You are on page 1of 3

BAŞAKŞEHİR ÇAM VE SAKURA ŞEHİR HASTANESİ

DİL VE KONUŞMA TERAPİSİ ÜNİTESİ

SES SAĞLIĞI ÜZERİNE ÖNERİLER

Ad-soyad: Dosya no: Tarih: ___/___/_____

DKT: Şehir-Telefon: Tanı:

Nem:
Ses tellerimiz günde milyonlarca kez birbirine çarpıp titreşerek çalışan oldukça küçük (15-
17cm) yapılardır. Birbirine bu kadar çok çarpan iki yapının hasar görmemesi için
olabildiğince yumuşak çarpmalarını isteriz. İşte ses tellerine bu yumuşaklığı veren, bir nevi
kayganlıklarını sağlayan şey SU dur.
İçerdiği su miktarı yeterli olan (yeterli neme sahip olan) ses telleri, kuru olan ses tellerine
göre çok daha kolay titreşir; bu da ses tellerinin hasarını önler.
 Yeterli miktarda SU (meyve suyu, çay, kahve veya soda değil) için!
Her kişinin günlük su ihtiyacı farklıdır; ancak idrarınızın rengi açık olacak kadar
su içmeniz gerekir.
 Her bir bardak çay veya kahve içtiğinizde en az iki katı kadar SU tüketin!

Öneriler:
-Çantanızda/arabanızda bir şişe su bulundurun
-İşyerinizde su şişenizi her zaman görebileceğiniz yere koyun
- Sulu meyveleri yemeyi tercih edin
Su içmek yalnızca vücudunuza aldığınız nemi kontrol eder ancak ses tellerini
bulunduğunuz ortamın nemi de etkiler:
 Klima kullanımını azaltın
 Özellikle kuru kış gecelerinde yatak odanızda sıcak hava nemlendiricisi
bulundurun
 Kişisel buhar makinesi kullanın
 Sigarayı BIRAKIN! Sigaralı ortamlarda kaldığınız zamanı sınırlayın
 Her gün 2 litre kadar mukus yuttuğumuzu unutmayın

Rahatsız Edici (İrritan Maddeler)
Vücuttaki suyu azaltmasının yanında sigara ayrıca ses tellerine direk etki eder. Tek başına
sigaranın yakılması, ses tellerinin üzerindeki ‘Mukoza’ denilen hassas katmanda hasara
neden olur. (Sigara aynı zamanda Reflünün artmasına, akciğer hasarlarına ve sadece
akciğerin değil ağzın ve ses tellerinin KANSERine neden olur.) Temizlik malzemeleri,
boyalar vb. maddelerle olan temasınızı olabildiğince azaltmanız gerekir.
 Eğer işiniz gereği boyalarla veya temizlik malzemeleriyle temas etmeniz
zorunluysa ortamın maksimum havalanmasını sağlayın ve maske takın.
 Naneli, mentollü, ökaliptuslu pastiller, sakızlar vs. hassas ses teli mukozasına
zarar verebilir. Bunların ballı ya da meyvelisini tercih edin.

Reflü
İki çeşit reflü hastalığı vardır; halk arasında daha çok bilinen GÖR (Gastroösefageal Reflü)
ve daha az bilinen LFR (Laringofaringeal Reflü). LFR’de mide asidi, yemek borusunun
gevşemiş olan üst sfinkteri nedeniyle ses tellerinin üzerine dökülür. Bu asit de ses tellerinin
rahatsız olmasına ve ses tellerinde ödem olmasına neden olabilir. Aynı zamanda kişinin
balgam üretimini arttırır ve boğaz temizleme ihtiyacı artar. Sık boğaz temizleme ve
öksürme de ses tellerinde ödemin bir nedenidir!
LFRyü azaltmak için;

 Sıcak, baharatlı, yağlı, asitli, kafeinli yiyecekleri azaltın; kızartmalar, çikolata ve


salçalı yiyeceklerden kaçının.
 Gece geç saatte yemekten kaçının
 Alkolden kaçının
 Yatarken düz yatmaktan kaçının (yatağınızın baş kısmını yükseltin; yüksek
yastıkla yatmak her zaman işe yaramayabilir yatağın eğimini ayarlamak daha
güvenilir bir çözümdür)
 Yaşınız ve vücudunuz için uygun kiloda kalın
 Kafein, alkol, çikolata, naneli yiyecekler gibi üst yemek borusu sfinkterini
gevşeten yiyecek ve içeceklerden kaçının.

Hekiminizin önerisiyle LFR için ilaç kullanabilirsiniz; bu ilaçlar


Proton Pompa İnhibitörleri: Mide asidini %100 etkisizleştirirler. Günün en büyük
öğününden 1,5 saat önce alınmaları (tercihen öğünde protein tüketilmeli) tercih edilir
H2 Blokerleri: Gece yatmadan hemen önce alınmalı.

Hatalı/ Aşırı Ses Kullanımı:


Ses tellerini hatalı kullanmak birçok hasara neden olabilir. Aşağıda kötü kullanım örnekleri
ve önleme yolları verilmiştir:
* Çığlık Atma: Çığlık attığınızda, akciğerden gelen büyük hava basıncı gerilen ses tellerinin
birbirine çok kuvvetli çarpmasını sağlar; bu çarpma ses telleri için tam bir felakettir! Eğer
tehlikede değilseniz yani zorunda değilseniz kesinlikle çığlık atmayın!!
- Maçları izlerken kalabalıktaysanız SESSİZ çığlık atın, sizden başkasının bilmesine gerek
yok; ayrıca her zaman zıplayıp, alkışlayarak da maçları zevkli izleyebilirsiniz.
-Yine konserler, lunapark, kayak vs. gibi altivitelerde dikkat edin.
-Kişiye bağırmak yerine yanına gidip konuşun
-Islık çalın, mimiklerinizi kullanın!

Gürültülü Ortamlarda Konuşma


Restoranlar, düğünler, alışveriş merkezleri, disko-barlar, toplantılar vb. gürültülü ortamlar
farkında olmasanız da sesinizin şiddetini yükseltmenize, frekansını değiştirmenize neden
olur. Yani bağırdığınızı fark etmeden sürekli bağırırsınız!
-Tek kulağınızda kulak tıkacı kullanın. Kulak tıkaçları kendi sesinizi daha yüksek
duymanızı, sesinizi kontrol etmenizi sağlar ve gürültüyü filtreler.
-Konuştuğunuz kişiye her zaman yakın olup, kulağına çok yakın konuşun.
Telefon
Telefonla konuşurken her zaman sesimizi yükseltme eğilimindeyizdir.
Ses tellerimize hasarı önlemek için:
-Gürültünün olduğu, kalabalık yerlerde, açık ortamlarda telefonla konuşmayı azaltın, illa
konuşmanız gerekiyorsa kulaklık kullanın
-Arabada müzik çalarken, trafikte gürültü varken, otobüsteyken, arabanın camları açıkken
telefonla konuşmayın

Vokal Yorgunluk
Vücudumuzun her organı gibi ses tellerimiz de yorulur. Nasıl gün boyu yürüyemez veya
koşamazsanız gün boyu konuşamazsınız da!
*Eğer durmaksızın uzun süre konuştuysanız 5 dakika mola verin. Örneğin öğretmenseniz
teneffüsler dinlenmeniz için ideal olacaktır. Karşılıklı sohbetlerinizde bir soru sorup
dinleyici durumuna çekilebilirsiniz.

Genel Sağlık
Sesiniz genel sağlığınızın aynasıdır. Eğer vücudunuz yorgunsa ses telleriniz de yorgundur.
Bu nedenle:
*Egzersiz yapmak
*Stresi azaltmak, acele etmemek, gün içinde germe-gevşeme egzersizleri yapmak
*Günde 7-8 saat düzenli uyku alışkanlığı edinmek
*Hastalandığınızda sesinizi kullanmayı sınırlamak
*Kadınlar için- Adet döneminin hemen öncesinde ses tellerinin daha ödemli olduğu ve kan
akışının arttığı gözlenmiş, bu yüzden bu günlerde sesinizi zorlamaktan kaçının. Aynı durum
hamilelikte de gözlenmekte.

You might also like