Professional Documents
Culture Documents
Spor Anatomisi: İstanbul Üniversitesi Açik Ve Uzaktan Eğitim Fakültesi
Spor Anatomisi: İstanbul Üniversitesi Açik Ve Uzaktan Eğitim Fakültesi
SPOR ANATOMİSİ
DOÇ. DR. MEHMET ÜZEL
SPOR ANATOMİSİ
DOÇ. DR. MEHMET ÜZEL
Kapak Tasarım
AUZEF
Grafik Tasarımı
AUZEF
Sayfa Tasarımı
Burhan Maden
ISBN: 978-605-07-1140-0
2022
Copyright � İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi
5846 sayılı Yasa’ya göre eserin tüm yayın, çeviri ve iktibas hakları Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi’ne
aittir.
II
ÖN SÖZ
Toplumda artan egzersiz ve spor bilinci ve gereksinimi donanımlı eğitmen
gereksiniminin de artmasına neden olmuştur. Spor bilimlerinin en temel
iki alanından biri olan anatomiye hâkim olmak spor ve egzersiz uzmanları
için yadsınamaz bir gerekliliktir. Spor Anatomisi dersinin amacı, bu alanda
profesyonelleşmek isteyen kişilere gerekli en temel anatomi bilgilerini vermektir.
Temel spor anatomi bilgisi olmaksızın meslek uygulamalarını doğru ve sağlıklı
biçimde yapmak olası olmadığı gibi, bu alanda gelişme de olanaksız hale
gelmektedir.
Bu derste spor anatomisi konuları en temel bilgileri kapsayacak şekilde
işlenmektedir. Spor anatomisinin hareket bilimi (kinesiyoloji) ve biyomekanik
ile ilgili daha ayrıntılı ve kapsamlı bilgileri çeşitli yerli ve yabancı kaynaklarda
bulunabilmektedir. Bu ders kitabının amacı da tüm spor anatomisi konularını
ayrıntılı olarak anlatmak değil, Spor Anatomisi dersinde çalışacağınız konular
için size çalışma kitabı olarak hizmet etmektir. Bu kitapta konular sadece yazılı
olarak anlatılmış olup şekil, resim veya fotoğraf kullanılmamıştır. Kitapta yer alan
konular ile ilgili görsel malzemeler, basılı veya elektronik anatomi atlaslarında
veya diğer kaynaklarda kolaylıkla bulunabilmektedir.
Spor bilimleri alanında ilerlemek ve işini iyi yapmak isteyen herkesin spor
anatomisi konusuna gereken önemi vermesini dilerim.
III
IV
İçindekiler
ÖN SÖZ III
2. KEMİKLER 9
2.1. Kemik Dokusunun Görevleri ve Yapısı 10
2.2. Aksiyel İskelet 11
2.3. Kafa Kemikleri (Cranium) 11
2.4. Omurga (Columna Vertebralis) 13
2.5. Göğüs (Thorax) Kemikleri 16
2.6. Appendiküler İskelet 18
2.6.1. Üst Ekstremite Kemikleri 19
2.6.1.1. Clavicula (klavikula, köprücük kemiği) 19
2.6.1.2. Scapula (skapula, kürek kemiği) 19
2.6.1.3. Humerus (kol kemiği) 20
2.6.1.4. Radius (döner kemik) 21
2.6.1.5. Ulna (dirsek kemiği) 22
2.6.1.6. El (manus) kemikleri 22
2.6.2. Alt Ekstremite Kemikleri 24
2.6.2.1. Kalça kemiği (os coxae) 24
2.6.2.2. Femur (uyluk kemiği) 25
2.6.2.3. Patella (diz kapağı) 26
2.6.2.4. Tibia (kaval kemiği) 27
2.6.2.5. Fibula (kamış kemiği) 27
2.6.2.6. Ayak (pes) kemikleri 28
Bu Bölümde Ne Öğrendik? 30
Kaynakça 31
3. EKLEMLER 33
3.1. Eklemlere Giriş ve Eklem Hareketlerinin Adları 34
3.2. Eklemlerin Sınıflanması 36
3.3. Aksiyel İskelet Eklemleri 40
3.3.1. Symphysis intervertebralis 40
3.3.2. Median atlantoaksiyal eklem 40
3.3.3. Faset eklemler 41
3.3.4. Sakroiliak eklem 41
V
3.3.5. Kostovertebral eklemler 41
3.4. Üst Ekstremite Eklemleri 42
3.4.1. Sternoklavikular eklem (art. sternoclavicularis) 43
3.4.2. Akromioklavicular eklem (art. acromioclavicularis) 43
3.4.3. Omuz eklemi (art. humeri) 43
3.4.4. Dirsek eklemi (art. cubiti) 45
3.4.5. Distal radioulnar eklem (art. radioulnaris distalis) 46
3.4.6. El bileği eklemi (art. radiocarpalis) 47
3.4.7. İnterkarpal, karpometakarpal, metakarpofalangeal, interfalangeal eklemler 47
3.5. Alt Ekstremite Eklemleri 48
3.5.1. Kalça eklemi (art. coxae) 48
3.5.2. Diz eklemi (art. genus) 50
3.5.3. Ayak bileği eklemi (art. talocruralis) 53
3.5.4. İntertarsal, tarsometatarsal, metatarsofalangeal, interfalangeal eklemler 53
Bu Bölümde Ne Öğrendik? 54
Kaynakça 55
4. KASLAR 57
4.1. Kaslar ile İlgili Genel Bilgiler 58
4.1.1. Kas dokusu ve özellikleri 58
4.1.2. Kas dokusu türleri 58
4.1.3. İskelet kaslarının görevleri 58
4.1.4. İskelet kasının yapısı 59
4.1.5. Kasların morfolojik tipleri 59
4.1.6. Kaslar ile ilgili bazı tanımlar 60
4.2. Baş Kasları 60
4.2.1. Temporal kas (m. temporalis) 61
4.2.2. Masseter kası (m. masseter) 62
4.2.3. Orbikularis okuli kası (m. orbicularis oculi) 63
4.2.4. Orbikularis oris kası (m. orbicularis oris) 63
4.3. Boyun Kasları 63
4.3.1. Sternocleidomastoideus kası (m. sternocleidomastoideus) 64
4.3.2. Skalen kaslar 65
4.4. Gövde Kasları 66
4.4.1. Göğüs Kasları 67
4.4.1.1. Pektoralis major kası (m. pectoralis major): 67
4.4.1.2. Pektoralis minor kası (m. pectoralis minor): 68
4.4.1.3. Diafragma 69
4.4.2. Karın Kasları 70
4.4.2.1. Rektus abdominis kası (m. rectus abdominis): 70
4.4.2.2. Eksternal oblik kas (m. obliquus externus abdominis): 71
4.4.2.3. İnternal oblik kas (m. obliquus internus abdominis): 71
4.4.2.4. Transversus abdominis kası (m. transversus abdominis): 72
VI
SPOR ANATOMİSİ
VII
4.6.3.1. Tibialis anterior kası (m. tibialis anterior): 94
4.6.3.2. Ekstensor hallucis longus kası (m. extensor hallucis longus): 95
4.6.3.3. Ekstensor digitorum longus kası (m. extensor digitorum longus): 95
4.6.3.4. Dış yan grup kaslar: 95
4.6.3.4.1. Fibularis (peroneus) longus kası (m. fibularis longus, m. peroneus longus):
95
4.6.3.4.2. Fibularis (peroneus) brevis kası (m. fibularis brevis, m. peroneus brevis):
96
4.6.3.5. Arka grup kaslar: 96
4.6.3.5.1. Gastroknemius kası (m. gastrocnemius): 96
4.6.3.5.2. Soleus kası (m. soleus): 97
4.6.3.5.3. Tibialis posterior kası (m. tibialis anterior): 97
4.6.3.5.4. Fleksor hallusis longus kası (m. flexor hallucis longus): 98
4.6.3.5.5. Fleksor digitorum longus kası (m. flexor digitorum longus): 98
Bu Bölümde Ne Öğrendik? 99
Kaynakça 100
VIII
SPOR ANATOMİSİ
IX
X
1. ANATOMİYE GİRİŞ VE TEMEL KAVRAMLAR
Egzersiz ve spor bilimlerinin temeli anatomi ve
fizyolojidir. Temeli sağlam oluşturursanız, üzerine
kuracağınız bilgiler de sağlam ve kalıcı olur.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
1
1.1. Temel Anatomik Kavramlar
Anatomi, canlıların yapısını inceleyen bilim dalı olup insan anatomisi,
hayvan anatomisi ve bitki anatomisi olarak farklı alt alanlarda ayrı ayrı çalışılır.
İnsan anatomisi, insan bedeninin yapısını, gelişimini, yaşlara göre değişimini ve
işlevler ile ilişkisini inceleyen bilim dalıdır. İnsan anatomisi bir bütün olmasına
rağmen, insan bedeninin nasıl ve hangi açıdan çalışıldığına göre farklı alt tiplere
Şekil 1
ayrılır:
İnsan Anatomisi Alt Tipleri
2
SPOR ANATOMİSİ
Organ Sistemleri
Hareket sistemi (lokomotor sistem): Temel amacı bedenin yer değiştirmesini sağlamak olan
lokomotor sistemin ayrıca organları korumak, kan üretmek, gerektiğinde kana kalsiyum
vermek, ısı üretmek gibi işlevleri de bulunmaktadır.
Dolaşım sistemi: Bedende dolaşan sıvıları içeren ve bu sıvıları dolaştıran sistemdir. İnsan
bedeninde, farklı amaçlar ile dolaşan iki farklı sıvı olduğu için iki alt bölüme ayrılarak incelenir.
Bunlardan birisi, içinde kanın dolaştığı kardiyovasküler sistemdir. Kardiyovasküler sistem kalp
(kardiyo) ve kan damarlarını (vasküler) kapsamaktadır. Diğer sistem ise lenf (akkan) sistemidir.
Bu sistem ise lenf damarlarını ve lenf organlarını kapsamaktadır.
Solunum sistemi: Görevi, bedenin gereksinim duyduğu oksijeni almak ve metabolizma sonucu
oluşan karbon dioksiti atmak olan bu sistem gerekli durumlarda kanın pH değerini de
ayarlamaya yardımcı olur.
Sinir sistemi: İnsan bedeninin içinden ve dışından gelen çok sayıda uyarını alıp bunlara uygun
yanıtlar üreten, iç ve dış ortamda sürekli değişen koşullara uyum göstermeyi sağlayan
sistemdir.
Sindirim sistemi: Bedenin gereksinim duyduğu besin maddelerini bedene almayı, işlemeyi,
kana geçirmeyi ve atıklarını bedenden uzaklaştırmayı sağlayan sistemdir.
Boşaltım sistemi: Bedendeki metabolizma sonucu oluşan bazı atık maddeleri idrar yolu ile
bedenden uzaklaştırmayı sağlayan sistemdir. Bu sistem bedendeki su miktarını ve kanın pH
değerini ayarlamaya da yardımcı olur.
Üreme sistemi: Organizmanın neslinin sürmesini sağlayan üreme işlevini sağlayan organların
oluşturduğu sistemdir.
4
SPOR ANATOMİSİ
Şekil 3
Beden Bölümleri
Caput: Baş
Collum veya cervix: Boyun
Truncus: Gövde
Thorax: Göğüs
Abdomen: Karın
Pelvis: Leğen
Dorsum: Sırt
Membrum superius: Üst ekstremite, üst taraf.
Omuzdan başlayıp el parmaklarının ucuna kadar
olan beden bölümü.
Omos: Omuz
Brachium: Kol. Omuz ile dirsek arasındaki beden
bölümü.
Cubitus: Dirsek
Antebrachium: Önkol. Dirsek ile el bileği
arasında kalan beden bölümü.
Carpus: El bileği
Manus: El
Pollex: El başparmağı
Membrum inferius: Alt ekstremite, alt taraf.
Kalçadan başlayıp ayak parmaklarının ucuna
kadar olan beden bölümü.
Coxa: Kalça
Femur: Kalça ile diz arasında kalan beden
bölümü.
Genu: Diz
Crus: Diz ile ayak bileği arasında kalan beden
bölümü.
Tarsus: Ayak bileği
Pes: Ayak
Hallux: Ayak başparmağı
5
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Bu bölümde anatominin türleri, bunların tanımları ve kapsamları, çok sık kullanılan anatomi terimleri,
insan bedeninin bölümlerinin Türkçe ve tıbbi terminolojik adlandırılmaları ele alınmıştır.
* Anatomi, canlıların yapısını inceleyen bir bilim dalıdır. İnsan anatomisi, hayvan anatomisi ve
bitki anatomisi gibi farklı alt alanları bulunmaktadır.
* Bunlardan insan bedeninin yapısını, gelişimini, yaşlara göre değişimini ve işlevler ile ilişkisini inceleyen
bilim dalı ise insan anatomisidir.
* İnsan anatomisi insan bedeninin nasıl ve hangi açıdan çalışıldığına göre farklı alt tiplere
ayrılmaktadır. Bunlar; makroskobik anatomi, mikroskobik anatomi, sistematik anatomi, bölgesel
(rejyonel) anatomi, topografik anatomi, spor anatomisi, yüzeysel anatomi, klinik anatomi,
radyolojik anatomi, sanatsal (estetik) anatomi ve gelişim anatomisi şeklindedir.
* İnsan bedeninde, birbirleri ile bir bütün olarak çalışan ancak farklı işlevlerde uzmanlaşmış sekiz organ
sistemi bulunmaktadır. Bunlar; hareket sistemi (lokomotor sistem), dolaşım sistemi, solunum sistemi,
sinir sistemi, sindirim sistemi, boşaltım sistemi, üreme sistemi ve endokrin sistemidir.
* Beden birçok bölümden oluşmaktadır. Bunlar; baş, boyun, gövde, göğüs, karın, leğen, sırt, omuz, kol,
önkol, el, kalça, uyluk, bacak, ayak.
6
SPOR ANATOMİSİ
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/vectors/adam-tel-kafes-d%C3%-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 BC%C5%9F%C3%BCk-poli-%C3%A7okgenler-2773490/
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag.
YILDIRIM, M. (2003). Lokomotor Sistem Anatomisi. İstan-
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- bul: Nobel Tıp Kitabevleri.
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby.
com/107/.
7
8
2. KEMİKLER
Anatominin temeli kemik bilgisidir. Kemikleri iyi
bilmek, diğer konuların da kolayca anlaşılmasına
yardımcı olur.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
9
2.1. Kemik Dokusunun Görevleri ve Yapısı
Kemik, bol damarlı, mineralize bir bağ dokusu türüdür. İçeriğinde organik
ve inorganik maddeler bulunur. Organik maddeler kemiğe esneklik sağlarken
inorganik maddeler sağlamlık sağlar. İnorganik maddelerden en önemli olanları
kalsiyum bileşikleridir. Organik maddelerden en önemli olanları ise kollajenlerdir.
Okuma Önerisi Bir kemikten kesit alındığında iki bölümü olduğu görülür. Kemik dokusunun
Şekil 4
Fiziksel Aktivite ve Kemik Yoğun- yoğun ve sıkı olduğu, kemiğin dış tabakasını oluşturan bölüme korteks, kemik
luğu konulu makaleyi çevrim içi
dokusunun aralarında boşlukların olduğu, kemiğin iç bölümünü oluşturan
olarak aşağıdaki bağlantıdan
okuyabilirsiniz. bölüme spongiöz (süngerimsi) kemik adı verilir. Uzun kemiklerin uç bölümleri
epifiz olarak, ortadaki ana bölüm diafiz olarak, epifiz ile diafiz arasında yer alan
ve kemik büyümesi döneminde uzunlamasına büyümeyi sağlayan bölüm metafiz
olarak adlandırılır. Kemik dokusu en dışarıdan periost adı verilen bir zar ile
örtülüdür. Periost zarı kemiğin enine büyümesini, yenilenmesini, onarılmasını
sağlar; üzerinde bulunan sinirler sayesinde ağrı duyusunun algılanmasını sağlar.
Kemiklerin Görevleri
10
SPOR ANATOMİSİ
Kemik Tipleri
Kısa Kemikler
Susamsı Kemikler
Susamsı (sesamoid) kemikler: Yuvarlak veya
oval yapılı olan ve kasların kirişleri içinde
bulunan kemiklerdir.
Maxilla
Mandibula
Os zygomaticum
Visserokranium Kemikleri Os nasale
Os lacrimale
Os palatinum
Vomer
Concha Nasalis Inferior
12
SPOR ANATOMİSİ
13
Görsel 3: Omurganın soldan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
14
SPOR ANATOMİSİ
15
Görsel 5: Bir torakal vertebranın üstten görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
16
SPOR ANATOMİSİ
17
2.6. Appendiküler İskelet
19
Görsel 9: Sol scapula’nın önden görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
21
Görsel 11: Sol radius ve ulna’nın önden görünümü (Gray’s Anatomy,
1918).
22
SPOR ANATOMİSİ
23
2.6.2. Alt Ekstremite Kemikleri
Alt ekstremite kemikleri kavşak kemiği ve serbest alt taraf kemikleri olarak
iki bölümde incelenir. Kavşak kemiği os coxae olup, diğerleri serbest alt taraf
kemikleridir.
24
SPOR ANATOMİSİ
25
Görsel 14: Sol femur’un arkadan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
26
SPOR ANATOMİSİ
27
2.6.2.6. Ayak (pes) kemikleri
Tarsal kemikler: Ayak bileğinde proksimal ve distal olarak iki sıra şeklinde
dizilmiş sekiz kemik bulunur. Proksimal sırada bulunan kemiklerden yukarıda
bulunanı talus (aşık kemiği), aşağıda bulunanı calcaneus’tur (topuk kemiği). Distal
sıra kemikleri os naviculare, os cuneiforme mediale, os cuneiforme intermedium,
os cuneiforme laterale ve os cuboideum’dur. Ayak bileği kemiklerinin tümü kısa
kemik tipindedir.
Metatarsal kemikler: Ayak tarak kemikleri beş adet olup medialden laterale
doğru birden beşe kadar numaralandırılırlar. Hepsi uzun kemik tipindedir.
Proksimal uçlarına basis, distal uçlarına caput adı verilir. Proksimalde distal sıra
tarsal kemiklerle, distalde proksimal falankslar ile eklemleşirler.
Falankslar (phalanges): Başparmakta iki, diğer parmaklarda üçer adet
olan falanksların hepsi uzun kemik tipindedir. Proksimal uçlarına basis, distal
uçlarına caput adı verilir. Metatarslar ile eklemleşenlerine proksimal falanks, en
uçta distalde olanlarına distal falanks, proksimal ve distal falanksların arasında
bulunanlarına orta falanks adı verilir. Başparmakta orta falanks bulunmaz.
28
SPOR ANATOMİSİ
29
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Bu bölümde kemiklerin temel yapısı, insan iskeletinin bölümleri, iskelet bölümlerindeki egzersiz ve
spor anatomisi bakımından önemli kemiklerin adları, önemli parçalarının adları, bu kemiklerin komşu
kemikler ile ilişkileri gibi konulara yer verilmiştir.
* Kemik, esneklik sağlayan organik maddeler ve sağlamlık sağlayan inorganik maddeler içeren,
bol damarlı ve mineralize bir bağ dokusu türüdür.
* Kemiklerin destek, kaslara tutunma yeri olmak, mineral kaynağı olmak ve kan hücreleri üretmek gibi
görevleri bulunmaktadır.
* Kemikler biçimlerine göre uzun kemikler, kısa kemikler, yassı kemikler, susamsı kemikler ve
düzensiz kemikler şeklinde beş gruba ayrılarak incelenmektedirler.
* İnsan iskeleti temel olarak orta bölümde bulunan kemiklerden oluşan aksiyel iskelet ve yukarıdan ve
aşağıdan eklenmiş kemiklerden oluşan appendiküler iskelet şeklinde iki bölümden oluşmaktadır.
* Aksiyel iskelet kemikleri kafa kemikleri, omurga, göğüs kafesi kemikleri olmak üzere üç grupta
incelenmektedir.
* Kranium adı verilen baş iskeleti beyni çevreleyen nörokranium (neurocranium) kemikleri ve yüz iskeletini
oluşturan visserokranium (viscerocranium) kemiklerinden oluşmaktadır.
* Hem taşıdığı yüklere dayanmak için kuvvetli hem de hareket edebilmek için esnek bir yapıya
sahip olan omurga, omur ile çeşitli türde eklemlerin oluşturduğu sütunun adıdır. Omurga,
erişkin erkeklerde yaklaşık 70 cm, erişkin kadınlarda yaklaşık 60 cm uzunluğundadır.
* Göğüs yani toraks iskeleti 12 adet torakal vertebra, 12 çift kosta ve bir adet sternum’dan oluşmaktadır.
* Üst ekstremite kemikleri clavicula (klavikula, köprücük kemiği), scapula (skapula, kürek kemiği), humerus
(kol kemiği), radius (döner kemik), ulna (dirsek kemiği) ve el (manus) kemiklerinden oluşmaktadır.
* Alt ekstremite kemikleri ise kalça kemiği (os coxae), femur (uyluk kemiği), patella (diz kapağı),
tibia (kaval kemiği), fibula (kamış kemiği) ve ayak (pes) kemiklerinden oluşmaktadır.
30
SPOR ANATOMİSİ
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/illustrations/iskelet-insan-ke-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 mik-kemikler-3342754/
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag.
MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
com/107/.
YILDIRIM, M. (2003). Lokomotor Sistem Anatomisi, İstan-
HAMILL J., KNUTZEN, K.M., DERRICK, T.R. (2015). Biome- bul: Nobel Tıp Kitabevleri.
chanical Basis of Human Movement, 4. Baskı. Philadelp-
hia: Lippincott Williams & Wilkins.
31
32
3. EKLEMLER
İskeletimizin bir bütün halinde olmasını büyük
oranda eklemlere borçluyuz.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
33
Şekil 9
Eklem Hareketlerinin
Adları
Fleksiyon
Ekstansiyon
Abduksiyon
Lateral fleksiyon
Dış rotasyon
İç rotasyon
Pronasyon
Supinasyon
Skapula elevasyonu
Skapula depresyonu
Protraksiyon
Retraksiyon
Plantar fleksiyon
Dorsal fleksiyon (dorsifleksiyon)
İnversiyon
Eversiyon
Horizontal abduksiyon
Horizontal adduksiyon
Sirkumdüksiyon
34
SPOR ANATOMİSİ
35
Horizontal adduksiyon: Üst veya alt ekstremitelerin gövde ile 90 derece açı
yapacak şekilde ve yere paralel olarak orta çizgiye yaklaşma hareketidir [vertikal
eksende
Çizim 2ve transvers (horizontal) düzlemde oluşur].
Sirkumdüksiyon: Bir beden bölümünün serbest ucunun havada dairesel,
konik hareketler yapmasıdır (üç eksen ve üç düzlemde de oluşur).
SUTURA
FİBRÖZ GOMPHOSIS
SYNDESMOSIS
KESİNTİSİZ
SYNCHONDROSIS
KIKIRDAK
SYMPHYSIS
MORFOLOJİK
OSSEÖZ
SINIFLANDIRILMASI
EKLEMLERİN
KESİNTİLİ SİNOVYAL
HARAKETSİZ
FONKSİYONEL AZ HAREKETLİ
HAREKETLİ
36
SPOR ANATOMİSİ
37
intrakapsüler (kapsül içi) bağlar. Ligamentler ait olduğu eklemin bazı
hareketlerini sınırlar ve bazı hareketlerine izin verir.
Sinovyal eklemlerin stabilitesi (sağlamlığı) eklem içi negatif basınç, eklemi
çaprazlayan kaslar, eklem yüzeylerinin uyumu ve eklem ait ligamentler tarafından
sağlanır.
38
SPOR ANATOMİSİ
39
3.3. Aksiyel İskelet Eklemleri
3.3.1. Symphysis intervertebralis
Symphysis intervertebralis, vertebraların korpusları arasında bulunur (C1-
C2 arası hariç). Vertebraların korpuslarının alt ve üst yüzeyleri ince bir kıkırdak
doku ile kaplıdır. Kıkırdak dokuların arasında ise, discus intervertebralis olarak
adlandırılan ve birbirinden farklı görevleri olan iki bölüme sahip olan kıkırdak
bir yapı bulunur. Dıştaki bölüm anulus fibrosus olarak adlandırılır ve hem
dayanıklılık hem de iç bölümün yerinde kalmasını sağlar. İç bölüm olan nucleus
pulposus2 ise jel kıvamında bir kıkırdak doku olup vertebranın üzerine binen
yükleri vertebraların alt ve üst yüzeylerine ve anulus fibrosus’un iç yüzüne
olabildiğince eşit dağıtılmasını sağlar.
2 Nucleus pulposus’un anulus fibrosus’un hasarlı bölümlerinden dışarı çıkması durumuna “disk
fıtığı” adı verilir.
40
SPOR ANATOMİSİ
41
3.4. Üst Ekstremite Eklemleri
42
SPOR ANATOMİSİ
43
Görsel 3: Sağ scapula’nın cavitas glenoidalis’inin lateralden görünümü.
Şekilde “Glenoid lig.” olarak adlandırılan yapı labrum glenoidale’dir
(Gray’s Anatomy, 1918).
44
SPOR ANATOMİSİ
45
Görsel 5: Sol dirsek ekleminin önden görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
46
SPOR ANATOMİSİ
47
3.5. Alt Ekstremite Eklemleri
48
SPOR ANATOMİSİ
49
Görsel 9: Sağ kalça ekleminin kapsülü çıkarıldıktan sonra caput femoris,
acetabulum ve lig. capitis femoris’in görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
50
SPOR ANATOMİSİ
yan bölümlerini kapladıktan sonraki devamıdır. Eklem kapsülü içinde toplam beş
adet bağ olmakla beraber bunlardan ön çapraz bağ (lig. cruciatum anterius) ve
arka çapraz bağ (lig. cruciatum posterius) özellikle çok önemlidir. Ön çapraz bağ
tibia’nın öne kaymasını, arka çapraz bağ ise tibia’nın arkaya kaymasını engeller.
Görsel 10: Sağ diz ekleminin önden görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
51
Henry Gray (1827–1861)
İngiliz anatomist ve cerrah Henry
Gray, 1827'de Belgravia'da doğdu.
1845'te, St George's Hastanesi
Tıp Fakültesine öğrenci olarak
girdi. Eğitiminin ilk yıllarında bile
anatomik çalışmalara olan ilgisi
belirgin şekilde fazlaydı. Anatomiyi Görsel 11: Sol diz ekleminin arkadan görünümü (Gray ’s Anatomy, 1918).
izlemek yerine her bir organı kendi
başına keserek öğrendi. 1858'de,
ressam arkadaşı Henry Vandyke
Carter'ın çizdiği 363 figür içeren
750 sayfalık Anatomy'nin ilk
baskısını yayımladı. Kitap halen
Gray's Anatomy başlığı altında
yayınlanmaktadır ve tıp öğrencileri
için güvenilir bir ders kitabı olarak
geniş çapta takdir görmektedir.
52
SPOR ANATOMİSİ
53
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Eklem en az iki kemiğin bir araya gelerek oluşturduğu birleşme yerlerine denilmektedir.
* Eklemlerin bazıları hareket oluşturma yeteneğine sahipken bazıları da bu yeteneğe sahip değildir.
* Eklemlerin ve beden bölümlerinin birbirlerine göre konumlarının değişmesiyle oluşan hareketler belli
adlar ile ifade edilirler. Fleksiyon, ekstansiyon, abduksiyon, adduksiyon, lateral fleksiyon, dış rotasyon,
iç rotasyon, pronasyon, supinasyon, skapula elevasyonu, skapula depresyonu, protraksiyon, retraksiyon,
plantar fleksiyon, dorsal fleksiyon, inversiyon, eversiyon, horizontal abduksiyon, horizontal adduksiyon,
sirkumdüksiyon bu hareketlerin adlarıdır.
* Yapısal sınıflama eklemi oluşturan kemiklerin birleşme biçimine göre yapılır ve fibröz eklemler, kıkırdak
(kartilaginöz) eklemler, osseöz eklemler ve sinovyal eklemler gibi türlere ayrılırlar.
* İşlevsel sınıflama ise eklemin hareket kapasitesine göre yapılır ve sinartroz (synartrosis),
amfiartroz (amphiarthrosis) ve diartroz (diarthrosis) şeklinde üç türde incelenirler.
* Aksiyel iskeleti oluşturan kafa kemikleri, omurga ve göğüs kemikleri arasında her türde eklem bulunmaktadır.
Bu eklemlerin spor anatomisi açısından en önemlileri symphysis intervertebralis, median atlantoaksiyal
eklem, faset eklemlerdir.
* Alt ekstremite eklemlerinin en önemlileri de kalça eklemi, diz eklemi, ayak bileği eklemidir.
54
SPOR ANATOMİSİ
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/illustrations/arthrocalman-osteo-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 artrit-diz-2384254/
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag.
MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
com/107/.
YILDIRIM, M. (2003). Lokomotor Sistem Anatomisi, İstan-
HAMILL J., KNUTZEN, K.M., DERRICK, T.R. (2015). Biome- bul: Nobel Tıp Kitabevleri.
chanical Basis of Human Movement, 4. Baskı. Philadelp-
hia: Lippincott Williams & Wilkins.
55
56
4. KASLAR
Kas dokusu, sağlıklı olmak ve sağlıklı kalmak
için çok önemlidir. Yaşa uygun kas kitlesine ve
kuvvetine sahip olmak günlük yaşamda bizi daha
hareketli ve sağlıklı yapar.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
57
4.1. Kaslar ile İlgili Genel Bilgiler
4.1.1. Kas dokusu ve özellikleri
Kas dokusu kasılabilme, uzayabilme, esneklik, uyarılabilme özelliklerine
sahip dokudur. Kendisine gelen elektrik uyarıları sonucu kasılıp boyunu kısaltır
ve uyarı ortadan kalkınca tekrar eski boyutuna döner.
Okuma Önerisi Şekil 12
Yıldırım M. (2003). Lokomotor
Sistem Anatomisi. İstanbul: Nobel 4.1.2. Kas dokusu türleri
Tıp Kitabevleri.
İskelet kası: Lokomotor sistemin bir parçası olan bu kasların çoğu bir kemikten
başlayıp başka bir kemiğe tutunurlar, kasılmaları sonucu beden hareketlerinin
veya postürlerinin oluşumunu sağlarlar.
Düz kas: Dolaşım, solunum, sindirim, üreme, boşaltım sistemi organlarının
bazılarının yapılarında bulunan kas türüdür.
Kalp kası: Morfolojik bakımdan iskelet kasına benzeyen, fizyolojisi farklı olan
ve kalpte bulunan kas türüdür.
İskelet kası
Düz kas
Kalp kası
58
SPOR ANATOMİSİ
59
Görsel 1: İskelet kaslarının fusiform (A), unipennat (B) ve bipennat
(C) türleri.
60
SPOR ANATOMİSİ
61
Görsel 2: Sol m. temporalis’in lateralden görünümü (Gray’s Anatomy,
1918).
62
SPOR ANATOMİSİ
63
Boyun Kasları
Sternocleidomastoideus kası
(m. sternocleidomastoideus) Skalen kaslar
64
SPOR ANATOMİSİ
65
Görsel 5: Scalenus anterior, scalenus medius, scalenus posterior
kaslarının önden görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
66
SPOR ANATOMİSİ
67
Görsel 6: Sol m. pectoralis major’un (mavi çizgi ile çevrili) önden
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
68
SPOR ANATOMİSİ
4.4.1.3. Diafragma
Diafragma göğüs ve karın boşluklarını ayıran kastır. Kubbe biçiminde olan
bu kasın ortası aponevroz yapısında olup periferik bölümü kas liflerinden
oluşmaktadır (Görsel 8). Kas lifleri üst lumbal omurlar, kaburgalar ve sternum’dan
başlayarak ortadaki aponevroza (centrum tendineum) yönelirler. Diafragma
kasıldığında karın boşluğuna doğru kasılır, kubbesinin yüksekliği azalır, göğüs
boşluğunun vertikal (üst-alt) çapı artar, göğüs boşluğunun hacmi artar ve basıncı
atmosfer basıncından daha düşük bir düzeye iner ve akciğerlere hava dolar.
69
Görsel 8: Diafragmanın alttan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
70
SPOR ANATOMİSİ
71
Görsel 10: Sol m. obliquus internus abdominis’in (mavi çizgi ile çevrili)
soldan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
72
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 11: Sol m. transversus abdominis’in (mavi çizgi ile çevrili) soldan
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
73
Görsel 12: Sol m. quadratus lumborum’un (mavi çizgi ile çevrili) arkadan
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
74
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 13: Sağ m. psoas major’un (mavi çizgi ile çevrili) önden görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
75
Görsel 14: Sol m. trapezius’un (mavi çizgi ile çevrili) arkadan görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
76
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 15: Sol m. latissimus dorsi’nin (mavi çizgi ile çevrili) arkadan
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
77
Görsel 16: Sol m. levator scapulae (mavi çizgi ile çevrili) ve sağ romboid
kasların (sarı çizgi ile çevrili) arkadan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
78
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 17: Sol m. serratus anterior’un (mavi çizgi ile çevrili) önden
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
79
Görsel 18: Sağ m. erector spinae’nin (mavi çizgi ile sınırlı) arkadan
görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
80
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 19: Sol m. multifidus’un (mavi çizgi ile sınırlı) arkadan görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
81
Omuz Kasları
-Deltoid kas (m. deltoideus)
-Supraspinatus kası (m. supraspinatus)
-İnfraspinatus kası (m. infraspinatus)
-Teres minor kası (m. teres minor)
-Teres major kası (m. teres major)
-Subskapularis kası (m. subscapularis)
Kol Kasları
Biseps brakii kası (m. biceps brachii)
Üst Ekstremite -Korakobrakialis kası (m. coracobrachialis)
Kasları -Brakialis kası (m. brachialis)
-Triseps braki kası (m. triceps brachii)
Ön Kol Kasları
-Ön kol ön grup yüzeysel kasları
-Ön kol ön grup derin kasları
-Ön kol arka grup yüzeysel kasları
-Ön kol arka grup derin kasları
82
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 20: Sol m. deltoideus’un (mavi çizgi ile sınırlı) önden görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
83
Görsel 21: Sol m. supraspinatus (1), m. infraspinatus (2), m. teres minor
(3) ve m. teres major’un (4) arkadan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
84
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 22: Sol m. subscapularis’in (mavi çizgi ile sınırlı) önden görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
85
Başlangıç: Uzun başı (caput longum) scapula’daki tuberculum
supraglenoidale’den, kısa başı (caput breve) scapula’daki proc. coracoideus’tan
başlar.
Sonlanma: Radius’taki tuberositas radii.
İşlev: Omuz eklemine fleksiyon, dirsek eklemine fleksiyon ve supinasyon
yaptırır.
86
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 24: Sol m. triceps brachii’nin lateral başının (1) ve uzun başının
arkadan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
87
Sonlanma: Radius, karpal kemikler ve parmaklarda sonlanırlar.
İşlev: Pronasyon, dirseğe fleksiyon, el bileğine fleksiyon, el bileğine
abduksiyon, el bileğine adduksiyon, el parmaklarına fleksiyon yaptırırlar.
88
SPOR ANATOMİSİ
Kalça kasları
-İliopsoas kası (m. iliopsoas):
-Tensor fasia lata kası (m. tensor fasciae latae):
-Gluteus maksimus kası (m. gluteus maximus):
-Gluteus medius kası (m. gluteus medius):
-Gluteus minimus kası (m. gluteus minimus):
-Piriformis kası (m. piriformis):
Uyluk kasları
-Kuadriseps femoris kası (m. quadriceps femoris)
Alt Ekstremit -Sartorius kası (m. sartorius)
Kasları -İç yan grup (adduktor) kaslar
-Arka grup kaslar
Bacak kasları
-Tibialis anterior kası (m. tibialis anterior)
-Ekstensor hallucis longus kası (m. extensor hallucis longus)
-Ekstensor digitorum longus kası (m. extensor digitorum longus)
-Dış yan grup kaslar
-Arka grup kaslar
89
Görsel 25: Sağ m. iliopsoas (1, m. iliacus; 2, m. psoas major) ve m.
tensor fasciae latae’nin (3) önden görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
90
SPOR ANATOMİSİ
91
4.6.2. Uyluk kasları
Uyluk kasları ön grup, iç yan grup ve arka grup olarak üç gruba ayrılarak
incelenir.
Ön grup kaslar:
Görsel 27: Sağ m. vastus lateralis (1), m. rectus femoris (2), m. vastus
medialis (3), m. sartorius (4) ve adduktor kasların (5) önden görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918). Musculus vastus intermedius, m. rectus
femoris’in arkasında bulunduğu için resimde görülmemektedir.
93
Görsel 28: Sağ m. semimembranosus (1), m. semitendinosus (2) ve m.
biceps femoris’in (3) arkadan görünümü (Gray’s Anatomy, 1918).
94
SPOR ANATOMİSİ
Görsel 29: Sağ m. tibialis anterior (1), m. extensor hallucis longus (2) ve
m. extensor digitorum longus’un (3) önden görünümü (Gray’s Anatomy,
1918).
4.6.3.2. Ekstensor hallucis longus kası (m. extensor hallucis longus):
Başlangıç: Fibula’dan başlar (Görsel 29).
Sonlanma: Ayak başparmağının dorsal yüzüne tutunur.
İşlev: Ayak başparmağına ekstansiyon ve ayağa dorsifleksiyon yaptırır.
95
Sonlanma: Malleolus lateralis’in arkasından geçerek ayak tabanına ulaşır ve
tarsal kemiklerin alt yüzüne tutunur.
İşlev: Ayağa eversiyon ve plantar fleksiyon yaptırır.
97
Görsel 32: Sağ m. tibialis posterior (1), m. flexor digitorum longus (2)
ve m. flexor hallucis longus’un (3) arkadan görünümü (Gray’s Anatomy,
1918).
98
SPOR ANATOMİSİ
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Kasılabilme, uzayabilme, esneklik, uyarılabilme özelliklerine sahip dokuya kas dokusu denilmektedir. Kas
dokusu kendisine gelen elektrik uyarıları sonucu kasılıp boyunu kısaltmakta ve uyarı ortadan kalkınca
tekrar eski boyuna dönmektedir.
* Kas dokusu türleri, iskelet kası, düz kaslar ve kalp kası şeklindedir.
* İskelet kaslarının görevleri arasında hareket oluşturmak, postür sağlamak, yumuşak dokuları desteklemek,
beden açıklıklarını kontrol etmek, beden ısısını sürdürmek ve bazı besin unsurlarını sağlamak yer
almaktadır.
* İskelet kasları lif dizilimlerine göre fusiform, unipennat ve bipennat gibi farklı türlere sahiptirler.
* Origo bir kasın başlangıç yerini; insersio (intertio) bir kasın sonlanma yerini; tendon kas kirişini;
vagina tendinis kılıf sistemini; aponevroz kasların geniş bir alan veya çizgiye tutunmalarını
sağlayan yayvan yapıyı; bursa ise içi sinovyal sıvı ile dolu kesecikleri ifade etmektedir.
* Baş kaslarından bazıları temporal kas, masseter kası, orbikularis okuli kası ve orbikularis oris kaslarıdır.
* Gövde kaslarının en önemlileri pektoralis major kası, pektoralis minor kası, diafragma, rektus abdominis
kası, eksternal oblik kas, internal oblik kas, transversus abdominis kası, kuadratus lumborum kası, psoas
major kası, trapezius kası, latissimus dorsi kası, levator skapula kası, romboid kaslar, serratus anterior
kası, erektor spina kası ve multifidus kaslarıdır.
* Üst ekstremite kasları omuz kasları, kol kasları, ön kol kasları ve el kasları olarak gruplanmaktadırlar.
* Alt ekstremite kasları ise kalça kasları, uyluk kasları, bacak kasları ve ayak kasları olarak gruplanmaktadır.
99
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/illustrations/kaslar%C4%B1-iske-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 let-yar%C4%B1m-v%C3%BCcut-2277447/
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag.
MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
com/107/.
YILDIRIM, M. (2003). Lokomotor Sistem Anatomisi, İstan-
HAMILL J., KNUTZEN, K.M., DERRICK, T.R. (2015). Biome- bul: Nobel Tıp Kitabevleri.
chanical Basis of Human Movement, 4. Baskı. Philadelp-
hia: Lippincott Williams & Wilkins.
100
5. DOLAŞIM SİSTEMİ
5.2. Kalp
Dolaşım sisteminin merkezi organı olan kalp bir pompa işlevi görerek kanın
damarlar içinde dolaşmasını sağlar. İçi boşluklu bir organ olan kalp, göğüs
boşluğunda, iki akciğer arasında ve diafragmanın üzerinde bulunur. Kalbin üçte
Anahtar Kavram
Plazma: İnsan kanının %55'ini
birlik bölümü bedenin orta hattının sağında, üçte ikilik bölümü ise solundadır.
oluşturan ve kan hücrelerini içeren Kalp kabaca piramide benzemekte olup tabanı yukarıda, tepesi aşağıdadır. Kalbin
uçuk sarı sıvı. erkeklerdeki yaklaşık uzunluğu 12 cm, genişliği 9 cm ve önden arkaya doğru olan
derinliği 6 cm civarında olup yaklaşık olarak 300 gr ağırlığındadır; kadınlarda bu
ölçüler biraz daha azdır.
Kalbin boşlukları
Kalp dört adet boşluk içermektedir (Görsel1). Bu boşlukların ikisi yukarıda
ikisi aşağıda olup, yukarıdakilere sağ ve sol kulakçıklar (atriumlar), aşağıdakilere
ise sağ ve sol karıncıklar (ventriküller) adı verilir. Her iki atrium arasında ve her iki
ventrikül arasında birer bölme bulunur. Atriumlar arasındaki bölmeye interatrial
septum, ventriküller arasındaki bölmeye ise interventriküler septum adı verilir.
Bu bölmeler, bir atriumdan diğer atriuma ve bir ventrikülden diğer ventriküle
doğru kan geçişine izin vermezler. Buna karşın, sağ atrium ile sağ ventrikül
arasında ve sol atrium ile sol ventrikül arasında, atriumlardan ventriküllere doğru
tek yönlü kan geçişi bulunmaktadır. Atriumlar ile ventriküller arasında, kanın tek
yönlü geçişini garanti almak ve kalbin kasılması (sistol) sırasında ventriküllerden
atriumlara doğru ters yönde kan geçişini engellemek amacı ile kapakçıklar
bulunur. Bu kapakçıklardan sağ atrium ve sağ ventrikül arasında bulunanına
triküspit kapak, sol atrium ve sol ventrikül arasında bulunanına ise mitral kapak
adı verilir. İşlevsel bütünlük açısından sağ atrium ve sağ ventrikülün ikisine
birlikte sağ kalp, sol atrium ve sol ventrikülün ikisine birlikte sol kalp adı verilir.
Sağ atriuma bedenin üst bölümlerinden gelen deoksijene (oksijeni azalmış)
kanı taşıyan vena cava superior, bedenin alt bölümlerinden gelen deoksijene
kanı taşıyan vena cava inferior ve kalp dokusunun kendisine ait deoksijene
kanı taşıyan damarlar açılır. Sağ atrium’da toplanan venöz kan triküspit kapağı
geçerek sağ ventriküle ulaşır. Sağ ventriküle gelen venöz kan buradan truncus
102
SPOR ANATOMİSİ
pulmonalis (akciğer ana atardamarı) ve bunun dalları olan sağ pulmoner arter ve
sol pulmoner arter yolu ile akciğerlere gider. Akciğerlerde karbondioksidi verip
oksijeni alarak temizlenen kan dört adet pulmoner ven yolu ile sol atriuma gelir.
Sol atriumdaki kan mitral kapak aracılığı ile sol ventriküle geçer ve buradan da
Anahtar Kavram
aorta geçerek tüm bedene dağılır. Sol ventrikülden başlayıp sağ atriumda biten
Pulmoner: Akciğerlerle ilgili.
dolaşıma büyük kan dolaşımı (sistemik dolaşım), sağ ventrikülden başlayıp sol
atriumda biten dolaşıma ise küçük kan dolaşımı (pulmoner dolaşım) adı verilir.
Büyük dolaşım ile bedenin her yerine gidip oksijeni azalan kan, küçük dolaşıma
girerek akciğerlere gider ve akciğerlerden oksijen alır.
Kalbin katmanları
Kalp duvarı üç katmanlı bir yapıya sahiptir:
- Epikard: Kalbin en dış tabakası olup, kalbi çevreleyen bir torba olan
perikardın iç tabakasıdır.
- Miyokard: Kalp kasından oluşan bu tabaka kalbin en kalın tabakasıdır. Bu
tabakanın kalınlığı değişkenlik göstermektedir. Ventriküllerde atriumlara göre,
sol tarafta sağa göre daha kalındır. Yani, en kalın olduğu yer sol ventrikül, en ince
olduğu yer ise sağ atriumdur. Kalp kası istem dışı çalışır ve kendi kendine uyarı
üretme becerisine sahiptir.
- Endokard: Kalbin en iç tabakası olup kalp boşluklarını ve kapakçıkları
kaplar.
103
Kalbin Katmanları
Kalbin damarları
Kalp tüm bedene kan dağıtmak için çalışırken kendini de beslemeyi ihmal
etmez. İçinden geçen kandan beslenme amacı ile yararlanamayan kalbi besleyen
özel damarlar vardır. Kalp dokusunu besleyen atardamarlara koroner arterler adı
verilir. Koroner arterlerden geçen kan kalp venleri yolu ile sağ atriuma dökülür ve
dolaşıma katılır. Koroner arterler sol ve sağ olmak üzere iki adet olup her ikisi de
aortun başlangıç bölümünden çıkmaktadır.
104
SPOR ANATOMİSİ
Kan Damarları
Kanı tüm bedene dağıtmak ve taşımak amacı ile oluşmuş olan boru
biçimindeki ileti yapılarına damar denir. Damarlar üç bölümde incelenmektedir:
atardamar (arter), kılcal damar (kapiller) ve toplardamar (ven). Arterler kanı
kalpten uzaklaştırıp bedene dağıtan ve kapillerlere ulaştıran damarlardır.
Sağ ventrikülden çıkan truncus pulmonalis ve dalları hariç diğer tüm arterler
oksijenize kan taşır. Atardamarlar ile dokulara gelen kan, kılcal damarlara geçerek
doku ile arasında gerekli alışverişleri (O2-CO2, besin, su, hormon, atık maddeler
vs.) yaptıktan sonra toplardamarlara geçer ve kalbe geri dönmek üzere yoluna
devam eder. Akciğerlerden sol atriuma gelen dört adet pulmoner ven hariç tüm
venler deoksijenize kan taşır.
5.3.1. Arterler
Akciğerlerden temizlenmiş olarak kalbe geri dönen kan, sol ventrikülden
aort yolu ile tüm bedene dağılır. Ana atardamarımız olan aort, sol ventrikülden
çıktıktan sonra yukarı doğru kısa bir mesafe yükselip bir dönüş (kemer) yapar,
göğüs boşluğunda aşağı inmeye başlar ve diafragmayı geçerek karın boşluğuna
105
ulaşır. Karın boşluğuna ulaşan aort L4 omur hizasında iki uç dala ayrılarak
sonlanır.
Önemli Arterler
Aortun kemer bölümünden çıkan arterlerden birisi baş, boyun, gövdeye
ulaşan dalları olan ve en sonunda üst ekstremiteye ulaşıp bunun beslenmesinden
sorumlu olan subklavian arterdir (a. subclavia). Arteria subclavia’nın dallarından
birisi, boyun omurlarının yan çıkıntılarında (proc. transversus’larda) bulunan
deliklerden geçerek kafa içine ulaşıp beynin beslenmesine katılan vertebral
arterdir (a. vertebralis). Subklavian arterden tiroid bezin beslenmesini sağlayan,
göğüs duvarının beslenmesini sağlayan, romboid kasların ve levator skapula
kasının beslenmesini sağlayan dallar da çıkar. Subklavian arter koltuk altı
bölgesine gelince adı değişir ve aksiller arter (a. axillaris) olarak adlandırılmaya
başlar. Aksiller arter omuz bölgesinde dağılan dallarını verdikten sonra kolda
brakial arter (a. brachialis) adıyla devam eder ve dirsek ekleminin önüne gelince
uç dalları olan radial arter (a. radialis) ve ulnar artere (a. ulnaris) ayrılarak
sonlanır (Görsel 2). Radial arter önemli bir nabız arteri olup el bileği ekleminin
hemen proksimalinde, radiusun önünde olarak deri altında kolayca ele gelebilir.
Aortun kemer bölümünden çıkan arterlerden diğeri, Türkçe adı şah damarı
olan, ortak karotis arteridir (a. carotis communis). Ortak karotis arteri boyunda
106
SPOR ANATOMİSİ
Aortun kemer bölümünden sonra inen bölümü gelir. İnen bölüm toraks
boşluğundan geçerken çeşitli yan dallar verir ve diafragmayı geçerek abdomen
boşluğuna ulaşır; abdomen boşluğunda da iç organlara giden çok sayıda dal
verdikten sonra L4 vertebra hizasında ortak iliak arterleri (sol ve sağ a. iliaca
communis’ler) oluşturmak üzere ikiye ayrılarak sonlanır (Görsel 4). Ortak iliak
arterler 4-5 cm sonra ikiye ayrılarak eksternal ve internal iliak arterlere (a. iliaca
externa ve a. iliaca interna) ayrılırlar. İnternal iliak arter pelvis ve gluteal bölgelerin
beslenmesini sağlarken, eksternal iliak arter alt ekstremitenin beslenmesinden
sorumludur. Eksternal iliak arter uyluk bölgesine geçince femoral arter (a.
femoralis) adını alır (Görsel 5). Femoral arter diz ekleminin arkasına gelince
popliteal arter (a. poplitea) olarak adlandırılır ve bacak bölgesine girerken ön ve
arka tibial arterlere (a. tibialis anterior ve a. tibialis posterior) ayrılarak sonlanır.
107
Görsel 4: Abdominal aort, uç dalları ve v. cava inferior’un görünümleri
(Gray’s Anatomy, 1918).
5.3.2. Venler
Dokulardaki kapillerlerden aldıkları kanı kalbe götüren damarlara toplardamar
(vena) adı verilir. Venlerin arterlerden önemli bir farkı çoğu venin kapakçık
108
SPOR ANATOMİSİ
Önemli Venler
Vena cava superior baş-boyun, üst ekstremiteler ve göğsün venöz kanını kalbe
getirir (Görsel 6). Vena cava superior’un oluşumuna katkı sağlayan iki büyük
venden birisi v. jugularis interna olup baş ve boyundan gelen venöz kanı toplar.
Vena cava superior’un oluşumuna katkı sağlayan diğer ven ise v. subclavia’dır ve
üst ekstremiteden gelen venöz kanı toplar.
Vena cava inferior karın boşluğu ve alt ekstremitelerin venöz kanını toplar
ve bedenin en büyük, en geniş venidir (Görsel 6). Vena cava inferior, L5 omur
düzeyinde sol ve sağ ortak iliak venlerin (v. iliaca communis’ler) birleşmesi ile
oluşur ve diafragmayı geçtikten hemen sonra sağ atriuma girer. Ortak iliak venler
eksternal ve internal iliak venlerin (v. iliaca externa ve v. iliaca interna) birleşmesi
ile oluşur. İnternal iliak ven pelvis ve gluteal bölgeden gelen kanı toplarken,
eksternal iliak ven alt ekstremiden venöz kan getiren femoral venin (v. femoralis)
devamıdır.
109
5.4. Lenfatik Sistem
Dolaşım sisteminin diğer alt bölümü lenfatik sistemdir. Lenfatik sistemin
görevlerinden birisi, kan kapillerlerine giremeyecek kadar büyük olan moleküleri
toplayıp en sonunda kan dolaşımına ulaştırmaktır. Dokulardaki metabolizma
sonucu oluşan moleküllerin bazılarının büyüklüğü, kan kapillerlerini oluşturan
hücrelerin arasındaki boşluklardan geçemeyecek kadar büyüktür. Lenf
kapillerlerini oluşturan hücrelerin aralarındaki boşluklar daha geniş oldukları
için büyük moleküller lenf kapillerlerine geçerek lenf sıvısını oluştururlar.
Lenf damarlarının kan damarlarından önemli bir farkı, lenf damarlarının, kan
damarlarının tersine, kapalı devre ve hiç kesintiye uğramadan devam eden
bir damar sistemine sahip olmamasıdır. Lenf kapillerleri bedenin periferik
bölümlerinde uçları kapalı, U şeklinde tüpler olarak başlarlar, bu kapillerler kalbe
doğru ilerledikçe diğer lenf kapillerleri ile birleşerek lenf damarlarını oluştururlar
ve en sonunda tüm lenf sıvısı v. cava superior’a ulaşarak kalbe dökülür.
Lenf damarları, yolları üzerinde lenf düğümü adı verilen, oval, 1-25 mm
çapa sahip organlara ulaşarak içindeki lenf sıvısını bu organlara boşaltır. Lenf
düğümlerinde süzülen lenf sıvısı bu organları terkederek tekrar lenf damarlarına
dökülür ve yoluna devam eder. Lenf düğümleri bağışıklık sisteminin bir elemanı
olup bazı bağışıklık hücrelerini lenf dolaşımına verir ve bağışıklık maddeleri
üretir.
Lenf sıvısı da kan gibi, damarların içinde sürekli ilerlemelidir. Lenf sıvısının
lenf damarlarında hareketini sağlayan etkenler şunlardır: kan kapillerlerinden
İpucu süzülen sıvının oluşturduğu filtrasyon basıncı, lenf damarlarına komşu iskelet
Sinir Sistemi konusuna 7. bölümde kaslarının kasılmaları, lenf damarlarına eşlik eden arterlerin pulsasyonu,
yer verilecektir.
sempatik sinir sisteminin lenf damarlarındaki düz kasları kasması, dışarıdan
uygulanan basınçlı yöntemler (örn. masaj) ve yer çekimi.
110
SPOR ANATOMİSİ
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Dolaşım sistemi bedenimizde dolaşan iki sıvı olan kan ve akkanın (lenf) içinde dolaştıkları damarları
ve kan dolaşımını sağlayan kalbi içeren sistemdir.
* Dolaşım sistemi, kalp-damar sistemi (kardiyovasküler sistem) ve lenfatik sistem olmak üzere
iki alt bölüme ayrılmaktadır.
* Kan (haema) sıvı olan plazma ve plazma içinde yüzen hücrelerden oluşmaktadır.
* Kanın, kalbin kasılma hareketleri ile damarlar içinde dolaşıp organlara ulaşarak besinlerin
iletimini sağlamak, oksijen ve karbondioksidi akciğerler ve dokular arasında taşımak, atık
maddeleri uzaklaştırmak, hormonları hedef organlara iletmek ve en sonunda kalbe geri dönmek
gibi görevleri vardır.
* Kalp, dolaşım sisteminin merkezi organıdır. Bir pompa işlevi görerek kanın damarlar içinde dolaşmasını
sağlamaktadır.
* Kalp ikisi yukarıda ikisi aşağıda olan dört adet boşluk içermektedir. Yukarıdakilere sağ ve sol
kulakçıklar (atriumlar), aşağıdakilere ise sağ ve sol karıncıklar (ventriküller) adı verilmektedir.
* Kalp duvarı epikard, miyokard ve endokard şeklinde üç katmanlı bir yapıya sahiptir.
* Kanı tüm bedene dağıtmak ve taşımak amacı ile oluşmuş olan boru biçimindeki ileti yapıları olan damarlar
atardamar (arter), kılcal damar (kapiller) ve toplardamar (ven) şeklinde üç bölümde incelenmektedir.
* Akciğerlerden temizlenmiş olarak kalbe geri dönen kan, sol ventrikülden ana atardamarımız
olan aort yolu ile tüm bedene dağılmaktadır.
* Dokulardaki kapillerlerden aldıkları kanı kalbe götüren damarlara toplardamar (vena) adı verilmektedir.
* Dolaşım sisteminin diğer alt bölümü olan lenfatik sistemin kan kapillerlerine giremeyecek kadar
büyük olan molekülleri toplayıp en sonunda kan dolaşımına ulaştırmak gibi bir görevi vardır.
111
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/vectors/insan-v%C3%BCcu-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 du-dola%C5%9F%C4%B1m-sistemi-dola%C5%9F%C4%-
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag. B1m-311864/
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
com/107/. Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
112
6. SOLUNUM SİSTEMİ
114
SPOR ANATOMİSİ
Yutak (Pharynx)
Gırtlak (Larynx)
Solunum Sistemi
Akciğer
Bronşlar
115
ve alt duvarlarda anatomik olarak fazla özellik bulunmaz. Üst duvar ise burada
bulunan koku sinirleri aracılığı ile koku fonksiyonunda işlev görür. Dış duvar
da üzerinde bulunan nazal konka (üst, orta, alt) adlı yapılar sayesinde burun
boşluklarının yüzey alanının artmasını ve bu sayede, geçen havanın daha fazla
ısınmasını, nemlenmesini ve süzülmesini sağlar (Görsel 1). Burun boşluğuna,
çevredeki bazı kemiklerin içinde bulunan hava boşlukları (sinüsler) da açılır. Bu
sinüsler frontal, kemik, maksilla, etmoid kemik ve sfenoid kemikte bulunurlar.
Sinüsler kafatasının ağrılığının azaltılması, sesin rezonansının ayarlanmasında
rol oynayan oluşumlardır.
Yutak (Pharynx)
Sistematik olarak sindirim sisteminin bir parçası olan yutak1, burundan veya
ağızdan geçen havanın gırtlağa ulaşmasında aracılık etmesi nedeni ile solunum
sisteminin de bir parçası olarak kabul edilir. Yutak, komşu olduğu boşluklara
göre üç parçaya ayrılıp incelenir: Burun boşluğunun arkasında kalan bölümüne
nazofarinks, ağız boşluğunun arkasında kalan bölümüne orofarinks, gırtlağın
arkasında kalan bölümüne laringofarinks adı verilir.
Gırtlak (Larynx)
Yaklaşık 4-5 cm uzunluğunda, kıkırdak ve kaslardan yapılmış bir organ olan
larinks, ses organı olarak da bilinir. Yutak ile ana soluk borusu arasındaki hava
geçişine olanak tanır. Esas fonksiyonu katı ve sıvı gıdaların, yabancı cisimlerin
solunum yollarına geçmesine engel olmaktır, ayrıca geçirdiği evrimle ses üretimi
116
SPOR ANATOMİSİ
ile ilgili bir fonksiyonu daha olmuştur. Bunlara ek olarak kimi durumlarda
(hapşırma ve öksürme sırasında göğüs boşluğu içindeki basıncı artmasına yardım
etmek, suya düşme veya zararlı gazların olduğu bir ortama girilmesi) hava geçişini
tamamen engelleme işlevi de görür.
Larinks yumuşak dokulardan oluşmuş bir organdır. İskelet yapısı toplam
dokuz adet kıkırdaktan oluşur (Görsel 2). Bunlardan üç tanesi büyük ve tektir.
İpucu
En üstte yer alanı yaprak şeklinde olan epiglottis kıkırdağıdır. Epiglottis kıkırdağı Tiroid Bezi konusuna 8. bölümde
yutkunma sırasında geriye doğru yatarak larinks girişini kapatır ve sıvı ve yer verilecektir.
117
girer. Kıkırdaklar trakeanın yapısını kuvvetlendirerek, soluk alıp verme sırasında
trakeanın kapanmasına engel olurlar. Trakea, alt ucunda ikiye ayrılarak sol ve sağ
ana bronşları oluşturur (Görsel 3).
118
SPOR ANATOMİSİ
Akciğerler
Akciğerler3, tabanı aşağıda tepesi yukarıda olan, piramide benzer şekle sahip
organlardır. Tabanları diafragmaya oturur, yuvarlak biçimli konik tepeleri göğüs
kafesinin üst açıklığının 4-5 cm üzerine çıkar. Duvarlarının büyük bölümü göğüs Anahtar Kavram
kafesinin iç yüzü ile komşudur, bir kısmı ise göğüs boşluğunun ortasına dönüktür Diafragma: Göğüs boşluğu ve
ve kalp ile komşudur (Görsel 4). Kalbin çoğunun göğüs boşluğunun sol tarafında karın boşluğu arasındaki kas taba-
kası, özellikle nefes almayı kontrol
bulunması nedeniyle sol akciğer sağ akciğere göre küçüktür. Sol akciğer, üzerinde etmek için kullanılır.
bulunan bir yarık sayesinde üst ve alt loblara, sağ akciğer ise üzerinde bulunan iki
yarık sayesinde üst, orta ve alt loblara ayrılır.
119
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Solunum sistemi, bedenimizin gereksinim duyduğu oksijeni atmosferden alıp kana geçirmek, metabolizma
sonucu oluşan karbondioksidi kandan alıp atmosfere vermek gibi görevleri olan özelleşmiş bir sistemdir.
* Solunum sistemi, dolaşım sistemi ile eşgüdümlü olarak çalışarak oksijeni bedene dağıtır ve
karbondioksidi atmosfere ulaştırır.
* Bedendeki asit-baz dengesinin sağlanmasına yardım etmek de solunum sisteminin diğer bir fonksiyonudur.
Solunum sistemi normal koşullarda biyokimyasal reaksiyonlar ve böbrek tarafından gerçekleştirilen bu
işleme bu iki sistem yetersiz kaldığında katılmaktadır.
* Bedene hava alınması işine inspirasyon (soluk alma), alınan havanın dış ortama atılması işine
ekspirasyon (soluk verme) adı verilmektedir.
* Solunum sisteminin iletici bölümü havayı atmosferden alıp akciğerlere ulaştırmaktadır. İletici bölüm
organları üst solunum yolları ve alt solunum yolları şeklinde ikiye ayrılarak incelenmektedir.
* Burun, yutak ve gırtlağa üst solunum yolları; ana soluk borusu ve bronşlara ise alt solunum
yolları adı verilmektedir.
* Solunum sisteminin fonksiyonel bölümü ise havanın kan ile ilişkisini ve oksijen-karbondioksid değişimini
sağlamaktadır.
* Burun, solunum havasını akciğerlere ulaşmadan önce ısıtmak, filtre etmek ve nemlendirmek,
koku alma ve sesin tınısını ayarlama gibi işlevleri olan bir organdır.
* Yutak, sistematik olarak sindirim sisteminin bir parçası olsa da burundan veya ağızdan geçen havanın
gırtlağa ulaşmasında aracılık etmesi nedeni ile solunum sisteminin de bir parçası olarak kabul edilmektedir.
* Gırtlak, yaklaşık 4-5 cm uzunluğunda, kıkırdak ve kaslardan yapılmış, yutak ile ana soluk borusu
arasındaki hava geçişine olanak tanıyan bir organdır. Ses organı olarak da bilinir.
* Soluk borusu, yaklaşık 10-13 cm uzunluğunda ve 2,5 cm çapında, C şeklinde kıkırdaklar ve bu kıkırdakların
arasındaki bağlardan oluşan tüp biçimli bir organdır.
* Akciğerler, tabanı aşağıda tepesi yukarıda olan, duvarlarının büyük bölümü göğüs kafesinin
iç yüzü ile komşu olan, sol akciğer ve sağ akciğer şeklinde ikiye ayrılan, piramide benzer şekle
sahip organlardır.
120
SPOR ANATOMİSİ
https://pixabay.com/tr/vectors/anatomi-akci%C4%9Fer-
Kaynakça ler-nefes-insan-145696/
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag. Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp-
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. YILDIRIM, M. (2017). Resimli Sistematik Anatomi, 2. Bas-
com/107/. kı, İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri.
121
122
7. SİNİR SİSTEMİ
Sinir sistemi bedenimizin haber alma ve eyleme
geçme sistemidir.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
123
7.1. Genel Bilgiler ve Giriş
Bedenin içinden ve dışından gelen uyarıları algılayan, işleyen ve bunlara
uygun yanıtlar oluşturan sisteme sinir sistemi adı verilir. Sinir sistemi bu işlevlerini
elektriksel ve kimyasal yollar ile yerine getirir. Sinir sistemi anatomik olarak iki
Okuma Önerisi
bölüme ayrılarak incelenir: merkezi sinir sistemi (MSS) ve periferik sinir sistemi
Yıldırım, M. (2017). Resimli Siste-
matik Anatomi, 2. Baskı. İstanbul: (PSS). Merkezi sinir sistemi, kafa kemikleri ve omurga tarafından korunan beyin
Nobel Tıp Kitabevleri. ve omurilikten oluşur. Periferik sinir sistemi ise kafa ve omurga dışında bulunan
diğer sinir sistemi yapılarını kapsar.
124
SPOR ANATOMİSİ
125
Beyin
Kafa boşluğu içinde yerleşmiş olan beyin, birbirine simetrik iki yarıküreden
(hemisfer) oluşur. Her bir yarıküre de belirli işlevler için özelleşmiş loblara
ayrılarak incelenir. Beyin loblarından birisi olan frontal lob iskelet kaslarının
hareketlerinin başlatılması, düzenlenmesi, soyut düşünce, hesaplama ve
benzeri işlevlerden, parietal lob bedenden gelen duyuların algılanmasından
ve düzenlenmesinden, oksipital lob görme, görülenin tanınması işlevinden,
temporal lob işitme, işitilen sesin anlaşılması işlevinden sorumludur. Beyinden
kesit alındığında beyin dokusunun en dışında görülen substantia grisea bölgesine
beyin korteksi, substantia alba içine gömülü olarak görülen substantia grisea
alanlarına ise beyin çekirdekleri adı verilir (Görsel 2).
Beynin aşağıya doğru devam eden uzantısı beyin sapı olarak adlandırılır ve
içerdiği merkezler sayesinde hem kalp atım hızı ve kuvvetini, hem de solunum
hızı ve derinliğini ayarlayan uyarılar çıkarır (Görsel 4).
Beynin arka bölümünün hemen altında yerleşmiş olan beyincik (cerebellum)
kas, tendon, eklem kapsülü, deri gibi organlardan gelen duyuları alıp pozisyon
duyusunu algılar, beyin tarafından istenen hareketlerin doğru yapılıp
yapılmadığını denetler ve gerekli düzeltmeleri yapar (Görsel 4).
126
SPOR ANATOMİSİ
127
Görsel 5: Omurga ve omuriliğin sagittal kesitinin soldan görünümü
(Gray’s Anatomy, 1918).
128
SPOR ANATOMİSİ
Çizim 3
129
Görsel 6: Kranial sinirlerin (sarı renkli) beynin alt yüzü ve beyin sapından
çıkışlarını gösteren şekil (Gray’s Anatomy, 1918).
Omuriliğin her iki yanından ön ve arka olmak üzere toplam dört adet ince sinir
lif demetleri çıkar. Bir taraftaki ön ve arka lifler kendi aralarında, diğer taraftaki
ön ve arka lifler de kendi aralarında birleşerek bir çift spinal siniri (sol ve sağ)
oluştururlar (Görsel 7). Oluşan spinal sinirler kendi taraflarındaki intervertebral
deliklerden çıktıktan sonra bedene dağılmak üzere ön ve arka dallara ayrılırlar.
Omurganın boyun bölümünden 8 çift, göğüs bölümünden 12 çift, bel bölümünden
5 çift, sakral bölümünden 5 çift ve koksigeal bölümünden bir çift spinal sinir çıkar.
Spinal sinirler çıktıkları omurga bölümüne göre ve yukarıdan aşağıya doğru kaçıncı
sırada çıktıklarına göre kodlanırlar. Buna göre, omurganın boyun bölümünden
çıkan 8 çift spinal sinir C1’den C8’e kadar, omurganın göğüs bölümünden çıkan 12
çift spinal sinir T1’den T12’ye kadar, omurganın lumbal bölümünden çıkan 5 çift
spinal sinir L1’den L5’e kadar, omurganın sakral bölümünden çıkan 5 çift spinal
sinir S1’den S5’e kadar, omurganın koksigeal bölümünden çıkan 1 çift spinal sinir
ise Co1 olarak kodlanır.
130
SPOR ANATOMİSİ
İntervertebral delikten çıkan bir spinal sinir ön ve arka dallara ayrılır. Arka
dallar omurganın arkasında kalan beden bölgelerine giderken komşu arka
dallar ile birleşmeden ve sinir ağları oluşturmaksızın ilerlerler, ön dallar ise bazı
bölgelerde komşu ön dallar ile birleşip sinir ağları oluştururlar. Omurganın boyun
bölümünden çıkan ilk dört spinal sinirin (C1-C2-C3-C4) ön dallarının oluşturduğu
sinir ağına servikal pleksus (plexus cervicalis), boyun bölümünden çıkan son dört
spinal sinirin ve ilk torakal spinal sinirin (C5-C6-C7-C8-T1) ön dallarının oluşturduğu
sinir ağına brakial pleksus (plexus brachialis), lumbal bölümünden çıkan ilk dört
spinal sinirin (L1-L2-L3-L4) ön dallarının oluşturduğu sinir ağına lumbal pleksus
(plexus lumbalis), sakral bölümünden çıkan ilk dört spinal sinirin (S1-S2-S3-S4)
ön dallarının oluşturduğu sinir ağına sakral pleksus (plexus sacralis) adı verilir.
Servikal pleksustan çıkan sinirler baş-boyun bölgesinde, brakial pleksustan çıkan
sinirler üst ekstremitede, lumbal pleksustan çıkan sinirler uyluğun ön ve iç yan ve
bacağın iç yan bölgelerinde, sakral pleksustan çıkan sinirler ise alt ektremitenin
arka bölgelerinde, bacakta ve ayak tabanında dağılır.
131
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Sinir sistemi, bedenin içinden ve dışından gelen uyarıları algılayan, işleyen ve bunlara uygun yanıtları
elektriksel ve kimyasal yollar ile oluşturan sistemdir.
* Sinir sistemi anatomik olarak merkezi sinir sistemi (MSS) ve periferik sinir sistemi (PSS) olmak
üzere iki bölüme ayrılarak incelenmektedir.
* Merkezi sinir sistemi, kafa kemikleri ve omurga tarafından korunan beyin ve omurilikten oluşurken;
periferik sinir sistemi ise kafa ve omurga dışında bulunan diğer sinir sistemi yapılarını kapsamaktadır.
* Sinir dokusu sinir hücreleri (nöronlar) ve bunlara destek sağlayan nöroglia hücrelerinden
oluşmaktadır. Sinir hücresinin iki ana uzantısı ise dendrit ve aksondur.
* Merkezi sinir sistemi, kafa kemikleri tarafından korunan beyin ve omurga tarafından korunan omurilikten
oluşmaktadır.
* Beyin ve omurilik kesitlerinde beyaz veya beyaza yakın açık renkli bölgeler ak madde (substantia
alba) ve grimsi renkli daha koyu bölgeler gri madde (substantia grisea) olarak adlandırılmaktadır.
* Beyin, birbirine simetrik iki yarıküreden (hemisfer) oluşmaktadır. Her bir yarıküre de belirli işlevler için
özelleşmiş loblara ayrılarak incelenmektedir.
* Beyin loblarından olan frontal lob iskelet kaslarının hareketlerinin başlatılması, düzenlenmesi,
soyut düşünce, hesaplama ve benzeri işlevlerden; parietal lob bedenden gelen duyuların
algılanmasından ve düzenlenmesinden; oksipital lob görme, görülenin tanınması işlevinden;
temporal lob ise işitme, işitilen sesin anlaşılması işlevinden sorumludur.
* Periferik sinir sistemi, merkezi sinir sisteminden çıkıp bedene dağılan sinirlerin oluşturduğu yapılara
denilmektedir. Periferik sinirler, kranial sinirler (kafa çiftleri) ve spinal sinirler olarak sınıflandırılmaktadır.
* Kranial sinirler beyin ve beyin sapından köken alan ve kafadaki kendilerine özel deliklerden
kafayı terk edip perifere dağılan sinirlerdir.
* Spinal sinirler ise omurilikten köken alan ve omurların aralarındaki delikler olan intervertebral deliklerden
çıktıktan sonra bedene dağılan sinirlerdir.
132
SPOR ANATOMİSİ
Kaynakça
FEDERATIVE INTERNATIONAL PROGRAMME on ANATOMI- https://pixabay.com/tr/vectors/beyin-insan-bilim-anato-
CAL TERMINOLOGIES (2011). Terminologia Anatomica, 2 mi-t%C4%B1bbi-303186/
ed. Stuttgart: Georg Thieme Verlag.
MARTINI, F.H., NATH, J.L., BARTHOLOMEW, E.F. (2012).
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- Fundamentals of Anatomy & Physiology, 9. Baskı, San
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Francisco: Pearson Benjamin Cummings.
com/107/.
YILDIRIM, M. (2017). Resimli Sistematik Anatomi, 2. Bas-
kı, İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri.
133
134
8. ENDOKRİN SİSTEM
İnsan; bedeni gelişme, büyüme ve üremesini
büyük oranda endokrin sisteme borçludur.
Ders videosunu izlemek için
QR kodu taratın.
135
8.1. Giriş ve Genel Bilgiler
Endokrin sistemin tanımını yapmak için hayatta kalmanın ilk şartı olan
homeostasisi anlamak gerekir. Homeostasis, tüm vücut fonksiyonlarının normal
Okuma Önerisi seviyelerde, dengeli olmasıdır ve vücutta gerçekleşen değişikliklere karşı var olan
Özata, M. (2011). Sağlıklı Vücudun dengenin korunmaya çalışılmasıdır. Canlı organizma, yaşamını devam ettirebilmek
Görünmez İşçileri: Hormonlar
ve Hormon Hastalıkları Rehberi.
için değişen iç ve dış çevre şartlarına karşı kararlılığını koruma eğilimindedir.
İstanbul: Hayy Kitap. Vücudun bütün sistemleri bu kararlılığın korunmasına destek olur. Endokrin
sistem sinir sistemi ile birlikte bu sistemleri kontrol ederek, homeostasisin yaşam
boyu sürekliliğini sağlamaya çalışır. Büyüme, gelişme, üreme, metabolizma,
hücrenin besinleri kullanması, strese yanıt verme gibi yaşam için önemli olan
olayları düzenler. Endokrin organlar bu kontrol mekanizmasını “hormon” adı
verilen kimyasal molekülleri salgılayarak gerçekleştirirler. Salgı fonksiyonundan
dolayı, endokrin sistemi meydana getiren organlar genellikle endokrin bez (iç
salgı bezi) olarak tanımlanır. Hormon salgılayan bu bezlerin vücuttaki yerleşimi
diğer sistemlerden farklı olup bedende dağınık olarak bulunurlar. Örneğin hipofiz
bezi kafa boşluğunda, böbreküstü bezleri karın boşluğunda yerleşmiştir.
Endokrin bezlerin, salgılarını verdikleri özel kanalları yoktur; salgılarını
doğrudan kana verirler. Hormonların kendilerine özel hedef hücreleri vardır
ve sadece bu hedef hücreleri etkilerler. Endokrin bezlerin hacimleri küçüktür.
Ancak fizyolojik etkileri ve bu etkilere verilen cevaplar yaşam için oldukça
önemlidir. Bazıları hayatta kalmanın bir gerekliliğidir (böbreküstü bezleri gibi).
Mide ve böbrek gibi organlar da başka sistemlere dâhil oldukları halde hormon
salgılayarak sistemik dolaşıma verirler. Bunun gibi asıl fonksiyonu endokrin
olmayan başka organlar da vardır (overler, testisler, kalp, plasenta gibi). Öğrenme
kolaylığı açısından endokrin fonksiyonu olan organ ve dokuları bölümlendirerek
inceleyebiliriz:
136
SPOR ANATOMİSİ
137
Çizim 4
Luteinizan hormon
(LH) Over ve testisler Östrojen ve testosteron üretimi
138
SPOR ANATOMİSİ
139
önemlileri aldesterondur. Bu bölümden salgılanan glukokortikoidler içindeyse
en önemlileri kortizol, kortikosteron ve kortizondur; yağ, protein ve karbonhidrat
metabolizmasının düzenlenmesi ile ilgililerdir; antiinflamatuar etkileri vardır.
Fiziksel ve ruhsal stresin etkilerini azaltır, alerjik reaksiyonları baskılarlar. Bu
bölümden, ayrıca erkeklik hormonu olan androjen ve kadınlık hormonu olan
östrojen salgılanır. Bu cinsiyet hormonlarının az miktarda overler ve testisler
üzerine etkileri vardır. Adrenal korteks hormonlarının salgısı hipofizden
salgılanan adrenokortikotropik hormon (ACTH) tarafından kontrol edilir.
Adrenal medullada katekolaminler (adrenalin, noradrenalin, dopamin)
sentezlenir, depolanır ve salgılanır. Bu hormonlar vücutta sempatik sistemin
etkisine benzer etkiler oluşturur. Örneğin kalp atım sayısının artması, kan
basıncının yükselmesi, vazokonstriksiyon (damarlarda kasılma). Adrenalin ve
noradrenalin vücudun kavga ve korku gibi stres durumlarında homeostasisi korur.
8.7. Timus
Timus lenfoid bir organdır. Ancak hormon yapısındaki salgıları nedeni
ile endokrin bir organ olarak da tanımlanır. Göğüs boşluğunda, sternum’un
arkasında, kalbin önünde yerleşmiştir (Görsel 2). Büyüklüğü yaşa göre değişiklik
gösterir. Yenidoğanda ve 2-3 yaşına kadar oldukça büyüktür. Ergenlikten sonra
timusun dokusu yağ ve bağ dokusuna dönüşür. Salgıladığı hormonlar bağışıklık
sisteminin elemanları olan T ve B lenfositlerin gelişimini sağlar.
140
SPOR ANATOMİSİ
8.8. Pankreas
Pankreas sindirim enzimlerini, insülin ve glukagon adı verilen hormonları
salgıladığından dolayı hem ekzokrin (salgılarını kana değil sindirim kanalına
veren) hem de endokrin (salgılarını kana veren) bir bezdir. Pankreasta,
fonksiyonuna göre bir ekzokrin bir de endokrin kısım tanımlanır. Endokrin kısım
Langerhans adacıkları tarafından oluşturulur. Langerhans adacıklarında, yapı ve
fonksiyonlarına göre üç tip hücre ayırt edilir: Alfa hücreler insülinin antagonisti
olan glukagon salgılarlar, kandaki glukoz düzeyini yükseltirler; beta hücreler
insülin salgılar, insülin kandaki glukoz düzeyini azaltır; delta hücreler ise
glukagon ve insülin salgılanmasını azaltan somatostatin salgılar.
TESTİSLER
Testiste bulunan ince boru şeklindeki yapılarda bulunan Leydig hücreleri
testosteron hormonunu salgılarlar. Testosteron embriyonik yaşamın sekizinci
haftasında salgılanarak erkek genital sisteminin anne karnında gelişimini,
testislerin karın boşluğunda aşağı doğru inmesini, ergenlikte sperm üretimini ve
ikincil cinsiyet karakterlerinin gelişimini sağlar. Leydig hücrelerinin fonksiyonu
hipofiz ön lobundan salgılanan luteinizan hormon (LH) tarafından kontrol edilir.
Testiste Sertoli hücreleri tarafından sentezlenen inhibin ise adenohipofizden
follikül stimülan hormonun (FSH) salgılanmasını inhibe eder.
BÖBREKLER
Böbreklerden salgılanan eritropoietin, kemik iliğini uyararak eritrosit
yapımını ve hemoglobin sentezini arttırır. Ayrıca kan basıncını düzenleyen renin
141
ve 1,25- dihidroksikolekalsiferol’ü (bir D vitamini türevi) yaparak kan dolaşımına
verir.
KALP
Atrium duvarında endokarddan salgılanan atriopeptin (atrial natriuretik
hormon) kan basıncı arttığında salgılanarak sodyum, potasyum ve suyun
böbreklerden atılmasını hızlandırır.
142
SPOR ANATOMİSİ
Bu Bölümde Ne Öğrendik?
* Tüm vücut fonksiyonlarının normal seviyelerde, dengeli olması ve vücutta gerçekleşen değişikliklere
karşı var olan dengenin korunmaya çalışılmasına homeostasis denilmektedir.
* Canlı organizma, yaşamını devam ettirebilmek için değişen iç ve dış çevre şartlarına karşı
kararlılığını koruma eğilimindedir. Vücudun bütün sistemleri bu kararlılığın korunmasına
destek olmaktadır.
* Endokrin sistem, sinir sistemi ile birlikte bu sistemleri kontrol ederek, büyüme, gelişme, üreme,
metabolizma, hücrenin besinleri kullanması, strese yanıt verme gibi olayları düzenleyerek homeostasisin
yaşam boyu sürekliliğini sağlamaya çalışmaktadır.
* Endokrin sistemi meydana getiren organlar genellikle endokrin bez (iç salgı bezi) olarak
tanımlanmaktadırlar.
* Hormon salgılayan bezlerin vücuttaki yerleşimi diğer sistemlerden farklı olup bedende dağınık olarak
bulunmaktadırlar. Örneğin hipofiz bezi kafa boşluğunda bulunurken böbreküstü bezleri karın boşluğunda
yerleşmiştirler.
* Hypothalamus, endokrin sistem ile otonom sinir sistemini kontrol etmektedir. Beyinde yerleşmiş
olan hypothalamus birçok nörohormon salgılamaktadır.
* Hipofiz bezi, pineal bez (epifiz), tiroid bezi, paratiroid bezleri, böbreküstü bezleri temel endokrin organları
oluşturmaktadırlar.
* Timus, pankreas, gonadlar (testisler ve overler), plasenta, böbrekler, kalp, gastrointestinal mukoza
gibi endokrin hücreler içeren organların asıl fonksiyonları yanında endokrin fonksiyonları da
bulunmaktadır.
* Hipofiz bezi sfenoid kemikte yerleşmiş olan beş yüz miligram ağırlığında oval şekilli, gri-kırmızı renkli
bir bezdir.
* Kahverengi kırmızı renkli ve bol damarlı bir bez olan tiroid boynun ön bölgesinde larinks ve trakea
arasında yer almakta ve tiroksin (T4) ve triiodotronin (T3) hormonlarını salgılamaktadır.
* Paratiroid bezleri kan ve doku sıvısında kalsiyum düzeyini kontrol eden parathormon
salgılamaktadır.
* Böbreküstü bezleri böbreklerin üst uçları üzerinde yerleşmiş bir çift, küçük, sarı renkli bezlerdir.
143
* Lenfoid bir organ olan timus salgıladığı hormonlar ile bağışıklık sisteminin elemanları olan T
ve B lenfositlerin gelişimini sağlamaktadır.
* Pankreas, sindirim enzimlerini, insülin ve glukagon adı verilen hormonları salgılayan bir bezdir.
144
SPOR ANATOMİSİ
Kaynakça
GRAY, H. (1918). Anatomy of the Human Body. Philadelp- KIZILKAN, N. (2011). Endokrin Sistem. F. VURAL, İnsan
hia: Lea & Febiger; Bartleby.com, 2000. www.bartleby. Anatomisi içinde (s. 116-121) İstanbul: Akademi Basın ve
com/107/. Yayıncılık.
145