You are on page 1of 26

EĞİTİMDE DRAMA

Millî Eğitim Bakanlığı


Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme
Genel Müdürlüğü Adına
Doç. Dr. Adnan BOYACI
Genel Müdür
Editör
Sibel AKBIYIK
Daire Başkanı

Yazarlar
Prof. Dr. Ömer ADIGÜZEL
Ankara Üniversitesi
Dr. Öğretim Üyesi Nami EREN
Ankara Üniversitesi
Dr. Öğr. Gör. İhsan METİNNAM
Ankara Üniversitesi
Selda DOĞAN
Millî Eğitim Bakanlığı
Songül BAŞBUĞ
Millî Eğitim Bakanlığı
Ömer ÇETİNKAYA
Çağdaş Drama Derneği
Grafik Tasarım
Şerife İÇÖZ ATAK
Gonca ÖZKARA

Kapak Tasarım
Meliha BAKA ÇAKMAKLI

ISBN: 978-975-11-5179-7

Bu yayın, Bakanlık Makamının 11.12.2019 tarihli ve 43501582-824.99-E.24649471 sayılı


oluru ile 1000 adet bastırılmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme
Genel Müdürlüğünün yazılı izni olmadan bu kitap içeriğinin bir kısmı veya tamamı yeniden
üretilemez, çoğaltılamaz, dağıtılamaz.
Aralık, 2019
40+40 Rol oynama/
Yazma dakika Doğaçlama

R
IMLA
AN

Z
KA
Kâğıt
kalem,
»» Hikâye edici Yazar
metin yazar. Leo Lionni’nin
“Pezzetino” kitabı,
boya kalemleri,
resim kâğıtları

1. Etkinlik
A. Isınma/Hazırlık Öğrencilere mekânda müzik ritmine göre devinim yapmaları
söylenir. Müzik durduğunda verilen durumları yansıtan heykel olmaları
yönergesi verilir. ”Üzgün ve Uçan Heykeller”, “Mutlu ve Yüzen Heykeller”,
“Korkmuş ve Koşan Heykeller…”, “Umutlu ve Duran Heykeller”, “Kendine güvenen Heykeller” gibi.

2. Etkinlik

Öğrencilere kesilmiş renkli kurdeleler verilir. Müzik eşliğinde dans ederler, müzik durduğunda
aynı renk olanlar bir araya gelir. En son bir araya gelen ikili oyun dışı kalır. En son kalan grup alkışlanır.

3. Etkinlik
B. Canlandırma Öğrencilere kâğıtlara çizilmiş ve içi her biri farklı renge boyanmış
kareler verilir. Öğrencilere ellerinde bulunan kareler oldukları ve renklere
bakarak aynı renkleri en kısa sürede “Ben senin bir parçan mıyım?” diyerek
aramaları söylenir. Süre tutulur ve öğrenciler gözlemlenir.

Ara Değerlendirme
Öğrencilere bu etkinlikte ne düşündükleri ve ne hissettikleri sorulur.
4. Etkinlik

Öğrencilere Pezzettino kitabı okunur ve kitabın içeriği ile ilgili sorular sorulur.”Pezzettino kim?”,
“Pezzettino’nun sıkıntısı nedir?”, “Sizi özel yapan şey nedir?”gibi.

5. Etkinlik

Mekâna kitabın belirli bölümleri dağıtılır. Öğrencilere resimleri incelemeleri, düşündürdükleri ve


hissettirdikleri ile ilgili birer cümle yazmaları söylenir. Öğrenciler dört gruba ayrılır, karıştırılan cümlelerden
yola çıkarak doğaçlama hazırlarlar. Bütün gruplar bitinceye kadar devam edilir.

6. Etkinlik
C. Değerlendirme Öğrencilere en sevdikleri özelliklerinin neler olduğunu düşünmeleri
söylenir. Bu özellikleriyle ilgili kendilerine bir mektup yazmaları yönergesi
verilir. Mektupların okunması ve değerlendirilmesi yapılır.

7. Etkinlik

Öğrencilere” Her İnsan Özeldir” konulu bir resim sergisi açılacağı ve bu sergiye özel resim
yapmaları söylenir. Çalışma sonunda yapılan resimler mekânda sergilenir.
Yaratıcı drama/
Hareket 40+40 Doğaçlama/Rol
Becerileri dakika oynama

IMLAR
AN

Z
KA
»» Ritim ve müzik eşliğinde Renkli kumaşlar
hareket eder. CD çalar
»» Verilen bir dizi hareketi, Johann Sebastian
temel hareket beceri Bach “Air” (yavaş)
gruplarından uygun olanla Jun Miyake “Lilies in
ilişkilendirir. the Valley” (hızlı)
»» Kişisel ve genel alanını Shreya Ghoshal
fark eder. “Manwa Laage” (orta)

1. Etkinlik
A. Isınma/Hazırlık Öğrencilere eğitmen tarafından müzik eşliğinde bedensel ısınma
hareketleri yaptırılır. ”Balıkçı“ oyunu oynatılır.
Balıkçı Oyunu: Öğrencilerden bir ebe seçilir. Mekânda ebenin
karşısına geçen diğer öğrenciler sorarlar ”Balıkçı balıkçı karşıya geçelim mi?” Ebe “Geçin. “ der
Öğrenciler tekrar sorar “Nasıl Geçelim?” Balıkçı (ebe) bir hareket söyler. Örneğin; “zıplaya zıplaya”
der. Sırayla balıkçı olan öğrenciler farklı hareketleri uygular.

2. Etkinlik
B. Canlandırma Eğitmen öğrencilere “İstedikleri şekil ve tatta, dondurma gibi, poz
vermelerini” söyler. Ardından “Bu dondurmalar hava o kadar sıcak ki yavaş
yavaş eriyecekler “ diyerek müzik eşliğinde erimelerini söyler. (Johann
Sebastian Bach “Air”) Öğrenciler 4 sayıda erir, 4 sayıda yavaş yavaş eski hâllerine döner.

3. Etkinlik

Öğrencilere “sıçrayan bir hayvan düşünmeleri ve onun gibi sıçramaları” söylenir. Sıçrama
hareketi de 4 sayıda yaptırılır.
4. Etkinlik

Eğitmen öğrencilere “tek ayak üstünde durmalarını “ söyler. Bu hareket de yine 4 sayıda yaptırılır.

5. Etkinlik

Eğitmen öğrencilere “dönen bir nesne düşünmelerini ve o nesne gibi dönmelerini” söyler.
Öğrenciler bu hareketi de 4 sayıda yaparlar. Bütün hareketler yavaş, ortam hızda ve hızlı olarak yapılır.
Öğrenciler A ve B olacak biçimde ikili olurlar. Bu hareketleri karşılıklı yaparlar.

6. Etkinlik

Eğitmen öğrencileri iki gruba ayırır ve birinci grup otururken diğer grubun mekânda yürümesini
söyler. Sekiz sayıda yürünür ve durulur, bir poz verilir. Bu yürümeler hızlı-yavaş-orta ttempoyla birkaç kez
tekrarlanır. Uygulama diğer grupla da yapılır.

7. Etkinlik

Eğitmen öğrencileri dört gruba ayırır. Yukarıda yapılan bütün hareketleri kullanarak bir koreografi
oluşturmaları istenir. Belli bir süre verilir. Bütün gruplar gösterilerini bitirinceye kadar izlenir.

Öğrenciler süreçte ne yaşadıklarını, ne hissettiklerini sözlü olarak


C. Değerlendirme
paylaşırlar.
Sosyal Bilgiler Yaratıcı drama/
Farklı 40+40 Doğaçlama/Rol
Kültürlere Saygı dakika oynama

IMLAR
AN

Z
KA
»» Farklı kültürlere saygı
gösterir.
»» Hoşgörü kavramını Müzik (hoşgörü ile
öğrenir. ilgili sözlü bir şarkı),
»» Kişiler arası ilişkilerde A4 kâğıdı, kalem,
ve toplumsal yaşamda yapıştırıcı
hoşgörülü olmanın
getireceği yararların
farkına varır.

1. Etkinlik ( İnci Hanım Oyunu )

A. Isınma/Hazırlık Öğrenciler çember olurlar. Bir kişi çemberin dışında kalır. Çemberin
dışındaki öğrenci çemberin etrafında dolaşmaya başlar. Çemberdekilerden
birinin omzuna dokunur. Dokunulan kişi çemberden çıkar ve ters yönlerde
koşmaya başlarlar. Karşılaştıkları anda birbirlerinin ellerini sıkarak “Merhaba İnci Hanım, nasılsınız İnci
Hanım, iyi günler İnci Hanım” derler. Çemberde boşalan yere en önce ulaşan ebe olmaktan kurtulur.
Dışarıda kalan oyuna devam eder.

2. Etkinlik

Eğitmen öğrencilere kalem kâğıt verir. Öğrenciler mekânda müzik eşliğinde birbirleriyle iletişime
geçmeden müziğe odaklanarak serbestçe dolaşırlar. Müzik bittiğinde öğrenciler oldukları yerde dururlar
ve şarkının sözlerinden akıllarında kalan bir cümleyi kâğıda yazarlar. Etkinlik sonunda müzikte bahsedilen
değerin ne olduğu sorulur.

3. Etkinlik ( Parazit Oyunu )

Öğrenciler 3 gruba ayrılır. Bir grup iki grubun arasına diğerlerine paralel biçimde engel olmak
amacıyla yerleşir. Eğitmen bir gruba yazdıkları şarkı sözlerinden olan cümleyi söyler. Eğitmen "Başlayın!"
yönergesini verir. Cümleyi söylediği grup engelin diğer tarafındaki gruba cümleyi iletmeye çalışır. Engel
olan grubun amacı parazit olup ses çıkartarak diğer grubun cümleyi duymamasına engel olmaktır. Oyun
birkaç tur devam eder.
4. Etkinlik

Eğitmen önceden hazırladığı üzerinde Mevlânâ'nın 7 öğüdünden birinin yazılı olduğu kâğıt
parçalarını öğrencilere verir. Bu kâğıt parçaları "kuyruk" olur ve öğrenciler pantolonlarının arkasına
iliştirir. Eğitmen Başla! dediğinde herkes bir kuyruk kapmaya çalışır, aynı zamanda kendi kuyruğunu
kaptırmamaya çalışır. Kuyruğunu kaptıran kişi oyun dışı kalır. En çok kuyruk toplayan oyunu kazanır.
Oyun sonunda kuyrukta yazılı olanlar okunur:
1. Cömertlik ve yardım etmekte akarsu gibi ol.
2. Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
3. Başkalarının kusurunu örtmekte gece gibi ol.
4. Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
5. Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
6. Hoşgörüde deniz gibi ol.
7. Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol.

5. Etkinlik (Bir Yer-Bir Nesne-Bir Fiil)

Öğrencilere küçük not kâğıtları dağıtılır. İstedikleri bir fiili yazmaları söylenir. Öğrenciler yazmayı
bitirincekâğıtları katlayıp öğretmen masasının sağına bırakır. Öğrencilere tekrar not kâğıtları dağıtılır ve
bir yer ismi yazmaları söylenir (tiyatro, ev, okul vs.). Kâğıtları katlamaları ve masanın ortasına bırakmaları
belirtilir. Öğrencilere tekrar not kâğıtları dağıtılır, bu kez bir nesne yazmaları söylenir. Kâğıtlar katlanır
ve masaya konur. Öğrencilerden her öbekten bir kâğıt seçmesi ve çıkan kâğıtları yüksek sesle okuması
söylenir. Bu yazılanlardan hoşgörü ile ilgili bir cümle kurmaları söylenir.

Etkinlik 6

Öğrenciler 3 gruba ayrılırlar. 4' üncü etkinlikteki cümlelerden birini


B. Canlandırma
kullanarak verilen dramatik durumları canlandırmaları söylenir.
1. Grup: Dolmuştasınız. Yanınızda oturan kişi yüksek sesle
telefonda konuşuyor ve siz dâhil herkes bu durumdan çok rahatsız oluyor. Etraftakiler oflayıp duruyorlar,
fakat kimse bir şey yapmıyor. Siz bir şey yapar mıydınız? Yaparsanız bu ne olurdu? Karşınızdaki kişinin
tepkisi ne olurdu?
2. Grup: Üst kat komşunuz yabancı uyruklu biridir. Siz onunla zaman buldukça görüşüyorsunuz.
Karşı komşunuz ise apartmanda yabancı uyruklu birinin yaşamasından çok rahatsızdır. Bu konuyu
konuşmak üzere apartmanda bir toplantı düzenlenir. Siz komşunuzun bu fikrine karşı nasıl bir tepki
gösterirsiniz?
Sosyal Bilgiler Yaratıcı drama/
Farklı 40+40 Doğaçlama/Rol
Kültürlere Saygı dakika oynama

R
NIMLA
A

Z
KA
»» Farklı kültürlere saygı
gösterir.
»» Hoşgörü kavramını Müzik (hoşgörü ile
öğrenir. ilgili sözlü bir şarkı),
»» Kişiler arası ilişkilerde A4 kâğıdı, kalem,
ve toplumsal yaşamda yapıştırıcı
hoşgörülü olmanın
getireceği yararların
farkına varır.

3.Grup: Bugün kızınızın ilk doğum günü ve siz eve geç kalmak istemiyorsunuz. Gününüzün
yoğun geçmesinden dolayı diğer günlere kıyasla daha fazla yoruldunuz. "Bir kaza olmadan sağ salim
eve ulaşırım inşallah." diye düşünürken bir anda yanan kırmızı ışığı görünce geçip geçmemekte kararsız
kaldınız. Önünüzdeki araba durunca frene bastınız ama biraz geç kalmıştınız. Tekerlekleri kayan araba
öndeki araca hafifçe çarptı.
Gruplara bu yönerge çerçevesinde “hoşgörü veya hoşgörüsüzlük" yaklaşımı odaklı canlandırma
hazırlamaları söylenir.

7. Etkinlik

Eğitmen, öğrencilere birer A4 kâğıdı verir. Kâğıdın üstüne bir ellerini


koyarak çizmelerini söyler. Daha sonra kesilmiş değişik renkte kâğıtları
C. Değerlendirme
ve yapıştırıcıları dağıtır. Ellerini çizdikleri kâğıda her parmağa bir tane
gelecek şekilde istedikleri renkte kâğıtlardanyapıştırmalarını söyler. Her
renkli parmağın üstüne hoşgörü ile ilgili bir özellik veya bildikleri bir sözü
yazmalarını ister. Eğitmen, öğrencilere sınıfta gerçekleştirilen etkinlikler
üzerine neler öğrendiklerini sorar, söz alan öğrenciler konuşurlar.
Yaratıcı drama/Donuk
Türkçe
40+40+40+40 imge/Doğaçlama/Rol
Deyimler dakika oynama

»» Konuşmasında söz varlığını kullanır.


»» Duygu, düşünce, bilgi ve izlenimlerini
resim kullanarak görselleştirir.
»» “Parmak ısırmak” deyiminin anlamını Renkli kartonlar, jel
ifade eder.
boya, beyaz bant,
»» “Yaka silkmek” deyiminin anlamını
ifade eder.
belirlenen duygu
»» “Yüzü kızarmak” deyiminin anlamını durumlarının yazılı
ifade eder. olduğu kâğıtlar, zarf,
»» “Burun kıvırmak” deyiminin anlamını küçük kâğıtlar
ifade eder.
Mekân: Drama Sınıfı »» “Omuz silkmek” deyiminin anlamını
ifade eder.
»» “Ses çıkarmamak” deyiminin
anlamını ifade eder.

1. Etkinlik (Pantomim Avı)


Katılımcılar arasından gönüllü bir kişi pantomim avcısı olur.
A. Isınma/Hazırlık
Geriye kalan diğerleri de pantomim sanatçıları olur. Pantomim avcısı
pantomim sanatçılarını yakalamaya çalışır. Pantomim sanatçıları ebeye
yakalanmamaya çalışırlar. Pantomim sanatçıları vurulmadan önce bir mimikle donarlarsa ebe onları
yakalayamaz.
Diğer pantomim sanatçıları arkadaşlarını kurtarmak için donan pantomim sanatçısının önüne
gelip aynı mimiği yaparlar ve tekrar oyuna dâhil olurlar. Oyun daha sonra iki ebeyle oynanır.

2. Etkinlik (Duygunu yansıt 1, 2, 3 (…) )

Oyuna başlamadan önce katılımcılar arasından gönüllü bir ebe seçilir. Ebeye mekânda bir
duvarın önünde, yüzü duvara bakar şekilde ve arkasındaki oyuncuları görmeyecek şekilde durması
söylenir. Katılımcılardan da ebeden 5-10 metre uzaklıkta bir çizgide durmaları istenir. Eğitmen ebeye
sırasıyla “şaşmak, bıkmak, utanmak, beğenmemek, aldırmamak, kabullenmek” durumlarını verir.
Ebeden gözlerini kapaması, duvara elini vurması ve vururken “Duygunu yansıt 1-2-3 (şaşırmak)”
demesi söylenir. Ebenin arkası dönükken katılımcılar ebeye doğru hareket eder. Ebe önüne döndüğünde
söylediği duyguyu yapmayan ve hareket eden olursa oyundan dışarı çıkar.
ÖRNEK
UYGULAMALAR
Ara Değerlendirme
Çember olunur. Eğitmen katılımcılara ilk oyunda pantomim sanatçısı olduklarında neler
hissettiklerini ve hangi duygu durumlarına girdiklerini sorar. İkinci oyunda hangi duygu durumlarını
yansıtırken zorluk çektikleri üzerine konuşulur. Katılımcılara ikinci oyunda yer alan duygu durumlarının
neler olduğunu çemberdeki A4 kâğıtların her birine bir duygu gelecek şekilde yazmaları söylenir. Duygu
durumlarının yazıldığı kâğıtlar duvara asılır.

3. Etkinlik

Katılımcılar çember olur. Eğitmen katılımcılardan birden altıya kadar sırayla saymalarını söyler.
1’ler, 2’ler, 3’ler, 4’ler yan yana gelecek şekilde üçlü grup oluşturulur.
Eğitmen her gruba renkli karton, boya kalemleri ve her bir gruba bir tane deyim verir. Deyimler;
“parmak ısırmak”, “yaka silkmek”, yüzü kızarmak”, “burun kıvırmak”, “omuz silkmek”, “ses çıkarmamak”
tır. Eğitmen gruplardan verilen deyimlerin resimlerini yapmalarını ister. Gruplar resimlerini bitirdikten
sonra katılımcılar çembere gelir.
Eğitmen katılımcılara çemberde ilk resim tekrar başa gelene kadar resimleri incelemelerini söyler.
Gruplardan resimlerinin daha önce duvara asılan duygu durumlarından hangisini yansıttığını bularak
onun altına yapıştırmaları istenir.

4. Etkinlik

Çember olunur. Eğitmen grubu ikiye ayırır. Grupları A ve B olarak


B. Canlandırma
adlandırır. Gruplar karşı karşıya gelir. Eğitmen iki grubun ortasına bir çizgi
çizer. Eğitmen, grupları sırasıyla çizgi üzerine çağıracağını söyler. Çizgi
üzerine gelen gruplar eğitmenin verdiği deyime uygun donuk imgeler oluştururlar. Eğitmen A grubu
dediği anda A’lar çizgiye gelir. Eğitmen; “parmak ısırmak” der ve katılımcılar parmak ısırmak deyimine
uygun donuk imge oluşturup beklerler. Eğitmen, katılımcılara karışık olarak; “Kimsin?”, “Neredesin?”,
“Ne zaman oldu?”, “Nasıl oldu?”, “Ne oldu?” sorularını sorar. Katılımcılardan gelen yanıtları duvarda
asılı olan deyimlerin altına yazar. Eğitmen; “B grubu” der ve B’ler çizgiye gelir. Eğitmen; “yaka silkmek”
der ve katılımcılar yaka silkmek deyimine uygun donuk imgeler oluşturup beklerler. Eğitmen, katılımcılara
karışık olarak; “Kimsin?”, “Neredesin?”, “Ne zaman oldu?”, “Nasıl oldu?”, “Ne oldu?” sorularını
sorar. Katılımcılardan gelen yanıtları duvarda asılı olan deyimlerin altına yazar. Eğitmen sırayla “yüzü
kızarmak”, “burun kıvırmak”, “omuz silkmek”, “ses çıkarmamak” deyimlerini gruplara uygular ve gelen
yanıtları ilgili deyimlerin altına yazar.
Yaratıcı drama/Donuk
Türkçe
40+40+40+40 imge/Doğaçlama/Rol
Deyimler dakika oynama

»» Konuşmasında söz varlığını kullanır.


»» Duygu, düşünce, bilgi ve izlenimlerini
resim kullanarak görselleştirir.
»» “Parmak ısırmak” deyiminin anlamını Renkli kartonlar, jel
ifade eder.
boya, beyaz bant,
»» “Yaka silkmek” deyiminin anlamını
ifade eder.
belirlenen duygu
»» “Yüzü kızarmak” deyiminin anlamını durumlarının yazılı
ifade eder. olduğu kâğıtlar zarf,
»» “Burun kıvırmak” deyiminin anlamını küçük kâğıtlar
ifade eder.
»» “Omuz silkmek” deyiminin anlamını
ifade eder.
»» “Ses çıkarmamak” deyiminin
anlamını ifade eder.

5. Etkinlik

Çember olunur. Katılımcılar 1’den 6’ya kadar sayar. 1’ler, 2’ler, 3’ler…6’lar yan yana gelecek
şekilde 3’erli gruplar oluşturulur. Eğitmen duvarda asılı olan deyimlerin anlamlarını, resimlerini ve
yazılanları her gruba dağıtır. Gruplardan bunları kullanarak doğaçlama hazırlamalarını söyler.
Her doğaçlamanın ardından ara değerlendirme alınır. Bu deyimlerin başka hangi durumlarda
kullanılabileceği üzerine katılımcılarla konuşulur.

6. Etkinlik

Sürecin sonunda eğitmen öğrencilere birer zarf verir. Zarfın arkasına


her katılımcının adını yazmasını söyler. Her katılımcının bir zarfı olur.
C. Değerlendirme Eğitmen bugün öğrendikleri deyimlerin verilen renkli küçük kâğıtlara
yazılıp zarflara konulmasını söyler. Bu zarflar sınıfın bir köşesine yapılan söz
dağarcığı ağacında asılı kalacaktır.
Yaratıcı drama/Rol oynama/
Sosyal Bilgiler Doğaçlama/Eş zamanlı
Kültür Elçisiyiz 40 dakika doğaçlama/Anlatım/Soru-
yanıt

1. Kültür ögelerinin Bilgi kartları,


geçmişten bugüne değişerek doğaçlama yönerge
taşındığına ilişkin yakın kartları,
çevresinden kanıtlar gösterir. eski Ankara
2. Atatürk’ün millî fotoğrafları,
kültüre verdiği önemi kanıt müze bahçesindeki
Kültür ve Miras kullanarak söyler. ve müze içindeki
Geçmişimi Öğreniyorum sergiler
Mekân: Ankara Etnografya
Müzesi/Müze Bahçesi

Etkinlik 1 (Pantomim Avı)


Grup çember biçimindedir. Öğretmen tarafından düzenlenen
A. Isınma/Hazırlık
Ankara Etnografya müzesini anlatan bilgi kartları, müzenin bahçesinde
belli yerlere saklanır. Öğrenciler ikili olur. İkililerin amacı; saklanan bilgi
kartlarından en az bir tanesini ilk bulup getirmektir. Kartı getiren ikili oyunun birincisi olur. İlk önce kartları
bulan öğrencilerden diğer gruplara yardımcı olması söylenir. Kartların tamamı bulununcaya kadar oyun
devam eder.
Etkinliğin ikinci aşamasında ikililer kartları okur, kartlarının altındaki boşluğa yazılanlardan hareketle
anladıklarının resmini çizerler. Çizilen resimler müze binasının girişinde sergilenir. Öğrencilerden sergiyi
gezmeleri ve serginin konusuyla ilgili en önemli gördükleri bilgiyi düşünmeleri istenir. Sergi gezildikten
sonra bilgi paylaşımları yapılır.

2. Etkinlik

Grup çember biçimindendir. Katılımcılara mimarlar, heykeltıraşlar,


B. Canlandırma
küratörler ve sanat tarihçileri olarak ikişerli gruplara ayrılmaları söylenir. Her
ikili bir meslek grubuyla adlandırılır. Birden fazla ikili aynı meslek grubuna
sahip olabilir (Tek kalan öğrenci olması durumunda öğretmen bu öğrenciyle eş olabilir.) İkililere eski
Ankara’yı gösteren Fotoğraflar incelenir. Gruplardan incelenmesi, fotoğrafların kendilerinde uyandırdığı
duygu ve düşünceleri eşiyle paylaşmaları istenir. Fotoğraflar alınır, ikililere ön metinleri olan, dramatik
durumların yazılı olduğu kâğıtlar verilir. Anlatılanlarda geçen rolleri, rollerin bakış açısını düşünerek rol
paylaşımlarını yapmaları ve durumu canlandırmaları söylenir.
Doğaçlamalar eş zamanlı başlar. Eş zamanlı başlayan doğaçlamalar, bir süre sonra öğretmenin
işaretiyle kesilir. İkililer kaldıkları yerden devam ederek grup önünde oynarlar.
Mimarlar Grubu
Tarih 1925'li yıllar. O zamanlar buraya Namazgâh semti derlermiş. Şimdi bulunduğumuz tepenin
adı da Müslüman Mezarlığı'ymış. Müzenin bulunduğu arazi Milli Eğitim Bakanlığına, müze yapılması
koşuluyla bağışlanmış. Millî Eğitim Bakanlığı yetkilileri müze binasının formu ile ilgili siz mimarların
görüşlerine başvurur. Mimarların arasında görüş farklılığı vardır. Görüşünüzün doğruluğu kabul ettirmekte
ısrarcısınız.
1. Mimar : Binanın dikdörtgen biçiminde yapılmasının uygun olduğunu düşünmektedir. Binanın
bulunduğu alanın yüksekte olması nedeniyle dikdörtgen binaların taban alanının kare taban alanlarına
göre daha geniş olması nedeniyle binanın uzun yıllar zarar görmeden ayakta kalmasını sağlayacağını
ileri sürmektedir. Ayrıca çevredeki tüm binaların küpe yakın formlarının olmasından dolayı yapılacak
dikdörtgen bir binanın ayırıcı bir görüntüsü olacağını ve bu binanın bölgede bir odak oluşturacağını
düşünmektedir. Kare biçiminde yapılmasına karşıdır.
2. Mimar : Binanın kare biçiminde yapılmasının uygun olduğunu düşünmektedir. Binanın bulunduğu
alanın yüksekte olması nedeniyle kare taban alanının dikdörtgen taban alanına göre daha az alan
kaplamasından dolayı ısı kaybının daha az olacağını, bu nedenle eserlerin korunması için gerekli olan
ısının rahat bir şekilde sağlanacağını, müze ekonomisine katkıda bulunacağını düşünmektedir. Ayrıca
müze bahçesi olarak ayrılacak alanın geniş olacağı, bahçesinin de sergi alanı olarak kullanılabileceği
fikrindedir. Dikdörtgen biçiminde yapılmasına karşıdır.
Küratörler
Tarih 1925’li yıllar. O zamanlar buraya Namazgâh semti derlermiş. Şimdi bulunduğumuz tepenin
adı da Müslüman Mezarlı'ymış Müzenin bulunduğu arazi Milli Eğitim Bakanlığına, müze yapılması
koşuluyla bağışlanmış. Müzelerde sergilenecek çok fazla eser vardır. Millî Eğitim Bakanlığı yetkilileri bu
eserlerin en etkin biçimde sergilenmesi için siz küratörlere başvurur. Küratörlerin arasında görüş farklılığı
vardır. Görüşünüzün doğruluğu kabul ettirmekte ısrarcısınız.
1. Küratör : Müzelerde sergilenecek eserlerin kullanım amaçlarına göre gruplanarak sergilenmesinin
müzeye daha çok ziyaretçi çekeceğini düşünmektedir. Geleneklerle ilgili eserlerin ayrı salonda,
mesleklerle ilgili eserlerin ayrı salonda sergilenmesini istemektedir. Bunun daha kolay anlaşılabilir bir
yöntem olduğunu düşünmektedir. Bu konuda çok kararlıdır. Müzelerde sergilenecek eserlerin amaçlarına
göre gruplanıp, sergilenmesinde ısrarcıdır.
2. Küratör : Müzelerde sergilenecek eserlerin kronolojik sıraya göre gruplanarak sergilenmesinin
daha uygun olacağını, böylece bir sürecin çok daha kolay anlaşılabileceğini düşünmektedir. Bu yöntemle
müze ziyaretçilerinin zihinlerinde bir kopukluk olmayacağını ve eserlerin dönemleri ile birlikte gezilerek
daha anlaşılır olacağını savunmaktadır. Bu konuda çok kararlıdır. Müzelerde sergilenecek eserlerin
ÖRNEK
UYGULAMALAR

kronolojik sıraya göre sergilenmesi noktasında ısrarcıdır.


Heykeltıraşlar
Tarih 1925’li yıllar. O zamanlar buraya Namazgâh semti derlermiş. Şimdi bulunduğumuz tepenin
adı da Müslüman Mezarlığı'ymış Müzenin bulunduğu arazi Milli Eğitim Bakanlığına, müze yapılması
koşuluyla bağışlanmış. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri bir Etnografya Müzesinin kurulmasını çok isteyen
Mustafa Kemal Atatürk’ün heykelinin yapılması ve müze bahçesine konulması gerektiğini düşünmektedir.
Yapılacak heykelle ilgili heykeltıraşların görüşleri alınacaktır. Ancak heykeltıraşlar arasında, yapılacak
heykelde kullanılacak malzeme noktasında görüş farklılığı vardır. Görüşünüzün doğruluğu kabul
ettirmekte ısrarcısınız.
1. Heykeltıraş : Yapılacak heykelin malzemesinin bronz madeni olmasını istemektedir. Ona göre
Bronz madeni bakırdan daha serttir, daha kolay erir ve kalıba daha kolay dökülür. Heykel bronzdan
yapılırsa kırılmadan yıllarca kalabileceğini savunmaktadır. Düşüncesinde ısrarlıdır.
2. Heykeltıraş : Yapılacak heykelin malzemesinin bakır madeni olmasını istemektedir. Ona göre
bakır daha canlı görünecektir. Ayrıca bakırın kültürümüzde önemli yeri olduğunu, müzenin konusuna da
uygun olduğunu düşünmektedir. Düşüncesinde ısrarlıdır.
Sanat Tarihçiler
Tarih 1925li yıllar. O zamanlar buraya Namazgâh semti derlermiş. Şimdi bulunduğumuz Tepenin
adı da Müslüman Mezarlığıymış. Müzenin bulunduğu arazi Milli Eğitim Bakanlığına, müze yapılması
koşuluyla bağışlanmış. Müzelerde sergilenecek çok fazla eser vardır. Bu eserlerin bir kısmının depolanması
gerekmektedir. Depolanacak eserlerin hangi eserler olması gerektiği konusunda sanat tarihçilerinin
görüşüne başvurmuşlardır.
1. Sanat Tarihçisi : Ünlü Ressam Osman Hamdi Bey’in tabloları Etnografya Müzesi kayıtlarındadır.
Bu tabloların depoya gönderilecek eserler arasında olması gerektiğini düşünmekte. Etnografya Müzesi’nde
tabloların sergilenmesinin müzenin özelliklerine uygun olmadığı resim ve heykellerin yerlerinin sanat
müzeleri olduğunu savunmaktadır. Burada el sanatları ile ilgili eşyaların sergilenmesinin doğru olacağını
düşünmektedir. Tablolar kesinlikle depolanmalıdır.
2. Sanat Tarihçisi : Osman Hamdi Bey’in tablolarında kültür ögelerini yansıtan birçok özelliğin
olduğunu, ziyarete gelenlerin tabloları çok beğeneceklerini bu yüzden müze ziyaretçilerinin artacağını
düşünmektedir. Depolanması yerine Etnografya Müzesinin salonlarından birisinde sergilenmesini
istemektedir (Başbuğ, 2017).
3. Etkinlik

Bir müzenin kuruluşu için başka neler gereklidir?" sorusu yöneltilerek


C. Değerlendirme
öğrencilerin görüş ve düşünceleri alınır. Müzenin kuruluşu ile ilgili bilgiler
öğretmen tarafından ayrıca verilir.
Sosyal Bilgiler
Yaratıcı drama/Rol
Kurtuluş Savaşı I oynama/Doğaçlama
40+40 dakika

I. Dünya Savaşı Dönemi


1. Yaşanmış Dünya ve Osmanlı Siyasi
Haritası, Türkiye Siyasi
olaylardan ve görsel
Haritası, Çanakkale
materyallerden yola
Savaşları fotoğrafları,
çıkarak, Millî Mücadele madalyon fotoğrafları,
sürecinde yakın çevresini Atatürk’ün 1.Dünya Savaşı
ve Türkiye’yi betimler. -Çanakkale Savaşları-
Trablusgarp Savaşı
Kültür ve Miras dönemine ait fotoğraflar,
bilgi kartları, atlaslar
Geçmişimi Öğreniyorum
Mekân: Müze bahçesi,
müze içi sergi salonları, derslik

1. Etkinlik

A. Isınma/Hazırlık Bu oturum için daha önceden, öğrencilere, coğrafi ve tarih atlaslarını


getirmeleri söylenir. Öğrenciler sınıf ortamında ikili oturur.
Oturma düzeni “U” biçimindedir. Öğrenciler atlaslarından Türkiye
Coğrafi Bölgeler sayfasını açar. İşaret parmaklarıyla Türkiye’nin sınırları üzerinden geçilerek sınırları
çizme çalışması yapılır. Harita üzerinden Türkiye’nin sınırları, bölgeleri, belli başlı illeri çizme çalışmasıyla
inceletilir (Başbuğ, 2017).

2. Etkinlik

Öğrenciler sınıf ortamında, ikili oturur. Oturma düzeni “U” biçimindedir. Öğrenciler sıra arkadaşı
ile ikili olur. On gruba ayrılır. “Haritada Yer Bulma” oyunu oynanır. Öğretmen ipucu vererek cümleler
kurar. Cümle tamamlandığında grup cümlede sözü edilen yeri bulur (Türkiye’nin kuzeyinde, yağışların
bol olduğu bölgemizdir. Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı'nı başlattığı ilimizdir.). Benzer cümlelerle Türkiye’nin
Kurtuluş Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı sırasında önem taşıyan belli başlı bölge ve illeri harita üzerinde
bulunur. Doğru cevabı bulan ilk grup puan alır. Oyunun sonunda en çok puan alan ilk üç grup birinci,
ikinci ve üçüncü olarak alkışlanır.
Oyunun ikinci aşamasında öğrenciler tarih atlaslarında Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı
Devleti sınırları ile ilgili sayfayı açarlar. Haritada yer bulma oyunu bu kez Osmanlı Devleti ile ilgili olarak
oynanır. Gruplar Osmanlı Devleti sınırları içinde söylenen yerleri (Selanik, Çanakkale, Trablusgarp)
bulurlar. İlk önce bulan üç grup birinci, ikinci ve üçüncü olarak alkışlanır. Her iki etkinlikte de sorulan
yerler, öğretmen tarafından, öğrencilerin karşısında asılı olarak duran haritalar üzerinden yeniden
gösterilerek pekiştirme çalışması yapılır (Başbuğ, 2017).

3. Etkinlik

Sınıfta belli başlı noktalar bulunduğu yöne göre (Kuzey, Güney, Doğu, Batı) adlandırılır. Osmanlı
Devleti haritası ve Türkiye siyasi haritalarından yönlere göre ayrılmış bölümler, ilgili yönün bulunduğu
noktalara bırakılır. Öğrenciler Kuzey, Güney, Doğu, Batı olmak üzere dört gruba ayrılır, sınıfta yönlere
göre adlandırılan bölümlerden kendi grup adının bulunduğu yere geçer. Gruplar iki harita arasındaki
beş farklılık ve benzerliği bulur. Yapılan karşılaştırmanın sonuçları paylaşılır. Farkların nedenleri üzerine
konuşulur (Başbuğ,2017).

4. Etkinlik

Grup çember biçimindedir. Çemberde herhangi bir öğrenciden


B. Canlandırma
başlayarak ve sağdan ilerleyerek Selanik, Trablusgarp, Çanakkale örüntüsü
kurulur. Aynı örüntüde yer alanlar bir araya gelerek 3 grup yapılır.
Gruplar kendi aralarında grup isimlerinin (adlandırıldıkları şehir adları) anlamını tartışırlar,
adlarının anlamını anlatan en etkileyici üç kelime belirlerler. Belirlenen kelimeler grup olarak üç donuk
imgeyle canlandırılır. Gruplar imgelerin geçişinde bir önceki imgeyi anlatan bir ses belirler. İmge
geçişlerinde bu sesler kullanılır. Her grubun canlandırmasından sonra imgelerle anlatılan şehirler ve
özelliklerinin neler olduğu diğer gruplar tarafından bulunur.(Başbuğ, 2017).

5. Etkinlik

Grup çember biçimindedir. Çemberde her hangi bir öğrenciden başlayarak ve sağdan ilerleyerek
Selanik, Çanakkale, Mondros, Kurtuluş örüntüsü kurulur. Aynı örüntüde yer alanlar bir araya gelerek 4
grup yapılır. Gruplara canlandırmaya hazırlanırken verilen durumlara uygun roller belirlemeleri, roller
arasındaki bağları, ilişkileri oldukça belirgin yapmaları söylenir. Canlandırmalarda aşağıda belirtilen
sıralamanın dışına çıkılmaz.
Selanik Grubu
Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım oğluna çok düşkündür. Oğlunun asker olması onu hep
kaygılandırıyordu çünkü asker demek savaş demekti. Padişah tarafından Mustafa Kemal Çanakkale’de
savaşmak üzere görevlendirilir. Annesine bu haberi verir. Annesi gitmesini istememektedir. Mustafa
Kemal’i gitmemesi için ikna etmeye çalışır. Mustafa Kemal ise gitmekte kararlıdır.
ÖRNEK
UYGULAMALAR
Çanakkale Grubu
Mustafa Kemal’in Çanakkale Savaşları sırasında zaferi kazanmak gibi önemli bir sorumluluğu
vardır. Savunmada kalırlarsa zaferi kazanabileceklerine inanmaktadır. Bunun için komutasında bulunan
askerlerinin çetin bir şekilde savunma yapması gerekmektedir. Ancak bir grup komutan savaşın savunma
değil, saldırı ile kazanılabileceğini düşünmektedirler. Mustafa Kemal bu karşıt görüşün farkındadır. Bu
durumu tartışmak üzere bir toplantıda buluşurlar.
Mondros Grubu
Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda Osmanlı Devleti ve işgalciler arasında 30 Ekim 1918’de
imzalan Mondros Ateşkes Anlaşması sonucunda işgal kuvvetleri Osmanlı Devleti’ni işgale başlamışlardır.
Anlaşmaya göre Osmanlı ordusunun dağıtılması gerekmektedir. Buna karşı gelenlerin padişah tarafından
cezalandırılması istenmektedir. Anlaşma gereği Osmanlı Devleti buna herhangi bir tepki koymayacaktır.
Bunun üzerine padişah komutanları çağırır ve kendilerine bağlı orduları dağıtmalarını söyler. Mustafa
Kemal de çağrılan komutanlar arasındadır. Mustafa Kemal ise ordunun dağıtılmasını istememektedir.
Kurtuluş Grubu
Mustafa Kemal Mondros Ateşkes Anlaşması’nın koşullarını kabul etmez. Bunun üzerine padişah
tarafından Yıldırım Orduları Komutanlığı görevine son verilir. Mustafa Kemal ülkenin yeniden bağımsızlığına
kavuşacağına inanıyordu. Bağımsızlık için Anadolu’ya geçerek Kurtuluş Savaşı’nın başlatılması gerektiğini
düşünmektedir. Bu durumu görüşmek üzere kendisi gibi bağımsızlığa inanan arkadaşlarıyla bir araya
gelirler. Ancak arkadaşları Kurtuluş Savaşı’nın Anadolu’dan başlatmak yerine İstanbul’dan başlamasının
gerekli olduğuna inanmaktadırlar. Çünkü İstanbul Mustafa Kemal’i Anadolu’ya gitmemesi için ikna
etmeye çalışırlar (Başbuğ, 2017).

6. Etkinlik

Öğrenciler çember biçimindedir. Çemberin ortasına öğretmen tarafından öğrenci sayısı kadar
görsel ve bilgi kartlarından oluşan malzemeler bırakılır. Öğrencilere Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş
Savaşı sırasında yaşananları unutturmamak için çabalayan bir kişi olarak role girmeleri söylenir. Belirlenen
rol içinde ortaya konulan görsellerden birer tane alırlar. Öğrenciler görselleriyle birlikte sınıf dışına alınır.
Sınıf; hayırsever bir vatandaş tarafından müze kurulması koşuluyla bağışlanan mekân olarak
tanımlanır. “Burayı müze olarak düzenleseydiniz elinizdeki görseli nereye ve niçin koymak isterdiniz? “
sorusu sorulur. Rol içinde yanıtlar alınır.
Sırayla sınıfa geçilir. Öğrencilere ellerindeki malzemeleri boş bina olarak tanımlanan sınıfta,
istedikleri bir yere yerleştirmeleri söylenir. Malzemeyi yerleştiren öğrenci diğer öğrencileri izler, rol içinde
gezer ve diğerleriyle müze hakkında konuşur. Öğrenciler tekrar sınıf dışına alınır. Birlikte kurdukları müze
gezilir. Müzeyi gelen gruplara anlatırlar (Başbuğ, 2017).
7. Etkinlik

Öğrencilere ders sırasında kullanılan görsellerden bir tanesi verilir.


C. Değerlendirme
Görseli eline alan öğrencinin konuşma hakkı vardır. Diğer öğrenciler
ellerine görsel gelinceye kadar dinlemek durumundadırlar. Konuşma
aşağıdaki soruların yanıtlarını kapsamalıdır:
1. Kurduğumuz müzenin türü nedir?
2. Kurtuluş Savaşı Müzesi ile bugünkü işlediklerimiz arasında nasıl bir bağ kurulabilir?
3. Kurtuluş Savaşı Müzesinin Ankara’da kurulmasının nedenleri nelerdir?
4. Müzelerin kuruluş amaçları nelerdir? (Başbuğ,2017).
Sosyal Bilgiler Yaratıcı drama/Rol
Kurtuluş Savaşı II oynama/Doğaçlama/
40+40 dakika Tartışma

1. Yaşanmış
olaylardan ve görsel
materyallerden yola
çıkarak, Millî Mücadele Fotoğraflar
sürecinde yakın çevresini (soba, gaz lambası,
ve Türkiye’yi betimler. kürsü, okul sıraları),
2. Millî Mücadelenin karton, pastel boya,
kazanılmasında ve A-4 kâğıtlar
Kültür ve Miras cumhuriyetin ilanında
Geçmişimi Öğreniyorum Atatürk’ün rolünü fark
Mekan: Müze bahçesi/ eder.
müze içi sergi salonları/
derslik

1. Etkinlik

A. Isınma/Hazırlık
Grup çember biçimindedir. Çemberde herhangi bir öğrenciden
başlayarak ve sağdan ilerleyerek “”soba-gaz lambası- kürsü- okul sıraları”
örüntüsü kurulur. Aynı örüntüde yer alanlar bir araya gelerek 4 grup
oluşturulur. Gruplara müze içinde bulunan 4 nesnenin fotoğrafı verilir
(soba-gaz lambası- kürsü- okul sıraları). Fotoğrafların altında yazılı sorular vardır. Soruları okuyarak ve
gerektiğinde müze görevlilerinden de yardım alarak nesneleri bulabilecekleri, nesnelerin yerini bulduktan
sonra ilgili sorulara cevap vererek ilerleyebilecekleri belirtilir.
1. Fotoğraftaki nesne hangi salonda sergilenmektedir?
2. Fotoğraftaki nesne buraya nereden gelmiştir?
3. Fotoğraftaki nesne kim ya da kimlerden alınmıştır?
4. Fotoğraftaki nesne, mecliste hangi amaçla kullanılmıştır?
Gruplara nesnelerin bulunduğu salon ve nesnelerin özellikleri ile ilgili bilgileri toplamaları için on
dakika verilir. Çalışmasını tamamlayan grup genel kurul salonunda toplanır. Gruplar nesneleri ile ilgili
bilgi paylaşımlarında bulunurlar (Başbuğ, 2017).
Etkinlik 2
Öğrenciler A ve B olarak iki gruba ayrılır. Öğretmen “Meclisin en
B. Canlandırma önemli görevlerinden birisi kanun yapmaktır. Devletin önemli bir organı
olan yasama–kanun yapma yetkisi Meclise aittir. Milletvekilleri hazırladıkları
kanunları meclis genel kuruluna sunar. Genel kurulda tartışılır ve çoğunluk
kabul edilirse genel kurul kararıyla kanun olarak düzenlenir.” açıklamasını
yapar. Gruplara dramatik durumlar verilir. Dramatik durumlardan yola çıkarak genel kurulda yasaya
dair tartışma olacağını, aralarında yasayı nasıl savunacaklarına yönelik hazırlık yapmaları söylenir.
Canlandırmalarında tartışma tekniğinin kullanılacağı belirtilir. Öğretmen oturumu açan ilk konuşmacı
olarak tartışmayı da yönetir.
A Grubu
İlk Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir grup milletvekili bir kanun hazırlar. Kanunun konusu,
Kuvay-i Milliye birliklerinin tek çatı altında toplanarak düzenli bir ordunun kurulması ve savaşa düzenli
ordu ile devam edilmesidir. Kanunun meclisten geçmesi şarttır. Kanun önerisini milletvekillerinin onayına
sunacaklardır. Kanunu meclis genel kuruluna getirirler. Ancak farklı görüşte olan bir grup milletvekilinin
bu kanuna karşı çıktığını da bilmektedirler. Kanun ile ilgili onları ikna etmek için çalışırlar.
B Grubu
Kurtuluş Savaşı’na Kuvayımilliye birlikleri ile devam edilmesinin önemli olduğunu düşünmektedir
çünkü Kuvayımilliye birliklerinin işgalcilere karşı çok başarıları olmuştur. Kuvayımilliye birliklerinin düzenli
orduya dönüştürülmesi çalışmalarının büyük bir zaman kaybı olacağını, Kuvayı Milliye Birliklerinin başında
bulunan eğitmenlerin olumsuz etkilenebileceği bu durumun da Kurtuluş Savaşı için güç kaybına neden
olacağını düşünmektedirler. Çıkarılması düşünülen kanuna, ısrarla karşı çıkarlar.
Canlandırmalardan sonra öğretmen şu bilgileri paylaşır: “Mustafa Kemal’in önerileri doğrultusunda
TBMM Hükümeti düzenli ordu kurma kararına vardı. Kuvayımilliye birliklerinin tek çatı altında toplanması
kararlaştırıldı. Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe etkilerinin azalmasından çekindikleri için düzenli
orduya katılmayarak isyan ettiler. 8 Ekim 1920’de ülkenin her tarafından gelen Kuvayımilliye birliklerinin
katılımıyla düzenli ordu kurulmuştur. Batı cephesi komutanlığına İsmet Paşa (İnönü) getirildi.”(Başbuğ,
2017).

3. Etkinlik

Genel Kurul Salonu’ndan çıkılır. Salondan çıkarken öğretmen “Mecliste çalışmalar sürerken aynı
zamanda savaş devam ediyordu. Mecliste Kurtuluş Savaşı’nın süreci değerlendiriliyordu.” der. Kurtuluş
Savaşı’na dair eserlerin bulunduğu salona geçilir. Salonda 3 grup oluşturulur. Birinci grup “Kurtuluş
Savaşı’nda telgraf”, ikinci grup, “Kurtuluş Savaşında kadınlar”, üçüncü grup, “Kurtuluş Savaşı'nda
silahlar” konularında öykü kurgular. Kurgulanan öyküler ilgili nesne ve görsellerin bulunduğu alanda
canlandırılır.
Canlandırma her grubun kullanabileceği beş cümle ve iki dakikalık süre ile sınırlandırılır. Bunun
için öykülerini en iyi anlatan cümleleri seçmelerinin önemli olduğu vurgusu yapılır (Başbuğ, 2017).
ÖRNEK
UYGULAMALAR

4. Etkinlik

Lozan Barış Antlaşması’nda kullanılan masanın bulunduğu salona geçilir. Beş dakika süresince
her öğrenci salonda gözlem yapar. Gözlemini tamamlayan öğrenci masaya dönük bir biçimde, “barış”
sözcüğünü anlatan donuk imge oluşturur. Öğretmen imgelere tek tek dokunur. Dokunulan imge çözülür,
çözülürken Lozan Barış Anlaşması’na dair bir cümle söyler, diğer imgeleri izler.Masanın karşında “U”
biçiminde dizilirler. Kendilerini Lozan Barış Anlaşması’nda Türkiye’yi temsil eden "İsmet İnönü olarak
düşünmeleri söylenir.Öğretmen İsmet İnönü masanın başında öyle bir cümle söyledi ki herkes ondan
özür diledi. İsmet İnönü ne söylemiş olabilir? O cümleyi sıra ile söyleyin." der. Öğrencilerin her biri
dinlenir. Lozan Barış Anlaşması’nın önemi vurgulanır.

5. Etkinlik

Değerlendirme etkinliği müze sonrası okulda yapılır. Grup çember


biçimindedir. Çemberde herhangi bir öğrenciden başlayarak ve sağdan
C. Değerlendirme
ilerleyerek 1-2-3 örüntüsü kurulur. Aynı örüntüde yer alanlar bir araya
gelerek 3 grup yapılır. Gruplara tarih şeridi oluşturacakları bilgisi verilir.
Birinci grup Atatürk’ün Samsun’a çıkışından Sivas Kongresi’ne kadar olan süreci, ikinci grup Sivas
Kongresi’nden TBMM'nin açılışına kadar olan süreci, üçüncü grup TBMM’nin açılışından Lozan Barış
Anlaşması’na kadar olan süreci anlatan tarih şeridini yapar.
Tarih şeridini hazırlamaları için bir metre uzunluğunda karton, A-4 kâğıdı, pastel boyalar
dağıtılır. Tarih şeridini önce not alarak planlamaları söylenir. Seçilen tarih aralığıyla ilgili bir başlık
bulmaları ve seçilen aralığın başlangıcını ve bitişini göstermeleri belirtilir. Önemli olayları farklı renklerle
gösterebilecekleri, renkleri kullanarak tarih şeridinin altına anahtar açıklamalar yapabilecekleri, tarih
şeridinin altına renk açıklamalarına (lejant gibi) uygun resimler kullanabilecekleri ya da kendilerinin
çizebilecekleri söylenir.
Çalışmalar sınıfın duvarında olayların oluş sırasına göre sergilenir. Gruplar yaptığı çalışmanın
aşamalarını, öğrenme deneyimlerini, tarih şeridini hazırlarken karşılaştıkları güçlükleri içeren bir sunum
yaparlar (Başbuğ, 2017).
EĞİTİMDE DRAMA

You might also like