You are on page 1of 61

Bilimin Doğası

Prof. Dr. Samih


1. Bilim Nedir? BAYRAKÇEKEN
Doç. Dr. Suat ÇELİK
2. Bilimin Doğası İle Ne
Kastedilmektedir? Atatürk Üniversitesi
Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi
3. Bilimin Doğasının Bilinmesi Neden ERZURUM
Önemlidir?

4. Bilimin Doğasının Boyutları


Atatürk Üniversitesi
5. Bilimin Doğası İle İlgili Yaygın Fen Bilimleri Enstitüsü
Yanılgılar 28 Şubat 2020

6. Nasıl Bir Eğitim?

7.Kaynaklar
Bilimin Doğası
Bilimin Amaç ve Yöntemini Bilmenin Önemi
Ünlü Bilim Tarihçisi George Sarton ;
‘’Sıradan bir insanın yeni bulunan bir
hormonu ya da evrene ilişkin en son
teoriyi bilmesi o kadar önemli değildir.
Onun için ve de hepimiz için gerekli olan
bilimin amaç ve yöntemini olası açıklıkla
kavramaktır. Bu anlayışı sağlamak yalnız
üniversitelerimize değil, her düzeydeki
okullarımıza düşen görevdir’’ ifadeleriyle
bilimin doğasının öğrenilmesinin
önemine dikkat çekmektedir.

1884–1956
1/48
Albert Einstein/ Bilim Görüşü

Uzun yaşamımda
öğrendiğim bir şey var:
Gerçeklikle
ölçüştürüldüğünde tüm
bilimimiz ilkel ve
çocukça kalmaktadır-
ama gene de sahip
olduğumuz en değerli
şeydir bilim.
1879-1955
Albert Einstein/Tanrı Anlayışı
I'm not much with people and I'm not a family man. I
want my peace.
I want to know how God created this world.
I am not interested in this or that phenomenon, in the
spectrum of this or that element.
I want to know His thoughts, the rest are details

When I am judging a theory, I ask myself whether, if I were


God, I would have arranged the world in such a way.

EINSTEIN AND GOD


Yehuda Elkana
George Sarton/ Bilim Tarihi
Bilim tarihi bilgeliğin ve hümanizmin kaynağıdır:
Bize düşüncemizi sorgulamayı,
kendini beğenmişlikten kurtulmayı,
boş umutlara kapılmamayı,
başarı yolunda uğraş vererek sessizce
ilerlemeyi öğretir.
Charles Darwin/ Bilimsel Yöntem

Her gözlemin işlevi, bir


görüş ya da
beklentiyi
yoklamaktır.
Bu nokta nasıl gözden
kaçar,
anlayamıyorum?

1809-1882
Aziz Sancar/ Zeka ve Çalışma
Muhammed Abdüsselam/Bilim ve Teknoloji

İçinde bulunduğumuz çağda,


bir toplumun onurlu bir
şekilde ayakta durması
doğrudan doğruya onun
bilim ve teknolojideki
gücüne dayandığına göre, bu
zayıflığın tehlikeleri ne kadar
Muhammed Abdüsselam
vurgulansa azdır
(Pakistan-Nobel Ödüllü Fizik
Bilgini) (1926- 1996)
Türkiye’nin Bilimsel Yayın Durumu

2000 yılında Türkiye’nin Uluslararası atıf indekslerine giren


bilimsel makale sayısı 8120 olup dünya sıralamasında
25. basamakta yer alıyordu. Aynı yıl komşumuz İran
1884 makale ile Dünya sıralamasında 47. basamakta
bulunuyordu.

2017 yılında Türkiye 42405 yayınla Dünyada 19. sıraya


yükseliyor. Aynı yıl İran 54338 makale ile 16.sırada yer
alıyor (Scientific Journal Rankings).
Bilimde Temel Paradigmalar

Aristo Pozitivist Günümüz Bilim


Paradigması Paradigma Paradigması
MÖ. 400 MS.1500 MS.1900
2/48
3/48
.
Deneyle matematiği
birleştirerek bilimsel
araştırmalar yapan ünlü
İslam bilgini (Doğum:965
Basra/Irak- Ölüm
1038/1040 Kahire/Mısır)
İbn-i Heysem.İbn-i Heysem
birçok batılı bilim tarihçisi
tarafından yansıdaki kitap
kapağında da görüldüğü
gibi modern bilimin
başlatıcısı olarak
nitelendirilmektedir
BİRUNİ (973 – 1048)

Biruni, 973 yılında


Doğu Harezmi’n
merkezi olan Kas’ta
doğdu. Uzman olduğu
bilim dallarıyla ilgili
eserleri hâla batı
dünyasında kaynak
olarak kullanılan
Biruni, hayatı boyunca
yaklaşık 13 bin
sayfadan oluşan 150
eser verdi.
BİLİM TARİHİNDE DÖNÜM NOKTALARI
Tarih Olay
MÖ 335 Aristo yaklaşık 2000 yıl sürecek felsefesini oluşturdu
MÖ 300 Euclid Elementler adlı geometri yazdı
MÖ 220 Archimedes’in matematik ve mekanik buluşları
MS 150 Batlamyus dünya merkezli çalışmayı yayınladı
MS 450-1000 Avrupa'da karanlık dönem

MS 722 Câbir bin Hayyân Kimyanın babası olarak da bilinir.

MS 800 El-kindi izafiyet fikrinin öncüsü olarak bilinen Arap düşünür.

MS 865 Ebubekir Razi kimyayı ilk defa tıpa uygulayan bilim insanı olarak
da bilinir ve simyayı kimyaya dönüştüren.
MS 870 Farabi bir çok alanda bilime katkı sağlayan islam bilgini ilk kez
ilimleri sınıflandırmış ve bu sınıflama yaygın olarak kabul
görmüştür.
BİLİM TARİHİNDE DÖNÜM NOKTALARI (DEVAM)

Tarih Olay
MS 965 İbn-i Heysem Optik konusundaki çalışmalarıyla ünlü olan
İslam bilgini modern bilimin başlatıcısı olarak
nitelendirilmektedir.

MS 973 El-Biruni Jeodezi biliminin kurucusu ayrıca deney-gözleme


önem veren ünlü Türk İslam bilgini.
MS 980 İbn-i Sina geniş bir alan ile ilgilenmiş olup değersiz
metallerin altına dönüştürülemeyeceğini savunmuştur.

MS 1502 Leonardo da Vinci ressam, mühendis ve heykel traş

MS 1543 Copernicus güneş merkezli evren görüşünü ortaya attı


BİLİM TARİHİNDE DÖNÜM NOKTALARI(DEVAM)
Tarih Olay

MS 1609 Galileo teleskopu icad etti

MS 1609 Kepler 1. ve 2. yasasalarını yayınladı

MS 1620 Bacon Novum Organum’u yayınladı

MS 1637 Descartes geometriyi yayınladı


MS 1638 Galileo mekanikle ilgili çalışmalarını yayınladı

MS 1652 Pascal akışkan basıncı yasalarını ortaya attı

MS 1658 Huygens ışığın dalga yapısını ortaya koydu

MS 1666 Newton kalkulusu buldu


Bilim tarihinde dönüm noktaları(devam)
Tarih Olay
MS 1666 Boyle yasası

MS 1666 Newton cam prizmada ışığın renklerine ayrıldığını buldu

MS 1687 Newton hareket yasalarını yayınladı

MS 1704 Newton optik kitabını yayınladı

MS 1738 Bernoulli akışkan mekaniğinin yasalarını ortaya attı

MS 1782 Lavousier kütlenin korunumu yasasını ortaya koydu

MS 1792 Rousseau sosyal antlaşmayı yazdı


BİLİM TARİHİNDE DÖNÜM NOKTALARI(DEVAM)

Tarih Olay
MS 1800 Volta pili buldu

MS 1811 Avogadro mol kavramını ortaya attı

MS 1859 Darwin türlerin kökeni adlı eserini yayınladı.

MS 1869 Mendeleyev elementlerin periyodik tablosunu oluşturdu

MS 1873 Maxwell elektrik ve manyetizma ile ilgili çalışmayı


yayınladı
MS 1882 Dewar iki katlı vakum kabını icat etti

MS 1900 Freud rüyaların yorumu kitabını yayınladı


BİLİM TARİHİNDE DÖNÜM NOKTALARI(DEVAM)

Tarih Olay
MS 1900 Planck kuantum teorisini ortaya attı (enerji madde
tarafından kesikli olarak(kuantlar halinde) absorplanır veya
yayılır)
MS 1905 Einstein Brownian hareketi, fotoelektrik olayı ve özel
görelilik teorisi ile ilgili makalesini yayınladı
MS1911 Marie Curie ve Ernest Rutherford radyoaktiflik konusunu ça
MS 1916 Einstein genel görelilik teorisini yayınladı
MS 1923 Freud ‘’ego ve id’’ i yayınladı

MS 1926 Schrodinger dalga denklemini


ortaya attı.
MS 1927 Big bang teorisi geliştirildi
AYNI KONUDA(MADDENİN YAPISI) ESKİ VE
YENİ LABORATUVAR GÖRÜNTÜLERİ

1909’ da maddenin
Günümüzde maddenin yapısının incelenmesi
yapısının incelenmesi

ESKİ YENİ
SOSYAL BİLİMLER
Araştırma Anketi

10/48
1. Bilim Nedir?

 Bilimin sürekli gelişen ve geniş kapsamlı yapısından


dolayı üzerinde anlaşmaya varılmış bir tanımı
yapılamamıştır. Birçok düşünür ve bilim insanının
farklı tanımlarına rastlanmaktadır.

Aşağıda tanım örnekleri verilmiştir.

 “Bilim, doğal dünyayla ilgili soruları cevaplamak üzere


bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak herkesin
irdelemesine açık geçerli ve güvenilir genellemeler ve
açıklamalar ortaya koyma etkinliğidir” (William F.
McComas).

Bilimin Doğası
11/48
1. Bilim Nedir?

 Bilim, her türlü düzenden yoksun duyu verileri


(algılar) ile mantıksal olarak düzenli düşünme
arasında uygunluk sağlama çabasıdır. (Albert
Einstein)
 Bilim insanı çalışmalarında;
Gözlemler, kıyaslar, ölçer, test eder, spekülasyon yapar,
hipotez kurar, düşünceler ve kavramsal araçlar
yaratır, teoriler ve açıklamalar oluşturur.

Bilimin Doğası
12/48
1. Bilim Nedir?

Bilimin cevaplamaya çalıştığı bazı soru örnekleri:

 Dünyanın şekli nasıldır?


 Depremler nasıl oluşmaktadır?
 Elmas niçin serttir?
 Metaller elektriği nasıl iletir?
 Bir gazın basıncı ile hacmi arasında nasıl bir ilişki
vardır?
 İnsanlar nasıl öğrenir?
 İnsanların çeşitli davranışlarını arkasındaki nedenler
nelerdir?

Bilimin Doğası
13/48
2. Bilimin Doğası ile Ne Kastedilmektedir?

Bilimin doğasının anlaşılmasına katkı sağlayan dört önemli disiplin aşağıdaki


modelle gösterilebilir. Modeldeki her bir disipline ait dairenin göreceli büyüklüğü
disiplinlerin yaklaşık katkı oranlarını ifade etmektedir.

si

Bi
e

lim
ef
l s

Ta
Fe

rih
ilim

i
B

jisi
kolo
Bilimin Doğası

P si
m
Bilim Sosyolojisi Bili 14/48
Bilimin Doğası
2. Bilimin Doğası ile Ne Kastedilmektedir?

 Bilimin doğası bilgisi yani bilimsel uğraşının tasviri, bir


önceki slaytta yer alan şekildeki gibi çeşitli disiplinlerin
kesişimiyle oluşmaktadır.

 “Bilimin doğası” ifadesi ile; genellikle bilmenin bir yolu


olarak bilim, bilimsel bilginin kökeninde yer alan değer
ve inançlar veya bilimsel bilginin gelişimi
anlatılmaktadır. Kısaca bilim doğası; bilimsel
etkinliklerin ve bilimsel bilgilerin niteliklerini
kapsamaktadır.
 Örneğin gözlem yapma, hipotez kurma ve sonuç
çıkarma işlemleri doğrudan bilimsel süreçlerle ilgili iken;
bu süreçlerin bilim insanının sahip olduğu anlayışlardan
etkilenip etkilenmemesi bilimin doğası ile ilgilidir.
Bilimin Doğası
15/48
3. Bilimin Doğasının Bilinmesi Neden Önemlidir?

 Günümüz dünyasında insan yaşamını etkileyen ve


şekillendiren en önemli unsurlar bilim ve teknolojidir.

 Kurumsal ve bireysel alanda verilen kararlar büyük


ölçüde bilimsel verilere dayandırılmakta veya en
azından böyle bir iddiada bulunulmaktadır. Bu karaların
sağlıklı olabilmesi için bilimin doğasının bilinmesi büyük
bir önem taşımaktadır.

 Birçok ülkenin ders programlarında bilimsel okur-yazar


birey yetiştirilmesi öncelikli hedef olarak ortaya
konulmaktadır. Bilimsel okur-yazar bireyin en önemli
özelliği olarak da, bilimin doğası hakkında yeterli
anlayışa sahip olma kabul edilmektedir.
Bilimin Doğası
16/48
3. Bilimin Doğasının Bilinmesi Neden Önemlidir?

 Başta fen bilimleri olmak üzere bütün bilim dallarının


öğretiminin daha etkili ve verimli olabilmesi için de
bilimin doğasının yeterince anlaşılması gerekli
görülmektedir.

 Modern kültürün bir bileşeni olan bilimin değerinin


bireyler tarafından taktir edilmesi açısından da bilimin
doğasının anlaşılması önemlidir.

 Bilimin doğasının anlaşılması, bilim çevrelerinde


kabul gören toplumun da geneli için geçerli olan etik
değerleri oluşturan kurallarla ile ilgili yeterli bir
anlayışın gelişmesi için önemlidir.
Bilimin Doğası
17/48
Düşünme Zamanı/Bilim ve Sanat

Bilimsel etkinlikle sanatsal etkinliği


karşılaştırarak, ikisi arasındaki üç farklılığı
açıklayınız.
4. Bilimin Doğasının Boyutları
4. 1. Bilimsel bilgi olgusal temellidir.

4. 2. Yasalar ve teoriler farklı türden bilgilerdir.


Bilimin doğasının bir çok boyutu
olmasına rağmen bu sunuda;
4. 3. Bilimsel bilginin üretiminde hayal ve daha çok üzerinde anlaşma
yaratıcılık önemlidir.
sağlanmış olan ve özellikle
öğrenciler ve toplumun tüm
4. 4. Bilimsel bilgi öznellik içerir. bireyleri açısından yararlı
olacağı düşünülen boyutları ele
4. 5. Bilim ve kültür etkileşim halindedir.
alınmıştır.

4. 6. Bilimsel bilgi değişime açıktır.

Bilimin Doğası
4. 1. Bilimsel Bilgi Olgusal Temellidir

 Bilim kısmen de olsa doğal dünyanın gözlenmesine


dayanır.
 Bilimsel açıklamaların geçerliliği olguların
gözlenmesiyle bir ölçüde test edilir.
 Bilim insanları doğal dünyadaki bir çok olayı
doğrudan gözleyemezler.
 Gözlem ve çıkarsamanın farkının anlaşılması
önemlidir.
 Yukarıya atılan bir taşın tekrar yere düşmesi bir
gözleme, yere düşme nedenine yönelik açıklama ise
çıkarsamaya örnektir.

Bilimin Doğası
19/48
4. 1. Bilimsel Bilgi Olgusal Temellidir.

Ernest Rutherford
(1871-1937)
Bilimin Doğası 20/48
4. 1. Bilimsel Bilgi Olgusal Temellidir

 Rutherford’un bu deneyinde, ince bir metal levha


üzerine gönderdiği He çekirdeklerinin büyük bir
kısmının levhadan doğrudan geçtiğini, çok az bir
kısmının ise yolundan saparak geçtiğini veya geri
yansıdığını tespit etmesi gözlem, bu gözlemden
hareketle atomda büyük boşluğun olduğunu ve
çekirdeğin bulunduğunu ileri sürmesi ise bir
çıkarsamadır.

Bilimin Doğası
21/48
4. 2. Yasalar ve Teoriler Farklı Türden Bilgilerdir

 Bilimsel teoriler, iyi yapılandırılmış, çok sayıda


sınamaya tabi tutulmuş ve birbiriyle oldukça tutarlı
açıklamalar sistemidir.
 Teoriler, farklı alanlara ait birbiriyle ilişkisizmiş gibi
görünen olgular setini açıklamayı amaçlar.
 Örneğin kinetik teori, maddenin hal değişimini,
kimyasal reaksiyonların hızını ve ısı transferi ile ilgili
diğer olayları açıklamada kullanılmaktadır.
 Teorilerin bilimsel araştırmaları yönlendiren araştırma
problemlerini ileri sürmede de önemli bir işlevi vardır.

Bilimin Doğası
22/48
4. 2. Yasalar ve Teoriler Farklı Türden Bilgilerdir

 Teoriler sıklıkla varsayımlara ve doğada


gözlenemeyen varlıkların bulunduğu kabulüne
dayandırılmaktadır. Dolayısıyla teoriler doğrudan
gözlemlerle sınanamazlar.
 Doğrudan kanıtlar teorileri desteklemede ve
geçerliklerini sağlamada kullanılır.
 Teoriler gözlenebilir olayların çıkarımsal
açıklamalarıdır.
 Gözlem ve çıkarsama arasındaki fark yasa ve teori
arasındaki farka benzetilebilir.
 Yasalar genelde gözlenebilir olaylar arasındaki
ilişkilerin ifade edilmesidir.

Bilimin Doğası
23/48
4. 2. Yasalar ve Teoriler Farklı Türden Bilgilerdir

 Örneğin Boyle yasası sabit sıcaklıkta bir gazın


basıncı ile hacmi arasındaki ilişkiyi ifade etmektedir.
Oysa gazların kinetik teorisinde bu ilişkinin nedenleri
açıklanmaktadır.
 Genelde teoriler yeni kantlarla yeterince
desteklendiğinde yasalara dönüşür şeklinde çok
yaygın yanlış bir anlayış bulunmaktadır. Gaz
yasalarının açıklanmasında kullanılan kinetik teorinin
bu yasalardan çok sonra ortaya atılmış olması bu
anlayışın yanlışlığını ortaya koymaktadır.
 Yasalar ve teoriler yanlış anlayışın aksine farklı
türden bilgiler olup birbirine dönüşmezler.

Bilimin Doğası
24/48
Gözlem

Hipotez

Deney

Teori Yasa
(Model)

Gerektiğinde
Teoride Değ. Tahmin

Deney

Bilimin Doğası BİLİMSEL YÖNTEM MODELİ 25/48


4. 2. Yasalar ve Teoriler Farklı Türden Bilgilerdir

 Teoriler; olguların, olgular arası ilişkilerin ve yasaların


açıklamalarıdır. Örneğin elmasın sert olması, tuzun
suda çözünmesi, metallerin elektriği iletmesi,
insanların öğrenmesi, insanların belli davranışları
göstermeleri vb. durumlar olgulara örnek oluştururken
bu durumların açıklamaları teorilerdir.

Bilimin Doğası
26/48
4. 2. Yasalar ve Teoriler Farklı Türden Bilgilerdir

Hipotez

Teori

Yasa

Hiyerarşik bir ilişki yoktur.

Bilimin Doğası
27/48
Düşünme Aras/ Teori ve Yasa

Bilimsel teori ve yasa arsındaki üç farklılığı


açıklayınız.
4. 3. Bilimsel Bilginin Üretilmesinde Hayal ve
Yaratıcılık önemlidir

 Bilimsel bilgi belli ölçüde doğal dünyanın


gözlenmesine dayansa da insanının hayal ve
yaratıcılığını içermektedir.
 Yaygın olan inanışın aksine bilim tamamen mekanik,
rasyonel ve düzenli bir etkinlik değildir.
 Bilimde açıklamaların icadı söz konusu olup bu da
büyük ölçüde bilim insanlarının yaratıcılığını gerekli
kılmaktadır.
 Bohr’un atomik spektrum çizgilerinden orbitallere ve
enerji seviyelerine gitmesi bilimde yaratıcılığa bir
örnektir.

Bilimin Doğası
28/48
Bilimin Doğası 29/48
4. 3. Bilimsel Bilginin Üretilmesinde Hayal ve
Yaratıcılık önemlidir

 Bu nedenle (yaratıcılık ve çıkarım) bilimin; atom, kara delikler,


gen, öğrenme gibi kavramları gerçeğin kopyaları olmaktan daha
çok işlevsel teorik modellerdir.

 Bir çok kişi bilim insanlarının yaratıcılıklarını sadece


araştırmalarının tasarımında kullandıklarına inanmaktadırlar.
Oysa bilim insanları araştırma sonuçlarının
değerlendirilmesinde de (araştırmanının her aşamasında) bu
özelliklerini kullanırlar. Bir bilimsel teorinin ortaya konulması
sanat alanındaki çalışmalar gibi yaratıcılık gerektirir.

“Hayal bilgiden daha önemlidir” (Albert Einstein)

Bilimin Doğası
30/48
4. 3. BİLİMSEL BİLGİNİN ÜRETİLMESİNDE HAYAL
VE YARATICILIK ÖNEMLİDİR

Bilimin Doğası 31/48


BİLİM VE SANAT
BİLİM VE SANATIN KARŞILAŞTIRILMASI
Bilim ile sanatın benzerlik ve farklılıklarına bazı örnekler
Bilim Sanat

1. İnsan etkinliğidir. İnsan etkinliğidir.

2. Çağdaş kültürün önemli bir Çağdaş kültürün önemli bir


bileşenidir. bileşenidir.

3. Yaratıcılık gerektirir. Yaratıcılık önemlidir.

4. Yaşamın her alanında Yaşamın her alanında karşılaşılır.


karşılaşılır.
BİLİM VE SANATIN
KARŞILAŞTIRILMASI(DEVAM)
Bilim ile sanatın benzerlik ve farklılıklarına bazı örnekler

Bilim Sanat
5. Bilimin topluma etkisi Sanatın topluma olan etkisi genellikle dolaylı ve
çoğunlukla kısa daha uzun sürede kendini gösterir.
sürede doğrudan kendini
gösterebilir.

6. Bilimde dolaylı veya Olgulara başvurmaya gerek duyulmaz.


doğrudan olgusal
yoklamaya ihtiyaç duyulur.

7. Olgu ve Mantık ağırlıklıdır. Duygu ağırlıklıdır.

8. Çoğunlukla doğruluk ölçütü Genellikle doğruluk ölçütü söz konusu değildir.


söz konusudur.
BİLİM VE SANATIN KARŞILAŞTIRILMASI(DEVAM)
Bilim ile sanatın benzerlik ve farklılıklarına bazı örnekler (devam)

Bilim Sanat

9. Öncekiler buluşları Bir sanatkar yapıtını yaratmış olmasaydı


bulmamış olsalardı bu yapıt başkası tarafından daha sonra
(örneğin DNA’nın yaratılmayacaktı.
yapısı) sonradan başka
bilim insanları bulurlardı.

10. Belirli bir ölçüde Birikimsellik daha azdır.


birikimsellik vardır.
BİLİM VE SANATIN KARŞILAŞTIRILMASI(DEVAM)

Bilim ile sanatın benzerlik ve farklılıklarına bazı örnekler(devam)

Bilim Sanat
11. Betimleme ,yordama ve Betimleme ,yordama ve açıklama
açıklama gibi işlevleri vardır. gibi işlevlere pek az sahiptir.

12. Özel bir yetenek Çoğunlukla özel bir yetenek


gerektirmez. gerektirir.

13. Farklı öğretmenlerin öğretme Farklı öğretmenlerin öğretme yolları


şekilleri farklı olabilir, ancak farklı olabilir, ancak öğretilenler
öğretilenler aynıdır. farklıdır, yani içerik ve öğretmen bir
bütündür.
4. 4. Bilimsel Bilgi Öznellik İçerir

 Bilimsel bilgi özneldir (subjektif).

 Bilim insanlarının benimsedikleri teorileri, inançları, önceki


bilgileri, eğitimleri, deneyimleri ve beklentileri çalışmalarını
etkilemektedir. Bilim insanlarının zihinsel arka planlarını veya
bakış açlarını oluşturan bütün bu etkenler; onların araştırma
problemi olarak neyi tespit edeceklerini, araştırmayı nasıl
sürdüreceklerini, neleri gözleyeceklerini ve gözlemlerini nasıl
yorumlayacaklarını etkilemektedir.

Bilimin Doğası
37/48
4. 4. Bilimsel Bilgi Öznellik İçerir

 Bu zihin yapıları (bakış açları) her düzeydeki bilim insanının


çalışmalarını yönlendirmekte ve Thomas Kuhn tarafından
paradigma olarak nitelendirilmektedir.
 Bilim hiçbir zaman tarafsız (nötral) gözlemlerle başlamaz.
 Bilimsel araştırma sürecinde bu öznelliğin negatif etkisini
azaltmaya yönelik çeşitli önlemler alınmaktadır.
 Öznellik kaçınılmaz olmakla birlikte, bir çok durumda özgün
yorumların ortaya çıkmasına da yol açabilmektedir.

Bilimin Doğası
38/48
4. 5. Bilim ve Kültür Etkileşim Halindedir

 Bilim bir insan uğraşı olup büyük bir kültür ortamında bu


kültürün ürünü olan bilim insanları tarafından yapılmaktadır.
 Bilim yapıldığı kültürden hem etkilenir hem de onu etkiler.
 Kültürel etmenler olarak; sosyal yapı, güç odakları, politikacılar,
sosyoekonomik faktörler, felsefe, din vb. sayılabilir.
 Örneğin dini inançların birçok zaman değişik şekillerde, bilimsel
çalışmaları etkilediği bilinmektedir.

Hıristiyanlık anlayışında Tanrının evreni en en mükemmel şekilde


yarattığı ve en mükemmel geometrik şeklin de çember olduğu
düşünüldüğü için, dünyanın yörüngesinin çember olması
gerektiği düşünülmüştür.

Bilimin Doğası
39/48
İbni Haldun’a Göre Doğru Bilgi Edinmeyi Engelleyen
Kişisel ve Toplumsal Nedenler

 Fikir ve mezheplere taraftarlık


 Haberleri nakleden veya rivayet edenlere inanmak
 Amaçları unutmak
 Olayları karşılaştırmayı bilmemek
 Üst makamlarda bulunanlara yaranmak için onları övmek
 Toplum hayatını bilmemek
 Hayranlık, düşmanlık, kıskançlık, dalkavukluk ve abartma
 Bilgisizlik ve ölçüsüzlük
 Dindeki boş inançlara, mitlere, masallara, dogmalara,
ideolojilere ve önderlere aşırı bağlılık

Bilimin Doğası 40/48


FRANCIS BACON(1561-1626)’a Göre Doğru Bilgiye
Ulaşmayı Engelleyen Putlar(idols)

 Soy putları

 Mağara putları

 Çarşı (Pazar yeri) putları

 Tiyatro putları

41/48
Bilimin Doğası
4. 6. Bilimsel Bilgi Değişime Açıktır

 Başlıca olgu, teori ve yasalardan oluşan bilimsel bilgi son bilgi


olmayıp değişime açıktır.
 Bilimsel bilgiler yeni bakış açıları ve teknolojik gelişmelerin
ışığında yeni kanıtların ortaya çıkmasıyla değişime
uğramaktadır.
 Bilimsel bilgide değişime açıklık (geçicilik); bilimsel bilginin
sadece çıkarımsal, yaratıcı, öznel ve kültürel özellikler
taşımasından dolayı değil, mantıksal olarak da ispatlanmanın
mümkün olamamasındandır. Karl Popper’ın kuğu örneğinde de
olduğu gibi bilimsel yasaların ispatlanması mantıksal olarak
mümkün değildir. Bir yasanın ispatlanması sonsuz gözlem
gerektirir. Benzeri durum teori için de geçerlidir.

Bilimin Doğası
42/48
5. Bilimin Doğası ile İlgili Yaygın Yanılgılar

 Bilimsel bilgiler değişmez kesin bilgilerdir.

 Bilim insanları tamamen nesneldirler (objektif).

 Bilimsel hipotezler, teorilere onlar da yeterince


doğrulandıklarında yasalara dönüşürler.

 Bilimde evrensel olarak kabul edilen tekbir bilimsel yöntem


vardır.

 Bilim insanları bilimsel sonuçlarını aynen olduğu gibi rapor


ederler.

Bilimin Doğası
43/48
5. Bilimin Doğası ile İlgili Yaygın Yanılgılar

 Bilim olguların sistematik olarak gözlenmesi işleminden ibarettir.

 Bilim bütün sorularımıza cevap bulabilir.

 Bilimde sosyal ve kültürel değerlerin bir etkisi yoktur.

 Bilim tamamen birikimsel olarak ilerler.

 Bilim ve teknoloji aynıdır.

 Bilimsel modeller gerçeğin kopyalarıdır.

Bilimin Doğası
44/48
6. Kabul Edilebilir Bir Bilim Anlayışına Sahip Bireylerin
Yetiştirilebilmesi İçin Nasıl Bir Eğitim Gereklidir?

 Yapılan araştırmalar, bireylere sadece bilimsel araştırma


etkinliklerinin yaptırılmasının ya da bilimin doğasının
anlatılmasının onların doğru bir bilim anlayışına sahip olmalarını
sağlamadığını göstermektedir.

“Sadece bilimsel araştırma etkinliği yaparak bilimin doğasının


anlaşılacağını beklemek, solunum yapılarak solunum
mekanizmasının ya da bitkilerin büyümesini gözleyerek
fotosentez olayının anlaşılabileceğini beklemek gibidir.”

“Suda yaşadığını en son balık bilir” (bir Çin atasözü)

“Ol mahiler ki derya içredir deryayı bilmezler” (Hayali)

Bilimin Doğası
45/48
6. Kabul Edilebilir Bir Bilim Anlayışına Sahip Bireylerin
Yetiştirilebilmesi İçin Nasıl Bir Eğitim Gereklidir?

 Yine konu ile ilgili bilimsel çalışmalar, öğrencilerin


doğru bir bilim anlayışı kazanabilmeleri için; bilimsel
etkinlikler yapmaları ve bu etkinlikleri üzerinde bilimin
doğası bağlamında tartışmalarına ve düşünmelerine
fırsat sağlanması gerektiğini ortaya koymaktadır.

Bilimin Doğası
46/48
7. Kaynaklar

1. Celik, S. and Bayrakceken, S., The Effect of a “Science, Technology


and Society” Course on Prospective Teachers’ Conceptions of the
Nature of Science, Research in Science and Technological Education,
24(2), (2006), 255-273.
2. Bayrakçeken, S. Doymuş, K, Canpolat, N. and Pınarbaşı, T. (2002).
Fen Derslerinin Öğretiminde “Teori” Kavramı. Çağdaş Eğitim Dergisi,
27(293), 21-26.
3. American Association for the Advancement of Science (AAAS). (1994).
Science for All Americans. New York: Oxford University Press.
4. American Association for the Advancement of Science (AAAS). (1993).
Benchmarks For Science Literacy, Project 2061, New York: Oxford
University Press.
5. Kuhn, T. (2004). Bilimsel Devrimlerin Yapısı, Alan Yayıncılık, İstanbul.
6. Yıldırım, C. (2002). Bilim Felsefesi, Remzi Kitapevi, İstanbul.
7. Adıvar, A. A. (1994). Tarih boyunca ilim ve din (bilim ve din), Remzi
Kitabevi, İstanbul.
8. Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2005). Sosyal bilimlerde nitel araştırma
yöntemleri, Seçkin Yayıncılık, Ankara.

Bilimin Doğası
47/48
7. Kaynaklar

9. Flick, L. B. and Lederman, N. G. (2004). Scientific Inguiry and Nature


of Science; Implication for Teaching, Learning and Teacher Education,
Boston: Kluwer Academic Publishers.
10. McComas, W. F. (2002). The Nature of Science in Science Education;
Rationales and Strategies, Newyork; Kluwer Academic Publishers.
11. Lederman, N. G., Abd-El-Khalick, F., Bell, R. L. and Schwartz, R. S.
(2002). Views of Nature of Science Questionnaire: Toward Valid and
Meaningful Assessment of Learners’ Conception of Nature of Science.
Journal of Research in Science Teaching, 39, 479-521.
12. McComas, W. F. (1996). Ten myths of science: Reexamining what we
think we know about the nature of science. School Science and
Mathematics, 96(1), 10-16.
13. Popper, K. R. (1989). Bilimsel Araştırmanın Mantığı. Çev: İlknur Ata ve
İbrahim Turan, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Bilimin Doğası
48/48

You might also like