You are on page 1of 40

Eğitim Bilimine Giriş

Eğitimin Amaç, İlke ve İşlevleri

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin SERÇE


Sistem
- Sistem, birbirinden bağımsız fakat bütünü oluşturmak
için birbiri ile ilişkili öğelerin bir araya gelmesinden
oluşan bir gruptur.
- Sistemin öğeleri, bütünün ahenkli ve ritimli bir şekilde
çalışması amacıyla tasarlanır. Örneğin insan vücudu bir
sistem olarak kabul edildiğinde, sindirim sistemi ile ilgili organlar bu
sistemin öğeleridir. Ayrıca, eğitim bir sistem özelliği göstermektedir.

- Sistemlerin bazı özellikleri: Her sistem başka bir


sistemin parçasıdır ve birçok alt sistemlerden meydana
gelir. Sistemin bütün parçalarının gerçekleştirmeye
çalıştığı bir amacı bulunur. Sistemler karmaşıktır. Yani
bir değişkenindeki değişme, diğer değişkenleri de
Alt ve Üst Sistem
- Sistem denen bütünü oluşturan parçalara alt sistem,
her sistemin bağlı olduğu daha büyük sistemlere de üst
sistem denir.
- En küçüğü dışında tüm sistemlerin alt sistemleri, en
büyüğü dışında tüm sistemlerin üst sistemleri vardır.
Örneğin:
- Okulun üst sistemi il, ilçe ve merkez örgütleri, alt
sistemi okul yönetimi içerisindeki birimler, bölümler,
sınıflardır.
- Eğitim sistemi, devlet sisteminin bir alt sistemidir.
Sistem Tipleri
- Sistemleri genelde açık, yarı açık ve kapalı olarak üç
grupta sınıflayabiliriz.
1) Açık sistem
- Açık sistemlerin dört temel unsuru vardır. Bunlar;
1. Sistemin girdileri
2. İşleme (değişim/dönüşüm) süreci
3. Sistemin çıktıları
4. Geri bildirim (dönüt) sistemi
- Açık sistemler, varlıklarını sürdürmek ve kendilerine
yüklenen görevleri başarıyla yerine getirebilmek için
çevrelerinden birtakım girdiler alırlar.
- Sistemler, önceden belirlenmiş olan ilke ve yöntemlere
göre girdileri işler ve çevrelerine çıktı olarak verirler.
- Çıktıların işe yarayıp yaramadığını saptamak, varsa
eksikliklerini belirlemek amacıyla dönüt almaya
gereksinim duyarlar.
- Açık sistemler durağan değil, değişim, gelişim ve
büyümeye açık olarak devamlı bir biçimde hayatta
kalmak üzere düzenlenmişlerdir.
- Okul açık bir sistemdir. Buna göre:

Okulun girdileri: Öğrenciden istenilen davranışların


gerçekleşmesi için gerekli olan her şeydir.
İnsan (öğrenci, öğretmen vb.), bilgi (amaç, ilke, programlar vb),
teknoloji (öğretim araç-gereçleri vb.), finansman.

İşleme süreci: Öğrencilerin hedefler doğrultusunda


biçimlendiği süreçtir.
İnsan (öğretmen vb.), yapı (sınıf düzeyleri, bölümler vb.), eğitim
öğretim süreçleri, fiziki yapı ve teknoloji (binalar, sınıflar, görsel-
işitsel araçlar, vb.) yoluyla yapılır.
Okulun çıktıları: Öğretim sürecinin sonunda ortaya
konan ürünlerdir.
Temelde öğrencilerin okulda kazandığı davranışlar, bilgi, beceri ve
tutumlardır (eğitilmiş öğrenciler). Ayrıca, ürünler (gazete, dergi,
kitap, vb.), hizmetler (proje, toplantı, sempozyum vb.), para (vakıf,
döner, sermaye vb.).

Geri bildirim sistemi: Sistemin çıktılarına göre girdi veya


işlem boyutunda geliştirme-iyileştirme amacıyla yapılan
çalışmalardır. Okul aldığı geri bildirim yoluyla kendisi
besleyerek, daha başarılı olacak ve böylelikle varlığını
geliştirerek sürdürecektir.
Mezunların iş bulup bulmadığı, sınav sonucunda kazanamayan
öğrencilerin başarısızlık nedenlerinin tespit edilip sorunun
giderilmesi v.b.
2) Yarı açık Sistem
- Girdiler, işlemler, çıktılardan oluşur. Sistemin yeterli ve
sürekli dönütü yoktur. Bu yüzden kendini yenileme ve
değişme şansı yoktur. Sınav yapılmayan bir okul yarı açık
sisteme örnek olabilir.
3) Kapalı Sistem
- Ya yeterli girdisi, ya da yeterli çıktısı yoktur. Girdi ve
çıktıdan birinin olmamasının zorunlu sonucu olarak bu
sistemde dönüt de bulunmaz.
- Çevresel etkilerden ve etkileşimden bağımsız
sistemlerdir. Problemler dış çevreye başvurmadan
sistemin kendi iç dinamikleri içerisinde çözülmeye
çalışılır. Örneğin, öğretmeni olmayan bir okul.
Eğitimde Amaçlar
- Amaç genel anlamıyla varılmak istenen noktadır.
- Eğitimde amaçlar, öğrenciye kazandırılmak üzere
seçilen istendik özelliklerdir. Bu özellikler bilgi, beceri,
değer, ilgi, tutum, kişilik vb. olabilir.
- Eğitimde amaçları belirlemek eğitim faaliyetlerinin
dayanağıdır. Amaçlar ile bireyleri “niçin, neden
eğitiyoruz?” sorusuna cevap aranır. Amaçlar büyük
ölçüde ülkenin eğitim felsefesini de ortaya koymaktadır.
- Türk Eğitim Sisteminde tüm eğitim kademelerinde
yapılacak faaliyetler, 1739 sayılı Türk Milli Eğitim Temel
Kanunu ile belirlenen amaç ve ilkeler doğrultusunda
gerçekleştirilir.
- Amaçların hiyerarşik sınıflamasına göre, eğitimde
amaçlar beş düzeyde belirtilmektedir. Bu amaçlar
soyuttan somuta, uzaktan yakına, genelden özele doğru
sıralanırlar. Bu sıralamada ön koşulluk esastır.
1) Uzak Amaçlar: Ülkenin politik felsefesini yansıtırlar
ve toplumun erişmek istediği idealleri belirlerler. (Bir
ülkenin sağlık, eğitim, kültür politikası gibi).
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 2. maddesinin son
fıkrasında, Türk Milli Eğitiminin uzak amacı şöyle belirtilir:
Bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve
mutluluğunu artırmak, öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde
iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak
ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı ve
seçkin bir ortağı yapmaktır.
2) Genel Amaçlar: Toplumun siyasal ve sosyal
ideallerinin eğitim alanına yansıması eğitimin genel
amaçlarını belirler. Bu amaçlar toplumun eğitim
felsefesini temsil ederler. Bunlara uzak amaçların
yorumu gözüyle bakılabilir.
- Türk Milli Eğitiminin genel amaçları, 1739 sayılı Milli
Eğitim Temel Kanunu’nun 2. maddesinde ifade
edilmiştir. Genel amaçlarda bir bakıma Türk toplumunu
uzak amaçlarda belirlenen hedeflere ulaştıracak insanın
tanımı yapılmıştır.
- Genel amaçlar üç bölümde ele alınmıştır. Burada yer
alan her bir özellik Türk vatandaşlarının okullarda
kazanmaları gereken özelliklerdir.
Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini,
1. Atatürk inkılâp ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk
milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve
kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini,
vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan; insan haklarına
ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik,
laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı
görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş
yurttaşlar olarak yetiştirmek;
2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı
şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme
gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı,
kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan;
yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;
3. İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri,
davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle
hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun
mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;
3) Belli Bir Okulun Amaçları: Belli bir okul düzeyinde
eğitsel faaliyetlere yol gösteren amaçlardır. Milli Eğitimin
genel amaçları analiz edilerek, hangi özelliklerin ne
kadarının hangi okul düzeyinde kazandırılacağı
belirlenerek okulun amaçları oluşturulabilir.
4) Bir Disiplinin (Dersin) Amaçları: Bu amaçlar konu
alanını gösterir. Tarih, Biyoloji, Matematik dersinin amaçları gibi.
Okulların amaçları analiz edilerek hangi özelliğin hangi
derste kazandırılacağı belirlenerek dersin amaçları
oluşturulur.
!!! Okulun ve dersin amaçları “Milli Eğitimin Özel
Amaçları” olarak adlandırılmaktadır. !!!
- Bu bağlamda örneğin ilköğretimin amacı:
Her Türk çocuğunun iyi birer yurttaş olabilmesi için, gerekli temel
bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazanmasını, millî ahlak
anlayışına uygun olarak yetişmesini, ilgi, yeti ve yetenekleri
doğrultusunda hayata ve bir üst öğrenime hazırlanmasını
sağlamaktır.
5) Bir Konunun (Çalışma Alanının) Amaçları: Bir dersi
oluşturan konuların her birinin, ayrı ayrı amaçları
belirlenerek konuların amaçları oluşturulur. Amaç
hiyerarşisinde en somut amaçlar konunun amaçlarıdır.
Yukarıda açıklanan amaçlar, birbirini tamamlar niteliktedir.
Sondan başa doğru incelendiğinde: konuların tek tek
amaçlarına ulaştığı zaman dersin amacına ulaştığı, derslerin
amaçlarına ulaştığı zaman okulun amacına ulaştığı, okulların
her birinin amaçlarına ulaştığı zaman Milli Eğitimin Genel
amaçlarına ulaştığı görülür.
Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri
1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Yasası’na göre Türk Milli
Eğitiminin Temel İlkeleri:
1) Genellik ve Eşitlik: Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet ve
din ayrımı gözetilmeksizin herkese açıktır, Eğitimde hiçbir
kişiye, aileye, zümreye ya da sınıfa ayrıcalık tanınamaz.
2) Ferdin ve Toplumun Gereksinimleri: Milli eğitim
hizmeti, Türk vatandaşlarının istek ve yetenekleri ile Türk
toplumunun gereksinimlerine göre düzenlenir.
3) Yöneltme: Bireyler; eğitimleri süresince ilgi ve
yetenekleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli programlara
ya da okullara yöneltilerek yetiştirilirler. Milli eğitim sistemi,
her bakımdan bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde
düzenlenir.
4) Eğitim Hakkı: Temel eğitim görmek her Türk
vatandaşının hakkıdır.
5) Fırsat ve İmkan Eşitliği: Eğitimde kadın, erkek herkese
fırsat ve olanak eşitliği sağlanır. Maddi olanaklardan yoksun
başarılı öğrencilerin en yüksek eğitim kademelerine kadar
öğrenim görmelerini sağlamak amacıyla parasız yatılılık,
burs, kredi ve başka yollarla gerekli yardımlar yapılır. Özel
eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiştirmek için özel
önlemler alınır.
6)Süreklilik:Bireylerin genel ve mesleki eğitimlerinin yaşam
boyunca devam etmesi esastır. Gençlerin eğitimi yanında,
yaşama ve iş alanlarına olumlu bir biçimde uymalarına
yardımcı olmak üzere yetişkinlerin sürekli eğitimini sağlamak
için gerekli önlemleri almak da bir eğitim görevidir.
7) Atatürk İnkılap ve İlkeleri ve Atatürk Milliyetçiliği:
Eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders
programlarının hazırlanıp uygulanmasında ve her türlü eğitim
etkinliklerinde Atatürk İnkılap ve İlkeleri ve Anayasa’da
ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliği temel olarak alınır.
8) Demokrasi Eğitimi: Güçlü ve istikrarlı, hür ve
demokratik bir toplum düzeninin gerçekleşmesi ve sürekliliği
için yurttaşların sahip olmaları gereken demokrasi bilincinin
yurt yönetimine ait bilgi, anlayış ve davranışlarla sorumluluk
duygusunun ve manevi değerlere saygının her türlü eğitim
çalışmalarında öğrencilere kazandırılıp geliştirilmesine
çalışılır.
9) Lâiklik: Türk Milli Eğitiminde laiklik esastır. Din Kültürü ve
Ahlak öğretimi ilköğretim okulları ile lise ve dengi okullarda
okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.
10) Bilimsellik: Her derece ve türdeki ders programları ve
eğitim yöntemleriyle ders araç ve gereçleri; bilimsel ve
teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke
gereksinimlerine göre sürekli olarak geliştirilir.
11) Plânlılık: Milli Eğitimin gelişmesi ekonomik, sosyal ve
kültürel kalkınma hedeflerine uygun olarak eğitim, insan
gücü, istihdam ilişkileri dikkate alınarak sanayileşme ve
tarımda modernleşmede gerekli teknolojik gelişmeyi
sağlayacak mesleki ve teknik eğitime ağırlık verecek biçimde
planlanır ve gerçekleştirilir.
12) Karma Eğitim: Okullarda kız ve erkek karma eğitim
yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, olanak ve
zorunluluklara göre kimi okullar yalnızca kız ya da yalnızca
erkek öğrencilere ayrılabilir.
13) Okul İle Ailenin İş Birliği: Eğitim kurumlarının
amaçlarının gerçekleştirilmesine katkıda bulunmak için okul
ile aile arasında iş birliği sağlanır. Bu amaçla okullarda okul-
aile birlikleri kurulur.

14) Her Yerde Eğitim: Milli Eğitimin amaçları yalnız resmî


ve özel eğitim kurumlarında değil aynı zamanda evde,
çevrede, iş yerlerinde, her yerde ve her fırsatta
gerçekleştirilmeye çalışılır. Resmî, özel ve gönüllü her
kuruluşun eğitimle ilgili etkinlikleri, Milli Eğitim amaçlarına
uygunluğu bakımından Milli Eğitim Bakanlığının denetimine
tâbidir.
Eğitimin İşlevleri
- İşlev; belirlenen amaçlar doğrultusunda her unsurun
gördüğü iş, görev ve kendine özgü etkinliklerdir. Eğitim
çeşitli işlevleri bünyesinde barındıran bir sistemdir.

- Eğitim sisteminin açık işlevleri; toplumsallaştırma,


ekonomik, insan kaynaklarını geliştirme, siyasal, kültürel
mirası aktarma, seçme ve yerleştirme, değişme ve
yenileşmeye öncülük etme işlevleri olarak sıralanabilir.
Eğitimin Toplumsallaştırma İşlevi
-Toplumsallaştırma: Bireyin kişilik kazanarak belli bir
toplumsal çevreye hazırlanması, toplumla bütünleşmesi
süreci, sosyalleşmesidir.
- Her toplumda, eğitim sisteminden o toplumun
kültürünü (örf ve adetlerini, geleneklerini, değerlerini)
yeni nesillere aktarması beklenir. Öte yandan eğitim,
aynı zamanda çağdaşlaşmanın gerektirdiği zorunlu
sosyo-kültürel değişmeleri gerçekleştirir.
- Yani eğitimin toplumsal işlevi, kişileri hem yaşadığı
toplumun, hem de bu toplumun bağlı bulunduğu çağdaş
dünyamızın uyumlu bir üyesi durumuna getirmesi
demektir. O toplumdaki ölçülere göre iyi insan
yetiştirmektir.
- Toplumsallaştırmada görevli kişiler ve yerler tarafından
çocuklara ve gençlere öğretilip, benimsetilmek istenen
kültürel ve toplumsal değerler, kurallar ve davranışlar,
bir sosyal ilişkiler ağı içerisinde uygun bir zemin, anlayış
ve etkileşim içerisinde kazandırılır.
- Toplumsallaştırma işlevi öncelikle çocuğun doğduğu
andan itibaren birlikte yaşadığı ailesinde başlar.
Toplumsallaşmada ailenin rolü büyüktür. Ancak bu
süreçte aile ile birlikte okul, arkadaş çevresi ve kitle
iletişim araçlarının etkisi giderek artmaya başlar.
- Günümüzde yaşam kaygısı, ekonomik sorunlar ve
bilim ve teknolojinin hızla gelişmesi gibi bazı nedenlerle
sosyal problemlerde önemli derecede artışlar meydana
gelmiştir. Bunlar çocuk ve gençlerde istenmeyen ya da
anti sosyal davranışlar, şiddet, kültürel yozlaşma olarak
ortaya çıkmaya başlamıştır.
- Bu problemlerin engellenmesi veya çözümünde okul
önem kazanmaktadır. Çünkü okul toplumsal değerlerin
çocuğa öğretilmesi, gelecek kuşaklara aktarılması,
toplumsal problemlere çözüm üreterek problemlere
uygulanması açısından en önemli kurumdur.
Eğitimin Ekonomik İşlevi
- Her ülke, genelde vatandaşlarının üç temel özelliğe
sahip olmasını bekler.
Birincisi; toplumun benimsediği davranışları kazanmış
olma, yani o toplumun değer yargılarına göre iyi insan
olma, ( eğitimin toplumsallaştırma işlevi)
İkincisi; toplumun temel yasalarında belirlenmiş olan
siyasal sisteme bağlı, kanunlara saygılı olma yani iyi
vatandaş olma, (  eğitimin siyasal işlevi)
Üçüncüsü: rasyonel, ekonomik davranışlarda bulunma,
yani iyi üreticiler ve iyi tüketiciler olmadır. (  eğitimin
ekonomik işlevi)
- Eğitim sisteminin en önemli görevlerinden birisi de
kişiye bir meslek öğreterek, onun yaşamını sürdürecek
bir gelire sahip olmasını sağlamaktır. Günümüz
toplumunda insanlar yaptıkları iş için ne derecede
nitelikli ise, o derecede başarılı olmakta ve buna bağlı
olarak gelirleri de artmaktadır. Bu niteliklerin
kazandırılmasında eğitimin önemli bir rolü vardır.
- Eğitimin amaçlarına ulaşması ve ülke kalkınmasına
hizmet etmesi ekonomi ile yakından ilişkilidir. Ekonomik
yönden güçlü kaynaklara sahip olan bir eğitim sistemi,
şüphesiz ki daha verimli ve kaliteli olacak, hedeflere
daha kolay ulaşacaktır.
Eğitimin İnsan Kaynaklarını Geliştirme İşlevi
-Ülkenin hedeflenen gelişmeyi hızla gerçekleştirebilmesi
için ihtiyaç duyduğu en önemli unsur insan
kaynaklarıdır. Kalkınmada anahtar rolü insan unsuru
oynamaktadır.
- Toplumsal ve bireysel ihtiyaçları karşılamak amacıyla
kurulmuş olan örgütlerin sahip oldukları teknoloji ve
sermaye başka örgütlerin de elde edebileceği şeylerdir.
- Ancak insan kaynakları sistemi kolaylıkla taklit
edilemeyen, özgün olarak kurulabilen bir sistemdir. Bu
nedenle örgütlerin başarısı ve geleceği açısından
örgütün insan kaynakları ve bu kaynakların geliştirilmesi
- Geliştirme işlevi, insan kaynaklarının yönetimi
etkinliklerinin önemli boyutlarından biridir.
- Geliştirme işlevi; “personelin kuruma girişinden
ayrılıncaya kadar geçen sürede performansın artırılması
için yönetimce girişilen etkinliklerin tümü” olarak
tanımlanmaktadır.
- İnsan kaynaklarını geliştirme çabalarının amaçları,
çalışanların işlerinden sağladıkları doyumu, bireylerin
verimini ve bir bütün olarak örgütün performansını
yükseltmektir.
- Geliştirme işlevinin temel amacı, çalışmakta olan
bireylerin performanslarındaki yetersizlikleri gidererek
bireylere beklenen yeterlikleri kazandırmaktır. Çünkü
performansın iyileştirilmesine yönelik eğitim çabaları
örgütler için önem taşımaktadır.
- Etkili bir geliştirme eğitimi ile; örgütün büyüme ve
gelişmesine yardım etmek, teknolojik gelişmelere uyum
sağlamak, sosyal sorumlulukları yerine getirmek, bireyin
iş doyumunu sağlamak, örgütsel verimliliği artırmak,
personelin örgüte karşı olan olumsuz tutum ve
davranışlarının gidermek, olumlularını da geliştirmek
amaçlanmaktadır.
Eğitimin Siyasal İşlevi
- Eğitimin siyasal işlevi, toplumdaki bireylere ulusal
ideolojiyi, değerleri ve idealleri kazandırarak onları
mevcut siyasal düzene bağlı vatandaşlar olarak
yetiştirmektir. Kısaca eğitimin siyasal işlevi, iyi vatandaş
yetiştirmektir.
- “Nasıl ve ne için eğitim?” sorularına eğitimin toplumsal
işlevi bakış açısından verilecek cevap, toplumla uyumlu
bireyler yetiştirme ve toplumsal dayanışma duygusunun
pekiştirilebilmesini esas alan bir eğitim olmalıdır.
- Bu işlevi yerine getiren bir eğitim anlayışı da siyasi
istikrarın sağlanmasındaki en önemli etmenlerden biri
olacaktır.
- Her toplumda eğitim sisteminden, kendi anayasasında
belirlenmiş olan siyasal sistemi benimseyen, bu sisteme
bağlı ve bu sistemin gelişmesine liderlik yapacak
insanlar yetiştirmesi beklenir.
- Örneğin, özgürlükçü, çoğulcu, demokrasiyi temel
yasalarıyla siyasal sistem olarak kabul etmiş bir
toplumda, eğitim sisteminin demokrasinin temel
ilkelerine saygılı; farklı görüşlere karşı hoşgörülü,
problemleri kaba kuvvetle değil, tartışarak, benimsediği
görüşleri temsil eden siyasal partileri seçimlerde
oylarıyla destekleyerek giderme davranışı kazanmış;
haklarını yasal yollarla aramasını ve almasını bilen
insanlar yetiştirmesi gerekir.
Kültürel Mirası Aktarma işlevi
- Kültür; tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde
yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları
yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın
doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü
gösteren araçların bütünü ya da; bir topluma veya halk
topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü
olarak tanımlanmaktadır.
- Her ülkenin kendine has ve özgün bir kültürü vardır.
Dolayısıyla kültürel değerlerin korunması öncelikle o
ülke insanlarının görevidir. Bunun için yapılacak ilk iş
kültürel değerlerin ülke insanları tarafından öğrenilmesi
ve sahiplenilmesidir.
- Bu konuda da en önemli görev şüphesiz ki eğitim
sitemine düşmektedir.
- Eğitim sistemi her şeyden önce insanların kültürel
değerlerin farkında olmasını, ülkenin kültürel tarihi ve
mirası hakkında bilgilendirilmesini sağlamalı, onun
tanıtım ve yaygınlaştırmasını sağlayacak şekilde bir
program hazırlamalı ve uygulamalıdır.
Seçme ve Yerleştirme İşlevi
-Eğitim sistemi, örgütlerin ihtiyacı olan insan
kaynaklarını seçme, eğitme ve geliştirmeden sorumlu
olan sistemdir.
- Eğitim sisteminin gerçekleştirdiği seçme işlevini iki
başlıkta incelemek mümkündür.
1) Eğitim örgütlerinin ihtiyaç duyduğu insan kaynaklarını
seçme
2) Eğitim kurumlarının girdisi olan öğrencileri seçme ve
yerleştirme.
1) Personel seçim sisteminin amacı kişinin yetenekleri
ile iş gerekleri arasında en iyi ilişkiyi kurmak için,
çalışmak amacıyla örgüte başvurmuş olan adayların
kişiliklerini, görmüş oldukları eğitimi, yetenekleri ve ilgi
duydukları konuları inceleyerek, onların arasından en
uygun yeteneklere sahip olanları göreve çağırmaktır.
- Seçme sürecinin asıl amacı, en uygun adayların
belirlenmesi ve adaylara kabul edecekleri tekliflerin
yapılmasıdır.
2) Eğitim kurumlarının en önemli girdisi öğrencilerdir. Bu
nedenle eğitim kurumlarının ihtiyaç duyduğu
öğrencilerin seçilmesi ve yetiştirilmesi kritik bir konudur.
- Seçme işlevi yetenekli çocukların seçilmesi, onlara tam
bir eğitim olanağı verilerek kendilerinden ilerde geniş
ölçüde yararlanılmasını sağlamayı amaçlar.
- Hangi toplumsal sınıfta olursa olsunlar bu yetenekli
çocukların seçilip eğitilmesi ve kendilerinden
yararlanılması hem birey ve hem de toplumun
yararınadır.
Eğitimin Değişme ve Yenileşmeye Öncülük Etme İşlevi

- Değişme: ister planlı olsun, ister plansız, herhangi bir


sistemin, bir süreç veya ortamın belli bir durumdan,
başka bir duruma dönüşmesi olarak tanımlanabilir.

- Yenileşme: önceden planlanmış belirli bir değişmedir.

- Değişme kendiliğinden oluşabilir, yenileşme ise amaçlı


ve planlıdır. Yenileşmenin yönü pozitifken, değişme
negatif yönde de olabilir. Değişme eski sisteme dönüş
şeklinde de görülebilir.
- Bilgi çağı olarak da adlandırılan bu yüzyılda her alanda
meydana gelen bilimsel ve teknolojik gelişmeler, tüm
sistemleri olduğu gibi eğitim sistemlerini de değişme ve
yenileşmeye zorlamıştır. Bu değişme ve yenileşmelerin
gerçekleşmesinde eğitilmiş insan gücünün rolü
büyüktür.
- Eğitim sistemi araştıran, sorgulayan, analiz, sentez ve
değerlendirme yapabilen insanlar yetiştirerek toplumun
hizmetine sunmalıdır. Artık günümüz toplumu, var olan
bilgiyi ezberleme yoluyla bunu öğrencilere aktaran değil,
bilgiyi yorumlayan ve ona yeni anlamlar kazandıran
bireyleri yetiştiren bir eğitim sistemine ihtiyaç
duymaktadır.
- Bilgi çağında eğitim alanında paradigmalar (dünya
görüşü) da değişmeye başlamış, bunun sonucu uzun
yıllardır eğitim sistemimize hakim olan davranışçı
paradigma terk edilerek, yapılandırmacı (constructivist)
yaklaşım eğitim sisteminde hakim olmaya başlamıştır.
- Buna bağlı olarak ülkemizde yeni eğitim programları
2005-2006 eğitim öğretim yılından itibaren ilköğretim
kademesinden başlayarak kademeli olarak ülke çapında
uygulanmaya başlamıştır.
- Bu paradigma değişimindeki amaç, eğitim sistemini
değişim ve yenileşmeye açık hale getirmek, bunun
yanında değişim ve yenileşmeyi gerçekleştirecek
insanların yetiştirilmesini sağlamaktır.
Eğitim sisteminin yukarıda belirtilen açık işlevleri dışında
gizil işlevleri de bulunur:
- uzun eğitim süreci boyunca insanların birbirleriyle
karşılaşmalarını sağlayarak eş seçme işlemine yardımcı
olmak,
- eğitim süresince arkadaşlıklar kurulması yoluyla
bireylerin çevresini genişleterek ileride mesleki açıdan
birbirlerinden yararlanmalarını sağlamak,
- bireye toplumsal statü kazandırmak,
- çocukların zamanlarının büyük bir kısmını geçirdikleri
kurum olarak çocuk bakıcılığı görevini üstlenmek,
- bireyi suç ve uyuşturucudan uzak tutma ve uzak
durmasını sağlayacak davranışları kazandırma.
Teşekkürler

Ders sunuları için:


https://huseyinserce.wordpress.com

You might also like