You are on page 1of 3

TG-DTA EĞRİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Simultane Termal Analiz, STA olarak adlandırılmakta olup ICTAC tanımı aşağıda verilmiştir:

“ Tek bir örnek maddeye aynı anda iki veya daha fazla tekniğin uygulanmasını göstermekte

olup aynı anda kullanılan tekniklerin kısaltmaları (notasyonları) çizgi ile birbirinden ayrılarak

gösterilir, örneğin simultane termogravimetrik analiz ve diferansiyel taramalı kalorimetri

(TGA-DSC)” (ICTAC) gibi.

Bu teknik ile örnek maddenin ısı kapasitesi (Cp)’nin belirlenmesinde, verilen bir sıcaklıktaki

gerçek kütlesine dayanılabilmesi söz konusu olabilmektedir. Ayrıca TG sinyali ile DTA/DSC

ölçüm sinyalleri sıcaklık farkı olarak aynıdır. Aşağıda STA eğrilerinin yorumlanmasına

yardımcı olması açısından TG ve DTA/DSC eğrilerinin karşılaştırılması yapılmıştır. Burada

alışılmışın aksine yukarıya doğru gözlenen değişim (pik) ENDO olarak gösterilmiş olup buna

göre yorumlanmalıdır. Burada verilen bazı örneklerde ise aşağıya doğru gözlenen pik ENDO

olarak gösterilmiştir. Dolayısıyla bunun keyfi olduğu ve TA deneylerinin başlangıcında

kullanılan cihazın el kitabı ve yazılımından anlaşılacak olmasıdır. Şekil 10’da ilk verilen

simultane TG-DTA/DSC eğrisi uygulamada polimerik maddelerin ısıl davranışının

incelenmesi ve yapılarının belirlenmesinde ilk gözlenen faz değişimi olup camsı geçiş (glass

transition) olarak adlandırılmaktadır. Bu olay birçok polimerin ısıtılması sırasında

gözlenmektedir. Faz değişimi herhangi bir kütle kaybına/artışına yol açmadığından TG eğrisi

taban çizgisinde devam etmektedir (sapma yoktur). Polimerlerin amorf (camsı) yapıdan lastik

yapıya geçmesinin ısı alışverişi ile ilgisi olmadığından entalpi değişimi olmaz. Bu nedenle de

∆H=0 dır, ancak lastik yapının ısı kapasitesi, camsı yapıdan farklı olduğundan DTA/DSC

eğrisi taban çizgisinde sapma (buradaki gösterime göre yükselme) gözlenir. Herhangi bir pik

gözlenmez (Yıldız vd 1997; Kılıç vd, 1998). İkinci ve üçüncü STA eğrilerinde ise
sırasıyla erime (melting) ve kristalizasyon faz değişimleri görülmektedir. Yine faz değişimi

olması nedeniyle TG eğrisinde taban çizgisinden sapma yoktur, ancak DTA/DSC eğrisi bu iki

olaydan erimenin endoterm (ENDO) olduğunu (buradaki gösterime göre yukarıya doğru pik),

kristalizasyonun ise Ekzoterm (EXO) olduğunu (buradaki gösterime göre aşağıya doğru pik)

göstermektedir. Daha sonra verilen evaporasyon ve süblimasyonun TG eğrisinde kütle

kaybına yol açtığı ve DTA/DSC eğrisinde ise ENDO pik verdiği görülmektedir.

Dekompozisyon (bozunma) genelde ENDO karakterde olmasına karşın, Şekil 9’da DTA/DSC

ekzoterm bir kimyasal tepkimeyi işaret etmektedir, bunun sonucunda yapıdan uzaklaşan

uçucu bileşikler ya da tekime sonucu oluşan ürünlerin desorpsiyonu nedeniyle olabilecek

kütle kaybı TG eğrisinde görülmektedir. Son iki STA eğrisi sırasıyla oksidasyon (oksitlenme)

ve redüksiyon (indirgenme) için verilmiş olup ilki TG eğrisinde daha önce de ifade edildiği
gibi kütle artışına (yukarıya doğru eğri) yol açmakta, ikincisi (indirgenme) ise kütle kaybına

yol açmaktadır. Karşılık gelen DTA/DSC eğrilerine bakıldığında oksidasyonun EXO

(buradaki gösterime göre aşağıya pik) indirgenmenin ise ENDO olduğu anlaşılmaktadır.

Aşağıda uygulamadan tipik örnekler sıralanmıştır. Ayrıca Ekler’de de başka örnekler

verilmiştir.

You might also like