You are on page 1of 7

See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.

net/publication/312172702

Patogenez: Hücresel Köken, Moleküler Biyoloji, Güncel Araştırmalarda


Gelinen Nokta

Article · January 2017

CITATIONS READS

0 184

3 authors, including:

Çığır Biray Avcı Yavuz Dodurga


Ege University Pamukkale University
174 PUBLICATIONS   735 CITATIONS    87 PUBLICATIONS   533 CITATIONS   

SEE PROFILE SEE PROFILE

Some of the authors of this publication are also working on these related projects:

Avian pathology View project

Eremurus spectabilis, Rich Source of Isoorientin: Isolation, Quantification and Anti-Cancer Activity on SH-SY5Y Neuroblastoma Cells View project

All content following this page was uploaded by Yavuz Dodurga on 19 January 2017.

The user has requested enhancement of the downloaded file.


DERLEME

Patogenez: Hücresel Köken, Moleküler Biyoloji,


Güncel Araştırmalarda Gelinen Nokta

Çığır Biray AVCI,a ÖZET Aynı histolojik görüntülü düşük dereceli astrositomlar (AG2) çoğunlukla değişik klinik dav-
Yavuz DODURGA,b ranışlar sergilemektedir. Son zamanlarda, çeşitli prognozlu ve tedavi yanıtlı moleküler alt-tipler ta-
nımlanmıştır. Bu gerekçe, güvenilir prognostik belirteçlerin ve terapötik hedeflerin araştırılmasında
Nezih OKTARc moleküler genetik temele daha derin araştırmaya zorunlu olduğumuzun nedenidir. Beyin tümör bi-
yolojisinin daha iyi anlaşılması, tedavi geliştirmenin yolunu ortaya çıkarmak ve beyin tümörlü has-
a
Tıbbi Biyoloji AD, taların yeterli yaşam kalitesini devam ettirmesi için gereklidir.
c
Beyin ve Sinir Cerrahi AD,
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Anahtar Kelimeler: Astrositom; etiyoloji; moleküler biyoloji; IDH1 protein, insan;
İzmir izositrat dehidrogenaz 2, insan; ATRX protein, insan;
b
Tıbbi Biyoloji AD, MIRN10 mikroRNA, insan; Astrositom derece 2; patogenez
Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Denizli ABSTRACT Low grade astrocytomas (AG2) with similar histological appearances have mostly dis-
played several clinical behaviors. In recent years,molecular sub-types that evoked various prog-
Yazışma Adresi/Correspondence: notic and treatment responses have been identified. This justification seems to be the reason why
Nezih OKTAR we have to carry out more serious research on more reliable prognostic markers and therapeutic tar-
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, gets particularly on the basis of molecular genetics.To understand the biology of the brain tumors
Beyin ve Sinir Cerrahisi AD, better is a requirement for improving the means of treatment of the patients with brain tumors and
İzmir, TÜRKİYE making them maintain their quality of life
nezih.oktar@ege.edu.tr
Key Words: Astrocytoma; etiology; Molecular Biology; IDH1 protein, human;
isocitrate dehydrogenase 2, human; ATRX protein, human;
MIRN10 microRNA, human; Astrocytoma grade 2; pathogenesis

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3):11-6

ücreler, iki tip gen tarafından -onkogen ve tümör baskılayıcı genler- nor-
mal hücre döngüsünden (proliferasyon, farklılaşma, hücre ölümü) anor-
mal olarak saparlar. Bu genler genetik lezyonların birikmesine neden
olarak onkogenezi harekete geçirirler. Onkogenez başladığında, hücreler apoptoz-
dan kaçarlar ve böylece kendilerini daha fazla çoğaltırlar. Bu genlerdeki en yaygın
genetik değişim formları genetik materyalin amplifikasyonu ve mutasyon meydana
gelmesidir. Bir aleldeki mutasyon onkogen fonksiyonunu eksprese etmede yeterli
ise, bu durum dominanttır.
Diğer taraftan, tümör baskılayıcı genler ve onların protein ürünleri hücre bü-
yümesinin inhibisyonuna neden olur. Bu genlerdeki en yaygın genetik değişimler
delesyonlar (genetik materyalin kaybı) veya inaktive edici (inhibitör edici) mutas-
yonlardır. Tümör baskılayıcı genlerin mutant formları resesiftir. Her iki aleldeki
Copyright © 2016 by Türkiye Klinikleri mutasyonlar tümör baskılayıcı genlerin fonksiyonunu engellemesi için gereklidir.

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

11
Çığır Biray AVCI ve ark. PATOGENEZ: HÜCRESEL KÖKEN, MOLEKÜLER BİYOLOJİ, GÜNCEL ARAŞTIRMALARDA GELİNEN NOKTA

Beyin metastazları intrakraniyal lokalizasyondaki tüm astrositromların 1/3’ünde meydana gelmektedir,


en sık tümörlerdir. Yetişkinlerdeki en yaygın malign pri- fakat TP53 mutasyonu astrositrom derece-II’nin mey-
mer beyin tümörleri gliomlar ve primer santral sinir sis- dana gelmesinde en önemlisidir.10,11 Ayrıca astrositrom-
temi (SSS) lenfomalarıdır, en sık benign tümörler ise ların ikincil glioblastomlara ilerlemesinde de rol oynar,
meningiomlar ve hipofiz adenomlarıdır.1 fakat aksine primer glioblastomlarda ve pilositik derece
Artan anoplaziye ve Dünya Sağlık Örgütü’nün sı- I astrositromlarda 10 nisbeten nadirdir (cca %10).12,13 Bu
nıflandırmasına göre, astrositom tipleri şu şekildedir. Pi- gerçek glioblastom oluşumuna - primer ve sekonder gli-
lositik astrositom (derece I), diffüz astrositom (derece II), oblastoma neden olan iki genetik yolağı tespit etmeye
anaplastik astrositom (derece III), ve glioblastom (derece yardım etmektedir.10,13 Protein p53’ün prognostik bir be-
IV).2 Düşük dereceli astrositom daha yüksek dereceye lirteç olduğu gösterilmiştir (Levidou ve ark. 2010). Son
doğru ilerler ve sekonder glioblastom oluşumunu yöne- zamanlarda, kök hücrelerde pluripotensinin baskılan-
tir. Yüksek dereceli astrositomlar derece III ve derece IV masını ve kendi kendini yineleme özelliğinin inhibisyo-
tür.3 nunu içeren p53’ün yeni fonksiyonları bulunmuştur.14

Diffüz astrositomlar astrosit orijinlidirler ve pilosi- MDM2 (murinedouble minute-2) kromozom


tik astrositomuın farklı davranışları vardır ve sınırları çi- 12q14,3-q15’de lokalize bir onkogendir. Bu genin pro-
zilmiştir. Bunun dışında kalan astrositomlar sınırsızdır. tein ürünü E3 protein ligazdır, p53’ü negatif olarak re-
Astrositomlar sistem içerisinde hızlıca yayılırlar ve me- güle eder ve hücre döngüsü durdurulmasını veya
ningeal tabakaların duplikasyonu arasında serobrospinal apoptozu baskılar ve ayrıca hücre sağkalımını ve büyü-
sıvıya ve damarlara sızarlar. mesini teşvik eder.15 MDM2 proteini, p53’ün transkrip-
siyonel aktivitesini baskılar ve proteozomal parçalanma
Tümör baskılayıcı genlerdeki mutasyonlar fonksi-
için p53 ü hedefler.16 MDM2’nin amplifikasyonu ve aşırı
yon kaybına ve onkogenezde gözlenen onkogen aşırı ifa-
ekspresyonu, hücre döngüsünde p53’ün etki gösterme-
desine neden olur. En sıklıkla değişikliğe uğrayan genler:
sini engeller. Bu genin amplifikasyonu, TP53 mutasyo-
TP53, MDM2, CDKN1A, CDKN1B, CDKN2A,
nuna sahip olmayan glioblastomların %10’unda
CDKN2Bp14ARF, CDK4, CDK6, RB1 (retinoblastoma
bulunmaktadır.10 MDM2’nin aşırı ekspresyonu gliom tü-
geni) ve diğerleridir.
morogenezinde önemli bir role sahiptir, fakat gliom
TP53 geni 17p13,1’de lokalizedir. Bu genin ürünü progresyonuyla ilişkili görünmemektedir (Wang ve ark
tümör baskılayıcı protein p53’dür. TP53 kritik bir tümör 2011). MDM2, vahşi-tip p53’lü birçok malignanside,
baskılayıcı gendir, stresi takiben proliferasyonu ve hücre erken kanser gelişiminde p53 yolağını engellemek için
büyümesini kısıtlar. Bu proteinin, hücre döngüsü dur- alternatif bir mekanizma olarak yüksek oranda eksprese
durulması, DNA hasarına karşı hücre cevabı, apoptozu, edilmektedir.10,17
senesensi, otofajiyi, hücre farklılaşması ve neovaskülari-
CDKN1A geni kromozom 6p’de lokalizedir. Bu
zasyon ve hücre ölümünü indükleme yeteneği olduğu
genin ürünü, transkripsiyonu p53 proteininin seviyesi
bilinmektedir.4 P53’ün tümör baskılayıcı gen olarak
ile düzenlenen p21 proteinidir. p21 proteini, kinaz inhi-
önemli role sahip olmasından dolayı, TP53 insan kanser
bitör protein (KIP) ailesi üyelerinden bir tanesidir. Bu
hücrelerinde en sık mutasyona uğrayan genlerden biri-
protein, siklin E/CDK2 (siklin bağımlı kinaz) ve siklin
sidir.5 Yetişkin anaplastik astrositom, yaygın TP53 mu-
A/CDK2 komplekslerinin fonksiyonunda negatif bir et-
tasyonuna sahip olduğu gösterilen tümörlerden ilkidir.5,6
kiye sahiptir ve siklin D/CDK komplekslerini aktive
TP53’ün fonksiyon bozukluğu p14ARF yolağını bozar,
eder. Bu protein, farklı CDK komplekslerine bağlanmayı
apoptoz süreci ertelenir ve daha ileri genomik düzensiz-
düzenleyerek hücre proliferasyonunu kontrol etmede
lik teşvik edilir.7 En yaygın değişim pozisyonları kodon
büyük bir etkiye sahiptir.18 TP53 aracılı hücre döngüsü
175, 248 ve 273’dür, bu değişimler p53’ün DNA-bağ-
durdurulması ve apoptoza neden olan tüm dış kaynaklı
lanma alanındaki meydana gelen tüm yüksek insidans-
etkiler p21 proteininin transkripsiyonunu indükler. Bu
taki değişimlere büyük ölçüde katkıda bulunur. Kodon
genin amplifikasyonu tüm glial tümörlerde sıklıkla bu-
72’deki polimorfizmler insan kanserlerine hassasiyetle
lunur.19
ilişkilidir.TP53 Arg72Pro polimorfizmleri ile beyin tü-
mörlerinden özellikle yüksek-derece astrositromlara du- CDKN1B geni kromozom 12p13,1-p12’de lokalize-
yarlılık arasında muhtemel bir ilişki bulunmuştur.8 Başka dir. Bu genin ürünü p27 proteinidir. Bu protein de KIP
bir çalışma bu ilişkiyi doğrulamayı başaramamıştır.9 Kro- ailesinin bir üyesidir ve farklı CDK komplekslerinin
mozom 17p’deki bir alelin kaybı ve TP53’deki mutasyon, fonksiyonunda zıt etkilere sahiptir. Bu protein, siklin

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

12
Çığır Biray AVCI ve ark. PATOGENEZ: HÜCRESEL KÖKEN, MOLEKÜLER BİYOLOJİ, GÜNCEL ARAŞTIRMALARDA GELİNEN NOKTA

E/CDK2 ve siklin A/CDK2 komplekslerinin fonksiyo- ayrılması hücre döngüsü geçişi için gerekli olan genlerin
nunu inhibe eder ve siklin D/CDK komplekslerini ak- transkripsiyonuna izin verir. RB yolağının bozulması
tive ettiği görünmektedir.18 P27’nin siklin D/CDK düşük-derece astrositrom için tümör progresyonunda
komplekslerine sıklıkla bağlanması prolifere haldeki kritik rol oynar.28 Mutant RB1, CDK4/CDK6’nın ampli-
hücrelerde bulunmuştur. Diğer taraftan, G1 fazında bek- fikasyonu veya CDKN2A/CDKN2B’nin mutasyonu gibi
leyen hücrelerde p27 siklin E/CDK2 ile kompleks halde aynı etkiye sahiptir, bununla birlikte bu genetik deği-
olduğu bulunmuştur. Hücre döngüsü progresyonu için şimler hiçbir zaman birlikte bulunmazlar. RB1 ekspres-
önemli rol, p27’nin siklin D/CDK’lar ve siklin E/CDK2 yonundaki değişimler artan tümör proliferasyonu ve
kompleksleri arasındaki yarışmalı bağlanmasına dayan- azalan sağkalımla ilişkilendirilmektedir.29 RB1 düşük-de-
dığı görünmektedir. p27’nin yüksek ekspresyonu diffüz rece (II, III) astrositomlarla glioblastomlardan daha di-
astrositromda (derece II) bulunmaktadır.20 rekt ilişkiye sahip olabilir.29
CDKN2A ve CDKN2B genleri kromozom 9p21’de DCC (Deleted in colorectal cancer gene) kromozom
lokalizedir. Bu genlerin ürünleri CDK (başlıca CDK4 ve 18q21,3’de lokalizedir ve ürünü DCC proteinidir. Bu
CDK6) inhibitörleri olarak rol alan p16 ve p15 protein- transmembran protein sinir sisteminde yüksek miktar-
leridir.21 p16 ve p15 proteinleri, siklin D’ye bağlanarak larda eksprese edilir. Bu genin ürünü, netrin 1 için re-
RB1 proteininin fosforilasyonunu inhibe eder ve böy- septörün bir kısmını oluşturur. Netrinler, nöral gelişim
lece CDK4 ve CDK6 ile etkileşimini önler.1,22 boyunca direkt hücre ve akson göçünde önemli rol oy-
CDKN2A/CDKN2B genlerindeki polimorfizmler tümör narlar.30 Bu proteinler fonksiyonları henüz bilinmese de,
derecesi ve prognozu ile ilişkilendirilememiştir.23 yetişkin dokularda da eksprese edilir. DCC apoptozu ve
p14ARFgeni de 9p21 lokusunda lokalizedir. Ürünü G2 fazında hücre döngüsü durdurulmasını indükler ve
olan p14ARF proteini MDM2 tarafından aracılık edilen kendiliğinden hücre göçünü yavaşlatan netrin-1’e ke-
p53’ün degredasyonunu inhibe eder. p14ARF’nin yukarı moatraksiyon için de gereklidir.31 Tümörogenezle ilişkili
regülasyonu, sırasıyla p53 yolağının sensitivitesini arttı- netrin sinyalinin bozulması hala tam anlaşılmamış ol-
ran ve hücre döngüsü durdurulmasını ve apoptozu in- masına rağmen, anti-onkogenik fonksiyon DCC için
dükleyen, p53 seviyesini arttırır (Liu ve ark. 2010). önerilmiştir Jarjour ve ark. İmmünohistokimyasal de-
p14ARF’nin germline mutasyonlarının melanom-astrosit- neyler göstermektedir ki DCC ekspresyonu en yüksek-
rom sendromuna neden olduğu rapor edilmiştir.24 derece gliomları içeren birçok malignansilerde ve
düşük-derece astrositomlardan glioblastomlara progres-
Hem CDK4 geni (kromozom 12q14’de lokalize) yon boyunca da azalmaktadır. Bu göstermektedir ki,
hem de CDK6 geni (7p21-22) ürünleri olan CDK4 ve DCC ikincil glioblastom oluşumu ile ilişkilidir, fakat pri-
CDK6 proteinleri katalitik kinaz aktivitesine sahiptirler. mer glioblastom oluşumu ile ilişkili değildir.31,32
Siklin D ile kompleks oluştururlar, p15 ve p16 protein-
leri tarafından inhibe edilirler. CDK6, bir onkogendir, PTEN (fosfataz ve tensin homoloğu), MMAC1 veya
proliferasyon ve tümör dokusunun canlılığı için gerek- TEP1 olarak da adlandırılan ve kromozom 10q23.3’te lo-
lidir.25 Tüm CDK proteinlerinin aşırı ifadesi p15 ve p16 kalize bir tümör baskılayıcı gendir. Bu genin ürünü bir
(CDK’nın inhibitörleri)’nın fonksiyonunu inhibe edebi- lipit fosfatazdır ve PI3K (fosfotidilinositol 3 kinaz) sin-
lir.26 yalini etkisizleştirir. Bundan dolayı da bu yolağın akti-
vasyonun negatif kontrolü olarak işlev görür. Bu gen
Retinoblastom geni (RB1) kromozom 13q14,2’de
astrositomlar da dahil olmak üzere pek çok tümör çeşi-
lokalizedir. Bu genin ürünü CDK4/CDK6-siklin D kom-
dinde mutasyonel veya transkripsiyonel olarak inaktive
plekslerinin kinaz aktivitelerinin son noktası olan RB1
durumdadır.33 Germinal PTEN mutasyonları Gowden
proteinidir. RB1 proteini hücre döngüsüne geçişi kont-
hastalığı, Bannayan-Zonana sendromu vb. çeşitli otozo-
rol eder, S-fazına geçişte bekçi görevi görür. Bu protein
mal kalıtsal hastalıklarda da görülmüştür. Kromozom 10
normal olarak fosforile edilmemiştir ve transkripsiyon
monozomisi genellikle glioblastomda görülmekle bir-
faktör E2F ile ilişkilidir. RB E2F ile susturucu kompleks
likte astrositomda az oranda olsa da görülmektedir.10 İyo-
olarak davranır ve transkripsiyon faktörlerine bağlan-
nize radyasyona maruz kaldıktan sonra, PTEN senesens
mayı kısıtlar. RB1 proteininin fosforilasyonu transkrip-
ve apoptoz arasında hücrenin kaderini belirlemede kri-
siyon faktör E2F’nin serbest kalmasına neden olur. Bu
tik rol oynamaktadır.34
gibi değişmiş konformasyon ilave fosforilasyonları üre-
ten ve ileri E2F bağlanmasını inhibe eden, S-fazı bo- PEG3 (Paternal eksprese gen 3) 19. kromozomda
yunca CDK2’ye erişime izin verir.27 RB/E2F’nin lokalizedir. PEG3 embriyogenez sırasında ve yetişkin

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

13
Çığır Biray AVCI ve ark. PATOGENEZ: HÜCRESEL KÖKEN, MOLEKÜLER BİYOLOJİ, GÜNCEL ARAŞTIRMALARDA GELİNEN NOKTA

testis, yumurtalık kas ve beyinde sıklıkla eksprese edi- çalışmada GSTI ve ilişkili enzimlerin polimorfizmi ve
len imprinting bir gendir.35 Sonuçlar, anormal PEG3 re- beyin tümörü riski arasında herhangi bir ilişki olmadığı
gulasyonunun bazı gliom oluşumlarını indüklediğini ve bulunmuştur.41
ayrıca tümörogenezlerinde oldukça önemli bir rol oyna- IDH1 (Isositratdehidrogenaz geni) kromozom
dığını göstermektedir.
2q33,3 te IDH2 de 15q26,1 de lokalizedir. IDH ler
EGF (Epidermal büyüme faktörü), kromozom 4q25 (IDH1, IDH2, IDH3) enzimleri sitrik asit döngüsünde rol
de lokalizedir. EGF, ilgili reseptörüne (EGFR) bağlana- alır ve isositratın α-ketoglutarataoksidatifdekarboksilas-
rak, çeşitli EGFR (Örn: ErbB 1-4) ailesi üyelerinin di- yonunu katalizler. Bu genlerdeki sessiz mutasyonlar ve
merizasyonlarını sağlar ve tirozinkinazları aktive ederek baz değişimleri enzimatik aktivitenin azalmasını sağla-
aşağı yolakları indükleyerek hücre çekirdeğinde çeşitli yabilirler.42 Bir çalışmada IDH1 geninin 132. aminoasi-
sinyal moleküllerinin transkripsiyonunu yönetir.36 tinde mutasyonun tespiti ile %70 oranında WHO derece
EGFR (Epidermal büyüme faktörü reseptörü), kro- II, III astrositomlar, oligodendrogliomlar ve sekonder
mozom 7p12 de lokalizedir. Transmembran bir reseptör glioblastomlarda bu durumun olduğu rapor edilmiştir.42
olan EGFR ekstrasellüler ligandlarla (EGF ve TGF-α) MGMT geni alkil transferaz aktivitesi olan 06 me-
ilişkiyi ve sinyal iletimini sağlar. EGFR amplifikasyonu tilguanin DNA metiltransferazı kodlamaktadır. Bu
astrositomda sıklıkla görülmektedir. EGFR tümör proli- enzim DNA tamir sisteminde görevlidir ve ilgili ajanla-
ferasyonu, metastaz, apoptoz, anjiyogenez ve ilaç diren- rın (ör: temozolamid) metillenme ya da alkillenmesinde
ciyle yakından ilişkilidir.37 EGFR gen mutasyonu kötü rol oynar. Enzimin aktivitesi promotör tarafından regüle
prognoz ve tümör tekrarlanması ile de ilişkilidir.38 EGFR edilir. Promotör metilasyonu MGMT inaktivasyonu ile
değişimi tümörogenezde tek başına yeterli olmayabilir sonuçlanır. MGMT promotör metilasyon durumları mo-
aynı zamanda RB1 proteini değişimide tümör formas- leküler parametreler ve klinikle uygundur ve DNA al-
yonu için gerekli olabilmektedir. killeyici kemoterapötiklerin gliomların duyarlılıklarının
PDGF (trombosit kökenli büyüme faktörü), dört tip tahmininde biyolojik belirteçler olarak kullanılabilir.43,44
polipeptit içeren beş tip dimerden oluşmaktadır. Bu dört Düşük dereceli astrositomlarda miRNA araştırma-
tip polipeptidin her biri A,B,C,D olarak adlandırılan ları
farklı genler tarafından kodlanır. PDGFA kromozom
Gliom hücresinin fenotipik olarak yaşamasında, ço-
7p22, PDGFB 22q13,1, PDGFC 4q32, ve PDGFD ise 8q11
ğalmasında, farklılaşmasında, anjiogenezde ve kanser
de lokalizedir. İki reseptörü bulunmaktadır. Bunlardan
kök hücre oluşumunda kilit rol oynayan mikroRNA‘lar
PDGFR-α 4q11-q13, PDGFR-β ise 5q31-q32 de lokali-
ufak kodlamayan-RNA parçalarıdır. Gliomlarda invaz-
zedir. Astrositomda ve medulloblastomda PDGF ve
yon (mir-7, Mir-21, Mir-30e, Mir-486), migrasyon (Mir-
PDGFR aşırı ifadeleri gözlemlenmektedir. Amplifikas-
17-92), hücre siklüsü (Mir-10b), radyorezistans (Mir-21,
yonlar ise daha az sıklıkla gözlenir.12 17p delesyonu
Mir-181, Mir-221/222), TMZ rezistans (Mir-21, Mir-
PDGFR-α aşırı ekspresyonu ile bağlantılıdır.
125b-2, Mir-195, Mir 221/222, Mir-455), apopitoz (Mir-
GST (Glutatyon S transferaz) Geni: GSTP1(11q13), 10b, Mir-21, Mir-23b, Mir-34a, Mir-125b, Mir-128,
GSTT1 (22q11,23) ve GST01 (10q25,1) lokalizedir. Mir-145, Mir-153, Mir-181, Mir-296), proliferasyon
GSTlar faz II biotransformasyon enzimleridir ve karsi- (Mir-7, Mir-17-92, Mir-21, Mir-125b, Mir-182, Mir-204,
nogenezde rol alan çeşitli ekzojen ajanların detoksifi- Mir-486), anjiojenez (Mir-30e, Mir-182, Mir-296, Mir-
kasyonunda rol alırlar. 486) olaylarında rol oynarlar. Gliomlarda miRNA bo-
zukluğunun ortaya konması bu karmaşık patogenezde
GSTler enzimatik ve non-enzimatik fonksiyonları
bir çok birleştirilemeyen parçaları yerine koymuştur
nedeniyle hücre proliferasyonu, senesens, apoptoz, on-
ancak tanısal ve prognostik hatta tedavi açısından değeri
kogenez, tümörprogresyonu, ilaç dirençliliği gibi bir çok
hedefteki moleküller olarak daha derin çalışmaları ge-
hücresel proseste rol oynarlar.39 Bu genlerdeki genetik
rektirmektedir.45
varyasyonlarının tanımlanması karsinogeneze cevapta
önemli olabilir. Polimorfizmler enzim aktiviteleri ve Yeni tartışma alanları
hasta sağ kalımı ile ilişkilidir.Yakın zamanda yapılan ça- Glioblastomda olduğu gibi daha düşük dereceli gli-
lışmada beyin tümörü insidansı ile GSTMI nullgenotipi omlarda da son yıllarda alt-tiplemeler tanımlandı. Bu alt
arasında ilişki tespit edilmişken, GSTT1 veya GSTTP1 gruplar nöroblastik, erken progenitör-benzeri ve pre-
arasında ilişki tespit edilememiştir.40 Yapılan diğer bir GBM olarak belirlendi. Nöroblastik ve erken progenitör-

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

14
Çığır Biray AVCI ve ark. PATOGENEZ: HÜCRESEL KÖKEN, MOLEKÜLER BİYOLOJİ, GÜNCEL ARAŞTIRMALARDA GELİNEN NOKTA

benzeri gliomlar IDH1 ve TP53 mutasyonları ve epigenetik sapmalar/anormallikler gliomlarda rastgele


PDGFRA fazlalıklarıyla öne çıktılar. Öte yanda pre- sıklıkta meydana gelmektedir. Bununla birlikte, diag-
GBM tipi ise mutant-olmayan (vahşi) tip IDH ve GBM’e nostik, prognostik veya prediktif belirteçler olarak an-
benzer bir gen formasyonu ile örneğin PTEN mutasyon- lamlıkları yönünden en yaygın gliom-ilişkili moleküler
ları, PI3K/Akt yolağı ve EGFR artışı özelliği ile ön plana bozuklukların klinik verileri belirsizdir.43
çıktı.46 Daha sonraları erken progenitör-benzeri alt ti- Morfolojik olarak ayırt edilemeyen tümörler mole-
pini Nöroblastik alt-tipten ayıran ATRX mutasyonu ta- küler alt-tiplerine farklılaştırılabilir, böylelikle sonuç
nımlandı.47 olarak potansiyel tedavi hedeflerini tanımlamak ve prog-
Derece II ve ve III astrositomlarda ortak olan ana nozunu belirlemek için kullanılabilir.
mutasyonlar IDH1, TP53 ve ATRX olarak belirlendi. So- Beyin tümör tedavi verimliliği, tedavi ajanlarının
nuçta düşük dereceli gliomlar kan-beyin bariyerini aşmadaki zayıf yetenekleri tarafın-
Tip 1-IDH Mutant Oligodendrogliom dan sınırlı düzeyde kalmaktadır.49 Beyin tümörünün mo-
Tip2-IDH Mutant astrositom leküler karakterizasyonunun tanımlanması hedeflenen
moleküler tedavi için olanak verecektir, örneğin EGFR in-
ve Tip 3-DH Mutasyonu göstermeyen düşük dere- hibitörleri, PDGFR inhibitörleri, farneziltransferaz inhi-
celi gliomlar olarak üç alt tipe ayrıldılar. bitör, “mammalian-target of rapamycin”, VEGFR
Tartışmalar “Oligoastrositom” terimi üzerinde yo- inhibitörleri ve diğer anjiyogenez inhibitörleri v.b.50 Diğer
ğunlaştı ve bir Alman araştırıcı grup 43 olguluk mikst ümit verici terapötik metod yaklaşımları gen terapisi ve
gliom vaka serisinde oligodendroglial komponentte immünoterapidir. Bu yaklaşımlar, geliştirilmenin erken
IDH1 mutasyonu ile 1p/19 kaybını %70 olguda göster- aşamasında bulunmaktadır. Sonuçta, tamamen etkili tera-
diler. Astrositik komponent ise IDH1, TP53, ATRX ve piler, tedavi yöntemlerinin kombine kullanılmasıyla or-
1p/19q kodelesyonunu göstermedi. Böylece bu olguların taya çıkacaktır.
pür oligodendrogliom olduğu savını ortaya koydular. As- Aynı histolojik görüntülü düşük dereceli astrositom-
trositik komponent olarak belirlenen tümörün reaktif as- lar çoğunlukla değişik klinik davranışlar sergilemektedir.
trogliozis olduğunu ileri sürdüler. Gerçek astrositom ve Son zamanlarda, çeşitli prognozlu ve tedavi yanıtlı mole-
oligodendrogliom komponeti birlikteliğinin ancak %1 küler alt-tipler tanımlanmıştır. Bu gerekçe, güvenilir prog-
olarak görüleceği savını ileri sürdüler.48 nostik belirteçlerin ve terapötik hedeflerin
araştırılmasında moleküler genetik temele daha derin araş-
SONUÇ tırmaya zorunlu olduğumuzun nedenidir. Beyin tümör bi-
Tedavi uygulamaları sınırlı seviyede olsa da, son zaman- yolojisinin daha iyi anlaşılması, tedavi geliştirmenin
larda beyin tümör araştırmalarında daha fazla ilerleme yolunu ortaya çıkarmak ve beyin tümörlü hastaların ye-
gözlenmektedir. Birçok sayıda kromozomal, genetik ve terli yaşam kalitesini devam ettirmesi için gereklidir.

KAYNAKLAR
1. Wrensch M, Minn Y, Chew T, Bondy M, 5. Iacob G, Dinca EB. Current data and strategy cytomas. Mol Brain Res 2005;137:98-
Berger MS. Epidemiology of primary brain tu- in glioblastoma multiforme. J Med Life 103.
mors: current concepts and review of the lit- 2009;2:386-93. 9. Zhang JN, Yi SH, Zhang XH, Liu XY, Mao
erature. Neuro-oncol 2002;4:278-99. 6. Nigro JM, Baker SJ, Preisinger AC, Jessup Q, Li SQ, et al. Association of p53 Arg72
2. Louis DN, Ohgaki H, Wiestler OD, Cavenee JM, Hosteller R, Cleary K, et al. Mutations in Pro and MDM2 SNP309 polymorphisms
WK, Burger PC, Jouvet A, et al. The 2007 the p53 gene occur in diverse human tumour with glioma. Genet Mol Res 2012;11:3618-
WHO classification of tumours of the central types. Nature 1989;342:705-8. 28.
nervous system. Acta Neuropathol 7. Krakstad C, Chekenya M. Survival signalling 10. Hede SM, Nazarenko I, Nistér M, Lindström
2007;114(2):97-109. and apoptosis resistance in glioblastomas: op- MS. Novel perspectives on p53 function in
3. Ricard D, Idbaih A, Ducray F, Lahutte M, Hoang- portunities for targeted therapeutics. Mol Can- neural stem cells and brain tumors. J Oncol
Xuan K, Delattre JY. Primary brain tumors in cer 2010;9: 135-49. 2011;852970.
adults. Lancet 2012;379(9830):1984-96. 8. Parhar P, Ezer R, Shao Y, Allen JC, Miller 11. Wang AL, Liu ZX, Li G, Zhang LW. Expres-
4. Vousden KH, Prives C. Blinded by the light: DC, Newcomb EW. Possible association of sion and significance of P53 protein and
the growing complexity of p53. Cell p53 codon 72 polymorphism with suscepti- MDM-2 protein in human gliomas. Chin Med J
2009;137:413-31. bility to adult and pediatric high-grade astro- (Engl) 2011;124: 2530-3.

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

15
Çığır Biray AVCI ve ark. PATOGENEZ: HÜCRESEL KÖKEN, MOLEKÜLER BİYOLOJİ, GÜNCEL ARAŞTIRMALARDA GELİNEN NOKTA

12. Furnari FB, Fenton T, Bachoo RM, Mukasa A, 26. Malumbres M, Barbacid M. Cell cycle, CDKs methyltransferase in human gliomas. Oncol
Stommel JM, Stegh A, et al. Malignant astro- and cancer: A changing paradigm. Nat Rev Lett 2013;6:130-4.
cytic glioma: genetics, biology, and paths to Cancer 2009;9:153-16. 39. Lo H, Ali-Osman F. Genetic polymorphism
treatment. Genes Dev 2007;21:2683-710. 27. Goldho P, Clarke J, Smirnov I, Berger MS, and function of glutatione S-transferases In
13. Ohgaki H, Kleihues P. Genetic pathways to Prados MD, James CD, et al. Clinical stratifi- tumor drug resistance. Curr Opin Pharmacol
primary and secondary glioblastoma. Am J cation of glioblastoma based on alterations in 2007;7:367-74.
Pathol 2007;170:1445-53. retinoblastoma tumor suppressor protein 40. Pinarbasi H, Silig Y, Gurelik M. Genetic poly-
14. Zhao T, Xu Y. p53 and stem cells: new devel- (RB1) and association with the proneural sub- morphisms of GSTs and their association with
opments and new concerns. Trends in Cell Bi- type. J Neuropathol Exp Neurol 2012;71:83- primary brain tumor incidence. Cancer Genet
ology 2010;20:170-5. 9. Cytogenet 2005;156:144-9.
15. Thomasova D, Mulay SR, Bruns H, Anders 28. Chow LM, Endersby R, Zhu X, Rankin S, Qu 41. Okcu MF, Selvan M, Wang LE, Stout L, Erana
HJ. p53 -Independent roles of MDM2 in NF- C, Zhang J, et al. Cooperativity within and R, Airwele G, et al. Glutathione S-transferase
κB signaling: ımplications for cancer therapy, among Pten, p53, and Rb pathways induces polymorphisms and survival in primary malig-
wound healing, and autoimmune diseases. high-grade astrocytoma in adult brain. Cancer nant glioma. Clin Cancer Res 2004;10:2618-
Neoplasia 2012;14:1097-101. Cell 2011;19:305-16. 25.
16. Wade M, Wang YV, Wahl GM. The p53or- 29. Kim CS, Jung S, Jung TY, Jang WY, Sun HS, 42. Yan H, Parsons DW, Jin G, McLendon R,
chestra: Mdm2 and Mdmx set the tone. Ryu HH. Characterization of invading glioma Rasheed A, Yuan W, et al. IDH1 and IDH2
Trends Cell Biol 2010;20:299-309. cells using molecular analysis of leading-edge mutations in gliomas. N Engl J Med
17. Eischen CM, Lozano G. p53 and MDM2: an- tissue. J Korean Neurosurg Soc 2011;50:157- 2009;360:765-73.
tagonists or partners in crime? Cancer Cell 65. 43. Weller M, Felsberg J, Hartmann C, Berger H,
2009;15:161-2. 30. Rajasekharan S, Kennedy TE. Thenetrin pro- Steinbach JP, Schramm J, et al. Molecular
18. He G, Kuang J, Huang Z, Koomen J, tein family. Genome Biol 2009;10:239. predictors of progression-free and overall.
Kobayashi R, Khokhar AR, et al. Upregulation Survival in patients with newly diagnosed
31. Jarjour AA, Durko M, Luk TL, Marçal N,
of p27 and its inhibition of CDK2/cyclin E ac- glioblastoma: a prospective translational study
Shekarabi M, Kennedy TE. Autocrine netrin
tivity following DNA damage by a novel plat- of the German glioma network. J Clin Oncol
function inhibits glioma cell motility and pro-
inum agent are dependent on the expression 2009; 27:5743-50.
motes focal adhesion formation. PLoS One
of p21. Br J Cancer 2006;95:1514-24. 2011;6:25408. 44. Von Deimling A, Korshunov A, Hartmann C.
19. Walker C, Baborie A, Crooks D, Wilkins S, Jenk- The next generation of glioma biomarkers:
32. Richterova R, Jurecekova J, Evinova A, Ko-
inson MD. Biology, genetics and imaging of glial MGMT methylation, BRAF fusions and IDH1
larovski B, Benco M, DeRiggo J, et al. Most
cell tumours. Br J Radiol 2011;84:90-106. mutations. Brain Pathol 2011;21:74-87.
frequent molecular and immunohistochemical
20. Yue WY, Sai K, Wu QL, Xia YF, Yu SH, Chen markers present in selected types of brain tu- 45. Li M, Li J, Li W, Tang Y, Yuan J. MicroRNA in
ZP. Long-term molecular changes in WHO mors Gen Physiol Biophys 2014;33:259-79. human glioma cancers(Basel) 2013;5(4):
grade II astrocytomas following radiotherapy. 1306-31.
33. Bleeker FE, Lamba S, Zanon C, van Tilborg
Chin J Cancer 2012;31:159-65. AA, Leenstra S, Troost D, et al. Absence of 46. Gorovets D, Kannan K, Shen R, Kastenhuber
21. Liu Y, Shete S, Hosking FJ, Robertson LB, AKT1 mutations in glioblastoma. PLoS One ER, Islamdoust N, Campos C, et al. IDH mu-
Bondy ML, Houlston RS. New insights into 2009;4:5638. tation and neuroglial developmental features
susceptibility to glioma. Arch Neurol define clinically distinct subclasses of lower
34. Lee JJ, Kim BC, Park MJ, Lee YS, Kim YN, grade diffuse astrocytic glioma. Clin Cancer
2010;67:275-8.
Lee BL, et al. PTEN status switches cell fate Res 2012;18(9):2490-501.
22. Shete S, Hosking FJ, Robertson LB. Genome- between premature senescence and apopto-
wide association study identifies five suscep- 47. Kannan K, Inagaki A, Silber J, Gorovets D,
sis in glioma exposed to ionizing radiation .
tibility loci forg lioma. Nat Genet Zhang J, Kastenhuber ER, et al. Whole-
Cell Death Dier 2011;18:666-77.
2009;41:899-904. exome sequencing identifies ATRX mutation
35. Jiang X, Yu Y, Yang HW, Agar NY, Frado L, as a key molecular determinant in lower-grade
23. Simon M, Hosking FJ, Marie Y, Gousias K, Johnson MD. The imprinted gene PEG3 in- glioma. Oncotarget 2012;3(10):1194-203.
Boisselier B, Carpentier C, et al. Genetic risk hibits Wnt signaling and regulates glioma
profilesidentifydi erentmolecular etiologies for 48. Sahm F, Reuss D, Koelsche C, Capper D,
growth. J Biol Chem 2010;285:8472-80.
glioma. Clin Cancer Res 2010;16:5252-9. Schittenhelm J, Heim S, et al. Farewell to
36. Sjöström S, Anderson U, Liu Y, Brännström T, oligoastrocytoma: in situ molecular genetics
24. Randerson-Moor JA, Harland M, Williams S, Broholm H, Johansen Ch,et al. Genetic varia- favor classification as either oligoden-
Cithbert-Heavens D, Sheridan E, Aveyard J, tion in EGF and EGFR and glioblastoma out- droglioma or astrocytoma. Acta Neuropatho-
et al. A germline deletion of p14ARF but not come. Neuro-Oncol 2010;12:815-21. logica 2014;128(4):551-9.
CDKN2A in a melanoma-neural system tu-
mour syndrome family. Hum Mol Genet 37. De Luca A, Carotenuto A, Rachiglio A, Gallo 49. Dai H, Marbach P, Lemaire M, Hayes M,
2001;10: 55-62. M, Maiello MR, Aldinucci D, et al. The role of Elmquist WF. Distribution of STI-571 to the
the EGFR signaling in tumor microenviron- brain is limited by Pglycoprotein-mediated
25. Wiedemeyer WR, Dunn IF, Quayle SN, Zhang
ment. J Cell Physiol 2008;214:559-67. eux. J Pharmacol Exp Ther 2003;304:1085-
J, Chheda MG, Dunn GP,et al. Pattern of
38. Hu X, Miao W, Zou Y, Zhang W, Zhang Y, Liu 92.
retinoblastoma pathway inactivation dictates
response to CDK4/6 inhibition in GBM. Proc H. Expression of p53, epidermal growth factor 50. Wen PY, Kesari S. Malignant gliomas. Curr
Natl Acad Sci USA 2010;107:11501-6. receptor, Ki-67 and O6-methylguanine-DNA Neurol Neurosci Rep 2004;4:218-27.

Turkiye Klinikleri J Neurosurg-Special Topics 2016;6(3)

16

View publication stats

You might also like