You are on page 1of 143

[BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ]

[...SCALAR WAVES/WOODPECKER
IONOSPHERIC HEATERS

HAARP-HIPAS-SURA-HISCAT-EISCAT-HLMS-POKER FLAT

LOFAR/LOIS/GWEN-ELATE

MHD GENERATORS

STAR WARS...]
2

Alaska’nın havadan görünüşü

Hasan KARACIK
(Elektrik-Elektronik Mühendisi)
TSE_Kalite Kampüsü
ELEKTRONİK (EMC ) laboratuvarı
(2001)
hkaracik@tse.org.tr

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


3

İÇİNDEKİLER

GRAVITY ( yerçekim )’ NİN KAYIP BAĞLANTISI


DÜNYANIN MANYETİK ALANINI OLUŞTURAN FAKTÖRLER
MANYETİK ALANIN ORİJİNİ
GEOMANYETİK RASATHANE

1.AŞAMA: ABD ULUSAL GEOMANYETİK İNSİYATİFİ

THE EARTH’S ELECTRICAL ENVIRONMENT


NATIONAL IMAGINARY AND MAPPING AGENCY (NIMA)
DÜNYANIN GRAVITATIONAL POTENSIYELİ
ELEKTROMANYETİK DALGA TEORİLERİ
SCALAR EM DALGALARIN TARİHİ
WOODPECKER SYSTEM
CHERNOBYL OLAYININ İÇ YÜZÜ

2. AŞAMA: ABD STRATEJİK SAVUNMA İNSİYATİFİ_(YILDIZ SAVAŞLARI)

BRIGHT SKIES /SILENT FIREBALLS


NATURAL OR MAN MADE ? EARTHQUAKES
MAGNETO HYDRO DYNAMIC (MHD ) JENERATORLERİ
INTAS
NATO SCIENCE FOR PEACE SUB-PROGRAMME SCIENCE FOR PEACE PROJECTS
AUM SHİNRİKYO / TEHLİKELİ BİR KÜLTÜN ANATOMİSİ
WEATHER MODIFICATION
GWEN- GROUND WAVE EMERGENCY NETWORK
WEATHER AS A FORCE MULTIPLIER/OWNING THE WEATHER IN 2025
SPACE BASED WEATHER CONTROL
THE THUNDERSTORM SOLAR POWER SATELLITE
THE HAARP FACT SHEET
ALASKA’DAN SEVGİLERLE..
UCLA HIPAS OBSERVATORY
POKER FLAT RESEARCH RANGE
LOFAR/LOIS sites
BACKGROUND OF THE HAARP PROJECT
ŞAMPİYONLAR LİGİ
WORLD SPACE CENTERS
JOINT ECONOMIC COMMITTEE HEARING
UNIFIED COMMAND PLAN

3. AŞAMA : ABD UZAY’A KONUŞLANMA İNSİYATİFİ

EFFECTS OF DIRECTED ENERGY WEAPONS


AİR FORCE RESEARCH LABORATORY_ DIRECTED ENERGY DIRECTORATE
FUTURE SECURITY IN SPACE: COMMERCIAL, MILITARY, AND ARMS CONTROL TRADES OFF
SPACE TECHNOLOGY GUIDE
A SPACE ROADMAP FOR THE 21 ST CENTURY AEROSPACE FORCES
U.S. VISION FOR 2020
DEFENSE SPACE ACTIVITIES
THE CONCEPT OF SPACE COMBAT; SPACE CONTROL, WHY?; COUNTERSPACE OPERATIONS FOR
INFORMATION DOMİNANCE
STARTEK-EXPLOITING THE FINAL FRONTIER/COUNTERSPACE OPER’S IN 2025
THE UNITED STATES AS AN AEROSPACE NATION ?

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


4

17 Ağustos’ta kaybettiğimiz onbinlerce Türk insanına....

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


5

MUKADDİME

Demirperdenin yıkılması ile ülkeler Soğuk savaşta sergiledikleri bütün marifetleri


kamuoyuna arzetmektedirler.
Amerikalılar, Sovyet-Japon ittifakının , Isviçre-Alman ittifakı ise ABD’lilerin kirli
işlerini ifşa etmektedir. İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar, İsveçliler şimdilik akademik
kalmaktadırlar.
Aslında hiç birisi bir diğerinden temiz değildir.
Bu kitap 3 senelik bir araştırma neticesinde hasıl olmuştur.Bu sayfalara dökülmemiş
binlerce evrak daha vardır.Ancak bu kadar bilgininde Dünyanın nelerle uğraştığı hakkında
kafi derecede malumat verdiği aşikardır.
Elbettte ki herşey bu kadar da değildir.
Bulunup kayda geçirilenler tamamen açık kaynaklardan temin edilmiştr.
Bu kitapta yazara ait hiç bir görüş, fikir yoktur. Herhangi bir beklentisi de yoktur.
Sadece kaybettiği Türk insanları vardır.
Tek tesellisi bir Mühendis olarak çaresizliğin verdiği kısmende olsa vicdan azabının
müteakip nesillerce hissedilmemesi için genç meslekdaşlara bir fikir verme, Ülkelerini bir
Mühendis olarak nasıl koruyacaklarını düşünmeleri olacaktır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


6

II. Dünya savaşı akabinde başlayan ve elektronik sistemlerin karıştırılmasıyla (jamming)


elde edilen stratejik üstünlük günümüzde çok daha komplike ve sofistike sistemlere dönüşse
de işin içinde hep Elektromanyetik dalgalar olagelmiştir. Dünyanın geomanyetik alanından
Van ellen kuşaklarına, plazma fiziğinden elektro-gravitasyonal enerjiye kadar yapılan bütün
araştırma ve incelemeler her ne kadar sivil kıyafetli olsa da neticede askeri amaçlara hizmet
etmekte ve bu teknolojiye sahip ülke hükümetlerine, diğer hükümetlere yapacağı baskı ve
örtülü operasyonlarda faili meçhul kalma gibi eşsiz bir avantaj temin etmektedir.

Elektrodinamik teorideki bazı hatalar/eksikler, yeni bir elektromanyetik dalga tipinin ortaya
çıkması ve özellikle Sovyetlerin dağılmasından sonra Batı ya göç eden Rus fizikçilerden elde
edilen bilgiler ABD’ni dehşete düşürmüştür. Bu sebeple ABD şu an 3. Aşamasında
olduğumuz bir programı tatbik etmeye başlamıştır.

Bu konuda her yol “GRAVITY” VE “GEOMANYETİK ALAN” lara çıkmaktadır.

GRAVITY ( yerçekim )’ NİN KAYIP BAĞLANTISI

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


7

Yerçekimi doğanın dört temel kuvvetinden biridir. Çevremizdeki Evreni şekillendirir.


Bu şekilde gezegenler, yıldızlar ve galaksiler oluşur.
Bununla birlikte, bilim adamları daha ziyade yerçekiminin gök cisimlerine etkileri ve daha
açıklanamamış gizemleri ortaya çıkarmak için çalışmaktadırlar.
Emsal olarak, Pioneer 10 ve Pioneer 11 isimli NASA uzay sondaları tarafından etkisi ilk fark
edildiği için 'Pioneer anomali' diye adlandırılan olayı verebiliriz.
Bu anormallik, bir dizi Uzay aracınının bilinmeyen bir güç tarafından tesir altına alınıp
yavaşlatıldığı zaman ortaya çıkmıştır. Aynı davranış, bugünlerde NASA'nın Galileo ve
ESA-NASA ortak Ulysses uzay araclarında da tespit edilmiştir.

Bilim adamları Evrende 'çok fazla' yerçekimi olduğunu bilmektedir.

Onlar, günlük hayatta çekim kuvvetlerinin etkilerini gözlemleyebilirler, ancak bu


kuvvetlerin kökeni-sebebini tespit edemezler.
Bu aşırı Yerçekim, genellikle kayıp madde sorunu olarak adlandırılır. Çünkü bilim
adamlarına göre sadece madde yerçekimi oluşturabilir. Dolayısı ile faraziye olarak; evren
daha algınamamış çok yoğun miktarda “kara madde” ile doldurulmuştur diye kabul edilir.
Bu varsayımda yanlış olan nedir?

LISA LAUNCH DATE_2012


GAIGA LAUNCH DATE_2010
MICROSCOPE LAUNCH DATE_2005
BEPICOLOMBO LAUNCH DATE_2011

Bu amaç doğrultusunda çalışmak üzere çeşitli zamanlarda muhtelif uzay araçları


görevlendirilmiştir.

Dünya küre şeklinde bir mıknatıs gibidir. Bu yüzden etrafında bir manyetik alan vardır.
Dünya'nın manyetik alanı, Dünya'nın merkezine konmuş çubuk bir mıknatısın (dipol)
oluşturduğu manyetik alana benzer. Bu dipolün ekseni, Dünyanın dönme ekseniyle 11
derecelik bir açı yapar. Bu da coğrafik kuzey ve güney kutuplarının, manyetik kuzey ve güney
kutuplarından farklı yerlerde olduğunu gösterir. Dünya'nın manyetik alanı vektörel bir
büyüklüktür. Dünya üzerinde herhangi bir yerdeki manyetik alan bu vektörün yönü ve
şiddetiyle tanımlanır[1]

Manyetik alan bileşenleri


Manyetik alanı ölçmek için yönü ve şiddeti bulunmalıdır. Yönü tanımlayan parametreler
manyetik deklinasyon, D ve inklinasyon, I'dır. Ve dererece cinsinden hesaplanır. Toplam
alanın (F) şiddetini ise yatay H, düşey, Z, kuzey X, doğu Y bileşenleri tanımlar. Bu bileşenler
Gauss cinsinden ölçülür. (1 Gauss = 1 Oersted) ama güncel birim nanotesladır. Yerin
manyetik alanı yaklaşık 25000 - 65000 nT arasında değişir. Manyetik deklinasyon manyetik
kuzeyle coğrafik kuzey arasındaki açıdır. D deklinasyon açısı coğrafik kuzeyin doğusunda ise
pozitif, batısında ise negatif alınır. Manyetik inklinasyon ise yatay düzlemle toplam alan
arasındaki açıdır.

Manyetik kutuplar inklinasyon açısının 90 derece olduğu bölgelerdir. Ölçülen manyetik


kutuplarla, hesaplanan kutuplar iki ayrı kavramdır. Canadian Geological Survey ve U.S.
Naval Oceanographic Office tarafından yapılan tespitlere göre (~1990) ölçülen manyetik
kutup noktaları yaklaşık olarak;

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


8

78.5o N ve 103.4o W, Ellef Ringnes adası, Kanada,


65o S ve 139o E , Commonwealth Körfezi, Antartika'dır.

IGRF 1995 (International Geomagnetic Reference Field)'ten 1996 ortalarında hesaplanan


manyetik kutuplar ise;

79 K ve 105.1 B derece,
64.7 G ve 138.6 D derecedir.

Manyetik alan Dünyanın değişik yerlerinde farklı değerlere sahiptir ve bölgesel


değişimlerin yanısıra zamana bağlı olarak da değişim gösterir.. Manyetik alanın bazı
değişmez özellikleride vardır. Kutuplarda eğim açısı (inklinasyon açısı, I) diktir, ve yatay
bileşen 0'dır. Kutup üzerinde D açısı tanımsızdır, ölçülemez.

Manyetik ekvator eğim açısının (inklinasyon açısı, I) 0 olduğu yerlerdir. Bu bölgelerde


manyetik alanın düşey bileşeninin bir değeri yoktur. Manyetik ekvator sabit değildir, çok
yavaş da olsa hareket halindenir.

Dolayısı ile Manyetik kutup, Cografi kutup ve Geomanyetik kutup farklı şeylerdir.
Bundan sonra bahsedilen Geomanyetik kutup ve alan olacaktır.
Dünyanın manyetik alanı değiştiği için Geomanyetik kutup zaman içinde
değişikmektedir.

 Geomanyetik Kutup

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


9

 Geomanyetik Kutbun Tarihi Değişimi

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


10

Peleomanyetik kayıtlar göstermiştir ki, Güneş kendi manyetik alanını her 11 senede bir güneş
lekesi döngüleri ile değiştirmektedir. Dünyanın manyetik alanı her 5000 yılda bir
değişmektedir. Bunu ispatlayan kayıtlar arasında :

Genellikle okyanus dibi sırtlarında bulunan manyetik şeritli lav-kaya manyetizasyon yönde
değişir.Diğer kayalar, mesela dünyanın dört bir yanındaki insan eserlerinin bulunduğu bazı
kayalar manyetik güney kutbu yerine kuzey kutbuna işarette bulunmaktadır.

Okyanus tabanı üzerindeki manyetik şeritler, lav yayılan merkeze yakın açık bölgeler güneyi,
koyu bölge ise kuzeyi işaret etmektedir.Manyetik şeritler 3 boyutlu bantlardır.Bu manyetik
bantlar hızlı yayılan ve hızlı alan değişiklikleri manasına gelir[2]
Manyetik şeritlerin , okyanus tabanında milyonlarca yıl boyunca yayılması ile levha
tektoniğini oluşturduğu mevzuu tartışma konusudur.
Matkapla alınan numunelerdeki bölgeleri değil, Milyonlarca yıl boyunca yavaş yavaş yayılan
aynı polariteyi gösteren sürekli katmanlar üretecektir.
Manyetik bölgelerin boyutları, yayılma hızı ve Dünya'nın manyetik alanının değişme oranı
ile ilişkilidir.
Hızlı alan değişikliklerle birleşen hızlı yayılmalar karmaşık 3D bölgeleri açıklar.

TABLO-XX:3-D BANTLAR

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


11

 Manyetik Alan Sapma Ve Değişmeleri Ve Laboratuvar Simulasyonu(Nat-Geo)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


12

DÜNYANIN MANYETİK ALANINI OLUŞTURAN FAKTÖRLER

1838’de Carl Friedrich Gauss, Dünyanın manyetik alanının %95’ nin dahili (internal), % 5’
inin de harici (external) olduğunu ispat etmiştir.

Dünyanın manyetik alanı 3 parçanın toplamından oluşmuştur.

Ana (Main ) Manyetik Alan


-gün zaman ölçeğinde dış çekirdekteki sürekli ama yıllar boyunca değişken - yaklaşık 50000
nT (0.5 Oe)- elektrik akımları tarafından üretilir.
-şiddeti ve yönündeki büyük bölgesel farklılıkları açıklar

Harici (external ) manyetik Alan


-güneş radyasyonu (11 yıllık güneş çevrimi) tarafından iyonize edilen parçacıkların
oluşturduğu iyonosferdeki elektrik akımları tarafından üretilir.
-genellikle saatler boyunca değişken, nT’ in onda biri değerinde
-bazen dakika içinde değişken, yüzlerce nT ölçeğinde (magnetic fırtına)

Anormal, İndüklenmiş manyetik alan


-Ana (ve dış) alanlar tarafından kabukta uyarılan ( induklenen) mıknatıslanma veya
kalıcı mıknatıslanma (sürekli indüksiyon)
-Üst kabuk ile sınırlı (curie Tº)
-ferromanyetik materyal ile sınırlı

 Dahili Ve Harici Manyetik Alan

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


13

MANYETİK ALANIN ORİJİNİ

Kabukdaki kalıcı manyetizma?


-yeterli değil.

mantodaki kalıcı manyetizma?


-var olamaz (curie tempereture)

İlkel manyetizma alan?


-yayılma sözkonusu (zaman ölçeği~10000 sene)

SEBEP: SIVI ÇEKİRDEKTEKİ DİNAMO HAREKETİ!

Dünya'nın çekirdeğindeki termal tahrik konveksiyon, Manyetik alan çizgilerini eğer ve


büker. Dolayısı ile elektrik akımlarına ve (büyük) manyetik alanlara yol açar.
Bunun için gerekli güç~10E+12 WATT dır.

POTENSİYEL (MUHTEMEL) ENERJİ KAYNAKLARI arasında ;


-Potasyumunun Radyoaktif bozunması (K40)
-Gizli kristalizasyon ısısı
-Yerçekimi (gravitational) enerjisi

bulunmaktadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


14

Dünyanın manyetik alanı; bir vektörel değer olup ( B) bir konumu( r) ve zaman (t)’a
bağımlı üç ana kaynaktan gelen katkıların vektörel toplamı olarak ifade edilebilir:

-Dünyanın çekirdeğinde üretilen ana alan (Bm),


-Lokal kayalaradan gelen kabuk alanı (Bc),
-Denizde ve toprakta da elektrik akımları oluşmasına sebep olan Üst atmosfer ve
manyetosfer den akan elektrik akımlarla kombine kararsız (disturbance) alan (Bd).

Kısaca, B(r,t) = Bm(r,t) + Bc(r)+ Bd(r,t) .

Bm , Yeryüzündeki alan şiddetinin (field strength) % 95’nden fazlasını açıklar ,ve zamanla
yavaş yavaş değişir.
Dünya Manyetik Model olarak temsil edilen bu alan, hava ve deniz navigasyon sistemlerinde
kullanılmak üzere tasarlanmış küresel harmonik bir dizi modellerden oluşur.

Manyetize kabuk kayalardan kaynaklanan alan olan Bc, metreden binlerce kilometreye
değişen dalga boyları ile mekansal varyasyonları vardır. ancak ana alanın büyüklüğü
(magnitude) den çok daha küçüktür.

İyonosfer ve manyetosferden akan akımlar ve bunların kabukta indüklenmiş akımlarından


oluşan alan Bd, yer ve zaman ile değişir.

Kararsız (disturbance ) alan, hem düzenli olarak değişebilir- ki periyodu 1 gündür- hemde
düzensiz değişebilir.- periyodu saniyelerden günlere kadar farklıdır-

Düzenli değişikliklere günlük değişiklikler denir. Böylece bir dinamoyu çalıştırmak için
gerekli koşulları (bir manyetik alandaki iletkenin hareketi ) üreterek rüzgar ve gelgit
tarafından dünyanın ana alanında taşınan,güneş radyasyonu tarafından ionize edilen bölgede,
-100-130 km arasındaki bölge- gün ışığı atmosferi tarafından oluşturulan temel bir alandır.

Düzensiz varyasyonlara manyetik fırtınalar denir ve bu genel olarak üç aşamadan oluşur.


Genellikle ani olarak başlayan başlangıç fazı, bir ana faz , bir iyileştirme-kurtarma fazı’ dır.

Ana faz’a esas olarak ekvator düzlemi içinde uzanan halka akımları ile sonuçlanan
magnetosphere içindeki plazma neden olur.

Manyetik fırtına, yüksek jeomanyetik enlemlerde genellikle daha şiddetli olur. Bu bölge
üst atmosferin iyonize bölgesi , yani iyonosfer olup saha hizalı akımlar tarafından
manyetosfere bağlanmıştır ve bu nedenle magnetotail’deki gezegenler arası manyetik alan
ve akım sistemleri tarafınan güçlü bir şekilde etkilenir.

Düzenli ve düzensiz kararsız (disturbance) alan varyasyonları sezon ve güneş döngüsü


tarafından modüle edilir.

Kararsız alana sıklıkla dış alan denir ve onun ana kaynağı ionosfer, en çok jeomanyetik
ölçümlerin yapıldığı dünya yüzeyinin haricindedir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


15

Bir bölgenin manyetik alanını tanımak için, belli aralıklarda sürekli ölçüm yapmak gerekir.
Bu ölçümler Dünya yüzeyine yayılmış 200 kadar GEOMANYETİK RASATHANE
tarafından yapılmaktadır. Bir gözlemevinde üç çeşit cihaz kategorisi vardır.

İlk kategori:
sürekli jeomanyetik alan vektörü
elemanlarının ölçümleri yapan
varyometrelerden oluşur. Hem analog ve
dijital varyometreler sıcaklık kontrollü
ortamlarda ve genellikle elle müdahale
olmadan çalışabilir. Aynı zamanda son
derece kararlı platformlara monte edilmiş
olması gerekmektedir. günümüzde en
yaygın Variometer türü üç eksenli
manyetik alan manyetometre’sidir.

 Trıaxıal Fluxgate Magnetometer

İkinci kategori:

İkinci kategori mutlak fiziksel temel birimleri ya da evrensel fiziksel sabitleri açısından
manyetik alan ölçümleri yapabilen mutlak enstrümanlardan oluşur.
Mutlak enstrümanın en yaygın türleri, D ve I ölçmek için manyetik alan teodolit ve Eski
temel birimi bir açı olan F ölçüm için proton devinimli manyetometre’dir.
Manyetik olmayan bir teodolitin teleskopu üzerine monte edilmiş manyetik alan sensörü,
manyetik bir alan vektörüne dik olduğu zamanı tespit etmek için kullanılır.
manyetik alan sensörünün boş alan modunda çalışması ile sensörün ve elektronik devrelerin
kararlılığı maksimize edilir.
Gerçek kuzey bilinen azimut sabit bir işareti referans alınarak belirlenir. Bir proton devinim
manyetometre kullanılmasıyla; evrensel fiziksel sabiti , protonun dönermıknatıslık oranı
olarak tepit edilir.
Bir manyetik alan teodoliti ile ölçümler sadece manuel olarak yapılırken , bir proton
magnetometer ile otomatik olarak yapılabilir.

Jeomanyetik mutlak instruments


soldan sağa:

Proton devinim manyetometre için kontrol


kutusu

GyrO monteli teodolit fluxgate

Proton devinim manyetometre

Gyro-eki için kontrol kutusu ve güç kaynağı

avuç içi bilgisayar


 İkinci Kategori Cihazları

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


16

Üçüncü kategori :

Yarı mutlak ölçümlerden oluşmaktadır.


Mutlak bir alet kullanarak ve düzenli olarak tespit
edilen alan sapmalarını ölçen cihazlardır.
Bir örnek olarak , proton vektör manyetometre ki
burda vektör ölçümler elde etmek için bir proton
devinim Manyetometre sensörüne bir suni çapraz
alanları uygulanır.
Varyometreler gibi, sıcaklığa duyarlıdır ve sabit bir
platform gerektirir.

 Üçüncü kategori cihazları

Magnetosferdeki remote-algılamalı ölçümler için British Antartika Araştırma ekibinden


Mervyn FREEMAN 2004 yılında bize şu bilgileri vermektedir [3]

Geospace tek doğal ortam olup orada magnetosferin ayrılıp tekrar birleşmesi iki yolla
algınabilir: -yerinden (lokal)/ Uzayaraçları vasıtası ile
-uzaktan Algılama (lokal-küresel)/ Dünya üzerindeki cihazlarla
/Lens olarak kullanılan dipole elektromanyetik alan

NİÇİN UZAKTAN-ALGILAMA?
Yerinden (lokal) Uzay araçları vasıtası ile yapılan gözlemler direk olmasına rağmen uzay-
zaman da sınırlıdır.Uzaktan algılamada ise, dolaylı fakat geniş ölçekli bir bölgenin sürekli
gözlemlenmesine imkan sağlar.
Cevap aranan sorular ise magnetosferin ayrılıp tekrar birleşmesinin sürekli veya fasılalı;
Spontane veya sürücülü; Antiparalel veya bileşen birleşmesi; Homojen veya yarım yamalak
birleşme vs. olup olmadığı dır.
Dünya üzerine mevkiilendirilmiş uzaktan algılamada prensip olarak magnetosferin tekrar
birleşme oranı maruz kalan plasma hareketinin E X B ölçümü ile tahmin edilebilir.
Süper Çiftli AuroŞebekeli (SuperDARN) HF radarlarını kullanarak magnetosferin ayrılan
parçalarının tanımlanması ve E x B hızın ölçülmesi mümkündür.Bunun için 8 radar kuzey
yarımküreye, 6 radar da güney yarımküreye yerleştirilmiş olup bu sayı arttırılacaktır.

 Halley Hf Radarları

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


17

Dünyanın manyetosferinin tekrar


birleşmesiyle farklı plazma bölgeleri ve
iyonosferde manyetik ayak izleri oluşur.

Alçak irtifa’ ya "çökeltilmiş " manyetik


alan-uyumlu parçacıkların akışı ve
enerjisi ile tanımlanır.

 Geomagnetıc Gözlemevlerinın Lokasyonu

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


18

 İonosferik Akım Sistemleri

Sq akım sistemi: gelgit rüzgarları küresel akım sistemini sürer. Güneşten bakıldığında
sabittir.
Ekvatoryal elektrojet: Sq akım sistemimin bir parçasıdır.Ekvator civarında akım yoğunlaşır.
Auroral elektrojet: Magnetosfer deki saha hizalı akımlar tarafından beslenen hall
akımları.Auro aktiviteleri ile ilgilidir.

 İonosferik Akım Sistemleri

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


19

1st STAGE
USA NATIONAL GEOMAGNETIC INITIATIVE

1.AŞAMA
ABD ULUSAL GEOMANYETİK İNSİYATİFİ

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


20

Değişik bir electromanyetik dalga varlığını ve bunu kullanan Sovyetlerin Woodpecker sistemini [4]
öğrenen Amerikan Devleti, NATIONAL ACADEMY PRESS’in 1993 yılında neşrettiği “The
NATIONAL GEOMAGNETIC INITIATIVE” isimli yayında belirtildiği üzere topyekün bir
çalışma başlatarak aşağıdaki kuruluşlarla;

USGC (US Geodynamics Commite)


NSF (National Science Foundation )
USGS ( US Geological Survey)
DOE ( Department of Energy )
NOAA ( National Ocean & Atmp. Administration )
NASA (NATIONAL Aerospace & Space Administraion)
DOD (Department of Defence)
NAVY
AIRFORCE
DEFENSE MAPPING AGENCY

Kitabın önsözünde bahsedilen şu çalışmalara başlamıştır.

CONTENTS
1 EXECUTIVE SUMMARY
INTRODUCTION
SCIENTIFIC AND SOCIETAL ISSUES
OVERVIEW OF RECOMMENDATIONS

2 SCIENTIFIC FRAMEWORK
THE GLOBAL PERSPECTIVE
THE DYNAMICS OF THE GLOBAL GEOMAGNETIC ENVIRONMENTS
RECOMMENDATIONS

3 SCIENTIFIC ISSUES AND RESEARCH OPPORTUNITIES


DYNAMICS OF THE EARTH’S CORE AND FLUCTUATIONS IN THE MAIN FIELD
LITHOSPHERIC MAGNETIC ANOMALIES
MAGNETOSPHERIC AND IONOSPHERIC PROCESS
(COORDINATED SATELLITES AND GROUND BASED STUDIES)
ELECTROMAGNETIC INDUCTION IN THE SOLID EARTH AND OCEANS

4 OBSERVATIONAL NEEDS AND FACILITIES


LAND AND OCEAN FLOOR MEASUREMENTS
MARINE AND AIRCRAFT MEASUREMENTS
SATELLITE MEASUREMENTS
PREHISTORICAL RECONSTRUCTIONS, HISTORICAL DATA AND LAB. MEASUREMENTS
RECOMMENDATIONS

5 DATA MANAGEMENT
DATA METADATA, DATA QUALITY AND FORMATS
DATA CENTERS
DATA AVAILABILITY
DERIVED PRODUCTS
RECOMMANDATIONS

6 COMMUNICATION AND COORDINATION


INTERNATIONAL SCIENTIFIC UNIONS AND PROGRAM
NATIONAL AND INTERNATIONAL ACTIVITIES
RECOMMANDATIONS

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


21

APPENDIX A: TOPICAL WORKING GROUP REPORTS


A1 THE MAGNETOSPHERE, IONOSPHERE AND ATMOSPHERE
A2 UNDERSTANDING THE NATURE AND EVOLUTION OF THE LITHOSPHERE FROM MAGNETIC
ANOMALIES
A3 ELECTROMAGNETIC INDUCTION STUDIES IN THE EARTH AND OCEANS
A4 MAIN FIELD AND CORE PROCESSES

APPENDIX B: OPERATIONAL WORKING GROUP REPORTS


B1 OPERATIONAL PLATFORMS
B2 DATA MANAGEMENT SYSTEMS

Aynı yayınevinin 1986 yılında yayınladığı “THE EARTH’S ELECTRICAL ENVIRONMENT”


adlı kitabında yine aynı kuruluşlarla yapılan çalışmalardan özetle şöyle bahsedilmektedir.

CONTENTS
I LIGHTNING
LIGHTNING PHENOMENOLOGY
PHYSICS OF LIGHTNING
POSITIVE CLOUD-TO-GROUND LIGHTNING
ACOUSTIC RADIATIONS FROM THUNDERSTORMS
APPLICATIONS OF ADVANCES IN LIGHTNING RESEARCH TO LIGHTNING PROTECTION
THE ROLE OF LIGHTNING IN THE CHEMISTRY OF THE ATMOSPHERE
II CLOUD AND THUNDERSTORM ELECTRICITY
THUNDERSTORM ORIGINS, MORPHOLOGY AND DYNAMICS
THE ELECTRICAL STRUCTURE OF THUNDESTORMS
CHARGING MECHANISM IN CLOUDS AND THUNDERSTORMS
MODELS OF THE DEVELOPMENT OF THE ELECTRICAL STRUCTURE OF CLOUDS

III GLOBAL AND REGIONAL ELECTRICAL PROCESSES


ATMOSPHERIC ELECTRICITY IN THE PLANETARY BOUNDARY LAYER
ELECTRICAL STRUCTURE FROM 0-TO-30 KILOMETERS
ELECTRICAL STRUCTURE OF THE MIDDLE ATMOSPHERE
UPPER ATMOSPHERE ELECTRIC-FIELD SOURCES
THE GLOBAL ATMOSPHERIC-ELECTRICAL CIRCUIT
TELLURIC CURRENTS: THE NATIONAL ENVIRONMENT AND INTERACTIONS WITH MAN-MADE
SYSTEMS

Bütün bunlara ilaveten AMERICAN INSTITUTE OF AERONAUTICS AND ASTRONAUTICS,


INC. isimli kuruluş, aşağıda isimleri verilen komiteler oluşturarak ilgili konularda mesaiye
başlamıştır:

DEPARTMAN ADI:AEROSPACE SCIENCES


Aerospace Sciences Group
Aeroacoustics Technical Committee
Aerodynamic Decelerator Systems Technical Committee
Aerodynamic Measurement Technology Technical Committee
Applied Aerodynamics Technical Committee
Astrodynamics Technical Committee
Atmospheric and Space Environment Technical Committee
Atmospheric Flight Mechanics Technical Committee
Fluid Dynamics Technical Committee
Guidance, Navigation & Control Tech. Committee
Plasmadynamics & Lasers Tech. Committee
Thermophysics Technical Committee

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


22

DEPARTMAN ADI: AIRCRAFT AND AIR TRANSPORTATION SYSTEMS


Air Transportation Systems Technical Committee
Aircraft Design Technical Committee
Aircraft Operations Technical Committee
Balloon Systems Technical Committe
Flight Testing Technical Committee
General Aviation Systems Technical Committee
Lighter-than-Air Systems Technical Committee
Product Support Technical Committee
V/STOL Aircraft Systems Technical Committee

DEPARTMAN ADI: ENGINEERING & TECHNOLOGY MANAGEMENT


Communications Systems Technical Committee
Computer Systems Technical Committee
Digital Avionics Technical Committee
Information and Command & Control Systems Technical Committee
Intelligent Systems Technical Committee
Sensor Systems Technical Committee
Software Systems Technical Committee

DEPARTMAN ADI: ENGINEERING & TECHNOLOGY MANAGEMENT


Economics Technical Committee
History Technical Committee
Legal Aspects Aero & Astro Technical Committee
Management Technical Committee
Multidisciplinary Design Optimization Technical Committee
Society & Aerospace Tech Technical Committee
Systems Engineering Technical Committee
Technical Information Technical Committee

DEPARTMAN ADI: PROPULSION & ENERGY


Aerospace Power Systems Technical Committee
Air Breathing Propulsion Technical Committee
Electric Propulsion Technical Committee
Energetic Components & Systems Technical Committee
Hybrid Rockets Technical Committee
Liquid Propulsion Technical Committee
Nuclear & Future Flight Propulsion Technical Committee
Propellants & Combustion Technical Committee
Solid Rockets Technical Committee
Terrestrial Energy Systems Technical Committee

DEPARTMAN ADI: SPACE & MISSILES


Life Sciences & Systems Technical Committee
Microgravity & Space Processes
Missile Systems Technical Committee
Space Automation & Robotics Technical Committee
Space Colonization Technical Committee
Space Logistics Technical Committee
Space Operations & Support Technical Committee
Space Systems Technical Committee
Space Tethers Technical Committee
Space Transportation Technical Committee
Weapon System Effectiveness Technical Committee

DEPARTMAN ADI: STRUCTURES, DESIGN & TEST


Adaptive Structures Technical Committee
Computer-Aided Enterprise Solutions Technical Committee
Design Engineering Technical Committee
Ground Testing Technical Committee

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


23

Materials Technical Committee


Meshing, Visualization, and Computational Environments Technical Committee
Modeling & Simulation Technical Committee
Structural Dynamics Technical Committee
Structures Technical Committee
Survivability Technical Committee

DEPARTMAN ADI: PROGRAM COMMITTEES


Air Traffic Management Program Committee
Gossamer Spacecraft Program Committee
HyTASP
Reusable Launch Vehicles Program Committee
Unmanned Aerial Vehicles Program Committee

DEPARTMAN ADI: Aerospace and materials sciences


Structural mechanics
Mechanics of composite materials
Unsteady aerodynamics and hypersonics
Turbulence and rotating flows
Combustion and diagnostics
Space power and propulsion
Metallic materials
Ceramics and nonmetallic materials
Organic matrix composites

DEPARTMAN ADI: Physics and electronics


Plasma physics
Space electronics
Atomic and molecular physics
Imaging physics
Optoelectronic information processing
Optical and photonic physics
Quantum electronic solids
Semiconductor materials
Electromagnetic materials

DEPARTMAN ADI: Chemistry and life sciences


Polymer chemistry
Surface science
Theoretical chemistry
Molecular dynamics
Chronobiology and neural adaptation
Perception and cognition
Sensory systems
Bioenvironmental science

DEPARTMAN ADI: Mathematics and space sciences


Dynamics and control
Physical mathematics and applied analysis
Computational mathematics
External aerodynamics and hypersonics
Optimization and discrete mathematics
Signals communication and surveillance
Software and systems
Artificial intelligence
Upper atmosphere physics

Birbirinden bağımsız gibi görünen yüzlerce araştırma komitelerinde her bölüm ancak kendi konusu
hakkında bir malumata sahiptir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


24

NATIONAL IMAGINARY AND MAPPING AGENCY (NIMA)

ABD, Dünyanın geomanyetik alanını sürekli izlemeye alarak bu sahada meydana elen
anormallikleri kaydetmeye başlamış, kendi fizikçilerinin tabiriyle Core (çekirdek ) ile magnetosfer
arasını laboratuvar olarak kabul etmiştir.

Manyetik alanın sürekli ölçülmesi, zaman içinde bu ölçümlerin nasıl değiştiğini gözlemlemek;
Dünyanın ana manyetik alanının matematiksel formulasyonu yapmada esas olmuştur. Bu formulü
kullanarak bu manyetik alanı değiştirmek mümkündür.
Manyetik araştırmalar Dünyanın Litosfer tabakasının Tektonik, Jeolojik, ve Termal durumu ile ilgili
ve gerekli anahtar bilgileri ihtiva eder. Her 5000 yılda bir Dünyanın geomagnetik kutuplarının
tersine çevrilmesi gibi.
Magnetosfer, güneş rüzgarlarından (fırtınalar) aldığı enerjiyi biriktirir. Düzensiz olarak meydana
gelen geomanyetik fırtınalarla yayar. Dışarı salar. Bu fırtınalar İyonosferdeki enerji yüklü
parçacıklarını geniş bir akış halinde ivmelendirerek, İyonosfer içine doğru yönlendirilmiş iyonosfer
elektrik akım sistemlerini sürer. İlave olarak Dünyanın sahip olduğu açı sayesinde dönmesini
sağlar.

Dünyadaki belli başlı ülkeler yeni enerji kaynakları adı altında İyonosferde mevcut bu potensiyel
enerjiyi ortaya çıkarmaya, kullanılır hale getirmeye ve gerektiğinde de silah olarak kullanmaya
çalışmakta; bilimsel ad olarak SOLAR-TERRESTRIAL PHYSICS’i kullanmaktadır.
Dünyanın Elektriksel Çevresi adı altında yapılan bir çalışma da ise Telluric ( karasal ) akımların
insan eliyle interaktif hale getirilmesidir.

ABD’de mevcut 16 istihbarat teşkilatından birisi de eski adıyla NIMA ( National Imaginary &
Mapping Agency ) yeni ismiyle NGIA (National Geospatial Intelligence Agency ) olup her ikisinin
de müdürü emekli bir generaldir. İlginç olan bu kuruluşun Dünyadaki gözlem istasyonu sayısı
Uluslararası bir kuruluş olan IGS (International Geodesy System) den daha fazladır. İlgilendikleri
başlıca konu kırılmayan fay hatlarıdır.

 NIMA/NGO

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


25

 2000 Yılı İçin Geçerlidir. Endonezya Depreminden Sonra O Hat da Kırılmıştır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


26

 Nıma/Ngo İzleme İstasyonları

ABD Donanması dahi Manyetik anormalliklerle ilgili havadan bilgi toplama


çalışmalarına katılmıştır. Bu konudaki bazı özel data bankları arasında:

-Eski Sovyetler Birliğinden gelene datalar


-NURE (Natioal Uranium Resource Evaluation)’den gelen datalar
-TVA (Tennesse Valley Authority)’ den gelen datalar
-Getchell Trend-Nevada’dan gelen datalar
Ancak esas kaynak NOAA’dan gelen uydu data ve bilgilerdir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


27

DMSP Cloud imagery, city lights, fires, energetic particles.


ERS-1/GEOSAT Estimated seafloor topography from satellite altimetry
GOES SEM Energetic particle, X-ray, & magnetic field measurements at geosynchronous altitude
GOES SXI Solar X-ray Imager - First images now available!
NOAA/POES Energetic particle measurements at polar-orbit altitude.
Pathfinder NOAA/NASA Pathfinder climate data: AVHRR, TOVS, SSMI.
POGS Polar Orbiting Geomagnetic Survey (POGS) Satellite.

DÜNYANIN GRAVITATIONAL POTENSIYELİ


Aşağıdaki denklem dünyanın gravitational potensiyeli olup Dünyanın çekim potensiyelini gösterir:

Radar altimetre taşıyan Uydular - 3/4 km


aralılarla- izler boyunca okyanus şeklini
ölçer ve bu verilerden – kesin olarak (+ / -
3mGal)
ve yüksek çözünürlüklü (15km) deniz
gravite alanının haritaları yapabiliriz.

Okyanus tabanı üzerinde tortu kapak ince


ise gravite alanı 15-160 km dalgaboyu
bandında deniz tabanı topografyasını taklit
eder.

Uzun dalga boyu (160 kmden daha büyük)


topografya izostatik olarak telafi edilir ve
gravite alanı ile ilişkili değildir.

Buna ek olarak, uydu gravite alanı ve


mevcut derinlik ölçümleri gravity
(yerçekimi) ve dip topografya arasındaki
ilişkiyi belirlemek için
 Deniz Tabanı Topografyası

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


28

 Global topografya

 Elevation Data

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


29

Her zaman uzayın ya da etrafımızı saran boşluğun bir boşluk olduğunu düşünülmüştür.
Ancak Kuantum kuramına göre, boşluğun aslında boşluk olmadığı kabul edilmiştir. Bu boşluk
önceleri Esir Madde (Ether) daha sonrada Süper Sicimler ile doldurulur ve boş sanılan uzay bir
‘etkinlikler bölgesi’dir. Potensiyeller, Alanlar vardır, titreşir, dalgalanır. Boşluğun bu dalgalanmaları,
enerji demektir. Heisenberg’in ünlü “Belirsizlik” ilkesi “Mutlak Sıfır” enerjisinin var olabileceğini
tahmin etmektedir. Richard Feynman ve John Wheeler, bir elektrik ampulünün içindeki boşluğu
incelemiş ve böyle bir boşluk enerjisinin gezegenimizin tüm okyanuslarını kaynatıp
buharlaştırabilecek bir güce sahip olduğunu göstermişlerdir.
Bütün bu gelişmelere rağmen, varlığı bilinmesine rağmen “boşluk enerjisi”nin tam olarak ne
olduğu, fizik bilimi içinde henüz anlaşılabilmiş değildir.

SCALAR PHYSICS RESEARCH CENTER isimli web sitesinde THOMAS MINDERLE,


aşağıdaki konuları J. C. Maxwell’in orjinal Quaternion’larında ortaya koyduğu Potensiyeller
bazınsda görsel olarak açıklamaktadır. [http://scalarphysics.com/resources.php][28]

Skaler Süper Potansiyel


Manyetik Vektör Potansiyeli
Manyetik Alan
Elektrik Skalar Potansiyel (Voltaj)
Elektriksel Alan
Gravitational Potansiyel
Gravitational (Yerçekimsel) alan
Elektriksel Yüke karşı Kütle
Longitudinal (Boyuna-uzunlamasına) Dalga Denklemi
Enine ve Boyuna Antenler
Enine (Transvers) dalgalar
Uzunlamasına-boyuna (longitudinal ) dalgalar
Tesla Wireless Technology
Gezegeni Titreştirmek
Serbest (free) Enerjinin Sırrı
Toprak Akımları
Soğuk Elektrik

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


30

Skaler Süper Potansiyel


İlk olarak uniform bir süper potensiyel alanına sahibiz:

Tüm daireler aynı boyuttadır. Uzayda her koordinat aynı manyetik akı (flux) değerine sahiptir. Elektrik, yer çekimi veya
manyetik kuvvet alanı yoktur, sadece uniform bir superpotensiyel.

Manyetik Vektör Potansiyeli


En basit distorsiyon, süper potansiyelin bazı uzaklıklarda arttığı veya azaldığı bir gradyandır:

Bu gradyan, manyetik vektör potansiyeline oluşmasına sebep olur. Vektör potansiyeli ile doğrudan bir deneyime sahip
değiliz çünkü yerçekiminin aksine, elektrik ya da manyetizma, bozulmamış biçimde hiçbir kuvvet üretmez Ancak yine
de vardır ve kuantum mekaniksel prensiplerle çalışan özel instrumanlar ile ölçülebilir. Elektromanyetik teorinin
yaratıcısı James Clerk Maxwell, vektör potansiyelinin elektromanyetizmanın en önemli ve temel alanı olduğunu ve
manyetik momentuma benzediğini söylemiştir.

Manyetik Alan
Manyetik güç alanı sadece vektör potansiyelinin döngüsel distorsiyonunda ortaya çıkar:

Döngüsel distorsiyonu curl olarak da bilinir. Vektör potansiyelinde curl meydana geldiğinde, Bir manyetik kuvvet alanı
bu curl’e dik açılarda ortaya çıkar. Başparmağınızı sabitleyin ve süperpotensiyelde artan eğim boyunca parmaklarınızı
döndürün. Başparmağınız manyetik kuvvet çizgi yönünü gösterecektir. Vektör potansiyelini dolaşan hava akımları ve
manyetik alan çizgisini de bir kasırga ekseni olarak resimliyebilirsiniz.
Bu, mıknatısların neden birbirlerini çekip ittiğini açıklar. İşte manyetik alanların geleneksel görünümü:

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


31

Orada bir kutuptan çıkan ve diğerine giren manyetik kuvvet alanını görüyorsunuz. Bir kutuptan çıkan alan çizgileri
başka bir mıknatısın direğine girdiğinde, iki kutup birbiniçekmektedir.
Ama bunu anlamanın başka bir yolu var. Silindirik bir mıknatıs, bir süper potansiyelden yapılmış bir girdap (vortex) ile
çevrelenir:

Bir mıknatısın kuzey kutbu, bir diğerinin güney kutbuna yakın olduğunda, her ikisinin alanı aynı yönde dolanır ve
böylece birbirleri için bir birleşme eğimi vardır ve böylece çekerler. Ancak aynı kutuplar bir araya getirildiğinde,
girdabın biri yukarı bakarken diğeri aşağı dönük olduğu için, dolaşımları karşıt olarak yönlendirilir ve bu sayede
itilirler.
Elektrik Skalar Potensiyel (Voltaj)
Süper potansiyeldeki bir başka distorsiyon, değerin zamanla değiştiği yerdir:

Bu, yaygın olarak voltaj diye bilinen bir elektrik skaler potansiyeli oluşturur. Uniform bir voltaj veya skaler potansiyel
alan, süper potansiyelin her yerde aynı oranda değiştiği bir alandır:

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


32

Bozulmamış(distorsiyona uğramamış) bir skalar potansiyel alanla doğrudan bir deneyime sahip değiliz, çünkü herhangi
bir güç üretmiyorlar. Voltaj her yerde aynıysa, onu tespit edemeyiz.

Elektriksel Alan
Elektrik skaler potansiyelinde bir gradyan (eğim) oluşup voltaj mesafeye göre değiştiğinde bir elektriksel güç alanı
ortaya çıkar. Bir elektrik alanı oluşturmanın bir yolu, zamanla değişen bir süperpotensiyelde bir degrade (azalma)
anlamına gelen bir voltaj gradyanı yaratmaktır.

Diğer bir yol ise, zaman içindeki vektör potansiyelini değiştirerek, superpotensiyelde zamanla değişen bir gradyan
oluşturmaktır:

Her iki yöntem de aynı şeydir, çünkü her ikisi de hem alan hem de zaman üzerinde değişen bir skaler superpotensiyel
içerir.

Gravitational Potensiyel
Vektör potansiyeli bir gradyandan (eğim) , manyetizma bir curl (girdap) ve elektrik zaman içindeki değişimden
kaynaklanır. Geriye sadece bir ana alan ve bir ana distorsiyon (bozulma) kaldı: Yerçekim potansiyeli ve divergens
(ıraksama)
Yerçekimi potansiyelinin, manyetik vektör potansiyelindeki divergens’den (ıraksama) , esir madde de bir sıkıştırma
veya genişleme den ortaya çıkması mükemmel bir anlam ifade eder. Çok yararlı postula (şart).

Orada merkezi bir noktadan (nötr merkez) dışa doğru artan veya azalan veya doğrusal (linear) bir yönde sıkıştıılan
skaler süperpotensiyel görürsünüz. Her ikisi de eşdeğerdir. Manyetik vektör potansiyelinde doğrusal veya radyal
ıraksama (divergence) vea yakınsaklık (convergence ) olduğunda, bir yerçekimi potansiyeli ortaya çıkar. Esir madde
basıncına veya yoğunluğuna eşdeğerdir.
Bir kez daha, uniforrm gravitational (yerçekimsel) potansiyel alanın ilişkili kuvvetleri yoktur. Yani yerçekimi
potansiyelinin kendisi ile doğrudan bir deneyime sahip değiliz.

Gravitational (Yerçekimsel) alan


Elektrik alanları durumunda olduğu gibi, bir yerçekimsel kuvvet alanı sadece, yerçekimi potansiyeli mesafeye göre
değiştiğinde ortaya çıkar:

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


33

Yerçekimi olarak bildiğimiz budur. Yer çekimi, manyetik vektör potansiyelinin ıraklaşmasında (divergence) bir
gradyandır (eğim). Başka bir deyişle, esir maddesinin çifte sıkıştırma veya genişlemesinden kaynaklanır.
Kütleler, esir maddesinin içinde; merkeze uzaklık ile değişen, içe doğru yönelen bir gradyan (eğim) oluşturarak esir
maddesini kendi içlerine doğru emer, Bu da kütlenin merkezine doğru yönelen bir yerçekimi kuvveti oluşturur.

Elektriksel Yüke karşı Kütle


Elektrik yükleri ve yerçekimi kütleleri benzer skalar süper potansiyel alanlara sahiptir:

Not: bir önceki diyagramda olduğu gibi "kar taneciklerini" küçültmek yerine, burada benzer tasviri olarak radyal olarak daralan daireleri
kullanıyorum. Matematiksel olarak, her ikisi de ıraklaşmada bir degrade (azalma) gösterir.
Her iki alan da radyal olarak simetriktir, ancak sadece elektrik yükü zamanla değişen-dinamik bir alanla çevrilidir. Bu,
Yük ile kütle arasındaki tek gerçek farktır, biri zamanla değişirken diğeri zamanla sabittir. En sevdiğim kaynaklardan
biri 'Bir graviton, zaman-boşlukta bir elektrondur' Ifadesini kullandı. Eğer bir elektronun zaman bileşenini radyal
elektrik alanıyla kaldırırsanız, bir radyal vektör potansiyeli yayan bir kütle sonucunu alırsınız.

Longitudinal (Boyuna-uzunlamasına) Dalga Denklemi


Dalgalar, uzaysal distorsiyonlarının ve zaman içerisindeki değişimlerinin birbirine bağlı olmasıyla ilginçtir. Yani biri
diğerini yaratır. Uzunlamasına dalgalar, dalgalı alanda sıkıştırmalı bozulmalarına bağlı zamanla değişir. Başka bir
deyişle boyuna dalga; bir şok dalgası gibi hareket ederek yayın yönünde dalgalanırken, enine dalga yayın yönüne dik
olarak dalgalanır.

İlk uzunlamasına dalga denklemi zamanla değişen uniform voltaj alanlarına uygulanır:

Zamana göre değişen uniform voltaj alanı, uniform bir yerçekimi potansiyeli alanı oluşturur. Her ikisini de henüz
kolayca tespit edemeyiz, ancak mevcut, ince ve beklenmedik etkilere sahipler. Bir etkisi titreşimli bir zaman alanıdır
(time field). Diğer bir etkisi de duygusal ve biyolojik sağlığımızın değişmesidir. Skaler teknolojisi ve silahlar bu özelliği

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


34

mümkün olan en geniş ölçüde kullanır (örnek: nüfuslu alanlarda elektriksel olarak darbeli iletken kimasal izli
tabakalar).

İkinci uzunlamasına dalga denklemi, zaman içinde hızlandırıcı bir şekilde değişen vektör potansiyellerine uygulanır:

Vektör potansiyeli güçlü ve doğrusal olmayan ( non-linear) darbeli olduğunda, esir madde çifte sıkıştırılmış olduğundan
kaşılık olarak bir yerçekimi darbesi oluşturur. Bu, Tesla'nın radyant enerjiyle yaptığı deneylerinde gözlemlediği şeydir;
bir telden güçlü bir pals akımı gönderdiğinde, metal bir kalkanın arkasında dursa bile, vücuduna keskin bir tokat
hisseder. Sabit (DC) bir elektrik akımı taşıyan bir telin etrafındaki skaler süper potansiyel şöyle bir şeye benziyor:

Akım darbeli olduğunda, telin içinde ve etrafında bir yerçekimsel şok dalgası oluşturur. Elektronlar, esir maddesini
yanlarına sürüklerler ve elektron yoğunluğu hızla değiştiğinde, esir maddesinin yoğunluğu da artar. Bu nedenle güçlü
akım darbeleri verilen kablolar, dâhili boyuna uzunlamasına kuvvetler (longitudinal forces) tarafından parçalanmış gibi
gizemli bir şekilde parçalara ayrılır.

Enine ve Boyuna Antenler


Cep telefonlarından radyolara kadar her şeyde olan enine elektromanyetik dalgalar, alanın bükülmesini-döndürülmesini
ihtiva eden esir maddesinde dalgalanmalar:

Salınımlı bir akım verilen ince bir metal anten, enine dalgaları üretecektir. Antende, vektör potansiyeli ilk önce yukarı-
aşağıya doğru işaret eder ve böylece yayılan dalgalar dikey yönlü elektrik ve manyetik vektör potansiyel bileşenlerine
sahiptir. Değişen elektrik alanı, ona doğru açılarda değişen bir manyetik alan oluşturur bu yüzden sonuç bir elektro-
manyetik dalgadır.

Ancak manyetik alan bastırılırsa, bunun yerine değişen bir yerçekim alanı ortaya çıkar. Bunun nedeni, vektör
potansiyeli normal olarak dalgalı bir manyetik alan yaratmak için ileri ve geri döner olmasıdır, fakat eğer döngü
önlenirse, o zaman vektör potansiyeli bunun yerine ıraksar (diverge) ve yakınsar (converge).

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


35

Bunu yapmanın bir yolu, büyük bir metal küre içine salınımlı bir voltaj göndermek. Küresel simetri, üretilen manyetik
alanın, sadece bir dalgalı elektrik alanı ve onun dalgalı vektör manyetik bileşenini bırakarak, kürenin hemen hemen her
yerinden iptal edilmesine neden olur. Vektör potansiyeli zamanla hızlandırıcı bir şekilde değişirse, yerçekimi dalgaları
oluşturulur. Süperpotensiyel şu şekilde görünürdü:

Bu dalgalar, alışılagelmiş radyo alıcıları ile algılanamaz, çünkü alıcı antende elektronların, ileri geri hareket etmesine
neden olmak yerine, bu dalgalar, elektronların bir araya toplanmasına ve antende sıfır bir net akıma eşit olana dek
genişlemesine sebep olur. Daha ziyade, uzunlamasına dalgaları (longitudinal waves) yeterince alabilmek için büyük
bir metal plaka veya büyük bir metal küre şeklinde bir an

Enine (Transvers) dalgalar


Elektromanyetik dalgalar, uzayda yayılan elektrik (E) ve manyetik (B) alanlardan oluşur. Bu alanlar, ortogonal
(birbirlerine dik açıda), fazda (aynı anda aynı zirveye ulaşırlar) ve hareket yönüne dik olarak dalgalanırlar.

Orada yüksek frekans sinyali verilen bir metal çubuktan (anten) dışarı doğru yayılan bir EM dalgası görüyorsunuz.
Elektrik alanı ve akım dikey olarak polarize bir elektrik alanından yayılan anten içinde dikey olarak salınım yapar.
Dalgalı elektrik alanları, dik açılı dalgalı manyetik alanları oluşturur.
Elektromanyetik dalgalar her ikisinin de birbirine bağlı oluşu ile vardır.

Bu dalgaları anlamanın daha kolay bir yolu onları manyetik veya elektrik alanından ziyade vektör potansiyeli
açısından görselleştirmektir. Vektör potansiyeli, akan su tarafından taşınan momentuma benzeyen daha temel bir
alandır. Kalın bir ip su ile sürüklenirse, onu çevreleyen suyun bir kısmı sürüklenecektir. Aynı şekilde akımın aktığı bir
tel veya anten gibi Akım (I), onunla birlikte bazı “esir maddeyi sürükler ve bu akış vektör potansiyelidir (A).

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


36

Bu akış her hızlandığında veya yavaşladığında, akış yönünde bir elektrik alanı meydana getirir. Akış her ne
aman bir miktar girdap içerdiğinde, girdabın dönme ekseni boyunca manyetik bir alan yaratır, bu da akış yönüne
mutlaka dik olan bir eksen oluşturur. Bu, matematiğin söylediği şeydir, ancak diyagramlar çok daha fazla şey ifade
eder.

Akışın telin yakınında daha güçlü olması nedeniyle, yakın ve uzak alanlar arasında bir eşitsizlik vardır ve bu da bazı
anaforlara sebep olur.

Bu nedenle manyetik alan, bu anaforun (girdabın) ekseni boyunca ilerler ve telin etrafına sarılır:

Daha önce gösterilen anten, sabit akımdan ziyade salınımlı bir dikey teldir. Şimdi antenin etrafındaki vektör potansiyel
alanına bakalım:

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


37

Bu şemada, alanın sağ tarafındaki bir dilim gösterilmiştir. Burada, mesafe ile değişen vektör potansiyellerini
görüyorsunuz. Eğer bu animasyon olsaydı, her bir ok dikey olarak salınacak ve bu dizin antenden uzaklaşacaktı.
Elektrik alanı böylece, vektör potansiyelindeki değişikliklerden, fakat 90 derecelik bir faz gecikmesi ile dikey olarak
oluşur.

Daha önce de belirtildiği gibi, akım taşıyan bir tel, girdabı oluşturan vektör potansiyel alanının bitişik parçaları
arasındaki farklar nedeniyle dairesel bir manyetik alanla çevrelenmiştir. Aynısı Anten için de geçerlidir:

Sadece bu durumda girdapların dönüşü, mesafe ve zamana göre değişir, yani manyetik alan beklenildiği gibi dalgalanır:

Şimdi, elektromanyetik dalgaların nasıl üretildiğini ve elektrik ve manyetik bileşenlerin, tek ve daha temel bir
alanın, vektör potansiyelin, basitçe farklı yönleri olduğunu daha iyi anlamış olmanız gerekir. Aslında, vektör
potansiyeli, vektör potansiyelindeki farklı distorsionların ölçülebilir yorumları olan elektrik veya manyetik alanlardan
daha “gerçek” dir.

Bu ilginç bir soru ortaya çıkarır. Modern fizik esir madde fikrini ortadan kaldırıyor çünkü konseptin
elektromanyetizmi açıklamakta gereksiz olduğunu iddia ediyor. İddia ettiği mantık ise, bir elektromanyetik dalganın, bir
fotonun içinde hareket edeceği ortama ihtiyaç duymayan, kendi kendine yeten bir varlık olduğu için, elektriksel ve
manyetik alanların her ikisi de birbirini ürettiğinden vakumda kolaylıkla hareket edebilmesidir. Fakat eğer vektör
potansiyeli aslında dalgalanan şey ise, o zaman başka bir alan bileşeni yoktur ve bu mantık başarısız olur, yani dalgayı
desteklemek için bir ortam olmalıdır. Bazıları buna cevap olarak, vektör potansiyelinin sadece matematiksel bir
kolaylık, kendi başına somut bir varoluşu olmayan keyfi bir kavram olduğunu söyleyebilir. Ancak gerçek bundan daha
fazla olamazdı.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


38

Uzunlamasına-boyuna (longitudinal )ldalgalar


Bir önceki bölümde daha temel 'vektör potansiyeli' alanı açısından elektromanyetik dalgalar tasvir edilmiştir.
Türetilmiş olaylardan ziyade, işin aslını düşünmek, neredeyse her şeyi anlamanın anahtarıdır. Burada boyuna
elektromanyetik dalgaları açıklamak için vektör potansiyellerini kullanacağım.
Tekrarlamak için, enine dalgalar, dalgalanma yönelimine dik hareket eden dalgalanmalardır. Yüksek frekanslı bir
elektrik sinyali verilen bir anten, enine bir elektromanyetik dalga yayar. Elektrik bileşeni şu şekilde gösterilebilir:

Manyetik alan bu şemada gösterilmemiştir ancak dikey yerine yatay dışında benzer görünecektir. Elektrik alanı, vektör
potansiyelindeki değişikliklerden (A) kaynaklandığından, dalga, daha temel olan A-alan konfigürasyonun da
gösterilebilir:

A-alanı, E- alanıyla aynı yönde, ancak bir faz farkı ile gösterilmiştir. Gösterilen sadece bir alan olup bu alanın
kendi içinde tamamlandığına dikkat edin. Birbirine dik açılarda ayrı elektrik ve manyetik alanlar çizmeye gerek yoktur,
çünkü bu sonraki iki alan, bu tek A-alanından kaynaklanan iki türevsel olaydır.
Enine dalgaların aksine, uzunlamasına dalgalar yayılma yönünde dalgalanır. Yaygın bir örnek, sesin hareket ettiği
yönde yer değiştirdiği havada değişen yer değiştirmelerden oluşan ses dalgalarıdır. Bu nedenle, uzunlamasına EM
dalgaları için, vektör potansiyeli, ona dik olmak yerine, hareket yönünde dalgalanır.

Boyuna EM dalgaları üretmek için çeşitli yöntemler vardır, ancak burada sadece bir tane tartışılacaktır. Sabit
(DC) yüksek voltaja maruz kalmış büyük bir düz metal levha düşünün.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


39

Bu, plakanın dışına doğru ve uzağa bakan sabit bir elektrik alanının oluşmasına neden olur. Eğer gerilim DC
yerine AC olsa, elektrik alanı da benzer şekilde salınım yapar ve yayılır. Fakat alan zaten radyasyon yönüne işaret
ettiğinden, ortaya çıkan dalga boyuna olacaktır. Vektör potansiyel diyagramı şöyle görünecekti:

Akımın olmasından başka, değişen bir voltaj alanı da vektör potansiyellerini artırabilir. Metal plakadaki voltaj
salındıkça, vektör potansiyelinin sarsıcı dalgaları yayılır. Bu diyagramdaki dalgalanmalar, enine değil uzunlamasınadır.
Ayrıca bu alanda herhangi bir anaforun (girdabın) olmadığı ve dolayısıyla manyetik alan olmadığı dikkat edin. Bazıları
buna 'döngüsüz vektör potansiyeli' der. Bu, elektrik alanındaki her değişiklik için indüklenmiş bir manyetik alan olması
gerektiğini belirten Maxwell denklemlerinin doğrudan ihlal edildiği grüntüsü vermektedir. Bu aslında öyle değildir. Bu
ihlal tüm uzunlamasına “E / M” dalgaları için bir sandart/norm olduğu ortaya çıkmıştır. Çünkü uzunlamasına bir dalga
için hem elektrik hem de manyetik bileşenlerin aynı anda olması matematiksel ve geometrik olarak imkânsız olduğu
için birini veya diğerini belirtmek için E ve M arasında bir (/) çizdim.
Gerçekte, longitudinal dalgalar Maxwell denklemlerini ihlal etmezler, gerçekte yerine Maxwell'in yer
değiştirme akımı dediği şeydir. Genellikle akım, bir yük akışı olarak tanımlanır. Ancak, herhangi bir yükün geçmesine
izin vermeyen bir yalıtkan tarafından ayrılan iki iletkenden oluşan bir kapasitörde, salınan enerji hala transfer edilebilir.
Fizikçiler, bir iletkenden gelen değişen elektrik alanın, ikinci iletken üzerinde başka bir elektrik alanı oluşturan bir
manyetik alan oluşturduğundan başka, yer değiştirme akımını nasıl açıklayacağından tam olarak emin değiller. Ancak,
iletkenler bir diğerinin içinde bir küresel elektrottan oluşuyorsa, tüm manyetik alanlar iptal eder ve yine bir yer
değiştirme akımı vardır. Bu, yer değiştirme akımının, bazı durumlarda uzunlamasına bir E / M dalgasından başka bir
şey olmadığını kanıtlar. Diğer durumlarda, bir manyetik alan gerçekten bir rol oynayabilir, ancak Maxwell denklemleri
esir maddesinin ihtimaline izin verir.

Boyuna E/M dalgaları, enine EM dalgaları kadar gerçek olmakla birlikte, tespit edilmesi daha zordur. Modern
ana akım teknolojisi, yalnızca enine dalgalarla işlem yapmak için optimize edilmiştir ve bu yüzden çoğunlukla
uzunlamasına dalgaları algılamayı, ölçmeyi başaramamaktadır. Bu nedenle fizikçiler, E/M dalgaları olasılığını
reddederler; objektifliği somutlukla karıştırırlar. 'Ölçülemeyenin var olmadığı' varsayımı, eksikliğin gerçeklikten ziyade
teknolojide olabileceğini hesaba katmaz.

Bazı uygulamalarda, dalga yönünde işaret eden ve enine kesit alanını maksimize eden, uzunlamasına dalgaları
yakalamak için özel antenler gerektirir. Doğada bunlar, gözümüzün retinasını dolduran çubuk hücreler dizisi olarak
ortaya çıkar. Bunlar, düşük ışık koşullarında görmek için uygun olan biçimin yanı sıra fonksiyonel olarak boyuna
emisyonları saptayabilecek şekilde yapılandırılmıştır. Görebildiğimiz her bir rengin, sinir sistemlerimizin yorumlamak
için eğitilmediği uzunlamasına bir karşılığa sahip olduğu fikirini düşünün.

Tesla Wireless Technology


Nikola Tesla, enerjiyi uzun mesafelerde verimli ve kablosuz olarak göndermek için bir araç icat etti. Bir
elektrik santrali tüm enerjisini dünyanın dört bir yanına bir alıcı istasyona gönderebilir. True Wireless adlı makalesinde
Tesla kavramsal olarak nasıl çalıştığını açıklayan ve kablosuz enerji iletiminin fiziği ve serbest (free) enerjinin sırları
hakkındaki aşağıdaki tartışmayı daha iyi anlamak için makalesini okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Kablosuz sistem, aynı rezonans frekanslarına sahip bir verici ve alıcıdan oluşur. Her ikisi de Tesla bobinleri ile
topraklanmışı. Biri salındığında, diğeri ne kadar uzakta olursa olsun salınım yapmaya başlar. Konvansiyonel açıklama,
vericinin elektrik titreşimlerini alıcı tarafından alınan toprağa( ground) göndermesidir.
Yeryüzü, büyük kesit alanı nedeniyle, hatta yüksek frekanslı alternatif akıma göre daha da mükemmel bir
iletkendir. Fakat bu, Tesla'nın nasıl yaptığını, vericinin enerjiyi alıcıya dağıtabildiğini açıklamıyor, çünkü enerji bunun
yerine yayılmalı ve yere girer girmez dağılmalı idi. Ve eğer akım gerçekten de zeminden gerçekleşiyorsa, o akımın
dönüş yolu nerede? Verici, herhangi bir yeri ısıtmadan veya elektrikle akmadan dünya çapında bir alıcıya kayıp
olmadan megawattlık güç gönderebilir mi?

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


40

İlk olarak, hem verici hem de alıcının ideal olarak küresel metal terminalleri (anten) kullandığına dikkat edin.
Neden geleneksel antenler gibi ince metal çubuklar yerine küreler? Çünkü yayınlanmak istenen enine EM dalgaları
değil, uzunlamasına EM dalgalarıdır. Tesla, küresel terminallerin salınan ikincil bobinden zeminden elektronları verip-
alabilen yük rezervleri olarak işlev gördüğünü düşündü.
Böylece yaparak, dünya üzerinde elektrik titreşimleri tüm gezegeni rezonans ederek ve ayrıca alıcıyı da etkiler.
Vericinin terminali sadece bir elektron haznesi olarak hizmet veriyorsa, o zaman bu terminalin (anten) küresel olması
çevresel atmosfere elektrik kaçağını en aza indirmek içindir.
Ama gerçekte bu küreler uzunlamasına dalgalar için yayıncılar(anten) olarak işlev görür ve bu dalgalar
Uzak alıcıyı rezonansa getirerek salınıma geçmesinden de kısmen sorumlu olacaktır.
Boyuna dalgalar, dalgalanma noktalarının seyahati yönünden ve Manyetik alan bileşenin olmaması
bakımından enine dalgalardan farklıdır. Bu nasıl mümkün olabilir?
Çünkü küresel bir terminalin simetrisi nedeniyle, dinamik elektrik alanından kaynaklanan manyetik alan
vektörlerinin çoğu birbirini iptal eder. Yayılanlar, vektör potansiyellerinin ıraksamasından uzunlamasına elektrik
dalgaları) oluşan sarsıcı dalgalardır. Vektör potansiyelleri, o esnada, safi bir skalar süper potansiyel alanın
gradyanlarıdır. (esir madde)
Dolayısıyla küresel terminal, esasen “ses dalgalarını”, esir maddesine yayabilir; Tesla'nın beklediği gibi.
İlginçtir, manyetik alan bileşenleri olmadığı için Poynting vektörü (E x B) sıfırdır ve bu nedenle böyle bir anten aslında
enerji yaymaz, sadece bir bilgi sinyali verir. Bilgi alıcıya salınmaya (osilasyon) başlama zamanı geldiğini bildirir. Bu
güzel bir fizik denkleminden dolayı mümkündür. Şöyleki: vektör potansiyelindeki diverengence (ıraksama) elektron
yoğunluğundaki değişiklikleri etkiler.

Yani eğer alıcının terminali kendi ölçüsünde X miktarı elektron tutarsa ve Vektör potansiyelinin yerel
ıraksamasında (diverengence ) bir değişim yaşarsa, eskisinden daha fazla ya da daha az elektron tutmaya başlayacaktır.
Ve eğer toprak zemine bağlı ikincil bobin gibi bir devreye bağlıysa, o zaman bu ekstra elektronlar salınan bir
tarzda terminale girecek / çıkacaktır. Burda tüm cihazda bir AC akımı oluştur ki bunun enerjisi çıkışta birincil bobinden
alınabilir. Ama bunu sadece zeminin kendisi gibi elektronların gidecek ya da gelebilecek bir yeri varsa yapabilir. Dünya
muazzam bir elektron rezervuarıdır. Verici ve alıcı her ikisi de küresel antenlerine gelen/giden elektronları
almak/vermek için toprağı kullanır. Tüm bunları harekete geçiren vektör potansiyelindeki salınan ıraksamadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


41

Bir ek not olarak, denklem aynı zamanda Tesla'nın “radyant enerji” nin (parlaklıktan ziyade yarıçap)
elektriklenmiş havadaki ses dalgaları olarak ne ifade ettiğini gösterir.
“Elektriklenmiş havadaki ses dalgaları”, bugün günümüzde iyon akustik dalgaları olarak tanınır.
Bunlar yüklü plazmada sıkıştımış dalgalarıdır. Esir maddeye bağlanması nedeniyle uzunlamasına dalgalar üretir.
Plazma / iyon / elektronlar boyuna dalgalara cevap verebilirken onları üretebilir de.

İlave olarak, Uzunlamasına dalgaların yoğun doğrusal olmayan (non-linear darbeleri yerçekimi dalgaları
oluşturur, Tesla, bu darbeleri metal kalkandan bile geçen hava tokatları gibi hissetmesi üzerine yorumlamalar yaptı.
Kendisi bilmese de bunlar Yerçekimi dalgalarıydılar. Yaptığı deney;
Keskin bir darbe (pals)) akım bir telden gönderildiğinde, su darbesinin elektriksel eşdeğerini yaratır.
Teldeki elektron yoğunluğunun (su basıncı gibi) aniden sıçramasına neden olur. Buda telden uzak bir yere radyal
uzunlamasına şok dalgası gönderir.

Gezegeni Titreştirmek
Yinede Tesla Tüm gezegeni küresel bir anten olarak kullanabileceğini farkettiğinde kendini aştı. Bu önemli
çünkü başka bir fizik denklemi var. Zamanla değişen voltaj alanı vektör potansiyelinin ıraksaması ile ilgilidir.

Bu denklem, şunu gösteriyor ki uniform bir voltaj alanınız olsa bile, elektrik alanın bulunmadığı bir alan demektir
(elektrik alanı voltajın negatif gradyan olup üniform bir skaler alanın gradyan içermemesidir)
Zaman gerilim zaman içinde salındığı sürece ki bu üniform alanı o ıraksamalı vektör potansiyeli üretecek,
Ve bu da elektron yoğunluğunu salınıma geçirecek. Tesla’nın sistemi tüm gezegeni elektriksel olarak titreştirebilirdi.
Ve bu olduğunda bir voltaj alanı elde edersiniz.
Bu, tüm pratik amaçlar için, zaman içinde hızla değişen, dünyanın herhangi bir çevresi boyunca yerel olarak muntazam
her yerdeki vektör potansiyelinde salınan bir ıraksama yaratır

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


42

Bu nedenle alıcının nerede olduğu önemli değildir, gezegendeki her yerde vektör potansiyelindeki ıraksamada
aynı salınımı yaşayacak ve böylece terminaline elektronlar girer ve gerekli akımı üretmek için tahliye edecektir.

Serbest Enerjinin Sırrı


Kaçırmışsanız, burada kritik bir anlam var. Verici, uzunlamasına dalgalar oluşturarak enerji kaybetmez, Ancak
alıcı bu dalgalara cevap verir ve ölçülebilir bir akım üretir. Bu şu demek: Verici bir milyon watt kullanırsa ve alıcı aynı
gücü verir. On fazla alıcı, vericiye ek yük koymadan bir milyon watt güç verebilir.
Ekstra enerji nereden geliyor?
Vektör potansiyelinde salınan bir ıraksama (divergence) konusunda çok özel bir şey var. İsimlendirirsek, Bu
salınan bir zaman alanı oluşturur ve enerjiyi zamanın akışının kendisinden alır.
Eğer serbest enerjinin sırlarını bilmek istersen, bu kesinlikle onlardan biri. İdeal koşullar altında, Verici, alıcıyı
zaman akışından serbest enerjiyi çıkarmaya yönlendiren bir bilgi sinyali gönderir. Bazıları sıfır noktası enerjisini
çıkarmak demiştir. Iraksama ve yük yoğunluğu arasındaki ilişkiyi gösteren ilk denklemden dolayı,
sıkıştırılmış/genişlemiş şekilde titreşen yükler otomatik olarak serbest enerjiyi çıkarıp onların salınımlarının genliğine
(Amplitude) ekler. Böylece verici ve alıcının reznansa geçip diğerini nasıl aradığı, salınım modu süresince radyal
elektron sıkıştırmasını başlatarak tüm süreci serbest enerji ile desteklediği anlaşılır.

Toprak Akımları
Tesla, üst terminallerden yayılan dalgalardan daha fazla dünyaya pompalanan akımlarla yeraltında neler olduğuna daha
fazla önem veriyor. Ona göre; Verici, sinyal periyodunun yarısı boyunca elektronları yere doğru iterken, gezegendeki
elektron dağılımını bozar, basit olarak alıcının terminaline doğru iter.
Bu durumda, Verici tarafından aşağı itmek için gereken enerji alıcının yukarı çekmek üretilen enerji tarafından geri
kazanılır ve böylece enerji korunur. Daha büyük olasılıkla her iki süreç de bir aradadır:
Vericinin üst terminali, taban toprak bağlantısından gelen voltajın tersi olduğundan, her biri karşıt polariteli
uzunlamasına (longitudinal wave ) bir dalga gönderir. Bunlar alıcıya çarptığında, bir akımı indüklemek için gerekli
potansiyel farkı sağlar.
Ancak, uzunlamasına dalgaların (vektör potansiyelindeki salınan ıraksamalar) elektron yoğunluğunu etkilediğini
hatırlayalım. Dünyanın içindeki elektronlar verici ve alıcı arasında hem verici hem de aktif alıcının alt terminallerinden
yeraltında yayılan boyuna dalgaların hızla etkisi altına girer
Bu nedenle, bu elektron dağılım süreci boyunca yardımcı olacak bir basınç dalgası ortaya çıkacaktır.
Küresel anten yerine düz metal çubuklar kullanan kablosuz vericiler ve alıcıların işlerini nasıl hala başardığını
açıklamaktadır.

Soğuk Elektrik
Anahtar şudur: DC akımları tek yönde elektronların ortak hareketini, AC akımları ileri-geri kollektif bir hareket ihtiva
ederken, Tesla’nın sistemi, elektronların kollektif bir sıkıştırma ve genişlemesiydi. Bu olay ıraksak vektör potansiyelleri
ve elektron yoğunluğu arasındaki bağlantıdan oluşur. Bu eşsizdir çünkü böyle bir “akımı” taşıyan bir telin her iki ucu da
elektronları aynı anda çeker veya iter.
DC ile bir uç elektron alırken diğeri iter. AC ile her salınım döngüsü ile anahtar rollerini sonlandırması hariç aynıdır.
Fakat Tesla’nın soğuk elektriği ile her ikisi de eşzamanlı olarak verilir ve alınır
(AC kaynaklı duran dalgalar benzerini yapsa da sadece soğuk elektrik bunu düşük frekanslarda yapabilir,
ve kablosuz iletim için Tesla düşük frekansın daha iyi olduğunu söylemiştir).
Bu, telden akanın sıfır net akım olduğu anlamına gelir. Ve akım olmadan Direncin hiçbir etkisi yoktur.
Bu durumda elektronlar gerçek bir akım oluşturmaz. Daha ziyade Zamandan serbest (free) enerji prensibi ile vektör
potansiyeline bağlanır (kuplaj) ve yol boyunca değeri yükselir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


43

ELEKTROMANYETİK DALGA TEORİLERİ

“ELECTROGRAVITATION AS A UNIFIELD FIELD THEORY” isimli kitabında Jerry E.BAYLES;


Prf. Fran De Aquino’nun EM dalgaları ve Gravity’nin test sonuçlarına göre şu denklemi oluşturduğunu
yazar:

Where: uo = inductive permeability in henry/meter and lq = classic radius of the electron in meters, (S.I.
units.). The delta Rx is the variable distance between the respective systems.

“UNIFIED THEORY OF FIELD, SPACE AND TİME” isimli kitabında V.Ya.KOSYEV

Electromagnetic Gravitational Interaction olarak aşağıdaki denklemleri verir:

here :

E, H, G - strength of electrical, magnetic and


gravitational field;

μG0 , μE0 magnetic constant of gravitational


and electrical Space-Time;

εG0 , εE0 - electrical constant of gravitational


and electrical Space-Time

Wave Equation of Electromagnetic Gravitational Interaction:

here ΦG , ΦE - potential of electrical and


gravitational field

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


44

Thomas Bearden [5]


The FER-DE-LANCE isimli kitabında ElektroManyetik dalgaları 3 kategoride incelemektedir.

KLASİK GÖRÜŞ
Klasik görüşte; potansiyeller, sadece matematiksel kolaylıklar için vardır fiziksel olarak yoktur. Gerçek etken, kuvvet
alanlarıdır ve kuvvet alanları sıfıra indirgenmiş ise artık devam eden herhangi bir elektromanyetik olay yoktur.
Ayrıca, "yük" ve "yüklü kütle" fikir olarak yanlışlıkla eşanlamlı yapılmıştır. Tabii ki klasik görüş, -elektron keşfinden
çok önce, elektriğin ince bir sıvı olarak- ince bir esir malzeme fikrinden kuruldu.
Önceki bilim adamları sicim (string) dalgaları çalıştığı için ve bunlar da tranverse (enine) olduğundan dolayı, EM
dalga enine bir dalga olarak modellenmiştir. Ayrıca, algılama cihazları aslında enine dalgaları tespit eder. Vakumda
(boşlukta) güç-alanının sebep olduğu EM dalgalar sadece boyuna (longitudinal) dalgalar olup bunu yaratan Elektron
spin ve sürüklenme hızı ( drift velocty) nin rolü henüz keşfedilmemişti. Maxwell denklemleri ve klasik yaklaşım o
kadar çok kökleşmiş olduğundan temel çıkarımlar (basic derivation ) sonraki modern keşifler için asla düzeltilmedi.

KUANTUM MEKANİĞİ (QM)


Kuantum mekanik görüşü , gerçek fiziki aktör olarak potansiyeller ve sadece ayırt edici operatörlerin oluşturduğu
potansiyellerden elde edilen güç alanlarının etkileri olan kuvvet alanlarıdır. Klasik odaklı fizikçiler inatla QM
gereksinimi olan bu kurallara karşı çıktılar çünkü, bu EM teorinin neredeyse tam bir yenilenmesini gerektirir .
Bu da oldukça büyük ölçüde fiziki realite hakkındaki fikrimizi değiştirmemizi gerektirir.
Aharonov-Bohm (A-B) etkisi etrafında yıllardır süren tartışma (diğer şeyler arasında potansiyellerin gerçeğini ortaya
koyan) sonucunda henüz bu sene (1986) bir çok fizikçi nihayet A-B etkisini implikasyonlarla beraber kabul etmiştir.
(Physics Today, bakınız ocak 86 ). Ancak, henüz EM teorisinde , elektrik fiziği ve mühendislik için temel klasik
yaklaşımda herhangi bir değişiklik yapılmamıştır.

SUNİ POTANSİYELLER ( ELECTRO - GRAVITATION )

Bir vektörel sıfıra toplanan EM güçlerin yapısı incelenmediği için QM görüşü de kusursuz değildir. Böyle bir sistem,
stes üretir ve -toplama vakumun içinde ise- vakum / uzay-zamanın stresini üretir. Titizlikle baktığımızda , Bu bir
yerçekimi etkisidir ve lokal alandaki çeşitli EM bileşenlerin enerjileri suni bir potansiyel içine kilitlenir. Genel
röletivite kuramından hareketle , Bu tür potansiyel -vakumun enerji yoğunluğu değiştirilmiş olduğuiçin-bir yerçekimi
potansiyelidir. Kaluza-Klein birleşik teorisinden, en az 5 boyutlu bir yerçekimi potansiyelidir. Eğer vektör sıfırın ,
bireysel kuvvet vektörü bileşenleri büyüklük (magnitude) olarak değişmekte ise-mesela hepsi fazda- bir yerçekimi
dalgası üretirler. lokal vakum enerji yoğunluğu ritmik olarak değişmektedir. Böyle bir skaler EM dalga diye
adlandırdığımızda skaler dalga, harici bir gözlemciye göre , EM kuvvet vektörü bileşkeleri özdeş olarak sıfırdır, ama
dalganın lokal yerçekimi (gravity) potansiyeli değişmektedir.Bu nedenle, bu bir electrogravitational dalgadır ve EM
kuvvet alanlarınının vektör sıfırlaması, EM alan enerjisini G-alan enerjisine değiştirmek için bir yol teşkil eder.
Öte yandan, EM güçlerin sıfır-vektör toplamı bağlarını parçalayarak, yerçekimi enerjisini EM enerjiye değişimi
oluşturan sıfır olmayan EM bileşkeleri tekrar toparlanır.Sıfıra toplanmış bağlılığı kırmak için basit bir araç, iki ya da
daha fazla bu tür sıfır-vektör dalgaların girişimidir (interference). EM dalga teorisindeki bu üçüncü görüşte, uzak bir
mesafede eylem kolayca mümkündür ve istisna değil kuraldır.Buna ek olarak, yeni bir tür rezonans - skaler rezonans
– var olur.Skaler EM dalga, yörünge elektronları ile etkileşime girmez.Daha çok atom çekirdeğinin iç kısmı ile
etkileşime girer. Böylece yeni skaler EM rezonans, çekirdek ve çekirdeğin içindekilerin arasındadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


45

SCALAR EM DALGALARIN TARİHİ

1903 yılında Whittaker “ON AN EXPRESSION OF THE ELECTROMAGNETIC FIELD DUE


TO ELECTRONS BY MEANS OF TWO SCALAR POTENTIAL FUNCTIONS”
isimli eserinde, Elektromanyetik dalga enerjisini nasıl Elektrogravitasyonel potensiyel enerjiye
dönüştüğünü, bu tip iki scalar potensiyel dalgaların uzak mesafelerde bile tekrar elektromanyetik
enerjiye dönüşmek için nasıl çakıştırıldığını ispat etmiştir.

Tomas Bearden “EM ile yerçekimini birleştirebilir ve ileri-geri dönüştürebilirsiniz” diyor ve


ekliyor, Skaler EM, bir sıradan EM ışını bir ortam olarak kullanıyor olabilir.
Çok, pek çok skaler EM kanal sıradan bir taşıyıcı içine katlanmış (infolded) olabilir.
Böylece taşıyıcıda elektrogravitational enerji olarak depolanan enerji miktarı , EM taşıyıcı sinyalide
depolanan çok az bir elektromanyetik enerjiye sahiptir.
kelimenin tam anlamıyla yüz milyonlarca - hatta milyarlarca – watt enerji görünüşte zayıf taşıyıcı
ışınlar içine katlanmış (infolded) olabilir.
Skaler ışınlar bir "duran dalga" düğümü gibi istihdam edilmektedir. Her skaler duran dalga dev bir
"kondansatör" gibidir. Oldukça yüklüdür.Normal şartlar altında,onunda bir şarj ve deşarj zaman
sabiti vardır. Herhangi bir şey bu büyük duran dalgaları '' kısa devre "yapsaydı tüm bu depolanan
electrogravitational şarj –mesela 1000 MW-kısa devre üzerinden deşarj olur ki bu yerkürenin zemin
içide de olabilir. Diğer bir deyişle, bu konumda yerkürenin kendisi güçlü bir electrogravitational
darbe (EGP)’ye maruz kalacaktır. Deşarj noktası çevresindeki bir bölgede yer sadece bir kapasitör
gibi "şarj" olur, ve EGP’yi yarıküresel bir akım gibi yerin içine iletir ve etrafına yayar.Burada esas
sorun bu akımın çekirdeğe nereden giriş yapacağıdır.

 Avıatıon Week & Space Technology July 28,1980 Dergisinde Çıkan Sovyetler Üzerinde Çekilmiş
Bir Uydu Fotografı

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


46

Thomas Bearden, Fer-de-Lance adlı kitabında bize şu bilgileri vermektedir:

1985 Nisan sonlarında, Frank Golden, alarm durumunda derhal aktif hale geçirilecek toprağa
iletilen 54 güçlü skalar EM frekansları ve yerküreyi uyararak zorla electrogravitational rezonansa
getiren Sovyet aktivasyon EM frekansları (27 çift, her çift 12 kilohertz aralıklarla) keşfetti.
Bu toprağa bağlanmış 27 dev enerji musluğu olup, her musluk dünyanın kendisinin erimiş
çekirdeğindeki muazzam enerjiyi çıkararak sıradan elektrik dönüştürmektedir.
Her dev musluk EM Sovyetler Birliğinin sahip olduğu 4-6 arasındaki Scalar EM howitzeri
(gigantic strategic scalar Tesla howitzers) besleme güç kapasitesine sahiptir.

Yirmi yedi dev "güç musluklar"ı (27 çift, 12 kHz aralıklarla) toprağı bu 54 frekansta
electrogravitationally rezonansa getirecek şekilde kurulmuştur.
İkili olarak eşleştirilmiş bu vericilerin herbirinin yükleri ve potensiyellerinin değiştirilmesiyle
büyük mikardaki elektrik enerjisi, dev bir katot görevi görerek erimiş çekirdekten beslenen
toprağın kendisinden elde edilebilir.Sovyetlerin bu sistemleri- Sualtında ki denizaltı ile yüksek
veri hızı iletişim de dahil olmak üzere Skaler EM kumanda ve kontrol sistemleri, en geniş ve en
etkili olarak aktive edildi.
Güç musluklarının açılıp-kapatılması, Kumanda ve kontrol sistemlerinin gelip gitmesi gibi testler
birkaç gün boyunca devam etti.

 Scalar Potential Interferometer

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


47

Thomas Bearden, EXCALIBUR BRIEFING adlı eserinde SCALAR ENERJİ MUSLUKLARI’nı


şöyle açıklamıştır:

Dünyanın erimiş çekirdeğindeki muazzam elektromanyetik enerjiyi elde eden bir Sovyet metodunu
ifade eder ki bu devasa güç ile “stratejik skaler Tesla howitzer” ler beslenir.

Golden tarafından yapılan ölçümlere göre, sürekli iki sinyal yaklaşık 12 kilohertz lik aralıklarla
toprağa iletilir ve yerin kendisi bu iki frekansla skaler rezonansa getirilir.

Dünyanın çekirdeği bir faz eşlenik ayna (phase conjugate mirror) pompası olarak- son derece
güçlendirilmiş faz eşlenik kopyaları oluşturarak -yanıt verir ki verici / alıcıların tüm enerjilerine
yoğunlaşarak geri besleme olarak döner.

Alıcılar güç için kullanmak maksadıyla darbe-ritim frekans ( 12 kHz ) olan bu büyük enerjiyi alır.

Böylece endotermik modda dünyanın çekirdeğinde çalışan skaler bir interferometre kanalınız olur.

Besleme kutuplarına bağlı olarak, interferometre alıcıları ile 12 kilohertz bandında sıradan EM
enerji veya negatif EM enerji yakalanır .

Kutupların yerini değiştirmek, çıkarılan enerji miktarını kontrol etmek için bir valf görevi görür.

1 Mayıs 1985 kutlamalarından hemen önce, Sovyetler, yeryüzünde 27 adet dev gibi enerji
musluklarını ve aynı zamanda çok sayıda kumanda- kontrol ve skalar iletim frekanslarını aktif hale
getirdi.

Her musluk 6 ila 8 dev Tesla howitzer’ine güç sağladığı düşünülürse Sovyetler Birliği için önemli
olan İkinci Dünya Savaşının 40. yıldönümü için 100'den fazla büyük howitzer (obüs)’ i aktif hale
getirmiş demektir.

Diğer bir deyişle, Sovyetler Birliği'nin “stratejik skaler obüs silah kompleksinin” tamamı büyük
bir tatbikat gösterisi olarak, toplantı zamanını belirlemek ve anlaşma imzalamaya (1972 yılında
Brejnev tarafından belirlenen gündem ile ) hazır olduklarını göstermek için Gorbaçov tarafından
1945’in 40. yıldönümünde yapıldı. Birkaç gün süren tatbikat bitiminde, Sovyetler, tatbikat öncesi
tek olan skaler enerji musluklarından ikisini mevcut konumunda bırakarak diğer bir deyişle, ek
stratejik silahların “alarma hazır” haline getirildildiği mesajını verdi.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


48

 T.E.Bearden, Fer-De-Lance

 T.E.Bearden, Fer-De-Lance

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


49

 T.E.Bearden, Fer-De-Lance

 T.E.Bearden, Fer-De-Lance

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


50

OVER THE HORIZON RADAR (OTH)

 Normal İyonosferdeki Yansıtma Tabakaları

 Suni Iyonosferik Aynalar

 OTH Radar Menzili

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


51

WOODPECKER SYSTEM

Ağaçkakan, 1976 - 1989 yılları arasında dünya çapında kısa dalga radyo bantlarında adını
duyurmuş ünlü Sovyet radyo sinyali oldu .
Bu" Ağaçkakan " adı , 10 Hz , keskin , tekrarlayan dokunarak yaptığı gürültü gibi sesten dolayı
geliyordu .
Amatör radyo, faydalı ve programlı yayınlar gibi meşru yayınların frekanslarının rastgele
kesilmesiyle dünya çapında birçok ülke tarafından şikayet konusu oldu.
Sinyalin uzun bir “ over-the-horizon” radar (OTH-ufuk ötesi) sistemi olduğuna inanılıyordu.
Bu teori Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra doğrulandı ve şimdi Duga-3 sisteminin (kaçtane
olduğu bilinmemektedir) Sovyet ABM erken uyarı ağının bir parçası olduğu bilinmektedir.
NATO askeri istihbarat sistemi tarafından fotoğraflandı ve NATO tarafından rapor adı olarak Çelik
Yarda verildi. Sovyetlerin OTH-RADAR diye nitelemesi NATO’nun benzer görevi ifa
eden radar fonksiyonu ile gerçek kapasitesinin gizlenmesi amaçlanmıştır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


52

T.E.BEARDEN, yazdığı FER-DE-LANCE isimli kitabınıda özellikle bu Woodpecker Sistemini


her türlü özellikleri ile anlatmıştır. (Biz sadece ilgimizi çeken bahislere temas edeceğiz).
1985 yılında Savunma Bakanlığı yayınladığı “SOVYET ASKERİ GÜCÜ” isimli çalışmada
(sayfa 45), yanlızca bir adet woodpecker sisteminin (OTH-RADAR) ABD üzerindeki kesişmeleri
göstermektedir. İlave bir woodpecker sistemi ile ABD üzerindeki ızgara/klavuz (grid) kesişmelerini
göstermektedir.

 Woodpecker System ( 1 Adet)

 Woodpecker Beams Intersect Over North America ( 2 Adet)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


53

Bu kılavuz/grid kolayca, havayı etkilemek ve kontrol etmek için kullanılabilir. On yıllar boyunca
Sovyetler, ABD'nin ve dünyanın diğer bölgelerinde hava manipülasyonları yapmıştır.
Woddpecker radar sinyallerine bindirilmiş olarak skalar interferometri ekzotermik modunda,
çalıştığında, woodpecker grid girişim hücrelerinin her biri küçük bir "sanal verici" Olarak
davranabilir. Bu Sovyetlerin ABD’ ye girişi ve ülke çapında düzenli aralıklarla çalışan binlerce
EM vericisi demekti.
Daha da kötüsü Endotermik modunda ise Sovyetler, ABD’ye girerek her taraf binlerce "soğuk
jeneratör" oluşturmak imkanı demektir.
Bu her bir "verici" ile aslında elektromanyetik enerjiyi elde etmek ordan çıkartmak demektir.

 Scalar Potentıal Interferometry

 Exotermıc Mode

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


54

 Endothermıc Mode

Bir veya daha fazla grid/ızgara hücreleri seçerek ve sürekli skalar egzotermik modda kullanarak, -
lokal ısıtarak- havayı genişleterek bir yüksek basınç alanı ortaya çıkar.
Bir noktada girişimde olan iki skalar dalga demetini elektromanyetik olarak rotasyonu ile
sıcak ve soğuk moktalar istenen bir yol boyunca ve istenilen hızda hareket ettirilebilir.
Bu yöntemlerle ABD genelinde tüm rüzgar kanalları (jetstream) sapmış ve büyük ölçüde kontrol
edilmiş olabilir. Nem, Güney Kaliforniya ve Meksika ötesindeki Pasifikten çekilebilir.
Kanada’dan alaşağı edilen Aşırı soğuk hava ile ABD’n in bu güneyi çarpıştırılır ve buz fırtınaları
üretilir. (1 şubat 1985 te olduğu gibi) Şiddetli bir fırtına indüklenebilir ve yönlendirilebilir.
"Spin" hareketi ekleyerek, bu fırtınalar geniş kasırga oluşturmak için kullanılabilir.
Eğer Izgara yerküreye yerleştirilir ise aynı operasyonlar karada da yapılabilir.
Woodpecker sistemini insanların üzerinde de uygulayabilirsiniz.
10 Hz faz-kilitlemeli ELF modülasyon sinyalleri ve daha az sıklıkla aynı anda birden fazla
woodpecker frekanslar hedef alana yoğunlaştırılır. Bu modülasyon, Dünyanın manyetik alanının
Schuman rezonansından daha güçlü ise belli bir oranda beynin içine zorla giriş yapabilecek ve
woodpecker sinyalleri ile senkronize olacak böylece bir çok uygun frekanslar beyin ile faz-
kilitlemeli olarak kalacaktır..
Bu, çoklu uygun EM kanalların direk olarak girmiş olan beynin sürüklenmekte olduğu gerçeği
demektir. Bu noktada, Fourier açılımları geometrik beynin belirli kısımlarına saldırmak için
kullanılabilir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


55

T.E.BEARDEN Woodpecker sisteminin aşağıdaki konularda da kullanıldığını söylemektedir:

1 Hava etkileme ve kontrol etme


2 Üst atmosferdeki dev jetstreamleri saptırma
3 Fırlatıldıktan hemen sonra ballistik füzeleri algılama, izleme ve yok etme
4 Kalktıktan hemen sonra stratejik uçakları algılama, izleme ve yok etme
5 Büyük hava elektromanyetik patlaması ile kara ve okyanus yüzey hedeflere saldırı:
EM patlama, nükleer radyasyon ve radyoaktif serpinti kirlenmesi olmadan bir
nükleer patlama dalgası, termal tesirler ve ateştopları üretebilir.
6 Yüzey tesisleri ve ekipmanları zedelemeden, canlıların, neredeyse anında dondurarak
Büyük "soğuk patlama" ile toprak ve okyanus yüzey hedeflere saldırı
7 Ciddi iç elektromanyetik bozulma ile kara ve okyanus yüzey hedeflere saldırarak tüm
elektronik aletleri bozmak
8 bir dahili indükleme neticesinde güçlü bir EMP ile sinir sistemlerinin doğrudan imha
yoluyla kara ve deniz personeline saldırmak
9 Uzaktaki personel, ekipman ve tesislerin çalışmasını bozmak, şiddetli sıcak ve soğuk ile
yada ikis arasında salınım ile gıda alanlarını yok etme
10 Woodpecker vericilerin skaler yönleri, uzak bir bölgede kesiştiği belirli bir derinlikte
yüzey dalgaları olarak toprak ve okyanus boyunca dalga hüzmesi yayabilir.
11 Bir fay zonunda kayma eydana gelene kadar plakalara stresi arttırıp kayalara enerji
depolayarak bir fay zonu içinde uzak mesafelerde depremlere neden olabilir
12 Büyük kaya plakalarının burkulmasına sebep olan büyük alternatif alanlara enerji
depolayarak veya çıkararak , geniş alanın veya bütün bir tektonik plakanın anormal
bir şekilde sallanmaasını sağlamak
13 Su altında ateşlenmemiş füzeleri ile konuşlanmış denizlatıları, tespit, izleme ve imha için su
altına interferometri ile ızgara/klavuz/grid sistemini kurmak
14 Uyarmadan kendi tekneleri boyunca su ve savaş gemileri ve görev güçlerine saldırı
15 füze siloları ve "fırlatmadan önce" nükleer depolama sitelerine doğrudan toprağın kendisi
içine saldırı
16 istasyonda on-board füzelere ve nükleer savaş başlıklarının içeri doğru göçmesi için tam
nükleer patlama başlatmak
17 Füze silolarında ve hazır konumdaki nükleer savaş başlıklarının içeri doğru göçmesi için
tam nükleer patlama başlatmak
18 deniz yoluyla taşınan ve okyanusa monte edilmiş mayınları ve hatta tarlalarını ,sualtı
sensörleri imha etmek
19 gemilerden atılan sualtı anti-denizaltı füzelerini, terk edilmiş anti-denizaltı mühimmat ve
yükleri ve düşman torpidolarını tespit ve imha etmek
20 Uzak elektrik dağıtım ve üretim sistemlerinin topraklamalarını pompalayarak Sistemin
katastrofik olarak çökmesi
21 Uzak elektrik sistemlerinin elektrik topraklamasına pompalama yapmak suretiyle
radyo ve televizyon vericileri, enerji ağları, ve binalarda kablolama kompleksleri
ve bir skaler dalga bileşeni yaymak istediğiniz tesisler veya ekipman ve personele karmaşık
sinyal.

Ayrıca Chernobyl patlamasının da Sovyetlerin bir iş kazası olduğunu söylemektedir.


Çünkü Bu reaktröün yanında Woodpecker sistemi vardır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


56

T.E.BEARDEN yukarda saydıklarını aşağıdaki figürlerle izah etmektedir:

 Launch Phase Abm System And Sovıet Command And Control Concept

 Launch Phase Abm System And Antı-Slbm

 Shift To Antı-Sub Mode (Underwater) And Shıftıng To Earthquake Mode

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


57

 Tesla's "Big Eye" For Remote Vıewıng.

CHERNOBYL OLAYININ İÇ YÜZÜ

Çernobil olayı bir EGP (Electro Gravitational Pulse) tarafından başlatılmıştır.


1986 yılında Çernobil yakınındaki dev verici arızalanarak EGP-palslerinin Nükleer
yakıt çubuklarına ulaşması akabinde Nükleer santralde patlama meydana gelmiştir.
Verici arızalanınca, arızalı vericinin güvenlik devreleri tarafından EGP potansiyelini uzağa
boşaltırken alarmda bekleyen Sovyetler derhal dört Çernobil reaktörünü kapatmıştır.
Bu devreler son olarak toprağa hafif bir EGP darbe üreterek yol vermiştir.
Eğer Çernobil'deki dört reaktör ani bir şekilde arızalanmış olsaydı çok şiddetli bir şekilde
patlama olurdu.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


58

 Chernobyl’deki Woodpecker Verici anteni

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


59

Aslında Scalar (longitudinal) elektromanyetik dalgalar yeni değildir. Ancak Maxwell’in


orijinal denklemleri (20 tane 4 terim) Vektörcü Heavyside tarafından oldukça sadeleştirilmiştir.
“On the Notation of MAXWELL’s Field Equations” isimli çalışmasında André Waser’in
teferruatıyla ortaya koyduğu gibi 1865 yılında Maxwell Quaternion dediği denkleminde hem scalar
hemde vektörel kısmı vardı. Ancak hem Heaviside hemde Gibbs tarafından sadeleştrilen denklemler
sadece vektörel kısmı alabilmişti. Orijinal denklemler-ağırlıklı olarak vektör potensiyel A’ yı ihtiva
etmekte idi-bugün elimine edildiğinden dolayı günümüzün vektör denklemlerinin yerini
tutmamaktadır. [27]

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


60

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


61

Yeni gösterimde, manyetik potansiyel alan Ω ve manyetik kütle m burada ilk kez söz edilmiştir. Bu manyetik potansiyel
alanın gradyanını hesaplayarak manyetik alanı elde etmek mümkün (ya da benzer magnetostatic alan. Maxwell bu iki yeni
alan değişkenleri kuvvet denklemi (1.11) içinde tanıttı.
Okuyucu süreklilik denklemi (1.8) haricinde daha önce yayınlanmış denklemler (1.1) den (1.7) kadar yukarıdaki
eşitliklerin özdeşliklerini kontrol edebilir. Yukarıdaki gösterime bakıldığında, Prf. Peter Guthrie’nin quternionların girift
bağlamından dolayı neden başarısız olduğunu buna mukabil Oliver Heaviside ve J. Willard Gibbs tarafından tanıtılan
vektör notasyonu başarılı olup daha kolay ve çoğu uygulama için kullanışlı olduğunu görebilir.
Burada çok ilginç olan, Maxwell'in ilk formülasyonda tanıttığı manyetik yük yoğunluğu ve ilgili muhtemel manyetik
monopollerin varlığı, 1931 yılında Paul André Maurice DIRAC’in manyetik kutuplar ilgili ve ispatladığı çalışmalarına
kadar bir yarım yüzyıldan fazla süre için unutulmuş olmasıdır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


62

T.E.BEARDEN’in 1995 Yılında Yaptığı Sunumdan

Dr. Eng. Roberto Handwerker, Milano- Italya’da -2010 yılında yaptığı TESLA & COLD
ELECTRICITY isimli sunumda Maxwell denklemlerinin eksik çözüldüğünü söyler.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


63

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


64

T.E.Bearden, 1998 yılında yaptığı “SONUN BAŞLANGICINA DOĞRU” isimli sunumunda,


Klasik ElektroManyetik teorisindeki hata ve kusurları listeleyerek aslında yeni ortaya çıkan bu
durumun insanlığın da sonunu getireceğini ifade etmektedir.

 Klasik EM teorideki hatalar

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


65

19. yüzyılda, bilim adamları Dr Heinrich Hertz tarafından keşfedilen elektrik dalga
fevkaladeliğini anlamaya çalışıyorlardı.
Dr. Nikola Tesla tarafından iddia edilen elektrik dalga fenomeni, Dr Hertz tarafından sahip
çıkılan elektrik dalgası özelliklerininden tamamen farklı idi ve bu rakip bakış açıları
arasındaki çekişmeye yol açmıştı.
Bu tartışma yüzünden seçkin bilim adamı, Glasgow-İskoçya Üniversitesi, Profesörü William
Thomson (aynı zamanda Lord Kelvin olarak da bilinir) 1897 yılında Tesla'nın deneylerini
görmek için New York'a gitti ve sonuç olarak, hem Tesla’nın hemde Hertz’in doğru-haklı
olduğu sonucuna vardı.
Açıklaması ise, Hertz transvers dalgalar , Tesla ise longitudinal dalgalarla deney yapmıştı.
Hertz’in bulduğu dalgalar transverse (enine) , Tesla’nın bulduğu ise
Longitudinal(boyuna) dalgalardır. Her ikisinin dalga hızları farklıdır. Hakem olarak
Lord Kelvin hem Tesla’ yı hem de Hertz’i haklı bulmuştur.
Hertz, Keşfettiği enine elektrik dalgaların Dr James Clerk Maxwell’in elektrodinamik denklemleri
ile hesaplanabileceğini iddie etmekteydi.
ve o zaman bilim adamları ; matematiksel hesaplamalar ile deney sonuçlarını kabul ederek
Hertz’in ispatının doğru olduğuna karar vermişlerdi.
Ancak, yeni NASA CR bültenlerinde açıklanmıştır ki; [6]
Neredeyse hiç bir bilim adamı ya da mühendis hatta bugün bile, 1865 yılında yayınlanan,
Dr James Clerk Maxwell’in orijinal elektrodinamik denklemleri (daha az anlaşılır) görmüştür.
Halbuki orada boyuna dalgalar, enine dalgalar, ve çok daha fazlası düşünülmüş , öngörülmüştü.
Bilim adamları ve mühendislerin bugün referans olarak aldıkları
"Maxwell denklemleri" elektrodinamik denklem kümesi olarak basitleştirilmiş ve yayınlanmış
olandan oldukça farklıdır.
Öğretilenden ziyade daha doğru adı Bugün, Maxwell-Heaviside denklemleri olmalıdır.
Maxwell’in en önemli muhalifi olarak Oliver Heaviside; kolaylaştırmak adına Maxwell orijinal
denklemlerinden boyuna (longitudinal ) elektrik dalgaları ve elektrik potansiyelleri hesaplamak
yeteneğini kaldırdı:

Transverse dalgalar: 4.6 MHz ve skalar dalgalar: 7.1 MHz.


Transvers Elektromanyetik Dalgalar = (TEM dalgaları) enerji ile ilgili titreşim dalga
yayılımı yönüne dik olan
Longtudinal Elektrik Dalgalar =(LMD dalgaları) Enerji ile ilgili titreşim aynı yönde olduğu
için dalga yayılımı yönü olarak uzunlamasına Magneto-Dielektrik Dalgalar
Transvers dalga hızı = 2.44 x 108 m / s = 0.81 xc (ışık hızı)
Longitudinal dalga hızı = 3.74 x 108 m / s = 1.25 x c (ışık hızı).

Longitudinal dalganın hızı ışık hızından daha fazladır.!

Dr Thomas Valone , yaklaşık 25 yıldır enerji geliştirmesi, itici güç tekamülü ve gelişmiş fizik
konuları hakkında yazılar yazmış dersler vermiştir. Dr Thomas Valone’nun Skaler Dalgalar üzerine
Yazdıklarında:
Longitudinal Dalga- bir basınç tipi Dalga, hareket yönü boyunca titreşimler olan ses benzeri
bir dizi sıkıştırma ve nadir kesintiler vardır.
Skaler Dalga- EM 'Hertz' dalgalarındaki enine salınımların tersine, boyuna olan
Longitudinal dalgalardır. sonuç olarak Hertz olmayan ve Tesla’nın birçok kez söylediği gibi
büyütücü verici ile ilgilidir.
Skaler Alan-Fizikte, uzayda her bir nokta belirli bir potansiyel bir büyüklük için tahsis edilir.
ama yönü yoktur. Skaler potansiyel bir yük yoğunluğu nedeniyle sadece Coulomb potansiyelidir

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


66

EM (elektromanyetik) dalgaları ışık hızında seyahat ederken, '”skaler potansiyel uzayda her
yerde anında yayılır .
Skaler Dalga-(Boyuna Dalga bakın.) Ayrıca Tesla Dalga ya bak.
E ve B (elektrik ve manyetik) alanları olmadan saf potansiyel bir salınan alanı. X , zaman
içinde armonik değişen bir skaler dalga ama sadece boyuna alanlar var .
Kuantum mekaniği (örneğin, Aharonov-Bohm deney) içinde elektron dalga fonksiyonuna
gerçek etkileri vardır.
Hiçbir enerji veya momentum transferi olmaması sebebiyle , X alanlar, tüm nesnelere nüfuz
edebilir ve aslında tüm evreni geçebilir.
hiçbir c-sınırlı alanlar olmadığı için . Skaler dalgalar, ışık hızı c den daha hızlı seyahat edebilir
Transvers Dalga - boyuna titreşim yapan bir Tesla elektrostatik skaler dalganın tersine
Yanal salınım yapan standart bir Hertz EM dalgası.
Bugüne kadar, hemen hemen tüm dünyada bütün elektrik ve elektromanyetik (EM) teknolojisi
enine EM dalgalara dayanır.
Boyuna dalga teknolojisi ve eşsiz kanıtlanmış yetenekleri bilinmez ve yaygın değildir.

Prof.Dr.Konstantin Meyl’e göre maxwell’ in denklemlerine matematiksel çözümün kolaylaşması


için yapılan bazı kısaltmalar-ihmaller-faraziyeler artık geçerli değildir. Ve dalga denklemlerin
çözümüne Maxwell yerine Faraday’dan başlamak daha gerçekçidir. Prof. Dr. Konstantin MEYL
“SCALAR WAVES” adlı kitabında bunu ispat etmiştir. Ayrıca GRAVITY (YERÇEKİMİ)
konusunu da ElektroManyetik dalgalara bağlamaktadır.

Laplace’a göre Dalga denklemi:

ΔE · c² = – curl curl E · c² + grad div E · c² = δ²E/ δ t²


Laplace transverse longitudinal wave
Operator (radio wave) (scalar wave)

 The vectorial part of the wave equation (derived from the Maxwell equations)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


67

 The scalar part of the wave equation describes longitudinal electric waves (derivation of plasma waves).

 Transverse Longıtudınal

ABD’ni bu derece ürküterek nerdeyse ülkenin bütün kaynaklarını bu projeye tahsis eden faktörlerin
başında hiç şüphesiz ABD Başkanının, Bilim danışmanından [5] almış olduğu Sovyetlerin bu konuda
yaptığı -testler/deneyler/ saldırılar- hakkındaki bilgilerdir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


68

Buna göre:

1 1958’de Ural dağlarındaki Nükleer kaza


2 1963’te USS Thresher nükleer denizaltının batırılması
3 1963’te Porto Riko’nun 100 mil kuzeyinde okyanusun dibine bir nükleer patlamanın iletilmesi
4 Muhtelif büyük depremler
5 Semiplatinsk’ teki sismik aktivitesi olmayan nükleer testler
6 Muhtelif USA uydularının kör edilmesi
7 1984’te Kuril adalarında soğuk füzyon
8 1985’te uzay mekiğinin testlerinin sabote edilmesi
9 1986’da Titan roketlerinin imha edilmesi
10 1986’da uzay mekiği challenger’in sabote edilmesi
11 1986-1988 arası depremlerin tetiklenmesi
12 1985’te DC-8’in vurulması
13 C-130’ un 4 motorunun da elden çıkarak uçağın çakılması (ilk defa)
14 1997’ de TWA-800 uçağıın düşürülmesi
15 1991’de Körfez Savaşında görülen hastalık (indükleme)
16 Yüzbaşı Botton’ın uçağının Psycoenergetic kontrol ile düşürülmesi
17 Yüzbaşı Svoboda’nın uçağının Psycoenergetic kontrol ile düşürülmesi
18 1990-1999 yılları arasında Batı Avustralya’da yapılan yoğun testler
19 1990’lardan beri Yakuza tarafından yapılan iklim mühendisliği
20 1990 yılnda Batı Avustralya’da AUM SHINRIKYO tarafından yapılan Nükleer köreltme
testleri

Burada bizi ilgilendiren husus ABD’nin başına gelen bu sabotajlardan 3 tanesinin yakın tarihimizde
bizim de (Türkiye) başımıza gelmiş olmasıdır.

İlki Eşref BİTLİS’in uçağının düşürülmesi ,


İkincisi 17 Ağustos Gölcük depremi ,
Üçüncüsü ise ISPARTA yolcu uçağıdır.

Türkiye’deki tartışmalara bir nebze ışık tutabilecek olan sebep ve somut kayıtlar kendisine müteşekkir
olduğum T.E.BEARDEN tarafından sunumlarında açıkca izah edilmiştir.
Tek farkı BEARDEN’in bahsettiği hadiselerde kurbanlar Türk değil, Amerikalıdır. Burada verilecek
emsaller tarihi bir hakikat olup, Türkiye’deki benzer durumla eşleştirilecektir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


69

EMSAL-1: Longitudinal EM Wave Interferometry ( Exothermic )

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


70

Benzer durum Org.Eşref BİTLİS’in uçağıdır. Kamuoyunu günlerce meşgul eden konu o günkü
hava şartlarında ve donanımlı bir uçakta nasıl buzlanma olduğu idi. Ayrıca motor takatinin
düşmesinin sebebi belli değildi. Exotermik mod olduğu aşikardır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


71

EMSAL-2: 10 Hz faz-kilitlemeli ELF modülasyon sinyalleri ( beyin algılamayı ters yüz eder )

Benzer durum mükemmel bir şekilde yetişmiş olan pilotların kontrolündeki Türk F-16’ların ve
CERN’DE çalışan 5 Türk Bilim insanının da yolcu olduğu ISPARTA uçağının anlaşılamayan bir
şekilde yere çakılmalarıydı. Resmi raporda VERTIGO denmektedir. Yani Algılamadaki denge
kaybı Tıbbi sebep olarak belirtilmiştiir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


72

EMSAL-3: Longitudinal EM Wave Interferometry ( Endothermic )

Benzer durum Türk Silahlı Kuvvetlerinin envarinte bulunan CASA uçaklarının adeta
şaka gibi sebeplerle düşmeleridir.

EMSAL-4: EM Missile

Benzer durum 17 ağustos gölcük depreminden önce portakal renkli ateş toplarının
görülmeleridir. İlerleyen bölümlerde 17 Ağustos depremi ayrıca tetkik edilecektir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


73

 Dünyanın En Büyük Anechoıc Chamber’ı

 F-18 Hornet’ın EMC Testleri

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


74

 Ea-6b’nin EMC Testleri

13 Haziran 1975 yılında Brezhnev, “Dünyanın şimdiye kadar bildiğinden daha korkunç” dediği bu tarz
yeni silahların araştırılmasının ve geliştirilmesinin yasaklanması için anlaşma yapmayı ABD’ye teklif
etti.
2 Temmuz 1975 yılında Brezhnev, bir grup ABD’li senatöre bu ürkütücü silahların araştırılmasının ve
geliştirilmesinin yasaklanması için yaptığı teklifi tekrarladı.
Ağustos 1975 yılında Ponomarev, bu ürkütücü kitle imha silahlarının yasaklanmasını istedi.
23 Eylül 1975 yılında Gromyko, bu tarz yeni silahların araştırılmasının ve geliştirilmesinin
yasaklanması için hazırladığı anlaşma taslağını BM Genel Kurulunun 30. oturumda sundu.

Oysa Rusların neden bahsettiğini anlayan bir Millet yoktu!

Ancak 1975 yılında Prag’da Kominist liderlere hitap eden Leonid Brezhnev “ 1985’e kadar gücümüz o
kadar karşı konulmaz olacak ki, Dünyanın neresinde ne istersek yapabileceğiz” demiştir.
1978 yılında Kosygin, Imelda Marcos’a “1980’lerde biz ve müttefiklerimiz açık denizleri, Uzayı ve
Dünya kara alanlarının çoğunu kontrol edebileceğiz” demiştir.

1985-1987 yıllarında Sovyetler harekete geçmesine rağmen, ABD’lierin Ölü Adam Sigortası ( Dead
Man Fuzing) dedikleri çılgın sistemini (in sane ) test etmeye cesaret edememiştir.
Bu sistemde sürekli aktif haldeki Amerikan nükleer silahlar periyodik bir süre sonunda manuel olarak
durduruluyordu. Eğer bu kişi/ler ölürse silahlar otomatik olarak Sovyetleri vuracaktı.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


75

2nd STAGE
U.S
STRATEGIC DEFENCE INITIATIVE
(STAR WARS)

2. AŞAMA
ABD
STRATEJİK SAVUNMA İNSİYATİFİ
YILDIZ SAVAŞLARI)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


76

BRIGHT SKIES /SILENT FIREBALLS


HARRY MASON APRIL - MAY 1997

Harry MASON Temmuz 1997 yılında yazmış olduğu yazısında Avustralya’da daha önce
görülmedik hadiselerden bahsetmektedir.

Batı Avustralya’nın Pilbara semalarında daha önce hiç kaydedilmemiş ve hatta kıtanın yerlisi
Aborjinlerin bile hatıra/hafızalarında olmayan kırmızı portakal renkli, uçak hızında, alçak irtifada uçan
ateş topları, ve bu topların yerde yapmış olduğu izdüşümlerde depremler görülmeye başlandı[7]

Bir çok bölge sakini bu ateş toplarının Exmouth yarımadasındaki ABD Radyo haberleşme
üssünden geldiğine dikkat etmişti. Bu bölgede yaşayanlar içinde bu üssün yeraltında gizli bir
olağan dışı hava sistemlerine sahip olduğu gibi bir şüphe de vardı.

Daha sonra tespit edilmiştir ki bu ateştopların güzergahındaki Dampier güç istasyonunun iletişim
hatları ortamdaki aşırı gerilim darbesi sebebiyle devre dışı kalmıştır.

Ateş topları 1973-1994 arası Exmouth yarımadasından Great Sandy Desert (çölünün) doğusuna
doğru defalarca görülmüştür. Daha da ilginç olanı kıtada seri depremler başlamıştır.

Bir dünya üzerinde Exmouth yarımadasından geçen büyük coğrafi kutup dairesi aşağıdaki
güzergahtaki istasyonladan geçerek bütün gezegeni kaplayabilecektir.

Hong Kong,
Thule (Grönland ABD Hava Üssü),
Cutler - Ana = bilinen VLF Tx, ( VLF vericisi)
Arecibo - Porto Riko = bilinen VLF Tx, ( VLF vericisi)
Tucuman - Arjantin = bilinen VLF Tx, ( VLF vericisi)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


77

Palmer ve Amundsen-Scott ABD Antarktika üsleri,


Avustralya'da Exmouth Tx ( VLF vericisi)
(Bahsi geçen bazı yerlerin UFO (?) alanları olduğunu söylemeye sanırım lüzum yoktur.)

Amerikalılar daha önce Fransızların 1966’da beri yapmış olduğu ELF (Extra Low Frequency )
deneylerini devralarak adeta kıtanın hakimi gibi davranmaya başladılar.
Avustralya Başbakanı Harolt E. Holt bu durumu endişe ile izliyordu.
Ailesine ve kabinede bazı meslektaşlarına ABD’ nin testleri ile ilgili önemli bir şey bulduğunu ve
Kabinede aleyhte yapacağı konuşmadan bir gün önce yüzmek için girdiği denizden bir daha dönmedi.
Amerikalılar denizde kaybolan Avustralya Başbakanın ismini bir deniz üssüne verdiler[8] Neden?

Bu tarz bir sistemin, şiddetli hava fırtınaları ile Kuzey Kore’yi teslim alıp tarım alanlarının % 50’i
yok ederek açlığa mahkum etmek ve Rusya, Japonya, Çin, İranın çeşitli yerlerinde deprem
oluşturmak için kullanıldığı anlaşılmaktadır.

23 Aralık 1996 Rusya’nın sesi radyo yayınında modern Rus mikro-dalga plazma ve E/M silahları
uzmanı olan Boris Belitzky verdiği cevaplarla Rusyanın da bu tip silahlara sahip olduğunu itiraf
etmiştir.

Yekimenko : Bir mikrodalga jeneratörü nasıl "öfke" kusar?


Belitzky : Bu, bir plazmoidi ateş etmek için kullanılırsa olur.şöyleki; bir füze , savaş başlığı,
ya da bir uçak yoluna gönderilecek plazmoid bir damla o alanı, uzayı, bölgeyi iyonize eder ve,
füzenin, uçağın uçuş aerodinamiğini rahatsız ederek uçuşu sonlandırır.Bu, atmosfer veya uzay
boşluğu üzerinden saldırıya karşı koruma temin edilmesiyle bir jeneratör ve onun plasmasını
yenilmez bir silah yapar.
Yekimenko : Bu soruyu sormaktan nefret ediyorum ama bu silahlardan bahseden generaller ve
bilim adamları blöf yapıyor olmazlar mı?
Belitzky : Hayır. Bu bir gerçektir. Yalnızca bir kaç yıl önce, 1993 yılında Vancouver’da
Rus-Amerikan zirvesinde, Ruslar bu tür jeneratör veya plazma silahlarla ortak test yapmayı önerdi.

Burada, sistemli bir füze saldırısını püskürtmek için kullanılacak ve ABD’nin Stratejik Savunma
Girişimi-SDI’e alternatif olarak Güven-TRUST kod adlı bu proje önerilmiştir.
Bu şekilde Rusya, dünyanın soğuk savaş sonrası güvenliği için yeni iklimi güçlendirmeyi ümit
etmektedir

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


78

NATURAL OR MAN MADE ? EARTHQUAKES


JASON JEFFREY

1962-1965 yılları arasında ABD’li jeolojistler, atık suların dünyanın içine enjekte edildiğinde bir dizi
deprem oluştuğunu keşfetmişlerdi. Enjekte edilen atık suyun miktarı ve periyodu, depremlerin frekansı
ve magnitudu ile uyuşuyordu. [9]
Çok yüksek basınç altında enjekte edilen sıvı yüzünden kayalarda depolanan enerji serbest kalarak
deprem oluşturmaktadır.

1/78 Specula magazine dergisi Woodpecker etkisini şöyle anlatılmaktadır:


Belirli frekanslarda bir elektromanyetik sinyal Dünya yoluyla iletilebilir. 30 derecenin belirli
katlarında sinyal Dünya içine girdiği zaman, Dünya'nın kendi içinde duran dalgalar oluşturur. Bazı
geliş açısı durumlarında Duran dalgalar tuhaf bir olaya sebep olur: Duran dalga ile uyumluluk,
Dünya'nın kendisinin erimiş çekirdeğinde oluşur.Bu çok büyük dalganın küçük bir kısmı, sıvı
çekirdekteki elektromanyetik akımları kabartmasıyla indüklenen duran dalgaları beslemeye ve
arttırmaya başlar. Bu noktada, birisi dev bir TRIODE kurmuş olur. Dünyaya giren indüklenen sinyal
GRID sinyalidir. Dünyanın erimiş çekirdeğindeki (core) büyük enerji ise KATOD ve güç kaynağıdır.

Kurulan uyum GRID sinyal için yükseltme faktörü olarak hizmet eder. Ve şimdi yeryüzünden gelen
küçük miktardaki beslemeden daha fazla enerji duran dalgada mevcuttur.
Interferometre tip teknikleri ile bu tarz çoklu dev rezonans dalgaları birleştirilebilir. Böylece
Dünyanın içinde çok büyük enerjili ışın veya yoğunlaştırılmış etki oluşur.
Frekansa, odaklamaya, dalga şekline bağlı olarak biri, çeşitli etkileri indükleyebilir.
Hedef alan üzerinde orta ve üst atmosferde ciddi bozukluklarla, uzak bir hedef noktasına bağlı
olarak Depremler ve anormal hava efektleri gibi. Buna TESLA ETKİSİ denir. "

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


79

 Tesla Etkisi

1981 yılında ABD Psychotronics Derneği (USPA) bir Sempozyumu'nda Yarbay Thomas Bearden,
şunları söylemiştir:
Tesla’nın bulduğu duran dalgaları erimiş çekirdekte (core) ya da sadece kayaların üzeride
kurabilirsiniz. Kayalardaki bu tellürik faaliyet bu dalgaların faaliyetini arttırarak daha fazla
potansiyel enerji alabilirsiniz. Bu olaya Tesla Büyütücü Vericisi (Tesla Magnifying Transmitter-
TMT ) adı verilir.
Bearden TMT’nin nasıl çalıştığını açıklamaya devam ediyor
Yapmanız gereken şey, Eğer yerkürenin içine bir duran dalga gönderirseniz dünyanın erimiş
çekirdeği dalgayı beslemeye başlar. (şimdi Tesla etkisinden bahsediyoruz).
Böyle bir duran dalganız varsa bir triode (tüp) kurdunuz demektir.

Burda yapılan şey; dünyanın erimiş çekirdeğinin enerji beslemesi, sizin triodun grid kapısına sizin
gönderdiğiniz sinyal gibidir.
Bundan sonra yapmanız gereken frekansı değiştirmek olacaktır.
Eğer frekansı tek yönde değiştirirseniz ( start to dephase ) , üzerinde yoğunlaştığınız yeryüzündeki
noktanın diğer tarafındaki atmosfere enerji yüklersiniz. Havayı iyonize etmeyle başlarsınız. Hava
rüzgar kanallarını (jetstream) değiştirebilirsiniz.
Eğer yavaş yavaş azaltırsanız herşeyi değiştirebilirsiniz.Havaya tamamen tesir edebilirsiniz. Bu harika
bir hava makinasıdır.
Eğer keskin bir şekilde azaltırsanız, ionize elde edemezsiniz. Onun yerine yeryüzüne inecek olan
ateştopları (plazma) ve şimşekler elde edersiniz.
Frekansları ileri geri oynayarak tüm bölgeler üzerinde büyük hava değişikliklerine sebep olabilirsiniz.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


80

Bir ışın interferometre oluşturmak için gerekli mesafeyle ayrılmış İki skaler potansiyel ışın vericileri
alın . Belli bir mesafede iki ışını çakıştıralım. Şimdi uzak girişim bölgesine (Interference zone )
olarak IZ, bir ortam vakum potansiyel ortamı (uzay-zaman potansiyel veya uzay-zaman stresi)
oluşmuştur.
Eğer , Interferometre vericisinin elektrik devrelerinin toprağı , IZ ‘deki ortam potansiyelinden
yukarda ise, o zaman, saçılan EM enerji (ısıtma) IZ’de ortaya çıkar.Bu işlem egzotermik çalışma
modudur.
Eğer , Interferometre vericisinin elektrik devrelerinin toprağı , IZ ‘deki ortam potansiyelinden
aşağıda ise, o zaman yakınsak EM enerji (soğutma) IZ’de ortaya çıkmaktadır.
Bu işlem, en endotermik çalışma modudur.

Yani sadece bir skaler potansiyel interferometrenin elektriksel toprağın beslemesi ile oynadığınızda
uzak IZ’de ısıtma ya da soğutma üretebilirsiniz.

Sadece yayın yaptığınızda (radiates) uzak, sabit, sürekli ısıtma veya soğutma elde edersiniz.
Eğer interferometreyi PULSE (darbe-vurum) olarak çalıştırırsanız, uzak bir sıcak patlama ya da
soğuk patlama üretirsiniz.

Dünyanın diğer tarafında Çakışma alanını - (IZ) atmosferde belli bir bölgeye Odaklandır.
(toprak ve okyanus üzerinden ışınlama).Vericileri positive beslemeye al. IZ’ de havada atmosferik
ısınma elde edersiniz. Böylece hava genişler ve alçak başınçlı bölge oluşur.
İkinci bir vericiyi de negatif beslemeye alarak uzak bir bölgede ikinci IZ’ yi oluşturursunuz. Bu IZ’
de hava soğur ve büzüşür,yoğunlaşır. Ve yüksek basınçlı bölge oluşur.
Böylece çeşitli IZ’ leri (alçak-yüksek basınçlı) rüzgar kanallarının (jetstream) yakınına yerleştir.
Bu jetstream’ler (rüzgar kanalları) aşağıya ve yere doğru yukardan sapmaya başlar.
Vericilerdeki enerjiyi ve IZ konumlarını (sadece yavaş yavaş birlikte hareket) değiştirerek,
jetstream’leri (rüzgar kanalları) sürükleyerek yönlendirebilirsiniz. Ve böylece nihai havayı
yönlendirebilirsiniz.
Tornado (kasırga ) yumurtlamak istermisiniz?

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


81

Sadece, jet akışlarında (jetstream) birkaç keskin viraj yapmak ve biraz onları hızlandırmak yeterlidir.
Hava kitlelere kazandırılan ilave açısal momentum küçük tornadoları doğuracaktır.
Okyanus altında bir yere, belli bir süre, IZ odaklandığında , o bölgedeki su ısınır veya soğur.
Mesela orayı kötüleştirebilir veya iyileştirebilir. El Nino gibi..

Gerçekten askeri bir şey ister misiniz?


Sadece büyük bir fay zonu içinde IZ’ yi odaklayın. Kaliforniya'daki San Andreas fayı mesela.
Ekzotermik interferometri modunu kullanın. O fay zonu yavaş yavaş enerji depolamaya başlar. Stres
artar. Sonra plaka kenarları kayar ve bir depreminiz olur.
Eğer çok güçlü bir deprem istiyorsanız, Geçmişte kaya plakalarının normal kayma yerinde yavaş
yavaş enerjiyi depolayın ki bir çeşit aşırı gerilim veya aşırı basınç oluşsun.
Sonunda o plakalar gitmeye karar verdiklerinde büyük, güzel bir depreminiz olmuş olur.

Eğer bu oyuncaklarla uyuyan bir volkan etrafında oynarsanız ne olcağını tahmin edebilirsiniz.

HAARP yayınları, elektromanyetik ya da plazma olayları, sismik aktivite ve tektonik hareketin


belirtilerinin tespiti ve izlenmesi için kullanılabilir.
Araştırmacılar inanmaktadır ki;
HAARP yayınları depremlerin tetiklenmesi tektonik hareket, hava değişikliği, zihin kontrolü, hi-tech
askeri deneyleri gerçekleştiren elektromanyetik koşullarını tetikleyebilir veya aktif hale getirmek için
kullanılmaktadır.

Endişe verici olan, HAARP teknolojisi Yeni Dünya Düzeni'nin baskıcı hedefleri ve gündemlerini
uygulamak için uygundur.

HAARP: The Ultimate Weapon of the Conspiracy isimli kitabında Jerry Smith;

1966 yılında Professor Gordon J. F. MacDonald’ın Unless Peace Comes isimli kitabında şaka
yapmadığını, gezegenin enerji alanları kullanarak hava manipülasyonu, iklim değişikliği, kutup buz
kap erimesi veya istikrarsızlaştırma, ozon tabakasının inceltilmesi teknikleri, deprem mühendisliği,
beyin dalgası manipülasyon ve okyanus dalga kontrolünün nasıl yapıldığını açıklar

1997 yılında ABD Savunma Bakanı William S. Cohen, diğerleri dediği (terörist-ülkeler)
elektromanyetik dalgaları kullanarak deprem yaratabileceklerini, volkanları patlatabileceklerini, iklimi
değiştirebileceklerini dolayısı ile kendilerinin de bu konularda yoğun mesai içinde olduklaını söyler.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


82

 Muhtemel Hedefler

Amerika dersine iyi çalışmıştı. Onunda kendi teknolojisi vardı.


Atmospheric Heater tabirini o icat etmişti.
Artık Haarp oyunlarında yerini almıştı.

ABD’ nin imza koyduğu NAIRABI konvensiyonun’a göre barışta bağımsız herhangi
bir ülkeye izinsiz olarak elektronik sinyal yayını yapmak yasaktır.

KYOTO vodvili denen tiyatro da, ozon tabakasını delen fluorakarbon moleküllerinden
ziyade bu EM silahların yoğun bir şekilde kullanıldığı gerçeği gözlerden gizlenmiştir.

Pensilvanya Devlet Kolejine bağlı “Öldürücü Olmayan Savunma Teknolojileri ” Enstitüsü,

ABD Donanması işbirliği ile kurulmuştur.


Bu Enstitü Ordu dışında geliştirilen silahları değerlendirmek amacıyla teşekkül etmiştir.
1976 yılında ABD jeofizik savaşlarını yasaklayan uluslararası anlaşmayı imzalamıştır.
Yeni tarz silahların araştırılması, kullanımı, sofistike bilim/ araştırma laboratuarlarına
sınırlı/ yasaklı değildir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


83

MAGNETO HYDRO DYNAMIC (MHD ) JENERATORLERİ

Aktif bir bölgede ya da küresel ölçekte güneş atmosferin


Manyetohidrodinamik yapısını modellenmesi,
hem de dinamiklerinin kökeninde süreçlerin fiziğini anlamak
Bizim faaliyetlerden biridir

Etkileşim fizik Güneş ve Dünya arasındaki fiziki etkileşim


Küresel MHD davranıştan parçacık plazma fiziğine kadar
plazma işlemleri açısından o kadar zengindir .
Güneş atmospher meydana gelen püskürme olaylarını
tetikleyen mekanizmayı anlama, Küresel Heliosferik yapının
yayılımı hem de küresel Dünya manyetosferik yapılandırma
ile orada etkileşim UZAY HAVA PROGRAMININ (USA)
bir kısmını temsil eder.

Aktif galacatic çekirdeği, microquasars ve kuazarlar gibi


Daha egzotik astrofizik kanallarda güçlü bir aktivite , bir
yığılma diski ile sergileyen genç yıldızların etkileşimi
Manyetohidrodinamik yapı çerçevesinde kabul edilebilir.

Bizim faaliyetlerimizn bir parçası da Manyetohidrodinamik


thermonuclear kontrol edilen füzyon için tasarlanmış
Tokamak makinelerde meydana gelen süreçler dir ki
,plasmalarda gelişen kararsızlıkları anlamak hayati öneme
sahiptir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


84

Kavramsal Fizik, Paul Hewitt, 1998:

Plazma Güç:
Daha yüksek bir sıcaklık, bir plazma jet motorunun egsozundan çıkar.
Bu, zayıf iyonlanmış bir plazma, ancak küçük miktarlarda potasyum ya da sezyum metal ilave
edilirdiği zaman çok iyi bir iletken haline gelir. Bir mıknatıs yönlendirildiği zaman, elektrik
üretilir. Bu MHD gücüdür . Yani bir plazma ve bir manyetik alan arasındaki manyetohidrodinamik
bir etkileşimdir.

Silahlar:
MHD’ nin etkili bir savunma sistemi ile silah olarak kullanımı sonsuzdur.
sadece hava gücünü kullanarak mıknatıslar kullanmak, savunma için (8-10) Tesla değerinde
bobinler kullanarak Büyük elektrik kuvvetleri yaratmak mümkün olacaktır
Böylece Yüksek Sıcaklık Süperiletkenlik (HTSC) elde edilebilir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


85

Flows of electrically conducting


coolants will experience complicated
magnetohydrodynamic (MHD) effects
What is magnetohydrodynamics (MHD)?
– Motion of a conductor in a magnetic field produces an EMF that can
induce current in the liquid. This must be added to Ohm’s law:
j   (E  V  B )

– Any induced current in the liquid results in an additional body force


in the liquid that usually opposes the motion. This body force must
be included in the Navier-Stokes equation of motion:

V 1 1
 (V   )V    p   2V  g  j B
t  
– For liquid metal coolant, this body force can have dramatic impact
on the flow: e.g. enormous MHD drag, highly distorted velocity
profiles, non-uniform flow distribution, modified or suppressed
turbulent fluctuations

Fusion LW Researchers are Contributing to the Resolution


of GRAND CHALLENGES in Fluid Dynamics
Interfacial Transport
Liquid Walls:
SCALAR many interacting FREE SURFACE
TRANSPORT PHENOMENA
phenomena
T 
ρC p [  ( V   )T]  k  T •Turbulence redistributions  
t at free surface
 ( V   )  0
C  t
 ( V   )C  D  C •Turbulence-MHD interactions
t
•MHD effects on mean flow and
ELECTRO- surface stability HYDRODYNAMICS/
TURBULENCE
MAGNETISM •Influence of turbulence and 
 V   1
B 1    surface waves on interfacial  (V   )V  -  p
 Δ B    ( V  B ); t ρ
t σμ 0 transport and surface renewal
    1  
1 Teraflop Computer   τ  g  j B
j    B  B  0 ρ
μ0 Simulation 
 V  0

MHD

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


86

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


87

MHD jeneratör (manyeto-hidrodinamik jeneratör) Bir füze motorunun katı yakıt itici gücü
esasına dayanan bir kompleks fiziksel donanımdır.

Dünya'nın derinlik sondajında kullanılan MHD jeneratör, kısa bir yüksek güçlü
elektromanyetik pals oluşturur.

Dünyanın doğal elektromanyetik alanı (NEMF) bu deneylerde gürültü


ve interferans kaynağıdır.

Bu nedenle, MHD-jeneratörün başlangıç zamanı minimal girişim seviyesi ile seçilmelidir.

Bunun yanı sıra, kilometrelerce boyunca çok sayıda jeofizik ölçüm istasyonları üzerinden gerçek
zamanlı kontrolü sağlamak gereklidir.

 Sivil kullanımlara emsal: Petrol arama

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


88

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


89

1999 Gölcük depremi öncesinde olaylar, 1976 Tienshan–Çin depremi öncesi olaylarla örtüşmektedir.
Bugün artık biliyoruz ki 650.000 kişiyi öldüren bu deprem bir Sovyet testi idi. Gölcük depremi
öncesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin NATO şemsiyesi altında Marmara Denizinde “Electro-Sismic
Tests Under Night Vision Conditions” isimli tatbikata katıldığı, Özel tertibatlı ABD denizaltılarının da
bu tatbikatta yer aldığı Gn. Kr.Bşk.’lığı tarafından halen yalanlanmamıştır.

Tamaz CHALIDZE, MHD jeneratörleri kullanılarak gerçekleştirilen bu deneyin teferruatını


INTAS’taki web adresinde vermektedir [10]

Chalidze’ye göre; Sisimik hareketlere önceden önemsiz kabul edilen veya Güçlü uzak depremler,
Nükleer patlamalar, toprak gelgitleri, dünyanın dönme hızındaki değişiklikler gibi tamamen
gözardı edilen dış kaynaklı faktörler tarafından tesir (modülasyon) edilmektedir.

Ortam stres alanın (küçük) değişikliklerinin ortama tepkisini ifade etmek için , Yukarıdaki (mekanik)
türden zorlamalara Jeofizik ortamın sismik ve sismik (sürünme) tepkisi olarak
tenso duyarlılık olarak tanımlanmıştır.

Depremler (en azından şu anda) tahmin edilemiyorsa, o zaman belki oluşumu bir şekilde
kontrol edilebilir?

Deprem Tetikleme ile ilgili yukarıda bahsedilen örnekler böyle bir olasılığı göstermektedir.
Yeni bir tetikleyici, Farklı fiziksel kökenli , NIS (Russian) grubun üyeleri tarafından
kısa zaman önce keşfedilmiştir.

Orta Asya bölgelerinde - Güney Tien Shan ve Tadjik Depresyon (1976-1978) ve Kuzey Tien Shan
ve Chu Vadisi (1983-1989) - Deprem tahmin deneyleri esnasında , düzenli elektromanyetik sondaj
tarafından bir manyeto-hidrodinamik (MHD) jeneratörün yardımıyla kabuk elektriksel iletkenliği
ölçülmüştür.

Akım darbe süresi, yaklaşık : 3-10 saniye,


Mevcut genlik (amplitude) : 1,5-2,8 kA ,
üretilen enerji : onlarca MJ / pals
MHD jeneratörü 4,5 km uzunluğunda elektrik (topraklı) dipol tarafından yüklenmiştir.

Deneyler esnasında , toplam 34 ve 85 MHD jeneratör sırasıyla çalışmıştır.


Zayıf şoklar tarafından yayınlanan toplam ek enerji, bütün jeneratörler çalıştıktan sonra
magnitüdü 5-6 olan EM enerji serbest kalmıştı.
Daha fazla analiz göstermiştir ki, Kabuğun üst 5 km içindeki deprem hareketleri
elektromanyetik etkilere daha duyarlı oldu.

Chalidze ilgilenenlere çok teferruatlı bilgiler vermektedir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


90

Chalidze Sovyetlerdeki anahtar yazılarının bazılarını da sitesine almıştır:

List of key papers.

1. Sobolev G.A., Ponomarev A.V., Avagimov A.A., Zeigarnik V.A.. Initiating Acoustic Emission
with Electric Actions // In: Proc. XXVII General Assembly of the European Seismological
Commission (ESC), Lisbon University, Lisbon, Portugal, September 10-15, 2000, SSE-2-06-0,
P.277-281.

2. Sobolev G.A., Zakrzhevskaya N.A., Kharin E.P. On a relationship between seismicity and
magnetic storms // Physics of the Earth, 2001, No.11, P.P.66-72

3. A.A.Avagimov, V.A.Zeigarnik. On a mechanism of induced seismicity triggered by


electromagnetic impact. // 1st Int. Workshop “Physical backgrounds of prospecting the rock
fracturing”, Krasnoyarsk, September, 2001.

4. A.A.Avagimov, V.A.Zeigarnik,. A.V. Ponomarev, G.A. Sobolev. On geology media state


variation under electromagnetic impact. In: IHED Proceeding, 2001.

5. T. Chelidze , V. De Rubeis , T. Matcharashvili , P. Tosi. Influence of strong electromagnetic


discharges on the dynamics of earthquakes time distribution at the Bishkek test area (Central
Asia). To be submitted to "Nonlinear Processes in Geophysics".

6. T.Chelidze, N.Varamashvili, M. Devidze, V. Chikhradze, Z. Tchelidze. Laboratory study of


electromagnetic initiation of slip. Submitted to “Annali di Geofisica”

7. Electromagnetic initiation of slip. T.Chelidze, A. Gvelesiani, N.Varamashvili, M. Devidze, V.


Chikhradze, Z. Tchelidze, M. Elashvili. Submitted to “Pageoph”

8. T.Chelidze, A. Gvelesiani, N.Varamashvili, M. Devidze, V. Chikhradze, Z. Tchelidze, M.


Elashvili. Electromagnetic initiation of slip. Accepted by XXVIII ESC Gen.Ass. Genova, Italy,
2002.

9. T.Chelidze, O. Lursmanashvili. Electromagnetic control of slip. Accepted by XXVIII ESC


Gen.Ass. Genova, Italy, 2002.

10.T. Chelidze, V. De Rubeis, T. Matcharashvili, P. Tosi. Influences to the dynamics of


earthquakes temporal distribution at the strong electromagnetic discharges test area of Bishkek
(Central Asia). Accepted by XXVIII ESC Gen.Ass. Genova, Italy, 2002.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


91

ABD 1945’te Nazi Bilim adamlarını devşirerek Uzay yarışına bir adım önde başlamıştı.
Demirperde yıkıldıktan sonra bizzat rakibin ( Sovyet ) en iyi oyuncularını takımına katmıştı.
Batıya göç eden Sovyet bilim adamları nezaretinde, NATO’ nun Barış için Bilim programları
bile nedense hep Barış ile başlamasına rağmen ilgili ülkelerdeki Sismik, Tektonik riskler üzerine
projelerle doldurulmuştur:

NATO SCIENCE FOR PEACE SUB-PROGRAMME SCIENCE FOR PEACE PROJECTS

Development of Low-Cost Rubber Bearing for Seismic Safety of Structures


in Macedonia and Balkan (SfP-Rubber Bearings)

Development of Very-Broad Frequency Band Detectors of Electromagnetic


Radiation (SfP-Broad Band Detectors)

Quantification of Present-Days Tectonics of Albania (SfP-Tectonics Albania)

Seismic Risk in large Cities of Caucasus, Tools for Risk Management (SeRiCiCau)
(SfP-Seis-Caucasus)

Enhancement of the Strong Motion and Seismic Network in Turkey


(SfP-Strong Motion Network)

Seismotectonics and Seismic Hazard Assessment in Albania (SfP-Seis-Albania)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


92

AUM SHİNRİKYO / TEHLİKELİ BİR KÜLTÜN ANATOMİSİ

1995 yılında Amerikan senatosunda kitle imha silahlarının yayılması ile ilgili oturumda
mevzu bir Japon tarikatı olan AUM SHİNRİKYU idi. Tehlikeli bir kült olarak takdim edilmişti.

Yakuza ile müttefik olan bu tarikatı tehlikeli kılan Ruslarla beraber icra eyledikleri Scalar EM
enerjili silah çalışmaları idi.
1990 yılında Batı Avustralya’ da (BANJAWARN) çalışmalara başlayan grup 1992-1993
yıllarını Rusya’ da eğitim almakla geçirdi.
Aum’un başkan yardımcısı Kiyohide HAYAKAWA, master tezini OSAKA Üniversitesi
Çevre Mühendisliği bölümü landscape (yeşillendirme) bölümünde tamamlamıştı.
Tez, top secret olarak etiketlenip japon bilim çevrelerine bile yasaktı.

Elektromanyetik dalgaları kullanarak iklim ve hava modifikasyonları ile Avustralya


çöllerini yeşillendirmek maksadıyla Japon Hükümeti çevre bakanlığı ve Avustralya Hükümeti
ile imzalanan anlaşma çerçevesince çalışmaktaydı.
Laboratuvarlar KOBE’ deki çelik tesislerindeydi.
Yoichi SHİMATSU adındaki bir japon gazeteci Hayakawa’nın Osaka’daki laboratuvarların
Landscape engineering, Anti-desertification, climate engineering ve desert engineering
diye adlandırılmalarının birer kamuflaj oldugunu tespit etti ve yazılarını yayınladı.

Hayakawa’ının sağ kolu ve aynı zamanda tarikatın bilim bakanı olan Hideo MURAİ , yaşayan
en akıllı japon ünvanına sahip bir nükleer fizikçi idi. Kobe’deki laboratuvarların başkanıydı.
1995 KOBE depreminde depremin merkez üssü bu laboratuvarlar olacaktı.

Tarikatın manevi lideri Asahara Kobe depremini 9 gün öncesinden, Tokyo radyosunda
yaptığı bir konuşmada ; bir yabancı gücün Kobe’de E/M silah sistemlerini kullanarak
deprem tetikleyeceğini bildirdi. Muhtemelen KGB tarafından bilgilendirilmişti.
Hideo MURAİ depremden hemen sonra Yakuza süsü verilmiş suikast timiyle öldürülürken
son sözü “Jewish got me” olacaktı.

Japonya’da olanlar süpriz değildi. Teknolojiyle gelen utanç verici mağlubiyet, yine teknoloji
ile zafere çevrilebilirdi.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


93

1989 yılında “ Japan That Can Say No ” kitabının yazarı , Sony’in efsanevi başkanı ve bir
dönem de başbakanlık yapmış olan AKİO MORİTA ; kitabında geleceğe dair işaretler vermekteydi.
Ona gore Japonya Rusya ile işbirliği içinde olmalı, Japon elektronik teknolojisi ile
Rus super E/M silah sistemleri modernize edilerek ABD’ ye dur denmeliydi.

E/M deprem tetikleyen silah teknolojisinin Japon sismologlarca keşferdilen ilk ipucu
1988 büyük Ermenistan Depremden sonra Sovyet sismologları ile yapılan ortak bir toplantıda
geldi.Bu silahlar hakkındaki bilgileri kuvvetle destekleyen kanıtlar Japon araştırmacı
gazetecilere Moskova’lı bir kaynaktan geldi.
Dışişleri Bakanı Shintaro Abe liderliğindeki bir üst Japon heyeti SSCB Devlet Başkanı Gorbaçov
ve onun yardımcısı ve Politbüro üyesi Alexander Yakovlev ile tanıştığında bu kişi Moskova'da bir
konferansta (Ocak 1990) sırasında mevcut idi.
SSCB ve Japonların niyeti "ikili işbirliğini kurmak idi ve byda gerçekleşti.
1991 yılındaki da toplantılarda Gorbaçov Yakovlev aracılığıyla Japon hükümetine SSCB'nin
süper-gizli kıtalararası menzilli E / M silah teknolojisi sundu. Bu silah - Deprem üretme
kapasitesine –sahip olup maliyeti 900 milyon $ idi.
Bu E/M silah sistemi 1960'lardan itibaren SSCB ‘ de aktif hizmette bulunmuştur.

4 Mayıs 1991’de Yomiuri Shimbun "Gelişmişlikte Son Perde- Deprem Silahları” başlıklı bir
makalede Rus basınında çıkan haberlere istinaden; Rusya'nın yerkabuğunun hareketinden
yararlanarak düşman topraklarında büyük SUNİ deprem tetikleyen, bir deprem uyaran silah
üretme eşiğinde olduğunu Ve böyle bir silah sistemi Japonya'ya satışa sunulduğunu belirtmiştir.
Bu gelişmiş Rus silah gelişmiş teknolojisinin belirli bir derece stresli plaka sınırında küçük bir
nükleer bomba patlatarak binlerce kilometre uzakta istenen hedefe konuşlanmış güçlü bir deprem
başlatabilecği iddia edildi.
Bu açıklama muhtemelen halktan E/M silah mekanizmasının gerçek doğası hakkındaki bilgiyi
gizlemek için söylenmiş makul bir yalandı. Bu nükleer patlama plaka sınır yerlerde deprem
başlatmak için bilinen belgeli ve gizli olmayan bir gerçektir.

1993’ te Zherinovski , bilahere Gorbachev , Moskova’daki Japon-Rus üniversitesinin açılışında


Japon meslektaşı Toshio Yamaguchi’ ye “her iki ülkenin parlak beyinli genç nükleer fizikçilerinin
işbirliği yapmalarını, Japon mikro-chip teknolojisini, 1. Nesil Rus E/M silah sistemlerine
uygulayarak 3. Nesil E/M silahları yapabilmeleri gerektiğini” söylemişti.

İlginç olan bu tarz anlaşmaları Rusya Malezya Hükümet ile de yapmıştı.

Malezya'nın niyeti, Büyük Endonezya ve Borneo Orman Yangınları tarafından oluşturulan son
büyük çevre felaketinin sis-pus ve kesif dumanlarının Rus Uydu teknolojilerini kullanarak büyük
fırtınalar,siklonlar ile dağıtılması ve uzağa gönderilmesi idi.
Bu Rus şirketi - gezegenin her yerinde - bir multi-milyon dolarlık bir fiyat mukabilinde verilen
hava sipariş lerini temin eder.
Tarihi bir gerçektir ki, 1987 yılında Dünya borsaları çökerken, Biskay körfezinde üretilen dev fırtına
hücresi İngiltere’yi vurdu.Siklon rüzgarları bütün ormanlık alanları tahrip ettiğinden,Güney
İngilterenin telefon sistemini nakavt etti. Böylece bir çok İngiliz kilitli kalarak hisselerini satamadı.
Borsadan ilk çıkan çok büyük para kazandı ve aynı zamanda British Finansal sistemine ağır darbe
vurdu.
Ruslar Kapitalizmi teknik olarak öğrenmişlerdi.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


94

8 Şubat 1995’te 3 yıldızlı bir Rus generali Kirtland-New Mexico’daki Amerikan üssünü ziyaret eder.
Rich Garcia’nın yazdıklarına göre bu Rus Tümgeneral Vladimir M. Loborev, Rusya Federasyonu
Savunma Bakanlığı Fizik ve Teknoloji Merkez Enstitüsü başkanıdır. Rusyadaki hava kuvvetlerine ait
Phillips Laboratuvarınında Yöneticisidir. Yanındaki Dr. Valery M. Kondratev, Enstitüde kıdemli bir
Bilim adamıdır. Rus heyetinin ziyaret ettiği tesisler arasında Los Alamos (NM) Ulusal Laboratuvarı
ve Lawrence Livermore (CA) Ulusal Laboratuvarları da vardır.Rusyadaki Phillips ve Amerikadaki
Kirtland Labortuvarının temel çalışma faaliyeti Electromanyetik Pals araştırmalarıdır.

Michel Chossudovsky “Washington's New World Order Weapons Have the Ability to Trigger
Climate Change” isimli eserinde Amerikalılar ve Ruslar Dünya iklimini manipüle edebilme
yeteneğine sahip demektedir[11]
Dünyanın iklimi şimdi öldürücü olmayan sofistike silahların yeni nesil bir parçası olarak
değiştirilebilir.
ABD'de, bu teknoloji (Star Wars) Stratejik Savunma Girişimi (SDI) nin bir parçası olarak Yüksek
Frekanslı Aktif Aura Araştırma Programı (HAARP) ad altında icra edilmektedir.
Son bilimsel kanıtlar HAARP’in tam operasyonel ve potansiyel olarak sel tetikleyici, kuraklık,
kasırga ve deprem tetikleme kapasitesine sahip olduğunu göstermektedir.
Askeri açıdan, HAARP bir kitle imha silahıdır. Potansiyel olarak seçilen tüm bölgelerde tarım ve
ekolojik sistemlerin istikrarı bozucu yeteneğine sahip bir enstrüman olmaktadır.
HAARP Stratejik Savunma Girişimi (SDI) kapsamında Yeni Dünya Düzeninin silahı ve
cephanesidir. Askeri açıdan tüm ulusal ekonomileri potansiyel iklim manipülasyon yoluyla
destabilize edebilir. Daha da önemlisi, az maliyetle düşmanın bilgisi ve konvansiyonel bir savaş
olarak askeri personel ve ekipman çekici olmadan uygulanabilir.
HAARP yoğun yüksek frekanslı ışınları ile atmosferi bombardıman ederek iklim değişikliğine katkıda
bulunabilir . Yüksek şiddette, düşük frekanslı dönen-yansıyan dalgalar zamanla insanların beynini
etkileyebilir , ayrıca tektonik hareketler üzerindeki etkileri göz ardı edilemez.

Daha genel olarak, HAARP Dünyanın elektro-manyetik alanını modifiye etme yeteneğine sahiptir.
Bu ABD askeri araştırmacıların düşündüğü -yumuşak, kibar, nazik- bir elektronik silahtır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


95

WEATHER MODIFICATION
PHILIP L. HOAG

II.dünya savaşı öncesinde Ukrayna, Sovyetlerin iklimle oynaması neticesinde açlığa mahkum olmuştu.
Yiyecekleri kontrol eden İnsanlarıda kontrol eder diyen Philip L. Hoag “Weather Modification” adlı
yazısında bu konuyu öncesi ve sonrası ile teferruatlı bir şekilde anlatır.

1971 yılında ABD ve Sovyetlerin aşağıdaki gizli hava modifikasyonu projelerinde işbirliği yaptığı
iddia edildi:

POLEX-POLAR EXPERIMENT OF THE GLOBAL ATMOSPHERIC RESEARCH PROGRAM

AIDJEX- THE ARCTIC ICE DYNAMICS JOINT EXPERIMENT


Bu deneyler kutup buz kapağını eritme girişimlerini içeriyordu.

NILE BLUE AND CLIMATE DYNAMICS


Arktik buz paketini değiştirmeyi hedefliyordu.
ABD-Sovyet ortak projesidir. Dünyanın manyetik alanına müdahale eden Antarktika'dan ELF
dalgalarının iletimini içeren projedir.

SOVIET WOODPECKER SYSTEM


Sibirya'da Angarsk ve Kabarovsk'da; Ukrayna’da Gomel, Nikolayev ve Sahalin Adası,
Letonya'da Riga ve Küba’nın 60 km güneyinde Havana’da Tesla vericileri ile çalışan 2500
Sovyet personeli.
ABD üzerinde bir Scalar ELF grid sistemini oluşturmak elektromanyetik yayınlar yaptı.
Çiftler halinde, bu düşük frekanslı Scalar dalgaları ileterek bu toprak yüzeyinde önceden
belirlenen bir noktada birleştiği ve Atmosferin bozulmasına sebep olduğu tespit edildi.
Bu teknoloji rüzgar kanallarının (jetstream) seyrini değiştirecek ve uzun süreli hava
blokları kurmak için kullanılabilir.

GWEN- GROUND WAVE EMERGENCY NETWORK


Sovyet ağaçkakan sistemine biraz benzer bir sistem olup, Amerika Birleşik Devletleri'nde
kuruldu.

Burada ilginç nokta Amerika’nın bu tür operasyonlara karşı GWEN (Ground Wave Emergency
Network) programını devreye sokmuş olmasıdır. Nükleer savaşta muhtemel radyasyon yüzünden
kesilecek iletişimi sağlamak amacıyla kurulduğu söylense de; gerçekte GWEN anten kuleleri ile 200-
250 mil çapında bir saha içinde manyetik alanın değiştirilmesi mümkündür. Program müdürü Albay
Paul Hanson, GWEN’in nükleer savaşa yardımcı olamıyacağını çünkü büyük bir ihtimalle yıkılmış
olacağını söylemektedir. Asker ağzıyla:
Her bir birimde 300 foot uzunluğunda bir kule vardır. Radyo dalgaları iletmek için her biri 300 feet
olan yüzlerce çıplak bakır teller vardır. Bu teller kulenin tabanından dışarı yayılan bir kollu desen
şeklinde toprağa gömülür. Teller zemin üzerinden çok uzun mesafeler için radyo dalgası enerjisini
yayarak ince izalatörlü kablo gibi toprakla kesişir.
Karanlık bir ışın kullanılarak ( görünmez) , görünür ışık ile oluşturulan Sistem altı radyo alt sistemler
içerir ve radyo ve televizyon tarafından yaşanan aksaklıklara karşı dayanıklıdır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


96

Karanlık ışınlar atmosferde enerjik plazmanın oluşumuna katkıda bulunur. Bu plazma, doğal sis ya
da sanayi sisi gibi görülebilir hale gelebilir. Bazıları Güneş enerjisinden ayrı bir yüke sahiptir. kışın
kutup bölgeleri gibi güneş enerjisinin olmadığı yerlerde birikir.
Kutup baharı oluştuğunda, Güneş, görünür ve bu plazmayı iterek ozon tabakasında delikler yapar.
Bu askeri bir sistemdir. Bu yeni harika haberleşme sistemi sadece kuzey Amerika’da olup
Avrupa’da yoktur.
Şu anda 54 GWEN istayonu faaliyette olup 29 tane daha yapılması planlanmıştır. Her birinin fiyatı 11
milyon USD .dir. Bu İstasyonlar; Texas, Nevada, Maine, North Carolina, Maryland, Georgia, Oregon,
Washington, California, Iowa, Wisconsin, Minnesota, Missouri, North Dakota, South Dakota,
Pennsylvania, Mississippi, New York, Alabama, Virginia, Kansas, Nebraska, New Jersey, Arkansas,
Massachusetts, Oklahoma, Colorado ve Montana’da dır.
Oldukça önemli kanıtlar vardır ki, Sovyet Ağaçkakan ile birlikte bu GWEN birimleri 1993 yılında
Orta Batıda büyük seller oluşturmak için önemli bir katkı yapmıştır.
11 Ağustos 1987 tarih ve 4,686,605 patent numaralı bu icadın sahibi Dr. Bernard J. Eastlund, bir
fizikçi olup ABD hükümetine dev bir elektromanyetik hava mühendisliği sistemi kurmayı taahhüt
etmiştir. Bu istasyonlar ABD’yi kuşatarak elektromanyetik bir saldırıya karşı koruma amaçlıdır.

Ruslarda “elate” isimli benzer bir anten sistemi ile Moskova Bykova hava alanını korumaktadır.
ABD’nin yeni silahlarını yeni dünya düzeninin (NWO) silahlı gücü olarak görenlerde vardı[12]
Bu yeni silahlar iklimleri değiştirebilir, ülkelerin altyapılarını çökertebilir, nufus planlaması
yapabilirdi.[10] Bu E/M silah sistemleri araştırmalarının daha fazla ileri gidilmeden ,dünyanın sonunu
getirmeden durdurulması lazımdı. Breznev 1977 de bunu bizzat kendisi “Elimizde öyle bir silah varki
asla durdurulamaz, dünyayı silip süpürür” diye açıklamıştı.

Ancak çılgın Texas’lı Dr. Bernard Eastlund “Uzaya Konuşlandırılmış Hava Kontrol
Sistemlerinden/Silahlardan bahsederek asla durmayacağını açıkca gösteriyordu[13]

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


97

WEATHER AS A FORCE MULTIPLIER


OWNING THE WEATHER IN 2025

A Research Paper Presented To Air Force 2025 by


Col Tamzy J. House
Lt Col James B. Near, Jr.
LTC William B. Shields (USA)
Maj Ronald J. Celentano
Maj David M. Husband
Maj Ann E. Mercer
Maj James E. Pugh
August 1996

1996 yılında Amerikan Hava Kuvvetlerine ;

Hava / İklim kontrolünün bir Ulusal Güvenlik meselesi olduğu dolayısı ile 2025 yılına kadar Hava
/İklim kontrolünün mutlaka ele geçirilmesi gerektiğini izah eden bir rapor sunuldu[14]

Gerekçe olarak;

Önümüzdeki 30 yıl içinde olgunlaşacak güncel teknolojiler, hava kalıplarını değiştirme veya en
azından yerel ölçekte bunların uygun etkileri yeteneğine sahip gerekli kaynakları sunacaktır.
Mevcut demografik, ekonomik ve çevresel eğilimler küresel gerilimleri yaratacaktır ki buda birçok
ülke yada gruplara için kapasiteleri içine bu hava-modifikasyon yeteneğinide katmak için gerekli ivme
sağlayacaktır.
Amerika Birleşik Devletleri'nde, Hava-modifikasyonu muhtemel yurtiçi ve yurtdışı uygulamaları ile
Ulusal Güvenlik politikasının bir parçası haline gelecektir.
Bizim hükümet çeşitli seviyelerde, kendi çıkarlarına bağlı böyle bir politika takip edecektir.
Bu seviyeler tek taraflı eylemleri , NATO gibi bir güvenlik çerçevesi katılımı, BM gibi uluslararası
bir örgüt üyeliği, veya bir koalisyona katılım olarak gerçekleşebilir.
Amerikan Ordusuna en büyük destek yine Üniversitelerden gelmektedir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


98

1998 yılında İtalya’da yapılan “Uzayın keşfi ve Uzay kaynaklarının işletilmesi” seminerinde
Dr. Bernard J. Eastlund “Yüksek Güçlü Elektromanyetik Radyasyon kullanılarak hava
Modifikasyon deneyleri” ile ilgili sistem çalışmasını bildiri olarak sundu.
Bu bildiriye göre :

Küçük yıldırım için 7.0 E+09 W,


Büyük yıldırım için 7.0 E+11 W,
Fırtına için 7.0 E+13 W,
Tayfun için 7.0 E+14 W’lık enerji kafi gelecektir.

Yine Dr. Bernard J. EASTLUND “Afet Yönetimi için Geographic Information Systemler (GIS)
Ve Uzaktan Kontrol uygulamaları” konferansında “ Mesocylone Diagnostic Requirements for the
Thunderstorm Solar Power Satellite Concept” ile ilgili çalışmasını sunmuştur.
Bu çalışmada: Mezosiklon Seviyesindeki Soğuk hava akımlarının yeryüzüne doğru aktığı bölgeler
Solar Power Satellite-Güneş Enerjili Uydu- (SPS) tarafından ısıtılıp Kasırga oluşması engellenebilir.
Gerekli Enerji ise 5x10E+11 Watt yeterli olacaktır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


99

SPACE BASED WEATHER CONTROL


THE THUNDERSTORM SOLAR POWER SATELLITE

Dr. Bernard J. Eastlund “Uzay konumlu Hava Kontrolünde Güneş Enerjili Uydu” projesini
anlatırken bize şu bilgileri verir ve bazı itiraflarda da bulunur :

Güneş'ten gelen radyasyon atmosfere 1370 W/m² veya 0,137 W/ cm² yoğunluğunda bir güç ile
çarpar ki bu rakam Güneş sabiti olarak da bilinir.
HAARP 3.6 MegaWatt’ lık tam güç potansiyeli ile çlıştığında bile HF sinyal yoğunluğu 3 uW / cm2
den az olacaktır. Buda Yeryüzüne ulaşan Güneş'in doğal elektromanyetik radyasyondan onbinlerce
kez daha az demektir.
Ancak, bu yeni uydu sistemleri, eğer gerçektenbu, önerilen güç oluşturabilirse kesinlikle bu sorunu
çözecektir.
Bu uydulardan oluşan bir filo ile, sistem gerçekten çalıştığında herhangi bir coğrafi konumu üzerinde
hava modifiye edilebilir.
Anladığım kadarı ile HAARP için planlanan güç bu yıl 980 KW olup nihai hedef 3.6 MW olacaktır.
Troposferik hava kalıpları ile doğrudan anlamlı etkileşimler için 100 MW veya daha fazla güç
seviyeleri gerektirir. Ancak, 3,6 MW ile de önemli deneyler yapılabilir.
Geçenlerde Avrupa Uzay Ajansı (ESA) desteği ile elektromanyetik dalgalar ile yaptığım hava
modifikasyon çalışmalarında bazı revizyonlar yaptım.
Avrupa Uzay Ajansı, Potensiyel Güneş Enerjili Uydu uygulamalarını araştırmak için bana rica
ettiler.
Onların istediği enerji 1.000 MW civarı idi. (Keban Santralinin gücü 1330 MW)
Yani:
ERP : 10 Gigawatts !!! olacaktı.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


100

Resmi bilgilere göre HAARP: (Yüksek Frekanslı Aktif Aura Araştırma Programı)
Üst atmosfer ve Solar-Terrestrial araştırma için önemli bir Arctic tesistir.

HAARP, Savunma Bakanlığı’na ( DoD) ait Gakona, Alaska yakınlarındaki bir yerde kurulmuştur.
Ana cihazlar olarak:

İyonosferin küçük , iyi hedeflenmiş bölümlerini uyarmak için kullanılan Yüksek güç, yüksek frekans
(HF) phased-Array radyo vericisi-İyonosferik Araştırma Cihazı- (IRI),

Elektron yoğunluğu, elektron ve iyon sıcaklıklarını, doğal iyonosferde ve Uyarılmış bölgesinde


Doppler hızları ölçmek için kullanılan ultra-yüksek frekans (UHF) incoherent scatter radar (ISR)
cihazları mevcurttur.

Bilimsel yeteneklerini ve IRI , ISR kullanışlılığını ilerletmek için,


Bir HF ionosonda dahil olmak üzere , ELF ve VLF alıcıları, manyetometreleri,
riometers , Lidar ( LIght Algılama ve Menzil ), Alaska'nın iyonosferdeki karmaşık doğal
varyasyonları gözlemlemekten başka, IRI tarafından üretilen yapay etkilerini tespit etmek için ,
optik ve kızılötesi spektrometre ve kameralar ve modern jeofizik araştırma araçlarının en son
kurulumu ile HAARP tasarımı aşağıdaki Üniversite, Özel şirket , Ordu ve Devlet kurumları
desteklenmektedir:

Alaska Üniversitesi,
University of Massachusetts,
UCLA,
MIT,
Stanford Üniversitesi,
Dartmouth Üniversitesi,
Clemson University,
Penn State University,
University of Tulsa,
Maryland Üniversitesi,
Cornell University,
SRI Uluslararası,
Kuzeybatı Research Associates, Inc,
Geospace, Inc .
Uçak Sahipleri ve Pilotlar Derneği (AOPA),
ALASCOM,
Çevre Koruma Alaska Bölümü,
Alyeska Pipeline Service Co,
Amerikan Radyo Röle Ligi (ARRL),
Sahil Güvenlik,
Federal Havacılık İdaresi (FAA),
Balık ve Yaban Hayatı (Federal),
Balık ve Oyun (Devlet),
National Park Service,
HAARP Çevre İrtibat Görevlisi,

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


101

HAARP operasyonel personel (site yönetici veya temsilci),


HAARP, başkan , programa atanan,
National Park Service,
Naval Research Laboratory (NRL),
Birleşik Alaska askeri komuta (ALCOM) frekans koordinatörü

Amaçları arasında : (Resmi )

Orduya atmosferik termonükleer cihazlarının elektromanyetik darbe etkisini değiştirmek için


bir araç vermek (en azından 1986 yılına kadar ordu tarafından uygulanabilir bir seçenek olarak
kabul edildi)
Michigan ve Wisconsinde çalışan Büyük Extremely Low Frequency (ELF) denizaltı
haberleşme sistemini yeni ve daha kompakt teknolojisi iledeğiştirmek
Bir zamanlar HAARP tesisisin mevcut konumu için planlanan OTH radar sistemini, ordunun
kendi iletişim sistemlerini çalışmasını korurken; çok büyük bir alan üzerinde, Iletişimleri silip
atan daha esnek ve hassas olan ile değiştirmek
Barış anlaşmaları; eğer EMASS & Cray bilgisayarların işlem yetenekleri ile birlikte
kullanıldığında nükleer yayılmayı engellemeyi teyid imkanı veren Geniş alan Toprak-delici
tomografi sağlamak
Geniş bir alanda petrol, gaz, mineral rezervleri bulmak için Jeofiziksel Sondalama için bir araç
olmak
Alçak irtifadan gelen uçakları ve cruise füzeleri eski teknolojileri demode haline getiren bir
şekilde tespit etmek

Amaçları arasında : (Gayri-Resmi )

Dünya'ya güç ışınlama


Yörüngedeki Uydu ve Uzay İstasyonlarına Güç ışınlama
Güneş ışığını Yansıtma
Yüklü Parçacıkların Hızlandırılması
Işın Silah
OTH-Ufuk Ötesi Radar
Uzun Mesafe İletişim
ELF ve VLF İletişim

Vardır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


102

Güçlü 2,8-10 MHz’lik Işılarla İyonosferde bir bölgeyi ısıtarak gökyüzünde suni bir mercek
oluşturmak ve Elan başka teknolojilerle yapılamayan daha yüksek irtifaya " Büyük elektromanyetik
enerji patlamaları odaklamak mümkündür.
Isıtılacak minimum alanın çapı 50 km (31 mil )olacaktır .
Yüksek rakımlarda iyonosferik bozukluklar, yerdeki elektrik enerji şebekelerini büyük akımlarla
indükler, Buda büyük güç kesintilerine sebep olur.

1990 Hava Kuvvetleri-Deniz Kuvvetleri belgelerine göre, bir gigawatt ve yukarıdaki güç seviyeleri
İyonosferin büyük ölçüde termal,refraktif, saçılma ve emisyon karakterini değiştirebilir,
Porto Riko’da hükümetin sahip olduğu daha küçük HF verici üzerindeki iyonosfer göreceli olarak
kararlı iken, Dokümanlara göre Alaska’daki iyonosfer ilave Elektromanyetik enerji ile abartılı tesirleri
tetikleyebilen dinamik bir varlıktır.

Low Band : 2.8-7 MHz;


High Band : 7-10 MHz olan Haarp projesinde
360 tane Mast ( anten kulesi) ve
360 verici (transmitter) kabin İyonesferic Isıtıcı’ yı oluşturmaktadır.
Her verici kabinde çıkış gücü 10 kW olan benzer 2 verici bulunmaktadır.
Bu anten tarlasından çıkan toplam güç: 10 E+09 W ile 10 E+11 W arasındadır.

Bu 10 Milyar Watt’ lık çıkış gücü , 1 saat sürekli çalıştırdığınızda Hiroşima’ya atılan atom
bombasının enerjisini elde edersiniz.

“Angels Don’t Play this HAARP” isimli eserinde Dr. Nick BEGICH resmi açıklamaların dışında şu
ilaveleri de yapmaktadır:

Bilindiği üzere bu teknoloji ile Jet-stream’leri, dolayısı ile iyonosferi, sonunda da ülke üzerindeki
havayı kontrol mümkündür. İyonosferic akımlar normal durumda DC (direct current) akımdır.
Bu yüksek güçlü vericilerle (Haarp transmitters) Atmosferik bölgeyi, modüle ettiğinizde, küçük hacim
halinde bu elektrojet ( elektrik nehri) akımını alternatif akıma dönüştürebiliriz. Alternatif akım taşıyan
bir kablo aynı zamanda bir antendir. Şimdi, bu akımlar kabloya değil, uzaya akmaktadır. Fakat prensip
aynıdır.Biz küçük bir anten oluşturabiliriz. Onların ilk hedefi elektrojetlerdir. Bu elektrojetler ( river of
electricity) binlerce mil boyunca uzaya ve kutup buzuna akmaktadır. Bu elektrojet titreşen suni bir
anten haline gelerek, yeryüzüne doğru elektromanyetik radyasyon yağmuru gönderecektir. Dolayısı ile
ABD ordusu yeryüzünü X-ray gibi tarayarak denizaltıları ile haberleşebilecektir. İyonosferdeki
elektrik akımları, dünya üzerine düşen yıldırımlardan 100 misli daha büyüktür.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


103

Neden Dünyada birileri iyonosferi ısıtmak ister?

Güneşten gelen püsküren güneş rüzgarları ve yüklü parçacık fırtınalar dahil olmak üzere yoğun güneş
ışınlarını absorbe ederek Dünya'nın yüzeyini kalkan gibi koruyan ionospheres çok tabakalı
katmanlarının ince elektrik zar kabuklarına göreceli olarak Dünyaya döner.
Dünya'nın eksenel dönüş esnasında bir kaç dakika süren bir HAARP patlaması ile İyonosfer bir
mikrodalga bıçakla dilimlenmiş gibi olacakır.
Bu bir delik değil ince kesilmiş bir yarık olacaktır.
İyonosferdeki elektrik akımları , Dünyadaki Fırtınaların ürettiği elektrik akımlarından 100 kat daha
büyük olduğu bilinir.
Elektrik kuvvetleri termodinamik, yerçekimi dalgaları ve hava şartlarında varyasyonlara sebep olduğu
kadar dünyanın dönme etkilerine dahil edilmelidir
Deneyler ve analizlere göre; iyonosferik akımlar ve iyonosferde değişen manyetik alanlar
Küresel salınan geçişlerini üretmelidir ki bu toprak hattı olarak aşağı-yeryüzüne doğru gidebilsin.

Büyük ölçekli yatay elektrik alanları Magnetosfer ve İyonosferden yeryüznden yaklaşık on kilometre
aşağıya kadar az kayıplı amplitüdü ile hareket eder.

Bu iyonosfer ve hava arasına kısa devre gibi bir bağlantıdır.

“The global atmospheric electric circuit, solar activity and climate change” isimli eserde ;

M.J. Rycroft- International Space University, Boul. Gonthier d'Andernach, 67400 Illkirch, France
S. Israelsson- Department of Earth Sciences, Uppsala University, Villav agen 16, SE-752 36 Uppsala, Sweden
C. Price- Department of Geophysics and Planetary Sciences, Tel Aviv University, Ramat Aviv 69978, Israel

tarafından geniş malumat verillmiştir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


104

 Dünyanın elektrostatik eşdeğer devresi

HAARP aynı zamanda, 80000 feet irtifada-10000 saat Güç ışınlama ile bir mikrodalga güç
sistemi olarak havadaki uçaklara yakıt/enerji nakli yapılabilir.

“Angel’s Don’t play this HAARP” isimli kitabında Dr. Nick Begich HAARP projesinde
kullanılan ve ulaşılması oldukça zor olan gizli patentlerin listesini yayınlamıştır. Patentlerde öne
çıkan isim yine Dr. Bernard J. Eastlund’ dır.

 U.S. Patent 4686605: Method And Apparatus For Altering A Region In The Earth's
Atmosphere, Ionosphere, And/Or Magnetosphere; Inventors: Eastlund; Bernard J., Aug.
11, 1987 Filed: Jan. 10, 1985
 U.S. Patent 5038664:Method For Producing A Shell Of Relativistic Particles At An
Altitude Above The Earth's Surface; Inventors: Eastlund; Bernard J., Aug. 13, 1991
Filed: Jan. 10, 1985
 U.S. Patent 4712155:Method And Apparatus For Creating An Artificial Electron Cyclotron
Heating Region Of Plasma ; Inventors: Eastlund; Bernard J., Dec. 8, 1987 Filed: Jan.
28, 1985
 U.S. Patent 5068669:Power Beaming System; Inventors: Koert; Peter, James T., Nov. 26,
1991 Filed: Sep. 1, 1988
 U.S. Patent 5218374:Power Beaming System With Printer Circuit Radiating Elements
Having Resonating Cavities ; Inventors: Koert; Peter, James T., June 8, 1993 Filed:
Oct. 10, 1989
 U.S. Patent 5293176: Folded Cross Grid Dipole Antenna Element ; Inventors: Elliot; Paul
G., Mar. 8, 1994 Filed: Nov. 18, 1991
 U.S. Patent 5202689: Lightweight Focusing Reflector For Space; Inventors: Bussard;
Robert W., Thomas H., Gainesville Apr. 13, 1993 Filed: Aug. 23, 1991
 U.S. Patent 5041834: Artificial Ionospheric Mirror Composed Of A Plasma Layer Which
Can Be Tilted ; Inventors: Koert; Peter, Aug. 20, 1991 Filed: May. 17, 1990
 U.S. Patent 4999637: Creation Of Artificial Ionization Clouds Above The Earth;
Inventors: Bass; Ronald M., Mar. 12, 1991 Filed: May. 14, 1987

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


105

 U.S. Patent 4954709:High Resolution Directional Gamma Ray Detector; Inventors: Zigler;
Arie, Rishon Le Zion, Israel Eisen; Yosset, Rishon Le Zion, , Sep. 4, 1990 Filed: Aug.
16, 1989
 U.S. Patent 4817495: Defense System For Discriminating Between Objects In Space;
Inventors: Drobot; Adam T., , Apr. 4, 1989 Filed: Jul. 7, 1986
 U.S. Patent 4873928: Nuclear-Sized Explosions Without Radiation; Inventors: Lowther;
Frank E., Plano, , Oct. 17, 1989 Filed: June 15, 1987

4686605 patent no’lu ve Ağustos 2011 tarihli patent bilgilerinde Dr. Bernard J.Eastlund bize
MHD jeneratörlerini takdim ederken, daha önceleri 10E-06 W/ cm³ iken patenti alınan bu buluş
ile 1W/ cm³ olmuştur.Bu buluş, stratejik yerlerde Dünya'nın atmosferine daha önce tahmin
bile edilemeyecek miktarda güç pompalamak ve Güç enjeksiyon seviyesini korumak, daha
önceki teknik ile gerçekleştirilen farklı yüksekliklerde çeşitli büyüklükteki nükleer
patlamadan bilhassa rasgele darbe kullanıldığı takdirde, çok daha kesin bir şekilde, ve daha iyi
kontrol etmek imkanı sağlamaktadır. Ayrıca 1000 MW’ lık bir MHD jeneratörün (Keban 1330
MW) süper iletken magnetler kullanılarak kolaylıkla yapılabileceğini, 42,000 pound (~15-20
Ton) ağırlığındaki bu jeneratörün rahatlıkla havadan veya Denizaltılarla taşınabileceğini
bildirmektedir.

Bobin yerine iletken bir plazmanın kullanıldığı, hareket eden hiçbir parçanın olmadığı bu
MHD jeneratörleri için 1998 yılında “Conceptual Physics” te Paul Hewitt şunları yazmıştır:

“MHD’ nin silah sistemlerinde kullanılma alanı ve kapasitesi sonsuzdur”.


Zaten bu jeneratörlere sahip ülkeler ( ABD, EU, Rusya, Japonya ) aynı zamanda
E/M silah sistemlerine de sahiptir.
BU patent Hükümetin aldığı gizlilik kararı ile bir yıl boyunca mühürlenmiş olarak kaldı.

 U.S. Patent 4686605: Method And Apparatus For Altering A Region In The Earth's Atmosphere,
Ionosphere, And/Or Magnetosphere; Inventors: Eastlund; Bernard J., Aug. 11,
987 Filed: Jan. 10, 1985

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


106

 U.S. Patent 5068669 : Bouncing ELF Waves Through the Earth and Atmosphere.:Power Beaming
System Inventors: Koert; Peter, James T., Nov. 26, 1991 Filed: Sep. 1, 1988

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


107

TABLO-XX: HAARP VE KANKALARI

Dünyada Bu atmosferic ilk nesil ısıtıcılardan 2 adet ABD, 2 adet Rusya ve birer tanede
Ingiltere ve Fransa’da olmak üzere 6 adet vardır[15]

NOT: Çin üzerinde yeni alınan uydu resimlerine göre bu ülkede de bu tarz ısıtıcıların kurulmuş
olduğu tespit edilmiştir.

Yeni nesil ısıtıcılar HISCAT (350MW-İsveç), HAARP (110 MW-ABD), EISCAT (48 MW-
Norveç), HIPAS (17 MW- ABD ) olmak üzere 4 tanedir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


108

ALASKA’DAN SEVGİLERLE..

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


109

ALASKA: Dünyanın manyetik alanlarınn kesiştiği yer, 33 stratejik minerale ev sahipliği,


ABD’nin petrol ihtiyacının %22’ sinin üretildiği bir arazi.

Herkes sadece HAARP tesislerini bilir. Oysa POKER FLAT , HIPAS, HLMS
tesisleri de buradadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


110

UCLA HIPAS OBSERVATORY


(High Power Auroral Stimulation)

Doğu Fairbanks, ALASKA’ ya 25 mil uzaklıkta

HIPAS tesisleri UCLA Plasma Physics Laboratory, tarafından idare edilir.

İonosfere yapılan Yüksek Güçlü Radio yayınları ile ilgili çalışmalar yapar.

HIPAS’ taki mevcut projeler:

ELF/VLF (Extremely Low and Very Low Frequency) electromagnetic (EM) generation by
the absorption of Radio Frequency (RF) power in the arctic ionosphere including ion cyclotron
excitation.
LIDAR active NA layer flourescence and monitoring modified by RF ionosphere heating as
new communication scheme.
Laser breakdown studies - New project
Plasma Torch.
Incoherent Scatter Radar - New project using 88 ft. diameter antenna at NOAA Gilmore Creek
site 34 km SW of HIPAS as the recieving antenna with transmitter at HIPAS.
Remote Sensing.
Radio Frequency Ionospheric Heater.

Diagnostics
ULF/ELF/VLF detectors at two off-site locations
30 MHz imaging riometer
Doppler diagnostic
Ionosonde, 1 kW, 2 - 19 MHz
HF receivers, offsite 2.85 MHz coaxial-colinear antenna
System Parameters
Eight 150 kW transmitters
Eight element circular crossed-dipole antenna array
Operates at 2.85 and 4.53 MHz
84 MW ERP at 2.85 MHz
X- and O-mode operation
Access to Alaska Magnetometer Chain and HLMS coherent backscatter radar
Optical photometer at 428, 357 nm (molecular Nitrogen ion) and 557, 630 nm (atomic Oxygen)
LIDAR
Excimer dye laser - 40 mJ/pulse
Doubled Ti Sapphire Laser - 200 mJ/pulse
2.7 meter diameter spinning mercury mirror telescope collector

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


111

POKER FLAT RESEARCH RANGE

U.S.-Japan Ortak Araştırma Projeleri

Poker Flat Research Range aşağıdaki kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan çok sayıdaki Kutup Atmosfer alanı ve
çevre araştırmalarına ev sahipliği yapmaktadır:

• the Geophysical Institute of the University of Alaska Fairbanks,


• the Communications Research Laboratory (CRL) of the Ministry of Posts and Telecommunications
of Japan, and
• the Environmental Technology Laboratory of the Environmental Research Laboratory, National
Oceanic and Atmospheric Administration (NOAA/ERL/ETL).

Bu projelere dahil olanlar ekipmanlar:


• Imaging Riometer
• Medium-Frequency (MF) Radar
• Millimeter-wave Radiometer
• Fabry-Perot Interferometer
• Fourier-Transform Infrared (FTIR) Spectrometer
• Rayleigh Lidar
• CRL/Poker Flat SALMON Data Network

1.500 'den fazla meteorolojik füzeler ve 236 büyük yüksek irtifa sondaj roket deneyleri ,Tohumlama deneyleri
Federal kurumlar ve Dünya üniversitelerinden,
çeşitli bilim adamları ve teknisyenler tarafından aurora üzerinde çalışmalar dahil ozon tabakası,
güneş protonlar, Elektrik ve manyetik alanlar, ve morötesi ışınım gibi atmosferik araştırma yapmak için fırlatılmıştır.
PFRR, 5 adet fırlatma rampasına sahiptir.

Avrupa ise LOFAR / LOIS (Isveç) projeleri ile cevap vermeye çalışmaktadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


112

LOFAR/LOIS sites
SW Europe and S Scandinavia and the 57o N latitude

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


113

Avrupa’nın ABD ve Rusya’ya cevabı ise EISCAT olup daha geniş ölçekte ise LOFAR ve
LOIS projeleri ile olacaktır.

LOFAR: Low Frequency Array _ 10-240 MHz ,


13,000 Dipole Anten,
400 km² yayılmış fiber optik bağlantılı 100 istasyon

Çok amaçlı, çok hüzmeli, Eşzamanlı çalışan interferometrik dizi. (İskandinavya boyunca)

LOIS: LOFAR’IN MODİFİYE EDİLMİŞ HALİ (İsveç dahili)

Radar kaabiliyeti eklenmiş,


IT kaabiliyeti eklenmiş,
Solar, Space ve Atmosferik çalışmalar için yüksek hassasiyetli
Digital Anten, Alıcı ve Vericilerle Güney İsveçte Network’ün HUB’ı oluşturulmuş.
Datalar Worl Wide Grid boyunca dağıtılmaktadır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


114

LOFAR VE LOIS PROJELERİNE İŞTİRAK EDENLER:

FOUNDATIONS

Kronoberg County Administration Board, Växjö


The Swedish Agency for Innovation Systems, Vinnova,Stockholm
Swedish Research Council, Stockholm
Aerotech Telub, Växjö
SAAB Corporate , Linköping
RemSpace Group, Linköping
Ericsson Microwave Systems ,Mölndal
Ericsson Research , Kista
IT Kronberg, Växjö
Teracom, Stockholm
Racoma AB, Uppsala
Redsnake radio Technology, Stockholm

ACADEMIA

Swedish Institute of Space Physics, Kiruna, Uppsala, Lund


Växjö University, Växjö
Advabced Instrumentation and Measurements (AIM) graduate School, Uppsala
Onsala Space Observatory, Chalmers University, Göteborg
ITN, Campus Norrköping, National Supercomputer Centre, Lindköping University ,
Linköping, Norrköping
Theoretical Physics Dept. Lebedev Institute , Moscow, Russia
Artic and Antartic Research Institute, Saint Petersburg, Russia
RadioPhysical research Institute, Nizhniy, Novgorod, Russia
Danish Meteorological Institute, København, Denmark
Danish Space research Institute, København, Denmark
Astrophysikalisches Institute, Postdam, Germany
Amsterdam University
Eindhoven University
Groningen University
Leiden University
Nijmegen University

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


115

HAARP projesinin bu kadar etkin hale gelmesinde ABD’nin bu ve benzer sahalarda yapmış
olduğu testler ve takriben 100 yıllık bir çalışma yatmaktadır[16]

BACKGROUND OF THE HAARP PROJECT:


ROSALIE BERTELL, PH.D., GNSH

1886-8: Nikola Tesla , Alternating current (AC) power source and transmission systemlerini icat etti.
As 60 (hertz) lik AC power grids karada yayıldığı için, Dünya 7,83 Hz lik alışılagelmiş
frekanstan başkası ile dans edebilir.

1900: Tesla “Transmit Electrical Energy through the Natural Mediums” patent başvurusu yaptı.

1905: Tesla yukardaki icadının patentini aldı. (U.S. Patent # 787,412)

1924: Radio waves’in iyonosferden yansıdığı teyid edildi.


(Electrik yüklü tabaka, 50 km den itibaren)

1938: Bilimadamları güçlü bir vericiden Elektron Gyrotron ısıtılarak geceleri gökyüzünü
aydınlatmayı teklif etti.

1940: Tesla “Ölüm Işını” icat ettiğini ilan etti.

1945: Atom bombası testleri 40,000 emp güç ile başladı.

1952: W.O. Schumann Dünyanın rezonan ferkansının 7.83 Hz. Olduğunu ilan etti.

1958: Van Allen Radiation kuşağı keşfedildi. (Dünyanın manyetik alanından


fırlayan yüklü parçacıkların kuşağı-2000 mil den yukarsı) Vahşi bir şekilde bu kuşak bozuldu.

1958: Project Argus ile , U.S. Donanması 3 nukleer bombayı Van Allen kuşağında patlattı.

1958: Beyazsaray Savunma Bakanlğı Hava modifikasyon Danışmanı, Dünyanın,


Uzayın ve dolayısı ile de Havanın manipülasyon yolunun bulunması için çalıştıklarını söyledi.

1960: İklim afetleri serisi başladı.

1961: Bakır çubuklar “Telekominikasyon Kalkanı” için İyonosfere döküldü.

1961: Bilim adamları suni iyon bulut deneyleri yapılmasını teklif etti. 1960’dan
itibaren bazı kimyasallar (barium powder etc.) uydulardan, roketlerden iyonosfere dökülmeye
başlandı.

1961-62: U.S.S.R. ve U.S.A. Atmosferde EMP (Elektro manyetik Pals) deneylerine başladı.
300 megatonluk nukleer patlamalar Ozon tabakasını %4 nispetinde inceltti.

1962: Plazma içine yerleştirilmiş antenlerle plazma rezonansını uyarmak için


Kanada Uydusu fırlatıldı.

1966: Gordon J. McDonald, Çevre Mühendisliğinin Askeri amaçlı fikirlerini yayınladı.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


116

1960’s: Wisconsin’ de US Donanması ELF antenleri ile Project SANGUINE’ e başladı.

1968: Moscow Bilim adamları, Hangi darbeli manyetik alan frekansların zihinsel ve fizyolojik
fonksiyonlarına yardımcı ve hangi frekansların zararlı olduklarını kesinkes
belirleyebildiklerini Batıya söyledi.

1968: US Askeri makamları Güneş Enerjili Uydu Projesi ile güneş ışınlarının Dünyanın 1980 km
mesafesine kadar iletilmesini ve Poker Flat Roket Fırlatma istasyonlarından atmosferdeki
kimyasal reaksiyonlar ile Küresel iklim değişikliğini anlamak için deneylerin yapılmasını
önerdi.

1972: Arecibo’da Yüksek frekanslı radyo dalgaları ile yapılan “Ionospheric heater” ile ilk raporlar
yayınlandı. Norveç’te on yıl içinde auroral iyonosfer iletkenliğini değiştirebilecek 1
Gigawatt’lık Isıtıcı Max Planck Enstitüsü tarafından inşa edildi.

1973: SKYLAB’ın fırlatma dokümanlarına göre Roket egzos gazları yüzünden iyonosferdeki toplam
elektron miktarı 3 saat boyunca yarı seviyeye düştü.

1973: Project SANGUINE’in Biyolojik tesirleri US Donanması tarafından inkar edildi.

1974: UN Genel Kurulunda Askeri amaçlı Çevre Deneyleri yasaklandı.

1974: Plattesville-Colorado; Arecibo-Puerto Rico; Armidale-New South Wales’ deki İyonosferin Alt
tarafının HF ile ısıtma deneylerine başlandı.

1974: Hızlandırılmış elektronlarla iyonosferdeki oksijen atomlarına vurarak parıltılı Hava topları
deneylerine başlandı.

1975: Stanford Unv. Prof. Robert Heliwell , Güç hatlarından yayılan VLF’ nin iyonosferi değiştirdiğini
rapor etti.

1975: U.S. Senator Gaylord Nelson, Donanmayı ELF yayınlarının insan kanının kimyasını
değiştirdiğini açıklayan gizli araştırmaları serbest bırakmaya zorladı.

1975: Penn. Senato Altkomitesi İklim ve hava modifikasyon çalışmalarının sivil kuruluşlar tarafından
devralınmasında ısrar etti. Asla gerçekleşmedi.

1975: Saturn V Rocket yandı. Büyük iyonosfer deliği (1000 km’ye tesir etti, % 60 nispetinde toplam
elektron sayısında azalma ve saatlerce iletişimin kesilmesi) oluştu.

1975: Sovietler Woodpecker sistemini pals modunda ve ELF waves çalıştırmaya başladı.
Eugene , Oregon, ve bir çok yerde beyin dalga ritimlerinde bozukluklar oluştu.

1976: Dr. S. Bawin & W. Ross Adey, ELF alanlarının sinir hücrelerine tesir ettiğini gösterdi.

1978: SPS Askeri uygulamalar-Energy programı olarak teklif edilmesine rağmen,öneml askeri
uygulamalara kapı açtı. Michel J.Ozeroff tarafından işaret edildiği gibi En mühim olanı Anti-
Ballistik Füzeler için Uydudan ışınlama ile müdahele etme fikri idi.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


117

1979: NASA’nın 3.ncü Yüksek Enerjili Astrofizik Gözlemler projesinin hayata geçirildi.Bu büyük
mikyasta ,suni indüklenmiş ionesfer deliklerine sebep olmuştur.Bu Plasma delikleri roket
çıkışları ve ozon tabakaları arasındaki hızlı kimyasal reaksiyonların nticesidir. Ionosphere
saatlerce süren ve yatay 300 km’ye varan önemli incelmelere maruz kalmıştır.

1980: U.S., Savunma amaçlı olarak her biri VLF dalgaları üretecek GWEN kulelerini şebeke haline
getirmeye başladı.

1981: (OMS). Yörünge Manevra Sistemi. SPS uzay platformları Inşa planının bir parçası olarak
yeniden kullanılabilir uzay mekikleri idi.Çünkü roketleri kullandıktan atmak ekonomik
değildi.

1985: Yeniliçi Mekik Deneyleri.her bir sefer için 75 ton ozone düşmanı Chlorine kullanıldı.

1985: Bernard J. Eastlund “Method and Apparatus for altering a region in the Earth’s Atmosphere,
Ionosphere and/or magnetosphere” için patent başvurusu yaptı.
( Eastlund’ ın 3 patentin ilki ARCO Power Tech. INc.’ e devredildi.)

1987-92: Diğer patentleri ARCO Power Tech. Inc.(APTI)’ e ait bilim adamları tarafından silleh
yapmak için kullandılar.

1991: 1.Çöl Fırtınası: EMP silahı-saniyenin 20-25 milyonda biri kadar süren 20 Trilyon Watt.

1994: Askeri Müteahhitlik firması E-Systems APTI firmasını ve patentleri satın aldı. Ve Dünyanın en
büyük “ionospheric heater” ı yaptı.(HAARP)

1994: Kongre HAARP projesinin ödenekelerini, proje tasarımcılarının nükleer yayılma karşıtı çabaları
denetleyebilmek için yeryüzünün derinliklerine nüfuz eden tomografi cihazının etkinliğini
arttırana kadar durdurdu.

1995: Raytheon E-Systems ve eski APTI patentlerini satın aldı. Bu teknoloji şimdi binlerce gizli
patentlerden biri olarak Dünyanın en büyük savunma Şirketinin portfüyünde kaldı.

1995: Kongre 1996 yılı için 10 Milyon $ Nuclear yayılmaya karşı tedbir olarak HAARP projesine
bütçe ayırdı.
1994-96: HAARP projesinin ilk adımında fonlar dondurulmasına rağmen deneyler yapıldı.
1996: HAARP tasarımcıları yeryüzünün derinliklerine nüfuz eden tomography uygulamalarına ELF
Kullanarak elektrojetleri bombardıman ederek başladı.

1998: The EP Güvenlik ve silahsızlanma altkomitesi HAARP üzerine oturum başlattı.

2001: HAARP faaliyetinin testleri için öngörülen süre doldu.


Projected period for HAARP opeartions. Tamamen operasyonel olarak HAARP artık görev
başında.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


118

Aslında bütün bu çalışmalar Nükleer Fizik ile başlamıştır. Bu konuda çalışmalar yapan ülkeler adeta
Şampiyonlar liginde sayılmaktadır. Çikolata üreticilerinden Barış havarilerine , Turizmcilerden fakir
ülkelere kadar herkes Nükleer reaktör peşindedir.

ŞAMPİYONLAR LİGİ

ÜLKE NÜKLEER REAKTÖR SAYISI

ALMANYA 19
AMERİKA 104
ARJANTİN 2+1
BELÇİKA 7
BREZİLYA 2
BULGARİSTAN 6
ÇEK C. 5+1
ÇIN 3+8
ERMENİSTAN 1
FİNLANDİYA 4
FRANSA 59
GÜNEY AFR. 2
JAPONYA 53+3
İSVEÇ 11
HİNDİSTAN 14
HOLLANDA 1
İNGİLTERE 35
İRAN +2
LİTVANYA 2
MACARİSTAN 4
MEKSİKA 2
PAKİSTAN 2
ROMANYA 1+1
RUSYA 29+3
SLOVAKYA 6+2
SLOVENYA 1
UKRAYNA 13+4
G. KORE 16+4
KANADA 14
İSVİÇRE 5
İSPANYA 9

Bu rakamlar 2001 yılına ait olup (+) ile gösterilen inşa aşamasındadır. ABD açık ara öndedir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


119

Ayrıca Uzay yarışıında geri kalmak istemeyen Ülkeler imkanları nispetinde bu faaliyetlere iştirak
etmektedirler.

WORLD SPACE CENTERS

 Dünya Uzay Üsleri

1. Van Den BERG (USA)


2.EDWARDS AFB (USA)
3.WA. ISLAND (USA)
4.CAPE CANEVERAL (USA)
5.KOUROU (FR)
6.ALCANTARA (BRE)
7.HAMMAGUIR (FR)
8.TORREJON (İSP)
9.ANDOYA (NORVEÇ)
10.PLESETSK (RUS)
11.KAPUSTIN (RUS)
12.PALMACHINE (ISRAİL)
13.SAN MARCO (ITA)
14.BAIKONUR (RUS-KAZAK)
15.SRIHARIKOTA (HINDISTAN)
16.JIUGUAN (ÇIN)
17.XICHANG (ÇIN)
18.TAIYUAN (ÇIN)
19.SVOBODNY (RUS)
20.KAGOSHIMA (JAPAN)
21.TANEGASHIMA (JAPAN)
22.WOOMERA (AVUSTRALIA)
 Bu Uzay üslerinden yapılan ülkeleri adına fırlatmalar (1957-2002 arası )

ABD bu sahada da önde gitmektedir

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


120

 2003 yılı itibari ile Ülkelerin Uzay zenginlikleri

Uzaydan Alçak-İrtifa Yörüngedeki Uydu Uzaydan Yüksek-İrtifa Yörüngedeki Uydu


Görünüşleri Görünüşleri

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


121

Peki neden herkes harıl harıl bu işlerle uğraşmaktadır?

28 February 1998 :http://www.house.gov/jec/hearings/02-25-8h.htm

Cevabını 28 Şubat 1998 Amerikan Müşterek Ekonomik Komite oturumunda


“Elektromanyetik silahların kullanılması ve yayılması; ekonomiye tesirleri”
konulu toplantıdaki sonuç vermektedir:

Büyük yüksek güçlü mikrodalga RF silahlarının Avantajları:

Anlaşma başına düşen düşük maliyet


Her türlü iklime uygun
Defalarca Ani tepki verme imkanı (Jeneratörde güç olduğu sürece ateşleme)
Basitleştirilmiş hedefleme ve izleme
Çoklu hedeflere kiltlenme imkanı
Basitleştirilmiş lojistik
Uygun dozda ayarlandığına İnsanlık için öldürücü olmayan silah kategorisi
Saldırılarda tespit imkanı yok, sessiz.
Kısaca:

“örtülü operasyonlar için mükemmel, imza yok, kolaylıkla reddedilebilir.


Hatta herkes Tanrı’dan bilir.”

Katılanlara bakıldığında Amerika’lıların ne kadar ciddi oldukları görülür. [17]

Jim Saxton; Chairman, Joint Economic Committee

Mr. James F. O'Bryon; Deputy Director,


Operational Test and Evaluation Live Fire Testing, Office of the Secretary of Defense

Mr. David Schriner; Electronic Warfare Association

Dr. Ira W. Merritt Chief, Concepts Identification and Applications Analysis Division
Advanced Technology, Directorate
Missile Defense and Space Technology Center
U. S. Army Space and Missile Defense Command

Dr. R. Alan Kehs; Army Research Lab

Lieutenant General Robert L. Schweitzer


U.S. Army (Retired)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


122

ABD Savunma Bakanlığı resmi kaynaklarına göre:


ABD Ordusunu yeniden organize ederek Dünyayı 6 komutanlığa bölmüştür. [18]

US NORTH COM (Kuzey Amerika Komutanlığı)


US SOUTH COM (Güney Amerika Komutanlığı)
US EU COM ( Avrupa Komutanlığı )
US PA COM ( Pasifik Komutanlığı )
US CENT COM ( Merkez Komutanlığı )
US AFRI COM ( Afrika Komutanlığı )-yeni eklendi

Her ülkenin merkez komutanlığı sınırları içinde iken ABD merkez komutanlığı dışardadır.
Kazakistan’dan Kenya’ya uzanan saha (22 ülke) ve ilave olarak
Güneydoğu Anadolu Bölgesini de kapsamaktadır.

US CENTCOM AREA ( +EAST & SOUTHEASTERN PART OF THE ANATOLIA)

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


123

Amerikan askeri tatbikatları artık deprem senaryoları ile başlamaktadır. [19]

Joint Expeditionary Force eXperiment 2002 (JEFX 02)


Lt Col Robert Pannone
AC2ISRC / AFEO

OVERVIEW
Guidance & Focus
Millennium Challenge 2002 (MC 02)
JEFX 02 Network
JEFX 02 Initiative Selection Process
JEFX 02 / MC 02 Timeline

MC 02 Senaryo Takvimi
Krize giden yol

Mart 17-24 Deprem olur


Mart 24-31 Dini Hükümet ile popüler hoşnutsuzluk meydana gelir.
Mart 31-Nisan 7 Askeri makamlar doğal afetlerde liderliği devralır.
Nisan 14 Milliyetçi hisler tereddüte düşer
Nisan 21-28 Kansız askeri darbe ile dini hükümeti Asker devirir.
Mayıs 5 Dünya Mahkemesi kararı Yeşil ada lehine Sonuçlanır.Kızıllar haykırış içinde,
Askeri harekat için popüler kızıl destek
Mayıs 12-19 Kırmızı Yeşil Adaları ele geçirdi , Yeşil BM müdahalesi ister
Kızıllar kendilerine karşı bir müdahale olursa Boğazı kapatacakları uyarısında bulnur,
BM Kızılların eylemlerini kınadı, FDO başlar.
Mayıs 26-Haz.2 Tetik 1: Kızıllar geçiş ücreti koyar. TBM gösterileri. Askeri yığınak devam eder.
Haziran 16 NCA dost ülkelerden destek ister.
Temmuz 7 C_ günü!!!!!
Temmuz 14 Tetik 2: Kızıllar zorla geçiş ücretini Kabul ettirir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


124

Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ’dan Binbaşı David W. Pendall;

21. yüzyılın Stratejileri ve Ulusal Güçten söze ederken E/M silah sistemlerini kastederek
tesir-bazlı operasyonlardan söz eder. Amerika’da artık yepyeni kavram ve çalışmalar başlatılarak
nihai aşamaya geçilecektir.Ona göre kinetik silahlar, tanımlandığı gibi, bir mermi, bir şok dalgası veya
ısı gibi etkileri maddelerin hareketi tarafından iletilen silahlardır.
Bu klasik tanımdan hareketle kinetik olmayan silahlara (anlaşmalara dahil olmayan ) :

yapışkan köpükler
grafit bombalar
siber silah
mikrodalgalar
yönlendirilmiş enerji
yüksek enerjili radyo frekans çarpışmaları
yatıştırıcılar
akustik silah
koku bombaları
anti-çekiş ve anti tepki kimyasalları

dahildir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


125

3rd STAGE
U.S
SPACE LAUNCH INITIATIVE

3. AŞAMA
ABD
UZAY’A KONUŞLANMA İNSİYATİFİ

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


126

Air Force Sciense and Technology Board,


Division on Engineering and Physical Sciences,
National Research Counsel of National Academies
National Aerospace Initiative Committee

Yukardaki kuruluşları bir enstrüman olarak kullanan Savunma Bakanlığı (DoD) ve


NASA, National Aerospace Initiative Committee’sinin 2004 yılında yaptığı
değerlendirmelerini dikkate alarak Uzaya erişim ve Hypersonic uçuşların başlamasına karar verir.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


127

National Defense Universitesinde (NDU) 1987-1988 yıllarında ders olarak okutulan


Philip E. Nielsen’ in “EFFECTS OF DIRECTED ENERGY WEAPONS” ; konuları arasında yer
alan:

Basic Principles,

Kinetic Energy Weapons,

Lasers,

Microwaves,

Particle Beams

hakkında Kongre üyelerine bilgi verilir [20]

Hava Kuvvetlerinin Araştırma Laboratuvarı “ Yönlendirilmiş Enerji Bölümü” nü kurarak “Işık Hızlı
Silahlar” ın geliştirildiğini açıklar.

Air Force Research Laboratory


DIRECTED ENERGY DIRECTORATE
Developing Speed-of-Light Weaponry

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


128

Savunma Bakanlığına bağlı MSE Technology Applications Inc. Yetkilierinin açıklamalarında ;


MHD jeneratörlerin Uzayda kullanıma hazır olduğu belirtilir.

James C. Moltz’ ın hazırlamış olduğu

“FUTURE SECURITY IN SPACE: COMMERCIAL, MILITARY, AND ARMS CONTROL


TRADES OFF” raporda ;

UZAYDA SAVUNMA: ANLAŞMA KONULARI

US TİCARİ UZAY PROGRAMLARI

UZAY GÜVENLİĞİNE ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN


DEĞERLENDİRİLMESİ

UZAYDA GELECEK TEKİ SEÇENEKLER: HURDALAR VE GELECEK UZAY


AKTİVİTELERİ

UZAYDAKİ ZAYIF NOKTALARA ASKERİ YAKAŞMLAR

UZAY SİLAHLARI

Alt başlıklarla, Uzayda Askeri/ Sivil metodlarla Ticari/kamu yararı işlemlerin nasıl yürütüleceği
anlatılmaktadır[21]

Nihayet ABD Savunma Bakanlığı 2001 yılında “SPACE TECHNOLOGY GUIDE” ı yayınlayarak
resmi mevzuat da tamamlamış oldu.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


129

1997 yılında Amerikan Hava Kuvvetleri Bilim Danışma Kurulunun hazırladığı “Space Survillance,
Asteroids and Comets and Space Debris” rapordan sonra 1998 yılında “A Space Roadmap for the
21 st Century AeroSpace Forces” ile Uzay Komutanlığı kurduğunu ilan etmişti[22]

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


130

ABD Savunma Bakanlığı 2003 yılında “Acquisition of National Securty Space Programs” ile hem
Uzay programlarının artık Ulusal Güvenlik sahası içinde olduğunu hem de bunun kazançlarını
açıklıyordu[23]

ABD’nin “General Accounting Office” in Kongre’ye sunmuş olduğu “Defense Space Activities”
raporu ile üyelere işin maliyeti hakkında bilgi vermektedir[24]

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


131

1957 yılında General Thomas D.White’ın (US General Staff-USAF ) söylemiş olduğu “Kim havayı
kontrol ederse toprakları ve denizi ile onun altındakilerini; gelecektede kim uzayı kontrol ederse bütün
yeryüzünü kontrol edecektir” sözü artık gerçekleşmek üzeredir.

ABD Harp Akademilerinde “The Concept of Space Combat; Space Control, Why?; Counterspace
Operations for Information Dominance” konuları ders olarak işlenmektedir.

“Star Tek-Exploiting the Final Frontier” projesi ile 2025 yılına kadar yapılacaklar daha 1996 yılında
hazırlanan ( Counter Space operations ) programlar aşağıda verilmiştir. [25]
Görüleceği gibi Ağırlık Elektromanyetik Dalgalarla ilgilidir.

Star Tek-Exploiting the Final Frontier


Counterspace Operations in 2025

A Research Paper Presented To


Air Force 2025
by
Lt Col Robert H. Zielinski
Lt Col Robert M. Worley II
Maj Douglas S. Black
Maj Scott A. Henderson
Maj David C. Johnson
August 1996

Gravity gradiometer
Anti ASAT system
Space detection and targeting
Space interdiction net
Miniaturization
Satellite bodyguards
Robo-bug
Space stealth
Satellite cloaking
Kinetik energy weapons
Satellite multiple Atack and kill system
Alpha strike star transatmospheric vehicle
Space-Based High-Power Microwave Weapon
Directed energy weapons (DEW)
High energy laser attack station (HELAS )

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


132

Solar energy weapon (SEOW)


Electromagnetic pulse (EMP) and high power MW (HMP) pill
Ground based laser (GBL)
Global Area Strike System (GASS)
Space-Based High Enerji Laser System
Space-Based Kinetic Energy System
Solar-Powered High Energy Laser System
Solar Energy Opticacal Weapon

Bazı projelere ait bilgiler aşağıda verilmiştir:

GLOBAL AREA STRIKE SYSTEM

The global area strike system (GLASS) consists of a


high-energy laser (HEL) system, a kinetic energy
weapon (KEW) system and a transatmospheric vehicle
(TAV). The HEL system consists of ground-based lasers
and space-based mirrors which direct energy to the
intended target. The KEW system consists of terminally
guided projectiles, with and without explosive enhancers.
The TAV is a flexible platform capable of supporting
maintenance and replenishment of the HEL and KEW
space assets and also could be used for rapid deployment
of special operations forces. Target definition and
sequencing is managed externally (i.e., using GIMS .

Uses a constellation of space-based KEWs and hybrid (ground-based) high-energy lasers to provide precision global
engagement of ground, space and airborne targets, with variable lethality,Provides extensive surveillance capability
using TAVs and ground-based laser sites , Rapid deployment from ground to LEO using TAV fleet,
Limited weather modification uses .

SOLAR ENERGY OPTICAL WEAPON

The solar energy optical weapon (SEOW) consists of


a constellation of space-based mirrors which allow
solar radiation to be focused on specific ground, air,
or space targets. The lethality of this system is
limited, due to optical diffusion; however, it may
prove useful for disruption or perhaps weather
control.

Space-based solar "flashlight" ,Illuminates air, ground, and space targets with focused solar radiation ,Engage
space-based targets with variable lethality (heating caused by focused solar radiation) , Focuses solar energy on
ground-based collectors , Could potentially be used for weather modification.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


133

SPACE-BASED HIGH-ENERGY LASER SYSTEM

The space-based high energy laser system is a


space-based, multimegawatt, high-energy chemical
laser constellation that can be used in several modes
of operation. In its weapons mode with the laser at
high power, it can attack ground, air, and space
targets. In its surveillance mode, it can operate
using the laser at low-power levels for active
illumination imaging or with the laser inoperative
for passive imaging.

Worldwide coverage provided by constellation of 15-20 chemical HELs , Provides optical surveillance of air,
space, and ground objects using active or passive imaging , Provides precision strike of air, space, and ground
targets with variable lethality , Provides limited weather modification capability .

SPACE-BASED KINETIC ENERGY WEAPON


The space-based KEW is a general class of LEO based
weapons that include a variety of warhead types from
flechettes and pellets to large and small high-density
rods. The KEW may be directed at air, space, and
ground targets and achieves its destructive effect by
penetrating the target at hypervelocity. Sensor
information is provided to the KEW by a main sensor
suite off-board of the vehicle (such as GSRT [System
8.2] or GIMS [System 8.1]). However, each armament
has a minimal sensor capability (i.e., GPS receiver) and
a simple flight control system for maneuver.

Precision global engagement of space, air, and ground targets using a constellation of space-based KEW platforms
,Micro and larger space-delivered kinetic energy munitions , Provide concentrated or dispersed target coverage .

SOLAR-POWERED HIGH-ENERGY LASER SYSTEM

The solar-powered high-energy laser system is a space-


based, multimegawatt, high energy solar-powered laser
constellation that can be used in several modes of
operation.
In its weapons mode with the laser at high power, it can
attack ground, air, and space targets.In its surveillance
mode, it can operate using the laser at low-power levels
for active illumination imaging, or with the laser
inoperative for passive imaging.

Variable lethality, space-based solar-powered high-energy laser constel-lation ,


Provides global optical surveillance by active or passive imaging ,
Engages ground, space, and airborne targets ,Possible application in weather modification .

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


134

SPACE-BASED HIGH-POWER MICROWAVE WEAPON

The space-based high-power microwave (HPM)


weapon system is capable of engaging ground, air
and space targets with a varying degree of lethality.
It consists of a constellation of satellites deployed in
LEO (approx 500 NM) that can direct an ultra wide-
band (UWB) of microwave energy at ground, air,
and space targets. Its effect is to generate high-
electric fields over a target area tens to hundreds of
meters in size, thereby disrupting or destroying any
electronic components present.

Engage ground, space and airborne targets containing sensitive electrical components ,
Variable lethality, from disrupt to destroy ,Provides limited weather modifica-tion capability .

Aviation Week & Space technology dergisi January, 2007 sayısında Yüksek Güçlü
Mikrodalgalardan bahsederek Elektronik Savaşın geleceğinden bahseder.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


135

THE UNITED STATES AS AN AEROSPACE NATION ?

A Research Paper Presented To Air Force 2025


By Dr. Grant T. Hammond, August 1996

Bütün bu eşsiz ve mükemmel hazırlıklar tek bir AMAÇ için yapılmaktadır. Kendi ifadeleri ile
Amerika artık bir Uzay Milletidir. Hava Kuvvetleri ömrünü tamamlamıştır. [26]
1996 yılında hazırlanarak ABD Hava Kuvvetlerine sunulan “Paths to Extinction” rapora göre
aşağıdaki projeler 2025 yılına kadar tamamlanarak Hava Kuvvetleri nihayete erecektir.
Yerini Uzay Milleti olan ABD’nin Uzay Komutanlığına ait Askeri Güçleri alacaktır.

2025 Aerospace Replenishment


2025 Operational Analysis
A Hypersonic Attack Platform
Aerospace Sanctuary in 2025
Airlift 2025
Alternate Futures for 2025
An Airpower Manifesto for the 21st Century
Brilliant Force and the Expert Architecture
Information Technology Integration
Close Air Support (CAS) in 2025
Counterair
Counterspace Operations in 2025
Dynamic Response Logistics
Peacespace Dominance
Space Operations: Through The Looking Glass
2025 In-Time Information Integration System (I3S)
Information Warfare In 2025

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


136

Information Operations: A New War-Fighting Capability


Interdiction
Combat Readiness and Joint Force Management for 2025
Information Operations:Wisdom Warfare For 2025
Logistics in 2025
Paths to Extinction: The US Air Force in 2025
Planetary Defense
Procurement in 2025
Smarter Ways to Modernize
Spacelift 2025: Space Superiority
SPACENET: On-Orbit Support in 2025
A Contrarian View of Strategic Aerospace Warfare
Strategic Attack in 2025
Strikestar 2025
A SOF Strategy for Regional Engagement
The Command or Control Dilemma
The DIM MAK Response of Special Operations Forces to the World of 2025
Cornerstone Of Global Battlespace Dominance
The High Ground Of 2025
Owning the Weather in 2025
Worldwide Information Control System (WICS

Yukardaki projeler uçuk olarak telakki edilse de çoğu zaten gerçekleşme aşamasındadır.

Amerika ve tabii ki onun rakipleri bu yola çıkarken elbette Elektromanyetik Dalgaların gücünü
hesaplamışlardır.

Ancak bütün bu projeler içinde sıkışıp kalacak olan insanoğlu olacaktır.

Herhangi bir cihaz EMC den kaldığında yapılan modifikasyonlarla testten geçebilir.
Ancak İnsanlık EMC testinden kalırsa testi bir daha deneme fırsatı olmayacaktır.

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


137

1. DERECE REFERANSLAR

1. Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü 1995-2000, 81220, Çengelköy-
ISTANBUL
2. NATIONAL GEOGRAPHIC VIDEO
3. www.antartica.ac.uk/BAS_Science/Programmes/MRS/mrproject/index.html
4. The 1/78 Specula Magazine
5. Thomas BEARDEN Emekli. Yarbay, Nükleer Müh., Matematik Ph. D, ABD Başkan Bilim danışmanı
6. NASA/CR-2005-213749:Advanced Energetics for Aeronautical Applications: Volume II, David S. Alexander ,
MSE Technology Applications, Inc., Butte, Montana April 2005
7. Bright Skies by Harry Mason April - May 1997
8. SILENT FIREBALLS BY HARRY MASON
9. Natural or Man-Made? EARTHQUAKES By Jason Jeffrey
10. EFFECTSOFMHD-GENERATED LECTROMAGNETIC DISCHARGES ON THE SEISMIC REGIME (EM-
QUAKE) Project INTAS 99-064
http://www.ingv.it/ing/ing712/INTAS99www/intas99.html
11. TREASON: THE NEW WORLD ORDER By Author Gurudas
12. WASHINGTON'S NEW WORLD ORDER WEAPONS HAVE THE ABILITY TO TRIGGER CLIMATE
CHANGE by Michel Chossudovsky
13. Mesocylone Diagnostic requirements fort he Thunderstorm Solar POwer Satellite Concept by Dr. Bernard
Eastlund,1999
14. Weather as a Force Multiplier ,Owning the Weather in 2025 A Research Paper Presented To Air Force 2025 by
Col Tamzy J. House,Lt Col James B. Near, Jr.LTC William B. Shields (USA),Maj Ronald J. Celentano,Maj
David.M.Husband.Maj Ann E. Mercer ,Maj James E. Pugh ,August 1996
15. MarshallD.Smith President ,Teddy Speaks Foundation, Inc
16. Background of the HAARP Project:Prepared by Rosalie Bertell, Ph.D., GNSH
17. 28 February 1998 :http://www.house.gov/jec/hearings/02-25-8h.htm
18. http://www.defense.gov/home/features/2009/0109_unifiedcommand/
19. Joint Expeditionary Force eXperiment 2002 (JEFX 02)
20. EFFECTS OF DIRECTED ENERGY WEAPONS
Philip E. Nielsen ;Library of Congress Cataloging-in-Publication DataISBN 0–945274–24–6
21. FUTURE SECURITY IN SPACE: COMMERCIAL, MILITARY,AND ARMS CONTROL TRADES OFF,James
C. Moltz , 1.MONTERAY INSTITUTE /UNIVERSITYOFSOUTHAMPTON; 2.CENTER FOR NON –
PROLIFERATION STUDIES
22. A Space Roadmap fort he 21.st century Aerospace Forces;
SAB-TR-98-01,United States Air force Scientific Advisory Board
23. Acquisition of National Securty Space Programs; May,2003, Washington, D.C. 20301-3140
24. Defense Space Activities; GAO-03-379
25. Star Tek-Exploiting the Final Frontier;Counterspace Operations in 2025, A Research Paper Presented To Air
Force 2025 by Lt Col Robert H. Zielinski ,Lt Col Robert M. Worley II ,Maj Douglas S. Black ,Maj Scott A.
Henderson ,Maj David C. Johnson,August 1996
26. The United States as an Aerospace Nation ? Paths to Extinction: The US Air Force in 2025 ; A Research Paper
Presented To Air Force 2025 by Dr. Grant T. Hammond August 1996
27. On the Notation of MAXWELL’s Field Equations ; André Waser_ Issued: 28.06.2000
28. https://montalk.net/notes/the-etheric-origins-of-gravity-electricity-and-magnetism

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


138

2. DERECE REFERANSLAR

1. Soviet Scalar Electromagnetics Weapons


T.E.BEARDEN
2. Scalar Electromagnetics is Gravitation
T.E.BEARDEN
3. Energetic and Directed Energy Weapons (DEW’s)
T.E.BEARDEN
4. The Soviets Use a Decption Plan
T.E.BEARDEN
5. Destruction of the Challenger ,January 1986
T.E.BEARDEN
6. Creating Energy at a Distance
T.E.BEARDEN
7. Exothermic Mode (Scalar-Interferometer)
T.E.BEARDEN
8. Tesla’s Big Eye for Remote Viewing
T.E.BEARDEN
9. Mushroom Cloud from Sea off Japan Near Russian Test Area
T.E.BEARDEN
10. Mushroom Cloud from Sea the Sea (cold expolosion)
T.E.BEARDEN
11. The Tesla Shield
T.E.BEARDEN
12. Saryshagan Direction ,September 1979
T.E.BEARDEN
13. Continuous Tesla EMP Globe
T.E.BEARDEN
14. Mysterious Lights Over North Pasific
T.E.BEARDEN
15. White Sphere in North Atlantic,1976
T.E.BEARDEN
16. Continuous Tesla Fireball
T.E.BEARDEN
17. Terminal ABM System
T.E.BEARDEN
18. Woodpecker Beam Intersect over North USA
T.E.BEARDEN
19. Scalar Electromagnetic and Wheather Control
T.E.BEARDEN
20. Scalar Waves (Theory and Experiments)
Prf. Dr. Ing. Konstantin MEYL
21. The Scalar Wind Interacting with the Earth’s Magnetosphere
C.T.RUSSEL,
Dept. Of Earth and Space Sciences, Institute of Geophysics and Space Physics,Univertity of California
L.A
22. A giant Breach in “Earth’s Magnetic Field” December 16, 2008-Science NASA
23. Electric Field Measurement, ESS 265
C.T.RUSSEL
24. British Geological Survey Technical Report “The Derivation of World Magnetic Model 2000”
Susan MacMillan and John M. Quinn ,NM/00/17 R, Edinburg-Jan 2000
25. Spacecraft:Military:IS Anti-Satellite System
26. Aspects of Weather and Space Weather in the Earth’s Upper Atmosphere: The Role of Internal
Atmospheric Waves, Michell KELLY-Prf. Of Electrical Engineerin, Cornell University,1997
27. An Assessment of the Advanced Weather Interactive Processing System,1997
National Weather Service Modernisation Committee
Commission on Engineering and Technical System

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


139

National Research Council


28. Assessment of the Possible Health Effect of GWEN,1993
Board on Radiating Effects Research
Commission on Life Sciences
National Research Council
29. Critical Issues in Weather Modification Research,2003
Committee on the Status of Future Direction in U.S. Weather Modification Research and Operations
Board on Atmospheric Sciences and Climate
Division on the Earth and Life Studies
National Research Council
30. Basics of Space Flight, May,2001, Jet propulsion Laboratuvary,California Institute of Technology
31. Gravitation, Cosmology and Cosmic-Ray Physics,1986
Physics Survey Committee
Board on Physics and Astronomy
Commission on Physical Sciences, Mathematics, and Resources
National Research Council
32. The Great Magnet The Earth
Dr. David P. Stern
33. The Earth’s Electrical Environment
Dr. David P.Stern
34. Status on the Dosimetry for the Radiation Effects Research Foundation, DS86
Committee on Status on the Dosimetry for the Radiation Effects Research Foundation
Board on Radiation Effects Research
Division on Earth and Life Studies
National Research Council
35. Introduction to Visual Satellites Observing
Jeff HUNT, March, 2002
36. Concept of Operation for Reengineered Air Force Weather, 1998
HeadQuartes.U.S. AirForce Directorate of Weather
37. Lecture on GeoDynamics
38. Satellite Gravity and the Geosphere
Committee on on Earth Gravity from Space
U.S. GeoDynamic Committee
Board on Earth Sciences and Resource
Commission on GeoSciences, Environment and Resources
National Research Council
39. Scalar Wave Technology
Prf.Dr.Ing.Konstantin MEYL
40. Scalar Wave Transporder
Prf.Dr.Ing.Konstantin MEYL
41. A New Science Strategy for Space Astronomy and Astrophysics
John BAHCALL
National Research Council
Astronomy and Astrophysics Committee
42. A Brief History of Magnetospheric Physics During the Space Age
D.P.Stern, 1996, Lab. For Extraterrestrial Physics,Goddard Scpace Flight Center
43. Errors on Omissions in the Classical ElectroMangetic /EE Model
T.E.BEARDEN
44. Rocket and Space Technology
Robert A. BREAVNIG
45. The Exploration of the Earth’s Magnetosphere
D.P.Stern, Mauricid PEREDO
46. MagnetoHydroDynamic Waves in Solar Coronal Structure
Valery M.NAKARIAKOV, Physics Dept., University of Warwick,Coventy, U.S.A
47. Utilizing Scalar EM to Tap Vacuum Energy
T.E.BEARDEN
48. Engineering at the Vacuum
T.E.BEARDEN
49. Your First Step in Astronomy
50. www.skyandtelescope.com

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


140

51. Gravitational Waves


Ignazio CIUFOLINI-Dept. Of Engineering,University of Lecce
Vittorio GORINI, Ugo MOSCHELLA-Dept. Of Chem., Math.,
Phy.Sciences,University of Insubria at Como
Pietro FRE-Dept. Of Physics, University of Tanin
52. An Extended Electromagnetic Theory
Bo Lehnert-Royal Institute of Technology, Stockholm, SWEEDEN
Sisir Roy-Physics and Applied Mathemetacs School, Calcutta, INDIA
Arkaprabha DEB,Calcutta, INDIA
53. Exploring the Vacuum
Barry SELTERFIELD, Journal of Theoretics
54. General relativity and the Zero-Point Energy
Barry SELTERFIELD, Journal of Theoretics
55. Mega Brain Report
T.E.BEARDEN
56. Magnetism as Manifestation of Gravitation
Juvan DJURIC, Journal of Theoretics
57. The Gravitational Radius Black Hole
Ph.M.KANAREV
The Kuban State Agrarian University
Dept. Of Theoretical Mechanics, Krasnodar, RUSSIA
58. Source-Free Magnetic Structure
Bibhas R. DE
59. Oceans of the Free Energy
John BEDINI
60. Bedini!s Method for Forming Negative Resistors in Batteries
T.E.BEARDEN
61. Motionless ElectroMagnetic Generator
Patent No: US 6,376,718 B1 , march 26, 2002
T.E.BEARDEN, S.L.PATRICK, J.C.HAYES, K.D.MOORE, T.L.KENNEDY
62. The 7 Types of Scalar Waves
Rick ANDERSEN, 1999
63. Tesla’s Non-Linear Oscillator Shuttle-Circuit (OSC) Theory
J.W.BARRET
64. Scalar Wave Technology
Warren YORK
65. Scalar Wave Effects According to Tesla
Prf. Dr. Ing. Konstantin MEYL
66. Weather Satelleties and Numerical Weather Prediction
“Crossing the Valley of Death
Board on Atmospheric Science and Climate
Commission GeoSciences, Environment and Resources
National Research Council
67. Gravitational Physics
“Exploring the Structure of Space and Time
Committee on Gravitational Physics
Board on Physics and Astronomy
Common Physics, Sciences, Math.
National Research Council
68. Toward a New Electromagnetism
T.E.BEARDEN
69. Derivation of Scalar Wave Equations
Prf. Dr. Ing. Konstantin MEYL
70. Generalisation of Classical ElectroDynamics to Admit a Scalar Field and Longitudinal Waves
K.J.VLAENDEREN, A. WASER
71. On the Longitudinal ElectroMagnetic Waves
Alexander V.FROLOV
72. The De Aquino ELF Gravitational Shield
Tim VENTURA
73. Longitudinal Thermomagnetic Effect

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


141

Alexander M.MISHIN
74. Symmetrisation of Maxwell-Lorentz Equations
Prf.Dr.Kiril P. BUTUSOV
75. The Palnet Earth is a Natural Elecrical Motor-Generator
V.D.DUTYSHEV
76. Onthe Notations of Field Equations of Electromagnetics
Andre WASER
77. Radio Waves in the Ionosphere, Propagation, Generation, and Detection
T.D.CAROZZI, Sweedish Institute, Space Physics, Uppsala-SWEEDEN
78. EM Phenomena Not Explained by Maxwell!s Equaitions
Terence W. BARRET
79. Method ,System and Apparatus for Conditioning EM Potentials,Fields, and Waves to Treat
And Alter the Matter,T.E.BEARDEN
80. Scalar EM Weapons and Their Terrorist Use: Immediate Strategic Aspects of the Asymmetric
War on the U.S,T.E.BEARDEN
81. NOTHING IS SOMETHING
The Theory and Operation of a Phase-Conjugated Vacuum Triode
Floyd A. "Sparky" Sweet - June 24th, 1988
82. Grand Challenges In Earthquake Engıneerıng Research
Committee on Seismology and Geodynamics
Board on Earth Sciences and Resources
Division on Earth and Life Studies
National Research Council
83. Severe Space Weather Events
Committee on the Societal and Economic Impacts of Severe Space Weather Events
Space Studies Board Division on Engineering and Physical Sciences
National Research Council
84. Lift-Off For Space Weapons?
Implications of the Department of Defense’s 2004 Budget Request for Space Weaponization
Jeffrey Lewis- July 21, 2003
Graduate Research Fellow
Center for International And Security Studies at Maryland (CISSM)
85. Developments in Military Space: Movement toward space weapons?
Theresa Hitchens, Vice President, Center for Defense Information
86. U.S. Weaponization of Space: Implications for International Security
Theresa HitchensVice President, Center for Defense Information
87. U.S- U.S.S.R. Joınt Meetıng On Earthquake Hazards Mıtıgatıon
September 9-13, 1991, Moscow, U.S.S.R
88. An Assessment of Non-Lethal Weapon Weapons Science and Technology (2003)
89. Critical Issues in Weather Modification Research (2003 )
90. Time Dependent Radiation- Belt, Space Weather Modelling
Kruglanski M. Hynderickx D-Belgium
Boscher D-France
Bühler P-Switzerland
91. Electromagnetic Formation Flight
National Reconnaissance Office, Headquarters, Chantilly, VA
92. Spacecraft Power Systems
David W. Miller, John Keesee
93. The Envıronment Of Space
Col. John Keesee
94. Spacecraft Computer Systems
Col. John Keesee
95. The Future of Space Imaging
Report of a Community-Based Study of an Advanced Camera for the Hubble Space Telescope
96. UK Space Strategy
2003 – 2006 and beyond space for science, enterprise and environment
97. New Challenges in Missile Proliferation,Missile Defense, and Space Security
98. James Clay Moltz
99. A New Science Strategy for Space Astronomy and Astrophysics
National Research Council's (NRC's) Astronomy and Astrophysics Survey Committee, John Bahcall

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


142

100. HST and Beyond


Exploration and the Search for Origins: A Vision for Ultraviolet-Optical-Infrared
Space Astronomy
101. Space Science for the 21st Century
Strategic Plan for 1995-2000
National Aeronautics and Space Administration
Office of Space Science -August 1994
102. TOPS:Toward Other Planetary Systems
Roger J. Angel, University of Arizona
John F. Appleby, NASA/Headquarters
Christopher J. Burrows, Space Telescope Science Institute
Richard W. Capps, Jet Propulsion Laboratory
William D. Cochran, University of Texas
David J. Diner, Jet Propulsion Laboratory
Christ Ftaclas, Hughes Danbury Optical Systems
William B. Gray, Jet Propulsion Laboratory
Donald N.B. Hall, University of Hawaii
Wendy Hunter, Massachusetts Institute of Technology
David W. Latham, Harvard-Smithsonian Center for Astrophysics
Douglas N.C. Lin, University of California, Santa Cruz
Robert S. McMillan, University of Arizona
Aden B. Meinel, Jet Propulsion Laboratory
Marjorie P. Meinel, Jet Propulsion Laboratory
Thomas H. Morgan, NASA/Headquarters
Kenji Nishioka, Jet Propulsion Laboratory
Bohdan Paczyñski, Princeton University Observatory
Vernon Pankonin, National Science Foundation
Alfred W. Pappano, Jet Propulsion Laboratory
Steven H. Pravdo, Jet Propulsion Laboratory
Terrence H. Reilly, Jet Propulsion Laboratory
Rex W. Ridenoure, Jet Propulsion Laboratory
Donald E. Rockey, Jet Propulsion Laboratory
Fred E. Vescelus, Jet Propulsion Laboratory
Richard W. Vorder Bruegge, Science Applications International Corporation

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ


143

 1980’lerde biz ve müttefiklerimiz açık denizleri, Uzayı ve Dünya kara alanlarının çoğunu
kontrol edebileceğiz -Kosygin

 1985’e kadar gücümüz o kadar karşı konulmaz olacak ki, Dünyanın neresinde ne istersek
yapabileceğiz -Brejnev.

 Diğer ülkeler Elektromanyetik dalgaları kullanarak deprem yaratabilir, volkanları


patlatabilir, iklimi değiştirebilir. Dolayısı ile biz bu konularda yoğun mesai içindeyiz-
ABD Savunma Bakanı William S.Cohen

 Örtülü operasyonlar için mükemmel, imza yok, kolaylıkla reddedilebilir.


Hatta herkes Tanrı’dan bilir. –ABD Senatosu

 Amerika artık bir Uzay Milletidir. Hava Kuvvetleri ömrünü tamamlamıştır-USAF

 Keban santrali Helikopter yada Denizaltı ile taşınır mı?

BİR EMC VARMIŞ BİR İNSANLIK YOKMUŞ

You might also like