You are on page 1of 157

Dr_Sherif Elgez

By
Dr_Sherif Elgez

1 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Genel Terminoloji

Terminolojiye
Giris

Terim
Cesitleri

Tamsal
Terimler

2 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Human Anatomy

General Body Genel Beden


head Kafa, baş
skull Kafatası
eye Göz
nose Burun
ear Kulak
mouth Ağız
neck Boyun
General Terms Genel Terimler
surgery Ameliyat
X-ray Röntgen
surgeon Carrah, oparatör
anaesthesiologist Anestezist
anaesthetic Anestetik
medication ilaç, ilaç tedavisi
blood Kan
blood vessels arteries and Kan atar damarlari ve
veins kan toplar damarlari
blood test Kan testi
on an empty stomach Aç karna
to cure Iyileştirmek
to treat Tedavi etmek
Shoulder & Arm Omuz & kol
shoulder Omuz
shoulder girdle Omuz kemeri
clavicle Köprücük kemiği
scapula Kürek kemiği
elbow Dirsek
arm Kol
forearm Önkol
wrist El bileği
3 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

hand El
fingers Parmaklar
Torso Gövde
thoracic cage Gögüs kafesi
ribs Kaburga kemikleri
diaphragm Diyafram
abdomen Karin
back Sirt
spine / vertebral column Omurga
pelvis Havsala
Leg Bacak
hip Kalça
thigh Uyluk
bottom Popo
knee Diz
leg Bacak
ankle Ayak bileği
foot Ayak
toes Ayak parmakları
Special Senses Be? Duyu
smell Koku almak
hearing Duymak
taste Tad almak
balance Denge
sight Görü?
touch Dokunuş

General Problems, Signs and Symptoms

cancer Kanser
diabetes Diyabet
allergies Alerjiler
bone fractures Kemik kırıkları
osteoarthritis Osteoartirit
rheumatism Romatizma
4 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

osteoporosis Osteoporoz
arteriosclerosis Damar sertliği
whiplash Boyun incinmesi
Repetitive Strain Injury Tekrarlayan Gerinme
(RSI) Yaralanması
muscular tear Kaslı gözyaşı
inflammation iltihap, iltihaplanma
migraine Migren
glaucoma Glokom
influenza Grip
"flu" (to describe "feeling Nezle
unwell")
pain, ache Ağrı
itching Kaşınan
vertigo Vertigo, babaş dönmesi
fever Ateş
chills Üşüme ile ateş
swelling şişlik
sleeplessness Uykusuzluk
shooting pain Bölgesel a?r?
pins & needles karıncalanma, uyuşma

Respiratory System

throat Boğaz
trachea Soluk borusu
lungs Akciğer

Signs and Symptoms

breathlessness Nefessiz kalma


breathless Nefessiz
wheezing Hışıltı
cough Öksürük
phlegm Balgam
5 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

asthma Astım
bronchitis Bronşit
collapsed lung Pnömotoraks

Cardiovascular System

heart Kalp
lungs Akciğerler
artery Atardamarlar
veins Damarlar, toplar damarlar
valve(s) Kapakçiklar
aortic valve Aort kapağı
mitral valve Mitral kapak
blood group Kan grubu

Signs and Symptoms

angina Anjin
mini stroke (transient Geçici iskemik atak
Ischemic attack)
stroke (cerebral vascular Inme, serebrovasküler olay
accident)
heart attack Kalp krizi
swollen legs Şişmiş bacaklar
breathlessness Nefes nefese kalmak
arteriosclerosis Damar sertliği
arythmia Aritmi
high blood pressure yüksek tansiyon
palpitations Hafakan
chest pain Göğüs ağrısı

Digestive System

throat Boğaz
trachea Soluk borusu
6 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

larynx Gırtlak, ses borusu


salivary glands Tükrük bezleri
oesophagus Yemek borusu
stomach Mide
duodenum Oniki parmak bağırsağı
small intestine Ince bağırsak
large intestine Kalın bağırsak
gall bladder Safra kesesi
pancreas Pankreas
liver Karaciğer
rectum Göden bağırsağı
faeces Dışkı

Signs and Symptoms

digestion Sindirim
bowel movement bağırsak hareketi
swallowing Yutma
vomit (noun) Kusma
vomiting Kusmak
nausea Mide bulantısı
constipation kabızlık
diarrhoea Ishal
mucus in the stools Dışkılarda iltihap
blood in the stools Dışkıda kan
ulcer Ülser
hernia Fıtık
gall stones Safra kesesi taşları
irritable bowel syndrome Huzursuz/ Irritabl bağırsak
sendromu

Nervous System

nerves Sinirler
brain Beyin
7 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

cerebral spinal fluid Beyin omurilik sıvısı


spinal cord Omurilik

Signs and Symptoms

radiating pain Yayılan ağrı


shooting pain Bölgesel ağrı
linear pain Çizgisel ağrı
sudden but fleeting pain Ani fakat kısa süreli ağrı
progressively worse pain Giderek kötüleşen, artan ağrı
a burning pain Yan?c? ağrı
pins and needles Karıncalanma, uyuşma
epilepsy Epilepsi
multiple sclerosis Multipli skleroz
Parkinson's disease Parkinson
dementia Bunama

Urinary System

kidney Böbrek
urethra Idrar yolu
bladder Idrar kesesi
urine Idrar

Signs and Symptoms

odour Koku
colour Renk
infection Enfeksiyon, mikrop kapma
increase in urine volume Idrar miktarında artış
decrease in urine volume Idrar miktarında azalma
kidney stones Böbrek taşı
urinary incontinence Idrar kaç?rma
increase in thirst Susamada artış

8 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Hormonal System

hypothalamus Hipotalamus
pineal gland Beyin epifizi
pituitary gland Hipofiz
thyroid gland Tiroit
parathyroid glands Paratiroit bezleri
adrenal glands Böbreküstü bezleri
pancreas Pankreas
ovaries Yumurtalık

Signs and Symptoms

diabetes şeker hastalığı, diyabet

Reproductive System

testicles Testisler
sperm Sperm
breasts Göğüsler
vagina Vajina
uterus/womb Rahim
menstruation Regl, adet, aybaşı
fallopian tube fallop borusu
pregnancy Hamilelik
egg Yumurta

Signs and Symptoms

infertility Kısırlık
loss of erection Ereksiyon kaybı
discharge Boşalma

Giving Birth Doğuran yapmak

9 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

induced labour Suni sanci


waters broken Suyu gelmek
placenta Plasenta
episiotomy Epizyotomi
epidural Epidural
Tens machine Tens cihazi
cervix Rahim boynu

Lâtince sözcüklerin (terim) okunuş kuralları şöyle sıralanabilir:


l-
a) "c” harfi "a, o, u” sesli harflerinden ve sessiz harflerden önce
geldiğinde "k” okunur.
Örnek:
➢ scapula (skapula): Kürek kemiği.
➢ cavitas (kavitas): Oyuk, boşluk.
➢ costa (kosta): Kaburga.
➢ cor (kor): Yürek.
➢ cutis (kutis): Deri.
➢ clavicula (klavikula): Köprücük kemiği.
➢ bucca (bukka): Yanak.
➢ sclera (sklera): Göz akı.

b) "c” harfi "e, i, ae, oe, y” harflerinden önce geldiğinde "s” okunur.
Örnek;
➢ cerebrum (serebrum): Beyin.
➢ cellula (sellula): Hücre (göze).
➢ occipitale (oksipital): Art kafa (arka kafa) kemiği.
➢ cilium (silyum): Kirpik, kıl.
➢ caecum (sekuni): Kör bağırsak.
➢ caesarian (sezaryan): Karın ve döl yatağının açılarak çocuğun dışarı
alınması.
➢ coeliacus (sölyakus): Karın boşluğu ile ilgili.
➢ cytologia (sitoloji): Hücre bilimi.

10 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

2- "ae” harfleri "e” okunur.


Örnek;
➢ arteriae (arterye): Atardamarlar.
➢ aesthetica (estetik): Güzellik, estetik.
➢ costae (koste): Kaburgalar.
➢ caecum (sekum): Kör bağırsak.

3- ”oe"harfleri "ö” okunur.


Örnek;
➢ oesophagus (özofagus): Yemek borusu.
➢ oedema (ödem): Sıvı toplanması.
➢ oestrogen (östrojen): Yumurtalıklardan salgılanan hormon.

4- ”eu” harfleri "ö” okunur.


Örnek;
➢ neuron (nöron): Sinir hücresi.
➢ eupnea (öpne): Dinlenme durumunda yapılan solunum.
➢ euthanasia (ötanazi): Tedavisi olanaksız hastalarda, onu çektiği
acıdan kurtarmak amacıyla yaşamın sonlandırılması.
➢ pleura (plevra): Göğüs zarı.
➢ aneurysma (anevrizma): Damar duvarlarında oluşan torbalaşma,
genişleme.

5- "y” harfi "i” okunur.


Örnek;
➢ os zygomaticum (os zigomatikum): Elmacık kemığı.
➢ thymus (timus): Göğüs boşluğunda bulunan bez.
➢ hypodermis (hipodermis): Deri altı.
➢ systema (sistem): Sistem, dizge.

6- "İ” harfi "i” okunur. Ancak "a, e, o, u” gibi harflerden önce gelirse
"y” okunur.
Örnek;
➢ regio facialis (rejyo fasyalis): Yüz bölgesi.
➢ arteriola (arteryol): Küçük atardamar.
➢ vesica urınaria (vezika urinarya): İdrar kesesi (sidik kesesi).
➢ os parietale (os paryetal): Yan kafa kemiği (duvar kemik).
➢ cilium (silyum): Kirpik, kıl.
11 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

7- "j” harfi ünlü bir harfin önüne gelirse "y” okunur.


Örnek;
➢ jejunum (yeyunum): Boş bağırsak.
➢ junctura synovialis (yunktura sinovyalis): Oynar eklem

8- ”th” harfleri "t” okunur.


Örnek;
➢ thorax (toraks): Göğüs, göğüs kafesi.
➢ urethra (uretra): İdrar yolu.
➢ thrombocyte (trombosit): Kanın pıhtılaşmasında görevli hücre, kan
pulcuğu.
➢ thermal (termal): Isıyla ilgili.

9- ”rh” harfleri "r” okunur.


Örnek;
➢ rhin (rin): Burun.
➢ rhythmic (ritmik): Düzenli, ritmik.

10- "eh” harfleri "k" okunur.


Örnek;
➢ brachium (brakyum): Kol.
➢ parenchyma (parenkima): Salgı bezlerinin işlevsel bölümü.
➢ bornchus (bronş): Bronş
➢ tachycardia (taşikardi): Kalp atım hızının normalden fazla olması.

11- "pli” harfleri "f' okunur.


Örnek;
➢ os sphenoidale (os sfenoid): Taban (temel) kemik.
➢ oesophagus (özofagus): Yemek borusu.
➢ phalanx (falanks): Parmak kemiği. phlebos (flebos): Toplardamar.
pharynx (farinks): Yutak.
➢ nephros (nefros): Böbrek.

12-”sch” harfleri "ş” okunur.


Örnek;
➢ schema (şema): Biçim, şekil.
➢ schizophrenia (şizofreni): Bir akıl hastalığı.
➢ schistocephalia (şistosefali): Yarık başlı.

12 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

13-”x” harfi ”ks” okunur.


Örnek;
➢ thorax (toraks): Göğüs, göğüs kafesi.
➢ oxygen (oksijen): Canlıların solunumu için gerekli gaz.
➢ pharynx (farinks): Yutak.
➢ os maxilla (os maksilla): Üst çene kemiği.

14-”au” harfleri "av” ya da "o” okunur.


Örnek;
➢ auris (avris): Kulak.
➢ trauma (travma): Herhangi bir fiziksel etkenle vücutta oluşan
harabiyet (yaralanma, zedelenme, incinme vb.).
➢ autolysis (otoliz): Hücrenin kendi kendini eritmesi.
➢ autonomic (otonomik): Kendi kendine çalışan.

15-
a) "g” harfi "a, o, u” sesli harflerinden ve sessiz harflerden önce geldiğinde
"g” okunur.
Örnek;
➢ glandula (glandula): Salgı bezi. lingua (lingua): Dil.
gaster (gastcr): Mide.
➢ gonad (gonad): Erkek ve dişi döl hücrelerini üreten organların genel
adı.

b) "g” harfi "c, i, y” harflerinden önce gelirse "j” okunur.


➢ congenital (konjenital): Doğuştan.
➢ paraplegia (parapleji): Bacaklardaki (alt ekstremitclcrdeki) felç.
➢ myalgia (mialji): Kas ağrısı.
➢ gynecologia (jinekoloji): Kadm hastalıklarıyla ilgilenen bilim dalı.

16-”t” harfi ”ia, io, iu” harflerinden önce gelirse "s” okunur.
Örnek;
➢ adventitia (adventisya): Damarın dış tabakası.
➢ articulatio (artikülasyo): Eklem.
➢ nidatio (nidasyo): Yerleşme.
➢ tertius (tersyus): Üç, üçüncü.
➢ spatium (spasyum): Aralık, oda.
13 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

17- "s” harfi, "m/n” harfleriyle bitişik olduğu zaman veya iki ünlü
arasında olduğunda "z” okunur.
➢ organism (organizm): Organizma, beden, canlı varlık.
➢ aneurysma (anevrizma): Damar duvarlarında oluşan torbalaşma,
genişleme.
➢ menopause (menopoz): Adet kanamasının kesilmesi.
➢ anaesthesia (anestezi): Duyusuzluk, duyusuzlaştırma.

Terimlerde temel yapıların hepsinin bir arada bulunması şart


değildir.

• Bazen sadece bir kökten terim oluşabilir. Ömek:


Dermiş (deri), vas (damar), splen (dalak) gibi.

• Önek + Kök bir terim oluşturabilir. Ömek:


Epi + dermiş, (epidermis): Derinin üst tabakası.
Tachy + cardia (taşikardi): Kalp atışlarının hızlanması.

• Kök + Sonek'ten terim oluşabilir. Ömek:


Derma + itiş (dermatit): Deri iltihabı.
Splen + ectomy (splenektomi): Dalağın ameliyatla çıkarılması.

• Kök + Kaynaştırma Ünlüsü (K.Ü.) + Sonek'ten terim oluşabilir.


Ömek:
Splen + o + megaly (splenomegali): Dalağın büyümesi.
Leuk + o + penia (lökopeni): Kanda akyuvarların azalması.

• Kök + K.Ü. + Kök + Sonek'ten terim oluşabilir. Örnek:


Laryng + o + pharyng + itiş (laringofarinjit): Gırtlak ve yutağın birlikte
iltihabı.
Gastr + o + enter + ic (gastroenterik): Mide ve bağırsaklarla ilgili.

14 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

• Kök + K.Ü. + Kök + K.Ü. + Sonek'ten terim oluşabilir.


Cardi + 0+ my + o + pathy (kardyomiopati): Kalbin kas tabakasının iltihabi
olmayan hastalığı.
Gastr + o + jejun + o + stomy (gastroyeyunostomi): Mide ile incebağırsağın
ikinci parçasının (yeyunumun) birleştirilmesi.

• Önek + Kök + Sonek'ten terim oluşabilir. Ömek:


Pan + sinus + itis (pansinuzit): Bütün sinüslerin iltihabı.
İnter + coşt + alis (intcrkostalis): Kaburgalar arasıyla ilgili.

• Önek + Sonek'tcn terim oluşabilir. Örnek:


Endo + scope (endoskop): İç organları inceleme kullanılan araç.
Micro + tome (mikrotom): Mikroskopta incelemek için küçük dilimlere
kesme aleti.

Tıbbî terminolojide terimleri öğrenirken üç ana noktaya


dikkat edilmelidir:

l- Terimlerin yapısal ayrışımı:


Örnek: I
• gastroenterologia (gy) gastr / o / enter / o / logia (gy)
• gaster: Kök Mide.
• o: Kaynaştırma ünlüsü.
• enter: Kök — Bağırsak.
• logia (gy): Sonek — Bilim.
Örnek: 2
• tracheobronchitis trache / o / bronch / itis
• trache: Kök — Soluk borusu
• o: Kaynaştırma ünlüsü.
• bronch: Kök z: Bronş
• itiş: Sonek İltihap, yangı
Örnek: 3
• angiomyolipoma angi / o / my 10 / lip / oma
• angi: Kök Damar.
• o: Kaynaştırma ünlüsü.
15 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

• nıy: Kök -Kas. o: Kaynaştırma ünlüsü.


• lip Kök Yağ.
• oma: Sonek Ur, tümör.
Örnek: 4
• oncogenic onc / o / genic onc: Kök — Tümör, ur.
• o: Kaynaştırma ünlüsü.
• genic: Sonek — Oluşturucu veya sebep olucu etken.
Örnek: 5
• otorhinolaryngologia ot / o / rhin / o / laryng / o / logia ot(o): Kök - Kulak.
• rhin: Kök — Burun.
• laryng: Kök — Gırtlak, boğaz. logia: Sonek — Bilim dalı.

Vücut BÖIgelerİyIe İlgili Kökler

I-
➢ cephal (o) (G-kcphale) (sefa], sefalo): Baş.
➢ cephalalgia (sefalalji): Baş ağrısı.
➢ cephaloplegia (sefalopleji): Baş ve yüz hareketlerini sağlayan
kaslardaki inme.
➢ cephalocaudal (sefalokavdal): Baştan kuyruğa uzanan.
2-
➢ ot (o) (G) (ot, oto): Kulak.
➢ otalgia (otalji): Kulak ağrısı.
➢ otocleisis (otokleizis): Kulak tıkanması.
➢ otoscope (otoskop): Kulak muayene aleti.
3-
➢ brachi (o) (L) (braki, brakyo): Kol.
➢ brachiocephalic (brakyosefalik): Kol ve başla ilgili.
➢ brachiofacial (brakyofasyal): Kol ve yüzle ilgili.
4-
➢ thorac (o), thoracico (G) (torak, torako, torasiko): Göğüs.
➢ thoracal (torakal): Göğüsle ilgili.
➢ thoracostomy (torakostomi): Göğüs duvarından göğüs boşluğuna
açılan delik oluşturma.
➢ thoracicoabdominal (torasikoabdominal): Göğüs ve karınla ilgili.

16 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

5-
➢ abdomin (o) (L) (abdomin, abdomino): Karın.
➢ abdominal (abdominal): Karınla ilgili.
➢ abdominocystic (abdominosistik): Karın ve ödkesesi ile ilgili. Karm ve
idrar kesesi ile ilgili.

Hareket Sistemine İlişkin Kökler


l-
➢ os, oss, osseo, ossi (L), ost, oste (o) (G) (os, os, osseo, ossi, ost, oste,
osteo): Kemik.
➢ osseous (osseous): Kemikli.
➢ ossiform (ossiform): Kemik şeklinde, kemiksi.
➢ ostalgia (ostalji): Kemiklerde hissedilen ağrı.
➢ osteocyie (osteosit): Kemik hücresi.
➢ osteitis (osteit): Kemik iltihabı.
2-
➢ arthr (o) (G) (artr, artro): Eklem.
➢ arthralgia (artralji): Eklem ağrısı.
➢ arthroscope (artroskop): Eklem içini incelemede kullamlan alet.
3-
➢ chondr (o) (G) (kondr, kondri): Kıkırdak.
➢ chondric (kondrik): Kıkırdaksı, kıkırdağa ait.
➢ chondroblast (kondroblast): Öncü kıkırdak hücresi.
➢ chondroplasty (kondroplasti): Kıkırdak üzerinde yapılan estetik
ameliyat.
4-
➢ my (o) (G) (mi, miyo): Kas.
➢ myalgia (miyalji): Kas ağrısı.
➢ myometrium (miyometryum): Döl yatağının kas tabakası.

Dolaşım Sistemine İlişkin Kökler

I-
➢ cardi (a), cardio (G-kardia) (kardi, kardya, kardyo): Yürek, kalp.
➢ cardialgia (kardyalji): Yürek bölgesinde hissedilen ağrı, yürek ağrısı.
➢ cardiovascularis (kardyovaskular): Yürek ve damara ait.
17 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

➢ cardiology (kardyoloji): Yürek hastalıkları ve tedavisiyle ilgilenen


bilim dalı.
2-
a)
➢ angi (o) (G-angeion) (anji, anjyo): Damar.
➢ angiolipoma (anjyolipom): Damar ve yağ dokuları karışımından oluşan
ur.
➢ angiectomy (anjyektomi): Damarın kesilip çıkarılması.
b)

➢ vas (o), vasi (L) (vas, vaso, vasi): Damar. / Vas deferens (erkeklerde
döl hücrelerini ve meni sıvısını idrar yoluna taşıyan kanal). vasiform
(vasiform): Damar şeklinde.
➢ vasodilatation (vasodilatasyon): Kan damarlarının genişlemesi.
➢ vasectomy (vasektomi): Vas deferensİ çıkarma ameliyatı.
3-
➢ arter, arteri (L) (arter, arteri): Arter, atardamar.
➢ arteritis (arterit): Atardamar iltihabı.
➢ arteriola (arteryol): Küçük atardamar.
4-
➢ veni, veno (L) (veni, veno): Ven, toplardamar.
➢ veniplex (venipleks): Toplardamar ağı; toplardama? şebekesi.
➢ venosclerosis (venoskleroz): Toplardamar duvarının sertleşmesi.
5-
a)
➢ lien (o) (L) (İyen, İyeno): Dalak.
➢ lienitis (İyenit): Dalak iltihabı.
➢ lienomalacia (İyenomalasi): Dalağın yumuşaması.
➢ lienorenal (İyenorenal): Dalak ve böbrekle ilgili.
b)
➢ splen (o) (G) (splen, spleno): Dalak.
➢ splenatrophy (splenatrofi): Dalağın küçülmesi.
➢ splenomegaly (splenomegali): Dalak büyümesi.
➢ splenectomy (splenektomi): Dalağı çıkarma ameliyatı.

18 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

6-
➢ haema, hem (a), hemat, hemato (G-haima) (hema, hem, hema, hemat,
hemato): Kan.
➢ hemal (hemal): Kan veya kan damarlarına ait.
➢ hematemesis (hematemez): Mide kanaması sonucu kan kusma.
➢ hematogen (hematojen): Kan yapıcı madde.
7-
➢ leuk (o) (G) (lök, löko): Lökosit, akyuvar. [Beyaz, ak.
➢ leukocytosis (lökositoz): Kanda akyuvarların artması.
➢ leukopenia (lökopcni): Kanda akyuvarların azalması.
➢ leukomyclitis (lökomiclit): Omurilik beyaz cevherinin (ak maddesinin)
iltihabı.

Solunum Sistemine İlişkin Kökler

l-
✓ laryng (o) (G) (laring, laringo) : Gırtlak.
✓ laryngeal (laringeal): Gırtlakla ilgili.
✓ laryngostenosis (laringostenoz): Gırtlağın daralması.
✓ laryngoscopy (laringoskopi): Gırtlağın laringoskop cihazıyla
incelenmesi.
2-
✓ trache (o) (G) (trake, trakeo): Soluk borusu.
✓ trachealgia (trakealji): Soluk borusunda hissedilen ağrı.
✓ tracheitis (trakeit): Soluk borusunun iltihabı.
✓ tracheoscope (trakcoskop): Soluk borusunun içini muayenede
kullanılan alet.
3-
✓ bronch (o), bronchi (L) (bronk, bronko, bronki): Bronş.
✓ bronchiostenosis (bronkyostenoz): Bronş lümenlerinin (boru
biçimindeki organların içindeki boşluk) ileri derecede daralıp
büzüşmesi.
✓ bronchodİlatatİon (bronkodilatasyon): Bronş lümeninin genişlemesı.
4-
✓ pulmo (n) (L) (pulmo, pulmon): Akciğer.
✓ pulmonitis (pulmonit): Akciğer iltihabı.
✓ pulmolith (pulmolit): Akciğerde oluşan taş.

19 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Sindirim Sistemine İlişkin Kökler

I-
✓ pharyng (o) (G) (faring, faringo): Boğaz, yutak.
✓ pharyngectomy (faringektomi): Yutağın ameliyatla çıkarılması.
✓ pharyngonasal (faringonazal): Boğaz ve burunla ilgili.
2-
✓ gastr (o) (G) (gastr, gastro): Mide.
✓ gastroduodenal (gastroduodcnal): Mide ve onikiparmak bağırsağl ile
ilgili.
✓ gastroscope (gastroskop): Mide içini görerek muayenede kullamlan
alet.
3-
✓ enter (o) (G) (enter, entero): Bağırsak.
✓ enteritis (enterit): Bağırsak iltihabı (özellikle incebağırsak iltihabı).
✓ enterostenosis (enterostenoz): Bağırsak kanalının daralması, tlkanması.
4-
✓ jejun (o) (L) (yeyun, yeyuno): Yeyunum, boş bağırsak (ince bağırsağın
ikinci parçası).
✓ jejunostomy (yeyunostomi): Karm duvarı ile boş bağırsak arasında
ameliyatla geçit oluşturma.
✓ jejunoileitis (yeyunoileit): Boş bağırsak ile kıvrım bağırsağın birlikte
iltihabı.
5-
✓ ile (o) (G) (ile, ileo): İleum, kıvrım bağırsak (ince bağırsağın üçüncü
parçası).
✓ ileectomy (ileektomi): Kıvrım bağırsağın ameliyatla çıkarılması.
✓ ileorcctal (ilcorektal): Kıvrım bağırsak ve düz bağırsakla (rektum)
ilgili.
6-
✓ appendic (o) (L) (appendik, appendiko): Appendiks vermiformis, kör
bağırsağın solucansı uzantısı.
✓ appendicitis (apendisit): Kör bağırsağın solucansı uzantısının iltihabl.
✓ appendicectomy (appendisektomi): Apandisi çıkarma ameliyatı.
✓ appendicolithiasis (appendikolityazis): Apandiste taş oluşması.

20 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

7-
✓ colo (n) (L) (kolo, kolon): Kolon (kalın bağırsağın ikinci parçası).
✓ colonoscopy (kolonoskopi): Kolonun incelenmesi
✓ coloptosis (koloptozis): Kolon sarkması.
8-
✓ rect (o) (L) (rekt, rekto): Rektum, düz bağırsak (kalın bağırsağın
üçüncü parçası).
✓ rectitis (rektit): Düz bağırsağın iltihabı.
✓ rectoscopy (rcktoskopi): Düz bağırsağın rektoskop cihazı aracılığıyla
muayenesi.
9-
✓ pancreatio, pancreato (G) (pankreasyo, pankreato): Pankreas.
✓ pancreatiosplenic (pankreasyosplenik): Pankreas ve dalakla İlgili.
✓ pancreatogenic (pankreatojenik): Pankreastan gelişen.
10-
✓ hepat (o) (G) (hepat, hepato): Karaciğer.
✓ hepatargia (hepatarji): Karaciğer yetersizliği.
✓ hepatatrophy (hepatatrofi): Karaciğerin küçülmesi.
✓ hepatolith (hepatolit): Karaciğerde oluşan öd (safra) taşı.
✓ hepatomegaly (hepatomcgali): Karaciğerin büyümesi.
11-
✓ cyst (o), cysti, cystido (G-kystis) (şist, sisto, sisti, sistido): Öd kesesi. /
İdrar kesesi. / Kist.
✓ cystostomy (sistostomi): Karın duvarmdan idrar kesesi veya öd
kesesine açılan geçit oluşturma.
✓ cystitis (sistit): İdrar kesesinin iltihabı. cystoma (kistoma): Kistlerden
oluşmuş tümör.
✓ cystidoceliotomy (sistidoselyotomi): Karın duvarından yapılan kesit
aracılığıyla idrar kesesini açma.
12-
✓ chol (e) (G) (kol, kole): Öd (safra). cholecyst (kolesist): Öd kesesi.
✓ cholepoiesis (kolepoyezis): Karaciğerde öd oluşması.

Üriner Sisteme İlişkin Kökler


I-
✓ nephr (o) (G) (nefr, nefro): Böbrek.
✓ nephrectomy (nefrektomi): Böbreğin ameliyatla çıkarılması.
21 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ nephrolith (nefrolit): Böbrek taşı.


✓ ren (o) (L) (ren, reno): Böbrek.
✓ renicapsule (renikapsul): Böbrek kapsülü. reniform (reniform):
Böbrek şeklinde.
✓ renovascularis (renovaskular): Böbreğin damarlarıyla ilgili.
2-
✓ ureter (o) (G) (ureter, uretero): Ureter, idrar borusu.
✓ ureteritis (ureterit): Ureter iltihabı.
✓ ureterolith (ureterolit): Ureterde oluşan taş, ureter taşı.

3-
✓ cyst (o), cysti, cystido (G) (şist): Sidikkesesi. / Ödkesesi. / Kist.
✓ cystostomy (sistostomi): Karın duvarından sidikkesesi veya
ödkesesine açılan geçit oluşturma.
✓ cystitis (sistit): Sidikkesesinin yangısı.
✓ cystoma (kistoma): Kistlerden oluşmuş tümör.
4-
✓ urethr (o) (G) (uretr, uretro): Uretra, idrar yolu.
✓ urethratresia (uretratrezi): İdrar yolunun kapalı oluşu.
✓ urethrophraxis (uretrofraksi): İdrar yolunun tıkanıklığı.

Sinir Sistemine İlişkin Kökler


l-
a)
✓ cerebr (o) (L) (serebr, serebro): Beyin.
✓ cerebriform (serebriform): Beyin şeklinde.
✓ cerebrospinal (serebrospinal): Beyin ve omurilikle ilgili.
b)
✓ encephal (G) (ensefal): Beyin (tüm beyin).
✓ encephalitis (ensefalit): Beyin yangısı.
✓ encephaloma (ensefaloma): Beyin uru.
2-
✓ myel (o) (G) (miel, mielo): Omurilik. / Kemikiliği. / Myelin tabakası.
✓ myelitis (mielit): Omurilik yangısı. / Kemikiliği yangısı.
✓ myelopoiesis (mielopoyezis): Kemikiliğinden kan hücrelerinin
oluşması.
✓ myelocyte (miclosit): İlik hücresi.
22 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ myelin (mielin): Sinir lifleri çevresinde kılıf halinde oluşan yağa benzer
yumuşak madde.
3-

✓ mening (o) (G) (mening, meningo): Beyin omurilik zarları (BOZ).


✓ meningitis (menenjit): Beyin ve omuriliği saran zarlarm yangısı.
✓ meningorrhagia (meningoraji): Beyin ve omurilik zarlarının içine
kanama olması.
4-
✓ neur (o), neuri (G) (nör, nöro, nöri): Sinir.
✓ neurcctomy (nörektomi): Bir sinirin ameliyatla kesilip çıkarılmaşı.
✓ neuroanatomy (nöroanatomi): Sinir anatomisi.
✓ neuritis (nörit): Sinir iltihabı.

Duyu Organlarına İlişkin Kökler


I-
a)
✓ ocul (o) (L) (okul, okula): Göz.
✓ oculofacial (okulofasyal): Gözler ve yüzle ilgili.
✓ oculomotor (okulomotor): Göz küresini hareket ettiren.
b)
✓ ophtalm (o) (G) (oftalm, oftalmo): Göz.
✓ ophtalmic (oftalmik): Gözle ilgili.
✓ ophtalmoparalysis (oftalmoparalizi): Göz kaslarındaki felç.
2-

✓ derm (a), dermat (o) (G) (dcrm, derma, dermat, dermato): Deri.
✓ dermal (dermal): Deriyle ilgili.
✓ dermatoplasty (dermatoplasti): Deriye yapılan onarma ameliyatı.
3-
a)
✓ audio (L) (odyo): İşitme, ses.
✓ audiometer (odyometre): İşitme yeteneğinin derecesini ölçen alet.
✓ audiogram (odyogram): Kulağın işitebildiği ses dalgalarının çizelgesi.

23 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

b)
✓ ot (o) (G) (ot, oto): Kulak.
✓ oticus (otikus): Kulağa ait.
✓ otorrhea (otore): Kulak akıntısı.
4-
a)
✓ nas (o) (L) (nas, nazo): Burun.
✓ nasiform (naziform): Burun şeklinde.
✓ naso-oral (nazo-oral): Burun ve ağızla ilgili.

b)
✓ rhin (o) (G) (rin, rino): Burun.
✓ rhinitis (rinit): Burun mukozasının (bazı organların iç tarafını kaplayan
ve salgısı bulunan zar) iltihabı, nezle.
✓ rhinorrhagia (rinorraji): Burun kanaması.
5-
✓ lingu (o) (L) (lingu, linguo): Dil.
✓ linguofacialis (linguofasyalis): Dil ve yüzle ilgili.

Diğer Kökler
I-
✓ glu, glucos (G-gleukos), giy, glyco (G-glykys) (glu, glukoz, gli, gliko):
Glikoz, şeker.
✓ glucagon (glukagon): Pankreastan salgılanan glikojeni (glikozun depo
şekline verilen isim) glikoza (kan şekeri) dönüştüren hormon.
✓ glucosuria (glukozüri): İdrarda fazla şeker bulunuşu.
✓ glycemia (glisemi): Kanda şeker oranmm fazla olması.
✓ glycopenia (glikopeni): Kanda şeker oranının azalması.
2-
✓ lith (o) (G) (lit, lito): Taş.
✓ lithonephria (litonefri): Böbrekte taş bulunuşu.
✓ cystolithiasis (sistolityazis): İdrar kesesinde taş oluşması.
24 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

3-
✓ acu (L) (akü): İğne.
✓ acupuncture (akupunktur): Ağrıyı gidermek için belli noktalara altm
veya gümüş iğneler batırılması esasına dayanan tedavi. acutenaculum
(akutenakulum): Cerrahîde iğneyi tutmaya yarayan araç, tenakulum.

Olumsuzluk, Yokluk, Eksiklik Anlamı Veren


Önekler

l-
✓ (G) (a-): -sız, -siz, yokluk.
✓ abrachia (abrakya): Doğumsal kolsuzluk.
✓ aspermi (aspermi): Sperm yokluğu.
✓ aphasia (afazi): Konuşamama.
2-
✓ an- (G) (an-): Olumsuzluk, yokluk.
✓ anuria (anuri): İdrar kesilmesi.
✓ anemia (anemi): Kanda alyuvarların azlığı.
✓ analgesia (analjezi): Ağrı duyusunun algılanmaması.
3-
✓ dys- (G) (dis-): Engel, olumsuzluk, bozukluk, zorluk.
✓ dysphagia (disfaji): Yutma güçlüğü (yutamamazlık).
✓ dysuria (disuri): Ağrılı işeme.
4-
✓ im-, in- (L) (im-, in-): Olumsuzluk, yokluk, içeriye, içine.
✓ immature (immatur): Tam gelişmemiş.
✓ implacental (implasental): Plâsentasız (embriyonal yaşamda bebeğin
beslenmesini sağlayan yapı).
✓ infertilitas (infertil): Verimsizlik, kısırlık.
✓ inactivus (inaktiv): İşlevsiz, çalışmayan.
5-
✓ non- (L) (non-): Hayır, olumsuz, ret.
✓ noncellularis (nonsellularis): Hücresiz, hücre içermeyen.
✓ nonstriatus (nonstryatus): Çizgisiz.
6-
✓ de- (L) (de-): Yok etme, kaybetme, aşağı, aşağıda.
✓ defaecatio (defekasyo): Dışkılama, dışkı defetme.
✓ dehydratatio (dehidratasyo): Su kaybetme.
25 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ degeneratio (dejenerasyo): Dokuların bozulması.


✓ decollement (dekollement, dekolman): Bir organın normal olarak
üzerine tutunmuş olduğu dokudan ayrılması.

Çevresinde, Yakınında, Her İki Yanda Anlamı Veren


Önekler

l-
✓ par-, para- (G) (par-, para-): Yan, yanında.
✓ paroral (paroral): Ağıza komşu. parotid (parotid): Kulağa yakın.
✓ paranasalis (paranazal): Burun boşluğuna komşu.
✓ parathyroideus (paratiroid): Tiroid bezine yakın olan.
✓ paraplasia (paraplazi): Normal yere yakm gelişme.
2-
✓ amb-, ambi- (L) (amb-, ambi-): Çevresinde, yakınında, her iki yanda.
✓ gyrus ambiens (girus ambyens): Bir kıvrım çevresinde.
✓ ambilateral (ambilateral): Her iki tarafı da ilgilendiren.
✓ ambient (ambyent): Çevreleyen, kuşatan, saran.
3-
✓ amphi- (G) (amfi): Çevresinde, çift olarak, her ikisi de.
✓ amphibious (amfibyous): Hem karada hem suda yaşayabilen.
✓ amphicelous (amfiselus): Her iki tarafi da içbükey.
4-
✓ circum- (L) (sirkum): Çevresinde.
✓ circumrenal (sirkumrenal): Böbrek çevresinde, böbreği saran.
✓ circumvascular (sirkumvaskular): Damar çevresinde, damarı
çevreleyen.
✓ circumintestinal (sirkumintestinal): Bağırsağı çevreleyen.
5-
✓ peri- (G): Çevresinde.
✓ periarterialis (peryarteryalis): Atardamar çevresinde.
✓ pericardium (perikardyum): Yüreği saran zar.
✓ perihepatic (perihepatik): Karaciğer çevresinde.

Ön, Önce, Önünde ve Sonra, Arka, Arkasında, Geri, -den
Sonra Anlamı Veren Önekler

I-
26 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

a)
✓ ante- (L) (ant-, ante-): Önce, ön, önünde.
✓ antebrachium (antebrakyum): Ön kol.
✓ anteflexio (antefleksyo): Öne bükük.
✓ anteversio (anteversyo): Öne dönük, öne düşüş.
b)
✓ pre- (L) (pre-): Ön, önünde.
✓ precervicalis (preservikalis): Boynun önünde olan.
✓ prenatalis (prenatalis): Doğum öncesi.
✓ premolaris (premolaris): Ön azı dişi.
c)
✓ pro- (L, G) (pro-): Ön, önce.
✓ pronephros (pronefros): Döletsel (embriyonal) gelişimde böbreğin ilk
biçimi.
✓ prophase (profaz): Mitoz bölünmede (vücut hücrelerinde görülen
bölünme şekli) ilk evre.
✓ processus (prosessus): Çıkıntı.
2-
a)
✓ post- (L) (post-): Sonra, ardından, arka.
✓ postnatalis (postnatalis): Doğum sonrası.
✓ postoperativc (postoperativ): Ameliyat sonrası.
✓ postcapillaris (postkapillaris): Kılcal damar sonrası.
b)
✓ retro- (L) (retro-): Arka, geri.
✓ retromandibularis (retromandibularis): Alt çene kemiği ardı.
✓ retroduodenalis (retroduodenalis): Onikiparmak bağırsağı arkası.
✓ retroperitonealis (retroperitonealis): Karın zarı ardı.
3-
✓ meta- (G) (meta-): Sonrasında, ötesinde, devamında.
✓ metacarpus (metakarpus): El tarağı.
✓ metanephros (metanefros): Döletsel (embriyonal) yaşamda böbreğin
üçüncü oluşum evresi.
✓ metaplasia (metaplazi): Bir organın normal yerinin dışında başka bir
yerde gelişmesi.

27 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

İçinde ve Dışında Anlamı Veren Önekler

I-
a)
✓ en-, em- (G) (en-, em-): İçerisinde.
✓ encapsulation (enkapsulasyon): Kapsül içerisinde.
✓ enchondral (enkondral): Kıkırdak içerisinde.
✓ encranial (enkranyal): Kafatası içerisinde.
✓ emboly (emboli): Bir damarın pıhtı ile tıkanması.
b)
✓ endo- (G) (endo-): İç, içerisinde.
✓ endocrinocytus (endokrinositus): Hormon salgılayan (iç salgı üreten)
hücre.
✓ endocardium (endokardyum): Yüreğin iç zarı.
✓ endoscope (endoskop): İç organları incelemede kullamlan alet.
c)
✓ intra- (L) (intra-): İçerisinde.
✓ intramuscularis (intramuskularis): Kas içi.
✓ intrapulmonary (intrapulmonari): Akciğer içi.
intracellularis (intrasellularis): Hücre içi.
d)
✓ per- (L) (per-): İçerisinde, arasında, aracılığıyla. peroral (peroral): Ağız
yoluyla.
✓ perrectum (perrektum): Rektum (düz bağırsak) yoluyla.
✓ perfusion (perfuzyon): Sızdırma, sıvı şeklindeki ilâçları vücuda verme,
içine dökme.
2-
a)
✓ ecto- (G-ektos) (ekto-): Dışarda, dış tarafta. ectoderma
(ektoderm): Dış deri.
✓ ectoscopy (ektoskopi): Bir organın dıştan incelenmesi.
✓ ectopic (ektopik): Normal yerinden başka yerde bulunan, dışında
bulunan.
b)
✓ ex-, exo- (L, G) (eks-, ekzo-): Dış, dışta, bitmiş, tamam.
✓ exocrinus (eksokrinus): Dış salgı.
28 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ exocardial (eksokardyal): Yürek dışında


✓ expiration (ekspirasyon): Nefes vermek, çıkarmak.
c)
✓ extra- (L) (ekstra-): Dışında, ötesinde, ek olarak, fazladan.
extracellular (ekstrasellular): Hücre dışında.
✓ extrasensory (ekstrasensori): Duyu ötesi, nomıal duyuların ötesinde.
✓ extrasystolc (ekstrasistol): Kalp kasının normal kasılma ritmine
sonradan eklenen kasılma.

Üzerinde, Üstünde, Çok ve Alt, Altında, Az Anlamı Veren


Önekler

l-
a)
✓ epi- (G) (epi-): Üst, üstünde.
✓ epidermis (epidermis): Derinin üst tabakası.
✓ epicranialis (epikranyalis): Kafatası üstü.
✓ epigastricus (epigastrikus): Mide (karın) üstü ile ilgili.
b)
✓ supra- (L) (supra-): Üzerinde, üstünde.
✓ suprascapularis (supraskapularis): Kürek kemiğinin üstü.
✓ supraorbitalis (supraorbitalis): Göz çukurunun üstünde.
✓ suprarcnalis (suprarenalis): Böbrek üstü.
2-
a)
✓ hyper- (G) (hiper-): Üst, yukarı, fazla.
✓ hyperpyrexia (hiperpreksi): Yüksek ateş.
✓ hypertrophia (hipertrofi): İleri derecede büyüme.
✓ hypertension (hipertansiyon): Yüksek kan basıncı.
b)
✓ super- (L) (super-): Fazla, çok, üst.
✓ superolatcral (superolateral): Üst yan tarafta.
✓ superlobatio (supcrlobasyo): Çok loblu (parçalı).
✓ supercilium (supersilyum): Kaş.
c)
✓ muit-, multi- (L) (muit-, multi-): Çok.
✓ multicellularis (multisellularis): Çok hücreli.
29 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ multipolaris (multipolaris): Çok kutuplu, çok uzantılı.


✓ multiform (multiform): Çok şekilli.
d)
✓ poly- (G) (poli-): Çok polyphagia (polifaji): Çok yeme.
✓ polyuria (poliuri): İdrar çokluğu, sık idrar yapma.
✓ polynuclearis (polinuklearis): Çok çekirdekli.
✓ polygonalis (poligonalis): Çok kenarlı, çokgen.
3-
a)
✓ hypo- (G) (hipo-): Alt, aşağı, altında, az.
✓ hypotension (hipotansiyon): Düşük kan basıncı.
✓ hypogastrium (hipogastryum): Mide altı, karnın alt kısmı.
✓ hypoxemia (hipoksemi): Kanda oksijen azlığı.
b)
✓ olig, oligo- (G) (oligo-): Az, seyrek, yetersiz miktarda
✓ oliguria (oligüri): İdrar miktarının az olması.
✓ oligomenorrhea (oligomenore): Seyrek adet görme.
✓ oligospermia (oligospermi): Spermada normalden az spermiyum
olması.
c)
✓ infra- (L) (infra-): Alt, altında.
✓ infratemporalis (infratemporalis): Şakak kemiğinin altında olan.
✓ infracardiacus (infrakardyakus): Yürek altı.
✓ infrasternalis (infrasternalis): Göğüs kemiğinin altında olan.
d)
✓ sub- (L) (sub-): Alt, altında.
✓ subcapsullaris (subkapsullaris): Kapsülün altında olan.
✓ subcutaneus (subkutanöz): Deri altı.
✓ subcostalis (subkostalis): Kaburga altı.

Orta, Ortasında, Arasında Anlamı Veren Önekler

I-
✓ inter- (L) (inter-): Arasında.
✓ intervertebralis (intervertebralis): Omurlar arası.
✓ interccllularis (intersellularis): Hücreler arası.
✓ intercostalis (interkostalis): Kaburgalar arası.

30 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

2-
✓ meso- (G) (mezo-): Arasında, ortada.
✓ mesoderma (mezoderm): Embriyogenez esnasında ortada oluşan
hücre tabakası. Ekdoderm ile endoderm tabakları arasında oluşur.
✓ mesonephros (mezonefros): Döletsel (embriyonal) yaşamda böbreğin
ikinci oluşum evresi.

Küçük ve Büyük Anlamı Veren Önekler


l-
✓ micr-, micro- (G-mikros) (mikr-, mikro-): Küçük, kısa.
✓ micrencephaly (mikrensefali): Beynin küçük ve tam gelişmemiş
olması.
✓ microcytus (mikrosit): Hücrelerin normale oranla küçük oluşu.
✓ microscopc (mikroskop): Çok küçük cisimleri incelemede kullanılan
araç.
✓ micromelia (mikromeli): El ve ayakların normalden daha kısa, küçük
olması.
2-
a)
✓ macro- (G-makros) (makro-): Büyük, iri.
✓ macrocephalia (makrosefali): Başın büyük olması.
✓ macrobrachia (makrobraki): Kolun büyük olması.
✓ macrocytus (makrositus): Büyük, iri hücre.
b)
✓ mega- (G-mcgas) (mega-): Büyük.
✓ megacaryocytus (megakaryosit): Trombositlerin (pıhtılaşmayı
sağlayan hücre) ana hücresi (dev hücreler).
✓ megacolon (megakolon): Anormal büyüklükte kalın bağırsak.
✓ megacardia (megakardi): Yürek büyümesi.

Bütün ve Yarım Anlamı Veren Önekler


l-
✓ pan-, pas-, pasa-, panto- (G) (pan-, pas-, pasa-, panto-): Tüm, bütün,
tamamı.
✓ pancreas (pankreas): İç ve dış salgı salgılayan bez.
✓ panangiitis (pananjit): Bütün damar tabakalarını yayılan iltihap.
✓ pandemia (pandemi): Bir hastalığın çok ülkeyi birden kaplayan salgın
hâli.
31 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

✓ pantophobia (pantofobi): Gereksiz yere her şeyden korkma.


2-
a)
✓ hemi- (G) (hemi-): Yarım.
✓ hemispherium (hemisferyum): Yarım küre.
✓ hemiplcgia (hemiplcji): Vücudun bir yarısını etkileyen felç, inme.
✓ hemialgia (hemalji): Tek taraflı duyulan ağrı.
b)
✓ semi- (L) (semi-): Yarım, yarı.
✓ semipcrmeabl (semipermeabl): Yarı geçirgen.
✓ semiluna (semiluna): Yarımay.
✓ semiovalis (semiovalis): Yarı oval biçimde.
Ortak, Ortaklaşa, Birlikte Anlamı Veren Önekler
l-
✓ co-, com-, con-, cum- (L) (ko-, kom-, kon-, kum-): Ortaklaşa, ile
birlikte.
✓ coagulatio (koagulasyo): Pıhtılaşma (Pıhtılaşma faktörlerinin bir
araya gelerek birlikte kanının pıhtılaşmasını sağlarlar.).
✓ comminus (komminus): Ortak, birlikte.
✓ congenital (konjenital): Doğumsal.
✓ cumulative (kümülativ): Birikerek oluşmuş, toplanmış.
2-
✓ sym-, syn- (G) (sim-, sin-): Ortak, ile, birlikte.
✓ symbiosus (simbiyoz): Ortak yaşam (Bazı parazitlerde görülen yaşam
biçimi.).
✓ sympodia (simpodi): Birleşik ayaklılık (Ayakların doğumsal yapışık
olması.).
✓ syndrome (sendrom): Bir çok septomun birlikte görülmesi.
✓ synergicus (sinerjik): Birlikte aynı yönde etkili olan.

Hızlı ve Yavaş Anlamı Veren Önekler

l-
✓ tacho-, tachy- (G-tachys) (tako-, taki-): Çabuk, hızlı.
✓ tachometer (takometcr, takometre): Kan akımı hızının ölçülmesinde
kullanılan alet.

32 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

✓ tachycardia (takikardi, taşikardi): Yürek atım sayısının normalin üstüne


çıkması.
✓ tachypnea (takipne, taşipne): Hızlı solunum.
2-
✓ brady- (G-bradys) (bradi-): Ağır, yavaş.
✓ bradycardia (bradikardi): Yüreğin normal atım sayısının yavaşlaması.
✓ bradypnea (bradipne): Solunum sayısının azalması.

Normal, Düzgün, Sağlıklı ve Anormal, Kötü, Bozuk, Hasta


Anlamı Veren Önekler
l.
a)
✓ eu- (G) (ö): Normal, uygun, iyi, sağlıklı, zinde.
✓ eupnea (öpne): Normal solunum.
✓ euplasia (öplazi): Dokunun normal oluşu.
b)
✓ normo- (G) (normo): Normal, tabii.
✓ normocyte (normosit): Normal alyuvar hücresi.
✓ normotension (normotansiyon): Normal kan basıncı.
✓ normothermia (normotermi): Vücudun normal ısısını değişmeksizin
koruması.
c)
✓ orth (o) - (G) (ort): Normal, düzgün.
✓ orthesis (ortez): Eğrilik gösteren kısmın düzeltilmesi.
✓ orthopedia (ortopedi): İskeletin şekil bozukluklarını önleyen ve tedavi
eden tıp dalı.
✓ orthodontia (ortodonti): Dişlerin şekil ve diziliş bozukluklarının
tedavisini konu alan dişçilik dalı.
2-
✓ mal-, mallus- (L) (mal-, mallus-): Kötü, bozuk, hasta. malabsorption
(malabsorbsiyon): Emilim bozukluğu.
✓ malformation (malformasyon): Bozuk oluşum, doğumsal bozuklük,
sakatlık.
✓ malnutrition (malnutrisyon): Kötü beslenme, gıdasızlık.

33 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Sayılarla İlgili Önekler


I-
a)
✓ uni-, unus- (L) (uni-, unus-): Bir, tek.
✓ unilateralis (unilateralis): Tek yanlı.
✓ unilaminaris (unilaminaris): Tek katlı.
✓ unipolaris (unipolaris): Tek kutuplu.
b)
✓ mon-, mono- (G) (mon-, mono-): Bir, tek.
✓ mononuclearis (mononüklearis): Tek çekirdekli.
✓ monoplegia (monopleji): Bir kolun veya bir bacağın felç olması.
✓ monarthritis (monartrit): Tek eklemin iltihabı.
2-
a)
✓ bi-, bin-, bis- (L) (bi-, bin-, bis-): İki, çift. bisaxillary (bisaksillari): Her
iki koltuk altı ile ilgili. binoculus (binokulus): İki gözlü.
✓ bicuspis (bikuspis): İki kapaklı. biceps
(biscps): İki başlı.
✓ bilateral: Çift taraflı, her iki tarafa ait.
b)
✓ di-, diplo- (G) ( di-, diplo-): İki.
✓ diembryonicus (diembriyonikus): İki dölütlü, iki embriyolu.
✓ dicentricus (disentrikus): İki merkezli.
✓ diplogenesis (diplogenesis): Bir organın tek yerine çift olması.
3-
✓ tri- (L) (tri-): Üç.
✓ trimester (trimestr): Üç aylık süre.
✓ trilobatus (trilobatus): Üç loblu (üç parçalı).
✓ tricuspis (trikuspis): Üç kapaklı.
4-
✓ quadri- (L) (kuadri-): Dört.
✓ quadricameratus (kuadrikameratus): Dört odalı.
✓ quadriceps (kuadriseps): Dört başlı.
✓ qudratus (kuadratus): Dörtgen.

34 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬


Dr_Sherif Elgez

Diğer Önekler
l-
✓ anti- (G) (ant-, anti-): Zıt, karşı, karşısında.
✓ antitoxic (antitoksik): Toksin (zehirli madde) giderici.
✓ antiemetic (antiemetik): Kusmaya karşı.
2-
✓ re- (L) (re-): Yine, yenileme.
✓ regcneratio (rejenerasyo): Yenileme, onarma.
✓ reabsorption (reabsorbsiyon): Tekrar emilme, yeniden emilme.
✓ reanimatio (reanimasyo): Diriltme, canlandırma.
3-
✓ trans- (L) (trans-): İçerisinden, bir baştan bir başa.
✓ transcutaneus (transkutanöz): Deri içinden, deri yoluyla.
✓ transduodenal (transduodenal): Onikiparmak bağırsağının içinden
veya üzerinden.
4-
✓ iso- (G) (iso-): E
✓ şit, aynı.
✓ isothcrmal (izotermal): Isı derecesi değişmeyen.
✓ isogenesis (izojenez): Gelişimde benzerlik.
✓ isocellular (izosellüler): Aynı hücrelerden oluşan.
5-
✓ tele-, telo- (G) (tele-, telo-): Uzak, uzaktan, son, sonunda.
✓ telephasc (telefaz): Mitoz bölünmenin son safhası.
✓ telognosis (telognoz): Hastalığa uzaktan tam koyma.
✓ teleceptor (teleseptor): Uzaktan alıcı, uzaktan gelen uyartıları alabilen
duyu organları (göz, kulak gibi).
6-
✓ pseudo- (G) (psödo-): Yalancı, yanlış.
✓ pseudopregnantia (psödopregnansi): Yalancı gebelik.
✓ pseudounipolaris (psödounipolaris): Yalancı tek kutuplu.
✓ pseudoglandularis (psödoglandularis): Salgı bezi görünümünde.
7-
✓ auto- (G) (oto-): Kendi.
✓ autophagy (otofaji): Kendi kendini yeme. Hücrenin, hücre içi
unsurlara yönelik lizozim etkisi ile kendini sindirerek yok etmesi.
✓ autonomy (otonomi): Kendi kendine işleyen, çalışan.
✓ autolysis (otoliz): Hücrelerin kendini eritmesi.
35 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

SONEKLER
Azaltma ve Küçültme Anlamı Veren Sonekler
l-
✓ —ulus, -ula, -ulum (L) (-ulus, -ula, -ulum): Azaltma, küçültme
anlamını verir.
✓ canaliculus (kanalikulus): Küçük kanal.
✓ lobulus (lobulus): Lobcuk.
✓ glomerulus (glomerulus): Küçük yumak. venula
(venul): Küçük toplardamar.
✓ ossiculum (ossikulum): Kemikcik.
✓ septulum (septulum): Bölmecik, duvarcık.
2-
✓ -ella, -ellum (L) ( -ellus, -ella, -ellum): Azaltma, küçültme.
✓ rubella (rubella): Kızamıkcık.
✓ columella (kolumella): Sütuncuk, küçük direk.
✓ cerebellum (serebellum): Beyincik.
✓ organellum (organellum): Küçük organ.

3-
✓ -illa (L) (-illa): Azaltma, küçültme.
✓ fibrilla (fibrilla): Telcik, iplikcik.
✓ tonsilla (tonsilla): Bademcik.

4-
✓ -oluş, -ola (L) (-olus, -ola): Azaltma, küçültme.
✓ alveolus (alveolus): Kesecik (örnek akciğerdeki hava kesecikleri).
✓ nucleolus (nukleolus): Çekirdekcik (hücrelerde bulunan çekirdekçik).
✓ bronchiolus (bronşiyol): Buronşcuk.
✓ vacuola (vakuol): Küçük boşluk.
✓ arteriola (arteryol): Küçük atardamar.

İlgili, Ait Anlamı Veren Sonekler


1-
✓ ic (i) (-ik): ilgili.
✓ dermatic (dermatik): Deri ile ilgili.
✓ gastric (gastrik): Mideye ait.
✓ prostatic (prostatik): Prostat bezine ait.
36 ‫ال تنسونا من صالح الدعاء‬
Dr_Sherif Elgez

2-
✓ -icus (G) (-ikus): İlgili, ait. / Benzeri, -imsi.
✓ cephalicus (sefalikus): Başla ilgili.
✓ hepaticus (hepatikus): Karaciğerle ilgili.
✓ gastricus (gastrikus): Mideyle ilgili, mideye ait.
✓ entericus (enterikus): Bağırsağa ait.
3-
✓ —ac (İ) (-ak): İlgili, ait.
✓ cardiac (kardyak): Yürekle ilgili.
✓ celiac (selyak): Karın boşluğu ile ilgili.
4-
✓ —acus (G) (-akus): İlgili, ait.
✓ celiacus (selyakus): Karın boşluğu ile ilgili.
✓ cardiacus (kardyakus): Yürekle ilgili.
✓ iliacus (İlyakus): Kalça veya böğüre ait.
5-
✓ -al (İ, F) (-al): ilgili, ait.
✓ buccal (bukkal): Yanakla ilgili.
✓ jejunal (yeyunal): Boş bağırsağa ait.
✓ vertebral (vertebral): Omura ait.
6-
✓ -alis (L) (-alis): İlgili, ilintili, ait.
✓ abdominalis (abdominalis): Karınla ilgili.
✓ vesicalis (vezikalis): Keseyle ilgili.
✓ vertebralis (vertebralis): Omurgaya ait, omurgayla ilgili.
✓ costalis (kostalis): Kaburgaya ait, kaburgayla ilgili.
✓ renalis (rcnalis): Böbrekle ilgili.
7-
✓ -aris (L) (-aris): İlgili, ait.
✓ alveolaris (alveolaris): Alveole (kese, boşluk, oyuk) ait.
✓ mandibularis (mandibularis): Altçene kemiğiyle ilgili.
8-
✓ —orius (L) (-oryus): Ait olmak, ilişkili olmak.
✓ auditorius (avditoryus): İşitmeyle ilgili.
✓ rcspiratorius (respiratoryus): Solunumla ilişkili, solunuma yardımcı.

37
Dr_Sherif Elgez

Şeklinde, Biçiminde, Benzer Anlamı Veren Sonekler


l-
✓ —eus (L) (-öz): Benzeri, -imsi, -si.
✓ cartilagineus (kartilaginöz): Kıkırdaksı.
✓ sigmoideus (sigmoidöz): "s” harfi biçiminde.
✓ osseus (ossöz): Kemiksi, kemik gibi.
2-
✓ —oid, oideus, -ideus (G) (-oid, -oidöz, -idöz): Biçiminde, benzer. lipoid (lipoid):
Yağa benzer.
✓ ptcrygoideus (ptcrigoidöz): Kanat benzeri.
✓ dermoideus (dermoidöz): Deri benzeri, derimsi.
✓ conoideus (konoidöz): Koni biçiminde.
3—
✓ formis (L) (formis): Biçiminde.
✓ bulbiformis (bulbiformis): Soğan biçiminde.
✓ vermiformis (vermiformis): Solucan biçiminde.
✓ piriformis (piriformis): Armut biçiminde.
✓ reniformis (reniformis): Böbrek biçiminde.
4-
✓ —icus (G) (ikus): Benzeri, -imsi. / İlgili, ait.
✓ dendriticus (dendritikus): Ağaç benzeri.
✓ plasmaticus (plâzmatikus): Plâzmamsı, plâzma gibi.

Oluşma, Oluşturma, Meydana Gelme, Neden Olma Anlamı Veren


Sonekler
I—
✓ gen, -genic (G-gennan) (-jen, -jenik): Oluşturucu veya sebep olucu etken.
✓ nephrogen (nefrojen): Kaynağını böbrekten alan.
✓ hematogen (hematojen): Kan yapıcı madde.
✓ hepatogenic (hepatojenik): Karaciğerden gelişen.
✓ cytogenic (sitojenik): Hücre oluşturan.
2-
✓ —genesis (G) (jenez): Oluşma, meydana gelme.
✓ adenogenesis (adenojenez): Salgı bezlerinin oluşması.
✓ lithogenesis (litojenez): Taş oluşumu.

38
Dr_Sherif Elgez

✓ osteogenesis (osteojenez): Kemik oluşumu, kemik gelişimi.


3-
✓ -genus, -genous (G) (-jenus, -jenus): Yapan, eden, üreten.
✓ mucigenus (musijenus): Mukus (mukoza salgısı) üreten.
✓ zymogenus (zimojenus): Proenzim (kendisinden enzim oluşan madde) üreten.
✓ cytogenous (sitojenus): Hücre oluşturan.
4-
✓ —poiesis, -poesis (G-poiein) (-poyezis, -poezis): Oluşma, meydana gelme.
✓ galactopoiesis (galaktopoyezis): Sütün oluşması.
✓ erythropoiesis (eritropoyezis): Alyuvarların oluşması.
✓ hemocytopoiesis (hemositopoyezis): Kan hücrelerinin oluşması.

Tıbbi Aletler ve Bu Aletlerin İşlevleriyle İlgili Sonekler


l-
✓ —meter (-metre): Ölçen alet.
✓ micrometer (mikrometre): Küçük cisimleri ölçen alet.
✓ audiometer (odyometre): İşitme yeteneğinin derecesini ölçen alet.
2-
a)
✓ -graph (G-graphein) (-graf): Kaydedici alet.
✓ micrograph (mikrograf): Gözle görülmeyecek derecede küçük hareketleri grafik
(çizelge) hâlinde kaydeden alet.
✓ elcctrocardiograph (elektrokardyograf): Kalp kasının faaliyetlerini grafik
(çizelge) hâlinde kaydeden alet.
✓ spirograph (spirograf): Solunum hareketlerini kaydeden cihaz.
b)
✓ -graphy (G-graphein) (-grafi): Grafik (çizelge) hâlinde kaydetme.
✓ electrocardiography (elektrokardyografi): Kalp kasının faaliyetinden oluşan
elektrik akımı ve bu akım değişikliklerinin grafik hâlinde kaydedilmesi.
✓ spirography (spirografi): Solunum hareketlerinin spirograf aracılığıyla
kaydedilmesi.
✓ lienography (İyenografi): Dalak toplardamarlarına radyoopak madde (Işın
geçirmeyen madde) enjeksiyonundan sonra X (röntgen) ışınları aracılığıyla
dalak filminin alınması.
✓ pyelography (pyelografl): Radyoopak maddeyle dolduktan sonra böbrek ve idrar
borularının röntgen filmlerinin alınması.

39
Dr_Sherif Elgez

c)
✓ -gram (G-gramma) (-gram): Yazım, döküm, kayıt, elde edilen grafik (çizelge),
çekilen film.
✓ elcctrocardiogram (elektrokardiyogram): Yüreğin elektriksel değişimlerinin
kaydedildiği kağıt.
✓ spirogram (spirogram): Solunum hareketlerinin grafisi (dökümü). hemogram
(hemogram): Kanı oluşturan maddeleri gösteren cetvel.
✓ hepatogram (hepatogram): Karaciğer filmi.
3-
a)
✓ scope (İ) (-skop): İnceleme aracı.
✓ gastroscope (gastroskop): Mideyi incelemede kullanılan alet.
✓ pharyngoscope (faringoskop): Yutağı incelemede kullanılan alet.
✓ thracheoscope (trakeoskop): Nefes borusunu incelemede kullanılan alet.
b)
✓ scopy (İ) (-skopi), skopein (G): Araçla İnceleme.
✓ gastroscopy (gastroskopi): Mideyi gastroskop ile inceleme.
✓ endoscopy (endoskopi): Vücut içinin aletle (endoscope ile) incelenmcsi.
✓ pharyngoscopy (faringoskopi): Yutağın faringoskop ile incelenmesi.
4-
a)
✓ tome (İ) (-tom), tomea (G): Kesme aracı.
✓ myotome (miotom): Kas kesme aleti.
✓ osteotome (osteotom): Kemik kesmede kullanılan alet.
✓ phlebotome (flebotom): Toplardamarları açmakta kullanılan cerrahî bıçak.

b)
✓ tomy (İ) (tomi): Kesme.
✓ nephrotomy (nefrotomi): Böbreğin açılarak operasyon yapılmaSl.
✓ cystotomy (sistotomi): İdrar kesesinin açılarak operasyon yapılmaşı.
✓ enterotomy (enterotomi): Kesit yaparak bağırsağı açma.

c)
✓ ectomy (İ) (-cktomi), ektome (G): Kesip çıkarma. nephrectomy (nefrektomi):
Böbreğin çıkarılması.
✓ cystectomy (sistektomi): İdrar kesesinin çıkarılması.

40
Dr_Sherif Elgez

✓ enterectomy (enterektomi): Bağırsağın bir kısmının ameliyatla çıkarılması.


d)
✓ stomy (İ) (-stomi), stomoun (G): Bir organa delik açma, ağızlaştırma, birleştirme.
✓ colostomy (kolostomi): Kolonda açılan bir yarıkla yapay anus (dışkının dışarı
atıldığı delik) oluşturma.
✓ gastrojejunostomy (gastroyeyunostomi): Mide ile incebağırsağın ikinci
parçasının (yeyunumun) birleştirilmesi.
✓ tracheostomy (trakeostomi): Nefes borusunun ön duvarında (boğazda), küçük
daire şeklinde bir parça çıkarılarak açılan pencere.

Hastallk, Hastallk Belirtileri ve Tedaviye iliskin Sonekler


1-
✓ pathy (G) (pati): Hastallk, normal dl$l durum.
✓ neuropathy (nöropati): Herhangi bir sinirsel hastallk veya bozukluk.
✓ nephropathy (nefropati): Herhangi bir böbrek hastallél.
2-
✓ therapy (G) (terapi): Tedavi.
✓ hormonotherapy (hormonoterapi): Hormon tedavisi.
✓ hydrotherapy (hidroterapi): Su kürü, su tedavisi.
✓ chemotherapy (kemoterapi): Hastallélll ilaqla tedavisi
3-
✓ phagia, -phagy (G) (faji): Yeme, yutma.
✓ polyphagia (polifaji): Ailrl yeme, oburluk.
✓ aphagia (afaji): Yutma yeteneginin yitmesi, yutamamazllk.
✓ geophagy (jeofaji): Toprak yeme allikanllél.
4-
✓ -osis (G) (-ozis): Anormallik, hastallk, ayrl artl$.
✓ leucocytosis (lökositoz): Akyuvar saysmm artmasl.
✓ toxicosis (toksikoz): Zehirlenme.
✓ panhidrosis (panhidrozis): Vücudun tüm yüzeyinin terlemesi.
5-
✓ penia (G) (-penia): Azllk, eksiklik.

✓ thrombocytopenia (trombositopeni): Kan pulcuklarmm (kanda plhtllaynayl


saglayan hiicre, trombosit.) azalmasl.
✓ neutropenia (nötropeni): Kanda nötrofillerin (bir akyuvar türü) azalmasl.

41
Dr_Sherif Elgez

6-
✓ pnea (G) (-pne): Soluk alip verme, solunum.
✓ dyspnea (dispne): Nefes almada güqlük gösterme, nefes darliél.
✓ eupnea (öpne): Normal solunum.
7—
✓ ia, -iasis (G) (-i, -yasis): Olgu, durum. lithiasis (lityazis): Tas
olusmasl.
✓ megalosplenia (megalospleni): Dalak büyümesi.
✓ glucosuria (glukozuri): idrarda seker orammn artmasl.
8-
✓ emia (G) (emi): Kan. / Olgu, durum.
✓ hypoxemia (hipoksemi): Kanda oksijen azlığı.
✓ glycosemia (glikozemi): Kanda glikozun artması.
✓ hyperlipemia (hiperlipemi): Kanda aşırı miktarda yağ bulunuşu.
✓ anemia (anemi): Kanda alyuvar sayısının azalması.
✓ hyperemia (hiperemi): Bir bölgenin fazla kanlanması.
9-
✓ rrhagia (G) (raji): Kanama
✓ gastrorrhagia (gastroraji): Mide kanaması.
✓ rhinorrhagia (rinoraji): Burun kanaması.
10-
✓ lysis (G) (-liz): Erime, çözülme.
✓ cytolysis (sitoliz): Hücrelerin erimesi.
✓ hemolysis (hemoliz): Alyuvarların erimesi.
✓ arthrolysis (artroliz): Cerrahî girişimle eklem içi yapışıklıklarım çözülerek
ekleme yeniden hareket kazandırılması.
11-
✓ ectasia, -ectasis (G) (ektazi): Genişleme.
✓ bronchiectasia (bronşektazi): Bronşların genişlemesi.
✓ enterectasis (enterektazi): Bağırsakların genişlemesi.
✓ atelectasis (atelektazi): Uç kısımların (alveollarin) genişlememesi, sönmesi
(a+tele+ectasis).

42
Dr_Sherif Elgez

12-
a)
✓ rrhexis (G) (-reksis): Yırtılma, yarılma.
✓ gastrorrhcxis (gastroreksis): Mide duvarmın yırtılması.
✓ hysterorrhexis (histeroreksis): Döl yatağı duvarının yırtılması, uterus rüptürü.
b)
✓ rrhaphy (G-rhaphe) (-rafi): Dikme, dikiş koyma.
✓ gastrorrhaphy (gastrorafi): Delinen veya yırtılan mide duvarının dikilmesi.
✓ hepatorrhaphy (hepatorafi): Karaciğerdeki yırtık veya kesiğin dikilmesi.
13-
✓ algia (G) (-alji): Ağrı.
✓ arthralgia (artralji): Eklem ağrısı.
✓ myalgia (mialji): Kas ağrısı.
✓ cephalalgia (sefalalji): Baş ağrısı.
14-
✓ -itis (G) (-itis): İltihap.
✓ tonsilitis (tonsilit): Bademcik iltihabı.
✓ sinusitis (sinuzit): Sinus (kemik içindeki boşluklar) iltihabı.
✓ cystitis (sistit): İdrar kesesi iltihabı.
15-
✓ -oma (G) (-oma): Ur, tümör, kitle.
✓ splenoma (splenoma): Dalak tümörü.
✓ hepatoma (hepatoma): Karaciğer tümörü.
✓ adenoma (adenoma): Salgı bezi tümörü.
16-
a)
✓ paralysis (G) (-paralizi): Felç (inme).
✓ acroparalysis (akroparalizi): Kol ve bacakta veya ikisinde birden görülen felç.
✓ pharyngoparalysis (faringoparalizi): Boğaz kaslarındaki felç.
b)
✓ plegia, plege (G) (pleji): Felç (inme).
✓ paraplegia (parapleji): İ ki bacakta görülen felç.
✓ quadriplegia (kuadripleji): Dört ekstremitede görülen felç.

43
Dr_Sherif Elgez

✓ pharyngoplegia (faringopleji): Boğaz kaslarındaki felç.

Diğer Sonekler
I–
✓ ifer, -fer (L) (-ifer, -fer): Taşıyan, götüren.
✓ lactifer (laktifer): Süt taşıyan.
✓ sudorifer (sudorifer): Ter taşıyan.
✓ seminifer (seminifer): Erkek döl hücresi taşıyan.
✓ urinifer (urinifer): İdrar taşıyan.
2-
✓ atus (L) (-atus): Varlı, onlu.
✓ striatus (stryatus): Çizgili.
✓ bifurcatus (bifurkatus): Çatallı.
✓ hamatus (hamatus): Çengelli, kancalı.
3-
✓ cyte (İ) (sit), -cytus (G-kytos) (-situs): Hücre.
✓ hepatocyte (hepatosit): Karaciğer hücresi.
✓ erythrocytus [eritrosit (us) ]: Alyuvar.
✓ myocytus [miosit (us) ]: Kas hücresi.
4-
✓ blast (G) (blast): Olgunlaşmamış genç hücre, öncü hücre.
✓ erythroblast (eritroblast): Olgunlaşmamış alyuvar.
✓ osteoblast (osteoblast): Kemik yapan hücrelerdir. Osteositin öncüsü. Kemik
yapımı sırasında ortaya çıkarlar.
✓ Iymphoblast (lenfoblast): Olgunlaşmamış lenfosit.
5-
✓ logy (İ) (-10ji), -logia (G) (-loji): Bilim.
✓ biology (b (i) yoloji): Canlıları inceleyen bilim dalı.
✓ cardiology (kardiyoloji): Kalp hastalıklarıyla uğraşan bilim dalı.
✓ histologia (histoloji): Doku bilimi.

Latince tıbbi terimler anatomide, Grekçe terimler ise daha çok


patolojide kullanılmaktadır.

44
Dr_Sherif Elgez

Örnekler:
✓ Podalgia (podalji); ayak ağrısı.

✓ Platypodia (platipodi); düz tabanlık.

✓ Cephalalgia (sefalalji); baş ağrısı.

✓ Adenoma (adenom); lenf bezlerinin şişmesi.

✓ Nephritis (nefrit); böbrek yangısı.

✓ Rhinitis (rinit); burun yangısı.

✓ Splenectomy (splenektomi); dalağın çıkarılması.


✓ Angiography (anjiografi); damar radyografisi.
✓ Dermatitis (dermatit); deri yangısı.

✓ Glossitis (glosit); dil yangısı.

✓ Physometra (fisometra); dölyatağı boşluğuna gaz toplanması.

✓ Hysterectomy (histerektomi); dölyatağının çıkarılması.

✓ Endometritis (endometrit); dölyatağı mukozasının yangısı.

✓ Cheiloplasty (keyloplasti); dudağın plâstik ameliyatı.

✓ Cryptorchismus (kriptorşizm); erbezlerinden bir veya ikisinin torbaya inmemesi.

✓ Laryngoscope (laringoskop); gırtlağı incelemede kullanılan aynalı alet.

✓ Exophthalmus (eksoftalmi); göz küresinin öne doğru çıkma-

✓ Myelatelia (miyclatcli); omuriliğin kusurlu gelişimi.

✓ Cardiomalacia (kardyomalasi); yürek kaslarının yumuşamaşı.

✓ Hematoma (hematom); damarlardan çıkan kamn yaralanmış deri altında


toplanması.

✓ Laparoscope (laparoskop); karın duvarından sokularak, karındaki iç organları


incelemede kullanılan alet.

45
Dr_Sherif Elgez

✓ Myalgia (mialji); belli başlı bir bozukluk görülmeksizin kaslarda duyulan ağrı.

✓ Angiomyolipoma (anjiomiolipom); yapısında damar, kas ve yağ bulunan tümör.

✓ Otitis media (otitis medya); ortakulak yangısı.

✓ Staphyloedema (stafilödem); küçükdil ödemi.

✓ Gastroscopy (gastroskopi); mide içinin gastroskopla incelenmesi.

✓ Mastectomy (mastektomi); memenin çıkarılması

✓ Rachicentesis (rakisentez); örümcek zarı delerek altındaki sıvıyı çekme.

✓ Myelitis (mielit); omurilik yangısı.

✓ Cholemia (kolemi); kanda öd bulunması.

✓ Cholecystotomy (kolesistotomi); ödkesesi ameliyatı.

✓ Dactylomegaly (daktilomegali); el ve ayak parmaklarının normalden büyük olması.

✓ Cystitis (sistit); sidikkesesinin yangısı.

✓ Phlebectasia (flebektazi); toplardamarların genişlemesi.

✓ Thrombophlebitis (tromboflebit); toplardamar içinde pıhtı ve çevresinde yangı


oluşumunun bulunduğu hastalık.

✓ Salpingo-oophorcctomy (salpingo-oforektomi); dölyatağı borusunu ve yumurtalığı


çıkarma ameliyatı.

46
Dr_Sherif Elgez

Tibbî terimler
Eponim Terim Latince Karşılığı
Adam elması Prominentia laryngea
Arantius kanalı Ductus venosus
Bartholin bezi Glandula vestibularis major
Botallo deliği Foramen ovale cordis
Bowman kapsülü Capsula glomerularis
Cowper bezi Glandula bulbourethralis
Fallopian tüpü Tuba üterina
Ferrein piramidleri Radii medullares
Havers kanalı Canalis centralis
Henle kulpu Ansa nephroni
Littre bezleri Glandulae urethrales
Malpighi piramidleri Pyramidcs renales
Meibomian bezleri Glandulae tarsales
Moll bezleri Glandulae ciliares
Oddi sfinkleri M. sphincter ampulla
Rolando oluğu Sulcus centralis
Stensen (Stenon) kanalı Ductus parotideus
Wirsung kanalı Ductus pancreaticus

❖ Plummer-Vinson Sendromu: Sideropenik disfaji yani demir eksikliğine bağlı


yutma güçlüğüne denir. Hastalık vücut demirinin azaldığı durumlarda ortaya
çıkmaktadır. Özofagusta organın iç boşluğuna doğru yarımay şeklinde bir
mukoza kıvrımı çıkmaktadır. Bu da yutma güçlüğüne yol açmaktadır.

❖ Mollori-Weis Sendromu: Özofagusun son bölümü ile kardiyayı içeren


uzunlamasına yırtıkların ortaya çıkmasına denir. Yırtık kanamaya yol
açmaktadır. Sürekli ve şiddetli kusmalar, Ikınma, geğirme sonucu yırtık
gelişebilir.

47
Dr_Sherif Elgez

❖ Whipple Hastalığı: Klinik olarak anemi, deri pigmentasyanu, artralji veya


artirit şeklindeki eklem septomları, kilo kaybı, ishal ve şiddetli malabsorbsiyon
durumuyla kendini gösteren ender bir rahatsızlıktır. Kalp, akciğer, beyin, seröz
boşluklar, eklemler, göz, mide-bağırsak kanalı gibi bir çok organı tutmasına
rağmen bu sistemik hastalık, her zaman için özellikle ince bağırsak mukozasını
ilgilendirir.

❖ Crohn Hastalığı (Regional Enteritis): Genellikle ileumun alt bölümünü


ilgilendiren, ancak çok zaman kolonu ve bazen de midebağırsak kanalının diğer
bölümlerini tutan, nonspesifik, granülomatöz iltihabi bir hastalık.

❖ Billroth I Ameliyatı: Midenin distal kısmı (antrum ve pilor bölgesini içine almak
üzere yaklaşık %50'si) ülserle birlikte çıkarılır ve kalan proksimal parça
duodenumun kesilen ucu ile yeniden ağızlaştırılır.

❖ Billroth II Ameliyatı: Midenin yaklaşık %70'i pilorla birlikte çıkarılır, geriye


kalan proksimal parça jejunum ile ağızlaştırılır. Duodenumun kesilen yerdeki
ucu dikilerek kapatılır.

❖ Fanconi Sendromu: Böbrek tubuluslarmdaki bir bozukluk sonucu, böbreğin


sidiği asitleştirme yeteneğini yitirmesine yol açan ve metabolizma kökenli
asidoza neden olan bir hastalık.

❖ Wilms Tümörü: Konjenital, kötü huylu bir böbrek tümörüdür.

❖ Raynauld Hastalığı: Omuriliğin santral kısmında irritabilitenin artması ile


ortaya çıkan bir hastalıktır. Parmak uçlarmda uyuşuklük, karıncalanma, sertlik,
his azalması ve hareketsizlik vardır. Bu etkiler İlerleyicidir.

❖ Parkinson Hastalığı: İstemli hareketlerde yavaşlama ve azalma, kaslarda


katılaşma ve istemsiz titremelerle ortaya çıkan kronik, ilerleyici merkezi sinir
sistemi hastalığıdır.

❖ Hodghin Hastalığı (Lenfagranulomatosis): Lenf bezlerinin tümöral büyümesi


şeklinde başlayan, giderek ilerleyen kötü huylu lenfomalardır. Hastalık

48
Dr_Sherif Elgez

genellikle boyundaki lenf bezlerinin büyümesi ile başlar, vücudun diğer lenfoid
dokularına yayılır.

❖ Burhitt Lenfoma: Lenfotik sistem dışında organları da tutan farklılaşma


göstermeyen B hücreli lenfoma.

❖ Buerger Hastalığı (Tıkayıcı damar yangısı, tromboanjitis obliterans): Özellikle


kol ve bacak atardamarlarının iltihaplanması ve kan pıhtılarının damarları
tıkamasıyla tanımlanan hastalıktır.

❖ Behçet Hastalığı: Üç ana belirtisi bulunan, virütik veya nedeni bilinmeyen


otoimmun bir hastalıktır. Ağızda aft denilen yaralar, cinsel bölgede ülser
şeklinde yaralar, gözde ise tekrarlayan konjiktivit (ahipopiyonlu iritis)
hastalığın en önemli üç belirtisidir.

Aşağıda akronim terimlerle ilgili örnekler yer almaktadır:

➢ AAE Akut Allerjik Enscfalit.


➢ ACTH Adrenokortikotrofik Hormon.
➢ ADH Antidiüretik Hormon.
➢ ADP Adenozindifosfat.
➢ AIDS(Eyds) Acquired Immun Deficiency Syndrome
➢ AKŞ Açlık Kan Şekeri
➢ ALL Acute Lymphocytic Leukcmia
➢ AMY Acute Myelocytic Leukemia
➢ ATP Adenozintrifosfat.
➢ BCG Bacille Calmette Guerin (Tüberküloz aşısı).
➢ BMR Basal Metabolic Rate (Bazal metabolizma hızı)
➢ BOS Beyin Omurilik SIVISI.
➢ BT Bilgisayarlı Tomografi.
➢ CBC Circulation Blood Cell (Dolaşımdaki kan hücreleri)
➢ CVS Cardiovascular System.
➢ CT K(c)ompütürlü Tomografi.
➢ DM Diabetes Mellitus.
➢ EEG Electroencephalogram (beyin grafisi).

49
Dr_Sherif Elgez

➢ EKG Elektrokardiyogram.
➢ EKO Kalpteki karıncıkları ve kapakları görüntülemek için yapılan ultrasonografi.
➢ ELISA Enzyme-Linkcd İmmunosorbent Assay. AIDS antikorlarınıbelirlemek için yapılan test.
➢ EM Elektronmikroskop.
➢ ER Endoplazmik Retikulum.
➢ GFR Glomerular Filtmtion Rate (Glomerüler filtrasyon hızı)
➢ HAV Hepatit A Virusu.
➢ HBV Hepatit B Virusu.
➢ HIV Human Immun Deficiency Virusu.
➢ ICD International Classification of Disease.
➢ ICF İntrascllüler sıvı.
➢ İHD İskemik kalp yetmezliği.
➢ KOAH Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalıkları. Lüteinleştirici Hormon.
➢ LP Lumbal Ponksiyon.
➢ MR(Emar) Magnetic Resonance.
➢ MSH Melanositleri Sitimiile eden Hormon.
➢ NMR Nükleer Magnetik Rezonans.
➢ RBC Red blood Cell Count (eritrosit sayısı).
➢ SGOT (AST) Serum Glutamic-Oxaloacetic Transaminase (aspar tatc transaminasc).
➢ SGPT (ALT) Serum GIutamİc-Pyruvİc Transaminase (alanine transaminase).
➢ SOS (Esoes). Save Our Souis (Denizde uluslar arası ivedi yardım isteme, imdat işareti.).
➢ TİT Tam İdrar Tetkiki.
➢ TSH Troidi Stimule eden (uyaran) Hormon.
➢ WBC White Blood Cell Count (lokosit sayısı).

50
Dr_Sherif Elgez

Tansial terimler
3.a. Radyolojik Terimler

❖ Radyodiagnoz: Bir hastalığın teşhis ve tetkiki için radyoaktif madde ile vücutta
araştırma yapmak.

❖ Ultrasonografi (ultrason): Vücuda yollanan ses dalgalarının organlardan geriye


dönen ekolarının kaydedilmesiyle oluşur. Çok belirgin olmamakla birlikte sıvı
ve katı kitleler arasındaki farkı ve organların genel duruşunu gösterir.

❖ Doppler Ultrasonografi (Doppler US): Kan akımını ve akımm


karakteristiklerini incelemek için kullanılır. Doppler US ile daha çok damar
hastalıkları tespit edilir.

❖ Floroskopi: Vücudun görüntülerinin gösterilmesinde fotografik film yerine


floresan ekran kullanılmasıdır. Vücuttan geçen x Işınları florasan madde ile
kaplı yüzeye çarparak yeşil-sarı ışık yayar. İç organlar hareket halinde direk
olarak görüntülenir. Floroskopi kateterin sokulmasında ve baryum testleri
sırasında kullanılır.

❖ Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Vücut organlarının görüntüsünü


yaratmak için manyetik dalgalar ve radyofrekans kullanılır. X Işını kullanılmaz.
Görüntüler birden fazla düzlemde alınabilir.

❖ Tomografi: Bir organı derinlemesine göstermek için x Işını kullanan bir


yöntemdir. X Işını tüpünü hareket ettirerek bir organın birkaç kesitinin
görüntüleri alınır ve bazı bölgeler daha keskin, bazıları bulanık olacak şekilde
filmlenir.

❖ Anjiyografi: Kan damarlarının görüntülenmesi için iki görüntü alınır ve bunların


birbirinden çıkarılması olayıdır. Görüntüler önce kontrast maddesiz alınır, daha
sonra kan damarlarına kontrast madde verilir ve tekrar görüntü alınır. İlk görüntü
ikinciden çıkarıldiktan sonra son görüntü (kesin ve net) elde edilir.

51
Dr_Sherif Elgez

❖ Kardiak kateterizasyon: Ven veya arter yoluyla sokulan kateter kalp


odacıklarına iletilir. Bu tetkik ile kalpten çıkan kan akımı, kalp odacıklarındaki
kan basıncı ve oksijen miktarı ölçülür. Kontrast madde kalp odacıklarına verilir
ve kalbin yapısını göstermek için röntgen filmleri alınır.

❖ Ekokardiyografi: Kalbin görüntüsünün göğüsten kalbe yüksek frekanslı ses


dalgaları gönderilerek elde edilmesi işlemidir. Ses dalgaları kalpten yansır ve
kalbin yapısını gösteren ekolar makinede görüntüyü oluşturur. Kalp kasının
hastalıklarını ve kalp boşluklarını ayıran kapakların hastalıklarının
değerIendirilmesinde çok yararlı tanısal bir işlemdir.

❖ Ekoensefalografi: Beynin ultrasonla incelenmesine ekoensefalografi denir. Ses


dalgaları beyine gönderilir ve geri dönenler makinede grafik olarak kaydedilir.
Beyin tümörleri ve hematomlar anormal grafikler oluşturur.

❖ Myelografi: Medulla spinalisin x Işını İle görüntülenmesidir. Sırtta lumbal


düzeyden girilerek (medulla spinalisi çevreleyen membranlar arasına)
subaraknoid aralığa kontrast madde enjekte edilip spinal kordun çevresindeki
BOS 'un bulunduğu alan x ışınları ile görüntülenir. Myelografi ile tümörler,
yırtıklar veya fıtıkların medulla spinalis'e basısı görüntülenir.

❖ Safrakesesi ultrasonu: Safra taşlarını görmek için ses dalgaları kullanılır. Bu


inceleme kolesistografinin yerini aldı. Kolesistografi sırasında iyot bazlı
kontrast madde kullanılır.

❖ Kolanjiyografi ve kolanjiyogram: Safra kanallarının x Işını ile


görüntülenmesidir. İntravenöz yolla kontrast madde verilir. Kontrast madde
safra kesesinde ve safra kanallarında birikir. Safra lanallarmın röntgen filmleri
alınarak tümör veya taş nedeniyle oluşan tıkanıklıklar aydınlatılır.

❖ Endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografi: Safra yollavının ve pankreasın,


pankreatik kanalın x Işınları ile görüntülenmesidir. Ağızdan bir tüp yardımıyla
safra ve pankreatik kanallara kontrast madde verilir ve röntgen filmleri çekilir.

52
Dr_Sherif Elgez

❖ Özofagografi: Baryum sülfat yutturulduktan sonra ösofagusun x ışınıyla


görüntülenmesidir. Bu test baryum yemeği veya baryum yutması (swallow)
olarakta adlandırılır ve üst gastrointestinal sistemin incelenmesinin bir
parçasıdır.

❖ Alt gastrointestinal sistem incelemesi: Baryum sülfat plastik tüple (enema)


rektuma ve kolona verilir. Kolonun x ışınları ile göriintüleri çekilir. Kolonda
tümör varsa, obstrüksiyon veya irregülarite olarak görülebilir. Diğer adı baryum
enemadır.

❖ Histerosalpingografi veya histerosalpingogram: Uterus ve tuba üterinaların x


Işınlarıyla görüntülenmesidir. Vaginadan uterus ve tüplere kontrast madde
verilir. X Işınları verilerek bu organlardaki patolojiler saptanır.

❖ Mamografi: Memenin x Işını ile görüntülenmesidir. Düşük voltajlı x Işınları


memeye gönderilir ve görüntüler elde edilir. Mamografi meme dokusundaki
meme kanseri gibi anormallikleri saptamak İçin kullanılır.

❖ Lenfanjiografi veya lenfanjiogram: Ayaktaki lenfatik damarlara kontrast


madde enjekte edildikten sonra lenf düğümleri ve lenf damarlarının x
Işınlarıyla görüntülenmesidir. Kontrast madde pelvis abdomen ve göğüsün
lenfatik damarlarma çıkar ve tüm vücuttakİ lenf düğümlerinin yapısını gösterir.
Bu inceleme ile lenfatik sistemdeki tümörler saptanır.

❖ İntravenöz pyelografi (ürografi): Böbrek ve üriner sistemin X ışını ile


görüntülenmesi işlemidir. Kontrast madde intravenöz yolla enjekte edildikten
sonra röntgen filmlerinin çekilmesine intravenöz pyelogmfi veya ürografi
denir. Üretradan mesaneye kontrast madde verildikten sonra röntgen
filmlerinin çekilmesine retrograd pyelografi veya retrograd ürografi denir.
Pyel/o renal pelvis demektir (böbreğin boşaltım toplama odası).

❖ Sistografi: Mesanenin kontrast madde yardımıyla x Işınlarıyla görüntülenerek


sınırlarının gösterilmesidir. Üretra ve mesaneye kateter yoluyla kontrast madde
verilerek röntgen filmleri elde edilir. 'Miksiyon sistoureterogram hasta işerken
üriner sistemin röntgen filmleri ile görüntülenmesidir.

53
Dr_Sherif Elgez

❖ Waters Grafisi: Paranazal sinüslerin incelenmesine yönelik olarak elde edilen


radyografi.

3.11. Nükleer Tıp Terimleri

❖ Kemik sintigrafisi: İntravenöz yolla verilen radyoaktif madde kemikte birikir.


Kemik tümörleri, lezyonda daha fazla radyoaktif madde toplanmasıyla tanınır.

❖ Tiroid sintigrafisi: İntravenöz (iv) yolla enjekte edilen radyoaktif İyod tiroid
bezinde birikir. Cihaz bezdeki radyoaktif maddeyi saptar, ölçer ve bezin
görüntüsünü oluşturur. Bezin radyoaktif maddeyi kullanma kapasitesine göre
bezin artmış veya azalmış aktivitesi ölçülür. Tiroid sintigrafisi, tiroid bezinin
pozisyonunu, boyutunu ve fonksiyonunu değerlendirmek için kullanılır.

❖ Beyin sintigrafisi: Radyoaktif madde enjekte edildikten sonra kan damarları ve


beyin arasındaki bariyerin (kan-bcyin bariyeri) bozulmasına yol açan lezyonda
birikir. Aygıt radyoaktif maddeyi saptar ve tümör, abse, hematom bölgesini
belirler.

❖ Pozitron Emisyon Tomografi (PET): Radyoaktif maddeler (oksijen ve glukoz


kullanılır) radyoaktif paçacıklarını serbestleştirir ve bu parçacıklara pozitron
denir. Pozitronlar vücuda enjekte edildikten sonra ve beyin ve kalp gibi özel
bölgelere giderler. Pozitronlar serbestleşirken radyoaktif maddenin yerini
gösteren kesitsel renkli görüntüler alınır. Bu test inme, epilepsi, şizofreni ve
migren gibi beyin hastalıklarının tanısını koymak için kullanılır.

❖ Galyum sintigrafi: Radyoaktif galyum (galyum sitrat) dolaşım sistemine enjekte


edilir. Galyumun biriktiği alanların görüntüsünü cihaz alır. Galyum bazı
tümörler tarafından (Hodgkin hastalığı, hepatoma, adenokarsinomlar) ve
enfeksiyon alanlarında toplanır.

❖ Pulmoner ventilasyon sintigrafisi: Radyoaktif gaz (xenon 1 33) solutulur ve özel


bir kamera ile radyoaktif gazın doldurmadığı akciğer kısımları saptanır. Dolma
defekti, bronşları ve alveolleri tıkayan hastalıklar sonucu oluşur. Bu inceleme

54
Dr_Sherif Elgez

aym zamanda operasyon öncesi akciğer fonksiyonunu değerlendirmek için


kullanılır.

❖ Pulmoncr perfüzyon sintigrafisi: Radyoaktif madde enjekte edildikten sonra


hızla akciğerin kanla dolan bölgelerine gider. Tümör, kan pıhtısı, ödem ve
enflamasyon nedeniyle kan akımının ulaşmadığı bölgelerde radyoaktif madde
toplanamaz ve bu şekilde tanınması sağlanır.

❖ Myokard sintigrafisi: Radyoaktif madde (thalyum klorid-201) intravenöz


enjekte edilir. Hasta dinlenirken veya egzersiz yaparken kalp kasına gider. Özel
bir kamera tıkanmış damarlar nedeniyle daha az radyoaktif madde toplanan
yerleri saptar.

3.c. Klinik Terimler:

❖ Torakosentez: Göğüs boşluğunda biriken sıvının boşaltılması işlemidir. Biriken


sıvının fazla olması enfeksiyon veya kanser işareti olabilir. Bu yöntem, kollabc
akciğerin (atelcktazi) tekrar genişlemesi için kullanılabilir.

❖ Parasentez (abdominosentez): Karın boşluğunda biriken sıvının boşaltılmasıdır.

❖ Kuldosentez: Rektum ve uterus arasmdaki "cul-de-sac” denilen boşluğa


vajinadan ince, içi boş iğne sokulur. Sıvı alınır ve kanser hücreleri, enfeksiyon
veya kan hücreleri aranır.

❖ Amniyosentez: Uterusta (dölyatağı) fetüsün içinde bulunduğu sıvıyı (amnion)


almak için kullanılan cerrahi bir işlemdir. Sıvıda mikroskop altında incelenecek
fetüse ait hücreler bulunur.

❖ Aspirasyon: İğne ve tüp yardımıyla aspire edilir. Aspirasyon pnömonisi,


akciğerlerin yiyecek veya yabancı madde İnhalasyonu sonucu oluşan
enfeksiyondur.

❖ Biyopsi: Vücuttaki bir organdan doku parçası alınması ve mikroskop altında


incelenmesidir. Bu işlem cerrahi bıçak, iğne aspirasyonu veya endoskopi ile

55
Dr_Sherif Elgez

(tüp içerisinden özel forseps tipi enstrüman geçirilmesi ile) yapılır. 'Eksizyonel
biyopsi'de incelenecek tüm doku çıkartılır. 'İnsizyonel biyopsi 'de küçük
miktarlarda doku çıkarılır. 'İğne biyopsisi'nde doku boş iğneye çekilir ve sıvı
mikroskopik inceleme için alınır.

❖ Kemik iliği biyopsisi: Az miktarda kemik iliğinin alınmasıdır. Hücreler daha


sonra mikroskop altında İncelenir. Çoğunlukla kalça kemiği (iliak krest)
kullanılır. Biyopsi kemik iliğindeki kan hücrelerinin tipini ve sayısını saptamak
için yapılır.

❖ Odyogram: İşitme kaybının miktarını ve tipini saptamak için farklı frekanslarda


ses dalgaları (500-8000Hz) kullanan bir testtir.

❖ İnspeksiyon: Doktorun hastayı bir araç kullanmadan, evvelce gözle İncelemesi.


Gözlem, görme yoluyla gerçekleştirilen muayene.

❖ Perküsyon: Altta bulunan organm boyut, dansite ve pozisyonunu saptamak için


küçük kısa parmak vuruşlarıdır. Perküsyon en çok karm bölgesinde karaciğeri
incelemek için yapılır.

❖ Palpasyon: Elle dokunarak yapılan incelemedir. Bir hekimin dokuları ve


organları derinin üzerinden dokunarak hissetmesiyle yapılan fizik incelemedir.

❖ Oskültasyon: Vücutta üretilen seslerin dinlenmesidir. En çok steteskopla


akciğerlerin, kalbin, karın bölgesinin veya fetal kalp atımlarının saptanması için
yapılır.

❖ Otoskopik inceleme: Otoskop kullanılarak dış kulak yolunun obtrüksiyon


açısından incelenmesidir. Örneğin, enfeksiyon, kulak kiri, sıvı ve kulak zarı
perforasyonu veya skar dokusu incelenir.

❖ Oftalmoskopik inceleme: Gözü doğrudan incelemek için oftalmoskop


kullanılır. Böylece lenste katarak olup olmadığı, optik sinir, retina ve gözdeki
kan damarları İncelenir.

56
Dr_Sherif Elgez

❖ Endoskopi: İnce tüp şeklindeki bir gereç (endoskop) doğal bir açıklıktan (ağız
veya anüs), cerrahi insizyondan veya karın duvarından sokulur. Endoskoplar
Işık taşıyan cam 'fiber' kümesinden oluşur. Bazı gereçlerde küçük forseps
benzeri bir parça vardır. Bu parça ile mikroskobik doku örneği (biyopsi) almır.
Bronkoskopi, özafagoskopi, gastroskopi ve laparoskopi farklı organlara yönelik
endoskopi örnekleridir.

❖ Laringoskopi: Larinksin görsel olarak incelenmesi için hava yolundan endoskop


sokulur. Lens ve aynalar yardımıyla larinksin büyütülmüş görüntüsü elde edilir.
Bu işlem ile tümörler ve ses tellerindeki değişiklikler saptanır.

❖ Bronkoskopi: Hava yoluna esnek tüp sokularak yapılır. Bronşların içi görülür
ve biyopsi için doku alınabilir. Tüp ağızdan sokulur.

❖ Torakoskopi: Göğüs bölgesinde bir insizyon yerinden endoskop sokularak


akciğer yüzeylerinin görsel olarak incelenmesidir.

❖ Mediastinoskopi: Bu işlemde mediastinuma endoskop sokuItır (akciğerler


arasında ve kalbin önündeki potansiyel boşluk). Hasta anestezi altında iken
küçük bir insizyondan mediastinoskop sokulur. Bu işlem ile lenf düğümü
biyopsisi yapılabilir. Ayrıca mediastinumdaki diğer yapılar incelenebilir.

❖ Özofagoskopi: Ağızdan endoskop sokulur. Özafagustaki ülser, tümör ve benzeri


lezyonlar saptanır.

❖ Özofagogastroduodenoskopi (EGD): Ağızdan özafagusa endoskop sokulur,


mideye ve ince bağırsağın ilk kısmına ilerlenir.

❖ Gastroskopi: Midenin içinin görüntülenmesi ve biyopsi alınması için özafagustan


endoskop sokularak incelenmesidir.

57
Dr_Sherif Elgez

❖ Kolonoskopi: Rektumdan kolona esnek bir tüp sokulur. Böylece görsel inceleme
yapılabilir, biyopsi örnekleri almabilir ve polip gibi iyicil büyümeler endoskopla
çıkarılabilir. Polipin çıkarılmasma polipcktomi denir.

❖ Laparoskopi: Hastaya lokal anestezi yapıldıktan sonra karın duvarındaki


insizyondan laparoskop sokulur. Bu işlemle hekim karnın içini, karaciğerin
yüzeyini, dalağı ve pelvisi inceler. Laparaskop ayrıca gebeliği önlemek için
fallop tüplerinin bağlanmasında da sık kullanılır.

❖ Sistoskopi: Mesaneyi görmek için üretradan mesane içine ince bir tüp veya
sistoskop (endoskop) sokulur. Sistoskop yardımıyla mesaneden biyopsi alınır.

❖ Histeroskopi: Görsel inceleme için uterusa endoskop sokularak inceleme


işlemidir.
❖ Kolposkopi: Vajinadan özel bir mikroskop sokularak serviksin incelenmesidir.
Vajina spekulum kullanılarak açılır.

❖ Smear (simir): Vajinadan tahta spatula veya pamuk ile incelemek için hücre
alınmasıdır. Hücreler daha sonra lama alınır, tespit edilir ve laboratuara
gönderilir. Sonuçlar 1-1 V derecelerde değerlendirilir (I: Normal, II:
Enflamatuar, III: Kanser açısından kuşkulu, IV: Kanser).

❖ Dijital rektal inceleme: Bu işlemde hekim eldivenli elini rektuma sokar. Rektum
ve prostat kanseri tanısında kullanılır.

❖ Proktosigmoidoskopi: Rektum ve kolonun başlangıç kısımlarını incelemek için,


anüsten endoskop sokularak yapılan incelemedir. Sigmoid kolonun uzun
endoskop ile incelenmesine sigmoidoskopi denir. Bu teknik ile polipler, malign
tümörler ve kanama odakları saptanır.

❖ Dilatasyon ve kürtaj: Serviksin yardımcı aletlerle genişletilmesi ile rahim


içinden doku alınmasıdır. Doku mikroskop altmda incelenir. Bu işlemin
kısaltılmış şekli DocK'dır.

58
Dr_Sherif Elgez

❖ Pulmoner fonksiyon çalışması: 'Spirometre' denilen gereç yardımıyla


akciğerlere alınan ve verilen havanm ölçülmesidir. Bu test astım, kronik bronşit,
amfizem ve iş yerinde asbestos, kimyasallar ve toza maruz kalan hastalarda
anormal çıkar.

❖ Elektrokardiografi (EKG): Elektrot bağlantıları ile kalpten elektrik iletileri


toplanır. Kalp ritmindeki anormallikleri belirlemek ve kalp hastalıklarının
tanısını koymak için kullanılır.

❖ Holler EKG: Kalp aktivitesinin bir süre elektrokardiyografik kaydıdır. Hasta


günlük aktivitelerini yaparken holter monitorü'nü yanında taşır. Kalp ritim
anormalliklerini saptar ve tedavisine yardımcı olur.

❖ Stres testi: Egzersiz sırasında alınan EKG'dir. Kalple ilgili belirtilerin nedenini
açıklayarak gizli kalp hastalığım açığa çıkarabilir.

❖ Elektroensefalografi (EEG): Elektrotlar kafa derisine konarak beyinden gelen


elektrik saptanır, kaydedilir. EEG epilepsi ve diğer beyin lezyonlarının, nörolojik
bozuklukların tanısı ve monitorizasyonu için kullanılır. Komadaki hastaların
(beyin inaktivitesinin) ve uyku bozukluklarının saptanmasında kullanılır.

❖ Elektromyografi (EMG): Elektrotlardan yararlanılarak kasların elektriksel


potansiyelleri ölçülür. Kas ve sinirleri etkileyen hastalıklar ve zedelenmeler
saptanır.

3.d. Laboratuvar Terimleri


❖ Tam kan sayımı: Lökosit, eritrosit ve trombositlerin sayısal olarak ölçülmesidir.
Tam kan sayımı; anemi, lösemi ve enfeksiyon hastalıklarının tanısında kullanılır.

❖ Alyuvar sayımı: Bu test ile kan örneğinde kırmızı kan hücreleri sayılır. Düşük
alyuvar sayısı anemiyi gösterir. Yüksek sayıda çıkarsa 'polisitemi vera' hastalığı
saptanır.

❖ Akyuvar sayımı: Kanda akyuvar sayısı saptamr. Normalden yüksek çıkması


enfeksiyon ya da lösemiyi gösterir. Örnek kanda, kan hücrelerinin farklı

59
Dr_Sherif Elgez

tiplerinin (nötrofil, bazofil, eozinofil, lenfosit, monosit) yüzdesidir. Lökositler


hakkında daha spesifik bilgi verir. Alerjik hastalıkların, bağışıklık sistemi
bozukluklarının löseminin farklı tiplerinin tanısının konulmasına yardımcı olur.

❖ Trombosit sayımı: Örnek kanda pıhtılaşma hücrelerinin (trombositlerin) sayısını


saptayan işlemdir.

❖ Hematokrit: Kanda kırmızı kan hücrelerinin yüzdesinin ölçülmesidir.


Erkeklerde normal değeri 40-50, kadmlarda 37-47 'dir. Düşük hematokrit
anemide görülür. Laboratuar simgesi 'Hct'dir (Hematocrit).

❖ Hemoglobin ölçümü: Kanda hemoglobin konsantrasyonunun ölçülmesidir.


Normal kan hemoglobin değeri erişkin erkeklerde 13.5-18.0mg/dl, erişkin
kadınlarda 12.0-16.0mg/dl arasındadır. Laboratuar simgesi 'Hb'dir.

❖ Protrombin zamanı: Pıhtılaşmada rol alan faktörlerin kandaki miktarını ölçer.


Bu faktörlerden herhangi birinin eksikliğinde protrombin zamam uzar ve kanın
pıhtılaşması zorlaşır.

❖ Eritrosit sedimantasyon hızı: Eritrositlerin, test tüpünün dibine çökme hızını


ölçme yöntemidir. Eğer bu hız belirgin derecede yavaşsa (artmış
sedimantasyon hızı) enflamatuar durumlardan (romatoid artirit gibi) veya
kanda fazla miktarda protein üreten hastalıklardan kuşkulanılır. Laboratuar
simgesi 'ESR'dir (Erytrocyte Sedimentation Rate).

❖ Asit fosfataz: Serumda asit fosfataz denilen enzimin miktarımn ölçülmesidir.


Metastatik prostat kanserlerinde enzim düzeyi yükselir. Kemik hastalıklarında
ve meme kanserinde enzim orta miktarda artar.

❖ Alkalen fosfataz: Hücre membranmda bulunan bir enzimdir. Karaciğer


hastalıklarında (hepatit ve hepatoma) düzeyi yükselir. Kemik hastalığı ve
kemik kanserlerinde de artış olur.

❖ Ürik asit ölçümü: Ürik asit (nitrojen içeren atık madde) miktarı serum ve
idrarda ölçülür. Gut hastalığında ürik asit miktarı yükselir. Bu hastalıkta ürik
asit eklem ve dokularda kristal olarak birikir. Yüksek ürik asit miktarı böbrek
taşı oluşturur.

60
Dr_Sherif Elgez

❖ Albümin: Serum ve idrarda albüminin (protein) ölçülmesidir. Serumda albümin


miktarının düşmesi böbrek hastalıklarında, kötü beslenmede veya karaciğer
hastalığında görülür. İdrarda albüminin bulunması (albuminüri) böbreğin
fonksiyon bozukluğunu gösterir.

❖ Globülin: Globülinler bağışıklık sistemi hücreleri tarafından üretilirler. Yabancı


maddelere (antijen) bağlanarak onları yıkıma uğratırlar. Gamma globülinler
hastalıklarla savaşmak için antikor içeren globülin türüdür.

❖ İmmunoassay: Hormon, ilaç ve protein gibi bazı kimyasalların


konsantrasyonunun kan ve idrarda test edilmesidir. Antijen ve antikorlar
arasındaki tepkimeyi ölçen immünolojik reaksiyondur.

❖ Karışımda herhangi bir partikülün miktarının saptanmasına kısaca assay' denir.

❖ Human karyonik gonadotropin: İdrarda bulunan karyonik gonadotropin


konsantrasyonunun (fetal plasenta hücreleri tarafından salgılanan hormon)
ölçülmesidir. Yumurta ve sperm hücrelerinin fertilizasyonundan sonra idrarda
saptanır. Çok sık kullanılan gebelik testlerinin temelini oluşturur. Laboratuar
simgesi 'HCG, hCG'dir (Human Chorionic Gonadotropin).

❖ Alfa fetoprotein: Serumda alfaglobulin adlı bir proteinin aranmaşıdır. Bu protein


normalde fetusun senımunda, çocuklarda ve gebe kadmlarda bulunur. Beyin ve
medulla spinalis anomalileri olan fetüslarda amniyonik sıvıya sızar. Bu olgu
medulla spinalis bozukluğunun (spina bifida) veya ancnsefalinin (beynin
gelişmemesi) işaretidir.

❖ Karaciğer kanserlerinde ve diğer kanserlerde (testis ve yumurtalik kanserleri)


yüksek düzeylerde bulunur. Serumdaki düzeyi tespit edilerek kanser tedavisinin
başarısı kontrol edilir. Siroz ve viral hepatit gibi iyi huylu karaciğer hastalığında
yüksek düzeylerde bulunur. Laboratuar işareti AFP'dir.

❖ PKU testi: Yeni doğan bebeğin idrarında prenylketonlarının bulunup


bulunmamasına bakılır. Fenilketonüri spesifik bir enzimin eksikliğinde
çocuklarda görülür. Eğer enzim yoksa, fenilalanin (aminoasit) birikir, bu da
çocuğun beynini etkileyerek mental retardasyona neden olur. Bu durumda
bebeğe kanda fenilalanin birikmesini önleyen diyet uygulanır.

61
Dr_Sherif Elgez

❖ Bence Jones proteini: Serum veya idrarda Bence Jones proteini ölçülür.
Kanserli kemik iliği hücreleri tarafından (myeloma hücreleri) fazla miktarda
üretilen normal serum proteininin parçası olan bir imunoglobulindir. Normalde
kan ve idrarda bulunmaz. Fakat multipl myeloma hastalığında (kemik iliğinin
malign durumu) idrar ve serumda yüksek düzeyde Bence Jones proteini
saptanır.

❖ Bilirubin: Serum ve idrarda portakal rengi-kahvercngi pigmentin (bilirubin)


ölçülmesidir. Bilirubin, eritrositlerde bulunan hemoglobinden ortaya çıkar.
Serum ve idrarda yüksek miktarlarda bulunması sarılığı gösterir. Karaciğer
hastalığı, safra yollarındaki tıkanıklık sonucu ya da kırmızı kan hücrelerinin
aşırı yıkımı sonucunda görülür.

❖ Kan kültürü: Bu incelemeyle kanda enfeksiyonun bulunup bulunmadığı


saptanır. Kan örneği özel bir kültüre eklenir. Bu ortam mikroorganizmaların
çoğalmalarını sağlar. Daha sonra mikroorganizmaların üreyip üremediği,
ürediyse tipi belirlenir.

❖ Kan üre nitrojeni: Serumda üre miktarı ölçülür. Yüksek düzcydeki serum üresi
böbrek fonksiyonlarının bozulduğunu gösterir. Ürenin kandan alınarak idrar
yoluyla atılması böbreğin görevidir. Laboratuarda kısaca 'BUN' (blood urca
nitrogen) olarak bilinir.

❖ Kreatinin: Serum veya plazmada nitrojen içeren atık maddenin (kreatinin)


ölçülmesidir. Böbrek fonksiyonu için kullamlan bir testtir. Kreatinin kasta
protein yıkım ürünü olarak normalde üretilir ve böbreklerden idrar yoluyla
atılır. Kanda kreatinin düzeyinde artış olması, böbrek fonsiyonunun
bozulduğunu gösterir. Artış aym zamanda yüksek protein diyetinde ve
dehidratasyonda da görülebilir.

❖ Kreatinin klirensi: Kandan böbrekler yoluyla kreatininin temizlenme hızım


ölçer. Eğer düşükse böbrekler kandan kreatinini idrara yeterince
geçiremiyordur.

❖ Kreatin kinaz: Bir kan enzimi olan kreatin kinaz düzeyini ölçen serum testidir.
Kreatin kinaz kalp kasında, beyin dokusunda ve iskelet kasında normalde

62
Dr_Sherif Elgez

bulunur- Kreatin kinazın bir tipi (İzocnzim) yeni geçirilmiş kalp krizini gösterir.
Çünkü kas zedelendiğinde veya öldüğünde enzim kas hücresinden kana karışır.

❖ Kalsiyum: Serum, plazma veya tam kanda kalsiyum miktarının ölçülmesidir.


Sinir ve kasların anormal fonksiyonunda düşük kan değerleri bulunur.
Kemiklerde kalsiyum kaybı, yüksek miktarda kalsiyum alımı, paratiroid bezi
hastalıkları ve kanser, kandaki değerini yükseltir. Laboratuarda kısaca 'Ca'
olarak gösterilir.

❖ Elektrolitler: Kandaki elektrolitlerin (elektrik akımını iletme özelliği bulunan


kimyasal maddeler) konsantrasyonunu saptayan işlemdir. Suda çözüldüğünde
elektrolitler yüklü parçacıklara (iyonlara) ayrılırlar. Pozitif yüklü elektrolitler
sodyum (Na-), potasyum (K kalsiyum (Ca 2) ve magnezyum (Mg+2)'dur.
Negatif yüklü elektrolitler klorid (Cl-) ve bikarbonattır (HCO Elektrolitlerin
serumdaki konsantrasyonlarının çok düşük ya da yüksek olması elektrolit
dengesizliği oluşturur.

❖ Kalsiyum; kemikleri, böbrekleri, gastrointestinal sistemi, nöromüsküler


aktiviteyi etkiler. Sodyum; kan basıncını, sinirlerin çalışmasını, doku sıvısı
düzeylerini belirler. Potasyum; kalp ve kas çalışmasını etkiler.

❖ Potasyum: Serumda potasyum konsantrasyonunun ölçülmesidir. Potasyum,


kalsiyum gibi diğer minerallerle birleşir ve kasların özelliklede kalp kasının
fonksiyonunda önemlidir. Laboratuar simgesi 'K+'dir.

❖ Karbondioksit: Dokular tarafından üretilen ve akciğerlerde eliminc edilen bu


gaz kanda ölçülür. Anormal değerler akciğer hastallğını gösterir.
Laboratuarlarda 'C02' olarak simgelenir.

❖ Karsino embriyonik antijen: Fetüsün kanmda normal olarak bulunan protein


plazma testidir. Sağlıklı erişkinlerde çok az üretilir. Kolon ve pankreas kanseri
gibi bazı kanserlerde yüksek düzeyde bulunur. Kanser tedavisine yanıtı
değerlendirmek için bu test kullanılır. Laboratuar simgesi 'CEA'dır (carcino
embrionic antigen).

❖ Beyin omurilik sıvısı: Lombcr ponksiyonla alınan BOS üzerinde kimyasal testler
yapılır. Sıvı; protein, şeker ve kan hücreleri açısından incelenir. Menenjit, beyin

63
Dr_Sherif Elgez

tümörü, ensefalit gibi hastalıklavda bu test kullanılır. Testin Türkçe simgesi 'BOS
'dur.

❖ Kolesterol: Serum veya plazmada kolesterol miktarının ölçülmesidir. Kolesterol


özellikle hayvansal yağlarda, yumurtada ve sütte bulunan bir maddedir. Normal
değeri yaşa ve diyete bağlı olarak değişir. 200mg/dl'nin üstündeki değerlerde
ileri test yapılmalıdır. Kolesterol değeri azaltılmalıdır. Çünkü, yüksek kolesterol
damar sertliği ve kalp hastalıklarına yol açar.Ayrıca, kolesterol ve proteinden
oluşan lipoprotein varlığı kanda ölçülür. Yüksek düzeyde HDL tipi kolesterol
(yüksek dansiteli lipoprotein) yararlıdır. Çünkü, yüksek HDL kolesterolü,
vücuttan kolesterolün toplanmasını ve atılmasını sağlar. Düşük dansiteli
lipoprotein (LDL) yükselirse zararlıdır.

❖ Trigliseridler: Bu test ile serumdaki yağ (trigliserid) miktarı ölçülür. Artmış


trigliserid miktarı kalp hastalığı gelişmesi açısından önemli bir risk faktörüdür.

❖ Glukoz: Serum ve plazmada şeker miktarı ölçülür. Yüksek düzeyde glukoz,


diabetus mellitus ve hipertiroidizm gibi hastalıklarda görülür. Glukoz aym
zamanda idrarda da ölçülür. Varlığı şeker hastalığı olduğunu gösterir.

❖ Glukoz tolerans testi: Bu testin ilk kısmında, aç karnına hastadan kan ve idrar
örnekleri alınır. Daha sonra ağızdan glukoz solusyonu verilir. Glukoz alındıktan
yarım saat sonra kan ve idrar örnekleri tekrar alınır ve her 4-5 saatte bir
tekrarlamr. Bu test vücudun glukozu nasıl kullandığını belirler. Diabetus
mellitus, hipoglisemi, karaciğer veya böbreküstü bezi hastalıklarında belirleyici
özellik sağlar.

❖ ELİSA (AIDS) Testi: AIDS virüsüne karşı bulunan antikorların varlığını ölçen
laboratuvar testidir. Eğer test pozitif çıkarsa, o kişinin kanında AIDS virüsü (HIV
— Human Immunodeficience Virus) vardır. Virüsün varlığı lökositlerin ELİSA
testinde saptanan antikorlar üretmesini sağlar. Bu test, AIDS enfeksiyonunu
saptamak için yapılan ilk testtir. Daha sonra Western blot testi yapılarak sonuçlar
kontrol edilip onaylanır. ELİSA 'Enzyme-Linked İmmunosorbant Assay'ın
kısaltmasıdır.

64
Dr_Sherif Elgez

❖ Western Blot: HIV (AIDS virüsü) enfeksiyonunu saptamada ELİSA'dan daha


spesifik bir testtir. Hastanın serumu HIV'den elde edilmiş saf proteinlerle
karıştırılır ve reaksiyon gözlenir. Eğer hasta HIV 'e karşı antikor üretmişse, bu
antikorlar saflaştırılmış (purified) HIV proteinleri ile reaksiyona girer ve test
pozitif çıkar.

❖ Tiroid fonksiyon testleri: Bu testler serumda tiroid hormonlarının düzeyini


saptar [Tiroksin (T4), triiodotironin(T3)]. Serumda hipofiz bezi tarafından
salgılanarak T ve T4 serbestleşmesini stimüle eden Tiroid-StimuIating Hormon
(TSH) ölçülür. Bu testler yardımıyla hipo ve hiper tiroidizm tanısı konur ve
tedaviye yanıt izlenir.

❖ Östrojen reseptör ölçümü: Bu test biyopsi sırasında yapılır. Biyopsi ile


tümörden alınan bir parçada östrojen reseptör proteini ölçülür. Meme kanseri
hücrelerinde bu protein bulunursa östrojenle birleşir ve östrojenin tümörün
büyümesini artırmasını sağlar. Eğer östrojen reseptör ölçümü pozitif ise anti-
östrojen ilaçla tedavi tümörün büyümesini geriletir.

❖ Prostat spesifik antijen: Prostat kanserli hastalarda ve prostat bezinin


yangısında yükselir. Antijen kanda ölçülür. Laboratuar simgesi 'PSA' dır
(Prostate-Specific Antigen).

❖ Hemokkult testi: Dışkıda bulunan az miktarlardaki kanı tespit etmek için


kullamlan bir testtir. 'Occult' gizli anlamındadır. Örnek dışkı biriktirme kabının
üzerine konur ve üzerine kimyasal madde eklenir. Oluşan reaksiyon pozitif ise
polip, ülser veya malign tümörlerdeki kanamadan kaynaklanabileceği
düşünülür.

❖ Serum glutamik-oxaloasetik transaminaz: Bu enzim kalp hasarında (kalp krizi)


veya karaciğer hasarında zedelenmiş dokudan bırakılır ve kandaki değeri
yükselir. Laboratuar simgesi 'SGOT veya AST'dir.

❖ Serum glutamik-piruvik transaminaz: Bu enzim normalde kanda bulunur.


Fakat karaciğer hücrelerinin akut zedelenmesinde (hepatit, enfeksiyöz
mononükleoz, tıkanma sarılığı gibi) miktarı çok artar. Laboratuar simgesi
'SGPT veya ALT 'dır.

65
Dr_Sherif Elgez

❖ Deri testleri: Bu testlerde maddeler cilde uygulamr veya cilt altına enjekte edilir
ve deride immün hücreleriyle reaksiyonu gözlenir. Bu testler kişinin toz veya
polene hassasiyetini ölçer.

❖ Sputum testi (Balgam testi): Hastanın akciğerinden öksürükle çıkardığı balgam


(mukus) incelenir. Balgam mikroskop altmda incelenir, kimyasal analizi yapılır
ve kültür yapılarak da mikroorganizma içerip içermediği saptamr.

❖ Urinalizis (İdrar tetkiki): Hastalıkların tamsma yardımcı ol mak için idrarın


incelenmesidir. Rutin idrar tekikinde anormal renk, koku, dansite, kimyasal
testlere (protein, şeker, aseton) bakılır. Bakteri, kan hücreleri, sediment
mikroskopta aranır. Böbrek ve mesanenin normal çalışmasını saptamakta,
enfeksiyonda, kanser ve diyabet hastalığının tanısında yardımcıdır. Laboratuar
sembolü 'UA'dır.

3.e. İnsanın Yapısına İlişkin Temel Tanım ve Terimler

✓ regio capitis (L)(rejyo kapitis): Baş bölgesi.


✓ regio facialis (L)(rejyo fasyalis): Yüz bölgesi.
✓ regio pectoralis (L)(rejyo pektoralis): Pektoral bölge, göğüs ön yüz bölgesi.
✓ regio abdominalis (L)(rejyo abdominalis): Karın bölgesi, daha çok karın ön duvar
bölgesi anlaşılır.
✓ regio(L) epigastrica(G) (rejyo epigastrik): Epigastrik bölge, karın boşluğunun en
üst kısmı. Göğüs kemiğinin alt kısmı.
✓ regio(L) hypogastrica(G) (rejyo hipogastrik): Hipogastrik bölge, göbeğin alt
kısmı.
✓ regio(L) hypochondriaca(G) (rejyo hipokondryak): Hipokondrik bölge, karının
sağ ve sol yanlarındaki kısım.
✓ regio umbilicalis (L)(rejyo umblikalis): Umblikal bölge, göbek bölgesi.
✓ regio lumbalis (L)(rcjyo lumbalis): Bel bölgesi.
✓ regio pubica (L)(rejyo pubik): Pubik bölge, çatı (pubis) kemiğinin üstündeki
kısım.

66
Dr_Sherif Elgez

✓ regio inguinalis (L)(rejyo inguinalis): İnguinal bölge, kasık bölgesi.


✓ regio(L) perineaIis(G) (rejyo perinealis): Anüsle dış genital organlar arasındaki
bölge.
✓ regio dorsalis (L)(rejyo dorsalis): Karın ve göğüs boşluklarının arka duvar
bölgesi. Üst kısımlarına sırt denir.
✓ regio(L) gluteaIis(G) (rejyo glutealis): Gluteal bölge, kalça (kaba et) bölgesi.
✓ regio(L) deltoidea(G) (rejyo deltoid): Omuz bölgesi.
✓ canalis inguinalis (L)(kanalis inguinalis): Kasık kanalı, inguinal kanal.
✓ thorax (G)(toraks): Göğüs boşluğu.
✓ abdomen (L)(abdomen): Karın boşluğu.
✓ axilla (L)(aksilla): Koltuk altı çukurluğu.
✓ brachium (L)(brakyum): Kol.
✓ antebrachium [ante+brachium(L)] (antebrakyum): Ön kol.
✓ cubitus (L)(kubitus): Dirsek.
✓ olecranon, ancon (G)(olekranon, ankon): Dirsek.
✓ fossa cubiti (L)(fossa kubiti): Dirsek ekleminin önündeki Sig qukurluk.
✓ manus (L)(manus): El.
✓ carpus (G-karpos) (karpus): El bilegi.
✓ metacarpus [meta+karpos(G)] (metakarpus): El taragl.
✓ digitus (L)(dijitus): Parmak.
✓ dactylus (G)(daktilus): Parmak.
✓ pelvis (L)(pelvis): İki kalça kemiği ile sağrı (sakrum) arasındaki boşluk. Karın
boşluğunun devamıdır.
✓ femur (L)(femur): Uyluk. Femoral bölge, kalça ile diz arasındaki kısım.
✓ genu(s) (L) [genu(s)]: Diz.
✓ fossa poplitea (L)(fossa poplitc): Diz ardı çukurluğu.
✓ crus (L)(krus): Bacak.
✓ pes, pedis (L)(pes, pedis): Ayak.
✓ podos (G)(podos): Ayak.

67
Dr_Sherif Elgez

✓ tarsus (L)(tarsus): Ayak bileği.


✓ metatarsus [meta(G), tarsus(L)] (metatarsus): Ayak tarağı.

3.f. Yön Belirten Terimler


✓ superior (L)(superyor): Üst.
✓ inferior (L)(inferyor): Alt.
✓ caudalis (L)(kavdalis): Kuyruğa ait, kuyrukla ilgili.
✓ apicalis (L)(apikal): Tepeyle (bir organ ya da oluşumun tepesi) ilgili, tepeye ait.
✓ basali, basilaris (L)(bazal, bazilaris): Tabanla ilgili, tabana ait.
✓ externus (L)(eksternus): Dış.
✓ internus (L)(internus): İç.
✓ superficialis (L)(süperfisyalis): Yüzeyci, yüzeysel.
✓ profundus (G)(profundus): Derin, derinde olan.
✓ anterior (L)(anteryor): Ön.
✓ posterior (L)(posteryor): Arka.
✓ dexter (L)(dekster): Sağ.
✓ sinişter (L)(sinister): Sol.
✓ proximalis (L)(proksimalis): Gövdeye yakın.
✓ distalis (L)(distalis): Uzakta olan, gövdeden uzakta olan.
✓ verticalis (L)(vertikalis): Vertikal, dikine, dikey. Yere dik olan.
✓ horizontalis (L)(horizontalis): Horizontal, yatay. Yere paralel (koşut) uzanan.
✓ sagittalis (L)(sajittalis): Sajital, ok yönünde, oksal. Önden arkaya uzanan.
✓ longitudinalis (L)(longitudinalis): Longitudinal, boyuna uzanan.
✓ transversus (L)(transvers): Enine uzanan.
✓ axialis (L)(aksiyalis): Aksiyal, eksenle ilgili.
✓ centralis (L)(sentralis): Sentral, merkezde, merkezde olan.
✓ peripheralis (G)(periferalis): Periferal, çevrede, çevresel olan. obluqe (İ) (oblik):
Eğik.

68
Dr_Sherif Elgez

✓ medius (L)(medyus): Orta.


✓ intermedius (L)(intermedyus): Ortada, iki parça arasında.
✓ medialis (medyalis): İç yan, iç yana doğru.
✓ lateralis (L)(lateralis): Dış yan, dış yana doğru.
✓ ventralis (L)(ventralis): Karına ait, karına doğru.
✓ dorsalis (L)(dorsalis): Sırta ait, sırtla ilgili.

Genel Terimler
✓ symptom (L)(semptom): Hastalıkta görülen belirtilere semptom denir. Hastanın
kendinde duyduğu ve gözlediği yakınmalardır.
✓ anamnesis (G)(anamnez): Öykü alma. Bir hastadan hastalığı ve kendisi hakkmda
bilgi alma işlemi.
✓ epicrisis (G)(epikriz): Hastalıkla ilgili bilgilerin hasta taburcu edilirken yazıldığı
rapor. Çıkış özeti.
✓ muayene: Hastalığın tanısı için yapılan işlemlerin tümüne muayene denir. Bakı.
✓ diagnosis [dia+gnosis(G)] (diagnoz): Diyagnoz, tanı, teşhis.Hasta ilc ilgili gerekli
gözlemlerden sonra varılan sonuç.
✓ prognosis (G)(prognoz): Prognoz, hastalığın gidişatı ve sonucu hakkında olasılık
belirtme ve düşünce yürütme işi.
✓ operation (L)(operasyon): Cerrahî işlem, girişim. Ameliyat. Hastanın, bir yerini
kesme, dikme ve yamama yoluyla yapılan tedavi.
✓ incision (insizyon): Bistüri ile kesi yapmak, yarmak.
✓ resection (L)(rezeksiyon): Bir organ veya oluşumun bir bölümünün ya da
tamamının ameliyatla kesilip çıkarılması.
✓ excisio (L)(eksizyon): Kesip çıkarma.
✓ hemostasis (G)(hemostaz): Kanamanın durdurulması.
✓ etiologia (G)(etyoloji): Hastalığın nedenini araştırma işi.
✓ idiopathic (G)(idiyopatik): Nedeni bilinmeyen hastalıklara verilen genel isim.

69
Dr_Sherif Elgez

✓ trauma (G)(travma): Yaralanma, incinme, zedelenme, harabiyet.


✓ lesion (L)(lezyon): Doku ve organlarda makroskopik (gözle görülebilir) ya da
mikroskopik (mikroskopla görülebilir) düzeyde görülen değişiklik.
✓ infiammatio (L)(enflamasyon): İltihap, yangı.
✓ ecchymosis (G)(ekimoz): Vücutta, ezici bir cismin vurulmasıyla, deri altındaki
kan damarlarının yırtılması sonucu kanın deri altmda yayılması nedeniyle
ortaya çıkan çürük, bere, morluk.
✓ contusion (kontuzyon): Çeşitli nedenlerle yumuşak dokularm (kasların)
ezilmesine kontüzyon denir. Ezik, çürük, bere.
✓ syndrome (G)(sendrom): Bir çok semptomun ve lezyonun bir arada bulunması
olgusu.
✓ crepitation (L)(krepitasyon): Lezyon bölgesindeki çıtırtı olgusu.
✓ intermittent (L)(intermittent): Aralıklarla görülen, zaman zaman duran nöbet,
çarpıntı, ateş vb.
✓ consultation (L)(konsültasyon): Hastalığın tanı, tedavi ve prognozu için birden
çok hekimin karşılıklı görüş bildirmesi olayı.
✓ complication (L)(komplikasyon): Yan etki. Bir hastalık sırasında ya da hastaya
ilâç verdikten sonra meydana gelen ikinci hastaİlk ya da bozukluk.
✓ sequela (L)(sekel): Hastalık ya da operasyon sonrası oluşan bozukluk.
✓ scar (skar): Nedbe, yara izi. Yaranın onarım dokusu, sikatriks.
✓ prophylaxis (G)(profilaksi): Profilaksi, hastalığın oluşmaması için uygulanan
koruyucu önlemlerin tümü.
✓ dose (G)(doz): Tedavide amaca ulaşmayı sağlayan ve toksik etki oluşturmayan
etkili ilâç miktarı.
✓ spectrum (L)(spektrum): İlâçların mikroplara karşı gösterdiği etki alanı.
✓ benign (L): İyicil ur, iyi huylu tümör (selim tümör).
✓ malign (L): Kötücül ur, kötü huylu tümör (habis tümör).
✓ metastasis [meta+stasis (G)] (metastaz): Yayılma. Hastalığın bir organdan
başka organlara kan, lenf vb. yollarla yayılması.

70
Dr_Sherif Elgez

✓ shock (İ)(şok): Yaşamsal organların yetersiz kanlanmaları sonucu vücut


işlevlerinin âniden düşmesi ya da eksilmesi.
✓ coma (G)(koma): Baygı, bilincin bütünüyle yitirilmesiyle gelişen derin uyku hâli.
✓ exitus (L) (eksitus): Ölüm. Çıkış yeri. Kısaca ex. olarak kullanılmaktadır.
✓ autopsy [autos+opsis(G)] (otopsi): Ölüm ya da hastalık nedenini belirlemek için
ölü insan vücudunun cerrahî olarak açılarak İncelenmesi İşlemi.
✓ resuscitatio (L)(resussitasyon): Diriltme, yeniden yaşama döndürme.

YANITLAR
1-
✓ leuk/emia: Kanser yapan lökositlerin sayısının aşırı artması.
✓ -emia: Olgu.
✓ gastr/ectomy: Midenin çıkarılması. -ectomy: Kesip çıkarma hemat/oma: Kanın
birikerek kitle oluşturması.
✓ -oma: Ur, tümör, kitle.
✓ nephr/itis: Böbrek iltihabı. —itiş: İltihap.
✓ gastr/o/scope: Mideyi inceleme aracı. —scope: Bakma,
inceleme aracı.
✓ dermat/osis: Deride oluşan bozukluk.
✓ —osis: Anormallik, hastalık, aşırı artış.
✓ physi/o/genic: Psikolojik bozukluk yapan. -genic: Oluşturucu,
sebep olucu etken.
✓ neur/aloia: Sinir ağrısı. —algia: Ağrı.
2-
✓ aden/oma: Salgı bezi tümörü. Aden: Bez.
✓ cerebr/al: Beyinle ilgili. Cerebr: Beyin.
✓ path/o/genic: Hastalık oluşturan. Path: Hastalık.
✓ hypo/gastr/ic: Mide altıyla ilgili. Gastr: Mide.
✓ leuk/o/çyx/ic: Lökositlerle ilgili. Leuk: Beyaz. Cyt: Hücre.

71
Dr_Sherif Elgez

✓ rhin/itis: Burun iltihabı. Rhin: Burun.


✓ arthr/o/tomy: Eklem kesişi. Arthr: Eklem.
✓ hepat/itis: Karaciğer iltihabı- Hepat: Karaciğer.
✓ carcin/o/genic: Kanser yapan. Carcin: Kanser.
✓ electr/o/encephaVo/gram: Beyin elektrik akımı yazma.
✓ Electr: Elektrik.
✓ Encephal: Beyin.
✓ oste/o/tome: Kemik kesmede kullanılan araç. Oste: Kemik.
✓ erythr/o/çy!/osis: Eritrosit sayısında anormallik.
✓ Erythr: Kırmızı. Cyt: hücre.
✓ nephr/o/logist: Böbrekler üzerinde çalışan uzman. Nephr: Böbrek.
✓ bio/logy: Canlıları inceleyen bilim dalı. Bio: Canlı.
✓ phyşj/o/logy: Canlıdaki organ ve yapıların işleyişi ile uğraşan bilim dalı.
✓ physi: Tabiat, tabii, fizyoloji.

3-
✓ ana/tomy: Vücut yapısını inceleyen bilim dalı. Ana-: İçinden
derinliğine.
✓ peri/card/itis: Perikard iltihabı. Peri-: Çevresinde.
✓ retro/gastr/ic: Midenin arkasındaki bölgeyle ilgili.
✓ Retro-: Arka, geri.
✓ hypg/derm/ic: Deri altı katmanıyla ilgili.
✓ Hypo-: Alt, altında, aşağı, az.
✓ hypgy/emia: Kızarıklık. Hyper-: Üst, yukarıda, fazla, çok, aşırı.
✓ endo/crine: İçsalgı yapan. Endo-: İç, içerisinde.
✓ pro/gnosis: Tamdan sonraki hastalığın gidişatı hakkındaki görüş. Ön bilgi.
✓ Pro-: Ön, önce, önde
4-
✓ Salgı bezi Fonksiyon, işlev
✓ Akyuvar (lökosit) Hastalık

72
Dr_Sherif Elgez

✓ Baş Burun
✓ Eklem Böbrek
✓ Tümör, ur Kanser
✓ Hücre Kese, İdrar kesesi
✓ Kemik Tanı, teşhis
✓Deri Kadın
✓ Alyuvar (eritrosit) Karaciğer
✓ Baş Beyin, tümbeyi

73
Dr_Sherif Elgez

HAREKET

KAN

KARDIOVASKULER

OZEL SOLUNUM

SINDIRIM

URINER

GENITAL

ENDOKRIN

SINIR
ve GOZE
PSIKIYATRI

KULAGA
DUYU ORGANLARI
ILISKIN

DERIYE

74
Dr_Sherif Elgez

HARAKET sistemi
4.a. ANATOMİK TERİMLER

4.a.I. Kemik Terimleri


✓ periosteum (G)(peryosteum, periost): Kemiklerin dış yüzlerini sıkıca saran ve
sıkı bağ dokudan yapılmış zardır. Kemiği korur ve kemik kırıklarında onarımı
sağlar.

✓ endosteum (G)(endosteum): Kemik içindeki boşluklarda yüzeyi örten bağ


dokudan zardır. Kemiğe sıkıca yapışmışlardır. Kemik iliği ile komşudurlar.

✓ substantia compacta (L)(substansya kompakta): Sıkı (kompakt) olarak


adlandırılan kemik yapısıdır. Bu kemik sıkı bir yapı gösterir. İçerisinde boşluk ya
da kovuk yoktur. Kemiğin beslenmesini sağlayan kanalcıklar içerir. Dıştan
peryosteumla içten endosteumla sarılıdır. Sıkı kemik uzun kemiklerin
gövdelerinde görülür.

✓ substantia(L) spongiosa(G) (substansya spongyosa): Spongyos (süngersi) kemik.


Kemiğin içinde süngerlerde görüldüğü gibi küçük ya da büyük boşluklar bulunur.
Spongyos kemik (süngersi kemik) denmesinin nedeni budur. Bu tür kemik yapısı
uzun kemiklerin uçları ile, kısa ve küçük kemiklerde görülürler. Bu kemiklerin
dış yüzleri kompakt (sıkı) kemik yapısıyla örtülüdür. Bunun da dışında
peryosteum bulunur.

✓ os longum (L)(os longum): Uzun kemik. Femur, humerus vb. os breve (L)(os
breve): Kısa kemik. El bileği ve ayak bileği kemikleri.

✓ os planum (L)(os planum): Yassı kemik. Kafada bulunan yassı kemikler.

✓ os irregulare (L)(os İrregular): Düzensiz kemik. Belli bir şekli olmayan kemik.
Sakrum, koksa ve mandibula bu gruba girer.

75
Dr_Sherif Elgez

✓ facies articularis (L)(fasyes artikülaris): Uzun kemiklerde iki uçta kemiğin ekleme
katılan yüzüdür. Eklem yüzü. Artikülar yüz.

✓ cavitas medullaris (L)(kavitas medullaris): Kemiklerin ortasında bulunan boşluk.


İlik boşluğu anlamına gelir. İçinde sarı ya da kırmızı kemik iliği bulunur. Kısaca
medulla olarak da söylenir.

✓ foramen nutriens (L)(foramen nutriyens): Kemiklerin yüzeyinde görülen ince


delikler. Beslenme deliği anlamındadır. Damar ve sinirler bu deliklerden içeriye
girerler.

✓ osteoblastocytus [osteo+bIastos+kytos(G)] (osteoblast): Kemik yapan hücrelerdir.


Kemik yapımı sırasında ortaya çıkarlar.

✓ osteocytus [osteo+kytos(G)] (osteosit): Kemik hücresidir.


Kemik içindeki lakuna denen boşluklarda yerleşiktirler.

✓ osteoclastocytus [osteo+kIazein+kytos(G)] (osteoklast): Kemik yiyen hücre.


Kemik onarımı sırasında ortaya çıkarlar. Çok çekirdekli büyük hücrelerdir.

Vücuttaki Önemli Kemikler

✓ os parietale (L)(os paryetal): Kafanın iki yan duvarını yapar.


✓ İki kemiktir. Yan kafa kemiği.
✓ os occipitale (L)(os oksipital): Kafanın en arkasında bulunan ve birinci vertebra ile
eklem yapan kemik. Art kafa (arka kafa) kemiği.
✓ os frontale (L)(os frontal): Kafanın önünde, göz boşluklarının olduğu kemik.
İçinde iki sinus frontalis bulunur. Alın kemiği.
✓ os temporale (L)(os temporal): Kafanın yan-alt kısmında bulunur. Kulak deliği
buradadır. Şakak kemiği.
✓ os (L) sphenoidale (G) (os sfenoid): Kafanın orta-taban bölümünde bulunur.
Cisim kısmının içinde sinüs sfenoidalis denilen paranazal boşluk vardır.
Hipofiz bezi bu kemiğin çukurluğuna yerleşmiştir. Temel ya da taban kemik.

76
Dr_Sherif Elgez

✓ os (L) ethmoidale (G) (os etmoid): Kalbur kemik os nasale (L)(os nazal):
Yaprak, şeklinde burun boşluğunu üstten örten iki kemiktir. Burun kemiği.
✓ os maxilla (L)(os maksilla): Üst çene kemiği. İki tanedir.
✓ Ortasında sinüs maksillaris bulunur. Alt kenarında üst dişler dizilidir. os
mandibula (L)(os mandibula): Alt çene kemiği. Temporal kemikle çene
eklemini (temporomandibular eklem) yapar. Başın harekctli olan tek
eklemidir.
✓ os palatinum (L): Damak kemiği.
✓ os (L) zygomaticum (G) (os zigomatikum): Elmacık kemiği.
✓ os lacrimale (L) (os lakrimal): Gözyaşı kemiği.
✓ os vomer (L): Sapan kemik.
✓ calivaria (L)(kalvarya): Kafa tavam.
✓ orbita (L): Gözlerin bulunduğu boşluk.
✓ fonticulus (L)(fontikulus): Bıngıldak. Fontanella.
✓ paranazal sinüsler: Maksilla, etmoid, sfenoid ve frontal kemiklerin içindeki
boşluklar. İçlerinde hava bulunur. Duvarlarını döşeyen bağ dokusunun
iltihabına sinüzit denir.
✓ columna vertebralis (L)(kolumna vertebralis): Omurga.
✓ rachis (G)(rakis): Omurga.
✓ cervical vertebra (L)(servikal vertebra): Boyun omuru.
✓ C olarak kısaltılır.
✓ thoracal(G) vertebra(L) (torakal vertebra): Göğüs omuru. T olarak kısaltılır.
✓ lumbal vertebra (L): Bel omuru. L olarak kısaltılır.
✓ os sacrum (L) (os sakrum): Sağrı omuru. S olarak kısaltılır.
✓ os (L) coccyx (G) (os koksiks): Kuyruk sokumu kemiği. 3-5 omurdan oluşur.
✓ costa (L)(kosta): Kaburga.
✓ sternum (sternum): Göğüs kemiği.
✓ clavicula (L)(klavikula): Köprücük kemiği.
✓ scapula (L)(skapula): Kürek kemiği humerus (L)(humerus): Kol
kemiği.
77
Dr_Sherif Elgez

✓ radius (L)(radius): Ön kolda döner kemik.


✓ ulna (L)(ulna): Ön kolda dirsek kemiği.
✓ ossa (L) carpi (G) (ossa karpi): Elbileği kemiklerinin genel adı. ossa (L)
metacarpi (G) (ossa metakarpi): El tarağı kemikleri.
✓ ossa digitorum manus (L) (ossa dijitorum manus): El parmak kemikleri.
✓ coxa (L) (koksa): Kalça.
✓ pelvis (L)(pelvis): İki kalça kemiği ile sakrumun ortasında oluşan vücut boşluğu.
✓ femur (L)(femur): Uyluk kemiği.
✓ crus (L)(krus): Bacak.
✓ patella (L): Dizkapağı kemiği.
✓ fibula (L)(fibula): İki bacak kemiğinden arka dış yanda, ince olanı. Kamış kemik.
✓ tibia (L)(tibia): İki bacak kemiğinden kalın olanı. Kaval kemiği. ossa tarsi (L) (ossa
tarsi): Ayak bileği kemiklerinin genel adı. talus (L)(talus): Aşık kemiği.
✓ calcaneus (L)(kalkaneus): Topuk kemiği.
✓ ossa (L) metatarsi [meta(G)+tarsi(L)] (ossa metatarsi): Ayak tarağı kemikleri.
✓ pes, pedis (L)(pes, pedis): Ayak.
✓ podos (G)(podos): Ayak.
✓ phalanx (G)(falanks): Parmak kemiği.
✓ digitus (L)(dijitus): Parmak.
✓ dactylus (G)(daktilus): Parmak.

4.a.2. Eklem Terimleri


✓ articulatio (L)(artikulasyo): Eklem. Kısaltması "art.” biçimde yazılır. Çoğulu
"articulationes” dir.
✓ arthron (G)(arton): Eklem.
✓ arthrologia (G)(artroloji): Eklem bilim. Eklemleri konu alan bilim dalı.
✓ ligamentum (L)(ligamentum): Eklem bağı. "Lig” olarak kısaltılır. Çoğulu
"Ligamenta, Ligg.” şeklinde yazılır.
✓ sutura (L)(sutur): Kısa kemiklerde ekleme katılan yüzdeki testere benzeri dişli
kısım.

78
Dr_Sherif Elgez

✓ gomphosis (G)(gomfozis): Dişlerle çene kemiklerindeki alveol kemik duvarları


arasında meydana gelen eklem.
✓ cartilago articularis (L)(kartilago artikularis): Eklem kıkırdağı. Oynar
eklemlerde ekleme katılan kemiklerin eklem yüzlerini örten kıkırdaktır.
✓ capsula articularis (L)(kapsula artikularis): Eklem kapsülü. Ekleme katılan
kemiğin eklemleşen uçlarını içine alan bağ dokudan kapsül. Eklem bölgesini
kucaklar.
✓ cavitas articularis (L)(kavitas artikülaris): Eklem boşluğu. Oynar eklemde ekleme
katılan uçlar ile kapsül arasında kalan boşluk. synovia (G)(sinovya): Eklem sıvısı.
Eklem boşluğunda bulunan sıvı. Koyu ve yapışkandır. Kayganlık sağlayarak
sürtünmeyi önler.
✓ articulatio(L) synovialis(G) (artikasyo sinovyalis): Sinovyal eklem. Oynar eklem.
✓ discus(G) intervertebralis [inter+vcrtcbra(L)] (diskus intervertebralis):
Vertebraların gövde kısımları arasında bulunan disk şeklindeki oluşumlar.
Vertebralar arasında eklemleşmeyi sağlar.

Önemli eklemler
✓ art. humeri (L): Omuz eklemi. Skapula ile humerus arasında oluşur.
✓ art. cubiti (L)(kubiti): Dirsek eklemi. Humerus, radius ve ulna arasında oluşur.
✓ art. coxae (L)(koksa): Kalça eklemi. Koksa ile femur arasında oluşur.
✓ art. genu (L)(genu): Diz eklemi. Fcmur, tibia ve patella kemikleri arasındadır.
✓ art.temporamandibularis [tempora+mandibuIa(L)] (temporamandibularis):
Mandibula ile temporal kemik arasındadır.
✓ art. radiocarpea [radio(L)+karpos(G)] (radyokarpe): El bileği eklemi. Radius, ulna
ve carpal kemikler arasında oluşur.
✓ art. talocruralis [talus+crus(L)] (talokruralis): Tibia, fibula ve talus arasmda oluşan
ayak bileği eklemi.

79
Dr_Sherif Elgez

4.a.3. Kas Terimleri


✓ musculus (L)(muskulus): Kas. Anatomide kas sözcüğü çok geçer. Daha çok
kısaltılmış şekliyle yazılır. Kısaltması m.” dir. Çoğulu "musculi” şeklinde yazılır
ve kısaltması "Mm., mm.” dir.
✓ myos (G)(mios): Kas.
✓ tendon (L)(tendon): İskelet kaslarının ucunda görülen, kasların kemiklere
tutunmasını sağlayan bağ. Kas kirişi.
✓ fascia (L)(fasya): Kaslar arasında, kasları birbirinden ayıran ince saydam zara
fasya denir. Sıkı bağ dokudan yapılmıştır.
✓ myocytus [myo+kytos(G)] (miyosit): Kas hücresi.
✓ sarcoplasma [sarco+plasma(G)] (sarkoplâzma): Kas hücresi sitoplâzması.
✓ fibramuscularis [fibra+musculus(L)] (fibramuskularis): Kas teli. myofibrilla
[myo(G)+fibrilIa(L)] (miyofibril): Kas hücresi sarkoplâzması içinde uzanan
ince iplikçikler. 1-3 mikron kalınlığında olan bu miyofibriller kasılma işlevini
yaparlar.
✓ discus(G) intercalatus [inter+caIare(L)] (discus interkalatus): İnterkalat diskus.
Kalp kası hücreleri arasındaki bağlantı yerleridir.

4.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ arthralgia [arthr+aIgia(G)] (artralji): Eklem ağrısı.
✓ myalgia [my+algia(G)] (miyalji): Kas ağrısı.
✓ siyatalji: N. ischiadicus'un (siyatik sinir), inverve ettiği (yayıldığı) alanda duyulan
ağrı. Bacağa yayılan ağrı.
✓ metatarsalgia [meta(G)+tarsus(L)+aIgia(G)] (metatarsalji):
✓ Ayak tarağında hissedilen ağrı.
✓ contracture (L)(kontraktür): Kasın devamlı kasılma hâlinde olması.
✓ pes ekino varus deformitesi: Çarpık ayak.
✓ pes cavus (L)(pes kavuş): Çukur ayak kas atrofisi: Kas
kitlesinin küçülmesi.

80
Dr_Sherif Elgez

✓ crepitation (L)(krcpitasyon): Kırık kemiğin uçlarının birbirine sürtünmesinden


çıkan ses.
✓ fracture (L)(fraktur): Kırık. Bir kemiğin kırılarak bütünlüğünün bozulması olgusu.
✓ refracture (L)(refraktur): Eski bir kırıktan sonra kaynayan kemiğin yeniden
kırılması.
✓ dislocation [dis+lecare(L)] (dislokasyon): Çıkık. Ekleme katılan kemiklerdeki
eklem yüzlerinin konumlarının değişmesi.
✓ subluxation (L)(sublüksasyon): Eklem yüzlerinin birbirinden kısmen uzaklaşması.
Tam olmayan çıkık.
✓ distortion (L)(distorsiyon): Burkulma. Dönme, bükülme.
✓ myorrhexis [ myo+rrhexis(G)] (miyoreksis): Kas yırtılması.
✓ hematoma [hemat+oma(G)] (hematom): Damarlarda görülen lezyonlar sonucu bir
bölgede kan birikmesi.
✓ hemarthrosis [hem+arthon(G)] (hemartroz): Eklem boşluğuna kanama, eklem
boşluğunda kan toplanması.
✓ ankylosis (G)(ankiloz): Eklemi meydana getiren kemiklerin, eklem yüzlerinin
birbirine kaynaşması. Böylece eklem hareket yeteneğini kaybeder, sertleşir.

4.c. TANI TERİMLERİ


✓ lumbago(L) (lumbago), lumbalgia (lumbalji): Bel ağrısı, sırt ağrısı.
✓ lumber disk lezyonu: Bel bölgesi omurları arasmdaki disklerde görülen lezyon.
✓ spondylosis (G)(spondiloz): İki omurun birbirine kaynaşması. spondylitis
[spondyIos(L)+itis(G)] (spondilit): Omurların iltihabl.
✓ osteitis [osteo+İtİs(G)] (osteİt): Kemiklerde görülen enfeksiyon. Kemik iltihabı.
✓ osteomyelitis [osteo+myelos+itis(G)] (osteomiyelit): Kemik iliği iltihabı.
✓ periarthritis [peri+arthon+itis(G)] (periartrit): Eklem çevresindeki dokuların
iltihabı.

81
Dr_Sherif Elgez

✓ osteoarthritis [osteo+arthon+itis(G)] (osteoartirit): Eklemi oluşturan kemik


yüzlerinde ve eklem kıkırdağında dejeneratif değişiklerle belirgin eklemde ağrı,
hareket azalması ve şekil bozukluğuna sebep olan eklem hastalığı.
✓ lordosis (G)(lordoz): Öne doğru kamburluk.
✓ kyphosis (G)(kifoz): Arkaya doğru kamburluk.
✓ juvenile(L) kyphosis(G) (juvenil kifoz): Genç ve adoicsan yaşlarda görülen vücut
duruş bozukluğu.
✓ scoliosis (G)(skolyoz): Omurganın yanlara doğru çarpıklığı.
✓ gout(L) (gut) hastalığı: Kanda ürik asit düzeyinin yükselmesi, sodyum biurat
kristallerinin bağ dokularda ve özellikle küçük eklemlerin, en çok ayak
başparmağının metatarso-falangeal eklem çevresinde birikmesi olgusu.
✓ osteoma [osteo+oma(G)] (osteoma): Kemik doku tümörü (uru).
✓ chondroma [chondros+oma(G)] (kondroma): Kemiğin, kıkırdak hücrelerinden
oluşan iyicil tümörü.
✓ osteogenic sarcoma [osteo+gennan(G), sarco+oma(G)] (osteojenik sarkoma):
Kemik hücrelerinden köken alan kötücül kemik tümöıii. En yaygın göıiilenidir.
✓ congenital torticoIIis(L) [con+genitus(L)] (konjenital tortikolis):
Sternokleidomastoid kasında doğum travmasma bağlı olarak hematom, sonra da
fibrozis oluşumunun sorumlu olduğu olgu. Büyüme evresinde kas kısa kalır, baş
bir tarafa doğru yatar ve yüzde asimetri ortaya çıkar.
✓ doğuştan (konjenital) kalça çıkığı (DKÇ): Femur başının asetabulum dışına
doğumsal olarak çıkmış olması olgusu.
✓ cervicaI(L) strain(İ) (servikal strain): Boyunda zorlanma sonucu oluşan incinme.
✓ osteosclerosis [osteo+skIerosis(G)] (osteosklerozis): Yerel kemik kalınlaşması.
✓ osteoporosis [osteo(G)+poros(G)+osis(L)] (osteoporoz): Kemik dokusunda
(kalsiyum yitimi sonucu) atrofi gelişmesi ile belirgin durum.
✓ pes planus (L): Doğumsal kökenli düz tabanlık.
✓ pes valgus (L): Dışa bükük ayak.
✓ hallux valgus (L), bunion (halluks valgus, bunyon): Ayak baş parmağının diğer
parmaklara yanaşmak üzere dışarıya bükük oluşu. Dışa çarpık ayak baş parmağı.
82
Dr_Sherif Elgez

✓ claudication (L)(klodikasyon): Topallık, topallama.


✓ achondroplasia [a+chondros+plassein+ia(G)] (akondroplazi): Ekstremitelerin
kısalığı sonucu cücelik.

4.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ arthrolysis [arthro+lysis(G)] (artroliz): Cerrahî girişimle eklem içi yapışıklıklarını
çözülerek ekleme yeniden hareket kazandırılması.
✓ arthrorisis [arthro+creisis(G)] (artroriz): Cerrahî girişimle eklemin hareket açısının
küçültülmesi.
✓ arthrotomy [arthro+tome(G)](artrotomi): Eklemin cerrahî girişimle açılması.
✓ amputation (L)(amputasyon): Ekstremitelerin bir düzeyden kesilmesi.
✓ bone grafting (İ)(kemik grafti): Kemiğin bir yerden alınıp vücudun başka bir
yerinde kullanılması.
✓ myorrhaphy [myo+rrhaphy(G)] (myorafi): Kasta oluşan yırtığı dikme.
✓ osteotomy [osteo+tome(G)] (osteotomi): Cerrahî girişimle kemik kesilmesi.
✓ tenotomy [tenon(L)+tome(G)] (tenotomi): Cerrahî girişimle tendon kesilmesi.
✓ tenorrhaphy [tenon(L)+rhaphc(G)] (tenorafi): Kesik tendonun dikilmesi.
✓ tenolysis [tenon(L)+Iysis(G)] (tenoliz): Tendon yapışıklıklarınm cerrahî yolla
giderilmesi.
✓ arthroscopy [arthro+skopein(G)] (artroskopi): Eklem içini incelemek için yapılan
girişim.

83
Dr_Sherif Elgez

ALIŞTIRMALAR

❖ Paranazal Sinüs BT

Bilateral frontal ve maksiller sinüslerin, ön ve arka etmoidal hücrelerin ve sfenoid


sinüs kompartmanlarınm havalanması normaldir.
Bilateral ostiomeatal birimler açıktır. Nazal septum yaklaşık orta hattadır. Nazal konka
elemanları doğaldır. Nazal hava pasajı açıktır.

❖ Sakroiliak BT

IV opak madde verilmeden aksiyel planda 5mm kesit kalınlığı ile elde edilen
görüntülerin incelenmesinde: Kesitler dahilindeki her iki iliak kanat ile sakrum kemik
yapısı normaldir.Bilateral sakroiliak eklem aralıkları ve eklem yüzeyleri normal
görünümdedir.

84
Dr_Sherif Elgez

KAN sistemi
5.a. ANATOMİK TERİMLER
✓ haema (G)(hema): Kan.
✓ sanguis (L)(sanguis): Kan.
✓ plasma (G)(plâzma): Kan hücrelerini barındıran sıvı kısım.
✓ erythrocytus [erythros+kytos(G)] (eritrosit): Alyuvar. Hücre çekirdeği olmayan ve
en çok bulunan kan hücresidir. Kana kırmızı rengi verirler. I mm; kanda erkeklerde
4-6 milyon, kadında 4-5.5 milyon eritrosit bulunur.
✓ leukocytus [leukos+kytos(G)](lökosit): Akyuvar. İnsanda I mm3 kanda 6-10
bindir. Sitoplâzmalarında granül bulunması (granülosit), bulunmaması
(agranülosit) durumuna göre ikiye ayrılırlar.

A) agranulocytus [a(G)+granulum(L)+kytos(G)] (agranülosit): Sitoplâzmalarında


granül içermeyen akyuvar. Çekirdekleri tek parçadır. Onun için mononükleer
lökositler de denir. Lenfosit, monosit.
✓ 1-Iymphocytus [Iympha(L)+kytos(G)] (lenfosit): 6-18 mikron arası
büyüklüktedir. Çekirdek yuvarlaktır ve büyüktür; sitoplâzmayı kaplayacak
kadar büyüktür. Mikroskopta sırf çekirdekmiş gibi görülür. Lökositlerin % 20-
30'udur.
✓ 2-monocytus [mono+kytos(G)] (monosit): Kanda en iri hücrelerdir. Granülleri
yoktur. Çekirdeği böbrek şeklindedir. Kandan damar dışına çıkarak bağ doku
içine geçebilirler. I mm3 kandaki oranı % 3-8'dir.

B)granulocytus [granulum(L)+kytos(G)] (granülosit): Sitoplâzmalarında granül olan


lökositlerdir. Nötrofil, eozinofil ve bazofil olarak üç türdür.
✓ 1-neutrophil (L)(nötrofil): Büyüklüğü 12-15 mikron boyutunda granüllü bir
lökosit türüdür. Yuvarlaktır. Çekirdekleri 3-5 parçalıdır. Boya almadıkları için
beyaz görülürler.
✓ 2-eosinophil (G)(eozinofil): Büyüklükleri 12-15 mikron boyutunda granüllü bir
lökosit türüdür. Çekirdekleri genelde 2 parçadır. Hücre yuvarlaktır. Granüller
pembe-kırmızıya boyanır.
✓ 3-basophil (G)(bazofil): % I oranında bulunur. O yüzden görülmeleri zordur.
Büyüklükleri 12-15 mikron boyutunda granüllü bir lökosit türüdür. Çekirdekleri
parçalıdır. Granülleri histamin ve heparin içerir.

85
Dr_Sherif Elgez

✓ thrombocytus [thrombos+kytos(G)] (trombosit): Kan pulcuğu. 2-4 mikron


büyüklükte küçük sitoplâzma parçacıkları. I mm3 kanda 200-400 bin arasındadır.
✓ megakaryocytus (G)(megakaryosit): Kırmızı kemik iliğinde bulunan iri, dev
hücreler. Trombositleri oluştururlar.
✓ splen (G): Dalak.
✓ lien (L): Dalak.
✓ medulla ossea rubra (L)(medulla ossea rubra): Kırmızı kemik İliği.
✓ medulla ossea flava (L)(medulla ossea flava): Sarı kemik iliği. Iympha
(L)(lcnf): Ak kan. Doku sıvısına lenfositlerin karışmaşıyla oluşan sıvı. Venöz
kana akıtılır.
✓ Iymphocapillare (L)(limfokapiller): Lenf kapilleri. Lenf damarlarınm
başlangıçtaki küçük ince damarlar. Kör borucuklar olarak başlarlar.
✓ nodus Iymphaticus (L)(nodus lemfatikus): Lenf düğümü. Iymphonodus
(G)(lemfonodus): Lenf düğümü.
✓ thymus (L)(timus): Timus bezi.
✓ tonsilla (G): Bademcik.
✓ mononüklear fagositik sistem: Çeşitli doku ve organlar içine yayılmış olarak
bulunan ve monositlerden köken alan hücreler topluluğu. Fagasitoz yaparlar.
Hücrelerine mononüklear sistem hücreleri denir. Bu hücreler şunlardır:
Monositler, makrofajlar, Kupffer hücreleri, mikroglialar, osteoklastlar vb.

5.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ hemo/ysis [hemo+lysis(G)](hemoliz): Eritrositlerin parçalanmaşı.
✓ icterus (L)(ikter): Sarılık.
✓ erythropenia (G) (eritropeni): Kanda alyuvar sayısının azalmaşı.
✓ erythrocytosis (G) (eritrositoz): Kanda alyuvar sayısının artmaşı.
✓ leukopenia [leukos+penia(G)] (lökopeni): Lökosit azlığı.
✓ leukocytosis [leukos(G)+kytos(G)+osis(L)] (lökositoz):
✓ Kanda lökositlerin artması.
✓ granulocytopenia [granulum(L)+kytos(G)+penia(G)] (granülositopeni):
Gronülosit azlığı.
✓ thrombocytopenia [thrombos+kytos+penia(G)](trombositopeni): Trombosit
azlığı.
✓ Iymphocytopenia [Iympha(L)+kytos(G)+pcnia(G)] (lenfositopeni): Lenfosit
azlığı.
86
Dr_Sherif Elgez

✓ Iymphocytosis [Iympha(L)+kytos(G)+osis(L)] (lenfositoz): Lenfositlerin artması.


✓ anoxemia [an+oxygcn+emia(G)] (anoksemi): Kanda yeterli oksijenin
bulunmaması, oksijen azlığı.
✓ hemorrhagia [hema+rrhaia(G)] (hemoraji): Kanaı,.u. Herhangi bir damardan
yırtılma sonucu vücut içinc şeya dışına olan kanama.
✓ geophagia [geo+phagein (G)] (jeofaji): Toprak yeme.

5.c. TANI TERİMLERİ


✓ septicemia [septicus(L)+haima(G)] (septisemi): Bakteri veya bakteri
toksinlerinin kana geçmesi sonucu oluşan ateş ve titreme ile belirgin durum.
✓ leukemia [leukos+haima+ia(G)] (lösemi): Kan yapan dokularm ve öncelikle
lökosit serisinin öncül hücrelerinin genel bir neoplâstik (hücrelerin sınırsız
çoğalması) hastalığıdır.
✓ thrombasthenia [thrombos+asthen+ia(G)] (trombastcni):
✓ Trombosit işlev bozukluğu.
✓ hemophilia [hemo+phiIein+ia(G)] (hemofili): Pıhtılaşma faktörlerinin kalıtsal
olarak eksik ya da kusurlu oluşları nedeniyle oluşan kanama hastalıkları.
✓ thalassemia [thalassa+haima(G)] (talassemi): Kusurlu hemoglobin sentezi
nedeniyle ortaya çıkan ailevî anemik hastalık.
✓ hereditary elliptocytosis (herediter eliptositozis): Eritrosit zar bozukluğu nedeniyle
gelişen doğumsal bir hastalıktır.
✓ anemia [an+haima+ia(G)] (anemi): Alyuvar sayısının ve hemoglobinin normalin
altına düşme durumu.
✓ hypochromic microcytic anemin [hypo+chroma(G), mikros kytos(G)]
(hipokromik mikrositik): Genellikle demir eksikliğine bağlı gelişen anemidir.
✓ megaloplastic anemia [megale+plastikos(G), anemia(G)] (megaloplastik
anemi): B, , vitamini veya folikasit eksikliğine bağlı olarak oluşan anemidir.
✓ hemolytic anemia [hemo+lysis(G), anemia(G)] (hemolitik anemi): Eritrositlerin
yıkılması nedeniyle ortaya çıkan anemilerdir.

87
Dr_Sherif Elgez

✓ orak hücreli anemi: Globülin sentezindeki bir defekte bağlı olarak gelişen kalıtsal
bir hastalıktır.OrakHücre hemangioma [hcma+angi+oma(G)] (hemanjioma): Kan
damarları tümörü.
✓ hypersplenism [hyper+splen(G)] (hipersplenizm): Dalağın fazla çalışmasına bağlı
olarak ortaya çıkan hastalık tablosu. splenitis [splen+itis(G)] (splenit): Dalak
iltihabı.
✓ Iymph(L) oedema (lenf ödem): Lenf damarlarının tıkanmasına bağlı olarak lenf
sıvısının deri altında birikmesidir.
✓ Iymphangitis [Iymph(L)+angi+itis(G)] (lenfanjit): Lenf damarları iltihabı.
✓ Iymphoma [Iympha(L)+oma(G)] (lenfoma): Lenfoid doku tümörü.

5.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ splenopexy [splen+pexis(G)] (splenopeksi): Dalağın karın duvarına tespiti.
✓ splenectomy [splen+ektome(G)] (splenektomi): Dalağın çıkarılması.
✓ thymectomy [thymus(L)+ektome(G)] (timektomi): Timus bezinin çıkarılması.
✓ Iymphadenectomy [Iympha(L)+aden(G)+ektome(G)] (lenfadenektomi): Lenf
düğümünün kesip çıkarılması.
✓ kemik iliği transplantasyonu: Hasta kemik iliğinin harap edilerek yerine sağlıklı
bir kemik iliğinin verilmesi.

88
Dr_Sherif Elgez

KARDIOVASKULER sistemi

6.a. ANATOMİK TERİMLER


✓ systema(G) cardiovasculare [kardia(G)+vas(L)] (sistema kardiyovaskulare):
Kardiyovasküler sistem. Kalp, damar sistemi. Dolaşım sistemi.
✓ vas (L)(vas): Damar.
✓ angi (G)(anji): Damar.
✓ arteria (L)(arter): Atardamar.
✓ arteriola (L)(arteryol): Küçük arter. Çapı kapillerlerc göre daha büyüktür. Bunlar
kapillerlere ayrılırlar.
✓ vena (L)(ven): Toplardamar. Venöz kan taşıyan damarlar.
✓ phlebos (G)(flebos): Toplardamar.
✓ venula (L)(vcnül): Küçük çaplı venler.
✓ tunica intima (L)(tunika intima): Damarın boşluk tarafinda olan ilk katmanı.
✓ tunica media (L)(tunika media): Damarın orta katmanı. Düz kas hücrelerinden ve
bağ doku tellerinden yapılmıştır.
✓ tunica externa (L)(tunika eksterna): Damarın dış katmanı.
✓ Bağ dokudan yapılmıştır.
✓ capillare (L)(kapiller): Kılcal damar. Doku ile kan arasında alışverişin yapıldığı
10-20 mikron çapında ince damarlar.
✓ cor (L)(kor): Yürek, kalp.
✓ cardia (G)(kardiya): Yürek, kalp.
✓ pericardium [peri+kardia(G)] (perikadyum): Perikard. Kalbi çevreleyen zar.
Kalple arasında boşluk bulunur. Boşlukta kayganlık sağlayan sıvı vardır.
✓ epicardium [epi+kardia(G)] (epikardyum): Kalbin en dıştaki katmam. Bu aym
zamanda perikardın visseral yaprağıdır.
✓ myocardium [myo+kardia(G)] (myokardyum): Kalbin, kalp kası hücrelerinden
yapılmış orta katmanı. Kalındır.
89
Dr_Sherif Elgez

✓ endocardium [endo+kardia(G)] (endokardyum): Kalbin en iç katmanı. Yüzeyi


endotel hücreleriyle döşelidir.
✓ atrİum (L)(atriyum): Kulakçık, kalp boşluklarından İkisi.
✓ ventriculus (L) (ventrikül): Karıncık, lalbin tepe bölümünde bulunan iki boşluğa
verilen isim.
✓ septum(L) interatriale [inter+atrium(L)] (septum interatriale): Atriyumlar
arasındaki bölme. Bazı çocuklarda bu bölmede delik bulunur. Bu deliğe foramen
ovale denir.
✓ septum interventriculare (septum interventrikülare): Ventriküller arasındaki
bölme.
✓ valva (L): Kapak.
✓ cuspis (L)(kuspis): Atriyoventrikuler deliklerdeki kapakçıkların her biri.
✓ valva(L) bicuspidalis [bi+cuspis+alis(L)] (valva bikuspidalis): Bikuspid kapak.
Sol atriyum ile sol ventrikül arasındaki delikte bulunan ikiz kapak.
✓ valva(L) tricuspidalis [tri+cuspis+alis(L)] (valva trikuspidalis): Trikuspidal
kapak. Sağ atriyum ile sağ ventrikül arasındaki delikte bulunan üçüz kapak.
✓ valva trunci pulmonalis (L)(valva trunsi pulmonalis): Pulmonal kapak. Sağ
ventrikülden akciğerlere giden arterin başlangıç yerindeki kapak.
✓ valva aorta (L): Ostiyum aortada bulunan kapakların her biri. Üç tane olan
kapaklar yarım ay şeklindedirler. O yüzden bunlara semilunar (yarım ay)
kapakta denir
✓ systole (G)(sistol): Kalbin kanı pompaladığı periyod, kasılma.
✓ diastole (G)(diyastol): Kanın kalbe dolduğu periyod, gevşeme.

6.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ tachycardia [tachys+kardia(G)] (taşikardi): Kalp atım hızının normalden fazla
olması.
✓ bradycardia [bradys+kardia(G)] (bradikardi): Kalp atım hızının normalden az
olması.
✓ arhythmia [a+rhythmos(G)] (aritmi): Kalbin normal ritminin bozulması.
90
Dr_Sherif Elgez

✓ palpitation (palpitasyon): Çarpındı. Kalp atımlarının hızlı ve kuvvetli oluşu.


✓ cyanosis [kyanos(G)](siyanoz): Morarma. Kan oksijenlenmesinin yetersiz
olmasına bağlı olarak oluşur.
✓ acrocyanosis [akron+kyanos(G)] (akrosiyanoz): Ellerde ve daha seyrek olarak
ayaklarda görülen ve derideki küçük damarların spazmı nedeniyle oluşan inatçı,
ağrısız ve sistematik siyanozdur.
✓ ischemia [ischein+haima+ia(G)] (İskemi): Herhangi bir organa yeterince kanın
gitmemesi.
✓ claudicatio intermittens (L) (klodikasyo intermittens): Yürüme sırasında
bacaklarda ortaya çıkan şiddetli kas ağrısıdır. Dolaşım bozukluğuna bağlı olarak
ortaya çıkar. Dinlenme ile geçer. Hasta ağrıdan dolayı topallayarak yürür.
✓ vasoconstriction [vas+constrictio(L)] (vasokonstriksiyon):
✓ Kan damarlarının daralması.
✓ vasodilatation [vas+diIatatio(L)] (vasodilatasyon): Kan damarlarınm genişlemesi.

6.c. TANI TERİMLERİ


✓ cardiomyopathy [kardia+my+pathos(G)] (kardiyomiyopati):
✓ Kalp kasının iltihabî olmayan patolojik lezyonlarıdır.
✓ atherosclerosis [athere+sklerosis(G)] (ateroskleroz): Atheroma adıyla bilinen
lokalize lipid birikimlerine bağlı olarak intima tabakasının kalınlaşmasıyla
kendini gösteren bir arter lezyonudur.
✓ Damarın İçiPlak
✓ ischemic heart disease (İ) (iskemik kalp yetmezliği): Çoğunlukla koroner
aterosklerozdan kaynaklanan ve kalp kaslarına yeterince kan gelmesini engelleyen
kalp hastalığı.
✓ hypertension [hyper(G)+tensio(L)] (hipertansiyon): Arteriyel kan basıncının
yükselmesi.
✓ essential (L) hypertension [hyper(G)+tensio(L)] (esansiyel hipertansiyon): Tek bir
nedene bağlanamayan hipertansiyon.

91
Dr_Sherif Elgez

✓ orthostatic hypotension [orthos+statikos(G), hypo(G)+ tensio(L)] (ortostatik


hipotansiyon): Kişi dik duruma geçerken, kan basıncının aşırı miktarda
düşmesidir.
✓ shock (İ)(şok): Dakikadaki kalp atım sayısının yetersiz olması ya da periferik kan
akımının kötü bir şekilde dağılması nedeniyle, dokulara giden kan akımının,
onların canlılıklarını sürdürecek yeterlilikte olmaması durumu.
✓ cardiogenic shock [kardia+gennan(G)] (kardiyojenik şok):
✓ Kalbin pompalama fonksiyonunun bozulmasına bağlı gelişen şok.
✓ hypovolemic shock [hypo(G)+volume(İ)] (hipovolemik şok):
✓ Damar içi sıvı hacminin az olması nedeniyle gelişen şok.
✓ septic(L) shock(İ) (septik şok): Bir enfeksiyon ajanm:n yol açtığı şoktur.
✓ atrial fibrillation (L)(atrial fibrilasyon): Atrium kasının titreşim şeklinde sürekli ve
düzensiz kasılması.
✓ ventricular fibrillation (L)(ventriküler fibrilasyon): Ventrikül kasının titreşim
şeklinde sürekli ve düzensiz kasılması.
✓ cardiac(G) arrest(İ) (kardiyak arest): Kalp durması.
✓ angina(G) pectoris(L) (anjina pektoris): Koroner arterdeki ateroskloroz sonucu
miyokard İskemisine bağlı olarak göğüste ağrı ile ortaya çıkan durum. Çoğu
zaman heyecanlanma veya egzersiz sonucu ortaya çıkar. Hasta dinlendiğinde
geçer.
✓ myocardiaI(G) infarctus(L) (miyokard enfarktüsü (MI)): Genellikle
miyokardın bir bölümüne gelen koroner kan akımının birdenbire azalması
sonucu ortaya çıkan iskemik miyokard nekrozudur.
✓ mitral(L) stenosis(G) (mitral stenoz): Mitral kapağın daralmaşıdır.
✓ mitral(L) incompetence [mitral(L) in+competens(L)] (mitral inkompetens):
Mitral kapaktaki yetersizlik. Mitral kapağın Vam olarak kapanamaması.
✓ mitral(L) regurgitation [mitral(L) re+gurgitare(L)] (mitral regurjitasyon):
Mitral kapaktaki yetersizlik (tam olarak kapanamamaşı) nedeniyle sol
ventriküldeki kanın, sol atriuma geri kaçmasıyla ortaya çıkan durumdur.

92
Dr_Sherif Elgez

✓ aort(L) stenosis(G) (aort stenoz): Aort kapaklarında herhangi bir nedenle darlık
oluşmasıdır.
✓ tricuspid stenosis [tri+cuspis(L), stenosis(G)] (trikuspid stenoz): Triküspit kapakta
darlık olmasıdır.
✓ tricuspid(L) incompetence(L) [trİ+cuspİs(L), İn+competens (L)] (triküspid
inkompetens): Triküspit kapak yetmezliği. Triküspit kapakların tam olarak
kapanamaması.
✓ tricuspid(L) regurgitation(L) [tri+cuspis(L), re+gurgitare(L)] (triküspid
regurjitasyon): Triküspit kapakların tam olarak kapanamamasından dolayı sağ
ventriküldeki kanın, sağ atriuma geri kaçmaşıyla ortaya çıkan durumdur.
✓ pulmonary(L) stenosis(G) (pulmonari stenoz): Pulmoner kapak darlığıdır.
✓ endocarditis [endo+kardia+itis(G)] (endokardit): Endokardın iltihabı.
✓ pericarditis [peri+kardia+itis(G)] (perikardit): Perikard iltihabı.
✓ congestive heart failure (İ)(konjestifkalp yetmezliği - KKY): Kalbin kam normal
olarak pompalayamamasına bağlı olarak pulmoner ve sistemik dolaşımda
konjesyona, dakikadaki kalp atım sayısımn azalması nedeniyle dokulara giden kan
miktarında düşmeye yol açan sendrom.
✓ patent ductus arteriosus (L)(patent duktus arteriyozus PDA): Ductus arteriosus'un
açık kalmasıdır.
✓ ventricular septal defect (L)(ventriküler septal defekt VSD): Ventriküller arası
septumda açıklık olması.
✓ atrial septal defect (L)(atriyal septal defekt - ASD): Atriumlar arası septumda
açıklık olması.
✓ tetralogy of Fallot (İ)(Fallot tetrolojisi): Pulmoner arter darlığı, ventriküller arası
septumda delik, sağ karıncıkta hipertrofi ve aorta dekstrapozisyonla belirgin bir
konjenital bir kalp hastalığıdır.
✓ aneurysma (G)(anevrizma): Damarm belli bir bölgesinin genişlemesinden oluşan
baloncuk, şişkinlik.
✓ aortic(L) aneurysma(G) (aortik anevrizma): Aortta yerel genişleme.
✓ phlebitis [pheleps+itis(G)] (flebit): Ven iltihabı.
93
Dr_Sherif Elgez

✓ thrombophlebitis [thrombo+pheleps+itis(G)] (tromboflebit):


✓ Venlerde tromboz ve iltihabî reaksiyon olması durumudur.
✓ varix (L)(variks): Özellikle alt ekstremitelcrdc görülen, ven kapaklarının
bozulması nedeniyle venlerin uzayıp genişleyerek kıvrım kıvrım olması
durumudur.
✓ Buerger Hastalığı (Burgcr hastalığı): Damar lümeninin daralmaşı karakterize ve
genellikle gangren ile sonlanan damar hastalığı.
✓ Raynaud Hastalığı (Reyno hastalığı): Küçük arteriollerin özellikle parmaklarda
ve bazen de burun, dil gibi diğer uç kısımlarda spazmı nedeniyle renk solması
ve siyanoz görülmesidir.
✓ embolism [embolus(G)] (embolizm): Dolaşımla sürüklenen pıhtı veya diğer bir
yabancı madde ile damarın tıkanması.

6.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ anastomosis (G)(anastomoz): Damarları ağız ağza birleştirerek iki damar
arasmda geçiş oluşturmak.
✓ by-pass ameliyatı: Tıkalı olan koroner arteri köprüleme ameliyatldır.
✓ valve replacement (valv riplensment) (İ): Açık kalp ameliyatı. Bozuk kapakçıkları
değiştirmek amacıyla yapılan ameliyattır.
✓ pericardiectomy [peri+kardia+ektomc(G)] (perikardiektomi): Perikardm
çıkarılmasıdır. angioplasty [angi+pIassein(G)] (anjiyoplasti): Daralmış kan
damarını ameliyatla düzeltme.
✓ thrombectomy [thrombo(G)+ektome(G)] (trombektomi):
✓ Damar içindeki pıhtının çıkarılması için uygulanan cerrahi işlem.
✓ cardiac(G) transplantation [trans+plantare(L)] (kardiyak transplantasyon): Kalp
nakli.
✓ correction(İ) of atriaI(L) septa/(L) defect(L) (atriyal septal defekt onarımı):
Kulakçıklar arasındaki defektin onarılması.
✓ correction(İ) of ventricular(L) septaI(L) defect(L) (ventriküİcr septal defekt
onarımı): Karıncıklar arasındaki defektin onarılması.
94
Dr_Sherif Elgez

✓ angiography [angi+graphein(G)] (anjiyografi): Kan damarlarının radyoopak


madde verilerek röntgen filminin çekilmesi.
✓ angiocardiography [angi+cardi+graphein(G)] (anjiyokardiyografi): Kalp ve
büyük damarlarının radyoopak madde verilerek röntgen filminin çekilmesi.

ALIŞTIRMALAR

❖ Üst Ekstremite Arteriel Sistem RDUS (RDUS: Renkli Dopler Ultrasonografi)

İncelenen bilateral subklavycn arter, aksiller arter, brakial arter, radial ve ulnar arter
açık olup akım hız ve paternleri normal olarak değerlendirilmiştir.

❖ Bilateral Alt Ekstremite Venöz Renkli Doppler US

Bilateral ana femoral, yüzeyel femoral ve popliteal venler ile krural venlerin
izlenebilen proksimal kesimleri patent olup akım yönleri ve akım paternleri normaldir.
Kompresyona ve augmentasyona yanıt tamdır.
Patent: Açık.
Pattern (İ): Örnek, model
Augmentation: Genişleme, büyüme, artma.

95
Dr_Sherif Elgez

SOLNUM sistemi
7.a. ANATOMİK TERİMLER
✓ systema(G) respiratorium(L) (sistema respiratoryum): Solunum sistemi.
✓ nasus (L): Burun.
✓ rhin (G) (rin): Burun.
✓ cavitas naşi (L) (kavitas naşi): Burun boşluğu.
✓ septum nasi (L): Burun boşluğunu dikey olarak ikiye bölen bölme.
✓ vestibulum naşi (L): Burun boşluğunun giriş bölümü.
✓ regio respiratoria (L)(rcjyo respiratorya): Burun boşluğunun solunumla ilgili
bölümü.
✓ regio olfactoria (L)(rejyo ol faktorya): Burun boşluğunun üst kısmı. Koku bölgesi.
✓ sinus(L) paranasalis(G) (sinus paranazalis): Burun boşluğu çevresindeki kemikler
içindeki boşluklar. Bunlara sinuslar da denir.
✓ Boşluğa bakan kemik yüzeyleri mukoza ile örtülüdür. En dışta epitel kat, altında
az bağ doku bulunur. Sinusların hepsi burun boşluğuna birer delikle açılırlar.
Dört paranasal sinus vardır:
✓ sinus maxillaris (L)(sinus maksillaris): Maksiller sinus.
✓ Maksilla (üst çene) kemikleri içindeki boşluk.
✓ sinus(L) sphenoidalis (G) (sinus sfenoidalis): Sfenoidal sinus. En arkadadır.
Sfenoid (temel) kemik gövdesi içindeki boşluk.
✓ sinus frontalis (L)(sinus frontalis): Frontal sinus. Frontal (alın) kemiğinde, göz
yuvarı üstünde, iki tarafta görülen boşluklar.
✓ sinus(L) ethmoidalis (G) (sinus etmoidalis): Etmoidal sinus.
✓ Kalbur kemik içindeki çok küçük boşluklar.
✓ larynx (G)(larinks): Gırtlak. Burun boşluğu ile soluk borusu arasindaki organ.
✓ glottis (G): Gırtlak.
✓ epiglottis (G)(epiglot): Larinksin boşluğunu yutma sırasında kapatan kıkırdak.

96
Dr_Sherif Elgez

✓ plica vocalis (L)(plika vokalis): Ses telleri.


✓ trachea (G)(trakea): Soluk borusu. Larinks ile akciğerler arasında uzanan, kıkırdak
halkalardan yapılmış organ.
✓ cartiIago(L) trachea(G) (kartilago trakea): Trakeayı yapan at nalı şeklindeki
kıkırdak. Kartilago.
✓ bronchus (L)(bronş): Bronş. Akciğer içindeki ilk ve çapı sonrakilere göre büyük
olan dallar.
✓ bronchiolus (L)(bronşiyol): Bronştan ayrılan ve daha derinlere uzanan dallar.
Bronşcuk.
✓ arbor bronchialis (L)(arbor bronkyalis): Bronkus ağacı. Trakeadan ayrılan iki ana
bronkusun akciğerler içinde dağıldıkları ağaçsı görüntü.
✓ alveolus (L)(alveol): Hava kesecikleri. Gaz değişimi buralarda olur. Duvarları
içinde bol kılcal damar (kapiller) bulunur.
✓ pulmo (L), pneumon (G) (pnömon): Akciğer.
✓ pleura (G)(plevra): Göğüs zarı.
✓ thorax (G)(toraks): Göğüs boşluğu, göğüs.
✓ mediastinum (L)(mediastinum): İki akciğer arasındaki boşlük. Önden göğüs
kemiği, arkadan omurga sınırlar. İçinde, başta kalp olmak üzere değişik yapılar
vardır.
✓ expiration [ex+spirare(L)] (ekspirasyon): Soluk verme.
✓ inspiration [in+spirare(L)] (İnspirasyon): Soluk alma.
✓ Vital kapasite: Tam bir inspirasyondan sonra tam bir ekspirasyonla çıkarılan hava
miktarıdır.
✓ fonksiyonel reziduel kapasite: Normal bir ekspirasyondan sonra akciğerde kalan
hava miktarıdır.

97
Dr_Sherif Elgez

7.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ eupnea (öpne): Normal solunum.
✓ dyspnea [dys+pnoia(G)] (dispne): Nefes darlığı, solunum güçlüğü.
✓ apnea [a+pnoia(G)] (apne): Geçici olarak solunum durması.
✓ bradypnea [brady+pnoia(G)] (bradipne): Yavaş solunum.
✓ tachypnea [tachys+pnoia(G)] (taşipne): Sık soluma.
✓ hyperpnea [hyper+pnoia(G)] (hiperpne): Derinlik ve sayı olarak fazla solunum.
✓ hypopnea [hypo+pnoia(G)] (hipopne): Yüzeysel solunum.
✓ orthopnea [orthos+pnoia(G)] (ortopne): Hasta sırt üstü yatarken ortaya çıkan
solunum sıkıntısıdır. Hasta oturur durumdayken rahat solunum yapabilir.
✓ paroksismal noktürnal dispne: Gece nöbetler hâlinde gelen dispnedir.
✓ kussmaul respiration (kusmaul respirasyon): Hava açlığı nedeniyle derin ve hızlı
solunum şeklidir. Özellikle diabetik asidozda olur.
✓ hypoxemia [hypo+oxygen+haima+ia(G)] (hipoksemi): Kanda oksijen azalması.
✓ hypercapnia [hyper+kapnos(G)] (hiperkapni): Kanda CC), artması.
✓ ventilation (ventilasyon): Havalanma. Fizyolojide akciğerlerden devamlı oksijen
akımı.
✓ hyperventilation [hyper(G)+ventilatio(L)] (hiperventilasyon): Akciğerlerde hava
değişiminin hızlanması (solunumun hızlanmaşıyla olur).
✓ hypoventilation [hypo(G)+ventilatio(L)] (hipoventilasyon): Akciğerlerde hava
değişiminin yetersiz oluşu.
✓ aphonia [a+phone(G)](afoni): Ses kaybı.
✓ dysphonia [dys+phone(G)] (disfoni): Ses kısıklığı nedeniyle konuşmada güçlük.
tussive Öksürük.
✓ expectoration [ex+pectus(L)] (ekspektorasyon): Akciğer ve soluk borusundaki
maddelerin öksürükle dışarı çıkarılması, öksürerek balgam çıkarma.
✓ rhinorrhea [rhin+rhegnyia(G)] (rinore): Burundan gelen sulu akıntı, burun akıntısı.
✓ epistaxis(G), rhinorrhagia [rhin+rrhagia (G)] (epistaksis, rinoraji): Burun
kanaması.
✓ bronchorrhagia [broncho(L)+rhin+rrhagia (G)] (bronkoraji):
98
Dr_Sherif Elgez

✓ Bronştan gelen kanama.


✓ hemoptysis(G) (hemoptizi): Akciğerlerden veya solunum yollarından kan gelmesi,
kan tükürme.
✓ laryngeal(G) stridor(L): Larinksteki kasılma nedeniyle solunumun sesli olması.
✓ thoracalgia [(thorac(G) + algia(G)] (torakalji): Göğüs duvarında hissedilen ağrı,
göğüs ağrısı.

7.c. TANISAL TERİMLER


✓ septum deviation (L)(septum deviasyon): Burun bölmesinin (septum naşi) sağa
veya sola doğru eğrilik göstermesi.
✓ rhinokyphosis [rhİno(G) + kyphosis(G)] (rinokifozis): Burun sırtında bulunan
kemer, kemer burun.
✓ rhinitis [rhin+itis(G)] (rinit): Burun mukozasının iltihabı, nezle. tonsilitis
[tonsilla+itis(G)] (tonsilit): Bademcik iltihabı.
✓ pharyngitis [pharyngo+itis(G)] (farinjit): Farinksin (yutak) iltihabı.
✓ laryngitis [laryng+itis(G)] (larinjit): Larinksin (gırtlak) iltihabı.
laryngopharyngitis [laryngo+pharyng+itis(G)] (laringofarinjit): Gırtlak ve
yutağın birlikte iltihabı.
✓ sinusitis [sinus(L)+itis(G)] (sinuzit): Sinusların duvarını döşeyen bağ dokusunun
iltihabı.
✓ pansinusitis [pan(G)+sinus(L)+itis(G)] (pansinuzit): Bütün sinusların iltihabı.
✓ bronchitis [bronch(L)+itis(G)] (bronşit): Bronşların iltihabı.
✓ tracheobronchitis [tracheo+bronch+itis] (trakeobronşit):
✓ Soluk borusu ve bronşların birlikte iltihabı.
✓ bronchiaI(G) asthma(G) (bronşial astım): Hava yollarının başka bir hastalığa
bağlı olmayan geçici daralması veya tıkanmasıdır. Dispne ve hırıltılı solunum
görülür.
✓ atelectasis [a+tele+ektasis(G)] (atelektazi): Akciğerlerin bir bölümünün
sönmesidir. (Kollabe olması).

99
Dr_Sherif Elgez

✓ bronchiectasis [bronch(L)+ektasis(G)] (bronşektazi): Bronşların geri dönüşsüz


olarak silindir, kese veya varis şeklinde genişlemesidir.
✓ hemothorax [hemo+thorax(G)] (hemotoraks): Göğüs boşluğuna kan dolması.
✓ pneumothorax [pneomo+thorax(G)] (pnömotoraks): Plevra boşluğuna hava
dolmasıdır.
✓ hydropneumothorax [hydro+pncomo+thorax(G)] (hidropnömotoraks): Göğüs
boşluğuna hava ve sıvı dolması.
✓ pyothorax [pyon+thorax(G)] (piyotoraks), empyema (G) (ampiyem): Göğüs
boşluğunda irin olması.
✓ pulmonary embolism (pulmonar embolizm): Akciğer embolisi, bir pulmoner arteri
tıkayan pıhtıya bağlı olarak akciğer parankimaşına giden kan akımının
engellenmesidir.
✓ pulmonary infarctus (L)(pulmonar enfarktüs): Akciğer enfarktüsü, pulmoner
arterin tıkanmasına bağlı olarak akciğer parankimaşında nekroz gelişmesidir.
✓ pulmonary(L) hypertension [hyper(G)+tensio(L)] (pulmoner hipertansiyon):
Pulmoner dolaşım sisteminde basmç artmasıdır. pneumonia (G)(pnömoni):
Akciğer parankimasının, yani alveollerin ve interstisiyel dokunun akut
enfeksiyonudur.
✓ pneumoconiosis [pneumo+konis(G)] (pnömokonyoz): İnorganik tozların
solunmasına bağlı olarak oluşan akciğer hastalığldır.
✓ bronchial Ca [bronch(L)+al(İ) canccr(L)] (bronşial sea):
✓ Bronş kanseri.
✓ emphysema (G)(amfizem): Genişlemiş akciğer alveollerinde aşırı hava
birikiminin yarattığı gerilimle belirgin, dolaşım yetmezliği ve göğüste şekil
bozukluğuna uzanan durum.
✓ pleurisy, pleuritis (G)(plörezi, plörit): Plevra iltihabı.
✓ akciğer absesi: Akciğer dokusunun nekrozu ve çevresinde pnömoni gelişmesi ile
birlikte lokalize iltihabî lezyondur.

100
Dr_Sherif Elgez

7.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ thoraccntesis [thora+kentesis(G)] (torasentez): Plevra boşluğundan sıvı
boşaltılmasıdır.
✓ pneumocentesis [pneum(G)+kentesis(G)] (pnömosentez): Akciğerlerde biriken
sıvı veya kanın bir iğne ile girilerek çekilmesi. thoracoscopy [thorac+skopein(G)]
(torakoskopi): Toraks boşluğunun fiberoptik bir aletle incelenmesidir.
✓ broncoscopy [bronco(L)+skopein(G)] (bronkoskopi): Trakeobronşiol yollarının
fiberoptik veya rijit bir aletle gözle görülerek incelenmesidir.
✓ mediastinoscopy [mediastin(L)+skopein(G)] (mediastinoskopi): Mediastenin
fiberoptik bir aletle incelenmesidir.
✓ endotracheal intubation (endotrakeal entubasyon): Kontrollü bir hava yolu
başka türlü sağlanmazsa trakeya bir tüp yerleştirilerek solunumun
sağlanmasıdır.
✓ tracheostomy [tracheo+stomoun(G)] (trakeostomi): Trakeanın deri ile
ağızlaştırılarak hava yolu açılmasıdır.
✓ thoracostomy [thoraco+stomoun(G)] (torakostomi):
✓ Genellikle tüp yerleştirmek için toraksta bir açıklık oluşturulması.
✓ pneumonectomy [pneumon(G), ektome(G)] (pnömonektomi): Akciğerin bir
kısmının ya da akciğerlerden birinin ameliyatla kesilip alınması.
✓ lobectomy [lobos+ektome(G)] (lobektomi): Akciğerin bir 10bunun
çıkarılmasıdır.
✓ segmentectomy [segmentum(L)+ektome(G)] (segmentektomi): Akciğerin bir
segmentinin çıkarılması.
✓ thoracotomy [thoraco+tome(G)] (torakotomi): Toraksın (göğüs boşluğunun)
açılması işlemi.
✓ mediastinotomy [mediastin(L)+tome(G)] (mediastinotomi):
✓ Mediastinumun açılması işlemi.
✓ dilatation of the larynx (İ)(larinks dilatasyonu): Gırtlağın aletle genişletilmesi.
✓ rhinoplasty [rhino+pIassein(G)] (rinoplasti): Burunun plâstik ameliyatı.

101
Dr_Sherif Elgez

ALIŞTIRMALAR

❖ Toraks BT
Trakea ve her iki ana bronş açıktır. Kalp boşlukları normal genişliktedir. Torasik aort
normal kalibrasyondadır. Pulmoner arterler normal genişliktedir. Mediastinal alanlarda
patolojik boyutta lenf nodu saptanmamıştır.
Akciğer parankim alanlarında peribronşial kalınlaşmalar, bronşicktazik değişiklikler,
yer yer bal peteği görünümleri ve eşlik eden buzlu cam ve milimetrik nodüler dansite
artışları ile karakterize interstisyel hastalık bulguları mevcuttur. Plevral yüzeyler
düzensizdir. Mediastinal veya hiler alanda patolojik boyutta lenf nodu saptanmamıştır.

❖ Nazofarinks BT Tetkiki
Nazofarinks hava sütunu ve duvarları normaldir. Bilateral torus tubarius normal olarak
değerlendirilmiştir. Bilateral medial ve lateral ptcrygoid plate'lcr, pterygoid fossa
normal görünümdedir. Lateral nazofarengeal reseslcr normaldir.
Orofarangeal düzeyde belirgin patoloji izlenmemiştir. Kesitler dahilinde patolojik
boyutta lenf nodu saptanmamıştır.
Torus (L): Çıkıntı, kabartı, tümsek.
Torus Tubarius (L): Kulak borusunun deliğinin ardında yer alan kabartı
Lateral Pterygoid Plate: Dış yan pterigoid tabaka.

❖ Pulmoner BT Anjiyografi Raporu


Ana pulmoner arter, bilateral lober ve proksimal segmenter dalları açık olup, lümen içi
kontrastla dolumları tabiidir ve tromboemboli saptanmamıştır.
Cilt, cilt altı dokuda median sternotomi mevcuttur. Torakal aortada en kalın yerinde
5mm çapında olan duvar kalınlaşması ve kalsifiye aterom plakları izlenmiştir.
Paratrakeal, prevasküler, karina], subkarinal en büyüğünün kısa aksı 9mm olan çok
sayıda milimetrik boyutlu lenf nodu mevcuttur.
Kesitler dahilinde abdominal aortada duvar kalınlaşması ve kalsifiye aterom plakları
izlenmiştir.
Carina (L)(karina): Trakeanın ikiye ayrıldığı yerdeki çıkıntısı.

102
Dr_Sherif Elgez

SINDIRIM sistemi
8.a. ANATOMİK TERİMLER
✓ cavitas oris (L)(kavitas oris): Ağız boşluğu.
✓ labium (L)(labyum): Dudak.
✓ cheil Dudak.
✓ bucca (L)(bukka): Yanak
✓ palatum (L): Damak
✓ glandula (L)(glandula): Salgı bezi. Kısaltması GI., gl.
✓ glandula salivaria (L)(glandula salivarya): Tükürük bezi.
✓ gl.(L) parotidea(G) (gl. parotis): Kulak altı tükürük bezi. Alt çene kemiğinin
(mandibula) arkasında ve kulak altı bölgede yerleşik büyük tükürük bezi.
✓ gl. sublingualis (L)(gl. sublingualis): Dil altı tükürük bezi.
✓ Ağız boşluğu tabanmda bağ doku içine yerleşmiş tükürük bezi.
✓ gl. submandibularis submandibularis): Çene altı tükürük bezi. Alt çene
kemiğinin altında iki yanda deri ile kemik arasına yerleşik bezler.
✓ gingiva (L) (jinjiva): Diş eti.
✓ dens (L)(dcns): Diş dentes (L)(dentcs): Dişler.
✓ radix dentis (L)(radiks dentis): Kök. Dişin alveoller içinde gömülü kalan ve dıştan
bakıldığında görülmeyen bölümü.
✓ corona dentis (L)(korona dentis): Kron, taç. Dişin görülen bölümü.
✓ cervix dentis (L)(serviks dentis); Boyun. Dişin kök bölgesine geçiş yeri.
✓ mine: Dişin taç kısmında yüzeyi kaplayan en sert kısım.
✓ dentes incisivi (L)(dentcs insisiv): İnsisiv dişler. Kesici dişler.
✓ dentes caninin (L)(dentes kanin): Kanin dişler. Köpek dişleri.
✓ dentes(L) premolaris [pre+molaris(L)] (dentes premolaris): Premolar dişler.
Ön azı dişleri.

103
Dr_Sherif Elgez

✓ dentes molaris (L)(dentes molaris): Molar dişler. Azı dişleri.


✓ dentes desidua (L)(dentes desidua): Desidual dişler. Süt dişleri. 20 diş.
✓ dentes permanentes (L)(dentes permanentes): Permament dişler. Kalıcı dişler. 32
diş.
✓ lingua (L)(lingua): Dil.
✓ glossa (G)(glossa): Dil.
✓ frenulum linguae (L)(frenulum lingua): Dili ağız tabanına bağlayan mukoza
kıvrımından oluşmuş bağ.
✓ uvula (L)(uvula): Küçük dil.
✓ staphyle (G) (stafil): Küçük dil.
✓ fauces (L)(favses): Boğaz.
✓ tonsilla pharyngealis (G)(tonsilla faringealis): Faringeal bademcikler, adenoid:
Yutak duvarında mukoza katmanında bulunan bademcikler.
✓ pharynx (G)(farinks): Yutak. Ağız boşluğu ile yemek borusu arasında kalan
sindirim borusu parçası.
✓ oesophagus [oisio+phagein(G)] (özofagus): Yemek borusu. Yutak ile mide
arasında uzanan boru gibi olan bölüm.
✓ gaster (G)(gaster): Mide.
✓ Ventriculus: Mide.
✓ pars(L) cardiaca(G) (pars kardiyaka) : Midenin giriş bölümü.
✓ fundus (L)(fundus): Midenin giriş bölümünden sonra gelen kubbe benzeri
bölümü.
✓ corpus(L) gastricum(G) (korpus gastrikum): Midenin gövde bölümü. Korpus.
✓ pylorus (G)(pilorus): Midenin onikiparmak bağırsağına açıldığl yere yakın
darlaşmış bölümü.
✓ intestinum(L) tenue(G) (intestinum tenue): İnce bağırsak. Duodenum, jejunum ve
ileum parçalarmdan oluşur.
✓ duodenum (L)(duodenum): İncebağırsağın ilk parçası. Mideden sonra gelir.
Onikiparmak bağırsağı. Pankreas ve karaciğerin dış salgısı bu parçaya akıtılır.

104
Dr_Sherif Elgez

✓ gl. duodenalis (L)(gl. duodenalis): Duodenal bez. Onikiparmak bağırsağı


submukoza katmanında bulunan mukus salgılayan bezler. Bağırsaklarda
yalnızca bu katmanda bez bulunur.
✓ jejunum (L)(yeyunum): İnce bağırsağın orta parçası.
✓ ileum (G)(ileum): İnce bağırsağın üçüncü ve son parçası.
✓ intestinum crassum (L)(intestinum krassum): Kalın bağırsak.
✓ caecum (L)(sekum): Kör bağırsak. Sindirim borusundan genişlemiş ikinci
parçadır.
✓ appendix(L) vermiformis [vermi+forma(L)] (apendiks vermiformis): Kör bağırsak
üzerindeki parmaksı uzantı. Apendiks.
✓ colon (L)(kolon): Kalın bağırsağın sekum ile rektum arasında kalan, ince bağırsağa
göre daha çaplı olan bölümü. Kolon.
✓ rectum (L)(rektum): Düz bağırsak, kalın bağırsağın son parçası. Pclvis boşluğunda
bulunur.
✓ canalis analis (L)(kanalis analis): Anal kanal. Rektumla anüs arasındaki küçük
kanal. Bu bölgede bağ doku içinde ven pleksusları boldur.
✓ anus (L)(anüs): Sindirim borusunun en altta dışa açıldığı delik. Burada epitel çok
katlı yassı epitele dönüşmüştür.
✓ peritoneum (G) (periton): Karın zarı.
✓ hepar (G)(hepar): Karaciğer. Vücudun en büyük bezi. Karm boşluğunda
diyaframa altında sağ-üst tarafta bulunur:
✓ hepatocytus [hepar+kytos(G)] (hepatosit): Karaciğer hücresi.
✓ stroma (G)(stroma): Karaciğer lobuluslan arasındaki bağ doku.
✓ parenchyma (G)(parenkima): Karaciğerin karaciğer hücrelerinden yapılmış
işlevsel kısmı.
✓ ductus(L) hepaticus(G) communis(L) (duktus hepatikus kommunis):
Karaciğerden dışarıya çıkan ana safra kanalı. Duktus hepatikus.
✓ vesica fellea, vesica biliaris (L)(vczika fella, vezika bilyaris): Safra kesesi.
✓ cholecyst [chole+kystis(G)] (kolesist): Safra kesesi.

105
Dr_Sherif Elgez

✓ ductus(L) cysticus(G) (duktus sistikus): Safra kesesinden çıkan ve duktus


hepatikus kommunisle birleşen safra kanalı.
✓ ductus(L) choledochus [chole+dochos(G)] (duktus koledokus): Koledok kanalı.
Duktus hepatikus ile duktus sistikus birleştikten sonra, safrayı duodenuma akıtan
büyük safra kanalı.
✓ pancreas [pan+kreas(G)] (pankreas): Karın boşluğunda yatay olarak uzanan, dış
ve iç salgı. salgılayan bez.
✓ ductus(L) pancreaticus(G) (duktus pankreatikus): Pankreas kanalı. Pankreasın dış
salgısını duodenuma akıtan kanal.

8.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ aperetive (aparetif): İştah açıcı.
✓ obesity [obesitas(L)] (obezite): Vücutta aşırı yağ toplanması, yağlanma,
şişmanlık.
✓ anorexia (G)(anoreksi): İştah kaybı. Yiyememe durumu.
✓ aphagia [a+phagein(G)] (afaji): Yutamama. Yutma refleksinin kaybolması.
✓ polyphagia [poly+phagein(G)] (polifaji): Çok yeme.
✓ polydipsia [poly+dipsa+ia(G)] (polidipsi): Çok su içme.
✓ metecrism (G): Bağırsaklarda gaz birikimi sonucu karın gerilmesi, gaz nedeniyle
karın şişliği.
✓ dysphagia [dys+phagein(G)] (disfaji): Yutma güçlüğü.
✓ dyspepsia [dys+peptein(G)] (dispepsi): Sindirim bozukluğu, hazımsızlık.
✓ gingivalgia [gingiva(L)+algia(G)] (jinjivalji): Dişetlerinde duyulan ağrı.
✓ constipation [constipatio(L)] (konstipasyon): Kabızlık.
✓ diarrhea [dia+rhein(G)] (diyare): İshal.
✓ dehidratation (L) (dehidratosyon): Kusma ve ishale bağlı aşırı su kaybı.
✓ pruritus ani (L)(pruritus ani): Anüsün kaşınması.
✓ prolapsus rectum [prolapsus(L), rectum(L)] (prolapsus rektum): Rektumun
anüsten dışarı doğru sarkması.

106
Dr_Sherif Elgez

✓ hyperperistalsis [hypel+peri+stalsis(G)] (hiperperistaltizm):


✓ Peristaltik hareketlerde artış.
✓ perforation [perforare(L)] (perforasyon): İçi boş bir organın yırtılması.
✓ penetration [penetratio(L)] (penetrasyon): İçi boş bir organın delinerek başka bir
organa yapışması.
✓ obstruction [obstructio(L)] (obstrüksiyon): İçi boş bir organın lümenin daralması.
✓ colic [kolikos(G)] (kolik): İçi boş organlarda birden bire nöbet tarzında gelen
ağrılı kasılmalar.
✓ halitosis [halitus(L)] (halitoz): Soluğun kötü kokması.
✓ nausea (noze): Bulantı; kusmadan önce beliren bulantı hissi.
✓ vomiturition (L) (vomiturisyon): Öğürme.
✓ vomitus (L) (vomitus): Kusma.
✓ reflux [re+fluxus(L)] (reflüks): Geri akış.
✓ gastrooesophageal reflux re+ fluxus(L)] (gastroözofageal reflü): Bir kısım
mide içeriğinin ya da midedeki asit sıvısının yemek borusuna akması.
✓ regurgitation [re+gurgitare(L)] (regurjitasyon): Geri gelme, geri akma.
✓ duodenal regurgitation [duoden(L)+al(İ) re+gurgitare(L)] (duodcnal
regurjitasyon): Bir kısım kimusun duodenumdan mideye geçişi.
✓ hematemesis [hemat+emesis(G)] (hematemez): Mide kanaması sonucu kusulan
kan.
✓ melaena [melaina(G)] (melena): Mide kanaması sonucu kanın dışkı ile çıkması.
✓ malabsorption [mallus(L)+absorptio(L)] (malabsorpsiyon): Besin
maddelerinin bağırsaklardan yetersiz emilmesi. Emilim bozukluğu.

8.c. TANI TERİMLERİ


✓ dental caries(İ) [dentalis(L)] (dental karics): Diş çürümesi.
✓ gingivitis [gingiva(L)+itis(G)] (jinjivit): Diş eti iltihabı.
✓ stomatitis [stomato+itis(G)] (stomatit): Ağız boşluğunu çevreleyen mukozanın
iltihabı.
✓ glossitis [glossa+itis(G)] (glossit): Dil iltihabı.
107
Dr_Sherif Elgez

✓ cheilitis [cheilos+itis(G)] (keilit): Dudak iltihabı.


✓ oesophagitis [oesophago+itis(G)] (özofajit): Yemek borusu iltihabı.
✓ parotitis [par+otos+itis(G)] (parotit): Kabakulak, kulak altı tükürük bezinin (gl.
parotis) iltihabı.
✓ gastritis [gater+itis(G)] (gastrit): Midenin İltihabı.
✓ enteritis [enteron+itis(G)] (enterit): İnce bağırsak iltihabı.
✓ colitis [colon(L)+itis(G)] (kolit): Kolon iltihabı.
✓ ulcerative colitis (ülseratif kolit): Kalın bağırsakta ülserlerle ortaya çıkan
İnflamatuar bir hastalık.
✓ proctitis [proktos+itis(G)] (proktith: Rektum (düz bağırsak) iltihabı.
✓ pancreatitis [pan+kreas+itis(G)] (pankreatit): Pankreas iltihabı. cholecystitis
[cholecyst+itis(G)] (kolesistit): Safra kesesi iltihabı.
✓ cholangitis [chol+angi+itis(G)] (kolanjit): Safra kanallarının iltihabı.
✓ icterus [ikteros(G)] (ikter): Sarılık. Kanda bilirubin yükselmesiyle belirlenen,
deri ve mukozaların sarardığı tablo.
✓ hepatitis [hepat+itis(G)] (hepatit): Karaciğer iltihabı.
✓ hepatic cirrhosis [hepatikos(G), kirrhos(G)] (hepatik siroz): Karaciğerde
parankimal hücre yıkılması ve fibrozisle giden geri dönüşsüz bir hastalık.
✓ hepatic(G) abscess(L) (hepatik absc): Karaciğer abscsi.
✓ hepatomegaly [hepato+megale(G)] (hepotomcgali): Karaciğer büyümesi.
✓ hepatocellular carcinoma [hepato(G)+ceIlula(L), karsinos + oma (G)]
(hepatosellüler karsinom): Karaciğer kanseri.
✓ achalasia [a+chlasis+ia(G)] (akalazya): Özofagus alt ucunda gevşeme bozukluğu
ve peristaltizmin kaybı neticesinde yiyeceklerin mideye geçememesi durumudur.
✓ oesophageaI(G) atresia [a+tresi s(G)] (özofageal atrezi):
✓ Yemek borusunun doğuştan veya patolojik olarak kapanması.
✓ oesophageal(G) diverticuIum(L) (özofageal divcrtikülum): Özofagus duvarının
bir yerinden dışarıya doğru torba gibi çıkıntı yapması.
✓ Zenker diverticulum(L): Farinksle özofagusun birleştiği yerde lateral duvarda
oluşan divcrtiküller.
108
Dr_Sherif Elgez

✓ peptic ulcus [peptikos(G), ulcer(L)] (peptik ulkus): Mide ve duodenumda asit


— pepsin aktivitesinin artışı sonucu doku kaybı ile ortaya çıkan yara.
✓ peptic oesophagitis [peptikos(G), oesophag+itis(G)] (peptik özofajit): Mide
asidinin özofagusa geri kaçması (reflüksü) sonucu oluşan özofagus iltihabıdır.
✓ intoxication [in(L)+toxikon(G)] (intoksikasyon): Zehirlenme. intestinal
intoxication [İntestİnum(L), in(L)4-toxİkon(G)] (İntestinal intoksikasyon):
Toksik nitelikteki metabolizma artıklarının bağırsaklardan emilerek kan ve
dokulara geçmesi sonucu gelişen zehirlenme.
✓ regionaI(L) enterit (Crohn hastalığı): En sık terminal ileumu tutan, granülom
ve ülserasyonlarla ortaya çıkan inflamatuar bir hastalık.
✓ colon diverticulum (L)(kolon divertikülleri): Kolon duvarında torbalanma.
Burası bazen yangılaşır ve divertikülit oluşur.
✓ polyp [polypous(G)] (polip): Bağırsak lümenine sarkan saplı ya da sapsız solid
kitle.
✓ appendicitis [appendic(L)+itis(G)] (apandisit): Appendiks vermiformisin
tıkanması ve iltihabı.
✓ peritonitis [peritoneum+İtİs(G)] (peritonit): Periton denilen karın zarının iltihabı.
✓ hemorrhoid [haimorrhois(G)] (hemoroid): Anüs çevresindeki genişleyen
venlerin meydana getirdiği meme şeklindeki oluşum. Basur.
✓ fistula (L)(fistül): İçi boş bir organın başka bir içi boş organa ya da deriye
ağızlaşması olgusu.
✓ anal fistula (L)(anal fistül): Kriptoglandular enfeksiyon sonucu oluşan apselerin
perianal bölgeye açılması sonucu oluşan fistül.
✓ anal fissura (L)(anal fissür): Anüste oluşan longittudinal yarıklar.
✓ ileus (L): Bağırsak tıkanması.
✓ paralytic ileus(L) [paralytikos(G)] (paralitik ileus): Bağırsak kaslarındaki felç
nedeniyle, mekanik tıkanma olmamasına rağmen, bağırsak içeriğinin ileriye
doğru hareket edememesi.
✓ strangulatio (L)(strangulasyon): Dolaşımın bozulduğu bir ileus tipidir.

109
Dr_Sherif Elgez

✓ volvulus [volvere(L)]: Proksimaldeki bağırsak halkasının distaldeki halkanın


içine girmesi ile oluşan ileus tipi.
✓ insulinoma [insula(L)+in(L)+oma(G)] (İnsulinoma):
✓ Pankreasta [3 hücrelerinden kaynaklanan bir adacık tümörü.
✓ umblical hernia (L)(umblikal herni): Göbek fıtığı. Göbeğin çevresindeki karın
duvarındaki zayıflıktan bağırsağın dışarı çıkıntı yapması.
✓ inguinal hernia (L)(inguinal herni): Kasık fıtığı.
✓ femoral hernia (L)(femoral herni): Femoral üçgende gelişen fıtık.
✓ hiatus hernia (L)(hiatus herni): Midenin diyaframayı zorlayarak yemek borusu
deliğinden yukarıya doğru çıkması.
✓ incisional hernia(L) [in+caiderc(L)] (insizyonel hemi): Ameliyat sonrası kesi
yerinde gelişen fıtık

8.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ cheiloplasty [cheiIo+plassein(G)] (keyloplasti): Dudağın plâstik ameliyatı.
✓ pneumatic(G) dilatation(L) (pnömatik dilatasyon): Özefagogastrik sfinkterin
basınçlı hava ile dilate edilmesi.
✓ oesophagotomy [oesophago+tome(G)] (özofagotomi): Özofagogastrik sfinkter
kaslarına kesi yapılarak genişletme operasyonu.
✓ sialadenectomy [sial+aden+ektome(G)] (siyaladenektomi):
✓ Tükürük bezinin ameliyatla alınması.
✓ abdominocentesis [abdomen(L)+kentesis (G)] (abdominosentez): Karın
boşluğuna iğne ile girilip sıvı çekme.
✓ cholecystography [chole+cysto+graphein(G)] (kolesistografi): Röngen ışınları
aracılığıyla safra kesesi filminin alınması.
✓ cholecystectomy [chole+cyst+ektome(G)] (kolesistektomi):
✓ Safra kesesinin ameliyatla çıkarılması.

110
✓ cholelithotomy [chole+lith+tome(G)] (kolelitotomi): Safra taşlarının çıkarılması
için yapılan ameliyat.
✓ cholelithotripsy [choIe+lith+tripsy(G)] (kolelitotripsi): Safra kesesi ve safra
kanallarını açmaksızın, içindeki taşları ezme.
✓ colectomy [colon(L)+ektome(G)] (kolektomi): Kalın bağırsağm kesilerek
çıkarılması.
✓ hemorrhoidectomy [hemorrhoid(G)+ektome(G)] (hemorroidektomi):
Hemoroidlerin ameliyatla çıkarılması.
✓ herniorrhaphy [hernio(L)+rrhaphy(G)] (herniorafi): Fıtıktaki yırtığın ya da
kesiğin dikilmesi.
✓ gastropexy [gastr+pexis(G)] (gastropeksi): Mideyi ameliyat ile karın duvarına
tespit etme.
✓ gastrojejunostomy [gastro(G)+jejuno(L)+stomoun(G)] (gastroycyunostomi):
Mide ile yeyunumun birleştirilmesi.
✓ colostomy [colon(L)+stomoun(G)] (kolostomi): Kalın bağırsağın karm duvarına
ağızlaştırılması.
✓ appendectomy [append(L)+ektome(G)] (appendektomi):
✓ Appendiksin çıkarılması.
✓ antrectomy [antrum(L)+ektome(G)] (antrektomi): Antrumun çıkarılması.
✓ gastrectomy [gastr+ektome(G)] (gastrektomi): Midenin kısmen veya tamamen
ameliyatla alınması.
✓ lavage (lavaj): Bir organın ya da bölgenin yıkanması.
✓ enema (G)(enema): Lavman. Rektum içine sıvı verilmesi.
Dr_Sherif Elgez

ALIŞTIRMALAR

❖ Gastroduodenoskopi
Gerekli ön hazırlıkların tamamlanması, Lidocain %10 sprey ile orofaringeal lokal
anestezi ve monitorizasyonu takiben hastaya uygun poziyon verildi.
Panendoskopla duodenum 2. kısmına kadar geçildi. 2. kısım mukozası normaldi, istek
üzerinde biyopsi alındı. Pilor kanalı ve fonksiyonları normaldi. Antrum ödemli ve
hiperemikti, üreaz için örnek alındı. Korpus ödemli ve hiperemik olup erozyon ve
aftöz ülserasyonlar izlendi, biyopsi alındı. Fundus normaldi. Kardia skobu gevşek
sarıyordu. Kardioözofajial bileşke normaldi. Özofagus alt uçta milimetrik erozyonlar
izlendi. İşleme bağlı komplikasyon olmadı.

❖ Kolonoskopi
Fibersigmoidoskop ile splenik fleksuraya kadar geçildi. Splenik fleksura normaldi.
İnen kolon yer yer kirliydi, görünen klsım normaldi. Sigmoid ve rektum mukozası
normaldi. Anoskopi normaldi. İşleme bağlı komplikasyon olmadı.

❖ Hepatobilier US
Karaciğer normal boyutlarda olup konturları düzenli görünümdedir. Parankim ekosu
homojendir. Solid veya kistik yapıda kitle lezyonu saptanmamıştır. İntrahepatik safra
yolları, hepatik venler ve portal ven normaldir. Koledok genişliği normaldir.
Safra kesesi normal boyutlarda ve normal lokalizasyonda gözlenmiştir. Duvar veya
lümen patolojisi izlenmemiştir. Perikolesistik mesafelerde patolojik görünüm
saptanmamıştır
Bilateral sürrenal bezler doğal görünümdedir. Abdominal aorta ve vena kava inferior
normaldir.
Solid: Solid lezyon içi doku dolu lezyon, anormal doku demektir. Kistik lezyon ise içi
sıvı dolu lezyonlara denir.

112
Dr_Sherif Elgez

❖ Trifazik Abdomen BT (Trifazik: Üç safhalı)


Karaciğer normal konumda olup sağ lob kraniokaudal boyutu azalmıştır. Kaudal lob
ve sol lob lateral segment hipertrofik görünümdedir. Bilateral sürrenal bezlerde
patoloji saptanmamıştır. Perigastrik, peripankreatik, dalak hilusunda ve mezenterik
alanda multipl venöz kollateraller izlenmiştir
Perihepatik, perisplenik, bağırsak ansları arasmda ve pelviste yaygın, yer yer ince
duvar yapısı gösteren loküle serbest sıvı izlenmiştir.
Kolleteral dolaşım: Ana kan damarının tıkanması halinde kanın yan kanallardan
dolaşması.
Hipodens: Yoğunluğunun dokuya göre düşük halde olması durumudur. BT de siyah
renk için kullanılır.

❖ Trifazik Abdomen BT
Paraözofageal, perifundal, perigastrik, perisplenik, peripankreatik multipl ektazik
venöz kollateraller izlenmiştir. Splenik arter ektazik izlenmiş olup distal kesimde
büyüğü 14mm çapında birkaç adet ve splenik arter intraparankimal dalları içerisinde
multipl en büyüğünün çapı 3,5mm ölçülen anevrizmalar İzlenmiştir.

113
Dr_Sherif Elgez

URINER sistemi
9.a. ANATOMİK TERİMLER
✓ organa(G) urinaria(L) (organa urinarya): Üriner organlar.
✓ ren (L)(ren): Böbrek. nephros (G)(nefros): Böbrek.
✓ hilum renale (L): Böbreğin ortasında ve böbreğe giren çıkan oluşumların olduğu
göbek bölgesi. Hilum, hilus.
✓ cortex renalis (korteks renalis): Korteks. Böbreğin iki katmanmdan dışta olanı.
✓ medulla renalis renalis): Medulla. Böbreğin iki katmanından içte ve hiluma
yakın olanı.
✓ glomerulus (L)(glomerulus): Glomerul. Böbreğin korteks katmanında bulunur.
Kapiller yumağı şeklinde dağılmış olarak görülür.
✓ corpusculum renalis renalis): Böbrek cisimciği. Glomcrulusu içeren ve arada
boşluk olan oluşumlar.
✓ tubulus renalis (L)(tubulus renalis): Böbrek borucuğu.
✓ Böbrekte her iki katmanda görülen ince borucuk.
✓ nephron (G)(nefron): Böbreğin idrar üreten en küçük ünitesi.
✓ pelvis renalis (L)(pelvis renalis): Böbrekte boşaltma borularının açıldıkları
geniş boşluk. Buradan uretcr başlar. İdrar önce buraya akıtılır.
✓ ureter (G)(ureter): İdrar boruları. Pelvis renaiis ile idrar kesesi arasında uzanan
ince boru.
✓ vesica urinaria (L)(vezika urinarya): Mesane. İdrar kesesi. Pelvis boşluğunda
bulunur. İdrarm depolandığı organdır.
✓ cyst [kystis(G)] (şist): İdrar kesesi.
✓ urethra(G) mascuIina(L) (uretra maskulina): Erkek uretrası. İdrar kesesinden
başlar ve penis başmda dışa açılır. Boşaltma ve üreme organıdır.

114
Dr_Sherif Elgez

✓ urethra(G) feminina(L) (uretra feminina): Kadın uretrası. İdrar kesesinden


başlar vulvadan dışa açılır. Sadece boşaltma organıdır.

9.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ miction(L) (miksiyo): İdrar yapma, işeme.
✓ polyuria [poly+ouron+ia(G)] (poliüri): Sık idrar yapma, idrar çokluğu.
✓ oliguria [oligo+ouron+ia(G)] (oligüri): Seyrek idrar yapma, idrar azalması.
✓ stranguria [stranx+ouron+ia(G)] (stranguri): Damla damla ve ağrılı idrar yapma.
✓ dysuria [dys+ouron+ia(G)] (disüri): Ağrılı idrar yapma.
✓ anuria [an+ouron+ia(G)] (anüri): İdrarın olmaması.
✓ nocturia [nox(L)+ouron+ia(G)] (noktüri): Geceleri idrara çıkma. üriner
tenesmus: İdrarını yaptığı hâlde hâlâ idrar yapma gereksinimini duyma.
✓ incontinence (inkontinens): İdrar veya dışkının tutulamaması, kaçırılması.
✓ enuresis(G) (enürezis): İdrar kaçırma, İdrarın istemsiz çıkarılması.
✓ nocturnaI(L) enuresis(G) (nokturnal eniirezis): Uykuda idrar tutamama.
✓ hematuria [hemat+ouron+ia(G)] (hematüri): İdrarda kan bulunması.
✓ proteinuria [protein+ouron+ia(G)] (proteinüri): İdrarda protein bulunması.
✓ glycosuria [glyco+ouron+ia(G)] (glikozüri): İdrarda şeker bulunması.
✓ urinary retention (urinari retcnsiyon): İdrar retansiyonu. Çeşitli nedenlerle
idrarın yapılamaması sonucu, mesanede idrarın birikmesi.
✓ residual urinary (rezidual urinari): İşemeden sonra idrar kesesinde kalan idrar.
✓ oedema (L)(ödem): Hücreler arası aralıklarda aşırı sıvı toplanmasma bağlı
olarak vücudun bir bölümünün şişmesi.

9.c. TANI TERİMLERİ


✓ kronik böbrek yetmezliği: Böbreğin filtrasyon ve düzenleme işlevlerinde
bozulma ve yetmezliğe yol açan çok sayıda patolojik duruma bağlı olarak
ortaya çıkan tablo.

115
Dr_Sherif Elgez

✓ akut böbrek yetmezliği: Kısa sürede oligüri ya da anüriye azoteminin eşlik ettiği
tablo.
✓ dialysis [dia+lysis(G)] (diyaliz): Bir çözeltinin içerisindeki elementlerin yarı
geçirgen bir zarın bir yanından öbür yanına diffiizyon yoluyla geçirilerek
ayrılması.
✓ peritoneal dialysis (G)(periton diyalizi): Karm ön duvarından yapılan bir kesit
ile periton boşluğuna dializ sıvısı verilir. Kandaki toksik maddeler dializ
sıvısına difiizyon yoluyla geçer.
✓ hemodialysis [hemo+dia+lysis(G)] (hemodiyaliz): Toksik maddelerin
hemodiyaliz aygıtları ve sıvıları aracılığı ile kandan uzaklaştırılması.
✓ glomerulonephritis [glomerulus(L)+nephr+itis(G)] (glomcrulonefrit):
Glomerüllerin iltihabı.
✓ nephrotic syndrome (G)(nefrotik sendrom): Ödem, proteinüri,
hipoalbuminemi, lipidüri ve hiperlipemi ile ortaya çıkan bir grup hastalık.
✓ renaI(L) glucosuria [glyco+ouron+ia(G)] (renal glikozüri): Kan glikoz düzeyi
normal veya düşük olmasma rağmen idrara glikoz çıkarılması.
✓ nephrogenic[(nephro+gennan(G)] diabetes(G) insipidus(G) (nefrojenik
diabetes insipidus): Böbrek tubuluslarının antidiüretik hormona (ADH)
duyarsız olması.
✓ atımlı böbrek: Her iki böbreğin normal konumlarını alamaya- rak alt uçlarından
birleşmeleri sonucu oluşan doğumsal bir anomalidir. acute tubulointerstitial
nephritis [acutus(L), tubulo + interstiti + alis(L), nephros+itis(G)] (akut
tubulointerstisyel nefrit): Çoğunlukla ilâçlara karşı aşırı duyarlılık durumunun
neden olduğu bir akut böbrek yetmezliği sendromu.
✓ chronic tubulointerstitial nephropathy [chronos(L), tubu10 + İnterstitialis(L)
nephros+pathos(G)] (kronik tubulointerstisyel nefropati): Tubulointerstisyel
alandaki lezyonların ön plânda olduğu kronik böbrek hastalığı tablosu.
✓ toxic nephropathy [toxikos(G), nephros+pathos(G)] (toksik nefropati):
Böbrekte ilaç, yenilen içilen, absorbe edilen veya solunan kimyasal ya da

116
Dr_Sherif Elgez

biyolojik bir madde tarafından oluşturulan morfolojik veya fonksiyonel


değişiklik.
✓ pyelonephritis [pyelos+nephros+itis(G)] (piyelonefrit): Böbrek pelvis ve
parankim dokusunun iltihabıdır. Akut ve kronik şekli vardır.
✓ urethritis [urethr+itis(G)] (üretrit): Üretranın iltihabı. cystitis [kyst+itis(G)]
(sistit): İdrar kesesi iltihabı.
✓ Fanconi syndrome (Fankoni sendromu): Glikozüri, fosfatüri, aminoasitüri ve
bikarbonat kaybı ile belirgin özellikle çocuklarda görülen bir hastalık. Böbrek
tübüllerindc kistik genişlemeler görülür. hydronephrosis [hydro+nephros(G)]
(hidronefroz): Böbrek pclvisinin idrar birikmesinden dolayı genişlemesi.
✓ renal(L) ectopia [ektopos+ia(G)] (renal ektopi): Böbreğin normal yerinin
dışında bir yerde olması.
✓ renal(L) agenesis [a+genesis(G)] (renal ajenezis): Böbreğin oluşamaması. Tek
taraflı olursa semptom vermeyebilir.
✓ hypernephroma [hyper+nephros+oma(G)] (hipernefroma):
✓ Böbrek üstü korteksinden meydana gelen tümör.
✓ nephrolithiasis [nephros+lith+iasis(G)] (ncfrolityazis): Böbreklerde taş olması.
✓ cystolithiasis [cyst+Iith+iasis(G)] (sistolityazis): İdrar kesesinde taş bulunması.
✓ vesicoureteral reflux [vesico(L)+ureteral(G), re+fluxus(L)] (vesikoüreteral
refluks): İdrar kesesindeki idrarın üretere geri kaçması. nephroptosis
[nephros+ptosis(G)] (nefroptozis): Böbreğin aşağı sarkması.
✓ hypospadias [hypo+spadon(G)] (hipospadias): Üretranm penişin ventraline
açılması.
✓ epispadias [epi+spadon(G)] (epispadias): Üretranın penisin dorsaline açılması.

9.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ renaI(L) transplantation [trans+pIantare(L)] (renal transplantasyon): Böbrek
nakli, hasta böbreğin çıkarılarak yerine sağlıklı böbreğin nakledilmesi.
✓ nephrectomy [nephr+ektome(G)] (nefrektomi): Böbreğin çıkarılması.

117
Dr_Sherif Elgez

✓ nephrostomy [nephr+stomoun(G)] (nefrostomi): Böbreğin bir tüp aracılığıyla


deriyle ağızlaştırılması.
✓ nephrotomy [nephr+tome(G)] (nefrotomi): Böbreğin açılarak operasyon
yapılması, örneğin kist çıkarılması.
✓ nephrolithotomy [nephr+litho+tome(G)] (nefrolitotomi):
✓ Böbrekte bulunan taşların ameliyatla alınması.
✓ nephropexy [nephr+pexis(G)] (nefropeksi): Böreğin ameliyatla yerine tespit
edilmesi suprapubik kateterizasyon: Suprapubik bölgeden idrar kesesine bir
kateter yerleştirilerek idrar kesesinin boşaltılmasının sağlanması.
cystolithotomy [kyst+Iith+tome(G)] (sistolitotomi): İdrar kesesindeki taşların
ameliyatla alınması.
✓ cystectomy [kyst+ektome(G)] (sistektomi): İdrar kesesinin çıkarılması.
✓ cystotomy [kyst+tome(G)] (sistotomi): İdrar kesesinin açılarak içinden patolojik
materyalin çıkarılması.
✓ cystoscopy [kyst+skopein(G)] (sistoskopi): Fiberoptik bir aletle idrar kesesinin
incelenmesi.
✓ cystography [kyst+graphein(G)] (sistografi): Kontras bir madde ile doldurulan
idrar kesesinin radyografisi.
✓ intravenous pyelography (intravenöz piyelografi) (IVP): Böbreklerin, üreter
ve mesanenin, intravenöz radyopak madde verilerek X Işınları ile
görüntülenmesi.

ALIŞTIRMALAR
❖ IVP Tetkiki
Her iki böbrekte süzme normal zaman ve kalibrasyonda başlamıştır. Pelvikalisiel
sistem normal genişliktedir. Her iki üreter normal kalibrasyonda olup dolum defekti
veya dolum fazlalığı izlenmemiştir.

118
Dr_Sherif Elgez

❖ Tüm Üriner Sistem US


Klinik bilgi: Nefrolitiyazis nedeniyle takipli.
Bulgular: Sağ böbrek vertikal boyutu 85mm olup parankim kalınlığı 8mm'dir. Sol
böbrek vertikal boyutu 127mm, parankim kaİmliği 21mm'dir. Bilateral böbreklerde
en büyüğü solda 1,5cm olan multıpl basit kortikal kistler izlenmiştir. Ayrıca bilateral
böbreklerde yaşa bağlı değişiklikler izlenmiş olup sinüs/korteks oranmda sinüs lehine
artışmıştır. Sağ böbrek kalikslerinde büyüğü 7mm çapında multıpl taş uyumlu
hiperekojenite izlenmiştir. Bilateral böbreklerde dilatasyon izlenmemiştir. Mesanenin
konturları, kapasitesi ve duvar kalınlığı normaldir. Lümen içerisinde taş ya da poliple
uyumlu görünüm saptanmamıştır.
Sonuç: Bilateral böbreklerde yaşa bağlı değişiklikler, basit kortikal kistler, sağ
nefrolitiyazis.
Hiperekojenite: Ultrasonografide kemik, metal ve gazda görülen açık gri-beyaz renk
yansımaları, hiperekoik olarak tanımlanır. Hiperekojen tanımı ultrasonografi
sırasında ilgili bölgede parlak beyaz renkte (ekojenik) bölgeler görülmesidir.

❖ Abdominopelvik US
Klinik bilgi: HT, nefrolitiyazis tanıları.
Bulgular: Karaciğer vertikal boyutu 160 olup yağlanmaya sekonder parankim
ekojenitesi minimal difüz artmıştır. Karaciğerin konturu, parankim eko paterni
normaldir. Karaciğerde yer tutan fokal lezyon saptanmamıştır. Hepatik ve portal venöz
sistemler normaidir. İntra ve ekstrahepatik safra yolları normaldir. Safra kesesi
boyutları ve duvar kalınlığı normal olup, lümen içerisinde taş ya da poliple uyumlu
olabilecek görünüm saptanmamıştır.
Dalak vertikal uzunluğu 100mm olup normal sınırlardadır. Dalağm konturu, parankim
ekojenitesi ve eko paterni normaldir. Pankreas gaz süperpozisyon nedeniyle
değerlendirilememiştir. Sağ böbrek hipoplazik olup vertikal uzunluğu 82mm'dİr. Sağ
böbrekte parankiminde ekojenite artışı izlenmiştir. Sol böbrek vcrtikal boyutu 103mm
olup parankim kalınlığı 13mm'dir. Bilateral böbreklerde en büyüğü İcm çapmda multipl
basit kortikal kist izlenmiştir. Sol böbrekte alt polde 4mm çapmda hiperekojen taşla
uyumlu olabilecek görünüm izlenmiştir. Orta hat yapılar gaz süpcrpozisyon nedeniyle
optimum değerlendirilememiştir. Mesanenin kontur, kapasitesi ve duvar kalınlığı
normaldir. Lümen içerisinde taş ya da poliple uyumlu görünüm saptanmamıştır. İç
genitalya izlenmemiştir (operc).

119
Dr_Sherif Elgez

Sonuç: Minimal hepatosteatoz, her iki böbrekte kortikal kistler, sağ böbrekte
parankim ekojenitesindc artış, sol böbrekte nefrolitiyazis.
Diffuz: Yaygın, tüm alanı kaplayan demek.
Steatozis: Yağlanma demek. Özellikle karaciğer için kullanılır ve karaciğerin
tamamında yağlanma olduğunu belirtir.
Fokal: Belli bir yerde oluşmuş; belli bir bölgede kalan, sınırları belli olan.
Süperpozisyoıı: Radyoloji dilinde görüntülerin üst üste gelmesi. Direk röntgende en
çok rastlanan durumdur ve süperpose de denilir.
Gaz Süperpozisyon: Barsak sistemimizde mevcut gazın batın ultrasonu tetkikinde
görüntü netliğini engelleyecek şekilde organları örtmesi durumu.

❖ Voiding Sistografi İncelemesi


Mesane retrograd yoldan opak + serum fizyolojik ile doldurulmuştur.
Mesane konturları düzenlidir. Miksiyon esnasında elde edilen röntgenogramlarda her
iki tarafta reflü gözlenmedi.
Üretra normal olarak değerlendirilmiş olup postmiksiyonel bakıda rezidü idrar
saptanmamıştır.

Foid (L): Boşaltmak, çıkarmak (idrar, v.s.)

120
Dr_Sherif Elgez

GENITAL sistemi
ı o.a. ANATOMİK TERİMLER

10.a.I. Erkek Genital Organlarına İlişkin Terimler


✓ organa(G) genitaIia(L) masculina(L) (organa genitalya maskulina):
Erkek genital organları.
✓ testis (L): Er bezi. Erkek döl hücrelerinin yapıldığı organ. İki tanedir.
✓ orchis, didymus (G)(orşis, didimus): Er bezi.
✓ tunica(L) albuginea(L) (tunika albuginea): Testisi kapsül şeklinde saran,
beyazımsı bağ doku tabakası.
✓ scrotum (L)(skrotum): Testisi içine alan deri, torba.
✓ spermium (L): Sperm. Erkek döl hücresi.
✓ sperma (G): Erkek döl hücreleri ilc genital bezlerin salgılarının
karışımından oluşan sıvı.
✓ epididymis [epi+didymos(G)] (epididim): Testisten spermleri taşıyan
borunun kendi üstüne kıvrılmasıyla oluşan organ. Er bezi üstü. Spermleri
depo eder.
✓ ductus deferens (L)(duktus deferens): Epididimis ile uretra arasında
uzanan boru. Spermiumları taşır.
✓ vesicula seminalis (L)(vesikula seminalis): Pelvis boşluğunda bulunan
genital bezlerden ilki. Sidik kesesinin altında iki taraflı ve yaprak
şeklinde bezler. Seminal bez.
✓ prostata (L)(prostat): Sidik kesesinin altında, kestane büyüklüğünde olan
bez.
✓ glanduIa(L) bulbourethralis [bulbo(L)+urethr(G)+alis(L)] (glandula
bulbouretralis): Bulbouretral bez. Üretra yolu üzerinde prostattan sonra
gelen bez.
Dr_Sherif Elgez

✓ penis (L)(penis): Erkeklerde idrar çıkarma ve çiftleşme organı. Kamış.

10.a.2. Kadın Genital Organlarına İlişkin Terimler


✓ ovarium, over (L)(ovaryum, over): Yumurtalık. Kadın döl hücresinin
üretildiği organlar.
✓ oophoron (G)(oforon): Yumurtalık.
✓ ovum (L): Kadın döl hücresi.
✓ oocyte, ovocyte (G)(oosit, ovosit): Kadın döl hücresi.
✓ tuba üterina, oviduct (L)(tuba üterina, ovidukt): Uterus ile ovaryum
arasında uzanan boru. Başlangıç ucu ovaryuma bakar ve serbesttir.
Döllenme burada olur.
✓ salpinx (G)(salpinks): Tuba uterina.
✓ uterus (L)(uterus): Döl yatağı, rahim. Döllenmeden sonra embriyonun
gelip yerleştiği ve büyüdüğü organ.
✓ hystera, metra (G)(histera, metra): Döl yatağı.
✓ endometrium [(endo+metra(G)]: Döl yatağının mukoza tabakası. İç
tabaka.
✓ myometrium [(myo+metra(G)]: Döl yatağı duvarının düz kas
hücrelerinden yapılmış orta katı. Kas tabakası.
✓ perimetrium [(peri+metra(G)]: Döl yatağı duvarını saran seröz zar. Dış
tabaka.
✓ cervix üteri (L)(serviks utcri): Uterusun vajina içine doğru sokulmuş
bölümü. Serviks.
✓ vagina (L)(vajina): Döl yolu, kadın çiftleşme organı. Boru şeklindedir.
✓ colpos (L)(kolpos): Döl yolu.
✓ vulva (L)(vulva): Kadında dıştan görülen genital organların hepsine
verilen isim.
✓ hymen (G)(himen): Kızlık zarı. Vajinanm açıldığı deliği kapatan zar. İlk
çiftleşmede yırtılır.
Dr_Sherif Elgez

10.b. SEMPTOM TERİMLERİ

10.b.I. Erkek Genital Sistemi


✓ hematospermia [hemato+spcrma+ia(G)] (hematospermi):
✓ Spermanın (atmık, meni) kanlı olması.
✓ aspermia [a+sperma+ia(G)] (aspermi): Sperma sıvısının olmaması.
✓ azospermia [a+zoospcrma+ia(G)] (azospcrmi): Spermada
speımiyumun olmaması, spermada canlı spermatozoitlerin
bulunmaması.
✓ oligospermia [oligo+sperma+ia(G)] (oligospermi): Spermada normalden
az spermiyum olması.
✓ necrospermia [nekros+sperma+ia(G)] (nekrospermi): Spermada
bulunan spermiyumların hepsinin ölü olması.

10.b.2. Kadın Genital Sistemi


✓ menstruation (L)(menstruasyon): Dört haftada bir ergenlik çağına girmiş
kız ve kadınlarda genital kanama. Adet görme.
✓ menorrhea [men+rhein(G)] (menorc): Adet kanamasının süre ve miktar
bakımından normal oluşu, normal adet.
✓ amenorrhea [a+men+rhein(G)] (amenore): Adet kanamasının (aybaşı,
regl) olmaması.
✓ dysmenorrhea [dys+men+rhein(G)] (dismenore): Adet kanamaşının ağrılı
olması.
✓ hypermenorrhea, menorrhagia [hypel+men+rhein(G), men +
rhegnynai(G)] (hipermenore, menoraji): Adet kanamasının aşırı olması
ve uzun sürmesi.
Dr_Sherif Elgez

✓ hypomenorrhea [hypo+men+rhein(G)] (hipomenore): Adet kanamasının


süre ve miktar olarak az olması oligomenorrhea , [oligos+men+rhein(G)]
(oligomenore):
✓ Seyrek adet görme.
✓ polymenorrhea [poly+men+rhein(G)] (polimenore): Sık adet görme.
✓ metrorrhagia [metra+rhegnyai(G)] (metroraji): Adet kanamalarının
dışında kanama olması.
✓ colporrhea [colpo (L)+rhein(G)] (kolpore): Vajinal akıntı.
✓ pruritus vulva [pruritus+vuIva(L)] (pruritus vulva): Vulvada şiddetli
kaşıntı olması.

ıo.c. TANI TERİMLERİ

10.c.I. Erkek Genital Sistemi


✓ cryptorchism [kryptos+orchis(G)] (kriptorşizm): Testislerin skrotuma
(testisi içine alan torbaya) inmemesi, inmemiş testis.
✓ retractile testis (L)(retraktil testis): Testisin bazen skrotuma inerken,
bazen inguinal kanala geri döndüğü durum.
✓ testis torsiyonu: Testisin kendi kordonu çevresinde dönmesi.
✓ hydrocele [hydr+kele(G)] (hidrosel): Tunika vajinalis içinde sıvı
birikmesi.
✓ hematocele [hemato+kele(G)] (hematosel): Tunika vajinalis içinde kan
birikmesi.
✓ varicocele [varico(L)+kele(G)] (varikosel): Skrotum venlerinin varisidir.
✓ benign prostat hipertrofisi: Prostat bezi üretra, mesane ve rektuma doğru
büyüyerek idrar kanalmda daralmaya yol açar. 50 yaşın üstündeki
erkeklerde sık görülmektedir.
✓ seminoma [semen(L)+oma(G)]: Bir testis tümörü.
Dr_Sherif Elgez

✓ prostatitis [prostat+itis(G)] (prostatit): Prostat iltihabı.


✓ orchiditis [orchid+itis(G)] (orşidit): Testis iltihabı.
✓ epididymitis [epi+didymus+itis(G)] (epididimit): Epididim iltihabı.

10.c.2. Kadın Genital Sistemi


✓ myoma üteri(L) [my+oma(G)] (miyom üteri): Uterus kasmdan gelişen iyi
huylu tümör.
✓ vulvitis [vulv(L)+itis(G)] (vulvit): Vulva iltihabı.
✓ vaginitis [vagin(L)+itis(G)] (vajinit): Vajina iltihabı.
✓ endocervicitis [endo(G)+cervic(L)+itis(G)] (endoservisit):
✓ Serviks iltihabı.
✓ endometritis [endo+metra+itis(G)] (endometrit): Endometrium iltihabı.
✓ salpingitis [salping+itis(G)] (salpcnjit): Tuba üterinaların iltihabı.
✓ pyosalpinx [pyo+salpinx(G)] (piyosalpinks): Bir veya iki tuba üterinanm
irinle dolması.
✓ hydrosalpinx [hydro+salpinx(G)] (hidrosalpinks): Tuba üterinaların bir
sıvı ile dolması.
✓ endometriosis [endo(G)+metra(G)+osis(L)] (endometriozis):
Endometriumun uterus dışında başka bir lokalizasyonda bulunması. mole
hydatiform (L)(mol hidatiform): Dejenerasyona uğrayan bir gebeliği
izler. Villuslar hidropiktir ve trofoblastik proliferasyon vardır. Üzüm
gebeliği de denir.
✓ polycystic [poly(L)+kystis(G)] ovarium(L) (polikistik ovaryum):
Yumurtalıklarda çok sayıda kistin bulunması.
✓ Over tümörü Polikistik over
✓ menopause [men+pausis(G)] (menopoz): Kadında mensturasyon
fonksiyonlarının durduğu dönem.
✓ prematüre menopause [pre+maturus(L), men+pausis(G)] (prematüre
menopoz): Zamanından önce gelişen menopoz.
Dr_Sherif Elgez

✓ iatrogenic menopause [iatros+gennan(G), men+pausİs(G)] (iatrojenik


menopoz): Overektomi sonrası gelişen menopozdur.

ı o.d. AMELİYAT TERİMLERİ

10.d.I. Erkek Genital Sistemi


✓ prostatectomy [prostat+ektome(G)] (prostatektomi): Prostatın çıkarılması.
✓ orchiectomy [orchio+ektome(G)] (orşiyektomi): Testislerin çıkarılması.
✓ orchiopexy [orchio(G)+pexis(G)] (orşyopeksi): İnmemiş testisin,
skrotuma indirilerek dikişle tespit edilmesi.
✓ vasectomy [vas(L)+cktome(G)] (vazektomi): Sterilizasyon sağlamak
amacıyla ductus defercnslerin kesilmesi.
✓ vasoligation [vaso+ligation] (vazoligasyon): Duktus deferensin
bağlanması.

10.d.2. Kadm Genital Sistemi


✓ mastectoz,y [mast+ektome(G)] (mastektomi): Memenin çıkarılması.
✓ mamoplasty [mamo(L)+plassein(G)] (mamoplasti): Memenin cerrahi
olarak yeniden yapılması.
✓ myomectomy [myo+ektome(G)] (myomektomi): Uterustaki myomlarm
çıkarılması.
✓ hysteroscopy [hystero+skopein(G)] (histeroskopi): Döl yatağının
endoskopik muayenesi.
✓ hysterectomy [hyster+ektome(G)] (histercktomi): Uterusun ameliyatla
çıkarılması.
✓ total abdominal hysterectomy + bilateral salpingo oophorectomy (TAH
+ BSO) (total abdominal histerektomi + bilateral salpingo oforektomi):
Utcrus, tüpler ve overlerin çıkarılması.
Dr_Sherif Elgez

✓ oophoropexy [oophoro(G)+pexis(G)] (oforopcksi): Yumurtalıkların


tespiti.
✓ salpingolysis [salpingo+lysis(G)] (salpingoliz): Tüplerdeki yapışıklıkların
ameliyatla açılması.

ıo.e. DOĞUM TERİMLERİ


✓ coitus (L)(koitus), copulation (L)(kopulasyon): Cinsel birleşme.
✓ gravida (L)(gravida): Gebe, yüklü, hamile kadın.
✓ pregnancy (L)(pregnansi): Gebelik, hamilelik.
✓ gestation (G)(gestasyon), cyesis (G)(siyez): Gebelik. natus
(L)(natus): Doğum.
✓ travay (travay): Doğum eylemi.
✓ primipara [prima+parere(L)] (primipar): İlk doğum.
✓ multipara [multus+parerc(L)](multipar): İki ya da daha fazla doğum
yapmış kadın. abortus (L): Düşük.
✓ abortus imminens (L)(abortus imminens): Düşük tehdidi.
✓ spontan abortus (L)(spontan abortus): Gebeliğin 20. haftadan önce kaybı.
Kendiliğinden oluşan düşük.
✓ abortus(L) incompetence [in+competens(L)] (abortus inkompetens):
Uterus yetersizliğinden dolayı meydana gelen düşük.
✓ prematüre doğum: Gebeliğin 20 ile 38. haftaları arasında olan doğum.
✓ hyperemesis gravidarum [hyper+emesis(G), gravida(L)] (hiperemezis
gravidarum): Gebe kadında görülen, dehidratasyon ve asidoz gelişmesine
yol açacak derecede bulantı ve kusma.
✓ preeclampsia [pre(L)+ekIampein(G)] (preeklampsi): Gebeliğin 20.
haftası ile doğumdan sonraki ilk hafta arasında hipertansiyon, albüninüri
ve ödem gelişmesi.
✓ eclampsia [eklampein(G)] (eklampsi): Precklampsiye ek olarak
konvülsiyon veya koma gelişmesidir.
Dr_Sherif Elgez

✓ amniocentesis [amnio+kentesis(G)] (amniyosentcz): Fetal


anormalliklerin analizi için bir miktar amniyotik sıvı alınması.
✓ abruptio placenta (L)(abrupsiyo plâsenta): Plâsenta dekolmanı. Normal
şekilde implante olmuş plâsentanın uterustan erken ayrılması.
✓ placenta praevia (L)(plâsenta previa): Plâsentanın serviks iç ağzı üzerine
veya yakınına implante olması.
✓ retention of placenta (İ)(plâsenta retansiyonu): Doğumdan sonra
plâsentanın bir bölümünün uterusta kalması.
✓ erythroblastosis fetalis [erythr0+blastos(G), fetus(L)] (eritroblastozis
fetalis): Genellikle anneyle fetusun kan gruplarındaki uyuşmazlık
nedeniyle anne kanında oluşan antikorların plasenta yoluyla fetusa
geçmesi sonucu fetusta veya yenidoğanda ortaya çıkan hemolitik anemi.
✓ RİA: Rahim içi araç. Doğum kontrol amaçlıdır.
✓ sterilization (L)(sterilizasyon): Kısırlaştırma.
✓ tubligation [tub+ligation] (tübligasyon): Tuba üterinaların bağlanması.
✓ ectopic pregnancy [ektopos+ia(G), praegnans(L)] (ektopik pregnansi):
Ektopik gebelik, dış gebelik. İmplantasyonun uterus lümeni yerine
serviks, tuba üterina veya karm boşluğunda olmasıdır.
✓ episiotomy [episio+tome(G)] (epizyotomi): Doğum sırasında
oluşabilecek yırtıkları önlemek amacıyla vulvanın alt yan tarafma kesi
yapılması.
✓ episiorrhaphy [episio+rrhaphy(G)] (epizyorafi): Yırtık ve benzeri
sebeplerle vulva bölgesine dikiş atılması.
✓ caesarian (L)(sezaryan): Karından girilip corpus üteriye cerrahî insizyon
yapılarak gerçekleştirilen doğum.
Dr_Sherif Elgez

ALIŞTIRMALAR
❖ Skrotal USG
Sol testis skrotal kese içerisinde, sağ testis inguinal kanalda izlenmiştir. Bilateral
testis parankimi içeresinde solid veya kistik kitle lezyonu saptanmamıştır. Sağ
sol epididim boyutları normal olup, parankimleri homojendir. Sol skrotal kese
içerisindeki sıvı miktarı belirgin anmıştır.

❖ Benign Prostat Hiperplazisi Operasyonu


Saha temizliği ve örtünmeyi takiben rezektoskop ile üretral meadan girildi.
Gözlemde prostat büyümüş, bilober üretral lümeni kapatıyordu. Mesane içinde
taş, tümör, hemoraji izlenmedi. Prostattan usülüne uygun ince talaşlar alınarak
üretral pasaj açıldı. Hemostaz kontrolünü takiben 3 yollu üretral foley takılarak
balonu şişirildi, traksiyona alındı. Daimi İrrigasyon ile işleme son verildi.
Resectoscope: Büyümüş prostatın ya da mesanedeki lezyonun, üretra yoluyla
çıkarılmasında kullanılan endoskop.
Traction (L): Çekme.

❖ US
Uterus orta hatta, antevert olup parankim doğaldır. Endometrium çift kat
4mm'dir. Myometrium homojendir.
Her iki over boyutları doğaldır. Sol overde yaklaşık İcm boyutlu luteal kistle
uyumlu olabilecek düzensiz konturlu kistik oluŞum izlenmiştir.

❖ Obstetrik US
Intrauterin yerleşimli, hafta gün ile uyumlu, x mm boyutlarında ölçülen
gestasyonel kese içerisinde CRL ölçümüne göre (mm) hafta gün ile uyumlu
bulunan, FKA canlı, tek fetüs izlenmiştir.
Her iki over norma] boyut ve sonografik yapıda gözlenmiştir. Servikal kanal
kapalı görünümdedir.
Obstetricus (L): Doğum.
Obstetrik US: Gebelik takiplerinde yapılan ultrasonografik incelemeye verilen
isimdir.
CRL: Baş-popo mesafesi BPM (CRL (—ing.: crown-rump length)
Dr_Sherif Elgez

ENDOKRIN sistemi
ıı.a. ANATOMİK TERİMLER
✓ glandula (L)(glandula): Salgı bezi. Gl., gl. Olarak kısaltılır. Çoğulu,
glandulae'dir, kısaltması ise Gll., gll. 'dir.
✓ aden (G)(aden): Salgı bezi.
✓ parenchyma (G)(parcnkima): Salgı bezlerinde salgı yapan hücrelerin
oluşturduğu bölüm. Bezin işlevsel kısmı.
✓ stroma (G)(stroma): Salgı bezlerinde hücrelerin arasındaki bağ doku
kısmı.
✓ hypophysis (G)(hipofiz): Kafatası içinde beynin alt yüzünde,
hipotalamusa bağlı bez.
✓ adenohypophysis [adeno+hypo+phycin(G)] (adenohipofiz):
✓ Hipofiz bezinin ön lobu.
✓ neurohypophysis (G)(nörohipofiz): Hipofiz bezinin arka lobu.
✓ tiroidi stümule eden hormon (TSH): Tiroid bezini uyararak bu bezden
hormon salgılanmasını sağlar.
✓ follikülleri stimule eden (uyaran) hormon (FSH): Hipofiz bezinin ön
lobundan (adenohipofizden) salgılanır. Ovaryumda follikül hücrelerini
etkileyen hormon. Erkekte testisteki spermiyum ana hücrelerini etkiler.
✓ lüteinleştirici hormon (LH): Hipofiz bezinin ön lobundan
(adenohipofizden) salgılanır. Kadında ovaryumdaki korpus lufeum
hücrelerini etkiler ve progesteron hormonu salgılamalarını sağlar.
Erkekte testis bağ dokusu içindeki Leydig hücrelerini etkiler ve
testosteron hormonu salgılamasını sağlar.
✓ adrenokortikotrop hormon (ACTH): Hipofiz bezinin ön lobundan
(adenohipofizden) salgılanır. Böbrek üstü bezinin korteks katmanı
hücrelerini etkiler.
Dr_Sherif Elgez

✓ laktojenik (prolaktin) hormon (LTH): Hipofiz bezinin ön lobundan


(adenohipofizdcn) salgılanır. Süt salgılamasını hızlandırır. somatotrop
hormon (STH): İskelet ve organlara etki ederek büyümeyi sağlar.
✓ oksitosin: Hipofiz bezinin arka lobundan (nörohipofizden) salgılanır.
Uterusun düz kas hücrelerini etkiler.
✓ antidiüretik hormon (ADH): Vasopressin. Hipofiz bezinin arka
lobundan (nörohipofizdcn) salgılanır. Böbrek tübüllerinden suyun geri
emilimini sağlar.
✓ gl. suprarenalis [supra+ren+alis(L)] (gl. suprarenalis):
✓ Böbrek üstü bezi. Adrenal bez. Suprarenal bez.
✓ gl.(L) thyroidea(G) (g]. tiroid): Tiroit bezi. Boyunda soluk borusuna
yapışık olarak bulunan bez. Kalkana benzediği için kalkan bezi de
denir. Tiroid hormonları; tiroksin (T4), triiodotironin (T3) metabolik
aktiviteyi düzenler ve gelişme üzerine etkilidir. Kalsitonin hormonu ise
kalsiyum ve fosfor metabolizmasını düzenler.
✓ glI.(L) parathyroidea [para+thyroid(G)] (gll. paratiroit): Paratiroit
bezleri. Tiroit bezinin arkasında bulunan dört küçük bez. Parathormon
salgılar. Bu hormon kalsiyum ve fosfor metabolizması düzenler.
✓ insula(L) pancreaticae (G)(insula pankreatise): Langerhans adacığı.
Pankreas bezi içinde iç salgı yapan hücre topluluğudur. Insulin ve
glucagon hormonları salgılanır.
✓ ovarium (L): Yumurtalıklar. Bu bezden östrojen ve progesteron
hormonları salgılanır.
✓ testis (L): Erkek üreme bezi. Bu bezden testosteron hormonu salgılanır.
Dr_Sherif Elgez

ıı.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ galactorrhea (G)(galaktore): Gebelik ve emzirme durumu olmaksızın süt
salgısının olmasıdır.
✓ exophthalmia, exophthalmus [ex+ophthalmos(G)] (eksoftalmi, eksoftalmus):
Gözün öne itilmesi, göz küresinin dışarı doğru çıkması.
✓ hyperkinesia [hyper+kinesis+ia(G)] (hiperkinezi): Aşırı hareketlilik.
✓ hypernatremia [hyper+natron(L)+haima+ia(G)](hipernatremi): Kanda sodyum
oranının artması.
✓ hyperglycosuria [hyper+glykys+ouron+ia(G)] (hiperglikozüri): İdrardaki glikoz
oramnın artması.
✓ hyperglicemia [hyper+glykys+haİma(G)] (hiperglisemi):
✓ Kandaki şeker oranının yükselmesi.
✓ hypoglicemia (G)(hipoglisemi): Kandaki şeker oranımn düşmesi.
✓ tetania (L)(tetani): Paratiroit bezlerinin az çalışması ve kalsiyum yetersizliğine
bağlı olarak kaslarda gelişen spazm (kasılma).
✓ virilism [virilis(L)] (virilizm): Androjen yükselmesine bağlı erkek tipi kıllanma,
klitoris büyümesi, kas kütlesinin artması ile belirlenen bozukluk. Kadında
erkeklik özelliklerinin oluşması.
✓ hirsutism [hirsutus(L)] (hirsutizm): Özellikle kadınlarda derideki kılların
normalin üstünde çoğalması, aşırı kıllıllk.
✓ gynecomastia [gync+mastos(G)] (jinekomasti): Erkeklerde göğüslerin
büyümesi ile karakterize bir semptom.

ıı.c. TANI TERİMLERİ


✓ hypopituitarism (G)(hipopituitarizm): Hipofizin yetersiz hormon salgılaması
durumu.
✓ Addison hastalığı: Adrenal bezin az çalışmasına bağlı yetersiz kotikosteroid
salgılanmasına bağlı gelişen hastalık. Halsizlik, çabuk yorulma, sinirlilik,
sekonder seks karakterlerinde gerileme ile karakterizedir.

132
Dr_Sherif Elgez

✓ hipofizer cücelik (dwarfism): Hipofizin yeterli büyüme hormonu


salgılamamasına bağlı gelişen cücelik. Orantılı bir kısalık söz konusudur.
Genellikle büyüme hormonuyla çocuklukta tedavi edilir. gigantism
(G)üigantizm): Çocuklarda büyüme hormonu fazlalığına bağlı olarak gelişen
bir hastalık. Özellikle uzun kemiklerde fazla büyüme olur. Devlik.
✓ acromegalia [akron+megale(G)] (akromegali): Yetişkinlerde büyüme hormonu
fazlalığına bağlı olarak gelişen bir hastalık. Özellikle yüz, çene, eller ve
ayaklarda aşırı büyüme olur.
✓ adrenogenital syndrome(G) [ad+ren+genitalis(L)] (adrenogenital sendrom):
Aşırı miktarda adrenal androgenlerin salgılaması nedeniyle virilizasyona yol
açan doğuştan ya da sonradan oluşan bir sendrom.
✓ Cushing's syndrome (Kuşing sendrom): Adrenal korteksin aşırı çalışması
sonucu gelişen sendrom. Aşırı kilo artışı, hiperglisemi ve güçsüzlükle
karakterizedir.
✓ pheochromocytoma (feokromositoma): Genellikle adrenal medulladan
kaynaklanan adrenalin veya noradrenalin salgılayarak hipertansiyona neden
olan bir tümör.
✓ diabetes insipidus (Dİ) (G): Hipofiz arka lobu hormonu olan antidiürctik
hormon yetersizliğine bağlı gelişen bir hastalık, "şekersiz şeker hastalığı”da
denir.
✓ diabetes mellitus (DM) (G): Şeker hastalığı.
✓ thyroiditis (G)(tiroidit): Tiroit bezinin iltihabı.
✓ Hashimoto's thyroiditis (Haşimoto tiroiditi): Kronik lenfositer tiroidittir.
Otoimmun bir hastalıktır.
✓ papiller karsinom: Tiroidin en sık görülen kötü huylu tümörü. anaplastic
carcinoma [ana+plassein(G), karkinos + oma (G)] (anaplastik karsinom): En
kötü huylu tiroid tümörüdür. Tamdan sonraki bir yıl İçerisinde bütün hastalar
ölür.

133
Dr_Sherif Elgez

✓ hypothyroidism (G)(hipotiroidizm): Tiroid bezinin az çalışmaşı durumudur.


Kanda tiroid hormonu seviyesi düşer. Uyuşukluk, nabız atım sayısında
düşüklük ve obezite görülür.
✓ cretinism (kretinizm): Çocuklarda konjenital hipotirodizm durumudur. Zeka
geriliği ve cücelik ile karakterizedir.
✓ parathyroid adenoma [para+thyroid, aden+oma(G)] (paratiroid adenom):
Paratiroid bezinin benign tümörü.

11 .d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ hypophysectomy [hypophysis+ektome(G)] (hipofizektomi):
✓ Hipofiz bezinin ameliyatla alınması.
✓ thyroidectomy [thyroid+ektome(G)] (tiroidektomi): Tiroit bezinin ameliyatla
alınması.
✓ subtotaIe(L) thyroidectomy(G) (subtotal tiroidektomi):
✓ Tiroit bezinin çok az bir kısmının bırakıldığı tiroidektomidir.
✓ parathyroidectomy (G)(paratiroidektomi): Paratiroid bezinin ameliyatla
alınması.
✓ adrenalectomy [ad+ren(L)+ektome(G)] (adrenalektomi):
✓ Böreküstü bezlerinin ameliyatla alınması.
✓ pancreatectomy [pan+kreas+ektome(G)] (pankreatektomi): Pankreasın
çıkarılması.

134
ALIŞTIRMALAR

❖ Hipofiz BT Tetkiki

Anterior klinoidler, sella tabanı, dorsum sella ve posterior klinoidlcr normaldir.


Hipofiz anterior lob yüksekliği .....mm olup, parankimi homojen görünümdedir.
Parankim içerisinde yer kaplayan kitleye ait görüiniim saptanmamıştır. Hipofiz sapı ve
suprasellar sistem normaldir.
Kesitler dahilindeki vaskülcr yapılar, serebral doku ve ventriküler sistemler normaldir.
Anterior clinoid: Sfcnoid kemikte ön çıkıntı.
Suprasellar sistern: Kafatası tabanında, sfenoid kemiğinin içinde, hipofizi bulunduran
ve sella turcica adını alan çukurun üstünde anlamma gelir.

❖ Sürrenal BT

Bilateral sürrenal gland normal büyüklük ve konfigürasyondadil'. Her iki sürrenal gland
İçerisinde kistik ya da solid kitle saptanmamıştır.
Dr_Sherif Elgez

SINIR VE PSIKITATRI sistemi

12.a. ANATOMİK TERİMLER

12.a.I. Genel Terimler


✓ neuron (G)(nöron): Sinir hücresi.
✓ neuroglia [neuro+gIia(G)] (nöroglia): Merkezî sinir organlarında nöronlar
arasmı dolduran ve sinir dokuya özgü bağ doku.
✓ substantia grisea (L)(substansya grisea): Gri (boz) katman. Boz katman
omurilikte içte, beyin ve beyincikte dışta bulunur. Sinir hücreleri bu katmanda
olurlar.
✓ substantia alba (L)(substansya alba): Ak katman. Omurilikte dışta, beyin ve
beyincikte İçte bulunur. Burada glia hücreleri ve sinir hücrelerinin uzantıları
görülür.
✓ dendritum (G)(dendrit): Sinir hücresinde hücreye ağaç görünümü veren kısa
kalın uzantılar. Bunların sayıları birden çok olur ve dallanırlar.
✓ synapsis (G)(sinaps): Uyartıların; bir sinir hücresinden bir sinir hücresine ya da
sinir hücresinden bir vücut hücresine (kas, epitel vb.) geçirilmesini sağlayan
bağlantılardır.

12.a.2. Merkezî Sinir Sistemi


✓ cerebrum (L)(serebrum): Beyin.
✓ cerebellum (L)(serebellum): Beyincik.
✓ encephalon (G)(ensefalon): Beyin ve beyincik. İkisine birden verilen isim. Tüm
beyin.
✓ cortex cerebri (L)(kortcks serebri): Beyin ve beyincikte dış katman. Sinir
hücreleri bu katmanda bulunur.

136
Dr_Sherif Elgez

✓ medulla cerebri (L)(medulla serebri): Beyin ve beyinciğin iç katmanı.


✓ meninx (-ingis) (G)(meninks), mater (L): Beyin omurilik zarları. Beyin,
beyincik ve omuriliğin çevresini saran, koruma amaçlı üç zara verilen isim.
✓ dura mater (L)(dura mater): Beyin, beyincik ve omuriliği saran zarlardan en
dışta olanıdır. Serttir. Beyin ve beyincikte kafatası kemiklerine yapışık,
omurilikte omurlara yapışık değildir.
✓ arachnoidea mater (G)(araknoid mater): Örümcek zar. Beyin, beyincik ve
omuriliği saran zarlardan ortada bulunan zardır.
✓ piamater (L)(piyamater): Beyin, beyincik ve omurilik dokularını saran en iç
zardır. Oldukça yumuşaktır.
✓ spatium subdurale (L)(spasyum subdural): Duramaterle araknoid mater
arasındaki aralık.
✓ medulla spinalis (L)(medulla spinalis): Omurilik. Merkezî sinir sisteminin
omurga kanalı içindeki bölümü.
✓ nıyelon (G)(miyclon): Omurilik.
✓ canalis centralis (L)(kanalis sentralis): Omuriliğin ortasmda boyuna uzanan
kanal. İçinde beyin omurilik sıvısı (BOS) bulunur.
✓ medulla oblangata, bulbus (L)(mcdulla oblangata, bulbus):
✓ Omurilik soğanı. Beyinin omurilikten önceki soğan şeklinde bölümü.
✓ pons (L)(pons): Köprü. Omurilik soğanı ilc beyin gövdesi arasında kalan
bölüm.
✓ ventriculus (L)(ventrikulus): Karıncık. Beyinde bulunan boşluklar. Dört tanedir.
İçlerinde BOS (Beyin-omurilik sıvısı, Likör serebro-spinalis) bulunur.
✓ hemispherium [hemi+sphaira(G)] (hemisferyum): Beyin yarım küresi.

12.a.3. Periferik Sinir Sistemi


✓ nervus (L)(nervus): Sinir.
✓ neurofibra (G)(nörofibra): Sinir teli. Sinir hücresine ait akson ve bunu saran
kılıflardan oluşur. Sinir telleri bir araya gelerek sinirlerİ yaparlar.

137
Dr_Sherif Elgez

✓ ganglion (G)(ganlion): Merkezî sinir sistemi organları dışında sinir hücresi


içeren düğüm şeklindeki oluşumlar. Vücudun belli bölgelerinde bulunurlar.
Sinir hücresi içerirler. Sinir hücreleri arasında nöroglia değil bağ doku bulunur.

12.b. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ algesia (G)(aljezi): Ağrı ve acı hissetme.
✓ analgesia [an + algos(G)] (analjezi): Ağrı duyusunun algılanmaması hali.
✓ neuralgia [(neur + algia (G)] (nöralji): Sinirin seyri boyunca hissedilen ağrı.
✓ cephalalgia [kephal + algia (G)] (sefalalji): Baş ağrısı.
✓ vertigo (L)(vertigo): Baş dönmesi.
✓ aphasia [a + phasis (G)] (afazi): Merkezî konuşamama hâli. Fiziksel yeteneğin
olmasına ve kişinin istemesine rağmen, öğrenilmiş amaçlı motor eylemleri
yapamama.
✓ syncope (G)(senkop): Kısa süreli bilinç kaybı, bayılma.
✓ coma (L,G)(koma): Uyandırılmanın mümkün olmadığı tepkisizlik durumu.
✓ stupor (L)(stupor): Hastanın, ancak şiddetli uyaranlarla kısa bir süre için uyanık
duruma getirilebildiği tepkisizlik durumu.
✓ confusion (kontiizyon): Bilinç kaybı ile seyreden nöbet.
✓ convulsion (L)(konvülsiyon): Anormal beyin uyartıları sebebiyle kaslarm istem
dışı kasılmaları.
✓ illusion (L)(illüzyon): Yanılsama. Çevreden gelen uyarımlarm yanlış
algılanması sonucu oluşan psikotik ve organik ruhsal rahatsızlıklarda görülen
belirti,
✓ hallucination (L)(hallüsinasyon): Olmayan bir çevre uyarımının sanki varmış
gibi yaşanması, örneğin kulağa gerçekte olmayan sesler gelmesi gibi, psikotik
bir belirti (varsanı).
✓ delirium (L): Huzursuzluk, korku, görsel hallusinasyonlar ve bazen de çevreyle
ilişkilerin tam anlamıyla kopması gibi özellikler gösteren bir rahatsızlık.

138
Dr_Sherif Elgez

✓ anksiyete nevrozu: Birdenbire ortaya çıkan, zaman zaman yineleyen,


çoğunlukla bedensel, fizyolojik belirtilerle birlikte olan aşırı kaygı durumudur.
✓ fobik nevroz (G)(korku nevrozu): Anlamsızlığı, gereksizliği, mantıksızlığı,
yersizliği hasta tarafından kabul edilen, ancak denetlenemeycn,
engellenemeyen bir korku durumudur.

12.c. TANI TERİMLERİ


✓ dementia (L)(demans): Bunama. Yapısal nöropatolojik değişiklikler nedeniyle
oluşan ve kendisini yetenek kaybıyla belli eden, ilerleyici, düzelmesi olanaksız
beyin fonksiyon bozukluğu sendromudur.
✓ Alzheimer hastalığı (Alzaymır hastalığı): Demansa yol açan dejeneratif bir
hastalık.
✓ paralysis agitans [para+lyein(G)] (paralizi ajitan): Parkinson hastalığı. Orta
yaşta gelişen ilerleyici bir sinir sistemi hastalığı. Bu hastalığın klinik bulguları
arasında monoton ses, ellerin titremesi, yüzün anlamını yitirmesi gibi bulgular
yer alır. hydrocephalus [hydro+kephale(G)] (hidrosefali): Beyin
ventriküllerinde normalin üzerinde sıvı toplanması.
✓ microcephalus [mikros+kephaIe(G)] (mikrosefali): Başın normalden küçük
olması.
✓ amnesia (G)(amnczi): Hafıza kaybı, unutkanlık.
✓ epilepsin (L)(epilepsi): Sara. Beyin fonksiyonunun kısa süren krizler şeklindeki,
tekrarlayan hastalığı. Birdenbire ortaya çıkan ve kısa süren kriz sırasında bilinç
değişiklikleri, aşırı hareketlilik, duyusal olaylar veya uygunsuz davranışlar
görülür.
✓ insomnia [in+somnus(L)] (insomnia): Uykusuzluk.
✓ narcolepsy (G)(narkolepsi): Zaman zaman aniden beliren uyku eğilimi ile
belirgin patolojik durum.

139
Dr_Sherif Elgez

✓ sleep apnea [(sleep (İ) a+ pnoia(G)] (slip apne): Uyku sırasında oluşan soluk
alıp vermenin durduğu periyotlar.
✓ herpes zoster (herpes zoster): Varicella zoster adlı virüsün neden olduğu duyu
sinirlerinin seyri boyunca görülen ağrılı vezüküllerin oluşması ve ateşle kendini
gösteren hastalık. Zona hastalığı olarak bilinir.
✓ intracerebral haemorrhagia [intra+cerebral(L), hemo + rhcgnynia (G)]
(intrasercbral hemoraji): Beyin dokusu içine kanama.
✓ meningitis [meninx+itis(G)] (menenjit): Beyin ve omurilik zarlarının iltihabı.
✓ encephalitis [enkephalos+itis(G)] (ensefalit): Beyin iltihabı.
✓ myelitis [myelos+itis(G)] (miyelit): Omurilik iltihabı.
✓ encephalomyelitis [enkephalos+myclos+itis(G)] (ensefalomiyclit): Beyin ve
omuriliğin iltihabı.
✓ poliomyelitis [polio+myelos+itis(G)] (poliomiyelit): Çocuk felci, omurilik gri
maddesinin iltihabı, daha çok çocuklarda görülen ateş, baş ağrısı, kas ağrıları,
bulantı, kusma ile anîden başlayıp ağır şekillerde kaslarda atrofi ve felce uzanan
virütik hastalık.
✓ polioencephalitis [polio+enkephalos+itis(G)] (polioensefalit): Beyin gri
maddesinin iltihabı.
✓ poliomyelencephalitis [polio+myelos+enkephalos+itis(G)]
(poliomiyelensefalit): Beyin ve omurilik gri maddelerinin iltihabı, poliomiyelit
ve polioensefalitin birlikte oluşu.
✓ cerebral abscessus (L)(serebral abses): Beyin absesi, beyin dokusu içerisinde
kapsüllü bir irin birikimi.
✓ neuritis [neur+itis(G)](nörit): Sinir iltihabı.
✓ encephalopathy [encephalo+pathos(G)] (ensefalopati): Beyin dokusunda
dejeneratif değişiklerle belirgin herhangi bir hastalık.
✓ multiple(L) sclerosis(G) -MS (multipl skleroz): Beyinde ve omurilikte yaygm
demiyelinizasyon plâklarının (sinir hücrelerindeki miyclin ortadan kalkarak

140
Dr_Sherif Elgez

sertliklerin oluşması) bulunmasıyla özellik kazanan ve yavaş yavaş ilerleyen bir


merkezî sinir sistemi hastalığı.
✓ tremor (L)(tremor): İstem dışı titreme. Vücudun bir veya birkaç bölümünde
görülen ve fonksiyonları birbirinin karşıtı olan kasların sırayla ve ardı ardına
kasılmaları nedeniyle meydana gelen istem dışı hareketler.
✓ disc hernia (L)(disk herni): Bel fıtığı.
✓ cerebral palsy (L)(serebral palsi): Beyin felci.
✓ facial palsy (L)(fasyal palsi): Yüzün bir tarafinm kaslarında görülen felç. Felçli
tarafta göz kapağı tam kapanmaz, kas aşağı düşer, ağız eğrilir ve tam
kapanmaz.
✓ plegia [plege(G)] (pleji): Felç.
✓ monoplegia [mono+plege(G)] (monopleji): Bir ekstremitenin felç olması.
✓ hemiplegia [hemi+plege(G)] (hemipleji): Vücudun bir yarısım etkileyen felç.
✓ paraplegia [para+plege(G)] (parapleji): İki bacağı tutan felç.
✓ quadriplegia [quadri(L)+plege(.G)] (kuadripleji): Dört ekstremitede görülen
felç.
✓ obsesif — kompülsif nevroz: Düşünce ve mantık düzeyinde ortaya çıkan,
anlamsızlığı, gereksizliği, yersizliği, hasta tarafından kabul edilen, hastanın
irade ve isteği dışında inatçı biçimde sürekli olarak yineleyen takıntılı düşünce
ve davranışlar.
✓ hysteria (G)(histeri): Genellikle benliği olgunlaşmamış olanlarda, çatışmalardan
kaynaklanan, bastırılmış, denetlenmiş, engellenmiş, ertelenmiş duygu ve
düşüncelerin bedensel ya da ruhsal belirtilerle açığa çıkan bir nevrozdur.
✓ hypochondriasis (hypo+chondros+iasis(G)] (hipokondriazis): Hastalık hastalığı.
Kişinin sürekli bir biçimde sağlığı hakkmda aşırı kaygılanması, kendinde
gerçekte olmayan hastalıklar görmesi ile belirgin ağır bir psikonevroz türüdür.
✓ conversion [con+versio(L)] (konversiyon): Kişinin iç dünyasındaki bir
çatışmayı simgesel bir biçimde dışa vurmasına yol açan, bedeninde ortaya çıkan

141
Dr_Sherif Elgez

duygusal veya hareketsel işlevlerinde bozulmadır (dönüşme, değişme,


çevrilme).
✓ depression (L)(depresyon): Ruhsal çöküntü. Üzüntü ve enerji azalması,
yorgunluk ve umutsuzluk belirtilerinin yam sıra kişinin benlik saygısının
azalması ve suçluluk duygularının görüldüğü, ileri şekillerinde psikotik (ruhsal)
düşünce bozukluklarının ve intiharların tabloya eklendiği bir duygu durum
(uzun süren) bozukluğudur
✓ mania (L)(mani): Aşırı neşelenme, hareketlerde ve enerjide artış, gerçeği
değerlendirme yetisinde bozulma gibi, belirtilerle şeyreden depresyonun karşıtı
bir duygu durum bozukluğudur.
✓ schizophrenia (şizofreni): Ruhsal işlevlerin hemen tamamının büyük ölçüde
hasara uğradığı daha kesin nedeni ve tedavisi henüz bulunamamış olan ağır bir
psikotik (ruhsal) hastalık.
✓ psychosis (G)(psikoz): Hastamn gerçeği değerlendirmesinde, düşünce
içeriğinde, duygulanım, algılama ve davranışlarında ileri derecede bozulmalar
yapan ağır ruhsal hastalıklara verilen genel addır.
✓ psychoneurosis (G)(psikonevroz): Hastaların gerçeği değerlendirmesinin ileri
derecede bozulmadığı, yaşama sınırlı da olsa uyum gösterebildiği anksiyete,
obsesif - kompulsif bozukluk ve fobık (yersiz korku) bozukluk gibi psikiyatrik
rahatsızlıklara verilen genel addır.

Tanı yöntemleri “ Dignostic Methods “


✓ Electroencephalography (EEG): Elektroensefalografi. Beynin elektriksel
faaliyetini özel cihazla ölçme yöntemidir.
✓ Myelography [myelo+graphein(G)] (miyelografi): Bel bölgesinden şubaraknoid
aralığa kontrast madde verilerek omurilik filminin çekilmesidir.
✓ Electromyography [electro+myo+graphein(G)] (elektromiyografi):
Elektrotlardan yararlanılarak kasların elektriksel potansiyelinin ölçülmesidir.

142
Dr_Sherif Elgez

✓ Lumbal Puncture (LP) (lumbal ponksiyon): 3-4 veya 4-5 lumbal vertebralar
arasından subaraknoid aralığa girilerek sıvı alınmaşı veya radyoopak madde
verilmesidir.
✓ Bilgisayarlı Tomografi (BT): Seri kesitlerle röntgen (X) ışınları kullanılarak
yapılan radyolojik görüntüleme yöntemi.
✓ Magnetik Rezonans (MR) : Magnetik dalgaları kullanarak seri kesitler hâlinde
yapılan radyolojik görüntüleme yöntemi.
✓ Elektrokonvulsif Terapi (EKT): Özellikle ağır depresyonlarda olmak üzere
kimi psikiyatrik rahatsızlıklarda hastaların beyinlerinde sun'î elektrik deşarjları
oluşturularak ortaya çıkarılan konvulSiyon nöbeti yoluyla yapılan tedavidir.

12.d. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ craniotomy [cranio(L)+tome(G)] (kraniotomi): Kafatasının açılması.
✓ ganglionectomy [ganglion+ektome(G)] (ganlionektomi):
✓ Ganlionun ameliyatla alınması.
✓ neurectomy [neur+ektome(G)] (nörektomi): Sinirin ameliyatla alınması.
✓ neurotomy [neuro+tome(G)] (nörotomi): Sinirin kesilmesi. neurorrhaphy
[neuro+rhaphe(G)] (nörorafi): Kesik sinirin dikilmesi.
✓ neurolysis [neuro+Iysis(G)] (nöroliz): Travma ya da iltihabî nedenle çevre
dokulara yapışan bir sinirin cerrahî girişimle serbest duruma getirilmesi.
✓ neuroanastomosis [neuro+anastomosİs(G)] (nöroanastomoz): Sinir lifleri
arasında cerrahî olarak birleşme sağlama.
✓ cerrahî dekompresyon: Sinire bası yapan oluşumun çıkarılmaşı veya
uzaklaştırılması. Örnek: Disk hernisi ameliyatı.

143
Dr_Sherif Elgez

ALIŞTIRMALAR

❖ Kranium BT

Kranium kemik yapıları normaldir.


4. ventrikül ve pons normaldir. Serebellar folia belirgindir. Bazal sisternler minimal
geniştir.
3. ventrikül ve her iki lateral ventrikül orta hatta olup normalden geniştir. Bilateral
bazal ganglionlar ve kapsüler elemanlar normaidir.
Sentrum semiovalede ve periventriküler beyaz cevher alanlarında iskemik
değişikliklerle uyumlu olabilecek hipodens görünümler izlenmektedir.
Hemisferik kortikal sulkuslar belirgindir. Patolojik opaklaşan lezyon saptanmamıştır.
Serebellarfo/ia: Beyin yaprakcıkları.

❖ Beyin BT

Klinik bilgi: Unilateral midrİyazİs


Bulgular: Her iki serebeller hemisfer, beyin sapı tekniğe bağlı artefaktlar dışında
doğaldır. Bilateral bazal gangliyalar, talamuslar, kapsüla interna eksterna, her iki
sentrum semiovale doğaldır. 3. ve lateral ventriküller, hemisferik kortikal sulkuslar
normal genişliktedir. İntrakranyal akut kanama, herniyasyon ya da şift bulgusu
saptanmamıştır. Kemik yapılarda destrüktif lezyon izlenmemiştir.
Mydriasis (G)(midriyazis): Gözbebeğinin büyümesi.
Artefact: Görüntü bozan. Radyografi üzerinde normalde olmaması gereken, istenmeyen
görüntü.
Destructive (L): Tahrip edici, harap edici. Şifi: Değişim, eleme

144
Dr_Sherif Elgez

DUYU ORGANLARI sistemi

13.2. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER

13.a.ı. ANATOMİK TERİMLER:


✓ orbita (L)(orbita): Frontal kemikte bulunan sağlı sollu, gözyuvarlarının
yerleştikleri kemik boşluklarıdır.
✓ ophthalmos (G)(oftalmos): Göz.
✓ oculus (L)(okulus): Göz.
✓ nervus opticus (L)(nervus optikus): Optik sinir, görme siniri.
✓ 12 kafa çiftinden ikincisi.
✓ bulbus oculi (L)(bulbus okuli): Göz yuvarı, göz küresi. Oval şekilli bir
bütünsel yapıdır. Orbitaya yerleşmiştir. Kemik yapı ile arasında bağ doku ve
yağ doku bulunur.
✓ sclera (G)(sklera): Göz akı. Göz yuvarının en dış katmanının arka 5/6 kısmı.
Sıkı bağ dokudan yapılmıştır. Koruma işlevi yapar.
✓ cornea (L)(kornea): Dış katmanın 1/6 ön kısmıdır. Saydamdır ve önden
bakıldığında görülür.
✓ iris (G)(iris): Korpus silyareden ortaya doğru uzanan yaprak şeklindeki
uzantıdır. Ortasında pupilla denilen delik oluşur. Gözün rengini veren hücreler
burada bulunur.
✓ pupilla (L)(pupilla): İrisin ortasında bulunan delik. Bu delik göze gelen Işık
miktarma göre büyür ya da küçülür. Küçük kız anlamı da vardır.
✓ retina (L)(retina): Gözün en iç katmanı. Görme hücreleri bu katta bulunur.
✓ lens (L)(lens): Mercek. Söbe şekli olan elâstik yapılı bir oluşumdur. Göze gelen
Işıkları kırarak bir noktada toplamaya yarar.
Dr_Sherif Elgez

✓ camera (L)(kamera): Göz yuvarının içindeki odalara verilen isim. Üç kamera


vardır. Bunlar: Ön oda, arka oda ve camsı odadır.
✓ palpebra (L)(palpebra): Göz kapağı.
✓ blepharon (G)(blefaron): Göz kapağı.
✓ gl. tarsalis (L)(gl. tarsalis): Tarsal bezler. Göz kapağında bulunan yağ bezleri.
✓ conjunctiva (L)(konjunktiva): Göz kapaklarının korneaya bakan yüzlerini
kaplayan müköz katman. Çok kath prizmatik epitelle döşelidir. Bunun altında
ince gevşek bağ dokudan kat vardır.
✓ gl. lacrimalis (L)(gl. lakrimalis): Lakrimal bez. Gözyaşı bezi. Orbitanın ön-üst
bölgesinde yerleşik bezlerdir.
✓ Photo (G)(foto): Işık.

13.a.2. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ epiphora (G)(epifora): Aşırı gözyaşı gelişi.
✓ scotoma [skotoma(G)] (skotom): Görme alanındaki kör nokta. Görme alanının
herhangi bir yerindeki boşluklar. Bu boşluklara rastlayan kısım hasta tarafından
görülemez. Eğer skotom makülada ise hasta görüş azlığından çok rahatsız olur.
Eğer görme alanının başka bir yerinde ve özellikle ufak ise fazla rahatsız olmaz.
Bazen farkına bile varmayabilir.
✓ photophobia [photos+phobein(G)] (fotofobi): Işıktan rahatsız olma.
✓ strabismus (G): Şaşılık. Gözlerden birinin diğerine paralel olmaktan sapması.
✓ nystagmus (G)(nistagmus): Gözlerin yatay, dikey ya da daire çizecek biçimde
ritmik olarak titreşmesi.
✓ diplopia [diploos+ope+ia(G)] (diplopi): Çift görme.
✓ amblyopia [ambly+ope+ia(G)] (ambliyopi): Görme keskinliğinin azalması.
Bulamk görme.
Dr_Sherif Elgez

13.a.3. TANI TERİMLERİ


✓ ophtalmoplegia [ophtaImo+plege(G)] (oftalmopleji): Gözün en dış katmanında
görülen felçler.
✓ cycloplegia [kykIos+plcge(G)] (siklopleji): Kirpiksi kaslardaki felç.
✓ hypermetropia [hyper+metron+ops+ia(G)] (hipermetropi): Göze paralel gelen
Işınların retinanın arkasında odaklandığı kırma kusurudur. Bu tür hastalar
yakını net göremezler.
✓ myopia [mycin+ops+ia(G)] (miyopi): Göze gelen paralel ışınların retinanın
önünde odaklandığı kırma kusurudur. Bu tür hastalar uzağı net göremezler.
✓ astigmatism [a+stigma(G)] (astigmatizm): Gözün kırma gücü göz küresinin
farklı meridyenlerinde başka başkadır. Bu nedenle göriintii bozuk olur.
✓ presbyopia [presby+ops+ia(G)] (presbiyopi): İlerleyen yaşla birlikte yakın
görmede ortaya çıkan bir çeşit hipermetropidir.
✓ pterygium [pterygion(G)] (pterijium): Göz kapaklarının birleştiği köşe ile
kornea arasında, konjuktivanın bir bölümünün kalınlaşmasıyla oluşan üçgen
şeklinde zarımsı oluşum.
✓ dactriostenosis [dakryon+stenosis(G)] (daktriyostenoz): Nazolakrimal kanalın
ya doğuştan bir anomali ya da enfeksiyon nedeniyle daralması.
✓ scleritis [skler+itis(G)] (sklerit): Sklera dokularının derin, genellikle lokalize
iltihaplanmasıdır.
✓ keratomalacia [keras+malakia(G)] (keratomalazi): Korneanın beslenme
bozukluğu sonucu yumuşaması.
✓ keratoconus [keras+konus(G)] (keratokonus): Daha çok 1020 yaş arasında
başlayan, genellikle iki yanlı olan ve yavaş yavaş ilerleyen bir kornea
genişlemesidir.
✓ iritis [iris+İtis(G)] (iritis): İris iltihabı.
✓ dacryocystitis [dakryon+kyst+itis(G)] (dakriyosistit): Gözyaşı kesesinin
iltihaplanması.
✓ blepharitis [blephar+itis(G)] (blefarit): Göz kapağı kenarlarının iltihaplanması.
Dr_Sherif Elgez

✓ blepharoptosis [blepharo+ptosis(G)] (blefaroptoz): Göz kapaklarının düşüklüğü.


✓ arpacık (hordedum, itdirseği) : Bir veya birkaç Zeis ya da Moll bezinin veya
meibomius bezlerinin akut, lokalize piyojen iltihabı.
✓ şalazyon: Bir meibomius bezinin kronik, granülomatöz genişlemesi.
✓ entropion [en+tropein(G)] (entropiyon): Göz kapağının içe dönmesi.
✓ ectropion [ek+tropein(G)] (ektropiyon): Göz kapağının dışa dönmesi.
✓ conjunctivitis [conjunctiv(L)+itis(G)] (konjunktivit): Konjunktivanın iltihabı.
✓ keratoconjunctivitis sicca siccus (L)] (keratokonjunktivit sikka): Her iki gözde
de konjunktiva ve korneanın kronik bir şekilde kuruması.
✓ cornea ulcere (L)(kornea ülseri): Enfeksiyon nedeniyle kornea dokusunda
oluşan yerel nekroz.
✓ xerophthalmia [xcros+ophthalm+ia(G)] (kseroftalmi): A vitaminİ noksanlığı
ve protein-enerji malnutrusyonuna eşlik eden ve kendisini kuru çıplak bir
kornea ile gösteren bir durum.
✓ glaucoma [glaukoma(G)] (glokom): Göz içi basıncının artmasıyla belirgin bir
hastalıktır.
✓ catarac [cataracta(L)] (katarakt): Göz merceğinin opaklaşmasıdır.
✓ uveitis (uvcit): İris, corpus ciliare ve koroid iltihabı.
✓ sympathetic ophthalmia [sympathetikos(G), ophthalmia(G)] (sempatik
oftalmi): Gözlerden birinin travmaya uğramasmdan sonra uvea pigmentine
karşı bir aşırı duyarlılık reaksiyonu olarak meydana gelen iki yanlı ağır bir
granülomatöz uveitis.
✓ panophthalmitis [pan+ophthalm+itis(G)] (panoftalmit): Gözün her üç
tabakasını da tutan ve genellikle tam tahribatla sonuçlanan irinli bir
iltihaplanma.
✓ endophthalmitis [endo+ophthalm+itis(G)] (endoftalmit):
✓ Uvea, corpus vitreum ve retinada sınırlı kalan benzer bir iltihaplan-
✓ ma.
Dr_Sherif Elgez

✓ vascular(L) retinopathy [retino(L)+pathos(G)] (vasküler retinopati): Gözdeki


veya sistemik damar hastalıklarına bağlı olarak oluşan retina kanaması,
eksudasyonu, ödemi, iskemisi veya enfarktüsü.
✓ diabetic retinopathy [diabetes(G), retino(L)+pathos(G)] (diabetik retinopati):
Diabct nedeneyle meydana gelen retina patolojisi.
✓ retina dekolmanı: Nöral retinanın, alttaki retina pigment epitelinden ayrılması.
✓ retrolentaI(L) fibrodysplasia [fibro(L)+dys(G)+pIasis(G)] (retrolental
fibrodisplazisi): Prematüre bebeklere yüksek konsantrasyonda oksijen
verilmesine bağlı olarak gelişen retina damarlarında anormallikle belirlenen bir
hastalık.
✓ retinoblastoma [retino(L)+blastos(G)+oma(G)]: Retina nükleer tabakalarından
gelişen doğuştan bir malign tümördür.
✓ retinitis pigmentoza: Kalıtsal, yavaş gelişen bir çeşit retina dejenerasyonudur.

13.a.4. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ lens extraction (L)(lens ekstraksiyonu): Lensin çıkarılması.
✓ cornea(L) transplantation [trans+plantare(L)] (kornea transplantasyonu):
İşlevsiz olan korneanın çıkarılarak başka bir insandan alının korneanın implante
edilmesi.
✓ keratocentesis [kerato+kentesis(G)] (keratosentez): Korneanm delinmesi.
✓ kerectomy [keras+cktome(G)] (kerektomi): Korneanın kısmen çıkarılması.
✓ tarsorrhaphy [tarso+rhaphe(G)] (tarsorafi): Kapak kenarlarını karşılıklı dikerek
göz kapağı aralığını daraltma veya tamamen kapatma.
✓ blepharoplasty (blefaroplasti): Göz kapağı üzerinde herhangi bir şekil
bozukluğunu düzeltmek amacıyla yapılan estetik ameliyat.
✓ enucleation (L)(enükleasyon): Göz küresinin orbita içi yumuşak dokularla
birlikte çıkarılması.
Dr_Sherif Elgez

13.b. KULAĞA İLİŞKİN TERİMLER

13.b.ı. ANATOMİK TERİMLER


✓ auris (L)(avris): Kulak.
✓ oto, otikos (G)(oto, otikos): Kulak.
✓ auris externa (L)(avris eksterna): Dış kulak.
✓ auris media (L)(avris media): Orta kulak.
✓ auris interna (L)(avris interna): İç kulak auricula (L)(avrikula):
Kulak kepçesi.
✓ gl. seruminosa (gl. seruminoza): Seruminos bez. Dış kulak yolu duvarında
bulunan bezlerin genel adı. Kulak kirini (buşon) yapar. membrana tympanica
(L)(membrana timpanika): Timpanik zar. Kulak zarı. Dış kulak ile orta kulak
arasında bulunan ince zar.
✓ myringa (L)(miringa): Kulak zarı.
✓ ossicula auditoria (L)(ossikula avdutorya): Kulak kemikçikleri. Orta kulakta
üzengi, örs ve çekiç adı verilen üç tane kemikcik bulunur.
✓ stapes (L)(stapes): Üzengi kemiği.
✓ incus (L)(inkus): Örs kemiği.
✓ malleus (L)(malleus): Çekiç kemiği.
✓ cavum tympani (L)(kavum timpani): Orta kulak boşluğu.
✓ tuba auditiva (L)(tuba avditiva): Orta kulak boşluğu ile yutak arasında uzanan
boru. Östaki borusu.
✓ cartilago auricularis (L)(kartilago avrikularis): Kulak kepçesi kıkırdağı.
✓ cochlea (G)(koklca): İç kulakta işitme duyusunu alan kısım.
✓ vestibulum (L): İç kulakta dengeyle ilgili kısım.
Dr_Sherif Elgez

13.b.2. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ tinnitus (L): Kulak çınlaması. Akustik bir uyaran söz konusu olmadığı hâlde ses
algılanması.
✓ otalgia [ot+algia(G)] (otalji): Kulak ağrısı.
✓ otorrhea [oto+rhein(G)] (otore): Kulak akıntısı.
✓ otorrhagia [oto+rhcgnynia(G)] (otoraji): Kulak kanaması, kulaktan kan gelmesi.

13.1).3. TANI TERİMLERİ


✓ perichondritis [peri+chondr+itis(G)] (perikondrit): Kulak kepçesi kıkırdağının
perikondrium iltihabı.
✓ otitis externa [ot+itis(G), externa(L)] (otitis eksterna): Dış kulak iltihabı.
✓ otitis media [ot+itis(G), media(L)] (otitis media): Akut orta kulak iltihabı. Orta
kulakta meydana gelen bakteri veya virus enfeksiyonu.
✓ myringitis, tympanitis [myringa(L)+itis(G), tympanum+ itis(L)] (mirinjit
timpanit); Kulak zarı iltihabı.
✓ otosclerosis [oto+sklerosis(G)] (otoskleroz): Üzengi kemiği (stapes) tabanının
ankilozuna ve iletim tipi işitme kaybma neden olan bir hastalık.
✓ sensorinöral işitme kaybı: İç kulak ve işitme sinirindeki bir nedene bağlı olarak
oluşan işitme kaybı.
✓ Meniere Hastalığı: İç kulakta bulunan ve dengeden sorumlu sıvılardaki basınç
artışının neden olduğu bir hastalıktır. Meniere Hastalığı ataklar halinde
seyreder. Ataklar sırasında baş dönmesi, mide bulantısı, kulak uğultusu, işitme
kaybı ve kulakta dolgunluk hissi görülür.
✓ vestibuIar(L) neuritis [neur+itis(G)] (vestibiiler nörit): Önceleri devamlı, daha
sonra nöbetler hâlinde gelen baş dönmeleriyle ortaya çıkan iyi huylu bir
hastalık.
✓ acoustic neuroma [akoustikos(G), neur+oma(G)] (akustik nöroma): 8. Kafa
sinirinin tümörü (8. kafa çifti nervus statoacousticuş — işitme denge siniri).
✓ anacusis [an+akousis(G)] (anakuzi): Sağırlık, işitme kaybı.
Dr_Sherif Elgez

✓ presbyacusis [presby+akousis(G)] (presbiakuzi): Normal yaşlanma olayının


bir bölümü olarak oluşan scnsorinöral işitme kaybl. Yaşlılık nedeniyle işitme
kaybı-

13.b.4. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ myringotomy [myring(L)+tome(G)] (miringotomi): Kulak zarında cemhî
olarak delik açılması.
✓ tympanostomy [tympanum+stomoun(G)] (timpanostomi):
✓ Timpanik boşluğun bir tüp aracılığıyla dış kulağa açılması.
✓ tympanotomy [tympanum+tome(G)] (timpanotomi): Kulak zarı ameliyatı.
✓ otoplasty [oto+plassein(G)] (otoplasti): Dış kulağın plastik ameliyatı.

13.c. DERİYE İLİŞKİN TERİMLER


13.c.ı. ANATOMİK TERİMLER
✓ cutis, tegument, pella (L)(kutis, tegument, pella): Deri.
✓ corium (L)(koryum): Deri. Dermiş.
✓ dermiş (G)(dermis): Deri.
✓ epidermis [epi+dermis(G)] (epidermis): Üstderi. Derinin en dış katmanıdır.
Çok katlı yassı epitel hücrelerinden yapılmıştır. Yüzey hücreleri ölüdür.
Buraya stratum korneum alt katı denir.
✓ dermiş (G)(dermis): Epidermisin altmdaki sıkı bağ dokudan yapılmış kattır. Alt
deri. Bu terim bazen deri anlammda da kullanılmaktadır.
✓ hypodermis [hypo+dermis(G)] (hipodermis): Deri altı katı. Dermiş katının
altındaki yağ dokudan zengin gevşek bağ dokudan yapılmış kat.
✓ pili (L)(pili): Kıllar.
✓ lanugo (L)(lanugo): Tüy gibi kıl.
Dr_Sherif Elgez

✓ melanocytus [melas+kytos(G)] (melanosit): Epidermis katmanı hücreleri


arasında melanin pigmenti içeren ve derinin rengini veren hücreler.
✓ folliculus pili (L)(follikulus pili): Kıl kökü. Dermiş katmanmda bulunur.
✓ vibrissae (L)(vibrisse): Burun kılları.
✓ hirci (L)(hirsi): Koltuk altı kılları.
✓ barba (L)(barba): Sakal.
✓ pubes (L)(pubes): Dış üreme organları çevresindeki kıllar.
✓ gl. sebacea (gl. sebasea): Deri yağ bezleri. Dermiş katmanında bulunurlar.
✓ gl. sudorifer (L)(gl. sudorifer): Sudorifer bez. Deri ter bezleri. Dermiş
katmanmda bulunurlar.
✓ unguis (L)(unguis): Tırnak.
✓ onyx (G)(oniks): Tırnak.
✓ m. arrector pili (L)(m. arrektor pili): Errcktör kıl kası. Düz kas dokudur. Dermiş
katmanında bulunurlar. Bir uçları kıl kökünde sonlanır. Kılları dikleştirirler.
✓ Merkel hücreleri: El ve ayak ayalarındaki kalın deride epidermiş hücreleri
arasmda bulunan dokunma duyusunu alan hücreler.

13.c.2. SEMPTOM TERİMLERİ


✓ pruritus (L)(pururitus): Kaşıntı.
✓ cicatrix (L)(sikatriks): Yara iyileştikten sonra deride kalan izi. petechiae
(L)(peteşi): Deri altında oluşan küçük kan lekeleri.
✓ macula (L)(makül): 10 mm'nin altında olmak üzere büyüklüğü ve biçimi
değişik olabilen, deride kabarıklık yapmayan renk değişikliği.
✓ papula (G)(papül): Çapı genellikle 10 mm'nin altında bulunan sert, kabarık
lezyon.
✓ plak: Çapı 10 mm'den büyük çevresinden yüksek bir lezyon veya bir grup
papül.
✓ nodüle (nodül): Ele gelen deride kabarıklık yapabilen ya da yapmayan yuvarlak
sert kitle.
Dr_Sherif Elgez

✓ vesicule (vezikül): Çapı 5 mm'den küçük, çevresi kesin belirli, içerisinde seröz
sıvı bulunan lezyon.
✓ bulla (L)(bül): Çapı 5 mm'den büyük vezikül.
✓ pustula (L)(püstül): İçerisinde irin bulunan yüzeysel, kabarık bir lezyon.
✓ telangiectasia [tel+angi+ektasis+ia(G)] (telanjiyektazi):
✓ Yüzeysel kan damarlarının genişlemesi.
✓ ecchymosis [ekchymosis(G)] (ekimoz): Kan damarlarının yırtılmasından dolayı
deri altına kan toplanması ve bu yüzden o kısımdaki deri renginin morarması.
✓ erosion (L)(erozyon): Epidermisin kısmen veya tamamen kaybı.
✓ ulcer (L)(ülser): Epidermisin ve en azından dermişin bir kısmının kaybı.
✓ lichenification (G)(likenifikasyon): Deri işaretlerinin belirginleşmesiyle birlikte
görülen deri kalınlaşması.
✓ depigmentation [de+pigmentum(L)] (depigmentasyon): Deriye renginin veren
maddenin kısmen veya tamamen kaybolması.
✓ hyperpigmentation [hyper(G)+pigmentum(L)] (hiperpigmentasyon): Deriye
rengini veren maddenin fazla bulunması.

13.c.3. TANI TERİMLERİ


✓ psoriasis (G)(psoryasiz): Sedef hastalığı.
✓ impetigo(L): Öncelikle çocuklarda görülen yüzeysel, vezikülopüstüler bir deri
hastalığı.
✓ eczema [ekzein(G)] (ekzema): Çeşitli etkenler nedeniyle gelişen yer yer
kabuklanma gösteren veziküller oluşması ve akıntı ile belirgin kaşıntılı deri
iltihabı.
✓ urticaria [urtica+ia(L)] (ürtiker): Deri üzerinde şiddetli kaşınti ve yanma
hissinin eşlik ettiği pembemsi kırmızı kabartılar oluşması ile belirgin alerjik
durum.
Dr_Sherif Elgez

✓ toxic epidermal necrolysis [toxikos(G), epi+dermis(G), nekros + Iysis(G)]


(toksik epidermal nekroliz): Deri ve bazen de mukoza epitelinin tabakalar
hâlinde soyularak geride geniş, çıplak sahalar bıraktığı, hayatı tehdit edecek
derecede ağır bir deri hastalığı.
✓ cellulitis (sellülit): Bağ dokusunun özellikle gevşek yapıdaki deri altı
dokusunun yaygın iltihabî durumu.
✓ dermatitis [dermat+itis(G)] (dermatit): Derinin yüzeysel yangısı.
✓ seborrheic dermatitis [sebum(L)+rhoia(G), dermat+itis(G)] (seboreik dermatit):
Kafa derisinde, yüzde ve bazen de vücudun diğer bölgelerinde görülen deri
kalınlaşması.
✓ atopyc dermatitis [a+topos(G), dermat+itis(G)] (atopik dermatit): Derinin
kronik, kaşıntılı, yüzeysel bir iltihabı. Genellikle allerjik yapılı insanlarda
görülür.
✓ erysipelas [erythros+pella(G)] (erizipel): Yılancık. A gurubu [3- hemolİtİk
streptokoklar tarafmdan meydana getirilen yüzeysel bir sellülit.
✓ folliculitis [follicuI(L)+itis(G)] (follikülit): Kıl folliküllerinin yüzeysel veya
derin bakteri enfeksiyonu.
✓ fronkül (çıban): Stafilokok enfeksiyonu nedeniyle akut olarak oluşan hassas
perifolliküler iltihabî nodüller.
✓ carbunculus (L)(karbonkül): Enfeksiyonun deri altına da yayıldığı bir grup
çıban.
✓ erythrasma (G)(eritrazma): Corynebacterium minutissimum tarafından
oluşturulan ve hemen her erişkinlerde görülen yüzeysel bir deri enfeksiyonu.
✓ comedon (komcdon): Yağ bezi kanallarının tıkanmasıyla oluşan siyah noktalar.
✓ acne (akne): Sivilce. Kendisini komedonlar, papüller, püstüller, iltihaplanmış
nodüller, irinle dolu yüzeysel kistler ve çok aşırı durumlarda da derinlerde
bulunarak kendilerine kanallar açan, iltihabll, bazen de irinli keselerle gösteren
pilosebasöz bir hastalık.
Dr_Sherif Elgez

✓ rosacea: Genellikle orta veya ileri yaşlarda başlayan, özellikle yüzün merkezî
kısımlarındaki telanjiektazi, eritem papül ve püstül gibi lezyonlarla belirlenen
kronik iltihabî bir hastalık.
✓ erythema(G) nodosum(L) (eritema nodozum): Daha çok pretibial bölgede,
bazen de kollarda ve diğer bölgelerde hassas, kırmızı nodüllerin ortaya çıktığı
iltihabî bir deri ve deri altı dokusu hastalığıdır.
✓ dermatophyte infection [dermato+phyton(G), infcctivus(L)]
✓ (dermatofit enfeksiyonları): Deri ve eklerinin mantar enfeksiyonları.
✓ tinea corporis (L)(tinea korporis): Vücut mantarı.
✓ tinea pedis (L): Ayak mantarı. tinea unguium (L):
Tırnak mantarı.
✓ tinea capitis (L): Baş mantarı.
✓ tinea barbae (L): Sakallı deri bölgesinin mantarı.
✓ pemphigus [pemphix(G)] (pemfigus): İntradermal büllerle seyreden etyolojisi
bilinmeyen bir deri hastalığıdır.
✓ dermatitis herpetiformis [dermat+itis(G), herpes+formis(L)] : Şiddetle kaşınan
veziküllerin, papüllerin ve ürtiker benzeri lezyonlarm kümeler yaptığı kronik
bir hastalık.
✓ pseudofolliculitis barbae [pseudo(G)+follicul(L)+itis(G), barbae(L)]
(psödofollikulit barbe): Kıl dönmesi.
✓ decubitus ulcer (L)(dekubitus ülseri): Genellikle yatalak hastalarda basınç
altında kalan yerlerinde oluşan iskemik nekroz ve ulserlerdir.
✓ paronychia [para+onyx+ia(G)] (paronişi): Tırnak yatağı iltihabl. Parmak
tabamndan başlayıp tırnak yatağına kayan iltihap. Dolama.
✓ pitriasis rosea: Etkeni bilinmeyen, pul pul lezyonlarla ortaya çıkan hafif iltihabî
bir deri hastalığı.
✓ lichen planus [leichen(G), planus(L)] (liken planus): Birbirleriyle birleşerek
kaba, pullu plaklar hâlini alabilen, küçük ayrı ayrı duran, köşeli papüllerin
görüldüğü tekrarlayan, kaşıntılı, iltihabî bir hastalık.
Dr_Sherif Elgez

✓ icthyosis [ichthys(G)+osis(L)] (iktiyoz): Deri yüzeyinde aşırı pullanma gösteren


hercditer bir grup hastalık.
✓ albinism [albus(L)+ism—(izo+mos)(G)] (albinizm): Melanositlerin melanin
yapmadığı kalıtsal bir hastalıktır. Pigmentasyon (deriyi renklendiren madde)
yoktur.
✓ vitiligo (L): Melonositlerin sonradan ortadan kalktığı bir hastaliktir.
✓ miliaria [milium(L)] (miliarya): İsilik.
✓ nevus [nacvus(L)] (neviis): Ben.
✓ ephelides (G)(efelid): Çil, benek.
✓ verrucae vulgaris (L)(verruka vulgaris): Siğil.
✓ alopesia (G) (alopesi): Kellik, saçların dökülmesi.
✓ scabiazis [scabere(L)] (skabiyazis): Uyuz.
✓ keratoacanthoma [keras+akantha+oma(G)] (keratoakantoma): Merkezinde
keratinöz madde içeren bir krater bulunan yuvarlak, sert ve genellikle et
renginde bir lezyon.

13.c.4. AMELİYAT TERİMLERİ


✓ dermatoplasty [dermato+plassein(G)] (dermatoplasti): Cildin bir yerini tamir
için vücudun başka bir yerinden bir cilt parçası kesip bu yere yapıştırma
ameliyatı.
✓ excoriation (L)(ekskoryasyon): Cildin bir kısmının çıkarılması. dermatome
[dermat+tomea(G)] (dermatom): Greft olarak hazırlanmak üzere çeşitli
kalınlıkta deri plâkları kesebilen araç.
✓ curettage (F)(küretaj): Derideki yüzeysel lezyonların deri küretiyle (kazıyıcı
alet) alınması.

You might also like