You are on page 1of 11

TARÝKAT

de bir müddet yazýlar ve tercümeler neþ- Ankara 2000, II, 812-814; Trabzon Doðu Kara- TARÝKAT LÝSTESÝ
retmiþtir. 1898’de Tevfik Fikret de birkaç deniz Gazete ve Mecmualarý: 1869-1928 (der. (Tarikatlar ve kollarý alfabetik olarak dizilmiþtir)
Cumhur Odabaþýoðlu), Trabzon 1987, s. 3, 12,
ay süreyle “Hafta-i Edebî” baþlýðý altýnda
35, 87; M. Nuri Ýnuður, Türk Basýnýnda Ýz Býra- ABBÂSÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Muhammed el-
edebiyat sohbetleri yayýmlamýþtýr. Þerh-i kanlar, Ýstanbul 1988, s. 93-98; Ali Birinci, “Trab- Endelüsî, ö. 633/1236; Medyeniyye’nin kolu).
Belâgat etrafýnda geliþen dil tartýþmasý zon’da Matbuat ve Neþriyat Hayatý (1865-1928)”, ABDÜSSELÂMÝYYE (Abdüsselâm eþ-Þeybânî, ö.
ile Ahmed Midhat Efendi’nin Çerkez Öz- Ýkinci Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi Bildi- 1165/1752; Sa‘diyye’nin kolu).
denler adlý oyunu dolayýsýyla meydana ge- rileri (1-3 Haziran 1988), Samsun 1990, s. 2-14; ACEMÝYYE (Yûsuf b. Abdullah b. Ömer el-Acemî,
M. Orhan Bayrak, Türkiye’de Gazeteler ve Der- ö. 768/1367).
len bir baþka tartýþma Tarîk sayfalarýna ÂCÝZÝYYE (Süleyman Âcizî Baba; Sa‘diyye’nin kolu).
giler Sözlüðü: 1831-1993, Ýstanbul 1994, s. 135;
da yansýmýþtýr. Selânikli Tevfik, Abdullah ACLÂNÝYYE (Muhammed b. Aclân el-Hüseynî; Rifâ-
Hakký Tarýk Us Kütüphanesi Kataloðu: Süreli
Zühdü, Hüseyin Vassâf gibi isimler Batý Yayýnlar (haz. Selahattin Öztürk v.dðr.), Ýstanbul iyye’nin kolu).
edebiyatlarýndan çeviriler yapmýþtýr. Eser- 2006, s. 367; Kenan Akyüz, “Tarîk”, TA, XXX, ÂDEMÝYYE / AHSENÝYYE (Âdem b. Ýsmâil el-Benû-
rî, ö. 1053/1643; Müceddidiyye’nin kolu).
leri tercüme edilen yazarlar arasýnda Sha- 462.
ÿNesimi Yazýcý ADEVÝYYE (Adî b. Müsâfir, ö. 557/1162).
kespeare, Xavier de Montépin, Guy de
ÂDÝLÝYYE / BEDRÝYYE (Ebû Ömer Bedreddin Mu-
Maupassant, François Coppée, Jules Ma- hammed b. Ömer el-Âdilî el-Abbâsî, ö. 970/1563;
rie gibi isimler vardýr. Gazetede ayrýca ki- – — Sühreverdiyye’nin kolu).
TARÝKAT ÂFÂKIYYE (Hidâyetullah Âfâk Hoca / Apak Hoca, ö.
tap tanýtým ve tenkit yazýlarýyla gezi not-
( '+)À
‫) א‬ 1106/1694; Nakþibendiyye-Ahrâriyye’den Kâsâ-
larý, Letâif-nüvîs-i Tarîk Tevfîk imzasýyla niyye’nin kolu).
mizahî yazýlar yer almýþtýr. Diðer yazarlar Tasavvufta AFÎFÝYYE (Abdülvehhâb b. Abdüsselâm b. Ahmed el-
arasýnda Ahmed Midhat Efendi, Ahmed Hakk’a ulaþmak için benimsenen usul, Afîfî, ö. 1172/1758; Þâzeliyye’den Nâsýriyye’nin
tutulan yol. kolu).
Cevdet Paþa’nýn oðlu Sedat (Sedat b. Cev- ˜ ™ AHMEDÝYYE (bk. BEDEVÝYYE; MÜCEDDÝDÝYYE; RÝ-
det), Muallim Nâci, Mustafa Reþid, Ýbnü- FÂÝYYE).
lemin Mahmud Kemal (Ýnal) gibi þahsiyet- Sözlükte “gidilecek yol, izlenecek usul, AHMEDÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Abdülhak er-
ler bulunmaktadýr. Dili kýsmen eski ifade- hal ve gidiþ” anlamýndaki tarîkat (çoðulu Rudavlî, ö. 838/1435; Çiþtiyye’nin kolu).
leri korumakla birlikte zaman içerisinde tarâik) terim olarak “Allah’a ulaþmak is- AHMEDÝYYE / YÝÐÝTBAÞÝYYE (Yiðitbaþý Ahmed Þem-
seddin, ö. 910/1504; Halvetiyye’nin kolu; þubele-
sadeleþme yoluna girilmiþ, noktalama iþa- teyenlere mahsus âdet, hal ve davranýþ” ri: Mýsriyye / Niyâziyye, Ramazâniyye, Sinâniyye,
retlerine de yer verilmiþtir. Gazete hakkýn- demektir (et-Ta£rîfât, “et-Tarîka” md.; Kâ- Uþþâkýyye, ).
da Ýhsan Tevfik Kýrca bir yüksek lisans te- þânî, s. 349). Kelime Kur’ân-ý Kerîm’de özel- AHRÂRÝYYE (Ubeydullah Ahrâr, ö. 895/1490; Nakþi-
zi hazýrlamýþtýr (Tarîk Gazetesi’nin Edebi- bendiyye’nin kolu).
likle Tâhâ sûresinin iki âyetinde (20/63,
AHSENÝYYE (bk. ÂDEMÝYYE).
yat ve Kültür Yazýlarýnýn Sistematik Ýndek- 104) ve bazý hadislerde (Wensinck, el-Mu£- AHSENÝYYE (Muhammet Ýhsan Oðuz, ö. 1991; Nak-
si, 1884-1899, Ýstanbul 1999). cem, “Tarîka” md.) sözlük mânasýnda ge- þibendiyye’den Müceddidiyye’nin kolu).
Tarîk ismini taþýyan gazetelerden biri çer. Sözlükte yine “yol” anlamýna gelen ve ALÂÝYYE (Ebü’l-Alâ b. Ebü’l-Vefâ el-Ekberâbâdî, ö.
Allah’ýn farz kýldýðý, ruhsata yer olmayan 1061/1651; Nakþibendiyye’nin kolu; þubeleri: Ef-
de Mahmud Hamdi Bey’in yönetiminde si- daliyye, Muhammediyye, Mün‘imiyye).
yasî, edebî ve ilmî bir yayýn organý olarak hükümleri ve merasimleri ifade eden ta- ALEMÝYYE (Abdullah eþ-Þerîf b. Ýbrâhim el-Alemî,
Ýskenderiye’de neþredilmiþtir. Dönemin ta- rîk de (çoðulu turuk) tasavvuf kaynakla- ö. 1089/1678; Þâzeliyye’den Cezûliyye’nin kolu).
nýnmýþ hukukçularýndan Muslihuddin rýnda genellikle tarikatla ayný anlamda kul- ALEVÝYYE (Silsilesi Hz. Ali’ye ulaþan bütün tarikat-
larýn genel nisbesi).
Âdil (Taylan) tarafýndan 21 Temmuz lanýlmakta (Ebû Tâlib el-Mekkî, II, 138; Ku-
ALEVÝYYE / ALLÂVÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Mus-
1919’da Ýstanbul’da resimli ve günlük ola- þeyrî, I, 52, 59), ayrýca Allah’a varan yollarýn tafa el-Alevî/el-Allâvî, ö. 1934; Þâzeliyye’den Der-
rak “müstakil gazete” düsturuyla çýkarýlan “yýldýzlarýn sayýsýnca” (Sülemî, s. 383) ya kaviyye’nin kolu).
bir diðer gazetenin bir yýldan daha az bir da “yaratýklarýn nefesleri adedince” (Nec- ALLÂVÝYYE (bk. ALEVÝYYE).

süre varlýðýný koruyabildiði anlaþýlmakta- meddîn-i Kübrâ, s. 33) olduðu belirtilmek- AMMÂRÝYYE (Ammâr Bû Sennâ, ö. 1193/1779; Ka-
diriyye’nin kolu).
dýr. Tesbit edilebilen en son nüshasý 115 tedir. Tarikat karþýlýðýnda tâife kelimesi AMÛDÝYYE (Ebû Îsâ Saîd b. Îsâ el-Amûdî, ö. XIII.
numaralýdýr (17 Teþrînisâni 1335 r. / 17 de kullanýlmýþtýr. Farsça’da “yol, âdet, ka- yüzyýl; Medyeniyye’nin kolu).
Kasým 1919). Önce iki sayfa, 5 Kasým nun, din” mânalarýna gelen râh da Os- ARÎFÝYYE (Ýbnü’l-Arîf Ahmed b. Muhammed es-San-
1919 tarihli 104. sayýsýndan sonra dört manlý Türkçesi metinlerinde “yol, usul”, hâcî, ö. 536/1141).
ARRÂKIYYE (Ýbn Arrâk Muhammed b. Ali ed-Dýmaþ-
sayfa halinde ve geliþen gazetecilik tek- mânalarý yanýnda “tarikat” anlamýnda da ký, ö. 933/1526; Þâzeliyye’nin kolu).
niklerinden faydalanýlarak hazýrlanmýþtýr. geçmektedir. ARÛSÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Muhammed el-
1910-1911 yýllarýnda Trabzon’da Þâtýrzâ- Tarikatý “sâliki hakikate götüren yol” þek- Arûs, ö. 868/1463-64; Þâzeliyye’nin kolu).
de Hasan Hicâbî Bey yönetiminde Tarîk ÂSIMÝYYE (Ebû Zeyd Abdurrahman b. Ali el-Âsýmî,
linde tanýmlayan sûfîler, dinin zâhirî ve ö. X/XVI. yüzyýl; Zerrûkýyye’nin kolu).
isimli bir baþka gazetenin çýktýðý belirtil- þeklî kýsmý olan þeriatýn kurallarýna uyul- ASSÂLÝYYE (Ahmed b. Ali el-Assâlî, ö. 1048/1639;
mektedir (TA, XXX, 462). “Hakka hâdim madan tarikatla hakikate ulaþýlamayaca- Halvetiyye-Cemâliyye’den Sünbüliyye’nin kolu).
bir gazetedir” ibaresiyle haftalýk yayýmla- ðýný vurgulamýþtýr. Bunu ifade etmek için AÞKIYYE (bk. UÞAYKIYYE).
nan bu gazete 12 Nisan 1910’dan itibaren ÂÞÛRÝYYE (Sâlih Âþûr el-Maðribî; Desûkýyye’nin ko-
meselâ þeriatý gemiye, tarikatý denize, ha-
lu).
Târýk adýyla yayýmlanmýþtýr. kikati inciye; þeriatý cevizin dýþ kabuðuna, ATÂÝYYE (Muhammed Atýyye er-Rifâî, ö. VII/XIII.
BÝBLÝYOGRAFYA : tarikatý iç kabuðuna, hakikati meyvesine; yüzyýl; Rifâiyye’nin kolu).
Tarîk’in Millî Kütüphane ve TBMM Kütüpha- þeriatý çembere, tarikatý çemberden mer- AYDERÛSÝYYE (Ebû Bekir b. Abdullah el-Ayderûs,
nesi’ndeki koleksiyonlarý; Ragýp Özden, “Tanzi- keze giden yarýçaplara, hakikati merkeze; ö. 914/1508; Medyeniyye, Aleviyye veya Kübre-
mattan Beri Yazý Dilimiz”, Tanzimat I, Ýstanbul viyye’nin kolu olduðu ileri sürülür).
þeriatý meþaleye, tarikatý bu meþale ile yol AZEMÝYYE / AZÂYÝMÝYYE (Ebü’l-Azâim Muhammed
1940, s. 909-911; Hasan Duman, Katalog, s. 390-
391; a.mlf., Baþlangýcýndan Harf Devrimine Ka-
almaya, hakikati maksada ulaþmaya; þe- Mâzî, 1869-1937; Þâzeliyye’nin kolu).
dar Osmanlý-Türk Süreli Yayýnlar ve Gazeteler riatý bakýrý altýn yapmaya yarayan simya AZÎZÂN (Ali Râmîtenî, ö. 715/1315; Hâcegân’ýn kolu).
Bibliyografyasý ve Toplu Kataloðu: 1828-1928, ilmine, tarikatý bu ilmin kullanýlmasýna, ha- AZÎZÝYYE (bk. DÎRÎNÝYYE).

95
TARÝKAT

AZZÛZÝYYE (Ýbn Azzûz Mustafa b. Muhammed el-Ýd- kikati altýnýn elde edilmesine benzetmiþ- marziyye ve kâmile / zekiyye mertebele-
rîsî el-Hasenî, ö. 1282/1866; Halvetiyye’den Hif- lerdir. Alâüddevle-i Simnânî tarikatý þeri- rine ulaþtýrýlmaya gayret edilir. Bu usule
niyye’nin kolu).
atsýz, mârifeti ibadetsiz gerçekleþtirmeye Allah’ýn çeþitli isimleriyle zikredildiði için
BABAÝYYE (Abdülganî Pîr Babaî, ö. 870/1465-66).
BÂCÝYYE (Ebû Saîd Halef b. Ahmed el-Bâcî et-Te-
çalýþmayý dinin sýnýrlarý dýþýnda bir davra- esmâ tariki de denir. Nefsânî usulde rüya-
mîmî, ö. 628/1231). nýþ olarak deðerlendirmekte, Ýmâm-ý Rab- lar büyük önem taþýr. Tarikatlar uyguladýk-
BAHÂÝYYE (bk. NAKÞÝBENDÝYYE). bânî de þeriatýn tahakkuku açýsýndan ta- larý zikir þekillerine göre de gruplara ay-
BÂHARZÝYYE (Seyfeddin Saîd b. Mutahhar el-Bâ- rikatýn yardýmcý ve tamamlayýcý bir unsur
harzî, ö. 659/1261; Kübreviyye’nin kolu).
rýlmýþtýr. Hz. Ali kanalýyla gelen tarikatlar
BAHÞÝYYE (Muhammed b. Muhammed el-Bahþî, ö.
teþkil ettiðini belirtmektedir. Tarih boyun- sesli ve hareketli zikiri benimsedikleri için
1098/1687; Halvetiyye-Cemâliyye’den Sünbüliy- ca þeriat kurallarýna tam anlamýyla uyan cehrî (turuk-ý cehriyye), Hz. Ebû Bekir ka-
ye’nin kolu). (bâ-þer‘), çoðu Sünnî, bir kýsmý Þiî coðrafya- nalýyla gelen Nakþibendiyye ve kollarý ge-
BATÂÝHÝYYE (bk. RÝFÂÝYYE).
sýnda ortaya çýkan yüzlerce tarikatýn yaný nellikle kalbî, sessiz ve hareketsiz zikir uy-
BÂVEYSÝYYE (Ebû Ya‘kub el-Bâveysî, ö. XVI. yüzyýl;
Zerrûkýyye’nin kolu). sýra bu kurallara riayet etmeyen (bî-þer‘) guladýklarýndan hafî (turuk-ý hafiyye) diye
BAYRAMÝYYE (Hacý Bayrâm-ý Velî, ö. 833/1430; kol- bazý tarikatlar da mevcuttur. Hurûfiyye, isimlendirilir. Ayrýca cehrî zikri benimse-
larý: Celvetiyye, Melâmiyye, Þemsiyye). Kalenderiyye, Haydariyye, Babâiyye gibi yenlerden zikirlerini ayakta yapan tarikat-
BECELÝYYE (Muhammed b. Hüseyin el-Becelî, ö. gayri Sünnî olmamakla birlikte tam anla-
621/1224; Kadiriyye’nin kolu). lar kýyâmî (turuk-ý kýyâmiyye) ve oturarak
BEDEVÝYYE / AHMEDÝYYE / SÜTÛHÝYYE (Ebü’l-Fit-
mýyla Þiî de sayýlmayan Bâtýnî nitelikli ta- yapanlar kuûdî (turuk-ý kuûdiyye) gruplarý-
yân Ahmed b. Ahmed el-Fâsî el-Bedevî, ö. 675/ rikatlar da vardýr. Öte yandan Sünnî esas- na ayrýlýr. Cehrî zikir çoðunlukla mûsiki eþ-
1276; kollarý: Abdülaliyye, Beyyûmiyye, Bernesiy- lara uygun biçimde teþekkül eden tarikat-
ye, Bündâriyye, Cevheriyye, Enbâbiyye, Fergaliy- liðinde semâ ve devran þeklinde icra edi-
ye, Halebiyye, Hamûdiyye, Kinâsiyye, Merâzýkýy- lardan Safeviyye ile Ni‘metullahiyye’nin za-
lir. Bunun yanýnda bazý tarikatlarda hem
ye, Metbûliyye, Münâviyye, Nûhiyye, Sâibiyye, manla tamamen, Kübreviyye’nin Zehebiy-
Selâmiyye, Sütûhiyye, Þinnâviyye, Þuaybiyye,
oturarak hem ayakta veya hem hafî hem
ye ve Nurbahþiyye kollarýnýn kýsmen Þiîleþ-
Ulvâniyye, Zâhidiyye, Zenfeliyye). cehrî zikir icra edilir.
BEDEVÝYYE (Ahmed el-Bedevî Züveytin el-Fâsî, ö.
tiði görülmektedir. Bektaþîlik de sonralarý
içine Hurûfî-Þiî unsurlar karýþtýðý için Sün- Bir tarikata girmek isteyen kimsenin
1275/1859; Derkaviyye’nin kolu).
BEDRÝYYE (bk. ÂDÝLÝYYE). nîlik dýþýnda mütalaa edilmiþtir. (tâlip, muhip) mutlaka o tarikatýn þeyhine
BEDRÝYYE (Bedreddin Simâvî, ö. 823/1420). intisap (biat) etmesi gerekir. Tarikata gir-
Necmeddîn-i Kübrâ kiþiyi Allah’a götü-
BEKKÂÝYYE (Ali el-Bekkâ, ö. 670/1271; Kadiriyye’- meye son dönemlerde “ahz-ý tarîkat”, bir
nin kolu). ren yollarý tarîk-i ahyâr, tarîk-i ebrâr ve ta-
þeyhe baðlanmaya “ahz-ý yed” (el alma) de-
BEKKÝYYE (Ömer b. Seyyid Ahmed el-Bekkî et-Tû- rîk-i þüttâr diye üç ana grupta toplamýþ;
nisî, ö. 960/1553; Þâzeliyye’nin kolu). nilmiþtir. Biat tâlibin mânevî baðlýlýðýný ve
tarîk-i ahyârý namaz, oruç, hac, Kur’an oku-
BEKRÝYYE / SIDDÎKIYYE (Silsilesi Hz. Ebû Bekir’e teslimiyetini simgeler ve bu yolla þeyhin
ulaþan tarikatlarýn genel nisbesi). ma gibi ibadetlerle ve sâlih amellerle ru- feyzinden faydalanmasý beklenir. Ayný za-
BEKRÝYYE (Ebü’l-Mekârim Muhammed el-Bekrî, ö. hunu olgunlaþtýranlarýn, tarîk-i ebrârý mü- manda þeyhe ve onun vereceði emirlere
994/1586; Þâzeliyye’den Vefâiyye’nin kolu). câhede ve riyâzetle nefsini terbiye ve kal-
BEKRÝYYE (Kutbüddin Mustafa b. Kemâleddin el-
tam anlamýyla baðlý kalacaðýna dair söz
bini tasfiye ederek güzel huylar kazananla- vermeyi (ahid) ifade eden biat sýrasýnda
Bekrî, ö. 1162/1749; Halvetiyye’den Þâbâniyye’-
nin kolu; þubeleri: Hifniyye, Kemâliyye, Semmâ- rýn, tarîk-i þüttârý ise bu ikisinin yaný sýra müride hýrka ile serpuþ giydirilir. Ardýn-
niyye). aþk, cezbe ve muhabbetle Hakk’a doðru
BEKTAÞÝYYE / BEKTAÞÎLÝK (Hacý Bektâþ-ý Velî, ö.
dan mürid intisap ettiði tarikatýn âdâb,
seyahat edenlerin yolu þeklinde ifade eder. erkân ve usullerini þeyhinin rehberliðinde
669/1271 ?).
BERRECÂNÝYYE (Ýbn Berrecân Ebü’l-Hakem Abdüs- Kübrâ bunlardan sâliki Hakk’a en kýsa sü- gerçekleþtirir. Þeyhi hiç görmeden onun
selâm b. Abdurrahman el-Lahmî, ö. 536/1142). rede ulaþtýran yolun tarîk-i þüttâr olduðu- ruhaniyeti vasýtasýyla eðitilmek de müm-
BERZENCÝYYE (Seyyid Îsâ en-Nurbahþî el-Berzen- nu belirtir (a.g.e., s. 33-70). Melâmet ehli-
cî, ö. IX/XV. yüzyýl; Kübreviyye’den Hemedâniy- kündür. Buna, Veysel Karanî’nin Hz. Pey-
ye’nin kolu). nin benimsediði müsemmâ tariki denilen gamber’i görmediði halde mânen eðitil-
BEYÂNÝYYE (Ebû Beyân Nebâ b. Muhammed b. yolda cezbe, aþk ve muhabbet esas alýn- mesi ve kendisine peygamber tarafýndan
Mahfûz el-Kureþî ed-Dýmaþký, ö. 551/1156). dýðý için Kübrâ’nýn tarîk-i þüttâr tanýmýna hýrka býrakýlmasýndan dolayý Üveysî tarik /
BEYYÛMÝYYE (Ali Nûreddin b. Hicâzî el-Beyyûmî,
karþýlýk gelir. Seyrü sülûk usullerine göre Üveysîlik adý verilmektedir. Tarikat þeyhi
ö. 1183/1769; Þâzeliyye ve Bedeviyye’nin kolu).
BEYZÂVÝYYE (Kadî Abdullah b. Ömer el-Beyzâvî, ö. tarikatlar ruhanî ve nefsânî diye sýnýflan- kendisine biat eden müridlerin mânevî ba-
685/1286; Hýzýriyye’nin kolu). dýrýlýr. Ruhanî usulde ruh evrâd ve ezkâr- basý veya mânevî annesi kabul edildiði için
BÝBERÝYYE (Halil Develioðlu, ö. 1933; Nakþibendiy- la güçlendirilerek kötülük odaðý olan nefis
ye’den Hâlidiyye’nin kolu).
müridleri de birbirinin mânevî kardeþi sa-
etkisiz duruma getirilmeye, nefsânî usul- yýlýr. Tarikatta eðitim sürecini (seyrü sü-
BÝSTÂMÝYYE / TAYFÛRÝYYE (Bâyezîd-i Bistâmî, ö.
234/848 ?; kollarý: Aþkýyye, Hâcegân / Nakþiben- de nefis birtakým riyâzet ve mücâhedeler- lûk) tamamlayanlara hilâfet hýrkasý, irþad
diyye, Þüttâriyye). le doðrudan etkisiz kýlýnmaya çalýþýlýr. Ru- hýrkasý, icâzet hýrkasý gibi adlarla anýlan
BÛALÝYYE (Kadiriyye’den Bekkâiyye’nin kolu).
hanî usulde insanýn göðüs bölgesinde yer hýrka giydirilir. Bu hýrkayý giyen kimse bir
BUHÂRÝYYE (Celâleddin Ahmer el-Hüseyin b. Ahmed
el-Buhârî, ö. 691/1292; Sühreverdiyye’nin kolu). aldýðý kabul edilen kalp, ruh, sýr, hafî, ah- þeyh sýfatýyla baþkalarýný tarikata kabul
BUHÛRÝYYE (Edirneli Mehmed Buhûrî, ö. 1039/ fâ adlý beþ latife ile (letâif-i hamse) birlik- etmeye ve onlarý irþada yetkili sayýlýr. Bir
1630; Halvetiyye-Ahmediyye’den Ramazâniyye’- te ism-i zât (Allah) zikri gerçekleþtirildikten tarikattan icâzet alan kimsenin baþka ta-
nin kolu).
sonra iki kaþ arasýnda bulunduðu farze- rikatlardan da hýrka giymesi ve icâzet al-
BURHÂNÝYYE (bk. DESÛKIYYE).
BURHÂNÝYYE (Burhâneddin Ýbrâhim b. Ömer b. dilen nefsin ve ardýndan bütün bedenin masý mümkündür. Þeyh ve derviþler gün-
Ali el-Alevî, ö. VI/XII. yüzyýl; Rifâiyye’nin bir ko- zikre katýlmasý saðlanýr. Nefsânî metodu delik serpuþ olarak üzerine destar sarýlmýþ
lu).
uygulayan tarikatlarda Allah’ýn bazý isim- arakýyye giyerler, özel günlerde ve önemli
BÛAZZÂVÝYYE (Muhammed b. Ahmed et-Tayyib el-
Bûazzâvî, ö. 1914; Derkaviyye’nin kolu). leriyle zikre devam edilerek nefis ilk mer- törenlerde “tâc-ý þerif” denilen serpuþla-
BÛZÎDÝYYE (Muhammed b. Ahmed el-Bûzîdî, ö. 1229/ tebe olan emmârelik vasfýndan sýrasýyla rýný takarlar. Tarikat mensuplarý zamanla
1814; Þâzeliyye’den Derkaviyye’nin kolu). levvâme, mülhime, mutmainne, râzýye, farklý renk ve þekillerde taç ve hýrka giy-

96
TARÝKAT

diklerinden özellikle Osmanlýlar dönemin- rî ve Alevî) yaný sýra diðer silsilelerin de BÜZGAÞÝYYE / NECÎBÝYYE (Necîbüddin Ali b. Büz-
de taç ve hýrkalarý onlarýn bir tarikata men- belli bir müddet sürdürüldüðü bilinmek- gaþ eþ-Þîrâzî, ö. 678/1279; Sühreverdiyye’nin kolu).
subiyetini gösterir olmuþtur. Bunlarýn yaný CÂHÝDÝYYE (Câhidî Ahmed Efendi, ö. 1070/1660; Hal-
tedir. Nitekim Ýbnü’n-Nedîm, Enes b. Mâ-
vetiyye-Ahmediyye’den Uþþâkýyye’nin kolu).
sýra þeyh ve derviþlerin kullandýklarý tes- lik’ten gelen silsilenin Ca‘fer el-Huldî’ye CÂMÝYYE (Ahmed-i Nâmeký-i Câmî, ö. 536/1141).
bih, asâ, kemer gibi eþyalara “cihâz-ý tarî- ulaþtýðýný belirtmiþ ve silsilede yer alan ki- CEBÂVÝYYE (bk. SA‘DÝYYE).
kat” adý verilir. Birçok tarikatýn kendine þileri Hasan-ý Basrî, Ferkad es-Sebahî, Ma‘- CEBERTÝYYE (Ýsmâil b. Ýbrâhim el-Cebertî, ö. 806/
has þekil ve niteliklerde bayrak (alem) ve rûf-i Kerhî, Serî es-Sakatî, Cüneyd-i Bað- 1403; Rifâiyye, Ekberiyye, Ehdeliyye ve Kadiriy-
ye’nin kolu olduðu ileri sürülür).
sancaklarý da bulunmaktaydý. dâdî, Ca‘fer el-Huldî þeklinde kaydetmiþ- CELÂLÝYYE (Mahdûm-i Cihâniyân Celâleddin Hü-
Sûfîlerin bir araya gelerek sohbet etme- tir (el-Fihrist, s. 235). Harîrîzâde ise Enes’- seyin el-Buhârî, ö. 785/1384; Sührevediyye’den
ten gelen irþad silsilesini Enesiyye adýyla Buhâriyye’nin kolu).
leri ve zikir yapmalarý, zaman zaman in-
CELVETÝYYE / HÜDÂÝYYE (Aziz Mahmud Hüdâyî, ö.
zivâya çekilmeleri için II. (VIII.) yüzyýldan vermekte, silsilenin biri Muhyiddin Ýbnü’l- 1038/1628; Bayramiyye’nin kolu; þubeleri: Fenâ-
itibaren hankahlar kurulmýþtýr. Sonraki dö- Arabî’ye, diðeri Bedeviyye tarikatýnýn ku- iyye, Hakkýyye, Hâþimiyye, Selâmiyye).
nemlerde dergâh, tekke, zâviye gibi isim- rucusu Ahmed el-Bedevî’ye ulaþan iki kol CEMÂLÝYYE (bk. PÎRCEMÂLÝYYE).
lerle de anýlan ve oldukça farklý fonksiyon- halinde sürdüðünü belirtmektedir (Tibyân, CEMÂLÝYYE (Cemâl-i Halvetî Aksarâyî, ö. 899/1494;
Halvetiyye’nin kolu; þubeleri: Sünbüliyye, Þâbâ-
lar icra eden bu merkezlerin vakýflar yo- I, 101a-102a). Diðer bir sahâbî Ebü’d-Der- niyye).
luyla varlýðýný sürdürmesi saðlanmýþ, za- dâ’dan gelen silsile Derdâiyye adýný almýþ CEMÂLÝYYE (Cemâleddin Uþþâký, ö. 1164/1751; Hal-
manla yanýna kütüphane, dershane, revak, ve on bir zat vasýtasýyla Ebü’l-Fütûh Ah- vetiyye-Ahmediyye’den Uþþâkýyye’nin kolu).
CEMÎLÝYYE (Cemâleddin el-Irâký; Rifâiyye’nin kolu).
hastalarýn tedavi edildiði bir bölüm, misa- med b. Abdullah et-Tâvûsî’ye kadar gel-
CENDELÝYYE (Cendel b. Muhammed er-Rifâî, ö. 675/
firhane, ambar, bað bahçe gibi birimler ek- miþtir (Zebîdî, £Ýšd, s. 57-58). Ömeriyye 1276; Rifâiyye’nin kolu).
lenmiþtir. Zaman zaman hankahlar med- silsilesinden Ya‘kub el-Medenî’ye nisbetle CERRÂHÝYYE (Nûreddin Cerrâhî, ö. 1133/1721; Hal-
resenin iþlevlerini de üstlenmiþ, tarikat Ya‘kubiyye (a.g.e., s. 111-112), III. (IX.) yüz- vetiyye-Ahmediyye’den Ramazâniyye’nin kolu).
eðitiminin yaný sýra baþta tefsir, hadis, fý- yýlda Ebû Saîd el-Harrâz’a nisbetle Harrâ- CEVHERÝYYE (Abdülvehhâb el-Cevherî; Bedeviyye’-
nin kolu).
kýh, akaid, Arapça olmak üzere çeþitli ko- ziyye (a.g.e., s. 53), V. (XI.) yüzyýlda Ukayl CEVHERÝYYE (Abdürrahîm Muhammed el-Cevherî;
nularda dersler verilmiþ ve kitaplar yazýl- b. Þehâbeddin Ahmed el-Menbicî el-Batâi- Þâzeliyye’nin kolu).
mýþtýr. Osmanlýlar döneminde tarikat þeyh- hî’ye nisbetle Ukayliyye (Harîrîzâde, II, 294a), CEZÛLÝYYE (Muhammed b. Süleyman el-Cezûlî, ö.
leri kendilerini týp, astronomi, mûsiki, bes- 870/1465; Þâzeliyye’nin kolu; þubeleri: Hansaliy-
VII. (XIII.) yüzyýlýn sonlarýnda Reslân b. Ya‘- ye, Îseviyye, Tebbâiyye, Vezzâniyye).
tekârlýk, hattatlýk, nakkaþlýk, çiçekçilik gibi kub el-Ca‘berî ed-Dýmaþký’ye nisbetle Res- CÝHANGÎRÝYYE (Cihangirli Hasan Burhâneddin, ö.
ilim, sanat ve meslek dallarýnda da geliþ- lâniyye (a.g.e., II, 43b-44a) doðmuþtur. Hz. 1074/1664; Halvetiyye-Ahmediyye’den Ramazâ-
tirdikleri için meþihatýný üstlendikleri der- niyye’nin kolu).
Ömer ile Hz. Ali’den hýrka giyen Veysel Ka-
CÛYBÂRÝYYE (Muhammed Ýslâm Cûybârî, ö. 971/
gâhlar bir tür güzel sanatlar mektebi ve ranî’nin silsilesi Üveysiyye adýyla tanýnmýþ 1563; Nakþibendiyye-Ahrâriyye’den Kâsâniyye’-
þifâhâne iþlevi görmüþ, buralarda yaban- (Zebîdî, £Ýšd, s. 24-29; Harîrîzâde, I, 103b- nin kolu).
cýlara, yolculara ve hastalara hizmet veril- 105b), Kuþâþî bu tarikattan kendisine ge- CÜNEYDÝYYE (Cüneyd-i Baðdâdî, ö. 297/909; kolla-
miþtir. Öte yandan XIX. yüzyýlda bazý tekke rý: Arîfiyye, Hammûye / Hameviyye, Hârisiyye,
len bir silsileyi eserinde kaydetmiþtir (es- Kebîriyye, Muammeliyye, Nu‘mâniyye, Saîdiyye,
þeyhlerinin þikâyetleri üzerine sapkýn ina- Sim¹ü’l-mecîd, vr. 45a). Üveysiyye’nin Ýbrâ- Seb‘îniyye, Tâvûsiyye).
nýþlara sahip tarikat mensuplarýnýn durum- him b. Edhem’e ulaþan silsilesinden Ed- CÜNEYDÝYYE (Bahâeddin el-Cüneydî, ö. 921/1515;
larýnýn devlete bildirilmesi ve bu tür inanýþ- Kadiriyye’nin kolu).
hemiyye tarikatý meydana gelmiþtir (Ha-
ÇERKEÞÝYYE (Çerkeþî Mustafa Efendi, ö. 1229/1814;
lara sahip kimselere tekke açtýrýlmamasý rîrîzâde, I, 105a-b). Vâhidî X. (XVI.) yüzyýlda Halvetiyye’den Þâbâniyye’nin kolu; þubeleri: Ýb-
için bazý þeyhler görevlendirilmiþ, tekkele- Edhemîler’in varlýðýndan söz etmekte (Me- râhimiyye, Halîliyye).
rin denetim altýna alýnmasý için 1866 yýlýn- nåkýb-i ƒvoca-i Cihån, vr. 102b-103a), Ze- ÇÝÞTÝYYE (Muînüddin Hasan Çiþtî, ö. 633/1236; kol-
da þeyhülislâmlýða baðlý Meclis-i Meþâyih larý: Ahmediyye, Eþrefiyye, Fethullahiyye, Kud-
bîdî ise 1163’te (1750) Edhemiyye hýrka- siyye, Nizâmiyye, Nusayriyye, Sâbiriyye, Selîmiy-
kurulmuþtur. sý giydiðini belirtmektedir (£Ýšd, s. 31-32). ye, Tabîbiyye).
Klasik Dönemde Tarikatlar (VI./XII. yüz- Üveysiyye’nin Ýbrâhim b. Edhem’le devam DÂVÛDÝYYE (Ebû Bekir b. Dâvûd, ö. 806/1403; Ka-
diriyye’nin kolu).
yýl öncesi). Tasavvuf ehli tarikatlarýn baþ- eden silsilesinden IV. (X.) yüzyýlda Ebü’l- DEKK…KIYYE (Ebû Ali ed-Dekkak, ö. 405/1015).
langýcýný Asr-ý saâdet’e kadar götürmekte- Abbas es-Seyyârî’ye nisbetle Seyyâriyye ta- DEMÝRTAÞÝYYE (Muhammed Demirtaþî, ö. 929/1523;
dir. Hz. Peygamber’in baþta Hulefâ-yi Râ- rikatý doðmuþ ve Kuþeyriyye tarikatýnýn ku- Halvetiyye’den Rûþeniyye’nin kolu).
þidîn olmak üzere sahâbîlere deðiþik usul- rucusu Abdülkerîm el-Kuþeyrî’ye ulaþmýþ- DERDÎRÝYYE (Ahmed ed-Derdîr, ö. 1201/1786; Hal-
vetiyye’den Hifniyye’nin kolu; þubeleri: Sâviyye,
lerle zikir telkininde bulunduðuna inaný- týr (Harîrîzâde, II, 166a-b). Kuþâþî, XI. (XVII.) Sibâiyye, Vefâiyye).
lýr. Daha sonra bu usullerin devam ettiril- yüzyýlda birçok tarikatýn yaný sýra Kuþey- DERK…VÝYYE (Ebû Hâmid Mevlâ el-Arabî ed-Der-
mesiyle tarikatlar meydana gelmiþtir. Do- riyye’den de icâzet aldýðýný söylemekte (es- kavî, ö. 1239/1823; Þâzeliyye’nin kolu; þubeleri:
Aleviyye, Bedeviyye, Bûazzâviyye, Bûzîdiyye, Gu-
layýsýyla bütün tarikatlarýn baþý durumun- Sim¹ü’l-mecîd, vr. 53b-54a), Harîrîzâde bu mâriyye, Harrâkýyye, Mehâciyye, Kettâniyye, Me-
da olan Resûl-i Ekrem’in ortaya koyduðu tarikattan kendisine gelen, içinde Ýmâm-ý deniyye, Rahmâniyye, Yeþrutýyye).
ilâhî yol tarîkat-ý Muhammediyye diye ad- Âzam’ýn da bulunduðu bir silsileyi kaydet- DESÛKIYYE / BURHÂNÝYYE (Ýbrâhim b. Abdülazîz
ed-Desûký, ö. 676/1277; Bedeviyye ve Þâzeliyye’-
landýrýlmýþtýr. Ýlk dört halifeye nisbetle Bek- mektedir (Tibyân, III, 73a-b). Öte yandan nin bir kolu olduðu ileri sürülür; þubeleri: Âþûriy-
riyye (Sýddîkýyye), Ömeriyye (Fârûkýyye), Os- Hz. Ali’den hýrka giydiði bilinen Kümeyl b. ye, Süyûtiyye, Þehâviyye, Þehbâziyye, Þernûbiy-
ye, Tâziyye).
mâniyye ve Aleviyye adý verilen tarikatlar- Ziyâd ile devam eden silsileler Kümeyliy-
DÎBÝYYE (Ebü’l-Hasan Ali b. Hýzýr ed-Dîbî, ö. 719/
dan Bekriyye ile Aleviyye’nin silsilesi de- ye ismiyle tanýnmýþ ve günümüze kadar 1319).
vam ederek birçok koluyla birlikte günü- gelen birçok tarikat bu silsileden çýkmýþ- DÎRÎNÝYYE / AZÎZÝYYE (Abdülazîz b. Ahmed ed-Dî-
müze kadar gelmiþtir. Bu iki silsilenin (Bek- týr (a.g.e., III, 90b; Ma‘sûm Ali Þah, II, 83). rînî, ö. 694/1295; Rifâiyye’nin kolu).

97
TARÝKAT

DÜCÂNÝYYE (Þehâbeddin Seyyid Ahmed ed-Dü- Hücvîrî III. (IX.) yüzyýldan itibaren orta- (XVII.) yüzyýlda Tâceddin b. Zekeriyyâ’nýn
cân, ö. 951/1544’ten sonra; Medyeniyye’den Mey- ya çýkan sûfî gruplarýna “fýrka” adýný ver- (Abdülhay el-Hasenî, V, 507), XII. (XVIII.)
mûniyye’nin kolu).
miþ, bunlarý Muhâsibiyye, Kassâriyye, Tay- yüzyýlda Zebîdî’nin (Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 245)
EBHERÝYYE (Ebû Reþîd Kutbüddin el-Ebherî, ö. 572/
1177; kollarý: Þahâlemiyye, Zâhidiyye). fûriyye, Cüneydiyye, Harrâziyye, Hakîmiy- Aþkýyye’den icâzet almasý tarikatýn bu yüz-
EHDELÝYYE (Ebü’l-Hasan Ali b. Ömer el-Ehdel, ö. ye, Nûriyye, Sehliyye, Hafîfiyye ve Seyyâ- yýllarda yaþadýðýný göstermektedir. Þüt-
650/1252; Kadiriyye’nin kolu). riyye þeklinde kaydetmiþtir. Hâris el-Mu- târiyye’den XI. (XVII.) yüzyýlda Kuþâþî (es-
EKBERÝYYE / HÂTEMÝYYE (Muhyiddin Ýbnü’l-Ara- Sim¹ü’l-mecîd, vr. 29a) ve daha sonra Ze-
hâsibî’ye nisbet edilen Muhâsibiyye’de rý-
bî, ö. 638/1240).
EMÎRGANÝYYE (bk. MÎRGANÝYYE).
za, Hamdûn el-Kassâr’a nisbet edilen Kas- bîdî (Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 213) hýrka giymiþ-
ENSÂRÝYYE (bk. HEREVÝYYE). sâriyye’de melâmet, Bâyezîd-i Bistâmî’ye tir. Zebîdî ayrýca Bistâmiyye’den hýrka giy-
ENVERÝYYE (Osman Þems Efendi, ö. 1893; Kadiriy- nisbet edilen Tayfûriyye’de sekr, Cüneyd-i diðini belirtir (£Ýšd, s. 42). Muhâsibiyye sil-
ye’nin kolu). Baðdâdî’ye nisbet edilen Cüneydiyye’de silesinden büyük tarikatlar doðmuþtur. Ze-
ERDEBÝLÝYYE (bk. SAFEVÝYYE). bîdî bu tarikattan kendisine ulaþan bir sil-
sahv, Ebû Saîd el-Harrâz’a nisbet edilen
ESEDÝYYE / YEMENÝYYE (Ebû Muhammed Afîfüd- sileyi kaydetmektedir (a.g.e., s. 85).
din Abdullah b. Ali el-Esedî, ö. 620/1223; Kadi- Harrâziyye’de fenâ-beka, Hakîm et-Tirmi-
riyye’nin kolu). zî’ye nisbet edilen Hakîmiyye’de velâyet, Nûriyye’nin silsilesi Hz. Ömer ile Ali’den
EÞREFÝYYE (Seyyid Eþref Cihangîr-i Simnânî el-Hü- Ebü’l-Hüseyin en-Nûrî’ye nisbet edilen Nû- (Harîrîzâde, III, 210a) ve Hakîmiyye’nin sil-
seynî; Çiþtiyye’nin kolu).
riyye’de îsâr, Sehl et-Tüsterî’ye nisbet edi- silesi Hz. Ali’den (a.g.e., I, 305a) gelmek-
EÞREFÝYYE / RÛMÝYYE (Eþrefoðlu Rûmî, ö. 874/
1469; Kadiriyye’nin kolu). len Sehliyye’de nefisle mücâhede, riyâzet tedir. Nûriyye’nin Hz. Ali’ye dayanan silsi-
EZHERÝYYE (Ebû Abdullah Muhammed b. Abdur- ve çile, Ýbn Hafîf’e nisbet edilen Hafîfiyye’- lesinden VI. (XII.) yüzyýlda Ebû Yaizzâ b.
rahman ez-Zevâvî el-Ezherî, ö. 1207/1792-93; de gaybet-huzur ve Ebü’l-Abbas es-Sey-
Halvetiyye’den Hifniyye’nin kolu).
Meymûn el-Hezmîrî el-Maðribî’ye nisbet-
yârî’ye nisbet edilen Seyyâriyye’de cem‘- le Yaizziyye doðmuþtur. Yaizziyye’nin ay-
FÂRIZIYYE (Muhammed el-Fârýzî/Abdülkadir-i Gey-
lânî’nin torunu; Kadiriyye’nin kolu). tefrika anlayýþýna aðýrlýk verildiðini belirt- rýca Ýmam Gazzâlî ve kardeþi Ahmed el-
FÂZILÝYYE (Muhammed Fâzýl b. Muhammed el- miþtir (Keþfü’l-ma¼cûb, s. 218-341). Gazzâlî’den gelen silsileleri vardýr (a.g.e.,
Emîn, ö. 1284/1867; Kadiriyye’nin kolu).
III. (IX.) yüzyýlda teþekkül eden Cüney- III, 268b-269a). Sehliyye silsilesinden Ebû
FAZLÝYYE (Cemâleddin Muhammed b. Fazlullah el-
Hindî el-Burhânpûrî, ö. 1029/1620; Rifâiyye’nin diyye, Tayfûriyye ve Muhâsibiyye’nin Hz. Bekir b. Hevvâr el-Batâihî’ye (IV./X. yüzyýl)
kolu). Ebû Bekir ile Ömer ve Ali’den gelen silsi- nisbetle Hevvâriyye meydana gelmiþ ve bu
FENÂÝYYE (Fenâî Ali Efendi, ö. 1158/1745; Celvetiy- leleri vardýr (Harîrîzâde, I, 267b, 272b-273a; silsileden birçok tarikat doðmuþtur (a.g.e.,
ye’nin kolu).
II, 263a-267b; III, 107b-110a). Cüneydiyye ta- III, 262a-263a). Hafîfiyye’den V. (XI.) yüzyýl-
FENÂRÝYYE (Molla Fenârî, ö. 834/1431; Rifâiyye’-
nin kolu). rikatý birçok kola ayrýlmýþ ve bu silsileden da Ebû Ýshak-ý Kâzerûnî’ye nisbetle Kâze-
FEYZÝYYE (Feyzüddin Hüseyin es-Semmânî, ö. 1309/ doðan bazý tarikatlar günümüze kadar rûniyye (Ýshakýyye / Mürþidiyye) (a.g.e., I, 71a),
1891-92; Halvetiyye-Bekriyye’den Semmâniyye’- gelmiþtir. Ebû Saîd-i Ebü’l-Hayr’a nisbet
nin kolu).
VI. (XII.) yüzyýlda Rûzbihân-ý Baklî’ye nisbet-
FÝRDEVSÝYYE (Necîbüddîn-i Firdevsî, ö. 733/1333;
edilen Saîdiyye Cüneydiyye’nin kollarýndan le Rûzbihâniyye zuhur etmiþtir. Rûzbihâ-
Kübreviyye’den Bâharziyye’nin kolu). kabul edilir (Zebîdî, Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 204- niyye’nin Zebîdî’ye kadar ulaþan bir silsile-
FÜTÛHÝYYE (Kübreviyye-Nûriyye’den Rükniyye’nin 205). Ebû Saîd’in torunu Muhammed b. si bulunmaktadýr (Zebîdî, £Ýšd, s. 60). Kas-
kolu). Münevver onun Cüneyd üzerinden Hz. Ali’-
GARÎBÝYYE / HÝNDÝYYE (Muhammed Garîbullah el-
sâriyye (Melâmiyye) silsilesi Hz. Ebû Bekir’-
Hindî; Kadiriyye’nin kolu).
ye ulaþan iki ayrý silsilesini kaydetmiþtir den geldiði için Sýddîkýyye’nin bir kolu sa-
GAVSÝYYE (Seyyid Muhammed Gavs, ö. 923/1517; (Esrârü’t-tev¼îd, s. 27, 36). Cüneyd-i Bað- yýlmakla birlikte (Harîrîzâde, III, 73b, 140a,
Kadiriyye’nin kolu). dâdî’nin halifelerinden Ebü’l-Hasan es-Sey- 142b) sonraki yüzyýllarda bir tarikat þek-
GAVSÝYYE (Ebü’l-Müeyyed Muhammed Gavs b. revânî’nin yetiþtirdiði Tâvûsü’l-Haremeyn
Hatîrüddin Gevâlyârî, ö. 970/1563; Þüttâriyye’- linde deðil benimsediði melâmet anlayýþý
nin kolu).
lakaplý Kutbüþþerîa Ebü’l-Hayr Ýkbâl’e nis- ile çeþitli tarikatlarda bir neþve olarak var-
GAYSÝYYE (Ebü’l-Gays Saîd b. Süleyman b. Cemîl, bet edilen Tâvûsiyye, Cüneydiyye’nin bir di- lýðýný sürdürmüþtür. Ayrýca ilk dönemden
ö. 651/1253; Kadiriyye’den Ehdeliyye’nin kolu). ðer koludur (Zebîdî, £Ýšd, s. 79-80). Tâvû-
itibaren VI. (XII.) yüzyýla kadar Ebû Hâþim
G…ZÝYYE / K…SIMÝYYE (el-Gazî Ebü’l-Kasým b. Mu- siyye silsilesi ayrýca Kümeyl b. Ziyâd üze-
hammed b. Amr el-Erganî es-Sûsî, ö. 982/1574; el-Kûfî’ye nisbetle Kûfiyye, Ma‘rûf-i Ker-
Þâzeliyye-Zerrûkýyye’den Râþidiyye’nin kolu). rinden Hz. Ali’ye ulaþtýðý için Aleviyye’nin
hî’ye nisbetle Ma‘rûfiyye, Hallâc-ý Man-
GUMÂRÝYYE (Ahmed b. Abdülmü’min el-Gumârî, bir kolu olarak da zikredilir (Zebîdî, Ýt¼â-
sûr’a nisbetle Mansûriyye, Ebû Tâlib el-
ö. 1262/1846; Derkaviyye’nin kolu). fü’l-a½fiyâß, s. 223-226). Cüneydiyye’nin di-
GÜLÞENÝYYE (Ýbrâhim Gülþenî, ö. 940/1534; Halve-
Mekkî’ye nisbetle Ebûtâlibiyye, Ebû Ali ed-
ðer bir kolu Ebü’l-Abbas Ahmed b. Yûsuf
tiyye’den Rûþeniyye’nin kolu; þubeleri: Hâletiy- Dekkak’a nisbetle Dekkakýyye, Hâce Ab-
ye, Sezâiyye). el-Harîsî el-Abbâsî’ye nisbet edilen Harî-
dullâh-ý Herevî Ensârî’ye nisbetle Hereviy-
HACCÂCÝYYE (Ebü’l-Haccâc Yûsuf b. Abdürrahîm siyye X. (XVI.) yüzyýlda teþekkül etmiþtir.
ye (Ensâriyye), Ebü’l-Kasým b. Ramazan’a
el-Maðribî, ö. 642/1244; Medyeniyye’nin kolu). Zebîdî XII. (XVIII.) yüzyýlda hem Cüneydiy-
HÂCEGÂN (Abdülhâlik-ý Gucdüvânî, ö. 575/1179). nisbetle Kasýmiyye gibi birçok tarikat zu-
ye’den (£Ýšd, s. 48) hem Cüneydiyye’nin
HADDÂDÝYYE / BÂHADDÂDÝYYE (Abdullah b. Alevî
Tâvûsiyye (a.g.e., s. 79-80), Saîdiyye (Ýt¼â- hur etmiþtir. Zebîdî, silsilesi Hz. Ali ve Kü-
el-Haddâd, ö. 1132/1720; Hz. Ali’ye nisbet edilen meyl b. Ziyâd’dan gelen Kasýmiyye’nin Sad-
Aleviyye’nin kolu). fü’l-a½fiyâß, s. 204-205) ve Harîsiyye (£Ýšd,
s. 49-50) kollarýndan kendisine gelen sil- reddin Konevî’ye varan bir silsilesini ver-
HAFÎFÝYYE (Ýbn Hafîf ed-Dabbî, ö. 371/982; kollarý:
Kâzerûniyye / Mürþidiyye, Rûzbihâniyye). sileleri kaydetmiþtir. Bistâmiyye adýyla da miþtir (Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 251).
HAFNÂVÝYYE (bk. HÝFNÝYYE). Klasik Dönemden Sonra Tarikatlar (VI/
bilinen Tayfûriyye’den doðan tarikatlar ara-
HAFNÝYYE (bk. HÝFNÝYYE).
sýnda Þüttâriyye, Aþkýyye ve Nakþibendiy- XII. yüzyýl sonrasý). Günümüze ulaþan tari-
HAKKIYYE (Ýsmâil Hakký Bursevî, ö. 1137/1725; Cel-
vetiyye’nin kolu). ye (Hâcegân) bulunmaktadýr. Aþkýyye sil- katlarýn çoðu bugünkü adlarý ve yapýlarýy-
HÂLETÝYYE (Hasan Hâletî Efendi, ö. XVIII. yüzyýl; silesinin Hz. Osman’a dayandýðýný söyle- la; kendilerine has evrâd, ezkâr, âdâb, er-
Halvetiyye’den Gülþeniyye’nin kolu). yenler de vardýr (Harîrîzâde, II, 292a-b). XI. kân, tekke ve vakýf gibi kurumlarýyla VI.

98
TARÝKAT

(XII.) yüzyýl ve sonrasýnda teþekkül etmiþ, Afganistan, Hindistan, Pakistan, Çin, En- HÂLÝDÝYYE (Hâlid el-Baðdâdî, ö. 1242/1826-27; Nak-
zamanla her biri onlarca kola ve þubeye donezya, Hicaz, Anadolu, Balkanlar, Kuzey þibendiyye’nin kolu).
ayrýlarak dünyanýn pek çok yerine yayýl- Kafkasya, Orta Asya, Doðu Türkistan gibi HALÎLÝYYE (Geredeli Halil Efendi, ö. 1843; Halvetiy-
ye-Þâbâniyye’den Çerkeþiyye’nin kolu).
mýþtýr. Bu tarikatlardan ekserisinin silsile- bölgelerde yayýlmýþtýr. Doðu Afrika’ya gi- HÂLÝSÝYYE (Ziyâeddin Abdurrahman Hâlis et-Tâli-
si Hz. Ali’ye dayanmakla birlikte silsilesi Hz. ren en eski tarikatýn Kadirîlik olduðu be- bânî, ö. 1275/1858; Kadiriyye’nin kolu).
Ebû Bekir’den gelen Nakþibendiyye’nin ay- lirtilmektedir. Kadiriyye’nin ulaþtýðý bölge- HALVETÝYYE (Ömer el-Halvetî, ö. 800/1397 ?; kolla-
lerde birçok ihtidâ hadisesi görülmekte- rý: Ahmediyye, Cemâliyye, Rûþeniyye, Þemsiyye;
ný zamanda Ali’den ve silsileleri Hz. Ali’den
Ahmediyye’nin þubeleri: Buhûriyye, Câhidiyye,
gelen Mevleviyye, Bayramiyye, Zeyniyye dir. Abdülkadir-i Geylânî’nin torunlarýndan Cemâliyye, Cerrâhiyye, Cihangîriyye, Hayâtiyye,
gibi tarikatlarýn ayný zamanda Ebû Bekir’- Seyyid Seyfeddin’in 824’te (1421) gittiði Mýsriyye, Muslihiyye, Ramazâniyye, Raûfiyye, Sa-
lâhiyye, Sinâniyye, Uþþâkýyye, Zühriyye; Cemâliy-
den gelen silsileleri vardýr. Bedeviyye ta- Hindistan’ýn Sind þehrinde 700’den fazla ye’nin þubeleri: Assâliyye, Bahþiyye, Bekriyye,
rikatýnýn silsilesi Hz. Ali ve Enes b. Mâlik’- ailenin ihtidâ ettiði, Geylânî’ye nisbetle Ab- Çerkeþiyye, Derdîriyye, Ezheriyye, Feyziyye, Ha-
ten gelmektedir (Baþ, s. 262-263). VI. (XII.) dülkadir-i Sânî diye anýlan Kadirî þeyhinin lîliyye, Hamâliyye, Hifniyye, Ýbrâhimiyye, Karaba-
þiyye, Kemâliyye, Mervâniyye, Nasûhiyye, Rah-
yüzyýldan sonra pîr kavramý kurumsal bir çabalarýyla XVI. yüzyýlda birçok Hintli’nin mâniyye, Sâviyye, Semmâniyye, Sünbüliyye, Þâ-
anlam kazanmýþ, tarikat kurucusuna pîr müslüman olduðu kaydedilmektedir. bâniyye, Ticâniyye; Rûþeniyye’nin þubeleri: De-
mirtaþiyye, Gülþeniyye, Sezâiyye; Þemsiyye’nin
ya da pîr-i tarîkat adý verilmiþtir. Bazý ta- Güney Irak’ta Batâih bölgesinde kuru- þubesi: Sivâsiyye).
rikatlarda tarikat kurucusuna “pîr-i evvel”, lan Rifâiyye buradan Suriye, Hicaz, Ye- HAMÂLÝYYE (Þerîf Ahmed Hamâhullah, ö. 1943; Ti-
bunun prensiplerine baðlý kalýp düþünce, men, Mýsýr ve bazý Anadolu þehirlerine ya- câniyye’nin kolu).
âdâb ve erkân açýsýndan tarikatta bir ký- HAMMÛYE (Muhammed b. Hammûye b. Muham-
yýlmýþtýr. Otuza yakýn kola sahip olan tarika- med el-Hamevî, ö. 954/1547; Cüneydiyye’nin kolu).
sým yenilikler yapana “pîr-i sânî” denilmiþ- týn VII. (XIII.) yüzyýlda Ebü’s-Suûd b. Ebü’l- HAMZAVÝYYE (Hamza Bâlî, ö. 980/1572-73; Bayra-
tir. Tarikat pîrinin türbesinin bulunduðu Aþâyir el-Vâsýtî el-Bâdirînî’ye nisbetle te- miyye’nin Melâmiyye koluna Hamza Bâlî’den son-
dergâha “pîr evi, pîr makamý, huzur, hu- ra verilen ad).
þekkül eden Suûdiyye kolundan XII. (XVIII.)
zûr-i pîr” gibi adlar verilmiþtir. VI. (XII.) yüz- HANSALÝYYE (Saîd b. Yûsuf el-Hansalî, ö. 1114/
yüzyýla ve sonrasýna ulaþan birkaç silsilesi 1702; Þâzeliyye’den Cezûliyye’nin kolu).
yýldan önceki dönemde tasavvufî kavram- kaydedilmiþtir (Zebîdî, £Ýšd, s. 67-68; Ha- HARÂLLÝYYE / HARFÝYYE (Ebü’l-Hasan Ali b. Ah-
lar daha sade bir dille anlatýlýrken bu yüz- rîrîzâde, II, 138b-140a). Rifâiyye’nin Ýstan- med el-Harâllî, ö. 637/1240).
yýldan sonra vahdet-i vücûd, aþk ve mâri- bul’da yayýlýþý XVIII. yüzyýlda baþlamýþ, XIX. HARFÝYYE (bk. HARÂLLÝYYE).
fet merkezli tasavvuf anlayýþýna dair yeni HARÎRÝYYE (Ebü’l-Hasan Ali el-Harîrî, ö. 645/1248;
yüzyýlýn sonlarýyla birlikte Anadolu, Bal-
Rifâiyye’nin kolu).
terimler oluþturulmuþ, ayrýca eskilerine kanlar, Afrika, Endonezya ve Hindistan’- HARÎSÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Yûsuf el-Harîsî
yeni anlamlar yüklenmiþtir. Ýstimdat, is- da yaygýn hale gelmiþtir. Günümüzde Mý- el-Abbâsî, ö. 944/1537-38; Cüneydiyye’nin kolu).
tigase, râbýta, himmet, halife, silsile gibi sýr, Suriye, Yemen, Irak, Türkiye ve Balkan HARRÂKIYYE (Abdullah b. Muhammed el-Harrâk,
terimler de bu dönemde yaygýn biçimde ö. 1261/1845; Derkaviyye’nin kolu).
ülkelerinde varlýðýný sürdüren tarikat Bal-
kullanýlmaya baþlanmýþtýr. Devrin ilk tari- HARRÂZÝYYE (Ebû Saîd el-Harrâz, ö. 277/890 [?]; kolu
kanlar’dan Avrupa ülkelerine, Amerika Bir- Ukayliyye).
katlarýndan Abdülkadir-i Geylânî’ye nisbet leþik Devletleri, Kanada ve Avustralya’ya HÂÞÝMÝYYE (Hâþim Baba / Mustafa Hâþim Üsküdâ-
edilen Baðdat merkezli Kadiriyye ile Ah- kadar ulaþmýþtýr. rî, ö. 1197/1783; Celvetiyye’nin kolu).
med er-Rifâî’ye nisbet edilen Batâih mer- HÂTEMÝYYE (bk. EKBERÝYYE).
Baðdat merkezli Sühreverdiyye tarikatý
kezli Rifâiyye Irak’ta kurulmuþtur. Ebû Hafs HATMÝYYE (bk. MÎRGANÝYE).
Irak’la birlikte Suriye, Ýran, Pakistan, Hin- HAVÂTIRÝYYE (bk. MEYMÛNÝYYE).
Þehâbeddin es-Sühreverdî’ye nisbet edil-
distan, Çin, Türkistan bölgelerinde yayýl- HAYÂTÝYYE (Mehmed Hayâtî Efendi, ö. 1180/1766-
mekle birlikte esas kurucusunun amcasý
mýþ, zamanla Hindistan’ýn en yaygýn tari- 67; Halvetiyye-Ahmediyye’den Ramazâniyye’nin
ve þeyhi Ebü’n-Necîb es-Sühreverdî oldu- kolu).
katýndan biri haline gelmiþtir. Mültan’da
ðu belirtilen Sühreverdiyye’nin, Ebü’n-Ne- HAYDARÝYYE (Kutbüddin Haydar-ý Zâveî, ö. 618/
þeyhülislâmlýk makamýna tayin edilen Süh- 1221 ?; Kalenderiyye’nin kolu).
cîb’in yerine geçen halifelerinden Ebû Re-
reverdiyye þeyhi Bahâeddin Zekeriyyâ’nýn HEMEDÂNÝYYE (Seyyid Ali el-Hemedânî, ö. 786/
þîd Kutbüddin el-Ebherî’ye nisbet edilen
irþad faaliyetleri sonucu birçok Hindu’nun 1385; Kübreviyye’nin kolu; þubeleri: Berzenciy-
Ebheriyye’nin de ayný dönemde Baðdat’- ye, Nurbahþiyye, Zehebiyye).
müslüman olduðu, bölgedeki Karmatî-
ta teþekkül ettiði görülmektedir. Sa‘ded- HEREVÝYYE / ENSÂRÝYYE (Hâce Abdullah el-Ensâ-
ler’in etkisini yitirdiði, Bengal’de faaliyet rî el-Herevî, ö. 481/1089).
din el-Cebâvî’ye nisbet edilen Sa‘diyye ise gösteren Celâleddin et-Tebrîzî’nin gayret- HEVVÂRÝYYE (Ebû Bekir b. Hevvâr el-Hevvârî el-
Dýmaþk merkezli olarak Suriye’de ortaya leriyle birçok Hindu ve Budist’in ihtidâ et- Batâihî, ö. IV/X. yüzyýl; Sehliyye’nin kolu).
çýkmýþtýr. Ortadoðu’da teþekkül eden bu tiði, bu anlamda tarikatýn en büyük etki- HIZIRÝYYE (Abdülazîz ed-Debbâð, ö. 1132/1720; Þâ-
tarikatlarla birlikte ayný yüzyýlda Ahmed sini Keþmir’de gerçekleþtirdiði görülmek-
zeliyye’nin kolu).
Yesevî’ye nisbet edilen Yeseviyye, Abdül- HÝFNÝYYE / HAFNÝYYE / HAFNÂVÝYYE (Muhammed
tedir. Türkistan’dan Keþmir’e giden Sey- b. Sâlim el-Hifnî, ö. 1181/1767; Halvetiyye-Þâ-
hâlik-ý Gucdüvânî’ye nisbet edilen Hâcegân yid Þerefeddin Bülbül Þah burada Budist bâniyye’den Karabaþiyye’nin kolu; þubeleri: Der-
(Nakþibendiyye), Necmeddîn-i Kübrâ’ya nis- lideri Prens Rinçana’nýn Ýslâmiyet’i kabul dîriyye, Ezheriyye, Mervâniyye, Rahmâniyye, Ti-
bet edilen Kübreviyye tarikatlarý Orta As- câniyye).
etmesini saðlamýþ, Sadreddin adýný alan HÝKEMÝYYE (Muhammed b. Ebû Bekir el-Hikemî,
ya’da, Ebû Medyen Þuayb b. Hüseyin’e nis- Rinçana ile birlikte tebaasýndan yaklaþýk ö. 617/1221; Kadiriyye’nin kolu; þubeleri: Gîlâniy-
bet edilen Medyeniyye Kuzey Afrika’da ku- 10.000 kiþi Ýslâm’a girmiþtir. Kuzey Çin’de ye, Uceyliyye).
rulmuþtur. HÝLÂLÝYYE (Muhammed b. Ömer Hilâl el-Hemedâ-
de (Hýtay) Sühreverdiyye þeyhi Burhâned- nî, ö. 1147/1734; Kadiriyye’nin kolu).
Ýslâm dünyasýnýn en yaygýn tarikatlarýn- din Sâgarçî vasýtasýyla birçok kimse ihti- HÝMMETÝYYE (Bolulu Himmet Efendi, ö. 1095/1684;
dan olan Kadiriyye, zamanla meydana ge- dâ etmiþtir. Sühreverdiyye Hindistan’dan Bayramiyye’den Þemsiyye’nin kolu).
len elliye yakýn koluyla birlikte baþta Irak Bengladeþ, Afganistan, Suriye, Mýsýr ve HÝNDÝYYE (bk. GARÎBÝYYE).
olmak üzere Ortadoðu, Afrika, Endülüs, Anadolu’ya yayýlmýþtýr. Sühreverdiyye’nin HÜDÂÝYYE (bk. CELVETÝYYE).

99
TARÝKAT

IÞKIYYE (bk. UÞAYKIYYE). bir kolu olan Zeyniyye XV. yüzyýlýn ilk yarý- gösteren bir teþkilât haline gelmiþ, sonuç-
ÝBRÂHÝMÝYYE (Kuþadalý Ýbrâhim Efendi, ö. 1262/1846; sýnda Herat’ta kuruluþunun ardýndan Ho- ta Safeviyye tarikatý Ýran’da XVI. yüzyýlýn
Halvetiyye-Þâbâniyye’den Çerkeþiyye’nin kolu). rasan, Hicaz, Suriye, Mýsýr, Anadolu ve Ru- baþýnda Þiî Ýsnâaþeriyye’nin resmî mez-
ÝDRÎSÝYYE (Ahmed b. Ýdrîs el-Hasenî el-Fâsî, ö. 1252/
1837; Þâzeliyye’nin kolu; þubeleri: Mîrganiyye, Re-
meli’de çok geniþ çevreyi etkisi altýna al- hep olarak kabul edildiði Safeviyye devle-
þîdiyye, Senûsiyye). mýþtýr. Günümüzde Sühreverdiyye men- tine dönüþmüþtür. Hâce Ali’nin Anadolu’-
ÝÐTÝÞÂÞÝYYE (bk. ÝSHAKIYYE). suplarýnýn Keþmir, Afganistan ve Irak’ta daki halifelerinden Somuncu Baba (Hamî-
ÝMÂDÝYYE (Ýmâdüddin el-Ekber; Rifâiyye’nin kolu). varlýðýný sürdürdüðü belirtilmektedir. düddin Aksarâyî) vasýtasýyla devam eden sil-
ÎSEVÝYYE (Þeyh Îsâ, ö. VII/XII. yüzyýl; Kadiriyye’nin
kolu). Ebü’n-Necîb es-Sühreverdî’nin silsilesi, sileden XV. yüzyýlda Sünnî esaslara dayalý
ÎSEVÝYYE (Muhammed b. Îsâ el-Miknâsî el-Maðri- halifelerinden yeðeni Ebû Hafs Þehâbed- Bayramiyye tarikatý doðmuþtur. Hacý Bay-
bî, ö. 930/1524; Rifâiyye ve Þâzeliyye’nin kolu). din es-Sühreverdî ile Sühreverdiyye (Þihâ- râm-ý Velî’ye nisbet edilen Ankara mer-
ÎSEVÝYYE (Ýbn Îsâ, ö. 967/1559-60; Bayramiyye’den kezli Bayramiyye, Hacý Bayrâm-ý Velî’nin
biyye) adýný almakla birlikte Ebü’n-Necîb’in
Tennûriyye’nin kolu).
yerine geçen halifesi Kutbüddin el-Ebherî vefatýndan sonra halifelerinden Akþem-
ÝSHAKIYYE (bk. KÂZERÛNÝYYE).
ÝSHAKIYYE (Hâce Ýshak, ö. 1008/1599-1600; Nakþi- ile de Ebheriyye tarikatý teþekkül etmiþ- seddin’e nisbet edilen Þemsiyye ve Ömer
bendiyye-Ahrâriyye’den Kâsâniyye’nin kolu). tir. Kutbüddin el-Ebherî’den sonra silsile Dede Sikkînî’ye nisbet edilen Melâmiyye
ÝSHAKIYYE / ÝÐTÝÞÂÞÝYYE (Hâce Ýshak Huttalânî, ö. Rükneddîn-i Sücâsî vasýtasýyla Evhadüd- adýyla iki kola ayrýlmýþ, XVII. yüzyýlýn ilk
827/1424; Kübreviyye’den Nurbahþiyye’nin kolu).
dîn-i Kirmânî’ye ulaþmýþ ve bu silsileden yarýsýnda Aziz Mahmud Hüdâyî’ye nisbet
ÝSMÂÝLÝYYE (bk. RÛMÝYYE).
ÝZZÝYYE (Ebü’l-Feyz Hüseyin el-Ýzzî el-Mýsrî; Rifâiy- Evhadiyye tarikatý doðmuþtur. Rükned- edilen Celvetiyye kolu ortaya çýkmýþtýr. Bir-
ye’nin kolu). dîn-i Sücâsî’nin ardýndan Þehâbeddin Mah- çok tarikat þeyhi gibi Ýstanbul’un fethine
K…DÝRÝYYE (Abdülkadir-i Geylânî, ö. 561/1165-66; mûd ve Cemâleddîn-i Tebrîzî ile Ýbrâhim katýlan Akþemseddin’in Fâtih Sultan Meh-
kollarý: Ammâriyye, Beceliyye, Bekkâiyye, Bûaliy-
Zâhid-i Geylânî’ye ulaþan silsileden Zâhi- med’e yazdýðý, gayret ve sabýr tavsiye eden
ye, Cebertiyye, Dâvûdiyye, Ehdeliyye, Enveriyye,
Esediyye, Eþrefiyye, Fârýziyye, Fâzýliyye, Garîbiy- diyye tarikatý meydana gelmiþtir. Esmâ mektuplarý ile fethin gerçekleþmesinde
ye, Gavsiyye, Gaysiyye, Hâlisiyye, Hikemiyye, Hi- ciddi katkýsýnýn bulunduðu belirtilmekte-
zikriyle seyrü sülûk usulünü tesbit eden
lâliyye, Îseviyye, Kasýmiyye, Kemâliyye, Kesnezâ-
niyye, Kumeysiyye, Menzeliyye, Mikþâfiyye, Muh- þeyh olarak bilinen Ýbrâhim Zâhid-i Gey- dir. Daha çok Anadolu topraklarýnda yayý-
târiyye, Mürîdiyye, Müþerriiyye, Müþtâkýyye, Nab- lânî, Ýran’ýn Gîlân (Geylân) bölgesinde, Þir- lan Bayramiyye, Celvetiyye kolu vasýtasýy-
lusiyye, Nehâriyye, Nesîmiyye, Nevþâhiyye, Niyâ-
ziyye, Resmiyye, Rûmiyye, Semmâniyye, Sumâ- van, Güþtâsfî, Kura, Doðu Azerbaycan ve la Balkanlar’da da yaygýnlýk kazanmýþtýr.
diyye, Þer‘iyye, Tavâþiyye, Uceyliyye, Urâbiyye, Horasan’da irþad faaliyetleriyle tanýnmýþ, Bir Türk þeyhi tarafýndan kurulan Bayra-
Yâfiiyye, Zeylaiyye, Zincîriyye). miyye’nin yaný sýra ayný yüzyýlda yine bir
kendisine nisbet edilen Zâhidiyye tarikatýn-
KARABAÞÝYYE (Karabaþ Velî, ö. 1097/1686; Halve-
tiyye’den Þâbâniyye’nin kolu; þubeleri: Bekriyye, dan Safeviyye ve Halvetiyye adlý iki önemli Türk tarikatý olduðu belirtilen Abdülganî
Çerkeþiyye, Derdîriyye, Ezheriyye, Feyziyye, Ha- tarikat doðmuþtur. Rükneddîn-i Sücâsî’- Pîr Babaî’nin tesis ettiði Babaiyye hakkýn-
lîliyye, Hamâliyye, Hifniyye, Ýbrâhimiyye, Kemâ- da (Rinn, s. 38; ÝA, XII/1, s. 5) yeterli bilgi
den sonra Asîlüddin Abdullah-ý Þîrâzî ile
liyye, Mervâniyye, Nasûhiyye, Rahmâniyye, Sâ-
viyye, Semmâniyye, Ticâniyye). devam eden silsileden XV. yüzyýlda Mu- bulunmamaktadýr.
KÂSÂNÝYYE (Ahmed b. Celâleddin el-Kâsânî, ö. 949/ hammed Þahâlem b. Ebû Muhammed’e Halvetiyye tarikatýnýn kurucusu Ömer el-
1542; Nakþibendiyye’den Ahrâriyye’nin kolu; þu- nisbet edilen Þahâlemiyye kolu teþekkül
beleri: Âfâkýyye, Cûybâriyye, Ýshakýyye). Halvetî, Ýbrâhim Zâhid-i Geylânî’nin hali-
K…SIMÝYYE (bk. G…ZÝYYE).
etmiþtir. Öte yandan Sühreverdiyye’nin felerinden Hârizm’de faaliyet gösteren am-
K…SIMÝYYE (Kasým b. Muhammed el-Kebîr, ö. XIX. Zeyniyye’ye ulaþan silsilesinde yer alan Yû- casý Ahî Muhammed Halvetî’nin yanýnda
yüzyýl; Kadiriyye’nin kolu). suf b. Abdullah b. Ömer el-Acemî’ye nis- yetiþmiþ, ondan icâzet aldýktan sonra fa-
KASSÂRÝYYE / MELÂMETÝYYE (Hamdûn el-Kassâr, betle VIII. (XIV.) yüzyýlda Acemiyye tarikatý
ö. 271/884).
aliyetini Tebriz’de sürdürmüþtür. Tarikat-
KATNÂNÝYYE (Seyyid Hasan Ali el-Katnânî, ö. 747/
ortaya çýkmýþtýr. Zebîdî, Acemiyye’nin X. ta ikinci pîr kabul edilen Yahyâ-yý Þirvânî
1346; Rifâiyye’nin kolu). (XVI.) yüzyýla kadar gelen silsilesini kayde- ile Halvetiyye Azerbaycan topraklarýnda cid-
KÂVUKCÝYYE (Ebü’l-Mehâsin el-Kâvukcî, ö. 1305/ der (Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 229). di geliþme göstermiþ, buradan Anadolu’-
1888; Þâzeliyye’nin kolu).
Ýbrâhim Zâhid-i Geylânî’nin halifesi Sa- ya, Balkanlar, Suriye, Mýsýr, Kuzey Afrika,
KÂZERÛNÝYYE / ÝSHAKIYYE / MÜRÞÝDÝYYE (Ebû Ýs-
hak Ýbrâhim b. Þehriyâr el-Kâzerûnî, ö. 426/1035; fiyyüddîn-i Erdebîlî’ye nisbet edilen ve Er- Sudan, Habeþistan ve Güney Asya’ya yayý-
þubeleri: Rûzbihâniyye). debil þehrinde kurulduðu için Erdebîliyye larak kýrký aþkýn koluyla Ýslâm dünyasýnýn
KEMÂLÝYYE (Kemâleddin Mustafa el-Bekrî, ö. 1199/ en etkili tarikatlarýndan biri haline gelmiþ-
1784; Halvetiyye’den Bekriyye’nin kolu).
diye de anýlan Safeviyye tarikatý Azerbay-
can baþta olmak üzere Dest-i Kýpçak, Ký- tir. Cezayir’in en yaygýn tarikatý olan Hal-
KEMÂLÝYYE (Kemâleddin el-Kisâlî, ö. 971/1563; Ka-
diriyye’nin kolu). rým, Gîlân, Gürcistan, Taberistan (Mâzen- vetiyye’nin Rahmâniyye kolu, 1830’da Fran-
KERZÂZÝYYE (Ahmed b. Mûsâ el-Hasenî el-Kerzâzî, deran), Horasan, Buhara, Türkmenistan, sa’nýn Cezayir’i iþgali sürecinde Fransýz-
ö. 1016/1607; Þâzeliyye’nin kolu). lar’a karþý en fazla direniþ gösteren tari-
Türkistan, Karahýtay, Çin Türkistaný, Hin-
KESNEZÂNÝYYE (Abdülkerîm Þah Kesnezânî, ö. 1317/
1899; Kadiriyye’nin kolu). distan, Serendib (Seylan), Ýran, Irak, Suri- kat olmuþ, 1870’te ortaya çýkan Muham-
KETTÂNÝYYE (Muhammed b. Abdülkebîr el-Kettânî, ye, Lübnan, Hicaz, Anadolu ve Rumeli gi- med el-Mukrânî’nin baþ kaldýrýsýna da en
ö. 1327/1909; Þâzeliyye’den Derkaviyye’nin kolu). bi çok geniþ bir bölgeye yayýlmýþtýr. Safiy- büyük destek, Saddûk Zâviyesi þeyhi Mu-
KEYYÂLÝYYE (Ýsmâil er-Rifâî, ö. 656/1258; Rifâiyye’- hammed Ameziyân b. Haddâd ve oðlu
nin kolu).
yüddîn-i Erdebîlî’nin torunu, Hâce Ali un-
vanýyla tanýnan Alâeddîn-i Erdebîlî zama- Þeyh Azîz tarafýndan verilmiþtir. Halvetiy-
KONEVÝYYE / SADRÝYYE (Sadreddin Konevî, ö. 673/
1274; Ekberiyye’nin kolu). nýnda yaygýnlýðý ve etkisi zirveye çýkan ta- ye’nin birçok kolu bugün Türkiye, Suriye,
KUMEYSÝYYE (Seyyid Þah Kumeys el-Kadirî, ö. 992/ rikat, Hâce Ali’nin torunu Cüneyd-i Safevî Mýsýr, Balkanlar ve Kuzey Afrika ülkelerin-
1584; Kadiriyye’nin kolu). de faaliyetlerini sürdürmektedir.
ile birlikte siyasî yönü aðýr basan ve Ana-
KÜBREVÝYYE (Necmeddîn-i Kübrâ, ö. 618/1221; Süh-
reverdiyye’nin kolu; þubeleri: Ayderûsiyye, Bahâ- dolu’daki Þiîliðe meyilli oymaklarý taraftar- VI. (XII.) yüzyýlda Suriye’de kurulan Þam
iyye, Bâharziyye, Berzenciyye, Firdevsiyye, Fütüv- larý arasýna katmak için Þiîliðe temayül merkezli Sa‘diyye tarikatý Sa‘deddin el-

100
TARÝKAT

Cebâvî’ye nisbet edilmiþtir. Kuruluþuyla bir- lerin uygulanmaya konmasý tarikatýn Sün- vetiyye, Haleviyye, Hemedâniyye, Ýshakýyye (Ýð-
likte Þam ve çevresinde yayýlan tarikat ilk nîlik dýþýnda mütalaa edilmesine yol açmýþ- tiþâþiyye), Nurbahþiyye, Nûriyye, Rükniyye, Se-
merkandiyye, Zehebiyye).
dönemlerinde Filistin’in Kudüs, Akkâ, Sa- týr. Osmanlý yönetimi bu haliyle Bektaþîli-
MAHDÛMÝYYE (Mahdûm-i Cihân, ö. 785/1384; Rifâ-
fed, Halîl ve Nablus þehirlerinde Haçlýlar’a ði benimsememekle birlikte yeniçerilerle iyye’nin kolu).
karþý fiilî mücadele içine girmiþ, dolayýsýy- olan organik ve gönül baðý sebebiyle üzer- MAHMÛDÝYYE (Mahmûd ez-Zencî; Rifâiyye’nin kolu).
la bu þehirlerde geniþ taraftar bulmuþtur. lerine gitmemiþtir. II. Mahmud’un 1826’- MÂRÝFÝYYE (Þeyh Mehmed Mârifî, ö. 1239/1824; Ri-
da Yeniçeri Ocaðý’ný laðvetmesinin ardýn- fâiyye’nin kolu).
Sa‘diyye XVI. yüzyýldan itibaren Þam mer-
MA‘SÛMÝYYE (Hâce Muhammed Ma‘sûm / Ýmâm-ý
kez olmak üzere Hama, Humus, Halep, dan Bektaþî tekkelerinin faaliyetleri yasak-
Rabbânî’nin oðlu; Müceddidiyye’nin kolu).
Akkâ, Nablus ve Sayda þehirlerinde, XVIII. lanmýþtýr. MAZHARÝYYE (Mazhar Cân-ý Cânân-ý Dihlevî, ö. 1195/
yüzyýlda Mýsýr, Halep, Þam, Anadolu, Ýstan- Kendisine Hâcegân tarikatý nisbet edi- 1781; Nakþibendiyye’den Müceddidiyye’nin kolu).
bul ve Balkanlar’da yaygýnlýk kazanmýþtýr. MEDÂRÝYYE / ÞAHMEDÂRÝYYE (Bedîüddin Kutbül-
len Abdülhâlik-ý Gucdüvânî esas itibariyle
medâr, ö. 840/1436).
Sa‘dîler’in Halîl þehrindeki son temsilcile- Nakþibendiyye’nin kurucusu kabul edilir. MEDENÝYYE (Muhammed Zâfir el-Medenî, ö. 1321/
rinden olan Þeyh Ferhân es-Sa‘dî, Ýzzed- Zira Hâcegân tarikatý için Gucdüvânî’nin 1903; Þâzeliyye’den Derkaviyye’nin kolu; þubesi
din el-Kassâm ile birlikte Filistin’in kurtu- ortaya koyduðu sekiz prensibe iki asýr son- Yeþrutiyye).
luþu için çalýþmýþ ve 1936’da Filistin’de si- MEDYENÝYYE / ÞUAYBÝYYE (Ebû Medyen Þuayb b.
ra ayný silsileden Bahâeddin Nakþibend üç
Hüseyin el-Maðribî, ö. 594/1198; kollarý: Abbâsiy-
lâhlý direniþi baþlatan grup içerisinde yer prensip daha ilâve etmiþ ve VIII. (XIV.) yüz- ye, Amûdiyye, Ayderûsiyye, Bâciyye, Cebertiyye,
almýþtýr. yýlla birlikte tarikatýn ana silsilesi Nakþi- Dücâniyye, Ekberiyye, Haccâciyye, Mehdâviyye,
Meþîþiyye, Meymûniyye / Havâtýriyye, Sebtiyye,
VI. (XII.) yüzyýlda Orta Asya’da Ahmed bendiyye adýný almýþtýr. Bazý istisnalar dý- Senûsiyye, Þâzeliyye, Tâziyye, Yâfiiyye).
Yesevî’ye nisbet edilen Yeseviyye ile Ab- þýnda Ýslâm dünyasýnýn hemen her bölge- MEHÂCÝYYE (Sîdî Ebû Azze [Yaizzâ] el-Mehâcî, ö.
dülhâlik-ý Gucdüvânî’ye nisbet edilen Hâ- sine yayýlan Nakþibendiyye, özellikle Ubey- 1277/ 1860-61; Derkaviyye’nin kolu).
dullah Ahrâr’ýn gayretleri sonucu IX. (XV.) MEHDÂVÝYYE (Ebû Muhammed Abdülazîz b. Ebû
cegân tarikatlarý ve ardýndan Necmeddîn-i
Bekir el-Kureþî el-Mehdâvî, ö. 621/1224; Medye-
Kübrâ’ya nisbet edilen Kübreviyye teþek- yüzyýlda Orta Asya’nýn en yaygýn tarikatý niyye’nin kolu).
kül etmiþtir. Yûsuf el-Hemedânî’nin hali- haline gelmiþ, Orta Asya’nýn doðu, batý ve MELÂMETÝYYE (bk. KASSÂRÝYYE).
feleri olan Ahmed Yesevî ile Abdülhâlik-ý güneyinde teþekkül eden kollarýyla nüfu- MELÂMÝYYE (Ömer Dede Sikkînî, ö. 880/1475; Bay-
zunu arttýrmýþtýr. X. (XVI.) yüzyýlda Nakþî ramiyye’nin kolu).
Gucdüvânî’den ilki irþad faaliyetlerini Or-
MELÂMÝYYE (bk. NÛRÝYYE).
ta Asya’da göçebe Türk kavimleri arasýn- þeyhlerinden Ýshak Velî’nin çalýþmalarýyla
MENZELÝYYE (Ali b. Ammâr el-Menzelî, ö. XII/XVIII.
da yaygýnlaþtýrýrken ikincisi Mâverâünne- þamanist Kýrgýz gruplarýnýn müslüman ol- yüzyýl; Kadiriyye’nin kolu).
hir’in Buhara gibi eski kültür merkezlerin- duðu, onlarýn faaliyetleriyle Ýslâmiyet’in Mo- MERÂZIKA / MERÂZIKIYYE (Merzûk el-Hüseynî el-
de faaliyet göstermiþtir. Ahmed Yesevî, Ýs- ðollar ve bazý Kazak yöneticileri arasýnda Yemenî, ö. 677/1278; Bedeviyye’nin kolu).
lâmiyet’i Türkler’e sevdirmek ve Ehl-i sün- yayýldýðý belirtilmektedir. Tarikat Ubeydul- MEÞÎÞÝYYE / SELÂMÝYYE (Abdüsselâm b. Meþîþ, ö.
625/1228 [?]; Medyeniyye’nin kolu).
net akîdesini yaygýnlaþtýrmak için yoðun lah Ahrâr’ýn halifelerinden Kütahyalý Ab-
METBÛLÝYYE (Ýbrâhim el-Metbûlî, ö. 880/1475; Be-
çaba sarfetmiþ, Taþkent ve Siriderya yöre- dullah-ý Ýlâhî’nin (Molla Ýlâhî) öncülüðün- deviyye’nin kolu).
sinde, Seyhun’un ötesindeki bozkýrlarda de IX. (XV.) yüzyýlýn ikinci yarýsýndan itiba- MEVLEVÝYYE (Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, ö. 672/
yaþayan göçebe Türkler arasýnda kuvvetli ren Anadolu ve Rumeli’de yayýlmýþ, za- 1273).
manla Anadolu, Orta Asya’dan sonra Nak- MEYMÛNÝYYE / HAVÂTIRÝYYE (Ali b. Meymûn el-
nüfuz elde ederek Yesevîliði Sünnî Türk- Maðribî, ö. 917/1511; Medyeniyye’nin kolu).
ler arasýnda yaymayý baþarmýþtýr. Ayrýca þibendiyye’nin ikinci büyük merkezi hali- MISRÝYYE (bk. NÝYÂZÝYYE).
Rus Tatarlarý’nýn ve Sibirya halkýnýn Ýslâm- ne gelmiþtir. Ýmâm-ý Rabbânî ile birlikte MÎRGANÝYYE / EMÎRGANÝYYE / HATMÝYYE (Mu-
laþmasý Yesevî derviþleri sayesinde ger- XI. (XVII.) yüzyýlda Hindistan’da teþekkül hammed Osman el-Mîrganî, ö. 1268/1852; Ýdrî-
eden Müceddidiyye kolu Nakþibendiyye’yi siyye’nin kolu).
çekleþmiþtir. Ahmed Yesevî’nin deðiþik böl-
MUHÂSÝBÝYYE (Hâris b. Esed el-Muhâsibî, ö. 243/
gelere gönderdiði pek çok halifesiyle bir- Hindistan’ýn en faal tarikatlarýndan biri 857).
likte müridlerinin sayýsýnýn 100.000’i geç- haline getirmiþ ve Hint alt kýtasý tarikatýn MUHTÂRÝYYE (Muhtâr b. Ahmed el-Küntî, ö. 1226/
tiði kaydedilmektedir. Yesevî derviþlerin- üçüncü büyük merkezi olmuþtur. Ýmâm-ý 1811; Kadiriyye’nin kolu).
den Hacý Bektâþ-ý Velî VII. (XIII.) yüzyýlda Rabbânî’nin dîn-i Ýlâhî adýyla yeni bir din MURÂDÝYYE (Murad Buhârî, ö. 1132/1720; Nakþi-
bendiyye’den Müceddidiyye’nin kolu).
Anadolu’ya gelerek Sulucakarahöyük’te kuran Bâbürlü Hükümdarý Ekber Þah’a ve
MUSLÝHÝYYE (Muslihuddin Mustafa, ö. 1099/1688;
(Hacýbektaþ) dergâhýný kurmuþ, onun adý- onun yerine geçen oðlu Cihangir’e karþý Halvetiyye-Ahmediyye’den Sinâniyye’nin kolu).
na nisbetle Bektaþiyye tarikatý doðmuþtur. gerçekleþtirdiði mücadele sonucu Ýslâmi- MÜCEDDÝDÝYYE / AHMEDÝYYE (Ýmâm-ý Rabbânî /
Ýlk devirlerden itibaren Anadolu ve Rume- yet’in zaman içinde Hint yarýmadasýnda Ahmed-i Sirhindî, ö. 1034/1624; Nakþibendiy-
ye’nin kolu; þubeleri: Âdemiyye / Ahseniyye, Hâ-
li þehirlerinde tesis edilen tekkelerle ge- yok olmaktan kurtulduðu kaydedilmekte- lidiyye, Ma‘sûmiyye, Mazhariyye, Murâdiyye, Mül-
niþ coðrafyaya yayýlan tarikatýn baþlangýç- dir. Kuzeybatý Çin’de en etkili tarikat olan tâniyye, Nûriyye).
ta derli toplu bir teþkilât yapýsýna sahip Nakþibendiyye, 1747’de Konfüçyanizm’i MÜRÎDÝYYE (Ahmedü Bamba, ö. 1927; Kadiriyye’-
nin kolu).
olmadýðý anlaþýlmaktadýr. Bektaþîlik, ikin- tehdit eden zararlý bir doktrin niteleme-
MÜRÞÝDÝYYE (bk. KÂZERÛNÝYYE).
ci pîr kabul edilen Balým Sultan’la birlikte siyle King hânedanýna þikâyet edilmiþ, an-
MÜÞERRÝÝYYE (Muhammed b. Mûsâ b. Ali b. Uceyl
XVI. yüzyýlýn baþlarýndan itibaren müstakil cak bundan bir sonuç alýnamamýþtýr. Çin’- el-Yemenî el-Müþerria, ö. 760/1359; Kadiriyye’nin
bir tarikat hüviyetine kavuþmuþtur. An- de cumhuriyet ve komünizm dönemlerin- kolu).
cak eserlerinden Hacý Bektâþ-ý Velî’nin de de en dinamik müslüman grup 1950’li MÜÞTÂKIYYE (Þeyh Müþtâk Baba, ö. 1247/1831-32;
Kadiriyye’nin kolu).
Sünnî olduðu, dolayýsýyla Bektaþîliðin Sün- yýllarýn sonuna doðru etkisi Hebei, Shaanxi,
NABLUSÝYYE (Abdülganî b. Ýsmâil en-Nablusî, ö.
nî esaslara göre teþekkül ettiði halde Ba- Gansu, Ningxia, Yunnan, Sincan ve Jilin’e 1143/1731; Kadiriyye’nin kolu).
lým Sultan tarafýndan Hurûfî-Þiî unsurla- kadar yayýlan Nakþibendiyye’dir. 1958’de NAKÞÝBENDÝYYE / BAHÂÝYYE (Bahâeddin Nakþi-
rýn karýþýmýndan meydana gelen prensip- komünist hükümet Nakþibendî þeyhi Ma bend, ö. 791/1389; kollarý: Ahrâriyye, Câmiyye,

101
TARÝKAT

Cürcâniyye, Esadiyye, Hâlidiyye, Kâsâniyye, Maz- Zhenwu’ya karþý çeþitli suçlamalarda bu- bikuo Baihedai adlý þeyhleri Ýslâmiyet’i yay-
hariyye, Murâdiyye, Müceddidiyye, Nâciyye, Nû- lunmuþ, devletin baskýsý ve asimilasyon masý sebebiyle Ch’ing hânedanlýðýna þikâ-
riyye, Reþîdiyye, Sa‘diyye, Tâciyye).
politikalarý Çin’de tarikatlarýn, dolayýsýyla yet edilmiþ ve hayatýnýn sonuna kadar ha-
NÂSIRÝYYE (Ebû Abdullah Muhammed b. Muham-
med b. Ahmed b. Nâsýr, ö. 1085/1674; Þâzeliyye’- Ýslâm’ýn yayýlmasýný engellemiþtir. XIII. piste kalmýþtýr. Çin Kübrevîleri’nin merke-
den Gazziyye’nin kolu; þubeleri: Afîfiyye, Beyyû- (XIX.) yüzyýlýn ilk yarýsýnda Hâlid el-Baðdâdî zi olan Dawantou’nun günümüzde de bu
miyye, Þâbbiyye).
ile oluþan Hâlidiyye kolu hemen hemen hüviyetini koruduðu belirtilmekte ve 1983’-
NASÛHÝYYE (Mehmed Nasûhî, ö. 1130/1717; Hal-
vetiyye-Þâbâniyye’den Karabaþiyye’nin kolu; þu-
bütün Arap topraklarýnda, Türkiye’de ve te Çin’de 10.000 Kübreviyye mensubunun
beleri: Çerkeþiyye, Halîliyye, Ýbrâhimiyye). Kürtler’in yoðun olduðu bölgelerde Mü- bulunduðu tahmin edilmektedir.
NECÎBÝYYE (bk. BÜZGAÞÝYYE). ceddidîliðin yerini almýþtýr. Doðrudan Mü-
VI. (XII.) yüzyýlda kurulan tarikatlardan
NEHÂRÝYYE (Ömer b. Mûsâ en-Nehârî, ö. VII/XIII. ceddidîliðe baðlý bazý silsilelerle Hâlidiy-
yüzyýl; Kadiriyye’nin kolu). Medyeniyye, Ebû Medyen Þuayb b. Hüse-
ye’ye baðlý birçok silsile günümüzde özel-
NESÎMÝYYE (Ebû Abdullah Mahmûd en-Nesîmî; yin’e nisbet edilmekte ve Þuaybiyye diye
Kadiriyye’nin kolu). likle Türkiye’de varlýðýný ve buradan dün-
de bilinmektedir. Medyeniyye, Kuzey Af-
NEVEVÝYYE (Yahyâ b. Þeref en-Nevevî, ö. 676/ yanýn çeþitli bölgelerine yayýlýþýný sürdür-
rika kaynaklý ilk tarikattýr. Ebû Medyen’in
1277; Þâzeliyye’nin kolu). mektedir.
NEVÞÂHÝYYE (Muhammed Nevþah Gencbahþ, ö.
halifeleri vasýtasýyla önce Kuzey Afrika’da
1064/1654; Kadiriyye’nin kolu). Hârizmli Necmeddîn-i Kübrâ’ya nisbet yaygýnlaþan tarikat daha sonra Ýç ve Orta
NÝ‘METULL…HÝYYE (Ni‘metullah-ý Velî, ö. 834/1431; edilen Kübreviyye, Yeseviyye ve Hâcegân Afrika ile Ortadoðu’ya kadar yayýlmýþtýr.
kollarý: Kevseriyye, Safî Aliyye, Þemsiyye, Gunâ- ile (Nakþibendiyye) birlikte Orta Asya kö- Tarikatýn esaslarý ve tarihî geliþimi konu-
bâdiyye, Mûnis Þâhiyye).
kenli üç büyük tarikattan biridir. 580 (1184) sunda yeterli bilgi bulunmamakla birlikte
NÝYÂZÝYYE (Abdurrahman en-Niyâzî, ö. 1311/1894;
Kadiriyye’nin kolu). yýlýnda teþekkül etmeye baþlayan bu tari- kurucusunun Muhyiddin Ýbnü’l-Arabî üze-
NÝYÂZÝYYE / MISRÝYYE (Niyâzî-i Mýsrî, ö. 1105/ kat Hârizm merkezli olarak Orta Asya’dan rinde ciddi etkisinin bilinmesi tasavvuf an-
1694; Halvetiyye’den Ahmediyye’nin kolu). Afganistan, Hindistan, Çin, Güneydoðu As- layýþý hakkýnda ipuçlarý vermektedir. On-
NÝZÂMÝYYE (Nizâmeddin Evliyâ, ö. 725/1325; Çiþ- ya, Ýran, Irak, Suriye ve Anadolu’ya kadar
tiyye’nin kolu). dan fazla kola ayrýlan Medyeniyye zaman-
NURBAHÞÝYYE (Seyyid Muhammed Nurbahþ, ö. 869/
geniþ bir alanda yaygýnlýk kazanmýþtýr. Küb- la baþta Þâzeliyye ve Senûsiyye olmak üze-
1464; Kübreviyye’den Nûriyye’nin kolu; þubesi: revî derviþlerinin ulaþtýklarý bölgelerdeki re diðer tarikatlar içerisinde erimiþ, XIX.
Ýshakýyye). gayretleriyle birçok ihtidânýn meydana gel- yüzyýla gelindiðinde mensuplarý yok dene-
NÛRÝYYE (Ebü’l-Hüseyin en-Nûrî, ö. 295/908).
diði görülmektedir. Necmeddîn-i Kübrâ’- cek kadar azalmýþtýr. Ebû Medyen’in ha-
NÛRÝYYE (Nûreddin Abdurrahman el-Ýsferâyînî, ö.
639/1242; Kübreviyye’nin kolu; þubeleri: Heme-
nýn önde gelen halifelerinden Seyfeddin lifelerinden Ebû Saîd Halef b. Ahmed el-
dâniyye, Nurbahþiyye, Rükniyye). el-Bâharzî, yaklaþýk kýrk yýlýný geçirdiði Bu- Bâcî et-Temîmî’ye nisbetle Bâciyye adýyla
NÛRÝYYE (Nûreddin Habîbullah el-Hadîsî; Rifâiy- hara ve çevresindeki faaliyetleri sýrasýnda bir tarikat teþekkül ettiði belirtilmektedir.
ye’nin kolu).
Ýslâm’a ýsýndýrmak için Moðollar’la yakýn Ebû Saîd Halef, Þâzeliyye tarikatýnýn pîri
NÛRÝYYE / MELÂMÝYYE (Muhammed Nûrü’l-Ara-
bî, ö. 1305/1888; Nakþibendiyye’den Müceddidiy- münasebetler kurmuþ, bu amaçla Çaða- Ebü’l-Hasan eþ-Þâzelî’nin þeyhlerindendir
ye’nin kolu). tay Han’ýn veziri Kutbüddin Habeþ Amîd’e (Zebîdî, £Ýšd, s. 34).
PÎRCEMÂLÝYYE (Pîr Cemâleddin Ahmed-i Erdistâ- bir mektup göndermiþtir. Ayrýca ileride
nî, ö. 879/1474-75; Sühreverdiyye’nin kolu). Medyeniyye’nin ardýndan Kuzey Afrika’-
Altýn Orda’nýn sultaný olacak Berke’nin Bu- da VII. (XIII.) yüzyýlda Þâzeliyye, Bedeviy-
RAHMÂNÝYYE (Muhammed b. Abdurrahman el-Gaþ-
tûlî, ö. 1208/1794; Halvetiyye-Þâbâniyye’den Hif- hara’yý ziyareti sýrasýnda Ýslâm’ý benimse- ye ve Desûkýyye tarikatlarý teþekkül etmiþ-
niyye’nin kolu). mesinde etkili rol oynamýþtýr. Nûreddin tir. Ebü’l-Hasan eþ-Þâzelî’ye nisbet edilen
RAHMÂNÝYYE (Muhammed b. Mes‘ûd b. Abdurrah- Abdurrahman el-Ýsferâyînî’nin Baðdat’ta
man, ö. 1295/1878, Derkaviyye’den Medeniyye’- Tunus merkezli Þâzeliyye 100 civarýnda kolu
nin kolu). gerçekleþtirdiði faaliyetlerle hilâfetin eski ve þubesiyle (Güven, s. 303-362) Tunus’un
RAMAZÂNÝYYE (Mahfî Ramazan Efendi, ö. 1025/1616; merkezinde Ýslâm’ýn otoritesini yeniden yaný sýra Fas, Cezayir, Mýsýr ve Libya baþ-
Halvetiyye’den Ahmediyye’nin kolu; þubeleri: Bu- tesis etmeyi hedeflediði belirtilmekte, bu
hûriyye, Cerrâhiyye, Cihangîriyye, Hayâtiyye, Raû-
ta olmak üzere pek çok Afrika ülkesinde
fiyye).
amaçla Argun’un yahudi veziri Cemâled- taraftar bulmuþtur. XV. yüzyýlýn ikinci ya-
RÂÞÝDÝYYE / YÛSUFÝYYE (Ahmed b. Yûsuf er-Râþi- din ve diðer vezirlerle baðlantý kurduðu, rýsýnda Libya’da kurulan Þâzeliyye’nin Zer-
dî el-Milyânî, ö. 927/1521; Þâzeliyye’den Zerrû- Vezir Sa‘deddîn-i Sâvecî’yi müridleri ara- rûkýyye kolu ondan fazla þubesiyle bütün
kýyye’nin kolu).
sýna katmayý baþardýðý, Gazân Han ve Ol- Kuzey Afrika’da yayýlmýþ ve Suriye’ye ka-
RAÛFÝYYE (Ahmed Raûfî, ö. 1170/1757; Halvetiyye-
Ahmediyye’den Ramazâniyye’nin kolu). caytu’ya hitaben risâleler kaleme aldýðý dar ulaþmýþtýr. XVI. yüzyýlda Ebû Ya‘kub
RESLÂNÝYYE (Reslân b. Ya‘kub b. Abdurrahman el- zikredilmektedir. Diðer bir Kübrevî þeyhi el-Bâveysî’ye nisbetle anýlan Bâveysiyye,
Ca‘berî, ö. 695/1296; Ukayliyye’nin devamý). Sadreddin Ýbrâhim’in yaklaþýk 100.000 Mo- Zerrûkýyye’nin þubelerinden biri kabul edil-
RESMÝYYE / ÂHÝYYE (Mustafa Resmî Efendi, ö. 1206/ ðol askeriyle birlikte Gazân Han’ýn Ýslâmi-
1792; Kadiriyye’nin kolu).
mektedir (Zebîdî, Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 232).
yet’i kabul etmesinde önemli etkisinin ol- Þâzeliyye, XVIII. yüzyýlýn sonlarýndan itiba-
REÞÎDÝYYE (Ýbrâhim Reþîd ed-Düveyhî, ö. 1291/
1874; Þâzeliyye’den Ýdrîsiyye’nin kolu). duðu bilinmektedir. Öte yandan Kübrevî ren Ýstanbul’da ve bazý Anadolu þehirlerin-
REVÞENÝYYE (Bâyezîd-i Ensârî, ö. 980/1573). derviþlerinin çalýþmalarý sonucu Keþmir’de de yaygýnlýk kazanmýþtýr. Þâzeliyye’ye men-
RÝFÂÝYYE / AHMEDÝYYE / BATÂÝHÝYYE (Ahmed er-Ri- birçok Hindu ihtidâ etmiþtir. Burada etkili sup Ahmed b. Ýdrîs’in kurduðu Ýdrîsiyye’-
fâî, ö. 578/1182; kollarý: Aclâniyye, Atâiyye, Bur-
hâniyye, Cebertiyye, Cemîliyye, Cendeliyye, Dî-
faaliyetleriyle tanýnan Alî-i Hemedânî’nin nin XIX. yüzyýlda ortaya çýkan kollarýndan
rîniyye, Fazliyye, Fenâriyye, Harîriyye, Ýmâdiyye, halifelerinden Þeyh Ahmed ile babasý Sü- Mîrganiyye (Hatmiyye) Sudan’da faaliyet
Îseviyye, Ýzziyye, Katnâniyye, Keyyâliyye, Mahdû- leyman’ýn Brahmanizm’den Ýslâm’a dön- gösteren en büyük tarikatlardan biridir ve
miyye, Mahmûdiyye, Mârifiyye, Nûriyye, Sayyâ-
diyye, Sebsebiyye, Suûdiyye, Þa‘râniyye, Ulvâniy- düðü nakledilir. Muhtemelen XVII. yüzyýl- ülkenin yapýlanmasýnda, siyasal ve kültü-
ye, Vâsýtiyye). da Ch’ing hânedanlýðýnýn ilk zamanlarýn- rel hayatýn geliþmesinde önemli roller üst-
RÛMÝYYE (bk. EÞREFÝYYE). da Çin’e giren Kübrevîler’in Aiheimaiti Ke- lenmiþtir. Ayný dönemde kurulan Senûsiy-

102
TARÝKAT

ye kolu Fas’tan Yemen’e kadar geniþ bir bütün Hindistan’da hissettiren Çiþtiyye, RÛMÝYYE / ÝSMÂÝLÝYYE (Ýsmâil Rûmî Tosyavî, ö.
bölgede etkili olmuþ, tarikatýn zâviyelerin- Nizâmeddin Evliyâ’nýn müridleri tarafýn- 1041/1631; Kadiriyye’nin kolu).
de Kur’ân-ý Kerîm ve dinî ilimler okutula- dan Hindistan’ýn taþra eyaletlerine taþýn- RÛZBÝHÂNÝYYE (Rûzbihân-ý Baklî, ö. 606/1209; Ha-
fîfiyye’nin kolu).
rak müslüman topluma yeniden dinî can- mýþ ve ülkede birçok ihtidâya vesile teþkil RÜKNÝYYE (Alâüddevle-i Simnânî, ö. 736/1336; Küb-
lýlýk kazandýrýlmýþtýr. Birçok Senûsî þeyhi, etmiþtir. Tarikat VIII. (XIV.) yüzyýlýn ilk ya- reviyye’den Nûriyye’nin kolu).
bir taraftan Afrika’nýn kuzey bölgelerinde rýsýnda Þeyh Burhâneddîn-i Garîb vasýta- RÛÞENÝYYE (Dede Ömer Rûþenî, ö. 892/1487; Hal-
müslüman halklara din eðitimi verirken sýyla Bengladeþ’in baþþehri Dakka bölge- vetiyye’nin kolu; þubeleri: Demirtaþiyye, Gülþe-
niyye, Hâletiyye, Sezâiyye).
diðer taraftan Afrika’nýn iç bölgelerindeki sine ulaþmýþ ve Seyyid Muhammed Gîsû- SÂBÝRÝYYE (Hâce Alâeddin Ali b. Ahmed Sâbir, ö.
yerlilerin Ýslâm’a girmesi için gayret gös- dýrâz tarafýndan Dakka ve Gucerât’ta ya- 690/1291; Çiþtiyye’nin kolu; þubeleri: Fahriyye, Gî-
termiþtir. Öte yandan tarikat mensuplarý yýlmasý saðlanmýþtýr. sûdýrâziyye, Safeviyye-Mînâiyye).
Avrupalý sömürgeci güçlere karþý yaptýðý SA‘DÝYYE / CEBÂVÝYYE (Sa‘deddin el-Cebâvî eþ-Þey-
VII. (XIII.) yüzyýlda teþekkül eden tari- bânî, ö. 575/1180; kollarý: Abdüsselâmiyye, Âci-
mücadelelerle adýný duyurmuþ, XX. yüz- katlardan Mevleviyye Anadolu kaynaklýdýr. ziyye, Þerrâbiyye, Taðlibiyye, Vefâiyye).
yýlýn baþlarýndan itibaren halký örgütleyip Tarikatýn kurucusu kabul edilen Mevlânâ SADRÝYYE (bk. KONEVÝYYE).
Fransýzlar, Ýtalyanlar ve Ýngilizler ile müca- Celâleddîn-i Rûmî, ailesiyle birlikte Hora- SAFEVÝYYE / ERDEBÝLÝYYE (Safiyyüddîn-i Erdebî-
dele içine girmiþtir. Günümüzde Mýsýr’ýn lî, ö. 735/1334; Ebheriyye’den Zâhidiyye’nin ko-
san’dan çocuk yaþta çýktýðý yolculuðun so- lu; þubeleri: Bayramiyye, Celvetiyye, Fenâriyye,
en yaygýn tarikatý olan Þâzeliyye’nin son nunda Anadolu’ya gelip Konya’da yerleþ- Haydariyye).
zamanlarda Avrupa’da önemli bir nüfuz miþ, buradaki faaliyetleri neticesinde Mev- SÂHÝLÝYYE (Ebû Abdullah Muhammed b. Ahmed b.
elde ettiði görülmektedir. Abdurrahman el-Ensârî es-Sâhilî, ö. 735/1335).
levîlik doðmuþtur. Tarikat Anadolu toprak-
SALÂHÝYYE (Abdullah Salâhî Uþþâký, ö. 1197/1783;
Ahmed el-Bedevî’ye nisbet edilen Bede- larýndan sonra Ortadoðu, Kuzey Afrika ve Halvetiyye-Ahmediyye’den Uþþâkýyye’nin kolu).
viyye tarikatý Mýsýr Tanta’da teþekkül et- Balkanlar’da geniþ bir coðrafyaya yayýl- SÂLÝMÝYYE (Muhammed b. Ahmed b. Sâlim el-Bas-
miþtir. Ahmediyye adýyla da bilinen bu ta- mýþtýr. Mevlevîlik’te zamanla inanç baký- rî, ö. 297/909; Sehliyye’nin kolu).
rikat bazý kaynaklarda Rifâiyye’nin ya da mýndan birbirine zýt iki kol meydana gel- SÂVÝYYE (Ebü’l-Ýrþâd Ahmed b. Muhammed es-
Sâvî, ö. 1241/1825; Halvetiyye-Hifniyye’den Der-
Þâzeliyye’nin bir kolu þeklinde zikredilse de miþ, biri Mevlânâ’nýn oðlu Sultan Veled’e dîriyye’nin kolu).
genellikle müstakil bir tarikat olarak ka- nisbetle Veled kolu, diðeri Mevlânâ’nýn þey- SAYYÂDÝYYE (Ýzzeddin Ahmed es-Sayyâd, ö. 670/
bul edilmektedir. Bedeviyye’nin XV. yüz- hi Þems-i Tebrîzî’ye nisbetle Þems kolu adý- 1271; Rifâiyye’nin kolu).
ný almýþtýr. Veled kolunda zühd esas alý- SEBSEBÝYYE (Süleyman es-Sebsebî, Rifâiyye’nin ko-
yýlda Ýbrâhim el-Metbûlî’ye nisbetle teþek-
lu).
kül eden Metbûliyye kolu Ali el-Havvâs ile nýp þeriat kurallarýna riayet edildiði halde
SEB‘ÎNÝYYE (Ýbn Seb‘în, ö. 669/1270).
Mýsýrlý âlim Abdülvehhâb eþ-Þa‘rânî’ye ulaþ- Þems kolunda Kalenderîler gibi Bâtýnî ka-
SEBTÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Ca‘fer es-Sebtî,
maktadýr (Harîrîzâde, III, 95a-97b). XVII. rakter ön plana çýkmýþtýr. Osmanlý yöne- ö. 601/1205; Medyeniyye’nin kolu).
yüzyýlda tarikatta Þemseddin Muhammed ticileri birincileri desteklerken Þems kolu SEHLÝYYE (Sehl b. Abdullah et-Tüsterî, ö. 283/896;
mensuplarýna yüz vermemiþtir. Mevlevî kollarý: Hevvâriyye, Sâlimiyye).
b. Muhammed b. Þuayb el-Hicâzî’ye nis-
SELÂMÝYYE (bk. MEÞÎÞÝYYE).
betle Þuaybiyye kolu doðmuþtur (Zebîdî, derviþlerinin eðitildiði kurumlar olan mev-
SELÂMÝYYE (Selâmi Ali Efendi, ö. 1103/1691; Celve-
£Ýšd, s. 74). Bedeviyye’nin daha baþka kol- levîhâneler ayný zamanda birer güzel sa- tiyye’nin kolu).
larý da vardýr (Baþ, s. 280-294). XVIII. yüz- natlar mektebi gibi çalýþmýþ, birçok âlimin SEMMÂNÝYYE (Muhammed b. Abdülkerîm es-Sem-
yýlýn baþlarýnda Ýstanbul’a ulaþan Bede- yaný sýra buralardan Türk kültür ve sanatý- mân, ö. 1189/1776; Halvetiyye’den Bekriyye’nin
nýn en önemli temsilcileri yetiþmiþtir. XVIII kolu; Kadiriyye’nin kolu olarak da kabul edilir;
viyye Anadolu, Hicaz, Suriye, Irak, Ürdün, þubeleri: Feyziyye, Tayyibiyye).
Filistin, Körfez ülkeleri, Libya, Tunus gibi ve XIX. yüzyýllarda özellikle Ýstanbul mev- SENÛSÝYYE (Muhammed b. Yûsuf es-Senûsî, ö.
ülkelerde taraftarlarýna rastlansa da Mý- levîhânelerinin klasik Türk mûsikisinin en 895/1490; Medyeniyye’nin kolu).
parlak simalarýna okul görevi yaptýðý bilin- SENÛSÝYYE (Muhammed b. Ali es-Senûsî, ö. 1276/
sýr dýþýnda pek etkili olamamýþtýr. Günü- 1859; Þâzeliyye’den Ýdrîsiyye’nin kolu).
mektedir. Öte yandan Balkan ve I. Dünya-
müzde birçok kolla birlikte Mýsýr’ýn en bü- SEYYÂRÝYYE (Ebü’l-Abbas es-Seyyârî ö. 342/953-
Çanakkale savaþlarý sýrasýnda mevlevîhâne-
yük tarikatlarýndan biridir. Ýbrâhim b. Ab- 54).
ler sosyal dayanýþma ve yardýmlaþma fonk- SEZÂÝYYE (Hasan Sezâî-yi Gülþenî, ö. 1151/1738;
dülazîz ed-Desûký’ye nisbet edilen Desû-
siyonu üstlenmiþtir. Bu çerçevede Yeni- Halvetiyye’den Gülþeniyye’nin kolu).
kýyye tarikatý Mýsýr Desûk kaynaklýdýr. Bur-
kapý Mevlevîhânesi hastahaneye dönüþtü- SÝNÂNÝYYE / ÜMMÎSÝNÂNÝYYE (Ümmî Sinan Ýbrâ-
hâniyye (Burhâmiyye) adýyla da anýlan Desû- him b. Abdurrahman Halvetî, ö. 976/1568; Hal-
rülmüþ, Galata Mevlevîhânesi’nde Þeyh
kýyye’yi Þâzeliyye ve Bedeviyye’nin bir ko- vetiyye’den Ahmediyye’nin kolu; þubeleri: Mus-
Ahmed Celâleddin Dede’nin baþkanlýðý al- lihiyye, Zühriyye).
lu sayanlar vardýr. Daha çok Mýsýr ve Su-
týnda yardým toplanmýþ, Kýbrýs, Girit gibi SÝVÂSÝYYE (Abdülahad Nûrî, ö. 1061/1651; Halve-
dan’da etkili olan tarikatýn bugün Suriye, tiyye’den Þemsiyye’nin kolu).
adalardaki mevlevîhâneler müslümanlar
Küveyt ve Ebûzabî (Abudabi) gibi ülkeler- SUMÂDÝYYE (Müslim b. Muhammed es-Sumâdî, ö.
için bir sýðýnak vazifesi görmüþ ve Anado-
de taraftarlarýna rastlanmaktadýr. 994/1586; Kadiriyye’nin kolu).
lu’ya geçiþi saðlamýþtýr. I. Dünya Savaþý’na
SUÛDÝYYE (Ebü’s-Suûd b. Ebü’l-Aþâyir el-Vâsýtî el-
VII. (XIII.) yüzyýlýn baþlarýnda Hindistan’ýn girilmesiyle cihâd-ý mukaddes ilân edildi- Bâdirînî, ö. 644/1246).
Ecmîr þehrinde teþekkül eden Çiþtiyye ta- ðinde Veled Çelebi’nin (Ýzbudak) kuman- SÜHREVERDÝYYE (Ebû Hafs Þehâbeddin es-Sühre-
rikatý Muînüddin Hasan el-Çiþtî’ye nisbet dasý altýnda Mücâhidîn-i Mevleviyye Alayý verdî, ö. 632/1234; þubeleri: Ahmediyye, Âdiliy-
ye / Bedriyye, Buhâriyye, Büzgaþiyye / Necîbiyye,
edilmektedir. Ecmîr’den bütün Hint yarý- kurulmuþ ve Filistin cephesinde çarpýþmýþ- Celâliyye, Cemâliyye / Pîrcemâliyye, Halvetiyye,
madasýna yayýlan tarikat Kadiriyye, Nak- týr. Türkiye’de tekkelerin kapatýldýðý 1925 Ýbn Herzemiyye, Kemâliyye, Rûþeniyye / Revþe-
þibendiyye ve Sühreverdiyye ile birlikte yýlýndan sonra Mevlevîlik merkezi Konya’- niyye, Safeviyye, Þihâbiyye, Yâfiiyye, Zerkûbiyye,
Zeyniyye).
Hindistan’ýn en yaygýn dört tarikatýndan dan Halep’e taþýnmýþ, 1944’te Suriye hü- SÜNBÜLÝYYE (Sünbül Sinan, ö. 936/1529; Halve-
biri olmuþtur. Þeyh Ferîdüddin Mes‘ûd ve kümetinin aldýðý bir kararla Mevleviyye ku- tiyye’den Cemâliyye’nin kolu; þubeleri: Assâliy-
Nizâmeddin Evliyâ dönemlerinde etkisini rum olarak tarihe karýþmýþtýr. ye, Bahþiyye).

103
TARÝKAT

SÜTÛHÝYYE (Bedeviyye’nin diðer adý ve bir kolu). Bazý kaynaklarda tarikat þeklinde kay- biyye tarikatý (£Ýšd, s. 87-88; Harîrîzâde,
ÞÂBÂNÝYYE (Þâbân-ý Velî, ö. 976/1569; Halvetiyye’- dedilen Ekberiyye’nin mahiyeti ve kurucu- III, 56b) Kadiriyye’nin kollarýndan biri kabul
den Cemâliyye’nin kolu; þubeleri: Bekriyye, Çer- su hakkýnda deðiþik görüþler ileri sürül- edilmektedir. Bunlarýn dýþýnda kaynaklar-
keþiyye, Halîliyye, Ýbrâhimiyye, Karabaþiyye, Na-
sûhiyye, ). müþtür. Þeyh-i Ekber unvanýndan dolayý da, müstakil olarak teþekkül eden ya da
ÞAHÂLEMÝYYE (Þahâlem b. Ebû Muhammed, ö. 880/ bunu Muhyiddin Ýbnü’l-Arabî’ye nisbet büyük tarikatlardan birinin silsilesinden ay-
1475; Ebheriyye’nin kolu). edenler olduðu gibi Abdülganî en-Nablu- rýlýp zamanla baðýmsýz bir tarikat hüviyeti
ÞAHMEDÂRÝYYE (bk. MEDÂRÝYYE). sî tarafýndan kurulduðunu söyleyenler de kazanan birçok tarikat yer almaktadýr.
ÞA‘RÂNÝYYE (Abdülvehhâb eþ-Þa‘rânî, ö. 973/1565; vardýr. Bazýlarýna göre ise kurumlaþmýþ bir
Rifâiyye’nin kolu).
Geçmiþte ve günümüzde herhangi bir
tarikat olmayýp Ýbnü’l-Arabî’nin görüþle- tarikatla ya da belli bir coðrafyadaki tari-
ÞÂZELÝYYE (Ebü’l-Hasan Nûreddin Ali b. Abdullah
eþ-Þâzelî, ö. 656/1258; kollarý: Afîfiyye, Aleviyye, ri çerçevesinde þekillenmiþ tasavvufî ve katlarla ilgili müstakil eserler hazýrlanmýþ
Arûsiyye, Bedeviyye / Ahmediyye, Bekkiyye, Bek- fikrî bir hareketten ibarettir. Öte yandan olmakla birlikte coðrafya dikkate alýnma-
riyye, Cevheriyye, Cezûliyye, Desûkýyye / Burhâ-
niyye, Gaziyye / Kâsýmiyye, Habîbiyye, Hamza-
Hýzýr’dan ruhanî olarak hýrka giymek su- dan birden fazla tarikat ve silsileleriyle il-
viyye, Hanefiyye, Hansaliyye, Hâþimiyye, Havâ- retiyle tarikata girenlerin yoluna Hýzýriyye gili eserler de yazýlmýþtýr. XVII. yüzyýlda
týriyye, Hendûsiyye, Hýzýriyye, Ýdrîsiyye, Ýlmiyye, denilmiþtir. Hýzýr’ýn da hýrkayý Hz. Peygam- Safiyyüddin Ahmed Kuþâþî’nin hýrka giy-
Îseviyye, Kâvukciyye, Kerzâziyye, Medeniyye, Mek-
kiyye, Mustâriyye, Nâsýriyye, Neveviyye, Semmâ-
ber’den giydiði kabul edilmektedir (Zebî- diði tarikatlarý ve silsilelerini kaydettiði es-
niyye, Süheyliyye, Þeyhiyye, Vefâiyye, Yâfiiyye, dî, Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 191, 194). Hýzýriyye’- Sim¹ü’l-mecîd adlý eseri bunun ilk örnek-
Yeþrutýyye, Yûsufiyye, Zerrûkiyye, Ziyâniyye). nin kollarýndan biri müfessir Kadî Beyzâ- lerindendir. XVIII. yüzyýlda Murtazâ ez-Ze-
ÞEMSÝYYE (Akþemseddin, ö. 863/1459; Bayramiy-
vî’ye nisbet edilen Beyzâviyye tarikatýdýr bîdî’nin kaleme aldýðý Ýt¼âfü’l-a½fiyâß ve
ye’nin kolu; þubeleri: Himmetiyye, Îseviyye, Ten-
nûriyye). (Zebîdî, £Ýšd, s. 43-44). Kuþâþî birçok ta- £Ýšdü’l-cevheri’s-semîn adlý eserlerle Ýbn
ÞEMSÝYYE (Þemseddin Sivâsî, ö. 1006/1597; Halve- rikatýn yaný sýra Hýzýriyye’den de hýrka giy- Akýle el-Mekkî’nin £Ýšdü’l-cevâhir fî selâ-
tiyye’nin kolu). diðini belirtir (es-Sim¹ü’l-mecîd, vr. 45a-b). sili’l-ekâbir adlý eseri de bu mahiyette-
ÞER‘ÝYYE (Abdülmün‘im b. Abdünnebî Ali el-Ka- VI. (XII.) yüzyýlda teþekkül eden tarikat- dir. XIX. yüzyýlda Harîrîzâde’nin hazýrladý-
dirî, ö. 1986; Kadiriyye’nin kolu).
lardan Beyâniyye’nin (Nebâiyye) kurucu- ðý, üç büyük ciltten oluþan Tibyânü ve-
ÞERNÛBÝYYE (Ebü’l-Abbas Þehâbeddin Ahmed b.
Osman eþ-Þernûbî, ö. 994/1586; Desûkýyye’nin su Ebü’l-Beyân Nebâ b. Muhammed b. sâßili’l-¼ašåßiš adlý eser bu alanda yazýl-
kolu). Mahfûz el-Kureþî’nin de (Ýsnevî, I, 254) ta- mýþ en hacimli kitap olup bir tarikatlar
ÞERRÂBÝYYE (Þeyh Abdullah Yûnus; Sa‘diyye’nin rikat hýrkasýný bizzat Hz. Peygamber’in ru- ansiklopedisi niteliðindedir. Ahmed Rifat
kolu).
haniyetinden giydiði ileri sürülmüþtür (Ze- Efendi’nin Mir’âtü’l-makåsýd’ý (Ýstanbul
ÞETTÂRÝYYE (bk. ÞÜTTÂRÝYYE).
bîdî, £Ýšd, s. 36-37; Harîrîzâde, I, 171a). 1293), Bandýrmalýzâde Ahmed Münib Efen-
ÞEYBÂNÝYYE / YÛNUSÝYYE (Ebû Muhammed Yû-
nus b. Yûsuf eþ-Þeybânî, ö. 619/1222). VI. (XII.) yüzyýlýn baþlarýndan itibaren di’nin Mir’âtü’t-turuk’u (Ýstanbul 1306),
ÞEYHÝYYE (Sîdî eþ-Þeyh Abdülkadir b. Muhammed Ebû Cebel Ya‘lâ’ya nisbetle Cebeliyye, Ýmam Mehmed Sâmî’nin Esmâr-ý Esrâr’ý (Ýstan-
es-Semâhî, ö. 1025/1616; Þâzeliyye’nin kolu). bul 1316), Hocazâde Ahmed Hilmi’nin Ha-
Gazzâlî’ye nisbetle Gazzâliyye, Ahmed-i
ÞÝNNÂVÝYYE (Ebû Abdullah Muhammed eþ-Þin- dîkatü’l-evliyâ’sý (Ýstanbul 1318-1320) ve
nâvî, ö. 1088/1677; Bedeviyye’nin kolu). Nâmekî Câmî’ye nisbetle Câmiyye, Ýbn
Berrecân’a nisbetle Berrecâniyye, Muham- Sâdýk Vicdânî’nin Tomar-ý Turuk-ý Aliy-
ÞUAYBÝYYE (bk. MEDYENÝYYE).
ÞUAYBÝYYE (Ebû Þuayb Eyyûb es-Sâriye b. Saîd el- med b. Hasan es-Sicilmâsî’ye nisbetle Si- ye’sinde (Ýstanbul 1338-1340) muhtelif ta-
Ensârî, ö. 561/1165-66). cilmâsiyye, Ebû Tâhir es-Silefî’ye nisbetle rikatlar ve silsileleri ele alýnmýþtýr. Son dö-
ÞUAYBÝYYE (Þemseddin Muhammed b. Muham- Silefiyye (Silegiyye), Yûnus b. Yûsuf eþ-Þey- nem müelliflerinden Hüseyin Vassâf’ýn sûfî
med b. Þuayb el-Hicâzî, ö. 1040/1630; Bedeviy- biyografilerine dair Sefîne-i Evliyâ adlý
ye’nin kolu). bânî’ye nisbetle Þeybâniyye (Yûnusiyye),
Ebü’l-Hasan Ali b. Ahmed el-Harâllî’ye nis- eserinde de büyük tarikatlarýn kurucu pî-
ÞÛZÝYYE (Ebû Abdullah eþ-Þûzî el-Ýþbîlî, ö. VII/XIII.
yüzyýl). betle Harâlliyye gibi birçok tarikat ortaya rinden baþlanmak suretiyle XX. yüzyýlda-
ÞÜÞTERÝYYE (Ebü’l-Hasan Ali b. Abdullah eþ-Þüþ- çýkmýþtýr. Yine bu dönemde teþekkül eden ki son halkalarýna kadar devam eden sil-
terî en-Nümeyrî, ö. 668/1269). sileleri yer almaktadýr. Louis Rinn’in Ma-
tarikatlardan Þuaybiyye, Ebû Þuayb Eyyûb
ÞÜTTÂRÝYYE / ÞETTÂRÝYYE (Abdullah-ý Þüttârî, ö. rabouts et Khouan isimli eseriyle (Alger
832/ 1428-29; kollarý: Gavsiyye, Uþaykýyye). Sâriye b. Saîd’e nisbet edilmiþ ve Minhâ-
ciyye’nin bir þubesi olduðu belirtilmiþtir 1884) Muhammed Ma‘sûm Þîrâzî’nin Fars-
TEBBÂÝYYE (Abdülazîz b. Abdülhak et-Tebbâ‘, ö. 914/
1508; Þâzeliyye’den Cezûliyye’nin kolu). (Zebîdî, Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, s. 214-215). Ýbn ça üç ciltlik ªarâßišu’l-¼ašåßiš’i de (Tah-
TÂCÝYYE (Tâceddin b. Zekeriyyâ el-Hindî, ö. 1050/ Seb‘în’in halifelerinden Ebü’l-Hasan Ali b. ran 1339-1345 hþ.) burada zikredilmelidir.
1640; Nakþibendiyye’den Ahrâriyye’nin kolu). Son olarak Seyyid Muhammed Hoca Efen-
Abdullah eþ-Þüþterî en-Nümeyrî’ye nisbet
TAÐLÝBÝYYE (Ebû Taðlib Muhammed b. Sâlim es- di tarafýndan Tasavvuf Tarikatlar ve Sil-
Sa‘dî eþ-Þeybânî; Sa‘diyye’nin kolu). edilen Þüþteriyye (Zebîdî, £Ýšd, s. 74-75),
Ebû Abdullah Muhammed b. Ahmed b. sileleri adýyla dört ciltlik bir çalýþma ya-
TAVÂÞÝYYE (Nûreddin Ali b. Abdullah et-Tavâþî; Ka-
diriyye’nin kolu). Abdurrahman es-Sâhilî el-Ensârî’ye nisbet pýlmýþtýr (Ýstanbul 2005).
TÂZÝYYE (Ebû Sâlim Ýbrâhim b. Muhammed et-Tâ- edilen Sâhiliyye (a.g.e., s. 64), XVIII. yüz- Tarikatlar, müslüman halkýn dinî inanç
zî, ö. 866/1462; Medyeniyye’nin kolu).
yýlda Yemen’de Abdullah b. Alevî Bâ Had- ve duygularýný canlý tutmanýn yaný sýra
TENNÛRÝYYE (Ýbrâhim Tennûrî, ö. 887/1482; Bayra-
miyye’den Þemsiyye’nin kolu, Þubesi: Îseviyye).
dâd’a nisbet edilen Haddâdiyye tarikatla- gayri müslimlerin ihtidâsýna vesile olmak,
TÝCÂNÝYYE (Seyyid Ahmed et-Ticânî, ö. 1230/ 1815; rýndan Zebîdî icâzet almýþtýr (Ýt¼âfü’l-a½fi- iþgalci ve sömürgecilere karþý Ýslâm ülke-
Halvetiyye-Karabaþiyye’den Hifniyye’nin kolu). yâß, s. 241-242). Harîrîzâde ayrýca Ebü’l- lerinde direniþ cepheleri teþkil etmek, ih-
UCEYLÝYYE (Ebü’l-Abbas Ahmed b. Mûsâ b. Uceyl Hasan Ali b. Hýzýr ed-Dîbî el-Hazrecî’ye nis- tiyaç durumunda Ýslâm ordularýyla birlik-
el-Yemenî, ö. 690/1291; Kadiriyye’den Hikemiy-
bet edilen Dîbiyye tarikatýndan bahsetmiþ- te seferlere katýlmak, fethedilen bölgele-
ye’nin kolu).
UKAYLÝYYE (Ukayl b. Þehâbeddin Ahmed el-Menbi-
tir (Tibyân, II, 42b). Zebîdî’nin Arâbiyye di- re yerleþip Ýslâmiyet’i yaymak gibi fonksi-
cî el-Batâihî, ö. 550/1155; Harrâziyye’nin bir ko- ye kaydettiði Ömer b. Muhammed el-Urâ- yonlar icra etmiþtir. Meselâ Türkler’in Ýslâ-
lu; þubeleri: Adeviyye, Merzûkýyye, Reslâniyye). bî’ye nisbetle Yemen’de ortaya çýkan Urâ- miyet’i kabul etmesinde tarikat ehlinin ir-

104
TARÝKAT

þad faaliyetlerinin büyük rol oynadýðý bilin- med Nûr, £Unvânü’l-felâ¼ (Minhâcü’r-râ³ýbîn ULVÂNÝYYE (Safiyyüddin Ahmed b. Ulvân el-Ye-
mektedir. Orta Asya’da, Hindistan ve bazý içinde), Kahire 1312, s. 55, 81, 86; L. Rinn, Ma- menî, ö. 665/1267; Rifâiyye’nin kolu).
rabouts et Khouan: Etude sur l’Islam en Algérie, URÂBÝYYE (Ömer b. Muhammed el-Urâbî, ö. 827/
Uzakdoðu ülkelerinde, Afrika’da Ýslâmi- Alger 1884, tür.yer.; Ýmdâdullah Tehânevî, ¿iyâßü’l- 1424; Kadiriyye’nin kolu)
yet’in yayýlmasý, Ýran’da binlerce Mecûsî’- šulûb, Delhi 1284, tür.yer.; Hocazâde Ahmed Hil- UÞAYKIYYE / AÞKIYYE / IÞKIYYE (Ebû Yezîd Iþký, ö.
nin Ýslâmiyet’i seçmesi, Anadolu ve Bal- mi, Hadîkatü’l-evliyâ’dan Silsile-i Meþâyih-i Süh- XV. yüzyýl; Þüttâriyye’nin kolu).
kanlar’da gayri müslim ahalinin ihtidasý reverdiyye ve Kübreviyye, Ýstanbul 1318, tür.yer.; UÞÞÂKIYYE (Hasan Hüsâmeddin Uþþâký, ö. 1001/
Mehmed Þükrü, Silsilenâme-i Sûfiyye, Hacý Se- 1593; Halvetiyye’den Ahmediyye’nin kolu; þube-
büyük çapta tarikatlar vasýtasýyla gerçek-
lim Aða Ktp., Hüdâyî Efendi, nr. 1098, tür.yer.; leri: Câhidiyye, Cemâliyye, Salâhiyye).
leþmiþtir. Tarikatlarýn bu baþarýsý insanla- Tomar-Melâmîlik, s. 8-13, 21-23; Tomar-Kådiriy- ÜMMÎSÝNÂNÝYYE (bk. SÝNÂNÝYYE).
rýn gönül dünyasýna hitap etmesinden kay- ye, s. 10; Abdülhay el-Hasenî, Nüzhetü’l-Åavâ-
VÂSITÝYYE (Ebü’l-Feth el-Vâsýtî; Rifâiyye’nin kolu).
naklanmaktadýr. Ancak bu husus tarikat ¹ýr, Beyrut 1420/1999, V, 507; Hüseyin Vassâf,
VEFÂÝYYE (Muhammed Vefâ b. Muhammed el-Mað-
ve tasavvuf hayatýnda ayný zamanda istis- Sefîne, I-V, tür.yer.; Ma‘sum Ali Þah, ªarâßiš, I-III,
ribî, ö. 765/1364; Þâzeliyye’nin kolu).
tür.yer.; Enver Behnan Þapolyo, Mezhepler ve Ta-
mara ve yozlaþmaya da sebebiyet vermiþ- rîkatlar Tarihi, Ýstanbul 1964, s. 65-206, 298-
VEFÂÝYYE (Ebü’l-Vefâ Ýbrâhim b. Yûsuf eþ-Þâmî, ö.
tir. Nitekim tarihte ve günümüzde bunun 1170/1756; Sa‘diyye’nin kolu).
344, 443-474; J. S. Trimingham, The Sufi Orders
VEZZÂNÝYYE (Abdullah b. Ýbrâhim eþ-Þerîf el-Vez-
örneklerine rastlanmaktadýr. Bundan do- in Islam, Oxford 1971, tür.yer.; A. Schimmel,
zânî, ö. 1089/1678; Þâzeliyye’den Cezûliyye’nin ko-
layý tarikat mensubu derviþlerin gönül dün- Mystical Dimensions of Islam, North Carolina
lu).
1975, s. 228-258; S. H. Nasr, Ýslâm: Ýdealler ve
yasýnda hangi mertebeye yükselirse yük- YÂFÝÝYYE (Abdullah b. Es‘ad el-Yâfiî, ö. 768/1367;
Gerçekler (trc. Ahmet Özel), Ýstanbul 1985, s. 138-
selsin þeriat kurallarýna riayet etmesi þart Kadiriyye, Sühreverdiyye ve Þâzeliyye’nin kolu).
166; Mustafa Kara, Tasavvuf ve Tarikatlar Tari-
koþulmuþ, dinin zâhir kurallarýna riayet YEMENÝYYE (bk. ESEDÝYYE).
hi, Ýstanbul 1985, s. 189-314; Hasan eþ-Þerkavî,
Mu£cemü elfâ¾i’½-½ûfiyye, Kahire 1987, s. 200- YESEVÝYYE (Ahmed Yesevî, ö. VI/XII. yüzyýl).
edilmemesi tarikat hayatýnda açýk bir sap-
201; A. A. Bennigsen – C. Lemercier-Quelquejay, YEÞRUTIYYE (Ali Nûreddin el-Yeþrutî, ö. 1316/1899;
ma olarak deðerlendirilmiþtir. Geçmiþte Þâzeliyye-Derkaviyye’den Medeniyye’nin kolu).
Sufi ve Komiser: Rusya’da Ýslam Tarikatlarý (trc.
tekkelerin belli kanunlar çerçevesinde ve Osman Türer), Ankara 1988, tür.yer.; Selçuk Eray- YÝÐÝTBAÞÝYYE (bk. AHMEDÝYYE).
göz önünde faaliyet göstermesi sebebiyle dýn, Tasavvuf ve Tarikatlar, Ýstanbul 1994, s. YÛNUSÝYYE (bk. ÞEYBÂNÝYYE).
dinî ve ahlâkî açýdan istismar ve yozlaþma 299-467; Osman Türer, Ana Hatlarýyla Tasav- YÛSUFÝYYE (bk. RÂÞÝDÝYYE).
büyük ölçüde önlenmiþtir. Günümüzde ise vuf Tarihi, Ýstanbul 1995, s. 97-207; Hasan Kâ- ZÂHÝDÝYYE (Hasan Yûsuf Halîl ez-Zâhid; Bedeviy-
mil Yýlmaz, Anahatlarýyla Tasavvuf ve Tarîkat- ye’nin kolu).
tarikat faaliyetleri Türkiye’deki yasak yü-
lar, Ýstanbul 1997, s. 127-149, 229-265; C. W. ZÂHÝDÝYYE (Ýbrâhim Zâhid-i Geylânî, ö. 700/1301;
zünden yer altýnda yürütüldüðü için istis- Ernst, The Shambhala Guide to Sufism, Bos- Ebheriyye’nin kolu; þubeleri: Halvetiyye, Safe-
mara daha açýk durumdadýr. ton 1997, s. 120-146; a.mlf., “Tariqa”, Encyclo- viyye).
BÝBLÝYOGRAFYA : pedia of Islam and the Muslim World (ed. R. C. ZENFELÝYYE (Ali Zenfel el-Lebîdî el-Ahmedî; Be-
Martin), New York 2004, II, 680-684; A. Knysh, deviyye’nin kolu).
et-Ta£rîfât, “et-Tarîk” md.; Tehânevî, Keþþâf,
Islamic Mysticism: A Short History, Leiden 2000, ZERRÛKIYYE (Ahmed Zerrûk el-Fâsî, ö. 899/1493;
II, 919-920; Ýbnü’n-Nedîm, el-Fihrist, s. 235; Ebû
s. 172-244; M. Mahmûd Abdülhamîd Ebû Kahf, Þâzeliyye’nin kolu; þubeleri: Afîfiyye, Âsýmiyye,
Tâlib el-Mekkî, Ɔtü’l-šulûb, Kahire 1310, II,
et-Ta½avvufü’l-Ýslâmî: ƒa½âßi½üh ve me×âhibüh Bâveysiyye, Gaziyye, Hattâbiyye, Medeniyye,
138; Sülemî, ªabašåt, s. 383; Kuþeyrî, er-Risâle, Mehâsiniyye, Nâsýriyye, Râþidiyye).
ma£a dirâse ta¼lîliyye ve meydâniyye li’¹-¹uru-
I, 52, 59; Hücvîrî, Keþfü’l-ma¼cûb, s. 218-341,
šý’½-½ûfiyye, Tanta 2000, s. 315-637; Reþat Ön- ZEYLAÝYYE (Safiyyüddin Ahmed b. Ömer ez-Zeylaî
403, 412; Muhammed b. Münevver, Esrârü’t-tev-
gören, Osmanlýlar’da Tasavvuf, Ýstanbul 2000, el-Ukaylî, ö. 704/1305; Kadiriyye’nin kolu).
¼îd (nþr. Zebîhullah Safâ), Tahran 1332 hþ., s.
s. 27-231; a.mlf., “Balkanlar’ýn Ýslâmlaþmasýn- ZEYNÝYYE (Zeynüddin el-Hâfî, ö. 838/1435; Sühre-
27, 36; Necmeddîn-i Kübrâ, Usûlü Aþere (Tasav-
da Sûfîlerin Rolü”, Balkanlar’da Ýslâm Medeni- verdiyye’nin kolu).
vufî Hayat içinde, trc. Mustafa Kara), Ýstanbul yeti Milletlerarasý Sempozyumu Tebliðleri, Ýs- ZÝYÂNÝYYE (Muhammed b. Abdurrahman b. Ebû
1980, s. 33-70; Ýbnü’l-Arabî, el-Fütû¼ât, II, 382-
tanbul 2002, s. 47-73; Necdet Yýlmaz, Osman- Ziyân el-Kandûsî, ö. XII/XVIII. yüzyýl; Þâzeliyye’-
383; a.mlf., I½¹ýlâ¼âtü’½-½ûfiyye (nþr. Bessâm Ab- lý Toplumunda Tasavvuf (17. Yüzyýl), Ýstanbul nin kolu).
dülvehhâb el-Câbî – Dâvûd el-Kayserî, Mušadde- 2001, tür.yer.; Ramazan Muslu, Osmanlý Toplu- ZÝNCÎRÝYYE (Giritli Ali Baba; Kadiriyye’nin kolu).
mât içinde), Kayseri 1997, s. 72; Abdürrezzâk el- munda Tasavvuf (18. Yüzyýl), Ýstanbul 2003, ZÜHRÝYYE (Kayserili Ahmed Zührî, ö. 1157/1744;
Kâþânî, Tasavvuf Sözlüðü (trc. Ekrem Demirli), tür.yer.; Hür Mahmut Yücer, Osmanlý Toplumun- Halvetiyye-Ahmediyye’den Sinâniyye’nin kolu).
Ýstanbul 2004, s. 349; Abdurrahman Ebü’l-Ferec da Tasavvuf (19. Yüzyýl), Ýstanbul 2003, tür.yer.;
el-Vâsýtî, ªabašåtü Åýršati’½-½ûfiyye, Kahire 1305, Ýslâm Dünyasýnda Tarîkatlar: Geliþmeleri ve Ak- Bu liste, aþaðýda anýlan kaynaklardaki bel-
tür. yer.; Ýsnevî, ªabašåtü’þ-Þâfi £iyye, I, 254; Ýbn tüel Durumlarý (ed. A. Popovic – G. Veinstein, li baþlý tarikatlarý kapsamaktadýr. Daha ay-
Hacer, ed-Dürerü’l-kâmine, III, 322; Vâhidî, Me- trc. Osman Türer), Ýstanbul 2004, tür.yer.; Seyyid rýntýlý bir araþtýrmanýn bu listeye çok sayýda
nåkýb-i ƒvoca-i Cihån ve Net¢ce-i Cån (nþr. Ah- Muhammed Hoca Efendi, Tasavvuf, Tarîkatlar
met T. Karamustafa), Cambridge 1993, tür.yer.;
tarikat ilâve edeceði þüphesizdir.
ve Silsileleri, Ýstanbul 2005, I-IV, tür.yer.; Derya
Ýmâm-ý Rabbânî, Mektûbât, Ýstanbul, ts. (Fazilet BÝBLÝYOGRAFYA :
Baþ, Seyyid Ahmed el-Bedevî: Tarîkatý ve Ýstan-
Neþriyat), I, 50, 54-55; (mektup 36, 41); Hulvî, Le- bul’da Bedevîlik, Ýstanbul 2008, tür.yer.; Paka- Zebîdî, £Ýšd, tür.yer.; a.mlf., Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, tür.
mezât-ý Hulviyye, Süleymaniye Ktp., Hâlet Efen- lýn, III, 403-409; Louis Massignon – [Tahsin Yazýcý], yer.; Harîrîzâde, Tibyân, I-III, tür.yer.; L. Rinn, Marabo-
di, nr. 281, vr. 9a-10a, 13b-14a, 16a-b, 132a; Kuþâþî, “Tarîkat”, ÝA, XII/1, s. 1-17; E. Geoffroy, “Tarýka”, uts et Khouan: Étude sur l’Islam en Algérie, Alger
es-Sim¹ü’l-mecîd fî selâsili ehli’l-bey£a ve ilbâsi’l- EI 2 (Ýng.), X, 243-246; P. Lory, “Tarýka”, a.e., X, 1884; Mehmed Sâmi, Esmâr-ý Esrâr, Ýstanbul 1316;
Åýrša ve’t-ta½avvuf ve sülûki ehli’t-tev¼îd, Sü- 246-248; R. S. O’Fahey, “Tarýka”, a.e., X, 248- Tomar-Halvetiyye, tür.yer.; Tomar-Kådiriyye, tür.
leymaniye Ktp., Þehid Ali Paþa, nr. 1197, tür.yer.; 250; Th. Zarcone, “Tarýka”, a.e., X, 250-253; Nat- yer.; Hüseyin Vassâf, Sefîne, I-V, tür.yer.; J. S. Triming-
Ýsmâil Hakký Bursevî, Kitâbü’l-Hitâb, Ýstanbul 1256, halie Clayer – A. Popovic, “Tarýka”, a.e., X, 253- ham, The Sufi Orders in Islam, Oxford 1971, tür.yer.;
s. 259-264; Bandýrmalýzâde, Mir’âtü’t-turuk, Ýs- 255; K. A. Nizami, “Tarýka”, a.e., X, 255-257; N. Yakup Çiçek, Harîrîzâde Mehmed Kemaleddin: Ha-
tanbul 1306, tür.yer.; Zebîdî, £Ýšd, tür.yer.; a.mlf., Kaptein, “Tarýka”, a.e., X, 257; E. Montet, “Re- yatý - Eserleri ve Tibyânü vesâili’l-hakâýk fî beyâný
Ýt¼âfü’l-a½fiyâß, tür.yer.; Muhammed b. Ahmed ligious Orders (Muslim)”, ERE, X, 719-726; Ant- selâsili’t-tarâik. Muhtevasý ve Kaynaklarý (öðretim
Akýle el-Mekkî, £Ýšdü’l-cevâhir fî selâsili’l-ekâbir, hony H. Johns, “Tarýqah”, ER, XIV, 342-352 (bir üyeliði tezi, 1982), ÝSAM Ktp., nr. 3572, I-II; O. De-
Ýstanbul Belediyesi Atatürk Kitaplýðý, Osman Er- tarikattan ya da tarikatlarýn belli bir coðrafyadaki pont – X. Coppolani, Les confréries religieuses mu-
gin, nr. 1129, vr. 1b-30b; Ahmed Rifat, Mir’âtü’l- faaliyetlerinden bahseden çalýþmalarýn birçoðu sulmanes (ed. M. J. Cambon), Paris 1987; Louis Mas-
makåsýd, Ýstanbul 1293, s. 3, 21-47; Harîrîzâde, ansiklopedinin ilgili maddelerinde yer aldýðý için signon – [Tahsin Yazýcý], “Tarîkat”, ÝA, XII/1, s. 4-17;
Tibyân, I-III, tür.yer.; Ahmed Ziyâeddin Gümüþhâ- burada ayrýca zikredilmemiþtir). DÝA’daki tarikat maddeleri.
nevî, Câmi £u’l-u½ûl (nþr. Edîb Nasreddin), Bey-
rut 1997, I, 46-51; II, 23-111, 198-202; Muham- ÿReþat Öngören ÿDÝA

105

You might also like