You are on page 1of 6

ya

ki m
y
em
sch

ya
ki m
me

ÜNİTE

y
em
sch
5
VİDEO DERS KİTABI

me
KİMYA

a
my
yki
em
sch

DOĞA ve KİMYA
me

Su ve Hayat

Çevre Kimyası
a
my
yki
em
sch

m ya
me

yki

@meschemykimya TYT
hem
sc
me
me me
sch sch
em em
yki y ki m
my
a ya

me
sch
em
yki
my
a

me me
schem sch
em
yki y
m ya
ki m
ya
ya
bölüm 1

ki m
DOĞA ve KİMYA

y
em Su ve Hayat – Çevre Kimyası
sch

ya
ki m
me

SU ve HAYAT Yeryüzünde bulunan sular sürekli olarak bir döngü içerisindedir.

İnsanlarda; sindirim ve emilim işlevleri, vücut ısısının düzenlen-

y
em
mesi, iç organlardaki zarların ve iskelet sisteminin kayganlığı

sch
Hayvanlarda; hücre aktiviteleri ve sindirim olayları

Bitkilerde; fotosentez, terleme, besin dağılımı

me
su sayesinde gerçekleştirilir.

Yeni doğan bebeklerde % 75 – 80, yaşlılarda ise % 50 civarında


su vardır. Yaş ilerledikçe vücuttaki su oranı azalır.

a
Güneş ışınları sayesinde buharlaşan yeryüzü suları tekrar yağmur,

my
kar, nem olarak yeryüzüne iner ve su kaynakları korunmuş olur.
yki Yeryüzündeki tatlı su kaynakları çok az olduğundan su kaynak-
larını korumak ve tasarruflu kullanmak için aşağıdakilere dikkat
em
edilmelidir.
Vücuttaki su oranı, yaş, ağırlık, cinsiyet, günlük aktiviteye bağlı
sch

olarak değişir. L Su kaynaklarının kimyasal ve zararlı atıklarla kirletilmemesi

L Kirli suların, temiz su kaynaklarına karışmasının engellenmesi


me

L Su israfından kaçınma
SU KAYNAKLARI VE SU KAYNAKLARININ
L Tasarruflu musluklar ya da musluk başlıkları kullanma
KORUNMASI
L Çamaşır/bulaşıkları elde yıkama yerine makinelerde yıkama
Okyanuslar, denizler, göller, akarsular ve yeraltı suları Dünya’da-
ki temel su kaynaklarıdır. L Atık suların arıtılıp tekrar kullanılabilir hâle getirilmesi

Dünya’daki su dağılımları aşağıdaki gibidir.


a

Örnek
my

Tatlı su Diğer Nehirler


%3 % 0,9 %2 I. Dünya’daki tatlı su kaynaklarının büyük bir kısmı doğrudan kulla-
Yüzey
yki

suları Bataklıklar nılabilir niteliktedir.


% 0,3 % 11
Yeraltı II. Göller, bataklıklar ve nehirler yüzeyde bulunan tatlı su kaynakla-
em

suyu
% 30,1 rıdır.
sch

ya
III. Doğal su döngüsü, içilebilir su kaynaklarının korunmasını sağlar.
m
% 97 Yukarıdaki ifadelerden hangileri doğrudur?
me

yki

Tuzlu
su
Göller A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
hem

Buzdağı
Buzullar % 87
% 68,7 D) II ve III E) I, II ve III
Çözüm..
sc
me

Dünyadaki su Tatlı su Tatlı yüzey suları

87
bölüm 1

ya
Su ve Hayat – Çevre Kimyası

y ki m
SUYUN SERTLİK VE YUMUŞAKLIĞI Sert sular buharlaştığında çok miktarda çökelti (kireçlenme) bıra-

em
Su döngüsüyle yeryüzüne inen yağmur suları her ne kadar saf suya
kırlar. Bu durum su ısıtıcısı, çaydanlık vb. gereçlerde kireç taba-
sch
kasının oluşmasına neden olur.

ya
en yakın sular olsa da doğrudan içilmesi sakıncalı olabilir. Yağışın ol-

ki m
duğu bölgedeki havanın kirli ve tozlu olması yağmur sularına bunla-
me

rın karışmasına neden olur.

y
Yağmur suları dışarıdan etkilerle kirletilmediği sürece saftır. İçer-

em
diği polen, küf, bakteri vb. kirleticilerin miktarı, şehir şebeke sula-

sch
rına göre daha düşüktür.

Yağmur suları Dünya nüfusunun büyük bir kısmının su kaynağı- Kireçlenmiş çaydanlık

me
dır. Ancak yağmur sularının içme suyu olarak kullanılabilmesi için;
renk, koku, tat, bulanıklık gibi istenmeyen özelliklerinin giderilme- Sert sular, mutfak gereçlerinin yanı sıra, şehir şebeke hatlarında,
si için bazı işlemlerden geçirilmesi gerekir. Yapılan işlemlere su sıcak su borularında, kazanlarda, banyo duş başlıklarında da tor-
arıtımı denir. tu oluşmasına neden olur.

Arıtılmış su, içilebilir nitelikte olmasına rağmen, saf su değildir. Saf


su; kokusuz, tatsız, renksiz ve vücut için gerekli mineralleri içer-

a
meyen iyi bir çözücüdür. İçerisinde karbon dioksidin çözülmesiy-

my
le oluşan karbonik asitten dolayı daha iyi bir çözücü hâline gelir.

Yağış sularının ve yüzey sularının yeraltına sızmaları ve orada be-


yki
lirli bölgelerde toplanmaları ile yeraltı suları oluşur. Yeraltına sızan
em
sular geçtikleri yerlerdeki kayaçlarda bulunan mineralleri çözerek Kireçlenmiş duş başlığı Tortulanmış su borusu
yapılarına iyonlar hâlinde alırlar. Bu iyonlar sızdıkları toprakların
sch

jeolojik yapısına göre farklılıklar gösterir.


me

YUMUŞAK SULARIN ÖZELLİKLERİ


Mg2+ ve Ca2+ iyonları derişimi azdır.

İçimi lezzetlidir.

Isıtıldığında daha az tortu bırakır.

Sabun sarfiyatı daha azdır.


m ya

TANIM BİLGİ
yki

Suda çözünmüş hâlde Ca2+ ve Mg2+ gibi iyonları (1+ yükten bü-
yük başka iyonlar da olabilir.) fazla miktarda içeren sulara sert su,
em

Sular CaCO3 miktarı


çözünmüş iyon miktarı düşük olan sulara da yumuşak su denir.
Yumuşak 0 – 75 mg/L
sch

a
my
Orta sert 75 – 150 mg/L
me

SERT SULARIN ÖZELLİKLERİ Sert 150 – 300 mg/L


yki

İçimi lezzetli değildir. Çok sert 300 – üstü mg/L


em

Sağlık açısından içimlerinde bir sakınca yoktur. Sular yumuşaklık ve sertlikleri açısından içerdikleri CaCO3
sch

2+ 2+ miktarına göre yukarıdaki gibi sınıflandırılır.


İçerdikleri Ca ve Mg gibi iyonlar, sabunların yapısındaki
iyonlar ile tepkime vererek çökelti (C17H35COO)2Ca) oluşturur- Bir suyun sertliğini ifade etmek için sertlik derecesi tanımı
me

lar. Oluşan bu çökelekten dolayı, sabunun köpürme özelliği ve kullanılır. Fransız sertliği, İngiliz sertliği ve Alman sertliği gibi
temizleme özelliği azalır. Bu durum sabun sarfiyatını da berabe- farklı sertlik birimleri vardır.
rinde getirir.

88
bölüm 1

ya
Su ve Hayat – Çevre Kimyası

y ki m
HAVA KİRLETİCİLER SERA ETKİSİ
em TANIM TANIM
sch

ya
Atmosfere, canlılara ve çevreye zararlı etkiler veren kirleticilerin Atmosferdeki su buharı ve karbon dioksit Güneş’ten gelen ısının bir

ki m
me

havada bulunmasına hava kirliliği denir. kısmını tutup, uzaya dönüşünü engeller. Bu olaya sera etkisi denir.

y
em
sch
me
Hava Kirliliği

Orman yangınları, volkanik patlamalar, toz fırtınaları, endüstriyel


atıklar, egzoz gazları, fosil yakıtlar başlıca hava kirleticilerdendir. Sera etkisi Dünya’nın ortalama sıcaklığını artırıp küresel ısınmaya
neden olur. Küresel ısınma ise, iklim değişikliklerini ve buna bağlı

a
AZOT OKSİTLER olarak birçok canlı türünün yok olmasını beraberinde getirir.

NO ve NO2 gazları küresel ısınmaya neden olur. NO2 yağmur su-


my
yki
yu ile etkileşip, asit yağmurlarına neden olur. Azot oksitler, akci-
em
ğer ve solunum fonksiyonlarına zarar verir. Azot oksitler küresel
ısınmaya katkısı olan ozon gazını oluşturdurklarından dolaylı se-
sch

ra gazı olarak bilinirler.


me

KARBON DİOKSİT
Atmosferde belirli bir orana kadar bulunması kirlilik olarak kabul
edilmez. Ancak fosil yakıtların aşırı kullanımı sonucunda, atmos-
ferdeki derişiminin artması küresel ısınma ve buna bağlı olarak
gelişen iklim değişimlerinden sorumlu başlıca sera gazıdır.
Su buharı (H2O), karbon dioksit (CO2), metan (CH4), azot ok-
KÜKÜRT OKSİTLER sit (NOx), ozon (O3) ve kloroflorokarbon (CFC) sera etkisine ne-
ya

den olan temel gazlardandır.


SO2 gazı, güneş ışınlarını yansıtma özelliğinden dolayı, Dünya’nın
m

soğumasına neden olur. SO2 gazı ve NO2 gazının tepkimesi so- OZON TABAKASININ İNCELMESİ
yki

nucunda SO3 gazı oluşur. SO3 gazı da yağmur suları etkileşip asit
yağmuruna dönüşür. Atmosferin alt katmanlarında bulunan ozon (O3) gazı bir hava kir-
em

leticidir. Ancak üst katmanlarda bulunan ozonosfer zararlı ışınla-


Asit yağmurları; bitki örtüsüne zarar verir, tarihi eserleri aşındırır,
ra karşı bir süzgeç görevindedir.
sch

a
insanlarda akciğer ve cilt hastalıklarına neden olur, tatlı su kaynak-
my
larını kirletip su canlılarının toplu ölümlerine neden olur. Toprakta CFC ler, köpükler, deodorant, parfüm ve saç spreylerindeki itici
me

bulunan kalsiyum iyonları ile tepkimeye girip, suda çözünmeyen gazlar, yangın söndürücülerdeki gazlar, ozon tabakasının incel-
yki

ve toprağın sertleşmesine neden olan kalsiyum sülfatı oluşturur. mesine neden olmaktadır.
em
sch
me

Tahrip olmuş ormanlar Toplu balık ölümleri

89
bölüm 1

ya
Su ve Hayat – Çevre Kimyası

y ki m
SU VE TOPRAK KİRLETİCİLER AĞIR METALLER
em Atom ağırlıkları büyük olan ve yoğunlukları genellikle 5 g/mL den
sch
PLASTİKLER

ya
büyük olan metallerdir.
Plastikler; kullanımı kolay, hafif, esnek, kolay şekil verilebilen, aşın-

ki m
me

Ağır metaller canlıların yapısındaki zehirli etkilerinden dolayı çev-


maya karşı dayanıklı, ısı ve elektrik yalıtkanlığına sahip malzeme-
re kirleticidirler. Kurşun, kadmiyum, krom, demir, kobalt, bakır, ni-
lerdir.

y
kel, cıva ve çinko başlıca ağır metallerdir.

em
Petrol kaynaklı olan plastikler; cep telefonlarından bilgisayarla-
Endüstride ve madencilikte kullanılan ağır metaller toprak ve su
ra, mutfak malzemelerinden bisiklet kaskına kadar birçok alanda

sch
kirliliğine neden olur. Bitkilerin ve su canlılarının yapısına giren
kullanılırlar.
ağır metaller bunların besin olarak kullanılmasıyla insan vücudu-

me
Doğada bozulmadan kalma süreleri çok uzun olduğundan ve ya- na da girerek zararlı etkilerini gösterir.
kıldıklarında zararlı kimyasallar oluştuğundan ekolojik dengeyi bo-
zarlar. Plastik içerikli bazı maddelerin doğada kalma süreleri aşa- PİLLER
ğıda verilmiştir.
Cep telefonları, dizüstü bilgisayarlar, vb. cihazlarda kullanılan pil-
ler içerdikleri kimyasallar itibarı ile çevre kirletici etkilere sahiptir.

Pillerin içeriğinde genellikle ağır metaller vardır. Rastgele atıldıkla-

a
rı bölgelerde bu ağır metaller toprağa sızar ve buradan içme su-
1000 yıl 1000 yıl 500 yıl

my
larına karışır. Bundan dolayı ömrü tükenmiş piller özel pil topla-
ma kutularına atılmalıdır.
yki
Bir kalem pil, yaklaşık olarak 4m2 toprağı kirletir.
em
550 yıl 400 yıl 100 ENDÜSTRİYEL ATIKLAR
sch

Petrokimya tesisleri, çimento fabrikaları, petrol rafinerleri, elekt-


DETERJANLAR
me

rik üretim santralleri, otomobil fabrikaları, boya fabrikaları gibi en-


Deterjanlar; petrol türevlerinin çeşitli kimyasallarla tepkimesinden düstriyel tesislerin üretim sırasında ve sonrasında oluşturdukları
elde edilirler. atıklardır. Bu atıklar çevresel kirliliklerin önemli kaynakları arasın-
Toksik etkilerinin yanında; içerdikleri fosfatlı bileşenler atık olarak da yer alır.
bırakıldıkları sularda aşırı yosunlaşmaya neden olur. Bu yosun- Endüstriyel atıkların çevresel zararlarının azaltılması için üretim
laşma suyun yüzeyini kaplayıp, suyun hava ile temasını keser ve tesislerinde ayrıca atık arıtma sistemleri de olmalıdır.
sudaki oksijenin çözünürlüğünü azaltır. Oksijen azlığında sudaki
ÇEVREYE ZARAR VEREN KİMYASALLARIN
a

canlıların hayatı tehlikeye girer.


my

ETKİLERİNİN AZALTILMASI
yki

Tüketim maddelerinin çevreye zararı olmayan ya da en az olan


em

kimyasallardan üretilebilmesi için bilimsel çalışmalar yapılmalıdır.

Zararlı kimyasallar içeren maddeler kullanıldıktan sonra atıkları


sch

ya
arıtılarak zararlı bileşenleri doğaya bırakılmamalıdır.
m
me

Endüstri tesislerinde atık arıtma sistemleri olmalıdır.


yki

Denizde fosfat kirliliği


Atıklardan geri dönüşümü mümkün olanlar en optimum şekilde
ORGANİK SIVILAR
hem

tekrar geri dönüştürülerek ham madde sürecine dahil edilmelidir.


Temel element olarak C, bunun yanında da H, O, N, S ve halo-
Çöplerin organik madde içeren kısımlarının kısa sürede gübreleş-
sc

jen atomlarını içeren bileşiklerdir. Petrol, aseton, karbon tetraklo-


tirilebilmesi için etkin mikroorganizmaların (EM) kullanımı yay-
rür, benzen, etil alkol, asetik asit gibi organik sıvılar endüstrinin
me

gınlaştırılmalıdır.
birçok alanında kullanılır. İlaç, plastik, boya, tekstil ve petrokimya
alanında kullanılan organik sıvılar suya ve toprağa karışarak za- Evsel ve endüstriyel atık suların arıtılarak tekrar kullanıma sunul-
rarlı etkilere neden olurlar. ması mümkün hâle getirilmelidir.

90

You might also like