Professional Documents
Culture Documents
Meditasyon Egitimi 3. Modül PDF
Meditasyon Egitimi 3. Modül PDF
EĞİTİMİ
3.MODÜL
1. İlk seriler — yeryüzü: Beş tam nefes döngüsü için burun deliklerinden içeri ve
dışarı doğru nefes alarak başlayın. Bu ilk beş nefes dizisi, kendinizi yeryüzünün
elementi ile arındırmaya odaklanmıştır. Solunduğunuzda, dünyanın enerjisini ve
manyetizmasını size çekeceğinizi hayal edin. Hafif enerji sistemlerinizde dolaşır
ve vücudunuzun canlılığını ve gücünü yeniler ve yeniler. Siz nefes verirken,
dünyanın manyetik alanının arındırılmış ve serbest bırakılacak olan tüm ağır,
büyük elementleri veya enerjileri toprağa çekeceğini hayal edin. Her nefeste,
özgürce nefes, yaşam ve enerjinin yeniden canlandırılmasını, daha hafif, daha
az yoğun ve daha net hissedileceğini hissedeceksiniz.
2. İkinci seri – su: Daha sonra ikinci bir dizi beş nefesle, kendinizi suyun enerjisi
ile arındırmayı hayal edin. Burnunuzdan nefes alıp ağzınızdan nefes alıp
verdiğinizde, yukarıdaki cennetlerden size akan saf, temiz bir enerji şelalesi,
içinden akan ve yaşamınız boyunca hareket eden enerji akışını engelleyebilecek
her şeyi arındırıp, arındırırken . Her nefeste, temiz ve net bir şekilde
yıkandığınızı hissedin, çünkü bu enerji ve ışık akışı size doğru akar.
3. Üçüncü seri — ateş: Bir sonraki beş nefes serisiyle, kendinizi ateş unsurundan
arındırın. Ağzınızı teneffüs ederek ve burun deliklerinden nefes alıp
verdiğinizde, nefes akışının soluklaştığınız gibi güneş plexusunuza
odaklanmasına izin verin ve ardından kalp merkezinizden gelen ışık yükselip,
yandığında, omuz başlarınız arasında parıldayarak ve bir ışık çeşmesi gibi
kafanın tepesine kadar geldiğini hayal et. Ateşi teneffüs etmek, ışığı solumak,
canlandırmak ve enerjinin bu sirkülasyonunun geri kalan kirleri ya da tıkanıklığı
toplayan ve onları kalbinizin ateşlerinde ışığa ve ışığa yakan arındırıcı bir ateş
olduğunu doğrulayın.
4. Dördüncü seri — hava: Bir sonraki nefes döngüsüyle kendinizi hava elementi
ile arındırmayı hayal edin. Ağzınızı teneffüs ettikten sonra, hava elemanının,
tüm vücudunuzun boşlukları boyunca esen rüzgar gibi, içinden geçen herhangi
bir yoğunluk veya tıkanıklık hissini arındırarak, hava elemanının içinden
geçtiğini hayal edin.
5. Beşinci seri — eter : Son olarak, burun deliklerinizle çok nazikçe nefes alarak,
kendinizi en ince unsurla arındıracağınızı düşünün – eskilerin “eter” öğesi veya
uzayı infüze eden en süptil enerjiler veya sonsuz potansiyellerin kuantum alanı.
Bu en ince nefese kalan herhangi bir sağlamlık veya yoğunluk hissini eritin ve
kalbinizin ve zihninizin açık ve sonsuz gökyüzü gibi geniş olmasına izin verin.
6. Kapanış: Enerjik ve saflaştırılmış, sadece 25 nefesin olduğu yerde gerçekleşen
süptil, ancak derin kaymayı hissedin. Bu uygulamadan sonraki
meditasyonunuza veya günlük yaşamınıza odaklanma, sakin ve derin bağlılık
hissini taşıyın.
3-YARATIM MEDİTASYONU
Merhaba kendi içine doğru bu yolculuğa çıkmaya karar verdiğin için çok mutlu
ol.
Bu yolculuk sadece hayal ettiklerini kavuşmanı sağlamayacak, seni değiştirecek,
gerçek benliğinin özünü ne olduğunu anlamanı sağlayacak.
Bu meditasyondan sonra istediğin deneyimi tezahür ettirmekte kalmayacak,
sahip olduğun eşsiz gücü nasıl kullanman gerektiğini de bileceksin.
Şimdi şunu düşünmeni istiyorum, gerçek nedir?
Beş duyumuz da algıladıklarımız mı?
Kızıl ve mor ötesi ışığı göremiyor, üçüncü boyut dışında Matematiksel olarak
Farklı boyutları algılayamıyoruz.
Etrafımızdaki elektromanyetik dalgaları da göremiyoruz.
Ancak onları algılayamıyor oluşumuz onların olmadığı anlamına gelmiyor.
Tıpkı senin isteklerini henüz deneyimleyemiyor olmanın onların olmadıkları
anlamına gelmeyeceği gibi.
Şimdi rahat olduğun bir pozisyon al ve gözlerini kapat, sadece nefesine odaklan.
Derin derin nefes alıp vermeye başla.
Her nefeste yaşam enerjisinin bedenine dolduğunu hisset.
Ciğerlerinin, kürek kemiklerinin, sırtının, göğüs kafesinin, diyaframının nasıl
genişlediğini hisset.
Nefes al, ver. Nefes al, ver. İyice gevşedi. Bütün ağırlığını oturduğun
Ya da yattığın yere bırak. Kollarını, bacaklarını sertini, kalçanı kürek kemiklerini,
bütün bedeninle koltuğa bırak ve iyice gevşedi.
Şimdi yavaşça bulunduğun ana geri dön. Ellerini ve ayaklarını hisset. Gözlerini
açmadan evvel sürekli hatırlaman gereken şu cümleyi söyle kendine; ‘hayatımın
her anını bilinçli olarak ben yaratıyorum ve istemediğim he şeyi değiştirme
gücüne sahibim’. Unutma dünya bir aynadır ve içinde ne varsa onu yansıtır. Bu
yüzden sen değişirsen, her şey değişir. Şimdi kendine teşekkür et, derin bir
nefes al ve gözlerini aç.
Bu meditasyon sırasında zihniniz herhangi bir düşünce, duygu veya ses ile
dağıldığında hemen bunu fark edin ve nazikçe egzersize an a geri dönün.
Şimdi gördüğünüzde içinizde şefkati hissettiğiniz biri veya bir şeyi hayal edin.
Kendinize sorun;
‘hayatın boyunca her gün hangi sözü duymak isterdin?’
‘Neyi duymaya ihtiyacın var?’
Hiç acele etme, bir kaç dakika düşün
“Ben hep senin yanındayım ve hep yanında olacağım. Seni çok seviyorum, sana
güveniyorum ve sen daima güvendesin. Seni olduğun gibi, hatalarınla, olduğun
gibi seviyorum ve kabul ediyorum. Sen güzel ve sevilmeyi hak eden bir insansın.
Sen değerlisin, sen istediğin her şeyi başarabilirsin. Merak etme, bunu da
atlatacağız. Ne yaparsan yap, ben daima seninleyiz ve yanındayım. “
Şimdi odağını kendi zihnine getir, zihnini izliyorsun. Algın açık, zihnin berrak.
Düşünceler, duygular, hatıralar, resimler zihninde önce beliriyor, sonra geçiyor.
Sen zihnin alanında ne beliriyorsa onu gözlemliyorsun. Onlar hakkında yorum
yapmadan sadece izliyorsun. Peşlerine takılmıyorsun. Televizyon izler gibi veya
gökyüzünden geçen bulutları izler gibi...
Onları sadece izle. Zihnini dinlendir, sadece nefesini takip et. Eğer peşlerine
takıldığını, dikkatinin dağıldığını farkedersen istersen seni meditasyondan
uzaklaştıran bu şeye bir isim verebilirsin.
Öfke bizim zihnimizle ilgilidir. Çünkü öfkenin başladığı yer zihindir. Süreç çok
basittir. Zihinde öfkelenme eğilimi vardır. Çoğu zaman pasiftir, hoşlanmadığı bir
kişi ya da durumla karşılaşır ve öfke aktive olur. Yani bu zincirin başında, zihinde
öfke eylemi vardır. Şimdi öfkesini iyi yöneten birini düşün. Tanıdığın çevrenden
biri olabilir.
Bu kişilerin zihninde öfke eğilimi az, sabır eylemi fazla olabilir mi?
Diğer yandan öfke yanan bir ateş gibidir. Ateş ne kadar büyük olursa olsun, ona
odun atmazsak bir süre sonra sönmeye başlar. Aynı şekilde öfkeye dahil olmaz,
onu izler, onu beslemezsek o ateş kendi kendine sönecektir. Çünkü en güçlü
öfke atağı bile bir düşüncedir. Geçmişten öfkeli olduğun bir anı düşün. Öfke seni
rahatsız edecek kadar büyük bir gücü nereden buldu? Onu kim büyüttü? Öfke
aldığınız kararları da etkiliyor. Araştırmalara göre beynin doğru ile yanlışı ayırt
eden davranışları değerlendirdiği bölümü olumsuz etkileniyor. Öfke kafa
karışıklığı yaratıyor ve doğru karar veremediğimiz için öfke anında yaptıklarımız
durumu daha da zorlaştırıyor.
10’a kadar sayarken nefeslerini say ve sakin nefesler al, ver. Verdiğin nefesleri
daha uzun tutarak nefes al, ver. Farkındalığına geri dön. Hazır olduğunda
gözlerini açabilir, meditasyonu sonlandırabilirsin.
7-BOLLUK-BEREKET MEDİTASYONU
Bilincin derin dönüşümünü kullanacağımız bu meditasyonda, içindeki bereket
hissine temas edeceğiz. İçine doğru yapacağın bu yolculuk, gitgide rahatlamanı
ve bu derin gevşeme halinde, bolluk ve bereketi hayatına çekmen gereken
duygu tonuna ulaşmanı sağlayacak. Bu şekilde bilinçaltının takılı kaldığı ve seni
artık geliştirmeyen düşünce ve duygu kalıplarından çıkıp, asıl gücüne temas
edebilirsin. Niyetler sadece düşünce olarak başlasa da, zamanla içine duygu
katıldıkça kendi çekim alanını oluşturur. Doğru bir inanç yapısıyla yaşamını
sürdürdüğünde, evren buna uygun koşulları sana getirir. Bu anları temas
etmeye niyet ettiğimizde, onları hayatımıza çekeriz. Fiziksel gerçekliğimizden
dönüşüm geçirmeye başlar. Bu dönüşüm şu an hayal bile edemeyeceğimiz şekle
gelebilir. Çünkü kendi kendimizi dönüştürme niyetimiz belli bir düzeye
eriştiğinde, evrensel enerjilerden destek görmeye başlarız. Eğer bu
mekanizmayı kavrayabilirsen, bilinç altının almaya açık olduğu meditatif bir hale
girerek onu kullanma yönünde ilk adımları atabilirsin.
Şimdi doğal ritminde nefes al. Nefesini seni git gide rahatlatmasına izin ver. İpi
çözülmüş bir sandal gibi, doğal olarak bedeninin hislerinden ve etraftaki
seslerden yavaş yavaş uzaklaşmaya bırak kendini.
Şimdi kendi doğal ritminde nefes aldıkça, huzur tüm ve varlığını kaplıyor ve bu
sakinlik de, ağacın enerjisinde yüksek benliğin seni daha fazla rahatlık bulacağın
alemlere taşıyor...............
Hayatının daha zengin, daha bereketli ve üretken olabilmesi için, ne tür bir
değişimi davet edebilirsin? Bu derin rahatlık halinde, kendi yanıtlarını
bulabilmen için, seni bir süre bolluk ağacıyla bütünleşmiş halde bırakacağım..Bu
esnada sadece nefesine odaklan. ..............
Bu aslında varoluşun doğal hali, bolluk ve bereket senin özün. Hiçbir zaman
ondan ayrı olmadın ve hiçbir zaman ondan ayrı olmayacaksın. Kendi
gerçekliğine döndüğünde de, elini dokun durduğun her nesne de bu bulduğun
hissetmeye devam edeceksin. Huzur, bolluk ve bereket senin doğal halindir.
Bunu sakın unutma! Artık kendi gerçekliğinde bu bilgi ile, mutluluk dolu günlere
yürümeye hazırsın. Şimdi hazır olduğunda gözlerini açabilirsin, derin bir nefes
al!
Tüm bunların farkında olun ve derin nefesler alarak, içinizde olup bitenleri
izleyin. Meditasyon boyunca çeşitli düşüncelere dalıp, beni takip edemezsiniz
kendinizi tamamen rahat bırakın. Zihninizden gelip geçen düşünceler, bırakın
geçsin. Zihninizi boşaltmak için çabalamanıza gerek yok. Şu anda bütün bunlar
olmaya devam ederken, bedeninizin gevşemesine izin verin. Bırakın tüm
bedeninizdeki kasları gevşesin.
Boynunuz, omuzlarınız, kollarınız, göğsünüz, karnınız, iç organlarınız,
bacaklarınız ve ayaklarınız gevşesin. Onları bir süre unutun ve dinlenmeye
bırakın.
İzlemeye devam ettikçe tüm duygu ve düşüncelerinizin arka planında daha önce
dikkat etmediğiniz sakin ve sessiz bir boşluğunda olduğunu fark edebilirsiniz.
Seslerin arkasındaki sessizlik, cisimlerin ardındaki boşluk ve akıp giden zamanın
ardındaki zamansızlık ve zihniniz belki de bu durumla hiç tanışmadı.
Ama şimdi bunu fark etmenin zamanı. Akan nehrin yatağını, esen rüzgârın
ilerlediği boşluğu bütün bunların ardındaki huzur.
Tüm bu huzurun arka planda daima var olduğunu bilin. Şimdi bir kez daha
bilincinizin içeriğini fark edin. Bu bazen bedenimizdeki bir his, içinizdeki bir
duygu, bazen bir düşünce, bir konuşma, bir ses veya görüntü olabilir.
Bu içeriklerin kendiniz olmadığını fark edin ve kendi kendinize şunları söyleyin;
Bu farkındalıkla birlikte şimdi bir kez daha tekrar edelim; bedenimdeki hislerin
farkındayım, ben hisler değilim. İçimdeki duyguları fark ediyorum, ben duygular
değilim. Zihnimdeki düşünceleri fark ediyorum, ben düşünceler değilim. Ben
sesler, sözcükler ve görüntüler değilim. Bedenimi ve zihnimi izleyebilirim. Ben
beden ve zihin değilim”...............
Ve bütün bunları aştığınızı fark edin. Bırakın o sakin, huzur hali yavaş yavaş iç
dünyanızı bütünüyle kaplasın. Ve diğer her şey onun içinde iyice küçülsün.
Aslında yaşadığınız her an fark etmeseniz de o huzur hani bulunduğunuz yerde
olduğunu ve aynen uzay boşluğu gibi her şeyi içine aldığını bilin. Cisimler ne
kadar büyük olursa olsun, her zaman onlardan daha büyük bir boşlukta
olduğunuzu bilin. Gezegenler, yıldızlar ve galaksi ne kadar büyük olsa da, bu
boşluğun içinde her zaman minicik kaldığını bilin. Şimdi bedeninizdeki tüm
hislerim ve zihninizdeki tüm düşüncelerim bilincinizin sonsuzluğunda ne kadar
minik olduğunu hissedin.
Ve tüm bunların ardında her zaman duran bilginin olduğunu fark edin. Tüm
bunların arkasında tek yapmanız gereken dikkatinizi genişletip, nesnelerin
içinde yer aldığı bu boşlukta birlikte var olabilmek. Önümüzdeki günlerde kendi
dışınızdaki uzay boşluğunu, kendi içinizdeki yansıması olan huzur duygusunu
daha derinden hissettikçe bunun tüm yaşantınızı nasıl genişlettiğini ve
ferahlattığını görebilir, bu huzuru yaşamınızın her alanına taşıyabilir ve her ne
olursa olsun iç dinginliğimiz koruyabilirsiniz.
Her seferinde ciğerlerin derin nefesle de olduğunu hisset. Nefes al, nefes ver.
Her bir nefes seni sakinleştiriyor. Zihninde gereksiz düşüncelerle oluşan bulutu,
her nefeste kendinden uzaklaştırdığını hayal et. Meditasyon boyunca aklına
gelen tüm düşünceler gelip, geçiyor. Eğer gözlerin açıksa onları kapatabilirsin.
Gözlerini kapat ve karanlığın içerisinde nasıl nefes alıp verdiğini dinle. Bedenin
her hücresi, aldığın her nefesle enerji dolarken, zihnin biraz daha rahatlıyor.
Şimdi yukarıdan altın rengi bir kışın geldiğini hayal et. Tüm tasalarını,
problemlerin ve yorgunluğun bu işin altında eriyip gidiyor. Işığın kafanın
üzerinden, bedenine aktığını, oradan omuzlarına, gövdene, kollarını, bacaklarını
ve ayaklarına kadar yayıldığını hisset. Altın ışık her bir hücreni temizliyor,
rahatlatıyor ve tazeliyor. Bu harika ışık, bedenini muazzam bir enerji ile
dolduruyor. Seni yıkayan bu evrensel ışık, bedenine can veren iç ışığınla
birleşiyor. Evrensel enerji ile temasta iken, bütünle bağlantıda olduğunu,
sevildiğini ve daima destek gördüğünü hissedebilirsin. İç ışığın güçlendikçe,
gitgide daha derin bir huzur ve sakinlikle doluyorsun. Şimdi parıldayan ışık
bedeninle havalandığını ve fizik ve dinle geride bıraktığını hayal et.
Hayatın ile ilgili her şeyi, her bir düşünce, her bir anı ve duyguyu bir sembol
halinde burada bulabilirsin.
Etrafı incele ve nasıl bir yer gördüğünü hatırla nefes alışverişlerini unutma
hayatının bahçesi nasıl bir yer?
Artık geçmişin ağırlıklarından kurtuldu. Bahçende yeni bir alan açtın ve yeni
bitkiler ekmeye hazırsın.
Tohumları diktikten sonra toprağı, bahçende kendine rahat bir yer bul. İstersen
rahat bir şezlongda uzanabilir, istersen kocaman bir ağacın altındaki bir alana
oturabilirsin.
Ilık tatlı bir meltem yüzüne vururken, bahçendeki huzuru nefesinle içine çek.
Tamamen sana ait güç alanında, yenilenmeye bırak kendini. Şimdi huzurla
etrafına bir bak.
Artık bahçeyi geride bırakma zamanı geldi. Bir sonraki ziyaretine kadar bu
bahçe seni bekleyecek.
Ve geri döndüğünde, tohumlarının topraktan çıktığını göreceksin. Tohumların
büyüyüp, güçlü bitkileri dönüştükçe, sembolize ettikleri arzuların birer birer
hayatına girmeye başlayacak. Sen bahçeni sevip, onunla ilgilendikçe hayatın
gitgide büyüyen, gelişen ve gerçekleşen isteklerle dolu bir güç noktasına
dönüşecek. Şimdi istersen sana verdiği tüm nimetler için bahçene teşekkür et.
Burada olduğun süre boyunca topladığın enerjini nefesinde ve içinde hisset.
Geri döndüğünde bu enerji seninle kalacak ve seni daha güçlü yapacak.
İstediğin zaman fiziksel bedenine geri dönebilir ve derin bir nefesle gözlerini
açabilirsin.
Nefes yaşamdır ve aldığın her nefesle yaşama içine çek. Nefesini hisset ve
nefesinle bütünleş.
Yaşamın kendisi ol. Her nefeste derinliklerine in. Derin bir nefes al, birkaç saniye
tut ve rahatla rahatça ver. Ve tekrar derin bir nefes al. Burnundan nefes al,
biraz bekle ve yavaşça ağzından ver
Aldığın her bir nefesle başından, ayaklarına kadar bembeyaz, tertemiz bir ışık
akarak enerji alanındaki ve fiziksel bedenindeki her türlü negatiflikten seni
arındırdığını hisset. Kendini serbest bırak. Şu anda başka hiçbir şey düşünmek
zorunda değilsin, bırak hayat olduğu yerde kalsın. Sen şu an sadece kendi
gerçek dünyandasın. Aldığın derin bir nefesle, sevgiyi huzuru ve bolluğu içine
çekiyor, verdiğin her nefesle sıkıntılarını, üzüntülerini ve kırgınlıklarını dışarıya
atıyorsun.
Derin bir nefes al, başının üst kısmı, başının arkası, alnın, göz kapakların,
burnun, yanakların, dudakların, çenen, kulakların gevşiyor.
Derin bir nefes al. Boynun, ensen, sırtın, bütün omurların gevşiyor.
Derin bir nefes al. Omuzların, kollarının üst kısımları, dirseklerin, kollarının alt
kısımları, bileklerin, ellerin, parmakların tamamen gevşiyor. Derin bir nefes
daha al. Tüm gerginliklerinden kurtuluyorsun. Göğüs kafesin, kalbin,
akciğerlerin gevşiyor. Derin bir nefes daha al. Miden, karnın, bütün sindirim
sistemin bu tertemiz, bembeyaz ışık ile doluyor. Derin bir nefes al.
Baldırların, dizlerin, bacaklarının alt kısımları, ayak bileklerin, ayakların, ayak
parmakların tamamen gevşiyor. Derin bir nefes daha al. Başının üzerinden ayak
parmaklarının ucuna kadar tamamen gevşiyor ve rahatlıyorsun.
........
Aldığın her derin nefesle sevgi ve huzuru soluyorsun, her hücren harika bir ışıkla
parlıyor. Sen enerjisin, sen birlik tarafından korunan muazzam bir varlıksın.
Yaşadığın bütün olumsuzluklar, haksızlıklar, ruhunda ki Işıl Işıl tertemiz yürekli
çocuğu küstürdü. Bir yerlere saklandı ve bulamıyorsun. O yüzden kendini
umutsuz ve çaresiz, güçsüz ve kırılgan hissediyorsun. Gerçek bu değil. O
muhteşem çocuğun ne zaman ya da kimin tarafından kaybolduğu önemli değil.
Ama onu bulmak zorundasın. İçindeki o güzel çocuğu bulabilmen için önce
affetmelisin.
Senin bu hale gelmesine vesile olan her bir insana, her türlü olayı ve en önemlisi
sana bunu yapmalarına izin verdiğin için kendini affet, affet ve affet.
Bütün kederleri, üzüntüleri, sıkıntıları derin bir nefesle, sanki içinden simsiyah
bir bulut çıkarcasına gitsin. Özgür bırak, terk et, bitsin. Her türlü negatiflik
geldiği kayna geri gitsin, affet, affet ve affet.
Unutma hayatta hiçbir şey çözümsüz değildir. Seni yaradan, önüne sonsuz
Seçenekler serdi. Bunları görebilmek ve yeniden güçlü bir şekilde tutunabilmek,
içindeki dengeyi yeniden oluşturabilmek için o tatlı, masum çocuğu bulman
gerekli. Senin gerçek gücünü ve ışığını bulabilmen için sana yardım edeceğim.
Yalnız değilsin, ben seninleyim. Lütfen şimdi söyleyeceklerimi içinden tekrar et.