Ekolojik problemleri çözme yolları

Nüfusun ve üretimin artmasıyla artan Dünya ekolojisindeki sorunlar bizi ebedi soruya yönlendiriyor:
insan doğanın efendisi mi yoksa ayrılmaz bir parçası mı?
Gezegenin gelişimine aşina olan herkese, insanlık tarihinin sadece büyük bir kitabın sayfası olduğu
açıktır. Onu okuduğumuzda, evrenin en parlak planının, boşlukta yaşanabilir bir vaha yaratan, onun
sakinleri tarafından nasıl yıkıldığını görüyoruz. İnsanlar, yeryüzündeki tüm canlıların aksine, yaratıcı
döngüye katılmazlar. Biz tüketiciyiz. Doğadan canlı ve cansız olarak alıyoruz, sadece yaşamak için
ihtiyaç duyduğumuz şeyleri değil. Çevrelerini zenginleştirerek, onu daha zengin ve daha çeşitli hale
getirerek, insanlar yeryüzünün asırlık hazinelerini boşa harcıyorlar, kaynaklarını akılsızca harcıyorlar,
milyarlarca yıl sürdüler ve doğal süreçlerin tüm gücünü yaratıyorlar.
Evet, çok insan oldu, iletişim başladı, tüketim malları üretildi, tarım ve gıda endüstrisi milyarlarca
insanı beslemek için gelişti. Ama! Dünyanın bütün insanlarını toplayıp yanına koyarsanız, sayıları
Madagaskar adasının alanını kapsayacak kadar yeterli değildir. Aynı anda çok az ve çok insanız. Yüz yıl
önce bile, insanlık çevresel sorunları duymadı. Peki bu yüzyılda bize ne oldu?
İnsanlık daha akıllı, daha eğitimli, daha güçlü hale geldi, ama ne yazık ki daha akıllı değil. Paradoks:
Her okul çocuğu, insan eylemlerinin kendi gezegenine onarılamaz bir zarara neden olduğu bir düzine
durumu kolayca söyleyecektir ve aynı zamanda herhangi bir yetişkin, dünyaya bir sigara izmariti
attığında veya üretim atıklarını nehre attığında düşünmeyecektir, ancak sadece çevre felaketi medya
tarafından bildirildiğinde düşünmeyecektir. Ne var? Her dünyalı bugün, «çağımıza yetecek kadar»
umarak yaşıyor ve orada, bundan sonra, Mars'a hakim olacaklar, icat edecekler, ustalaşacaklar mı?
Ve başımıza belalar geliyor. Medeniyet büyüdükçe yaşam beklentisi uzar, uzatılmış çağımız için
yeterli cennet olmayabilir. Öfkenin paroksisminde, doğa bizi oksijenden ve sudan mahrum edecektir.
Bunun insanları hemen durdurmayacağını düşünüyorum. Literatürde buna pek çok örnek var. Yırtıcı
tüccarlar kaynakları "çılgınca para" için satacaklar. Bugün nefes alma fırsatınız için para ödemeye
hazır mısınız?
Ralph Waldo Emerson şöyle dedi: "Doğa her zaman değişken bir buluttur; asla aynı kalmaksızın, her
zaman kendi başına kalır." Bugün, günahkar kafalarımızın üzerinde sadece çevresel sorunların
kümülüs bulutları yüzdüğü zaman, yarına dönüşebilir, bu da üzerimize bir çevre felaketinin fırtınalı
bir bulutunu çökertir. Çocuklarının kötü düşünülmüş eylemlerinden öfkelenen doğa, insanlığı
gerçeklikten çıkarabilir, gereksiz yere meraklı çocukları cennetten çıkarabilir.
Bizim sayemizde felakete doğru sallanan bu dünya yeniden inşa edilecek ve yeniden çiçeklenecek,
ancak Zihni yeniden doğurmak isteyip istemediği büyük bir sorudur.