You are on page 1of 164

*Felsefede çıkış diye bir şey yoktur

İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi İnsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimi
*40 bin yıl toplayıcı ve avcı olarak İnsanlığın evrimi

yaşam surmuşuz. İnsanlığın evrimi


*MÖ 6 Binli yıllarda tarım yapmayı İnsanlığın evrimi
*MÖ 4 Bin yılında yazıyı
İnsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimi
*MÖ 600 yılında felsefeyi ve İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi
bilimsel ilerlemeyi keşfettik İnsanlığın evrimi
nsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimi İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi İnsanlığın evrimiİnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi
nsanlıın evrimimi İnsanlığın
nsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimi
evrimi
İnsanlığın evrimi İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi İnsanl
İnsanl ığı n evrimi
ığın evrimi nsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimi nsanlıın evrimimi İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimiİnsanlığın evrimi İnsanlığın evrimi
İnsanlığın evrimi
nsanlıın evrimimi
İnsanlığın evrimiın İnsanlığın evrimi
evrimi Insanlgın evrimimi
*MS 1000 li yıllarda dinin etkisinde
*16.-17. yy da aydınlanmanın
*19.yy da sanayileşmenin
*20.yy da bilimin etkisinde kaldık.
*21.yy iletişim çağına girdik.....(+50bin)
an
y un
Çin

İr tam
ez

an
op
astek mısır

o
Hint

ya
maya
KONUMUZ :FELSEFE NEDİR
Mutlaka evlenmeli..!
"Her erkek mutlaka
evlenmeli. Eşi iyi çıkarsa mutlu
olur, kötü çıkarsa filozof olur..."
Geçenlerde, yeni tanıştığı
genç bir hayranı, ünlü bestekar
Avni Anıl a yılların deneyimleriyle
kanıtlanmış yukarıdaki sözü
anımsattıktan sonra sordu:
- Avni Hocam, siz mutlu
musunuz, filozof mu?..
Avni Bey kaçın kurrasıydı,
soruyu hiç düşünmeden yanıtladı:
- Ben mutlu bir filozofum evladım!
www.dersimiz.com
BAYAN FİLOZOFLAR
Tullia d'Aragona (1508/10-1556)
Teresa von Avila(de Jesus) (1515-1582)
Olympia Fulvia Morata (15526-1555)
Moderata Fonte (1555-1592)
Lucretia Marinella (1571-1653)
Marie Le Jars de Gournay (1565-1645)
Anna Mania von Schumann (1607-1678)
Mania Gaitana Aknesi (1718-1799)
La ura Mania Catharina Bassı (1711-1778)
Dorothea Cristiane Erwleben
Yeporin (1715-1762)
Olympe de Gouges (1748-1793)
Mary Wollsttonecraft (1759-1797)
Dorothea Schlözer (1770-1825)
Sophie Germain (1776-1831)
Claire Demar (1800-1833)
Flora Tristan (1803-1844)
Harriet Hardy Taylor-Mill (1807-1858)
Felsefe nedir?
 Bilgelik sevgisi, hikmet bilgisi,
 İnsanın hakikate ulaşması için gösterdiği çaba,
 Bilgelik sevgisi bilgiye sahip olmak değildir.
 Bilgelik sevgisi,sürekli bilginin peşinden
koşmaktır,
 Bilgelik sevgisi; Aristoteles’in dediği gibi
insanlar doğal olarak bilmek ister düşüncesinin
bir ürünüdür.
Felsefe nasıl doğmuştur?
 Önce doğal ihtiyaçların karşılanması

 Özgür düşünce.

 Yıl M.Ö. 600...

 Neden mitoloji....

 Mitolojinin yetersiz kalması..


Nedir bu mitoloji?
ERKEK

Tanrı kaplumbağanın yavaşlığını,boğanın bakışını,fırtına

bulutlarının kasvetini,tilkinin kurnazlığını , boranın dehşetini

aldı; ona kedinin nankörlüğünü, hindinin kabarışını, gergedan

derisinin sertliğini ekledi. Bunların üzerine bukalemunun

şıpsevdiliğini, sivrisineğin vızıltısını kattı ve erkeği yarattı .


Nedir bu mitoloji?
KADIN

Tanrı yaprağın hafifliğini,ceylanın bakışını,güneş ışığının

kıvılcımını , sisin gözyaşını aldı; rüzgarın kararsızlığını , tavşanın

ürkekliğini buna ekledi. Bunların üzerine kıymetli taşların

sertliğini , kaplanın yırtıcılığını ,kışın soğuğunu, saksağanın

gevezeliğini,kumrunun sevgisini kattı.Bütün bunları

karıştırdı,eritti ve kadını yarattı


Felsefenin gereği
 İnsan bilen, düşünen, konuşan, gülen, siyaset

yapan, akıl sahibi bir varlıktır.

 Felsefe düşüncenin ürünüdür.

 İnsani diğer varlıklardan ayıran en büyük özellik

düşünme yeteneğidir.

 İnsan felsefe yaparak diğer varlıklardan farklı

yanını ortaya koymuş olur.


Felsefenin gereği
İnsanın anlama ihtiyacını karşılayarak insan
olma bilincine vardırır
Felsefe LETARAL bir düşünmedir. ???

Ben de bilmiyorum!....
Felsefe niçin yapılır?
Felsefe sadece felsefe için yapılır.

Çünkü Sokrates;sorgulanmayan hayata hayat denmez

der.

Felsefe de hayatı sorgulamak için yapılır.

Felsefe reflexiftir. Kendinden başka amacı yoktur

(oyun, sanat) gibi


Felsefenin tanımları;
 Felsefe,düşünme üzerine düşünmedir.
 Felsefe, bir insan etkinliğidir.
 Felsefe yaşam üzerine üretilen
düşüncelerden oluşur.
 Felsefe bir kurttur. Kemirir bazense sokar arı
gibi.
 Yolda olmaktır. Mecnun misali çölde gezer.
Cünun dur. Aşıktır Mevlana gibi
 Bazense maddede ruh (diyalektik) olur.
 Kısaca çevre(varlık)miz,
kendimiz(bilgi),değerlerimiz (ahlak,estetik)
Felsefe Nedir?
Bir tek şey biliyorum;----------- p
Oda hiçbir şey bilmediğim.---- q

Eleştirel
‘lik
olma
tavır
bakış
düşünce
(z(zuur rnnaannı ınn zzı ır rt t ddeeddi iğği i yyeer)r)
Felsefe ve Toplum
 Toplumda meydana
 İlkçağda parçalanan Yunan
gelen sosyal olaylar
sitelerini belli bir ülkü
filozofu etkiler,
etrafında toplamak için
dolayısıyla meydana
manevi zevki alan
getirdiği sisteme de
etki eder.
EPİKÜR’ÜN AHLAK
FELSEFESİ
 Aklı esas alan ZENON’UN
AHLAK FELSEFESİ
Bu kargaşayı ortadan
kaldırmak için ortaya
atılmıştır
Felsefeve Toplum
2. Dünya savaşının meydana
getirdiği ekonomik ve
ahlaki çöküntü Yeni dünya
 Toplumda meydana
görüşlerini meydana
gelen sosyal olaylar
getirmiştir.
filozofu etkiler,
dolayısıyla meydana
getirdiği sisteme de

etki eder.

 Kirgegaard Varoluşçu büyük

taraftar toplamıştır.
Felsefe ve Toplum
 19.yy Fransa'da yeniden düşünülen yeni

sistemin nasıl olması gerektiği üzerinde


düşünmüşler; A.Comte, Montesqueio
J.Rousseau, Voltaire Gibi filozoflar
düşünceleriyle toplumu etkilemişlerdir.

 Toplumda meydana gelen sosyal

olaylar filozofu etkiler, dolayısıyla


meydana getirdiği sisteme de etki
eder.
Felsefenin tanımları
 Felsefede önemli olan
sonuçlardan çok bu
sonuçlara ulaşma
çabasıdır.
 Felsefe evrensel kurallar
koymaz

Kant ‘felsefe değil felsefe yapmak öğrenilir’


Jasper ‘felsefe yolda olmaktır.”
Felsefenin tanımları

Felsefe doğru bilgiye ulaşma çabasıdır.


Felsefe mevcut olan her şey üzerinde düşünür
Felsefenin tanımları

 İnsanı, evreni, değeri anlamak için


sürdürülen geniş bir araştırma çabası,
birleştirici , bütünleştirici açıklama bir
açıklama gayretidir.dır.
Felsefi Tavır ve Davranış

 Açık görüşlü ve hoş görülü


olmak
 Aklın ve deneyin
yönlendirmesine açık olmak
 Belirsiz konularda yargıda
bulunmama

23
Felsefi Tavır ve Davranış

Meraklılık
Şüphe duymak
Dogmatik olmamak
Eleştirel olma

www.dersimiz.com
24
Filozof kimdir ? Ne iş yapar
PHİLO ( Dost seven)
SOPHİA (Hikmet sevgisi)
 Olayların nedenini bilmek menfaat
gözetmeksizin araştırmak isteyen

 Devrin bilgilerini aklın esasları etrafında birleştiren..


 Fikirleriyle büyük oluşumlar meydana getiren kişidir
 Sistem meydana getiren kişi
 Hakikate ulaşmaya çalışan kişi
25
Filozof kimdir ? Ne iş yapar
Buda talebelerine ;
Beni sizden sorarlarsa siz ne cevap
vereceksiniz.?
Ve talebeleri dediler ki;
Sen bizim varoluşumuzun temelinde
eskotolojik manifestasyon ve
açıklanan öz benliğimiz
bağlamının ontolojik temelisin...
Ve Buda dedi ki
— HAAAAAAA 26
Felsefenin özellikleri
Önemli olan soru sormaktır.
Düşünme üzerine düşünmedir.
Meydan okumadır.
Sürekli devam eden bir süreçtir
İnsan etkinliğidir.
Evrensel değerler ortaya
koymaz
Yeni, özgün problemler ortaya
atmak önemlidir.
Felsefe Şu Sorulardan
Oluşur;
1.-bilgi nedir? Epistemoloji
2.-varlık nedir? Ontoloji
3.-iyi nedir? Etik
4.-güzel nedir? Estetik
5.-tanrı nedir? Teoloji

Felsefe Bu Alanlardan Oluşur;


Felsefenin İşlevi
 Anlama ve bilme ihtiyacını giderir
 Eleştirel bakış açısı
 Bilimlere yol gösterme
 Başkalarının görüşlerine saygılı
olmayı öğretir.
 Bilginin üretilmesinde katkıda
bulunur.
 Diğer insanlarla iletişim kurmayı
kolaylaştırmıştır.
 İnancın biçimlenmesinde etkili olur.
 İnsana düşünme yeteneğini
hatırlatır.
Renkli kişiliğiyle un yapmış bir felsefe hocası,yılın son sınavını
yapmak üzere sınıfa girmiş.. Bütün öğrenciler çok heyecanlı,
hepsi merakla soruları bekliyorlar,felsefe hocası sınıfa söyle bir
bakmış, derken sandalyesini kaptığı gibi kursunun üzerine
koymuş..
"ISTE 100 PUANLIK TEK SORU" demiş..
"BANA BU SANDALYENIN VAROLMADIGINI ISPAT EDIN"
Herkes bir girişmiş yazmaya, efendim hızlı hızlı yazanlar harıl
harıl düşünenler derken, aralarından biri kağıda tek bir cümle
yazmış, sonra kalkmış hocasına vermiş, ve sınavı bitirip
çıkmış....Sonuçlar açıklandığı zaman bir bakmışlar, koca sınıfta
100 üzerinden 100 alan tek kişi var, o da sınavı 2 dakikada
bitirip çıkan çocuk..!!! Peki, acaba çocuğa 100 puan getiren o
tek cümle neymiş????Cevap için aşağı iniyoruz.... bulursunuz
hadi duşunun biraz...
Hadi... çok kolay......
Ve iste cevap:Çocuk kağıda sadece sunu yazmış:
"HANGI SANDALYE?"
www.dersimiz.com

Alim olan bildiğini bilendir,


Arif olan ise bilmediğini bilendir.
Felsefe bir ufuktur,ulaşılamaz.
Bilgi
Türleri
Bilgi nedir?
Özne (suje) ile nesne

(obje) arasındaki

ilişkilerden doğan, duyu

verileri veya yaşam

deneyimleri sonucu

çıkarılan sonuçlar bilgiyi

meydana getirir.
Gündelik (düzensiz) bilgi

 İnsanların
4 Özneldir
gündelik
4 Bazen yanıltıcı olabilir
hayatlarında
4 Yöntemsiz elde edilir.
sıradan
deneyimler 4 Yaşamı kolaylaştırır.

sonucu elde 4 Deneme yanılma yoluyla öğrenilir


ettiği 4 Akılla değil,günlük algılarımızla temellen

bilgilerdir. dirilmiştir.
Dini bilgi
*Obje ile suje arasındaki anlam
4 Özne ile nesne bağı iman-inanca dayanır
*İnanç bağına bağlı olduğu için
öznel bir bilgidir.
arasındaki ilişkinin *Mutlak ve kesin olma
İDDİASINDAKİ bilgilerdir.
inanç, vahiy, kutsal *Evrensellik iddiasındaki bilgilerdir.
*Dogmatik ve değişmez bilgilerdir.
*Vahiy yöntemiyle elde edilmiş
kitap ve din bilgilerdir.
*Her türlü dinsel inanç ve ritüele
çerçevesinde ait bilgi bu türden bir bilgidir.
*Örneğin “Evreni var eden bir
yaratıcı vardır” ya da “iyilik yapan
kurulduğu bilgi insanlar cennete gider” vb. gibi

çeşididir.
Sanat Bilgisi

 Sanatçının nesnel dünyayı estetik duygusu


oluşturacak biçimde yeniden oluşturmasıyla sanat
bilgisi oluşur.
Sanat Bilgisi
 Sanat bilgisinin amacı; kişiyi eğitmek,

coşkulu kılmaktır.
Sanat Bilgisinin Özellikleri

4 Obje: kullanılan
nesne,

4 Suje: sanatçı
Sanat Bilgisinin Özellikleri
*Suje ile obje arasındaki anlam bağı
imgelem-güzelduyu-yaratıcı hayal
gücüdür.
*Belirli bir yönteme bağlı olarak
üretilmezler,yaratıcı bireyin bireysel
etkinliğidir.
*Sistemli bir bilgi türü değildir.
*Özneldir. Kişinin duyuş ve düşünüş
biçimine göre değişir.
*Sanat yapıtı tektir ve ikinci kez
üretilemez.
*Evrensel ve tümelin bilgisini hedefler.
*Tüm güzel sanatlarda kullanılan bilgiler
sanatsal bilgilerdir.
*Örneğin Mozart’ın 40.Senfonisindeki
notaların dizilişi sanatsal bilgiyi gerektirir.
Teknik bilgi
 Doğa bilimlerinin doğaya
uygulanmasıyla elde edilen bilgeye
denir.
4 Deney ve deneysel kontrolün
sonucunda ortaya çıkar.
Teknik bilgi
4 İnsanın doğaya
egemen olmasını sağlar.
4 Doğanın insan yararına
kullanılmasını sağlar
Bilimsel bilgi

 Sınırlı bir 4 Nesnellik


konuda, belirli
yöntemlerle 4 Genellik
elde
edilen,her
4 Kesinlik
zaman geçerli
olan bilgi
4 Öngörülük
çeşidine denir

www.dersimiz.com
Bilimsel bilgi
4 Öndeyi Albert Einstein

4 Evrensellik
4 Birikimli ilerleme
4 Akla uygunluk
4 Deney ve gözlem
metoduna dayanması
Felsefi Bilgi
 Öznellik,
 Evreni , insanı ,  Birleştirici ve
varlığı , evrendeki bütünleştirici,
insanın değerini  Eleştirel,
salt düşünceyle  Tarihinden
açıklayan ve soyutlanamaması,
yorumlayan bilgi  Yığılma özelliği,
çeşidine denir.  Akla dayanması,
 Kendini yenilemesi.
Felsefenin Diğer Bilimlerle İlişkisi

4 Felsefe - Bilim ilişkisi


¨ Akla dayanması
¨ Sistemli olması
¨ Evrensel olması
¨ Gerçek ve doğruya ulaşması
¨ Merak ve hayretinden
kaynaklanması
Felsefenin Diğer Bilimlerle İlişkisi

4 Felsefe- bilim ilişkisi


¨ Akla dayanması
¨ Sistemli olması
¨ Evrensel olması
¨ Gerçek ve doğruya ulaşması
¨ Merak ve hayretten
kaynaklanması
• BİLİM
Objektif
- •FELSEFE
Sübjektif
• Kesin • Eleştirel
• Nasıl • Neden
• Olgusal • Kavramsal
• Deneysel • Spekülatif
• Parçalara ayırır • Bütüncüldür
• Evrensel • Kişisel
• İlerler • İlerlemez
• Birikir • Yığılır
• Bayrak yarışı • Maraton yarışı
• Netice • Hatice
Felsefenin Diğer Bilimlerle İlişkisi

4 Felsefe - Din ilişkisi


¨ İnsan ve evrenin varoluş amacı
¨ İnsanın evrendeki yeri ve önemi
¨ İnsanın mutluluğa nasıl ulaşacağı

Felsefe,salt düşünceyle temellendirirken


Din, vahiy ve iman ile temellendirmektedir.
Felsefenin Diğer Bilimlerle İlişkisi
4 Felsefe- Sanat ilişkisi
¨ Sanat güzeli bulma
¨ Felsefe doğruyu bulma
¨ Sonuçları itibariyle soyutluk ve
somutluk
¨ Bilgiye ulaşma biçimi olarak düşünce
ve yaratıcılık
Felsefe,salt düşünceyle temellenir iken
Sanat duygulara yöneliktir.
www.dersimiz.com
KONUMUZ : EPİSTEMOLOJİ
BİLGİ FELSEFESİ
• Epistemoloji (Bilgi kuramı) nedir?
• Bilgi felsefesiyle mantık arasındaki farklar
nelerdir?

İnsan bilgisinin yapısını


Mantık geçerli
İnsan bilgisinin kaynağını düşünme kurallarını
İnsan bilgisinin ölçütlerini ele alır.

İnsan bilgisinin sınırlarını


Bilgi kuramının temel kavramları
 Doğruluk Düşüncenin gerçekle uyuşma yalnız
önermelere ait bir özelliktir
Gerçeklik Düşünceden bağımsız olarak var olan bir
durum olgu veya nesnedir
Temellendirme: Bir düşüncenin, bir yargının,önermenin
doğruluğunu gösterme,bu doğruluğun dayanaklarını
gerekçelerini ortaya koyma demektir

kar yağıyor Doğru veya yanlış

Kar yağması Gerçektir


BİLGİ KURAMININ TEMEL KAVRAMLARI

 Anlamlılık:Bir önermenin D veya Y olması anlamlı

olmasına bağlıdır. Kitap-mitap


Tutarlılık: Bir önermenin en az bir D olmasına bağlıdır.

Geçerlilik: Bir önermenin bütün değerlerinin D olmasına

bağlıdır.
BİLGİ FELSEFESİ

BİLGİ F. KONUSU BİLGİ F. TEMEL SORUNLARI

Bilgi Kuramı Mantık Doğru Bilgi Doğru Bilgi


İmkanlıdır. İmkansızdır

Bilg. Kaynağı Bilg. Değeri


BİLGİ FELSEFESİNİN KONUSU

Bilgi Kuramı Obje suje arasındaki ilişkiyi


inceleyen Fel. alanına denir Mantık
Doğru
düşünme
Bilg. Kaynağı kuralları

Bilg. Değeri
İnsan hangi araçlarla bilgiye ulaşabilir

 Nelere bilgi diyeceğiz


Akıl Sezgi  Bilginin insan yaş. rolü
Deney Duyum  Ne derecede bilebiliriz
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL SORUNLARI

Doğru bilgi imkanlıdır. Doğru bilgi imkansızdır


 Rasyonalizm (Akılcılık)
 Empirizm (Deneycilik)
 Kritisizm (Eleştiricilik)  Sofizm  Septisizm

 Pozitivizm (Olguculuk) Kesin bilgiye Kesin yargıya


 Pragmatizm
ulaşamayız ulaşamayız
(Faydacılık)
 Protagoras  Şüphecilik
 Entüisyonizm (Sezgicilik)  Gorgias  Algı yanılması
 Analitik Felsefe
 Fenomonoloji (Özbilimi)
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.
 Rasyonalizm (Akılcılık) : Zorunlu kesin bilgiye ancak akıl
ile ulaşılabilir.

 Sokrates:Diyalektiğin kurucusu ( var olanı meydana çıkarma)


 Eflatun . Matematiğin bilgisi kesindir. İki tür alem vardır.
 Aristoteles İdealar nesnelerden bağımsızdır. Nesnelerin özünde
tümeller vardır. Tümdengelim kıyas
 Descartes Analiz ve senteze dayalı matematiksel bir felsefe.
Şüpheyi araç olarak kullanmış...
 Spinoza Geometri ve metafizik ideal bilimlerdir.
 Leibniz Matematiği felsefeye uygulamıştır.
 Hegel Gerçeğe ancak diyalektik ile ulaşılır
www.dersimiz.com
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.

 Emprizim(Denecilik) : Zorunlu kesin bilgiye ancak deney


ve duyu verileriyle ulaşıla bilir.

• J. Locke :
Tabula Rasa....
D.Hume:
• Tek bilgi alanı dış deneylerdir.
• Nedensellik aklın sonucu değildir.
• bir tür alışkanlık eseridir.
Condillac:
Bilginin kaynağı duyumlardır.
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.

 Kritisizm (Eleştiricilik) : Aklı ve deneyi ayrı ayrı olarak ele


 alır ve bunların sentezini yapar.

• I. Kant.

Deney bilginin hammaddesini oluşturur. Aposteriori

Doğuşta akılda var olan kategoriler vardır ki Apriori

Aklın bunlar sentezlenmesiyle doğru bilgiye ulaşılır.

Bundan dolayı bilgilerimiz relatiftir


Kant’ın kategorileri nelerdir?

Nicelik kategorisi  KRİTİSİZM (Eleştiricilik) :


Aklı ve deneyi ayrı ayrı
olarak ele alır ve bunarın
sentezini yapar.
Tekil Tümel Yüklemli Şartlı

Oran kategorisi
Tikel Fasılalı

Sınırlı Olumlu Zorunlu Olasılı


klı

Tahkiki
Olumsuz
Yön kategorisi
Nitelik kategorisi
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.

 Entüisyonizm(sezgicilik):Zorunlu kesin bilgiye ancak sezgi

ile ulaşılabilir.

• Bergson:
• Gerçek bilgiye sezgi ile ulaşılabilir
Zeka
Zeka maddenin statiğini
Sezgi
İçgüdü maddenin dinamiğini İçgüdü

• Gazali:
• Kesin bilgiye ancak iman ile
ulaşılabilir.
• Kesin bilgi tanrının bilgisidir.
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.
 Pozitivizm (Olguculuk) : Duyu verileri ve olgusal dünyaya
dayanan bilgiler bilinebilir.

• A.Comte :
İnsan yalnız duyu verilerine ait bilgileri bilir.
Bilim metafizikten kurtulmalıdır.

Pozitif düşünceye 3 aşamada geçilmiştir.

4 Teolojik Dönem Tanrısal güçler


4 Metafizik Dönem Soyut güçler
4 Pozitif Dönem Yasalar
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.

 Pragmatizm (Faydacılık):Doğru bilgi kişiye yararlı olan


bilgidir.

• William James :
• Doğru insana yaradığı ölçüde geçerlidir
• Ölçüt faydadır.( hayatı kolaylaştırma
ihtiyaçları giderme)
• J. Dewey
• Düşünce insanın mutlu olmasına yarayan bir araçtır.

Faydanın olgusal alabileceğini savunarak Pozitivizmi


faydanın değişebileceğini savunarak ta Relativizimi
Doğru bilgi imkanlıdır diyenler.

 Analitik felsefe :
 Felsefeye bilimlerin dilini analiz etme
görevini verir
Sembolik mantık

Wittgenstein:
Dilin sınırları ile gerçekliğin ve
düşüncenin sınırları aynıdır.
Dilin yapısını iyi analiz yapmak
gerekir.
Fenomonoloji

E.Husserl’a göre, fenomenler görünenlerin


ardında gizli kalan özlerdir. Nesnelerde zaman ve
mekanla ilgili birçok nitelikler
yüklüdür.Feomenlere ulaşabilmek için bu
nitelikleri nesnelerden tek tek ayırıp paranteze
(askıya) almak gerekir.Bu durumda geride yalın
bir bilgi kalır, fenomen (öz) budur, bunlar gerçek
bilgilerdir.
KONUMUZ :

BİLİM FELSEFESİ
BİLİM FELSEFESİ
BİLİM FELSEFESİ; Bilmin ortaya koyduğu
kuram, yasa ve bunlara ait olayları inceler

Felsefe , bilim felsefesi aracılığıyla

bilimler üzerinde düşünme ve bilimin

mantığını oluşturma gereğini

duymuştur.
BİLİM FELSEFESİ HANGİ SORULARA CEVAP
ARAR.

 Bilimsel bilgi yığılan bilgi midir?

 Bilimsel bilgi yasaları nelerdir?

 Bilimsel bilgi hangi yöntemlerle elde edilir?

 Bilimsel bilgi geçerliliği var mıdır?

www.dersimiz.com
BİLİMİN TARİHSEL SÜREÇTEKİ GELİŞİMİ

 İlk uyg.MÖ 3000


İlk Uygar. Felsefe.  Dicle, Fırat, Nil

Mısır Babil Sümer

Matematik Matematik Hayvancılık


Geometri Geometri Tarım
Astronomi Astronomi Çivi yazısı
Tıp 360 C. 1D=60 S
Alan hesabı
BİLİM TARİHİ SÜRECİNDEKİ GELİŞİMLERİ

Mısır. Eski Yunan Orta Çağ Rönesans

 Matematik  Thales  Dinsel dogma  Yeniden doğuş


 Sümer- Babil  İslam dünyası  Bacon
 Platon
 Tıp - mumya  Farabi  Kopernik
 Astronomi  Aristoteles  İbn Sina  Newton
 Geometri  Öklit  Harezmi  Einstein
BİLİME FARKLI YAKLAŞIMLAR

ÜRÜN OLARAK BİLİM ETKİNLİK OLARAK BİLİM

 Yeni pozitivizmimin bilim  Bilim adamları sübjektifliği..


anlayışı  Mat ve fizik yönt. Yetersizliği
 Bilimsel sonuçlar birer orandır.
 Bilimler birikerek ilerlemez..
 Felsefe bunları gelş. sür.
 Bilimler paradiğmal oluş. ilerler..
anlamaya çalışır.
 Mantıksal analizlerini yapar.
 Örn:İlkçağda Aristo ,Yeniçağda
 Gerçek yöntem tektir.
 Newton, günümüzde kuantum fiz.
 Bilim ilerleyen süreçtir.  Değerler sisteminden kopuş....
 Felsefe içindeki metafizik  Her çağda farklı paradiğ. var...
kavramlar ayıklanmalı  Bilimsel gel evrimleşerek oluşur.
BİLİMİN ÖZELLİKLERİ

Bilim ilerleyen bir süreçtir.

Bilim herkese açıktır.

Bilimsel bilgi nesneldir.

 Bilim dinamiktir.

Bilimsel bilgi tutarlıdır.

Bilim seçicidir.

Bilimlerde öngörüler vardır.


Bilimsel Yöntem
Bilim adamı olup bitenleri
dikkatle gözlemleyerek
topladıkları olguları sınıflar,
bildiklerini diğer olgular
ışığında yorumlar.Yeni
gözlem verilerine başvurarak
kuram ya da
genellemelerini test eder.Test
edilen kuram olgulara uygun
düşerse kabul edilir.Ters
düşerse düzeltilir ya da
açıklayıcı yeni bir kuram
oluşturulur.
BİLİMSEL YÖNTEM AŞAMALARI

 1.Gözlem ve deney yoluyla olaylar


belirlenir.
 2.Olgular sınıflandırılır.
 3.Olgulara dayanarak genellemeleri
açıklamaya yönelik kuramlar
oluşturulur.
 4.Yeni gözlem ve kuramların
doğruluğu yordanır.
BİLİM NEDİR?

Bilim, kökü ilk uygarlıklarda olan


deneyim ve bilgi birikimidir.

Bilim, belli bir kültürel ortamda


çıkan kimi üstün ve yetenekli
seçkinlerin öğrenme ve araştırma
tutkusu......

Bilim ,üretim ve bölüşüme bağlı bir


gelişmedir.

Bilim adamı topladığını balarısı gibi


yapıcı bir etkinlik içinde olmalıdır...
 Buldum .....Buldum..
Arşimed

Problem çözme coşkusu

 Bana bir dayanak gösterin


dünyayı yerinden oynatayım
.
Einstein
Bilimde atılım
gücü
BİLİMİN DEĞERİ

Bilimin Teknolojik değeri Bilimin Entelk. değeri Bilimin Ahlaki değeri

Öncelikle insan yaşamını


Dünya barışı için ve Bilmin kullanılma
kolaylaştırmakta ve
dünyayı daha yaşanabilir amacına göre
güvenliğini sağlamaktadır.
Modernleşmenin şartı hale getirmek için.. değişir
KONUMUZ
VARLIK
FELSEFESİ

www.dersimiz.com
VARLIK NEDİR?
VARLIK: İnsan bilincinin dışında ondan bağımsız
olabileceği gibi insan bilincine bağlı olarak var olanların
tümüdür.

a) Gerçek Varlık: Zihnin dışında zihinden bağımsız olan


varlıklara denir. Gerçek varlıklar gerçekliğini
nesnelerden, olaylardan ve kişilerden alırlar; uzay ve
zaman içinde yer tutarlar.

b) Düşünsel (ideal) Varlık: Varlığı zihne bağlı olan


varlıklara denir. Düşünsel varlıklar duyularla
algılanamayan ve gerçekliği bulunmayan varlıklardır.
Varlık Felsefesinin Konusu?

Varlığın ne olduğunu, anlamını, yapısını, ilkelerini ve türlerini


konu edinen felsefe disiplinidir

VARLIK

Gerçekte var olan zaman, Gerçekte var olmayan zaman,


mekan,duyularla algılanan mekan,duyularla kavranamayan

Masa
Kitap Sinüs
bilgisayar Pi sayısı
Rakamlar
Bilim ve felsefe açısından varlı

Varlık

Bilim Olarak Felsefe Olarak

 Önkabul olarak benimser  Var olup olamadığıyla ilgili kesin


 Tartışmasız olarak yargıda bulunmaz.
var...  Nedenin nedenini açıklar.
 Determinist yaklaşım  Varlığı bütün olarak ele alır.
 Varlığı parçalayarak ele alır.
 Ör ; Fizik,kimya,biyoloji
Bilim ve felsefe açısından varlık

 Varlık var mıdır?


 Varlığın arka planı nedir?
METAFİZİK  Evrende bir düzen var mıdır?
Felsefi olarak

 Ruh nedir?
 Ruh ölümsüz müdür?
varlık

ONTOLOJİ  Varlık var mıdır yok mudur?


 Varlık varsa nedir?
ONTOLOJİ: Var olanın temel yapısını, türlerini
ve var oluş tarzlarını ele alan felsefe disiplinidir.
Kısaca var olanı var olan olarak ele alır.
METAFİZİK
Duyularla algıladığımızın ötesinde bulunan
ve asıl gerçeği araştıran felsefe disiplinidir.

Metafiziğin Özellikleri
 Soyut Kavramlara dayanır.
 Evreni bir bütün halinde açıklamaya çalışır.
 Mantık ilkelerine uygundur.
 Çözümlenmemiş sorunlarla ilgilenir.
 Bilimin sınırları dışındaki alanla ilgilenir.
Varlık felsefesinin problemleri
Nihilizm , Hiçbir şey var olamaz, olsa da
bilinemez, bilinse de anlatılamaz. (Gorgias)

Realizm, Varlık insan zihninden bağımsız olarak vardır.

Varlık
Varlık Düşünce
Düşüncedir ve
Maddedir

Varlık Varlık
Oluştur Maddedir
Fenomendir
Ontoloji Açısından Varlık

“Varlık” ın Var olup olmadığı problemi


YOKTUR
Nihilizm ; Sofist kökenli bir akımdır. Gorgias’ın
meşhur sözü bu akımın temelini belirler: “Bilinecek
VARDI bir şey yoktur.”
R
Realizm, Varlık insan zihninden bağımsız olarak vardır
diyen felsefi akımdır. İki tip realizm vardır:
1) Naiv (çocuksu) Realizm: Varlıkların algılanmış
şeyler olduğunu savunur. Kısaca var olmak
algılanmış olmaktır. Temsilcileri: D.Hume, Berkeley
2) Eleştirel realizm: Bu akım gerçek varlıkların
zihnimizde var olan düşünceler olduklarını
savunur. Temsilcisi: Latze
“Varlık” ın Ne Olduğu Problemi

Varlık Bir Oluştur


Bu yaklaşımın ilk temsilcisi Herakleitos tur
Bu yaklaşıma göre varlığın durgun olması
mümkün değildir. Yani varlık statik PANT REEE

değildir. Değişme ve oluş halindedir.

 Temsilcileri: Herakleitos ve H.Bergson’dur

 Herakleitos a göre varlığın ana maddesi ateştir Bütün


karşıtların içinde eridiği bir bütündür.

 Hayat bir oluş süreci içinde var ve yok olmanın sürekli


ardada gelmesinden oluşur.

 İnsan nehirde ancak bir kez yıkanır.

www.dersimiz.com
Varlık Bir İdeadır.
Varlığın ilk ve en önemli ögesinin düşünce
olduğunu ileri süren görüşe idealizm denir.
Varlığı idea olarak kabul eden filozoflar insan
İdea
zihninden bağımsız bir varlığın var olduğunu
savunurlar. Bu varlığı da düşünce ya da kavram
cinsinden varlık olarak tanımlarlar.
Temsilcileri: Platon , Aristo, Farabi, Hegel
Platon a göre gerçek varlıklar idealar dır. Dünyadaki
varlıkların asılları, örnekleridir. İdealar tektir, öncesiz
ve sonrasızdır.
Aristo da varlıklara ideadır der.Fakat o idea yerine form
der. Örnek :Ağaç madde, masa ise form dur. İdeasız
madde bir soyutlamadır.
Varlık Maddedir. (Materyalizm)
Materyalizm evrendeki tözün
(cevherin) madde olduğunu, maddelerin
düşünceden bağımsız olarak var
A-tomea, A-tomea,
olduğunu ve bütün varlıkların A-tomea
maddeden türediğini savunan görüştür.
Temsilcileri: Demokritos, T.Hobbes, De
La Metrie, K.Marx

Demokritos’ a göre varlık atomlardan ibarettir.Atomlar


birbirinden farksız, sonsuz sayıdadır. Marks’a göre madde
bilincin dışında ve ondan bağımsız olarak vardır.Madde
diyalektik biçimde devam eden bir süreçtir.Düşünme
maddenin en ileri şeklidir.
Varlık Hem Madde Hem de İdeadır.
Bu yaklaşımın ilk temsilcisi Descartes'tir.

 Descartes'e göre varlık hem madde hem de


düşüncedir. (düşünüyorum o halde varım.)
Maddenin özelliği yer kaplamak, ruhun özelliği ise
düşünmektir. Örneğin el yer kaplamakta ama
düşünmeyen maddeye iğne batırıldığında ruh onu
duymaktadır.
Madde
 Düşünen cevher (Tanrı) ile maddi cevher birlikte
İdea
vardır

 Düşünen cevher maddi cevheri işleyerek varlıkları


oluşturmuştur.
Kim bu Descartes
1596—1650 La Haye de doğmuştur.Gençliğinde
matematikle uğraşmış,askerliğinde pek çok yer
gezmiştir.Analitik geometriyi bilimlerde ortak
metot esaslarını bulan odur.
Kiliseye inanmış olmasına rağmen,otorite
zihniyetinin yıkıcısıdır.
Bilimlerin ortak olarak kullanması gereken
metotlar şunlardır; Apaçıklılık, analiz, sentez ve
geri saymadır.
FENOMENOLOJİ
Varlık fenomendir.

E. HUSSERL
AHLAK
FELSEFESİ
Ahlak felsefesinin konusu nedir?
İnsanın özgürce yapıp ettikleridir.
Ahlak ile felsefenin ele aldığı ahlak arasında
fark var mı?
Evet var. Ahlak, toplum tarafından
benimsenerek yaşanan kurallar bütünüdür.
Etik ise var olan ahlak üzerinde
düşünmek ,onu araştırmak ve bir takım
sonuçlara gitmektir.
Bu bakımdan ahlak, etikten önce gelir.
Ahlak felsefesinin temel kavramları nelerdir?

4 Ahlak felsefesinde,ahlak üzerinde


düşünmek ,soru sormak bir takım

kavramlarla mümkündür.

4 Bu kavramlara baş vurmadan ahlak


felsefesini (etik) anlamak mümkün değildir.

4 Bu kavramlar;
İyi kötü - erdem - özgürlük - sorumluluk
Vicdan - ahlaki yasa - ahlaki karar
ahlaki eylem.
Örneğin;
Bir insanın davranışları çerçevesinde yapması
gereken şey İYİ,
Yapmaması gereken şey KÖTÜDÜR,
İradesiyle birini seçme gücü ÖZGÜRLÜK,
İyi şeye yönelme ERDEM,
İkisinden birini yapmanın getireceği sonucu yüklenme
SORUMLULUK,
www.dersimiz.com
VİCDAN
Ahlaki değerle hakkında doğrudan doğruya
sahip olunan bilinç.
AHLAK YASASI
Herkesi davranışını düzenlemesi
düşünülen yasa.
AHLAKİ KARAR
Söz konusu yasaya özgürce uyma.
AHLAKİ EYLEM
Bu yasaya uygun hareket yapmadır.
Gelin bu kavramları daha da somutlaştıralım

’’Yoksul bir kişiye yardım etme’’ davranışında,


• Yardım etme İyi
• Yardım etmeme Kötü

• İkisinden birini seçme Özgürlük

• Bu gücü kullanma yada


kullanmamanın Sorumluluk
doğuracağı sonucu üstlenme
• Yardım etmeye yöneliş Erdem
Gelin bu kavramları daha da somutlaştıralım
’’Yoksul bir kişiye yardım etme’’ davranışında,

• Yardım etmemenin kötü olduğunu gösteren güç Vicdan

• Yardım etmelisin şeklindeki buyruk Ahlak yasası

• Buna uyarak yardım etmeyi isteme Ahlaki karar

• Yardım etmeyi gerçekleştirme Ahlaki eylem


Ahlak felsefesinin temel problemleri

İnsan eylemlerinin kendisine


yöneldiği bir amacı var mıdır?

İnsan ahlaki eylemler


 bulunurken gerçekten
 özgür müdür?
Ahlak yargıların niteliği nedir?
Kişi vicdanı karşısında ev
rensel ahlak yasası var mıdır?
Ahlaki eylemlerin amacı nedir?

 İsteklerin sınırlılığı, ölçülülük,

 Uyum ve temizliktir. (Demokritos)

 BİLGide temellenen erdemdir.(Sokrates)

 Acıdan uzak oluŞtur.(Epiküros)

 Faydadır. (Bentham, Mill)

 Ödev duygusudur.(Kant)
Peki insan ahlaki eylemlerde bulunurken özgür müdür?.

 Psikolojik kanıtı
 Sosyolojik kanıtı
 Ahlaki kanıtı
 Hukuk kanıtı

HAYIR ÖZGÜR DEĞİLDİR


(Determinizm)
Peki insan ahlaki eylemlerde bulunurken özgür müdür?.

EVET ÖZGÜRDÜR diyenler

 Psikolojik kanıtı
 Sosyolojik kanıtı
 Ahlaki kanıtı
 Hukuk kanıtı
(İndeterminizm)
Kant’a göre insan
ahlaki
eylemlerinde
özgürdür; ancak
bu özgürlüğünü
ödevi gereği iyi
eylemden yana
kullanır.
(Otodeterminizm) I.KANT
www.dersimiz.com

Evrensel ahlak yasası var mıdır?


 Bergson
 Spinoza
 St mill
YOKTUR  Platon
 Kant
 Yunus emre
 Mevlana
 Hacı Bektaşî Veli

Haz ahlakı
Fayda ahlakı
Bencillik
VARDIR
Anarşizm
Evrensel ahlak yasası var mıdır?
Haz ahlakı
Haz ile iyi aynı şey..
Şu anki haz önemlidir
YOKTUR
Fayda ahlakı
İyinin ölçütü çıkardır.
Bireye yararı olan her şey iyidir

Bencillik
Ben düşkünlüğüdür
 Haz ahlakı Başkasının değil salt kendi çıkarı..
 Fayda ahlakı
Anarşizm
 Bencillik Ahlaki değerler soyutlamalardır.
 Anarşizm Niçe ,Sartre, Ştiner...
Evrensel ahlak yasası var mıdır?
Bergson İyinin ölçütü sezgidir..  Bergson
 Spinoza
Spinoza İnsan için ahlak yasası  St. Mill
bilgisini elde ettiği kozmosun doğasıdır.  Platon
 Kant
Platon Eylem iyilik idea sına
 Yunus emre
uygunsa doğru ,değilse yanlıştır.  Mevlana
 Hacı Bektaş Veli
Kant Bütün insanlarda vicdan (pratik
akıl) vardır.Onun teorik akla ihtiyacı
yoktur. O, hem
yasa koyar hem de uymaya zorlar.
Bu yasaya uyma,iyiyi istemedir..

Yunus Emre Gerçek olan Tanrı’nın


VARDIR
bilgisidir. Ona ancak sevgi ile ulaşılır.
SİYASET
FELSEFESİ
Sizce...

Mevcut iktidarın kaynağı nedir.?

Bireyin temel hakları nelerdir?

Bürokrasiden vazgeçilebilir mi?

Sivil toplum nedir?

Meşruiyetin ölçüsü nedir.?


Siyaset felsefesinin konusu nedir?
Toplu ve yerleşik bir düzen içinde yaşayan

insanlar için ....


4 İktidarın oluşumu kaynağını,

4 İktidarın bireyle ilişkisini,

4 İktidarın varlığını sürdürüşü,

4 İçinde yaşanılan durumdan daha iyi bir durumun

mümkün olup olmadığını felsefi olarak ele alan

disiplindir.
Siyaset felsefesinin konusu nedir?

Siyaset nedir?

4 İşleri düzene koyma,

4 İdare etme,

4 Devlet,ülke,insan yönetimi,

4 Devleti idare edecek her türlü kurallar bütünüdür.

4 At terbiyeciliği....
Siyaset Felsefesinin Temel Kavramları;

Birey: Toplumda yaşayan insanlardan her biri

Toplum: Bireylerin oluşturduğu bir bütün

İktidar:Yönetimi elinde bulundurma gücü

Devlet: İçte ve dışta toplumu korumakla görevli

ve bunun için gerekli araç ve gerece sahip kurum

Yönetim:İdare etme
Siyaset Felsefesinin Temel Kavramları;
Meşruiyet: Hukuka ,yasaya ,uygun olma,

Egemenlik: Devletin idare gücünü kullanabilmesi,

Hak: Bireylerin yasalara uygun olan istekleri,

Bürokrasi: Devletin işlerini yasalara uygun olarak

yapmak üzere hiyerarşik olarak örgütlenmiş

memurların etkinlikleri,

Sivil toplum: İktidarın dışında kalan ve kendi

dinamiğini oluşturup varlık kazanan


Siyaset Felsefesinin Temel Problemleri

1.İktidar kaynağını nereden alır?

Geleneksel otorite Karizmatik otorite Demokratik otorite


Otoritenin kaynağı gele- Otoritenin kaynağı ka-
rizma liderdedir
Otoritenin kaynağı yazılı
neklerdir
4 Gelenekler hakimdir Lütuf,tanrı vergisi kurallardır(anayasa).
4 Statik top. görülür İktidarın kay.liderdir Yöneticiler kurallara göre

4 Otorite kay.gelenekler Atatürk vb... iktidara gelirler


Siyaset Felsefesinin Temel Problemleri
2.Sivil toplum nedir?
Toplumun siyasi otoritenin baskısından kurtarmak...

Özgürlük ile dinamizmin sonucu...

İlk kez Batıda ortaya çıkmıştır...

3.Bireyi temel hak ve Hakları nelerdir.?


Demokratik ülkeler de bireyin ;
Çalışıp kazanma,mülk edinme, seyahat yapma,
haberleşme,istediği düşünceye sahip olma,
istediği partiyi destekleme hakkı vardır.
Siyaset Felsefesinin Temel Problemleri

4.Meşruiyetin ölçüsü nedir?


Anayasaya uygun olması..
İktidarın mevcut yasalara uyması...
Halkın özgür iradesi ve oyu......

5.Bürokrasinin işlevi ve geleceği


Yasal kural ve yaptırımlar...
Maaşlı ve sürekli memurlar
Yazılı kurallara dayalı çalışma geleneği
Mevkie göre dağılmış görev ve sorumluluk
İş bölümü ilkesine dayalı görev dağılımı
Siyaset felsefesinin iki ana problemi

 Karmaşa ,düzen,ütopya

 Birey ve devlet
Karmaşa,yaşanmış bir gerçek değil,istenmeyen durumu ifade eden kavramdır
İnsanlık tarihinde karmaşa halinde bir toplum örneği yoktur..

Düzen,belirli toplumda karşılıklı ilişkilerin bulunduğu sosyal kurumaları


oluşturduğu bir bütündür.

Ütopya,Zihinde tasarlanmış bir takım ilkelere göre oluşturulmuş hayali


devlet anlayışıdır.

www.dersimiz.com
DÜZENİN GEREKLİLİĞİ VE DEVLET
İnsanlar kendi başlarına bir arada olduklarında ortaya

karmaşa çıkmakta bu da devletin ortaya çıkmasını zo-

runlu hale getirmektedir.


Devletin ortaya çıkışı ile ilgili görüşler

Devleti doğal düzenin devamı

sayan yaklaşım

(PLATON)

Devleti yapma bir varlık

sayan yaklaşım

(T. HOBBES)
İdeal düzen arayışları
İdeal düzeni reddedenler:
Siyaset felsefesinin iki ana problemi

Neden ütopyalar yazılmıştır....

Devlet sosyal düzenin gerisinde kaldığı zaman ortaya çıkmıştır..

Geleceğe dönük sosyal gerçeklikle ilgisi olmayan tasarımlardır..

Daha çok kendi zamanında devleti eleştirmek için tasarlanmıştır...

Bunlardan bir kısmı istenen ütopyalar bir kısmı ise istenmeyen ütopyalar
Ütopyalar.........

İstenen ütopyalar

PLATON, Devlet adlı ütopyasında ;


İyi ideasına göre tasarlanmıştır.
Üç grup yurttaş vardır: işçiler ,bekçiler , yöneticiler..
Beden eğitimi ve müzik gibi 2 eğitimden geçerler..
Askerler hiçbir zaman evlenmezler...Ancak devletin izniyle evlenebilirler..
Onların çocukları hemen devlet tarafından alınarak büyütülür..
Bunlar mal ve mülk elde edemezler..
Devlette adalet hakimdir..
Yöneticiler bekçiler içinde yetişmiş olan filozoflardır..
Ütopyalar.........
İstenen ütopyalar
T. More: Ütopia sında;
Platondan etkilenmiştir, fakat kusursuz devlet tasarımının
sınırlı olacağını savunmuştur...
Aile Devletin temeli durumundadır..
Para yoktur..hatta önemli şeyleri topraktan, lazımlığı da altından ya
Ülkede 54 tane çok güzel kent vardır..
Her kentte, yılda bir kez 30 aile gizli oy ile yöneticilerini seçerler..
Evlilikte mutluluk önemlidir..
Savaş hayvanca bir iştir.. zorunlu hallerde akıllarıyla yaparlar...
Çoğunlukla tek tanrıya inanırlar..
Ütopyalar.........
İstenen ütopyalar
CAMPENELLA nın Güneş ülkesinde ;
Güneş ülkesi daha çok ütopia dan etkilenerek tasarlanılmıştır..
Ülkede her şey ortaktır..evler, odalar eşler ve eşyalar....
Yemekler ortak bir sofrada yenir..
İnsanlar çok az çalışır.. o da günde yalnız 4 saattir..
Boş zamanlarda beden ve kafanın gelişmesi için çalışırlar..
Ülke yöneticisi rahip Hoh tur bunun yardımcıları sevgi ,akıl ve güçtür.
Sevgi, kadın erkek ilişkisine;Güç, savaşla ilgili duruma;Akıl;meslek
ilişkisine bakar...
Kadınlarla çocuklar ortak paylaşırlır...
Ülkede işiterek bilgi toplayan gizli polis teşkilatı vardır...
Ütopyalar.........
İstenen ütopyalar

Farabi nin Medinetül Fazıla sında ;

Farabi ütopyasında Platonda etkilenmiştir...

Erdemli şehri erdemli idareci yönetir..Bu da seçimle iş başına gelir...

Şehirde herkese liyakatına göre iş verilir...

Şehir aynen bir organizmanın işleyişine benzer...

Gerçek mutluluğa ancak yardımlaşmayla ulaşılabilir..

Her kes görevini yaptığı sürece beden varlığını ve sağlığını sürdürecektir..


Ütopyalar...
İstenmeyen ütopyalar

A.Huxley Yeni Dünya sında;

yeni dünyada halk 10 kişi tarafından yönetilir..

Bilim teknik inanılmayacak kadar gelişmiştir..

Ancak yeni dünyaya geçiş yoktur.

 Bütün müzeler kapatılmış ,eski ye ait kitaplar imha edilmiştir.

Kendisine vahşi denilen adam dahi yeni dünyanın bozulan düzenine

dayanamayıp intihar eder.

Diğer insanlar da da intihar edecek kadar bunalıma girmişlerdir.

www.dersimiz.com
Ütopyalar......
İstenmeyen ütopyalar

Orwel 1984 ütopyası


1984 dünya 3 ana bloka bölünecek;
Birinci blok İngiltere , Amerika ve Batı Avrupa.
İkinci blok Doğu Avrupa ve Rusya..
Üçüncü blok Çin ve Japonya...
Bloklarda yönetim zorbalıkladır..
İnsanlar korkak , kaypak ve casustur..
Erdem kavramı ve kimsenin özel hayatı yoktur..insanlar kaygılıdır...
Siyaset felsefesinin
iki ana problemi

 Birey ve Devlet

Birey devlet ilişkisinde sorun bu ilişkinin niteliğidir.

Günümüzde bu ilişki boyun eğen ve eğdiren güç olmaktan çıkmıştır.

Birey temel hak ve hürriyetlerini bilmekte....,

Devle ,halkının özgürlüğünü koruyacak şekilde oluşturulmuştur.

Devlet otoriteyi amaca uygun olarak kullanır.


F
S E
L
A S
N E
F
A E
S
T İ
Biraz düşünelim....

Doğadaki gül mü yoksa ressamın yaptığı gül resmimi güzeldir?

Bir şeyin güzel olması için ne tür özellikler sahip olması gerekir?

Ben güzele güzel demem güzel benim olmadıkça ..

Güzel sanat eseri midir.?

Güzeli güzel yapan nedir?..


SANAT FELSEFESİNİN ORTAYA ÇIKIŞI

Sanat, daha ilk çağlarda

karşımıza çıkar

18 yüzyılda A.G.Baumgarten

tarafından kurulmuştur

Adını da “Aesthetica” adlı

eserinden almıştır.
ESTETİĞİN KONUSU
Karmaşık olan duyusal bilginin mükemmelliğini araştırmaktır.
Duysal bilginin mükemmelliği güzelliktir....
Dolayısıyla estetiğin konusu güzelliktir
Estetik, sanatı da kapsar..Sanatı her yönüyle sorgular..

 Sanat nedir.?
 Sanat eseri nedir?
 Güzellik nedir?
 Sanat hangi yollarla ifade edilir?
 Sanat eseri taklit midir?
ESTETİĞİN TEMEL KAVRAMLARI

1.Sanat
 Sanat;insanın doğada hazır buldukları şeylerden farklı

olarak,kendisinin ürettiği her şeydir.Bir ayakkabı ve ya tablo,

yada politika sanatı,savaş sanatı, müzik sanatı gibi....

 Peki felsefi açıdan sanat nedir.?

Taklit olarak sanat

Yaratma olarak sanat

Oyun olarak sanat


www.dersimiz.com
Taklit olarak sanat
Sanat , sanatçının gördüğünü taklit etmesidir.

Temeli Platon’un Mimesis-yansıtma kavramından alır

Fenomenler(görünenler ) dünyası bir tür idealar dünyasını

yansımasıdır.

Sanatçı,kullandığı nesnelere göre sanat türlerini oluşur.


Yaratma olarak sanat
Sanat, mükemmel olanı arayan bir
etkinliktir.
Doğada mükemmellik yoktur.
Sanatçı kendi yeteneğiyle
mükemmeli oluşturur.
Sanatçı her zaman yaratamaz...
Yani haz sonucu oluşan estetik duygu her
zaman oluşamaz.
Örnek: Harp ve Sulh bir kez yazılır..

İstiklal Marşı ikinci kez yazılamaz.


Oyun olarak sanat
İnsan günlük hayatta duyu ve akıl kıskacında kuşatılmış bir varlıktır.
Bu kıskaçtan ancak oyun ile kurtulabilir..
Bu bağlamda sanat ile oyun arasında bir benzerlik vardır.
 Her ikisinde de amaç kendindedir.

 İkisi de yarar gözetmez.

 Her ikisi de insanın günlük kaygılar ,sıkıntıları üzerine kurulmuştur.

 İkisi de insan özgürlük alanına sokar.

 İnsan ancak oynadığı sürece insandır...........F.SCHİLLER

 İnsan ancak sanat eserinde özgürlüğüne kavuşur


Sanat eseri
Sanat eseri nasıl tanımlanırsa
tanımlansın,sonuçta estetik olarak
ortaya konan bir ürün vardır o da
sanat eseri....
Örneğin, Mimar Sinan’ın
Süleymaniye Camisi, Leonardo da
Vinci’nin Mona Lisa’sı, Mozart’ın
40. senfonisi bir sanat eseridir.
Çünkü bunlarda sanat eseri olacak
her şey mevcuttur.
Güzellik....

Platon’a göre:Güzellik bir ideadır,mutlaktır...

İdealar değişmezler. Sanat eseri, ideaya benzediği oranda güzeldir...

Aristoteles’e göre: Bir orantıyı bir sınırlılığı gösteren bir

düzendir.

Plotinos’a göre: “Tanrısal aklın evrendeki yansımasıdır...”

Hegel’e göre: “Mutlak ruhun nesnelerde görüntüye girmesidir.”.


2.Sanat eserini sanat eseri yapan özellikler

İnsan ürünü olan her şeydir.....

Sanat eseri bir kez üretilir...bu anlamda zanaattan farklıdır.

Sanat eseri yeni form ve orijinalite içerirken, zanaatta var olan

formların kopyasının üretilmesidir.

Sanat eserini sanat eseri yapan estetik öznedir...

Estetik duygu sanatçı yalnız bir kez yaşar.

Sanat eseri ekonomik ve işlevsel değer olmaktan uzaktır....


3.Güzellik....

Estetik, nesnenin öznede haz ve beğeni oluşturan

temel özelliğine denir.

Güzellik, bir beğeni yargısıdır.

Güzellik çirkinliğin karşıtı olarak soyut bazen de soyut bir kavramdır

Güzelliğin değişkenliğini savunan filozoflara göre;

Doğadaki güzellik

Sanat güzelliği
Soru;

Doğadaki güzellik ressamın tablosu haline geldiğinde , güzelliği

devam eder mi?

Doğada çirkin bir hayvan (sütçü eşeği) sanatçı tarafından heykeli


yapılırsa ,çirkinliği devam eder mi?

İnsan çoğu zaman,estetik duyarlılık kazandığı ölçüde doğal güzelliği


fark etmeye başlar....

Delocroıx Biz romantik olduktan sonra dağlar güzelleşti...


GÜZELLİK VE DOĞRULUK

Doğruluk akılla temellendirilirken, güzellik duygulara yöneliktir

Bazı düşünürlere göre arasında bir ilgi görülmüş,

Platon bu ikisini bir görmüştür...

Güzelliği, varlığın özü olarak kabul eder.

Her doğru güzel olabilir fakat bunun tersi doğru değildir...

Doğruluk onayı gerektirirken,güzel öznede heyecan oluşturur.


GÜZELLİK VE İYİLİK

Genel olarak iyi bir amaç içindir..

Güzel ise yalnız güzel olduğu için haz duygusu verir..

Güzellik hazzı bizde iyi veya kötü izlenim oluşturmaz..

Sokrates Platon Aristoteles bu ikisini aynı görür.

Kant ise bunları ayırmıştır..

Çünkü ahlakın kuralları vardır..


GÜZELLİK VE YÜCELİK

Aristotelese göre güzellik ile yücelik farklıdır.

Örneğin uçsuz bucaksız bir deniz hayal sınırını zorladığından güzel

değil yücedir.

Kantta göre;

Matematik yüce ;yüksek dağlar, uçsuz denizler......

Dinamik yüce gök gürültüsü,denizlerin yarılması,yıldızların

saçılması,dağların pamuk gibi savrulması.......


ORTAK ESTETİK YARGILAR

Bu yargıların varlığını reddedenler:

Güzel kavramı kişiden kişiye değişir.

B.CROCE

Bu yargıların varlığını kabul edenler:

İnsan, ‘güzel’ dediğibir şeye başkalarının

güzel demesini bekler.

I.KANT
www.dersimiz.com
DİN FELSEFESİ
Din felsefesinin konusu
 Dinin temel iddiaları üzerinde nesnel kuşatıcı ve tutarlı bir
biçimde düşünme çabasına din felsefesi denir.
Dinin temel iddialarını dinin kendisini çeşitli görüntülerini

veya türlerini, temel kavramlarını felsefenin eleştirel, akla

uygun tutarlı sistemli incelemenin konusu yapmaktır


Din denilince, animizm, totemizm gibi en ilkel dinlerden

Yahudilik, Hıristiyanlık, İslamiyet gibi tek tanrılı dinlere

kadar tüm dinler kastedilmektedir.


1. DiN NEDiR?

Din, insan ve evren hakkında ilgi veren bir sistemdir

DDin;
 SSıradan veya bilimsel bilgiden farklı olarak metafizik bir bilgidir.
 TTanrı, evren, evrenin sonu, insanın özü, kaderi, insan ile tanrı
arasındaki ilişki gibi konulardan başka bir yaşam tarzı teklif eder.
 EEmrettiği bilgilere uygun yaşamayı teklif eden bir ahlak
sistemidir.
 EEn önemli öğe inanç, iman tavrıdır.
 AAhlaktan farklı olarak tapınma, ayin gibi merasimleri vardır.
2. DİN FELSEFESİNİ TEMEL KAVRAMLARI

VVahiy: Yaratıcının,insan için hayatın anlam ve


amacını, iyi ve kötünün ne olduğunu bildiren bilgilerin

toplamı.

PPeygamber: Tanrını dini bilgileri insana aktarmak için

seçtiği işi.
gİman: Dinin temel doğrularını kabul etme, inanma.

İİbadet: Tanrıya saygı ve tapınmanın ifadesi olarak belli

zamanlarda tekrarlanan davranışlar.


KKutsal: Dinin bir varlığı dokunulmaz kabul etmesi.
2. DİN FELSEFESİ VE TEOLOJİ
DDin felsefesi, dinleri genel olarak ele alırken,

tTeoloji,belli bir dini ele alır.

TTeoloji,dinin inanç ve uygulamalarını doğru olarak kabul

edip, akli, entelektüel savunmasını diğer dinlere ve

ideolojilere karşı yapar.


 Din felsefesi ise, herhangi bir dinin öğretilerini,

uygulamalarını savunmak değil din-ahlak ilişkisini dini

yapısını, dinin doğasını, temel iddiaları konusundaki farklı

görüşleri, kanıtları, problemleri rasyonel olarak anlamak,

açıklamak sorgulamayı amaçlar.


4. Din Felsefesinin Temel Soruları

Umut ve inanma nedir?

İnsanla Tanrı arasındaki ilişki nasıl bir ilişkidir?

Çeşitli dinler nasıl ortaya çıkmaktar?

İnsan hayatında din ne anlam taşır?


 Her din kendi iddialarının doğruluğunu nasıl öne

sürebilir?
5. Din Felsefesinin Temel Problemleri

Tanrının varlığı problemi


Evrenin yaratılış problemi
Din dilinin niteliği problemi
Vahyin imkanı problemi
Ruhun ölümsüzlüğü problemi
A) TANRININ VARLIĞINA İLİŞKİN FARKLI YAKLAŞIMLAR

Tanrının varlığını kabul edenler:

TEİZM(Tanrıcılık):
Tanrı zamanı ve mekanı da yaratmıştır, fakat kendisi zaman ve mekanla
sınırlandırılamaz.
Tanrı öncesiz, sonsuz, ve evreni her şeyiyle yaratan, bilen irade sahibi
bir güçtür.
Tanrı tüm varlıkların varlık şartıdır, fakat O şartlardan bağımsızdır.

DEİZM(Yaratancılık):
 Tanrı evreni yaratmakla birlikte evrene hiçbir müdahalede bulunmamıştır.
 Dolayısıyla evrenin kendi kanunlarına göre işlediğini savunan yaklaşım.

PANTEİZM(Tüm Tanrıcılık):
 Tanrı ile evrenin bir olduğunu savunan yaklaşım.
 Yani Tanrı, evrenden ayrı veya onu aşkın bir varlık değil, evren bütünü bakımından
 Tanrıdır veya evrende etkide bulunan güçler kanunlar tanrıyı oluştururlar.
Tanrının varlığını reddedenler:

 ATEİZM(Tanrıtanımazlık):
Tanrıyı inkar edip. evren ve tabiat tek varlık olduğunu
savunan öğreti.

 AGNOSİTİZM(Bilinemezcilik):
Her bireyin duyusu kendine göre olduğundan bilgi de
herkese göre değişir. Yani tanrının varlığı ve yokluğu
hakkında hiçbir şey bilinemez. Bu yaklaşım metafizik
konuların insan aklının bilemeyeceğini, ileri sürer.
TANRININ VARLIĞINI KABUL EDENRİN İLERİ SÜRDÜKLERİ DELİLER

OONTOLOJİK KANIT(VARLIK KANITI):


BBen, sen veya bir dinsiz Tanrı derken en yüksek, en mükemmel, her türlü
noksanlıktan uzak bütün olumlu nitelikleri taşıyan bir varlık olarak
anlamaktadır.

BBu anlamda iki görüş ileri sürülebilir;


 Tanrı sadece zihinsel bir varlıktır.
 Tanrı hem zihinde hem de dış dünyada var olan bir varlıktır.

 BBirinci görüş noksan bir tanrı anlayışıdır.


 ÇÇünkü Tanrı kavramına yüklenen anlam ile Tanrının sadece zihinsel
bir varlık olarak iddia edilmesi çelişiktir.
 O O halde Tanrı mümkün olan en mükemmel varlık olduğuna göre,
sadece düşünülen Tanrı anlayışı, Tanrının en mükemmel olmaması
anlamına gelir.
 O halde Tanrı vardır.
TTANRININ VARLIĞINI KABUL EDENRiN İLERİ SÜRDÜKLERİ DELİLER

KKOZMOLOJİK KANIT(Evrenin varlığından hareket eden kanıt):

 EEvrende birtakım varlıklar ve olayların olduğu açıktır.


 HHer varlığın ve olayın da bir var olma nedeni olduğu da gözlenebilmektedir.
 HHiçbir şey nedensiz olmadığı da açıktır.
 HHerhangi bir olay izlendiğinde onun bir meydana getirici nedeni, bu nedenin de
bir başka nedeni olması ve bu durumun geriye doğru gitmesi gerektiği açıktır.

BBu durumda iki şık söz konusudur:


 BBirincisi,bu nedenler dizisi sonsuza dek gidecek,
 İİkincisi, kendisi artık nedensel bir açıklama gerektirmeyen bir varlıkta sona erecek.
NNİZAM(DÜZEN) KANITI:
T
 İnsan eliyle yapılan nesnelerde de bir plan ve düzen var.
 O halde, atomlardan mevsimlere, mevsimlerdeki düzen...
 yasalarının belli bir düzene bağlı olmasına oradan
 Yıldızlara, izledikleri yörüngelere kadar,
 hiçbir kaos, karmaşa olmadan mükemmel bir düzen ve
 plan içinde gerçekleşmesi,mükemmel bir mimarın
 yani Tanrının varlığını göstermektedir.
DİNİ TECRÜBE(VİCDAN) KANITI:

İnsan kendi özel dini yaşantısı içinde yani vicdanında


Tanrıyı hisseder.
AHLAK KANITI
İnsanın ahlaki yaşantısından ve bununla ilgili verilerinden
hareket eder.
TANRININ VARLIĞINI REDDEDENLERİN KANITLARI

Kötülük kanıtı:La Mettire, Holback gibi ateist filozoflar


evrende gördükleri kusurlar yetersizlikler
e ve kötülüklerden hareketle tanrının var olmadığını
göstermeye çalışmışlardır.

Ahlak kanıtı: Sartre’ nin varoluşçu yaklaşımına göre


açıklanmaktadır.

Anlamsızlık kanıtı:Tanrının varlığını dile getiren


önermelerin deneyle doğrulanamayan metafizik nitelik
taşıyan önermeler olması dolayısıyla boş ve anlamsız
olduğunu ileri sürerler.
www.dersimiz.com
www.dersimiz.com

You might also like