Professional Documents
Culture Documents
Değerli Müminler!
Peygamberimiz:
Değerli Kardeşlerim;
Değerli Müminler;
َبْيَنُك ْم ِباْلَباِط ِل ِااَّل َاْن َيا َاُّيَها اَّلٖذ يَن ٰا َم ُنوا اَل َتْاُك ُلوا َاْم َو اَلُك ْم
َتْقُتُلوا َاْنُفَس ُك ْم ِاَّن َهّٰللا َتُك وَن ِتَج اَر ًة َع ْن َتَر اٍض ِم ْنُك ْم َو اَل
َك اَن ِبُك ْم َر ٖح يًم ا
‘’Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda batıl yollarla yemeyin. Ancak
karşılıklı rıza ile yapılan ticaretle olursa başka. Kendinizi helâk etmeyin.
Şüphesiz Allah, size karşı çok merhametlidir.’’
Değerli Müslümanlar;
َاَّلٖذ يَن َيْاُك ُلوَن الِّر ٰب وا اَل َيُقوُم وَن ِااَّل َك َم ا َيُقوُم اَّلٖذ ى
َيَتَخ َّبُطُه الَّش ْيَطاُن ِم َن اْلَم ِّس
َو َم ْن َع اَد َفُاوٰل ِئَك َاْص َح اُب الَّناِر ُهْم ٖف يَها َخ اِلُد وَن
Kim tekrar (faize) dönerse، işte onlar cehennemliklerdir. Orada ebedî
kalacaklardır.
Değerli Kardeşlerim;
Halife:
Onlar da:
—Biz sana nafaka takdir ederiz, diyerek günlük yarım koyun nafaka
takdir etmişlerdi.
—Hz. Aişe’den rivâyete göre, Hz. Ebû Bekir ölürken ne malı varsa
onları öldükten sonra halife seçilen zata götürüp teslim edilmesini
vasiyet etmişti. Ölümünden sonra bir hizmetçisi ile bir devesi kalmıştı.
Bu hizmetçi devlete ait kılıçları temizler, parlatır ve Hz. Ebû Bekir’in
ailesine bakardı. Deve ile de su çekilir, bahçe sulanırdı.
Hz. Âişe devam ederek diyor ki, babamın ölümünde bunları, halife
seçilen Hz. Ömer’e gönderdik.
Hz. Ömer:
—Allah Ebû Bekir’e rahmet etsin. Şimdi o, kendisinden sonra yerine
geleni derin derin düşündürdü, dedi.
[Kâmil Miras, Sahih-i Buhârî Muhtasarı Tecrid-i Sarih Tercemesi ve Şerhi VI, 370]
Değerli Müslümanlar;
—İçinde ticaret yapılan bir çarşınız yok mu? Bana o çarşıyı göster, dedi.
Kendisine Kaynuka çarşısı gösterildi, orada ticaret yaparak kısa sürede
zengin oldu ve kardeşinin minnet yükü altına girmek istemedi.
Değerli Müminler;
Olgun mümin her işinde olduğu gibi ticaretinde de başkalarının
haklarını gözetecek, onların zararına olacak tutum ve davranışlardan
sakınacaktır. Aksi takdirde kazancı helâl olmaz veya kazancının hayır ve
bereketini görmez.
َو َاٖق يُم وا اْلَو ْز َن ِباْلِقْس ِط َو اَل ُتْخ ِس ُروا اْلٖم يَز اَن
‘’ Tartıyı adaletle yapın، teraziyi eksik tutmayın.’’
Değerli Müminler;
َو ِاٰل ى َم ْد َيَن َاَخ اُهْم ُش َع ْيًبا َقاَل َيا َقْو ِم اْع ُبُد وا َهّٰللا َم ا َلُك ْم ِم ْن
ِاٰل ٍه َغْيُر ُه َو اَل َتْنُقُصوا اْلِم ْك َياَل َو اْلٖم يَز اَن ِاّٖن ى َاٰر يُك ْم ِبَخْيٍر
َو ِاّٖن ى َاَخ اُف َع َلْيُك ْم َع َذ اَب َيْو ٍم ُمٖح يٍط
‘’ Medyen halkına da kardeşleri Şu'ayb'ı peygamber gönderdik. O, şöyle
dedi: "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka hiçbir ilâhınız
yoktur. Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın. Ben sizi bolluk içinde
görüyorum. Ben sizin adınıza kuşatıcı bir günün azabından
korkuyorum."
َو اْلٖم يَز اَن ِباْلِقْس ِط َو اَل َتْبَخ ُسوا الَّناَس َو َيا َقْو ِم َاْو ُفوا اْلِم ْك َياَل
َتْع َثْو ا ِفى اَاْلْر ِض ُم ْفِس ٖد يَن َاْش َياَء ُهْم َو اَل
"Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın. İnsanların eşyalarını
(mallarını ve haklarını) eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak
karışıklık çıkarmayın."
“Alıcı ile satıcı meclisten ayrılıncaya kadar serbesttirler (yani alış verişi
bozabilirler). Eğer ikisi de doğru konuştu, mallarının kusurlarını ve
değerini olduğu gibi açıkladılarsa alışverişleri kendilerine bereketli olur.
Malın ayıbını ve fiyatını gizlediler ve yalan söyledilerse, belki kâr ederler
fakat alışverişlerinin bereketini mahvederler.”
ِهّٰللا َو َاْيَم اِنِهْم َثَم ًنا َقٖل ياًل ُاوٰل ِئَك اَل َيْش َتُروَن ِبَع ْهِد ِاَّن اَّلٖذ يَن
ُيَك ِّلُم ُهُم ُهّٰللا َو اَل َيْنُظُر ِاَلْيِهْم َيْو َم ِفى اٰاْل ِخ َرِة َو اَل َخ اَل َق َلُهْم
اْلِقٰي َم ِة َو اَل ُيَز ّٖك يِهْم َو َلُهْم َع َذ اٌب َاٖل يٌم
“Allah’a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte
onların âhirette bir payı yoktur. Allah Kıyamet günü onlarla hiç
konuşmayacak ve onları tezkiye etmeyecektir. Onlar için acı bir azap
vardır.” (Al-i İmran, 3/77) âyeti kerimesi nâzil oldu.
Değil böyle çarşı pazarda insanları kandırmak için yalan yere yemin
etmek, iyilik ve dargınları barıştırmak için de olsa gerekmedikçe yemin
etmenin doğru olmayacağı Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresinin 224.üncü
ayetinde bildirilmekte ve şöyle buyurulmaktadır:
َو اَل َتْج َع ُلوا َهّٰللا ُع ْر َض ًة َاِلْيَم اِنُك ْم َاْن َتَبُّر وا َو َتَّتُقوا
َو ُتْص ِلُحوا َبْيَن الَّناِس َو ُهّٰللا َس ٖم يٌع َع ٖل يٌم
“Sözünüzde durmanız, kötülükten sakınmanız ve insanların arasını
düzeltmeniz için Allah’ı yeminlerinize hedef ve siper edip durmayın.
Allah, her şeyi işitir ve bilir.”
Ebûzer:
—Mahrum olan ve zararda kalanlar kimlerdir, ey Allah’ın Resûlü? diye
sordu.
Peygamberimiz:
—Elbisesini kibirlenerek yerlerde sürüyen, yaptığı iyiliği başa kakan ve
satılık eşyasına yalan yere yemin ederek sürüm sağlayan kimselerdir,
buyurdu. [Müslim]
ِر َج اٌل اَل ُتْلٖه يِهْم ِتَج اَر ٌة َو اَل َبْيٌع َع ْن ِذ ْك ِر ِهّٰللا َو ِاَقاِم الَّص ٰل وِة
َوٖا يَتاِء الَّز ٰك وِة َيَخ اُفوَن َيْو ًم ا َتَتَقَّلُب ٖف يِه اْلُقُلوُب َو اَاْلْبَص اُر
“Öyle adamlar vardır ki، ne ticaret ne de alış-veriş onları، Allah’ı
anmaktan, namaz kılmaktan ve zekât vermekten alıkoymaz. Onlar
kalplerin ve gözlerin allak bullak olduğu bir günden korkarlar.”
4. İslam, Haksız kazancı yasaklamıştır
Değerli Kardeşlerim;
[ (Ahmed) (Hakim ve Zehebi rivayet etti ve Buhari, ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir dediler.) ]