You are on page 1of 69

İŞİTME SİSTEMİ ANATOMİ

VE FİZYOLOJİSİ
Dr. Öğr. Üyesi Ali Erman KENT
Özet
• İşitme organlarının görevi dıştan içeriye doğru sıralanacak olursa, sesleri toplamak, iletmek ve akustik
enerjiyi elektrokimyasal enerjiye çevirmektir.
ÖZET
• Dış kulak ses dalgalarını toplayıp orta kulağa doğru yönlendirir ve ses dalgaları orta kulağa girerken kulak zarına çarparak zarı
titreştirirler. Ses dalgalarının oluşturduğu titreşim orta kulakta bulunan malleus, inkus ve stapes kemiklerinin aracılığıyla iç
kulağa taşınır.
ÖZET
• İç kulak, içi lenfatik sıvı dolu kokleadan meydana gelir. Kokledada eşitli frekanslara duyarlı saç hücreleri bulunmaktadır.
Basiller membranın hareketi sırasında üstündeki tüylü hücreler tektorial membrana çarparak mekanik enerjiyi elektrokimyasal
enerjiye dönüştürürler. Bu da sinir impulsları ile işitsel yol üzerindeki birçok istasyona uğrayarak işlenir. Santral işitme
sisteminde, her iki kulaktan gelen sinyaller, beynin her iki hemisferinde yer alan Auditory cortex lere iletilir.
ÖZET
• Bir kulakta sesin yayılması sadece kulak kepçesi aracılığıyla toplanmaz aynı zamanda ses dalgaları kafa tası kemiklerinin
yardımı ile iç kulaktaki saçlı hücreleri taşınmaktadır. İç kulağa gelen ses dalgaları tüy hücreleri aracılığıyla merkezi işitme
merkezinde sesler algılanır.
İşitme Sistemi
• İşitme sistemi periferik ve santral olmak üzere iki bölümden meydana gelir.
• Periferik işitme sistemi ise üç kısımdan meydana gelmiştir. Bunlar dış kulak orta kulak ve iç kulaktır.
Periferik İşitme Sistemi
• Kulak hem bu fonksiyonlarına, hem de yerleşimlerine uygun olarak 3 anatomik bölüme ayrılır:
1) Dış kulak
2) Orta kulak
3) İç kulak.
Dış Kulak
Dış Kulak anatomisi

• Auriküla (pinna)
• Dış kulak yolu
Kulak kepçesi (Aurikula , Pinna)
• Kulak kepçesi elastik kıkırdak bir yapı üzerinde şekillenir.
• Kulak kepçesi üzerinde hem tanısal hem de estetik öneme sahip bazı bölgeler ve noktalar vardır.
• Heliks pinnanın en dış kısmını oluşturan kıvrımlı sınırıdır.
• Bazı insanlarda gözlenebilen, heliks üzerindeki üst arka tarafındaki çıkıntıya auriküler tüberkül
(Darwin tüberkülü) adı verilir.
• Heliks’in hemen önünde uzanan katlantılı bölgeye antiheliks denir.
• Heliks ve antiheliks arasında kalan girintili bölgeye skafoid fossa ismi verilir.
• Antiheliks üst kısımda kurura antihelicis olarak adlandırılan iki bacağa ayrılır.
• Bu iki bacak arasında kalan üçgene triangular fossa (fossa triangularis), kurura antihelicis ön bacağı
altında, krus heliks arasındaki çukur alana ise simba konka adı verilir.
• Kavum konka ise orta kısımdaki en derin çukur alandır ve dış kulak kanalına geçişi sağlar.
• Bastırıldığında dış kulak kanalını önden kapatacak şekilde konuşlanmış, flep şeklinde arka ve dışa
doğru uzanan kıkırdak çıkıntıya tragus, bununla birleşecekmiş gibi görünen arka alt tarafındaki
çıkıntıya ise antitragus denir.
• Tragus ile antitragus arasındaki girinti alana ise intertragic yarık (incisura intertragica) denir.
• Tragus üstünde, yine bazı insanlarda gözlenebilen, superior bölgede yer alan çıkntıya tuberkülum
supratrigatum adı verilir.
• En altta yer alan, kıkırdaktan yoksun, yağ ve bağ dokusundan oluşan yumuşak kısma ise lobül veya
kulak memesi adı verilir.
Dış kulak yolu
• Dış kulak kanalı yaklaşık olarak 7 mm çapında, konkanın en derin yerinden itibaren ölçüldüğünde ise
2,5 cm uzunluğundadır.
• Lateral (dıştaki) üçte birlik kısmı kartilajinöz (kıkırdak) dış kulak kanalıdır ve biraz hareketlidir.
• Medial (içteki) üçte ikisi ise kemik dış kulak kanalıdır ve temporal kemik içerisinde seyreder ve
burada epitel periosta (kemik dış yüzeyini örten zar) sıkıca yapışmıştır.
• Dış kulak kanalı hafif S şekline benzerdir.
• Kanala ilk girişte öne ve yukarı doğru ilerler, kıkırdak ve kemik kanal birleşim yerinde aşağı doğru
yönlenir.
• Dış kulak kanalında iki adet darlık bulunur. İlki kıkırdak ve kemik kanal birleşim yerindedir. İkincisi
ise kulak zarına yakın bir noktadadır ve istmus olarak adlandırılır.
• Dış kulak kanalının kıvrımlı şekli nedeni ile kulak zarını direkt inspeksiyonla (bakışla olan muayene)
göremeyiz.
• Spekülum adı verilen cihaz ile kulağı yukarı ve dışa doğru çekerek izlenebilir.
• Dış kulak kanalının dış üçte birlik kısmında, yani kıkırdak dış kulak kanalında, kıllar ve serumen
bezleri yer alır.
• Bunların görevi kulak zarını yabancı etkenlerden korumaktır.
• Serumen aynı zamanda dış kulak kanalını yağlanmasını ve yüzey geriliminin azaltılmasını sağlar.
Serumenin yaklaşık %60’ı keratin, geri kalanı ise farklı sekresyonlardan (salgı) oluşur.
Kulak Zarı (Timpanik membran, myringa)
• Kulak zarı orta ve dış kulağı birbirinden ayıran sınırdır.
• Kulak zarı alanı yaklaşık olarak 55 mm2’dir ve tabanla arasında 55° açı vardır.
• Kabaca oval şekillidir, alt-üst çapı 10 mm, ön-arka çapı ise 9 mm’dir.
• Zarın etrafını fibrokartilajinöz anulus çevreler ve bu anulus temporal kemik üzerindeki timpanik
sulkus adı verilen oyuk içinde yerleşmiştir.
• Kulak zarı üzerinde bazı belirlenmiş noktalar vardır.
• Umbo, kulak zarının en distal ve orta noktasıdır ve orta kulak kemikçiklerinden malleus’un kulak
zarına yapışması ile oluşur.
• Ucu umbo’da olan ve anteroinferiora ilerleyen aydınlık bölgeye ışık üçgeni denir ve otoskop ışığının
yansıması ile oluşur.
• Kulak zarının çoğu gergindir ve pars tensa adını alır.
• Zarın üst bölgesindeki gevşek ve fibröz dokudan fakir olan alana pars flaccida denir.
• Pars flaccida malleus tarafından iki girintiye ayrılır, anterior ve posterior malleolar fold’lar
• Kulak zarı lateral yüzünün duysal inervasyonunu 5. (Trigeminal) ve 10. (Vagus) kafa çiftlerinden, iç
(medial) tarafı ise 9. (Glossofarengeus) kafa çiftinden alır.
Dış Kulak Fizyolojisi
• Kulak kepçesinin asıl görevi sesi toplamak ve iletmektir (amplifiye ederek).
• Kulak kepçesi kafanın her iki yanında yer alıp özellikle karşıdan ve yanlardan gelen sesler için bir
huni görevi yapar.
Rezonans
• Bu kavramın oluşmasında kulak kepçesi şekil ve özellikleri önemlidir.
• Dış kulağın hareketli bir elemanı olmadığı için akustik uyarı üzerindeki etkilerini pasif olarak
niteleyebiliriz.
• Kulak kepçesi sesi dış kulak yoluna yönlendirmek için bir huni görevi yapar.
• Aynı işlevi dış kulak yolu, kulak zarına iletiyi yönlendirmek için yapar.
• Bu da şekillerinden dolayı rezonans, yani seçici güçlendirme frekansları boyunca arttırır.
• Bu frekanslar 1500-8000 Hz arasındadır ve bu aralık insanın günlük konuşma frekanslarıdır
• Kulak kepçesi elemanları kazancı dış kulak kanalına kıyasla daha az olsa da tüm sistemin (kulak
kepçesi ve dış kulak yolu) kazancı net olarak 2000 Hz civarında 20 dB’dir.
Orta Kulak anatomisi
• Orta kulak vücudun en küçük hareketli 3 kemiğini barındıran küçük ama çok önemli bir boşluğudur.
• Temporal kemik içinde bulunur
• Temporal kemik, skuamöz, petröz, timpanik ve mastoid kemiklerin birleşiminden oluşan bir kemik
yapıdır.
• Dış duvarında, membrana tympani (kulak zarı) bulunur.
• İç duvarında iç kulağın kemik labirent duvarı vardır. bu duvarda yukarda oval pencere aşağıda
yuvarlak pencere yer alır.
• Arkada da, mastoidin hava ile dolu boşluklarıyla devam
• Önde duvarda, timpan boşluğu ile nazofarinksi arasında bağlantıyı sağlayan tuba auditiva (östaki)
bulunur.
Kemikçikler
• Orta kulakta yer alan kemikçikler belirli bir sıra ve belli açılarla birbirleri ile eklem yapmışlardır ve
bazı bağlar ile (ligament ve eklemler) orta kulak boşluğunda asılı olarak durmaktadırlar
• Malleus (çekiç), inkus (örs) ve stapes (üzengi) orta kulak kemikçikleridir. Kulak zarından alınan
akustik enerji bu kemikçiklerin oluşturduğu zincir ile iç kulağa aktarılır.
Malleus
• Malleus, en dışta olan ve en büyük olandır.
• En önemli iki parçası capitulum mallei ve manubrium malleidir.
• Malleus uzun kolu yani manubrium mallei baş kısmından ince bir boyun ile ayrılır.
• Anterior ve lateral çıkıntılar ligamanlar için bağlantı noktalarıdır.
• Malleus kulak zarına manubrium boyunca yapışır
İncus
• Malleus’un başı orta kulağın bölümü olan epitimpanik reses içinde yerleşmiştir ve inkus ile eklem
yapar.
• İnkus kemikçik zincirin ara elemanıdır ve malleus ile eklem yapar.
• Gövdesi tamamen epitimpanik reses içinde olan inkus’un kısa kolu posteriora yönelirken, uzun kolu
stapes ile eklem yapar.
(inkus gövde ve iki bacaktan oluşur. Crus brevis ve crus longum)
Stapes
• Stapes üzengi şeklindedir ve baş inkusun lentiküler prosesi ile eklem yapar (Bir baş, iki bacak ve bir
tabandan oluşur)
• Anterior ve posterior krura olmak üzere iki bacağa ayrılır ve bunlar taban kısmına yapışırlar.
• Taban ise temporal kemik üzerindeki oval pencere üzerine anuler ligaman ile yapışıktır.
• En küçük kemikçiktir ve yaklaşık 4 mg ağırlığındadır.
• Taban alanı yaklaşık 3,5 mm2’dir
Eklem Yapıları
• Malleus ve inkus arasındaki eklem tipi sellar eklem tipi iken, inudostapedial eklem ise sferoidal eklem
tipidir.
Ligamentler
• Ossiküler zinciri yerinde ve havada tutmak için bazı bağlantılara gerek vardır. Superior malleolar
ligaman, malleus başı ve epitimpanik reses arasında; anterior malleolar ligaman orta kulak ön duvarı
ve malleus boynu arasında; lateral malleolar ligaman lateral duvar ve malleus başı arasında yer alır.
• Posterior ve superior incudal ligamanlar ise inkusu orta kulak boşluğu içinde sabit tutar.
Kaslar
• Orta kulakta önemli iki adet kas yapı mevcuttur. M. Stapedius ve M. Tensor Timpani
• Bunların kasılmalarının derecesi kemik zincirin hareket kabiliyetini etkileyerek orta kulak
impedansını arttırır veya azaltır.
• Stapedius kası yaklaşık 6 mm uzunluğunda, orta kulak posterior duvar içine gömülmüş, orta kulakta
sadece tendonu görünen vücudun en küçük kasıdır.
Stapedius Kası
• Tendonunun çıktığı bölgeye piramidal eminens adı verilir.
• Tendonu stapes başına posteriordan yapışır.
• Stapedius kası kasıldığında stapes posterior rotasyon yapar (Yüksek şiddetteki seslerin iç kulağa
geçişini engeller)
• İnervasyonu fasial sinir’in (7. kraniyal sinir) stapedial dalı tarafından olur.
TENSOR TİMPANİ KASI
Orta kulağın diğer kası olan tensor timpani
kası yaklaşık 25 mm uzunluğundadır
Tensor timpani kanalında ilerler,
trokleariform (kohleariform) proses
etrafında kıvrılarak, orta kulak ön
duvarından, östaki tüpü ağzının hemen
üstünde orta kulağa girer ve manubrium
mallei’ye üst kısımda yapışır.
Kasın inervasyonu trigeminal sinir’in (5.
kraniyal sinir) dalları tarafından yapılır.
Bu kasın kasılması ile malleus
anteromediale doğru çekilir ve kulak zarı
daha da gergin hale gelir ve esnekliği
azaltılır.
• Her iki kasın kasılması da kemikçik zincir sistemini sertleştirir ve kohleaya iletilen
akustik enerjiyi azaltır ve kohleayı akustik hasardan korur.
Orta Kulaktaki Anatomik Noktalar
• Orta kulak boşluğu küçük olsa da bir o kadar karışık bir anatomik yapısı vardır
• Orta kulak prizma gibi 6 yüzey gösterir: Dış ve iç, üst ve alt, ön ve arka. Bu duvarlar, orta kulak
boşluğu düzenli bir yapı göstermediği için birbirlerine karışmıştır ve sınırlarını tam tanımlamak her
zaman olanak içinde değildir.
• Bu karışık yapıyı medial, anterio ve posterior duvar olarak 3’e ayırarak inceleyebiliriz.
Medial (iç) duvar
• Orta kulak medial duvarın üst kısmında stapes’in tabanı yerleşen adını şeklinden alan bölgeye oval pencere
(fenestra vestibuli) denir.
• Biraz aşağısında ise yuvarlak pencere (fenestra cochlea, fenestra rotunda) yer alır.
• Burası skala timpani’ye giriş kapısıdır ve bu kapı sekonder timpanik membran tarafından kapalıdır.
• Bu iki pencere arasında promontoryum adı verilen bir çıkıntı vardır ve kohleanın bazal kıvrımı tarafından
oluşturulur.
• Oval pencerenin hemen üzerinde lateral semisirküler kanalın oluşturduğu kabarıklık vardır.
Medial (iç) duvar

Orta kulağı iç kulaktan ayırır. Bu


duvarın üzerinde de birçok girinti ve
çıkıntılar vardır. Kokleanın bazal
turunun yan duvarının yaptığı kabarıklık
nedeni ile dışa doğru bombelidir ve
promontoryum adını alır.
Promontoryumun arka ve üst tarafında
bir çukurluk vardır. Burası stapes
tabanının yerleştiği oval pencere ya da
anatomistlerin deyimiyle fossula
fenestra vestibülidir.
Fossula fenestra vestibüli orta ve iç
kulak arasındaki ilişkiyi sağlar. Oval
biçimlidir. Promontoryumun arka alt
tarafında yuvarlak pencere ya da
anatomistlerin deyimi ile fossula
fenestra cochlea bulunur. Yuvarlak
pencere skala timpaniye açılır.
Anterior duvar
• En önemli kısmı östaki tüpü açıklığıdır.
• Ön duvar anteroinferiorunda internal karotid arter seyreder.
• Anterior duvar medialinde tensor timpani kası tendonu izlenir.
• Östaki tüpü (farengotimpanik tüp) orta kulak ile nazofarenks arasında uzanır ve orta kulak havalanmasını ve orta
kulak basıncı ile atmosferik basıncın dengelenmesini sağlar.
• Östaki tüpü yaklaşık olarak 36 mm uzunluğundadır ve orta kulaktan öne, içe ve aşağıya doğru bir rota izleyerek
nazofarenkse açılır.
Östaki Tüpü
Dış üçte birlik kısmı temporal kemik
içerisindedir ve petröz ve skuamöz
kemiklerin birleşim yerinde sonlanır.
İç üçte ikilik kısmı ise alt kısmı açık
kıkırdak bir tüp halindedir.
Bu yapı tensor veli palatini kasının
sayesinde tüpün genişleyebilmesini
olanak sağlar.
Östaki tüpü normalde kapalı olmasına
rağmen yutkunma esnasında açılır.
Östaki tüpünü açmaya yönelik olarak
ağzı ve burnu kapayıp üflemeye
çalışarak yapılan harekete Valsalva
manevrası denir ve özellikle dalgıçlar
çok kullanırlar.
Posterior duvar
• Stapes’in boynuna yapışmak üzere stapedius kasının çıkış noktası olan piramidal eminens bulunur.
• Mastoid hava hücrelerine geçiş bölgesi olan aditus ad antrum mastoid hava hücrelerini epitimpanik resese bağlar.
• Posterior duvarda korda timpani (fasial sinirin dalı) izlenebilir ve fasial sinirin oluşturduğu kabarıklık posterior
duvarda izlenir ve medial duvarda da devam edebilir.
Orta Kulak Fizyolojisi
• Orta kulak kohleaya ulaşan akustik enerjinin basıncını arttırmak, dolayısıyla enerjinin akımına olan
direncin (empedans) üstesinden gelmek üzere tasarlanmıştır.
• Orta kulak, akustik enerjiyi hava ortamından sıvı ortamına aktarmayı amaçlar.
• Orta kulak mekanizmasının primer görevi iki farklı iletken sistemin, yani dış kulak hava yolu sistemi ve kohlear
sıvı sistemi arasındaki empedansı eşlemektir.
• Bu amaç, yani stapes tabanına aktarılacak gücü arttırmak için farklı mekanizmaları vardır.
• Basınç=güç/alan formülünü hatırlarsak, basıncı arttırmak için ya gücü arttırmak ve/veya güç aktarılan alanı
azaltmanız gereklidir.
• Orta kulak mekanizması kuvvetli olarak ikincisini kullanmaktadır.
• Orta kulağın empedans eşlemesi yaparken ilk mekanizması kulak zarı ve oval pencere çapları
arasındadır.
• Kulak zarının yaklaşık 55 mm2’lik alanına karşılık oval pencere alanı 3.2 mm2’dir ve bu da yaklaşık
17 kat bir fark demektir.
• Kulak zarına ulaşan ses enerjisi daha dar bir alana akar ve bu kazanç yaklaşık 25 dB’dir.

Basınç=güç/alan
• İkinci empedans eşleme mekanizması kaldıraç prensibine dayanır.
• Manubrium mallei yani malleus uzun kolu yaklaşık olarak 9 mm uzunluğundadır, buna karşılık stapes
uzun kolu yaklaşık olarak 7 mm uzunluğundadır.
• Yaklaşık olarak 1,2 oranında bir kazanç meydana gelir ve 2 dB artış sağlar.
• Üçüncü mekanizma kulak zarının konik şekli ve esnekliği ile ilgilidir.
• Kulak zar içe ve dışa hareket ederken bükülürek hareket eder fakat malleusun kolu zarın yüzeyine
göre daha az mesafe hareketlenir.
• Böylece malleusun yer değiştirme hızı, zarın yer değiştirme hızına göre daha az olur ve bu da iletilen
güçte artışa neden olur.
• Yaklaşık olarak 2 kat güç artışına (4-6 dB efektif sinyalde artışa) neden olur.
• Bu üç mekanizma (alan, kaldıraç, bükülme) ortak kazancı stimulus frekansına bağlı olarak efektif
sinyalde yaklaşık 31 dB artışa neden olur.
• Orta kulağın bu iletim özelliği çok önemlidir ve bu iletimdeki oluşabilecek aksamalar (otitis media,
otoskleroz, glomus tümörleri, vb) sesin kohleaya iletiminde ciddi problemlere yol açabilir.
İç Kulak
İç Kulak Anatomisi
Anson iç kulağın bu kompleks
yapısını şu sözlerle özetlemiştir: “
Binlerce küçük parçadan yapılmasına
karşın birkaç damla büyüklüğünde yer
işgal eder. Bir kale gibi, kemikten
kalın bir sur içine saklanmıştır. ”

• İç kulak petröz kemiğin derinliğine saklamıştır.


• İşitme ve denge organlarını barındırır.
• Yuvarlak ve oval pencereler yolu ile orta kulak ile, koklear ve vestibüler aquaduktuslar yolu ile de
kafa içi ile bağlantılıdır.
• Kemik ve zar olmak üzere iki kısımdan oluşur.
• Kemik labirent vücudun en sert kemiğidir.
Kemik Labirent
Kemik labirent üç parçadan oluşur:
• Ön labirent (koklea),
• Vestibül,
• Arka labirent (yarım daire kanalları)

İşitme ile ilgili olan bölüm


koklea’dır. Denge organı vestibul
ve yarım daire kanallarıdır.
Zar (Membranöz) labirent
• Zar labirent kemik labirenti aynen taklit eder.
• Ancak zar yapılar kemik labirenti tamamen doldurmaz. Onun ancak 1/3 kısmını işgal eder.
• Zar ve kemik labirentler arasında Na+ ´ dan zengin perilenf ve zar labirentin içinde ise K+
iyonlarından zengin endolenf bulunur.
• Zar labirentte kabaca üç parçadan oluşur:
• Koklea,
• Vestibülde yer alan iki otolit organı (makula ve utrikul)
• Arka labirentteki üç yarım daire kanalı.
Koklea
• Koklea; skala vestibüli, skala timpani ve skala media olmak üzere üç tübüler kompartmandan oluşur.

• Skala vestibüli ve skala


timpani içerisinde perilenf
bulunur.
• Skala media ise endolenf
içeren kapalı bir kanal
olarak apikalde sonlanır.
Modiolus
• Koklea modiolus adı verilen koni şeklinde bir yapı ve etrafında arkadan öne, içten dışa doğru 2,5 kez
kıvrılan bir kanaldır. Kokleanın, modiolus, kanalis spiralis koklea, lamina spiralis ossea olmak üzere
üç parçası vardır. bulunur.

Moidiolustan, baziller
mambranın iç kenarına
kenar uzanan raf
biçiminde bir kemik
Scala tympani ile scala vestibuli'nin cochlea tepesinde çıkıntıdır. Içi kanallarla
birleşme deliği doludur. Bu kanalların
içinden sinir lifleri
Corti organına gider
• Modiolus merkezindeki perforasyonlardan vestibulokohlear (VIII) sinirin ganglionu olan ve modiolus boyunca
ilerleyen spiral ganglion sinir lifleri geçer.
• Duktus koklearis (scala media) üçgen biçimindedir.
• Reissner membranı, baziller membrane, kemik spiral lamina.

• Kohlear duktus yani


kohlear membranöz
labirent, skala vestibuli ve
skala timpani arasında yer
alan skala media’yı
oluşturacak şekilde uzanır.
• Bu yapı işitme duyusunun
sensörlerini barındırır.
• Reissner membranı skala media ile skala vestibüliyi birbirinden ayırır.

Reisner membranı suya geçirgendir. Fakat büyük moleküllerin


geçişine engel olur. Bu şekilde perilenfdeki büyük moleküllü
hücrelerin endolenfe geçmesi önlenir.
• Bazillar membrane ise skala media ile skala timpaniyi birbirinden ayırır.
• Bazillar membranda, Cladius, Boettcher hücreleri, Corti organı, Hensen, Deiters, Pillar hücreleri, iç
sınır hücreleri, dış titrek tüylü hücreler, iç titrek tüylü hücreler, iç sulkus, spiral limbustaki interdental
hücreler ve tectorial membran vardır

Kemik spiral laminanın iç


tarafında modiolus ile bağlantılı
spiral ganglionun içinde yer
aldığı, Rosenthal kanalı vardır.
Bazillar Membran
• İşitme fonksiyonunda önemli görevi
olan bağ dokusundan oluşan bir
membrandır.
• İnsanlarda uzunluğu 31.5 mm olarak
kabul edilmektedir.
• Genişliği bazal turdan başlayarak apikale
doğru artar.

• Bazal membran hareketleri ile frekans ve


ses şiddeti analizi gerçekleşir
• Bazal membranın dış tarafında Cladius
ve Boettcher hücreleri ve corti organı
bulunur.
Corti organı
• İşitme fonksiyonunda görev alan en önemli yapıdır.
• Perilenfteki mekanik titreşimleri sinir liflerini uyaran
elektriki akımlara dönüştürür (transduksiyon).
• Corti organı birçok yapıdan oluşur. Bunları dıştan içe
doğru şu şekilde sıralayabiliriz: Hensen hücreleri, dış
corti tüneli, 3-4 sıra tüylü hücre dizisi, parmaksı
çıkıntıları olan Deiters hücreleri, Nuel aralıkları, dış tüy
hücreleri, iç tüy hücreleri, iç parmaksı hücreler, iç sınır
hücreleri.
• Corti organı koklear kanal boyunca aynı biçimde kalmaz
ve bazal turdan apikal tura doğru bazı değişiklikler
ortaya çıkar. Örneğin iç ve dış titrek tüylü hücrelerin
uzunlukları, corti organının genişliği, hensen
hücrelerinin yüksekliği apikale doğru giderek artar.
Destek hücreleri
• Bunların içinde hensen hücreleri, deiters hücreleri ve pillar (sütun) hücreler bulunur.
Sensöriyel hücreler
• Titrek tüylere sahiptirler; bunlara
sterosilia denir.
• Sterosilialar hem iç hemde dış
titrek tüylü hücrelerin apikal
kısmında bulunurlar.
• Uzunlukları bazal turdan apikal
tura gittikçe artar.
• Ayrıca içten dışa doğru da
uzunlukları artar.
• İç titrek tüylü hücrelerin
sterosiliaları dıştakilere göre iki
kez daha kalındır ve küp
şeklindedir.
Dış titrek tüylü hücreler
• Bu hücreler silindirik ya da testi
biçiminde olabilirler,
• Corti organı içinde bulunan, deiters
hücrelerine ve bunların parmaksı
çıkıntılarına bağlıdır.
• Sayıları insanda 13400 olarak kabul
edilmektedir.
• Dış titrek tüylü hücreler retiküler lamina
içinde bulunurlar ve içten dışa doğru
dizilmiştir.
• Boyları apekse doğru artar.
İç titrek tüylü hücreler
• Bu hücreler bazı özellikleri ile dış titrek tüylü
hücrelerden ayrılır.
• Tek katlı hücre dizileri biçiminde yerleşmişlerdir
ve destek hücreleri ile çevrilidirler.
• Çekirdekleri hücrenin ortasında ve yuvarlaktır.
• İç tüylü hücreler, iç falangeal hücrelerin
oluşturduğu matriks içine gömülü iken, dış tüylü
hücreler ise Deiter hücreleri tarafından
desteklenmektedir
Tektoriyal Membran
• Esas itibariyle fibröz metaryelden yapılmıştır
• Tektoriyal membranın dış tarafı, marjinal band denilen gevşek bir madde ile sonlanır.
• Tektoriyal membran Corti organı seviyesinde dış titrek tüylü hücreleri örter.
Spiral Ganglion
• Koklea‘nın modiolus‘u içinde yerleşik, nervus vestibulocochlearis’in koklear bölümü (nervus
cochlearis)’nün ganglionu (sinir yumağı)
Nervus Vestibulokoklearis
• Beyin sapının ön yüzünde pons ile medulla oblongata arasındaki oluktan çıkan, denge duyusu ile ilgili
nervus vestibularis ve işitme duyusu ile ilgili nervus cochlearis olmak üzere iki bölüme ayrılan sinir;
sekizinci kafa siniri; denge ve işitme siniri; vestibülokoklear sinir 
Dinlediğiniz için teşekkürler…

You might also like