You are on page 1of 10

İSLAM AHLAKINDA BAŞLICA EKOLLER

GELENEKSEL DİNÎ AHLAK TASAVVUFÎ AHLAK KELAMÎ AHLAK FELSEFÎ AHLAK

Abdullah b. Haris b Esed el- Mu’tezile’in Kindi


Mubarek Muhasibi Ahlak Kuramı
Ebu Bekir
Buhari Ebu Talib el-Mekkî Eş‘ari’nin Ahlak Zekeriyya er-Razi
Kuramı
Maverdi Gazali İhvan-ı Safa
Maturidi’nin
İbn Hazm Ahlak Kuramı Farabi

Ragıp el-İsfehani İbn Miskeveyh

Gazzali

Tusi
GELENEKSEL DİNİ AHLAK
Abdullah b. Mubarek
Kitabu’z-Zühd ve’r-Rakaik
Buhari
El-Edebü’l-Müfred
Maverdi
Edebü’d-Dünya ve’d-Din
İbn Hazm
Kitabü’l-Ahlak ve’s-Siyer fi
Müdavati’n-Nüfus
Ragıp el-İsfahani
Ez-Zeria ila Mekarimi’ş-Şeria
Geleneksel Dini Ahlak
Kur’an ve Sünneti ahlakın aslî ve mutlak kaynağı kabul eden, bu
kaynaklardaki ahlâkı her türlü beşerî ahlâk görüşlerinin üstünde tutan
çalışmalardır.
Yeni bir ahlak kuramı ortaya koymaktan çok, ortalama insanın ahlâkî
durumunu ve yeteneklerini öncelikli olarak göz önüne alarak, İslâm ahlâkının
amelî hükümlerini ve bu hükümlerin dayandığı dinî ilkeleri içerirler.
ABDULLAH B. MUBAREK: KİTABU’Z-ZÜHD VE’R-RAKAİK
>Tabiin neslinden olan Abdullah b. Mubarek’in ahlâk ile alakalı hadis ve haberleri derlediği
kitaptır. Rivayetleri konularına göre tasnif etmiş, kişisel yorum ve açıklamada bulunmamıştır.

BUHARİ: el-EDEBÜ’L-MÜFRED
>İmam Buhari’nin yalnızca ahlak ve adaba dair hadis ve haberleri topladığı eserdir.
MAVERDİ: EDEBÜ’D-DÜNYA VE’D-DİN
>Ebu’l-Hasen Ali b. Muhammed el-Mâverdî bu eserinde metodik sorunlarla değil, İslami ve dini nitelikli
erdemlerin analizi ile ilgilenir. Yöntemi aklî, anlatıma dayalı ve eğiticidir.
>>Ele aldığı ilk temel konu dini bilginin üstünlüğü ve onun kazanılması sürecinde takip edilmesi gereken
yoldur. Önce bütün erdemlerin temeli ve dinî teklifin kaynağı olan aklın üstünlüğü ortaya koymaya çalışılır.

TEKLÎF AKIL

TABİİ/FITRÎ AKIL KAZANILMIŞ AKIL


Aklın vacip İdrakin zorunlu Kişinin teorik bilgiyi
Aklın uygun, işleyerek ve
gördüğü ve nesneleri
vahyin vacip bilmesidir. yetkinleştirerek özel
şeriatın
gördüğü teklif işlerini ve sağlıklı
desteklediği teklif düşünmeyi iyi
yönetmesiyle ilgilidir.
İlk
Duyu
hakikatlerin
algıları
sezgisi
>Maverdi’ye göre aklın aşırılığı rezilet sayılamaz.
>Aklın önemi pratik ve dini bilgiyi elde etme aracı olduğundandır.
>Bilgisiz din eksiktir.(İlmin şerefi ibadetin şerefinden üstündür.)
>Gerçek bilginin doğurduğu ilk erdem, kişinin kendisini koruduğu ahlâkî sakınma vasfını terbiye eden
erdemdir.
>Üç anahtar kavram; akıl, bilgi, din ile bunlar arasındaki ilişkilerin ve işlevlerin iyi dengelenmiş bir
analizini yaparak dini adabın ve dünyevi davranışların kuralları ile nefsin edebini inceler.
>Daha sonra; dini ve ahlaki yükümlülükler, ibadetlerin hikmetleri, insanı vazifelerini yapmaktan alıkoyan
olumsuz sebepleri analiz eder.

Salih Kimsenin dünyadan kopmak için kendisini şu üç yoldan biriyle eğitmesi gerekir

Kendisini dünya sevgisinden uzaklaştırmak.

Arzuların tatmin edilmesi ve hedeflere ulaşmanın ancak dürüstlük ve zihinsel dinginliğin


bedeli olarak mümkün olabileceğini anlamak.

Kendi ölümü hakkındaki düşüncelerde derinleşmek.


Dünya nizamı altı şartın yerine getirilmesine bağlıdır:

1-İnsanın arzularını elinde tutan, barış ve nizamı güven altına alan yerleşik bir DİN

2-Kendisini barış ve adalet ilkelerini uygulamaya adamış güçlü bir SULTAN

3-Karşılıklı sevgi, otoriteye teslimiyet, ülkenin zenginliğini ve sultanın güvenliğini temin edecek
evrensel adalet yönetimi

4-Evrensel güvenlik duygusunu oluşturan ve kendisi olmaksızın sosyalleşmenin mümkün olmadığı


hukuk ve kurallar yönetimi

5-Kaynakların ve gelirlerin bolluğu üzerine genel EKONOMİK ZENGİNLİK veya REFAH

6-Üretim eyleminin, medeniyetin tüm başarılarının ve sürekli gelişmenin ilk şartı olan engin bir ÜMİT
Sosyal dayanışma için karşılıklı sevgi ve ülfet önemlidir.
SEVGİ’yi doğuran beş sebep: DİN, İYİ BİR SOY, EVLİLİK YOLUYLA AKRABALIK, DOSTLUK VE DİNDARLIK.
DOSTLUK İYİLİK
Tabiî İradî
SALİH AMEL
Erdemli Kendi HAYIRSEVERLİK Müzakerelerde şefkatli olmak
insanlarla hemcinsler Kişinin hiçbir karşılık ve iyi niyetle, esirgemeden ve
arkadaşlık iyle beklemeden malını iyilik için gönül rahatlığı içinde
yapma yardımlaş vermesidir. muhtaçların yardımına
arzusu ma ihtiyacı koşmaktır.

Maverdi’nin mürüvvet(temel ahlaki erdem) tanımı: «Eylemin şartlarını değerlendirerek ve


böylece de kasten kötü niyet sergilemeksizin ve kınamayı hak etmeksizin nefsin mümkün
olan en iyi durumda bulunmasıdır.»
>En yararlıyı yapmamızı emreden aklın aksine en güzel olanı yapmamızı emreden bu erdem
sebatla elde edilebilir. Yüce gönüllülük ve saygınlık bu erdemin kazanılmasını kolaylaştırır.
MÜRÜVVET(AHLAK)
Eylemin şartlarını değerlendirerek ve böylece de kötü niyet sergilemeksizin ve
kınanmayı hak etmeksizin nefsin mümkün olan en iyi dunumda bulunmasıdır.

KİŞİNİN KENDİSİYLE ALAKALI


BAŞKALARIYLA İLGİLİ OLANLAR
OLANLAR

Karşılıklı
Nefse hakimiyet Hoşgörü Cömertlik
yardımlaşma

Dinin emirlerini Malda


tamamladıktan Bireysel (Diğer İçten gelen
yardımlaşma insanların hatalarını cömertlik(dostlara
sonra kişinin
kendisini koruması affetmek) ve yakınlara)

Sıkıntıda
yardımlaşma Kamusal(sözleşmeye Koruyucu olan
dayanan malî veya cömertlik (iftira ve
siyasî haklardan kötü niyeti
vazgeçmektir.) savuşturmak için)
İBN HAZM: KİTABÜ’L-AHLAK VE’S-SİYER Fİ MÜDAVATİ’N-NÜFUS
İbn Hazm, ahlakın belirleyici unsuru olarak insan tabiatı üzerinde durur.
Akıl ve temyiz gücünün ahlâki eylemdeki rolü üzerinde durur.

>İbn Hazm’a göre akıllı insanın, hayvanlar ve cansız varlıklardan üstünlük sağladığı nokta, ayırt etme gücü,
ilminin genişliği ve amellerinin güzelliğidir.
>Akıllı insanı «temyiz gücünün gerekli gördüğü şeyleri yerine getiren kimse»
şeklinde tarif eder. Ona göre akıllı insan, dinî ve ahlâki erdemleri gerçekleştiren
insandır. Aklın zıddı olan ahmaklık ise günahları ve erdemsizlikleri
yapmaktır.
>Akıl, temyiz gücünün dışında ve ondan farklıdır. Temyiz gücünün gerekli gördüğü şeyi yapmak aklın
erdemidir. (Her akıllı temyiz sahibidir ama her temyiz sahibi akıllı değildir.)
>>İnsanın akıl erdemi eksildikçe, insanların en akıllısı olduğunu ve temyiz gücü itibariyle de yetkin olduğunu
zanneder. Diğer erdemlerde ise yoksun olan, o erdemden yoksun olduğunun farkındadır.
>Nefis terbiyesinin önemini vurgular.(aslanları terbiye etmekten daha zor olduğunu söyler)
>İnsanın sahip olduğu huylardan ancak kendisini sorgulayarak ve eksiklerini araştırıp onları giderme çabası
içine girerek kurtulabileceğini söyler.

You might also like