Professional Documents
Culture Documents
öteden beri -belki de insanlığın ilk lerinin yaptığı gibi, Teşbihte mübalağa
dönemlerinden itibaren- varlıklan bir- yapılarak, bu varlıkların sevilen varlıklara
birine benzetme geleneği varolagelmiştir. da benzetildiği olmuştıır. Sevdiğinin
Öyleki, bu iş, daha sonraki zamanlarda güzelliğini ifade ederken. "güneş sana
kurallan olan bir bilim haline gelen benziyor", "ay ışığını senden almıştır",
edebiyatın belli bir disiplini olmuş ve "mor menekşe senden alıınş kokuyu" vs.
"Teşbih" adı altında Edebiyat ilmindeki denilerek, sevi.Iene taltif edilnıiştir.(3)
yerini alımştır.(l) Pek çok şair ve edip, Teşbih, edebiyatın vazgeçilmez bir
varlıklan birbirine benzetmeyi sanat- unsuru ve sanattaki ölçüyü gösteren en
lanrun "ince bir noktası" olarak görmüş, önemli kriterlerden biri (4) olunca. en
hatta zamanla en iyi benzetmeyi yapmak büyük edebi eser olan Kur'an'ın bundan
sanatta üstünlük sebebi dahi sayılmıştır. müstağni kalması doğru olmazdı. Madem
Kimi. mevzubalıis ettiği objeyi. insanların ki O edebiyatın şalıeseriydi. o halde
üstün bir değer atfettiği veya takdirettiği teşbihte de bu özelliğini kanıtlamalı ve en
bir takım nesnelere benzeterek o objeyi güzel benzetmeleri bünyesinde ilıtiva
övmüş, kimi de insanların nazarında etmeliydi. Kur'an'ı Kerim bu nazarla,
çirkin ve kötü olarak bilinen varlıklara incelendiğinde, O'nda harikulade benzet-
benzeterek onu yernıiştir. melerin yapıldığı görülecektir.(5) Üstelik,
Şüphesiz ki, en çok benzetmelere pek çok sanatkarın teşbihi. sadece bir
mevzubalıis olan varlık insandır. Her ne özellik taşırken. Kur'an'ın benzetmele-
kadar "aslan" gibi bazı güçlü varlıklara rinde pek çok özellik ve hikmet
erkeklerin benzetildiği vaki olmuşsa da. mevcuttur. (6) Kur'an sadece teşbihte
daha ziyade teşbihe konu olan "kadın" dır. mübalağa yapmak ıçın benzetme
·Bu kadın kimi zaman bir "anne" ama yapmamıştır; O pek çok gerçeği insanlan
çoğu zaman da sevilen bir kadın, yani ha!,Tett(r bırakacak bir güzeUikte ifade
"sevgili "dir. Diğer iıı.ke edebiyatçılan etmek ve bu yolla başka hikmetlere de
gibi Türk şair ve edipleri de sevdikleri dikkat çekmek için benzetme yapmıştır.
kadını. bazen güneş. ay, yıldız gibi gök Kur'an'ın. benzetmeye konu edilen varlığı,
cisimlerine; bazen gül. karanfiL nergis, teşbihte mübülağa yaparak sevgisini
sünbül... gibi daha pek çok çeşidi olan kazanmak veya onu yererek intikam
çiçek türlerine; bazen de ceylan. suna. almak gibi bir gayesi yoktur, O'nun
güvercin. keklik gibi hayvan çeşitlerine gayesi bu yolla inıani hakikatleri kendi
benzetnıişlerdir.(2) ÖZellikle Arap şair- şanına yakışır bir güzelliktc beyan
-52;;.
KUR' AN MESAll İLMİ _ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3
etmektir. O açıdan, Kur'an'daki teşbihleri ekin demek olup, ekin yeri, mezrea
incelerken bu noktayı gözardİ etmemek manasma isim de olur ki burada bu
lazımdır. Bu perspektifle bakıldığında manayadır"(l8) diyerek açıklanıış ve tarla
/iyle zannediyoruz ki, Kur'an'daki manasma geldiğini izah etmiştir. Hasan
. teşbihler daha iyi anlaşılacak ve ondaki Basri Çantay'ın meali de bu"pareleldedir:
hikmetler daha kolay idrak edilecektir. "Kııdınlannız sizin (evlad yetiştiren)
Aksi bir bakış açısı. bu benzetmeleri tarlamzdır. O halde tarlanıza dilediğiniz
anlamayı .ve onlardaki incelikleri kavra- gıbigeliıı. "(19)
mayı güçleştirecek hatta problem doğu Görüldüğü gibi mütercimlerimizin
racaktır. Nitekim yazınuza mevzu etmek tümü ayeti birbirine yakın ifadelerle
istediğimiz şu Kur'ani benzetme böyledir: çevirmiş ve hepsi ayetin aslında geçen
"Kııdınlar sizin tarlanızdır; O halde "hars" kelimesine "tarla" diye anlam
tarlamza nasıl giderseniz öyle vann."(7) vennişlerdir. Oysa, Kur'an'da bir yerde
Süleyman Ateş'in (8) bu şekilde çevirdiği "tahrusun" (20) şeklinde fiil on yerde
ayeti, diğer mütercimlerintiz de aşağı "harsun" (2 ı) şeklinde masdar ve üç yerde
yukan aynı şekilde tercüme etmişlerdir. de "kunı"(22) ve "he"(23) zamirine bitişik
Bunlardan birkaçını vermekte fayda olarak yine masdar şeklinde olmak üzere
millahaza ediyoruz. "Kadınlannız sizin toplam ondört yerde kullamlan bu kelime,
için bir tarladır. Tarlamza nasıl dilerseniz sozunu ettiğimiz ayet hariç, diğer
öyle vann."(9) ''Kadınlannız sızm ayetlerin hepsinde "ekin" manasında
tarlanızdır, tarlalannıza istediğiniz gibi olduğu belirtildikten sonra, ayette bu
gelin." (1 O) "Kadınlannız sizin tarlanızdır. ifadenin, muzaafın hazfı ile geldiği, açık
O halde tarlanıza istediğiniz şekilde halinin, "nisaukunı mevdiu harsikıını"
yaklaşm."(ll) ''Kadınlannız sizin (ürün yani kadınlarınız sizin ekin ektiğiniz
veren, insan yetiştiren) tarlamzdır,· alamnızdır şeklinde olduğu kaydedil-
tarlamza nasıl isterseniz (öylece) miştir.(24) Yine burada teşbih yapıldığı
ge{in. 'tl2) ''Kadınlannız sizin tarlanızdır. ve bundan dolayı "Kaduılarınız sizin
O halde tarlanıza dilediğiniz şekilde tarlanızdır"denilmiş olabileceği de s_öy-
·vanıı. '{13) ''Kadınlannız sizin için bir lennıiştir.(25) O halde bu ayettekadının
tarladır. Artık tarlamza istediğiniz gıbi tarlaya benzetildiği bir vakıadır. Nitekim
vanıı. "(14) müfessirler de kelimeye bu manayı
Kur'an'ı Kerim'i nazmen çeviren, yüklemişler ve ayetteki ifadeden kastın,
fakat çevirisi Diyanet İşleri Başkanlığınca kadını tarlaya benzetrnek olduğunu
sakinealı bulunup tavsiye edilmeyen (15) söylemişlerdir. Mesela, İbn Kesir'in
Rıza Çiloğlu da ayete şöyle mana verdiği bilgilerden ve naklettiği hadis-
venniştir: lerden (26) bu anlamı çıkarmak müm-
''Kadınlannız sizin tarlamzdır, oraya kündür. en-Nesefi ise. bunun, kadının
dilediğiniz gıbi gelin, iyi bir maya tarlaya benzetilmesi konusunda bir teşbih
tutturun. .. tl olduğunu açıkça zikretmektedir.(27)
Ünlü müfessirimiz Mulıanımed Çağdaş müfessirlerden el-Mevdudi
Harndi Yazır ise, ayeti ''Kadınlannız sizin (28), Seyyid Kutub (29). Mehmed Vehbi
. için bir harsdir, o halde harsinize nasıl (30) ve Muhanınıed Ali es-Sabuni (3 I) de
isterseniz vanıı'' ( 17) şeklinde tercüme tefsirlerirıde kadın ve tarla arasındaki
etmiştir. Yazır, tercümeele rnana verme- teşabülıe dikkat çekmişlerdir. En son
yip aynen kullandığı "hars" kelimesini. yayımlanan tefsirlerden biri olan
tefsir kısmında "hars, eS'!sen ziraat gibi Süleymen Ateş'in tefsirirıde de kadın ile
-53-
~-
KUR' AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAY1J
.:s4- ·
KuR'AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGİSİ OCAK'98 SAY1:3
arasındaki cinsi temasını ifade ederken, - insana, cinsi temasla, ürün elde etmek
bize de ifadelerimizde numfrne olacak maksadıyla tarlaya tohum serpen bir
şekilde- teeddüben "hars" kelimesini çiftçinin alemini yaptığuu. bu işlemin
kullanmış ve cinsi münasabeti böyle bir sonucunda "evlad" denen en tatlı ürünün
remizle izah etmiştir. Aynı incelik başka hasıl olacağuu hatırlatarak. ona bu
ayetlerde de vardır.(4.J.) düşünceyle hareket etmesini söylemek-
Nitekim. başka bir ayette erkek gibi tedir. İlgili ayetin devamında '·Kendiniz
kadın da elbiseye benzetilmiştir. "Onlar için geleceğe yönelik hazırlık yapın"
sizin için bir elbise. siz de onlar için bir denilmek suretiyle, bu eylemin a)nı
elbisesiniz."(45) Eğer yukanda sözünü zamanda geleceğiyle de alakalı olduğu
ettiğimiz beşeri teşbihlerde hedeflenen bu hatırlatılmaktadır. Aliınlerimiz buna
gayeyle bu benzetme değerlendirilirse, istinaden. cinsi temas esnasında bir ibadet
)'ine eleştirilecek yönler bulunur. Oysa anlayışı ile haraket edilmesi gerektiğini
hikmet arayan bakışlada bu ayetler belirtmiş ve bununla ilgili bazı prensipler
incelendiğinde bütün bu ayetlerde ve vaz'etmişlerdir.(50) Hatta ayetin bu
onlardaki benzetmelerde pek çok kısmını "Nefısleriniz için (besmeleyi.
nükteler, derin ve ince manalar müşahade duayı....) öne alın" şeklinde tefsir ve
edilecektir. Kadın tarlaya benzetilmekle tercüme edenler dahi olmuştur.(51)
ve ona istenilen şekilde yaklaşılması Erkeği kadın içiR kadını da erkek için bir
belirtilmekle. kadın ve erkeğe. meşru elbise olarak değerlendiren ayet de. bu
olmak kaydıyle cinsi münasebet konu- şekilde ikisinin birbirlerini sarıp
sunda geniş bir imkan sağlanmıştır. Nite- sannalaıruik sureti) le kötülüklerden
kim. ayetle ilgili yorumlarda bu imkan- koruduğunu izhar etmeyi istihdaf
lardan bahsedilmiş, cinsi münasebette izin etmiştir.(52)
verilen şekiller belirtilmiştir. (46) Bu Kur'an kadını tarlaya benzetmekle,
pozisyonlar. bugün sağlıklı bir cinsel esasında bu konuda yapılacak teşbilıin en
yaşarnı kendisine konu edinen doktorlar güzelini ve en beliğini yapnuştır. Kadını
ve araştıimacılar tarafından da tavsiye güL sümbül. Iale, menekşe, nergis ... gibi
edilmekte. böylece kan-koca arasında çiçek türlerinden birine, yahut keklik
cinsi do)'umun ve tatminin sağlanmasıyla suna. ceylan vb. hayvan türlerinden birine
paralel olarak hem sağlıklı bir cinsel benzetseydi, bu sadece basit bir teşbih
yaşamın, hem de evli çiftler arasındaki olur, fazla edebi bir özellik taşımazdı.
bağlılığın temin edileceği söylenmektedir. Üstelik yukanda sozunu ettiğimiz
Buna bağlı olarak gerek birey, gerekse incelikleri de ihtiva etmezdi. Esasen -daha
toplum bazında daha başka güzelliklerin önce de belirttiğimiz gibi- bu tür
de çıkarılabileceği ifade edilmektedir. (..ı 7) benzetmeleri birçok şair yapnuştır.
Kadının erkek içiR erkeğin de kadın için Aynca, zerafet ve Jetafet ifade ettiği
bir örtü olduğunu belirten ilahi ifadeden söylenen bu benzetmeler, zaman zaman
de (48) bumeyanda hikmetler ve paiıltılar eleştirilere de konu olmuştur.(53) Nite-
çıkarmak müm-kündür. kim. "ben yarime ·gül' demem; gülün
öte yandan bu benzetmeyle, pek çok ömrü az olur" deıırniştir. Diğer ben-
müfessirimizin de belirttiği gibi cinsi zetmeler de bu noktadan eleştiriye açıktır.
temastan gayeniiı, sadece şehevi Oysa "tarla" için -en azından bu noktada-
duygulan tatmin etmek değil, bilhassa böyle bir eleştiri söz ko~ıusu olamaz. O
nesli devam ettinnek olduğu ifade daha uzun ömürlü olduğu gibi.
edilnıiştir.(49) Kur'an . bu benzetmeyle kendisindeki oluşu itibariyle de kadına
-55-
KUR' AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3
likler kıırnıak mümkündür. Ancak biz bu ve cehaletin göstergesi, körü körüne bir
kadarıyla iktifa edeceğiz düşınaıılığın neticesidir. Her ne dense
öte yandan, ayeti tefsir eden bazı Kur'an'daki bu ifade karşısında ateşli birer
müfessirlerinıiz, burada külden cüz'ün feıninis!~ kesilen bazı yazarlar, kadını,
kasdedildiği düşüncesiyle. her ne kadar daha ·çok hakaret· ifade eden '<:llrlıklara
kadın tarlaya benzetilmişse de kasıt benzeten, fakat kendileri gibi düşünen • 1
kadının kadınlık UZ\'udur, tarlaya şairlere kızınaz, hatta onları en büyük
benzetilen odur, deınişlerdir. Nitekim, edip diye lanse ederler. Nitekim, "Deniz
Harndi Yazır, "Bu tabirle, kadının kadın gibidir; hiç inannıak olmaz ha!"(61)
kadınlık uzvu bir yere, erkeğin nuftesi diyerek kadınla deniz arasında bir
tohuma, doğacak çocukta bitecek hasılata benzerlik kııran, onun da deniz gibi çok
teşbih edilerek bir istiare yapılmış"(57) tehlikeli olduğunu belirterek, oğluna asla
demektedir. Dalıa başka pek çok milfessir ona güvenmemesini söyleyen Fikret'e ses
ve dil bilinıcisi de burada kadının tarlaya çıkarınazlar. Bilakis onu en büyük şair
-56-
KUR' AN MESAJI İLMİ .@ASTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3
-57-
KUR'AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALARDERGiSi OCAK'98 SAYI;J.'
.._58-