Professional Documents
Culture Documents
MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ
SU KAYNAKLARI DERSİ
VİZE ÖDEVİ
Normal Öğretim⃝
Akarsu: Karalar üzerindeki yüzeysel sular yerçekimi tesiri ile en büyük eğim yönünde
belirli bir mecrada toplanarak çizgisel bir akım oluşturması.
Akarsu, yeryüzünde, yer altında belirli bir yatak içinde, eğim boyunca sürekli veya
zaman zaman akan sulardır. Akarsuyun doğduğu yere; akarsu kaynağı, döküldüğü yere
ise; akarsu ağzı denmektedir. Akarsular küçükten büyüğe doğru olarak; dere, çay,
ırmak(nehir) şeklinde olmaktadır. Akarsular birçok farklı kolu olan, irili, ufaklı şekilde
ayrılan yapılardır ve bütün bir sistemi oluşturan yapıların en bol su ile akıp gideni ana
akarsu olmaktadır. Çoğunlukla tatlı sudan oluşan akarsular, tatlı su gölleriyle birlikte
insanlığın temel su ihtiyacını karşılamak için kullanılırlar. Bunun yanında gıda, enerji
ve turizm sektörleri tarafından da kullanılırlar.
Kısaca: Yağışlarla yeryüzüne inen ya da kaynaklardan çıkarak bir yatakta akan, sonra
denize yada göle dökülen sulara akarsu denir. Yeryüzündeki sular sürekli bir dönüşüm
halindedir. Akarsular da bu dönüşümün bir parçasıdır. Yağış halinde yeryüzüne inen
sular, kar ve buzulların erimesi sonucu açığa çıkan sular akarsuları besleyen en önemli
su kaynaklarından biridir. Akarsuların, küçüklerine dere denir. Büyüklerine ise
çay, nehir denir.
En uzun nehir Kızılırmak’tır. Asi ve Meriç yurt dışından ülkemize gelir. Fırat, Dicle
Aras ülkemizden Yurt dışına gider.
Akarsu Havzası (drenaj havzası, su toplama havzası): Bir akarsuyun sularını topladığı
alana denir.
Havza, bir nehir ya da göl havzası, nehrin kaynağı ile sonlandığı yer arasında kalan,
nehre su veren tüm alanı kapsamaktadır. Akarsuyun ana kolu ve yan kolları ile birlikte
sularını topladığı ve drene ettiği bu alana akaçlama havzası da denilir.
Bir akarsuya çığın (yolu) boyunca katılan bu dere ya da çaylara da o akarsuyun kolları
denir. Bir akarsu ve kollarının beslendiği, daha doğrusu sularını topladığı alan o
akarsuyun akaçlama havzası ya da kısaca havza'sıdır. Aynı uzunluktaki iki ırmaktan
birinin havzası çok geniş, öbürününki daha dar olabilir. Örneğin Nil ve Amazon
ırmakları hemen hemen aynı uzunluktadır, ama Amazon'un havzası Nil'inkinden iki kat
büyüktür.
Kapalı Havza: Sularını denizlere kadar ulaştıramayıp kuruyan veya göle dökülüp kalan
akarsulardır. Kapalı havzaların oluşmasında; yer şekillerinin oluşumu ve iklim etkilidir.
Kapalı havzalar genellikle iç kesimlerde, kurak iklim bölgelerinde görülür. Kapalı
Havzalara örnek olarak ise; Van Gölü Kapalı Havzası, Tuz Gölü Kapalı Havzası, Konya
Kapalı Havzası, Göller Yöresi Kapalı Havzası ve Eber kapalı havzası gibi.
Su Ayrım Çizgisi: İki komşu akarsu havzasını ayıran çizgiye su ayrım çizgisi denir.
Memba bölgesi: Bir akarsu kesitinde kaynak tarafında kalan akarsu bölümüdür.
İki komşu havzayı birbirinden ayıran çizgiye su ayrım çizgisi (hattı) denir. Bu çizgi
dağların en yüksek kesiminden geçer. Genellikle doruk hattı ile aynı gibidir, ancak su
ayrım çizgisi doruklar arasındaki çukurları da katettiği için bu iki kavram birbirinden
ayrıdır. Bu çizgiler kurak, bataklık ve kalkerli alanlarda belli olmazlar.
Taşkın Yatağı (sel yatağı): Yalnız ortalama su seviyesi üzerindeki debilerde su altında
kalan, kıyı ile yüksek kıyı arasındaki arazi şerididir.
Talveg: Bir akarsuyun birbirini takip eden kesitlerinde en düşük kotlu taban
noktalarını birleştirerek elde edilen çizgi
► Talveg, bir akarsu yatağındaki en derin noktaların birleşmesi ile oluşan bir çizgidir.
Bir nehir, farklı derinliklerde ve her kesimde de aynı derinliğe sahip olmayabilir.
Talveg kavramı bu noktada işe yarar ve Nehir ya da akarsu yatağının, en derin kota
sahip olan noktaların, birleştirilmesi sonucu oluşan bir çizgidir.
► Kısaca bir vadinin en alçak noktalarını, bir akarsu yatağının en derin yerlerini
birleştiren sanal çizgi.
► Uluslararası hukukta iki devlet arasında sınır olarak bir nehir alınacaksa, bu çizgi
sınırların belirlenmesinde kullanılır.
► Bir akarsu kesitinin kaynak tarafında kalan akarsu bölümüne "memba bölgesi” ağız
tarafında kalan bölümüne ise “mansap bölgesi" denir.
Soru-2) Akarsu düzenleme yapıları hakkında bildiklerinizi
yazarak ülkemizde mevcut bulunanlara örnekler vererek
açıklayınız.
2. Daraltma Yapıları
Mahmuzlar
Paralel Yapılar
Yargınlar
Taban Eşikleri
Akarsu Kavşakları
Akarsuyun Kollara Ayrılması
Yataktaki kayaların temizlenmesi
Yatak Taraması
1. Koruma Yapıları
Doğal olarak her akarsu zaman içinde yatağını aşındırır ve yatak tabanı alçalır.
Shields diyagramından kritik kayma gerilmesinin iki katına dayanacak şekilde taban
kaplaması malzeme çapı seçilir.
Bir şev yüzeyine etki eden kayma gerilmesi veya akım hızı izin verilen hızdan daha
büyükse kıyı yüzeylerinin aşınmasını önlemek için alınacak tedbirler; kıyı şev yüzeyini
daha yatık yapmak, su yüzeyi eğimini azaltmak, akım kesit alanını büyüterek akım
hızını düşürmek ve kıyı yüzeylerini korumaktır.
2. Daraltma Yapıları
Akarsu yatağını daraltmak için akışa dik doğrultuda inşa edilen su yapılarıdır. Enkesite
göre enine doğrultuda olduğundan Enine Yapılar da denir.
Mahmuzun tepe yüksekliği, genellikle ortalama su seviyesinde. Yüksek su seviyelerinde
üzerinden su aştığından, tepesinin ve şevlerinin anroşman ile korunması gerekir.
Mevcut kıyı çizgisi
Paralel yapı
L
b
dolgu
Mahmuz
Mahmuzun kıyıya bağlandığı kısma mahmuz kökü, suyun içindeki uç kısmına mahmuz
başı, memba tarafına mahmuz önü, mansap tarafına arka yüz ve iki mahmuz arasında
kalan su yüzeyine mahmuz alanı denir.
Bir mahmuz planı
b. Dik mahmuzlar,
Düz akarsu kesimlerinde mahmuz eksenleri yatak orta çizgisinde kesişecek şekilde
karşılıklı olarak düzenlenir. (Şekil 4.13).
Mahmuzların etkili olabilmesi için ara mesafelerinin tesbitine özel bir önem verilmesi
gerekir.
Bir mahmuz alanında suyun çevrinti hareketi ile mahmuz alanı içinde akabilmesi için,
mansap tarafındaki mahmuzun B noktasındaki enerji çizgisinin memba tarafındaki
mahmuzun A noktasındaki su seviyesi kotundan daha yüksek olması gerekir.
Mahmuzların Üstünlükleri:
Mahmuzların Sakıncaları:
Mahmuz alanlarında çevrintiler ve ters akımlar oluşur. Özellikle yüksek su
seviyelerinde su yüzeyi çalkantılıdır.
Ulaşım yapılan akarsularda üzerinden su aşan mahmuzlar özel olarak
işaretlenmemişse gemiler için tehlikeli olurlar.
Mahmuzlar akarsularda paralel yapılarda olduğu gibi düzgün bir güzergah
vermezler. Mahmuz başlarındaki oyulmalar düzenleme profilinde düzensizliklere
sebep olur.
Mahmuzlar, yatağın fazla daraltılması durumunda taban erozyonuna sebep olur. Bu
durumda taban kaplamasına veya taban eşiklerine ihtiyaç vardır.
Paralel yapılar ile normal düzenleme kesitinin kıyı çizgisi tesbit edilir ve emniyete
alınır.
Paralel yapıların yüksekliği, tepe kotu ortalama su seviyesinde veya onun biraz
üzerinde olacak şekilde inşa edilir.
■ Fazla miktarda katı madde taşıyan akarsular için ucuz ve uygun bir çözümdür.
Sistem daha sonra paralel yapılara dönüştürülür.
3. Diğer Düzenleme Yapıları (Özel Yapılar)
Yargınlar:
Taban Düşüsü:
Akarsularda dik eğim, büyük hızlara, taban oyulmalarına ve şev kaymalarına neden
olur.
Taban düşüsü ile yataktaki su seviyesi kısa bir mesafede alçaltılarak, akarsuyun
enerji fazlalığı yok edilir.
J1
J2
Taban düşüsü, temel, savak duvarı, düşüm yatağı ve düşüm yatağından oluşur.
Taban Eşikleri:
amacıyla yapılır.
Kendi haline bırakılan akarsu, dar vadilerde yamaç kaymaları, geniş ve birikinti
vadilerinde ise kollara ayrılarak morfolojik değişikliklere uğrar.
Bu durumdan yerleşim alanları, tarım, ulaşım ve enerji üretimi etkilenir ve zarar
görür.
Akarsuyun zamanla uğradığı morfolojik değişikliklere engel olmak, taşkınları
önlemek, su yapılarının stabilite ve işletme emniyetlerini sağlamak, bir akarsudan
daha iyi yararlanmak amacıyla, taban ve kıyılarda yapılan çalışmalara akarsu
yatağı düzenlemesi veya kısaca akarsu düzenlemesi amacıyla inşa edilen yapılara da
düzenleme yapıları denir.
Akarsu düzenlemesi ile aşağıdaki amaçlardan biri veya birkaçı gerçekleştirilmek
istenir.
a) Taşkın zararlarını önlemek veya azaltmak,
b) Suyun enerjisinden yararlanmak,
c) Yeni tarım ve yerleşim alanları kazanmak,
d) Sulama ve drenaj şartlarını düzeltmek,
e) Akarsu yatağındaki kenar ve taban oyulmalarını önlemek,
f) Akarsu ulaşımını sağlamak,
g) Su yapılarının emniyetini sağlamak,
h) Yeraltı su seviyesini düzenlemek,
i) Akarsuyun kendi kendini temizlemesini sağlamak,
j) Buz yığılmalarını önlemek,
k) Akarsuyun doğa ile uyumunu sağlamak.
Bir akarsuda düzenleme çalışmaları doğal kanunlara karşı zorlanarak yapılmamalı,
aksine akan suyun dinamiği düzenleme hedefine varılmada anlamlı bir şekilde
kullanılmalıdır.
Bir akarsuyun düzenlenmesi genel bir plan çerçevesinde yapılmalıdır. Bu plan, su
toplama havzasının özellikleri de dikkate alınarak kaynaktan boşaltım ağzına kadar
yan dereler de dahil olmak üzere tüm akarsu güzergâhını kapsayacak şekilde bir
bütün olarak hazırlanmalıdır.
DÜZENLEME ENKESİTLERİ
Anroşman: Anroşman taş yığını veya taş dolgu demektir. Akarsu yatağını suyun
etkilerinden korumak için taşların veya beton küplerin gerekli yerlere doğrudan
doğruya iyi dağıtılarak rasgele su içine atılması ile oluşturulan koruyucu örtüdür.
Taşların büyüklüğü akarsu yatağındaki sürükleme kuvvetine bağlı olarak seçilir.
Geçirimli ve geçirimsiz olmak üzere iki türü vardır. Kaplama için, taş, beton, asfalt, çim
kullanılabilir.
Çalı Demetleri: Ağaç ve çalıların bol olduğu yörelerde ince ağaç dalları genellikle çapı
0.10-0.20 m arasında değişen dairesel kesitli demetler şeklinde bir araya getirilmesi ve
her 0.5 m de bir çelik tel ile bağlanması ile oluşturulur.
Batırma Salları: Ağaç veya çalı demetlerinin bir sal teşkil edecek şekilde birbirlerine
bağlanması ile oluşturulan şilte biçimindeki tablalardır. Yüksekliği 0.6-1.5 m uzunluğu
ve genişliği ise çok farklı değerlerde olabilir.
Çitler: Şev ayaklarını veya dik yüzeylerini oyulmaya karşı korumak amacıyla bir sıra
kazık üzerine sepet örgüye benzer şekilde, esnek dalların veya bitki saplarının
çaprazlama örülmesi ile oluşturulan bir yapı elemanıdır .
Tel ve ahşap kafesler: Tel sandıklar, şev ayaklarının korunmasında etkilidir. Taban
şekline ve değişimlerine kolay uyum sağlar. Kafes delikleri doldurulacak malzeme
büyüklüğüne bağlı olarak seçilir. Kafesler prizmatik veya silindirik olabilir.
Kullanılacak tel çapı 2.5-4 mm arasında değişir.
Porsuk Çayı: Nehir ıslah edilmiştir ve bakımları sürekli yapılmaktadır. Yol kotundan
belirli aralıklarla nehir kotuna inilebilecek yerler vardır. Doğal bitki örtüsü yanısıra
mevsimlik çiçekler ve saksı bitkilendirmeleriyle alanda yeşil doku sağlanmıştır.
İdilli Deresi
Soru-3) Bir sabit bağlamanın plan ve kesitini çizerek elemanları
üzerinde gösteriniz. Ayrıca Türkiye’de yapılmış bir sabit bağlama
örneğini şekiller vererek ayrıntılı bir şekilde anlatınız.
Bağlama gövdesi
Çakıl geçidi
Kenar ayaklar
Düşüm yatağı
Anroşman
Sızdırmazlık yapıları
Diğer tesisler (su alma yapısı, enerji santralı, balık geçidi, tekne geçidi vb.)
Himmetli regülatör
Soru-4) Taban kotu 854 m olan bir akarsu kesitinde planlanan
sabit bağlamanın çakıl geçidi hariç brüt uzunluğu 74 m ve
kabarma kotu 862 m’dir.
a) Bağlama üzerindeki servis köprüsü ayaklarının ara mesafeleri
6 m ve genişlikleri 0.8 m olduğuna göre etkili bağlama
uzunluğunu belirleyiniz
b) Bağlama yerinde maksimum debi 462 m3/s, en küçük debi 38
m3/s ve iletim kanalına alınan debi 17 m3/s olduğuna göre sabit
bağlamanın tepe kotunu, yüksekliğini ve maksimum kabarma
kotlarını bularak şekil üzerinde gösteriniz. (Q min için C=1.88 ve
Qmax için C=2.18)
Çözüm:
Servis köprüsü ayakları sonucu akımda büzülme meydana gelir. Bu durumda sabit
bağlamanın etkili tepe uzunluğu
a) b e=b−2 x ( n × K 0+ K a ) xh
b e=b−2 x ( n × K 0+ K a ) xh
b e=66-2(10x0,01+0)x h
İfadesinden etkili bağlama uzunluğu savak yüküne bağlı olarak
b e= 66-0,2h bulunur.
b)
Q ' min= 38-17 = 21m3 /s olmak üzere bağlama tepe kotu aşağıda olduğu gibi hesaplanır.
b e= 66 - 0,2x0,306
b e =65,94 m olur.
Bağlama tepe kotu (Kret kotu) = Kabarma kotu – Minimum savak yükü
İfadesinden;
İfadesinden;
h = 2,12 m bulunur.
Eşitliğinden;