You are on page 1of 57

FELSEFEYE GİRİŞ I

Ahmet Yesevi Üniversitesi


2014-2015
Prof. Dr. AYDIN TOPALOĞLU
Bilmek İstemek

• “Bütün İnsanlar Bilmek İsterler”

• Metafizik
• Aristoteles
• Bilgi
• süje ile yani bilen insan ile,
• obje, yani bilinen nesne arasındaki bir ilişkidir
Felsefe

• “Araştırılmayan, incelenmeyen, üzerinde


düşünülmeyen bir hayat, yaşamaya değmez”
Sokrates
Felsefenin Yararı?

• Felsefe insanı insan yapan, onu bir hiç olmaktan kurtaran


araştırma ruhu, anlamlandırma, yorumlama, ve değerlendirme
etkinliği, önemli sorular sorma ve cevap arama özelliği,erdemli
olma ve mutlu yaşama talebi, bilgeliğe ulaşma özlemi
Felsefenin Ortaya Çıkışı

• Felsefi düşünce M.Ö. VI. Veya VII. yüzyılda Batı


Anadolu Kıyı şeridinde bulunan şehirlerinde (İonya)
ortaya çıkmıştır. Özellikle Milet (Balat)
• Kuşkusuz bu tarihten önce de dünyanın değişik
merkezlerinde değişik düşünceler ortaya çıkmış ve
medeniyetler kurulmuştur.
• Mısır, Mezopotamya, Pers, Çin, Hint v.s. kültürleri
buna örnektir. Nitekim antik dönem Yunan
düşünürlerinin önemli bir kısmı o dönemdeki
Mısır’dan (piramitleri ortaya koyan kültürün
bilimsel seviyesinden) etkilenmiştir.
Felsefe: Philosophia

• Felsefe kelimesi Yunanca


• Philo-sophia
• kelimesinin karşılığıdır.
Philo-Sophia

Felsefe teriminin karşılığı olan Philosophia,


yani Philo ve Sophia kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir
Philo aşk, sevgi demektir
Sophia ise hikmet anlamına gelir.
Felsefe de bu durumda bilgelik sevgisi, hikmet sevgisi anlamına gelmektedir.
Hikmet (Bilgelik) Sevgisi

Felsefe kelimesinin sözlük manası


Hikmet (Bilgelik) Sevgisidir.
Sofos?

Felsefe kelimesinden önce ilk çağ düşünürleri için Sofos (Hakîm,


Bilge) sözcüğü kullanılırdı
Sofos: Filozof

• Sofos kelimesi yerine filozof kelimesinin kullanılmaya


başlanması Sofos yani bilgeliğin sadece Tanrı için
kullanılması gerektiği düşüncesidir.
• İnsan Tanrı gibi sofos, yani Hakîm her şeyi bilen
olamaz,
• olsa olsa insan bilmeye çalışan veya bilgeliği seven
olabilir.
Pisagor

• Sofos kelimesi yerine filozof kelimesini ilk önce


kullanan Pisagor (Pythagoras, 580-500) adlı
düşünürdür
Feylesof?

• Yunanca Philosoph kelimesi Arapça’ya ve dolayısıyla


İslam dünyasına feylesof olarak geçmiştir
• Türkçe'mizdeki filozof kelimesi de Arapça feylesof
kelimesinden kaynaklanmıştır
Felsefi düşüncenin karakteristiği?

• Felsefi düşünce temelde rasyonel (aklî) bir düşüncedir. Akli düşünce


(muhakeme) insanın en önemli özelliğidir.
• Kuşkusuz inanca dayalı dini düşünce ile sezgiye dayalı mistik
düşünce ve gözleme dayalı bilimsel düşünce de insan için önemli ve
anlamlıdır.
• Ancak doğru ve yanlışlarımızın, iyi ve kötü kavramlarımızın genel
geçer ölçütü Tanrının insana verdiği akıl yetisidir.
• İnsan akıl sayesinde gerçeğin ne olduğunu bilir, kötünün farkına
varır, yüksek hakikatlere ulaşır, yanlıştan kurtulur ve varlığı idrak
eder.
• Akıldan yoksun dini, mistik veya bilimsel düşünceler sübjektif
kalacaktır.
• Akletme, hissetme, sezme ve inanma güçleri insanda zorunlu olarak
çatışan ve birbirinden kopuk unsurlar değil, birbirlerini bütünleyen
unsurlardır.
Felsefi düşünce eleştireldir

• Felsefi düşüncenin en önemli özelliği eleştirel olmasıdır.


• Buradaki eleştiri, zorunlu olarak her şeye itiraz etmek,
karşı çıkmak ve olumsuz davranmak değildir.
• Ön yargıyı veya peşin hükmü terk etmek, olayları
sorgulamak, irdelemek, işin doğrusunu ortaya çıkarmak,
görünüşe aldanmamak, aleyhte de olsa gerçeği
kabullenmek, yerleşik mevcut görüşe karşı alternatif bir
görüş ortaya koyabilme çabasıdır.
• Bu anlamda bilgeliğin en üst seviyesi öz eleştiridir.
Felsefe?

• Felsefe en genel anlamda varlık hakkında rasyonel,


tutarlı, kapsamlı, mantıklı ve bireysel düşüncedir.
• Felsefi bilgi eleştirel olmanın yanında
• A) refleksif (zihnin kendi üzerine dönerek, sahip olduğu
bilgiler üzerine düşünmesi)
• B) analitik (çözümleyici) ve
• C) Sentetiktir (kurucu)
Felsefenin Konusu?

• Felsefenin en önemli konusu öncelikle :


• varlık (ontoloji),
• bilgi (epistemoloji) ve
• değer (estetik)’dir
Ontoloji?

• Felsefenin en önemli konusu olan varlık felsefesi


ontolojinin karşılığıdır
• Varlık var mıdır? Varsa ne olarak vardır? Varlığın türleri
nelerdir?
• Varlığın temel karakteristiği nelerdir? Hareket, oluş bir
varlık mıdır?
• Varlık maddedir: Materyalizm (Demokritos)
• Varlık maddi değildir, tinseldir: İdealizim (Platon)
• Varlık hem maddidir, hem tinseldir. (Aristo)
Metafizik?

• Felsefenin en önemli konusu metafiziktir. Hatta bazı


düşünürlere göre felsefe yapmak bir anlamda metafizikle
uğraşmaktır.
• İlkçağlarda bir bütün olarak varlığın ya da var olmanın ne
olduğunu araştıran, daha sonraları ise duyu ötesi alanı ve Mutlak
Varlığı, Tanrıyı ele alan bilgi dalına Metafizik denir.
Epistemoloji?
• Bilginin ne olduğunu, doğruluğunu, gerçekliğini ve geçerliliğini
inceleyen felsefeye Bilgi Felsefesi yani epistemoloji denir.
• Bilgide ana kaynak olarak akıl ve düşünce üzerinde duranlara
• a) “akılcılar” (rasyonalistler),
• B) duyular, gözlem ve deney üzerinde duranlara “deneyciler”
(ampiristler),
• C) sezgi (intuition) üzerinde duranlara ise sezgiciler,
• D) Bilginin imkanından şüphe edenlere ise şüpheciler (septikler) denir.
-Düşünüyorum o halde varım-

• “Cogito ergo sum” (düşünüyorum o halde varım)


özdeyişi ile Descartes, düşüncemizden ve
varlığımızdan kuşku duyamayacağımızı belirtmiş,
• dolayısıyla bilginin imkanından söz etmiştir
Ahlak (Etik?)

• Felsefenin öne önemli konularından birisi ahlaktır.


Özellikle Sokrates’ten itibaren içimizdeki vicdan
duygusu, duygularımız, ve bilgece davranışlarımız
felsefi ilginin ana temasıdır.
• İnsan davranışlarını inceleyen, iyi ve kötü
kavramlarını tartışan felsefe dalına ahlak felsefesi
(ethics) denir.
Mantık (Logic)

• Zihnin doğru bir biçimde çalışmasının incelenmesi


• Felsefenin temel amacı bireylerin ezberden ve önyargıdan
kurtulup sağlıklı düşünebilmesini, sağlıklı konuşabilmesini
ve sağlıklı ifadede bulunabilmesini sağlamaktır. Buradaki
sağlıklı olmadan kastedilen husus açıklık, berraklık,
yalınlık, anlaşılırlık, rasyonellik, analiz yapabilme ve
kabul edilebilir yargılara varmaktır.
• Doğru düşünmenin yöntemini ve ilkelerini ortaya koyan
felsefenin alanına Mantık denir.
Estetik?

• Sanatın ne olduğunu sorgulayan, güzel ve çirkinin ne


olduğunu ele alan felsefe dalına Sanat Felsefesi
(Estetik) denir.
Din Felsefesi

Felsefe esas itibariyle fizik ötesi konularla yani


gözlemlenemeyen, duyumsanamayan ve dolayısıyla
pozitif bilimin alanına girmeyen konularla ilgilenir:
Tanrı, ruh, ölümsüzlük v.s. konular felsefenin temel
uğraşlarıdır:
Tanrının varlığı ve sıfatları gibi konuları felsefi yöntemle
ele alarak inceleyen bilim dalına din felsefesi denir.
Varlık var mıdır?

• Varlık nedir?
• Varlık var mıdır? Yok mudur;
• Varlık oluştur?
Varlığın ilkesi (arke problemi)

•İlkçağ Yunan düşünürleri, özellikle Sokrat öncesi düşünürler


genelde ilk prensibi yani arke’yi bulmaya çalışmış ve varlığın
çeşitliliğinin nasıl oluştuğunu yani oluş problemini izah etmeye
çalışmışlardır.
•Doğayı incelerken bulmaya çalıştıkları unsura yani her şeyin temeli,
ilkesi ve özü anlamına gelen bu kavrama arke denir.
Thales
(m.ö.624-546)

• İlkçağ felsefesinin ilk düşünürü Thales’tir.


• İlk matematikçi, fizikçi ve astronom kabul edilir.
• Güneş tutulmasını bildi.
• Evrenin temel ilkesinin, özünün, yani arke’sinin su olduğunu, ileri
sürmüştür.
• Her şey sudan çıkmış ve tekrar ona dönecektir.
• Ona göre doğada hem değişme ve hem de değişmenin kendisinde
meydana geldiği değişmeyen bir şey vardır.
• Dünya su üzerinde yüzen bir tepsi gibidir.
• “En güzel şey evrendir. Çünkü Tanrının eseridir”
Anaksimandros
(m.ö. 610-547)

• Thalesin öğrencisi.
• Yaşamın kaynağı sudur.
• Dünya silindir biçiminde, evrenin merkezidir.
• doğadaki zıt niteliklere sahip varlıklar, kendisi
nötür olan, sonsuz, sınırsız ve belirsiz olan bir
varlıktan (apeiron) çıkmıştır.
• Apeiron sonsuzluktur.
Anaksimenes
(m.ö 585-528)

• Varlığın ilkesi havadır.


• Yaşamın ve düşüncenin kaynağı da havadır.
• Hava, Evreni bir deniz gibi kuşatır.
• İnsanı nasıl ki ruh tutuyorsa
• evreni de hava sarar.
Herakleitos
(m.ö. 540-480)

• “Varlık, yoktur; Oluş vardır: Varlık oluştur”


• Her şey değişir, her şey sürekli bir akış içerisindedir. Durucu ve
kalıcı gibi görünen şeyler bir yanılgının sonucudur.
• Görünüş aldatıcı olup, sabit değildir. Her şey akar.
• Evren değişme ve zıtların sonsuz bir savaşı olarak görünür.
• Bir nehre iki kez giremezsiniz. Çünkü ikinci seferde o nehir aynı
nehir değildir. Ayrıca siz de aynı siz değilsiniz. Değişmeyen bir
şey yoktur. Değişmeyen tek şey değişmenin kendisine göre
cereyan ettiği yasadır.
• Evrende, onu düzenleyen, ve idare eden tanrısal bir akıl vardır
(Logos)
Parmanides
(M.Ö. 540)
• “Varlık vardır, var olmayan var değildir”
• Varlık varsa ki vardır, o halde oluş yoktur
• Oluş halinde olan, değişen bir şey gerçekten var mıdır? Oluş
fikri saçmadır. Saçma ise mümkün değildir. O halde oluş
yoktur. Çokluk aldatıcıdır, yanılgıdır.
• Varolan meydana gelmeyen, bölünmeyen ve ortadan
kalkmayan gerçekte birdir.
• Varlık ile düşünce aynıdır (Monist).
• Tanrı her şeydir ve onda değişme yoktur.
• Değişme gibi görünen şey bir yanılgıdır.
Elealı Zenon
(m.ö. 490-430)

• Hareket yoktur.
• “Uçan ok durmaktadır”.
• Varlık birdir ve hareketsizdir.
• Parmanides’i takip eden Elealı Zenon
değişime,harekete ve çokluğa karşı çıkmış uçan okun
dahi durduğunu söylemiştir.
• Ona göre ok hareketinin her anında, belli bir noktada
bulunmakta ve durmaktadır.
Pisagoras
(M.ö. 580-500)

• Tenasühe (ruh göçüne) inanç var.


• Vücut değişik bedenlerle tekrar dünyaya gelecektir. Maddi
zevklerden uzak durma esas.
• Yaşam panayıra benzer. Kimi yarışmak için, kimi alışveriş için
gelir. En iyiler seyircilerdir.
• Her şeyin aslı sayılardır. Nesneler sayılardan ibarettir.
• Bilgiyi matematik düşünceden ibaret sayıyorlar.
• Astronomiye özel bir önem var. Yerin küre biçiminde olduğunu
ve güneşin etrafında döndüğünü söylemiştir.
Empedokles
(m.ö. 492-432)

• Arke dört unsurdan ibarettir.


• Su, ateş, hava ve toprak.
• Bunlar ezeli ve ebedidirler.
• Aşk ve nefretin etkisiyle unsurlar
birleşir (doğar) ve ayrışır (ölür).
Anaksagoras
(m.ö.500-428)

• Göktaşını incelemiş, güneşin yanan bir taş yığını olduğunu söylemişti.


• (halbuki o zamanda güneş bir tanrı sayılıyordu ve devlet diniyle ters
düşmüş oldu)
• Mutlak manada meydana gelme veya yok olma diye bir şey yok.
• Evrende kaos vardı.
• Sonsuz, ezeli ve ebedi bir kuvvet olan Nous bu kaosu kozmosa
dönüştürmüştür.
• Nous düşünen alem ruhudur.
Varlık tartışmaları?

1- Gerçeklik ile Görünüş aynı mı?


• ile
2- Doğada birlik mi, çokluk mu?
Birlik ve çokluk: Hangisi hakim?
• İlk çağ felsefesinin varlık alanı üzerindeki temel tartışma
konuları...
İlkçağ Felsefesini nereden
öğreniyoruz?

• İlkçağ düşüncesini özellikle Sokrat öncesi İlkçağ düşünürlerini


kendilerinden önceki fikirleri ve filozofları özetleyerek kaydeden ve
bizlere anlatan Platon ve Aristoteles gibi filozofların eserlerinden
öğrenmekteyiz.
• Nitekim Sokrat‘ın ölüme mahkum edilmesini ve kendisini savunmasını
Platon bize aktarmaktadır.
Homeros ve Hesiodos?

• İlkçağ düşüncesi antik dönemin etkisindedir


Her ne kadar mitolojiden ve antik dönemin dinsel (politeist)
düşüncesinden ayrılmaya çalışmış ve gözleme dayalı olarak
kozmos üzerine bir düşünce geliştirmişse de Homeros ve
Hesiodos gibi eski Yunan şairlerine çok şey borçludur.
Khaos (Kaos)?

• Antik dönem şairlerinden Hesiodos’un evrenin


doğuşunu anlatırken varlıktan önce bulunan, hiçbir
şeyin mevcut olmadığı, bir boşluk olarak
tanımladığı kavrama Kaos (Khaos) denmektedir.
• Daha sonraki düşünürler, özellikle Sokrat, Platon ve
Aristo gibi sistemli düşünürler kaostan kozmosa
geçişi tartışmış ve bunun sebebinin genelde Tanrı
olduğunu belirtmişlerdir.
Arke ve Oluş Sorunu

• İlkçağ Yunan düşünürleri, özellikle Sokrat öncesi düşünürler


genelde ilk prensibi yani arkeyi bulmaya çalışmış ve varlığın
çeşitliliğinin nasıl oluştuğunu yani oluş problemini izah etmeye
çalışmışlardır.
• Doğayı incelerken bulmaya çalıştıkları unsura yani her şeyin
temeli, ilkesi ve özü anlamına gelen bu kavrama arke denir.
İlk arke?

• Su (Thales) Thales’e göre arke Su’dur. Her şey


ondan gelmiştir ve ona dönecektir.
• Apeiron (Anaksimandros)
• Hava (Aneksimenes)
• Ateş (Herakleitos)
• Toprak (Ksenofanes)
Ksenofanes
(569-477)

• Antik Yunandaki Mitoloji ve politeizmle alay...


• Atlar, aslanlar, öküzler resim yapabilseydi tanrıları
kendileri gibi resmederlerdi ... Gerçek Tanrı bu uydurma
benzetmelerden çok uzaktadır ...
• İlkçağ düşünürlerinden Ksenofanes (569-477)
İnsanbiçimci tanrı anlayışını eleştirmiş,
gerçek Tanrının insanların hırsızlıklarından, iffetsizliklerinden
ve yalanlarından uzak olduğunu ifade etmiştir.
• Tanrı bütünüyle akıl (Nous), düşünce ve sonsuzluktur.
• Her şey topraktan çıkar ve ona döner.
Demokritos
(M.Ö. V. Yüzyıl)

• Var olan meydana gelmemiş ve yok olmayacaktır.


• İlkçağdaki materyalizmin ilk temsilcilerindendir.
• hiçbir şey yoktan var olmaz ve yoklukta yok olmaz.
• Alem görünmeyen ve bölünemeyen en küçük parçalardan
yani atomlardan oluşmuştur.
• Evrenin oluşu ve işleyişi hakkında mekanist bir yaklaşımı
benimser
Bilgi Tartışmaları?

Bilgi mümkün mü?

• “Bir şey yoktu, olsa bile bunu bilemeyiz, bilsek bile


başkasına öğretemeyiz”

• (Gorgias)
Protagoras

• Evreni bilmeye çalışan İlkçağ düşünürlerine bir tepki


olarak Protagoros gerçek bilgiye ulaşamayacağımızı, bu
nedenle İnsanın her şeyin ölçüsü olduğunu belirtmiştir.
• Tümel (küllî) bir hakikat yoktur.
• Gorgias da “Bir şey yoktu, olsa bile bunu bilemeyiz,
bilsek bile başkasına öğretemeyiz” diyerek kesin bilgiye
karşı çıkmıştır. Bu düşünürlere sofist denir. Buradaki
sofist kelimesi (Sofistlik taslamak anlamında) olumsuz
anlam ifade etmektedir.
Bilgiye ulaşılabilir mi?

• Sokrat, Platon ve Aristoteles ise gerçek bilgiye


ulaşabileceğimizi ve bilebileceğimizi belirtmişlerdir.
Sokrates
(469-399)

İnsanı mutlu kılan bilgeliktir,


Bilgelik ise neyin iyi ve neyin kötü olduğunu bilmektir.
• “Bilgi erdemdir, ve hiçbir kimse bilerek kötülük işlemez”
• diyen Sokrat bu yaklaşımıyla bildiğimiz şeylerin bulunduğunu
belirtmiş,
• dolayısıyla bilgiyi elde edemeyiz diyenlere ve izafiliğe karşı
çıkmıştır.
Bilginin ahlakla yakın bir ilgisi vardır.
Sokrates II

 Heykeltıraşın oğlu
 İnce, zeki, ahlaki fikirleri savunuyor, siyasetçilerle alay …
 Yargılanma, ölüme mahkumiyet, ve kaçabileceği halde
kaçmama,
 ölümden korkmama, parayla ders verenleri eleştirme,
metafizik, doğa bilimleri ve matematik yerine insanın
incelenmesi …
Sokrates III

 İyiliğin gerçekliği,
 Gerçekliğin iyiliği,
 -Tutkulu bir gizemcilikle,
 tutkulardan arınmış bir kuşkuculuğu
 derin bir din duygusuyla birleştirme-
 -Devletin tanrılarını reddettiği için ateizm, ve gençlerin
ahlakını bozma iftirasıyla karşılaşma-
-»Kendini Bil» ilkesi-

-Bütün bildiği hiçbir şey bilmediği-


Kendi kendini bil,
Sağlam ve yararlı tek bilgi ne olmamız gerektiğini
bilmek-(ruh)
-Erdem, kendini bilmektir-
-İnsan kendisiyle uyum içinde olmalı ve yine kendisine
hesap verebilmelidir-
SOKRATES
Sokrates IV

 -Kelimelerin anlamı ve tanımları bilinmeli- (mesela


Tanrı)
 Bilmekle istemek ilişkili,
 İnsan iyi düşündüğü, anladığı ve bildiği ölçüde iyi
hareket eder,
 Kötülük, bilgisizliğin sonucudur.
Bilginin ortaya çıkarılması?

• Sokrates öğrencilerine hiçbir şey bilmiyormuş gibi soru sorarak


cevap vermelerini beklemiş ve onları düşündürerek bilgilerini
açığa çıkarmıştır.
• Erdemin varlığı mükemmel bir düzenin varlığını gösterir.
• Mükemmel bir düzen de sadece iyiliği dileyen bir Tanrının
varlığıyla açıklanabilir.
• Bilgisiz bir ruh aydınlatılarak, bilgisizlikten kurtarılmalı ve erdemli
kılınmalıdır.
İçimizdeki Ses?

• Sokratese göre ümitsizlik durumlarında içimizdeki ses bize yol


gösterir.
• Bu uyarıcı deruni ses (Daimonion) sayesinde kurtuluşa ereriz.
Bu ses aracısızdır, çünkü ilâhidir, yani Tanrının sesidir.
• Ruh ölümsüzdür.
• Ölüm korkulacak bir şey değildir.
• Ya yok olmaktır veya yeni bir hayata başlamaktır.
Bilgi

Ülkeler ve ağaçlar bana bir şey öğretemezler. İlgi


ağaçlar değil insanın kendisidir. Bilinçli kişiliktir.
İnsani erdemdir.
Mutluluk (ölçülü olmak) bilgiyledir. Bilgi de
insanın kendi kendinin bilgisidir.
Erdem bilgidir (eylemdir) . Erdemsizlik
bilgisizliktir.
Erdem kusursuz hikmet ve akıl yürütmeye dayanır
Kendini Tanı-Delfi Tapınağında yazılı-
Ruh.

 Ruhumuz ilahi ruhun bir parçasıdır.


 “İyi insana ne bu hayatta, ne de ölümden sonra bir
kötülük gelemez”
Gerçek Bilgi Kavramların Bilgisidir
-Platon- .427-348

• Sokrates’in Öğrencisi
• Kuzey Afrika, Mısır ve Güney İtalya seferlerinden sonra İlk
üniversite Akademia’yı 387 yılında Atina’da kurar.
• İdealar teorisi, ruhun ölmezliği ve devlet görüşü çok önemli
• Duyularımız görünüşler dünyasının algılarını verir, bunların
gerçek bilgilerini ruh sayesinde öğreniriz.
• Objeyi bilmek demek onun ideasını, dolayısıyla idealini
bilmektir.
Platon’da Bilgi hatırlamadır

• Platona göre insan ideaları (kavramları) bu dünya


hayatından önceki hayatında tanımaktadır. Dolayısıyla
bilgi hatırlamadır. Bu yüzden güzele güzel ve cesura
cesur demekteyiz. Bu kavramları tanımasaydık,
unutmuş olmamıza rağmen önceden bilmeseydik güzele
güzel diyemezdik
• Nesneler gelip geçici , idealar kalıcıdır.

You might also like