Professional Documents
Culture Documents
Yalnız Bir Hazzın Dürtüsü
Yalnız Bir Hazzın Dürtüsü
Yalnız Bir Hazzın Dürtüsü
Gece vakti. İki adam, Jim ve Walter, gölün kıyısında çömelmiştir. Gölden gelen ışık yüzlerinde
desenler yaratmaktadır.
Walter: Hadi ama sıkıcı olma Jim. Geldin ve geldiğin için teşekkür ederim. Şimdi rahatla. Ve
gözlerini açık tut.
Walter: Sen benim dünyadaki en iyi arkadaşımsın Jim. Eğer biri beni anlayabiliyorsa bu sensin,
eğer birine güvenebiliyorsam bu sensin. Bu yüzden buradasın. Çünkü benim dünyadaki en iyi
arkadaşımsın.
Jim: Güzel, aptal bir partide oturuyorum. Güzel, aptal bir kızla bir yerlere varmak üzereyim. Sonra
arkadaşım Walter geliyor ve beni kolumdan çekerek Central Park Gölü'ne getiriyor.
Walter: İki on. Dinle. Ne kadar sessiz. "Ve Tanrı'nın ruhu suların üzerinde dalgalandı."
Walter: Hiç rüya gördün mü? Kafanın içinde bir şey. Bir duygu. İstediğin ama asla sahip
olamayacağını bildiğin bir şey.
Walter: Bana bir şey oldu, Jim. Asla olamayacak bir şey oldu. Ve bu en harika şey. Ve en üzücü
şey. Ve hiçkimse bilmiyor.
Walter: Aşığım.
Walter: Öyleyim.
Jim: Sana inanıyorum. Tamam mı? Ama ne olmuş yani? Bunu söylemek için mi ayakkabılarımı
mahvedip gecemi böldün? Aşıksın. Eminim ki bu sana çok önemli gözüküyordur Walter ama
gerçekten, ciddi ol.
Walter: Anlamıyorsun.
Jim: Ne?
Walter: O bir denizkızı. Aşık olduğum kadın. O bir denizkızı. Ve Central Park Gölü'nde yaşıyor.
Jim: Gölde.
Walter: Evet.
Jim: Bu çok mantıklı. Eğer o bir denizkızıysa. Gölde yaşayacak tabii ki. Tatlısu denizkızı, öyle mi?
Jim: Neden anne babanı da çağırmadın, böylelikle aile ile de tanışmış olurdu.
Walter: Onu yalnızca iki defa gördüm. Hep iki ve iki on arasında.
Jim: Aptalca bir soru sor. (Walter balkabağının ışığını yakar.) Hah ve ışığı yandı. Çok güzel.
Walter: Evet. Onu bir kere görünce tüm bunları nasıl çabucak kabullenebileceğini göreceksin.
Jim: Eminim.
Jim: Ne söylüyorsun?
Walter: Adını.
Jim: Sally?
Walter: Evet.
Walter: Hayır. Gitme. Her an ortaya çıkabilir. Onu görmeni istiyorum. Umutsuzca onu görmene
ihtiyacım var. Görüyorsun, içimde hep feci bir özlem vardı. Bir renk. Bir his. Bunun ne olduğunu
bilmiyordum. Ama şimdi biliyorum. Ben bir denizkızına aşık olmuş bir adamım, ve o da bana aşık.
Bu harika. Ama üzücü de. Bir adamın bir denizkızına aşık olması gerçekten çok üzücü. Bunu
anlıyorsun değil mi? Bir de eğer bu bir hayalse bu daha da beter. Sahip olamayacağın birini
sevmek yeterince kötü zaten. Ama bir de sahip olamayacağın birini sevip bir de onun hayal
çıkması.... Bu çok üzücü Jim. Ne dediğimi anlıyor musun, Jimmy? Sen benim bu dünyadaki en iyi
arkadaşımsın. Eğer sen ne dediğimi anlamıyorsan hiç kimse anlayamaz.
Walter: bekle bir dakika. Yalnızca bir dakika. Sally? Sally? Lütfen.
Jim: Hayır. Orada hiçbir şey yok. Neden benimle gelmiyorsun? Eve gidip biraz dinlenmen
gerekiyor.
Jim: Pekala.
Walter: Her şeyi aynı şekilde gördüğümüz o eski günleri hatırlıyor musun? Hiçbir şey imkansız
değildi. Ve birbirimizi severdik.
Jim çıkar.
Walter: Sally neden gelemdin? O benim en iyi arkadaşımdı. O benim arkadaşımdı. Sally? Oh
Tanrım. Yapayalnız.
Hayaletimsi bir kadın sesi duyulur. Sesin kaynağından bir ışık gelir, Walter'ın yüzüne vurur.
Sally: Walter. Walter.
Walter: Geldin.
Walter: Ve ben de seni seviyorum benim ıssız, kanıtlanamayan, en derin tek sevgilim.
Perde