Professional Documents
Culture Documents
Histolojisi
1
Üriner Sistem
Çift böbrek
Çift üreter
Mesane
Üretra
2
Böbrekler, 140-170 gr ağırlığında, 10x7x3
cm boyutlarında, 11-12. kaburgaların
altında yerleşik retroperitoneal organlardır.
26-3
26-3
Böbrekler
Böbrekler dış taraflarından
düzensiz sıkı bağ dokusundan
yapılı olan bir kapsül ile çevrilidir.
5
Sağ böbrek karaciğer
yüzünden daha
aşağıdadır
Böbreklerin seviyesi
nefes alıp verme
sırasında 2,5 cm kadar
oynar
6
• Renal kapsül böbrekleri destekleyip koruyan sıkı bağ dokusu
ile çevrilidir.
Böbrekleri, üreterleri ve
suprarenal bezleri renal
fasyanın dışından saran yağ
dokusuna Pararenal yağ
dokusu denir.
- Bu miyofibroblastların tam
görevleri bilinmemekle birlikte
kontraktiliteleri sayesinde
böbreğin süzme görevine katkıda 8
bulundukları kabul edilmektedir.
- Kapsülü oluşturan sıkı bağ
doku , hilusdan organ içerisine
girerek gevşek bağ dokusu
yapısında yayılır ve böbreğin
interstisyumunu (stroma)
meydana getirir.
- İnterstisyumun barındırdığı 9
Medulla:
Henle kangalı
Toplayıcı kanallar
Piramitler
Kolonlar
Renal pelvis
Hilus
Major kaliksler
Minor kaliksler
14
Pyramids
Hilus
Ureter
Major calyx
Minor calyx
15
- Renal korteks böbrek kan
damarları dağılımının ~
%90’nı içerdiğinden
kırmızımsı-kahve renkte,
- Renal medulla ise daha
çok toplayıcı kanallar
içerdiğinden (kan damarı
sıklığı %5-10) açık renkte
izlenir.
- Medulla korteksin
yaklaşık iki katı
kalınlıktadır. 16
- Korteks - medulla arasındaki sınır
düzensizdir.
- Renal korteks içerdiği oluşumlar iyi
boyandığı için koyu renkli,
- Renal medulla ise yine içerdiği birbirine
paralel seyirli kanallardan ötürü çizgili
ve bunların soluk boyanması sonucu da
açık renkli görünür.
17
İnsan böbreği loblara ayrılmıştır:
– Piramit ve kortikal doku onu sarar
– Her bir böbrekte 10 – 20 adet lob vardır
18
Böbrek lobu:
20
21
- Bir böbrek lobunda; bir medüller ışın ile
onun her iki tarafında komşu kortikal
labirent yarımlarından oluşan yapı
böbrek lobülü olarak adlandırılır.
- Böbrek lobülünün eksenini medüller
ışınlar oluşturur.
22
- Meduller ışınlar arasındaki alanları dolduran korteks
uzantılarına kortikal labirentler adı verilir.
- Piramitlerin üzerinde yer alan kortikal doku
başlıkları perifere uzanıp piramidin lateral kısmının
çevresinde renal sütünları (Bertini kolonları)
oluşturur. Bu sütünlar kortikal dokuyla aynı yapıları
içermelerine karşın, medullanın bir bölümü gibi
kabul edilirler.
23
24
KORTEKS:
KORTİKAL LABİRENT
1- Renal korpüsküller
2- Proksimal kıvrıntılı tübüller
3- Distal kıvrıntılı tübüller
4- Toplayıcı tübüller
MEDÜLLER IŞIN
DIŞ ZON
1 - Proksimal tübülün düz parçası
(İnen kalın parça)
2 - Distal tübülün düz parçası
(Çıkan kalın
3 -parça)
Henle kangalının ince parçaları
(İnen & Çıkan)
4 - Toplayıcı kanallar
İÇ ZON
1 - Henle kangalının ince parçaları
(İnen & Çıkan)
2 - Toplayıcı kanallar
26
Proksimal & Distal
kıvrıntılı tübüller
Renal korpüskül
Medüller ışınlar
Toplayıcı tübül
27
Böbrek bileşik bir bezdir
Üriniferöz tübüller iki bölümden oluşur:
Sekretuvar tübüller (nefron) & Toplayıcı
tübüller
Nefron:
Dallanmamış; 35 mm uzunlukta
Düz ve kıvrıntılı bölümler içerir
Her bir böbrekte ~1,300,000 tübül
Toplayıcı tübüller:
Bir dalın parçalarıdır,
Boşaltım kanallarının ağaç benzeri sistemi
28
Tübüller düzdür
Nefronlar böbreğin fonksiyonel
birimleridir
Nefron
– Glomerulus
– Proksimal kıvrıntılı
tübül
– Henle kangalı
– Distal kıvrıntılı tübül
Üriniferöz tübül
– Nefron
– Toplayıcı tübül & kanal
29
Nefron
Doğumda sabit sayıya ulaşırlar.
– Böbrek hacmindeki artış nefronların
hacmindeki artışı ifade eder
– Yaralandığında yenisi oluşmaz
Tübüler komponent
33
Nefron (Vasküler komponent)
– Asıl parça glomerulusdur
Glomerulus, glomerüler kapiller yumağıdır.
Kandan büyük miktarlarda sıvı/çözüntü filtre
edilir.
34
Nefron (Vasküler
komponent)
36
37
Nefron (Tübüler komponent)
Henle kangalı
Jukstaglomerüler aparat
38
Nefron (Tübüler komponent)
Bowman kapsülü – genişlemiş
çift duvarlı bir kılıftır ve
glomerulusun etrafında glomerüler
kapillerlerden gelen sıvıyı biriktirir.
39
Nefron (Tübüler komponent)
41
Nephro
n
42
Nefron
Renal korpüskül = plazma filtrasyon
alanı
– glomerulus filtrasyonun gerçekleştiği kapiller
yumaktır
– glomerular kapsül (Bowman) çift duvarlıdır
ve filtratı toplar
Renal tübüller
– Proximal kıvrıntılı tübüller
– Henle kangalı
– Distal kıvrıntılı tübüller
Toplayıcı kanallar ve papiller kanallar
idrarı renal pelvis ve üretere boşaltırlar
43
44
Renal Korpüskül
(Böbrek/Malpighi cisimciği)
Nefronun başlangıcını
oluştur ve kortekste yer
alır. İki kısmı vardır:
Bowman kapsülü –
nefronun kadeh şeklindeki
en üst bölgesidir.
Glomerül – Bowman
kapsülünün içine
sıkıştırılmış kan kapilleri
ağıdır.
Glomerül Bowman kapsülü
ile sarılıdır. 45
- Renal korpüskülün glomerülü oluşturan giren ve
çıkan arterlerin bulunduğu kısmına damar kutpu,
onun tam karşısında bulunan ve süzülen sıvıyı ileten
tübüllerin başlangıç kısmına ise idrar kutpu denir.
46
Renal Korpüskül
Sferik (0.2 mm genişlik); Vasküler glomerül
Glomerulus
Afferent arteriol girer ve pek çok loop (halka)
oluşturur
Efferent arteriol loopla birleşikdir; glomerülü
terkeder
Afferent & efferent arterioller vasküler kutba
beraber girip ayrılırlar
Bowman Kapsülü
Kapsüler boşluğa sarar, tek tatlı yassı epitelle
döşelidir 47
48
Renal Korpüsküller
49
Ilu, intralobular artery
Af, afferent arteriole;
Ef, efferent arteriole;
50
Glomerül
53
54
Bowman
k apsülü
İki tabakadan ve her ikisi de epitel hücrelerinden oluşur.
55
Bowman kapsülü
Viseral tabaka epitel hücrelerinin damar endotellerine
doğru uzayan primer uzantıları (podosit) ve bundan ayrılıp
endotelleri saran sekonder uzantıları (pedisel) vardır.
Pediseller 25 nmlik düzenli aralıklarla endotel ve podosit
hücrelerinin oluşturduğu ortak bazal membranı sararak
filtrasyon aralıklarını (yarıklarını) oluştururlar.
56
Bowman kapsülü
Podositlerle kapillerlerin endotel hücreleri
arasında kalın bir bazal membran bulunur (0,1
µm) ve bu da içte ve dışta lamina rara, ortada
lamina densaya ayrılır.
Bazal lamina ve yarık membranları glomerüler
filtrasyon bariyerini oluştururlar, bu bariyer,
Bowman kapsülünün iç ve dış epitel tabakalarının
arasından kapsüler boşluğa bazı büyük
moleküllerin geçmesini engeller.
Glomerüldeki Mezangial hücreler podositlere
ve damarlara destek sağlayan bağ dokusunu
oluştururlar. 57
• Pencereli endotel (ok başı)
epitel ve endotel hücrelerinin
kaynaşmış bazal laminası (BL)
ve podositlerin uzantıları
58
Elektron geçirgen olan her iki
lamina rara, hücrelerin
tutunmasına yarayabilecek olan 2°
fibronektin içerir.
PODOSİT
Lamina densa ise, heparan 1°
sülfat içeren bir matriks içinde pediseller
tip IV kollajen ve lamininin
laminin
oluşturduğu ağ şeklinde bir
yapıdan oluşur.
61
Filtrasyon Membranı
1. Endotel hücreleri
– Bütün hücre ve plateletleri
durdurur,
– 70-90 nm lik fenestralar
> 69 kDa proteinlerin geçişini
engeller
2. Bazal lamina
– Büyük plazma proteinlerini
durdurur
– Endotel hücreleri ve
podositler tarafından
oluşturulur ve bol heparan
sülfat içerir
– Mezangial hücreler
tarafından fagosite edilir
3. Podositler
– Orta büyüklükte proteinleri
durdurur
– Pedisellerin arası 20-40 nm
dir.
– Glikokaliks podokaliksin içerir 62
Filtrasyon membranı
63
Glomerülün TEM görüntüsü(P2, pediseller;
FS, filtrasyon boşluğu; BM, bazal membran; c, kapiller)
64
65
Her iki böbreğe gelen kan, 1.21.3 L/dk.
67
MEZANGİAL
HÜCRELER
• Matriksle sarılmış fagositik
hücrelerdir ve glomerulusa yapısal
destek sağlarlar, bazal membranı
temizlerler
• Mezangial hücreler ve
jukstaglomeruler hücrelerin
kökeni düz kas hücrelerinin
prekürsörleridir.
•
• MNF sistemin öncüleri olan kan
monositleri kökenli olmamalarına
karşın ileri derecede fagositik
özellikleri vardır.
70
Proksimal kıvrıntılı
tübül
Glomerül
71
Proksimal Kıvrıntılı Tübüller
Korteksde en fazla bulunan
tübüllerdir.
14 mm uzunlukta 60µm
genişliktedir.
Basit kübik yada alçak
silindirik epitelle
döşelidir. Çekirdek bazaldedir
ve eozinofilik sitoplazması
vardır.
Apikal yüzeyi iyon
absorbsiyonu alanını artıran
ve ışık mikroskobunda fırçamsı
kenar olarak görülen
mikrovilluslarla kaplıdır.
72
Proksimal Kıvrıntılı Tübüller
Hücreler birbirlerine sıkı bağlantılarla bağlıdır.
Bazal ve lateral girintiler yüzünden hücrelerin
sınırları belirgin değildir.
Hücrelerin bazalindeki girintilerde iyon
transportuyla ilişkili çok sayıda mitokondri bulunur.
Bunlar ışık mikroskobunda bazal çizgilenme olarak
görülür.
73
Proksimal Kıvrıntılı Tübüller
Sodyum iyonlarının aktif olarak hücre dışına atılmasından sorumlu
olan Na/K-ATPaz (sodyum pompası), bazolateral zarlarda bulunur.
Mitokondriler hücrenin tabanında yoğunlaşmıştır ve hücrenin uzun
eksenine paralel bir dizilim gösterirler. Bu düzenleme yüzey
alanını artırır ve aktif iyon taşınmasında rol oynar.
Yan hücre zarı bağlantılarının yaygınlığı nedeniyle hücre sınırları
belirgin değildir.
74
1. pinositoz
2. aktif iyon transportu
3. ozmos
4. ekzositoz
5. reabsorbsiyon
glukozun tamamı
amino asidler
NaCl & H2O ~ %85’i
PO4, Ca++ 75
6. sekresyon/ekskresyon
Proksimal Kıvrıntılı Tübüllerin TEM
görüntüsü
76
Proksimal kıvrıntılı tübüller, süzüntüdeki glukoz ve
aminoasitlerin tümünü, suyun ve sodyum klorürün
%85’ini ve ayrıca fosfat ve kalsiyumu emer.
80
81
Henle kangalının ince parçaları
Sıklıkla medullada/medullanın
sınırındadır,
2-10 mm uzunluk, 12 μm genişlikte,
Tek katlı yassı/alçak kübik epitel,
Soluk sitoplazma,
Fırçamsı kenar yok,
EM ile görülebilen mikrovillus var.
82
Henle kangalının kalın parçaları
Düz tübüllerdir– 9 mm uzunlukta, 30 μm genişlikte
Tek katlı kübik epitelle döşelidir
Epitel hücreleri ince parçaya göre daha asidofilikdir
Çıkan kalın parça DCT ile aynı yapıdadır
Jukstaglomerular aparatla temas halindedir
83
• Henle kulpunun inen
kalın kolu
• Henle kulbunun
ince kolu
84
Henle kulpunun inen ince
kısmı suya karşı geçirgen
iken suda erimiş maddelerin
geçişine karşı dirençlidir.
Bu nedenle, böbrek
korteksinde kan plazması
gibi izotonik olan interstisyel
sıvı (doku sıvısı), medullada
papilla yönüne doğru
gidildikce hipertonik duruma
geçer.
85
Distal kıvrıntılı
tübül
Henle kulbunun çıkan kalın kolu kortekse girer, belli bir yolu
kat ettikten sonra, bükülerek distal kıvrıntılı tübülleri
oluşturur. Bu tübül, çıkan kol gibi tek katlı kübik epitelle
döşelidir.
86
Distal kıvrıntılı tübül
Distal kıvrıntılı tübüller korteksde
yerleşiktir. 5-8 mm uzunluğunda,
20-50 µm genişliğindedir.
TKKE ile döşelidir ve nükleus
apikaldedir.
Daha düz ve hücreleri PKT
hücrelerinden daha küçük olduğundan
daha fazla hücre görülür.
PKT’den daha az asidofilikdir.
PKT’den daha geniş lümenlidir ve
fırçamsı kenar içermez.
PKT gibi apikal kanallar ve lateral
girintiler içermez.
PKT ile benzer bazal girintiler içerir.
Renal korpüskül temas halinde olan 87
1. Makula densa,
2. Jukstaglomerüler hücreler (granüler hücreler)
3. Ekstraglomerüler mezangiyal hücreler
91
Jukstaglomerüler
Aparat
Afferent arteriyol ile temas noktasındaki distal tübül hücreleri
değişime uğrayarak makula densa adını alırlar.
Maküla densanın epiteli yanyana ve yüksek prizmatik hücrelerle
döşelidir ve daha koyu renkte görünürler.
Golgi kompleksi ve bazı granüller bazal yerleşimlidir.
Bu hücrelerde organeller azalmıştır, bazal lamina ince, kesintilidir,
bazen hiç bulunmayabilir ve bazal girintiler azdır.
Makula densa hücreleri apikal yüzleri ile kanal lumeninden geçen
idrarla temastadır.
Makula densa hücreleri tübül içi sıvıdaki klorür iyon içeriğine ve su
hacmine duyarlıdır
Bazal yüzleri ise afferent arter duvarındaki epiteloid hücrelere ve
Goormaghtigh hücrelerine komşudur.
Tübül içinden geçen idrarın içeriğini epiteloid hücrelere aktarırlar.
92
Jukstaglomerüler aparat
Makula densa
a. DCT hücreleri silindiriktir
b. Kan akımına ve iyon
konsantrasyonuna duyarlıdır.
c. Afferent arteriol
kasılmasını, glomerüler
filtrasyonu, renin sekresyonunu
etkiler
93
94
Jukstaglomerüler
Aparat
Glomerülün bitişiğindeki afferent arteriyolün tunika
mediasında modifiye olmuş düz kas hücreleri bulunmaktadır.
Bu hücrelere jukstaglomerüler hücreler adı verilir.
EM incelemelerinde, JG hücrelerin bol miktarda GER, iyi
gelişmiş Golgi kompleksi ve çapları yaklaşık 10-40 nm olan
salgı granülleri içerdikleri gözlenmiştir.
JG hücreler, anjiyotensinojen adı verilen plazma proteinini
anjiyotensin I’e dönüştürecek olan renin hormonunu
üretirler. Anjiyotensin I, akciğer endotel hücrelerinde yüksek
yoğunlukta bulunan ACE etkisiyle anjiyotensin II’ye dönüşür.
Anjiotensin II hem VK yapar hem de aldosteron
salgılanmasını uyarır.
JG hücreler aynı zamanda, eritrosit yapımını uyaran
eritropoietin de üretirler. 95
Jukstaglomeruler Aparat
26-96
26-96
Jukstaglomerüler aparat
Kan basıncını düzenleme
JG hücreler – modifiye kas hücreleri afferent arteriyolde kan
basıncının düşmesine cevaben renin salgılar
Makula densa – çözelti konsantrasyonu düştüğünde renin
salgılatan kemoreseptörlerdir
97
Jukstaglomerüler
aparat
Ekstraglomeruler mezangial hücreler
(Goormaghtigh hücreler, Lacis hücreleri):
Glomerülün damar kutbunda, afferent ve efferent
arterler arasında yerleşikdirler.
Birbiri üzerine kümelenmiş, küçük uzunca yassı
biçimli, sınırları az belirgin hücrelerdir.
- Nukleus düzensiz yassı-ovoid şekillidir,
sitoplazmaları azdır, az miktarda küçük granüller
içerirler. Dıştan bazal membran ile sarılıdırlar.
Fonksiyonları tam olarak bilinmemekle beraber
makula densa hücreleri ile epitel hücreler arasında
bilgi taşımacılığı yapabilirler. 98
Nefro
n
Yerleşimine ve uzunluğuna göre iki tip nefron
vardır:
– Kortikal nefronlar
– Jukstamedüller nefronlar
99
Nefron
çeşitleri
Kortikal nefronlar
– Tüm nefronların %
80’i.
– Hepsi korteks
içindedir
Jukstamedüller
nefronlar
– Tüm nefronların %
20’si.
– Renal korpüsküller
korteks medulla
100
bileşimine yakındır
Nefron çeşitleri
Kortikal nefronlar
• Nefronların ~ % 80’ni
• Dış kortekste yerleşimli
glomerüller içerir.
• Kortikal nefronlardaki
peritübüler kapillerler
vazorekta oluşturmaz ama
kısa Henle kangalının
etrafında ilerler
• Çözüntülerin
reabsorbsiyonunda görev 101
yapar.
Nefron çeşitleri
Jukstamedüller
nefronlar
•Nefronların ~% 20’si
• İdrarın yoğunlaştırılmasında
önemli rol oynarlar
102
103
104
105
Toplayıcı tübüller
Toplayıcı sistem korteksde
distal kıvrıntılı tüplerin
devamı olarak başlar ve
medullaya doğru iner.
Kanallar birleşince
genişlikleri artar, tübüllerin
hücreleri kübiktir, sonra
silindirik ve en son da çok
katlı olur.
Renal piramidlerin ucunda
papiller kanallar olarak
sonlanırlar. 106
Toplayıcı tübüller
Kıvrık toplayıcı tübüller: nefronla
boşaltım kanalları arasındaki
kısa bağlantı bölgeleridir.
7-10 kıvrılmış tübül bir düz
toplayıcı kanalla birleşir.
Toplayıcı tübüller kortikal
ışınlarda ve medullanın dış
zonunda bulunurlar.
Diğer toplayıcı tübüllerle
medullanın iç zonunda
birleşirler.
Birleşme sonunda Bellininin
papiller kanalları denilen geniş
düz kanalları oluştururlar.
Her bir papillaya 10-20 papiller
kanal açılır.
Bu ağaç benzeri kanal sistemi 107
40-200 µm genişliğindedir.
Toplayıcı tübüller
Hücre sınırları belirgindir
Lümene doğru çıkıntı yapan
merkezi nukleusu vardır
Esas hücreler ve daha koyu
boyanan mikrovillus ve apikal
girintilere sahip interkalar
hücreler içerir.
Sitoplazma zayıf
boyandığından açık renklidir
EM’de silyum ve seyrek
mikrovillus görülür
Renal papillada minör
kalikslere boşalırlar
108
Bellini kanalları
109
Minor calyx
110
Toplayıcı kanal
Collecting
Ducts Her biri
birçok
nefrondan
idrarı alır
Korteksten
medullanın
derinlerine
kadar düz111
Toplayıcı
kanal
Piramitin papillasında kanallar birleşerek daha
büyük papiller kanalları oluşturur
~ 10-25 adet papiller kanal idrarı minör kalikslere
dolayısıyla renal pelviste area cribrosa adı
verilen delikciklerle boşaltır.
112
Toplayıcı
kanal
Esas kanal hücreleri (açık hücreler):
– Bazalde girinti çıkıntılara sahiptir, apikalde birkaç kısa
mikrovillus bulunabilir,
– Çekirdekleri yuvarlak ve merkezi yerleşimli,
– Sitoplazmaları genelde soluk boyalıdır.
– Küçük yuvarlak mitokondriler içerirler.
113
Toplayıcı
kanal
Bu hücreler ADH ile düzenlenen birçok su kanalına
sahiptir
Bir hidrofobik transmembran protein olan
aquaporin bu hücrelerin apikal yüzünde (AQP-2)
ve bazolateral yüzlerinde (AQP-3, AQP-4 ) bol
miktarda bulunur
Aquaporinler su kanallarını oluştururarak idrardaki
fazla suyun ve sodyumun absorbe edilmesini
sağlayıp, potasyumu salgılarlar.
AQP-1 ise proksimal tübül epitellerinde, ayrıca
hepatosit ve alyuvar membranında bulunur ve
benzer görev üstlenir.
114
Toplayıcı
kanal
İnterkalar hücreler (koyu hücreler) :
– Esas hücreler arasında seyrek olarak gözlenen, koyu
sitoplazmalı hücrelerdir.
- Kortekse yakın bölümlerde daha sık, papillaya yakın
kısımlarda ise hiç gözlenmeyebilirler.
- Daha çok mitokondri içerirler, apikal sitoplazmalarında küçük
veziküller ve mikrovilluslar gözlenir.
- Bu hücreler hidrojen (a-intercaleted cells) veya bikarbonat (b-
intercaleted cells) iyonlarının sekresyonu ile ilgilidirler, tüp
içindeki idrarın asit veya alkali oluşuna göre davranarak onu
nötralize ederler. Ayrıca lümenden potasyumu geri emerler.
- Toplayıcı kanal epitellerinde b-interkalar hücrelerin daha sık
bulunduğu bildirilmiştir.
115
116
DCT ve Toplayıcı Kanallar
Aldosteron: Atrial natriüretik faktör
KB angiotensin II (ANF) :
oluşumuna neden olur KB sağ atriumu uyarır
– Angiotensin II adrenal
– Atrium ANF sekrete eder
korteksi uyarır
– Adrenal korteks – ANF, Na+ and su atılımını
aldosteron sekrete eder uyarır
– Aldosterone Na+ – KB düşer
reabsorbsiyonunu
uyarır
Antidiüretik hormon (ADH):
– Dehidratasyon
– Na+ reabsorbsiyonu su
hipotalamusu uyarır
reabsorbsiyonunu ↑
– Hipotalamus arka hipofizi
– Su reabsorbsiyonu idrar uyarır
hacmini ↓ – Arka hipofizden ADH salınır
– KB ↑ yada daha yavaş – ADH su reabsorbsiyonunu
↓ – İdrar hacmi
117
İnterstisyum
Böbreğin bağ dokusu matriksidir.
Korteksde seyrekken medullanın derin bölgelerinde
bol bulunur.
Ekstraselüler matriks kollajen lifler ve
glikozaminoglikan (GAG) lardan zengindir.
Hücreleri fibroblastlar ve makrofajlardır.
118
Böbreğin kanlanması
Interlobar artery
Interlobular artery
120
Arcuate artery
Böbreğin
kanlanması
Efferent arteriyolden ayrılan, idrar ve diğer artık
ürünlerden arınmış kanı taşıyan kapillerler böbrek
korteks ve medullasını besleyecek olan kapillar ağları
yaparlar.
Bu kapillerlerden bazıları korteksdeki proksimal ve
distal tübülüsler etrafında peritübüler kapiller ağı
yaparlar. Bu ağ; hem korteksi besler hemde proksimal
ve distal tüplerin içindeki sıvıdan düşük moleküllü
madde ve iyonların dolaşıma geri taşınmasını
sağlarlar.
121
122
Böbreğin
kanlanması
Efferent arteriyoller peritübüler kapiller ağı
yaptıktan sonra, yüzeye dik bir seyirle korteks ve
medullanın derinliklerine iner ve U dönüşü
yaparak yine dik bir düzlemde kortekse yönelir.
Düz seyirlerinden dolayı bu damarlara vasa rekta
denir.
Bunlar Henle kangalı, toplayıcı kanallar ve
interstisyumun beslenmesini sağlar.
Bu kapillerlerin endoteli inen kısımda sürekli,
çıkan kısımda ise pencereli tiptir.
Damardaki kan akımı ile Henle kangalındaki sıvı
akımı birbirine ters yönlüdür, bu durum düşük sıvı
akımı ve düşük kan hacmine rağmen ozmotik
değişime hizmet eder (ters akıntı değişim sistemi).
123
İdrar oluşumu
Üç temel mekanizma:
a. Glomerüler filtrasyon
b. Tübüler reabsorbsiyon
c. Tübüler sekresyon
124
– Her dakika renal plazmanın %20’si filtre edilir
(125 ml/dk): bu glomerüler filtrasyon oranıdır.
oranı
– Bu miktar içinden, 124 ml organda geri emilir ve
yalnızca 1 ml idrar olarak üreterlere salgılanır. Her
24 saatte yaklaşık 1500 ml idrar oluşur.
125
Böbreklerin fonksiyonu;
1- Yabancı maddelerin, çeşitli hormonların ve metabolik
artıkların atılması (üre, kreatinin, ürik asit, bilirubin),
Gövde
Apeks
İçi boş müsküler bir
organdır. Fundus
Puberteden sonra pelvik
bölgeye yerleşir.
Apex, fundus ve gövde
olarak üç bölgeye ayrılır.
135
Mesan
e
Simfizis pubisin arkasında pelvik zeminde uzanır
– Erkeklerde: rektumun önündedir
136
– Dişilerde: sadece vajina ve uterusun
önündedir.
137
Mesane dolu olduğunda sferik ve abdominal
kaviteye uzanır (500mL/1L sıvı tutar)
Mesane boş olduğunda ters piramit şeklinde
tamamen pelviste bulunur
138
Mesane
139
Mesan
e
T. Mukoza
– Transisyonel epitel (6-8
katlı) & lamina propria
– Organ dolup boşaldığı
için epitel değişicidir ve
doluyken epitel kalınlığı
azalır
140
Hücreler birbirlerine desmozomlarla ve yüzey
girintileriyle sıkıca bağlanmışlardır. Yüzeyel hücrelerde
desmozomlar daha sık bulunur
En üst sıradaki epitellerin apikal sitoplazmalarında,
desmozomal bağlantılara doğru uzanan sık
tonofilamanlar ve küçük veziküller içeren kısmı krusta
adını alır.
- Değişici epitelin bu şekildeki yapısı kesede idrar biriktiği
zaman hücrelerinin birbirleriyle bağlantılarını
kaybetmeden yerlerini ve şekillerini değiştirmelerine
olanak sağlar.
- Krusta tabakası geçirgen değildir.
- En üst sıradaki hücreler deskuamasyon gösterir.
141
142
T. Mukoza
– Lamina propriya; kollagen
lif demetleri ve elastik
liflerden zengin bağ
dokusudur.
– Organ boşken mukoza
katlantı gösterir.
– Trigon düzdür, katlantı
göstermez.
143
– T. Muskularis
Düz kas üç tabakalıdır
– iç longitudinal, orta sirküler & dış longitudinal
İç düz kas lifleri internal üretral sfinkteri oluşturur
Sirküler çizgili kaslar eksternal üretral sfinkteri
oluşturur
Her üç tabaka arasında yaygın gevşek bağ dokusu
bulunur
144
T. adventisya
Fibroelastik gevşek bağ
dokusudur.
Damar ve sinirden zengindir.
Sempatik, parasempatik
küçük ganglionlar bulunabilir.
Pelvis renalis, üreter ve
mesane retroperitonealdir.
Tunika seroza (peritonun
visseral yaprağı) mesanenin
sadece üst yüzünü örtmüştür).
145
146
Üretra
İçte mukoza ile birlikte düz kaslar
– Transisyonel epitel uç kısma doğru ÇKYE’e dönüşür
– Epitel hücreleri arasında müköz kadeh hücreleri bulunur
– İdrarı mesane ve vücuttan atar
Erkek: ~ 20 cm uzunlukta
Dişi: 3-4 cm uzunlukta
– Uzunluğun kısa olması nedeniyle dişiler erkeklere göre daha
fazla üriner sistem enfeksiyonu geçirir
147
Üretra
A. Erkek üretrası (20 cm/4-
5mm)
1. prostatik üretra (3 cm)
2. membranöz üretra (1-1.5
cm)
3. pendülöz üretra
4. bulböz üretra
3-4. penil üretra (15-16 cm)
açılır.
Üretra-Erkek
1. Prostatik üretra:
en geniş bölgedir
3 cm uzunluktadır
En çok genişleyebilen bölgedir
Prostat bezi kanalları ve ejakulatuvar
kanallar buraya açılır
2. Membranöz üretra:
Ürogenital diyafram içinde uzanır
1.5 cm uzunluktadır
En az genişleyebilen bölgedir
3. Penil üretra:
15.5 cm uzunluktadır
Erektil doku ve korpus spongiozum ile
çevrilidir
Uç kısımda genişleyen bölge naviküler
fossa olarak adlandırılır
Bulboüretral ve penil bezler buraya 149
açılır
Üretra – erkek
Mukoza:
Epitel: ince bir bazal membrana oturur
Mesane yakınında transisyonel
Üretranın büyük kısmı ÇK silindirik / Yalancı ÇK
Meatus yakınında ÇK yassı
Lamina Propria: dişiye benzer
çok sayıda dallanan üretral müköz bez içerir = Littré bezleri
Submukoza:
belirgin değil, derinde çok sayıda ven içerir
Muskularis:
içte: longitudinal, dışta: sirküler…mesane boynunda sfinkter
oluşturur
penil üretrada düz kas tabakası yok…
Adventisya: belirgin değil
150
Submukoza:
LP nin bir parçası şeklindedir
elastik lifler ve venlerden zengindir
Muskularis:
içte: longitudinal, dışta: sirküler (mesane yakınında internal
sfinkter)
Düz kasın dışında çizgili kas: eksternal sfinkter
Adventisya: 153
154
155
156
Miksiyon
Beyindeki miksiyon
merkezi pons olmasına
rağmen daha yüksek
seviyelerden
etkilenebilir
Parasempatik: atılım
Sempatik: inhibisyon
157
Kaynaklar
Moore: Klinik Yönleriyle İnsan
Embriyolojisi
Junqueira: Temel Histoloji
Ross: Histoloji Konu anlatımı ve Atlas
Kierszenbaum: Histoloji ve Hücre
Biyolojisi
158