Professional Documents
Culture Documents
açıdan oldukça yakın ilişkiler kurmuştur. Bu bağlamda çok sayıda Fransız vatandaşı
Osmanlı toplumunda zaman geçirmiş ve deneyimlerini detaylı seyahatnamelerinde
belgelemiştir. Yirminci yüzyılın sonlarına kadar, bu seyahatnameler erken modern
Avrupa ve Osmanlı tarihi üzerine çalışan Batılı bilim insanları için önemli bir
kaynak oluşturmuştur. Ancak günümüz bilim insanları bu kaynakları büyük ölçüde
yanlış yorumlamakta, görmezden gelmekte veya yok saymaktadır. Bu değişimin sebebi,
Oryantalizm ile – hem olgu itself hem de Edward Said’in klasik eserinin
yayınlanmasıyla – yakından ilişkilidir. On dokuzuncu ve yirminci yüzyıl
Oryantalistleri, bu eserleri kendi kültürel önyargılarını yansıtan liberal
yorumlarla yeniden canlandırdılar. Aynı zamanda bu anlatıları yeterince
bağlamlandırmayı veya Osmanlı kaynaklarıyla birlikte değerlendirmeyi ihmal ettiler.
Sonuç olarak, on yedinci yüzyıl Fransız seyahatnameleri, asıl kaynaklar böyle bir
argümana neredeyse hiç dayanak sağlamamasına rağmen, Osmanlı İmparatorluğu'nun
zayıflığını ve aşağılığını desteklemek ve sürdürmek için kullanıldı. Said’in
Oryantalizm adlı eserinin 1978’de ortaya çıkması, bu çalışmayı çevreleyen sonraki
söylem ve 1989’dan sonra Osmanlı arşivlerinin yeniden düzenlenmesi birlikte
Oryantalizmin kalıntılarını tespit edip yok etmeye çalışan Osmanlı tarihçilerine
yardımcı oldu. Aynı zamanda, bu alan, erken modern Avrupa seyahatnamelerine
problemli gelenekle olan ilişkileri nedeniyle temkinli davranmaya devam etmektedir.
Ancak, bu tür kaynakların görünüşte ilham verdiği büyük anlatılarla
karşılaştırılması, on yedinci yüzyıl Fransız seyahatnameleriyle ilişkilendirilen
Oryantalist önyargıların, daha çok onları manipüle eden bilim insanlarından
kaynaklandığını göstermektedir. Bu çalışma, on yedinci yüzyıl Fransız gezginlerinin
Osmanlı İmparatorluğu hakkındaki anlatılarını, on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl
bilimsel çalışmalarındaki temsil biçiminden ayırmayı amaçlamaktadır. Bu kaynakların
zaman içinde nasıl ve neden yanlış yorumlandığını inceliyor ve bunların Osmanlı
tarihi araştırmacıları için hala yeterince değerlendirilmeyen bir kaynak olmaya
devam ettiğini savunuyor.