You are on page 1of 52

EMÜLSİYONLAR

Prof. Dr. Ayşegül Karataş


 Tanım: Birbiriyle karışmayan en az iki
sıvıdan birinin diğeri içinde bir emülgatör
yardımıyla damlacıklar halinde dağılması
ile oluşan, homojen görünümlü
heterojen sistemlerdir.
 Damlacıklardan (globüller) oluşan faza,
dispers faz yada iç faz; içinde dağıldığı
ortama da dispersiyon ortamı yada dış
faz denir.
 Damlacıklar; opak, beyaz ve 0.1-10 m
dir.
Emülsiyon bileşenleri

Yağ fazı
Su fazı
Emülgatör
Birbirleriyle karışmayan faz Bileşenleri
 Polar yardımcı maddeler
 Polioller
 Gliserin
 Polietilen glikoller
 Propilen glikol
 Su
 Nonpolar yardımcı maddeler
 Esterler
 Yağlar
 Lanolin
 Sentetikler (izopropil miristat, palmitat, gliseril
monostearat)
 Bitkisel yağlar
 Eterler
 Polioksipropilenler
 Perfluropolieterler
 Yağ asitleri
 Yağ alkolleri
 Hidrokarbonlar
 Mineral yağlar
 Vazelin
 Skualen
 Karışık
 Halohidrokarbonlar
 Perflorokarbon
 Mumlar, bitkisel ve hayvansal yağlar
Üstünlükleri
 Tadı kötü olan maddelerin, istenmeyen tat ve
kokularını maskelemek için.
Örn. Balık yağı, hint yağı, yağda çözünen
vitaminler (A, E)
 Etkin maddelerin emilimini artırmak için;
Örn. İnsülin, heparin gibi makromoleküllü
maddelerin GI kanalda absorpsiyonları
artırılabilir.
 Etkin maddenin kimyasal stabilitesini artırmak
için.
 Ayrıca;
 Topik olarak uygulandıklarında deride ince bir
tabaka oluştururlar ve kolay yıkanırlar.
 Tiksotropik emülsiyon formları deriden hızla
penetre olur.
 Radyoopak emülsiyonlar teşhis amacıyla
kullanılırlar.
Emülsiyon tipleri
1- Klasik emülsiyonlar:
emülsiyonlar
-Su içinde yağ tipi (yağ/su; o/w):Yağ
damlacıkları sulu fazda dağılmıştır. Daha çok
oral kullanım ve topik kullanım için
-Yağ içinde su tipi (su/yağ; w/o): Su
damlacıkları yağ fazında dağılmıştır. Topik
2- Çok fazlı (çoklu, multipl, çift)
Aynı anda her iki emülsiyon tipini birarada
bulunduran sistemlerdir. Su/yağ/su; w/o/w ve
yağ/su/yağ ; o/w/o.
3- Mikroemülsiyonlar veya miseller
emülsiyonlar (damlacık çapı < 140 nm).
.
Emülsiyon tipleri
4-Kuru (dry) emülsiyonlar: Suda çözünen veya
çözünmeyen taşıyıcılar kullanılarak hazırlanırlar. Toz
taşıyıcılar içeren y/s emülsiyonun kurutulmasıyla elde
edilir.
Kurutulma sırasında su fazı uzaklaşırken katı taşıyıcı
madde, yağ fazını içine almaktadır.
*Toz halindedirler.
*İn vivo ortamda tekrar y/s tipine dönüşürler.
*Suda çözünen taşıyıcı olarak; laktoz, mannitol,
HPMC, MC
*Çözünmeyen taşıyıcı olarak; kolloidal silika sayılabilir
Emülsiyon tipleri
5-Kuru adsorbe emülsiyonlar: s/y tipi emülsiyonlardan
hazırlanan partikül büyüklüğü 100-1000 m olan katı
sistemlerdir.
Emülsiyonun her iki fazına uygun polariteye sahip
adsorban toz madde ilave edilir. Bunlar tablet şeklinde
basılabilir ve sert jelatin kapsüllere konabilir.
Hidrofilik adsorban olarak; silika, pektin, kitozan
Hidrofobik adsorban olarak; alkil grubu bağlanmış silika
kullanılabilir
Avantajları
1) Daha dayanıklıdır
2)Çözünürlüğü düşük, ışıktan ve oksidasyondan korunması
gereken maddelerin formülasyonları için daha uygundur.
3) Etkin maddenin kontrollü salımı sağlanır.
Emülsiyon tipleri
6-Perflorakarbon emülsiyonlar:
emülsiyonlar Kan yedeği olarak
ve O2 taşınmasını gerektiren tedavilerde
kullanılmaktadır.
Perflorokarbonların; oksijen ve karbondioksit gibi
gazları çözme yetenekleri yüksektir,
Kimyasal ve biyolojik olarak geçimli ve inerttirler.
7-Lipit submikron emülsiyonlar.
emülsiyonlar Düşük
biyoyararlanım gösteren ve kısa yarı ömre sahip etkin
maddelerin farmakolojik özelliklerini ve
biyoyararlanımlarını artırmak için son yıllarda tercih
edilen kolloidal taşıyıcı sistemlerdir.
•██ Faz I
•██ Faz II
•██ Surfaktan
•A. Karışmayan iki sıvı
•B. Faz II disperse edildi Faz I
içinde
•C. Stabil olmayan emülsiyon
•D. Faz I ve Faz I arasında yer
alan Surfactant . Stabil
emülsiyon Oluşması
EMÜLSİYONLARIN FORMÜLASYONU
 Emülsiyon Tipinin seçimi
 Oral emülsiyonlar:
 Amaç:
 Tadı kötü olanların tadını maskelemek;

 Bazı etkin maddelerin emilimini ve biyoyararlanımın


artırmaktır.
 y/s tipindedirler. Sıvı parafin gibi laksatifler, yağda
çözünen vitaminler, yağlı besleme preparatları
 Emülgatör olarak genellikle noniyonik yüzey etkin
madde kullanılır.
 Topikal emülsiyonlar: Losyonlar, linimentler
 Çoğu kozmetik amaç için kullanılmaktadır.
 Hem y/s (lokal etki için)
 Hem de s/y (oklüsif etki ve cilt temizleyicisi)
 Yararlılıkları penetrasyon yeteneğine bağlıdır.
Parenteral Emülsiyonlar
 Yağda çözünen etkin madde uygun bir taşıyıcıda çözünür ve
karışım emülsifiye edilir.
 Damlacık boyutu 1 m den küçük olmalıdır.

 1) y/s tipi allerjenik ekstreler (SC)


 2) s/y tipi Sürekli etkili depo preparatlar (IM)
 3) y/s tipi besleme emülsiyonları (IV)
IV emülsiyonlar
 %5-30 yağ içerir (soya yağı/ aspir yağı, doymamış
yağ asitleri (Besleyici)
 Damlacık çapı 0.1-0.5 m
 pH’ları 5.5-8.0 dir
 y/s tipi
 Emülgatör olarak %1.2 yumurta lesitini
(besleyici) ve poloksamerler (diğer)
kullanılmaktadır
 A ve K vitaminlerin
 Hormonların
 Antineoplastik maddelerin IV emülsiyonları da bulunmaktadır
Yağ fazının seçimi
 Oral veriliş
 Hint yağı
 Yerfıstığı yağı
 Balık yağı
 IV beslenme
 Soya yağı
 Ayçiçek yağı
 Keten tohumu yağı
 Aspir yağı
 Topik kullanım
 Hidrokarbonlar (sıvı, katı, yumuşak parafin)
 Mumlar (karnauba mumu, beeswax)
 Silikon yağları (dimetikon)
Emülgatörlerin emülsiyon oluşturma
mekanizması üç teori ile açıklanabilir.

 Arayüzey gerilimini düşürmek ve


termodinamik stabilizasyonu sağlamak
(Yüzey filmi teorisi)
 Bir arayüzey filmi oluşturmak ve
koalesansa karşı mekanik bariyer
sağlamak
 Bir elektriksel çifte tabaka oluşturmak
ve elektriksel bariyer sağlamak
 Arayüzey gerilimini düşürmek ve
termodinamik stabilizasyonu sağlamak
(Yüzey filmi teorisi):
 Ara yüzey gerilimi düşürülmesi (emülgatör ile)
ile dispersiyonun ara yüzeydeki serbest
enerjisi de düşer.
 Damlacıklar yüzey gerilimi daha fazla olan
tarafa doğru bükülür (iç bükey şekil), o
taraftaki sıvıyı çevirir.
 Bir arayüzey filmi oluşturmak ve koalesansa
karşı mekanik bariyer sağlamak:
 Su ve yağ damlalarının yüzeyi üzerinde emülgatör
madde tarafından bir film oluşturulmaktadır.
Emülgatörler su-yağ arayüzeyinde monomoleküler
film oluşturarak adsorbe olurlar. Bu filmi oluşturan
monomoleküler emülgatörün suda çözünen katyon
taşıyıcı ucu su tarafına yönelir.
 Tek emülgatör yerine birden fazla emülgatör (yani
sulu fazda hidrofilik yağlı fazda da hidrofobik
emülgatör) kullanılırsa. Ara yüzeyde kompleks bir film
oluşacaktır.
 Stabil bir emülsiyon oluşturmak için
emülgatör oranları ve tipleri çok
önemlidir.
 Hidrofilik tween ve lipofilik span değişik
oranlarda kombine edilerek
kullanılmaktadır.
 Polioksietilen sorbiton monopalmitat
(tween 40) ve Sorbiton monooleat
(span 80) karışımı gibi
Bir elektriksel çift tabaka oluşturmak

 Birbirine yaklaşan damlalar arasında


elektriksel itme kuvvetleri meydana gelir.
 Bu durum, emülsifiye olan globüllerin
yüzeyindeki elektriksel yük grupları ile
elektriksel çifte tabaka arasındaki
etkileşimden kaynaklanmaktadır.
 Yüzey etkin maddelerin polar yapıları da
önemlidir.
Emülgatör
Emülgatörlerin taşıması gereken özellikler
 Yüzey gerilimi 10 dyn/cm’nin altına düşürebilmeli
 Disperse olan damlacıklar etrafında adsorbe
olmalı, arayüzeyde film oluşturmalı ve
koalesansa engel olmalı
 Emülsiyonun viskozitesini artırmalı
 Düşük konsantrasyonlarda bile etkisi olmalı (%1-
5)
 Suyu seven polar kısmı ve yağı seven nonpolar
ucu olmalı
 Toksik olmamalı
Emülgatörlerin sınıflandırılması
 Oluşturdukları film tipine göre
 Monomoleküler film oluşturanlar
 Multimoleküler film oluşturanlar
 Katı partiküler film oluşturanlar
 Yapısına göre
 Sentetik
 Anyonik emülgatörler
 Katyonik
 Noniyonik (iyonik olmayanlar)
 Amfoterik
 Doğal Kaynaklı
 İnce öğütülmüş tozlar
Emülgatörlerin sınıflandırılması
(oluşturdukları film tipine göre)

 Monomoleküler film oluşturanlar:


 Yüzey etken maddeler
 Yağ-su ara yüzeyinde tek tabaka
şeklinde film oluştururlar.
 Multimoleküler film oluşturanlar:
Hidrofilik kolloidler
-Yağ damlacıkları etrafında çok tabakalı, koalesansa
karşı çok sıkı, kuvvetli bir film oluştururlar.
- Damlacıklara yük kazandırarak birbirlerini
itmelerini sağlarlar
-Emülsiyonun viskozitesini arttırırlar.
Bitkisel kaynaklı: Arap zamkı, kitre zamkı, pektin,
lesitin
Hayvansal kaynaklı: Jelatin, kolestrol
Yarı sentetik: MC, CMC
Sentetik: Karbomerler
 Katı partiküler film oluşturanlar:
Yağ ve su fazları tarafından ıslanarak
emülgatör olarak etki ederler.
Katı partiküller hidrofilik ise su fazında,
hidrofobik ise yağ fazında disperse
olurlar.
Hidrokolloidler
Bentonit
Veegum
Emülgatörlerin yapısına göre
sınıflandırılması
 Sentetik
 Anyonik emülgatörler
 Katyonik
 Noniyonik (iyonik olmayanlar)
 Amfoterik
 Doğal Kaynaklı
 İnce öğütülmüş tozlar
Anyonik emülgatörler
 Etkin grupları anyon olup negatif yük taşırlar.
 Haricen kullanılan (Topik) preparatlarda yer alırlar.
 Uzun hidrokarbon zincirli karboksilik asitlerin (laurik ve
oleik asit gibi) K, Na NH3, Ca, Al, Zn tuzları ya da bu
asitlerin sülfonlanmış ya da sülfatlanmış bileşiklerinin K,
Na ve NH3 tuzları dır.
 1. Alkali metal ve amonyum sabunları. Yağ asitlerinin,
Na, K ve NH3 gibi tuzlar ile yaptığı sabunlar olarak tanımlanir.
*Suda çözünürler, y/s tipi emülsiyon yaparlar.
*Alkali çözelti oluştururlar. pH 10’un üzerinde
emülsiyonları dayanıklıdır. İrritandırlar.
*Deterjan özellikleri vardır.
*Aynı zamanda in situ emülgatör oluştururlar.
Oleik asit ve amonyum’dan oluşan sabun,
emülgatör etki gösterek beyaz linimentin stabil
olmasını sağlar.
*Çok değerli katyonlarla geçimsizdirler. Bu
nedenle formülasyonlarda deiyonize su
kullanılmalıdır.
 Potasyum laurat
 Sodyum stearat
 2. Toprak alkali (iki ve üç değerli metal) sabunları:
Yağ asitlerinin, Ca, Mg, Al tuzları ile yaptığı metalik
sabunlar olarak tanımlanir. S/y tipi emülsiyon
oluştururlar.
 Al-, Ca-, Mg-, Zn-stearat, Zn-oleat
 Kireç linimenti (in situ oluşan emülsiyon; CaCl2 ve oleik asit)
 Çinko krem (ZnO ve oleik asit)
 3. Organik (amin) sabunları: Bir yağ asidi ile aminin
oluşturduğu tuzlardır.
 Trietanolamin stearat.
 In situ olarak y/s tipi emülsiyon oluştururlar. (Trietonalamin ve
bir yağ asidi)
 Daha az irritandır. Nötral pH oluşturur.
 Daha çok kozmetik ürünlerde kullanılır.
 4. Sülfatlanmış bileşikler: Yağ asitleri ile sülfirik
asitin sabunlaştırılmasından elde edilir.
 Sodyum lauril sülfat. Şampuanlarda tercih edilir. Y/s tipi
emülsiyon oluşturur. Islatıcı özellikleri vardır.
 Sodyum lauril etersülfat
 Mono-di-trietanolamin lauril sülfat
 5. Sülfonlanmış bileşikler: Yağ alkolleri ile sülfirik
asitin sabunlaştırılmasından elde edilir. Emülgatör
olarak daha az kullanılırlar. Islatıcı ve deterjan ajan
olarak tercih edilirler.
 Sodyum setil sülfonat
 Sodyum dodesil benzen sülfonat
Katyonik emülgatörler
 Etkin grupları katyondur, pozitif yüklüdürler.
 Dezenfektan ve koruyucu özellikleri vardır.
 Emülsiyonlarının pH’ları 4-6 dır.
 Emülsiyon oluşturma özellikleri zayıftır.
 Anyoniklerle geçimsizdirler.
 Kuaterner amonyum bileşikleri.
 Benzalkonyum klorür
 Setil trimetilamonyum bromür (Cetrimide)
Noniyonik emülgatörler
 Uzun zincirli yağ asitlerinin polihidrik alkollerle
olan esterleri ile bunların etilen oksitle olan
esterleri ve eterleridir (Poliol esterleri)
 Hem y/s hemde s/y tipi emülsiyonları stabilize
ederler.
 Toksisite ve irritan özellikleri düşüktür.
 Bazıları oral ve parenteral ürünlerde
kullanılabilir.
 pH değişikliklerine ve elektrolitlere daha az
duyarlıdir.
 Daha pahalıdırlar.
 1)Yağ asitlerinin polihidrik alkollerle olan
esterleri. s/y tipi emülsiyon oluştururlar.
 Gliserol esterleri:
 Gliseril monostearat
 Gliseril monooleat

(“Self emulsifying” gliseril monostearat Y/s tipi emülsifier)


 Sorbitan esterleri:
 Sorbitan monolaurat (Span veya Arlecal 20),
 Sorbitan monooleat (Span veya Arlecal 80)
 2) Bunların etilen oksitle olan esterleri ve eterleri:
y/s tipi emülsiyon yaparlar
 Spanların polioksietilen esterleri (polisorbatlar):
 Polioksietilen sorbitan monolaurat ( ®Tween 20)
 Polioksietilen sorbitan monooleat ( ®Tween 80) (polisorbat 80)

*Polisorbatlar anyonik, katyonik ve noniyoniklerle geçimlidir.


*Nötral pH oluştururlar. Sıcaklık pH değişimi ve elektrolit
konsantrasyonuna dayanıklıdırlar.
*Toksisiteleri düşüktür, hem parenteral hem de oral kullanım için
uygundurlar.
 Yağ alkollerinin polioksietilen eterleri
 Polioksietilen stearil alkol (Cremophor A)
 3)Polioksietilen/polioksipropilen blok kopolimerler
 Poloksamerler
Amfoterik emülgatörler

 Aynı molekül içinde hem anyonik hem


de katyonik grup içerirler.
 Düşük pH larda katyonik, yüksek pH
larda anyonik özellik gösterirler.
 Sodyum N alkil amino propiyonat
 Lesitin
Doğal Kaynaklılar
 Bitkisel veya hayvansal kaynaklıdır.
 Genellikle y/s tipi emülsiyon oluştururlar
 Mikroorganizma üremesine neden
olabilirler
 Arap zamkı
 Jelatin
 Agar
 Kitre zamkı
 Kolesterol gibi
İnce öğütülmüş tozlar
 Çok küçük katı partiküllerden oluşur
 Globüllerin etrafında her iki faz tarafından
ıslatılabilen katı partiküler bir film oluştururlar.
 S/y ve y/s tipi emülsiyon oluştururlar.
 Bentonit (Alüminyum silikat)(haricen)
 Veegum (Magnezyum aluminyum silikat) (haricen)
 Hektorit
 Kaolin (dahilen)
 Yüzey etkin madde moleküllerinin belli bir
konsantrasyonun üzerinde kendi oranlarında
oluşturdukları agregatlara misel denir.
 Misellerin oluşmaya başladığı
konsantrasyona kritik misel konsantrasyonu
(cmc) denir. Cmc’nin üzerinde misel oluşumu
artar. Miseller tek bir molekül gibi hareket
ederler.

You might also like