AKAŞASI

İçinizdeki Kaydedilmiş Planın Keşfi

Monika Muranyi

Çeviren:
Semra Ayanbaşı
Kitabın Orijinal Adı: The Human Akash

Copyright © 2014 Ariane Editions ine.

Bu Kitabın Türkçe Yayın Hakları,

Akcalı Telif Hakları Ltd. Şti. aracılığı ile
Akaşa Yayın Dağıtım Tanıtım Ltd. Şti. 'ne aittir.
Bu kitabın hiçbir bölümü, yayınevimizin yazılı izni alınmadan foto­
kopi, ses kaydı ya da herhangi bir bilgi depolama sistemi dahil ol­
mak üzere, elektronik veya mekanik, hiçbir şekilde kopya edilemez,
çoğaltılamaz ve yayımlanamaz.

Kapak Tasarımı: Dilara Arın

Basım: Avcı Ofset/ Matbaa Sertifika No: 45259

Davutpaşa Cad.İpekİş Merkezi No:2/13 Topkapıİstanbul
Kapak Basımı: Karadeniz Basım A.Ş.
Cilt: Evren Ciltevi
ISBN:978-975-6793-99-2
Yayıncılık Sertifika No: 44354

AKAŞA
Yayın Dağıtım Tanıtım Tur. Dış Tic. Ltd. Şti.
Lamartin Cad. No:40 Asma Kat Taksim /İstanbul
Tel: (0212) 235 99 73 Faks: 235 99 70
www.akasa.com.tr

İkinci Basım
İstanbul, 2021

2
 •

Sevgili okur,
bu kitap,
Yeni Dünya üzerinde uyanan
Yeni İnsan olarak
sana ithaf edilmiştir.

'

3
4
 İÇİNDEKİLER

Teşekkür / 7
Önsöz / 9
Giriş ! 15

Bölüm 1: İnsan Akaşası / 19

Bölüm 2: Kişisel Akaşik Kaydınız / 31

Bir "Geçmiş Yaşam"ın Ne Anlama Geldiğini Anlamak / 37
Yaratılış Mağarası / 42
Kristalimsi Ağ / 5 7
Balinalar ve Yunuslar / 67

Bölüm 3: Akaşik Kalıtım / 93

Kalıtım ve Doğum / 100
Karma ve Yaşam Dersleri / 109

Bölüm 4: Kadim Akaşik Bilgelik / 133

Bölüm 5: Akaşa'yı "Kazmak" / 149

Bölüm 6: Akaşa'nın Zaman Kapsülleri / 175

Bölüm 7: İnsanın Üç Bölümü / 189

Yüksek Benlik / 189
İnsan Bilinci / 191
Doğal Zeka / 195

Bölüm 8: DNA Düşündüğünüzden Dalıa Fazlasıdır/ 217

5
Bölüm 9: Geçmiş Yaşam Şifası / 237

Bölüm 1O: Akaşik İletişim / 263

Bitirirken / 281

Yazar Hakkında / 285

6
 TEŞEKKÜR

Bu kitap, Kryon'un Lee Carro l l ka n a l ıyla verd iği (ve çoğunlukla

daha önce yayı n l a n m a m ış) m esaj l a rd a n belirli bir konu çerçevesi n d e
oluşturula n derlemeleri suna n ü ç l ü d i z i n i n iki ncisidir. Lee' n i n Kryon ile
p a rtnerliği n i n sonucunda b i rçok yaşa m derin b i r d eğiş i m ve dönüşüm
geçirmiştir. Yirmi dört yıl önce Kryon'a evet dediğin ve bu önemli ve de­
rin mesaj l a rı d ü nya ile paylaşmayı yaşam a m a c ı n kıldığın için sana te­
şekkü r ederim, Lee.
Başka güzel i n s a n l a r d a bu kita ba katkıda bulundular ve h ayatı­
m ı bi rçok biçimde zengi n l eştird iler. Teşekkürler, Kahuna Ka lei' i l i a h i . Ka­
lei, Hawa i i ve Lemurya soyund a n gelmekted i r. Onun kad i m ata larım ız­
la iletiş i m i ve H a wa i i l i bir başra h ibe olarak bi lgeliği ve bi lgisi h e p i m i z
için b i r a rmağa n d ı r. Daha önce b u b i l g i sadece erkek Kahun a l a r ta ra­
fı n d a n barı n d ı rı l ı rd ı . Bu yen i enerjide ilk kez b i r kad ı n bu kad i m yol l a rı
yerli-ol maya n i n sa n l a rla paylaşmakta d ı r. Kalei' nin ka n a l l ı k ettiği mesaj­
l a rı o kuma ktan zevk a l acağı n ı z ı umuyorum .
Dr. Amber Wolf, �en bu kita bı de rlerken evi n i, desteğ i n i ve içgö­
rü l ü yorum l a r ı n ı ben i m le neza ketle paylaştı. Birlikte geçi rd iğimiz h a ri­
ka za m a n l a r ve Akaşa'yı "kazma" konusunda reh berl i k yaptığı n medi­
tasyonu deneyimleme fırsatı için sana teşekkür ederim. Teşekkürler, Peg­
gy Phoenix Dubro. Sen i n enerj i ça lışman ben i m hayat ı m ı d ö n ü ştürdü.
Teşekkürler, Laurie Reyon Anderson. Sen i n ba linalardan ve yunuslardan
aldığın sevgi dolu mesajlar onları okuyan herkese ilham vermeye devam
ed iyor.
Son g ü n lerde (bir e-posta yoluyla) meyd a n a gelen bir eşza m a n l ı ­
l ı k bu kita b ı n metn i n i yayına h a z ı rla mayı teklif e d e n h a ri ka b i r ed itörle
ta n ı ş m a m ı sağlad ı . Bu kita bı yayı n a hazırladığın ve Kryon ça l ı ş m a s ı n ı
s ü rekli desteklediğin için teşekkürler, Loura na Howard.
Yayı n evi m Ariane Ed itions'a da teşekkü r etmek iste ri m . Yüksek bir
bilinç d üzeyine ve d ü nyamızda meyd a n a gelen büyük deği ş i m i h ı z l a n -
7
'.İnsan 5tfcaşası
d ı rm a a rzusuna sa h i p yayı n c ı l a r ta rafı n d a n te msil e d i l d i ğ i m için kendi­
m i çok şa nsl ı hissediyorum.
Son olarak da, sevg i l i o kur, sana teşekkü r etm e k isteri m . Bu say­
fayı o kurken, sen i -Kryon a i lesinden d e gelen- e n e rjisel bir kuca klayış­
la kuca klad ığı m ı h isset m e n i d i l e ri m !

8
 ÖN SÖZ

Rüzga r yel kenlerin a rasında inlerken ya klaşan bir korkunç-so n h is­

sini taşıyor; bu den izcilerin iyi bildikleri, akıldan çıkmayan bir sestir. Sal­
l a n a n a hşap güvertede rütbemize göre s ı ra l a n m ı ş, sabit durmaya ça lı­
şı rken ve kaderi m izle ka rşı laşmaya hazı rla n ı rken, okya nusun tuzlu ser­
p i ntisi yüzü m ü z ü yakıyor. Uzun gem i m i z i n h a re keti a l ı ştığı m ı z b i r şey,
a m a son d a ki k a l a rd a kapta n ı m ı z d ü ş m a n l a çarpışm aya girmek için sa­
vaş gem i m ize m a nevra ya ptırırken bu h a re ket a rtıyor.
H epim iz üşüyor ve korkuyoruz. Çevremdeki b i rçok a d a m sessiz­
ce dua ed iyor. O n l a r Ta n rı'ya son tatl ı sözleri n i söylerken dud a k l a rı n ı n
h a re keti n i göre b i l iyorum. Baz ı l a rı eşleri n i n v e çocukla r ı n ı n k ü ç ü k ya d i ­
garla rını çıkarıp o n l a r ı sıkıca tutuyorlar ... a m a s i l a h larımızı asla bırakmı­
yoruz. Bazıları ağlıyorlar, a ma kimse bunu yargılam ıyor. Bi rçoğumuz ya­
kında öleceğiz ve bu son a n larda savaşçılar a rasında hiçbir "kura l" yok­
tur. Bun l a r kişisel a n l a rd ı r ve h e r erkek ö l ü m l e ken d i yolunca yüzleşi­
yor.
Savaş ya kında başlayacak. Şafa k va kti nin ya rı ka ra n l ığında, gemi­
miz çok ya kında olan, a m a sis ta rafından gizlenen, görü nmeyen bir d üş­
mana ka rşı d a h a ava ntaj l ı bir pozisyon a ra m aya d eva m ederken rüzgar
d a lga ları süpü rüyor ve ge m i n i n yelkenleri n i dolduruyor. Ka pta n rüzga­
ra d i renerek, düşma n ı n pozisyonunu ta h m i n etmeye ça lışı rken, yel ken­
ler rüzga rla doluyor. Biz rüzga ra karşı duruyoruz, böylece ka pta n bize
savaşta ava ntaj sağl a m ı ş oluyor. Okya nus yine bizimle konuşuyor, ku­
zey yön ü nd e şiddetle kabaran b i r d a lga gem i n i n iskele ta rafı n a çarpı­
yor, savaş hattına doğru manevra ya ptığı mızı bildirircesine güverteyi ya­
na yatırıyor.
Kita p l a r böyle a n l a rla d oludur, onları yücelti r ve bir tür serüvene
dönüştürür. Ama çoğu okur denizde erkekler arasındaki bir savaşta n ön­
ce d e n eyi m l e n e n mutlak sessizl iği asla b i l m eyecektir. G e m i l erin borda
ya p m ayı sağlaya ca k biçimde bir a raya gelmesi, ama m ü m k ü n olan son
9
insan .Af(aşası
a n a kad a r, her ikis i n i n d e taşıdığı top l a rı n atış a l a n ı n ı n d ı ş ı n d a ka lması
gerekiyor. Bağırarak hiçbir ta l i mat veri l m iyor ve savaş çığl ı k l a rı duyul­
muyor. Onun ye ri ne ka pta n ı n rüzga r ve da lga sesleri a rasında d ü men­
ciye ve yel kencilere duygusuz bir sesle verd iği emirlerin duyulması için
sessiz ka l ı n ıyor. Ye l ke n l e ri rüzga ra göre aya rlayan a d a m l a r, okçular ve
gözcülerle birlikte d i reklerin üzeri nde bulunuyorlar. Biz, yüzü aşkın sa­
yıda adam, z ı r h l a r ı m ı z ve sila h l a rı m ızla güve rtede duruyo ruz ve ka pta­
n ı n ta l i matları n d a n ve gem i n i n d a lga la rla boğuşurken çıkard ığı gıcırtı­
l a rd a n başka b i r ses duyul muyor.
Son ra, birden, sisin içi nden düşman gemisi o rtaya çıkıyor! Bu ge­
mi, bize söylend iği gibi, bizi m ki n d e n çok daha büyük. Ya klaşa n şeyin
gerçeği n i gördüğü m ü z ve olası l ı kları b i l d iğimiz için, üzeri mize yen i bir
korku da lgası çöküyor. Kaderi m ize baka rken hiç kimse bir şey söylemi­
yor. Düşman gemisi bize sa ncak ta rafı n d a n , biz d e ona iskele ta rafı n ­
d a n yanaşıyoruz. İ k i gem i birbirini teğet geçerken b o r d a y a p a b i l m e k
içi n her iki gem i de hemen hızını düşürmeye girişiyor. Yelkenlerdeki rüz­
garı boşa ltma k için her iki taraf d a yel ken leri h ızla i n d i riyor.
Her iki gem i n i n topları sağır ed ici bir sesle patlıyor. İki taraf da ne­
redeyse aynı a n d a gürl üyor ve d e m i r ka p l ı g e m i m i z gövdesine ya p ı l a n
yaylı m ateşi nin darbesin i hissettiğinde, güverte ayaklarımızın altı nda he­
men ya na yatıyor. Topların çoğu d iğer ge m i n i n gövd esi n i hedef a l ıyor,
a m a d a h a küçük si l a h l a r gem i n i n d i reklerini hedef a l ıyor. Veri len zara­
rın sonucu her iki ge m i n i n güvertesi nde yaşa n a n kaos ve biz onun or­
tasındayız.
H ayatta ka l m a k ve korkuya ka p ı l m a m a k için odakla n m a l ıyız. Yı­
kılan d i rek bizim bulunduğumuz güverteye şiddetle çarpıyor; ıslak, ağır
h a latla r ve palanga l a r bizi k ı rbaçla m aya başl ıyor ve bed e n i m ize dola­
nara k savaşmamızı engell iyor. Şimdi yerde yata rken, kend i mizi uçuşan
döküntüden korumak için ka lkan ları mızı yuka rıya ka ldırıyor ve bir ya n­
dan d a içinde bulunduğumuz durumda n kurtul maya ça l ı şıyoruz .
Son ra oklar yağmaya başl ıyor. Gözcü leri m i z bunu görüyor ve kal­
ka n l a rı ka ldırma emrini veriyorlar. Onların okçularının gemileri n i n pru-
10
 önsöz
va d i reği ne kayışlarla bağla n m ı ş oldukl a r ı n ı görüyo ruz. Böyle bağlan­
mak onların sa bit durup daha iyi nişan a l m a larını sağla r, a m a çoğu o ra­
da ö lecek ve kayışl a r ı n ucunda bez bebekler gibi ası l ı ka l a ra k ye lkenle­
ri yavaş yava ş ka na bulayaca klar. Bizim o kçul a r ı m ı z ı n ken d i oklarını çı­
karmayı ça l ı ştı klarını görüyoruz. Oklar hedeflerini bulduğunda h e r iki
ta raftan d a gelen acı dolu çığl ı kları duyuyoruz. Sonra ben i m çevrem d e
ölenler oluyor. H e r iki ta rafta da a d a m l a r yere d evri l iyorlar. "Odakla n !
Eğiti m i n i aldığın şeyi ya p ! Okların nereden geldiğini gör ve ka l ka n ı n ı o
yöne d oğru tut. D i n l e ve izle ! " d iye d ü ş ü n üyorum.
Hemen ge m i n i n sancak ta rafı n a gitmemiz e m red i l iyor, orada sa­
vaş için kü peşte n i n büyük böl ü m leri çıka r ı l m ış. Ça buk o l m a l ıyız ! Ah­
şa p borda ra mpalar havaya ka ldırılmış, bu üzeri mize yağa n oklardan ve
mızra klardan b i raz olsun korun m a m ı z ı sağl ıyor. D a h a fazla a d a m yere
yığıl ıyor ve biz o n l a r ı n yerine geçmek için öne çı kıyoruz . "Od a kla n ! Ye­
re d ü şen a d a m l a ra yard ı m etme. O n l a ra bakma ! Yoksa aynı şey sen i n
d e başına gel i r."
Son top ateşinden son ra b i r d a kika bile geçmeden, sava ş çığl ı k­
l a rı. atara k h e p b i r l i kte ö b ü r gem i n i n güvertesi n e çıkıyoruz . Komuta n­
larımız bize çığl ı kl a r ı n düşma n ı korkuttuğunu söylerler, ama çığl ıkla rı­
mızın korkunç yara l a r a l a ra k yere yuva r l a n a n a rkadaşla r ı m ı z ı n acı d o­
lu çığl ı k l a rı n ı ö rtmek için o lduğunu b i l iyoruz. "On l a ra bakm a ! Odak­
lan!"
Top l a r tekra r gürl üyor v e ben i m ö l ü m ü m üstleri m i n "boşuna öl­
mek" dedikl eri şekilde olwor. Bu h i ç d e onurlu b i r ölüm deği l . Tü m bu
kaos, g ü r ü ltü ve ka rışıklık içinde, borda iskelesi n i n en ucunda bulun­
duğumu fa rk ed iyoru m . O sırada ya p ı l a n bir top ateşi beni iki gem i n i n
a rasıha fı rlatıyor. Bed e n i m adeta pa rça l a n ıyor, okya nusa düşüyorum
ve boğuluyorum . Sonuçta d ü ş m a n l a çarpışmaya g i re m e m i ş ve ü l kemi
savun a m a m ı ş o luyorum. Ben tam a n l a m ıyla başarısız o luyo rum. Ok­
ya nus pa rça l a n m ı ş bed e n i m i ka p l ıyor ve adeta ruhumu tutsa k ed iyor.
Son çığl ıkları m ı kimse duymuyor. . .
***

11
1nsan J7lfca.şası
Terden sırılsıkla m b i r h a l d e uya n ıyorum. Yine o rüya ! Neden s ı k
s ı k b u rüyayı görüyorum? O görd üğüm b i r fi l m d e n veya o kuduğum b i r
kita pta n m ı kayn a k l a n ıyor? A m a ç o k gerçekti ! Sesleri h a l a duya b i l iyo­
rum .
İşe gitmek için h a z ı rla n ı rken, e-posta m ı kontrol ederken ve b i r
a rkadaşıma telefonla mesaj gönderirken tü m bun ları düşün üyorum. Bu
rüya n ı n gerçekten deneyi m lediğim b i r şeyin a n ısı olması m ü mkün m ü ?
Belki b u ben i m d e n i z korkumu da açıklaya b i l ir. Tü m hayatım boyunca,
den ize girmeye korktuğum için a rkadaşlarım ben i m l e a lay etmişl erd ir.
Havuz l a ra, göl l e re girerd im, ama okya nusa asla. Bu mantıklı b i r korku
d eği ldi, a m a korku zaten m a ntıklı d eği l d i r . Bir s ü re önce okya nusta n
adeta n efret ettiğ i m i fa rk etti m . Onun bana verd iği h i sten nefret edi­
yordum, sa n k i okya nus beni bir biçimde ta n ıyordu. Denize asla girmi­
yor ve tekne veya gem i yolculuğu y a p m a kta n kaçın ıyordum . Bazı l a rı
tera piye git m e m i önerd i l er, a m a ben ken d i çöz ü m ü m e sa h i pt i m ve o
işe ya rıyordu. Ben sad ece den izden m ü m k ü n olduğu kad a r uza kta ya­
şıyordum.
İşe giderken h a l a rüya m ı n verd iği korkunun ka l ı ntısı n ı h i ssed iyo­
rum . Ara b a m ı çal ıştırıp yola çı kıyorum. G ü l ü m süyor ve Teksas' ı n de­
nizden çok uza k olan geniş düzlü klerinde her günkü huzurlu a raba yol­
culuğum a çı kıyorum .

***

Lee Carol:
Yuka rıdaki öykü bana a it değil, a m a o l a b i l i rd i de. K ryon bu şaş ı r­
tıcı biçimde gerçek görü nen rüya ların -Akaşik Kayıt denen o gize m l i
enerj i n i n taşıd ığı- geçmiş yaşa m l a r ı m ı z ı n ifadeleri olabi leceğ i n i söyler.
Öze l l i kle güçlü b i r d ra m içere n geç m i ş yaşa m l a r h ücresel dokumuza
n a kşol muş görü n ü r. O n l a r bug ü n bizi etkileye b i l i r m i ? Bu kayıtl a r ne­
rede yaşayacağı m ı z ı ya d a n a s ı l kararlar vereceği m izi etki ler m i ? Ya n ıt
evettir ve yaşa m-değiştirici pota nsiyeller d e ri n d i r.

12
 önsöz
Bu kita p Kryon ta rafı n d a n yirmi dört y ı l d ı r a n latılan bu şaş ı rtıcı
Akaşik enerj i lerle i lgi l i d i r . Anca k, o geçmiş yaşa m deneyi m l e ri h a kkın­
da basit bilgiden çok daha ileri gitmekted i r. Bu yen i 2012-so n rası ener­
j ide, bize kendi Akaşik enerji lerimizle derin biçi mlerde ça lışa b i leceği miz
söylen m i ştir. Hatta geç m i ş deneyi m lerin korku ve end işesi n i yen i d e n
yaza b i l i r v e d ra m ı geçersiz k ı l a b i l i riz. Akaşa'yı kazıp, geçm işteki yete­
nekleri m izi ve bedensel n ite l i kleri mizi ortaya çıkarmaya ne d e rsi niz?
O n l a rı ş i m d i k i yaşa m ı m ızda kul l a n m a m ı z m ü m k ü n m ü d ü r? Sonuçta, o
bizim içim izded i r, öyleyse neden o l m a s ı n ? Bu ilginizi çekti m i ?
B u kitap, yazar v e Kryon a rşivcisi M o n i ka M u ra nyi' n i n belirli b i r
konu çerçevesi nde oluşturduğu iki nci kita b ı d ı r . İ l k kita bı, Gaia Etkisi
Kryon' u n Gaia hakkında söyled iği her şeyin di kkatle a raştırı l m ı ş bir der­
lemesiyd i . Bu kita p çok iyi karşı l a n d ığından, M o n i ka en a z ı n d a n iki ki­
tap d a h a derlemesi ve yazması gerektiği ne ka ra r verd i . E l i n izdeki ki­
tap bu d i z i n i n ikinci kita b ı d ı r.
Akaşa ka rmaşık ve çoğ u n lukla ya n l ı ş a n laşılan b i r konudur. M o­
n i ka yine K ryon'un bu konuda verdiği bi lgiyi b i r a raya getirmiş ve o n u
açıkl a m a l a rla v e yorumlarla kuşatmıştır. B u n a ek olara k, o Kryon'a bel l i
nite l i kleri daha ç o k açıkl ığa kavuşturaca k birçok soru sormuştur. Bu so­
r u l a r ve ya n ıtları başka hiçbir yerde yayı n l a n m a m ıştı r ve bu kita ba öz­
g ü d ü r.
Dü nya gezege n i n deki soy u n u zun b i r i n celemesi o l a n b i r konuya
ya p ı l a n bu yolculukta n zevk a l m a n ı zı d i l eri m !

***

13
14
 GİRİŞ

İ l k kita bım, Gaia Etkisi, K ryon'un G a i a i l e ilgili b i lgel iği n i n ve öğ­

reti leri n i n b i r derlemesiyd i . O, i n sa n l ı k ile Dü nya gezegen i, G a i a a ra­
s ı n d a ki derin i l i ş k i n i n öyküsü n ü a n l atıyordu. Bu üçlü d i z i n i n i ki nci kita­
bı olan bu kita p İ nsan Akaşası h a k kı n d a d ı r. Bir yaşa m d a i resi ve büyü k
bir sistem vard ır. H e r İ nsan, şimd iki yaşa m ı n ı zengi n l eştirmek ve gele­
cek yaşa mlarının enerj i leri n i d eğiştirmek için erişebileceği bir Akaşa'ya
sa h i ptir. Gaia Etkisi size Gaia ile il işkinizi yen ilemeniz için ya pılan bir da­
vetti. Bu kita p ise size ken d i n izle i l işkinizi yen i l e m e n i z ve ü statlığın ıza
uya n m a n ı z için ya p ı l a n bir davettir.
Bu gezegendeki b i rçok insan daha önce d e burada bulun muştur.
Sayısız enka rnasyon haya l edilemez olaylar ve deneyi m l erle doludur. Siz
gerçekte kimsiniz? Hangi yeteneklere sahipsiniz? Neden belirli bir işi seç­
tiniz? H ayatı nızda ne o l m a d a n yaşayamazsınız? En büyük korkul a r ı n ı z
nelerd i r? B u sorula r ı n y a n ı t l a r ı her bi rey için özgü n d ü r. H e r birimizin
içinde, kimliğimizin kayded i l m iş-pla n ı n ı içeren, e l e geçmez Akaşa m ı z
bulunur .
Akaşa n ız'ı spiritüel b i r kava noz o l a r a k d ü şü n ü n . B u kava n ozun
içinde sizinle i l işkili her şey bulunur. Onu a çtığın ızda, yaşa m ış olduğu­
nuz her hayatı n bi lgeliği ortaya çıkar. Spiritüel kava noz Akaşa n ız' ın için­
d e buluna n spi ritüel öğre n i m için b i r mecazdır. Bu sizin h e r şeyi yeni­
den öğre n m e n i z gerektiği a n l a m ı n a gelmez. Sizin sad ece onu açmanız
ve spi ritüel bilginizi uya n d ı rm a n ı z gerekir? Öyl eyse biz s p i ritüel kava­
nozumuzu nasıl açarız? Siz bu kita bı o kuya ra k onu açmaya başlad ı n ı z.
Ruh sizin n iyetin izi görü r ! Bu kita pta yer alan bi lgiyi, özellikle Kryon me­
saj l a r ı n ı o kuduğunuzda, bir hatı rlama h issi duya b i l i rsin iz. Siz ken d i spi­
ritü el bilgeliğinizi hatırlamaktasınızdır.
H ayatı m ı n büyük böl ü m ü nde, benim tutkum doğa i d i . Hala da -
fa rkl ı bir biçimde- öyle d i r. Bu tutku beni ü n iversitede Uygul a m a l ı Bi­
l i m ler Fakü ltesi' n i n Koruma Teknolojisi böl ü m ü n ü seçmeye yö n l e n d i r-
15
insan .9'.{aşası
d i ve bu böl ü m ü onur derecesiyle bitird i m . B i l i msel a ra ştırma yap­
m a k, öze l l i kle açık havada sa h a gezileri ben i m için ideal uğraşt ı . Ü n i ­
ve rsiteden son ra Avustra lya' n ı n Ca n berra kenti ndeki bir ulusa l parkta
korucu olarak ça lışmaya başlad ı m . H ayat ı m çok güze l d i . Sevd iğim b i r
işi ya p m a m için bana p a ra öden iyordu. Ya ptığım işi h i ç de b i r iş g i b i
h issetm iyordum. On b e ş yıl boyunca Avustra lya v e Yen i Zela nda'da bir­
çok ulusa l pa rkta ça l ı ştı m . Ben bunun fa rkında o l m a d a n , Akaşam beni
ken d i m i en ra hat h issettiği m yere, d oğaya, Ga ia'ya yerleştirmişti. Ken­
t i n koşuşturmas ı n d a n uza kta ha rika b i r d oğa m a n z a rası içinde ya şadı­
ğ ı m için doyumlu ve mutluydum.
2005 y ı l ı n d a evl i liğim sona erdiği nde b i rçok sorun yü zeye çıkt ı .
O s ı r a d a bunu b i l mesem d e, b u boşa n m a o l a y ı büyük b i r yaşa m d e r­
siyle bağla ntılıyd ı . i natçı olduğum için yavaş ge lişen b i r spi ritü el uya n­
m a sürecinde bütün üyle ye n i b i r veçhe m i keşfetm eye başl a d ı m . Duy­
gusal çökü ş ü m h ayatta ka l m a b i l i n cinden kurtul m a m için b i r kata lizör
o l du. Daha fazla şey b i l meye n iyet ett i m . Bu sü reçte spi ritüel kava no­
zumu açtı m . Yavaş yavaş, ortaya çıka n bi lgi ve s p i ritüel bilge l i k beni
Pegy Phoenix Dubro' nun enerji ça l ışmasına ve Kryon'un Lee Ca rroll ka­
n a l ıyla verd iği mesaj l a ra yön l e n d i rd i .
Spiritüel yolculuğum d eva m ed iyor. Bi rçoğunuz gibi, ben i m de ha­
la korkula r ı m va r ve zorlukl a r yaşıyorum. Siz korkularınızı ve zorlukla­
rınızı aşmak ister m i s i n i z ? Art ı k size h i z m et etmeyen eski enerj i ka l ı p­
l a r ı n ı ta n ı m l a m a k ve o n l a rd a n kurtul m a k ister m is i n i z ? Ayn ı z a m a n d a ,
geçmiş yaşa m l a rdaki yeteneklerinizi v e becerilerinizi n e d e n tekra r e d i n ­
meyesi n iz?
Eğer bu sizin isted iği n i z bir şeyse, o za m a n bu kita p sizin için ya­
z ı l m ışt ı r. Amaç ke n d i n izi d a h a iyi a n l a m a nıza ya rd ı mcı o l m a k ve için iz­
deki bilgel iğe ve ta nrısa l l ığa erişmen ize yard ı mcı olmaktır. Bu sizin baş­
ka larını a n l a m a n ıza da ya rd ı mcı olabilir. Ben i bu kita bı yazmaya Kryon'
un mesaj ları sevk etm i ştir. Kryon i n sa n l ı k için barış ve mukte d i r l i k me­
saj l a rı veren sevgi do lu, meleksi b i r va rlık olarak ta rif edi lebilir. Lee
Carro l l i l k Kryon ka n a l ı d ı r (medyumudur) ve yirmi dört yı l ı aşkın b i r
16
 (jiriş
sü red i r Kryon'un mesaj ları n ı a kta rma kta d ı r . Lee, t ü m Kryo n kita p l a rı­
nın yazarı ve İndigo Çocuklar adlı kita b ı n o rta k-ya zarıd ı r. Bu kita p l a r
yirmi d ö rt d i l e çevri l m iştir.
Lee Carroll d ü nyanın birçok yerinde İnsan Akaşası konusunda kon­
fe ra n s l a r verm iştir. Ancak, Lee, Kryon'dan gelen d i n a m i k ye n i bilgiye
yer verm ek için konferans metinleri n i d ü zen l i olarak değiştirir. Lee' n i n
konfe ra nslarında verd iği bilgi n i n b ü y ü k böl ü m ü b u kita pta y e r a l m a k­
ta d ı r. Bu, d iğerleri n i n de i n a n ı l maz Akaşik siste m l e ilgili derin gerçek­
leri keşfedebilmeleri için Lee'nin izniyle yap ı l mıştı r. Bu kita p Oca k 2014'e
kad a r Akaşa hakkında bilinen her şeyin bir derlemesi n i sun m a kta d ı r.
Buna ek olara k, Kryon bu kitaptaki ko nula rla ilgi l i otuzu aşkın so ruya
derin ya nıtlar verm iş, Akaşik siste m i n nasıl işled iğiyle ilgili ye n i içgörü
ve ayrı ntı l ı açıkla m a l a r sun muştur.
Siz Kryon ça l ı ş masıyla yeni mi karşı laşıyorsunuz? Belki Kryon adı­
n ı h i ç duyma d ı n ız, a m a bir şey sizi bu kita ba çekti. İ n a n ı l m a z görüne­
bilecek bilgileri o kumaya hazır olun. Bu kita pta bi rkaç konu yer a l m a k­
tad ı r. Her bir böl ü m ü n adı orada sunulan bi lgiyi ifade etmektedir. Eğer
Le murya l ı ve Pleiadesli gi b i teri m l e r sizin için yen iyse, bu konuda ay­
rınt ı l ı bi lgiyi i l k kita b ı m Gaia Etkisi' nde bul a b i l i rs i n i z .
Akaşa m ı z'da şifrelenen k a r m a v e yaşa m dersleri gibi konuları
ele a l d ığımızda, titreşi m i m izi değiştirir ve dolayısıyla Dü nya gezegen i ­
n i n titreş i m i n i d eğişt i ri riz. Biz b a r ı ş tohum l a rı e kiyor v e ayd ı n la n m a
d o l u b i r h ayatı b i r l i kte-ya ratıyo ruz. Bi reysel o l a r a k kend i m i z i bütün üy­
le ye n i bir özgü rl ü k d ü zeyine açıyoruz . Kolektif olarak ka pıyı yü kse l m i ş
bir gezegen yaratmaya açıyoruz. B u gezegende olduğunuz i ç i n size de­
rinden teşe kkü r ed iyor ve ken d i n i keşfetm e ve ayd ı n l a n m a yolculuğu­
na baş l a m a k için gösterd iği n i z cesa rete saygı duyuyorum . Bu h e r za­
man kolay b i r yol deği l d i r, ama ö d ü l leri ölçülemeyecek ka d a r değerli­
d i r.
Sevgi ve iyi d i lekleri m l e,
Manika Muranyi

17
18
 1

İNSAN AKAŞASI

Siz h i ç "tüm yanıtlar içinizdedir" sözü n ü duydunuz mu? Bu söz

beni d e l i ederd i ! Ş i m d i ise ya nıtların içimizde olduğunu gerçekten a n ­
l ıyorum. Sadece o n l a ra n a s ı l e rişeceğ i m i b i l m iyordum. B u s i z i n i ç i n d e
b i r m ü ca d e l e oldu m u ? B e l k i İ nsa n Akaşası' n ı öğre n m e k s i z e yard ımcı
o l a b i l i r.
Kryon, yirmi dört y ı l d ı r Akaşa hakkında mesaj l a r vermiştir. O, bi­
z i m b i r Akaşik Kayda sa h i p olduğumuzu ve Dü nya' n ı n d a Akaşa'yı içer­
d iğ i n i söylem iştir. Bu n e a n l a m a gel i r? Siz Akaşa' n ı n ne olduğunu bili­
yor musunuz? Onun nerede olduğunu biliyor musunuz? Bu kitabın a ma­
cı Akaşa'yı gerçekten öğre n m e m izi sağl a m a ktır.
Akaşa sözcüğü Sanskritçe' den ge l i r. Bu sözc ü k fa rklı fe lsefe l e rd e
farklı a n l a m la ra sahiptir. O , elementa l v e metafiziksel bir a n lamda gök­
yüzü, uzay ve eter olarak ta n ı m l a n m ıştır. O, fizi ksel-olmaya n bir va ro­
luş katı n d a şifre l e n m i ş m i stik b i lgiyi temsi l eder. Bun ların h içbiri bize
çok fazla şey a n latmaz. Bu sadece Akaşik Kayıtlar ve Akaşik sistem kav­
ra m ı n ı n yen i olmadığını vurgular. Yeni olan şey, bizim İ nsa n Akaşası i l e
ilgili s p i ritüel b i lgel iği v e b i lgiyi yen i d e n keşfetm e kte o l m a m ı zd ı r.
Sizin tekra rdoğuş kavra m ı n ı a n lad ığı n ızı ya da d i kkate a l maya gö­
n ü l l ü olduğunuzu va rsayıyorum. Belki b i r geç m i ş yaşa m ı n a n ı l a rı n ı bile
barı n d ı rıyorsunuzdur. Bun d a n söz etm e m i n nedeni, h erkesi n bizim bu
gezegende b i rçok kez e n karne ol muş b i r ruha sa h i p olduğumuza i n a n ­
m a m a s ı d ı r. E ğ e r g e ç m i ş yaşa m l a ra i n a n m ıyorsa n ız, bu kita bı d a h a faz­
la o kum a n ı z için bir neden yoktur; onu bir d a h a a ç m a m a k üzere kapa­
ta b i l i r ya d a başka birine vere b i l i rs i n i z .
B u gezegendeki (H induizm v e Bud izm g i b i ) en e s k i spiritü el inanç
sistem l eri geç m i ş yaşa m l a ra i n a n ı r. Geçmiş yaşa m l a ra o l a n i n a n ç uzun
b i r s ü re bu şeki lde ka l m ıştır. Bu onun yaşa m d a i resi n i n i l k sezgisel d ü -
19
insan Y'ıtaşası
şüncelerinden ve kavra m la r ı n d a n biri olduğunu gösterir. Ta rihte belir­
li b i r noktada bu fi kir terk e d i l d i . O rtaçağda ( Dü nya' n ı n bazı bölgele­
rinde) geçmiş yaşa mlardan söz ettiğin izde, d i nce kabul olun muş inanç­
l a ra aykırı d ü ş ü n m e kten dolayı ö l d ü rü l e b i l i rd i niz. Bu b i r so ruyu d oğu­
rur: Eğer geç m i ş b i r yaşa m a sa h i p o l m a k temel b i r s p i ritüel gerçekse,
neden b i rçok i n a n ç siste m i böyle bir şeyin o l m a d ığ ı n ı söyler? Kısa ya­
nıt yönetme, h a k i m iyet kurma d ı r.
Bu konuda şöyle d ü şü n ü n : Sizin sadece b i r yaşa m ı n ı z va r. Bu si­
zin ölü mden sonra da sadece bir yaşa ma sa h i p olduğunuz anlamına ge­
lir. Eğer siz ölümden son ra sadece bir yaşa ma sa h i pseniz, terbiyeli dav­
ra nsa n ı z ve tek ebed iyet şa n s ı n ı z ı berbat etmesen iz iyi olur. Sizin gel­
meye d eva m eden b i r yaşa m ifadesine sa h i p olduğunuz fi kri, "sad ece
bir kere" inanç sisteminden sorumlu olanların d iğerlerini sapta n m ı ş ku­
ra l l a ra uymaya zorla m a l a r ı n ı güçleştirir.
Kryon, İnsa n ı n içindeki Tan rı' n ı n farkında olduğu sü rece, neye inan­
d ı ğ ı n ı n ö n e m l i o l m a d ı ğ ı n ı söyler. B i rçok i n a n ç siste m i , geç m i ş yaşa m­
l a ra i n a n maya n l a r bile, ibadet eden İ nsa n a h i z m et eder. Ta n rı sevgisi
her b i r yaşa m için yine d e o ra d a d ı r. Kryon şöyle d e r : "Sevgiye daya­
nan her sistem iyi bir sistemdir. Çünkü şefkat ve sevgi temel konulardır"
Ta n ı d ığım herkes geçmiş yaşa m l a ra i n a n maz. Bu peka l a d ı r. Yıllar
boyunca ben d e onun fa rkı n d a deği l d i m . Siz birisi n i s p i ritüel fa rkı nda­
l ığa sa h i p olmaya zorlaya mazsınız. Eğer onlar ka p ıyı açmayı seçe rlerse,
siz sadece yolculukla r ı n d a o n l a ra ya rd ı mcı o l a b i l i rsiniz. Ayrıca, olayla­
rın nasıl gelişeceği n i asla bile mezsi n iz. Bir gün, onlar size gele b i l i r ve
sizden bi lgel iği nizi ve s p i ritüel bilginizi isteye b i l i rler.
Eğer geçmiş yaşa mlardan hala emin değilseniz, size birkaç soru sor­
mama izin veri n . Neden önceki bir yaşa m ı n canlı ayrıntılarını hatı rlaya­
bilen binlerce İnsan vard ır? Bunların arasında ebeveyn lerine onların yaş­
l a r ı n d a ki çocukların bilemeyecekleri şeyleri doğru biçimde tarif eden
çocuklar d a va rd ır. Bu nasıl o l a b i l i r? Onların deneyi m le ri n i n gerçek ol­
ması m ü m k ü n m ü d ü r? Evet (bkz. O nuncu Böl ü m : Akaşik İletişim ).
Neden herkes geç m i ş yaşa m l a r ı n ı hatırlamaz? Çünkü bu, bu ge-
20
 '13ö[üm l
zegene ge l i rken İ n sa n yapısı n ı n b i r parçasıd ı r. Bu, Kryo n'un sözü n ü et­
tiği dua l ited ir. Sizin çok-boyutlu parça l a r ı n ı z ve böl ü m le ri n i z sakl ı d ı r.
Siz gerçekte kim olduğunuzu keşfetmeye n iyet ettiğin izde, Kryon'un sö­
z ü n ü ettiği b i rçok "siz" i n fa rkına va rmaya başlarsı n ı z .
Daha önce yaşa d ığ ı n ı z bi rçok yaşa m ı n ayrınt ı l a r ı n ı b i l i nçli o l a ra k
hatırlamaya b i l i rsin iz, a m a t ü m deneyi m l e r ş u a n d a s i z i n l e b i rl i kted ir.
H ücresel ya p ı n ı z hatırlar. Yü ksek Benliği n iz t ü m yaşa m l a r ı n ı z boyunca
orad ayd ı . Bu rea l iteyi a n l a m a k, "geçmiş yaşa m l a ra i n a n maya n l a r" için
b i r bil mece ve gizem o l a ra k ka l a n b i rçok şeyi açıkla maya başlar.
Öyleyse, eğer biz geç m i ş yaşa m l a ra sa h i psek, bu sü reç nasıl iş­
ler? Tekra rdoğuş ve ka rma sistem i neye benzer? Ya n ıt ka rmaşıktır, ama
o Akaşik Siste m ' i n içi nde bulunur. Onu, sizin Dü nya üzeri nde geçirdi­
ğiniz ve geçireceğiniz h e r yaşa m ı n kayd ı n ı tutan b i r t ü r enerj i h esa pla­
ması olarak d ü ş ü n ü n .
İ nsa n Akaşası' n ı n ne olduğunu v e nerede bulun duğunu ta rif et­
mek zordur. Zorluk, İ n sa n Akaşası' n ı n çok-boyutlu olmasından, ama ay­
rıca üç boyutta (3 B) bulun masından kayn a k l a n ı r . Akaşa, yaşam d a i re­
s i n i n -geri d ö n m eye deva m eden bir yaşa m d a i resinin- bir parçasıd ı r.
Yaşlı ruh lar bir a maçla geri dönmeye deva m ederler. Bize Dü nya' n ı n tit­
reş i m i n i yü kseltme şa nsı ve ri l i r ve bu b i rçok kez geri dön erek -yaşam
ifad esiyle- ya pılır. Yaşa m ifadesi esnasında siz bir şeyler öğrenme fı rsa­
tına sa h i p o lursunuz. Öğre n i rken de, gezegen i n titreşi m i n i yü kse ltebi­
l i rs i n i z ya da bunu ya pamazsı n ı z . Bu sizin seçi m i n izdir. Bu, Kryon'un
sözü n ü ettiği özg ü r seçi m d i r .
Siz "doğum rüzgôrı" n ı geçip i l k nefesinizi a l d ığınızda, özg ü n ya­
şa m ifa d e n i z başlar. Akaşa sizi n l e birlikte bu d ü nyaya gelen bir enerji­
dir. "Akaşik Kayıt" teri m i Akaşa'nın bir kayd ı anlamına gel ir. Akaşa, "tü m
va r olan"ı temsil eden bir enerj i olara k ta n ı m la n a b i l i r. Dolayısıyla, Aka­
şik Kayd ınız sizin o lmuş olduğunuz her şeyin ve daha fazlası n ı n bir kay­
d ı d ı r. Akaşa kavra m ı ayrıca o l a b i lecek her şeyin pota nsiyel lerini, po­
ta nsiyel ola ra k gerçekleşmemiş şeyleri d e temsil eder. Kryon bu konu­
da şöyle d iyor :
21
1nsaı .91.{aşası
Bu inanılmaz bir şeyin, şaşırtıcı İnsanın öyküsüdür. Bu
özel bir İnsanın öyküsü değildir. Bu süper güçlere sahip bir İn­
sanın öyküsü değildir. Onların zengin ya da yoksul olmaları ve­
ya Dünya üzerinde ne olup bittiği önemli değildir. Size İnsanın
benim perspektifimden öyküsünü sunmak, siz perdenin benim
bulunduğum tarafından ayrıldığınızda ne olduğunu ve geri dön­
düğünüzde ne olduğunu anlatmak istiyorum ve bu size geçmiş­
te söylenmiş olan şeyi altüst edebilir.
Siz yaşamın basitçe başladığını söyleyebilirsiniz, ama öy­
le değildir. Şimdi söyleyeceğim şeyden de hoşlanmayacaksınız,
çünkü o sizin görünüşte ahlaki 3B zihninizi çok aşar.
Tüm bunlarda bir sistem vardır ve o güzel bir sistemdir.
O doğum, yaşam ve ölümle ilgilidir. Bu gezegende kiminle kar­
şılaşacağınızın potansiyelleri siz buraya gelmeden önce bilinir.
Bu gezegene geldiğinizde yaşayacağınız karmik niteliklerin hep­
si anlaşılır. Karşılaşacağınız kişilerle karşılaşmanızı sağlayacak
eşzamanlılıklar önceden bellidir! Bu falcılık ya da geleceği ön­
görmek değildir. Bu, enerjiye dayanan eğilimlerle ilgili bir du­
rumdur.
Var olabilecek her potansiyelin, hepsinin ayrıntılı bir bi­
çimde planlanmasının olasılıkları nedir? Bu çok karmaşık gö­
rünse de, siz bu gezegene gelmeden önce, vuku bulabilecek tüm
eşzamanlılıkları bilirsiniz. Siz ebeveynlerinizi seçersiniz, ebe­
veynleriniz de sizi seçerler. Yaşam ne zaman başlar? O aslında
siz doğmadan çok uzun bir zaman önce başlar. Bu, Tanrı'nın
eylem halindeki sevgisidir ve bu size bir şey söylemelidir: Si­
zin burada bulunmanız bir rastlantı değildir.
"Kryon, bu mümkün değil. Bak ben bir yetim ve öksüzüm.
Ebeveynlerimi hiç tanımadım. " 3B'deki İnsan bunu anlamaz.
Çünkü bilgeliğinizin derinliklerinden, siz sizi yetim bırakacak
ebeveynler seçersiniz. Çünkü siz perdenin benim bulunduğum
tarafındayken Tann'nın zihnine sahipsinizdir. Bazen, potansi-
22
 '13ö{üm l
yel çözümlerinizle gezegene yardım edebilmek için, sorunlarla
ve zorluklarla karşılaşmayı seçersiniz . Bakın, hiç kimse bura­
ya ıstırap çekmeye gelmemiştir. Siz buraya yaşam bilmecesini
çözmek için geldiniz ve bu sözleri dinleyenler ve okuyanlar tam
olarak bunu yapmakla ilgilenirler.
Her biriniz Yaratıcı'nın bir parçasısınız. Her biriniz bu yol­
culuğa perdenin benim bulunduğum tarafında başladınız . An­
cak, benim bulunduğum taraf kesinlikle bir yer değildir. Siz bu­
nu gerçekten anlayamazsınız, çünkü üç boyutta sizin geldiği­
niz fiziksel bir yer olmalıdır. Tanrı bir yerde değildir. Tanrı
sadece vardır. Bunu anlamak sizin için zordur, çünkü siz 3B'
desiniz. Ama aslında, siz Tanrı denen o çorbanın bir parçasısı­
nız.
Tanrı'nın fiziksel bir niteliği yoktur. Tanrı'nın bir parça­
sı olmak 3B'de açıklanamaz. Ben sizin karşınızda oturuyorum,
ama ben tekil bir varlık değilim. Ben, sizin gibi, Tanrı çorbası­
nın bir parçasıyım. Perdenin öbür tarafında benim ismim Kr­
yon değildir. Bu isim sizin için yaratılmıştır. Ben bu iletişimde
partnerimin (Lee Carroll) enerjisi içinde bir grup olarak yer alı­
yorum. Ben şu anda bu kitabı okuyanları da görüyorum. Siz bu­
nu hayal edebilir misiniz?
Böylece siz doğumda başlamadınız. Siz hep vardınız ! Ev­
ren yaratılmadan önce, siz vardınız. Siz Tarirı'ya aitsiniz ve
Tanrı ailesindensiniz ve Dünya'ya bir amaçla geldiniz, (sizden
başka) herkesin bildiği bir amaçla. . .
Bu gezegene gelme nedeninizi birçok kez açıklamaya çalış­
tık. Bunu yapmak zordur, çünkü bunun Dünya ile gerçekten
çok fazla ilgisi yoktur. Bunun Evren ile ilgisi vardır. Bu, bura­
daki deneyiminizden oluşturacağınız -gelecekteki- enerjilerle il­
gilidir. Küçük bir akvaryumdaki bir balığa dış dünyayı açıkla­
mak zordur, çünkü balık sadece o akvaryumu bilir. Eğer siz ba­
lığa güneş sisteminizden ve onun çevresindeki şeylerden söz
23
'İ.nsaı Jlaşası
ederseniz, balık hiçbir şey anlamaz. O sadece bildiği şeyi bilir.
Öyleyse sizin bu akvaryumda yaptığınız şeyin dışarıdaki çok da­
ha büyük bir şeyi etkilediğini söyleyelim.
Buna asla inanmazsınız, ama siz buraya gelmek istediniz.
Ebeveynlerinizin ve doğacağınız yerin potansiyellerini gördüğü­
nüzde, "Evet!" dediniz. "Geri dönmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
Bırakın, şimdi gideyim!"
Her biriniz kendi yaşamınızda nelerin olup bittiğini bili­
yorsunuz. Şimdi şöyle düşünüyorsunuz: "Eğer bu potansiyelle­
ri bilseydim, buraya geleceğimi hiç sanmıyorum. " İşte bu ina­
nılmaz İnsandır. Evet, sevgili varlıklar, biliyordunuz. Şimdiye
kadar yaşamış olduğunuz her şeyin potansiyellerini biliyordu­
nuz. O orada bir potansiyel olarak bulunuyordu ve siz onun
içine girdiniz ve onu yaşadınız.
"Tanrı insanlığı neden bu kadar çok seviyor? " Az önce bu
soruyu yanıtladık. Siz potansiyelleri biliyordunuz, ama yine de
geldiniz. Çünkü siz bu gezegeni, benim gibi, çok seviyorsunuz.
Çünkü daha büyük bir şey olup gidiyor. Bu tümüyle bu geze­
gendeki titreşimin nereye gideceğiyle ilgilidir. O yükselecek mi,
düşecek mi? Çünkü orada her ne olursa, o çok daha büyük bir
şeyi yaratacaktır. Ve bu testin dürüstçe yapılabilmesi için, in­
sanlar bu gezegende doğmalı ve içlerindeki gizli Yaratıcı'yı ara­
malıydılar.
Bunu dinleyin: O belirlenmiş doğum anında ve cenin tam
olarak geliştikten sonra, ben Doğum Rüzgarı dediğimiz bir yer­
de sizinle mecazi olarak durdum. O, lineerlik ve çok-boyutluluk
arasında bir portaldır (ana-kapı). O bir yer değil, tanrısal bir
enerjidir. Orada ben sizin enerjinize bakarım ve siz de benim­
kine bakarsınız. Sonra olanlar her birinizle olmuştur, çünkü ben
size "güle güle" ve "hoş geldin" diyen grubu temsil ederim.
O güzel enerjide, ben size, "Hazır mısın ? Emin misin ? " di­
ye sordum ve her biriniz beni enerjisel olarak güzel bir biçim-
24
 '13ö[üm 1
de kucakladınız. Sonra siz gözden kayboldunuz ve inanılmaz
bir süreç başladı.
Bu gezegende doğmuş olmak kolay değildir. Sizin yaptığı­
nız ilk şey bölünüp ayrılmaktır. Tanrı'nın siz olan parçasının
tümü İnsan bedenine aktarılmaz. Onun bir kısmı perdenin bu
yanında kalmaya devam eder. Ama siz bunu biliyorsunuz, öy­
le değil mi? Çünkü siz ayrılmış olan parçayı, Yüksek Benliği­
nizi aramak için çok fazla zaman harcar, onunla yeniden bir­
leşmek istersiniz . Ama doğumla birlikte siz tekil hale gelirsiniz.
Onun yalnız bir durum olduğunu biliyor musunuz? Çünkü siz
çok-boyutlu bir varlıktan, tekil 3B varlığına geçersiniz. Yüksek
Benlik sizin gerçek kimliğinizin en iyi tasviridir. O esas ruh
enerjisidir ve o gerçekten SİZ'dir. İşte bu yüzden en sonunda
onunla birleştiğinizde bu çok harika bir his verir. Bu sizin is­
tediğiniz bir birleşmedir ve o bir hatırlama haline gelir.
Böylece doğumda siz bölünürsünüz. Hepsi bu değildir ve
burada sizin anlamanız zorlaşır. Sizin esas Ruhunuz 'un (Spi­
rit) parçaları perdenin benim bulunduğum tarafında kalır ki o
Yüksek Benlik değildir. "Siz " olan bu enerjiler sizin rehberleri­
niz haline gelir. Böylece size bir sır verdim: Rehberleriniz siz­
dir. İşte bu yüzden onlar çevrenizdeyken kendinizi çok iyi his­
seder, onlar geri çekildiğinde ise kendinizi kaybolmuş hisseder­
siniz.
"Kryon, ben sık sık kendimi çok mutsuz ve yalnız hissedi­
yorum. " Ben bu sözü birçok kez duydum. Bu sözleri dinleyen­
ler ve okuyanlar arasında da bunu söyleyecek olanlar vardır.
Eğer siz, benim gibi, hayatınızın çok-boyutlu bir tablosunu gö­
rebilseydiniz, çevrenizde her zaman size eşlik eden grubu gö­
rürı:lünüz . Bunu size birçok kez söyledik: Siz yalnız değilsiniz.
Siz yalnız olamazsınız, ama 3B'de bu böyle görünür, değil mi?
Mutsuz olan bazılarınız Ruh'a o kapıyı asla gerçekten açma­
mışsınızdır. Eğer açsaydınız, orada bir enerjinin bulunduğunu
25
insan .9ftaşası
görürdünüz ki o Yüksek Benliğiniz'in -orada gerçekten bir şe­
yin bulunduğunu bilmenizi sağlamak için kapıyı geriye doğru
iten- enerjisidir. Her biriniz buna sahipsiniz.
Ben sık sık bir köşede mutsuz, yalnız, umutsuzluk içinde
ağlayan birini görürüm. Onun çevresinde hiçbir şey yapmadan
duran rehberlerin güzel enerjisini görürüm . . . çünkü İnsan on­
ların bir şey yapmalarına asla izin vermemiştir. Ama hepiniz
onlara sahipsiniz !
Böylece İnsan Dünya'ya gelir ve onun DNA'sında tanrı­
sallık vardır. Siz tanrısallığınızı o kadar bölmemişsinizdir, sa­
dece boyutsallığınızı bölmüşsünüzdür. Sizin DNA'nız kutsallık­
la doludur. Öyle olmak zorundadır, çünkü eğer siz bir Yüksek
Benlik ile yeniden birleşecekseniz, hücresel yapınızda tanrı­
sallığa sahip olmanız gerekir ki ona sahipsiniz.
Doğumda vuku bulan ilk şey zamansız (ebedi) olan çok­
boyutlu bir süreçtir. Çocuk doğduğu anda, Yaratılış Mağarası'
nda bulunan kristalimsi bir yapı aktive olur. Dünya sizin geri
döndüğünüzü ya da ilk kez geldiğinizi bilir. Yaşlı bir ruhun kris­
talimsi yapısı onu beklemektedir, çünkü gerçekten o sizin son­
raki enkarnasyonu bekleyen tüm enkarnasyonlarınızın özüdür.
Siz burada başka enkarnasyonlar da geçirmiş olduğunuzun far­
kındasınız, değil mi? O yaşamlar size yabancı görünebilir, ama
siz onların her birinde bir dosta sahipsiniz . O Yüksek Benlik
denen dosttur. O şimdi sahip olduğunuz aynı Yüksek Benlik'
tir. Bu şu anlama gelir ki sevgili İnsan, o geçmiş yaşamlar hiç
de yabancı bir deneyim değildi. Çünkü siz oradaydınız.
Bunu idrak etmeniz önemlidir, çünkü bu sizin daha önce
sahip olduğunuz bazı yetenekleri hatırlamanıza, hatta tekrar
edinmenize izin verir. Sizin kristalinizin kristalimsi yapısı ak­
tive olur ve bu bir ağacın halkalarına benzer. Orada her bir en­
karnasyon temsil edilir ve görülebilir. Sizin bu gezegende spi­
ritüel olarak yaptığınız her şey o kristale kaydolur. Zor yoldan
26
 'Böfüın l
öğrendiğiniz her şey o kristale kaydolur. O sizin DNA'nızda da
bulunur, doğumda DNA'nıza, onun Akaşik Kayıt dediğimiz iki
çok-boyutlu enerjisine veya tabakasına (DNA 'nın On İki Ta­
bakası adlı kitapta sözü edilen yedinci ve sekizinci tabakalara)
aktarılır. Bu sizin uyanmanız veya spiritüel sorular sormaya
başlamanız için böyledir ve sizin çağlar boyunca bildiğiniz ya
da deneyimlediğiniz her şey geri gelecektir.
Bu, bu sözleri okuyan birçok kişi için çok iyi bir haberdir.
Bu, çağlar boyunca burada harcadığınız çabaların hiçbirinin kay­
bolmadığı anlamına gelir. Sen buraya geri döndüğünde, sevgi­
li İnsan, hayatta öğrendiğin her şey hala oradadır ve onu tek­
rar öğrenmen gerekmez. Eğer istemiyorsan, hiçbir şeyi tekrar
deneyimlemen gerekmez. Şu anda sana ne söylediğimi anlıyor
musun? Kapıyı itmek, içinizdeki Tanrı'yı bulmak, Yaratıcı'ya
gerçekten erişmek isteyenleriniz aslında öğrendiğiniz her şeyin
spiritüel kavanozunu açıyorsunuz. Yavaş yavaş, o üzerinize akar
ve siz hatırlarsınız.
Böylece, birçoğunuz şu soruları soruyorsunuz: "Ben ne yap­
malıyım ? Onu nasıl yapmalıyım ? Sonra ne var? Süreçler ve yön­
temler nelerdir ? Nasıl, nasıl, nasıl ? " Ve biz de yirmi yıldır di­
yoruz ki, siz o kapıyı açmaya başladığınızda, sezgi size çoktan
öğrenmiş olduğunuz şeyi göstermeye başlar! Siz onu zaten bi­
lirsiniz. Onu anlaşılır kılmak için, Dünya üzerine -bu şeyleri an­
layabileceğiniz biçimlerde yapılandırmaya yardımcı olacak- ye­
ni süreçler yerleştirilmiştir. Bunlar 1987'den önce asla var ol­
mayan süreçlerdir. Bir örnek verelim:
Öğretmen Peggy (Peggy Phoenix Dubro) buradadır. Çok
uzun zaman önce, o burada yapabileceği şeylerin potansiyelle­
rini biliyordu. O yeni bir enerjinin tutkulu bir kahyasıdır. Aı;na
bu bilgi sizin Tann'yı anlamanıza yardımcı olması için ona ya­
vaş yavaş verilmiştir. 1989'dan önce, onun öğrettiği enerjinin
öğretilmesi mümkün olmazdı ve o zamandan beri geçen yıllar-
27
1nsaı .Y'.f(aşası
da Gaia'nın enerjisi değişmiş ve Peggy'nin çalışması güçlen­
miştir. Bunun nasıl işlediğini anlıyor musunuz? Onun "bilgi ka­
vanozu" açılmış ve herkes tarafından fark edilmiştir.
Yaptığınız her şey bu gezegende enerji olarak kaydolur ve
siz gittikten sonra o Kristalimsi Ağ'da kalır. Jeologlar, bu ge­
zegendeki, özellikle yerkabuğundaki kayaların çoğunun krista­
limsi olduğunu bilirler. Kristaler çoğunuzun anladığı bir şey ya­
par, enerjiyi kaydederler ve belleğe sahiptirler. Böylece yaptı­
ğınız her şeyin o bellek bankasında tutulduğunu anlamak si­
zin için çok zor olmamalıdır, bu sizin hayal edemeyeceğiniz ve­
ya anlayamayacağınız kadar ezoterik bir durum değildir.
Gezegenin içinde daha yüksek frekansta titreşen budur. Si­
zin tüm yaşamlarınız boyunca kolektif olarak yaptığınız şey bu­
rada kalmış ve bu gezegenin daha yüksek frekansta titreşme­
sini sağlamıştır. Bu enerji halen çok şaşırtıcıdır! Çünkü inanıl­
maz İnsan son iki haftada Kristalimsi Ağ'ı bile değiştirmiştir!
Siz hayatınızı yaşarsınız. Bazılarınız bu şeylerin sırlarını
bulur, bazılarınız da bulmazsınız. Sırlar sadece düz görüşten
saklı olan şeylerdir. Ama herhangi bir İnsan onları aramaya
başladığında, onlar kendilerini açıkça gözler önüne sererler.
Daha önce söylediğimiz gibi, hiçbir İnsan yargılanmaz. An­
cak, İnsan olarak, lineerlikte, siz Tanrı'nın sizi yargılamasını is­
tersiniz. Hepinizin öldüğünüzde aynı muhteşem yere gitmeniz
size mantıklı gelmez, değil mi? Siz, "Kryon, kötü bir insana ne
olacak ? Ben iyiydim. O kötüydü. Biz aynı yere mi gideceğiz ?" di­
ye sorabilirsiniz. Evet, sevgili İnsan, her ikiniz de yuvaya gider­
siniz. İş başarılmıştır. Biz bu bilgiyi size mesajlarda ve kutsal
metinlerinizde verdik. Kutsal kitabınızdaki Müsrif Oğul adlı me­
seli okudunuz mu? Onu anladınız mı? Bu yeni bilgi değildir. O
meselde baba Tanrı'yı ve iki oğul da Dünya üzerindeki insan­
ları temsil eder. Oğullardan biri her şeyi doğru yapar, diğeri
ise her şeyi yanlış yapar. Sonra onlar yuvaya, aynı enerjiye ge-
28
 'BöBim l
ri dönerler ve aynı kutlamayla karşılanırlar!
Bir gün gelecek hepiniz son nefesinizi vereceksiniz. O si­
zin için üzüntülü bir gün değildir. O geride bıraktıklarınız için
üzüntülü bir gün olabilir, ama sizin için değil. Hepiniz daha
önce oradaydınız. Bu sözleri dinleyenlere ve okuyanlara sesle­
niyorum: Doğal yaşamınız sona erdiğinde, siz Yaratılış Mağara­
sı'na gidersiniz. İşte o zaman, bu dünyada başardığınız her şe­
yin özünü kendi kristalinize aktarırsınız. Düşündüğünüz tüm
güzel düşü nceler, öğrendiğiniz her şey, tüm idrakleriniz o çok
-boyutlu kristale kaydolur.
Sonra sizin İnsan olmayan parçanız (çok-boyutlu ruh par­
çanız) bu gezegenden ayrılır ve Yüksek Benlik ile yeniden bir­
leşir. Bölünüp ayrılmış olan her şey -hücrelerin tanrısallığı, tüm
rehberler- yine Tanrı 'nın parçasına geri döner. Bu sizin kut­
lamanız gereken bir şeydir. Ben kutlarım! Çünkü sizinle öbür
tarafta karşılaştığımda, bir kardeşle karşılaşmış olurum. Şu an­
da da bunu yapıyorum. Perdenin öbür tarafından ayrılıp bu dün­
yada doğanlara güle güle diyorum. Bedeninden ayrılıp yuvaya
dönenlere hoş geldiniz diyorum. "Kryon, sen aynı anda bu ka­
dar çok yerde nasıl olabilirsin ? " Siz bu soruyu soruyorsanız ha­
la anlamamışsınızdır. Ben tekil bir varlık değilim. Ben, tıpkı si­
zin gibi, Yaratıcı'nın bir parçasıyım.
Kryon 'un Karakas, Venezuela 'da verdiği
"İnanılmaz İnsan " adlı mesaj, 2 Kasım 2008

Bu okudukla r ı n ı z ta m a m e n ye n i bilgi m i d i r? Belki siz kutsa n m ış­

tınız ve doğduğunuzdan beri için izdeki Yaratıcı'yı sezgisel olarak bil iyo r­
dunuz. Ne yazık ki, ben öyle deği l d i m . Ben otuzlu yaşlarıma gelene dek
İ n sa n Akaşası ve Kryo n'un söz ü n ü ettiği sistem ha kkında hiçbir şey bil­
m iyordum. G ezegendeki b i rçok i n a nç siste m i bir İ nsan önya rgısı n a sa­
h i ptir. Bu önya rgı bizim teki l o l m a m ızd ı r. Kryon ise bizim tek i l olmadı­
ğ ı m ı z ı söylüyor. Bu bizim için a n laşılması en zor kavra m lardan b i ri d i r.

29
'.İnsaı .91taşası
İ nsa n l a r bir spi ritüe l mezun iyet yolund a o l m a fi kri n i tercih eder­
ler. Birçokları bizim ödeyeceğ i m i z b i r tür borcumuzun olduğuna ve siz
borcunuzu öded iğinizde b i r sonraki öğre n i m ve ayd ı n l a n m a d üzeyine
geçtiği n ize i n a n ı rlar. Böylece, siz t ü m d e rsleri n i z i b i r kez öğrendiğin iz­
de, a rt ı k Dü nya üzeri n d e yen i d e n e n karne o l maz, d a h a yü ksek a l e m ­
lerdeki dersleri öğren irsi n i z . K ryon b u e s k i enerj i d ü ş ü n ü ş biçi m i n d e n
kurtul m a m ı z ı n za m a n ı n ı n geldiği n i söyl üyor. "Spirit ü e l mezun iyet" fi k­
ri n i n b i rçok kişiye neden çekici geld iği n i a n laya b i l iyorum. H i ç kimse si­
ze (ya d a başka l a r ı n a ) ka rşı korkunç b i r suç işleyen b i ri n i n ceza l a n d ı rıl­
mayacağı fikrinden hoşlan maz ! Bu bizim adalet duygumuzu rencide eder.
Daha doğrusu, bu bizim teki l l i k önya rgısın � daya n a n İ nsa n ada leti duy­
gumuzu rencide eder. Ama bu Ta nrı' n ı n z i h n i d eği l d i r .
Biz D ü nya' da değ i l ken Ta n rı' n ı n z i h n i n e sa h i p o luruz. Üç-boyutlu
bir İnsa n ı n sınırlamalarından tüm va r olanın bir' l iğine geri döneriz: Çok­
boyutlu Ta n rı çorbasına geri d ö n e riz. Bunu kavra m a n ı n zor olduğunun
fa rkındayım, ama siz Yüksek Ben l iğiniz ile bi rleştiğin izde, yaratıcı kay­
n a kla da b i rleşi rsiniz.
Kryon'un bize verd iği aynı sevecen mesaj lara ayna l ı k eden b i rçok
başka ka n a l (medyum ) va rd ı r. O kuduğunuz veya duyduğunuz b i lgi n i n
doğruluğu h a kkında size reh berlik etmesi i ç i n sezgi nizi kul l a n ı n . Avus­
tra lya l ı ya kın a rkadaşlarım Ailen Stacker ve Debbie M orris' in yen i ener­
jide uya nan Işık İşçilerine a d a n m ı ş bir İ nternet siteleri va r. Birçok uya n­
mış İ n sa n o n l a rı n sitesindeki bi lgilere eriştikten so n ra değerli içgörüler
edinmiştir. Özelli kle, Allen'in "Ye n i Enerji' d e Ka nse r'' konusunda yazd ı k­
l a rı bu hasta l ı kla mücadele edenler için b i r bilgi hazi nesi sağla m a kta­
d ı r. O n l a r ı n sites i n i şu a d reste ziya ret edeb i l i rsi n i z : www.poi ntsofpo­
wer.co m . au
Şimdi sizin fa rk etmiş olduğunuzdan daha fazla şey içerd iğin izi a n­
ladığın ıza göre, kişisel Akaşik Kayd ın ıza, onun nerede olduğuna ve a ma­
c ı n ı n ne o lduğuna b a ka l ı m .

30
 2

KİŞİSEL AKAŞİK KAYDINIZ

Sizin kişisel Akaşik Kayd ı n ız üç yerde bulunur (as l ı n d a d ö rt yerde

bulunur, ama dörd ü ncüden daha son ra söz edeceği m). K ryon, bizim
bu d ü nyada defa l a rca enka rne olmam ızın, Gaia'nın titreşi m i n i yü kselt­
me ve yü kse l m iş bir gezegen h a l i n e getirme hedefiyle ilgili olduğunu
söylemiştir. Eğe r hedef buysa, Akaşik Kayd ı n bizim içim izde olduğu gi­
bi Gaia' n ı n içinde d e bulun ması m a ntıklı deği l mid i r? Evet, öyledir. Ga­
ia' n ı n içinde Ya rat ı l ı ş Mağarası ve Krista l i m s i Ağ bulunur. Bizim içim iz­
d e ise DNA' m ı z bulunur. Dolayısıyla Akaşik Kayd ı m ız' ı n bulun duğu üç
yer Yaratı l ı ş M ağarası, Krista l i msi Ağ ve DNA' m ızd ı r.
G a i a b i r M a nyetik Ağ' a sa h i ptir. DNA' n ı n her b i r parçası b i r m a n ­
yetik a l a n ta rafı n d a n kuşat ı l ı r. B u d a , Akaşa' n ı n depola n d ığı b i rkaç yer
a ras ı n d a ki enerjisel b i lgi a kta r ı m ı n ı n , çok-boyutlu bir enerj i olan m a n ­
yetiz m a n ı n n iteli kleri sayesinde m ü m k ü n olduğu a n l a m ı n a gelir.
Siz G a i a ' n ı n insanların ya ptı kları her şeyi neden kaydettiği n i hiç
merak ett i n i z mi? Çünkü Dü nya'ya gelen her İnsan ruhu b i r fa rk yara­
tır. Her bir özgün İ n sa n ı n enerjisi G a i a' n ı n yaşa m kuvvet i n i değiştirir,
böylece o ruh geldiğinde, G a i a -enerj i se l b i r d a mga olarak depolanan­
bir kayıt ya ratır. Dolayısıyla G a ia'nın zeki bilinci sizin hakkın ızda her şe­
yi " b i l i r." Gezege n i n yaşa m kuvveti ca n l ı olan her şeyd i r ki buna çoğu­
muzun ca n l ı olduğunu düşün med iği miz şeyler de d a h i l d i r. Gaia ve Aka­
şa kavra m ı çok büyük ve olağa n ü stü bir kavra m d ı r . O, i l k kita b ı m Gaia
Etkisi' nde ayrı ntı l ı biçi mde a n l atı l m ı ş olan b i r sistem i n b i r pa rça s ı d ı r.
Özet o l a ra k, sistem t ü m üyle G a i a' n ı n İ n sa n ı n spiritü e l deneyi m i n d e iş­
birl iğiyle ilgilid ir. Her şey, gezegenin a macı bile İnsanın çevresinde döner.
Peki, sizin Akaşa nıza ne kayded i l i r? Akaşa n ı z' ı n içi nde, açıklana­
maz o l a n ı açıklayan b i rçok şey vard ır. Akaşik Kayd ı n ı z içinde şun l a r yer
a l ı r:
31
insan J7l!caşası
* her b i r yaşa m ı n çok-boyutlu b i r kayd ı
* t ü m başarı enerj i leri
* (yaşa m dersi nizle i l işki l i ) tüm bitm e m i ş işler
* ka rmik grup n itelikleri
* b i rçok e n karnasyonda ge lişmiş t ü m yete nekler ve beceriler
* t ü m s p i ritüel teka m ü l
* ya ptığınız şeylerin v e tü m pota nsiyelleri n izin kua ntum b i r kayd ı .

Akaşik Kayıt hakkında işa ret e d i lecek iki şey va rd ır.

Birincis i : Görü n ü şte b i r enerj i kaosu va rd ır. Çünkü Akaşa, sizin
Şİ M Dİ yaptı kların ıza bağl ı olarak, s ü rekli o l a ra k pota nsiye l leri değiştir­
mekte, daima yeniden aya rla nmaktad ı r. Örneğin, bir arkadaşınız sizi ara r
v e ertesi gün birlikte ö ğ l e yemeği ye menizi teklif e d e r . S i z evet ded iği­
n izde, hatta hayır dediğin izde gelecek pota nsiye l i n i z i değiştirmiş olur­
sunuz ! E rtesi gün olduğunda, siz öğle yem eği n e gitme ya d a gitmeme
seçi m i n e sa h i psin izd ir. Önceden planladığınız şeyi ya pıp ya p m a m a k in­
sa n l ığın özgür seçi m i d i r . Gidip gitme m e ka ra rın ıza bağlı ola ra k, pota n­
siye l l eri n i z değişecektir. Görü n ü şteki kaos, Ruh'un (Spi rit) t ü m bun l a rı
-bizim deneyi mlediğimiz gibi, olayların l i neer ilerlemesi olarak deği l- ay­
nı a n d a görmesi nden kayn a k l a n ı r .
İ kincisi: "Geçmiş yaşa m" teri m i tam o l a ra k doğru deği l d i r. Çünkü
kua ntum bir h a l d e geçm iş mevcut d eği l d i r. Kua ntum b i r h a l d e zaman
yoktur. Za man bir daire içinde yer a l ı r, böylece siz daima Şİ M D İ ' n i n po­
tansiyellerine bakmaktas ı n ızdır.
Tü m bun l a r nasıl işler? Ya n ıt ka rmaşıkt ı r ve Kryon tarafı n d a n en
iyi biçimde açıklanm ıştır:

İki tür Akaşik Kayıt vardır: Biri küresel, diğeri kişiseldir.

Küresel olan birçok kez sözünü ettiğimiz Yaratılış Mağarası'
nda bulunur. O, bu gezegende bulunan ve kristalimsi enerjiy­
le dolu olan fiziksel bir yerdir. Bu sözleri dinleyen ve okuyan
her İnsanın o mağarada bir kristali vardır. Bu çok-boyutlu ola­
rak tam doğru değildir, ama size 3B'de yapabileceğimiz en iyi
32
 'Bö[üm2
tarif budur. Bu sizin onu gözünüzde canlandırmanızı kolay­
laştırır. Her birinizin bu kutsal yerde kutsal bir kristali vardır
ve siz buradan ayrıldıktan sonra da o bu gezegende kalır.
Bu açıklamanın zor bölümü bu kristalin zamansız olma­
sıdır. Yani o, siz bu gezegendeyken Yüksek Benliğiniz 'in esas
enerjisini taşır. Siz burada değilken, bu kristalin enerjisi küre­
sel olan Kristalimsi Ağ'a yerleştirilir. Sizin bu gezegendeyken
olduğunuz her şey o ağa kaydolur. Bu nedenle, siz Yüksek Ben­
liğiniz 'in hala Dünya'da bulunduğunu söyleyebilir ve bir dü­
zeyde, haklı olursunuz. Bu bir İnsanın "ölülerle nasıl konuşa­
bildiğini" de açıklar. Çünkü zamansız bir halde, geçmişte yaşa­
mış olan herkes hala orada, o Kristalimsi Ağ'ın içindedir.

Geliş ve Gidişin Kısa Özeti İlk Akaşik Kayıt Türü

-

Siz bu gezegene geldiğinizde, bu özgün kişisel kristalimsi

yapıyı aktive edersiniz ve Yüksek Benliğiniz siz buradayken bu
kristalden sorumlu olur, ,onu korur. Her İnsanın Yüksek Ben­
liği daima perdenin benim bulunduğum tarafındadır, ama o par­
çalarının sizinle ve gezegenle bağlantı kurabilmesini sağlayan
"dallara" sahiptir. Bunlar meditasyon yaparken bağlantı kur­
duğunuz parçalardır. Siz bir kez Dünya'ya geldiğinizde, Yük­
sek Benliğin enerjisi Dünya var olduğu sürece onunla bağlan­
tıda kalır.
Şu anda yaşadığınız hayat bu kristalimsi yapıya nakşo­
lur. Verdiğiniz spiritüel ve dünyevi kararlar, deneyimlediğiniz
her şey, bir İnsan olarak geçirdiğiniz her şey bu kristale kay­
dolur. Biliminiz kristalimsi yapıların özelliklerini iyi bilir. O
uzun vadeli atomik düzen içeren bir atomik yapıya sahip olan
bir mineraldir. Bu daha önce keşfedilen özgün bir nitelik ya­
ratır ve o bellektir. Bizim durumumuzda, o biliminizin sahip ola­
cağı her şeyin çok ötesindedir; o, kutsal yaşam derslerini, bil-

33
'İnsan .Af.,:,aşası
giyi, belleği ve hatırlamayı içeren kristalimsi bir yapıdır. Sizin
3B'de anlamadığınız şey, kristalimsi yapının gelecek potansiye­
lini de içermesidir. Bunu açıklamak zordur, bu yüzden şimdi­
lik onu basit tutalım.
Siz Dünya üzerinde hayatınızı yaşarsınız. Hayatınız ta­
mamlanıp -bizim geçiş dediğimiz- ölümü deneyimlediğinizde, bir
süre için Yaratılış Mağarası'na geri dönersiniz. Orada, bu dün­
yada deneyimlediğiniz ve öğrendiğiniz her şey bu kristalimsi ya­
pıya nakşolur ve sonra sizin dünyevi özünüz ve Yüksek Benli­
ğiniz'in kişisel kutsal bölümü gezegenden ayrılır.
Bu kristalimsi kaydın çok-boyutlu bir ağacın halkaları gi­
bi olduğunu söyleyebilirsiniz. O her seferinde bir enkarnasyo­
nu, öğrendiğiniz her şeyi ve DNA'nızın topladığı her şeyi kay­
deder. Bu sizin beklediğinizden çok daha derindir, çünkü far­
kındalığımzda meydana gelmiş olan değişimler bu gezegende tit­
reşimsel bir değişim formunda kalır. O, uygarlığın sonuna ka­
dar burada kalır, çünkü o yerkürenin Kristalimsi Ağı'na yer­
leşir. Dolayısıyla, siz yerkürenin sizin geçmişteki ve şimdiki tit­
reşiminizle titreştiğini söyleyebilirsiniz.
Hiçbir şey heba olmaz, hiçbir şey kaybolmaz, sevgili İn­
san. Sizin burada yaptığınız şey burada kalır. Sizin yaptığınız
her şey, tüm kararlarınız, tüm idrakleriniz, sevginiz, sevinciniz,
dramınız ve kederiniz sadece sizin için değildir, onlar aynı za­
manda Dünya içindir. Dolayısıyla, yerkürenin titreşimi elli bin
yıldır insanlık tarafından yaratılmış olan trilyonlarca enkarnas­
yonun enerjisinden oluşur.
O bir zaman kapsülü değildir, çünkü o her zaman aktiftir.
Bir zaman kapsülü pasiftir. Çok-boyutlu şeyler daima "şimdi"
dedir. Dolayısıyla, bunların hiçbirinin üzerinde bir "zaman dam­
gası" yoktur. O sadece "vardır" ve gezegen tarafından daima
güncel (şimdiki) olarak "görülür. " Yani sizin deneyimlemiş oldu­
ğunuz her şey hala deneyimlenmektedir ve tazedir.
34
 '13ö[üm2
Bir Dünya zamanı döneminden sonra, siz burada tekrar
enkarne olabilirsiniz . Çoğunuz bunu yaparsınız, çünkü bu ge­
zegen üzerinde geçirilen bir ömür daha büyük bir planın yaşa­
mında bir gün gibidir. Daha büyük plan sizin yüzlerce enkar­
nasyonunuzun kısa bir özetidir ve Ruh sizi bu hayatta bir İn­
san olarak değil, Tanrı ailesinin bir parçası olan, Dünya için ça­
lışan, farklı enkarnasyonlarda veya "karmik enerjinin ifadele­
rinde" tekrar tekrar burada olan, zamansız, kutsal bir varlık
olarak görür. Sizin için bunu anlamak ve kabul etmek çok zor­
dur, çünkü siz yaşamın doğumla başladığını ve ölümle sona er­
diğini düşünürsünüz . Bu, yaşamın gündoğumunda başladığını
ve günbatımında sona erdiğini düşünmekten daha fazla doğru
değildir. Yaşam devam eder ve her bir yaşam daha büyük bir
yaşamda bir gün gibidir. Siz tekrar tekrar uyanmaya ve uyu­
maya devam edersiniz . . .
Siz bu süreci tekrardoğuş olarak adlandırdınız. Yüksek
Benliğiniz 'in bir ifadesi yine Dünya'ya gelir. Bu arada, o aynı
Yüksek Benlik'tir. Bunu bir an düşünün . . . birçok yaşam, bir­
çok yüz, her iki cinsiyet . . . aynı Yüksek Benlik. O, daha önce gel­
diği gibi gelir ve yeni enerjiyi sizin kristalinize bir başlangıç ila­
vesi olarak yerleştirir. Siz o zaman bu gezegende doğarsınız
ve görünüşte başka birisi olarak yolculuğu sürdürürsünüz. O
zaman o hayatı yaşarsınız . Burada işiniz bittiğinde, deneyim­
lemiş ve öğrenmiş olduğunuz şey kristq,lde bir başka halka olur.
Zaman içinde, bu kutsal kristalimsi yapı yüzlerce enkarnasyo­
nun halkalarıyla dolar. Bir Yüksek Benlik, birçok enkarnasyon,
birçok isim ve yüz . . . hepsi SİZ. Yaratılış Mağarası'nın ve Kris­
talimsi Ağ sürecinin özü budur. Bu böyle işler. Sizin yaptığı­
nız her şey bu gezegende kalır ve sonra gelecek tüm insanlığın
enerjisine katkıda bulunur.
Yaratılış Mağarası'ndaki Akaşik Kaydın kısa özeti budur.
Açıklaması zor olan kısım onun aynı zamanda geleceği içerme-
35
insan 53.{aşası
sidir. Çünkü sizin yaşayabileceğiniz yaşamların tüm potansi­
yelleri de Kristalimsi Ağ'dadır. O sizin bir sonraki enkarnas­
yonda kim olacağınızı belirlemeye yardımcı olur. Ben bunu si­
ze açıklayamam ve bunu denemeyeceğim, sadece size tüm bu
şeylerde bir amacın bulunduğunu söylemekle yetineceğim. Bir­
çok kişi onu karma olarak, bitmemiş işin devam etmesi olarak
adlandırmıştır, bunu bugünden kalan işleri ertesi gün uyandı­
ğınızda yapmanıza benzetebiliriz. Sizi bekleyen işler "gelecek"
tir. Ama çok-boyutlu bir enerji durumunda, onlar daima ora­
dadır ve uyandığınızda ne yaptığınızı etkileyecektir.

Akaşik Kaydın İkinci Türü

Şimdi bugünün öğretisine geçelim. Akaşik Kaydın başka
bir türü, ikinci türü vardır. Doğumunuzda DNA'nızda oluşan
mini bir Akaşik Kayıt vardır. O ana rahminde şekillenir ve do­
ğumda aktarılır. Bu sizin Dünya üzerindeki şimdiki ve geçmiş­
teki kimliğinizin Akaşik Kaydı'dır. O ayrıca sizin yapabilece­
ğiniz şeylerin potansiyellerini de içerir ve bunlar DNA'nızın ta­
bakalarında taşınır. Bu Yaratılış Mağarası'ndaki kristalimsi kay­
dın nitelikleriyle aynıymış gibi gelebilir, ama öyle değildir. Ma­
ğaradaki kayıt tüm insanlık içindir. O, Dünya'nın Kristalimsi
Ağı'na bağlıdır. Sizin DNA'nızdaki kaydın amacı ise kişisel ke­
şif, farkındalık, karma ve yaşam dersleridir.
O, ezoteriktir. O size garip görünür, değil mi? Bazıları,
DNA'nızda sizin tüm geçmişinizin kaydının bulunmasının ina­
nılmaz olduğunu söyleyebilirler. Şimdi bundan söz edelim. Biz
bunun sizi nasıl etkilediğinden, onun ne anlama geldiğinden söz
edeceğiz. Tüm bunları size kısa bir sürede, bugünkü mesajda
özet olarak sunacağız.
Bazılarınız şöyle soruyorsunuz : "Kryon, burada bir bilme­
ce var. Ben senin söylediğin şeyi anlıyorum. Sen bizim geçmiş-

36
 'Böfüm2
ten birçok enerjiyle bu dünyaya geldiğimizi söylüyorsun. Ama
Dünya ya ilk kez gelenler için ne diyeceksin ? Onların kristalle­
rinin hiç halka içermediğini söyleyebilirsin. O geçmiş ifadenin
hiçbir enerjisini, Dünya üzerinde hiçbir geçmiş deneyimi içer­
mez. Bunun için ne diyeceksin ? O zaman ne olur ? "
Bu çok mantıklı bir sorudur. Yeni gelen birinin özgün ve
gezegen tarafından iyi bilinen bir enerjisi vardır. Bu sözleri oku­
yan çoğunuz onu deneyimlemişsinizdir. Ayrıca, birçok yeni ge­
len vardır! Bu gezegendeki insanların sayısı gitgide hızlanarak
artmaktadır. Nüfusun böyle artması birçok yeni gelen ruhun bu­
lunduğu anlamına gelir. Yaşlı ruhların yüzdesi her ne olursa ol­
sun, buraya ilk kez gelen daha yüksek bir yüzde vardır. Biz bu­
nu biliyoruz. Bu, Dünya planının ve enerjisinin bir parçasıdır.
Bu mesaj burada asla bulunmamış olanlara uymaz. Yeni gelen
bir İnsanın niteliklerinden daha önce söz etmiştik.
Kryon 'un Kelowna, BC, Kanada 'da verdiği
"O, DNA 'dadır! " adlı mesaj, 28 Haziran 2008

Art ı k kişisel Akaşik Kayd ı n ız'da ne b u l u n d uğ u n u a n l a d ığın ıza gö­

re, bir şeyin tü m e n karnasyo n ları birbirine bağlad ığı n ı i d ra k etmeniz
önemlidir. O sizin Yü ksek Benliğiniz'd i r. Yü ksek Benliğin iz, yaşa mış oldu­
ğ u n u z her hayatta ve gelecek pota nsiyel hayatlarda aynı ben l i ktir.

Bir "Geçmiş Yaşam"ın Gerçekte Ne Anlama

Geldiğini Anlamak
Çoğu m u z her şeyin l i n ee r old uğu şekl i n d e b i r İ n san önya rgısına
sa h i bizd ir. Da i resel za m a n kavra m ı n ı a n l a m a kta son derece zorl a n ı rız.
Bizim görd ü ğü m ü z ka n ıt za m a n ı n sad ece ileri d oğru gitmesid i r. Bu da
geçmiş, şimdi ve gelecek fi kri n i yaratır. Her şeyin bir ŞİMDİ rea litesi için­
d e b u l u n ması fi kri bizi m görebildiğimiz şeyle çok a l a kasızdır. İ nsanla­
rın d ü nya n ı n düz olduğuna inandıkları zamanı düşü n ü n . Birçok kişi, eğer
bir ge m iyle okya n u sta çok uzağa giderseniz gezegen i n kenarından aşa-

37
1nsan .9ftaşası
ğı d üşeceğin ize i n a n ı rd ı . Dü nya' n ı n yuva rlak olduğu fi kri o n l a r ı n göre­
b i l d i kleri şeyle çok a l a kasızd ı . Bu size aşina gel iyor mu?
Eğer zaman Kryon'un ded iği gibi b i r d a i re içindeyse, o za m a n
"geçmiş yaşa m" d iye b i r şey yo ktur. Tüm yaşa m l a r ş i m d i sizinle birl i k­
ted i r, çünkü sizin toplamış olduğunuz şeylerin enerji leri sizin bir parça­
nızdır. "Geçmiş yaşa m l a r''a sa h i p olmak yerine, bunu -bazı ları idra k edil­
m iş, bazıları ed i l me m i ş olan- ş i m d i ki yaşa m n ite l i klerine sa h i p o l m a k
o l a ra k d ü şü n ü n . B u kafa ka rışt ı rıcı gel iyor m u ? B e l k i Kryon b u kavra m ı
d a h a iyi a n l a m a n ıza yard ı mcı o l a b i l i r :

"Geçmiş yaşam" diye bir şey yoktur. Siz bu gezegenden

ayrıldığınızda, zamanın dışına çıkacaksınız (lineer zamanın sı­
nırlamalarından kurtulacaksınız). Perdenin öbür tarafında za­
man diye bir şey yoktur. O sizin 3B'de rahat etmeniz ve yaşam
tarzınız için imal edilmiş olan bir şeydir.
Bunun ne anlama geldjğini söyleyeyim. Dikkatle dinleyin,
çünkü bu önemlidir. Siz geçmiş yaşamlara sahip değilsiniz. Siz
hepsi aynı zamanda yaşanan birçok şimdiki yaşama sahipsiniz.
Bildiğiniz zamanın dışına çıktığınızda, onu nasıl adlandıracak­
sınız? Onu şu şekilde düşünün: O birçok enkarnasyon tabaka­
sından oluşan bir yığındır, ama siz şimdi onların hepsini aynı
anda yaşıyorsunuz, bu yüzden onların hepsi şimdi yaşamları­
dır.
Ama bu tabakalardan oluşan yığının tepesinde hepsini yö­
neten bir yaşam vardır ve o şimdi yaşamakta olduğunuz, ay­
naya baktığınızda gördüğünüz, halen bedeninizi işgal eden ya­
şamdır. O, Akaşik Kayıt'ta tüm diğerlerine hitap eden yaşam­
d ı r. Bu çok-boyutlu bir kavramdır ve o ayrıca DNA'nızın gö­
rii n ıneyen tabakalarından biri tarafından temsil edilir. DNA'
ı ı ı ı ı lıu <.;ok-boyutlu tabakası, tüm diğer yaşamların hfila orada
c ı l d 1 1 Mı ı ı 1 1 1 , l i neer olmayan bir biçimde aynı zamanda yaşandı-
11 1 1 1 1 M i w l ı ı ı t ı r l ı ı t ı r Bunu size neden söylüyorum? Çünkü sev-
. .

38
 r.Bö[üm2
gili varlıklar, orada sizin gücünüzün ambarı bulunur.
Biz çok-boyutlu kavramları insanlar için tekil-boyutlu (3B)
açıklamalara dönüştürmek zorundayız ve bu garip bir durum
yaratmaktadır. Ben size, içinizde aktif olan sonsuz enkarnas­
yonlar-dairesinden söz etmek istiyorum, ama sizin bunu anla­
manız için, onları lineer bir biçimde "üst üste yığma" örneğini
kullanmak zorundayım! Bunu herhangi bir biçimde kavraya­
bilmeniz bir sonraki basamak için yararlı olacaktır.
Bu gezegene ilk kez geldiğinizden beri bir melek olarak
yapmış olduğunuz her şeyden yararlanabilmeyi ister miydiniz?
Sevgili Lemuryalı, elli iki bin yıllık deneyimleri tarayıp hepsi­
nin en iyisini bulmaya ne dersin? Size diyorum ki, Yüksek Ben­
liğe bağlandığınızda birden kuantum etki meydana gelir ve siz
aynı anda tüm bu yaşamlara bağlanırsınız! Bazılarınız benim
ne'den söz ettiğimi biliyor, bazılarınız da bilmiyorsunuz. Çağ­
ların bu bilgeliği sizden saklanır. Siz halen hepsini aynı anda
yaşadığınız o yaşamları derinlemesine kazabilir ve her birinin
en iyi yanlarını ve birçok eski niteliği alıp, kullanmak için şim­
diye getirebilirsiniz.
Ne demek istediğimi bir örnekle anlatmak istiyorum. Biz
bunu daha önce farklı bir biçimde ortaya getirmiştik. Partne­
rim onun hakkında bu şekilde konuşmamdan hoşlanmasa da,
bir kez daha örnek olarak onu kullanacağım.

Lee Hakkında
Yıllar önce partnerim şimdiki gibi bir medyum olmayı dü­
şünürken Ruh'a şöyle demişti: "Ben hiçbir şey yazamam ve da­
ha önce hiç yazmadım. Ben bir dinleyici topluluğunun karşı­
sında konuşamam ve daha önce bunu hiç yapmadım. Ben mün­
zevi bir mühendisim, sosyal bir insan değilim ve insanlann kar­
şısında konuşmaya utanınm. Dolayısıyla, yapmam istenen şey-

39
insan .91{aşası
Zeri yapabilecek yeteneklere sahip olmadığıma göre, bu görevi
nasıl yerine getirebilirim ? "
Ona göstermiş olduğumuz şey, bu yeteneklerin daima ora­
da olduğu, onun kişisel Akaşik Kaydı'nın bir parçası olarak
saklı bulunduğuydu. Bunlar onun geçmiş yaşamlarda saklı ola­
rak taşıdığı niteliklerdi. Onlar hiç de geçmiş gitmiş değildi ve
partnerimin hala aktif olan bir parçasıydı. Böylece, partnerim,
onun için hala gizemli olan bir işlemle, yazar olduğu bir enkar­
nasyonu çekip çıkardı. Hatip olduğu bir enkarnasyonu da çe­
kip çıkardı. İhtiyaç duyduğu nitelikleri bu ambardan çekip çı­
kardı ve siz sonucu görüyorsunuz.
Partnerim onları kendi DNA'sında canlı olarak bulunan
Akaşik Kaydın özünden çekip çıkardı. Dolayısıyla, Ruh size si­
zin de bunu yapabileceğinizi vaat ediyor! O sizin karşınızda bu­
lunduğu ve ne demek istediğimizi görebileceğiniz için burada
partnerimi bir örnek olarak kullandık. Öyleyse sen bu şeylerin
hangisini istiyorsun, Şaman? Bu kavram sana gerçekten o ka­
dar yabancı mı?

Yeniden Gençleşme
Üzerinde düşünmeniz için başka bir şey söyleyeceğim. Eğer
geçmiş yaşamlara inanmıyorsanız, size sadece şimdiki yaşamı­
nızı içeren bir şey sorayım: On yaşındaki halinizi hatırlıyor mu­
sunuz? Çoğunuz bunu "evet" diye yanıtlarsınız. Eh, DNA'nız da
hatırlar! Bunun üzerinde düşünün. Bedeninize, üzerinde "on
yaşındaki halinizi" hatırlayan hücresel bir damga bulunan bir
anı gömülüdür. O hala oradadır. O hücresel bir anıdır. Onu zi­
yaret etmek ister miydiniz? "Bunu neden yapayım ki ? " diyebi­
lirsiniz. On yaşındayken, çoğunuzun DNA'sı temizdi, saftı, bü­
tündü ve gençti. Bu uzun bir zaman önce olsa da, bedeniniz o
zaman nasıl olduğunun anısını barındırır.

40
 'Bö{üm2
Öyleyse bir sonraki meditasyonunuzda bedeninize şu ta­
limatı vermeye ne dersiniz: "On yaşımdaki DNA damgasına git
ve onu kopyala. " Neden olmasın? Beden her zaman kendini hüc­
re hücre yeniden üretir. O yeniden gençleşir. On yaşınızdaki o
genç, saf, çocukluğun enerjisiyle dolu olan DNA'ya gidin. O ha­
la canlıdır. O hala bedenin gençlik anısında bulunmaktadır.

Geleceğin Kavramları
İşte bir kavram daha: Bu sizin gelecekle ilgili kavramınız­
dır. O çok sınırlayıcıdır. Size, geleceğin realitesi hakkında şu an­
da görüldüğü kadarıyla bir fikir vereyim. Bazıları buna şöyle
karşı çıkabilirler: "Kryon, burada bir çelişki var. Sen Tanrı 'nın
her şeyi yapabileceğini söylüyorsun, ama aynca Tanrı 'nın bizim
geleceğimizi bilmediğini de söylüyorsun. Bu nasıl olabilir ? " Bu
kolaydır. Tanrı tüm gelecekleri bilir, ama sizin hangisini seçe­
ceğinizi bilmez !
Ruh sizin yapabileceğiniz her şeyin potansiyellerini bilir.
Bu sizin için son derece karmaşıktır, ama bizim için öyle de­
ğildir. O çok-boyutludur ve bir daire içinde döner. Biz yaşamı­
nız boyunca verebileceğiniz her kararın potansiyellerini göre­
biliriz. Dolayısıyla, bir şey dışında her şeyi biliriz : Bu dünya­
daki bu özgür-seçim durumu içinde, sizin hangi geleceği seçe­
ceğinizi bilmeyiz. Bu size bağlıdır.
Bunu üzerinde düşünmeniz için söylüyor ve bu "şimdi" da­
iresini tamamlıyorum. Geçmişten zaten söz etmiştim, öyleyse
şimdi zihninizdeki gelecekten söz edelim. Siz her bir enkarnas­
yonun daha önceki enkarnasyonunuzdan mezun olmuş olduğu­
nu kabul ediyor musunuz? Başka bir deyişle, siz her bir enkar­
nasyondan dersler öğrendiğinize ve "geçmiş enkarnasyon"un
tüm bilgisiyle tekrar enkarne olduğunuza göre, bir sonraki ya­
şamınız daha bilge bir yaşam olacaktır. Bunu kabul ediyor mu-

41
'İnsan 5'1.f(aşası
sunuz? Siz öğrenir, öğrenir, öğrenirsiniz. Eğer bu gerçekse ve
eğer benim söylediğim şey doğruysa, eğer perdenin öbür tara­
fında zaman diye bir şey yoksa, öyleyse neden Akaşik potansi­
yel merdiveninde beş enkarnasyon yukarı çıkıp gelecekte öğre­
neceğiniz bilgeliği şimdi elde etmiyorsunuz? O bilgeliği çekip
alın ve şu anda kullanın! Buna ne dersiniz? Buna Yükseliş Sta­
tüsü denir, sevgili İnsan! Dolayısıyla, çok-boyutlu olmayı öğren­
mek, "Akaşanızı kazıp" geçmişin ve geleceğin en iyi bölümlerini
çekip almanız için bir davettir. Akıl bu işlemi kavrayamaz . . .
bu işlem size öğretilmiş olan 3B sınırlılığı kavramına meydan
okur.
Kryon 'un Manhattan, New York 'da verdiği
"Birçok Siz " adlı mesaj, 1 Nisan 2006

Geçmiş ve gelecek rea l iteleri m i z i n enerj i l e riyle bağlantı kura ra k

ş i m d i ki yaşa m ı mızı nasıl değiştirebileceğ i m i z i a n l ıyor musunuz? Yine,
heps i n i birbirine bağlayan tek şey Yü ksek Ben l iğim iz' d i r. O her seferin­
de aynı Yü ksek Ben l i k'tir. Yüksek Ben l i k öbür ta rafa açılan porta ldır. Biz
onun vasıtasıyla öğre n m i ş olduğumuz her şeye ve gelecekte öğrene­
ceği m i z her şeye erişe b i l i riz.
Şimdi, DNA' n ızın içindeki Akaşik Kayd ınızı a raştırmaya deva m et­
meden önce, G a i a' n ı n içindeki Akaşa'yı i n celeye l i m .

Yaratılış Mağarası
Gaia'nın içinde Akaşik Kayıtlar' ı n nerede bulunduğu hakkında ba­
zı a n a htar şeyleri a n l a m a n ız ö n e m l i d i r . Kryo n, Ya ratılış Mağarası h a k­
kında birçok mesaj vermiş ve Lee Carroll konferanslarında bu bilgiyi zen­
gin leştirmiştir. Bu mağa ra n ı n n itelikleri şöyled ir:

* o gerçekten va rd ı r, a m a asla buluna mayacaktır

* krista l i msi ya p ı d a d ı r
* tü m insa n l ığ ı n Aka şası' n ı içerir

42
 'Bö{üm2
* yaşa n m ı ş h e r hayatın ve ya şanacak her pota nsiyel hayatın b i r
kayd ı n ı içerir
* her İnsan için b i r krista l i barı n d ı r ı r
* s i z bu d ü nya d a n ayrı ld ığı n ızda bile ka l a n krista llere sa h i ptir.

Ya ratılış M ağarası oldukça karmaşıktır. Böyle b i r şeyi n va r oldu-

ğunu ve onun nasıl işleyebildiğini hayal etmek b i l e bizim için zordur.
Kryon, gelecek her yaşa m ı n pota nsiyel bir kayd ı n ı n olduğunu söyle­
mektedir. Bu sizin geri döneceğiniz a n l a m ı n a ge l i r. Siz geri gelm eyece­
ğinizi d ü ş ü n e b i l i rsin iz, a m a geleceksiniz ! Sizin geri d ö n m e n i z i n nede­
ni, gezegendeki b i l i n c i n perd e n i n öbür ta rafı n d a ki b i l i n çle aynı olma­
masıd ı r. Siz ö b ü r ta rafa geçer geçmez, öze l l i kle eğer yaşlı b i r ruhsan ız,
geri d ö n m eyi sabırsızlıkla beklersiniz.
Şimdi, bazı larınız "Ama bu bir önceden-belirleme değil midir?" di­
ye d ü ş ü n e b i l i rsiniz. Ta nrı' n ı n belirli şeyleri önced en belirlediğine ( mu­
kadder kıldığına) i n a n ı l ır. Sadece belirli şeylerin önceden b e l i rlen mesi
ilginç değil m i d i r? Gerçek şu ki önceden-belirleme d iye bir şey yoktur.
Onun yerine, eği l i m va rd ır. Siz belirli tü rlerde şeyler ya p maya eği l i m l i ­
s i n i z d i r. A m a s ı rf b e l i r l i şeyler ya pmaya eği l i m l i o l m a n ı z o n l a rı kesin­
l i kle yapacağı n ı z a n l a m ı n a ge l m ez. Sizin ş i m d i ki yaşa m ifa d e n i z önce­
den belirlenmem iştir. Siz ka rma'nızı değişti rme özgür seçi m i n e sa h i psiz.
Eğer karma' n ı z ı değiştirirsen iz, bu sizin yaptığı nız her şeyi değişti rir.

Gelecek her yaşam ŞİMDİ'nin potansiyellerine dayanır. Siz

şimdiki yaşamınızı değiştirdiğiniz her seferinde, gelecek yaşam­
ların potansiyelleri de değişir. Hiçbir zaman çizgisi yoktur, sa­
dece sonraki yaşamınızın sizin tarafınızdan -şimdiki hayatını­
zı yaşarken- sürekli güncellenen bir potansiyeli vardır. (KRYON
2008)
Ya ş i m d i k i yaşa m ı n ızda, ş i m d i ya p m a kta olduğunuz h e r şey son­
ra ki yaşa m ı n ı z için bir hazırlıksa? Bu soru üzeri n d e d ü ş ü n d ü ğü n ü zde,
neyi fa rklı bir biçi mde ya pa rd ı n ı z? Bugün yaşa d ı ğ ı n ı z zorlukl a rın, m ü -

43
'.İnsaı 51{aşası
cadelelerin bir başka yaşa m ifadesine (sonra ki e n ka rnasyonunuza ) ta­
şınmasını ister misiniz? Asl ında, bu sonraki yaşa m için pota nsiyeller ya­
ratma kta n d a h a fazla bir şeyd i r. Bu sizin gezege n i n üzeri n d e ve içinde
bı ra ktığınız enerj isel izle i lgilid i r. İçin izdeki Ta n rı'yı ve tanrısa l l ığı bul ma­
ya doğru elde ettiğiniz her başarı titreşi m i n izi yü kseltir. Bu d a gezege­
nin titreşi mini yü kseltir. Biz gezegenin titreşi mini yü kselttiği m izde, onun
pota nsiyellerini d eğişti ririz. Son yirmi yılda değişti rd iği m i z tüm şeylere
b i r bakı n . Dünya n ı n nasıl savaş ve ayrı l ı ktan uzaklaşarak sevgi, şefkat
ve birl iğe doğru i lerled iği n i görebil iyor m u sunuz? B i l i nçte bu değişim
yavaşt ı r, a m a başl a m ıştır. Hala eski kıya met pota nsiye l l e rine sı kıca sa­
rılmayı tercih edenler olacaktır. Kryon, eski enerjinin inatçı old uğunu söy­
lem iştir. Ancak, t ü m zorluklara ve enge l l ere rağmen, bu gezegen D ü n ­
y a b a r ı ş ı n a doğru ilerlemekted ir.
Ya ratılış Mağa rası' nın başka bir niteliği, onun sa bit ka l masıdır. Ora­
da hep aynı sayı da krista l va rdır. Bu nasıl o l a b i l i r ? Biz gezege nde kaç
tane ru h u n olacağını nasıl biliriz? Lineer düşü n ü r orada ta m olara k kaç
tane krista l i n b u l u nd uğun u b i l m e k ister, o n l a r ı n topla m ı n ı b i l m e k is­
ter. Yed i m i lyar insa n d a n oluşan kü resel n üfusa bakar, 2050' d e b u nü­
fu sun on m i lya ra u l a şacağı ta h m i n i n e bakar. Orada on m i lyar krista l
va r m ı d ır? Yirmi m i lya r? O böyle işlemez. Krista l l erin (do layısıyla ruh­
l a r ı n ) sayısı sayı lamaz. O n u şöyle d ü şü n ü n : Gezege n i n den izleri ve ok­
ya n u sları tuzl u d u r. Okyanusta kaç ta ne bi reyse l tuz parçası va rd ır? Bu
b i l i nemez. O sayı l a m a z, ç ü n k ü tuz okya nusta eriyik ha lded i r. O okya­
n u sun bir parçasıd ı r, a rtık ayrı bir va rlık değildir. Kua ntum h a l i n sa n l a r
i ç i n a n l aşılması z o r bir şeyd i r, ç ü n k ü b i z her şeyi b i reyleştirmek v e on­
ların m i kta rı n ı belirlemek isteriz. Biz olası l ı k l a r d eğil, kes i n l i kler isteriz.
Kua ntum bir hal o şeki lde işlemez. Gezegene ge lecek olan ruh ların sa­
yısı kuantum bir pota nsiyeldir. Bu kua ntum pota nsiyeller Ruh ta rafı n­
dan kuantum bir halde b i l i n i rler.
Bu a rada, n üfusu m u z u n a rtmaya deva m edeceği beklentisi, d u ­
ru m u n b u g ü n e ka d a r olduğu g i b i , a y n ı ka l m a s ı n a daya n ı r. Siz b u ta h­
m i n i n geleceği doğru biçi mde ya nsıttığı n ı d ü ş ü n üyor m u sunuz? Bu-
44
 'Bö[üm2
g ü n d ü nya nasıl görün üyor? Gelişmiş ü l keler ve h a len gelişmekte o l a n
ü l keler va r. Gelişmiş ü l kelerd e d oğum o ra n l a rı d ü ş ü kt ü r. Ç ü n k ü büyük
a i le lere bakmak çok masrafl ı d ı r. Daha fazla kad ı n ka riyeri üzerinde kon­
sa ntre o l m ayı terc i h etmekted i r. G itti kçe a rtan ci nsel eşit l i k ka d ı n l a r ı n
doğurga n l ı kları üzeri nde d a h a fa zla kontrole sa h i p o l m a l a rı a n l a m ı n a
ge l m i ştir. Ebeveyn ler k a ç çocuğa sa h i p olacakları konusunda b i r seçi­
me sa h i pt i rler. Doğum kontrolü h erkese sunul m a kta ve a i l e p l a n l a m a
merkezl e ri gerekli tavsiyelerde bulun a ra k yard ımcı o l m a ktad ı r. Geliş­
mekte o l a n ü l keler ise bunun ta m tersi bir durumd a d ı r. O n l a r yü ksek
d oğum ora n la r ı n a sa h i pt i r, çünkü büyük a i l e l e r topra kları işlemeye ve
hayva n l a ra bakmaya ya rd ı mcı olabilirler. Ebeveynler, yü kse k bebek ölü­
m ü o ra n ı yüzünden bazı çocukların öleceği bekle ntisiyle, bir sü rü ço­
cuk ya parlar. Bu ü l kelerde bu i n sa n l a r emekl i l i k h a kkına sa h i p olama­
d ı kl a rı n d a n , yaşlı veya hasta ebeveyn ler ke n d i lerine bakma l a rı için ço­
cuklarına güvenirler. Aile planlama h izmetleri ve danışma n l ığı genel l i k­
le çok sınırlıd ı r. Peki, gelişmekte olan ü l keler gelişti klerinde ne olacak?
Onların d oğum ora n l a rı değişecekt i r !
Ş i m d i Yarat ı l ı ş M ağarası'na v e t ü m pota nsiye l l e re geri döne l i m .
H e r şeye rağmen, birçoklarının kehanet ettikleri M a hşer Savaşı gerçek­
leşmed i . G regg Braden, uluslara rası o l a ra k ta n ı n a n b i r yazar ve konuş­
m a c ı d ı r. Frakta/ Zaman a d l ı kita bında, kad i m bi lgeliği modern bi lgiyle
bi rleştirerek, güçlü bir yen i za m a n modeli sun m a kta d ı r . Ka d i m döngü­
l e r kavra m ı n ı fra kta l ka l ı p l a r ı n modern yasa la rıyla bi rleştirere k, ta r i h i
sava ş v e b a r ı ş a n l a r ı n ı n nasıl geçm i ş i m izin g e r i dönen ka l ı p l a r ı olduğu­
nu göstermekted ir. Bu fra kta l ka l ı p l a r b i l i n e b i l i r, ölçü l e b i l i r ve öngörü­
l e b i l i rler. Geri dönen döngü ler seçi m veya ka ra r noktası olarak b i l i n e n
b i r fırsat pence resi taşırlar. Bu, i n sa n l ığın o d ö n g ü için y e n i b i r sonuç
seçmesine i z i n verir.
Bizim beşinci ka ra r nokta m ı z esnasında insa n l ı k çok gerçek bir
n ü kleer d ü nya savaşı tehdid iyle karşı ka rşıya ka l d ı . 2012' n i n ötesine
geçmek, bizim i n sa n l ığı sona erd i rm e m e ka ra rı m ız ı n eşiği n i geçmekti.
Bir n ü kleer savaş olmadı. Biz ken d i mizi sona erd i rseyd i k ne olurdu? Ya-
45
insan .9ftaşası
ratılış M ağarası' n d a n ne ha ber? G e lecek her yaşa m ı n pota nsiye l l e rin­
den ne h a ber? N e olup bittiğ i n i anlamak için l i neer d ü ş ü n meyi b ı ra k­
m a l ıyız. Gelecek yaşa m ı n pota nsiyel leri geçersiz olurdu, a m a krista l l e r
yi ne de ka l ı rd ı, çünkü o n l a r b i r za m a n l a r pota nsiyellerdi.
Biz bu d ü nya d a n ayrı l d ı ktan son ra krista llere n e olur? Bu soruyu
yanıtla mak için, bir ağacın ha lkalarını gözünüzde canlandırmalısınız. Hal­
ka l a r geçmişin 3 B za m a n ı nd a ki b i r kayd ı n ı temsil ederler. Ağaç h a l ka­
larının her yılın büyü me ka l ı b ı n ı kaydetmesine benzer biçimde, krista l­
ler her e n ka rnasyonu, her başa rıyı, her başarısızlığı, her kişil iği, her id­
ra ki, her tutkuyu, her hatırla mayı, h e r c i nsiyeti ve t ü m spi ritüel teka­
m ü l ü kayd ederler. Tü m bun lar birikir ve sizin ta rafı n ızdan kul l a n ı labil ir.
Krista l l e r nasıl d ü z e n l e n i rler? Kryo n, o n l a r ı n ka r m i k grup tarafın­
d a n d ü z e n l e n d i kleri n i söyl üyor. Bu sizin başka i n s a n l a rla birlikteyken
hissedebileceği n i z şeyleri açıklaya b i l i r. Karm i k grup ne a n l ama gelir?
Ka rma'yı yen iden ta n ı m laya l ı m . Karma bir a maca sa h i p olduğunu h is­
seden b i r enerj i d i r . Hayatı nızdaki i n sa n la rı d ü şü n ü n . Geçmiş yaşa m l a ­
rınızda o n l a rla birlikte olduğunuzu d ü ş ü n üyor musunuz? B e l k i bun d a n
e m i n deği lsin iz, a m a o n l a r ı n bazıla rıyla g ü ç l ü b i r b a ğ h i ssediyo rsunuz .
Yaşa m yolculuğunuzda birçok a rkadaş edinirsiniz. Bazıları yaşam boyun­
ca a rka daşınız olur, baz ı l a rı ise bir süre için a rkad a ş ı n ı z olur ve siz yo­
lunuza deva m edersi n i z . Siz kendi içinizde d eğiştiğin izde ne olur? Bazı
a rkadaşları n ı z yaşa m ı n ızda d a h a az önemli h a l e gelirler. Sonund a yen i
a rkadaşlar e d i n i rsiniz v e b u neredeyse yen i b i r ka rmik a i l e ed i n meniz
gibidir.
Krista llerimizin ka rm i k grup (a ile) ta rafı n d a n d üzen len mesi kav­
ra mı bize ga rip görü nür. Siz kaç kere, "Arkadaşlarınızı seçebilirsiniz, ama
ailenizi seçemezsiniz!" ifadesi n i duydunuz? Gerçekten mi? Bazen bu in­
sa n l a r için h aya l e d i l mesi çok zor b i r şeyd ir. Bir İ n san ken d i s i n e kötü
davranan ebeveynleri neden seçsin? Bir insan yetim ka lmayı neden seç­
s i n ? Yi ne, bizi m bu d ü nya d a sa h i p olduğumuz b i l i ncin perd e n i n ö b ü r
ta rafı n d a sa h i p olduğumuz b i l i n ç o l m a d ığ ı n ı hatırla m a m ı z gerekir. Biz,
bize d eğişim pota nsiyel leri sunulduğunu bil erek a i l e m ize geliriz. Ka rma-
46
 'Böfüm2
mızı geçersiz kılma seçi m i bize a itti r. H e r şeyi sa n k i b i r kurb a n m ışız gi­
bi görme seçi m i d e bize a ittir. Her birim ize özg ü n yaşa m d e rsi m i z i aş­
ma ve yü ksel iş statüsüne geçme fı rsatı sunulur.
Biz ka rma m ız'd a n kurtulduğumuzda Ya ratılış M ağarası' ndaki kris­
ta l lere ne olur? Ne olacağını d ü ş ü n üyorsunuz ? Bizim bu ka r m i k grup­
ta n ayrı l m a m ız m ü m k ü n m ü d ü r? Bu sadece m ü m k ü n o l m a kla kalmaz,
Kryon ka rmam ız' dan kurtulduğumuzda "karmasız" gruba geçtiğimizi de
söyl üyor. Bu ne a n l a m a gelir? Bu, siz ka r m a n ız' d a n kurtulduğunuzd a,
Yaratı l ı ş Mağarası' n d a k i ka r m i k grubunuzdan da ayrı ldığınız a n l a m ı n a
gelir. S i z i n krista l i n i z h a l a orada d ı r, a m a o a rtık eski ka rmik grubuyla
birlikte deği ldir. Siz bu d ü nyada yaşarken Krista l i m si Ağ' da ken d i gru­
bunuzu yaratırs ı n ı z . Bu sizin deneyi m i n iz gi.bi ge l iyor mu? Siz i l e rleyi p
de a i l e n i z i n ve arkadaşları n ız ı n ge ride ka l d ı kl a rı n ı, ge n e l l i kl e h a l a ken­
d i dram çarkla rı n ı çevi rd ikleri n i görd ü n ü z mü? Eğer öyleyse, yaşa m ı n ı ­
zın yöneti m i n i ele a l d ığınız içi n size saygı l a r ı m ı sun m a k iste r i m . Siz a r­
tık ka rm a n ı z ta rafı n d a n iti l i p ka kılmazsınız. M ecazi d ü m e n yekes i n i ele
a l a ra k kendi teknenizi yönlendirirsi niz. Ka rmaları'ndan kurtulmayı seç­
meye n l e r de ya rgı l a n m a z l a r, çünkü biz bura da özg ü r seçi m i m izle bu­
lunuruz .
Daha önce Yaratı lış M ağarası' n ı n h e r cin siyeti kaydettiği nden de
söz etm işti m . Bu ne anlama gelir? Kryon, bizim bu d ü nyada her iki cin­
siyette d e e n ka rne olduğumuzu söylemiştir. Bu d ü nyadaki her b i r yaş­
lı ruh her iki cin siyette d e e n karne olmuştur. Bu bilgi sizin Akaşa n ız'da
bulunur. Siz bi rço k yaşa m boyunca aynı cinsiyette e n ka rne olma eği l i ­
m i gösteri rsi n i z . B u s i z e d a h a ç o k yard ımcı olur. Cin siyet d eğişti rmeni­
zin ve d iğer cinsiyet ola ra k enka rne o l m a n ızın za m a n ı geldiğinde, o cin­
siyete a l ı ş m a n ı z en az üç, dört e n karn asyon a l ır. Toplum bu geçiş dö­
n e m i n d e n geçen i nsa n l a rı eşcinsel olarak a d l a n d ı rır.
Da ima d ü nya n üfusunun yüzde onu bu geçiş sürecinden geçmek­
ted ir. İşin gerçeği, h e p i n i z o sü reçten geçmi şsi nizd i r ve bu sü reçte zor­
luk, ayrı mcı l ı k yaşa m ış, hatta ö l ü m ü d e n eyi m l e m işsi nizdir. İ nsa n l ığın
eşcinse l l iği güzel b i r siste m i n b i r parçası olarak görmeye başl a m a s ı n ı n
47
insan 5'Ltaşası
za m a n ı gelm iştir. Tutumlar yavaş yavaş değişir, a m a i l k a d ı m ı atmak
ö n e m l i d i r. Siz bu d ü nyada barış yarat m a k için ayd ı n l a n m a tohum l a r ı n ı
e k m e veya e k m e m e seçi m i n e sa h i psiniz.
Ya ratılış M ağarası' n ı n ne olduğunu a rtık anlad ığınıza göre, Kryon'
un ta rifi n i okum a n ı z ı iste ri m :

Yaratılış Mağarası, Akaşik Daire, yani Ak.aşa sistemi için

depolama niteliğini temsil eden bir isimdir. O birçok formla ve
başka isimlerle bilinir. Onun için bir isim gerçekten yoktur, çün­
kü o -bir yer söz konusu olsa bile- bir yer değil, bir sistemdir.
Bu yer, yerkürenin yerkabuğunun içinde, hatta altında bulu­
nan çok güzel bir yerdir. Bir İnsan tarafından asla görüleme­
yecek veya bulunamayacak olan boyutsuz bir yerde, Akaşik Da­
ire denen bir kutsallık bulunur. O kristalimsi yapıdadır, ama
sayılamaz veya işaret edilemez. Kuantum bir halde, bu dünya­
da bulunmuş ve bulunacak her ruh için kristalimsi bir yapı var­
dır. O, "şimdi"dedir; bir zamanı değil, zaman potansiyellerini
temsil eder.
Bir plan vardır. O, bu dünyaya gelme ve buradan ayrılma
plB.nıdır. Orada ruhların onu doldurmaları beklenen bir yapı var­
dır ve bu dünyaya ilk kez, başka yerlerden gelen ruhlar vardır.
Siz bunu gözünüzde canlandıramazsınız. Ya da onu üç boyutu­
nuza yerleştirebilirsiniz, ama o doğru olmayacaktır. Doğru ol­
ması gerekmez . Tüm bilmeniz gereken, onun var olduğudur. O­
nu Akaşik hesaplama olarak adlandırabilirsiniz .
Her kristalimsi yapı için bir ruh vardır, ama o kristaller
sayılamaz . Siz, "Ama orada milyarlarca kristal olmalı. Onlar
neden sayılarrwsın ? " diyebilirsiniz. Ben de size diyorum ki, eğer
o bir çorba olsaydı, çorbadaki tuzu nasıl sayabilirdiniz? Çorba­
nın tadını bir sayıyla nasıl ifade edebilirsiniz? Ve bu İnsan için
kafa karıştırıcı olan kuantum haldir, çünkü siz bireyleştirmek,
ayırmak, işaretlemek, ölçmek ve saymak istersiniz, ama bunu

48
 '13ö{üm2
sevgiyle ilgili olarak yapamazsınız. Ama yine de size orada her
biriniz için bir kristalin bulunduğunu söylüyorum.
Bir ruh birçok enkarnasyona sahip olabilir. Yaşlı ruh, bu­
nu dinle: Bu gezegende, seni Gaia ile birleştiren, tanımlayıcı,
enerjisel, kristalimsi, kuantum bir kaynak vardır. O derindir
ve yaşam dairesini temsil eder.

Muhakeme
Yaratılış Mağarası neden bir mağara olarak yaratılmış­
tır? O neden Gaia'nın altında olmalıdır? Eğer bir neden yok­
sa, o neden Gaia'nın içinde olmalıdır? Çünkü bu sistem Dün­
ya'yı da kapsar. Kapsamak zorundadır. Atalarınızın tüm bun­
ları biliyor olmaları ilginç değil midir? Sizin en uzak atalarını­
zın yaptıkları ilk şey Dünya'yı (yerküreyi) anlamaktı. Bu böl­
gede yaşamış olan yerli halklara bakın. Onların yaptıkları ilk
şey Dünya Ana'ya bir armağan sunmaktı. Bu güne dek, dün­
yanın her yanındaki yerli halklar bu sistemi anlamışlardır. Dün­
ya Ana canlıdır. Dünya, tıpkı bir anne gibi, sizi her türlü yiye­
cekle besler. Ve sizin yaptığınız ilk şey ona saygılarınızı sun­
mak ve bunu bir armağan sunarak yapmaktır.
Eğer Dünya bir ana ise, Dünya üzerindeki yaşamdan ne
haber? Eğer siz yerli halktan biriyseniz, yapacağınız sonraki şey
o yaşama saygı göstermektir. Belki o ormanda bir kurt, ayı,
kunduz, sıçan formunda var olmaktadır. Onlar orada sizin ve
Gaia'nın yaşam kuvvetinin bir parçası olarak bulunmakta ve
sizin bilmediğiniz spiritualiteyi ileriye iten bir sistemi oluştur­
maktadır. Bu daire sizin varoluş nedeninizdir.
Yerli halklar bunu bilirlerdi. Onların hayvanların kürk­
lerini ve derilerini ısınmak için mi başlarına geçirdiklerini dü­
şünüyorsunuz? Evet ve hayır. Çoğu kez bunu ormanı, ağaçları
ve hayvanları onurlandırmak için yaparlardı. Bu gezegeni, Dün-

49
'İ.nsaı Pıf(aşası
ya'yı ve sistemi onurlandırırdı. Sizin geçirdiğiniz tüm enkar­
nasyonlar kuantum bir kristalimsi yapıya güzel, çok-boyutlu
bir enerji olarak nakşolur. Mağaradaki bu spiritüel hesaplama
kristali sizin bir parçanızdır.

Sistemin İşleyişi
Şimdi dinleyin: Eğer onları tekilleştirirseniz, orada mil­
yarlarca kristal vardır. Kristaller arasında birbirini etkileyen
(interaktif) bir enerji "birleşmesi" vardır. Yani siz onları üst üs­
te yığmak ve onları "ruhlar" olarak adlandırmak, onlara çen­
tikler atmak ve onları "kristal parçaları" olarak adlandırmak
isteseniz de, onlar öyle değildirler. Onlar hep birlikte bir siste­
mi oluşturur ve birbirlerine dönüşürler. Konunun karmaşıklı­
ğından ötürü daha önce bundan hiç söz etmedik.
Siz başkalarıyla birlikte enkarnasyonlar geçirdiğinizde, ba­
zen bu "birleşme" dediğimiz şeyin enerjilerini geçersiniz ve on­
lar başka bir şey haline gelir. Bir iki olur. İki dört olur. Özel­
likle eski enerjide karmik alışveriş içinde birlikte çalışan aile­
ler, aslında bu sistemin kristalimsi parçalarını -birbiriyle iliş­
kili bile görünmeyen parçaları- değiştirirler. Bu sizin gördüğü­
nüz en karmaşık bilmecelerden biridir. Bu eşzamanlılığı açık­
lar. Bu sezgiyi açıklar ve bu Gaia'nın yaşayan bir sistemidir.
Gaia kimin burada olduğunu bilir ve bu dünyada yaşayan
sizin bilincinize, ruhunuzun bu yaşamdaki ifadesine karşılık ve­
rir. Siz Dünya gezegeninde olup bitenleri değiştirebilecek aktif
bir bilince sahipsiniz. Gaia'nın gördüğü budur. Sizin gezegenin
Kristalimsi Ağı'nı değiştirdiğinizi söylemiştik, yani siz yaptı­
ğınız her şeyle aslında bu enerjiyi değiştiriyor ve onu Yaratılış
Mağarası'na aktarıyorsunuz. Çünkü bir sistem vardır ve bu
karmaşık bir sistemdir.

50
 '.Bö[üm2
DNA
Siz DNA'nızda kişisel Akaşik Kaydınızı taşırsınız. Siz bu
gezegende ne yaptınız? Burada kaç kere enkarne oldunuz? Han­
gi enerjileri deneyimlediniz? Yaşlı ruhlar çok az İnsanın sahip
olduğu ve yeni gelenlerin asla sahip olmadıkları bir şeye sahip­
tirler. Sizin bir kaydınız vardır. Her bir enkarnasyonun her bir
enerjisi DNA'da kalır. Ama onlar kendilerini bir Akaşa okuyu­
cusu tarafından okunacak bir yığın olarak sunmazlar. Geçmiş
yaşamları okuyanlar, geçmiş yaşamları değil, enerjileri okumak­
tadırlar, çünkü o enerjiler yüzeyde, birbirine karışmış, görül­
meye ve okunmaya hazır olarak bulunurlar.
Tüm geçmiş yaşamlarınızın en derin olanları, hepsi bir­
likte olduğundan, üsttedir. Bu konuda bir hiyerarşi yoktur. İn­
sanlar onları bir sıra içinde, tarihe göre düzenlenmiş olarak gör­
mek isterler; onları peş peşe sıralanmış olarak görmek ister­
ler. İnsanlar bir geçmiş yaşam okuyucusuna "Eğer arzu edilen
yaşam daha eskiyse, bu okuma daha pahalıya mı mal olacak ? "
diye sorabilirler. Bu komiktir! Bu lineer bir yaklaşımdır. Bir­
çoğunuz şu anda yaşadığınız en derin yaşamlardan birine uya­
nıyorsunuz: İlk yaşamınıza, Lemurya yaşamınıza.
Lemurya bu gezegendeki en eski, en uzun sürmüş uygar­
lık olarak binlerce yıl boyunca var olmuştur. O tarihi olarak ka­
bul edilmeyen, Pasifik Okyanusu'nda, şimdi Hawaii dediğiniz
dağın dibinde sulara gömülü olan bir uygarlıktır. Bu ilahi plan
doğrultusunda olmuştur. İnsanlık yaratılış öyküsünün bir par­
çası olan o şeyleri kazıp çıkarmamalıdır. Bu sizin önyargılı ol­
manıza neden olacaktır. O size biraz fazla bilgi verecektir.
Bilmece şudur: Siz içinizde gömülü olanı bulabilir misiniz?
Bu yeni enerji sadece gezegenden değil, sizden de soyulan so­
ğan kabuğunun bir parçası olarak görülebilir. Tabakalar soyul­
maktadır ki böylece siz şimdi içinizdeki Akaşa'yı görmeye baş-

51
insan Jtaşası
layabilirsiniz. Bu neden birçoğunuzun bu değişimde bazı şey­
leri hissetmeye başladığınızı açıklar.
Siz bu şeylerin bazılarını gerçekten yapabilir misiniz? Evet,
yapabilirsiniz. Kaçınız şimdi içinizdeki Şaman'ın farkındasınız?
Kaçınız içinizdeki yaşlı ruhu kişisel olarak kabul ve tasdik et­
meye başlıyorsunuz? Bazılarınız gömülü olan yetenekleri ger­
çekten elde etmeye başlıyorsunuz. Bazılarınız bir yazar, bir öy­
kü anlatıcısı oluyorsunuz. Yaratıcı olan her şey -müzik, beste,
resim, renk, tasarım- sizin bir parçanızdır. Siz onun orada ol­
duğunu bilirsiniz.

Cinsiyet Değiştirme
Yaşlı ruhlar, size bir şey söyleyeceğim: Eğer ruhen yete­
rince yaşlıysanız -ki birçoğunuz öylesiniz- siz her şey olmuşsu­
nuzdur. Her iki cins olarak, lıem kadın hem de erkek olarak en­
karne olmuşsunuzdur. Hepiniz cinsiyet değiştirmişsinizdir. Si­
zin cinsiyetinizi değiştirmenizin zamanı geldiğinde ne olur bili­
yor musunuz? Siz düzinelerce defa aynı cinsiyetle enkarne ol­
muş, o cinsiyete alışmışsınızdır, o size rahat gelir. Başka bir cin­
siyette olmayı hayal edemezsiniz, ama artık değişmenin zama­
nı gelmiştir. Sizin yeni cinsiyete alışmanız yaklaşık üç enkarnas­
yon alır ve o enkarnasyonlarda "cinsiyet karışıklığı" dediğim şe­
yi yaşarsınız.
O aslında bir karışıklık değildir. O kesinlikle normaldir,
ama toplum çoğunlukla onu anormal olarak görür. Hepiniz bu­
nu deneyimlediniz. Bu yaşlı ruhların yaptıkları bir şeydir. Bu,
sistemin bir parçasıdır.
Her şeyin, tüm yaşamın, tüm ruhların Akaşik Kaydı olan
Yaratılış Mağarası tarafından sunulan daireden söz etmek is­
tiyorum. Kristalimsi Ağ vasıtasıyla Gaia ile bağlantı kurarak,
siz Dünya üzerinde Akaşik Kaydınız ve DNA'nız ile yürürsü-

52
 '13ö{üm2
nüz. Siz içinizde bulunan bilgiyi kullanmaktasınızdır ve daire
tamamlanır. Siz Kristalimsi Ağ'ı bilincinizle ve eylemlerinizle
etkilediğinizde, o da Yaratılış Mağarası'nı değiştirir.
Her şey bir daire içindedir, sevgili varlıklar. O güzeldir.
İnteraktiftir. Şundan daha fazlasını açıklayamam: Siz daha yük­
sek frekansta titreştikçe ve gezegende idrak ettiğiniz şeyi daha
fazla kullandıkça, bu gezegeni daha fazla değiştirir. Yaratılış Ma­
ğarası'nın içinde -milyonlarcası burada bile olmayan- milyarlar­
ca ruhun kuantum enerjisinin birleşmesi vardır; bu burada ol­
mayanları da etkiler. Neden mi? Çünkü siz geçmiş üzerinde ça­
lışırken geleceği de değiştirmektesinizdir. Gelecek olanların ya­
pısını, onların yapacakları şeyleri ve bilinçlerini değiştirmekte­
sinizdir.
Sizin bugün yaptığınız şey Dünya üzerinde barış tohum­
ları eker, böylece onlar doğduklarında sizin sahip olduğunuz şe­
ye sahip olacaklardır. Bu sizin düşündüğünüzden çok daha de­
rin bir şeydir. Ne dediğimi anlıyor musunuz? Belki bir an için sı­
radan şeyleri bir yana bırakıp, "Bildiğim şeyi bildiğim için sa­
na teşekkür ederim, Tanrım " demenizin zamanıdır.
Bugün buradan ayrılmadan önce bir şeyi bilmenizi istiyo­
rum: Siz hayal edemeyeceğiniz kadar yücesiniz ve başınızı dik
tutmalısınız. Ne yapmış olduğunuzu gerçekten bilmiyorsunuz.
Bazıları ona fedakarlık derler, biz uygunluk deriz. Bu salonda
bu gezegene sadece üç aylık bir amaç için gelmiş olan ruhlar
vardır. Sonra onlar ölürler ve annelerinin kalbi kırılır. Siz, "Ben
neden böyle bir şey yapayım ki ?" diyebilirsiniz. Söyleyeyim: Böy­
lece annenizin Tanrı'yı bulabilmesi için; neden budur. Çünkü
aksi takdirde o bunu başaramayacaktır. Onun en karanlık ye­
re gidip kendini incelemesi ve bir Işık İşçisi olarak ortaya çık­
ması gerekir. Bu Akaşa'da yazar! O Kristalimsi Ağ' da yer alan
bir enerjidir! Siz Tanrı'nın bunu bilmediğini mi düşünüyorsu­
nuz? Bu, sistemin bir parçasıdır.
53
insan Ji'.taşası
Ben burada kimin bulunduğunu biliyorum. Sevgili anne,
şimdi yaşadığın deneyimin ve çektiğin acının nedenini biliyor­
sun. Belki sen o koltukta bu yüzden oturuyorsun. Bizim bura­
da kimin bulunduğunu bilmediğimizi mi düşünüyorsunuz? Bu
yüce bir şeydir! Siz onu fedakarlık olarak adlandırırsınız, ama
öyle değildir. Siz üç aylığına bu dünyaya gelirsiniz, sonra yu­
vaya geri dönersiniz, sonra tekrar buraya -çoğunlukla da aynı
anneye- gelirsiniz. Burada bir sistem vardır! O çok güzeldir.
Sizin düşündüğünüzden çok daha az ruh kayıtları vardır.
Çünkü siz geri gelmeye devam edersiniz. Bu dünyada kaç İn­
san vardır, daha önce kaç İnsan vardı, bunların toplamı nedir?
Yaratılış Mağarası'ndaki kristallerden çok daha fazladır, çün­
kü siz (aynı ruhlar) geri gelmeye devam edersiniz. Evet, Dün­
ya nüfusu gitgide hızlanarak artmaktadır. Bu da daima yeni ge­
lenlerin olması gerektiği anlamına gelir ve öyledir. Ama Gaia ki­
�in gelmekte olduğunu bilir. Tanrı'nın bu Evren'deki parçala­
rı kimin gelmekte olduğunu bilir. Ve yaşlı ruhlar kimin gelmek­
te olduğunu bir düzeyde bilirler. Güzellik de buradadır.
Şimdi bir an için sizi bir yere götürmek istiyorum. O gü­
zel bir gezegendir. Orada çok fazla anlaşmazlık yoktur. Evet,
görüş farklılıkları vardır, ama çok fazla anlaşmazlık yoktur.
Bu gezegende sadece birkaç kıta vardır ve onlar suyla çevrili­
dir. Orada yüz yıldır bir savaş olmamıştır. Bu gezegendeki var­
lıklar her zaman aynı fikirde olmazlar, ama artık birbirlerini
öldürmezler. Böyle bir yeri hayal edebilir misiniz? Evet, orada
da dengesizlik vardır, çünkü orada da özgür seçim vardır. Ama
onlar birbirlerini umursarlar. Onlar artık birbirlerini öldürmez­
ler. Bu bir seçenek değildir, çünkü öldürme barbarca olarak gö­
rülür. Bunu yapmak kimsenin aklına gelmez, tıpkı o bir şey çal­
dığında sizin oğlunuzun elini kesmeyi düşünmeyeceğiniz gibi.
Bu barbarcadır ve aydınlanmış bir toplumda bir seçenek de­
ğildir.
54
 '1Jö[üm2
Size bu yeri takdim etmek istiyorum. Ona Dünya gezege­
ni denir. O bu mağaraya gelecek olan varlıkların yarattıkları
sonucu temsil eder. Bu ne kadar zaman alırsa alsın, bugün onun
tohumları ekilmiştir. O yavaş yavaş meydana gelecektir. Siz şim­
di onun başlangıcını görüyorsunuz. Siz başka bir dünya savaşı
yaşamayacaksınız. Yaşayamazsınız. Sizin bir parçası olmaya baş­
ladığınız sistemde çok fazla iyilik vardır.
Şu anda durum böyle görünmeyebilir. Haberlere bir bakın!
Siz, eski enerjiden, İnsan bilincinin rönesansına geçiyorsunuz.
Yaşlı ruhlar, siz atalarınızın ancak hayal edebildikleri bir şeyi
başarmaya gelmiş olabilir misiniz? Bunun ne kadar zaman ala­
cağı önemli değildir? İnsanlık yavaş yavaş o yönde ilerlemekte­
dir.
Yine de savaşlar olacak mı? Evet. Bu tamamlanma süre­
cinde, eski enerji hüküm sürecek ve belirli yerler geriye, karan­
lığa doğru gidecektir. Karanlık bunu yapar. Ama ışık kazana­
caktır. Bu yavaş bir süreçtir, o nesille ilgili olmak zorundadır,
çünkü çocuklar yeni bir bilinçle gelmeliler. Bir yetişkinin orta
yaşta bir bilinç rönesansı yaşaması zordur.
Peki, bu çocuklar kimler olacaklar, yaşlı ruhlar mı? Siz!
Daireyi görüyor musunuz? Sizin şimdi yaptığınız şey bir tohum
ekmektir ki böylece buraya geri döndüğünüzde, onu Tann'nın
sevgisinin güzelliğiyle sulayabilecek ve geliştirebileceksiniz. Siz
kendinizin atalarısınız. Eğer bu böyle olmasaydı, bu büyük plan­
da olmasaydı, yıllar önceden görülmeseydi, bunu size söylemez­
dim.
Sevgili varlıklar, eğer sizin yapmış olduğunuz şey olma­
saydı, Kryon şimdi sizinle konuşuyor olmazdı. Eğer siz kendi­
nizi yok edecek olsaydınız, ben burada olmazdım. Eğer Dün­
ya sizi yok edecek olsaydı, ben burada olmazdım.
Hepiniz istediğiniz her şeyi yapmak için özgür seçime sa­
hipsiniz. Ama siz bir eşiği geçtiniz ve potansiyeller olumlu bi-
55
'İ.nsaı .9l{aşası
çimde değişmeye, İnsan doğası değişmeye, istediğiniz şey teza­
hür etmeye başladı ve bunun zamanı gelmiştir.
Kryon 'un Totowa, New Jersey 'de verdiği
"Akaşik Daire " adlı mesaj, 1 7 Temmuz 201 1

Kryon' u n daha önce sadece bir kere verd iği bir b ilgiyi burada pay­
laşmak istiyoru m . Kryon b u ra d a , ö l ü mden son ra Ya ra t ı l ı ş M ağarası' n ı
ziya ret ettiğimiz üç g ü n l ü k yolcu l u ktan söz ed iyor. Bu bilgi bu siste m i n
ne ka d a r ka rmaşık old uğu n u biraz o l s u n görmemizi sağlıyor:

Tekrar enkarne olmanın yanı sıra, seçebileceğiniz başka

yolculuklar da vardır ve birçok İnsan o yolculukları seçer. On­
lar belirli durumlara yardımcı olmak için birkaç yıl boyunca ge­
zegenin enerjisinin bir parçası olurlar. Bazıları İnsan olarak en­
karne olmayı bir süreliğine bırakır ve rehber olurlar, ama insan­
ların rehberleri olmazlar. Onlar, gerçekten de, Gaia'nın enerji­
sinin bir parçası olurlar.
Bazıları dağlara girerler; onlar, İnsan formunda olmasa da,
yine de gezegende enkarne olurlar. Ve işlerini bitirdikten son­
ra, daha önceki geri dönüşlerine çok benzer bir biçimde geri dö­
ner ve sonra yine bir İnsan olarak enkarne olurlar.
Daha önce bundan söz etmemiştik, çünkü insanlar olup bi­
tenlerle ilgili olarak bir siyah-beyaz senaryo isterler. Onlar ener­
ji bölümünden haberdar olmak istemezler, çünkü bu durumda
birçok İnsan endişelenip, sanki şimdi Tanrı zihnine sahipmiş­
siniz ve buna karar verebilirmişsiniz gibi -ki bunu yapamazsı­
nız- "Ben hangisi olacağım ? " diye soracaktır. Bu tümüyle bü­
yük bir planın bir parçasıdır. O çok güzeldir ve "şimdi"yi onur­
landıran bir sistemin bir parçasıdır.
Size bir şeyle ilgili bir ipucu vermek istiyorum: Siz topra­
ğı çok seven, öyle ki kendini toprağa bırakıp onun üzerinde yu­
varlanmak isteyenlerden biri misiniz? Ağaçları kucaklıyor mu­
sunuz? Siz yerin konuştuğu o kişilerden biri misiniz? Ah, sizin
56
 '13ö[üm2
gibi birçok kişi var! Siz de son enkarnasyonunuzda o toprağın
bir parçası olmuş olabilirsiniz! Belki bu uzun sürmemişti, ama
enerjinizi oraya koyacak, böylece insanlar toprağın üzerinde yü­
rürlerken sizin bilincinizi, sevginizi ve Gaia'nın enerjisini hisse­
debilecekleri kadar uzun bir süre orada kalmıştınız.
Bu karmaşık bir konudur, ama gerçektir. Hiç kimse bir
yere "saplanıp kalmaz. " Ve bu tür yorumlar İnsan denen me­
leğin yüceliğini ve sizin gezegene yardım etmek için oluşturdu­
ğunuz sistemi onurlandırmaz. Siz burada değilken istediğiniz
her şeyi seçebilirsiniz. İnsan-Dünya senaryosunun oynandığı
bu yer, sizin bir başka kılığa bürünerek, kim olduğunuzu bil­
mediğiniz ve görünüşte karanlıkta yürümek zorunda olduğu­
nuz tek yerdir. Siz burada değilken, Tanrı'nın bütününün bir
parçasısınız. Ölüm bilinen bir geçiştir ve o belirsizlikle, hata­
larla, yanlışlarla ya da gizemle dolu değildir. O sadece, bir ka­
pının kapanıp, bir başka kapının açılmasıdır.
Kryon 'un Washington, DC'de verdiği
"Güncel Olaylar" adlı mesaj, 10 Nisan 2005

Kristalimsi Ağ
Kryon Akaşa nız'ın üç yerde bulunduğunu söylemiştir: Yaratılış Ma­
ğa rası, Krista l i msi Ağ ve sizin DNA' n ız . Daha önce o n u n asl ı n d a d ö rt
yerde b u l u n d u ğ u n u söylemiştim ve bu bölümden son ra dörd ü ncü ye­
rin neresi o l d u ğ u n u keşfedeceksi n iz. Yaratı l ı ş M ağa rası, Akaşik bir kü­
t ü p h a n e gibidir. Dol ayısıyla K rista l i msi Ağ bir enerj i ve eylem a m ba rı
gibid i r. Bu şu a n la m a gel i r :

* Krista l i msi A ğ s i z i n ya ptığı nız her şeyi hatırlar

* şimdiki yaşa mınıza hemen ka rşılık verir (ya n i sizin geçmişte yap­
tığınız şeyler enerjisel olarak oradadır, böylece siz bir yerden bir yere git­
tiğinizde sadece geçm işte orada meyd a n a gel miş bir sava ş gibi şeyle­
rin enerj isi n i değil, orada kişisel olarak ya p m ı ş olduğunuz şeyi de h is-

57
'İ.nsan .!Jltaşası
sed e b i l i rsiniz. Bu ağ sizin orada ya p m ı ş olduğunuz eyle m leri ve onla­
rın derin enerj i lerini hatırlar)
* Ya ratılış Mağarası' ndaki t ü m krista llerin (geçmiş yaşa m l a rı n )
enerj i s i n i taşır
* Dü nya' n ı n titreş i m ölçüsü n ü ya ratı r ki bu onun esas işlevidir.

Krista li msi Ağ her yaşa m ifadesini (en ka rnasyonu) hatırladığından,

enerji kayd ı bu ağda temelli olara k ka l ı r. Bir teyp bandı gibi, enerji dam­
gası tekra r tekra r ca n l a n d ı rı l a b i l i r. Bu bizim hayaletler dediği m i z şeyi
açıklar. Bu ayrıca bir psişiğin/medyumun neden Krista l i m s i Ağ' a erişip
ölmüş b i r İ nsan ile konuşa b i leceği n i d e açıklar. Bu, Gaia Etkisi adlı i l k
kita b ı m d a açıkl a n m ı ştı .
Bizi m beşinci ka ra r nokta mızda insa n l ı k kendini sona erd i rmek ye­
rine, yaşa m ı seçm eye karar verd i . Bu İnsan b i l i n c i n d e b i r d eğişim ya­
rattı. İ n sa n bilincinde değişim her şeyi n yeniden aya rlan ışıyla sonuçlan­
d ı : İ n s a n l a rın, G a i a ' n ı n , Evre n ' i n ve elbette Krista l i msi Ağ' ı n ye niden
ayarlanışıyla. Bu yeniden ayarlan ış, İnsanlığın Yeniden Ayar/anışı: 2013
ve Ötesi a d l ı son Kryon kita b ı n d a a n latı l m ıştır.
Krista li msi Ağ sevgi ve şefkat yön ünde yen iden ayarla n m ı ştır. Da­
h a önce her şey l i neer b i r biçimde kayded i l i rd i . Savaş ve sevgi eşit şe­
kilde vurgula n ı rd ı . Bu değişm eye başla m a ktad ı r. Bu ayrıca gezege nde­
ki yaşlı ruh lar ta rafından yapılan eylemlerin ve değişikliklerin bu ruh gru­
bunun d ı ş ı n d a kilerin yapt ı k l a rı n d a n çok d a h a yü ksek b i r öneme sa h i p
olacağı a n l a m ı n a da ge l i r .
Krista li msi Ağ daima insa n l ıkla a y n ı d üzeyde titreşir. B i z daha yük­
sek frekan sta titreşm eye başl a d ığ ı m ızdan, Krista l i m s i Ağ da d a h a yük­
sek fre ka nsta titreşmekte d i r. Bu, gelecek kuşa kların sizin içine d oğdu­
ğunuzdan çok d a h a yü ksek titreşi mdeki bir gezegene gelece kleri a n la­
m ı n a geli r. Dolayısıyla, gelecek kuşa kların DNA'la rı, bu ağdan, daha yük­
sek düzeyde titreşme bildiri m i n i alacaktır. Bunun gezegenin bilincini na­
s ı l değiştireceğ i n i göre b i l iyor musunuz?
Biz, DNA' m ı z yüzde yüz veri m l i çal ışaca k şekilde tasa r l a n d ı k. Bu

58
 'Bö[üm2
ne a n l a m a gel i r? Bu d ü nyada yaşa m ı ş ola n Krişna, Sai Baba, Para m a ­
ha nsa Yoga n a n d a , İsa gibi b ü y ü k üstatları d ü şü n ü n . O n l a rı n DNA' l a rı
yüzde yüz a ktifleşmişti. Bunun size bir şey söylemesi gerekir. Kryon, ge­
lecek kuşa kların Krista l i m s i Ağ' ı n yüzde otuz-beş ila k ı rk ora n ı n d a tit­
reştiği bir gezegen e gel m e pota nsiye l i n e sa h i p oldukla r ı n ı söylemiştir.
Şimd iye dek biz yüzde otuz o ra n ı nd a titreşiyorduk.
Tü m bun ların nasıl işlediğini, yaptığı n ı z her şeyin size söylenen­
den daha büyü k b i r etkiye sa h i p olduğunu a n l ıyor musunuz? Eğer du­
rum buysa, onun a rd ı n d a ki meka n i k nedir? N a s ı l olur da yaptığı m ı z ki­
şisel bir şey bizden ve çevrem i zdeki lerden başkası için bir fa rk yaratır?
Bu, siste m i n güze l l iği d i r. Onun işleyiş biçi m i İnsanlığın Yeniden Ayar/a­
nışı a d l ı kita pta Kryon tarafı n d a n ta rif e d i l m i ştir. Bu konud a k i a n l ayışı­
nızı güçlendirmek için bu bi lgiye bura d a tekra r yer veriyorum.

Kristalimsi Ağ Açıklanıyor
Kristalimsi Ağ, insanlığın Gaia ile iletişim kurma meka­
nizmasıdır. Bu iletişim ille de gerçek zamanda değildir; çünkü
o art arda eklemelerin birikimiyle oluşur, tüm veriyi şimdide
birleştirir (kümülatiftir). Bunu açıklayayım: Daha önce, gezege­
nin kristalimsi denen bir enerji ağından söz etmiştik. Bunun
görebileceğiniz bir şey olmadığını, ama var olduğunu söylemiş­
tik. O, gezegenin tüm toprağını kaplayan çok-boyutlu bir ezo­
terik ağdır. O şimdi ayaklarınızın altındadır ve gittiğiniz her yer­
dedir. Onun gezegenin -İnsan enerjisini hatırlayan- kahuğu ol­
duğunu söyleyebiliriz.
Jeolojide kristaller, bilimsel olarak, titreşim frekansları­
nı kaydedip depolayan maddeler olarak tanınır. Böylece, Kris­
talimsi Ağ, belleği ve enerjiyi barındıran bir ağdır. Onun en iyi
barındırdığı ve onun için tasarlanmış olduğu enerji tüm İnsan
enerjisidir. Gezegen bu ağ yüzünden size karşılık verir. İnsan­
lığın bilinci, hayatınızın her günündeki eylemleriniz yoluyla bu

59
insan .9'ıfcaşası
ağa yerleşir ve yaptığınız her şey bir tür enerjiye sahiptir.
Binlerce yıl boyunca, insanlar olarak yaratmış olduğunuz
bu enerjiler birbirine benzer olmuştur. İnsan doğası çok fazla
değişmemiş, böylece aynı şeyler tekrarlanmıştır. Siz bunu geç­
mişinizde açıkça görebilirsiniz, çünkü tarih kendini tekrarlar:
Savaş kendini tekrarlar, hükümet kendini tekrarlar, açgözlü­
lük kendini tekrarlar ve işte büyük değişim burada başlar. Siz
günlük yaşamlarınızda süptil değişimler görmeye başlıyorsunuz:
Çocuklarınız değişiyorlar, hükümetler değişiyor ve sıradan in­
sanlar önlerinde bulunan ve yaşam biçimlerinin özünü değişti­
recek olan büyük değişime uyanıyorlar ...
. . . Vuku bulmuş olan her şey Kristalimsi Ağ'a kaydolur.
Enerjiyi duyumsayanlarınıza bir soru soracağım: Siz sadece bir­
kaç yüzyıl önce büyük bir savaşın yapıldığı bir meydana girdi­
ğinizde ne hissedersiniz? Enerjiyi duyumsayanlar olarak, ora­
da duyguyu hissedersiniz, değil mi? Belki çaresiz üzüntüyü ve
belki ölümün getirdiği ayrılış duygusunu hissedersiniz. Bir sa­
vaş esnasında insanlarla ilgili çok şey olup biter ve bu savaş
meydanındaki, ayaklarınızın altındaki Kristalimsi Ağ hepsini
bilir. O hepsini kaydedip depolamıştır!

Değişen Kristalimsi Ağ
Şimdiye dek, bu ağa kaydolmuş olan şeyler daima en dra­
matik duyguyu içeren şeylerdi. Eğer dünyada duygusal bir olay
vuku bulmuşsa, bu şeyleri duyumsayanlar olay yerine gidip ora­
da durduklarında o duyguyu hissedebilirlerdi. Çoğu kez, bu kit­
lesel ölüm ve dram niteliğidir. Ölüm ve dram İnsan doğasının
daha önce hatırladığı şeylerdir ve onlar en silinmez hatıralardır.
Ancak, dünya üzerindeki tutumlar ve insanlar için önem­
li olan nitelikler değişmeye başlamaktadır. Belki İnsan doğası
bile değişmeye başlamaktadır. Gezegen değişmeye başlamakta-

60
 '1Jö{üm2
dır ve hızlı bir sona doğru gittiğiniz fikri ortadan kalkmakta­
dır. Bu eski tutum çok eski bir fikri, bu zamanların bir başlan­
gıç değil, bir son getireceği fikrini temsil eden yüzlerce yıllık
kehanetin bir sonucudur.
Hala, bazı yaşlı ruhlar ve Işık İşçileri de dahil olmak üze­
re, "Şu ve şu değişemez, çünkü . . . " diyecek olanlar vardır ve on­
lar kıyamet niteliklerinin bir listesini vereceklerdir ve bu eski
enerjide deneyimlediğiniz ve hiçbir çözümü olmayan sorunların
bir listesi olacaktır. Varsayım, onların düzeltilemeyeceği ya da
değiştirilemeyeceği ve yarının bugünden daha kötü olacağıdır.
Size bunu neden söylüyorum? Eğer siz daha aydınlanmış
bir nüfusa sahipseniz, daha fazla bilgelik olacaktır. Böylece, çö­
zülemez görünen sorunlara çözümler bulacaksınız . Bakın, siz
bilmediğiniz şeyi bilmezsiniz . Eğer siyah-beyaz görme yetene­
ğiyle yaşıyorsanız ve birdenbire bu dünyaya renkli görme ye­
teneğine sahip çocuklar gelmeye başlarsa, sizin eylemleriniz on­
lara nasıl görünecektir? Onlar sizin asla görmemiş olduğunuz
şeyleri göreceklerdir. Siz bu çocukları garip olarak göreceksi­
niz, çünkü onlar renklerden, renk tonlarından söz ederlerken,
siz siyah ve beyazın tonlarından söz ediyor olacaksınız . Olmak­
ta olan budur. Siz sizi değiştirmekte olduğunuzdan, Dünya'nın
kendisi işleyiş biçimini değiştirmeye başlayacaktır. Sizin bu Kris­
talimsi Ağınız insanlığın tüm olaylarını toplayıp kaydetmiştir.
Bu, gezegenin enerjisidir ve o hisler, duygular, ölüm, sevgi, se­
vinç ve şefkat tarafından oluşturulmuştur. Ama bunların için­
de, dram tüm bu yıllar boyunca enerjinin kralı olmuştur.
Şimdi tüm bunların nasıl değişmekte olduğuyla ilgili ni­
telikleri size sunacağım. Siz kendinizi değiştirdiğinizde, Gaia bu­
na karşılık verir ve sizin değişiminizi yankılarken daha çok-bo­
yutlu hale gelmeye başlar. Böylece, Kristalimsi Ağ olayları ha­
tırlama tarzını değiştirecektir.

61
1nsaı Jlaşası
En Büyük Değişim:
Kristalimsi Ağ'ın Hatırlama Biçimi
En başta gelen değişim: Kristalimsi Ağ artık lineer bir bi­
çimde hatırlamayacaktır. Bu şu anlama gelir: Sizin bir şeyleri
üst üste yığarken yaptığınız gibi, enerji de üst üste tabakalar
halinde birikir görünür. En alttaki şeyler birinciydi ve en üst­
teki şeyler sonuncuydu ve bunların hepsi lineer, değiştirilemez
bir toplam oluşturuyordu. O tabakaların ebedi olduğu ve sizin
içeri girip onları değiştiremeyeceğiniz şeklinde bir varsayım var­
dır. Ama ya siz var olan tabakalar içinde belirli enerjilerin öne­
mini değiştirmişseniz? Ya geçmişte vuku bulmuş tüm dramın
önemi azalmışsa? Kristalimsi Ağ'ın buna karşılık verdiğini ve
geçmişteki tüm dehşetin ve dramın tüm tarihi tabakalar için­
deki enerjisinin azaldığını hayal edin. Eğer zaman lineerse (düz
bir çizgide, tek yönde ilerliyorsa) bunun mümkün olamayaca­
ğını anlıyor musunuz? Lineer zaman sabit, değişemez olmayı
gerektirir. Geçmişte olmuş olanlar, olmuştur, nokta. Ama ku­
antum zaman bir daire içindedir, böylece eğer "kurallar" deği­
şirse, o zaman, tabakada bir şey değiştiğinde bütün dairenin
enerjisi değişir.
Eğer bu ağ için kuantum bir değişim mümkünse, o zaman
siz sadece geçmişinizi mi değiştirdiniz? Hayır. Geçmiş sizin için
lineerdir, ama siz onun nasıl hatırlanacağıyla ilgili algınızı de­
ğiştirebilirsiniz ve Kristalimsi Ağ'ın kısmen yapmakta olduğu
budur; o kendini geçmiş, şimdi ve gelecek için yeniden ayarla­
maktadır. Bu tek başına dünyayı değiştirecektir.
Birdenbire, Kristalimsi Ağ kendini eski toplamdan arın­
dırmaya (hatırlanan tabakaların önemini değiştirmeye) başlar,
çünkü şimdi o ışığa ve karanlığa farklı bir biçimde karşılık ver­
mektedir. Şimdiye dek, o çoğunlukla karanlık olan şeyler tara­
fından güdülenirdi. Bu İnsan doğasıdır. Tüm gezegenin değiş-

62
 '.Böfum2
mesi için dünya nüfusunun yüzde yarımından daha azının uyan­
masının gerektiğini söylemiştik. Bu size lineer geliyor mu? Ha­
yır. Ama o aynı prensiptir. Işık karanlığa baskın çıkmaya baş­
lamaktadır ve Kristalimsi Ağ'ı daha önce etkilendiğinden da­
ha büyük bir biçimde etkileme yeteneğine sahip olanlar sizler­
siniz. Böylece, geçmişin eski enerjisi -ne kadar karanlık olursa
olsun- daha önce yaptığı etkiyi yapamayacaktır.

Eski Enerjinin Yeni Bir Ağa Tepkisi

Bu gezegenin üzerindeki eski enerji bir kalıp yaratır ve
insanlar, Kristalimsi Ağ'ın işleyiş biçimi de dahil olmak üzere,
belirli şeylere alışmışlardır. Eski enerji, Kristalimsi Ağ'ın daha
dramatik şeyleri, öyle olmayan şeylerden daha fazla hatırlama­
sına güvenir. Bu, olumsuz şeylerin olumlu şeylerden daha faz­
la enerjiye sahip olduğu anlamına gelir. Değişmekte olan budur
ve eski karanlık ve ışık dengesi buna tepki gösterecektir. Gör­
düğünüz gibi, İnsanın içinde algılanan karanlık ve ışık denge­
sinin bir bilinci vardır. Yüzyıllardır burada olan eski bir karan­
lık ve ışık dengesi vardır, ama o değişmeye başladığında, in­
sanlar ona nasıl tepki göstereceklerini bilemezler.
Bu, bu gezegen üzerindeki enerjileri tarif eden mecazi bir
konuşmadır. Ama size diyeceğim ki, tüm sağduyuya rağmen,
eski enerjiyi mezara kadar götürenler olacaktır, çünkü başka
türlü davranmak onların ellerinde değildir. Onların bildikleri
tüm şey budur. Çevrelerindeki şeylerin bu kadar çok değişip
dönüşmekte olduğuna inanmayarak bağırıp çağıranlar olacak­
tır. Bunu hükümetlerde, siyasette, bankacılıkta, sigortacılıkta ve

ilaç şirketlerinde göreceksiniz. Onların hepsi, değişmemek için,

her şeyin eski işleyiş biçimine güveniyor.
Kristalimsi Ağ uyanmaya ve dram yerine, ışığa ve şefka­
te karşılık vermeye başlıyor. Eğer bu dünyada bir savaş çıkar-

63
insan .91.K.aşası
sa, bu ağ onu eskiden yaptığı gibi "görmeyecektir. " Gaia'nın
kendisi onun dramını kaydetmeyecek ve daha önce yaptığı gi­
bi karşılık vermeyecektir. Bir savaş hiç dikkat çekmediğinde ne
olur, biliyor musunuz? Çok geçmeden o savaş için bir neden
kalmaz ve bizim söylemekte olduğumuz da budur. Sadece bu
dünyadaki ışıkta bir fark yaratan şeyler Kristal Ağ'a girecek
ve farklı bir biçimde ölçülecektir. O, karanlığı ve dramı daha
önce yaptığı gibi ölçmeyecek, nefret ve dehşet duygusunu aynı
şekilde görmeyecektir. Geçmişte İnsan doğasını en çok etkile­
yen ve şimdi başka her şeyden daha çok hatırladığınız şeyler -
ölüm, ıstırap, cinayet- artık o kadar önemli olmayacaktır. O ha­
la orada olacak, ama işitmek isteyeceğiniz bir şey olmayacak­
tır, sevgili varlıklar. Bunun için beklemede kalın.
Bir gün gelecek, siz televizyonunuzu açıp iyi haherleri bek­
leyeceksiniz. Eski tarz haberciliği uygulayanlar size korkunç bir
şeyin vuku bulduğunu bildirdiklerinde ve "o haberi köpürttük­
lerinde, " bu sizi kalben incitecek ve siz televizyonu kapatacak­
sınız. Onu kapatacaksınız, çünkü o içinizdeki Tanrı'nın ihtişa­
mına uymayacak! Ne dediğimi anlıyor musunuz? Yeterince İn­
san o televizyonu kapattığında, haberleri üretenler bunu fark
edecek ve İnsan doğasının değişmekte olduğunu anlamaya baş­
layacaklar. O zaman onlar da değişecekler.

Sonuç
İnsan doğası değişecek ve dram artık gezegenin ağını gü­
düleyen anahtara sahip olamayacaktır. Yeni haber budur. Bu si­
zin gezegenle iletişim biçiminizde tam bir farklılığı, bir yeniden
ayarlanmayı temsil eder. Size söylemek istediğimiz budur.
Bununla ne yapacaksınız? Bundan sonra ne yapacaksı­
nız? Size bunun derinliğini göstermeme izin verin. Bu salonda
onlarla ne yapacaklarını bilmedikleri bilmecelere sahip olanlar

64
 '1Jö[üm2
var ve onlar eşzamanlılığı ve sezgisel yanıtları bekliyorlar. Ruh
ile çalışma sürecinizde, sevgili varlıklar, siz kendi kendini den­
geleyici hale gelirsiniz. Bu şu anlama gelir ki, 3B'de ne kadar
dengesiz hale gelirseniz gelin, enerjisel olarak bir kendini-den­
geleme yaratacak bir tetik vardır ve siz otomatik olarak o den­
geye geri dönersiniz. Siz kendi kendinizi dengelersiniz; olgun,
yaşlı bir ruhun yaptığı şey budur.
Siz birlikte getirdiğiniz sorunları çözmeye başladığınızda,
o ister sağlık, ister ilişkiler, isterse yaşam amacı olsun, çözüm­
ler ışık yaratır. Bu bir mecazdır, sevgili varlıklar ve bu, olup bi­
tenleri size gösterebilmemizin tek yoludur. İçinizdeki yaratıcı
kaynağı kullanarak sorunlarınızı çözmeniz, ışık olan bir başka
enerji yaratır. Çözüm ve denge ışık yaratır ve bu ışık anında
Kristalimsi Ağ tarafından görülür. O bunu daha önce dramı
gördüğü kadar çabuk görür. Işık bu ağa girer ve dünyayı daha
önce asla yapmadığı bir biçimde, gittikçe artarak değiştirir.
Böylece, siz bundan sonra yaşamınızı geliştirip yükselte­
cek kararlar verdiğinizde, ışık yaratıyor ve şefkat üretiyor olur­
sunuz ve gezegenin ağı bunu bilir ve kaydeder. Siz bunun için
buradasınız. Burada her ne için bulunuyor olmanız gerektiği­
ni düşünürseniz düşünün, sizin hedefiniz budur. Yaptığınız her
şey içinizde huzur yaratmakla ilgilidir.
Bunu daha önce de söyledik. Bazen biz insanlara yapa­
cakları ve onları meşgul edecek şeyler veririz! Ve siz hedefini­
ze doğru çalıştığınızı düşünürsünüz. Sizin hedefiniz var olmak
ve Tanrı 'yı sevmektir. Hedefiniz budur ve bu süreçte siz evle­
nir, çocuk ve kariyer sahibi olursunuz. Yaşam esnasında üzün­
tü ve ölüm vardır. Bu süreçte, yazılan kitaplar ve gelip giden
dostlar vardır. Bu süreçte kendinizi dengelersiniz ve Gaia si­
zin çözümlerinizin ışığını görür.
Siz doğduğunuzda, spiritüel içgüdüleriniz Akaşik kalıtı­
mınız (öğrenmiş olduğunuz şeylerin içgüdüsel hatırlanışı) ta-
65
insan 9.fcaşası
rafından güdülenir. Siz Tanrı'nın içinizde bulunduğunu bilir­
siniz; yardımın orada olduğunu bilirsiniz; tohum biyolojinizi ve
sizi (DNA'larıyla) tohumlamış olan varlıkların sevgisini sezgi­
sel olarak bilirsiniz. Tüm o şeyler sizin içinizde doğuştan var­
dır ve bu, zamanın bu noktasında başka hiçbir İnsanın yapa­
mayacağı şeyi yapan, bu dünyayı değiştiren bir İnsan yaratır!
Bu değişimi Dünya için tam bir realiteye dönüştürmek
uzun bir zaman alacaktır. Ama şimdi siz daha önce hiçbir mer­
divenin bulunmadığı yerde bir merdiven yarattınız. Daha ön­
ce hiçbir köprünün bulunmadığı yerde bir köprü inşa etmeye
başladınız. Bundan sonra gelecek olandan korkmayın, çünkü si­
zi geriye çekmek isteyen enerjiler vardır. Bu enerjiler kördür
ve onların sizin arkanızda bulunan ve sizi ileri doğru itecek ışık
miktarı hakkında hiçbir fikri yoktur. Onlar ışığa kördür. On­
lar bağırıp çağırarak, tam bir inkar içinde kendi ölümlerine gi­
deceklerdir, ama sizler yaşlı ruhlarsınız ve bunu daha önce de
görmüştünüz. Belki bu sözler size şifreli gelebilir. Şimdilik öy­
le kalması gerekmektedir.
Böylece, sevgili varlıklar, her şey yolundadır. Şimdi ken­
di yaşamınıza bakıp bunu söyleyebilir misiniz? Her şey yolun­
da. Yaşamınızın ardında bir amacın bulunduğuna inanabilir mi­
siniz? Genç ya da yaşlı olmanız önemli değildir, çünkü yakın­
da pozisyonlarınızı karşılıklı olarak değiştireceksiniz. Bu sizin
yaptığınız şeydir. Ve bu dünya destanının sonunu kaçırmaya­
caksınız. Hepiniz bu yenilenen dünyaya katılmak için geri dö­
neceksiniz. Bizim gördüğümüz şey budur, sevgili aile, çünkü bu­
nu daha önce de görmüştük. Bu sizin birçok kez hissedip de­
neyimlemiş olduğunuz bir rutindir, ama asla Dünya denen bu
gezegende değil. Şimdi bunun zamanı gelmiştir.
Kryon 'un Portland, Maine 'de verdiği "Kristalimsi Ağın
Yeniden Ayarlanışı " adlı mesaj, 4 Ağustos 2012

66
 '13öfüm2
Krista l i m s i Ağ' ı n başka n itelikleri de va rd ı r. Gezege n d e Krista l i m ­
si Ağ' ı n G a i a enerj i si i l e ü st üste geldiği yerler va rd ı r. Bel i r l i n itel i kler­
de, b i r d üğüm ya ratan b i r enerj i biriki m i o rtaya çıkar. Üç t ü r d ü ğ ü m
va rd ı r : B i r porta l, b i r vorteks v e b i r vorta l . B i r porta l, Ga i a enerj isiyle
üst üste gelen ve onu güçlen d i ren b i r düğü m d ü r. B i r vorteks, enerj i l e r
çarpıştığı nda v e enerj i sürekli olara k ha reket ettiğinde ortaya çıkar. Ba­
z ı l a rına, bir vo rtekste bulun m a k bir süre iyi gel e b i l i r, ama orada yaşa­
mak zordur. Bir vorta l ise ya rı porta l, yarı vorteks olan bir d üğü m d ü r.
Belirli niteli klerde, bu üst üste ge lişler b i rb i ri n i n enerj i s i n i nötr­
leştirir ve siz b i r boşluk-noktasına sa h i p o lursunuz. Bu, bu gezegende
Krista l i msi Ağ' ı n bulun mad ığı ve orada sadece saf G a i a e n e rj i s i n i h is­
settiği n i z yerl erin olduğu a n l a m ı n a ge l i r. Düğü m l e r ve boşluk-nokta la­
rı t ü m gezegende m evcuttur.

Balinalar ve Yunuslar
B a l i n a l a r ı n ve yunusların fotoğrafl a r ı n ı ve tasvi rleri n i gördüğü­
n üzde n e h issed iyorsunuz? Sevinç ve mutluluk mu? G ü l ü msed iğinizi
görüyor musunuz? Ba l i n a larla ve yunuslarla i l işkiye girme fırsa t ı n ı bul­
dunuz mu? O n l a rla ka lben bir bağlantı h i ssettiniz m i ? Bu m e m e l i l e r
insa n l a r ta rafı n d a n ö z e l ya ratıklar o l a ra k görü l ü rler. Ba l i n a l a r, den ize
kıyısı o l m ayan ü l keler d e d a h i l o l m a k üzere, sekse n i aşkın ü l ke ta rafı n­
dan korunurlar. İ n sa n l ı k b a l i n a l a ra ve yunuslara karşı neden böyle bir
yakı n l ı k ve çe ki m h issed er? Çünkü DNA' m ızdaki h ücresel ya p ı m ı z ba­
linaların ve yunusların Dü nya' n ı n önemli ve özel bir parçası n ı temsil et­
tikleri n i b i l i r .
Onlar neyi t e m s i l ederler? Sezginiz yan ıtı bilir. Ba linalar ve yunus­
lar ağ siste m i n i n ca n l ı parça l a rı d ı r. O n l a r Dü nya' n ı n teka m ü l ü n ü n tari­
h i n i içeren kütü pha nedir. Üç Akaşik sistem d e b a l i n a l a rda ve yunus­
l a rd a depola n m ıştır. O n l a r Krista l i m s i Ağ ile eşgü d ü m sağl a r ve işbirli­
ği ya parlar. Dolayısıyla, Dü nya' n ı n deniz m e m e l i leri sizin Aka şik Kayd ı­
n ı z ' ı n bulunduğu dördüncü yerd ir.

67
'İnsan ftlf(aşası
2013 N i s a n' ı n d a Cancun, M e ks i ka'da yunusla rla b i r ka rşı laşma
yaşa d ı m . Daha önce Yen i Zelanda'da ve Hawa i i'de va hşi yunuslarla bir­
l i kte yüzmüştüm, a m a Ca ncun d eneyi m i m fa rkl ıyd ı . O, güzel ısla Mu­
jeres' i n d oğa l orta m ı n d a yer a l a n i ntera ktif b i r yunus p rogra m ıyd ı . Bu
tesiste hepsi de tutsa k l ı kta d oğmuş o l a n yirmi beş yunus va rd ı . Küçük
grubumuzda Lee Carroll ve Rusya' d a n gelen Işık İşçileri yer a l ıyordu. İ ki
d işi yunusla bi reysel olarak i l işki kurduk.
Birer bi rer, yunusla ra sa rıldık, onları öptü k ve onlarla oyun l a r oy­
n a d ı k . S ı rt yüzgeçlerine tutunduğum yunusla r beni suyun içine çekti­
ler, bir ya n d a n d a kuyrukla rıyla beni aya k l a rı m d a n i leri d oğru itiyorlar­
d ı . H e p i m i z ka l b i m izin ve b i l i n c i m i z i n gen i şlediği n i h i ssettik. Yunuslar­
la hem fizi ksel h e m de kua ntum biçimde iletişim kuruyo rduk. G ü n ü n
sonunda, Kryon sizi n le paylaşmak isted iğim derin b i r m esaj verd i :

Merhaba, sevgili varlıklar, ben Manyetik Hizmet'ten Kr­

yon. Rüzgan hissedin ve okyanusu işitin. Bu sizin kalbinizi tat­
lılıkla doldurmalıdır, çünkü bu Gaia'nın İnsan bilincine karşı­
lık veren ve insanlığa 8.şık olan enerjisidir. Gaia bir bilince sa­
hiptir. Dünya'nın tek bir sesle konuşabileceğini düşünmek zor­
dur, ama bu Tanrı'nın tek bir sesle konuşmasından daha zor
bir kavram değildir. Burada söz konusu olan kuantum dil ve
kuantum zeka denen bir şeydir. Az sonra size bundan söz ede­
ceğim.
Gaia'nın nitelikleri karmaşıktır. Gaia bilinci buraya sade­
ce iki yüz bin yıl önce, Pleiadesliler sizin DNA'nıza bir tohum
ektiklerinde yerleştirilmişti. Konuya girmeden önce bunu söy­
lemem gerekiyordu. Çünkü bugün siz yunuslara dokundunuz
ve biz bu hayvanlardan söz etmek, size biraz daha bilgi ver­
mek istiyoruz. Belki bu, farkındalık boşluğunu kapamayı sür­
dürecektir, çünkü insanlık bizim sözünü ettiğimiz keşifleri za­
ten yapmıştır.
Bizim "Ruh'un çalışma biçiminin kuralları" olarak adlan-

68
 '13öfüm2
dırdığımız bir gerçek vardır. Bir İnsan onu keşfetmedikçe, biz
bilimle ya da evrensel gerçeklerle ilgili soruları yanıtlamayız.
Çünkü bu özgür seçim kavramı açısından uygunsuz olur.
İnsanlık, bilincini yükseltme konusunda kendi yolunu bul­
malıdır ve işte bu yüzden Ruh bazen ele geçmezdir. Siz bizim
toplantılarımızda bize serbest enerji, biyoloji veya henüz keş­
fedilmemiş olan diğer konularda sorular sorduğunuzda, Kryon
ve Ruh bu soruları yetersiz biçimde yanıtlayabilir. Çünkü bu
şeyler tümüyle insanlığa aittir. Ama geçen yıl, şimdi konuşma­
ma izin veren bazı keşifler yapılmıştır.
Siz bugün bir yunusun derisine dokunduğunuzda ne his­
settiniz? O bir deniz memelisidir ve o ailede balinalar ve yunus­
lar yer alır. Onlar size sözünü etmek istediğim ortak bir şeye
sahiptirler. Bugün sizin deneyiminiz yönetiliyordu ve bu hay­
vanlar tutsaklık içinde doğmuşlardı. Ama bizim konumuz açı­
sından, bu bir fark yaratmaz. Onların gözlerine bakabildiniz
mi? Fark etmiş olabileceğiniz gibi, bir gözleri size dönüktü. On­
ların size bakmaları gerekmiyordu, çünkü onlar sizin mevcudi­
yetinizi sesle duyumsarlar. Ama gerçekten, onlar bir gözieriyle
size bakıyorlardı. Onları sizin gibi iki gözle birden görmezler,
gözleri görmek için eşgüdüm sağlamaz ve bu hayvanlar kafa­
larının iki yanında birer gözle aslında yetersiz bir biçimde gö­
rürler. Ama bugün siz ne gördünüz?
Onlar sizi gözden geçirdiler ve size dikkatle baktılar. On­
lar eğitilmişlerdir, ama siz geldiğinizde onların size olan ilgile­
rini gördünüz, değil mi? Evet, onlar balıklarla ödüllendirilmek
için çalışırlar, ama çok daha fazlası vardır. Bu konuda bilgi ver­
mek istiyorum.
Bu kadar az sayıda deniz memelisi olması size ilginç ge­
liyor mu? Çok az memeli balık şeklindedir, balık gibi yüzer ve
okyanusta yaşar. Ama onlar sizin gibidirler. Onlar da sizin gi­
bi Gaia'nın havasını solurlar ve sizin gibi özeldirler. İnsan bi-
69
1.nsaı J!lfcaşası
linci onların özel olduklarını hep bilmiştir. Ama ancak yüz yıl­
dır dünya ülkeleri bu deniz memelilerinin yakalanmalarını ve
öldürülmelerini yasaklama konusunda anlaşmıştır. Denize kı­
yısı olmayan ülkeler bile deniz memelilerini korumak için bir
anlaşma imzalamıştır. Başka bir deyişle, onların özel oldukları
sezgisel olarak hissedilmektedir ve tüm insanlık ve ülkelerin hü­
kümetleri bunu bilir. Onlar bu hayvanları canlı ve özel tutmak
için anlaşmalar yapmışlardır. Bu gezegende bu niteliğe sahip
olan başka bir hayvan yoktur. Bunun bir rastlantı olduğuna ina­
nıyor musunuz? Öyle değildir. O kitlesel sezgisel eylemdir ve bu
size insanlar, yunuslar, balinalar ve Gaia arasındaki bağlantı­
yı açıkça göstermelidir.
Şimdi Pleiadesliler ve onların tüm bunlardaki rolünden söz
etmek istiyorum. Yakın geçmişte, İnsan DNA'sının diğer her me­
meliden farklı ve özgün olduğunu tanımlamaya başlayan bazı
keşifler yapıldı. Bu keşifler, DNA kromozomlarınızdan ikisinin
adeta kaynak yapılmış gibi birleşmiş olduğunu göstermektedir.
Dünyanın diğer memelileri yirmi dört kromozoma sahiptir ve
siz yirmi üç kromozoma sahipsiniz. Sizin DNA'nıza bir şey ol­
muştur. İnsanın DNA'sı değiştirilmiştir ve bu, daha önce söy­
lediğim gibi, iki yüz bin yıl önce Pleiadesliler tarafından yapıl­
mıştır. Bu tasarlanmıştı, uygundu ve Tann'nın plamnın bir par­
çasıydı. Bu sizin yaratılış öykünüzdür.
Pleiadeslilerin kendi gezegenleri mezun olurken, onlar yük­
selmiş enerjiye sahiptiler. Sizin gezegeniniz de onlarınkinin geç­
tiği aynı testten geçmeye programlanmıştı. Onlar sizi DNA'la­
rıyla tohumlayan ebeveynlerinizdir ve şimdi bilim onların ça­
lışmasına bakmaktadır: Kaynayıp birleşmiş iki kromozom. Bu
bilim için, sizin buradaki herhangi bir şeyden evrimleşmediği­
niz anlamına gelir. Bu, insanların gezegendeki başka herhan­
gi bir türden evrimleşmediğinin kanıtının başlangıcıdır.
Bunu iki keşif izledi: Birisi Eylül 2012'de, diğeri de ondan
70
 '13öfüm2
kısa bir süre sonra yapıldı. Bilimciler en sonunda DNA'nın -da­
ha önce "çöp" olarak etiketlenen- yüzde doksanını tanımladı­
lar. Onlar şimdi bu yüzde doksanın ne olduğunu anlıyorlar.
Araştırma onun DNA'nızın yüzde üçünü oluşturan protein­
şifreleyici bölümler için bir kullanım (talimat) kılavuzu oldu­
ğunu gösteriyor. O veridir! Böylece yüzde doksanlık bölüm ta­
limatlardır ve yüzde üçlük bölüm İnsan bedeninin yirmi altı
bin genini oluşturan motordur. En sonunda, bilim kimyanın çok
büyük bölümünün talimatlar -bilgi- olduğunu anlamaktadır. Bu
heyecan verici bir haberdir ve onu takip eden keşif birkaç bö­
lümü içermektedir.
İkinci keşfin birinci bölümü: Dilbilimciler, önceki keşifte­
ki bilginin dilde olduğu gibi yapılandırıldığını keşfettiler. Bunu
açıklayayım. Siz şu anda iki dili dinliyorsunuz (İngilizce ve onun
Rusça çevirisi). Bir dili anlıyorsunuz ve diğer dili anlamıyor ola­
bilirsiniz. Burada başka diller de konuşuluyor (Meksika' da ko­
nuşulan İspanyolca). Siz bu dilleri anlamayabilirsiniz, ama DNA'
nız onların yapısını sezgisel olarak kavrayacak donanıma sa­
hiptir. Siz konuşan İnsana uyumlanmanızı sağlayan kuantum
sezgiye sahipsiniz. Ben partnerim vasıtasıyla İngilizce konuşu­
yorum, ama sizin çevirmeniniz olmasaydı bile, bazılarınız su­
nulan kavramı büyük ölçüde anlayabilirdiniz. Sizin DNA'nız dil
engramları olarak inşa edilmiş ve yapılandırılmıştır. Dilbilim­
ciler şimdi DNA'nın yüzde doksan verisi ile dil engramları ara­
sındaki ilişkiyi görmüşlerdir. Bu beklenmiyordu.
Bu dil keşfinin ikinci bölümü, DNA'daki bilginin sabit ol­
mamasıdır. Bu onun değiştirilebileceği anlamına gelir. Veri ye­
niden yazılabilir! Bazı bilimciler şimdi bunun nasıl yapılabile­
ceği üzerinde çalışıyorlar ve ses bileşimleri ve frekansları ile
DNA'daki bilgideki değişiklikler arasında ilişki kurmaya baş­
lıyorlar. Bu size mantıklı geliyor mu? Size uzun bir zamandır
sesin iyileştirebileceği ve sesin biyolojinizi değiştirebileceği söy-
71
insan 5ltaşası
leniyor. Şimdi bilim tam olarak bunu incelemeye başlıyor.
Bugün dokunduğunuz yunuslarla bunun arasında bir bağ­
lantı vardır. Yıllardır, bir hayli kaynak kullanarak, bilim İnsan
DNA'sını araştırmıştır. Ben şimdi bilimcileri yunus DNA'sını
incelemek için fon sağlamaya davet ediyorum, çünkü bulacak­
ları şey sizinkine benzer olacaktır. O DNA da kuantum sezgi­
sel dil tanımaya sahiptir.
İnsan DNA'sı ses için bir telsiz alıcısı gibidir. Belirli tür­
lerde -hem işitilebilir hem de işitilemez- sesler DNA'nın talimat
dizilerini (veriyi) değiştirebilir ve İnsan bilincine mesajlar gön­
derebilir. Belirli türlerde -işitilebilir ve işitilemez- sesler yunus­
lara mesajlar gönderebilir. Siz bu ortak özelliğe sahipsiniz ve
bilimciler bu karşılıklı ilişkiyi görmeye başlayacaklardır.
Bir gün gelecek, sevgili varlıklar, siz bu deniz canlılarına
doğru sesleri iletebileceksiniz. Onlar onu (sizin için öyle olma­
sa da) yapılandırılmış, düzenli bir dil olarak göreceklerdir ve
bunu beklemektedirler. Bu olduğunda, onlar bir şey yapacaklar­
dır, ama henüz bundan söz etmeyeceğiz. Onlar sizin bunu yap­
manızı beklemektedirler. Onlar insanları aile olarak "görmek­
tedirler. "
Bu arada, siz oradayken onlar sizi kuantum bir zekanın
enerjisiyle hissederler. Bazıları "Kryon, İnsana çok benzeyen bir
yaratık olan bir maymunun DNA'sı ile İnsan DNA'sı arasında
benzerlikler var mıdır? " diye sorarlar. Evet. Siz beklenen geno­
mik gelişimi, dünya kimyası ve benzerlikleri göreceksiniz. Ama
benzerlikler orada sona erer. Sevgili İnsan, bu gezegende ku­
antum zeka için yapılandırılmış olan sadece iki tür DNA var­
dır: İnsan ve deniz memelisi. En sonunda size şu bilgiyi veri­
yorum: Eğer yunus DNA'sını dikkatle inceleyecek olursanız, on­
ların da bu dünyadan olmadıklarını göreceksiniz.
Kryon 'un Cancun, Meksika 'da verdiği
"Yunuslar Hakkında Bilgi " adlı mesaj, 10 Nisan 201 3
72
 'Böfi2
Kryon, b i l i mcilerin ONA ile ilgili o l a ra k iki keşif yaptı k l a rı n ı söyle­
m işti . Bu b i l i mcilerin keşfettikleri şeyin bir özeti "ONA Düşündüğünüz­
den Daha Fazlasıdır" başl ı k l ı Sekizinci Böl ü m' de sunul m a kta d ı r. Kryo n
ayrıca balinaların ve yunusların insa n ların onlara şarkı söylemeleri n i ve
sesler yansıtma l a r ı n ı bekled ikleri n i de söyle m işti. Bu size çok garip ge­
l iyor mu?
Her yıl hevesli turistler ba l i n a l a r ve yunusla rla b i rl i kte fa a l iyette
bulun m aya m i lyo n l a rca dolar h a rcarlar. Açı kça, b a l i n a l a r ve yunuslar
sadece gezegenin Akaşik Kayıtla rı' n ı içermekten daha fazlasını ya parlar.
Dünya n ı n her ya n ı nd a k i b i rçok kültür o n l a r ı n İ n sa n ı n sağlığı ve ruhsa l
esenl iği üzerindeki iyileştirici etkileriyle ilgili öykü lere sa hiptir. Ayrıca yu­
nusların fı rtı n a l a r esnasında den izci lere yard ı m et meleri ve o n l a r ı n ya­
şa m l a r ı n ı kurta rmala rıyla i lg i l i birçok vaka va rd ı r.
1978'de, Dr. David Nathanson z i h i n sel enge l l i ya da beyinleri za­
ra r görm üş olan çocuklarla ça l ı şmaya başla d ı . Onun özgün tera pisi yu­
nusları kul l a n mayı da içe riyordu. Bu basit yöntem, çocuklar doğru bir
ka rşı l ı k verd i klerinde o n l a ra b i r yunusla b i rl i kte yüzme öd ü l ü vermek­
ti. Şaşırtıcı son u ç l a r çocu kların daha fazla bilgiyi a k ı l l a r ı n d a tuttukla rı­

n ı ve dört kat h ızl ı öğre n d i klerini göste rmişti.

O za m a n d a n beri, birçok kuruluş yunusların yard ımcı olduğu te­
ra pil eri sun m a kta d ı r. Ayrıca gitti kçe d a h a çok birey bu konud a k i d oğa l
yeteneğini ortaya çıkarıp bir tü rler-a rası iletişimci olara k d iğerleri n i n ba­
linalar ve yunusla rla birl i kte fiziksel ve ruhsal olarak iyi leşmelerine ya r­
d ı mcı o l m a kta d ı r. Birçok b i l i mci, b a l i n a l a r ı n ve yunusların i n s a n l a rı iyi­
leştirebild iklerine dair bilimse l bir ka nıtın bulun madığı n ı iddia eder. Bu­
nu bu ca n l ı l a r tarafından iyi leştiril m i ş olan insa n l a ra açıklamaya ça lışın.
Yunusl a r çevrelerini a raştı r m a k, yiyecek bul m a k ve birbirle riyle
iletişi m kurma k için sesl e-yer-belirleme ( b i r şeyin b u lunduğu yö n ü ve
uzakl ığı sapta m a k için kendi yayd ığı bir d izi tiz sesin o şeye çarpıp yan­
k ı l a n m a s ı n d a n ya ra r l a n m a ) yeteneği n i kul l a n ı rlar. O n l a r İ nsan kulağı­
nın işitme a l a n ı n ı n üstü nde ve a ltında yoğun ses d a lga la rı yaratır ve
o n l a rı iyi bir derecede kontrol edebi l i rler. Birçok hastane hasta l a rd a ki
73
insan. 9.{aşası
böbrek ve safra kesesi taşları n ı kırmak için b i r l itotripsi m a kinesi k u l l a ­
n ı r . B u makine d ü ş ü k freka nslı s e s dalga l a r ı n ı k u l l a n ı r. B u şok d a lga l a rı
hasta n ı n bedeninden geçerek böbrek veya safra kesesi taşlarına çarpar
ve o n l a rı parçalayarak bedenden atı l m a l a r ı n ı sağlar. M a k i n e n i n fiziği
bir yun usun sona rına benzer, Ancak, yunuslar l itotripsi makinesinin üre­
tebileceği nden dört kat fazla a kustik güç ü retebi lirler. Onlar ayrıca a l ı n ­
l a r ı n d a n gönderd ikleri s e s d a l ga l a r ı n ı g e n i ş b i r yel paze y a da ince bir
sütun biçiminde şeki l l e n d i re b i l i rler.
Yunusların, T-h ücreleri n i n ve endorfi n lerin ü reti m i n i a rtıra ra k, in­
sa n l a rda iyi leşme sü reci n i başlattı k l a r ı n ı n ka n ıtı va rd ı r. Y u n u s l a rla giri­
len b i r etki leşi mden so n ra, b i l i mciler beyn i n sağ ve sol ya rıkü resi a ra­
sında daha büyük b i r uyum ve beyin-da lgası faa l iyeti nde bir a rtış sap­
ta m ı ş l a rd ı r. Bu etkileşi m i n ayrıca d i kkat sü resi n i n a rtmasına ve çocu k­
larda motor becerilerin ve eşgü d ü m ü n gelişmesine ya rd ımcı old uğu d ü ­
ş ü n ü l mekte d i r. Bi rço k tera pist b i r y u n u s u n sona rı n ı n b i r kişi n i n beden
dokusunda ve hücresel ya pısında değişiklikler yarattığına i n a n m a ktad ı r.
Yun uslar tarafından yayı lan sesler müzik terapisinin etkisine benzer bir
d eği ş i m ya ratmaya d a yard ı mcı olabilir.
Bazı a raştırmacılar otistik çocu klar ile yunuslar a rasında bazı i lginç
benzerl ikler b u l uyorlar. Çoğu İ nsan b i l i nçli b i r h a l d eyken sa n iyede on
ü ç i l a otuz beyin d a lgası titreşi m i n e sa h i ptir. Y u n u s l a r bilinçli h a l d ey­
ken s a n iyede iki yüz e l l i bin ila iki tri lyon beyin d a lgası titreş i m i n e sa­
h i ptirler. Otisti k bir çocuk bilinçli haldeyken sa niyed e iki yüz elli bin be­
yin d a lgası titreşi m i n e sa h i ptir. Bu yü kse k d ü zeydeki beyi n da lgası iş­
lemi Sezgisel Deha denen bir teri m l e b i l i n i r.
Otistik çocu kla r ve yunuslar bu zihinsel işlem düzeyinde b u l u n u r­
ken düşünce aktarımı yoluyla i leti ş i m k u ra b i l i rler. O n l a r birbirleri n i n
enerj i s i n i okuya b i l i r ve b i r sa n iyede karş ı l ı k vere b i l i rler. Dolayısıyla, bu
yete neğe sa h i p olan çoc u k l a r bizim d i l i m iz i n sağlad ığı n d a n d a h a yük­
sek b i r d ü zeyde iş görürler. Bunu l i n eerleştirip bizim d i l i m izle ifade et­
meye ça lışmak zordur, çünkü o za man onlar deha düzeyi nde işlemden
geçi rme yetenekleri n i bastı rmak zoru nda ka l ı rl a r.
74
 'Böfüm2
Kryon'un Yeni Başlangıç a d l ı kita b ı n d a otistik b i r çocuğun a n nesi
Kryon'a otizmle ilgili b i r soru sormuştu:

Soru: Sevgili Kryon, benim otizm tanısı konulmuş yedi yaşın­

da bir oğlum var. Ben neredeyse tüm yaşamım boyunca ener­
jiyle çalıştım. Son beş yıldır, gerçekten anlamadığım kavramlar
alıyorum. Senin mesajların bana yardımcı oluyordu. Ancak, bel­
ki bu mektubu okuyacak kişiler de böyle bir şeyle karşılaşmış
olabilirler.
Durum şu: Oğlumun manyetik sistemi bana bizimkinden
farklıymış gibi geliyor; Onun DNA'sının otistik-olmayanlardan
farklı bir manyetik yapıya sahip olması mümkün müdür? Ben
bunu zihnimde bir tür kozamsı prizma oluşturan iplikler ola­
rak görüyorum. Tamam, bunun okurlara delice bir şey gibi ge­
lebileceğini biliyorum. Aynı şeyi yunuslarla birlikteyken de his­
sediyorum. Oğlum özellikle kambur balinaların ses kayıtların­
dan çok etkileniyor. Deniz memelilerinin otizm ile bağlantısının
(Dünya 'nın çevresindeki) manyetik ağ olması mümkün müdür?
Oğlumun (hala sözsüz olan) iletişimi geçen yıl çok çarpıcı bi­
çimde gelişti. Ayarlamalar sonucunda manyetik enerji ağı otis­
tiklerin sistemleri ile daha uyumlu hale geliyor olabilir mi ?
Kryon: Sevgili varlık, sana ve bu çocuklarla çalışan diğerleri­
ne saygılarımı sunuyorum! Daha önce, otistik çocukların çoğun­
lukla bilgin olduklarını söylemiştik. Onlar gerçekten de man­
yetik olarak güçlendirilmiş farklı bir DNA ile doğmuşlardır.
Aradaki fark şu ki onlar içinde yaşadığınız 3B varoluşundan
çok, çok-boyutlu bir varoluşa yönelmişlerdir. Böylece, evet, bu
manyetik bir hücresel niteliktir. Hatta bazıları otistikleri "gök­
kuşağı çocukları" olarak adlandırırlar. Sezgin doğrudur. Ve iş­
te dahası:
1. Onlar lineerliğin dışında iletişim kurmak ve yaşamak
isterler. Şeyleri bir sıra ya da çizgi içinde anlamazlar. Dünya-
75
1nsaı .91.{aşası
nızda yaşayabilmeleri için, onları bir sahte-lineer eyleme yön­
lendiren genel kavramlarla çok daha başarılı olacaklardır. Eğer
mümkün olsaydı, onlar lineer sözel konuşma olmadan iletişim
kurmaya bayılırlardı. Onlar bunu bir "düşünce grubu"nu kul­
lanarak bir anda yaparlardı. Onların yaşadıkları düş kırıklığı,
çevrelerindeki her şeyin onların genişliklerini sınırlamasından
ve onların durup bundan bir anlam çıkarmak zorunda olmala­
rından kaynaklanır.
Sizin 3B'li olduğunuz, ama başka herkesin 2B'li olduğu bir
dünyada yaşamanın nasıl bir şey olduğunu hayal edebilir misi­
niz? Diyelim ki orada derinlik boyutu yoktur, sadece yüksek­
lik ve genişlik vardır. Siz elinizi nesnelerin "içine sokmak" is­
ter ve bunu nasıl yapabileceğinizi bilirsiniz, ancak bunu dene­
diğiniz her seferinde görünmez bir duvar elinizi ya da zihnini­
zi durdurur. O nesnelerin çevresinde bile dolaşamazsınız! Çev­
renizdeki kişiler sizi, yani basit bir 2B dünyasında yolunu bu­
lamayan bu komik çocuğu izlerken sizin geri zekalı olduğunu­
zu düşünürler. Siz zamanınızın çoğunu çevrenizdeki şeylere ba­
kıp, gördüğünüz şeyin içinde bulunduğunuz realite için gerçek
olup olmadığını anlamaya çalışarak geçirirsiniz.
2. Onlar, kısmen, insanların görmedikleri ya da anlama­
dıkları bir realitede yaşarlar. Onlar boşluğa gözlerini dikip ba­
karlarken, siz o sırada onların zihnen nerede olduklarını merak
edebilirsiniz. Onlar o sırada yaşamın çok-boyutlu niteliklerini
görmekte ve onlara katılmaya çalışmaktadırlar. Onlar ayrıca
Dünya üzerindeki diğer yaşamı (yaşam formlarını, doğa ruh­
larını), sizin henüz kabul etmediğiniz yaşamı da "görebilirler."
3. Onlar yunusların ve balinaların, ama özellikle yunusla­
rın enerjisine uyum sağlarlar. Bilimcileriniz bu konuda araş­
tırma yapmaktadırlar, yani bu göründüğü kadar garip bir şey
değildir. Otistik çocuklar ile bu deniz memelileri arasında uzak­
tan iletişim vardır. Eğer bu çocuklar tek bir hayvanla bire-bir
76
 '1Jö{üm2
bir ilişki kurmuşlarsa, bu ilişki bir ömür boyu devam eder.
4. Evet, gezegenin manyetik enerji ağı sistemi onları da­
ha rahatlatacak . . . sizi ise daha az rahat kılacaktır. Geçen yıl
boyunca size çok-boyutlu hale gelmekten söz ettik. Belki artık
insanların, otistiklere sizin realitenizde nasıl var olacaklarını öğ­
retmek yerine, onların yönünde hareket etmelerinin zamanı gel­
miştir.
Kryon 'un "Yeni Başlangıç " adlı kitabı,
14. Bölüm (Sorular ve Yanıtlar)

Size, b i rçok vesi leyle b a l i n a l a r ı n ve yunusların iyileştirici e n e rj i ­

s i n i d e n eyi m l e m i ş o l a n birisi n i tanıtmak istiyorum : Laurie Reyo n An­
derso n . Laurie uluslara rası o l a ra k ta n ı n a n bir Türler-arası İ letişimci ve
Ruh Şifacısı' d ı r. O, Yerli Amerika l ı l a r ta rafından "Dik Dura n Ba l i na Ana­
sı" olarak a d l a n d ı r ı l m ıştır. Birçok kişi Laurie va sıtasıyla b a l i n a la r ı n ve
yunusların bi lgeliği n i ve iyileştirici enerj i s i n i deneyi m l e m i ştir.
Aşağıda Şubat 2012'de yunusların Laurie ka n a l ıyla verd ikleri b i r
mesaj y e r a l m a kta d ı r:

Yunuslar bana, kendilerinin İnsan DNA'sın ı n a na-ka l ı p sis­

tem i n i n ata n m ış koruyucuları oldukl a r ı n ı söyled iler. O n l a r,
Dü nya' n ı n okya nus sistem i vasıtasıyla, Ya ratıcı' dan DNA a k­
tivasyonları için telkinler a l ı rlar. Bu bi lgiyi içsel olara k işlem­
den geçirmek ve h e r bir kişi için m ü ke m m e l ve doğru olan
DNA'yı aya rl a m a k o n l a r ı n gö revi d i r. Onlar ayrıca gezegen
üzerinde savaş ve kaos yaşaya n yerlere sevgi ve sevinç ener­
jisi akta rırlar. Onlar gezegendeki bu bölgelere a kta rmak için
ba rış, uyum ve şifa freka nsları ya ratırlar. Yunus Matriksi, on­
ların kul l a n d ı kl a rı enerj i şifre siste m leri vasıtasıyla, i n sa n l a r
v e yerler i ç i n DNA ye nide n-şifrelemelerini d este kler. Yunus
Işık Ailesi, İ n sa n DNA'sı için bir ana-kalıp yaratm ıştır ve onu
İ n sa n l ı k ve Dü nya için saf holografik olasılık denklemi ge­
nel ka l ı b ı n ı gözlemek için kul l a n m a kta d ı r.
Eğer gezegensel yunus a i lesi i l e bağlantı kurma k ister-

77
insan .9lf(aşası
sen iz, bu aya r l a m a l a rı d i rekt o l a ra k yunus grup b i l i ncinden
a l a b i l i rsiniz.
Onlar DNA yeniden-ayarlamasının usta larıd ı r ve eski ener­
jileri şifa frekansla rıyla hızla değiştirebilirler. Ayrıca, onlar yük­
seliş enerjisine ve "Yeni Dü nya"ya çok uygun olan bir sevi nç
ve oyunculuk frekansında ça lışırlar. Sevgili insanlar, 2012'de
ve ötesinde enerj i l e r yükseli rken ka l b i n i z i n sesi n i d i n leyi n .
Yunus enerj i lerine ba şvurun, çünkü o n l a r seçi l m i ş ı ş ı k tem­
silcil erid i r. O n l a rı n i leti ş i m leri "Ye n i Dü nya" için "merkez"i
ya ratmaya ya rd ı mcı olan Krista l i msi Ağ sistem i n e, kişisel
DNA gelişim lerinize ve yunus matriks sistemlerine uyum sağ­
l a m a n ı za çok yard ı mcı olacaktır.
Ayrıca, yunus enerj i matriksi n i n Dü nya' n ı n okya nusları­
n ı n temizlen mesine ve dengelen mesine ya rd ı mcı olduğunu
da b i l i n .

" H a l e n , b i rçok b i l i msel uzm a n yunuslar i l e insa n l a r a ra­

sında yeni keşfed i l m i ş i letişi m lerde DNA' n ı n güçlü bir rol oy­
nadığını söylüyor. Hawaii'deki Si rius Enstitüsü'nde sürdürü­
len b i r inceleme yunusların ve ba l i n a l a rı n genetik çift sa r­
m a l ı etki leyebilen ses si nya l l e r i n i a l d ı kl a r ı n ı ve a kta rd ı kları­
n ı o rtaya koymuştur. Doğa l biyo-teknoloj iyi kul l a n a ra k, yu­
nuslar ya nlarında yüzen i n sa n l a rı 'ses ile ve genetik o l a ra k'
iyi leşti re b i l i rler.
Si rius Enstitü sü'nde on dört yıl boyunca sürdürülen ve
b i rçok bilim d a l ı n ı i l g i l e n d i ren inceleme göstermiştir ki, ge­
leneksel olarak kaydedilmiş-yaşa m-planı olara k görü len DNA
ifadesi yunusla r ta rafı n d a n ü retilen ses ve elektroma nyetik
alanlar ta rafı n d a n d eğiştiri l e b i l i r .
Yeni a raştırma göstermekted ir k i DNA' m ız -gen leri değiş­
tiren- güçlü ses ve ışık d a lga l a rı ve parçacıkları ta rafı n d a n
a ktive ed i l mekted ir.
Aynı şekilde, genetik miras DNA'nın elektro-genetik mat­
riksi n i oluştura n özel su molekül leriyle biyo-a kustik ve elek­
troma nyetik o l a ra k güçlü b i r biçi mde a kta rı l m a kta d ı r. Bu
78
 'Böfüm2
h i d roelektri k ya p ı l a r p i ra m itler, a ltıgenler ve beşge n l e r gibi
şeki l l e n m ekte ve şifa süreçleri n i yö netmekted ir."

Bu şaşırtıcı fe nomen yu nusla rın ya k ı n ı n d a k i teknelerde

bulunan veya yüzen insa n ların yunuslarla temas ettikten son­
ra şaşı rtıcı bir biçimde iyi leşme leri n i n n ed e n i n i açıkl a m a k­
ta d ı r.
Deniz m e m e l i l eri m i lyon l a rca y ı l d ı r ka rmaşık d i l l ere sa­
h i ptiler ve o n l a r bu gezegendeki en büyük beyi n lere sa h i p­
tirler. Yunuslar ve b a l i n a l a r i l e insa n l a r a rasındaki dost l u ­
ğun, işbirliği n i n , h atta p a rtnerliğin u z u n b i r ta ri h i va rdır.
Yu nuslar ve balinalar kendileri n i n bu gezegendeki kad i m
v e bi lge sü pe r-d uya rlı va rl ı kl a r o l d u k l a r ı n ı göste rmişlerd i r .
O n l a r b i z e gezege n i m i z l e nasıl b a r ı ş v e uyum içinde yaşa­
ya bileceği mizi gösteren ca n l ı örneklerd ir. Sizi y u n u sla rla ve
b a l i n a l a rla her gün enerjisel ve telepatik olarak ve i m ka n
bulduğunuzda denizlerde i l işki kurmaya davet ediyoruz. On­
l a r biz i n sa n l a r ı n bütü n ü n h ayrı için yaşaya ra k sergi lenen
grup bilinci içinde nasıl t ü m ka l b i m izle yaşaya b i l eceğ i m i z i n
en i y i ifadesid i r.
La u rie Reyon Anderson
(çift içindeki a l ı ntı Sirius Enstitüsü'nün sitesinden
alınmıştır: www. Dolphin-Spirit-of-Hawaii.com)

B i rçoğu n u z belki b i r b a l i n a izleme t u r u n a kat ı l m ış, hatta yunus­

la rla birlikte yüzmüş o l a b i l i rsiniz. Ama b i r yunus ya da b a l i n a t u r u n u
ya n ı n ızda bir tü rler-arası i letişi mci ile d eneyi m lediniz m i ? La u rie Reyon
Anderson ile böyle b i r t u ra kat ı l m ayı d ü ş ü n e b i l i rsiniz. Ben bu kita bı
yazarken, La u rie bana Te m m u z 2013'de yaptığı b i r t u rd a n söz etti. O
t u rda ya klaşık iki b i n d ö rt yüz y u n u s gö rmüş ve a ltı mavi b a l i nayla et­
kileşi me girmişlerd i ! O n u n mavi b a l i n a l a rı gösteren bir videosu n u şu
a d reste göre b i l i rs i n i z : www.youtube.com/watch ?v=ugLN 8wST2 mA
La u rie Reyon Anderson hakkında d a h a fa zla b i lgi ve o n u n balina
/yu n u s t u rl a rı için o n u n İ nternet sitesi n i ziya ret edebi l i rsi n i z :

79
'.İn.san 9.f(aşası
www . lauriereyon .com
Aşağıda, bu böl ü m ü n konusuyla ilgili o l a ra k Kryo n'a sorduğum
sorul a r ve onların ya nıtları yer a l m a kta d ı r .

Soru: Mantık, her özgür seçim gezegeninin bir enerji hesapla­

ma sisteminin olduğunu söyler. (Dünya 'da o Yaratılış Mağara­
sı ve Kristalimsi Ağ'dır). Galakside de bir enerji hesaplama sis­
temi var mıdır? Her özgür seçim gezegeni yükseliş statüsüne eriş­
tiğinde ne olur? Bu, Evren 'in genişlemesiyle ilişkili midir?
Kryon: Bunu ve gelecek diğer bazı soruları tam olarak yanıt­
lamak için, Akaşa'nın tüm bu yanıtın esasını oluşturan bir ni­
teliğinden söz etmek istiyorum. Bu benim 2014'ü bekleyen bil­
giyi ifşa etmemi sağlayacaktır. Şimdi vereceğim bilginin çoğu da­
ha önce hiçbir Kryon mesajında sunulmamıştır.
Siz hiç çevrenize bakıp da tekamülün nasıl işlediğini me­
rak ettiniz mi? Bir bebek ana rahminde gelişirken, işlevli bir
İnsan yaratmak şaşırtıcı süreçler içerir. Her bir organ ve sis­
tem ana-kalıplar dediğimiz bir ön-bilgi sistemiyle "hazırlanır. "
Bir doktora ana rahmindeki bebeğin bir gözünde bir merceğin
nasıl oluştuğunu ya da belirli dokuların bir şekilde başlayıp da­
ha sonra nasıl başka bir şekle dönüştüğünü sorun. Eğer bu ko­
nuyu incelemişseniz, o zaman "neyin işe yarayıp neyin yarama­
dığının" ayrıntılarını depolamış olan bir sistemin karmaşıklığı
karşısında huşu duyabilirsiniz. Bu tekamülün doğasıdır. Durum
milyonlarca yıl içinde gittikçe iyileşmiş ve organizma sadece ha­
yatta kalmasına, daha iyi görmesine, daha iyi yürümesine ya da
daha iyi yiyecek bulmasına yardımcı olan şeyi hatırlamış ve ko­
rumuştur. Bu gezegendeki en basit organizmalar, böcekler ve gö­
remediğiniz şeyler (bakteriler) bile bu özelliğe sahiptir.
Şimdi size şunu soracağım: "Tüm bunları mümkün kılan,
bu sürecin işlemesini sağlayan hesaplama sistemi nedir?" Böy­
le bir sistem olmalıdır -yardımsever bir bilince ve fizik bilgisi-
80
 '13ö[üm2
ne sahip olan şaşırtıcı bir sistem. Eğer bedeninizin bir vakum­
da rastlantısal olarak meydana geldiğini düşünüyorsanız, o za­
man başka bir gezegende bir Formula 1 yarış arabası için bir
transmisyon sistemi bulmakta hiç zorlanmayacak olan birisi­
nizdir. Siz, "Elementler uzun yıllar içinde bir araya geldi ve bu
sistemi, imalatçının etiketlerini ve her şeyi tamamen rastlantı­
sal olarak yarattı " diyebilirsiniz.
Galaksideki yaşamın gerçeği bundan çok daha büyük ve
muhteşemdir. Bunun üzerinde düşünün. Eğer türlerin tekamü­
lü sadece "hayatta kalmayı sağlamak" için olsaydı, o zaman bir
zaman gelir, her şey "yeterince iyi" olurdu ve yaratıklar değiş­
meyi bırakırlardı. Onları zekaya sahip olmaya ne iterdi? Onlar
yiyecekten ve kendini savunma ve üreme yeteneğinden daha faz­
lasına neden ihtiyaç duyacaklardı? Ana-kalıbı hayatta-kalma­
dan çok daha tekamül etmiş bir şey yaratmaya "iten" başka
bir şey olmalıydı.
Siz bu sözleri neden okuyorsunuz? Ana-kalıbınızda, gördü­
ğünüzden daha büyük bir şeyin var olduğunu "bilen" bir şey mi
var? İnsanlar çok ilginçtirler. Onlar bilinmeye müsait her şeyi
"bilebileceklerini" düşünürler. Ancak, siz orada otururken bile,
ana-kalıbın hiç farkında değilsiniz! İnsanlık küçük bir akvar­
yumdaki bir balık gibidir, yiyeceğe ihtiyaç duyduğunda onun
her nasılsa doğal olarak geleceğini düşünür, o yiyeceği veren eli
hiç sorgulamaz ya da onu görmez, hatta bir akvaryumun bu­
lunduğunu bilmez!
Böylece ana-kalıp -en sonunda, her şeye rağmen zekaya sa­
hip olan- bir biyoloji yaratır. Bu sizin evrensel gerçeklerle ilgi­
li olarak sıkıca sarıldığınız çan-eğrisi felsefesine asla uymaz. İn­
sanlık tam olarak geliştiğinde ve hazır olduğunda, sizin spiri­
tüel yaratılışınız tamamlanmıştı ve bu Pleiadeslilerden gelmiş­
ti. Sonra spiritüel tekamül başladı ve bu başka bir kitabın ko­
nusudur. Ama Akaşik sistem ve onunla ilişkili tüm sistemler si-
81
insan .91.taşası
ze DNA tohumlarını eken bu ebeveynlerinizle birlikte geldi.
Böylece sorunun ilk bölümüne yanıt olarak, sizin tohum
ebeveynlerinizin sahip olduğu aynı Akaşik "hesaplama sistemi"
ni miras aldığınızı söyleyebiliriz. Onların gezegeni bu sistemin
eşdeğerine sahipti ve hfila sahiptir. Böylece siz tekamül etmiş
bir spiritüel iletim rrwdeline bakıyorsunuz -çok fazla nitelik içer­
diği için hakkında bir kitap (bu kitap) yazılan bir sisteme!
Evet, siz aynı modeli tüm galakside bulacaksınız, tıpkı en
sonunda aynı tür DNA yapısını her taraftaki hayatta bulaca­
ğınız gibi. Hayatın bir tutarlılığa sahip olması sizi şaşırtıyor
mu? Biyoloji basitçe fiziğin uzantısı ve tekamülüdür ve onunla
aynı yapıyı paylaşır.
Tekamül planı, daha önce de söylediğimiz gibi, (yaşamın
kendisinin spiritüel olarak tam farkında olduğu) yükselmiş ge­
zegenler yaratır ve bu başka bir gezegene tohum ekme süreci­
ni başlatır. Tohumlanmış her bir gezegen, özgür seçimiyle ge­
liştiğinde veya gelişmediğinde, bu galaksinin titreşimini gerçek­
ten değiştirir.
Şimdi galaksinin dışına çıkmayalım. Bu şimdilik yeterin­
ce büyük bir konudur. Evren, size daha önce açıkladığımız fi­
zik nedenleriyle genişlemektedir. Sonraki yanıt bir sistemin ne­
den var olması gerektiği konusunda size daha iyi bir fikir ve­
recektir. Bu karmaşık, güzel ve milyonlarca yıllık bir sistemdir.
Soru: Küresel nüfusumuz artarken, gezegene yeni ruhlar geliyor.
Gelecekte bir gün nüfus artışımız duracak ve belki en sonunda
gerileyecek. Bu durumda, yaşlı ruhlar buraya geri dönme konu­
sunda önceliğe sahip olacaklar mı ? Gezegende enkarne olmala­
rı için hangi ruhların seçildiklerini açıklayabilir misin ?
Kryon: İnsanlığın gelişimi, daha önce sorduğun "ruh hesapla­
ması"nın bir parçasıdır. O rastlantısal değildir ve yeni gelen
ruhlar geri dönen yaşlı ruhlarla bir denge oluşturur ki bu da
82
 '1Jöfüm2
tam olarak açıklanmamış olan başka bir güzel sistemdir.
Eğer onun üzerinde düşünürseniz, mantık ve matematik si­
ze bu öyküyü anlatacaktır. Gezegende ne kadar fazla ruh bulu­
nursa, geri dönüş potansiyelinin havuzu o kadar büyük olur.
Hemen hemen tüm ruhlar geri dönerler. Bu kesindir ve insan­
ların geri dönmeyeceklerini düşünmeleri çok komiktir. Onlar
perdenin öbür tarafında "Tanrı'nın zihni"ne sahip olmanın na­
sıl bir şey olduğunu bilmezler ve buradan gittiklerinde hfila bir
İnsanın zihnine sahip olacaklarını düşünürler. Yine onlar bir ak­
varyumdaki balık gibidirler, böylece yükseldiklerinde, daha bü­
yük bir akvaryuma sahip olur ve ebedi balık olurlar. Dolayısıy­
la, onların buradaki tüm kararları balık olarak verdikleri ka­
rarlar gibi olacaktır. Gerçek şu ki hepinizin kabul etmiş oldu­
ğu bu sistem, yani ruhların buraya geri dönüşü Dünya gezege­
ni yükselene dek sürecektir.
Öyleyse açık konuşalım. Bu gezegende başlayan hemen he­
men tüm ruhlar buraya geri döndüklerinden, kimin geri döne­
ceğiyle ilgili bir öncelik sırası veya hiyerarşi yoktur. Hepsi ge­
ri döner! Böylece, buradaki tek değişken onların ne kadar ça­
buk geri dönecekleridir ve bu Gaia'nın titreşimiyle ölçülür. Ba­
zıları (aşağıda açıklandığı gibi) özeldir, ama tam bir sistem var­
dır ve şimdi onu biraz gözden geçirelim.
Başlangıçta, (Pleiadeslilerin DNA'ları ile) tohumlanmadan
sonra, neredeyse hiçbir ruh buraya geri dönmedi. Ama her İn­
san yaşamının sonunda, ruhlar "hazır olduklarında geri dönme­
ye programlanmış ruhlar havuzu"na girdiler. Bu havuz büyü­
dü büyüdü, ama yeni ruhlar gezegendeki yegane varlıklardı. Si­
ze Lemurya (şimdiki Hawaii) hakkında da bilgi vermiş, orada
geri dönen ruhların olmadığını söylemiştik. Bizim geri dönen
ruhların -İnsan olmuş deneyimli ruhların- sayısını artırmamız
gerekiyordu. Ayrıca, Lemuryalıların ille de Dünya-anlayışlı ol­
madıklarını da söylemiştik. Onların bazılarının çok uzun ha-
83
'İ.nsan Jlfcaşası
yatlar yaşamalarının gerekmesinin nedenlerinden biri buydu.
Bu bilgeliği ve bilgiyi saf tutmanın tek yoluydu, çünkü o sıra­
da henüz bir Akaşik birikim oluşmamıştı. Geri dönen atalar yok­
tu! Onlar hatta işlevsiz liderliğe sahiptiler (bunu hayal edin).
Böylece Lemurya'nın "geçmişteki mükemmel bir uygarlık" ol­
duğuyla ilgili tüm fikirleri açıklığa kavuşturmanın zamanı gel­
miştir. O birçoğunuza "yuva" olmuş bir toplumdu, ama siz ora­
da sadece bir kere bulunmuştunuz. Plan buydu.
Binlerce yıl böyle geçti, geri dönen ruhlar havuzunu oluş­
turdu ve en sonunda esas Lemurya (Hawaii dağındaki Lemur­
ya uygarlığı) dağılmaya başladıktan sonra, geri dönüş sistemi
başladı. O noktada geri dönüş havuzunda ihtiyaç duyulandan
çok daha fazla ruh vardı. Bu da uzun bir zaman dönemi bo­
yunca Dünya üzerinde doğan insanların sadece burada daha ön­
ce bulunmuş olanlar olduğu anlamına geliyordu. Bu gerekli bir
nitelikti, çünkü böylece buraya gelenler daha önce İnsan olma
konusunda bir eğitimden geçmiş olanlardı.
Bugün, TÜM ruhlar geri dönüyorlar ve siz geri dönen in­
sanların gittikçe daha geniş bir havuzuna sahip oluyorsunuz. Bir
de "ailenin geri dönüşü" denen bir sistem vardır, ama bu konu­
nun ayrıca anlatılması gerekir. Bugün gitgide hızlanarak artan
doğum oranından ötürü bir geri dönen ruhlar ve yeni gelen ruh­
lar karışımı vardır. Ancak, daha fazla ruhun gelişi ve gidişi da­
ha fazla geri dönüş yaratır, çünkü yeni gelen ruhlar ilk dünya
yaşamlarını bitirdiklerinde otomatik olarak "geri dönüş havu­
zu"na girerler. Yavaş yavaş, geri dönüşler daha akıllıca hale ge­
lir ve onlar bilinç dengesini etkiler. Daha önce burada bulun­
muş olan ruhların yüzdesi sizin düşündüğünüzden çok daha bü­
yüktür. Ancak, onların hepsi "yaşlı ruhlar" değildir. Yaşlı bir ruh
olmak yüzlerce enkarnasyonu gerektirir.
Otuz bin yıl boyunca milyonlarca insanın birkaç yıl için­
de ölmesine neden olan salgın hastalıklar ve büyük savaşlar ol-
84
 'Böfi2
du ve bu ayrıca çok kısa enkarnasyonlar devriydi. Buna hak­
kında çok şey ifşa etmediğimiz bir gizemi, insanlığın dört kere
yeniden başlamasını ekleyin! Ama geri dönecek ruhların ha­
vuzu her ne olursa olsun gittikçe büyüdü. Böylece, dediğimiz
gibi, Dünya'da enkarne olmaya aday ruhların sayısının bura­
daki doğum oranından çok daha fazla olduğu bir zaman ya­
şandı! Dolayısıyla ruhların deposu çok fazla zaman içinde ya­
ratılmıştı.
Böylece bu, dünyaya yeni doğmuş bir bebek olarak aslın­
da kimin geldiğiyle ilgili fikri biraz değiştirebilir. Yine sınırlı
düşünmeyin: Dünya doğuma ve ölüme sahiptir, ama ruhlar ebe­
didir. Bunun kimin burada olduğuyla ilgili dinamiği nasıl de­
ğiştirebileceğini görüyor musunuz? BİR ruh birçok kez, tekrar
tekrar İnsan olur, en sonunda yaşlı ruh statüsüne geçer. Dina­
mikler şunlardır: Gezegendeki nüfus ne kadar büyükse, o kadar
fazla geri dönen ruh vardır. Anlıyor musunuz? Ancak nüfusu­
nuz böylesine hızlı bir oranda arttığı için, çoğu yeni doğmuş ru­
hun başka bir yerden geldiği ve daha önce hiç İnsan olmamış
olduğu şeklinde komik bir fikir vardır! Bu kesinlikle doğru de­
ğildir.
Böylece, bu gezegene gelen ruhların kaynak havuzu binler­
ce yıl içinde yaşanmış yüz milyonlarca yaşamlık bir nicelik po­
tansiyeline sahiptir. Gitgide hızlanan nüfus artışı sadece geze­
gendeki şimdiki yaşamlarla ilgilidir. Böylece bu karışımda sizin
düşündüğünüzden çok daha fazla geri-dönen ruh vardır. Bu da
plandır.
Bir zaman gelecek, sevgili varlıklar, nüfus artış hızınız ya­
vaşlayacak ve buraya gelenler hep geri-dönen ruhlar olacak, ara­
da hiç "yeni" ruhlar olmayacak. O zaman ne olacağını tahmin
edebiliyor musunuz? Yaşlı ruhların oranı yavaş yavaş hakim ol­
maya başlayacaktır.
Öyleyse, "yeni ruhlar" nereden gelmektedirler? Yeni ruh-
85
insan .9lfcaşası
lar bir sağduyu (aklıselim) kaynağından gelmektedirler. Onların
hemen hepsi, tıpkı sizin gibi, eski Pleiadeslilerin havuzundan
gelmektedir. Bunun üzerinde düşünün. Siz onların spiritüel
DNA'larını taşıyorsunuz, böylece sizin aynı zamanda onların
Akaşik spiritüel soylarını da taşıyor olmanız aşikar olmaz mı?
Onların da bir havuzu vardır!
Bir çocuk Dünya'da doğduğunda, siz onun hangi gezegen­
den geldiğini sorar mısınız? Bu sağduyudur, ancak başka ge­
zegenlerle ilgili anıları olan ve D:ünyalı olmadıklarını hisseden
birçok ezoterik düşünür vardır. Eh, onlar haklılar! Bu varlık­
ların spiritüel Akaşaları onların tümüyle başka gezegenlerde­
ki Pleiadesli soylarının, onları tohumlamış olanların ve onları
tohumlamış olanları tohumlamış olanların vb. hatıralarının en­
gramlarını içerir.
Dünya İnsan biyolojisine sahiptir ve siz Dünya'nın bir ürü­
nüsünüz. Ama birçoklarının "yaratılış öyküsü" dedikleri şeyden
(spiritüel farkındalığın tohumlanmasından) sonra, siz "spiri­
tüel kalıtım" dediğimiz şeyi aldınız. O kalıtım sadece bir yer­
den gelebilirdi: Sizi kendi tarihleriyle tohumlayan Yetli Kız Kar­
deş'ten (Pleiades). Dolayısıyla, siz İnsan tekamülüne ve başka
bir yerden yapılmış olan DNA değişimine sahipsiniz. Bu nite­
liklerin her ikisi de bugünkü sizi oluşturmaktadır.
Sizinki gibi tekamül etmiş, ama spiritüel DNA tohumu­
nun ekilmediği bir biyolojik yaşama sahip olan gezegenler var­
dır. Onlar farkındalıktan -ve ona eşlik eden her şeyden- yok­
sun bir zekaya sahiptirler. Hatta bazıları sizi ziyaret etmiş, ama
buraya asla geri dönmemişlerdir. Bu başka bir gün anlatıla­
cak farklı bir öyküdür.
Soru: Kristalimsi Ağ İnsan bilincine karşılık verir. Bu, Dün­
ya için titreşim düzeyini oluşturur. Ruhlar bu gezegene geldik­
lerinde, Dünya 'nın titreşim düzeyini miras alırlar. Gezegende-

86
 '1Jöfüm2
ki Üstatlar istisnalardır. Neden bazı ruhların bu gezegene ge­
lip daha yüksek düzeyde titreşen bir DNA ya sahip olabildikle­
rini açıklayabilir misin ? Bu onların Akaşası ile mi ilişkilidir,
yoksa gezegendeki bir denge sisteminin bir parçası mıdır ?
Kryon: Belirli ruhlar kendilerine ait olan tam ve tamam bir
sisteme sahiptirler. Onlar hiçbir biçimde, çoğu ruhun olduğu
gibi, Gaia'ya bağlı değildirler. Ancak, bu "uzman" ruhlar bir­
çok tipte gelirler ve bazıları sizin düşündüğünüz gibi değildir­
ler. Örneğin, Nikola Tesla onlardan biriydi. Beethoven de öy­
leydi. Bu "uzman" ruhlar sadece onlara ihtiyaç duyulduğunda
bu dünyaya gelirler ve onların DNA'ları Gaia'ya değil, yapma­
ları gereken şeye uyumludur.
Siz onların büyük olasılıkla spiritüel üstatlar olduklarını
düşünürsünüz, ama öyle değildir. Spiritüel üstatlar bu sistemin
bir parçası olsalar da, uzman ruhların büyük çoğunluğu sa­
natçılar, mucitler ve gezegeni değiştirecek ve yeni paradigma­
lar yaratacak olan insanlardır. Bu, gerektiğinde, Akaşik zaman­
lamayı pas geçmek ve belirli enerjileri insanlığın kazanmış ol­
duğu potansiyeller yönünde hızlandırmak için Dünya'ya sunu­
lur.
Bu ruhlar sonra, kendilerine tekrar ihtiyaç duyulana dek,
Gaia'nın Akaşik sisteminin dışında kalırlar. Sizin aranızda da
böyle biri vardır. Onun Lemurya yaşamındaki ismi Yawee idi
(Dr. Todd Ovokaitys) . Yakın geçmişten tanıdığınız iki ruh ise
John Lennon ve Steve Jobs idi.
Bu uzmanların hepsi, sizin deyiminizle "daha yüksek fre­
kansta titreşmez. " Onların birçoğu sadece kendi uzmanlığı için
gelir. Sadece ona ihtiyaç duyan spiritüel üstatlar gelişkin DNA'
ya sahiptirler. Uzman ruhların bazıları aslında hiç aydınlan­
mamış görünebilirler. Bunun sizin mevcut öğretilerinize veya
evrensel gerçeklerle ilgili fikirlerinize uymadığını biliyorum, ama

87
'.İnsan flaşası
bu doğru bilgi size daha sağduyulu gelmelidir. Eğer Dünya'nın
yeni paradigmalara hızla geçmek için uçaklara, telsizlere, al­
ternatif akıma ya da akıllı telefonlara ihtiyacı varsa, siz bura­
ya Gandi'yi yollamazsınız.

Soru: Birçok İnsan balinalarla ve/veya yunuslarla etkileşime

girdikten sonra bir iyileşme yaşamıştır. Bunun nasıl ve neden
olduğunu biraz daha açıklayabilir misin ? Yunuslar ile otistik
çocuklar ya da zihinsel engelli (veya beyinleri zarar görmüş) ço­
cuklar arasında meydana gelen özel etkileşim konusunda bir şey­
ler daha söyleyebilir misin ?
Kryon: Bundan daha fazlasını yapacağım. Bütün konu hak­
kında biraz daha fazla açıklama yapmak istiyorum.
Daha önce size balinalarla ilgili bilgi vermiştik. Onlar "Ga­
ia grubu"nun bir parçasıdır ve İnsanın dokuz niteliğinden bi­
rini temsil ederler. Kendi zaman kapsüllerini ya da gelecekteki
insanlığın ana-kalıbını taşırlar ve Pleiadeslilerin kendilerine
verdikleri DNA'yı değiştirmişlerdir. Dolayısıyla, onların geze­
gendeki başka her hayvandan daha farklı biçimde "uyumlan­
dıklarını" söyleyebilirsiniz .
Onların taşıdıkları şey kısmen "artmış boyutsallık"tır. Bir
uyarı: Bu geniş çapta anlaşılacak bir şey değildir, çünkü he­
nüz tanınmamıştır. Bu noktada göreceli boyutsallık hakkında
hiçbir öğreti yoktur. Biz onu çok temel bir biçimde anlaşılır kı­
lacağız. Tekamül etmiş İnsan DNA'sının bir gün nasıl olacağı­
nı hayal edin. "Kryon, bunu nasıl bilebiliriz ? " diyebilirsiniz. Sa­
dece onun nasıl olabileceğini düşünüyorsanız onu hayal edin.
Siz ana-kalıbı zaten taşıdığınızdan, düşündüğünüz şey doğru ola­
caktır. Tekamül basitçe, zaten orada olan ana-kalıpları aktive
etme sürecidir. Böylece onu hayal edebilmek sizin bilinciniz da­
hilindedir. Ama siz bunu zaten biliyorsunuz, değil mi?
Düşünce aktarımını, birisine sevgiyle şarkı söylemeyi ve
88
 '13öfüm2
onun o sevgiyi işitmesini sağlamayı, hasta bir ana-kalıba saf bir
ana-kalıp yollayıp kendiliğinden iyileşmenin meydana gelmesi­
ni sağlamayı hayal edin. Ne dediğimi anlıyor musunuz? Bu şey­
ler zaten insanların DNA'larındadır, ama onların bu aktivas­
yonu gerçekleştirmeleri uzun bir zaman alabilir.
Onları gerçekleştirmeye, bir bariyeri, boyutlar arasında­
ki bir tür zarı aşan hafif bir boyutsal bilinç değişimi de eşlik
etmelidir. Bu gelen değişimin işlemi ve çok daha fazlası deniz
memelilerinin zaman kapsüllerinin barındırdığı veride bulun­
maktadır. Başka bir deyişle, bu hayvanlar bu niteliklerin bazı­
larına zaten sahiptirler, ama onlar -yaşayan, dolaşan bir Plei­
ades enerji ağı gibi- o nitelikleri sadece, en sonunda size ak­
tarmak üzere taşımaktadırlar.
Kuantumluk sizin için garip bir şeydir, çünkü o sizin re­
alite yapınıza uymaz. Örneğin, kuantum bir sistemin içinde her­
hangi bir şeyin bulunduğu bir "yer" yoktur. Aslında, kuantum
nitelikler içeren bir şey aynı anda "her yerde" olma potansiye­
line sahiptir. Deniz memelilerinin zaman kapsülleri bu fütürist
nitelikleri taşıdığından, onlar kuantum bir kalıntıya, aynı tür­
de enerji fazlalığına sahip olan belirli insanlara akan bir enerji
fazlalığına (taşmasına) sahiptirler. Bunlar, geleceğin boyutsal
değişimi için daha hazır olan bir DNA ile doğmuş olan insan­
lardır. Tüm bunlar sadece biyolojik tekamül sürecinin bir par­
çasıdır. Bazı otistikler, fütüristler, bilginler bu gruptadırlar. An­
cak, birdenbire İnsan ile deniz memelileri birbirlerini "duya­
bilir" hale gelirler!
Frekansından hafifçe kaymış olan bir radyo istasyonunu
düşünün. Kimse onu duyamaz, çünkü o radyo dalga-boyları kad­
ranındaki normal titreşim yerinin dışına çıkmıştır. Şimdi eş­
zamanlı olarak merkezden kaymış olan bir radyo alıcısını da dü­
şünün. Çok net bir müzik sinyali yerine, şimdi o belli belirsiz,
işitilmesi zor bir sinyale sahiptir. Ama başka bir şey de işitil-
89
insan !Jlfcaşası
mekte veya duyumsanmaktadır! O, frekansından kaymış olan,
ama aslında daha net ve daha iyi olan başka bir müzik yayın­
layan radyo vericisidir. Böylece, bunun olabilmesi için, hem alı­
cının hem vericinin normal alanın biraz dışına çıkması gerekir.
Siz her ikisinin de göreceli boyutsallığa geçtiğini söyleyebilirsi­
niz. Yeni bilgi: Belirli bir boyutsallık (bir realite paradigması)
geçilen boyutun algısına görelidir. Bu bilginin anlaşılmasının
zor olduğunu söylemiştim.
Daha fazla açıklayayım. Siz otistik çocukla ilgili önceki bir
soruya verilen yanıtı okuduğunuzda, saklı olan bir şeyi gördü­
nüz. Manyetik alanlar çok-boyutludur. O kuantum bir niteli­
ğe sahiptir. Manyetik alanların işleyişi her gün kullanılır, ama
onun tanımının ve yüksek niteliklerinin tam kapsamı hfila bir
gizemdir. Atomik düzeyde, o elektronların eşit-olmayan çiftle­
rin düğümlerine ve boşluk-noktalarına çekilmesinden çok da­
ha fazla bir şeydir. O, en sonunda gezegende çok yüksek bir tit­
reşim oluşturacak olan kuantum bir dinamiktir ve o nihai bi­
linç değişiminin motorudur.
Böylece otistik çocuk manyetik ağ ile ilişki kurar, çünkü
o DNA'sının aradığı yeni boyutsallık paradigmasını -lineer ol­
mayan yüksek düşünceyi- duyumsar. Yeni bilgi: Boyutsal eyle­
min kuralları şunu bildirir: "Boyutsal farklılıklar daima daha
tamam bir çözümü arar. " Bunu şöyle açıklayayım: Boyutsallık
çorbası daima daha yüksek bir amaç arar ve asla daha düşük
bir amaçla birleşmez. Bu, sevgili varlıklar, "zeki tasarım"ın ne­
denidir. O rastgeleliğe meydan okur ve o "bir tutuma sahip olan
fizik"tir.
Bu arada, otistik çocuk ve yunus şimdi aynı frekanstadır!
Otistik çocuk manyetik ağ ile ilişki kurar, çünkü o kuantum
enerjiyi duyumsar; deniz memelileri gezegenin manyetik akış
çizgileri boyunca yüzerler. Otistik çocuk ve yunus, her ikisi de
manyetik ağın onlara getirdikleri vasıtasıyla birbirleriyle iliş-
90
 'Bö(üm2
ki kurmalarına yetecek kadar kuantum "dolaşık.lığa" sahiptir.
Böylece vuku bulmakta olan herhangi bir şeyden gezege­
nin manyetik ağının sorumlu olması yerine, o bu bağlantıyı sağ­
layan eşitleyici enerjidir. O, kuantum çorbanın -frekansların işi­
tilmesini ve tanınmasını sağlayan- suyudur.
"Balinalar ve Yunuslar" bölümünde otistik bir çocuğun an­
nesinin sorduğu soru tüm bunlarla ilişkilidir.

Soru: Lemuryalılar balinalar ve yunuslar ile özel bir ilişkiyi

paylaştılar mı ? Bu konuda bir şeyler söyleyebilir misin ?
Kryon: Pek değil. Bu hayvanlar geleceğin zaman kapsüllerini
asla ele geçirilemeyecek veya yok edilemeyecek biçimde depo­
lamak için mükemmel vasıta olarak görülmüşlerdi. Böylece on­
lar zaten oradaydılar. Ancak, değişen DNA ile birlikte, bu hay­
vanlar "Pleiades ailesinin bir parçası" oldular. Böylece, tohum­
lamadan sonra onlar insanlığın geleceğini mümkün kılmaya yar­
dımcı olacak veriyi taşıdılar.
Bu hayvanlar bu değişimle "tamam" hale geldiklerinde, in­
sanlıkla bugün bile gizemli olan güzel bir bağlantı da geliştir­
diler. Bu gezegende başka hiçbir hayvan buna sahip değildir.
Siz de bunu hissediyorsunuz, öyle değil mi?

91
92
 3

AKAŞİK KALITIM

Çoğumuz genetik ka lıtım teri m i n e aşinayızd ı r. DNA' m ızdaki gen­

ler ebeveynlerim izden fiziksel öze l l i kleri onun vas ıtasıyla m i ras a l d ığı­
mız a raçtır. Bun l a r sizin cin siyetin izi, ka n t i p i n izi, göz rengi nizi ve bo­
yunuzun uzun luğunu içerir. B i rçok sağ l ı k durumu veya hasta l ı k gene­
tiktir. İ n sa n Genomu Projesi, İ nsa n DNA'sındaki tüm genleri ta n ı m lama
amacıyla gerçekleştirilm işti. Bundan "ONA Düşündüğünüzden Daha Faz­
lasıdır" başl ı k l ı Sekizinci Bö l ü m' de d a h a çok söz e d i l ecektir.
DNA'yla ilgili a n layışımız sınırlıdır ve hala anla madığımız bi rçok şey
va rdır. Anca k, bu durum değişmeye başlamaktad ır. Bilim, Kryon'un DNA
hakkında verd iği bi lgiyi onaylamaya başlamaktadır. Bilimciler a rtı k, DNA'
da h ü crelerim ize ta l i mat dizileri suna n bilginin bulun duğunu a n l a m a k­
tad ı rlar. Bunu keşfetmenin bu kadar uzun sürmüş olmasın ın nedeni bel­
ki onun parça l a r ı n ı n kua ntum (çok-boyutlu enerj i ) olmasıdır.
Kryon, DNA' m ızın çok-boyutlu bilgi içerd iği n i söylemiştir. Lee Ca r­
ro l l DNA 'nın On İki Tabakası a d l ı kita b ı n d a bunun ayrı ntı l ı b i r incele­
mesini sun muştur. DNA' m ı z şu enerj i l e ri içerir:
* yaşa m ağacı ( b iyoloj i k ta baka n ız)
* ta n rısa l kayd e d i l m iş-p l a n (yaşa m dersi n i z ve yaşa m dua l itesi)
* yükse l i ş ve a ktivasyo n (spi ritüel uya n ışınız)
* melek isminiz
* Yü ksek Benliğiniz
* boyut-dışı duyu taba kası
* ruhunuzun kişisel Akaşik Kayd ı
* şifa taba ka n ı z
* ta n rısal i n a n ç
* bi lge ta n rısa l dişi (saf şefkat v e a n a enerj i s i )
* H e r Şeye Kad i r Ta n rı (Ta n r ı' n ı n insa n ı n i ç i n d e k i yaşa m kuvveti)
93
insan .9'.{aşası
Daha önce açıkland ığı gibi, D N A' n ız kişisel Akaşik Kayd ı n ı z ı içerir.
Dolayısıyla, her İnsan bu d ü nyaya kendi Akaşik K a l ıtı m ı ile gel i r . Ama
bu ne a n l a m a gelir? Bunun herhangi b i r fiz i ksel ka nıtı va r m ı d ı r? Kr­
yon, Akaşik Ka l ıtı m ı şöyle açıkl ıyor:

Akaşik Kalıtım 'ın güzelliği ve karmaşıklığı iki yoldan gi­

der. Siz lineer düşünürler olduğunuz ve üç boyut içinde bulun­
duğunuzdan, Akaşik Kalıtım fikrini daima genomik 3B kimya­
nıza bağlamışsınızdır. Partnerim (Lee) dördüncü kuşak İrlan­
dalı'dır. Onun kimyası ta o tohum ülkesine dayanır. Böylece, siz
onun Akaşası'nın (geçmiş yaşam bilgisinin) de 3B kimyasında
bulunduğunu düşünebilirsiniz. Ama öyle değildir.
Kalıtım için rekabet eder görünen iki ayrı yol vardır, ama
onlar aslında bir karışımdır. 3B beden kimyası vardır ve Aka­
şik Kalıtım vardır. Bu şu anlama gelir: Partnerim dördüncü ku­
şak İrlandalı olsa, İrlandalı kanına sahip olsa da, bundan önce
Hindistan'da enkarne olmuş ve bu yüzden bu yaşamında etten
ve patatesten nefret ediyor olabilir! Siz "Ama bu nasıl olabilir?"
diye sorabilirsiniz. Olabilir, mesele de budur. Böylece, geçmiş ya­
şamlarınız söz konusu olduğunda ebeveynlerinizin soyu önem­
li değildir. O tümüyle kimyaya bağlıdır ve orada temsil edilen
genler üç-boyutlu bir genomik sistemin parçasıdır. O sistem si­
ze göz renginizi, atalarınızın bazı niteliklerini, hatta onların ye­
teneklerinin bazılarını verir. Siz onların görünümlerine de sa­
hip olabilirsiniz, ama eğer sizin son enkarnasyonunuz Hindis­
tan' da geçmişse, onlarla ilgili başka bir şeye sahip olmayabi­
lirsiniz.
Böylece, sizin önünüzde lineer-olmayan ve size açıklanma­
sı pek mümkün olmayan bir bilmece vardır. Siz İrlandalı ka­
nının birçok kuşağının soyundan geliyor olabilirsiniz, ama bes­
lenme alışkanlıklarınızı ve çok daha fazlasını yöneten Hint Aka­
şik niteliklerine sahip olabilirsiniz.

94
 'Böfi 3
Sizin bu dünyada yeniden en.karne olmanızın zamanı gel­
diğinde, sevgili varlıklar, birçok nedenle birçok seçim yapabi­
lirsiniz. Seçimlerden biri, 3B kimyasal kalıbı içinde devam et­
mek ve Akaşik Kalıtımınız'ın kimyasal soyunuza uymasını sağ­
lamaktır. Ama siz başka bir ırka ve başka bir kıtaya da geçebi­
lirsiniz. Ama o yeni bedene girdiğinizde, o diğer ırktaki ebeveyn­
lerinizi yansıtan bir 3B kimyasına sahip olacaktır.
İşte tüm bunları işaret eden bir örnek: Diyelim ki siz bu
gezegende, partnerim gibi, İrlandalı soyundan gelen biri olarak
Amerika'da doğmuşsunuz. Ayrıca diyelim ki sizin son enkarnas­
yonunuz Hindistan'da geçmiş. Böylece siz belirli türlerde Ame­
rikan yiyeceklerini yemek istemeyebilirsiniz. Vejetaryen olursu­
nuz ve bu sizin bedeninize iyi gelir. Ama çevrenizdekiler size ne
olduğunu ve bunu neden yaptığınızı merak edeceklerdir. Sonuç­
ta, bir İrlandalı böyle beslenmek istemez.
Birçok spiritüel öğretmen kürsüye çıkıp, "İnsanlar spiri­
tüel nedenlerle ve sağlık nedenleriyle belirli bir biçimde beslen­
melidirler" deme eğilimindedir. Bu bildirimi sizin için tekrar
yazmama izin verin: "Ben Akaşik Kalıtımıma göre besleneceğim.
Hücresel yapımın istediği budur ve o bana kimyam için en sağ­
lıklı ve spiritüel olarak en uygun dengeyi sunacaktır. " Öğret­
menler size tüm insanlar için genel bir beslenme bildiriminde
bulunamazlar, çünkü hepiniz farklı bir Akaşik Kalıtıma sahip­
siniz. Bu, her birinizin beden kimyası niteliklerinin kendi Aka­
şik sağlık anısı ana-kalıbına sahip olduğu anlamına gelir. Hüc­
releriniz geçmiş yaşamlarınıza sizin bildiğinizden çok daha güç­
lü bir biçimde uyumludur. Onların bazıları ebeveynlerinizin so­
yunun 3B kimyasına uyabilir, bazıları da uymaz.
Bazı kişiler hiçbir sorun yaşamadan her şeyi yiyebilirler.
Sağlıklı olmayan bazı yiyecekler bile beden kimyasının istedi­
ği, hatırladığı ve işlemden geçirebileceği yiyecekler olabilir. Bir
Amerikalı olarak, siz en az iki yüz yıllık Amerikan deneyimi-
95
'.İnsaı 5if(aşası
ne sahip olabilirsiniz ve kimyanız koruyucu maddeleri tanır ve
onlarla başa çıkabilir. Ama bazılarınız bu hayata gelebilir ve
hemen tepki gösterebilirsiniz, çünkü siz bu maddeleri hiç de­
neyimlememişsinizdir. Şimdi siz, "Ama bu kimya!" diyebilirsi­
niz. Bunun karmaşık olacağını söylemiştim. Kimya hem kuan­
tum bilgiyi hem de 3B bilgisini içerir.
Akaşik Kalıtım ve kimyasal kalıtım çok garip bir biçimde
karışıp birleşir ve lineer biçimde açıklanamayacak bir senaryo
yaratır. Şimdi size üzerinde düşünülecek bir şey sundum, ama
o size mantıklı gelmeyen bazı şeyleri açıklamaya başlayabilir.
Nasıl olur da siz ebeveynlerinizin belirli niteliklerine sahip olur,
ama diğer niteliklerine hiç sahip olmazsınız? O zaman büyük
soru şudur: Siz ebeveynlerinizin ya da onların ebeveynlerinin
asla sahip olmadıkları güçlü niteliklere nasıl sahip olabilirsiniz?
Eh, belki bir geçmiş yaşam okuyucusu bu konuda size yardım­
cı olabilir. (Gülümseme) Karmaşıklığı görebiliyor musunuz? Ve
şimdi son karmaşıklıktan söz edeceğim ki o da size mantıklı
gelmeyecektir.

Aile Olarak Enkarne Olmak

Siz Akaşik aile grupları olarak enkarne olma eğilimi gös­
terirsiniz. Bu neden birden bir ırktan başka bir ırka ya da bir
kıtadan başka bir kıtaya geçtiğinizi açıklar. Siz spiritüel amaç­
larla dolaşması gereken karmik bir yaşlı ruhlar aile kalıbına
"uymaktasınızdır."
Şu anda benim karşımda aile, aile ile buluşmuştur. Belki
siz herkesin gözlerine bakmadınız, ama burada sizin Akaşik ai­
lenizden olanlar vardır. Onlar sizin anneniz, babanız, kardeşle­
riniz değildirler. Evet, sizin ebeveynleriniz ve kardeşlerinizle
aranızda kimyasal bir bağ vardır. Ama bu ruhsal-spiritüel bir
bağ değildir. Siz aile olarak enkarne olursunuz ve bu birbiri-

96
 'Böfüm 3
nizi hemen bulmanız anlamına gelmez. Burada bir zamanlama
yoktur. Lineer zihniniz hepinizin bu dünyaya birlikte geldiğini­
zi düşünmek ister, ama öyle değildir. Siz, çoğunlukla, birbiri­
nizi garip, eşzamanlık içeren biçimlerde bulur ve zaman içinde
bir grup oluşturursunuz. Ancak, sizler karmanızı iptal eder­
ken, Akaşik aileler değişmeye başlamaktadır. Bu konuda daha
sonra daha fazla şey söyleyeceğiz.
Bu mesaja şu sözlerle son vermek istiyorum: Bu sözleri
dinleyenler ve okuyanlar, sizler aileyle buluşuyor ve Tanrı'nın
sevgisiyle birbirinize uyumlandığınızı fark ediyorsunuz. Bu can­
lı olan her şeyi, hatta soluduğunuz havayı ve yerdeki kayaları
bile içerir. Bu henüz karşılaşmamış olanları, sizin başka geze­
genlerde bulunan ve ne yaptığınızı bilen atalarınızı da içerir.
En sonunda, kutlamalar içinde bir arada bulunuyoruz. Ce­
saretiniz kırılmasın, çünkü siz aydınlanmanın başlangıcında bu­
lunuyorsunuz. Tam bir gezegensel değişim sizin ömrünüz için­
de meydana gelmeyecektir. Ama siz bu değişimin tohumlarısı­
nız ve onun gelmekte olduğunu biliyorsunuz. O meydana gel­
diğinde siz burada olacaksınız, çünkü buraya geri döneceksiniz.
Hepiniz geri döneceksiniz. Dönmek isteyeceksiniz, çünkü bir da­
haki sefere uyandığınızda, sizin aydınlanmanız için düzenlenmiş
bir Dünya olacak. O konuda zorluk yaşamayacaksınız ve bu kez
olduğu gibi mücadele etmek ya da yeniden öğrenmek zorunda
kalmayacaksınız.
Kristalimsi Ağ bununla titreşir ve bununla işbirliği yapa­
caktır. Gaia, sizin bundan sonra ne yapacağınızı beklemektedir
ve o zaman yarattığınız enerjiyi tamamlamak için çarpıcı bir
değişim geçirecektir. Bu, sevgili İnsan, bugün kutlanacak bir şey­
dir.
Kryon 'un Laguna Hills, Kaliforniya 'da verdiği,
"Daha Büyük Akaşik Sistem " adlı mesaj, 15 Temmuz 2012

97
'İ.nsaı .9lf(aşası
Sizin h ü c resel ya p ı n ı z için ya p a b i leceğiniz en iyi seçi m l e ri n Aka­
şik Ka l ıtı m ı d i kkate a l d ığı n ı vurgula m a k isteri m . K ryon, önceki m esaj­
d a bun d a n söz ed iyordu ve başka mesaj l a rı n d a d a bu konud a n söz et­
m işti r. Aşağıd a ki bi lgi bu konuda d a h a büyük bir a n layış sun m a kta d ı r :

Her birinizin biyolojisi farklıdır ve şimdi bu konuda işit­

meniz gereken bir şeyden söz edeceğiz: Sağlığınızın işleyişi ne­
redeyse tamamen Akaşik Kalıtımınıza dayanır. Siz enkarnas­
yonlarınızın çoğunu nerede geçirdiniz? Belki Asya'da? Belki Hin­
distan'da veya Tibet'te? Belki Güney Yarıküre'de? O yerlerin
ve kültürlerin her biri sizi dengeli ve sağlıklı tutmuş olan fark­
lı yiyeceklere sahiptir. Ancak, siz bu enkarnasyonda Kuzey Ya­
rıküre'de bulunuyorsunuz. Bilmenizi istediğim şey, sizin geç­
ıniş yaşamlardaki beslenme türünüzden önemli ölçüde etkilen­
miş olduğunuzdur.
Belki siz vejetaryendiniz. Belki sadece tahılları yiyordunuz.
Dolayısıyla, hücreleriniz kendilerini dengeli hissetmek için o be­
sinleri isteyecektir. Anlıyor musunuz? Esasen Kuzey Amerika'
dan, Avrupa' dan gelen ve Asya'nın ya da güneyin o tür besin­
lerini hiç yememiş olanlar da vardır. Dolayısıyla onlar bulun­
dukları ülkenin yiyecekleriyle hiçbir sorun yaşamayacaklardır.
Bakın, şu sorunun tek bir genel yanıtı yoktur: "Ruhsal-spiri­
tüel sağlık için ne yemeliyim ? " Hiçbir mutlak "gereklilik" yok­
tur. Onun yerine, içinizdeki "doğal zeka" dan gelen ve size be­
deniniz için en sağlıklı olan besinlerle ilgili içgörü veren (kine­
siyolojik) işaretler vardır. Başka bir deyişle, hücrelerinizi din­
leyin!
Ben bundan neden söz ediyorum? Çünkü siz yeniden ayar­
lanırken sizdeki yanlışlığı düzeltmek için neler yemeniz gerek­
tiği konusunda bazı kişilerden tavsiyeler alacaksınız. Bu yüz­
den şimdi size diyorum ki, onlara aldırmayın. Onun yerine, içi­
nize yönelin ve kendi Akaşik Kaydınız'ın size neyin yararlı ola-

98
 'Bö{üm 3
cağını söylemesine izin verin. Eğer bazılarınız hep yedikleri ba­
zı besinlere karşı alerji geliştirirlerse, şaşırmasınlar. Size söy­
leyeyim: Biyolojiniz yeniden ayarlanıyor. Bu nitelik ilerleyebil­
meniz için, en büyük bilgelikle dengelenebileceğiniz hale geçe­
bilmeniz için gerekli olacaktır.
Birçoğunuz işlemden geçmiş bazı yiyeceklerden hoşlanma­
yabilirsiniz, çünkü Akaşanız'da ona alışık değilsinizdir. Ne de­
diğimi anlıyor musunuz? Eğer geçmiş tarih boyunca öğrendiği­
niz ve tekrar tekrar uyguladığınız bilgeliğin derinliklerinden şa­
manik enerjiyi çekip çıkaracaksanız, onunla birlikte -örneğin,
dengeli beslenmeniz gibi- bazı şeyler de gelecek ve sizin onunla
başa çıkmanız gerekecektir. Onunla savaşmayın.
Bu şeyleri bekleyin. Onlar sizin görüp hissetmeniz için ora­
dadırlar. Onların ne olduklarını görün: Yeniden ayarlanma. Siz
bu konuda şöyle diyebilirsiniz: "Sevgili Ruh, bu yeniden ayar­
lanma için, benim gitmek istediğim yerin ve yapmak istediğim
şeyin bu olduğunu bilecek kadar beni umursadığın için sana te­
şekkür ederim. " Sevgili İnsan, şimdi nasıl yeniden ayarlandığın
bir sonraki yaşamda nasıl geri döneceğini belirleyecektir. Sen bu
süreci bir daha geçirmek zorunda kalmayacaksın. Asla. Aka­
şik Kalıtım ebeveynlerinizin soyağacından çok daha fazlasıdır.
Bunu biliyorsunuz. Miras alınmış bir Akaşa, ebeveynlerinizin
genleri ne olursa olsun, sizin tüm geçmiş yaşamlarda dene­
yimlemiş olduğunuz şeyleri temsil eder. Bazen, bunlar sizin ba­
şa çıkmanız gereken en baskın ve en ağır şeylerdir.
Kryon 'un Red Deer, Alberta, Kanada 'da verdiği,
"İnsanın Yeniden Ayarlanışı " adlı mesaj, 7 Ocak 2012

Özet ola rak, her enkarnasyon u n uzun tüm Akaşik Kayıtları her ONA
parçasında b u l u nur. Dü nya üzeri ndeki tüm va rol u ş u n u z u n enerj isi her
za m a n sizi n l e b i r l i kted ir. Siz Akaşa'yı "kaza b i l i rsiniz." Bu, çoktan dene­
yi mlemiş ve üzerinde ça lışmış old uğu nuz şeyi ortaya çıkarmaktır. O za-

99
'İ.nsan Jf{aşası
ten sizindir. Bu konu Akaşa'yı "Kazmak" başl ı k l ı Beşi nci Böl ü m' d e a n­
latılacaktır.

Kalıtım ve Doğuın
Bir bebek doğduğunda, d ü nyaya neyle birlikte gelir? O, ebeveyn­
leri n i n katkı larına (genet i k ka lıtıma); İ nsan d oğası da mga s ı n a, Astrolo­
ji örtüsüne; geç m i ş yaşa m d e rsleri ve Aka ş i k Ka lıtım gibi Aka ş i k n ite­
l i klere sa h i p olaca ktır. Kryon, bir İ n sa n ı n yaşa m ı n ı n doğum a n ı nd a al­
d ığı i l k nefesle başladığını, ç ü n kü o zaman onun özgür seçi me sa h i p ol­
duğunu söylem iştir. Doğumda n önce o h a l a b i r ruh a sa h i ptir, a m a a n ­
nesi n i n seçi m i n e bağl ı d ı r. Anne, b e b e k için yaşa m ı y a d a ö l ü m ü seçe­
b i l i r, a m a bebek d oğduğunda, o ka ra rl a r verecek özgür seçime sa h i p
o lur.
Spiritüel uya n ış ı m d a n önce, ben sad ece deneysel b i l i m i n ka n ıt­
laya b i l eceği şeyle re i n a n ı rd ı m . Dü nya ile ilgi l i a n layışım o ldukça s ı n ı r­
lıyd ı . H içbir açıklaması o l m ayan şeyleri gözlemlerd i m . B i r siste m i n sa­
d ece pa rça l a r ı n ı görürd ü m . Açıkla n a m a z ola n ı açıklaması için olası ne­
den leri, teorileri ya d a en iyi ta h m i n leri ka bul ederd i m . Çoğu kez bu
açıkl a m a l a r tuta rsız olurdu.
Birçok kişi, "Sizin kişiliğiniz nereden gelir?" d iye sormuştur. B i l i m
ya n ıtı h a l a b i l mez. Sa h i p olduğumuz t ü m şey va rsayı m l a rd ı r. Örneğin,
b i rçokları bizim kişi l i ğ i m i z i n genetiği m izden ve yetiştiği miz çevreden
kaynaklandığı n ı söyl erler. Bazıları d a onun beyn i m iz i n ka rmaşık nöron
ağı na bağla nabileceği n i söylerler. Peki, korkularımızdan ve fobileri m iz­
den ne ha ber? O n l a r n ereden kayn a k l a n ırlar? Yine, b i l i m kesi n b i r ya­
n ıta sa h i p deği l d i r. B i rçokları korkul a r ı m ı z ı n ve fobileri m iz i n genetiğe
ve çevresel etken lere bağla nabi leceğine, onların bir travm a n ı n sonucu,
b i r başkası n ı n travmasına b i r tepki ya da za m a n içinde tedrici b i r geli­
ş i m olduğuna i n a n ırlar. Bazen, durum böyled i r, ama ş i m d i ki yaşa m l a ­
rında h içbir şeye bağlaya m ayaca kları nedensiz korkula ra sa h i p o l a n ki­
şilerin durumunu nasıl açıklayacağız?

1 00
 '1Jöfum 3
Genetik o l a ra k hemen hemen aynı olan ikizler a ra s ı n d a k i fa rka
ne d iyeceğiz? Ayn ı ebeveynlerden gelen ve aynı çevrede b üyüyen ço­
cuklar birbirlerinden neden o ka d a r fa rkl ı d ı rl a r? O n l a r neden fa rklı ki­
ş i l i kle re, korkula ra ve fob i l ere sa h i ptirler?
Şimdi aynı biyoloj i k ebeveynlerden gelen, aynı çevrede büyüyen
iki çocuğun bazı nite l i klerini i n celeye l i m . Aşağıdaki ta rifte kendi çocuk­
larınızı ya da ta n ı d ı ğ ı n ı z çocukl a rı bile göre b i l irsiniz. Belki o sizi n l e kar­
deşi n i z a ras ı n d a ki fa rkı temsil eder.

Birinci Çocuk İkinci Çocuk

Huysuz ve öfkeli Mutlu ve dengeli
Kend i n i beğen mez Ken d i n d e n e m i n
Anti-sosya l Lider
Az yete nekli Çok yetenekli
Yava ş öğre n i r H ız l ı öğre n i r

B u iki çocuk a ra s ı n d a ki böyle b i r fa rkın nedeni ne o l a b i l i r? Onun

genetikten ve çevred en kayna klandığını mı d ü ş ü n üyorsunuz? Da h i ço­
cukları ( h a ri ka çocukları) ne yaratır? Dahi bir çocuk, e rken b i r yaşta ken­
d i yaşı ndaki çocukların normal yeteneği n i n çok ötesinde bir d üzeyde
bir ya da d a h a fazla beceri gel iştiren bir çocuk o l a ra k ta n ı m l a n ı r. Bazı
ta n ı n m ı ş d a h i çocukl a r şun l a rd ı r :

Wolfga ng Amadeus Mozart: Piya no çal mayı d ö rt yaş ı n d a öğren­

di, ilk m ü z i k parça l a r ı n ı beş yaş ı n d a besteledi ve ilk senfo n i s i n i sekiz
yaşı nda ya z d ı .
K i m U n g-Yong: İ ki yaşı nda J a p onca, Korece, Alma nca v e İ n g i l i zce
okuya bil iyordu. Üç yaşından altı yaşına kad a r Ha nyang Ü n iversitesi' n i n
fizik bö l ü m ü n d e konuk öğrenci o l d u . Sekiz yaşı nda NASA tarafı n d a n
Ameri ka'ya davet e d i l d i . On b e ş ya şında fizik doktorasını ta m a m l a d ı .
Akrit Jaswa l : Yed i ya şında aile evi nde ilk t ı b b i operasyonunu yap­
tı. Hastası doktora gidecek p a rası ol mayan bir komşu kızıyd ı . Eli bir
ya ngında ya n m ıştı ve parmakları açı l m aya n sıkı b i r yum ruk halinde ka-

101
insan .9if(aşası
p a n m ışt ı . Akrit' i n h içbir tıbbi eğit i m i ya d a opera syon deneyi m i yoktu,
a m a kızın parma klarını açmayı başardı ve kız e l i n i tekra r kul l a n a b i l d i .
Cleopatra Stratan: Üç yaşında ilk a l b ü m ü n ü ya pan bir şarkıcı ola­
ra k ticari başarı kaza n a n en küçük insandır. Büyü k b i r d i n leyici top lu­
luğunun ö n ü n d e iki saat boyunca ca n l ı performans sergi l eyen en genç
sa natçı olma rekorunu e l i n d e tut m a ktad ı r.
M ichael Kearny: Dört ayl ı kken konuşmaya başla d ı ve on aylı kken
o kumayı öğre n d i . Altı yaşı nda liseyi bitirdi ve on yaşında jeoloj i d a l ı n ­
da ön-lisans d i ploması v e a ntropoloj i d a l ı n d a l i s a n s d i ploması a l d ı .
2006'da Altına Hücum a d l ı bir çevri miçi rea l ite oyununda i l k b i r m i l ­
y o n d o l a rı kaza nan k i ş i o l d u v e 2008'de Kim Milyoner Olmak İster a d l ı
televizyon şovunda y i r m i b e ş b i n d o l a r kaza n d ı .
Akiane Kramarik: Dört yaşı n d a res i m çizm eye başladı v e a ltı ya­
şında usta bir ressa m gibi res i m yap ıyordu. Akia ne, d ö rt yaşında bü­
yük bir spiritüel dönüşü m geçirdiğini ve ateist a i lesi n i Ta n rı'ya döndür­
düğü n ü söyl üyor. Onun resi m l e r i n i n ve şiirleri n i n i l h a m kaynağı viz­
yon l a rı, rüya la rı, gözlem leri, d oğa ve Ta n r ı . On yaşı n d a n beri eserleri
d ü nya n ı n birçok yerindeki m üzelerde serg i l e n iyor. Aki a n e, hem res i m
h e m ş i i r d a l ı n d a bilinen tek d a h i d i r.

Onların yetenekleri nereden kaynakla ndı? Alim ler yüzyı llard ı r ço­
cuk d a h i ler karşısında büyü leni rler, a m a bu bilmece bir gizem olara k ka­
l ı r. Geçerli bir açıklama o l a b i l i r m i ? Bu ayrıca aynı ebeveynlerden ge­
len ve aynı çevrede b üyüyen çocukların neden bu ka d a r fa rklı o ldukla­
rını d a açıklaya b i l i r mi? Ben ya n ıtın kişisel Akaşik Kayd ı m ız' d a , Akaşik
Ka l ıtı m ı m ız'da yattığına i n a n ıyorum .
Bir d a h i çocuk piya noyu bir üstat gibi ça l d ığında, bu rastgele şa ns
eseri olan b i r şey midir? Onun a s l ı n d a önceki e n ka rnasyonunu s ü rd ü ­
rüyor o l m a s ı m ü m k ü n m ü d ü r? Akaşa m ız'da bulun a n şeyleri a n l a m a k,
özellikle çocuklar konusunda gördüğümüz anomali leri açıklayabil ir. Ama
Akaşik Ka l ıtı m ı m ı z bizimle n a s ı l ça lışır? Kryon bunu şöyle açıkl ıyor:

1 02
 'Böfüm 3
Bir çocuk doğar ve DNA Akaşa'nın enerjilerini onun kişi­
liğine taşır. Bu enerjiler herkes tarafından hemen görülebilir.
Ortaya çıkan ilk şey karmik kalıntıdır. Karma gerçektir. Bu dün­
yadaki bazı derin, ezoterik inanç sistemleri ondan söz eder. Sa­
hip olduğunuz en eski inanç sistemlerinden bazıları önce kar­
ma'yı öğretir. Onlar bu geliş ve gidiş sistemini ve karma'ya sa­
hip olmanın ne anlama geldiğini bilirler.
On dokuz yıl önce size, karma'nın bu yeni enerjide değiş­
tirebileceğiniz ilk şeylerden biri olduğunu söylemiştik. Işık İş­
çisinin, daha büyük bir farkındalığa geçmeye niyet ettiğinde,
karma'yı otomatik olarak iptal edeceğini söylemiştik. Onun
"karma'yı bırakma izninin aşılanması" (ilk Kryon kitabı, Bitiş
Zamanı'nda ondan "aşı" olarak söz edilmektedir) olduğunu söy­
lemiştik. Karma, geçmiş bir yaşamdan bu yaşama taşınan, bit­
memiş derslerle -bu yaşamda hiçbirinizin öğrenmesi gerekme­
yen derslerle- ilgili enerjidir. Bu, üzerinizdeki büyük değişimin
armağanlarından biridir. Bu yeni bir haber değildir. Yukarıda­
ki örnekte, doğan çocuk o karma'yı alır. Bugün doğan insanla­
rın çoğu karma'ya sahiptir, çünkü yeniden enkarne olan kar­
ma'sız bir Işık İşçisi grubu yaratacak kadar yeterli zaman geç­
memiştir. Bizim örneğimizde, çocuk karması'nı iptal edip etme­
meye sonra karar verecektir. (Eğer bir enkarnasyonda karma ip­
tal edilmişse, eski karmik sorunlar bir sonraki yaşama taşın­
maz.)
Yaşam dersleri ve bir çocuğun kişiliğinin enerjisi krista­
limsi Akaşik Kayda dayanır ve doğumda çocuğa aktarılır. Siz
başka bir günün başladığını ve İnsanın Dünya'daki genel "öy­
küsü"ne devam ettiğini söyleyebilirsiniz. Çocuk büyümeye baş­
lar ve -hangi ebeveynlerden gelmiş olursa olsun- Akaşik Kaydı'
nı ve geçmiş yaşamının enerjisini üstlenir. Anneler bunu bilir­
ler, çünkü çocuklarının birbirlerinden çok farklı olduklarını gö­
rürler. Çocuklardan biri yeteneklidir, diğeri yeteneksiz. Birinin
1 03
insan Jtaşası
korkuları vardır, diğerinin yoktur. Bu ancak, sevgili İnsan, sa-·
na söylediğim şeyle, DNA'da bulunan şeyle açıklanabilir. On­
lar kendi geçmişlerinin Akaşik Kaydı'yla rezonansa girmekte­
dirler. Onlar geçmiş yaşamlarının niteliklerinin DNA'larına ak­
tarıldığı Yaratılış Mağarası'ndan gelmektedirler ve kendi yol­
culuklarını başlatırlar. Genoloji dikkate alındığında, onlar an­
nelerine ve babalarına benzeyebilirler, hatta ebeveynlerinin ki­
şilik niteliklerinin bazılarına sahip olabilirler, ama onların ya­
şam dersleri kendi geçmiş yaşamlarından kaynaklanır. Şimdi on­
ların Dünya'ya geldiklerinde neler edindiklerinden söz edelim.
Korku ya da korkusuzluk: Bir İnsanın "korku oranı"
onun geçmişte ne öğrenmiş ve neler geçirmiş olduğuna bağlı ola­
caktır. Gerçekten de, eğer o yaşlı bir ruhsa, hayat hakkında kor­
kusuz olacaktır, çünkü o büyük korkuların üzerinden tekrar tek­
rar geçmiştir. Bazı ruhlar savaşçıdır ve çok güçlüdürler. Onlar
sanki realiteye sahiplermiş gibi durumların içine girerler. Eğer
onlar burada otuz, kırk enkarnasyondan daha az bulunmuşlar­
sa, hala korkarlar. Bazıları, yaptıkları tüm şey korkmak olan
korku dolu bir geçmiş yaşamdan gelirler. Onların geçmiş yaşam­
larında ve ölümlerinde korku vardır ve bunu onların gözlerin­
de görebilirsiniz. Onlar hayattan korkarlar. Dünyanın her yanın­
da anneler zamanlarının çoğunu çocuklarını bu korkudan kur­
tarmaya çalışarak harcarlar! Onlar çocuklarını sever ve onla­
rın her konuda neden bu kadar sakıngan olduklarını anlayamaz­
lar. Ama anneler bu durumu kendilerinin yaratmadıklarını bi­
lirler. O başka bir yerden gelmiştir.
Arzular: Çocukların kendi arzularını geliştirmelerini izle­
yin. Onlar hangi yiyeceklerden hoşlanıyorlar? Hangi müzik tü­
ründen hoşlanıyorlar? Oyalanmak, eğlenmek için ne yapıyorlar?
Onları ne sakinleştiriyor, ne sinirlendiriyor ya da öfkelendiri­
yor? Onların hepsi çok farklıdırlar ve ille de biyolojik ebeveyn­
leriyle bağdaşmazlar. Bu ilginç bir durumdur, değil mi? Size bir
1 04
 �öfüm. 3
sır vereyim: Onların ne tür yiyeceklerden hoşlandıklarına ba­
kın, çünkü bu size onların geçmiş yaşamlarında nerede olduk­
larını söyleyecektir. Buna bakın, çünkü o DNA'nın neye alışkın
olduğu ve neyi tekrar arzuladığı konusunda çok şey açıklar.
Onlar hangi tür müzikten hoşlanırlar? Ruhlarını ne sakin­
leştirir? Nelerle ilgilenirler? Onları ne çeker? Hepsi farklıdır,
ama bu Akaşa'nın DNA'sı (onların geçmişte kim oldukları, ne
öğrendikleri ve kristalimsi geçmişin onlara ne verdiği) tarafın­
dan şekillendirilir. Çocuklar bugünün geçici modalarına bayı­
lırlar. Bu dünyaya ilk kez gelenler akışa uyacak ve tüm yeni
şeylerden zevk alacaklardır, çünkü bu onların ilk yolculukları­
dır. Diğerleri de bu şekilde başlayacaklardır, ama çok geçmeden
onlardan bıkacak ve "DNA'larından onlara seslenen" şeylere yö­
neleceklerdir. Bu onların geçmiş yaşamlardaki yetenekleri ve
merakları olacaktır. Birçokları hemen, büyüklerini şaşırtan bir
biçimde, "yaşamamış olduğu" geçmişe özlem duyacak, "retro"
giyinmeye başlayacaktır. Onların DNA'larında şimdiki kimlik­
lerini şekillendiren tüm geçmiş yaşamlar vardır.
Yetenek: Onlar yeteneğe ya sahiptirler ya da değildirler.
Doğru ses perdesiyle şarkı söyleyebilir veya söyleyemezler. Ba­
zıları yetenek dolu olarak gelirler! Bazıları doğuştan sanatçı­
dır, Akaşa'nın son geçmiş yaşamda onlara vermiş olduğunu bu
yaşama taşırlar. DNA'da enkarnasyonların çizimleri, renkleri,
şekilleri ve güzel müzikleri vardır. Bazıları müzik üstatları ola­
rak gelirler ve üç, dört yaşına geldiklerinde, bu sadece onların
piyano ya da gitar çalacak beceriyi parmaklarında tekrar bul­
maları meselesidir. Bazıları hemen geçmişte çaldıkları aletlere
çekilirler ve yetenekleri onlara bu yaşamda öğretilmiş olanın çok
ötesindedir. Bunu nasıl açıklarsınız? Akaşa hepsini şekillendirir.
Kişilik: Çocuk büyürken, onun kişiliği görünüşte çevre ta­
rafında şekillendirilir, ama bu bazen memnuniyet vericidir, ba­
zen de değildir. Bir ebeveyn olarak, bazen durum tamamen si-
1 05
'İ.nsaı 5laşası
zin konfrolünüzün dışında görünür, ama siz her şeyi doğru yap­
mışsınızdır! Siz, "Çocuğum nasıl böyle oldu ? Neden benim ol­
ması için uğraştığım gibi olmadı ? Onun sağduyu gibi bir şeyi
anlamasını sağlamak için neden mücadele etmek zorundayım ?
O gerçekten bana ve benim aileme hiç benzemiyor" diye düşüne­
bilir, bu durumun nedenini merak edebilirsiniz .
Daha sonra, bir yetişkin olarak, o sizin beklemediğiniz bi­
çimde, sizin ona öğretmediğiniz biçimde davranabilir. Siz ço­
cuğunuzun öyle korkunç bir şeyi nasıl yapabildiğini merak eder­
siniz. Başka ebeveynler, "Benim çocuğumun kusursuz bir bilin­
ce sahip olması çok güzel, değil mi ? O benim gibi düşünüyor.
Ben ona iyi öğretmenlik yapmışım " diyebilirler. Sana gerçeği
söyleyeyim, sevgili İnsan. Sizin çocuklarınız çoğu kez sizin uzun
zaman önceki ebeveynlerinizdir. Onlar size öğretmenlik yapma­
yı ve sizin onlara öğretmenlik yapmanızı sürdürmek için kar­
mik grubunuza gelirler. Aileler eğitim grupları, özellikle aydın­
lanmış eğitim grupları olarak birlikte enkarne olurlar. Yani bir
aydınlanma sistemi vardır. Bunu bekliyor muydunuz? Yani, sev­
gili İnsan, senin bu gezegendeki çalışmanın ödülü kristalimsi ya­
pıya senden doğacak çocukların potansiyelleri olarak nakşola­
caktır. Çoğunlukla, aydınlanmış çocuk sadece, size ilk başta öğ­
rettiğini devşirmektedir, kendi geçmiş deneyimlerini ve yaşam
derslerini hatırlamaktadır. Siz bunun için övünebilir, kendini­
zi takdir edebilirsiniz, ama onu çocuğunuza vermiş olan ger­
çekte siz değilsinizdir. Bu -çocuktan ebeveyne, ebeveynden ço­
cuğa- bir eğitim dairesidir.
Bu, sizin bu dünyaya -onlar sizin inandığınız şeye inan­
masalar bile- Işık İşçileri getireceğiniz anlamına gelir. Onlar ışık
çocukları olacaklar. Yani onların kalpleri sizin hücresel yapı­
nızdaki bilgiyle rezonansa girecektir. Bu sizin onlara aktardı­
ğınız şeydir. Bu, sistemin bir parçasıdır. O karmaşıktır. Bu on­
ların hangi ebeveynlerden geldiklerinin, karmik olarak hangi
1 06
 'Bö{üm J
ebeveynleri seçtiklerinin, daha önce kim olduklarının ve hangi
enerjileri sürdürmek istediklerinin bir bileşimidir. Ama arzu ve
izin orada, her ikinizin de DNA'sındadır. Siz perdenin öbür ta­
rafına geçtiğinizde, bir sonraki enkarnasyonunuz için ailenizi
seçer ve "Ben aynı ailede olmak istiyorum " diyebilirsiniz ; böy­
lece geri dönüp ışık soyunu sürdürürsünüz. Bu derindir. Zor­
dur. Güzeldir.
Yetişkin: Büyüme süreci sona erer ve yetişkin ortaya çı­
kar. Korkular, arzular, yetenekler, kişilik özellikleri ve fobiler,
hepsi oradadır. Ve durum burada güzelleşir. Bu noktaya kadar,
siz onları kendiniz olarak kabul etmişsinizdir. Otomatik olarak,
siz bu'sunuzdur ve bu niteliklerle çalışmaya başlarsınız. Onla­
rın normal olduklarını, bunun sizin doğanız olduğunu, var olan
ve değiştirilemez bir şey olduğunu düşünürsünüz . Size söyle­
yeceğimiz tek şey, "Ne kadar 3B'siniz! " olabilir. Siz sadece şöy­
le düşünürsünüz: "Bu hayatta benim kısmetime bu düştü ve ben
buyum. " Ve "ben buyum" dediğiniz şey neyse, bu l_ıayatta onun
üzerinde çalışarak ilerlemeye başlarsınız.

İnsanın Sonraki Büyük Yeteneği

Yıllardır, psikologlar size düşüncelerinizle kendinizi değiş­
tirebileceğinizi söylüyorlardı. Hatta onlar spiritüel bir bağlam­
da, "Olumlu düşünmenin gücü hayatınızı gerçekten değiştirebi­
lir" derler. Onlar bunu bilirler. O, enerjiyle ilgilidir. O ayrıca si­
zin düşünüşünüzde neyin yanlış olduğuyla ilgili bir ipucudur.
Yeni enerji 1987'de geldi. Dünyanın Manyetik Ağı ve Kristalim­
si Ağ kaydı. Dünya bugün, o zaman olduğundan farklı bir fre­
kansta titreşiyor. Buraya ilk geldiğimizde size, "Siz geleceğini­
zi değiştirdiniz " demiştik. Size yeni armağanlardan söz etmiş­
tik ve şimdi en iyi armağanlardan birini tarif edeceğiz. O dai­
ma oradaydı, sadece şimdi daha güçlenmiştir.

1 07
insaı .91ıtaşası
Siz neden bedeninizdeki hücrelerin sizi kontrol edebile­
ceklerine karar verdiniz? Neden, biyolojik genlerinizin ebedi ol­
duklarına karar verdiniz? Size bunu kim söyledi? Size bir eski
enerji paradigması sunayım: "Ben kimsem o 'yum. Tanrı beni bir
nedenle böyle yarattı ve ben de bana verilmiş olanla yapabile­
ceğim en iyi şeyi yapacağım. " Bu çok kötü gelmez, değil mi? Ba­
zılarınıza, bu iyi gelir. Şimdi şunu tekrar söyleyeceğim: Çok­
boyutlu bir değişime hoş geldiniz, çünkü İnsanın tüm düşünü­
şü yeni armağanları içerecek biçimde değiştirilebilir!
"Neyle doğmuş olduğum önemli değildir. Ben kendi biyo­
lojimi, bağışıklık sistemimi ve farkındalığımı kontrol edebili­
rim. Tanrı beni Akaşam 'daki enerjilere sahip çıkabilecek ve bi­
yolojimi, görünüşümü ve kuvvetlerimi arzu ettiğim gibi değiş­
tirebilecek tanrısal bir varlık olarak yarattı. "
Bu size imkansız mı geliyor? Şimdi insanlara "gen'in üze­
rinde düşünme"yi öğreten öğretmenler vardır. * Tıp bilimi size
DNA'nızın sizin kaderiniz olmadığını söylüyor. * * Başka bir de­
yişle, tüm bu fikir tüm insanlığın aklına gelmektedir, çünkü ar­
tık bunun zamanıdır.
Kryon 'un Kelowna, BC, Kanada 'da verdiği,
"O DNA 'dadır! " adlı mesaj, 28 Haziran 2008

Aşağı d a ki üç vid eoyu YouTube' da görmek için zaman ayı r m a n ıza

değer. Biri ncisi, piyanoyu b i r ü stat gibi ça l a n dört yaş ı n d a ki b i r oğla n l a
ilgi l i d i r . O piya no çala rke n, o n u n el lerine d i kkat ed i n : S o l e l i s a ğ e l i n i n
üzerinden geçmektedir. B u sezgisel bir durum değildir. O eğiti mle elde
e d i l m i ş bir te kniktir. İ kinci vid eo, ke m a n ı b i r virtüöz gibi ça l a n yed i ya­
şındaki bir kızla ilgi l id i r. Üçüncü video ise "Yetenek Sizsi niz Amerika" ya­
rışmasında şarkı söyleyen on yaşındaki bir kızla ilgilid ir. Onu d i n led iği­
n izde, söyl ediği o pera p a rça s ı n ı n onun küçü k bed e n i n d e n kayn a k l a n-

*Dr. Bruce H. Lipton İnancın Biyolojisi (The Biology of Belief)

* * Discover Dergisi, Eylül 2008 sayısı DNA Sizin Kaderiniz Değildir
-

1 08
 '.Böfüm 3
ması m ü mkün görü n m e mekted ir. Bu videolar, Kryon'un, son enka rnas­
yonlarında bıra ktıkla rı yerden deva m eden üstatlar olara k doğan sa nat­
çılarla i l g i l i söyled ikleri n i n örnekleridir.

Dört Yaşındaki Oğla n Ü statlardan Daha İyi Piyano çal ıyor

http ://www.youtube.com/watch ?v=omuYi 2Vhgjo

Yed i Yaşındaki i n a n ı l maz Ke m a ncı Bri a n n e Ka h a n e d ö rtte b i r bü­

y ü kl ü kteki b i r ke m a n l a Macar Halk Dansı' n ı çal ıyor
http ://www.youtube.com/watch ?v=G EOZ3 l H eZT4

Jackie Evancho' nun Yetenek Sizsiniz A m erika' d a ki ilk sınavı n ı n so­

nucu ve yorum l a r
http://www.youtube . com/watch ?v=3d_XTvla 1Jk

Akaşik Ka l ıtı m ı m ı z bizim a rzul a r ı m ızı, korkul a r ı m ızı, yete n e kleri­

mizi, kişi liğim izi, geçmiş yaşa m dersleri mizi ve ka rmam ızı içerir. Tü m bu
şeyler bizim kim liğimizi oluşturmaya katkıda bulunur. Ta nıdığım hemen
h e rkes karma kavra m ı n ı duymuştur, ama herkes bizim ka rma'dan ayrı
olan yaşa m dersleri mizin olduğunu a n l a maz. Çoğun lukla, karma ' n ı n ve
yaşa m derslerinin n e olduğuyla ilgili çatışan ta rifler va rdır. Ben "karma
d e rsleri" teri m i n i n kul l a n ı ld ığ ı n ı bile duydum . Gerçeği nasıl sa pta rız?
Ara da bir fa rk va r m ı d ı r ve o önemli m i d ir?
Evet, karma i l e yaşa m dersleri a rasında belirgin bir fa rk vard ı r.
Her İ n sa n ı n bunu tam olarak a n l a m a s ı n ı n ö n e m l i olduğunu d ü ş ü n m ü ­
yorum, a m a Kryon'un mesaj l a r ı n ı a n l a m a n ıza ya rd ı mcı o l m ası i ç i n , iki
teri m i n neden Akaşa n ı z' ı n fa rklı n ite l i kleri n i te msil ettiğ i n i tam olarak
a n l a m a n ız ö n e m l i d i r .

Karma ve Yaşam Dersleri

Ben s p i ritüel o l a ra k uya n m a d a n önce bile ka rma'yı duymuştum.
B i risi olumsuz bir şey ya ptığı nda, o karma' n ı n onu bir gün ya ka layaca­
ğ ı n ı d ü ş ü n ü rd ü m ! Başka birine iyi bir şey yaptığımda, ya rattığı m iyi
karma'yı düşü n ü rd ü m . Bu karma kavra m ı n ı nereden ed i n m işti m ? Doğ-
1 09
insan .9lfcaşası
rusu, hatırlam ıyorum. O belki akra n l a rı m d a n ve çevre m deki kü ltürden
ge l m işti. Bir s ü rü kişi n i n hala karm a' n ı n ve yaşa m d e rsleri n i n ne oldu­
ğuyla ilgili ya n l ış fi kirlere sa h i p olduğund a n e m i n i m .
Her şey başka her şeyle i l i şki l i o l m a kla birlikte, karma' n ı n rol ü ve
yaşa m dersleri n i n rolü farkl ı a m açlara sa h i ptir. Kryon, bu iki enerj i ara­
sındaki farklılıkları açıklamak için birçok mesaj vermiştir. Esas fa rk şudur:
Karma, d iğer kişilerle yaşa nan durumlar, bitmemiş iş, ta mamlan­
m a m ı ş h isler ve b i r etkileşim siste m i ile ilgi l i d i r.
Yaşam dersleri ta m a m e n kişise l d i r ve sadece sizi n l e ilgi l id i r.
Kryon, karma' n ı n kad i m ve yavaş olduğunu söylem işti r. O sizin
çevrenizdeki grup, sizin onun içindeki yeri n i z ve ondan gelişen duygu­
sa l enerji lerle ilgilidir. O, çoğunlukla bizi bir şey ya pmaya sevk eden tat­
min ed i l memiş enerjisel bil mecelerd i r. Karma'nın gezegendeki tüm in­
sa n l a r için ya nlış yönlendirici olduğunu söyleyebi l i rsiniz. O dört, beş it­
fa iyeci, polis, doktor veya subay kuşağı ya ratır. Siz ya p m a n ı z gerektiği­
n i d ü ş ü n d ü ğ ü n ü z ya d a ebeveyn leri n i z i n ya p m a n ız ı söyled i kleri şeyi n
"yivi ne d ü şe rsi n iz."
Karma eski b i r itici siste m d i r ve yeni enerj i d e ona i htiyaç yoktur.
Eski enerj i d e, ka rma bir şeyler ya p m a n ı z ve bazı kişilerle karşı l a ş m a n ı z
için sizi b a z ı yerlere iterd i . Ye n i enerj i d e, s i z i herha ngi b i r ye re itmesi
için karm a'ya i htiya c ı n ı z yo ktur, çünkü siz kend i n izi ta m o l a ra k bulun­
m a n ı z gereken yere koya b i l i rs i n i z . Bu yeni a n l ayışlar, çevren izdeki her
şey için ta m bir sorum luluk getirir. Art ı k b i r kurban rol ü oyna m a k yok­
tur ve kaza l a r yo ktur. Karma n ı z ı i pta l e d i p etm e m e seçi m i size a itti r.
Belki Kryo n'un şu mesaj ı n ı o kum a n ı z ka rmanızı bırakmanıza yard ımcı
olabilir:

Eğer siz spiritüel farkındalığa erişmemişseniz, karma ener­

jisi sizinle kalır. O, Akaşa sisteminin bir parçasıdır. Siz birçok
hayat yaşadığınızın, başka yaşamlar da geçirdiğinizin farkında
olmalısınız. Bu yaşamlar enerjisel olarak birbiri üzerine kuru­
lur ve geçmiş yaşam deneyimi sizin şimdiki yaşamınızın potan-

l lo
 fJ3öfüm 3
siyellerini şekillendirir. Bu kadim sistemin adı karma' dır.
Bu salondaki ebeveynlere çocukları hakkında bazı sorular
sormak istiyorum. Onlar doğduklarında, sizin onlara her şeyi
öğreteceğiniz boş sayfalar gibi miydiler? Öyle olmadıklarını bi­
liyorsunuz. Onlara kıskanç olmayı kim öğretti? Kim onlara öf­
kelenip hiddetlenmeyi öğretti? Kim onlara denizden veya bazı
hayvanlardan korkmayı öğretti? Siz öğretmediniz, değil mi? Öy­
leyse tüm bunlar nereden geldi? Neden çocuklarınızdan biri çok
yeteneklidir de, diğerinin hiçbir yeteneği yoktur? Neden biri çok
sevecendir de, diğeri çok akıllıdır? Siz benim ne' den söz ettiği­
mi biliyorsunuz, değil mi? Neden çocuklardan biri savaşçıdır da,
diğeri değildir? Yanıt, karma'dır. Onlar bir eğilim enerjisi ile
dünyaya gelirler. O tüm yaşamları boyunca onların üzerinde­
dir ve onların bilinçlerini elde edilmemiş çözüm enerjisiyle itip
kakacaktır.
Tüm insanlık -onu iptal etmeyi bireysel olarak seçmedik­
çe- bu niteliğe sahiptir ve bunu yapabilmek (karma'yı iptal ede­
bilmek) sadece yirmi yıldır mümkündür. Şimdi bu sözleri din­
leyen ve okuyan herkes bunu yapabilir. Bu sözleri dinleyenle­
re bir şey söylemek istiyorum: Sevgili varlıklar, bu karma'nın,
bu enerjinin bir kısmı hala sizin içinizdedir. O sizin karşılaştı­
ğınız bazı zorluklardan, mücadelelerden sorumludur, çünkü siz
onun gitmesi için asla izin vermediniz.
Bu süreci tekrar gözden geçirelim: Siz karma denen bu ta­
mamlanmamış enerjiyi iptal edersiniz, eğilim yolundan çıkarsı­
nız ve bu gezegene hiç karma ile gelmemiş gibi, kendiniz için ye­
ni bir enerji yaratmaya başlarsınız. Böylece, yaşamınızın bazı
önemli nitelikleri değişecektir. Korkularınız, karma'nın bir par­
çası olduklarından, yok olacaklardır. Partnerim bunu yaptı. O
sol beyinli bir mühendisti, donanma subayı olmayı tutkuyla is­
tiyordu ve bir münzevinin özelliklerine sahipti. Ancak, karma­
sı'nın iptal olmasına izin verdiğinde bu tutkudan ve nitelikler-
111
1nsan .9lfcaşası
den kurtuldu. Şimdi onun sağ beyni sol beyni kadar çok geliş­
miştir. Görünüşte doğuştan sahip olduğu birçok şeyden kur­
tulmuş, onların yerini sahip olmak istediği nitelikler almıştır.
Bu seçimi yapan İnsana ne mutlu, çünkü bu karma'yı iptal et­
me süreci ilk başta rahatsız edici, sonra -kendi geleceğinizden
gerçekten sorumlu olduğunuzu idrak ettiğinizde- ödüllendirici­
dir.
Bu mesajı şu sözlerle bitireceğiz. İnsan birlikte getirdiği
karmik enerjiden kurtulduğunda, bu onun Tanrı'mn önünde açı­
ğa çıkması gibidir. Çünkü o nereye gitmekte olduğunu bilmez.
Hangi eşzamanlılığın gelip ona yardım edeceğini bilmez. Ne bek­
leyeceği veya nerede duracağı hakkında hiçbir fikri yoktur. San­
ki o taze ve yenidir, asla görmediği bir yolu yaratmaya hazır­
dır. Bu bir İnsan için rahatsız bir durumdur. Ancak, bu deği­
şim için size sunduğumuz bir vaat var. Sizi o hali -bir belirsiz­
lik halini- kutlamaya davet ediyorum. "İşte buradayım, Tanrım.
Ne yaptığım konusunda hiçbir fikrim yok. Bu harika değil mi ?"
O zaman akrabalarınız ve arkadaşlarınız size bakacak ve "Sen
gerçekten delisin " diyeceklerdir. Siz onlara orada melekler eli­
nizi tutarken durduğunuzu nasıl söyleyebilirsiniz?
Sizin büyük bir destek grubunuz var ve yeni değişim bu
destek grubunun kendini gerçekten göstermeye başlamasıdır.
Bu sizin üç-boyutsal sistemin görünmez tehlikelerinden kork­
madan ıslık çalarak karanlığa girmenizi sağlayan bir değişim­
dir. Bu değişim sizin kendi yaratımınıza katılımınızı anlama­
nızı sağlar. Siz kendi yarattığınız şeyden nasıl korkabilirsiniz?
Siz kendi şifanızı yaratırken nasıl olur da hastalıktan korkabi­
lirsiniz?
Kryon 'un Mexico City 'de verdiği
"Aydınlanmanın Sekiz Değişimi " adlı mesaj, 20 Ekim 2007

1 12
 'Böfüm 3
Karma h a kkında paylaşmak istediğim i k i n ite l i k d a h a va r. Bi rinci­
si Kryon'un Bir İnsan Gibi Düşünmeyin adlı kita b ı n d a sözü edilen za­
man döngüleriyle i l i ş ki l i d i r; i k i n cisi ise yine Kryon'un İnsan Ruhunun
Simyası a d l ı kita b ı n d a sözü edilen özgün bir ka rm i k grup la i l i ş ki l i d i r.

Aynı zamanda bir ruh niteliği olan bir İnsan niteliği var­
dır. Bazılarınız daha önce, bir İnsanın Dünya'dayken hızlı ya
da yavaş veya ne hızlı ne de yavaş bir zaman döngüsüne sahip
olduğunu belirlemiştiniz . Siz onu yıllarla ölçersiniz. Bunu, bir
kişinin değişiklikler yapmasının neden çok uzun bir zaman ya
da çok kısa bir zaman aldığını açıklamakta kullanırsınız. Bir
birey için zaman döngüsünü belirleme yönteminiz büyük ölçü­
de doğru olmasına rağmen, sizin bilmediğiniz şey zaman dön­
güsünün o ruh için de aynı olacağıdır. O, bu ruh enkarne oldu­
ğu her seferinde, onun için aynı olacaktır. Onun son enkarnas­
yonunda da bu aynıydı, sonraki enkarnasyonunda da aynı ola­
caktır. Bu bir ruh niteliğidir ve o hem evrensel titreşim kalıbıy­
la, hem de Dünya üzerindeki zaman döngünüzle ilişkilidir. Bu,
enkarnasyona taşınan ve ruha ait olan birkaç kalıcı nitelikten
biridir. Bu niteliğin kökeni biyolojik değil, evrenseldir. Benim
ve sizin gibi varlıklara ait bu kalıp değişkenini izah edemem,
çünkü o sizin dersteyken (enkarnasyon sırasında) kavrayama­
yacağınız terminoloji ve kavramlarla ilgilidir.
Size verebileceğim yeni bilgi şu: Zaman döngüsüne uyan
döngüsel bir enkarnasyon kalıbı da vardır. Eğer bir kişinin za­
man döngüsünün 3 olduğunu biliyorsanız, o zaman onun şim­
diki yaşamından geriye doğru ölçüldüğünde, üçlü gruplar için­
de karmik öneme sahip anlamlı enkarnasyonları aramalısınız.
Her enkarnasyon çok büyük bir karmik öneme sahip değildir.
Aslında, çoğu değildir. İşte bu yüzden, birçok İnsan görünüşte
bir karışıklık, sıkıntı, öğrenim, temizlik ya da aydınlanma içer­
meyen olaysız hayatlar yaşar. Birçok enkarnasyon anlamlı olan-

1 13
1nsaı Jlaşası
ların arasında dinlenme dönemleri olarak yaşanır. Zamanın bi­
zim için önemli olmadığını hatırlayın. O sadece bir Dünya kav­
ramıdır ve dolayısıyla, size çok uzun ve zor bir süreç gibi gö­
rünen şey bizim için tümüyle "şimdi"dedir. Nasıl siz dünyevi
şeylerde sağlık için dengeye ihtiyaç duyuyorsanız, ruhunuzun
da ağır olanların arasında hafif karmik katılım dönemlerine ih­
tiyacı vardır . . .
. . . Bu ayrıca işin içindeki karmik derslerin türünün sırrı­
nı da açıklar, Örneğin, (9 gibi) uzun zaman döngülüler dokuz
enkarnasyonda bir daha ağır karmik nitelikler yaşayacak ve on­
ları temizleme konusunda yardıma ihtiyaç duyacaklardır. 2 za­
man döngülü bir kişi her iki enkarnasyonda bire yayılan daha
fazla karmik niteliğe sahip olacak ve onları günlük yaşamla te­
mizlemeye daha muktedir olacaktır. Daha uzun zaman döngü­
lerinde trajedi ve fiziksel görüntü arayın, daha hızlı döngüler­
de ise daha çok karşılıklı İnsan ilişkilerine dayanan bir karma
arayın. Bunlar genellemelerdir ve tüm karma ile olduğu gibi,
gruplara dayanan istisnalar vardır . . .
. . . Genelde bu şöyle işler: Karmik olarak üç temel grup var­
dır: l 'den 3'e kadar olan grup, 4'ten 6'ya kadar olan grup ve
7'den 9'a kadar olan grup. Dokuzdan daha yüksek bir döngü
yoktur. Eğer siz tekrarlanan bir döngüye uymayan bir İnsan
bulursanız, o zaman, birçok niteliğe sahip ve eğer arzu ederse
döngüleri değiştirebilecek olan özel bir ruhla karşılaşmışsınız
demektir.
l 'den 3'e kadar zaman döngülü kişiler, birçok küçük, ama
güçlü dersin hızlı geri-dönüşünü sağlayacak bir karmik dam­
gayla buraya gelirler. Bu daha sık dersler, dersteki diğerleriy­
le karşılıklı ilişkilerle ilgilidir. Siz bunları bilirsiniz, sevgili var­
lıklar, çünkü onlar tüm çevrenizde yer alırlar. Bunlar kendile­
rine kötü davranmış ve kendilerinin kötü davranmış oldukları
kişilerle ilgili nitelikleri temizlemesi gereken kişilerdir. Onlar
1 14
 'Böfüm 3
bu yaşamlarında ebeveynleri, çocukları, yakınları ya da arka­
daşlarıyla süregelen ciddi sorunlar yaşarlar. Onlar sürekli kur­
banlar olarak görünürler ya da çarpışıp karşı tarafın hakkın­
dan gelmeleri veya sürekli kendilerini savunmaları gerektiği­
ni hissederler. Bu l'den 3'e kadar olan grubun karma türüdür.
Sizin de düşünebileceğiniz gibi, 1, 3'ten biraz daha farklı bir doz
alır. Bu grupta bulunup da karmik damgalarını temizleyebi­
lenler, büyük bir olasılıkla, diğerlerine ruhsal-spiritüel bir te­
melde yardım etmeye koyulacaklardır. Bunların hepsinin tüm
insanlar için zor ve önemli bir ders olan hoşgörü dersini öğ­
renmesi gerekir.
4'ten 6'ya kadar olan grup tüm karma tiplerine daha eşit
olarak dağılır. Bunların sadece, l'den 3'e kadar olan grup gi­
bi, bazı İnsan durumlarını halletmeleri gerekmez, onlar ayrı­
ca bazı daha ağır olaylarla başa çıkmak zorunda da kalırlar.
Bunlar, çoğunlukla İnsanın İnsana uyguladığı daha fazla şid­
det içeren dersleri de halletmesi gereken varlıklardır. ·Belki on­
lar Tanrı adına birilerini yakarak öldürmüşler ya da daha kö­
tüsü, başkalarını yönetmek için negatifliği kullanmayı öğren­
mişlerdir. Bunlar çoğu kez başka insanların elinde korkunç bir
ölümle karşılaşanlardır. Burada birçok lider ve birçok yardım­
sever vardır. Onların esas dersi başkalarını ve kendini bağış­
lamayı öğrenmektir. Bu gruptakilerin sayısı diğerlerinden da­
ha fazladır.
7'den 9'a kadar olan grup ağır Dünya karma'sı alır. Onlar
ayrıca her türlü liderlik konumuna da yükselirler, ama çoğu kez,
şiddetli bir kaza sonucu, örneğin, düşerek, yanarak ya da bo­
ğularak ölürler. Onların dersleri çoğunlukla, bu geçmiş olaylar­
dan dolayı taşıdıkları büyük korkuyu yenmektir. Bu korku o
kadar büyüktür ki, çoğunlukla, onların şimdiki enkarnasyon­
larında dengesiz görünmelerine neden olur. Bunlar büyük ola­
sılıkla zihinsel olarak ya hasta ya da tamamen dengeli hale ge-
1 15
1nsaı .9lf(aşası
len varlıklardır. Bunun nedeni şudur: Onlar o kadar ağır kar­
mik nitelikler taşırlar ki, en temel normallik düzeyinde var ola­
bilmek için bile genelde bir tür eylemde bulunmaları gerekir.
Onların çoğunlukla lider olmalarının nedeni ise, korkuları üze­
rinde kontrol kazanma yöntemi olarak güç aramalarıdır.
Kryon 'un "Bir İnsan Gibi Düşünmeyin "
adlı ikinci kitabı, Altıncı Bölüm

Ş i m d i kişisel ka r m a n ı z' ı n döngüleri n i b i l d iğ i n ize gö re, i şte Kryon'

un grup karması h a kkında söyled i kleri :

Biz grup karması'nı incelerken, daha önce hiç sözünü et­

mediğimiz ve "enerji hesaplaması" ile ilgili başka bir niteliğin
var olduğunu size söylemeliyiz. Bu gezegende daima aynı grup­
ta kalması gereken bir grup vardır; onlar asla grup değiştire­
mezler. Bu, grup karması'nın esası veya gruplar sisteminin üze­
rinde işleyeceği bir başlangıç temeli gibidir. Bu nedenle, biz on­
ları gezegenin "astral olarak saf-soyu" diye adlandırırız. Başka
bir deyişle, bu grup tekrar tekrar aynı grup içinde enkarne olur.
(Bu gruba girenler ondan ayrılmak isteyene kadar grup içinde
kalır ve ayrıldıklarında bir daha o gruba geri dönmezler.) Bu
grup gezegenin her yanında bulunabilecek kadar büyüktür ve
bu gruba yeni gelen varlıklar istedikleri sürece daima bu grup
içinde kalacaklardır ve onlar bunu önceden bilirler. Bazılarınız
bunun hangi grup olduğunu tahmin ettiniz, çünkü Kryon sizi
sık sık Yahudi soyuna geri götürmektedir. Bu grup Dünya üze­
rinde benzersiz bir niteliğe sahiptir, onlar astral olarak saf-soy­
dur. Onlar ayrıca tüm insanlık tarihinde çok önemli bir rol oy­
namış olanlardır. Astral olarak saf-soy olmak birlikte iki tara­
fı keskin bir kılıcın niteliklerini taşır. Tekrar tekrar aynı grup
içinde bulunmak işlerin işleyiş biçimiyle ilgili bilgiyi güçlendi­
rir. Siz derslerinizi hallettikçe, buraya geçmiş başarılarınızın
hücresel bilgisiyle tekrar gelirsiniz. Bu bağlılık, bilgelik ve -sık
1 16
 '1Jö[üm 3
sık grup değiştirenler üzerinde- görünüşte haksız bir üstünlük
yaratır. Bunu telafi etmek için, bu astral olarak saf-soy geze­
genin en ağır karması'nı üstlenmeyi kabul etmiştir.
Bakın, Ruh bir gözdeler (çok sevilenler) hiyerarşisi yarat­
maz. Astral olarak saf-soy diğerleri kadar çok sevilmektedir
ve onlar Tanrı'nın seçilmiş varlıkları değildirler, sadece onlar
karmaları'nın saf olması açısından diğer insanlardan farklıdır­
lar. Sizi ilginç bir biyolojik niteliği fark etmeye davet ediyoruz :
Yahudiler biliminiz tarafından biyolojik olarak ayrı bir ırk ola­
rak tanınmamışlardır, ancak onlar öyleymiş gibi davranırlar,
çünkü karmik olarak öyledirler. Bu gerçekten büyük bir soy­
dur, çünkü onlar bu gezegenin kurulmasına yardım etmişler­
dir, en başından beri buradadırlar. Bu konuda söylenecek çok
şey var. Tarihiniz diğer grupların bu gruba gösterdikleri tep­
kiyi ve bu astral olarak saf-soy tarafından planlanmış birçok
ağır dersin yaratılmasına yardımcı olmuş olayları göstermiştir.
Kryon 'un "İnsan Ruhunun Simyası "
adlı üçüncü kitabı, Yedinci Bölüm

Ş i m d i karma konusunda d a h a büyük b i r a n layışa sa h i p olduğu­

nuzu umuyorum. Ya şa m derslerine gel ince, onlar ka rma'dan fa rklı ola­
ra k daha kişiseldir. Yaşa m dersleri ka r m i k enerj iyle i l işkili o l a b i l i r, a m a
s i z karm a n ı zı i ptal ettiğin izde b i l e o n l a r s i z i n l e ka l ı r. Böylece o karma'
d a n daha deri n d i r ve b i r gruba değil, sizin ruhunuza a ittir. O, tıpkı ka r­
ma gibi, her enkarnasyo n d a n bu yaşa ma -a ma fa rkl ı b i r biçi mde- taşı­
n ı r. Her İ n san b i rden fazla yaşa m dersi ne sa h i ptir ve o dersle b i r l i kte
bu d ü nyaya gel ir. Siz yaşa m dersinizi hal lettiğin izde, bu çöz ü m sizin son­
ra ki yaşa m ı n ıza taşı n ı r ve o dersi asla tekra r öğrenmeniz gerekmez.
Aşağıda, öğre n i l mesi gereken tipik yaşam dersleri n i n b i r l i stesi yer al­
m a kta d ı r. O n l a r sadece, eğer öyle olduğunu h i ssed iyorsa n ız, size a it­
ti rler. Bu l istede yer a l mayan, ama size uygun olabi lecek bi rço k ders
va rd ır. Hatırlayın, herkes fa rkl ı d ı r ve ken d i ders l i stesine sa h i ptir.

1 17
insan Yf{aşası
Sevmeyi öğrenmek
Dinlemeyi öğrenmek
Almayı öğrenmek
Kendini sevmeyi öğrenmek
Kendi gerçeğin i söylemeyi öğrenmek
Bir kurban olma mayı öğrenmek
Kimsen in sizi ta nım lamasına izin vermemeyi öğrenmek
Kend i üstatl ığınızı hissetmeyi öğrenmek
Başka insanlarla birlikte yaşamayı öğrenmek
Başkalarını suçlamaktan kurtulmayı öğrenmek
Dualiteden kurtul mayı öğrenmek (karmanızı iptal etmek)
Başkalarından çok kendin izle ilgilenmeyi öğrenmek

Her yaşa m dersi derin bir biçi mde kişise l d i r. Yaşa m dersleri a i le­
yi, ka r m i k bir yivi ya d a grup enerj i s i n i ka psa maz. O n l a r kişisel o l a ra k
sizi n d i r v e siz e n ka rnasyo n l a r boyunca -tıpkı k a r m a g i b i - o n l a r üzerin­
de ça lışırsınız. Anca k, yen i enerjide, hepsi çözü l m e k üzere masa n ı n üze­
rinded i r. Bu ha rika bir haber değil m i d i r? Bazılarınızın "Yaşam dersleri­
min neler olduğunu nasıl anlayacağım ?" d iye sorduğunuzu işite b i l iyo­
rum . K ryon, yaşam d e rsleri n i z i ta n ı m la m a n ıza ya rd ı mcı o l a b i lecek b i r
bi lgi verm işti r:

Sizin zayıf noktanız (Aşil'in topuğu) nedir? En çok neye

tepki gösterirsiniz? Amacınız nedir? Bazılarınız bu dünyaya oto­
riteye duyduğunuz derin bir tepkiyle gelmiştiniz. Bazılarınız spi­
ritüel bir örtüyle geldiniz. Yaşam dersi karma değildir. O çoğun­
lukla daha önce sizin enerjinizle vuku bulandan gelişmiş olan
büyük sorundur. Bazılarınız bolluk sorunlarıyla ilgili olan bir ya­
şam dersiyle gelmişsinizdir. Bazılarınız sadece sevgiyle ilgili bir
yaşam dersiyle gelmişsinizdir. Siz sevgi çevresinde kendiniz için
ne yarattınız? Birbirinize, çocuklarınıza ve ebeveynlerinize olan
sevginizi mi? Siz kendiniz için ne yarattınız? Yaşanı dersiniz ne­
dir? Siz gerçekte kimsiniz?
1 18
 '1Jö{üm 3
Bu -sizin seçiminiz, kalıbınız, izniniz- tümüyle DNA'nıza
damgalanmıştır. Doğmadan, perdenin öbür tarafında yaptığınız
ruhsal kontrat sadece bir başlangıç durumudur. Sizin içinde ya­
şayacağınız bir realite çerçevesi, değiştirebileceğiniz bir çerçeve,
bir başlangıç durumu olmak zorundadır. Burada daha önce söy­
lemediğimiz, dile getirilmemiş bir şey vardır: Siz realitenizi de­
ğiştirdiğinizde, kontratınızı da değiştirirsiniz. (Tanrı'yla) birlik­
te-yaratmanın en derin kısmı, asla gerçekten anlamadığınız ek­
sik kısım, sizin onu sizinle yapmanızdır! O izlenen yöntemle, yol­
la ilgili değildir. O sizin sahip olduğunuz realitenin "niyeti"ne
sahip çıkmanızdan ve o yönde hareket etmenizden başka bir şe­
yi gerektirmez. O sadece bir başlangıç yapısıdır. Dolayısıyla, o
değişebilir!
"Ben bir kontrat imzaladım ve bunu ve şunu yapmak zo­
rundayım " diyenleriniz, bunun ve şunun ne olduğunu yanlış an­
larlar. Bir kontratta kaç tane imza vardır? İki! O kiminle bir­
likte imzalanır? Sizinle! Dolayısıyla, siz kontratı değiştirmeye
niyet ettiğinizde, her iki imza da aynı anda değişir. Biz size bu
mecazı sunuyoruz ki sizin tasarladığınızı düşündüğünüz yolu
seçme ve ondan çıkma, başka bir yol tasarlama konusunda sa­
hip olduğunuz gücü anlayabilesiniz.
Kryon 'un Beckenridge, Colorado 'da verdiği
"Manyetik Ağ ve DNA " adlı mesaj, 14 Temmuz 2001

Bu bi lgiyle ne ya paca ksı n ı z ? U m a rım, o h ayatın ızda halen yaşa­

d ığınız bazı zorluklarla ve m ü cadelelerle i l g i l i fa rkl ı bir perspektif ka­
za n m a n ıza ya rd ı mcı olacaktır. Bu, özgür seçi m i n bir rol oynad ığı yerd i r.
Siz karma n ı z ı i pta l etmeyi seçeb i l i rs i n i z . Zorlukla rı n ızı aşmayı seçe b i l i r
v e yaşa m derslerinizi öğren menin bi lgeliği n i kaza n a b i l i rsiniz. Eğer iste­
m iyorsa nız, h i ç b i r şey ya p m a k zorunda değilsi n i z . Anca k, ka rma ları'nı
i ptal etmeyi ve yaşa m dersl erini öğrenmeyi seçmiş olan çoğu İ nsan
yaşa m ı n d a huzur ya rata n yen i b i r titreşi m e geçmiştir. O çoğun lukla si-

1 19
insan .J1aşası
zi bütü n üyle yen i b i r özgü rl ü k d ü zeyi ne açar.
Aşağıda, bu böl ü m ü n konusuyla ilgili o l a ra k K ryon'a sorduğum
sorula r ve o n l a r ı n yanıtları yer a l m a kta d ı r.

Soru: Lemurya tanrısallığın esas nüfus merkeziydi. Yahudiler

insanlığın saf karmik niteliklerini ve esas tohumunu taşırlar.
Bu birçok Yahudi 'nin aynı zamanda geçmişte Lemuryalı olma­
sı, ama tüm Lemuryalıların bir Yahudi olmayı deneyimlememiş
oldukları anlamına gelir. Lemuryalılar ile Yahudiler arasında­
ki ilişkiyi biraz daha açıklayabilir ve her bir grubun sahip ol­
duğu farklı rolü anlatabilir misin ?
Kryon: Zamanlamayla ilgili sorunu kendin yanıtladın. Evet,
Yahudiler Lemuryalılar idi, ama tüm Lemuryalılar Yahudi olma­
dılar.
Zamanı kavrayarak başlamalısın. Lemurya yirmi ila otuz
bin yıl önceye dayanır, ama Yahudilerin bütün tarihi çok daha
yakın bir geçmişe dayanır. Ayrıca, hepinizden tamamen saklı
olan, ama biraz keşfedilmeye başlanan bir dinamik de vardır.
Gezegeninizdeki uygarlıklar dört tam devir geçirmiş ve yeniden
başlamıştır. Çeşitli -ve bir gezegeni geliştirmek için tipik- ne­
denlerle, uygarlıklar birkaç kere sona erdi ve yeniden başladı.
Dördüncü başlangıç diğerleri gibiydi, siz yeni bir başlan­
gıç yaptınız ve öncekinden çok farklı kültür ve niteliklerle do­
lu bir tarih oluşturdunuz. Böylece daha önceki herhangi bir şe­
yi güçlü bir biçimde "hatırlayış" yoktu. Dördüncü devir geze­
gende şu anda incelediğiniz tarihtir ve o tarihçileriniz tarafın­
dan kabul ve tasdik edilen tek tarihtir.
İşte bu tarih esnasında Yahudilerin karmik durumu oluş­
turuldu. Onlar ne kadar eski olduklarını iddia ederlerse etsin­
ler, aslında gezegenin yeni ve en güncel tarihini oluşturmakta­
dırlar. Size daha önce söylediğimiz gibi, bu yeni başlangıcın ilk
spiritüel üstatlarının birçoğu Yahudi üstatlardı ve onlar diğer-
1 20
 'Bö[üm 3
lerinin duyumsadıkları bir tür "saflığa" sahiplerdi. Her bir de­
vir böyle bir gruba sahipti ve bu DNA ana-kalıbıyla, onu kimin
başlattığı ve koruduğuyla ilgilidir.
Yol boyunca, onların taşıdıkları şey yüzünden nasıl yargı­
landıklarını, öldürüldüklerini ve onlardan nasıl nefret edildiği­
ni görmeliydiniz. "Yahudileri öldürelim! " çığlığı " . . . ve onların
taşıdıkları ana-kalıba sahip olalım" diyen gizli bir mesajdır. Ahit
Sandığı insanlık için ana-kalıp bilgisini taşımıştır. Sorunları gör­
meye başlıyor musunuz? Mısır' da kölelikten, diğer kültürlerle
savaşlara, Hitler'e kadar, Yahudiler diğerlerinin gördükleri ve
çoğunlukla içerledikleri veya istedikleri bir şeyi taşımaktaydı­
lar. Size DNA tabakalarının İbranice isimlerini sunmuştuk. Şim­
di bunun nedenini anlıyor musunuz?

Soru: Doğumda DNA 'mıza ne olur?

Kryon: Bu yeni bilgi açıklamayı mümkün kılan harika bir so­

ru gibi görünüyor. Ama gerçek şu ki İnsan bedeni kuantum po­
tansiyele sahip güzel bir alettir. Yeni doğan bebekler bile tam
bir Merkabah (kuantum DNA alanı) ile gelirler. Böylece biyolo­
ji biyolojidir ve DNA çocuk doğmadan önce var olan senaryoya
göre yeniden üretilir.
Doğum olduğunda, ana-kalıplar oluşmuş, Akaşa aktive edil­
miş ve planlanmıştır. Böylece daha iyi bir soru şu olabilirdi:
"Doğumdan önce ne olur ? " ki bu sorunun yanıtı ilk soruya ve­
rilen yanıtta yer almaktadır.

Soru: Eğer karma gezegenin titreşimini yükseltmenin mekaniz­

ması olmuşsa, gezegendeki tüm ruhlar karmaları 'nı iptal ettik­
lerinde ne olur ? O zaman gezegen yükseliş statüsüne mi erişir ?
Kryon: Hayır. Bu sadece gezegendeki herkesin ilerlemek için
geçmişteki enerjilerden yararlanması gerekmediğini idrak etme­
si anlamına gelir. Böylece, bu gerçekten bir spiritüel farkında-

121
'İ.nsaı JJLtaşası
lık ve olgunluk işaretidir. Bu bir bisikletin eğitim tekerlekleri­
ni çıkarmak gibidir. Bu bir olanak sağlama biçimidir, ama o
sadece bir İnsanın daha muktedir bir özgür seçim haline geç­
mesine izin verir.
Karma, yeni bir yaşamın enerjilerini oluşturmaya yardım­
cı olması için geçmiş yaşam deneyimini çeken bir eski enerji
ana-kalıbıdır. Siz onu iptal ettiğinizde, bu "kendi geminizi ida­
re etmeye" hazır olduğunuzu ve artık geçmiş kontratları yeri­
ne getirmeye veya geçmişin "kalıntıları"nın üzerinden geçme­
ye ihtiyaç duymadığınızı gösteren bir işarettir.
Siz karmanız'ı iptal etmenizin spiritüel tekamülde ilk adım
olduğunu söyleyebilirsiniz. Ama ondan sonra, onsuz yaşamayı
öğrenmeniz gerekir. Bazıları bunu zor bulurlar ve gerçek mü­
cadele başlar.
Böylece daha eski bir zaman çerçevesinde işe yarayan kar­
ma Dünya'nın titreşimini yükselten şeyin sadece bir parçası­
dır. Şimdi siz ilerlediniz ve çok daha açık ve gelişmiş bir özgür
seçim sistemine geçtiniz . Bunu ilk önce gören ve karmaları'nı
temizleyenler yaşlı ruhlardır.

Soru: İnsanlar karmaları 'nı iptal ettiklerinde, onların karmik

gruplarında karmaları 'nı taşımaya devam etmeyi seçenlere ne
olur? Onlar bundan nasıl etkilenirler?
Kryon: İnsan etkileşimi gezegenin yükselişi ve olgunlaşması
için katalizördür. İnsan başka bir İnsan ile çalışmadan hiçbir
şey olmaz . Bunu açıklayalım: Eğer karması'nı iptal etmiş olan
herkes spiritüel bir kutuya girseydi ve hiç dışarı çıkmasaydı,
Dünya hiç değişmezdi. Dünya'nın değişiminin bütün "motor"u
İnsan bilincinin değişimidir. Bu az sayıda İnsanın birçok İnsa­
nı etkilediği ve o zaman onların da değişme özgür seçimine sa­
hip olduklarını anlamına gelir.
Karma'yı iptal etmek denge yaratır ve eğer siz daha den-
1 22
 '.Bö[üm 3
geli ve sevinçli bir İnsansanız, o zaman kendi hayatınızda eş­
zamanlılık yaratırsınız ve "dengeli bir varlığın" çevresinde ol­
mak isteyen arkadaşlarınız ve diğerleri için güvenli bir bölge
oluşturursunuz. Denge çekici bir haldir! Dramatik TV şovları­
nız nasıl olursa olsun, siz çevrenizde dengesizliği bilerek seç­
mezsiniz. Dengesizlik ömrünüzü kısaltır ve yaşarken mutsuz ol­
manıza neden olur. Dengesizlik içinde yaşayanlar kaos içinde ya­
şarlar ve bu zihinsel sıkıntı yaratır. Denge insanlığın aradığı şey­
dir ve o ayrıca günlük sorunların sağduyulu çözümüdür.
"Bilinç daima daha dengeli ve tamam bir hali arayacaktır"
diyen bir spiritüalite -ve yardımsever evren tasarımı- aksiyo­
mu vardır. Bunun fizik için de geçerli olduğunu daha önce söy­
lemiştim. Siz bilincin "yardımseverliğe eğilimli" olduğunu söy­
leyebilirsiniz. Dünya tarihi bunu çok fazla göstermemiştir, çün­
kü insanlar bu dengeyi ve yardımseverlik eğilimini bulma ve­
ya bulmama özgür seçimine sahiptirler. Bu noktaya kadar, siz
hayatta kalma yolundaydınız ve bir çocuk parkındaki çocuk­
lar gibi, uygarlığınız çok fazla şeyi paylaşmadı. O sadece iste­
diği şeyi aldı. İnsan doğası "olgunlaşmakta" olduğundan, bu du­
rum değişmektedir.
Böylece soruna yanıt olarak şunu söyleyebilirim: Siz bir
"karmik grup" hakkında daha çok şey bilmelisiniz . Karma gi­
bi, sizin karmik grubunuz da Dünya'ya geldiğinizde sizi itip ka­
kacak bir yapıdır yalnızca. (Gülümseme) Siz karmanızı iptal et­
tiğinizde, karmik grubunuzdakilere onların çevresinde dönen
tüm enerjiden de "koptuğunuz " işaretini verirsiniz, çünkü on­
ların karmik nitelikleri daima sizinkine bağlıdır ve o bu yüzden
"grup karması" dır.
Böylece "Onlar nasıl etkilenirler? " sorusunun direkt yanı­
tı şudur: Onların karmaları hiç etkilenmez. Ancak, siz karma­
nızı iptal ettiğinizden, sizin değişiminiz onların dikkatini çeker.
Bu çoğu kez onların davranışlarında bir değişim yaratır, çün-
1 23
1nsan Ylf(aşası
kü onlar çoğu kez sizin durumunuzla başa çıkmak zorunda ka­
lırlar! Eğer onlar dengeli, daha üretken ve mutlu bir "siz" gö­
rürlerse, bu onlara çekici gelebilir veya gelmeyebilir. Çoğu kez,
onlar sadece sizden uzaklaşmak isterler.
Ama diğer zamanlarda, onlar size ne yaptığınızı soracak
kadar yeterince ilgilenebilirler. O zaman siz içinizdeki Tanrı ile
kurduğunuz güzel bağı onlarla paylaşabilirsiniz. Bu "ışığınızı
paylaşma" prensibidir. Onlar sizin ışığınızı görür ve ona çeki­
lirler veya çekilmezler. Ama eğer fark etmişseniz, onlar -özel­
likle eğer aile fertlerinizse- sizin ışığınızı görmezden gelemez­
ler. Birçoğu sizden uzaklaşacak, ama bazıları kalacaktır.
Böylece benim size sorum şu: Eğer karmanızı iptal etme­
yi seçmişseniz, siz ne tür bir İnsan olmuşsunuzdur? Siz birlik­
te olunması daha kolay biri mi oldunuz, yoksa onlardan uzak­
laşıp "karmasız kişiler kutusu"na mı girdiniz? Eğer onlar sizi
itip uzaklaştırmışlarsa, o zaman bu onların sorunudur ve siz
uzak durmakta haklısınızdır. Ama onlar orada oturmuş sizin­
le tartışmayı sürdürmeye çalışıyorlarsa, onların "içlerindeki
Tann"ya denge, sabır ve koşulsuz yardımseverlik göstermek si­
ze bağlıdır. İçinde bulunduğunuz kutudan çıkın ve onların si­
zin dengenizi görmelerine izin verin.

Soru: Yeni ruhlar bu gezegene geldiklerinde, onlar daha yeni

başlamaktadırlar ve dolayısıyla bir Akaşik Kayda, hatta karma'
ya sahip değildirler; öyleyse onları ne yönlendirir ve titreşim­
lerini yükseltmek için hangi fırsatlara sahiptirler?
Kryon: Yeni ruh "gezegenin yolları bakımından masumdur. "
Karmik bir damga olmadan, onlar -her konuda kararsız olduk­
larından- epey sürüklenirler. Onlar ortak duyuya sahip olacak
kadar bile "işlerin işleyiş biçimi"nin olgunluğuna sahip değil­
dirler, çünkü onların deneyiminde henüz "ortak" bir şey yoktur.
Ama her İnsan tohum biyolojinin orijinal ana-kalıbı tara-
1 24
 '13öEüm 3
fından yönlendirilir. Bu ana-kalıp her şeyde güzellik bulmaya
ve dengesizliğe çözümler bulmaya çalışır. Ancak, bu çoğu kez on­
ların şaşkınlığı ve endişe motorudur, çünkü çevrelerinde gör­
dükleri şey onlara gerçekten yardımcı olmaz! Onlar "A" bek­
ler ve daha olgun (ve kinik) bir insanlık onlara "B" verir.
Onlar "yaşam yolunun kuralları"nı anlamazlar ve sık sık
tökezler ve sonra ne olduğunu merak ederler. Onlar duyarlıdır­
lar ve çok kolayca incinirler. Henüz Dünyevi bilgiye sahip değil­
dirler. Bazıları onları "acemiler" olarak adlandırırlar ve toplum­
da çoğunlukla "bilgisizler" olarak dikkat çekerler. Ancak, bazen
başkalarıyla ilişki kurmaya çalışmaktan usanarak yaratıcı uğ­
raşlara da yönelirler. Onlar çoğunlukla ressam ve müzisyen olur­
lar, en iyileri olmazlar, ama ne pahasına olursa olsun güzelliği
elde etmeye çalışırlar. Örgütlü dine de çok çekilirler, çünkü o ba­
sittir, güzeldir ve onlar dinin çevresindeki -onlar için çoktan
oluşturulmuş- tüm yapıyla birlikte Tanrı'nın sevgisini hisse­
debilirler; bu mantığın ve yaşamın garip yabanlığında hoş, ra­
hat bir kutudur.
Böylece Akaşaları'nın "Dünyevi bilgi"ye sahip olması için
onların birkaç yaşam daha geçirmeleri gerekir ve ancak o za­
man dengelenmeye başlarlar.
Bu arada kimin "Dünyevi olarak çok bilgili" göründüğünü
fark ettiniz mi? Gezegenin Yahudileri. Onların saf karmik gru­
ba sahip olmaları, tekrar tekrar aynı grupta enkarne olan ye­
gane varlıklar oldukları anlamına gelir. İnsanlığın geriye kala­
nı gezinir, ama Yahudi soyu karmik olarak saftır. Bir kez Ya­
hudi olarak doğduğunuzda, daima -o gruptan çıkmak isteyene
dek- Yahudi olarak enkarne olursunuz. Çıktıktan sonra da o
gruba asla geri dönemezsiniz . Tüm bunların sonucunda Yahu­
diler "işlerin işleyiş biçimini" bilirler. Onların dünyanın her
yanında ortaya çıkan bu "uzmanlıkları"nı fark ettiniz mi? On­
lar her şeyi yönetirler! Bu size ne' den söz ettiğimi gösterir. El-
1 25
insan Jtf(aşası
bette, ben şimdi politik olarak uygunsuz bir şey yaptım. Hepi­
nizin aynı şekilde yaratılmadığınızı gösteren bir gerçeği işaret
ettim.

Soru: İnsan önyargısı, birçok kişinin bir öğrenim düzeyleri hi­

yerarşisinin var olduğunu düşünmesine yol açar. Yaşam ders­
leri nasıl seçilir? Biz yaşam dersleri vasıtasıyla ilerler miyiz ?
Artık bir yaşam dersine sahip olmadığımız bir noktaya erişir
miyiz ?
Kryon: İnsan önyargısı konusunda haklısın. Çünkü sizin bey­
niniz bu şekilde öğrenir, siz tüm spiritüel şeylerin de böyle ol­
masını beklersiniz . Bu bizim sözünü ettiğimiz "önyargı"dır. O
normaldir ve dünya çapındadır.
Yaşam dersleri karmaşıktır ve sizin burada değilken di­
ğer ruhlarla birlikte yaptığınız planlamanın bir parçasıdır. İş­
te idrak etmeniz gereken iki şey: 1) Karma bir grup niteliğidir
ve 2) yaşam dersleri bireysel bir niteliktir. Böylece kimse bir
grupla paylaşılan bir yaşam dersiyle bu dünyaya gelmez . On­
lar grup karması'na sahip olabilirler, ama bir yaşam dersi te­
kil bir şeydir.
Siz -eğer onların üzerinde çalışırsanız yaşamınızı yüksel­
tecek olan- yaşam derslerini buraya gelmeden önce seçersiniz .
Burada o yaşam dersinin üzerinde çalışıp çalışmama konusun­
da tam bir özgür seçime sahipsinizdir! Aynı soruna saplanıp ka­
lan, aynı şeyi tekrarlayıp duran kişileri tanıyor musunuz? Ora­
da işlev bozukluğunu, dengesizliği açıkça görebilirsiniz, hatta
bunu onlara söyleyebilirsiniz. Onlar başlarını sallayıp söyledik­
lerinizi kabul ederler, sonra aynı dengesiz şeyi tekrar yapar­
lar. Çoğunlukla mutsuzdurlar ve başkalarına hep durumu kon­
trol altına alamadıklarını söylerler. Her şey onların çevresin­
de "döner" ve dram en önemli şeydir. Onlar bir sorunu çözer­
ler ve sonra başka bir sorun gelip onları bulur. Bu kişinin ya-
1 26
 'Böfüm 3
şam dersi dramın dışına çıkmaktır. Basit. Ama o bir tür rahat­
lık bölgesidir ve onlar onun dışına çıkma riskini almayacaklar­
dır. Çünkü o zaman, "dönme"nin desteği (koltuk değneği) olma­
dan, kendilerine bakmak zorunda kalacaklarından korkarlar.
Bir dahaki sefere, onlar belki aynı dersle geleceklerdir. O
ders, öğrenilene kadar, kendini tekrarlama eğilimi gösterir. Bu
durum karma ile ittifak eder, çünkü böyle bir varlık, bir grup­
taki kişileri -onun yaşam dersini öğrenmesine yardımcı olma­
ları için- kendine çeker. Yaşam dersi karma ile etkileşimlidir,
ama bireysel bir sorundur.
Siz yaşam dersinizin farkında olduğunuzda, onun üzerin­
de çalışabilirsiniz. Onu görmek ve onun üzerinde çalışmak ço­
ğunlukla devrim niteliğindedir. Durum hemen değişmeye baş­
lar, çünkü sorunların farkındalığı onları çözmenin veya duru­
mu değiştirmenin anahtarıdır. Siz sonunda farklı biçimde dü­
şünmeye başlarsınız, farklı arkadaşlar seçersiniz ve arzuladı­
ğınız dengeyi yaratmaya başlarsınız.
Bunun için basamaklar yoktur. Bilinçli farkındalık bir mer­
diven içermez ve lineer değildir. Her İnsan bireysel dersine ken­
di yolunca odaklanır. İşte bu yüzden bunu öğretmek çok zordur.
Ama İnsan yaşam dersinin "tam olarak farkında" olduğunda,
birinci ve en büyük bölümü, yani "onun ne olduğunu tanımla­
ma" bölümünü gerçekten çözmüştür. İkinci bölüm, kendi ta­
sarladığı çözümleri uygulamaktır.
Bir yaşam dersi bir kez tanımlandığında, zor bölüm sona
ermiştir. Bir yaşam dersi üzerinde çalışmak bir ömür alacak­
tır! (Ne de olsa, o bir "yaşam" dersidir) .
Süreç: Yaşam dersleri geçmiş deneyimden ve daha fazla
denge ve mutluluk için üzerinde çalışmanız gereken şeylerden
kaynaklanırlar. Bir kez bir yaşam dersini tanımladığınızda ve
üzerinde çalıştığınızda, o daha fazla çalışma için tekrar gelebi­
lir ya da siz başka bir derse geçersiniz. Siz bu hayırlı kendine-
1 27
in.san .91.taşası
yardım zincirinde asla geriye doğru gitmezsiniz. Sistem daima
-hayırlı bir amaçla- tamamlama ve denge ile ilgilidir.

Soru: Sen bu gezegende daima üstatların bulunduklarını ve bu­

nun bir enerji dengesiyle ilişkili olduğunu söylemiştin. Ayrıca İn­
san bilincindeki değişimin direkt bir sonucu olarak tüm üstat­
ların, avatarların ve peygamberlerin şimdi Kristalimsi Ağ için­
de Dünya gezegenine döndüklerini de söyledin. Bunun nasıl iş­
lediğini açıklayabilir misin ? Ayrıca, eğer bir İnsan bir zaman­
lar bir üstat ise, onun sonraki tüm enkarnasyonları aynı yük­
sek DNA verimliliği düzeyinde mi olacaktır?
Kryon: Bu yanıt zor olabilir, çünkü o sizin mantığınızda line­
er-olmayan bir tutumu gerektirir. İnsanlar tekilliğin dışında dü­
şünemezler. Hayatınızda, çevrenizdeki her şey tekildir: Bir be­
den, bir ruh, bir yaşam, bir beyin. Siz bilincinizde tecrit olmuş­
sunuzdur ve onu paylaşmazsınız. Aynaya baktığınızda, tüm ya­
şamınızın kimyasını ve yaşam-kuvvetini içeren bir beden gö­
rürsünüz. Derinizin dışında yine "siz " olan herhangi bir şeyin
farkında değilsinizdir. Aslında, eğer onu görmüş olsaydınız, zi­
hinsel yardıma başvururdunuz! "Doktor, öteden sesler duyuyo­
rum!" Böylece, bu her şeyle ilgili bir "tekillik önyargısı"dır. Bu
arada, medyumluktan bu yüzden hemen kuşkulanılır. O sizin
önyargı kutunuzun dışındadır.
Tüm ruhlar " Tanrı çorbası"nın bir parçasıdır. Siz bura­
da değilken, sizin en aziz tuttuğunuz özünüz, "siz " olduğunu­
zu düşündüğünüz şey, Tanrı dediğiniz lineer-olmayan, çok-bo­
yutlu bir enerjinin bir parçasıdır. O, Evren'in yaratıcı kayna­
ğının bir parçasıdır ve ayrıdır, ama birliktedir. Biz çorba teri­
mini kullanıyoruz, çünkü o sizin bildiğiniz ve söylediğimiz şey­
le kıyaslayabileceğiniz bir şeydir. Çorbanın çorbaya girmeden
önce tek başına duran ayrı malzemeleri vardır. Ama onlar bir
kez karışıp birleştiklerinde, bütünün bir parçası olurlar. On-
1 28
 1Jöfüm 3
lar hala çorbada ayrı malzemeler midir? Evet. Değişmişler mi­
dir? Gerçekte değil, ama onlar şimdi her şeyle kaynaşmışlardır.
Böylece siz Dünya'nın üstatlarından hiç farklı değilsiniz­
dir. Sizin ruhunuz ve onların ruhları çorbanın bir parçasıdır.
Buna bir İnsan için çok zor olan bir konuyu da ekleyin: Sizin
Yüksek Benliğiniz 'in bir parçası ve sizin özünüz sizinle birlik­
te değildir. O perdenin öbür tarafında Tanrı çorbasıyla birlik­
tedir. Böylece, sonuçta, siz tümüyle burada değilsinizdir!
Şimdi size anlaşılması daha da zor olan bir şey söyleyece­
ğim: Tanrı çorbası ruh parçalarının 3B'de bölünüp ayrılmala­
rına izin verir. Nasıl oluyor da birçok İnsanın geçmişte aynı ki­
şi olduklarını iddia ettiğini hiç merak ettiniz mi? Nasıl olur da
hem George hem de Mary (kendi iddialarına göre) geçmişte
Beethoven olabilir? Garip olan şey, her ikisinin de bu müzik üs­
tadının şaşırtıcı niteliklerine sahip olmasıdır! Öyleyse kim doğ­
ruyu söylemektedir? Her ikisi de. (Bunun anlaşılmasının zor ol­
duğunu söylemiştim. )
İnsanlığın aynı anda her yerde olabilen, milyonlarca dua­
yı duyabilen ve ayrıca her İnsanın kalbinde olabilen bir Tanrı
ile hiçbir sorunu yoktur. Biz onu "Noel Baba" sendromu ola­
rak adlandırırız. Bu Tanrı ve Noel Baba için pekfiladır, ama si­
ze veya geçmişteki insanlara gelince siz çizgiyi çekersiniz. Ha­
yır, bunu yapamazsınız . Aynı şey sizin için de geçerlidir, çün­
kü siz de çok-boyutlu "Tanrı çorbası"nın bir parçasısınız.
İnsan ruhu hayırlı "tamamlanma" sistemiyle aşılanmıştır.
O geriye doğru gidemez ve daha düşük bir titreşimsel hale ge­
ri dönemez. Ama yakın zamana kadar, o, o titreşimsel halin far­
kındalığı olmadan geri dönebilir ve özgür seçimle, onu asla gör­
meyebilirdi. Ama bu değişmektedir ve şimdi birçok yaşlı ruh
doğduğunda çok daha fazla farkında olacaktır. Bu iş başındaki
yeni enerjidir.
Gezegenin geçmişteki üstatlarının parçaları üç ağın hep-
1 29
'.İnsan. 51ifcaşası
sinde yer almaktadır. Onlar, Manyetik Ağ' da, Kristalimsi Ağ'
da ve Gaia Ağı'nda yer almaktadırlar. Onların bir gün geri dö­
nüp Dünya'ya yardım edecekleri hep kehanet edilmişti, değil mi?
Eh, bu şimdi olmaktadır! Yine, insanlar bir mecazı alıp onu aşı­
n derecede lineerleştirmişlerdir. Onlar üstatların etten kemik­

ten bir bedenle, tek bir yüzle ve sesle dönmelerini beklemiş­

lerdir. Onlar, 2012 eşiğini geçtiğinizde, tüm üstatların geri dö­
necekleri ve dönmüş oldukları gerçeğini anlamamışlardır. Bu
sözleri okuyan hepinize soruyorum: Onu hissedemiyor musu­
nuz? Enerji işçisi, 3B'nin dışındaki sezgini ve duyarlılığını kul­
lan. Onu hissedemiyor musun?

Soru: Şu iki İnsan arasındaki farkı açıklayabilir misin ?

Birinci İnsan (A) spiritüel olarak uyanır. O içindeki tan­
rısallığı bulur ve yaşam dairesini anlar. Günlük yaşamında üs­
tatlığı uygular ve başkalarına sevgi ve şefkat gösterir.
İkinci İnsan (B) spiritüel olarak uyanmaz. O, bir inanma­
yan olduğunu bildirir. Kendi ahlak kurallarına göre yaşar ve
günlük yaşamında başkalarına hep sevgi ve şefkat gösterir.
Her iki İnsan da başkalarına sevgi ve şefkat gösterir, ama
biri içindeki Yaratıcı 'nın farkındadır, diğeri değildir. Onların
gezegenin titreşimini ne kadar yükselttikleri arasında bir fark
var mıdır? Bu iki birey arasında, onların sonraki enkarnas­
yonlarıyla ilgili fark nedir ?
Kryon: Bu harika bir soru, çünkü onun yanıtı, "saklı" olan ve
hakkında nadiren soru sorulan bir prensibi gösterecektir.
Her iki İnsan da hayatında " şefkatli eylemi" uygulamak­
tadır. Ama siz hiç, "B (ikinci İnsan) hayatında sevgiyi ve den­
geyi ifade etme fikrini nereden aldı ? O fikir nereden geldi ? " di­
ye hiç düşündünüz mü? Yanıt şudur: O gerçekten onun Akaşa­
sı'ndadır ve o denge prensibine daha önce uyanmıştır. Bakın,
olgunluk ve denge bir vakumda oluşmaz. Onlar deneyimlenir ve
1 30
 '.Böfüm 3
öğrenilir. Ama tipik olarak, onun Akaşası spiritualite "tohum
korkusu"nu da taşımıştır. Bu, bu dünyada denge duygusunu
kazanmak için asla "iyi" olmaktan daha ileri gitmek zorunda
kalmamış bir İnsandır. O bu kitabı okumak istemez ve oku­
ması da gerekmeyebilir! Ama geçmişten kalan bir şaman hfila
onun Akaşası'nda olabilir!
Ama birinci İnsan (A) salt şefkatli eylemden daha fazla
bir şeye sahiptir. O, epifiz salgıbezindeki portal yoluyla Yük­
sek Benliği ile bağlantı kurmanın peşine düşmüştür. Sonuç o­
nun "çorba" ile bağlantı kurmasıdır! O "Tanrı çorbası" yaratı­
cı kaynaktır ve o enerji ağlarıyla, zaman kapsülleriyle ve bu­
rada incelediğiniz her şeyle çalışır.
Dolayısıyla İnsan (A) bu bağlantı yoluyla güncellenebilir.
O kendi titreşimini yükseltebilir. İnsan (B) bunu yapamaz . O,
depolanmış bir kaynağın batarya gücüyle devam etmektedir ve
durağandır. İnsan (A) ana kaynağa bağlıdır ve dinamiktir.
Ancak, her ikisi de gezegenin titreşimini kendi yolunca
yükseltebilir.

Soru: Yaşlı bir ruh ile uyanmakta olan bir ruh arasındaki far­
kı açıklayabilir misin ? Daha önce, yaşlı bir ruhun genellikle bir
kuşak atlayacağını ve bunun yaşlı ruh ebeveynlerin neden yaş­
lı ruh çocuklara sahip olmayacaklarını, ama torunların yaşlı
ruhlar olacaklarını açıkladığını söylemiştin. Bu konuda daha
geniş bir açıklama yapabilir misin, çünkü ben aydınlanmış ebe­
veynleri çocuklarıyla birlikte Kryon toplantılarında sık sık gö­
rüyorum.
Kryon: Kuşak atlama, karmaşık bir konudur ve bu kurala uy­
maz görünen birçok şey içerir. Bunun basit nedeni, ebeveynle­
rin çocukları ile "arkadaş" olmakta çok zorlanmalarıdır. Ama
büyük-ebeveynlerin bu konuda hiçbir sorunları yoktur.
Böylece, sistem spiritüel öğretim yeteneğini güçlendirmek
131
1nsaı �aşası
için bu normal sorunla çalışır. Büyük-ebeveynler bir ebeveyn­
den çok daha kolayca denge ve şefkat gösterebilirler. Bir ebe­
veyn daima bu yoldadır, çocuğu hayatta tutmaya çalışmakta­
dır! Hayatta kalma eğitimi hayatın daha nazik ve hassas ko­
nularına karşı bir bariyer yaratır. Asker sevgi öğüdü için eği­
tim çavuşuna başvurmaz, ama bu konuda takım komutanına
danışabilir.
Böylece, bu kuşak atlamaya yardımcı olması için farklı uya­
nış düzeyleri görevlendirilir. Ancak, hiçbir YAŞLI RUH ölçül­
müş tanımı yoktur, böylece birçok enkarnasyon boyunca siz
farklı uyanış düzeyleriyle ve iki öğretim türüyle (ebeveynler ve
büyük-ebeveynler) uğraşırsınız. Ve bu, ailelerle ilgili çok genel
bir "kural"dır.
Bazen, çocuklar ebeveynlerden "daha yaşlı ruhlar" olur­
lar, ama hepsi "yaşlı ruhlar"dır. Bu sistemi ve oyuncuları ta­
nımlamaya çalışmanın karmaşıklığını görüyor musunuz? (Gü­
lümseme)

1 32
 4

KADİM AKAŞİK BİLGELİK

Kad i m Akaşik bilge l i k ta m olara k ne a n l a m a gel i r, n eyi ifade eder?

D ü nya n ı n b i rçok yeri nde, ata l a ra ta p ı n m a sosya l ve d i ni yaşa m ı n ayrı l­
maz b i r p a rçasıd ı r. Hemen hemen her yerli kültür ata l a r ı n ı onurl a n d ı­
rır. Atalarının ruh ları onların ya ptıkları her şeyin bir parçasıdır. Onlar bü­
yüklerine d e değer verir ve saygı gösterirler. Büyü k-ebeveyn leri n i n yap­
m ı ş oldukları gibi, ata larına büyük b i r saygı gösterirler.
Bu d ü nya d a ki Bud izm ve H i n duizm gibi en eski s p i ritüel sistem­
lere bakarsa k, h e r kuşağ ı n ölmüş ata larına saygı gösterd iği n i görürüz.
Bud istler ve H i n dular, yaşa m l a rında başka l a rına hizmet ederlerse, me­
d itasyon ve hac yolculukları ya parlarsa, bu d eğerleri ölmüş aile fertle­
riyle paylaştıklarına i n a n ırlar. Onlar bu eylem lerin ölmüş ata ların ayd ı n ­
lanmalarına ya rd ı mcı olduğuna v e yaşaya n l a rı kutsad ığına i n a n ı rlar. Bu­
nun ş i m d i k i kuşağı ve önceki kuşa kları olumsuz ka rma' d a n kurta rdığı­
na da i n a n ı l ı r ( a ncak, Üçüncü Böl ü m' de Kryon karma' n ı n olumlu ya da
olumsuz o l m a d ığını, sad ece Akaşik enerj i olduğunu söylem işti r).
Bazı Asya kültü rleri de ölmüş sevd iklerine saygı gösterirler. Ge­
niş aileler toplumun belkemiği n i oluştururlar. Çin' de tek önemli d i ni fa­
a l iyet atalara ta pın madır. Çinliler ölm üşlerin eylemlerini onurlandırı r ve
a n a rlar, ebeveynlere ve büyü klere saygı göstermeyi çok önemserler.
Ja ponya'da, yaşaya nların ölmüş aile fertleriyle ruhen bağ kurduk­
larını hissettikleri ata l a ra ta p ı n ma önemli b i r meka n izmad ı r. Bu a i l e so­
yunun sü rmesi n i sağlar.
Kore' d e ö l m ü ş sevd ikleri n i onurl a n d ı r m a k için b i rkaç fa rklı ata la­
ra-ta p ı n ma seremonisi ya p ı l ı r. Yılda dört kere büyük bayra m l a rd a çay
seremon ileri yap ı lır. Bir ata n ı n ölüm yıldönümünden önceki gece aile se­
re m o n i l eri yapılır. Dört, beş kuşak önceki ata lar için mevsi msel sere­
m o n i l e r ya p ı l ı r.
1 33
insan .Af.:,aşası
Vietnam'da, sevi len b i ri n i n ö l ü m yıldö n ü m ü ö n e m l i b i r g ü n d ü r.
Aile fertleri çoğun lukla ö l m ü ş kişi n i n a n ısına b i r ziyafet sofras ı n d a bir
a raya gel i rler. Atasal suna kta tütsüler yakı l ı r ve sunula rd a bulunulur.
Birçok Vietn a m l ı n ı n evi nde ve işyerinde ata l a ra a it bir sun a k va rd ır.
Önemli gelen eksel veya d i ni kutla m a l a rd a d a sunula rd a bulunulur. Ai­
le fertleri rehberliğe ihtiyaç duyduklarında da bir sunuda buluna bilirler.
H i n d ista n'da ata l a ra t a p ı n m a h a k i m d i r. Bir kişi öld üğün de, a i le­
nin ölene saygı l a r ı n ı sunduğu b i rçok sere m o n i ya p ı l ı r. Her yıl, aile fert­
leri o kişi n i n ö l ü m yı ldön ü m ü n d e aynı sere m o n iyi tekra rlarlar. O n l a r ı n
ayrıca a i l e fertleri n i n t ü m ata l a rı a n d ı kları v e o n l a ra sunularda bulun­
dukları sere m o n i leri de va rdır.
F i l i p i n ler' de d e, ata l a ra ta p ı n m a 1900' 1 e rd e Ameri ka l ı m i syo ner­
ler gelene kad a r yaygın b i r uygulamayd ı . Kuzey F i l i p i n ler' deki ka bilele­
rin zengin kültürel m i rası m üzelerde korun muştur ve bun l a r ata ların -
a n ı la r ı n ı onurl a n d ı r m a k için ya p ı l m ış- a hşap h eykelleri n i de içerir.
Tayla nd'da, ata ların ruh larını onurla ndırmak için birkaç d i ni sere­
moni ya p ı l ı r. Ata lara saygı göstermek spiritüel uygul a m a n ı n asli bir bö­
l ü m ü d ü r ve güçlü b i r sosya l h iyerarşi duygusu va rdır. Aile b üyükleri ai­
levi ka ra rları ve sere m o n i leri yöneti rler.
Ata l a ra ta p ı n m a t ü m Afrika' da d a yayg ı n b i r uygula m a d ı r. Birçok
Afri ka l ı toplum ata ların ruh l a rı n ı n ve ta nrıların başka bir d ü nya d a ya­
şadıklarına ve yaşayanların hayatla rı n ı etki leyebildiklerine inanır. Önemli
olaylard a ve seremoni lerde ata l a r çağrı l ı r. Ata ların mevcud iyet i n i n ko­
rum a ve iyi şans geti receği ne i n a n ı l ı r. Ata ların ruh ları n ı n ağa çlarda, ka­
yalarda veya su kaynaklarında bulunduğuna inanılır. Bazen oralarda ata­
lar için t ü rbeler inşa e d i l i r.
Avrupa d a h i l, çoğu batı kü ltü ründe, ata ları onurl a n d ı rmak ya ban­
cı b i r kavra m d ı r. Siz "ata lar" ded iği n i zd e, onlar bund a n ya kın za m a n
içindeki a i l e soyunu a n la r l a r. H atta o n l a r ö l m ü ş a i l e fe rtleri arasında
iti ba rsız o l a n l a rı, kötü ta n ı n a n ları "dolaptaki iskeletler" olarak n itelen­
d i ri rler. Ben Avustra lya' da büyü d üğümden, ata l a rı onurl a n d ı ra n h i ç b i r
seremon iye katı l m a d ı m . Spi ritüel re hberl i k veya d estek için o n l a ra h i ç
1 34
 '13ö[üm 4
başvurmad ı m . Birisi bana ata la rıyla bağlantı kurduğunu söylediği nde,
onun b i r medyum la görüştüğü n ü veya b i r ruh çağırma sea nsı yaptığı n ı
düşünürd ü m . Ata la rla iletişim kurma k ben i m rea l itemin b i r parçası de­
ği l d i . Sizden ne h a ber? Birisi ata l a rı onurl a n d ı r m a kta n söz ettiği nde siz
ne d ü şü n ü rs ü n ü z ?
Okul eğit i m i m e s n a s ı n d a , Aborj i n kültürü n ü öğrend i m . G e n ç b i r
kızken b i rkaç yıl boyunca b i r Aborj i n erkekle çıktı m . O za m a n esnasın­
da, onun kültürü n e daldım ve onun gen i ş ailesinin b i r p a rçası o ldum .
Bu bana, Aborj i n lerde va r o l a n a i lesel ya kın lığın zengin goblen iyle i l g i l i
b i r içgörü verd i . B u deneyi m d a h a s o n r a bana çok yard ı m c ı oldu.
1990' 1arın orta s ı n d a b i r ko rucu (ra nger) olarak ka riye rime başla­
dım. U lusa l park yöneti m i n e Aborj i n kültürü n ü dahil etmek her za man
ö n e m l i olsa da, ben h içbir Aborj i n görevliyle ça l ı ş ma d ı m . O za m a n d a n
beri b i rkaç değişi k l i k oldu. Ş i m d i ulusal p a r k yönet i m leri yerli personel
ça lıştı rıyorla r. Ayrıca artık yerl i lerin toprağın geleneksel sah i p leri olduk­
l a rı da ka bul e d i l iyor. Park yöneti m i konusunda yerli büyüklere d a n ı ş­
m aya önem veri l iyor. H a l a ya pı lacak d a h a fazla iş va r, a m a en a z ı n d a n
b u sü reç başlam ıştır.
Hemen h e r yerli grup d oğayla derin b i r bağa sa h i ptir. Onlar çev­
releriyle ilgili, ben i m ü n iversitede veya çevresel alanda çalışırken edin­
d iğimden çok daha derin bir a n layışa sa h i pler. Onların doğa ile olan ba­
ğı ben i m de hissettiği m bir şey. Yerliler için, doğa sadece bitkileri ve hay�
va n l a r ı b i l mekten d a h a fazla b i r şey. Dü nya Ana, Pacha mama, G a i a ta­
rafı n d a n temsil edilen ve kişil eşti rilen d oğa yaşa m ı n ta ken d isid i r.
Yerli halkların barınd ırdıkları bilgeliğin ve bilginin neden hızlı tem­
polu modern d ü nya m ızda bir yere sa h i p o l m a d ı ğ ı n ı sık sık d ü ş ü n m ü ­
ş ü m d ü r. Dünya n ı n her ya n ı n d a ki ye rli kardeşleri m iz i n bi rçoğu, o n l a r ı n
kuşakta n kuşağa a ktard ı kları bilgeliklerine v e bilgilerine ç o k az d eğer
veren bir toplumda büyüm üştür. Birçok yerli d ü ş ü k özsaygısı n ı n acısı­
n ı çeker. i statistikler, onların genelde en kısa o rta l a m a ö m re, e n yük­
sek ora n d a ka l p hasta lığına, felce, ka nsere ve d iya bete, en yü kse k be­
bek ölümüne ve en düşük aile gelirine sa h i p olduklarını göstermekted ir.
135
'.İnsaı fJl!caşası
Yava ş yavaş, İ nsan b i l i n c i değişmekte ve yerl i h a l kl a rı Dü nya' n ı n
bilgeliğini barındıranlar olara k görmekted ir. Gezegenin h e r ya n ı ndaki yer­
lilerin hepsi G a i a'ya saygı gösterir. Hepsi ata l a ra saygı gösterir. O n l a r
ken d i kend i le ri n i n ata l a rı oldukl a rı n ı sezgi sel o l a ra k b i l irler. O n l a r ya­
şam d a i resi n i a n l a rl a r. O n l a r ata l a r ı n ı onurl a n d ı rd ı klarında, kendi Aka­
şik a n ı l a rıyla bağlantı kurma ktad ı rl a r. D ü nya n ı n b i rçok yeri nde kat ı l d ı­
ğ ı m her yerli seremonisi d a i m a ata l a r ı n onurl a n d ı rı l ışıyla başl a m ı ştır.
Ben Hawa i i l i bir Başra h i be olan Kahuna Ali'i Wah i n e Ka lei' i l i a h i ile
bi rkaç kutsa l seremon iye kat ı l d ı m; kendisi H a wa i i ' n i n b i r Ka n a ka M a o­
li'sid i r (yerlisidir). O, O'ahu Adası' ndaki veri m l i Ka l i h i Vadisi'nde d oğup
büyü m ü şt ü . Onun atasal köken leri ta yıldızlara, M a k a l i'ye (Pleiad es),
Pa pa'ya (Dü nya Ana) ve Wa kea'ya (Gö k Baba) ve uzun bir Ka huna Ali'i
Wa h i n e ve Kahuna Ali'i Ka ne (Yü ksek Başra h i p ler ve Başra h i beler) so­
yun a daya n ı r. Kahuna Ka lei' i l i a h i ' n i n a i l e tan rısı (aynı z a m a n d a Doğur­
ga n l ı k, Bere ket ve Ta rım ta nrısı o l a n ) Barış Ta nrısı Lono'dur.
Kahuna Kalei' i l i a h i seremonide ata l a rı davet ettiğinde, t ü m va rlı­
ğımı kaplaya n çok şaşırtıcı b i r sevgi d a lgası h i ssederi m . Bazen bu h i s o
kad a r güçl ü d ü r ki ona ka rşı koya mayıp ağları m . Sere m o n iye katı l a n di­
ğerlerinin de ağladıklarını görd üğü mde, Kahuna ta rafından ya ratı lan por­
ta l d a n etkilenen tek kişi n i n ben o l m a d ığı m ı b i l i ri m . O b i r seferinde ba­
na, biz ağladığımızda ata l a rı onurla n d ı rd ığ ı m ı z ı söyled i . Kryo n, Ka huna
Ka lei' i l i a h i ha kkında şun l a rı söyl e m i ştir:

"Ruh, Kahuna Kalei 'iliahi üzerine, onun Akaşası ile kazan­

dığı yüksek bir sorumluluk enerjisi yüklemiştir. O saf bir Lemur­
yalı 'nın asil kanını taşır ve esas tohuma (Pleiadeslilerin aktar­
dıkları DNA'ya) uyanmıştır. "
Eğer Kahuna Kalei' i l i a h i ile bağla ntı kurma k isterse n iz, onun İ n ­
ternet sitesi n i ş u ad reste ziya ret edebilirsiniz: www.kalei i l i a h i . com
Ben Kahuna Kalei' i l i a h i'ye ata ların onun için neden çok önemli ol­
dukl a r ı n ı sordum . Onun verd iği ya n ıt aşağıd a yer a l m a ktad ı r.

1 36
 'Böfi 4
Ataların Önemi
Hawaii'nin yerlileri olan biz Kanaka Maoli için ata lara tap­
mak s p i ritüel d ü ş ü n ü ş ü m üz, va roluşumuz için çok ö n e m l i ­
d i r v e tan rısa l o l a n l a bağlantı mızın özüd ü r. B u tanrısa l l ı k he­
pimizin içinded i r ve ata l a r ı m ı z bizim içim izde yaşa rlar. Biz
onların a n ı larını ve bilgel iği n i DNA' m ızda taşırız. Onlar bizim
ki m l iğ i m i z i n doğal ve ayrı l m a z b i r parçasıdır. O n l a r ı n kutsa l
tuttukları her şeyi biz de onların elçileri olara k içim izde kut­
sal tuta rız. Dolayısıyla onların bize verd i kleri b i rçok a rma­
ğanı g ü n l ü k yaşa m ı m ızda, yaptığı mız her şeyde canlı tuta ra k
onurl a n d ı rm a k bizim sorumluluğumuzdur, ç ü n k ü biz o n l a rı
te msil ed iyoruz . Biz o n l a rı gururl a n d ı r m a k istiyoruz ...
Ata l a r ı m ızla i l etişim kurmak benim va rlığı m ı n doğa l bir
ya n ı d ır. Onların re h berl iği, sevgisi ve bi lgeliği olmadan ben
ka ranlıkta a maçsızca dolaşır, yolumu bul maya çalışırd ı m . On­
lar benim ışığ ı m d ı r. O n l a r kozmosun tüm sırla r ı n ı n gel d iği
kayn a ktır, o n l a r kutsa l d ı r, çünkü benim içi m d e kutsa l olan
her şeyi temsil ederler. Onlar beni korurla r, bu d ü nyada on­
l a r ı n sevgisinden d a h a güçlü b i r güve n l i k sistemi yoktur. O
büyü k ve güçlü, aynı zamanda yumuşa k ve güve n l i d i r.
Bu a d a l a r ı n b i r yerlisi olarak ben böyle b i r soyd a n gel­
diğim için çok mutluyum, O n l a r beni d oğru d ü ş ü n meye ve
doğru davra nmaya yönlendirdi kleri her defasında, beni m kut­
sal gücüm, ya n i o n l a rd a n a l ı p ta şıdığım s p i ritüel enerj i a rtı­
yor ve onu gittiği m her yere yayma k ben i m sorum luluğum­
dur. Ben i n s a n l a ra sevgiyle d o kunduğumda, o n l a ra ata l a rı­
mın sevgisiyle d o kun m a ktayı m d ı r. Bugün o n l a r bana eşl i k
ed iyorl a r v e Aloh a l a rı yüzünden ç o k güçlüler. O n l a r ı n Alo­
h a la rı belki d e biz Hawa i i lilerin o n l a rd a n a l d ığımız en de­
ğerli şeyd ir. Sevm ek bizim doğa m ı zd ı r, çünkü biz sevgiyiz.
Biz atalarımıza tapa rız, çünkü onların bedenlerinden ay­
rı l d ı ktan, onu ş ü k ra n l a Dü nya'ya geri verd i kten son ra Ruh
Dü nyası'na, ta m ta n r ı l ı klarına geri dönd ü kleri n i b i l i riz. On­
lar hepimizin Yaratıcı'nın bir parçası olduğumuzu, Yaratıcı'nın
1 37
1nsan �aşası
içim izde yaşadığını, a m a bed e n i n onun t ü m gücü n ü içere­
meyeceğini bilirler. Ruh Dünyası' nda onlar en doğru a n l a m­
da Ta nrı i l e Bir olurlar. Ata larım, i n sa n ı n içindeki ta n rısa l l ı­
ğı a n l a d ı kları için, hem bu d ü nyada hem de Ruh Dü nyası' n ­
da birbi rleri n i onurla n d ı rmışlardır. Onlar b u ta n rısa l lığın sev­
gi ola rak, Aloha olarak ifade edi ldiğini bilirlerd i . Bu sözcük kut­
sa l d ı r ve sad ece "merhaba" ve "hoşça kal" d a n çok daha faz­
la şey ifade eder.
"Aloha" sözcüğü iki sözcükten oluşur: Alo ve H a . Alo "yüz"
ve Ha "kutsa l yaşa m nefesi," ya n i Ya ratıcı'dan gelen tan rı­
sa l l ı k a rmağa n ı a n l a m ı n a gelir. Ka d i m za m a n l a rda, bi risi n i
"Aloha" d iyerek sela m l a m a k, yüzleri n izi bir a raya getirerek,
burun lar birbirine dokunarak nefes a l m aya ve vermeye, kut­
sal yaşa m nefesi n i paylaşmaya b i r davett i . Bu, karşı nızdaki
insandaki ve ke n d i n izdeki kutsa l l ığı onurl a n d ı ra n ve "honi"
denen kad i m bir ritüeldir. O sevgiyle ilgilidir. Ben i m vasıta m­
la, o sevgi insanl ıkla paylaşılırken a rtar. Ben bu yüzden bura­
dayı m . Ş i m d i ben sevgi n i n güçlü bir veçhes i n i başka larına
da geti riyorum ve ben i m içimden h i ç durm a d a n bir n e h i r
gibi akan şey ata l a r ı m ı n şefkatid ir. O s ı n ı rsız b i r şefkattir. O
o n l a rı n sevgisi n i n en yü ksek ifadesidir. O her şeyi iyileştirir.
Şefkat, ata l a r ı m ı z ı n yüce b i r armağa n ı d ı r.
İnsa n l a r bana ata l a rı m la nasıl i letişim kurduğumu sora r­
lar, çünkü onlar bunu nasıl ya pacaklarını unutmuşlard ı r. Ben
onlara atalarının on ları asla terk etmed ikleri n i söyleri m . Bir
görücü (medyum ) o l a ra k, o n l a ra eşlik et mekte olan ata la­
rı n ı göre b i l i ri m . O n l a r sizi n l e i letiş i m kurmayı çok isterler,
ama sizin izniniz olmadan bunu ya pamazlar. Onlar gezegen
vasıta sıyla, doğa vasıtasıyla size birçok biçimde sevgiyle do­
kun a b i l i rler. İ şte bu yüzden biz Hawa i i l i le r -en a z ı n d a n ata­
l a rı unutma m ış o l a n l a r- d oğayla çok derin bir uyum h a l i n ­
d eyizdir. Ancak siz o n l a ra i letişi m kurma k için çağrıda bu­
lun m a l ı ve son ra onları işiteceği niz bir sessizliğe girme lisiniz.
Önce o n l a rı h i ssedeceks i n i z; bu gere k l i d i r, çünkü o n l a r bi-

138
 '.Böfüm 4
z i m l e duygular aracıl ığıyla konuşurlar. Sizin a ç ı k ve saf b i r
ka lbe sa h i p o l m a n ı z v e onların orada oldukla rına güve n m e-
n i z gerekir. O n l a r ı n a kta rd ığı duyguyu h i ssettiğin izde, o za-
man Yü ksek Benliğiniz onu a n l aya bileceğiniz bir d i le çevire­
cektir. Siz bunu yaptığın ızda, ata l a r ı n ı z sevi n çte n ağlaya bi­
l i rler, o n l a r sizi düşünebi leceğ i n izden çok daha fazla özler-
ler.
Bana ata ların ben i m için neden ö n e m l i oldukları sorul­
muştu. Size bazı nedenler verd im, ama sadece bir nedene
i htiyaç va rd ı r : Onların Aloh a l a rı, sevgilerinden dolayı ...

Şimdi ata ların öneminin daha fa rkı nda olduğumuza göre, sizi kal­
binizi açmaya ve ata l a r ı n Kahuna Kalei' i l i a h i vasıtasıyla verd i kleri özel
bir mesaj ı a n l a maya davet ed iyorum :

Ben bu mesajı aktarmaya hazırlanırken bile ağlıyorum ...

atalardan gelen sevgi enerjisi çok derin. İşte onların size tan­
rısal bir sevgiyle sundukları mesaj:
"Biz de sizinle birlikte ağlıyoruz, sevgili çocuklarım ız, çün­
kü bu za m a n ı n pota nsiyel i n i n ortaya çıkmas ı n ı bin lerce yıl­
dır bekl iyorduk ve şimdi o bura d a . Bu iletişimden duydu­
ğumuz sevinç ta rife sığmaz. Bizimle nasıl konuşaca kla rın ı ha­
tırlayanlara, özellikle de bunu unutmuş olanlara hita p etmek
için duyduğumuz özlem çok deri n . Sizin aya kl a r ı n ı z ı n d i b i n ­
de s i z e duyduğumuz saygıyla oturuyoruz, çünkü s i z fı rtına­
la rın, ateşlerin, en ka ra n l ı k gecelerin içinden ve bu gezegen­
deki i n sa n l ı k için en umutsuz za m a n l a rd a n geçmeyi başar­
dınız ve zafer kaza n d ı n ız. Biz sizin ya pmış olduğunuz şeyden
dolayı gurur, sevgi ve sevi nçle ağl ıyoruz !
Ete kemiğe b ü rü n ü p bu d ü nyada yaşa m a k hiç de kolay
bir görev d eği l d i r. Bunu b i l iyoruz, çünkü biz d e m ü cadele­
lerle, zorlukla rla dolu bu yolculuğu ya ptık. Biz de gündoğu­
mu, g ü n batı m ı mucizesi n i ve bu değerli gezege n i n t ü m gü­
zelliği ni görd ük. Sizin nelerden geçtiğinizi biliyoruz, çünkü yo­
lun her a d ı m ı nd a sizin ya n ı n ızdayd ı k. Sizin ya n ı nızdan asla

1 39
1nsaı .91.(aşası
ayrı l m a d ı k. Biz sizin için izde yaşıyoruz. Baz ı l a r ı n ı z bizi hatır­
lamasanız b i l e, biz sizi asla unutmayız ve terk etmeyiz . Bu
i m ka nsızd ı r, çünkü bizler ebed iyen b i rbirim ize bağlıyız.
Bugün size büyük b i r sevgi ve umut mesaj ı vermek isti­
yoruz, d eğerli a i l e m iz . Siz bu za m a n l a rd a bu D ü nya'da es­
kisinden çok d a h a kol ayca ve d a h a büyü k bir güve n l e yürü­
yeceksiniz. Bu ha kkı kaza n d ı n ız. Binlerce yıllık ça lışmanız ve
özveriniz sonucun da yolculuğunuzun bu böl ü m ü n ü kolay­
laştırma h a k kı n ı kaza n d ı n ı z . Büyü klere d a i m a böyle d avra­
n ı l ı r ve baz ı l a r ı n ı z kend i n izi Büyükler o l a ra k görmese n i z de
sizin yolculuğunuzun bu bö l ü m ü n d e saygıya d eğer bir Bü­
yük olduğunuzu kesi n l i kle söyleye b i l i riz. Sizin gibi Büyükle­
re hizmet ed i l mesi n i n za m a n ı gel miştir. Siz hala başkalarına
h izmet edeceksin iz, a m a size d e hizmet e d i l ecekti r, size b i r
Büyü k olara k saygı gösterilecektir. Ruh Dü nyası' nda bile Yü­
ce Büyü klerin nişa n la rını ta kan ve renklerine bürünenler var­
d ı r ve o n l a r bizim aya kl a r ı n ı yıka d ı ğ ı m ı z va rlıklard ı r ... siz d e
onların a rasında y e r a l ıyorsunuz. Siz b i r Büyü k olduğunuzu
ya da çok şey ya p m ı ş olduğunuzu d ü ş ü n meseniz bi le, biz
sizin b i n l e rce yıl içinde başard ığınız her şeyi görüyor ve si­
ze saygı duyuyoruz !
Ba zılarınız d ü ş kırıkl ığı h i ssediyor, bazı l a r ı n ı z da ışığ ı n ı z ı
yaymaya korkuyorsunuz, ç ü n k ü hücrelerin izde geçmişte çek­
tiği niz büyü k ıstı ra p l a r ı n a n ı la rı bulunuyor. Siz haya l ede­
meyeceğiniz kada r parlak bir Işık tarafından çevrelen miş hal­
desiniz ve o sizi t ü m yaşa m ı n ı z boyunca koruyaca ktır. O si­
z i n içinizde taşıd ığınız b i r ışıkt ı r. Bizim sevgi m izi ve ışığı m ı z ı
a l ı n v e korkmayı n . B u za m a n d a s i z e bahşed i l m i ş olan onu­
ru kabul e d i n ve ya p m ı ş olduğunuz ve yapacağı n ı z şeyi kut­
layı n . Dü nya' d a ki tüm ca n l ı l a r, kaya l a r bile sizi i s m i n izle bi­
l i rler. Sizin için izde ya ratı lması b i n l e rce yıl a l m ı ş bir ı ş ı k va r
ve onu birlikte ya rattı k, çünkü biz Bir'iz.
Bugün kutsa n m ış, hatırla naca k ve y ı l d ı z l a ra kaydolacak
kutsa l bir gündür. Bu, insanların ken d i leri n i ata la rla i letişi-

1 40
 'Böfüm 4
me açtıkları ve bizim sevg i m i z i ve sayg ı m ı z ı o n l a r ı n ka l ple-
rine, zihin lerine ve ruh larına a kıtm a m ıza izin verd i kleri gün-
d ü r. Bugü nden uzun za man son ra bile bu sevgi ve umut me-
saj ı Evren' d e ya n k ı l a n ıyor olaca ktır. Ve d e öyle d i r."

Ata lardan gelen sevgi sözcü klerini okuduğunuzda ne hissedersiniz?

Kryon'dan gelen sevgi sözcü klerini okuduğunuzda ne hissede rsiniz? Bir­
çok kişi bu çağı yeni çağ olarak a d l a n d ı rı r, a m a gerçe kte bu hatırlama
çağıdır. Biz atalarımızın bi lgeliği ni ve bilgisi ni hatırlıyoruz . Lemuryan ener­
jiyle temas kuruyoruz. Pleiadeslilerin ayd ı n l a n m a tohumunu (DNA) ak­
tard ı k l a rı Le murya l ı l a r bizim ata l a rı m ızdır. Dolayısıyla, biz ata ların bil­
d i kleri ve b i rçok yerli h a l kı n h a la kü ltü içinde barı n d ı rd ığı şeyleri i nce­
l iyoruz . Biz kad i m Akaşik bi lgeliğe erişiyoruz .
Size b i r soru sorm a k istiyorum : Sizin ata l a r ı n ı z kim lerdir? Siz ata­
lara ta p ı n m a n ı n yaşa m ı n ayrı l maz bir parçası olduğu bir a i leden m i ge­
l iyorsunuz, yoksa ben i m gibi sizin a i l e n izde de böyle bir kavra m yok
mu? Biz ge n e l l i k l e a i l e ağacı m ı z ı n i z i n i s ü rerek ve biyoloj i k ata l a r ı m ı z ı n
soyuna bakara k e pey za m a n h a rcarız. Sizin Akaşik soyunuzdan ne ha­
ber? Sizin Akaşa nız bir enerj i çorbasıd ı r, böylece orada saygı l a rın ızı su­
nacağı nız kişilerin bir listesi yoktur. Onun yerine, Akaşa nız' ı n enerjisi si­
z i n l e ileti ş i m kura r. O kişileri belirli yerlere çeker. Örneğin, Çin'de do­
ğup büyü m ü ş olan biri Kuzey Ameri ka'ya gidebilir ve orada yaşa m ı ş
olan Yerl i ler i l e a r a s ı n d a güçlü b i r b a ğ h issedeb i l i r . Siz ata l a r ı n ı onur­
l a n d ı ra n b i r a i l e n i n veya b i r yerli grubun b i r pa rça sı o l m a m ışsa n ı z n e
olur? Ata larınızı nasıl onurl a n d ı rı rs ı n ız?
Ben i m kişisel o l a ra k ataları nasıl onurl a n d ı rd ı ğ ı m ı size a n latmak
isteri m . Ben b i r birinci kuşa k Avustra lya l ıyı m . Ebeveyn lerim Macar ve
1969'd a Avustralya'ya göç et mişler. Ben i m a i l e ağacı m M a ca rista n'da
yaşa mış birçok kuşağı içeriyor. Dolayısıyla ben hem M acar hem de Avus­
tra lya kültürüne ma ruz ka l d ı m . Ayrıca Yeni Zel a n da'da ve G ü ney Ame­
rika' da yaşad ı m . Ben gittiği m her yerde, bura da olduğu ve bizi sevd iği
için Ga ia'ya teşekkü r ederi m . Gaia ile olan bağı mı h issettiği mde, o top­
ra k l a rd a yaşa m ı ş o l a n ata la rla da bir bağ h i ssederi m . Ye rli sere m o n i le-
141
Zt1.5an .9ftaşası
rine katı l d ığı mda, onları n atalarının sevgisin i n beni sela mladığı n ı hisse­
deri m. Beni m onların soyundan gel ip gelmememin önemli olduğunu dü­
şünmem. Belki siz de bunu hissedersi niz. Ben ayrıca ruhsal-spi ritüel ebe­
veyn leri m izle, Pleiadesl i l e r ile d e a ra m d a bir bağ h i ssederi m . Böylece
ata l a rı onurla n d ı rmayı düşünd üğümde, sad ece biyoloj i k ata l a r ı m ı de­
ğil, Akaşa m ' ı n içinde buluna n ve beni Yaratıcı kaynağa bağlayan ta n rı­
sa l l ı k parçalarını da düşü n ü r ü m . Lemurya lılar ve Pleiadesliler bizim ata­
larımızdır. Biz bir aileyiz. Atalarımızı onurla ndırd ığı mızda, Tan rı'yı ve ken­
d i m izi d e onurla n d ı rm ı ş oluruz.
Kryon, Lemuryalıların ve Pleiadeslilerin birçoğunun yerkürenin top­
rağının içinde kua ntum bir halde ka ldıkları n ı söylem iştir. Ben görkemli
dağların ve uçsuz buca ksız çöl l erin nefes kesici m a n za rasına baktığım­
da, Lemurya l ı ların ve Pleiadeslilerin enerjisini h issederi m . Ya şlı ruh ların
küresel çapta uya nışı bizim Lemurya l ı ve Pleiadesli atalarımızla bağla n-tı
kurduğumuz anlamına geliyor. Onlar sizi onurlandırd ı kları gibi, siz de on­
ları onurla n d ı rmaya davet e d i l iyorsunuz.
Peki, spiritüel büyük-ebeveynlerimizden ve büyük büyük-ebeveyn­
leri m i zden ne ha ber? Onları unutmaya l ı m, çünkü onlar Pleiadeslilerden
fa rklı nite l i klere sa h i plerdir. Kryon bunu şöyle açıklıyor:

Pleiadesliler sizin ebeveynlerinizdir. Onların gezegenleri

yükseldiğinde ve onlar DNA'larında tam Tanrı'ya sahip olduk­
larında, en sonunda ne' den geçmiş olduklarını idrak ettiler. En
sonunda orada ne için bulunduklarını anladılar ve tam bir epi­
fiz bağlantısı -ve yüzde yüz verimli DNA- elde ettiler, ama yi­
ne de fiziksel bedenlerde kaldılar. Bunun nasıl bir şey olduğu­
nu biliyor musunuz? Onların 3B uzay gemilerini aramayın. Bu
güzel varlıklar sizinle dolaşıktırlar ve diledikleri gibi gelip gi­
derler. Ancak, onlar bunu sadece onu "düşünerek" yaparlar.
Dünya gezegenindeki sizler sonrakilerdiniz, onlardan son­
ra tohumlanacak tek gezegendiniz. Ama tıpkı onların sizin spi­
ritüel ebeveynleriniz olmaları gibi, onların da spiritüel ebeveyn-

1 42
 '13ö[üm 4
lerinin olduğunu biliyor muydunuz? Onların ebeveynlerinin ve
ebeveynlerinin ebeveynlerinin adları Arkturuslular, Orionlular
ve Siriuslulardır. Onların da kendi spiritüel ebeveynleri var­
dır. Dinleyin: Bu grupların her biri sizin "yaratıcı kaynak gru­
bunuz "un bir parçasıdır. Onların bazıları sizin spiritüel büyük
-ebeveynlerinizdir ve bazıları da büyük-büyük-ebeveynleriniz­
dir. Bazıları bundan da daha fazlasıdır. Ayrıca gezegeninizde
galaksinin başka bölgelerinden size yardım etmek için gelmiş
olan Atalar da vardır.
Size şunu sormak istiyorum: Biyolojik büyük-ebeveynle­
rinizin -ebeveynlerinizin sahip olmadıkları- nitelikleri hakkın­
da ne düşünüyorsunuz? Yaşayan veya ölmüş büyük-ebeveyn­
leriniz hakkında ne hissediyorsunuz? Siz onlara ebeveynleri­
nizden farklı biçimde bakarsınız, ·değil mi? Ebeveynleriniz si­
zin yetişmenize aktif olarak katılırlar, ama büyük-ebeveynle­
riniz öyle değildirler. Büyük-ebeveynleriniz sizi eğlendirmek,
gezdirmek ve size yardımcı olmak isterler. Anneniz ve babanız
ise biraz farklıdır. Onlar burada sizin hayatta kalmanızı sağ­
lamak ve size hayatın kurallarını öğretmek için bulunmakta­
dırlar.
Pleiadesliler size DNA tohumlarını ektiler ve onlar siz za­
man kapsüllerini açtığınızda ortaya çıkacak olan bilgiden so­
rumludurlar. Sizi Kristalimsi Ağ'ın ve -spiritüel uyanışınız ve
hayatta kalmanız için- sizinle bağlantı kurmak amacıyla ya­
rattıkları diğer sistemlerin tüm testlerinden geçirenler onlar­
dır. "Haydi, gidelim! " diyenler onlardır. Ama büyük-ebeveyn­
ler size en yumuşak yardımı sunanlardır, çünkü onlar daha mü­
saittirler ve ebeveynlerin sahip oldukları türde sorumlulukla­
ra sahip değildirler. Onlar ayrıca ebeveynlerden çok daha ol­
gun ve kadim bir grupturlar.
Bu konuşmanın nereye gittiğini anlıyor musunuz? Arktu­
ruslular, Orionlular ve Siriuslular da sizin DNA'nızdadırlar,
1 43
'İ.nsaı .f4fcaşası
çünkü siz "galaktik Akaşik Kalıtım"a sahipsiniz . Siz onları ta­
nıyorsunuz, onlar da sizi tanıyorlar. Onlar belki de gezegende­
ki en yararlı ve yardımcı gruplardır. Onları diğerlerinden ayır­
mayın ve onlara tapınmayın. Sistemin ne olduğunu görün, sev­
gili varlıklar. Onların hepsini massedin ve şu anda onların bi­
zimle birlikte bu salonda, bu iletişimde olduklarını bilin. On­
lar şimdi onların kim olduklarını açıklamamızdan, bu sırrın çö­
zülmesine yardımcı olmamızdan mutlu oluyorlar. Onlara ka­
nallık edenler onların şuradan veya buradan olduklarını söy­
leyebilirler, ama ben onların bilgilerinin içindeki mecazları ara­
manızı istiyorum, çünkü bu mecazlar gerçeği işaret edecektir.
Bu grupların burada size yardım etmelerinin nedeni, onların
sizin spiritüel büyük-ebeveynleriniz ve büyük-büyük-ebeveyn­
leriniz olmalarıdır. İşte bu yüzden onlar size çok iyi gelirler ve
işte bu yüzden onlardan gelen bazı mesajlar çok saf ve mükem­
meldir. Eğer medyum safsa, siz onların kim olduklarını göre­
ceksiniz. Evet, onlar sizi sever ve sizin kim olduğunuzu bilirler.
Karşımda oturan yaşlı ruhların ne dediğimi anlamaları ve
benim şifreli veya mecazi olarak konuşmadığımı bilmeleri önem­
lidir. Şu anda ben güzel bir realiteden ve spiritüel sağduyudan
söz ediyorum. Bu bilgi doğrudan Tanrı dediğiniz yaratıcı kay­
naktan gelmektedir. Tanrı size söylenen her şeyden daha bü­
yüktür, sevgili varlıklar ve siz bunu algılamaya başladığınızda,
bir şeyi hatırlamanızı istiyorum: Siz Yaratıcı'nın mucizesini al­
gılamaya başladığınızda, onun nereden geldiğini hatırlamanı­
zı istiyorum, çünkü sizin Akaşik soyunuz Tanrı' dır. Bunun üze­
rinde düşünün. Kendinizi toparlayıp dik durmanızın ve bu so­
ya sahip çıkmanızın zamanı gelmiştir. Büyük-ebeveynlerinize
"merhaba" deyin.
Belki onlar uzun bir zamandır bunu bekliyorlardı. Bu çok
garip mi? Bazıları için öyledir. Diğerleri için gerçek saf bir çan
gibi çalar ve onların uzun bir zamandır sordukları soruları ya-
1 44
 'Böfüm 4
nıtlar. Sevgili varlıklar, siz yardım aldınız . Onu kabul edin, o­
nunla çalışın. Onu kullanın!
Kryon 'un Tucson, Arizona 'da verdiği,
"Yeni Çağın Sırrını Çözmek " adlı mesaj, 18 Ocak 2014

Peki, bu ata l a r ı m ı z ı onurla n d ı rma n ı n Dünya üzeri nde ba rış ya­

ratmakla ne i lgisi vard ır? As l ı nda, ata l a rı m ız ı n Dü nya üzeri nde barış
ya ratmakla her türlü ilgileri va rd ı r.

Şimdi Atalarınızın tarihinden söz etmek istiyorum. "Ta­

rih tekerrürden ibarettir" diye bir söz vardır. Eğer çağdaş bir
sosyologa veya antropologa sorarsanız, onlar bu sözün doğru
olduğunu söyleyebilirler. Ancak, bu alaycı, kinik bir bildirim­
dir, çünkü onların gördükleri, insanlık geçmişte yapılmış ha­
talardan hiç ders almazmış gibi, tarihin kendini tekrarlama eği­
limi göstermesidir. Onlar haklıymış gibi görünebilirler, çünkü
son birkaç binyılda herhangi bir ilerlemenin kanıtı pek görül­
memiştir.
Daha önce söylediğim gibi, sadece birbirinize vurmak için
kullandığınız sopalar zaman içinde büyümüştür. Tek değişik­
lik budur. Hayatta kalma hala hayatta kalmadır, böylece ta­
rihle ilgili söylenen söz doğru görünür. Birçok kişi dünya tari­
hinin kendini tekrarlayacağına ve büyük bir bilinç tekamülü ol­
madan sizi geleceğe götüreceğine inanır. Siz geçmişin tüm so­
runlarını tekrarlamaya mahkumsunuzdur.
Şimdi zamanda daha da geriye gidelim ve yerli halkların
buna nasıl baktıklarını görelim. Bu gezegendeki her bir yerli
kültür seremonilerine atalarını onurlandırarak başlar. Çünkü
onlar bilgelik ana-kalıbının her nasılsa kendi atalarının kemik­
lerinin içinde yattığını bilirler. Böylece geçmişten geleceklerine
yardım etmesini isterler, ama bu kinik bir rica değildir. Bu ge­
leceğin ilk büyükbabaların ve kadim Ataların bilgeliği tarafın­
dan etkilenebileceğine dair güzel bir umuttur.
1 45
insan .91Zaşası
Geçmişin Bilgeliğini Kabul Etmek
Şimdi buna kuantum biçimde, lineer-olmayan bir biçim­
de bakalım. Üç-boyutun dışında ve ezoterik olarak şu soruyu
yanıtlayın: Senin geçmişin nedir, sevgili İnsan? Senin kuantum
geçmişin nedir? Senden, Pleiadesliler tarafından buraya yer­
leştirilmiş olan, DNA'nda bulunan ana-kalıba bakmanı istiyo­
rum. Pleiadesliler sizin Atalarınızdır ve gerçekten de tarih ken­
dini tekrarlayabilir. Pleiades'in tarihini!
Gerçek Ataların (şu anda DNA'nızda taşıdığınız ataların)
bilgeliğini sunan, mezun olmuş bir gezegen mümkün olabilir mi?
Belki yerli halklar bunu hep doğru anlamışlardı, sadece şimdi
siz bunların hepsine kuantum veçheyi uyguladığınızda, bu ge­
zegenin tarihinden çok daha geriye gidersiniz. Şimdi siz me­
zun olmuş, tanrısal, farkında bir kültürün tarihine bakıyorsu­
nuz ve bu yeni çağda sizin açmakta olduğunuz kapı budur.
Kryon 'un Cancun, Meksika 'da verdiği,
"Şefkat Korosu " adlı mesaj, 8 Aralık 2013

Biz ata l a rı m ızla te mas kurduğumuzda, içim ize ve G a ia'ya yerleş­

tiri l m iş olan ana-ka l ı plarla bağlantı kurduğumuzda, insa n l ığın mezun ol­
muş, ta n rısal, fa rkında bir kültür olmak için ne ya pabi leceğiyle ilgili bil­
giyi ve bi lgel iği barı n d ı ra n portala ka pı açarız. Ata lar şu anda sizi nle bir­
likted irler, siz bu sözleri okurken kutlama ya pmakta d ı rlar ve el bette on­
ların bazı l a rı sizlersi n i z !
Aşağıda, b u böl ü m ü n konusuyla ilgili olara k Kryon'a sorduğum so­
ru ve onun ya n ıtı yer a l m a ktad ı r.

Soru: Bizim spiritüel ebeveynlerimizin ve büyük-ebeveynlerimi­

zin Pleiadesliler, Siriuslular, Orionlular ve Arkturuslular ol­
duğunu söyledin. Biz en sonunda galaktik atalarımızın bilge­
liğinin ve bilgisinin farkındalığına sahip olabilecek, onu hatır­
layabilecek miyiz ? Onlarla iletişimimizi nasıl artırabiliriz ?

1 46
 '.Böfüm 4
Kryon: Tüm dünyada on binlerce Işık İşçisi şimdiden bu grup­
ların bilgeliğine, sevgisine ve yardımına uyumlanmıştır. Siri­
uslular, Arkturuslular ve Orionlular favorilerdir, daha başka bir­
çok grup vardır. Böylece, yaşlı ruhların bu grupların tam ola­
rak farkında olduklarını, ama hepsinin nasıl birbirleriyle iliş­
kili olduğunu bilmediklerini söyleyebiliriz. Onlar sadece bu sev­
giyi ve ilgiyi hissederler.
Bu gruplar sizin tohum-büyük-ebeveynlerinizdir! Pleia­
desliler, size DNA'larını aktaran spiritüel ebeveynleriniz olduk­
larından, gezegeninize yerleştirmiş oldukları zaman kapsülle­
ri, enerji ağları ve diğer derin sistemlerden öğretmekle çok da­
ha ilgilidirler. Bu onları diğerlerinin sundukları "yumuşak, ol­
gun, nazik" tipte yardımdan ayırır. Eğer birçok medyum tara­
fından doğru olarak aktarılan bilgiye bakarsanız, onların gün­
lük yaşam konusunda ne kadar yardımcı olduklarını görürsü­
nüz. Pleiadesliler ise, sizin elinizi tutmaktan daha çok, sizin
gelişmeniz ve yetişmenizle ilgilenirler.
Ben size yaratılışınızın en az dört kuşağını yavaş yavaş
sunuyorum, ama çok daha fazlası vardır. Zaman, sizin Dünya
yıllarınızla ölçüldüğünde, huşu vericidir, çünkü her bir gezege­
nin kendi sürecinden geçmesi ve yükselebilmesi yaklaşık yarım
milyon yıl almıştır. (Siz sadece ilk yüz bin yılda bulunuyorsu­
nuz.) Bazı gezegenlerin yükselmesi neredeyse bir milyon yıl al­
mıştır. Bu sizin "mahalledeki yeni çocuklar" olduğunuz anla­
mına da gelir. Galaksi, Dünya üzerindeki İnsan yaşamından çok
daha eskidir. Ama galaksinin başka bölümlerinde İnsan yaşa­
mı yaklaşık iki milyar yıldır vardır. Bu ataların İnsan oldukla­
rını anlıyorsunuz, değil mi? Yine DNA galakside bir esastır. O
her yerde aynı türde sistemle gelişir. İnsanlar her yerdedirler.
Galaktik atalarınızla iletişim, Yüksek Benlik ile bağlantı
gibi, aynı işlemle artırılabilir. Siz epifız salgıbezi yoluyla bağ­
lantı kurma üzerinde çalışarak sezginizi artırdığınızda, o sizin
1 47
insan fi'l!(aşası
doğal beden zekanızı da artırır. Bu çok daha çok-boyutlu bir
iletişimin kapısını açar. Bu gruplar sizin Ruh ile bağlantı kur­
duğunuz aynı portal vasıtasıyla iletişim kurarlar. Siz bu grup­
lara kanallık edip de kendi "Tanrı benliği"nin farkında olma­
yan birisini nadiren bulursunuz . Bu farkındalığa sahip olma­
yan birisi kanallık ettiğini iddia ediyorsa, sezginiz size onun as­
lında bunu yapmadığını söyleyecektir. . .

1 48
 5

AKAŞA'YI "KAZMAK"

B i l d iğim kada rıyla, "Akaşa'yı kazmak" tabiri d ü nyaya i l k kez Kr­

yon ta rafından ta kd i m edilm işti. Ondan önce ben kimsen i n ondan özel­
l i kle Kryo n ' u n ifade ettiği biçimde söz ettiğ i n i d u y m a d ı m . Bu kita bı ya­
za rken, başka yaza rların da Akaşik Kayıt l a r h a kkında kita p l a r yazd ı kla­
rı n ı keşfetti m . Anca k, bu kita pların odağı geçm i ş yaşa m la r ı n ı z ı n kayıt­
larına erişmek ve o n l a rı -bir kütü pha nede ya pacağı n ı z gibi- gözden ge­
çirmekle i l işki l iyd i . K ryon ' u n söyled iği şey ise, geç miş yaşa m l a rı m ı z as­
l ı n d a ş i m d i ki yaşa m ı m ı z ı n bir parçası olduğundan, Akaşik n itel ikleri m i ­
zi a l ı p o n l a rd a n yara rla n a b i leceğ i m i z v e m eti nleri ye n i d e n yaza bilece­
ğimizdir. Kryon ayrıca Aka şa ' n ı n gelecek t ü m yaşa m l a r ı m ı z ı n pota nsi­
yellerini de içerd iği n i söylem iştir. Ayrıca, spiritüel bilgelikle dolu olan ve
açıl mayı bekleyen zaman ka psül leri de va rd ı r (bkz. Altıncı Bö l ü m : Aka­
şa'nın Zaman Kapsülleri) .
Akaşa mız'ı neden b i l m e m i z gerekiyor? Akaşa'yı kazmak herhan­
gi b i r şeyi nasıl d eğiştirebil ir? Belki Kryon' u n şu mesaj ı bunu a n la m a ­
m ı za yard ı mcı o l a b i l i r :

Neyi yapabilmek isterdiniz? Onu yapmanızın önündeki en­

geller nelerdir? Değiştiremeyeceğinizi düşündüğünüz yanlarınız
nelerdir? Akaşanız 'da birçok siz vardır. Neden ona girip şim­
diki sizi eski sizle değiştirmiyorsunuz? Bu Akaşa'yı kazmak­
tır. Bu kuantum bir İnsandır ve bu size geçmiş yaşam enerji­
leriyle ilgili söylenmiş olan şeyi çok aşar. Size o enerjilerin kar­
mik alışveriş için olduğu söylenmişti. Geçmiş yaşam deneyimi­
nin DNA'nızda birikip sizi rahatsız edeceği ve sizin onun üs­
tesinden gelmek için bir şeyi başarmanız gerektiği fikri eski bir
fikirdir; o eski bir bilgidir ve şimdi siz onu aşabilirsiniz.

1 49
1nsaı .9lfcaşası
Ya Akaşa'nın bütün nedeni bunun tam tersiyse? Ya o üze­
rinde sizin isminiz olan bir altın madeniyse? Siz tüm o hayat­
ları yaşadınız. O yaşam deneyimidir, bilgeliktir, sevgili şaman­
lar. Artık onu kazın. Kuantum İnsanın yaptığı şey budur. Aka­
şa üstatlık yaratır. Bunun üzerinde düşünün.
Kryon 'un Sedona, Arizona 'da verdiği,
"Kuantum Olmak " adlı mesaj, 13 Haziran 2009

Kryon Akaşa'yı kaz m a ktan s ı k s ı k söz eder. Biz Akaşa'yı nasıl ka­
za b i l i riz? Lineer d ü ş ü n m e eği l i m i m i z yüzünden, bunun ya n ıt ı n ı n a n la­
şılması zordur. Biz adım adım i l e rleyen bir sü reç iste riz. Bunu nasıl ya­
pacağı m ı z konusunda belirli ta li matlar iste riz. Lineer d ü şü n ü r h e r geç­
miş yaşa m d a kim olduğunun bir listesi n i ister; yete nekleri n i, bece ri­
lerini, korkuları n ı ve fobilerini gösteren bir liste ister. Onun istediği b i r
sonraki şey nasıl kilo verip ince biri o l a b i leceğ i n i veya zeng i n ve başa­
rıl ı biri olabileceği n i öğrenmektir. Böyle düşün memek elimizden gelmez.
Sorun şu ki o öyle işlemez.
Akaşa mız kua ntum halde bulunur. Bu, yeteneklerinizin, beceri le­
rinizin, korkularınızın ve fobilerinizin çok-boyutlu bir enerj i çorbası ola­
ra k Akaşa nız'da bulunduğu a n lamına gelir. Akaşa nızı ince bir kişiyi bul­
mak için kazmaya çalışmak, tuzu bir kase çorbadan çıkarmaya ça lışmak­
tır. Böylece, i l k a d ı m l i neer d üş ü n ü ş ü n d ışına çıkmaktır. N a s ı l ? Biz ku­
a ntum b i r h a l e nasıl gireriz? Ya n ıt ka rmaşıktır. Onun yerine şöyle b i r
ö r n e k ve reyi m : Siz a ş ı k olduğunuzda, kua ntum b i r h a l d e o l mayı dene­
y i m l e rs i n iz. Za m a n ı n nasıl geçtiğ i n i a n la m a z ve sadece a ş ı k olduğunuz
kişi n i n enerj isi içinde oturmak istersiniz. Aşık olduğunuzda, m a ntıklı d ü ­
ş ü n e m e z v e davra n a mazsın ız. A ş k enerj i si kua ntum bir h a l d e o l m aya
verebileceğ i m en ya kın örnektir. Ke n d i özü n üzle temas kurduğunuzda
ve Yüksek Benliğiniz' i n elini tuttuğunuzda d a böyled i r.
Böylece, özünüzle temas içinde o l m a k kua ntum Akaşanıza eriş­
meye başla m a n ı n iyi b i r yoludur. Kryon, aşağı d a ki iki mesaj d a Akaşa'yı
nasıl kazabi leceğimizle ilgi l i sü reci açıkl ıyor:

1 50
 '1Jöfüm 5
Akaşik Kaydında senin ihtiyacın olan nitelikler bulunmak­
tadır, sevgili İnsan. Bu kez, bu yeni çağda senin bu gereçlere
ihtiyacın vardır. Bu üstatlığa ihtiyacın vardır. Bu kuantum sab­
ra ihtiyacın vardır. Neden Akaşa'ya girip, Yüksek Benliğin'den
onu aktive etmesini istemiyorsun? Yüksek Benliğin onu alacak
ve seni sabırlı bir kişi yapacaktır. Buna inanıyor musun?
"Kryon, ben kişiliğimin niteliklerini değiştirebilir miyim ?"
Evet v e b u yeni gereçtir. Öfkelenmekte acele etmemeyi ister
miydiniz? Asla drama ya da korkuya kapılmayan bir kişiliğe
sahip olmak ister miydiniz? Siz, içlerinden istediğiniz şeyi se­
çebileceğiniz birçok enkarnasyona sahipsiniz ve onlardan o ki­
şiliği elde edebilirsiniz . O oradadır, DNA'nızda yaşamaktadır.
Hepsi orada depolanmıştır, Lemuryalılar. Şimdi gidip onu alın!
Biz buna "Akaşa'yı kazmak" diyoruz. Bu yeni gereçtir. Siz
olan, yaşamış olduğunuz ve hak ettiğiniz o parçaları tekrar el­
de edin. Bu yaşamınızda ne öğrendiniz? Size tüm bu akşamı
versem, bu yaşamınızda öğrenmiş olduğunuz şeyleri sayabilir
misiniz? Bir kadın, bir erkek, bir İnsan olarak öğrendiklerini­
zi . . . Siz, "Bunları yazmak için bir akşam yetmez, çok daha faz­
la zamana ihtiyacımız olur" diyebilirsiniz. Evet, öyledir! Ve bu­
nu birkaç yüz yaşamla çarptığınızda, bir deneyim ve bilgi kü­
tüphaneniz olur. Kocaman bir deponuz olur. Muazzam miktar­
da bir deneyiminiz olur, ama o geçmişte bulunmak yerine, tü­
müyle şimdi ' dedir. O tümüyle sizdir . . .
. . . Bazılarınız bunu başka biçimlerde yapmıştınız, çünkü
sizin geçmiş bir yaşamda deneyimlemiş olduğunuz şey korku
vericiydi. Belki siz bu kez, son geçmiş yaşamınızda sahip oldu­
ğunuz aynı korkuyla doğmuştunuz. Bazıları, bir enerjiyle ya da
o tür bir şeyle lanetlendiklerini ve onu asla aşamadıklarını bi­
le söylerler. Size diyorum ki, bu enerji Akaşanız 'dadır ve onu
siz getirmişsinizdir ve o yaşam dersinizi, Yüksek Benliğinizi ve
tüm Akaşanızı etkileyecek kadar güçlü bir korkudur.
151
'İ.nsan. .9ftaşası
Artık ondan kurtulmanızın zamanı gelmedi mi? Ondan
kurtulabilirsiniz! Tüm o enkarnasyonlara erişebilir ve onlardan
kahraman, kendinden-emin, cesur, sevecen, huzurlu ve sağlık­
lı kişiliği çekip alabilirsiniz . . .
... Burada Tann'nın sevgisini hissedebiliyor musunuz? Eğer
hissedebiliyorsanız, bu iyi bir başlangıçtır. Size şunu söyleme­
liyim: Eğer bu mesajı hissedebiliyorsanız, onun öğrettiği şeyi
başarabilirsiniz. Bu dünyadaki her biriniz özgünsünüz. Her bi­
riniz özgün bir yaşam dersine sahipsiniz. Her biriniz özgün geç­
miş yaşamlara sahipsiniz . Bu, sizin Akaşik Kaydınız 'ın başka
kimseninki gibi olmadığı ve Yüksek Benliğiniz'in de özgün oldu­
ğu anlamına gelir. Bu benim size kendinizi iyileştirmenizi sağ­
layacak bir tür 3B liste ya da bir yöntem verebilmemi sınırlar,
çünkü siz "kendi" özelliklerinizin üstesinden geleceksiniz. Si­
ze verebileceğim tek yöntem şudur: Sessiz bir zamanda otu­
rup, saflıkla Ruh'a şöyle deyin: "Ben şunları istiyorum. Yaşa­
mımda aktifieşmesi gereken enerjilerin aktifieşmesine, buraya
geliş amaçlarımı gerçekleştirmeye izin veriyorum. Yaşamımda
sevince sahip olmak ve tüm A.kaşam 'da sevinç bulmak istiyo­
rum, çünkü onu hak ediyorum ve onu kazanmıştım. Ben olum­
lu, sevinç dolu hayatlar da yaşamıştım, şimdi o enerjiyi alıp
bu yaşamıma getirmek istiyorum. "
Diyelim ki siz özsaygısı istiyorsunuz. Onu ortaya çıkarın.
"Sevgili Ruh, benim özsaygısına ihtiyacım var, çünkü özsaygım
yetersiz. " O zaman, Yüksek Benlik Akaşa'ya girip bir başka ya­
şamdaki sizi, örneğin, savaş meydanındaki savaşçıyı geri geti­
recektir. Bu birey, insanların arasında dimdik durur ve savaş­
ta cesurdur. Siz burada ego değil, "bir kişilik güveni" istiyor­
sunuz. Hatırlayın, siz sadece, çoktan yaratmış olduğunuz şeyi
geri getirmek ve o bilgiyi ortaya çıkarmak istiyorsunuz!
Bir kitap yazmak ya da DNA'sındaki yazarı ya da hatibi
bulmak isteyenler için söylüyorum, bunu yapın! Onlar orada-
1 52
 '1Jö[üm 5
lar. Bunu nereden biliyorum? Çünkü bunu isteyecek olan kişi­
ler şu anda bu mesajı dinliyor ve okuyorlar. Onlar bu dünya­
nın yaşlı ruhlarıdır ve en dolu Akaşik Kayıtlara, tüm insanlar
içinde en fazla deneyime sahiptirler.
Spiritüel bilgi isteyenleriniz, gidip o spiritüel kavanozu bu­
lun! Onun içinde geçmişte olduğunuz şaman ya da spiritüel ko­
nuların öğretmeni vardır. Hepsi oradadır. Bunu biliyorum, çün­
kü sizi tanıyorum!
Kryon 'un Riga, Letonya'da verdiği, "DNA 'yı
Aktifieştirmeye Başlamak " adlı mesaj, 15 Mart 2009

Sizin -halen kanınızda taşıdığınız hastalıklara kadar- sa­

hip olduğunuz her şey değişebilir. Bunun Ak.aşa ile ilgili oldu­
ğunu biliyor musunuz? O sizin DNA'nızın bir parçasıdır, dola­
yısıyla size aittir. Dinleyin: Eğer geçmiş yaşamlarınızın DNA'
nızda bulunan ambarı güzel, genç, sağlıklı bir İnsanı içeriyor­
sa, o hala oradadır! Belki o belirli şeyleri yapma yeteneğini,
bir ressam, hatip, yazar, savaşçı, kendine-güvenli biri, dik du­
rup doğru yürüyen biri olmayı içeriyordur. Tüm bunların "siz "
olduğunuzu anlıyor musunuz? Hepsi hfila oradadır. Ama siz,
"Bu hoş bir düşünce, Kryon, ancak hepsi geçmişte kaldı. Biz geç­
mişe dokunamayız " diyebilirsiniz. Ben de ne kadar lineersiniz
derim! Çünkü yeni armağanlar hücresel yapıya yönelik lineer­
olmayan bir tutum içindeki sizdir. Yaşamınızı lineerlikten çı­
karın ve bu şeylere sadece dokunmakla kalmayıp, onları kazıp
çıkarabileceğinizi de göreceksiniz. Onları kolayca derleyebilir­
siniz! "Ben bu fikri sevdim, Kryon. Bunu nasıl yapabilirim ? Ben
hazırım. "
Size ilk adımı vereceğim: Ona inanmanız gerekir. Ben onun
orada olduğunu söylediğim için ona inanmayın. Onun biyolo­
jik olarak kolunuz kadar gerçek olduğuna kuvvetle inanmalı­
sınız. Kolunuza baktığınızda, "Benim bir kolum var, o orada

1 53
insan .Af'_,aşası
ve ben onu görebiliyorum " dersiniz. Bu konuda hiçbir kuşku
yoktur ve beyniniz de bunu bilir. Çevrenizdeki madde bunu bi­
lir ve bunu kanıtlamak için kolunuzla bir şeyleri kaldırabilir­
siniz. Bu konuda hiçbir kuşku yoktur. O sizin kolunuzdur.
Şimdi, siz "Benim DNA 'mda bir Akaşik Kayıt var. İçim­
de, olmuş olduğum her şeyin bir kaydı var ve ben ona erişebili­
rim " dediğinizde ne hissediyorsunuz? Hangi yanınızın buna iti­
raz ettiğine bakın. Ben söyleyeyim: Lineer yanınız! Mantığınız
size, "Sen bunu yapamazs ın. Sen kimliğini değiştiremezsin!" di­
ye haykıracaktır. Ve o bu konuda yanılıyor olacaktır.
Hepiniz bunu yapabilirsiniz. Bu, bu yeni enerjide olmanın
bir parçasıdır ve bu salondaki birçok kişi şimdiden bunu yap­
mıştır. Bu yavaş yavaş ve azar azar yapılabilir. Kimse fark et­
meden sessizce yapılabilir ve en yakın arkadaşlarınızın artık si­
zi tanıyamayacakları kadar aşikar olabilir. Bunun için enerji içi­
nizdeki ambardan gelir. O, DNA'nızdadır, iradenizle senkroni­
ze olan trilyonlarca parçadadır.
Üç zorluk düzeyi vardır: Kolay, orta ve zor. Her birinde
ne olduğunu söyleyeceğim. Aksiyomu anlıyor musunuz? Tan­
rı'dan hiçbir şey istemediğinizi anlıyor musunuz? Sizin yaptı­
ğınız şey, içinize yönelip, çoktan öğrenmiş, uğrunda çalışmış ol­
duğunuz bir şeyi tekrar elde edebilecek kadar değişmektir. Bu­
nun anahtarı nedir? Aynı Yüksek Benliğin her yaşamda sizin­
le birlikte olduğunu anlamalı ve buna inanmalısınız. Bu, mer­
kezi bilincinizin tüm yaşamlara dahil olmuş olması anlamına ge­
lir. Siz bu kez farklı bir varlık değilsiniz. Sadece, aynı Yüksek
Benliğin başka bir ifadesisiniz. Dolayısıyla, sözünü ettiğimiz tüm
bu şeyler yaşanırken siz oradaydınız. Buna inanmalısınız. Yük­
sek Benlik neler olduğunu bilir mi? Bunu gerçekten yanıtla­
mam gerekir mi? Yüksek Benlik sizin bu inancı oluşturmanızı
beklemektedir.

1 54
 'Böfüm 5
Kolay Düzey: Korkular, fobiler ve tıkanıklıklar. Onları te­
mizlemek kolaydır. Ancak, bunlar herkesin değiştirmek istedi­
ği ve başının dertte olduğu şeylerdir. Korktuğunuz şeylerden
korkmamayı ister miydiniz? Siz öne çıkmaktan korkuyor mu­
sunuz , değişimden korkuyor musunuz, çevrenizde olup biten­
lerden korkuyor musunuz? Bazılarınızın fobileri vardır. Onlar
geçmiş yaşam deneyiminden kalma şeylerdir. Örneğin, siz yük­
sekten, dar yerlerden, böceklerden, sudan vb. korkuyor musu­
nuz? Siz, "Evet, ama bu benim hayatımı gerçekten etkilemiyor,
çünkü onunla yaşamayı öğrendim " diyebilirsiniz . Hayır, etki­
ler! Neden etkilediğini söyleyeyim: Çünkü o bir ışık çalışması­
na karanlığı dfilıil eder. O oraya ait değildir. Sizin ona ihtiyacı­
nız yoktur. O sizin inancınızı, veriminizi, ilerlemenizi engeller ve
siz onun sürekli olarak farkındasınızdır. O bu zamandaki siz
değildir, çünkü başka bir yerde yaşanmış başka bir enkarnas­
yonu yansıtmaktadır. Sizin artık ona ihtiyacınız yoktur. Bu, hız­
la değişmeye çalışmak, ama asla açıp kullanmanız gerekmedi­
ğini iddia ettiğiniz eski bavulları taşımak zorunda olmak gibi­
dir. Bu size mantıklı geliyor mu?
Öyleyse başlayın. Kolunuza inandığınız gibi, aynı şekilde
şimdi inandığınız şeyle çalışmaya başlayın. Çok geçmeden fo­
bilerin ve korkuların geri çekilmeye ve değişmeye başladıkla­
rını görürsünüz. O zaman, Akaşik Kaydın eskiden olduğunuz,
ama yeniden canlanmakta olan bölümüne sahip çıkmaya baş­
larsınız. Onu kendiniz olarak hissedersiniz. O gerçekten sizdir.
O başka birisi gibi gelmez, çünkü siz zaten sahip olduğunuz bir
şeye sahip çıkmaktasınızdır. Korkular da yok olmaya başlar.
Siz bunu hissedebilir ve onlara meydan okumaya ve onlar üze­
rinde çalışmaya devam edebilirsiniz, böylece hücresel yapınız
da onu hisseder. Yükseklik korkunuz mu var? Ara sıra yüksek
bir yere çıkıp kendinizi kontrol edin. Korkunun nasıl azalma­
ya başladığım göreceksiniz. Artık kenardan aşağı bakmaya kork-
1 55
insan .9ifcaşası
mazsınız. Bu korkular yok olmaya başlar ve en sonunda onla­
ra ilk başta neden sahip olduğunuzu nierak edebilirsiniz! Bun­
lar küçük zorluklardır. Sizin bir enerjiden diğerine geçmenizi en­
gelleyen tıkanıklıklar gerçektir, ama size ait olan şeyin gücü­
ne sahip çıktığınızda, onlar yok olacaktır. Bu gelişmedir ve uy­
gulama gerektirir. Ama ilerlemeyi kesinlikle göreceksiniz.
İnsanlar değişmekten hoşlanmazlar. Birçoğunuz bu tıka­
nıklıklara sahipsiniz. Onlar farkındalığın önündeki engellerdir.
Sizin öfkenizi tetikleyen nedir? O huzurun önündeki bir engel­
dir, değil mi? En sonunda, birisi sizinle aptalca konuşurken ona
karşı sabırlı olabilir misiniz? Öfkelenmek yerine, ona karşı an­
layışlı olabilir misiniz? Evet. Bunlar basit şeylerdir. Siz bu sı­
navları geçebilir, yaşamınızı değiştirebilir ve sonra daha kar­
maşık sorunlar üzerinde çalışmaya başlayabilirsiniz. Bunun gü­
zelliği şu ki, eğer hepiniz bu kolay şeyleri yapsanız, bir barışçı
savaşçılar, ışık savaşçıları grubuna sahip olurdunuz . Hepiniz
korku, fobi ve tıkanıklıklar yükünden kurtulurdunuz. Hepiniz
ışığınızı saf bir biçimde yayardınız ve eğer başka bir şey yap­
masanız bile Ruh sizi yargılamazdı. Ama eğer isterseniz, onlar
zorlaşırlar.
Orta Düzey: Alerjilerinizden kurtulmak ve bağışıklık sis­
temin.i zi değiştirmek ister miydiniz? O biraz daha zordur. Siz,
"Böyle bir şeyi nasıl yapabiliriz ? Sadece onun yok olduğunu mu
düşünürüz? Ben ya alerjiye sahibimdir ya da değilimdir. Benim
hücrelerim alerjiktir" diyebilirsiniz. Bakın, bu salonda alerjile­
rinden kurtulmuş olanlar vardır, çünkü onların artık ihtiyaç
duymadıkları bir şeyden kalma olduğunu idrak etmişlerdir. On­
lar Akaşik Kayda girmiş ve hiçbir şeye alerjik olmadıkları bir
enkarnasyondan bozulmamış DNA'yı almışlardır! O kaydedil­
miş-plan hfila oradadır. O dirençli, bütün ve asla hastalanma­
mış bir bağışıklık sistemini temsil ediyordu. Onlar o yaşamda
güçlüydüler ve hiçbir şeye karşı alerjik değillerdi. Siz hiçbir has-
1 56
 'Bö[üm 5
talığa sahip olmamayı ister miydiniz? Yaşınızın çok üzerinde
bir kuvvete ve enerjiye sahip olmak ister miydiniz? Bunun da­
ha zor olduğunu biliyor musunuz? Ama bunu yapabilirsiniz. Siz
her ne olduğunuzu düşünüyorsanız, o hücresel düzeyde yeni­
den yazılabilir.
Her ne olursa olsun, hayatınızda her konuda huzur için­
de olmak ister miydiniz? Ben sorunların yok olacağını söyle­
miyorum, onlarla ilgili olarak huzur içinde olmak ister miydi­
niz diye soruyorum. Dramdan, üzüntüden ve endişeden kurtul­
mak ister miydiniz? Dram sorunlarıyla ilgili ilginç bir şey var­
dır: Işık İşçisi karmik enerjiyle çalışmadığında, dram yok olur.
Siz karmanızı iptal ettiğinizde, artık ihtiyaç duymadığınız bir
şeyle ilgili dramı sürdürmek için hiçbir neden yoktur. "Kryon,
ben karmamı yıllar önce, yolumu değiştirmeye karar verdiğim­
de iptal ettim. Senin sözlerin sanki o hala oradaymış gibi du­
yuluyor. " O bu kadar basit değildir. Karmanızı iptal etmeye ni­
yet etmek önünüzdeki yolu temizlemek gibidir. Ama şimdi kal­
kıp o yolda yürümeniz gerekir. Karmik nitelikler size, "Beni al,
ben seninim!" diye bağırır. Ama siz yürürken, niyetinizin artık
o nitelikleri almak zorunda olmadığınız bir durum yaratmış ol­
duğunu hatırlarsınız. Ama onlar daima çevrenizde olacak ve si­
ze hitap edecektir.
Bu zordur. Bu sözleri dinleyen ve okuyan yaşlı ruhlara,
Işık İşçilerine bir şey söylemek istiyorum: Hepiniz geçmiş ya­
şamlarınızda spiritüel bir aydınlanma yaşamışsınızdır. Siz geç­
miş yaşamlarınızda rahip, rahibe, keşiş ve şaman olmuşsunuz­
dur. Siz bu deneyimleri geçirmişsinizdir, yoksa bu ezoterik bil­
gileri dinlemez veya okumazdınız. Bu orta düzeydeki Akaşik ni­
teliklerde, siz herkesin sizinle birlikte olmak isteyeceği kadar
huzurlu ve dingin bir kişilik geliştirebilirsiniz. Yanıt budur, de­
ğil mi? Bu, üstatların sahip oldukları huzurdur. Bu sadece or­
ta düzeydir, böylece ben şimdi size başlangıç noktasını sun-
1 57
insan .9lf(aşası
dum. Ondan önce de basit düzeyi sunmuştum. Bu orta düzey­
den sonra, şimdi zor düzeyden söz edeceğim.
Zor Düzey: Bu inanılmaz bölümdür. Bu, Akaşa'yı gerçek­
ten kazmak ve geleceği değiştirmek isteyenler içindir. Her bi­
rinizin içinde olmuş olduğunuz her şey, binlerce yıllık deneyim
vardır. Ayrıca, eğer Akaşa'yı kazacaksanız, eğer ona girip bu
şeyleri alacaksanız, bu hayatta hoşlanmadığınız şeyleri iptal edi­
yor olacaksınız. Sonuç budur. Siz DNA'ya girip farklı bir şey
alıp üzerinize yapıştırmayacaksınız . Aslında o bir değiş-tokuş­
tur; bir şey alır, karşılığında bir şey verirsiniz. Bu yüzden o
işler. Çünkü DNA siz olan her şeye sahip çıkar. Sizin yaptığı­
nız şey nitelikleri değiştirmektir, enerjinize uymayan şeyi ka­
yıtlara koymak ve uyan şeylere sahip çıkmaktır. Siz onların hep­
sine sahipsinizdir.
Bir şey daha vardır: Her biriniz spiritüel kavanoz dediği­
miz bir şeye sahipsiniz. O kavanoz sizin bir İnsan olarak bu
Dünya'da Tanrı, rehberler, melekler, etkileşimler ve kutsal ile­
tişim hakkında öğrenmiş olduğunuz bilgiyle doludur. Bu ka­
vanoz sizindir. Onun her enkarnasyonda tekrar doldurulması
gerekmez . O, kapağı açıp bildiğiniz her şeyi dışarı akıtmanıza
hazır olarak oradadır. O, spiritüel Akaşa sisteminin bir parça­
sıdır. O, var olan her şeyin- görünüşte bir çırağın bir gecede
bir üstat olmasını sağlayan- spiritüel altın kaplamasıdır. Bu
"çırak" borçlarını ödemiş ve her şeyi görüp geçirmiştir. Belki o
inancı uğruna ölmüştür.
Birçoğunuz onların sonucunda öldüğünüz belirli şeylerden
korkarsınız. Bazılarınız ezoterik konularla ilgilenmek istemez­
siniz, çünkü o bir aydınlanma ve ölüm korkusu taşır. Öylesine
korkarsınız ki o kavanozu açmak istemezsiniz. Birçok kişi tüm
bu öğretiyi reddedecektir. Bunu inanmadığı için değil, aynı şe­
yi tekrar yaşamaktan (bilinçaltı olarak) korktuğu için yapa­
caktır. Ben burada kimlerin bulunduğunu biliyorum. Böylece
1 58
 '13ö[üm 5
zor kategorideki ilk nitelik spiritüel kavanozu açmak ve öğren­
miş olduğunuz her şeyi üzerinize yerleştirmektir. Bundan kor­
kuyor musunuz? Çünkü bazılarınız spiritüel tarihte önemliy­
diniz. Gerçek budur.
Siz sadece spiritüel bilgiyi değil, geçmişteki kişiliğinizi de
o kavanozda taşıyorsunuz. Bunu size açıklamak zordur. Görü­
nüşte bir gecede, metafiziksel şeylerle hiç ilgilenmeyen biri dev
bir öğretmen olabilir. Kavanozun içindekiler dışarı akar ve o ki­
şinin yapması gereken tüm şey o bilgiyi lineer bir biçimde kul­
lanmayı öğrenmektir. Böylece öğretmen olmayanlar öğretmen
olurlar. Hiçbir bilgiye sahip olmayanlar büyük bir bilgiye sahip
olurlar. Hiçbir anlayışa sahip olmayanlar büyük bir bilgeliğe sa­
hip olurlar. Spiritüel kavanoz zor olandır. O oradadır, hepiniz
ona sahipsiniz. Bu sözleri dinleyen ve okuyan hepiniz . . .
Doğuştan sahip olduğunuz kişilikten tamamen farklı bir ki­
şiliği benimseyebilirsiniz. Bunun için hazır mısınız? Siz korku­
larınıza ve fobilerinize çok mu bağlısınız? Daha huzurlu ve din­
gin bir kişiliğe sahip olmak ister miydiniz? Bu kendi içinde bir
korkudur, değil mi? Siz kendinizi kaybetmekte olduğunuzu his­
sedebilirsiniz, ama aslında kendinizi bulmaktasınızdır! O bu
"zor" kategoride bulunabilir. Bunlar Yüksek Benlik ile bağlan­
tı kurarak sahip olacağınız berraklıkla elde edilebilecek şeyler­
dir. Bu şeylerde gelişim İnsandan Yüksek Benliğe yönelik da­
ha büyük bir iletişim yeteneğini gerektirir. Her bir adım sizi
Yüksek Benliğe daha çok bağlar.
"Dur bir dakika, Kryon. Sen bizim DNA'mızla bağlantı ku­
racağımızı söylemiştin, Yüksek Benlik ile değil. " Evet, öyle de­
dim. Siz Yüksek Benliğin nerede olduğunu düşünüyorsunuz? O
çok-boyutlu DNA'dadır. Size, hangi DNA tabakasının onu içer­
diğini, hatta onun İbranice ismini söylemiştik. Onun sayısının
altı olduğunu, onun DNA'nın altıncı enerjisi (veya tabakası) ol­
duğunu da söylemiştik. Bu öz bilgi, bu Yüksek Benlik, DNA'nın
1 59
insan. Y'l{aşası
trilyonlarca parçasında gizlenir, hepsi birlikte çalışarak sizin
kimliğinizi yaratır. Siz Yüksek Benliğinizin gökyüzündeki bir
melek olduğunu mu düşünüyordunuz? Öyle değildir. O sizin içi­
nizdedir, hücresel yapınıza gömülüdür. O oradadır. Burada bi­
linecek çok şey vardır.
"Kryon, kafam karıştı. Tüm bunlarda Tanrı nerede ? " As­
la bakmayacağınız bir yerde, çünkü Tanrı perdenin ötesindeki,
sevgi dolu bir spiritüel yardım ailesi kavramıdır. Tanrı sevgi­
dir, ama siz o tamlığı kendi dışınızda gerçekten bulamazsınız.
Bu sürekli bir arayıştır ve insanlık yaratılıştan beri Tanrı 'yı
aramaktadır. Şimdi ben size Tanrı sisteminin de içinizde oldu­
ğunu ve tanrısallığınızın ta özünün kendi bedeninizdeki çok-bo­
yutlu DNA'da yattığını açıklıyorum. Sessiz olun ve Tanrı oldu­
ğunuzu bilin. Aramayı bırakın ve gerçeği en olası olmayan yer­
de, kendi içinizde bulmanın zaferini kutlayın.
Şimdi sahip olmadığınız yeteneklere sahip olmak ister miy­
diniz? "Kryon, bu nasıl olabilir ? Ben ya yetenekliyimdir ya da
değilimdir. Ben ya piyano çalabilirim ya da çalamam. " Ne ka­
dar 3B'siniz! Siz sanki bir kekmişsiniz ve fırından çıktığınızda
işiniz bitmiş gibi düşünürsünüz! Sizin sadece başlangıç yemek
tarifi olduğunuzu ve o tarifin değiştirilmeyi istediğini anlamaz­
sınız. Akaşanız 'da, yani DNA'nızda sahip olduğunuzu düşün­
mediğiniz, ama sahip olduğunuz yeteneğin anısı vardır ve buna
Akaşa 'y ı kazmak denir. Bu uzun zaman alabilir, ama yapılabi­
lir, o yetenek uyandırılabilir. Siz ne'den korkuyorsunuz? Buna
neden başlamıyorsunuz?
Siz, "Ben insanların önünde konuşamam. Ben bu konuda
iyi değilim " dersiniz. Üçüncü yüzyıldaki o hatibi ortaya çıkar­
maya ne dersiniz? Sonuçta o sizdiniz ! İçinize yönelip o nitelik­
leri elde etmek ister misiniz? O hatip otoriteyle konuşacak ve
insanlar onu dinleyeceklerdir. Bu bir yetenektir. Birçoğunuz içi­
nizde bu yeteneğe sahipsiniz, ama doğduğunuzda sahip değil-
1 60
 'Böfüm 5
diniz. Dolayısıyla, böyle bir şeyi hayal edemezsiniz. Ama siz bu
yeteneğe sahip olmadan o kadar çok hayat yaşayamazsınız. Şu­
nu tekrarlayacağım: Kendi tarihinizde, alıp kullanabileceğiniz
çok çeşitli yeteneklere ve özelliklere sahipsiniz. O geliştirmeniz
için sizindir. Çok mu garip? Bunu partnerime sorun, çünkü o
bunu başardı (içindeki hatibi ve yazarı ortaya çıkardı) .
E n zor olan: DNA'nızı oradaki hastalığın orada olduğunu
hatırlamayacağı derecede değiştirmek ister miydiniz? İçinize yö­
nelin ve hastalığa yakalanmadan önce sahip olduğunuz sağlık­
lı DNA'yı ortaya çıkarın! DNA eskiden nasıl olduğunu hatırlar.
DNA'nızı çok-boyutlu bir biçimde değiştirmeye başlayın, böy­
lece hastalık gerileyecek, yok olacak ve asla geri dönmeyecek­
tir. "Bir bir mucize gibi geliyor, Kryon!" Gerçekten öyledir, bu
üstatlığa geçiş mucizesidir.
Mucizeler sadece sizin normal inancınızın dışındaki şeyler­
dir. İnancınızı değiştirin, o zaman onlar sıradan hale gelirler. Ba­
zen bu mucizevi şeyler meydana geldiğinde, insanlar Tanrı'ya
teşekkür ederler. Onlar kendi DNA'larını büyük bir güçle akti­
ve ettiklerini ve geçmişte sadece üstatların verebilecekleri şeyi
elde ettiklerini anlamazlar. Onlar sahip oldukları şeyi lineer-ol­
mayan bir biçimde değiş-tokuş etmişlerdir. Kendi yaşamlarını
iyileştirmişlerdir. Sadece üstatların sunabilecekleri düşünülen
şey şimdi herkese sunulmaktadır. Bu İnsan ırkının muktedir
kılınışıdır. Dünya nüfusunun yüzde yarımından daha azı bu­
nu yapacaktır. Ama siz bu grubun bir parçasısınız ve bunu bi­
liyorsunuz.
Kryon 'un Kelowna, BC, Kanada 'da verdiği,
"O DNA 'dadır" adlı mesaj, 28 Haziran 2008

Akaşa n ızı nasıl kaza bileceği n i z i a n l a m aya başl ıyor musunuz? Siz
bekled iğiniz mucizesin iz. Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız ne olur?
Eğer ne a radığınızı b i l m iyorsa n ız, Akaşanızı nasıl kaza b i l i rsin iz? Belki is-

161
'İ.nsaı .?Jcaşası
tediği n i z şeyl erin b i r listes i n i oluşturm a k ye rine, Yüksek Benl iğin iz' den
size ihtiyaç duyduğunuz eşzamanhhğı getirmesini isteyebilirsiniz. Ben bu
böl ü m ü yazarken, yazı -ta m bunu ya pmış olan- sevgili b i r a rkadaşla ge­
çirme şa nsını buldum. O, başkaları n ı n Akaşa ları' n ı kazmalarına yard ı m ­
cı o l a n med itatif b i r rehber ya ratm ıştı.
Dr. Amber Wolf, otuz y ı l d ı r b üt ü n sel sağl ı k b a k ı m ı uyguluyordu.
Kendisi uluslara rası o l a ra k ta n ı n a n bir öğretmen, yazar, şifacı ve m ü ­
zisye n d i r. Ayn ı za m a n d a Kryon eki b i n i n b i r üyes i d i r ve ABD' n i n b i rçok
yeri nde ve den izaşırı ü l kelerde d üzenlen m i ş popüler Kryon Keşif Dizisi
topla ntı larının tasarı mcıları n d a n ve düzenleyici lerinden biridir. Dr. Wolf
ayrıca Le murya n Kızka rdeşlik kutsa l çemberi n i n i l k ya ratıcısıd ı r. Bunu
Akaşik o l a ra k hatırladığı Lemurya'daki bir uygula m a d a n gelişti rm iştir.
Kryon, Ocak 2014'da verdiği b i r m esaj da onun Lemurya n a d ı n ı açıkla­
dı: M e l e' h a . Kryon, Le murya n Kızka rdeşliği h a kkında şun l a rı söyle d i :

İlk Lemuryan Kızkardeşliği Lemurya'nın tüm bölgelerin­

de, hem ana dağda, hem de adalarda ve anakarada uygulanmış­
tı. O çok uzun zaman devam etmiş ve tüm Dünya'ya yayılmış­
tı, ancak sonunda hayatta kalma niteliklerinden ve tarihinizin
fetih devirlerinin başlamasından dolayı tümüyle unutulmuştu.
O, ilk Lemurya'nın "özel ifade" niteliklerinden çok daha uzun
süre varlığını sürdürmüş ve tüm Dünya'daki en gizli topluluk­
lardan biri olmuştu. O, onu aziz tutan kadınlar tarafından ye­
niden adlandırılmış, hatta inkar edilmişti, ama en sonunda Ra­
hibeler insanlığı kaplayan dengesizlikten dolayı yok olmuşlar­
dı. Ama o, yaşlı ruhun Akaşası'nı asla terk etmedi. Geçmişteki
bir aşkın fısıltıları gibi, yeniden ortaya çıkmaya ve kendini tüm
insanlık için şefkat ateşiyle yeniden canlandırmaya hep hazır­
dı. (Kryon 2013)

Dr. Wolf, Akaşa'yı ka zma konusunda med itatif b i r re h ber ya rat­

m a k a macıyla iki yı l d ı r Lee Carro l l ve Kryon ile iletişim kuruyordu. An­
ca k, o bu reh beri ya ratmaya çal ıştığı her seferinde, sözcü kler b i r türlü

1 62
 'Bö[üm 5
gelm iyordu. En sonunda tesl i m ola ra k, "Sevgili Ruh, eğer bunu yap­
mamı istiyorsan bana yardım etmelisin !" d e d i . E rtesi sa b a h Ruh'ta n
gelen ve med itasyonunu hemen yazması n ı bildiren çok net bir ta l i m at­
la uya n d ı . Böylece (iki yıl ve) kırk beş da kikada med itasyonun metn i
yazı l d ı ! Onun Akaşik Kayıtlarınızı Kazmak a d l ı med itatif rehberi sizin
gevşe menizi ve ta n rısal özünüzle yeniden bağla ntı kurm a n ı z ı sağla ma­
yı a maçl ıyor. Buna ek olara k, Dr. Wolf bu med itasyonda stereofo n i k vu­
ruşlar kul lan ıyor. Stereofonik vuruşlar beyi n-dalgası senkronizasyonuy­
la ilgili ta n ı n a n b i r teknoloj i d i r. O, beyn i n iki ya rıkü resine sen kro n i ze
ol mayı öğretir ve z i h n i d a kikalar içinde derin b i r med itatif h a l e soka r.
Birçok kişi n i n reh berli bir med itasyonu takip etmeyi ve ta rif edi­
len şeyleri göz ü n d e ca n l a n d ı rmayı zor bul duğunu b i l iyorum. Eğer bu
sizin için d e geçerl iyse, size yard ı mcı o l a b i l ecek b i r önerim var. Size bu
deneyi mde reh berlik eden tan rısal İnsanın n iyetiyle birleşmenize izin ve­
rin. Bu uygulamayı doğru ya p ı p ya p m a d ığ ı n ı z konusunda kayg ı l a n m a ­
yı n . B u konuda d oğru y a d a ya n l ış yoktur. Sadece gevşeyi n v e Yü ksek
Benliğiniz' i n i htiyacı n ı z olan şeyi size geti receğine güve n i n .
Akaşik Kayıtlarınızı Kazma med itasyonu esnasında, b e n krista­
limsi b i r ya p ı n ı n içinde olma duyumunu deneyimled i m . Kısa bir s ü re
için re h berleri m l e ve G a i a ile bağlantı kurduğumu hissetti m . Med itas­
yon d a n so n ra, bed e n i m i n titreştiği n i h issett i m . O med itasyo nda h a ngi
n ite l i kleri a ktive ettiği m i gerçekten b i l m iyorum. Tü m b i l d iğim Yü ksek
Benliğim'in i htiyacı m olan şeyi Akaşa m'dan çekip çıka rdığıdır ve ben şim­
di d a h a derin bir huzur duygusu h issediyorum. Ve za m a n l a bu d e n eyi­
m i tam olarak a n l ayacağı m ı b i l iyorum.
Eğer Lemurya n Kızka rdeşliği, Dr. Amber Wolf hakkında daha faz­
la şey öğre n m e k veya onun i l a hi bir i l h a m l a oluşturduğu med itasyo n
CD' lerinden birini a l m a k isterseniz şu siteleri ziya ret edebi lirsiniz: www.
lemuriansisterhood.com ve www.sa cred energya lchemy.com
Bu kita bı yazarken, ben i m "korku, pa n i k ve endişe" düğmeme ba­
s ı p dura n b i r sorunun fa rkına va rd ı m . Hawaii'deki bir Kryon sem i ne­
rinde karşılaştığı m Avustra lya l ı kız a rkadaşı m Wendy Chadwick'ten ya r-
1 63
'İ.nsaı flaşası
d ı m i sted i m . Wendy son d e rece sezgise l d i r ve perd e n i n ö b ü r ta rafı n­
d a n gelen sevgi dolu mesajlara ka n a l l ı k eder. Eğer Wendy'den bir oku­
ma a l m a k istersen iz, ken d i siyle şu a d reste i leti şim kura b i l i rs i n i z : we n­
di@ cla rityclear.co m .au
Wendy'den, içinde bulun duğum ikileme yard ı mcı olacak b i r me­
saja ka n a l l ı k etmesi n i rica etti m . Gelen m esajda öze l l i kle b i r pa ragraf
d i kkat i m i çekt i :
"Sevgili varlık, bu düş kırıklığı ve yılgınlık zamanlarında biz dai­
ma seninle birlikteyiz, zamanın bu noktasında senin dünyanda gelişen
tüm olaylar karşısında sabır göstermenin gerekli olduğunu anlıyoruz.
lineer dünyanda epey bir zamandır durumun böyle olduğunu görüyo­
ruz. Bu öbür enkarnasyonlarından gelmiş olan bir kalıptır ve sana sü­
rekli olarak bir şeyleri bekleyip durduğun hissini verir... Sen birçok en­
karnasyondur seninle birlikte olan bu kalıbı iyi bilirsin. İşte bu yüzden,
şimdi bu kalıbı açıkça gördüğünden, o sana daha da yıldırıcı gelmekte­
dir; o bilinçaltında kalıp büyük karışıklık yaratmak yerine, bilinç içinde
temizlenmek üzere yüzeye çıkmıştır. "
Bu mesaj bana o kadar doğru geldi ki hemen ha rika bir E M F (elek­
troma nyet i k a l a n ) Dengeleme yöntem i uygulayıcısı -ve son d e rece ge­
l işkin bir ruha sa h i p- o l a n Debbie M orris'ten bir sea ns için ra n d evu a l ­
d ı m . İ sted iği m b u sea ns, geçmişin enerj i kısıtla m a l a r ı n ı se rbest b ı ra k­
m aya o d a k l a n a n ve kend i n i yönetme ve destekleme fa rkı n d a l ı ğ ı n ı ge­
l işti ren i l . Aşa ma i d i . Ben bana a rtık h izmet etmeyen bu eski e n e rj i ka­
l ı b ı n ı bırakmak isted i m . Ben Ş i l i' n i n Sa ntiago kentindeyken, Avustra l­
ya' n ı n Syd ney kenti nde b u l u n a n Debbie'den "uzaktan" bir sea ns a l d ı m .
Sea ns için bir saat değil, b i r g ü n belirled i k; a n ca k, sea nsın ne za m a n
başladığı n ı a n la d ı m, ç ü n k ü yoğun b i r enerj i n i n ge l d i ğ i n i v e omurga m
boyunca güçlü bir biçi mde h a reket ettiğini h issetti m . Akaşa m ' ı n de­
ri n l i kleri n d e bir şeyin değiştiği n i hemen a lgılad ı m .
E rtesi g ü n Debbie i l e kon uşu rken, o sea ns sırasında ald ığı bazı iç­
görüleri a n l attı . O, ben i m serbest b ı ra kmaya n iyet ettiğim ka l ı p l a rı n
o murga m a ka nca l a n m ı ş h a l d e bulun a n ç o k e s k i v e d e r i n enerj i kısıtla-
1 64
 '13ö[üm 5
m a l a rı olduğunu hisset m i şti. E M F sea nsı esnası nda o murgayı temi zle­
yen belirli bir ha reket va rd ı r. Debbie omurgayı temizlerken, bu eski "ka n­
cala rı" omurga m d a k i gölge l e r o l a ra k görmüşt ü . Sonra ka l p merkez i m i
temizlerken, "ka rşı l ı ksız sevgiden kaynaklanan ka l p kırıklığı" söz ü n ü işit­
m i şt i .
H i ç kuşkusuz, bu E M F sea nsı (be n i m n iyet i m l e b i r l i kte), Akaşam'
da bulun a n ve e n ka rnasyo n l a r boyunca taşıd ığ ı m eski b i r e n e rj i ka l ı b ı­
n ı tem izlemeye ve değiştirmeye ya rd ımcı o l a n güçlü b i r kata lizörd ü . O
ayrıca evl i l iğim sona e rd iğinde gösterd iği m travmatik tepkiyi de açıklı­
yord u, çünkü bu boşa n m a ben i m "kırık ka l p" deneyi m i m i tetiklem işti.
Bu olay beni spiritüel uya nışa itmişti. Akaşa ha kkında b i r kita p yazar­
ken derin b i r Akaşik a n ıyla ilgili büyü k b i r ilerleme kaydet m e n i n eşza­
m a n l ı lığı bir rastla ntı d eği ldir. Bu, Ruh'un bizi mle çalışma biçi midir. O bi­
z i m n iyetimizi görür. Akaşa nız uya nd ığında, siz ta l i matlar a l ı rs ı n ı z .
K ryon sık s ı k "Öğretmen Peggy" den (Peggy P h o e n i x D u b ro) söz
etm iştir ve 21 Ara l ı k 2012'de onun Lemurya n i s m i n i n Alan i'ee olduğu­
nu açıklad ı . Peggy i n sa n l ığı kua ntum bir görüşle görü r. Bi risi ne kad a r
uzakta olursa olsun, Peggy o kişi n i n kua ntum enerjisini görü p ifade ede­
b i l i r. E M F Denge l e m e Yönte m i ' n i geliştird iği nden beri, Yansımalar ve
Dalgalar a d l ı iki ça lışma d a h a gel işti rmiştir. Ayrıca Kryon ekibi içinde
"İlahi Dişi n i n Bilgeliği"ne ka n a l l ı k eden b i r medyu mdur. 2002'deki Kr­
yon Yaz I ş ı k Konfera nsı esn a s ı n d a Kryon şu açıklamayı ya p m ıştı :

Benim grubum dişidir, ama özüm erkeksidir. Ben tıpkı si­

zin gibi dengeli bir grubum. Cinsiyetsiz olsam da, sizin için mut­
lak olan şeyler arasındaki denge benim için değişkendir. Ben her
ikisiyim ve koşullara uyum sağlamak için değişirim. O bir onur­
landırmadır ve siz benim onu yapışımı izleyebilirsiniz.
Peggy s ı k s ı k Lee Carro l l ile b i r l i kte ka n a l l ı k ya p m ı ştır ve ş i m d i siz
bunun neden i n i b i l iyorsunuz.
K ryon, (Peggy ta rafı n d a n öğret i l e n ) Kafes' i şöyle ta rif etm i şt i r :

1 65
'İ.nsan JJ.taşası
Kafes, bir İnsanın Akaşik niteliklerini, İnsanı çevreleyen
ve kullanılabilecek, yararlanılabilecek olan bir kuantum ener­
jiyi temsil eder. O, şifayı, yaşamın dengesini, hatta üstatlığı içe­
rir. DNA sadece kuantum bir halin fiziksel taşıtıdır. Kuantum
bir hal her yerdedir. Bunu anlamak senin için zor olacak, sev­
gili İnsan, ama gerçekte şu anda senin DNA'nın hiçbir parçası
ve bölümü yoktur. Onlar tüm Evren'dedir! Tanrı senin kim ol­
duğunu bilir, Kuantum Varlık. Eğer sen bu parçaları ve bö­
lümleri aktive etmeye başlarsan, senin Kafesin renk değiştire­
cektir, bunu biliyor muydun?
Kryon 'un Riga, Letonya 'da verdiği, "DNA 'yı
Aktifieştirmeye Başl,amak " adlı mesaj, 15 Mart 2009

E M F Denge l e m e Yönte m i ha kkında d a h a fa zla bilgi e d i n m e k ya

da Peggy Phoenix Dubro' d a n b i r enerj i sea nsı a l m a k için şu a d resi zi­
ya ret edebilirsi n i z : www.thebalancingwork.com
Saf n iyetle Yü ksek Be n l i k ile i l etişim kurmak Akaşa'yı kazabi l m e­
m i z i n başka b i r yoludur. Kryo n bu süreci şöyle açıkla m a ktad ı r :

Saf niyet öyle saf bir şeydir ki siz bir kez niyet ettiğinizde
geriye dönemezsiniz. O mutlaktır. Siz bir şeyi niyet ederek,
(Tanrı'yla) birlikte-yaratacaksınız, çünkü niyet etmek hepini­
zin daha önce hiç bulunmadığınız bir bölgeye geçmenizdir.
"Kryon, bu bizim gerçekten kullanamayacağımız bir bilgi.
Ne için saf niyet ? Nasıl ? Bize daha fazla açıklama yap. "
İşte size asla unutmayacağınız bir mecaz: Bir İnsan bir
gölün kıyısında durup onun içine atlamayı arzu ettiğinde, onun
bedeninin tüm kasları saf niyetle birlikte çalışır. O, atlamaya
izin verir ve nitelikler bir araya gelerek havaya sıçramayı müm­
kün kılar. O İnsan havaya sıçradığında niyet etmiştir ve geri­
ye dönemez. Ama daha fazlası vardır.
Şu anda, insanların hiç anlamadık.lan bir süreç vardır, ama
onlar ona güvenir, onunla birlikte çalışırlar ve ona yerçekimi
1 66
 '.Böfüm 5
denir. Bilim yerçekimini anlamaz. Bilimciler onu anladıklarını
düşünürler, onun kütlenin bir işlevi olduğunu düşünürler. O,
kütlenin işleviyle ilişkilidir, ama kütle yerçekiminin nitelikle­
rinden sadece biridir. Kütle yerçekiminin kuvvetini belirlemez.
Sizin 3B'de gördüğünüz şey, anlamanız gereken bir bağıntı, bir
karşılıklı ilişkidir. Hayatta kalma yolu size tüm bunları öğret­
miştir. Bir gün gelecek siz yerçekimini kontrol edebilecek ve
kütlesiz nesneler oluşturabileceksiniz. Tesla bunu yaptı. Bu bi­
lim tekrar keşfedilmeye hazır olarak beklemektedir, ama bu sü­
reçte siz onu anlamıyorsunuz. Ancak, yine de, hepiniz onu kul­
lanıyorsunuz.
Böylece burada hiç anlaşılmayan son derece karmaşık bir
süreç vardır, bu Evren'in çok-boyutlu bir niteliğidir ve siz onu
her gün kullanırsınız. Onun hakkında düşünmezsiniz bile. Onu
anlamazsınız, ama onun daima orada olacağına ve daima aynı
olacağına güvenirsiniz. Şimdi siz kıyıdan havaya sıçramışsınız­
dır ve yerçekimi sizi göle çekmektedir.
Kaçınız gölde yüzüp dışarı çıktıktan sonra oturup yerçe­
kiminin bunu nasıl yaptığını adım adım yazmak istersiniz? (Kah­
kahalar)
Burada ne olup bittiğini anlıyor musunuz? Dinleyin: Saf
niyetle ilgili derin, tanrısal bir kural ve bir aksiyom vardır. Bu­
nu size başka türlü açıklayayım. Sizin Yüksek Benliğiniz Yara­
tıcı 'nın bir parçasıdır. Hepiniz onunla doğmuşsunuzdur. O si­
zin her enkarnasyonda sahip olduğunuz aynı ruhtur. Bunun far­
kında mısınız? Her enkarnasyonda aynı ruh. Orada her yolcu­
lukta bedenin Doğal Zekası ile birlikte sizinle birlikte olan bir
dostunuz vardır. Bazılarınız o dosta uzanıp dokunabilmişsiniz­
dir ve o sizin bu dünyada en huzurlu olduğunuz zamandır. O­
nu hissedebilir misiniz? Onu hatırlıyor musunuz? Her zaman
o hisse sahip olmayı ister miydiniz? Bu tüm ebeveynlerinizin içi­
nizde bir olup size bakmaları gibidir. Siz onlara dokunabilirsi-
1 67
1nsf1 Ylk,aşası
niz, onlar size dokunabilirler. Saf sevgiyle, onlar sizin sahip ol­
mayı hep istemiş olduğunuz ebeveynlerdir. O budur . . .
. . . Şimdi, vaat şudur, sevgili İnsan: Sen o saf niyeti baş­
lattığında, bu süreç devreye girer ve işler. O işler, çünkü Ruh'
un beklemekte olduğu budur. O göle atlayın. O atlayışı durdu­
ramazsınız. İnsan beyninde bir iptal tuşu yoktur. Size az önce
söylediğim şeyi isteseniz de bilmezlikten gelemezsiniz, çünkü
ben şu anda sizin içinizde bulunan şeye hitap ediyorum.
Şu anda bazılarınız onu hissetmeye başlıyorsunuz. Bura­
da Yüksek Benlikleri onlara "Dinle, dinle, dinle! " diye haykı­
ran yaşlı ruhlar vardır. Çünkü o Yüksek Benlikler tüm yaşam­
larınız boyunca sizinle birlikteydiler ve onların istedikleri tek
şey sizin onların uzattıkları ellerini tutmanızdır. Bu, süreci baş­
latır.
Böylece, bu davet yapacağınız şeyle ilgili basamakları, eği­
timi ve bilgiyi içermemektedir. Bu hoşunuza gitti mi? Ancak,
tıpkı yerçekimine güvendiğiniz gibi, bu sürece de güvenebilir­
siniz. Bu çok zor mudur? O oradadır. O işler, ama sizin göle at­
lamak üzere havaya sıçramanız gerekir. Ve bunu yaptığınızda,
geriye dönemezsiniz. O sıçrayış sizi göle sokacaktır.
Kryon 'un Laguna Hills, Kaliforniya 'da
verdiği, "Süreç " adlı mesaj, 4 Aralık 201 1

Kryon'un sun duğu mecazı a n la d ı n ı z m ı ? Orada b i r göle atla m a k

isteyen b i r İ n san mecaz o l a ra k kul l a n ı l ıyordu. G ö l e atl a m a k isteyen,
ama bunu asla yapmaya n i n s a n l a r va rd ı r. B i r d e ken d i n i göle atla maya
gerçekten adamış olan insa n l a r va rd ı r ve onlar bunu ya parla r. Bu, Aka­
şası' n ı kazma konusunda saf n iyete sa h i p olan İ nsa n ı temsil eder.
Bu İ nsa n göle atlad ığında ona ne olur? Başka ti pte bir enerj i oyu­
na girer. Ona yerçekimi d e n i r. İ nsan kıyı d a n göle atladığında, ye rçeki­
m i d evreye gire r ve onu göl ü n içine çeker. İ nsan ka ra r ı n ı değişti rse bi­
le, yerçeki m i onu göle çeker. Bu mecazda yerçeki m i (bedene a it) Do-

1 68
 '13ö[üm 5
ğal Zeka'yı te msil eder. Akaşa'yı kazmaya saf b i r biçimde niyet eden
İ nsan aslında Doğal Zeka'yı tetikleyecektir. O za m a n Doğa l Zeka Aka­
şa n ız' dan i htiyaç duyduğunuz şeyi size getirmek için sizin a n l aya m aya­
cağı n ı z bir sü reci başlatacaktır. Bu güzel sistem sizin Doğa l Zeka'ya ne­
yi getirmesi gerektiği n i bile söylemenizin gerekmed iği a n l a m ı n a gel i r .
O s i z e i htiya c ı n ı z o l a n ve teka m ü l ü n ü z için uygun o l a n şeyi geti recek­
tir.
Anlaşılması gereken önemli şey, Akaşa'yı kazma n ı n üç-boyutlu di­
lekleri gerçekleştirmekle değil, spiritüe l teka m ü lle il işkili olduğudur. An­
ca k, bu sü reçte ü ç-boyutlu n iteliklerin d eğiştiği n i fa rk ederse n i z şaşır­
mayı n . İ şte bu yüzden Kryon bizim korkul arımızdan kurtula b i leceği m i ­
zi v e Akaşa mız'da bulun a n yete nekleri v e beceri leri tekra r elde edebi­
leceği mizi söylemekted ir.
Bir şeyi berraklaştırmak istiyorum : Kryon, bazen Yü ksek Be n l iği­
miz'den, bazen de Doğa l Zeka' dan istemekten söz eder. Her ikisi de doğ­
rudur. Çünkü o n l a r çok-boyutlu b i r çorba olarak birlikte ça l ışır.
Akaşa'yı kazma n ı n bi rkaç yolu va rd ı r ve bazı l a r ı n d a n söz ett i m .
Diğer şifa yönte m l eri v e psi koloj i yöntemleri yard ı m cı o l a b i l i r. Sevgili
o kur, eğer bu sen i n a rzu ettiği n b i r şeyse, onun olacağı na güve n . Uya­
nık ol ve eşza m a n l ı l ığa d i kkat et. Kuantum EFT ve Akaşa'yı Kazma yön­
tem i ilgini çekebilir. Avustra lya l ı terapist ve EFT uygulayıcısı Jenny John­
sto n ta rafı n d a n geliştirilen bu yönte m geç m i şten ka l m a korkula rınızı
tem izlemen ize ve Akaşa nızı kazman ıza yard ı mcı olabilir. Daha fa zla bil­
gi için şu siteleri ziya ret ede b i l i rsi n i z : www.jennyjoh nston .com .au ve
www.quantumeft.co m .au
Son olara k da, Kryon'un bize sunduğu ve önceki enka rnasyonlar­
d a n taşıd ığı n ı z eski enerj i yem i n l e ri n i n yeri n i alacak h a ri ka bir yeni ye­
m i n örneği ne yer vereceğim (bu ye m i n i yüksek sesle söyleye b i l i rsi n i z ) :

"Sevgili Ruh, ben Dünya )ıı kurtaracak yıllarda ya,şıyor ola­

cağım ve ben bu gezegende bir değişim yaratmak için bulunuyo­
rum. Şimdi bunu engelleyebilecek tüm yeminleri iptal ediyorum,

1 69
'İ.nsaı f4taşası
çünkü onlar başka bir bilince ve başka bir enerjiye aittir. İlk
başta o yeminleri kabul etmiş olan aynı Akaşik enerjiyle yemin­
lerimi yeniliyorum. Şu anda altımda olan tüm enkarnasyon­
lar benim desteğimdir. Ve bu andan itibaren hepsinin kontro­
lünü ele alıyorum. Geçmişte, bu gezegene ilk geldiğimden beri
olduğum insanların tüm bilincinin yardımına ihtiyacım olacak.
Birlikte bu gezegenin asla görmediği beyaz bir ışık yaratacağız.
Birçok ben 'in ışığı şimdiki ben vasıtasıyla odaklanacak. Ben bu
kez bunun için geldim ve bunun için -şimdi burada olmak için­
çağlar boyunca enkarne oldum.
Kryon 'un Newport Beach, Kaliforniya 'da verdiği,
"İnsan Feneri Filtreleri " adlı mesaj, 3 Aralık 2006

Aşağıda, bu böl ü m ü n konus� yla ilgili olara k Kryon'a sorduğum so­

rula r ve o n l a r ı n ya n ıt l a rı yer a l m a ktad ı r.

Soru: Akaşamız 'da elde edebileceğimiz hangi özelliklerin bu­

lunduğunu nasıl hatırlayabiliriz ?
Kryon: Asla hatırlamanız gerekmez . Bu konudaki öğretimiz
açıktı. İnsan, "Sevgili Ruh, bilmem gerekeni bana söyle" deme­
lidir. Ondan 3B mantığının ve bilincinin dışındaki, lineer-olma­
yan ezoterik ve spiritüel sistemleri kazması beklenmeyen bir İn­
san için sistem daima budur.
Sizin Doğal Zekanız, sağlığınızı, dengenizi ve zihinsel ra­
hatlığınızı artırmak için neye ihtiyacınız olduğunu bilir. Doğal
Zekanız birçok kez sözünü ettiğimiz "akıllı beden"dir. (Bkz. Ye­
dinci Bölüm: Bir İnsanın Üç Bölümü.)
Böylece, eğer o Akaşanız 'daysa, Doğal Zekanız bunu bile­
cek ve sağlığınızı ve ömrünüzü artırmak için geçmiş yaşam de­
neyiminizin hangi bölümlerine ihtiyaç varsa onu ortaya çıkar­
manıza yardımcı olacaktır.

Soru: Akaşamız'ın derinlerinde bulunan ve bilinçli olarak far-

1 70
 'Bö[üm 5
kında olmadığımız eski enerjisel kalıplar vardır. Bazen bu Ruh'
la birlikte-yaratma sürecimizi engelleyebilir. Örneğin, Akaşa 'da
yoksulluk ve yoksunluk anısı vardır. Sonra bu yaşamda biz bol­
luğu birlikte-yaratmak isteriz. Bu süreçte farkında olmadığı­
mız bu derin sorunları nasıl ele alabiliriz ?
Kryon: Bu, geçmiş yaşam ana-kalıplarının bir parçası olan DNA
engramlannı "yeniden yazma" alanına girer. Yani sizin DNA'nı­
zın (dolayısıyla Akaşanız 'ın) büyük bölümü, eğer isterseniz de­
ğiştirilmeye hazır olan veridir sadece.
Böylece, "Akaşa'yı kazmak," basitçe geçmişe olan tepkini­
zi değiştirmek de olabilir. Bu süreçte, siz travmasız bir geçmiş
yaşam bulur ve huzur niteliklerini bu yaşama getirirsiniz. Geç­
miş geçmiştir ve derin anılar daima orada olacaktır. Ama siz
ona gösterdiğiniz tepkiyi yeniden yazabilirsiniz ve bu Doğal Ze­
ka'nın ve Ruh ile bağlantınızın yardım edeceği bölümdür.
Bir tecavüzü ya da korkunç bir geçmiş olayı yeniden ya­
zan birini hayal edin. Bu çok güzel ve güçlü bir şeydir, sevgili
varlıklar ve bunu şimdiki yaşamınız içinde de yapabilirsiniz.
Ama yeniden yazmanın çoğu birçok yoksulluk, zulüm ve has­
talık enkarnasyonu yüzünden yapılır. Yoksulluk şimdiki zen­
gin bir yaşamda bile yok edilmesi zor olan bir kalıntı oluştur­
ma eğilimindedir. Bu zengin bir kişinin bile sürekli parasız kal­
maktan korkarak cimrilik etmesinin nedenini açıklar. Hasta­
lık hastası bir kişi geçmiş yaşamlarından hastalık kalıntısına
sahiptir ve o ana-kalıbı şimdiki yaşamına yansıtır. Bunlar kork­
tukları birçok hastalığa yakalanacak olan bireylerdir, çünkü
beden bilincin hep sözünü ettiği veya üzerinde odaklandığı şe­
yi "tatmin etmeye" çalışır.
Bu tümüyle yeni bir düşünüş paradigmasını, sezginizin si­
ze bilinmeyene yolculukta yol göstermesine izin vermenizi ge­
rektiren bir sürecin parçasıdır. Onun orada olduğuna inana-

171
insan 5'1.(aşası
rak başlayın sonra Doğal Zeka ile iletişime geçin. Beden "dinle­
meye" başlar ve yavaş yavaş siz düşündüğünüz şeyi yaratmak­
ta olursunuz.

Soru: İnsan olmanın zorluklarından biri sabırlı olmak ve eş­

zamanlılığı beklemeyi öğrenmektir. Sen daha önce mecazi ola­
rak, beklediğimiz durumu veya olayı temsil eden "trenimizin
gelmekte olduğunu " ve bizim gevşeyip rahatlamamız gerekti­
ğini, çünkü "tren biletimizin olduğunu " söyledin. Bu bizim is­
tediğimiz şey için niyetimizi ya da ricamızı temsil eder. Eşza­
manlılığı beklemek trenin bizim değil, Ruh 'un programına gö­
re geleceğini bilmektir. Trenimizin gelişinin zamanlamasını hız­

landırmak için yapabileceğimiz şeyler var mı ? Ruh 'un daha iyi

bir planı olduğunu nasıl fark ederiz ?
Kryon: Ruh'tan bir şey isterken "Bu ya da daha iyi bir şey "
diyebilirsiniz. Siz saatinize daha çok baktıkça ya da sonucun
ya da alternatifin ne olacağını anlamaya çalıştıkça, onu daha
kötü hale getirirsiniz
Asla süreci hızlandırmaya ya da yavaşlatmaya çalışmayın.
Trenin neden bu kadar yavaş geldiğini tahmin etmeye çalışma­
yın. Tren geldiğinde, onun gideceğini düşündüğünüz yere git­
mediğini görünce düş kırıklığına uğramayın! Bunlar olgun eş­
zamanlılığın kurallarıdır. Eşzamanlılık sizin istediğiniz şeye bir
yanıt aldığınız bir şey değildir. Eşzamanlılık sizin "bunun ya da
daha iyi bir şeyin " üzerinde çalışmayı kabul etmeniz ve onun
gerçekleşebilmesi için yoldan çekilmenizdir. Ruh daha büyük
bir tabloya sahiptir ve siz sahip değilsiniz. Buna bir örnek ver­
mek istiyorum:
Örnekteki İnsan susamıştı; görünürde bir su kaynağı veya
yağmur yoktu. O, ormanda oturdu, hava sıcak ve kuruydu. "Lüt­
fen, Tanrım, yağmur yağdır. Lütfen, Tanrım, yağmur yağdır.
Ben eşzamanlılık için bekleyeceğim " dedi. Böylece aradan gün-
1 72
 'Bö[üm 5
ler, haftalar ve aylar geçti, ama hiç yağmur yağmadı. İnsan
yorgundu, korkuyordu ve sürekli daha da fazla susuyordu. Gö­
rünürde bunun bir sonu yoktu ve İnsan pes etmeye hazırdı.
Sonra sonbahar geldi ve ağaçlar yapraklarını dökmeye baş­
ladı. Şimdi İnsan paniğe kapılmıştı. "Ağaçlar ölüyor! Yaprak­
lar dökülüyor ve sonra da ben öleceğim. " İşte bu, İnsanın bu
işi bitirebileceği noktadır. Birçoğu bunu yapar.
Yapraklar döküldüğünde, İnsan orada daha önce hiç gö­
rülmeyen bir şeyi gördü. Orada, ağaçların ardında bir göl var­
dı! O değerli tatlı suyla dolu güzel bir göldü. O hep oradaydı,
ama İnsanın onu ortaya çıkaracak zamanı ve mevsimi bekle­
mesi gerekiyordu. Bu bir eşzamanlılık mecazıdır. Peki, İnsan
istediği yağmura kavuştu mu? Hayır.

1 73
1 74
 6

AKAŞA'NIN ZAMAN KAPSÜLLERİ

Çoğu kişi için, "za m a n ka psülü" teri m i tari h i b i r eşyayı veya b i lgi­
yi içeren ve gelecekte bir tari hte açılması n iyetiyle bir yere yerleştiri­
len veya göm ü l e n b i r konteyn ı rı ifade eder. Ancak, Kryon za m a n kap­
sül lerinden söz ettiği nde, bizim bu teri m i n n e a n l a m a ge ldiğini ve on­
ların gezegende nasıl va r oldukla rı n ı yeniden ta n ı m la m a m ı z gerekir. Kr­
yon, za man kapsü l lerinin, spiritüel ebeveynlerimiz olan ve bu gezegene
tan rısa l ONA tohum larını eken Pleiadesl iler ta rafından Dü nya'ya yerleş­
tirildiğini açıklam ıştır. Ga ia'da (Krista li msi Ağ' ın ve deniz memelileri n i n
i ç i n e yerleşti ri l m i ş o l a n ) za m a n ka psü l l e ri v e DNA' n ızda (Akaşa n ız' ı n
i ç i n d e ) za m a n ka psü l l eri va rd ı r. B u zaman ka psülleri fa rkl ı b i r a maca
sa h i ptir, a ma hepsi tek bir p l a n la işbirl iği ya par: İnsa n lığın yükselmiş bir
gezegen yaratması n ı sağl a m a p l a n ıyla.
Gaia'nın içindeki zaman ka psülleri bilgi ve fikirlerle i lgilidir. Bu ka p­
s ü l ler b i l i m i n ve yaşa m ı n yen i enerj iye geç m e m ize ya rd ı mcı o l m a k için
keşfe d i l m eyi bekleyen kua ntum nitelikleriyle ilgi l i d i r. Kryon bu konu­
da şöyle söyl e m işt i :

Zaman kapsülleri onları duyumsayabilenlere ve "görebilen­

lere" canlı ve faaliyetle vızıldıyor gibi görünecektir. Gaia dedi­
ğiniz bu zaman kapsüllerinde geleceğe ait bilgi ve fikirler var­
dır, onlar oraya uzun zaman önce Pleiadesliler tarafından yer­
leştirilmiştir ve o kapsüller buluşlarla açılmadan önce birlik ve
barışa dair yeni fikirlerle açılacaktır.

DNA' m ızdaki zaman kapsü lleri daha kişiseldir. Kryon bu za man ka p­

s ü l l e ri n i n içeriğ i n i şöyle açıkl a m ıştı r :

Birlikte getirdiğiniz spiritüel miras bir lotus gibi açılma-

1 75
insan .9/taşası
ya hazırdır. O açıldığında yeni farkındalık oluşacaktır. İlle de
huzurlu olmayan bir çehrede huzur olacaktır. İlle de sabırlı ol­
mayan bir çehrede sabır olacaktır. O zaman siz sizi değiştirir­
siniz, çünkü o kapsül daima sizin içinizde olan, ama ancak şim­
di, bu yeni enerjide kendini göstermeye başlayan fikirleri, duy­
guları ve bilinci ortaya çıkarır.

2012 ve 2013'te, Kryon yeniden-ayarla nma teması üzeri nde odak­

l a n a n b i rçok mesaj verd i . Bu konu Kryo n'un İnsanlığın Yeniden Ayar/a­
nışı a d l ı kita b ı n d a sunuldu. Dolayısıyla, bizim Akaşa i l e i l i ş k i m i z i n de,
za man kapsü lleri n i n içindeki bilgi n i n açığa çıkması ndan dolayı, yeniden
aya rla n m a kta olması şaşırtıcı deği l d i r .

Daha önce DNA'nızdaki bazı zaman kapsüllerinden söz et­

miştik. Ayrıca, içgüdü dediğimiz bir kapsülden özellikle söz et­
miştik. Şimdi, daha önce verdiğimiz bir bilgiyi gözden geçire­
ceğiz. Hayvanların içgüdüleri vardır ve siz bunu her zaman gö­
rürsünüz. Bazı hayvanların yavruları doğduğunda, onlar saat­
ler içinde kalkıp koşmaya başlarlar. Yavru doğduktan sonra gün­
ler içinde düşmanlarını bilir, hangi yiyeceklerin zehirli olduğu­
nu bilir, hatta hangi suyun içilebilir olduğunu bilir. Ama sade­
ce yüzde otuz DNA verimiyle çalışan İnsan bu özelliklerin hiç­
birine sahip değildir. Bunun nedenini hiç merak ettiniz mi?
İnsan bebekler doğduklarında acizdirler! Ve bu durum çok
uzun bir zaman devam eder. Hiçbir otomatik şey yoktur. Te­
mel realite bile eksiktir. Ateşin onları yakacağının onlara söy­
lenmesi gerekir. Yürümek, onların yapmaları gerektiğini bildik­
leri, ama zor öğrendikleri bir şeydir. Şimdi sizden yüzde kırk
DNA verimiyle çalışan bir İnsanı hayal etmenizi istiyorum. Bu­
na hazır olun. Çocuklar doğduktan kısa bir süre sonra onların
okumaya çalıştıklarını görmeye başlarsınız, çünkü onlar daha
önce okumayı biliyorlardı. Yürüme de çok erken başlar, çünkü
onlar eskiden yürüdüklerini hatırlamaktadırlar. Onlar ateşin
1 76
 'Bö[üm 6
onları yakacağını bilerek doğarlar. Bu, temel içgüdünün yeni­
den ayarlanışıdır. Bu, tıpkı hayvanların olduğu gibi, İnsanın da
doğuştan sahip olduğu bir şey olacaktır, ama siz onu asla gör­
mediniz. Siz ona inanmazsınız! Belki de ona sahip olduğunu­
zu düşünmemişsinizdir bile. İzleyin, onu göreceksiniz.
"Kryon, bu Akaşa ile ilişkili değil mi ? " Evet. "Akaşa 'da za­
man kapsülleri var mıdır ? " Evet. Başka bir deyişle, siz kendi
Akaşik Kaydınız ile ilişkinizin yeniden ayarlanışını görüyorsu­
nuz. Biz DNA'nın yeniden ayarlanışıyla ilgili birçok mesaj ver­
miştik. "Sizin Akaşik Kaydınız nerededir ? " O DNA'dadır. "Sa­
dece Akaşik hatırlama için belirli zaman kapsülleri var mıdır ? "
Evet. "Onlar neler olacaktır, Akaşa ya -sözünü ettiğin diğer ba­
zı şeylerden farklı olarak- ne olacaktır? " Şimdi onlardan söz ede­
lim.
İnsanın Akaşası sizin günbegün farkında olduğunuz bir şey
değildir. Siz bir seminerde ondan söz eder ya da onu bir kitap­
ta okursunuz, ama onu pratik olarak görmezsiniz. Siz onu ger­
çekten sahiplenmezsiniz. Size onun orada olduğu söylenmiştir,
ama siz ona ille de inanmazsınız. Ben yaşlı ruhların karşısında
oturuyorum. Sizin onu gerçekten bilmemeniz bana ilginç geli­
yor. Bedeninizin Doğal Zeka denen bölümü tüm bunları bilir ve
siz o bölümü sezginizle kullanabilirsiniz. Eğer bir süre meditas­
yon yapıp bedeninizin o bölümüne "Ben daha önce bu dünyada
bulundum mu ? " diye sorarsanız, o zeka "Birçok kere!" diyecek­
tir. Sezgisel olarak, bu bir histir.
Sevgili İnsan, bu dünyada gerçekten ilk kez bulunduğunu
mu düşünüyorsun? Ve yanıt elbette hayır olacaktır. Karşımda
oturan yaşlı ruh bu hisse doğuştan sahiptir. O bunu bilir! Ba­
zen siz kentte dolaşır ve diğer insanlara bak.arak. "Onlar ne
düşünüyorlar, ne yapıyorlar ? " diye merak edersiniz. Yetişkin
gruplara bak.ar ve onları yargılamazsınız, ama onların yerinde
olduğunuz zamanları neredeyse hatırlayabilirsiniz. Çünkü on-
1 77
insan 5f.ta.şası
lar dram içindedirler veya sizin uzun zaman önce başardığınız
şeyler üzerinde çalışmaktadırlar. Siz yaşlı bir ruh olduğunuzu
bilirsiniz, ama bildiğiniz tüm şey budur? Eğer ben size, "Aka­
şanızı hissediyor musunuz ? " diye sorsam, siz bana "Gerçekten
değil, ama ben yaşlı bir ruh olduğumu duyumsuyorum " derdi­
niz.

Akaşik Farkındalık
Akaşa'da uyanacak ve yeni bir kuantum enerjiyi açığa çı­
karacak ilk zaman kapsülünü açıklamak zordur. Ben onu Aka­
şik farkındalık olarak adlandıracağım. Eğer onun orada oldu­
ğuna inanmazsanız Ak.aşa ile ilgili herhangi bir şey yapamaya­
caksınız, böylece önce onun farkındalığı olmalıdır. Geçmiş ya­
şamlar realitesi gereklidir ve yaşlı ruhlar için o olağan bir şey
olacaktır. Bir gün gelecek, siz geçmiş yaşamlardan söz ettiği­
nizde çok az kişi gözlerini devirerek size inanmadığını göste­
recektir. Tıpkı şu anda yaşadığınızı ve nefes aldığınızı bildiği­
niz gibi, bunu daha önce de yaptığınızı ve tekrar yapacağınızı
bileceksiniz. Bu sizin için gerçek olacak. Bu, gezegenin Krista­
limsi Ağı'nın yardımcı olduğu yeni bir enerjinin parçasıdır.
Daha fazlası da vardır: Sizin Akaşanız'da başka ne vardır?
Esas zaman kapsülünün ne olduğunu düşünüyorsunuz? Biz o­
nun ne olduğunu biliyoruz ve sizin de anlamanız gerekirdi. O,
atasal bilgeliğe uyanmaktır, yaşlı ruhlar, çünkü siz kendi ken­
dinizin Akaşik atalarısınız. O kapsülde ne bulunduğunu biliyor
musunuz?
İnsanın Akaşik Kaydı'nda iki büyük şey vardır: Deneyim­
ler ve öğrenilmiş bilgi. Bazı kültürler büyüklerini onurlandırır­
lar ve siz bir kabilede daha yaşlandıkça onların size duydukla­
rı saygı da artar. Bunun nedeni deneyim ve öğrenilmiş bilgidir.
İnsanlık bunu daima olumlu bir şey olarak görmüştür. Ak.aşa-

1 78
 r.Böfüm 6
nız'da uyanan ve size geçmişte kim olduğunuzu değil, ne yap­
mış ve ne öğrenmiş olduğunuzu açıklamaya başlayan bir za­
man kapsülünü hayal edebilir misiniz? Bugün daha önce gör­
düğünüz gibi (videosu gösterilen) üç, dört yaşındaki bir çocu­
ğun bir üstat gibi piyano çalmasını hayal edebilir misiniz? O
çocuk neyi hatırlamaktadır? Deneyim ve öğrenilmiş bilgi. O, pi­
yanoyu pratiği yapılmış hareketlerle çalıyordu. Müzik yapmak
için hangi tuşlara basılacağıyla ilgili bilgi Akaşa'dan geliyordu.
Bunu sadece piyano çalma yeteneğine değil, bilgiye ve bilgeli­
ğe de dönüştürebileceğinizi hayal edebilir misiniz? Bu zaman
kapsülünün ne yaratabileceğini anlıyor musunuz? Geçmişte bu
dünyada bilge olan kişilere neden saygı duyarsınız? Çünkü on­
lar tüm bilgiyi ve deneyimi sizin için bir araya getirmiş olan­
lardı. Bu önce yaşlı ruhlara olacaktır ve bu da bizi sonraki ko­
nuya getirir.
Şöyle bir soru sorulmuştur: "Akaşa değişmeye başlayacak
mı, özellikle karmik gruplardaki etkileşimler değişecek mi ? İn­
sanlar tekamül ettikçe o etkileşimlere ne olur ? Karmik grubun
mevcut düzenlemesi değişecek mi ? " Yirmi üç yıl önce size karma­
nızı iptal edebileceğinizi söylemiştim. Bu salondaki yaşlı ruhla­
rın çoğu bunu yaptı. Bunu nasıl bildiğimi biliyor musunuz? Çün­
kü birçoğunuz aileniz ve arkadaşlarınız tarafından dışlandınız.
Eve gitmek sizin için rahatsız edicidir ve artık sözünü etmedi­
ğiniz şeyler vardır. Ben burada kimlerin bulunduğunu biliyo­
rum. Siz karmanızı iptal ettiniz.
Şimdi size basit bir soru soracağım: Eğer siz karmanızı
iptal etmişseniz, bir karmik grup içinde nasıl olabilirsiniz? Ola­
mazsınız, en azından alışık olduğunuz gruplarda olamazsınız.
Böylece, eski yerleşik gruplar değişmeyecektir. Onun yerine, ye­
ni bir grup türü, bir yaşlı ruh grubu, bir Akaşik grup oluşacak­
tır. Oluşan grup budur ve bu yaşlı ruh grubunun, bu Akaşik
grubun esas amacı gezegende bilgelik yaratmak ve enerjiyi de-
1 79
'İ.nsaı .9ftaşası
ğiştirmektir. Şimdi bunu açıklamak istiyorum:
Biz şimdi insanların Dünya'ya nasıl geri döndüklerinden
ve farklı olabilecek niteliklerden söz ediyoruz. Bundan önce, on­
lar bitmemiş iş enerjilerini sergilemek için karmik gruplara ge­
ri dönmüşlerdir. Ancak, şimdi karmaları'nı bilerek iptal etmiş
olan binlerce yaşlı ruh karmik bir grup içinde olamaz . Öyleyse
onlar hangi grupta bulunmaktadırlar? Onlar "karmik-olmayan
grup"ta bulunmaktadırlar ve bu sizi şaşırtabilir.
Siz artık eski enerjinin bir amacını gerçekleştirmek için
gruplara girmiyorsunuz. Onun ye�ne, yaşlı ruhlar gezegen üze­
rinde enerjiyi değiştirmek için onlara ihtiyaç olan yerlerde bir
araya gelip gruplar oluşturacaklar. Bu karmik bir grup değil,
yeni türde bir gruptur, yaşlı ruhların Akaşik bir grubudur. On­
ların nerede bulunduklarını nasıl bilebilirsiniz? Gençlere ve on­
ların ne yaptıklarına bir bakın. Burada, Güney Amerika'da bir
sürü genç var. Bu size ne anlatıyor? Burada bir değişim sürüp
gitmektedir, sevgili varlıklar. Bu, şu anda Dünya' da başka her
yerdekine kıyasla daha büyük bir enerjiye sahip olan bir deği­
şimdir. Yaşlı ruhlar burada diğer yerlere kıyasla daha büyük
sayıda doğmaktadırlar. Bu yeni gruptur ve onlar buraya bilge­
likle ve kavramsal zihinlerle gelmektedirler. Onlar çabuk uyan­
ma ve sizin beklediğiniz fikirlerle ortaya çıkma fırsatına sahip
olacaklardır.
Bu salondaki yetişkinlerden bu gençlere hoşgörüyle dav­
ranmalarını rica ediyorum. Onların davranışlarını yargılama­
yın. Onlar sizin hiç duymadığınız terimler kullanıyor ve garip
veya olağandışı olduğuna inandığınız şeyler yapıyorlar. Bazıla­
rınız yaptıkları şeylere bakıp onları düzeltmeye çalışıyorsunuz.
Onlar kendi başlarına sosyal ağ denen bir şey icat ettiler. Eğer
Kryon öğretilerini eskiden beri takip ediyorsanız, on yıl önce bu­
nun olacağını size söylediğimi hatırlarsınız. O zaman size, "Her­
kes herkesle konuşabildiğinde, hiçbir sır olamaz " demiştim.
1 80
 'Bö[üm 6
Bazı hükümetlerin istedikleri son şey nüfusun çoğunun bir­
biriyle anında ve özgürce iletişim kurmasıdır. Orada hiçbir şey
sır kalmaz ve bu iletişim dürüst olmayan şeyleri açığa çıkarır.
Olmakta olan budur. Şimdi birçok ülkenin gençleri birbirleriy­
le açıkça iletişim kurmaktadırlar ve çoğu otuz yaşın altında­
dır. Ortadoğu'da İsrailli gençler İranlı ve Filistinli gençlerle sü­
rekli olarak konuşmaktadırlar. Binlerce genç bunu yapmakta­
dır. Onların siyasi liderleri her ne söylerlerse söylesinler, genç­
ler olup bitenlerle ilgili tamamen farklı bir fikre sahiptirler.
Çünkü onlar diğer ülkelerin gerçek yurttaşlarıyla konuşmak­
tadırlar. Ve bazıları şöyle demektedirler: "Biz bir fırsata sahip
olduğumuzda, bu geleneksel düşman saçmalığına son vereceğiz.
Biz savaş istemiyoruz! Biz iyi okullar, hastaneler ve diğer top­
lumların sahip oldukları şeyleri istiyoruz. " Gençlerin yaptıkla­
rı budur.
Yetişkinlere gelince, onların birçoğu durumu anlamamak­
tadır. Onlar tüm bu teknolojiyi bir tür geçici moda, hatta bel­
ki sinirlendirici bir şey olarak görüyorlar. Onlar hala televiz­
yonların söylediklerini dikkate alıyor, onları yönetenlerin du­
yup bilmelerini istedikleri şeyleri dinliyorlar.
Sizden gençlere hoşgörülü davranmanızı ve onların ne yap­
tıklarını anlamanızı istiyorum. Bakın, bu yeni bir paradigma­
dır ve Dünya üzerinde barışın kurulmasına yardımcı olacaktır.
Size bunu beklemenizi söylemiştim. Bu, öyle görünse de, genç­
liğe ait naif bir şey değildir. Bu en iyi haliyle yaşlı ruhtur ve on­
lar burada, Güney Amerika'da diğer yerlere kıyasla çok daha
fazla sayıdadır. Bu, durumu -o daha iyiye gitmeden önce- sar­
sabilir.
Yaşlı ruhlar, bu dünyaya gelmekte olan ve sizin kadar çok
geçmiş yaşama sahip olan kardeşlerinizin farkına varın. Bu yaş­
lı ruhların birçoğu şu anda yirmi beş yaşın altındadır. Bunu
yapabilir misiniz? Sizden ricam onların kim olduklarını gör-
181
'İ.nsaı .9ftaşası
meye başlamanızdır. Bu sizin onları nasıl eğittiğinizi ve nasıl
algıladığınızı bile değiştirebilir. Siz onların kimliklerine saygı
göstermeye başladığınızda,. onlar da sizi yaşlı ruhlar olarak se­
lamlayabilirler. Kuşaklar arasındaki uçurum biraz kapanmak
üzeredir ve yaşlı ruh bilgeliği ve uyanan zaman kapsülleri bu­
nun yaratılmasına yardımcı olacaktır. Günün mesajı budur.
Kryon 'un Sao Paulo, Brezilya 'da verdiği
"Akaşa 'daki Zaman Kapsülleri " adlı mesaj, 20 Nisan 2013

Sizin Akaşa nız d e neyim bakı m ı n d a n zengi n d i r. Akaşa n ız'daki za­

man ka psül leri açıldığında, o n l a r için izde ye n i d ü ş ü n ce enerj i l eri yara­
tır. Kryo n, bizim ye n i şeyler d ü ş ü n meye başlayacağı m ı z ı ve bazılarımı­
zın daha önce ya pmadığımız şeyleri ya p mayı düşüneceğim izi söylemiş­
ti. Sizin içinizde başlayan bir uya nış va rd ı r ve d ü ş ü ncelerinize ve h isle­
rinize d i kkat etmeniz ö n e m l i d i r, çünkü o n l a r doğru d a n geçmiş yaşa m­
ların ızdan ve Akaşik Kayıt'ta n gel m ekted ir. Daha önce sa h i p o l m a d ığı­
nız yetenekleri gel işti rdiği nizi bile göre b i l i rsiniz. Buna Akaşa'yı ka zmak
d e n i r . Bu, a ksi ta kd i rd e vuku b u l mayaca k eşza m a n l ı l ı kların ya ratı l ma­
sına ya rd ı m c ı olaca ktır. Kryon, yaşlı ru h l a ra "di kkat etmeleri n i" öğüt­
lemiştir, çünkü yaşlı ru h l a r için ş i m d i hiç o l madığı kad a r çok eşza man­
lılık (senkronizasyon ) o rtaya çı kacaktır.
Spiritüel ebeveyn leri miz Pleiadesliler önceki özgür seçim gezege­
ninden gel mişlerd i . Kryon, onların "Pleiades' i n Ka ra n l ı k Çağla rı" n ı n eşi­
ğ i n i geçti klerinde d u r u m u n nasıl old uğu n u ta rif etm işti . Böylece, Ga ia'
ya, deniz memelilerine ve bize zaman kapsü llerinin yerleştirilmesi önem­
l i d i r. Asl ı n d a , bu i n sa n l ığın yükse l m iş bir gezegen ya ratıp yarata maya­
cağıyla ilgili test için gereklid i r ve b u n u n nedeni Kryon ta rafı n d a n şöy­
le açıkla n m ı ştır:

Siz bilinç olarak daha kuantum hale geldiğinizde, Akaşa­

nız 'ın farkındalığı artacaktır. O sadece bu gezegendeki ilk ya­
şamınıza uzanmayacak, birçoğunuz orta noktada neyin vuku
bulduğunu da hatırlamaya başlayacaksınız. O, Pleiades geze-
1 82
 '13öfüm 6
genlerindeki bilinç değişimidir. Evet, birden fazla Pleiades ge­
zegeni vardı. Şu anda insanlar tek bir gezegende birbirleriyle
geçinememektedirler, ya size yakın olan bir gezegen daha ol­
saydı? Onlarla ne yapacağınızı hayal edebilir misiniz? Bu size,
Pleiadeslilerin ne yapabilmiş olduklarıyla ilgili bir fikir vere­
bilir.
Pleiadesliler bir şekilde başlayan, ama saf uyumlu bir bi­
linçle biten bir şeyi bir araya getirebilmişlerdi. Saf uyumlu bi­
linç yeni bir terimdir. Bir İsrailli, bir Filistinli ve bir İranlı'nın
saf uyumlu bilince sahip olmalarını hayal edebilir misiniz? Geç­
miş dünya savaşlarından sonra bunu eski düşmanlarınızla ya­
pabildiniz, öyleyse bu neden Ortadoğu'da olmasın?
Bu saf uyumlu bilinçle ilgili yeni fikirler nereden gelecek,
çünkü siz bu dünyada onlara çok fazla sahip olmadınız. Onlar
sizin spiritüel ebeveynlerinizden, Pleiadeslilerden gelecektir. Siz
onların DNA'sına sahip olduğunuzun farkındasınız, değil mi?
Onlar da kendi spiritüel ebeveynlerinin DNA'sına sahiptirler.
Siz bu dünyada barışın sırrına sahipsiniz, çünkü o sizin "ga­
laktik Akaşanız "ın bir parçasıdır. Siz burada henüz hiç kim­
senin geliştirmemiş olduğu bilgeliğe ve sırlara sahipsiniz. İşte
bu yüzden yaşlı ruhlar buraya geri dönmeliler.
Yaşlı ruhlar, siz bu gezegenin geleceğisiniz . Siz bu kadar
saf olan Pleiadesli DNA'sını taşıyabilen yegane varlıklarsınız.
Siz o kadar derinlere erişip o saklı fikirleri ortaya çıkarabilen
yegane varlıklarsanız, çünkü bir zamanlar onları siz yaratmış
ve uygulamıştınız (ve bunu bu gezegende yapmamıştınız). Size
daha önce duymamış olduğunuz fikirler verilmeyecektir. Siz ne
yapmış olduğunuzu hatırlamaya başlayacak ve onu yapmanın
parlak versiyonuna geçeceksiniz. Pleiades gezegenlerinde olmuş
olanlar burada da olabilir ve siz 3B sorunlarıyla başlayıp önce
onları çözeceksiniz. İnsanlar bu fikirlerin bazılarına bakıp, "Bu­
nu neden daha önce düşünmedik ? " diyecekler. Siz bunu daha
1 83
'İ.nsan !Jltaşası
önce yaptınız ve şimdi onu tekrar yapmanıza ihtiyacımız var.
Bu da, sevgili varlıklar, sizin buraya geri döneceğiniz anlamı­
na gelir.
Kryon 'un Orlando, Florida'da verdiği
"Akaşa Uyanıyor" adlı mesaj, 26 Ocak 2013

Aşağıda, Kryon'un kişisel bir mesaj gibi gelebilecek sözleri ye r alı­

yor. Onun Akaşa mızı uya n d ı r m a k ve zaman kapsü l l erindeki b i lgeliği ve
b i lgiyi açığa çıkarmakla ilgili o lduğuna i n a n ıyorum. Kryon'un sorduğu
her soru üzeri nde d ü ş ü n e b i l i rsiniz. İ l k sezgisel d ü şünceleri n i z i h i ssed i n
v e gözlem leyi n . O n l a r size arad ığı n ı z b a z ı ya nıtlarla i l g i l i içgörüler ve­
re b i l i r.

Bir tarafa atmış olduğunuz şey nedir? Denemiş olduğu­

nuz, ama işe yaramamış olan şey nedir? Sizin tutkunuz olan,
ama işe yaramayacağına veya zamanın doğru olmadığına ka­
rar verdiğiniz için zihninizde bir kenara bırakmış olduğunuz şey
nedir? Eh, zaman şimdi doğrudur!
Burada derin bir bilgi kaynağı vardır ki o bu sözleri din­
leyen ve okuyan herkesin Akaşik Kaydı' dır. O yaşanmış enkar­
nasyonları ve kazanılmış bilgiyi temsil eder. O hepinizin geçir­
miş olduğunuz deneyimdir ve o şimdi yüzeye çıkabilir ve bu ge­
zegenin Akaşası'nın ve realitesinin bir parçası olabilir.
Onun hepsi şimdi Kristalimsi Ağ'a yerleştirilebilir. Siz bu­
nun için, geçmişte bildiğiniz ve tezahür ettirdiğiniz şeyi mey­
dana getirmek için buradasınız. Ve işte bu yüzden dünya nü­
fusunun yüzde yarımından daha azı, yani sizler Dünya'yı de­
ğiştirmek için Işık İşçileri olmuşsunuzdur.
Kryon 'un Laguna Hills, Kaliforniya 'da
verdiği "Süreç " adlı mesaj, 4 Aralık 201 1

Aşağıda, bu böl ü m ü n konusuyla ilgili olara k Kryon'a sorduğum so­

rul a r ve o n l a r ı n ya nıtları yer a l m a kta d ı r.

1 84
 '13öfüm 6
Soru: Daha fazla İnsan Akaşası ile ilişkisini yeniden ayarla­
dığında, bu diğerlerinin uyanmalarını kolaylaştıracak mı ?
Kryon: Evet! Kişisel yeniden-ayarlanma gezegenin enerji ağla­
rının insanların yaptıkları yararlı şeyleri algılayışlarını etkiler.
Bildiğiniz gibi, enerji ağları İnsan bilincine karşılık verirler.
Böylece bir neden-sonuç dairesi içinde, bu ağlar İnsanın onla­
ra verdiklerini destekler. Bu da gelecektekileri etkiler.
İnsanlığın gittikçe daha büyük bölümü Akaşa ile ilişkile­
rini değiştirme fikrine uyandığında, buna özellikle Kristalimsi
Ağ karşılık verir. O ilk ve en hızlı değişecek olan ağdır. Bu bir
domino etkisi yapar ve Manyetik Ağ değişir. O zaman çocuk­
lar bu gezegende bu ağların yeni enerjisi içinde doğarlar ve da­
ha hızlı uyanarak olgun düşünüşe ve "içlerindeki Tanrı"yı bul­
ma potansiyeline erişebilirler.
Geçmişte, düşük bir savaş ve hayatta kalma bilinci "gü­
nün enerjisi" idi. Tüm İnsan uygarlığı için enerji buydu. Elli yıl
önce, 2012 eşiğinin beklentisiyle, bu değişmeye başladı. Siz o
zamandan beri bu enerjiyi değiştiriyordunuz. 1987'de o bir "im­
zalanmış anlaşma" oldu. Sizin beşinci kez kendinizi yok etme­
me potansiyeliniz güçlüydü ve gerçekten de siz bu işi başardı­
nız.
Bu yeni bir enerji, yeni bir potansiyel ve yeni bir insan­
lıktır. Bireysel olarak yaptığınız her şey, diğer insanlara sizin
gördüğünüz şeyi görme fırsatı verecek daha parlak bir ışık ya­
ratmak gibidir. Siz onlara hiçbir şeyi vaaz etmeden, hatta on­
larla karşılaşmadan, birçok kişi sizin gezegen için yarattığınız
ışıktan yararlanacaktır.

Soru: Pleiadeslilerin birden fazla gezegene sahip olmaları ko­

nusunda daha ayrıntılı bir açıklama yapabilir misinin ? Her öz­
gür seçim gezegeni yükseliş sınavıyla ilişkili olarak farklı nite­
liklere mi sahiptir ? Sezgim bana sınavın doğasının her bir öz-
1 85
'İ.nsaı Ylfcaşası
gür seçim gez.egeni için biraz değiştiğini ve bunun doğrudan Ev­
ren 'de vuku bulan ve bizim kavrayamayacağımız şeylerle iliş­
kili olduğunu söylüyor.
Kryon: Eğer zaten böyle tam ve doğru yanıtlara sahipsen, o
soruları neden soruyorsun? (Gülümseme)
Önce birinci soruyu yanıtlayalım. Pleiades yıldız sistemi
birçok gezegene sahipti. Sizin "Yedi Kız Kardeş" olarak gör­
düğünüz dokuz yıldızdan birinin " altın kuşak" tanımında bir­
çok gezegeni vardı. (Bu bildiğiniz İnsan yaşamını destekleyebi­
lecek bir yörüngeye sahip olan bir gezegendir.) Bilimlerinin baş­
langıcında, Pleiadesliler birden fazla gezegene yerleştiler ve di­
ğer uygarlıkları başlatabildiler. Uzay yolculuğu onlar için daha
kolaydı. Onların daha fazla kuantum buluşa ihtiyaçları vardı
ve bunlar onlara sunuldu (siz henüz onlara sahip değilsiniz) .
Onlar uzay yolculuğu için sizin gibi ateşleme sistemlerini, ro­
ketleri ve fizik kuvvetlerini kullanmadılar.
Evet, her gezegen özgündür ve kendi buluş, aydınlanma ve
gelişim niteliklerine sahiptir. Ana Pleiades gezegeni bir su ge­
zegeni değildir. Bu onların yakında bulunan, ama yörüngeleri
kesişmeyen ve yıl boyunca belirli zamanlarda kolayca ulaşabil­
dikleri kardeş gezegenlerden birine de yerleşmek istemiş olma­
larının nedenlerinden biridir.
Pleiadesliler Dünya'yı ilk incelediklerinde, bu işi başarabi­
leceklerini biliyorlardı. Ruh, onları doğrudan bu gezegene yön­
lendirmişti. Onları en çok heyecanlandıran şeylerden biri bura­
daki okyanustu. Bu onların deniz memelilerini de çok sevmele­
rinin nedenidir. Onların gezegeninde buna benzer bir şey yok­
tu!
Her özgür seçim gezegeni özgündü ve size sizden önceki
bu gezegenlerin spiritüel Akaşası'nı da taşıdığınızı hatırlatırım.
Bir düzeyde, siz tüm bu gezegenlerde bulundunuz, çünkü tüm

1 86
 '13öfüm 6
özgür seçim gezegenleri için kullanılan "ruh grubu" paylaşılan
bir kaynaktır.
Bunun üzerinde düşünün. Siz uzaydaki kendi atalarınız­
sınız.

Soru: Gaia içindeki zaman kapsülleri hakkında yakın geçmiş­

te bilgi vermiştin (yirmi dört düğüm ve boşluk noktası tarafın­
dan temsil edilen on iki kutuplaşmış çiftten söz edilmektedir).
Bu kitap yazılırken, bu zaman kapsülleriyle ilişkili iki olay ya­
şandı. Birinci olay 21 Aralık 2012 'de Maui, Hawaii 'de topla­
nan ve tüm zaman kapsüllerini içlerindeki bilgiyi açığa çıkar­
maları için uyaran (buna olanak veren) Lemuryan Koro idi.
İkinci olay, 10 Kasım 2013'te Titicaca Gölü 'nde verilen Kryon
mesajı ve Kahuna Kalei 'iliahi tarafından yapılan seremoni es­
nasında ilk zaman kapsülünün açılmasıydı. Bu süreç hakkın­
da ve Gaia 'nın zaman kapsüllerini nasıl aktive edebileceğimiz
konusunda daha fazla bilgi verebilir misin ? Ayrıca, biz Akaşa­
mız'ın içindeki kişisel zaman kapsüllerimizi nasıl uyarabiliriz?
Kryon: Birincisi, bu kapsüller hiçbir şeyi içermezler! Onlar za­
manın geçişiyle ortaya çıkmaya hazır olan Pleiades bilgisine
açılan portallardır (onlar bir iletişim portalına açılan kapsül­
lerdir) . Böylece onları açmak gerçek-zamanda verilen bilginin
Dünya'ya aktarılmasına olanak verir. Bir pencere bilgi içermez.
Ama eğer dışarıda duran bir öğretmen varsa ve siz pencereyi
açarsanız, onun verdiği bilgiden yararlanabilirsiniz.
Bunlar çiftler halindedir, çünkü tüm dengeli fizik çiftler
halindedir. Atomik yapı ve DNA da öyledir. Her şeyin yapısı den­
geli bir "itme çekme" enerjisine bağlıdır. Siz onu artı ve eksi
olarak görürsünüz, ama o tam olarak öyle değildir. O yardım­
severlik motorunun ve yaşam-kuvvetinin bir etkileşimidir. Ga­
laksinizin merkezindeki enerjinin (kara delik) de böyle oldu­
ğunu söylemiştik. Orada bir değil, iki enerji vardır. Böylece ka-
1 87
'.İnsan .91.f(aşası
ra delik diye bir şey yoktur. Bir gün biliminiz bunu görecek. Fi­
ziğinizde bir "tekillik" imkansızdır ve bu bir ipucu olmalıdır.
Bu bizim yirmi yıldır verdiğimiz bir bilgidir.
Çiftler birlikte aktive edilir ve onlar sadece bir düğüm ya
da bir boşluk noktası değildir. Böylece aktive edilecek sadece
on iki potansiyel vardır ve siz şimdiye dek üç çifti tanımladı­
nız ve -düğümleri ziyaret ederek- onların ikisini aktive ettiniz.
Aktivasyon senaryoları, doğru olan hemen her zaman gerçek­
leşebilir, ama onlardan ikisinin 2014 yılından önce aktive edil­
mesi gerekiyordu. Geriye kalanlar ekinoksların presesyonu za­
man çerçevesinin son on sekiz yılı içinde (2030 'a kadar) aktive
edilmeliler. Bunun için benim partnerimle birlikte orada olmam
gerekmiyor. Birçoğu, bu süreçle temasta olan ve ona yakın olan­
lar tarafından aktive edilecektir. Doğru zaman geldiğinde, bir
zaman kapsülü çiftini aktive etmek uygun olacak ve eşzaman­
lılık içerecektir. Siz bunu bileceksiniz.
DNA'nın içindeki zaman kapsüllerinin aktivasyonu bütün­
üyle başka bir konudur, çünkü bu zaman kapsülleri gezegen­
deki on iki Pleiades kapsülünden çok farklıdır. Onlar sizin ta­
rafınızdan, sizin için, Akaşanıza yerleştirilmiş olan kişisel kap­
süllerdir.

1 88
 7

İNSANIN ÜÇ BÖLÜMÜ

Kryon sık sık üç enerjisinden söz eder. Üç kata litik bir sayıd ı r. Dün­
ya' n ı n üç enerj i ağı va rd ı r : M a nyetik Ağ, G a i a Ağı ve Krista l i msi Ağ. Kr­
yon' u n bu ağlar hakkında verd iği ayrıntı l ı bilgi i l k kita b ı m Gaia Etkisi'
nde yer a l m a ktad ı r. Bu ağların d iğer veçheleri bu kita b ı n Kişisel Akaşik
Kaydınız baş l ı k l ı ikinci böl ü m ü nd e ta rif e d i l m e kted ir.
Üç enerjisi insanlar için de geçerli d i r. Kryon, kısa bir süre önce bir
İnsa n ı n üçlü gru plar halinde bulunan dokuz enerjisini ta n ı m l a m ı ştır. On­
l a r birlikte ça l ıştıkları çok-boyutlu bir enerj i çorbası olara k bir d a i re için­
dedir. O n l a r ayrı o l a ra k ça l ı şmazlar. Biri n i n pota nsiyel leri d a h a güçlü
ya da d a h a zayıf o l a b i l i r, a m a dokuzu d a b i r enerj i çorbası n ı n içinde­
d i r . Bu üç üçl ü-grup, İ nsa n Grubu, R u h Grubu ve G a i a Grubu tarafı n­
d a n temsil e d i l i r.
Bu üç grupta n birini açıkl ayacağı m . Diğer iki grup çok ezote riktir,
o l d u kça ka rmaşıkt ı r ve açıkla nması zord u r. O n l a r üçüncü kita bımda
açıkla nacaktır. Evet, ben bu kita b ı yazarken, aynı zamanda bu üçlü Kr­
yon d izisi n i n üçüncü kita b ı için a raştı rma ya pıyoru m .
Evet, açıkla n ması en kolay olan üçlü gru p, İ n sa n G r u b u' n u n ü ç
enerj i s i d i r. O n l a r Yü ksek Be n l i k, İ n s a n Bilinci v e Doğa l Zeka' d ı r.

Yüksek Benlik
İ n sa n l ı k, genel olara k, her İ n sa n ı teki l b i r enerj iyi temsil eden bir
b i rey o l a ra k görür. Ta n rı'ya inanan i n sa n la r ı n çoğu, Ta nrı' n ı n ayrı bir
va rl ı k olduğu n u d ü ş ü n ü r. Bu, İ nsan durumunun ve d u a l item izin bir par­
ça sıd ı r. Birçok kişi, sizin bir d i z i teza h ü r ve karar yoluyla Ta n rı'yla bağ­
l a ntı kurabi leceğin ize ve a n ca k o za m a n Ta nrı dediğimiz bu d a h a bü­
yük enerj iye katı l a b i l eceği nize i n a n ı r. Bu bizim 3 B'deki teki l l i k önya rgı-

1 89
1nsaı !Jl.fcaşası
m ı z d a n kayn a k l a n ı r . Biz kend i m iz i b i rey olarak görü r, d olayısıyla, tekil
bir spiritüel güç kaynağı ararız. Kültürü müze ve kişisel idealleri mize uya n
b i r spiritüel sistem b u l d u ğ u m uzda, bu a rayış da biter. Biz bu siste me
saygı d uyarız ve -a rayış ı m ı z sona erdiği için- gen e l l i kl e yaşa m ı m ı z ı de­
ğiştirmeden aynı ka l ı rız.
Bu d ü nyada yaşa m ı ş o l a n b i rçok Üstat Ta n rı i l e derin b i r bağl a n ­
tıya sa h i pti. Çoğu kez o n l a r Ta n rı olarak görü ldüler v e ölüm lerinden son­
ra bile onlara tapı n ı l d ı . Bu anlaşılabilird i r, çünkü insa n l a r kendilerini te­
kil bir va rl ı k olarak görü rler. Üstatların çoğu kendilerinin teki l olmad ı k­
l a r ı n ı a n l a m ıştı . O n l a r bize, neyi n m ü m k ü n old uğu n u ve h e p i m i z i n Üs­
tat olma pota nsiye l i n e sa h i p o l d u ğ u m u z u gösteriyorl a rd ı . O n l a r bize,
Ta n rı ile bir o l ma n ı n birçok yol u n u n o l d u ğ u n u gösterd iler. İ şte bu yüz­
den birçok spi ritüel sistem Ruh ta rafı n d a n o n l a r ı ku l l a n a n l a r için uy­
gun olarak görü l ü r .
Üstatların b i z e gösterd ikleri şey aslında, Yü ksek B e n l i ğ i n İ n s a n ­
d a n ayrı o l m a d ığıyd ı . Sizin Yü ksek Benliğiniz için izdeki Ta n rı i l e bağlan­
tı kurmanızı sağlaya n ken d i i letişim-hatt ı n ızd ı r. O bizim için i d ra k edil­
mesi en zor olan şeyd i r. Biz Ta n rı'yı bizim b i r pa rça m ı z o l a ra k görmek
yerine, çok daha m u hteşem, zeki ve sevgiye layı k b i r şey o l a ra k gör­
meyi terc i h ederiz. Yüksek Be n l i k, tekil o l m aya n ve d a i m a DNA' n ızda
b u l u n a n sevgi siste m i n i n bir pa rçasıd ı r. O sizi Ta n rı i l e bağlantı kurma­
ya açan porta ldır. İşte bu yüzden kendinizi sevmeyi öğrenmek en önemli
yaşa m derslerinden birid ir. Siz kendinizi sevd iğin izde, aslında Ta nrı'yı se­
viyor ve o n u rl a n d ı rıyor o l u rsu n u z .
Yü ksek Ben liğiniz ile t e m a s ku rmaya başladığın ızda, yaşa m ı n ızda­
ki şeyler değişmeye başlar. Kendinizin ve başkalarının içindeki ta n rısal­
lığı idrak etmeye başla rsı n ı z . Genel l i kle, Yü ksek Be n l i k i l e r u h arasında
bir karışı k l ı k vard ı r . O n l a r ı n a rasındaki fa rk ş u d u r : Biri bütü n ü , d iğeri
bir böl ü m ü tarif eder.
Sizin ruhunuz sa h i p olduğunuz tüm "be n l i kleri" içerir. O sizin "ta n­
rısa l bütü n l üğün üz"d ü r ve Evren'de sa h i p olduğu n u z "BE N ' İ M " mev­
cud iyetini içerir. R u h u n u z yüzde yüz ta n rısa l d ı r ve "gerçek" sizdir. O ay-
1 90
 'Bö{ünı 7
n ı z a m a n d a bi rkaç yerd e b u l u n u r. Bir parçası bed e n i n iz i n h e r h ü cre­
sinde b u l u n u r. Bir parçası gezege n i n m a nyetik a l a n ı üzeri n d e ye r a l a n
v e s i z i n b u rada o l d u ğ u n u z u gösteren b i r enerj i "da mgası" d ı r. S i z i n ru­
h u n u z her şeyi b i l i r ve bizim idrak edebileceği mizden çok daha büyük­
tür. O Ailed i r. O Sevgid i r !
Yüksek Benliğiniz i s e sizin Ta nrı ile i l etişim kuran ya n ı n ı zd ı r. O si­
zin s ü rekli olarak a i l eye "bağl ı" o l a n ya n ı n ızd ı r. O bu d ü nyad a ki enkar­
nasyo n u n u z için çöz ü m ler ya ratı r ve ayd ı n l a n m a n ıza, yol değişti rme­
n ize ve tüm yen i ruhsal p l a n l a m a l a ra ka rş ı l ı k verir. Dolayısıyla Yü ksek
Benliği n iz bir porta l d ı r ve derin bir biçimde spiritüeld i r.
Bu portala neden Yü ksek Ben l i k d e n i r, o neden yü ksektir? Kryon
onun 3 B h ücresel ya pımızın d iğer böl ü m lerinden daha yü kse k frekans­
ta titreşen ya n ı m ız olduğunu söylemiştir. O Yaratıcı' n ı n freka nsında tit­
reşm ektedir. Özet olara k, Kryon bu konuda şöyle demiştir: Yüksek Ben­
lik, siz dünyaya gelirken sizden ayrılan en büyük kutsal yanınıza açılan
bir portaldır. O dua ve meditasyonla Tanrı ile iletişime yardımcı olur
ve "BEN'İM" tabakasıdır. O perdenin öbür tarafına uzanan iletişim-hat­
tı olarak görülür ve genellikle "Kutsal Ruh " olarak adlandırılır.

İnsan Bilinci
Psikolojide, " b i l i nç" teri m i ge n e l l i kle b i r ben l i k ve çevre fa rkın­
d a l ığı h a l i n i göstermek için k u l l a n ı l ı r. Bilinçli davra n ış, d ü ş ü n me, a lgı­
lama ve p l a n l a m a gibi b i l işsel s ü reçleri içerir. B i l i mciler b i r za m a n l a r
b i l i n c i n va rlığı kon u s u n d a kuşkucuyd u l a r. B u g ü n o psikoloj i d e v e s i n i r­
b i l i m i n d e ö n e m l i b i r a raştı rma kon u s u d u r . Asl ında, çokl u -d i s i p l i n lerle
ilgili b i r b i l i m c i l e r ve fizikçiler ekibi kuwetleri n i birl eşti rerek İ nsa n Bi­
linci Projesi' n i ya ratm ışt ı r. O n l a r ı n hedefi b i l i n c i n doğa s ı n ı ve beyi n l e
i l işkisi n i a raşt ı r m a ktır. B i l i n ç l i o l d u ğ u m uzda, fa rkı nda old uğu m u z sap­
ta n m ı ştır. Anca k, fa rkı n d a l ı k b i l i n c i n sadece b i r parça s ı d ı r . Bilincin di­
ğer veçheleri özg ü r i rade, m u h a keme, görse l i mgel e m e, hatırlama ve
seçi m lerde b u l u n ma d ı r.

191
1nsan !laşası
i nsan bilinci bizim h e r gün k u l l a n d ı ğ ı m ı z şeyd ir. O sizin h ücresel
ya p ı n ıza bağl ı d ı r. O b u kita bı oku rken k u l l a n d ığ ı n ı z b i l i nçtir. Temel i n ­
san b i l i nci hayatta ka l m a k için tasa rla n m ıştır. Siz h ayatta ka l m a b i l i n ­
cinde iş görürken İ n san b i l i n c i n i k u l l a n m a ktas ı n ızdır. Teh l i keyle karşı­
laştığınızda, hayatta ka lma içgüd ü n ü z devreye girer ve siz ya savaşır ya
d a sıvışırsınız. İ nsa n b i l i nci bizi h ayatta tutmuştur. Kryo n, İnsan bilin­
cinden ( D N A' n ı n ) hayatta kalma tabakası o l a ra k söz eder. Siz hayatta
ka l m a b i l i ncinde o l d u ğ u n u z sü rece asla o n u a ş ı p çok-boyut l u veçhele­
ri nizi deneyi m l eyemezsiniz. Hayatta ka l m a tabaka n ız d ı ş d ü nyaya tep­
ki göstermen ize bağl ı d ı r. Sizin d a i m a uya n ı k o l m a n ı z gerekir. Söyledi­
ğiniz şeyin doğru o l d u ğ u n d a n emin o l m a n ı z gerekir. Siz başka l a r ı n a ve
d u ru m l a ra bakar ve hayatta ka l m a k için neyin en iyi olduğuna ka ra r
verirsi n i z . Peki, biz hayatta ka l m a b i l i n c i n i nasıl aşarız? Kryon b u n u
"Süreç" a d l ı b i r mesajda açıkl a m a ktadır.

Hayatta kalma bilincini nasıl aşabilirsiniz? Ruh bunu bi­

lir. Aranızdan kaç kişi üzüntü veya hastalık yüzünden dizleri­
nin üzerine çökmüştür? Ben burada kimlerin bulunduğunu bi­
liyorum ve size hitap ediyorum. Siz benim ne demek istediği­
mi biliyorsunuz, çünkü birdenbire bu hayatta kalma bilincini,
o tabakayı aşarsınız ve tüm gördüğünüz Tanrı'nın sevgisi olur.
Tüm gördüğünüz, her şey için minnettarlık ve sadece yaşama­
nın ve kendinizi iyi hissetmenin huzuru olur. Bu, sevgili var­
lıklar, sizin içinde bulunmanız gereken pozisyondur. Ama ne­
den acil bir durumu beklemeli? Neden onu anlayıp gerekeni biz­
zat yapmaya çalışmamalı?
Birinci adım: Hayatta kalma bilincini aşın! "Kryon, bunu
nasıl yapahilirim ? " Şunu dikkate alın: "Sevgili Ruh, ben bilin­
cimi yumuşatmak istiyorum. Birileri bana hakaret edip öfke düğ­
meme basmaya çalıştıklannda, o düğmenin artık çalışmasını is­
temiyorum. Onunla bağlantımı kesmek istiyorum. Artık tepki
göstermek istemiyorum. Huzur içinde kalmak istiyorum. Bu ha-

1 92
 'Bö[üm 7
yatta kalma bilincini aşmaktır. Ben Tanrı 'nın kollarında tama­
men güvendeyim. İnsan bilinci tabakası olan ve sadece 3B'ye tep­
ki gösteren dış kabuğu bırakmak ve hayatımı farklı bir biçim­
de yaşamak istiyorum. " İlk adım budur, sevgili varlıklar. Ve
bunları aynaya bakarak söyleyin.
Siz kendinizi savunuyor musunuz? Eğer birisi sizi eleşti­
rirse, hemen onu düzeltmeye mi çalışırsınız? Kaçınız kendiniz­
le ilgili bir eleştiri duyduğunuzda durup, "Ya onlar haklıysa ? "
diye düşünüyorsunuz? Bir İnsanın bunu yapması zordur ve siz
bunu kolayca yapamazsınız. Bunun uygulamasını yapmanız ge­
rekir. Neden biliyor musunuz? Çünkü siz hayatta-kalma için ta­
sarlanmışsınızdır. Eski enerjide, o size iyi hizmet etmiştir, ama
şimdi etmemektedir.
Temel İnsan bilinci hayatta kalmak için tasarlanmıştır ve
siz o eşiği geçtiniz. O bilinç, nefret ve savaş, düş kırıklığı ve dep­
resyon üreten eski bir enerji taşır. O kendinden-kuşku taşır ve
sizin kendinizi hep yalnız hissetmenize neden olur. Artık bunun
içinde debelenmeyi gerçekten istiyor musunuz? Artık onu ha­
yatta-kalma bilincinden "bilgelikle huzurlu varoluş" bilincine
dönüştürmenin zamanıdır.
Sizi dünyanın -hepsi burada olan- üstatlarının bilincine gö­
türmek istiyorum. Eğer siz Mesih'in karşısında durup, "Senin
kıyafetini gerçekten hiç beğenmedim " deseydiniz, Üstadın size ne
diyeceğini düşünüyorsunuz? O kendini savunur muydu? "O be­
nim için iyi. Bana iyi uydu ve ucuza mal oldu " der miydi? Ha­
yır. O, sizin gözlerinize bakıp içinizi görürdü. O, bildiği ve çok
sevdiği Tanrı'nın parçasına bakardı ve siz onun karşısında ade­
ta erirdiniz. O sizi o kadar çok severdi ki siz onda Tanrı'nın
yüzünü görürdünüz .
Muhammed peygamber bir mağaraya girdi ve orada bir
melek karşısında belirdi ve melek ona Arap kabilelerini birleş­
tirmesini ve onlara tek Tanrı'yı vermesini söyledi. Sonuçta böy-
1 93
1nsan. 5laşası
le oldu, Muhammed peygamber bunu yaptı. O Tanrı'nın sev­
gisini biliyordu. Ne o, ne de Buda size savunmacı bir yanıt ve­
rirdi. Bunlar uzun zaman önce hayatta kalma tabakasını bıra­
kan ve içten gelen bir yumuşaklık enerjisiyle çalışan üstatlar­
dır.
Daha yakın bir geçmişte, eğer Paramahansa Yogananda ile
karşılaşsaydınız ve ona bakıp, "Cübben garip kokuyor" desey­
diniz, onun size nasıl karşılık vereceğini düşünüyorsunuz. Bu
üstat size Tann'nın sevgisiyle bakar ve sizi adeta eritirdi, çün­
kü siz onun gözlerinde hiçbir yargı, hiçbir incinmişlik görmez­
diniz, sadece gerçeği görürdünüz . Bir üstadın bir hayatta kal­
ma gündemi yoktur. Üstatlıkta bir hayatta kalma bilinci yok­
tur. Ne dediğimi anlıyor musunuz? Siz bunu başarabildiğiniz­
de, Doğal Zeka ile temasa geçmeye başlarsınız.
Kryon 'un Laguna Hills, Kaliforniya 'da
verdiği "Süreç " adlı mesaj, 4 Aralık 201 1

K ryon, İ nsa n b i l i n c i n i n ki myayı nasıl değiştirebileceği nden de söz

eder. Bu bizi m her gün yaptığı m ı z bir şeyd ir. Biz mutlu o l d u ğ u m uzda,
g ü l d ü ğ ü m üzde, sevinç d uyd uğu m u zda, bed e n i m izdeki t ü m ki mya de­
ğişir. Üzgün olduğum uzda ya da korku h i ssettiğimizde d e beden i m iz­
deki tüm ki mya değişir. Aşık olduğum uzda bede n i m izdeki tüm ki mya
d eğişir. Dolayısıyla, İ nsa n b i l i nci 3B ile bağlantı kuran ya n ı m ızdır.
Bilimciler ve fizikçiler d e d a h i l olmak üzere, bi rçoğu muz İnsan bi­
l i nc i n i n va r olan tüm şey old uğu n u va rsaya rız. Anca k, d u ru m bu değil­
d i r. İ n san b i l i nci s ı n ı rl ı d ı r. Onun s ı n ı rl ı olduğu n u nasıl b i l i riz? Çünkü ço­
ğu n l u kla, bed e n i m izde b i z i m fa rkı nda o l m a d ı ğ ı m ı z b i r şeyler o l u p bi­
ter. Eğer İ n sa n b i l i nci va r olan t ü m şeyse, o neden bizim içi m i zd e o l u p
bitenleri bil mez. N a s ı l olur da sizin bedenin izde b i r hasta l ı k gel işir, a m a
siz b u n u b i l m ezsi n i z ? Bir yıld ı r b i r hasta l ığa sa h i p olduğu n u z u öğren­
mek için bir doktora gitmeniz gerekir. Beden i n i z b u n u size neden söy­
l e m e m i ştir? Ta nrı bizi neden böyle s ı n ı rl ı b i r biçimde tasa rlam ışt ı r? Sı-

1 94
 '13ö[üm 7
n ı r l ı o l a n bizim tasarı m ı m ı z d eği l d i r. S ı n ı r l ı o l a n İ n s a n b i l i n c i d i r. Hayat­
ta ka l m a b i l i ncinde ka l m a k sizin her İ n sa n ı n sa h i p o l d uğu d iğer veçhe­
leri görmenizi enge l l eyecektir.
Her İ nsan, İnsan b i l i nci kadar büyük başka bir zekaya sa h i ptir. Siz
"kas testi" teri m i n i h i ç duyd u n u z mu? Doğa l tıp a l a n ı nda, bu k i n esiyo­
loj i o l a ra k b i l i n i r. Kin esiyoloj i bed e n i n i z i n sizin b i l i n ç l i o l a ra k b i l m e d i ­
ğiniz şeyleri b i l m e n izi sağlad ığı işle m d i r. K a s testi önce l i kle bedendeki
d engesi z l i kleri ta n ı m l a m a k içi n k u l l a n ı l ı r. Bu tera pi e n çok besin a l e rj i ­
leri n i n tedavisind eki etki l i l iğiyle ta n ı n ır. Kinesiyoloj i n i n daya n d ığı temel
şey kas geri b i l d i ri m siste m i d i r . An ı l a rı m ı z ve fizi kse l, d uygusal, z i h i nsel
h a l i m i z h a kkındaki t ü m bilgimiz kas geri l i m i m i zi b e l i rler. Zayıf b i r kas
testi stresin siste mde b i r yerde o l u msuz etki yaptığ ı n ı göste riyor ola­
b i l i r. Beden neyi iyileştirmesi gerektiğ i n i n fa rkı n d a d ı r. Kinesiyoloji, do­
ğal şifa sü reci ne ya rd ı mcı o l m a k için gerekli bi lgiyi sağla r. K i n esiyolog­
l a r b u n u n için bed e n i n ha ngi bö l ü m üyle bağlantı k u r m a kta d ı rlar? Kr­
yon, bizim zeki beden b i l i n c i m izden s ı k s ı k söz etm iş ve o n u Doğa l Ze­
ka olarak a d l a n d ı rm ıştı r.

Doğal Zeka
Doğa l Zeka, bed e n i n izdeki en büyük zeka d ı r. K ryon, Doğa l Zeka'
n ı n m a nt ı ksa l ol m aya n bir a n l ayışa sa h i p o l d u ğ u n u söyler. Biz kas testi
yaptığım ızda, gene l l ikle belirli soru l a r sorarız. Örneğin, elinizde bir mad­
d eyi tutup, "Benim bedenimin bu maddeye ihtiyacı var mı ?" d iye sora­
b i l i rsi n i z . Kas testi bed e n i n b u n a evet veya hayır d iye ka rşı l ı k verd i ğ i n i
gösterecektir. Kryon b i z i bundan daha b ü y ü k düşün meye davet etmiş­
tir. Şu soruyu sorm aya ne dersi niz? "Bedenimde benim bilmediğim bir
hastalık var mı ?" Beden size evet veya hayır d iye karşı l ı k verecektir.
Biz b u n u ya p m a m a eği l i m i n d eyiz. Ben d a h i l, çoğu m u z sa h i p old uğu­
m u z hasta l ığı sa pta m a k için bir doktorun testler ya pmasına i htiyaç du­
ya rız. Ama eğer Doğa l Zeka i l e kon uşabi lseyd i k, bed e n i m izin neye i hti­
yaç d uyd uğu n u t a m o l a ra k bil irdik. Doğa l Zeka, İ n sa n b i l i nci de d a h i l

1 95
'.İnsaı .Jlaşası
o l m a k üzere, her şeye bağl ı d ı r. Kryon, Doğa l Zeka' n ı n ne o l d uğu n u ve
nasıl ça l ıştığını şöyle açıklam ıştır:

Yüksek Benlik, İnsan Bilinci ve Doğal Zeka, hepsi Merka­

bah' da bulunur. Doğal Zeka, bedeninizde olup biten her şeyi
kimyasal olarak bilir. O ayrıca sizin kök hücrelerinizdeki bilgi­
yi düzenler. Bu onun işidir. Bir soru sormak istiyorum: Siz her
DNA parçasının aynı olduğunun farkında mısınız? Sizin tril­
yonlarca DNA molekülünüz kesinlikle aynıdır ve özgündür. On­
lar sizin kimyasal ve kuantum damganıza sahiptirler. Onlar si­
zin Akaşik Kaydınıza, melek isminize sahiptirler ve hepsi ay­
nıdır. Başınızın tepesinden ayak tırnağınızın ucuna kadar on­
lar aynıdırlar. Öyleyse onlar bu kadar farklı olan hücreleri na­
sıl oluşturabilirler? Onlar nerede olduklarını ya da tüm bunla­
rı nasıl koordine edeceklerini nasıl bilirler?
Çünkü sizin DNA'nız, bu aynı parçalar, henüz keşfedilme­
miş olan bir biçimde birlikte çalışır. Bu sağlık için kritik bir öne­
me sahiptir, ama bilim onu henüz görmemiştir. Orada beyni­
nizin üretmediği bir zekanın bulunduğunu kabul etmeniz gere­
kir. Doğal Zekanız DNA kimyasının çok küçük bir yüzdesine bil­
gi verir ve o yüzde böylece İnsan bedeninin genlerini oluşturur.
Kök hücreler bu genler için ana-kalıplardır. Bedeninizi hayat­
ta hareket ettiren motor DNA'nın sadece yüzde üçüdür. Yüz­
de doksan bu motorun ana-kalıbı olan kaydedilmiş-plandır. Do­
ğal Zeka akıllı ve zekidir. O bizim "beden zekası" dediğimiz şey­
dir. Ne dediğimi anlıyor musunuz? Doğal Zeka bedeninize da­
ha iyi bir motor oluşturma talimatını verebilir ve bunun kay­
dedilmiş-planları, DNA'nızdaki kusursuz kök hücre planları ora­
dadır.
Siz, "Ben bunların hiçbirini anlamıyorum. Eğer gerçek buy­
sa, ben onu neden bilmiyorum ? " diyebilirsiniz. Çünkü Doğal Ze­
ka, DNA'nız gibi, kuantum bir haldedir. O çok-boyutludur ve

1 96
 'Böfüm 7
3B'de değildir. Siz onunla kolayca konuşamazsınız. O beyniniz­
deki bir sinaps değildir, o sizin DNA'nızdadır! Sizin İnsan bi­
lincini ve beyninizi Doğal Zeka ile birleştirebilmeniz olağanüs­
tü bir şey olmaz mıydı? Şu anda Doğal Zeka ile birleşmiş hal­
de değilsiniz. Bedeninizde olup biten en temel şeyleri öğrenmek
için bile kas testi yapmanız gerekiyor . . .
. . . Doğal Zeka nasıl işler? Lineer bir dünyada, o kaotik gö­
rünür, ama o kuantumdur. Size bir örnek vereyim. Sözünü ede­
ceğim şey çok güçlü, bu dünyada çok az meydana gelen, ama
çok güzel bir şeydir. Size Doğal Zeka'nın ne yapabileceğini gös­
termek istiyorum: Bu zeka biyolojinizi mutlak biçimde kontrol
eder, o her şeyi yapabilir. Eğer öyle programlarsanız, o sizi do­
kuz yüz yıl yaşatabilir. Kutsal kitabınızda yer alan ve insanla­
rın o kadar uzun yaşadıklarını söyleyen bölümlerin yanlış ol­
duğunu mu düşünüyordunuz? "Onlar o ka,dar uzun yaşamış ola­
mazlar" mı diyordunuz? Evet, yaşamışlardı! İnsanın hücresel
talimatlarının ve genlerin motorunun tam kontrolüne sahip olan
Doğal Zeka bunu sağlamıştır.
Örneğe gelince, diyelim ki siz bir hastanede yatıyorsunuz.
Ölümcül bir hastalığa sahip olduğunuzu öğrenmişsiniz ve onun­
la ilgili süreçlerden geçiyorsunuz. O sizi çok korkutuyor. Son­
ra her nasılsa, anlamadığınız bir sihirle, farkında olmadığınız
bir teslimiyet hali içinde, bir an için Doğal Zeka'ya bağlanıyor­
sunuz. Sonra kendiliğinden iyileşme denen bir şey oluyor ve has­
talık yok oluyor! Bağışıklık sistemi devreye giriyor ve o hasta­
lığı tamamen bitiriyor! Görünüşte imkansız olan şey oluyor ve
bilim size bakıp, "Bunu nasıl yaptın ? " diye soruyor. Doğal Zeka
bunu yapmıştır ve o bu kadar güçlüdür. O bunun için sizin
Akaşanız'daki sağlıklı bir İnsanın ana-kalıbını kullanmıştır. Bu
kaydedilmiş-plan zaten oradaydı! "Öbür taraftan" sergilenen bir
mucize yoktu. Bunu anlıyor musunuz?
. . . Doğal Zeka sizin düşünmediğiniz ve dikkate almadığınız
1 97
insan Jtaşası
birçok şey yapabilir. Bu kadar hızlı yaşlanmayı durdurmak is­
temez miydiniz? Doğal Zeka bu konuda çok iyidir. Yapmanız ge­
reken tüm şey onunla bağlantı kurmaktır. Daha önce sözünü
ettiğim bir süreci size tekrar sunmak istiyorum. İnsan bedeni­
nin kendini yeniden ürettiğinin ve tüm organları yenilediğinin
farkında mısınız? O asla ölmeyecek şekilde oluşturulmuştur,
ama ölür. Çünkü onun yenilediği şey mükemmel değildir. Ama
-eğer o biraz daha iyi çalışabilseydi- olabilirdi.
Sizin yaşlanmanızın bir nedeni vardır. Bu neden sizin ge­
zegenin enerjisi üzerine yerleştirmiş olduğunuz damgadır. İş­
te bu yüzden geçmişte insanlar altı, yedi yüz yıl yaşarken, siz
ancak seksen, doksan yıl yaşayabiliyorsunuz. Bu gezegenin ener­
jisine -kök hücrelerin kaydedilmiş plfunı etkileyen- bir şey ol­
muştur. Dinleyin: Bir hücre yeni bir hücre üreteceği her sefe­
rinde, bölünme süreci içinde bir soru sorulur. Hücrenin çekir­
deği hücre bölünmesiyle ayrılmak üzeredir. O tıpkı kendisi gi­
bi bir hücre oluşturmaya hazırdır, ama o bunu yapmadan ön­
ce, bir soru sorulur. Bu soruyu soran ve yanıtı veren Doğal Ze­
ka'dır: "Ben bu hücrenin bir kopyasını mı yapmalıyım, yoksa
kaydedilmiş-plana mı başvurmalıyım ? " Bu soru şu soruyla ya­
nıtlanır: "Yeni bilgi var mı ? " Yanıt: "Hayır. " Sonuç: "Öyleyse es­
kisini kopyala. "
Hücre bölünürken, o yanıt, "Bir dakika, yeni bir bilgi var.
Senin telomerlerinin (kromozom uçlarının) uzamasını istiyorum,
kök hücrenin içindeki ilk kaydedilmiş-plana git ve onu uygula "
olsaydı ne olurdu? O zaman siz bozulmamış ve eskisinden da­
ha iyi bir şey üretir, böylece yaşlanma sürecini değiştirip çok
uzun bir ömür sürebilirdiniz. Belki o bağışıklık sistemini iyileş­
tirir; belki birçok şeyi iyileştirir. Ama o eskisinin bir kopyasını
değil, yeni bir hücre oluşturur.
O "yeni bilgi" ne olacaktır? Yanıt: İnsan bilinci gezegenin
titreşiminin ölçümünün bir parçası olan Kristalimsi Ağ'ı değiş-
1 98
 'Böfüm 7
tirmeye başlamaktadır. Gezegen daha yüksek frekansta titreş­
tikçe, DNA'nın daha büyük bölümü aktifleşir. Bu Gaia Etkisi'
dir ve bu bilgi daha önce birçok kez verilmiştir. O, İnsan yaşa­
mını etkiler.
İnsan bilinciniz, Doğal Zeka ve Yüksek Benliğiniz o kadar
çok yaşlanmayan ve hastalık hakkında o kadar çok endişelen­
meniz gerekmeyen bir beden yaratmaya hazırdır. O sadece kim­
yadan daha fazlasıdır. O, bilincin madde üzerindeki gücüdür.
Siz huzura sahip olmaya başlayabilir ve çevrenizde daha az dra­
mın olmasını talep edebilirsiniz. Farklı bir İnsan olursunuz ve
-hepsi bunu takdir etmese de- arkadaşlarınız bunu fark edecek­
lerdir.
Belki siz bunu anlamaya başlıyorsunuz. Bunlar dünyanın
üstatlarının size söylemiş oldukları şeylerdir. Bu ayrıca kadim
atalarınızın bildikleri ve size aktardıklarından hiç farklı değil­
dir. Siz şimdi yeni bir enerjide, bu şeyleri hissetmeye başladı­
ğınız bir enerjide bulunuyorsunuz. Onunla ne yapacaksınız?
"Kryon, sen tüm bunları nasıl yapacağımızı bize hala söy­
lemedin. " Pekala, söyleyeceğim: Bir köprü vardır ve ona sezgi
denir. Sezgi İnsan için çok-boyutlu mesaj sistemidir. O beyin
tarafından üretilmez ve lineer bir biçimde algılanmaz. O Yük­
sek Benlik portalıyla gelir ve sizin için daima doğrudur. Ama
sizin onu deşifre etmeyi, anlamını çözmeyi öğrenmeniz gerekir.
Spiritüel sezgi, bedeninizdeki İnsan sezgisinin yüksek halidir.
Sezgi, Doğal Zeka ile aranızdaki köprüdür. Her İnsanın sa­
hip olduğu o sezgisel gücü kullanmaya başlayın. Siz bir soru sor­
duğunuzda aldığınız ilk sezgisel yanıt nedir? O bilgiyi önemse­
mezlik yapmayın! Onun geçici bir düşünce ya da sizin uydur­
duğunuz bir düşünce gibi geldiğini biliyorum, ama o anlamlı ve­
ya mantıklı gelmediğinde onu önemsemezlik yapmayın.
Bazen, bir sezgi aldığınızda, yoğun bir akli sorgulamaya gi­
rersiniz : "O ne anlama geliyor ? O benden mi, yoksa başka bir
1 99
'.İnsan 5if(aşası
yerden mi kaynaklandı ? " Onun yerine, neden hemen bedenini­
ze hitap etmiyorsunuz? Doğal Zeka sizsiniz, sevgili varlıklar,
böylece onunla konuşabilirsiniz: "Sevgili Ruh/beden/Doğal Ze­
ka, senin istediğin biçimde seninle birleşmeyi seçiyorum. Sev­
gili Doğal Zeka, içimde olduğun, benimle olduğun ve beni ko­
ruduğun için sana teşekkür ederim. Çevremdeki, beni koruyan
enerji alanı için sana teşekkür ederim. Sezgimi gerçeği bilebi­
lecek kadar keskinleştirebildiğim için sana teşekkür ederim. "
Doğal Zeka, birisinin size yalan söyleyip söylemediğini si­
ze bildirebilir. O, bu mesajın doğru olup olmadığını bilmenizi
sağlar. Ve beyin tarafından üretilen lineer İnsan bilincinden da­
ha fazla şey bilir. Doğal Zeka kuantum bir haldir. O, İnsanın
kuantum bölümüdür.
Bilimciler, süper-sicim teorisine göre, atomun merkezinde
on bir boyutun bulunduğunu söylerler. Aslında atomun merke­
zinde çok daha fazla boyut vardır ve bilimciler bunu keşfede­
cekler. Öyleyse, diğerlerinde ne vardır? Hepsi Doğal Zeka ta­
rafından bilinir ve siz ona sahipsiniz . O, DNA'nızın içinde ya­
zılabilen ve tekrar yazılabilen bilgidir ve o kök hücrelerinizi et­
kileyebilir ve doğrudan biyolojinizle konuşabilir. Hepsi bu ka­
dar değil. O tam bir daire oluşturur.
Size daha önce şunu söylemiştik: Neden Akaşa'yı kazma­
yı düşünmüyorsunuz? Yani geçmiş yaşamlarınızda yaşadığınız
ve kazandığınız şeyleri neden devşirmeye çalışmıyorsunuz? On­
lar orada, içinizde saklı durmakta ve kullanılmayı beklemek­
tedirler. Ama siz 3B olduğunuz için, onların geçmişte kaldık­
larını ve bir tarih kitabı gibi baktığınız bir şey olduklannı dü­
şünürsünüz. Kuantum bir halde zamanın olmadığını anlamaz­
sınız . Onları kullanın! Hepsini kullanın!
"Kryon, bunu nasıl yapacağız ? " Sezgi vasıtasıyla, Doğal Ze­
ka ile yapacaksınız. Doğal Zeka şu anda ihtiyaç duyduğunuz ye­
tenekleri devşirmeye hazırdır, çünkü o bunu bilir ve bu yeni
200
 'Bö[üm 7
enerjide sizin talimatlarınızı ve izninizi beklemektedir. Siz ne­
ye ihtiyacınızın olduğunu bilirmiş gibi davranmayın! İnsan bi­
linci 3B ile sınırlıdır. Siz ne istediğinizi bilirsiniz, ama sadece
Doğal Zeka bu dünyaya geliş amacınızı gerçekleştirmek için ne­
ye ihtiyacınızın olduğunu gerçekten bilir. Bu güzel bir şey, de­
ğil mi?
Doğal Zeka içinizdeki yardımsever Tanrı'yı temsil eder. O,
düşündüğünüzden daha büyük bir sistemdir. Bu şeylerin bir­
çoğu yakında görülecektir. Eğer Kuantum Biyoloji dahil, tıp bi­
limi bugün size söylediğim şeyi kanıtlamaya başlarsa şaşırma­
yın. Bu o kadar uzun zaman almayacaktır.
Doğal Zeka ne kadar akıllıdır? Bunu size göstereyim: Bir
İnsanın omuriliği zedelendiğinde, sonuç genelde ömür boyu bir
tekerlekli sandalyeye mahkum eden bir felçtir. Ancak, kalbin at­
maya devam etmesi gariptir. Sinyaller nereden gelmektedir? On­
lar beyinden gelip kalp atışını düzenlerdi. Tıp bilimi size bunu
ya da şunu söyleyecektir. Ama sinyaller beyinden gelmemekte­
dir! Bu bağlantı yok olmuştur. Omuriliği zedelenmiş kişiler ne­
den hfila üreme faaliyetini sürdürebilirler? O nereden gelmek­
tedir? Sindirim için ne diyeceksiniz? Onun da tümüyle beyin ta­
rafından düzenleniyor olması gerekirdi.
Yanıt, sevgili varlıklar, Doğal Zeka'dır. O, "İkinci Beyin"
dir, çünkü o DNA sistemine bağlıdır. Siz tabloyu görmeye baş­
lıyorsunuz ve o güzel bir tablodur. Bugünün mesajı budur.
Bu bilgiyle ne yapacaksınız? Neden hücrelerinizle düzen­
li olarak konuşma sürecini başlatmıyorsunuz? İkisi sanki bir­
miş gibi, aynı zamanda Yüksek Benliğiniz ile de konuşun. Do­
ğal Zeka ile konuşun: "Senin orada olduğunu biliyorum!" Bu­
nun güzelliği, Doğal Zeka'nın İnsan bilincinden ayrı olmama­
sıdır. O, onunla işbirliği yapar. O sizin sahip olduğunuz çok­
boyutlu yanınızdır. Doğal Zeka, siz onunla konuşamasanız bi­
le, sizinle en iyi şekilde ilgilenen yanınızdır. Evet, içinizde ne-
201
insaı 9.{aşası
yin olup bittiği hakkında daha fazla şey bilmek için sezgi vası­
tasıyla bir yol bulun.
Sevgili varlıklar, siz Doğal Zeka ile konuşmanın doğal bir
alışkanlık haline geldiği bir noktaya erişeceksiniz. Bu tümüyle
sezgisel yanınızla yapılır ve siz bunu günün her anında yapa­
bilirsiniz. O zaman huzura kavuşursunuz. O zaman kendinize
aşık olmaya başlarsınız. Bu güzel ve yapılabilir bir şeydir. Siz bu
gezegende yürürken, bitkiler ve hayvanlar sizi tanıyacaklardır.
Hepsi aynı enerji ve zekaya bağlıdır. Bu çok güzel bir şeydir.
Bugün size söylemek istediğimiz şey budur. Bu içinizdeki
Tanrı'nın bir başka açıklamasıdır.
Kryon 'un Memphis, Tennessee 'de verdiği
"Üç Bölüm " adlı mesaj, 26 Şubat 201 1

U m a rım, şimdi Doğa l Zeka' n ı n ne old uğu ve o n u n l a nasıl daha iyi

iletişi m kurabil eceği miz kon u s u n d a d a h a net b i r fi kre sa h i p o l m uşsu­
n u z d u r . Kryon, Doğa l Zeka i l e aramızdaki köprü n ü n sezgi m i z o l d u ğ u n u
söyl üyor. Çoğ u m u z sezgiyi içg ü d ü sel b i r his, d e r i n b i r içsel a lgı y a da
d uyu m o l a ra k deneyi m leriz. Bazen bu içgü d üsel h i sse aykırı davra n ı rız
ve son uç d ü ş kırıkl ığı yaratır. İ şte o za m a n gene l l i kle, "Böyle olacağını
biliyordum" deriz, a m a uyarıyı görmezden ge l m işizdir. Sezgi m i k u l l a n­
m a k benim okulda öğrendiğim bir şey d eği l d i . Ben i m sezgiyle ilgi l i de­
neyi m i m i n çoğu bir deneme ya n ı l m a sü reci o l d u . Biz sezgi mizi d i n le­
meyi ne ka d a r çok uygularsak, bu ko n u d a o ka d a r d a h a iyi hale geliriz.
Neden sezgi n izle deney ya parak eğle n m iyorsu n u z ? Örneğin, ben m a r­
ketteyken Doğa l Zeka'ya i htiyacı m o l a n b i r şeyin o l u p o l m a d ığı n ı sora­
r ı m . Biraz peyn ir a l m a m gerektiği n i h issederi m . M a ntıklı beyn i m mü­
d a h a l e e d i p evde buzdola b ı n d a pey n i r o l d uğu n u hatırlatır. Ben m a ntı­
ğımı d uymazdan gel i p peyn i r satı n a l ı r ı m . Eve gittiği mde, b u z d o l a b ı n ­
daki peyn irin yen i le meyecek kad a r bozu l m u ş old uğu n u görü r ü m . Sez­
g i m i d i n lediğim için m e m n u n o l u r u m . Teşe kkürler, Doğa l Zeka !
Sezgi m i her za man doğru a n l a m a m . Bazen fa rk etmeden o n u göz

202
 'Böfüm 7
a rd ı ederi m . Köpeğimi yü rüyüşe çıkarı rken, o n u n soka kta d ı şkılama ola­
s ı l ığ ı n a ka rşı ya n ı m a d a i m a bir plastik torba a l ı r ı m . Bir g ü n yine o n u
yürüyüşe çıka raca kken sezgim b a n a ya n ı m a ikinci bir torba a l m a m ı söy­
ledi. Bu öğüd ü göz a rd ı ettim ve pa rkta köpeğ i m i ki n c i kez d ışkıladı­
ğında ona dehşetle bakaka l d ı m . N eyse, sezgi kon usunda uygu lama yap­
mak için d a h a b i rçok fı rsata sa h i p olacağı m . Sizden ne ha ber?
Bu a rada, size Kryon' u n Doğal Zeka kon u s u n d a verd iği başka b i r
mesaj ı s u n m a k isteri m . Ö n c e k i mesajdaki b a z ı b i l g i l e r bu mesaj d a yi­
nelenmekted i r, ama Doğa l Zeka denen bu h a rika veçhe m i z l e i l g i l i bi lgi
ve a n layış ı m ızı a rt ı racak ye n i fi kirler de va rd ır.

Doğal Zeka
Doğal Zeka İnsan bilincinin bir parçasıdır. Hepiniz beden­
sel düzeyde ona sahipsiniz ve bugün onu farklı bir biçimde ele
alacağız . Size onun hakkında fazla şey söylemeyeceğiz, ama
umarım, ilginizi çekecek ve sizin düşündüğünüzden çok daha
fazla şey içerdiğinizi anlamanızı sağlayacak kadar çok şey söy­
leyeceğiz .
Doğal Zeka, geçmişte hücrelerinizin akıllı bölümü olarak
tarif edilmiştir. Bu, akıllı-olmayan bir bölümün de bulunduğu
anlamına gelebilir, ama onun daha cahil bir bölüm olduğunu
söyleyebiliriz ve ister inanın ister inanmayın, o cahil bölüm bey­
ninizdir. Beyin birçok şeyi algılar ve o en harika hesap maki­
nesidir. O bugün Dünya'daki en iyi bellek ve bilgisayardır. Si­
zin deneyimlemiş olduğunuz her şey beyninizde bulunur. O dav­
ranışlarınızı, yaptıklarınızı, inandıklarınızı ve her şeyi nasıl al­
gıladığınızı kontrol eder. Ama onun nerede yetersiz kaldığını
söyleyeyim. O sizin hücrelerinizde veya duygusal bedeninizde
neyin olup bittiğini bilmez . Bedeninizi işletecek sinyaller gön­
derebilir, ama ondan sonra olup bitenleri görmez . O ayrıca ko­
layca karışıklık yaşar.

203
insan 5lfcaşası
Beyniniz "Sarmalın İçinde " Değildir
Siz buna görünüşte rasyonel bir açıklama bulabilirsiniz, an­
cak hücrelerinizin ne yaptığım asla beyninizle bulamazsınız. Be­
deninizin henüz deneyimlemediği bir besine karşı bir alerjiniz
var mı? Belki o sizin asla tatmadığınız bir yiyecek veya görme­
diğiniz bir kimyasal maddedir. Bunu nasıl bilirsiniz? Siz o be­
sini yemeye ya da o kimyasal maddeyi almaya başladığınızda,
beynin, "Bunu yapma! Senin ona alerjin var! Bunun bedelini
ödeyeceksin! " diye bağırması gerekmez mi? Ama o bunu yap­
maz . O hücresel yapınıza bağlı değildir. Ama Doğal Zeka bağ­
lıdır.
Doğal Zeka akıllı fiziksel bedendir. O sizin genel sistemi­
nizle ilgili her şeyi bilir. Aslında beyniniz kadar akıllıdır, ama
farklı bir biçimde. Öyleyse, bir İnsan bir şeye alerjik olup olma­
dığını öğrenmek için ne yapabilir? Diyelim ki bu sizsiniz, böy­
lece siz beyninize sorabilirsiniz, ama onun bu konuda hiçbir fik­
ri yoktur. O zaman, o yiyeceği veya kimyasal maddeyi bir eli­
nize alır ve onu (diğer kolunuzdaki) kasınızla test edersiniz. Bu­
na kinesiyoloji denir ki bu çok basit bir şey için büyük bir söz­
cüktür. Kas testi, bedenin Doğal Zekası 'nı -onun bildiği, ama
beyninizin bilmediği- bir şey haknda size "evet veya hayır" işa­
reti vermesi için kullanmaktır.
Böylece, kinesiyoloji işleminde, beden sisteminizin beyni­
nizden daha fazla şey bilen bir bölümünün olduğunu kabul ve
tasdik etmiş olduğunuzu anlıyor musunuz? Gerçekten, bu yüz­
yıllardır kullanılmış olan çok doğru bir işlemdir.
Bu Doğal Zeka sizin neye alerjik olduğunuzdan çok daha
fazla şey bilir. O ayrıca tamamen DNA'nızın -spiritüel ve hüc­
resel tekamülünüz hakkında her şeyi bilen- kuantum bölüm­
lerine ayarlıdır. Doğal Zeka sizin akıllı bedeninizdir ve o her şe­
ye bağlıdır.

204
 'Bö{üm 7
Size bir soru sorayım, sevgili varlıklar: Hücrelerinizde giz­
lenebilen, size saldırabilen, ama sizin onu ancak hastalandığı­
nızda ya da öldüğünüzde bilebildiğiniz belirli hastalıkların ol­
masını garip bulmuyor musunuz? Siz ne tür bir beyne sahipsi­
niz ki o sizi bu durumdan haberdar etmez? Siz o hastalıkla il­
gili olarak, rahatsızlık ve acı hariç, beyniniz yoluyla bir sinyal
almazsınız! Ama o hastalık ortaya çıktığı anda Doğal Zeka onun
hakkında bilgi sahibi olur. Doğal Zeka o hastalığın bedeninize
ne zaman girdiğini bilir. Akyuvarlarınız (beyaz kan hücreleri)
savaşmak için gitmeleri gereken yere giderken, tüm bağışıklık
sisteminiz alarma geçer! Ancak sizin o konuda hiçbir fikriniz
yoktur, çünkü beyniniz sadece her zaman yaptığı şeyi yapmak­
ta, hesaplamakta, programlamakta ve hatırlamaktadır. Ama bu
durumda, o hayatta kalmanıza pek yardımcı olmamaktadır.

Doğal Zeka Hakkında

Doğal Zeka nedir? O nerededir? Bunu açıklamak zordur.
Sevgili İnsan, ele geçmez Ak.aşa bilgisinin de senin beyninde ol­
madığını söylemiştik. Sen geçmiş bir yaşamda kim olduğunu
beyninden öğrenemezsin. Doğal Zeka senin beyninde değil, be­
deninin her hücresinde ve DNA'nın her molekülündedir. Doğal
Zeka ile Ak.aşa arasındaki fark, Doğal Zeka'nın üstte olması ve
daima yayın yapması, daima orada olmasıdır. Eğer siz onu na­
sıl dinleyeceğinizi ve onun nerede olduğunu bilseniz, ona uyum­
lanabilirsiniz. Kas testi bunu bilmenin çok temel bir yoludur.
Bazılarınız Doğal Zeka'nın akupunktura da karşılık verdiğini bi­
lirsiniz. Bunu biliyor muydunuz? Beyniniz ona karşılık vermez.

Merkabah - Doğal Zekanın Kuantum Alanı

Doğal Zeka hücresel düzeyde her şeyin farkındadır ve her
zaman yayın yapmaktadır. O kadar iyi yayın yapar ki bu ya-
205
'İnsan !laşası
yın bedenin Merkabahı dediğiniz şeyin içine akar. Merkabah,
bedeninizin çevresindeki -bedensel sağlık da dahil olmak üze­
re, ezoterik bilgiyle kuvvetle titreşen- kuantum bir alandır. Bir­
çok kişi bu alanı görme ve okuma yeteneğine sahiptir.
Bir tıbbi-sezgisel (hastalıkları sezgisel olarak algılayan bir
kişi) sizin karşınızda durup Doğal Zekfuıız'dan gelen mesajla­
rı -çeşitli derecelerde başarıyla- okuyabilir. Bu sezgisel kişi si­
zin hücrelerinizde bir şeylerin olup bittiğini bilmek için kas tes­
ti yapmak zorunda değildir. Onlar o hastalığı bedeninizin çev­
resindeki alanda görebilir veya duyumsayabilir. Siz bir tıbbi­
sezgiselin sizin karaciğerinize ya da kalbinize bakıp bir tür ana­
liz yaptığını düşünebilirsiniz . Bu çok lineer bir düşünüştür ve
olan bu değildir. Tıbbi-sezgiseller sizin alanınızdaki -Doğal Ze­
kfuıız 'ın sağlığınız ve kimyanızda olup bitenler hakkında ya­
yınladığı- kuantum enerjiyi duyumsarlar. Ve bu Doğal Zeka'nın
yapmakta olduğu şeylerden biridir.

Akaşa 'yı Kazmak - Doğal Zekanın Rolü

Şimdi söyleyeceğim şeyi daha önce de sunmuştuk. Ancak,
onu bu mesajda daha iyi açıklamak istiyorum. Sizin Doğal Ze­
kanız ayrıca kişisel olarak ihtiyaç duyduğunuz şeyi yönetir. Bu­
nu açıklayayım: Biz daha önce Akaşa yı kazmaktan söz etmiş­
tik. Evet, sizin geçmiş yaşamlarınızın niteliklerinin ambarına
girmeniz ve bugün ihtiyaç duyduğunuz şeyleri almanız müm­
kündür. Ancak, bunu nasıl yapabileceğinizi tarif etmek zordur.
Bu kişisel ve sezgisel bir süreçtir. Ama bu süreçte Doğal Zeka '
nın iznine ihtiyaç vardır. Çünkü Doğal Zeka sizin neye ihtiya­
cınızın olduğunu bilir. O, Akaşanız 'dan alıp kullanabileceğiniz
nitelikle ilgili size izin veren yöneticidir veya filtredir. O, önem­
siz şeylere hayır diyecektir; sizin iyileşmenizi, daha uzun ya­
şamanızı ve DNA veriminizi artırmanızı sağlayacak şeylere ise

206
 'Böfüm 7
evet diyecektir. O bir akıllı beden düzenleyicisidir.
Doğal Zeka sizin nasıl göründüğünüzü umursamaz . O si­
zin sağlığınızı umursar. Eğer siz Akaşanıza girip hayatta kal­
mak için ihtiyaç duyduğunuz şeyi almak isterseniz, bu zeka si­
zinle birlikte orada olacaktır. Eğer siz daha düzgün bir cilde ka­
vuşmak istiyorsanız, bu zeka size karşılık vermeyecektir. Ne de­
mek istediğimi anlıyor musunuz? O, Akaşa yı kazma işleminin
yöneticisidir. Ve Akaşa bunun için kullanılmaya hazırdır.
Sevgili varlıklar, siz geçmiş yaşamlarınızda yaşayarak ka­
zandığınız şeye tekrar erişebilirsiniz. O, enkarnasyon bilgileri­
nin kullanılmaya hazır olan kuantum çorbasında bulunur. Eğer
şu anda bedeninizde bir hastalık varsa, Akaşa'yı iyileşme ya­
ratmak amacıyla kazmak isteyebilir ve bunu yapabilirsiniz. Tüm
lineer-olmayan şeyler gibi, bu yeni, olgun bir bilinci ve uygula­
mayı gerektirir. Ama beden sizin gidip hiçbir hastalığa sahip
olmayan bir geçmiş yaşamın hücresel yapısını "almanız" için ha­
zırdır. Bunun kaydedilmiş-planı sizin içinizde bulunur, çünkü
siz onu yaşayarak kazanmışsınızdır. Doğal Zeka kendiliğinden
iyileşmeden sorumludur! Bilimin bir İnsanın bunu nasıl yaptı­
ğı konusunda hiçbir fikri yoktur. Doğal Zeka sizin kazandığı­
nız Akaşanız içindeki şeyleri "alıp" hücresel yapınıza yerleştir­
menize yardımcı olabilir. O bu kadar akıllıdır! Bir hastalığı ge­
riye hiçbir iz bırakmayacak şekilde temizlemeyi hayal edebilir
misiniz? Bu her zaman olur. Kimyasal bir bağımlılıktan bir ge­
cede kurtulduğunuzu hayal edebilir misiniz? Bu tam olarak ay­
nı prensiptir.
Siz hiç bir toplantıda otururken bir şey söylendiğinde ya
da bir şey hissettiğinizde birden bir ürperme de hissettiniz mi?
Onun onaylama ürpertisi olduğunu söyleyebilirsiniz. Peki, o ür­
permenin nereden kaynaklandığını tahmin edebilir misiniz? Do­
ğal Zeka'dan! O, size gerçeği işaret etme yeteneğine sahiptir. Be­
yin bu yeteneğe sahip değildir. Aslında, beyniniz çoğu kez tam
207
'İ.nsaı 5l.{aşası
tersine engelleyici olacaktır. Sizin inanç kutunuzu içeren beyin­
dir. Deneyime ve belleğe dayanan kimlik algınızı içeren de be­
yindir. O sizin 3B hayatta-kalma aletinizdir. Ama beyin size ger­
çeği sunamaz. O size sadece gerçek olarak algıladığı şeyi -man­
tıksal, işlemden geçirilmiş, hesap edilmiş, sinaptik muhakeme­
ye ve geçmiş deneyiminize dayanan şeyi- sunabilir.
Beyniniz, daha önce yaşanmış bir deneyimden ötürü, size
sobaya dokunmamanızı söyleyebilir. Ama o sahip olmadığı bil­
giden kaynaklanan onaylama ürpertisini veremez. Akıl sizin bey­
ninizin en üstün olduğuna inanmanızı ister. Ancak, beyin beden
sisteminin sadece bir bölümüdür ve çok sezgisel bir bölüm de­
ğildir. Gerçeği bilen Doğal Zeka'dır. Doğal Zeka, DNA'nızın ku­
antum bölümlerine bağlıdır, dolayısıyla sizin içinizdeki spiri­
tualiteyi ve Tanrı gerçeğini de bilir.

Sonraki Adım
Geleceğin İnsanının niteliklerinden biri, İnsan bilinci ile
Doğal Zeka arasında bir köprü kurmaktır. O zaman artık kas
testi yapmak zorunda kalmazsınız. Aslında, siz kendinizin tıb­
bi-sezgiseli olabilirsiniz. Böylece, bir virüs veya bakteri bedeni­
nize girdiğinde, beyniniz sizi o konuda uyaramaz , ama siz onu
yine de bilirsiniz! Bu köprü, İnsanın tekamülünü tamamlama­
ya başlayacaktır ve o daha uzun bir ömür için sonraki mantık­
lı adımdır. Sizin testler yaptırmak için bir doktora gitmek ye­
rine, bu şeyleri meydana geldiklerinde duyumsayabilmeniz ge­
rekir. Testler yaptırmak kötü bir şey değildir, ama o bir şeyin
keşfi olmamalı, zaten bildiğiniz bir şeyi onaylamalıdır.

İkinci Beyin
Doğal Zeka sizin için pek çok şey yapar! Şimdi size daha
önce sunmadığımız bir kavramı sunacağım. Ona bir isim vere-
208
 '13öfüm 7
ceğiz, ama lütfen onu yanlış anlamayın. Sizin zeki kontrol mer­
keziniz için kullanabileceğimiz sadece beyin sözcüğünüz var. Bu
yüzden Doğal Zeka'nın sizin ikinci beyniniz olduğu kavramını
sunacağız. O kesinlikle birinci beyniniz gibi işlev yapmaz, ama
akıllıdır, zekidir ve sizin neye ihtiyacınız olduğunu bilir. Hat­
ta bazen mantıklı beyninizin normalde yaptığı bir işlevin yeri­
ni alabilir.
Ne demek istediğimi açıklayayım. Burada bir tıp bilmece­
si vardır: Bir kişinin omuriliğini tamamen zedeleyen bir kaza
olduğunda, o bu kişiyi boynundan aşağı hissiz ya da kaslarını
kullanamaz halde bırakır. Çünkü artık onun beyni kaslara sin­
yaller gönderemez. O zaman o kişi hayatının geriye kalanını bir
tekerlekli sandalyede geçirir. Bilmece, o kişinin bazı organları­
nın işlev yapmayı nasıl sürdürebildiğidir. Örneğin, kalp ve sin­
dirim sistemi işlev yapmaya devam eder. Beyin, merkezi sinir
sistemi artık bedene onu çalıştıran sinyalleri gönderemese de,
bu organlar çalışmaya devam ederler. Omurgada bu sinyalleri
aktaran iletim hattı kopmuştur. Öyleyse boynun altındaki tüm
bu organları çalışır halde tutan nedir?
Kalbin işlev yapması beyinden gelen sinyallere bağlıdır.
Kalbin atması için, beynin belirli bölümlerinden elektrik akım­
larının gelip senkronize bir ritim yaratması gerekir. Ama beyin
bağlantıyı yitirdiği halde kalp aynı ritimde atmayı sürdürür.
Bu nasıl olabilir? Söyleyeyim: Doğal Zeka devreye girer ve sin­
yal göndermeyi sürdürür. O daima oradadır, çünkü Merkabah
beyniniz gibi tek bir yerde merkezlenmiş değildir, o tüm beden­
de yer alır. Kaslara giden yol yok olmuştur, ama organlar işlev
yapmayı sürdürecektir. Üreme bile meydana gelebilir! Kalp at­
maya devam eder, sindirim devam eder ve tüm bunlar beyinle
bir bağlantı olmadan olur.
Doğal Zeka akıllıdır! O ikinci beyindir. Tıp bilimi bu bil­
meceyi bir türlü çözemez, ama ben az önce size yanıtı sundum.
209
1nsaı Jlaşası
Böylece, Doğal Zeka, bedeninizde bulunan ve hücresel konular­
da beyninizden daha akıllı olan zekadır.
Sizin tüm bu bilgiyle ne yapmanız gerekir? Sizden Doğal
Zeka ile bağlantı kurmanızı istiyorum. O bir kalp bağlantısı­
dır, sevgili varlıklar. Yüksek Benlik, Doğal Zeka ve İnsan bi­
linci birleşmesi gereken üç İnsan enerjisidir.
DNA daha yüksek bir verimde çalışmaya başladığında, bu
üç enerji arasında köprüler kurulmaya başlar. Siz gerçeği ta­
nıyıp duyumsadığınızda o köprüleri hissedersiniz. Ve gerçeği
ayırt etmeye ve bilmeye başladığınızda, yanıtlar aramayı bıra­
kırsınız. Çok daha kendi-kendine-yeterli olursunuz ve yanıtla­
rınız çevrenizde bulunan ve aynı ayırt etme yeteneğine sahip
olanlarla çoğunlukla aynı olur. Tüm bunlar artık dışsal bir kay­
nak yerine, kendi içinizden gelir.
Birçok kişi size bunun tümüyle saçmalık olduğunu söyle­
yecektir. Onlar size Tanrı'dan söz eder ve kendilerine inanma­
nızı isterler. Onlar sizin doğuştan günahkar olduğunuzu, sizi
kontrol etmeye çalışan toplulukların olduğunu ve her yerde si­
ze karşı bir komplonun olduğunu söylerler. Onlar korku üre­
tirler ve sonuç korku, karışıklık, ayrılık, hatta savaştır.
Ya siz gerçeği içinizdeki Doğal Zeka ile anlamaya başla­
yabilseydiniz? O zaman bu dünyada Tanrı'nın bir parçası ola­
rak bulunduğunuzu anlar ve çevrenizde neyin vuku bulup ne­
yin vuku bulmadığını ayırt edebilirdiniz . Bu iki beyin bir ara­
ya geldiğinde İnsan daha akıllı hale gelir; o zaman siz kendi sağ­
lık durumunuzu görebilir, çok geç olmadan duruma müdahale
edebilir, hatta Akaşanız 'ın güzel sistemi içinde Tanrı'nın ger­
çeğini duyumsayabilirsiniz .
Her biriniz sizin için neyin yararlı olduğuna dayanan fark­
lı bir beslenme biçimine sahipsiniz . İdeal beslenme biçimi diye
bir şey yoktur, bu tamamen sizin ayırt etme yeteneğinize bağ­
lıdır. Doğal Zeka akıllıdır. O sizin Akaşanız'la birlikte çalışır ve
210
 '13ö[üm 7
ruh veçhelerinizle ilgili her şeyi bilir. O sizin Yüksek Benliği­
nize bağlıdır. Son geçmiş yaşamlarınıza dayanarak, hangi bes­
lenme biçiminin sizin için yararlı olacağını bilir. Bu sizin Aka­
şanız'da yer alır ve Doğal Zekanız onunla temas halindedir.
Siz Doğal Zeka'ya bir köprü kurmaya başladığınızda, her
şey değişmeye başlar. Bu salonda sorduğunuz şu soruları ar­
tık sormanız gerekmez: "Sevgili Kryon, ben Akaşamı nasıl ka­
zabilirim ? Ben şunu ve şunu bilmek istiyorum. Ben şunu ve şu­
nu hayatımda nasıl yaratabilirim ? "
Sevgili varlıklar, bir daha bu soruları sormak zorunda kal­
mayacağınız bir zaman gelmektedir; tıpkı sokakta birine nasıl
yürüyeceğinizi sormayacağınız gibi, bu soruları da sormayacak­
sınız. Bir gün, ezoterik konularda karanlıkta olduğunuzu ya da
bazı parçaların eksik olduğunu hissetmeyeceksiniz. Doğal Zeka
sizin bilincinizde mevcut olmaya başladığında, kavramlar bir­
leşmeye ve eksik parçalar tamamlanmaya başlayacak. Siz kim
olduğunuzu ve bu dünyadan olmadığınızı çok daha iyi anlaya­
caksınız! Bunu duyumsayacaksınız! Siz büyük merkezi güneş­
tensiniz. Siz benim geldiğim yerdensiniz ve ebedi olduğunuzu bi­
leceksiniz! Birçok hayat yaşamış olduğunuzu bileceksiniz ve bu
kafanızdaki bilgisayarla rasyonel bir açıklama bulduğunuz bir
şey değil, tıpkı Doğal Zeka'nın bildiği gibi bildiğiniz bir şey
olacaktır.
O kalp bağlantısıdır, sevgili varlıklar. Doğal Zeka duygu­
yu yaratır. Onun sizin ılşık olmanıza yardımcı olduğunu da söy­
leyeyim. O size açıklayamayacağınız enerjiler verir. Sizi biraz
çılgınlaştırır (kimse "ılşık olma" hissini açıklayamaz) , ama Do­
ğal Zeka onunla ilgili her şeyi bilir. O bedeninizin her hücresi­
ni değiştirebilir ve siz doğru bilgi ve yardım aldığınızda bunu
onaylar. Bu daha fazla ayırt etme ve bilge bir İnsan yaratacak­
tır. Onun gibi bir şey yoktur ve en önemlisi, "gerçek gerçek­
tir" ve gittikçe daha çok İnsan sizin gördüğünüz şeyi görecek-
21 1
1nsaı 5'lf(aşası
tir. Doğal Zeka'nın insanlığa nasıl hizmet edeceğini ve Yüksek
Benliğiniz ile nasıl el sıkıştığını ve Tanrı hakkında bilgili oldu­
ğunu görebilir misiniz?
Bu günkü mesajımız, içinizde bulunan ve sizin için çalış­
maya hazır şaşırtıcı bir şeyle ilgili mesajımız budur. Belki siz
onun kapsamını ya da ne olduğunu bilmiyordunuz. Belki onun
nasıl çalıştığını ya da ne kadar önemli olduğunu bilmiyordu­
nuz. Şimdi daha çok şey biliyorsunuz. Bakın, o sizin içinizdeki
bir varlık değildir. O sizsiniz; o, fiziksel bedenden Yüksek Ben­
liğe uzanan köprüdür, hücrelerinizin akıllı bölümüdür.
Kryon 'un Gaithersburg, Maryland'da verdiği
"Gizemli Doğal Zeka/' adlı mesaj, 31 Ağustos 2013

Doğa l Zeka bize i htiyacı m ı z olan şeyi verecek şekilde tasarla n m ış­
tır. O b i z i m Akaşa'yı ka z m a m ıza yard ı m edecektir. Biz bu kon u d a daha
fazla uygu l a m a ya p ı p, onunla d a h a fazla i l eti ş i m k u rd u kça, bu konuda
d a h a iyi h a l e geliriz. Bu sizin sezg i n i z i d i n le m e n i z i içerir. Siz h ayat ı n ı z ı
değiştirmeye, a l ışka n l ı kl a r ı n ı z ı değiştirmeye s a f b i r biçimde n iyet etti­
ğin izde, Doğa l Zeka' n ı n ta m desteğ i n i a l ı rs ı n ı z . O size s u n u l a n bir part­
nerliktir. Doğa l Zeka ile iletişim kura n insanlar insa n lığın öncülerid ir. Ben
en son u nda, modern tıbbın tıbbi tedavi n i n her a d ı m ı nda Doğa l Zeka'yı
ka b u l edeceği ne ve o n u n l a i l etişim kuracağı na i n a n ıyoru m . Çok uzak ol­
maya n bir geçm işte tıp b i l i m i görü n m ez o l d u kları için bakterilere de
inanmıyord u . Bugün bakteriler mi kroskop altında görü lebil iyorlar. Bir gün
bu dü nyada İ nsa nın kuantum a l a n ı n ı ( M erkaba h ) gösteren kuantum bir
icat ya p ı l d ığında, b u n u n bizim sağl ı k ve şifa kon u s u n a yaklaşı m ı m ızı
ebed iyen değişti receğini d ü ş ü n üyoru m . Bu a rada, Kryon bize şimdi ya­
ra rl a n a b i l eceğ i m i z bu b i lgiyi ve rd iği için çok ş a n s l ıyız.
Aşağıda, bu böl ü m ü n konusuyla ilgili olarak Kryon'a sorduğum so­
r u l a r ve o n l a r ı n ya n ıtları yer a l m a kta d ı r.

Soru: Yeni enerjide birçok şey yeniden ayarlanıyor. Gaia, Ev­

ren, Kristalimsi Ağ, insanlık, bilgelik, bilgi, farkındalık, algı
212
 'Böfüm 7
ve sevgi yeniden ayarlanıyor. İnsanın Yüksek Benliği ile ilişki­
sinin yeniden ayarlanışından söz edebilir misin ?
Kryon: Bu akıllıca soru aslında "yeniden ayarlanma mesajla­
n"nda (on birinci Kryon kitabında) dolaylı olarak yanıtlanmış­
tı. Ama özellikle, Yüksek Benliğiniz ile ilişki, ezoterik olarak,
epifiz-salgıbezi portalınızın ne kadar güçlü olduğuyla ölçülebi­
lir. Bu ilişkiyi ve daha fazlasını değiştiren şey kaynak ile ileti­
şimle ilgilidir.
Son yıllarda, siz bu iletişimi güçlendirmek için sesleri kul­
lanmaya başladınız ve o işe yaramaktadır. Bu epifizinizin ku­
antum niteliklerini güçlendirmeye başlamanın yeni yollarının
bir örneğidir. Bu aynı anda birkaç amaca hizmet edecektir: (A)
Epifizin partal genişlemesi Yüksek Benliğiniz ile çok daha yakın
bir ilişki yaratmaya başlayacaktır; (B) siz bunun artan sezgisel
iletişimlerle meydana geldiğini hissedeceksiniz ; ve (C) Doğal Ze­
kanız 3B bilincinize daha iyi bir köprü oluşturmaya başlaya­
caktır.
Öyleyse, sezgisel iletişimleri fark etmek için daha çok ça­
ba gösterin. Bu en büyük anahtarlardan biridir, çünkü sezgi
Ruh'un doğrudan iletişim kurabileceği tek yoldur. O bunu si­
zin 3B beyin sinapsınızla yapamaz, bu sizin Yüksek Benliğinizi
ve Doğal Zekanızı gerektirir. Her şeyin birbirine nasıl uyduğu­
nu görüyor musunuz? Bu sizin kendi düşünme sürecinizi algı­
layışınızın yeniden ayarlanışıdır.
Böylece, Yüksek Benliğiniz ile bağlantınızın gücü, sizin sez­
gisel düşünceyi ne kadar iyi tanıdığınızla ölçülür. Bu konuda na­
sılsınız?

Soru: Çoğunluğun "hayatta kalma bilincinde" bulunduğu, İn­

san bilincinin çok düşük bir titreşimde olduğu yerlerde bulu­
nan Işık İşçilerine ne tavsiye edersin ?

213
insan Jf.{a.şası
Kryon: Işığınızı tutmanız çevrenizde kimlerin bulunduğuna
bağlı değildir. Bir ampul, ışığını bağlı olduğu elektrik kayna­
ğından alır. O, çevresinde başka kaç tane ampulün bulunduğu­
na bağlı değildir.
Siz kendinizi sizinle aynı anlayışta kimsenin bulunmadı­
ğı yerlerde bulduğunuzda, hfila kaynağa bağlısınızdır ve hfila
ışık varlığınızın yararlanabileceğiniz tüm enerjisine sahipsiniz­
dir. Ama bulunduğunuz yer "daha karanlık" olduğundan, di­
ğerlerinin sizi daha net biçimde görmeleri için tek başına ışık
yaymak üzere biraz daha uğraşmanız gerekir. Bu sizin daha den­
geli olmanız gerektiği anlamına gelir.
Düşük titreşim bilinci sizin düşmanınız değildir. O sadece
başka bir yerden daha fazla ışığa muhtaç olan bir yerdir. Bu
durumlarda sizin dengeniz diğerlerine sizin neye sahip olduğu­
nuzu gösterir; bu aslında onların birçoğunun arzu ettiği, ama
bunun için ne yapacaklarını bilemedikleri bir dengedir. Dolayı­
sıyla sizin dengeniz sizin ışığınızdır ve o kendini gösterecektir!
Meydan okuma ya da dramla karşılaştığınızda, dengenizi ko­
ruyun! Öfkeyle tepki göstermeyin ve duygusal düğmelerinize ba­
sılmasına izin vermeyin. Çalışma budur! Karanlık bölgelere git­
mekten korkmayın. Siz bu yüzden buradasınız !
Yanıt budur ve daima bu olacaktır. Bu, "normal dünya­
nın karanlığında bir ışık olmayı" tanımlar. İnsanlar size, "Sen
böyle bir dengeyi sağlayan neye sahipsin ? Senin başkaları gibi
tepki göstermediğini fark ettim. Bunu nasıl yapıyorsun ? " diye
sorduklarında, işte o zaman onlara içinizdeki Tanrı' dan ve ya­
şamınızı nasıl yeniden ayarladığınızdan söz edebilirsiniz .

Soru: Birçoğumuz kas testi vasıtasıyla Doğal Zeka ile iletişim

kurabiliyoruz. En sonunda telepati gibi yollarla da Doğal Ze­
ka ile iletişim kurabilecek miyiz ?
Kryon: Hayır. Doğal Zeka ile ilgili spiritüel tekamülünüz şöy-
214
 '.Bö[üm 7
le olacak: En sonunda siz Doğal Zeka'nın bildiği şeyi basitçe "bi­
leceksiniz. " Bu aşamalı biçimde gerçekleşecek, ama sezginiz yi­
ne anahtar olacak, çünkü bedeninizde olup bitenlerle ilgili me­
sajları verecek olan sezginizdir.
Bazıları için, bu iyi haber değildir. Çünkü sezgisel düşün­
ce ele geçmez ve saptanması zor bir şeydir. O ele geçmez, çün­
kü o sizin düşünüşünüzün çoğunun gerçekleştiği normal 3B bey­
ninizden gelmez. Sezgi çok-boyutlu bir iletişimdir ve bu yüzden
fark edilmesi zordur. Size sözünü ettiğimiz çalışma budur, çün­
kü sezgiyi almak ve anlamak uygulama gerektirir.
Bilincinize iletilen sezgisel iletişimi daha iyi kavradığınız­
da, o zaman sizin için her türlü şey olmaya başlar. Onlardan bi­
ri kendi bedeninizde olup bitenleri çok daha iyi anlamanız ola­
caktır.
Doğal Zeka bunun için hazırdır! O sizin onu işitmenizi is­
ter! En sonunda kendi kendinizin tıbbi-sezgiseli olabilirsiniz.

215
216
 8

DNA
DÜŞÜNDÜÖÜNÜZDEN DAHA FAZLASIDIR

Siz DNA h a k k ı n d a ne bil iyors u n uz? Çoğu m u z bu ko n u d a sadece

temel b i r bilgiye sa h i b izdir. DNA' m ı z (deoksiribo n ü k l e i k a sit) bir İ nsa­
nın kayded i l m iş-p l a n ı d ı r.
DNA' n ı n ya pı taşları olan dört fa rkl ı türde ki myasa l n ü kleotid baz
çifti va rd ı r. DNA bazla rı n ı n dizilişi genetik şifreyi ol uştu rur. İ n sa n ı n ge­
netik şifresi ya klaşık üç m i lyar baz çiftini içeri r ve bed e n i m izde yüz tril­
yon kere oluşur. DNA' n ı n çift sa rm a l l ı ya pısı 1950' 1erde keşfe d i l m işti.
1970' 1erin orta sında, bili mciler DNA'daki ki myasa l "harfler" i n düzenini
veya d izilişini bel i rlemek için yöntem l e r geliştird i ler. 1990'da, gen lerin
İ nsan bed e n i n d e oyn a d ı kları rol l e ri daha iyi a n l a m a k için, İ nsan Geno­
m u Projesi ( İ G P ) başlat ı l d ı . Bu p roj e n i n esas hed efi, İ n sa n DNA'sı n ı n -
İ nsan genomu denen- üç m i lyar harfi n i n haritasını çıkarmaktı (onları sı­
ra lamak ve a n l a m a ktı). Yaşa m ı n gizemlerinin gözler önüne seri leceği ne
d a i r büyük bir u m ut ve beklenti va rd ı . İ G P, b i rçok ü l keden b i l i mcileri
içeren u l us l a ra rası b i r ça bayd ı . Mali kayn a k ABD h ü kü m eti ta rafı n d a n
sağla n m ı ş v e on üç y ı l i ç i n d e b u p rojeye üç m i lya r d o l a r h a rcand ığı b i l ­
d i r i l m i şti.
B i l i m c i l er, i l k başta d ü ş ü n ü l e n d e n çok d a h a az ge n i n b u l u nduğu­
n u öğrendiler. Son sayımda. İnsa n ı n genetik şifresinin yaklaşık yirmi üç
bin gen içerd iği sa pta n d ı . İ G P, DNA' n ı n temel kimya s ı n ı ortaya çıkard ı .
Lee Ca rroll b u n u d ev b i r kita pta " h a rfle r" b u l m a k olarak ta rif etm i şti .
Sorun, kimsenin bu dev kita pta ki sözcü klerin neler olduğu h a kkında bi­
ze ipuçları verebi lecek bu dilin ne olduğu nu keşfedememiş olmasıd ı r ! Da­
hası, İ nsan genomunun tüm harflerinin ve kimyasının içinde, sadece yüz­
de üçl ü k böl ü m ta n ı n a b i l i r bir şifreye sa h i ptir. Sadece protein-şifreleyi­
ci DNA ki myası genler o l u şturmak için net bir şifre taşı maktad ı r.
217
insan 5'.{aşası
Bu da DNA'daki İ nsa n geno m u n u n yüzde doksa n yed isinin pro­
tein dizilerini şifrelemed iği a n l a m ı n a gelir. Bili mciler b u n u "şifrelemeyi­
ci DNA" olara k adlandırm ışla rd ı r, çünkü onun işlevi bilin miyor ve o hiç­
b i r şey ya p m ıyor gibi görü n üyor. Keşfe d i l d iğinden beri, bu "şifreleme­
yici DNA" genellikle "çöp" DNA olarak adlandırıld ı . Doğan ın, DNA'nın yüz­
de doksa n yed isi n i n çöp old uğu ve herhangi bir şey ya p a r görü n medi­
ği b i r ca n l ı orga nizma yaratma s ı n ı i n a n ı l maz b u l m uyor m u s u n u z ?
Eğer Kryon' u n DNA 'nın O n İki Tabakası a d l ı kita b ı n ı oku m u şsa­
n ız, "çöp" DNA' n ı n asl ı n d a n e old uğu n u ve n e yaptığı n ı öğre n m işsin iz­
dir. Bili mcilerin "çöp" DNA'yı ta n ı m laya m a m ı ş olmaları n ı n nedeni o n u n
kuantum olması d ı r. B i l i m h e n ü z çok-boyut l u enerj iyi a n laya m a m ı ştır,
a m a bu ko n u d a ilerleme kaydetmekted ir. DNA' m ı z ı n bu kuantum bö­
l ü m ü n ü n yaptığı şey, DNA' n ı n biyoloj i m izi ol u şturan yüzde üçl ü k bölü­
m ü ne tali matlar sağla m a ktı r. DNA 'nın On İki Tabakası, bu ta l i m atların
neler old uğu n u ta m olarak açıklamaktad ı r. Sizin Akaşik Kayd ı n ı z kuan­
t u m DNA' n ı z ı n bir parçasıd ı r.
Eyl ü l 2012'de, b i r gru p b i l i mci "çöp" DNA' n ı n şifresi n i kırd ı kl a r ı n ı
i d d i a ett i . * O n l a r ı n b u l g u l a r ı o n yıl i ç i n d e geı:ıetik b i l i m i n i n ge n o m u i n ­
celeyen dalında ya p ı l m ı ş en b ü y ü k atı l ı m olara k ka rşılandı. "Şifrele me"
adı veri len projede, bili mciler "çöp" tabakanın yüzde sekseninin prote­
i n lerin nasıl ve nerede ü reti leceklerini beli rled iği n i b u l d u lar. Onlar, bir
za m a n l a r hiçbir a macının o l m a d ığı düşünülen bu ta baka n ı n aslında gen­
leri m i z için ka rmaşık bir "kontrol paneli" oluştu rd uğu n u keşfettiler. Bu
DNA' n ı n kesi n likle çöp olmad ığı, onun h ücreleri mizin işlev ya pabilmesi
için hayati bir önem taşıdığı sonucuna va rd ı lar. Bu DNA böl ü m ü n ü n beş­
te biri bazı genleri açıp diğerleri n i kapatan "düğmeler"den oluşmakta­
d ı r. Ş i m d i, ka l ıtsa l ka l p hasta l ı ğı, bazı d iya bet tü rleri ve Cro h n H a sta lığı
gibi genetik hasta l ı kları a n l a m a k için, bizim -ge n leri a n l a d ı ğ ı m ı z ka d a r

*Kaynak: http://www.telegraph.co. uk/science/science-news/9524165/

Worldwide-army-of-scientists-cracks-the-junk-DNA-code.html

http://www.telegraph.co.uk/science/9534 185/Junk-DNA-and-the-mystery-of
mankinds-missing-genes.html

218
 'Bö{üm 8
çok- b u d üzen leyici u n s u rl a rı d a a n l a m a m a m ı z gerektiğine i n a n ı l m a k­
tad ı r.
Ş i m d i Kryon ta rafı n d a n veri l e n bi lgiyi gözde n geçi re l i m :

Sizin ve bilim için, DNA biyo-kimyasal bir terimdir. Yani

sizin bedeninizdeki şey, kaydedilmiş yaşam planından sorum­
lu olduğuna inandığınız şey, bilim tarafından, tümüyle kimya ile
ve biyolojik süreçlerle açıklanabilir. Ama DNA'da yine sözünü
etmek istediğim nitelikler vardır. DNA'da kuantum olan çok-bo­
yutlu spiritüel nitelikler vardır. Sizin İnsan Genomu'nda gö­
rebileceğiniz kimyanın büyük çoğunluğu kuantum bir haldedir.
Biliminiz bu zamanda kuantum bir hali ve onun çevresindeki
alanı ölçemese de, İnsan Genomu bilmecesinin içinde onun ka­
nıtı vardır.
Bedeninizdeki DNA'nın muazzam miktarda görülmeyen
bilgi ve enerji içerdiğini söylemiştik. Biz DNA'dan kimyasal bir
çift sarmal olarak değil, bir varlık olarak söz ediyoruz. Yani hep­
si tek bir enerji olarak birlikte çalışan yüz trilyon DNA sarma­
lı "sizin DNA'nız " olarak adlandırılır. Bu grup özgündür. Öyle
olmak zorundadır, çünkü o kesinlikle, yüzde yüz sizdir. DNA,
kuantumluğu yüzünden, sizin spiritualitenizin büyük bir bölü­
münü içerebilir. (Bu, DNA'nın On İki Tabakası adlı kitapta ta­
nımlanmıştır.) DNA sadece sizin bu dünyada olmuş olduğunuz
her şeyin kaydını değil, Gaia ile ilişkinizin kaydını da içerir. O
sizin her enkarnasyonda yapmış olduğunuz her şeyi ve öğren­
miş olduğunuz spiritualiteyi içerir. Bu bilgi DNA'ya kaydolmuş­
tur.
Dinleyin: Binlerce yıl boyunca, hiçbir İnsan kazandığı hiç­
bir spiritüel idraki kaybetmez. Anlıyor musunuz? Niyetle, her
İnsan tüm enkarnasyonlar boyunca öğrendiklerini içeren DNA'
sından istediği şeyi alabilir. Siz niyetinizle ve içinizdeki Tanrı'
nın tezahürüyle DNA'nın kendisini uyandırabilirsiniz. Öğren-

219
insan Yfta.şası
miş olduğunuz tüm spiritütel şeyler size geri gelecek ve yine si­
zin olacaktır. Nasıl gelmezler? Siz onları ilk başta kazanmışsı­
nızdır. Bu, eğer bu dünyaya geri dönerse durumun nasıl olaca­
ğını merak eden birey için iyi bir haber olmalıdır. O her şeye
baştan başlayıp başlamayacağını merak edebilir. Bu enkarnas­
yonda yaşadığı her şeyi tekrar yaşamak zorunda olup olmaya­
cağını merak edebilir. Hayır. O özgür seçime sahiptir ve hiçbir
spiritüel arayış olmadan birçok enkarnasyon geçirebilir, ama
bu değişimde, birçok kişi kim olduğunu ve ne bildiğini "hatır­
lamaya" başlamaktadır.
Bazılarınız bir daha bu dünyaya geri dönmeyeceğinizi söy­
lersiniz, çünkü bu zor bir yaşam olmuştur. Bazılarınız bunun
sizin bu dünyadaki son yaşamınız olduğunu hissedersiniz. Ama
sevgili varlıklar, siz geçen sefer de böyle söylemiştiniz! Olan şu­
dur: Üstatların ve yaşlı ruhların perdenin öbür tarafına geç­
tiklerinde yapmak istedikleri ilk şey buraya geri dönmektir . . .
ve onlar sizlersiniz! Çoğunuz geri dönecek ve geçen sefer bırak­
tığınız yerden başlayacaksınız, yani her şeye baştan başlama­
yacaksınız . Bu DNA'dadır. O çok güzeldir. Çağların bilgeliği
DNA'ya kaydolmuştur. O kuantumdur, dolayısıyla muazzam­
dır. Yaratılış Mağarası'ndaki kristal bunu sizin için depolar ve
siz farklı bir İnsan bedeniyle buraya geri döndüğünüzde DNA'
nızı aktive eder.
Şimdi insanlık İnsan Genomu'nu görmüş olduğundan, o­
nun ne kadar özgün olduğunu da görmüştür. Bu ilginç değil mi­
dir? DNA tümüyle özgündür. Hiçbir İnsanın DNA'sı, tek yu­
murta ikizlerininki bile birbirine benzemez. İkizlerde DNA'nın
yüzde beşinden az bölümü aynıdır. Ama protein-şifrelemeyici
kuantum bölümler aynı değildir. Onlar her İnsan için kesinlik­
le özgündür.
Dahası da vardır. DNA'da, Tanrı 'nın siz olan parçasının
nitelikleri de vardır. Yüksek Benliğin damgası oradadır. Sizin
220
 '13ö{üm 8
melek isminiz oradadır. O sizin bildiğiniz gibi sesle söylenen bir
isim değil, bizim ışıkla söylediğimiz bir isimdir. Ve o söylendi­
ğinde, görkemli bir biçimde titreşir. Bu gerçektir! Onu hisse­
din! Sizin gerçek kimliğinizin damgası oradadır. Siz başka bir
gezegenden ve Evreiı'in diğer bölgelerinden kaynaklanan soyu­
nuzu DNA'nızda taşırsınız . Size spiritüel DNA'yı aktaran var­
lıkların (Pleiadesliler) enerjisi de oradadır. Bu uygun, güzel, sev­
gi dolu bir durumdur. Hepsi orada, DNA'nızdadır ve orada ola­
bilmesi için onun kuantum enerji olması gerekir.
Şimdi yine 3B biyolojisinden söz edelim. İnsan Genomu
Projesi tamamlandığında, çift sarmaldaki tüm kimyasallar ta­
nımlanmıştı. O çok küçük çift sarmaldaki üç milyar kimyasal
parça o zaman bilinmiş ve tanımlanmıştı. Bu DNA molekülü o
kadar küçüktür ki ancak bir elektron mikroskobuyla görülebi­
lir. O, üç milyar kimyasal parçasıyla çok karmaşıktır. Sonra bu
parçaların ne yaptıklarını tanımlama işi başladı ve bilim ora­
daki muazzamlığı incelemeye koyuldu. Bilimciler yirmi üç bin
İnsan genini yaratan şeyi arıyorlardı. Böylece, onlar bu şeylerin
nasıl çalıştığını anlayabilmek için şifrelemeyi, lineer protein şif­
relemesini aradılar.
Bilimciler "eylem halindeki kaydedilmiş-planı" görmek için
uzun bir zaman beklemişlerdi ve sonunda gördüler. Ama DNA'
nın yüzde beşinden de azının genleri yarattığını anlayınca şo­
ke oldular. Gerçekten, onlar lineerliği gördüler ve DNA'nın pro­
tein-şifreleyici bölümündeki şifrelemeyi gördüler. Bu küçük bö­
lüm genleri yaratıyordu, ama geriye kalan bölüm rastgele, hat­
ta kaotik görünüyordu. DNA'nın yüzde doksanından fazlası ka­
rışık ve yararsız görünüyordu.
Kuantum bir hal kaotik ve rastgele görünür, çünkü ger­
çek bir kuantum realitede keşfedilecek hiçbir lineerlik yoktur.
Sizin kuantum bir hali görmenizi engelleyen şeylerden biri 3B
realitenizde sahip olduğunuz lineerlik eğilimidir. Böylece siz ku-
22 1
'İ.nsaı .9l{aşası
antum olan şeye bakar, ama onu göremezsiniz. Bu, DNA'nın
rastgelelik niteliği hafife alınamazdı, çünkü bilim açıklanamaz
olan bir şeye bakıyordu. DNA'nın yüzde doksanının hiçbir şey
yapmıyormuş gibi göründüğünü hayal edin! Biyologlar daha
iyisini bilirler, ama elde hiçbir açıklama yoktu.

Yeni Bilgiye Doğru

Böylece, bilmeniz gereken ve en sonunda doğrulanacak
birkaç şeyi ifşa etmek için o noktadan başlayacağız. Onlar doğ­
rulandıklarında, onları ilk kez nerede duyduğunuzu hatırlayın.
DNA sizin düşündüğünüzden çok daha büyüktür ve bu­
gün bile, bilim DNA'nın rastgele görünen yüzde doksanının as­
lında bir dil veya şifre olmayabileceğini kabul etmeye başlıyor.
Bilimciler, onun genetik kaydedilmiş-planın motoru olan yüz­
de beşi bir biçimde değiştiren veya düzenleyen "etkili kimya"
olabileceğini söylüyorlar. İroni şu ki, burada olmakta olan -bi­
limin baktığı biçimde olmasa da- tam olarak budur.
DNA'nın yüzde doksanı sizin spiritualitenizin bir yansıma­
sıdır. Akaşik Kayıt ve "öbür tarafa açılan bir portal" dediğimiz
Yüksek Benlik oradadır. Kuantum bir halde, bu şeyler aslında
kimyasallarda değildir. Tüm o kimyasalları birlikte her şeye uza­
nan bir köprü, bir iletim-hattı, bir portal veya kuantum ibre ola­
rak düşünün. Lineer bir biçimde düşünmek, Yüksek Benliğini­
zin bir bölmede bulunduğunu düşünmek yerine, bir girişi düşü­
nün. Eğer siz oraya gidip onun kuantum halini görebilseydi­
niz, sizi tüm var olana götüren bir iletim-hattına girerdiniz. Ya­
ni bu 3B/kuantum kimyasal köprünün genomun kutsal bir et­
kileyicisi olduğunu ve İnsanın kaydedilmiş yaşam planındaki
bilginin çoğunu içerecek kadar büyük olduğunu anlayın.

222
 '.Bö[üm 8
DNA Düşündüğünüzden Daha Fazlasıdır
Şimdi DNA'dan hiç duymadığınız bir biçimde söz edece­
ğiz. Öykünün geriye kalanını bilmenizin zamanı gelmiştir.
Bilim, beyni bilincin merkezi olarak görür, ama öyle değil­
dir. Beyin, yani bilimcilerin görebildikleri en yüksek düzenli
nörolojik grup karmaşık bir sinapsla doludur. Dolayısıyla, onun
İnsan bilincinden sorumlu olduğu düşünülür. Öyle değildir. Be­
yin sadece DNA'nın yüzde doksan kuantumluğuna karşılık ve­
ren 3B motorudur. O sinaps motorudur ve çok karmaşıktır.
Ama beyin sadece kendilerine verilen -DNA tarafından etkile­
nen- talimatları yerine getiren elektrik sinyalleri yaratmak için
gerekli bilginin alıcısıdır.
DNA'nın yüz trilyon parçası birlikte çalışarak bir varlık
olarak iletişim kurar. Bilim bunun nasıl olduğunu bilmez. Sizin
tepenizden tırnağınıza kadar olan iletişim bağlantısı tek bir ama­
ca sahiptir. Bu sizin beyniniz midir? Hayır. O hep birlikte -İn­
sanı yaratan- DNA'dır. DNA "bilir." Tüm parçalar birlikte ça­
lışır. Bu sizin tıp kitaplarında bulacağınız bir bilgi değildir, ama
o büyük bir eksik halkayı tamamlar. DNA kendi kendisiyle ile­
tişim kurar! O tek bir "zihne" sahiptir ve bedeninizin her bö­
lümünde ne olup bittiğini "bilir."
Yeni bilgi, DNA'nın sizin çevrenizde çok-boyutlu bir "alan"
oluşturmasıdır. Beyniniz değil, bu alan sizin bilincinizdir. Bey­
niniz DNA ile koordinasyon içinde çalışır. Beyniniz rüya görür­
ken, sizin en derin REM uykunuzda, birçok karmaşık şey or­
taya çıkar. O şeylerin hepsi DNA'nızdadır ve beyninize sunu­
lur. Böylece, DNA beyninizin rüya faaliyetine bile sizin için ta­
limatlar verir ve onu etkiler. Bu şeyleri açıklamak zordur, çün­
kü biz lineer değil, kuantum şeylerden söz ediyoruz.
Hepiniz kuantum bir hal içinde rüya görürsünüz. İşte bu
yüzden rüyada hiçbir lineerlik yoktur ve görülen olaylar her za-

223
'İ.nsaı .9'ı{aşası
man mantıklı ve anlamlı gelmez. Ölmüş insanlar ve yaşayan­
lar rüyalarınızda bir araya gelip birbirleriyle konuşurlar. Rü­
yalar mantıklı gelmez, çünkü onlar sizin alışık olduğunuz rea­
litede değildirler. Bu sizin DNA'nızın konuşmasıdır; Akaşik Kay­
dın öne çıkıp beyninizde bazı "kasetleri" oynatmasıdır. Bilim bu­
nu kabul etmez, çünkü o sizin çevrenizdeki o çok-boyutlu ala­
nı göremez, ama DNA İnsan bilincidir ve beyin de basitçe si­
zin realitenize köprü oluşturan sinapsın 3B motorudur.
"Kryon, bunun kanıtı var mı ? " Evet, var. Bir İnsan bir ka­
za geçirdiğinde ve omuriliği zedelendiğinde, onun belden aşağı­
sı tutmaz, o ayak parmağını bile oynatamaz. Ama kalp atma­
ya devam eder. Sindirim devam eder. Böbrekler ve diğer organ­
lar işlev yaparlar. Üreme faaliyeti bile mümkündür! Her şey
devam eder, ama siz okulda beynin omurilik yoluyla elektrik sin­
yalleri gönderip kalbin atmasını sağladığını öğrenmiştiniz, de­
ğil mi? Eğer omurilik zedelenmişse, kalbinizin atmasını sağla­
yan nedir? O DNA'nın kaydedilmiş-planıdır!
Sinapsın motoru bozulduğunda, DNA başka yollar bulur
ve bedene yaşamı sürdürmesi için talimat verir. İşte bu yüz­
den, kasların kontrolü devam etmese bile, organlar çalışmaya
devam eder. İlginç, değil mi? Eğer bakarsanız, orada kanıt var­
dır. Bilim onu merak uyandırıcı bulur. Dolayısıyla, siz DNA'nı­
zın aslında -beyninizin içermediği şeyleri içeren- ezoterik, ete­
rik bir beyin olduğunu söyleyebilirsiniz. DNA'nızda biliminizin
henüz görmediği çok olağanüstü nitelikler vardır.

DNA "Bilir "

Sözünü etmek istediğimiz en büyük nitelik şudur: Bu çok­
boyutlu DNA alanı bilmektedir. Yani o yaşamı uzatacak şekil­
de oluşturulmuştur. O sizin kim olduğunuzu bilir. O sizin kut­
sallığınızın kaydedilmiş-planını içerir ve sağlık için, mutluluk

224
 '.Bö6im 8
için, tanrısallığınıza kapıyı açmak için sahip olduğunuz en bü­
yük aletlerden biridir. O beyinde değil, DNA alanındadır. Ve
bu gerçek kutlanmalıdır. Çünkü o sizi ihtiyacınızın olduğunu
düşündüğünüz şeyi yaratmak zorunda olmaktan kurtarır.
Bunu şöyle açıklayayım: Eğer siz bu alanı bir alet olarak
kullanacaksanız, bir şeyleri tezahür ettirmek için hücresel ya­
pınızla çalışacaksınız. Normal İnsan deneyimi nasıl konusun­
da bilgi toplamaktır. "Ben nasıl iletişim kurabilirim ? İstene­
cek en iyi şey nedir ? DNA'nın benim ne istediğimi bilmesi için
isteğimi nasıl belirtebilirim ? Belirli bir biçimde mi olmalıyım
ya da belirli bir yerde mi olmalıyım ? Kapıyı açmak için birçok
adımı mı izlemeliyim ? "
Bunların hiçbiri değil! Sizin hücresel yapınız, Akaşanız,
kutsal yaşam dersiniz ne olup bittiğini bilir. O belki sizden da­
ha fazla bilir! Sizin yapmanız gereken tüm şey kuantum yanı­
nızla konuşmaktır ve o sizin neye ihtiyacınızın olduğunu bilir.
Böylece Tanrı'ya lineer bir biçimde istek listesi vermeyi bıra­
kabilirsiniz . Çünkü kutsal siz olan ve sizin neye ihtiyacınızın
olduğunu bilen kuantum bir enerji vardır.
Dolayısıyla, kendi hücresel yapınıza, Yüksek Benliğinize hi­
tap edeceğiniz meditasyonlarınız ve dualarınız daha bilgece ola­
bilir. Siz, "Sevgili Ruh, sevgili DNA, benim yaşamımı incele ve
bana onu iyileştirecek şeyleri ver" diyebilirsiniz. Belki o bura­
ya almaya geldiğiniz şifadır, sevgili varlıklar. Belki o şu anda
içinde bulunduğunuz üzüntüde size sevinç verecek olan bir mu­
cizedir. Benim burada kimin bulunduğunu, bu son günlerde si­
zin neler geçirdiğinizi bildiğimi mi sanıyorsunuz? Benim o göz­
yaşlarınızı gördüğüm gibi, DNA alanınız da görür! Siz kendi­
nizi çok yalnız hissediyor, çevrenizde her zaman sizi destekle­
yen varlıkların bulunduğunu ve onların sizin DNA alanınıza do­
kunmaya bayıldıklarını bilmiyorsunuz! Ama siz onlara bunu ya­
pabileceklerini söylemedikçe, onlar bunu yapmazlar.
225
insan .53.taşası
Şunu anlayın: DNA kimyadan daha fazlasıdır! O bir alan
ve bir portaldır. Bu şeyler Ruh 'un mekaniğidir. Biz size ileri
bilgi vermeye başlıyoruz; bunun nasıl çalıştığını bilen ve ona
kutsal geometri atfetmiş olanlar vardır. Bu doğrudur, ama o
bir alandır.

Bir Üstadın Yükselişi

Şimdi kadim ve derin bir öyküyü tekrar gözden geçire­
lim. Kutsal kitabınızda, İlyas peygamber denen bir üstadın öy­
küsü yer alır. O, tarihte, kendi yükseleceği zamanı seçen ve bu­
nun kendisinin yerine geçecek olan kişi tarafından kaydedilme­
sini sağlayan tek İnsandı. Dolayısıyla, siz bu öyküyü ona tanık
olan kişinin yazılarında görebilirdiniz. Bu öyküyü tekrar göz­
den geçirmek istiyorum, çünkü onda sözünü ettiğim DNA ala­
nının kanıtı vardır.
Öyküde anlatılana göre, İlyas açık bir alana gider ve yar­
dımcısı Elişa'dan olanları kaydetmesini ister. İlyas büyük bil­
geliğe ve bilgiye sahip olan ve bugün sizin yükselmiş üstat ola­
rak adlandırabileceğiniz bir üstattı ve Elişa onu çok severdi.
İnsanlığın lineerliği içinde, onun geri dönmesini bekleyen insan­
lar vardır. Onlara verecek bir haberim var. Lineerliğinizin dı­
şına çıkın, çünkü o uzun bir zamandır buradadır! Çünkü üs­
tatların enerjisi üzerinizdeki büyük değişimin enerjisinin bir
parçasıdır. Onların enerjisi bu gezegenin titreşimiyle karışıp bir­
leşir. Hepsi geri dönmüştür ve sizin hissettiğiniz şey budur, Ku­
antum bir halde, onlar sizin DNA'nızdadır. Bunu hissediyor
musunuz? Asla 3B olması murat edilmemiş şeylerle ilgili çok
fazla beklenti vardır. Mecazi olarak çok fazla bilgi verilmiştir,
böylece belki bu kehanetin lineer realitenizin dışındaki şeyleri
ifade etmiş olabileceğini anlayabilirsiniz.
İlyas, Elişa'ın gözleri önünde açık bir alana doğru yürü-

226
 'Bö[üm 8
dü. O ölmedi, kutsallığına sahip çıktı. O buradan bir tür havai
fişek gösterisiyle ayrıldı. Elişa, onun bir ateş arabasına dönüş­
tüğünü ve üç varlığın eşliğinde gözden kaybolduğunu kaydetti.
O, lineerliği içinde, olayı ancak böyle görüp tarif edebilmişti; bu
olayın nasıl göründüğünü ve nasıl bir his verdiğini tarif etmiş­
ti. Şimdi bu olaya baktığınızda, İlyas'ın gökten gelen melekler
tarafından götürülmediğini, aslında yerde bir şeyin meydana gel­
diğini ve İlyas'ın ışığa dönüşerek buradan gittiğini görebilirsi­
niz.
Olayın ne olduğunu size açıklayayım. İlyas kendi DNA ala­
nını aktive etmişti! Bu alanın bir ismi vardır ve bu isim İlyas
"bir ateş arabasına dönüşmüş" göründüğü için verilmiştir. Bu
İbranice bir isimdir: Merkabah. Ve şimdi size DNA alanınızın
gerçekten sizin Merkabahınız olduğunu açıklıyorum. O kutsal
geometriye sahiptir, bu çok-boyutlu alan bir yapıya sahiptir.
Eğer onu görebilseydiniz, (tabanları birbirine geçmiş halde) iki
dört-yüzlü piramit şekli görürdünüz ve o çok güzel bir şekil­
dir. O sadece bir ışık topu değildir. Merkabah ismi onun için­
de bir sürücünün bulunduğunu gösterir ve o sizin tanrısallığı­
nızın arabasıdır. Her İnsan, üstadının yükselişini izleyen Elişa'
nın tarif ettiği bu arabaya (alana) sahiptir. Buna ek olarak, bu
araba üç bölüm içeriyordu ki bu -geçmişte sözünü ettiğim- siz
bu Dünya'ya gelirken sizden ayrılan, siz bu Dünya'dan ayrı­
lırken de sizinle yeniden birleşen üç bölümdür. Evet, hepiniz
tam olarak İlyas'ın sahip olduğu şeye sahipsiniz .

Biyoloji ve Niyet
Şimdi biyolojiden söz edelim, çünkü şimdi bu konu biraz
daha karmaşıklaşmaktadır. 3B ile kuantum-olan şimdi size ta­
rif edeceğimiz biçimde karışıp birleşir. O yeni bir şeydir, çün­
kü bu gezegenin ve insanlığın, özellikle ışıkla çalışanların titre-

227
1nsaı 5if(aşası
şimi yeni bir alet takımı yaratmaktadır. Siz onu görmeye baş­
layacaksınız ve o, 3B düzeyinde bile, DNA'nın 3B kimyasının in­
celenmesiyle görünür olacaktır.
Bilim şimdi İnsan genlerini yaratan protein-şifreleyici DNA'
daki markörler denilen şeye bakmaktadır. Bu markörler, bilim
tarafından tarif edildiği gibi, eğilimleri -belirli hücreleri zayıf
düşürüp onların daha sonra kanser gibi hastalıklara yakalan­
malarına yol açan nitelikleri- gösteren bölümlerdir. Bilimciler
bu markörleri annelerin, kızların ve kız torunların aynı tür has­
talığa sahip olduğu ailelerde görmeye başlamaktalar. Onlar za­
yıflık eğilimi yaratan genetik markörleri görmeye başlıyorlar.
Şimdi markörlerden söz edelim ve bunu ilk kez yapacağız.
Yıllardır size hücresel yapınızla konuşma niyetinizin güce sa­
hip olduğunu söylüyoruz. Bu niyet sizin DNA alanınıza 3B hüc­
resel yapısındaki bir şeyi değiştirmesini söylemenizdir. Bu, si­
zin çok-boyutlu "sesiniz "in DNA'nızın kuantum bölümüne ta­
limatlar vermesi ve sonuçta 3B genomunuzdaki şifrelerde kim­
yasal değişikliklerin meydana gelmesi olarak tarif edilebilir.
Ama şimdi bu sonuçlar görülecektir ve siz işe markörleri orta­
dan kaldırarak başlayabilirsiniz. Bu şu anlama gelir: Sizin bu­
gün yaptığınız kuantum bir şey gen-üreten DNA'nızın kimya­
sını o kadar çok değiştirebilir ki o kimya sizin çocuklarınıza geç­
mez. Siz zinciri kırabilirsiniz.
Yaşamını Yaratıcı'nın ışığıyla arındırdığında, bunun pro­
tein-şifreleyici bölümlerin biyolojisini etkileyeceğini anlayan İn­
sana ne mutlu. Siz o markörleri silebilirsiniz. Bu 3B'nin kuan­
tum ile karışıp birleşmesidir ve DNA'nın asla değişmeyeceğini
düşünen bilim ayn� İnsana farklı zamanlarda bakıp onun de­
ğişmiş olduğunu görebilir! Siz onu değiştirebilirsiniz ve 3B ol­
guları sizin markörü ortadan kaldırdığınızı gösterecektir.
Bunu yapan genç kadınlar kızlarının ve kız torunlarının ay­
nı hastalığa yakalanmamasının sevincini yaşayacaklardır. Bu
228
 '13öfüm 8
yeni bir armağandır ve bu zamanın gücünü yansıtmaktadır. Siz
gelecekteki çocuklarınızı gerçekten değiştirebilirsiniz.
Ne düşündüğünüzü biliyorum. "Bu benim için biraz geç,
Kryon. Ben çocuklarımı çoktan dünyaya getirdim. Öyleyse sen
neden burada oturmuş bana bu şeyleri söylüyorsun ? " Bu mesa­
jın nereye gittiğini anlamıyor musunuz? Yaşlı ruhlar bizim bu
bilgiyi Dünya'ya vermemizi sağladıklarında olan şeyin derinli­
ğini anlamıyor musunuz? Sizin enerjinizin bizim size bu bilgi­
yi vermemize izin verdiğini, böylece Işık İşçileri olan genç ka­
dınların ve erkeklerin onu işitip, onlar için ne anlama geldiği­
ni bileceklerini anlamıyor musunuz? Sizin kendi atalarınız ol­
duğunuzu anlamıyor musunuz? Bu hiç aklınıza geldi mi?
Ben sizi dünyanın her yanından gelmiş karşımda oturan
bir tarih olarak görüyorum! Ben her birinizi ismen bilmem. Si­
zin cinsiyetinizi bile görmem. Sizi kuantum bir halde görürüm.
Karşımdaki koltukta bir kadın oturuyor. O geçmişte bir sa­
vaşçı olduğunu ya da bir erkekken ne kadar iri yarı olduğunu
hiç bilmiyor. Ama o savaşçı olduğu hissini taşır ve güçlü oldu­
ğunu bilir. Ben karşımdaki iri yarı, kuvvetli adama bakar ve
onun geçmişte bir sürü çocuk yetiştirmekle uğraşan bir anne
olduğunu görürüm ve bu adam bunu hisseder. O duyarlıdır ve
bir annenin sevgisini hissedebilir. O geçmişte kimdi? Ve o bu­
gün onu nasıl etkilemektedir?
Yaşlı ruh, o bugün seni etkiler, çünkü her bir enkarnasyon
sana bir bilgelik tabakası ekler. O bilgelik seni bugün bu me­
sajı dinlemeye veya okumaya yönlendirmiştir. Çünkü bu senin
uyandığın ve çok daha fazlasının olduğunu idrak ettiğin bir en­
karnasyondur. Bu seni bir arayışçı olarak, "Kendim ve Dünya
için ne yapabilirim ? " diyebileceğin bir yere getirir.
Ne yapabileceğinizi söyleyeyim. Siz bu dünyada şefkatli ha­
le gelebilirsiniz. Çevrede dolaşıp ışığınızı gösterebilirsiniz. DNA'
nızdaki markörleri değiştirebilirsiniz! Bu mesajı kimin dinle-
229
'İ.nsaı Jtaşası
diğini ve bunun onun için ve onun çocukları ve torunları için
ne anlama gelebileceğini düşünün. Bunlar bizim uzun zaman ön­
ce sözünü ettiğimiz aletlerdir ve bunun kanıtı zamanla ortaya
çıkacaktır.
Bugün size söylediğim her şey doğru ve gerçektir ve ken­
di yolunda doğal olarak görülecektir. Ama sizin buradaki, sa­
dece kimyasal olduğunu düşündüğünüz bir yapının içindeki kut­
sallığı bilmenizi istedim. DNA sizin hayal ettiğinizden çok da­
ha büyük ve kutsaldır.
Peki, bu bilgiyle ne yapacaksınız? Bu yerden neden geldi­
ğinizden farklı bir biçimde, kendinizi daha muktedir hissede­
rek ayrılmıyorsunuz? Belki önünüzdeki olasılıklar konusunda
kendinizi biraz daha iyi hissedebilirsiniz. Belki bugün olanla­
rın gerçek olduğunu bile bilebilirsiniz.
Kryon 'un Melbourne, Avustralya 'da verdiği
"DNA Açıklandı " adlı mesaj, 13 Mart 201 0

Daha önce, Lee Carro l l ' u n ge n l e rden b i r kita pta ki " h a rfler" ola­
ra k söz ettiği n i söyle m i şti m . H a rfleri veya şifreleri a n l a m a k için dili a n­
l a m a m ı z gerekir. Siz bu kita pta ki sözcü kleri oku rken, yazd ı k l a r ı m ı an­
laman ıza ne ya rd ı mcı o l u r? D i l i öğrenmiş olmanız ve aralıkları ve nok­
t a l a m a işa retleri n i ne z a m a n k u l l a n acağı n ı z ı a n la m a n ız . Eğer biz o n l a r ı
k u l l a n mazsak, sözcükleri o k u m a kta zorl u k yaşa rız. Örneğin, aşağıd a ki
c ü m lede hiçbir a ra l ı k ve nokta l a m a işa reti yokt u r :

awoman withouthermanisnothing
Cüm leyi a n l a d ı n ız m ı ? Ken d i a r a l ı k l a r ı n ı z ı ve nokta l a m a işa ret­
lerinizi ol u şt u rd u n u z m u ? Ş i m d i nokta l a m a n ı n a n l a m ı nasıl d eğişti re­
b i l eceğ i n i göre l i m :
A woman without her man is nothing. ( E rkeği o l m aya n b i r k a d ı n
b i r h içtir.)
A woman: Without her, man is nothing! ( B i r kad ı n : Onsuz, erkek
bir h içti r ! )

230
 '13ö(üm 8
Ara l ı kların ve nokta l a m a işa retle rinin ö n e m i n i göre b i l iyor m usu­
nuz? ONA kon usuna geri dönel i m . Bazı heyeca n verici keşifler ya p ı l m ış­
tır. Öze l l i kle bir m a ka l e d i kkati çekmekted ir. G razyna Fosa r ve Fra n z
Blu dorf ta rafından yazılan m a kalenin başlığı Bilimciler DNA'nın Sözcük­
ler ve Frekanslarla Yeniden Programlanabildiğini Kanıtlıyorlar i d i . Aşa­
ğıda bu m a kaleden bir a l ı ntı yer a l m a kta d ı r :

R u s bili msel a raştırması d u rugörüyü, sezgiyi, ken d i l iğin­

den iyileşmeyi, uzaktan şifayı, ke n d i ken d i n i iyileştirmeyi,
onaylama yöntem l eri n i, insa n l a rı n (spi ritüel üstatları n ) çev­
relerindeki olağandışı ışığı/auraları, zihnin hava d u ru m u üze­
rindeki etkis i n i ve d a h a b i rçok fenomeni d oğru d a n ya d a
d o l a y l ı o l a r a k açıklar. B u n a ek o l a ra k, ONA' n ı n -gen leri ke­
s i p atma d a n ve değiştirmeden- sözcü klerle ve freka nslarla
etki lenebileceği ve yeniden programlanabi leceği yepyeni bir
t ı b b ı n ka n ıtı va rd ır.
ONA' m ız ı n sadece yüzde onu protein leri oluşturmak için
ku l l a n ı l ı r. Bat ı l ı a raştırmacılar ONA' n ı n bu bö l ü m üyle ilgile­
n i r, o n u i n celer ve s ı n ıfl a n d ı r ı rlar. Ge riye ka l a n yüzde dok­
sa n "çöp ONA" olarak görül ü r. Anca k, Rus araştırmacılar, do­
ğa n ı n a ptal o l m a d ığına i n a n a ra k, d i l b i l i mcil eri ve genetikçi­
leri bu yüzde doksan "çöp ONA"yı a raştırmaları için bir a ra­
ya getird i l e r. Onların u laştıkları sonuçlar ve bulgular d evrim
yaratıcı nitelikted i r ! O n l a ra gö re, bizim ONA' m ız sadece be­
d e n i m izi o l u şt u r m a ktan soru m l u d eğ i l d i r, o ayrıca veri a m­
barı olarak ve i l etişime h i z m et eder. R u s d i l b i l i mci ler, özel­
li kle yararsız görünen yüzde doksa ndaki genetik şifrenin tüm
insan d i l le riyle aynı k u ra l l a ra uyd u ğ u n u keşfetm işlerd i r . Bu
a maçla, onlar sözdizi m i (sözcü klerin ibareler ve cü mleler oluş­
turacak biçimde b i r a raya geti riliş) k u ra l l a r ı n ı, a n l a m b i l i m i ­
n i ( d i l fo rm l a r ı n d a a n l a m ı n i n cele n i ş i n i ) v e t e m e l gra mer
ku ralları n ı ka rşılaştırd ı l a r. ONA' mızın a l ka l i n lerinin, tıpkı d i l ­
leri miz g i b i , d üzen l i bir gra mere v e b e l i r l i kura l l a ra sa h i p o l ­
d u ğ u n u keşfett i l er. Böylece i n s a n d i l leri rastla ntısa l olara k

23 1
1.nsaı .J1ltaşası
o rtaya çıkma m ı şt ı r, o n l a r bizi m sa h i p old uğu m u z DNA' n ı n
b i r ya nsıması d ı r ...
... Ezoterik ve spiritüe/ öğretmenler bedenimizin dil, söz­
cükler ve düşünce tarafından programlanabileceğini yüz­
yıllardır biliyorlardı...
... E lbette, freka nsın doğru ol ması gerekir. İ şte bu yüzden
herkes DNA ile iletişim kurma konusunda eşit derecede ba­
şa rı l ı deği l d i r veya bu i l etişi m i her za m a n güçlü bir biçimde
kuramaz. Bi rey, DNA i l e b i l i n çli b i r i l eti ş i m k u r m a k için, iç­
sel sü reçler ve olgu n l u k üzeri nde ça l ı ş m a l ı d ı r. Rus a raştır­
m a c ı l a r bu etke n lere bağl ı o l m ayan, ama kişi n i n d oğru fre­
kansı ku llanması koşuluyla daima işe yarayacak olan bir yön­
tem üzeri nde ça l ı ş m a ktadırlar ...
Kaynak:http://www.collectiue-euolution.com/201 1 /09/02/
scientist-proue-dna-can-be-reprogrammed-by-words-and­
frequencies

B i l i m DNA' m ı z ı n çok-boyutl u bölümleri n i ölçmeye ve i n celeme­

ye başl a m a ktadır. B i rçok t ı p doktoru beden i n h ü cre leri n i n çevreye ve
d ı ş uya rı c ı l a ra a ç ı k olduğu n u keşfetmekte d i r. Dr. Bruce Lipton, b i l i m
i l e R u h arasına köprü k u r a n b i r k ö k h ücre biyologu v e u l u s l a ra rası ola­
ra k ta n ı n a n b i r ko n uşmacıdır. Ayrıca İnancın Biyolojisi, Kendiliğinden
Tekamül ve Balayı Etkisi a d l ı k ita p l a r ı n yaza rı d ı r. Dr. Lipton ta rafı n d a n
ya pılan a raştırma, hücrelerin bilgiyi a l m a sü reciyle i l g i l i a n layı ş ı m ızı kök­
ten değiştirm iştir. Bu a raştırma genleri m i z i n ve DNA' m ı z ı n biyoloj i m i z i
kontrol etmed iği n i göste rmekted ir. O n u n ye rine, DNA h ü c re n i n d ı ş ı n ­
dan g e l e n si nya ller ta rafı n d a n kontrol ed i l m e kted i r.
Dr. Li pton b i z i m tekil b i r va rl ı k o l m a d ı ğ ı m ı z ı vurg u l a m a kta d ı r. Biz
elli trilyon h ü creden o l u şuyoru z. Bu bizi b i r h ü cre top l u l uğu yapar ve
h e r b i r h ücre bizi m b i r m i n i -versiyo n u m u z d u r . Özünde, bizi g ü d ü l eyen
şey hücreleri miz ta rafı ndan güdüle n i r. H ücreler çevrelerinden gelen bir
s i nya le karşı l ı k veri rler. Dr. Li pton bir h ü cren i n karşı l ı k ve rmesine ne­
den o l a n i ki sinya l i n b u l u nd uğu n u söyl üyor. Bir si nya l fiz i ksel b i r kim-

232
 '.Böfüm 8
yasa l d ı r . Bu hormon l a rı, büyü me etke n l erini, nöropeptidleri ve uyuş­
turucuları içerir. Diğer sinya l titreşimsel b i r enerj i a l a n ı d ı r. En son bi­
yofizik a raştı rması h ü crelerin titreşimsel enerj iye daha iyi karşı l ı k ver­
d i kleri n i göstermekte d i r. Geleneksel t ı p d i kkati fizi ksel ki mya s a l sin­
ya l l e re odakla rken, fiz i kçiler enerj i a l a n l a rı n ı n rol ü n ü n yaşa m ı kontrol
etme kon u s u n d a d a h a ö n e m l i olduğu n u onayl a m a kta d ı rl a r.
Dr. Lipton, b i r petri ( b a kteri ü retme) ka b ı n d a h ücrelerle bazı de­
neyler yapa rken dikkate değer bir keşifte bulundu. Kötü bir çevreye ma­
ruz ka l a n h ücreler hasta l a n d ı . Normalde, hasta lığın tedavisi h ü c relere
"tedavi edici" b i r ki myasa l enjekte etmekti r. Dr. Lipton b u n u ya p m a k
yerine, h ücreleri tekra r sağl ı k l ı b i r çevreye yerleştird i . O za m a n h ü c re­
ler kimyasal b i r m ü d a h a le o l m a d a n iyileştiler. Dolayısıyla, biz h ü crele­
rim ize sağlad ığı m ı z çevre n i n bir ta m a m layıcısıyız.
Siz h ü cre lerinize nasıl b i r çevre sağlıyors u n u z ? H ü crel e ri n ize kat­
kıda b u l u n a n çevre sağl ı k l ı ve yaşam kuvvetiyle mi d o l u ? Çevre h e m
fiziksel h e m d e z i h i nsel o l a b i l i r . Fiziksel çevre s i z i n yiyip içtiğiniz şeyle­
ri, çevrenizdeki ki myasa l l a rı, kirliliği, egzersiz d ü zeyi nizi vb. içerir. Zi­
h i nsel çevre sizin stres d üzeyi niz ve d uygu sal h a l i n i z gibi şeyleri içeri r.
Bu şeylerin kaçı n ı kontro l edebiliyorsu nuz? Ya nıtınız sizin kend i n izi na­
sıl görd üğünüze bağlı olacaktır. Bir kurban bun ların hiçbiri n i kontrol ede­
med iği n i d ü ş ü n ecektir. Ayd ı n la n m ı ş bir b i r l i kte-ya ratıcı o n l a rı n hepsi­
n i kontrol edebileceği n i d ü ş ü n ecektir. Çoğu m u z b u ya n ıtların orta sın­
d a bir yerdeyizd ir. Bu soruyu sorma m ı n a macı, h ü cresel ya p ı m ı z ı n na­
sıl ça lıştığıyla a rada bir bağlantı kurmanızı sağlamaktır. Bizi m düşündü­
ğümüz ve i n a n d ı ğ ı m ı z şey biyoloj i m izi d i re kt olarak etkiler.
Dr. Li pto n, yaşa m ı sağlaya n i k i temel unsurun olduğunu keşfet­
m iştir. O n l a r bizi m hücrelerimiz ve o n l a r ı n a l d ı kl a rı sinyallerdir. Ayrıca
hasta lığı ya rata n sadece iki olası l ı k va rd ı r: Ya h ü cred e ya d a sinya l d e
b i r ya n l ı ş l ı k va rd ır. İ statistikler d ü nya n üfus u n u n yüzde beşi nden d e
a z ı n ı n doğuşta n b i r hasta l ığa veya boz u k l uğa sa h i p o l d uğu n u o rtaya
ç ı karm ı ştır. Bu da te m e l i n a nçları m ız ı n bize zarar verd iğ i n i i m a etmek­
ted i r ! Böylece eğer DNA' m ızı değiştirmek istiyorsa k, inançlarımızı de-
233
1nsan 5'lf(aşası
ğişti rmemiz o l d u kça mantıklı ge l m ekte d i r.
Son u ç o l a ra k, her birimiz özg ü n ü z . Hepimiz bi reyse l bir ki myasal
ka l ıt ı m a ve Akaşik Kalıtıma sa h i biz. Kryon'un Akaşik Ka l ıtı m ı m ız h a k­
kında ne dediğini hatırl ıyor m u s u n u z ? Bu, b i r bi reye vej eta ryen o l m a k
iyi geli rken, bir başkasına e t yeme n i n i y i ge lebileceği a n l a m ı n a gelir. Bu­
nun önemi sizin her İ nsa n için ayn ı a na-ka l ı b ı k u l l a n a m ayacağı n ız d ı r.
Dolayısıyla, siz fa rkl ı şifa tarz l a rı n a fa rklı biçi mde karşı l ı k vere b i l i rsiniz.
Ke n d i Doğa l Zeka n ı z ve bilgeliğiniz i l e ileti ş i m ku rmayı öğre n m e n i z si­
zin için neyin en iyi olduğu n u ayırt etmenize yard ı mcı olaca kt ı r. B u n u
n a s ı l ya parız? Kryon b i z i sezgi mizi d i n l e meye teşvi k etmiştir. O n u n öğü­
dü bu konuda sürekli uygu l a m a ya pmaktır, böylece o n u n oto matik ola­
cağı bir noktaya erişe b i l i riz. Kendinizi keşfetme ve Doğa l Zeka ile ye ni­
den i l i şki kurma yolc u l uğ u n uzda size mutl u l u k ve başarı d i l e ri m .
Aşağıda, bu böl ü m ü n kon u suyla ilgili olara k Kryon'a sorduğum so­
ru l a r ve o n l a r ı n ya n ıtları yer a l m a kta d ı r.

Soru: DNA'mızın verimliliğini nasıl artırabiliriz ?

Kryon: 1) Algınızı değiştirin! DNA'nızın daha iyi çalışma po­

tansiyeline sahip olduğunun farkında olun. İnsanların çoğu bu
kavrama sahip değildir. Siz bazı şeyleri yeniden ayarlamalısı­
nız. Siz DNA'nızı değiştirebilirsiniz!
2) "DNA'nın çalışması"nın, her DNA molekülünün yüzde
doksanında yer alan kuantum kimyadaki "veri" tarafından ya­
ratılan bir süreç olduğunu anlayın. O İnsan bilincine karşılık
verdiğinden, o veriyi değiştirebilirsiniz. Hücresel yapınız dü­
şüncelerinizi "dinler" ve DNA'nın içindeki veriyi değiştirir.
3) Kişisel Akaşanız'ın size yardımcı olabilecek ne içeriyor
olabileceğine dikkat edin. Yaşamış olduğunuz diğer hayatların
halen sahip olduğunuzdan daha iyi çalışan bir DNA'ya sahip ol­
ması mümkündür. Biz size DNA'nızdaki veriyi "kazıp" çıkara­
bileceğinizi ve şimdiki yaşamınıza getirebileceğinizi söyledik.
Bu, sağlık ve daha uzun bir ömür için hızlı yoldur.
234
 'Böfüm 8
Soru: İnsanların eksik organlarını tekrar yaratabilmeleri için
hangi DNA verimliliği düzeyi gerekiyor ?
Kryon: Bu soruya bir yüzde şeklinde niceliksel bir yanıt veri­
lemez, çünkü çalışan DNA'nın yüzdesi İnsan bilinci katalizö­
rüyle ve gezegende yaşanmakta olan realiteyle bağıntılıdır.
***

Gösterişli güzellikte bir uçak pistte durmaktadır. O en ge­

lişkin motorlarla ve aletlerle donanmış kişisel bir uçaktır. Pi­
lotun ismi uçağın üzerine nakşolmuştur. Ama pist çok kısa ol­
duğu için uçak hiçbir yere gidememektedir.
Pistin uzunluğu onu uzatabilecek olan işçiler tarafından
belirlenecektir. Ama onu uzatmak isteyen bir bilinç ve bu ko­
nuda diğerleriyle bir anlaşma olmalıdır. Böylece İnsan bilinci,
DNA'nız ne kadar etkin hale gelirse gelsin, hücresel gelişimi­
nizde yeni yüksekliklere çıkmanıza olanak veren pisttir.
Eksik bir organı yeniden yaratmak zaten ana-kalıpta var­
dır. Bu gezegendeki diğer bazı yaratıklar bunu zaten yapabil­
mektedirler, böylece sizin bakabileceğiniz bir örnek zaten var­
dır. O gelmektedir!

235
236
 9

GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI

İçin izdeki Ta n rı'yı a rayış doğuşta n gelen sezgisel bir a rayıştır ve in­
sa n l a r ı n yüzde seksen beşi n i n ölümden sonraki yaşa ma i n a n ma l a r ı n ­
dan soru m l u d u r. Anca k, insa n ların sad ece k ü ç ü k bir yüzdesi geçmiş ya­
şa m l a ra i n a n m a kta d ı r. Bu d u ru m yavaş yavaş değişmekted i r. Geçmiş
yaşa m l a ra geri dönüş tera p i si n i n a rtışı i n sa n la r ı n geçmiş yaşa m l a rla il­
g i l i fa rkı nda lığı n ı ve tekrardoğuş i n a n c ı n ı çok a rt ı rm ıştır. Bu tera p i lerin
son u c u n d a çok sayıda İ nsa n ı n yaşa m ı deği ş m i ş ve iyileşmiştir.
Bugü n dünyada geçmiş yaşa mlara geri dönmeye ya rd ı mcı olan bir­
çok tera pist va rd ır. Bu ça lışma n ı n öncülerinden biri Dr. Brian Weiss'dir.
Dr. Weiss, Col u m bia ve Ya le Tı p O k u l u ' n d a n mez u n o l m uşt u r ve M ia­
m i'deki Mt. S i n a i Tıp M e rkezi, Psi kiyatri Bö l ü m ü ' n ü n eski başka n ı d ı r.
Çoğu ge leneksel psi kote ra pist gibi, Dr. Weiss de ka n ıtla n a b i l i r, d e n ey­
sel b i l i m i savu n uyord u . Hasta larından biri geçmiş yaşa mındaki travma­
l a rı hatı rla m aya başladığında o n u n n e ka d a r şa şırd ı ğ ı n ı h aya l edebi l i r­
s i n i z . Bu hastaya b i rçok sea n s yaptıktan son ra, o n u n kuşkucu luğu yok
o l d u . Ve geç m i ş yaşa m tera p i s i n i k u l l a n a ra k, hasta s ı n ı iyileşt i re b i l d i ve
yen i bir şifa yo lcu l u ğ u n a çıkt ı . Bu yo lcu l u ğ u n ayrı ntıları n ı Birçok Ya­
şam, Birçok Üstat a d l ı kita b ı n d a s u n d u .
Bu kita pta, Dr. Weiss 1980' 1 e rd e a n ksiyetesi, p a n i k atağı v e fo bi­
leri olan bir ka d ı n hastayı tedavi ederken geçi rd iği d e n eyi m i a n l atıyor.
Bu hasta d uygu sal olarak adeta felç o l m u ştu, çok korkuyord u ve dep­
resyo na girm işt i . On sekiz ay boyu nca, Dr. Weiss, hastası n ı n bu ra h at­
sızlıkları aşması için ge leneksel terapi yöntemleri n i ku lla n d ı . En son un­
da, çaresizlik içinde, h i pnozu dened i . Bir dizi trans h a l i nde, hastası hem
"geçmiş yaşa m" a n ı l a r ı n ı hatırladı, hem de ruhsa l varl ıkların verd i kl e ri
bazı b i lgileri a ktard ı . Bi rkaç ay içinde hasta n ı n ra hatsızl ı kları geçti ve
h u z u r d o l u mutlu b i r hayat yaşa maya başl a d ı . Dr. Weiss o l a n bite n i bi-
237
'İnsaı .9lfcaşası
l i msel olarak açı klaya masa da, ta n ı k old uğu şeyleri yadsıya m a d ı . O za­
m a n d a n beri bu ko n u d a bi rkaç kita p d a h a yazdı, u l usal ve u l uslara rası
se m i nerl er, deneyse l uyg u l a m a ça l ı ş m a l a rı ve eğit i m p rogra m l a r ı dü­
zen led i .
Birçok b i rey geç m i ş ya şa m de neyi m l e ri n i fi zi ksel ka n ıtla doğrula­
ya b i l m iştir. Bu n u n iyi b i r ö rneği Dr. Weiss' ı n Mucizeler Olur adlı kita­
bında s u n u l m u ştur. Bir geçmiş yaşa ma dönüş sea nsında, Jenny Cocke l l
a d l ı b i r İ n g i l i z kad ı n yirm inci yüzyı l ı n başlarında İ rlanda'da M a ry Sut­
tan olarak yaşadığı önceki enka rnasyon u n u hatırla m ı ştı. O yaşa mda do­
ğurd uğu çocukları hatırl a m ı ş ve o n l a r ı n beşi n i n hala yaşad ı k l a r ı n ı keş­
fetm işti. Duygusal bir ka rş ı l a ş mayla, Jenny çocukla rıyla -on ların yeni­
den e n ka rne o l m u ş a n neleri o l a ra k- bir iJ raya geld i ! J e n ny o n l a r ı n en
az yetmiş yıl önce vuku bulan çoc u k l u k olayları n ı hatırla d ı ve "çocu k­
ları" on u n hatırladığı şeylerin doğru l u ğ u n u teyit ettiler.
Geçmiş yaşa m l a ra geri d ö n ü ş sea nslarıyla ilgi l i h a l e n sürd ü rü l e n
a raştırma v e d i kkatli belgeleme tekrardoğuş i d d i a l a r ı n ı n sad ece i n a n ç
te m e l i n d e değil, k l i n i k veri te m e l i n d e d e ka b u l ed i l mesine v e onaylan­
masına çok ya rd ı mcı o l m u şt u r. Şimdi tekrardoğuşu n b i l i msel ka n ıtı n ı
sağlaya n d i kkatle top l a n m ı ş geniş b i r bilgi koleksiyo n u va rd ı r.
Geçmiş yaşa ma geri d ö n ü ş tera p i s i n i n b i r başka öncüsü Newton
Yaşa mlar Arasında Yaşa m H ipnoterapisi Enstitüsü'nün kurucusu olan Dr.
M ichael Newton'dur. Dr. N ewton, Ruhların Yolculuğu, Ruhların Kade­
ri, Yaşamlar Arasında Yaşam Hipnoterapisi a d l ı kita p l a rı yaz m ı ş ve
Ölümden Sonra Yaşamın Anıları adlı kita bın ed itörl üğü n ü ya pmıştır. Ay­
rıca birçok radyo ve televizyon progra m ı n a kon u k o l a ra k katı l m ıştır.
Dr. Newto n ' u n ça l ı ş m as ı n ı n ö n e m l i n iteliklerinden biri, onun de­
y i m iyle "Ya şa m l a r Arasındaki Yaşa m"a veri len d i k kattir. Hasta l a r tara­
fı n d a n ta rif edilen bi lgi b i r i k i m i , bu d ü nyada son n efes i m i z i verd i kten
son ra r u h l a rı m ıza ne o l d u ğ u n u a n l a m a çabasıyla son uçla n m ıştır. Ben
geçmiş yaşa m l a ra geri dönüşü deneyi m l eyen hasta l a r ta rafı n d a n yapı­
l a n b u ayrı ntı l ı ta riflerin İ n sa na a it teki l l i k eği l i m i tarafı n d a n b i raz sı­
n ı rl a n d ı rı l d ığına i n a n ıyoru m . Kryon, bizim öldükten son ra geçmişte kim
238
 'Bö{üm 9
old uğu muzu Ta nrı' n ı n zihniyle değil, İ n sa n ı n fi ltresiyle hatırladığımız üç
günlük b i r dönemi yaşa d ı ğ ı m ı z ı söyl üyor.
Kryon, bu za man esnasında, bizim perdenin her iki tarafındaki reh­
berleri miz ve ruh gru b u m uzun üyeleriyle bağla ntı kurd uğu m u z u da söy­
lemiş ve bizim o n u n sadece bir böl ü m ü n ü görd üğü m ü z ü bel i rt m i ştir.
Bu sı n ı rlamalara rağmen, insanların bir "Yaşa m l a r Arasında Yaşa m" h i p­
notera pi sea nsıyla deneyi mlemiş oldu kları sonuçlar d erindir. Ben bu se­
ansları d üzenleyenlere çok saygı d uyuyoru m . Bu ça lışmalar binlerce İ n ­
sa n ı n ebedi "ru h u " n u d e n eyi m l e mesi n i ve ş i m d i ki yaşa m m ücadelele­
riyle ilgili içgörü ler e d i n mesini sağl a m ıştır.
Dr. N ewto n ' u n Ölümden Sonraki Yaşamın Anıları a d l ı kita b ı nda,
ruhsal o l a ra k geç m i şe dönen s ı ra d a n insa n l a rla i l g i l i otuz iki öykü su­
n u l m a kta d ı r. Bu vaka l a rd a n b i ri enerj i şifası ya p a n Samantha adlı bir
ka d ı n l a ilgi l i d i r . Onun öyküsü Kryö n ' u n perd e n i n ö b ü r ta rafı nda seçti­
ğimiz yaşa m dersleri ve ruh deneyi m l eriyle ilgili söz ü n ü ettiği bazı ni­
tel i kleri sergile mekte d i r. Bu öykü n ü n kısa lt ı l m ı ş versiyo n u şöyled i r :
Samantha, D r . M ichael Newton ta rafından eğiti l i p geçmişe dönüş
terapisinde u z m a n l a ş m ı ş b i r h i p n otera pist olan Trish Ca s i m i ra ' d a n bir
sea ns için ra ndevu a l m ışt ı . Tri sh, Sa ma nth a ' n ı n son u m u d uyd u . O n u n
yaşa m ı a d eta h a ra p o l m u ş v e g e n ç ka d ı n adeta yaşa m a ktan vazgeç­
m işti . Neler o l d u ğ u n u a n l aya b i l m e k için yan ıtl a ra i htiyacı vard ı . Üç yıl
önce m utlu ve d oyu m içindeydi ve b i r enerj i şifacısı olarak gelişen bir
işi va rd ı . R u h ile il işkisi güçlü ve deri n d i ve o n u n güçlü bir şifa ça lışma­
sı ya pmasına ya rd ı mcı o l uyord u .
Tü m b u n l a r b i r erkekle karşı laştığında deği şm işti . Rehberleri ona
bu a d a m l a birlikte olmasını söylemişlerd i . Sa m a ntha bu öne riye ters
bir tepki göstermişti. Ada m o n u n tipi deği ldi, dahası Samantha' nın spi­
ritüel yol u h a kk ı n d a h içbir kavra m ı yokt u . Samantha a d a m ı red dede­
rek ora d a n ayrı l m aya h a z ı rla n ı rken, Ruh yine onun bu a d a m l a b i r l i kte
olması gerektiği n i söyl e m i şti. O, Ruh'a her zaman güven mişti, böylece
so n u n da a d a m a tel efon n u m a rası n ı verd i ve o n u n l a a kşa m ye meğine
çıkmayı ka b u l ett i .
239
'İnsaı .9l{aşası
Bu sü reçte Sa m a ntha R u h ' a b i rçok kez itiraz etti, a m a hep aynı
ya n ıtı a l d ı . E n son u n d a Ruh ile ta rtışmaktan va zgeçti ve b u a d a m l a bir
ay ç ı ktı ve son u n d a ona aşık o l d u . Altı ay içinde evl i l i kten söz etmeye
baş l a d ı l a r. Ada m Sa m a ntha' n ı n s p i ritüel ya p ı s ı n d a n çok etki l e n m i ş ve
ke n d i s i n i o n u n öğretilerine açmaya başlam ışt ı . Dokuz ay sonra b i r l i kte
ev a ra maya ve gelecek için p l a n l a r ya p maya başla m ış l a rd ı . Ama son ra
b i rden a d a m a rtık o n u sevmediğini söylemiş ve o n u terk et m işti .
Samantha adeta y ı k ı l m ı şt ı . Ayla rca d u a edere k n e olduğu n u a n ­
lamaya çal ıştı. R u h ' u n onların birlikte olmalarını isted iği nden çok emin­
di ve neden birlikte olamadıklarını a n laya m ıyord u . Depresyonu d a h a da
ağırlaştığında, hasta larını kaybetmeye başladı. Artık Ruh'a kızıyord u . Öf­
kesi giderek h issizl iğe dönüştü ve o u m u rsa mayı b ı ra kt ı . İ ş i n i bıraktı,
başka bir kente taşı ndı ve hayata yeniden başlamaya ça lıştı. Aradan üç
yıl geç mesi n e rağmen, o her gece uyuya na ka d a r ağl ıyord u ve rehber­
leri n i n i h a netine uğra d ı ğ ı n ı hissed iyord u .
"Yaşa mlar Arasında Yaşa m" sea nsları esnasında, Sa ma ntha plan­
l a n ı p yarat ı l masına ya rd ı m ettiği ve güzel bir biçimde düzenlenmiş der­
si keşfetmeye başla d ı . O n u n deney i m l e d iği şeylerin bazıları ş u n l a rd ı :

* Eski koca sıyla ka rşılaştı v e o n u n l a çoc u k sa h i b i o l m a k üzere b i r

araya ge lme a n laşmalarını hatırladığında ağlad ı, ama onunla a ş k konu­
sunda b i r a n laşma ya p m a m ı ş l a rd ı . Sa m a ntha evl i l iğ i n i yürütmeye ça­
lıştığı tüm o y ı l l a r için koca s ı n ı ve ken d i s i n i bağışla d ı .
* Eski b i r aşığıyla ka rşı laştı v e aralarındaki kontratın birbiri n i n bi­
lincini y ü kseltmek old uğu n u a n l a d ı . Hayatında yararlı ve etki l i o l m u ş
bi rkaç kişiyle daha ka rşılaştı v e onlarla a rasındaki a n laşmaları hatırlad ı .
* Ka l b i n i kırmış o l a n a d a m ı a ra d ı, a m a o n u b u l a m a d ı . Çevresine
ba ka rken, e n son u n d a onu uzakta görd ü . Karşılaştı klarında, ona ne ol­
duğunu sord u . Ad a m ona a ra l a r ı n d a k i a n laşmayı hatı rlata ra k ka rşı l ı k
verd i . O ç o k genç bir ruh gru b u n d a n d ı . O n u n gru b u n d a kimse spiritü­
el o l a ra k uya n m aya hazır değildi, ama o b u n u denemek iste m i şti. Sa­
m a ntha da, bu hayatta bir Işık İ şçisi olacağı n d a n ve b u o n u n yard ı m

240
 '.Böfüm 9
etme a macına hizmet edeceği nden, ona yard ı m etmeyi ka b u l etm işti .
Ad a m a i l işkilerine ne old uğu n u sord u, ç ü n kü bi rbi rleri ne a ş ı k ol­
d u kl a r ı n ı ve b i r l i kte yaşlanacakları n ı d ü ş ü n m ü şt ü . Ad a m yu m uşak bir
biçimde ka rşı l ı k vererek, b u n u n a n l a ş m a l a rı n ı n b i r pa rça sı o l m a d ı ğ ı n ı
söyled i . A n l a ş m a o n u n uya n maya ça lışması içi n d i v e o n u n b u n u yapa­
m ayacağı olasılığı va rd ı . Sa m a ntha onun ta n rısal benliğini a n l a m a s ı n a
yard ı mcı o l m a y ı ka b u l etmişti.
Sa m a ntha bu a n laşmayı hatırladı, a m a hayat ı n ı n kaos içinde ol­
duğunu söyled i : o artık reh berlerine veya kendisine güvenmiyord u, çün­
kü onlar ona bu adamla b i rl i kte o l m a s ı n ı söylemişlerd i . Bu a d a m l a bir
il işki içinde o l m a ları gerektiğinden çok e m i n d i . B u n u n daha büyük bir
p la n ı n bir parçası old uğu n u düşünerek, aşık o l m a s ı n a izin verm i şti. O­
n u n l a birlikte olmak için tüm yaşa m ı n ı d eğiştirdiğinden, a d a m onu terk
e d i p gittiğinde hayatı m a hvo l m uşt u . Ada m ı n d uygu l a r ı n ı nasıl o şekil­
de kesip gidebildiğini b i r türlü a n laya m a m ışt ı .
* Ada m o n d a n kend isiyle ka rşılaştığı n d a reh berleri n i n ta m o l a ­
ra k ne dediklerini düşün mesini isted i . Samantha o n l a r ı n sad ece "On u n ­
la b i r l i kte ol" ded i kleri n i hatırla d ı . O n l a r ne kad a r s ü re birl i kte olacağı­
n ı söylemem işlerd i . Sa m a ntha, a d a m l a b i rbirlerine aşık o l m a k için an­
laşma ya pmamış oldukları n ı ta m olarak anlayı nca acısı sona erdi ve ada­
m ı bağışlaya b i l d i .

Bu sea ns esnasında, Samantha' nın ka lbi açıldı v e o bağışlama ener­

j i s i n i n büyük bir yaşam dersi old uğu n u idrak etti. En son deneyi m i n i n
belki en z o r ders olduğunu görd ü . Ka lbinin kırılmasına i z i n vererek, ba­
ğışl a m a h a kkında başka şeki l d e öğrenebi leceğinden daha fa zla şey öğ­
ren m işti. Ona ayrıca bir seçime sa h i p old uğu da söylenm işt i . O ya rgı­
la mayı ve daha d ü ş ü k b i r titreşi me tutun mayı seçe b i l i rd i ya da kendi­
sini terk ettiği için bu a d a m ı bağışlaya b i l i r, ya n l ış yön l e n d i rici old uğu­
n u d ü ş ü n d üğü mesaj l a r için Ruh'u ve daha yüksek yol u en başında gö­
remediği için ke n d i n i bağışlaya b i l i r d i . Sa m a ntha, r u h u n u n dersi n i gö­
rebild iği nde, pla n ı n ne kad a r d a h ice old uğu n u fa rk etti ve acısı daha da

24 1
'İ.nsaı 5l'taşası
çok h afifled i . O n u n sea nsı ta m a m l a n m ıştı ve o en son u n d a aradığı ya­
n ıt l a rı ve h uzuru b u l m u şt u .
Bir yı l son ra, Sama ntha' n ı n i ş i eskisi nden d e d a h a i y i b i r biçimde
gelişm işt i . O n u n yargıla ma, suçlama ve bağışla m a d uygusu ş i m d i çok
fa rkl ıyd ı ve başka l a r ı n a b u yen i perspektifle yard ı m e d e b i l iyord u . Kal­
bi a ç ı k ka l d ı ve yine b i r erkekle ç ı km aya başl a d ı . Sa m a ntha a rt ı k h aya­
t ı n ı "şi m d i" d e yaşıyor ve mutl u l uğ u n bir seçim o l d u ğ u n u a n l ıyord u .
Sa mantha' nın öyküsü hakkında n e hissettiniz? O size yeni b i r pers­
pektif getirdi m i ? Onda sizin için de bir mesaj va r m ıyd ı ? Sama ntha' nın
öyküsü, "Durum her zaman göründüğü gibi değildir. Her şeyin yolun­
da olduğuna güvenin !" söz ü n e uyg u n d üşüyor.
Daha önce, İ nsan eği l i m i m i z i n s p i ritüel ta b a ka m ızla i lg i l i a n layı­
şımızı s ı n ı rlayabileceği n i söylemiştim. Bu bizim için kavra n ı l ması en zor
şeylerden biridir. İ nsa n l a r bir ö l ü mden d ö n m e d e n eyi m i veya geçmiş
yaşa m l a ra geri dönüş yaşa d ı kl a r ı n d a bi le, görü l m üş, h i ssed i l m i ş ve d e­
neyi m l e n miş o l a n şeye karşı h a l a b i r İ nsa n önya rgısı ve eği l i m i va rd ır.
Kryon 2013 yılında d ı şsal va roluşumuzu daha açıkl ığa kavuşturmak için
b i r m esaj verd i . Daha önce yayı n la n m ı ş olan bu mesaj Akaşa m ı z ve
r u h deneyi m i m i z h a k k ı n d a çok şey açıklad ığı için onu İ nsa n Akaşası
üzerine yazı l m ı ş bu kita ba d a h i l etm e m gerekiyord u . Çoğu kez, (saklı
görü nen bazı şeyleri), o n l a rı i kinci veya üçüncü kez gözd en geçird iği­
mizde b u l u ruz.

İnsan Ruhu
Her şeyden önce, İnsan ve onun ruhu bize tek bir kalem
olarak görünür. Ruh bizim realitemizde asla bölünmez ve o ay­
nı anda birçok yerdedir. Ama sizin anlamanız için ve bu mesaj
için, sadece, ruhun aynı anda bulunduğu dört yerden söz ede­
ceğiz. Üç rüzgar dördün üçüdür ve ruhunuzun bulunduğu di­
ğer yer Yuva 'dır. O benim bulunduğum yerdir, sevgili varlık­
lar ve biz onu bir rüzgar olarak adlandırmayız, çünkü siz Yu-

242
 '13öfüm 9
va'dayken hiçbir rüzgar yoktur. Lehte ve aleyhte hiçbir eylem
yoktur ve iten ya da çeken hiçbir şey yoktur. Size çok yakın
olan, ancak çok gizli olan bir şeyi size tarif etmek imkansız ol­
masa bile, çok zordur. Yuva rüzgarlardan biri değildir, çünkü
o sizin daima bulunduğunuz yerdir.
Tanrı'nın bir parçası sizin içinizdedir, ancak siz bir İnsan
olduğunuz sürece, perdenin benim bulunduğum tarafında bu­
lunmanın nasıl bir şey olduğu gizli kalacaktır. Kalmak zorun­
dadır, çünkü bir İnsan olarak üzerinde çalışmakta olduğunuz
enerji testi, sizin bu dünyada var olmanız ve bilmeceyi çözme­
niz için belirli türde bir realitede ve bilinçte kalmalıdır. Ama
siz Yuva'da iken hiçbir rüzgar yoktur. Yuva, rüzgarlardan bi­
rinde değilken bulunduğunuz yerdir. Yuva sizin doğal "Tanrı ha­
liniz " dir.

İnsanlar Tanrı 'yı Nasıl "Görürler?"

Siz, sayısız parçadan oluşan, ama hepsinin bir olduğu Tan­
rı çorbasının bir parçasısınız. Dolaşıklığın (aradaki mesafe ne
olursa olsun, her şeyin tek bir realiteye kilitlenmiş olduğu ku­
antum halin) özü Tanrı'nın nitelikleridir. Siz Yüksek Benliği­
niz ile temastayken, tüm parçalarınızla temasta olursunuz. Ba­
zen insanlar meleklerden mesajlar aldıklarını ve o meleklerin
de başka meleklerden mesajlar aldıklarını düşünürler. Bu on­
ların kendi realitelerinde var olduğundan, insanlar her şeyde
bir otorite hiyerarşisi görürler. Ama Tanrı ile ilgili böyle bir şey
yoktur, çünkü Tanrı'nın bilgeliği daima aynı olan ve her za­
man, her yerde tam olarak mevcut olan tekil bir bilgeliktir. Ger­
çek gerçektir ve sizin içinizde Tanrı'nın bir parçası bulundu­
ğundan, ruhsal-spiritüel olarak uyandığınızda mutlak bir ger­
çeğin farkına varırsınız. İşte bu yüzden, dünyanın yabancı bir
bölgesinden olan, sizinkinden farklı bir dili konuşan uyanmış

243
1nsan .9ftaşası
bir İnsanda aynı gerçeği bulursunuz. Sizin içinizdeki Tanrı ile
onun içindeki Tanrı aynıdır.
Böylece biz size bu mesajı sunarken, sezginize, yani zih­
ninizin spiritüel mantığı kullanarak doğru bilgiyi ayırt eden ya­
nına saygı gösterin. Biz Üç Rüzgarı anlatırken bazılarınız söy­
lediklerimizle ilgili ruhsal bir vahiy alabilirler.

Üç Rüzgar
İnsan yaşamı senaryosunun içinde Üç Rüzgar'dan daha
fazla saygı duyulan bir şey. yoktur. Onlar insanların daima
içinde bulundukları üç halden birini temsil eder. Onlardan iki­
si kısa, biri uzundur. Bunlar Doğum Rüzgarı, Varoluş Rüzgarı
ve Geçiş Rüzgarı'dır. Siz onları doğum, yaşam ve ölüm olarak
adlandırırsınız . Bunlar sizin gerçekle ilgili tek anlayışınızı oluş­
turan 3B realitesini ifade ettikleri için, biz o sözcükleri kullan­
mayız.

Doğum Rüzgarı
Doğum Rüzg8.rı sizin doğum dediğiniz esas fiziksel olaydan
farklıdır. Bizim için, Doğum Rüzgarı siz bedene girip ilk nefe­
sinizi almadan hemen önceki sizsinizdir. Her bir "rüzgar"da,
yanlış düşünceleri ayıklayarak ve size gerçeği sunarak başla­
yacağız . Öyleyse şimdi konuyu elimizden geldiği kadar anlata­
lım ve Doğum Rüzgarı'ndaki enerjiyle başlayalım.
Kendinizi bütünün bir parçası, Evren'in sevgi unsurunun
bir parçası ve Tanrı'nın bilgeliğinin bir parçası olarak hayal edin.
Siz Dünya'ya geri dönmeye hazırsınız, ama bir İnsanın zihni­
ne sahip değilsiniz. O durum neyi içerir? Sizi bu yere getiren
hangi enerjiler o durumun çevresinde döner? Kim Doğum Rüz­
garı'nda bulunabilir ve bunun bir sistemi var mıdır?
Bu şeyleri tarif etmek zordur, çünkü onlar lineer değildir.
244
 'Böfüm 9
Sizin sadece lineer şeylerin farkında olduğunuzu anlamalısı­
nız, çünkü o sizin realitenizdir. Siz orada oturmuş bu sözleri
okurken sahip olduğunuz 3B realitesi Dünya üzerindeki tek bir
yaşamın farkındadır. Ama bu kuantum Doğum Rüzgılrı'nda biz
sizin bir başka realitenin eşiğinde durduğunuzu, birçok enkar­
nasyondan sonra yine bu dünyaya geri dönmekte olduğunuzu
görüyoruz. Böylece, siz orada dururken, bir İnsan olarak geze­
genin enerjisine belirli bir biçimde yeniden bağlanmak üzere­
siniz. İçine girmek üzere olduğunuz 3B realitesinin "rüzgarı"
size karşı büyük bir kuvvetle eser. Biz size son sevgi sözleri­
mizi söylerken, siz o rüzgılrın "içine yaslanırsınız. " Siz Ruh'un
realitesinden kopmak, Tüm Var Olan ile ilgili belleğinizden gö­
nüllü olarak vazgeçmek ve yine Dünya'ya geri dönmek üzere­
sinizdir. Bu ne güzel bir zamandır!

Akaşa 'nın Gücü

Akaşik Kayıt, İnsanın geçmiş yaşamlarında yapmış olduk­
larına bağlı olarak, muazzam bir enerji potansiyeli içerir. Eğer
İnsan ruhsal-spiritüel potansiyele daha önce uyanmışsa, o za­
man o enerji daha fazladır. Dolayısıyla, aydınlanmış yaşlı bir ru­
hun potansiyelini de Doğum Rüzgarı'nda yaratmak gerçekten
mümkündür, çünkü bu önceki bilginiz, deneyiminiz ve dünya­
da ne yapmış olduğunuzla ilgilidir. Bu sizin geçmişte kim oldu­
ğunuz, neyi başarmış olduğunuz, ışık bilmecesinin işleyişleri­
ne daha önce uyanmış olup olmadığınız, bu dünyaya birçok kez
mi, yoksa ilk kez mi gelmekte olduğunuzla ilgilidir.
Böylece, Akaşik Kayıt sadece bu dünyada kaç kere bulun­
muş olduğunuzun bir kaydı değildir; o daha çok, tüm dünya de­
neyiminiz boyunca ne kadar çok spiritüel bilgiye ve yaşam de­
neyimine uyandığınızın bir kaydıdır. Ak.aşa sizin her bir yaşam­
da taşıdığınız ve bir sonraki yaşama aktardığınız kutsal bir

245
1nsaı 5tfcaşası
kütüphanedir. Siz bu dünyaya gelip gittiğiniz her defasında o­
na bir şeyler eklersiniz ve o bir sonraki yaşamınızın amacını
geliştirmenize ve değiştirmenize yardımcı olur. Geçmişte sun­
duğumuz şu aksiyomu hatırlayın: Siz asla daha az farkında­
lık içeren bir hale geri dönmek zorunda kalmayacaksınız. Bir
kez o mecazi "spiritüel Akaşik kavanoz "u açtığınızda, tüm ya­
şamlarda edindiğiniz tüm spiritüel bilgi birikimine ve idrake
erişeceksiniz.

İnsan Spiritüel Sistemi

Yaşamınız esnasındaki bilmece, bunu, yani Yaratıcı'nın
bir parçası olduğunuz gerçeğini ne kadar çok kabul edebilece­
ğinizdir. Siz yaşarken bu gerçeği görmek için kuantum kapıyı
ne kadar çok açabilirsiniz? Bu nitelik sizin yaşam esnasında ne
kadar aydınlanmış hale geleceğinizi belirler. Dinleyin: Mesele
Akaşanız 'da ne kadar çok bilginin ve deneyimin bulunduğu de­
ğildir; mesele, onlara inanmanıza ne kadar izin verdiğinizdir. Bu
dünyada şaşırtıcı bir spiritüel bilgi birikimine sahip olan bir­
çok yaşlı ruh vardır, ancak onlar yaşamlarının bu noktasında
içlerindeki o "spiritüel kavonoz "a dokunmak istemezler. Bu, İn­
sanın -sözünü ettiğimiz- özgür seçimidir.
Sizi Doğum Rüzgılrı'na yerleştiren büyük bir planlama var­
dır. Siz son yaşamınızda neyi başardınız? Kimdiniz ve ne yap­
tınız? Hangi enerjileri başlatıp tamamlayamadınız ve şimdi onu
sürdürmek istiyorsunuz? Hangi ruh grubunun içindeydiniz?
Ebeveynleriniz kimlerdi? Onların torunları olmak için belirli
ruh anlaşmaları yaptınız mı? Bu sizin düşündüğünüzden daha
yaygın bir şeydir! Yaşamınızın "giriş enerjisi"ni planlamaya
birçok şey dahil olur ve her bir yaşam potansiyeli farklı ve öz­
gündür. Bu planlama, siz perdenin benim bulunduğum tara­
fında "Tanrı'nın zihni"ne sahipken, sizin tarafınızdan yapılır.

246
 '1Jö[üm 9
İnsanlar "İşte olacaklar ve işte yapacakların " diyen genel
bir spiritüel talimatlar kılavuzunun bulunmadığı gerçeğinden
hoşlanmazlar. Dinleyin, sevgili varlıklar, insanlığa bunun çok
üzerinde saygı duyulur! Sizin tüm çocuklarınız aynı mıdır? Ço­
cuk yetiştirmeyle ilgili kitaplar sizin çocuğunuz için daima işe
yararlar mı? Hayır, çünkü her ruh özgündür. Ama insanlar ha­
la, sanki her ruh seri üretim yapan bir spiritüel makineden çık­
mış gibi, bir yapılacak ve yapılmayacak şeyler listesine sahip ol­
mak isterler. Hayır. Ruh her bir ruhu özgün seçimle ve muaz­
zam bir enerji seçenekleri çeşitliliğiyle onurlandırır.

Büyük Sanatçılar
İnsanların dünyada aldıkları belirli nitelikler vardır ve biz
onları yaratıcı nitelikler olarak adlandıracağız. Onlar tamam­
lanmaları birkaç yaşam alabilecek kuantum niteliklerdir. Bu
yaratıcılara genellikle olan şudur: Onlar yaratıcı döngülerini ta­
mamlamak için, bir dizi yaşamı tek bir yaşam gibi yaşarlar. Ün­
lü ressamlar geri dönecekler ve yapmak istedikleri ilk şey fır­
çayı ellerine alıp daha önce yaptıkları şeyi sürdürmek olacak­
tır. Ünlü besteciler, ünlü şairler ve heykeltraşlar geri dönecek
ve çalışmalarını bıraktıkları yerden sürdüreceklerdir! Bu çok aşi­
kardır, ama onu bilimsel olarak yadsırsınız.
Böylece, yaratıcılar diğerlerinden farklıdırlar ve onların
yapmaları gereken şey, en büyük sanat hazinelerini birleşik bir
dizi yaşamla dünyaya getirmek, ama kişisel olarak "içlerinde ta­
şıdıkları şeyin çok değerli olması, ama kimsenin bunu bilme­
mesi" bilmecesini çözmeye çalışmaktır. Eğer fark etmişseniz,
geçmişte yaşamış veya bugün yaşayan büyük sanatçıların ço­
ğu "kendi-değerini-bilememek" olarak kolayca tanımlanabile­
cek bir yük taşır. Kurguyu görüyor musunuz? O kişisel keşif
için hazır bir durumdur, değil mi? Böylece, İnsanın son yaşa-

247
insaı .Af'_,aşası
mında başladığı şeyi sürdürmeye hazır olarak Doğum Rüzga­
rı'nda durduğunu görebilir misiniz? "Tanrı'nın zihni ile" ora­
da durmuş, besteleyeceği müziği işitirken onun yüzünde bir
gülümseme vardır, çünkü o bu müzikle birlikte dünyaya gele­
cektir.
Siz Doğum Rüzgarı'nda dururken, tamamlanmamış ener­
jilerle birlikte tamamen özgün bir yaratıksınızdır. İnsan nite­
liklerini yaratıp olgunlaştırmak kısa bir dünyevi yaşamdan da­
ha fazla yaşam alır. Yaratıcı-olmayan çoğunuz bile, bir şeyleri
başlatıp asla tam olarak tamamlayamadığınız yaşam dizileri­
ne sahipsinizdir. Bazen bu ilişkilerdir. Bazen bu bir şeyler öğ­
renmek veya öğretmektir. Yaşlı ruhlar bu geliş ve gidişlerde iyi­
dirler ve çoğunlukla -mevcudiyetleriyle dünyayı yavaş yavaş
değiştirirken- işleri bıraktıkları yerden alıp sürdürürler. Yaşlı
ruhlar, daha sonraki bir yaşamda gelip olgunlaşmış bilgelik mey­
velerini toplayacaklarını bile bilmeden, lineer zaman halısına
ışık tohumları ekerler.
Dolayısıyla, sevgili varlık, sen bu dünyaya boş bir defterle
gelmezsin, ama sen bunu zaten biliyorsun, değil mi? Yaşlı ruh
bunu hisseder. Tamamen boş bir defterle gelenler bu dünyaya
ilk kez gelenlerdir ve bir sonraki rüzgarı anlatırken bundan söz
edeceğiz . Ama şu anda bu sözleri dinleyenler ve okuyanlar yaş­
lı ruhlardır. Her biriniz Dünya üzerinde yaşamanın deneyimiy­
le, hatta bazen "kendi üstatlığınıza uyanma" niteliğiyle dolu
olan bir spiritüel kavanozla buradasınız.
Siz Doğum Rüzgarı'nda duruyorsunuz ve bu dünyaya ge­
ri dönmek üzeresiniz. Geçmiş deneyiminize ve "kimliğiniz "in
damgasına dayanan tüm potansiyeller ve olasılıklar üzerinize
serilmiştir. Dünya'nın spiritüel ailesinin bir parçası olarak ge­
ri dönüyorsunuz ki bu ruh grubunuzun yaptığı bir şeydir. Siz
nerede olacaksınız? Hangi cinsiyette olacaksınız? Benim için si­
ze tarif edilmesi en zor olan şey, planlamanın lineer olmadığı ve
248
 'Bö[üm 9
mantıksal bir hesap tablosunda göreceğiniz bir şey olmadığı­
dır. O enerjiye dayanır ve çok sık olarak diğerleri tarafından
etkilenir. O, dolayısıyla, aileye de dayanır.
Eğer siz geçmiş bir yaşamda ruhsal-spiritüel gerçeğe uyan­
mışsanız, onun bir sonraki yaşamı büyük ölçüde değiştirmesi
güçlü bir potansiyeldir. Böylece, yaşlı bir ruh belki genç bir ru­
hun gitmeyeceği bir yere gidecektir. Tüm bunlar Doğum Rüz­
garı'ndan önceki planlamada yer alır ve siz onun için hazırsı­
nızdır. Gerçekten hazırsınızdır. Bakın, hiçbir İnsan ruhu bu
dünyaya istemeyerek ya da ceza olarak gelmez . Belki siz bu
bildirimi ezberlemelisiniz !

Varoluş Rüzgarı
Şimdi Varoluş Rüzgarı'ndan söz edeceğiz. Bu sizin yaşam
dediğiniz şeydir. Size onun niteliklerini sunacağız. Birincisi, spi­
ritüel-dini otorite tarafından size her ne söylenmiş olursa ol­
sun, siz burada bir ceza olarak bulunmuyorsunuz. Siz burada
sınanmak için bulunmuyorsunuz. Bazen biz sizin yaşamınızı bir
test olarak adlandırırız, ama o sizinle değil, enerjiyle ilgili bir
testtir! Gaia, sonra gezegenin enerjisini ölçer ve sonuçları za­
manın ve varoluşun ta dokusuna -Büyük Merkezi Güneş'e- ak­
tarır. Bu, Kristalimsi Ağ aracılığıyla yerkürenin titreşiminin öl­
çülmesidir ki bu -çok söz etmediğimiz- çok daha büyük bir se­
naryoda bir rol oynar.
Dolayısıyla, test insanların yerkürenin ölçülen bu titreşi­
mini bilinçleriyle değiştirip değiştiremeyecekleridir. Test budur.
İnsanlar burada sınanmak için bulunmamaktadırlar, daha çok
siz aile olarak buradasınız. Doğum Rüzgarı ile Varoluş Rüzga­
rı arasındaki köprü süptil değildir. O köprü, gerçek hakkında
bildiğiniz her şeyi bırakıp, onu görmeniz engellenmiş olarak gel­
menizdir. Siz o Doğum Rüzgarı'na adım attığınızda, artık Ev-

249
'İ.nsaı Jtaşası
ren'in bir parçası olduğunuzun farkında olmazsınız. Artık Tan­
rı'nın bilinci ile bir bağlantınız yoktur. Siz nereden geldiğinizi
ya da nelerden geçmiş olduğunuzu hatırlamazsınız.
Şimdi yeni enerji sizi bu gerçekleri sezgisel olarak hatır­
lamanın potansiyellerine uyandırmıştır. O gerçekler sizin Aka­
şanız'dadır, ama onlara sadece niyet ederek erişebilirsiniz. Da­
ha önce belirttiğimiz gibi, bazı yaşlı ruhlar ille de uyanmazlar!
Bazen çok zor ve derin bir geçmiş yaşam geçirmiş olan bir yaş­
lı ruh şimdiki yaşamını spiritüel şeylerden uzak bir tatil yaşa­
mı olarak geçirecek ve bu konularla ilgilendiğini asla iddia et­
meyecektir. Ama sevgili varlıklar, siz onlarla karşılaştığınızda
onları tanır ve bunu onların gözlerinde görebilirsiniz. Hatta ba­
zılarınız onlarla evlenmişsinizdir! Onlar böyle bir toplantıya da
katılmayabilirler, ama sözünü ettiğimiz şeyin enerjisi ilk baş­
ta sizi onlara çekmiştir.

Yaşlı Ruhun Amacı

Sevgili varlıklar, siz yaşamın özgünlüğünü anlamalısınız.
İşte bu yüzden sizin dünyaya yardım etmek için uyanmanız ge­
rektiğini ya da buradayken dünyaya ışık göndermeniz gerekti­
ğini bildiren hiçbir kuralın bulunmadığını söylüyoruz. Hiçbir zo­
runluluk yoktur. Çünkü sistem çeşitlilikle karmaşıktır. Bu za­
manda, bazıları kimliklerinin ve bulundukları yerin enerjisini
tutmak için buradadırlar. Bir dahaki sefere çalışmayı onlar ya­
pacaktır, ama şimdilik onlar sadece bir yer tutmaktadırlar. Ba­
zılarınız bu niteliklere sahiptiniz ve o bu dünyada gerekli ve
ihtiyaç duyulan bir şeydir. Spiritüel bir bayrak yarışı gibi, ba­
zıları bayrağı hızla taşırken, bazıları da oturup izlerler, ama
hepsi olayın bir parçasıdır.
Bazı yaşlı ruhlar herhangi bir metafiziksel yolculuğun far­
kında olmadan, sadece enerjiyi tutmaktadırlar. Böylece, bu yaş-

250
 '1Jöfüm 9
lı ruhun yeniden ayarlanması ya da yenilenmesi gibi olacaktır.
Ancak, bazılarınız diyebilirsiniz ki:
"Ben bundan hoşlandığım­
dan emin değilim. Bu yaşlı bir ruhun seksen yıllık yaşamını bo­
şa harcaması gibi görünüyor!" Sevgili varlıklar, siz üç haftalık
bir tatile çıktığınızda, bu o üç haftayı boşa harcamak mıdır? Ha­
yır. Siz böylece dinlenmiş ve çalışmaya hazır olarak geri döner­
siniz! Bu karmaşık bir şeydir ve siz duruma "bir enkarnasyon"
un ışığında bakıyorsunuz. Ama bizim için, o sadece geçen bir
gündür. Bu tümüyle zamanlamayla ilgilidir. Öyleyse, neyin işe
yaradığı ve neyin yaramadığı konusunda "enkarnasyon saati­
nizi" esas alarak karar vermeyin.
Yeni enerjide yaşlı ruhlar dünyada en büyük etkiye sahip
olacaklar. Onlar buraya tekrar geldiklerinde buldukları koşul­
larla ilgili olarak ne yapacaklarını öncekinden daha iyi bilecekler.

Varoluş Kategorileri: Yeni ve Öğrenen

YENİ: Deneyimsiz, acemi ruhlar daima gelmektedirler.
Gelmek zorundadırlar, çünkü dünya nüfusu geometrik olarak
artıyor. Böylece, mantıksal olarak, her zaman acemi ruhların
geldiklerini anlıyor musunuz? Bu aşikardır. Onlarla konuşma­
ya başladığınızda, acemi bir ruhu bir dakika içinde tanıyabi­
lirsiniz. Siz A dersiniz ve onlar B işitirler. Siz onlardan sola git­
melerini istersiniz, ama onlar sağa doğru giderler. Onların her­
hangi bir şey hakkında, insanlar arasında herhangi bir şeyin
nasıl işlediği konusunda hiçbir fikirleri yoktur. Bir şeyin iyi mi
kötü mü olduğunu gerçekten anlamazlar. Hangi davranışın uy­
gun olduğunu bilmezler ve bu da çoğunlukla kendini gösterir.
Onlar hayatın genelde nasıl işlediğini bilmezler. Herhangi
bir kişinin böyle olabileceğine inanamadığınız için kafanızı şaş­
kınlıkla tokatlayabilirsiniz! Onlar acemidirler. İnsan doğasını
bilmezler. Başkaları tarafından kolayca kandırılabilirler. Yine

25 1
1nsaı .YJ.taşası
siz kafanızı tokatlayarak, "Bunlar daha yeni mi geldiler? " di­
ye düşünebilirsiniz . Evet, öyledir.
Onlar her açıdan azami derecede toydurlar ve siz onları
görmüşsünüzdür. Her biri yaşamın işleyişiyle ilgili tüm süreci
anlamaya başlamak için bu dünyaya birkaç kere gelmek zorun­
da kalacaktır. Böylece onlar daima çok sayıda olacaklardır. On­
lar böyle bir toplantıda bulunmazlar ve "insanların nasıl işle­
diklerini" öğreten bir toplantıya katılmaları onlar için daha iyi
olur. Birçoğu kendileri hakkında daha çok şeyi keşfetmek için
psikologlara gider ve ne kadar gariptir ki, birçoğu sonunda psi­
kolog olur! Çünkü İnsan doğası onlar tarafından çözülecek öy­
le büyük bir gizemdir ki, onlar bu konuda ne kadar çok yardı­
ma muhtaç olduklarını fark eder ve böylece diğer acemilere bu
konuda yardım ederler.
ÖGRENEN: Birkaç yaşam içinde, acemi ruhların birçoğu
bu dünyada her şeyin nasıl işlediğiyle ilgili sezgisel bir farkın­
dalığa sahip oldukları belirli bir hale erişir. Daha iyi bir duy­
gusal dengeye erişen bu İnsan bir öğrenendir. O zaman o spi­
ritüel bilgi toplamaya başlayabilir.
Öğrenenler aşikar bir kategoridir. Onlar uyanma potansi­
yeline sahip olanlardır, çünkü onlar böyle bir toplantıya katılıp
gerçeği işitme, onu tanıma ya da tanımama potansiyeline sahip­
tirler. Eğer onlar bu gerçeğin anlayabilecekleri bir şey olduğu­
nu hissetmezlerse, bu sadece zamanlamanın doğru olmadığı an­
lamına gelir. Daha az-farkında bir hale geri dönemeyeceğinizle
ilgili aksiyomu hatırlıyor musunuz? Bunu yapamazsınız . Yani
bugün bir şeyi kabul etmeseniz ve ona göre davranmasanız bi­
le, bu onu unutmanız anlamına gelmez. Bugünün "saçmalığı"
yarının bilgeliği haline gelebilir. Bu sadece sizin onu algılayışı­
nıza bağlıdır.
Zamanlama her şeydir. Partnerim bana şunu sormuştur:
"Kryon, ben neden kırklı yaşlarımın ortasında gerçeğe uyanmak
252
 '1Jö[üm 9
zorundaydım ? Eğer bu otuzlu yaşlarımda olsaydı, çok daha ve­
rimli olurdu!" Verdiğim yanıt tümüyle zamanlamayla ilgiliy­
di. Onun şimdi yaptığı ve bundan sonra yapacağı şeyi yapması
için o yaşa gelmesi gerekiyordu. Bunu açıklayacağım.
Ve böylece, sevgili varlıklar, bu sözleri dinleyenlerin ve oku­
yanların hepsi öğrenen kategorisindedir. Bunlar genellikle da­
ha yaşlı olan ve spiritüel sorulara uyanmış olan ruhlardır. On­
lar bu dünyada olmakta olanları duyumsar ve daha çok şey bil­
mek isterler. Enerjinin değişmekte olduğunu ve yerkürenin on­
lara ihtiyacının olduğunu fark ederler. Ayrıca, her bir yolun fark­
lı olduğunu da bilirler ve bunu bilerek şimdi bu sözleri dinle­
mekte ya da okumaktadırlar.
Bu böyle işler, yaşlı ruh. Bazılarınız "içinizdeki Tann"nın
spiritüel gerçeğine birçok kez uyandınız. Sizin kütüphaneniz spi­
ritüel amaçla doludur. Bazılarınız bu yaşamda daha yeni uyan­
dınız ve yaşlı bir ruh olduğunuzu fark ettiniz. Böylece, bu söz­
leri dinleyen ve okuyan hepiniz burada olduğunuza göre, dik­
katinizi başka bir şeye çekeceğim. O sizin beklemediğiniz ve ye­
ni enerji için olan bir karmaşıklıktır.

Karma
Karma tüm bunlarda nasıl bir rol oynar? "Dünya'ya yeni
gelmiş olma" halini aşmış olan öğrenen-ruh, şimdi karma de­
nen bir şeye sahiptir ve o birlikte çalışılacak büyük bir enerji­
dir. Şimdi onun ne olduğunu açıklayalım.
Karma bir yaşamdan diğerine devam eden "bitmemiş aile
grup enerjisi"dir. O sizi hayatta itip kakar, ama önceden-mu­
kadder-kılma ile hiçbir ilgisi yoktur. Bunun yerine, onun "ön­
ceden-eğilimli-olma" ile her türlü ilgisi vardır. Eğer sizin çev­
renizde bir sürü karmik enerji varsa, o zaman belirli koşullar
meydana geldiğinde siz sola ya da sağa doğru gitmeye eğilimli

253
Znsaı .9ifcaşası
olursunuz. Bu geçmişin enerjilerine dayanır ve çoğunlukla İn­
san ilişki ve etkileşimden kaynaklanır.
Biz size bu bilgiyi 1993'te yayınlanan Birinci Kitap'ta, Bi­
tiş Zamanı'nda vermiştik. Yaşlı ruhların artık karma enerjisi­
ni bırakma ve -geçmişle savaşmak zorunda olmak yerine- ha­
yatta kendi yollarını bulma, istedikleri şeyin enerjisini (Tanrı'
yla) birlikte-yaratma iznine sahip olduklarını söylemiştik. Kar­
ma eski bir öğrenim sistemidir ve şimdi siz onu aşmış bulunu­
yorsunuz .
Karmik enerjiyi bırakmaya hazır olmayan ve ona dayalı
derslerden geçmesi gereken öğrenen'in karmik enerjiye hala ih­
tiyacı vardır. Karma, bu dünyaya ilk kez gelen bir ruh için el­
de edilebilir değildir, çünkü bu yeni ruhun kullanabileceği bir
geçmiş enerjisi yoktur. Bu arada, onlar sıradan yaşamın ener­
jisinden kendi karmaları'nı yaratmaya başlarlar ve bu sonraki
yaşamlarında onları bazı şeyleri yapmaya iter.
Bir kez yaşlı ruh karma'yı bıraktığında, ondan tamamen
kopar ve bir dahaki sefere o karma orada olmaz . Yine, "Bugün
spiritüel DNA'nızın kalıbı içinde yarattığınız şey ebediyen si­
zinle kalır. Aynı şeyi sonraki yaşamda tekrar yapmanız gerek­
mez " diyen bir kuantum nitelik vardır. Bu önceden-mukadder
-kılma değildir, ama bu yaşamda yaptığınız şeyin bir sonraki
yaşamı şekillendirdiğini bilin ve bu yeni enerjide bu derin bir
etkidir, yaşlı ruh!

Kontratlar
Şimdi size kontratlardan söz etmek istiyorum. Kontrat söz­
cüğü yanlış anlaşılmıştır. Siz Dünya üzerinde bir şey yapma­
nızla ilgili ruhsal bir kontrata sahip olduğunuzu hissediyor mu­
sunuz? Bazılarınız bu dünyaya gelip, "Ben bu kentte yapmam ge­
reken şeyi yapmak için buradayım. Çünkü bu benim kontratım "

254
 'Bö[üm 9
diye düşüneceklerdir. Öyleyse, siz görünüşte kontratınızı yeri­
ne getirirken, başka biri daha iyi bir öneriyle gelirse, ama o tek­
lif başka bir kente taşınmanızı gerektiriyorsa, ne yaparsınız?
O sizi insanlara yardım edebileceğiniz çok daha iyi bir yere yer­
leştirecek spiritüel bir öneri olabilir. İşte size büyük bir bilme­
ce. O zaman sizin ruhsal kontratınıza ne olur?
Sizin bir yanınız, "Ben burada kalmalıyım ve bu dünyaya
geliş amacımı gerçekleştirmeliyim " derken, bir yanınız karar­
sızlıkla kıvranır. En sonunda siz bir karar verir ve "Benim kon­
tratım burada kalıp işimi yapmaktır. Ne olursa olsun, Tanrı ile
yaptığım kontratı yerine getireceğim " dersiniz .
Size hatırlayacağınız bir yanıt vereyim: Saçmalık! Sizin
kontratınız görünmez mürekkeple yazılmıştır! Dinle, yaşlı ruh:
Hayatının her günü yeniden yazılabilir bir spiritüel yol içerir.
Bunu biliyor muydun? (Tanrı'yla) birlikte-yaratmanın özü bu­
dur. Senin sahip olduğun tek kontrat burada olmaktır ve sen
bu sözleri okurken o kontrat yerine getirilmektedir. Öyleyse spi­
ritüel kalemi eline alıp her gün ihtiyaç duyduğun şeyi yaz. Eğer
eşzamanlılık gelip seni başka bir bölgeye sürüklerse, onun ne ol­
duğunu gör: O senin istemiş olduğun şeydir! O meydana gelir­
ken onun gerçeğini hisset. Sezgisel hissine uygun davran ve bu­
gün için yeni bir kontrat yaz, ki yarın onu daha da iyi bir kon­
trat olarak yeniden yazabilirsin.
Yaşlı ruh, sen daha önce böyle bir fırsata asla sahip olma­
dın. Bu yeni enerjide sen Varoluş Rüzgarı'nı ihtiyaç duyduğun
şeye uyacak biçimde değiştirebilirsin. Önünüzdeki birkaç yıl­
da, siz bu dünyada birtakım şeylere ortaklaşa karar vereceksi­
niz. Eski enerji yavaş yavaş azalıp yok olurken, üstünlük ve kon­
trol size geçecektir.
Varoluş Rüzgarı, bilmeceyi çözmekte olan sensin, yaşlı ruh
ve sen karma ve bir kontrat içinde değilsin. Onun yerine, sen
ihtiyaç duyduğun şeyleri tezahür ettirme halindesin. Bu sana
255
'İ.nsaı !laşası
böyle görünmeyebilir, ama ona bir şans ver. Şunu daha önce
de söylemiştik: Siz hayatta-kalma halinden kurtulmaya ve her
şey hakkında endişelenmeyi bırakmaya başladığınızda, en so­
nunda tezahür-ettirme haline erişirsiniz. Endişe hali ebeveyn­
lerinize öğretilmiş olan haldir. Siz onu miras aldınız, ama bu
aydınlanmış varlıkların yaptıkları bir şey değildir. Onun yerine,
onlar ihtiyaç duydukları şeyi tezahür ettirir ve sahip olmadık­
ları şeyle ilgili olarak endişelenmezler; çünkü o şey ona ihtiyaç­
ları olduğunda eşzamanlılık süreciyle gelir ki bu içinizdeki tan­
rısal bilgeliğe güvenilirlik veren aydınlanmış bir kavramdır.

Geçiş Rüzgarı
Son rüzgar Geçiş Rüzgılrı'dır. Siz ona ölüm dersiniz. Onun
hakkında size zaten bilmediğiniz ne söyleyebilirim? Sanırım,
çok şey söyleyebilirim. Her şeyden önce, kuralları söyleyebili­
rim: Siz bilmediğiniz şeyi bilmezsiniz. Siz bu geçişin (ölümün)
ne zaman vuku bulacağını bilmezsiniz. Bizim bazılarınızı bura­
da çok uzun bir zaman boyunca tutmamız gerektiğini biliyor
muydunuz? Çünkü sizin başlatmış olduğunuz şeyle işiniz bit­
memiştir. Diğerlerinizin ise, kendi planlarını uygulamaları için,
oldukça yakın bir gelecekte geçiş yapmalarına ihtiyacımız var.
Sizin yakında, genç bir yaşta dünyada yeni bir yerde olmanıza
ihtiyacımız var. Sizin Akaşik bilginizin erkenden uyanmasına ve
şimdi geliştirmekte olduğunuz şeyi -gençliğin enerjisiyle- geliş­
tirmeyi sürdürmenize ihtiyacımız var.
Tıpkı planladığınız gibi, seçimlerde adaylığınızı koyabilme­
niz için belirli bir yaşta olmanıza ihtiyacımız var. Bizim, bu ko­
nuda bizim perspektifimizden düşündüğünüzde çok aşikar ola­
bilecek diğer nedenlerle, sizin genç olmanıza ihtiyacımız var.
Böylece, siz ne zaman bu dünyadan ayrılacağınızı bilmezsiniz.
Bu geçişten korkmayı bırakın ki böylece perdenin benim bu-

256
 'Bö[üm 9
lunduğum tarafındayken yaratılmasına yardımcı olduğunuz de­
rin nedenleri anlayabilesiniz. Uyanış süreci sizin enerjiyi ne za­
man aktaracağınıza ve geçişi ne zaman gerçekleştireceğinize ka­
rar vermenize yardımcı olur.
Size büyük olasılıkla düşünmediğiniz bir niteliği sunmak
istiyorum: Ölüm korkutucudur. Fiziksel anlamda, siz inanılmaz
bir hayatta-kalma isteğine sahipsinizdir. Herhangi bir varlı­
ğın, bakterilerin bile en son istediği şey ölmektir. Hayatta kal­
ma içgüdüsü sizi yaşamaya iter ve kimse korkmadan ölüme yü­
rümez . Bu devam edecektir ve böyle olması gerekir. Ama size
sunduğumuz bir armağan vardır ve siz onun farkında bile de­
ğilsiniz .
Geçiş anında, kalbiniz durduğunda ve son nefesinizi ver­
diğinizde, biz oradayızdır. Büyük Merkezi Güneş'ten tüm me­
lekler de oradadır ve onlar sizi huzura kavuşturan bir ışığı ya­
karlar. O, korkunun orada var olamayacağı kadar büyük bir hu­
zurdur. Bir anda, siz onun pekala olduğunu bilirsiniz. Siz onu
ruhsal bir uyuşturucu olarak adlandırabilirsiniz, ama biz ona
"Yaratıcı'nın armağanı" deriz.
Böylece, Geçiş Rüzgarı, kuantum bir perspektif olan bizim
perspektifimizden çok güzeldir. O sizin bu yaşamla işinizin bit­
tiğini idrak ettiğiniz anı temsil eder. O sadece bir an sürer ve
sonra biter. Sonra siz üç günlük bir "kim olduğunuzu hatırla­
ma" sürecine girersiniz. Bu süreçte bir yanınız hfila bu dünya­
da, bir yanınız da bizimle birliktedir. Tüm bu süreç çok güzeldir.
Bazı insanlar bir "ölümden dönme" deneyimi geçirmiş ve
onu ellerinden geldiği kadar açıklamışlardır, ama hepsi değiş­
miş olarak hayata geri döndüklerini söylemiştir. Onlar onun bir
parçasını görmüş, Yaratıcı'mn bir parçasını görmüş ve geri dön­
düklerinde, heyecanla, "Buna inanmayacaksınız! Bir an için öl­
düm ve o zaman meleklerin şarkı söylediklerini duydum ve ışı­
ğı gördüm!" demişlerdir. Böylece, bu geçişin, daha önce hiç sö-
257
'İ.nsan Jlaşası
zünü etmediğimiz armağanıdır. Ölümde hiçbir acı yoktur, sev­
gili İnsan. Tek acı, geride kalanların ve sizin nerede bulundu­
ğunuzu bilmeyenlerin hissettikleri acıdır. Onlar sizin ebediyen
gittiğinizi düşünürler, ama öyle değildir. Sevgili dinleyici ve
okur, geçmiş yıllarda kaybettiğiniz tüm insanların ruhları si­
zinle birliktedir. Kaybettiğiniz ebeveynlerinizin son nefesinize
kadar sizinle birlikte olacaklarını biliyor muydunuz? Onlar her
zaman sizin elinizi tutmaktadırlar. Bu karmaşıktır, ama o gü­
zel, çok-boyutlu bir ruh grubu sisteminin bir parçasıdır. Bazı­
larınız, onları duyumsadığınız için, benim doğruyu söylediğimi
biliyorsunuz .
Sevgili insanlar, siz ruh grubunuzun aynı anda birkaç yer­
de olabileceğini bilmelisiniz. Biz bu bilgiyi daha önce de ver­
miştik. Ruhlar bu dünyada başka bir yerde tekrar İnsan ola­
rak enkarne olabilir, ama aynı zamanda bir rehber olarak sizin­
le birlikte olabilirler. "Nasıl " diye sormayın, çünkü bu sizin re­
alitenizde herhangi bir anlam ifade etmeyecektir. O güzel bir
sistemdir. Ölüm hiçbir acı vermez !
Eğer sevdiğiniz birini kaybederseniz, sizden şunu hatırla­
manızı istiyorum: O varlık hareketsiz, soğuk ve ebediyen git­
miş görünebilir, ama bu sadece 3B'de böyledir ve gerçek değil­
dir. O varlıklar canlıdır, iyidir, size bakmaktadır ve sizden tem­
sil ettikleri sevgi enerjisini görmenizi rica etmektedirler. On­
lar gitmiş değildirler.
Bunlar Üç Rüzgar'dır. Ben onlardan söz etmeyi severim,
çünkü onlar her zaman bana yakındır. Ben üçüyle de birlikte
çalışırım ve şu anda onlarla birlikte çalışıyorum. Kryon denen
enerji bir gruptur. Hepiniz öylesiniz , çünkü siz de bu nitelik­
lere sahipsiniz. Ben şu anda Doğum Rüzgarı'nda bulunan var­
lıklarla çalışan bir grubun bir parçasıyım. Ben ayrıca şu anda
geçiş sürecinden geçen varlıkları perdenin bu yanında karşılı­
yorum. Bu, sizin Yüksek Benliğiniz vasıtasıyla, Ruh'un rolüdür.
258
 'Böfüm 9
İçinizdeki Tanrı'yı keşfedin. Bunu yaptığınızda, planın çok gü­
zel olduğunu da göreceksiniz, sevgili varlıklar.
Kryon 'un Saskatoon ve Calgary, Kanada 'da
verdiği "Üç Rüzgar" adlı mesaj, 23-24 Şubat 2013

Bu böl ü m ü bitiri rken, Dr. N ewton' u n Ölümden Sonraki Yaşamın

Anıları a d l ı kita b ı n d a n iki va kaya d a h a b u rada yer vermek istiyoru m .
O n l a r ı n üzücü v e traj i k olaylar h a kkında fa rklı b i r perspektif kaza n m a ­
m ıza yard ı m c ı olaca klarına i n a n ıyoru m .
Birinci Va ka : İ ki a i l e ferd i n i kaybettikten sonra sürekli a c ı v e üzün­
tü içinde bir kad ı n b i r "Yaşa mlar Arasında Ya şa m" sea nsına girmeye ka­
ra r verd i . O n u n yası n ı tuttuğu ö l ü m ler inti h a rd a n kaynakla n m ışt ı . Bu
ka d ı n ı n denediği h i ç b i r şeyi n yard ı m ı o l m a m ışt ı . O bir d i z i geç miş ya­
şa m l a ra d ö n ü ş sea n s ı n ı deney i m l eyene d e k, h içbir şeyi n .
Son uçlar olağa n ü stüyd ü . O n u n ru h u o iki intiharın o n u n cesare­
tine ve içsel kuwetine meyd a n o ku m a k ve onu güçlendirmek için d i k­
katle p l a n l a n m ı ş old uğu n u hatırlad ı . Kadın, ş i m d i ki yaşa m ı n ı n o n u n kuv­
vet ve cesa ret kaza n masına yard ı mcı o l m a k için p l a n l a n m ı ş b i r d izi ya­
şa m d a n sadece b i ri o l d u ğ u n u fa rk e d i n ce yen i bir a n layış kaza n d ı . Bu
sea nslar b u a c ı l ı kad ı n ı n yaşa m ı n ı n güçlü olayl a r ı n ı fa rklı bir perspek­
tiften görmesi n i sağl a d ı . Deneyi mlediği içgörü ler, o n u n b i r k u rban ol­
m a kta n, b i l i nçli olarak güçlü ve m u kted i r b i r İnsan ol maya geçmesi
için kusursuz kata l izörd ü .
İ kinci Va ka : B i r "Yaşa m l a r Arasında Yaşam" sea nsı b i r kad ı n ı n ha­
yatı n d a k i traj i k b i r olayla ilgili ye n i bir a n layış ve içgörü kaza n m a s ı n a
ç o k ya rd ı m c ı o l d u . Kad ı n ı n oğl u yirmi a ltı yaşında, b i r y a b a n c ı ta rafı n­
dan acıma sızca ö l d ü rü l e n bir ta ksi şoförüyd ü . Kad ı n sea ns s ı rasında iki
içgörü a l d ı . Biri ncisi, geçm i ş bir yaşa m ı n d a o tecavüze uğrayıp ö l d ü rül­
müştü . Bu acımasız ölüme rağmen, ölmeden önceki o son a n lardaki kor­
kunç olayl a r ı n ıst ı ra b ı n ı h i ssetmem işt i . Bu, ka d ı n a oğl u n u n ö l ü m ü n ü n
doğasıyla ilgi l i h u z u r verd i . O n u n e d i n d iği i k i n c i g ü ç l ü içgörü, oğl u n u n
o gün ölebi lecek başka kişilerin yeri n i a l m ı ş ol masıyd ı . Oğlu b e ş kişi n i n

259
'İ.nsaı �aşası
hayat ı n ı kurtarmıştı. Katil i l k başta, d a h a önce yaşa n a n b i r kavga d a n
ötü rü b i r d ü kkancıyı, o n u n karısı n ı v e ü ç çocuğu n u ö l d ü rmeye gid iyo r­
d u . Kad ı n oğl u n u n yolc u n u n cinayet işleme n iyetini sezd iğini ve bu yüz­
den a ra bayı d u rd u rd u ğ u n u ve b u n u n o beş kişi l i k a i l e n i n değil, o n u n
bıça kl a n a ra k ö l d ü r ü l mesiyle sonuçla n d ı ğ ı n ı keşfetti .
Bu geç m i ş yaşa m şifa deneyi mleri traj i k b i r olayın a rd ı n d a ki m u ­
azza m sevgiyi kusursuz b i r biçimde gösterir. Bu ayrıca bizi m pota nsi­
ye llerimizin "şi m d i" de yaptığ ı m ı z şeyle re daya n a ra k s ü rekli o l a ra k d e­
ğiştiğini de gösterir. Biz a lgılarımızı ve d uygu larım ızı d eğişt i rd iği mizde
geç m i ş olayla rın çevresind eki enerj i n i n nasıl d eğiştiği n i göre b i l i r misi­
niz? Siz de şimdi b i l d iğin ize d aya n a ra k geçmiş olaylarla ilgili hislerinizi
değişti rd i n iz m i ? Kryon, bizim olayların çevresi ndeki d uygu ları ve en er­
j i leri ayd ı n la n m ış bir zihinle tekrar yazd ığım ızda ne olduğunu şöyle açık­
l a m ışt ı r :

Geçmişte size tecavüz etmiş olan babanız şimdi "karma

partneri"dir ve sizin hayatınızı karıştırmayı başarmış olan bir
varlıktır. İntihar edip aileyi utandırmış olan erkek kardeşiniz
şimdi size bir armağan vermiş olan, sizi spiritüel konuları da­
ha çok öğrenme yönünde harekete geçirmiş olan biridir. Bu in­
sanlar için yeni bir muktedirliği gösteren güçlü bir yeni nite­
liktir ve bu Kryon'un ve diğer Yeni Çağ varlıklarının öğretile­
rinde önemli bir yer tutmaktadır. Siz duygularınızı yeniden yaz­
dığınızda, Dünya denen bu yerdeki zaman çizginizi değiştirir­
siniz.

Aşağıda, bu böl ü m ü n kon u suyla ilgili olara k Kryon'a sord uğu m so­
ru ve o n u n ya nıtı yer a l m a kta d ı r.

Soru: İnsanların yeniden enkarne olduklarıyla ilgili kanıtla­

rın gittikçe artması bizim bu dünyada sadece bir kere yaşadı­
ğımıza inanan dini örgütleri nasıl değiştirecek ?
Kryon: Tıpkı Tanrı'nın gerçek olduğuyla ilgili bir kanıtın as-

260
 'BöBim 9
la olmayacağı gibi, insanların yeniden enkarne olduklarıyla il­
gili bir 3B "kanıt" da asla olmayacaktır. Ama bir gün bu o ka­
dar aşikar hale gelecektir ki bunun böyle olduğundan artık kuş­
kulanılmayacaktır.
Eğer bu şeyler kanıtlanabilseydi, o zaman insanlığın Tan­
rı'nın gerçeğini kendi içlerinde "bulma" özgür seçiminde daha
az adalet olurdu. Bu şeylere İnsan inanç yoluyla ulaşmalıdır.
Her İnsan gerçeğin kendisi için ne olduğunu içsel olarak "bil­
melidir. "
Bu başka şeyler için de geçerlidir. Siz annenizi sevdiğini­
zi nasıl "kanıtlarsınız?" Sevgi bir duygudur, ama ayrıca bir kav­
ramdır. "Birini sevmek" bir işlem veya süreç değil, kavramsal
bir gerçektir. Kavramsal bir gerçek kanıtlanamaz, ama bir İn­
san yine de bir başkasını sevdiğinden kesinlikle emin olabilir!
Nasıl? Bu en iyi haliyle sezgi gücüdür. Aslında, o beyin sinap­
sından o kadar farklıdır ki beyni altüst eder.
"Aşık olmak" çoğu kez beynin mantığını altüst eder ve bir
İnsanı geçici olarak işlevsiz kılar! Peki, ne tür bir enerji bunu
son derece yapılandırılmış bir beyne yapabilir? Gerçeği sizin içi­
nizdeki başka her şeyden daha iyi tanımlayan dinamik, çok-bo­
yutlu bir enerji . . .
Tanrı'ya aşık olmak da gerçeğin ana-kalıbının aynı şekil­
de sunulmasını sağlar. Kendi ruhuna ya da Yüksek Benliğine
uzanan köprüyü yaratmak isteyenlere "evrensel gerçekler" aşi­
kar olmaya başlar.
İnsanlar geçmişin mitolojisi yerine sağduyulu çözümlere
uyanırken inançlar da yavaş yavaş değişir. Bazen, inançlar de­
ğişmediğinde, o dini örgütler ilgisizlikten dolayı yavaş yavaş yok
olurlar. Karşı konulmaz gerçek hemen her şeyi değiştirebilir:
Örneğin, insanların Evren'deki tek canlı türü olduğu ve belir­
li bir peygamberin burada sadece onlarla çalışmak için bulun­
duğu inancı dünyanızda yaygın bir inançtır. Ama bir gün ga-
26 1
insan .91taşası
laksinizdeki diğer varlıkların dünyanıza inip sizi selamladıkla­
rını, onların tıpkı size benzediklerini ve bu görüntülerin her yer­
de yayınlandığını hayal edin. Bu "oyunu değiştiren" bir şey olur,
değil mi? Dini geleneklerinizde doğru olduğunu düşündüğünüz
her şeyin yeniden yazılması gerekir. Eğer bunu doğru yapar­
sanız, Tanrı çok daha büyük hale gelir ve Evren'in planı sizin
düşündüğünüzden çok daha fazla İnsanı içermeye başlar. Tan­
rı onları da aynı şekilde sever mi? Şimdi "tek peygamber" na­
sıl bir yere sahip olur? Dini örgüt genişleyebilir mi, yoksa o
önündeki gerçeği reddedip geçmişin mitolojisi içinde var olma­
ya mı çalışacaktır?
İnsanlık hayatın gerçeğini yansıtmayan bir Tanrı'ya ta­
pınmakla ilgilenmeyecektir.

262
 10

AKAŞİK İLETİŞİM

Önceki bölümde binlerce kişi nin bir geçmiş yaşa ma geri dönüş
seansında Akaşik anılarına nasıl eriştikleri a n latıld ı . Ama h ipnozla geçmişe
dönmeden de geçmiş yaşa mların ayrıntılarını hatırlamak mümkün mü­
dür? Evet, mümkündür, ancak bu hatırla maların büyü k çoğu nluğu çocu k­
larda görü lür. Belki sizin çocuğu nuz da size öbür ai lesinden söz etmiş ola­
bilir. Belki bir çocuk olarak siz bu anıları ebeveyn lerinize açı kla maya ça lış­
mıştın ız, ama onlar önemsen memişti.
Virgi nia Ü n iversitesi, Tıp Okulu, Psikoloj i Bölü mü' nün başka n l ığını
ya pmış olan ra hmetli Dr. lan Stevenson yaşa m ı n ı n kırk yı l ı n ı d ü nya nın her
ya nındaki çocukların geçmiş yaşa m a n ı larını bili msel olarak belgelemeye
adam ıştı. O, Birleşik Devletler, İ ngi ltere, Tayland, Bu rma, Tü rkiye, Lü bnan,
Kanada, H ind istan ve diğer yerlerde ya klaşık iki bin beş yüz çocu kla görüş­
me ya ptı . Bu çocuklar geçmiş bir yaşa mdan birtakım olayları hatı rlayabil­
diklerini iddia ediyorlard ı . Dr. Stevenson, belgeleri, mektu pla rı, otopsi ka­
yıtlarını, doğu m ve ölüm sertifikalarını, hasta ne kayıtlarını, fotoğrafları ve
gazete haberlerini inceledi . En azından bin iki yüz vakada çocu kların geç­
miş yaşa m anılarının doğru luğu n u gösteren olgusa l ka n ıtlar va rd ı.
Dr. Stevenson, araştırd ığı çocuk va ka larının çoğu için şu bild i rim le­
rin doğru old uğu nu sa pta d ı :

* Çocuk konuşmaya başlar başlamaz geçmiş bir yaşamını tarif et­

meye başlıyordu. Çoğu n l u kla ism i n i n ş i m d i k i ebeveynleri n i n verd i kleri
isimden fa rklı o l d u ğ u n u söyl üyord u . Eski a i le fe rtleri n i, eski evi n in, kö­
yü n ü n veya kasa bası n ı n fiz i ksel öze l l i klerini hatırl ıyord u .
* Çocuk önceki yaşamındaki ölümünün ayrıntılarını hatırlıyordu. Dr.
Stevenson, ayrıca, kurşun veya bıçak yarası gibi travmatik ya ralar yüzün­
den ölen bireylerin çoğu n l u kla o yara ları ya nsıta n doğu m lekeleri veya iz-

263
1.nsan !i'l{ıışası
lerle doğd u klarını sapta m ıştı .
* Çocuğun önceki ailesinin kimliği e n sonunda saptanıyordu. Çocu­
ğun önceki enka rnasyonundaki ai lesiyle karşılaşabild iği va ka larda çocuk
aile fertlerini tan ıyabiliyor ve sadece onlar ta rafından bilinen aile sırlarını
a nlatıyord u .
* Kişilik özellikleri, kişisel tercihler ve alışkanlıklar çoğunlukla bir en­
karnasyondan diğerine taşınıyordu.
* Cinsiyet genellikle aynı kalıyordu. Dr. Stevenson vaka ların sadece
yüzde onunda cinsiyetin bir yaşa mdan d iğerine değiştiğini sa ptadı. (Kryon
da cinsiyet değişiklikleri konusunda ayn ı oranı vermekted ir.)
* Fiziksel görünüm bir yaşamdan diğerine benzer kalıyordu.
* İlişkiler tekrardoğuş ile yenileniyordu. Bu otuz bir çift i kizi içeren
bir incelemeyle doğru la n m ıştı . (Kryon bizim çoğu nlukla aynı ka rm i k grup­
la enkarne old uğu muzu açıklamıştır).
* Neredeyse daima geçmiş yaşam anıları beş ifa sekiz yaş arasında
silinmeye başlıyordu.
Kaynak: http://www.iisis.net/index.
php ?page=semkiw-ian-stevenson-reincarnation-past-lives-research

Yetişkin lerin de, h ipnozla geçmişe dön meden, geçmiş yaşa m a n ı la­
rın ı hatı rlamaları mümkün müdür? Evet, m ü mkünd ü r, a ma bu çok sık ol­
maz. Sizinle inanıl maz, ama gerçek bir aşk öyküsünü paylaşmak istiyo­
ru m . Onların kimliklerini koru mak için bu aşkın erkek ka h ramanını La nce
ve kad ı n ka h ramanını Liberty olarak adlandıracağım. La nce son yaşa mın­
da ünlü bir sanatçıyd ı. Televizyon şovlarında, filmlerde başrolde oyna mış
ve Las Vegas'da birçok kez sa hneye çıkm ıştı. 1950' 1erden, 1980' 1erin so­
nunda ölene dek eğlence d ü nyasında çok a ktif bir ka riyere sah i pti. Bu ü n­
lüyü fi l m lerde görmüş olabilirsin iz. La nce, yaşad ığı birçok enka rnasyonun
çok farkındayd ı . Hatta yaşadığını hissettiği her enka rnasyonun belirli i m­
geleri ni ve sembollerini içeren bir ceket bile yaptırmıştı.
La nce ve Liberty 1950'1erin son unda birbirini buldu (yine, bizim ka r­
mik ruh gruplarında enkarne olduğumuzu hatı rlayın). Aralarında yirmi bir

264
 'Böfüm lO
yaş fa rk ol masına rağmen, ikisi arasında hemen bir çeki m old u . Bir perva­
neni � ateşe çekild iği gibi birbirlerine çekilmişlerd i . Onların önceki aşk ya­
şa mlarının iplikleri birlikte örü lmeye deva m etti. Lance' in popülerliğinden
dolayı, çift gizlice evlenme hazırlığı yaptı. Ne yazık ki, Liberty düğünden
birkaç gün önce bir a raba kazasında trajik bir biçimde ölünce bu ilişki kısa
kesi lmiş oldu. Liberty'nin son raki enka rnasyonu onların . karşı laşma ları için
başka bir fı rsat sağladı, ama bu kez aralarında kı rk iki yaş fa rk vard ı .
Sonraki karşı laşma ları nda Liberty beş, Lance kırk yed i yaşındaydı.
Yi ne, aralarındaki yaş fa rkına rağmen, Akaşik a n ı mevcuttu ve her ikisi ta­
rafından derin biçi mde hissed ildi. Lance onun kim olduğu n u içgü düsel
olarak hissetti. Küçük yaşına rağmen, Liberty, Lance hakkında hemen özel
bir şey h issetti. Liberty büyü rken, La nce' in ka riyerini ta kip etti ve her yıl
doğum gününde gönderenin bel li olmadığı bir hediye aldı, ama onun La n­
ce'den geld iğini içgüd üsel olarak h issetti. Liberty yirmi dört yaşındayken
bir kez daha (altm ış altı yaşında ola n) La nce ile ka rşılaştı ve ikisi il işkileri ni
tazeled iler. Onların sü ren aşk ilişkisi birlikte geçi rdikleri birçok yaşa m ı ha­
tırla malarıyla zenginleşti . Böyle bir şeyi n il işkiniz üzerinde yapacağı etkiyi
hayal edin ! Bu size yeni bir perspektif veri r ve binlerce yaşa m önce başla­
ya n bitmemiş işin neden sürdüğü nü açı klar.
Liberty ve Lance' ın birbirleriyle geçmiş yaşa m bağla ntı larını yetiş­
kin likte hatı rlaya bilmeleri oldukça olağanüstü ve şaşırtıcı bir d u rumdur.
Anca k, bu kadar değil ! Derin bir meditasyon esnasında, La nce Liberty' nin
düğünlerinden birkaç gün önce a raba kazasında öldüğü o uğursuz günü
tekrar ziyaret etti ve fa rkl ı bir pota nsiyel gördü. Onun bir kısmı n ı Liberty'
ye a n lattı ve ondan bu potansiyeli kendisinin görmesi ni isted i. Liberty
med itasyon ya pmaya başladığında, önceki ölümü çevresinde birkaç po­
ta nsiyel görd ü. Pota nsiyellerden biri a rabayı La nce kullandığı için araba
kazası nın olmamasıyd ı. O sena ryoda ikisi evlendiler, dört çocukları oldu
ve Lance a ilesine vakit ayırabil mek için kendisine ün kazandırmış olan ka­
riyerini bırakıp meslek hayatın ı kayıt mü hend isi olarak sürd ü rdü. Aynı
senaryoda, Liberty araba kazası sonucu ölü mden kurtulmasına rağmen,
son u nda genç yaşta kanserden ölüyord u . inanılmaz biçi mde, bu La nce'in
265
insan .91.fcaşası
görmüş old uğu aynı potansiyeldi. Bu, Kryon' un sözün ü ettiği, pota nsiyel­
leri mizin şimdi ne yaptığı m ıza bağl ı olarak sürekli değişmesinin büyük bir
örneğidir.
Kryon, bazen bizim birbirim izi tan ı mayı başaramadığımızı da söyle­
miştir. Bi rçok kez, geçmiş bir yaşa m ı paylaştığı mız kişilerle karşı laşır, ama
onları ta n ı mayız ! Bu bizim sah i p olduğumuz dua liten in bir parçasıd ır. Öy­
leyse neden geçmiş yaşa m deneyi mlerim izi şimdiki yaşa m ı m ızın anıları gi­
bi hatı rlaya mayız? Yan ıt Kryon ta rafından ele geçmez Akaşa hakkında
verd iği bir mesajda sunulmuştur. Daha önce yayınlanan bu mesaj bizim
geçmiş yaşa mlarımızı neden hatırla madığımızı açı kla maktad ı r. Çünkü geç­
miş yaşa mları hatırla mak bir beyin işlevi deği ldir. Akaşa sizin beyn inizde
değil, DNA'n ızdadır, böylece Akaşik i letişim çok fa rklıdır.

İnsanın &aşası onun Dünya gezegeninde deneyimlemiş ol­

duğu her şeyin bir tarihidir. Sizin içinizde insan'lığın ötesine ge­
çen daha fazla &aşik nitelik vardır, ama onlar çok iyi gizlen­
miştir ve bu günkü mesajın konusu değildirler. Böylece, sizin sa­
hip olduğunuz ve bizim İnsanın &aşası olarak tanımladığımız
şeyin çoğunun sizin Dünya üzerindeki direkt deneyiminiz ol­
duğunu söyleyebiliriz . Bu &aşa ayrıca iyi gizlenmiştir ve ele
geçmezdir, ama kendini her zaman, sizin tanımadığınız biçim­
lerde gösterir. Böylece önce, onun sizin içinizde olup da, sizin
onun hiç farkında olmamanızın nasıl olabileceğini anlatarak
başlayacağız.

Akaşik Bilmece
Çoğu İnsan her gün &aşa ile meşgul olduğunu hiç bilmez,
bu konuda hiçbir kavrama sahip değildir. Çoğu İnsan &aşa
tarafından güdülendirilir, ama bunu asla bilmez . Böylece, &a­
şa'nın sizinle geleneksel bir biçimde iletişim kuran bir şey ol­
madığını söyleyerek, anlatacaklarıma zemin hazırlamak istiyo­
rum. Bu sizin bekleyebileceğiniz bir şey değildir. Bir an geri çe-
266
 'Bö[üm lO
kilip genel bakışla bakalım. Ak.aşa bir sistemdir, sevgili varlık­
lar ve o çok güzel bir sistemdir. Ben bu salonda kimlerin bu­
lunduğunu, sizin tüm yaşamlarınızı bilerek sizin karşınızda otu­
ruyorum. Bugün içinizde taşıdığınız bilmeceleri biliyorum. Ben
burada hiç İnsan olmamış bir yol-gösterici olarak oturuyor,
sizin bir İnsan bilmecesini çözmenizi hayranlık ve hayretle iz­
liyorum.
Siz hepiniz biyolojik varlık ifadesinde uzmanlaşmış (bir­
çok kez İnsan olarak enkarne olarak bu konuda uzmanlaşmış)
bir ruh grubusunuz. Evreni, galaksileri ve tüm var olanı yarat­
mış olan ve Tanrı denen yaratıcı kaynak seçkin bir uzmanlar
grubuna sahiptir ve o sizsiniz ! Siz Tanrı olan çorbanın -sizin
yapmakta olduğunuz şeyi yapmakta uzmanlaşmış olan- parça­
sısınız. Bu zor bir roldür, bu yüzden bunu yapmaları için sa­
dece birkaç trilyon ruh seçilmiştir. Bir uzman olarak ruhunu­
zun özünde neyin bulunduğunu bilmek isterseniz, o sevgi ve şef­
kattir. Öz odur. O her zaman öyle görülmez , ama oradadır ve
siz dünyaya geldiğinizde, misyonunuz onu bağışlamak, onu ge­
zegenin enerjisiyle paylaşmaktır. Ak.aşa, insanları öğrenim ve
çözüm durumlarına yönlendiren bir sistemdir.
Siz olan Tanrı parçası niteliği perdenin benim bulunduğum
tarafında kalır. Siz bu dünyaya biyolojik bir varlık olarak ge­
lirsiniz ve karanlık bir dünyada ilerlemeye çalışırken gerçek kim­
liğiniz sizden saklıdır. Aslında, kendi hücresel yapınızın içinde­
ki ışığı bulmaya çalıştığınız sizden saklıdır. Siz zor bir iş üst­
lenmiştiniz. Bu dünyada yaşamış olan tüm üstatlar size bu İn­
san Tanrı bölümünü göstermeye çalışmış ve onun orada oldu­
ğunu söylemişlerdir. Ama onun keşfedilmesi gerekir.
Kryon uzun bir zamandır buradadır. Dünya oluşturuldu­
ğunda, onun ağlarının oluşturulmasını sizinle birlikte izledik.
Aynı şeyi daha önce de yapmış, başka yerlerde başka gezegen­
lerin oluşturulmasını izlemiştik; bu gezegenin oluşturulması-
267
'İ.nsa.n Jtaşası
nı izlerken, bir gün şimdi yapmakta olduğunuz şeyi tekrar ve
tekrar yapacağınızı biliyordunuz. Belirli gruplarınız önce gel­
di ve sonra diğerleriniz geldiler. Sistem budur. Bu sistemde bi­
lince, özgür seçime ve şimdi sözünü edeceğimiz kavramlara say­
gı gösteren gerçek bir yapı niteliği vardır. Yani Ak.aşa bir ha­
ta, bir gizem, bir olasılık ya da şans sistemi değildir. O bir ta­
sarımdır ve size yardımcı olması için tasarlanmıştır.
Ak.aşa yaradılıştan gelen, doğanızda-özünüzde olan, asli bir
unsurdur. Başlangıçta o oradaydı ve "farkındalık yaratımınız"
esnasında sizinle birlikte biyolojinizde geldi. O sizden asla ay­
rılmayacak, asla silinemeyecek bir parçanızdır ve siz her gün
onunla yaşarsınız. O, doğuştan sahip olduğunuz sistemin bir
parçasıdır, ama güçlendirilebilir, anlaşılabilir ve tekamül sü­
recinizi yaratmak için değiştirilebilir.

Ele Geçmez Akaşa

Bu Akaşa'yı ele geçmez kılan şey şudur, sevgili varlıklar:
Bu güzel sistem yaşamınız boyunca her zaman bir yardım ola­
rak sizin cebinizde olmak ister. Ama o, neredeyse tamamen,
gezegendeki İnsan özgür iradesi niteliğine karşılık verir. Eğer
insanlar dünyanın gerisin geriye karanlığa girmesine karar ve­
rirlerse, Ak.aşa farklı biçimde davranır. Eğer insanlar insanlı­
ğın bilinçte yükselmesine karar verirlerse, ışık hakim olmaya
başlayacak ve Ak.aşa farklı bir biçimde karşılık verecektir. Böy­
lece, onun "doğuştan belirlenmiş" bir şey değil, dinamik bir şey
olduğunu görebilirsiniz. Siz değiştikçe o da değişir. Böylece, bi­
rinci şey onun daima hareket halinde olduğudur.
Ak.aşa çok ele-geçmezdir! Eğer ben size, "Bana geçmiş ya­
şamlarınızı anlatın" desem, büyük olasılıkla, aranızda en aydın­
lanmış olanınız bile şöyle diyecektir: "Tam emin değilim. Bu­
rada ya da orada bulunmuş olabilirim de, olmayabilirim de.

268
 'Böfüm lO
Bilincim olan çorbadan ayrı bir enkarnasyonu çekip çıkaramı­
yorum. Bazı garip anılara sahibim, ama şu ya da bu olup ol­
mtıdığımdan emin değilim. " Ve doğruyu söylüyor olur! Öyley­
se Akaşa neden bu kadar ele-geçmezdir?
Nedeni söyleyeceğim ve dikkatle dinleyin, çünkü bu yeni
bilgidir. Akaşa bir beyin işlevi değildir. O, bellek sinapsının mey­
dana geldiği yerde değildir; böylece, siz yukarıdaki Akaşik so­
ruyu yanıtlamaya çalışırken, yanıtı İnsan beyninin sıradan bel­
leği ve sinaptik nitelikleri ile çalışan bir bilinç yapısında arıyor
olursunuz. Akaşa sizin beyninizde yer almaz, dolayısıyla aradı­
ğınız anıları orada bulamazsınız. Akaşa sizin DNA'nızda yer alır.
Böylece, birdenbire, Akaşik iletişimin çok farklı olduğu bir du­
rumla karşı karşıya kalırız. O lineer değildir ve beyninizin her­
hangi bir şeyi hatırlaması gibi hatırlanamaz. O size olgular sun­
mayacaktır. O ele geçmezdir! Öyleyse o size nasıl ulaşır?
DNA sizinle ve bilincinizle beyninizin yaptığından farklı bir
biçimde iletişim kurar. Biz bunu daha önce tarif etmiştik ve o
karmaşıktır. Ama yine de söyleyeceğim: DNA'nızda taşınan bil­
ginin -onun farkına varmanız ve ona inanmanız için- en sonun­
da beyninize ulaşması gerekir. O sonra bilincinize ulaşır ve -
şimdi tarif edeceğimiz- belirli bir biçimde çalışır. O bunu üst­
üste-gelen çok-boyutlu alanlar ile yapar. Bu bir bilim gizemi de­
ğildir, çünkü elektronik aletlerinizde her zaman bu tip bir ile­
tişim vardır. DNA sizinle bellek, sinaps, yapı ya da lineerlik va­
sıtasıyla konuşmaz. O sizinle duygusal kavramlar vasıtasıyla ko­
nuşur. Üst-üste-gelen çok-boyutlu alanlar işleminin elektronik
bilimindeki ismi indüktanstır. Bu ayrıca Güneş'in helyosferi yo­
luyla gezegeninizin manyetik alanına bilgi, hatta astrolojik ni­
telikler aktarmasının da yoludur; o bunları üst-üste-gelen çok
-boyutlu alanlar yoluyla yapar. Böylece, bu doğal, her zaman
meydana gelen ve fraktal (birçok tekrarlanan-bölüme sahip) bir
işlemdir. Ama bu işlem tümüyle temel DNA düzeyinde meyda-
269
insan Ylta.şası
na gelir. DNA'nızın çevresinde, bedenin Doğal Zekası vasıta­
sıyla bilincinizle etkileşime giren bir alan vardır. Bunu aşın kar­
maşık hale getirmeyin. Sadece Akaşa'nın ele geçmez olduğunu,
çünkü onun sizin -normalde olayları hatırladığınız gibi- hatırla­
manıza izin vermediğini bilin. O geleneksel değildir. O, DNA ile­
tişiminin bir parçasıdır.

Akaşik Sistem Bir İnsanı Nasıl Etkiler ?

Şimdi Akaşa'nın nasıl çalıştığından, bugün hangi enerjiye
sahip olduğundan ve nereye doğru yöneldiğinden söz edelim.
Akaşa bizim sürücüler dediğimiz şeye sahiptir. Sürücüler Aka­
şa ile ilgili belirli hisleri beyninize aktarır ve beyniniz sizin bir
şeyleri duyumsamanızı sağlar. Dediğimiz gibi, o bir anı olarak
gelmez ve Akaşik sistem ille de bireysel bir geçmiş yaşamın bil­
gisini iletmez. (Bu daha sonra DNA uyanışı ve programlanışı
ile gelebilir.) Normal Akaşik sürücüler beyne sizin geçmişte kim
olduğunuz, ne zaman ve nerede bulunmuş olduğunuzla ilgili bil­
gi iletmez. Siz bildiğinizi düşünebilseniz de, hiçbir isim ve cin­
siyet belirtilmez. Onun yaptığı şey size deneyime dayanan duy­
gusal kavramlar sunmaktır.
Şu anda insanlık için Akaşik sürücüler binlerce yıldır var
olan aynı sürücülerdir. Sizin Akaşanız 'dan ilk önce duyumsa­
yacağınız şeyler, sizin bilincinize iletilenler hayatta-kalma iç­
güdülerdir. Onlar korku, dram ve bitmemiş iş yaratmış olan geç­
miş deneyimlerle ilgilidir. Haklı olduğumu biliyorsunuz. Senin
duyumsadığın şey nedir, yaşlı ruh? Senin korktuğun şeydir. Aka­
şa bunu senin bilincine, vuku bulmuş olanların bir anısı olarak
değil, onların yarattığı bir hayatta-kalma duygusu olarak ak­
taracaktır. Bu Akaşik niteliklere sürücüler denir, çünkü onlar
sizi eyleme sevk eder veya bazı durumlarda eylemsizliğe sevk
eder. Siz bir şey hisseder ve hissettiğiniz şey yüzünden bir ye-

270
 'Bö[üm 10
re gitmez ve bir şeyi yapmazsınız. O sezgi midir, yoksa Akaşik
hatırlama mı? Aldığınız kavramlar DNA düzeyindedir ve onlar
beyninize yayılır ve bu yayınla sizi düşünüşünüzün duygusal
bölümüne sevk ederler. Bu şeyler neden bu kadar düşük ener­
jidir? Neden korku ve dram? Neden bitmemiş iş ve evet, onu
adıyla söyleyelim, neden suçluluk duygusu? Neden? Siz yaşlı bir
ruhsunuz? Bundan daha iyi bir şeyi hak etmiyor musunuz? Si­
ze bu bilgiyi daha önce vermiştik. Sizin bu dünyada yaratmış
olduğunuz şeyin enerjisi Gaia'nın bilincini, DNA'nızın verim­
liliğini ve insanlığın geleceğini yönlendirir. O bu noktaya ka­
dar olan özgür iradenizi temsil eder ve bu değişmektedir.

Kişisel Akaşa 'nın Yeniden Ayarlanışı

Sürücülerini yeniden düzenlemekte olan bir Akaşa'yı hayal
edin. Ya eğer korku, dram ve bitmemiş iş yerine, Akaşa size baş­
ka bir şey sunmaya başlarsa? O bunu yapacak, sevgili varlık­
lar, çünkü bu yeni enerji ve şu anda sürmekte olan yeniden
ayarlanma ile birlikte gelir. Bu, Akaşa iletişiminde bir değişimi
yansıtır, çünkü siz titreşiminizi yükseltiyorsunuz. Bedeniniz­
deki tüm hücreler bu yeni çağda neyin sürüp gittiğini biliyor­
lar. Şimdi siz, "Kryon, bu herkesin Akaşası 'nın bunu bildiği an­
lamına mı gelir? " diye sorabilirsiniz. Evet! Aradaki fark bey­
nin bunun hissedilmesine izin verip vermeyeceğidir. İşte epifız
salgıbezi burada devreye girer.
Beynin de sürücüleri vardır ve bazıları spiritüel sürücü­
lerdir. Siz onlara filtreler dersiniz. Diğerleri onları inanç filt­
releri olarak adlandırırlar. Beyin, geçmiş deneyime ve "her şe­
yin işleyiş biçimine" bağlılığa dayanarak, bazı şeylere inanma­
nıza veya inanmamanıza izin verir. Siz yeni bir bilinç yaratı­
yorsunuz ve bu, kısmen, Akaşa'nın o bilince hitap etmesine izin
vermektir. Bu mesajı dinleyenler ve okuyanlar, farkındalıkla-

27 1
insan 5'l{aşası
rının ışığını artırdıklarında, gerçeğin girişine (onu idrak etme­
lerine) izin verdiklerini anlayabilirler. Bu Akaşa'nın iletişimi­
ni değiştirmeye başlar. Epifiz daha iyi çalışır, filtreler daha ber­
raklaşır ve Akaşik sürücüler değişmeye başlar.
İnsanlığın büyük çoğunluğu yeni spiritüel düşünceye izin
vermeyecek olan filtrelere sahiptir. Onlar kendi inanç kutula­
rına bağlıdır ve DNA yeni bilgi yayınlayabilse de, onlar "o is­
tasyona ayarlanmamışlardır. " Ama insanlık -henüz onu elde ede­
meyecek olsa da- değişim için etkinleştirilmiş, muktedir kılın­
mıştır. Bu yaşlı ruhun sisteminin güzelliğidir, çünkü siz eğer
görmek istiyorsa her İnsan tarafından "görülebilecek" dünya
çapında bir muktedirlik yarattınız . Özgür seçim böyledir.
Şimdi, en güçlü ve yaygın sürücülerden birinden ve onun
nasıl çalıştığından söz edeceğiz. Ama önce istisnaların kaideyi
(kuralı) bozmayacağını söylemek istiyorum, çünkü size söyle­
diğim bu şeyler her İnsan için mutlak kural değildir. Daima
farklı olanlar vardır. Çünkü sizin yaşam yolunuz, buraya geliş
nedeniniz ve bu dünyada insanlığa hizmet olarak yapmakta ol­
duğunuz şey size özgüdür. Bu her ruha özgü, genel bir şey de­
ğildir. Böylece, ben bu bilgiyi genel bir bakışla veriyorum ve si­
ze sunduğum tüm şey budur. Öyleyse yaygın Akaşik sürücüle­
rin derin istisnalarından birinden söz edelim; o zaman söyledi­
ğim şeyin doğru olduğunu anlayacaksınız, çünkü onu gerçek­
ten görebilirsiniz.
Dahi çocuklar korku, dram veya bitmemiş iş tarafından
yönetilmezler. Dört yaşındayken bir üstat gibi piyano çalan da­
hi çocuk yalnızca ve tamamen sanatsal becerisi tarafından yö­
netilir. Sekiz yaşındayken bir üstat gibi resim yapan ressam
sanatsal becerisi tarafından yönetilir, o kadar! Bir dahi çocuk,
o beceriye sahip olduğu sürece, hayatta-kalmayı daha az umur­
sayabilir. O bu çocuğun tüm zamanını ve enerjisini alan, çok
lineer bir şeydir ve çocuğun tüm düşünebildiği şeydir. Bu, psi-
272
 'Böfüm 10
kolojide bir bilmece yaratır, çünkü burada bu hayatta asla de­
neyimlememiş olduğu ve hatırlaması mümkün olmayan· karma­
şık bir yeteneğe sahip olan bir İnsan vardır. Psikologlar için bil­
mece şudur: Nasıl olur da beynin hatırlamadığı bir yetenek var
olabilir? DNA onu, beynin alabileceği kadar hızlı bir biçimde bey­
ne doğru itmektedir. O birçok enkarnasyonun sanatsal beceri­
sidir. Ellerini nereye koyacağını, fırçayı nasıl tutacağını, klav­
yedeki notaları bilmek, müziği hatırlamak . . . Bunlar özel vaka­
lardır, sevgili varlıklar, ama siz onları sinapsa ve belleğe uyma­
dıklarını bilecek kadar yeterince sık görürsünüz. Bu, çok-bo­
yutlu bir düzeydeki Akaşa'nın çocuğun beynine kavramsal olan
bir şeyi -resmi, müziği, şiiri ve heykeli- itmesidir. Üstat bir sa­
natçı olmak birçok yaşam alır ve o ruhlar tekrar tekrar doğa­
rak önceden sahip oldukları sanatsal beceriyi sürdürürler. On­
ların yapmak istedikleri tüm şey bu işi sürdürmektir. Bu sizin
sürecinizden çok farklıdır ve sözünü etmiş olduğum tüm şey­
lerin olasılıkları onlar için tek bir şeye, tek bir odağa indirgen­
miştir ve bunu bir dahi çocukta görebilirsiniz . Bu arada, işte
bu yüzden birçok sanatçı uygun biçimde işlev yapamaz, çünkü
onlar hayatta-kalma realitesine ve çevrelerinde):p piğ�r �işile­
re karşı kayıtsız ve ilgisizdirler; onlar sadece kendileri ve sa­
natsal becerileri ile ilgilidirler.

Karma
İnsanlığın büyük çoğunluğunu yöneten şey karma denen
sürücüdür. Karma sadece bitmemiş işten çok daha fazla bir şey­
dir. Karma geçmiş eylemlerin cezası değildir, sevgili varlıklar.
Bu, Tanrı' dan gelmeyen bir yargılamadır. Karma geçmiş dene­
yimi duyumsamak ve duygusal bir karşılık vermektir ki böyle­
ce ya onu tekrar yapar ya da ondan uzak durursunuz. Karma
güçlüdür ve çoğu İnsan onu hisseder, ama DNA'nın Akaşası'

273
insan 5itf(aşası
ndan belirli bir sürücü almakta olduğunu hiç bilmez . Karma
çoğu kez tamamlandığını bile belirtmez! Bazen o bir polisin tek­
rar bir polis olması ya da bir subayın tekrar bir subay olması
veya annelerin anne olmalarıdır. O hem olumlu hem de olum­
suz şeylerin anısının bir sürücüsüdür. Bazen o sadece duygu­
dur. Bazen o bir kişiyi sorunlu olan klasik bir zihin-yapısına
sevk eder.
Siz o klasik zihin-yapısını bilmek ister misiniz? O, psiko­
logları gerçekten zorlayan klasik bir sorundur. Onu tarif et­
mek zordur, ama tarif ettiğimde onun var olduğunu bileceksi­
niz. Bazen sizin DNA'dan duyumsadığınız şeyler hoş değildir,
ama siz onları kendiniz olarak hatırlar ve onlarsız yaşayamaz­
sınız. Bu karma'dır. Burada olmayı, yaşamayı hak etmedikle­
rine ikna olmuş olan insanlar vardır. Eğer bu onların bilinciy­
se, DNA onunla işbirliği yapmaya çalışır. Siz bunu biliyordu­
nuz, değil mi? Hücresel yapı ipucunu İnsan düşüncesinden alır.
Kendi-değerini-bilmemek daha fazla değersizlik duygusu yara­
tan sorunlarla kendini tezahür ettirecektir. Bu ayrıca dram ya­
ratır ve bazıları bundan kaçamaz görünürler.
Yaşamının başlangıcında istismar edilmiş olan insanlar bir­
çok seçime sahiptirler. Onlar belki bu bilmeceyi bu kalıbı kırıp
kıramayacaklarını (karma'yı aşıp aşamayacaklarını) görmek için
yaratmışlardır. Ancak, bazen bu sadece onların hissettikleri şe­
yi, yani bu dünyada olmamaları gerektiğini onaylar. Böylece,
bu insanlar çoğu kez istismarcı bir ilişkiden çıkıp bir başka is­
tismarcı ilişkiye girerler ve bu böyle devam eder! Dostları on­
lara bakıp, "Senin neyin var ? Aynı hatayı tekrarlayıp duruyor­
sun!" diyeceklerdir. Akaşik düzeyde, onlar tekrar tekrar aynı
talimatlara karşılık vermektedirler. Bu bir mağdur konfor-ku­
şağıdır. Bunu görüyor musunuz?
Akaşa işte bunu yapar. O size varoluş kavramları sunar.
Eğer daha önce korkmuşsanız, o sizi korkutacaktır. Ben size
274
 'Bö[üm 10
geçmişte inançlarınız yüzünden öldürülmüş olduğunuzu söyle­
sem, büyük olasılıkla bana inanırdınız. Çoğu yaşlı ruh geçmiş
yaşamlarında inançlarından dolayı öldürülmüştür. Eğer ben si­
ze bunun kaç kere vuku bulduğunu ya da nerede vuku buldu­
ğunu sorsam, siz ancak tahminde bulunurdunuz. Yani Akaşa
gerçeklere dayalı anılarla değil, kavramlarla iş görür. O ayrıca
sizi değişmeye davet eden kavramlar da sunar.

Akaşa 'da Geçmiş Yaşamlar

Bazı ilginç kavramlar Akaşa vasıtasıyla aktarılır. Geçmiş
yaşamlardan söz edelim. Geçmiş yaşamlar miras alınan kav­
ramları Akaşa'ya taşır (Akaşik kalıtım) . Örneğin, eğer siz bir
savaşçı idiyseniz ve savaş meydanında öldürülmüşseniz, barut
kokusundan hoşlanmayabilirsiniz. Bu şeyler size olağandışı bi­
çimlerde geçirilir. Bazılarınız eski bir savaş meydanına girdi­
ğinizde o kokuyu alabilirsiniz ! Bazılarınız ise o kokudan hoş­
lanırsınız, çünkü sizin için o zaferin ve kurtuluşun -daha duy­
gusal kavramların- kokusudur. Ama siz orada bir şeyin bulun­
duğunu bilirsiniz ve sevgili varlıklar, bu bir kavramdır. O si­
zin merkezi duyusal algınıza girer. Bu en iyi haliyle Akaşa'dır.
Siz bu güne kadar içinizde bulunan bir şeyi hatırlamaktan da­
ha çok, hissetmektesinizdir.
Geçmiş yaşam okuyucusunun tüm bunları seçip ayıkla­
ması gerekir. Onun lineer olmayan bir şeyi lineerleştirmesi ge­
rekir. Görüyorsunuz ya, Akaşa ele geçmezdir. Geçmiş yaşam
okuyucuları sizin çevrenizde DNA tarafından yaratılmış olan ku­
antum alanı (Merkabah) duyumsayabilirler. İyi bir okuyucu, si­
zin asla yapamayacağınız bir biçimde, o "kavramlar çorbası"
ndan bireysel yaşamları çekip çıkarabilir. Bu iyi bir okuyucu­
nun engeller ve geçmiş deneyimler konusunda size nasıl yar­
dım edebildiğini açıklar.

275
'İnsan 5't{aşası
Yaşlı ruhun ek bir Akaşik niteliği vardır. Binlerce yıldan
beri, art arda enkarnasyonlarla burada bulunan yaşlı ruh de­
neyimlenebilecek hemen her şeyi deneyimlemiştir. Yaşlı ruhun
Akaşası şimdiye dek başka herkesinkiyle aynıydı: Dram, kor­
ku ve bitmemiş iş. Ancak, yaşlı ruh uyanış enkarnasyonlarının
bir ambarına sahiptir ve aradaki fark budur. Yeni enerjide yaş­
lı ruhun hatırlamaya başlayacağı şey budur. Bu noktaya ka­
dar, yaşlı bir ruh olmak Akaşik yolda şimdi sahip olduğu ka­
dar bir ağırlığa asla sahip değildi.
Ancak, her şey yeniden ayarlanıyor. Bu aynı zamanda Aka­
şa'nın da yeniden ayarlanışıdır. Bu sizin kendinizi nasıl hisset­
tiğiniz, onunla ne yaptığınız ve onun sizi bir şeyler yapmaya na­
sıl sevk ettiğidir. Yaşlı ruhların içlerindeki en ilginç nitelik, on­
ların her şeyi anladıklarını, çözdüklerini hissetmeleridir. Onlar
orada olmuş, onu yapmışlardır. Yeni hiçbir şey yoktur ve böy­
lece onlar Dünya üzerinde bir yaşam biçimine ya da yaşam bi­
çimi olduğunu düşündükleri şeye inanmış ve kendilerini ona
adamışlardır. Bu çok ilginçtir ve çoğu kez tümüyle yanlıştır.

Yeni Akaşik Sürücüler

Şimdi Akaşa'nın yeni sürücülerinden söz etmek istiyorum.
Onlar şefkatli eylem, sevgi ve biten iştir. Bu sürücüler yaşlı ruh
DNA'sından yaşlı ruh beynine yayınlanacaktır. Bu, yaşlı ruhla­
rın geleneksel düşüncenin kutusunun dışında düşünmelerine
yardımcı olan bir süreci başlatacaktır. Yaşlı ruhlar yaşamın
kurbanları, mağdurları olmadıklarını görmeye başlayacaklar­
dır. Onlar buraya aittirler! Kendi-değerini-biliş artacaktır, çün­
kü onlar insanların burada olmayı hak ettiklerini bilecekler­
dir. Bunun zamanı gelmiştir!
Bu süreç Akaşa'nın beyne ve bedenin zekasına yüksek kav­
ramlarla, şefkat kavramlarıyla hitap etmesini sağlayacaktır. Bir

276
 '13öfüm 10
doktora bazı insanların sırf torunlarının mezuniyetini görmek
için aylarca nasıl hayatta kalabildiklerini sorun. Bir doktora dü­
şüncenin maddeyi etkileme gücüne hiç tanık olup olmadığını so­
run. Ölmekte olan insanlarla yakından ilgilenen bir doktora, ba­
zılarının burada bulunmaya değer olduklarını anladıklarında na­
sıl yeniden hayata döndüklerini sorun. Hastalıkların kendili­
ğinden gerilemesi ve iyileşmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
Bu, İnsanın izlediği yolu değiştirmesidir.

Yeni Bilincin ve Değişen Bir Akaşa 'nın Sonuçları

Ak.aşa sizinle kavramlar vasıtasıyla konuşur. Yeni enerji
yaşlı ruh için farklı hayatta-kalma sürücüleri ve beyninize ar­
tık karma iletmeyen kavramlar taşır. Size yirmi yılı aşkın bir
süre önce (Birinci Kitap'ta) söylemiş olduğumuz gibi, karma ar­
tık geçersiz kılınmıştır. Size karma'yı bırakmanızı, çünkü ar­
tık ona ihtiyaç olmadığını söylemiştik. Geçmişten bir kavram
yerine, geleceğiniz için kendi yarattığınız Akaşik enerji ile iler­
leyin.
Bazılarınız şaşırıyor ve kendinizi garip hissediyorsunuz,
çünkü karma sürücüsü olmadan kendinizi boş hissediyorsunuz.
Bu hissin ne olduğunu anlamanızın zamanı gelmiştir. Bu sizin
kendi yaşamınızı yönetmeniz anlamına gelir! Bu artık sizi itip
kakan koşulların bir kurbanı olmadığınız anlamına gelir. Siz es­
ki enerji karma sürücüsünü bıraktınız ve böylece artık yaratma­
nızın zamanı gelmiştir! Bu kavramsaldır ve bu mesajı alma­
yan insanlar yanlış bir şeylerin olduğunu düşünürler. Bazıları
diğer histen hoşlanmışlardır ve onu "normal olmak" olarak gö­
rürler. Bu yeniden ayarlanmadır. Artık karma yoktur.
Geçmiş yaşamlar sizi eskisi gibi etkileyemeyecektir ve geç­
miş hakkında hatırladığınız şeyler yeniden ayarlanmaya baş­
lamaktadır. Artık siz başarıyı, sevgiyi, şefkati ve yüksek düşü-

277
1nsaı !J.taşa.sı
nüş yoluyla gelen sonuçları hatırlamaya başlayacaksınız. Tek­
rar bu şeyleri isteyeceksiniz. Bunun nereye gitmekte olduğunu
görüyor musunuz? Sadece olumlu şeyler tarafından yönlendiri­
len bir İnsanı hayal edin. Tamamen olumlu şeyler tarafından
yönlendirildiği için, oh.ımlu şeyler hakkında kitaplar yazıp, te­
levizyon şovları ve filmler yapan bir İnsanı hayal edin. Bunun
diğerlerinin gördüklerini ve hissettiklerini nasıl değiştirebile­
ceğini hayal edin. Az sayıda kişinin dünyayı değiştirebilecek bir
şeyi birçok kişiye gösterebilmesini hayal edin! Bu şeyler için pa­
ra bulmanın kolay olduğunu, çünkü parası olan yaşlı ruhların
da o şeyleri göreceğini hayal edin!
Sevgili varlıklar, siz eski mitolojiyi değil, Tanrı'nın reali­
tesini hatırlamaya başlayacaksınız. Siz bilmecenin bir parçası­
sınız ve şimdi çözümü taşıyorsunuz. Siz burada olmayı hak edi­
yorsunuz ve daha fazla uyandıkça, daha uzun yaşayacaksınız.
Şefkatli bir zihnin bilinçli farkındalığı ömrünüzü uzatacaktır.
Şefkatli zihin-yapınız içinde asla kızgın bir Tanrı görmeyecek­
siniz. Yargılayıcı bir yaratıcının mitolojisini asla görmeyecek­
siniz. O asla var olmadı! O Tanrı'ya yakıştırılan bir İnsan dü­
şüncesidir. Gaia adaklarda bulunmanız gereken korkutucu bir
kuvvet değil, sizin Dünya üzerinizdeki partneriniz haline gele­
cektir. Siz Gaia'ya aşık olacaksınız. Aradaki farklılığı görüyor
musunuz? Bu, çok daha az ele-geçmez olmak için kendini ye­
niden ayarlamakta olan Akaşa'dır. Bu insanları tümüyle yeni
bir varoluş bilincine iter. O zaman dünyanın tüm üstatlarının
buna sahip olduklarını anlamaya başlarsınız.
Mesajı bitirirken, size şunu soracağız: Sizin en sevdiğiniz
üstat kimdir? Şimdi kendinizi onun yerine koyun. Kendinizi na­
sıl hissediyorsunuz? Yanıtınız, "Gevşeyip rahatlamış, huzurlu,
güvende, çok iyi!" olacaktır. Bu yüzden size tekrar soruyorum,
onlar sizin böyle hissetmenizi sağlayacak neye sahiptiler? Ya­
nıt, sahip olmayı öğrenmekte olduğunuz şeydir: O, huzura sa-
278
 '13öfüm 10
hip olmak için 3B nedenine sahip olmadığınız yerde huzur; din­
ginliğe sahip olmak için 3B nedenine sahip olmadığınız yerde
dinginlik; sadece gözlerinin görebildiklerine güvenenlerin görüş­
leri dışındaki güzel, ezoterik şeylerin farkındalığıdır. O, yaşa­
mınızda belirgin hale gelen ve mağduriyet ve korku yalanları­
nı tamamen geçersiz kılan Tanrı sevgisidir. Siz gevşeyip rahat­
lar ve diğerlerine farklı bir biçimde davranırsınız. Üstatlık Aka­
şik kavramları günlük yaşamınızda tezahür eder ve eskiden so­
run olan şeyler temel düzeyde hissedilen ya da korku "düğme­
lerinize" basan bir hayatta-kalma sorunu olmaz, sadece İnsan
yaşamının meydan okumasının parçaları haline gelir.
Beyin bilinç enerjisinin geçişinin büyük merkezi istasyonu­
dur. Bu geçişe neyin girip neyin girmeyeceğine siz izin verecek­
siniz. Ve yeni bir Akaşa'nın size, yaratılmasına yardım ettiğiniz
sistemin ihtişamından söz etmesine izin vermenizin zamanı gel­
miştir.
Kryon 'un Minneapolis, Minnesota 'da verdiği
"Ele Geçmez Akaşa " adlı mesaj, 1 0 Ağustos 2013

Aşağıda, bu böl ü m ü n konusuyla ilgili olara k Kryon'a sord uğu m so­

r u l a r ve o n l a r ı n ya n ıt l a rı yer a l m a kta d ı r.

Soru: Birçok çocuk önceki enkarnasyonunun canlı anılarına sa­

hiptir. Çoğu kez bu anılar beş ila sekiz yaş arasında tamamen
silinir. Bunun nedenini açıklayabilir misin ?
Kryon: İnsan gelişimi bu durumu yaratır. Çocuklar belirli bir
yaşa eriştiklerinde, bilinç gelişimi içinde birçok şey değişir. Se­
nin sözünü ettiğin şeyler unutulmaz, ama onların yerini "ha­
yatta-kalma sinapsı" diyeceğimiz bir şey alır. Yavaş yavaş, ço­
cuklar çevrelerindeki şeylerin, akranlarının ve çocukluk sorun­
larının daha çok farkında olurlar. İşte o zaman öz-imaj ortaya
çıkmaya başlar ve çocuklar yaşamlarını çevrelerindeki daha kar-

279
insan 5'1taşası
maşık kişisel sorunları dahil edecek şekilde genişletmeye baş­
larlar. Onların beyinleri ve kimyaları hala gelişmektedir.
Yaşam taze ve basit olduğu sürece, geçmişin anıları ser­
bestçe akarak gelir. Ama yedi yaşında başlayan hayatta kalma
içgüdüsü ve kimyasal değişimler çocuğa hakim olur ve o bir gün
geçmişte söyledikleti�i hatırlayamaz hale gelir.
Küçük çocuklara dikkat edin, çünkü onlar size kim olduk­
ları ve s�zin kim olduğunuz hakkında çok şey öğretebilecek ma­
sumiyet ve sadelik mesajları barındırırlar.

Soru: Nasıl oluyor da bazı yetişkinler bir terapistin yardımı ol­

madan geçmiş enkarnasyonların belirli ayrıntılarını hatırlaya­
biliyorlar, ama çoğumuz bunu yapamıyoruz ?
Kryon: Sizin bu kitapta incelemekte olduğunuz Akaşik sistem
karmaşıktır. Bazı insanlar ona başkalarından çok daha yakın­
dır. Bunun bir kişinin ne kadar aydınlanmış olduğuyla ya da
yaşlı bir ruh olmasıyla hiçbir ilgisi yoktur. Senin sözünü etti­
ğin kişiler, bu dünyaya onları her gün etkileyen çok güçlü bir
geçmiş yaşamla gelmiş olanlardır. Onlarda "kendi değerini bil­
memeyi, " "başkalarından korkmayı" ya da "suyun yanına yak­
laşmamayı" içeren bir kalıntı Akaşik enerji olabilir. Bunlar tü­
müyle son geçmiş yaşam deneyimlerinden kalma enerjiler ola­
bilir, onların bazıları o kadar güçlüdür ki kişiyi tüketir ve o­
nun tıbbi yardım araması gerekebilir.
Öyleyse Akaşa'pm nasıl "hatırlanıp hatırlanmadığını" kim
söyleyebilir? Yanıt p erdenin öbür tarafındayken hepinizin far­
kında olduğunuz bir sistemin bulunduğudur. Siz "duyarlı bir
Akaşa"ya sahip olmayı ya da olmamayı seçersiniz. Örneğin, part­
nerim -İkinci Dünya Savaşı'nda çok ünlü bir muharebede ölen­
bir donanma subayı olmanın çok güçlü bir kalıntısına sahip.
Bu onun yaşam yönünü değiştirdi ve kararlarını etkiledi. Ama
onun bundan başka geçmiş yaşamlara ait hiçbir anısı yok.
280
 '13ö[üm 10
Bazı insanlar birçok geçmiş yaşamı hatırlarlar; çünkü bu,
eğer onlar o anıları kendine-yardım gereçleri olarak görmeyi se­
çerlerse, daha sonra onlara yardımcı olur. Ancak, diğerleri tüm
yaşamları boyunca bu kalıntı enerjilerden dolayı acı ve sıkıntı
çekebilir, bu şeylerin onlara kendi "yaşam bilmecesini çözme"
planları doğrultusunda verildiğini asla anlamazlar.
Böylece yanıt her İnsanın kendi sistemini tasarladığı ve
sonunda eğer isterse o sistemi işlettiğidir. Kendi enkarnasyo­
nunuza ne kadar dahil olduğunuzu bilmek güzel bir şey, değil
mi? Siz hayatın bir kurbanı değil, onun tasarımcısısınız.

Bitirirken . . .
U m a r ı m ka l b i n i z a ç ı l m ıştır v e i htişa m ı n ızı hatırla m ı şs ı n ızd ı r. Gü­
zel ve za rif bir siste m i n b i r parçası olan b i r yaşa m çe mberi va rd ı r. Bu
d ü nya d a yaşaya n her ta n rısal İ nsan ölçüsüz b i r biçi mde sevi l i r. Siz id­
ra k edebileceği nizden çok daha m u hteşem ve yücesi niz. Sizin çok-bo­
yutlu parça l a r ı n ı z tüm Evre n' de b i l i n i r. Sizin kavrayış l a rı n ı z ve ke n d i n i­
zi i d ra k etm e n i z gezege n i ebed iyen değiştirecektir. Akaşa n ı z ' ı n derin­
l i kleri n d e sonsuz bir b i lge l i k ve deneyim havuzu va rd ı r. Siz ona sa h i p
çıkmaya davet e d i l iyorsu n u z !
S i z üstatl ığı uygu ladığın ızda, çevrenizdeki koşullar ne olursa olsun,
kendinizi huzur içinde bulabilirsin iz. Karma n ızı bıra ktığın ızda, yol u n uza
çıkabilecek eşza m a n l ı klara d i kkat edin. Aka şanızı kazd ığın ızda, ortaya çı­
kaca k yeni düşüncelere ve yeteneklere şaşırmayı n . Artık size h izmet et­
meyen eski korku l a rı ve fob i l eri b ı ra k m aya hazır o l u n . O n l a r u z u n za­
m a n d ı r sizinle b i r l i kte olan eski bir a rka daş g i b i old u klarından, o n l a rı
bırakmak -bu n u ge rçekten isteseniz bile- zor olabilir. Bu yüzden kendi­
nize ka rşı y u m u şa k, nazik ve sabırlı o l u n .
S i z i Kryo n ' u n İnsan Akaşası ha kkındaki derin sözleriyle b ı ra k m a k
istiyoru m :

28 1
'İ.nsaı Jtfcaşası
Böylece siz bu bilgiyle burada bulunuyorsunuz. İlginç, de­
ğil mi? İnsan enerjinizin aynı anda bulunduğu üç yer vardır.
( 1) Yaratılış Mağarası, siz bu dünyaya gelip giderken kimliği­
nizin kaydını tutar ve enkarnasyon deneyimlerinizi gezegenin
titreşimine aktarır ve onlar -siz bu dünyadan ayrıldıktan son­
ra bile- orada kalır. O, İnsan deneyimini Gaia için kaydeden çok­
boyutlu bir sistemdir. (2) İnsan bedenindeki DNA, siz her en­
karnasyonda yaşarken size yardımcı olur, çünkü sizin olmuş
olduğunuz her şey o çift sarmalda depolanan bilgi ve enerjidir.
Eğer siz bin enkarnasyon geçirmişseniz, hepsi oradadır. Hepsi­
ne erişebilirsiniz. O kümülatif olduğundan, yani bir enkarnas­
yondan diğerine sizinle kaldığından, hiçbir şeyi spiritüel ola­
rak tekrar öğrenmeniz gerekmez . Yapmanız gereken tüm şey
o spiritüel kavanozu açmaya, hatırlamaya niyet etmenizdir ve
atalarınızın bilgeliği ortaya çıkacaktır. Bunun size bir şey söy­
lemesi gerekir. Hepiniz kendi atalarınızsınız. Bunu düşünmüş
müydünüz? (3) Kristalimsi Ağ, gezegenin yüzeyini kaplayan ve
insanların yaptıkları her şeyi ve onları nerede yaptıklarını ha­
tırlayan spiritüel bir ağdır. Bu ağ siz 2012'ye yaklaşırken ye­
niden aktive edilmiştir, çünkü o daha kuantum hale gelmekte­
dir, sizin gerçek zamanda yaptığınız şey Gaia'ya bu ağ vasıta­
sıyla gerçek zamanda aktarılmaktadır. Bu şu anlama gelir ki,
insanlığın enerjisi gezegenin titreşim düzeyini gerçek zaman­
da etkilemektedir, yani gezegen artık bu enerjiyi almak için si­
zin Yaratılış Mağarası'na geçmenizi beklememektedir. Bu ay­
rıca zamanın sizin için hızlanması hissini de yaratmaktadır . . .
. . . Onların hepsi için bir yedek sistem vardır, ama bu si­
zin düşündüğünüz türde bir "yedek sistem" değildir, çünkü si­
zin yedek sisteminiz ilk sistemi kaybetmeniz olasılığına karşı
oluşturulan lineer bir şeydir. Bu "yedek sistem" her zaman di­
ğerlerine yardım eden bir sistemdir. Bu üç Akaşik sistemin bil­
gisi bu gezegende yaşayan bir memelide depolanır. Böyle olmak
282
 'Bö[üm lO
zorundadır, çünkü o en son tabakadır ve o sizi sadece Gaia'ya
değil, Dünya üzerindeki tüm yaşama derin bir biçimde bağlar.
Bu ı>istem Dünya'nın balinalarında ve yunuslarında depolanır . . .
. . . Onlar kayıtları barındırırlar. Bu bir döngüdür. Balina­
lar Gaia'da, suyun altındadırlar. Onlar sizin gibi memelidirler.
Bilgiyi barındırırlar. Ve böylece Akaşik döngü tamamlanır. Dün­
ya'nın denizleri de sizin yapmış olduğunuz her şeyin, kim ol­
duğunuzun ve kim olabileceğinizin bilgisiyle parlar . . .
. . . Gaia, bu gezegende derste bulunan kutsal insanlar için
vardır. Bugün size bu bilgiyi sevgiyle sunuyorum. Sizden bir şe­
yi düşünmenizi istiyorum: Siz yürüdüğünüz her yerde Dünya
tarafından tanınırsınız. Bu harika bir sistemdir! Ben bugün si­
ze bu bilgiyi neden veriyorum? Böylece sevildiğinizi ve önem­
sendiğinizi hissetmeniz için. Sizin Ruh ve Gaia ile sürekli el ele
olduğunuzu bilmeniz için. Eğer onları isterseniz, burada sizin
için birçok şey vardır. Yaşlı ruh, sen burada bir amaçla bulu­
nuyorsun. Sen önemlisin, değerlisin ve bir üstatsın. Şimdi git
ona sahip çık. Uzun bir ömür sür. Bu süreçte mutlu ol. Neyin
olması gerektiğine karar verme. Yapabileceğin en kötü şey, şim­
di olup bitenlerle ilgili düşüncelerine dayanarak, Tanrı'nın se­
nin için ne hazırladığına karar vermektir. Onun yerine, gevşe­
yip rahatla, her konuda sevinç duy ve kendine aşık ol.
Ben iyi bir nedenden ötürü insanlığı çok seven Kryon'um.
Ve de öyledir.
Kryon 'un Syracuse, New York 'ta verdiği
"Akaşik Sistem " adlı mesaj, 1 1 Eylül 201 0

283
2 84
 YAZAR HAKNDA

M o n i ka M u ra nyi Dü nya gezegen iyle d a i m a derin b i r i l işki ve ba­

ğa sa hipti. Avustra lya'nın Yeni Güney Galler Eyaleti' ndeki Southern Cross
Ün iversitesi' nin Uygu lamalı Bilimler Fakü ltesi'nden onur derecesiyle me­
z u n old u . On beş yıl boyunca Avustra lya ve Ye n i Zela nda'daki çeşitli
u l usal parklarda ça lıştı. Sertifi ka l ı bir Elektro M a nyetik Alan ( E M F) Den­
ge l e m e Yönte m i uygu layıcı sıd ı r ( l .'den X l l l . Aşa m aya dek). İ lgi a l a n l a rı
arasında fotoğrafç ı l ı k da va rd ı r. Fotoğrafl a rı n ı n bi rçoğu h e m Lee Ca r­
rol l ' u n hem de ke n d i s i n i n İ nternet sitesinde görü lebi l i r :
www. kryon. com v e www. monikamuranyi. com
M o n i ka bu kita pta yer a l a n bi lgiyi d i kkatle a raşt ı r m ı ş ve ken d i
Akaşası' n ı keşfet me v e a n l a m a süreci nde b i rçok yere git m i ştir. Gittiği
ye rlerden bazıları Avu stra lya, Ye n i Ze landa, Birleşik Devletler, Ş i l i, Ar­
ja ntin, Brezi lya, U rugu ay, Bol ivya, Peru, Ekvator, Ko lombiya, Venezu­
ela, Meks i ka, Rusya, U krayna, Pol onya, Bu lga rista n, Maca rista n, İ sviç­
re, İspa nya, İta lya ve Portekiz' d i r .
Bu kita bı y a z m a i l h a mı, M o n i ka' n ı n -başka l a r ı n ı n d a ke n d i Aka­
şaları' n ı kazı p, en yü ksek pota nsiyellerini ya ratabil meleri için- Kryon' u n
bi lgel iğini v e öğretilerini paylaşma a rzus u n d a n kaynakla n m ıştı r.

Akaşa Yayı n l a r ı n ı n N otu : Bu d i z i n i n üçüncü kita b ı ya kında yayı nevi m i z

ta rafı n d a n yayı n l a nacaktır.
285