You are on page 1of 20

Yýl: 2004 sayý: 1

Savaþ
ÇEKÝRGE
özel sayýsý
ÝTÜ M A D E N FA K Ü LT E S Ý S AVA Þ Ç E K Ý R G E
KLASÝK GÝTAR EÐÝTÝM VE ARAÞTIRMA BÝRÝMÝ

AÇILIÞ
KONSERLERÝ Yýl: 2004 Sayý: 1
Yýlda üç kez yayýnlanýr.

5-26 Ekim 2004 Sahibi:


Prof.Dr. Mahir VARDAR

Editör:
Misak Toros

Yayýn Kurulu:
5 Ekim 2004 - Saat:16:00 Mahir Vardar, Nevin Çekirge,
Misak Toros, Ahmet Kanneci
Ahmet KANNECÝ (gitar) Haþim Polat, Egemen Bozdað,
Tülünay Engin Yýldýrým,
Ekrem ÖZTAN (Klarinet) Eþref Aylan, Zeynep Çekirge
Berivan Görmezoðlu,
ÝTÜ Maden Fakültesi Salonu
MASLAK Ýngilizce Editörü:
Egemen Bozdað

Grafik Tasarým:
12 Ekim 2004 - Saat:17:00 Haþim Polat

Trio CARDOSO (gitar) Baský:


ÝTÜ Maden Fakültesi Salonu
MASLAK
Adres:
ÝTÜ Maden Fakültesi Savaþ
Çekirge Klasik Gitar Eðitim
ve Araþtýrma Birimi
26 Ekim 2004 - Saat:17:00 Maslak, 34469 Ýstanbul

Erkan OÐUR (gitar) Tel: (0 216) 285 62 97


ÝTÜ Kültür ve Sanat Birliði Salonu e-mail:klasikgitar@itu.edu.tr
MASLAK web: www.klasikgitar.itu.edu.tr

Kapak Fotoðrafý:
Tüm konserler ücretsizdir. Haþim Polat

ÝTÜ Gitar Dergisi,


ÝTÜ Maden Fakültesi
Savaþ Çekirge Klasik Gitar
Eðitim ve Araþtýrma Birimi’nin
bir yayýnýdýr.

ÝTÜ Gitar Dergisinde


yayýnlanan tüm yazý, nota,
fotoðraf ve diðer
içeriklerin her hakký saklýdýr.
Ýzinsiz alýntý yapýlamaz.

Ahmet Kanneci Trio Cardoso Erkan Oður, Yaz Baltacýgil, Ercan Irmak

ÝTÜ Maden Fakültesi SAVAÞ ÇEKÝRGE Klasik Gitar Eðitim ve Araþtýrma Birimi’nin
açýlýþ etkinlikleri afiþi ve konserlerden fotoðraflar.
Açýlþ fotolar

Rektörün Yazýsý

Dekanýn Yazýsý

ÝTÜ Gitar 3
AÇILIÞ KONUÞMASI
(5 Ekim 2004)

bünyesinde, Klasik Gitar Merkezinin açýlmasý sonucunda,


öðrencilerimizin müzik sanatý alanýnda da baþarýlý
olabilmelerine olanaklar saðlýyoruz. Gelecekte Ý.T.Ü.'nün
klasik gitarla bütünleþerek anýlmasýný ümit ediyor ve
diliyoruz. Ý.T.Ü. Savaþ Çekirge Klasik Gitar Merkezimizde
ulusal ve uluslar arasý boyutlarda gitar etkinlikleri
gerçekleþtirilecek, gitar konusunda araþtýrma yapanlara
destek olunacak ve gitar eðitimi verilecektir. Periyodik olarak
çýkaracaðýmýz dergiler ile de, gitar severlere bilgi aktarýmýný
saðlayacaðýz.

Sayýn Rektörüm, Sayýn Dekaným,


Sayýn Ý.T.Ü. Mensuplarý, Deðerli Konuklarýmýz,
Sevgili Gençler,

Ý.T.Ü. Maden Fakültesi-Savaþ Çekirge Klasik Gitar Eðitim ve


Araþtýrma Birimi'nin açýlýþýna hoþ geldiniz. Gitar
enstrümanýnýn günümüzden yaklaþýk 3300 yýl önce
Anadolu'da, Hititler tarafýndan bulunduðu, tarihi
kalýntýlardan anlaþýlmaktadýr. Bu Anadolu sanat mirasý,
dünya gençliðinin çok sevdiði müzik enstrümanlarýndan biri Yeni mekanýmýz, Dekanýmýz Sayýn Prof. Dr. Mahir Vardar'ýn
olma özelliðini günümüzde de sürdürüyor. Gitar ailesinden fikir ve destekleriyle gerçekleþti. Projemize Ý.T.Ü. lü
olan klasik gitarýn, üniversitemizde yeterince tanýnmasýna, mezunlarýmýz,öðrencilerimiz ve sanatsever dostlarýmýz
yaygýnlaþmasýna ve geliþmesine olanak saðlamak amacýyla destek oldular. Bu müzik ortamýnýn yaratýlmasýna katký
gerçekleþtirmiþ olduðumuz, bir gitar mekanýna kavuþmanýn veren Sayýn Dekanýmýz Prof. Dr. Mahir Vardar'a, Sevda-
heyecanýný, bugün sizlerle paylaþmak istiyoruz. Cenap And Müzik Vakfý'na, Sayýn Tarýk Pekkan'a, Sayýn
Üniversitemizde klasik gitarla ilgili çalýþmalar 1992 yýlýnda, Zeynep Bodur Okyay'a, Sayýn Sami Bölükbaþýoðlu'na,
Kültür ve Sanat Birliði çatýsý altýnda, Savaþ Çekirge Sayýn Mehmet Gül'e, Sayýn Birsen ve Mehmet Þapçý'ya,
tarafýndan baþlatýldý ve onun aramýzdan ayrýldýðý 1998 yýlýna Sayýn Ahmet Kanneci'ye, Sayýn Eray Özbek'e, Sayýn Misak
kadar kesintisiz devam etti. Sonraki yýllarda ise, verilen gitar Toros'a, Ýstanbul Cervantes Enstitüsü'ne, Savaþ Çekirge'nin
eðitimleri ve yapmýþ olduðumuz çeþitli gitar etkinlikleri ile sevgili öðrencilerine, Ý.T.Ü. lü gençlerimize ve bu mekanýn
gitarla ilgili çalýþmalarýn devam etmesini saðlamaya çalýþtýk. oluþumunda çeþitli boyutlarda katký veren ve burada ismini
sayamadýðým çok sayýda sanatsever dostumuza
Savaþ Çekirge, Ý.T.Ü. Ýnþaat Fakültesi mezunuydu. teþekkürlerimi sunuyorum. Bugün bu mutluluðu bizimle
Mühendislik mesleðinde ulusal ve uluslar arasý boyutlarda paylaþmaya gelen siz dostlarýmýza teþekkür ediyor ve tekrar
baþarýlý çalýþmalar yaptý. Ancak onun yaþamýnda müziðin hoþ geldiniz diyorum.
daima önemli bir yeri oldu. Klasik gitarýn Türkiye'de
yayýlmasýnda önemli rol oynadý. Gitar repertuvarýnýn Doç. Dr. Nevin ÇEKÝRGE
geliþtirilmesi ve gençlerin klasik gitar konusunda eðitilmesi ÝTÜ Maden Fakültesi Öðretim Görevlisi
için büyük çaba harcadý. En büyük ideali ise, çok sevdiði
üniversitesinde bir klasik gitar merkezinin kurulmasý idi.

Ýstanbul Teknik Üniversitesi, müzik yaþamýnda baþarýlý


olmuþ bir mezunu anýsýna mekan düzenlenmesine olanak
saðlayarak, bugün bir ilke daha imza atýyor. Teknikle sanatýn
ayný potada eriyeceði çaðdaþ üniversitenin de öncülüðünü
yapýyor.

Savaþ Çekirge, mühendislik yaþamý ile müzik yaþamýnýn


birlikte baþarý ile sürdürülebileceði konusunda iyi bir örnek
olmuþtur. Ülkemizin seçkin ve baþarýlý mühendis, mimar ve
tasarýmcýlarýný yetiþtiren Ýstanbul Teknik Üniversitesi

4 ÝTÜ Gitar
Açýlþ fotolarý
Index

ÝTÜ Gitar 5
dersler verdi; istanbul'da Ý.T.Ü. Kültür ve Sanat Birliði ve
I.T.Ü. Vakfý’nýn klasik gitar kurslarýný baþlattý. Yaygýn dostluk
iliþkileri ve etkileyici kiþiliðiyle çevresindeki herkese klasik
gitar sevgisini aþýlayan Savaþ Çekirge, aralarýnda Ahmet
Kanneci, Emre Sabuncuoðlu gibi uluslararasý düzeyde isim
yapmýþ müzikçilerin de bulunduðu çok sayýda gitarcýnýn
yetiþmesine katkýda bulundu. Ankara'da çalýþtýðý yýllarda
tanýþtýðý Ahmet Kanneci'yle dostluðu, ikisinin de yaþamlarýný
etkiledi, çalýþmalarýna yön ve hýz verdi.

Sanat yaþamý boyunca ulusal bir gitar repertuvarý


oluþmasýna büyük çaba harcayan Çekirge, çok sayýda
yapýtý gitara uyarladý; klasik gitar repertuvarýnýn çeþitli
yapýtlarý üstünde eleþtirel uyarlama ve parmaklama
çalýþmalarý yaptý ve bu çalýþmalarýnýn sonuçlarýný, her
zaman cömertçe dostlarýyla, öðrencileriyle paylaþtý;
uyarlama ve düzenlemelerini öðrencileri, konserlerde,
resitallerde seslendirdiler; Ýlhan Baran’ýn klavsen için
yazdýðý On Çocuk Parçasý'ndan yaptýðý uyarlama,
Fransa'da CD'ye kaydedildi. Bu birikimin sonucunda bir
nota yayýnevinin de ilk adýmlarýný atan ve bu yayýnevine,
dostu Jorge Cardoso'nun önerisi üzerine La Tucura
Gitara adanmýþ bir yaþam... (Guarani kýzýlderilerinin dilinde "Çekirge") adýný veren
SAVAÞ ÇEKÝRGE (1944 - 1998) Savaþ Çekirge, 1992 yýlýnda ilk olarak Cardoso'nun Los
Mitai adlý yapýtýnýn ilk uluslararasý basýmýný yaptý. Bu
Savaþ Çekirge, Türkiye'de gitarýn bir klasik müzik çalgýsý nitelikli yayýnýn ardýndan, erken ölümü nedeniyle
olarak yayýlmasýnda, yerleþmesinde çok önemli rol oynayan sonuçlandýramadýðý yeni nota basým çalýþmalarýna
birkaç kiþiden biridir. Sanat yaþamýna bir amatör müzikçi giriþti.
olarak baþlamasýna karþýn bu zor çalgýda, ender rastlanýr bir
ustalýk, deneyim ve bilgi birikimine ulaþmýþ, sonra da bu Bu çalýþmalarýnýn yanýsýra çeþitli ulusal ve uluslararasý
birikimi, hem gitar repertuvarýný geliþtirme, hem de gitara ilgi gitar etkinliklerine de katýlan Çekirge, 1984 yýlýnda,
duyan gençleri eðitme, yüreklendirme, yetiþtirme yönünde Türkiye'de düzenlenen ilk klasik gitar yarýþmasý olan 1.
özveriyle kullanmýþtýr. Ý s t a n b u l U l u s a l G i t a r Ya r ý þ m a s ý ' n ý n
gerçekleþtirilmesine öncülük etti; bu yarýþmada seçici
1944 yýlýnda Kayseri'de doðan Savaþ Çekirge, klasik gitara kurul üyesi olarak da görev aldý. Daha sonra Polonya
Ankara'da, lise yýllarýnda gönül verdi. O dönemde ülkemiz hükümetinin davetlisi olarak 1994 yýlý Uluslararasý
konservatuarlarýnda henüz gitar eðitimi yapýlmýyordu; bu Krakow Klasik Gitar Yarýþmasý'nda jüri üyeliði görevini
nedenle müziði ve gitar çalmayý, özel dersler alarak öðrendi. üstlendi; 1996'da Arjantin Kültür Bakanlýðý'nýn çaðrýlýsý
Ona müziðin kapýlarýný açan ve klasik gitar eðitimi veren kiþi, olarak Buenos Aires'te Festival Guitarras del Mundo
Türkiye'ye modern gitar tekniklerini ve "Tarrega Okulu" '96 (Dünya Gitarlarý Festivali 96) etkinliklerine katýldý;
yöntemlerini getiren Andrea Paleologo'nun ilk dünyanýn dört bir yanýndan gitarcýlarla dostluklar kurdu.
öðrencilerinden Mazhar Reþit Er tüzün’dü. O yýllarda gençlik
Yine 1996'da Venezuela Büyükelçiliði desteðinde
arkadaþý Harun Batýrbaygil de Ýstanbul'da Paleologo'dan
Ankara'da Sevda-Cenap And Müzik Vakfý’nca
gitar dersi alýyordu; bu ilk sanatsal dostluk, iki genci
düzenlenen Antonio Lauro Klasik Gitar Yarýþmasý'na,
yüreklendirdi, çalýþmalarýný coþkuyla sürdürme ve ilk
Alirio Diaz, Colin Cooper gibi ünlülerle birlikte jüri üyesi
birikimlerini paylaþma fýrsatý verdi. Üniversite eðitimi için
seçildi. Ölümünden sonra, 1998 Ekim'inde bu yarýþma,
60'lý yýllarýn baþýnda Ýstanbul'a gelen ve Ýstanbul Teknik
bu kez "Savaþ Çekirge Anýsýna" düzenlendi.
Üniversitesi'nde inþaat mühendisliði eðitimi gören Çekirge,
1964'te Ýstanbul'dan Atina'ya göçecek olan Paleologo'yla
Bunca çalýþma, ürün ve etkinliði kýsa bir yaþama sýðdýran
tanýþma ve çok kýsa süre de olsa, çalýþma olanaðýný buldu.
ve 1998 yýlýnýn 7 Nisan'ýnda, genç yaþta, en verimli
Ayný yýllarda Ýstanbul'da, Paleologo'nun baþka
döneminde aramýzdan ayrýlan Savaþ Çekirge'nin anýsý,
öðrencileriyle, Mutlu Torun, Misak Toros, Samih Rýfat'la
gitarýn ulusal sýnýrlarý da aþan dünyasýnda ve onu
tanýþtý; yaþam boyu gitar sevgisini paylaþacaðý dostluklar
sevenlerin yüreklerinde her zaman yaþayacaktýr. Ancak
kurdu. Yine üniversite yýllarýnda tanýþtýðý Nevin Çekirge'yle
onu en iyi anma biçiminin, baþlattýðý " bayrak yarýþý" ný
evlendi; bir süre sonra da tek kýzlarý Zeynep dünyaya geldi.
sürdürmek ve çalýþmalarýný býraktýðý yerden devam
ettirmek olacaðý unutulmamalýdýr.
Gerek Üniversite döneminde, gerekse 70'li yýllarda
sürdürdüðü mühendislik meslek yaþamý sýrasýnda gitar
Samih RIFAT - Ýstanbul,1999
çalýþmalarýný yoðun biçimde sürdüren Çekirge, 80'li
yýllardan sonra özellikle gitar eðitimi alanýnda etkinlik
gösterdi; müzik eðitimi veren kurumlarda görev aldý, özel

6 ÝTÜ Gitar
recitals and concerts. The edit that he made on Ýlhan Baran's
10 Çocuk Parçasý was recorded in CD in France. With the
knowledge he gathered he took the first step of a note
publishing company and he gave the name La Tucura
considering the offer of his friend Jorge Cardoso (in the
language of the Indians of Guaran La Tucura means
grasshopper which has the same meaning as Savaþ
Çegirge's surname) and in 1992 he published his firs
international work Los Mitai. After this quality work he
started other projects but because of his untimely death
these woks were left unfinished.
Besides these works he had committed he also he also
participated many international guitar performances. In
1984 he was one of the leading people in organizing the first
classic guitar competition in Turkey, I. Ýstanbul Ulusal Gitar
Yarýþmasý. Again in this organization he participated as a
member of the decisive committee. Later on in 1994 he was
invited by the Polish government to be in the jury in the
Savaþ Çekirge was one of the primary people that helped
Uluslararasý Krakow Gitar Yarýþmasý. In 1996 he was
guitar to develop as a classic music instrument. Although he
invited by the ministry of culture of Argentina to be present in
started his career in playing this hard to play instrument as
the Festival Guitarras del Mundo '96 . He made many
an amateur he reached a very rearly seen mastery,
guitarist friends from all over the world. Again in 1996 he was
experience and knowledge. Then he used this knowledge to
in the jury of Antonio Lauro Klasik Gitar Yarýþmasý that
enlarge his repertoire and educate, hearten and train young
was organized by Sevda-Cenap And Müzik Vakfý with the
people who are interested in this subject.
support of Venezuelan Embassy with many famous people
such as Alirio Diaz and Colin Cooper. After his death, in the
Savaþ Çekirge was born in Kayseri in 1944. He took interest
October of 1998, the same competition was organized and
in classic guitar when he was in high school in Ankara. At
named as “A Tribute to Savaþ Çekirge”.
those times guitar education was not a part of the schools of
music; as a result he learned music and playing the guitar
The memory of Savaþ Çekirge who put together so many
from private lessons. The one that opened the gates of
work, products and organizations into a short life and passed
music and gave his classic guitar education was Mazhar
on 7th of April 1998 will always live in his world that even
Reþit Ertüzün. He was a student of the one that brought the
exceeded the national boundaries of guitar and the hearts of
modern guitar techniques and the ways of “ School of
the ones that loves him. However it shouldn't be forgotten
Tarrega”, Andrea Paleologo. In those years one of his
that the best way to remember him is to continue the relay he
childhood friends, Harun Batýrbayýrgül was taking guitar
has started and resume his works from where he had left
lessons from Paleologo too. This coincidence made these
them.
two young people to take hart and gave a chance to share
their primary knowledge and to continue their training with
enthusiasm. Savaþ Çekirge came to Ýstanbul in the early
Samih RIFAT - Ýstanbul,1999
60's and had his major in civil engineering at Ýstanbul
Technical University. In 1964 he had the chance to work
with Paleologo even for a short time before Paleologo would
migrate from Ýstanbul to Athens. The same year he met other
students of Paleologo, Mutlu Torun, Misak Toros and Samih
Rýfat; he made friends that would last for a lifetime. He
married Nevin Çekirge whom she met in her university
years. After a short time their only daughter, Zeynep was
born.

In the 80's he was more effective in the educational area; He


worked in associations that gave music education and gave
private lessons. He started the courses for classic guitar in
Ý.T.Ü Kültür ve Sanat Birliði and Ý.T.Ü. Vakfý. He instilled
the love of classic guitar to everyone with his widespread
friend relations and his impressing personality. He
contributed in the training of many musicians including
internationally famous ones such as Ahmet Kanneci and
Emre Sabuncuoðlu. His friendship with Ahmet Kanneci to
whom he met in Ankara affected both their lives and
accelerated their works in music.

Throughout his art life he excreted a great effort in creating a


national guitar repertoire and he edited many compositions
into guitar. He made did criticizing editing and parmaklama
exercises on the songs in his repertoire and he shared the
results generously with his friends and students. His
students performed these edits and transcriptions in their

ÝTÜ Gitar 7
Savaþ Çekirge Albümünden

8 ÝTÜ Gitar
ÝTÜ Gitar 9
SAVAÞ ÇEKÝRGE ANILARI
Savaþ ilk gitarýný nasýl aldýðýný bana þöyle anlattý: Ailesinden "Kavþakta altý balerin dans ediyor, üçü gümüþ, üçü etten,
kendisine gitar almalarýný istediðinde, gitar çalarsa Sanki El Polifemo di oro'yu çaðýrýr gibi" diyor Federico Garda
derslerinde baþarýsýz olabileceði kaygýsýyla, bu isteði yerine Lorca. Çok mesaj veriyor bu üç metal ve üç barsak telli
getirilmemiþ ancak bir gitara sahip olma isteði öylesine tutku enstrüman hakkýnda. Þairin dediði gibi ilahi bir sesleniþ
haline gelmiþ ki, çözüm yollarý aramaya baþlamýþ. Sonuçta vardýr, çaðýrýr. Evet Gitar bir kavþaktýr, yollarýn kesiþtiði,
giymekte olduðu montunu satýp gitar almaya karar vermiþ ve tanýþmayanlarýn bile bir anda eski dost olduðu.
gitar çalýþmalarýný bir süre ailesinden gizli yapmak zorunda Büyük insan sürekli ve doðru mesaj verendir, ýþýk tutandýr;
kalmýþ Savaþla Almanya'da çalýþtýðýmýz yýllarda dostumuz varlýðýyla da, yokluðuyla da... Dost Savaþ Bey'de tümüyle bu
mimar Schmeinssner, Savaþýn gitarist olduðunu öðrenince tanýma uyan gerçek büyük insandý.
doðrusu þaþýrdý ve kendisini mutlaka dinlemek istediðini O, yine birçok ilk i gerçekleþtirmeye devam ediyor. Týpký
söyledi. Birlikte katýldýðýmýz bir toplantýda sürpriz yapýp bir bugün olduðu gibi... Ýstanbul ve Ankara lý büyük bir
gitar getirdi ve Savaþ'ýn, Bavyeralý bir akordiyoncu ile gitarsever topluluk, örnek olacak nitelikte; kocasýyla,
çalmasýný istedi. Savaþ çoðunu ilk kez duyduðu Bovyene öðrencisiyle, eskisiyle, yenisiyle, araþtýrmacýsýyla,
Folk Müzik parçalarýný çalmaya baþlayýnca sayýn bestecisiyle ve de en önemlisi dinleyicisiyle ilk defa biraraya
Schmeinssner þaþkýnlýk içinde “Bay Çekirge, siz iyi bir geliyor.
mühendis olmanýzýn yaný sýra iyi de bir gitarist olduðunuzu Dostum, hocam Savaþ Bey; saygýn anýn önünde bir kez
þimdi görüyorum” dedi ve kendisini tebrik etti. Doðrusu daha eðiliyor; verdiðin ýþýk için tekrar sonsuz teþekkürler
Almanya'daki Türk imajýnýn çok ötesinde, olaðandýþý bir ediyorum. Sizi hep arýyor, özlüyor ve hiç unutmuyorum.
örnek olmuþtu Savaþ.
Ahmet KANNECÝ
Nevin ÇEKÝRGE Ankara, 20 Nisan 1999
Ýstanbul, 19 Eylül 2004

Kýrýlmýþ sol kolumla asistan Dr, Metin Türkmen1 uðraþýrken


(1982 yazý, ÇapaHastanesinde) kapý aralandý, Savaþ'la
H a r u n 2 b a þ l a r ý n ý u z a t t ý l a r, ' " y a n l ý þ k o l . . , 7 ' ,
"içinde makas kaldý..." gülerek moral veriyorlar.
Metin,"arkadaþlar, lütfen,...konsantre olalým" dedi, kapý
kapandý. Neyse, zor bir kýnk, göðsümü saran alçýya
dayanan destek çubukla sol kolum kaldýrýlmýþ,
çýktým.Harun'un Murat - Serçe otomobiline beni sýðdýrmaya
çalýþtýlar. Savaþ bir yandan,Harun diðer taraftan.Bir türlü
arabaya giremiyorum. Sýra, iþini bitirip bahçe parmaklýðýnda
oturmuþ olan Dr. Metirie gelmiþti: "siz en iyisi bir kamyonet
çaðýrýn" .Ancak aný ve Savaþ deyince aklýma;
dostluklarýmýz, insanlýðý, gitar, her türlü müzik yanýnda,
halen berabar yaþadýðým bazý þeyler gelir: (Adeta) zorla
aldýrdýðý Apple bilgisayar, Rotel amplifikatör, ben görmeden
Ankara'dan alýp yolladýðý JVC kaset deck,... herkese olduðu
gibi bana doldurduðu sayýsýz kaset...
Savaþ ve Nevin Çekirge, kýziarý Zeynep’le(1979)

Mutlu TORUN
Sevgili amcam, Savaþ Çekirge herkesin de bildiði gibi tüm Ýstanbul, 2004
arkadaþlarý, yakýn veya uzak dostlarý tarafýndan çok sevilen
bir kiþiydi. Bunun en önemli sebebi de çok iyi bir insan, dost
ve müzisyen olmasýnýn yanýnda korkunç canlý ve espiritüel Savaþ Çekirgeyle ilgili anýlarým gözümün önüne getirmeye
bir karaktere sahip olmasýydý. Her zaman içinde bulunduðu çalýþtýðýmda nedense tek bir aný , tek bir öykü gelmiyor
topluluðun neþe kaynaðý olan bir insandý.. Bir stand-up aklýma. Daha çok zamanýn akýþý içinde birbirine baðlanan
komedyen kadar hýzlý ve spontan, kaliteli espiriler olaylar, kopuk kopuk da olsa bir filmin parçalarý gibi birbirini
yapabilirdi. Bunula ilgili her aman hatýrladýðým bir telefon izleyen görüntüler, uzaktan uzaða yankýlanan bir gitar sesi,
konuþmamýz buna çok güzel bir örnektir. ancak uzun uzun anlatýlýrsa anlam kazanacak resimler çýkýp
80'li yýllarýn sonunda ben üniversite öðrencisiyim. O sýrada geliyor belleðimin derinliklerinden. Birkaç ev, Savaþ'ýn her
bir sinemada eski ve ünlü sinema filmleri haftasý yapýlýyor.. zaman “gitarlý” olmuþ evleri, odalarý ( onlardan gelen,
Ben de daha önce yaþýmýz tutmadýðý için izleyemediðimiz Dr onlarda her zaman var olan o benzersiz týný ), paylaþýlan
Jivago filmini arkadaþlarýmla izlemeye gittim.. Ayný gün yaþamda ancak bir iki kiþiyle paylaþabileceðiniz- bir
akþam telefonla sevgili amcamla konuþuyoruz.. Çok kýsaca tutkunun ta gençlik yýllarýna dek uzanan benzersiz tadý;
konuþma.. heyecanla gidilen, küçücük bir ayrýntý üstüne saatlerce
sürdürülen konuþmalar, eve koþup heyecanla çalýnan
- Amca biliyor musun bugün Dr Jivago'yu seyrettim.. plaklar,müzikler,notalar. Ýlk kez karþýlaþýlan güzelliklerin o
( hiç duraksamadan cevap ).. Yapma be oðlum o hala eþsiz ayrýþtýramadýðým,anýlar anektodlara, öykücüklere
Doçent olmamýþ mý?!!!... bölemediðim þey de, sýra dýþý bir adamýn, sýra dýþý bir sanat,
tutku ve sevgi insanýnýn, ayrýþtýrýlmasý olanaksýz kimliðidir
Sevgili amcamý çok ama çok özledim..... belki, kim bilir!... Çok iyi bildiðim bir þey varsa: Savaþ
Saruhan ÇEKÝRGE Çekirgeyi özlüyorum!..
Ankara. Xxxxxx
Samih RÝFAT
Ýstanbul, 2004
10 ÝTÜ Gitar
Savaþla 60'lý yýllarda Ýstanbul'da tanýþma þansýna sahip
oldum. Amerikalýlarýn bir sözü vardýr: Ortak bir merakýn
yoksa dostun olmaz. Ýþte; Savaþla bizim ortak merakýmýz
gitardý. Gitarýn diðer bütün sazlardan bir farký vardýr
kanýsýndayým. Ýnsanlarý çok çabuk kaynaþtýrýr ve yeni
dostluklar kurulmasýný saðlar. Bu da belki yýllar boyu gitar
çalanlarýn küçümsenmesinden kaynaklanmaktadýr. Ýþte biz
Savaþla 60'lý yýllarda tanýþtýk ve dostluðumuz onun
zamansýz ölümüne dek sürdü. Bu yazýyý yazarken “dost”
sözcüðünü özellikle kullanmak istedim. En zengin kiþi
yaþamý boyunca iki elin parmaklarý kadar dost edinebilen
kiþidir ki bu rakam olaðan üstü bir sayýdýr kanýmca. Ýþte
Savaþ o dostlardan biriydi benim için. Kýrk küsür yýllýk
dostluðumuz süresince birbirimizi kýrdýðýmýzý hiç
anýmsamýyorum. Birbirimizi kýrmamýza hiç neden yoktu Ahmet Kanneci, Savaþ Çekirge ve Alirio Diaz
çünkü ikimizi de ülkemizde gitarý geliþtirme çabasý içinde
olan insanlardýk. Kýsacasý ayný þartta yer alýyorduk. Savaþ
benim Friedeich gitarýmý çok sever ve ara sýra onu alýp bana Sadece Hatýrlarda mý kalacak Savaþ Çekirge, onu anmak
baþka bir gitar býrakýp giderdi. Bu çok doðal bir þeydi artýk çok güzel ama onu model alarak almalý bence hedef.
aramýzda Bir süre sonra ben gitar çalmayý býrakmýþ Onun hayat stratejisinden yararlanmak yaptýðý her iþte
gibiydim. Gitar çalmanýn benim için hiçbir amacý yok gibiydi. geleceðe pozitif þekil verme prensibini edinmek görevimiz
Öyle ya ne konser veriyordum ne de gençlere katkýda olmalý. Karþýlýksýz vericiliði, geliþtirici desteði, bizlere sosyal
bulunuyordum. Kýsacasý gitar yaþamýmdan çýkmýþtý. Benim ve mesleki yaþantýmýzdaki yardýmlarýyla verdiði ivme
o zamanlarýmda bir gün Savaþ benim gitarýmý alýp yerine doðrultusunda devam diyorum.
Ramirezini býrakmýþtý. Sanýrým kurban bayramýydý. Savaþ aðabey olsaydý bu iþi nasýl yapardý diye sorarým
Bayramdan iki gün evvel gitarýmý bana geri getirdi ve “eh kendime sýk sýk, aramýzdan ayrýlan dostlarla birlikte
artýk çal sesini baya açtým” dedi. Ýþte bu onla son yaþamak gibi bir þey bu, hüznün ve sevincin birbirine
görüþmemiz oldu. Arife günü bayramýný kutlamam da son dokunmasý gibi bir duygu...
konuþmamýz. Ýþte bu acý olaydan sonra sana söz verdim Sanat ve teknik birbiri içinde çok zor ve çok kolay eriyebilen
Savaþ “ Bu dünyadan göçeceðim güne kadar elimden iki deðer, Savaþ aðabeyin virtüöz olduðu bir konuydu bu,
geldiðince gitarý elimden býrakmayacaðým. ürettiði her þeye boyut ve kalite katan ve bunu eðitim aðýrlýklý
bir filozofi olarak paylaþan sanatçý, öðretmen, dost olarak
Misak TOROS Savaþ Aðabey yeri doldurulamayacak örnek insan olarak
Ýstanbul, 22 Eylül 2004 bizlerle birlikte, ürettiðimiz her þeyde onun parmak izini
görmek bize güç veriyor. Savaþ Çekirge'ye kalpten teþekkür
ve þükran borcu ile…

Erþen Aycan
Freiburg, 22Eylül 2004

Moda'da bir büro; büroda bir oda; odadan yayýlan,


durmaksýzýn nefes alýp veren gitarýn sesi... Kimi zaman bir
virtüözün kaydýndan, kimi zaman benim gibi gitar öðrencisi
arkadaþlarýmdan, kimi zaman sevgili Savaþ Çekirge'den
akýp gelen...
Kapýsý hepimize ve hiç þüphem yok ki herkese açýktý o
odanýn. Eserle baþ edemez girerdik, “Evet evet çalýyorum
iþte! Gidip hocaya dinleteyim” der girerdik, hayatta herhangi
Misak Toros, Mutlu Torun, Savaþ Çekirge ve Samih Rifat
bir þeye burulur girerdik . Müzik dinler, çalar, söyleþirdik.
Gereksiz uzamazdý asla. “Hadi gidin; yeter” derdi, güler
giderdik...
Duvarlarýnda asýlý resimlerden biri; baþ aþaðý astýðý bir
arabeskçi resmi, anlatýrdý Savaþ Hoca'yý. Güle oynaya çok
þey öðretti . Paylaþýmý sonsuzdu ve bugün düþünüyorum da
öðrettiði onca þeyden en önemlisi, hiç konuþmadan
aktardýðý bu paylaþým arzusunun ne kadar önemli, keyifli
olduðuydu. Belki de tek öðüdü.
Öðrenci bu ya; acilen çalmak isterdik kimi zaman...“ Aðacýn
Haþim aný altýnda dolaþmadan týrmanmaya kalkmayacaksýn ”derdi.
Aðaçlar çoðaldý, çeþitlendi. Türkiye'de gitar öyle çok sevildi
ki Savaþ Hoca...Her aðacýn dibinde gencecik insanlar... Kimi
týrmanýyor, kimi týrmanýrken yuvarlanýp gülümseyerek tekrar
deniyor, kimi çiçek kokluyor ama en önemlisi aðaç hiç

ÝTÜ Gitar 11
Teþvikiye'den aþaðý, Topaðacý'na bakan bir talebe evimiz
vardý. Gelip giden arkadaþlarýmýzýn bolluðundan ve
ilginçliðinden, Savaþ oraya "Tekke" adým takmýþtý ve sadýk
müdavimlerdendi. "Tekkemde, zorunlu imiþçesine her an bir
espri, bir þaka yapýldýðýndan, kendimize: "Hümoroid olduk "
derdik,Bu hava içerisinde okullarýmýza, biraz da zaman
yitirerek devam ederken, Savaþ birden deðiþti, tekkeyi
asmaya baþladý ve mazbut bir öðrenci oluverdi. Biz bu
ihanetin sebebini merak ederken bir gün damdan
düþercesine:"Sizi, dedi, nenemle tanýþtýracaðým".
Þaþkýnlýðýmýz fazla sürmeden de tanýþtýrdý: Nene (N.N), ona
birden hizaya sokan ve sonradan eþi olan sevgili Nevin idi.
(Kýzlýk adý: Nevin Nîzipli) Mimarlýk öðrencisi olan ve gitar da
çalan Nevin'i, Savaþ'ý elimizden almasýna raðmen, bütün
tekke mensuplarý çok sevdik. ( Hernekadar dalgacýlýktan bizi
de kurtaramadý; ama, ödevlerimize az yardýmý
dokunmamýþtýr.)Nevin, gitar çalmayý býraktý; fakat, baþarýlý
bir mimar, sevilen bir hoca ve kýzlan tatlý Zeynep'e iyi bir
anne oldu. Kaplýcalar ve özellikle Türk Hamamý konusunda
uzmanlaþtý. Almanya'dan aldýðý proje tekliflerine karþý eksikli
kalmamak için, kýsa sürede oturdu, almanca, öðrendi.
Ýnanýlmaz sebat ve gayreti ile Türk Hamamý'nýn, Alman
sosyal sigorta sistemi kapsamýna alýnmasýný saðladý
(Bence, bu basarý, en az bir olimpiyat madalyasýna deðer )
ve bütün bu uðraþ, onun Savaþ'a desteðini hiç aksatmadý :
Gerek mühendislik, gerekse müzik alanýnda.» Þimdi de
onun anýsýna düzenlenen oda ve etkinlikler için, yorulmak
bilmeden çýrpýnýyor.
" Her baþarýlý erkeðin arkasýnda bir kadýn vardýr " derler.
Sevgili Savaþ'ý kaybettik; ama, Nevin hala onun arkasýnda,,.
Bu ne büyük vefa, ne büyük emek, ellerine saðlýk Nevin,
sevgili kardeþim.

Eray Özbek
Mimar - Karikatürcü Savaþ Çekirge Taþkýþla’da, 1968
Ýzmir, 21.Eylül.2004

Eray Özbek’in Savaþ Çekirge için yaptýðý karikatür

12 ÝTÜ Gitar
YABANCI BASINDA SAVAÞ ÇEKÝRGE

Les Cahiers de La Guitare


et de la Musique, no:68 1998

Classical Guitar, June 1998

ÝTÜ Gitar 13
14 ÝTÜ Gitar
Devamý 2. Sayýda
ÝTÜ Gitar 15
TÜRKÝYE GÝTAR TARÝHÝ
Dergimiz elinden geldiðince, bugüne dek yapýlan çalýþmalar Paleologo'su çok mutlu eder. Ancak bu mutluluk fazla uzun
ýþýðýnda, özellikle de Ahmet Kanneci'nin, çalýþmasýný göz sürmez. Andrea'nýn gitara merak sarmasý, baba ile oðlun
önünde tutarak, Türkiye gitar tarihi baþlýklý bu yazý dizisini arasýný bayaðý açar. Bu durum, o tarihlerde toplumun gitara
baþlatma kararýný alýp, gerekli çalýþmalara baþladý. Bu bakýþ açýsý hakkýnda fikir veriyor kanýsýndayým. Baba ile oðul
konuda bilgi sahibi olan veya elinde belge bulunduran gitar arasýndaki bu gerginlik, Andrea'nýn inatla gitardan
sevenlerin, dergimizi bilgilendirmelerini rica ederiz. uzaklaþmamasý sonucu tatlýya baðlanýr ve baba oðluna gitar
'Gitar yoksulun piyanosudur' sözünü temel aldýðýmýzda, öðretmeye karar verir. Baba oðluna sadece gitar öðretmekle
bütün dünyada ve tabii ülkemizde gitar'ýn öne çýkma kalmaz, teori ve armoni de öðretir. Andrew klasik gitar
nedenini açýklanmýþ oluyor kanýsýndayýz. Sosyolojik olarak çalmaya baþlamýþtýr artýk, ancak zaman ilerledikçe bilgisinin
incelendiðinde, belki de gitarýn yurdumuzda önem ve o günlerdeki teknik yaklaþýmýn yetersiz olduðuna karar
kazanmasýnýn nedenlerinden biri de köyden kente göç verir ve bu konuda kendisini geliþtirebilmek için
olmuþtur.50'li yýllara dek, özellikle eski baþkentte yaþayan araþtýrmalara baþlar. Zamanýn iletiþim araçlarýný göz önüne
aileler kendi müzik zevkleri veya ekonomik durumlarýna aldýðýmýzda, bunun ne kadar zor ve sabýr gerektiren bir konu
göre çocuklarýný yönlendirme ve kültürel alt yapýlarýný olduðunu anlamak hiç de zor deðil herhalde. Bu araþtýrmalar
geliþtirme çabasý içinde idiler. Batý müziðini tercih edenler sonucunda Tarrega'nýn geliþtirdiði yöntemi öðrenir. Bu
çocuklarýna piyano veya keman dersleri, Türk müziðini olayýn tarihi hakkýnda bilgimiz yok ama ilk öðrencilerine ders
tercih edenler ise özellikle ut dersleri aldýrýrlardý. Ýþte bu verdiðinde bu yöntemi kullanmadýðýný biliyoruz. Andrea
tarihten sonra aþýrý derecede artan köyden kente göç yeni Fransýz okuluna gittiði için yabancý dil olarak Fransýzca
bir kentli sýnýfýnýn doðmasýna neden oldu. Bu yeni kentliler, biliyordu, ancak gitar konusunda araþtýrma yapabilmesi için
eski kentlilerle farklýlýklar taþýmalarýna karþýn, ikinci özellikle Ýspanyolca da öðrenir. Tarihini tam anýmsamýyorum
kuþaklarý, kentin nimetlerinden yararlanýp kentleþtiler. ama 40'larýn sonu veya 50'lerin baþý olabilir, Arjantin Gitar
Ancak, ekonomik durum ve aile durumlarý, onlarý piyano Akademisi Paleologos'a profesörlün unvanýný verir. Bu
keman veya ud'a yönlendirmedi. Gene bu tarihlerde savaþ belgenin oðlunda olduðu, varsayýmýndan çýkarak, ilerideki
sonrasý nimetlerinden yararlanmaya baþlayan dünya, yeni sayýlarýmýzdan birinde yayýnlamaya çalýþacaðýz.
akýmlar, yeni arayýþlar içinde idi. Rock'n Roll 'un dünyada Paleologos çok sýk olmasa bile 19311942 yýllarý arasýnda
yayýlmasý, bu akýmý konu alan filmlerin artmasý, beraberinde Ýstanbul'da konserler verir.1934 yýlýnda da konser için
gelen yeni popüler müzik tarzlarý, bu müziði yapan Atina'ya davet edilir. Eduardo Bianco Tango orkestrasýnýn ilk
þarkýcýlarýn elinde görülen elektrikli yeni tarz gitarlar, Türkiye konserinde, Ýstanbul'da Bianco Paleologos'la tanýþýr
yurdumuzda da, gençlerin elinden düþmeyen bir alet haline ve orkestrasýnda solo gitarist olarak kendilerine katýlmasýný
geldi. Bizim konumuz klasik gitar olmasýna karþýn, gitarýn ister. Ancak Andrea yaþamýný gezginci bir gitarist olarak
geliþme sürecinde elektrikli gitarýn katkýsý da yadsýnamaz bir sürdürmek istemediðinden bu öneriyi geri çevirir.1964 yýlýna
gerçek gibi. dek yaþamýný Ýstanbul'da, Ömer Hayyam yokuþu Bingül
Yukarda 50'li yýllar ve sonrasýndan söz etmiþtik. Þimdi de apartmanýnda sürdüren Andrea, ayný tarihte çýkan bir yasa
biraz eskilere gidelim. Gitarýn geçmiþinin yurdumuzda hangi ile Yunan uyruklu olduðundan, Ýstanbul'dan ayrýlýp Atina'ya
tarihlere dayandýðý hakkýnda hiçbir veri yok elimizde. Ancak yerleþir. Paleologos'un Atina'ya yerleþmesi, benim o kenti
gitarýn eðlence müziðinde eskilerden beri yurdumuzda da defalarca ziyaret etmeme neden oldu. Atina'da çok zorluklar
kullanýlmýþ olduðu bir gerçek. Yurdumuzda da gençler çektiðine þahit oldum. Son karþýlaþmamýzda, sanýrým 1992
sevgililerinin evleri önünde serenatlar yaparlarmýþ. Tabii bu yýlýnda idi. 'Hoca Türkiye gitar tarihini yaz' diye rica ettim,
serenatlarda kullanýlan saz Gitar. En doðal müzik aleti insan hatta yazamazsan hiç deðilse teybe oku dedim ama o
sesi, kiþi ile her yere gidebilir, öyle ise ona eþlik edecek bir zaman da çok hastaydý bu olay geçekleþemedi. Kanýmca
saz gerekir, bu da en geliþmiþ sazlardan biri olan gitar. kendisi ile son görüþebilen Mutlu Torun oldu. Son
Gitarýn bu amaçla yurdumuzda çok eskiden kullanýlmýþ görüþmemizde hiç deðilse Ýstanbul'a ziyarete gel dediðimde
olduðunu kanýtlayan bazý veriler de var; örneðin, 1950'lerde de “Ben o heyecana dayanamam, ölürüm” demiþti.
Büyükada'da ölen Mavrusi yaþamýný gitar yaparak, Paleologos birçok öðrenci yetiþtirmiþtir. Öðrencileri
kazandýðýna göre, bayaðý alýcýsý olmalý. Ýleriki tarihlerde bazý arasýnda Ýtalya doðumlu olup, Ýstanbul'da yaþayýp daha
ünlü klasik müzikçilerimizin 'Gitarýn da klasiði mi olurmuþ sonra Arjantin'e göçüp orada ölen ve yaþamý boyunca gitar
'sözü gitarýn bu geçmiþinden kaynaklanmaktadýr belki de. repertuarýna çok deðerli beste ve düzenlemeler
Bütün bu oluþumlar içinde müzikçi bir aileden gelen Andrea kazandýrmýþ olan Mario Parodi; gitar' ý Ankara'ya
Paleologos (19111997), götürenlerden Can Aybars; ilk Türkçe gitar metodunu yazan
Türkiye'deki klasik gitar sürecinin temellerini atar. Ziya Aydýntan; o dönemin ülkemizdeki en iyi gitar çalaný olan
Yurdumuzdaki gitar tarihini incelerken, Paleologos'dan ve þu anda Monte Carlo'da yaþamýný sürdüren Sava
uzun, uzun söz edilmesi gerekir kanýsýndayým. Palasis; daha sonraki yýllarda gitara çok büyük katkýlarý olan
Paleologos'un kendi aðzýndan duyulan bir olayý burada ve öðrenci yetiþtiren Savaþ Çekirge; Mutlu Torun; Samih
anmadan geçemeyeceðim. Zamanýnýn tanýnmýþ orkestra Rifat ;Raffi Aslanyan ve daha birçoklarý…
þeflerinden biri olan babasý, sokaktan geçerken çok güzel bir Paleologos öðretmenliði dýþýnda gitar için düzenlemeler de
kadýn sesi duymuþ. Bu olay birkaç kez yinelenince, yapmýþ ve bu çalýþmalarý 'Musikverlag V.Hladky,
dayanamamýþ gidip kapýyý çalmýþ ve o sesin sahibi ile Wien'edisyonu tarafýndan yayýnlanmýþtýr. 1997 yýlýnýn Aralýk
evlenmek istediðini söylemiþ. Ýþte Andrea böyle bir ailenin ayýnda, Ýstanbul'da düzenlediðimiz ve konusu 'Yurdumuzda
oðlu olarak dünyaya gelmiþ. Ancak Andrea ailenin müziði Gitar 'baþlýklý sohbet toplantýsýnýn olduðu gün, sevgili
meslek seçen tek evladý. Paleologos'u Atina'da kaybettik. Ne acýdýr ki, her yýl yapmayý
19181920 yýllarýnda, Ýstanbul'da babasýnýn yönettiði 6570 planladýðýmýz bu toplantýya ertesi yýl, çok sevgili dostum
kiþilik orkestra eþliðinde, solo mandolinci olarak birçok Savaþ Çekirge de katýlamýyordu.
konserde yer alýr. Yaþý ilerledikçe müziðe bakýþ açýsý da Devam edecek...
deðiþir ve kemana baþlar. Kemana baþlamasý ve kýsa Misak Toros
zamanda baþarýlý bir ilerleme kaydetmesi, baba

16 ÝTÜ Gitar
In our magazine that is the guitar. Actually there are some documents that
we started to proves that the guitar was used for this purpose in the old
publish the article " times.For example Mavrusi that died in the 50's in
The History of Büyükada earned his life by making guitars and since he
Guitar in Turkey" earned enough to continue his life there were enough
under thge buyers. The reason why some of the most famous classic
guidence of the guitar players said " How on earth can there be a "classic"
researches that guitar?" was this.
were done by other Among these events a man that came from a
people especially musician family and was called Andrea Paleologos(1911-
Ahmet Kanneci as 1997) took the first step for the development of classic
best we can . We guitar. When examining the history of the classic guitar in
would be very Turkey, Paleologos should be mantioned a lot.I can't help
grateful if the any but tell a story that was heard from Paleologos himself. His
of the people that father who was a very famous conducter heard a very
has documents or beautiful woman's voice while he was passing through a
w i s d o m street. This happened some more times after this and he just
concerning this couldnt help knocking on the door and told that he wanted to
subject share it marry the women that he heard the voice of and he did marry
with us. her. Andrea was the son of such a family but Andrea is the
When we take the only child of that family that chose to be a musician.
quotation " Guitar Between 1918 and 1920 he participated as the lead
is the piano of the mandolin in the orchestra that his father conducted. As he
poor", we can got older his perception on music changed and he started to
understand the play the violin.It made the father Paleologo happy that his
reason why the son started to play the violin and became very succesful in a
importance of the very short time. But this happiness doesnt last very long.
guitar increses When Andrea started to play the guitar their relation became
becomes clearer. worse. This I think shows what the society thought about the
When examined sociologicly, we see that one of the major guitar in those times. This tension between the father and
reasons why the guitar is becoming more important is the the son was solved when the father saw the determination
migration from the villages to the major cities. Until the 50's on resuming to play the guitar in his son and decieded to
the familes especially the ones that lived in the old capital teach him how to play it. His father not only thought him how
tried to direct and maintain a background for their children to play the guitar but also harmony and theory. This way
according to their economical situation or tastes. The people Andrea started to play the guitar but he found that the
who liked Western type of music had their children take wisdom he possesed and technical approach was not
private lessons in violin or piano, the people who liked enough and started researching.It is not hard to understand
Turkish music more had their children take private lessons in that how hard was his research when you think about the
"Ut". After the 50's the people that migrated from the villages comunication devices of his days. As a result of his
created a new type of class in the city. Although these new researches he learns about the method that Tarrega
city dewelers had many differences with the old ones their developed. We don't have an exact knowledge about this
second generation managed to get mingled with the old subject but we know that he did't use it when he isntructed
dewelers. however these people didnt direct their children to his first students. Because Andrea was a graduate of a
play the piano,the violin or the ut. Again around those years French school he knew French but he learned Spanish too to
the world was in the search of new trends.The world wide be able to make better research. About the end of 40's or the
spreding of Rock'n Roll, the increase in the number of begginings of 50's The Argentinian Academy of Guitar gave
movies based on this subject and the guitars that worked a professors degree to Paleologos. Assuming that his son
with electricty and had a new style in the hands of the singers still has the license we are planning to publish it in the future.
made the electrical guitar a very popular instrument. Although not very often Paleologos gave some
Although our subject is about the classical guitar, we can't concerts in Ýstanbul between 1931 and 1942. He was invited
disregard the importance of the electrical guitar in the to Athens for a concert in 1934. He was asked to be the lead
improvement of the guitar. guitar in the Tango of Eduardo Bianco by Eduardo Bianco
Above we talked about the50's and the period after whom he met in his first concert in Ýstanbul but because
that. Now we are going a little bit more back in time. There is Andrea didn't want to spend his life as a traveling musician
no exact document that indicates when the history of guitar he declined his offer. In 1964 he moved to Athens due to a
starts in our country but it is obvious that guitar was used in new that forced Greek people to go back to Greece law from
the entertainment kind of music since wery old times. In our his house in Bingül apartment ,in the Hayyam street in
country the young people sang seranades in front of their Istanbul. His migration caused me to go to Athens very often.
lovers like the people in the other countries . The guitar was I witnessed that he had very bad difficulties. Our last meeting
the instrument used in these seranades. Since the most was in 1992. I asked him to write the history of guitar in
natural musical instrument is the human voice and it is also Turkey or at least to speak to a tape but he was very sick
the easiest to carry instrument since it is a part of the human those days and he never record the history of guitar in
body. So to accompany it you need a very easy to carry and Turkey. I think the last person to see him was Mutlu Torun. In

ÝTÜ Gitar 17
our last meeting I asked him to come to visit Turkey but he
said " I cant take that much excitment,It will kill me".
Paleologos raised many succesful students. Among his
studensts there are Mario Parodi who was born in Italy and
died in Argentina and added many compositions and
arangments in the guitar repertory;Can Aybars who was one
of the first people to take guitar to Ankara;Ziya Aydýnatan
who wrote the first Turkish guitar method; Savva Palasis
who now lives in Monte Carlo and was the best guitar player
in Turkey in those times;Savaþ Çekirge who contrubuted a
lot to guitar and instructed many students; Mutlu Torun;
Samih Rifat ;Raffi Aslanyan and others.
Beside teaching Paleologos also made a lot of
arrangements and his works were published by
"Musikverlag V.Hladky, Wien" edition. In the December of
1997 dear Paleologos passed away on the day when we
arranged a conversation about " The Guitar in Our Country".
How sorrowful that my dear friend Savaþ Çekirge too
wouldn't be able to attend to this conversation we planned to
do annually.
To be continiued...
Misak Toros

GÖKYÜZÜ GÝTARCISI
Savaþ Çekirge için

Öldüm ya. þimdi;


Sizden biraz uzaktayým,
Dokunamasam da ellerinize;
Gitarýmla yanýnýzdayým...

Nasýldý YAÞAMAK?
Germek yedinci teli zamanýn sapýna
Bir "la" almak geçmiþten ödünç.
Dokunmak içimize gelecekten,
Sevmek utanmadan, korkusuz,
Yürümek sonsuzun üstüne çýrýlçýplak,
Yaþamak... YAÞAMAK!

Öldüm ya þimdi; Yeryüzü anlamýnda,


Ölen Gitarcýdýr, yaþayan GÝTAR!
Susmak neyi çözer Nisan parlaklýðýnda?
Haydi! Durmak yok! haydi!
Þimdi çalma zamanýdýr,
Yedinci teli germe anýdýr
Haydi çocuklar!
Þimdi sonsuzla seviþme zamanýdýr...

Tevfik YALÇIN
15 Nisan 1998
Ýstanbul
GÝTARCI, 56X88 cm. yaðli boya 2004 Tevfik YALÇIN

18 ÝTÜ Gitar
ÝTÜ Gitar 19

You might also like