You are on page 1of 409

Verilerin niteliği ve

toplanması
Veri nedir?
Sayısal veriler
Temelde, veri bir araştırma projesi sırasında toplanan şeylerdir. Veriler analize tabidir.
Veriler sayılar (nicel araştırmalarda) veya kelimeler şeklinde (nitel araştırmalarda)
bulunabilir.

Nicel veri tipleri

Üç temel sayısal veri tipi vardır:


• Kategoriler – “Sınıflayıcı” veriler olarak adlandırılır.
• Kısa ölçekler – “Sıralı” veriler olarak adlandırılır.
• Uzun ölçekler – “Eşit aralıklı” veya “oransal” veriler olarak adlandırılır.
Sıralı (ordinal) ölçüm düzeyi – sıralı ve kısa ölçekler

Sizde ne daha çok ağrıya neden olur? Lütfen aşağıdakileri en çok ağrıya neden olana (1)
numara verip listenin başına koyacak şekilde sıralayın:
• Sabah uyanmak
• Yürümek
• Koşmak
• Yere eğilmek
• Bir süre oturduktan veya dinlendikten sonra hareket etmek
Eşit aralıklı (interval) ölçüm düzeyi – uzun ölçekler

Ödevleriniz muhtemelen 0 ila 100 arasındaki bir ölçek üzerinden puanlandırılır. Bu,
oldukça uzun bir ölçektir. Ayrıca, etkin şekilde kesintisiz olacak kadar uzundur. %55,789
gibi bir puan almanızın mümkün olmadığı bir gerçektir fakat 0-100 ölçeğindeki herhangi
iki sayı arasında olan ve birçoğumuza anlamsız gelecek birçok puan vardır.
Oransal (ratio) ölçüm düzeyi – uçları olmayan uzun ölçekler

Oransal verilerle daha önce karşılaşmıştık. Bunlar, üst veya alt değerleri olmayan basit
verilerdir. Kan basıncının bazen sıfırın altında olabileceğini ve bazen de istediğiniz kadar
yüksek olabileceğini belirtmiştik. Sınavlarınız için %100’den daha fazla elde edemezsiniz
çünkü o veriler eşit aralıklıdır ve bilinen bir alt (%0) ve üst (%100) değere sahiptir. Ancak
kan basıncı, vücut sıcaklığı, bakteri sayımı ve kandaki alkol seviyesi şeklindeki verilerin
sınırları yoktur.
Sayılar – özet

Dört veri düzeyi mevcuttur:


Sınıflayıcı: evet/hayır gibi kategoriler
Sıralı: sıralı veriler veya Likert ölçeği gibi kısa ölçekler
Eşit Aralıklı: orta noktanın (örneğin %57 ve %58 arası) anlamsız olduğu uzun ölçekler
Oransal: eşit aralıklı verilere benzeyen fakat ölçekte bilinen bir üst ve alt değeri olmayan
veriler.
Nitel veri tipleri

Nitel veriler, kelimeler veya anlamlar şeklindedir. Veriler yazılı iletişimden veya sözlü
diyaloglardan elde edilebilir fakat aynı zamanda sabit veya hareketli görüntüler, fikirler,
çizimler ve özetlenebilir veya yorumlanabilir herhangi bir şey şeklinde de olabilir.
Veri toplama yolları

Aşağıdakiler veri toplamak için kullanılan en popüler yollardan bazılarıdır (Her durumda,
veri toplama yöntemi elde edilen veri çeşidini etkiler):
• Anket
• Görüşme
• Katılımlı ve katılımsız gözlem
• Mevcut veri ve meta-analizler
• Tarihsel veriler ve kayıtlar
• Ses, film ve fotoğraf kayıtları
Anket

Muhtemelen anketlere aşinasınızdır. Pek çoğumuz onları posta yoluyla veya İnternet
üzerinden alırız, sokakta soru cevaplamak için durduruluruz veya bazı başka
durumlarda anketlerle karşılaşırız. Tanımsal olarak anket bir veya daha fazla çeşitte
soru içeren yazılı bir şeydir. Anket, kâğıt üzerinde olabilir; son zamanlarda elektronik
ortamlarda da fazlasıyla bulunabilir. Anket, verilerin etkili ve ucuz bir yolla
toplanabilmesi nedeniyle sıklıkla kullanılan basit bir iletişim yoludur.
Görüşme

Bu bire bir iletişim anketle ilişkili birçok problemin üstesinden gelmektedir. Bire bir
diyalog her iki tarafın da konuşulanı anladığını garanti eder – böylece ortak bir anlayış
sağlanmış olur. Görüşme aynı zamanda daha az kalıplaşmış, daha esnek ve daha derin
veriler elde etmeyi sağlar. Görüşme katılımcıyı derinlemesine incelemeyi mümkün hâle
getirir (ama fiziksel olarak değil!).
Katılımlı ve katılımsız gözlem

Katılımlı gözlem” araştırmacının ölçülen durumda yer aldığı bir durumu tanımlamak için
kullanılan bir terimdir. Bu durumda, araştırmacı diğer çalışanlarla beraber ellerini yıkayan
hemşire olabilir. Bu günlerde gizli veri toplama birçok etik problemi beraberinde getirse ve
uygulanmamaya çalışılsa da araştırmacı hemşire, bunu gizlice yapabilir. Genellikle izlenen
kişiler izlendiklerini bilirler ve bunu kabul ederler. Katılımsız gözlem, araştırmacı ölçülen
uygulamada doğrudan yer almadığında gerçekleşir.
Mevcut veriler ve meta-analizler

Mevcut verileri almak ve bu verileri analize tabi tutmak her zaman mümkün olmuştur.
Mevcut çalışmalardaki veriler, bazen orijinal analizi kontrol etmek veya farklı bir analiz
yapmak için yeniden analiz edilmektedir. Genellikle, daha önce analiz edilmemiş olan
veriler kullanılacaktır. Buna bir örnek, farklı çalışmalarda yer alan nüfus sayımı verilerinin
analizidir (Doran ve ark. 2003).
Tarihsel veriler

Tıp veya hemşirelik gibi mesleklerin bir tarihi vardır. Kısmen, disipline profesyonel hissi
veren tarihsel derinliğidir. Her mesleğin tarihini anlamak şimdiyi perspektife sokmamızı
mümkün kılar. Tarih anlayışımız aynı zamanda aynı hataları yeniden yapmamızı engeller
ve daha önce olanlardan ders çıkarmamızı sağlar (Jolley 2006).
Son sözler

Zaman zaman sağlık bakımı uygulayıcılarının soru sorma yollarını gösteren örnekler
kullandık. Bu tip örnekleri araştırmayı tanımlamak için kullanabiliriz çünkü uygulama ve
araştırma arasında gerçekte herhangi bir fark bulunmamaktadır. Klinik uygulamada,
uygulayıcı her zaman sorular sorar ve problemleri çözmeye çalışır.
Bilimsel Araştırma Yöntemleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
VERİLERİN DÜZENLENMESİ
VE ANALİZİ
Prof.Dr. Rauf Arıkan
VERİLERİ ELDEN GEÇİRME

Daha önce açıklandığı gibi, kişilerden, firmalardan, ailelerden, kuruluşlardan veya doğadan çeşitli yöntemlerle
elde edilen verilerin düzenlenerek analiz edilmesi gerekir.

Verileri düzenlemek ve analiz etmekteki amaç daha anlamlı, kolay anlaşılır hâle getirmek, sunumda kullanmak
veya hipotezleri irdelemektir.
TABLOLARIN HAZIRLANMASI

Çok sayıdaki anket formlarından veya başka dokümanlardan bilgilerin çıkarılması ve bunların düzgün şekilde
sunulması için verilerin tabloya dökülmesi (tablolaştırma) zorunludur.

Tablo adını verdiğimiz düzenlemenin başlıca dört kısmı bulunmaktadır:

• Tablonun numarası
• Tablonun başlığı (adı)
• Tablonun gövdesi
• Tablonun kaynağı
İSTATİSTİK ANALİZLER

Toplanan verilerin düzenlenerek tasnif edilmesi, tabloların hazırlanması ve grafiklerin çizilmesinden sonra sıra
istatistik analizlerin yapılmasına gelmiştir.

İstatistik yöntemlerin verilere uygulanarak yapılan işlemlere istatistiksel analiz adı verilmektedir. İstatistik
analizler yapmaktaki başlıca amaçlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Tezde veya raporda belirlenmiş olan hipotezin test edilmesi (hipotezin kabul veya reddedilmesi),
• Mevcut durumu olduğu gibi ortaya koymak ve daha iyi anlaşılmasını sağlamak, genel eğilimi belirlemek,
başkalarıyla veya geçmiş dönemle mukayesesini yapabilmek,
• İleriye dönük tahminler yapmak.
İSTATİSTİK ANALİZLER
DEĞİŞİM ARALIĞI (RANGE)

İnceleme konusu verilerin en büyük ve en küçük değerleri arasındaki farktır.

Bir basketbol takımında en uzun boylu 2.10 cm, en kısa boylu 1.70 cm ise, bu takıma ilişkin değişim aralığı 40
cm’dir.

Bir sınıfta en yüksek not ile en düşük not arasındaki fark da değişim aralığıdır.

Bir fabrikada çalışan işçilerin aldığı ücret için de değişim aralığı (DA) önemli bir ölçüt olabilir.
ARİTMETİK ORTALAMA

Mevcut değerleri toplayıp, toplamı veri sayısına bölerek bulunan değerdir. Üniversite sorunlarına ilişkin olarak
Ankara’daki 5 üniversite üzerine yapılan anket araştırmasında, rastgele seçilen 30 yöneticinin (YÖK üyesi, rektör,
rektör yardımcıları, dekanlar ve dekan yardımcıları) idari görev süreleri aşağıdaki gibi elde edilmiştir :
TEPE DEĞER (MOD)

İncelenen kümede en fazla rastlanan veya en çok tekrar eden olay mod’dur.

Bir ayakkabı mağazasında satış sayısı bakımından 39 ölçüsü en yüksek ise mod 39 dur. 30 üniversite yöneticisine
ilişkin verilerde mod 3 yıldır
VARYANS

Değişim veya dalgalanmanın bir ölçüsüdür. Frekans tablosu yapılmış veya yapılmamış verilere ilişkin varyans
hesaplanabilir. Ayrıntılı bilgi için istatistik kitaplarına bakılabilir. Kolaylık bakımından örnek hacmi n = 5 olan
örneği alalım.

Ankara’daki üniversite yöneticilerinden rastgele seçilen 5 tanesinin görev süresi aşağıdaki gibi bulunmuştur (xi
gözlemleri) :

2.5 5.0 7.0 3.0 0.2 3.0


VARYANS

Bu örneğin varyansı (S 2 ) iki ayrı yolla hesaplanabilir:


SIRA KORELASYONU

İki değişkenle ilgili veriler kg, cm, litre, ton vb. gibi birimlerle değil de, sadece bir sıralama tarzında belirtilmiş
ise, bu iki değişken arasındaki ilgi sıra korelasyon katsayısı ile ölçülebilir.
BASİT REGRESYONLAR

Bağımsız açıklayıcı değişkenlerin, bağımlı değişkeni ne oranda etkilediğini ortaya koymak amacıyla regresyon
analizleri yapılır.

“Fakir aile çocukları okulda daha başarılı olmaktadır” hipotezini araştırmak için ailelerin gelir düzeyleri bağımsız
açıklayıcı değişken (Xi), çocukların not rakamları (Yi) ise bağımlı değişken (açıklanan değişken) olarak ele
alınabilir.
Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB)

Ulusal Akademik Ar-Ge


Proje Destekleri
Sunum Planı

Genel Tanıtım

Akademik Destek Programları

ARDEB ve Üniversiteniz

Proje Başvurusunda Dikkat Edilmesi Gereken


Hususlar
Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB)
Çevre, Atmosfer, Yer ve Deniz Bilimleri (ÇAYDAG)

Elektrik, Elektronik, Enformatik (EEEAG)

Mühendislik (MAG)

Sağlık Bilimleri (SBAG)


ARDEB Başkanı
ARDEB Başkan Yrd.

Sosyal ve Beşeri Bilimler (SOBAG)

Tarım, Ormancılık ve Veterinerlik (TOVAG)

Kimya ve Biyoloji (KBAG)

Matematik ve Fizik (MFAG)

Kamu (KAMAG)

Savunma ve Güvenlik Teknolojileri (SAVTAG)

Eğitim, Tanıtım ve Program Değerlendirme Müdürlüğü (ETAP)

Destek Programları Müdürlüğü (DPM)

Mali Denetleme ve Sözleşmeler Müdürlüğü (MADES)


Ar-Ge Harcamaları Oranı
23. BTYK Kararı: 2011/101

Ulusal Yenilik Sistemi Yılı Hedefleri

2023 yılında:

• Ar-Ge harcaması / GSYİH: %3


• Özel sektör Ar-Ge harcaması / GSYİH: %2
• Araştırmacı sayısı: 300 bin1
• Özel sektör araştırmacı sayısı: 180 bin1

1Tam Zaman Eşdeğer olarak


TÜBİTAK ARDEB Destek Bütçesi

2000-2012 yılları arasında destek miktarı

arttı.
TÜBİTAK ARDEB 2000-2012 Proje Dağılımı

2000-05 ve 2006-12 karşılaştırıldığında;


önerilen proje sayısı 3,5 kat, desteklenen proje sayısı 2,5 kat arttı.
2000 yılında yürürlükte olan 843 proje varken, bu sayı 2012’de 2.725 oldu.
2003: İllere Göre Projelerin Bütçe Dağılımı
2012: İllere Göre Projelerin Bütçe Dağılımı
2012’de En Çok Proje Önerisi Sunan/Destek Alan
Öneri Bazında İlk 10:

Destek Bazında İlk 10:


Sunum Planı

Genel Tanıtım

Akademik Destek Programları

ARDEB ve Üniversiteniz

Proje Başvurusunda Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar


1001 - Araştırma Projelerini Destekleme Programı

• Üniversite • Özel/Kamu
Kuruluşları Destek Süresi 36 aya kadar

Doktora Lisans Destek Miktarı 360.000 TL’ye kadar


Derecesi Eğitimi

1500 TL/ay Başvuru Dönemleri Mart - Eylül

Proje Teşvik
İkramiyesi Dönem Son Tarihi

Online başvuru:
4 ay http://ardeb1001.tubitak.gov.tr
Değerlendirme
Süresi
3501 – Ulusal Kariyer Genç Araştırmacı Programı

• Üniversite
Destek Süresi 36 aya kadar
- Doktora Derecesi
- 7 yıl Destek Miktarı 225.000 TL’ye kadar
- Farklı Üniversite

1500 TL/ay Başvuru Dönemleri Mart - Eylül

Proje Teşvik Dönem Son Tarihi


İkramiyesi

Online başvuru:
http://ardeb3501.tubitak.gov.tr
4 ay
Değerlendirme
Süresi
1002 - Hızlı Destek Programı

• Üniversiteler / • Araştırma
Araştırma Enstitüleri Hastaneleri
Destek Süresi 12 aya kadar
Tıpta
Doktora Uzmanlık
Derecesi Derecesi Destek Miktarı 30.000 TL’ye kadar
veya veya
Doktora Tıpta
Öğrencisi Uzmanlık
Öğrencisi

Zaman kısıtlaması
2-3 ay Başvuru Dönemleri
yoktur.
Değerlendirme Online başvuru:
Süresi
http://ardeb1002.tubitak.gov.tr
1011 – Uluslararası Bilimsel Araştırma Projelerine
Katılma Programı (UBAP)

AMAÇ: Birçok ulusun araştırmacılarının ve kuruluşlarının ortaklığıyla yürütülen


uluslararası (üst/şemsiye) projelere, ülkemize istihdam edilmekte olan
araştırmacıların katılmak için gerek duydukları desteğin sağlanmasını amaçlar.

http://www.tubitak.gov.tr/ardeb1011
1003 - Öncelikli Alanlar Destek Programı

• Üniversite • Özel/Kamu
Kuruluşları Destek Süresi 24-36 aya kadar

Doktora Lisans Destek Miktarı 2.5 milyon TL’ye


Derecesi Eğitimi kadar

2500 TL’ye Başvuru Dönemleri Çağrılı - İki Aşamalı


kadar
Online başvuru:
Proje Teşvik http://ardeb1003.tubitak.gov.tr
İkramiyesi

YENİ!
Üniversite – Sanayi
İşbirliği
1003 - Öncelikli Alanlar Destek Programı

• Daha Yüksek Bütçe


– 2.5 milyon TL üst limit

• Daha fazla Proje Teşvik İkramiyesi


– Proje yürütücüsü: 2.000 TL/ay
– Proje yöneticisi: 2.500 TL/ay
– Araştırmacı: 1.000 TL/ay
– Danışman: 1.500 TL/yıl

• Daha fazla seyahat bütçesi


– 1001 programının 3 katı seyahat bütçesi

• Daha fazla işbirliği


– Orta ve büyük ölçekli projelere özel sektörün katılımı teşvik edilmektedir.

17
1007 - Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Programı

• Üniversite • Özel/Kamu
Kuruluşları Destek Süresi 30-48 aya kadar

Doktora Lisans Destek Miktarı Üst Sınır yoktur


Derecesi Eğitimi

Aylık Başvuru Dönemleri Çağrılı - İki Aşamalı

2500 TL’ye Amaç


kadar Kamu kurumlarının Ar-Ge ile giderilebilecek
Proje Teşvik ihtiyaçlarının karşılanması ya da sorunlarının
İkramiyesi çözüme kavuşturulması amacıyla başlatılmıştır.

YENİLENDİ!
Üniversite – Sanayi
İşbirliği
3001 - Başlangıç Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı

• Üniversite • Özel/Kamu
Kuruluşları Destek Süresi 24 aya kadar

Doktora Lisans Destek Miktarı 60 Bin TL’ye kadar


Derecesi Eğitimi

Aylık

500 TL
’ye kadar
Proje Teşvik
İkramiyesi

Proje Almamış
YENİ!
Kişileri
Ar-Ge’ye Isındırma
1005 - Ulusal Yeni Fikirler ve Ürünler Araştırma Destek
Programı

• Üniversite • Özel/Kamu
Kuruluşları/
Yüksekokul
Destek Süresi 18 aya kadar

Doktora Lisans Destek Miktarı 200 Bin TL’ye kadar


Derecesi Eğitimi

Aylık

1000 TL
’ye kadar
Proje Teşvik
İkramiyesi

Ulusal Çapta YENİ!


Özgünlük Anlayışı
1505 - Üniversite-Sanayi İşbirliği Destek Programı
Amaç
Üniversite/kamu araştırma enstitülerindeki bilgi birikiminin, KOBİ ve büyük
ölçekli kuruluş tarafından ürüne/sürece dönüştürülerek ticarileştirilmesini
sağlamak.
Destek Miktarı
Proje bütçe üst sınırı 1.000.000 TL*, %75’i TÜBİTAK, %25’i KOBİ,
%60’ı TÜBİTAK, % 40’ı Büyük,
• Proje Bütçesine ek olarak; Proje Teşvik İkramiyesi 180.000 TL*
• Proje Kurum Hissesi 50.000 TL TÜBİTAK tarafından karşılanacak*
• 3 ay süreli TÜBİTAK tarafından karşılanacak 10.000 TL’lik fizibilite desteği
Destek Süresi
Proje bazında en çok 24 ay

Kimler Başvurabilir?
Proje sonuçlarını Türkiye’de uygulamayı taahhüt eden KOBİ’ler ve büyük
ölçekli firmalar ile üniversite ya da kamu araştırma kurumları (yürütücü
kuruluş) ortak olarak başvurabilmektedir.
* Üst sınırlardır.
1512 - Girişimcilik Aşamalı Destek Programı

Bireysel girişimcilerin teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini firma kurarak


yenilikçi ürünlere dönüştürebilmeleri için iş fikrinden pazara kadar olan
faaliyetlerinin desteklenmesi amaçlanmıştır.

Başvuran kişilerin;
• Doktora mezunu ise, mezuniyet
tarihinin üzerinden 5 sene geçmemiş
olması,
• Lisans/yüksek lisans mezunu ise, 45
yaşından gün almamış olması,
• Daha önce Bakanlığı Teknogirişim
desteği ya da 1512 programı 2.
aşaması kapsamında iş planı desteği
almamış olması,
• Herhangi bir şirkete ortak olmaması
gerekmektedir.
1512 Programında 4 Aşamalı Destek

Başvuru Destek
Destek türü/oranı Bütçe (TL) Çıktı
sahibi süresi
Aşama 1 Girişimcilik eğitimi ve
Girişimci - - İş Planı
İş fikrinden projeye rehber desteği
Aşama 2
En fazla %100 hibe ve rehber En fazla Ön prototip,
Şirketleşme, Girişimci
12 ay desteği 100.000 TL demo vb.
teknolojik doğrulama
Aşama 3 En fazla
Sermaye En fazla Ticari
İleri Ar-Ge proje %75 hibe 500.000 TL
şirketi 18 ay prototip
desteği + %10
Aşama 4 Sermaye En fazla Proje pazarı, girişim Ticarileşmiş
-
Ticarileştirme şirketi 12 ay sermayesi erişimi ürün

2012’de;
745 İş fikri başvurusunun 451’i Başarılı
360 İş planı başvurusunun 125’i Başarılı

2013’de;
Çağrı 2 Mayıs’ta açılmıştır. 3 Haziran’a kadar devam edecektir.
5000 - Dijital İçerikli Açık Ders Kaynaklarını Destekleme
Programı

5001 Akademik e-Kitap 5002 Akademik e-Ders

İlk çağrı Mart 2013 İlk çağrı Haziran 2013

5001 5002
Akademik Akademi
e-Kitap Destek k e-Ders
- T.C. vatandaşı olmak Destek
120.000 TL’ye kadar 120.000
- Doktora derecesi
Telif TL’ye kadar
- Dersin ilgili olduğu alanda eğitim
almış veya ders vermiş olmak 50.000 TL’ye kadar
Telif
15.000 TL’ye
kadar

YENİ!
Proje Değerlendirme Süreci Nasıl İşliyor?

Online
Başvuru

Biçimsel
Eksiklik (imza,
belge vs.)

ARDEB Ön
İnceleme
(Biçimsel) Etik/Yasal izin
Yetersiz içerik
vs.

Araştırma Grubu
İnceleme
(Biçimsel+Bilimsel)

Panel
Süreci
Kabul
Panel Sürecinde Değerlendirme Kriterleri
ARDEB Grup Yürütme Komitesi ve Danışma Kurulu Üyeleri

2003-2012 GYK/DK Üyelerinin Üniversite Farklılık Dağılımı

yılında GYK Üyeleri, Türkiye’nin farklı üniversitesinden seçilirken,


yılında GYK / DK Üyeleri farklı üniversiteye kadar yükselmiştir.
Panel - Panelist Sayıları (2004 - 2012)

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Toplam

Panel Sayısı 71 286 389 553 666 517 577 556 622 4237

Panelist Sayısı 1722 2329 3453 3904 3082 3491 3281 25265

Panellerde
Değerlendirilen 980 3364 2715 3330 3126 2598 2816 2540 2814 21469
Proje Sayısı

Panel Başına
Ortalama Proje 13,8 11,8 7,0 6,0 4,7 5,0 4,9 4,6 4,5 5,1
Sayısı

54 Farklı Üniversite • 423 Panelist 147 Farklı Üniversite • 3580 Panelist


Gözlemci Panelist Uygulaması

• 2012 yılından itibaren başlatılan uygulamayla bugüne kadar panelist


olarak görev almamış araştırmacılarımız, talep etmeleri durumunda,
uzmanlık alanlarıyla doğrudan ilgili olmayan panellere gözlemci
olarak katılabileceklerdir.

• Bu uygulamayla Gözlemci Panelistlerimizin, panel sistemi ve işleyişi


hakkında gözlem yoluyla ön bilgi ve deneyim edinmelerini sağlamak
amaçlanmaktadır.
ARDEB Destek Oranları

ARDEB’den 30 Bin TL’den 2,5 Milyon TL’ye


kadar destek almak mümkün.

Destek Oranları

1001 3501 1003 1002


%28 %33 %10-20 %46
Sunum Planı

Genel Tanıtım

Akademik Destek Programları

ARDEB ve Üniversiteniz

Proje Başvurusunda Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar


Doğu Anadolu Bölgesi’nde Destek Alan Üniversiteler

İnönü Üniversitesi , 2012 yılında Türkiye genelinde destek alan 116 üniversite
içinden 54.’dür.
Doğu Anadolu Bölgesi genelinde 4.’dür. (destek alan 10 üniversite içinden)
TBAG Projelerinin Yıllara Göre Dağılımı (2000-2012)
TBAG Projelerinin Yıllara Göre Toplam Destek Bütçesi
(2000-2012)
Sunum Planı

Genel Tanıtım

Akademik Destek Programları

ARDEB ve Üniversiteniz

Proje Başvurusunda Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar


Proje Hazırlarken Dikkat Edilecek Noktalar

’’Şans ancak hazırlanmış fikirlere güler.’’


Louis Pasteur
Neden Proje Desteğine Başvurmalıyım?

Çünkü proje desteği,

• Bilime, toplumsal refaha ve ekonomiye katkıyı,


• Bilimsel çalışmalarımızın belirli bir düzen içerisinde, sorumlulukların
tanımlandığı bir ekip ile yürütülebilmesini ve çok ortakla çalışabilmeyi,
• Bilimsel heyecanın sürekliliği ve bilimsel çalışmalarımız için gerekli
maddi fonu,
• Yapılacak bilimsel değerlendirme (panel) sonucu, çalışmalarda meydana
gelebilecek olası hata ve eksikliklerin önceden ortaya çıkarılmasını,
• Bilimsel ve teknolojik (makale, ürün, patent) çıktıların oluşmasını,
• Ar-Ge personeli yetiştirilmesine gerekli katkıyı

sağlar.
Proje Performans Ödülü (PPÖ) Uygulaması

• Amaç:
– Desteklenen projelerin çıktı, sonuç ve
etkilerini nicelik ve nitelik olarak artırmak

• Miktar:
– 100.000 TL’ye kadar

• Kriterler:
– Makale, Bildiri, Kitap, Ödül, Patent, Ürün,
Model, Şirket, Yayılım, Araştırmacı
Yetiştirme, Yeni Proje

• Başvuru:
– Proje yürütücüsü başvurur.
– Sonuçlanmadan itibaren 3 yıl içinde
başvurulur.
– ARDEB-PTS üzerinden başvurular alınır.
Başvuru Aşamaları

1. Online Başvuru Sisteminden başvuru yapılması

2. Basılı gönderilmesi gereken evrakların gönderilmesi


İmzalar Orijinal Olmalı ve İstenilen Yere Atılmalı
Hak Sahipliği Beyan Formu

Proje önerisini hazırlayan ve sunan kişilerin proje önerisi üzerindeki payları


belirlenebiliyor mu?

Temel Seçenekler:
• Paylı
• Ortak
Proje Değişiklik Bildirim Formu

• Panel tarafından önerilen değişikliklerin neler olduğunun belirtilmesi ve


gerçekleştirilen değişikliklerin formda sayfa ve satır belirtilerek yazılması
beklenmektedir

• “Talep edilen değişiklikler yapılmıştır” ifadesi yanlıştır.


Etik Kurul ve Yasal İzin Belgesi

• Etik Kurul / Yasal İzin / Özel İzin


Belgesinin Önemi:

– Gerekli Olduğu Beyan Edildiği


Halde Başvuruya Eklenmemiş
Olması.

– Gerekli Olduğunun İlgili Grup


Tarafından Tespit Edilmesi /
İstenilen Kriterlere Uygun
Olmaması.
Proje Başlığı ve Özet Bölümü

• Başlık projeyi yansıtmalı, anlaşılır ve kısa olmalıdır.

• Özet konunun önemi, özgün değeri ve amacı yansıtmalıdır.


Araştırma/deney düzeni, metodoloji, beklenen sonuç ve etkileri en
fazla 1 sayfa hedefiyle yazılmalıdır.

• İngilizce Özet; Türkçe özetin birebir karşılığı olmalı ve İngilizce dil


kurallarına uygun yazılmalıdır.
Amaç Bölümü

• Projenin amacı/amaçları ve erişilmek istenen sonuçlar net olarak


belirtilmelidir.

• Proje konusunun önemi vurgulanıp amaç-proje çıktıları


ilişkilendirilmelidir.

• Çok uzun veya çok kısa olmamalıdır.


Konu/Kapsam Bölümü

• Proje konusunun mevcut bilim ve teknolojideki yeri açıkça ortaya


konulmalıdır.

• Gerekli literatür taramasıyla desteklenerek net olarak anlatılmalıdır.

• Amaç ile ilişkisi açıklanmalıdır.

• Konuyla ilgili görsel materyallerden faydalanılmalıdır.

• Gereksiz kitabi bilgi verilmemelidir.


Literatür Özeti Bölümü

• Konu hakkında literatür özetlenmeli ve yapılacak çalışmanın literatüre


ne katacağı son bölümde açıklanmalıdır.

• Güncel literatüre yer verilmeli, etki faktörü yüksek dergilerden, önemli


kitaplardan, varsa meta-analizlerden faydalanılmalıdır.

• Literatür özeti ham liste biçiminde olmamalıdır.

• Kaynaklarla metin ilişkilendirilmeli ve kaynak listesi metnin sonuna


eklenmelidir.
Özgün Değer Bölümü

• Projenin özgünlüğünü oluşturan


hususlar net açıklanmalıdır.

• Hipotezler araştırma konusunu


incelemek için çok iyi düşünülmüş ve
alternatifler göz önüne alınmış
olmalıdır.

• Projenin bilimsel ve teknolojik liyakati


çok iyi vurgulanmalıdır.
Yenilikçi bir öneri, ama bunu
uygulayamayacağız. Çünkü böyle
bir şeyi daha önce hiç
denemedik.
Yöntem Bölümü

• Amaç ve proje kapsamına uygun yöntemler seçilmelidir.

• Araştırmanın tasarımı/yaklaşımları ile uyumlu olarak incelenmek üzere


seçilen parametreler, uygulanacak yöntem ile kullanılacak materyaller,
yapılacak ölçümler (ya da derlenecek veriler) ve kurulacak ilişkiler, ayrıntılı
biçimde anlatılmalıdır.

• Disiplinler-arası çalışmalarda iş paketleri uygun bir düzende sıralanmalı ve


ilişkilendirilmelidir.

• Yapılacak istatistiksel çalışmalar (ön analizler ve belirlenen yöntemler)


mutlaka anlatılmalıdır.

• Varsa ilgili görseller ile zenginleştirilmelidir.


Yapılabilirlik Bölümü (Ekip/Ekipman Yönünden)

• Öneren kuruluşta var olup da projede kullanılacak olan altyapı/ekipman


olanakları belirtilmelidir.

• Araştırma grubunun altyapısı, bilgi birikimi ve önerilen proje süresini


aşabilecek ifade, vaat ve iş paketlerinden kaçınılmalıdır.
Yaygın Etki / Katma Değer Bölümü

Projenin gerçekleştirilmesi sonucunda,

• Ulusal ekonomiye ve bilimsel birikime katkısı,


• Toplumun sorunlarına çözüm üretme potansiyeli,
• Sonuçlarından kimlerin ne şekilde yararlanabileceği,
• Evrensel veya yerel düzeyde olma özelliği,
• Uluslararası alanda Türkiye’nin öncü konuma gelmesine katkısı,
• Ülkenin bilimsel ve teknolojik araştırma gücüne, bilim insanı yetiştirilmesi ve
yeni projeler üretme potansiyeli

yeterince açıklanmalıdır.
Çalışma Takvimi

• Projede yer alacak başlıca iş paketleri ve bunlar için önerilen zamanlama, İş-
Zaman Çizelgesi halinde verilmelidir.

• Projenin belli başlı aşamaları ve bunlardan her birinin ne zaman gerçekleşeceği,


bu aşamalarda görev alacak proje personeli ve iş tanımları ek sayfa kullanılarak
ayrıntılı olarak yazılmalıdır.

Örnek bir Çalışma-Takvimi


Başarı Ölçütleri ve B-Planı

• Hangi işlemlerin, ne ölçüde gerçekleştirilmesi durumunda projenin tam


anlamıyla başarıya ulaşmış sayılabileceği ölçütlerle belirtilmelidir.

Bu ölçütler açık olarak sıralanmalıdır.


Ölçütlerden her birinin önem derecesi açıklanmalıdır.
Ölçütlerin tümünün gerçekleştirilememesi durumunda, başarı oranı belirlenmesine
yardımcı olabilecek ipuçları verilmelidir.

• Projenin önerildiği şekilde yürütülmesini önemli ölçüde aksatan öngörülmemiş


gelişmelerle karşılaşılması durumunda başvurulacak "B Planı" mutlaka ana
hatlarıyla açıklanmalıdır.
Bütçe ve Gerekçesi

• Bütçe gerekçenizi oluştururken proje faaliyetleriyle ilişkisi gösterilmelidir.

• Bütçenizin gerekçesi iyi açıklanmalı ve belgelendirilmelidir. (proforma fatura,


teknik şartname,vb)

• TÜBİTAK’tan Talep Edilen Bütçe Tablosunda mal ve hizmetlerin bedelleri KDV


dahil olarak yazılmalı

• Yurtdışı alımlar için temin edilecek proforma faturalar FOB (Free On-Board)
olarak fiyat alınmalıdır.

• Eğer varsa, öneren ve destekleyen diğer kuruluş katkıları anlatılmalı; ayrıca,


kuruluş yetkililerinin destek sözü veren mektupları eklenmelidir.
Bütçe ve Gerekçesi Açıkça Belirtilmelidir

• Bütçe tabloları (Genel Bütçe tablosu ve TÜBİTAK’tan Talep Edilen Bütçe


Tablosu) birbirleriyle uyumlu olmalıdır.
Bütçe Tutarlı Olmalıdır

• Bütçe tabloları (Genel Bütçe tablosu ve TÜBİTAK’tan Talep Edilen Bütçe


Tablosu) birbirleriyle uyumlu olmalıdır.
Faydalı Bilgiler

• İdeal Proje hazırlama süreci ortalama 3-6 ay olmalıdır.

• Proje metninin hazırlanması ve nihai hale getirilmesi için yaklaşık 6


haftalık bir süreye ihtiyaç vardır.

• Projenin yazımı başvurudan mümkünse en az 1 ay önce bitirilmeli, proje


ekibi ve varsa aynı konuda çalışan ekipler proje önerisini başvuru öncesi
birkaç defa okumalıdır.
ARBİS, TARABİS, PYS, ARDEB PTS ve Projeler Veritabanı

http://arbis.tubitak.gov.tr
http://tarabis.tubitak.gov.tr
http://pys.tubitak.gov.tr
TÜBİTAK Araştırmacı
TÜBİTAK TÜBİTAK
Bilgi Sistemi
Ulusal Araştırma Panel Yönetim
(ARBİS)
Altyapısı Bilgi Sistemi (PYS)
Sistemi (TARABİS)

http://uvt.ulakbim.gov.tr/proje
http://ardeb-pts.tubitak.gov.tr
TÜBİTAK
TÜBİTAK ARDEB
Destekli Projeler
Proje Takip Sistemi
Veritabanı
(ARDEB-PTS)
Unutmayın..

’’Hakemler, kendilerine ne
sunduysanız onu
değerlendireceklerdir.’’
Başvuru ve evrak teslim tarihlerini son güne bırakmayın

2013-1.Dönem (online) başvurularında;


• Son gün (8 Mart) başvuruların %60’ı alınmıştır.
• Son hafta için bu oran %92’dir.
Bitirirken..

• Proje sunmak ve yürütmek bir eğitim ve tecrübe gerektirmektedir, önce


küçük bütçeli ve kısa süreli projelerle başlanabilir.

• Reddedilen projelerinizi ortak hakem raporu doğrultusunda revize edip tekrar


gönderin ve asla duygusal davranmayın.

2012-1.Dönem Kabul Oranları 2012-2.Dönem Kabul Oranları


Revizyon
30% Revizyon
43%

İlk Başvuru İlk Başvuru


70% 57%
TEŞEKKÜR EDERİM
See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.net/publication/338148777

Nitel Araştırma Süreci: Nitel Bir Araştırma Nasıl Yapılır?

Article · December 2019


DOI: 10.31592/aeusbed.598299

CITATION READS

1 3,611

1 author:

Ali Baltaci
Not Affiliated
41 PUBLICATIONS   188 CITATIONS   

SEE PROFILE

Some of the authors of this publication are also working on these related projects:

Din Dersi Öğretmenlerine Yönelik Öğretmen Algısı Ölçeğinin Geliştirilmesi View project

All content following this page was uploaded by Ali Baltaci on 17 January 2020.

The user has requested enhancement of the downloaded file.


Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED)
2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Nitel Araştırma Süreci: Nitel Bir Araştırma Nasıl Yapılır?

Ali BALTACI
Mersin Üniversitesi, İslami İlimler Fakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü, Mersin
baltaci7@gmail.com
ORCID ID: https://orcid.org/ 0000-0003-2550-8698

Araştırma Makalesi DOI: 10.31592/aeusbed.598299


Geliş tarihi: 29.07.2019 Revize Tarihi: 27.11.2019 Kabul tarihi: 27.11.2019

Atıf Bilgisi
Baltacı, A. (2019). Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Dergisi, 5(2), 368-388.

ÖZ
Bu araştırmada, nitel araştırmalarda yaygın olarak kullanılan süreçlerden bahsedilmiş, ayrıca araştırma
sürecinin kuramsal temelleri ve uygulamaya yönelik stratejileri ele alınmıştır. Bu çalışma özünde nitel
araştırmacıların sıklıkla yöntembilim eksikliklerinden doğan uygulama sorunlarına karşı kavramsal bir zemin
oluşturmayı hedeflemiştir. Çalışma ile nitel araştırma sürecinde eksikliği hissedilen kavramsal zemin
oluşturulacak ve uygulamaya dönük stratejiler üzerinde durulacaktır. Bu amaçla belirtilen çerçevede
alanyazında sıklıkla vurgulanan nitel desenler taranarak, elde edilen veriler kuramsal boyutta tartışılmış, bunun
yanında nitel araştırmalara yön verecek yöntemler ve stratejiler hakkında bilgi verilmiştir. Çalışma sonucunda,
nitel araştırma sürecinin, nicel araştırmalardan oldukça farklı ve öznel bir süreci ifade ettiği, nitel araştırmaya
konu olan sorunsalı tüm dinamikleriyle ve derinlemesine incelemeye çalıştığı belirlenmiştir. Bu çalışma
özellikle Türkçe alanyazında eksikliği hissedilen güncel ve kolaylıkla uygulanabilir nitel araştırma
yöntemlerindeki eksikliğin tamamlanması amacını gütmektedir. Çalışmanın, nitel araştırma yöntemlerini
kullanacak araştırmacılara gerek nitel verilere ilişkin bilgi toplama, araştırma ve gerekse analiz seçimi ve
uygulamalarında yol göstereceği umulmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Araştırma, nitel araştırma, nitel araştırma süreci, nitel veri toplama, nitel veri analizi.

The Qualitative Research Process: How to Conduct a Qualitative Research?

ABSTRACT
In this research, the widely used processes in qualitative research, and the theoretical foundations of the research
process and its strategies for implementation are discussed. In essence, this study aims to provide a conceptual
basis for the application problems of qualitative researchers, which often arise from methodological
deficiencies. With this study, the conceptual ground will be formed which will be lacking in the qualitative
research process, and the applied strategies will be emphasized. In this context, the qualitative patterns
frequently emphasized in the literature were searched and the data obtained were discussed in the theoretical
dimension, and information was given about the methods and strategies that will guide the qualitative
researches. As a result of the study, it has been determined that the qualitative research process represents a
very different and subjective process than the quantitative research, and the problematic subject to the
qualitative research is to examine all the dynamics and in depth. The aim of this study is to complete the
deficiencies in the current and easily applicable qualitative research methods, especially in Turkish literature.
It is hoped that this study will guide the researchers who will use qualitative research methods in the selection
and application of information collection, research, and analysis related to the qualitative data.
Keywords: Research, qualitative research, qualitative research process, qualitative data collection, qualitative
data analysis.

Giriş

Bilim tarihine onyedinci yüzyıl sonlarından itibaren egemen olmaya başlayan pozitivist
yaklaşımlar, yirminci yüzyıla kadar etkililiklerini sürdürmüş; pozitivizmin gerektirdiği rasyonel ve
determinist ilkelerle doğayı ve toplumu anlama çabası, nicel verilere dayalı deneysel incelemelerin
değişmez, genellenebilir ve evrensel olduğu yönünde bir kanaat oluşturmuştur. Özellikle yirminci
yüzyılın başlarında bilimde yaşanan radikal değişikliklerle beraber nesnel ve indirgemeci anlayış
tartışılmaya başlanmıştır. Bu dönemden itibaren bilimin yalnızca nesnel, genellenebilir ve evrensel bilgi
üretme süreci olmadığı, bunun yanında öznel bilginin önemini vurgulayan bir anlayış yaygınlaşmıştır.

İnsan, oldukça karmaşık bir fizyolojik sisteme ve bu sistem ile bütünleşik psikolojik süreçlere
sahip bir varlık olmasının yanında, sosyal alanda diğer insanlarla iletişimi bakımından sosyolojik bir

368
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

varlıktır. Bu denli karmaşık bir yapıyı salt nicel ve deneysel bulgularla anlamaya çalışmak ya da her
insanın genellenebilir ilkeler bütünü olduğunu savunmak sorunlu bir yaklaşımdır. Sürekli değişen
duygu, düşünce ve zihin yapısı ile sosyal alandaki dinamik ilişkilere verdiği tepkinin karmaşıklığı
dikkate alındığında insanın bütüncül bir yaklaşımla açıklanmasının daha uygun olacağı düşünülmüştür
(Merriam ve Grenier, 2019). Cresswell (2002), herhangi bir olgunun açıklanmasında pozitivist ya da tek
bir bakış açısının bilim insanını yanılgıya sürüklediğini, buna karşın çoklu bakış açısının işe koşularak
daha keskin ölçümler yapılabileceğini bildirmektedir. Söz konusu pozitivist anlayışta insan belirli
parçalardan oluşan anlamlı bir bütün olarak tanımlanır ve parçaların incelenmesi ile bütüne ilişkin
belirgin bir bilgi sahibi olunabileceği varsayılır (Coffey ve Atkinson, 1996). Örneğin pozitivist
akımlardan etkilenen ilk dönem psikoloji çalışmaları, insanı davranışsal yönüyle ele almış ve çoğunlukla
deneysel yöntemlerle elde edilen bilgilerin her birey için evrensel ve geçerli olduğunu savunmuştur.
Ayrıca ilk dönem psikoloji çalışmalarına yön veren davranışçı ve psikanalist yönelim, insana dair içsel
süreçler ile ruh kavramı gibi olguların bilinemeyeceğini iddia etmiş, anılan kavramların pozitif
bilimlerin nesnel ölçütleriyle tanımlayamayacağı iddiasından hareketle bilimsel araştırma konusu
kapsamında ele almamıştır (Denzin ve Lincoln, 2008b). Zamanla insanın kendine has özellikleri ve
çeşitli fenomenler inceleme konusu yapılmış ve bu incelemelerin nicel yöntemin keskin kriterleri ile
belirlenemeyeceği görüşü yaygınlık kazanmaya başlamıştır. Bu kapsamda birey ve grup süreçlerine
odaklanan daha özellikli araştırmaların yapılmaya başlanması ile ilkin sosyoloji ve psikoloji alanlarında
sonrasında sosyal bilimlerin diğer alanlarında niteliğin ön planda tutulduğu araştırma yaklaşımı ön plana
gelmeye başlamıştır. Süreç içerisinde nitel araştırma yöntemleri özellikle sosyoloji, psikoloji ve
pedagoji gibi bilim alanlarında kullanılmaya başlanmış ve insanın derinlemesine incelenmesine imkân
tanıyan yeni ve bütüncül yaklaşımlar gelişmiş, insana dair her olgu ele alınmaya başlanmıştır.

Pozitif bilimlerin genellemeye özgü nicel araştırma yönteminden farklı olarak nitel araştırma,
insana özgü bireysel özelliklerin farklı ve derin doğasına odaklanır. Bu kapsamda genellemelerden
ziyade bilginin derinliği ve özgünlüğünün önemli olduğu iddiasını savunan nitel araştırma, büyük
örneklemler yerine daha küçük çalışma gruplarından elde edilen derin ve özellikli verilere odaklanır. Bu
yönü ile nitel araştırma, nicel araştırmanın insanı genellemeler içinde göz ardı edebilen doğasına bir
eleştiri de getirmektedir. Sosyal bilimler alanında nicel ve nitel yöntem bir arada kullanılsa da son
dönemlerde tek bir araştırma mantığına dayalı yaklaşımın terk edilmeye başlandığı, insana dair olguları
açıklamada nitel ve hatta karma (nicel ve nitel araştırmanın bir arada kullanılması) yöntemlerin
yaygınlık kazanmaya başladığı söylenebilir. Bu çalışmada nitel araştırmalar hakkında kısa bir bilgi
verildikten sonra, bu araştırma yönteminin temel esasları ele alınacak ve nitel araştırma süreci
açıklanmaya çalışılacaktır. Bu kapsamda, “nitel bir araştırma nasıl yapılmalıdır?” sorunsalı üzerinden
bir nitel araştırmanın nasıl tasarlanması gerektiği, nitel araştırma sürecinde sıklıkla yapılan hatalar ve
araştırmacılar için tuzak olabilecek durumlar hakkında öz bilgi sunulacaktır. Nitel araştırma yöntemleri
üzerine yazılmış çokça kitap ve makale olsa da literatürde bir nitel araştırmanın yapılış süreçlerini ele
alan çalışmaya rastlanılamamış olması bu çalışmanın temel motivasyonunu oluşturmaktadır. Çalışmanın
literatürdeki çok sayıda nitel araştırma çalışmasında sıklıkla yapılan hatalara odaklaması ve ideal bir
nitel araştırma sürecini ele alması bakımından önemli bir eksikliğin giderilmeye çalışılacağı
öngörülmektedir. İlerleyen bölümde nitel araştırma yaklaşımı tartışılacaktır.

Nitel Araştırma Yaklaşımı

Nitel araştırmaların, yirminci yüzyılın başlarında, insan yaşamının karmaşık doğası, insana dair
pozitivist yaklaşımın kabul etmediği olgu ve gizemleri belirleme çalışmaları olarak antropoloji, psikoloji
ve sosyoloji bilimlerinde başladığı görülmektedir. Tarihsel olarak nitel araştırmaya, doğal olguları
belirleme uğraşından hareketle ‘doğal araştırma’, probleme ilişkin araştırmacının öznel görüşlerini
barındırması sebebiyle ‘yorumlayıcı araştırma’ ve bir konuyu belirli bir sosyal ortam içinde
derinlemesine incelemesinden dolayı ‘alan araştırması’ gibi farklı isimler verilmiştir (Baltacı, 2017).
Nitel araştırma, incelediği probleme ilişkin sorgulayıcı, yorumlayıcı ve problemin doğal ortamındaki
biçimini anlama uğraşı içinde olan bir yöntemdir (Guba ve Lincoln, 1994; Klenke, 2016). Bir problemin
çözümüne ilişkin gözlem, görüşme ve doküman analizi gibi nitel veri toplama yöntemlerini kullanan
nitel araştırma, daha önceden bilinen veya fark edilmemiş problemlerin algılanmasına, probleme ilişkin

369
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

doğal olguların gerçekçi bir şekilde ele alınmasına yönelik öznel-yorumlayıcı bir süreci ifade etmektedir
(Seale, 1999).

Sosyal hayatın akışı içindeki olgulara odaklanan ve bu olguları herhangi bir dönüşüme
uğratmadan inceleme uğraşı (Maxwell, 2008) içinde olan nitel araştırma, modern sosyal yaşamın çok
yönlü ve karmaşık doğasını belirlemek için kullanılan çok çeşitli bakış açılarını içerir (Kitzinger, 1995).
Sosyal gerçekliğin derinlemesine incelenmesi ve açıklanmasının karmaşıklığı ve giderek farklılaşan
problem algısı (Denzin ve Lincoln, 2008b) nitel araştırmanın dinamik yönüne vurgu yapmaktadır.
Özellikle etnometodoloji (kültür analizleri), fenomenoloji (olgubilim) ve durum çalışmaları, kuram
oluşturma ve eylem araştırmaları gibi çok sayıda yaklaşımı kapsayan nitel araştırmalar, insana dair olgu
ve olayların, kendi bağlamından kopmadan ve derinlemesine anlaşılmasını sağlamıştır (Bogdan ve
Biklen, 1997). İlerleyen bölümde nitel araştırmanın özelliklerine yer verilecektir.

Nitel Araştırmaların Genel Özellikleri

Nitel araştırma, insanın kendi potansiyelini anlaması, sırlarını çözmesi ve çabasıyla inşa ettiği
sosyal yapı ve sistemlerin derinliklerini keşfetmek için geliştirdiği bilgi üretme biçimlerindendir. Nitel
yöntemle desenlenmiş araştırmalarda incelenen olay veya olgu hakkında derin bir algıya ulaşma gayreti
söz konusudur (Morgan, 1996). Nitel araştırmalarda genellikle gözlem, görüşme, doküman ve söylev
analizi gibi nitel veri toplama tekniklerinin kullanılır. Bunun yanında, insana ilişkin algı ve olayların,
sosyal gerçeklikte ve doğal ortamında derinlemesine incelenmesinin esas olduğu nitel araştırma, farklı
disiplinleri birleştiren bütüncül bir bakış açısına da sahiptir (Hatch, 2002; Merriam ve Grenier, 2019).
Ayrıca nitel araştırmalar, ele aldığı problematiği kendi bağlamında, yorumlayıcı bir yaklaşımla inceler;
olay ve olguları yorumlarken insanların onlara atfettiği anlamlara odaklanır. Nitel araştırmaya yönelen
bir araştırmacının keşfedici zihinsel süreçleri işlevselleşir (Malterud, 2001) ve olaylar arasındaki farklı
bağıntıları daha keskin bir idrak ile algılar (Eysenbach ve Köhler, 2002). Keşfetme süreci, tüm araştırma
yöntemlerinde işe koşulsa da nitel araştırmalarda incelenen olay ve olgunun detaylarının keskinleşmesi
için elzemdir. Bunun yanında araştırmacı odaklı bir inceleme sürecini içerdiğinden nitel araştırmalar
büyük ölçüde özneldir ve araştırmacının kişisel görüşlerinden etkilenebilir (Shenton, 2004; Silverman,
2016).

Nitel araştırmalarda olay ve olgular arasında nedensellik bağı kurulmayabilir (Kuş, 2007;
Neuman ve Robson, 2014); ayrıca, olay ve olguların nicel araştırma ile ölçülemeyen nedenleri daha
derinlemesine tetkiklerle belirlenebilir (Sandelowski, 1986). Genellikle nicel veriler ve yoğun
istatistiklerin göz ardı edilebildiği nitel araştırmalarda, araştırmacının gözlemleri, araştırılan olguya
ilişkin metin ve söylev analizi gibi detaylar yer alır (Mallat, 2007). Nitel araştırmalar, olay ve olguların
gerçekleşme anına ilişkin derin analizler ve araştırmacının özel betimlemelerini sıklıkla içerirler
(Golafshani, 2003). Araştırmacı, olay ve olguların gerçekliğini bozmadan sunmakla yükümlüdür; olay
ve olgular kendi gerçekliklerinden ya da bağlamından koparılmaz ve oluştukları halleri ile muhafaza
edilmeye çalışılır (Miles ve Huberman, 1994). Araştırmacı, olay ve olguları kendi bağlamında analiz
etmeye, yorumlamaya ve anlamlandırmaya çaba gösterir.

Nitel araştırmacılar, genellikle üç tip veri seti üzerinde çalışırlar:


1) Doğa ve çevreyi konu edinen veri setleri (araştırmanın yapıldığı evren, doğal çevre, sosyal yaşantı
gibi demografik veya fiziki özellikler) (Strauss ve Corbin, 1990),
2) Araştırma sürecine vurgu yapan veri setleri (araştırma sürecinde veya öncesinde yaşanan olay ve
olgular) (Patton, 1990),
3) Araştırılan olay ve olgunun algılanma biçimine vurgu yapan veri setleri (araştırma sürecinde
gerek araştırmacı gerekse araştırılan olay ve olgulardaki içsel değişiklikler, çatışmalar veya diğer
psikosomatik tepkiler vb.) (Morgan ve Smircich, 1980).

Söz konusu üç veri setini elde etmek isteyen araştırmacı, görüşme, gözlem ve söylev/metin
analizi gibi yöntem ve teknikleri kullanabilir. Görüşme, nitel araştırmada çoğunlukla kullanılan bir
teknik olarak öne çıkmaktadır. İnsanların olay ve olgular hakkındaki görüşleri, kendi tecrübeleri,
duygusal birikimleri ile algı ve değerlerinin belirlenmeye çalışıldığı durumlarda başvurulan görüşme

370
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

yöntemi, detaylı bilgi sağlaması ve uygulama kolaylığı açısından tercih edilmektedir (Fossey, Harvey,
McDermott, ve Davidson, 2002; Hay, 2000; Seidman, 2006). Görüşmelerin, farklı nitel yöntem ve
tekniklerle zenginleştirilmesi araştırmanın güvenirliğini artırır (Marshall, 1996); ayrıca, farklı bakış
açılarına yer veren ve farklı detayları destekleyen araştırmacı gözlemleri ile metin analizleri de
araştırmanın geçerliğini artıracaktır (Baxter ve Jack, 2008).

Nitel araştırmaların tasarlanması ve yürütülmesi sürecinde araştırmacılar, esnek ve dinamik bir


çalışma alanına sahip olurlar. Araştırma sürecinin her basamağında araştırmacıların yeni yöntem ve
yaklaşımlar geliştirebilmesi ve araştırmanın etkisini arttıracak yeni düzenlemeler yapabilmesi olarak
ifade edilen esneklik, nitel araştırmanın araştırmacıya sunduğu temel özelliklerindendir (Guba ve
Lincoln, 1994; Merriam, 1998; Patton, 1990). Araştırmacının yeni bilgilere erişimine olanak sağlayan
esneklik, keşfedici bir yaklaşıma da izin verir. Keşfedici yaklaşım nitel araştırma içinde sıklıkla
başvurulan ve araştırma verilerinin yeni verilerle çeşitlendirilip detaylandırılmasını sağlayan önemli bir
nitelik olmasının yanında, özellikle veri toplamanın görece zor olduğu veya az çalışılmış konuların
incelenmesinde kullanışlı bir yaklaşımdır (Bengtsson, 2016; Coffey ve Atkinson, 1996; Denzin ve
Lincoln, 2008a).

Nicel araştırmalar, katılımcılardan belirli ölçme araçlarıyla elde edilen verilerin çeşitli istatistik
analizleri kullanılarak genellenebilir ve evrensel bilgiye dönüştürülme süreci iken (Baltacı, 2018;
Crabtree ve Miller, 1999); nitel araştırma bilginin genellenmesinden veya evrensel boyutundan ziyade,
bilginin detayları ve derinliği ile incelenen olguyu en iyi şekilde ifade etmesini konu edinir (Connelly,
2016; Marshall ve Rossman, 2014; Şimşek ve Yıldırım, 2011). Objektif ve doğrudan ölçülebilir davranış
ve tutumlarla daha az ilgilenen nitel araştırmalar, inceledikleri olay ve olguların arkasındaki içsel
(duygusal) ve kavramsal yapılarla ilgilenir (Makatouni, 2002). Bunun yanında, karma desen araştırma
olarak bilinen ve her iki araştırma deseninin (nicel araştırma ile beraber yürütülen nitel araştırmalar)
güçlü yönlerini birleştiren araştırma yönteminde nitel yaklaşımlar, nicel verilere duygu, derinlik ve
farklı bakış açıları ekleyebilir. Bu sayede nicel verinin inandırıcılığı ve etkisi de artar (Creswell, 2002;
Merriam, 1998; Patton, 1990).

Nicel araştırmaların kanıt arayıcı kimliği ve büyük örneklem grupları üzerinde çalışmayı
gerektiren doğasına karşın, nitel araştırmalar az örneklem veya küçük çalışma grupları ile yürütülür
(Baltacı, 2018; Marshall, 1996; Teddlie ve Yu, 2007). Örneklemin düşük sayıda tutulması, araştırmacıya
belirli örneklemlerle detaylı ve derinlemesine inceleme imkânı sağlarken, zaman ve maliyet olarak
yürütülebilir bir araştırma yapmasını kolaylaştırır (Kvale, 1994; Pope, Ziebland, ve Mays, 2006). Ayrıca
nitel verilerin analizinde araştırmacı öznel duygu ve düşünceleri ile yorumlayıcı ve eleştirel bir
yaklaşımla kendi deneyimlerini işe koşarken, nicel araştırmaların analizi çoğunlukla araştırmacının
duygu ve düşüncelerinden uzak, tanılayıcı ve genellenebilirdir (Sandelowski, 1986). İlerleyen bölümde
nitel araştırma süreci veya nitel araştırmacıların çoğunlukla izlediği temel aşamalar tanıtılacaktır.

Nitel Araştırma Süreci

Her araştırmada olduğu gibi nitel araştırmalarda da öncelikle araştırılacak konuya ilişkin bir
farkındalık ve merak duygusu olmalıdır. Problemi tanıma, problemin farkında olma ve problemin
çözümüne ilişkin merak duyma önemlidir. Çünkü araştırma süreci içinde araştırmacı, kolaylıkla
dağılabilmekte ve sıkılabilmektedir (Creswell, 2002; Guba ve Lincoln, 1994; Shenton, 2004). Problemin
analiz edilerek detaylarının belirlenmesi, çözüme ilişkin alternatif yaklaşımlar arasından hangisinin
problemi tutarlı şekilde çözeceğini seçmek için önemlidir (Morgan ve Smircich, 1980; Morse, 2016).
Ardından çalışma tasarlanır ve veri toplama aracı geliştirilir. Veri toplama süreci uzun sürebilir ve
araştırmacı ilgili ilgisiz tüm nitel verileri edinmiş olabilir (Neuman ve Robson, 2014). Bu noktada
verilerin sınıflandırılması gereklidir. Sınıflandırma ile veriler daha etkili bir şekilde analiz edilerek
yorumlanır (Bogdan ve Biklen, 1997). Araştırmanın son aşaması olan raporlaştırma, farklı problemleri
görünür kılabilir. Çünkü nitel araştırmanın amaçlarından biri de belirli problemlerin çözülmesi ve yeni
problem durumlarının fark edilmelerinin kolaylaştırılmasıdır (Mallat, 2007; Pope vd., 2006). Bu döngü
tüm araştırma süreci boyunca devam eder. Nitel araştırma sürecini Şekil 1’deki gibi görselleştirmek
mümkündür.

371
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Problemin Farkına
Varma

Verilerin Problemin Analiz Edilerek


Raporlaştırılması Detaylarının Belirlenmesi

Problem Çözümüne İlişkin


Verileri Yorumlama
Yaklaşımın Seçimi

Verilerin Sınıflanması ve Analiz


Edilmesi Çalışmanın Tasarlanması

Veri Toplama İşlemleri

Şekil 1. Nitel Araştırma Süreci, Kaynak: (Creswell, J. W. (2002). Educational research: Planning,
conducting, and evaluating quantitative. Prentice Hall Upper Saddle River, NJ. ; Patton, M. Q.
(1990). Qualitative evaluation and research methods. SAGE Publications, inc.)

Şekil 1’de gözlemlenen süreç kendi içinde belirli durumları da içerir. Nitel araştırma süreci
başladıktan sonra araştırmacının dikkate alması gereken üç önemli durum vardır. Öncelikle araştırmaya
esas teşkil edecek ve araştırma konusunu tanımlayacak detaylı bir kuramsal çerçeve oluşturulmalıdır.
Ardından araştırmacı sistematik, uygulanabilir, zaman ve diğer imkânlar yönünden esnek bir araştırma
stratejisi geliştirir. Son olarak araştırmaların belirli bir okuyucu kitlesini hedeflediği unutulmamalı;
araştırma, okuyucunun idrak edebileceği açık ve anlaşılır bir dil ile kendi içinde tutarlı bir şekilde
raporlaştırılmalıdır (Bengtsson, 2016; Connelly, 2016; Creswell, 2002; Golafshani, 2003; Kitzinger,
1995; Merriam ve Grenier, 2019; Miles ve Huberman, 1994; Morgan, 1996). İlerleyen bölümde nitel
araştırma sürecinin unsurları ele alınacaktır.

Araştırma Probleminin Belirlenmesi

Araştırma problemi, araştırmacının somut olarak farkına vardığı ve uygulamada yaşanan bu


sorunun çözümlenmesini gerekli gördüğü bir olgu veya olay olabilir. Bunun yanında belirli bir literatür
taraması yapılarak veya araştırmacının geçmiş deneyimlerinden hareketle de sorun tespit edilebilir
(Sandelowski, 1986). Araştırma problemi belirlenirken problemin önemi, çözümlenebilme durumu ve
araştırmacının imkânları da göz önünde bulundurulmalıdır (Patton, 1990). Problemler çoğunlukla genel
ifadeler şeklinde oluşturulur ve sınırlarının belirlenmesi amacıyla belirgin bir literatür taramasının
yapılmasını gerektirir. Literatür taraması, hem araştırmacı için problemin sınırlarının belirlenmesini
sağlar hem de problemin diğer aşamaları için kuramsal anlam zemini oluşturur (Creswell, 2002;
Shenton, 2004; Strauss ve Corbin, 1990).

Kuramsal Çerçevenin Hazırlanması

Araştırma problemi belirlendikten sonra araştırmacı, probleme ilişkin daha önce yapılmış
çalışmaları, problem alanını çevreleyen literatürü ve literatürde yer alan gelecek projeksiyonlarını
inceler. Gelecek projeksiyonları, araştırmaların genellikle sonuç bölümünde yer alan ve araştırma
kapsamında elde edilen sonuçları daha anlamlı kılacak ve diğer araştırmalara yön verecek önerilerdir.
Bu öneriler, probleme ilişkin yapısal ve uygulanabilir yönlendirmeler içerirler (Denzin ve Lincoln,
2008a; Kitzinger, 1995; Şimşek ve Yıldırım, 2011). Araştırmacı odaklandığı probleme ilişkin kuramsal
çerçeveyi hazırlarken mutlaka diğer araştırmalarda eksik kalan noktaları da ele almalıdır. Kuramsal
çerçevenin hazırlanması, problemle ilgili sınırların belirlenmesi, problemin boyutlarının tanımlanması
ve problem durumu ile ilişkili farklı olguların belirlenmesi işlemlerinde önem arz eder (Kvale, 1994).
Ayrıca veri toplama süreci sonunda, toplanan verilerin analiz edilmesi aşamasında kullanılacak kategori
ve temaların seçiminde kuramsal çerçeveden yararlanılır. Araştırmanın amacına uygun yürütülmesi,

372
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

konuya ilişkin terim ve kavramların doğru anlaşılması ile mümkün olacağından ilgili literatür eksiksiz
taranmalı ve araştırma sürecine yön veren bir esneklikte kurgulanmalıdır (Baxter ve Jack, 2008;
Creswell, 2002; Guba ve Lincoln, 1994; Merriam ve Grenier, 2019; Miles ve Huberman, 1994).

Araştırma Sorularının Hazırlanması

Nicel araştırmalarda hipotezlere dayalı bir yönelim, nitel araştırmalarda ise incelenen olay veya
olguya ilişkin problem durumunun soru cümlesine dönüştürülmesi söz konusudur. Kuramsal çerçeve ile
sınırları belirlenen problem durumu, belirli bir soru formunda biçimlendirilir; araştırma sorusu,
kuramsal çerçevenin de yönelimini belirler ve dağınık bir literatüre ilişkin net bir görüş alanı
oluşturulmasını sağlar (Patton, 1990; Sandelowski, 1986). Yani araştırmacı karmaşık bir konuyu çalışsa
da yazacağı belirgin araştırma sorusu ile bu karmaşayı önleyecek bir kuramsal alan oluşturur. Bu açıdan
araştırma sorularının belirlenmesi ile kuramsal çerçevenin oluşturulması çoğu nitel araştırmada eş
zamanlı ilerleyen ve birbirlerini etkileyen süreçlerdir (Şimşek ve Yıldırım, 2011).

Çalışma Grubunun (Evren ve Örneklem) Belirlenmesi

Örnekleme, belirli bir evrenin tümünden bilgi toplanmasına imkân olmadığı durumlarda
kullanılır. Nicel araştırmanın genellemeye dayalı ve çoğunluk vurgulu örneklem yöntemlerinden ziyade
nitel araştırmalar, belirli bir örneklemin detaylarına odaklanır. Nitel araştırmada farklı örnekleme
biçimleri bulunsa da genellikle araştırılan konunun en iyi şekilde açıklanmasına olanak tanıyacak ve
araştırma probleminin çözümüne en iyi katkıyı sunacak örneklere ulaşılmaya çalışılır (Baltacı, 2018).
Örneklem seçiminde araştırmacı, veri topladığı alanı tanımalıdır. Genellikle küçük gruplarla ve az
örneklemlerle yürütülen nitel araştırmalar, veri kalitesini arttırmak için belirli zamanlarda aynı örneklem
grubu üzerinde tekrarlanarak daha fazla detaya erişim sağlanabilir (Neuman ve Robson, 2014). Bunun
yanında örneklem seçiminde etkili olan diğer bir faktör, araştırmacının sahip olduğu kaynakların
sınırlılığıdır. Zaman ve maddi imkânlardan yoksun olan bir araştırmacının, yıllar sürecek nitel
çalışmaları yürütmesi mümkün görünmediğinden farklı örnekler ve imkânları kullanarak problemi
çözmesi söz konusudur (Creswell, 2002; Makatouni, 2002; Mallat, 2007; Marshall, 1996).

Nicel araştırmanın genellemelere dayalı doğası, evreni temsil edecek büyük ve geniş
örneklemlere ihtiyaç duymasını gerektirir. Oysa nitel araştırmalar, çoğunlukla gözlem ve görüşmelere
dayalı olarak yürütüldüğünden büyük ve geniş örneklemlere ihtiyaç duymaz; çünkü belirli bir aşamadan
sonra gerek gözlemler gerek görüşmeler kendini tekrar etmeye başlayacaktır (Morse, 2016; Shenton,
2004). Araştırmacı tekrarlarla karşılaştığında verilerin doygunluğa ulaştığını farketmeli, verileri
çeşitlendirmektense detaylandırması gerektiğini anlamalıdır. Bu durumda ya araştırma sorularına yeni
sorular ekleyerek veri çeşitliliğini sağlamalı veya görüşmelerin derinliğine inmek için topladığı
verilerden farklı anlamlar üretmeye çalışmalıdır (Silverman, 2016). Büyük ve geniş örneklemler
üzerinde çalışmak araştırmacı için yoğun bir zaman, emek ve diğer kaynaklarda maliyet oluşturur; ayrıca
örnekleme ulaşmak her durumda kolay değildir (Kvale, 1994). Örneğin madde bağımlıları veya suça
karışmış kişiler gibi zor ulaşılan örneklemler ile araştırma yapan bir araştırmacı çoğu kez tek seferde
görüşme yapmak zorunda kalabilir, kısıtlı sürede görüşmeyi detaylandırmak ya örneklemi iyi tanımakla
ya da araştırmanın kuramsal çerçevesine hâkim olmakla sağlanabilir. Bu sebeple sınırlı zaman ve
imkânlara sahip olan araştırmacı, genelleme kaygısı gözetmeksizin olabildiğince evreni temsil etmeye
çalışır.

Örnekleme olarak adlandırılan evreni temsil etme durumu, her bir örnek için evrenin
çeşitliliğini, zenginliğini, farklılığını ve aykırılığını yansıtan bir genişliğe sahip olmalıdır. Genellikle
nitel araştırmalarda olasılığa dayanmayan amaçlı örnekleme yöntemleri ilgi görse de örneklem
seçiminde, evreni temsil etme derecesinden ziyade araştırma konusuna uygunluk da önemlidir (Baltacı,
2018; Sandelowski, 1986). Olasılık temelli örnekleme, evreni temsil edecek geçerlik ve büyüklükte
örneklem seçilmesi ve bu örneklemin araştırma konusunda veri toplamaya elverişli olması gerekliliği
aranır. Olasılıklı örnekleme, genelleme yapmaya daha yatkın bir imkân sunarken; amaçlı örnekleme,
zengin bilgi içerdiği düşünülen durumların detaylı incelenmesini kolaylaştırır (Denzin ve Lincoln,
2008a; Guba ve Lincoln, 1994; Morgan ve Smircich, 1980).

373
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Nitel araştırmalarda: aykırı veya anormal durum örneklemesi, yoğunluk örneklemesi,


maksimum çeşitlilik örneklemesi, benzeşik (homojen) örneklem, tipik durum örneklemesi, kritik durum
örneklemesi, kartopu veya zincir örnekleme, kuram tabanlı örnekleme, doğrulayıcı veya yanlışlayıcı
durum örneklemesi, tabakalı amaçlı örneklem, fırsatçı veya beliren örneklem, amaçlı rasgele örnekleme,
siyasi veya politik durum örneklemesi, kolay ulaşılabilir veya elverişli örneklem, hibrit veya karma
örneklem gibi farklı örnekleme yöntemleri kullanılabilir (Baltacı, 2018; Creswell, 2002; Hatch, 2002;
Hay, 2000; Klenke, 2016; Kuş, 2007; Malterud, 2001; Marshall, 1996; Merriam, 1998; Merriam ve
Grenier, 2019; Şimşek ve Yıldırım, 2011; Teddlie ve Yu, 2007).

Veri Toplama Araçlarının Geliştirilmesi

Nitel araştırmalarda genellikle gözlem, yapılandırılmış veya yarı yapılandırılmış görüşme, odak
grup görüşmesi, söylev ve metin analizi gibi veri toplama yöntemleri kullanılmaktadır. Bununla birlikte
sinema filmi, çeşitli afişler, sanat eserleri, medya yayınları (radyo veya televizyon programları) ve sosyal
medya kaynakları (bloglar, sosyal medya hesapları ve anlık mesaj panolar vb.) da veri toplama aracı
olarak kullanılabilmektedir (Forrester ve Sullivan, 2018). Araştırmacı çoğu durumda farklı yöntemleri
birlikte kullanarak verilerin geçerliğini ve güvenirliğini arttırma yoluna gider. Ayrıca örneklem
özelliklerine göre farklı veri toplama araçlarına yer verilebilir (Eysenbach ve Köhler, 2002; Kvale, 1994;
Patton, 1990; Seidman, 2006). Örneğin politikacıların seçim döneminde vadettiklerinin seçimlerden
sonra gerçekleştirilme durumunu konu edinen bir çalışmada, seçmenlere yönelik bir görüşme formu ile
seçim sonrası yapılan işlere yönelik gözlemler kullanılabilir.

Araştırmacı, veri toplama araçlarını geliştirirken olabildiğince esnek olmalı, araştırmanın


çözümüne katkı sağlamayacak ve kendisine zaman kaybettirecek ayrıntılara odaklanmaktan
kaçınmalıdır. Veri toplamada ‘zaman tuzakları’ olarak adlandırılan bu durum, çok sayıda ve çeşitli veri
setlerine erişen araştırmacıların sıklıkla yaptıkları bir hatadır (Denzin ve Lincoln, 2008a; Merriam ve
Grenier, 2019; Miles ve Huberman, 1994; Shenton, 2004). Yapılandırılmış ve yarı-yapılandırılmış
görüşme formlarının belirli ve az sayıda soru içermesi; gözlemler için önceden belirlenmiş davranış
çizelgeleri geliştirilmesi; metin ve söylev analizi için hangi ölçütlerin nasıl ele alınması gerektiğini
gösteren bilgi botları hazırlanması önemlidir (Eysenbach ve Köhler, 2002; Seidman, 2006).

Verilerin Toplanması

Araştırmacı, çalışma grubunu belirledikten ve veri toplama araçlarını geliştirdikten sonra alana
yönelir ve verileri toplamaya başlar. Bu aşama araştırmacı için oldukça uzun ve zahmetli olabilecek bir
süreci beraberinde getirir. Eğer araştırmacı, probleme ilişkin yeterli kuramsal inceleme yapmadıysa veya
uygun örneklem ile veri toplama araçlarını geliştirmediyse ya sürecin içinde takılıp kalır ve bir süre
sonra kısa yoldan problemi çözmeye yönelik uğraşlar içine girer veya araştırmadan vazgeçer (Creswell,
2002; Patton, 1990; Silverman, 2016). Veri toplama aşaması, araştırmacı için gerçeklikle yüzleşme
anıdır. Nitel araştırmalarda genellikle görüşme, gözlem ve doküman inceleme olmak üzere üç veri
toplama tekniği kullanılmaktadır.

Görüşme

Araştırma örnekleminde yer alanların, araştırma konusu hakkında bilgi, duygu ve düşüncelerini
aktif olarak açıkladığı, yaşam öyküsünü anlattığı veri toplama tekniği, görüşme olarak adlandırılır.
Görüşmenin amacı, katılımcıların iç dünyalarına erişerek onların özgün bakış açılarının belirlenmesidir.
Görüşme, araştırılan konu hakkında bireyin yaşanmışlıkları, farklı deneyimleri, tutumları, düşünceleri,
niyetleri, yorumları, zihinsel algıları ve tepkileri gibi gözlenemeyen bilgilere ulaşılmasına olanak sağlar
(Bengtsson, 2016; Seidman, 2006).

Yapılandırılmış, yarı yapılandırılmış, yapılandırılmamış ve odak grup görüşmesi şeklinde farklı


görüşme teknikleri vardır (Marshall, 1996). Ne şekilde yapılırsa yapılsın araştırmacının iyi bir görüşme
yapabilmesi için araştırdığı konunun kuramsal çerçevesini iyi bilmesi ve görüşme öncesi iyi bir şekilde

374
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

hazırlanması gereklidir. Görüşme öncesi hazırlık büyük ölçüde araştırmacının zihinsel ve duygusal
olarak hazırlanmasını gerektirse de görüşme formu hazırlanması da önemlidir (Marshall ve Rossman,
2014). Görüşme formu hazırlanırken dikkate alınması gereken ilkeler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
• Cevaplayıcı tarafından kolaylıkla anlaşılabilir sorular yazılmalıdır,
• Araştırılan konunun detaylarını belirleyebilecek ve konuyu derinleştirecek sorular hazırlanmalıdır,
• Cevaplama süresini uzatan ve konuyu genel hatları ile ele açık uçlu ve özellikli olmayan sorulardan
kaçınılmalıdır,
• Katılımcıyı araştırma dışına yönlendirebilen belirsiz sorulardan kaçınılmalıdır,
• İncelenen konunun farklı özelliklerini açığa çıkarabilecek, konuyu farklı ve nitelikli kılabilecek çok
boyutlu sorular hazırlanmalıdır,
• Katılımcının incelenen konudan sapması veya yeterli düzeyde bilgi vermemesi durumunda
katılımcıyı incelenen konuya sevk edecek ve konunun farklı detaylarına erişilmesini sağlayacak
alternatif sorular hazırlanmalıdır,
• Katılımcılarla farklı zamanlarda yapılacak görüşmeler için bir önceki görüşmede sorulan
sorulardan farklı nitelikte ve incelenen konunun daha iyi anlaşılmadını sağlayacak türden sorular
hazırlanmalıdır,
• İncelenen konuyla ilgili katılımcılara sorulacak tüm soruların belirli bir mantıksal düzeni olmalıdır,
• Birbiri üzerine inşa edilmiş sorularla katılımcıların belirli bir mantık çerçevesinde kalması ve
incelenen konunun farklı yönlerinin sürekli detaylandırılması ve geliştirilmesi sağlanmalıdır
(Eysenbach ve Köhler, 2002; Forrester ve Sullivan, 2018; Kvale, 1994; Seidman, 2006).

Nitel araştırmalarda kullanılan soru tipleri çeşitlilik arz etmektedir. Aşağıda nitel araştırmada
kullanılan temel soru tipleri yer almaktadır:
1. Tanıtıcı Sorular: Bu tip sorular katılımcının herhangi bir etkileme olmaksızın, kendiliğinden
kendisi ve hayatı hakkında geniş cevaplar vermesine olanak sağlayan sorulardır (Denzin ve
Lincoln, 2008b)
2. Takip soruları: Bu tip sorular, elde edilen verilerin çeşitliliğini sağlamak amacıyla belirli bir
mantıksal zeminde sıralanan sorulardır (Forrester ve Sullivan, 2018)
3. Sondaj Soruları: Burada görüşmeci verilen cevabın peşine düşer ve daha derinlemesine bilgi
edinmeye çalışır. Odaklanılan konu hakkında tekrarlı sorular yöneltilerek detaylara erişmeye
çalışır. Bu tip sorular takip sorularına benzese de mantıksal bir sıralama olmaksızın tamamen
içgüdüsel olarak incelenen konuya sondaj yapılabilir (Kvale, 1994)
4. Özelleştirici Sorular: Görüşmeci bazen bir konuyu en ince ayrıntısına kadar öğrenmek
isteyebilir. Hatta bu nicel veriler dahi olabilir. Özelleştirici soru, incelenen konunun bir yönüne
odaklanarak sadece o konu hakkında sorulan sorulardır. Özelleştirici sorular, takip ve sondaj
soruları kadar detay içermeyebilir. Çoğunlukla veriler doygunluğa ulaştığında ve veri
çeşitlemesi yapıldığı aşamada kullanılmaktadır (Marshall ve Rossman, 2014).
5. Doğrudan Sorular: Bu tip sorular genellikle evet/hayır ya da kısa cevaplar üreten sorulardır. Bu
tip sorular katılımcının kendini uzun uzun ifade etmesinden sonra belli bir durumu onaylayıp
onaylamadığı, ya da eksik kaldığını düşünülen, anlaşılmayan bir noktayı onaylamak için
sorulabilecek sorulardır (Crabtree ve Miller, 1999).
6. Dolaylı Sorular: Burada genellikle katılımcının yansıtma tekniği ile cevap verebileceği sorular
sorulur. Kapalı nitelikte veya metaforik/sembolik bir dil kullanılarak sorulan ve çoğu durumda
doğrudan sorulması mümkün olamayabilecek veya özel bir jargon olarak algılanabilecek
konuları incelerken dolaylı sorular kullanılabilir (Antwi ve Hamza, 2015).
7. Yapılandırıcı Sorular: Görüşmeci görüşme sürecinden ve bir konunun ne zaman kapatılması
gerektiğinden sorumludur. Görüşülen kişi eğer kendini tekrar etmeye başlamışsa orada araya
girerek “özür dilerim size yeni bir konu hakkında sorular sormak istiyorum” diyerek
müdahalede bulunmalıdır. Yapılandırmacı sorular, görüşmeyi tehlikeye uğratabilecek
durumlarda başvurulan ve görüşmeyi yapılış amacına yönlendiren sorulardır (Bengtsson, 2016).
8. Sessizlik: Sessiz kalmak kimi zaman bir soru anlamına gelebilir. Katılımcıya sık sık sorduğunuz
sorular üzerinde (Özellikle geçmişe ait ise) düşünmesine fırsat vermek için beklenedilir. Bu
durum, katılımcının açıklamasını istenilen bir soru gibi algılanabilir (Merriam, 1998).

375
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

9. Yorumlayıcı Sorular: Görüşme esnasında yorumlama, katılımcının söylediklerini görüşmecinin


kendi cümleleriyle yeniden ifade etmesidirr. Katılımcının söylediklerinin ona geri yansıtılması
hem ona düşünmesi için zaman verecek hem de ne söylediğini görüşmecinin nasıl anladığını
ortaya koyacaktır. Aynı zamanda katılımcı görüşmecinin onu dinlediğinden de emin olacaktır
(Baxter ve Jack, 2008).

Özellikle görüşme sürecinde soruların açık ve anlaşılır bir şekilde katılımcıya yöneltilmesi ve
gerekli durumlarda ek sorularla araştırılan konunun derinleştirilmesi sağlanmalıdır. Bu noktada
araştırmacıların çok sayıda katılımcıya ulaşma çabası, sıklıkla yapılan bir hatadır (Creswell, 2002;
Makatouni, 2002). Görüşmelerde sayıdan ziyade nitelik önemlidir ve tek bir katılımcıdan bile
araştırmanın probleminin çözümü için gerekli veri sağlanabilir. Ayrıca katılımcıları aynı anlama gelen
veya daha önceden farklı şekillerle sorulan sorularla sıkmak, yinelenen kavramlar veya anlatım
bozukluğu olan sorular yöneltmek, katılımcı görüşlerini kaydetmemek ve bu görüşlerle dalga geçmek
veya gülmek de toplanan verilerin kalitesini düşürecektir (Merriam, 1998; Patton, 1990; Teddlie ve Yu,
2007).

Gözlem

Herhangi bir ortamda veya düzenlenmiş mekânlarda katılımcıların tutum ve davranışlarını


gözlemlemek veya araştırılan konunun biçimsel boyutunu tanımak amacıyla kullanılan bir yöntemdir.
Eğer araştırmacı herhangi bir ortamda veya kendi düzenlediği mekânda oluşan bir davranışa ilişkin
ayrıntılı, kapsamlı ve zamana yayılmış bir bakış açısı elde etmek istiyorsa gözlem yöntemini kullanabilir
(Bengtsson, 2016; Crabtree ve Miller, 1999; Fossey vd., 2002).

Araştırma yapılan konuya tarafsız olarak yaklaşan araştırmacı, gözlediği olguları yaşandığı
haliyle ve değiştirmeden gözleyip kaydetmelidir. Tarafsız gözlem araştırmanın güvenirliğini ve
inandırıcılığını artırır. Bununla birlikte araştırmacının tamamen tarafsız gözlem yapması oldukça
zordur; araştırmacının önyargıları, geçmiş deneyimleri ve gözlenen olgu hakkındaki bilgisi gözlem
kayıtlarına yansıyabilir (Maxwell, 2008; Neuman ve Robson, 2014; Shenton, 2004). Gözlemler
kaydedilirken araştırmacı gözlemin doğasını, kim tarafından yapıldığını, hangi amaç için, nerede, ne
zaman, nasıl bir bakış açısıyla yapıldığını ve ne tür araç-gereçlerin kullanıldığını araştırma raporunda
belirtmelidir (Hatch, 2002; Klenke, 2016). Gözlem çeşitleri katılımcı, katılımcı olmayan gözlem ve gizil
gözlem gibi farklı çeşitlerde olabilir. Katılımcı gözlemde araştırmacı, incelenen olgunun bir parçasıdır.
Fenomenolojik çalışmalarda genellikle katılımcı gözlem kullanılır. Katılımcı olmayan gözlem ise
araştırmacının gözlem yapılan mekânda olduğu ancak olay ve olgulara dahlinin olmadığı durumlarda
kullanılır. Etnolojik çalışmalarda katılımcı gözlem sıklıkla kullanılır. Gizil gözlem ise araştırmacının,
incelediği olay ve olguyu uzaktan takip ettiği, izlenenlerin ise takip edildiğini bilmedikleri durumlarda
kullanılır. Kültürel araştırmalar veya vaka analizleri bu türden gözlem yapılmasını gerektirebilir
(Golafshani, 2003; Morse, 2016; Patton, 1990; Seidman, 2006; Strauss ve Corbin, 1990).

Doküman/Metin Analizi

Araştırmada incelenen olgu veya olaylarla ilintili bilgiler içeren yazılı belgelerin ayrıntılı olarak
taranması ve bu bilgilerden yeni bir bütünlük oluşturulması, doküman/metin analizi olarak adlandırılır
(Creswell, 2002). Araştırılan konu ile ilgili literatür taramasını da içeren doküman analizi, araştırmacının
yaptığı gözlem ve görüşme kayıtları ile diğer belgelerin sistematikleştirilmesini sağlar. Bu analiz
yöntemi araştırmacı için zaman ve diğer kaynaklarda tasarruf sağlarken, incelenen olgu ve olayların da
önem sırasının oluşturulmasını, veri kaynaklarının tasnif edilmesini ve yeni veri setleri oluşturulmasını
da kolaylaştırır (Baxter ve Jack, 2008; Crabtree ve Miller, 1999; Guba ve Lincoln, 1994). Örneğin
kadına yönelik şiddet ile ilgili bir araştırmada evlilik ve diğer adli istatistiklerin, emniyet verileri ve
sosyal hizmet dosyalarının incelenmesi yerinde olacaktır. Bunun yanında araştırma konusuyla ilgili
raporlar, kitaplar, arşiv dosyaları, video ve ses kayıtları, görsel materyaller gibi belgeler de metin analizi
yolu ile kullanışlı verilere dönüştürülebilir (Merriam, 1998).

376
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

Veri toplama basamağında elde edilen veriler, literatürde yer alan farklı kaynaklardan
doğrulanmalıdır. Eğer literatürde yer almayan, özgün ve yeni bir problem üzerinde çalışılıyorsa,
probleme kaynaklık edebilecek farklı çalışmalardan destek alınması gerekebilir. Veri toplama sürecinde
çeşitli veri toplama yöntemlerinin bir arada kullanılması, süreçten en iyi şekilde faydalanılmasının
yolunu açtığı gibi elde edilen bulguların geçerliği ve güvenirliğinin artırılması için de önemlidir. Ayrıca
elde edilen sistematik veriler, analiz aşamasında araştırmacıya önemli bir kolaylık oluşturacak ve zaman
kazandıracaktır (Malterud, 2001; Miles ve Huberman, 1994; Silverman, 2016).

Verilerin Analizi

Araştırma sürecinde toplanan veriler genellikle betimsel, içerik, söylev ve metin analizi gibi
farklı ayrıştırma işlemlerine tabi tutulurlar. Betimsel analiz, genellikle nitel veri seti üzerinde detaylı
ayrıştırma gerektirmeyen verilerin işlenmesinde kullanılır. Araştırma katılımcılarının demografik
özellikleri ile farklı niteliklerinin tasvir edilmesi, bir kentin genel özelliklerinin anlatılması, bir kişinin
yaşam öyküsünün özetlenmesi gibi durumlar, betimsel analizdir (Miles ve Huberman, 1994). İçerik
analizi, toplanan verilerin daha ayrıntılı incelenmesini ve bu verileri açıklayan kavram, kategori ve
temalara ulaşılmasını gerektirir. İçerik analizinde, toplanan verilere odaklanılır; veri setinde sıklıkla
tekrarlanan veya katılımcının yoğun vurgu yaptığı olay ve olgulardan kodlar çıkarılır. Kodlardan
kategorilere ve kategorilerden de temalara gidilir. Kısaca birbirine benzediği ve birbiri ile ilişkisi olduğu
tespit edilen veriler (kodlar) belirli kavramlar (kategoriler) ve temalar çerçevesinde bir araya getirilerek
yorumlanır. İçerik analizinde katılımcıların görüşlerinin muhtevası sistematik bir şekilde ayrıştırılır
(Bengtsson, 2016; Crabtree ve Miller, 1999; Merriam ve Grenier, 2019).

Nitel araştırmalarda araştırmanın genel yaklaşımlarının dışında araştırmacının amacına göre


söylev analizi ve metin analizi gibi farklı veri analiz planı geliştirme ihtiyacı da ortaya çıkabilmektedir.
Söylev analizi, belirli bir kişinin ses veya görüntü kayıtlarından hareketle belirli problemleri çözmeye
odaklanan bir analiz yöntemiyken, metin analizi farklı metinler üzerinde detaylı incelemeler yaparak
problemin çözülmesidir (Golafshani, 2003; Seidman, 2006; Silverman, 2016).

Nitel veri analizinde genellikle üç yöntem önerilmektedir. İlk olarak, toplanan verilerin özgün
şekline mümkün olduğunca bağlı kalınması esastır. Gerektiğinde katılımcı ifadelerinin doğrudan alıntı
yapılarak verilerin sunulması, söz konusu özgünlüğün geçerliğini arttırır. İkinci yöntemde ise, veriler
betimsel bir yaklaşımla sunulmakla birlikte, bazı kodların belirlenmesi, kodlardan kategorilere ve
kategorilerden temalara gidilmesi söz konusudur. Ayrıca bu yöntemde temalar arasında ilişkiler de
kurulur. Üçüncü yöntemde araştırmacı betimleme ve tematik analizin yanında kendi yorumlarını da
kullanarak verileri analiz eder. Aynı araştırmada üç yöntem ayrı ayrı veya bir arada kullanılarak da veri
analizi yapılabilmektedir (Baltacı, 2017; Creswell, 2002; Eysenbach ve Köhler, 2002; Miles ve
Huberman, 1994).

Nitel araştırmalarda toplanan verilerin analizinde yaygın olarak betimsel analiz veya içerik
analizi kullanılır. İçerik analizi, araştırmanın özüne ilişkin kalıpları, temaları, önyargıları ve anlamları
belirlemek hedefiyle verilerin dikkatli, detaylı ve sistematik olarak incelenmesi ve yorumlanmasıdır.
İçerik analizinde amaç, katılımcıların görüşleri ile dosya ve belge incelemesi yoluyla elde edilen verileri
açıklayabilecek kavramlara ve ilişkilere ulaşmaktır. Betimsel analizle özetlenen ve yorumlanan veriler,
içerik analiziyle derinlemesine bir işleme tabi tutulur ve yeni kavramlar veya kavramlar arası ilişkiler
keşfedilir. İçerik analizinde birbirine benzeyen verileri, belirli kavramlar ve temalar çerçevesinde bir
araya getirmek ve bunları okuyucunun anlayabileceği bir biçimde düzenlemek esastır (Baltacı, 2017;
Guba ve Lincoln, 1994; Maxwell, 2008; Pope vd., 2006).

İçerik Analizi

İçerik analizi tümevarımcı bir analiz türü olması sebebi ile araştırılan olgu veya olayın
kökenlerine odaklanır. Kodlama yoluyla verilerin altında yatan kavramlar ve bu kavramlar arasındaki
ilişkiler ortaya çıkarılır. Nitel araştırmada araştırmacı topladığı tanımlayıcı ve ayrıntılı verilerden yola
çıkarak probleme ilişkin temaları keşfetme, elde ettiği verileri anlamlı ve sistematik yapılara

377
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

dönüştürme, yani bu verilerden hareketle bir kuram oluşturma veya bir kuramı doğrulama çabası
içindedir. İncelenen olay veya olguya esas oluşturabilecek bir kuramın olmaması durumunda
tümevarımcı analiz, yani kodlamaya dayalı içerik analizi gereklidir (Baltacı, 2017; Şimşek ve Yıldırım,
2011).

Veriler arasında yer alan anlamlı bölümlere (bir sözcük, cümle, paragraf gibi) araştırmacı
tarafından isim verilmesi iş ve işlemleri kodlama olarak ifade edilir. Kodlama süreci; elde edilen verileri
bölümlere ayırmayı, incelemeyi, karşılaştırmayı, kavramlaştırmayı ve ilişkilendirmeyi zorunlu kılar.
Veriler arasında yer alan anlamlı bölümlere (bir sözcük, cümle, paragraf gibi) ve olaylara verilen
anlamlar ise kavram olarak tanımlanır. Kavramlar içerik analizinin temel analiz birimini oluştururlar.
İçerik analizinde elde edilen kavramların birbirleriyle belirli bir ilişki içinde sınıflandırılması
kategorilere ayırma olarak ifade edilir. Kategoriler ise bir tema altında toplanırlar. Kategorilerin
incelenmesi sonucunda birbirleriyle olan ilişkileri ortaya çıkarılır ve bu ilişkilerin daha üst düzey bir
gruplamayı gerektirdiği durumlarda temalardan söz edilir. Temalar içerik analizinde elde edilen
kavramlardan daha soyuttur ve geneldir ve esasen araştırma probleminin boyutlarını göstermesi
bakımından önemlidir (Merriam ve Grenier, 2019; Miles ve Huberman, 1994; Patton, 1990).

İçerik analizinde görüşme, gözlem veya dokümanlar yoluyla elde edilen veriler, dört aşamada
analiz edilir: (1) verilerin kodlanması, (2) kod, kategori ve temaların bulunması, (3) kod, kategori ve
temaların düzenlenmesi ile (4) bulguların tanımlanması ve yorumlanması (Eysenbach ve Köhler, 2002;
Miles ve Huberman, 1994).

Verilerin Kodlanması: Verilerin kodlanması aşamasında araştırmacı, topladığı verileri inceler


ve veri setini anlamlı bölümlere ayırmaya, her bölümün hangi kavramı karşıladığını keşfetmeye çalışır.
Kendi içinde anlamlı yapılar oluşturan her bir bölüme araştırmacı tarafından isim verilir. Bölümler çoğu
durumda bir kelime, cümle veya söz öbeği olabilir. Veri kodlama sürecinde sıklıkla araştırmacının veri
setini birkaç kez okuması gerekebilir. Detaylı okumalarla katılımcıların tekrarladığı sözcük veya söz
öbeklerindeki anlama ulaşmak kolaylaşır. Kodlama süreci oldukça dinamik bir şekilde işlemekte ve
araştırmacı tekrar tekrar veri setine dönerek kodlama işlemini yürütmektedir. Tekrarlı kodlamalar, veri
setinin derinliği ve kapsamının büyüklüğüne göre değişiklik arz etse de kategoriler ve temalar oluştuktan
sonra bile yeni kodlara rastlama olasılığı olduğundan, çoğu durumda araştırmacının tüm veri analizi
süresince kodlama yaptığı görülür (Kvale, 1994; Morse, 2016; Silverman, 2016).

Miles ve Huberman (1994), kodlamanın üç ayrı süreci ihtiva etmesi gerektiğini bildirir. Buna
göre, (1) daha önceden belirlenmiş kavramlara göre yapılan kodlama söz konusu iken, (2) verilerden
çıkarılan kavramlara göre yapılan kodlama ile (3) araştırma probleminin genel çerçevesine göre yapılan
kodlama da olabilmektedir. Kodlama işlemlerinde araştırmacının titiz çalışması sonucu ayrıntılı
analizler gerçekleştirilse de kodlamanın ne kadar ayrıntılı olması gerektiği önemli bir problemdir.
Araştırmanın amacına ve niteliğine göre farklılık gösterse de kodlama ayrıntısı, araştırmanın tutarlığını,
inandırıcılığını ve güvenirliğini doğrudan etkilemektedir. Birebir iletişim süreçlerini içeren
araştırmalarda ayrıntılı kodlama yapmak gerekirken, toplumca bilinen ya da farklı bir konudaki
araştırmalarda bu denli ayrıntılı kodlama yapılması gerekmeyebilir (Malterud, 2001; Miles ve
Huberman, 1994; Sandelowski, 1986).

Kategori ve Temaların Belirlenmesi: Nitel veri analizinin ilk aşamasında keşfedilen kodlardan
hareketle veri setini daha genel düzeyde açıklayabilen ve kodları belirli kategoriler altında toplayabilen
temaların belirlenmesi gereklidir. Bu kapsamda tematik kodlama denilen daha soyut bir kodlama söz
konusudur ve öncelikle ilk aşamada keşfedilen kodlar bir araya getirilir ve aralarındaki ortak özellikler
belirlenmeye çalışılır (Baltacı, 2017; Strauss ve Corbin, 1990). Tematik kodlama, farklı özellikleri olan
kodların benzerlik ve farklılıklarının tespit edilmesi ve bu dolayımda birbiriyle ilişkili olan kodların
gruplanması söz konusudur. Bu gruplama bir kategorilere ayırma işlemidir. Aynı türden kategoriler ise
temaları oluşturur. İç tutarlılık, tematik kodlama yapılırken göz önüne alınması gereken önemli bir
durumdur. Yani, belirlenen temaların dayandığı veri setinin anlamlı bir ilişki kurma derecesi, tematik
kodlamada göz önüne alınmalıdır. Ayrıca dış tutarlılık olarak adlandırılan, belirlenen temaların tümünün
araştırmada elde edilen verileri anlamlı bir biçimde açıklayabilme derecesi de önemlidir. Yani belirlenen

378
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

temalar, birbirinden ayrı olmakla birlikte, kendi içlerinde anlamlı bir bütün oluşturabilmelidir. Kategori
ve temalar belirlendikten sonra tekrar kodlama işlemi yapılarak verilerin kodlara göre düzenlenmesi
yapılmalıdır (Merriam ve Grenier, 2019; Patton, 1990; Silverman, 2016).

Verilerin Kodlara, Kategorilere ve Temalara Göre Düzenlenmesi: Ayrıntılı kodlama ve tematik


kodlama neticesinde, araştırmacı topladığı verileri anlamlı bir şekilde düzenleyebileceği sistematik bir
yapı oluşturur. Daha sonra araştırmacı, bu yapıyı temel alarak topladığı verileri yeniden düzenleme
yoluna gider. Verilerin yeniden düzenlenmesi, bazı durumlarda ayrıntılı kodlama ile tematik kodlamanın
sağlamasının yapılmasını da gerektirebilir. Veri düzenleme aşamasında araştırmacı öncü bulgulara erişir
ve söz konusu bulgulara göre verileri yeniden tanımlamak ve yorumlamak mümkün olabilir. Verilerin
okuyucunun anlayabileceği bir dille tanımlanması, açıklanması ve sunulması önemlidir. Genellikle
araştırmaların bulgular bölümünde yer alan bilgilere odaklanılan bu aşamada araştırmacı, kendi görüş
ve yorumlarına yer vermez ve toplanan bilgileri işlenmiş bir biçimde okuyucuya sunar (Baltacı, 2017;
Denzin ve Lincoln, 2008a; Miles ve Huberman, 1994; Şimşek ve Yıldırım, 2011).

Bulguların Yorumlanması: Nitel araştırmalar, araştırmacının şahsi deneyimlerinin sunulduğu ve


yaşanmışlıkların da önemli veri sunabildiği araştırma yönelimidir. Bu açıdan araştırmacı, incelenen olay
veya olguya yakın ve hatta çoğu durumda iç içe olduğu ve olguya ilişkin ilk elden yaşantılar tecrübe
ettiği için, onun yapacağı yorum ve aktarımlar özel bir değer taşır. Bu nedenle araştırmacı bu son
aşamada; topladığı verilere anlam kazandırmak ve bulgular arasındaki ilişkileri açıklamak, neden-sonuç
ilişkilerini kurmak, bulgulardan birtakım sonuçlar çıkarmak ve elde edilen sonuçların önemine ilişkin
açıklamalar yapmak zorundadır. Yorumlama, araştırmacının probleme ilişkin içinde oluşan farkındalık
durumu ve probleme içselleştirilmiş çözüm üretme eylemidir (Connelly, 2016; C. Marshall ve Rossman,
2014; Seale, 1999).

Betimsel Analiz

Betimsel analizde amaç, görüşme ve gözlem sonucu toplanan verilerin düzenlenmiş ve


yorumlanmış bir şekilde okuyucuyla buluşturulmasıdır. Çoğu betimsel analizde veriler önceden
belirlenmiş temalara göre sınıflandırılır, sınıflandırılan verilere ilişkin bulgular özetlenir ve özetler ise
araştırmacının öznel birikimi ile yorumlanır. Ayrıca araştırmacı bulgular arasında neden-sonuç ilişkisi
kurar ve gerekirse olgular arasında yapısal farklılık analizleri ile karşılaştırmalar yapar (Kitzinger, 1995;
Kvale, 1994). Betimsel analiz dört aşamalı bir süreci ifade eder. (1) Betimsel analiz için bir çerçeve
oluşturma: Araştırma sorularından, araştırmanın kavramsal çerçevesinden ya da görüşme ve/veya
gözlemde yer alan boyutlardan hareketle veri analizi için bir çerçeve oluşturulur. Bu çerçeveye göre
verilerin hangi kategori ve temalar altında toplanacağı, hangi temaların hangi kategorilere göre
düzenleneceği ve sunumun nasıl olacağı belirlenir. Önceden hazırlanmış bir kavramsal çerçevenin
olmadığı durumlarda, betimsel analizi kullanmak güçtür. Böyle bir durumda belirlenecek temalar, veri
kaybına ve yanlış veri düzenlenmesine neden olabilir. Bu açıdan betimsel analiz yapacak araştırmacının
öncelikle araştırma problemine ilişkin yoğun bilgi içeren bir kavramsal çerçeve hazırlaması gereklidir.
(2)Tematik çerçeveye göre verilerin işlenmesi: Bu aşamada, daha önce oluşturulan tematik çerçeveye
göre elde edilen veriler ayrıntılı bir şekilde okunarak düzenlenir. Buna göre bazı veriler tematik
çerçevenin dışında kalabilir veya temaların kapsadığı alan için önemli olmayabilir. Ayrıca bu aşamada,
daha sonra sonuçlar yazılırken kullanılacak doğrudan alıntılar ve güçlü örnekler de seçilir. (3) Bulguların
tanımlanması: Düzenlenen veriler tanımlanır ve gerekli yerlerde doğrudan alıntılarla desteklenir. (4)
Bulguların yorumlanması: Tanımlanan bulguların açıklanması, ilişkilendirilmesi ve anlamlandırılması
bu aşamada yapılır (Crabtree ve Miller, 1999; Creswell, 2002; Hay, 2000; Marshall ve Rossman, 2014;
Miles ve Huberman, 1994; Seidman, 2006).

Bir nitel araştırmanın gücü, araştırma problemini çözümleme biçiminden ziyade, okuyucuyu
problemin doğru çözümünün araştırma kapsamında sunulduğuna inandırmaktır. İnandırıcılık ve
tutarlılık, nitel bir araştırmanın tekrar edildiğinde benzer sonuçların alınmasını garanti etme durumudur.
Nitel araştırmaların inandırıcı olması, onların geçerli ve güvenilir veriler sunması ile ilgilidir (Connelly,
2016). İlerleyen bölümde nitel araştırmada kullanılagelen geçerlik ve güvenirlik kavramlarına yer
verilmiştir.

379
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Nitel Araştırmada Geçerlik ve Güvenirlik

Bilimsel araştırmaların kabul görmesi için belirli düzeyde geçerli ve güvenilir olması gereklidir.
Araştırmalarda kullanılan veri toplama araçlarının, araştırma deseninin ve veri analizinin geçerliği ve
güvenirliğinin belirlenmesi, araştırmanın inandırıcılığını ve kabul görme derecesini etkilemektedir.
Nicel araştırmaların geçerliği ve güvenirliği için farklı ölçme yöntemleri bulunmasına rağmen nitel
araştırmalarda kesin bir geçerlik ve güvenirlik tespiti yapmak mümkün olmamaktadır (Guba ve Lincoln,
1994; Shenton, 2004). Nitel araştırma çoğunlukla bir olgunun var oluş dinamiklerine ve anlamına
yönelirken, nicel araştırma bir olgunun ne derece var olduğunu belirlemeye çalışmaktadır. Yani nitel
araştırma araştırılan olgu ve olayların niteliğini ön plana çıkarırken, nicel araştırma nicel değişimi öne
çıkarır.

Nitel Araştırmada Geçerlik

Geçerlik araştırma sonuçlarının doğruluğunu veya problemi çözme becerisini konu edinir. Nitel
araştırmada geçerlik, araştırmacının konu edindiği problemi olabildiğince tarafsız bir şekilde çözüme
kavuşturma derecesidir. Bu durumda elde edilen verilerin gerçekte var olan durumu yansıtma derecesi
önemlidir. Araştırma problemini bir bütün olarak ele almak veya incelenen olgunun tüm özelliklerine
yoğunlaşmak, önemli geçerlik ölçütleridir. Bunun yanında katılımcılarla yapılan görüşmelerde sık sık
“Bunu mu kast ettiniz?” veya “Sözlerinizden bunu mu anlamalıyım?” gibi geri dönüşlerle katılımcı
teyidi almak geçerliği artırır. Ayrıca araştırmacının veriler üzerinde başka bir uzmanın incelemelerine
izin vermesi, yani meslektaş veya uzman teyidini sağlaması da geçerliğe olumlu katkı sağlamaktadır
(Denzin ve Lincoln, 2008a; Sandelowski, 1986). Nitel araştırmalarda geçerlik, iç ve dış geçerlik olarak
iki şekilde incelenir. İç geçerlik: Araştırma sonuçlarına ulaşırken izlenen sürecin, çalışılan gerçekliği
ortaya çıkarmadaki yeterliliğidir. “Araştırmacı olarak gözlediğimizi sandığımız olaylar ya da
anladığımızı düşündüğümüz olgulara ilişkin yorumlarımız gerçek durumu tüm ayrıntıları ile yansıtıyor
mu? Araştırma bulguları kendi içinde tutarlı ve anlamlı mı? Bulguları teyit etmede kullanılan, belirli
ilkeler, kurallar veya stratejiler var mı? Açık olmayan veya ilişkileri belirlenememiş olgular ya da
olaylar var mı? Bulgular araştırmaya katılan bireyler tarafından gerçekçi bulunmuş mu ve teyit edilmiş
mi?” gibi sorular iç geçerliği artırmaya yöneliktir (Morse, 2016; Patton, 1990; Silverman, 2016).

Kabul edilebilir bir nitel araştırmada, araştırmacının hem veri toplama süreçlerinde hem de
verilerin analizi ve yorumlanması iş ve işlemlerinde belirli ölçüde tutarlı olması ve bu tutarlılığı nasıl
sağladığını ayrıntılı olarak açıklaması beklenir. Ayrıca araştırmacının nitel araştırma sürecini eleştirel
bir gözle sorgulaması ve olası hataları en aza indirebilmek için sürece hâkim olması da önemlidir.
Çalışmadaki kontrollerin nasıl yapıldığı araştırma yöntemi bölümünde detaylı ve açık bir şekilde rapor
edilmelidir (Shenton, 2004). İç geçerliğin sağlandığı araştırmalar akademik çevrelerde önemli ölçüde
kabul edilse de dış geçerliğin sağlanması da bir şart olarak koşulur. Elde edilen sonuçların benzer
gruplara ya da ortamlara aktarılabilirlik veya transfer edilebilirlik derecesi dış geçerlik kavramıyla ifade
edilmektedir. Dış geçerlik araştırma sonuçlarının evrensel niteliğe erişmesi veya genellenebilirliği
olarak da adlandırılabilir. Sosyal olayların, içinde bulunan ortama göre değiştiği varsayımından
hareketle hiçbir araştırma sonucunun başka bir duruma doğrudan genellenemeyeceği söylenebilir.
Ancak burada bahsedilen genelleme durumu, Popper’in tekrarlanabilirlik ilkesinin gereği olan ve
olguların benzer zamanlarda birbirine benzeştiği, benzeşen olayların ise farklı zamanlarda benzer
sonuçlar verebilecek ölçüde evrensel olduğudur (Baltacı, 2018; Creswell, 2002; Guba ve Lincoln, 1994;
Merriam, 1998; Teddlie ve Yu, 2007). Nicel araştırmalarda evrensel genelleme doğrudan yapılabilirken,
nitel araştırmada genelleme ancak dolaylı yorumlamalar ve benzetmelerle yapılabilir. Araştırmasının
sınırlı ölçülerde genellenebilir olmasını ve bu kapsamda dış geçerliği sağlamak isteyen bir araştırmacı
bazı soruları dikkate almalıdır: “Araştırma örnekleminin, ortamının ve süreçlerinin özellikleri başka
örneklemlerle karşılaştırma yapabilecek düzeyde ayrıntılı olarak tanımlanmış mıdır? Örneklem
genellemeye izin verecek ölçüde çeşitlendirilmiş midir? Araştırma sonuçları araştırma sorusu ile ilgili
kuramlarla tutarlı mıdır? Araştırma bulguları benzer ortamlarda kolaylıkla test edilebilir mi?” Elbette
nitel araştırma yapan her araştırmacının yukarıda anılan sorulara uygun cevaplar vermesi mümkün
olmayabilir. Ancak araştırma sonuçlarının benzer durum, olay ve ortamlara genellenebilmesi için

380
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

araştırmacının okuyucuyu yaptığı çalışmanın tüm aşamaları hakkında ayrıntılı bir şekilde
bilgilendirmesi ve okuyucuyu ikna etmesi gerekmektedir (Bogdan ve Biklen, 1997; Connelly, 2016;
Creswell, 2002; Golafshani, 2003; Hay, 2000; Makatouni, 2002; Morgan ve Smircich, 1980; Silverman,
2016; Şimşek ve Yıldırım, 2011).

Nitel Araştırmada Güvenirlik

Araştırma sonuçlarının tekrar edilebilirliği, güvenirlik kavramıyla ilişkilidir. Yani “çalışma


ikinci kez yürütülmüş olsa yine aynı sonuçlara ulaşılabilir mi?” sorusu araştırmalarda sıklıkla rastlanılan
güvenirlik sorununa işaret eder. İnsan tutum ve davranışlarının dinamik ve değişken doğası gereği çoğu
araştırma tekrarlanamaz, ancak farklı ölçme durumları ile inandırıcılığı arttırabilir. İnandırıcılığın ön
koşullarından olan güvenirlik, araştırmalarda mutlaka sağlanması gereken bir koşuldur. Güvenirliği
düşük olan bir araştırmanın bilimsel değeri olmadığı gibi, güvenirliğin yüksek olması da yapılan
araştırmanın amaca uygunluğunun (geçerliğinin) garantisi olamamaktadır. Ancak bir araştırmanın
geçerli olabilmesi için öncelikle güvenilir olması gereklidir. Bu açıdan bir araştırmanın güvenirliği: (1)
zamana göre değişmezliği (süreklilik), (2) bağımsız uzmanlar veya puanlayıcılar arasındaki uyumu
(puanlayıcı tutarlığı) ve (3) iç tutarlığının sağlanması ile mümkündür (Baxter ve Jack, 2008; Miles ve
Huberman, 1994; Patton, 1990; Sandelowski, 1986).

Güvenirlik, dış güvenirlik ve iç güvenirlik olarak iki unsura sahiptir. Dış güvenirlik,
araştırmanın benzer ortamlarda yinelendiğinde benzer sonuçlara ulaşılması olarak adlandırılabilir. Dış
güvenirliğin sağlanması için araştırmanın şeffaf bir şekilde rapor edilmesi, katılımcıların ve diğer veri
kaynaklarının açık bir şekilde belirtilmiş olması gereklidir (Connelly, 2016). Ayrıca araştırmacı kendi
konumunu ve yorumlarına kaynaklık eden olay, olgu ve kuramları da araştırma raporunda açık ve
anlaşılır bir şekilde bildirmiş olmalıdır. Bunun yanında araştırma sürecinde oluşan siyasal, sosyal ve
ekonomik değişiklikler ile katılımcıların psikolojik ve demografik özelliklerinin de araştırma raporunda
tanımlanmış olması dış güvenirliğin sağlanması için önemlidir. Araştırma bulgularının, araştırmanın
kavramsal çerçevesiyle uyumlu olması ve araştırma sonuçlarının farklı araştırma sonuçlarıyla
desteklenmesi de dış güvenirliğe artıran bir durumdur (Golafshani, 2003; Maxwell, 2008; Shenton,
2004). Ayrıca araştırmanın yöntem bölümünde veri toplama araçları, veri toplama süreci ve verilerin
nasıl analiz edildiğinin ayrıntılı olarak açıklanması dış güvenirliğe katkı sağlar. İleri dönemlerde farklı
araştırmacıların aynı veri setini kullanarak benzer sonuçlara ulaşması durumu ise iç güvenirlik olarak
adlandırılabilir. İç güvenirliğin sağlanması için: (1) elde edilen verilerin öncelikle betimsel bir
sistematikle direkt olarak araştırma raporunda sunulması gereklidir, (2) aynı araştırmaya birden fazla
araştırmacının dâhil edilmesi, araştırmanın bakış açısını ve eleştirel yorum yetisini güçlendireceğinden
iç güvenirliği arttırır, (3) özellikle gözlem yoluyla toplanan bulguların görüşmeler yoluyla sağlamasının
yapılması; ayrıca katılımcılar ile uzmanların da bu görüşmelerin doğruluğunu teyit etmeleri gereklidir,
(4) toplanan verilerin analizinde başka araştırmacı ve uzmanlardan analiz desteği alma veya farklı
kodlayıcılar ile puanlama tutarlığı artırılmalıdır, (5) araştırmanın verileri toplanmadan önce
oluşturulmuş ve ayrıntılı olarak tanımlanmış bir kavramsal çerçeveye bağlı olarak yapılan veri analizi
de iç güvenirliğe katkı sağlayacaktır (Baltacı, 2017; Baxter ve Jack, 2008; Creswell, 2002; Guba ve
Lincoln, 1994; Kitzinger, 1995; Kvale, 1994; Merriam ve Grenier, 2019; Neuman ve Robson, 2014;
Silverman, 2016).

Son olarak geçerlik ve güvenirliğin sağlanabilmesi için, araştırma yürütülürken örneklemin


yeterli büyüklükte seçilmesi, birden çok araştırmacı ile konunun ele alınması, daha çok kaynak ve görüşe
başvurulması, elde edilen verilerin iyi bir şekilde saklanması ile çalışılan ortamın ve araştırmacının
konumunun tam olarak araştırma raporunda belirtilmesi ve çalışmanın araştırmacının şahsi
görüşlerinden etkilenmeksizin tarafsız bir şekilde yürütülmesi gerekmektedir (Baltacı, 2018; Denzin ve
Lincoln, 2008b).

Sonuçların Raporlaştırılması

Sosyal gerçeklik belirli bir zamanda, belirli bir mekân veya sosyal bağlamda beliren olgu ve
olayların dinamik yapısına dayalı karmaşık bir yapıdır. Bu denli karmaşık bir yapı, farklı ve birbiriyle

381
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

ilintili çok sayıda sorunun ortaya çıkmasını sağladığı gibi, farklı çözüm yolları üretecek araçların da var
olmasını mümkün kılar. Sosyal gerçekliğin karmaşık doğası, nitel bir araştırma ile problemin çözümünü
olanaklı kılarken, çözümden hareketle belirli genellemelere ulaşılmasını da güçleştirir. Çünkü belirli ve
sınırlı bir örneklem grubu üzerinde yürütülen nitel çalışmaların, tüm evreni temsil edecek güce sahip
olamayacağı aşikârdır. Ayrıca çoğunlukla tek veya birkaç kişilik küçük gruplardan elde edilen veriler
ile istatistiki açıdan genelleme yapılması da doğru değildir (Denzin ve Lincoln, 2008b; Hatch, 2002;
Merriam ve Grenier, 2019).

Nitel araştırma sonucu elde edilen bulgular, çoğunlukla araştırma probleminin derinlemesine
keşfedilmesini ve sosyal gerçekliğin farklı yönlerinin anlaşılmasını sağlar. Bu bakımdan nitel
araştırmadan elde edilen verilerin tüm ayrıntıları ile raporlaştırılması gereklidir. Özellikle farklı kodların
nasıl bir araya geldiği, kodlardan kategorilere nasıl ulaşıldığı ve kategorilerin temaları oluşturma süreci
bir nitel araştırmada mutlaka bulunmalıdır. Bu sayede araştırmanın geçerliği artarken, güvenirliği ve
tutarlılığına da katkı sağlanmış olur. Nitel araştırmalar, nicel araştırmaya göre daha fazla detay
içerdiğinden çoğunlukla daha uzun yazılırlar. Akademik yazma ilkeleri gereği, nitel araştırma
raporlarında kelime sayısı ve cümle kullanımlarında önemli bir tasarruf ve indirgemenin yapılması
gereklidir. Katılımcının her söylediği önemli olsa da araştırmacı, en önemli noktalara eğilip o cümleleri
seçmeli ve raporunda önem arz eden ifadelere yer vermelidir. Nitel araştırma raporlarında yinelenmiş
ifadelerden veya aynı konunun tekrarı olabilecek durumlardan kaçınılması için farklı zamanlarda raporu
okumak veya farklı okurların eleştirel görüşlerini almak için raporu okutmak önemlidir (Bogdan ve
Biklen, 1997; Connelly, 2016; Crabtree ve Miller, 1999; Eysenbach ve Köhler, 2002; Fossey vd., 2002;
Mallat, 2007).

Veri analizi kapsamında elde edilen sonuçlar, araştırmacıya önemli bir deneyim ve bakış açısı
kazandırır. Rapor sonucunda araştırmacı, kendi deneyimlerini paylaşmalı ve benzer çalışmalar yapacak
araştırmaların karşılaşabileceği olası güçlükleri de açıklamalıdır. Bu noktada araştırmanın neden
yapıldığından ziyade, araştırma sonuçlarının yeni ve farklı sorunları görünür kılması önemlidir (Baxter
ve Jack, 2008; Seidman, 2006; Şimşek ve Yıldırım, 2011).

Tartışma, Sonuç ve Öneriler

Bilimsel sürecin en önemli özelliği bilim insanının herhangi bir sınırlama olmaksızın, kendi
potansiyelini kullanma becerisini göstermesidir. Araştırmacıların takip edebileceği ya da takip etmesi
gereken standart bir araştırma yöntemi olmasa da yaygın olarak kullanılan yöntemleri taklit ederek veya
kendince yöntemler bularak farklı problemlere çözüm bulmak olanaklıdır. Birçok araştırmacı
karşılaştığı problemi çözmek ya da bilinmeyeni keşfetmek için farklı ve daha önce denenmemiş
yöntemler kullanmıştır. Sosyal bilimlerde kullanılan nicel yöntemler genellikle evrensel genellemelere
ulaşma çabasındayken, nitel yöntemler belirgin bir özel alanı inceleme eğilimindedir. İnsan ve topluma
ait olgu ve olayların, açıklanmaktan çok anlaşılmayı ve keşfedilmeyi bekleyen karmaşık anlamlar
dünyası olması sebebiyle nicel yöntemlerden ziyade nitel araştırmanın özgün formuna yatkın olduğu
söylenebilir. Dolayısıyla nitel araştırmalar dünyanın sosyal yönü ile ilgilenir ve insanların olay ve
olgular karşısında neden böyle davrandığını, tutum ve davranışların arkasında yatan nedenlerin neler
olduğu, kişi ve toplumların gerek birbirlerinden gerekse çevrelerinde olup bitenden nasıl etkilendiği,
kültürlerin neden ve nasıl oluştuğu ve geliştiği, sosyal grupların nasıl iletişim kurduğu gibi özellikli
sorulara cevap arar.

Teori ve hipotezlere dayanan (deduktif) nicel araştırmalardan ziyade nitel araştırmalarda


kavram ve teorilerin oluşumuna (induktif) odaklanılmaktadır. Nicel araştırmadan farklı olarak nitel
araştırma kişilerin kanaatleri, tecrübeleri, algıları ve duyguları gibi sübjektif verilere yönelmektedir.
Sübjektif verileri analiz eden nitel araştırma, olay ve olgulara ilişkin anlamlar oluşturma çabasındadır.
Ayrıca bir sosyal olayı doğal ortamı ve doğal oluşumu içinde tasvir eden nitel araştırmalar, deneysel
süreçlere bağımlı olan nicel araştırmalar gibi olayın değişkenlerine değil olayın arkasındaki nedenleri
kavramaya çalışır. Nitel araştırma “niçin, nasıl ve ne şekilde” gibi soyut sorulara cevap ararken nicel
araştırma “ne kadar, ne miktarda, ne kadar sık ve ne kadar yaygın” gibi somut sorulara cevap arar. Nitel

382
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

araştırma yapanların iyi gözlem yapabilme, insanlarla ılımlı ilişkiler kurabilme, karşısındakini etkili bir
şekilde dinleyebilme ve verileri iyi analiz edebilme gibi becerilerinin olması gereklidir.

Nitel araştırmalarda evrensel genellemelerden ziyade araştırma sonuçlarının sınırlandırılması ve


farklı durumlara uyarlanabilen, tekrarlanabilen genellemelere ulaşılması hedeflenmektedir. Nitel
araştırmalarda sosyal alanda cereyan eden olay ve olgular inceleme konusudur. Dinamik yapısı gereği
sosyal olaylar duruma, zamana ve mekâna göre değişiklik gösterebilir. Ayrıca nicel araştırmanın evren
ve örneklem yöntemlerinden önemli ölçüde farklılık gösteren nitel araştırmalarda çalışma grubu söz
konusu olduğundan, araştırma bulgularının evrene genellenebilmesi güçtür. Çünkü nitel araştırmaların
çalışma grupları eşsizdir ve benzerlerinin toplumsal yapı içinde bulunma olasılığı düşüktür. Bu sebeple
nitel araştırmalarda ancak sınırlı ve özel genellemeler yapılabilmektedir. Sınırlı genelleme yapılırken
araştırmanın çerçevesi ve sınırlılıkları dikkate alınmalı ve araştırma raporunda bu sınırlılıklar
ayrıntılarıyla belirtilmelidir.

Nitel bir araştırmanın yaygın olarak kullanılagelen süreçlerini inceleyen bu çalışma kavramsal
analiz yöntemiyle yürütüldüğünden, literatürde yaygın olarak kullanılan temel kaynaklar incelenmiş;
makale hacmini aşmamak için belirli örneklere yer verilememiştir. Ayrıca bu çalışmada nitel
araştırmalarda sıklıkla yapılan yöntemsel yanlışlıklara değinilmemiştir. Bu durum ileride yapılacak
karşılaştırmalı yöntemsel analiz çalışmalarının gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu çalışmada temelde
akademik çevreler tarafından kabul görmesi olası bir nitel araştırma süreci ele alınmış, nitel araştırmanın
araştırmacı tarafından yapılandırılması gereken öznel süreçleri vurgulanmıştır. Nitel araştırmanın
karmaşık doğası ve çok farklı durumları detaylandırabilecek esneklikte olması dolayısıyla bu çalışma
söz konusu araştırma karakteristiğini tanıtma amacını gütmüştür. İleride yapılacak çalışmaların nitel
araştırmanın farklı unsurlarını ayrı ayrı olarak ele alması ve nitel araştırmalarda sıklıkla karşılaşılan
yöntemsel eksikliklere değinmesi önerilebilir. Ayrıca literatürde, sosyal olgulardaki dinamik süreçlerin
bir nitel araştırma içinde nasıl kurgulanması gerektiğine yönelik kapsamlı çalışmalar olsa da bir nitel
araştırma sürecini ele alan bu çalışma literatürdeki kavramsal eksikliği giderme çabalarına katkı
sağlamak amacıyla yürütülmüştür. İleride yapılacak araştırmaların daha fazla örnekler içeren ve
özellikle analiz sürecindeki araştırmacı hatalarına yönelen tarzda yürütülmesi önerilebilir. Bu
araştırmada nitel araştırmaların etik boyutlarından bahsedilmemiştir. Etik ilke ve tutumlar
araştırmacının sahip olması gereken önemli özelliklerdendir. Bu bakımdan ileride yapılacak
çalışmalarda nitel araştırma etiğine yer verilmesi de önerilebilir.

383
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Kaynaklar

Antwi, S. K. and Hamza, K. (2015). Qualitative and quantitative research paradigms in business
research: A philosophical reflection. European Journal of Business and Management, 7(3), 217-
225.

Baltacı, A. (2017). Nitel veri analizinde Miles-Huberman modeli. Ahi Evran Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi, 3(1), 1-15.

Baltacı, A. (2018). Nitel araştırmalarda örnekleme yöntemleri ve örnek hacmi sorunsalı üzerine
kavramsal bir inceleme. Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 7(1), 231–
274.

Baxter, P. and Jack, S. (2008). Qualitative case study methodology: Study design and implementation
for novice researchers. The qualitative report, 13(4), 544-559.

Bengtsson, M. (2016). How to plan and perform a qualitative study using content analysis. NursingPlus
Open, 2, 8-14.

Bogdan, R. and Biklen, S. K. (1997). Qualitative research for education. Allyn & Bacon Boston, MA

Coffey, A. and Atkinson, P. (1996). Making sense of qualitative data: Complementary research
strategies. Sage Publications, Inc.

Connelly, L. M. (2016). Trustworthiness in qualitative research. Medsurg Nursing, 25(6), 435-437.

Crabtree, B. F. and Miller, W. L. (1999). Doing qualitative research. sage publications.

Creswell, J. W. (2002). Educational research: Planning, conducting, and evaluating quantitative.


Prentice Hall Upper Saddle River, NJ.

Denzin, N. K. and Lincoln, Y. S. (2008a). Introduction: The discipline and practice of qualitative
research.

Denzin, N. K., and Lincoln, Y. S. (2008b). The landscape of qualitative research (C. 1). Sage.

Eysenbach, G., and Köhler, C. (2002). How do consumers search for and appraise health information
on the world wide web? Qualitative study using focus groups, usability tests, and in-depth
interviews. Bmj, 324(7337), 573-577.

Forrester, M. A. and Sullivan, C. (2018). Doing qualitative research in psychology: A practical guide.
New York: Sage.

Fossey, E., Harvey, C., McDermott, F. and Davidson, L. (2002). Understanding and evaluating
qualitative research. Australian and New Zealand journal of psychiatry, 36(6), 717-732.

Golafshani, N. (2003). Understanding reliability and validity in qualitative research. The qualitative
report, 8(4), 597-606.

Guba, E. G. and Lincoln, Y. S. (1994). Competing paradigms in qualitative research. Handbook of


qualitative research, 2(105), 163-194.

Hatch, J. A. (2002). Doing qualitative research in education settings. Suny Press.

Hay, I. (2000). Qualitative research methods in human geography. UK: Oxford University Press.

384
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

Kitzinger, J. (1995). Qualitative research: Introducing focus groups. Bmj, 311(7000), 299-302.

Klenke, K. (2016). Qualitative research in the study of leadership. Emerald Group Publishing Limited.

Kuş, E. (2007). Nicel-nitel araştırma teknikleri: Sosyal bilimlerde araştırma teknikleri: Nicel mi? Nitel
mi?. Ankara: Anı Yayıncılık.

Kvale, S. (1994). Interviews: An introduction to qualitative research interviewing. Sage Publications,


Inc.

Makatouni, A. (2002). What motivates consumers to buy organic food in the UK? Results from a
qualitative study. British Food Journal, 104(3/4/5), 345-352.

Mallat, N. (2007). Exploring consumer adoption of mobile payments–A qualitative study. The Journal
of Strategic Information Systems, 16(4), 413-432.

Malterud, K. (2001). Qualitative research: Standards, challenges, and guidelines. The Lancet,
358(9280), 483-488.

Marshall, C. and Rossman, G. B. (2014). Designing qualitative research. Sage publications.

Marshall, M. N. (1996). Sampling for qualitative research. Family practice, 13(6), 522-526.

Maxwell, J. A. (2008). Designing a qualitative study. The SAGE handbook of applied social research
methods, 2, 214-253.

Merriam, S. B. (1998). Qualitative Research and Case Study Applications in Education. Revised and
Expanded from" Case Study Research in Education.". San Francisco, CA: Jossey-Bass
Publishers.

Merriam, S. B., and Grenier, R. S. (2019). Qualitative research in practice: Examples for discussion
and analysis. San Francisco, CA: Jossey-Bass Publishers.

Miles, M. B. and Huberman, A. M. (1994). Qualitative data analysis: An expanded sourcebook. New
York: Sage Publications, Inc.

Morgan, D. L. (1996). Focus groups as qualitative research (C. 16). New York: Sage publications.

Morgan, G. and Smircich, L. (1980). The case for qualitative research. Academy of management review,
5(4), 491-500.

Morse, J. M. (2016). Mixed method design: Principles and procedures. New York: Routledge.

Neuman, W. L., and Robson, K. (2014). Basics of social research. Pearson Canada Toronto.

Patton, M. Q. (1990). Qualitative evaluation and research methods. SAGE Publications, inc.

Pope, C., Ziebland, S. and Mays, N. (2006). Analysing qualitative data. Qualitative Research in Health
Care, 63-81.

Sandelowski, M. (1986). The problem of rigor in qualitative research. Advances in Nursing Science,
8(3), 27–37.

Seale, C. (1999). Quality in qualitative research. Qualitative Inquiry, 5(4), 465-478.

385
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Seidman, I. (2006). Interviewing as qualitative research: A guide for researchers in education and the
social sciences. Teachers college press.

Shenton, A. K. (2004). Strategies for ensuring trustworthiness in qualitative research projects. Education
for information, 22(2), 63-75.

Silverman, D. (2016). Qualitative research. Sage.

Strauss, A. and Corbin, J. (1990). Basics of qualitative research. Sage publications.

Şimşek, H. ve Yıldırım, A. (2011). Sosyal bilimlerde nitel araştırma yöntemleri. Ankara: Seçkin
Yayıncılık.

Teddlie, C. and Yu, F. (2007). Mixed methods sampling: A typology with examples. Journal of mixed
methods research, 1(1), 77-100.

386
Nitel araştırma süreci: Nitel bir araştırma nasıl yapılır?. Baltacı, A.

Extended Abstract

Introduction

In this study, after giving brief information about qualitative research, the basic principles of
this research method will be discussed and the qualitative research process will be explained. In this
context, self-knowledge will be presented about how to design qualitative research through the question
of how should qualitative research be done? Although there are many books and articles on qualitative
research methods, the main motivation of this study is the lack of a study on the process of conducting
qualitative research. It is predicted that the study will close an important gap in terms of focusing on the
mistakes made frequently in many qualitative research studies in the literature and addressing an ideal
qualitative research process. In the following section, a qualitative research approach will be discussed.

Methodology

Since this study, which examines the commonly used processes of qualitative research, is carried
out by conceptual analysis, certain samples are not included in the text. In addition, this study does not
address the frequent mistakes made in qualitative researches and discusses a qualitative research process
that is likely to be accepted by the academic community.

Findings

Qualitative research is a method that interrogates, interprets and tries to understand the
problem's natural environment. Qualitative research, which uses qualitative data collection methods
such as observation, interview, and text analysis to solve a problem, is a subjective-interpretive process
for perceiving previously known or unrecognized problems and realistic handling of natural phenomena
related to the problem. Qualitative research is one of the ways in which people develop their knowledge
to discover the depths of the social structures and systems that they build with their efforts to understand
their potential, solve their secrets and strive. In qualitative research, there is an effort to reach a deep
perception of the event or phenomenon examined.

Discussion

After the qualitative research process has started, there are three important aspects that the
researcher should consider. First of all, a detailed theoretical framework should be established which
will form the basis of the research and define the research subject. The researcher then develops a
systematic, feasible research strategy that is flexible in terms of time and other possibilities. Finally, it
should not be forgotten that the research targets a certain audience; the research should be reported
consistently in a clear and understandable language that the reader can comprehend.

It focuses on the formation of concepts and theories (inductive) in qualitative research rather
than quantitative research based on theory and hypotheses. Unlike quantitative research, qualitative
research is directed to subjective data such as people's opinions, experiences, perceptions and emotions
and tries to create meaning from the relationships between these data. In addition, qualitative research
that depicts a social event in its natural environment and natural formation tries to comprehend the
reasons behind the event, not quantitative research that is dependent on experimental processes.
Qualitative research seeks answers to abstract questions such as “why, how and in what way en and
quantitative research seek answers to concrete questions such as“ how much, how much, how often and
how widespread yaygın. Qualitative researchers should have the ability to make good observations, to
establish moderate relationships with people, to listen effectively and to analyze data well.

In qualitative research, it is aimed to limit the results of the research rather than universal
generalizations and to reach generalizations that can be adapted and replicated to different situations. In
qualitative research, the events and cases taking place in the social field are the subjects of investigation.

387
Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AEÜSBED), 2019, Cilt 5, Sayı 2, Sayfa 368-388

Due to its dynamic nature, social events may vary according to the situation, time and place. In addition,
since qualitative research is a working group in which quantitative research differs significantly from
the universe and sampling methods, it is difficult to generalize the research findings to the universe. This
is because the working groups of qualitative research are unique and the likelihood that similar ones are
found within the social structure. For this reason, only limited and special generalizations can be made
in qualitative researches. The framework and limitations of the research should be taken into account
when making limited generalizations and these limitations should be detailed in the research report.

Results and Recommendations

Due to the complex nature of qualitative research and its flexibility to elaborate very different
situations, this study aims to introduce this research characteristic. It may be suggested that future studies
should address different elements of qualitative research separately. In addition, although there are
comprehensive studies in the literature on how dynamic processes in social phenomena should be
constructed in qualitative research, this study which deals with a qualitative research process has been
carried out to eliminate the conceptual deficiency in the literature. It may be suggested that future
researches should be conducted in a manner that includes more examples and in particular leads to
investigator errors in the analysis process. Ethical dimensions of qualitative research are not mentioned
in this study. Ethical principles and attitudes are important features of the researcher. In this respect, it
may be suggested that qualitative research ethics should be included in future studies.

388

View publication stats


Nicel analiz

Sayısal veri analizi

Öncelikle bir araştırmada, istatistiksel analiz hesaplamasının nasıl yapıldığını bilmenize


gerek olmadığını belirtelim. Başka bir ifade ile, bir kalp monitöründe görüntünün nasıl
oluştuğunu ya da bir MP3’ün nasıl çalıştığını bilmenize gerek yoktur. Bu konuda tek
bilmeniz gereken, onların çalışıp çalışmamasıdır. Hayatlarını MP3’ün içindeki elektronik
aygıtları ve istatistiksel işlemlerin içindeki matematiği inceleyerek geçiren birçok insan
vardır. Biz ise bu insanların ürettikleri araçları sadece kullanırız.
Doğru istatistiksel yöntemi kullanma

İstatistik test olarak bilinen birçok istatistiksel yöntem vardır. Bazı yöntemler kimi
durumlar için uygunken, bazıları da başka durumlar için daha uygundur. Yani bilinmesi
gereken ilk husus, en uygun istatistiksel yöntemi seçmektir.
Korelasyon mu farklılık mı?

Veri grupları ile ilgili sorulabilecek birbirinden farklı iki temel soru vardır. Bunlar veri
grupları “İlişkili mi?” ya da “Farklı mı?” sorularıdır. Burada veriler incelenirken ne
arandığına odaklanmak gerektiği hatırlanmalıdır. Bazen bir veri grubunun diğer veri
grubuyla ilişkili olup olmadığı, bazen de bir veri grubunun diğer bir veri grubundan
farklı olup olmadığı sorusuna cevap aranır.
Analizde kaç grup vardır?
En kolay veri analizleri sadece iki grup veriye uygulanan analizler olarak düşünülür.
Aslında, bütün araştırmacılar büyük olasılıkla sadece iki grup üzerinde çalışmayı istiyor
olabilirler. Ancak bazen ikiden fazla gruptan elde edilen verilerin analizini yapmak
gerekebilir.
Ölçüm düzeyi nedir?
Bu, daha önceden çalışıldığı için çok kolay bir iştir. Üç ölçüm düzeyinden birinin sayısal
verileri içerdiğinden bahsedilmişti. Bu ölçüm düzeylerinden her biri ayrı bir
istatistiksel yöntemler kümesiyle ilişkilidir. Tasarım ilişkili mi yoksa ilişkisiz mi?
Sorulması gereken son soru ise tasarımın ilişkili mi yoksa ilişkisiz mi olduğudur. Burada
istatistiksel yöntemlerin bir bölümüne göz atılacaktır. İlişkili bir tasarım, birden fazla
durumda aynı insan örnekleminden alınan verilerdir (genellikle konumuz insan olduğu
için burada örnekleri insanlardan veriyoruz).
Uygun istatistiksel yöntemi seçme
Çoğu zaman isimlerinden söz etmeden istatistiklere baktığımız olmuştur. Bunun
nedeni genelde istatistik yöntemlerin tümü aynı işi yapar. Ancak farklı veriler
için farklı yöntemler (farklı istatistikler) bulunmakta ve burada veriler hakkında
farklı sorular sormak zorunda kalmaktayız. Örneğin, verilerin korelasyon ya da
farklılıklar içerip içermediği gibi.
Cochrane sistematik incelemelerinde kullanılan
istatistiksel yöntemler

Sistematik incelemeler özel bir konudaki bütün araştırmaları inceler. Bu incelemeler


literatür taramaya benzer. Ancak sistematik incelemeler literatür taramalarından farklı
olarak incelenen çalışmalardaki verileri de toplayarak daha üstün bir duruma
geçmektedir. Toplanan bu veriler, bir araya getirilir ve analiz edilir. Bu analiz,
“metaanaliz” olarak bilinmektedir.
Son sözler

Herhangi bir veri analizi iki amaca hizmet eder. Analizin birinci amacı, verilerin içindeki
etkileri, yani ham verilerde açıkça görülemeyen etkileri keşfetmektir. Bu, tam olarak
kendi makalenizdeki tartışmayı analiz ettiğinizde başvurduğunuz aynı uygulamadır. İkinci
amaç ise verilerin daha anlaşılabilir olması ve hem kısa hem de anlamlı olacak biçimde
anlatmak için özetlenmesidir. Ancak en karmaşık istatistiksel analizler bile sadece bir
araçtır.
Bilimsel Araştırma
Yöntemleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
Bilim:
-Nesnel sağlamlığı olan bilgiler bütünü
-Neden/Sonuç ilişkilerinin ifade edildiği sistematik bilgiler
birikimi
- Biriktirilen, kaydedilen sistematik bilgi
-Evreni tanımak, gerçeği bulmaktır.
Bilim evreni, toplumu ve insanı araştırma konusu yapan gözleme,
deneye ve akla dayanarak sistematik bir yöntemle elde edilen
doğrulanabilir bilgileri tanımlar.
Kısaca Bilim olgular (gerçekler) hakkında bilimsel yöntemlerle elde
edilmiş doğrulanabilir bilgilerdir.
Her bilim dalının amacı kendi alanına giren konuları saptama ve
açıklamadır. Bilimin kendine özgü en temel özelliği deneysel olması,
diğeri ise kurduğu yöntemlerle diğer bilim adamlarının da bunları
tekrar edebilmesidir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Günümüzde bilgiye ulaşmada en etkin yollardan biri de
bilimsel yöntemlerle araştırmalar yapmaktır.
Bilimsel yöntemlerle yapılan araştırmalar sonucunda
ulaşılan bilgilerin uygulamada nasıl kullanıldığını görmek,
bilimsel düşünmeyi ve sorun çözmeyi kavramak açısından
önemlidir.

*Bilimsel araştırma, bilimsel bilgi üretmeyi amaçlar.


Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Bilgiyi öğrenme, kullanma ve sahiplenerek hükme dönüştürme
süreci önemli bir yer tutmaktadır.

Günümüzde bilim dallarının çokluğu ve bilgi çeşitliliğinin


fazlalığı nedeniyle derslerde verilen yöntemler tüm alanların
ortak kullanabilecekleri genel bilgileri içermektedir.

Bu araştırma yöntemlerinin kendi alanınıza uygulanması


noktasında gayretli olmanız kendi meslek alanınızda gelişiminiz
açısından faydalı olacaktır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Bilimsel Araştırma Nedir?
Araştırma sürecini incelemek, temel araştırma yöntemlerini
gözden geçirmek ve belirli bir konu hakkında araştırma
yapabilmek için; gereken araştırma sorusu bulma, hipotez kurma,
olayı kavrama, kabullenme, ölçme, veri toplama, veri analizi,
verileri değerlendirme/yorumlama ve rapor yazma tekniklerini
öğrenmelerini sağlamak için evvela bilimsel araştırmanın ne
olduğunu bilmek gerekir.

Araştırma; genel itibariyle verilerin toplanması (literatür), analizi


(deneysel çalışma, veri toplama vs.) ve yorumuna (sonuç) yönelik
faaliyetleri kapsar. Araştırma objektif tarzda bilimsel usullerle
yapıldığında faydalı sonuçlar ortaya çıkarır.
Sözlük anlamıyla araştırma, “bir gerçeği ortaya çıkarmak için
aramalarda bulunma” şeklinde ifade edilir.
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Bilgi ile ilgili tanımlar:

“Yeterince doğrulanmış, olgusal bir


önermenin dile getirdiği” şeklinde
bir tanım yapmak mümkün.

Diğer Bilgi Tanımları:


Bilgi: Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba sarf
ederek elde ettiği olguları (gerçekleri) ifade eder.
Bilgi: Bir yargıda bulunabilmek için bilinmesi gereken unsurların
her birine verilen isimdir.
Felsefi açıdan bilgiye nasıl farklı bir yaklaşım söz konusudur: Bilgi
bir fenomendir ve fenomenin kendisinin ve problemlerinin ne
olduğu bilimin değil, felsefenin konusudur.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Bütün bunları özetlersek:

Bilginin salt mantıksal çıkarımlara


dayanmadığı, çevreyle etkileşim
içinde oluştuğu, ancak sürekli dönüştüğü
ileri sürülebilir. Bu bakımdan bilimsel bilgi çürütülünceye kadar
güvenilir ve geçerli bilgidir.
Bilgiye yaklaşımımız nasıl olursa olsun kesin olan bir şey vardır
ki, bilginin birbirinden ayrılmayan iki öğesi vardır: Bilen (insan;
algı, düşünme, anlama ve açıklamayı içinde barındırır) ve
bilinen/araştırılan (varolan şey). Bilgi, bu iki öğeye, bunlar
arasında kurulan bağa dayanır. Yani biri özne ve diğeri nesne
arasındaki bağ.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


BİLİMSEL YÖNTEM

-Kanıtlanmış bilgi elde etmek için izlenen yol;


-Problem çözmek için izlenecek düzenli yol;
-Açık seçik, denetlenebilir, yansız, eleştirici,
düzeltici, deneyici, seçici, akla uygun dur.
Literatürde sıklıkla karşılaşılan sınıflandırma:
a) Sorunun fark edilmesi b) sorunun tanımlanması
c) çözüm önerilerinin tahmini d) araştırma
yönteminin geliştirilmesi e) verilerin toplanması ve
analizi f) karar verme ve yorumlama

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Cemal Yıldırım (2004) bilim felsefesi adlı eserinde
bilimsel yöntemin aşamalarını a) olgusal süreç
b) kuramsal süreç olarak göstermiştir.
a) Betimleme olarak da bilinen bu süreç ilk aşamayı
oluşturur; araştırma konusu olguları ve bu olgular
arasındaki ilişkileri saptama, sınıflandırma ve
kaydetmedir. Bilim betimleme aracı olarak ta
gözlem, deney ve ölçme gibi işlemleri kullanılır.
Gözlem: Olgu bulma işlemi olarak tanımlanır. Aslında önüne
gelen olguyu toplama işlemidir. (görme-bakma ilişkisi).
Bilimsel gözlemde önemli olan gözlemcinin bilerek veya
bilmeyerek olgulara kişisel eğilimlerine göre yorumlamaktan
kaçınmasıdır. Yoksa her gözlem ister, istemez gözlemcinin
ilgi, yaşantıya göre anlam kazanır.
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Bir gözlemin bilimsel değeri şu iki temel koşulu yerine getirme gücüne bağlıdır: Güvenilirlik ve
geçerlilik tir.

Deney: Bir gözlem biçimidir. Yalnız deney sıradan bir gözleme göre daha keskin, daha düzenli,
amaç ve sınırları daha belirgin bir işlemdir. Gözlemde doğanın akışına müdahale yok iken
deneyde bir müdahale vardır. Gözlemci olup bitenleri izler, aradığı olguların ortaya çıkmasını
bekler. Deneyci ise olguların kendi akışları içinde ortaya çıkmasını beklemeksizin belli koşullar
altında yapay olarak onları üretme yoluna gider.

Ölçme: Gözlem ve deneyin herkes tarafından geçerli olmasını sağlar. Örneğin: « su


ısıtıldığında kaynar» ifadesi «su sıcaklığı 100 oC’de kaynar»

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


b) Kuramsal Süreç: kuramsal süreç olgusal süreçteki olguları, bazı kuramsal kavram
veya genellemelere başvurarak anlaşılır hale getirmeyi amaçlar.

Bilim açıklama aracı olarak ta;

1.Hipotez: Henüz doğrulanmamış kavramsal genellemedir. Bir araştırmanın olası


sonucuna dair yapılan tahminlerin ifadesidir.

2.Kuram: Doğrulanmış hipotezlerdir. Bilimsel yöntemlerle doğruluğu ispatlanmıştır.

3.Yasa: Birer bilimsel buluştur.

4.Öngörü: Yasalardan yararlanarak, henüz olmamış bir olguyu önceden tahmin etme
işidir.
Araştırmacıyı güdüleyen motifler

Merak
Problem
Yapılabilirlik (çalışma grubu, lab. vs.)
Eldeki veriler
Teknik olanaklar: ekipman, malzeme
Ekonomik kaynak
Güncel yaklaşımlar

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Araştırmacıda Bulunması
Gereken Özellikler
« açık fikirli olması
« farklı görüşlerde de mantık arayabilmesi
« kuşkucu olması
« gözlemlerinde bağımsız olması
« yeterli kanıt, bilgi olmadığında kararı erteleyebilmesi
« tüm değerlendirmelerini belli ölçütlere göre yapması
« çalışmalarında özenli ve düzenli olması
« olaylar arasındaki bağıntıları kurarak bunları
değerlendirebilmesi
« ortak çalışmaya açık olması (multidisipliner)
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Pozitif bilimde;
1. Düşüneceksin
2. Yapılabilirlik
3. Önyargılı Olup Hiçbirşeyi reddetmeyeceksin
4. Açık yürekli olacaksın
5. Sağlam bilimsel verilere dayanacaksın
6. Doğruya ve sadece doğruya ulaşmaya
çalışacaksın.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Teorik Araştırma Konusunun
Düzey Belirlenmesi

Araştırmanın Amacı ve Problemleri


—hipotezler ve varsayımlar—

Araştırmanın Kapsamı ve
Sınırlılıkları

Literatür Taraması

Araştırma Tekniklerinin
Belirlenmesi

Araştırmanın Evreni ve Örneklemi

Araştırmanın Verilerinin
Olgusal Toplanması
Düzey Araştırmanın Verilerinin Analizi ve
Rapor Yazma (Makale)

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Açık Bilim
◦ http://www.acikbilim.com/
Davranış Bilimleri İçin Bilimsel Araştırma
Süreci
◦ http://seckin.com.tr/kitap/n/257531495/title/bi
limsel-arastirma-sureci-adnan-erkus.html
Bilimsel Araştırma Yöntemleri
◦ http://www.pegem.net/kitabevi/4276-Bilimsel-
Arastirma-Yontemleri-kitabi.aspx
Araştırmalarda Rapor Hazırlama
◦ http://www.nobelyayin.com/detay.asp?u=1750

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 17


https://issuu.com/kapsulplus2013

http://www.scopemed.org/?jid=34&sec=about

The Journal of Neurobehavioral Sciences

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Genel Araştırma
Yöntemleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
Daha önceki dersimizde kısaca açıklanan araştırma yöntemleri; Betimsel,

İlişkisel, Müdahaleli Araştırmalar olarak isimlendirilen bir yada daha fazla

genel araştırma türlerinden birine gireceği ifade edilebilir.

Betimsel Araştırma: Tarama, Tarihi, Etnografik

İlişkisel Araştırma: Korelasyonel, Nedensel karşılaştırma

Müdahaleli: Deneysel

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Betimsel Araştırmalar:

Verilen bir durumu olabildiğince tam ve dikkatli bir şekilde tanımlanır. Örneğin;

Eğitim alanındaki araştırmada, en yaygın betimsel yöntem tarama çalışmasıdır.

Çünkü araştırmacılar bireylerin, grupların ya da fiziksel ortamların (okul gibi)

özelliklerini özetler.

Örnek; çeşitli öğrenci gruplarının başarılarını belirlemek, öğretmenlerin

yöneticilerin ya da danışmanların davranışlarını tanımlamak, ebeveynlerin

tutumlarını ve okulun fiziki şartlarını tanımlamak olabilir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


İlişkisel Araştırma:

İlişkileri ve bağlantıları inceleyen araştırma, ilişkisel araştırma denir. Başarı

konusundaki farklılıkların, öğretmenin davranışı, öğrencinin alışkanlığı, öğrencilerin

İlgileri ne şekilde ilişkili olduğunu bulmanın yöntemidir. Bunun yanı sıra, ilişkilerin

belirlenmesi, kişinin tahminlerde bulunmasını da sağlar. Örneğin araştırmacı eğer

öğrenci ilgisinin başarı ile ilişkili olduğunu bilirse, bir konuya daha çok ilgi duyan

öğrencilerin bu konuda, daha az ilgili olan öğrencilere göre daha yüksek başarı

sergileyecekleri konusunda tahminde bulunabilir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Müdahale Araştırmaları:

Belirli bir yöntem ya da uygulamanın bir ya da daha fazla sonucu etkilemesi

beklenir. Bu araştırma türünde kullanılan başlıca yöntem deneydir.

Kavram öğrenme ve cinsiyet arasındaki ilişkiyi de bildiren, kavram öğrenme ile

ilgili farklı öğrenim yöntemlerinin etkilerine ilişkin bir araştırma müdahale

araştırmasına örnektir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Nitel - Nicel Araştırma Yöntemleri

Araştırmalarda bir başka ayrım ise nicel ve nitel araştırma arasındaki


farkları içerir.

Hangi yaklaşım?

Nicel Nitel

Quantitative Qualitative
(kantitatif) (kanlitatif)

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Kantitatif Araştırma

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Kalitatif Araştırma

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Bilimsel Araştırma Yöntem ve Teknikleri

Evren ve Örneklem

Yrd. Doç. Dr. Ömer Osmanoğlu


Evren ve Veri Toplama
Araştırma Modeli
Örneklem Çözümleme
Neden Örnekleme Yapılır?
• Araştırma sonuçlarının geçerli , güvenilir ve
kullanılabilir olması için verilerin toplandığı
kaynağın özelliği çok önemlidir.
Neden Örnekleme Yapılır?
• En doğru sonuç, aranan bilginin elde edileceği
kaynağın tümünden elde edilen sonuçtur.
• Ancak bu her zaman olanaklı değildir.
• Özellikle kaynak çok büyük ve yaygın
olduğunda bunu yapmak son derece zordur.
Neden Örnekleme Yapılır?
• Bunun için araştırmacılar kaynağın tümünü
incelemek yerine belirli bir örnek üzerinde
çalışmak zorundadırlar.
• DiğerNeden Örnekleme
yandan, bilimsel Yapılır?
araştırmalarda doğru bilgi
sahibi olmak ve doğru karar vermek esastır. Bu
yüzden doğru bilgilere ulaşmak ve elde edilen
bilgileri genelleştirmek ihtiyacı vardır.
• Bir araştırmanın sonuçları ne kadar fazla
genellenebiliyorsa değeri de o oranda artar.
• Bilim üretmenin yolu, olabildiği ölçüde geniş bir
alanda genellenebilirliği olacak bilgiler elde
etmeye çalışmak, kısaca, evreni geniş tutmaktır.
Ancak, evren büyüdükçe soyutlaşır ve ona
ulaşmak güçleşir.
Neden Örnekleme Yapılır?
• Sosyal bilimlerde, genellikle incelenecek
konuların evrenleri büyüktür. Ancak evrendeki
bütün elemanları ayrıntılarıyla incelemek,
gerek zaman, gerekse maddi koşullar açısından
olanaksızdır.
Neden Örnekleme Yapılır?
Bir bütünden ya da evrenden örnek alma işlemi
yaşamın en başından bu yana yapılan bir
işlemdir.

• Bir tencereden tadına ya da tuzuna


bakmak için alınan bir kaşık yemek,
• Laboratuar teknisyeninin, bir kişinin
vücudundaki kandan bir damla alarak
kanın bazı niteliklerini incelemesi,
• Peynir alırken bir parça alıp tadına
bakılması
Evren Örneklem İlişkisi
• Ancak bazı örnekler evreni tümüyle temsil
ederken bazı örneklerde bu temsiliyet yoktur.
• Örneğin bir damla kan vücuttaki bütün kanı
temsil edebilir, ancak bir okulda seçilen 10
öğrenci tüm okulu temsil etmeyebilir.
• Bunun için örneklemin nasıl seçildiği
önemlidir.
Evren (Ana kütle), Parametre ve Tamsayım
• Araştırmaların pek çoğundaki amaç, bir ana kütlenin
parametreleri hakkında bilgi elde etmektir.
• «Ana kütle», bir araştırma için verilen tanım çerçevesinde
yer alan bütün birimlerin oluşturduğu kümedir. (Ana
kütle=Evren)
• Ana kütlenin sayısal özelliklerini belirleyen özelliklere
«parametre» denir.
• Ana kütle parametreleri hakkındaki bu türden bilgiler,
tam sayım yaparak ya da seçilen bir örneklemin
incelenmesiyle elde edilebilir.
• Tam sayım, sonlu bir ana kütlenin bütün birimlerinin
incelenmesi ya da sayılması işlemidir.
Evren
ÖRNEKLEME İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

•Araştırma sonuçlarını genellenmek istediğimiz


bütüne evren diyoruz.
•Diğer bir deyişle belli bir özelliği taşıyan canlı ya
da cansız elemanlar bütünüdür.
•Bu doğrultuda evren milyonlarca kişiyi
kapsayacak kadar geniş ya da birkaç yüz kişiyi
kapsayacak kadar dar olabilir.
•Evrenin sınırlandırılması ve tanımlanması
araştırmacının amacı doğrultusunda ve onun
isteği ile olmaktadır.
•Evreni belirleyen araştırmanın amaçlarıdır.
Evren
ÖRNEKLEME İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

•Çoklu elemanlardan oluşan bütünler için


kullanılan «evren» terimi, tekli elemanlar
(birimler) için «örnek olay», küçük
çokluklar içinde «araştırma kümesi» gibi
deyimlere yerini bırakır.
Evren iki grupta tanımlanabilir.
• İki tür evren vardır. Birisi, «genel evren», öteki ise
«çalışma evreni»dir.

1. Genel Evren/ Hedef Evren


• Genel evren, soyut bir kavramdır. Tanımlanması kolay
ama ulaşılması güç olan evrendir.
• Örneğin öğretmenleri bir evren olarak alan bir
araştırmacının tüm öğretmelere ulaşması para, denetim
gibi sebeplerden dolayı zordur.
2. Çalışma Evreni
• Ulaşılabilen somut evrendir.
• Araştırmacının, ya doğrudan gözleyerek ya da ondan
seçilmiş bir örnek küme üzerinde yapılan gözlemlerden
yararlanarak, hakkında görüş bildirebileceği evren
çalışma evrenidir.
• Pratikte, araştırmalar, çalışma evreni üzerinde
yapılmakta olup sonuçların da, yalnızca bu sınırlı evrene
genellenmesi kaçınılmazdır.
Örneklem
• Örneklem (sample) belli bir evrenden, belli
kurallara göre seçilmiş ve seçildiği evreni temsil
yeterliği kabul edilen küçük kümedir.
• Araştırmaların çoğunluğu, örneklem kümeler
üzerinde yapılır ve alınan sonuçlar, ilgili
evrenlerine genellenir.
• Örneklem üzerinde çalışmanın üç temel nedeni
vardır: Maliyet güçlükleri, Kontrol güçlükleri, Etik
(moral) zorunluluklardır. (doğum kontrolüne ilişkin bir
araştırmayı, büyük kümelerle yapma olanağı sınırlıdır )
Evren

Çalışma
Evreni

Örneklem

Örnek
Olay

16

Örnekleme
Örneklem; bütün evreni yansıtabilecek olanı,
yani evrenin bir kısmını seçme işlemidir.
• Örneklem evrenin bir parçası olup hem
araştırma, hem de istatistiksel bakımdan büyük
önem taşır. Örneklemin en önemli özelliği yansız
ve temsili olmasıdır.
• Eğer örneklem:Örnekleme
– Yeterli sayıda ve çoklukta değilse
– Seçiminde yanlı olunmuş ise
– Yanlış ve uygun olmayan yöntemlerle
seçilmiş ise araştırma sonuçlarına bakarak
doğru kararlar almak mümkün değildir.
Örnekleme
• Örnekleme (sampling) evrenden belli kurallar dahilinde
örneklem alma işlemidir.
• Örnekleme, bir araştırmanın konusunu oluşturan evrenin
bütün özelliklerini yansıtan bir parçasının seçilmesi
işlemini belirtir.
• Örneklem, seçildiği bütünün küçük bir örneğidir.
Örneklemin seçildiği grubun tümü ise evreni oluşturur.
Örneklem seçilirken, örneklemin temsil yeteneği
taşımasına ve yeterli büyüklükte olmasına dikkat etmek
gerekir.
ÖRNEKLEME

EVREN ÖRNEKLEM
Evrendeğer X SS... Örneklemdeğer
(Parametre) (istatistik)
Örnekleme Basamakları
• Örnekleme yaparken belirli işlem basamakları takip edilmelidir. Bu işlem
basamakları şu şekilde sıralanabilir:

1. Evrenin araştırma açısından önemli özelliklerinin (yaş, cinsiyet, meslek


vb.) belirlenmesi
2. Araştırma evreninin tanımlanması
3. Önemli özellikler açısından evrendeki varlıkların listelenmesi
4. Önemli özellikler ve araştırmanın amacına göre örnekleme tekniğinin
belirlenmesi
5. Örneklem büyüklüğünün belirlenmesi
6. Örneklemenin yapılması
7. Temsillik düzeyinin irdelenmesi
8. İrdeleme sonuçlarına göre gerekiyorsa örneklemin tekrar belirlenmesi.
Yansızlık
•Örneklemenin temel kuralı yansızlıktır.
•Yansızlık, (randomness, tesadüfi, seçkisizlik) belli
bir örneklem büyüklüğüne ulaşmada, evrendeki her
ünitenin (bireyin, nesnenin, parçanın) örneklem'e
girebilme olasılığının belli, bağımsız ve birbirine
eşit olması durumudur.
YANSIZLIK
• Örneklem seçiminde araştırmacının kişisel yanlılığı,
gönüllülerin ya da en kolay bulunabilecek ünitelerin
alınması gibi öznel etkenlerin etkili olmasını önlemek
için yansızlık kuralına sıkı sıkıya bağlı kalmak
zorunluluğu vardır.
Örnekleme
Örnekleme Türleri Türleri
• Örnekleme, temelde, iki şekilde yapılmaktadır.
Bunlar:
1. Eleman örnekleme (oransız, oranlı)
2. Küme örnekleme
Eleman Örnekleme

• Evrendeki elemanların, tek tek, eşit seçilme


sansına sahip oldukları durumda yapılan
örneklemeye eleman örnekleme denir.
• Örnekleme tekniklerinden en yalını ve en çok
kullanılanıdır.
Eleman Örnekleme
• Eleman örnekleme kendi içinde ikiye ayrılır;
• a. Oransız eleman örnekleme
• b. Oranlı eleman örnekleme
Oransız eleman örnekleme
(simple random sampling)

• Oransız eleman örnekleme, evrendeki tüm


elemanların birbirine eşit seçilme şansına sahip
oldukları örnekleme türüdür.
• Buna, "basit tesadüfi örnekleme", "yalın örnekleme",
"yansız örnekleme" gibi adlar da verilmektedir.
Oransız Eleman Örnekleme
Oransız eleman örnekleme
Oransız Eleman Örnekleme
(simple random sampling)

• Oransız eleman örneklemenin uygulanması


oldukça kolaydır. Evrendeki birimler önce listelenir
ve numaralanır.
• Sonra „rastgele sayılar tablosu’ kullanılarak
örnekleme girecek elemanlar belirlenir.
Oransız Eleman Örnekleme
• Rastgele sayılar tablosundaki kolonlardan
herhangi biri rastgele olarak başlangıç kolonu
belirlenir. Sonra evrendeki eleman sayısının kaç
basamaklı olduğuna bakılır.
• Örneğin 2 basamaklı ise 2 kolon birlikte
değerlendirilir.
• Çalışılacak kolonlar belirlendikten sonra ilk
satırdan başlanarak sayılar okunur.
• Eğer okunan sayılar evrendeki eleman sayısı
içinde kalıyorsa örnekleme alınır.
Örnek
1. Ahmet B. 18. Yusuf B.
2. Mehmet V. 19. Mehmet V.
3. Ayşe B. 20. Ayşe B.
4. Hasan B. 21. Hasan B.
5. Yusuf C. 22. Kenan C.
6. Yasemin T. 23. Yasemin T.
7. Kerem B. 24. Kerem B.
8. Tuba T. 25. Tuba T.
9. Mehmet B. 26. Mehmet B.
10. Kenan V 27. Kenan V
11. Hüseyin G. 28. Hüseyin G.
12. Kenan C. 29. Kenan C.
13. Ahmet V. 30. Ahmet V.
14. Erkan L.
15. Gül T.
16. Emine Z.
17. Veli C
Örnek

• Kamuoyu yoklaması için 100 bin nüfuslu bir


kentten (evren) rastgele bin kişinin seçilmesi
ve sadece onların görüşlerine başvurulması
oransız eleman örneklemedir.
Yöntemin Yararlı Yönleri

• Evrendeki her elemanın eşit seçilme şansı


vardır.
• Evren çok büyük ve karmaşık değilse seçme
işlemi kolaydır.
• Bu yöntemle yapılan örneklemede istatistiksel
değerlendirme işlemi de kolay olur.
Yöntemin Sakıncalı Yönleri

• Evren çok büyükse evreni listelemek ve seçmek


güçtür.
• İncelenen özellik evrendeki elemanların bazı
özelliklerine göre değişiklik gösterebilir.
• Örnekleme seçilecek bireyler çok geniş bir
bölgede dağınık bir şekilde yerleşmiş olabilirler.
Oranlı Eleman Örnekleme
• Alt evrendeki tüm elemanların birbirine eşit seçilme
şansına sahip oldukları örnekleme türüdür.
• Bu örneklemeyi yapabilmek için, önce, evren, araştırma
açısından önemli görülen belli bir değişkene göre, kendi
içinde benzeşikliği olan, "alt evren"lere ayrılır.
• Sonra, bu alt evrenlerden her birinden, eleman
örnekleme yapılır.
Oranlı Eleman Örnekleme
OranlıOranlı
Eleman Eleman
ÖrneklemeÖrnekleme
• Örneğin bir ilköğretimdeki çocukların boy uzunlukları
ölçülmek istenirse, yaş ile boy arasındaki ilişki
dikkate alınmalıdır.
• Örnekleme girecek çocuklar, yaşları dikkate
alınmadan basit rastgele yöntem ile seçilirse elde
edilecek sonuçlar gerçeği yansıtmayabilir.
• Çünkü şans eseri küçük yaştakiler yada büyük
yaştakiler seçilen örneklemde daha fazla sayıda
bulunabilir.
• Çocuklar, önce yaşa göre tabakalanıp, her tabakadan
basit rastgele örnekleme yöntemiyle belirli sayıda
seçilirse sonuç gerçeğe daha yakın olur.
Oranlı Eleman Örnekleme

• Bu yönteme tabakalar arasında gerçek bir


farklılık olduğunda başvurulmalıdır. Bu
yöntemin sakıncalı yanları çok azdır. Bunlar;
– Tabakalardaki birey sayısının bilinmediği
durumlarda seçim işlemlerinin güçleşmesi,
– Örnekleme seçilecek birimlerin çok büyük bir
bölgede dağınık olarak oturması durumunda
araştırmanın uygulama aşamasının güçleşmesidir.
Küme Örnekleme

• Evren ya da çalışma evreni, çoğu zaman içinde


çeşitli elemanları olan, benzer amaçlı (işlevli)
kümelerden oluşur.
• Araştırma, evrenden seçilecek kümeler üzerinde
yapılabilir.
Küme Örnekleme

• Evrendeki bütün kümelerin tek tek ( bütün


elemanlarıyla birlikte) eşit seçilme şansına
sahip oldukları durumda yapılan örneklemeye
küme örnekleme denir. Küme örnekleme de
kendi içinde iki türlüdür. Bunlar:
• a. Oransız küme örnekleme
• b. Oranlı küme örnekleme
Küme Örnekleme

• Oranlı ve oransız küme örnekleme, temelde,


tıpkı oranlı ve oransız eleman örnekleme
gibidir. Aralarındaki temel ayrılık, burada,
oranlanan ya da oranlanmayan şey elemanlar
değil, kümelerdir. Küme örneklemede,
evrende ya da alt evrende eşit seçilme şansı,
elemanlar yerine, içindeki tüm elemanları ile
birlikte kümelerindir.
Küme Örnekleme

• Örneğin, İstanbul ilindeki ilkokul öğrencilerinin fizik


(boy, ağırlık) gelişimlerini saptamak amacıyla bir
araştırma yapılmak istensin.
• Burada, her ilkokul bir küme kabul edilir. Ankara‟daki
tüm ilkokulların topluca bir listesi çıkarılır. Bu
listeden yansızlık kuralına göre, yeterli sayıda ilkokul
örnekleme alınır. Alınan ilkokullardaki tüm öğrenciler
üzerinde gerekli ölçümler yapılır. Alınan sonuçlar,
Ankara‟daki tüm ilkokul öğrencileri için genellenir.
Bu, oransız küme örneklemedir.
Küme Örnekleme
• Oranlı küme örnekleme yapmak için evren, önce, araştırma
bulguları açısından önemli farklılıklar getirebileceği düşünülen
değişken (ler) e göre alt evrenlere ayrılır. Bu örnekte
araştırmacı, ilkokul öğrencilerinin fizik gelişmelerinin sosyo-
ekonomik düzeyleri ile de ilgili olabileceğini düşünebilir. Bu
görüşe göre beslenme koşullarının daha iyi olacağı üst sosyo-
ekonomik düzeyden alınan öğrenciler üzerinde yapılan
ölçümlerin öteki düzeylerdeki öğrencileri temsil edemeyeceği
kabul edilmiş olur.
Küme Örnekleme
• Oransız yapılan örneklemede, örnekleme girecek ilkokulların
(kümelerin) hangi sosyo-ekonomik kesimden olacağı tümüyle
şansa bırakılmıştır. Oysa oranlı örneklemede önce,
İstanbul’daki değişik (örneğin, üst, orta ve alt) sosyo-ekonomik
düzeyleri temsil eden okullar saptanır. Bir başka deyişle evren,
kendi içinde daha benzeşik özellikleri olan alt evrenlere ayrılır.
Her bir alt evrenden, o alt evrenin bütün içindeki oranını
yansıtacak şekilde ilkokul seçilir. Böylece, her alt evrenin
örnekleme girme şansı, bütün içindeki oranlarını yansıtacak
eşitlikte olur. Bu şekilde gerçekleştirilen oranlı küme
örneklemenin, daha temsili bir örneklem oluşturduğu kabul
edilir.
Küme Örneklemenin Yararları

1. Araştırmacının geniş bir fiziki alana yayılmasını


önleyerek, maliyeti düşürür.
2. Fizik alanının daralmasıyla, denetim olanakları
artar.
Küme Örnekleme
• Küme örneklemenin temsili bir örneklem
oluşturabilmesi için, çok sayıda kümenin
seçilmesi gerekir.
• Tek bir küme, ne denli yansız seçilirse seçilsin
ve ne denli büyük olursa olsun, evreni temsil
ediyor sayılamaz.
• Araştırmacı, bu konuda, uygun bir dengeyi
gözetmelidir.
Küme Örnekleme
İyi Bir Örneklemde Yapılması Gereken İşlemler

• İyi bir örneklemede genellikle, belli işlemlerin


gerçekleştirilmesi gerekir. Bunlar:
– Çalışma evreninin tanımlanması;
– Evrendekilerin listelenmesi;
– Örnekleme türünün belirlenmesi;
– Örneklem büyüklüğünün kararlaştırılması;
– Örneklemin alınması ile
– Temsilliliğin sınanmasıdır.
Çalışma Evreninin Tanımlanması
• Örneğin, üniversite öğrencilerinin üzerine yapılacak
bir araştırmada, evren, genelde, üniversite
öğrencileridir.
• Çalışma evreni ise örneğin, "Ankara'daki
üniversitelerdeki lisans'ın dördüncü yılında okuyan,
yaşı 22'yi aşmayan, bekar, tam zamanlı okuyan ve
Türk vatandaşı olan öğrencilerin oluşturduğu bütün"
olarak belirlenebilir.
• Böylece, çalışma evreninin giriş ölçütleri konmuş
olur.
• Bu ölçütleri karşılayanlar, araştırmanın çalışma
evrenini oluşturur.
• Araştırma ile alınacak sonuçlar yalnızca bu evren
için geçerli sayılabilir.
Evrendekilerin Listelenmesi

• Yansız bir örneklemenin temel koşullarından birisi de,


çalışma evreninin elemanlarının tam bir listesine sahip
olmaktır.
• Böyle bir liste olmadan, örneklemenin yansızlığından söz
etmek olanaksızdır.
Evrendekilerin Listelenmesi

• Ancak, bu denli önemli bir listenin hazırlanması pek


kolay olmayabilir.
• Ayrıca, liste sağlansa bile, bu, düşünülen çalışma
evreninin "tam" bir listesi olmayabilir.
• Örneğin, telefon rehberi bir liste olarak alınmış
olsun.
• Bazılarının bir'den çok telefonla listelenmiş olması,
bazılarının ise, telefonları olduğu halde
listelenmemiş olmaları bile bu "tam"lığı bozacaktır.
Örnekleme Türünün Belirlenmesi

• Örneklemede, iki temel yaklaşımdan (eleman


örnekleme, küme örnekleme) hangisinin
izleneceğinin kararlaştırılması da önemli bir
sorundur.
• Bu konuda karar verirken iki şeyi dikkate almak
gerekir:
1. Evrendeki elemanların gösterdiği dağılım ve
elde edilebilecek listesinin şekli ile
2. Evreni temsilde aranan tamlık ve bu işin
gerektirdiği maliyet arasında kabul edilecek dengedir.
Örnekleme Büyüklüğünün
Kararlaştırılması
• Örneklemenin belki en güç aşaması örneklem
büyüklüğünün belirlenmesidir.
• Bu konuda kesin yargılara varılamaz.
• Ancak, yaklaşık hesaplamalarla, durumu
sayılaştırma olanağı vardır.
• Amaç, temsil yeterliğini zedelemeyecek en
küçük sayıyı bulmaktır
Örneklem Büyüklüğünü Etkileyen Faktörler

1. Ölçülmek istenen özelik açısından, evrenin


benzeşikliği
2. Kontrol edilemeyen önemli değişkenlerin sayısı,
3. Veriler çözümlenirken örneklemin bölüneceği alt
küme (gözenek) sayısı,
4. Örnekleme türü,
5. Evren değeri temsilde aranan güven düzeyi ile
sapma miktarı,
6. Kestirilmek istenen evren değer türü,
7. Araştırma için var olan olanaklardır.
Evrenin Benzeşikliği

• Örneklemede önemli olan, evreni temsil edebilecek


"tipik" birimleri bulabilmektir. Evrenin benzeşikliği
arttıkça, tipik birim bulma işi kolaylaşır.
• Doğa bilimlerinde, bu tür tipik birimler bulma, toplum
bilimlere oranla, çok daha kolaydır.
• Örneğin, vücuttaki kan, nehirdeki su, çevredeki toprak,
taş, bahçedeki elma vb. şeyleri temsil edebilecek
örneklerin sayı ya da miktarı çok az farklı olabilmektedir.
• Alınacak tipik parça ya da birimlerden çıkacak sonuçları
benzerlerine genellemek kolaydır. Oysa, toplum
bilimlerinde durum farklıdır.
Değişkenlerin Kontrolü

• Bir araştırmada, kontrol edilemeyen önemli


değişkenlerin sayısı arttıkça, evreni temsil
edebilecek örneklemin büyüklüğü de artar.
• Bu nedenle, tarama modelindeki bir araştırma için
gerekli örneklem büyüklüğü, deneme modelindeki
bir araştırmaya oranla daha fazladır.
Çözümlemedeki Küme Sayısı

• Örneklem büyüklüğünü etkileyen en önemli


etmenlerden birisi de, veriler çözümlenirken,
örnek grubun kendi içinde bölüneceği küme
sayısıdır.
• Örneklem büyüklüğü, karşılaştırılmak ya da
betimlenmek istenen her bir küme için ayrı ayrı
hesaplanmak zorundadır.
Örnekleme Türü

• Örnekleme türü de örneklem büyüklüğünü etkiler.


• Daha benzeşik kümeler oluşturulduğundan, oranlı
örneklemelerde gerekli örneklem büyüklüğü daha
küçüktür.
Aranan Temsil Düzeyi

• Evrenin hangi düzeyde temsil edilmek istendiği,


alınacak örneklem büyüklüğünü etkileyen önemli bir
etmendir.
• Temsil düzeyinin bağlı olduğu iki temel kavram
vardır. Bunlar, "sapma" ile "güven düzeyi"dir.
Aranan Temsil Düzeyi

• Sapma ve Güven düzeyini araştırmacı kendisi


seçer.
• Bu düzey, pratikte, çoğun, % 95 ya da % 99
olarak alınır.
• Bu, araştırmacının, örneğin, "% 95 oranında
emin olmak istiyorum ki, örneklem değer ile
evren değer arasındaki fark, belirlenen sapma
miktarını aşmasın" şeklindeki bir yargısıdır.
Olanaklar

• Örneklem büyüklüğünün belirlenmesinde en önemli


etkenlerden birisi de, kuşkusuz, "olanaklar"dır.
• Araştırmacı, her şeyin en iyisini yapmak için işe
başlar.
• Ancak, kısa zamanda görür ki, "ideal" den bazı
ödünler vermek zorunda kalınabilmektedir.
• Daha doğrusu, ideal, "varolan koşullarda en uygun
olan" olarak algılanmalıdır.
Örneklem büyüklüğünü saptamak için
formüller

Olayın görülüş sıklığı incelenecek ise


1. Evrendeki eleman sayısı bilinmiyorsa

t² pq.
n=

2. Evrendeki eleman sayısı biliniyorsa

N t² p q
n=
d²(N-1)+ t² p q
Formülleri uygulanır .
Formüllerde
N= Evrendeki birey sayısı
n= Örnekleme alınacak birey sayısı
p= İncelenecek olayın görülüş sıklığı (olasılığı )
q= İncelenecek olayın görülmeyiş sıklığı (1-p)
t= Belirli serbestlik derecesinde ve saptanan yanılma düzeyinde t tablosunda
bulunan teorik değer
d= Olayın görülüş sıklığına göre yapılmak istenen + sapma olarak
simgelenmiştir.
Örnek
• Bir ilköğretim okulunda “Okulda Şiddet” ile ilgili bir
çalışma planlanmış ve araştırma kapsamına 5. ve 6.
sınıflar alınmıştır.
• 5. sınıflar 150 erkek, 100 kız
• 6. sınıflar 200 erkek, 150 kız öğrenciden
oluşmaktadır.
• Örneklem büyüklüğünü belirleyiniz (p= 00.5 )?
Örnek
• Sayısı belli olan evrenden hareketle
• N= 600
• p= 0.50
• q= 0.50
• t= 1.96
• d= 0.50
• n= ?
N t² p q
n=______________ 600 x (1.96)² x 0.50 x 0.50
n=________________________________ 576 = 230
= _______
d²(N-1)+ t² p q (0.50)² x (1-600) + (1.96)² x 0.50 x 0.50 2.5

Tabaka ağırlığı = 230 / 600 = 0.38

KIZ ERKEK
6. Sınıflar 100 x 0.38 = 38 150 x 38 = 57
5. Sınıflar 150 x 0.38 = 57 200 x 38 = 76

Örnekleme 5. sınıflardan 38 kız 57 erkek, 6. sınıflardan ise 57 kız


76 erkek alınacaktır.
Örnek Büyüklükleri

%95 Güven Düzeyi

Evren
Kesinlik ( Göz Yumulabilir Hata )
Büyüklüğü
+ 1% + 2% + 3% + 4% + 5%
1.000 375 278
2.000 696 462 322
3.000 1334 787 500 341
4.000 1500 842 522 350
5.000 1622 879 536 357
10.000 4899 1936 964 566 370
20.000 6489 2144 1013 583 377
50.000 8057 2291 1045 593 381
100.000 8763 2345 1056 597 383
500.000 to 9423 2390 1065 600 384
Örnek Büyüklükleri

%99 Güven Düzeyi

Evren
Kesinlik ( Göz Yumulabilir Hata )
Büyüklüğü
+ 1% + 2% + 3% + 4% + 5%
1.000 400
2.000 959 683 498
3.000 1142 771 544
4.000 1262 824 569
5.000 2267 1347 859 586
10.000 2932 1556 939 622
20.000 9068 3435 1688 986 642
50.000 12456 3830 1778 1016 655
100.000 14229 3982 1810 1026 659
500.000 to 16056 4113 1836 1035 663
Bilimsel Bir Makale Nasıl Yazılır ve Yayımlanır?

http://journals.tubitak.gov.tr/kitap/maknasyaz/
Teşekkürler…..
Etkili Sunum Teknikleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
Başarılı bir sunum için bilmemiz gerekenler

Hayatımızda Sunumların Yeri

Sunum Hazırlamadan Sorulması Gereken Sorular

Kötü bir Sunum Nasıl Ortaya Çıkar?

Sunum Hazırlama Aşamalar

Slayt Hazırlama Teknikleri

Etkili Sunum İçerisindeki Bölümler


Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Sunum

Bir mesajı iletmek amacıyla gerçekleştirilen sözlü


ve/veya görsel iletişimdir.

Sunumlar eğitimin her düzeyinde ve mesleki


hayatta önemlidir.

İletişim tüm öğretim faaliyetlerinin temelini oluşturur.

Düşünceleriniz ve siz, iletişim kurabilme


yeteneğinize göre değerlendirilir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Etkili bir sunum;
istediğiniz sonucu elde etmenizi,
düşüncelerinizin kabul görmesini sağlar.
• Etkili sunum becerileri;
özenle kullanılan bir sözel/yazılı ifade
anlamlı beden dili
teknolojik görsel-işitsel araçların desteği

• Ayrıca, sunum sırasında kendinden emin,


saygın ve ikna edici biçimde bilgilendirmek,
yönlendirmek veya etkilemek önemlidir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Hayatımızda Sunumların Yeri

Eğitimin her düzeyinde


İlköğretim
Lise
Üniversite

Mesleki hayatta
Özel sektör
Kamu kurumları
Akademik hayat

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Etkili sunum

Basit olsun
Net olsun
İçerik önemli-Teknoloji sunumun içeriğini
bastırmasın
Sunuma hazırlanırken sorulması
gereken ana sorular şunlardır:
Ne Tür Bilgi? Neden?
Kimlere? Nerede?
Ne Zaman? Nasıl?

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Kötü bir sunum nasıl ortaya çıkar?

• Sunumdan önceki yetersiz hazırlık


• Sunum öncesinde hiç araştırma yapmamak
ya da yetersiz araştırma yapmak.
• Dinleyicileri tanımamak.
• Ortamı araştırmamak ya da sunum için
uyumlu hale getirmemek.
• Sunum öncesi hiç deneme yapmamak.
• Konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmamak.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Kötü bir sunum nasıl ortaya çıkar?
• Sunum Başlangıcında
Sunum başlangıcında kendini tanıtmamak.
Giriş kısmı yapmadan doğrudan konuya girmek.
Girişte konuyla alakasız, içeriği ortama ve dinleyicilere uymayan
hikaye ve örneklerle giriş yapmak.
• Sunum Esnasında
Tek düze ve sıkıcı bir tonda konuşmak.
Slaytlardan okumak.
Dinleyicilere arkasını dönmek.
Ezberden çok hızlı bir şekilde
anlatım yapmak.
Seyircilerle göz kontağı kurmamak.
Vücut dilini uygunsuz kullanmak.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Sunum esnasında
Aktarım esnasında ya da sonrasında dinleyicilerden soru ve
geri bildirim almamak.
Tamamen teorik bilgiler verirken pratik hayata ilişkin
örnekler vermemek.
Dinleyicilerin ilgisini takip etmemek, sadece anlatım yaparak
bitirmek ve gitmek.
Sunum için bir kapanış ve özet kısmı yapmamak.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Sunum Hazırlama Aşamaları

Hazırlanma—Planlama

Sunuş–Dinleyici ile etkileşim

Özetleme–Geri bildirimler

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Hazırlanma – Planlama

Sunumun Amaç, İçerik ve Organizasyonu


Sunum Konusu ve Ana Başlıkların Görsel-İşitsel
Araçlar/Teknoloji ile Desteklenmesi
[PowerPoint]
Fiziksel Teknolojik Donanım
Katılımcı/İzleyicilerin Tanımı
PowerPoint Slaytların Yazılımı
Sunucunun Kendini
Bilginin anlamlı Hazırlaması
ve etkin paylaşımını ve mesajın
doğru algılanmasını sağlar.
Sunum sırasında kendi öz güveninizi arttıracaktır
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
• Sunuş—Dinleyici ile Etkileşim

Sunum esnasında dinleyici ile sunuş yapan kişi


arasındaki etkileşimler:
Ruh hali
Göz teması
Sözel iletişim…

Kullanılan sunum, teknolojiler, içerik…

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Özetleme

Sunum sonunda kısa ana başlıkları vurgulayan


özet vermeniz sunumun akılda kalıcılığını
sağlar.
Görsel ve sözel bilgi üzerinde sorular etkileşimi
geliştirir.
Katılımcılara görüş ve değerlendirmelerini
alabileceğiniz yazılı sorular yönlendirmeniz,
geri besleme tekniği olarak yararlıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


• Slayt Hazırlama Teknikleri
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz.
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz.
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz
Yazı tipi boyutunuzu seçerken dikkatli olunuz
Microsoft’a göre yazı tipi büyüklükleri:
Başlıklarda en uygun genellikle 36-44
Metin kısmı en uygun genellikle 20-32
Gerek olmadıkça tamamen büyük harf ile yazmayınız BÜYÜK Büyük
Vurgulanması istenen noktalar için italik, alt çizgi, farklı renk, yanıp sönme
vb. dikkat çekici özelliklere yer verilmelidir.
Zemin koyu, yazılar açık veya zemin açık yazılar koyu renkli olmalıdır.
Kolay okunmayan görsel malzeme kullanmayın.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Anahtar kelimeler kullanın.
Uzun cümlelerden kaçının.
Slaytları yazılarla doldurmayın.
Her slayt tek konu içermelidir.
Konuşan-anlatan olun, yazan-okuyan olmayın.

Slaytlara numara konması tavsiye edilir.


666 kuralı uygulanmalıdır:
her slaytta en fazla altı satır,
her satırda en fazla altı kelime olmalı,
altı slayttan sonra mutlaka grafik veya resim içermelidir.
En azından slaytlarda 6-10 satır sayısı kullanmaya özen
gösterilmelidir.
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
Hedef kitleye uygun tasarım seçilmelidir.
Görsel malzeme çok fazla yazılı metinle, resimlerle
veya çok farklı renklerle doldurulmamalıdır.

Ekranda öncelikle belirmesini istediğiniz en önemli


unsurlar göze çarpmalı.
Yazım ve dilbilgisi hatası kontrol edilmeli.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Slaytlarda Renk Kullanımı
TURUNCU
Sıcak bir renktir hayranlık verici, canlı ve samimidir.
Sayfanın göz alıcı ve dikkat çekici olması için turuncu
kullanılabilir.
Zemin rengi olma açısından zayıftır.
Mavi ile kullanmaktan kaçınılmalıdır.
SİYAH
Mali veriler sunmak için kullanılabilir
Gücü ve tutkuyu temsil eder
Genellikle, keder, ağır ve depresyon rengidir
Baskın renk olarak siyah kullanımı bir çocuk sitesi için en kötü
seçim olabilirken; bir sanat galerisi sitesi için mükemmel bir
seçim olabilir

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


MAVİ

Sakinlik, güvenirlik simgesidir.


Batıda intiharları azaltmak için köprü ayaklarını maviye
boyarlar.
Duvarları mavi olan okullarda çocukların daha az
yaramazlık yaptığı saptanmıştır.
Çok popüler bir zemin rengidir.
Fakat turuncu ile maviyi birlikte kullanırken dikkatli olmak
gerekmektedir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


YEŞİL

Geri besleme(Feedback) isteniyorsa kullanılabilir


Güven veren renktir, sadakat ve zekayı simgeler
bankaların logolarında hakim renktir.
Yaratıcılığı körükler
büyük lokanta mutfaklarında yeşil tercih edilir.
Rahatlatıcı, sakinleştirici ve şifa vericidir
Denge ve dayanıklılığın simgesidir

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


KIRMIZI

Şiddetli ve güçlü her şeyi temsil eden tüm renklerin en


sıcağıdır.
Bir grubu motive etmek için kullanılabilir.
Kırmızı ve yeşil bir arada kullanılmamalıdır. (Renk Körleri)
Mavi ve mor ile uyum sağlamaz.
Kırmızı, iş hayatında başarısızlığı, finans sektöründe kaybı
temsil eder.
Her zaman bir uyarı olarak algılanır.
Kan akışını hızlandırır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


MOR
Asaleti simgeler. Bilgelik, lüks ve gücün simgesidir.
Ekranda gözü oldukça fazla yorar.

KAHVERENGİ
İnsanın hareketlerini hızlandırır.
Kansas Üniversitesi, Sanat Fakültesi'nde bir deney için
bilgisayar yardımıyla duvarların rengi değiştirilebilir hale
getirilmiş. Fon kahverengiye döndüğünde insanlar daha
hızlı hareket etmişler. Bu yüzden fastfood restoranları iç
mekanda kahverengi kullanılmaktadır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


SARI
İyimserliği temsil eder.
Geçiciliğin ve dikkat çekiciliğin sembolüdür.
Bu yüzden dünyada taksiler sarıdır, geçici olduğu bilinsin
ve dikkat çeksin diye.
Araba kiralama şirketleri de sarıyı kullanır.
Sarı rengi bu özelliğinden dolayı bankalar kullanmak
istemez.
Zıt renkler ile kullanıldığında okunabilirliği kolay olan iyi bir
zemin rengidir.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Sunumda Rahatsızlık Veren Şeyler
Konuşmacının slaytlardan okuması
Okunması zor küçük yazılar
Kötü renk seçimi ile okunması zorlaşan yazılar
Maddeleme yapılmamış uzun cümlelerin kullanımı
Aşırı derecede karmaşık grafik kullanımı

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Sunumun Hazırlanması
Etkili bir sunum;
◦ Herkesin dikkatini çeken bir “Giriş”,
◦ Sunmak istediğiniz bilgiyi net ve basit bir şekilde ifade
eden “Gelişme” (içerik),
◦ Sunumunuzu özetleyen bir “Sonuç” bölümünden
oluşmalıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 24


Giriş Bölümü
Dinleyiciyi ve sunum yapan kişiyi rahatlatmalıdır.
Konuyu belirlemelidir.
Konunun önemini belirlemelidir.
Sunulacak bilginin dinleyici için değerli olduğunu
vurgulamalıdır.
Giriş bölümünde sıradan başlangıçlardan kaçınılmalıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 25


Gelişme Bölümü
İletmek istediğiniz önemli konular ve bunları destekleyen
veriler içermelidir.
Destekleyici veriler;
◦ İfadelerinize inandırıcılık kazandırır,
◦ Karmaşık konuları kolay kavramayı sağlar,
◦ Dinleyicinin dikkatini belirli bir noktaya toplar.
En genel destekleyici veri çeşitleri:
◦ İstatistikler (Grafikler, tablolar),
◦ Görsel öğeler (Resim, fotoğraf vb.)
◦ Örnekler,
◦ Öyküler ve alıntılar vb.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 26


Sonuç Bölümü
Sunumunuzda ele alınanları ve mesajınızın önemli
noktalarını dinleyiciye hatırlatmalıdır.
Önemli konuların kısa bir özetini içermelidir.
Giriş ile arasında bağlantı bulunmalıdır.
Sunum yapan kişinin iletişim bilgileri mutlaka yer
almalıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 27


Sunumlarda Yapılması Gerekenler
Konuşmanızı düzenli ve tutarlı bir şekilde düzenleyin.
Konuşmanızı en az üç kez prova edin.
Adınızı, soyadınızı ve konumunuzu vererek kendinizi
tanıtın.
Sunumunuzun ana hatlarını öğretim üyesi/ uzman kişiye
sunum öncesi verin.
Dinleyicileriniz ile göz teması içinde bulunun ve beden
dilinize dikkat edin.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 28


Sunumlarda Yapılması Gerekenler
Her bölümün başlığının yeterince açıklayıcı olmasına
dikkat edin.
Görsel malzemelerinizle sözlü anlatımınız arasında
denge olmasına dikkat edin.
Sesinizin vurgularında ve tonlamada önem ve
tekrarlama için içeriğe uygun değişiklikler yapın.
Zamanınızı iyi kullanın.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN 29


KAYNAKLAR

http://www.slideshare.net/bluish1/etkili-sunum
http://www.med.yale.edu/library/education/effective.pdf
http://managementhelp.org/commskls/presntng/basics.htm
http://www.1000ventures.com/business_guide/crosscuttings/pr
esentations_main.html
http://www.the-eggman.com/writings/keystep1.html
www.baskent.edu.tr/~hersoy/downlads/egbe502/egbe-502-
09.ppt
www.baskent.edu.tr/~eminec/okul_oncesi/pp_etkili_sunum.ppt
The Sunday Times- Değişen Dinamikleri Yakalamak İçin
Başarılı Sunum Teknikleri-Andrew Bradbury
Etkili Sunuş – Jeff Olson – ISBN 975-8243-53-5
Başarılı Prezantasyonun 101 Yolu – Elizabeth Tierney – ISBN
975-316-850-0

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Prof.Dr. Tayfun Uzbay
Üsküdar Üniversitesi, Moleküler Biyoloji ve Genetik
Nöropsikofarmakoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi
Üsküdar - İstanbul
Biyoloji ve Ekoloji Alanlarında Proje Hazırlama ve Uygulama Eğitimi
20-22 Kasım Afyon
Dünya ülkelerinin bilimsel etkinlik sıralaması-2012
Scientific American
Ölçütler:
1) Yayınlanan araştırma makalesi sayısı
- Temel bilimlerde gelişmeye işaret eder
2) Tescil edilen patent sayısı
- Buluş yapma yeteneğini gösterir
3) AR-GE’ye yapılan yatırım (> % 2.5 olmalı)
4) Bilim ve teknolojiye yönelik kaç öğrenciye destek verdiği
(Yüksek lisans, doktora sayısı)
SIRA ÜLKE SKOR SIRA ÜLKE SKOR

1 ABD 100 22 RUSYA 1.3


2 ALMANYA 20.4 23 HONG KONG 1.3
3 ÇİN 19.8 24 BELÇİKA 1.2
4 JAPONYA 18.4 25 FİNLANDİYA 1.0
5 İNGİLTERE 16.9
6 FRANSA 11.7
7 KANADA 8.3
8 GÜNEY KORE 6.7
9 İTALYA 6.1
10 İSPANYA 5.5
11 İSVİÇRE 4.9
12 AVUSTRALYA 4.4
13 HOLLANDA 4.0
14 HİNDİSTAN 3.2
15 TAYVAN 3.1
16 İSRAİL 2.6
17 SİNGAPUR 2.6
18 İSVEÇ 2.5
19 BELÇİKA 1.9
20 DANİMARKA 1.5
21 AVUSTURYA 1.4
%1

Şekil: Ülkelere göre ARGE’ye GSMH’den ayrılan pay (%) Sanayileşmiş ve gelişmiş ülkelerin
bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetleri için ayırdıkları paranın GSMH içindeki payı eşik
değer olan % 1’in çok üzerindedir. Türkiye ise son birkaç yıldaki artışa rağmen hala eşik değer
altındadır.

Bu durum hâlihazırda dünyanın 17. büyük ekonomisi ve 17. büyük nüfusu olan
Türkiye’nin yılda yaklaşık 27 bin bilimsel yayın ile bilimsel makale üretmede 19. sırada
olduğu halde neden etkili bilimsel bilgi ve teknoloji üretiminde aynı büyüklüğe sahip
değil sorusunu da bir parça cevaplıyor. Baloğlu B, 2013, www.bilim.org
Araştırmacı bilim insanı sayısı
ABD 1.5 milyon
Japonya 600 bin
Almanya 500 bin
Türkiye 90 bin
9.05.2013, TÜBİTAK Medikal Biyoteknoloji Yol Haritası’nda verilen rakamlar

1000 kişi başına düşen araştırmacı bilim insanı sayısı


Güney Kore 5.4
ABD 5
Almanya 4
Türkiye 0.9
2012 AR-GE Merkezleri Zirvesi'nde Bakan Sayın Nihat Ergün’ün verdiği rakamlar
Dünyanın en iyi üniversiteleri için ölçütler…

Eğitimin niteliği (mezunları arasında önemli bilimsel madalya ve ödül alanların


varlığı).
Öğretim kadrolarının niteliği (çalışanları arasında önemli bilimsel madalya ve
ödül alanların varlığı).
Tanımlanmış 21 araştırma kategorisinde üniversite içinde yüksek atıf alan
araştırmacı sayısı.
Öğretim üyesi başına düşen yayın veya atıf sayısı.
“Nitelikli” dergilerde (%1’lik dilim) yayınlanan makale sayısı.
Bilim dünyasına sunulmuş yeni teoriler.
Yapılan buluşlar ve alınan patentler.

Tek başına yayın sayısı, h faktörü gibi kavramlar ölçüt değildir…


Almanya

Bugünkü yaşam standardımızı ve çocuklarımızın gelecekteki


yaşam standardını güvence altına alabilmek için, yeni fikirlere,
yeni ürünlere ve yeni sistem çözümlerine ihtiyacımız vardır.
Vizyonumuz, bilim ve sanayideki başarıya saygı duyan ve
ödüllendiren bir ülkedir. İnsanları yeni yollar izleme konusunda
cesaretlendirmek istiyoruz. Merak eden, öğrenen bir toplum
istiyoruz.
Doğa bilimlerinden beşeri bilimlere, her kesimde, yeteneğimizi
güçlendirmek istiyoruz.
Almanya için, başarıda bir sınır, bir son olmayacaktır...
İngiltere

Hükümetin en büyük emeli, İngiltere’nin, sadece bilimsel ve


teknolojik keşifleriyle değil, aynı zamanda, bilimsel bilgiyi yeni ürün
ve hizmetlere dönüştürmede bir dünya lideri olarak da, küresel
ekonomide kilit konumunda bir bilgi merkezi olmasıdır.

İngiltere ekonomisinin bilgiye geçmişte olduğundan çok daha güçlü


biçimde yatırım yapması ve bu bilgiyi daha etkin biçimde yeniliğe
(inovasyon) dönüştürmesi şarttır.
Çin

Çin'in hedefi: 2020 yılına kadar, ARGE harcamalarını GSMH'nın


%2'sine çıkarmaktır.

Bilim ve teknolojideki ilerlemelerin Çin'in gelişmesine olan


katkısı 2020'ye gelindiğinde %60 ya da üzerine çıkmış olacaktır.

Bu zaman zarfında, ülkenin yabancı teknolojiye olan bağımlılığı


%30 ya da altına inecektir.

Çin patent sayısı ve akademik makale sayısı açısından 2020'de


dünyanın ilk beşi içinde yer alacaktır.
Güney Kore
Ana hedef: “2025 yılına kadar, bilim ve teknolojide dünyanın 7.
gücü olmak...”

Bu bağlamda ara hedef: “2015 yılına kadar Asya ve Pasifik


bölgesinin AR-GE merkezi olmak...”

Görev I. Kritik önemdeki yaşam bilim teknolojilerini geliştirme.


Görev II. Beyin araştırmalarının sürdürülmesi ve belirli alanlarda dünya
liderleri arasında yer alınması...
Görev III. Yaşlanan nüfus için teknoloji geliştirilmesi
Görev IV. Sağlık bilim ve teknolojileri için özel sektörün tek başına üstesinden
gelemeyeceği altyapının kamu eliyle tesisi

Görev V. Klonlamayla ilgili etik normların geçerliliğinin sağlanması...


Bilim; insanların kendilerini ve çevrelerindeki diğer varlıkları anlamak
ve bu varlıkların birbirleri ile ilişki ve etkileşmelerini inceleyip, oluşan
olayları açıklayabilmek için uyguladıkları yöntem ve etkinlikler ile ilk
çağlardan günümüze kadar elde edip biriktirerek yeni kuşaklara
aktardıkları bilgilerin tümü olarak tanımlanabilir.

Kısaca, doğru düşünme ve sistematik olarak bilgi edinme sürecidir.

Bilimin amacı, evrende doğru bilgiyi yanlış bilgiden ayırarak onu


sistematik şekilde insan ve insanlık yararını gözeterek
değerlendirmektir

Bilim yanılmaz dogmalar içeren bir öğreti değildir; tutarlılık ölçütüne


bağlı bir sınama-yanılsama ve yanılgıyı ayıklama sürecidir.
Bilimsel düşünce
Bilimsel düşünmek “analitik düşünmek” demektir.
Analitik düşünce: Olayların neden-sonuç çerçevesi içinde aklın
süzgeçinden geçirilerek tarafsız bir şekilde analiz edilmesi ve en
doğru sonuca ulaşılabilmesidir.
Analitik düşünce çerçevesinde bilimsel yaklaşımlar ile insanların
yaşam süreleri ve yaşam kalitesi giderek artmıştır.

Penisilinlerin keşfi ve
tedaviye girmesi
Bilim problemlerin çözümüne yönelirken “etik” olmalıdır

Etik, genel bir kavram olarak, her tür insan ilişkisinin,


toplumsal yaşamın ve etkileşmenin ahlaki kurallarını içerir.
Etik temellere dayanmayan bir bilimsel çalışma bilimin
kurallarına tam olarak uysa bile elde edilen sonuç geçersiz
olacaktır.
Ahlak kuralları, gelenek ve görenekler toplumdan topluma
değişebilirken etik ve bilim evrenseldir.
Sahte bilim ve bilim karşıtlığı
Sahte bilim, “bilim yapıyormuş gibi görünme” veya “bilimi kendi çıkarları
için kullanmaya yönelik davranışlar” ile karakterizedir.

Bilimsel kurallar uygun şekilde kullanılıyormuş gibi gösterilerek

elde edilen veriler bazı çıkarlara göre saptırılarak verilir,

veya bilimsel araştırma insan ve insanlık yararına olmayan bir


sonuca ulaşmasına karşın, sırf bilim böyle istiyor diyerek sonuçlar
uygulamaya sokulur.

Her iki durumda da bilimi etik kurallar çerçevesinde uygulamama söz


konusudur.

Bilim karşıtlığı ise bilime ve bilimsel düşünceye her koşulda karşı çıkmak,
bilim insanlarını baskı altına almak ve gerekirse onları yok etmeye
çalışmak ile karakterizedir.
BİLİM HUKUK

Çağdaş ve Sağlıklı toplum


Kaliteli yaşam
Demokrasi

ETİK

Ahlak kuralları, gelenek ve görenekler toplumdan topluma değişebilirken etik ve


bilim evrenseldir.
Çağdaş olmak: Yüksek yaşam standartlarına ulaşmak, güçlü olmak, saygı görmek,
yaşama yön vermek demektir.

Etikten yoksun bilim ve hukuk sahtedir, -mış gibidir…


Çağdaş ve gelişmiş bir ülkede:
Hukuk sistemi sahte veya karşıt bilime izin vermez

Bilime saygı ve etik bilinç aileden başlayarak tüm eğitim


seviyesinde benimsetilmiştir

Milli eğitim analitik düşünce temelinde bilimsel gelişimi teşvik


edecek bir eksende uygulanır

Meslek şovenizmi yoktur

Güçlü bilimsel bilgiyi üretebilecek nitelikli bilim insanları


yetiştirilir

“Yetiştirilenler başka ülkelere kaptırılmazlar”


Bilimsel araştırma
Bilim insanının bilimsel yöntemleri kullanarak belli bir sorunun
çözümüne yanıt arama sürecidir.
Süreç:
problemin tanımlanması (hipotez oluşturma)
Çözüme yönelik yöntemlerin uygulanması (hipotezin
sınanması)
veri toplama
verilerin değerlendirilmesi
verilerin yorumlanması
Süreç sonunda bilimsel bilgi elde edilir.
Bilimsel bilgi, bilimsel yöntemlerin doğru kullanılması ile, deneye
dayalı olarak, olaylar arasında neden-sonuç biçimde mantıklı bir bağ
kurmanın sonucunda kazanılmaktadır.
Bilimsel bilginin kendine özgü olmazsa olmaz özellikleri

Tarafsızlık

Doğru ölçme ve değerlendirmeye dayanma

Kanıtlanabilir olma

Olması gerekenle değil olanla uğraşma

Din, dil, milliyet ve ırk ayrımı olmaksızın geçerli olma


(evrensellik)
İdeal bilim insanının özellikleri
Tarafsızlık
Özeleştiri
Özgüven
İlkeli davranma “Radyum bir elementtir, herkesin malıdır.
Nasıl bir kişiye ait olabilir?” Madam Curie
Bilimsel kurallara uymaktan taviz
vermemek Bilim insanlığı bir tamlık arayışıdır; bu
yolla gelişir. Yani nicelleşirse yok olur, tam
Etik davranmak olmadığı zaman sıfırdır. Ya %100’dür ya
da %0.
Sebatkar olma ve yaptığı işe
adanmışlık Tıpkı bilim insanlığı gibi vicdan, güven,
etik gibi kavramlar da tamlığa ihtiyaç
Bilgisini yaymak ve paylaşmak duyar. Etik kurallara uymanın veya
Şovenist olmamak vicdanın bir oranı yoktur. Bu değerler ya
vardır ya da yoktur.
Toplum çıkarlarını kendi çıkarlardan
Tamlığa ulaşma yolunda çaba sarf etmek
yukarıda görme (idealizm) insanlığın gelişim motorudur.
Prof. Dr. Viktor Emil Frankl (1905-1997)

…Başarıyı amaçlamayın. Bunu ne kadar


amaç haline getirip bir hedefe
dönüştürürseniz kaçırma olasılığınız da o
kadar artar… Başarı kendisi ortaya
çıkmalı, kendisi oluşmalı ve sadece kişinin,
kendisinden daha büyük bir davaya kişisel
adanışının amaçlanmayan bir yan etkisi
olarak belirmelidir…

Bir bilim insanı için hayatın anlamı hangi koşulda olursa


olsun gerçeği aramak; insanlar ve insanlık yararına
çalışmaktır… Bilim, ün ve para kazanmanın bir aracı
olmamalıdır…
Küreselleşme ekseninde bilimsel yaklaşımlar değişmiştir

Buluş yapmak

İdeal yaklaşım Küresel yaklaşım


(olması gereken) (bugünkü mevcut)
İnsanların yaşam standartlarını ve İnsanlara satın almak isteyecekleri bir ürün
niteliklerini daha üst düzeye taşımaktır yaratmak ve satın almalarını sağlamaktır

İnsani Ticari
Bilimsel bilgi paylaşılmalıdır

“Söz uçar yazı kalır”

Yazılı Sözlü

Bildiri Konferans - Seminer TV


Bildiri Dergi* Kitap Basın
özeti

Bilimsel Bilimsel
indekslere indekslere
Bilimsel bilginin en etkili paylaşım yolu
girmeyen giren (SCI)

* Süreli yayın
Kaliteli bilimsel yayın
Bilimsel bilgi aynı zamanda teknolojiye dönüşmelidir

Bilimsel bilgi

Buluş, patent Teknolojiye dönüşüm

Yaşam standartlarında gelişme=


ülkelerin uluslararası gücü

Bilimsel bilginin en etkili kullanılış biçimi


Bilimsel bilginin teknolojiye dönüşebilmesi için:
Nitelikli olması gerekir
Nitelikli bilim insanı
Uygun hipotez (reel bir problemin çözümüne yönelme)
Nitelikli ortam (akredite laboratuvar, bilime saygılı ülke vb.)
Nitelikli malzeme
Gerekli disiplinler arasında doğru işbirliği (meslek sövenizmi
yapmaksızın multidisipliner çalışabilme)
Etik kurallar çerçevesinde üretilmiş olması gerekir
Ülkelerin aldıkları patent sayıları teknolojiyi ekonomiye yansıtma ve
bilimsel bilgiyi ekonomik gelişmede kullanmanın en önemli göstergesidir.

Geçerli bilimsel bilgi üretme ve bunu teknolojiye dönüştürme kapasitesi


bir ülkenin en etkili ham maddesi veya zenginlik kaynağıdır; uluslar
arası saygınlık gücüdür…
Daha çok patent sahibi olmak için:

Buluşa yönelik araştırma stratejileri geliştirilmelidir.

Proje değerlendirmeleri çok iyi yapılmalıdır. Özellikle yüksek bütçeler


buluşa dönüşebilecek potansiyel taşımalıdır.

Yüksek bütçeli proje kesin raporlarının kabulünde yayının yanında


patent alma ölçütü konmalıdır.

Bilimsel değerlendirmelerde patente önem verilmelidir.

Üniversitelerin ve araştırma enstitülerinin kendi patent ofislerini


kurmaları gerekir.

Akredite Start-up şirketleri ve teknoparklar yaygınlaşmalıdır.


Dikkat!!!

Her patent mutlaka etkin bir şekilde teknolojiye dönüşmeyebilir..

Patent olmaksızın, sadece yayın yapılarak, bir buluşun teknolojiye


dönüşmesi ve ekonomiye katkı sağlaması olanaksızdır.

Yeterli altyapı ve teşvik varsa patent büyük olasılıkla teknolojiye


dönüşür.
Türkiye’deki temel sorunlar
Araştırma öncelikleri ve üniversitelerin görev tanımları yok.
Çalışmalar daha çok akademik aşamaların elde edilmesine ve yayına yönelik .
Bilimsel bilgi üretiminin ve bilimsel performans değerlendirmesinin sadece
yayın sayısı, h veya total atıf gibi değerlere göre ve subjektif yaklaşımlarla
yapılıyor.
Belli konular üzerinde spesifik ve sürekli çalışan bilim insanı yetersizliği.
Yönetici kesimde “yumuşak evet” yaklaşımı.
İnsana değil binaya veya alete daha çok yatırım.
Üniversitelerin eğitime araştırmadan daha çok odaklanmış olması
Bilimsel bilgiyi teknolojiye dönüştürebilecek yeterlilikte alt yapıya sahip kurum
veya kuruluşların yetersizliği.
Yeniliğe (inovasyona) dayalı Ar-Ge yerine endüstriye dayalı Ar-Ge’nin daha çok
itibar görmesi (biyobenzer ilaçlar, biyoeşdeğer ilaçlar vb…)
Bilimsel iklim yetersizliği ve etik sorunlar.
Eğitim sistemi

Eğitim sistemimiz ilk okuldan üniversiteye kadar analitik


düşünceye dayanan, sorgulayıcı ve bilime saygı gösteren
çizgiden uzaktır.
Ezberci ve taklitçi (tercümeye dayalı) bir yaklaşım söz
konusudur.
Nitelik

Bilimsel unvanların alınmasında


nitelik göz ardı edilmektedir

Belli bir problem üzerinde


çalışarak ciddi birikim sağlamış
akademisyen çok azdır (olanlar
dışarıda)

Hem idari görev hem bilimsel


araştırma aynı anda yapılmaya
çalışılıyor, bu yapılırken denge
kurulamıyor
Sınırlarımızın dışında pek
etkili olmayan ama her şeyi
Ezberci sistemden gelen
çok iyi bilen sayısı skoru
asistan
yerinde bir profesör

Bu ikiliden nitelikli bilimsel çalışmalar çıkar mı?


Türkiye’de gerçekleştirilen bilimsel üretimin bir kısmı uluslararası saygın
dergilerde yayınlansa bile etik ihlaller hala yüksek orandadır.

Lancet vakası (Hacettepe)

Nature vakası (ODTÜ)

Etik ihlaller afişe edilip önleyici tedbirler alınacağına sanki yokmuş gibi
davranılarak bir yerde özendirilmektedir.

Bu noktada bilimde etik konusuna dikkat çeken ve bu konuda yayınlar yapan


bazı bilim insanlarının kendilerinin de etik ihlallere göz yummaları ve/veya bu
tarz ihlaller yapmış kişilerle birlikte yayın yapmaları ayrı bir sorundur.
Türk bilim insanlarınca gerçekleştirilen ve nitelikli dergilerde
yapılan bilimsel yayınların çoğu Türkiye dışında, gelişmiş
ülkelerde ve bu ülkelerin bilim insanları ile birlikte
yapılmaktadır.

Geçtiğimiz yıllarda TÜBİTAK teşvik ve bilim ödüllerini alanların


yabancı ülkelerde çalışan ve bu ülkelerin vatandaşı olan Türk
asıllı bilim insanları olması ve bunların çalışmalarının Türkiye
adresli olmaması dikkat çekicidir.

Yurt dışında eğitim görenlerin Türkiye’ye yıllık maliyeti 1.5


milyar dolardır. Bunun % 59’u eğitim sonrası eğitim aldığı
ülkede kalmakta veya buraya dönmektedir.
Bilimsel üretim için ayrılan kısıtlı kaynakların
gerçekçi kullanılamaması söz konusudur

Bilimsel araştırmalara ayrılan kısıtlı kaynak rasyonel olarak sarf


edilmemektedir.

Türkiye’nin bilimsel araştırma öncelikleri belirsizdir.

Türkiye’de belli bir problem üzerinde çalışan ve bu problemin


çözümüne yönelik özgün yayınlar yapan bilim insanı azdır.

Bilimsel araştırmaya harcanan kaynaklar Türkiye’nin belli bir


probleminin çözümüne katkı sağlamaktan çok akademik aşamaların
elde edilmesine yöneliktir.

Bu durumda gerçek bir bilimsel üretimden çok kaynak israfı yapılmaktadır.


ABD’nin otizm haritası… Bizim bu tür çalışmalarla işimiz yok!...
Günümüzde bilim alanında çalışan insanlar dikkatle gözlendiğinde
“bilimsel geçinenler”, “bilimden geçinenler” ve “gerçek bilimciler”
olmak üzere üç alt grupta toplandığı görülür.

Bilimsel geçinenler ve bilimden geçinenlerin en büyük özellikleri


bilim yapıyormuş gibi görünmeleri, bilim etiğine uymamaları ve
bilimi özel veya genel belli bir çıkar için kullanmalarıdır.
Zakkum (Nerium oleander)
Ne doğru?

Ziya Özel şarlatanlıkla suçlanmıştır.


İddialar Türkiye’de yetkin bilimciler tarafından düzgün bir şekilde
incelenmemiştir.
Halk arada kalmış, kazanan şarlatanlar olmuştur.
Medyanın konuyu spekülatif işlemesi nedeniyle kardiyotoksik etkilerine
bağlı olarak zakkumdan ölümler görülmüştür.
Dr. Özel'in 1986'da başvurusunu yaptığı anvirzel ekstresi 1992 yılında
A.B.D.'de birçok Avrupa ülkesinde, Kanada, Japonya ve Avustralya'da patent
alarak tescil edildi.
1995'te bir Amerikan şirketi patentlerin lisanslarını talep etti ve aldı.
Anvirzel halen Faz-2’dedir. Diğer aşamaların tamamlanıp FDA onay verirse
Türkiye'ye ve bütün dünyaya ABD'den tedarik edilecek. Yani, patenti bize ait
olsa ve Türkiye’de üretilse ekonomiye büyük bir katkı sağlayacak ilacı yurt
dışından ithal etme ihtimalimiz var.
Önemli atasözlerimiz veya yerleşmiş geleneksel sözler

İcat çıkarma!!!

Eski köye yeni adet getirme!!!

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar!!!

Meyve veren ağaç taşlanır!!!

Sıra dışı düşünme!!!

Sistemi değiştiremezsin!!!

Salla başını al maaşını!!!


Bilimsel bilgi bilimsel araştırma ile elde edilir
Bilimsel araştırma, bilim insanının bilimsel yöntemleri kullanarak belli bir
sorunun çözümüne yanıt arama sürecidir.

Süreç:
problemin tanımlanması (hipotez oluşturma)
çözüme yönelik yöntemlerin uygulanması (hipotezin sınanması)
veri toplama
Bilimsel bilgi
verilerin değerlendirilmesi
verilerin yorumlanması
sonuca gitme
bilimsel yayın (paylaşım)
patent (teknolojiye gidiş)
Bilimsel araştırma sürecinde yaşanan herhangi bir etik
ihlal yayın sürecini de bağlar…

Etik zeminden yoksun bir araştırma sahte bilimdir…


Hipotez oluşturma: Neler etik değil?

Daha önce sınanmış ve sonuçları üzerinde fikir birliğine varılmış


konularla ilişkili hipotez kurma.

Daha önce sınanmamış ancak elde edilecek sonucun bilimsel


anlamda önemli bir gelişme sağlamayacağı açık olan hipotezler
kurma.

Klinikte kanıtlanmış konuların deney hayvanlarında da çalışılmak


üzere hipotez haline getirilmesi.

Hipotezin yetkin kişi tarafından oluşturulmaması.

Başkasının düşüncesini veya görüşünü çalarak hipotez oluşturma.


Hipotezi sınama: Neler etik değil?
Etik kurul onayını almadan çalışmaya başlama .
Yeterli koşullara sahip olmayan ortam ve laboratuarlarda çalışmayı
yürütme.
Asgari sayıda denek ile çalışmayı yürütmemek .
Deneysel işlemlerin kaydedileceği resmi bir laboratuar defterinin
bulunmaması.
Denek için daha eziyet verici yöntemlerin kullanılmasını tercih etme.
İstatistikçe anlamlı ve geçerli bir sonuç elde etmesine rağmen çalışmayı
tekrar yapmaya gereksinim duyma.
Uygun olmayan istatistik analiz kullanma.
Çalışma için gerekli disiplinlerle işbirliği yapmama.
B planı olmaması.
Pahalı yöntem ve donanım tercih etme.
Yayına karar verme: Neler etik değil?
“Yayın olsun torba dolsun” mantığı ile yayınlamaya karar
verme.

Çok disiplinli (multidisipliner) çalışmalarda protokol gereği


diğer araştırıcılara bilgi vermesi gerekirken bilgi vermeksizin
yayına gitme.

Bilimsel projeyi destekleyen kurumun verilerin yayınlanıp


yayınlanmamasında etkili olması ve böyle bir yaptırımın
protokole konulması.

Toplum sağlığı açısından önemli bir verinin çeşitli çıkarlara


bağlı olarak geciktirilmesi.
Ülkemizde bilimsel araştırma etiğine uyulmamasına
zemin hazırlayan nedenler
Laboratuarların ve çalışmaların denetimsizliği (Lab. Defteri, ruhsat)
Laboratuar koşulları
Akademik yükseltmelerde nitelik yerine sayı/skora dayanılması
Akademisyenin bilimi yaşam tarzı olarak benimsememesi
Bilimsel ödüllerin sayı skor ölçütleri ile verilmesi.
Ülkenin, üniversitelerin ve bilimsel kuruluşların bir bilimsel araştırma
politikası olmaması.
Sadakatin çok defa liyakatin önünde yer alması.
Etik kurulların etik çalışmaması.
Etik konusunun iyi anlaşılamaması (Birçoklarına göre, etik ihlal = intihal)
Laboratuvar Koşulları -1

1. Laboratuvar dış etkenlere karşı tamamen izole edilmiş olmalıdır.


Laboratuvara giriş çıkışlar mutlaka kontrol altına alınmalı
laboratuvar elamanları dışındaki kişilerin özellikle deney hayvanları
ile teması en aza indirilmelidir.
2. Laboratuvarın ısısı ve bağıl nemi iyi çalışan bir klima sistemi ile
sabit tutulmalıdır. Isının 21 ± 3ºC ve bağıl nemin %60 ± 5’te
tutulması idealdir. Bunun altında ve üstünde yer alan değerler
yapılan deneyin güvenilirliğini dalgalanmanın büyüklüğü ile doğru
orantılı olarak olumsuz yönde etkileyecektir.
3. Laboratuvarın aydınlatılması otomatik bir sistemle 12 saati aydınlık
12 saati karanlık periyot olacak şekilde ayarlanmalıdır. Bu yıl
boyunca mevsime bağlı gündüz/gece farklılıklarına bağlı biyolojik
değişiklerin standardizasyonu için mutlaka gereklidir.
Laboratuvar Koşulları - 2

4. Denek olarak kullanılan rodentler çevreyi rahatlıkla görebilecekleri


ve sosyal etkileşimlerini kolaylıkla sürdürebilecekleri büyüklükte
kafeslere konmalıdırlar. Kafes içindeki denek sayısı rahat hareket
etmelerine ve beslenmelerine olanak sağlayacak ölçüde olmalıdır.
5. Deneklerin bakımı ve hijyenik koşulların en uygun şekilde
sağlanabilmesi bu konuda uzman bir veteriner hekimin
laboratuvarda bulunması uygun olur.
6. Deneklerin ve laboratuvarın temizliği sürekli ve hep aynı
dönemlerde yapılmalıdır.
7. Deneklere verilen yem ve içme suyu standardize edilmelidir.
Ülkemizde bilimsel araştırma etiğine uyulmamasına
zemin hazırlayan nedenler (mentalite, zihniyet,
yaşama bakış)
Bir şey olmaz abi.
İdare et abi.
Bak bu seferlik idare ediyorum bir daha olmasın.

Bizim geleneksel özelliğimizdir.


Analitik düşünmeyi sevmeyiz,
Duygusalız…
Bir şey olmaz…
Çünkü:
Denetimsizlik vardır. Yakalanma olasılığı düşüktür. İhbar
eden ispiyoncu ve haindir.
Kuralsızlık vardır. Kurallara uyan mağdur olur (daha az
yayın yapar).
Denetimden ve kurallara uygun çalışmadan söz edenler
“kıldır”, “devletin laboratuarına girilmesini engelleyen bir
haindir”, “engelleyicidir”, “fazla hassastır”, “obsesif
kompulsif bozukluğa sahiptir/tedavi edilmelidir”.
Sigorta vardır. Bir etik ihlal yapılıyorsa buna ortak edilen
ve/veya kendi isteği ile ortak olan önemli şahsiyetler
vardır (“minareyi çalan kılıfını hazırlar”).
Etik kurullar nasıl olmalıdır

Kararlarında çifte standartlar olmamalıdır.

Etik ihlali yapan veya bildiren kişinin ilişkileri, konumu, huyu/suyu


kararda etkili olmamalıdır.

Suçlanan kişi ile çıkar ilişkisi içinde olanların kurul kararına


katılması veya bilirkişi olarak davet edilmesi etik değildir.

Etik kurullarda kendisi etik ihlallerde bulunan kişiler de üye


olmamalıdır.

Etik çalışmayan etik kurulları ihbar edecek ve yaptırım


uygulayabilecek üst etik kurullar olmalıdır.
Çıkar çatışmaları

Çalışma arkadaşlığı ve/veya aynı kurumda olma

Akrabalık

Husumet

Tez danışmanlığı

Aktif olarak aynı projede çalışıyor olmak


Etik ihlal biçimleri
İntihal

Plagiarizm (aşırma)

Uydurma (Fabrication)

Çarpıtma (Falcification)

Çoklu kullanma (Duplication)

Dilimleme (Slicing)

Haksız yazarlık
Yrd.Doç. Dr. Vahdettin AYDIN
Süleyman Demirel Üniversitesi
Hukuk Fakültesi İdare Hukuku
Anabilim Dalı Bşk.
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı (Mülga) Doçentlik Disiplin Fikir ve Sanat
Davranışlar Sınav Yönetmeliği Yönetmeliği Eserleri Kanunu
(11.md)

Başkasının verilerini, Bir daha doçentlik 11-a/3: Üniversite 5846 s.FSEK 71-1
çalışmasını atıf yapmadan sınavına öğretim ve 3: İki yıldan
kısmen/tamamen almak başvuramama mesleğinden dört yıla kadar
veya sunmak, çıkarma cezası hapis ve 50-150
Başkasının hipotez bin YTL para
aşamasındaki fikirlerini cezası (Eylemin
aşırarak kendine mal etmek, ağırlığına göre
her ikisine birden
hükmolunabilir)
Yabancı dilden tercüme
yaptıklarını kendi yazmış
gibi göstermek.
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı Davranışlar (Mülga) Doçentlik Disiplin
Sınav Yönetmeliği Yönetmeliği
(11.md)
Sunulan belgeyi gerçeğe aykırı Bir daha doçentlik 9-c: Kademe
düzenlemek ya da belgeyi değiştirmek sınavına başvuramama ilerlemesinin
veya gerçeğe aykırı belgeyi bilerek durdurulması cezası
kullanmak,
Araştırmaya dayanmayan veriler
üretmek, raporlamak, yayınlamak,

Yapılmamış bir araştırmayı, çalışmayı


yapılmış göstermek.
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı Davranışlar (Mülga) Doçentlik Disiplin
Sınav Yönetmeliği Yönetmeliği
(11.md)
Araştırma kayıtlarını, verilerini tahrif 1-3 yıl arası doçentlik 8-i ve 8-n: Aylıktan
etmek, sınavlarına girme yasağı kesme cezası

Araştırmada olmayan yöntem, cihaz,


materyalleri kullanmış göstermek,

Araştırma hipotezine uymayan verileri


değerlendirmeye almamak,

İlgili teori, varsayıma uydurmak için


verilerde, sonuçlarda oynamak.
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı Davranışlar (Mülga) Doçentlik Disiplin
Sınav Yönetmeliği Yönetmeliği
(11.md)
Araştırma sonuçlarını birden O yıl yapılan doçentlik 5-e: Uyarma
fazla yerde yayımlamak. başvurusunun reddi cezası; kasıtlı
olması halinde 8-d:
Aylıktan kesme
cezası
Yaptırımlar

Etiğe Aykırı Davranışlar (Mülga) Doçentlik Disiplin Yönetmeliği


Sınav Yönetmeliği
(11.md)
Araştırma sonuçlarını O yıl yapılan doçentlik 5-e: Uyarma cezası
bütünlüğü bozacak şekilde başvurusunun reddi
parçalara ayırıp yayınlamak.
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı Davranışlar
(Mülga) Doçentlik Disiplin Yönetmeliği
Sınav Yönetmeliği
(11.md)

Çalışmaya aktif katkısı 1-3 yıl arası doçentlik 8-d: Aylıktan kesme cezası
olmayanları yazarlar arasında sınavlarına girme
göstermek, yasağı
Aktif katkısı olanları yazarlar En hafifi 5-h: Uyarma cezası;
arasında göstermemek, kasıtlı olması halinde 9-f:
Kademe ilerlemesinin
durdurulması cezası

Yazar sıralamasını değiştirmek. O yıl yapılan doçentlik En hafifi 5-e v e 5-h:


başvurusunun reddi Uyarma cezası; kasıtlı
olması halinde 8-d:Aylıktan
kesme cezası
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı
(Mülga) Doçentlik Disiplin Yönetmeliği
Davranışlar
Sınav Yönetmeliği
(11.md)
Makul ölçüleri aşan 1-3 yıl arası doçentlik En hafifi 5-e: Uyarma
alıntılamalar yapmak sınavlarına girme yasağı cezası; kasıtlı olması
halinde 8-i: Aylıktan kesme
cezası
Lisansüstü çalışmalarda O yıl yapılan doçentlik En hafifi 5-h: Uyarma
öğrenci veya danışmanın başvurusunun reddi cezası; kasıtlı olması
isminin olmaması halinde 8-d ve 8-i: Aylıktan
kesme cezası
Araştırmaya destek O yıl yapılan doçentlik En hafifi 5-h: Uyarma
olanların çalışmada başvurusunun reddi cezası; kasıtlı olması
belirtilmemesi halinde 8-d ve 8-i: Aylıktan
kesme cezası
Yaptırımlar
Etiğe Aykırı
(Mülga) Doçentlik Sınav Disiplin Yönetmeliği
Davranışlar Yönetmeliği (11.md)
İnsan-Hayvanlar üzerindeki 1-3 yıl arası doçentlik 8-i: Aylıktan kesme cezası
çalışmalarda etiğe uymama sınavlarına girme yasağı

Hasta haklarına saygı 1-3 yıl arası doçentlik 8-i: Aylıktan kesme cezası;
göstermeden bilgileri sınavlarına girme yasağı idarecilik görevi olanlar için
yayınlama 7-b: Yönetim görevinden
ayırma cezası

Doçentlik başvurularında O yıl yapılan doçentlik 8-d: Aylıktan kesme cezası


jüriyi yanıltan yanlış-eksik başvurusunun reddi
beyanda bulunma
Yaptırımlar
(Mülga) Doçentlik Disiplin Yönetmeliği
Etiğe Aykırı Davranışlar
Sınav Yönetmeliği
(11.md)
Hakemliğini kötüye kullanmak 1-3 yıl arası doçentlik 9-c: Kademe ilerlemesinin
sınavlarına girme yasağı durdurulması cezası
Kongre katılım sahteciliği 1-3 yıl arası doçentlik 8-d ve 8-r:Aylıktan kesme
sınavlarına girme yasağı cezası
Çalışmadaki diğer yazar Bir daha doçentlik 11-a/3: Üniversite öğretim
isimlerini silerek fotokopi ile sınavına başvuramama mesleğinden çıkarma cezası
tek isimli makale oluşturmak
Farklı yayınlardan paragraflar 1-3 yıl arası doçentlik En hafifi 5-e: Uyarma
alıp, kısmi değişikliklerle özet sınavlarına girme yasağı cezası; kasıtlı olması
yazmak halinde 8-i:Aylıktan kesme
cezası
YÖK kriterlerini aşmak için para Bir daha doçentlik 11-a/3: Üniversite öğretim
karşılığı makale yazdırmak veya sınavına başvuramama mesleğinden çıkarma cezası
yayınlatmak veya eylemin durumuna
göre gerekirse 11-b/6:
Kamu görevinden çıkarma
Bilimsel Araştırma Yöntemleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
ARAŞTIRMALARDA
GRAFİKLERİN KULLANILMASI
Prof.Dr. Rauf Arıkan
GRAFİK NEDİR?

Anlatım ve iletişim aracı olarak grafikler, araştırma raporlarında önemli bir yere sahiptir.

Grafik, şema, şekil, kroki vb. değişik adlar kullanılmakla beraber en sık kullanılanı şekil veya grafik sözcüğüdür.

Grafikler, anlamaya ve anlatmaya yardımcı olan şekillerdir.

Yani, bir tür iletişim aracıdır. Bilgilerin ya da verilerin şekiller hâlinde sunulmasıdır.
GRAFİK ÇİZMENİN AMAÇLARI

Bilimsel çalışmaların yanında, eğitim, üretim, yönetim, pazarlama ve tanıtım gibi faaliyetler hem bilgi üretmeye
hem de bilgileri iletmeye önem vermektedir.

Araştırmacılar, eğiticiler, üreticiler ya da ticaretle uğraşanlar bilgi dolu mesajlarla başkalarını etkilemeye çaba
göstermektedirler.

• Araştırmacı bilim adamı projesini ve sonuçlarını savunur.


• Eğitimci, fikirleriyle ve yöntemleriyle etkilemeye çalışır.
• Üretici, firmasına ve ürünlerine güven duyulmasını ister.
• Reklamcı, ilgili kişi ve örgütleri etkilemeye çalışır.
• Öğrenciler de grafikler yardımıyla verilen bilgileri ve mesajları doğru ve hızlı şekilde anlamak durumundadırlar.
GRAFİK ÇİZİMİNDE DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR

Amaca uyan başarılı bir grafik çizmek için dikkat edilmesi gereken noktalar vardır.

Ancak bir ilkokul öğrencisinden, grafik uzmanına kadar her insan grafik çizebilir. Kuşkusuzdur ki bunların
kaliteleri farklı olacaktır.

Grafikte kullanılacak veriler, grafik çizmede güdülen amaç, dinleyici veya okuyucuların durumu, elde çizim için
varolan teknik araç ve gereçler gözetilmesi gereken noktaların başında gelir.
GEREKLİ OLAN BAŞLICA ARAÇLAR

Grafikler basit olarak el ile çizilebildiği gibi, bilgisayar desteği ile de çizilebilir.

Grafik çizecek olan kişinin hangi olanaklara ve seçeneklere sahip olduğunu önceden bilmesi gerekir. Grafik
çizimi başlı başına bir uzmanlık işidir.

Ancak tüm öğrencilerin ve hatta her insanın grafik konusunda bilmeleri gereken asgari temel noktalar vardır.
GRAFİK VE ŞEKİL ÇİZİMİNDE TEMEL BİLGİLER

Birçok grafik koordinat sistemi sayesinde kolayca çizilebilmektedir.

Koordinat sistemi birbirini dik olarak kesen iki eksenden oluşmaktadır.

Birbiriyle çeşitli yönlerden ilişkili olan iki değişkenin, bu eksenler yardımıyla gösterilmesi yaygın bir uygulamadır.
GRAFİK ÇEŞİTLERİ

Daha önce de değinildiği gibi, dilimizde GRAFİK sözcüğü ile eş anlamlı olarak kullanılan birçok kelime
bulunmaktadır. Genel başlık grafik olmakla birlikte, değişik bilim ve sanat dallarında farklı içerikler yansıtan
aşağıdaki sözcükler birbirlerine çok yakındır:

• Grafik • Şema • Şekil • Eğri • Histogram • Diyagram • Poligon • Ogiv • Piramit

• Resim • Kroki • Plan • Taslak • Çizim • Harita


GRAFİK GRUPLARI
PASTA GRAFİKLERİ (DAİRESEL GRAFİKLER)

Pasta grafikleri, yandan pasta, yukarıdan bakıldığında çember (daire) şeklinde gözüken grafiklerdir.

Bu nedenle pasta ve daire grafikleri aynı başlık altında toplanmıştır. Türkiye’de ailelerin yaptıkları harcamaların
%30’u gıda maddelerine yapılan harcamalardan oluşmaktadır.
SÜTUN GRAFİKLERİ

Sütün grafikleri en basit ve en temel grafik çeşitlerindendir. Çizilmeleri ve anlaşılmaları kolaydır. Özellikle
rakamsal büyüklükleri mukayesede yaygın olarak kullanılmaktadır.

Adet, uzunluk, ağırlık, hacim, alan gibi rakamsal değerler sütun grafikleri hâline getirilebilir. Koordinat eksenine
dikey olarak çizilen sütunların boyları rakamsal büyüklüğe göre ölçeklenir.
BARKOD GRAFİKLERİ

Barkod grafikleri yatay olarak çizilmiş sütun grafikleridir.

İkisi arasında başka bir fark yoktur. Eksenler yer değiştirdiği için, sütunun boyu yatay eksenden okunmaktadır.
HİSTOGRAMLAR

Histogramlar, birbirlerine bitişik duran dikdörtgen şeklindeki sütun grafikleridir.

Dikdörtgenlerin dar kenarları (tabanları) birbirine eşit olup, dikdörtgenlerin uzun kenarları (boyları) ölçülen
değeri göstermek üzere değişebilirler.

Çoklu bölünüm ya da frekans bölünümü adı verilen veriler için sıkça kullanılır.
ÇUBUK DİYAGRAMLAR

Çubuk diyagramlar, sütun grafiklerine veya barkod grafiklerine çok benzerler. Tek farkları, grafiklerin sütun ya da
dikdörtgen yerine, düz çubuklar hâlinde olmasıdır.
ÇİZGİ GRAFİKLER

Çizgi grafikler çizgilerden oluşur. Ancak tam dikey veya yatay olmayan çizgilerdir. Genel eğilimin kolayca
izlenmesini sağlar. Dikey ve yatay eksenlerin anlamı önceki grafiklerde olduğu gibidir.
SERPİLME DİYAGRAMLARI

Noktalı grafikler, grafik üzerinde belirlenen yerlerin kalın ve koyu noktalar hâlinde gösterilmesiyle çizilmektedir.
İki değişken arasındaki ilgiyi göstermek için kullanılmaktadır.
Akış Diyagramları/Pert Şeması

Akış diyagramları, birbirini izleyen işlemlerin ya da konumların bir şema hâlinde gösterilmesine yarar. Yer ve
zaman sıralamasını yansıttığı için karar vermede veya planlamada önemlidir.
AĞAÇ DİYAGRAMLARI

Ağaç diyagramlara soyağacı grafikleri de denilmektedir. Asıl kaynaktan veya önceki ebeveynlerden beri
bireylerin nasıl çoğalıp gelişerek bugünlere gelindiğini izlemek için yararlanılır. Ağaç diyagramlarda bilgiler yatay
veya düşey olarak izlenebilir. Birimler ya da kişiler birbirleriyle çizgilerle ilişkilendirilmiştir. Buradaki birimler
veya kişiler, bilgilerin kaynağıdır. O hâlde SEVİYE, BAĞLANTI ve BİRİMLER olmak üzere ağaç diyagramların üç
özelliği mevcuttur.
KROKİLER

Kroki, bir yerin veya bir yerleşimin konumunu göstermek amacıyla yapılan çizimlerdir. Kroki, taslak bir çizimdir
ve ayrıntılara yer verilmez. Plan ve harita gibi ayrıntılı değildir. Yön belirterek, ölçeklere dikkat edilerek ve
bitişikteki belirgin varlıklar (tesisler, binalar, coğrafi şekiller) dikkate alınarak kroki anlaşılır hâle gelir. Kent’teki
bir binanın yeri, arazideki bir parselin konumu vb. durumlarda krokilerden yararlanılır.
NÜFUS PİRAMİTLERİ

Nüfus piramitleri, ülkelerin veya kentlerin nüfus varlığının yaş ve cinsiyete göre dağılımını göstermektedir. Bu
nedenle yaş-cinsiyet piramidi adı da verilir. Grafiğin görünümü piramide benzemektedir. Grafiğin tabanı geniş
olup yukarı doğru daralmaktadır.
Bilimsel Araştırma
Yöntemleri

Doç.Dr. Mesut KARAHAN

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
Bilimsel Araştırma Nedir?
Araştırma sürecini incelemek, temel araştırma yöntemlerini
gözden geçirmek ve belirli bir konu hakkında araştırma
yapabilmek için; gereken araştırma sorusu bulma, hipotez kurma,
olayı kavrama, kabullenme, ölçme, veri toplama, veri analizi,
verileri değerlendirme/yorumlama ve rapor yazma tekniklerini
öğrenmelerini sağlamak için evvela bilimsel araştırmanın ne
olduğunu bilmek gerekir.

Araştırma; genel itibariyle verilerin toplanması (literatür), analizi


(deneysel çalışma, veri toplama vs.) ve yorumuna (sonuç) yönelik
faaliyetleri kapsar. Araştırma objektif tarzda bilimsel usullerle
yapıldığında faydalı sonuçlar ortaya çıkarır.
Sözlük anlamıyla araştırma, “bir gerçeği ortaya çıkarmak için
aramalarda bulunma” şeklinde ifade edilir.
Doç.Dr. Mesut KARAHAN
BİLİMSEL YÖNTEM

-Kanıtlanmış bilgi elde etmek için izlenen yol;


-Problem çözmek için izlenecek düzenli yol;
-Açık seçik, denetlenebilir, yansız, eleştirici,
düzeltici, deneyici, seçici, akla uygun dur.
Literatürde sıklıkla karşılaşılan sınıflandırma:
a) Sorunun fark edilmesi b) sorunun tanımlanması c)
çözüm önerilerinin tahmini d) araştırma yönteminin
geliştirilmesi e) verilerin toplanması ve analizi
f) karar verme ve yorumlama

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Araştırmanın Amaçları

Olayların tanımlanması ve sınıflanması


Olaylar arasındaki ilişkileri bulmak
Olayları anlamak ve açıklamak
Olayların önceden tahmin edilmesi
Olayların kontrolü
İlişkilerin içindeki sebepleri incelemek
Araştırmanın Özellikleri

Araştırma problem çözmeyi amaçlar


Problemlere güvenilir çözümler bulmalıdır
Gözlenebilir, ölçülebilir verilere dayalı
olmalıdır
Yapılan gözlem ve tanımlar doğru
olmalıdır
Yapılan araştırmada kişisel yanlılık yok
edilmelidir.
Araştırmalar kayıt altına alınmalıdır.
İyi Bir Araştırma Konusunun Özellikleri
Araştırılabilir olmak (Somut): Konu hakkında veri
toplanabilmeli ve toplanan veriler analiz edilebilmelidir.
İşyerinde uyuşturucu kullanımı ya da işletmelerin stratejileri,
finansal durumları, üst yönetimin kararları, özel hayat ve aile
içi ilişkiler vb gibi konularda araştırılabilirlik sıkıntısı
olduğundan iyi bir konu değildir.
Uygulama veya kuramsal anlamlılık: Ya piyasadaki
işletmelerin sorunlarına çözüm olacak ya da bir teorideki
boşluğu doldurmaya yarayacak olmalıdır.
Özgünlük: Yeni bir şey ortaya koyan çalışmalardır.
Kişisel yetenek ve imkanlara uygun olmalı.
Beklentilerle uyumlu olmalı: Eğer araştırma üniversite gibi
bir eğitimin parçası ise değerlendiricilerin ya da jüri’nin
beklentilerini karşılamalıdır.
Bilimsel Araştırmada Verilen Bir Araştırma
Konusunu;
Bilimsel araştırma yöntemlerine uygun olarak yürütebilmek,
Araştırma sonucuna uygun çözüm önerileri geliştirebilmek,
Araştırma konusuna ait çözüm önerilerini analiz edebilmek,
Bilimsel kurallara uygun olarak rapor edebilmek,
Araştırma konusuna uygun amaç, önem, varsayım, sınırlılık ve
tanımları yazabilmek,
Araştırma amacına uygun veri toplama aracını uygulayabilmek,
Araştırma verileri üzerinde temel istatistiksel işlemler ve
çözümlemeler yapabilmek,
Bilimsel Araştırmada Verilen Bir Araştırma Konusunu;

Bulguların yorumlanması ile ilgili özellikleri


açıklayabilmek,
Araştırmada elde edilen bulguları yorumlayabilmek,
Araştırma sonucuna göre öneriler geliştirebilmek,
Yapılan araştırmayla ilgili özet yazabilmek,
Araştırma raporunun yazımında dikkat edilmesi
gereken kuralları açıklayabilmek,
Kurallarına uygun olarak raporlaştırabilmek,

gerekmektedir.
Araştırmanın Türleri:

Deneysel Araştırma
Korelasyonel Araştırma
Nedensel Karşılaştırma Araştırması
Tarama Araştırması
Etnografik Araştırma
Tarihi Araştırma
Eylem Araştırması
Olgubilim Çalışmaları
Kuram Oluşturma Çalışmaları
Durum Çalışmaları

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Deneysel Araştırma:

Bilimsel yöntemler içinde en keskin sonuçların elde edildiği araştırmadır.


Bu tür bir araştırmanın sonuçlarının araştırmacıyı en keskin yorumlara
götürmesi beklenir.
Örneğin bir öğretmen, sınıfını ikiye ayırarak iki farklı yöntemle bu iki gruba
ders anlatır, sonrasında birer test yaparak hangi grubun dolayısıyla hangi yöntemin
Daha etkili olduğunu bularak, öğrencilere en etkili anlatma yöntemine ulaşır.

Ayrıca tek denekli araştırmada yapılabilir. Bir birey veya bir grubun bir süre
yoğun bir şekilde incelenmesini öngörür. Bu model belirgin özellikleri olan
Bireyi (vaka) doğrudan gözlem yoluyla incelemeye uygundur.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Korelasyonel Araştırma:

İki yada daha fazla değişken arasındaki ilişkileri belirlemek ve neden-sonuç


ile ilgili ipuçları elde etmek amacıyla yapılan korelasyonel araştırmalardır.

Örneğin: bir öğretmenin sınıfında geometri dersinde sorun yaşayan öğrencileri


tespit edebilmek için kullanabilir.

1.Değişken: ders çalışma alışkanlıkları


2.Değişken: problem çözebilme yetenekleri
3.Değişken: yetenekler
Bu üç değişkenin geometri dersinde başarı arasında bir ilişki varmı? Dolaysıyla
Hangi tip öğrencilerin bu dersten başarısız olduklarını bulabiliriz.

Genel anlamda, bu araştırma yönteminde doğal olarak ortaya çıkan olgular


Arasında var olabilecek ilişkileri bulmak ve tanımlamak için hiçbir şekilde bu
olguları değiştirmeye çalışmadan araştırmayı yürütür.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Nedensel Karşılaştırma Araştırması:

İnsan grupları arasındaki farklılıkların nedenlerini ve sonuçlarını koşullar ve


katılımcılar üzerinde her hangi bir müdahale olmaksızın belirlemeyi amaçlayan
çalışmalara nedensel karşılaştırma denir.

Örneğin: sosyo-ekonomik düzeyleri yüksek ve düşük öğrencileri ayırarak başarı


puanları karşılaştırılır. Ama bu araştırmanın sonucunda öğretmen kesin bir
yargıya varamaz, sadece bilgi sahibi olur. Yani deneysel araştırmalara göre
kısıtlı olduğu için kesin bir sonuç söylenemez.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Tarama Araştırması:

Bir grubun belirli özelliklerini öğrenebilmek için verilerin toplanmasını


amaçlayan çalışmalara tarama (survey) araştırması denir.

Örneğin bir öğretmen anlatımının nasıl olduğu ile ilgili bir araştırma yapmak
istiyor. Bunun için, öğrencinin beğendiği ve beğenmedikleri yöntemler, neden?
niçin? gibi soru içeren anket tekniklerini kullanarak yaparak bu araştırmayı
yapar.

Bu araştırmanın en büyük avantajı, oldukça çok bireyden oluşan örneklemden


elde edilen birçok bilgiyi bize sunmasıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Etnografik Araştırma:

Bir toplumu ya da onun bir yönünü çalışmak isteyen antropologlar tarafından


geliştirilmiştir. Etnografi; etno (insan) ve grafi (tanımlama, tasvir etme)
kelimelerinden oluşturan davranış ve deneyimleri açıklamaktadır.

Bu araştırma türünde amaç; grup üyeleriyle doğrudan ilişki kurmak ve grubun


kültürel yapılarını ve bu yapıları oluşturan davranış ve deneyimleri açıklamaktır.

Örneğin; bir okulda bir sınıf, olabildiğince düzenli bir temelde gözlemlenebilir
ve sınıfta neler olduğunu daha iyi anlamak için sınıftaki öğrenci ve öğretmenle
görüşmeler yapılarak, elde edilen verileri analiz ederek bulgulara ulaşılır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Tarihi Araştırma:

Dönemin dökümanları dikkatlice okunarak ya da o zamanlarda yaşamış kişilerle


görüşmeler yapılarak odaklanılan problemle ilgili olarak « geçmişte ne oldu»
sorusuna yanıt arar.

Araştırmacı o dönemde neler yaşandığını olabildiğince doğru bir şekilde


anlamaya ve bunun niçin olduğunu açıklamaya çalışır.

Bu tür araştırmalarda doğruluğun sağlanması önemli bir sorundur.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Eylem Araştırması:

Bundan önceki tüm yöntemlerden iki temel açıdan farklılık gösterir.


1.‘si diğer insanlar, ortamlar ya da durumlar ile ilgili genellemelere en az
önem veren araştırmadır. Eylem araştırmasını yapacak araştırmacı; sağlam
genellemeler aramaktansa, belirli bir durumun koşullarını değiştirmelerini
sağlayacak bilgiyi elde etmeye yoğunlaşır.

2.’si ise, çalışmanın sonuçlarından etkilenebileceklerin yanı sıra deneklerinde


(yani hakkında veri toplananlarında) çalışmaya aktif katılımlarına önem
vermektedir.

Dolayısıyla, eylem araştırmalarında yaygın olarak kullanılan terimler


katılımcılar ve onları araştırma ekibinin bir parçası olarak araştırma süresince
doğrudan dahil etme amacını yansıtmaktadır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Olgubilim Çalışması:

Farkında olduğumuz ancak derinlemesine ve ayrıntılı bir anlayışa sahip


olmadığımız olgulara odaklanmaktır. Olgubilimde veri kaynakları araştırmanın
odaklandığı olguyu yaşayan ve bu olguyu dışa vurabilecek bireyler veya
gruplardır.

Örneğin; kız öğrencilerin düşük okuma oranı olgusu. Yapılan araştırmalarda


çeşitli değişkenlerin (coğrafik bölge, ailenin ekonomik yapısı,başarı durumu)
bu sonuçla ilişkisini gösterebilir. Ancak başarılı kızların okulu terk etme
nedenlerinin neler olduğu, ilköğretim beşinci sınıftan sonra terk etme oranının
niye arttığı vb. konularda yeterince bilgiye sahip olmayabiliriz.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Kuram Oluşturma:

Sistematik olarak toplanan ve analiz edilen verilere dayalı kuram geliştirme


biçimidir. Bir kuramın oluşması, sürekli bir şekilde gerçekleştirilen
karşılaştırmalı veri toplama ve analizlere bağlıdır.

Durum Çalışması:

Bilimsel sorulara cevap aramada kullanılan ayırt edici bir yöntemdir.


Durum çalışmaları bir varlığın mekana ve zamana bağlı tanımladığı ve
özelleştirildiği araştırmadır.
Örneğin; göreve yeni başlayan bir öğretmenin ders sırasında öğrencilerin
dikkatini nasıl topladığı incelendiğini düşünürsek. Bu durumun başka bir
sınıfdaki öğretmene genellenmesi bu sınıftaki öğrenciler, öğretmenin farklı
olması nedeniyle mümkün değildir. Burada mesleğe yeni başlayan bir
öğretmenin olduğu ortamda meydana gelen bir durum incelendiği için bu
araştırma bir durum çalışmasıdır.

Doç.Dr. Mesut KARAHAN


Sosyal Bilimlerde Araştırma
Yöntemleri

Kaynakça Hazırlama, Etik İhlaller ve İntihal

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 1


Plan

• Öz / Özet hazırlama
• Literatür değerlendirmesi
• Kaynakça hazırlama ve atıf yapma
• Etik ihlaller
• İntihal
• Geri çekme

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 2


Araştırma Raporu

• Kapak • Yöntem
• İçindekiler – Araştırma modeli
• Öz / Özet – Evren ve örneklem
– Veri toplama
• Giriş
– Veri analizi
– Amaç
– Soru cümlesi
• Bulgular ve yorum
– Denenceler • Sonuç ve öneriler
– Sınırlılıklar • Kaynakça
– Tanımlar • Ekler
• Literatür değerlendirmesi

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 3


Öz / Özet
• Öz (abstract), bir makalenin/bildirinin ana temasını,
araştırma sorusunu, yöntemini, bulgularını ve
sonuçlarını 200-300 kelimeyle açıklayan bir paragraflık
bir metindir
• Özle birlikte anahtar sözcükler de verilir
• Bilgilendirici özler, yapısal özler, vb. gibi)

• Özet (summary) de aynı işlevi görür ama genellikle


daha uzundur (birkaç paragraf-birkaç sayfa)
• Tez-kitap-rapor özetleri, raporlar için yönetici özetleri,
vb. gibi)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 4


Öz Örneği

Kaynak: Tonta, Y. ve Ünal, Y. (2010). Does Urquhart’s Law hold for consortial use of electronic journals? Scientometrics, 83(3): 793-808

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 5


Yapısal Öz Örneği

Kaynak: Tonta, Y. (2009). Preservation of scientific and cultural heritage in Balkan countries,
Program: electronic library and information systems, 43(4): 419-429

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 6


Rapor Özeti Örneği

Kaynak: Tonta, Y. ve Al, U. (2007). Türkiye’nin bilimsel yayın haritası:


Türkiye’de dergi yayıncılığı üzerine bir araştırma. (Proje sonuç raporu)
(TÜBİTAK Sosyal Bilimler Araştırma Grubu SOBAG Proje No. SOBAG 105K088)
Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü. Ankara. (xv, 74 s.).

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 7


Literatür Değerlendirmesi

• İlgili literatürü tarama


• Kaynak listesi değil
• Okuyucu için konuya yönelik arka plan bilgi
verme
• Konunun literatürdeki önemini belirtme
• Literatürün ele alınacak konu ile ilişkisini
açıklama

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 8


Yararlanılacak Bilgi Kaynakları

• Basılı bilgi kaynakları


– Kitaplar
– Dergiler
– Tezler
– Raporlar vb.
• Elektronik bilgi kaynakları
– Tam metin veri tabanları
– Bibliyografik veri tabanları

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 9


Kaynakça Hazırlama

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 10


Kaynakça, Gönderme, Doğrudan Alıntı

• Kaynakça
Çalışmada kullanılan bilgi kaynaklarının
belli bir sisteme göre düzenlenmiş listesi
• Gönderme
Metin içinde verilen bilginin hangi
kaynaktan geldiğini gösteren not
• Doğrudan alıntı
Orijinal kaynaktaki ifadenin aynen
kopyalanması
Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 11
Örnek

Doğrudan Alıntı
Gönderme/Atıf

Kaynakça

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 12


Kaynak Göstermede Kullanılan Yaklaşımlar

• Numerik sistem
– Kaynaklara metin içinde kullanıldıkları sıraya
göre numara vermek
– Yararlanılan kaynakların alfabetik listesini
oluşturduktan sonra numaralama işlemini
yapmak
• Yazar tarih sistemi
– Metin içindeki göndermede yararlanılan
kaynağın yazar soyadının, yayın tarihinin ve
sayfa numaralarının belirtilmesi
Kaynak: Kurbanoğlu, 2004, s. 6-7

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 13


Örnek
Numerik sistem

Yazar tarih sistemi

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 14


Kaynak Gösterme Biçimleri

• APA (American Psychological Association)


• Chicago/Turabian
• MHRA (Modern Humanities Research
Association)
• MLA (Modern Language Association)
• Vancouver
•...

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 15


Kaynakça Hazırlama (Örnek - Kitap)
• APA
Tonta, Y., Bitirim, Y. ve Sever, H. (2002). Türkçe arama
motorlarında performans değerlendirme. Ankara: Total
Bilişim.
• MLA
Tonta, Yaşar, Yıltan Bitirim ve Hayri Sever. Türkçe Arama
Motorlarında Performans Değerlendirme. Ankara: Total
Bilişim, 2002.
• Chicago/Turabian
Tonta, Yaşar, Yıltan Bitirim ve Hayri Sever. Türkçe Arama
Motorlarında Performans Değerlendirme. Ankara: Total
Bilişim, 2002.
Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 16
Gönderme (Örnek - Kitap)
• APA
Tonta, Bitirim ve Sever, 2002, s. 121

• MLA
Tonta, Bitirim ve Sever 121

• Chicago/Turabian
Tonta, Bitirim ve Sever 2002, 121

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 17


Kaynakça Hazırlama (Örnek - Makale)
• APA
Tonta, Y. (2009). Dijital yerliler, sosyal ağlar ve
kütüphanelerin geleceği. Türk Kütüphaneciliği, 23, 742-
768.
• MLA
Tonta, Yaşar. “Dijital Yerliler, Sosyal Ağlar ve
Kütüphanelerin Geleceği.” Türk Kütüphaneciliği, 23
(2009): 742-768.
• Chicago/Turabian
Tonta, Yaşar. “Dijital Yerliler, Sosyal Ağlar ve
Kütüphanelerin Geleceği.” Türk Kütüphaneciliği 23
(2009): 742-768.
Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 18
Gönderme (Örnek - Makale)
• APA
(Tonta, 2009, s. 747)

• MLA
(Tonta 747)

• Chicago/Turabian
(Tonta 2009, 747)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 19


Kaynakça Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gereken
Konular
• Metin içinde atıf yapılan her kaynak
kaynakçada yer almalı
• Kaynakçada olan her kaynak metinde
geçmeli
• Kaynakçadaki künyelerin doğruluğu kontrol
edilmeli
• Künye bilgilerinde eksiklik olmamalı
• Biçim açısından tüm künyeler tutarlı olmalı
• Kaynakça alfabetik yapıya sahip ise
alfabetik düzene uyulmalı
Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 20
Kaynakça Yönetim Araçları

• Ücretsiz
– BibDesk => http://bibdesk.sourceforge.net/
– CiteULike => http://www.citeulike.org/
– Zotero => http://www.zotero.org/
• Ücretli
– Biblioscape => http://www.biblioscape.com/

– EndNote => http://www.endnote.com/


– Reference Manager => http://www.refman.com/

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 21


Etik İhlaller

• Uydurma
• Çarpıtma
• Aşırma
• Duplikasyon
• Dilimleme
• Desteklenerek yürütülen çalışmalarda
desteğin belirtilmemesi
• Katkısı olan kişilerin yazar listesine
eklenmemesi / olmayanların eklenmesi
Kaynak: TÜBİTAK, 2006 (http://journals.tubitak.gov.tr/genel/brosur.pdf)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 22


İntihal - Tanım

• “başkalarının yazılarından bölümler,


dizeler alıp kendisininmiş gibi gösterme
veya başkalarının konularını benimseyip
değişik biçimde anlatma, aşırma” (TDK, 2005, s. 138, 975)

• “birisinin başka bir kişinin çalışmasını


kendi çalışması olarak öne sürmesi veya
sunmasına dayanan akademik bir yanlış ya
da ayıp” (Gordon, Simmons ve Wynn, 1999’dan aktaran Köklü 2002, s. 93)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 23


İntihal Türleri

• Tamamen aşırma
– “bir yazar tarafından bir eserin kopya edilmesi
veya bir başkası tarafından yeniden
düzenlenmesi ve orijinal bir çalışma gibi
sunulması” (Köklü, 2002, s. 93)
• Kısmen aşırma
– “genellikle dikkatsiz araştırma sonucu, zamanı
kötü kullanma ve kendi eleştirel düşüncenize
güvenmeme gibi nedenlerden kaynaklanan
aşırma türü” (Köklü, 2002, s. 93)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 24


Farklı Aşırma Şekilleri

• Farklı kaynaklardaki ifadeleri, cümleleri


alıp başka bir çalışmada birleştirme (parça
parça aşırma)
• Kaynak belirtmeme
• Başkasının düşüncesini kendi
düşüncesiymiş gibi sunma
• Başkasının dipnotlarını aşırma

Kaynak: Köklü, 2002, s. 94; http://www.arts.ubc.ca/arts-students/plagiarism-avoided.html

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 25


Örnek I

Orijinal metin
“Araştırma yazarken, kaynaklara iki sebeple atıfta
bulunulur: Bilgi aldığınız kaynakları okuyucuya
tanıtmak ve kelimelerini ve fikirlerini ödünç aldığınız
yazarlara kredi vermek.” (Hacker, 1995, s. 260).
Aşırılmış biçimi (aynı kelimeler kullanılmış ama tırnak
içinde verilmemiş):
Araştırma yazarken, kaynaklar bilgi aldığınız kaynakları
okuyucuya tanıtmak ve kelimelerini ve fikirlerini
aldığınız yazarlara kredi vermek için gösterilir.
Burada öğrenci yazarın tüm kelimelerini, tırnak içine
almadan ve kaynak göstermeden sadece bir cümleye
vermiştir. Kaynak: Köklü, 2002, s. 97

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 26


Örnek II

Aşırma (yanlış açıklama)


Araştırma yazarken, bir çift sebepten kaynaklara
atıfta bulunuruz: Bilgi kaynaklarımızı okuyuculara
göstermek ve ödünç aldıklarımıza kredi vermek.
(Hacker).
Öğrenci burada bazı kelimelerde ufak değişiklikler
yapmış ve metin içinde kaynak göstermeyi de eksik
yapmıştır. Kaynağa ilişkin yıl ve tarih bilgisi eksiktir.
Uygun çözüm
Bir araştırmacı okuyucusunun bilgi aldığı yeri bilmesini
sağlamak, ve tanıtmak ve orijinal çalışmaya kredi
vermek üzere kaynaklarına atıfta bulunur (Hacker,
1995, s.260). Kaynak: Köklü, 2002, s. 97

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 27


Örnek III

Kaynak: Köklü, 2002, s. 98

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 28


Örnek IV

Kelime kelime kopyalama var, orijinal kaynağa atıf yok! Kaynak: https://www.indiana.edu/~istd/examples.html

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 29


Örnek V

Yazara atıf yapılmasına karşın, kelime kelime


yapılan alıntı tırnak içinde verilmemiş! Kaynak: https://www.indiana.edu/~istd/examples.html

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 30


Örnek VI

XYZ

http://www.xyzlisesi.k12.tr/
basarilarimiz/. . . . . . . .

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 31


Örnek VI - Devam

Yapıştır

Kopyala

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 32


Örnek VI - Devam

Yapıştır

Kopyala

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 33


Örnek VII

Kaynak: http://chronicle.com/article/Turkish-Professors-Uncover/39512 Kaynak: CBT, 1069/2,14 Eylül 2007

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 34


Örnek VII - Devam

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 35


Örnek VII - Devam

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 36


İntihal Tespit Araçları

• Ücretsiz
– Chimpsky => http://chimpsky.uwaterloo.ca/
– Plagium => http://plagium.com/
– Plagiarism Checker => http://www.dustball.com/cs/plagiarism.checker/
• Ücretli
– Plagiarismdetect =>http://www.plagiarismdetect.com/
– PlagScan => http://www.plagscan.com/
– Turnitin => https://turnitin.com/

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 37


İntihali Yayıncılar Nasıl Tespit Ediyor?

Kaynak: http://arxiv.org/ftp/cs/papers/0702/0702012.pdf

Kaynak: http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/419787.asp

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 38


İntihalin Olası Sonuçları

• Öğrenciler açısından;
– Dersten kalmak
– Disiplin cezası almak
– Üniversiteden atılmak
• Akademisyenler açısından;
– Makalelerin geri çekilmesi
– İmaj zedelenmesi ve dışlanmak
– Derece ya da unvanların geri alınması
– Görevden alınmak

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 39


Geri Çekme (Retraction)

Kaynak: PubMed, http://pmretract.heroku.com/byyear

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 40


Geri Çekme İzleme Siteleri

http://retractionwatch.wordpress.com

http://vedigerleri.blogspot.com

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 41


Akademik Yaptırımlar

Kaynak: http://www.yok.gov.tr/content/view/458/

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 42


İntihalden Kaçınmanın Yolları

• “Kullanılabilecek bilgi ve fikirlerle birlikte


kaynağını not etmek
• Kullanılan kaynakların künyelerini eksiksiz
kaydetmek
• Not alırken kendi ifadelerinizi kullanmak
• Başkalarının cümlelerini aynen
kopyaladığınız zaman tırnak işareti
kullanmak
• Her kullanımda kaynaklara gerekli
göndermeyi yapmak” (HÜBO, 2010)

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 43


İntihal Nasıl Anlaşılır?

• Bağlam değişikliği

• Eksik / yanlış dipnotlar

• Yanlış dipnotlar

• İfade farklılıkları, dil tutarsızlığı

Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 44


İntihal Nasıl Önlenir?

• Öncesinde
– Eğitim
– Yaptırımların belirlenmesi
– Yaptırımların uygulandığının gösterilmesi
• Sonrasında
– Editörlük/hakemlik/danışmanlık sürecinin
dikkatli yürütülmesi
– Şüphe duyulduğunda araştırma yapmaktan
kaçınılmaması
– İntihal tespit araçlarının kullanılması
Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri www.acikders.org.tr 45

You might also like