You are on page 1of 222

1.

Bas1m : 1975 (Temmuz)

SURGUN

BEHZAT AY

Kapak kompozisyonu Erkal Yavi


Dizgi, Bask1, Cilt Husnl.itabiat Matbaas1
Kapak bask1s1 Evren Ofset
Kitab1 yay1mlayan Kemal Karatekin

TEKIN YAYINEVI

Tel. : 27 69 69 - Ankara Cad. 51 1STANBUL


BEHZAT AY

SURGON
Roman

TEKIN YAVI NEVI


Camlldere'den K1zilcahamam'a bir minubusle gel-
mekte alan ilkogretim Mufetti9i Basri Altmay, yapt1g1
saru9turmay1, ogretmenleri ve koyluleri du9unuyardu:
ulncir <;:ekirdegini daldurmayan kanular yuzunden
'vakit nakittir' dedigimiz zaman ba9a ak1p gidiyar. Her
yil K1bns buyuklugunde taprag1m1z denizlere surukle-
niyar deniyar; ya verimsiz ge<;:en aylar, ylllar? Ba9-
kentin burnu dibindeki ku<;:uk ku<;:uk koylerin akulla-
nnl goruyarum, okulculugumuzu du9unuyarum. Verim,
yak denecek denli az. Bir de ogretmenlerin engellen-
meleri, <;:engellenmeleri yuzunden yaratilan huzursuz-
luk ... $ikayetlerin kanulan guiOn<;. Bu kanularla bize
saru:;;turma, inceleme yapt1rmalan da guiOn<;. 0<;: gun
Once K1zilcaoren koyu ogretmeni Ya:;;ar Akta:;;'a
yak19t1rdJklan kanularda bana yapt1nlan saru9tur-
ma sozgelimi ... Ya9ar Akta:;; din dersine onem ver-
miyarmu:;;; al sana bir saru9turma. <;amlidere'-
deki ogretmen Ali Kanur, particilik yapm1:;;. Ki-
zilcaoren'den iki gun once bunun i<;:in <;amiJdere'-
ye geldim. Denetcilik ve yardJmcJIJga s1ra bile gelmi-
yar saru9turmalardan. Bir de adac1, imam almak i<;:in
ilkakulu d1:;;ardan bitirme smavlanna girenlerin Sl-
navlan ... Yann da bunun i<;:in K1zilcahamam'da <;:aiJ:;;a-
cagJm. Zarunlu k11inan ilkogretimi, ilkogretim <;:agla-

-5-
nnda okulsuzluk yi.izi.inden bitiremiyenler, odaci11ga,
imamllga aday olabilmeleri igin ilkokul diplomas1 so-
ruluyor. Onlar da, okur okumaz, yazar yazmaz akm
ediyorlar smav kapllanna. Koyden kente, yurttan dl-
~anya, ogretmenlikten Avrupa ve Avustralya'ya iljlgi-
lik igin olan akm gibi ... Koyli.iye kooperatifgilik yap-
t1rd1g1 igin gecenin karanllgmda dovi.ildi.igi.i yetmiyor-
mu~ gibi, a~1r1 solcudur diye si.irgi.in edilen ogretmen
Hi.iseyin Solmaz, ugra~mdaki umudu solunca, alt1 ay
once istifa edip Almanya'ya i~9i olarak gitti. Ankara-
da yuzlerce ogretmen Almanya'da iljl9ilik umuduyla
bekliyor. Bunlan onemsemiyor bile ilgililer. llgililerin
ilgisizligi yuzunden verimsizle!}en insanlar, k1ra9laljlan
topraklar, bozulan yo liar ... bizde. Bunu soyleyince, ya-
zmca da suglu biz oluyoruz. Dort ay once hakk1mda
agllan soru!}turmada sorulan sorular neydi? ... "
K1zllcahamam'a gelmi!}ti. Mini.ibi.isten inip, llkog-
retim Mudi.irlugu'ne dogru elinde 9antas1 ile yurumek-
te olan Basri Altmay, llkogretim Mufetti!}i Yucel Kan-
demir'le kar!}lla!}tl. Yucel Kandemir, biraz durgundu.
Basri Altmay,
"Ankara'dan ne zaman aynldm Yucel?· diye sor-
du.
·Bugun. Biraz once geldim. Yann <;eltik9i'ye gi-
decegim de ... ,.
·Hayrola? ..
«Belli !}eyler. Okullar agild1 ya, soru!}turma fur-
yasl da ba~lad1."
"Oyle oldu. Ben de K1zilcaoren ve <;aml1dere'ye
bu i~ igin gittim ...
"Yann da smavm ba~mda bulunacakmi!}Sin.•
"Oyle."

-6-
Yucel Kandemir, s1ktnt1yla gevresine baktndl ve
sonra,
uBasri, haydi Soguksu'ya dogru yuruyelim. Ak-
9am yemegini orada yeriz. Hem de temiz hava alm19
oluruz.•
"<;antam1 bir yere koyahm.•
.. Qtele b1rakahm. Ben gantam1 filan otelde b1rak-
t1m. Seninkini de b1rakal1m. Nas1l olsa otelde kalaca-
fllZ."
"Haydi oyleyse.•
Otele gittiler. Ay1rtt1klan odaya, gantasm1 kilitle-
yip b1rakt1 Basri Altmay. Odanm kapiStnl da kilitleyip
anahtan cebine koydu. Otelden g1ktllar.
K1zilcahamam'm merkezinden iki kilometre uzak-
ta alan orman igindeki Soguksu lokantasma yava9 ya-
val? yuruyerek yanm saatte gelmi9lerdi. ikindiden ak-
9ama kavu9ulmak uzereydi. Yemeklerini soyleyip otur-
dular. Bir 9i9e de rak1 agt1rd1lar. Basri Altmay, 9urdan
burdan konu9tugu halde, Yucel Kandemir'in konu9-
mad1Qtnl gorunce,
«Nigin konu9muyorsun? Out yutmu9 bulbul gibi-
sin,• dedi.
.. seni dinliyorum.•
Basri Altmay, gezdigi ogretmenler seminerini an-
lattl bir sure. Yucel Kandemir yine dinliyordu. lzgara-
lar gelmi9ti. Yemeye ba9ladllar. Ancak bir sure sonra
Yucel Kandemir suskunluktan silkinerek,
·llerde bir gam var,• dedi. •C::evresi gevrili. <;am-
da, 'Ata, bu gam dibinde bir gece sabahlad1' yazil1.•
«Gordum.•
·Bakanlarla s1k s1k buraya gelirmi9."
·Oyleymil;>."

-7-
•$imdi de sen sustun ...
·Benimki i!jl olsuna bir konu!jlma Yucel. Ozerimde.
bir srkmtr var.•
•Ne gibi?»
·Bilmiyorum. Daha dogrusu anlatamryacagrm bir
srkrntr.•
Yucel Kandemir duraksayrp baktr. Sonra, barda-
grnr kaldrnp,
.. vava!Jl gidiyorsun, .. dedi ve ic;:ti.
Vadiye inen ak!jlamrn karanlrgrnr, c;:am ormanr bi-
raz daha koyula!jltrnrken, c;:amlarda asrlr ampuller yan-
mr!jl, ay da krzrl bir tepsi gibi ormanrn uzerinde gozuk-
mu!jltl.i. Basri Altrnay,
·Gorkemli bir gorunum,• deyip bardagrnr kaldrrdr,
bolca bir yudum ic;:ti.
Yi.icel Kandemir, bir sure aya baktrktan sonra,
ikircimli durumundan srynlmak kararrnr vererek, san-
dalyasrna daha dikc;:e ve dinc;:c;:e oturdu. Bir yudum ic;:-
ti. Bir de sigara ate!jlledikten sonra,
·Bak Basri," dedi. ·Sana bir haber verecegim.
Belki haberi vermemem gerekirdi ama, verecegim. Be-
nim anlayr!jlrma gore soylemem gerekiyor. Haberli ve
metin olman ic;:in soyleyecegim.•
Basri Altrnay, ku!,>ku ile bakarak,
.. Sayle," dedi.
«Soyleyecegim, c;:unku ....
Yucel Kandemir'in sozunu kesti ve sabrrsrzlrkla,
«Sayle yahu!» dedikten sonra, «Onsoze gerek
yok,» diye ekledi.
«Hani soru!jlturma gec;:irmi!jltin ya."
.. Evet.,
·Sonuc;:landr."

-8-
.. sonu<;: ne?,
.. ozulme ...
.. Soyle karde!?im.•
·Surgun.•
Basri Altmay, kulaklanna kadar k1zararak,
.. Nereye?» diye sordu .
.. Siirt'e~
Kahn, karanhk bir sessizlikten sonra,
.. ozulme Basri," dedi Yucel Kandemir.
On dakikaya yakm bir sessizlik surdu yine. Bu
sessizligi, ac1 bir gulumsemeyle,
.. Dogal," diye y1rtt1 Basri Altmay.
·Evet, dogal sayll1r oldu boyle 9eyler. Ba!?ka ne
beklenir ... "
.. Kimden duydun?"
·Mudur YardJmCJSJ Orhan'dan."
·Ne dedi?,.
.. Y <myJ gbsterd i ...
.. sevinerek mi gbsterdi?"
.. BO!?Ver.•
·Bo!?veriyorum. Soyledigin gibi, beklenen !?eyler
bunlar. Aday art1klanyla doldurulmu!? bir Bakanhk br-
gutunden ba!?ka ne beklenebilir ki. Onlar a<;:Jk<;:a po-
litikamn i<;:indeler: Biz ise, yurtseverlik gbrevJmJzm
geregini yerine getirince politika yapml!? oluyor, hor-
lanJyor. soru!?turuluyor, kovu!?turuluyor ve sonunda
surgun ediliyoruz.•
.. Qyle oluyor dostum.•
Yemeklerini yemi!?ler, i<;:kilerini bitirmi!?lerdi. Birer
kahve sbyleyerek beklemeye ba!?ladllar. Kom!?u ma-
sada i<;:mekte olan iki bayla iki bayan, iyice olmu!?lar-
dJ. Art1k konu!?muyorlar, onlara bak1yorlard1. Bir sure

-9-
sonra o dart kil;li kalk1p otomobillerine binmi~ler, sert
bir fren sesiyle uzakla~m1~lard1. Yucel Kandemir, ko-
nuyu degi~tirmek igin,
«Kargasekmez'de yuvarlanmazlarsa iyi,,. dedi.
"Kargasekmez'de ne i~leri var? Ankara'ya git-
mezler. Burada bir otelde kahrlar.,.
«Bize ne!"
«Dogru.•
«Zengin malmm yoksulun genesi yormas1 gibi. .. ,.
«Kahveleri de ic;tik ... ,.
«Kalkahm ...
Hesab1 odeyip kalktllar.
Konu~madan yuruyorlard1. Basri Altmay, derin bir
kedere burunmlil;ltO. Sinirli sinirli du~unuyordu. Yucel
Kandemir, konuf,lmaya yaklaf,lmlyor, haberi verdigine
pi~man olmu~ gibi bir havaya girmi~ti. Kendini sugla-
maya ba~lamlf,ltl. Bu duygusunu ag1klad1,
"Soylemesemdi.,.
.. Vine duyacakt1m. •
·Ama ... ,.
«Amas1 ne?"
.. Birkag gun sonra duyacaktm."
«Ne ay1nm1 var?,.
«Bu geceden s1kmtm ba~Jamazd1.,.
«Bo~ver."
Tek tek sozcuklerle surdurulen zoraki bir konu~­
madan sonra, yine bir sessizlik ba~lad1. Ve art1k, ay
1~1gma gomulen K1zllcahamam'm, karaydana benze-
yen orman i<;:indeki yolunda, iki sessiz adamm ayak
sesleri duyuluyordu yaln1z.

-10-
II

Basri Altmay, iki gun sonra Ankara'daki ilkogre-


tim Mufettil;lligi burosuna geldiginde, t;ekmecesindeki
bir zarfm it;inde Milli Egitim Mudurlugunun iki yaz1stn1
gordu. Biri Siirt'e atand1g1n1 bildiriyordu. ikincisinde
de, Muhasebe Mudurlugunde yol parasmm bekledigi,
hemen almas1 ve iki yaz1y1 ald1g1na deggin imzay1 at-
mak uzere MCiduriUge bal;lvurmas1 bildiriliyordu. Kendi
kendine,
"Her l;ley oylesine ustal1kla haz1rlanm19 ki ... " diye
sbylendi. Sonra bir sandalye t;ekip oturdu. Odac1ya
bir kahve soyledi. 0 anda ikinci bir odac1 geldi ve,
« Mudi.ir Bey sizi istiyor, .. dedi.

"Sayle Mudure, kahvemi it;tikten sonra gelece-


gim!,.
Sinirli olarak soyledigi bu soz i.izerine, durup ba-
kan odac1ya,
«Sbyledigimi Mi.idi.ire aynen soyle!" diye peki9-
tirdi.
Kahvesini, sigarasm1 it;mil;lti. Dogru Muduri.in oda-
sma gidip, yazilan ald1gma deggin imzay1 at1p t;1kt1.
Konu9mak istemiyordu. Mudur, bu davraml? kar91sm-
da bozulmu9tu. Basri Altmay, kap1dan t;1kt1g1 h1zla,
yol parasm1 alma i9lemini bitirdikten sonra,

- 11-
"lstegimizle bir yere atansak yol parasm1 almak
gunlerce uzardl,• diye soylenerek Ke9ioren'deki evi-
nin yolunu tuttu.
Ak9am yemeginden sonra, bir ilkokulda ogret-
menlik yapan kans1 Nurcan'a durumu a9t1. Zoraki bir
gi..ili..imsemeyle, sonucu dogal kar~ulad!Qinl, bu ortam-
da boyle 9eylerin olagan oldugunu, i..izulmemelerinin
gerektigini de anlatt1. Nurcan, susup kalm19t1. Basri
Altmay,
·Cok mu uzuldun?· diye sordu .
.. sevinilmez herhalde boyle habere.•
"Ne yapahm?»
"Ne bileyim,"
·<istersen yaln1z ben gideyim."
.. Yeniden buraya seni verirler mi?•
.. sanm1yorum.•
"E biz ne yapahm burada yaln1z?·
.. Qyleyse yann da e9 durumundan senin atanman
i9in dilek9e veririz. Ba9ka yapacag1m1z bir 9ey yok.
Dilek9eni elden dola9t1nnm ben. Bir hafta i9inde atan-
ma yazm1 ahr, yasal sm1r i9inde en 90k on be9 gun
sonra ver elini Siirt.» Nurcan,
.. Qiur. Ba9a gelen 9ekilir, .. diye soylendi.
.. Paslanm19 bir 9arkm di9lileri bizleri at1yor ...
«Yolculuktan, daha 90k e9ya ta91maktan b1kt1m."
.. oogrusun ama ... "
"Kahrolasdar!,
«$imdi ne desek bo9 Nurcan."
Nurcan, dl.il,>Linup duruyordu. Basri Altmay, havay1
degi9tirmek i9in,
"Villar oncesi Mevlana ne demi9 biliyor musun?,
diye sordu. Ve yan1t beklemeden okumaya ba9lad1:

-12-
«Her gun bir yerden goc;:mek ne iyi.
Her gun bir yere konmak ne guzel.,.

"Bunlar avunmak ic;in ... "


"Belki.»
"Oyle soyleyerek kendimizi avutuyaruz ...
"Dedim ya, 9imdi ba9ka ne desek ba9.•
Baba ve analann1 dinlemekte alan ilkakulda aku-
yan Ayd1n'la Aycan, gi.ilmeye ba9lad1lar. Basri Alt1nay,
gi.ilumsiyerek,
"Ne aldu?» deyince, Ayd1n,
"Ankara'ya geleli daha iki y1l almad1,• dedi. Ay-
can,
«Vine mi gtic;ecegiz? .. diye sardu.
"Vine gtic;:ecegiz c;acuklar, yine gti<;:ecegiz! ..
Birlikte gi.ilmeye ba9lad1lar. Nurcan'rn gozleri dal-
mu9tu. Gulme ile aglama kan9m19, gtizlerine, yi.izi.ine
yay1lm19tr. Basri Altrnay,
"Kalk1n sinemaya gidelim, nasrl alsa yal paras1n1
ald1m, .. dedi.
<;acuklar gi.ilerek kalkt1lar. Analann1n yi.izune bak-
tlktan sanra giyinmeye ba9lad1lar. Basri Alt1nay, gi-
yinmek i.izere yatak adas1na gitmekte alan kansrn1n
arkasrndan,
··Bu i.ic;i.inci.i surgi.in, nas1l alsa si.irgi.inli.ige al19t1r-
drlar; seruven gibi kabul edip bir seri.iven filmine git-
mek ktiti.i almaz,, dedi. Nurcan,
«Kendini g1rg1ra al1yarsun,, diye soylenerek gitti.
D19arr <;:1kt1klannda, Ankara 1911 191ld1 ... Sanki ilk
kez boyle gi.izel gtizuki.iyardu ...

-13-
Ill

Bir hafta sonra sabahleyin, Altlnay'lar Guneydogu


Ekspresinin yatakh ikinci mevkiine binip yola 91ktllar.
Dordu de ayakta Ankara'ya bak1yorlard1. Aydm'la Ay-
can, yolculugun ne kadar sOrecegini, nerelerden gec;te-
ceklerini soruyorlard1. Basri Altmay, k1sa k1sa yamth-
yordu. Ekspres, Hasanoglan istasyonundan gec;terken,
Koy Enstituleri zamanmda agac;tland1nhp sonradan ni-
telik degi~tiren okulu gostererek, c;tocuklara bir ~ey­
ler soyledikten sonra usu c;teyrek yuzyll gerilere gotti.
Sonra it;inde bulundugu ortam1 du~undu. Bir huzun
it;ine gomuldu. Konu~muyordu art1k. 0 ylllarla ic;tinde
bulundugu gunlerin ay1nmm1 du~unurken kederden
bogulur gibi oluyordu. K1nkkale'yi gec;tinciye degin bu
havadan kurtulamad1. Delice istasyonundan sonra,
ekspresin h1z1yla devrilir gibi olup hemen gerilerde
kalan agar;lara, telefon direklerine bakarak, devletr;i-
ligin olanaklann1, makinamn verimini di.il;li.inmeye bal;l-
ladl. Bir sure sonra Nurcan, oturdugu yerden kalk1p
yanma geldi. Pencereye dirseklerini dayam191ar, d19a-
n bak1yorlard1. Basri Altmay,
"Makinala9mak ne guzel bir al;lama,• dedi. ·Bak,
biraz once demiryoluna ko9ut giden atl1 hemen geri-
lerde kald1 ...

-14-
.. Kimbilir evine ne goti.iri.iyor adam," diye m1nl-
dand1 Nurcan.
«Kimbilir?•
•Neden konu~muyorsun?•
.. ou~i.inuyorum.•
·Neyi du~i.ini.iyorsun?»
"Demir raylarda ak1p giden ekspresi.•
.. Bak1yorum da .....
«Ne var? ..
.. Qzansiladm ...
.. Guzel ~eyler di.i~i.inmeye cah~1yorum ...
.. surgunli.igu unutmak i<;in mi?·
-Oyle," deyip <;ocuklara bakt1 ve gocuklann uyuk-
lamakta olduklanm gori.ince, «Si.irgi.inli.igi.i balayma ge-
virmek istiyorum," diye ekledi.
Kahkahalarla gi.ilmeye ba~ladilar. Uyuklamakta
olein Aydm'la Aycan, gozlerini agtilar. ikisi de birden,
«Ne gi.iluyirsunuz?, diye sordular. Basri Altmay,
.. Ac1kt1k da ... " diye yan1tlad1. Nurcan,
«Haydin kalkm gocuklar bir ~eyler yiyelim,• dedi.
Ankara'dan ald1klan, domates, salatal1k sepetine
uzand1. Haz1rl1ga koyurdular ...
Yiyeceklerinden yediklerini yemi~ler, kalam da
toplay1p yerle~tirmi~lerdi. Nurcan, gozlerini yummu~.
ba~1n1 pencere yanma dayam1~t1. <;ocuklar da uzan-
m19lard1. Basri Altmay, gantasmdan bir kitap <;lkara-
rak okumaya ba~lad1. ..
Bozk1nn ikindi serinligi ekspresin i<;inde de du-
yulmaya ba~lam1~t1. Nurcan, gozlerini a<;t1. Basri Al-
tmay'a bak1p,
.. Gozlerin yorulmad1 m1?• dedi.
«Yoruldu ama .....

-15-
«Eee.»
,dyi bir kitap."
«Nasll?·
«Bak bir cumle.•
«Oku."
"Korkunc;: burjuvazi buyuk di.i!?i.incelerden, yara-
t1c11iktan yoksundur."
"Bunlan kim okur, kim dinler? Eloglu bildigini ya-
piyor. Bizimki ta!?lma suyla degirmen dondermeye
benziyor Musluman mahallesinde salyangoz satmak
bizimki. Toplumun <;:1karlann1 savunman ba!?1m1za az
m1 i!? ac;:t1? Okumak, ulkucu olmak insanlann ba!?ma
dertler ac;:1yor. K1y1m uzerine k1y1m, surgun uzerine
surgun. Gunluk gazete bile okumayacak denli bilisiz-
leri, <;:1karcllan odullendiriyorlar. Tan1d1klanmlz ic;:inde
Ankara Milli Egitim Mudur Yard1mcillgma, Bakanhk
$ube Mudur!Uklerine getirilenleri bir di.i!?i.in. Ne bili-
yorlardl? Biri partizan, oteki de aday olup da kazana-
maymca o makamlara getirildiler. Ya o yard1mc1 ders
kitab1 haz1rlay1p, okullara mufetti!?ler kanahyla zorla
dag1tt1ran Osman! Tumunun evi, !?USU busu var. Biz
bugun tiyiteberiz. Kan-koca canla ba!?la c;:ah91YOruz,
Kar!?1hgmda .. "
«Ne yapal1m can1m !?imdi? ..
«insan kendini de garantiye almah ...
«Neyle alal1m?"
uOnlar nasi! aliyorlar? ..
.. vani !?imdi hemen yard1mc1 ders kitab1 m1 yaza-
llm? Aday m1 olahm?·
«Sinirlendigim ic;:in soyluyorum Basri."
«Daireleri de, otomobilleri de, makamlan da ye-
rin dibine bats1n! Hele onlar gibi el etek operek kaza-

-16-
nild1ysa ... Belirli bir sure ya:;;anacak dunyada, in san
gibi ya:;;amak daha iyi.•
«Ama onlar ya:;;1yor, biz surunuyoruz! •
"9a:;;1yor musun buna?•
"9a:;;1yorum elbet! •
.. Hakhsm! <;unku onlar ve efendileri, ya:;;anllas1
dunyam1z1 :;;a:;;llas1 ettiler ... •
Susmu:;;lard1. Nurcan, h1rkalan <;:1kard1, c;:ocukla-
ra giydirdi. Kendilerinkini de giydiler.
Gecenin karanhgm1 ve sogugunu yararak ilerliyor-
du Guneydogu Ekspresi. Biraz sonra da hl!;llmla
Kayseri istasyonuna girdi. lti:;;erek inenler binenler
oluyordu. Karanl1g1 delen h1rc;:m bir duduk sesiyle sar-
Sihp hareket edince ekspres, Altmay'lar, yiyeceklerini
c;:1kanp yemeye ba:;;ladllar. Yemekten sonra bekleme-
yerek yattllar ... Malaitya istasyonunda uyand1klannda
kendilerini li!;llimu:;; buldular. <;elik gibi bir sabah so-
gugu vard1 dJ!;larda. inenlerden c;:ok binenler oluyordu.
Ekspres yava:;; yava!;l ak1p giderken yemekli vagondan
gelen c;:aylann1 ic;:tiler. lsmm1:;;lardJ biraz. Ayaga kal-
karak, d1:;;an bakmaya ba:;;ladllar. Elindeki TOrkiye ha-
ritasml Aydm'a verip, d1:;;an <;:1kt1 Basri Altmay. Geri
geldiginde, c;:ocuklan yine ayakta buldu. Bir sure son-
ra, Hazar golu c;:evresinden gec;:erlerken birlikte aya-
ga kalk1p, gale bakarak konu:;;maya daldllar ... TO nel-
l ere girip <;:JkJyorlardJ art1k. Ergani'ye geldiklerinde,
Guneydogunun S1cag1 yuzlerini yalamaya ba:;;lam19tl.
Ekspres Diyarbak1r duzlugunde bir karayllan gibi ak1p
gidiyordu. Gurultulu konu:;;malar oluyordu. Turkc;:e,
Kurtc;:e, Arapc;:a sozlukler biribirine kan:;;1yordu. TOrkO-
Ier, kaval sesleri arasmda, surlardan gene;: k1z memesi
gibi d1:;;an f1rlayan Diyarbak1r'a geldiklerinde yol yor-

-17-
F: 2
gunlugunu duymaya ba~?laml~?lardl. Hele Diyarbak1r't
gec;tikten sonra ak11am karanhgmm c;:okul?u. ekspre-
sin h1z1n1n gittikc;(e azalmas1, yolculuktan iyice usandlr-
maya ba~?lamll?tl. Karanl1g1 yararak ilerleyen ekspres,
Batman'm ll?lklanna saplanmca, Aydm'la Aycan, Siirt'e
geldiklerini sanarak ayakland1lar. Sonra aldandlklan-
nl anlaymca sab1rs1zhklan artt1. Ekspres tunelden 91-
k1p tunele giriyordu s1k s1k. Ve yol uzad1k9a uzuyor-
du. En sonunda Ankara'dan aynld1ktan otuz alt1 saat
sonra demiryolunun bittigi son istasyon olan Kurt-
alan'a ula~?abildiler. Siirt'e e11yalann1 ta1?1yacak kam-
yon bulamad1klan ic;(in, bir otele attllar kendilerini.
Sivrisinek v1zlltllan arasmda gec;(irdikleri gecenin gun-
duzu, ogleye dogru bir kamyon bularak e~?yalanyla bir-
likte Siirt'e vard1klannda,tan1dlklan bir surgun ogret-
menin tutuverip telgrafla adresini bildirdigi evi bulup,
e(jlyalannl indirmesi hi9 de guc;( olmad1.

-18-
IV

Basri Altmay ve e~i Nurcan, Siirt'e geldikten iki


gun sonra yeni gorevlerine ba~lam1~lardr. Aydm'la Ay-
can'l da AtatUrk ilkokulu'na vermi~lerdi.
Siirt'in sessizligi, her ~;ay evinin onunde algak ta-
burelere oturmu~; habire yuksek sesle Arapga konu-
~an y1gm y1gm i~siz insan da olmasa, bir mezarl1k ses-
sizligini and1nyordu. Fabrika ve makina gurultulerin-
den yoksun ku~;uk bir kentti. Trahern hastallgmdan
korlerin say1s1 goktu. Ozellikle ya~lllar arasmda ... Ka-
dmlann gogunlugu kara gar~afllyd1. llgelerden, koyler-
den gel en erkekler, ~al~apik · denilen el dokumas1 ku-
ma~lardan, bot pagall ozel giysiler giyiyorlard1. Koylu-
ler, kentin manavlanna, yak pahasma sebze, meyve
ta~IYIP duruyorlard1. Avukat yaz1hanelerinin onlerinin
kalaballkllg1, Basri Altmay'm ilgisini hemen ilk gun-
lerden gekmi!?ti.
Aydm'la Aycan, okul donu~lerinde gevrelerine ~a9-
km ~a~km bak1yorlard1. Arapga sozcukleri anlayama-
dlklanndan gulumsuyorlard1 boyuna. Ogrendikleri
bir sozcuk oldu mu ak~amlan yineleyip duruyorlard1.
Nurcan, hemen gall~ma planlanm yapmaya, hazlr-
liklannl tamamlamaya ba~lam1~t1.
Basri Altlnay'm denetim bOigesi ise, kendisi gel-
'
-19-
meden once saptanm1~t1: Siirt'in toplumsal, ula~1m,
k(jlturel, ekonomik durumu en geri alan $1rnak ile Eruh
ilc;eleri ve koylerini kapsayan bolgeydi. Bu bolge-
nin geri birakilm1~1ig1, toplumsal <;alkantllann yogun-
luguyla yans1maktayd1. Ozellikle e~kiyal1k, toplumsal
c;:alkantmm su yuzune <;1kard1g1 bir sonw; olarak An-
kara, istanbul gazetelerine bile konu olmaktayd1. BO-
tUn bu nedenlerden btOrO, bu bolge genellikle yeni gel-
mi9 ilkbgretim mufetti9lerine b1rakil1yordu. Ozellikle
ilde yakm1, torpili olmayan mufetti~lerin bolgesi ol-
mak yon linden. ~ansl1yd1 bu bolge. Hele bir de Basri
Altmay gibi, surgOn biriyse, bir degil, birka<; yll bu
bolgeyi dola~ma ~ansma kavu~mu~ olurdu; eger he-
men yeni bir surguniOk olay1 olmayacaksa ...

...:..._ 20-
v

Kas1m aymm ikinci gunu, Basri Altmay, c;:ok ive-


diligi gerektiren bir sorw;;turma ic;:in $1rnak'a gitmek
:zorunda kald1. Milli Egitim Muduru, kas1m aymm bi-
rinde,
cSoru9turma konusu onemli. Ogretmen, ilc;:ede
bekliyormu9. Korkusundan koye d6nemiyormu9. He-
men bir inceleme yapacaksm1z,• dedikten sonra, •Hem
bu yll guz iyi gitti. Birkac;: gun sonra $1rnak'a mot6rlu
ta91t gidemez. Yollar kapan1r. $1rnak Merkez llkoku-
luna yarm dairenin kamyonu s1ra goturecek. Bunun
ic;:in kamyonla gitme olanagm da var, .. diye eklemi9ti.
Ak9amdan haz1rl1gm1 yapan Basri Altmay, saba-
hm be9inde, Milli Egitim Mudurlugu'nun s1ra yu~lu
kamyonuyla yola <;1kt1. On on be9 dakika sonra So-
tan c;:ay1 gorundu. lki dagm arasmdan ak1p gidiyordu,
Dicle'ye dogru. Kamyonun gitmekte oldugu yol, Botan
c;:aymm sagmdaki dagm etegindeydi. Caym hemen iki
yanmda yukselen kar91hkl1 dik daglar, sessiz sessiz
ak1p giden Botan ve pek iyi olamayan yol, sabahm
uyu9ulkugunu birden gideriyordu.
Botan c;:aym1 Billoris koprusu uzerinden gec;:tik-
ten sonra, kamyon sola aynlan tozlu yola sapt1. Bir
toz bulutu ic;:ine girmi9lerdi. $ofor,

-21-
.. MtHcltr~ Beg,• dedi ... Bu tozlu yol, birka<;: gun
:;onru, yugmurlann ba!?lamasryla <;:amur olur <;:rkar. Vol
bozulur. Kr~. ilkyaz, guz yol kapanrr. Bu yrla bakma
sen. <:;::ogu yrllar ekim ayrnda motorlu taljlrt i~lemez.
Bunun i<;:in $rrnak'a katrrla gitmek zorunda kalrnrr. Tam
yuz yedi kilometrelik yol $rrnak'la Siirt arasr. Du~un
sen gayn.•
«GO<; ~ey,• diye mrnldandr Basri Altrnay ve kar-
~tsrndaki dagrn etegine yazrlmr!? bir yazryr okudu: .. Gi-
demedigin yer sentn degildir.• Kanljlrk duygular i<;:in-
deydi. Sivri bir dagrn eteginden gegerken birka<;: koy
evi gordu. $ofor,
.. oemirkaya koyu Mufettil;l Beg,• dedi. ·Senin
bolgeye giren en yakrn koy bu.• Basri Altrnay, bolge-
sinin haritasrnr «,;:rkanp bakmaya baljllamrljltr. Dere kr-
yrsrndaki bir koyu gostererek,
.. surasr da Kavakgolu koyu mi.i?· diye sordu.
«Evet Mufettil;l Beg. Yalnrz senin soylediklerin
koylerin yeni adlarr. Bu adlan koyluler bilmez. Bunun
ic;in eski adlannr da ogreneceksin. Biz buralardan geg-
tigimiz igin yeni adlarrnr da ogrendik. lgerde kalan koy-
lerin yeni adlannr koyluler, eski adlarrnr da oralara gi-
denler bilmedikleri igin biribirine kanl}trnrlar. 01 se-
bepten eyi ogrenmek !?arttrr.•

Kamyon homurtularla ilerliyordu. Basri Altrnay'rn


gozleri daglardaydr. Dik ve <;:rplak daglar, insana bir
urperti veriyordu. Boyle giderlerken, l;!Ofor,
• l!?te Paris! • dedi. Basri Altrnay, !?8!?rrmrljltr,
.. Paris mi?· diye sordu.
·Evet.•
Basri Altrnay, yine haritaya bakmaya baljlladr. Bir
·\Y~~-;:
-22-
.noktanm yanmda, yalmz (P harfini gordO. Admm bal?-
harfi yaz1lm1~t1 koyun. Gulumsiyerek,
.. suralarda Paris'i de gormek varmll?,• dedi. $o~
for,
cGe~,ten yll bu koyun er ogretmeni, Fransa'nm
egitim il?lerine bakan Bakanma m1, yoksa Paris'in Egi-
tim MOdOri.ine mi pek bilmiyorum, bir mektup yazmll?,
Turkiye'nin Siirt iline bagh Paris koyunG karde!? kay
okulu se~,tin diye, .. dedikten sonra, kamyonu bir ~,te9-
menin 6ni.inde durdurup, .. Jnelim Mufettil? Beg. Hem
motor sogusun, hem de elimizi yi.izi.imOzG y1kayahm
bir. Kamyona binerken kapkara sa~,tlann vard1, tozdan
l-mard1. Aynaya bak bir inince, .. diye ekledi.

Be9 alt1 koylu, ko~u~_9,r_ak geldiler ve tek tek


Basri Altmay'la l?Ofori.in ellerini s1kt1lar. Elinde kaval,
onunde Ozum sepeti, ~,tel?menin bal?mda oturmakta
clan koylu ayaga kalkt1, Basri Altmay'la ~oforun elle-
rini s1kt1 ag1rdan. Beklemeye ba9lad1. Ellerini, yuzleri-
ni y1kayan Basri Altmay ile !?Ofori.in istemeleri Gze-
rine, terazi ile bir kilo Ozi.im tart1p verdi. $ofor, koyiG-
Ierle Ki.irt~,te konu9maya bal?lamll?tl. Sozlerini bitirme-
lerini bekledikten sonra, Basri _Aitmay,
·Kaye ni~,tin Paris ad1 verilmi9?· diye sordu. $o-
for,
·Paris, bolluk anlammda kullamhyor,• dedi.
·Oyle mi?· Koyli.ilerden biri,
·Eyle Begim,• dedi. $ofor,
·Haydi yolumuza," deyip yOrGdO. Basri Altmay,
koylulere,
·Ho~ca kahn,• dedikten sonra kamyona bindi.
Vine homurtularla yaval? yava9 ilerledi kamyon.

-23-
Danemec;:ler danuyorlard1 boyuna. Cok uzaklarda, <;lp-
lak bir dagm i.izerinde gazi.iken kayO gastererek,
.. $oo kay de Kfmikfm Mufetti~ Beg,• dedi $ofar.
.. veni ad1 ne bilmem. Eruh'a bagl1.•
Boyle konu9a konu~a. Siirt'ten <;1kt1ktan dort sa-
at sonra bi.iyi.ikc;:e bir kaye gelmi~lerdi ki, $ofar,
·i~te Eruh! Senin ilc;:elerden birincisi,• dedi.
ilkokul, orman dairesi, sagl1k ocag1 ve dort be9
memur evinden sonra, halkm bannd1g1 tek katli, top-
rak damli, bas1k evlerdi gozi.ikenler. Ve tek ti.ik insan ...
On dakika, okul oni.inde ~ofor bekledi. Basri Al-
tmay, okula girdi. Ogretmenlerle tan1~t1ktan sonra, do-
ni.i~te ugrayacagm1 soyleyerek geri dondi.i. Ve $1rnak
yoluna girdiler.
Yol c;:ok bozuktu. Basri Altmay,
·Kamyonla gitmeseydim de bana sorsalard1, bu
yoldan kamyon c;:ali~maz derdim,• dedi. $of6r, evet
anlammda ba~m1 sallad1. Bir sigara yakt1ktan sonra,
azenle kamyonu surmeye ba9lad1. Bir sure sonra bir
kayun kar~1sma gelmi~lerdi. $of6r,
.. Bu gordugun de Yamlmaz koyi.i,• dedi. Sonra,
dik, keskin ve yuksek bir dag1 gostererek, .. Bu dagm
tepesinden bir kadm yuvarland1 baharda, • diye ek-
ledi.
.. oaga nic;:in c;:1km1~ kadm?·
.. Yiyecek ot toplamak i<;in.•
.. Qimi.i~ti.ir elbet.•
.. Qimez mi? Paramparc;:a olmu~.·
Basri Altmay, du9i.inceye dald1. lc;:inden s6yleni-
yordu: 'Ah zavall1 halk1m benim. Kann doyurmak ug-
runa nerelerde ve nasll oli.iyorsunuz! Duyan, goren
kim? Kimler derdini soyli.iyor, kimler derman bulun-

-24-
mamasr rc;:rn sana gelen yollarr trkryor. Hak ve halk
yollarrnrn nasrl trkandrgrnr bir bilsen! Gor o zaman na-
srl kurtulacaksrn .. .'
$ofor'un,
·i!?te Torik,• demesiyle birlikte, Basri Altrnay irki-
lip baktr. Uc;: be!? ev gozukuyordu. $ofor, ·Bu da To-
rik koyu,• diye yineledi.
Kamyon c;:ok agrr gidiyor, homurtularla bozuk yo-
lu trrmanryordu boyuna. Boyle trrmana trrmana yuk-
sek bir tepeye c;:rktrlar. $ofor,
«Burasr Memiran tepesi,• dedi. ·Artrk $rrnak top-
ragrna giriyoruz. Bu tepe srnrr. Ayni zamanda yolun
yarrsr. Burada bir ay once e!?kryalar soydular beni.•
$ofor nasrl soyuldugunu anlatryor, Basri Altrnay
da ilgi ile dinliyordu. Kamyon yava!? yava!? inmeye ba!?-
lamr~tr. Donemec;:leri donemec;:ler izliyordu. Keskin v.e
dar donemec;:lerin bir yanr uc;:urum, bir yanr dagdr hep.
Tahtadan yaprlmr!? bir kopruyu kamyon yava9 yava9
gec;:iyordu. KoprO sarsrldr ve c;:atrrdadr. $ofor,
·Bu kopru bir gun birkac;: cana sebep olacak ya,
bakalrm ne zaman ve kimlere rastlayacak,• dedi. Basri
Altrnay,
·Kimlere rastlayacak, buradan gec;:enlere mutla-
ka, .. dedi.
Bir sure sonra uc;:urumlar azaldr. Bir tepeyi a9rn-
ca da evler gozukmeye ba9ladr. $ofor,
•$rrnak'a giriyoruz,• dedi.
Basri Altrnay, saatine bakrp,
·Siirt'ten c;:rkalr sekiz saat oldu,• dedi.
·Sekiz saatte yuz yedi kilometrelik yolu katettik
begim ...

-25-
Stralar, $trnak Merkez ilkokuluna indirildikten
~;onrn 90f6r,
dYolcu yolunda gerek,• dedi ve Basri Alttnay'tn
clini stktp, Siirt'e danmek uzere gitti.
Basri Alttnay, gunde on altt saat ucurum ve do-
nemec dolu korkunc yolda direksiyon kullanan !?Ofo-
run calt9ma gucunu dG!;>Gndu, hayran hayran ... Gec-
tikleri daglan, vadileri, ucurumlan, donemecleri, ytkll-
mak uzere alan kopruyu gozunun onune getirdi.

Ogleden sonra, ilkogretim Muduru, Basri Altmay'a


bilgi veriyordu:
«$trnak koylerinden on ikisinde okul var. Kayun
ucunde ogretmen, ucunde egitmen call!i)tyor. lkisinde
vekil ogretmen var. Dun de dart er ogretmen geldi.
Koylerine sabahleyin yollandtlar.• Basri Alttnay,
.. <;aktrsogl.it koyu ogretmeni nerede?• diye sordu.
-Burada. Kaymakam kendisine bet? gun izin ver-
di. izin bitti. Gidemiyor.•
.. suraya c;:agtralim da bir dinliyeyim.•
·Peki.•
<;aktrsogut koyu agretmeni Burhan lJnalan'tn
i..izerinde ytpranmt!i) bir giysi vard1. Yorgunlugu, kede-
ri, c;:ekingenligi gozlerinden belli oluyordu. Basri Altm-
ay'tn sorusu uzerine, egrelti gibi oturdugu sandalyeye
iyice yerle9tikten sonra anlatmaya ba!?ladt:
"$ilyan koyune, yeni adtyle <;aktrsogut'e her ge-
ce e!i)ktyalar gelirdi. Jandarmaya haber verildiklerini
duymu~lar. On gun once kaye girerlerken, ku!?kulan-
dtklan bir adamt ve on ya!?tndaki oglunu oldurml.i!?ler.
$imdi her ikisinin de mezarlan kucak kucaga. Koyden
on ki9iye de dayak attllar sabaha kadar. $afakleyin

-26-
onunu da daga kald1rdilar. Koy halkmm t;;ogu koyu ter-
ketti. Kalanlar da goc hazJrl1gmdalar. Bu yuzden oku-
la cocuklann1 gondermiyorlar. Benim koyde i~im kal-
madJ. Bunun iQin, ogrencisiz bir okula, hem de goc-
mekte alan bir koye gitmenin anlam1 yak. Ostelik, on
kil;liyi okula getirip dogmu9lerdi. Ben engel olmak is-
teyince beni de dogduler. Can guvenligim ka!mad1. .. •
Basri Altmay, ak~am uzeri Jandarma karakolu
onunde, Kaymakam, Jandarma Kumandan1 ve llkogre-
tim Muduruyle konuyu konu~?uyordu. Tumu de olay1
dogruluyordu. Boyle konu~?urlarken hava iyice karar-
mJ~?tJ. GurultUyle yanan IUksun ·~JQJ altmda da surdur-
duler konuf?malannJ. Basri Altmay, hem dinliyor, hem
de $1rnak'm guneyini cevreleyen Cudi daglanna bakJ-
yordu. Gecenin · parlak yild1zlanna dogru yukseliyor-
JnU~? gibi bir duygu veriyordu Cudi daglan. Kaymakam
sozu almJ~?tJ, yine:
«Basri Bey, geldigin yuz yedi kilometrelik yolda
motorlu tal;iJt yazm i9ler. 0 da haftada iki gun posta-
YJ getirip gotOren' doc ... Bu yil guz kurak gectigi ic;:in
kamyonla gelebildiniz. Kll;iln karla kaph olur yol. Guz
ve ilkyazda da sel, camur yuzi.inden yol kapan1r. Biz
de kapal1 kal1nz. Sanki mahpus gibi. Halk, hayvancJ-
IJk ve kacakQJIJkla gecimini saglar. Buradan Suriye ve
lrak'a gitmek, Mardin'e, Siirt'e gitmekten daha kolay
oldugundan, i~sizlikten ve ba~?ka nedenlerden kac;:ak-
c;:IIJk onlenemiyor. Engel olunam1yor. Daha genii?, so-
guk kanh dO~?Onursek, halka hak vermemek olanak-
sJz ...
Jandarma Kumandan1 konu9maya ba~?ladJ:
«Aslmda e~k1ya sorununun da nedeni i~?sizlik, ac;:-
IJk. Agalann ma9alan e9k1yalar. $u bana du9man alan

-27-
agalann yapamryacaklan i~ yoktur. Parti ba~kanlan ka-
naiJyla beni, i<;i9leri Bakanl1grna, Milli Savunma Ba-
kanlrgrna ve Ba9bakanlrga ~ikayet ettiler. Bu agalar
frrsatrn1 bulsalar, e~k1yalara beni de temizletirler. Der-
dimden ~iir bile yazmaya ba~ladrm. Dun gece, bir tUr-
kuye ozenerek ~unlan yazdrm:

-Dertli dertli gezer oldum,


Aga yi.iregi ezer oldum,
Ben ~1rnag1 sevdim ama,
Agalardan bezer oldum.»

Dordu de gulumsediler ...


ilkogretim Muduru, guneybatrlanna du~en bir ye-
ri gostererek, sozu aldr:
·Mufetti~ Bey, l?U ilerlerde Kasrik bogazr var. $rr-
nak'tan Cizre'ye bu bogazdan gidilir. Yaz aylannda
bu yol agrktrr. Hatta Eruh-$1rnak yolundan daha uy-
gun. <;unku lran'a baglanacak ipek yolu buradan ge-
<;:eceginden, Karayollan burada h1zla galr~uyor. Yagmur
yagsa da bu yodaln bir sure daha gidip gelebilirsiniz.
Siirt'ten bu yolla gelmek igin de Batman, Gercu~. Mid-
yat, idil, Cizre, $rrnak dolanmanrz gerekir. Araba on
saatte gelebilir. Siirt-Eruh yoluyla katrrla gelmeyi go-
ze alrrsanrr, $rrnak'a iki gunde gelemezsiniz.,.
Basri Altrnay, konul?ulanlan dinlerken, taa uzak-
larda, yani Suriye topraklan uzerinde bir gozukup bir
yiten sonuk 191klara bakryordu zaman zaman. Bir ba9-
ka ulkedeymil? gibi bir duyguya kaprlm19tr. Otel olma-
digi i<;:in, gece, ogretmen odasrndaki masa Ozerine ya-
prlmr9 yatagrnda ayni duygudan kurtulamadr.
Sabahleyin, <;akrrsogOt koyu ogretmeni, iki jan-

-28-
darma ve Basri Altrnay $1rnak'tan yola <;1ktllar. <;aklr-
sbgut'e kolayca gitmi~lerdi. <;unku ilc;enin en yakrn
koyuydu. ilc;enin en yakrn koyuydu ama, ac1 bir olay
ya9am19t1. Ogretmen Burhan Onalan'rn anlatt1klan ta-
mamiyle dogruydu. Koyde kalanlar, goc; edenlerin,
lrak, Suriye ve Adana'ya gittiklerini soyluyorlard1.
Kendileri de gbc; haz1rhgrndaydllar.
Basri Altrnay, bgretmene okulu ac;t1rd1. Ac1 ac1,
duvarlara, k1nk dokuk s1ralara bakt1. Duvardaki asil1
fi9lere, yazllara gbz gezdirdi. Konu~am1yordu ... H1c;-
k1rmamak ic;in kendini zor tuttu ...
Ogle sonu, ilc;eye yorgun ve uzgun donmu9, so-
ru~turma ve inceleme tutanagrn1 da haz1rlam19t1. Bir
yaz1 gelinceye degin, bgretmen Burhan Onalan'rn ve-
kil ogretmenle ac;1k olan Gec;itboyu koyunde c;ah~ma­
srna karar verdi.
Ak9am uzeri Kaymakam'1 ziyarete gitmi9ti. Kay-
makam,
"Mufetti9 Bey," dedi. .. Havalann guzel gitmesin-
den yararlanarak yann erkenden jiple Siirt'e gidece-
gim. Eve bir 9eyler alacag1m. Giderseniz sizi de gotO-
rurum. Belki bir iki gun de kalacag1m Siirt'te. Denetim
i9in varsa yine birlikte doneriz.,.
Basri Altrnay, habere sevinmi9ti. Denetim i9ine
hem haz1rhkh <;1kmam19t1 Siirt'ten, hem de soru9turma
ve inceleme tutanaklann1 nasll gonderecegini du9unu-
yordu. Boylece haz1rlad1g1 tutanag1 Milli Egitim Mu-
durune elden verecegi g1ibi, haz1rhgm1 yaparak dene-
time <;1km1~ olacakt1.
ikinci gun Kaymakam Erol'la birlikte, geldigi yol-
dan jiple Siirt'e dondu.

-29-
VI

Basri Altlnay, sabahm erken saatinde bir gurul-


tuyle uyand1gmda once ~a~1rd1. Gokgurultusuyle, ~im-
9ekle kan91k, bardaktan bofilan1rcasma yagmur yagl-
yordu. Usuna Kaymakam geldi once. Ne bilsindi adam-
caglz boyle yagmur yagacagm1. Kans1, c.;:ocuklan da
uyanddar c.;:ok gec.;:meden. Sabah kahvaltlsmdan sonra
onlar okullanna gittiler. Basri Altmay da, soru9turma
ve inceleme tutanaklanyla gerekli olan evraklanm c.;:an-
tasma koyup il binasmdaki Milli Egitim MGdGriGgGne
yolland1.
Milli Egitim MGdGrGne soziG olarak da durumu an-
latmlfi~tl. MGdGrGn soguk ve umursamaz durumu ilgisi-
ni c.;:ekti. Kalk1p gitmek Gzereyken,
·Basri Bey, .. dedi MGdGr. ·ButGn mufetti9 arka-
dafillar denetimdeler. Yagmur yag1yor ama, denetim
i9ine bir an once C(lksan iyi olur. Yoksa yeti9tiremezsin.
Senin bolgen geni9, koy say1s1 c.;:ok. Aman i9ini iyi
ayarla da denetim gormeyen ogretmen kalmasm.»
·Kaymakamla birlikte geldik, birlikte donecegiz, ..
deyip c_;:1kt1 Basri Altmay. MGdGrOn konufi~masma alm-
mlfiltl.
Ogleye dogru Kaymakam, bGroya gelerek, Bat-

-30-
man yoluyla bir gun sonra gideceklerini haber vermi~?­
ti. Basri Altmay, hemen haz1rhga koyuldu ...
Siirt'ttm sabahm alt1smda yola <;1ktilar. Jipin !?Ofo-
ru arkada oturuyordu. Kaymakam, hem direksiyon kul-
lanlyor, hem de Basri Altlnay'la konul?uyordu. Kurt-
alan'dan sonra petrol ve petrolun ulusallal?tlrllmasl
konusunu konu!?tular uzun uzun. Her ikisi de ulusal-
lal?ma konusunda ayni dlil?Lindeydiler. Basri Altmay,
Kaymakamm ileri dli!?Linde olmasma seviniyordu. Pet-
rol konusundan sonra, ba!?ka ulke sorunlanndan, ki-
taplardan, dergilerden soz ettiler uzun uzun. Koyu bir
soyle!?iye girmi!?lerdi, Hasankeyf'e geldiler. Asfaltm
k1y1smdaki magara evlere !?a!?km !?8!?km bak1yordu
Basri Altmay. Bir ara,
·Asfalt k1y1smda magara evler, .. diye soylendi.
Kaymakam,
«Koylerde daha nicelerini goreceksin," dedi.
Konut sorununa deggin bir konu!?maya girmi!?ler-
di artlk. ..
Gercli!?'Li ge<;erlerken, Kaymakam,
·Dolana dolana $1rnak ... " diye soylendi.
·Evet."
"Vol sorununun onemini insan daha iyi anl1yor
boyle dolanmakla.•
•Cekenler bilir.•
• Vani bizler.•
·Bizlerden daha ~;ok, uzak koylerde ya!?ayanlar.•
·Eibet. .. Okkamn tam altmda olanlar asil on far.•
Midyat'a vard1klannda ogle olmu!?tu. Vemeklerini
bir lokantada yedikten sonra, hemen yola 91ktilar. Vol
boyu, kadm erkek insanlar, yakacak <;aiJ <;1rp1 anyor-
lardl. Arada s1rada Karayollannm buldozerleriyle kar-

-31-
l?ila$yOrlardl. Kaymakam onlara cturuncu ordu· diyor-
du s1k s1k. idil'i gec;erlerken Kaymakam,
«Dicle'ye yakm bir yerden gec;iyoruz,,. dedi. Ku-
zeyi gostererek ekledi: cBizim ilc;enin K1zilsu bucag1
koylerini dola9t1ktan sonra, Eruh sm1nn1 gec;eceksin.
Eruh'un Fmd1k bucagma bagil okullu koylerinden biri
buraya pek yakmm19. Ama arada kopru olmad1g1 i9in
bu yone ge9men olanaks1z. Bunun i<;in o koyden taa
Siirt'e kat1rla gideceksin.,.
.. va9am1m yollarda ge9ecek Erol Bey.•
.. Qyle. Kat1r s1rtmda yolculuk gu9 i$.•
Cizre'ye geldiklerinde, bambal?ka bir ya9ant1ya,
gorunume tan1k oldu Basri Altmay. Kac;ak9ilar, hemen
9evrelerini 9evirip, ka9ak e9ya bulundugunu soyluyor-
lardl. .. il9enin apayn bir havas1 vard1. Beklemeyerek,
Dicle uzerinde bekleyen Duba denen bir araca jipi sur-
dO Kaymakam, Kopru olmad1g1 i9in kar91ya bu ara9-
la ge9tiler. Ve Kaymakam jipten indi. $afar, jipin las-
tiklerine zincirleri tak1p direksiyona gec;ti. Cizre-$1r-
nak arasmdaki k1rk kilometrelik yolu, iki saatte bitire-
rek il9eye vard1klarmda 90f6r kanter ic;inde kalml!}tl.

--32-
VII

Basri Altmay, iki gun $1rnak'ta kalm1~t1. Bu arada


Merkez llkokulunun denetimini de bitirmi~ti. Uc;:uncu
gun Kaymakam okula geldi ve,
·Basri Bey, .. dedi. «$1rnak'ta tek bir kaye jip gi-
debilir, o da Balveren kayu. Uludere yanunde. ister-
sen seni oraya kadar gati.ireyim. Ben ikindiye danece-
gim. Daneceksen ilgeye birlikte geliriz, danmeyecek-
sen oradan geziye devam edebilirsiniz ...
«lyi olur. Balveren'den sonra Gec;:itboyu, Yogurt-
~ular, Cevizduzu, Toptepe aradan 91kanr ve ayle da-
nerim ilgeye."
''Haz1rlan gidelim."
·Haz1rlan1p da, bir ganta ate ba~1?" diyerek c;:an-
tasma gerekli e~yasm1 koymaya ba~lad1.
Bir saat sonra, eski ad1 Milli alan Balveren koyu-
ne geldiler. Kayun egitim sorununu egitmen Re~at yu-
rutuyordu. Okuldaki i~lerini yapm1~t1 Basri Altmay.
Kaymakam,
,,Halkla bir konu~alim," dedi.
Egitmen, halkm toplanmasm1 saglad1. Tek ti.irkc;:e
bilen ki~i olarak da, halkm saylediklerini Ti.irkgeye,
Kaymakamm saylediklerini de Kurtgeye gevirerek,
Kaymakamla halka aracil1k etti.. ikindi uzeri Kayma-

-33-
kam il<,;:eye dondu. Basri Altrnay, ikinci gun Ge<,;:itbo-
yu, u~uncu gun Ge<,;:itboyu'ndan eski adr He~tan alan
ve Nuh'un koyu diye anrlan Vogurt<,;:ular koyune yol-
landr. Zorlu bir yagmur vardr. Vol hep ini~ a~agr idi.
Boyle yolda katrra binmek gu~; oluyordu. Verier <,;:a-
mur, tal?lar rslaktr. Katrr hrzlr hrzlr yuruyordu. Krlavuz,
etindeki tOfekle keklik surulerine ate~ ediyor. vurduk-
larrnr hemen kesip, <,;:antasrna koyuyordu. Boylece u~
saat sonra Vogurt~ular koyune gelebildiler.
Vogurt<,;:ular, yirmi evli, ku<,;:uk bir koydu. Soyle-
dikleri efsaneye gore Cudi dagrnrn tepesine bindiren
Nuh'un gemisinden kurtulabilenler bu koye gelip yer-
le~mil?ler.
Bu koyun egitim i~ini de ismail adrnda bir egitmen
omuzlamr~tr. Dersanenin biti~igindeki tek odada, yedi
<,;:ocuguyla birlikte kalryordu. Ak~am olunca koyun
muhtarr geldi ve evine buyur etti. Gece, koyde ne ka-
dar erkek varsa sokun ettiler. Konul?malarr Kurt<,;:eden
Turk<,;:eye, Turk<,;:eden Kurt<,;:eye egitmen <,;:eviriyordu.
Koyluler gitmil?lerdi. Biraz daha bekleyen egitmen de
iyi geceler dileyerek ayrrldr. Tek odada Basri Altrnay,
muhtar, karrsr, evli krzr, ku<;:uk krzr ile birlikte yattr. Vat-
tr ama bir turlu de uyuyamadr. Sert ve ince yatakta
saga sola donerek sabahr etti. Sabahrn erken saatinde
muhtar ve karrsr hayvanlam h:>km::~va crktrlar. Evli krz
yun egiriyordu. Ki.i<,;:uk krz ise bir k6!;>eye c;:ekilmi~. ses-
siz sessiz oturuyordu. Basri Altrnay, bir !?eyler anlat-
mak istiyordu, onlar anlamadrklarrndan gulmekle yeti-
niyorlardr. 0 ara, Egitmen Ismail geldi ve,
«Muhtarla karrsr, seni uyandrrmadan hayvanlara
bakmak ic;:in dr!?arr c;:rkmr!?lar. Sonra da, ilc;:eye yogurt
satmak it;in gittiler. Bugi.in il<,;:enin pazarr,• dedi. Sonra

-34-
yun eg1ren muhtann evli kiZinl gostererek anlatmaya
bal;llad1: «Muhtar bu kiZin! uc;;: yill1gma bir <;:obanla ev-
lendirdi. Caban, muhtann koyunlann1 gudecek, buna
karl;lillk da k1zyla evli kalacak. 0<;: yll sonra yine anla-
91rlarsa, evliliklerini surdurecekler. Anlal;lamazlarsa,
<;:oban muhtann koyunlann1 gutmeyi b1rakt1g1 gibi,
muhtann k1zm1 da b1rakacak. 0 zaman muhtar kiZinl
ayni bi<;:imde bal;lka biriyle evlendirir. Burada, k1z, ge-
lir getirme bak1mmdan onemli. Tekmil tarla gibi. .. "
Basri Altmay, muhtann evli k1zma bak1yordu. On
be9 yal;llarmdayd1. Guzeldi. Kendisi ile ilgili konul;lul-
dugunu sezinledi. Gulumsiyerek Basri Altmay'a bakt1.
Sonra Egitmen lsmail'e Kurt<;:e bir l;leyler soyledi. Bas-
ri Altmay, k1zm burnundaki takil1 kupeye bakt1. Basma
giysisini y1rtacak gibi geren dik ve din<;: memelerine
bakt1.' Alacakaranhkta, geng bedenin bu <;1kmtilan.
Basri Altmay'a -muthil?" ilginc;;: gelmil;lti. Egitmen ls-
mail'e bir 9eyler daha soyledi ... Egitmen,
• Yuzunuzu y1kayacaksan1z size su dokecekmil;l,"
diye gevirdi.
"Y1kayacag1m elbet," diyerek d!l;lan <;:1kt1 Basri Al-
tmay. Burnu kupeli, gen<;: ve din<;: kadm, sobanm uze-
rindeki ibrigi alarak arkasmdan <;:1kt1. Basri Altmay, el-
lerine dokulen suyun <;:ok s1cak olmas1 nedeniyle Slc;(-
radl bir once. Sonra, suyun s1cak oldugunu anlatmak
istediyse de anlatamad1. Guluyordu boyuna taze kadm.
Caresiz, ellerini yuzunu yaka yaka y1kad1ktan sonra,
~endiliyle kurulan1rken, tazeye iyice bakt1. 0 da ken-
disine bak1yordu gulumsiyerek ... Gulduk<;:e, yuzunun
guzelligi bir kat daha art1yordu.
Sabahm sekizi olmul;ltU. Egitmen ismail'le birlikte,
kat1rlara binerek Cevizduzu koyune yollanmll;ltl Basri

-35-
Altmay. Evli k1z1 du90nuyordu yol boyunca. Yakla9-
makta olduklan gorkemli Cudi dagmm tepesinden
u~up gidiyordu sanki evli taze. Dayanamayarak,
«Peki, muhtann k1zmm kocas1 nerede?» diye sor-
du.
"Kocas1 ayda ylida bir gelir. Hayvanlann ba9mda
daglarda."
Basri Altmay, kocas1 daglarda, kendisi babaevin-
de yatan taze uzerine yogunla9t1rm19t1 d090ncelerini.
Ve ana dal1p gitmi9ti. Bir s1rt1 a91p, hemen bir dereye
de inmi9lerdi. Dere k1y1smda anadan dogma ~1plak
kadmlarla kan;;lia9tliar. Basri Altmay, 9a91rm19t1. lyice
bakt1. Kadmlardan birkac;:1 y1kan1yor, birka<;:1 da Qlplak
olarak bir 9eyler y1k1yorlard1. Egitmen,
.. sur Mufetti9 Bey, .. dedi. cYanlanndan gegece-
giz. Buralarda boyledir adet."
Basri Altmay, hem 9a91rm19t1 hem de ilgiyle bak1~
yordu. Kadmlann vucudu bak1r rengine donm09t0. Al-
d1rm1yorlardl bile. Yalmz bir ikisi s1rtm1 donmekle ye-
tindi. Biri, yuksek sesle, gulerek bir 9eyler soyledi.
Basri Altmay, sozlerden yaln1z birini, .. Turk· sozcu-
gunu anlad1. Egitmen,
«Bir Turk geliyor dedi,• diye gevirdi Turkgeye.
«Nigin boyle Qlplak duruyorlar?"
"Buralarda kadmlar once giydiklerini y1karlar.
Giysileri kururken de y1kan1rlar. Giysileri kuruyuncaya
degin beklerler. Kuruduktan sonra giyinirler.»
Eski ad1 Ceffane alan CevizduzO, Cudi daglannm
hemen onundeki derin vadi iginde gur ve berrak bir
suyu alan gaym k1y1smda kurulmu9 eski bir koydu.
Halk, bolluk iginde yoksul ya91yordu. Meyvelerin her

-36-
<;:e9idi, suyun en guzeli, evlerin ilkelligi yanyanayd1.
Ulu ulu <;:mar, ceviz, kavak agac;:lan vard1.
Egitmen ismail Yogurtc;:ular'a donmu9, Basri Altm-
ay, Ogretmen Muhsin'le kalm19t1. Dersaneye girdigin-
de, burnu delinerek kupe takllm19 iKinci sm1ftaki bir
k1z ogrenciyi gostererek anlatmaya ba9lad1 Ogretmen
Muhsin:
«iki gun sonra evlenecek. Uc;: bin liraya sattllar.
Engel olmak olanaks1z. Gerektiginde, geli9mi9tir diye
rapor allrlar. Evlenecegi adamm da iki kans1 var. Ve
J.mk ya9lannda. Dinse! nikah yururlukte buralarda.
Ancak kanlardan birinin resmen nikah1 olur. <;ocuk-
lar onun uzerine kaydettirilir. Oteki kanlar daha c;:ok
i9 gucu igin alm1r. Zenginlerin kans1 bu yuzden c;:ok
olur...
ikinci gun 'Basri Altlnay, koy bekc;:isi ile koyden
aynilrken, okul onunde SJra olmu9 ogrencilere goz
gezdirdi. Bir gun sonra evlenecek k1za son olarak bir
daha bakt1. Ondan sonra Ogretmen Muhsin'in elini 51-
kip yurudu.
Toptepe koyune geldiklerinde, yorulmu9tu 1y1ce
Basri Altmay. Kat1nn egeri, bacaklann1 agntm19t1. Oku-
lun onundeki bir ta9m uzerine oturdu hemen. Ve biraz
ilerde, suda abdest allp, duz bir ta91n uzerinde namaz
kllan, c;:ekmi$1ikleri yuzlerine vurmu9 iki kadma bak-
maya ba9lad1. Usunda Cevizduzu okulunun ikinci Slnl-
fmdaki bir gun sonra evlenecek k1z vard1.. Boyle bir
sure oturdugu yerde du9undu. Bekc;:i kat1ra binip uzak-
la91rken, okula girdi... '
Bir gun sonra, epey 9eyler gorerek ve ogrenerek
$1rnak'a dondugunde, Kaymakam ,
·Basri Bey, yann K1zllsu bucagma gidecegim,"

-37-
dedi. ·K1z1lsu yakmlannda bir yere kadar jiple gidece-
gim. Doktor ve Savc1 da gelecek. Onlar ba~ka bir ka-
ye otopsiye gidecekler. Ben K1z1lsu bucagma bir i9 i9in
gidecegim. Eger yorgun degilsen ve istersen birlikte
gideriz. Sen de denetimini yaparsm.•
.. Qiur Erol Bey.•
Basri Altmay, rastlantllara seviniyordu. Vol ko-
nu9a konu9a biteceginden. Kaymakamla birlikte yolcu-
lugu bir~ok yonden yararl1 buldugundan k1van9 duy-
mu9tu haberden.

-38-
VIII

Kaymakam, ilc;:e doktoru, savc1 ve Basri Altlnay,


jiple ag1r-aksak $1rnak-Cizre yolundan bir sOre gittik-
ten sonra, jipten indiler. Kaymakam, ~ofore,
"Yann degil 6burg0n ogleye dogru buraya gel,•
deyip yolcu etti. Sonra doktorla savc1 guney yondeki
bir a~iret k6y0ne otopsiye, Kaymakamla Basri Altmay
K1zdsu'ya denetime gitmek Ozere aynldllar.
Kaymakamla Basri Altmay, yoku~ yukan konu~a
konu~a. ag1r a~Jir <;1k1yorlard1. Arada bir d6n0p geriye
bak1yorlard1. Boyle gide gide K1zdsu yolu uzerindeki
bir mezraya geldiler. Rastgele birkac;: eve girdiler. Bu
evler insanlarla hayvanlann ortakla~a bannd1klan ev-
lerdi. insanlarla hayvanlann yatt1klan yer arasmda yem
teknesi vard1. insanlarla hayvanlan bu yem teknesi
ay1nyordu. Basri Altlnay, tekneye bakarak,
aBurada hayvanlar yem yer, bir ad1m ilerisinde
insanlar ne yer acaba?· dedi. Kaymakam,
"Basri Bey, bir fotograf makinas1 al, gezilerinde
'boyle yerleri sapta; roportajlar yapar, gazetenin birin-
de yay1mlayarak bu bolge halkmm ya~ant1s1n1 yanSit-
ml~ olursun,• dedi. Basri Altmay,
«Kim sayler, kim dinf'er,• diye ya1tlad1.
·Oisun!·

-39-
«Hem sonra, 9urda yazd1g1m kimi yazllar yuzun-
den az soru9turma ge<;:irmedim.•
·YIImamak gerek.•
• Yllm1yorum. Surgune de all9t1m.'"
·Burdan btesi var m1?»
·Yak da.....
«Da's1 ne oluyor?•
·Da deyip durdum i9te .....
Boyle konu9a konu9a K1zllsu'ya geldiler. Okulda-
ki i9lerini bitirdiler. Sonra halkla konu9tular. Gece de
sagllk ocagmm lojmanma <;:ekilip yattllar.
Sabahleyin erkenden Kaymakamla Basri Altmay,
yanlannda bir kllavuz oldugu halde kat1rlarla yola <;:lk-
tllar. Vola degil, daglara vurdular demek daha dogru ...
Kartallarla beraber yukseliyorlard1 sanki. .. Onlar <;:lkl-
yorlar, kartallar uguyordu. Boyle 91ka 91ka tam tepeye
geldiler. Durup <;:evrelerine bakmaya ba9ladllar. Dicle
done dolana ak1p gidiyordu. Suriye topraklan gar9af
gibi duzdu. $1rnak, duzlukten ka<;:an geyik gibi taa
uzaklarda gbzuken tepenin hemen yanmdayd1. Arkasl-
nl lrak topraklanna dayam19 Cudi daglan gorkemli gb-
runumuyle kar911anndaydl. ..
Eski ad1 Del?telan alan K1rkkuyu kbyune ogleye
dogru gelmi9lerdi. 0 kadar <;:oktu ki kuyu ... Bu duruma
bakarak, yeni admm kaye uygunlugunu konu9urlar-
ken bir yandc::n da kuyulara bak1yorlard1. Her kuyu-
da u<;:er be9er teneke kirli su vard1. Kay halkmm i<;:me
ve temizlik suyu bu kuyulann suyuydu. Koyluler, seb-
ze, meyve yeti9tirmiyorlard1. Hayvanclilktl yaln1z i9leri.
Ogleden sonra Kaymakam, K1z1lsu bucagma don-
mek uzere Basri Altmay'dan aynl1rken,

-40-
"Tannya emanet ediy,orum seni,• dedi ve kucak-
ladl. lkisinin de gozleri dolmu~?tU.
Basri Altmay, y1kllmak uzere olan, kohne okulda
i9lerini yaparken, soyad1 Viran olan Ogretmen Zafer,
.. soyad1ma uygun bir okula verdiler, .. diyerek gu-
lumseyip duruyordu.
«Sabret," diyerek Zafer Viran'm Slzlanmalannl
gec;:i9tiriyor, bir yandan da c;:al19masm1 surduruyordu
Basri Altmay.
Gece koy muhtannm evinde uzun uzun halkla ko-
nu9tu Basri Altmay. Koyde Turkc;:e bilen uc;: be9 ki9i
oldugu ic;:in konu9makta, anla9makta guc;:luk c;:ekmiyor-
lardl. Gee;: vakit, yapllan yataklara girdiler. Buras1 san-
ki ev degil bir kogu9tu. Geni9 odada sanki bir manga
yat1yormu9 gibiydi. Yanyana yapllm19 yer yatak1annda
muhtar, bek<;i, yak1n koylerden konuklar, ogretmen ve
Basri Altmay yataklannda kendi dunyalanna dalml918r-
dl.
Basri Altmay, sabahleyin kalktl!~mda, herkesi ya-
tagmdan kalkm19 buldu. Getirilen suti.i ic;:ti. K!lavuz ka-
tln haz1rlam1$tl. Alkemer'e gitmek uzere yola <;:1ktilar.
Keskin bir soguk vard1. Sarp yerlerden gec;:en patika
yoldan kat1r korkusuz yuruyordu. Basri Altmay, uc;:u-
rumlara bakarak s1k s1k kat1rdan iniyordu. Boylece 6g-
leye dogru Alkemer'e gelebildiler.
Alkeme1 koyunde bir egitmen ve bir 6gretmen
birlikte c;:ali$1YOrdu. Ogretmenle egitmen ba9ba9a ver-
mi9lerdi. Egitmenin halktan biri olu9u nedeniyle ogren-
ci devam1 iyiydi. Birc;:ok koy okullannda gorunmeyen
k1z Ogrenciler vard1. Egitmen, evli olan k1zlan g6steri-
yordu. Basri Altmay, minyati.ir e9lere bak1yor ve 9a0;
yordu. Gece ur,;:u ba9ba9a verip uzun uzun konu9tular.

- -41 -
Yi1mi yild1r bu koyde egitmenlik yapan Halil, e9k1ys
Bezo'yu kendisinin okuttugunu sbyluyordu. <;ok zalim
oldugu soylenen Bezo'nun yerine gore iyi oldugunu
anlatan Egitmen Halil'e, Basri Altmay,
«Ni<;:in e9k1ya oldu.• diye sorunca, Egitmen Halil
anlatmaya ba9lad1:
«Bezo'yu c;:ocuklugundan beri tan1nm ben. Evlen-
dikten sonra askere {litmi9ti. Askerde s1hhiye c;:avul;)u
da olmu9tu. Bezo askerdeyken, kansma k1zma rahat
gun gostermedi Osman Aga. Durum Bezo'ya bildirili-
yor. <;ok gec;:meden Bezo askerden izinli geldi. Osman
Aga ku9kulan1yordu. Bezo'yu dama artt1rmak i<;:in, at1m1
c;:ald1 diye karakola 9ikayet etti. Bunun uzerine be; al-
mak i<;:in Bezo daga <;:1kt1. 0 gundur bugundur, oldur-
dugu insanlann, yapt1g1 soygunlann oykusu kulaktan
kulaga yayild1. Ozerine dlir?Oidukc;:e de zalimle9ti. Ama
herkese gore degil onun zalimligi. Sozgelimi bana c;:ok
saygi11d1r. Dokuz yild1r daglarda kafa kesip deri yOz-
dugu anlat11ir. Belki c;:ogu da dogrudur. Ama, beni go-
runce elini oper. Selam gondersem, elinde tuttugu
sugsuz insanlan bag19lar ... ,.
Gece ilerlemi9ti. Basri Altmay, Gunedogmu9 ko-
yune erken gidecegini soyluyerek, ogretmen odasma
yapilan yatagma gitti.
GOnedogmu9'ta bir gun kald1ktan sonra kilavuzla
birlikte yola <;:1kan Basri Altmay, $1rnak ilc;:esinin Eruh
smmndaki son koyu Karage<;:it'e geldiginde yorgunlu-
gunu duymayacak denli durumlarla kar9ila9m19t1: Kay
halkmm c;:ogu magaralarda oturuyordu. Trahom, firen-
gi, cOzzam hastalig1ndan yOzleri bakilmayacak denli
korkunc;: insanlar vard1. Koyde akarsu yoktu. Pis bir
suydu koylunun i<;:tigi. San ve ag1r. Gece okula c;:ekil-

-42-
diginde, ogretmenle birlikte muhtann s1zlanmalann1
dinledi bayuna. Turkc;:e bilen muhtar, yer yer aglaya-
rak kanu~uyardu:
.. Qimek boyle ya~amaktan iyidir. Bir afet gelse de
olsek. Hastal1klar bizi peri~an etti. lc;:ecek suyumuz
yak. Taprag1m1z yak denecek kadar az ve k1rac;:. Hay-
vanclilk azald1. Buti.in bunlar yetmiyarmu~ gibi, Beza
bu koyden k1z ald1 diye, bir gun jandarmanm, bir gun
ba~ka bir e~k1ya c;:etesinin dayagm1 yiyaruz ... •
Gecenin karanilgmdan daha karanl1k tablanun sa-
nucu Basri Altmay, geceyi uykusuz gec;:irdi. Bagulu-
yar gibiydi. $afagm k1zliilgmda, yatagmdan dagrulup,
pencereden d1~anlara bakmaya ba~lad1. Daglann, ar-
manlann urpertici bir gorunumu vard1. Ol?Odugu ic;:in,
kar~1smda yatmakta alan ogretmeni uyand1rd1. Birlik-
te sabay1 yak1p 1smmaya ba9ladliar. Gunduz gordugu
sarn1cm pis suyundan ogretmenin yapt1g1 c;:ay1 tiksine-
rek ic;:meye ba~lad1. Bir sure sanra, muhtar, kdavuz ve
kat1rla birlikte geldi. Sabahm alt1smda, Ogretmen ve
muhtann elini s1k1p aynilrken, anlatlimayacak duygu-
lar ic;:indeydi. Ayazda kulaklan, burnu a denli Ul?Oyar-
du ki, jiletle kesiliyarmu~ gibi aluyardu. K1lavuz yala
91karc;:1kmaz e:;;k1yalan anlatmaya ba:;;lamll?tl. Basri Al-
tmay, Karagec;:it koyunu, magarada aturan insanlann
trahamdan kor almu:;; gozlerini, cuzzamdan parc;:alan-
m19 yuzlerini, hayvan- sidigine kanl?arak ac;:1k :;;arap
rengine donu:;;mu9 ic;:me suyunu dOl?unuyardu. Sanra
kendisini: Kat1r kakusu sinmi9 giysisini, kirlenmi9 be-
denini ... Y1kanacak s1cak bir suyu ozluyordu... Boyle
du9une du9une ilerlerken, bir dag1 gec;:mek uzereydi-
ler. On ki:;;ilik bir grupla karl?lial?tliar. Tumu de asker
urbal1yd1. Subay unifarmail biri k1lavuzla Kurtc;:e ka-

-43-
nu9maya ba9lad1. Biraz daha yakla9t1. Binba91 rl.itbe-
sindeydi. Belinde filjieklik, goksunde durbun, elinde
mavzer vard1. Basri Altmay'a selam verdi. Otekiler,
O'nu izliyorlard1. Binba~1 rutbeli clan,
,, Biraz dinlenin," dedi.
Bc:sri Altmay, kat1rdan indi .Birlikte ta~lann uze-
rine oturdular. Binba~1 rutbeli olan,
·Agzm1 s1k1 tutarsm herhalde?• diye sordu. Bas-
ri Altmay,
"Guveenbilirsiniz, .. diye yamtlad1.
• Bizim kellemiz koltugumuzda her an igin. Ben
Bezo; gorduklerin de getemin insanlan.•
"Anlad1m ...
.. Nereden?"
.. Egitmen Halil sizden soz etti. Onun konuguydum
Alkemer'de.»
.. Siz koydeyken, biz de oralardayd1k ...
Konu~urlarken, yeni dogan gOne~ yOzlerine vuru-
yordu 1ilk 1ilk. Yollann buyu gozOii.iyordu. Bezo,
·Seni yolundan al1koymayal1m, .. dedi. «Cok ko-
nw;;mak i~imize gelmez. Sen de guvenimizi sarsma.
J<mdarmayla filan kar91ia~1rsan1z ses g1karma. Ag1k ko-
nu9ailm. Bu daglar, yollar, beller, koyler bizim. Silah
zoruyla elbet. Silah1m1zla harita giziyor, silah1m1zla ka-
nun yaz1yoruz. Aga ~erri bizi daglara 91kard1. Ba~ka
bir agaya yaslanmak zorunda kald1k .. OcumOzu ala-
madlk tom olarak. Onun pe~indeyiz. Hmc1m1z bitmedi-
gi gibi, gun gegtik9e de art1yor. Bunun ic;:in yolumuz-
dan bizi gevirmeye kalkanlan, s1r saklamayanlan ce-
zalandlnyoruz. Bizim kanunda ceza tektir: Olumdurl
Herkesi de kur~unlam1yoruz. Kesiyoruz kimilerini.
Kesiyoruz, gunkO ku19unlanm1z garp1~1rken gerekli

--44-
oluyor. Kar91daki dagt goruyorsun. Bu gece orada yedi
ki9inin derisini yuzduk. Birkac:;: gun sonra gazetelerde
okursun. Bizi muzevirlemi9lerdi. Bununla da kalmadt-
lar, du9mantmtz alan agaya ve onlann e9ktyalartna
yardtm ettiler. Ya!"
"i9inize elbet kan9acak degilim. Ama bir durumu
merak ediyorum. Bu bana ait bir duygu. Sormak da is-
tiyorum ...
·Sorl•
·insanlan keserken, derilerini yuzerken ne duy-
gular beliriyor?»
«Ne demek istedin?"
"Yani actyor musunuz?•
uYoo! Ah9ttk! Hem oldurmemiz gerekiyor. Aksi
halde biz oluruz. Bize zarar verenleri, muzevirleri, tu-
zaga du9urmeye c:;:alt9anlan mutlaka olduruyoruz. Ya-
l;)amak igin olduruyoruz! Keyfimizden degil. .. "
Kahn bir sessizlik sonra birlikte ayaga kalkttlar.
Bezo, Basri Alttnay'tn ellerini stkarken,
"Goru9uruz,, dedi gulumsiyerek. «Daglarda kaltr-
san, ihtiyactn olursa yardtma ko9anz. Yalntz bizimle
kar94189ttgtnt kimseye soyleme ... »
Basri Altmay, kattra biner binmez, e9ktyalar daga
dogru ttrmanmaya bal;)ladtlar.
Me9e ormanlanntn arastnd'a yeni yeni daglar a9a-
rak, Eruh ilc:;:esine baglt Bulmu9lar koyune geldiginde,
Bulmu9lar ogretmenini bulamamt9tt Basri Alttnay. Og-
retmen hasta oldugu igin ilc:;:eye gitmi9ti. Durumu og-
renince beklemeyerek, Yagtzoymak koyune yollandt-
lar. Bir gun sonra da Ftndtk bucagtna varabildiler. Ftn-
dtk bucagtnda Basri Alttnay hastalandt. Bir gun sonra
da hasta hasta Guc:;:lukonak koyune gitti. Orada ate9i

-45-
daha da artt1. Sir gece kald1ktan sonra yine yola ~:ik­
tl. Kllavuzu yanmda olmak Uzere, bir atla, l?ak1r l?ak1r
yagan yagmur altmda, Dicle 1rmag1 k1y1Sinl izleyerek
gidiyordu. Yagmurdan S1nls1klam olmu9tu. Yal? ig ga-
mal?lrlanna degin gegmi9ti. Yagmur dinmedigi gibi,
gittikge zorlu yag1y1rdu. Sir yanda Dicle bozbulan1k
ki:ipUrerek azgm azgm ak1yor, bir yanda daglarda yll-
dinm ve gi:ikgUrUitUsU yankllan1yordu. Duracak, yag-
murun dinmesini bekleyecek bir yer de yoktu. Vol
Uzerindeki <;elik karakoluna kadar boyle gitmeleri ge-
rekiyordu. En sonunda sekiz saat sonra <;elik kara-
koluna kendilerini atm19lard1 ama, Sasri Altmay da
bitmi9ti yorgunluktan ve hastal1ktan. Atel? iginde yanl-
yordu. <;elik'te okul olmad1g1 igin karakola s1gmmll?t1.
Hastal1g1 gittikge art1yordu. <;elik karakoluna kadar jip
gelebilirdi. Sir jip istemek i9in, Eruh Kaymakamma te-
lefon ettiyseler de bir sonug alamad1lar. Karakoldan
karakola Siirt'e telefon etmeye gah9tllar, yine bir so-
nuc; alamadilar. Sir gun <;elik ki:iyunde bekledi. Yag-
mur dinmil?ti. Bir bal?ka k1lavuzla Ormanard1 ki:iyune
yolland1. Denetim il?ini yanm yamalak yapt1ktan son-
ra, gece yine yataga du~tO. Atel?i, nezlesi artarak sU-
rUp gidiyordu. SUrekli terliyordu. Beklemektense, Sey-
fi ki:iyUne gitmeyi yegleyerek, Ormanard1'ndan da has-
ta hasta yola 91kt1. Dicle k1y1smdaki bir duzlukte
olan Seyfi ki:iyunu, okulunu gorunce, dagdan dOze in-
dim art1k diye bir seving duydu. Ancak ikinci gun ikin-
di Uzeri Seyfi koyune gelen Saghk Mudurlugunun ara-
basma bindiginde hastahgm1 unutur gibi olmul?tu. Mo-
tor sesi, bir gurultO degil, bir muzik, bir kurtulul? se-
siydi sanki ... lki saat sonra, yirmi yedi gun once ay-
nld1g1 evine, kas1m aymm son gecesi varabilmi9ti.

-46-
IX

Basri Altmay, sabahleyin uyandJgJnda ate:;;ini ve


k1rgm1JgmJ azalm19 buldu. K1z1 Aycan'la oglu Aydm ko-
:;;arak yamna geldiler. Aydm, neden bu kadar gecik-
tigini soruyor, Aycan, bir daha giderken <;:antasmda
kendisini de goturmesini sbyluyordu. Birlikte yaptik-
lan sabah kahvalt1smdan sonra <;:ocuklar analanyla
okula, Basri Altmay da buroya yolland1. S1cagJ sJcagJ-
na bgretmenlerin raporlann1 doldurmak istiyordu.
Basri Altmay, dbrt gun boyunca bir yandan dene-
tim raporlanm doldurdu, bir yandan da kas1m ay1 bo-
yunca gbrduklerini yazd1. Bir demir burgu gibi i:;;le-
mi:;;ti gbrdukleri, duyduklan. Etkisinden kurtulamJyor-
du bir tUriU. Bunun i<;:in yazarak bo:;;aiJyordu. Bir gun
Milli Egitim Muduru <;:ag1rarak,
«Sizin bblgede birka<;: ogretmeni lokantada gar-
dum, .. dedi. ·Bu bgretmenlerin Eruh il<;:esine bagl1 Cin-
tepe, Dalkorur ve Kavakgblu koylerinin bgretmenleri
oldugunu bgrendim. Gerekli soru:;;turmay1 yapm. Ba-
kaiJm ka<;: gun ka<;:tilar...
Basri Altmay, bir iki dakika du~undukten sonra,
.. Yann yola 91kanm," dedi, Milli Egitim MOdOrO-
nun yanmdan aynld1.
BOrodan d1:;;an bak1yordu. Alabildigine yagmur

-47-
vard1. Kat1rla yapacag1 yolculugu duliJunuyorduo Vine
c;:aylan, dereleri, vadileri gec;:ecek, karl! daglan a9a-
cakt1. Ama da c;:ileli i9ti. Bu yetmiyormu9 gibi ty1illi
Egitim Mudurunun soguk davran19ian ne oluyorduo
Boyle duliJunurken, Batman bolgesine bakan ilkogre-
tim Mufetti9i Kadri Qfilldi,
«Senin bolgede e9k1yalar kafa kesip deri yuzu-
yormuliJ," diyerek elindeki gazeteyi Basri Altmay'a
uzaltl. Sonra yazl makinaSinl onune c;:ekip c;:ailliJmaya
ba9lad1. Basri Altmay, buyuk puntolarla verilmi9 haber
ba9i1gma ve fotograflara bakt1ktan sonra, haberi oku-
maya ba9lad1:
"0 0Botan c;:ay1 uzerindeki Biloris koprusunun ote-
0

sinde Eruh ve $1rnak kasaablan ile irili ufaklt birc;:ok


koyler s1ralan1r. Buralara kanun girmemi9tiro Biloris
koprusunun otesindeki insanlar kanunsuz ya9aro Dag
kanununun egemen oldugu bu yerlerde, kanunsuz bir
i9 yapan insan, kendi buyrugunu surdurmek, kendi
kanununu yazmak uzere silahm1 omuzlay1p daglara
c;:1karo Bu yaz1da Biloris koprsunun otesinde kendi
buyruklanna ya9ayanlann oykusunu okuyacakSiniZo
Haber Ajans1 hayli guc;:luklere kar91n, 9akilerin fotog-
raflannl elde etmi9tiro»
Basri Altmay, bir sigara yak1p, yukardaki giri9ten
sonra kuc;:uk harflerle ba9iayan roportaj1 okumay1 sur-
durdu:
«Yapma agamo Biz senin kullann1zo En buyugu-
muz sensin, diye yalvanyordu s1ras1 geleno Sonra, lo9
magaranm ic;:inde canh1ra9 feryatlar yukseliyor, dagla-
nn kuru zirveleri ile c;:orak dere yataklannda yankllar
yaparak uzayan bu feryatlar kaybolup gidiyorduo Ba9-
lannda kalpaklan, belleri,nde son model otomatik si-

-48-
Jahlan, ellerinde de keskin ag1zll b19aklan bulunan, sa-
.kallan uzamll? birtak1m insanlar, magaranm i9inde
sanki yuz yll oncesi Orta Afrika'nm yamyamlar devri-
ni yal?atan bir filim 9eviriyorlard1. Olay, Siirt'e bagll
Eruh il9esinin, kartallann tunedigi daglarda oluyordu.
Magaranm dibinde, bellerinde iple biribirine bagll ye-
di kil;li yat1yordu. Bunlar, kurbanllk koyunlar gibi teker
teker celladm online getiriliyor, sonra da yere yatmll-
yorlardl. Kan birikintilerinin i<;:inde diz <;:oken,
- Agam, bundan boyle vergimizi sana verece-
giz ... Art1k en buyugumuz olarak seni tan1yacag1z! Ca-
n1m1z1 bag1l?la! Kulun, kolen olallm! diyerek hayatta
kalabilmenin <;:arelerini anyorlard1. En kat1 yurekli cel-
latlann bile yureklerini yumul?atabilecek bu yalvanp
yakanl?lar, eli keskin bu;akll adamtn kllm1 bile kiplr-
datmtyordu. Anlal?ilan onun kitabmda af diye bir l?eY
yoktu ki,
- Vat lan! Tavl?an yurekli! diyordu. Sonra kan
birikintilerinin i9inde yatan adamm bal?lnl bH;akla ke-
sip kopanyordu. Bal? celladm yard1mc1lan, yerde bir
sure debelendikten sonra hareketsiz kalan ba9s1z gov-
denin derisini ustahkla yuzuyor, cesedi kayahklardan
a9ag1 yuvarl1yordu.
Cellat ak9ama dogru il?ini bitirmi9ti. Kanll b19ak-
Jar pantalonlann pa<;:alannda silinmil}, cesetlere saldl-
ran akbabalar, kartallar ve lel? kargalan tuneklerine
donmeye ba9lam19t1. lnsan kasaplan sanki az onceki
deh9et verici, tOyler urpertici sahnelerin yarat1cilan de-
gillermi9 gibiydiler. Hallerinden hi9 de yedi kil}iyi bo-
gazlaylp, derilerini yuzmul? olabilecekleri sezilmiyordu.
Bogaz keserek, deri yuzduren bal? celladm adma
Bezo diyorlard1. Derileri yuzulerek vahl?i hayvanlara

-49-
F: 4
yem olarak b1rak1lan yedi kil}i ise, tek suc;lan, Bezo (,fe-
tesi ile 9at1~ma halinde clan bir ba~ka dag kanunu
yap1c1S1 Hamo'nun hem~erileri olu~lanyd1. (Devam1 ya-
nn)•.
Basri Altmay, yaz1y1 ok\Jyunca urperdi. Gazetenin
birinci sayfasmdaki Bezo'nun fotografma bakt1. Son-
ra fotografm altmdaki yaz1y1 okudu:
·Bezo bu resmi, yedi ki~inin ba~m1 kesip derisi-
ni yuzdugu magaranm onunde 9ektirdi ve iki adam1 ile
beraber bir soygunu ve cinayeti nas1l yapt1klanm can-
landlrdl.•
Birinci sayfadaki ikinci fotograf Hako'nun, u<;i.in-
ci.i Hamo'nundu. Gazetenin birinci sayfasmm alt ko-
~?esinde, «Oteki resimler sekizinci sayfam1zda .. yazl-
llydl.
Basri Alttnay, sekizinci sayfaya bakmaya bal?lad1:
Hako'nun Muhaf1z1, Daga <;1kan Imam, On 09 y1lllk or-
man memuruyken daga 91kan Muso'nun elleri mav-
zerli, belleri fi~ekli fotograflan vard1.
Basri Altmay bir sure dahp gitti. Sonra arkadal?'
Kadri'ye,
.. Yann yolcuyum, ho~<;a kaJ, .. dedi ve durumu an-
latlp burodan aynld1. Dogru gazete bayiine gidip, ayni:
gazeteden ald1ktan sonra evine dondu.

-50-
X

Basri Altmay, Siirt'e odun getirmi~ Demirkaya'h


bir oduncunun kat1nyla, yagd1 yagacak denen bir ha-
vada yola c1kt1. 0 gece Demirkaya koyi.indeki saghk
ocagmda kald1. lkinci gun sabahleyin tuttugu bir klla-
vuz ve kat1rla Cintepe koyi.ine gitmek i.izere yola ~1kt1.
Daglara dogru ~1karken, f1rtmayla birlikte savrularak
yagan kar da ba~lad1. Yolculuk gittik~e ~etinle~iyordu.
Kurt ve ~akal sesleri birbirine kan~m19t1. Kllavuzda ti.i-
fek, Basri Altmay'da tabanca olmasma kar9m korku-
yorlardl. Dolana dolana dag1 ~1karken, kar ve f1rtma
dindi. Bu kez kahn bir sis ba9lad1. Daglann tepesi go-
zi.iki.iyordu. Etekleri ve vadiler sise burunmi.i9ti.i. Ka-
tlnn nallan gi.i~IG sesler ~1kanyor, yank1 yap1yordu.
Yolda ~oban ve oduncularla kar~1la9maya ba~ladllar.
Ti.imunun omuzu tufekliydi. Ak9am i.izeri, Cintepe'ye
gitmekte olan birkac; oduncu da yi.ikli.i kat1rlarla bir-
likte arkalanna tak1lm1~t1. Kurt korkusu azalm19t1. Bir
dag1 a9ar a9maz, kopek sesleri duyuldu. Sonra Cinte-
pe koyi.i gozi.ikti.i.
lkinci gun Basri Altmay, i9ini gori.irken, ogrencile-
rin ti.imunun yi.izuni.i, ba91n1 yara ic;inde gordi.i. Ogret-
men, c;ocuklan gostererek, bu durumu haber vermek
ic;in Eruh'a !;littigini, oradan da ihtiyac;lan ic;in Siirt'e

-51-
gittigini, Siirt'te oteki iki koyun ogretmenlerini gordu-
gunu, u<;:u birlikte Milli Egitim Muduru ile kar~lla~trk­
lannr anlattrktan sanra,
« Yiyecegim, giyecegim kalmamr~tr. A<;: <;:rplak ya-

l?ayamazdrm,• deyip kesti.


Bir gun iki gece Cintepe'de kalan Basri Altrnay,
karlr buzlu bir havada, sabahrn altrsrnda Dalkarur'a
yallandr.
Dalkarur'daki iki ogretmen, patlayacak gibi ofke-
lilerdi. Biri durumu l?6yle anlattr:
"K'l? butun ~iddetiyle ba~ladr. Okulun sabasr yak.
Koylu yaksul. Taprag1, suyu almayan bir koy. Bu ko-
yun eski ad1 Kfmikan. Kurt<;:e, koy burada, c;:e9me nere-
de demek. Ad1nr degil?tirmi~ler koyun, durumunu dec
gi9tirmemi9ler. Vine susuz. Kam9unun sarnrcrndan ge-
celeri su <;:alarak i<;:ecek suyumuzu saglryaruz. lncele-
yin. Ve aynen yazrn. Utanrrsalar ilgililer utansrnlar.
Milli Egitim Mudurlugu saba almryar. Koylu akulla il-
gilenmiyar. Koy but~;esinde akula bir ~ey aynlmamr~.
Tuttuk kendi paramrzla koy akuluna saba aldrk. Sanki
<;:ak param1z varm19 gibi. Ustelik hamallrgrnr da yaptrk.
Su<;: mu?»
lki gece bir gunu de Dalkarur'da iki 6gretmenle
ge<;:iren Basri Altrnay, .tuttugu krlavuzla birlikte, yaya
alarak ini9 a9agr Kavakgolu'ne dagru yururken dO!?O-
nuyardu:
'Harap almu~ bir akul. lki derslikli. Dersaneler
kupkuru. Aylardan aralrk. Ogretmenler aylrklanndan
k1srnt1 yaparak saba alryarlar. Ogrencilerin c;:agu ki-
tapsrz, deftersiz. Birkac;: eski srradan ba~ka gorunur-
lerde hi<;:bir arac;: gere<;: yak. Cacuklann giysileri lime
lime. Gozleri trahomdan kanh. Ogretmenler s1krnt1

-52-
ic;:inde. Neyi, nas1l denetleyecegim? Bir de soruljltur-
ma ... Gulunc;:! Binlerce koyde okul yok, biliyoruz.
Olanlarda ne oluyor sanki? Boyle okulculuk, egitimcilik
ne i~?e yarar? Egitim Bakanhg1 Bani? Gonulluleri (!) ne
gosterdigi ilginin az kadannl da kendi ulkesinin og-
retmenlerine gosterse, az1msanmayacak ljlevk, heye-
can dogar. Ama nerdee!..?·
Kavakgolu'ne geldiklerinde akljlam olmuljltU. Og-
retmenin s1kmtll1 bir durumu vard1. Basri Alttnay, og-
retmen odasmda ogretmenle, sobanm baf,lmda bir su-
re konuljltuktan sonra, dersaneden gelen gurultUyu
merak ederek,
«Dersaneyi bir goreyim,• deyip yurudu. Arkasm-
dan ogretmen ...
Basri Altmay, gordukleri karl;)lsmda irkildi bir: Klr-
ka yakm yatak, uzerlerine bagdaf,l kurmul;) insanlar
vard1. Geri donup ogretmene bakt1. Ogretmen s1ktn-
t1yla,
"Mufettil? Bey, .. dedi. ·Ogretmen odasmda konu-
l?ahm."
Ogretmen odasmda karljll karl;)lya oturmu!?lard1.
Ogretmen anlatmaya baf,llad1:
·Bu kay ve yakm koyler, el?k1ya Hako'nun baba-
smm. Bu aganm torunu, yani Hako'nun oglu evleni-
yor. <;evre koylerden koy halk1 hediyelerle kadm-er-
kek dugune geldiler. Kadmlar evlerde. Gelen insan o
kadar c;:ok ki, evler almad1. Bunun ic;:in erkeklerden c;:o-
gu geceleri okulda yat1yor. Koyun agas1 ve aganm
oglu el;)ktya boyle uygun buldu. Olmaz dediysem de
dinlemediler. Tehdit ettiler. Ben de korkumdan raz1 ol-
dum. Ne yapabilirdim? Bunlara tek bal;)lma karl;)l ko-
yamam. Adamm on kadar koyu var. Aga imparator gi-

-53-
bi buralarda. Siirt'te de adamlan var. Vali bife ayaga
kalkarak kar~rhyor. Brrakrn Vali'yi, soylediklerine go-
re, k:i9leri Bakanr Siirt'e geldiginde, Hako'nun babasr
Nadir Aga'yr Vali konagrna c;agrrmr~. Vali konagrnda
gece lc;i~l'eri Bakanr, Nadir Aga, Vali uc;lu bir toplantr
yapmH;>Iar. Pazarlrklar yapmr9lar. Bu cevrede Nadir
Aga ne derse o olur. 0, 9u partiye oy vereceksiniz de-
di mi, tamam! Oteki partilere tek oy c;rkmaz. Sec;:imde
bu boyle oldu. Yalnrz bu degil, daha neler neler ... Za-
manrnrz olsa da gunlerce anlatsam, bitiremem. Siz de
dinledikc;:e c;ok l?eyler ogrenmi9 olursunuz. Ah Mufet-
til? Bey! Bilmem ki ne d09unuyorsunuz derslikte gor-
dOgOnOz durum hakkrnda. Ben engel olsam, oldurur-
ler. Engel olmakla bir l?eyin degi9ecegini bilsem, oli.i-
mu de goze alarak direnirdim. Ama iyi biliyorum ki,
Niyazilik olur bunun sonu. Makina, ters c;ah9an maki-
na yine c;ah~acak. Koyli.ilere bir ~eyler soyliyeceksiniz
diye korktum. Onlara bir l?ey soyleseydiniz, anrnda
duyururlardr. Ve sizin koyden sag c;rkmanrz olanaksrz-
dr. Bunu boyle bilin. Size gozdagr vermek ic;:in soyle-
miyorum. Deneyimlerime dayanarak soyluyorum. Bir
yrldrr neler ve nelerle kar9rlazmadrm ki ... Bakrnrz, bu-
gi.in Siirt'ten gelen bir koyli.i gazete getirdi. Okuyun l?U
haberi,,. deyip, parmagrnr basttgr yeri gosterdi ve ga-
zeteyi uzattr. Basri Altrnay, gazeteyi aldr, okumaya
bal?ladr:
u lki azrlr 9aki huki.imetten harac;: istedi."

Bu ba~lrgrn altrnda, Hako'nun iki yi.iz elli bin, Ha-


mo'nun yuz bin lira harac istedigi, aksi halde teslim
olmayacaklarr; lc;i9leri Bakanr, Vali ve Nadir Aga ara-
srnda gizli bir goru~menin yaprldrgr yazrhydr.
Basri Aftrnay ve ogretmen iki garip kul? gibi, og-

-54-
.retmen odasmda, sobanm bal?lnda ISinlp konul?urlar-
.ken, bir koyfu girdi ir;;:eri. Ogretmen tanlljltlrd•:
·Hako'nun agabeyi.•
.. vaal•
·Evet. ..
.. Kim bu beg?•
.. Mufettiljl.•
~Oyle mi?·
.. Evet.•
•HOI? gelmiljlsin beg.•
w Ho!iJ gorduk.•

Hako'nun agabeyi, gosterilen 9liruk bir sandalye-


yi, duvara dayararak oturdu. Bir sure lj!Urdan burdan
konuljlulduktan sonra, Basri Altmay,
«Biraz aile yaljlantlniZI anlatmaz mls1n1z?• diye so-
runca, Hako'nun Agabeyi anlatmaya baljlladl:
«Babam, aga oldugu i9in bin dokuz yuz yirmi beljl-
ten sonra Suriye'ye surgun edildi. Bin dokuz yuz elli-
-de 91kan af kanunundan yararlanarak yine geldik. Su-
riye'de de toprag1m1z var, burada da. Biz iki vatanl1
insan1z. Ben ilkokulu Suriye'de okudum. Agay1z. Aga-
llk deyip ge9meyin. Zor l?eydir agallk. Koyluyu biz ko-
ruyoruz. E~?k•ya beslemesek, oteki agalann yanmda
gu9 durumda kal1nz. Koyluler o zaman oteki agaya
vergi verirler. Biz koyluden ald1g1m1z vergi karljllllgm-
da koylumuzu koruyoruz. Yoksa oteki koylerin agala-
rinca oldurulurler. Soyulurlar. Buralarda topraktan,
hayvandan daha gereklidir silah. Silahlanm1zla zen-
ginligimizi korudugumuz gibi koylulerimizin de can1n1
koruyoruz. E!;lklya beslemesek ne olur koylulerin duru-
mu. Oteki agalar yer vallah.•
Basri Altmay, Siirt'ten 91kt1ktan bir hafta sonra,

-55-
Botan ~;agrna dogru akrp giden Zoravan deresini guc;-
bela bir katrrla ge~;ip, Biloris koprusune .dogru gider-
ken her yond en doluydu ... Akljiama evine ulal;)ma ~;a­
basr ile, bindigi katrn koljituruyordu. K1lavuz.
-Kat1n koljitumayahm begim, terler de olur, .. de-
yince yavalji surmeye bal;)ladr.

-56-
XI

Uc; ayn edebiyat dergisinin ocak saydannda ve


iki haftahk toplumcu dergide Basri Altmay'tn aral1k
aymda yazd1g1 gezi yazdanndan birer boiUm yaymlan-
ml~tl. Edebiyat dergilerindeki yazllardan henuz Siirt'-
te kimsenin haberi olmam1~t1 ama, haftal1k dergide-
kiler okunmu~. Valiye de ula~tlrmll;>tl. iktidann hl~­
mma ugramak istemeyen Milli Egitim Muduru, Basri
Altmay'a kar~1 soguk ve uzak duruyordu. Bir gun Bas-
ri Altmay'1 c;ag1rd1,
«Dinle karde~im· dedikten sonra l;>Unlan soyledi:
"i lkogretim Mufettil;>i demek, Milli Egitimin eli, kulag1,
gozu demektir. Bu durumu iyi bilmen gerekirken, gor-
duklerini dergilerde yaz1yorsun. Senin i~?in yazmak de-
gil, bize bildirmek. Degil mi?·

"Raporlanmda kimi durumlar zaten ac;:•klanmll?


oluyor. Sozgelimi s1ras1z, sobas1z, arac; ve gerec;siz
okullar ... •
"Evet.•
«Yazllanmla da, Milli Egitimin eli, kulag1 gozO ol-
dugumu dogrulam•l? oluyorum. Gerektiginde Bakan ve
Bakanhk Orgutunde c;ah~?anlar da durumu ogreniyor-
lar."

-57-
·Oimaz karde~im! Boylece makam atlam1~ olu-
yorsun."
·Biz asker degiliz !<i.•
.. QJsun! ..
·Sonra yazllanmda belirttigim sorunlan <;ozumle-
mek sizin gucunuzu al?en bir konu.•
"Ne demek istiyorsun?•
·Bu sorunlar biribirine bagh. K1saca duzenle ilgi-
li.·
•Ne duzeni be karde~im?·
• Bozuk bir duzen i<;indeyiz. Bu bozuk duzen icin-
de <;ahl?maJanmiZ, bu dl.izenin belli kaiJpJan i<;inde ga-
h!?maJartmiZ verimsiz de oluyor.•
·Anlal?lldJ. Demek Ankara'ya gittigimde Genel
Mudurun soyledikleri dogruymul?. Valinin de senin
uzerinde onemle durmasmm, kll1 k1rk yararcasma in-
celemesinin bir nedeni varm1~ ... •
·Ben soylemek istediklerimi ag1klad1m. Siz de
a<;1klar miSiniZ?•
·Sen yazllannda nasll ag1ksan, ben de oyle ag1k
konul?uyorum."
·Anllyoru,m az gok bir l;leyler. Ozellikle soguk
davran1l?lann1zdan bir l?eyler sezinlemedim degil. Bu-
raya surgun geldim. Kul?kulanml!? ve hemen kimi ha-
berleri edinmil?sinizdir. •
·Sezinledigin gibi. .. •
·Am a ben sozci.igun tam anlam1yla yurtseverim. •
·Yurtseversin demek?·
·Evet! Yurtsever ve halksever.•
·Hem yurtseverim, halkseverim diyorsun, hem de
duzeni sevmiyorsun .•
Basri Altmay, gi.ili.imseyerek,

-58-
.. Yurt ayrr ~ey, duzen ayrr ~ey; yine halk ayn ~ey,
duzen ayn !?ey," dedi.
Mudur, sesini yukselterek,
«Bu yurdu seven, duzenini de sever; halkm1 se-
ven, halkmm kurdugu duzeni de sever,• dedi.
·Siz kavramlarr, sozcuklerin anlamlannr biribirine
karr~t1rryorsunuz. Bunun i«;in anla~am1yoruz. •
aBir de anla~acak m1yd1m?"
·Peki ne konu~uyoruz?•
·Keselim bunlan ~imdi karde~im. Dinle beni! Sa-
son bolgesinin mufetti!jli hasta. 0 bolgeye giren iki
ogretmen hakkmda soru~turma var. Bu bir! •
.. Evet.,.

«lkincisi: 0 bolgede terfi SlraSI gelen ogretmen-


ler var. Denetimlerini yapacaksm. Kalemden emri al!·
.. Mudur Bey.....
.. sozumu bitirmedim,•
·Bitirdiginizi sanm1~t1m.•
"O«;i.incusi.i: Ogleden sonra Valiyi goreceksin ... •
Basri Altmay, •Valiyi goreceksin• sozi.inu bast1ra-
rak soyleyip susan Milli Egitim Mudi.iri.inun yi.iziine iyi-
ce bir bakt1 ve,
.. Qgleden sonra Valiyi gori.irum,• dedikten sonra
ekledi: o:Valn1z Sason bolgesine benim gonderilmemin
anlamm1 anlayamad1m. Siirt ilcelerinin gezme ko~ul­
lan en guc iki il«;esi ban ayrrlm1~. Ses 91karmad1m. Ge-
ziyorum kelle koltukta. Oteki mufetti~ arkada~lann
yaln1z birer ilcesi var. Onlardan biri neden gonderil-
miyor da ben gonderiliyorum?·
·Boyle uygun goruyorum.•
.. vaal?·

-59-
• $ikayetiniz varsa istediginiz makama ba!;lvurabi-
lirsiniz."
·Baf?vurmayacaglm. Cunku bu davran1!?1m1 ilerde
kbtUIUgum i<;:in kullanacaksm1z. Sonra kimi kime ~ika­
yet etmif? olacag1m ki! .. Danlf?lkll dugu~ bunlar.•
Basri Altmay, sbzunu bitirir bitirmez beklemeden
kalkt1 ve <;:1kt1.
Ogleden sonra Valinin kap1smda bir sure bekle-
dikten sonra ic;:eri girebildi. Vali, bir ogretmeni azarll-
yordu. Ogretmen sus-pus olup <;:1kt1. Vali, Basri Altm-
ay'a bak1p, bir koltugu gbsterdi oturmas1 i<;:in. Basri
Altmay, yava9c;:a oturdu. Vali bir sure bnundeki kaglt-
lara gbz gezdirdikten sonra ba91n1 kald1np bakt1 ve,
·Eveeet ... " deyip sustu.
~ Beni c;:a?wmll?SiniZ. •
·Biliyorum. Biliyorum da, nerden baf?llyay1m diye
dl.i!;lunuyorum."
Kahn ve s1kmtll1 bir sessizlik oldu. Basri Altmay,
koltuklara, tabandaki halllara gbz gezdiriyordu. Vali,
bnundeki kag1tlara bak1yordu. Neden sonra,
.. Gbrevinizin sm1rlanm bileceginizi samrd1m,• de-
di.
Basri Altmay, biraz du~undukten sonra,
·Anlayamad1m Vali Bey, .. dedi.
Anlayamayacak bir ~ey soylemedim.•
·Biraz ac;:1klar m1smlz efendim?•
·Gorevinizin sm1nn1 af?maman1z gerekirdi. Sizin
il?iniz okullan gezmek, ogretmenleri denetlemek. 0 ka-
dar! Yazarllk yapacaksan1z istifa edin!"
·Vali Bey, llkbgretim Mufetti9leri Yonetmeliginde
bir madde var. Af?8QI yukan 9oyle yazar o maddede:
ilkogretim Mufetti9leri, bolgelerine giren c;:evrenin egi-

-60-
tim, kulh.irel ve toplumsal sorunlanm inceler, mumkun-
se bunlan yay1mlar.•
«Siz de onun ic;in yaz1yorsunuz?·
.. Evet.•
.. Peki hie; iyi olan, sevindirici l?ey garmuyor mu-
sunuz?·
«Garmuyorum gibi bir l?ey.•
.. Ne demek? ..
.. vali Bey, sorunlanm1z aylesine c,;1kmazda, ayle-
sine karma~;;~k ki, insan1 derinden yarahyor.•
.. Evet, biraz daha ac;1kla? ..
.. Gezdigim, gardugum c;evre toplumsal c;alkant1
ic;;rde.•
.. Nl~drr hL• toplumsal c;alkant1 dedigin?·
.. Kayluler yoksul. Hasta. Yolsuz. Guvenliksiz.
$eyh, aga ve e~k1ya bask1s1 altmda inim inim inliyOI-
Iar."
Val;, k1zarm1~t1 Bag1rarak,
«Nasll olur can1m!" dedi.
.. Ben durumu sayluyorum.•
.. vangm var diyeceksin nerdeyse!•
.. vangm gibi bir ~ey say1yorum ben!•
.. oemek oyle?,.
.. Evet.•
aNe demek istiyorsun?•
.. oemek istediklerim ac;1k Vali Bey. Bir kay gar-
dum, halk1 toptan hasta. Cuzzam, firengi, trahom has-
taltklan yuzunden halk peri~an. Birc;ok kayun ic;ecek
suyu yok. Hie; birinin yolu yok. Agalar e~k1ya besliyor.
Babalanyla birlikte c;ocuklann da bedenleri kur~?unlar­
la kalbura c;evriliyor. Kucak kucaga mezara konuyor-
lar. Kayluler korkudan gac; ediyorlar. Ogretmenler c;a-

-61
resizlik it;;:inde t;;:1rp1myorlar. Aral1k aymda sobas1, Sl-
rasl olmayan okullanm1z var. Bir taraf1 cokmu~ okul-
lar it;;:inde ogretmenler Ogretim - egitim yapmaya ca-
lll;llyorlar. Neier, neler! Saymakla tukenmez ki. ....
·Demek bu memleketin durumu boyle?,.
•Ne yaz1k ki boyle ...
·Soylediklerinin tumune inanm1yoruml"
.. soylediklerim, soylenmesi gerekenlerin yanmda
devede kulak kallr...
·Oyle mi? ..
·Sizin de bilmeniz gerekir.•
.. soyledikleriniz abartma.•
• Tek tek, kamtlanyla, tamklanyla tamtlayabilirim
soylediklerimi.»
"Demek oyle ...
.. Boyle Vali Bey.•
-Peki Mufetti~ Bey, dediklerin dogru diyelim, bun-
lann nedeni nedir? ..
·Ekonomik yapmm bozuf<lugundan ...
·Oyle mi?»
.. Evet. Ekonomik yapmm yans1mas1d1r butOn bun-
Jar.•
.. Ba~ka nedenler yok mudur? ..
-Vard1r. Ama asll buyuk neden budur.•
·Anla~lld111!»
.. Sizin daha iyi bilmeniz gerekir Vali Bey...
·Sizi iyi biliyorum ...
·Beni degil, sorunlanm1z1.»
·Peki Mufetti!il Bey, hie ic ac1c1 ~eyler gormuyor
musunuz?•
·Pek cok az ...
·Demek pek c;ok az?,.

-62-
·Evet.•
·Sen bir politikac1 gibi konu~uyorsun!•
.. sordunuz soyledim. Yurt sorunlanm konu~tum
sonra .....
.. soyledikleriniz abartma!•
·Soylediklerimi tek tek, kan1tlanyla, tamklanyla,
tan1tlanm dedim ...

·Boyle olsa bile bunlan yaymak m1 gerekir?•


aGen,;:eklerin bilinmesi degil, bilinmemesi ve oy-
lece suruncemede b1rak1lmas1 dogru degil.·
·Yani yazmak gerekir; oyle mi?·
·Bilmemizin zaran degil, yaran olur kamsmda-
ylm ...
·Dosta du:;.mana yayhm yani. Oyle mi?·
.. vali Bey, ben yaym1yorum, yaz1yorum. Sonra za-
man zaman bolgemizin olaylann1 lstanbul'da, Ankara'-
da yay1mlanan gazetelerden de okuyoruz. Mutlaka si-
zin daha c;:ok haberiniz vard1r.•
·Senin gibiler veriyor o haberleri."
.. Ben haberci degilim.•
.. Peki, Kavakgolu koyu okulunda e:;.k1ya Hako c;:e-
tesinin adamlanmn yatt1gm1 muhalefet gazetesi nere-
den ogrendi?·

.. Bilmiyorum. Ama gazetedeki haber dogru. Goz-


lerimle gordum. •
•Ni<,;:in engel olmadm?•
·Her ~ey olmu~tu ben gordukten sonra. Zaten
yalmz ba:;.1ma engel olamazd1m da .. •
.. Peki, gazeteye ni<,;:in bildirdin?•
·Ben bildirmedim. Biraz once ben bir ~ey soyle-
mi~tim Vali Bey ... •

-63-
•Ne gibi?·
·Soylediklerimi tek tek, kan1tlanyla, tan1klanyla,
tan1tlayacag1m1 ... •
·Soylediniz.•
«lnceleyiniz, haberi ben verdiysem eger, verece-
giniz cezaya haz1nm.•
«Bu ilde siz yaz1 yaz1yorsunuz!·
.. Ben yaz1 yaz1yorum yaln1z. Gazete habercisi de-
gilim.•
.. Yazmayacaksm! •
.. Boyle bir sm1r m1 var yasalarda Vali Bey?·
.. Yazarsan bile iyimser yazilar yaz! •
«Ah iyi ~eyler gorebilsek! Bu degil mi istedigimiz?
0 zaman sevinerek, gonenerek yazanm.•

«Yaz i~te! Siirt'te vilayet binas1 badana ediliyor,


imam-Hatip Okulu ac;il1yor! •
Basri Altmay, elinde olmayarak gulumsedi. Hatta
kahkaha atmamak ic;in dilini ISinyor, kendini guc; tutu-
yordu. Vali,
·Nic;in gulumseyip sustun?· diye sordu .
.. Yapilann bad ana edildigi bir yaz1 konusu olur
mu Vali Bey?•
·Yaa! 0 zaman susulur, oyle mi?·

«Vali Bey, Tille bucag1 Siirfe be~ kilometre uzak-


ta. Bir ~ose ile Siirt'e bagh bu bucak. $imdi adm1 an1m-
s1yam1yacaglm, Tillo'dan beride, yol uzerinde, Siirt'e
uc; kilometre alan bir koy var. Bu koye birkac; kez git-
tiniz. 0 koyun okuluna hie; k1z ogrenci devam etmiyor.
Ugra~tm1z. K1z ogrencilerin devamm1 saglayabildiniz
mi?•
.. Mufetti!;> Bey! Mufetti~ Bey! Siz bana degil, ben

-64-
size soru sormak durumunday1m! Burada da sm1n a~l­
yorsunuz!,
.. Konu~uyorum. Siz soru soruyorsunuz, ben de
ic;:tenlikle yan1tl1yorum!•

.. seni konu~maya gag1rmad1m!•


·Susuyorum oyleyse ...
«Konu~tuklanm1, soylediklerimi iyi dinledin! ..
«Dinledim.•
.. Qna gore.•
.. Ben .....
.. sus!»

.. susmam1 istiyorsunuz madem, ben de burada


susuyorum.•
cBa~ka yerd~ konu~acak miSiniZ?•
·Dilsiz degilim ki Vali Bey!·
·lyi ~eyler konu~! iyimser ol! Karamsar dli$lince-
lerini yayma!•
«As II karamsar insanlar susar Vali Bey. •
·Ne demek istiyorsun?·
"Karamsar ki~iler, umutsuz ki9ilerdir; susmay1
yeglerler.•

«Bir vali ile nasll konu9acagm1z1 da ogrenmelisi-


niz.•
"Sayg1da kusurum olmadiQI kan1smday1m.•
.. Ne bigim kelimeler soyluyorsun! Yeglemek, ka-
nltlamak, tan1tlamak ... "
"Turkc;:e sozcukler...
"Sus! Suuss! Solcular dilimizi bu hale getirdi i~-
te ...
Basri Altmay, konu~manm yarar getirmiyecegini

.__ 65-
. F: 5
anlayarak sustu. Vali oni.indeki kagrtlara bakmaya ba~­
layrnca, kalktr ve,
«Ho~ca kalrnrz, .. deyip kaprdan c;rkarken, Vali, ne
anlama geldigi anla~rlmayan bic;imde ba~rnr salladr.
Basri Altrnay, yi.izi.indeki acr, buruk gulumsemeyi evi-
ne kadar ta~rdr ...

.-66-
XII

Basri Altmay, sabahtan ogleye degin bekledikten


sonra Kozluk ih;:esine giden bir Karayollan arabas1 bu-
labildi. 0 gece Kozluk'ta kald1. Kozluk'tan Sason'a
gitmek ic;:in, sabahleyin, bir kllavuzla kat1r bulup yola
c;:1kt1. incecikten kar yag1yordu. Turkc;:eyi iyi bilen kl-
lavuz surekli konu!iluyordu. Basri Altmay, adamm ya-
ya yi.iruyu~undeki rahatl1ga, c;:eviklige bak1yor ve onu
dinliyordu. lncecikten ba!i!layan kar, lapa lapa yag1yor-
du art1k. Uzaktaki s1rtlar gozi.ikmez oluyordu gittikc;:e.
Yerdeki kar kalmla!ilt1kc;:a kahnla!i!IYOrdu. Zaman zaman
kurt sesleri de duyuluyordu. Kllavuz, ne yagan kann
h1z1na, ne de kurt seslerine aldlrl!il ediyordu. Konu!il-
tukc;:a co~uyordu. Geyikli, Yedikonak, Bi.iklukonak
koylerini gec;:mi!iller, yeni bir kaye gelmi~lerdi. Kllavuz
durarak,
«Begim, .. dedi. .. su koyun ad1 GumO!i!6rgu. Yolun
tam yans1.•
«Evet.»
«Burada konaklayahm.•
Basri Altmay, saatine bakt1,
«lyi olur. O@retmeni de goruruz.•
Okula girdiklerinde, ogretmeni c;:ay yaparken bul-
dular. Bir sure hem konu!iltular, hem de zeytin, ekmek

f.- 67-
ve c;:ayla kannlannt doyurdular. Basri Alttnay, bir de
dersaneye, ogrencilere baktp, yurudu. Ogretmen,
·Yine buyurun. Yalntzltktan patltyorum,• diyordu
arkastndan.
Kar surekli yagtyordu. Ktlavuz konu~kanltgtnt sur-
duruyordu. Bir koye girmi~lerdi. Ktlavuz,
«Begim korkma arttk,• dedi. Basri Alttnay,
"Nic;:in?· diye sorunca,
"Tekevler'e geldik. Bundan sonrast bir saat surer
ancak,• diye mu~tuladt.
-iyi iyi.·
«Begim kurtlardan korkuyordum.•
«Korktugunu ban a soylemedin. •
«Benim korkum bana yetiyor, bir de senin kor-
kunu c;:ekemezdim begim,• diyerek donup baktt. Gul-
mekten ac;:tlan dudaklan arastndan kocaman ak di~leri
gozuktU. Bir iki dakika sonra yine donup baktt ve,
«Begim, sizin memurlar pek korkak olur da,• de-
di. Ve Sado c;:etesinden, bir sagltk memurunun nastl
korktugunu anlatmaya ba~ladt.
Kuc;:uk bir ilc;:e alan Sason'a geldiklerinde, ak~am
karanltgtntn her kuc;:uk yerle~me yerini bogan sessiz-
ligini yararak llkogretim Mudurunun evine dogru iler-
lediler ...

-68-
XIII

Basri Altmay, uc;: gun i<;:inde Sason ilc;:e merkezi


ve merkeze yakm Kayaba!?l okulunda denetim, soru!?-
turma i!?ini bitirmi!?ti. Dorduncu gun yine bir kdavuz ve
kat1rla, Mu!? topraklanna dogru uzanan koylere gitmek
uzere yola 91kt1. Her gun bir koyden ba!?ka bir koye
gidiyor, bir gece o koyde kald1ktan sonra kllavuzu ve
kat1n yenlleyerek yine yola <;:1k1yordu. Boylece Ergunu.
YolustU, Cay1rll, Derince ve Bozikan koylerini ve koy
okullanndaki i!?lerini gorup donmesi on gununu alml$-
tl. On gun sonra Sason'a dondugunde bitkin bir duru-
mu vard1. Bir gun Sason'da dinlenip, yine yola 91kt1. Bu
kez Sason'un batiSma du$en koyleri dola!?Jyordu.
Derekoy, Gurgenli, Aydmhk, Yucebag, Heybeli, Acar,
Umurlu, Karame!?e. Tekevler'e gitmesi, i$ini gormesi
dokuz gunluk bir sureyi kaplaml$, Sason'a da donmu!?-
tU. Yirmi uc;: gunluk yorucu bir geziden sonra Siirt'e
dondugunde ocak ay1 bitmi~ti.
Basri Altmay, !?Ubat aymm ilk iki haftas1 boyunca
gunduzleri denetim ve soru!?turma raporlann1 duzen-
lemek, geceleri de yanm kalan gezi yazllann1 temize
c;:ekmekle ugra$tl. Ne Milli Egitim MGdGrunGn ne de
Valinin sozleri onu 1rgalamJYordu. Hatta guc;: ko!?ullar
altmda koyden koye gidi~leri, oralarda gordGkleri bir

-69-
kamc;:1 etkisi yap1yor, daha yogun yaz1yordu. Yazdlk-
lanndan birer b61Umunu yine daha 6nceki yazd1g1 der-
gilere gondermi~ti. Birer bolumunu de haftal1k iki ga-
zeteye gondermi!;lti. Haftal1k gazetelere gonderdikleri
yay1mlanm1~t1 bile. Nedense okumay1 sevmeyen Milli
Egitim Mudurunun gunu gunune gazeteler eline gec;:-
mi~ti. Ayni gun Basri Alt1nay'1 makamma c;:ag1rtarak,
"Basri Bey, yine ate~ puskurtl.iyorsun yazllann-
da," diyerek yapmac1k bir gulumsemeyle bakt1. Basri
Altmay,
«Mudur Bey, iyi okuyorsunuz,,. dedi.
"Eh i~te ... $oyle boyle okumaya zaman ay1rd1g1m
oluyordu ama, siz burada oldukc;:a galiba daha c;:ok
okuyacag1m."
«Rahats1z olmuyorsunuz ya?,
"Rahats1zhk soz mu? S1k1~t1rrhyorum! Gunu gunu-
ne taa .1\nkara'dan telefon ediyorlar. Nedir bu Basri
Altmay'm yazd1klan diyorlar."
"Benim yazd1klanm1 c;:ok onemsiyorlar ve onem-
setiyorlar demek."
"Eibetteee!!! ..
«Bir !;ley degil, boyle giderse, yazd1klanm1 kendim
de 6nemseyecegim ...
~Orasm1 bilmem ...
"Gorunen koy kllavuz istemez.•
"B2k1yorum da art1k halk deyimlerini de s1k kul-
lanlyorsun ...
"Halkm ic;:inde ya~1yorum. Koyden koye gidiyorum
boyuna. Kllavuzla ve kllavuzsuz geziyorum. Bu deyim
ban a c;:ok yak1~1yor ... ,
"Oyleyse sana bir gorev daha! •
"Nedir?·

-70-
«$irvan koylerine bakan mi.ifetti~ arkada~m izinli
gitmi~ti. Rapor alm1~ gondermi~. Galiba hem evlene-
cek, hem de yer degi~tirmek i9in 981Jl?acakm1~. Bili-
yorsun Mu~'lu idi arkada~. Ailecek depremden zarar
gorenlerin i9inden isteyen olursa yerlerini bir lutuf
olarak degi~tirecekmi~ BakaniJgJmlz ... •
«K1saca soyleyin."
.. Siz yann hemen $irvan bolgesine gideceksiniz.•
·Niye ben?•
.. sevinmelisiniz Basri Bey.•
a Ned en?•

•Yaz1 konulan bulman1zda yard1mC1 oluyorum.•


·Dalga m1 ge9iyorsunuz?,.
.. vooo!»
«Peki?·
.. oogru soyle Basri Bey, gezdik9e konu 90galm1-
yor mu?•
.. <;ogalacak elbet.·
uE, ben size yaz1 konusu bulmakta yard1mc1 olmu-
yor muyum? ..
·Bir bak1ma oyle ... •
"Te~ekki.ir etmelisin i~.te.•
.. soylemekten soylemeye ... •
«Nasll soyledim?,
"Dedim ya ...
.. vanll~ anladm1z.•
.. Peki, niye hemen yann gitmeliyim?·
.. Qn bel? gi.inli.ik dinlenme tatilinden donmeyen og-
retmenler varm1~. •
.. Belki benim bolgemden de donmeyenler olabi-
lir."
.. senin bolgenden boyle bir haber gelmedi. Son-

-71-
ra senin bolgede gelmeyen ogretmenin olacagm1 san-
mam.•
·Nicin?·
-Ogretmenlere kendini c;:ok sevdirmi~sin.•
·Nerden anladm1z?•
.. Bizim Erler admda zehir zemberek bir yazm1 oku-
dum. E dogrusu Milli Egitim Mudurlerini de o gucle
savunan birisi olsa, kolesi olurum.•
.. Gene;: ogretmenler kale olmaya henuz al1~t1nl-
mam1~1ar."
.. Ne demek?·
·Ne demek istedigimi ac;:1k ac;:1ga soyledim.•
.. Aram1zdaki mesafeye dikkatini c;:ekerim.•
.. vani?·
·Bir ustun oldugumu unu.tma.•
.. Unutmu9 isem, siz unutturuyorsunuz."
·Nic;:in?•
.. Gezme ko~ullan en guc;: iki ilc;:eyi verdiniz. Ge-
ziyorum bol bol oralarda. B~ yetmiyormu~ gibi, Sa-
son'a gonderiyorsunuz, gidiyorum. $imdi de $irvan
diye tutturdunuz.•
·Gorev.•
-Gorev ama, gorev e~it dag1til1r. Ba~ka mufetti~
yak mu?•
.. sasri Bey, bir e~it sozu tutturdunuz gidiyorsu-
nuz. Ne kadar da seviyorsunuz bu sozu!•
.. Q kadar duzeysiz bir alay ki ... •
·E oyle degil mi? E~i.t kol;lullar, e9it olanaklar, e9it
egitim f1rsat1, e~it i~fem ... El;lit, e9it, e9it ... Bunlan se-
nin yazilannda s1k s1k okuyorum. •
ciyi bari ... •
·Hakll degil miyim yani?·

-72-
~ Yan1tlamak bile istemiyorum!"
• Okudukr;:a guluyorum."
·Ben de du~undukr;:e.•
• Du~undukr;:e guluyorsun demek?·
·Oyle.
·Gulduruyoruz seni demek.•
• Mudur Bey!"
·Soyle.»
•<;ok konu~mak istemiyorum. Hemen yann $irvan
bolgesine gidiyorum. Yaln1z 9unu unutmaym ki, 9ubat
ay1 biter bitmez beni pek goremezsiniz. Mart ayhgm1
al1r almaz ver elini Eruh ve koyleri diyecegim. Gez-
medigim daha nice nice koyler var. Bolgemde beni og-
re.tmenler bekliyor. Denetimsiz ogretmen kal1rsa, so-
rumlu ben olacag1m, biliyorum. Bunun ir;:in surekli ge-
zecegim. Siirt'e donmeden koyden koye gidecegim.•
.. Bir yarar elde edebilsen bari.»
·Ne demek istiyorsunuz?•
·Basri Bey, ne kadar didinsen bu Bakanl1ga ya-
ranamazsm art1k."

·Yaranmak ir;:in bir 9ey du9unmuyorum ki ... •


• Du~unemezsin ...
• Du~unmem dyiorum!"
·D09unemezsin, r;:unku mimlisin ...
·Gulup ger;:iyorum.•
·Zanil biri olmu~sun Bakanilk nezdinde."

·Mimlenecek, zanh biri olacak bir durumum yok.


Deveku~u ornegi insanlann mimlemesi de, zanh gor-
mesi de beni du9undurmuyor. Onlara sadece guluyo-
rum. K1zam1yorum bile. Du9unden yoksun duzeysiz
bon ki9iler onlar. Bunlan oldugu gibi rapor edebilirsi-

-73-
niz. Ben ac;:1k konu9uyorum, c;:ekinmeden dogrulann
yanmda oldugumu soyluyorum.•
Basri Altmay, ayaga kalkm19t1. Mudur,
"$irvan'a gidiyor musunuz? .. diye sordu.
·<Yann gidiyorum. Bana konular bulmama da yar-
d1mc1 oldugunuz ic;:in sevinc;:le gidecegim. Siz de ho9-
<;a kalin1z! • deyip 91karken, Mudur,
«GUie gule!. diyordu gulerek.

-74-
XIV

Basri Altmay, ~wbat aymm on sekizinde sabahle-


yin yol haz1ri1Q1 yaparken radyodan haberleri dinliyor-
du. Yurdun her yanmm karla kaph. Ozellikle $irvan'm
kuzeyine dul}en Bitlis yoresinde kar altmda koylerin
oldugunu soyluyordu. Haberi onemsemeyerek haz1rh-
gm1 tamamlay1p evinden <;1kt1.
Pikabm l}oforu anlat1yor, Basri Altmay dinliyor-
du. Cevre karla kaph oldugundan, ikisinin de gozleri
kamal}1yordu. Bunun i<;in c;evreye bakam1yorlard1 pek.
$of6r anlat1rken, Basri Al,tmay, kan temizlenmi~, ip
gibi uzay1p giden yola ve yol uzerinde zaman zaman
rastlad1klan keklik surulerine bak1yordu. Pikap yak-
lal}tlk<;a. yolda yiyecek arayan keklikler u<;ul}uyorlar-
dl. $ofor, tl.ifek almad1g1 ic;in pi~man oldugunu soy-
lerken, Basri Altmay, ya~amak igin 91rpman keklikler-
le insanlar arasmda benzerlikler buluyordu. Boyle gi-
de gide, iki yan1 sarp kayalarla gevrilir dar bir boga-
za gelmi~lerdi. $ofor,
"i~te Kanl1 Bogaz Mufetti~ Bey, .. dedi. ·Eski adly-
la Bade Bogaz1. Duymu~ olmai1S1n, hani bir ay once
bu pikaba ate!} edilmil}, iki ki~i olmu~. uc; ki~i de ya-
ralanm,~tl. i~te l}u gordugun kayanm dibinde arabanm
onunu kesip bizi kur~un yagmuruna tuttular. Sonra da

-75-
kac;:tdar. Araba dakikasmda kan seli ic;:inde kaldr. Yol-
culann bedenleri delik de~?ik oldu. Yolumuzu kesenler
H1rc;:mhlardr. ilc;:ede bir dG~?manlan var. Onu arabada
sanm1~?lar. Oysa pikapta o adam yoktu. Gormeden
rastgele ate~? ettiler. H1n;:mhlar bunlar! DG~?manlmlzln
yanmda aman olen olmasm diye dG~?Gnmezler. DG~?­
manlan olurken, birkac;: ki~?i de yams1ra olmG~?, umur-
lannda degil. Bu H1rc;:mldar toptan e!?k1ya. Daglarda
geziyorlar. Bir okullan vard1, kapandr."
$afar sozunu bitirdikten sonra derin bir of c;:ekti.
Basri Altmay'a baktr. Durgunlugunu gorunce,
·Bal?lniZI agntmad1m ya," dedi.
·Yoo! Dinliyorum."
Konu~?a konu~?a $irvan'a gelmi~?lerdi. $irvan da
Siirt'in oteki ilc;:eleri gibiydi. Koyden aynlan yam,
be9 alt1 memur konutunun bulunmas1ydr. Hukumet ko-
nagl y1kdmak uzere, kohne bir yap1ydr. Y1kdd1 yJkda-
cak korkusu ile memurlar bu yap1y1 bo~?altmJ~?Iar, ilc;:e
i<;:inde 9urada burada tuttuklan odalara ta~?1nm191ardJ.
Basri Altmay, Kaymakamla tanJI?InCa sevindi. Ay-
din, halk<;:1 bir insandr. $1rnak kaymakam1 gibiydi. Bas-
ri Altmay'm onerisi Gzerine iki kaye birlikte gitmeyi
hemen kabul etti.
ikinci gun, iki veteriner geldi ilden. Onlar da ay-
ni yonde ba9ka bir kaye gideceklerdi. Vol, yanm met-
reye yakm karla kapl1 oldugu halde veterinerlerin ji-
piyle yola c;:1ktdar. Jip kar dinlemiyordu. Guclu bir jipti.
Rus mahym19. Kann alt1 buz tuttugundan c;:amura sap-
lanma korkusu da yoktu. Biraz gidince jipin ic;:i hama-
ma dondu. $afar ter ic;:inde kaldr. Be9i de paltolanm
<;:1karddar. Veterinerlerden biri,
·Soguk Glke arabas1," dedi. Kaymakam,

-76-
.. solcu arabayla yola <;:rk,trk,• diye guldu. Sonra
Basri Altmay'a bakarak ekledi: ·Bu arabanm adr il<;:e-
de solcu ...
Boyle konu9a konu9a lncekaya koyunun gune-
yinde bir yere gelmi9lerdi. $ofor,
.. Artrk buradan oteye jiple gidilmez,• dedi.
Jipten indiler. Veterinerler doguya dogru yola <;:rk-
tilar. Kaymakamla Basri Altmay, kuzeyde gozuken in-
cekaya'ya yollandilar. Epey gitmi9lerdi. Durup birer si-
gara yaktilar. Sonra veterinerlerin arkasmdan baktr-
lar. Karda kara iki nokta gibi gozukuyorlard1. Kayma-
kam,
.. Bu bolgede kurt <;:ok orurmu9, ba9lanna bir 9ey
gelmese," dedi .
.. Evet."
Sigaralannr a.trp yurumeye ba9ladilar. Basri Al-
trnay, Jack London'un oykulerini anrmsayarak durup
d6ndu, yeniden baktr veterinerlerin arkasrndan. Uzak-
la91p gidiyorlardr iki kara nokta halinde ...
Koy okulundaki i9lerini bitirdikten sonra, ak9am-
leyin muhtann evine gittiler. Yemekten sonra, gece
gelen k6yluler ellerini srkrp oturuyorlard1. Basri Altrn-
ay, nasrrlr eller arasrnda ellerinin <;:ok kli<;:lik kaldrgrnrn
ayrnmrna vard1. Hele kay bek<;:isine baktrk<;:a 9a9ryor-
du. Gorki'nin fotograflanna <;:ok benziyordu. Bryrk, ka9,
g6z, sa<;:, sigarasmr i<;:i9i, evimdeki «Ekmegimi Kaza-
mrken,. in ilk sayfasrndaki fotografrn ayni!?iydi. Oste-
lik giysi bi<;:imi de ... Konu9urlarken, bek<;:inin evinde
sekiz <;:ocugunun, iki de kan-koca kendileri olmak uze-
re on ki9inin bulundugunu ogrenince, Kaymakam,
.. Yillrk gelirin ne kadar?,. diye sordu.
·Sekiz yuz lira."

-77-
·Ayligmdan, yahut yllligmdan ba~ka bir gelirin
yok mu? ..
·Yok.·
Bir sessizlik oldu. Basri Altmay,
.. ou~Jun ki Kaymakam Bey, yuz lira bile degil yll-
da ki~i ba~ma du~en, .. dedi.
.. Nasll ge~tiniyorlar acaba?»
«Koye girerken, kar uzerinde c;1plak ayakli, yan-
Qiplak <;:ocuklar gormlil?tlik.·
.. Evet. ..
.. Qnlar nasll yal?1yorlarsa, gec;iniyorlarsa, bekc;i-
lerinki de oyle yal?ay1p gec;iniyorlard1r.•
.. va~amak m1? .....
Saat yirmiden sonra koyluler gitmil?lerdi. Kayma-
kam,
.. Bir radyo olsa haber dinlerdik," dedi. Muhtann
oglu,
.. Koyde yaln1z ogretmende vard1,,. dedi. Ogret-
men Mehmet,
"Benimkinin de dun pili bitti, .. diyerek uzuntUsu-
nu beli~ti.
Kaymakamla Basri Altmay, sabahleyin yanlanna
bir kllavuz alarak birer atla, Tal?h koyune gitmek uze-
re yola <;1ktllar. K1lavuz yol boyunca Ta~l1'dan Gundi·
kevir diye soz ediyordu. Kaymakam,
«Gi.indikevir ne demek?» diye sordu. Kllavuz ac;•k-
lamaya bal?lad1:
.. Gundi koy demek, kevir de tal?··· Boyle biliyo-
ruz biz begim. Yani Ta!]koy demek. Bunun i~tin siz di-
yorsunuz Ta~Jh. Dogri de diyorsunuz begim. Daha iler-
de Pay koyu var. Ona da diyorsunuz Tal?kaya. Bu da
dogri. Tekmil kaya koy ... Hol? bizler de kaya kimiyiz

-78-
ya. Bizi, koyumuzu dengi!jltiremeyince hokumat, koyle-
rimizin admr dengi!jltiriyor...
Ta!jllr'ya gelmi!jllerdi. Ta!jllr, gerc.;:ekten tal? ic.;:inde
bir koydu. Halk hayvancrlrkla gec.;:iniyordu. Yerel dil-
le 'goc.;:er' deniliyordu halka. Kr!jlr buralarda, yazr Bitlis
sm1nna yakm yaylalarda gec.;:iriyorlardr. Gece, Ta!jllr
ogretmeni,
.. Eylul sonunda kaye geldim, ekim sonuna dek
bekledim, tek 9ocuk, ha~a insan yoktu, .. diye soze
ba!jllayarak, koylulerin goc.;:ebeligini, boyle yerlerde
ogretmenligin guc.;:lugunu anlatt1 bir sure.
Bitlis tuti.inunu lrak, Suriye sigara kag1tlanna sa-
np sanp ic.;:en koylulerden birine Kaymakam, ,
uHic.;: kac.;:akc.;:illk yaptm m1?~ diye sordu. Koylu an-
latmaya ba!jlladl:
.. Bir kez yapt1m begim. lrak'a hayvan goturdum.
Hayvanlann kar!jl1lrgrnda, hah, saat gibi !jleyler ge,tiri-
yordum. Turkiye smnna gec.;:ince Guyan a!jlireti yolumu
kesip soydu. Ah begim o Guyan a!jlireti yok mu? Tek-
mil dinsiz begim. Din, iman yok Guyan'hlarda. Namaz
krlryordum, ne yapJYOrsun oyle dediler. Sonra onume
gec.;:ip beni taklit etmeye ba!jlladJiar gulerek. Bir daha
da tovbe ettim begim."
Kaymakamla Basri Altmay gulerek, bir sure ta-
krldrlar kac.;:akc.;:rlJktan, Guyanhlar yuzunden vazgec.;:en
koyluye ... Sonra Kaymakam, ayni k0yluye yuznuma-
rayr sordu. Oturmakta alan koyluler biribirlerine bak-
trlar !jla!jlkm !jla!jlkm. Ogretmen,
"Kaymakam Bey, koyde yuznumara yok,• dedi.
"Tek yuznumara var, o da okulun. Epey uzakta okul.•
Bu ac.;:1klamadan sonra Kaymakam ve Basri Altm-
ay; koy bekc.;:isinin e!jlriginde, 91ra ll;>lgmda, ac.;:1kta c.;:il;>-

-79-
lerini yapmak i.izere evden (flktllar. Dondi.iklerinde, bi-
raz once gi.ildi.ikleri koyli.i,
«Biz yi.iznumara bilmezik begim,• dedi gi.ilerek.
Ba~ka biri,
.. Gerek de yok,• dedi. Kay kurul i.iyelerinden ba~­
ka biri,
«Adet olmam1~ yani ki begim,• diye anlatt1.
Gece, yapllan yataklara sokulan Kaymakam, Bas-
ri Altmay ve bgretmen, soguktan ba~lanna (fektikleri
yorgan aftmda kby sorunlanm konu~tular, boguk bo-
guk duyulan sbzlerle. 0<;: mum 1~1g1 gibiydiler bu ka-
ranllk, kapkaranllk gecenin i<;:inde. Eve.t, yaln1z i.i<;:
mum 1~1g1 gibiydiler. Mum llj>1g1n1n zay1fllg1, yaln1z mu-
mun <;:evresini 1~1tmas1 gibi, sbyledikleri, diledikleri
kendilerinden bte ula!?am1yordu. Ula~sa da, kbyi.i de-
gi~tir~cek bir durum yaratmazd1. Kbyi.i degil;ltirmek,
canland1rmak, bamba~ka bir <;:all~?ma di.izeni gerektiri-
yordu ... Bu di.izende, sesleri, yorgan altmdan duyulan
boguk seslere benziyordu. Veya biraz once d11?an <:;:il?
yapmak i(fin <;:1kt1klannda, yelden sonen <;:1ra gibiydi-
ler. Biraz 1~1kl1 sbzler soylemeye gbrsi.inler, o sozleri
bogacak, umutlan sondi.irecek gi.i<;:ler <;:oktu. 0 gi.ic;ler-
den sbnmemek i<;:in, oyle ilketer gerekiyordu ki, o za-
man ancak 1~lldak gibi olurlard1. Ne ki. ..
Sabahleyin Kaymakam, donmek i.izere, lnceka-
ya'ya oradan da $irvan'a gitmek i.izere aynld1. Basri
Altmay ise, Ta~kaya, Pirin<;:li, Yolbal;ll, Sandana, Di~li­
nar, Yedikap1, Ozpmar, Akyokul?. Maden kbylerini do-
la~arak uzun bir yay 9izdikten sonra $irvan'a, oradan
da Siirt'e donmek i.izere, bir kllavuz ve ka.t1rla yola
<;:1kt1. Bu yol on gi.in si.irdi.i. Kolay olmad1. On gi.in c;i-
leli ge<;:ti. A!?t1g1 daglar, ge(ftigi c;aylar degildi gi.ic;li.igi.i

-80-
yaratan. lki kez tipiye, bir kez de ac;: kurt sUrUsUne ya-
kalanrnl~tl. GUc;:IUkle kurtulmu~tu ... Yorgunlugunu bi-
le dU~Unemez olmu~tu. Mart aymm Uc;:Unde ak~am
uzeri evine girdiginde, on dort gUniUk gezi sUresince
kefldinden haber alamayan c;:ocuklann1 ve kansm1 kay-
gill kaygil1 bekler buldu. Hie;: bir ~ey soylemeden di-
vana y1gild1. Bir sUre sonra yemek masasma qturup
ic;:meye ba~lad1. ic;:kinin etkisi ile yorgunlugunu unutur
gibi oluyordu. Kansmm, c;:ocuklannm sorulann1 ya-
nltlamaya ba~lad1 yava~ yava~. GordUgU koyleri, koy-
IUieri anlat1yordu uzun uzun. Neden sonra, y1kanmas1
i<;:in sobay1 yaktJgmJ, suyun Jsmd1gm1 soyleyen kansJ-
na,
«Derin bir uyku uyumak istiyorum,• deyip, yava~
yava~ soyundu ve banyoya degil, yataga girdi. Kans1,
«Kat1r kokusu sinmil?, y1kan bir, .. dedi ... 0. OlgUn
bir sesle,
«Biraz sonra ... Hele biraz s1zay1m ... Suss ... ,. di-
ye yan1trad1. Kans1, ayni sozleri yineledi. Bu kez, ya-
nJtlayamadJ bile ...

-81-
F: 6
XV

Basri Alt1nay, u<; gun i<;inde $irvan bolgesinde·


yapt1g1 denetim ve inceleme raporlanm yaz1p haz1rla-
d1. Zaten on be~ gunluk dinlenme tatilinden, hastahk
raporu gonderen iki ogretmenin d191nda, donmeyen
ogretmen kalmam1~t1. Rapor sureleri dolunca onlar da
donmu9tu. Duzenledigi raporlan kaleme verip burodan
aynld1. Siirt'e geli9inin dorduncu gunu, yine bir odun-
cunun kat1nyla Eruh'a yolland1. ..
Eruh il<;esi merkezinde <;ah9an ogretmenlerin de-
netim i9lerine ba9lamas1yla, zorlu yagmurlar da ba9la-
m19t1. Bu yagmurla birlikte karlar erimi~. her yer sel
ve <;amur i<;inde kalmlljltl. Bunun i<;in bir hafta Eruh-
ta kald1. Yagmur diner, biraz da olsa <;amur azahr, ben
de Siir,t'e donerim diye du~undu ama, yagmur da din-
medi. Dinse bile yollann kuruyacag1 yoktu. Kat1r bile
gO<; yururdu yoldan. Ama, art1k Eruh'ta da bekleye-
mezdi. Siirt'e donup, bir iki gun i<;inde yeni bir gezi-
ye <;1kmas1 gerekiyordu. Eruh bolgesine du9en otuz u<;
koyun daha <;ogu duruyordu. Bunun i<;in, cumartesin-
den, pazar gunu Siirt'e gidecek olan Encumen Oyesi
Nuri Ta9km ile anla~t1. Kestirme bir yoldan gidecek-
tl. Vol uzerinde bulunan iki koy okulunu ve ogretmeni-
ni de gormu~ olacakt1. Sag1rsi koyunde Nuri Ta9km'-

-82-
day aynlmak uzere, pazar sabah1 saat alt1da yola <;lk-
tdar. Soguk yuzlerini kam<;1l1yordu. Kat1rlar patika yol-
da korkusuz yuruyorlard1. lkisi de sigara OstUne siga-
ra igerek konu~uyorlard1. Kat1r Ozerinde bozbulamk bir
dereden gegerken Basri Altmay'm ayaklan suya gir-
di. Su alabildigine soguktu. Ayaklan donuyormu~ gibi
oldu. inip yurumek istedi, yol diz boyu <;amur oldugu
igin vazgegti. Ayagmm donmasmdan korkuyordu. Sl-
kmt!ih bir ,yol'c41uk olmu~tu. Yaln1z ayaklan degildi
u~uyen; s1rtmda agdan bir pencere cigerlerine dogru
sogugu gekiyormu~ gibi oluyordu. Midesi ag, devinim
yak, soguk <;:oktu ... Dayanllacak gibi degildi. SagJrsu'-
ya geldiklerinde okula a,ttdar kendilerini. .. Nuri Ta~­
km, o gu·n Siirt'e gidemiyecegini anlayarak, kalmaya
karar verdi. Ak~ama degin 1smmak, 1slanan <;:crap ve
pantalon pa<;:alann1 kurutmakla ugra~tdar. Koyde sag-
Ilk ocag1 oldugu i<;in, bir sagl1k memuru vard1. Okulda
iki ogretmen vard1. Bol bol konu~tular gece boyunca.
Sabahleyin Nuri Ta~km, Siirt'e yolland1. Basri Altmay,
Sag1rsu okulundaki i~lerini bitirmek uzere bir gun bir
gece daha kald1. Ondan sonra da Akdogmu~ koyune
gitti. Bu koyde i~ini erken bitirip, ogle sonu kJiavuzuy-
la birlikte yola 91kt1. Siirt'in elektrik santrahnm kurul-
dugu Botan barajma dagfan inerek iki saatte gelebil- ·
diJer. Cay kenannda kay1k bekleyen bir suru kat1r ve
insan vard1. Kopru olmad1g1 i<;in kar~1ya kay1kla ge<;:ili-
yordu. 0 da, tek ve eski bir kay1kt1. S1raya girmek
ic;:in kavga yapanlar oluyordu. Basri Altmay, kllavuzu
geri yollay1p beklemeye baljllad1. Yuku olmad1gl ic;:in
c;:ok bekletmediler, kar~1dan yolcu ve kat1r getirip in-
diren bo~ kay1ga alddar hemen. Daha sonra yedi ki~j~i
ile odun yuklu on bir kat1r daha bindirdiler kay1ga. In-

-83-
sanlar kat1rlarla kucak kucaga, burun burunaydliar.
Kay1kc;:1 kureklere aslid1. Ayaklanna dayanarak, ayak-
lanndan guc;: alarak c;:ekiyordu kurekleri. t:;1plak.t1 ko-
caman ayaklan. Kurekleri kavrayan elleri daha buyuk-
tu. Kureklere aslid1kc;:a alnmda biriken terler, ka~lan­
na, yanaklanna, b1y1klarma s1z1yor, oralardan da damla
damla a~ag1 du~uyordu. Basri Altlnay, kay1kc;:mm i~inin '
guc;:lugunu du~unuyordu. Kay1ga kat1rlanyla birlikte gi-
ren odunculann i~lerini du~undu. Onlannki de zor i9-
ti. Ekmek' kazanma yollan guc;:tl.i ... Odunculara, bir ka-
tlr yuku odunu kac;:a satt1klann1 sordu. Ald1g1 yan1t yir-
mi lira oldu. Odun kesmek, yuklemek, hayvanm yem
gideri, kay1kla gec;:i~ paras1 derken gunlukleri be~ lira-
ya bile gelmiyordu odunculann.
Kay1ktan inip, oduncularla birlikte Botan k1y1s1n-
dan on dakika yurudukten sonra, elektrik santralmm
i~c;:ilerini Siirt'ten almaya gelen pikap1 gormesiyle ko9-
mas1 bir oldu Basri Altmay'm. Pikapa yana~t1gmda
nerdeyse tekerleklerini opecekti. Motorlu ta~1tlann
degerini, gunlerce yaya ve kat1rla yolculuk yapanlar
anlayabilirlerdi ancak... $of6re, kendini de almalan-
nl rica edip, olumlu yan1t ahnca, daha da c;:ok sevindi.
Hemen pikaba girdi. On be9 dakika sonra Siirt'e gele-
bilmi~ti. Durmaks1z1n ve kimseye gorunmeden evine
dogru yurudu. Yorgunlugundan oturu, tan1d1k biriyle
kar~lia~1rsa selam vermeyi biraz daha yorucu olarak
du~unuyor, selam vermekten eriniyordu ...

-84-
XVI

Basri Altmay Eruh'tan dondukten sonra hava bir-


denbire duzelmi~. il1k bir ilkbahar havas1 belirmi~ti. Oc;:
gun dinlendikten sonra havanm guzelliginden de ya-
rarlanarak Yazl1ca koyune giden Saglik Mudurlugunun
araba~ma binerek yola c;:1kt1.
Botan c;:aymm Dicle 1rmagma kan~t1g1 duzlukte
bulunan Yazlica'da bir gun kald1ktan sonra, sabahle-
yin Kavakozu koyune koy bekc;:isi ile birlikte yaya ola-
rak gitti. imam-Hatip Okulu c;:1kl~li bir halk c;:ocugu bu
koyde askerligini er ogretmen olarak yapmaktayd1.
Basri Altmay, bu gencin yanli~ bir yolda ~artland1nld1-
gml gordO. Toprag1 yok denecek kadar az, c;:ok c;:ocuk-
lu bir ailenin c;:ocugu olan imam-Hatip Okulu c;:1kl~li er
ogretmen, toprak reformuna kar~1yd1. Konya'da top-
rak reformu konusunda konferans veren bir profesoru
okulca nasil yuhalad1klann1 anlat1yordu. Basri Altm-
ay, k1rmadan er ogretmenle tart1~maya ba~lad1. Uzun
uzun konu~tu. <?enc;:, art1k susmaya ba~lam1~t1. Anlam-
11 bir suskunluga gomulmu~tu. Gee;: vakit yataklanna
yatm1~lard1. Sabahleyin Basri Altmay, key bekc;:isi ile
Baggoze bucagma gitmeden once, er ogretmene, ak-
~amki tart1~madan k1nlip kmlmad1g1n1 sorunca ~u ya-
nltl ald1:

-85-
«KJnlmad1m, gok yararland1m. ilk i~im bilmedigim
konulan, anlatt1klann1z1 ogrenmek igin kitaplar edin-
mek, bol bol okumak olacak. Er ogretmenligimi bir og-
renci gibi bitirecegim. Gergekten kimi konularda :;;art-
landlnlmll? oldugumuzu dun sizin konul?man1zdan son-
ra sezer gibi oldum. Gece boyunca du~undum. Uyuya-
madlm bir turlu. $afakleyin, beynimde de :;;afak bal?-
ladl. Akl?am konul?urken, bildigim bildiktir diye diret-
tigimin ~imdi aymmmday1m. Konu~maya bal?lad1g1m1z
zaman size k1zm1~t1m da. Siz sinirlenmeden, gulumse-
yerek konu~tunuz; gerekli ag1klamalarda bulundunuz.
Az1msanmayacak l?eyler ogrenmi~ oldum. Size borg-
luyum ...
Bu sozleri soylerken, er ogretmenin gozlerinden
i<;:tenlik ak1yordu. Basri Altmay'm gozleri doldu. Er og-
retmeni kucaklay1p alnmdan optUkten sonra Siirt'teki
ev adresini verdi. Siir,t'e geldikge eve de gelmesini ri-
ca edip yurudu.
Basri Altmay, hem yuruyor, hem er ogretmeni du-
l?Linuyordu.' Her dlurumundan zeki oldugu belli olan
gencin bir gece i<;:inde degi~mesine l?al?tl. Kas1m aym-
daki denetimi s1rasmda, gece boyu konu!;ltugu Nev~e­
hirli surgun ogretmenin, sabahleyin, .. yepyeni bir in-
san olduguma inanabilirsiniz., deyi~ini an1msad1. Kimi
l?artland1nlm1l?, kimi kustUrulmu:;; alan bu insanlarla
bir gun bile ilgilenmenin ne olumlu sonuglar doguraca-
Qinl dul?undu.
Baggoze bucag1 okulu iki ogretmenliydi. Basri
Altmay, her iki ogretmeni de garip ama ilging buldu.
K1demi yirmi yll1 bulan Tarsuslu ogretmen de, yeni bir
yllllk Bayrami9li ogretmen de sessiz, bezgin, kuskun
gorunuyorlard1. K1demli olan, sozcukleri soylerken,

-86-
a~w bir yuk ta~11yormu~ gibiydi. Gene; alan ise, az ko-
nw;;uyordu ama, konu~_tugu zaman da parl1yordu ...
Gece, Basri Altmay ve iki ogretmen birlikte ye-
mek yediler. Tarsuslu ogretmenin oturdugu evdelerdi.
Ayni zamanda okul muduru de alan Tarsuslu ogret-
.men, Basri Altmay'm e~elemesi sonucu uzun uzun an-
latmaya ba~lad1:
«Sivas Ogretmen Okulu'nu bitirdikten sonra bu
kaye ogretmen olarak verildigimde on sekiz ya~mday­
dJm. Ve bu bucagm ilk ogretmeniydim. Bir yJI ogret-
menlik,ten sonra askere gittim. iki yll askerlik bitti,
9ans1ma yine Siirt'e verdiler. Ben de, nasll olsa bu
koy yabanc1 degll bana diye, buray1 istedim. Verdiler
de. Birinci sm1ftan ikiye gec;irdigim ogrencilerim dor-
duncu sm1ftaydllar. Bir yll daha c;ah~t1m. lkinci yJI ba-
91mdan bir olay gec;ti: Be9inci SJnJfta iki klz ogrencim
vard1. Biri biraz geli~mi~ti. On dort ya~mdayd1. Bu
iki k1z ogrencim, ogle yemeklerinde bana yard1m eder-
Jerdi. K1zlardan birinin okula gelmedigi bir gun, yeti9-
kince alan k1z, mutfakta bana yard1m ediyordu. Kap1
9almd1. A9t1m. Koyden bir iki ki~i ve k1zm babas1 uzat-
maiJ onba~1 ile geldi. Ogrenciyle birlik,te yakalad1k di-
ye bir tutanak tuttular. Okullann tatil olmasma birbu-
9Uk ay vard1.Ve tam bugunku gundu. Beni karakola,
oradan da ilc;eye gotlirup dama t1ktllar. Korkum yoktu.
Cunku k1za bir ~ey yapmad1m. Ama onlar bu kez, se-
viyordu, tam uzerindeyken yakalad1k dediler. K1zm ba-
basJ, k1z1mla evlenirsen ~ikayetc;i olmam deyince, pe-
ki dedim. iki ay sonra damdan. 91k,t1m. Ogrencim de
ilkokulu bitirmi~ti. Zoraki evlendim. Hemen de istifa-
yJ bas1p, k1z1 Tarsus'a gotlirdum. Babamm durumu iyi-
·ceydi. Tarsus'un Ankara yoluna sap1lan bir yerinde

-87-
<;:iftligi vard1. Babamm tek <;:ocuguydum. Birlikte 9ift9i-
lik yapmaya ba~lad1k. Ne ki, <;:ift9ilikten zarar ettim.
Babam oldi.i, anam hastaland1 ve daha bir <;:ok olay-
lar ... En sonunda elimde bir traktorden ba~ka hi9 bir
~ey kalmad1. <;ok ge9medi anam da oldi.i. Onlarla ya-
~ad1g1m ev bana diken gibi batmaya ba~lad1. Tarsus'u
terketmeyi di.i~i.ini.iyordum. Bir de 90cugum olmul?tu.
Kanm1 be~ yll i9inde buraya hi9 getirmemi~tim. Hasta-
landl. Slla hastalig1 dediler. Baggoze diye say1kl1yor-
du. Hem kanm1 slla hastaligmdan kurtarmak, hem de
ogretmenlige donmek amac1yla Milli Egitim Bakanli-
gma, Siirt ilinin Baggoze bucagma a.tanmam ko~uluy­
la ogretmenlige donmek istiyorum diye bir dilek9e
verdim. On yedi yll onceydi. Hemen dilegim yerine ge-
tirildi. 0 zamanlar ogretmen a91g1 90k oldugu gibi, 6g-
retmen k1y1m1 da yoktu. Neyse bu ayn konu. $imdi
lise son sm1fta, orta i.i9te, ilkokul be~te i.i9 oglum var.
Mutfakta bula~1k y1kayan kanm, yirmi iki yll once zo-
raki evlendigim ogrencim. Y11lar gelip ge9ti. Bu si.ire
i9inde, i.i9 kez buraya ogre.tmen olarak atand1m. Arali,
dalgali ve olayl1 meslek ya~am1m si.iresince epey yo-
ruldum. Sa9lanm akpak oldu. Oni.imi.izdeki yll Anka-
ra'yl isteyecegim. Si.irem dolar dolmaz da emekliligi-
mi ... "
Tarsuslu ogretmenin kansl da gelip oturmul?tU.
Basri Altmay, her ikisine de gi.ili.imsiyerek bakt1 ve,
.. sa~1n1zdan epey olay ge9mi~ ... deyip, gen9 og-
retmene,
·Siz nas1lsm1z?,. diye sorunca, gen<;: ogretmen,
toplu igne bat1nlm1~ balon gibi patlad1:
.. sen <;anakkale Ogretmen Okulu 91k1~11y1m.
Okulda bize ya~am1 toz-pembe gosterdiler. Boyle yer-

-88-
lere gelecegimizi soylemediler. $a~Hrdlm. Ustelik ayll-
glmiZ az. ilkokul <;1k1~h bir k1z, bir iki yli kurs sonucu
ebe oluyor. Buralarda bizden <;ok ayilk al1yorlar. On-
lann sorumlulugu da, bgrenim suresi de az. Neymi~.
sosyalize edilmi~ buralarda sagl1k i~leri ve buralar
yoksunluk bolgesiymi~. Biz de ayni bolgede <;all~lyo­
ruz! ilkogretim de sosyalize edilmi~ sayli1r. Bir ebeyle
evlenmek istedim, ayilgm az dedi. Yaln1zl1ktan b1kt1m.
Param ancak yiyeecgime yettigi i<;in evlenmek hakkl-
ml da kullanam1yorum ... »
ikinci gece, Baggoze bucagmm yuksek<;e bir ye-
lindeki karakol onunde Basri Altmay, ogretmenler, bu-
cak muduru, muhtar, karakol komutan1 ve koyden bir-
ka<; ki~i oturmu~ konu~uyorlard1. Basri Altmay, Bag-
gaze ovasmm uzunlugunun yirmi, eninin de on kilo-
metre kadar oldugunu, bu ovanm <_;:evresindeki dag
yama<;lannda on alt1 koyun bulundugunu bgrenip,
«Bu on al.t1 koy orta yerde birle~tirilse, yatli1 sekiz
yliilk bir okul yaplisa, zaten orta yerde bir de sagilk
ocag1 var, bunlann yan1s1ra kooperatif vb. kurulu~lar
da kurulsa, 9imdiki durumdan daha iyi olmaz m1, diye
sorunca, koyluler teker teker yan1tladliar:
«Heye ya vallah eyolur.•
«Herkes evini ta~1r."
«Bir kli<;Lik ~eer olur. ihtiya<; i<;in Siirt' e gitmeyiz."
«Eiektrik bile olur. Dollerimiz de okur.•
Be~sri Altmay, sabahleyin, bir kliavuzla Salklmbag-
lar koyune gitti. Salk1mbaglar koyunde bir gun ve bir
gece kald1k.tan sonra, ogretmenden aynilrken, egret-
men, e9k1yalar tarafmdan ogrencisinin almd1g1 evi ve
vuruldugu yeri gosteriyordu. Dinlemek istemedigi
ic;:in, ogretmene, yorulmaylp, geri okula donmesini is-

-89-
tedi ve elini s1k1p, kdavuzun beklettigi ata bindi. Bag-
gaze ovasm1 bir baljltan bir baljla gitmek it,;:in at1 sur-
du. Ovay1 bitirip Kekliktepe koyune vard1gmda, ogret-
meni, koylulerle birlikte okul baht,;:esini t,;:itle t,;:evirirken
buldu.
Kekliktepe koyunden bir gun sonra, bir kdavuiZ
ve kat1rla yola t,;:1km1ljlt1. Ova bittiginden art1k daglar
arasmdan get,;:iyorlardl. Kdavuz, okulsuz bir koyun
bnunden get,;:erlerken,
«KUljli koyu begim, .. dedi ve bir kay evini goste-
rerek anlatmaya baljllad1: «Bir ay once, on al,t1 eljlk1ya
ile seksen jandarma bu ev t,;:evresinde t,;:arplljltl. 2 boluk
olan eljlk1yalann bir bolugu bu evde iken, otekiler ev
ardmdaki dagda bekliyorlarmlljl. Ev jandarmalar tara-
fmdan ku9atdmca, d19ardaki e9k1yalar jandarmalara
ate9 ed iyorlar. Bunun it,;: in t,;:at19ma d19ardakilerle jan-
darmalar arasmda oluyor. Bu durumdan it,;:erdekiler ya-
rarlanarak evin duvann1 delip kur9un yagmuru altmda
kac;:m19lar.»
Basri Altmay, evin duvarlanndaki mermi izlerine
bakt1 ve,
«B09ver! » dedi. cKu9i'deki ku9atmanm bize gere-
gi yok. Yolcu yolunda gerek.•
«Dogri soyluyon begim."
«Volar bitmiyor.l"
«Biter begim."
«Biter ama, nerdeyse ben de bi~ecegim.•
«Neden begim?»
«E9k1ya haberleri dinlemekten .....
«E begim, bizim buralann olay1 bu."
Bozatl1 koyune gelmi9lerdi. Kdavuz hemen geri
dondu. Basri Altmay okulda t,;:ah9maya ba9lad1. Ak9am

-90-
i.izeri, ogrenci1!3r dersanelerini bolj>alt1rlarken, Basri
Altmay, pencereden karlj>JSmda yukselen daglara ba-
karak daiJp gitti ... Ogretmen yaklalj)lp,
aKaldJglm eve gidelim,,. deyince,
aSen de mi okulda kalm1yorsun?• diye sordu.
«Kalamam."
uNeden?"
aKorkumdan."
Birlikte okuldan c;1ktllar. Ogretmen bir evde ko-
nuk gibi kahyordu. Her koyde oldugu gibi, gece koy-
luler ogretmenin kald1g1 eve akm ettiler. Gece boyun-
ca duyduklan yine oldurmek, oldurulmek, kac;akc;JIIk
ve e9k1ya olaylanyd1. Koyluler gittikten sonra, Basri
Altmay, dinlediklerini dulj>unuyor, yorumlarda bulunu-
yordu. Vali ile konu9tuklann1, Valinin soylediklerini
anJms1yordu. Du9unce ozgurlugu denen 9eyi du9unu-
yordu. Du9undugunu soyleyemeden, yazamadan sozu
edilen di.i9i.ince ozgurlugunun gulunc;lugunu di.i9i.inu-
yordu ...
Sabahleyin kalkt1gmda, havay1 c;ok sogumu9 ve
bulutlu gordO. Beklemedi, sabahm alt1smda bir kat1ra
binerek kllavuzla yola c;1kt1. <;ok gec;meden de kar
yagmaya ba9lad1. Yukseldikc;e karm 9idetid art1yordu.
Bacaklan, elleri donacak gibi oluyordu. Be9 al.t1 gun
suren guzel bahar havas1 birdenbire kara k19a c;evir-
mi9ti. Mart ay1 ic;in soylenen atasozunu soyleyip duru-
yordu k1lavuz. Gittikc;e yukselen, yukseldikc;e sogugu
ve kan artan ISSIZ patika yolda ilerlerken kllavuz, yol-
culugun tehlikeli olabilecegini, f1rtmadan bogulma, so-
guktan donma ve kurt tehlikelerinden soz ediyordu ...
Dik daglann arasmdaki kuc;uk bir vadi ic;indeki
Dikbogaz koyllne geldiklerinde yorulmu9 ve 1slanm19-

-91-
lard1. Krlavuz kalacagr eve, Basri Altrnay da okula gir-
di. Biraz dinlendikten sonra ogrencileri ve iki ogre.t-
meni dinledi. Ak~am olunca da, stajiyer ogretmenle-
rin gCrc;:luk c;:ektikleri konularda yardrmda bulundu. Ya-
taga yatar yatmaz, her ~eyi unutup uyudu.

Sabahleyin, ogretmenler, yola c;:rkmamasrnr soyle-


dilerse de, yeni bir krlavuz ve katrrla Eruh ilc;:esine
dogru yola c;:rkt1. Yol yine hep dikine yukseliyordu. Kar
yagryordu. Yagan kardan onlerini guc;: goruyorlardr.
Kurt sesleri pek yakrndan geliyordu. Vadileri bir sis
burumi.i!;lti.i. Yuksekler ak sac;:lr bir ya~lryr andrrryordu.
Yagmakta olan kar boyuna ~iddetleniyor, yerdeki kar
kalrnlrgr artryordu. Tepeler trrmanryorlar, tepeler a~r­
yorlardr. Boyle uc;: saatlik bir yolculuktan sonra Eruh'a
geldiklerinde buymalarrna da az kalmr~tr. Basri Altrn-
ay, dogru dostu Yargrc;: Hasan'rn evine gitti. Ayaklarr
dokunma duygusunu yitirmi~ gibiydi lsrttrkc;:a da srzlr-
yordu. Gece, av e.tlerinin yanrsrra, Yarg·rc;: Hasan, her
kuc;:uk ilc;:edeki memurun can attrgr rakryr da sofraya
koyunca, Basri Altrnay yorgunlugunu unu~ur gibi ol-
mu~tu. ic;:tikc;:e yorgunluk gitmi~, koyu bir soyle~iye
dalmr~lardr ... Basri Altrnay, yollarr, gordugu koyleri,
koyluleri, ogretmenleri anlatryor, Yargrc;: Hasan'la ka-
rrsr dinliyordu. Basri Altrnay susuyor, otekiler konu~­
maya ba~lryorlardr. Elektriksiz, yolsuz, her ~eyden
yoksun ilc;:ede uc;: yrldrr kuflendiklerini, kuc;:uk bir has-
talrktan kurtulamayarak olen krzlarrnr anlat•yorlardr ...

Sabahleyin, Budamr~ koyune saglrkc;:rlarrn gidece-


gini duyunca, Basri Altrnay da hazrrlandr. Eruh- Siirt
arasr atla on iki saat suruyordu. On iki saat yola da-
yanamayacagrndan koyden koye ugrayarak gitmesi

-92-
daha rahatt1. Boylece denetim it;;ini de yapmlt;; olacak-
tL
Budam1t;; kbyune, Eruh Hukumet Doktoru, hem9i-
re ve onlann klfavuzuyla birlikte gitti. Kar dinmit;;ti.
Guzel bir gunet;;, her yeri lt;Jii lt;;li l!;lltlyor ve 1S1t1yordu.
Doktorla hemt;;ire kendi it;;lerini, Basri Altmay da it;;i-
ni bitirdikten sonra konuk edildikleri kby evine c;:ekil-
diler. Gece uc;:une yanyana bir odada yatak yaptlfar.
Uc;: ayn insanm, ayn yataklardan gelen sbzleri, uc;:unu
de guldurmeyecek gibi degildi. Hemt;;ire, ilk olarak iki
erkekle ayni odada kald1gm1 sbyluyor, guluyorlard1.
Doktor ba~mdan gec;:en bir olay1 anlat1yor, yine gulu-
yorlardl. Basri Altmay, Yogurtc;:ular ve ba~ka koylerde
gec;:idigi geceleri anlat1yordu ....
Sabahleyin, doktorla hem~ire ilc;:eye, Basri Altm-
ay da uc;: saat ilerdeki Payamil koyune gitmek uzere
aynldliar.
Payaml1 koyunde bir gece kald1ktan sonra, sabah-
leyin Kli1c;:kaya koyune gitti. Kli1c;:kaya ogretmeninin
c;:ail~kanilgl, ogretmenin, ogrencilerin ve okulun du-
rumundan hemen belli oluyordu. Evli olan ogretmenin
e~inin kurdugu temiz sofrada birlikte yemeklerini ye-
mi~ler, c;:aylanm ic_;:iyorlard1. Ogretmen Ahmet, koyun
ve c.;:evrenin ~eyhini anlatt1 uzun uzun ... Kil1c_;:kaya ko-
yu ogretmeni Ahmet konu~maSinl ~oyle bagladl:
«Doguda aga ve ~eyhin yasas1 egemen. Yerel
olan bu yasa, bildigimiz genel yasadan daha guc.;:lu bu-
ralarda ... »
lki odail lojmanm bir odasma yaplian yatagmda
Basri Altmay, Ogretmen Ahmet'in soylediklerini du~i:i­
nuyordu. Nedenini bilmedigi bir terleme ba~lam1~t1.
Uyuyam1yordu. Yatagmdan kalk1p kuruland1ktan son-

-93-
ra, pencerenin perdesini a<;tL Gokyuzu y1ld1z ylld1zd1.
Kuzeydo~udan guneybabya do~ru uzanan samanyo-
luna bakt1 bir sure. Sonra do~uya, aljllp geldi~i karh
da~lara bakt1. Da~lar ne kadar da uzaklarda kalmlljltl.
Gecenin gizi vurmuljltu l?imdi o da~lara ... 0 da~lan,
da~lann ardmda uyuyanlan, uyan1klan, inleyenleri du-
$UnUyordu. Eruh yarg1c1m ve el?ini, o~retmenleri, Slkll-
gan koy <;ocuklann1, Ba~goze buca~mm k1demli 6~­
retmenini, Salk1mba~lar koyunde oldurulen o~renciyi
dUl?Onuyordu ... En sonunda Oljluyerek perdeyi kapat1p
yatagma girdi.
Sabahleyin, kat1r bulunamad1g1 i<;in bir el?ek ve
kllavuzla yola 91kmak zorunda kalan Basri Altmay, og-
retmene,
«Attan inip eljlege binmek zormul?, ben kat1rdan
inip eljle~e binecegim i<;in gO<; gelmez,, diyerek ljlaka
yapt1ktan sonra, yola <;1kt1. Art1k inil? aljlagl iniyorlar-
dl. Kann eriyiljli gozle gorulebiliyordu. Gunel? 1s1 sa<;l-
yordu. Boyle iki saat gittikten sonra Demirkaya koyu-
ne gelebildiler. Saghk ocagma gelen Saghk Mudurlu-
gunun jipine binip Siirt'e dondu. Bu yolculuk da, mart
aymm son gunU son bulmuljl oldu.

-94-
XVII

Basri Altmay'm nisan aymm ba~mda yine iki gezi


IYaZISI yayimlaml~tl haftahk iki gazetede. Vali'nin eline
yazilar ~;abuk ge~;iyordu. Milli Egitim MudurOne, Basri
Altmay'1 ~;aglrtml~tl. Basri Altmay'a MOdOr haberi ~oy­
le verdi:
"Vali ate~ pOskuruyor. $uraya geld in rahatlmlzl
bozdun. Sana yaz1 yazma, durumu daireye bildir de-
dim, dinlemedin. Vali seni ~;agmyor. Git ne diyeceksen
de! Yaln1z benim huzurumu da bozma! ..
Basri Altmay, Vali'nin odasma girince, Vali, as1k
suratla,
.. Qtur!" dedi,
Basri Altmay, gosterilen koltuga oturdu. Vali,
.. sana susmay1, yazmamay1 soylemi~tim ...
.. Anayasaya gore ... "
.. sus be! Ogrenmi~siniz bir Anayasa! Anayasa
oyle diyorsa, babayasa da boyle emridiyor ...
«Vali Bey, bu sozunuzden sonra bir ~ey soyleye-
miyecegim.•
«Nit;in?•
«GordOklerim, duyduklanm kar~Jsmda susmak
elimden gelmiyor, ama, sizin soyledikleriniz kar~Jsm­
da .....

-95-
·Ne s6ylemi!?iz? ..
"Anayasa s6zu sizi c;:ileden c;:1kanyor, Anayasay1
ku<;:ul.tmek ic;:in babayasa sozcugunu kullan1yorsunuz. •
«Keskin sirkenin kupune zarar verdigini unutu-
yorsunl ..
"Susmak bir yarar saglamaz ki.•
"Yani konu!?acak m1sm. yazacak m1sm?·
«Vali Bey, madem ki kupten sirkeden soz ettiniz,
ben de bir 6rnek verecegim: Testide donan su testiyi-
c;:atlatlr. (::unku donan su ic;:inde bulundugu yere Slga-
maz olur. Bu 6rnekte oldugu gibi, susa susa patlaya-
cak gibi oluyoruz. Boylece susam1yoruz! Hem ilgilile-
ri uyarm1!? oluyoruz ... "
"Ne demek uyarmak! Sen beni degil, ben seni
uyaracag1m! Ve bu ikinci uyan91m. Oc;:uncu kez uyar-
mayacag1m!"
«Sizi rahats1z ettim galiba?•
«Hem de c;:ok! Yazdanndan 6tl.iru Adalet Bakan1
Ba!?savc1ya soru ac;:1yor. Ba!?savc1 da durumu bize bil-
diriyor. Kac;:ak Kur'an Kursu nene gerek senin? Var-
sa bize bildir. Geregini biz yapanz·. Yaz1ya dokme i!?i.
Anlaman gerekir bunlan ... Sana son s6zum ...
Basri Altmay, hie;: bir !?ey soylemeden Vali'ye ba-
k1yordu. Vali,
«Gidebilirsin," dedi yava~c;:a. Basri Altmay,
uHo!?c;:a kalm, .. deyip, c;:1kt1 d1!?an.

-96-
XVIII

Basri Altmay, nisanm on O<;Onde, yine bir oduncu-


nun kat1nyla Siirt'ten Eruh'a dogru yola c;1kt1. 0 gece-
yi Ozumlu koyunde ge<;irdikten sonra, ikinci gun ak-
l?ama dogru Eruh il<;esine ulal;labildi. Ak$am, ilkogre·
tim MOdOrOyle birlikte, kilavuz ve kat1r buldular. llk-
ogretim MOdOrO, kilavuz olarak bulduklan ki$inin, el?-
klya Abdo'nun kardel?i oldugunu, boylece yolculuk su-
resince canmm guvenlik altma almdiQinl gulerek soy-
ledi.
Sabahleyin <;1kt1klan yolculuk boyunca, Abdo'nun
kardel?i konu~?uyor, Basri Altmay dinliyordu. Daglar-
dan vadilere inip, vadilerden daglara c;1karak ilerliyor-
lardL Dort saattir yollardaydilar. lp <;ekimi belki az bir
yoldu katettikleri ama, in c;1k derken c;izdikleri zikzak-
lar yolu uzatmll?tl. Bir uc;urumun kenarma geldiklerin-
de, kllavuz,
«Art1k inmek gerek,• dedi.
Basri Altmay, hemen kat1rdan indi. Derinlere ba-
ka baka yuruyordu. Kllavuz, kat1ra bag1rarak, yaval?
yava~? gidiyordu onden. Boylece bel? saat sonra $a-
vuran koyune ulal?abildiler. Basri Altlnay, okula girer
girmez ilk i~?i su ic;mek oldu. Bel? saattir yollarda ic;e-
cek su bulamam1l?lard1. Kllavuza,

-97-
F: 7
.. Yann sabah gel,• diyerek, Eskieruh koyune gi-
deceklerini soyledi. Hemen $avuranl1 kilavuz okuldan
uzakla~t1. Basri Altlnay da belli i~ini yapmaya ba~lad1.
<;ok sivri bir dagm etegindeki $avuran koyu, ge-
ce bir o kadar daha sarpta imi~ gibi gozukuyordu.
Ogretmenler, sivri dagdan yuvarlanan taliJiann oldur-
dugu insanlardan, y1kt1g1 evlerden soz ettiler uzun
uzun. Kay c;ok yukseklerdeydi. Ay 1~1g1, daglan aydm-
latmlliJ, vadiler karanhkta kalm1~t1. Yemeklerini yerler-
ken, iki gene; ogretmene Promete efsanesini anlatt1
uzun uzun Basri Altmay. Ogretmenler ilgi ile dinliyor-
lardl. Gee; vakit, iki ogretmen, iyi bir gece gec;irdikle-
rini yinelediler s1k s1k. Sonra odundan yapilm1~ karyo-
lalannda uykuya daldilar.
Sabahleyin, kat1rc1 gelmi~ti. Basri Altmay, yola
<;1kmak uzere haz1rlan1rken, ogretmenlerden biri, Eski
eruh'a birlikte gelmek istedigini, oradaki ogretmene
borcu oldugunu, iki saatte gidilebilecegini soyledi.
Basri Altlnay da kabul etti.
ini~ a~ag1 bir saat indikten sonra, zorlu bir suya,
Zoravan c;ayma geldiler. Daglann kan baharla birlik-
te erimi~. yagmurlar yagm1~, Zoravan c;ayr da kabar-
ml~tl. Kat1nn gec;mesi olanaks1zd1. <;aym _bir yerini ka-
tlrcl gostererek,
«$u kayalardan atlaya atlaya gec;ebilirseniz ge-
c;ersiniz, .. dedi. «Burdan otesi bir saatlik yol. Yoksa
uc; saat surecek uzakl1kta bir kopru var; oraya gitmek
gerekecek. Oc; saat oraya git, uc; saatte ~u kar~1ya gel
derken, yolunuz alt1 saat gecikir... Basri Altmay, og-
retmene bakt1,
«Atlaya atlaya gel:(ebilir miyiz? .. dedi. Ogre.tmen

-98-
«Gec;;eriz,, dedi.
.. va ta9lardan c;;aya yuvarlan1rsak? ..
«0 zaman kurtulamay1z ...
Kat1rc1 konu9muyordu. Basri Altmay ikircimliydi.
Ogretmen,
·Ben atllyorum!" deyip, kayadan kayaya atlama-
ya ba9lad1. En son atlay19ta da, kar91 k1y1Ya, dizlerinin
usti.ine d09erek ge~;;ti. Basri Altlnay da atlamaya ba9-
lad1. Bir kezinde, kayanm Ozerine diz ustO du9t0. Pan-
tolonunun dizleri y1rtlld1. Kar91 k1y1ya ge~;;tiginde, diz-
lerinden kan s1zmaya ba9lam19t1. Ama ald1n9 etmiyor-
du. <;;ay1 gec;;mi9lerdi ya. Kar91da kalan Abdo'nun kar-
de9ine el sallad1lar. 0 da el sallay1p, geriye donup yo-
ku9u t1rmanmaya ba9lad1.
Basri Altmay'la ogretmen, p1nl p1nl akmakta alan
bir su kaynagmm ba9ma o,turup dinlenmeye ba9lad1-
lar. Basri Altmay, p1nl p1nl akmakta alan sudan tek
eliyle allp ahp ic;;iyordu. Ogretmen dahp gitmi9ti. Bas-
ri Altmay'm kana boyanm19 dizine bak1yordu. Bir sure
sonra,
«Mufetti9 Bey, ben olsem kimsem yoktu; sizin
kimbilir kac;; c;;ocuk var?" dedi.
•Var karde9im. Atlarken ben de onlan d09lin-
dum," deyip yerinden kalkt1.

Yoku9u t1rmanmaya ba9lam19lard1. Yetmi9 dere-


ceye yakm yoku~u. 1hlaya oflaya, terleyerek t1rman1-
yorlard1. Bir saat sonra ilc;;enin eskiden merkezi alan
Eskier'uh'a gelmi9lerdi. Karakol onunden gec;;erlerken,
karakol duvan dibine oturup gune9leyen bir jandarma-
nm ic;;li bir sesle turku soylemekte oldugu.nu gorerek,
durup dinlediler:

-99-
.. seypazar• meskenimiz, ilimiz,
Kimbilir nerde kahr o1Umuz? ....

Turkuyu jandarma bitirmi~ti. 0 zaman jandarma-


ya goruni.ip, selam verdiler. Sonra karakolun oni.inde
durup c;evreye baktllar. Koy c;ok yukseklerde oldugu
ic;:in gorunum alan1 geni~.ti. Tepeleri karla kapl! Herakol
daglan gozukuyordu. <;1plak dik daglard1 bunlar ...
Okula girdiklerinde, seksen kay1tl1 ogrencmm,
yirmi ikisinin devam ettigini ogrenen Basri Altmay,
nedenini ogretmene sordugunda ~u yan1t1 ald1:
.. Qtekiler Adana, Mersin gibi yerlere aileleri ile
birlikte goc;: ettiler. Guzun bir ay kadar okula gelirler,
sonra dedigim yerlere ve daha bal?ka yerlere c;al!~ma­
ya giden aileleriyle birlikte giderler. Her yll goc; var-
ml~ ama, bu yll daha c;:ok oldu. On bel? gunli.ik dinlen-
me tatilinde memleketim Konya'ya gidiyordum. Ada-
na'da ogrencilerimden ikisini dilencilik yaparken gor-
dum. Bilseniz ne kadar sarsild1m .....
Basri Altmay, Slkilgan Slkilgan kendine bakan og-
rencilere gi.ili.imsiyerek,
"Biriniz ti.irku soyleyin de dinleyelim,» dedi.
Ogrenciler, ogretmenlerine bakmaya bal?ladllar.
Ogretmen,
wSen soyle,• diyerek bir ogrenciyi gosterdi. Lime
lime olmu~ giysilerinin ic;:inden dirsekleri 91km1~, gok-
su ac;:1k ogrenci, bir elini kulagma att1 ve soylemeye
ba~lad1:

·Yeni go~ oldu bugun yayladan,


~en iken viran oldu yaylalar ..

- 100-
Cocuk ti.irki.iyi.i bitirdikten sonra, yine ogretmen
anlatmaya ba~lad1:
·Bu c;ocugun annesi c;ok gi.izel ti.irki.i soylermi~.
Karakol komutanlannm, bekar gelen memurlann -bi-
liyorsunuz buras1 eskiden ilc;e merkeziymi~- hizme-
tini gordi.igi.i ic;in de iyi Ti.irkc;e bilirmi~. Bu c;ocuk da
en iyi Ti.irkc;e bilen ogrencim. Kadm bir ay once bilin-
meyen bir hastal1ktan oldi.i. Kocas1 gi.izi.in Cukurova'-
ya c;ah~maya gitmi~ti. Hala bir haber yok ... ~
Eskieruh'ta kald1g1 gecenin sabah1, nisan on se-
kizinde Nivilan koyi.ine gitmek i.izere yola 91kan Basri
altmay, kat1nn i.izerinde, c;evresindeki agac;lara, dag-
lara bakarap garip bir duyguya kapllml~?tl. Yine ini~?­
ler inip, yoku~lar t1rman1yorlard1. Calll1klar arasmdan
gec;erken, onde yi.iri.iyen kllavuzun yolu 1?8~1rd1g1 olu-
yordu. Zaten patika yol bile sayllamiyacak bir izi iz-
liyorlardl. Yagmur sulan ile birlikte iz kayboldugu ic;in,
kllavuz s1k s1k ~a~1nyordu. Basri Altmay, on gun ka-
dar once okudugu bir yazann d1~ i.ilkelere yapt1g1 yol-
culuk izlenimlerini an1msad1. Yazar, bir saatlik zaman
fark1 olan bir kentten ba~ka bir kentin arasm1 uc;akla
i.ic; saatte katettigini, uc;agm biraz kirlice oldugunu ya-
zlyordu. Basri Altmay, sinirlenerek di.i~i.ini.iyordu: 'Es-
kieruh'tan Nivilan'a beni goti.iren bir motorli.i ta!;llt ol-
sa da, yi.iznumarasmda gitsem ... •
Nivilan koyi.ine ogle i.izeri girerlerken, kadm er-
kek birc;ok koyli.ini.in de koye girdigini goren Basri Al-
tmay, okul kaplsmda kendisini kar~llayan ogretmene,
koyli.ilerin nerden geldiklerini sorunca, ogretmen ~oyle
yan1tlad1:
·Frengililer ilc;e merkezine goti.iri.ilmi.i~?lerdi. Dok-
tor, Fmd1k bucagmda in,tihar eden ebenin otopsisine

- 101-
gittiginden, tedaviye devam edilememi~. geri donmi.i~­
ler. Nivilan'da firengililer c;:ok .....
Okulda i~ bitmi~. ak~am da olmu~tu. Ogretmenin
yatt1g1 ah1r bozmas1 odanm ki.ic;:uk kap1smdan ic;:eri iki-
buklum olarak giren Basri Altmay, ~a~1rm1~t1. Kap1 de-
digin kuc;:uk bir pencereydi. Pencere ise yoktu. Koylu-
ler, ogretmene, okulda kalma, ba~ma gelebilecek teh-
likelerden sorumlu olamay1z dedikleri ic;:in, ogretmen
bu odac1ga s1gmm1~. Ko~edeki bir mindere oturan
Basri Altmay, yedi numara gaz lambasmm 1~1g1 altln-
da yemek yapma c;:abasma giren ogretmenin ozi.irlu
ablasma bak1yor, ah1r bozmas1 odanm elveri~sizligini
du~unuyor, firengililer kervanm1 an1ms1yor, kederleni-
yordu. Ogretmene, kay muhtarm1 sorunca, kay muhta-
nnm korkudan evden <;:1kamad1g1 haberini almca, ic;:i
daha da karard1. Zaten kay, ak~am karanhg1 ile bir-
likte bir mezarl1k sessizligine bi.iri.inmi.i~ti.i. ButOn bun-
lar yetmiyormu!J gibi, !Jim~ek ve gok gi.irul.ti.isi.i arasm-
da bir de yagmur ba~lam1~t1. Gece boyu, tavam akan
odanm ic;:inde, o ko~e senin, bu ko~e benim diyerek,
ogretmenin ozurlu ablas1, ogretmen ve Basri Altmay
emekleyip durdular. Zaman zaman lambaya da damla
di.i~uyor, lamba sonuyordu. Basri Altlnay'm ic;:inden
bag1rmak, kufretmek geliyor, kendini gi.ic;:li.ikle tutuyor-
du. Boylece bir geceyi gec;:irdikten sonra, sabahm er-
ken saatinde, ogretmenin c;:ag1rd1g1 Turkc;:e bilmeyen
kay bekc;:isi ile, Binevre koyi.ine gitmek uzere ka.t1ra
binip yola c;:1kan Basri Altmay, yagan yagmura bile al-
d1rm1yordu. iki dilsiz gibiydiler kay bekc;:isiyle. Yoku~
yukan c;:1karak, tam dart saat 1slana 1slana gittikten
sonra, ulu agac;:lar ic;:inde bir yat1nn k1y1smdaki harap
kay okulu online varm1~lard1. Bekc;:i, durmayacagm1

-102-
i~aretle soyledikten sonra, kat1ra binmi!? ve hemen
uzakla~?ml~?tL 0 anda ogretmen de okuldan <;:1kmll?,
Basri Al.tmay'1 kar~?1lamu;;t1.
0 geceyi de Binevre koyunde ge<;:iren Basri Al-
tmay'a, ogretmen, bir delikanhyl gostererek,
«Sizi <;ol koyune bu gen<;: gotGrecek. Ad1 Kema-
lo. iyi avc1d1r. Babas1 E~k1ya Hamdo gibidir. U<;:an tur-
nayl gozunden vurur," dedi. Basri Altmay, gulumseye-
rek delikanhya bakt1 ve,
.. Agaca c;akan ke<;:inin dala bakan oglag1 olurmu~?.•
dedi. Yaya yurumeye ba!?lad1. Kat1r semerinden, ba-
caklan bere olmu~?tu. Bunun i<;:in yaya yurumeyi yeg-
ledi. Zaten ini~ a~ag1 gidecekleri i<;:in, kat1ra binmek
de gu<;:tG.
Yolda kekliklere ate~ edip vuran Kemalo,
"Ah Mufetti~im, babam1 gorseniz bir; o daha iyi
vuruyor," dedi.
«Baban neden daglarda?·
«Babam, haks1zllklara dayanamayarak daga <;:lk-
tl. Onceleri kay kurulunda birinci Gyeydi. Kaye gelen
ogretmenlere yard1m ederdi. Okulu severdi. Kendisi
okuryazar oldugu gibi, biz 9ocuklannl da okuttu. Ben
iki yll once koyumuzde ilkokulu bitirdim. Ama neye ya-
rar? Babam koyumuze s1k s1k baskm yapan el?k1yalar
yuzunden daga <;:1kt1. Koyumuzu koruyor. Ama agalar,
babaml oteki ef?klyalara yakalatlp oldurtmek istiyor-
lar ... "

Boyle konu~a konu!?a <;ol koyune gelmeden, Bi-


nevre koyunun mezrasma da gelmil;ilerdi. Orada, Bi-
nevre koyunde egitmenlik yapan, iki gundur izinli olan
Egitmen Mahmut'u da gordO Basri Altlnay. Bir sure

- 103-
onunla konu~tuktan sonra, yanma ikinci bir ki~i olarak
verilen bekc;iyi de al1p yoluna devam etti.
<;ol koyune geldiklerinde, Kemalo, bekc;i ile bir~
likte geri dondu. Basri Altlnay da okula girdi. Yeni ya-
pilml~ okulda, yaln1z birinci sm1f vard1. Ogretmen Me-
sut, onlara yaz1 yazd1nyordu. Bir sure 9ocuklarla ko-
nu~tuktan sonra, saa,tinin durdugunu goren Basri Al-
tlnay, ogretmene saatin kac; oldugunu sordu. Ogret-
men Mesut,
E~kiyalar tarafmdan soyuldugumda saatim de
ahnm1~t1, bir daha da alamad1m, .. dedi.
Basri Altmay, gulumsiyerek,
·De sana senin yaln1z adm Mesut,• dedi.
·Oyle.»
<;ol koyunde kald1g1 gecenin sabah1 alan 21 nisan
gunu, Ogretmen Mesut'un buldugu k1lavuz ve kat1rla,
Siirt'e gitmek Ozere Botan barajma yolland1 Basri Al-
tmay. Ne ki, baraja geldiginde suyun kabank oldugu-
nu, kay1g1n c;ah~amayacagm1, biraz once Mufetti!? Ca-
hit'in bir ba~?ka koyden gelip H1y1rt koyune gittigini,
oradan da K1tm1z koyune giderek kelekle gec;ecegini
kaylkQI anlatmca, beklemeyerek ka.tln surdu. Hiylrt
koyune yanm saatte varm1~?1ard1. Ama Mufetti~ Cahit,
Beklemeyerek K1tm1za gittigi ic;in, Basri Altmay ve ki-
lavuz da yola koyuldular. Yolda asker giysili, Kurtc;e
konu~an bir grupla kar~?ila~?tilar. Kilavuza ne soyledik-
lerini anlam1yordu Basri Altmay. Ama sezinlemi~?ti. Kl-
lavuz,

·Sur Mufe.tti~? Beg,• dedi ... Bir sure gidip tepeyi


a~?tlktan sonra anlatmaya ba~?ladi: .. Gordugunuz Selo
c;;:etesiydi. Benimle konu~?an c;ete ba~?kan1yd1. Senin

- 104-
kucagmda c:;:antay1 gorunce sagl1k<;:1 sanm1l?lar. ilac:;: is-
teyeceklermi~?. Okul mufettil?i aldugunu soyleyince
bekletmediler. •
Basri Altlnay, K1tm1z kbyune geldiginde, Mufetti~?
Cahit'i muhtann evinde, haz1rlanmakta alan kelegi
beklerken buldu. Bir sure sanra kelegin haz1rland1Q1
haberi gelince, koyullerle birlikte Satan c:;:ayma dagru
yuruduler. Cay k1y1smdaki kelege bakt1 Basri Altlnay.
iki benzin bidanu uzunlamasma yanyana, bn ve arkay<;~
da yanlamasma birer bidon daha uzerlerine uzatllan
<;:1talara tellerle biribirine baglanmll?, ilkel bir ta~?lt ara-
c1yd1.
.. Tel kaparsa, bidan su allrsa, <;:1ta k1nllrsa?» diye
saran Basri Altmay'a, koy muhtan,
• 0 zaman batarsm1z, .. dedi.
Basri Alt1nay'la Mufe.tti~? Cahit biribirine baktllar.
Ba~?ka bir sec:;:enek kalmaml~?tL Caresiz kelege bindi-
ler. iki ki~?i kureklerin ba~?ma gec:;:ti. Kalanlar kelegi
itekledi. Bulan1k Satan c:;:ag1 kelegi suruklemeye ba~?­
ladl. Dalgalann uzerinden Bl?IP, yeni bir dalgaya atla-
yan kelegi, kurekc:;:iler k1y1ya dagru yana~?tlrmaya c:;:a-
II~?IYarlardL Kelek dalgalarla birlikte inip c:;:1k1yar ve su-
ruklenip gidiyardu. Cay k1y1smda kalan koyluler uzak-
lardaydllar art1k. Birkac:;: yuz metre sularla suruklenen
kelegi, kurekc:;:iler bir donemec:;:te durdurabildiler. Ve
iki ilkogretim mufetti~?i indik.ten sanra, karl?1daki dik te-
peyi gostererek,
.. su tepeyi a~?tlktan sanra Siirt'i goreceksiniz,•
deyip, yeniden kelegi kar~?IYa gotUrmek uzere kurek-
lere asllddar.
lki saat sanra iki ilkogretim mufetti~?i tepeye <:;:1-
kabildiler. Donup, Satan c:;:ayma baktllar. Yorede ·Kan-

- 105-
II Botan» denen <;:ay bozbulamk ak1p gidiyordu. Bu
<;ayda kimler bogulmamll;>tl ki. .. En durgun oldugu za-
man, en duz yerinde yazm on alt1 komando askerini
al!p gotOrmO!;>tO. Kimi askerlerin cesetleri bile buluna-
mam19t1.
Karanllk <;:6km09t0. Karanl1kla birlikte 9im9ek ve
gokgUri.iltOsuyle yagmur da ba9lam19,tL lslanarak yu-
rumeye ba9ladllar ... Dizleri yorulmulj), giysileri Slnlslk-
lam olmu9tu. Derilerini ter ve yagmur sulannm kan-
91m1 bir 1slakllk yallyordu, ... Ayaklanna da su ge<;:milj)-
ti. Neden sonra, iki ku<;:Ok tepeyi de a9t1klannda, Si-
irt'in elektrik llj)lklann1 gorebildiler ve gulumsediler ...

- 106-
XIX

May1s aymm ba~mda, Eruh koylerinde gall~an er


ogretmenlerden be9i, okullannm kapanmas1 dolayl-
siyle memleketlerine giderlerken Siirt'te Basri Altuiay'1
bulmu9lar ve bir lokantada birlikte ak~am yemegi ye-
mi~lerdi. Bunu haber alan Milli Egitim Muduru, Basri
Altmay'a dogrudan dogruya bir 9ey soylemediyse de,
gevresine, er ogretmenleri k1~k1rtmak igin onlarla i$-
birligi yapt1gm1 yaymaya ba~lam19t1.
Basri Altmay, may1s ay1 iginde iki kez Eruh ilge
merkezine gitmi~. birinde ogretmenlerin denetimini,
ikincisinde de ilkokulu d1~ardan bitirme smavma giren-
lerin smavlarm1 yapm19t1. Smav gOnG, smav salonuna
ilge kaymakam1 da girip sorulan kontrol etmeye ba~­
ladlgmdan Basri Altmay hig bir ~ey sezinleyememi~ti
ama, kaymakamm Turkge dersindeki, ·Biri yer biri ba-
kar, k1yamet ondan kopar• atasozunun ag1klanmasm1
isteyen soruyu yuksek sesle okuyup, .. Boyle bir so-
runun g1kacagm1 bekliyordum,.. demesi kar91Smda
9891rm19tL Ne ki, ogretmenler iginde yapllacak
bir tart1~may1 istemediginden ses Q1karmam1~. gu-
lup gegmi9ti. Kaymakam gidince de. bilgisi d1~mda
bir 9eylerin oldugunu sezinlemeye ba~lam1~t1. Gece,

- 107-
evinde kald1g1 yarg1<;: dostu, kaymakama vali tarafm-
dan baz1 direktiflerin verildigini ogrendigini soyleyin-
ce, durum aydmlanml!?tl. Birka<;: gun sonra, Siirt'e don-
dOgOnde, $1rnak Kaymakam1, Basri Altmay'm evine
giderek !?Unlan soyledi:
«Vali, senin hakkmda nedense iyi dO!?OnmOyor.
Karamsar ve kl!?klrtiCI oldugunu soyiOyor. Kan1t ola-
rak da yazd1klann1 one sOrOyor. Ben, ger<;:ekler daha
ketO ve ac1 diye diretince, bana da alind1. Onceleri,
a<;:1k<;:a seni izlememi soyiOyordu. Ben boyle konu~un­
ca, yoksa renginiz biribirine yakm m1 deyip kesti. $ir-
van Kaymakamma da ayni l?eyleri soylemil?. 0 ses <;:1-
karmaml!?. Ama, Eruh Kaymakam1, Valiye, ayni kan1da
oldugunu soylemi!?. Bunun i<;:in dikkatli ol. Eruh'a zo-
runlu olmad1k<;:a gitme. Gittiginde de kaymakamla ko-
nu!?urken havadan sudan !?eyler konul?. Sakmcali bir
insan o. Ulkemizde ger<;:ekc;:i ve ilerici oldun mu, sus-
turmak, hatta ezmek isterler ... Bunu sen de bilirsin.
$unu da unutma, Vali boyle konul?uyor diye, beni ra-
hatslz edecegini sanarak merhabay1 keseyim deme.
Vali, seninle arkada!?lig1m1, ili!?kimi, hatta bugOn bu-
raya geldigimi biliyor. Ben ald1rm1yorum ... $1rnak'tan
oteye gondersinler isterlerse ... »
Basri Altmay, zamanla daha c;:ok l?eyler sezinle-
meye ba!?lad1. Hatta baz1 !?eyler de ogrendi. Sozgeli-
mi, mOfettil? arkadal?lanndan birinin, kendisini, toplum-
sai'. ekonomik konularda konul?turup, Milli Egitim MO-
dOrOne rapor verdigini ... Milli Egitim MOd Or Yardlm-
Cismm da ayni gorevi yap1p, Valiye rapor verdigini. ..
Ba!?ka dairelerde c;:al1l?an kimi memurlann da ayn1 il?le-
ri yapt1klann1 ise c;:ok sonralan ogrenebildi. BOroya ge-
len mektuplann, dergilerinin, kartlannm da ac;:i11p okun-

- 108-
dugunu, kimilerinin ahndlglnl da ogrenmekte gecik-
medi sayi11r. Art1k kendisiyle gizliden gizliye de ugra-
9ild1g1n1, birtaklm i9guzarl1klann yapilacag1 iyice bel-
li olmu9tu. ButUn bunlann d191nda, Basri Altmay'm ka-
nsl Nurcan'a, ~;ah9t1g1 okuldaki bir ogretmen, ·Koca-
nlzln komunizm propogandasi yapt1g1 soyleniyor, dik-
katli olsun, .. da demi9 bulunuyordu. Yani Basri Altm-
ay, kimi olasil1klan bekler olmu9tu.

- 109-
XX

Okullar tatil olmu:j>tu. Haziran ayrnrn ortalanydr.


Siirt, GOneydogunun srcagr al.trnda kavrulmaya ba~la­
mr9tr. Basri Altrnay, yazla birlikte i9lerinin azalmasrn-
dan yararlanarak bol bol okuyor, zaman zaman yazr-
lar yazrp dergilere gonderiyordu. Boyle c;:alr9trgr bir
gun, Milli Egitim MOdOrunOn odacrsr geldi evine, MO-
dur'On <;agrrdrgrnr soyledi.
Basri Altrnay, Milli Egitim Mudurunun kaprsr onli-
ne geldiginde, a<;rk kaprdan. Mudurun, iki ki9inin siga-
rasrnr saygrlr saygrlr yakmakta oldugunu gordO. Say-
gr ile egilerek uzatrlrp <;akrlan <;akmagrn alevine, otu-
ru9 duruml.annr bozamadan agrzlanndaki sigarayr uza-
tanlann kimler olduklannr anlamakta gO<;IOk c;:ekmedi.
Nitekim i<;eri girdiginde. Milli Egitim MOdOrO, «Bakan-
lrk Mufetti:j>lerimiz,.. diyerek tanrtmaya ba9layrnca,
i<;inden, «Ge<; kaldrnrz,,. demek ge<;ti. Milli Egitim MO-
duru, ·d9te kuzu, .. 1der gibi, ·Basri Altrnay, .. diye tanrt-
trktan sonra, «Siz~, rahat brrakayrm, za,ten ben de Bat-
man'a gidecegim,» deyip 91ktr dr9an,. Bakanlrk Mufet-
ti~lerinden biri,
uHakkrnrzda ~ikayetler var,,. dedi.
«Oiabilir... lkincisi, <;antasrndan, sorular yazrlmr9
kagrdr uzatarak,

- 110-
.. sorulan cevaplaym,• dedi.
Basri Altmay, sorulara goz gezdirmeye ba!?lad1.
Sonra,
·Biti~ikteki bizim bi.iroda sorulan hemen yamtla-
YIP vereyim, .. dedi.
. Kag1d1 veren,
·Oyleyse kap1ya girilmez diye bir yaz1 yaz1verin,"
dedi.
Oteki,
·Bekliyoruz Basri Bey, .. dedi gi.ili.imsiyerek:
Basri Altmay, sorulan bir kez daha okumaya ba!?-
ladl, ozenle:
1 - Koyli.imi.izi.in peri!?an oldugunu, can gi.iven-
liklerinin kalmad1g1 konusunda karamsar ve koti.ileyi-
ci yazrlar yazdiQiniZ;
2 - Karamsar ve koti.ileyici fikirlerinizi ogretmen
topluluguna ve koyli.ilere a!?1lamay1 amac; edindiginiz;
3 - Konu?malann1zda ebe ile ogretmen ayllkla-
nnl k1yaslayarak, ogretmenlerin haklan verilmemi!?tir
dediginiz;
4 - Koyli.ilerden emek~i diye soz ettiginiz;
5 - D1!?ardan ilkokulu bitirme smavlanna gelen-
lere mi.isamaha gosterilmeli, okutulmad1larsa sue; ken-
dilerinde degil, gelmi!? gec;mil? hi.ikGmetlerdedir dedi-
giniz;
6 - Olkemizin geri kalmll? bir Glke oldugunu, bu
durumu !?imdiki iktidann dGzeltemeyecegini soyledigi-
niz;
7 - Ogretmenlere dergi ve kitap tavsiye ettigi-
niz;
8 - Ozellikle s1k s1k koyleri gezmeyi ilke edin-
diginiz, bu gezilerinizde gorevinizin dll?lna c;1karak,

- 111-
koyli.ilere karamsar fikirlerinizi a~uladiQiniZ;
9 - Halkm i!;lsizlikten otOrO goc;: ettigini yazd1g1-
n1z;
10- DOnyada, i!;lt;:ilerin i!;lba~mda oldugu Olkele-
rin daha c;:abuk ilerledigini anlattiQiniZ iddia edilmek-
tedir. Bu iddialan tek tek cevapland1rman1z1 rica ede-
riz.
MOfetti~ MOfetti~
Mehmet Tuna Adil Gun

Basri Al'tlnay, sorulan 9oyle yan1tlad1:


1 - Gezip gordOgOm koylerin durumu c;:ok geri.
KoyiOier peri9an. Can gOvenlikleri de yak. Bu duru-
mu, Istanbul ve Ankara'da yay1mlanan gazetelere yan-
SitildiQI kadar sizler de okumu9 olmai1S1n1z. Karamsar
degilim. Karamsar olsayd1m, bunlan yazmazd1m. KOs-
kOn olurdum. Bunlan yazmam karamsarlig1mm sonucu
olmad1g1 gibi, kotUieyicilik de degil. Sevdigim halk1mm
peri9an durumunu, ilgililere iletip uyanc1 olmak ama-
Ciyla yazd1m.
2 - Ogretmen topluluguna bir d090n a~ilamay1
amac;:lad1ysam eger, o d090n karamsar ve kotOieyici
degil, ak, apaydml1k bir dO!;lOncedir. KoyiOier benim
gezdigim bolgede, TOrkc;:e bilmediklerinden zaten on-
larla konu!;lmam olanaksal degildir. Bu yOzden onlara
bir dO:;;un a:;;llamak olanagm1 bulamad1m.
3 - Ogretmenlerle konu!;lmalanmda ben degil,
ogretmenlerin kendileri, ebe ile kendi ayllklannl klyas-
ladllar. Sosyalizasyon bolgesinde ilkokul t;:1k19lr bir
ebe ile, ogretmen okulu t;:lkl!;lh bir ogretmenin ayllgl-
nl klyaslarsak, ebenin eline gec;:en, ogretmenin aldlgl
ayllgm tam iki kat1d1r. Bu gerc;:egi konu!;ltular. Gerc;:ek-

- 112-
ler kan;;1smda ne yapabilirdim? Ogretmeni korkutarak
susturmail m1yd1m? Gergekleri susmakla gegi~.tirme­
nin kar~1smday1m. insanoglu koyun degildir. Gorevle-
rini yapt1klan kadar, haklann1 da isteyebilmeli insan-
lar. Ogretmenlerin haklannm tam olarak verildigi sa-
vmda bulunmak ise gulungtUr. Oyle olsayd1 sendika-
la9mazlard1. Hak sava~ma girmezlerdi.

4 - Koylulerden emek~i diye soz ettigimi an1m-


sam1yorum ama, demi~ de olabilirim. Koyluler emekgi
degiller mi? Uretici degiller mi? Emek sozcugunu ni-
c;in oci.i gibi gosteriliyor? Emek sozcugunden c.;:ekin-
mek, korkmak degil, sayg1 duymak gerektigi kan1sm-
day1m.

5 - ilkokulu d19ardan bitirme smavma katlian


yurtta9iara kolayl1k Bakanilkga da saglan1yor. ilkog-
retimin paras1z ve zorunlu oldugunu saptayal1 kac.;: yli
oldugunu sizler daha iyi bilmek durumundasm1z. Va-
sal bir zorunluk yerine getirifmemi!jl veya getirileme-
mi~tir. Verine getirilemeyen bir zorunluktan ise, ilkog-
renimden gec;meyen sorumlu tutulmasa gerekir. So-
rumluluk elbette gelmi~ gec.;:mi~ hukumetlerindir. Yak-
sui halk, okulsuzluk, ogretmensizlik nedeniyle, ogre-
nim c.;:agmda okuyamad1ysa, onu yeti~kin oldugu c.;:ag-
da kmamak, azarlamak, diploma almamalan igin onle-
rine engeller s1ralamak degil, onlan yeti~tirerek okur-
yazar etmek gerekir. Bu da Milli Egitim Bakanl1gmm
gorevlerinden biridir. Benim, ho~goru gosterilmeli de-
mem, dogruyu soylemem nit;:in sugmu~ gibi gorulu-
yor? Mutlaka bir suglu aramak gerekiyorsa, o ben de-
gilim ...
6 - Ulkemiz gergekten geri kalm1~ bir ulkedir.

- 113-
F: 8
Bunu gozlerimizle goruyoruz. istatistiklerden ogreni-
yoruz. Geri kalmll? oldugumuzu bile bile, yads1y1p, de-
vekul?u gibi mi davranallm? Egitim - ogretimde dunya
ulkelerinden en sonuncundan bal?layarak onuncu oldu-
gumuzu dun bir gazeteden ogrenmifjl bulunuyorum.
Neyi, kimlerden gizleyebiliriz? Gizlemekle ne yarar
saglayabiliriz? Gen;:ekleri bilip, ona gore 9alu?mam1z
gerekiyor. Bunu yapmakla zorunlu olanlar, ger9ekleri
iyi yonde degil?tirmekle gorevli kllmanlar, gorevlerini
yapmal1d1rlar. Gorevlerini yapacaklarken, bizim aydm-
llk dul?uncelerimizden rahats1z olup, bizi bask1 altma
allrlarsalar, bizi ylld1rma 9abalanna girerseler, bizi
surgun ederlerse, bizi k1yarlarsa olumlu bir if? yapmll?
olmazlar. Karanilk dul?unce budur il?,te. Karanllkta da
yarasalar egemen olurlar. Yapllmas1 gerekeni yapma-
YIP, boyle l?eylerle oyalan1rlarsalar, bilerek kotUiuk
yapmll? olurlar. Ve de geri kalm1l?l1ktan kurtul'amay1z.
Geri kalmll? oldugumuzu bildikleri halde, bunu soyle-
meyi su9 sayan anlaylf?, bu durumdan kurtulmam1z1
istemiyor demektir. Yani geri kalm1l? olmam1zdan onlar
yararlan1yor demek olur ...
7 - Ogretmenler, ogrettikleri kadar ogrenmek
zorunda olan kimselerdir. Aynca koylerde 90k yaln1z-
d1rlar. Dergi ve kitap sallk verdiysem, ogrenme susuz-
luklanm birazc1k olsun giderebilmek, yaln1zllk s1kmt1-
smdan uzaklal?abilmek i9indir. Bu bizim gorevimizdir.
Boyle bir soru ile karl?lial?mak da trajikomik bir du-
rumdur.

8 - Yineliyorum: Karamsar duf?Oncelerim yok. Ak


dul?uncelere sahibim. Yukardaki sorulara verdigim ya-
nltlardan da bu sonucu 91karmak kolayd1r. Vine yine-

- 114-
liyorum: Gittigim koylerde, koylulere, du~uncelerimi
ac;:1klama, anlatma olanagm1 da bulamad1m. <;unku
Tu.rkc;:e bilmiyorlar. Ben de Kurtc;:e bilmedigime gore
nasll a~llayacag1m? Ben bir pantomim sanatc;:1s1 da de-
gilim?
9 - Halk1m1zm c;:ogu i~siz ve gizli i~siz. Bunun
ic;:in de goc;: ediyorlar. lc;: ve d1~ goc;: gittikc;:e yogunla-
~~yor. Konu~malanm arasmda bu konuya deginmi~
olabilirim. Degindiysem, dogru bir soz soylemi~imdir.

10 - Emek sozcugu gibi i~cri sozcugu de ocu ola-


rak iieri suruluyor. i~c;:iden soz etmemiz sue;: say1liyor.
Hangi dogru davran1~1m1z sue;: sayilm1yor ki! Sorulara
ilk kez goz gezdirdigimde de ac1 duymu~tum. Bu duy-
gum surup geliyor ve surup gidecektir de ... Zaman1-
m1z1 bo~ ~eylerle gec;:iriyoruz. Benim bu sorulan yanlt-
lamak ic;:in ugra~mam, sizlerin yoksul butc;:emizden, hie;:
ugruna yolluklar alarak ta buraya kadar gelmeniz ac1
verici ~eylerdir.
Yazacaklanm bu kadar. Soyut savlar. Ustelik bir
insan1 suc;:lamayacak savlar ya; nerede, ne zaman, ki-
min yanmda boyle konulan konu~tugum da belirtilmi-
yor. Yan1tlanm1 daha fazla uzatmay1 da gereksiz goru-
yorum.
Basri Altmay

iki Bakanlik Mufetti~i. Basri Altmay'm yan1tlann1


okuduktan sonra, bir pikap dolusu jandarma ve bir
assubay kendilerini izlemek uzere, Milli Egitim Mudur·
lugunun jipi ile inceleme yapmak ve soru~turmay1 de-
rinle~?tirmek ic;:in Eruh ilc;:esine gitmek uzere yola c;:1kt1-

- 115-
lar. Basri Altmay, buruk bir guli.imsemeyle, buronun
penceresinden onlara bak1yordu. Ve it;inden 9unlan
ge~,;:iyordu:

'Canlann1 gi.ivenlik alt1na aldilar. Ama bizim can


guvenliginin olmad1g1n1 yazmam1z sue oluyor. Milli
Egitim Mi.idi.irli.igi.ini.in jipiyle gidiyorlar. Ben o il~,;:eye
ve il<;enin c;ok uzak koylerine oduncu kat1nyla gidiyo-
rum. Hem de boyle yaz mevsiminde degil. .. Onlar, ta-
91t paras1 bile vermiyorlar ... Ben, insan gunlugunden
~,;:ok para oduyorum kat1rlara ... Pe9in odedigim para-
nm c;ogunu da alabilecegimi sanm1yorum dort be9 ay
i<;inde. <;;:unki.i c;ok gezdim. Milli Egitim Muduri.inun
buyrugu ile, hasta olan, izinli olan mufetti9lerin bolge-
lerini gezdim. Sason, $irvan ilc;:elerine ve koylerine
bunun ic;in gittim. Gunlerce dag, dere, tepe a9t1m. Kar
ve yagmur altmda, f1rtma ve kurt tehlikelerini bilerek
gezdim. Mufe.tti9ler de s1k s1k gezimizi ku9ku kaynag1
yaptilar. Vay be! Bak unuttum. S1k s1k gezi sorusunun
kar9i11gm1 iyi veremedim. Alelacele yazd1rdilar. S1k s1k
gezimin nedenini anlatmahyd1m. Sason'a, $irvan'a
gonderili9imi, bolgem olmad1g1 halde gonderili9imin
nedenini a<;1klamahyd1m. Neyse ... Doni.i9lerinde, yine
soru soracak olurlarsa, o sorulan yamtlarken, bunu da
yazanm ...
Bakanl1k Mufetti9leri Eruh'tan gece donmu9lerdi.
ikinci gun, Basri Altmay'a iki yuvarlak soru daha sor-
dular. Sac;ma sapan sorulard1. Basri Altmay, o sorula-
n da yan1tlad1. iki soru da, onceki sorulann it;inde alan
sorular say1hrd1. Biraz daha geni9letmi9lerdi. 0 kadar!
Bakanhk Mufetti9leri, Ankara'ya iki gun ·sonra don-
duler. Doyumsuz donmu9lerdi. Ta Ankara'dan, yaln1z

- 116-
Basri Altmay i<;:in gelmi9lerdi, bir ip ucu edinememi~?­
lerdi ... Ama, yeterdi ... Kanilan vard1 ya ... Sonra, Bas-
ri Altmay, kendileriyle <;:ok rahat konu9uyordu. Milli
Egitim Muduru bile, saygil1 saygi11 davramrken, Basri
Altmay, sanki memurluktaki kimi ili9kileri gormezlikten
geliyordu. Hem can1m! ... Evet, savlan savunuyor gibi
bir davran19 i<;:indeydi .. .

- 117-
XXI

Yaz boyu Siirt'te ve Eruh'ta Basri Altmay'm sol-


culugu konul;lulup durdu. Neier neler anlatilm1yordu
ki. .. ilktigretim Mufe,ttil;li Basri Altmay, ktiyluleri topla-
Y'P solculugu tiguyormul;l. Ogretmenlere, tizellikle er
tigretmenlere solculuk uzerine konferans veriyormul;l.
S1k s1k ktiylere, il<;:elere gitmesinin nedeni buymul;l.
E~k1yalarla bulul;lup, yoksullan degil zenginleri soyma-
lann• tigutluyormul;l. Eger boyle yaparsan1z, yakmda
i~ bal;llna gelecek solcu iktidar, sizleri bagll;llayacak,
hatta tinemli il;ller verecek diyormu~. Ankara ve lstan-
bul'daki komunistlerle mektupla~1yormu~. $1rnak ktiy-
lerini geziyorum diye u<;: hafta ortahkta gtizukmemi~.
Halbuki, lrak'a ge<;:ip, Barzaniyle gtirul;lmu~. Oylesine
kendini adam1~ ki bu yola, gtizunu daldan budaktan
esirgemiyormu9. Ogretmenler, ktiyluler, e!?k1yalar
arasmda militanlan varm1~. Kaymakamlan, yarg•<;:la-
n bile etkisi altma ahyormu9. Yeni gelen mufetti9leri
evine <;:ag~r~p, yapacaklan i9leri planl1yormu~. <;ocuk-
lanna Lenin'in resimlerini yapt1nyormu9. ButUn bun-
lar Ankara'da bile duyulmu~. Bu yuzden, Ankara'dan
iki mOfetti~ gtinderip ifadesini ald1rm1~lar. Birden ce-
za vermeyip, yeralt1 tirgOtUnO yakalamak istiyorlar-
larml~-. _ Daha noler neler ... Aylak ku<;:uk kent ve ka-

- 118-
saba memurlan, dukkanlannda esneyen esnaflar il?Siz-
likten kurtulmul? gibiydilero Habire Basri Altlnay'a ya-
kll?tlrdlklan oykuleri anlat1yorlar, ince uzun bir ip orne-
gi uzay1p giden oykulerden buyuk bir yumak yapmll?-
lardL Ki bu yumag1 duymayan kalmamllJl gibiydi. Ku-
laktan kulaga yayi11yorduo Anlatilanlann <;ogunu Bas-
ri Altmay'm <;ocuklan da duymul?tUo Boylece de eylul
aymm ortalanna gelinmil)lti. Bir gun gen~ bir avuka.t.
Basri Altmay'a II idare Kuruluna, Milli Egitim BakaniJ-
gmdan buyuk bir dosyanm geldigini, merak edip ka-
n9t1rd1gmda i<;:inde gazete kesintilerinin, dergilerin
oldugu dosyanm Basri Altmay'a ait oldugunu soyledio
Bal?ka bir avukatta duymul)ltu haberi. Basri AltJnay'a
9unlan Sbyledi:
«Mahkemeye verilip verilmeme konusunu il ldare
.Kurulu gorl.il?eceko Bana kal1rsa rrl'ahkemeye verirler-
se daha iyi oluro Boylece l?ikayet<;ileri ogrenmil? oldu-
gun gibi, suc;:suzlugunu da tan1tlanzo Mahkemece ak-
lanm19 olursuno BakaniiQiniZ da, mahkemece aklanm1l?
oldugun i<;in bir ceza veremezo Halbuki il ldare Kuru-
lu'Men'i muhakeme' karan verirse, bu kez Bakan1Jg1-
n1z yonetimle ilgili veya disiplin cezas1 veriro BakaniJ-
gmlzm tutumunu benden daha iyi bilirsino Bir kal?lk su-
da bogmak i<;in elveri9li zaman kollaro Bunun i<;in i1
ldare Kurulundaki uyelerden birka<;ma dosyan1 mah-
kemeye gondermelerini soyliyeyimo Korkma! ParaSIZ
savunman1 yapacag1mo 00"
Basri Altmay, biraz dl.il?l.indukten sonra avukata,
«Sagol," dedi. «Mahkemeye verilirsem bir c;:alkan-
tl olacak. Ostelik mahkemece aklansam bile, ki akla-
nacaglm kesin, bizim BakaniJk, mahkeme kararlanna
ald1n9 etmez. Onlar yine bir ceza dl.il?l.inuro ..

- 119-
«Mahkemenin uzerinde gOg mu var?•
«Ornekler var onumuzde. B1rakan bir ildeki mah-
kemenin karann1, Dan1~taym karar1n1 bile uygulaml-
yorlar. Birkac;: yild1r bu konuda birgok ornek var. An-
kara'dan Antalya'dan, izmir'den surgun edilen ogret-
menler hakkmdaki Dan1~taym karann1 uygulamad1
Bakanl1k. Boyle bir Bakanhk! Dinlemiyor hie;: bir :;;eyi.
Karar getirenleri, durumunu anlatmaya c;:ah:;;anlan din-
lemiyor. Her gun yuzlerce ogretmen Bakanl1kta ...
Bakm1yorlar kimsenin yuzune. Dinlemiyorlar! Bakan-
hk degil, agfama dtJ.van sanki .....
«Bir ~ey soyleyemeyecegim.•
<<Senin soylediklerin dogru, ama nerde o hukuk!
Bakanm 1 gorevden ay1rd1gl muste~ar, Bakanm Bakan-
hgl a~iret yontemiyle yonettigini yapmag1 basm toplan-
tlsmda ac;:1klad1. Muste~ar, boyle ~ikkyette bulunursa,
otesini siz hesaplaym. »
«Nasi! dayan1yorsunuz Basri Bey bu Bakanl1gm
i9lemlerine?•
·Ne yapal1m?·
<<istifay1 basm!"
«BU ugra:;>l ogrenmi:;>iz, ba:;;ka ugra~lffiiZ yak.»
«istifa etseniz ac;: m1 kahrsm1z? ..
«Belki.»
uYok can1m.•
·Aynca sorun ac;: kalmak da degil. Ugra:;; bilmi-
9iZ bu i9i .....
«Bo~ver bu kadar ulkuculuge .. : Kendi Bakanh-
gmlz size k1y1yor...
·Evet•.
• Enkizisyon gibi ... "
·Evet."

- 120-
"A<;:1k ac;:1ga soylemek gerekirse, i9kence bu ya-
hu!·
·Dogru.•
·Ama susuyorsunuz! •
•Ne yapahm?·
·Zalimin zuli.imu karfi>ISmda susulur mu?"
·Bunu gi.izel soyledin. 'Zulum Makinas1' admda
bir kitabm haz1rlanmakta oldugunu duydum ...
·Yaklfi'IYOr.•
·Daha once!er 'Ogretmen K1y1m1' adh bir kitap
yaylmlanmlfi>tl.»
·Ne yazsan1z hakhsm1z.•
On gun sonra Basri Altmay, dosyanm incelendi-
gini, 'men'i muhakeme' karan verdiklerini ve dosyay1
Bakanhga gonderdiklerini ogrendi. il idare Kurulun-
da, kendisiyle en c;:ok ugra9an Vali ve Milli Egitim Mi.i-
di.iri.ini.in de bulunmadiQinl ogrendi. 0 gi.inki.i toplan-
tlya, nedense ikisi de katilmam19lard1. Vali'nin, s1k s1k
sinir rahats1zhg1 ge9iren yardlmCISinl Kurul Ba9kan1
yapt1g1 haberini de alm19,t1. Art1k sonuc;:, Bakanhga kal-
m19t1. Ama, kararda elastiki birkac;: ci.imlenin yazildiQI-
nl, mahkemeye verilmeyi gerektirecek bir durum go-
ri.ilmemekle beraber, yonetimle ve disiplinle ilgili ce-
zanm gerekip gerekmedigi yoni.i Bakanhgm1zm bilece-
gi bir i9tir bi<;:iminde bir sbzi.in de yazildiQinl 6gren-
mi9ti.

- 121-
XXII

Ekim aymm ortalanyd1. Basri Altmay, evinden bu-


roya gelirken yagmur c;isel!yordu. Milli Egitim Mudu-
runun odaCISiyla kar~da~tl. Odacl,
«Size geliyordum,,. dedi.
«Ne var?·
"Mudur c;ag1nyor."
«Ne ic;in?·
«Bilmiyorum.•
Odac1 ile birlikte yururken Basri Altmay, 'acaba
bir haber mi geldi Bakanliktan' diye du~unuyordu.
Milli Egitim Muduru, odasmm onunde bir ba~c;a-
vu~la konu$uyordu. Basri Altmay'm geldigini gorunce,
«Mufetti~ de geldi, .. dedi.
lri yan komando ba~c;avu~u.
aiyi. Mufetti~ Beyi kap1da bekliyoruz. Biz hazl-
nz ... deyip gitti.
Milli Egitim Muduru,
«Gel hele Basri Bey," dedi, odasma yurudu. Ar-
kasmdan Basri Altmay. lc;erde, ogretmen olduklan du-
rumlanndan belli alan iki gene; oturuyordu. Mudur,
makamma oturduktan sonra, Basri Altmay'a oturmasl-
nl i~aret etti ve,
"Bunlar senin bolgende iki er ogretmen," dedi.
.. Yeni geldiler. Biri Binevre'de, biri de <;ol koyunde.

- 122-
Kbylere yeni gitmi9lerdi. Kbyluler, koylerini bol;;alt1-
yorlarm19 sbylediklerine gore. Haber vermek igin Si-
irt'e gelirlerken e9k1yalar tarafmdan soyulmul;>lar. Oku-
la ogrenci gelmiyormu9. Col kbyunde tek bir ev kal-
ml~l. Gog varmll;l. Hemen 9imdi, ikisini de al1p, incele-
me ve soru9turma igin kbylere gideceksin. Gergekten
kbyler bol;;alt11iyor mu, bunlar soyulmul? mu? Bu ko-
nuda soru9turma ve inceleme yapacaksm1z. Bir man-
ga komando ile komanda ba9gavu!jlunu da sizinle gbn-
deriyor jandarma komutan1. Ba9gavu9 kendi yonun-
den, siz de kendi yonunuzden inceleme ve soru!jltur-
rna yapacaksm1z. $imdi ugunuzu a9ag1da komandolar
bekliyorlar. Botan c;:ayma kadar komandolann pika-
biyla gideceksiniz. Korkma! C1ta gibi askerler! •
«Neden korkacakmll;;lm? Sason, $irvan, Eruh, $1r-
nak daglannda tek ba!jlma bir yild1r ben dolal;;lyorum.
0 zaman korkmad1m da !jlimdi mi korkacag1m?·
.. Basri Bey, kurt gibisin vallahi!"
«Nasll yani?"
"Korkmuyorsun. Herkes bunu gaze alamaz. Oldu-
rulmek de var il;>in ic;:inde."
uHani ya can guvenliginin olmad1gm1 ben yazm-
ca ba9ta Vali olmak uzere bana k1z1yordunuz? Bakan-
lik Mufetti!jlleri ayni yazllanmdan oturu bana soru ac;:1-
yorlard1! Ne dersiniz?·
u$imdi onlan kan9t1rmayallm Basri Bey."
«Hie;: haz1ri1Q1m yok."
"<;ok acele sonuc;:land1nlmas1 gerek. Valinin emri
boyle. Sonra bunun ic;:in haz1rliga ne gerek var? Kag1t,
muhur al, gantana koy. Oldu bitti.•
lki er bgretmen ayaga kalkm1l;;lard1. Basri Altmay,
uPeki Mijdur Bey,.. dedi ve c;:1kt1. Arkasmdan
ogretmenler.
123-
Kap1 bnunde bekleyen pikabm 9ofor mahalline,
assubaym yanma bindi Basri Altmay. Ogretmenler de
komando erlerinin yanma, pikabm ustUne <;1kt1lar. Er
90f6r pikab1 hemen gazlad1.
Botan c;:aym1 hep birlikte kbhne kay1kla gec;:ip,
daglara t1rmanmaya ba9ladliar. Hem yuruyorlar, hem
de konu9uyorlard1. ilk once Binevre koyu ogretmeni
anlatmaya ba9lad1:
"Binevre koyu halk1 toptan goc;:e ba9lad1. Kalan-
lar da c;:ocuklann1 okula gondermiyorlar. Arkada9a du-
rumu anlatmak i<;in <;ol kbyune geldim. Geldim ama,
9a91rd1m da. <;ol kbyu halk1, pliiplr,tliannl kat1rlanna,
e9eklerine yukleyip. yukleyip gidiyorlard1. Ogretmen
arkada9 okul onune oturmu9. uzuntUyle gidenlere ba-
klyordu. Yanma gelip oturdum. $a9k1n 9a9k1n ben de
bakmaya ba9lad1m. Bir sure sonra, Siirt'e gidip duru-
mu Milli Egitim Mudurune haber vermeyi kararla9t1r-
d1k. Ve hemen haz1rlamp yola <;1kt1k. Yol uzun oldugu
ic;:in, c;:antail radyosunu da eline ald1 arkada9. Turku,
haber dinleyerek yolculugun SlklntiSinl azaltal1m de-
di. Tek e9yas1 radyosunun da almabilecegini ekledi.
Epey gitmi9tik. Bir ses duyduk. Tepinmeyin! diyordu.
Durduk. Kimseyi gbremiyorduk. Ayni ses, eller yuka-
r1ya! dedi. Ellerimizi kald1rd1k. S1rt1n1Z1 donun! dedi.
Donduk. Bir de ne gorelim, arkam1zda da bir ba9kas1
haz1rm19. Tabancail. mavzerli, goksu dizi dizi fi9enkli,
boynunda durbun, asker urbail biri. Bu kez, bu gor-
dugumuz, yakla91n 9u ta91n arkasma dedi. Yakla9t1k.
Ceplerinizde ne varsa <;1kann ve yere koyun dedi.
Ceplerimizi bo:;;altt1k. Radyoyu da yere koyun dedi.
Arkada9, radyoyu yere b1rakt1. Bu i:;; bittikten sonra,

- 124-
ilerdeki tepeyi a~mcaya kadar arkanrza bakmayacak-
smrz, bakarsanrz kur~unu yersiniz kafamzdan! diye
ba~Jirdl. Biz de korkumuzdan, tepeyi a~mcaya degin
ba~rmrzr dondermedik. Hatta bir tepe daha a!?trktan
sonra ancak biribirimize bakabildik. Durduk. $a~rrmr~­
trk, korkmu~tuk. Bir sure konu!?amadrk bile.•
Basri Altrnay, Col kayO ogretmenine,
"Bir de sen anlat bakalrm karde9im?" dedi. Col
kayO ogretmeni,
«Benim anlatacaklanm da ayni,» dedi, bir ta~r
gosterdi ve "i9te 9urda soyulduk!" diye ekledi.
Basri Altrnay ile ba9t;:aVU9, olay yerine ogretmen-
leri ayn ayn getirdiler. Ogretmenler ayni yerleri gos-
teriyor, ayni ~eyleri soyluyordu. Basri Altmay'm olay-
dan ku~kulandrgr yoktu. Ku9kulanmak ic;:in bir neden
de yoktu. Bu yorede nice nice koyluler, memurlar, sav-
cllar soyulmamr~ mrydr! Ba~c;:avu9, yine de kllr krrk
yararcasma dinledi; ince eledi srk dokudu ve en so-
nunda olayrn dogruluguna o da inand1. Ama sinirlen-
meye de ba9lad1. Bagrrarak,
«Neden uzerine atllrp, yakalamadrnrz!" diyordu.
Ogretmenler, 9a9krn 9a9km bakryorlardr ba9c;:avu-
~un yuzune. Basri Altmay, kendini tutamayarak gul-
meye ba9lad1. Ba9c;:avu9 bakrnca,
«Siz uzerine atllabilir miydiniz?, diye sordu.
"Atllrrdrm ve krskrvrak yakalardrm!"
"Ya oteki? ilk seslenen?"
«Onu da biri yakalardr."
«Brrakrn canrm. Tek olsa bile yakalayamazlar. Si-
lahlr adamrn uzerine atrlacak babayigidi goremiyorum
ben."
Susmu9tu ba~c;:avu9. En sonunda tutanaklar tu-

-125-
tuldu. Karanllk da bastrrd1. Karanllkta dul?e kalka, ge-
ceyansr <;ol koyune varabildiler. Tek tek evlerin ka-
prsma vurdular. Kimse yoktu. Ses c;:rkarmryordu. Hat-
ta kimi evlerin kaprsr ac;:rktr. Oylece brrakrp gitmil?ler-
di. Tek bir evin kaprsr agrldr. lgeri girdiler. Ev sahibi
. aglayarak anlatmaya bal?ladr:
.. KoyiO gog etti korkudan. Yalnrz biz kaldrk. Biz
de gogecegiz. Korkuyoruz! Her gun el?krya korkusu,
her gun soygun! Her gun oldurme. Sava~ olsa ancak
bu kadar insan olur! Can mal guvenligimiz yok. Bizi
du!?Onen de yok! Ogretmenler soyulmasaydr, siz de
gelmezdiniz! Gorun i~te durumumuzu! Valiye anlatm,
h6k0mata anlatrn!»
Gozlerini silmekte alan koyiUye Basri Altmay,
avutucu birkag s6z s6yledikten sonra, bir sOre konu-
yu degil?tirmek igin,
.. Turkgeyi guzel konul?uyorsunuz, nerde ogrendi-
niz?,. dedi.
·<istanbul'da askerlik yaptrm. Sonra Adana'da da
rrga,tlrk."
«Epey gezmil?siniz.,.
«Gezdim. Kel?ke hig gelmeseydim. Bu durumlan
gormezdim."
·Onceleri boyle olaylar olmuyor muydu?"
·Cok az ... Son gunlerde gogaldr bu el?kryalrk fi-
lan ...
·Neden boyle oldu?»
·Agalarrn tepil?mesinden ... "
Basri Altmay, ogretmenler, ba~gavu~ ve komando
askerleri hep birlikte evden grkrp, koy camisine yurO-
duler. Geceyi camide gegirmek Ozere oturdular. Srrt-
nnr duvara dayayarak ve yagmur sesini dinleyerek

- 126-
uyumaya ba9ladllar. Basri Altmay, karanlikta sigara-
Sinl yakarken, c.;:akma£pn ate9inde, ba9lan omuzlanna
ve duvara dayali olarak horultu ile uyuyanlan gorebi-
liyordu. Korler c.;:ar9151na donen caminin ic.;:inde, Anka-
ra'dan gelen Bakanl1k Mufetti9lerinin sordugu sorula-
n, Valinin sozlerini an1ms1yordu. Bu gecenin karanl1g1
ile onlann d090nceleri arasmda benzerlikler buluyor-
du ...
Sabahleyin kalk1p yola <.;:1ktllar. Tumu de uykusuz-
luktan yorgundular. Okul onunden gec.;:erlerken, Basri
Altmay, derin bir OzuntO duydu. Okulun ikinci y11iyd1.
Yepyeniydi. Bo9 duruyordu. Koyluler donunceye de-
gin kapal1 kalacakt1. Nisan aymda gelip, bir gece kal-
d1g1 okula ba91n1 c.;:evirip bir daha bakt1. Sonra h1zl1
h1zl1 yurumeye ba9lad1, kervanm arkasmdan. Gok gur-
luyor, 9im9ek c.;:ak1yordu. Yagmur da h1zlanm19t1. Bar-
daktan degil, sanki kazandan bo9an1rcasma yag1yordu.
Goz gozu gormuyordu. S1nls1klam olmu9lard1. Boyle
giderlerken Binevre koyunun on be9 evlik mezrasma
geldiler. Evlerde kimseler yoktu. Evlerin onunde har-
manlar y1gll1 kalm19t1. Tarlalarda bic.;:ilmeyen ekinler du-
ruyordu. Nisan aymda buradan gec.;:erken, Binevre'nin
egitmeni ile kar91ia9m19t1. Binevre koyi.i ogretmeni,
egitmenin oglu ile Binevre koyi.ini.in bu mezrasmdan
birkac.;: ki9inin e9k1ya olup daga <.;:1kt1gln1 anlatmaya
ba9lad1. Egitmen de bilinmeyen bir yere c.;:ekip gitmil?-
ti. Basri Altmay, be9 ay onceki burada gordugu insan-
lann o gUn c.;:ekip gittiklerini, birkac.;:mm el;lklya olduk-
lannl gozunun online getirdi. Ne kotu 9eydi. Kimi yol-
larda gog ediyorlard1, kimi daglardayd1 9imdilerde de-
mek ...
Basri Altmay ve kervandakiler lil?Omi.il?lerdi iyice.

- 127-
lslanm1l;)lard1. Kiminin O~Omekten dil;)leri vuruyordu.
Kimini bir titreme tutmu9tu. Basri Altmay, egitmenin
evini buldu. Kap1 ac;1kt1. lc;eri girdiler toptan. Ate~ yak-
tllar. Ac1km19lard1 iyice. Biraz ekin getirip, ate9te ka-
vurdular. Sonra ba9aklan ufalayarak, bugday tanesini
dokOp dokOp yemeye ba9ladllar. Basri Altmay, bug-
day tanelerini yerken, bir yandan da egitmeni, egitme-
nin oglunu d090nOyordu. Egitmenin oglunun bir okula
girmesi ic;in neler yapmas1 gerektigini soru9unu an1m-
sad1. Kalem tutup, kitap ac;mak ic;in can atan o gencin
elleri 9imdi hangi daglarda mavzer kavnyordu aca-
ba? Egitmen, kimbilir hangi kentin hangi gecekondu-
suna s1gmm19t1? Virmi yill1k hizmeti bo9a gitmi9ti ...
lsmm19lard1. Kalktilar ve yola 91ktllar. Vine yag-
mur yag1yordu. Gittik9e yOkseldikleri halde, 9evreleri-
ni goremiyorlard1, yagmurdan. Ak9am karanl1gmda Bi-
nevre koyOne gelebildiler. Vine camiye doldular ...
Sabahleyin, Basri Altmay ve ogretmenler okula
girdiler. Okul harapt1. l9i bo9tu. Nisan'da geldigin.de,
okulun bu kadar harap olmad1gm1 an1msayarak, ogret-
mene,
«Nisanda bu kadar degildi,» dedi. Ogretmen,
"Dogrudur. May1s aymda ogretmen er ogretmen-
lik hizmetini bitirerek aynlm19. Egitmen de ka91p git-
mi9. Okula girip 91kan belli olmam19. Muhtar da kayO
terketmi9. Ben geldigimde okulun kap1s1 ac;1kt1. On on
be9 ogrenciyle okulu a9t1m. Sir hafta i9inde onlar da
gelmemeye ba9ladllar. $a91rd1m. Okul harap, c;ocuk
yok.»
KayO gezmeye ba9ladilar. Evlerden 09te ikisinin
kapllan kapallyd1. l9lerinde kimsecikler yoktu. Gog
etmi9lerdi. Kay Kurulunun birinci Oyesi 96yle konu9tu:

- 128-
« Yirmi yll once, elbirligi ile, imece yoluyla oku-

lumuzu yapmrljltrk. Cocuklanmrz okuyorlard1. Ben de


bu okulu bitirdim. Okuryazar olanrmrz c;ok. Ama neye
yarar? Yuz elli evin uc;te ikisi korku yuzunden goc; et-
ti. Yirmi kadarrmrz e9krya oldu. Daglardalar. Bir krsmr-
miz oldurulduk! Tarlalarda tutulup tutulup bogazlan-
drk! Koyun gibi yatrnp yatrrrp kestiler. Bizler de, bu-
gun oldurulecegiz, yarrn oldurulecegiz diye bekliyoruz.
Vurulanlarrmrzrn, bogazlananlanmrzrn sayrsr her gun
artarak c;ogalryor. Bu gidiljlle daha da c;ogalacak. Ekin-
lerimiz tarlalarda kaldr. Bic;mek ic;in evimizden c;rka-
rnryoruz korkudan. Cocuklarrmrzr da korkudan okula
gonderemiyoruz. Artrk okulun, okumanrn ne geregi
var ki! Zaten okulumuzu da duljlman eljlkryalar yrkrp
virana c;evirdiler. Biz ~?imdilerde okul mokul duljlunmu-
yoruz. Canrmrzr kurtarmanrn yoluna bakryoruz. Yaljla-
yabilmenin yollarrnr anyoruz ... "
Okulun bu duruma gelmesinde sorumlu bulamr-
yordu Basri Altrnay. Ogretmen ayrrlmrljltr. Egitmen kac;-
mrljltr. Muhtar istifa edip ayrrlmrljltr koyden. Bekc;i ve
6teki kay yonetim kurulu uyeleri de istifa edip gitmiljl-
lerdi. Tepenin tam ba9rnda alan okul, yaz mevsimi, eljl-
krya konagr olmuljltU. Yeni gelen ogretmen de istifa
edecegim deyip duruyordu.
inceleme ve soru9turma bitmiljlti. Koyden ayrrlr-
yorlardr. Ya9lr bir koylu Basri Altrnay.'rn onune atllrp,
yuksek sesle konu9maya baljlladr:
"Bu koyun adr Binevre. Ekmekc;iler diye adrnr de-
tistirmi9siniz. Kay adr degi9tirmekten ba9ka bir 9ey
bilm!yor musunuz? Degi9tirecekseniz bile, Ekmekc;iler
degil, Ekmeksizler deyin! Cunku bizlm yiyecek ekme-
gimiz kalmadr. Ekinlerimiz bic;ilemedi. Tarlalarda kal-

- 129·-
F: 9
d1. Goruyorsunuz! Olanca 1,4numuzu da e~k1yalarla
jandarmalar yediler. Bir gun e~k1yalar, ba~ka bir gun
jar.darmalar gelip yiyecek istiyorlar. Bizim koyde iki
el?k1ya c;etesi var. lki aganm emrindeler. Agalar Eruh
ve Siirt'teler genellikle. Olan bize oluyor. Salma sall-
yorlar. Salmay1 vermedigimiz taraf bizi olduruyor.
Verdiklerimiz de koruyabildikleri kadar koruyorlar.
Ama tam olarak da koruyam1yorlar. Vine olduruluyoruz!
Ol'uyoruz! Olduk! Keser kemige dayand1... Seksen
ya!i)ma bast1m, boyle bir devir gormedim. Dirlik du-
zenlik kalmad1! Siz bizim durumumuzu dosdogru an-
latm boyuklerinize! Yalan sOylemeyin! Korkmaym! Ben
buraday1m. Beni ~a hit olarak gotlirun inanmazlarsa ... •
Ya!i)h koyiO aglamaya ba~lam1~t1. Hungur hungur
agllyarak kendini yere a,ttl. Eline ald1g1 ta~1 goksune
vuruyordu. ve ~oyle bag1nyordu:
.. Gelinim kac;1nld1! Oglum bogazland1 koyun gibi!
Ne 1;1kar ben de oleyim! Saval? gordOm, bu kadar ac1
c;ekmedim. Devirler gordOm, bu kadar kotOsOnO gor-
medim!. .. "
Basri Altmay, kendi gozlerindeki ya~lan gizliye-
rek yOrOdO ... Otekiler de yOrOdOier, yeniden Col ko-
yune dogru yuruyorlard1. .. Ya~h koyiOnun aglama «;:1g-
l1klan duyuluyordu ...

-.130-
XXIII

Basri Altmay, Col ile Binevre koylerinde yapt1g1


soru9turma ve incelemeden sonra Siirt'e dondugu ge-
cenin sabah1 buroya gelir gelmez Milli Egitim Muduru
ile kar91ia9t1. Mudur,
"Ho9 geldiniz Basri Bey," dedikten sonra, «Bu-
yurun konu9ailm,, diyerek odasma <;ag1rd1.
Basri Altmay, soyulma olaym1, Col ile Binevre ko-
yu okullanna goc;: ve korku yuzunden ogrencilerin gel-
medigini, Binevre koyu okulunun yaz tatilinde harabe-
ye c;:evrildigini anlat1yordu. Anla.tilanlan, ba91n1 salla-
yarak dinlemekte alan Milli Egitim Muduru, Basri Al-
tmay'm sozu biter bitmez gekmecesini gekti ve iki ka-
Qidl uzatarak,
.. lJzuldum ama, uzulmek bir i~e yaram1yor; lutfen
okudum diye imzalaym,» dedi.
Basri Altmay, uzatlian kagftlan ald1 ve birincisini
okumaya ba!?lad1:
Bunda, Basri Altmay'm Bakanl1k Mudurler Komis-
yonu karanyla uzerinden illkogretim Mufetti!?ligi gore-
v~nin kald1nlarak, s1ra bekleyen merkezler di!?lndaki
bir ag1kta gorevlendirilmek uzere Erzincan Valiligi em-
rine ilkokul ogretmeni olarak atand1g1 bildiriliyordu.
Basri Altmay, yaz1y1 okurken k1zanp bozanyordu.

- 131-
Elleri titremeye ba9lad1 sinirden. Sonra ikinci kag1da
bakt1. Bunda da 9unlar yazil1 idi:
"Bakanl1k9a atandiQiniZ Erzincan ilinden alman
............... gOn ve . . . . . . . . . . . . . . . . . . say1h yazilannda
Merkez Ulukoy okulu ogrenmen ve mOdOr vekilligine
gorevlendirildiginiz bildirilmi9tir.
Harc1rahm1z Muhasebe MOdOriOgOne gelmi9tir.
Aynli9 tarihinizin acele bildiri!mesini rica ederim.
Hamit Dagdeviren
Milli Egitim MOdOrO»

Basri Altmay, beyninden vurulmu9a dondO. Bir


sure durup kald1. Bir sigara yakt1 ve,
·dkisi de ayni gOn mO geldi MOdOr Bey?.. diye
sordu.
«Bakanllktan haber 09 gOn once. siz Siirt'ten ay-
nldiktan hemen sonra geldi. ikincisi de Erzincan'dan
dun geldi. Bizim Bakanllk boylesi konularda jet h1z1y-
la 9ai191Y0r. D09un ki Basri Bey, Siirt II idare Kurulu'-
nun men'i muhakeme karan Valilik9e Bakanhga bildi-
riliyor. Adli yonden su91and1nlamayacagm•z anla91hn-
ca, Bakanllk MOdurler Komisyonu hemen toplamp
mLifetti9lik gorevinizi kald1nyor ve Erzincan Valiligi
emrine at1yor. Erzincan'a atandiQiniZ yerin bize he-
men bildirilmesini yaz1yor. Buna paralel olarak m0fet-
ti9lik gorevinizin kaldinld!Qinl ve Erzincan'a atandlgl-
nlzl da bize yaz1yorlar. BOtun bunlann yam s1ra, harcJ-
rahmiZI da Muhasebe MOdOriOgOne telle gonderiyor-
lar. Gorulmemi9 bir h1z bu! Yirmi be9 yill1k devlet me-
muruyum, boyle h1z gormedim. Hem de koordine bir
9ah9ma. A9kolsun! Ama, bu Y!=llmz sizin i9in Basri
Bey. Ba9ka bir ogretmenin, mufetti9in atanmas1 bu ka-

-132-
dar h1zl1 ve koordine halledilemez. Ger9i ac1 bir 9ey
ama, size 90k onem veriyorlar Basri Bey.•
.. Ama yaln1z bu konuda!"
.. AnlamadJm?»
~Cezaland1rma konusunda, ogretmenleri surgun
etme konusunda, ogretmen klylml konusunda ger9ek-
ten jet h1z1yla ve elbirligiyle 9ali91YOrlar. Ba9ka konu-
larda- degil.•
Mudur susuyordu. Basri Altmay,
·Oyle degil mi?" diye sordu .
.. Ben bu konularda konu9mam Basri Bey ...
"Konu9amazsm1z!"
.. Qyle.»
.. Haberi verirken k1van9IJydmJz.•
«Basri Bey, siz kag1d1 aldJgm1za dair bir imza
atm."
«At1yorum!" deyip buyuk bir imza att1. Mudur ka-
gJda bak1p,
.. Sinirlisiniz ama, boyle imza da uste hakaret sa-
yillr."
.. susma saygJSJnJ bilin Mudur Bey! Ozerime uze-
rime geliyorsunuz!,.
Basri Altmay, o kadar yuksek soylemi9ti ki bu so-
zu, odanm i9inde 91n 91n ottu. Mudur sesini 91karma-
d1. Basri Altmay'm ba91 donuyordu. Gozleri karanyor-
du. Bir sigara daha 91kard1 ama, ancak 09 kibritle ya-
kabildi. Duman1 h1zla savururken,
"$u i9e bak!» dedi. «Bir yll hi9 durmadan yaya
yaplldak ve kat1r s1rtmda koyden koye ko9,tum. Aldl-
gJmlz odul, surgun ve k1y1m! Surulmeye ali9m19t1k! Bu
dorduncu surgun! Ama mufetti9lik gorevinin kaldJnl-
masJ ne oluyor? Bir de k1y1m yok diye bag1nyor k1y1m-

- 133-
c1ba~lan!
Ne yapt1m? <;ah~madan ba~ka ne yapt1m?
Sayle Mudur Bey, ne yapt1m?·
·Bilmem.•
"NiQin bilmezmi~sin? Sason, $irvan ilc;e ve koy-
leri bolgem olmad1g1 halde gondermediniz mi?·
«Gonderdim.•
"Yani Qah~tlm.•
.. Evet.•
«Peki, niQin bilmem diyorsunuz? ..
.. Sakin olun Basri Bey!•
"NiQin sakin olmahy1m?•
.. lyi olur.•
«Koylerden beri gelmedim. <;ok gezdigim ve gez-
dirildigim iQin arkada~lar, 'Koy Fatihi' diye tak1hyor-
lard1. Herkes i~in g1rg1nnda. Sizin de ne du~undugu­
nuz aQik.•
uSusun Basri Bey.•
.. susam1yorum!•
«Ben mi cezaland1rd1m sizi?·
uSizin hiQ mi haberiniz yok?·
.. vok!·
«Kar~m1zdaki Qocuk degil!·
.. Ne yapahm?·
•S1k s1k koylere beni gonderen sizdiniz! •
.. Bendim!·
·Peki, s1k s1k koylere gitmem niQin soru~turma
konusu oluyor?•
.. Qrasm1 bilmem ...
"Bilirsiniz.,
.. Bana niQin bagmyorsunuz?,
.. Haberi verirken bile, alayvari konu~uyorsunuz.•
«Nasi! konu~.tum?·

134 -
«Size ·9ok onem veriyorlar Basri Bey, Bakanl1k
jet h1z1yla c;:alll?IYOr ... Bunlar nasi! soz? <;ok mu sevin-
diniz?·
•Nil;in sevineyim?·
.. Peki ni9in boyle konuljluyorsunuz?•
Mudur de bir sigara 91kanp yakt1. Hie;: konuljlmu-
yordu art1k. Tal? gibi, duvar gibi olmu!?tU. OnOndeki
kag1tlara bakmaya ba!?lad1. Basri Altmay da sustu.
Epey bir suskunluk oldu. Bu sessizligi yine Basri Al-
tmay bozdu,
"Peki MOd Or Bey!" dedi. MOdOr,
·Buyurun, .. dedi.
"Rahat ediniz.•
"Rahats1z degilim ki ... •
• Sizi s1k s1k rahats1z ettigimi soyluyordunuz. •
·Vali s1k s1k sizin ic;:in c;:agmyordu beni."
·dl?te onun ic;:in raha,t ediniz diyorum. Yollugumu
hemen alacag1m. E!?ime de, kankoca durumunda Er-
zincin'a verilmesi ic;:in dilekc;:e verdirtecegirry.•
·Oras1 sizin bileceginiz il?tir."
«Yani rahat et!•
«Rahat oldugumu biraz once soyledim.•
«$unu da unutma ki, davram!?lann1z1 ayni ugra-
l?ln bir insan1 olarak ho9 gormOyorum?•
.. vani ay1pliyor musunuz?·
·Evet! Bunu da bildirebilirsiniz!·
·Boyle konularla ugra9mam.•
·Ugral?lrSiniZ, ugral?1rsm1z! Yukanya yaranmak
ic;:in ugraljl1rsm1z ...
·Ag1r konul?maya bal?ladm.•
·Oyle mi?·
«Ne ya!·

-135-
.. Siz boyle konw;;malara ald1n9 etmezsiniz. Geni9-
siniz. Geleceginiz parlak. Yakmda Bakanl1kta $ube
Mudurlugunun birine de atan1rs1n1z. •
"Mudiirluk ban a yetiyor. •
.. Qyleyse bu koltugu yitirmezsiniz.•
« Yitirmem. •

"Koltuktan aman aynlma. Haydi ho9ca kal!" de-


yip c;:1kt1 Basri Altmay. Dogru Muhasebe Mudi..irlugu-
ne gitti. Ba9ka zamanlarda guc;:luk 91karan Muhasebe
Muduru de yollugu hemen odedi. Elbirligiyle c;:ai19t1k-
lan her durumdan belli oluyordu. <;;arkm di9lileri, iste-
medigini d19an atmak ic;:in iyi c;:ai191Y0rdu.
Basri Altmay, hie;: bir yere gorunmeden evine git-
ti. Kansma henuz bir 9ey soylemedi. Uygun bir am
kollarken, iki avukat arkada91 gelip aldliar. Zaman za-
man konu9tugu iki insand1 bunlar. Haberi duymu9lar-
d1. Birlikte Jandarma Gazinosuna ic;:meye gittiler.
Basri Altmay, sabahleyin kansma durumu anlat-
tl. Kansmm uzuntUsune ald1rmayarak, onun agzmdan
dilekc;:e yaz1p, elden dola9t1rd1 ve ilkogretim Genel
Mudurlugune kendi eliyle postalad1.
Kuc;:uk yerde haber c;:abuk yayli1yordu. Gec;:mi9 ol-
sun demeye gelenler oluyordu. Basri Albnay, daha
fazla beklemenin gereksiz oldugunu di.i9unerek, bir
hafta ic;:inde goreve ba9lamak uzere aynlmaya, sonra
da izin ailp gelerek c;:oluk c;:ocugunu Erzincan'a goti..ir-
meye karar verdi.

- 136-
XXIV

Basri Altmay, ekim aymm yirmi alt1smda Kurt-


alan'dan GUney Ekspresine bindi. 0 anda, Kurtalan'-
da sUrgUn bulunan Antalya'l1 bir ogretmen de ekspre-
se bindi. Ogretmen hasta oldugu i<;in Diyarbak1r Dev-
let Hastanesine sevkedilmi!?ti. Birlikte bir kompartl-
mana oturdular. $uradan buradan konu!?maya ba!?la-
ml!?lardl, ekspres hareket etti. Salonda be!? alt1 gen<;
yUksek sesle tart191Yorlard1. Konu9malara kulak ver-
diler:
.. Eibe.tte buralarda Universiteye girebilen az olur ...
.. il<;ede ortaokulda tek ogretmen, liseye giriyo-
ruz sUrgUn ve kUskUn ogretmen! »
.. Bir bu olsa! Ankara'da. istanbul'da ozel dersane-
lerde yeti!?iyor elin oglu.•
.. Biz de smavlarda gUz yapraklan gibi dokUIUyo-
ruz ...
Gen<;ler, konu9may1 kesip, Basri Altmay ile An-
talyall sUrgUn ogretmene baktllar. Sonra kap1 onUn-
den uzakla9tllar. Antalyal1 ogretmen,
.. Bizi sivil polis sandllar," dedi, gUIUmsiyerek .
.. Belki.»
.. Son gUnlerde ozellikle buralarda polis sayiSinl
<;ogalt.tlklan soyleniyor.»

- 137
"Neden acaba?»
«Batman i~Qi ~;evresi, Siirt i~sizlik ... Boyle olun-
ca ... •
aEvet. Aynca uyan1~ da yava~ yava~ ba~lad1 sa-
ydlr.•
«Bizi de s1k s1k bunun iQin surgun ediyorlar ya.
Ozellikle se~;im onceleri surgun olaylan yogunla!Jayor.
Besbelli ki ~;evremize etkili olmam1zdan ~;ekiniyorlar.•
«Dogru."
iki surgun o_gretmen, ayni kompart1manm ayni
penceresinden dl~an bakarak koyu bir soyle~iye dal-
ml~lardl. Bunun i~;in Diyarbak1r'a gelmeleri sanki ka~la
goz arasmda oluvermi~ti. Antalyah si.irgun ve hasta
ogretmen indi. Basri Altmay, gar bufesinden birka~;
gazete ile bir dergi ahp, kompart1manma ~;ekildi. Eks-
presin hareke.t etmesiyle de okumaya ba~lad1. Bir su-
re gazeteleri okuduktan sonra, dergiyi eline ahp, ka-
paktaki Che Guevera'nm portresine bakt1. Dergiyi
aQIP okumaya ba~ladl. Che Guevera'nm destansl oy-
ki.isuni.i, arkada~1 Regis Debray'm nas1l tutukland1gm1
ozenle okuyordu. Maden il~;esine geldiginde iki insan-
la ilgili uzun yaz1y1 bitirebilmi~ti. Uzun uzun iki insanm
yapt1klan Ozerinde dO~OndO. Saganak halinde bir de
yagmur ba~lam1~t1. Hazar goiU k1y1smda ekspres iler-
liyordu. Basri Altmay, kalkt1, kompart1manm pencere-
sinden, gale yagmur tanelerinin di.i~mesine bakarak
dahp gitti. Ekspres yol ay1nmma geldiginde valizini
ahp indi. Ve hemen, beklemekte alan Elaz1g trenine
bindi.
Elaz1g'a indiginde ak~am olmu~tu. Yagmur yagl-
yordu. Hemen bir otele yerle~ti. Bir sure sonra da, bir
lokantaya girip, karnm1 doyururken yanm ~i~e rak1

-138-
i<;:ti. Sonra Ogretmenler Sendikasmm Elaz1g $ubesine
gitti. Orada, u~; be9 tan1d1k ogretmenle kar~lla~t1. Ta-
n1d1k ogretmenler, bir hafta ic;inde, ba~ka bolgelerden
Bingo!, Malazgirt ve Mu9'a surgun edilen ogretmenle-
rin Elaz1g'a ugrad1klann1, onlan nasll ugurlad1klanm
anlattllar uzun uzun... Sonra ogretmenlerden biri,
.. surgun .. adll bir 9iiri okudu. Bunu ba~ka ~iirler izle-
di ...
Basri Altmay, otelde derin bir kayg1ya sapland1.
Gece boyunca yatagmda donup durdu. Osmanl1 impa-
ratoriugu yonetiminin surgunlerini, surgun yerlerini du-
9iinuyor, ic;inde bulundugu ylllann ogretmen surgun-
luguyle ko~utluklar buluyordu. Boylece sabah1 etti.
Uykusu da gelmi~ti ama, yolcuydu. Haz1rlan1p d19an
<;:1kt1. Yagmur yag1yordu. Yogun bir de sis vard1. Ga-
rajda yola 1;1kmak uzere alan Erzincan otobusune bin-
di hemen. Pertek'ten sonra, Dersim topraklan ba!?la-
m19t1. Tunceli'nde biraz konaklay1p dinlendikten sonra,
yolcular yine doldular otobuse. Otobus homurtularla
ilerliyordu. Basri Alt1nay, surekli pencereden d1!?an
bak1yordu. Vol k1y1smdaki karayollan i~~;ilerine ait bir
yapmm duvanna yagl1 boyayla yazllm19 egri bugru bir
yaz1y1 okudu:
.. Haks1zl1ga boyun egersen ~erefini de yitirirsin ...
Puli.imur'e kadar bu sozu du~unup, anlamm1 kafa-
smda geni~le.tip durdu. Pulumur'de konaklad1klan c;ay
evinde, uzun sark1k b1y1kll Pulumurlulerin konu9mala-
nna kulak verdi. Siyasal konulan konu9uyorlard1. Cay-
evinden kalkt1ktan sonra, dolana dolana !;lkt1klan ge-
c;idi, dolana dolana inerlerken, yava9 da olsa bir uya-
n191n ba~lad1gm1 du~Onuyordu.
Erzurum - Erzincan 9osesine kavu9mu9lard1. Tan-

- 139 -·
yeri bucag1 ile birlikte Erzincan ovasma girmi~lerdi ar-
tlk. Soylenildigi gibi, Erzincan, "<;:evresi dagl1k, ortas1
bagl1k••t1. Guneyinde kan eksik olmayan Munzur dag-
lan yukseliyordu. Basri Altmay, i<;:inden, Naz1m'm "Er-
zincan'a Ag1t» 9iirini okuyordu. Baghk-bah<;:elik Uzum-
lu bucagmm yanmdan ge<;:erlerken Erzincan'a ula~ma
sab1rs1zhg1 da art1yordu. Derken, 1939 depreminden
sonra yeniden kurulan, yeni evlerin olu~turdugu Er-
zincan'a girdiler.

- 140-
XXV

Basri Altmay, Erzincan'da, ug yli once Klzlicaha-


mam'dan tan1d1g1 arkada~1 ilkogretim Mufettil?i Niya-
zi'yi buldu. ikinci gun birlikte Erzincan'da Cumhuriyet
Bayrammm kutlan1~1n1 izlediler. Oguncu gun de bir jip
tutarak, Basri Altmay'm ogretmen alarak surgun edil-
digi, eski ad1 $1hl1 alan Ulukoy'e gittiler, Jip gamurdan
koyun igine kadar giremedigi igin, 9afore beklemesini
soyleyerek, kaye dagru yuruduler. On dakikailk yaya
bir yuruyU9ten sanra gamur igindeki kaye vardliar.
Okula dagru yUrUdUier. Okul k1y1smdaki bir artezyen
suyundan su daldurmakta alan bir kadmm yava9tan
bir tUrkU mmldand1gm1 duydular:

.. Agam sen gideli yedi y1l oldu,


Diktigin aga~lar meyvaya durdu,
Seninle gidenler s1laya dondU,
Sevdigim senin s1lan yok mudur? ..

Kadm1 utand1rmamak igin, sessizce yuruyup, akul


bahgesine girdiler. Turku hakkmda kanu9arak, akul
onunde bir sure gezindiler. <;evrede ogretmen lajma-
nl almayan tek akuldu bu. Yirmi yli once kerpigten ya-
plian okul, y1klima tehlikesi aldugundan y1klim1~,

- 141-
yerine Lie; yd once yeni bir okul yapdm1~t1. Yirmi yd
once kerpic;ten yapdan ogretmen lojmanl ise, duvar-
lan delik de~ik, kiremitleri k1nk dokuk oldugu halde
yikdip yerine ogretmen lojmam yapdmaml~,tl. llkogre-
tim Mufetti~i Niyazi,
«Sizi buraya kas1th vermi~ olsalar gerek,• dedi.
"Koy uzak. Lojman yok. Yd1p istifa edeceginizi dO-
~Onmi.i~lerdir ...
"Belki.»
"Belki degil dostum, dogru! Erzincan merkezinde
ac;1k ogretmenlikler var. Sizi bir ac;1kta gorevlendire-
mezler miydi? B1rakm mufetti~lik yapman1z1 filan, kide-
miniz de epey var. Bunun d1~1nda e~iniz de ogretmen.
Tek ogretmenli, lojman1 olmayan ve kl~?la birlikte c;a-
mur deryasma donen bu koye kas1tl1 verdiler ...
Boyle konu~urlarken, bir koyiO de kendilerine
dogru gelmekteydi. Yanlanna gelince, elini uzatarak,
·Ho~ geldiniz,, dedi. Muhtar oldugunu soyledi.
Ve anla,tmaya ba~lad1:
«Bizim koyOn okulu bu yd ac;dmad1. Ogrendigimi-
ze gore bir komOnist ogretmen vermi~ler. Ad1yla OniO
olan $1hh koyi.ine bir komOnisti niye verdiler bilmem.
Milli Egitim MudOri.ine, Valiye <;1kt1m. lkisi de, ne ya-
pallm, sizin koye di.i~tO. Sizin kaye vermesek, ba~ka
bir kaye verecektik. $ans1n1za kOsOn dediler. Bizim
koy, ~1hlar yatag1, bir komOniste tahammi.il edemez, hie;
olmazsa o ogretmeni bir k1zdbal? koyune verin de, bi-
ze de bir ba~?ka ogretmen gonderin dediysem de din-
letemedim. Parti merkezine gidip durumu anla,tt1m.
Yukanya yazacaklard1. Bakal1m.•
Basri Altmay, gOIOmsOyordu. Kendini tan1tma s1-

-142-
rasm1 bekliyordu. llkogretim Mufetti~i Niyazi, dinledik-
ten sonra,
«Nerden duydunuz bu haberi?" diye sordu.
«Benim oglum Erzincan'da lise ogretmeni. Hem de
Milliyetc;:i Ogretmenler Dernegi'ne uye. 0 soyledi. Ha-
beri koyde duymayan kalmad1. Ben koyun hem agas1-
y1m, hem muhtan ve hem de parti ilerigelenlerindenim.
Bunun ic;:in, bana, ne yaparsan yap diyorlar.•
Basri Al.tmay, gulumsiyerek,
.. j~te o ogretmen benim muhtar," dedi.
Muhtar ~a~1rm1~t1. Gulerek,
.. Estagfurullah begim., 9aka yap1yorsunuz,, dedi
«$aka degil. Sizinle yeni goru9tligum i<;:in 9aka
yapamam. Sizin koye yeni verilen ogretmen benim.
Arkada91m da ilkogretim mufetti9i."
.. QJamaz begim.»
.. Neden?"
«Bizim koye bir komunist ogretmen verildigini
duyduk."
"i9te verilen o ogre,tmen benim diyorum muhtar.
Yani komunist dedikleri ogretmen .....
«Nasll olur begim? ..
«Buraya verdiler, boylece oldu."
Muhtar biraz geri c;:ekildi ve 9a9km 9a~km bak-
maya ba9lad1. llkogretim Mufetti9i Niyazi,
«Dediklerine ald1rma muhtar," dedi. «Haydi oku-
lu ac;: bakallm."
«MOfetti~ Beg, oglum da oyle soyledi.·
.. Qna da yanll9 soylemi~ler.•
·Ama ... •
·Muhtarc1g1m, bo9ver oyle 9eyi de okulu ac;:.•
Muhtar okulu ac;:t1, birlikte i<,;:eri girdiler. Yeni yap1

-143-
i<;:inde k1nk dokuk, rastgele y1gilm19 s1ralar ve bir k69e-
de Amerika Birle9ik Devletlerinin bayragmm resmi bu-
lunan be9 on un ve suttozu <;:uval1 vard1. <;ok kuc;uk olan
ogretmen odasmda da eski bir dolapla li<;: sandalye ve
yine eski bir masa vard1. Sandalyelerin tozunu ufleyip
oturdular. ilkogretim Mufetti9i Niyazi konu9maya ba9-
lad1:
,,Qgretmen Basri Bey Siirt'ten geldi. Orada ilkog-
retim Mufetti9iydi. Bakanl1k, mufetti9lik gorevini kal-
d1rd1. Ve buraya surdu. Bunun i<;:in komUnist diyorlar.
Benim eski arkada91m. Ankara'da birlikte <;:ah9t1k. Er-
zincan'da kar9ila91nca hem sevindim, hem de UzUidUm.
Sevindim diyorum, <;:unku eski bir arkada91m1 gordum;
uzUidum, <;:LinkU, arkada91m1n mUfetti9lik gorevi kaldl-
nldL Size gelen haberlere ald1n9 etmeyin. Yaland1r.
Bu kadar bgretmen surgunU, k1y1m1 oluyor, eger tUmu
komUnist olsayd1 Turkiye'de komUnistten ge<;:ilmezdi.
Sonra komunist nedir, ne degildir, herkes komunist
olmaya kalksa olabilir mi? Bunlan sizler degil, ben de
bilmiyorum. Bunun i<;:in bu konuyu burada keselim. Ya-
pilacak i9e bakahm. $imdi biz, koyun d191na kadar bir
jiple geldik. <;amurdan koyCinUze giremedik. Asil sizin
bu <;:amurla ugra9man1z gerekirdi. Ne ise ... Ben done-
cegim. Basri Bey yann okulu a<;:acak. Bek<;:i ile evlere
haber salarsm. Basri Bey, henUz evini getirmedi. Sir
kat yatak verirsin. Ogretmen odasmda ge<;:ici bir sure.
evini getirinciye degin kal1r. Ondan sonra da ba9ka
bir <;are ara9t1nr arkada9 ... "
Muhtar susuyordu. Basri Altmay,
« Yaa Muhtar. i9te o sozunU ettigin ogretmen be-

nim," dedikten sonra 9unlan soyledi: ''Konu9acag1z.


Ve san1yorum ki anla9acag1z. Benim i<;:in soylenenlerin

- 144-
nedenlerini anlatacagtm. Ziyant yok, yine partinizin
merkezine git. Geldi o 6gretmen, acele olun de! Milli
Egitirn Mudurune, Valiye yeniden «;:tk. Kurtann koyu o
ogretmenden de! Bunlar ayn konu. $imdi mufetti:;; ar-
kada:;; gidecek. Biz birlikte kalacagtz. Konu:;;acagtz.
<;ocuklara haber sa:acagtz. Aytn ikisinde, yani kastm
ikide toplanmalannt bildirecegiz. Yann ogle uzeri ben
Erzincan'a donecegim. Ayltgtmt ahp gelecegim. Baka-
ltm sonu ne olur.•
Muhtar susuyordu. Niyazi,
·Basri Bey, istersen :;;imdiden donelim,• dedi.
«Okul ve e:;;yayt devir alacagtm, tutanak tutaca-
gtz.•
·Sonra ahrstn.•
·Oimaz. Goreve ba:;;ladtgtmt bildirdigim yaztya
eklemem gerek. •
cDogru."
·Muhtarctgtm bir gecelik yatak verirsiniz herhal-
de.,.
Muhtar, yava:;;«;:a,
•Veririm, .. dedi.
.. lyi 6yleyse. Devir teslim i:;;ini de daha rahat ya-
panz.•
!'Zaten yann benim de Erzincan'a gitmem gerek .
.. Jyi i:;;te. Niyazi Bey, jipin :;;oforune sayler, benl
almast i«;:in. Birlikte de gideriz. Oldu mu?".
.. QJdu.,.
09u de biribirine baktp, zoraki gulumsediler. ilk-
ogretim Mufetti:;;i Niyazi aynldt.
Ak:;;am, muhtann konuk odas1 gelenlerle doldu.
Tumu, merakla, ku:;;kuyla Basri Alttnay'a baktyorlardt.

- 145-
F: 10
Yemekler yendi sessiz sessiz. Sigara al1p vermeler
ba9lad1. $1h dedikleri biri, Basri Altmay'a dik dik bak-
maktaydi. En sonunda dayanamayarak,
«Eee ogretmen," dedi. Daha dikc;:e oturdu. Saka-
lml SIVazladi: «$amniZI SiZ gelmeden once duyduk.
Dediler ki bir koml.inist ogretmen geliyor. Ac;:1kcas1
~a9.t1k. Ne dersiniz?,
•$a9abilirsiniz ...
•A<;:1kca anlatsan1z da ogrensek.•
·Uzun olur ...
.. Qisun! Gece nasil bitecek.•
Basri Altmay, oturanlara bir goz gezdirdikten
sonra,

«Anlatay1m birazc1k,» dedi.


«Birazc1k degil tam anlat ogretmen."
«Siirt'te ilkogretim mufe,tti9iydim. Koylerde, ilc;:e-
lerde geziyordum. Oralara kat1rla gidiyordum. Vol yok-
tu. Koyluler yoksuldu. Hastayd1. Canlan guvenlik altm-
da degildi. Magaralarda ya9ayanlar vard1. Bu durum-
lan gordukc;:e uzuldum. Nufusumuzun c;:ogunlugu koy-
IU. Koyluler peri9an, yoksul, hasta, yolsuz, 191ks1z diye
yazilar yazd1m. Duygulanm1, gorduklerimi yazd1m ya-
ni. Bakanl1g1m ve ba9ka ki9iler, bunlan yazmakla sen
koml.inistlik yap1yorsun dediler ve mufetti9lik gorevimi
kald1np Erzincan Valiligi emrine surgun ettiler. Erzin-
can Valisi de bu kaye a.tad1. Ben de geldim. Durum bu!
Bunun d191nda bir ~ey yok. Bizim insanlanm1z neden-
se dana altmda buzag1 anyorlar. Benim kimseden c;:e-
kindigim, korkum yok. Davran19lanmdan pi9man olma-
diglm gibi, ofkem, kizgmllglm da arttl.»
Kalm bir sessizlikten sonra $eyh,

- 146-
.. Bizim bu yorenin de, hele hele daha yukardaki
dag koylerin de hali oyle,» dedi .
.. (;ok koy gordOm. Dogrudur soylediginiz.,.
.. Qgretmen, biz de dogrulan soylesek, bize de
komOnist diyecekler mi?"
.. Diyemiyecekler diye bir kural yak. Diyebilirler
de. Belki din adam1 oldugunuz ic;:in gee;: ve gOc;: derler.
Belki de demezler. Bize daha kolay diyorlar.»
.. Neden?"
.. Qgretmenler halkm ic;:inde oldugu 1c;:m, eger
halktan yanaysalar, o zaman sald1nya gec;:iyorlar...
.. Allah Allah!"
.. Halk1m1zm gerc;:ekleri bilmesi, hakkm1 istemesi
c;:ok ki~ilerin i~ine gelmiyor. Bu c;:ok ki~ilerin onemli
yerlerde adamlan var. Biraz korkusuzca, yurtseverce,
hak ve halkseverce davrananlara iyi gozle bakmlyor-
lar...
.. Allah Allah!»
.. Evet boyle! iyi gozle bakmad1klann1 hemen ceza-
iandlnyorlar. Ogretmenler halkm ic;:inde olduklan ic;:in
halkm sorunlann1 her gun gorOyorlar. Halkla birlikte
c;:ile c;:ekmek zorunda kallyorlar. <;onkO koylerde halk-
la birlikte ya~1yan memurlar ogretmenlerdir. Koy yol-
suzsa, onlar da iyi, rahat yolculuk yapmaktan yoksun
oluyorlar. KoyiO hasta ise, onlar da hastalan1yorlar.
KoylunOn geliri azsa, okuldaki c;:ocugunun giderini kar-
~llayamad1g1 ic;:in ogretmenin c;:all~ma ko~ullan kotu
oluyor. Dayanam1yorlar, konu~maya ba~llyorlar. Bunun
ic;:in de ogretmenleri cezalandmyorlar. Kimini i~inden
ediyorlar, kimine ba~ka ceza veriyorlar, kimini surgOn

- 147-
ediyorlar. !stifa edip, halkm i<;:inden aynlmam1z1 isti-
yorlar. Ba~ka bir neden bulam1yorum."
«Ogretmenlerden ceza alanlann say1s1 90k mu?"
u<;ok.•
"Say1s1 ne kadar?"
«SayiSJnl kesin olarak bilmiyorum.•
«Oyleyse kotl.i.•
«Gazete okumuyor ·musunuz?,.
"Okumuyoruz. »
"Okusan1zd1, benim kadar da sizin haberiniz olur-
du. Gazetelerde, dergilerde s1k s1k 'ogretmen k1y1m1'-
ndan, 'ogretmen surgunu'nden, 'ogretmen g69l.i'nden
soz ediliyor. Bu deyimleri duyanlann say1s1 o kadar
<;:ogald1 ki, koylere bile ula~t1. Birka9 yild1r, ozellikle
~u son yll, ogretmen k1y1m1 yogunla~?tl. l~te ben de on-
lardan biriyim. Sizin gibi bir koylu 90cuguyum. Bir
rastlant1 sonucu okuyabildim. Ogretmen oldum. Mu-
fetti~ oldum. Ogrencileri daha iyi yeti~?tirmek, ogret-
menlere yararh olmak, yurdumuzun, insanlanm1z1n so-
runlannl daha iyi anlayabilmek i9in kitaplar, dergiler,
gazeteler okurum. Okuduklanm beni dl.il;ll.indurur. Ko-
nu9turur. Kimi zaman da yazdmr. Zaten ger9eklerin de
i<;:indeyim. Surgunlugum bunun iQindir."
Vine bir sessizlik oldu. Bir sure sonra kb~?ede otu-
ran biri,
"Hakilsm 6gretmen!" dedi. Butl.in bal;llar ana <;:ev-
rildi. 0 konu9masm1 surdurdu: «Bizi horlayan harami-
ler, bizi sevenleri de horluyor.. Bu soyledigime burada
belki k1zan olacak, olsun! Ben de dogru sozlerin, dog-
rl,llann yanmday1m. Ci.imleten hol;lca kahn!»
Adam cep fenerini cebinden 91kard1 ve 91k1p · gitti. ..

-148-
Arrkasmdan birer birer 6tekiler de Qlktilar. En son-
ra 9eyh de kalkt1. Koy bekQisi 9eyhi evine gotQrmek
igin d19an c;1kt1. Muhtar,
«$1hl gamura sokma Hamza!• diye ba~Jirdl.
Basri Altmay, gosterilen odadaki yatagma g1np
uzand1. Kapkaranllk gecede, sanki dipsiz bir kuyuya
inmi$ gibiydi. ..

- 149-
XXVI

Ekim aymm son gunu Basri Altmay, goreve ba~la­


dlgma dair yaz1y1 ilkogretim Mudurlugune verdi. Son-
ra Milli Egitim Muduruyle konu~mak igin makamma
gitti. Kendisini tan1tt1ktan sonra,
"Mudur Bey," dedi. "Kanm da ogretmen. Sir ay
i9inde onun da atanma yaz1s1 gelir. Beni tek ogretmen-
li bir okula atadm1z. Bu duruma gore ayni okula kanm
verilemeyecek demektir. Aynca ortaokulda okuyan
bir de gocugum da var. Cocuk okutma durumundan
merkeze verilmem gerek. E~ · durumu da 91kacak iler-
de. lJstelik merkez okullannda ag1k ogretmenlikler de
varm1~. Bu ag1klar vekil ogretmenlerle kapat11iyormu~.
E benim de zaten epey k1demim var. Mufetti~lik gore-
vinden olduk, bari rahatca gali9abilecegimiz bir yere
verseniz. En kotl.isu atadiQiniZ koy okulunun lojman1 da
yak."
Milli Egitim Muduru, Basri Altmay'm geli9inden,
konu$malanndan ho~nut kalmad1. Hemen kestirip att1:
"Karde~im, hele bir e9in gelsin. Onu, gocuk okut-
ma durumundan merkez okullanndan birine verebili-
riz. Ser.in durumuna gelince, hig sesini 91karma. 0
koyde gal19 bir sure. Sir yil sonra seni de merkeze al-
ma yollann1 ara~t1nnz."

150-
«Ama MOdOr Bey, merkez okullannda a<;:1k var.•
"Oisun ...
«Yonetmelik .....
«Hi<;: konu~ma karde~im. Senin yerdegi~tirme i~in
koiay degil.·
«Neden?·
"Nedenini bilmen gerekir."
«Bilmiyorum ...
.. vzli bilir bu i~i, Bunun i<;:in git derdini Valiye an-
lat,»
.. Peki.»
Basri Altmay, <;:1karken, Mudur, agarm1~ sa<;:lann1
kan~tmyor ve gOIOmsOyordu. Basri Altmay bu durumu
gorunce, Mudur, gulmesini gostermemek i<;:in, masa-
nm Ozerindeki Frans1zca sozlugu alrp bakmaya ba~la­
dl.
Basri Altmay, Valiye kendisini tan1tt1ktan sonra,
Mudure soylediklerini yineledi ve dilegini soyledi. Vali,
hi<;: yuz vermedi ve sinirlenerek ~unlan soyledi:
«Gelmeden dilekte bulunuyorsun! Senin mufet-
ti~lik gorevini ne i<;:in kafd1rdllar? Rahat durdugun i<;:in
mi? Soyle bakahm! Sen cezahsm! 0 koyde <;:ah~acak­
sm. Seni ad1m ad1m izlettirecegim. Muhtara da soyle-
dim. Yanh~ davram~lann1 duydugum an elimden kur-
tulamazsm. 0 zaman agzmla ku~ kapsan dahi sicilinle
oynanm. Yonetmelikten soz ediyorsun. Nedir yonet-
melik dedigin? Yonetmelik, benim agz1mdan <;:1kan soz-
dur. Bunu unutma. Haydi git. Seninle daha <;:ok me~gul
olmaya i~ hacmim uygun degil. S1k s1k geleyim de de-
me. Dedigim gibi, seni izlettirecegim. Koyde muhtara,
buraya indiginde ba~kalanna. Bunu unutma! Sizi k1:;;-
k1rt1cdar sizi! ... "

- 151-
Basri Altmay, lj>alj>trmtlj>tJ. Gozleri karard1. Valinin
konu9malan ba~j>tnl donderdi. Oylece kald1. Sanki bir
ta9 olmu9tu. Soyleyecek soz bulam1yordu. Vali,
"Ni<;in bekliyorsun!,. diye bagtrdJ.
Basr1 Altmay, yine duruyordu. Bir 9ey s6ylemek
istiyordu, soyliyemiyordu. Vali,
«Git arttk!,. dedi.
Basri Altmay, gidemiyordu da. Adtmmt bile ata-
mtyordu. Vali,
«Git diyorum!" diye bagtrdt ve zile bast1. Kaptda-
ki polis geldi. Basri Altmay't gostererek,
«Dtlj>an c;:tkar bunu!" dedi. Polis hemen Basri Al-
tmay'm koluna girdi, sOri.iyerek, tartakliyarak dt~j>an <;t-
kardt.
Basri Altmay, i.izgi.in ve 9a9ktn olarak otele dogru
yi.iri.idO. Tuttugu odaya girdi ve kendini yataga att1. Sir
yersarsmttsmdan c;:tkmtlj> gibiydi. Ellerini ensesinde ka-
vu~j>turup, strti.isti.i yatttgt yerden tavana baktyordu.
Anlamstz bir bakt~j>tl bu ... $ok etkisiyle sarstlm19 gi-
biydi. Boylece ak9ama degin yatt1. Akl;)amleyin otelden
c;:tktJ. Yi.iri.irken, arkada91 llkogretim Mufetti9i Niyazi
ile yanmdaki lzmir'den si.irgi.in gelen Mustafa adli bir
bal;)ka mufetti9e ras.tladt. Birlikte bir sure yi.iri.idi.ikten
sonra, bir lokantaya girdiler. Basri Altmay, Milli Egi-
tim Mi.idi.iri.inOn, Valinin soylediklerini anlatt1. Her iki-
si de 9891rmt9lardt. Bir 9ey soyliyemiyorlardt... Basri
Altmay, ortadaki rakt 9i9esinden doldurup doldurup
ic;:iyordu. Pek az konul;)uyorlardt. 0 da zoraki. Ge<; va-
kit lokantadan kalkttlar. iki mOfettil? evlerine, Basri Al-
tmay otele gitti.
Basri Altmay, yatagmda, istifayt d090nOyordu. Bu-
nun da <;tkar yol olamtyacagmr dli!j>Ondu en sonunda.

- 152-
Ne yapacakt1? Kendisini bu ugra~ u;:m haz1rlamH;>t1.
Ba~ka yapabilecegi bir i~ yoktu. Para yok,tu. Kendini
ba9ka bir ~eye haz1rlamam1~t1. Bu ugra~ta on be~ yilllk
emegi vard1. iki de «,;:ocugu ...
Sabahleyin yataktan yorgun kalkt1. Bogulacak gi-
biydi. Otelden d1~an f1rlad1. Bir «,;:ayevine gitti.
Ogleye dogru ayhg1n1 alm1~t1. Ald1g1 ayl1g1 ve kar-
~~~a~t1g1 olaylan du~Ondu. Az paraya «,;:ok Qileydi. .. Da-
ha sagllkl1, bir ba~?ma du~Onmek i«,;:in, yiyecek kuman-
ya al1p bir jip tutarak koye yolland1. ·
Koye vanr varmaz, okulu a«,;:t1. Yanyana birka«,;: s1-
ray1 ogretmen odasma koydu. Sonra koy bek«,;:isini
buldu. Getirttigi yatag1 yanyana getirilmi~ s1ralann
Ozerine koydu. Ald1g1 gaz lambasm1 yakt1. Bek-
«,;:i gittikten sonra, oturdugu «,;:Oruk sandalyede du-
~Onurken bir yagmur ba~lad1. Cantasrndan «,;:1kard1g1
kitab1 masanrn Ozerine koydu ve yataga girdi. $imdilik
okumak da istemiyordu. Belki gece uyuyamayrnca
okurdu.
Yaln1z bir ses duyuluyordu; o da yagmurun sesiy-
di. Yagmur ve karanl1kt1 sadece d1~ardaki. lss1z bir ge-
cenin ortasrndaki okulda tek ba~rna du~Onuyordu. Ne
yapm1~t1 ki butOn bunlar ba~rna geliyordu. Siirt dagla-
nnda ka.t1r s1rtrnda yolculuk yaparak, «,;:e~itli tehlike-
lerle kar~da~arak «,;:ali~m1~t1. Gordukleri kar~1srnda du-
ramaml~ konu~mu~. yazilar yazm1~t1. Bu davran1~1 bu-
yuk bir su«,;: olmu~tu. Mufetti~ligi kald1nhp Erzincan'a
surulm09t0. Erzincan Valisi de bu koye vermi~?ti. Ama
bunlarla da yetinmiyorlardl. Ak sa~;li Milli Egitim Mu-
duru alay edercesine gulmO~?tu arkasmdan. Vali kov-
mu~tu. Hem de polisine tartaklatarak ... Kimbilir daha
nelerle kar~ila~?acak.tl! Ba~una ne «,;:oraplar 6rulecekti.

- 153-
Her gun daha kotu olaylara dogru surukleniyordu. Ne
yapmal1yd1? Yillarca sonra yeniden bir koyde bekar
ya~am1 ve ceza diye verilen bir gbrev ... Daha gel me-
den <;:1kanlan dedikodular. Kas1th i!jllemler ... Bu gi-
di~in sonu ne olacakt1? Ne yapmahyd1? .. lnce yatagm-
da bunlan dlil}linuyordu. Donduk<;:e, altmdaki eskimi~
s1ralar g1c1rd1yordu. Di~ g1c1rtlsmdan beter ... Lambay1
sbndurmek de istemiyordu. Duvarlara, eski dolaba,
tavana, yanan lambaya bakarak oyalan1yordu. Derken
bir fare gelip, kb~eden ko~eye ko~maya ba~lad1. Kalk-
tl, yiyecek dolu fileleri, duvardaki <;:ivilere ast1. Yeni-
den yatagma girdi. Zaman zaman dli$lincelerinden sly-
nlmaya <;:ah$1yor, fareye bak1yordu. Farenin gitmesini
de istemiyordu. Bir can~1yd1. Bir arkada$.tl. Bu ISSIZ,
kederli, bungun gecede yanmdaki tek canhyd1. iyi bir
9ey dli$linemese de, kotu de dli$linemezdi ...
Lambanm gaz1 bitip sonugunde, gecenin zifiri ka-
ranl1g1 da griye d6nli$meye ba$1aml$tl.

- 154-
XXVII

Sabah saat dokuza dogru altm191 a9km ogrenci-


nin yansmdan c;ogu okula gelmi9ti. Basri Altmay, ge-
len ogrencilerin bOyOklerini ay1rd1, onlarla okulu te-
mizlemeye koyuldu. Okulun taban1 y1kand1ktan sonra
s1ralan sildirdi. Ogleden sonra da, her s1mfa ayn ayn
alacaklan kitaplan, defterleri yazd1rd1. Bir sOre de ~a­
n19ma konu9mas1 yapt1ktan sonra, ak9am paydosu zn-
manl geldigi ic;in ogrencileri dag1tt1.
S1kmt1 ve yoksunluk ic;:inde olsa da, ogrenderie
oyaland1gmdan gOnler gec;:iyordu ... Cezay1, sOrgLinlli·.
gO unutup, ogrencilere kendini vermeye, onlan ·--c v-
meye c;:al191Y0rdu. Onlan gOidOrOyor, konu9turuyor,
ko9turuyor, oynat1yordu. Arada bir, bu gorev ceza ic;:in
verildi diye d09unup, sinirleniyorsa da, boyle d09un-
meyi kafasmdan kovmaya c;:al191Y0rdu. Yeniden og-
rencilere donOyordu. Haks1zlig1 unutmak i<;:in var gO-
cOyle c;:aba gosteriyordu. Milli Egitim MOdOrOnOn alay
edercesine gOI090nO, Valinin soylediklerini ve kovu-
9unu anlmsamamaya c;:all9arak, ogrencilerle <;:e9itli ko-
nulan, dOzeylerine uygun konu9uyor. dersleri kolay-
la9t1rmaya, sevimle9tirmeye c;:aiH;>1yordu. An!a9ma ev-
resi a9ilffi19, derslere iyiden iyiye de ba9lanm19t1. Za-
man zaman koyiOierden ziyaretine gelenler oluyordu.

- 155-
Muhtar bile s1k s1k geliyordu. Muhtar Erzincan'a gid:p
dbndugu gunler biraz soguk davran1yorsa da, bir gun
sonra hava degi9iyor, aradaki buzlar c;ozuluyordu ...
Hatta, Basri Altmay'1 evine yemege c;ag1nyordu bile.
Evine c;ag1rmad1gr gOnler tur9u, c;erez gibi yiyecekler-
le kendisi geliyordu. Basri Altmay'm piposuna baka-
rak, kendisi de bir pipo alm19t1. Kar9JIJkiJ pipo ic;erek
uzun u~un konu9uyorlard1 geceleri. iyiden iyiye ar-
kada$ olmu9lardJ. Basri Altmay, zaman zaman Siir.t'te
b1rakt1g1 <;ocuklanndan soz edince, onu avutmaya bile
<;ali91Y0rdu.
Basri Altmay'm, ta91maya izin belgesi ald1g1 ta-
banca hala belinde oldugu i<;in koyiOierden merak edip
soranlara anlat1yordu:
Gezgin gorevim s1rasmda ta91maya izin vermi9-
lerdi. Her yJI vergisini de veriyoruz. Bunun ic;in mali
yllba9J alan mart ayma degin. ta91yabilecegim. Martta
da evde bulundurmaya c;evirtecegim. $imdilik Ozerim-
de ta9Jyorum. Za.ten bulunduracak evim de yok !?imdi-
lik. Yoksa bunun ag1rl1gma da hevesli degilim. Hele
bir yerle9eyim ...
Koylulerden ava gidenlerden vurduklann1 getiren-
ler bile oluyordu yava9 yava9. Bir 1smma, kayna9ma
ba9lam1$tJ. Pazar gUnOnUn birinde birlikte ava da git-
tiler. Basri Altmay'm deriden ceketine, gocuguna, c;iz-
mesine imrenerek, nereden ald1gJnJ sorup, kendileri-
nin de almak istedigini soyiUyen Koy lhtiyar Kurulun-
dan iki Uyeye Basri Altmay,
"Erzincan merkezine atan1rsam birinize gocugu-
mu, birinize de <;izmemi armagan edecegim, .. dedi, gO-
IUmsiyerek. ikisi de,
.. Qiur mu, sen ne yapacaksm? .. dediler.

- 156-
"Nic;:in olmasrn? Koylerde gezerek c;:ah:;;t1g1m gun-
lercle kendim yapt1rm1:;J,t1m. <;unku bunlar en iyi giysi-
lerdi koyler i<;:in. Ama, Erzincan merkezine verilirsem,
pek geregi kalmaz. Bunun i<;in aklrn1za bir :;;ey gelme-
sin. Sadaka da degil, ru:;;vet de. Dostluk armagan1. Siz
avlad1grn1z ku:;;lan bana getirirken bir :;;ey diyor mu-
yum?"
Basri Altrnay'rn bir yontemi de, ald1g1 tavuklann
parasrn1 odemekti. Almak istemiyenlere :;;oyle soylu-
yordu:
"Aslrnda bu bile az. Bunlan yeti:;;tirmenin guc;: ol-
dugunu iyi bilirim. Siz ureticilerin emegi iyi degerlen-
dirilmeJi.,
K1sa surede, Basri Altrnay'dan koyluler kendi ara-
lannda :;;oyle konu:;;maya ba:;;lam1:;;lard1:
.. Me~t bir ogretmen.•
«Korkmuyor ... •
.. comert."
«M1zm1z degil.»
«Hakkrnda soylenenlere k1zm1yor bile.•
«Bize yaranmak i<;in davran1:;;ta bulunmuyor.•
.. Ne sorarsak her :;;eyi a<;1k<;a soyluyor.•
«K6yiOieri seviyor ...
.. Kendi de koyluymu:;;.,.
«Muhtarla, 91hla da bizimle konu:;;tugu gibi konu-
:;;uyor."
"Ramazan ay1 oldugu halde, oruc;: tutmuyorum de-
di ac;lk<;:a. $imdiye kadar bu koye gelen ogretmenler-
den yalandan camiye gelenler oluyordu."
«Yoksul c;:ocuklardan kalemi defteri olmayanlara
kendisi ahveriyormu:;;."
"Gec;:en Caglayan bucagrna birlikte gittik. Dokto-

-157-
ra, okulun ogrencilerinde yara var, yazd1k gelmediniz
diye <;:1k1~t1."
«Okul harap, ogretmen lojmanl yok, Slra, ders
arac1 eksik, yaln1z Amerikan bayrakl1 un c;:uvallan var
diye bir dilekqe yazm1~ Valiye, n'luhtarla gonderdi. Va-
liden de korkmuyor.,
'' Yahu niye korksun Validen, herif zaten magdur
edilmi~."
''Vol i<;:in muhtann agzmdan bir dilekc;:e yazd1, he-
men Baymd1rl1k MuduriOgu geldi. Dilekc;:eyi kim yazd1
diye muhtara sorunca, muhtar seslenmedigi halde, ben
yazd1m dedi. Baymd1rl1k Mudurlugi.ine gorevlerimden
biri de bu demi~."
"Yagc1 da degil. Burada fazla c;:ali~amam, c;:unku
ortaokulda okuyacak c;:ocugum var, e~im ogretmen;
ancak yazlan ziyaretinize gelirim diyor. Saklam1yor
hi<;: bir ~ey. Burada c;:ali~acag1m diye bizi kand1rm1yor.•
,,Kurt gibi be ...
''$1h'1 da ~a~1rtt1."
"Heye ya! $1htan he<;: korkmuyor.»
,,Korksa mufetti~ligini elinden al1rlar m1yd1?"
«Mudur ederlerdi vallah!,
Boylece kas1m aymm yirmisi olmu~tu. Basri Al-
tmay, bir gun muhtara,
''Ben Erzincan'a gidecegim," dedi. «On gi.in izin
alacag1m. Sonra Siirt'e giderek evimi getirecegim. lzi-
ni bir haftadan fazla alirsam, mutlaka ogretmen vekili
iste. Vermek zorundalar. Merkez okullannda boyle ya-
plyorlar." Muhtar,
«Vermezler ki,• deyince.
«Sen dedigim gibi yap, diret. <;ocuklar bo~ kal-
masm," diye s1k1 s1k1ya ogi.itleyip koyden aynld1.

- 158-
XXVIII

Basri Altmay, ogretmen olan e~inin Erzincan Va-


liligine a,tand1gln1, bu nedenle evini Siirt'ten Erzincan'a
ta~1mak i9in on gun izin istedigini belirten dilek9eyi
Valiye goti.irdu. Vali, dilek9enin uzerine, «olmaz, ya-
zlp imzalad•ktan sonra,
.. E~in, evini kendisi getirsin!" dedi.
"Getiremez ki."
.. Getirir!·
.. vali Bey, makamm1za ilk <;ikt1g1mda azarladm1z.
Bu ikinci <;1k1~1m. Hakh bir nedene dayanarak izin is-
tiyoru.m."
.. Ben de vermiyorum!»
«Bir kadm, yaln1z ba~ma evini kamyonla taa Siirt'-
ten Erzincan'a ~u 1<1~ mevsiminde getiremez ...
·Ge.tirir!•
.. Bir kadm, iki kuguk gocuguyla kamyonla gele-
mez Vali Bey."
.. Gelir gelir.•
.. vali Bey!,
«Bag1rma!»
·Bag1rm1yorum ...
«SaygiSIZ!•
·Saygl11 konu~uyorum."

- 159-
«Bir Vali karl?ISmda oldugunu unutma!•
• Unutmuyorum."
"Anar!?ist gibi konu!?uyorsun! •
Vali Bey ... •
Ne var?,.
"Valn1z izin istedim.•
"Ben de vermiyorum diyorum!•
"Ben vereceginiz kan1smdayim da ... •
.. vine polisle mi <;:Ikaray1m seni?·
Basri Altinay, art1k bir !?ey soylemeye gerek gor-
mediginden di!?ari <;:1kt1. .. Vine !?8!?kindi. Ama bu kez,
kendini toparlamaya <;:aii!?ti. .. Bir <;:are dO!?Onuyordu
bulam1yordu ... Du~une du~une yururken, durdu. Ruh
hastal1klanndan birka<;;mi dO!i>Ondu. Aklma yatt1. Ba~­
ka bir se<;:enek yoktu ~imdilik. En hafifinin belir-
tilerini an1msamaya <;:aii!?ti. Ammsad1klan oldu. Kimse-
ye hi<;: bir !?ey soyl"emeden, Milli Egitim Mudurlugun-
den aiel acele bir sevk kag1d1 ald1. Dogru Devle.t Has-
tanesine gitti. Ba!?tabibe, belirtilerinden birka<;:mi soy-
ledi. Ba~tabip, Sinir ve Ruh Hastaliklan Doktoruna
gonderdi. Basri Alt1nay, oyunu ozenli oynamak i<;:in
bellegini biraz daha yoklad1. Ve i<;:inden, ·her yer ti-
yatro» diyerek doktorun kapiSini vurup girdi. Yuz <;:iz-
gilerini degi~tirdi. Sikmtii1 gorunumunu daha da <;:o-
galtti ve !?ikayetlerini s1ralamaya ba!?lad1. .. Doktor,
.. Hemen tedavin gerekiyor ama, yerimiz de yak,"
dedi .
.. saym doktorum c;:ok kotU bir durumday1m ...
«E ne yapalim?·
.. Siz daha iyi bilirsiniz ...
.. Evet ama .....
uSaym doktorum ayakta da tedavi olurum. Yaln1z
koydeyim ben ...
- 160-
"i9te anu du9unuyarum ...
"Aman doktarum. S1k s1k kriz gec;;:iriyarum.•
"Yirmi gun dinlenme raparu ve rec;:ete vereyim.•
«Yaln1z saym daktarum ... •
uEvet.•
aBurada kimsem yak. Koyde de yak. Dinlenme su-
remi istedigim yerde gec;;:irebilecegimi yazsan1z ...
«Yazanm. Paran varsa uzun bir geziye <;:1k. Soz-
gelimi istanbul'a kadar uzan. Cevreni degi9tir.•
"Ogutlerinizi yapacag1m doktorum ...
Basri Altmay, yirmi gunluk raporunu alm19t1. «Va-
li duysayd1 mutlaka engel al'urdu, ama art1k c;:ak gee;:·
diye sbyleniyardu ic;;:inden ... Boyle soylene soylene,
Milli Egitim Mudurlugune geldi. Yazman bayandan bir
kag1t istedi ve; hastalig1 yuzunden yirmi gun raparlu
aldugunu, . egitim bgretiminin aksamamas1 i<;:in yerine
bir vekil ogretmenin gbrevlendirilmesinin gerektigini
belirten bir dilekc;:e yaz1p raporu ekliyerek verirken,
«Milli Egitim Mudurune ben mi vereyim, siz mi ve-
receksiniz?, dedi.
«Tamam ... Bizde kalacak."
"iyi. Geregini yaparsm1z. Ha9c;:a kalm1z.»
Basri Altmay, hie;: beklemeyerek aynld1 ve bir tak-
siye atlad1. Elaz1g'a gitmek uzere alan atabuse de bin-
di.

- 161-
F: 11
XXIX

Gece Elaz1g'a iner inmez, dogru ogretmenler sen·


dikasmm lokaline gitti. Lokal ogretmenlerle doluydu.
lJc;: hafta onceki tan1~t1g1 ogretmenler hemen c;:evresi-
ni sardilar. Lokal alabildigine kalabalikt1. Bu kalaball-
gm nedenini sordugunda, Ogretmenler Sendikas1 $u,-
be Ba~kan1,
«Yann Malatya'da bolge toplant1s1 var,• dedi.
·Cevre il ve ilc;:elerden ogretmenler akm ettiler. Senin
de gelmen iyi oldu. Yann sabah erkenden Malatya'ya
gidiyoruz. lJc;: otobi.is tuttuk. •
«Haberim yoktu."
«Gazetelerde haber vard1. Gormedin mi? ..
«Ne gazetesi arkada~1m? Koydeydim ... ,.
Be~ on ogretmenle birlikte ak~am yemegini yiyip
otele c;:ekilen Basri Altmay, rahat bir uykuya dald1. ..
lkinci gun saat onda Malatya'ya geldiklerinde,
toplan,tmm yapildlgl bi.iyukc;:e bir salonun ogretmenler-
le t1kabasa dolu oldugunu gordi.iler ve kalabal1ga, de-
nize doki.ilen sular gibi girdiler ... Ankara'dan profesor-
ler, senatOrler, yazarlar da gelmi~lerdi uc;:akla. Basri
Altmay, c;:e~itli bolgelerden tan1d1g1 birc;:ok arkada~la­
nyla kar~lla~t1. Ogretmenler, profesorler, senatorler
yapt1klan konu~malarda hak istiyorlar, Anayasay1 sa-

- 162-
vunuyorlar, 6gretim e~itsizliginden, 6gretmen. k1y1mm-
dan, yurt sorunlanndan soz ediyorlard1. .. Dertler d6-
kOIOyor, sorunlar S1ralan1yor, <;6z0m yollan ara~tmh­
yordu ... Eski Romalllar zamanmda kamu i~lerini ko-
nu~mak i<;in yapllan toplantllan and1nyordu salon ...
Basri Altmay, ak~am Ozeri Gi.ineydogu Ekspresi-
ne binip yola 91kt1. U9 hafta 6nceki geldigi yere dog-
ru gidiyordu. Siirt'te ac1 ile aynld1g1 <;ocuklanna kavu-
~acaktl. ..
Havanm kararmas1yle birlikte yemekli vagona
ge<;ti. Bir ko~eye oturup votka istedi. l<;kisini i<;erken
Erzincan Valisinin sozlerini, Mala~ya'da ogretmenlerin
dOzenledigi bolge toplant1smda yapllan konu~malan
dO~Onmeye ba~lad1 ... «$afaktan onceki karanlig1 m1
ya~1yoruz acaba?» diye soruyordu kendi kendisine ...

- 163-
XXX

Basri Altmay, Siirt'e geldiginde kans1 Nurcan'1n


Erzincan'a atanma yaz1s1 gelmi!;lti. Ama yollugu henuz
odenmemi!;lti. Acele etmeseler de yava!? yava!;l yolcu-
luga haz1rlanmaya ba!;~laddar ...
Siirt koyleri, ozellikle Basri Altmay'm c;:all!;ltlgl
Eruh, $1rnak, $irvan, Sason koyleri bir barut f1<;:1sma
d6nmu9tU. S1k s1k e9k1ya c;:arp1:;;malan oluyor, haber-
lerin bir bolugu ls.tanbul gazetelerinin birinci sayfasl-
na giriyordu. Basri Altmay, bu haberlerden iki nusha
koleksiyon yappmaya ba:;;lad1. Birini, Can guvenliginin
kalmad1gm1 yazd1gmdan otliru kendisini suc;:layan Siirt
Valisine, otekini de Milli Egitim Bakanlig1na ydba:;;1 kut-
lamasl olarak gonderecekti. Ald1g1 iki deftere, gazete-
lerden kestigi haberleri s1ras1yla yap19tlrlyordu. Ha-
berler 9u ba91iklan ta!;11yordu:
"E!;~l<lyalar Dogu'yu dart bolgeye ay1rd1. ..
"E9k1ya Hamo teslim oldu ...
"E9k1ya Hamo teslim olunca, Ozay cetesi, Hamo'-
nun dart adamm1 kur9una dizdi. Cesetler gece evleri-
nin online b1rakdd1.»
«Kaymakamm onunde e9k1yalann adamlan c;:ar-
PI9tl."

-164-
"Yedi ki~;>iyi gbzunu k1rpmadan kesen Bezo kbylu-
den vergi allyor.•
.. Aga korkusundan azd1 e~;>k1yalar ihbar edilemi-
yor.•
«Kaympeder-Damat ayn ayn c;etelerde reislik ya-
p1yorlar.•
«Biloris koprusunun ote yan1 sava~;> alanma don-
du .•
.. Qium korkusu ic;inde ta~;>ayan Hamo yine daga
<;!kacagml soyledi. ..
.. Biloris koprusunun ote yan1 kanunsuz bolge ol-
du.•
«Binevre koyunde iki <;:ete arasmda dort saat su-
ren <;:arp19ma oldu.•
«Eruh hapisanesinden e9k1yanm biri ka<;:tL•
"E9k1yarann bir bolugu jandarmalar arasmda ka-
dm k1yafetiyle gezdi.»
«Siirt'te adliyenin emanet deposu soyuldu.•
«$irvan'dan Siirt'e gelen Savel. ........... soyuldu.•
Yabanc1s1 olmad1g1, daha onceleri de s1k s1k duy-
dugu, okudugu haberleri, fotograflanyla birlikte defter-
lere yap1~;>t1rarak iki defteri de doldurmu9tu. Boylece
aral1k ay1 da ba~;>lam1~;>t1. Kans1 Nurcan'm yollugunu
odenek yok gerek<;:esiyle odemiyorlard1. «Bizi surgun
ederlerken jet h1z1yla yolluk gonderiyorlard1 ama, gon-
luyle gidenlere yok deniyor," dediler ve yolluk bekle-
mekten vazge<;:tiler. <;unku Basri Altmay'm rapor su-
resi biterse, go<;: i~;>i kal1yordu. Bunun ic;in Aral1k ayl-
nm ikinci gunu e9yalan haz1rlamaya koyuldular. Eruh
ih;:esinde yarg1<;l1k yapan dostlan Hasan ve e9i Gu-
lumser de gelmi9lerdi, Altmay'lan ugurlamak uzere.
iki bin liraya tuttuklan -yolluklannm iki kat1- kam-

- 165-
yana e~yalann1 yuklediler aym uc,;:unde. Aym uc,;:unu
dordune baglayan gecenin ~afag1nda yala <;1kmaya ka-
rar verdiler. Kamyan atel onunde bekle.tildi. $afor er-
kenden gelip uyand1racakt1.
Altmaylar ve ugurlay1c1 iki dastlan lakantada bir-
likte yemeklerini yedikten sanra atele c.;:ekildiler. Saba
ba~mda kayu bir soyle9iye daldllar. Bir sure sanra c,;:a-
cuklar ve e~leri yattllar. Guncel alay alan e9k1ya saru-
nunu kanu9uyarlard1. Her ikisi de olenlerin ve olduru-
lenlerin birkac,;:m1 tan1yarlard1. Basri Altmay, «Ozetler-
sek» diyerek 9unlan anla,tt1:
.. Asll yapllmas1 gerekenler yapllm1yar. Agalik ve
~eyhligin koku kazmm1yar. A9alar ve 9eyhler, koylere,
daglara, armanlara sahipler. Sec.;:imlerde anlann de-
dikleri aluyar. E~k1yalann babalan, dayilan, agalan bu
insanlar. Aga ic,;:in taprak kadar silah da gerekli. Si-
lahli insanlara sahip almayan aga bannam1yar. Aga-
SIZ e~kiyalar da bannam1yar. Bunun ic,;:indir ki, once
nedenleri artadan kald1rmak gerekir. Nedenleri degil,
sanuclan yak etmek i<;in harcanan emek ve para bir
yarar getirmez. Yanl19 alan bu yal, ugra9t1nc1, yarucu,
Ozucu ve tuketici bir yaldur. Agalann bask1smdan hal-
kl kurtard1ktan sanra, Oretimi artt1nc1, i9sizligi gideri-
ci, ula91m1 kalayla9,t1nc1 bilimsel yallara ba9vurmak ge-
rekir. Yani durust, insan1 insana kul etmeyen, insan
onuruna yaralw bir dOzen kurmakt1r onemli alan. Ya-
pilmasl gereken budur. Yaksa, bu duzensizlik ic,;:inde,
sen gece gunduz insan yargllasan, dama girecek suc-
_lu sayiSinl tOketemezsin. Ben de, egitim egitim diye
y1rt1nsam, bOtUn egitimciler gece gunduz didinseler,
hastaligm onune gecemezler. Ost yap1 kurumlanyla,
yaln1z bu yallarla buyuk i~ler ba~anlamaz. Onemli alan

- 166-
sorun derinlerden geliyor. Alt ve List yap1 kuru:mlannl
birlikte ele al1p, birlikte duzenleyeceksin. Ki o zaman
her ~ey kolay yolla <;:ozumlenir.
Basri Altmay, konu~mas1n1 noktalam1~t1. Yarg1<;:
Hasan,
«Evet dostum,• dedi. ·Bizimki ta~11ma suyla de-
girmen dondermek bile degil.·
lkisi de saatlerine baktilar. Gecenin biri olmu~tu.
Yarg1<;: Hasan,
"Vola gideceksiniz, biraz uyuyahm, • dedi.
Oyle ya.•
lyi geceler dileyerek, odalanna girdiler.

- 167-
XXXI

Uyandmld1klannda cfaha karanlikt1. Hemen haz1r-


lan1p otelden d1l7an c;:1ktilar. Lapa lapa kar yag1yordu.
Altmaylar dostlanyla kucaklal?tlktan sonra kamyonun
~ofor mahalline bindiler. $oforun soluna da yard1mc1S1
Slklljltl. Ve kamyon homurtuyla uzakla~t1 otelin onun-
den ...
Kar gittikc;:e 9idetindi arttlnyoru. $ofor, durum-
dan hol?nut degildi. S1k s1k, ·~ansa bak, boyle giderse
yolculuk c;:etin olacak· diyerek ic;:erliyordu.

Bitlis'e vard1klannda ancak sabah olmu~tu. Ama


yol karla iyice kaplanmlljltl. Kann alt1 buz tutmu~tu.
Kamyonun lastiklerine zincir takil1 oldugu halde s1k s1k
kay1yordu. Belki bir saat Bitlis'te oyalandilar. Bitlis'teki
yoku9u bir tOriO c;:1kam1yorlard1. $ofor kanter ic;:inde
kalmlljltl. Basri Altmay'm kucagmda oglu, kansmm ku-
cagmda k1z1 oldugu halde s1kmt1yla bekliyorlard1. Boy-
le s1kmtil1 bir beklemeden sonra yoku~u t1rmanabildi
kamyon. Bir sure sonra Mu9 dolaylanndan bir duzluge
gelindi. Burada da kann kallnligmdan yol belli olma-
d1g1 ic;:in s1k s1k kamyon yoldan c;:1k1yordu. Dogu Ana-
dolu'nun 9iddetli sogugu ve kan i9inde boyle ag1r ag1r
ilerliyorlard1. Kann dindigi yoktu. Depremden y1kilm1l?

- 168-
Varto ilgesini gegerlerken, goktan ogle vakti de gec-
milj>ti. $ofor ve yardlmc1s1 oruc olduklianndan mola
vermiyorlard1. Aynca Erzurum'a gece ula~abilme <;a-
basi da vard1. Hm1s'ta hem biskuvu almak hem de <;o-
cuklan yuznumaraya gotUrmek i<;in yaln1z on dakika
beklemeye raz1 oldu lj>Ofor. Hareke.tsizlikten, Slkl~lkllk­
tan ve bir de dizlerine oturttuklan cocuklann agJrll-
gmdan otUru Basri Altlnay'la kansmm ayaklan tutul-
mu~tu. Bir sure yuruyemediler. GucUiece yUrUyUp i!?-
lerini bitirirlerken soguktan titriyorlard1. Dondurucu bir
soguk vard1. Hemen kamyona girdiler. Kamyon
yine homurtuyla ilerlemeye ba~lad1. <;ok ge<;me-
den de ak~am karanlig1, karla kapli Erzurum top-
raklanna kara bir perde gibi indi. $ofor, «Er-
zurum - Agn !?OSesine bir insek, gerisi kolay," di-
ye soyleniyor ve sab1rs1zlan1yordu. Palandoken
daglan eteklerinden <;1k1p Aras nehrine dogru ak1p gi-
den <;aym k1y1smdan kuzeye dogru, yUksek daglann
arasmdan uzanan yolda ag1r ag1r ilerliyorlard1. Aydm
ve Aycan, yolun verdigi usan<;tan ve yorgunluktan,
Erzurum'a ne zaman varabileceklerini soruyorlard1 s1k
s1k. $ofor ve yard1mC1S1 birer sigara ve biskUvlitle
oru<;lann1 bozmulj>lardL Alt1s1 da a<;l1gm dogurdugu
halsizlik i<;indeydiler. Agn-Erzurum ~osesine indikle-
rinde saat gecenin onu olmu~tu. Yanm saat Pasinler'-
deki bir lokanta onunde yemek molas1 verdiler. So-
gukta ivedi yemeklerini yiyip, yine kamyonun ~ofor
mahalline dolulj>tular. $ofor, arada bir, yolculugun gO<;
yerlerinin bittigini soyluyordu. Boylece gecenin on iki-
sinde Erzurum'a ula~tilar. TUrkude soylendigi gibi, Er-
zurum kar ile buz i<;indeydi. Altmaylar. kaloriferli bir
otele kendilerini att1klannda, yorgunluktan pestile don-

- 169-
mu~lerdi. Yataklanna yatar yatmaz derin uykulara dal-
dllar.
Sabahleyin sekizde uyanm1~lard1. $ofor yardlm-
CISI gelip, motorun buz tuttugunu, ISitlncaya degin bek-
lemelerini, motor <;al1:;;mca haber verecegini soyleyip
gitti. Altmaylar, otel penceresinden, okula giden og-
rencilere bakarak, bir gun onceki yapt1klan yolculu-
gun <;etinligini konu:;;uyorlard1. Aydm'la Aycan ise,
go<;ten hi<; mi kurtulamayacaklann1 sorup duruyorlar-
dl. Bir yandan da, ellerindeki karayollan orgutunce ha-
Zirlanan Turkiye haritasmda, katettikleri ve katedecek-
leri yollara bak1yorlard1. $ofor yard1mCISI gelir gelmez
hemen kalktllar ve otelden <;1ktllar. Kamyona dogru
ko:;;u!?tular. Soguk, ustura gibi kesiyordu yuzlerini. Vi-
ne doldular ~ofor mahalline ve kamyon ilerledi. Erzu-
rum - Trabzon yolundan bir sure rahat bir yolculuk.
yapt1ktan sonra, Erzincan yoluna sapmalanyle birlik-
te yolculuk yine gu<;le!?mi:;;ti. Kimi yerlerde daglardan
suruklenen karlar yolu kapam1:;; oluyordu. Kimi yer-
lerde de buzdan kamyonun lastikleri kay1yordu. Boy-
Ieee ak:;;ama dogru Erzincan ovasma inmi:;;lerdi. So-
guk bir ol<;ude azalm1:;;t1. Erzincan ovasmm <;evresin-
deki karla kapl1 daglara bak1yorlard1 Aydm'la Aycan.
Daglann adm1 soruyorlard1. Babalannm .. Munzur• de-
mesi uzerine, yanl19 duymul;llar gibi .. Hmz1r m1?" di-
yerek guluyorlard1. Yolculugun bitmek uzere olu:;;unun
verdigi sevin<;le konu:;;uyorlard1. Erzincan'a girince,
Basri Altmay, evi tutuveren ve kendilerini daha once
kald1g1 otelde beklemekte alan arkada:;;1 llkogretim
Mufetti:;;i Niyazi'yi bulmak uzere, kamyondan indi. Ni-
yazi'yi bekler bularak sevindi. Birlikte kamyona bindi-
ler. Niyazi, Cumhuriyet caddesinden Trabzon cadde-

- 170 --
sine surdurdu kamyonu ~ofore. Bir saa,t ic;inde, kam-
yondaki e~yalar eve ta~mm1~t1. Ak~am da olmu~tu.
Altmaylan, Niyazi, evine ak~am yemegine goturdu;
«Sicak s1cak bir c;orba ic;in de 1smm,• diyerek ...

- 171-
XXXII

Altmaylar, ikinci gun evlerine yerlel?mil?lerdi. Kb-


mur bulma olanag1 olmad1g1 igin, odun depolannda
kalm1l? ve su yutmul? guruk odunlardan iki ton aldllar.
Uguncu gun, Nurcan'm, kentin k1y1smdaki bir okula
verildigini bgrendiler. Gocuklan okullara yazd1rdilar.
Basri Altmay, hem geldigini Milli Egitim MuduriUgune
bir yaz1 ile bildirdi, hem de kan-koca durumundan ve
gocuk okutma nedeninden btUru merkez okullanndan
birinde gbrevlendirilmesini istedigini belirten dilek<;:e-
yi de verip, dokuz arallk gunu, tuttugu bir jiple Ulu-
koy'e gekip gitti.
Ulukby'e geldiginde, okulu ve bgrencileri b1rak-
t1g1 gibi buldu. Ogretmen vekili verilmemil?ti. Bunun
igin b1rakt1g1 yerden derslere bal?lad1. Vine, bgretmen
odasmda yat1p kalk1yordu. Ne bgrenciler i<;in ne de
bgretmen igin okulda yuznumara olmad1g1 igin, cebin-
den para vererek, koyde bir ustaya tahtadan yuznu-
mara yapt1rd1. Kol?ullar her ybnuyle ag1rd1. Ama sab-
rediyordu. Bu kol?ullar altmda galil?IYOrdu. Temizlik so-
runu ayn S1kmt1yd1. Yemek il?i yine byle. ButUn bunla-
ra karl?ln, arallk aymm son gunune degin, dil?ini s1kt1.
Arallk aymm son gunu, yllbal?l nedeniyle okulu kapa-
tarak, kay bekgisi ile, yaya demiryoluna dogru yola

- 172-
<;1kt1. F1ra,t'a dokulen Karasu c;aym1 kohne bir kay1~da
gegip bekgiden aynld1. Demiryolu uzerindeki istasyo-
na dogru, dizboyu kan gigneyerek ilerliyordu. istas-
yona yuz me,tre kadar kala, Erzurum'dan tren gelmi~ti.
Var gucuyle ko~tuysa da, yirmi otuz metre kala tren
hareket etti. Dondu kald1 yerinde. Aglamakli ve sinirli
bir havaya burCindu. Tipi esiyor, karlan savuruyordu.
0 gun igin Erzincan'a gidecek ba~ka tren yoktu. Erzu-
rum'dan otobus de gelmiyordu. Besbelli yollar kapa-
l1yd1. Ag1r ag1r istasyona dogru yurudu. lstasyon me-
murunun odasmda bir sure oturup kara kara dU!jlUnce-
ye dald1. Yilba91 gecesini istasyonda gegirmek de var-
di. .. En sonunda, istasyon memurunun onerisi Uzeri-
ne, bir ta91t bul'abilme umuduyla, 90seye 91kt1. Bekle-
meye ba9lad1. MUthi9 bir soguk vard1. $osenin hemen
yanmdan yUkselen dagdan, yuvarlanarak kar iniyordu
boyuna. Tipi esiyordu. Donmamak igin durmuyor, ha-
reketler yap1yor, s1gnyordu. Vine de soguktan titriyor-
du. Kemiklerine i9ledigini duyuyordu sogugun. Her an
soguktan olebilirdi. Veya tipi 9iddetini ar~t1nrsa bogu-
lnbilirdi. Beklemekten b1km19t1. Umudunu yitirmek Uze-
reydi. Karayollannm kar temizleme arac1 geldi o an.
bir seving duydu. $of6r arac1 durdurdu ve yanma ald1.
$of6r, o havada yola 91kllmay1 gllgml1kla niteliyordu
s1k s1k. Boyle ag1r ag1r, yollan aga aga Erzincan'a ak-
9ama varabildiler.

-173-
XXXIII

Basri Altmay, gece eve gelince, atanma dilek~e­


sine olumsuz yan1t verildigini ogrendi. Neden olarak
hi<;: bir ~ey yazilmam1~, bir gerek<;:e gosterilmemi~ti.
Merkezde a<;:1k ogretmenlikler varken, kankoca duru-
mundan merkezde gorevlendirilmesi gerekirken, dilek-
<;:esine olumsuz yan1t verilmesine, yonetmelik kapsa-
mma sokulmay1~ma kederlendi. ..
ikinci gi.in, Eruh yarg1c1 dostu Hasan'dan gelen
mektubu yan1tlarken dertle~mek kabilinden bu durumu
da anlatt1. Mektubu bitirdikten sonra, yone,tmeligin,
kendi durumundakilerin atanmalannm yapilmasm1 bil-
diren maddelerini de s1ralayarak bir dilek~e Valilige,
bir dilek<;:e de Bakanliga yaz1p postalad1. Yilba~1 tatili-
ni de bu i~ler i<;:in ti.ikettikten sonra, iki ocak gi.inu,
yine kotu ko~ullar altmda koye gitti ... Ve ocak ay1 bo-
yunca koyde kaldi. $ubatm ilk guni.i, ogrencilere kar-
nelerini dag1t1p evlerine yollad1ktan sonra, on be~
gunluk tatili ge<;:irmek uzere, Erzincan'a dondu.
Erzincan'a gelir gelmez ilk i~i. evine bile ugrama-
dan, dogruca llkogretim Mudurlugune gitmek oldu.
Ulukoy okuluna ait <;:ekmeceyi a<;:t1gmda, dilek<;:esine
verilen yamt1 gordO. Vine olumsuz yan1tlanm1~t1. lkin-
ci bir zarfta da Bakanl1gm yan1t1 vard1. Onda da, "Ta-
yin i<;:in Valilige ba~vurman1z gerekir" deniyordu.

- 174-
Basri Altmay, on be~ gunluk tatil suresince bu-
tOn yollan denemeye karar vererek evine yolland1
Bir gun evinde dinlendikten sonra, Valilige, yonetme-
ligin maddelerini tek tek s1ralayarak ve Bakanl1gm bu
konularda 6gretmenlerin SIZianmalanna neden olma-
mak i9in atanmalannm yapilmas1na ili~kin genelge-
sinden de soz ederek uzun bir dilek9e yaz1p verdi. Bu-
nunla da yetinmiyerek, Bakanliga, Ba~bakanliga, hak-
SIZ i~lem gordugunu bildiren tel diklek9eler 9ekti. Bir
hafta sonra Valilikten gelen yan1t yine olumsuzdu.
Milli Egitim Mudurlugu de aynca, bu tUr i~ler i9in, Mu-
durlugun ve Valiligin bundan boyle rahats1z edilme-
mesini bildiren bir yaz1 yazm1~t1. Milli Egitim Bakan-
IJgl ilkogretim Gene! MOdurlugu ile Ba~bakanl1k Ozel
Kalem Mudurlugunden gelen yan1tlarda ise yine, Va-
lilige ba~vurmas1 salik veriliyordu ...
Butun bu i~ler yururken, dinlenme ta.tili de bitmek
uzereydi. Basri Altmay, kederleniyor, sinirleniyor, ye-
rinde duram1yordu. En sonunda, «Oiumsuz i~lemleriy­
le beni olumsuz yola surukluyorlar» diyerek, kalk1p
Elaz1g'a gitti. Orada tanldlQI Sinir ve Ruh Hastaliklan
Doktoru vard1. Ondan yontemine uygun yirmi gunluk
dinlenme raporu ald1. Rapora da, dinlenmesini istedi-
gi yerde ge9irebilir kaydm1 yazd1rt1p, Erzincan Milli
Egitim Mudurlugune postalad1 ve durumu telle bildir-
di. Bu sure bitince, yine atanmas1 yapilmazsa, bir ba~­
ka ildeki tamd1g1 doktordan, yine yapilmazsa bir ba~ka
yerdeki doktordan zincirleme raporlar almaya karar
vererek Erzincan'a dondu.
Evine geldiginde, Siirt'in Eruh il9esi Varg1C1 Ha-
san'dan bir mektup ald1. $6yle yaz1yordu:
«Basri'cigim,

-175-
Yllba91 gunu yaz1p postalad1gm mektubu al1r al-
maz, ilt;:enin iktidar partisi ba9kanma gittim. $urdan
buradan konu9urken, yine partisinin yur~ta9lara adil
davrandiQJnl anlatmaya ba9lad1. Duramad1m, bag1rd1m
t;:a!;"wd1m ... Senin ugrad1gm haks1zhg1 anlatt1m. Bu mu
adaletiniz dedim. Sustu. Ni9in susuyorsun diye sor-
dugumda, hakli konu9tugumu, uzuldugunu si:iyledi. Ve
Milli Egitim Bakanma uzun bir mektup yazd1. Mektubu
bana okudu. $unlan yazd1: 'Bu tUrlu haks1z i9lemler,
partimizi zay1fla.t1yor. Ogretmen k1y1m1 si:izunun dog-
ruluguna ben de inand1m. ilt;:emizde ilki:igretim Mufet-
ti$1igi yapan Basri Altmay'm durumu bunun at;:1k bir
kan1t1d1r. Haks1z yere mufetti9lik gi:irevini uzerinden
kaldmp Erzincan'a surdunuz. Erzincan'da da bask1 al-
tmda oldugunu i:igrendim. Hakk1 oldugu halde kanko-
ca durumundan ve t;:ocuk okutma nedeninden merke-
ze almm1yor, surunuruluyormu9. Valilige yazd1g1 di-
lek9eler olumsuz yan1tlan1yormu9 ... Bu durumu zulum
olarak niteliyorum. Kar91m1zdaki partililerin, gaze,tele-
rin si:iyleyip yazd1klan bu tutumunuzla dogrulanm19
oluyor. Cevremizde bu yuzden suskun kaliyoruz. Ba-
91m1za kak1yorlar bu konuyu. Uzatarak zamanm1 al-
mak istemiyorum. Basri Altmay'1n ilk i!;l olarak hemen
merkezde gi:irevlendirilmesini saglay1p bana bir bilgi
vermezseniz, ilt;:e parti yi:inetim kurulu olarak toptan
istifa edip kar91 partiye get;:ecegiz. Partili arkada9lan-
m1za da durumu anlatarak, bizimle olmalann1 isteye-
cegiz. Durumu da Ba9bakan'a yazacag1m.'
Aynen boyle yazd1 Basri'cigim. Ki9iye 6zel, gizli-
dir diye zarfm uzerine de bir kay1t koydu ve postala-
di. Bakandan il9e parti ba9kanma bir mektup geldi,
kar91hk olarak. 0 mektubu, zarf1yla birlikte ili9ikte sa-
na gi:inderiyorum.
-176-
Yaa Basri'cigim! Durum boyle. Haberin olmadan,
~~in ic;:ine ben de girer gibi oldum. Boyle ljleyleri sev-
medigini biliyorum. Ama ne yapahm. Bu yoldan anh-
yorlar.
Nurcan yengeye, Ayd1n ve Aycan'a ve de sana
ikimiz de kucak dolusu selam, sevgiler yollanz.
Hasan ...... •
Basri Altlnay, Bakanm, Eruh llc;:e . . . . . . . . . Partisi
.Ba~kanma yazd1g1 mektubu okumaya baljlladl:
~Saym ....................... .
. . . . . . . . Partisi llc;:e Ba~kan1
Eruh:
Mektubunuzu ald1m. Once uyanlann1z i<;:in te!;lek-
:kl.irlerimi sunanm. Ad1 gec;:en ogretmen Basri Altmay'-
m e~ ve c;:ocuk okutma durumundan merkeze atanma-
SI 10.2.196 ... tarih ve 983 sayd1 yaz1 ile Valilige yaz1\-
m1~ ve kendisine de bilgi verilmi~tir.
Bilgilerinizi ve yine bu tOr uyanlann1z1 rica eder,
sagl1k, bal?an dileklerimle birlikte selam ve saygdan-
ffil sunanm.

Milli Egitim Bakan1•

Basri Altmay, Bakanm, Eruh llc;:esi ......... Partisi


Ba~kanma yazd1g1 mektubu okuyunca di..i~i..inup kald1.
Hem i..izuldu, hem sevindi. Ozi..ildi..i: Hakh istegi nice ni-
ce ba~vurmalanna kar~1 yerine getirilmedigi i<;:in. Se-
vindi: Madem ki bu yolla istegi yerine getiriliyor, ge-
tirilsin varsm. Tek yerine gelsin de ... Ve yine du~i..in­
du: $ubat onda Bakanl1ktan Valilige yaz1 yaz1ld1gma
gore, bugun yann bir sonuc;: gelebilir. Nasd olsa yirmi
90n rapor var.

- 177-
F: 12
Mektuplan masanm uzerine at1p ayaga kalkt1.
Pencereden du;;an bakt1. lncecikten kar yag1yordu. Er-
zincan ak bir ortuye burOnmOl;)tO. Agac; dallanndan, ev
sac;aklanndan buzlar sark1yordu. Odunla evin ic;i ISin-
mlyordu. Curuk oduna ayda verdigi bel? yuz lira da
bir il;)e yaram1yordu. Kendi kendine ic;inden konul?u-
yordu:
'Uzun suredir yorgun dlil;>tOm. $aka maka sinirle-
rim de yoruldu. Gerc;ekten hangi sinir doktoruna git-
sem rapor alabilecek bir duruma soktular. Ne bu ya-
hu! Neyse, biraz dinleneyim. Ulukoy c;ocuklan ne ola-
cak? Onlan dOl;)LinOnce ic;im sizliyor ... Ama ne yapa-
yJm? Bu, benim istiyerek yapt1g1m bir l?ey degil. Bu so-
nuc;tan k1y1mc11ar sorumlu. Bizi boyle ugral?t1ranlar so-
rumlu. Ulukoye de versinler bir ogretmen veya egret-
men vekili. Kendi c;ocuklanm da heder oldu. ikisi de
uyumsuz oldular. S1k s1k c;evre degil;)tirmekten, kotu
l?artlarda yolculuk yapmaktan b1ktilar. Ak~am sabah
dinledikleri, sezinledikleri kotu haberler. Bir de ayn-
liklar. Yilm do~tte birinde bile beni goremiyor c;ocuk-
lanm. Hastalandllar tedavi ettiremedim. Siirt-Erzincan
arasmda, kll? k1yamette dizlerimizin ustlinde geldiler.
Yavrulanm ayda bir anca goruyorlar beni. Bu kadar az
gormelerinde de sinirli, OzuntuiU gorduler... Yaz1 maki-
nasmm ba~mda dilekc;e yazarken gorduler hep. Ko-
nu~ma olanag1 bile bulamadllar. Yuzum gulmedi. Egi-
timci degil, dilekc;eci oldum. Vay be! Egitim i~leriyle
ilgilenenler, bizi boyle yapmakla, egitim il;)iyle degil,
egitim saptlrmacJiigJyla gorevliler sanki. .. Ne karanlik
gunlere kald1k! Tunel ic;inde gibiyiz ... ·

- 178-
XXXIV

Mart aymm uc;:uncu gunu, Basri Altmay, Erzincan


Merkez C ............ llkokulunda gorevlendirildigini og-
rendi. Bu atama, Siirt ilinin Eruh llc;:esi ......... Partisi
Ba~kanmm Milli Egitim Bakanma yazd1g1 mektup uze-
rir.e, Bakanm, Erzincan Valisine verdigi buyrukla ya-
plim19t1. Yonetmelik iki dudag1m arasmdan <;1kan soz
diyen Vali, Bakanm mektubunu al1r almaz, agzmdan
<;1kan sozun yere du9mesine engel olamam1~,t1. Her
zaman yagc1hkla makam sahibi alan, ezilmi~ ogret-
menleri «k1raldan fazla klralclilk" anlayH;11yla daha
c;:ok ezmeyi ilke edinen Milli Egitim Muduru, Valinin
birden degi9en tutumu kar91smda ~a91rm1~t1. «Vali
Bey, bu solcu merkeze gelirse i:igretmenleri k19k1rt1r"
onerisine bile Valinin kulak asmad1gm• gorerek, suk-
lum puklum kendi makamma donmu9 ve bir sure du-
9Lindukten sonra, Basri Altmay'• c;:ag•rtm19, ~oyle soy-
lemi9ti:
«Tayinini yapt1rd1m ama, gobegim de c;:atlad1:"
Basri Altmay, gulumsemesi kadar ac1 bir sozle
yan1tlad1:
«Her 9eyi biliyorum. Atanmam1 siz degil, ba~kalan
yapt1rd1. Gerc;:ekleri soyleseniz, hie;:, hie;: olmazsa, gu-
lunc;: duruma du9mezsiniz.•

- 179-
13u yan1t i.izerine, once soraki bir gulumseme, son-
ra l?a~kml1kla Basri Altlnay'a bakan Milli Egitim Mu-
duru, masanm i.izerindeki Frans1zca sozlugu online
gekti ve,
"Eibette karde~?im,» dedi. ·Size bir l?eyler bilmi-
yorsunuz demiyorum. Mutlaka billyorsunuzdur. Ama
bildiginizi soyleyin de ogrenelim.•
"Yanma bir ~eyler katarak, Valiyi k11?k1rtarak bir
9eyler yapmay1 m1 di.i~Onuyorsunuz?,
«Karde~im, ben oyle ~?eylerle ilgilenmem. Bak,
masamm Osti.inde Frans1zca sozluk. Ben dile ~ah~lyo­
rum. Benim dunyam ba~?ka. Ben bir kez Avrupa gar-
mOl? adam1m. Avrupa gormOI? bir insan, oyle kuguk-
li.ikler yapmaz ...
"Gulmemek igin kendimi guc;;: tutuyorum."
"Senin istedigin ne? ..
uBenim istedigim ~U: Bana kotuluk yapmak IQin
bir ~?eyler du~Onmeyin, iyiliginizi de istemiyorum. Ben
sessiz sessiz gal1~mak istiyorum. 0 kadar! B1kt1m ar-
tlk, karl?1mdaki engellerden, gengellerden, ikiyuzluluk-
lerden!"
Milli Egitim Muduru, k1zard1, bozard1, ama hie;;: bir
~?ey soyleyemedi. Basri Altmay ayaga kalkt1,
"Ho~?ca kalm," deyip 91kt1 gitti.
Basri Altmay, yerine atanan ogretmene, okulun
e9yalann1 teslim etmek i.izere Ulukoy'e gitti. Teslim
i9ini bitirdikten sonra da Erzincan'a dondu. Ve donu-
90nun ikinci gunu, yeni atand1g1 C ......... llkokulunda
goreve ba~lad1.
Basri Altmay, yeni gorevine ba~lad1g1 gunden
ba9lamak Ozere, her gun, okul mudurunden ve ogret-
menlerden yabans1 davran1~lar goruyordu. Anla~il-

- 180-
maz, gulunc bir tutum ic;:indeydiler. $a!}lnyordu gor-
dulderine. Geli~inden hie;: biri ho!}nut kalmam1~t1. Mu-
dur k1zanyor, bozanyordu. Ogretmenler kendi arala-
nnda surekli gizli gizli konu~uyorlard1. Basri Altlnay,
bu duruma ald1n!} etmiyor, ogrencileri ile ugra~lyor­
du. Teneffuslerde bile arac;:-gerec;: yap1yor, duvarlara
gerekli yazllan, grafikleri as1yordu. Hard hanl c;:ali!}l·
yordu. Son dersten sonra da dogru evine yollaniYor,
al1p da, okuma olanag1 bulamad1g1 kitaplan okuyor,
cocuklanyla me~gul oluyordu. Arada s1rada Ogret-
menler Sendikas1 lokaline de ugruyordu. Lokalde, og-
retmenlerden ve kimi mufetti!}lerden ~u gerc;:egi ogren-
mekte gecikmedi:
Kas1tli olarak C ......... llkokuluna verilmi!}ti. Bu-
rada c;:all!}anlann tumO gericiydi. Birka91 Komunizmle
MUcadele Dernegi Uyesiydiler. Basri Altmay'm, okula
verildigini duyunca, kendi aralannda toplanml!}lar, sol-
cu bir ogretmenin aralanna katllmas1 kar~1smda gos-
terecekleri davranl!}l saptaml!}lar, yapilacak i!}i karar-
la!}tlrml!}lardl. Gec;:en yil, bir ogretmen o okula veril-
diginde, okudugu gazete yOzOnden, sald1rm1!}lar, ara-
lannda bannd1rmaml!}lard1.

Bu durumu ogrenen Altmay, okuldaki davranl!}ln-


da gerekli titizligi gosteriyordu. Ogretmenlerin degil,
daha c;:ok ogrencilerin ic;:inde kalmay1 yegliyordu. Og-
rencilerini izliyor, dinliyor, onlarla konu!}uyordu ...
Ama, yine de olmuyordu ... Her !}eyi onceden planla-
YIP kararla!}tlranlar rahat b1rakm1yorlard1 ki. .. Tutucu
yerel bir gazetede, her gUn, hakkmda takma adla bir
yaz1 yay1mlan1yordu. Anlat1m1 bozuk, ilkel duzeydeki
bu yazilardan kirninin ba!}liklan !}byleydi:

-181-
"Solcu oldugu ic;in mufetti!?likten atilan ogretmen
aram1zda ...
«Sicilli bir solcu 9ehrimizde.~
"Azil1 bir komunist."
«Solcu yazar ogretmen"
«Komunizmle Mucadele Dernegi gorevini yapa-
caktlr! ..
Basri Altmay, C ......... llkokulunda c;ali9an og-
retmenlerin ellerinde goruyordu bu tutucu ve ilkel ga-
zeteyi. Ama gormuyor gibi yap1yordu. Sabrediyordu
ama, muradma da ermiyordu ...
<;ok gec;meden, Altmay'1n c;evresinde bir grup
olu!?tu. <;ogu, lisede, ortaokulda c;al19an gene; ogret-
menlerdi. Kimi geceleri bu ogretmenlerle birlikte lo-
kallerinde soyle!?iyorlar, kimi geceleri birlikte yemek
yiyorlard1. Bu durumu izleyen tutucu ve gericiler, ye-
rel gazetenin i!kel yazilannm konulann1 da c;ogaltm1!?
oluyorlard1. Yerel ve ilkel gazetenin, dOzeysiz yazila-
nnm bu kez kimi ba!?liklan 9unlard1:
«Aitmay, solcu bir grubun liderligini yap1yor ...
"Solcu say1s1 9ehrimizde h1zla art1yor ...
«Bir solcu geldi, bin solcu oldu.•
«Sitalin'e benzeyen Altmay.•
«Malum Lokalde sol toplantilar yapp11iyor."
«Sol yaymlann sat191 c;ogald1.•
BOtOn bu tOr yay1mlara ko!?ut olarak gerici eylem-
ler de Qogaliyordu. Bir gece, ortaokulda c;ali~an uc;
ogretmen evlerine giderlerken b1c;akland1. Lisede c;a-
ll!?an bir ba9ka ogretmen ta9land1. Felsefe ogretmeni-
ne sinemadan 91karken k1rm1z1 mOrekkep atild1. Sal-
d1rganlann hie; biri de yakalanm1yordu. Birc;ok ogret-
menin huzuru kac;m19t1. Basri Altmay, yillarca huzur-

-182-
suz oldugu ic;:in, huzursuzlugu kan1ksam1st1. Degil?ik
bir l?ey degildi ... Yaln1z, yaz1 ile yapdan sald1nlar, ey-
lemsel sald1nlara donlil?mlil?Hi. 0 yonden biraz degi-
l?ikti. Yerel ve ilkel gazetelerin yazdannm dil?lnda,
posta ile gonderilen mektuplara da ald1rm1yordu. Kork-
muyordu. Yazm gelmesini bekliyordu. Sanki yaz ge-
lince bu buzlar da c;ozulecekmi!? gibi ... Bir yere gi-
dip, bir iki ay dinlenince, yeniden yorulmayacak ve
yeniden gelmiyecekti sanki ... Bir gun evine donerken
Lie;: bel? ki9inin ko9tugunu gorup, yol degil;>tirdi ... Ba!ilka
bir gun benzeri bir olay ...

Basri Altmay, may1sla birlikte hastaland1. Tifoya


yakaland1. Hastanede karantina altma almd1. On bel?
gun yatt1ktan sonra, on gun de dinlenme raporu veri-
lerek <;:1kanld1. Ama tifonun kailntiSI olarak, karaciger
buyumesi vard1. Depresyon belirtileri vard1. Butun bu
rahats1zilklan suresince de, yerel gazete yay1m1n1 sur-
duruyordu:
«Ogrencilerini ihmal eden ogretmen.»
.. Yalan yere hastaneye yatan solcu ogretmen."
uSolcu ogretmen hastaneden <;:1kt1g1 halde goreve
ba9lamad1.•
Basri Altmay'm yirmi alt1 may1s gunu raporu bit-
mi9ti. 27 May1s Anayasa ve Ozgurluk Bayram1 gunu
gorevine bal?lad1. Bu bayram da gorevine ba!?lamas1
bile anlamil bulundu. Yirmi sekiz may1s gunu ise yeni
bir 9ey ogrendi:

Ayni okulda c;:al19t1g1 iki gerici ogretmen, bisiklet-


le, okulun bulundugu mahallede ev ev dola9arak, hak-
kmda ogrenci velilerine propaganda yapmaktayddar.
Basri Altmay'm yalandan, tifoya yakalanm19 gibi has-

- 183-
tanede yatt1gm1, bu yuzden okula gelmedigini, rapor--
lu oldugu gunler dll?arlarda gezdigini, solcu oldugunu,
ogrencilere de solculugu aljlllamaya c;:allljltiQinl, k1zil bir
sm1f yetiljltirdigini uzun sureden beri soyluyorlard1. 0 0

Halkm kulag1na bunlan koyuyorlard1. Bunlan aljllliyor-


lardl. Baljlvurulacak yollan sa ilk veriyorlard1. _
0 0 0

- 184-
XXXV

May1s aymm yirmi dokuzuncu gunu, Basri Altm-


ay'm dersanesine, okul muduru bir paket kapali zarf-
lar ge,tirerek,
.. Qkui-Aile Birligi toplant1S1 i<;in,» dedi ve zarflan
dag1tmaya ba~lad1. 0 gune degin, boyle bir ~ey olur-
sa, zarflar Basri Altlnay'a verilirdi. Boyle olmas1 da
gerekirdi. Bu kez mudurun nic;:in kendisinin dag1tt1g1
konusunda du~unmeye ba~lad1 ve bir ku~ku dogdu.
Aynca mudur, zarflan dag1t1rken ogrencilere,
•<;ocuklar, zarflan ac;madan velilerinize verecek-
siniz,» diye s1k1 s1k1ya ogutluyor, bir yandan da elleri
titriyordu. Basri Altmay'm bu durumdan oturu ku~ku­
su daha da arttl. Mudur d1~an c;:1kar 91kmaz, ogrenci-
lerden biri,
.. Qgretmenim, benim zarf a91kt1,• deyince, Basri
Altmay,
«Sana ver,• dedi ve zarf1 ogrenciden ald1. Mera-
kml gidermek ic;in c;:agny1 okudu:
·Saym Veli,
Birc;:oklann1zm bildigi gibi okulumuzun 3-B Slnlfl
ogrencileri, ogretmenlerinin devamSIZIIQI yuzunden
bilgiden yoksun b1rakilm1~t1r. Aynca ogretmenin sol-
culugu konusunda soylentiler, yazllar son gunlerde yo-

- 185-
gunla91p yaygmla9m1:;>t1r. Bunun i<;in a9ag1daki gun-
demi goru9mek uzere sizleri olaganusti.i toplant1ya c;a-
gJnyoruz. 31 May1s 196 ... gi.inu saat 20 de okulda ,top-
lantJda bulunmanJZI onemle rica ederiz. Saygilanmla.
A. Osman CakJI
Gi.indem: Okul Aile Birligi Ba9kan1•
Bir ogretmen hakkmda.

Basri Altmay, ogrencilerden kapaiJ zarflan hemen


toplad1 ve Valilige a:;;ag1daki dilek<;eyi yazd1:
·<Valilik Makamma
Erzincan:
Uzun sureden beri bir komplo altmday1m. Ancak,
somut kan1tlar saglayamadJgJm ic;in, bugune degin
susmu9, makamm1za ba9vurmam1:;>t1m. En son bugun
saat 9.30 da, durumu belgeleyecek olan ili9ikteki bel-
geleri elde ettim.
Okul Aile Birligi Ba:;;kan1, bir ogre,tmenin devam-
sJziJgmJ inceleyecek makam degildir. Okul Mudi.iru de,
llkogretim Mudi.irlugu, Milli Egitim Mi.idi.irli.igi.i ve Va-
lilik makamlann1 sorumlu olmayan ki:;>ilere c;igneterek
karga9al1k. yaratmaya yetkili degildir. Gorevimi aksat-
ma durumum varsa eger, sozre, yazl ile beni uyarma-
IJydJ. Veya llkogretim Mi.idurli.igi.ine yazarak, bir list
makam1 haberdar etmeliydi. Boyle bir 9ey olmad1. De-
netim gorerek normal rapor da ald1m. isteyerek gore-
vimden aynlmad1m. Bir kez tifoya tu.tuldum. Bundan
oti.iri.i on be9 gun Devlet Hastanesinde karantinaya
almd1m. On gun de dinlenme raporu verdiler. Bu du-
rum belgelenmi9 ve dairemizdeki dosyama konmu9-
tur.
ili9ikteki c;agnlardaki el yazJsJyla yazilm19, «Gi.in-
dem: Bir ogretmen hakkmda· yaZISI da okul muduri.i-
-186-
nun el yaz1S1d1r. Bu durumdan da il?birligi ile gerc;:ekle9-
tirilmeye c;:al19ilan komplo anlal?ilmaktad1r. Zaten oku-
lumuzda gorevli iki ogretmenin blrkac;: gundur ogrenci
velilerini k19k1rtmakta olduklan haberin1 de ogrenmi9
bulunmaktay1m.
Belgelerden, duyduklanmdan ogrendigime ve sez-
gilerime dayanarak l?Unu soyleyebilirim: Yeni bir Ku-
bilay olay1 yaratilmak istenmektedir. Amac;: budur.
Yoksa, Okul Aile Birligi'nin ne gibi i9lerle ugra9acag1,
bu konudaki yonetmelikte saptanm1~t1r. Ogretmeni
yargilamak, sorguya c;:ekmek belli makamlann i9idir.
Bilinen yontemlere ayk1n olarak duzenlenen bu
toplantmm onlenmesini, komplo hazlrlayanlar hakkm-
da gerekli i9lemin yapilmasm1 ve dilekc;:emin yamtlan-
masml ivedilikle dilerim. Saygilanmla.
Basri Altmay
C ......... llkokulu Ogretmeni·

Basri Altmay, saat on birde Valilik Makammm


orune vard1gmda, Valinin, sabahleyin Milli Egitim MO-
duruyle birlikte Kemaliye ilc;:esine gittigini, yerine Ve-
teriner Mudurunun baktiQinl ogrendi. Bunun ic;:in dilek-
c;:esini Veteriner Mudurune verdi. Dilek<;:eyi okuyan
Veteriner MOdOrO 9891rd1. .. Hemen okul mi.iduri.inu c;:a-
gu-tlp, boyle bir c;:agnnm olamayacagm1 ve bu <;:agnya
gore toplant1 di.izenlenemeyecegini, normal olmayan
bir c;:agnnm dag1t1mma ve toplantmm duzenlenmesine
arac;: olmamas1 gerektigini soyledi. Ya91i ve ki9ilik yo-
nunden yetersiz okul mudi.iri.i, korkarak Veteriner MO-
durunden ozur diledi. Bunun i.izerine, Veteriner MO-
duru 90nlan soyledi:
«Vali vekili olarak boyle bir toplant1ya izin ver-

- 187-
mem. Basri Altmay'm dilek~;esini sakliyorum. ikindiye
Vali Bey gelirler. Dilekc;:eyi kendilerine verecegim. Na-
si! uygun gorurlerse oyle i~lem yaparlar."
Okul Muduru kap1dan 91kmca Basri Altlnay'la
kar~da~t1, Ezilmi~ bir durumu vard1. Basri Al.tmay'dan
ozur diliyor, aldatild1gm1, bilmeden arac oldugunu
soyliyerek Slzlamyordu. Basri Altmay,
.. va~mdan utan!· deyip yurudO.
ikindi Ozeri Vali gelmi~?ti. Veteriner MudOrO, Bas-
ri Altmay'm dilekc;:esini Valiye vererek, durumu bir de
kendisi anlatt1, c;:1kt1. Vali, Milli Egitim MOdOrOnO c;ag1r-
t1p, dilekc;eyi verdi ve,
·Gerekli cevab1 yazm,• dedi.
Milli Egitim Muduru, makamma c;ekilip dilekc;eyi
iki kez okuduktan sonra, bir k1vanc duydu ve yamtm
karalamasm1 yaz1p, kalemdeki yazmanm1 c;ag1rarak,
·Hemen yazm, imzalay1p gonderelim," dedi.
Gece, Ogretmenler Sendikasmm lokalinde konu
enine boyuna tart1~11iyordu. Duzenlenen komplodan
Vali ve Mil!i Egitim Mudurunun haberli olabilecegi ko-
nusu konu~ulurken, Basri Altmay,
.. Pek sanm1yorum, bu kadar m1 dG~?Wier?" deyin-
ce, ogretmenin biri,
·Milli Egitim Mudurlerinden birinin; ogretmen
koyde kooperatif kuruyor diye, ogretmeni koylulere
dogdurdugunu duymadm m1?" dedi. Ba~ka biri,
.valinin ogretmen toka.tlad1gm1 bilmiyor muyuz?·
dedi. Oc;uncu bir ogretmen,
·Ne gunlere kald1k!» diye bag1rd1. «B1rakm Cum-
huriyet donemini, lmparatorluk doneminin valileri bile
doyle degildi. ic;lerinde Mithat Pa~a gibi nice nice de-
gerli insanlar vard1." Dordunci.i konuf?an da, f?Unlan
soyledi:
- 188-
«Bu doneme degin, Milli Egitim Mi.idurleri, degerli
olduklan ic;:in mudur olurlard1. Yap1tlan olanlar, buyuk
i9ler ba9aranlar atan1rlard1 o makama. Ya l?imdikiler!
Partizanlann kuyruklan olduklan ic;:in, yagcll1klanndan
otUru getiriliyorlar o kol.tuklara. Altm1l? yedisinin ic;:inde
uc;:u bel?i gec;:mez, o makama lay1k olanlann sayJsl. ..
Bel?inci bir ogretmen, oturdugu yerden ayaga kalkt1
ve,
«Arkada9lar! • dedi. ·Ballgm bal?tan koktugunu
biliyoruz. Soranm size: Vali, Milli Egitim Muduru di-
yorsunuz da nic;:in Bakandan S1zlanm1yorsunuz? Bir
Mustafa Necati, bir Saffet Ankan, bir Hasan Ali Yucel
zamanmda ogretmenlerin durumu boyle miydi? Ata-
ti..irk'un ogretmenleri s1k s1k onurlandJrdlQinl, o donem-
lerde Valilerin ogretmenlere nasll saygll1 olduklann1
biliyoruz, duyuyoruz, okuyoruz. 0 donemlerde ogret-
menlere yular takl11p gezdirilmediydi! 0 donemde, og-
retmenlerin komplo ile uretim organ1 kesilmediydi. 0
donemde bayan ogretmenler sac;:lanndan tutulup su-
ruklenmiyordu. Ogretmenlere kur$Un Slkllmlyordu. Og-
retmenler trakt6r altmda ezilmiyordu. Hele hele top-
lantllan s1rasmda toptan yakllmak cesareti hie olmu-
yordu. Bir Kubilay olaymda kac;: ki9inin kellesinin git-
tigini iyi biliyoruz. Bunun ic;:in bo9verin siz! Balik bal?-
tan kokarsa, yerel yoneticiler daha da c;:ok koku sali-
yor! Bunu kim yads1yabilir? On bin ogretmenin ugra-
$1nl b1rak1p, yurt d191na i$<;:i olarak gitmesinin nedeni,
yaln1z ayligmm yetersizliginden degildir. Ugra9 onuru-
nun c;:ignenmesi, horlanmas1, bezdirilmesi, ki.isti.irul-
mesi, ya9am guvensizliginin sonucu bu say1 on bini
bulmu9tur.•
Ogretmenler, lokalde bir halka olmu9, oturuyor,

-189-
konu~uyorlard1. Yalnrz bic;:im olarak degil, bir zincirin
halkalarr gibi elele, omuzomuzaydrlar. Saatlerce ko-
nu~tular. Sonra, uzgun, kederli, srkrntrlr bir suskunlu-
ga gomulduler. Sanki uzerlerine yaprlar yrkrlmr~. yr-
krntrlar altrnda kalmr~lardr. .. Ancak, neden sonra grup-
lar halinde evlerine dagrldrlar.
ikinci gun, Basri Altrnay, Milli Egitim Mudurlugu-
nun yazrsrnr ald1. $6yle deniyordu:

Okullann, Okul Aile Birlikleri gerektigi zaman ve-


lilerle toplantr yaparak okul ve ogrencilerin genel du-
rumlarr hakkrnda konu~ur. Bu itibarla bu tor toplantr-
larrn herhangi bir ki~iyi izam etmeyecegi kanrsrna va-
rrldrgrndan yaprlacak bir i~lemin olmadrgrnrn dilekc;:e
sahibi ogretmene duyrulmasr. .. »
Basri Altrnay, bu yazr uzerine, Milli Egitim Mudur-
lugune ve Valilige; Okul Aile Birligi Yonetmeligindeki
ilgili maddeleri srralayarak, ,bu kurullann hangi konu-
lan ele alrp, hangi konularr ele alamayacagrnr bir bir
yazdrktan sonra; gerc;:egin ogrenilmesi, toplantrda
egitsel amac;: dr~rna c;:rkrlp c;:rkrlmadrgrnrn saptanmasr
bakrmrndan birkac;: ilkogretim mufetti~inin gorevlendi-
rilmesini, toplantrya katrlacagrndan can guvenliginin
gerekirse korunmasrnr belirten dilekc;:eyi elden vererek
bir gun sonraki geceyi beklemeye ba~lad1.
Toplantrnrn yaprlacagr gecenin ak~amr, ogretmen-
ler lokalde toplanarak, Basri Altrnay'a toplantrya katrl-
mamasr gerektigini rsrarla yinelediler. Konu~anlar ~un­
lan soyluyorlardr:
«Bugune degin bu tur toplantrlar, pazar gunleri
yaprlryordu, bu nic;:in geceye getiriliyor?»

- 190-
«Vali ve Milli Egitim Mudurunun tutumu ku9ku ve-
rici.»
·Veteriner Muduru onlardan daha anlay191i 91kt1.»
.. ouyduklanm1z c;:ok kotO .....
.. Evet! Bir Kubilay olaymm duzenlenmekte oldugu
ac;:1k sec;:ik! »
«Biz de adamlanm1z1 toplant1ya sokup, konu9u-
lanlan dinletecegiz. Bunu yapahm arkada9lar!,
.. Basri, senin ogrenci velilerinden tan1d1klanmlz
var!»
.. Basri, senin o toplant1ya gitmen Donki9otluk
olur."
.. Bu gozudonmu9 gericiler tak1m1yla tek ba91m1za
ugra9amay1z!"
Basri Altmay, toplant1ya katilmaktan boylece all-
konuldu. Yaln1z, birkac;: izleyici gonderildi. On kadar
ogretmenle birlikte, Basri Altmay, lokald·e toplantmm
sonucunu beklemeye ba9lad1. Gece on birde toplantl-
ya sokulan ki9iler lokale gelip, anlatmaya ba9ladilar.
Anlatilanlara gore toplant1 96yle oluyor:
Toplant1ya elli kadar veli kat11iyor. Partili biri olan
Okul ile Birligi Ba9kan1 toplant1y1 ac;:1yor. Tek madde-
lik gundem hakkmda uzun uzun konu9uyor. Basri Al-
tmay'l Bakanl1gm mufetti9likten ay1rdiQinl, Erzincan'a
surgun olarak geldigini, butOn bunlann onemli bir ne-
deninin olmas1 gerektigini, nitekim nedenlerinin de her
gun Erzincan gazetesinde a<;:iklandiQinl, c;:ocuklannm
solcu bir ogretmende okutulmasmm sakmcal1 olaca-
gml, za.ten yirmi be9 gun okula gelmedigini anlat1yor!
Ba9kan bunlan anlat1rken, okulda gorevli, gericiligiyr
le tanman ve toplantmm duzenleyicilerinden iki ogret1
men, s1ra ile velilerin yanma oturarak bir 9eyler soylu-

- 191-
yor. En sonunda koyu bir partizan olan Okul Aile Bir-
ligi Bal;lkanr, konul;lacaklann adlanm yazdrrmasmr isti-
yor. lJc;: kil?i admr yazdrnyor. Birincisi l?Oyle konul?u-
yor:
«Ben bir eski ogretmenim. Ba~?kanm konul?masmr
ilgiyle dinledim. Ve c;:ok uzuldum. <;unku ki~?klltiCI bir
konul?ma. Okul Aile Birligi Yonetmeligini kendilerine
okumasmr sallk veririm. Konul?masr ti.imuyle bir kil?iyi
ilgilendiriyor. Hem bu, bizlerin ilgilenemiyecegi bir ko-
nu. Bu konularda soz sahibi olacak gorevliler var. Biz
bir ogretmenin solculugunu, sagcdrgmr burada konu-
9amayrz!~
Bir iki ki9i homurdanmaya ba!;!liyor. Emekli ogret-
men konu9masmr surduruyor:
«Evet! Vine soyluyorum! Bu konuyu burada ko-
nu9amayrz! Ayrp diye bir 9ey var! Ogretmenin gelme-
digi gunleri, okul mudurleri bilir, onlar list makamlara
yazarlar. Ogrenmek istiyorsanrz, soruyorum 9imdi okul
mudurune: Mudur Bey! Ogretmen Basri Altmay, ne-
den okula gelmedi?•
Okul muduru, ayaga kalkarak c;:ekingen bir durum-
da yanrtllyor:
«On be9 gun hastanede yatm19. On gun de ra-
porluymu$. Daire biliyor. •
Okul mi.iduru, yrkrllr gibi oturuyor, emekli ogret-
men soruyor:
«Mi.idi.ir Bey! Neden mi91i mrl?h konul?uyorsunuz?
Hastanede yattrgmr, raporlu oldugunu bilmiyor musu-
nuz? Hastanede on be9 gun yatan bir ogretmeninizin
onemli bir hastalrgr olsa gerek. Gec;:mi$ olsuna gittiniz
mi?·
«Gitmedik.·

-192-
.. Qyleyse, sevgiye, sayg1ya dayanan bir ilil?ki ku-
ramamll?Sin okul ic;:inde. Yoneticilikte, okul mi.idi.iri.i ne
ise, okul da odur diye bir sbz var; bunu unutmay1n1z! •
Mi.idur, hie;: seslenmez. Bu kez, emekli bgretmen
sorar:
"Peki, ad1 gec;:en ogretmenin okuttugu s1n1fta c;:o-
cuklan olanlar parmak kaldlrs1n?•
Be9 ki9i parmak kald1nyor. Emekli bgretmen:
.. Burada bgretmen hakkmda konu9ma yetkiniz
yok ya, diyelim ki var! Soyliyeceginiz bir l?ey var m1?•
diye soruyor.
Bel?inden de ses c;:1km1yor. Bu kez,
.. Peki nic;:in geldiniz?· diyor.
Uc;:U, ogretmenlerin c;:aglrdlQinl, biri merak edip
geldigini, biri de, toplantmm di.izenleni9ine sinirlene-
rek geldigini soyli.iyor. Ve bir sessizlik oluyor. Sessiz-
ligi din gbrevlisi olan biri bozuyor:
.. Ay1p! • diye bag1rd1ktan sonra, udedikodu 1c;:1n
toplant1 olmaz. Benim de yegenim, ad1 gec;:en bgretme-
nin ogrencisi, bir l?ey diyemem,• diyor ve toplant1y1
terketmek i.izere kap1dan c;:1karken. Okul Aile Birligi
Bal?kan1,
.. Ama hocam, o bgretmen so leu! • diyor. Oc;: bel?
kil?i daha,
·Solcuuu ... • diye homurdan1yor.
Bunun i.izerine bir karga9al1k oluyor. Sinirlendim
de geldim diyen, Basri Altmay'm bgrencisinin velisine
biri, nasll sinirlendigini sorunca,
«$byle sinirlendim! • diyor ve bir tokat at1yor.
Boylece kargal?al1k bi.iyi.iyor. Bel? alt1 kil?i yumruklal?-
maya, tekmelel?meye bal?l1yor ... Kap1dan geri donen
din gorevlisi,

- 193-
F: 13
-Sorumlu Ba9kan ve okul og~etmenleri,,. diyor.
Emekli ogretmen,
.. Ba9kan, gorevini bilmiyor, k19klrtlclllg• gorev sa-
n•yor! .. diye bag1nyor, yumrukla9ma h•zlanJYor. Top-
lantmm yapild•g• dersanenin camlanndan biri k1nhyor.
D19ardan gelen iki gece bekc;isi ile neden sonra gOru-
nen bir polis yumrukla9manm, kavganm onune gec;i-
yor. Yat•9.t1rmaya c;al191Y0r. Ba9kan, yine de bag1nyor:
-Solcu olmasayd1 o ogretmen toplant1ya gelirdi!,
Nedense, Ba9kanm bag1rmalann• onlemiyor po-
lis. Toplant1ya gelenlerden bir bolugu,
·Boyle Okul Aile Birligi toplantiSI olmaz! .. deyip
gidiyorlar.
Birkac; veli sinirlenerek,
«Ba9kan oyle konu9ursa sonuc; boyle olurJ.. de-
dikten sonra gidiyorlar. Emekli ogretmen ise, okul
mudurune,
«Sizi ay•pl1yorum,., deyip gidiyor.
Okulda, koyu partizan olan Okul Aile Birligi Ba9-
kan1 ile birlikte be9 ki9i kal1yorlar. Bunlann ikisi, okul-
da gorevli, gericiligiyle tanman iki ogretmen. Bunlar-
dan birisi, c;evrede oyle bir On yapm19 ki, karde9ini,
tarla yuzunden oldurttugu, ve de daha ba9ka karanhk
i9lere girdigi soyleniyor. Ama, c;ocuklann1 imam-Hatip
Okulunda okutmas1, Komunizmle Mucadele Dernegine
uye olmasl, kardel;linden kalan mulke oturmasl, kimi
ticaret i9lerine giri9mesi ve de yerel ve ilkel gerici ga-
zetenin yazan olmas1, soylentileri etkisiz b1rak1yor ...
Ve i9te o gece, be9 ki9i, okulda, Valilige, Bakan-
l•ga, hirer dilekc;e yazarak, solcu ogretmen hakkmda
i9lem yapllmasm1 istiyorlar...

- 194-
XXXVI

Bu olayl1 ve karanl1k ama<;li toplant1dan iki gun


sonra, Erzincanli olup, geziciba~ogre.tmenlikten ilkog-
retim Mufetti~ligine getirilen iki llkogretim Mufetti~ini,
Milli Egitim Muduru, Basri Altmay hakkmda soru~tur­
ma yapmakla gorevlendirdi. Soru!jlturma, olay yaratl-
cllar hakkmda a<;llacakken, Basri Altmay hakkmda
a<;11iyordu. Su<;lu durumda olanlar, kahraman davra-
nlf?lanyla !jlurda burda konu!jluyorlardl. Haks1zliga ug-
raml!? olan Basri Altmay ise sorguya <;ekiliyordu. Sa-
nlk durumuna du!?Oruluyordu ...
lki ilkogretim Mufetti!?i. Basri Altmay'm <;ali!jltiQI
okula geldiler. Once bir dersine girdiler. Derslerin bit-
mesine, yani okulun kapanmasma iki gun vard1. Bas-
ri Altmay'm plan defterlerini incel:ediler. <;ocuklan te-
ker teker soru yagmuruna tuttular. Eksik bulamaddar.
Oteki dersanelerde, ogretmenler karne doldurmakla
ugra9t1klan i<;in, gurultuler yukseliyordu. Buna kar!jlm,
iki llkogretim Mufetti!?i. Basri Altmay'm okuttugu sml-
fm ogrencilerine defterlerini, kitaplarm1, mendillerini <;1-
kartlp, incelediler. Ozellikle, defterlerdeki yazilan oku-
yorlardL.. $u !?U eksik diyecek pek bir !jley bulama-
ymca, <;ocuklann agzm1 a<;t1np, di!jllerine bakmaya
ba!?ladilar. Mufettif?lerden biri, mart ay1 sonunda Bas-

- 195-
ri Altmay'm denetimini yapml!;l, bu kadar ugra!;lmaml!;l-
tl. Di!;line bakt1g1 bgrencilerden birini gbstererek,
.. Fm:;:alamaml!? bu <;:ocuk di!;llerini Basri Bey,• de-
di. Basri Altmay,
.. F1r<;:ala di!;llerini oglum,• dedi bgrenciye. Oteki
mufetti9,
«Basri Bey, k1zlann sa<;:lan pek dagm1k,• dedi.
.. Ruzgar dag1t1yor.•
·iyice tarasalar. Bir de toka ve kurdela ile tuttur-
salar ... •
·iyi olur ...
Basri Altmay, gulumsuyordu, yan1tlarken... Mart
aym1n sonunda denetimini yapan mufetti!;l.
·Onlukleri pek solgun ve eski,• dedi. Basri Al-
tmay,
.. <;ogu yoksul, sonra ders yll1 sonu da geldi,• di-
ye yan1tlad1.
.. Ama gaze guzel gbrunmeli. •
.. Aslmda giysi zorunlugu bile kald1rlld1. Biliyorsu-
nuzdur.•
·Bakma can1m byle sbylediklerine.•
·Oyle sbyleme degil.,. ybnetmelik geregi. Ostelik
bu konu da s1k s1k genelgelerde geliyor. •
«Amaan Basri Bey, bize.ders mi veriyorsun!·
·Ders degil bunlar, dogrular...
.. vani hi<;: eksigini st:iylemeyelim mi?·
«Eksik bulursan1z elbette st:iyliyeceksiniz!·
.. j~te ben de st:iyluyorum.•
Basri Altmay, sinirlenmit;;ti. Biraz yakla9t1 ve,
·Denetim ybnteminizi degit;ltirdiginizi gt:iruyorum,•
dedi.

- 196-
·Mart aymda bu kadar incelemiyordunuz.•
"0 zaman incelemem de !?imdi incelerim. Ne var
yani!"
·Biraz yava!? konu!?al1m."
«Ni9in?•
·Cocuklar tan1k olmasmlar.•
·Ni9in 9ekiniyorsunuz?·
·Cocuklar boyle kl.iQLik !?eyleri duymaya ali!?ma-
smlar istiyorum.•
"iyi vallahi! Bir de egitim dersi vermeye kalklyor-
sun!·
·Egitim dersi degil, bir uyan.•
«Kazm ayag1 oyle degil.·
·Peki konu!?muyorum. Denetim teknigini iyi bildi-
gim hal de konu!?muyorum ...
«Ml.ifetti!?lik yaptiQinl biliyoruz ...
"Oyleyse?·
«$imdi, mufetti!? durumunda degil, tefti!? edien du-
rumundasm.•
«Bunlan biliyorum.•
"Biliyorsan1z, kar!?l Q1kmazsm1z.•
·Vine yineliyorum, ogrenciler duymasm. •
"Ne istiyorsun?•
·<lstedigimi soyluyorum. Ogrencilerin bu tur-
IU konu!?malan duymasm1 istemiyorum. Soyliyecekle-
rinizi d1!?arda sbylersiniz.•
·Peki peki.•
Dersten 91kma zili galml!?tl. iki mufetti!?, 90cuklan
inceleme i!?lerini surduruyorlard1. Bir iki ogrencmm,
yuznumaraya gitmek istedigini soylemeleri uzerine,
ikinci mufetti!?.
"Se.bredin!· diye bag1rd1. Birinci mufetti!?.

- 197-
.. <;rksrnlar bari,• dedi.
Ogrenciler, tutsakhktan kurtuluyorlarmu;; gibi, ko-
~u~tular. Birinci mufetti!?,
"Yava!? yOrOmek ogretilmedi mi size!~ diye ba-
grrdl. Basri Altrnay, ogrencilerin tOmOnOn c;:rkmasrnr
bekledikten sonra,
«Ne oluyor kuzum?• diye sordu .
.. Basri Beyr ..
.. Buyur?~
«Aramrzdaki mesafeyi unutmamanr rica ederim. •
.. unuttum mu? ..
«Kuzum diyorsun ...
.. Dedim! Ne oldu? ..
«MOfetti9 Bey deseniz olmuyor mu? .. Basri Altrn-
ay, gulerek,
"Peki, MOfetti!? Bey.•
"Tamaammm!·
«Ba~ka soyleyeceginiz var mr? Sigara ic;:mek ic;:in
dr!?an c;:rkacagrm?•
.. var. Ders zili c;:ahnca, ogrencileri gorevlendir,
mudur odasrna gel. Bir soru9turma i!?i var.~
.. Hay hay!·
Oc;:O de dersaneden birlikte c;:rktrlar. MOfetti!?ler,
mudur odasrna gitti, Basri Altrnay, bir sigara yakrp ge-
zinmeye ba9lad1. DO~Onuyordu: Onyargr ile geldikleri
belliydi. Soru9turmacr olarak kabul edilmemeleri gere-
kirdi. Ama ... Evet ama, bir de bu yOzden uzun uzun
ugra~trnlacakt1. En iyisi, uysalhk yaprp, beklemeliydi.
Sonra da kar~r c;:rkabilirdi ...
Ogrencileri oturtup gorevlendirdikten sonra mu-
dur odasrna gitti. Mudur yoktu. lki llkogretim Mufetti!?i
bekliyorlard1. Basri Altrnay,

- 198-
.. Buyurun," dedi. Basri Altmay'1 mart aymda de-
netleyen,
-Hakk1n1zda ~ikayet var da, ifadenizi alacag1z,•
dedi. lkincisi, ~;antasmdan 91kard1gl, onceden haz1rla-
d1klan soru kag1tlann1 uzatarak,
"Buyurun," dedi.
Basri Altmay, sorulan okumaya ba~lad1:
1 - Solcu oldugunuz s1k s1k Erzincan gazetesin-
de yay1mland1Q1 halde ni~;in sustunuz?
2 - Yirmi be~ gunluk raporu alman1z1n nedeni
nedir?
3 - Raporlu oldugunuz sure i<;:inde s1k s1k dl~ar­
larda gorundugunuz soyleniyor, ne dersiniz?
4 - Ogrencileri yeti~tirme konusunda lakayt kal-
diQiniZ iddia ediliyor, ne dersiniz?
Mufetti!? Mufettil?
Bekir Yum!?ak Faruk Kalkanc1

Basri Altmay, her iki llkogretim Mufetti~inin, oku-


lundaki gerici iki ogretmen -olay duzenleyicileri-,
hatta Okul Aile Birligi Baljlkanl ile hem!?eri olduklan
gibi uzaktan akraba olabileceklerini de duljlundu. Ama
araljlt1rmay1 sonraya b1rakarak, k1sa k1sa yan1tlad1:
1 - Gereksiz tartlljlmaya girmek istemedigimden
ve yazllann pek ~;ok duzeysiz oldugundan sustum.
2 - Yirmi be~? gunluk raporu almamm nedenini
hastaneden ve Milli Egitim Mudurlugundeki dosyam-
dan inceleyiniz.
3 - Dinlenme raporunda yataktan <;:1kmayacag1m
yazll1 olmadiQI gibi tutuklu da degildim. Bunun i<;:in on
gun ic;:inde hep evde kapal1 kalmad1m.
4 - Biriniz, benim ve ogrencilerimin, dersanemin

- 199-
denetimini mart ay1 sonunda yapt1n1z. Normal <;ali~tiQI­
ml belirten raporu da verdiniz. 0 gunden beri de hi<;
bir makam, gorevimi aksatt1g1m, savsaklad1g1m konu-
sunda uyanda bulunmad1. <;unku boyle bir durum yok-
tur. Eger boyle bir ~ey olsayd1, ka<; kez soru,~turma,
inceleme konusu olacagm1 siz de iyi bilirsiniz. Dersle-
rin bitmesine iki gun kala geldiniz, boyle bir durum
gordunuz mu? lzin verin de, ben de su soruyu yonelte-
yim.
Aynca 9unu da belirteyim, bu sorular, soru~turma
konusu olacak nitelikte degil. Boyle savlarda bulun-
mak, bilisizligin en a<;1k kan1t1 oldugu gibi, soru~turma
konusu yapmak da guiOn<;.
Basri Altmay

Basri Altmay, art1k ku<;Ok yerlerde rahat <;ali~ma


ve ya~ama olanagmm kalmadiQinl iyi anlayarak bir ka-
rara vard1: Rahats1z alan e~ine, tam orgutlu saglik ku-
rulu bulunan yerlerde <;ali~mas1 gerektigini belirten
bir rapor al1p, saglik, k1dem ve ba~an durumundan is-
tanbul'u istetmek. Kendisi de e~ ve k1dem durumun-
dan istanbul'a atanmas1n1 isteyerek, boylece <;evreden
aynlmak ...
Zaman ge<;irmeden, e~ine gerekli raporu al1p, di-
lek<;eyi verdirtti ....
Okullar tatil olmu~tu. Haziran aym1 da atlatt1ktan
sonra, temmuz, agustos aylan i<;inde evcek bir yerlere
gitmeyi du~unuyordu art1k.
Aradan <;ok ge<;medi, Milli Egitim II Oisiplin Ku-
rulundan, yedi gun i<;inde savunmasm1 isteyen bir ya-
ZI geldi. Ceza vermek istendigi belliydi. Savunmasm1
geciktirmeden yap1p verdi. Ve aradan on be~ gun ge<;-

-200-
meden ed, Milli Egitim il Disiplin Kurulunun karannr
aldr: Hem il dr~ma atanmasma hem de • Tevbih Ceza-
sr» ile "Tecziye»sine karar verilmi~ti. Basri Altmay
aradan gec;:en zaman ic;:inde, sorul?turmayr yapan llk-
ogretim Mufetti~leri ile, ~ikayetc;:i alan Okul Aile Bir-
ligi Ba~kanmm ve okulundaki gerici iki ogretmenin
uzaktan akraba olduklannr da ogrenmi~ti. Zaman ge-
c;:irmeden Milli Egitim Bakanhgr Disiplin Kurulu Ba~­
kanhgma, savunmasmr aynntllr olarak yazrp gonderdi.
Savunmasmda, soru~turmasm; yapan iki llkogretim
Mufetti~inin, ~ikayetc;:ilerle hrsrm oldugunu, C.M.U.K.
na go.re, .... civar hrsrmhgr olursa taraflardan biri talep
etmese bile muhakkik ve mi.ifettil; kendiliginden i!Jie il-
gisini kesmege mecburdur ... denildigi halde, sorul?tur
yapan ilkogretim Mufettil?lerinin bu yasaya uymadrk-
lannr, Milli Egitim Mudurunun kasrtlr olarak bu mufet-
ti~leri soru~turmacr olarak gorevlendirdigini belirtti.
Aynca, iki cezanm birden verilip verilemiyeceginin de
du~unulmesi gerekecegini yazd1.
Basri Altmay, ne yazmsal, ne toplumsal, ne de
ekonomik kitap okuyacak zaman bile bulamryordu. Ya-
zryr da azaltmr~t1. En son yazdrgr .. eu Karanhk Ders
Yrh Da Bitti .. adh yayrmlanan yazrsmdan sonra, yazr
yazacak elveri~li zaman bulamamr~tr. Butun gunu, yo-
netmelik, yasa maddeleri ezberlemek, ogrendiklerine
gore savunmalar yapmak ve gelecekteki soru~turma­
lara hazrrlrklr olmak ic;:in bu konudaki bilgisini geli~tir­
mekle zamanrnr tUketiyordu. Gec;:irdigi soru~turmada
sorulan sorulann, verdigi yanrtlann birer sayrsmr da
tuttugu bir dosyada saklryordu. Bunlarla yetinmiyor,
yasalan, yonetmel ikleri kan~trnyor, il?ine yarayabile-
cek maddeleri aynca tuttugu bir defterde belirtiyordu.

-201-
Temmuz ayt geldigi halde c;evre degi~tirmek ic;in bir
yere gitmedigi gibi, butl.in gun evde kapantp c;ah~tyor­
du. Stk stk soru!?turma dosyas1n1 kan~ttnyor, sorulan
sorulan okuyor, sinirleniyordu. Yerel yoneticilerin ve
Bakanlig1n yapttgt i!}lemlerin dogurdugu act sonucu,
yalntz duymuyor, okumuyor, gormuyor, ayni zamanda
ya!?tyordu da ... Ogretmenler hastalantyor, kustOrulu-
yor. bezdiriliyor, verimsizle!}tiriliyordu. Her ne kadar,
dimdik ayaktaytz, ytlmtyoruz dense de, bunun tam ola-
rak dogru oldugu savtnda pek bulunamtyordu. Hie; de-
gilse, zamantmtzt tl.iketiyorlar, boylece verimimizi azal-
ttyorlar diye dO!?Onuyordu, kaygtlantyordu ...

-202-
XXXVII

Temmuz ay1 sonlan gelmi~ti. Nurcan'm, saghk, ba-


~an ve k1dem durumundan Istanbul iline atanma yazl-
51 da gelmi~ti. Basri Altmay, e~ durumundan lstanbul'a
atanma dilekc;:esini vermi~ti. Ne ki, soruljlturma gec;:ir-
digi gerekc;:esi ile dilekc;:esi Bakanhga gonderilmiyor-
du. Halbuki ayni il i<;:inde soru~turma gec;:irmekte olan
ba9ka ogretmenlerin dilekc;:eleri Bakanhga gonderildi-
gi gibi, atand1klann1 bildiren yazllar da gelmi~.ti. Ga-
zetelerde. lstanbul'da ogretmen ac;:1gmm c;:ok oldugu,
hayat pahahhgmdan lstanbul'daki ogretmenlerin bir
bolugunun Anadolu'yu istedikleri, Anadolu'dan istan-
bul'a istekli ogretmenlerin az olduguna deggin haber-
ler yay1mlan1yordu. Basri Altmay, yeniden bir dilekc;:e
vererek; soru~turma gec;:iren ba9ka ogretmenlerin di-
lekc;:elerinin Bakanhga gonderildigini, e9it iljllem yapl-
larak dilekc;:esinin Bakanl1ga gonderilmesini belirtti. Bu
dilekc;:esine de, Erzincan Valiligi emrine atanah iki yll
olmad1£p i<;:in bir iljllem yap11am1yacagm1 belirten yan1t
geldi. Bu kez, yonetmelige gore, istegiyle gelenlerin
iki yll c;:aliljlma zorunlugunda oldugunu, kendisinin is-
tegi dll;llnda, mOfettiljllik gorevi kaldmlarak Erzincan
Valiligi emrine atandiQinl, istegi d191nda Erzincan'a ve-
rilenlerden bir y1l ic;:inde ba9ka illere atananlann oldu-

-203-
gunu belirterek, e~ durumundan oturu i5tanbul'a atan-
ma51 ic;:in dilekc;:e5inin Bakanl1ga g6nderilme5ini, mag-
dur edilmeme5ini i5tiyen bir dilekc;:e daha verdi. Vali
ve Milli Egitim Muduru, hie;: bir ac;:1k kap1 bulamaymca,
bu kez Ba5ri Altmay'm dilekc;:e5ini Bakanliga gonder-
diler.
Agu5to5 aymm ilk gunleriydi. Erzincan II Milli Egi-
tim Di5iplin Kurulunun verdigi karan, Ba5ri Altmay'm
gerekc;:e g65tererek yapt1g1 5avunma uzerine, Milli Egi-
tim Bakanlig1 Di5iplin Kurulu bozmu~tu. Bunun uzeri-
ne Ankara'dan bir Bakanllk Mufetti~i gelip, 5oru~tur­
ma yapmaya ba~lad1. Soru~turmay1 derinle~tirdikc;:e
derinle~tirdi. Tan1klar c;:ogal1yordu. Ogretmenlerden .
belki yirmi5inin, ilkogretim Mufetti~lerinden birc;:ogu-
nun ifadeleri al1r.d1ktan ba~ka, halk ic;:inden on kada-
nnm ifade5ine de ba~vurmu~tu Bakanllk Mufetti~i. Uc;:
gun, Bakanllk Mufetti~inin yerle~tigi liseye, akm akm
ifade vermeye giden oldu. Halk ve bgretmenlerden
ba~ka 6teki memurlar da, Basri Altmay'm durumunun,
boyle ince elenip s1k dokunacak kadar geni~lemesine
ve derinlemesine bir soru~turma gec;:irme5ine anlam
veremiyorlar, ~a~1nyorlard1. Kume kume 6gretmenle-
rin, ~ikayetc;:ilerin ifadeleri almd1ktan sonra, 51ra Basri
Altmay'a gelmi~ti. Bakanllk Mufetti~i. Ba5ri Altmay'1
c;ag1rtt1. Zaten beklemekte olan Basri Altmay geldigin-
de, Bakanl1k Mufetti~i iyice bakt1 ve,

.. oemek 5izsiniz!? dedi. Ba5ri Altmay,


.. $a~alatt1m m1?• diye 5ordu .
.. $a~ilacak bir ~ey kar~15mday1m, siz ~a~alatma­
dmlz.»
.. oogrusunuz ... $a~ilas1 bir ortam yarat1yorlar.»

-204-
Bakanl1k Mufetti9i, bir sure dl.i9undukten sonra,
elindeki kag1d1 uzatarak,
·Bu sorulan cevapland1nn1z. Ama burada ... • de-
di.
• Yaz1 makinasmda yazacag1m.•
·Daha iyi olur. Bakanllk, konunun uzerinde .onem-
le duruyor."
Basri .~ltmay, sorulan okumaya ba9lad1:
1 - Erzincan'da a91n solcu olarak tanman kimse-
lerle yakm ili9ki halinde bulundugunuz ve bir grup tel;l-
kil ettiginiz, sizin bu grubun lideri oldugunuz;
2 - <;evrede Stalin diye anild1g1n1Z ic;:in itibanni-
ZI yitirdiginiz;
3 - S1k s1k rapor aldiQiniZ, bu yuzden gorevinizi
aksatt1g1n1Z iddia edilmektedir. Gerekli ac;:1klamalarda
bulunarak dl.i9i.incelerinizi bildirmenizi ve savunman1z1
yapman1z1 rica ederim. Mufetti9
Mehmet Unsoy
Basri Altmay, sorulan okuduktan sonra, gulumsi-
yerek,
·Mufetti9 Bey, onemli mi buluyorsunuz bu savla-
n?· diye sordu. Mufetti9,
·Siz nasi! buluyorsunuz?· diye soruyu soruyla ya-
n1tlad1.
.. Jncir c;:ekirdegini doldurmayacak denli onemsiz,
gereksiz buluyorum. •
•Ned en?·
·Birinci soruda bir grubun lideri oldugum, ikinci
soruda itibanm1 yitirdigim savlan1yor. Lider niteligini
gosteren bir ki9i, itibarl1 olur; itibann1 yitiren ki9ide li-
derlik niteligi kalmaz. Bundan dolay1, iki soru ic;:in, ek-
si art1y1 gotl.irur, kal1r s1f1r diyebiliriz. lJc;:uncu soruya

-205-
gelince: K1demime gore ne kadar rapor alabilecegimi
benden iyi bilirsiniz. Bugunku kidemime gore, hasta-
hglmdan otliru iki y1l bile rapor alabilirim. Buna da bir
~ey denemez. Bu sorunun devam1 olan, gorevimi ak-
satma i~ine gelince: Boyle bir ~ey yok. lyi c;ah~t1g1m.
Denetim gordum. Normal rapor ald1m. Gorevimi aksat-
t1g1m1 bana kimse sozle, yaz1 ile bildirmedi. Boyle bir
durum olsayd1, soru~turmaya koyulacaklard1 ilgililer.
i~te bu kadar gulunc; savlar ic;in, taa Ankara'dan sizin
gonderilmeniz, bu yolla yoksul blitc;emizin kay1plara
ugratilmas1, bizlerin de hie; yoluna surgunlere gonde-
rilerek bu kay1plann c;ogalt1lmas1 tek sozcukle ac1d1r...
Butun bunlar Erzincan'daki ve Erzincan gibi illerdeki
guc;suz, bilgisiz, tutucu yoneticilerin ve boyle yoneti-
cilerin kaynakland1g1 yerden geliyor. Bir kez, soru!?-
turma yontemini bilmedigini, iki llkogretim Mufetti9ini
gorevlendirmekle, ,Milli Egitim Muduru belli etti. 0 iki
mufetti~in de soru9turma yontemini 1y1 bilmedikler!
ac;1ga 91kt1. Ogretmene yapllan komploya seyirci kal-
makla da Milli Egitim Mudurunun ve Valinin ne du~un­
dukleri, ne istedikleri anla~1fd1. Butun bu yanh~ davra-
nl9 ve yonteme ayk1n i~lemleriyle once Milli Egitim
Mudurunun sorguya c;ekilmesi gerekirdi. $unu art1k
ac;1k olarak soylemek durumunday1z: Sizi, beni ve da-
ha ba~kalann1, sorumlulugunu bilmeyen boyle sorum-
lular ugra~.t1rmaktad1r. Yaz1k! <;ok yaz1k! ..
«Ben soru~turmac1y1m, verilen gorevi yapanm ...

«Dogru. Verilen gorevi yapacaksm1z. Ama, bir


yurtta9 olarak da dli9unmek durumunday1z. Hie; ugru-
na oyaland1nlmam1z ac1 veriyor...
«Bir ~ey diyemem.•

-206-
uBir ~ey demiyebilirsiniz. Sizin zamanrnrzl alma-
yayrm.•
.. lyi olur. Siz sorulan cevaplayrnrz.»
·Ac;:rkc;:a ba~tan soyliyeyim: Sorulara yanrtlanm.
aynen konu~tugum gibi olacak. Hie;: degi~iklik yapmr-
yacagrm. Belki yuz sayfaya yakrn ifade aldrnrz. Sozde
suc;:lu alan ben, c;:eyrek sayfa dolduracagrm ...
.. Qrasr sizin bileceginiz i~."
Basri Altrnay, yazr makinasrnr online c;:ekti ve on
dakikanrn ic;:inde, ayni konu$tugu gibi sorulan yanrtla-
dr. imzaladr. Bakanlrk Mufetti$ine verdi. Kopyasrnr da
cebine koydu ve kalktr. Gidiyordu, Bakanlrk Mufetti~i.
«Bir nushasrnr niye aldrnrz?· diye sorunca, guldu
ve,
«Bir dosya da ben hazrrlryorum da, .. dedi.
«Nic;:in?»
«Bir gun emekli olursam, hazrrlamakta oldugum
dosyayr aynen yayrmlayacagrm. Gelecek ku~aklar, ne-
lerle ugra$trnldrgrmrzr, nasrl kryrlarak surgunlere gon-
derildigimizi ogrensinler .....
"Peki Basri Bey ...
«HO$Ca kalrnrz ...
Basri Altrnay, gulumsiyerek c;:rkarken, kapr onun-
de bekleyen ogretmenler de gulumsediler. Biri,
.. Komediden mi c;:rkryorsun? .. dedi.
.. Acr ve gulunc;: bir oyunun, yani trajikomik bir
oyunun ba~oyuncusuyum; hem de seyircisiyim .....
Birkac;: ogretmen, Basri Altrnay'la birlikte yurudu-
ler...

-207-
XXXVIII

Basri Altmay, agustos aymm ortalannda, el? du-


rumundan gonderilen dilekc;:esini kovul?turmak ic;:in An-
kara'ya geldi. Milli Egi.tim Bakanhg1 onune gelince, ba-
l?• dondu. Gozleri karard1. ic;:i burkuldu. Ylllardan beri
c;:ektigi !,;ileden otUru, Bakanl1k yapiSinl bile gormek is-
temiyordu. Merdivenleri c;:•karken, duvarlardaki yaz1ya
bakt1: .. Merdivenler kaygand1r, dikkat edin u~ersiniz!,.
yazil1y1. Guldu ... Aglanacak durumumuza gulmekle ge-
c;:iyor gunler,» diye soylendi. Sonra dul?undu: Buraya
il? izlemek ic;:in o kadar insan gelmil? ki, merdivenler bi-
le a91nm19, kayganlal?mll? ... Bu Bakanhk nice nice in-
sanlan kayd1rd1, dul?urdO; merdivenlerden kay1p du9-
mek daha m1 kotU sanki?

llkogretim Genel Muurlugune bagl1 atanma il?iyle


ilgili $ube Mudurune durumunu sordu. $ube MOduru,

• ... numarah odaya bakm, dilekc;:eniz gelmil?Se,


yann onaya sunulacak. Olmayacak bir il? degil,» dedi.
Basri Altmay. $ube MOdurunOn soyledigi odaya
girdi. Dilekc;:e gelmil?ti. Geri, $ube MOdOrunOn odas•-
na, gelmil? demek ic;:in girince, arkasmdan bayan bir
memur da girdi ve $ube MOdurunun kulagma bir 9ey-
ler soyledi. Basri Altmay, kendiyle ilgili bir$ey-
ler soylendigini anlad1. $ube MudOrO, bayan memura,

-208-
.. Qyleyse aytrm," diyerek memureyi gonderdi.
Sonra Basri Altmay'a dondu ve,
.. senin i9 olmuyor,• dedi.
·Neden?·
.. Genel Mudurle konu9man gerek bunu ...
Basri Altmay, Genel Mudure gitti. Yerinde yoktu.
Ozel Kalem Muduresi, Genel Mudurun ancak bir gun
sonra gelebilecegini soyledi. Bunun uzerine Basri Al-
ttnay, soylenen gun i~;;in gelmek uzere ~;;tktp gitti. Ve
bir gun sonra geldi. Birka~;; saat bekledikten sonra Ge-
nel Mudurun odasma girebildi. Kendini tan1tt1. Duru-
munu anlattt. Genel Mudur,
.. Sizin tayininizi yapamayacagtm," dedi.
.. Neden?»
.. senim gucumun uzerinde."
.. Qnay sizden ~;;tktyor.•
.. Qrast oyle ama, i9iniz gucumun Ostl.inde.•
.. Nastl olur?»
.. Ni~;;in anlamazdan geliyorsun? Siz Slradan bir og-
retmen degilsiniz! Bunu biliyorsunuz! Tayininizi ' ben
yapamam!·
"Peki kime gitmem gerekir?•'
.. sakana gitmen gerekir ama, sanmam ... "
.. Anlayamtyorum."
Genel Mudur, onunde a~;;tk bekleyen dosyalarda-
ki yaztlan imzalamaya ba9lad1. Basri Al1may, ayakta
bekliyordu. Gitmedigini gorunce,
.. su meslekte size i~ yok karde9im,• dedi .
.. Neden?"
.. zeki insanstntz, anlaman1z ·gerek.•
-Anlayamtyorum bir tl.lrlu!"
.. Anlarstn da anlamaz gorunuyorsun.•

-209-
F: 14
~ inanm ki. .. "
~Sana bir ogOtum var.•
·Buyurun, dinliyorum ...
"lstifa et! ..
.. Neden ama?·
.. Jl?te.•
·Nedenini soylerseniz sevinecegim!"
·Nedenini ben soylemiyecegim. Soyliyemem. Za-
ten biliyorsun da ...
• Bilmedigimi soyluyorum, inanm1yorsunuz! ..
·Ka~; yild1r elimizin yakan1zda oldugunu bilmiyor
musun?•
·Biliyorum.•
.. vakan1z1 b1rak1yor muyuz?·
«B1rakm1yorsunuz! S1ms1k1 tutuyorsunuz! •
«Bak!,.
.. Bunu biliyorum!"
«Kurtulmak istemiyor musun?·
.Jstiyorum!"
·Kurtulul? yolu, istifa! ..
.. ugral?lffil seviyorum. Aynlmak istemiyorum!"
•$u ugral? sozunu b1rak can1m! Solcu kelimeler
bunlar!,.
·Konuyu degil?tirmiyelim.•
.. Gocundun mu?·
·Gocunmuyorum Mudur Bey!"
·Sana k1saca her l?eyi soyledim. lstifa et. Elinden
bir il? gelmezse, git Almanya'ya, daha otelere ... "
.. Bu ne bi~;im soz?!"
·Dogru bir soz.•
.. Bir egitimcinin yol gostericiligi boyle mi olmali?·
•Sana en dogru ve krsa yolu gosteriyorum.•

-210-
.. vani i!?imden aynl1p, Avrupa'ya, Avustralya'ya
ig:i olarak gitmeyi, oyle mi?·
·Evet Basri Bey!,.
«Ogretmenlerin Genel Muduru olarak bir ogret-
mene bu yolu sal1k veriyorsunuz! <;ok ac1. .. "
«Ben art1k konu!?muyorum. Madem ki ogutUmu
dinlemediniz, Bakana gidin ...
«Bir de Bakana gideyim bakallm. 0 da m1 ayni !?e-
yi soyliyecek. »
~ Bakan yuzune bile bakmaz.,.
"Bakan yuzume baksm diye gitmiyorum. l!?ime
baksm diye ... "
"Bakan bakmaz."
.. Bakan bakmaz demek! Bakmaz Bakan! Ne il-
ginr;: soz. Bakan bakmaz ... •
.. Kelime oyunu yapma! Git de gor.•
«Bir de Onu goreyim ... "
Basri Altmay, gitti ama, Bakan1 goremedi. Bak-
maz Bakan se<;im bolgesine gitmil;l,ti. Basri Altmay,
Ozel Kalem Mudurune, Bakanm en zaman gelecegini
sorunca, be!? alt1 gun sonra gelebilecegini ogrendi.
Bunun uzerine, Bakanllktan aynld1 ve dogru postane-
ye gitti. Bakana a!?ag1daki telgraf1 <;ekti:
·Birkac; yild1r enkizisyonvari il;llemler gormekte-
yim. En son olarak, el;l durumundan istanbul'a atanma-
ml istedim. Dilek<;em onaya sun.ulmak uzereyken, llk-
ogretim Genel Mudurlugunun ilgili ljiUbesinde bir kar-
ga!?alik oldu. Biz sizin atanma iljlinizle ilgilenemeyiz.
Genel Mudure gidin dediler. Genel Mudure gittim, be-
nim atanma iljlim gucunun uzerindeymiljl, size gonder-
di. Se<;im bolgenizde oldugunuzdan sizi bulamad1m.
Yonetmeligimizce eljl durumundan zamanla sm1rlanma-

-211-
yan ve 6ncelik verilen atanma i!?lemi d19tna atllmam.
Bakanl1gtn1zda a~iret yontemi y6netimi uyguland1g1
kan1stn1 uyand1rd1 bende. Eger y6netiminiz boyle de-
gil de y6netmelik ve yasalara g6reyse, hakk1mtn <;:ig-
nenmemesi, y6netmelik kapsamtna almmam gerekir.
Bilgilerinize ... "
Basri Altmay, postaneden 91kt1ktan sonra, ak9am
olmu9tu. Dogru «Yorgun Sava~c;1lar LokantaSJ»na git-
ti. Lokanta hmca htn<;: doluydu. SUrgUnden sUrgUne
g6nderilerek ugra9mdan sogutulmu9, i9inden aynlm19,
emekli olmu9, i9siz kalm19 egitimciler, ic;iyorlar, konu-
9uyorlard1. Ylilarca verimli 6gretmenligi geride b1rak-
1n19, kUsturUimU9, uyumsuzla9t1r11m19 insanlard1 birc;o-
gu ... Kiminin yurt i<;:inde ve yurt d191nda unU vard1 ...
Konu9uyorlard1, konu9uyorlard1, konu9uyorlard1 ... Ba-
kanllk 6rgUnUn yanil9 tutumundan, sUrgUne gittikleri
yerlerden, soru9turmalarda sorulan sorulardan, Ba-
kanhk Emri'ne altnmalardan .. kur!?un yagmuruna tutul-
malardan, Validen tokat yemelerden, yular taki11p gez-
dirilmelerden, kulag1 ve Uretim organ1 kesilen 6gret-
menlerden, yurt dl!?tna gidenlerden konu9uyorlard1 ...
Basri Altmay, hem dinliyor, hem ic;iyor, hem de karara
vanyordu ilk i9 olarak: 0 ak!?amm sabah1 istanbul'a
gitmeyi, kansmm verildigi okulu 6grenerek, <;:ocuklan
i<;:in o okula bir de ortakul ayarlayarak, her iki okula
yaktn bir ev tutmak. Sonra da Erzincan'a donl.ip evini,
c;:oluk c;:ocuguklann1 g6c;:urmek ... Gerisi ne olurdu ba-
kallm ...

-212-
XXXIX

Basri Altmay, istanbul'a gelmit;;, Kad1ktiy'e bagil


ic;erenktiy'e, et;;i Nurcan'm verildigini tigrenmit;;, Bos-
tancl'da bir evtutmut;; ve Dogu Ekspresiyle Erzincan'a
dtinmu9ti.i. Buti.in bunlar bir hafta ic;inde olmu9tu. Yor-
gunlugunu c;1karmadan evinin e9yalann1 toplay1p. bir
kamyonla da yola g1ktliar. Eylul ayma degin evini, c;o-
cuklannl yerle9tirmesi gerekiyordu. Ilk gunun gecesi
Sivas'a geldiler. Belediye otelinde tuttuklan odalanna
c;ekilip yatt1klannda hemen uyudular. Birlikte ta91d1k-
lan kedileri bile yorulup k1vnlm19t1 karyolaya ... ikinci
gun Sivas'tan yola <;1k1p, gece K1zlicahamam'a gelmi9-
lerdi. Vol yorgunlugu tiylesine koyuyordu ki ti.imune ...
Hele Aydm ve Aycan'm s1k s1k yakmmalan, Slzlanma-
lan:

"Ogretmen olmasaydm1z."
"B1kt1k bu surgunlerden."

"Biz de c;ekiyoruz sizinle beraber."

.. Bir yere al1~madan ba9ka bir yere gtic;le gec;i-


yor ydlar.»

.. Arkada9lan tan1madan aynl1yoruz."


"Yabanc1 tigrenci olduk her gittigimiz okulda."

-213-
.. Annemizin i~i oldu, bakal1m seninki ne olacak
baba.»
"Bal?ka i:;> bulamaz m1sm? »
.. Aynlma art1k bizden.»
.. Bak sac;:lanna ak di.i~tu.•

.. sen ne yap1yorsun ki, boyle suruyorlar."

<;ocuklann konu~malann1 dinlerken, otelde onla-


ra sinirlenmemeye c;:ah~Jyordu. Tevfik Fikret'in, baba-
smm s1k s1k surgun edilmesinden once memurluktan
nefret edi~ini du:;;undu. <;ocuklanna hak veriyordu.
Onlara, tarihten surgun oykuleri anlatt1 uzun uzun.
Neden sonra, deliksiz bir uykunun karanl1gma gomi.i-
lup gittiler ... Ne s1zlanan, ne de dinleyen vard1 art1k.
Ama sabahleyin yine gerc;:ekle yuzyuzeydiler. Yolcu-
luk ba:;;laml!?tl ... 0 gunun ak~am1 istanbul' a gelip, Bos-
tancJ'daki eve e9yalan toplanmca, Aycan,

.. son olsun!" dedi. Aydm,


.. Bizi suri.indi.irenler kahrolsun!,. dedi. Basri Altm-
ay,
«Bir lokantada karn1m1Z1 doyurup gelelim," dedi.
Nurcan,
.. Paran kald1 m1? .. diye sorunca,
.. sattJgJmlz e~yalarm parasmdan daha var,• diye
yan1tlad1.
Birl ikte QlktJiar. Bostanc1 'da bir k1y1 lokantasma
girdiler. Adalar 1~11 l$ddl. Banliyo treni, pencerelerin-
den sac;:t1g1 l$1kla, bir 1~1k seli gibi ak1p gidiyordu, s1k
s1k ... A yean, trene bakarak,

-214-
"Yolculugun her turlusunden b1kt1m, trene bile
bakam1yorum, .. dedi.
.. Ben de, .. dedi Aydm. «$imdi bile kamyonda gi-
biyim." Aycan,
.. Anamla babamm dizleri de gurudu aglrhglmlz-
dan," deyip guldu.
Eve donerken yorgunluklann1 daha gok duyuyor-
lardl... .. ~

-215-
XL

Basri Altmay, agustos aymm sonlanna geldigi


halde bir karara varam1yordu. Geceleri uyuyam1yordu.
Para S1kmt1smm yan1s1ra ruhsal s1kmt1da ba~?laml!,;tl.
Yorgunluk, bitkinlik, bezginlik ic;:indeydi. Ku~?kuya, kor-
kuya benzer bir duygunun ic;:ine gomOimO~?tU. BOtun
bu durumlardan s1ynlmak ic;:in kesintisiz ic;:iyordu. Git-
tikc;:e de s1kmt1 batag111a daha c;:ok gomOIOyordu. En so-
nunda kendisini <;;apa T1p FakOitesi Psikiyatri Klinigi-
ne sevkettirdi. Ve eyiOI ay1 ba!,;mda yatt1. Ama rahat
da edemedi. <;;onkO, klinikte onanm oldugu ic;:in, nev-
rasteniden tutun da en ag1r ruh ve sinir hastalan ayni
kogu~?ta ya,t1yorlard1, yer darl1gmdan. Basri Altmay,
daha c;:ok rahats1z olacagm1 profesore soyleyince, bir
haftahgma evine yollad1. Ayakta tedavide gorOnOyor-
du art1k. Bu durumdan yararlanarak, ayl1gmm gonde-
rilmesi ic;:in Erzincan'a tel c;:ekti. Bir sonuc;: almadan,
bir hafta sonra klinige geldiginde, onanmm ve bada-
nanm bitmedigini gordO. Kendisine bir hafta daha izin
verildi. Boyle sOrup gitse diye sevinerek evine don-
dO. Ne ki ayhg1 gonderilmiyordu. Erzincan'dan aldiQI
habere gore, Milli Egitim MudOru, raporu gelmedi diye
odettirmiyordu ayiiQinl. Basri Altmay'a yine yasalan,
'talimatname'leri incelemek dli~?ml.i~?tl.i... «Hastalara

-216-
hastallklanndan dolay1 verilecek raporlann verilme
~ekli ve resmi tabip raporlan hakkmda talimatname,.-
nin durumuyla ilgili maddelerini de belirttigi bir dilek-
<;eyi Valilige gonderdigi gibi, Milli Egitm Mudurlugune
de yazd1g1 bir yaz1da durumu a<;JkladJ. Ama bir haber de
gelmedi. Ku~ku i<;indeydi. Erzincan'da Vali ve Milli Egi-
tim Mudurunun f1rsat kolladJklannJ biliyordu. "Mustafi,.
duruma du:;;urmek i<;in ellerinden gelebilecek her yola
ba~vururlard1. Vine de bekliyordu. ikinci bir haftal1k
izin de bitince gidip klinige yatt1. Eylul, ekim bittigi hal-
de aylig1 gelmedi. Klinik profesorunden bir de yaz1 al:p
yazd1g1 bir dilek<;eye ekleyerek gonderdi. Bir hafta
sonra da ayllklan gonderildi.
Basri Altmay, kimi zaman klinikte, kimi zaman
ayakta tedavideydi. Ama, Erzincan'dan s1k s1k yazJiar
geliyordu. Rahats1z etmek i<;in, okul muduru, ay1Jgm1
almayacagm1, kendine mutemet bulmasm1 istiyordu.
Buldugu mutemete, yaprlan baskmm haberi geliyor-
du... En so nunda da Van Valiligi emrine atandJgJ-
nJ bildiren bir yaz1 geldi. Bu da surgunun bir ba~ka <;e-
~idiydi. Hastanede yatarken surgun edilmeydi. Gelen
yaz1da da "hemen gorevi ba~ma gitmesi" belirtiliyor-
du.. Basri Altmay, art1k sinirlenmemeye <;aiJ~Jyor, ya-
sa ve ybnetmeliklerin okunmasm1 sal1k veriyordu Mil-
li Egitim MudCtrlugune. Sinir sava~ma o da ba~lamJ~tJ.
i~i gucu. gelen yazJian okumak, yaUJQJ klinikten yanJt-
lar yazmak olmu:;;tu.
Gunler boylece ge<;ip gidiyordu. Basri Altmay,
dart uzun ay1 bitirdikten sonra, iki ay da dinlenme ra-
poru alarak klinikten <;JktJ. Art1k evine <;ekilerek, usan-
dJgJ ti.irden dilek<;eler yazmaya ba~lad1 yeniden: E:;; du-
rumundan istanbul'a atanmasm1 istiyordu. ilkogretim

-217-
Mudurlugunden yan1t geliyordu: "Dilekc;:e verebilmek
ic;:in, yeni atandiQiniZ Van ilinde iki yll c;:ah~man1z gere-
kiyor." Yan1t1 yan1thyordu: -Van ilinde hie;: gorev yap-
mad1g1m gibi, gitmi~ olsayd1m bile, istegimle gitmedi-
gim ic;:in yonetmeligin yazd1gm1z maddesine degil. ..
. . . maddesine uyar benim durumum. Aynca yonetme-
ligin .... maddesine gore de e9 durumundan istanbul' a
atanmam gerekir .. , Bakana mektup yaz1yor, yine Ge-
nel Muurden yan1t geliyordu. Vine yaz1yordu mektup,
dilekc;:e. Bu kez Bakan, Muste9ar ayn ayn yan1tlar ve-
riyorlardL Onlara da yonetmeligin maddelerini ogret-
meye ba!Jhyordu mektuplarla. Jumune de ipe un ser-
mek soyundan yan1tlar ahyordu. Yonetmelik maddele-
rini yorumlayamad1klanndan degil, i~kence olsun di-
ye boyle yan1tlamalarda bulunduklann1 iyi biliyordu
Basri Altmay. Ve kendini uzmeden yine dilekc;:e, mek-
tup yaz1yordu. Boylece, kendisine bir il? de bulmu~tu.
S1kmt1hyd1 ama, bilmediklerini ogrendigi gibi, oyalan-
mi!J da oluyordu.
Bir gun Gene I Mudurden !JU mektubu ald1:
.. Bir yandan hastanede yattiQiniZI bildiriyorsunuz,
bir yandan da Ogretmenler Boykotu ic;:in Dogu'daki
gezi ve giri9imleriniz Bakanl1ga belgelerle ulal;ltlnhyor.
Ne dersiniz?•
Basri Altmay bunu da yan1tlad1:
··Agustos sonlanndan bu yana, lstanbul'dan d1~an
c;:1kmadlg1ma, tedavide olduguma gore, Bakanhga ya
iftiracllar uydurma belgeler gondermi~?l.erdir, ya da siz
uyduruyorsunuz. Bakanllk Mufetti~lerinize incelettire-
bilirsiniz.,
Basri Altmay, art1k usanc;: ve bezginlikten oturu,
bir aha ne mektup, ne de dilekc;:e yazmamaya karar

-218-
vererek, istanbul'da gezmeye ba~lad1. .. Aradan birkac;
gun gec;mi~ti ki, karann1 uygulayamad1. <;unku, gaze-
teci bir dostu, Genel Mudurun yuzk1zart1C1, skandal ya-
ratabilecek bir mektubunu verdi. Bu mektup Ozerine,
son bir mektup yazarak, ~unlan si:iyledi:
.. on be$ gun ic;inde lstanbul'a atanmam1 yaparsa-
nlz sesimi c;1karamayacag1m. Yak yine olumsuz yan1t
ahrsam, ............... gunlu ............ e yazd1gmlz mek-
tubu buyuk bir gazetede yaymlayacag1m. Gazet~de
yay1mlama olanag1 bulamad1g1m takdirde, bir bro$i.ir-
de mektubunuz yaymlanacak ve her yere dag1tllacak.
Ba~ta Bakanm1za, evinize gi:inderilecek bro$l.irlerden.
Ne yap<Jhm! Bunu yapmak istemezdim, zorladm1z. Yuz-
klzartiCI mektubu an1msayamadm1zsa, an1msatay1m:
............ postanesinden postalaml~tlniZ. Tumu uc; say-
fallk bir mektup. ipek kag1da yazilm1~ bir mektup. Hem
de elyazm1zla, imzan1zla ... Ne dersiniz? An1msayama-
dm1zsa yine, ......... numaraya hemen telefon ac;m1z,
ac;1klanm. Zaman gec;irmemeniz gerekir. Yoksa skan-
dal kahraman1 olacaksm1z. Ben her ~eyi gaze ald1m.
Atanmam1. yaparsan1z, yazmm say1Sm1 ve gununu i:izel
ulakla gi:indereceginiz bir mektupla bana bildirin ki,
gee; kalmam1!? olasm1z. Haydi ho$c;a kahn ... »
Basri Altmay, bu mektubunun yan1t1n1 bir hafta
sonra ald1. Genel Mudurun bu mektubundaki anlat1m1,
once yazd1klanna hie; benzemiyordu. lnsancll, cana ya-
km, yumu$ak bir anlat1m1 vard1 ... Sonra, ne i:ivguler,
ne umutlar. Basri Altmay, bir daha okudu ... Doyama-
di, bir daha okudu:
"Saym Basri Altmay,
Degerli karde~im;
Mektubunu ald1m. Once, gizli ve ki~iye i:izel ala-

-:- 219-
rak mektubu gonderdigin i<;;in te~?ekkur ederim... is-
tanbul"a atanman1z1 yapt1m. istanbul'a ............ gun
ve ......... sayd1 yaz1 ile gonderildi. Hem en i~?e ba~?la-
yapabilirsiniz. Mektubumu ve istanbul'a atanma yazm1
alinca bana, ald1m diye bir telgraf <;;ekersen memnun
olurum.
Karde~?im, sizi ~?imdilik ogretmenlikte gorevlendi-
riyorum. ilerde isterseniz. lstanbul'da eski goreviniz-
le, ilkogretim Mufetti~?i olarak gorevlendirecegim. Da-
ha List gorevler de verebilecegim. Siz, tan1yabildigim
~~adan ile yetenekli, kafas1 i~?leyen, sorunlan temyiz
yetenegi alan bir yap1ya sahipsiniz. Meslek ve mem-
leket sizden daha ba~?ka tOrlu yararlanabilir. Bunu
inanc;:la yaz1yorum.
Ba9an dileklerimle selamlanm1 yollar, iyi haberle-
rinizi beklerim. Ho9<;;a kalm1z.»
Basri Altmay, mektubu u<;;uncu kez okuduktan
sonra duf?undu kald1:
Genel Mudurun o gune kadarki sozlerini duyar,
yazd1klann1 okur gibi oldu. Son mektubundaki sozle-
riyle akla kara kadar kar91t 9eylerdi ... $a9t1, ac1d1,
(jzuldu ... Sonra, ayaga kalkt1. .. Vine 989kmd1. Dolap-
t<Jn bir 9i9e rak1 ald1, ac;:,t1; elmayla i<;;meye ba9lad1. $a-
f?arak, ac1yarak, uzulerek, sevinerek i<;;iyordu. Kan91k
duygularla i<;;iyordu. Surgunleri, yolculuklan, komplo-
lan, soru9turmalan, soru9turmalarda sorulan sorulan,
karsda!;ltiQI Milli Egitim Mudurlerini, Valileri ve ... ve
de mektup sahibi Genel Muduru dl.i~?Linuyordu. Egiti-
mi. sorunlanm1z1, ak1p giden zaman1mlz1 SU!;lunuyor-
du ... $1rnak, $irvan, Eruh, Sason ilc;:elerini, koylerini,
d<Jglann1, vadilerini an1ms1yordu. Koyden kaye kat1r
s1rtmda yapt1g1 yolculuklar gelip canland1 gozlerinin

-220-
ununde ... Siirt, Bitlis, Mu~. Erzurum, Erzincan yolcu-
lugu da... Ulukoy de ... Siirt, Elaz1g, Elaz1g, Tun-
celi, Erzincan yolculugu da... Kamyon homurtulan,
tren dudukleri, e~ek an1rmalan, at ki~nemeleriyle ku-
laklan ugulduyordu ... Bo~alan ~i~eyi, elinin s1rt1yla
y1kt1. $i~e masanm uzerinden yuvarlanarak, betona
du~up ~ang1rdad1. Bereket evde kimse yoktu. Kalk1p,
~i~enin kmklann1 toplad1. K1nklan <;:i:ip kutusuna att1.
Sonra, yataga girdi. Her ~eyi unutarak kahn bir uykuya
dald1. ..
Basri Altmay, on gun sonra, istanbul - Ankara ~o­
sesi uzerindeki Kartal'm, her gecekondu mahallesi gi-
bi ad1 «Giil,.le ba~layan Gulsuyu Gecekondu ilkoku-
lundaki gorevine ba~lad1. ..
Bostanc1, 1973 - 1974

BiTT

-221-
Koy ve gezi notlan, du~un yazllan, oyku_
ler yazan, yazmakta alan Behzat Ay'm eli-
nizdeki roman1, roman turynde yay1mlanan
u9uncu yap1t1d1r.
Behzat Ay'm ilk roman1 "Oar Ali", ele~tir­
menlerce, koyden kente goc;:un ilk roman1
61arak nitelendirilmi~ti. ikinci roman1 alan
"Sis ic;:inde" de de: istanbul'da orta taba-
kadan iki ki~inin seviye benzer, ac1, buruk
· ili~kileri. aile c;:evreleri, yer yer siyasal, top-
lumsal ortam, yabanclla~ma, alkolizm, bu-
tun bunlar1n sonucu bunal1mli ,c;:el i~k ili bir
ya~am1 sergilemi~tir.
Behzat Ay,elinizdeki "Surgun"de ise: Og-
retmen k1y1m1n1 ilk kez bir roman boyutu
ic;:indei~lemi~tir. Kimi belgelerden yararlan-
ml~tlr. "Surgun", Ogretmen k1y1mmm siya-
sal ve yazm dilimizde c;:okc;:a konu~ulan
1 965-1 973 doneminin bir aynas1; du~un­
celerinden ve ilerici tavlrlanndan oturu ko-
vu~turmaya, soru~turmaya ugram1~. surgun
edilmi~. horlanml~. klyilml~ binlerce ogre_t-
menin ortak ya~ant1s1 sayi11r. Bunun ic;:in
romanc1, " Surgun"u, c;:ileke~ ogretmenlere_
aydm l ara ad 1yor.

You might also like