You are on page 1of 32

TÜRKİYE’DE TARIM

GİRİŞ

 Türkiye İklim ve yeryüzü özellikleri bakımından çok farklı özelliklere


sahiptir. yeryüzü şekilleri ve iklim tiplerinin kısa mesafelerde değişmesi
Türkiye topraklarının farklı şekillerde kullanılmasına olanak
sağlamaktadır. Ancak ülkemizin üç tarafının denizlerle çevrili olması,
nehirler, doğal ve yapay göllerin büyük alanlar kapamasına rağmen,
tarımsal faaliyetlerde bazı bölgelerde su problemi yaşanmaktadır. Bu
sebeple elde edilen gelir yeterli olmadığından tarım ile uğraşan aileler
ekonomik zorluklar çekmektedirler. Türkiye'de tarımsal açıdan
belirtilmesi gereken en önemli konulardan biri ise klasik metotlar ile
tarım faaliyetlerinin sürdürülmesidir. Bu yüzden sıcaklık ve yağış şartları
nedeni ile tarımsal üretimde önemli oynamalar olmaktadır. Türkiye
ekonomisinde sanayi ve hizmet sektörünün yeri her ne kadar büyük olsa
da tarım sektörü hala çok önemlidir. çünkü tarım sektöründe çalışan kişi
sayısının çokluğunun yanında, hem sanayi hem de beslenme açısından
temel kaynak olmayı sürdürmektedir.
Türkiye’ de Tarım Arazilerinin
 Genel
Kullanım Durumu
olarak topoğrafik özellikler tarımsal
faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol
sahiptir. Bu neden ile tarımsal faaliyetlerde arazinin
eğiminin yanında yükseltinin’ de oldukça yüksek bir
etkisi vardır. Yükselti ile birlikte iklim şartlarında
meydana gelen değişimlerin yanında bakı şartları ’da
yine yükseltinin yapmış olduğu bir etkidir.
Türkiye’nin üzerinde bulunduğu bu arazi ise jeolojik
evreler boyunca geçirmiş olduğu orojenik hareketler
nedeni ile çok çeşitli yükseklik eğim şartlarına
sahiptir. Arazinin %55,9'u 1000 metreden fazla
yükseltiye sahiptir. %15’ ten fazla eğime sahip olan
alanlar ise ülke topraklarının %62,5'ini oluşturur.
 Çeşitli dağlık sahalar, plato sahaları ve ovalardan
oluşan ülkemiz topraklarının 2015 yılı verilerine göre
60 milyon hektarlık bir bölümü işlenmektedir.
İşlenen bu arazinin ise 23.9 milyon hektarı tarım
arazisi olarak kullanılmaktadır. 1. 2. ve 3. sınıf kaliteli
topraklar ise %24,5 oranındadır ve bu arazilerin
%90'nı tarım arazisi olarak kullanılmaktadır.
Türkiye’de Tarım Faaliyetlerine Etki Eden
Faktörler
 Ülkemizde çeşitli coğrafi şartlara bağlı olarak gerçekleştirile tarımsal
faaliyetler doğal ve beşeri birçok faktörden etkilenmektedir. Etki eden
bu faktörler ise tarımda elde edilen verimi oldukça çok
etkilenmektedir. Ege, Akdeniz ve Marmara bölgesinde tarımsal gelir
yüksek olurken, başta Doğu Anadolu bölgesinde oldukça düşüktür.
 Tarımda etki eden doğal etkenler; Topoğrafik şartlar ve iklim
özellikleridir.
 Tarımda etki eden beşeri faktörler ; Mülkiyet Sistemi, Arazi İşletme
Yapısı, Tarımsal Sulama, Makineleşme, Gübreleme, Tarımsal
Mücadele, Tarımsal Örgütlenme ve İşleme ve Pazarlama.
Topoğrafik şartlar
 Genel olarak topografik özellikler tarımsal faaliyetlerin
gerçekleştirilmesinde önemli bir role sahiptir. Bu neden ile tarımsal
faaliyetlerde arazinin eğiminin yanında yükseltinin’ de oldukça yüksek
bir etkisi vardır. Yükselti ile birlikte iklim şartlarında meydana gelen
değişimlerin yanında bakı şartları ’da yine yükseltinin yapmış olduğu
bir etkidir. Türkiye'de ve Kuzey Yarımküre 'deki tüm dağların güney
yamaçları bakı etkisindedir. Bakı etkisinde olan bölümlerde sıcaklık
ve nem yüksektir. Bu yamaçlar, tarım ürünleri yetiştirmek için kuzey
yamaçlara göre daha idealdir.
 Ülkemizin genel topografik özelliklerine baktığımızda kuzey ve güney
kısımlarında yüksek sıradağlar göze çarpmaktadır. Batı bölgesine
baktığımızda ise kıyıya dik bir özellik gösteren dağlar görmekteyiz.
Ülkemizin iç kısımları ise genel olarak plato özelliği göstermekte dir.
Bu bağlamda çeşitli yer şekillerinin neden olduğu özellikler farklı
bölgelerde farklı sonuçlar doğurmaktadır.
 Yükseklik ve Eğim şartları: Türkiye’nin üzerinde bulunduğu bu arazi
ise jeolojik evreler boyunca geçirmiş olduğu orojenik hareketler nedeni
ile çok çeşitli yükseklik eğim şartlarına sahiptir. Arazinin %55,9'u 1000
metreden fazla yükseltiye sahiptir. %15’ ten fazla eğime sahip olan
alanlar ise ülke topraklarının %62,5'ini oluşturur.
İklim Özellikleri
 İklim faktörleri olumlu etkileriyle bir bölgede kısa veya uzun süreli
tarım potansiyelinin üst seviyeye çıkmasına neden olabilirken, olumsuz
etkileriyle de yine yeryüzünün herhangi bir yöresinin tarımsal
potansiyelinin tamamen veya kısmen ortadan kalkmasına zemin
hazırlayabilmektedir. Matematik ve özel konumu Türkiye’de
birbirinden oldukça farklı iklim tiplerinin görülmesine olanak
tanımıştır. Yurdumuzda 4 temel ve bu temel iklim özelliklerinin
yaşandığı bölgelerdeki yöresel farklılıklar nedeniyle de geçiş tipi olmak
üzere birtakım farklı iklim özelliklerinin açık bir şekilde yaşandığı
görülmektedir
 Akdeniz İklimi: Akdeniz ve Ege bölgelerinde hâkim olan bu iklim
tipinin genel özellikleri yazların sıcak ve kurak kışların ise ılık ve yağışlı
bir karakter göstermesidir. Bu iklim tipinin oluşturdukları özgün
ortamlarla tarımsal bitki deseninin şekillenmesine neden olmakta,
özellikle Akdeniz kıyı kuşağında turunçgiller, Ege bölgesinin kıyı
kesiminde ise çeşitli meyve (üzüm, incir) tarımının yaygın olarak
gerçekleştirilmesini olanaklı kılmaktadır.
 Karadeniz İklimi: Ülkemizin kuzeyinde yer alan Karadeniz kıyıları
boyunca hâkim karakterde olan bu iklim tipi, her mevsimin yağışlı ve
denizel termik özellikler göstermesiyle karakterize edilmektedir.
Bölgede etkili olan iklim tipi, gür ve zengin doğal bitki örtüsünün yanı
sıra, bölgeye has bir tarımsal ürün desenimin oluşmasına zemin
oluşturmakta, özelikle çay, fındık ve mısır tarımı bakımından ülkenin
önde gelen bölgesi olmasına olanak tanımaktadır
 Karasal iklim: Ülkemizin bütün iç bölgelerinde hâkim olan bu iklim
tipi özellikle kuzeyde Karadeniz sıradağları ve güneyde Toros
dağlarının dik bir duvar gibi uzanarak denizel etkilerini nüfuz etmesini
engellediği iç bölgelerde etkili bir iklim tipi olarak karakter
kazanmaktadır. Bu bakımdan belirtilen iklim tipi, İç Anadolu’nun
bütününde, Akdeniz Bölgesinin iç kesimlerinde, Ege Bölgesinin doğu
kesimlerinde, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin
tamamında etkili olmaktadır.
 Marmara (Geçiş) İklimi: Karadeniz sahil şeridi hariç bütün Marmara
Bölgesinde hâkim iklim tipi olan Marmara İklimi genel özellikleri
itibarıyla, Akdeniz ile Karadeniz iklimi arasında bir geçiş tipini teşkil
etmektedir. Marmara (Geçiş) İklim tipi, hüküm sürdüğü Marmara
bölgesinde bir yandan Karadeniz iklim tipine, diğer taraftan Akdeniz
iklimine ait çeşitli tarımsal ürünlerin yetiştirilebildiği bir ortam
sağlamakta (zeytin, mısır, fındık ve çeşitli tahıllar gibi), dolaysıyla
tarımsal ürün çeşitliliğinin fazlalaşmasına zemin hazırlar bir özellik arz
etmektedir.
Türkiye’de kullanılan Tarım Metotları
 Yerleşik hayata tarımla geçtiği bilinen
insanoğlu, çok uzun süre ilkel tarım
metotları kullanmıştır. Önceleri insan
gücüne dayalı olarak yapılan tarımsal
faaliyetler daha sonra hayvan gücüyle
işleyen karasabana geçmiştir. Zamanla
tarımda kullanılan makine sayısı ve
çeşidi artmıştır. Türkiye’de doğal ve
beşeri koşullara göre uygulanan farklı
tarım metotları varıdr bunlar;
 Ekstantif Tarım: Yaygın veya ilkel tarım
metodu olarak da bilinmektedir.
Tamamen iklim şartlarına bağlı olarak
yapılan bu metotta elde edilen ürün
miktarı çok azdır. yoğun emek ve işgücü
ister. En çok Karadeniz ve Doğu Anadolu
Bölgeleri'nde görülmektedir.
 Entansif Tarım: yoğun ve modern tarım
şeklinde algılanan ve uygulanan metottur.
Tarım faaliyetlerinde ihtiyaç duyulan
eksik unsurlara takviyeler yapılır. Örneğin
toprak gübreye ihtiyaç duyuyorsa gübre,
ilaca ihtiyaç duyuyorsa ilaç verilir. böylece
Elde edilen verim çok yükselir. Ülkemizde
en çok iç ege, akdeniz ve Marmara
bölgelerinde bu tarım metodu
uygulanmaktadır.
 Nadaslı Tarım: Arazinin bir yıl
dinlenmesi şeklinde uygulanmaktadır.
Özellikle kurak geçen bölgelerimizde
toprak çok fazla suya ihtiyaç duyar.
Nadasın amacı; boş bırakılan tarım
topraklarında bir yıl su birikmesini
sağlamaktır. Yani iklime bağlı olarak
yağışın az ve sulanmanın kısıtlı olduğu
sahalardaki yöntemidir. Elde edilen verim
düşüktür. Ülkemizde en çok İç Anadolu
ve kısmen de Güneydoğu Anadolu
Bölgesi’nde kullanılır.
 Seracılık(örtü altı yetiştiriciliği): Çeşitli arayışların bir sonucu
olarak ortaya konulan örtü altı tarımı veya seracılık; iklim koşullarına
bağlı kalınmadan, ekolojik koşulların kısmen veya tamamen kontrol
altına alındığı sistemler içinde yapılan yetiştiricilik olarak
belirginleşmektedir. İklim koşullarının açıkta bitki yetiştirmeye uygun
olmadığı dönem ve yerlerde kültür bitkilerinin ekonomik olarak
yetiştirilmesini olanaklı kılan bu üretim tarzı, aynı zamanda birim
alandan yüksek verim alınmasını sağlayarak küçük alanların en iyi
şekilde değerlendirilmesine de olanak tanımakta ve yıl içerisinde
düzenli bir işgücü kullanımı sağlamasıyla da ayrı bir istihdam
potansiyeli taşımaktadır.
Fotoğraf 2. Denizli Jeotermal Kaynakla Isıtılarak Domates Yetiştirilen Örtü altı Yapı.
Türkiye’de Üretilen Tarım Ürünleri
 Türkiye'de yetiştirilen tahıl ürünleri;
 Buğday: Türkiye'de en fazla üretilen tarım ürünüdür. Buğday,
filizlenme döneminde yağış, olgunlaşma döneminde ise sıcaklık ve
kuru havaya ihtiyaç duymaktadır. Türkiye'deki yaz yağışları ve
yükseltiye bağlı olarak var olan düşük sıcaklıklar buğday üretimini
kısıtlamaktadır. Türkiye'de her mevsim yağışlı olan Doğu
Karadeniz bölgesi ile düşük sıcaklık ortalamasına sahip
olan Kuzeydoğu Anadolu hariç her yerde buğday üretimi
yapılabilmektedir. Buğday üretimi en fazla İç Anadolu Bölgesi'nde
yapılmaktadır. Bu bölge dışında Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu
Anadolu Bölgesi'nde de buğday üretimi yaygındır. Yetiştirilen
buğdaylar, Akdeniz'de mayıs, İç Anadolu'da temmuz ve Doğu
Anadolu'da ise ağustos ayında hasat edilmektedir.
Tablo 1. Türkiye’de Seçilmiş Tahılların (buğday, arpa ve mısır) Ekim Alanı
ve Üretim Durumu.

Yıllar Ekim Alanı(ha) Üretim (Ton)

1950 6.972.262 6.546.931

1960 11.231.000 13.240.000

1970 11.838.000 14.290.000

1980 12.430.000 23.040.000

1990 13.315.000 29.400.000

2000 13.584.000 31.300.000

2014 11.365.000 31.250.000


 Arpa: Türkiye'de buğdaydan sonra en çok üretilen tahıl türüdür.
Arpanın yetiştirilme şartları buğday ile paralellik göstermektedir. Arpa,
buğdaya göre daha kısa bir zaman diliminde yetişir. Arpa üretimin
yarıya yakını Türkiye'nin iç kesimlerde yapılmaktadır. Arpalar hayvan
yemi ve bira sanayisinde kullanılır
 Çavdar ve yulaf: Tahıllar grubundan olan çavdar ve yulaflar hem
hayvanlara yem olarak hem de bisküvi yapımında kullanılır. Çavdar ve
yulafın üretim miktarı diğer tahıllara göre daha azdır. Çavdarlar ve
yulaflar soğuğa dayanıklıdır ve yüksek kesimlerde daha fazla yetiştirilir.
Türkiye çavdar üretiminde dünyada 7. sıradadır.
 Pirinç (çeltik): Kök sistemi bol suya ihtiyaç duyan bu tahıl türü
genellikle su içerisinde yetişir. Kurak yerlerde ise sulama ile üretimi
yapılmaktadır. Türkiye'de yeraltı suyunun yüzeye yakın olduğu bölgeler
ile ova ve akarsuların vadi tabanlarında yetiştirilmektedir. Başta Meriç
havzası olmak üzere Bafra, Çarşamba ovaları, Çukurova'nın alt
kesimleri, Amik Ovası, Tosya Ovası ve GAP ile birlikte Güneydoğu
Anadolu Bölgesi’nde üretimi yapılmaktadır.
 Türkiye'de yetiştirilen endüstri (sanayi) bitkileri;
 Tütün: Kıraç topraklarda daha iyi yetişen tarım
ürünüdür. Tütün olgunlaşma döneminde nem ve sıcaklığa ihtiyaç
duymaktadır. Sigara, puro ve kimya sanayisinde ham madde olarak
kullanılmaktadır. Yetiştirilen tütünler kurutularak
işlenir. Türkiye'de iklim ve toprak şartlarına göre faklı bölgelerde tütün
üretimi yapılmaktadır. Ege Bölgesi'nde: Manisa, İzmir, Denizli, Aydın,
Uşak Muğla, Marmara Bölgesi'nde; Balıkesir, Bursa, Karadeniz
Bölgesi'nde; Samsun, Doğu Anadolu Bölgesi'nde Bitlis, Muş,
Malatya, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde Adıyaman, Akdeniz
Bölgesi'nde; Hatay ve çevresi tütün üretimi yapılan başlıca
alanlardandır. Türkiye'de tütün üretimi devletten alınan yasal izinle
yapılmaktadır. Türkiye, Gıda ve Tarım Örgütü'nün 2005 verilerine göre
dünyada en fazla tütün eken 6. ülke konumundadır.
Tablo 2. Yıllara Göre Türkiye’de Tütün Ekim Alanı ve Üretimi

Yıllar Ekim Alanı (ha) Üretim (Ton)

1950 13.345 93.328

1960 189.587 139.343

1970 330.712 149.861

1980 229.932 233.959

1990 320.236 196.008

2000 236.569 200.280

2014 99.261 74.696


 Çay: Yaprakları için üretilen bitkidir. Çay bitkisi yıkanmış
ve kireçsiz topraklarda, ayrıca da bol yağışın olduğu, nemli, bulutlu ve
serin iklim bölgelerinde yetişmektedir. Tarım için üretilen çay
bitkisinin boyu 1 ile 1,5 metre arasında değişmektedir. Türkiye'de çay
bitkisinin yetişme alanı kısıtlıdır. Doğu Karadeniz'de Rize şehri başta
olmak üzere Trabzon, Giresun ve Artvin'de çay üretimi yapılmaktadır.
Rize şehrindeki fabrikalarda çay yaprakları fermente edilerek
(kurutularak) işlenmektedir. Türkiye'de çay üretimi 1940'lı yıllardan
sonra ivme kazanmış 1971 yılında ise çayın üretimini ve kalitesini
kontrol etme amacıyla Çay Kurumu (Çay-Kur) kurulmuştur.
 Türkiye'de yetiştirilen yağ bitkileri;
 Zeytin: Zeytin Akdeniz iklimine has bir bitki türüdür. Genellikle kışların
ılık geçtiği ve don olayının görülmediği kıyılarda üretimi yapılır. Meyvesi
sofralık zeytin ve yağ olarak kullanılır. Türkiye'de, Ege Bölgesi'nde
yetiştirilenler daha çok yağlı zeytin üretimi olurken, Marmara'da
yetiştirilenler ise sofralık zeytin ayrımına girmektedir. Türkiye'de genel
olarak bakıldığında ise en fazla zeytin üretimi Ege Bölgesi'nde
yapılmaktadır. Güney Marmara, Akdeniz kıyıları, ve Kilis çevresi
de zeytin üretiminin yaygın olduğu yerlerdir. Ayrıca mikroklima iklim
şartlarına bağlı olarak Çoruh-Kelkit vadisinde de yetişmektedir. Türkiye'de
zeytin üretimini olumsuz etkileyen faktörlere: gübre yetersizliği, sırıkla
çırpma yoluyla yapılan hasat ve budama hataları örnek verilebilir.
 Türkiye'de yetiştirilen baklagiller;
 Nohut: Nohut yarı kurak iklim bölgelerinde yağmura bağlı olarak yetişir.
Türkiye'de baklagiller arasında en fazla yetiştirilen üründür. Ani soğuklara
ve sert kışlara karşı hassastır. Türkiye'de nohut ekimi en
erken ilkbahar mevsiminde yapılır. Nohut üretimi en fazla İç Anadolu, İç
Ege ve Güneydoğu'da yapılır, ayrıca ihracatta pay sahibidir.
 Fasulye: Fasulye yükseltisi 1500 metreyi geçmeyen ve yaz aylarında
sulanabilen bölgelerde yetiştirilir. Fasulye ılık iklim sebzesi olarak da
bilinir. Yetiştirildiği bölgelerde sıcaklığın 2 veya 3 dereceye kadar
düşmesi fasulyeye zarar verir. Türkiye'nin kıyı bölgelerinde sulanabilen
alanlarda yetişirken, iç bölgelerde ise akarsu boylarında fasulye
yetiştiriciliği yapılmaktadır. Fasulyeler de tıpkı mercimekler
gibi protein bakımından zengindir ve insan gıdası olarak
kullanılmaktadır.
 Türkiye'de yetiştirilen meyveler;
 İncir: Don olayı ile soğuk havalara duyarlıdır. Kış sıcaklığın 0
derecenin altına düşmediği yerlerde yetiştirilebilmektedir. Bu
sebepten Türkiye'nin iç bölgelerindeki üretimi kısıtlıdır.
Türkiye'de Ege kıyıları başta olmak üzere diğer kıyıya yakın yerlerde de
yetişmektedir. Şehir bazındaki üretimi ise en fazla İzmir ve Aydın'dır.
İncir üretiminde Türkiye dünyada ön sıralarda gelmektedir.
 Turunçgil: Narenciye adı diğer
yaygın kullanımıdır. Mandalina,
portakal, greyfurt, limon ve
turunçtan oluşur. Güneydoğu
Asya ise anavatanıdır. Bol su
isteyen bu meyveler kış
sıcaklığının 0 derecenin altına
düşmediği yerlerde
yetişebilmektedir. Türkiye'de Rize
ve çevresi hariç diğer yerlerdeki
üretimi sulama ile yapılır. En fazla
Akdeniz Bölgesi kıyı kesiminde
yetişir. Mersin, Adana, Antalya ve
Hatay'da üretimi oldukça fazladır.
Ege kıyıları ve Doğu Karadeniz ise
diğer üretim bölgeleridir. Üretilen
turunçgillerin belirli bir bölümü
ihraç edilir.
Türkiye’nin Dünya Tarımsal Üretimindeki
Yeri
 Özellikle son yıllarda artan iklim değişikliklerinin olumsuz etkileri
sonucu azalan üretim miktarı ve giderek artan nüfusun gıda talebinin
karşılanmasında yaşanan güçlükler nedeniyle stratejik bir ekonomik
sektör olma özelliği daha da ön plana çıkan ve pekişen tarım
sektöründe, Türkiye’nin dikkat çeken stratejik ürünleri bulunmaktadır.
Türkiye’de tarımsal üretimin dünya üretimindeki yerine bakıldığında
birçok tarımsal ürünün üretiminde ilk sıralarda yer aldığını
görmekteyiz. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve TÜİK
2014 yılı verilerine göre Türkiye, dünya tarımsal üretimi çerçevesinde 15
üründe dünyada ilk üç ülke arasında yer almaktadır. Belirtilen
kapsamda fındık, kiraz ve incir, üretiminde ülkemiz dünyada ilk sırada
yer alırken, kavun, kayısı, karpuz, hıyar ve haşhaş (Tohum) üretiminde
ikinci, mercimek, antepfıstığı, ayva, vişne, kestane, biber ve taze
fasulye üretiminde ise dünyada üçüncü sırada yer almaktadır.
Tablo 3. Türkiye’nin Dünya Lideri Olduğu Ürünler
Dünya Türkiye Üretimi
Sıralama Ürünler Üretimi(ton) (ton) Üretimdeki Payımız %)
1 Fındık 713.451 421.000 58
1 Kiraz 2.245.826 445.556 20
1 İncir 1.137.730 300.282 26
2 Kavuk 29.626.335 1.77.302 6
2 Kayısı 3.365.738 270.000 8
2 Karpuz 111.009.149 3.885.617 4
2 Hıyar 74.975.625 1.848.749 2
2 Haşhaş 83.577 16.223 19
3 Mercimek 4.827.121 345.000 7
Antep
3 Fıstığı 857.878 80.000 9
3 Ayva 649.364 170.243 17
3 Vişne 11.362.231 182.577 13
3 Kestane 2.051.564 63.762 3
3 Biber 32.324.354 2.127.944 7
3 Fasulye 21.720.588 638.469 3
4 Ceviz 3.462.731 180.807 5
4 zeytin 15.516.980 1.768.000 11
4 Domates 170.750.767 11.850.000 7
4 Ispanak 24.277.812 270.676 1
4 Mandalin 29.864.484 1.046.899 4
5 Nohut 13.71.001 450.000 3
Şekerpan
5 carı 269.714.067 16.742.968 6
5 Elma 84.630.275 2.480.444 3
5 Patlıcan 50.193.117 827.380 2
Kaynakça
https://tr.wikipedia.org/wiki/Türkiye’de_Yetiştirilen_Tarım_Ürünleri
(Erişim Tarihi : 05.12.2020)
https://tr.wikipedia.org/wiki/Türkiye’de_Tarım(Erişim Tarihi : 05.12.2020)

Doğanay, S., Alım, M. (2019). Türkiye Beşeri ve ekonomik Coğrafyası (2.Baskı).


Ankara: Pegem Akademi.
Karabağ, S., Şahin. S. (2019). Türkiye Beşeri ve Ekonomik Coğrafyası(7.Baskı).
Ankara: Pegem akademi.
Bakırcı, M. (2014). Türkiye Tarım Coğrafyası. İstanbul Üniversitesi Açık ve
Uzaktan Eğitim Fakültesi.

You might also like