You are on page 1of 1

Uzman Paneli   

Seans Odası Kullanımı Psikolog Bul  İçerikler


İçerikler  Eğitimler
Eğitimler Çözümler
Çözümler ve
ve Hizmetler
Hizmetler 

 Git İçerik

Mert İçme

Psikanaliz
Çerçevesinden Ölüm
Kavramı
Ölüm birçok kişi için gizemli görülen,
reddedilen ve belirsizlik içeren bir olgudur.
Freud, Lacan ve Jung'a göre ölüm kavramı...

4 Eylül 2023

Psikolojide Ölüm
Ölüm birçok kişi için gizemli görülen, reddedilen ve belirsizlik içeren bir olgudur.
Ölümün içerdiği belirsizlik ise yarattığı kaygının ana nedenidir. Psikoloji alanı, ölüm
kavramını özellikle 1950’li yıllarda araştırmış ve yeniden keşfetmeye çalışmıştır.
Ölüm, tek bir alanın açıklığa kavuşturamayacağı kadar karmaşık olsa da psikoloji,
ölümün yaşama olan hizmetine dair anlayışımızın gelişmesine yardımcı olmuştur.

Freud’a Göre Ölüm Kavramı


Freud; hayatta kalma içgüdüleri, dürtüler, psişik dinamikler konularında yaptığı
açıklamaların yetersiz kaldığını fark edince yaşamı destekleyen içgüdülerle birlikte
ölüm içgüdüsünün de olması gerektiğini öne sürmüştür. Freud, ölüm karşısında
egosu zedelenen bireyin bu zedelenmeye karşılık olarak çocuk sahibi olma
cevabını verdiğini ve bu şekilde hayatta kalmayı garantileme çabasına girdiğini
iddia etmiştir. Ayrıca Freud, ölümü deneyimleyemediğimiz ve hakkında yeteri kadar
bilgi sahibi olamadığımız için herkesin bilinçdışında ölümsüz olduğuna inandığını
savunmuştur (Freud, 1915). Bu görüş, psikanalizde derin bir etki yaratmıştır ve
Freud’un takipçileri de bu görüşten oldukça yararlanmışlardır.

Bu görüş sonucunda birçok psikanalist ölüm korkusunun ve kaygısının altında başka


bir kaygı yattığına inanmıştır. Freud, ölüm hakkındaki tüm bu görüş ve iddialarını
paylaşırken zaman zaman biyolojiden de yararlanmıştır. Maddelerin ilk hallerindeki
cansız formlarına dönme eğilimlerinin olduğunu ve içgüdülerin de ilk hallerine
dönmeye çalıştıklarını vurgulamıştır. Nihayetinde; yaşam dinamikleri bir araya
getirmeye, daha büyük şeyler üretmeye çalışırlarken ölüm içgüdüleri bu yapıları
kırmaya, parçalamaya ve küçültmeye yöneliktir. Bu iki dinamik türünün
arasındaki çatışma ise hayatın dinamiğidir.

Freud, daha sonraki açıklamalarında agresyon ve ölüm içgüdüsü arasında bağlantı


kurmaya başlar. Agresyonu, ölüm içgüdüsünün dışavurumu olarak
nitelendirmiştir. Yaşamak için yemek yememizi, kendimizi korumak için gerektiği
zamanlarda kas gücümüzü kullanmamızı da ölüm içgüdüsünün birer yanıtı olarak
sunmuştur (Freud, 1920).

İlerleyen yıllarda Freud bu görüşünü oldukça farklı bir bakış açısıyla tekrar
değerlendirmiştir. Ölüm kaygısının aslında olmadığını, hadım edilme korkusunun bir
sonucu olarak ortaya çıktığını savunmuştur. Freud’un bu görüşü de diğer görüşleri
gibi psikanaliz camiasında çok kez tartışılmış ve üzerine birçok farklı fikir
geliştirilmiştir.

Özetle Freud, ölüm üzerine olan fikirlerini farklı bakış açılarıyla sunmuş ve
psikanalitik çerçeveye oturtmuştur.

Lacan’a Göre Ölüm Kavramı


Jacques Lacan ‘ölüm’ kavramını kendine ait terimleriyle ilişkilendirerek açıklamıştır.
Lacan’a göre ölüm, insanoğlunun en büyük fantezisidir. Bu fanteziyi ise kendisine
ait bir terim olan ‘arzu nesnesi(objet petit a)’ ile ilişkilendirir. Arzu nesnesi, kişinin
kafasında mükemmelleştirdiği, hayatı boyunca ulaşmaya çalıştığı hayali bir
nesnedir. Lacan’ın bu görüşünde kullandığı diğer terimi ise Fransızca da ‘zevk’
anlamına gelen ‘jouissance’ kelimesidir. Jouissance; Lacan’a göre, acıdaki zevk ya
da zevkteki acı olarak tanımlanmıştır. İnsanlar, ömürleri boyunca mükemmeli yani
arzu nesnesini elde etmeye çalışırlarken kendilerini zorlarlar. Kapasitelerini zorlayıp
zihinlerinde yarattıkları ‘mükemmel’ e ulaşmaya çalıştıkları bir yolculuğa çıkarlar ve
bu yolculukta acı ve zevk eşlik eder. Daha fazla acı çektikçe arzu nesnesine daha
çok yaklaştıklarını hissetseler de arzu nesnesine hiçbir zaman ulaşamazlar çünkü
arzu nesnesinin gerçekçiliği yoktur. Ona ulaşmanın yollarından biri onu yok etmektir.
Diğer bir ihtimal; arzu nesnesinin kişinin ta kendisi olmasıdır. Her iki ihtimal de ölüm
itkisine yol açar (Evans, 2006).

İlgini çekebilir: Saldırı Sonrası Travma Kartları

Freud’un bahsettiği ölüm içgüdüsüne karşılık ölüm itkisinin olduğu savunulur. Ölüm
itkisi, kendimize zarar vermemizin ve en sonunda yok olmamızın sebebidir. Ölüm
itkisi teriminin hayata yansımaları oldukça çoktur ancak genellikle bunun farkında
olunmamaktadır. Bunun sonucunda, kişi kendine zarar verebildiği gibi
karşısındakine de zarar verebilmektedir. Lacan’a göre hepimizin aşina olduğu
saldırganlık bile aslında kendimize veremediğimiz zararı karşı tarafa vermeye
çalışmamızdan kaynaklıdır. Bunun altında yatan en büyük etken
memnuniyetsizliktir. Bir şey kişiyi tatmin etmediği takdirde ortaya ölüm dürtüsü
çıkar. Kişi, bunu bir savunma mekanizmasıyla karşı tarafa saldırarak dışa vurur
(Karataş, 2020).

Özetle, Lacan’a göre, insanlar kendilerine farklı bir fantezi, farklı bir arzu nesnesi
seçse bile bu fanteziyi gerçekleştirdiğinde ya da gerçekleştirmesinin imkansız
olduğunu fark ettiğinde de durum hep ölüm dürtüsünün başarısıyla sonuçlanır.
Bu yüzden her ne kadar fark edilmese de arzu nesnemizden yaşam içgüdümüz
sayesinde kaçarız. İçten içe en büyük fantezimizi gerçekleştirmek istemeyiz.
İstediğimiz takdirde ise ölüm içgüdümüzle onu kovalarız.

Carl Gustav Jung’a Göre Ölüm Kavramı


Jung, Freud’un ölüm içgüdüsü kavramını kabul etmez. Jung’a göre ölüm çok daha
manevi bir kavramdır. Jung, manevi hayata işaret eden farklı bir içgüdü olduğunu
savunmuştur. Bununla birlikte insanın ölüme olan istek ve özlemini ana rahmindeki
rahatlığa, huzurlu hayata dönüş olarak ifade etmiştir. Bir diğer yandan Jung, ölüm
korkusu yaşayanların ise aslında yaşamaktan korktuklarını söylemiştir. Yaşama
yeterince uyum sağlayamamış kişilerin, yaşamlarının herhangi bir noktasında
geçmişe takılı kalmış kişilerin ‘yaşama korkusu’ yaşadıklarını yinelemiştir (Jung,
1939).

Bununla birlikte Jung’ göre bu korku bilinçdışında gelişir. Gelişmesinin ana nedeni ise
yitip giden gençliğin geri gelemeyecek olması ve bunun verdiği sıkıntı halidir.
Jung’un ölüm üzerine yaptığı konuşmalarda bahsettiği bir diğer terim ise
‘ölümsüzlük arzusu’dur. Jung, ölümsüzlük arzusu için şöyle demiştir:

“İnsanların büyük bir çoğunluğu, her zaman hayatın devamlılığına inanma


ihtiyacı duydular. Hayatın, ölümü aştığını düşündüğümüz zaman, bu
düşüncenin anlamı bizden kaçıp kurtulsa, aklımızda tam olarak kavrayamasak
bile yine de hayatın anlamı içinde hareket ediyoruz. Ölüm ötesi bir hayata
inanmak insan için kaçınılmaz, zorlayıcı bir durumdur. Çünkü bu düşünce ve
inanç kollektif şuuraltının arketiplerinden birisidir (Jung, 1960, s. 241.).”

Kaynakça

Freud, S.(1915). Thoughts for the Times on War and Death. Hogarth Press.
Freud, S. (1920). Haz ilkesinin ötesinde (A. Babaoğlu, çev.). İstanbul: Metis
Yayınları.
Evans, D. (2006). An introductory dictionary of Lacanian psychoanalysis.
Routledge.
Karataş, M. (2020). İnsanoğlunun En Büyük Fantezisi; Ölüm.
https://www.perspectivedergisi.com/single-post/ı̇ nsanoğlunun-en-büyük-
fantezisi-ölüm
Jung, J, G. (1939). Phonomenes Occultes (fr. Çev. E. Godet-Y. Le Lay), Aubier.
Jung, C.G. (1960). Problem es de L’Ame Moderne (fr. Çev., Yves Le Lay).
Corrca.

*Bu yazı Psikoloji Ağı editörlerinden İlayda Çalışkan tarafından Psikoloji Ağı Yayın İlkelerine göre

düzenlenmiştir.

İlgili İçerikler

30 Mayıs 2019 13 Temmuz 2017 7 Nisan 2017

Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Kelebek Etkisi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans
Programları ve Koşulları | 2019 Programları ve Koşulları

Bir yorum yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ad, Soyad

E-posta adresi

Web sitesi

Yorum

Başka yorum yaparsam kolaylık olması için adımı, e-postamı ve websitemi bu


tarayıcıda hatırla.

Yorum gönder

Hesap Kurumsal Bilgilendirme İletişim

Uzman Ağı Profilim Hakkımızda Uzman Ağı Nedir? bilgi@psikolojiagi.com

2017'den bugüne; Etik, Nitelik, Bilimsellik İçeriklerim Tarihçe Gizlilik ve Çerez İletişim Formu & Linkler
ilkeleriyle psikolojiye ilişkin proje, ürün ve Politikası
İlanlarım Takım Arkadaşları +90 212 706 81 38
hizmet üreten bir sosyal girişimdir.
Mesafeli Satış
Meslek mensuplarınca yönetilmektedir. Hesabım İş Modeli
Sözleşmesi
Psikolog, psikoterapist ve psikolojik
danışman profillerini onaylar, listeler. Üyelik Sözleşmesi
Herkese psikolojik hizmet bulur. © 2017-
2021 Psikoloji Ağı

You might also like