You are on page 1of 18

1

KAMU YÖNETİCİSİ ADAYI VE SEÇMEN ARASINDAKİ HİZMET SÖZLEŞMESİ=BABAYASA

Sözleşmeyi Düzenleyen: Babayasanın babası Hasan Başar hasanbasar1453@gmail.com

04-08-2022 19-16 ZAMAN DAMGASI ile elektronik imza sertifikası ile imzalanıp kayıt
altına telif hakkı kapsamına alınmıştır.

Günümüzde Seçim Sistemi Nasıl İşlemekte Seçmenler Nasıl Niteliksizleştirilmektedir?

İşbu sözleşme; Tüketici Sıfatı ile seçmenlerin ödediği vergilerden oluşacak kamu kaynaklarını kullanmak
üzere devletin yasama ve yürütme (yönetme) makamlarında görev almak için nitelikli seçmenlerden oy
isteyen bakan, milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi adaylarının imzalaması istenen hizmet
teminat sözleşmesi metnidir. Bu sözleşme şahsım tarafından, 1995 yılı Milletvekili seçimlerinden bugüne
kadar güncellenerek şimdiki halini almıştır.

Ülkemizdeki Gayri Milli Eğitim Sistemi sayesinde; çevresinde olup bitenleri resmin bir bütünü olarak
göremeyen, zamanın ruhunu okuyamayan, gündemdeki haberleri doğru analiz edemeyen, sorunlarını ve
muhataplarını sorgulayamayan, günü birlik ve nefsinin içgüdüsel beklentilerinin kölesi olmuş çağdaş köle
durumuna getirilmiş niteliksiz seçmen vatandaşlar, seri olarak üretilmektedir. Bu model vatandaşların
verdiği ve vereceği oylarla yaşadığımız sosyoekonomik ve siyasal sömürü düzenine son verilmesi mümkün
değildir. İnsanlarımızın bu hale gelmesinde eğitim sistemi ve medyanın yanı sıra; günümüzde yaşadığımız
kapitalist sistemin montajcı ve taşeron üretim anlayışı içerisinde çalışanların işyerlerinde; kendilerine,
niteliklerine ve emeklerine değer verilmeden, işyerinde psikolojik taciz uygulamalarıyla kişiliksizleştirilmesi
operasyonlarının da büyük payı vardır.

Akşam eve üzgün, umutsuz ve yorgun olarak gelen vatandaşları evde televizyon dizilerinde kendilerine
sunulan sahte cennetlerin etkisinde kalmış doyumsuz ev kadınlarının dırdırları beklemektedir. Bu barikatı
geçebilenler ise insanları APTALLAŞTIRMAK ve AHLAKSIZLAŞTIRMAK üzerine kurgulanmış televizyon
programlarının karşısında KİTLE HİPNOZU operasyonu işkencesi beklemektedir. Birkaç saat süren narkoz
operasyonu sonrasında insanlar yarı ölü gibi uyuyup ertesi günkü Küresel Kapitalist Sistem Tanrısına
mutlak itaati emreden üretim işkencesi için bir süre dinlendirilmektedirler. Yönetimdeki iktidar sahipleri
ise; akademisyenlerden, gazetecilerden, sivil toplum kuruluşlarından ve muhalefet partilerinden gelen
nitelikli eleştiriler karşısında ya susup bekleyerek sorunun yokmuş farz edilip gündemden düşmesi veya
suni gündemler oluşturularak sorunların unutturulmasını sağlanmak şekline algı operasyonları ve medya
yalanları yoluyla kamuoyu üzerinde kitle hipnozu etkisi oluşturmaktadırlar.

İçinde yaşadıkları apartman toplantılarına katılmaktan çekinen, hayattaki en değerli varlıkları olan
çocuklarının veli toplantılarına gitmemek için mazeretler üreten, adil bir trafik kültürüne sahip olmayan,
derdini düzgün bir Türkçeyle bir cümlede anlatamayan, dilekçe yazmasını bile beceremeyen,…ve bunun gibi
özelliklerde yetişkin bireyler; bağlı bulundukları devletin kamu yöneticilerini etkin bir şekilde
sorgulayamazlar. Kendisine ve çevresine yabancılaşmış ve robotlaşmış olan bu vatandaşlar; öğrenilmiş
çaresizlik etkisiyle, gerek kendi günlük ve gelecekteki hayatlarında, gerekse siyasal hayatta yaptıkları
seçimlerde bilinçsizce karar almaktadırlar. Bu bilinçsiz ve yanlış seçimler sonucunda; emeğe yani
insana(vatandaşa) değil, sermaye ve küresel ve mafyavari çıkar çevrelerine hizmet eden, millet(lider)
vekillerini meclise gönderilmektedir. Seçimlerde kişiler değişirken, siyasal sömürü sisteminin acı ve üzüntü
verici sonuçları değişmemektedir. Yukarda anlatılan durumlar tüm dünya ülkeleri için aynıdır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle bundan sonra dürüst ve haklı vatandaşların; seçimden seçime değil her
zaman, merkezi ve yerel yönetimlere doğrudan katılıp kararlarda oy ve söz hakkı alabildiği bir sistemin
oluşturulması için bu metin hazırlanmıştır. Kaliteli ve adil bir siyasi sistemin hemen hayata geçmesini
istiyorsak, değişime önce kaliteli bir seçmen kitlesinin profilinin iyi tanımlanması ile başlamak gerekir.
Daha sonra bu tanıma uygun seçmenlerin mevcut toplum yapısı içinden süzülüp seçilerek bu nitelikli
seçmenlerin yeniden yapılanmayı sağlamalarına uygun ortam ve imkanlar oluşturmalıyız. Elenen diğer
seçmenleri en az 5 yıllık bir rehabilitasyon sürecine tabi tutmak gerekir. Bu sözleşme metni bu değişimin
yol haritasını ortaya koyan stratejik bir belgedir.
2

Seçim Teminat Belgesinin İstenme Gerekçeleri ve Hukuki Dayanakları Nelerdir?

1-Anayasa’nın 90.maddesinin 5.fıkrası bağlamında İnsan Hakları Evrensel Sözleşmesi’nin 21.maddesi


gereğince vatandaşların Kamu Yönetimine Doğrudan Katılma Hakkı iç hukukumuzdaki temsili
demokrasi (seçimlerde oy verme uygulaması)na göre öncelikle ve ivedilikle hayata geçirilmesi
zorunlu olan bir insan hakkıdır. Anayasanın 90.maddesinin 5.fıkrasına göre; ülkemizin kanunları ile
yürürlükteki uluslararası sözleşmeler arasında insan hak ve hürriyetleri konusunda çelişki ortaya çıktığında
konuyla ilgili uluslararası sözleşme hükmü yerine getirilir. Bu durumda vatandaşlar, meclise kanun tasarısı
sunabilir, siyasilere hesap sorabilir, kamu harcamalarını denetleyebilir, devletin kurumlarını ve
uygulamalarını sorgulayabilirler. Hatta devlet memurları siyasi partilere (meslek örgütlerine) üye olup
meslek örgütlerinde (eski adı siyasi parti) yöneticilik bile yapabilir. Seçmenler, ellerinde muhtarlıktan
onaylı uygulama projeleri ve hizmet teminat sözleşme belgesi olursa yaşadıkları ayıplı kamu hizmetlerinin
hesabını bir sonraki seçimi beklemeden belediye başkanı ve belediye meclis üyelerinden sorabilir.

2-Bankalar ihtiyaç sahibi vatandaşlara tek taraflı ve keyfi düzenlenmiş sözleşmeler yoluyla onları
mevduatları ve sermayeleri toplamından 10-15 kat fazla fiziksel olmayan parayı bilgisayar yazılımı ile
üreterek yüksek faizle haksız bir şekilde borçlandırıp borç ödeyememe durumunda günlük ve bileşik faiz
uygulaması ile biriken borçları icra ve haciz yoluyla tahsil ediyorlar. Bu durumda, halkın ödediği vergilerden
oluşan yüzlerce katrilyon TL lik bütçeden oluşan kamu kaynaklarını yönetiminden ve denetiminden
sorumlu olacak devlet ve belediye bütçelerini yönetecek kamu hizmeti yöneticilerinden güvence belgeleri
istenmesi zorunludur. Artık milletvekili adayları, belediye başkan adayları ve belediye meclis üyeleri
adaylarından; söz verdikleri projeleri ve hizmetleri ön görülen tarihlerde ve öngörülen şekillerde yerine
getireceklerine dair seçim teminat sözleşmesini alınması gerekmektedir.

3- Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3. maddesindeki tanımlar kısmında; Sağlayıcı: Kamu tüzel
kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya
tüzel kişileri,” olarak tanımlanmaktadır. Gerek bu madde gerek kanunun tümü dikkatlice okunursa
kamuda mesleki ve ticari anlamda vatandaşlara hizmet sunan konumdaki gerçek kişiler de
bu kanun kapsamındadır. Çünkü gerek bu maddede gerek kanun metninin tamamında aksi
yönde bir hüküm belirtilmemiştir. Sağlayıcı tanımının başlangıcındaki kamu tüzelkişileri de
belirtilerek tanımın kapsamı genişletilmiştir. Cümle bir bütün olarak okunduğunda
kamudaki gerçek kişilerin de bu kanun kapsamında olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda;
kazançları üzerinden gelir vergisi veren, elektrik-su-doğalgaz, cep telefonu ve internet faturaları
üzerinden dolaylı vergi ödeyen, açtığı davalarda dava harcı ödeyen tüm vatandaşlar; kamu
hizmeti sunan iktidardaki siyasilere, meclisteki milletvekillerine, bunlar tarafından atanan,
bürokratlara, belediye başkanlarına; sunmuş bulundukları ayıplı kamu hizmetleri sebebiyle tazminat
davası açabilirler.

Diyelim evinize televizyon veya bilgisayar aldınız bu eşyanın satıcı tarafından size verilmiş garanti belgesi
yoksa veya verilmiş olan garanti belgesinde imza kaşe tarih yoksa eşyanınız arızası durumunda arıza garanti
kapsamında olsa dahi eşyanızı ücretsiz tamir ettiremezsiniz. Aynı durum seçim bildirgeleri ve gazete
beyanatları için geçerlidir. Kapı kapı dolaşıp oy isteyen siyasiler ile kapıdan mal ve hizmet pazarlayan kişiler
aynı hukuka tabi olmalıdırlar. Bu durumda milletvekili ve belediye başkan adaylarının seçmenlere
sundukları vaatlerini gerçekleştirme güvencesi olarak seçim teminatı belgesi hazırlayıp genel başkanı ve il
başkanını kefil yapıp bu belgeyi noterden onaylatıp halka dağıtmaları gerekmektedir. Aksi halde siyasilerin,
nitelikli dolandırıcılardan farkları kalmaz.

4-Bugün devletin bir ihalesine giren firmalar bile devlete belli teminatlar verirken, ihale sürecine benzeyen
seçim sürecinde siyasiler; seçmenlere hiçbir yazılı ve hukuken geçerli teminat vermemektedirler. Bir ev
sahibi bile bir yıllığına evini kiralayacağı kiracısından kefil ve noter sözleşmesi gibi teminatlar
isteyebilmektedir. Bu durumda, 4-5 yıl bizleri yönetecek, ödediğimiz vergileri harcayacak, yurt dışında
bizleri temsil edecek, geleceğimizi şekillendirecek yasal ve kurumsal düzenlemelere imza atmak,…vd. işler
için bizlerden yetki isteyen siyasi kamu yöneticilerinden, hukuki geçerliliği olan vaat teminat ve hizmet
teminat sözleşmesi belgelerini talep etmek seçmen vatandaşların en doğal hakkıdır.
3

5-AKP lideri ve CB Erdoğan seçimleri kazandıktan sonraki parti grup toplantılarında, açılış konuşmalarında, miting
meydanlarında seçimleri kazanmalarına vurgu yaparken şu ifadeyi de kullanmaktadır. “Halk bize yetki verdi.”
Bilindiği üzere bir kişiye yetki yazılı sözleşme metni ile amacı, kapsamı ve sınırları belli olacak şeklide verilmektedir.
Tek başına seçimlere oy vermek seçilen kişiye her konuda her istediği gibi hareket etme yetkisi ve hakkı vermemelidir.
Sayın Erdoğan oy verme işlemini; umumu vekaletname alma gibi genelde dolandırıcı kişilerin uyguladığı yöntem gibi
görmeyi pek sevmektedir. Oysa ortada içeriği ve kapsamı belirlenmiş somut bir yetki devri belgesi yoktur.

6-Sözleşmeler Borçlar Hukuku’na göre kanunlarda birebir ve ayrıntılı olarak karşılığı olmayan, ancak
kanunlar vd. mevzuata ve genel ahlaka aykırı hükümler içermemek koşuluyla; tarafların karşılıklı alacak-
borç ilişkilerini düzenleyen yazılı hukuki metinlerdir. Siyasi kamu yöneticileri ile nitelikli seçmenler
arasındaki hukuki ilişkileri tanımlamak için; böyle bir sözleşmenin hazırlanıp hak talebinde bulunulması
ilgili uluslararası sözleşmelere ve Borçlar Kanunu ile Tüketici Kanunu’na göre mümkündür.

Babayasanın Amacı Nedir?

7-Babayasa metninin temel amacı; nitelikli seçmen kitlesinden nitelikli seçilen temsilcisi (milletvekili
belediye başkanı-vali) oluşturup sürekli, etkileşimli ve katılımcı bir demokrasi ortamı oluşturmaktır.
Siyasete Toplam Kalite Yönetimini getirmeyi amaçlayan, verdikleri sözü zamanında yerine getiremeyen
siyasilerin yeterli sayıdaki nitelikli seçmenin organize direnişi yoluyla yargı üzerinden görevlerinden
alınmasını ve cezalandırılmalarını sağlamak için hazırlanan bu belgeye BABAYASA denir. Anayasa dişil,
Babayasa erildir. Yani Babayasa anayasanın amiri, yönlendiricisi ve uygulayıcısı konumundadır. Kısaca
Babayasa; Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu ile TBMM Meclis İçtüzüğü’nün birleştirilip güncelleştirilmesiyle
oluşturulmuş halkın kamu yönetimine doğrudan katılımı standartları ve güvencesi belgesidir. Babayasa
nitelikli seçmelerin üretime katıldığı, bilgisi yeteneği, ehliyeti ve liyakatı ile orantılı olarak kamu yönetimine
doğrudan katılımını amaçlamaktadır. Bundan böyle parayı veren(vergisi ödeyen)kamu yönetimine de ortak
ve söz sahibi olacaktır.

Bugüne Dek Mevcut Siyasal Sistem Nasıl İşlemiştir?

8-Mevcut sistemde kanunlar, tüzükler ve yönetmelikler yasal dayanaklarını anayasadan almaktadır. Ancak
bu anayasalar; darbe yönetimlerince toplumun iradesine baskı ve ipotek konularak hazırlandıklarından
meşru değildirler. Meşru olmayan anayasadan, gayri meşru(piç) mevzuat doğar. Şu an ülkemiz
gayrimeşru(piç)mevzuat ile yönetilmektedir.

9-Seçim kampanyalarında iktidara gelme sürecindeki siyasi partileri finanse eden elit ve mafyavari iş
adamları ile çevreler(BETON MUTAHİT MAFYASI,İLAÇ-MEDİKAL MAFYASI,HAL MAFYASI, FİNANS
MAFYASI,FOSİL YAKIT MAFYASI,UYUŞTURUCU VE SİLAH MAFYASI,FUHUŞ MAFYASI) ile siyasi parti
lideriyle özel ve gizli bir mutabakat yapılır. Bu iş adamları hazırladıkları gizli sözleşme şartları kapsamında;
kendi çıkarlarını koruyacak ve geliştirecek siyasi parti liderine ve partisine medya ve finans desteği sağlarlar.
Yani sözleşmeyi imzalatan çıkarını garanti altına alıyor. Çok partili siyasi hayata geçilen 1950 yılından bu
yana hiçbir seçimdeki siyasi partilerin seçim masraflarının kaynakları sorgulanmadığı gibi
belgelenmemiştir. Doğal olarak bu durumda oy veren değil parayı veren düdüğü çalıyor. Kayıt dışı siyaset;
kayıtdışı ekonomiyi ve kayıt dışı istihdamı beraberinde getiriyor. Bu yüzden fuhuş, faiz, yolsuzluklar,
yoksulluklar, işsizlik, çarpık kentleşme, çevre ve imar kirliliği önlenemiyor.

10-Seçim meydanlarında halktan oy istenir. Fakat halkın çoğu insanca yaşama ücretinin altına ücret
almakta veya işsizdir. Bu durumda seçimi kazanan partinin yöneticileri; doğal olarak halkın değil
kendilerinin seçilebilmelerine yönelik masraflarını finanse eden güçlerin dediklerini yerine getirirler. Bunu
yapmazsa; kirli çamaşırlarının medya yoluyla ortaya serileceğini, çıkarılacak krizlerle yapılacak yanıltıcı
yayınlar ve toplumda oluşturulacak kargaşalar sonrasında yaşanabilecek bir kaosla iktidardan
uzaklaşacaklarını biliyorlar. Bu yüzden siyasi parti genel merkezleri mafyavari bir şekilde; kara para aklayan
birer aile şirketi ofisleri gibidirler. Partilerin genel merkezleri mafyavari aile şirketlerinin genel müdürlüğü
gibi işlev görürler. İl ve ilçe başkanları da o bölgenin iş adamı görünümlü mafyalarının aile şirketi büroları
ve ganyan bayileri gibi çalışırlar. İmar rantı, ihale rantı, üst düzey kadrolara atanma, alt düzey
memurlukların mülakat kadroları, taşeron işçi olarak kimlerin alınacağı buralarda belirlenir. Üst düzey işler
4

Ankara’daki genel merkezde bitirilir. Genel merkez ganyan bayilerinin hipodromu gibi işlev görür. Burada
haklı olanın değil güçlü olanın sözü geçer ve dediği yerine gelir.

11-Halka verilen vaatlerin birçoğu seçimlerden sonra hasıraltı edilip, gündemden düşürülüp unutturulur.
Gerekçe olarak IMF-Dünya Bankası-ABD ve AB’ne verilen gizli yazılı sözleşmeler, Lozan Antlaşması’nın
gizli maddeleri gösterilir. Bunları mazeret olarak öne süren siyasilerin bugüne kadar bu gizli yazılı
sözleşmelerin açıklanması ve iptali için referandum talebinde bulunduklarını hiç duydunuz mu?
Duymazsınız çünkü seçim sürecinde onları esas olarak ilgilendiren; halkın çıkarları değil kendilerinin,
yakınlarının ve sözleşme imzaladıkları yandaş iş adamlarının çıkarlarıdır. Onlar kendileri ve ilgilendikleri
çıkar çevrelerine yönelik olarak anayasa ve yasa değişikliklerini yaparlar.

12-Bugüne kadar siyasiler ve onların finansörü olan sermaye çevreleri sürekli olarak halka yalan ve
yapmayacakları vaatlerde bulunup halkı (kurunun yanında yaş misali oy veren yiğit ve nitelikli insanları)
kandırarak seçimi kazanıp iş başına gelmişlerdir. Bunun en somut örneği, AKP’nin 2002 seçimlerindeki
söylemleri ile iktidara geldiği sekiz yıllık süre sonunda bugün geldiği noktadır. Yolsuzlukla, yoksullukla ve
işsizlikle mücadele sözü vererek seçimi kazanan AKP’nin ilk icraatı Ocak 2003 tarihinde yürürlüğe girecek
olan Nereden Buldun Kanunu’nu iptal etmek olmuştur. Yani iş çevrelerinin haksız ve haram kazançlarının
kaynağını sorulmasını yasal dayanağı AKP tarafından ortadan kaldırılmıştır. İnsanlara iş verebilmek için
üretime dayalı yatırım yapmak veya yatırım yapanları teşvik etmek gerekir. Nereden Buldun Kanunu,
bunun için AKP’ye kaynak ve referans olabilecekken AKP neden bunu elinin tersi ile itmiş olabilir? Bu
durumda akla; yeni kurulduğu için seçim masraflarını ve seçim sonrası sözde istikrar ortamını garanti altına
almak için kapalı kapılar ardında sermaye çevrelerini kamera kaydına alınmış veya yazılı mutabakata
bağlanmış sözler verilmiş olabileceği ihtimali gelmektedir.

13-Yiğitlik vurmakla, ağalık vermeyle olur. Gösterip de vermemek ağalığa, milletvekili ve belediye başkanı
adaylarından vaatlerine ilişkin yazılı teminat almamak için onlara baskı uygulamamak (vurmamak) yiğitliğe
(dürüst ve nitelikli seçmenlere) yakışmaz. Bundan sonra, finansörlüğünü ve yapımcılığını sermaye
çevrelerinin yaptığı, senaryosunu medyanın dillendirdiği, başrollerini siyasi parti liderinin, figüranlığın parti
teşkilatları personelinin oynadığı; “Seçimde Al Bölgede Seçildikten Sonra Yat Gölgede” sloganı ile
ifade edilen; gölge oyununa son verilerek gölgelerin gücü değil belgelerin gücü hakim kılınacaktır inşallah.

Bu Belgenin İslam Dinindeki Karşılığı Nedir?


Ülkemizde oy kullanmada dini faktörler doğrudan veya dolaylı olarak seçimlerde etkili olduğundan
BABAYASA metninde bu hususu açıklamaya karar verdim.

14-“Kuşkusuz Allah görevi liyakatli olana vermenizi, insanlar arasında hakem olduğunuz zaman da
adaletle hüküm vermenizi emreder. Varlığınızı sürdürmenizin yegâne şartıdır bu.” (Nisa Sûresi, Ayet:58)
Hz.Allah Bu ayette, görev verilecek kişide: Dil, din, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç veya benzeri
ayrılıklar yerine o makamı gereğini en iyi şekilde yerine getirebilecek ehliyet ve liyakatin aranmasını emrediyor.
Bu ayet görmezden gelinip yakınlarınıza iyilik edin ayetini, heva ve heveslerine uydurarak “kamu makamlarına
ehliyet ve liyakat aramaksızın; akraba, eş-dost ve cemaat/tarikat bağlantısı ile hareket edilirse bu Allah’a isyan
halka zulüm olarak yansır. Bu ayette dikkat edilmesi gereken esas husus liyakatin, adaletle hükmedilmesinden
önce söz edilmesidir. Açıkçası devlet yönetimine adaletin ön şartı her makama atama için liyakat farzdır.

15-“Ey iman edenler belirli bir süreye kadar birbirinize borç verdiğinizde onu yazın. Aranızdan adaletine
güvendiğiniz birisi bunları yazsın, yazan kişi, ALLAH’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın,
yazsın, borçlu da ne zaman ödeyeceğini açıkça yazsın. ALLAH’tan korksun ve borcunu tam yazdırsın. ---------
---Fakat alışverişiniz peşinse yazmayabilirsiniz, alışverişinizde işte böyle şahit bulundurun, yazana da şahit’e
de sakın zarar vermeyin. Eğer zarar verirseniz günah işlemiş olursunuz. Daima ALLAH bilinciyle yaşayın,
bakın ALLAH size yol gösteriyor. ALLAH her bir şeyi çok iyi biliyor. (Bakara Suresi, 2/282” İnsanlar
arasındaki davranışlarda, alış-veriş ve sözleşmelerde sözünde durmak, Allah’ın (C.C.) emridir. Nitekim
Sevgili Peygamberimiz de “Söz vermek borç gibidir.” buyurdu. Bu nedenle seçmenin sandıkta oy vermesi
işlemi bir tür borçlu alacaklı ilişkisini düzenleyen hizmet sözleşmesi gibi olmalıdır.
5

16-Nitelikli Seçmen yeterliliği ile ilgili olarak Kuran-ı Kerim’in şu ayetini esas aldım “De ki: «Hiç
bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?» Ancak temiz akıl sahibi olanlar anlar. “Zümer Suresi
9.ayet. Bu ayetin anlamı; nitelikli seçmen kitlesinin tespiti için belirlenmesi manken Aysun Kayacı’nın
benim oyum ile dağdaki çobanın oyu bir olmamalı gibi popülist bir söylemiyle değil Japonların lise mezunu
olmayanlara oy hakkı verilmemesi uygulama örneği üzerinden değerlendirilmelidir. Oy verme yeterliliğine
sahip olabilecek seçmen kitlesi 5 yılda bir yapılacak olan Siyaset Kültürü Tespit Sınavı ile belirlenip 5 yılda
bir güncellenecektir. Niteliksiz ve yetersiz seçmenler Babayasa’nın 23. maddesinde yer alan şartları
kazanana kadar seçmen kütüğünde yer alamayacaklardır. Böylece bugüne kadar aptallaştırılmış ve
ahlaksızlaştırılmış geniş seçmen kitlelerini kandırma yarışı niteliğindeki YALANA HARAMA ve TALANA
dayalı mafyavari ve Şeytanvari siyaset kültürü tarihe karışacaktır inşallah.

17-Peygamber Efendimizin “Haksızlık karşısında susan dilsiz Şeytan’dır” sahih hadisinin de


konumuzla ilgili olarak özellikle uygulanması gereken alanların başında; siyaset, adalet ve kamu yönetimi
olduğuna kanaat etmekteyim. Sahabeden Huzeyfe bin Yeman anlatıyor: Bir gün Hz Ömer’ in yanına
gittiğimde onu üzgün ve düşünceli bir halde gördüm. Ve hemen: “Ey müminlerin halifesi seni üzen şey
nedir?” diye sordum. Bu soruma Hz Ömer şu cevabı verdi: “Ben bir kötülük yaptığımda bana olan korku ve
saygı sebebiyle içinizden beni yaptığımdan men eden kimse çıkmaz diye korkuyorum. ”Bunun üzerine ben de
ona şöyle dedim. “Allah’a yemin ederim ki; Biz senin, Haktan ayrıldığını gördüğümüzde seni bundan men
ederiz. Eğer sen böyle bir durumda o şeyden vazgeçmezsen bu kez seni kılıçlarımızla doğrulturuz.” Bundan
sonra Hz Ömer biraz rahatladı ve sevincini şöyle dile getirdi: “Bana yoldan saptığımda beni düzeltecek
arkadaşlar veren Allah’a (cc) hamd olsun.” Yaklaşık 1500 yıl kadar önce bu şekilde adil bir yönetim
uygulanmışken, teknolojinin geliştiği günümüz toplumunda daha gelişmiş daha kapsamlı
bir denetim mekanizmasının uygulanması gerekmez mi?

18-“Sizden olan emir sahiplerine itaat edin” ayeti, bugüne kadar nasıl başa gelirse gelsin veya
ülkeyi nasıl yönetirse yönetsin kamu idarecilerine koşulsuz ve şartsız mutlak itaat edin
anlamında yorumlanıp uygulanmıştır. Bu yorum yanlış bir yorumdur. Çünkü koşulsuz ve şartsız
itaat yalnız Hz. Allah’a yönelik bir sorumluluktur. Allah’tan başka bir varlığa, kişiye mutlak
itaat küfürdür, nifaktır ve şirktir. Bu durumda kamu yöneticilerine itaatin kırmızı çizgileri nelerdir
diye bir soru akla geldiğinde buna nasıl cevap getirebiliriz?

"Emaneti ehline veriniz" ve "Onların işleri istişare (birbirlerine danışma) iledir" (Şura: 38)ayetleri, bu
konuda bize ışık tutacaktır. Konuyu fazla dağıtmadan Kuranı Kerimin konuyla ilgili diğer ayetlerini (İlgili
tefsirlerde konu ayrıntılarıyla açıklanmıştır.) toparlayarak emir sahiplerine itaatin çerçeve çizgilerini kişisel
olarak şu şekilde maddeler halinde sıralayabilirim:

a-Ehliyetli ve liyakatli seçmenler tarafından seçilen kamu yöneticileri iş başına gelmelidir.(Nisa Suresi
58.ayet)

b-Bu seçim süreci adil ve şeffaf olmalıdır.(Bkz. Ölçüde ve tartıda hile yapmayınız.(Mutaffin Suresi: 1-6)

c-Görev başına gelen kamu yöneticisinin kişisel olmayan ve sorumlu olduğu bütün işleri ehliyetli ve liyakatli
kişilere danışma sürecine bağlı olmalıdır.(Şura Suresi 38.ayet)

d-Emanete (verilen görevlere ve yetkilere) ihanet etmemek, yalan söylememek, verdiği sözde
durmak.(Münafıkların özelliklerini anlatan Kuran ayetlerine bakınız.)

e-Kuranın yasak olarak emrettiği zina, hırsızlık, yolsuzluk, haksız yere adam öldürme,…gibi fiillerini
işlememek.(Bkz. Konuyla ilgili Kuran ayetleri)Bu nedenle hayasızlığı teşvik eden bir devlet başkanına itaat
edilmez, böyle bir devlet başkanını oy verilmez(biat edilmez).

f-Kendisine ve kendine bağlı kamu yöneticilerine yüzyüze veya elektronik ortamda ulaşan vatandaşlar
arasında dış görünüşlerine ile ekonomik ve sosyal statülerine göre ayrımcı muamele yapmamak.(Abese
Suresi 1-2-3.ayetler)

19-“Sizler nasılsanız öyle yönetilirsiniz” Sahih hadisinin iki tane ayet karşılığı vardır.((Rad Suresi
11.ayet, Enam Suresi 129.ayet) Bu ayetlere göre fizikteki bileşik kaplar kuralının sosyoloji ve siyasete bir
6

yansıması gibi bir toplum ne kadar akılsız ve ahlaksız ise o toplumun başına toplum ortalamasının akılsızlığı
ve ahlaksızlığı ile orantılı düzeyde kamu yöneticilerinin seçildiğini veya atandığını görmekteyiz. Kötü
malzemeden nasıl kötü yemek çıkarsa, kötü seçmen kitlesinden kötü siyasi liderler ve kötü kamu yönetimi
ortaya çıkar. Bu konuda ülkemizde yaşanmış olan ibretlik şu örneği verebilirim: Yıl 1999 Milletvekili
seçimleri miting gezileri sırasında dönemin siyasi liderlerinden Bülent Ecevit Zonguladağa gelir. Mitingde
konuşma yapar. Konuşmasının sonlarına doğru "Bize oy verin bu düzeni değiştirelim."diyerek mitinge gelen
vatandaşlardan oy ister. Ön sıralarda bulunan bir vatandaş Ecevit”e şöyle seslenir:
“Düzen(siyasiler)hayatından memnun, esas düzülen(seçmenler) ne zaman değişecek?”

20-Günümüzde Türk Anayasa ve İdare Hukukunun Felsefesini oluşturan Fransız Mason Hukuku
tarafından hukukumuza dikte edilerek Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu’nda yer bulmuş olan şu hüküm ibret
vericidir: Kısmen dahi olsa devletin hukukunu ve yönetim esaslarını dini hükümlere dayandırmak yasaktır.
Hatta bu durum siyasi partiler için kapatma sebebidir. Buna rağmen her seçimde her parti tarafından İslam
dini istismar edilmektedir. Hz.Ömeri, Hz.Fatihi, Hz.Mevlanayı, Hz.Yunusu, 2. Abdülhamiti yetiştiren bir
din neden dört duvar arasına ve vicdanlara hapsedilsin? Bu din tarih malzemesi veya efsane olmak
için değil bütünüyle yaşanmak için Allah tarafından emredilmiştir. Bu yaşama
inanmayanlar için; dayatma şeklinde değil içinde yaşadıkları toplumdaki farklı dünya
görüşündeki vatandaşlarla ortak amaçlar, ortak paydalar üzerinde anlaşacakları ortak
hayat ilkeleri esasına dayalı olarak geçmişteki Medine Sözleşmesi Modeli üzerinden hayata
geçirilecektir.

21-Kaynağı olarak Hz.Ali’ye atfedilen şu sözü konuyla ilgili olarak aktarıyorum: ”Devletin dini adalettir.
Aslında bu konunu sivil anayasa metninde Din ve Vicdan Hürriyeti başlığında kapsamlı olarak açıklanması
gerekir. Ancak seçim dönemlerinde siyasi parti liderleri birbirleri ile dini söylemlere tartıştıkları gibi
yapmayı söz verdikleri vaatlerini ayetlerle ve hadislerle desteklemeyi adet haline getirdiklerinden bu konuya
bu bölümde kısaca yer vermek istedim.

İslam Hukuku İslam’ı tam olarak benimseyip yaşamaya karar vermiş vatandaşlara yönelik uygulanması
zorunlu olan hukuk iken bir devlette İslam dinine inanmadığını açık bir dille beyan eden insanlara İslam
Hukukunun devletin dini İslam’dır söylemi üzerinden dayatılması fitne ve kargaşaya yol açabilecek bir
zulümdür. Zira Hazreti Allah “La İkrahı fiddin (Dinde zorlama yoktur) ayeti ile bu ölçüyü ve ilkeyi bize işaret
etmiştir. Yukarıda işaret edildiği gibi devlet yönetiminde adaletin ön şartı liyakattır. Medine Sözleşesi
örneğinde olduğu gibi ortak ahlaki ve hukuki ilkeler ile devletine bağlılığını bildiren ve bunun belirlenmiş
gereklerini yerine getiren Müslüman olmayan vatandaşların kamu hakları bakımından Müslümanlar ile eşit
haklara sahip olması gerekmektedir.

Liyakat ilkesinin uygulamada en temel davranışı edep ve haya olmalıdır. Edepsiz ve hayasız bir
vatandaşın kamu görevlisi ve makam sahibi olduğunda olabilecek olumsuzlukları anlamak istiyorsanız
Sedat Peker’in açıkladığı belgeler ve bilgilerdeki rezaletler bu gerçeği fazlasıyla açıklamaktadır.

Müslüman Kimliği ile Devlet Başkanı Olan Aynı Zamanda Halife mi Olacaktır?

İslam Tarihine baktığımızda Peygamberimiz Hazreti Muhammedin vefatından sonra seçilen halifelerin
genel olarak önde gelen sahabelerin seçimi ile yapıldığını görülür. Ancak Peygamber Efendimizin Allah
tarafından peygamber olarak görevlendirmesi nedeniyle Müslümanların dini lideri olduğu gerçeğini kimse
inkar edemez. Ayrıca kendisi son peygamber olduğundan kendisinden sonra da peygamber
gelmeyeceğinden peygamberimizden sonra halifelik makamının dini temsil bakımından devlet başkanlığı
yani saltanat ile aynı makamı paylaşması günümüz şartlarında ciddi sorun teşkil edecektir. Bu nedenle
halifelik makamının Müslümanların dini işleri ve sorunlarının çözümüyle sınırlı yetkili olarak ve siyasi etki
ve baskılardan arınmış bir İslami İstişare Kurulu Başkanlığı (Diyanet Başkanlığı’nın yeni hali) ünvanı ile
yeniden ihya edilmesi (hayata geçirilmesi) taraftarıyım.

Diyanetin bütçesi Milli Eğitim,Yerel Yönetimler ve Sosyal Hizmetler Bakanlıklarına pay


edilecektir.İmam,müezzin,vaiz,müftü,..gibi tüm diyanet kadroları bu bakanlıklara aktarılacaktır.İmamlık
ve müezzinlik görevi her camiye en yakın kamu kuruluşunda çalışan namaz kıldırma özelliğini taşıyan kamu
görevlilerine dönüşümlü görevlendirme suretiyle sağlanacaktır.
7

Şeyhülislamlık Makamına örnek olarak amelde mezhep İmamım olan İmamı Azam Ebu Hanifeyi örnek
gösterebilirim. Şeyhülislamlık makamı dini bilgide zirve olmakla beraber bu ilmi takva boyutu ile en güzel
şekilde yaşayan ve Kurana göre en güzel ve en doğru hüküm verebilecek üstün nitelikli Müslümanların
temsil etmesi gereken bir makamdır.

İslam dininde din adamı yoktur. Dinin adamı vardır. Bu nedenle Halife konumundaki kişi Diyanet Vakfı
bütçesinden maaş alıp görev ve yetkileri, özlük hakları Diyanet Vakfı tarafından belirlenecektir. Yani halife
devlet bütçesinden maaş ve ödenek alamaz. İmamlar, müezzinler, vaizler….gibi din görevlileri; devletin
ihtiyaç duydukları kadrolara eğitimleri ve tecrübeleri esas alınarak liyakat esasına gören önce
görevlendirme daha sonra asaleten atama yoluyla atanacaklardır. Vakit namazları ek görev olarak bu kişiler
tarafından kıldırılabilir.

Şeyhülislamda aynı şekilde kamu bütçesinden maaş alamaz. Bu kişi dünyevi manada sürdürdüğü haram
olmayan geçim kaynağı üzerinden geçimini sağlamalıdır. Kendisine devlet tarafından bir görüş
sorulduğunda bu görevini menfaat karşılığı olmaksızın yazılı olarak yerine getirmelidir.

İdeal olarak halifelik ve şeyhülislamlık makamlarının devlet başkanı olmayan iki ayrı kişi olarak temsil
edilmesi gerektiği kanaatindeyim.

Bu Sistemde Kimler Oy Kullanamayacaklardır?

22-Aşağıda grupları sıralanan kişilerin bilgileri TC no bazında ve gerekçesini belirtir belgeler ekinde
Seçimler Sınavlar ve İhaleler Üst Kurulu’na gönderilerek seçmen kütük listesinden çıkartılırlar:

1-Türk vatandaşı veya çifte vatandaş olmayanlar


2-Yüz kızartıcı suçlardan hüküm giyip hükmü kesinleşenler,
3-Mason locaları,lions,roteryen gibi derin dünya devletinin örgütlerine kayıtlı olanlar,
4-Vergi kaçıranlar ve vergiden kaçınanlar, vergi yükümlüsü olmayanlar,
5-Hazine arazisi üzerine tapu kaydı olmadan, ev-işyeri yapanlar,
6-Eşcinsel ve cinsel sapık olduklarına dair adli tıp raporu olanlar,
7-Alkol-uyuşturucu-sigara-kumar-internet bağımlısı olduklarına dair adli tıp raporu olanlar,
8-70 yaş ve üzerinde olup; sağlıklı düşünme ve karar verme yeterliliğini engelleyecek akli, ruhsal veya 10-
nörolojik hastalıklardan sağlık kurulu raporu olanlar,
9-Apartman-site, okul ve bağlı oldukları dernek toplantılarına mazeretsiz katılmayanlar,
10-Seçimler-Sınavlar ve İhaleler Üst Kurulu’nun organize ettiği seçimlere mazeretsiz katılmayanlar,
11-Kabahatler Kanunu ilgili fiillerini işledikleri kamera ve şahitlere dayalı olarak belgelenip haklarındaki
cezaları kesinleşenler,

Seçmen kütüğünden silinerek önümüzdeki 10 yıl zarfında seçimlerde oy kullanamayacaklardır.10 yıl süre
sonunda aynı şartları taşıyanlar süresiz olarak oy kullanamayacaklardır. Böylelikle sağlıklı, dürüst, adil ve
objektif karar verebilecek nitelikli bir seçmen kitlesi ortaya çıkar.

Bu Sistemde Kimler Oy Kullanabilecektir?

23-Yukarıda sayılan nitelikleri taşımayan, 15 yaş üstü herkes seçimlerde oy kullanabilecektir. Seçmen olma
hakkı kazanan kişilerin, her seçimden 6 ay önce, merkezi sistem yöntemiyle Seçmen Yeterlilik Sınavına
tekrar katılmaları gerekmektedir. Bu sınavdan 60 puan ve üzeri puan alanlar seçimlerde oy kullanmaya hak
kazanırlar. Bu sınavdan 70 ve aşağısında puan alanlar sadece mahalle muhtarını seçebileceklerdir.70 üstü
ve üzeri puan alanlar ise milletvekili, belediye başkanı, bakan ve başkan seçimlerinde oy
kullanabileceklerdir.

Siyasal Kültür Yeterlilik Sınavından 60-70 arası puan alanların bulundukları ilçenin belediye meclisi
toplantılarına ve belediye ihale onay toplantılarına uzaktan blok zinciri teknolojisi ile katılabilme hak ve
yetkisine sahip olacaklardır. Siyasal Kültür Sınavından 70-80 arası puan alanlar bulundukları ilçe ve ilin
8

belediye meclis toplantıları ile ihale onay Toplantılarına, UKAME(Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü)
toplantılarına uzaktan blok zinciri teknolojisi ile katılma hak ve yetkisine sahip olacaklardır.

Bu Sistemde Siyasi Partilerin Ve Sendikaların Durumu Ne Olacaktır?

24-Artık kesintisiz-katılımcı ve internet üzerinden ve doğrudan yönetime katılma imkanı sağlanacağından;


aracı üçünü şahıs konumundaki partilere ve sendikalara ihtiyaç kalmamıştır. İnsanlar artık partilere değil
genel seçimlerde BAKANLIKLARA yerel seçimlerde ise ADAYLARA oy vereceklerdir. Bu sebeple partilere
ve sendikalara üç aylık süre verilerek kendilerini fesh etmeleri istenecektir. İnsanlar ifade ve örgütlenme
haklarını partiler ve sendikalar yerine meslek örgütleri üzerinden yürüteceklerdir. Her çalışan bir meslek
örgütüne bağlı olacak ve bu meslek örgütüne aidat ödeyecektir. Olmayan meslek örgütleri en kısa zamanda
oluşturulacaktır. Mesela, Tüm Eczacı Kalfaları Birliği, Tüm Turist Rehberleri Birliği, Tüm Ev Kadınları
Birliği,...gibi. Her meslek için tek bir meslek örgütü olacaktır. Meslek örgütü içinde farklı görüşe sahip
kişilerin YÖNETİMDE VE DENETİMDE aldıkları oy oranında temsili sağlanacaktır.

25-Meslek örgütlerinin faaliyetleri şeffaf olacak, toplantıları basına ve kamuoyuna açık olacaktır. Meslek
örgütlerinin kararları; örgüte kayıtlı ve aidatını düzenli ödeyen üyelerin blokzinciri ve akıllı sözleşme
teknolojisiyle internet üzerinden alınacaktır.

26-Sendikalar; memurları devlete, işçileri ise patronlara pazarlayan birer taşeron şirket yapılanmasına
dönüşmüş olduklarından hak arama işlevlerini yitirmişlerdir. Ayrıca sendikalar ile mevcut meslek
örgütleri(odalar,barolar,birlikler,….) siyasi partilerin yan kuruluşları gibi faaliyet gösterdiklerinden aynı iş
kolunda ve farklı dünya görüşüne sahip çalışanların iş birliği içinde hareket ederek bir güç birliği ve
bütünlük sağlamalarına engel olmaktadırlar. Bu durum çalışanların ciddi hak kayıplarına yol açmaktadır.
Bu nedenle siyasi partilerin mal varlıkları hazineye, sendikaların mal varlıkları ise bağlı işkolu olarak bağlı
oldukları tek çatı meslek örgütlerine devir ve teslim edilerek siyasi partilerin ve sendikaların tüzel
kişiliklerine son vermek gerekmektedir.

27-Her meslek grubundan ancak kendisinin bağlı olduğu bakanlığa yönelik olarak millet temsilciliğine aday
olunacaktır. Hangi meslek grubunun hangi bakanlığa bağlı olduğu sonradan hazırlanıp blok zinciri
oylaması ile onaylanacak olan Meslek Örgütleri Kuruluş ve Çalışma Esasları Kanunu içerisinde
belirtilecektir. Bunun dışında her seçmen; Millet Temsilcisini-Başkanı Valiyi-kaymakamı, muhtarı
(Belediye Meclis Üyesini) seçecektir. Yalnız Milli Savunma-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanı,
Ordunun dini ve siyasi çekişmeye alet olmaması için Bakanlar Kurulu tarafından Yüksek Askeri Şura
toplantısında atama suretiyle seçilecektir.

28-Buna bağlı olarak ev kadınlığı da meslek olarak tanımlanarak hane başına insanca yaşama ücretinin
altında gelir düzeyindeki evin evli ev kadınına, devlet tarafından (varsa diğer geliri kesilmeksizin asgari
ücretin üstünde başka geliri yoksa asgari ücretin iki katı) ev kadınlığı maaşı ödenecektir.20 yıl evli kalmış
ev kadınına asgari ücretten az olmayacak kadar emekli maaşı bağlanacaktır.

Siyasetin Finansmanı Nasıl Olacaktır?

29-Seçimlerde bayrak, afiş, el ilanı kullanılması önlenmelidir. Tanıtımların, internet, radyo, televizyon,
yazılı basın, broşürler, mitingler,...Vb yollarla yapılması sağlanmalıdır. Parti broşürleri elden dağıtılarak,
arzu eden seçmenlerin adreslerine postalanır. Bunun için firmalardan sponsorluk alınabilir. En azından
halk hangi sermaye kesimlerinin hangi adayı desteklediğini ve neden desteklediğini öğrenir. Adaylar
mitinglerini caddelerde değil stadyumlarda, kapalı spor salonlarında veya konferans salonlarında
yapacaklardır. Stadyumlarda yapılacak olan mitingler adayların sponsorluk anlaşması yaptığı iki ses
sanatçısı ile beraber yapılacaktır. Buraya giriş ücretli olacaktır. Birinci sanatçının konserinin bitiminde aday
kürsüye çıkarak 30 dakika süre içinde konuşmasını yapıp bitirecektir. Böylece trafik sıkışıklıkları, asayiş ve
kargaşa gibi sorunlar en aza indirilecektir. Bu yöntemle adaylar makul maliyetlerle seçmenlere
ulaşabilecektir.

30-Siyasi partilere hazine yardımı ve oy kullanmayanlara ceza uygulaması kaldırılmalıdır. Bunun yerine
sandıkta veya internet ortamında oy kullanan vatandaşa oy kullanma parası ödenecektir.
9

31-Her partinin daha doğrusu her meslek kuruluşunun seçim harcamaları kendi öz kaynaklarından
karşılanacaktır. Meslek kuruluşlarının aidat, yayın, etkinlik ve bilirkişi,…gibi gelirleri ve belgeli
harcamalarını vergilerinden düşen muhasebe sistemleri olduğundan seçim harcamaların finansı ve kayıt
altına alınması bu şekilde sağlanacaktır.

Bu Sistemde Muhtarların Durumu Ne Olacaktır?

32-Kamu yönetiminde bugüne kadar muhtarlık makamı için bir tüzel kişilik tanımlanmamıştır. Muhtarlık
mesleğinin hizmet standartları, görevleri, yetkileri ve özlük haklarını tanımlayıp muhtarlığa tüzel kişilik
kazandıracak olan Muhtarlık ve Belediye Meclis Üyeliği Hizmet Kanunu blok zinciri teknolojisi ile
hazırlanıp aynı şeklide onaylanacaktır.

Muhtar aynı zamanda belediye meclis üyesi olacaktır. Ancak belediye meclis üyesi kontenjanlarına
seçilmeden önceki yazılı sınavda aldıkları puan sırasına göre seçileceklerdir. Eşit puan durumunda hangi
mahallenin veya köyün seçmen nüfusu fazlaysa o muhtar eş zamanlı olarak belediye meclis üyesi
olabilecektir. Valilik ile belediye birleşeceğinden il genel meclisi üyeliği kadrosu kalkacaktır. Belediyelerin
hizmet alanı içerisine köyler de girecektir. İl özel idare bütçeleri il belediyelerine veya büyükşehir
belediyelerine devredilecektir. Böylece daha hızlı daha kaliteli ve daha ucuz maliyetlerle kamu hizmetleri
sağlanacaktır. Süreç şu aşamalarda işleyecektir:

a-Siyasal Yeterlilik Sınavından 100 üzerinden 60 ve üzeri puan olanlar muhtarlığa ve mahalle heyetine aday
olabileceklerdir.

b-Muhtarlar da projeleri ve vaatleri için seçim teminat belgesi hazırlayıp iki azanın kefilliğinde noterden
onaylatıp seçmenlerine dağıtmakla yükümlü olacaklardır.

c-Muhtarlar seçildikten sonra aylık, üç aylık ve yıllık faaliyet raporu hazırlayarak onaylanması için belediye
meclisine sunacaklardır. Belediye meclisindeki oylamada faaliyet raporu kabul edilmeyen muhtar ve
mahalle yönetimi yönetimden düşmüş olacaklardır.

d-Muhtar sabahtan öğleye kadar bürosunda çalışacak. Öğleden sonra belediye meclis toplantısına
katılacaktır. Muhtarın yerinde olmadığı zamanlarda yerine vekâleten ve imza yetkilisi sıfatıyla mahalle
heyeti üyelerinden biri görev yapacaktır. Muhtarlık binaları mahalle içlerinde sosyal taksi
duraklarının ve hatta mahalle bakkallarının yanında yapılarak tercihan taksi şoförlerinin ve
mahalli basın köşe yazarlarının mahalle heyeti içinde yer almaları sağlanacaktır. Taksi
durakları mahalle aralarına konuşlanarak 7-24 taksi hizmeti ile beraber büyük mahallelerde
merkez taksi durağının mahallenin muhtarlık binası olarak hizmet verecek şekilde
düzenlenmesi sağlanacaktır.

e-Muhtarlık büroları aynı zamanda çevre sorunları dilekçeleri, tüketici şikayetlerini, insan hakları ihlal
şikayetlerini ve bilgi edinme dilekçelerini imza zimmetiyle alarak bu dilekçeleri vatandaş adına belediyeye
ileteceklerdir. Belediye zabıtaları her gün mahalle içindeki muhtarlık bürolarına uğrayarak bu dilekçeleri
teslim alacaklardır. Muhtarlık büroları BİMER ve UYAP sistemine entegre edilerek vatandaşların valilik,
kaymakamlık, belediyeler, savcılık, mahkemeler ile ilgili dilekçelerinin muhtarlık büroları üzerinden de
yürütülmesi sağlanmalıdır.

f-Mahalle içinde yer alan apartmanların ve sitelerin toplantı tutanakları ile derneklerin toplantı tutanakları, ilk-orta ve
liselerin veli toplantı tutanakları; muhtarlıklara 15 gün içinde teslim edilecektir. Bu toplantıları muhtarlık bilgisayar
yazılımına kayıt edilerek takibi sağlanacaktır. Mazeretsiz üst üste iki kez apartman veya site toplantılarına, dernek
toplantılarına, veli toplantılarına katılmayanlar 10 yıl içinde yapılacak seçimlerde oy kullanamayacaklardır.

g-Mahalle halkının bilgilendirmesi doğrultusunda fakirlik, aile için şiddet, kronik hastalıklar yaşayan mahalle
sakinlerinin evlerine muhtar, sorumlu aile hekimi, okulda okuyan çocuk varsa çocuğun sınıf öğretmeni, sosyal hizmet
uzmanı ve mahalle imamı beraberinde ev ziyareti gerçekleştirilecektir. Talebin ret edilmesi halinde polis nezaretinde
eve gerekirse zorla girilerek durum tespiti yapılacaktır. Durum tespiti raporuna göre yapılacak yardımlar ve yasal
işlemler hayata geçirilecektir.
10

f-Köy muhtarları İl Özel İdarelerine bağlı İl Meclis üyesi olacaklardır. İl meclis üyeleri toplantılara uzak
mesafelerden internet ortamında online olarak katılabileceklerdir.

Belediye Başkanı ve Belediye Meclis Üyelerinin Görevleri Nelerdir?

33-Halkın oluşum sürecine doğrudan katılımıyla oluşturulacak olan Belediye Kanunu ile bu görevler net ve
ayrıntılı bir şekilde tanımlanacaktır.

Milletvekili Seçim Süreci Nasıl Olmalıdır?

34-Milletvekili aday adaylığı için yazılı sınav şartı getirilmelidir. Anayasa Hukuku, İnsan Hakları
Hukuku, Genel Kültür, Matematik, Tarih, Coğrafya, Türkçe, Psikoloji ve Kişisel Gelişim konularında
internet ortamında sınav yapılarak 70 puandan aşağı alanların elenmesi sağlanacaktır. 69-50 puan arasında
kalanlar ancak muhtar ve belediye meclis üyesi olabilirler.

35-Yazılı Sınavı geçenler en gelişmiş kişilik testinden geçirilecektir. Analitik (Sol beyin)
kişilikliler KOMİSYONLARDA kanun hazırlayacaklardır. Sosyal ve duygusal (Sağ beyin) kişilikliler,
insanlarla iletişimde ve sorun çözmede başarılı olabileceklerinden; Halkın Müşteri Temsilcisi olarak
halkın bürokrasiye veya yargıya takılmış çözülmesi gereken haklı sorunlarını çözmekle
görevlendirileceklerdir.

36-Sonrasında adaylardan kendilerine ait birer web sitesi kurarak bu siteyi sürekli
güncelleyip kendilerini, vizyonlarını ve projelerini, finans kaynaklarını ve mal varlıklarını
anlatmaları istenir. Parti genel merkezinin internet sitesinde her ile ait adayların sitelerinin
veritabanları kayıt ve takip edilir.

37-Adaylar; belirlenen önseçim gününde partiye(meslek örgütüne) makbuz karşılığı en az 20 TL ve üzeri


bağış yapmış üyelerin huzuruna sırasıyla çıkıp; kısa özgeçmişini, ilinin, bölgesinin ve ülkesinin sorunlarını
nasıl çözeceklerini sunum yaparak anlatırlar. Üyeler her aday için adayın adının bulunduğu kartona (1–10
arası) puan yazarlar. Toplanan kâğıtlardaki puanlar; noter ve basın huzurunda değerlendirilerek puan
sırasına göre o ilin seçim bölgelerindeki milletvekili tercih sırası belirlenir.

38-Her ildeki puan sıralaması ulusal basında yayınlanarak resmi onayalı bir sureti Seçimler ve Sınavlar Üst
Kuruluna gönderilecektir. Ölen, istifa eden, görevinden alınan milletvekili olduğunda o ilin listesindeki
puan sırasına göre Seçimler-Sınavlar ve İhaleler Üst Kurulu tarafından atama yapılacaktır.

39-Seçimler sözleşme yapmak isteyen seçmenler için açık oy, açık tasnif yoluyla, diğer seçmenler için kapalı
zarf açık tasnif yoluyla; internet üzerinden blok zinciri ve akıllı sözleşme teknolojisiyle yapılacaktır.

40-Seçim ilanı tarihinden üç ay önce MERNİS verileri ile Seçimler Sınavlar ve İhaleler Üst Kurulu verileri
eşleştirilerek oy kullanmaması gereken kişiler seçmen listesinden filtre edilerek elenecektir. Oy kullanılacak
her sandığa ait seçmen listeleri internet ortamında ilan edilecek itirazlar internet ortamından bağlı
bulunulan il ve ilçe seçim kuruluna yapılacaktır.

41-Herkes oy kullandığı sandık bazında o sandıkta oy kullanacak kişilerin isimleri açık, tc noları gizli olacak
şekilde, o sandıkta hani binadan kimlerin oy kullanacağını görebilmelidir. Bu bilgi olası usulsüzlükleri
önlemek için paylaşılmalıdır.

42-Sandığa gelemeyecek kadar hasta veya engelli olanlar ile yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları, seçim
günü şehir dışında planlı iş görüşmesi, cenazesi ve düğünü olduğunu yazılı olarak belgeleyip e devletten
elektronik ortamda Seçimler Sınavlar ve ihaleler üst kuruluna seçim tarihinden 15 gün önceye kadar
bildirmek durumundadır.
11

43- Seçim günü dileyen ve imkanı olan herkes internet ortamından blok zinciri ve akıllı sözleşme teknolojisi
ile oy kullanabilecektir. Elektronik oylamanın ve fiziki oy sayımı sonrası sandık başkanının elektronik imza
sertifikası ile oy sayım tutanağının veri girişi esnasında Seçimler Sınavlar ve İhaleler Üst Kurulu’nun tüm
sunucuları yedek sunucular da hazır olacak şekilde Pardus işletim sistemi üzerinden Kuantum Bilgisayar ile
sağlanacaktır. Siber saldırı tespit edildiği an Kuantum Bilgisayar anında bulut bilişim güvenlik modunda
yedek sunucuları devreye sokacaktır. Saldırı sona erdikten ve veri girişi işlemleri tamamlandıktan hemen
sonra önceki sunucular ve yedek sunucular arasında verilerin birleştirilmesi sağlanarak saldırı sonrasındaki
veri girişleri ana sunuculara aktarılır.

44-Seçim saat 08-17 arasında olup seçim sonrası oylar sayılırken oy pusulaları kamera kayıtları ile tüm
gözlemcilere, basın mensuplarına ve halka gösterilmelidir. Kamera kayıtlarının birer yedek kopyası geliri
seçimin yapıldığı okul vd.kamu binasına ait olmak üzere 20 şer TL den makbuz karşılığı satılır.

45-Seçim işlemi şöyle olacaktır:

a) Vatandaş kimlik belgesi ile geldiğinde ve elinde sözleşme metni varsa; önce parmak izi okuyucu ve yüz
tanıma sistemli cihazdan vatandaşın kimlik tespiti ve doğrulaması yapılır. Daha sonra başka bir seçim
bölgesinde daha kayıtlı olup olmadığı güncel veritabanı üzerinden kontrol edilir. Bu aşamalardan geçebilen
seçmenin oy kullanma sonrası kendisine verilmek üzere kimlik bilgileri ile oy kullandığı yer, tarih ve saati
belirtir barkodlu çıktısı çıkartılıp oy vermesi beklenir. Bu kontrol aşamaları yetkilendirilmiş ulusal ve
uluslararası haber ajansları sunucuları ile yetkilendirilmiş tüm meslek örgütlerinin sunucuları üzerinden ve
blok zinciri teknolojisi anlık kontrol edilir. Bu kişi lazer yazıcıya bağlı bir bilgisayar ekranından oyunu
kullanıp oy vereceği adayların isimlerinin yazılı olduğu yapışkanlı barkodlu çıktılarını ayrı ayrı çıkarır.
Hepsine ayrı ayrı evet mührünü herkesin önünde basıp bunları ilgili sandıklara atar. Oy verdiği adayların
barkodları ilgili sandık görevlileri tarafından ilgili sözleşmelerin ilgili yerine yapıştırılır. Referandum
yapılıyorsa evet ve hayır barkodları sözleşme metnine yapıştırılır. Bu barkodun yanına sandık başkanı
imzalayıp kaşesini basar. Böylece seçmen teminat sözleşmesi hükümleri tamamen geçerli hale gelir. Oy
verme işlemi bittikten sonra oyu kullanan vatandaşa üzerinde kimlik bilgileri ile oyu kullandığı yer, tarih,
saat belirtir barkodlu çıktı verilir. Bu çıktıyı sandık başkanı imzalayıp kaşeler. Seçmenin bu ikinci barkodu
sandık seçmen listesindeki isminin karşılığına yapıştırılır . Bu çıktı belgesi seçime itirazlar bir hafta sonra
kesinleştiği günün takip eden haftadan itibaren bir ay içinde ilçe Sınavlar-Seçimler ve İhaleler
Müdürlüğü’ne kimlik ile başvurduğunda kendisine 2019 yılı rakamıyla 50 TL oy kullanma kamu hizmeti
parası ödenir.

b) Vatandaş kimlik belgesi ile geldiğinde ve elinde sözleşme metin yoksa bu duruda vatandaş kapalı zarf
açık tasnif sistemiyle oyunu kullanacaktır. Bu durumda da yine seçim güvenliği kapsamında kimlik tespiti
ve mükerrer seçmen kaydının olup olmadığı yukarıda anlatıldığı şeklide kontrol edilir. Bu onay aşamasını
geçen seçmen vatandaş sandı görevlilerinin kendisine verdiği oy pusulalarını ilgili zarfa kapalı ortamda
kendisi mühürleyip yapışkanlı olmayan bir ucu açık zarfın içine koyar. Seçmen sandığa gelerek ilgili zarfları
uçları yukarı bakacak şekilde ilgili sandıklara atar. Sandık başkanı bu kişinin yukarı açıklandığı şekilde
hazırlanmış seçmen bilgilerini içeren kimlik belgesini imzalayıp kaşeleyip kendisine takdim eder. Vatandaş
seçmen listesindeki yerini bulup tükenmez kalemle imzalar. Bu vatandaş da yukarıdaki anlatılan süreçte
olduğu gibi 50 TL oy kullanma parasını zamanı gelince alabilir.

c)Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’daki seçmenlerin ABD güdümlü PKK nın etkisi ve baskısı altında
oldukları bilindiğinden bu bölgelerdeki seçmenler için şimdilik açık oy ve açık tasnif ilkesi
uygulanmayacaktır.

46-Seçmen sayım tutanağı sandık başkanı tarafından imzalanıp kaşelendikten sonra sandık başkanının
kendi e devlet şifresi ve elektronik imzası ile YSK veri giriş ekranı açılır. Ekran açıldıktan sonra yine online
kamera kaydı ile sandık başkanı tarafından veri girişi yapılır.

47-Sandık sayım tutanağı ilgili sandıkta oy kullanan seçmenlerin elektronik posta adresine jpg veya pdf
formatında anında gönderilir.

48-Sandık seçim tutanağından okuldaki fotokopi makinası üzerinden 10 ar adet fotokopi çekilip aslının
aynıdır kaşesi ile onaylanıp geliri okula kalacak şekilde tanesi 20 TL den satılır.
12

49-Tüm oy pusulaları ve zarflanıp mühürlenmiş Oy pusulaları il ve ilçe seçim kurullarında bir hafta süreyle
tutulur. Seçime itirazlar aslının aynıdır sandık seçim raporu ile yapılır. İtirazlarda kamera kayıtları esas
alınarak inceleme yapılır. İtiraz süresi bittikten sonra oy pusulaları geliri hazineye kalacak şekilde kağıt
dönüşümüne sevk edilir.

50-İtiraz süresi bitiminden itibaren sandık seçim tutanağının ıslak imzalı orijinali Devlet Arşivleri Genel
Müdürlüğünü ivedilikle gönderilir.

Bu Sistemde Milletvekillerinin Görevleri ve Yetkileri Nelerdir?

51-Milletvekilinin görevleri, yetkileri, özlük hakları ve çalışma esasları ile ilgili en kısa zamanda bir kanun
çıkartılacaktır.

52-Siyaset bir meslek değil bir görevdir. Bu nedenle seçimi kazanan siyasiler topluma hizmetle yükümlü
sözleşmeli personel hükmündedirler. Bu sözleşme her vekil için sözleşme sahibi vatandaşlar tarafından
gözden geçirilip uygun görülürse yenilenir. Milletvekilleri görevli oldukları süre sonuna kadar varsa
şirketleri veya şirket ortaklıkları bunu kayyuma devredeceklerdir. Başarısız bulunan Millettekileri KPSS ve
MÜLAKAT sınavlarında dereceye giren yedek listeden sırasıyla yenileri seçilir. Bir milletvekili iki defadan
fazla seçime giremez. Bunun amacı siyasete yeni yetenekleri kazandırabilmektir.

53-Milletvekillerinin görevi kanun teklifi yapmak, halk adına halkın uğradığı haksızlıkları dile getirmek,
savaş-sıkıyönetim-gensoru, uluslararası anlaşmaların veya sözleşmelerin onayı gibi kritik konulardaki
oylamalara katılmaktır. Milletvekilleri ayrıca vatandaşlar ile kamu yöneticileri arasındaki iletişim köprüsü
olacaklardır. Bunların dışına kendi özel veya resmi işine devam edecektir. Yalnız Uzmanlar Meclisi
milletvekilleri aynen memurlar gibi sabah 08 00-akşam 18 00 saatleri arasında TBMM de çalışacaklardır.

54-Biri Uzmanlar Meclisi, diğeri kamu denetçisi gibi işlev görecek olan Temsilciler Meclisi olmak üzere iki
meclis oluşturulacaktır. Uzmanlar Meclisi’ne seçimde bürokrasi tecrübesi ve mevzuat bilgisi, Temsilciler
Meclisi’ne seçimde iş bitiricilik ve iletişim becerileri tercih sebebi olacaktır. Uzmanlar Meclisi
Milletvekillerinin görevleri sabit olduğundan rotasyona tabi olmayacaklar.

55-UZMANLAR MECLİSİ (Komisyon Milletvekilleri): Uzmanlar Meclisi’ne MES sınavından en az 90 ve


üzeri puan alan kişiler seçilir. Bu kişiler UZMANVEKİL olabilmek için aynı zamanda en az bir yabancı
dilden KPDS A düzeyinde puan alabilmek zorundadırlar. Her Bakanlığa ait bir komisyon oluşturulacaktır.
Bu kişiler devlet memuru gibi hafta içi tam gün sabah 09–00 akşam 17-00 arası komisyonlarda çalışırlar.
Kanun oylaması için Genel Kurula gelirler. Resmi ziyaretçiler dışındaki ziyaretçileri internet tabanlı
randevu esası ile kabul ederler. Sosyal ve iletişim yönleri çok gelişmemiş olmakla beraber kapsamlı
uzmanı oldukları konulara analitik ve geniş görüşle bakabilen, tercihan, vakıf, şirket ve kamu yöneticiliği
yapmış kişilerden oluşurlar.

56-UZMANLAR MECLİSİ’NİN görevi; Kanun-Tüzük-Yönetmelik ve Genelge taslakları hazırlamak ve


gündemdeki sorunlarla ilgili raporlar oluşturmaktır. Burada hazırlanan mevzuat, ilgili bakanlığın veya
Başbakanlığın Mevzuat taslağı linkindeki tartışma formuna sunulur. Forumda, seçim teminat belgesi
imzalatmış olan vatandaşlar, elektronik imza sertifikaları ile ilgili taslak hakkındaki görüşlerini 10 günlük süre
içinde, beyin fırtınası yöntemiyle yazarlar. Bu görüşler daha sonra toparlanarak taslak uzmanlar meclisinde
en çok 20 gün içinde yeniden değerlendirilir. Ayrıca kendileriyle internet ortamından randevu alan kişilerle
tercihan anlık yayınla, ilgili kanunda tanımlanacak özel şartlar dahilinde yüz yüze görüşüp bu görüşmeleri
raporlayıp raporları ilgili birimlere ileteceklerdir. İkinci ve nihai oylama ile kanun maddeleri ayrı ayrı oylanır.

57-Kanun metni kabul görmüş olan kanun maddeleriyle birlikte Bakanlar Kurulu’nda imzalanıp oy çokluğu
veya oybirliği ile onaylandıktan yayınlanmak üzere Resmi Gazete ’ye gönderilir. Yayınlanan bu mevzuatta
aykırı görülen hususlar için seçim teminat belgesi imzalatmış vatandaşlardan en az 10 kişinin imzasıyla
Anayasa Mahkemesine bağlı Uyuşmazlık Mahkemesine bir yıllık süre zarfında iptal davası açılabilir.
13

58-Temsilciler Meclisi (Müşteri (Vatandaş)Temsilcisi Milletvekilleri): Haftada sadece üç gün (Pazartesi-Salı-


Çarşamba) meclise uğramak zorundadırlar. Bu üç gün kanun görüşmeleri ve resmi görüşmeler mecliste
yapılır. Haftanın bir günü tatil yaparlar. Bunun dışında Perşembe-Cuma ve Cumartesi vatandaşların,
esnafın ve sivil toplum kuruluşlarının sorunlarını dinler ve raporlarlar bunları her hafta meclise sunarlar.
Sorunları raporlayarak kanun yapılması veya kanun değişikliği yapılması gerekiyorsa bunu belirterek ilgili
bakanlığın komisyonuna vereceklerdir.

59-Temsilciler Meclisi Milletvekilleri yıllık yenilemeli olarak rotasyona tabi olacaklardır. Böylece bir
temsilciler meclisi milletvekili 4 yılda ülkenin birçok şehrinin sorunları hakkında büyük bir tecrübe sahibi
olacaktır. Böylelikle milletvekillerinin bölgecilik yaparak belediye başkanı veya il genel meclisi üyesi gibi
hareket etmesi önlenerek ülkenin bütününü gören vizyon sahibi bir kimliğe sahip olması sağlanır.

60-Müşteri Temsilcisi Milletvekilleri, kendileriyle noterlik sözleşmesi onaylanmış vatandaşların,


engellilerin ve yaşlıların işlerini öncelikle takip edeceklerdir. Vatandaşların ilgili kurum ve kuruluşlardaki
işlemlerini sonuçlanana dek takibini yürüteceklerdir. Kendisiyle sözleşme imzalamamış olsa bile haklı
olduğuna inandığı vatandaşların davasına müdahil olacaklardır. Bu tür milletvekillerinin; sosyal yönleri,
duygusal zekaları gelişmiş iletişim yetenekleri çok iyi olmalıdır. Böyle milletvekilleri varken ombudsman
gibi bir kuruma ve çalışanlarına ihtiyaç kalmayacaktır.

Milletvekillerinin Özlük Hakları Nasıl Olacaktır?

61-Milletvekilleri Aylık Performans Esasına Dayalı Sözleşmeli Olarak Çalışacakladır: Milletvekilleri maaş artı
prim hesabı ile çalışacakları taban maaşları müsteşar maaşına eşit olacaktır. Ayrıca tüm milletvekilleri ve
belediye başkanları TBMM resmi internet sayfalarında aylık faaliyet raporlarını yayınlamak zorundadırlar.
Milletvekilleri ve belediye başkanlarının kurumsal resmi sayfalarında son üç aya ait maaş bordrosu ayrıntılı
bilgileri mutlaka yer alacaktır. Maaş hesaplarından o ayın mevcut iş programında (vatandaşlar ve kurumlar
tarafından kendisine yüklenilen işler) o aya düşen iş yükü ve ay sonuçlandırılan işler prim olarak
hesaplanarak maaşa yansıtılır. Faaliyet Raporu ile maaş bordrosu arasında orantısızlık ve uyumsuzluk
olduğu şikayet konusu olduğunda ilgili ay veya ayların faaliyet raporları ile maaş bordroları milletvekilleri
ve belediye başkanlarının özlük işlerine bakan birimler tarafından SAYIŞTAY Başkanlığı’na iletilir.
Sayıştay’daki bu inceleme en çok üç ayda sonuçlandırılmalıdır. Usulsüzlük yaptığı tespit edilen Belediye
Başkanı veya Milletvekili Sayıştay tarafından resen görevinden alınır. İlgili kişilerin bu idari işleme karşı
yargı başvuru makamı DANIŞTAY ilgili dairesidir.

62-Milletvekillerinin iki yıl çalışıp emekli olma ayrıcalığı derhal kaldırılacaktır.


Milletvekillerinin kendilerinin ve birinci derece yakınlarının tam tapu kayıt, banka hesap bilgileri,
mücevherat ve borsa işlemleri görevde oldukları süre zarfında basının ve sözleşme imzalamış seçmenlerin
bilgisine ve denetimine açık olacaktır. Bu uygulamada amaç olabilecek yolsuzluk olaylarından
kaynaklanacak yolsuzlukların önüne geçebilecek şeffaflığı sağlamaktır. Bu uygulama milletvekilliği görevi
sona erene kadar böyle devam ettirilecektir.

63-Meclis Başkanı ve komisyon başkanlarının haricinde makam arabası kullanılmayacaktır. Milletvekilleri


trafik suçu işlediklerinde trafik suçunun kamera kaydı olmak şartıyla kendilerine ceza yazılarak,
milletvekilinin kendisi ve cezası TBMM sitesinde teşhir edilecektir. TBMM de kamu aracı olarak kayıtlı
bulunan tüm diğer makam araçları satılarak geliri Hazineye aktarılacaktır. Gerek TBMM gerek ise hiçbir
kamu kurum ve kuruluşunda makam aracı adı altında veya kamu hizmeti dışı amaçlarla araç kiralama
ihalesi veya bunun gibi sonuç doğuran idari işlem yapılmayacaktır. Hizmet aracı gerektiğinde şehir içinde
taksi tutulacak, şehir dışında ise toplu taşıma araçları kullanılacaktır.

64-Kürsü Dokunulmazlığı Dışında Tüm Dokunulmazlıklar Kaldırılmalıdır: Seçilmeden önce yüz kızartıcı suç
işlememe şartı ile seçilen vatandaş milletvekili olunca dokunulmazlık zırhının altında saman altından su
yürütüp torpil, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, başta olmak üzere birçok suçları işlediği halde mahkemeler
bu kişileri yargılayamıyor. Trafik suçu işleyen milletvekiline polis ceza kesemiyor. Bunun için yukarıdaki
maddelerle beraber milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması gerekirse referandum yoluyla halka
sorularak kabul edilmelidir. Bu ülkede adalet yoksa dokunulmazlık niye var? Dokunulmazlıkları
kaldırırken eş zamanlı olarak bir kanun çıkarıp milletvekilleri hakkında açılan tüm ceza-hukuk ve idari
14

davaların usul ve esasları belirlenerek bu davaların Ankara’da görülebilir olması sağlanmalıdır. Aynı türdeki
suçların dosyaları tek dava dosyasında bileştirilebilir. Ayrıca telekonferansla yargılama getirilebilir.
Gerçekten herhangi bir suç işlemeyen milletvekili zaten aklanır. Dosyaları inatla sakladıklarına göre demek
gerçekten suçlular var. Bu durumda ceza alıp, milletvekilliği düşüp, tekrar milletvekili seçilemeyerek kıyak
olanaklardan mahrum kalmaktan korkuyorlardır.

65-Bir vekili aynı konuda birden fazla dava açıldığında bu davalar ilk dava açanın dosyasında
birleştirilerek yargılama elektronik ortam üzerinden yürütülecektir. Neymiş efendim
milletvekiline dava açılırsa milletvekilleri davaları takip etmekten iş yapamazlarmış. O zaman avukatlar ne
işe yarayacak? Bu ülkede adalet yoksa dokunulmazlık niye var? Mesela milletvekilleri hakkında
açılan tüm ceza ve hukuk davaları Ankara’da ve elektronik ortamda görülmesi kanun düzenlenerek
sağlanabilir. Böylece milletvekillerinin mevcut görevlerinde aksama olmadan yargılamanın gerçekleşmesi
sağlanır. Gerçekten yüz kızartıcı suç işlememişlerse zaten aklanırlar. Dosyaları inatla
sakladıklarına göre demek gerçekten suçlular. Bu durumda ceza alıp tekrar milletvekili
seçilemeyerek kıyak olanaklardan mahrum kalmaktan korkuyorlar.

66-Memurlara sicil ve performans puanı verildiği gibi başbakana, bakanlara,


milletvekillerine ve belediye başkanlarına yıllık başarı karnesi verilecektir. Bu puanlandırmayı
seçim teminat belgesi imzalamış vatandaşlar yapacaklardır. Bunların verdikleri notlar, yazlı olarak noter
kanalı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına veya ilgili belediye başkanlığına bildireceklerdir.
Milletvekili bu puanlarda hukuksuzluk olduğuna kanaat getirmişse bunun için Doğrudan Danıştay
Başkanlığına dava açabilecektir.

67-Alkollü araba kullandığı, yüz kızartıcı fiilleri, kabahatler kanunundaki fiilleri işlediği
kamera ve ölçüm cihazı ile kanıtlanmış milletvekillerinin, milletvekillerini istifa etmiş
sayılarak Meclis Başkanlığı tarafından resen görevine son verilip yerine yedek listedeki
sıradan resen atama yapılacaktır. Milletvekili veya sözleşme sahibi bir vatandaşın ahlaka ve hukuka
uygun olarak sorulmuş soru önergesine 30 gün içinde cevap vermeyen bakanların ve başbakanın
milletvekilliği düşürülerek başbakanlık ve bakanlık görevi sona erdirilerek hakkında görevi ihmal ve manevi
tazminat davası açılacaktır.

68-Yasal, geçerli ve belgeli bir mazereti olmadan meclis toplantılarına 5 kez katılmayan
milletvekilinin görevine derhal son verilerek yedek listedeki puan sırasından otomatik
atama yapılacaktır.

69-Başbakan, bakanlar ve milletvekilleri her ay iki seferden fazla yurt dışına


çıkamayacaklar. Sağlık durumları ve dini vecibeler haricinde yurt dışı gidiş dönüş süresi 3 günü
geçmeyecektir. Bu süre geçerse milletvekiline her gün başına 10 000 TL para cezası kesilerek elektronik
haciz yoluyla resen banka hesaplarına ve mal varlıklarına rücu edilerek tahsili sağlanacaktır.

70-65 Yaş üstü kişilerin milletvekili olma-bakan-başkan olma hakları yoktur.65 yaşını
dolduran milletvekilleri, bakanlar ve bakanın resen(doğrudan)görevine son verilecektir. Yerlerinde yedek
listeden otomatik olarak atama yapılacaktır.

Milletvekillerinin Performans Değerlendirme Kriterleri Nelerdir?

71-Elinde teminat belgesi olan seçmenler, Başkan, bakan, milletvekili, belediye başkanı ve belediye meclis
üyesi için aşağıda sıralanmış kriterlere göre aylık puanlama girişlerini e-devlet şifreleri yoluyla kişisel e-
devlet sayfalarından yapacaklardır. Seçmenler, her bir kriter için somut bilgi ve belge göstermek kaydı ile
0-100 arası bir puan verecektir. Sonuç kısmına eleştiri veya önerilerini de yazabilecektir.

1-Genel Kültür ve Kişisel Gelişim Başarısı (Ülkemizin ve dünyanın tarihi, coğrafik, kültürel, hukuki ve si-
yasal gelişimi ve günceli ile ilgili yeterli bilgiye sahip olma düzeyi ve kendini geliştirebilme beceresi)
15

2-İfade Yeteneği (Hazırlıklı ve hazırlıksız tüm konuşmalarını açık, anlaşılır ve kısa cümlelerle etkili bir
şekilde ifade edebilme, Siyasilerin, bürokratların, halkın ve gazetecilerin sorunlarına anında, küfür
etmeden, aşağılamadan, etkili ve hatta ölçülü espri ile cevap verebilme yeteneği)

3-Vizyon-Misyon ve Strateji Geliştirme (Başında bulunduğu veya bağlı bulunduğu kurumun kurumsal
hedeflerini ve değerlerini ve bu değerlerle uyumlu plan ve strateji geliştirebilme başarısı)

4-Temsil Kabiliyeti ve Beden Dili: (Bulunduğu makam itibariyle içinde bulunduğu kurumu giyimi,
konuşması, davranışları ve uygulamaları ile temsil özelliği)

5-Organizasyon Kurma ve Ekip Yönetme Yeteneği (Emri altındaki kadroyu kişisel çıkar gözetmeksizin o
makamın ehli kişileri atayabilmek ve onların yaptığı öngörülen vizyon ve strateji ile yasal kurallar
doğrultusunda yönetip denetleyebilmek)

6-Yetki Devri ve İş Takibi (Verdiği işleri ve devrettiği yetkilerin doğru uygulanıp uygulanmadığını takip

7-Zaman ve Plan Yönetimi (Günlük, haftalık, aylık ve yıllık iş planlarını yerinde ve zamanında
gerçekleştirebilmek)

8-Yazışma ve Dosyalama Başarısı (Kendisine gelen bilgi ve belgeleri kayıt altına alıp veya aldırıp ihtiyaç
anında değerlendirebilme başarısı)

9-Verimlilik ve Pratiklik (Bir işi en az masrafla, en kısa zamanda ve en doğru şekilde yapabilme becerisi)
10-Kriz Yönetme Yeteneği (Zor anlarda ve zor sorunlar karşısında çözüm üretebilme)

11-İrade ve Kararlılık (Başlattığı bir işi veya verdiği bir sözü sonuna kadar götürebilme)

12-Adalet ve Tarafsızlık (Özü ve sözü biriyle uyumlu olarak aldığı kararların toplum yararına, hakkaniyetle
ve adil oluşundaki isabet) Bu kriter, internet tabanlı başvuruların sonuç değerlendirilmesinde vatandaşın
yapılan işlemin sonucu hakkında memnuniyet puanlandırması ile ilgili bakan kurumlar ve milletvekillerini
performans puanlandırılması yapılırken dikkate alınacaktır.

Bakanlar Kurulunun Oluşumu

72-Milletvekili yazılı ve sözlü sınavlarından 100 üzerinden 80 ve üzeri puan alanlar ile KPDS A düzeyinde
yabancı dil bilgisi olabilenler BAŞBAKAN ve BAKAN olabileceklerdir.

73-Komisyonlar kanunları hazırlayıp son haliyle Bakanlar Kurulu’na yollar. Bakanlar Kurulu; oy birliği ile
veya oy çokluğu ile kararı verir. Böylece kanun yapım süreci hızlanır. Kanunlardaki olası eksiklikler ve
aksaklıklar vatandaşların doğrudan Anayasa Mahkemesi’ne başvuru ile düzeltilir. Bakanlar Kurul kararı oy
çokluğu ile alınır. Muhalif kalan bakanın muhalefet şerhini yazması zorunludur.

Bakanlar Kurulu şu şekilde yapılandırılacaktır:

BAŞBAKAN=BAŞKAN+1
1-Adalet-İç İstihbarat ve İç Güvenlik Bakanlığı
2-Gıda-Sağlık ve Spor Bakanlığı
3-Eğitim, İnsan Hakları ve İnsan Kaynakları Bakanlığı
4-Maliye-Muhasebe ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
5-Sınır Güvenliği-Askeri İstihbarat ve Savaş Sanayisi Bakanlığı (Genelkurmay Başkanı)
6-Dış İşleri-Dış Türkler ve Dış Tanıtım Bakanlığı
7-Kültür, Sanat ve Basın Yayın Bakanlığı (Hükümet Sözcüsü)
8-Ulaşım ve Trafik Bakanlığı
9-Nüfus-Planlama ve İnsan Kaynakları (Çalışan Hakları) Bakanlığı
10-Madencilik-Sanayi-Teknoloji- AR-GE Bakanlığı
11-Tarım -Orman-Hayvancılık ve Çevre Bakanlığı
12-Aile-Evlendirme ve Engelliler Bakanlığı
16

13-Nakliyat-Gümrükler ve Dış Ticaret Bakanlığı


14-İç Ticaret-Esnaf ve Kobiler Bakanlığı
15-Sivil Toplum Kuruluşları- Sosyal Hizmetler ve Sosyal Yardımlar Bakanlığı
16-Yerel Yönetimler- Ve Bölgesel Kalkınma Bakanlığı
17-Altyapı-İmar-Tapu-Kadastro Bakanlığı
18-Enerji-İletişim-Bilişim Bakanlığı

Bakanlar Kurulunun Görevleri

74-Bakanlar Kurulu’nun görevleri şunlardır:

1-Meclis çalışırken internet ortamında oy kullanan nitelikli seçmenlerin oylarıyla kabul edilmiş kanunları
imzalayıp Resmi Gazeteye göndermek, tatilde olduğunda ise hükümleri tatil süresi ile sınırlı KHK çıkarmak.

2-Haftalık olarak Meclise bilgi verip yazılı faaliyet raporu sunmak.

3-Başkanın alacağı kararlara danışmanlık yapmak.

4-Kamuya yararlı sivil toplum kuruluşları ile vakıfların onayını sağlamak.

5-Başkanın ve ilgi bakan veya bakanların yokluklarındaki görevlendirme, yurt dışına çıkış izini gibi idari-
mali özlük işlemlerini onaylamak.

6-Darbe, savaş, sıkıyönetim, olağanüstü hal, doğal afetler gibi kriz durumlarında, resen kriz merkezi
atamaları yapıp bu kriz merkezi birimleri ile 7/24 doğrudan bağlantı içine olmak.

7-Anayasa’da Bakanlar Kurulu için öngörülmüş diğer görevleri yerine getirmek.

Seçmenlerin Kamu Yönetimine Doğrudan Katlımı Nasıl Sağlanacaktır?

75-Bugüne dek milletvekillerinin çoğu vatandaşları oyalamak adına kendilerini vatandaşlara toplantıda, il
dışında, düğünde,…gibi mazeretlerle kandırıp kendi özel işlerini takip ederken vatandaşı danışmanlarla ve
sekreterlerle oyalamaktaydılar. Sayın milletvekilleri yakınlarının ve yandaşlarının, ihale, rant,
makam, tayin işlerini takip edeceklerine sözde temsil ettikleri milletin gerçekten işini
görmeye ne zaman vakit ayıracaklar? Bundan böyle milletvekillilerine tahsis edilen danışman ve
sekreter kadroları derhal kaldırılmalıdır. Artık her valilikte, kaymakamlıkta ve bunlara bağlı tüm kamu
kurum ve kuruluşlarında sabit ve gezici milletvekilleri ile iş sahibi kurum, kuruluş ve vatandaşların
iletişimini, karşılıklı bilgi ve belge akışını takip eden yeterince memur ve bunların amiri konumunda şef ve
müdür görevlendirilecektir. Bu birim aynı zamanda internet tabanlı olarak da online destek şeklinde hizmet
verecektir. Kurumların mevcut yazı işleri ile halkla ilişkiler birimi ayrıca bu işlevi görebilirler.

76-BİMER şikayetleri bakanlık müsteşarları, valilik ve kaymakamlıklara yönlendirilmek yerine TBMM de


bulunan milletvekillerine yönlendirilmelidir. Neticede bürokratların halka karşı siyasi sorumluluğu yok. Bu
yüzden bürokratlar genel olarak BİMER den gelen talep ve şikayetlerle gerektiği gibi ilgilenmiyorlar.
Bürokrat milletten değil milletvekili, bakan ve başbakandan emir alır. Bu yüzden şikayetlerin geldiği iller o
ilin TBMM de bulunan milletvekillerine belli kotalar ölçüsünde TBMM tarafından dağıtılmalıdır. Başvuru
süresi 30 günü dolunca vatandaş ikamet ettiği yerdeki valilik ve kaymakamlıktaki BİMER sorumluları
tarafından telefonla aranılarak sorunun çözülüp çözülmediği çözümden memnun kalıp kalmadığı vatandaşa
sorulmalıdır. Sorun çözülmedi ve vatandaş memnun değilse ilgili milletvekilinin hanesine eksi puan
konulmalıdır. Her ayın başında valilik ve kaymakamlıklardaki puanlar TBMM Başkanlığına bildirilmelidir.
Eksi puanlar ölçüsünce milletvekillerinin maaşlarından ve yolluklarından kesinti yapılmalıdır. Yılsonunda
başarı sıralamasında en alt sıralarda yer alan en sondaki 20 Milletvekillinin resen (doğrudan) görevine son
verilerek yedek milletvekili listesinden puan sıralamasına göre reesen (doğrudan)atama yapılır.
17

77-Her bakanlığa ait 7-24 esasına göre çalışan 3 haneli çağrı merkezi olacaktır. Başbakanlığın çağrı
merkezide ana çağrı merkezi BİMER olarak hizmet vermeye devam edecektir. BİMER SİSTEMİ 7-24
sistemi ile msn ve mesaj destekli sesli yanıtlama sistemine uygulaması esası ile hizmet verecektir. Buradaki
görevliler, banka vd. kuruluşlardaki güvenlik teyit soruları esası ile önce vatandaşın kimlik veri tabanı
bilgisini doğrulayacaklardır. Daha sonra vatandaşın başvuru konusunu özet başlık ve ayrıntı esası ile kayda
alıp ilgili kişi, birim veya kuruluşa yönlendireceklerdir. BİMER yazışmalarını da takip edip arşivleyecektir.
BİMER sistemine bakan ve kurumlar yanı sıra konuyla ilgili veya vatandaşın seçim bölgesindeki
milletvekillerinin tümü süreç ve sonuçtan sorumlu olacaktır.
78-BİMER vd. bakanlık çağrı merkezlerine yapılacak olan her başvuru ve tüm başvuruların aylık raporları;
kanunların yapılmasında başta Başbakan, bakanlar, milletvekilleri ve belediye başkanları olmak üzere tüm
kamu personelinin başarı derecelendirilmesinde, mevcut ve yapılması düşünülen yasal düzenlemelerde,
yargı işlemlerinde birinci derecede dikkate alınacaktır.

79-Seçmen Seviye Tespit Sınavından 50-60 arası puan alan seçmenler bulundukları ilçenin,60-70 arası
puan alan seçmenler bulundukları ilçe ve ilin veya büyükşehir belediyesinin,70-100 arası puan alan
seçmenler de hem bulundukları ilçe ve ille birlikte TBMM nin genel kurul görüşmelerine belediye meclis
toplantılarını sms davetli olarak blok zinciri ve akıllı sözleşme tabanlı, yüz tanıma sistemli özel bir yazılım
desteği ile canlı olarak interaktif görüntülü aktarımlı olarak izleyip, alınacak kararlarda oy
kullanabileceklerdir.

Teminat Belgesinin Seçmenlere Sağladığı Haklar Nelerdir?

80-Bu sözleşmede genel başkan, il başkanı ve seçim bölgesindeki milletvekili adayının isimleri yazılı
olacaktır. Seçmen kısmı boş bırakılacaktır. Bu durumda her siyasi parti 400 adet sözleşme hazırlayarak
noterden onaylayacaktır. Bu sözleşme seçmen tarafından noterde onaylandıktan sonra hukuken geçerli
olur. Her milletvekili adayı kendi sözleşmesinin noter masrafını karşılayacaktır. Bu sözleşme seçim
kazanıldıktan sonra yürürlüğe girecektir. Sözleşmenin ihlal edildiğinin mahkemece tespiti halinde bu onaylı
sözleşmeyi elinde bulunduran seçmen noterden ihtar çekerek ilgili başkanı-bakanı-milletvekilini-belediye
başkanını-belediye meclis üyesini görevden alabilecektir.

81-Bu sözleşmeyi imzalamayan başkan/bakan/milletvekili/belediye başkanı/belediye meclis üyesi adayları


veya imzaladığı halde verdiği sözlerin öngörülen zaman dilimi sonunda geçerli mazereti olmaksızın yerine
getirmeyen kamu yönetici adayları hakkında; nitelikli dolandırıcılıktan suç duyurusu ve ayıplı hizmet
nedeniyle manevi tazminat davası açılacaktır.

82-Kendileriyle noterlik sözleşmesi onaylanmış vatandaşların, yoksulluk sınırı altında yaşayan


vatandaşların, engellilerin ve yaşlıların işlerini öncelikle takip edeceklerdir.

83-Milletvekilliği artık etkili bir hizmet ve denetim makamı haline getirildiğinden vatandaşın hukuka uygun
ve haklı talepleri, bürokrasiye takılmadan hızlı ve doğru bir şekilde sonuçlanacaktır.

84-Vatandaş ile milletvekili ile belgeye dayalı bir hukuki bağ olduğundan vatandaş milletvekilinin tespit
ettiği yanlışlıklarını kendisine tebliğ edip gerektiğinde milletvekilini sorgulayabilecek ve hatta sözleşme
şartları kapsamında görevden bile alabilecektir.

85-Türkiye İnsan Hakları Mahkemesi içinde oluşturulacak Mevzuat Uyuşmazlık Mahkemesine kanun
maddeleri iptali için doğrudan, blok zinciri ile yapay zeka destekli akıllı sözleşme teknolojisiyle dava açık
kanunların akıllı sözleşme protokolleri çerçevesi dahilinde güncellenmesini sağlayabilecektir.

86-Bu sözleşmeyi adına noterden onaylatan her vatandaş sözleşmede Milletvekillerinin kendilerinin ve
birinci derece yakınlarının tam tapu kayıt, banka hesap bilgileri, mücevherat ve borsa işlemleri görevde
oldukları süre zarfında basının ve sözleşme imzalamış seçmenlerin bilgisine ve denetimine açık olacaktır.

Son Hükümler ve Sonuç


18

87-Her milletvekili adayı ilinin, bölgesinin ve ülkesinin sorunlarını nasıl çözeceğini, bunu hangi
kaynaklarla, hangi yasal dayanaklara göre, ne kadar zamanda, nasıl bir süreç içinde yapacağını açıklayıcı
ikinci ve üçünce bir sözleşme daha imzalayarak bunu seçmenlere dağıtmalıdır. Bunlara, Ulusal Eylem Planı
Sözleşmesi Ve Bölgesel Eylem Planı Sözleşmesi denir. Bu sözleşmenin fikir haklarını ilgili milletvekili notere
kendi adına tescil ettirecektir. Partilerin seçim bildirgelerindeki vaatleri ULUSAL EYLEM PLANI olarak
kabul edilecektir. Bu belgenin de aday tarafından noterde imzalanıp muhtar kaşesi ile seçimde de tercihe
bağlı açık oy kullanmak şartıyla oy verdiği adaya ait barkod çıktısı sözleşmeye yapıştırılarak sandık başkanı
tarafından onaylanması gerekmektedir.

88-Milletvekilinin Bölgesel Eylem Planı Sözleşmesi’nin her yıla ait öngörülen işlerin % 50 sinden az
gerçekleşme olduğuna (doğal afet, hastalık ve yaralanma gibi durumların dışında) nitelikli ve kayıtlı
seçmenlerin internet oylamalarına bağlı olarak karar verilen milletvekilleri resen görevlerinden alınıp
yerlerine yedek listedeki sıralamadan otomatik atama yapılır.

89-Sözleşme ile ilgili konulardaki uyuşmazlıklarda yetkili mahkeme sözleşmeyi elinde bulunduran
seçmenin ikametgâhındaki mahkemedir.

90-Bu sözleşme hükümlerinden birin dahi yerine getirmediğim bir yıllık hizmet süremin sonunda
seçmenlerim tarafından Noter-Bilirkişi-Basın Veya Yargı yoluyla tespit edildiğinde milletvekilliğimden
istifa ederek imzaladığım sözleşme başına 10 000 TL tazminat ödemeyi peşinen kabul ediyorum. Şahsıma
açılacak tazminat davalarda ................... ili mahkemeleri, milletvekilliğinin iptali ve görevden alma
davalarında Ankara İdare mahkemeleri yetkilidir.

91-Yukarıdaki sözleşmeyi tamamen okudum. Seçimden sonra yapılacak Anayasa değişikliği ve Babayasa
halk oylamasında bu sözleşme hükümleri TBMM gündemine tarafımca getirilecektir. Muhalif kaldığım
yerleri gerekçeleri ile beraber 10 günlük süre zarfında imza talep eden seçmene yazılı ve imzalı olarak
bildirmek şartıyla sözleşmeyi imzalayarak onaylıyorum.

92-Bu belgeyi tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde yerel ve ulusal seçim
beyannamelerini noterde onaylatmayıp seçmenlere dağıtmayan partiler ve adaylar
hakkında nitelikli dolandırıcılıktan suç duyurusunda bulunulacaktır. Kendine güvenen ve
dürüst insanlar bu sözleşmeye imza atarlar. Bu sözleşmeye imza atmayan siyasiler (muhtar,
belediye başkanı, milletvekili, bakan, başkan adayları) kötü niyetli olduklarını ispat etmiş
olacaklardır. Hiç kimsenin sözleşmeye imza atmaması durumunda bu sözleşmenin
haklılığına inanan vatandaşlar oylarını boş değil, geçersiz oy olarak kullanacaklardır.

93-Şimdiki sistemde Parti Genel Başkanları ve İl Başkanları hüküm sürdüğü için onların kefaleti
istenmiştir. Genel başkan il başkanı ve aday imzaları noterden (biri seçmenlere dağıtılacak şekilde 4 suret
olarak yapılacaktır. Seçmen kısmı boş kalacaktır. Belediye Başkanlığı ve Muhtarlık (Belediye Meclis Üyeliği)
seçiminde il ve ilçe başkanını kefil olması yeterlidir. Seçmen bu sözleşmeyi muhtardan onaylatarak yasal
olarak geçerli hale getirecektir.

94-Referandum oylamasına yönelik sözleşme belgesinde, borçlu hanesini devlet başkanı imzalayacak olup
kefili iki bakan olacaktır.

(1.KEFİL) (2.KEFİL) (BORÇLU) (ALACAKLI)


GENEL BAŞKAN İL BAŞKANI ADAY SEÇMEN

İMZALAR TASDİK OLUNUR

MUHTAR

You might also like