You are on page 1of 14

DENİZ HOCA

11 . S I N I F
R K D İ L İ
T Ü
VE
E B İ Y A T I
E D
HİKAYE ÜNİTESİ
VİDEO DESTEKLİ ÖZET ÇALIŞMA KAĞIDI
11.SINIF
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
GİRİŞ ÜNİTESİ KONULARI

HİKAYE NEDİR?

CUMHURİYET DÖNEMİ HİKAYE (1923-1940)

CUMHURİYET DÖNEMİ HİKAYE (1940-1960)

CÜMLENİN ÖGELERİ

Tıkla ve İzle
HİKAYE (ÖYKÜ)
Gerçek ya da gerçeğe yakın olay ve durumların okuyucuda heyecan, zevk uyandıracak şekilde kısaca
anlatıldığı edebi metinlere hikaye denir.

Hikayelerin yapı unsurları: Kişi, Zaman, Mekan ve Olay

Hikayeler “Olay” ve “Durum” olmak üzere iki türe ayrılır.

Edebiyatımızda ilk hikaye örnekleri Tanzimat Dönemi’nde verilmiş, Serveti Fünun ve Milli
Edebiyat Dönemi’nde ise teknik olarak daha da güçlenmiştir.

Ahmet Mithat Efendi’nin Letâif-iRivâyâtadlı eseri ilk hikâye örneklerindendir.

Samipaşazade Sezai “Küçük Şeyler” adlı eseriyle edebiyatımızdaki Batılı anlamda modern hikâye
örneğini vermiştir.

Hikayeler "Olay Hikayesi ve Durum Hikayesi" olmak üzere ikiye ayrılır:

CUMHURİYET DÖNEMİ'NDE HİKAYE (1923-1940)

Milli Edebiyat Dönemi'nde eser veren kimi sanatçılar (Halide Edip – Yakup Kadri) Cumhuriyet
Dönemi'nin ilk yıllarında da aynı anlayışta eser verir.

Cumhuriyetimizin ilan edildiği 1923 yılıyla birlikte başlayan “Cumhuriyet Dönemi”nde birçok türde
olduğu gibi hikaye de teknik olarak güçlenmiştir.

1923-1940 yıllarında hikâye türünde eser veren sanatçılar:


1923-1940 yıllarında hikâye türünde eser veren sanatçılar:

Reşat Nuri Güntekin, Sabahattin Ali, Sadri Ertem, Memduh Şevket Esendal, Selahattin Enis, Kenan
Hulusi Koray, Nahit Sırrı Örik, Sait Faik Abasıyanık, Hüseyin Rahmi Gürpınar

1923-1940 Cumhuriyet Dönemi Hikayesi Konuları: Tıkla ve İzle


•Milli Mücadele
•Anadolu ve Anadolu insanı
•Cumhuriyet kazanımları
•Günlük hayat
•Ahlaki konular
•İşçi-işveren ilişkisi
•Ekonomik eşitsizlik

Bu dönemde gözleme dayalı gerçekçiliğe (realizm) önem verilmiştir.

Hikaye bağımsız bir tür haline gelmiştir.

Olay hikayeleri ağırlıkta olsa da durum hikayesi örnekleri de verilmiştir.

Hikaye türünde verilen eserlerde toplumsal sorunların dile getirildiği bir anlayışla sanat toplum içindir
bakış açısı iyice yerleşmiştir.

Toplumsal işleve uygun olarak eserlerde sade bir dil kullanılmıştır.

Psikoloji ve toplumsal temalı eserler verilmiştir.

Sait Faik Abasıyanık

Türk hikayesinin usta kalemlerinden birisidir.


Çehov tarzı hikayenin edebiyatımızdaki en güçlü temsilcisidir.
Hikaye dışında roman ve şiir türünde de eserler verir.
İstanbul'un kenar mahallelerinde dolaşmış, yoksul çevreyi, balıkçıları,
doğa ve denizi eserlerinde işlemiştir.

Hikâye: Semaver, Lüzumsuz Adam, Havada Bulut, Kumpanya, Havuz Başı,


Son Kuşlar, Alemdağ’da Var Bir Yılan, Az Şekerli, Tüneldeki Çocuk

Roman: Medar-ı Maişet Motoru, Kayıp Aranıyor.


Sabahattin Ali

Toplumcu gerçekçi anlayışın önemli bir ismidir.


Dönemin yenilikçi yazarlarındandır ve şiir ile roman türünde de eser
vermiştir.
Anadolu insanını, eşitsizliği, işçi-işveren, köylü-ağa ilişkilerini ve aşkı
işlemiştir.
Olay tarzı hikayeler yazmıştır.

Hikâye: Ses, Yeni Dünya, Sırça Köşk, Değirmen

Roman: Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan, Kürk Mantolu Madonna

Memduh Şevket Esendal

Dönemin yenilikçi yazarlarındandır.


Edebiyatımızda Çehov tarzı hikaye örneklerini veren ilk yazardır.
Sıradan insanları ve basit davranışlarını işlemiştir, kendi ifadesiyle
“topluma ayna tutan” bir sanatçıdır.
Sadece hikaye ve roman yazmıştır, konuşma dilinde eser vermiştir.

Hikâye: Otlakçı, Mendil Altında, Hava Parası, Temiz Sevgililer, Kelepir,


Ev Ona Yakıştı, İhtiyar Çilingir

Roman: Ayaşlı ve Kiracıları, Vassaf Bey, Miras


CUMHURİYET DÖNEMİ'NDE HİKAYE (1940-1960)

1940-1960 yılları arasında dünya ve Türkiye'deki değişim ile gelişmeler sanatı da çeşitlendirmiş ve
zenginleştirmiştir.

Bu dönem hikayelerinin konu çeşitliliği de artmıştır.

Bu dönem hikayelerinde ve romanlarında “Toplumcu gerçekçi, milli-dini duyarlılık, bireyin iç dünyasına


ağırlık veren anlayış ve modernist anlayış” etkili olmuştur.

Bu yıllarda Anadolu’ya açılma devam etmiş ve Anadolu halkının yaşamı sıklıkla işlenmiştir.

Toplumdaki aksakların giderilmesi amaçlanmıştır.

Toplumsal konuların yanında bireysel konular da hikayelerde işlenmiştir.

Gözlemci gerçekçilik ön plandadır.

1940-1960 yılları arasında Türk hikayesinde farklı eğilimler ortaya çıkmıştır:

Milli-Dini Duyarlılığı Yansıtan Hikayeler

Milli edebiyatın bir devamı olarak nitelendirebileceğimiz bu anlayışta Anadolu, milli değerler,
Kurtuluş Savaşı, toplumsal değişim gibi konular işlenmiştir.
Türk mitolojisinden ve destanlarından etkilenen yazarlar eserlerinde bunun izlerini ortaya koyarlar.
Dil, sade ve anlaşılırdır.
Mustafa Necati Sepetçioğlu, Hüseyin Nihal Atsız gibi isimler bu anlayışı yansıtan hikayeler
yazmışlardır.

Toplumcu-Gerçekçi Hikayeler

Toplumdaki sorunları dile getirmişlerdir.


İşçi, köylü, kasabalı ve varoşlarda yaşayanlarla ilgili sınıfsal çatışmaları merkeze almışlardır.
Hikayeyi toplumdaki sorunları dile getirmek ve toplumu yönlendirmek için bir araç olarak
görmüşlerdir.
Dili sadedir ve yöresel ağızlara yer verilir.
Fakir Baykurt, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Sadri Ertem, Samim Kocagöz, Talip Apaydın gibi
sanatçılar bu tarzda hikayeler yazmıştır.
Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Hikayeler

Bu dönemde bazı sanatçılar toplumu değil bireyi ve bireyin psikolojisini hikayelerinde yansıtmaya
çalışmıştır.
Bireylerin iç dünyasına açılmışlardır.
Bunalım, bilinçaltı, bireyin yalnızlaşması ve yabancılaşma konularını üzerinde durmuşlardır.
Modern yaşamın bireyler üzerindeki psikolojik etkisini irdelemişlerdir.
Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra, Sâmiha Ayverdi gibi isimler bu tarzda hikaye
örnekleri vermişlerdir.

Modernist Hikayeler

Modernist hikâyede gerçeklik karşısında kuşkucu ve tedirgin olan, iç̧ dünyasına çekilen,
yabancılaşan, toplumla çatışan, karamsar, bunalımlı, zayıf birey ele alınmıştır.
Geleneksel anlatımın dışına çıkılmış, olay örgüsü ve mekan arka planda bırakılmıştır.
I ve II. Dünya Savaşlarının insanlık üzerindeki yıkıcı etkilerinin etkisi vardır.
İnsanı karmaşık bir varlık olarak sunan yazarlar, bireysellik ve bireyin kozmik yalnızlığını
anlatmıştır.
Nezihe Meriç̧, Bilge Karasu (1930-1995), Yusuf Atılgan, Oğuz Atay (1934-1977), Ferit Edgü ve
Adalet Ağaoğlu

Tıkla ve İzle
CÜMLENİN ÖGELERİ
Bir duyguyu, düşünceyi, isteği, durumu, olayı ya da yargıyı anlatan söz ve söz öbeklerine "cümle" denir.

Cümle birden fazla sözcükten oluşabileceği gibi tek bir sözcükten de oluşabilir.

•Okuyorum.
•Mutluyum.
•Ben bu akşam ders çalışıyorum.

Sözcükler cümlenin kuruluşunda farklı görevler alır ve üstlendikleri bu görevlere öge denir.

Cümlenin Ögeleri Nelerdir?


Tıkla ve İzle
Aşağıdaki Bağlantılardan "Türk Dili ve Edebiyatı” Ders
Konularına, Etkileşimli Notlara ve Dosyalara Ulaşabilirsiniz.

⇒ TYT Türkçe PDF Notlar


⇒ AYT Edebiyat Notları PDF
⇒ Edebiyat Ders Notları PDF
⇒ 9. Sınıf Edebiyat Notları
⇒ 10.Sınıf Edebiyat Notları
⇒ 11.Sınıf Edebiyat Notları
⇒ 12.Sınıf Edebiyat Notları
⇒ Sınav Hazırlık Videoları
⇒ Ders Videoları

You might also like