You are on page 1of 8

Yakındoğu Türk Tarihinin Temelleri I Furkan Aydın

92230000284

Tolunoğulları

Abbasi halifeliği içerisinde baş gösteren farklı mezheplerin ayaklanmaları, köle isyanları
ve Türklerin halifeden dahi daha güçlü konuma gelerek hem halife ile hem de kendileri arasında
giriştikleri mücadele büyük bir istikrarsızlığa ve parçalanmaya giden yolun başlamasına yol
açmıştır. Bu parçalanma feodal ilişkilerin gelişmesi ve emirü’l-ümeranın güç kazanmasına zemin
hazırladı1. Tolunoğulları devleti de Abbasi hizmetindeki bir emirü’l-ümeranın ilk defa para
bastırmak, hutbeden halifenin adını çıkartmak ve hilafete vergi vermemek gibi alametlerle tam
bağımsızlığını ilan eden devletlerin ilk örneğidir.

Ahmed b. Tolun’un Mısır Valisi Oluşu:

Tolunoğulları devletini kuran Ahmed b. Tolun’un babası Tolun, aslen Dokuz Oğuz
Türklerinden olup, Buhara ve Horasan valisi Nuh b. Esed tarafından halife Me’mun’a hediye
edilerek Abbasi hizmetine girmiştir.2 Burada yükselerek ordunun Türk emirlerinden birisi
olmuştur. 835 yılında Bağdat’ta doğan Ahmet b. Tolun 850 yılında Samarra’ya geldi ve burada
eğitim aldı. Halife Mütevekkil’in özel askeri birliğinin komutanı olan babasının ölümü üzerine
aynı göreve getirildi.3 Babasının ölümü üzerine annesinin Bayık Bey ile evlenmesi Ahmed b.
Tolun’un yükselmesinde önemli rol oynamıştır. Yarcuh et-Türki’nin kızı Hatun ile evlenerek
güçlü bir destekçi edinen Tolun’un eli iyice rahatlamıştır. Halife Mu’tezz’in Boga el-Sagir’e karşı

1
Ebulfez Elçibey, Tolunoğulları devleti (868-905), (Türkiye Türkçesine çev: Selçuk Aklın), İstanbul: Ötüken Yayınları,
1997, s.49
2
Kazım Yaşar Kopraman, Tolunoğulları, Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi, ed. Hakkı Dursun Yıldız (İstanbul,
Çağ yayınları, 1992), 6/57
3
Nadir Özkuyumcu, Tolunoğulları, Türkler, ed. Celal Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca (Ankara, Yeni Türkiye Yayınları,
2002), 5/11
Bayık Bey’den yardım istemesiyle Boga öldürülmüş ve Bayık Bey Mısır valiliğine atanmıştır.
Önceki Mısır valililerinde de görüldüğü gibi Bayık Bey merkezde kalarak üvey oğlu Tolun’u
vekil olarak Mısır’a göndermiştir. Abbasi sistemi içerisinde Mısır valilerinin kendi müstakil
devletlerini kurmamaları için Mısır idari bölgelere ayrılarak yönetimleri farklı farklı kimselere
verilmişti. Bu sebeple tolun bütün Mısır’ı idaresi altına almak için bu idareciler ile mücadele
etmek durumundaydı. Bu dönemde çıkan iç karışıklıklar Tolun’un işini kolaylaştırmış. Bağdat’ta
hilafet etrafında gerçekleşen olaylar neticesinde Bayık Bey öldürülmüş yerine Mısır valisi olarak
Yercuh et-Türki atanmıştır. O da vekili olarak Ahmet b. Tolun görevlendirmiştir. Böylece
konumunu sağlama alan Tolun Mısır’ı hakimiyetine almak için çalışmalarına rahatlıkla
başlayabilirdi.4

Abbasi Devletinin Mısır Valisi Olarak Hizmet Ettiği Dönem:

Ahmet b. Tolun’un Mısır’a geldiği dönemde özellikle Yukarı Mısır bölgesi isyancılarla
boğuşmakta idi. Bu isyanlar ile mücadele eden Tolun kısa sürede Mısır’ı isyancılardan
temizlemeye başladı. Dört yıl kadar isyanları bastırmakla uğraşan Tolun bu sırada Mısır
idaresinde görev alan diğer emirü’l-ümeraları yerlerinden ederek kendine bağlı kişileri bu
görevlere getirmek için çalışmalara başladı. İlk hareketi Şurta Emirliğinden (Polis Teşkilatı
başkanlığı) Emir Bulğaya’yı azlederek Türk Bozan’ı göreve getirmek oldu. Böylece ordu
dışındaki diğer silahlı kuvvetin başına kendine bağlı birini geçirerek olası tehlikeleri engellemiş
oldu.5 Bu esnada Mısır içerisindeki en güçlü emirlerden olan Haccac idarecisi Ahmed b.
Muhammed b. Müdebbir, Tolun’un giderek güçlenmesinden rahatsız olarak, hilafet sarayındaki
yakınları vasıtasıyla onun görevden alınmasını istemişti. Mısır’ın mali işlerinden de sorumlu olan
bu kişi Tolun’un hedefi haline geleceğinin farkındaydı. Bunu öğrenen Tolun durumu Bayık Bey’e
bildirmiş, Bayık Bey halife Mu’tezz’e baskı yaparak Müdebbir’in azledilmesini sağlamıştır.
Mu’tezz’in ölümü üzerine halife olan Muhtedi, Müdebbir’i tekrar aynı göreve memur etse de kısa

4
Kazım Yaşar Kopraman, a.g.e, 59
5
Veysel Gündal, Tolunoğulları’nın Siyasi Yapısı (Van: Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, 2008), s.19-20
süre içerisinde Bayık Bey tarafından tekrar görevinden alınmış ve Ahmed b. Tolun tarafından
hapsedilmiştir.6

Ahmed b. Tolun’un Mısır’ın tamamına hâkim olması yolunda önemli olan bir başka
hadise Dmaşk valisi İsa eş-Şeyh’in hilafete ödediği vergiyi keserek bağımsız hareket etmesi
olmuştur. Halife Mühtedi bu isyanı bastırması için Mısır valisi Ahmed b. Tolun’u memur etmiştir.
Güçlü bir ordu ve büyük bir donanma hazırlayan Tolun sefere çıkmaya hazır olduğunu bildirse
de7 Mısır’ın iç sorunları nedeniyle seferi geciktirmekteydi. Bu sırada devletin fiili idarecisi olan
Muvaffık, Tolun’dan şüphelendiği için isyanla ilgilenmesi için başka bir emiri görevlendirir.
Bunun üzerine topladığı ordusuyla Yukarı Mısır’a yönelen Tolun, buradaki isyancıları tamamen
ortadan kaldırarak bölgeyi kendine bağlamıştır. Halifeden gelen mektupla bölgenin onun
idaresine geçtiği resmi hale gelince İskenderiye gibi önemli şehirleri kontrolü altına almıştır. 8

Bağımsız Tolunoğulları Devletinin Ortaya Çıkışı:

Ahmed b. Tolun ile hilafet merkezi arasında çatışmaların başlaması Şam ve civarını
Muvaffık’ın vekili olarak yöneten Amaçur’un Tolun’un Şam bölgesini almak istemesinden
korkarak azledilmesini istemesiyle başlar. Ahmed’in halife Mu’temid’e yalnızca 1 kere vergi
göndermiş olmasından dolayı kızgın olan Muvaffık, 9 Ahmet b. Tolun’u saraya çağırır. Niyetin
farkına varan Tolun bazı hediyeler ile Ahmed b. Muhammed el-Vasıtî’yi kendi valisi Yarcuh’a
gönderdi. Bunu yapmasındaki amaç Muvaffık’ı tanımadığını, Mısır’ın gerçek hakiminin Yarcuh
olduğu buna istinaden kendisi olduğu mesajını vermekti. Ancak bu durum Yarcuh’un Samarra’da
öldürülmesine yol açarak Tolun ile halifelik arasında gerginliğin artmasına sebep olmuştur.
Muvaffık’ın etkisi ile halifenin Mısır valiliğini Yarcuh yerine varisi Cafer’e vermesi ile bunu
kabul etmeyen Tolun hilafet merkezi ile bağını kesmiştir. Bu dönemde doğu vilayetlerinde
Saffarilerin ayaklanması, Basra civarında zencilerin ayaklanarak bölgede hakimiyet kurmaları ve
Müslümanların zor durumda olduğunu fark eden Bizanslıların saldırıları Abbasilerin Tolun ile
mücadele etmesini güçleştirmiştir.
6
Nadir Özkuyumcu, a.g.e, 13
7
Ebulfez Elçibey, a.g.e, 66
8
Kazım Yaşar Kopraman, a.g.e, 60
9
Ebulfez Elçibey, a.g.e, 69
Bizans’ın düzenlediği seferler neticesinde bazı sınır yerleşimlerini ele geçirmesi Ahmed b.
Tolun’a bir genişleme alanı yarattı. Bizans ordularına karşı koyacak gücü bulunmayan Halife
Ahmed b. Tolun’dan destek istemek zorunda kaldı ve Şam bölgesindeki sınır yerleşimleri Ahmed
b. Tolun’un idaresine verdi. Zenci isyanına karşı Muvaffık’ın haraç göndermesi talebi üzerine,
olası bir savaşla Abbasilerin yıkılmasına sebep olmak istemeyen Tolun 10 parayı göndermiş, ancak
bundan memnun olmayan Muvaffık bunun yeterli olmadığını ve daha fazla para göndermesi
gerektiğini belirten bir mektup gönderince Tolun, bu yardımı Abbasilere yardım için yaptığını,
onlara bağlı bir vali olarak yapmadığını bildirmiştir.11 Bu cevap üzerine Muvaffık Tolun’u
azlettiğini yerine Musa b. Boga’nın atandığını belirterek Musa’yı bir ordu ile Mısır’a göndermeyi
planlasa da gerek mali durum gerekse iç karışıklıklar buna engel olmuştur.

Musa ve Muvaffık’ın girişiminin başarız olmasından sonra Şam üzerine sefere çıkan
Tolun, bölgeyi yöneten Ali b. Amaçur et-Türki’ye kendisine tabi olmasını bildirir ve Amaçur bu
teklifi kabul eder. Bu sayede Tolun Remle, Hıms, Hama ve Halep’i hiç direnişle karşılaşmadan
kontrol altına alır.12 Buradan devam ederek Antakya, Kınnesrin ve el-Avasım fethederek
Trablusgarp’tan Fırat nehrine kadar olan bölgenin hâkimi olur. Kısa süre içerisinde Bizans
üzerine tekrar sefere çıka Tolun Tarsus’u ele geçirir. Ancak Mısır’da bıraktığı oğlu Abbas’ın isyan
ettiği haberini alınca seferi yarıda keserek geri döner. Berka’ya sığınan Abbas’a geri dönerse
affedeceğini bildirmesine rağmen, yanındaki komutanlar cezalandırılacaklarını bildikleri için
Abbsa’ın geri dönmesine izin vermezler. Burada kendi emirliğini kurmak için Berberilerle ve
Ağlebilerle mücadeleye girişen Abbas ilk başta bazı zaferler kazansa da daha sonra birleşen
düşmanları karşısında mağlup olarak Berka’ya çekilmiştir. Ahmed b. Tolun’un Berka üzerine
gönderdiği ordu tarafından esir alınmış ve hapsedilmiştir. Bu süre zarfında Mısır’da imar
faaliyetlerine başlayan Tolun komutanlarının bir kısmını Bizans seferine memur ederek bazı
bölgeleri ve yüklü ganimetleri ele geçirmiştir. Bu sükûnet Şam valisi olarak atadığı Lü’lü’nün
isyan etmesi ile bozulmuştur. Hemen Şam üzerine hareket eden Tolun karşında direnemeyeceğini
anlayan Lü’lü hazineyi de alarak Bağdat’a kaçmıştır.

882 yılında halife Mu’temid Ahmed b. Tolun’a mektup yazarak kendisini kardeşi
Muvaffık’tan kurtarmasını ister. Bunu halifeliği Mısır’da devam ettirmek ve İslam dünyasının

10
Kazım Yaşar Kopraman, a.g.e, 61
11
Ebulfez Elçibey, a.g.e, 72
12
Nadir Özkuyumcu, a,g,e, 17
siyasi lideri olmak için bir fırsat olarak kabul eden Tolun halifeyi Mısır’a davet eder. Ancak bunu
haber alan Muvaffık hemen harekete geçerek İshak b. Kundacık’a halifeyi yakalayıp geri
getirmesini emreder. Halifeyi Rakka’da yakalayan Kundacık onu Samarra’ya götürür. Bunun
üzerine Tolun Muvaffık’ı halifeye isyan etmekle suçlayarak kendi ulemalarından fetva alarak onu
veliahtlıktan azlettiğini duyurmuş, hakimiyeti altındaki bütün camiler Cuma hutbelerinde
Muvaffık’a lanet etmiştir. Buna karşılık Muvaffık’ta Mu’temid’e baskı yaparak Tolun’un
azledilmesi ve Cuma hutbelerinde ona lanet okunmasını bildiren bir ferman yayınlatmıştır. 13

Buradan bir sonuç çıkmayacağını anlayan Tolun, Lü’lü’nün isyanı sırasında kontrolünden
çıkan Tarsus üzerine hareket etmiş ve şehri kuşatmıştır. Ancak hem kuşatmanın uzaması hem de
Ahmed b. Tolun’un hastalanması üzerine kuşatma kaldırılarak geri dönülmüştür. Dönüş yolunda
hastalığı ağırlaşan Tolun Fustat’a getirilmiş ve 884 yılında burada vefat etti.

Humaraveyh Dönemi:

Ahmed b. Tolun’un vefatı üzerine yerine oğlu Humaraveyh geçmiştir. İlk iş olarak
Muhammed el-Vasiti’nin telkinleri ile ağabeyi Abbaas’ı öldürterek konumunu sağlama aldı.
Ahmed’in yerine genç yaşta bir hükümdarın başa gelmiş olması sebebiyle Harekete geçen
Muvaffık İshak b. Kundacık ve Muhammed b. Divdad Ebu’s-Sac’ı Şam bölgesine akınlar
yapmaya memur etmiş ve oğlu Ebu Abbas’ı Tolunoğulları hakimiyetinde bulunan topraklara vali
atayarak onu da bölgeye gönderdi. Bunun üzerine Humaraveyh Muhammed el-Vasiti
komutasında bir orduyu ve Sa’d el-Eyser et-Türki komutasında bir donanmayı Şam’a sevk etti.
Fakat el-Vasiti Humaraveyh’in kardeşi Abbas’ı öldürmekten pişman olup kendisine karşı cephe
alabilceğinden korktuğundan Muvaffak’a mektup yazarak bölgeyi ele geçirmesini istemiştir. 14
Onun ihaneti ile bir direnişle karşılaşmayan Kundacık ve Ebu’s-Sac Halep, Hıms, Antakya ve
Rakkayı ele geçirdiler. Daha sonra Şayzer’de bekleyen Humaraveyh’in ordusunun üzerine
yürüyerek dağıttılar, Dmaşk ve Filistin’in bir kısmını ele geçirdiler. Kötü gidişatı gören
Humaraveyh ordusuyla birlikte Mısır’dan Şam’a doğru harekete geçti. Bu sırada Kundacık ve
Ebu’s-Sac Muvaffık’ın oğlu Abbas’ın kendilerini aşağılamasını gerekçe göstererek ordudan
ayrıldılar. Yaşanan savaşı Abbas’ın kuvvetleri kazansa da Sad el-Eyser komutasında yedekte

13
Nadir Özkuyumcu, a.g.e, 19
14
Kazım Yaşar Kopraman, a,g,e, 64
bekleyen ordu halifenin ordusunu dağıtmıştır. Daha sonra Dmaşk’a girerek Bölgede
Tolunoğulları hakimiyetini tekrar tesis etmiştir. Bunun üzerine Dmaşk valisi olarak atanmış ancak
kısa bir süre sonra Muhammed el-Vasiti ile isyan etti. Bu bölge Humaraveyh döneminde
karışıklık içinde olmuştur. Nihayet Kundacık ile olan rekabetinden dolayı Humaraveyh’in
tarafına geçen Ebu’s-Sac ile birlikte Kundacık mağlup edilmiş, Samarra yakınındaki yerleşim
yerlerine kadar olan geniş bir bölge Tolunoğulları idaresine geçmiştir. Fakat bundan kısa bir süre
sonra Kundacık Tolunoğulları emrine girmek istemiş, bundan rahatsız olan Ebu’s-Sac isyan
etmiştir. Bu seferde Humaraveyh ve Kundacık Ebu’s-Sac’ı mağlup etmiş, onu takip etme görevi
de Kundacık’a verilmiştir.

Bu hadiseler üzerine korkuya kapılan Abbasi halifesi bir oyun düşünerek hazırlattıkları bir
fermanla Mısır, Şam ve Sugurların hakimiyetini Humaraveyh’e verdiklerini bildirdiler.
Halihazırda daha büyük topraklara hükmeden ve böyle bir fermana ihtiyaç duymayan
Humaraveyh, belki Tolunoğullarını halifelik nezdinde meşrulaştırmak belki de gençliği ve
tecrübesizliğinden bu fermanı kabul etmiştir. Sugur şehirlerindeki hakimiyetini sağlamlaştırmak
için büyük paralar harcamış ve babasının ödemediği vergileri ödemeyi kabul etmiştir. Bu şekilde
Tolunoğulları hazinesini boşaltmış, halifeliğin hazinesini doldurmuştur. 15 Bundan kısa bir süre
sonra Şam civarında yaptırdığı köşkünde kalırken hizmetçileri tarafından öldürülmüştür.

Tolunoğullarının Yıkılış Süreci:

Ondan sonra başa geçen hükümdarlar durumu toplamaya muktedir olamamışlardır. Basra
körfezinde ortaya çıkan Karmatiler Basra şehrini ele geçirdikten sonra Tolunoğulları
hakimiyetinde olan Şam’a gelmişlerdir. Burada Karmatiler ile yapılan bütün savaşları kaybeden
Tolunoğulları’nın Şam ordusu yok olmuştur. Mısır’dan gönderilen orduyu da yenen Karmatiler,
Abbasilerinde korkuya kapılmasına sebep olmuştu. Halifenin de gönderdiği birkaç orduyu yenen
Karmatiler nihayet Abbasi ve Mısır ordularının birleşmesiyle Hama yakınlarındaki savaşta
mağlup edildi. Neredeyse bütün gücünü tüketen Tolunoğulları, bu tarihten sonra Abbasi baskısına

15
Nadir Özkuyumcu, a,g,e, 22
uzun süre dayanamadılar ve Şeyban b. Ahmed b. Tolun’un 12 günlük hakimiyet döneminde
Abbasiler bağlanarak ortadan kalkmıştır.

Mısır’da bağımsız bir idare kurulması ile bölgenin zenginleri Bağdat’a veya halifeye bağlı
olan valilerin hazinelerine akmayı keserek idareci hanedanın elinde kaldığından Mısır refah
içinde bir dönem yaşamıştır.16 Ahmed b. Tolun, Mısır’da hakimiyetini sağladıktan sonra ilk olarak
sulama işleriyle meşgul olmuş ve Nil sularının mevsimlerine göre seviyesini ölçmeye ve su
taşkınlarını hesaplamaya yarayan Nilometre binasını ıslah ettirmiştir. 17 Bunun dışında görkemli
camiler, hastahaneler, büyük saraylar inşa ettirerek büyük bir imar çalışması başlatmışlardır. Bu
çalışmalar neticesinde Mısır bir sanat ve refah merkezi halini almıştır. Ancak Abbasiler içerisinde
halifeyi gölgede bırakarak iç siyasete hâkim olan Müslüman-Türk unsurunun ilk tam bağımsızlık
denemesi olarak adlandırabileceğimiz Tolunoğulları devri yönetici unsurla yönetici unsurun
farklılığından doğan sebepler yüzünden kalıcı olamamış ve kısa sürmüştür. Ancak Ahmed b.
Tolun’u, ileride kurulacak Memlük Devleti’nin sultanlarının erken dönem bir örneği olarak
düşünürsek, Türkler bu tip girişimler ile elde ettikleri tecrübeler neticesinde coğrafyanın tarihinde
uzun zaman daha etkili olmaya devam edeceklerdir.

Kaynakça
Elçibey, E. (1997). Tolunoğulları devleti (868-905). İstanbul: Ötüken Yayınları.

Gündal, V. (2008). Tolunoğullarının Siyasi Yapısı. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek
Lisans Tezi, Van

Kopraman, K. Y. (1986-1993). Tolunoğulları. (H. D. Yıldız, Dü.) Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi, I-
IXV+Ek, s. 55-79.

Özkuyumcu, N. (2002). Tolunoğulları. (K. Ç. Hasan Celal Güzel, Dü.) Türkler, I-XXI, s. 10-59.

16
Philip K. Hitti, Siyasal ve Kültürel İslam tarihi, (Bilge Kültür Sanat: İstanbul, 2020), 617
17
Philip K. Hitti, a,g,e, 618

You might also like