You are on page 1of 2

Estar fiili ek örnekler

Not: Bu derste estar fiili ile yapılan bazı kalıpları gördük. Duygu durumu belirten
bazı sıfatlar durumun sürekli olması ve geçici olmasına göre hem ser hem de estar
fiili ile kullanılabilir. Bu da zaten ser ve estar fiilinin kullanım alanını ayıran temel
özelliktir. Örnek olarak:
Bir kişi genel olarak hep gergin bir insansa -> Ser nervioso. Kullanılır.
Normalde sakin ama o gün, o an gerginse -> Estar nervioso. Kullanılır.
Benzer olarak birine nasılsın diye sorduğunda -> Estoy feliz. Denilebilir. Bu o an
için mutlu olduğunu gösterir.
Birine hayatında genel olarak nasıl olduğu sorulduğunda. -> Ser feliz. Kullanılır.
Genel olarak hayatında kalıcı bir mutluluk olduğunu gösterir.

Bu tip kullanılabilecek örnekler:


Ser /Estar nervioso/a
Ser /Estar traquilo /a
Ser /Estar feliz
Ser/ Estar triste

-----------------------------------
¿Cómo estás? -> Nasılsın?
Estoy nervioso. -> Gerginim.
Estoy nerviosa. -> Gerginim.
¿Cómo está? -> Nasıl?
Está bien. -> İyi.
Está mal. -> Kötü.
Está enfermo. -> Hasta.
Está cansado. -> Yorgun.
¿Está enfermo? -> Hasta mı?
Sí, está enfermo. -> Evet, hasta.
¿Estás triste? -> Üzgün müsün?
Sí, estoy triste. -> Evet, üzgünüm.
Estamos casados. -> Evliyiz.
¿Estáis casados? -> Evli misiniz?
Sí, estamos casados. -> Evet, evliyiz.
Mi amiga está soltera. -> Arkadaşım bekar.
Mi amigo está soltero. -> Arkadaşım bekar.
Mi abuelo está viudo. -> Dedem dul.
Mi abuela está viuda. -> Büyükannem dul.
La comida está fría. -> Yemek soğuk. (La comida -> yemek)
La sopa está calida. -> Çorba sıcak. (La sopa -> çorba)
La casa está lleno. -> Ev dolu.
=> Estar lleno de algo. -> Birşeyle dolu olmak.
La casa está lleno de libros. -> Ev kitaplarla dolu.
El jardín está lleno de perros. -> Bahçe köpeklerle dolu.
La cesta está lleno de manzanas. -> Sepet elmalarla dolu.
La mesa está lleno de papeles. -> Masa kağıtlarla dolu. (El papel -> Kağıt)
Estoy ocupado. -> Maşgulüm.
¿Estás lista? -> Hazır mısın?
Sí, estoy lista. -> Evet, hazırım.
No, no estoy lista. -> Hayır, hazır değilim.
Estoy enamorado. -> Aşığım.
¿Estás enamorado? -> Aşık mısın?

-------------------
La radio está sobre la mesa. -> Radyo masanın üzerinde.
Las llaves están dentro de la caja. -> Anahtarlar kutunun içinde.
El pajaro está dentro de la jaula. -> Kuş kafesin içinde.
El ordenador está sobre la la silla. -> Bilgisayar sandalyenin üzerinde.
El hombre está fuera de la oficina. -> Adam ofisin dışında.
El niño está delante del centro comercial. -> Çocuk alışveriş merkezinin önünde.
Laura está detrás de la casa. -> Laura evin arkasında.
El libro está encima de la estantería. -> Kitap kitaplığın üzerinde.
La escuela está cerca de la casa. -> Okul evin yakınında.
La granja está lejos del pueblo. -> Çiftlik kasabanın uzağında.
Las joyas están debajo de la caja. -> Mücevherler kutunun altında.
El chocolate está debajo del mantel. -> Çikolata masa örtüsünün altında.
El azúcar está a la izquierda del café. -> Şeker kahvenin solunda.
La marmelada está a la derecha del leche. -> Reçel sütün sağında.
El mar está al lado de la playa. -> Deniz plajın yanında.
El hotel está junto al mercado. -> Otel marketin yanında.
El árbol está entre el jardín y el parque. -> Ağaç bahçe ve parkın arasında.
La tienda está enfrente del estacionamiento. -> Mağaza otoparkın karşısında.

You might also like