You are on page 1of 14

See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.

net/publication/324412317

Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

Article · January 2017

CITATIONS READS

3 2,938

1 author:

Mustafa Zülküf Altan


Erciyes Üniversitesi
76 PUBLICATIONS   688 CITATIONS   

SEE PROFILE

All content following this page was uploaded by Mustafa Zülküf Altan on 10 April 2018.

The user has requested enhancement of the downloaded file.


Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz?
Neden Öğrenemiyoruz?

Prof. Dr. Mustafa Zülküf ALTAN


Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü, Kayseri

Giriş olacaktır. Hemen her konuda olduğu gibi etkili


İster akademik ister genel bakış açısı olsun, ya- ve nitelikli bir başlangıç diğer süreçlerin de ba-
bancı dil öğretme/öğrenme konusunda söylene- şarısını hiç kuşkusuz etkileyecektir.
cek çok şey, yazılacak çok alt başlık var. Ancak bu Yabancı dil konusuna girmeden önce eğitim
yazımı çok fazla kurama kaçmadan, akademik an- sistemimizin ya da sistemsizliğimizin genel duru-
latımdan mümkün olduğunca sakınarak hemen munu öğretme ve öğrenme bağlamında irdele-
herkesin okuyup anlayabileceği bir çerçevede kıs- mek ve bu konulardaki düşüncelerimi özetle pay-
men de olsa özetle yazmaya dikkat edeceğim. laşmak isterim. Çünkü yabancı dil konusunu genel
resimden ayrı düşünmek doğru olmayacaktır.
Tarih var olduğundan beri diğer insan grupla-
rıyla iletişim kurmak, onları tanımak, ticaret yap- Öncelikle öğrenme ve öğretme konusuna,
mak ve diğer pek çok nedenden ötürü bir araya ardından neden öğretemiyoruz ve/veya öğrene-
gelmek hem bir ihtiyaç hem de büyük bir arzu ve miyoruz konusuna, sonra sıklıkla dile getirilen,
merak konusu olmuştur. Bu amaçları gerçekleşti- karıştırılan ve sorulan yabancı / ikinci dil öğren-
rebilmek için de karşıdakinin dilinin öğrenilmesi mek, yabancı dil edinimi ve güdü, yaş ve öğrenme
dolayısıyla da öğretilmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır. konularına değinecek son olarak da yabancı dil
Bu bazen yerel diller bazen de diğer milletlerin öğretimi ve yabancı dil öğretiminde optimal şart-
lar konularındaki düşüncelerimi paylaşarak yazımı
dilleri olmuştur. Bu arada Latince, Fransızca ve son
sonlandıracağım.
örnekte olduğu gibi İngilizce gibi küresel çapta
kullanılan ve küresel iletişim dillerinin öğrenil-
mesi ve/veya öğretilmesi de ayrıca bir öneme Örgün Eğitimde Öğretim ve Öğrenme
sahip olmuştur. Dikkat edilirse burada sıklıkla
yapılan “Küresel dil” teriminden ziyade küresel
iletişim dili terimini kullanıyorum!
Yaş gruplarına ve ihtiyaçlara yönelik farklı
yabancı dil öğretimi yöntem ve uygulamaları
vardır ancak Yazımda ağırlıklı olarak genel an-
lamda yabancı dil öğretme/öğrenme özellikle
de erken yaşlarda başlayan yabancı dil öğreti-
mi konusuna ağırlık vereceğim. Her ne kadar
her yaşta ihtiyaca göre bir yabancı dil öğren-
me mümkün olsa da erken yaşlarda açılama- Eğitimle ilgili nerede bir konu açılsa tartışılan
yan bir yabancı dil dosyasının daha sonraki yıl- konulardan birisi genelde yabancı dil öğreteme-
larda açılmasını veya aktif olarak kullanımını me ve/veya öğrenememe konusudur. Bu durum
sağlamak zorlaşacak hatta verilen tahribattan gerçek olduğu kadar yanıltıcıdır da. Aslında yuka-
ötürü bir daha açılmamak üzere kör edilmiş rıda paylaştığım ve sunumlarımda sıklıkla kullan-

12 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

dığım karikatür bizim eğitim sistemimizin içinde göre tasarlanmış yöntemlerin çok ama çok kötü
bulunduğu durumu çok net bir şekilde anlatmak- uygulamalarını kapsamaktadır! Bu yüzden de ma-
tadır. alesef ne öğrenebiliyoruz ne de öğretebiliyoruz!
Çocukları sınıflara doldurup zil çalana kadar 21. yüzyılda dahi 19. yüzyıl gerçeklerine dayalı bir
sınıf ortasında veya tahtanın önünde dikilip alan akademik anlayışı körü körüne uygulama çabası
veya alana dair bilgileri anlatarak yapılan bir öğ- içindeyiz.
retim sonucunda anlatılanların öğrenileceği sanıl- Türkiye’deki eğitim ve sınav sistemleri hemen
maktadır! Bu durum matematik, tarih, din, ahlak her yıl hatta yılda birkaç defa değiştirilmesine rağ-
veya yabancı dil için hiç fark etmiyor. Elbette farklı men içerik ve genel yapı olarak hâlâ dizayn edil-
işler yapanlar vardır, olacaktır da ancak mevcut diği yüzyılın gerçekleriyle devam etmektedir. Bu
genel yaygın uygulama bu! O alana özgü dos- yüzden de amaçlanan veya hedeflenen değişim
yayı açmadan, gerekli yerleştirmeleri yapma- asla ortaya çıkmamaktadır. Zaten tepeden aşağıya
dan, yerleştirilenleri kayıt etmeden, gerekli doğru yönelimli hantal yapı da değişimin sağlıklı
yapılandırmalar yapılmadan, kayıt edilenleri gerçekleşmesine olanak vermemektedir. Bilgi ak-
ertesi ders geri çağırma tekniklerini kullan- tarımına, aktarılan bilgilerin kavranmasına, ezber-
madan daha önemlisi beynin nasıl öğrendiğini lenmesine ve anlamsız tekrarlara büyük önem ve-
öğretmenler olarak öğrenmeden ve çocuklara rilen, benzer becerilerin öğretildiği ve test tabanlı
da öğretmeden öğrenmenin gerçekleşeceği değerlendirme yöntemlerinin vazgeçilmez olarak
sanıldı! Sanılmaya da devam ediliyor! görüldüğü bir sistemden bahsediyoruz.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de üstü- Merkezî yapılan standart testler, maalesef
ne öğretim şeklinin aksine ve de hiç alakası alan içerikli ve tamamen bilgi odaklı olup bireysel
olmayan bir şekilde tamamen hatırlamaya ve farklılıkların ve aktivitelerin önemini yitirmesine;
anlamaya yönelik testlerin kullanıldığı değer- yabancı dil, müzik, resim gibi gözlemlenebilir ve
lendirme yöntemleriyle çocuklardaki öğrenme sergilenebilir davranışları sergilememizi gerek-
zevki önce kör sonra da yok ediliyor! Sonucun- tiren becerileri kazanamamamıza sebep oldu ve
da da “her şeyi denedik ama öğrenemediler” maalesef de olmaya devam ediyor.
deniyor!
Bu durum, aslına bakılırsa, testler yoluyla bilgi
Doğrusunu söylemek gerekirse hemen hiçbir bazında ölçüldüğü düşünülen diğer alanlar için
alan, olması gerektiği gibi öğretilmiyor, değerlen- de geçerlidir. Tamamen formül ve o formülle-
dirilemiyor ve de doğal sonucu olarak öğrenilemi- rin nasıl çözüldüğü ve uygulandığı üzerine
yor! Matematik anlatır gibi formüllerle yabancı dil odaklanan değerlendirmeler neticesinde bu
öğretiliyor! Tarih sadece isimler ve tarihlerden iba- alanların hayatımızda ne işe yaradığı ya da bu
ret görülüyor! Ancak yabancı dil gibi gözlemlene- alanlarda elde ettiğimiz bilgileri hayatımızda
bilir bir beceri olduğunda bu eksiklik çok daha ba- nerelerde kullanabileceğimizi asla öğreneme-
riz şekilde ortaya çıkıyor ve bütün gözler yabancı dik! Mezun olunduktan sonra zaten bu ezber-
dilin üstüne çevriliyor! Sanki matematik, müzik, lenmiş, anlamsız ve soyut bilgilerin çoğu unu-
resim, resmi dil (Türkçe), biyoloji, fizik öğreti- tulup gitmektedir. Bu yüzdendir ki insanlar ne
lebildi ve/veya öğrenilebildi de bir tek yabancı matematik, ne kimya, ne tarih, ne din bilgisi, ne
dil öğretilemedi veya öğrenilemedi! Veya çok müzik, ne resim ne de yabancı dil öğrenebildi!
iyi inşaat mühendisleri, mimarlar, hukukçular, Ama bir ayrıntıyla; bunlar hakkında olan her
doktorlar yetiştirebildik de sadece öğretmen şeyi öğrendiler, kendileri hariç! Mesela insan-
yetiştiremedik! Elbette ki diğer alanlardaki ek-
lar yabancı dilde “present perfect tense” diye
sikliğin de kaynağı nitelikli öğretmen/öğretim
bir zaman yapısının olduğunu ve nasıl formüle
üyesi eksikliği olduğu gerçeği göz ardı edilme-
edildiğini öğrendiler ama asla bu yapıyı hayat-
melidir.
larında doğru yerde, doğru şekilde ve doğru
zamanda anlamlı olarak kullanamadılar. Aynı
Neden Öğretemiyoruz, Neden durum hemen bütün alanlar için de geçerlidir.
Öğrenemiyoruz? Öğrenememe ve öğretememe gerçeğinin en
Ülkemizde şimdiye kadar takip edildiği düşü- önemli nedenlerinden birisi de öğretmen eğiti-
nülen öğretim yöntemleri 19. yüzyıl gerçeklerine minin mevcut durumudur. Mevcut tabloyu kısaca

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
13
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

özetlemek gerekirse; eğitim fakültelerinde alan ezberleme veya öğrenme istekleri başarısız ol-
öğretimi çalışmış öğretim üyesi eksikliği ve maya mahkûmdur!
alan öğretimi pratiğinin yeterince ve nitelikli Bu arada geçen aylarda ciddi bir müfredat de-
yapılamamasından kaynaklanan sorunlardan ğişikliğine gidildi. Bu tür ciddi değişim ve yenilik
dolayı yetiştirilemeyen öğretmenler ve dört yıl süreçlerinde uygulayıcı olarak öğretmenlerin öğ-
boyunca detaylı alan dersleri alıp üzerine eği- retmenliğe dair inançları, değer yargıları ve sonu-
tim bilimleri bölümü ya da sıradan alan öğre- cunda tutumları değişmedikçe değişimin gerçek-
tim üyelerinden alınan 31 saatlik birkaç ders- leşme şansı yoktur. Hele hele 900 bin öğretmen,
le öğretmen yapılan fen ve edebiyat ve diğer 19 milyon öğrenci ve 652 bin dersliğin bulunduğu
başka fakülte mezunlarından oluşan bir öğret- devasa bir organizasyonda bu tür reform, değişim
menler ordusu! Bu yüzdendir ki ne matematik, ve yenilik çalışmalarının istenildiği gibi gerçekleş-
ne resim, ne müzik, ne yabancı dil, ne Türkçe, ne me şansının son derece zor hatta zayıf olacağı asla
de dinimizi öğretebildik ve öğrenebildik! Sonra unutulmamalıdır.
da “Neden başarısızız?” deyip durduk, demeye de
Yeni hazırlanan yabancı dil müfredatı kendi sı-
devam ediyoruz. Cevabı çok açık ve net iken! Ya-
nırları içinde gayet mantıklı ancak iki ciddi çıkmazı
bancı dil becerisi gözlemlenebilir ve sergilenebilir
bulunmaktadır. Bunlardan ilki ve en önemlisi; bu
bir beceri olduğu için de eksikliği ve yetersizliği
yeni müfredatı uygulayacak olan öğretmenler
çok daha net olarak göze çarptığından üzerinde
bu bilgi, beceri, tutum ve uygulama ortamına
konuşulması ve tartışılması da ister istemez fazla
hazırlar mı? Eğitimleri sırasında böyle bir eği-
olmaktadır. timden geçmişler mi? Öğretmenlerimizin geç-
Yapılan onca çalıştaya, reform hareketine, mişleri nelerdir? Öğretmenleri eğiten öğret-
harcanan onca paraya rağmen 2017 Türkiye’sinin men eğitimcileri (Ülkemizde hemen hiç kulla-
öğretmen yetiştirme resmi budur! Değişimin ve nılmayan bir terimdir) MEB’in uygulamalarına
reformun ciddi bir süreç olduğu ve profesyonelce yönelik bir öğretmen eğitimi uyguluyorlar mı?
yapılması gerektiği hep göz ardı edildi, edilmeye Müfredatta hedeflenen amaçların gerçekleşti-
de devam ediliyor. Sakın kimse “geçmiş daha iyiy- rilebilmesi için optimal şartlar mevcut mudur?
di” nostaljisine de kapılmasın. Geçmişte durum Fiziki, şartlar, sınıf mevcutları, değerlendirme
çok da farklı değildi hatta bazı konularda çok daha yöntemleri, vs.
kötüydü ancak o zamanın şartlarından ve ihtiyaç- İkinci ise hazırlanan müfredatta hedeflenen
larından ve farkındalık düzeyinden ötürü insanlar kazanımlar, bireylerin günümüz yani 21. yüzyıl
olup bitenin günümüzdeki kadar farkında değil- ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayabilecek
di. mi? Müfredatta hedeflenen iletişimsel yöntem
Öğrenme bir süreçtir. Öğrenilen bilgilerin iç- 70’lerin sonunda başlayan 80’lerde zirve ya-
selleştirilebilmesi için bireysel süzgeçten geç- pan ve 20. yüzyıla damgasını vuran yabancı
mesi ve benimsenmesi gerekmektedir. Havuzun dil öğrenme yöntemidir. Maalesef bu yöntem
dolmadan taşmayacağı bilinir ancak öğrenme ülkemizde gerektiği gibi kullanılamamıştır. Bu
konusunda bu gerçek asla dikkate alınmaz. Daha bakımdan kötü haliyle de olsa bu yönteme ait
dersin ilk gününden itibaren anlamsız, soyut ve mevcut uygulamalar ve bütün iyi niyetine rağ-
havada uçuşan fikirler olarak öğrenciye sunulan men yeni müfredatın hedefledikleri, bireylerin
bilgilerin hemen öğrenilmesini beklemek, bunlar 21. yüzyıldaki akademik ve bilimsel alanlarda
hakkında konuşmasını veya yazmasını beklemek ihtiyaç duyduğu ve duyacağı ihtiyaçlarını kar-
imkânsızdır. Açıkçası bir öğretmenin yedi, sekiz şılamak açısından ciddi bir uyumsuzluk içinde-
yaşındaki bir çocuktan dikkat etmesini, kon- dir.
santre olmasını, çalışmasını, dinlemesini ve Günümüzde artık Yabancı dil öğretmenle-
hatırlamasını istemesinin gerçekleşme şansı rinden özelikle de İngilizce öğretmenlerinden
yoktur! Öğrenilecek veya hatırlanacak mater- beklenen öğrencilerin akademik, bilimsel ve
yal bir hedef çalışma içinde ve çocuğa anlamlı sosyal ihtiyaçlarını karşılayabilecek daha ileri
gelecek şekilde verilmez, ayrıca öğrenilmesi düzeyde ve özel dil beceriyle donatmaktır. Kü-
istenilen unsurlara dikkati doğal yollardan resel boyuttaki katılımcılar olarak hem yazılı
çekilmez ise, ondan istenen konsantre olma, hem de sözlü iletişim içinde olacak bu bireyleri

14 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

mevcut ve yeni tasarlanan müfredatla küresel bazı basamakları geçebilmek gibi faydacı amaçları
dünyaya hazırlamak gerçek olamayacak kadar gerçekleştirmek amacını içeren araçsal güdüdür.
iyi bir beklentidir. Çok önceki çalışmalar hedef dili tüm yönle-
Günümüzde artık kendini tanıtma, ifade riyle o dilin konuşulduğu toplumun kültürel de-
edebilme, iletişim kurabilme becerisinin yanı ğerleriyle öğrenmek isteyen kişilerdeki güdünün
sıra hatta daha fazla olarak çevrim içi oyunlar gücü, hedef dili, herhangi bir fayda kaynaklı amaç
oynamaktan sosyal medyaya, arama motorla- için öğrenen kişilere göre daha yüksek olacağını
rını kullanabilmekten araştırma yapmaya, din- savunmuş olsa da daha sonraları bunun böyle ol-
leme ve youtube’da video izlemekten blog oku- madığını kanıtlayan yüzlerce çalışma mevcuttur.
maya, seminerlere katılmaktan yurt dışında Hatta güdü nedeninden ziyade başarma azminin
bir lisans ve/veya lisansüstü programa devam başarıda çok daha önemli olduğu çalışmalar mev-
etmek gibi faaliyetleri gerçekleştirebilecek be- cuttur.
cerilere sahip olmaları gerekmektedir. Yabancı Yabancı dil öğreniminde, içsel ve dışsal güdü
dil sınıflarının da bu becerileri kazandırması türlerinden de bahsedilir. İçsel güdünün kaynağı
beklenmektedir! Ancak hem mevcut uygula- yani bireyi hedef dili öğrenmeye iten güç, bireyin
malar hem de yeni müfredattaki hedefler bu kendisindedir. Bireyin merakı, isteği, kendini ger-
gerçeği sağlamaktan uzaktır. Üzülerek ifade çekleştirme ve başarma arzusu gibi ihtiyaçlar içsel
etmek gerekir ki yeni hazırlanan müfredat güdünün kaynağını oluştururken dışsal güdülen-
geçen yüzyılın gerçeklerine yönelik nostaljik mede ise güdülenmenin kaynağı, yani bireyi dav-
bir dokümandır. Yabancı dil öğretme/öğreteme- ranışa iten güç bireyin içinde bulunduğu şartlar,
me, öğrenme/öğrenememe konusuna girmeden ailesinin tutumu, yaşadığı çevre ya da toplumdur.
önce sıklıkla dile getirilen, karıştırılan ve sorulan Bireyin kendisini kabul ettirme, beğendirme, tak-
bazı noktalara da kısaca değinmek isterim. dir edilme arzusu gibi ihtiyaçları dışsal güdü, dışsal
ödüllendirme ve özendirme sonucu kazanılırken,
Yabancı / İkinci dil öğrenmek; yabancı dil içsel güdü doğal, kendiliğinden gelişir ve içsel
edinimi ve Güdü güdü de öğrenme etkinliklerinin bizzat kendisi,
birey için bir ödül anlamı taşır.
Yabancı dil, ikinci dil öğrenmek ve yabancı dil
edinimi gibi kavramlara özet ve basit bir şekilde
açıklık getirmek doğru olacaktır. Örneğin İngilizce- Yaş ve Öğrenme
nin Türkiye gibi ülkelerde öğrenilmesi yabancı dil Yaş gruplarına göre öğrenme yollarının ve yön-
öğrenme grubuna girerken; İngilizcenin Hindis- temlerinin farklı olduğu genel olarak kabul edilse
tan, Tayland, Filipinler gibi ülkelerde öğrenilmesi de maalesef eğitim sistemi içinde uygulanan öğ-
ikinci dil öğrenme grubuna girer. Aradaki fark da retim ve değerlendirme yöntemleri düşünüldü-
bireylerin o ülkelerde İngilizceyi sınıf dışında ve/ ğünde bu önemli farklılığın dikkate alınmadığı
veya günlük hayatlarında aktif olarak kullanabil- görülmektedir. Örneğin, yabancı dil öğretiminde
meleridir. Yabancı dil edinimi ise hedef dilin sınıfta yaş ve öğrenme konusu sıklıkla karşımıza çıkmak-
öğrenilmesinin aksine anadil öğrenme gibi doğal tadır. Yapılan en büyük hata çocuklara dil öğre-
yollarla veya ona yakın yollarla edinilmesini tarif timinde maalesef uygun yöntem ve tekniklerin
eder. kullanılmamasıdır. Ayrıca yaşla öğrenme arasın-
Güdü konusuna gelince; girişte izah ettiğim ge- daki ilişki konusunda bazı yanlış inançlar da söz
nel bakış açısına ilaveten, bir yabancı dil öğrenme konusudur. Örneğin, çocukların bir yabancı dili
ihtiyacı; bazen kişisel hedefleri gerçekleştirmek, daha iyi öğrendiği inanışı hemen herkes tarafın-
bazen zevk için bazen de akademik bir gereklili- dan kabul gören bir yanlışlıktır. Çünkü araştırma-
ği yerine getirmek olarak karşımıza çıkmaktadır. lar bize çocukla yetişkinin takip ettiği rotanın aynı
Kuramsal olarak dil öğrenmenin değişik güdüle- ancak öğrenme hızlarının farklı olduğunu göster-
rinden bahsedilir. İlki, öğrenilen dilin dâhil olduğu mektedir. Temel farklılık, telaffuzda görülebilmek-
kültürün bir parçası olabilmek ve o kültürü daha tedir. Yetişkinlerin de daha fazla bilişsel olgunluğa
iyi anlayabilmek için öğrenmek yani bütünleştirici sahip olmalarından, daha iyi öğrenme stratejileri
güdü; ikincisi de tamamen fayda amaçlı; iş bulabil- ve çalışma alışkanlıkları geliştirmelerinden kay-
mek, daha çok para kazanabilmek veya akademik naklanabilecek avantajları olduğu unutulmamalı-

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
15
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

dır. Bu avantajlara daha uzun dikkat süresini, daha bunun sınıf ortamında nasıl sağlanacağı nitelikli
iyi hedef belirlemeyi, odaklanmayı ve önceki tec- bir şekilde bilinmediğinden, öğretmenlerin kapa-
rübeleriyle daha iyi ilişkilendirme yapabilmeyi de sitelerince bildikleri klasik yöntemlerden başka bir
ekleyebiliriz. şey yapma şansları da maalesef yoktur! Öğretmen
Eğitim sistemi kâğıt üzerinde yaşı dikkate ala- eğitimi sistemimiz de maalesef yeni mezunlara bu
rak hazırlanan müfredat, materyal, yöntem ve tür eğitimi vermekten uzaktır. Örneğin, çocukla-
değerlendirmelerden söz etse de yaşadıklarımız ra yabancı dil öğretimi derslerinin 2006 yılında
ve tecrübelerimiz yani mevcut uygulamalar du- Yabancı dil öğretmeni yetiştiren bölümlerin
müfredatına konulduğu düşünülürse, o yıla
rumun böyle olmadığını kanıtlamaktadır. Çünkü
kadar mezun olanlar çocuklara yabancı dil
anaokulundan doktora sonrasına kadar benzer
nasıl öğretilir konusunda bir eğitim almadan
öğretim teknikleriyle dersler anlatılmakta ve ben-
mezun oldu demektir. On binlerce öğretmenin
zer becerilerin ön planda olduğu yine benzer de-
böyle bir ders almadan mezun oldukları ve yıl-
ğerlendirme teknikleri kullanılmaktadır. Bu tespiti
larca çocuklara yabancı dil öğretmeye çalıştık-
yaparken düzgün uygulamaların olduğunu da
ları acı bir gerçektir! Bu yıldan sonra da maalesef
göz ardı etmemek gerekir.
pek çok bölümde bu konuyu çalışmış yeterli sayı-
Çocuklar nasıl düşünür ve nasıl öğrenirler? da öğretim üyesi olmamasından dolayı bu ders-
En önemli unsurlar çocukların ihtiyaçları ve ilgi ler çok teorik bazda işlenmekte ve maalesef yine
alanlarıdır. Öğrenmeleri, fikirlerinin ve algıla- amaçlanan hedefe ulaşılamamaktadır. Atanan
rının gelişimiyle direkt ilgilidir. Çocuklar çok öğretmenlerin yarısının da edebiyat fakültelerin-
hevesli öğrenenlerdir. Dinleme kapasiteleri den mezun olduklarını ve bu mezunların böyle bir
çok sınırlıdır ancak zamanla gelişir. Düşünme- dersi ne geçmişte ne de günümüzde almadıkları
lerini harekete geçirecek dürtüler kadar sürek- düşünülürse vahametin boyutunu siz düşünün!
li fiziksel hareket de isterler. Uzun süre bir tek Edebiyat fakültelerinin İngiliz Dili ve Edebiyatı
konuya yoğunlaşamadıkları için derslerin her bölümlerinin çoğunun edebiyat dahi öğreteme-
biri beş/on dakikadan fazla uzun sürmeyen ak- diği hatta müfredatında edebiyat dersleri yerine
tivitelerden oluşması sağlanmalıdır. Yeni şey- alakasız bir sürü ders konduğu da vakadır. Bütün
lerin öğretimi belli bir sayıda tutulmalı ve her bunlara rağmen neden yabancı dil öğretemiyoruz
defasında tek şey öğretilmelidir. Farklı öğretim diye hâlâ feveran etmeye gülünç bir şekilde de-
yolları izlenmeli ve mutlaka çeşitten zengin bir vam ediyoruz!
öğrenme ortamı ve yöntemleri benimsenmeli-
Bu arada belirtmek istediğim bir başka husus
dir. Çocukların kendileri gibi davranabilmele-
da erken yaşlarda yabancı dil öğrenilmesine ge-
rine olanak verildiği takdirde sınıfta mutlaka çilmesinin bireyin anadilini öğrenmesini veya o
aktif olacakları görülecek ve sonuçta durdu- süreci sekteye uğratacağı yanlış inancıdır. Yabancı
rulamaz birer yaratıcı öğrenen hâline dönüşe- dil öğretimi doğru ve etkin şekilde gerçekleştiği
ceklerinin farkına varılacaktır. Bütün bunlardan müddetçe bırakın anadil öğrenimini sekteye uğ-
ötürü, derslerde yaparak öğrenmenin, problem ratmasını anadilin daha iyi öğrenilmesine katkı
çözmenin, küçük işbirlikçi gruplar hâlinde öğren- verir. Ayrıca uygun ortam ve yöntemlerle sadece
menin vurgulandığı yöntemlerin takip edilme- bir değil birden fazla yabancı dil de aynı anda ka-
si gerekmektedir. Çocukları aktiviteye yönelten zandırılabilir. Bunun çok güzel örnekleri hem aka-
pek çok güç vardır. Bunların en önemlileri oyun, demik hem de genel ortamda mevcuttur.
yaratıcılık ve meraktır. Oyun ortamının güvenliği
Yaş konusuna değinirken, belirtilmesi gereken
sayesinde çocuklar gerçek yaşamdan daha fazla
bir önemli husus da hemen her yaştan insana ihti-
risk alarak kendi hayal ve fantezi dünyalarında her
yacı nispetinde bir yabancı dil rahatlıkla öğretile-
şeyi denerler.
bileceği gerçeğidir.
Okulların fiziki şartları da maalesef bu yaş gru-
buna hizmet verecek ve çağın gerektirdiği olanak-
lardan çok ama çok uzaktır. Mevcut öğretmenle- Örgün Öğretimde Yabancı Dil Öğretimi
rin öğretim teknikleri de bu yaş grubunun alması Yabancı dil, örgün öğretimde bireylerin istek-
gereken çağdaş eğitimi verecek kapasiteden ma- lerine, ihtiyaçlarına, hedeflerine, vs. bakılmaksızın
alesef çok uzaktır. Çocukların nasıl öğrendiği ve yani yukarıda izah edilen güdülere bakılmaksızın

16 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

akademik bir gereklilik olarak ikinci sınıflardan daki insanlarla daha rahat iletişim ve bağlantı
başlamak üzere zorunlu olarak veriliyor. Yaban- kurabilmemize yardım eder.
cı dil dersleri (İngilizce) İlköğretim okullarında 2.  Çift dilli insanlar, tek dil konuşanlara göre çev-
sınıfta başlamaktadır. İlköğretim 2-4. sınıflarda relerindeki değişimleri gözlemleme konusun-
haftalık ders saati 2; 5-8. sınıflarda ise haftalık ders da daha gelişmiş beceriler sergilerler.
saati 4’tür.
 Yabancı bir dille düşünebilme yetisi, karar ver-
Ortaöğretimde yabancı dil zorunlu olmakla me süreçlerinde daha tarafsız davranabilmeye
beraber okul türlerine göre çeşitlilik göstermek- destek verir.
tedir. Dokuzuncu sınıfta 3; 10-12. Sınıflarda ise
 Çit dilli olmak, demans ve alzheimer gibi hasta-
haftada 2 saattir. Anadolu liselerinde ise 9. sınıfta
lıkların belirtilerinin ortaya çıkmasını geciktirir.
6; 10-12. Sınıflarda ise haftada 4 saattir. Ayrıca haf-
tada 2 saat olmak üzere ikinci yabancı dil dersleri
mevcuttur. Ayrıca 5. sınıfı yabancı dil hazırlık sınıfı Yabancı Dil Öğretiminde Optimal şartlar
olarak tasarlama projesi üzerinde de çalışmalar Herkese aynı düzeyde ve aynı şekilde bir ya-
yürütülüyor. Bu konuda sıklıkla değişiklik yapıldı- bancı dil öğretilebilir mi veya öğretmeye çalış-
ğından bir eksiklik var ise şimdiden özür dilerim. malı mıyız sorusu cevap bekleyen çok önemli bir
Peki, yabancı bir dil öğrenme bize ne katar? sorudur. Her yıl okula yeni başlayan 2,5 milyon
Örgün öğretimde akademik bir gerekliliğin bir çocuğun şartları asla aynı veya benzer olmadığı
mecburiyeti olarak alınmasının haricinde yaban- bir ortamda herkese aynı düzeyde bir yabancı dil
cı bir dil öğrenmenin çok değişik katkılarından öğretmeyi denemek bir zaman kaybı mıdır yoksa
bahsetmek mümkündür. Yabancı bir dilin, mec- bir fırsat vermek midir? Herkes bir yabancı dili aynı
buri olarak alınması gereken bir ders yerine bu düzeyde öğrenebilir mi? Veya öğrenmeli midir?
ve bunlara eklenebilecek diğer katkılardan dolayı Bütün bu soruların üzerinde ciddi olarak dü-
öğrenilmesi gereken bir beceri olarak algılanma- şünülmesi ve merkezi idarenin uygulamaya ve
sı veya bu düşüncenin kazandırılması başarıyı da sonuçlara yönelik bir hedef planı hazırlaması ve
getirecektir. uygulamaya sokması gerekmektedir.
 Beyni harekete geçirir. Yukarıdaki soruları bir tarafa bırakırsak nitelikli
 Merak ve öğrenme arzusunu tetikler ve tatmin ve etkin bir yabancı dil öğretimi ve öğreniminin
eder. gerçekleşebilmesi için bazı optimal şartların yeri-
ne getirilmesi gerekmektedir.
 Bilinen şeyler bize muhteşem görünmesine
yardım ederken beyinlerimizin hayatın en ba-
sit alanlarına dahi farklı ve yeni yollarla bakma- Öğretmen
sını sağlar. Kaliteli alan öğretimi eğitimi almış öğretmen-
 Gerçek manada yabancı dil öğrenen çocukla- lere ihtiyaç bulunmaktadır. Öğretmen kaynakla-
ra özellikle yaratıcılık alanında ve farklılıkları rına ve geçmişlerine baktığımızda bu alanda cid-
çok daha erken yaşlarda takdir etme kişiliğini di sıkıntıların olduğu gün gibi açıktır. Öğretmen
kazandırmak gibi daha güçlü bilişsel beceriler alımı için yapılan KPSS’nin içeriği ciddi sıkıntıdır.
sergilemelerini sağlar. Yoğunluklu alan öğretimi soruları olmadan di-
 Layıkıyla yapılan bir yabancı dil öğrenme sü- rek alan sorularıyla öğretmen alımı yapılması
recinde, diğer alanların aksine, gerçek dünya komedidir. Geçen yılki malum ihanetten sonra
sınıf duvarlarının ötesine taşar; yabancı dil öğ- eklenen mülakatı önemsemekle birlikte içeriği ve
renme hem sınıf içinde hem de sınıf dışında mülakatı yapanların profesyonelliği konusunda
gerçekleşir. soru işaretlerine sahibim.

 Yabancı bir dil öğrenme, zihinlerimizi yeni kül- Bir diğer unsur da öğretmenleri kimlerin yetiş-
türlere ve yeni düşünme yollarına açar. tirdiğidir! A kalite öğrencileri C kalite öğretmen-
ler; A kalite öğretmenleri de C kalite öğretmen
 Çok yönlü ve taraflı dünyamıza daha derin say- eğitimcileri yetiştiremez (ülkemizde bu tabir pek
gı duymamızı sağlar kullanılmasa da). Öğretmen kaynaklarını ve eği-
 Rahatlıkla seyahat edebilmeyi ve yurt dışın- tim fakültelerinin durumunu yukarıda izah etme-

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
17
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

ye çalışmıştım. İngilizce öğretmenliği bölümünün çok büyük engeldir. Burada edebiyat fakültele-
bölüm başkanının bir başka batı dilleri edebiyatı rinden gelen öğretmenlerin bu tür bilgilere dahi
mezunu, öğretim üyelerinin de bazılarının edebi- ciddi olarak sahip olmadığını da belirtmekte fayda
yat mezunu ve doktora çalışmaları dahi öğretim- vardır.
le alakası olmayan alanlardan oluşan bir kadroya Daha önce de söylendiği gibi öğretmenler öğ-
sahip birimin İngilizce öğretmeni yetiştirmesini retildikleri gibi öğrettiklerinden farklı yöntemler
beklemek sanırım ülkemize özgü bir durum olsa derslerde öğretilmiş olsa da bu durum öğretmen
gerek! Bu ve buna benzer bir sürü örnek verilebilir. adaylarının öğrendikleri anlamına gelmiyor elbet-
Tabii bu örneklere edebiyat fakültelerindeki bö- te. Kendilerinde bir dil dosyası açılmamış bir öğ-
lümlerin kadro yapısını ve müfredatı da eklemek retmenin böylesi bir dosyayı öğrencilerde açması-
gerekir. Bu kadro yapısı ve müfredattan da yaban- nı beklemek de maalesef gerçekçi değildir. Dosya
cı dil öğretmeni çıkarıyoruz! açıldıktan sonra kayıt işlemi de ayrıca önemlidir.
Peki, kadroya atanan bu öğretmenlerin nelere Bu arada yüzyıllardır duyduğumuz ve hemen
ihtiyacı vardır? Öğretmenler için genelde öğre- her öğretmenin öğrencilerine mutlak gerçekmiş
tildikleri gibi öğretirler denir. Bu çarkı kırabilmek gibi söylediği ”Ne kadar tekrar ederseniz o kadar
için nitelikli, çağın gereklerini yerine getirebilen, faydalıdır.”, “Bol tekrar edelim!”, “Tekrar, mükem-
öğrenmeye ve öğretmeye âşık öğretmenlere ihti- melleştirir.” cümlelerini de hatırlatmadan geçeme-
yaç olduğu kesindir. Yabancı dil öğretmenlerinin yeceğim. Sırf bu yüzden aptalca ve öğrenmeye
çok üst düzey yabancı dil bilgisine sahip olmasını katkı vermesi adına hiçbir akademik tarafı olma-
beklemek hayaldir. Temel yeterlilik yeterli olacak- yan aktiviteler, uygulamalar ve de çalışmalar söz-
tır. Çünkü öğretmenlik nasıl yapıldığını bilme sa- de öğrenme adına öğrencilere hâlâ yaptırılmaya
natıdır! Öğretmenliğin %60-70’i nasıl yapıldığını devam ediyor. Bir kelimeyi 20 defa yazmak, bir
bilmektir. Özellikle temel öğretimde öğretim ve cümleyi 10 kez yazmak, tekrar etmek, gibi! Beyin
öğrenme kuramlarını çok iyi bilmesi ve uygula- anlama ve öğrenmeye göre tasarlanmıştır. An-
yabilmesi gerekmektedir. Bu seviyedeki bilgiler
lamsız şeylerin, anlamsız tekrarların hiçbir fay-
eğitimin diğer seviyelerindeki bilgilerden çok
dası da olmayacaktır! Yukarıdaki cümle ancak
ciddi farklılıklar göstermektedir. Öğretmenlerin
“anlamlı tekrar mükemmelleştirir” diye söyle-
en büyük eksikliği de nasıl öğretileceğini bilme-
mek çok daha anlamlı ve öğretici olacaktır!
meleridir! Bunun da en büyük nedeni öğrenmeyi
bilmemeleridir. Öğrenmeyi bilmeyen birinin nasıl Çocuklar konuşmaya başlayıncaya kadar ne
öğretileceğini bilmesi de sıkıntılı olacaktır. yaparlar? Sırf bu soruyu sorarak bile bazı gerçekler
görülebilir! 2-2,5 yaşına kadar çocuklar dinler, göz-
lem yapar ve sesler, kelimeler ve cümleler yoluyla
Pedagojik Alan Öğretimi Bilgisi konuşma denemeleri yapar. Yapılanların tamamı
Öncelikle öğretmenlerin kendileri bir dil nasıl da işlevseldir! Özellikle 2. sınıflara giren öğretmen-
öğreniliyor, bilmeleri ve kendilerinde bir dil dosya- lerin mutlaka 2-3 hafta hatta sebat gösterebilirler-
sının açık olması gerekiyor. Sadece 60-70 çoktan se 2-3 ay boyunca çocukların dinlemelerine yani
seçmeli soru çözerek 2 saat doğru dürüst dinleme havuzlarının dolmasına yardım edecek aktiviteler
yapmamış, yazma adına hiçbir çalışma yapmamış yapması, asla tahtaya yazmaması gerekmektedir.
binlerce öğrenci yabancı dil bölümlerine giriyor Oysa maalesef, hemen her öğretmen daha ilk gün-
ve dört yıl sonra mezun oluyor! den tahtaya ya kural, ya da gramatik bir yapı veya
Öğretim yöntemlerinin çoğu 19. yüzyılda ve unsuru yazarak daha ilk günden çocuklardaki dil
yirminci yüzyılın ilk yarısında hem ortaya çıktı hem dosyasının açılmasını zora sokar hatta köreltir ve
de büyük değişimler yaşadı. Bu yöntemler yaban- yok eder!
cı dil öğretim yöntemleri dersinde detaylarıyla öğ- Hayatta en çok yaptığımız beceri dinleme-
reniliyor ancak içselleştirildiği veya gerektiğinde dir bu yüzden dil öğrenmenin de özü dinle-
adapte edilerek kullanımı konusunda ciddi sıkın- medir. Maalesef sınıflarımızda en az yapılan,
tılar bulunmaktadır. Elbette bunun tek sorumlusu yapıldığında da dinleme aktivitesi süreçlerine
öğretmenler değildir. Sınıfın fiziki şartları, öğrenci dikkat edilmeyen dolayısıyla da öğrenmeye
sayısı ve kahreden çoktan seçmeli merkezi testler katkı sağlamayan anlamsız dinlemeler yapıl-
bu tür yöntemlerin ciddi olarak uygulanmasına maktadır.

18 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

İlk birkaç hafta çevrede var olan eşyalar, o eş- anlatımı dil öğrenilmemesinin önündeki en
yalarla ilgili cümleler, sınıf aktivitelerini yapmaya büyük engeldir! Sınıf içinde yapılacak hemen
yardımcı olacak kısa ve orta uzunluktaki cümle- her aktivite dışarda çocukların işine yarayacak
cikler ve cümleler, bu cümlelere eşlik edecek jest, şekilde yani çocuklar anlamlı içeriklerle meş-
mimik ve hareketler, çocukların dili sınıf içinde ve gul edilmelidirler. Bütün bunlar yapılırken de
sosyal hayatlarında kullanmalarına katkı verecek- maksimum özgüven ve destek verilmeli, anla-
tir. Bu tür işlevsel cümleler/ cümlecikler (chunklar) mayı tamamen tehdit eden büyük hatalar ve
hem çocuklarda dil dosyasının açılmasına yardım- öğrencilerin çoğunluğunun yaptığı hatalar ha-
cı olacak hem de dilin matematik gibi formüller- riç, bireysel ve ufak hatalar, hatalar öğrenme-
den oluşan, tarih gibi anlatılan bir ders olmadığı nin belirtisidir, mantığından yola çıkılarak göz
aksine yaşayan ve işe yaradığı bizzat görülen ve ardı edilmelidir.
test edilen daha önemlisi çocukların zevk alması
Unutmamalıdır ki yabancı dil öğretmenin asla
sağlanarak yeni bir dünyaya adım attıkları kavra-
tek ve en iyi yolu yoktur, asla da olmayacaktır.
tılacaktır.
Çocuklara çok farklı ve geniş bir yelpazede
Oysa hatırlayın, ilk gün yabancı dil dersinde
dili kullanma fırsatları verildiğinden emin olmak
öğretmenin ne yapmıştı? Beyinlerin nasıl tahrip
için öğretmenlerin, öğretimleri içinde; oyunlar-
edildiğini ve de öldürüldüğünü! Bu yüzden ikinci
dan, hikâyelere, işbirlikçi öğretim yöntemlerinden
sınıflarda yabancı derslerinin başlaması ne kadar
problem çözme ve bilgi eksikliği aktivitelerine ka-
faydalı ise yanlış, hatalı ve de saçma sapan hatta
dar farklı öğrenme hedef tiplerini eklediklerinden
akıl almaz yöntemlerle yapılması da o derece sa-
kıncalıdır. Çok daha erken yaşta beyinleri yabancı emin olmaları gerekmektedir.
dile kapatıyoruz! Öğretmenler, bütün bunları yaparken bazı
Dil, lineer bir süreç olduğundan dinleme, önemli hususları da göz ardı etmemelidirler:
öğrenenlerin konuşma özgüvenlerini elde  Çocukların dinleme aralığı ilk başlarda çok dar-
etmelerine katkı verecektir. Yemek yemeden dır ve yaşları ilerledikçe artar. 5-15 dakikalık
tuvalete çıkılamayacağı gibi dinleme olma- aktiviteler çok daha sağlıklı öğrenme sağlaya-
dan da asla konuşma gerçekleşmeyecektir! Bu caktır.
yapılan dinlemelerin de mutlaka anlam odaklı  Çocuklar bir şeye uzun süreler odaklanamaz-
olmasına dikkat edilmelidir. Dinleme, dil tec- lar. Bu yüzden dersler 5-10 dakikadan uzun sü-
rübesinin en önemli kaynağıdır! remeyen farklı aktivitelere bölünmelerdir.
Çocukların nasıl düşündüğü ve öğrendiği mut-
 Öğretmenler bir ders saatinde öğretilecek yeni
laka bilinmeli ve öğretim yöntemleri bu gerçekler
unsurların sayısını sınırlamalı ve yeni şeyleri
üzerine inşa edilmelidir. Siz hiç tek başına oynayan
farklı yollarla öğretmelidirler.
bir çocuk gördünüz mü? Bu yüzden mutlaka işbir-
likçi öğrenme yöntemleri kullanılmalıdır. Aktivite-  Çocuklardan aynı anda dikkat etmelerini,
lerin tamamı genelde ikili, üçlü, beşli gruplar halin- odaklanmalarını, çalışmalarını, öğrenmelerini
de yaptırılmalıdır. Çocukların sınıfta küçük gruplar ve hatırlamalarını istemenin asla sonuç verme-
halinde ortaya çıkabilecek bilinmezleri kendileri- yeceği bilinmelidir.
nin çözerek halledebilecekleri bir öğretim yönte- Yaptırılacak bütün aktiviteler mutlaka çocuğun
minin benimsenmesi çok önemlidir. Hedef dilin anlamasına yönelik olmalıdır. Unutulmamalıdır ki
günlük hatta argo kullanımı sınıf içinde mutlaka beyin anlama göre tasarlanmıştır. Anlam oluştur-
yer almalıdır. Öğretmenin sınıfta, ebeveynlerin de mayan hiçbir şey öğrenilemeyecek ve sonrasında
evde gerekli yerlerdeki destekleri dil öğrenme ve çağırılamayacaktır. Her zaman söylediğim ve sınıf
aktif sosyal iletişim için çok önemlidir. yönetimi kitaplarında hemen hiç yer verilmeyen
Çocukların on bir yaşından önce soyut kavram- bir şeyi bu arada hatırlatmak isterim. Sınıf yöne-
ları algılamakta zorlandığı bilindiği halde daha ilk timi ve disiplin sorunların en büyük nedeni ve
günden dilin yapı yani gramer tarafı fütursuzca kaynağı sınıfta öğrenme olmamasıdır. Öğren-
çocuklara veriliyor. Bu yetmezmiş gibi bir de dilin meye yönelik yapılmayan anlamsız aktivite-
kendisinden ziyade sürekli dil hakkında konu- lerin doğal bir sonucu olarak disiplin ve sınıf
şulması yani gramer kurallarının uzun uzun yönetimi sorunları çıkmaktadır.

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
19
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

Çocuklar, çocuksu öğretimi hak ediyorlar. Bü- Çocuklar yabancı bir dili en iyi dikkatlilerinin
yüklere yapılan öğretim gibi bilişsel alana yükle- dilden ziyade anlama odaklandığı durumlarda
nilmesi çocukları kapatacağı gibi dil öğrenme zev- öğrenirler. Bu yüzden öğretmenler aktiviteler için
kinden mahrum ederek dil dosyalarını aktif hale uygun fırsatlar yaratmalıdır. Anlam da daha çok
getiremeyeceklerdir. Çocukların, öğrendiklerinin enformel ortamlarda daha direk olarak oluşturu-
kendi yaşamlarında nereye oturacağını ve nerede lur.
işlerine yaracağını bilmeleri ve takdir etmeleri öğ-
renmelerine katkı sağlayacaktır. Bu yüzden içerik-
ten yoksun, hayatla bağlantısı olmayan anlamsız
soyut kuralların art arda öğretilmesinin, öğrenme
adına hiçbir faydası yoktur. Cümleden yoksun bir
kelime nadiren anlamlıdır. İçerikten yoksun bir
cümlenin de anlaşılması oldukça zordur. İçerik-
ten sonraki en önemli unsur da anlamdır! İçerik
ve konu ilginç ise çocuklar anlamı aramak için çok
daha istekli olacaklardır. Demek ki sınıfa getirile-
cek aktiviteler mutlaka çocukların ilgisini çekecek
tarzda ve çeşitlilikte olmalıdır.
İlk 2-3 hafta yapılacak dosya açma çalışmaları,
İngilizce konuşulan bir çevre oluşturulmasına yar-
dım edecektir. Bu süreçte en önemli unsurlardan
biri de mutlaka gürültü kontrolü ve davranış bi- Dili, şekilde olduğu gibi 3 bölümde ele alırsak
çimlerinin yerleştirilmesidir. Sınıflardaki mevcut ülkemizde yabancı dil öğretirken ve/veya öğrenir-
gürültü ve disiplin sorunları öğretmenleri ge- ken zamanın çoğunu form/yapı kısmına ayırıldı-
nelde aktivite yapmaktan uzaklaştırmakta ve ğını görürüz. Oysa yukarıda anlatmaya çalıştığım
dil hakkında konuşarak mekanik alıştırmalar tüm uygulamalar ağırlıklı olarak anlam ve kulla-
ve tahtaya yazmak gibi dil öğrenmeye çok da nımı kapsamaktadır. Temel yanlışlık da buradadır.
katkısı olmayan öğretmen odaklı bir öğretimin Araca ait hemen her şey; tüm parçaları, ne işe
uygulanmasına itmektedir. Sınıflardaki davranış yaradıkları ve adları bilinmesine rağmen asla
kodlarının erken yaşlarda ve ilk günlerden belir- aracın kullanılmasına olanak verilmemekte ve
lenmesi ve oluşturulması yıllar sürecek etkili bir araç kullanılmamaktadır!
öğrenme ortamının sağlanmasına ve öğrencilerin Ayrı bir akademik başlık olmasına rağmen bu
de bu disiplini kişiliklerinin bir parçası haline getir- alanda değinilmesi gereken bir başka konu da öğ-
melerine yardım edecektir. Bütün bu aktivitelerin retmenlerin öğretime ve öğretmenliğe dair inanç-
grup çalışmaları halinde ve hareketli yapılması da ları, tutumları ve değer yargılarıdır. İnançlarımız,
çocukların öğrenmesine ciddi katkı sağlayacaktır. bizi biz yapan unsurlardır ve neye inanıyorsak biz
Oysa sınıflarımızdaki yaygın öğretim tarzını dü- oyuz! Çünkü inançlar; düşünceleri, fikirleri, tutum-
şündüğümüzde, dakikalarca yerlerinde sabit otu- ları ve davranışları şekillendirir. Yabancı dil öğreti-
rarak öğretmenin dil hakkında konuşmasını dinle- minde gramatik bilginin veya kelime öğrenmenin
mek, durum içler acısıdır! daha önemli olduğunu düşünen bir öğretmen
sınıf uygulamasında sizce neye ağırlık verecektir?
Gramatik sistemlerin içerikten yoksun, izo-
Ya da yabancı bir dil öğrenmenin herkese nasip
le edilmiş cümleler şeklinde pratiğinin yapıl-
olmayan özel bir yetenek olduğuna inanan bir
ması dil öğrenme sürecine çok ciddi hasarlar
öğretmen öğrencilerinin öğrenmesine ne kadar
vermektedir. Dil steril bir organizma değildir. katkı sağlar?
Eğer ilkokullarda çocuklarımız yabancı dil öğ-
Öğretmenin, hem yabancı dil öğretimi ve
renemiyorsa bunun en büyük nedeni yaban-
öğrenilmesi konusundaki hem de genel öğret-
cı dil diye öğretilenlerin hiçbir zaman anlam
menlik konusundaki inançları onun sınıf içindeki
oluşturmadığı yani yapılanların anlamsız ol-
uygulamalarını, değerlendirmelerini derinden et-
duğudur.

20 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

kileyeceğinden bunların tespiti ve gerektiğinde doğayı öğrenmesi gerektiğini ve hevesli, istekli bir
hizmet içi eğitimler yoluyla bunların düzeltilmesi, öğretmen olarak çocuklara öğretmesi gerektiğini,
güncelleştirilmesi ve/veya değiştirilmesi verilecek müfredatın sadece bir yol haritası olduğunu ve
hizmetin niteliğini arttıracaktır. Bu durum özellik- asıl olanın öğretmenin kendisi olduğunu söyle-
le yenilik, reform ve değişim süreçlerinin başarısı yip uzaklaştım. Daha önce değinildiği gibi, öğre-
için en önemli unsurdur. Öğretmenin inançları ve timde asıl olan dışarının içeriye getirilmesi ve/
dolayısıyla tutumları değişmedikçe müfredatın veya dışarının öğrenilmesidir! Bu yıl Formasyon
değişmesinin hiçbir anlamı kalmayacaktır! Ancak eğitimi alan İngiliz dili ve edebiyatı öğrencilerine
mevcut hizmet içi eğitim çalışmalarının durumu birkaç ağaç ve çiçeğin İngilizcelerini sormuştum.
içler acısıdır. Uzun yıllara dayanan bir kurum olma- Sorduğum hiçbir ağacın İngilizcesini bilmedikleri-
sına rağmen hizmet içi eğitim çalışmaları yapılmış ni yeniden gördüm. Bunun üzerine sınıflarda birer
olmak için yapılmaktan asla öteye gitmemektedir. öğrenciye ağaçların resimleri ve İngilizce isimleri-
nin slaytlarını hazırlayıp sınıf arkadaşlarına sunum
yapmasını istedim! Belki bir katkısı olur!
Öğrenme Ortamı
Sınıflardaki öğrenci sayıları maalesef aktif öğ-
Beyinlerin öğretilmekten ziyade öğrenmeye
renme sağlanabilmesine engeldir. Gerçi daha
tasarlandığı bilinmediğinden sınıflarımız maa-
geçen hafta sayının az olduğuna (16) bizzat şahit
lesef öğrenmeye odaklı olmaktan çok ama çok
olduğum bir sınıfta öğrencilerin yine aynı tarzda
uzaktır. Sonra da “öğrenciler neden öğretmenlerin
arka arkaya oturduğunu görmek içimi sızlattı! Bu
öğrettiklerini öğrenmezler” deyip duruluyor! Oysa
tarz oturulması mekanik alıştırmalardan ve dil
sorulması gereken soru “öğretmenler neden öğ-
hakkında konuşmaktan başka bir öğretim yönte-
rencilerin öğrendiklerini öğretmezler” olmalıdır!
mi kullanmayan öğretmenlere sınıf kontrolü açı-
Sınıflarımız, oturma düzenleri, malzemeler, sından katkı verdiğinden bir vazgeçilmez olarak
öğrenci sayıları, tasarımları, boyaları ile maalesef görülüyor. Sınıfların formatı, malzemeler ve öğ-
öğrenmeyi heveslendirmeyen, kolaylaştırmayan, renci sayıları fiziksel hareketliliğe de engel olmak-
kasvetli ve tıpkı eğitim sisteminin kendisi gibi 19. tadır. Oysa özellikle çocuklarda bu tür hareketlilik
yüzyıldan kalmadır! Sınıflar tıpkı okulun kendisi en büyük öğrenme silahıdır!
gibi gerçek hayattan izole ve âdete sınıf dışında
başka bir dünya yokmuş gibi yerlerdir. Böylesi
yerlerde de ister istemez gerçek öğrenme yerine Ders materyali
sürekli “… gibi davranma” söz konusu olmak- Yabancı yayınevleri tarafından yazılmış ders ki-
tadır. Yani dilin kendisinden ziyade dil hakkında taplarının yanında ülkemizde hazırlanan kitaplar
konuşulmaktan ve anlamsız, öğrenmeye katkısı da mevcuttur. Ülkemizde hazırlanan ders kitapla-
olmayan, mekanik alıştırmalardan başka bir şey rının eskiye göre görüntü geçerlilikleri güncellen-
yapılmamaktadır. miş olmasına rağmen kitapların içerik geçerlilikle-
2015 yılında Niğde’de katıldığım Eğitim Bilim- ri ve güvenirliklerinin çok iyi durumda olduğunu
leri Kongresinde bir İngilizce öğretmeni katılımcı söylemek maalesef zor. Hele son zamanlarda
yanıma gelerek “müfredatta ve ders kitaplarında âdete moda olan ve mantar gibi çoğalan sıra-
çevre ile ilgili neden hiçbir şey yok” diye sormuştu. dan öğretmenlerin bazen bir öğretim üyesini
Sorunun direkt olarak konuşma başlığımla veya başlarına alarak kitap yazması anlaşılır ve de
içerikle alakası olmamasına rağmen meslektaşımı kabul edilebilir bir durum değildir! Bu arada
ciddiye alıp kendisine nerede öğretmenlik yaptı- özellikle TÜBİTAK bütçesinden sözde proje
ğını sordum. “Şırnak” dedi “peki okulun çevresi na- adıyla bu tür kitapların yazılmasına girişilmesi
sıl? Yeşillik, ağaçlık, yakınından dere falan geçen maalesef kaynakların heba edilmesinden baş-
bir yer mi” diye sordum “evet var” dedi! “Peki, ço- ka bir şey değildir.
cukları hiç dışarı çıkarıp derslerini doğada yaptın Ders kitabı yazımı başlı başına bir çalışma alanı
mı? Ağaçların, çiçeklerin, böceklerin adlarını falan ve çok farklı alanlardaki gerçek profesyonellerin
öğrettin mi?” diye sordum. “Hayır“ dedi. Bunun bir arada çalışıp ürettikleri çok profesyonel bir iş
üzerine kendisine “ söğüt ağacının İngilizcesi ne- ve sektördür! Ülkemizde ders kitabı yazımı konu-
dir?” diye sordum “bilmiyorum“ dedi. Gülümse- sunda çalışmış tek bir öğretim üyesi dahi bulun-
dim ve müfredatta olmasından önce kendisinin mamaktadır. Bu yüzden bu tür kitaplara asla iyi

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
21
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

gözle bakmam ve bakılmasını da tavsiye etmem. göz önüne alınmalıdır. Hem yabancı yayınevleri-
Bu kaypaklığa mutlaka bir son verilmesi veya ge- nin hem de devletin sağladığı standart kitapların
rekiyorsa bu konuda gerçek profesyonellerin ön- eksiklikleri ya uygun olmayan kısımların adaptas-
celikle yetiştirilmesi yoluna gidilmesi ve daha son- yonu ve/veya ekstra materyal ile değiştirilmesi ge-
ra kitap yazdırılması gerekmektedir. Ancak atılan rekmektedir.
taşın ürkütülen kurbağaya değip değmeyeceğini Sınıfta kullanılacak materyalin çeşitliliği de ilgi-
takdirlerinize bırakıyorum. yi ve öğrenmeyi sağlaması açısından son derece
Yabancı yayınevlerinin on yıllara yayılan tec- önemlidir. İkinci sınıfta yapılan alıştırma türünün
rübeleri ve profesyonellikleri bu konuda tartışma üniversite hazırlıkta da verilmesi öğrenmeyi en-
götürmez bir gerçektir. Ancak kitap seçimi ve içe- gellemektedir. Destek materyalinin mutlaka sını-
riğin adaptasyonu çok önemlidir. Ayrıca kitapların fa getirilmesi yaşanabilecek birçok sorunu çözer
fiyatlarının mutlaka ülke şartlarına göre ayarlan- ancak öğretmenin otonom davranma yetisi yoksa
ması sağlanmalıdır. maalesef kitap “kutsalmış” gibi vazgeçilmez ol-
maktadır!
Ders kitaplarının adeta bir “kutsal kitap”
gibi görülmesinin ve 1. sayfadan son sayfasına
kadar bütün alıştırmalarının yapılmasının da Değerlendirme
önlenmesi gerekmektedir. Kitaplar yol gösterir! Öğrenmenin gerçekleşip gerçekleşmediğini
Asıl olan verilmesi gereken konuları aktiviteler kontrol etmek, öğrencilerin neleri başarabilecek-
yoluyla ve sınıfa getirilecek ekstra çalışma yap- lerini görmek için yerine getirilmesi gereken çok
raklarıyla konunun kazandırılmasıdır! Ancak bu ama çok önemli bir diğer şart da değerlendirme
durum hemen hiç bir alanda hiçbir öğretmenin iz- süreci ve yöntemleridir.
lediği bir öğretim yöntemi değildir! Oysa internet
Değerlendirmenin, ders materyalindeki
hemen her konuda sınıf kullanıma hazır ve çıktı
mekanik alıştırmaların benzerleriyle yapılma-
olarak alınabilecek aktivite ve milyonlarca çalışma
sı öğrenmenin gerçekleşmemesinin en büyük
yaprağıyla doludur!
nedenidir! Yukarıda verilen şemadaki anlam
Ders kitaplarındaki sıkıcılık, sürekli aynı tarz ve kullanım asla mekanik alıştırmalarla değer-
mekanik alıştırmalara yer verilmesi öğrencilerin lendirilemez. Değerlendirilse bile öğrenmeye
ilgisini çekmeyeceğinden, öğrenmeye de engel asla katkı sağlamaz. Dersleri anlam ve kullanım
olmaktadır. Modası geçmiş ve çağ dışı kalmış öğ- odaklı aktivitelerle gerçekleştiren öğretmenler
renci merkezli eğitim lafını asla kullanmıyorum. bile değerlendirme sürecinde maalesef mekanik
Bunun yerine öğrenme odaklı eğitim felsefesini değerlendirme yöntemleri kullanmaktadır. Oysa
savunuyorum ve avukatlığını yapıyorum. Öğren- derste ne, nasıl yapılıyorsa değerlendirme ay-
me odaklı eğitimin ilk şartı öğrenenin anlamlı gıtı da aynı tarzda olmalıdır. Değerlendirme,
aktiviteler yoluyla öğrenmesidir. Bunu için de ülkemizde sıklıkla düşünüldüğü gibi öğrenci-
ilgiyi en üst düzeyde tutmak gerekmektedir. nin neyi bilmediğini ortaya çıkarmayı amaçla-
Böylesi bir öğrenme odaklı eğitim, bireysel maktan ziyade neyi nasıl kullanabildiğini sergi-
farklılıkların da beslenmesine olanak verecek lemesine odaklanmalıdır. Bunun için de yabancı
ve gerçek öğrenme sağlanacaktır. Yaşa uygun dil öğrenmenin diğer bazı derslerde olduğu gibi
ve profesyonelce hazırlanmamış ders kitapla- müfredatta var diye mekanik olarak bazı şartları
rı, materyaller ve kullanılan öğretim teknikleri yerine getirerek dersten geçebilecek notun alın-
öğrencilerin derslerden zevk almamalarına, masının yeteceği bir beceri olarak algılanmaması
konuya ilgi duymamalarına ve sonuçta doğal gerekmektedir. Bu algıyı düzeltebilecekler de ön-
olarak başarısız olmalarına sebep olmaktadır. celikle öğretmenler ve diğer paydaşlardır.
Ders materyalindeki aktivitelerin ve metinle- Alternatif ve/veya performans tabanlı de-
rin otantikliği de gerçek öğrenme açısından son ğerlendirme yöntemleri çağdaş ve öğrenme
derece önemlidir. Yapay, yapmacık ve mekanik odaklı bir eğitimin temelini oluşturduğu gibi
alıştırmaların öğrenmeye katkısı yoktur. Ders yabancı dil öğretiminin de vazgeçilmez bir şar-
materyali seçilirken mutlaka okulun bulunduğu tıdır. Ancak hem mevcut hem de gelecek öğret-
sosyal çevre, öğrencilerin geçmişi ve ihtiyaçları, menlerin bu nosyondan uzak olmaları son derece
öğretmenlerin öğretmeye dair inançları mutlaka üzücüdür. Bunun gerçekleştirilememesi sonucu

22 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

da yabancı dil adeta matematik veya tarih gibi ru veya yanlış cevap yerine iletişime odaklanma-
algılanmakta ve hem öğretme/öğrenme süreci ları isteniyor! Bu durum sürekli penaltı çalıştırılan
hem de değerlendirme süreci benzer özellikler ta- futbolcuların futbol oynamak için sahaya çıkarıl-
şımaktadır. Sonra da neden yabancı dil öğretemi- dıklarında futbol oynayamadıkları zaman “neden
yoruz/öğrenemiyoruz naraları atılmakta ve/veya futbol oynayamıyorsunuz” diye eleştirilmelerine
sorusu sorulmaktadır! benziyor! Hata kimin?
Değerlendirme yöntemlerindeki anlamdan ve Unutulmamalıdır ki değerlendirme şekli-
içerikten kopuk veya ayrı verilen tek cümlelik ifa- miz, öğrencilerin yaşam boyu öğrenme bece-
deler ise dil becerilerin sergilenmesine engel ol- rilerine yardım etmeli ve onları, öğrendikleri-
duğundan dil becerisini de sergilemeye yardımcı ni gerçek yaşamda kullanabilmelerine olanak
olmamaktadır. sağlamalıdır! Oysa ülkemizdeki eğitim sistemi-
Sınıflarda sessiz kalarak dersin işlenişine mizde yer alan hem okul bazlı hem de merkezi
katkı vermeyen ve dili asla öğrenemeyen öğ- yapılan hiçbir değerlendirme bu hedefi gerçek-
rencilerin bu tür mekanik test ve değerlen- leştirmeye yardım etmemektedir. Yabancı dil gibi
dirme yöntemlerinde sıklıkla daha “başarılı” gözlemlenebilir bir beceri söz konusu olunca da
notlar almalarının nedeni de diğer derslerde bu eksiklik gün gibi ortaya çıkmakta ve dikkatleri
sergiledikleri sayısal/sözel zekâ profillerinin üzerine çekmektedir! Oysa sorun yukarıda detay-
neticesidir! Doğru cevabı bulmak veya boşluğa larıyla izah edildiği gibi asla tek başına bir yabancı
neyin geleceğini tahmin etmek veya çok iyi bil- dil sorunu değildir!
mek ama asla konuşamamak, yazamamak ve
dinlediğini anlamamak da bu durumun doğal
Ebeveyn ve Toplum Desteği
bir sonucudur.
Ebeveynler ve içinde yaşanılan toplum çocu-
Dil yetisinin bu tür yapmacık ve mekanik yön-
ğun bilişsel, sosyal, duygusal ve kültürel gelişimin-
temlerle değerlendirilmesi dilin öğrenilememesi-
de büyük rol oynarlar. Ebeveynlerin, çocukların
nin önündeki çok büyük engeldir. Değerlendir-
eğitim başarıları üzerindeki olumlu veya olumsuz
me, öğrencilerin iletişim hedeflerini yerine ge-
katkıları çok uzun zamanlardır bilinen ve üzerinde
tirmelerine yardımcı olacak yeteneklerini ser-
çokça yazılmış bir alandır. Yabancı dil öğrenme ko-
gileyebilecekleri tarzda olmalıdır. Bu gerçeklik
müfredatta bile yazılıyken çocukların önüne nusu bu durumdan asla bağımsız değildir. Hatta
kısa bir paragraf ve altında ya çoktan seçmeli diğer alanlara göre çocuğu teşvik, heveslendirme
formatta verilmiş doğru seçeneği bulma veya ve bizzat sürece dâhil olmaları ile dil öğrenme-
doğru/yanlış formatında bir kağıt kalem testi nin anlam oluşturma sürecine katkıları çok daha
veriliyor ve bu sürekli aynı şekilde tekrar edili- büyük öneme sahiptir. Ailelerin ve toplumun
yorsa burada müfredata uygun ve/veya anlam- yabancı dil konusundaki tecrübeleri, tutum-
lı bir değerlendirme yapıldığından bahsetmek ları, inançları, algıları ister istemez çocukların
mümkün değildir. başarı ve/veya başarısızlıklarına ciddi etkiye
sahiptir.
Maalesef hem eğitim fakültelerinde yer alan
ölçme değerlendirme hem de yabancı dil eğiti- Böylesi bir etki düzeyi söz konusuyken ülke-
mi bölümlerindeki değerlendirmeye dair dersler, mizdeki realite nedir? Ebeveynlerin ve toplumun
ki genelde “testing” adı altındadırlar, genel olarak yabancı dil yetisi ne durumdadır? Bu mevcut du-
olması gereken idealden maalesef çok uzaktır. Bir rumun çocuğun başarı ve/veya başarısızlığına
de bunlara merkezi yapılan sınavlardaki testler etkisi nedir? Ülkemizde ailelerin bir yabancı dili
eklenince, yabancı dil öğrenmenin önüne tam bir konuşma oranı nedir? Ailelerin çocuklarıyla bir-
set çekilmiş olmaktadır. Oysa yeni müfredat öğre- likte yurt dışına çıkma ve bildikleri bir yabancı dili
nenlerin sözde dört beceriyi sergileyebilmelerine kullanma ve çocuklarını da teşvik etme oranı ne-
olanak sağlar nitelikte yapıldı ve o iddia edilmek- dir? Çocuklarımızın kaçı ebeveynlerini bir yabancı
tedir. Ancak hem okullardaki uygulamalar hem dili konuşurken görüyor? Bu ve benzeri soruların
de MEB’in uyguladığı merkezi testler bu duruma cevapları bize neden başarısızız sorusunun cevap-
tezat oluşturmaktadır. Yani aynı tas aynı hamam! lanmasında tıpkı diğer yerine getirilmesi şartlarda
Oysa hem öğrencilerin hem de öğrencilerin doğ- olduğu gibi yol gösterecektir.

Yıl: 13 / Sayı: 39 Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ
23
Yabancı Dil: Neden Öğretemiyoruz? Neden Öğrenemiyoruz?

Son sözler tir merkezi yapılan sayısal/sözel zekâ tabanlı, sol


Eğer sıklıkla dile getirilen daha iyi bir gelecek beyin odaklı tek tipleştiren bir sistem. Böylesi bir
için küresel rekabete açık ve hazır bireyler yetişti- sistem, daha önce de değinildiği gibi hasbel kader
rilmesi gerektiği konusunda ciddi isek, farklı top- penaltı atmayı öğretir ama asla futbol oynamayı
lumlarla ve farklı alanlarda işbirliği içinde olabi- öğretmez! Yani testlerde doğru seçeneği kısmen
de olsa tespit ettirir ama asla dil becerilerini sergi-
lecek bireyleri yetiştirmek zorundayız. Böylesi bir
lemeyi kazandırmaz.
ufkun da anahtarı yabancı dildir.
Eğitim konusunu ülkedeki diğer konular-
Hemen her şeyin birbirine bağımlı olduğu
dan bağımsız ele alamayız. Ekonomide, spor-
günümüz dünyasında artık tek dilli veya bir ya-
da, siyasette, medyada, sağlıkta, sanatta, tek-
bancı dil bilerek yaşayabilmeyi başarmak giderek
nolojide, çevre konusunda, mimaride, insan
imkânsız hale gelmektedir. Bu yüzden yabancı bir
ve hayvan haklarında, inanç, düşünce ve ifade
dil öğrenmek artık bir boş zamanlarda öğrenilmesi
özgürlüklerinde, bireysel haklarda, vatandaş
gereken veya bir kişisel hobi olmaktan ziyade bir
yetiştirmede, inovasyonda, girişimcilikte, ya-
olmazsa olmazdır. Bu yüzden yabancı dil öğretimi,
ratıcılıkta ne kadar başarılıysak yabancı dil öğ-
eğitimin önemli bir unsuru olmalı ve erken yaşta
retimi konusunda da o kadar başarılıyız. Kaldı
öğretilmesine başlamak kadar detaylarıyla izah
ki mevcut şartlarda ve içerikte başarısız mıyız?
edildiği gibi uygun şartlarda ve etkin bir şekilde,
diye de sorgulamak lazım!
etkili öğretmenler tarafından, uygun fiziksel şart-
larda ve uygun materyal desteği ve diğer şartların Eğitim bir bütün olarak ele alınmadığı ve ger-
azami yerine getirilerek öğretilmesi gerekmekte- çekçi çıkarımlar yapılmadığı müddetçe hemen
dir. Başarı da ancak böyle gelecektir. hiçbir konuda başarı gelmeyecektir ya da gelenler
de anlık ve tesadüfi olacaktır. Yukarıda sıralanan
Mevcut sistemde adeta bir bürokrat gibi dav- sağlanması gereken optimal şartların ışığında
ranan, yaşayan, alan öğretimi çalışmadıkları için daha gerçekçi ve uzun vadeli bir paradigma deği-
pedagojik alan bilgisine sahip olmayan ve sade- şimine ihtiyaç olduğu kesindir. Aksi takdirde ayını
ce alan bilgisi transferi yapan öğretim üyelerinin tas aynı hamam teranesine devam edilecektir.
yetiştirdiği ve gerekli pedagojik alan öğretimi
Goethe’nin dediği gibi “Yabancı dil bilmeyen-
bilgisine sahip olmayan ve bizzat kendisinde ya-
ler, kendi dillerini de bilemezler” ancak yukarıda
bancı dil dosyası henüz açılmamış öğretmenlerle
özetlenen şartlar yerine getirilmediği sürece de
ayrıca diğer gerekli şartların yerine getirilmediği
öğrencilerin okul ortamında hayali kurulan düzey-
ve programda var diye sadece dersi geçmeye ye-
de bir yabancı dil öğrenmelerini beklemek sadece
tecek notun alınmasının yeterli görüldüğü bir sis-
hayal olur tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi.
temde yukarıda çerçevesi çizilen vizyonu gerçek-
leştirebilecek düzeyde ve nitelikte bir yabancı dil
öğrenmek mümkün değildir. Yabancı dil, anlamlı Kaynaklar
ortamlarda ve sürekli kullanım gerektiren bir yeti Altan, M. Z. (2014). Türkiye’nin eğitim Çıkmazı girişimci öğre-
tim girişimci öğretmen, 2. Baskı, Ankara: PEGEM.
ve yaşayan hayatın bir parçasıdır. Altan, M.Z. (2017). Gözümüz Aydın! Nur Topu Gibi Yeni
Bir Müfredatımız Oldu! http://www.turkiyekamu.
Yeni hazırlanan müfredatın da, kısaca da olsa
com/egitim/gozumuz-aydin-nur-topu-gibi yeni-bir-
izah edilemeye çalışıldığı gibi, bütün iyi niyetine mufredatimiz-oldu h271321.html
rağmen hedeflenen becerileri kazandırması mev- Keysar, B., Hayakawa, L. S., & An, G.S. (2012). The Foreign-Language
Effect: Thinking in a Foreign Tongue Reduces Decision Biases.
cut şartlarda imkânsız olacak kadar zordur. Ayrıca Psychological Science, 23(6), 661-668.
tasarlanan hedeflerin de artık bireylerin günümüz Kovacs, A. M. and Mehler, J. (2009). Cognitive gains in 7-month-
ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak ve 20. yüzyılın old bilingual infants. PNAS, 106(2), 6556-6560.
becerilerini kapsadığı gerçeği söz konusudur. Alladi S, Bak TH, Russ, C.T., Shailaja, M., & Duggirala V. (2013). Bi-
lingualism delays age at onset of dementia, independent
Yabancı dil öğretmeyi veya öğrenmeyi eğiti- of education and immigration status. Neurology, 81, 1938-
1944.
min genel durumundan bağımsız ele alamayız, al-
mamalıyız da. Türkiye’nin eğitim modeli nedir? Bu
modele uygun öğretmen eğitimi politikalarımız
var mı? Bu sisteme uygun öğretmenleri yetiştire-
cek akademisyenler mevcut mudur? Eğitim eşit-

24 EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİM ARAŞTIRMA DERGİSİ


Ocak / Şubat / Mart / Nisan 2017 Yıl: 13 / Sayı: 39

View publication stats

You might also like