You are on page 1of 7

KUR'AN'DAKi TEŞBİHLERDEN

"KADINLARINIZ SİZİN TARLANIZDIR... "

Yrd Doç. Dr. Hidayet AYDAR*

öteden beri -belki de insanlığın ilk lerinin yaptığı gibi, Teşbihte mübalağa
dönemlerinden itibaren- varlıklan bir- yapılarak, bu varlıkların sevilen varlıklara
birine benzetme geleneği varolagelmiştir. da benzetildiği olmuştıır. Sevdiğinin
Öyleki, bu iş, daha sonraki zamanlarda güzelliğini ifade ederken. "güneş sana
kurallan olan bir bilim haline gelen benziyor", "ay ışığını senden almıştır",
edebiyatın belli bir disiplini olmuş ve "mor menekşe senden alıınş kokuyu" vs.
"Teşbih" adı altında Edebiyat ilmindeki denilerek, sevi.Iene taltif edilnıiştir.(3)
yerini alımştır.(l) Pek çok şair ve edip, Teşbih, edebiyatın vazgeçilmez bir
varlıklan birbirine benzetmeyi sanat- unsuru ve sanattaki ölçüyü gösteren en
lanrun "ince bir noktası" olarak görmüş, önemli kriterlerden biri (4) olunca. en
hatta zamanla en iyi benzetmeyi yapmak büyük edebi eser olan Kur'an'ın bundan
sanatta üstünlük sebebi dahi sayılmıştır. müstağni kalması doğru olmazdı. Madem
Kimi. mevzubalıis ettiği objeyi. insanların ki O edebiyatın şalıeseriydi. o halde
üstün bir değer atfettiği veya takdirettiği teşbihte de bu özelliğini kanıtlamalı ve en
bir takım nesnelere benzeterek o objeyi güzel benzetmeleri bünyesinde ilıtiva
övmüş, kimi de insanların nazarında etmeliydi. Kur'an'ı Kerim bu nazarla,
çirkin ve kötü olarak bilinen varlıklara incelendiğinde, O'nda harikulade benzet-
benzeterek onu yernıiştir. melerin yapıldığı görülecektir.(5) Üstelik,
Şüphesiz ki, en çok benzetmelere pek çok sanatkarın teşbihi. sadece bir
mevzubalıis olan varlık insandır. Her ne özellik taşırken. Kur'an'ın benzetmele-
kadar "aslan" gibi bazı güçlü varlıklara rinde pek çok özellik ve hikmet
erkeklerin benzetildiği vaki olmuşsa da. mevcuttur. (6) Kur'an sadece teşbihte
daha ziyade teşbihe konu olan "kadın" dır. mübalağa yapmak ıçın benzetme
·Bu kadın kimi zaman bir "anne" ama yapmamıştır; O pek çok gerçeği insanlan
çoğu zaman da sevilen bir kadın, yani ha!,Tett(r bırakacak bir güzeUikte ifade
"sevgili "dir. Diğer iıı.ke edebiyatçılan etmek ve bu yolla başka hikmetlere de
gibi Türk şair ve edipleri de sevdikleri dikkat çekmek için benzetme yapmıştır.
kadını. bazen güneş. ay, yıldız gibi gök Kur'an'ın. benzetmeye konu edilen varlığı,
cisimlerine; bazen gül. karanfiL nergis, teşbihte mübülağa yaparak sevgisini
sünbül... gibi daha pek çok çeşidi olan kazanmak veya onu yererek intikam
çiçek türlerine; bazen de ceylan. suna. almak gibi bir gayesi yoktur, O'nun
güvercin. keklik gibi hayvan çeşitlerine gayesi bu yolla inıani hakikatleri kendi
benzetnıişlerdir.(2) ÖZellikle Arap şair- şanına yakışır bir güzelliktc beyan

*İstanbul Üniversitesi İlalıiyat Fakültesi


Ögretim üyesi

-52;;.
KUR' AN MESAll İLMİ _ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3

etmektir. O açıdan, Kur'an'daki teşbihleri ekin demek olup, ekin yeri, mezrea
incelerken bu noktayı gözardİ etmemek manasma isim de olur ki burada bu
lazımdır. Bu perspektifle bakıldığında manayadır"(l8) diyerek açıklanıış ve tarla
/iyle zannediyoruz ki, Kur'an'daki manasma geldiğini izah etmiştir. Hasan
. teşbihler daha iyi anlaşılacak ve ondaki Basri Çantay'ın meali de bu"pareleldedir:
hikmetler daha kolay idrak edilecektir. "Kııdınlannız sizin (evlad yetiştiren)
Aksi bir bakış açısı. bu benzetmeleri tarlamzdır. O halde tarlanıza dilediğiniz
anlamayı .ve onlardaki incelikleri kavra- gıbigeliıı. "(19)
mayı güçleştirecek hatta problem doğu­ Görüldüğü gibi mütercimlerimizin
racaktır. Nitekim yazınuza mevzu etmek tümü ayeti birbirine yakın ifadelerle
istediğimiz şu Kur'ani benzetme böyledir: çevirmiş ve hepsi ayetin aslında geçen
"Kııdınlar sizin tarlanızdır; O halde "hars" kelimesine "tarla" diye anlam
tarlamza nasıl giderseniz öyle vann."(7) vennişlerdir. Oysa, Kur'an'da bir yerde
Süleyman Ateş'in (8) bu şekilde çevirdiği "tahrusun" (20) şeklinde fiil on yerde
ayeti, diğer mütercimlerintiz de aşağı "harsun" (2 ı) şeklinde masdar ve üç yerde
yukan aynı şekilde tercüme etmişlerdir. de "kunı"(22) ve "he"(23) zamirine bitişik
Bunlardan birkaçını vermekte fayda olarak yine masdar şeklinde olmak üzere
millahaza ediyoruz. "Kadınlannız sizin toplam ondört yerde kullamlan bu kelime,
için bir tarladır. Tarlamza nasıl dilerseniz sozunu ettiğimiz ayet hariç, diğer
öyle vann."(9) ''Kadınlannız sızm ayetlerin hepsinde "ekin" manasında
tarlanızdır, tarlalannıza istediğiniz gibi olduğu belirtildikten sonra, ayette bu
gelin." (1 O) "Kadınlannız sizin tarlanızdır. ifadenin, muzaafın hazfı ile geldiği, açık
O halde tarlanıza istediğiniz şekilde halinin, "nisaukunı mevdiu harsikıını"
yaklaşm."(ll) ''Kadınlannız sizin (ürün yani kadınlarınız sizin ekin ektiğiniz
veren, insan yetiştiren) tarlamzdır,· alamnızdır şeklinde olduğu kaydedil-
tarlamza nasıl isterseniz (öylece) miştir.(24) Yine burada teşbih yapıldığı
ge{in. 'tl2) ''Kadınlannız sizin tarlanızdır. ve bundan dolayı "Kaduılarınız sizin
O halde tarlanıza dilediğiniz şekilde tarlanızdır"denilmiş olabileceği de s_öy-
·vanıı. '{13) ''Kadınlannız sizin için bir lennıiştir.(25) O halde bu ayettekadının
tarladır. Artık tarlamza istediğiniz gıbi tarlaya benzetildiği bir vakıadır. Nitekim
vanıı. "(14) müfessirler de kelimeye bu manayı
Kur'an'ı Kerim'i nazmen çeviren, yüklemişler ve ayetteki ifadeden kastın,
fakat çevirisi Diyanet İşleri Başkanlığınca kadını tarlaya benzetrnek olduğunu
sakinealı bulunup tavsiye edilmeyen (15) söylemişlerdir. Mesela, İbn Kesir'in
Rıza Çiloğlu da ayete şöyle mana verdiği bilgilerden ve naklettiği hadis-
venniştir: lerden (26) bu anlamı çıkarmak müm-
''Kadınlannız sizin tarlamzdır, oraya kündür. en-Nesefi ise. bunun, kadının
dilediğiniz gıbi gelin, iyi bir maya tarlaya benzetilmesi konusunda bir teşbih
tutturun. .. tl olduğunu açıkça zikretmektedir.(27)
Ünlü müfessirimiz Mulıanımed Çağdaş müfessirlerden el-Mevdudi
Harndi Yazır ise, ayeti ''Kadınlannız sizin (28), Seyyid Kutub (29). Mehmed Vehbi
. için bir harsdir, o halde harsinize nasıl (30) ve Muhanınıed Ali es-Sabuni (3 I) de
isterseniz vanıı'' ( 17) şeklinde tercüme tefsirlerirıde kadın ve tarla arasındaki
etmiştir. Yazır, tercümeele rnana verme- teşabülıe dikkat çekmişlerdir. En son
yip aynen kullandığı "hars" kelimesini. yayımlanan tefsirlerden biri olan
tefsir kısmında "hars, eS'!sen ziraat gibi Süleymen Ateş'in tefsirirıde de kadın ile

-53-
~-
KUR' AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAY1J

tarla arasındaki benzeşme üzerinde Ayetteki teşbih bu mantalitevle


durulınaktadır. (3 2) değerlendirilirse. bu düşünce doğru- ve
Esasen dil bilimciler de kelimeyi bu haklı olabilir. Kadının tarlaya benze-
manada kullanmışlardır. Nitekim el-Cev- tilmesinde herhangi bir iltifat bulun-
heri (33). ez-Zebidi (34). İbn Manzur(35) manıaktadır. Oysa ki bu Kur'an'ın bu
gibi ünlü Arap filologlan. daha başka teşbihle kadına iltifat etme veya onu
manalan yanında kelimenin bu anlamına yenne gibi bir gayesi yoktur. O daha
da işaret etmiş ve sözü geçen ayette bu ev•;el de belirttiğimiz . gibi, ·bir vakıan
anlamda kullaıuldığını belirtmişlerdir. tesbit, bir realiteyi tavzilı açısından bu
Kur'an'daki garip kelimeleri şerh ve beyan teşbihi yapnuştır. Nüzu1 sebebine
etmekle meşhur olan er-Rağıb el-Isfahani bakıldığında da bu farkedilecektir. Kur'an,
de buna temas etmiştir.(36) Bütün bu yahudilerin cinsi temas konuSımdaki
bilgiler. ayettekadının tarlaya benzetildiği saçma sapan fikirlerini çürütmek ve
konusundaki vakıayı pekiştirmektedir. müslümanların bu konudaki sorularına
Eğer bu teşbilt insanların teşbilıten açıklık getirmek gayesiyle bu ince teşbihi
güttükleri gayeyle bir tutularak değerlen­ yapnuştır. (40) Kur'an her konuda olduğu
dirilirse. kimileri tarafından eleştirilecek gibi bu konuda da şanına yakışırbir üslup
ve hoş karşılaıınıayacaktır. Nitekim. böyle kullanmış ve edebi değeri yilksek bir
bir anlayışla hareket eden bazı insaıılar, benzetmeyle meseleyi tavzilı etmiştir.
bu ayeti bahane ederek. Kur'an'ın kadına Edebiyattaıı anlayan herkes, Kur'an'ın bu
hakaret ettiğini ve onu küçümsediğini konudaki üstünlüğünü takdir ve itiraf
iddia etmiştir. Daha önce görev yaptığım etmek zonında kalacaktır. Nitekim Arap
bir lisede. Felsefe derslerine giren bir dili ve edebiyatı konusunda çok önemli
öğretinenin elinde Kur'an'la sınıflara bir mevkiye sahip olan ve aynı zamanda
girdiğine ve öğrencilere bu ayeti oku- ünlü bir müfessir olan ez-Zemahşeri, bu
yarak Kur'an'ın -güya- kadınlan nasıl ayeti tefsir ederken bu teşbilıin çok latif
küçümsediğini izah etmeye çalıştığına ve güzel bir kinaye olduğunu belirterek
şahit olınuştum. Turan Dursun (37), İllıan müslümanların da birbirleriyle olan muh-
Arsel (38). Erdoğan Aydın ve daha başka avere ve mükiilemelerinde böyle ince ve
yazarlar da eserlerinde bu ayeti gündeme kibar benzetmeleri isti'mal etmeleri gerek-
getirerek eleştiriler yapnuşlardır. Hatta tiğini söylemektedir.(42) ··
ihla.s ve samirniyetlerinden asla şüphe Kur'an'daki edebi sanatlan çok güzel
etmediğimiz zatların dahi. bazen buradaki bir şekilde serdeden ve bu konuda
teşbih yüzünden bazı yakışıksız sözler müstakil bir eser yazan Seyyid Kutub,
sö}le-dikleri olmaktadır. Nitekim bir süre sözünü ettiğimiz ayeti incelerken, burada
öoce (28 Mart 1996) düzenlenen bir çok ince bir kinayenin olduğuna işaret
panele. panelist olarak katılan değerli etmel.dedir.(43) · "
ar.w.;tınııacı Dücane Cündioğlu, ayetteki Dr. Subhi es-Salilı de, teşbihin bir
(etı.in, iirün. kültür) anlanılanna gelen hars türü olan kinayeyi açıkladıktan ve onun
kelimesinin tarla olarak Türkçe'ye çevril- remiz ve ima yolu ile bir şeyi açıklamada
me.sını doğru billmadığını söylemişti. en beliğ üslüb olduğunu belirttikten sonra,
"Hi.ı;bir Türk kadını
kendisine tarlam bir şeyi saralıaten zikretmenin uygun
diyen kocasına memnuniyetini izhar olınadığı yerlerde, Kur'an'ın remiz ve ima
etmez. Oysa bir çiçek türü ile hitap edilen yoluna başvurduğunu açıklıyor ve
her kadın bundan memnuniyet duyar" konumuz olan ayeti buna örnek
demişti. gösteriyor. Yüce Allah, kadın ile erkek

.:s4- ·
KuR'AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGİSİ OCAK'98 SAY1:3

arasındaki cinsi temasını ifade ederken, - insana, cinsi temasla, ürün elde etmek
bize de ifadelerimizde numfrne olacak maksadıyla tarlaya tohum serpen bir
şekilde- teeddüben "hars" kelimesini çiftçinin alemini yaptığuu. bu işlemin
kullanmış ve cinsi münasabeti böyle bir sonucunda "evlad" denen en tatlı ürünün
remizle izah etmiştir. Aynı incelik başka hasıl olacağuu hatırlatarak. ona bu
ayetlerde de vardır.(4.J.) düşünceyle hareket etmesini söylemek-
Nitekim. başka bir ayette erkek gibi tedir. İlgili ayetin devamında '·Kendiniz
kadın da elbiseye benzetilmiştir. "Onlar için geleceğe yönelik hazırlık yapın"
sizin için bir elbise. siz de onlar için bir denilmek suretiyle, bu eylemin a)nı
elbisesiniz."(45) Eğer yukanda sözünü zamanda geleceğiyle de alakalı olduğu
ettiğimiz beşeri teşbihlerde hedeflenen bu hatırlatılmaktadır. Aliınlerimiz buna
gayeyle bu benzetme değerlendirilirse, istinaden. cinsi temas esnasında bir ibadet
)'ine eleştirilecek yönler bulunur. Oysa anlayışı ile haraket edilmesi gerektiğini
hikmet arayan bakışlada bu ayetler belirtmiş ve bununla ilgili bazı prensipler
incelendiğinde bütün bu ayetlerde ve vaz'etmişlerdir.(50) Hatta ayetin bu
onlardaki benzetmelerde pek çok kısmını "Nefısleriniz için (besmeleyi.
nükteler, derin ve ince manalar müşahade duayı....) öne alın" şeklinde tefsir ve
edilecektir. Kadın tarlaya benzetilmekle tercüme edenler dahi olmuştur.(51)
ve ona istenilen şekilde yaklaşılması Erkeği kadın içiR kadını da erkek için bir
belirtilmekle. kadın ve erkeğe. meşru elbise olarak değerlendiren ayet de. bu
olmak kaydıyle cinsi münasebet konu- şekilde ikisinin birbirlerini sarıp
sunda geniş bir imkan sağlanmıştır. Nite- sannalaıruik sureti) le kötülüklerden
kim. ayetle ilgili yorumlarda bu imkan- koruduğunu izhar etmeyi istihdaf
lardan bahsedilmiş, cinsi münasebette izin etmiştir.(52)
verilen şekiller belirtilmiştir. (46) Bu Kur'an kadını tarlaya benzetmekle,
pozisyonlar. bugün sağlıklı bir cinsel esasında bu konuda yapılacak teşbilıin en
yaşarnı kendisine konu edinen doktorlar güzelini ve en beliğini yapnuştır. Kadını
ve araştıimacılar tarafından da tavsiye güL sümbül. Iale, menekşe, nergis ... gibi
edilmekte. böylece kan-koca arasında çiçek türlerinden birine, yahut keklik
cinsi do)'umun ve tatminin sağlanmasıyla suna. ceylan vb. hayvan türlerinden birine
paralel olarak hem sağlıklı bir cinsel benzetseydi, bu sadece basit bir teşbih
yaşamın, hem de evli çiftler arasındaki olur, fazla edebi bir özellik taşımazdı.
bağlılığın temin edileceği söylenmektedir. Üstelik yukanda sozunu ettiğimiz
Buna bağlı olarak gerek birey, gerekse incelikleri de ihtiva etmezdi. Esasen -daha
toplum bazında daha başka güzelliklerin önce de belirttiğimiz gibi- bu tür
de çıkarılabileceği ifade edilmektedir. (..ı 7) benzetmeleri birçok şair yapnuştır.
Kadının erkek içiR erkeğin de kadın için Aynca, zerafet ve Jetafet ifade ettiği
bir örtü olduğunu belirten ilahi ifadeden söylenen bu benzetmeler, zaman zaman
de (48) bumeyanda hikmetler ve paiıltılar eleştirilere de konu olmuştur.(53) Nite-
çıkarmak müm-kündür. kim. "ben yarime ·gül' demem; gülün
öte yandan bu benzetmeyle, pek çok ömrü az olur" deıırniştir. Diğer ben-
müfessirimizin de belirttiği gibi cinsi zetmeler de bu noktadan eleştiriye açıktır.
temastan gayeniiı, sadece şehevi Oysa "tarla" için -en azından bu noktada-
duygulan tatmin etmek değil, bilhassa böyle bir eleştiri söz ko~ıusu olamaz. O
nesli devam ettinnek olduğu ifade daha uzun ömürlü olduğu gibi.
edilnıiştir.(49) Kur'an . bu benzetmeyle kendisindeki oluşu itibariyle de kadına

-55-
KUR' AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3

çok benzemektedir. Tarlaya ekim zama- teşbih edilmesiyle, esasmda kadının ·


nında tohum serpilir, uzun süre toprağın kadınlık organıyla tarla, nufte {spernı) ile
altında bir takını evreler geçiren tohum, tohum ve çocuk ile ürün arasında bir !
zamanı gelince toprağı delerek, ufacık bir benzerleğin kıırulınak istendiğini ifade
filiz olarak dünyaya gelir. Güneşle, etmişlerdir. (58) 1
\
havayla doğrudan temas kurar. Gün begün Esasen tarla ve onun menbaı olan
gelişir, gelişir... Bir süre sonrada olgun bir toprak bizim kültürünıüzde de benzet-
bitki haline gelir. Tıpkı kadının rahmine melere konu olıııuştur. "Toprak aiİa",
serpilen spernı gibi. O da ana rahminde "toprağın oğlu" gibi deyimler, Anadolu-
bir çok evreler geçirir: önce nufte, sonra muzda k:ııllanılmaktadır. Hz. Ali'ye
alaka, daha sonra da muğda. .. Yaratilışı Peygamberinıiz tarafından toprağın babası
belli belirsiz bir çiğnemlik et parçası iken, anlamına gelen "Ebu Turab" lakabının
ilahi bir mucize olarak vücud bulan verildiği nıalumdur. Tasavvuf litera-
kemiklerin oluşınasıyla başlayan şekil­ türünde de toprakla ilgili benzetmeler yer
lenme. .. Kalb, mide, ciğerler, damarlar alıııaktadır. Başta Mevlana olıııak üzere
gibi iç; baş eller, ayaklar, parmaklar gibi pek çok tasavvuf erbabı. nasihatleri ara-
dış organların oluşması... Ve diğer smda "tezavuda toprak gibi ol" deıniş­
safhalar. .. Bir süre sonra, o da minnacık lerdir. Bu ve benzeri tabirler, hem dini,
bir yavru olarak dünyaya gözlerini hem de milli kültürünıüz açısından tarla
açar.(54) Bambaşka bir hayata merhaba ve toprak ile ilgili benzetınelere yabancı
der.(55) Tıpkı bir tohum gibi. Burada olıııadığıınızı gösteriyor.
kadın ve tarla arasmda ne kadar büyük bir Bütün bunların yanında, Arapçada
benzerliğin olduğu aşikardır. İkisinin özellikle eski dönemlerde "hars" kelime-
içinde meydana gelen oluşunı ve bu sinin "kadın" anlammda kııllanıl-dığı da
oluşumun sonucu olan ürün ve çocuk.. kaydedilnıektedir.(59) Nitekim "keyfe
Çiftçinin ürün, anne-babanın çocuk için harsuke?" diyen Arap, bununla arkada-
çalışmaları .. Malısülün çiftçiyi, çocuğun şının hanımının halini sormak istemek- i
ebeveynini hoşnud ve menmun etınesi ... tedir. Burada da mecazi bir anianı söz ko-
Bütün bunlar bu ayette ne muazzam bir nusudur. (60)
1
·teşbihin yapıldığııu hayretler içinde gözler Hal böyleyken, bu ayetteki teşbihten (;l
önüne sernıektedir.(56) Dalıa başka pek
çok açıdan da aralarında önemli benzer-
hareketle Kur'an'ın kadına hakaret ettiğini,
onu küçülttüğünü iddia etmek, art niyetin r
i

likler kıırnıak mümkündür. Ancak biz bu ve cehaletin göstergesi, körü körüne bir
kadarıyla iktifa edeceğiz düşınaıılığın neticesidir. Her ne dense
öte yandan, ayeti tefsir eden bazı Kur'an'daki bu ifade karşısında ateşli birer
müfessirlerinıiz, burada külden cüz'ün feıninis!~ kesilen bazı yazarlar, kadını,
kasdedildiği düşüncesiyle. her ne kadar daha ·çok hakaret· ifade eden '<:llrlıklara
kadın tarlaya benzetilmişse de kasıt benzeten, fakat kendileri gibi düşünen • 1
kadının kadınlık UZ\'udur, tarlaya şairlere kızınaz, hatta onları en büyük
benzetilen odur, deınişlerdir. Nitekim, edip diye lanse ederler. Nitekim, "Deniz
Harndi Yazır, "Bu tabirle, kadının kadın gibidir; hiç inannıak olmaz ha!"(61)
kadınlık uzvu bir yere, erkeğin nuftesi diyerek kadınla deniz arasında bir
tohuma, doğacak çocukta bitecek hasılata benzerlik kııran, onun da deniz gibi çok
teşbih edilerek bir istiare yapılmış"(57) tehlikeli olduğunu belirterek, oğluna asla
demektedir. Dalıa başka pek çok milfessir ona güvenmemesini söyleyen Fikret'e ses
ve dil bilinıcisi de burada kadının tarlaya çıkarınazlar. Bilakis onu en büyük şair

-56-
KUR' AN MESAJI İLMİ .@ASTIRMALAR DERGiSi OCAK'98 SAYI:3

ilan ederler. Yine kadına "kısrağım" 9) Ali ÖZek ve arkadaşlan, Medine


diyen, hatta daha da ileri gidip ona baskısı,34:TDV baskısı 34.
"günahım" diyen,"vebalim" gibi sözlerle 10) H. Atay-Y.Kutluay, DİB yay.34.
hitap eden (62) Bedri Rahmi'ye asla itiraz ll)H.Karakaya ve arkadaşları, Çağ yay.
.etmezler. Daha da ötesi onun bu şiirini 36.
besteteyerek şarkı haline dahi getirirler. ı2) C.Yıldırıın.36.
Basit bir mantaliteyle ayetteki teşbihi 13) Y.N.ÖZtürk,45.
değerlenditip tenkid etmek, ihtiva ettiği ı4) ARSağman.59.
hikınetleri düşünmeden hareket etmek ı5) Akdemir, 74.
bizce doğru değildir. Kur'an ilahi bir 16) Çiloğlu.39.
mesajdır. Hz. Peygamber'in en büyük ı7) Yazır,II/775.
mucizesidir. En önemli mucizevi yönle- 18) Yazır,II/777.
rinden biri de O'ndaki edebi güzellikler, ı9) Çaııtay.I/60.
belagatmdaki incelikler fesahatmdaki üs- 20) el-Vakıa.56/63.
tünlüklerdir. Kur'an'daki teşbihlere bu 2ı)el-Bakara,217ı.205,223;Al-i
adeseden bakmak ve onlan bu anlayışla imran,3/ı4.118.Diğerleri için bk
değerlendirmek gerektiği kanaatindeyiz. Abdülbaki, ı 96.
Bu nazarla ayete baktığımızda ondaki 22) el-Bakara,2/223, el-Kaleın,68/22.
hikınetleri, daha rahat kavramamız müm- 23) eş-Şura,42/20.
kün olacaktır. Aynca. bugün bu tür ince- 24-25) es-Sabuni, Revaiu'l Beyan,I/292.
liklerini izhar edebildiğimiz bu ayetin ve 26) Tefsiru'l Kur'ani'l-Azim, 1/380-389.
benzeri başka ayetlerin, yarın daha başka 27) Tefsiru'n-Nesefi (Medarik),IIı 1 ı.
güzelliklerinin ve inceliklerinin fark- 28)Tefuimu'l Kur'an, 1/139,241 nolu
edilebileceğini de unutmamak lazımdır. paragraf.
Kur'an, zaman ilerledikçe gençleşen, 29) Fi Zilalil Kur'an, 1/500.
manalan yenilenen bir ilahi kitaptır... 30) Hülasatu'l Beyan,I
Böyle bir yaklaşı..m, hem onu daha iyi 3I)Safvetu-t Tefsir, I/142-143;Revaiul
an1amaınızı sağlayacak, hem de O'na olan Beyan, 1/292-293.
saygınlığı. arttıracaktır. Bir müslüman 32) Ateş. Kur'an'ı Kerim Tefsiri,I/320.
olarak bizlere de yakışan budur. 33) Bk. es-Sılah Tacu'l Lügati ve Sılıahu'l
Arabiyye,I/297(h-r-s maddesi).
DİPNOT: 34)Bk. Tacu'l Arus. V/214-22ı (h-r-s
ı) Teşbih için bk Nihal3 1. maddesi).
2) örnekler için bk. Cebeci. 716-723: 35)Bk Lisanu'l Arap, 11/134-137 (h-r-s
Dilçin, 70, 74,ı ı o- ı 13,338,408,413. maddesi)
3) Bunlar ve başka örnekler için bk. 36) el-Müfredet, 1 ı2.
ACarım-M.Eriın, 59-68;Cebeci,716-723. 37) Din Bu 3/ıM-165.
4) Bk Nihat,39. 38) Şeriat ve Kad.ın, 232-234.
5) Bazı örnekler için bk Şeyhun, 91-102: 39) İslamiyet Gerçeği 3/322.
es-Saalibi,S-6: el-Cürcani,ıO-ıL Kutub, .J.O)el-Buhari, Tefsuru's-Sure 2,39;
Kur'an'da Ed Tas. muht sayf. Müsliın,Nikah, ı 9,Hadis No: ı ı8;Ebu
6) Bk es-Suyuti, II/36-49;es-Salih,330. Davut,Nikah.44-45,hadis No:2ı63-2ı64;
7) el-Bakara, 2/223. el-Valıidi. 77/80.
8) Mea1,34. 41) ez-Zemalışeri,I/362.
42) en-Nefesi,I/1 ı2. 44) es-Salih,330.
43) Kutub, Kur'an'da edebi }:'asvir,ı34. 45) el-Bakara,2/ı87 ..

-57-
KUR'AN MESAJI İLMİ ARAŞTIRMALARDERGiSi OCAK'98 SAYI;J.'

46)İbn Kesir, I/380-389; en-Nefesi, geçer. el-Hac,22/5;el-Muminun.23fl3_


I/112;el-Vahidi, 77-80; es-Sabuni,Safvet, 14.
I/142; ay.mü. Revaiu'l Beyan. I/297; 55) Geniş bilgi için el-Bar,89/143.
Gazali,III/419;Erzurumlu İbrahim 56)Seyyid Kutub da buna işaret
Hakkı,36 7; Yeniel-Kayapınar, VIII/3 I 0- etmektedir. Kur'an'da Edebi TaSVir, 134-
314; Demircan. I/176-177. 135. .
47) Demircan,178:Çalışlar. 103-104. 57)Yazır. Il/777. A)nca bk Davudoğlu.
48) el-Bakara,2/187. VII/3 23: Yeniel-Kayapinar; VIII/3 ı ı.
49) en-Nefesi, I/112: es-Sabuni,I/142. 58)ez-Zemahşeri, I/362; es-Sabuni,
50)Gazali, III/416-417; İşler,88-89: Revaiu'l Beyan. I/297; ez-Zebidi, V/220·
Demircan. W4U09. İbn Manzur.W135. '
51)ez-Zemahşeri. 1/362; Demircan. 59) es-Saalibi,6;el-Cürcani, ı ı.
II/169. 60) ez-Zebidi, V/220; İbn Manzut,II/135.
52)İbnKesir,I/3 17;es- 6l)Tevfık Fikret, "Balıkçılar" adlı şiiri.
Sabuni,Safvet,I/123; el~Mevdudi, I/118: Şiir için bk. Tanpınar; Türk ve Dünya
Yazır. I/670; Ateş, I/266; el-Curani,lO. Klasikleri,25.
5 3) Meydan Larousse, VIII/2 17. (Gül 62)Bedri Rahmi Eyüboğlu, 'rKaradut"
maddesi) adlı şiiri. Şiir için bk. Kaplan. II/117-
54 )Bu sathalann bir kısım Kur'an'da da 118; Belıramoğlu,I/304-305.

.._58-

You might also like