You are on page 1of 11

KONYA OVASI PROJESİ (KOP)

Nehir Öge - Bilge Öge


11-B
KOP PROJESİNİ
KAPSAYAN
İLLER
KOP PROJESİ NEDİR?
• Konya Ovası Sulama Projesi (KOP): Konya Ovası'nın sulanmasını sağlayacak büyük sulama
projesidir.

TARİHİ
• Konya Ovasına ilk su getirme çalışması II. Abdülhamid devrinde yapılmıştır. Çumra sulama
Projesi 1907-1914 yılları arasına uygulanmıştır. Beyşehir Gölü'nün fazla suları bir kanal ile
Konya Ovası'na getirilmiş, taksim merkezleri ve sulama kanalları ile ovaya dağıtılmıştır. Böylece,
zamanında dünyanın önemli projelerinden olan bu çalışma ile 57.000 dekar arazide sulamalı
tarım başlamıştır. Temelde bu proje kapsamında DSİ tarafından havza dışından Konya Ovası'na
su getirilmesi projesine Konya Ovası Projesi kısaca KOP denilmektedir.
• 1985 yılında Karaman'ın da ilçe olarak yer aldığı Konya ilinde DSİ'nin sulama yatırımlarına KOP adı
verilmiştir. Daha sonra DSİ (Devlet Su İşleri) 4. bölge illeri olan Niğde, Aksaray ve Karaman illeri Konya ile
birlikte projeye dâhil edilmiştir. Kop bölgesi; il özel idareleri, DSİ sulamaları ve halk sulamalarını, HES’leri,
içme sularını kapsayacak hale getirilmiştir. Kop böylece; 1 milyon 100 bin hektar arazinin sulanacağı 14
sulama projesi, 1 enerji projesi ve 3 içme suyu projesi olmak üzere toplamda 18 projenin birleşiminden
oluşmaktadır.

• Parçalı küçük arazilerde salma sulama ile tarım verimsiz olduğundan, arazi toplulaştırma ve yeraltı basınçlı
sulama sistemleri geliştirilmeye çalışılmaktadır. Çevresel sürdürülebilirliğe dayalı su tasarrufu odaklı tarımsal
altyapı geliştirilmesi hedeflenmektedir.

• 2011 yılında DOKAP bölge kalkınma idaresi, DAP bölge kalkınma idaresine ek olarak Konya, Aksaray,
Karaman ve Niğde'yi kapsayan KOP bölge kalkınma idaresi kurulmuştur.6 Haziran 2016'da Yozgat ve
Nevşehir, 7 Eylül 2016'da Kırşehir ve Kırıkkale KOP bölgesine ilave edilmiştir.
KONYA OVASI SULAMASININ
BAŞLANGICI: BEYŞEHİR GÖLÜ
REGÜLATÖRÜ, TAŞ KÖPRÜ
(1914)
AMAÇ
• KOP’un temel amacı kapsamlı bir dönüşüm sağlamaktır. Tarımsal yapıda
sürdürülebilirlik ve değişim sağlanarak, enerji, sanayi, ticaret sektörlerini
güçlendirmek, eğitim, kültür, sağlık gibi sosyal hizmetlere erişimi artırmak, bölgeler
arası ve bölge içi gelişmişlik farkını azaltmak, havzanın rekabet gücünü artırmak,
vatandaşların refah seviyesini iyileştirmek temel hedeflerdendir.

• DSİ'nin tamamlanan Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel ile bölge dışından su getirmiş
olması başka kaynaklardan da bölgeye su getirilmesi fikrini doğurmuştur.
TEHDİTL
ER
• Proje alanı sulanabilir geniş tarımsal sahalara sahip olmasına karşın su yetersizliği ile karşı
karşıyadır. Mevcut üretim stili ve su kaynakları ile tarımsal yapının sürdürülmesi olanaksızdır.
Türkiye kullanılabilir su kaynaklarının % 4'ü bölgede olmasına rağmen, sulanan alanların %
17'si bölgede bulunur. Sulama suyunun % 60'ı yer altı suyundan sağlanmaktadır. Yeraltı su
seviyesinin her yıl 3 mm düşmesi, gelecekte bu suların kullanılmasını imkânsız kılacaktır.
• Kop bölgesinde kaçak yeraltı su kuyuları dahil %30'unda sulu tarım, %70'inde kuru tarım
yapılmaktadır. Son zamanlardaki yağış yetersizliği ve çiftçinin geliri fazla olan su isteği yüksek
ürünlere yönelmesi yeraltı suları üzerindeki baskıyı artırmaktadır. Son yıllarda yeraltı suyunun
yıllık 1 metre ile 3 metre çekildiği belirtilmektedir.
• Türkiye hektara 4500 m3, kişi başı 1500 m3 su ile su stresi yaşayan ülke konumundadır. Proje
alanında hektar başına su varlığı Türkiye ortalamasının 1/3'ü kadar, yıllık yağış miktarı
Türkiye'nin yarısı kadardır. DSİ yeraltı kuyularına sayaç takarak kullanımı kontrol altına almaya
çalışmaktadır.
SU
KAYNAKLARI
• Bölgenin en önemli geçim kaynağı olan tarımın
mevcut şekilde sürdürülebilmesi için bölgede var
olan suların yetersiz olduğu, havza dışından
değişik kaynak sularının getirilmesi gerektiği
düşünülmüştür. Sakarya Nehri, Fırat Nehri,
Kızılırmak, Seyhan, Göksu, Manavgat gibi
akarsulardan su getirilmesi fikirleri
tartışılmaktadır. Bu amaçla aşağıdaki teklifler
yapılmıştır:
• Göksu Nehri Projesi; kapsamında Bağbaşı Barajı
bitirilmiş, sular Mavi Tünel Projesi ile ovaya
taşınmaktadır. İlave olarak Afşar Barajı, Bozkır
Barajı ve bu barajların suyunu Mavi Tünel
sistemine taşıyacak Hadimi Tüneli yapımı
sürmektedir. Bu proje uygulamadadır.
(Mavi Tünele su gönderen Bağbaşı Barajı)
• Manavgat Nehir'i tamamen denize akmaktadır.
Mavi Tünel'de uygulanan yöntem ile Manavgat
önce Suğla Gölü'ne sonra ovaya aktarılabilir.

• Beyşehir Gölü Projesi, gölden çıkan Çarşamba


Suyu kanala alınmış, Suğla Gölü'ne akması
önlenmiş, üzerine Apa Barajı yapılmış ve Çumra
Ovasının sulamasında kullanılmaktadır. Gölden
Isparta'ya verilen suyun da proje bölgesine
aktarılması teklif edilmektedir.

• Kızılırmak Nehri Projesi, Hirfanlı Barajı'ndan boru


hattı ile Konya Ovası'na su getirilebilir.
BEYŞEHİR GÖLÜ VE MAVİ TÜNEL'İN SULARINI
OVAYA TAŞIYAN ÇARŞAMBA ÇAYI
• Karasu Nehri; Fırat Nehri'nin kuzey kolu olan akarsunun sularının Kızılırmak üzerinden
taşınması teklif edilmektedir. 110 km uzunluğundaki kanal kullanılarak su Kızılırmak'a
aktarılacak, 234 km'lik başka bir kanal ile 800 milyon 3 su havzanın kuzey bölgelerine
aktarılabilecektir.

• Kızılırmak'ın suyu, Tuz Gölü Doğalgaz Deposu yapımında temiz su için Hirfanlı Barajından
çekilen boru hatları Aksaray'ın tarlalarını sulamada kullanılabilir.

• Alara Çayı ve Kargı Çayı Orta Toroslardan, denize akmaktadır, bu nehirler bölgeye aktarılabilir.

• Seyhan Nehri üzerindeki Çatalan Barajı'ndan alınan suların havzaya aktarılması teklif
edilmektedir. Güzergâh olarak da Ceyhan-Kırıkkale Petrol Boru Hattının bir bölümünün
kullanılması önerilmektedir. Aksaray, Niğde illeri ile Emirgazi ve Ereğli ilçelerinin sulamasında
kullanılmalıdır.
• Sakarya Nehri'nin kaynağı Sakarbaşı ile Karasu Nehri ve Hirfanlı Barajı'ndan getirilecek
su ile Yunak, Çeltik, Cihanbeyli, Kulu, Ilgın, Altınekin, Kadınhanı ve Sarayönü gibi
Konya'nın kuzeyi sulanmalıdır.

• Gembos Polyesi havzasından Akdeniz'e akan sular Derebucak Prof. Dr. Yılmaz Muslu
Barajı'nda biriktirilmekte, derivasyon kanalı ile Beyşehir Gölü'ne, oradan ovaya
aktarılmaktadır.
SONUÇ
• Kızılırmak ve Sakarya nehirlerinin kendi havzalarının ihtiyacını karşılayamadığı, Fırat,
Seyhan ve Manavgat'dan suyun getirilmesinin ekonomik olmadığı görülmüştür. Göksu
Nehrinden daha fazla su alınması, Kesikköprü ve Hirfanlı barajlarından bir miktar terfi,
sonra cazibe ile bölgenin kuzeyine getirilebileceği düşünülmektedir.

You might also like