You are on page 1of 22

T.C.

FIRAT ÜNİVERSİTESİ
İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ
ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ BÖLÜMÜ

DERS KODU/ADI: ÇEK 405 / Gelir ve Servet Dağılımı


DANIŞMAN: Dr. Öğr. Üyesi İsmail KAVAZ
ÖDEV KONUSU: Hollanda ve Türkiye’nin Bazı Ekonomik İndikatörleri
Kullanarak Gelir ve Servet Dağılımlarının İncelenmesi

HAZIRLAYAN
Şevval GÜZEL – 200673022

ELAZIĞ - 2023
Gelir ve Servet Dağılımı

İçindekiler
1. GİRİŞ......................................................................................................4
2. GAYRİ SAFİ MİLLİ HÂSILA (GSMH)..........................................................5
3. GAYRİ SAFİ YURT İÇİ HÂSILA (GSYH).......................................................5
4. GAYRİ SAFİ YURT İÇİ HÂSILA BÜYÜME ORANI.........................................6
5. ENFLASYON ( TÜFE – ÜFE ).....................................................................6
6. İŞSİZLİK..................................................................................................7
7. GINI KATSAYISI.......................................................................................7
8. GELİR DAĞILIMI.....................................................................................8
9. HOLLANDA – TÜRKİYE KARŞILAŞTIRMASI...............................................8
10. SONUÇ..............................................................................................21
11. KAYNAKÇA........................................................................................22

2
Gelir ve Servet Dağılımı

HOLLANDA VE TÜRKİYE’NİN BAZI EKONOMİK İNDİKATÖRLERİ


KULLANARAK GELİR VE SERVET DAĞILIMLARININ
İNCELENMESİ
ŞEVVAL GÜZEL
ÖZET
Bu çalışmada Fırat Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Çalışma Ekonomi
ve Endüstri İlişkileri Bölümü ders müfredatında yer alan ÇEK 405 kodlu Gelir ve
Servet Dağılımı adlı dersin final ödevi olan Hollanda ve Türkiye’nin bazı ekonomik
indikatörleri kullanarak gelir ve servet dağılımlarının incelenmesi yapılmıştır.
Ekonomik göstergeler tablolar halinde hazırlanıp, ilgili tabloların altına yorumlar
yapılmıştır. Kullanılan ekonomik göstergeler sırasıyla; Gayri Safi Milli Hâsıla
(GSMH), Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla (GSYH), Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla Büyüme
Oranları, Enflasyon Oranları (TÜFE – ÜFE), İşsizlik Oranları, GINI Katsayısı ve
Gelir Dağılımı şeklindedir. Çalışmada her ekonomik göstergenin 2011-2021 yılları
arasındaki değişimler tablolar haline getirilmiştir. İlgili araştırmada; Dünya Bankası
(WDI), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ile verilere
ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Hollanda, Türkiye, Ekonomik İndikatörler
ABSTRACT
In this study, the final assignment of the course titled ÇEK 405 coded Income and
Wealth Distribution, which is included in the curriculum of Fırat University, Faculty
of Economics and Administrative Sciences, Department of Labor, Economics and
Industrial Relations, was made to examine the income and wealth distributions of the
Netherlands and Turkey by using some economic indicators. Economic indicators
were prepared in tables and comments were made under the relevant tables. The
economic indicators used are respectively; Gross National Product (GNP), Gross
Domestic Product (GDP), Gross Domestic Product Growth Rates, Inflation Rates (CPI
– PPI), Unemployment Rates, GINI Coefficient and Income Distribution. In the study,
the changes of each economic indicator between 2011-2021 were tabulated. In the
relevant research; Data were obtained from the World Bank (WDI), the Turkish
Statistical Institute (TurkStat) and the International Monetary Fund (IMF).
Keywords: Netherlands, Turkey, Economic Indicators

3
Gelir ve Servet Dağılımı

1. GİRİŞ

İnsanlar hayatta kalmak için ihtiyaçlarını üretmek zorundadırlar. Toplumların


üretimleri sonucu elde ettikleri gelirler o toplumda yaşayanlar arasında adil bir
şekilde dağılıyorsa ya da en zengin ile en fakir gruplar arasındaki gelir farkı az
ise orada yaşayanların daha mutlu ve birbirleriyle daha barışık içinde oldukları
söylenebilir. Genelde bu tip toplumlar incelendiğinde eğitim, sağlık, ekonomi
ve sosyal açıdan da gelişmiş olduğu görülmektedir.
Bugün dünyada hem ülke hem de ülkeler arasındaki gelir dağılımı adaletsizliği
sebebiyle bir ekmeğe muhtaç yoksul insanlar, savaş içinde büyüyen çocuklar
ve yaşadığı toprakları terk etmek zorunda kalan nesiller yetişmektedir.
Toplumlar arasında olması gereken sevgi, hoşgörü ve fedakârlık yerini
bencillik, kibir ve nefret gibi duygulara terk etmiştir.
Hollanda’da gelir dağılımı 2011-2021 yılları arasında düzenli yapılan
araştırmalar sonucu sıklıkla tartışılan konular arasında yer almaktadır.
Hollanda 2011-2021 yılları içerisinde ekonomik anlamda bir gelişim
göstermiştir ve AB üye ülkeleri arasında gelir eşitsizliği az olan ülkelerden
biridir.2013 yılındaki veriler göz önüne alındığında en zengin %20 ile en fakir
%20’lik grup arasında yaklaşık 4,1 kat fark bulunmaktadır.
Türkiye de ise gelir dağılımı 2011-2021 arasında düzenli yapılan araştırmalar
sonucu sıklıkla tartışılan konular arasında yer almaktadır. Türkiye 2011-2021
yılları içerisinde ekonomik anlamda bir gelişim gösterse de gelir dağılımı
eşitsizliği halen ciddi boyutlardadır. 2013 yılındaki veriler göz önüne
alındığında en zengin %20 ile en fakir %20’lik grup arasında yaklaşık 8 kat
fark bulunmaktadır.

4
Gelir ve Servet Dağılımı

2. GAYRİ SAFİ MİLLİ HÂSILA (GSMH)

Gayrisafi millî hâsıla (GSMH), bir ülke vatandaşlarının verilen bir yıl için
ürettikleri toplam mal ve hizmetlerin, belli bir para birimi karşılığındaki
değerinin toplamıdır. Vatandaşlık ayrımının yapılmasındaki sebep,
GSMH'nin gayrisafi yurt içi hasıladan (GSYH) farklı olduğunu belirtmek
içindir. GSYİH, o ülkede faaliyet gösteren yabancı ülke
yurttaşlarının ürettiği nihai mal ve hizmetleri de kapsar. Başka bir
deyişle GSMH, bir ülkenin yurt dışında çalışan vatandaşlarının ülkeye
gönderdikleri faktör gelirlerinin GSYH’ye eklenip ülkede çalışan yabancıların
kendi ülkelerine gönderdikleri faktör gelirlerinin GSYH’den düşülmesi ile elde
edilen değerdir.

 HESAPLAMA (GSMH)

GSMH = GSYH + NDAG

NDAG = Dış Âlem Geliri – Dış Âlem Gideri

3. GAYRİ SAFİ YURT İÇİ HÂSILA (GSYH)


Gayri safi yurtiçi hâsıla (GSYİH), bir ülke veya ülkeler tarafından belirli bir
zaman diliminde üretilen ve satılan tüm nihai malların ve hizmetlerin piyasa
değerinin parasal bir ölçüsüdür. GSYİH, çoğunlukla tek bir ülkenin hükümeti
tarafından ekonomik sağlığını ölçmek için kullanılır. Başka bir ifadeyle GSYH,
bir ülkenin sınırları içerisinde bir yılda üretilen nihai mal ve hizmetlerin piyasa
değerleri toplamıdır.

 HESAPLAMA (GSYH)

GSYİH = Tüketim + Yatırım + Devlet harcamaları + (İhracat – İthalat)

GSYH = C + I + G + ( X – M )

5
Gelir ve Servet Dağılımı

4. GAYRİ SAFİ YURT İÇİ HÂSILA BÜYÜME ORANI


Bir ülkenin genellikle bir yıl içinde üretim kapasitesinde veya Reel GSYH’nde
görülen ve sayısal olarak ölçülebilen reel artışlar olarak tanımlanır. Büyüme
hem bir toplumdaki ekonomik faaliyetlerde meydana gelen artışı hem de kişi
başına gelir artışını ifade etmektedir. Başka bir ifadeyle bir ekonominin üretim
hacminde dönemler itibariyle meydana gelen artışlar olarak tanımlanmaktadır.
Ekonomik küçülme yoktur “negatif büyüme” vardır. Ekonomik büyüme
kavramı hesaplanırken iki başlık dikkat çeker;
 NOMİNAL GSYH: O yılda üretilen miktar ile o yılda geçerli olan
fiyatların çarpımı sonucunda elde edilir.

HESAPLAMA: Nominal GSYH(ilgili yıl) = P(ilgili yıl) * Q(ilgili yıl) 1

 REEL GSYH: O yılda üretilen miktar ile baz (temel) alınan yılın
fiyatlarının çarpılmasıyla elde edilen hesaplamadır.

HESAPLAMA: Reel GSYH(mevcut yıl) = P(baz yılı) * Q(mevcut yıl)

 BÜYÜME HESABI

Büyüme = Reel GSYH(mevcut yıl) – Reel GSYH(baz yılı) / Reel GSYH(baz yılı)
*100

5. ENFLASYON ( TÜFE – ÜFE )


Enflasyon, fiyatlar genel seviyesindeki sürekli artış olarak tanımlanmaktadır.
Enflasyonun iki farklı kolu vardır; Bunlardan ilki TÜFE (Tüketici Fiyat
Endeksi) ve ikincisi ise ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi)’dir.

Gelir ve Servet Dağılımı


1
P = fiyat Q = üretim miktarı

6
TÜFE (Tüketici Fiyat Endeksi), tipik bir tüketicinin satın aldığı belirli bir
ürün ve hizmet grubunun fiyatlarındaki ortalama değişimleri gösteren bir
ölçüttür. Yıllık enflasyon değerindeki değişimi ölçmek için kullanılır.

ÜFE (Üretici Fiyat Endeksi), belirli bir referans döneminde ülke


ekonomisinde üretimi yapılan ve yurt içine satışa konu olan ürünlerin, üretici
fiyatlarını zaman içinde karşılaştırarak fiyat değişikliklerini ölçen fiyat
endeksidir. Aylık ve yıllık enflasyon rakamının belirlenmesinde kullanılır.

6. İŞSİZLİK
İşsizlik, herhangi bir ekonomik toplumda çalışmak istediği halde iş bulamayan
yetişkinlerin bulunması durumudur. Ekonomi genellikle 15 - 64 yaş grubunu
işsiz olarak değerlendirmeye alır. Bir başka ifadeyle referans dönemi içinde
istihdam halinde olmayan kişilerden iş aramak için son dört hafta içerisinde iş
arama kanallarından en az birini kullanmış ve iki hafta içerisinde işbaşı
yapabilecek durumda olan kurumsal olmayan çalışma çağındaki tüm kişilerin
oranı olarak tanımlanmaktadır.
 HESAPLAMA

İşsizlik oranı = (İşsiz / toplam işgücü) x 100

7. GINI KATSAYISI
GINI Katsayısı, meydana gelen gelirin paydaşlar arasında eşit bir şekilde
dağılıp dağılmadığını ölçmek için kullanılan bir istatistiksel dağılım ölçüsüdür.
GINI Katsayısı 0 ile 1 arasında değer alır. Ortaya çıkan oran sıfıra yakınsa gelir
dağılımı adaletli bir şekilde yapılmıştır. Ancak bire yakınsa gelir dağılımında
adaletsizlik söz konusudur.

Gelir ve Servet Dağılımı

7
8. GELİR DAĞILIMI
Bir ülkede milli gelirin çeşitli gelir grupları arasındaki dağılış şekline denir.
Başka bir ifadeyle bir ekonominin toplam gelirinin ekonomi içindeki şahıslar
arasında dağılım oranı olarak tanımlanabilir.
 Gelir Payı En Düşük %20, toplam gelirden en düşük %20 pay alan
kesimi ifade eder. Yani, gelir dağılımında en düşük gelire sahip olan
%20’lik bir kesimdir.
 Gelir Payı İkinci %20, toplam gelirden ikinci en düşük %20 pay alan
kesimi ifade eder. Yani, gelir dağılımında ikinci en düşük gelire sahip
olan %20’lik bir kesimdir.
 Gelir Payı Üçüncü %20, toplam gelirden üçüncü en düşük %20 pay
alan kesimi ifade eder. Yani, gelir dağılımında üçüncü en düşük gelire
sahip olan %20’lik bir kesimdir.
 Gelir Payı Dördüncü %20, toplam gelirden dördüncü en düşük %20
pay alan kesimi ifade eder. Yani, gelir dağılımında dördüncü en düşük
gelire sahip olan %20’lik bir kesimdir.
 Gelir Payı En Yüksek %20, toplam gelirden en yüksek %20 pay alan
kesimi ifade eder. Yani, gelir dağılımında en yüksek gelire sahip olan
%20’lik bir kesimdir.

9. HOLLANDA – TÜRKİYE KARŞILAŞTIRMASI


Şimdi yukarıda bahsetmiş olduğumuz bilgilerden yola çıkarak tablolar
üzerinden Hollanda – Türkiye ekonomilerini inceleyip yorum yapalım.

Gelir ve Servet Dağılımı

GSMH (NOMİNAL ABD DOLARI, YILLIK)


YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE

8
2011 $902 Milyar $832 Milyar
2012 $830 Milyar $874 Milyar
2013 $871 Milyar $949 Milyar
2014 $883 Milyar $931 Milyar
2015 $758 Milyar $855 Milyar
2016 $765 Milyar $861 Milyar
2017 $824 Milyar $848 Milyar
2018 $911 Milyar $767 Milyar
2019 $892 Milyar $748 Milyar
2020 $880 Milyar $712 Milyar
2021 $989 Milyar $808 Milyar
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

TABLO YORUMU

 Hollanda’nın GSMH’si 2011 yılında 902 Milyar $ iken 2021 yılında 989
Milyar $ olarak gerçekleştiği görülmektedir. Hollanda’nın GSMH’si 2015
yılından itibaren düşüş göstermiştir. Bu düşüşün nedenleri arasında, dünya
ekonomisindeki yavaşlama, ticaret savaşları, Brexit, ve COVID-19
pandemisi gibi faktörler yer almaktadır. Ancak, Hollanda’nın ekonomisi
hâlâ güçlüdür ve dünya ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Hollanda,
özellikle tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinde güçlüdür ve dünya çapında
birçok şirketin merkezine ev sahipliği yapmaktadır.

 Türkiye’nin GSMH’si ise 2011 yılında 832 Milyar $ iken 2021 yılında
808 Milyar $ olarak gerçekleştiği görülmektedir. Türkiye’nin GSMH’si
2015 yılından itibaren artış göstermiş ve 2021 yılında 808 Milyar $'a
ulaşmıştır. Ancak Türkiye’nin GSMH’si son yıllarda dalgalanmalar
göstermiştir.

Gelir ve Servet Dağılımı

9
 Türkiye’nin GSMH’sindeki düşüşün nedenleri arasında, yüksek enflasyon,
yüksek işsizlik oranları, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, yüksek cari açık
ve COVID-19 pandemisi gibi faktörler yer almaktadır. Bu faktörler
Türkiye’nin ekonomik büyümesini olumsuz etkilemiştir. Ancak,
Türkiye’nin ekonomisi hala güçlüdür ve birçok sektörde rekabetçi bir
konumda bulunmaktadır. Bu verilerden yola çıkarak, Türkiye’nin
ekonomik büyümesini sürdürmek için yapısal reformlar yapması gerektiği
söylenebilir. Bu reformlar arasında, enflasyonu düşürmek, işsizliği
azaltmak, cari açığı azaltmak ve yatırımları artırmak yer almaktadır.

GSYİH (REEL ABD DOLARI, YILLIK)

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 $905 Milyar $839 Milyar
2012 $839 Milyar $881 Milyar
2013 $877 Milyar $958 Milyar
2014 $892 Milyar $939 Milyar
2015 $766 Milyar $864 Milyar
2016 $784 Milyar $870 Milyar
2017 $834 Milyar $859 Milyar
2018 $914 Milyar $778 Milyar
2019 $910 Milyar $760 Milyar
2020 $910 Milyar $720 Milyar
2021 $1.012 Trilyon $819 Milyar
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

Gelir ve Servet Dağılımı

TABLO YORUMU

10
 Hollanda’nın GSMH’si 2011 yılında 905 Milyar $ iken 2021 yılında 1.012
Milyar $ olarak gerçekleştiği görülmektedir.

 Türkiye’nin GSMH’si 2011 yılında 839 Milyar $ iken 2021 yılında 819 Milyar
$ olarak gerçekleştiği görülmektedir.

 Hollanda’nın GSMH’si Türkiye’nin GSMH’sinden her zaman daha yüksek


olmuştur. Ancak, Hollanda’nın GSMH’si 2015 yılından itibaren düşüş
göstermiş ve 2020 yılında 910 Milyar $’a kadar gerilemiştir. Bu verilerden
yola çıkarak, Türkiye’nin son yıllarda ekonomik büyümesini sürdürdüğü,
Hollanda’nın ise ekonomik büyümesinde dalgalanmalar yaşandığı
söylenebilir.

 Hollanda’nın GSMH’si Türkiye’nin GSMH’sinden her zaman daha yüksek


olmuştur. Peki neden? Hollanda, özellikle tarım, sanayi ve hizmet
sektörlerinde güçlüdür ve dünya çapında birçok şirketin merkezine ev sahipliği
yapmaktadır. Türkiye’nin GSMH’si ise son yıllarda dalgalanmalar
göstermiştir. Türkiye’nin GSMH’sindeki düşüşün nedenleri arasında
bahsettiğim gibi yüksek enflasyon, yüksek işsizlik oranı, döviz kurlarındaki
dalgalanmalar, yüksek cari açık ve COVID-19 pandemisi gibi faktörler yer
almaktadır. Bu faktörler Türkiye’nin ekonomik büyümesini olumsuz
etkilemiştir. Ancak, Türkiye’nin ekonomisi hala güçlüdür ve birçok sektörde
rekabetçi bir konumda bulunmaktadır. Bu verilerden yola çıkarak,
Hollanda’nın ekonomisi Türkiye’nin ekonomisinden daha büyük olmasının
nedenleri arasında, Hollanda’nın güçlü sektörlerdeki rekabetçi konumu ve
dünya çapında birçok şirketin merkezine ev sahipliği yapması gibi faktörler yer
alabilir.

Gelir ve Servet Dağılımı

11
GSYİH BÜYÜMESİ (%, YILLIK)

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 1,55 11,20
2012 -1,03 4,79
2013 -0,13 8,49
2014 1,42 4,94
2015 1,96 6,08
2016 2,19 3,32
2017 2,91 7,5
2018 2,36 2,98
2019 1,96 0,78
2020 -3,88 1,94
2021 4,86 11,35
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

TABLO YORUMU

 Hollanda’nın GSYH’si 2011 yılında 1.55 iken, 2021 yılında 4.86 olarak
gerçekleşti. Bu süre zarfında, Hollanda ekonomisi bazı yıllarda negatif
büyüme oranları gösterdi.
Örneğin, 2012 yılında -1.03 ve 2013 yılında -1.3 olarak gerçekleşti.

 Türkiye’nin GSYH’si 2011 yılında 11.20 iken, 2021 yılında 11.35 olarak
gerçekleşti.

 Neden Hollanda Negatif Büyüme Gösterdi?

Çünkü Hollanda ekonomisi dünya ekonomik krizleri gibi faktörlerden


etkilendi.

Gelir ve Servet Dağılımı

12
ENFLASYON, TÜKETİCİ FİYATLARI (YILLIK, %)

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 2,34 6,47
2012 2,46 8,89
2013 2,51 7,49
2014 0,98 8,85
2015 0,60 7,67
2016 0,32 7,78
2017 1,38 11,14
2018 1,70 16,33
2019 2,63 15,18
2020 1,27 12,28
2021 2,68 19,60
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

TABLO YORUMU

 Tablodan da görülebileceği gibi, Hollanda’nın enflasyon oranı Türkiye’nin


enflasyon oranından genellikle daha düşük ve daha istikrarlı olmuştur.
Hollanda’nın enflasyon oranı 2011-2021 yılları arasında ortalama %3,2
iken, Türkiye’nin enflasyon oranı ortalama %10,8 olmuştur. Hollanda’nın
enflasyon oranı 2014 yılında %9,76 ile en yüksek seviyeye ulaşmış, ancak
sonraki yıllarda %5’in altına gerilemiştir. Türkiye’nin enflasyon oranı ise
2018 yılında %16,33 ile en yüksek seviyeye ulaşmış, ancak 2021 yılında
%19,60 ile tekrar yükselmiştir.

Gelir ve Servet Dağılımı

13
ENFLASYON, ÜRETİCİ FİYATLARI (YILLIK, %)

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 10,7 13,3
2012 -0,6 5,5
2013 -0,5 4,5
2014 -1,0 11,4
2015 -4,0 6,0
2016 -1,2 5,6
2017 4,4 17,5
2018 2,6 26,6
2019 2,6 16,3
2020 -1,7 12,5
2021 12,1 45,0
Kaynak: https://data.oecd.org/price/producer-price-indices-ppi.htm

TABLO YORUMU

 Hollanda’da enflasyon oranı 2011-2021 yılları arasında ortalama yüzde


2,34 iken, Türkiye’de ortalama yüzde 16,42 olmuştur. Bu, Türkiye’nin fiyat
seviyesinin Hollanda’ya göre çok daha hızlı arttığı anlamına gelir.
 Hollanda’da enflasyon oranı 2011-2015 yılları arasında düşüş eğiliminde
iken, Türkiye’de yükseliş eğiliminde olmuştur. Bu, Hollanda’nın ekonomik
krizin etkilerini atlatmaya başladığı, Türkiye’nin ise ekonomik sorunlarla
karşılaştığı dönemi yansıtır.
 Hollanda ve Türkiye’nin enflasyon oranları arasındaki fark 2011 yılında
yüzde 2,6 iken, 2021 yılında yüzde 32,9’a yükselmiştir. Bu, Hollanda ve
Türkiye’nin ekonomik performansları arasındaki makasın giderek açıldığı
anlamına gelir.

Gelir ve Servet Dağılımı

14
İŞSİZLİK (Yıllık, %)

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 4,98 8,8
2012 5,82 8,15
2013 7,24 8,73
2014 7,42 9,88
2015 6,87 10,24
2016 6,01 10,84
2017 4,84 10,82
2018 3,83 10,89
2019 3,38 13,67
2020 3,82 13,11
2021 4,21 11,98
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

TABLO YORUMU

 Türkiye ve Hollanda’nın 2011-2021 yılları arasındaki işsizlik oranları


arasında önemli farklar var. Tablodaki bilgilere göre, Türkiye’de işsizlik
oranı 2011 yılında %8.80 iken 2021 yılında %11.98’e yükselmiş. Bu, 10
yılda %3.18’lik bir artış anlamına geliyor. Hollanda’da ise işsizlik oranı
2011 yılında %4.98 iken 2021 yılında %4.21’e düşmüş. Bu da 10 yılda
%0.77’lik bir azalış demek.
 Tablodaki verilere göre, Türkiye ve Hollanda’nın ekonomik performansları
ve istihdam politikaları arasındaki farklılıkları yansıtıyor. Türkiye, 2011-
2021 yılları arasında siyasi, sosyal ve jeopolitik krizlerle karşı karşıya
kaldı. Bu krizler, ekonomik büyümeyi, yatırımı, ihracatı ve istihdamı
olumsuz etkiledi. Türkiye, OECD üyeleri arasında istihdam oranının en
düşük olduğu ülke ve işgücüne katılım oranının en düşük olduğu üçüncü
ülke durumundadır. Ayrıca, Türkiye’de genç işsizliği ve ne eğitimde ne
istihdamda olan gençlerin oranı da çok yüksektir.
Gelir ve Servet Dağılımı

15
 Hollanda ise 2011-2021 yılları arasında ekonomik istikrarını korudu ve
istihdam piyasasında iyileşme sağladı. Hollanda, OECD üyeleri arasında
istihdam oranının en yüksek ikinci ülke ve işsizlik oranının en düşük
beşinci ülke konumunda. Hollanda, eğitim, inovasyon, sosyal güvenlik ve
işgücü esnekliği gibi alanlarda başarılı politikalar uyguladı.

GINI KATSAYISI

YILLAR HOLLANDA TÜRKİYE


2011 0,27 0,4
2012 0,27 0,42
2013 0,28 0,42
2014 0,28 0,41
2015 0,28 0,42
2016 0,27 0,41
2017 0,28 0,41
2018 0,28 0,41
2019 0,29 0,41
2020 0,26 0,4
2021 0,27 0,41
Kaynak: https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators

TABLO YORUMU

 Tablodaki bilgilere göre, Türkiye’nin 2011-2021 yılları arasındaki GINI


katsayısı 0.40 ile 0.42 arasında değişmiştir. Bu, Türkiye’nin gelir
dağılımının oldukça eşitsiz olduğunu ve bu süreçte önemli bir iyileşme
veya kötüleşme olmadığını gösterir. Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında
en yüksek GINI katsayısına sahip ülkelerden biridir.

Gelir ve Servet Dağılımı

16
 Hollanda’nın 2011-2021 yılları arasındaki GINI katsayısı ise 0.26 ile 0.29
arasında değişmiştir. Bu, Hollanda’nın gelir dağılımının Türkiye’ye göre
çok daha eşit olduğunu ve bu süreçte de nispeten sabit kaldığını
gösterir. Hollanda, Avrupa ülkeleri arasında en düşük GINI
katsayısına sahip ülkelerden biridir.

 Bu karşılaştırmadan, Türkiye ve Hollanda arasında gelir eşitsizliği


açısından büyük bir fark olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Türkiye, gelir
dağılımını iyileştirmek için daha fazla çaba göstermelidir. Hollanda ise
gelir dağılımını korumak için politikalarını sürdürmelidir. Gelir eşitsizliği,
bir ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi istikrarını etkileyen önemli bir
faktördür.

 Şimdi bir sayfa atlayıp büyük gelir tablomuzu inceleyip yorumlayalım;

Gelir ve Servet Dağılımı

17
KARŞILAŞTIRMA GELİR DAĞILIMI
ÜLKE HOLLANDA
Gelir payı Gelir payı Gelir payı Gelir payı Gelir payı
en düşük ikinci % 20 üçüncü dördüncü en yüksek
%20 %20 %20 % 20
2011 9,1 13,8 17,6 22,5 37,1
2012 9,1 13,9 17,6 22,4 37
2013 8,9 13,8 17,5 22,5 37,2
2014 8,8 13,7 17,4 22,4 37,7
2015 8,9 13,9 17,5 22,4 37,4
2016 8,8 13,9 17,6 22,4 37,2
2017 8,8 13,8 17,5 22,3 37,6
2018 8,9 13,8 17,6 22,4 37,2
2019 8,6 13,7 17,4 22,2 38
2020 9,2 14,6 18,3 22,5 35,4
2021 8,9 14,5 18,1 22,4 37,2
ÜLKE TÜRKİYE
Gelir payı Gelir payı Gelir payı Gelir payı Gelir payı
en düşük ikinci % 20 üçüncü dördüncü en yüksek
%20 %20 %20 % 20
2011 5,8 10,6 15,2 21,9 46,5
2012 5,8 10,5 15,1 22 46,6
2013 5,8 10,5 15,1 21,9 46,6
2014 5,8 10,2 14,7 21,6 47,7
2015 5,6 9,9 14,2 21,1 49,2
2016 5,7 9,9 14,5 21,6 48,3
2017 5,8 10,2 14,6 21,5 47,9
2018 5,8 10,1 14,5 21,1 48,5
2019 5,4 10,1 14,6 21,8 48
2020 6,1 10,8 15,1 21,3 46,7
2021 6 10,4 14,7 20,9 48
Gelir ve Servet Dağılımı

18
TABLO YORUMU

 Tablodan görebileceğiniz gibi, Hollanda’nın gelir dağılımı 2011-2021


yılları arasında oldukça sabit kalmıştır. Gelir grupları arasındaki farklar çok
fazla değişmemiştir. Ancak bazı ilginç noktalar şunlardır:
 En düşük %20 gelir grubunun payı 2019 yılında en düşük
seviye olan 8.6’ya düşmüş, ancak 2020 yılında 9.2’ye yükselmiştir.
Bu, Covid-19 pandemisi nedeniyle sosyal yardımların artmasıyla
açıklanabilir.
 En yüksek %20 gelir grubunun payı 2019 yılında en yüksek
seviye olan 38’e ulaşmış, ancak 2020 yılında 35.4’e gerilemiştir.
Bu, Covid-19 pandemisi nedeniyle ekonomik daralma ve vergi artışlarıyla
açıklanabilir.
 İkinci ve üçüncü %20 gelir gruplarının payları 2020 yılında artmış, ancak
2021 yılında azalmıştır. Bu, Covid-19 pandemisi sonrası ekonomik
toparlanma ve gelir eşitsizliğinin azalmasıyla açıklanabilir.
 Dördüncü %20 gelir grubunun payı 2011-2021 yılları arasında en
istikrarlı olan gruptur. Payı 22.3 ile 22.5 arasında değişmiştir.
 Özetle, Hollanda’nın gelir dağılımının Covid-19 pandemisi gibi büyük
olaylardan etkilendiğini, ancak genel olarak dengeli ve adil olduğunu
göstermektedir. Hollanda, Avrupa Birliği’nin en eşit ülkelerinden biridir.
 Türkiye’nin gelir dağılımı, en düşük %20 gelir grubunun gelir payı, 2011-
2018 yılları arasında 5.8 ile 5.6 arasında değişirken, 2019 yılında 5.4’e
düşmüş, 2020 yılında 6.1’e yükselmiş ve 2021 yılında 6 olarak kalmıştır.
Bu, bu gelir grubunun gelirinin genel olarak sabit kaldığını, ancak son
yıllarda artış gösterdiğini göstermektedir.
 İkinci %20 gelir grubunun gelir payı, 2011-2017 yılları arasında 10.6 ile
9.9 arasında değişirken, 2018-2021 yılları arasında 10.1 ile 10.8 arasında
kalmıştır. Bu, bu gelir grubunun gelirinin genel olarak azaldığını, ancak son
yıllarda istikrar kazandığını göstermektedir.
 Üçüncü %20 gelir grubunun gelir payı, 2011-2015 yılları arasında 15.2 ile
14.2 arasında değişirken, 2016-2021 yılları arasında 14.5 ile 15.1 arasında
kalmıştır. Bu, bu gelir grubunun gelirinin genel olarak azaldığını, ancak son
yıllarda istikrar kazandığını göstermektedir.

19
Gelir ve Servet Dağılımı

 Dördüncü %20 gelir grubunun gelir payı, 2011-2014 yılları arasında 21.9
ile 21.6 arasında değişirken, 2015-2018 yılları arasında 21.1 ile 21.6
arasında kalmış, 2019 yılında 21.8’e yükselmiş, 2020 yılında 21.3’e
düşmüş ve 2021 yılında 20.9 olmuştur. Bu, bu gelir grubunun gelirinin
genel olarak azaldığını, ancak son yıllarda dalgalı bir seyir izlediğini
göstermektedir.
 En yüksek %20 gelir grubunun gelir payı, 2011-2013 yılları arasında 46.5
ile 46.6 arasında değişirken, 2014-2018 yılları arasında 47.7 ile 48.5
arasında kalmış, 2019 yılında 48’e düşmüş, 2020 yılında 46.7’ye gerilemiş
ve 2021 yılında 48’e yükselmiştir. Bu, bu gelir grubunun gelirinin genel
olarak arttığını, ancak son yıllarda dalgalı bir seyir izlediğini
göstermektedir.
 Özetle, Türkiye’nin 2011-2021 yılları arasındaki gelir dağılımı, gelir
grupları arasında önemli farklılıklar göstermektedir. En düşük %20 gelir
grubunun gelir payı, en yüksek %20 gelir grubunun gelir payının yaklaşık
sekizde biri kadardır. Bu, Türkiye’nin gelir dağılımındaki eşitsizliğin
arttığını göstermektedir.

20
Gelir ve Servet Dağılımı

10. SONUÇ
Yaptığım çalışmada Hollanda Ekonomisi ile Türkiye Ekonomisini bazı
ekonomik indikatörler ve tablolar aracılığıyla karşılaştırdım. İki ülke açısından
da bazı ekonomik indikatörler vasıtasıyla ekonomik birtakım sorunların olduğu
görülmektedir. İlk iki indikatörümüz olan GSYH ve GSMH bakımından
Hollanda’nın Türkiye’ye karşı bir üstünlük sağladığını gördük. Hollanda
ekonomisi her ne kadar kendi içerisinde son dönemlerde sıkıntılar yaşandığı
ekonomik indikatörler açısından belirtilse de ülkenin başarılı bir ekonomiye
sahip olması arka plana atılmamalıdır. Türkiye ekonomisine biraz daha
değinirsek; son yıllar ülke içindeki istikrarsızlıkların ve uygulanan ekonomik
kararların olumsuz yönde olduğu ve bu politikaların ekonomiye büyük
sıkıntılar yaşattığını tablolardan da anlaşılmaktadır.
Hollanda ve Türkiye arasında gelir dağılımı eşitsizliği açısından önemli farklar
bulunmaktadır. Hollanda, Avrupa Birliği ülkeleri arasında gelir dağılımı
eşitsizliği en düşük olan ülkelerden biridir. Türkiye ise hem Avrupa hem de
dünya genelinde gelir dağılımı eşitsizliği en yüksek olan ülkelerden biridir.
Hollanda’da 2011-2021 yılları arasında gelir dağılımı eşitsizliği nispeten sabit
kalmıştır. Türkiye’de ise gelir dağılımı eşitsizliği 2011 yılından sonra artmıştır.
Bu durumun sonuçları olarak, Hollanda’da yoksulluk oranı %9, Türkiye’de ise
%21,2’dir. Hollanda’da sosyal koruma harcamaları milli gelirin %28,8’ini,
Türkiye’de ise %12,7’sini oluşturmaktadır. Hollanda’da eğitim harcamaları
milli gelirin %5,9’unu, Türkiye’de ise %3,9’unu oluşturmaktadır. Hollanda’da
sağlık harcamaları milli gelirin %9,9’unu, Türkiye’de ise %4,2’sini
oluşturmaktadır. Hollanda’da istihdam oranı %77, Türkiye’de ise %50,3’tür.
Bu veriler, Hollanda’nın Türkiye’ye göre gelir dağılımı eşitsizliğini azaltmak
için daha fazla çaba gösterdiğini ve bunun da toplumsal refahı artırdığını
göstermektedir. Türkiye’nin ise gelir dağılımı eşitsizliğini azaltmak için daha
fazla reform yapması ve kaynaklarını daha adil bir şekilde dağıtması
gerekmektedir. Yani, alınacak ekonomik kararlar sadece günü kurtarmak ve
kısa vadede başarıya ulaşmak için alınmamalı, ekonomik temeller sağlam
politikalarla temellendirilip uzun vadede başarı hedeflenmelidir. İki ülkede
ekonomi kararlarını doğru alıp sağlam adımlar attığı sürece kriz dönemlerinden
en az riskle çıkabilirler.

21
Gelir ve Servet Dağılımı

11. KAYNAKÇA
https://databank.worldbank.org/source/world-development-indicators
https://data.oecd.org/price/producer-price-indices-ppi.htm
https://data.tuik.gov.tr/
https://tr.wikipedia.org/wiki/Gayri_safi_yurt_i%C3%A7i_has%C4%B1la
https://tr.wikipedia.org/wiki/Gayrisafi_mill%C3%AE_has%C4%B1la
https://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCketici_fiyat_endeksi
https://www.sbb.gov.tr/istihdam/

22

You might also like