You are on page 1of 37

FOTOĞRAFTA

KOMPOZİSYON
Öğr. Gör Dr. Murat YILDIZ
kompozisyon
• Kompozisyon kelimesi ise, farklı parçaları bir düzen hâline getirerek organize bir bütün oluşturma
işi olarak tanımlanabilir. Sanat anlamında ise Sanat yapıtında, tasarımlarında, parçaların bir
bütün içinde düzenli olarak bir araya getirilmesi olarak açıklayabiliriz.
• Fotoğraf dilinde ise kompozisyon, fotoğrafçının imgesinde oluşturduğu konuyu/temayı fotoğraf
yüzeyinde (dikey/yatay dikdörtgen çerçeve) yer alan anlatım ögeleriyle, izleyicinin (alıcının)
algısına organize bir biçimde düzenlemesi, sunması olarak tanımlayabiliriz.
• Kompozisyon oluştururken fotoğrafı çeken fotoğrafçının konumu, konuya dâhil olup olmadığı,
yani konuyu aktif olarak düzenlemesi yada konuyu pasif olarak düzenlemesi kompozisyonu
etkileyen en önemli yaklaşımlardan bir tanesidir.
Aktif Düzenleme
• Fotoğrafı çeken fotoğrafçının konuyu oluştururken inisiyatif
kullanması, konuya müdahil olarak çektiği fotoğraf ile ilgili
kararları almasıdır.
• Model veya portre çekimi yapan bir fotoğrafçının kurguyu
yönlendirip modelin nasıl durması gerektiğine, ne giyinmesi
gerektiğine ve nereye bakması gerektiğine karar vermesidir.
• Bu şekilde fotoğrafçı mekanı seçen, zamanı belirleyen ve
hatta yeri geldiğinde yapay ışığa karar veren aktif bir
konuma sahiptir.
• Moda fotoğrafçılığı ve model çekimleri örnek olarak
verilebilir.

Aktif düzenleme, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Bakış / Renkli


F / 3,5 - S:1/100 - Odak: 10 - ISO:200 - Lens:10-20
pasif Düzenleme
• Fotoğrafı çeken fotoğrafçının konuyu oluştururken konuya
hiçbir şekilde müdahalesinin olmadığı, pasif konumda olduğu
düzenleme biçimi olarak açıklanabilir.
• Fotoğrafçı anlık görüntü estetiği kurgusuyla fotoğrafı oluşturur.
• Pasif düzenleme içerisinde konunun tekrarlanma şansı
neredeyse yoktur. Bu nedenle fotoğrafçı ciddi bir öngörüye
sahip olmalıdır.
• Özellikle belgesel fotoğrafçılık, haber fotoğrafçılığı, vahşi
yaşam fotoğrafçılığı, sokak fotoğrafçılığı, çocuk gibi örnekler
verebiliriz. Pasif düzenleme, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Leylek Ailesi / Renkli
F / 10 - S:1/1000 - Odak: 200 - ISO:100 - Lens:18-200
Kompozisyon Çesitleri
• Kompozisyon çeşitleri, fotoğrafı çeken fotoğrafçının imgesinde veya anlık görüntü estetiğiyle
belirlediği konunun açıklığı ve kapalı olması ile ilgili bir durumdur.

• Fotoğraf yüzeyi üzerinde yer alan ana ve yardımcı elamanlar, fotoğrafın konusu hakkında
izleyicinin yorumuna bıraktığı anlamın açıklığı veya kapalılığını belirler.

• Dikey veya yatay fotoğraf yüzeyinin anlam ileten bir görsele dönüştüğü düşünüldüğünde bu
görseli izleyen alıcının birikimi, sosyokültürel yapısı, coğrafyası, ekonomisi vs. kompozisyon
türünün ana belirleyicisi olur.
Açık Kompozisyon
• Fotoğraf çerçevesinde fotoğrafı çeken fotoğrafçının bazen bilinçli
bazen de istem dışı olarak oluşturduğu konu veya imgenin, fotoğraf
yüzeyinin dışına taşması ya da dışında sonlanması olarak
açıklanabilir.
• Bu kompozisyon türünde izleyici konuyu kendi imgeleminde yaşatır.
• Böylelikle fotoğraf çerçevenin dışında devam ederek her izleyende
yeni bir sonuç yaratır.
• Açık kompozisyona sahip olan fotoğraf çözülmesigereken bir
problem gibidir.
Açık kompozisyon, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – O an / Renkli
• Bu nedenle de alıcının üzerinde kalıcı etkisi uzun sürer. F / 11 - S:1/1250 - Odak: 185 - ISO:200 - Lens:70-200

• Benzer bir örnek verecek olursak sinema filmlerinde sonucu net


açıklanmayan filmler, sonucun alıcı tarafından tamamlanması
sürecine bırakılır. Böylece her izleyen kendi birikimleri ve imgesi
üzerinden bir sonuca varır.
Kapalı Kompozisyon
• Açık kompozisyonun tam tersi bir konusal yapıya sahiptir.
• Konu, fotoğraf sanatçısının inisiyatifiyle fotoğraf çerçevesi içerisinde
sonlanır.
• Gerek çerçeve içerisindeki hareket olsun gerekse doğanın veya mekanın
devamı olsun konu izleyicinin imgesinde net ve kesindir.
• Çerçevenin içine alınan bir olgunun mutlak bir kesinlik sunması ve
anlamın tüm boyutlarını bir araya getirmesi söz konusu
değildir.
• Anlam dediğimiz zaten bir araya getirilmiş gerçek parçalarından ibaret
değildir.
Kapalı kompozisyon, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Çoban / Renkli
• Görsel anlamlandırma bir takım gerçeklere rol model olan figürlerin F / 8 - S:1/250 - Odak: 18 - ISO:100 - Lens:18-200-WB:9.000 Kelvin
ve nesnelerin kurduğu birlikteliğin imgesel bir yansımasıdır.
• Bu açıdan bakıldığında kapalı kompozisyonlarda anlamı fotoğraf
içerisinde saklı tutan temel neden varlıkların çerçeve içinde nasıl bir
yerleştirmeye maruz kaldığıdır.
FOTOĞRAFTA KOMPOZİSYON
ÖGELERİ VE ORGANİZASYONU
• Gerek saha içerisinde yakalanan fotoğraflarda, gerekse
mekan çekimlerinde kullanılan ögeler fotoğrafa anlam
katacaktır.

• Bu ögeler fotoğraf içerisinde yer alan bazı yapısal ögeler


olabileceği gibi ışık, renkler veya odak noktası gibi
fotoğrafçının seçebileceği fotografik ögeler de olabilir.

• Kullanılan herhangi bir öge eserin anlamına önemli bir


anlam kazandırabilir veya verilmek istenen anlamı
bozabilir.
nokta
• Ait olduğu yere göre küçük ve merkezi niteliği olan daire, leke
veya benektir. Fotoğraf yüzeyinde aktif rol oynar. İyi kullanılırsa
konun veya imgenin belirtkesidir.
• Tek nokta yalın yüzeyler üzerinde sadelik ve dinginlik etkisi
yaratır.
• Nokta sayısı arttığında göz iki nokta arasında gidip gelerek
devingen bir nitelik kazanır.
• Nokta sayısı üçe çıktığında ve asimetrik yerleştirildiğinde göz
noktaları takip ederek bir üçgen oluşturacaktır. Hareket
katacaktır.
Nokta, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Zirve / Renkli
• Çoğu kez nokta, yakalanmasından sonra bir ölçü veya bir F / 16 - S:1/1000 - Odak: 36 - ISO:100 - Lens:18-200

başlangıç anı olarak görünür. Tek başına durgunluk etkisi verir


ve yine tek başına renk olarak gri hissi uyandırır.
nokta kombinasyonları
• Farklı büyüklükte noktalar • Eş büyüklükte, ışık değerleri belli noktaların oluşturduğu düzen
aralıklarla değişen sistemli noktasal düzen
• Eş büyüklükte tek düze • Farklı büyüklükte sıklaşan - seyrekleşen
• Büyüyen, küçülen noktaların
• Farklı ışık değerlerinde noktalar • Serbest bir düzen içinde toplanan -
oluşturduğu sistemli düzen
dağılan
• Eş ışık değerinde noktalar
• Büyük-küçük noktaların oluşturduğu
• Değişik büyüklüklerde ve değerlerdeki
• Farklı renklerde olan noktalar serbest düzen
noktaların oluşturdukları serbest ya da
• Aynı renkte olan noktalar • Büyüyen küçülen noktaların, sıklaşması, geometrik düzen
• Eş aralıklı, es büyüklükte noktasal seyrekleşmesi ile oluşan serbest ve ritmik
• Üçten fazla noktanın düzeni
düzenleme düzen
• İki boyutlu noktalar düzenlemeleri
• Giderek sıklaşan-seyrekleşen eş • Eş büyüklükte noktalarla farklı renkler
• İki boyutlu farklı değerdeki noktalarla
büyüklükte noktaların oluşturduğu düzen kullanılarak oluşturulan serbest ve ritmik
düzen çeşitlemeler
• Eş büyüklükte noktaların toplanıp
• Değişik renklerde ve büyüklüklerde • Aynı ve farklı renklerdeki renkli
dağılarak (sıklaşan-seyrekleşen)
oluşturduğu serbest düzen noktaların oluşturduğu ritmik ve serbest noktalarla düzenlemeler
çizgi
•İkinoktayı bir birine düz veya eğri olarak bağlayan bağlayan
noktalar bütünüdür.
•İfadenin temeli, başlangıcı ve denge unsurudur.
•Fotoğrafta konturları belirleyen, mekanı oluşturan hatta
ifadeyi ortaya koyan ana karakterdir.
•Çizginingeometrikliği yapay unsurların yani mimaride olduğu
gibi organizasyonunda kullanılır.
•Eğri, kıvrımlı çizgiler ise doğa gibi organik yapıların içerisinde
değerlendirilir.
Çizgi, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Kayakçı / Siyah-Beyaz
F / 13 - S:1/1600 - Odak: 200 - ISO:100 - Lens:18-200
•“Ufuk Çizgisidir” tek başına önemli bir elamandır ve fotoğrafı
tartar.
çizgi çesitleri
• Yatay Çizgiler: Fotoğrafta, sakinliği, durağanlığı verir. •
Dikey Çizgiler: Fotoğraf yüzeyinde yukarı
Kompozisyona yerleştirirken taban çağrışımı yaratır. ve aşağı yönde hız ve hareket belirtir. Yer
Ufuk çizgisinde olduğu gibi mekanı ve konumu çekiminin gücünü veya ondan uzaklaşmayı aynı
belirtir. zamanda hiyerarşik etki yaratır. Özellikle yatay
fotoğraf çerçevesinde dikey çizgilerin kontrast etkisi
• Çapraz, Diyagonal ve Zig-Zag Çizgiler: Dinamizmi ve
yüksektir.
hareketi gösterir. Fotoğraf çerçevesi yatay veya dikey
dikdörtgen olduğu için, bu formun aksi yöndeki her • Eğri, kıvrımlı Çizgiler: Doğanın formlarında
çizgi çok çabuk fark edilir. Fotoğraf yüzeyini olduğu gibi sıra dağlar, ağaçlar, eğrilen yollar,
hareketlendirir ve sürekli bir devinim sağlar. Özellikle kıvrılıp akan ırmaklar vb. eğri çizgiler aşamalı olarak
imgesi devingenlik olan konularda diyagonal ve değişen bir yön birliğine sahiptir. Yatay ve dikey
çapraz çizgi yerleşimi işimizi kolaylaştırır ve etkiyi çerçevenin sertliğini yumuşatır. Aktif rol oynayarak
tamamlar. gözün bu çizgilere takılması ve yüzeyde dolaşması
olasıdır.
Espas (BoSluk)
• Fotoğraf yüzeyinde amacına uygun kullanılan boşluklardır (Espas).
• Fotoğraf çerçevesi yatay veya dikey olsun, bakaçtan bakan gözün
nesneleri ve doğayı çerçeveye sınırlarken dikkate aldığı boşluklar da
kompozisyonun temel ögelerindendir.
• Fotoğraf yüzeyine organize edilen tüm ögelerin, gözün nefes
alması, konuya yönlendirme, imgeyi güçlendirme ve derinliğin
etkisini artırma gibi görevleri vardır.
• Bakaçtan bakan göz bu ritim içerisindeki boşlukları iki şekilde
organize eder.
• Yüzey espası: Fotoğraf yüzeyinde oluşturulan kompozisyonda Espas, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Sis / Siyah-Beyaz
F / 3.5 - S:1/250 - Odak: 18 - ISO:200 - Lens:10-20
yüzeysel boşlukların organizasyonudur.
• Derinlik espası: Fotoğrafta oluşturulan kompozisyon içerisinde
yer alan ögelerin ön ve arka planlar arasındaki derinliğin, yani
kozmik alan derinliğinin organize edilmesidir.
renk
• Rengin kontrast etkisi, pastoral dinginliği ve armonik yapısı her zaman izleyiciyi büyülemek için önemli bir güçtür.
• Moda, reklam, doğa ve kültürel yaşam gibi konularda önemli sonuçlar doğurur.
• Günışığının zayıf olduğu saatlerde monokromatik ışık, nesneler ve yüzeylere pembemsi turuncu renk verirken,
gökyüzünü saydam alevli bir hale sokar. Güneş ışığının doğaya eğik bir açıyla vurması fotoğrafta dramatik bir
renk armonisi sağlar.
• Güneşin doğaya doksan derece yani dik açıyla düştüğü saatlerde ışığın şiddeti yüksek olduğu için renklerin etkisi
farklılaşır, sert beyaz bir etkiye dönüşür.
• Doğada ve fotoğraf yüzeyi üzerinde yer alan renkleri üç farklı sistemde inceleyebiliriz.
a. Psikolojik sistemde renk: Beynimizde uyanan bir duyumdur.
b. Fizyolojik sistemde renk: Çeşitli ışık cinslerinin göz retinası üstündeki sinirler vasıtasıyla oluşturduğu
fizyolojik olaylardır. Sinir sistemlerimizde renk mevcuttur.
c. Fiziksel sistemde renk: Işığın hangi dalga uzunluklarını hangi oranda bulundurduğuna dair, ölçülerle
rakamlarla ifade edilebilen değerleridir. Göz bu dalga titreşimlerini renk sinirleri vasıtasıyla beyne gönderir
ve renk görülür. Bu nedenle rengin dalga boyu ve frekansı önem kazanır.
renk anlamları
• Batı kültüründe kırmızı renk bir sinyal olarak uyarı, eylem, ateş ve öfkeyle ilişkilendirilmiştir. Bundan ötürü
reklamlarda kırmızı rengin yoğun bir şekilde kullanılması şaşırtıcı değildir.
• Beyaz saflığı çağrıştırmakla birlikte Doğu’da ölümle ve yasla bağlantılandırılır.
• Mavi soğuğu, temizliği, bilimi, uzayı ve özgürlüğü çağrıştırır.
• Güneşin rengi olan sarı sıcaklık, yaşam, sevinç ve yaz mevsimini simgeler.
• Psikologlar için yeşilin özel bir yeri vardır. Ne sıcak, ne soğuk, ne de edilgen olarak tanımlanır. Doğayla,
sakinlikle, güven duygusuyla ilişkilendirilir.
• Toprağın rengi olan kahverengi sıcaklık, dinginlik ve uyumu çağrıştırır.
• Siyah-beyaz fotoğrafın dramatik etkisi yüksektir. Duygusal atmosferi pekiştirir. Kompozisyon yapısal ögelerin
en iyi görüldüğü fotoğraflar siyah-beyaz fotoğraflardır.
• “İnsanların fotoğraflarını renkli olarak çektiğinizde, onların giysilerini görüntülemiş olursunuz. Oysa onları
siyah beyaz olarak fotoğrafladığınızda, ruhlarını görüntülersiniz”
Ted GRANT.
leke
• Fotoğraf yüzeyinde ve hemen hemen tüm görsel sanatlarda iskelet
konumundadır.
• Leke gözün ilk takıldığı ve bütün içerisinde ilk hissedilen kompozisyon
ögesidir.
• Doğru ve amacına uygun kullanılmalıdır.
• Aksi takdirde yüzeydeki dengeyi bozan bir yapıya sahiptir
• İmgenin ve konunun etkisini artırır, belirginliği destekler görsel bir denge
sağlar.
• Fotoğraf yüzeyindeki tüm yapısal ögeleri tartar. Vurguyu güçlendirir.
• Koyu Leke: Bir sokak fotoğrafında gölgelerin oluşturduğu çoğunluk
yüzeyin leke etkisi koyudur. Gölgeler imgeyi algılamamızda grafik leke Leke, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Tomruk İşçisi / Siyah-Beyaz
etkisiyle bize kolaylık sağlar. F / 2,2 - S:1/1000 - Odak: 16 - ISO:200 - Lens:16-50

• Açık Leke: Koyu lekenin aksine; koyu bütünlüğünün çok olduğu fotoğraf
yüzeyinde gözün açık lekeleri takip etmesiyle imgeyi en kolay şekilde
çözümlenmesine dayanır.
doku
•Dokunarakya da dokunuş yanılsaması yaratarak deneyimlenen
bir malzemenin yüzey niteliği olarak açıklayabiliriz.
•Ağaç dokusu, kumaş dokusu, deri dokusu gibi örnekler
verilebilir.
•Doku fotoğrafta bakış açımıza ve kullanış biçimimize göre, bazen
çok küçük nesnelerden oluşabileceği gibi bazen de oldukça
büyük nesnelerin birleşiminden oluşabilir.
•Doku yer yer fotoğrafa hareket ve yapısal zenginlik
kazandırabileceği gibi, yer yer de fotoğrafta fon olarak da
kullanılır. Doku, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Sokak / Siyah-Beyaz
F / 11 - S:1/320 - Odak: 200 - ISO:200 - Lens:18-200

•Dokularoluşum biçimlerine göre ikiye ayrılır; doğal dokular,


yapay dokular.
Ritim
•Doğada karşımıza çıkan ve ritim içeren öge ve konuların seçici
bir gözle çerçevelenmesidir.
•Ritim bazen nesnelerin büyükten küçüğe veya tersi dizilişinde
olabileceği gibi, aynı büyüklükteki nesnelerin yüzey üzerindeki
organizasyonuyla da oluşabilir.
•Yine ritmi sağlayan bir başka ögede hareketlerin devamlığıdır.
•Dans eden bir grubun benzer hareketleri sürdürürken
fotoğraflanması veya uçuş halindeki kuş sürülerinin birbiriyle
olan ritmi gibi örnekler verebiliriz.
Ritim, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – İşçi / Renkli
F / 5,6- S:1/300 - Odak: 120 - ISO:100 - Lens:18-200
sema
• Şemalar fotoğraf yüzeyi içerisinde gözü ilk uyaran ve göz
üzerinde yönlendirici etkisi olan önemli bir yapısal ögedir.
• Bu şemalar çoğu zaman insan yapısı da olsa bazen doğal
oluşumlarda olabilir.
• Şemalar “S”, “M”, “Z”, “U” gibi harflere benzerken bazen
bunların dışında geometrik formlara da yakınlık gösterebilir.
• Üçgen, daire veya kare gibi formlar şema olarak görülebilir.
• Örnek verilecek olursa fotoğrafa hakim “S” şeklinde bir yol
kıvrımı veya kanyonların arasından bir ırmak, “U” şeklinde
oynayan çocuklar veya yakın planda “M” şeklinde uçan bir martı Şemalar, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Usta/ Renkli
F / 10 - S:1/200 - Odak: 52 - ISO:100 - Lens:18-200
da şematik etki oluşturabilir.
• Özellikle dikkat edilmesi geren önemli noktalardan bir tanesi
şemaların fotoğrafı güçlendirmesi yanı sıra imgeyi ve konuyu da
işaret etmesi oldukça önemlidir.
sadelik
•Kompozisyon içerisinde yer alan ögeleri minimalize ederek
teferruatlarından arındırma, ayıklama.
•Fotoğraf yüzeyinde konuyu, imgeyi güçlendirmek adına
detayların, karmaşanın çerçeve dışına atılarak yalınlaştırma,
sadeleştirme olarak da açıklanabilir.
• Azla çok şey anlatmak ve bu
söylemi fotoğraf için ilke edinmek oldukça
önemlidir.
•Lensle konuya yaklaşmak, odaklanmak, arka planı alan derinliği
sayesinde flu yapmak gibi yöntemler sadeleştirme için
kullanılabilir.
Sadelik , Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Kar / Renkli
F /8 - S:1/250 - Odak: 200 - ISO:100 - Lens:18-200
ölçek
•Fotoğraf çerçevesi içerisine alınan nesnelerin, ön plan ve
arka plan ilişkisi veya yan yana geldiklerinde bir birleriyle
oluşturdukları ilişki oranı ve orantıyı ifade eder.
•Fotoğraf her ne kadar gerçekliğin betimlenmesi olarak
görülse de fotoğrafçının bakış açısı, lenslerin özellikleri ve
aktif kurgu yer yer fotoğraf yüzeyinde yanılsama yaratabilir.
•Yine geniş açı, balık gözü lenslerle abartılı perspektifler
kullanılarak insan gözünü yanıltıcı etkiler sağlanabilir.
•Ölçek, fotoğraf yüzeyi içerisinde insan gözü nesneleri oranlarken
gerçeklikleri sabit olan canlı veya cansız varlıklardan yararlanır.
perspektif
•Fotoğraf çerçevesi üzerinde doğru kurulacak bir perspektif, iki boyutlu bir yüzeyde üçüncü bir boyut
kazandıracaktır.
•Daha önce değindiğimiz derinlik espası fotoğrafı güçlendiren bir elamandır.
•Ön plan arka plan arasında oluşan bu kozmik alan derinliği izleyenleri bir yanılsamayla fotoğrafın
derinliklerine doğru taşır, hava perspektifi olarak adlandırılır.
•Bu nedenle perspektif temel fotoğraf eğitiminde çekim yaparken aranacak en öncelikli ögelerden biridir.
•Fotoğraflayacağımız bir mimari unsur veya cadde görüntüsünde perspektif gözümüzü caddenin sonuna kadar
taşır.
•Bu süreçte makinenin konumunu her değiştirdiğimizde, aşağı, yukarı, sağa, sola kaydırdığımızda perspektif
değerleri değişeceğinden her biri bir birinden farklı perspektif de fotoğraflar ortaya koyacaktır.
perspektif
•Çizgi Perspektif: Fotoğrafçının bakış noktasına göre ondan
uzaklaştıkça sonsuzda birleşiyormuş yanılsamasını veren paralel
çizgilerin oluşturduğu perspektiftir. Tek kaçış, çift kaçış ve üç
kaçış olmak üzere üçe ayrılır. Aşağıdaki örnekte en
açık biçimi ile görebiliriz.
•Hava Perspektifi: Fotoğrafın çekildiği açıdan nesnelerin
uzaklaşmasıyla birlikte hava katmanları ve atmosfer gereği
nesnelerin renkleri ve çizgileri belirginliğini kaybeder,
silikleşir. Hava perspektifinde yakın planlar ise net ve
keskindir.

Hava Perspektifi, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Denizci / Renkli


F / 9 - S:1/500 - Odak: 130 - ISO:100 - Lens:70-200
denge
•Fotoğraf yüzeyinde veya çerçevesinde tam ortadan dikey olarak geçtiği var
sayılan eksenin sağında ve solunda kalan alanların ağırlık noktasına göre
dengelenmesiyle ilgili yapısal bir kompozisyon ögesidir.
•Nokta, çizgi, leke, espas, ritim, renk vs. kompozisyon elamanların
fotoğrafta bir uyum, bir denklik sağlamasıyla denge kurulur.
•Fotoğrafçı çerçeveyi oluştururken ne kadar yaklaşıp ne kadar uzaklaşacağını
veya hangi nesneleri çerçeve içerisine sokacağını, lekeleri nasıl kurgulayacağını
motor bir refleksle gerçekleştirir.
•Bu süreci iki maddeyle açıklayabiliriz.
–Simetrik Denge: Fotoğrafın merkezine göre ortadan ikiye bölündüğünde yapısal
ögelerin her iki tarafta da birbirinin aşağı yukarı aynı olacak şekilde
yerleştirilmesidir.
–A-Simetrik Denge: Farklı yapısal ögelerin fotoğraf yüzeyine ağırlıkları
ölçüsünde yerleştirildiğinde asimetrik denge oluşur. Asimetrik
denge kompozisyona belirli bir şekilde hareket ve dinamizm kazandırır.
Kontrast (Zıtlık)
• Bu kompozisyon ögesi fotoğraf yüzeyinde birkaç şekilde karşımıza çıkar.
• Çoğu zaman akla ilk gelen siyahla beyaz veya açıkla koyudur.
• Kontrastlık konunun veya anlamın kontrastlığı olarak da karşımıza çıkabildiği gibi farklı boyutlarıyla da
karşımıza çıkan bir ögedir.
ısık
• Işığı kontrol eden bir fotoğrafçı fotoğrafı da kontrol eder.
• Işık direk kaynaktan gelebileceği gibi yansıyarak (röfle ışık) ya
da bir ortamdan kırılarak (difüz ışık) da gelebilir.
• Işığın özelliklerini belirleyen temel kavramlar ise parlaklık,
yön, renk ve kontrastıdır.
• Fotoğraf tekniği açısından estetik ve etkili bir anlatım elde
etmek için yapılan görüntü düzenlemelerin-de en önemli
araçlar aydınlatma ve kompozisyon düzenlemeleridir.
• Fotoğrafın var olabilmesi için gerekli olan en temel şey ışıktır.
İlgi Merkezi (Altın Kesim)
• Fotoğraf makinemizin bakaç içerisinde ya da sayısal
ekranında yer alan ve isteğe bağlı kullanılan üçlü yatay
ve dikey konumdaki tespit çizgilerinin, kesişme
noktaları üzerine konuyu veya aktif nesneyi
yerleştirmekle oluşan ve fotoğrafa hareket katan
merkezlerdir.
• Fotoğrafın imgesi, yönü, hiyerarşisi, derinliği vb.
göz önüne alındığında bu merkezlerden hangisini veya
hangilerini kullanacağımıza karar veririz.
• İlgi merkezi matematik, sanat ve geometri gibi
alanlarda altın orana yakın bir orandır.
Bakıs Açısı
•Fotoğrafı konunun karşısından çekmek en sık yapılan hatadır.
•Fotoğrafçı anlatmak istediğini görecek en iyi açıyı hesaplamalıdır.
•Bu açıyı aramakla ilgili bazı tüyolar şunlardır
Bakış açısı, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Çoban / Renkli
1. Konuyu ağırlık merkezinin altına girerek çekilen fotoğraflarda F /8 - S:1/500 - Odak: 50 - ISO:100 - Lens:16-50
konu yüceltilirken üstten çekim konuyu baskılanmış
gösterecektir.
2. İç mekân veya dış mekân tarayan
fotoğraflarda nesnelerin dilinden düşünmek.
3. Genellikle, diyagonal bakış açıları, perspektif hissettirecek açılar
seçilmelidir. Alçak bakış açıları konuyu abartırken, yüksek
bakış açıları grafik etkiler doğuracaktır,

• Alçak bakış açısı, Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Atlı Çobanlar / Siyah-Beyaz
F /9 - S:1/500 - Odak: 18 - ISO:100 - Lens:18-200
Hareket, Hız
•Fotoğrafın önemli işlevlerinden biri de anı dondurmaktır.
•Uzun pozlandırmalar fotoğraf makinesinin perdesinin açık
kaldığı süre boyunca konun tüm hareketlerini gösterecektir.
Hareketin fotoğraflanması
•Bu süreçte yaşam içerisindeki hareket içeren olayları uzun
pozlama gibi teknik beceriyle fotoğraflayarak fotoğrafta çarpıcı
imgeler oluşturulabilir.
•Hareket eden nesnelerin fotoğraflanırken, arka veya ön planda
hız, hareket hissini verecek etkilerin oluşturulması pan tekniğidir.
Kameramızı, objemizin hızında hareket ettirmemize dayanan bir
tekniktir.
•Hareket olgusu yaratan bir başka teknik de zoom in/out
tekniğidir. Fotoğraflanacak nesneye pozlamada verilen süre kadar
sabit odaklı olmayan bir lensinizle yaklaşma veya uzaklaşma
prensibine dayanır. Fotoğrafta zoom in/out uygulaması örneği
Çerçeve Seçimi
• Çerçeve seçiminde yapısal ve fotoğrafik kompozisyon ögelerinin doğru organizasyonu fotoğrafı güçlü kılar.
• Seçilen çerçeve eğer hareket içermiyorsa (doğa, manzara, mimari vs.) tekrar tekrar en iyi çerçeve oluşturana
kadar çekilebilir.
• Fotoğraf çerçevesinde standart bir SLR karesi yatayda 3:2, dikeyde ise 2:3 olarak oranlanır.
• Hareketsiz, dingin konularda göz aradığı rahatlığı sağlayacağı için yatay çerçeve her zaman uygundur.
• Özellikle yatay uzun dikdörtgenler daha çok panoramik ve doğa manzarası (landscape) fotoğraflarda tercih
edilir.
• Gözü rahatsız eden dikey kadraj ise hareketli, dinamik veya hiyerarşik bakış açışlarının egemen olduğu
(mimari abartılar) konularda seçilir. Dikkat çekmek için kullanılır.
• Yatay ve dikey çerçeve dışında günlük hayatın normal konularında kullanılan kare çerçeve de fotoğraf için
uygundur.
Keskinlik
• Fotoğrafik kompozisyon ögelerinden keskinlik, fotoğraf çekim teknikleri açısından önemli bir değerdir.
• Fotoğrafın kusursuz olmasının bir göstergesidir.
• Keskinlik için makinenin, doğru ışık koşullarında, enstantane, diyafram, beyaz ayarı ve ISO vs. değerleriyle
en doğru netleme koşulunun sağlanmasıdır.
• Keskinliğin en temel araçlarından bir tanesi de objektiftir.
• Objektifin diyafram birimi, otomatik veya el yordamı netleme kalitesi, optiği keskinliğin belirleyicisidir.
• Yine keskinlik için, makinenin sabitlenmesi ya da tripod, monopod gibi yardımcı araçların kullanılması
şarttır.
• Aksi takdirde el titremesi veya bir araçta iseniz aracın hareketi netliği kısıtlayacaktır.
Belirginlik
• Fotoğraf yüzeyinde konun ve imgenin en okunaklı biçimde izleyiciye ulaşmasıdır.
• Belirginlik için kompozisyonun yapısal ve fotoğrafik ögelerinin konuyu en açık biçimde ortaya koyması ve
desteklemesi beklenir.
• Bazen hedeflenen konuya odaklanmak, yaklaşmak, bazen açı seçimi bazen de konudan uzaklaşarak
belirginlik sağlanabilir.
• Fotoğraf süreç olarak anlam ve gerçeği buluşturduğundan, görselin anlaşılır bir açıklık sergilemesi ve
fotoğrafta belirgin elamanlar üzerinden bir içerik oluşturması kaçınılmazdır.
• Bu şekilde fotoğrafın anlamı sapmaya uğramaz ve yeni anlamlara gönderme yapmamış olur.
Ufuk Çizgisi
•Fotoğraf yüzeyinde belirgin bir şekilde ortaya konuluyorsa
ufuk çizgisi dikkate alınması gereken önemli bir fotoğrafik
ögedir.
•Bir manzara fotoğrafında gökyüzüne 2/3 yer yüzüne 1/3
ayrılması veya bunun tam tersinin uygulanması esere dinamizm ve
hareket sağlar.
•Bir başka ana kural ise ufuk çizgisinin yatay çerçeveye tam
paralel olarak düzgün yerleştirilmesidir.

Balık gözü objektifle çekilmiş bir fotoğrafta


ufuk çizgisi deformasyonu ve hareketi dondurma,
Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Üç Gözler, Aydın / Renkli /
F /5,6 - S:1/600 - Odak: 10 - ISO:100 - Lens:10 mm
Gestalt Algısı
• Gestalt kuramı insan gözünün görsel deneyimleri nasıl organize edip algıladığını araştırır. Bu araştırmalar
sonucunda Gestalt kuramcıları, görsel bir bütünü parçalar halinde inceleyebileceğimiz ve
değerlendirebileceğimiz bulgusuna dayandırarak görsel bütünün parçalarından daha komplike ve kapsamlı
olduğunu, parçalarından farklı bir anlamı olduğunu ileri sürmüşlerdir.
• 20. yüzyılın başlarında Almanya’da Wertheimer, Koffka ve Köhler tarafından geliştirilmeye başlanmış olan
bu teori “bütün parçaların toplamından daha büyüktür ve kendine özgü nitelikler taşır” felsefesine
temellendirilmiştir.
• Duyu organları, gördüklerini aynı zamanda algılama yetisine sahip değildir. Dış etmenler aracılığıyla bize
ulaşan uyarıcıların bir kısmı, beynin reaksiyonları sonucunda seçilir ve algılanır.
• Bu reaksiyonlar, bireyin değerleri, beklentileri ve bakış açısı olabileceği gibi, uyarıcının tekrarı,
büyüklüğü, kontrastlığı, şiddeti gibi etkenler de olabilir.
• Gestalt kuramının ilkeleri, fotoğrafın kurgu aşamasında azımsanmayacak ölçüde etkilidir. Tamamlama, şekil-
zemin, devamlılık ve benzerlik, basitlik, yakınlık, simetri gibi ilkeleri fotoğraf sanatında ve eğitimi sürecinde
sıkça kullanılmaktadır.
Gestalt Algısı
1. Tamamlama :
Parçaların ve tekrarların gözün takibiyle tamamlanarak sonucu veya bütünü
oluşturması. Kısacası akıcılık ve yapısal dengenin çok iyi ölçülmesi gerekir.
2. Şekil-Zeminİlişkisi : Fotoğrafta çerçeve içerisinde
odaklanacak şeklin, modelin veya objenin zemin içerisinde yedirilmesi,
yutulması olabileceği gibi, zemin içerisinde dışlanmasıyla da olabilir.
Böylelikle düşünsel çağrışımlar devreye girer.
3. Devamlılık ve benzerlik: Çok temel bir söylemle; benzer biçimler gözü,
benzer biçimde uyararak tasarda organizasyon yaratırlar. Ritim ve dokusal
varyasyonlarla da özdeşleştirilebilir ancak aynı etkide de olmayabilir.
Tekrarlar, izleyici üzerinde kalıcı bir etki uyandırır ve bütünü çağrıştırır.
4. Basitlikve yalınlık : Özellikle minimal
fotoğraflar, tekli obje çekimleri ve detay çekimlerinin bütüne yaptığı
Gestalt algı ve yanılsama üzerine, tamamlama, şekil-zemin, devamlılık ve
çağrışımlar olarak özetlenebilir. Örneklenecek olursa, pantolon üzerindeki benzerlik, basitlik, yakınlık gibi ilkeleri destekleyen bir fotoğraf.
bir yamanın detay olarak fotoğrafta alınması sonucu, bütünde yoksulluğa Fotoğraf: Ata Yakup KAPTAN – Kızılırmak Deltasında Gün Batımı / Renkli /
F /3,5 - S:1/125 - Odak: 10 - ISO:200 - Lens:10-20
yaptığı çağrışım gibi.
5. Simetri : Durağanlığı ve monotonluğu getirir. Ancak
yerinde bir Gestalt simetri, ölçüsü iyi değerlendirildiğinde doyumsuz
bir kompozisyon yaratabilir.
FOTOĞRAF OKUMA
• Her sanat dalında olduğu gibi fotoğraf sanasında da sanatçı bir hikaye anlatmaya çalışmaktadır
eserleriyle.
• Bir dil gibi fotoğraf kelimeleri, fotoğraf dilbilgisi vardır. Fotoğrafları okuyabilmek için bunlara
hakim olmak gerekir.
• Fotoğraf dilini öğrenmek, karşınıza çıkan her görseli yorumlamanızı sağlamaktadır.
• Bu birikime sahip olanlar yeni dünya düzeninde hep bir adım önde olacaklar, hayatı daha iyi
anlayabilecek hem de kendilerini daha iyi ifade edebileceklerdir.
• Bu bölüme kadar olan kısımda fotoğrafın dilini oluşturan temel dinamiklerden kompozisyon
ögeleri, yapısal ögeler ve fotografik ögeler üzerinde temel bir fotoğraf birikimi oluşturulmuştur.
FotoĞraf Okuma Süreci

You might also like