You are on page 1of 23

İLKÇAĞ

FELSEFESİ
ANTİK DÜNYADA DÜŞÜNCE
İLKÇAĞ FELSEFESİNİN GENEL
ÖZELLİKLERİ
 Evrenin varoluşu, yani varlık (ontoloji)  Merak ve gözlem sonucu ortaya çıkmış
sorunuyla ilgilenmişler, bu konuda çalışmalar sistemli, bağımsız ve kişiseldir.
yapmışlardır.
 Mitolojiye (dini efsaneler) tepki olarak
 Evrenin ilk unsuru nedir sorusuna yanıt
doğmuş olan akla, mantığa dayalı ve
aramışlardır. Çokluğun ardındaki değişmez
eleştireldir.
olanı aramışlardır.
 Varlık, bilgi ve ahlak gibi konular ilk defa ele
 Doğayı oluşturan ilk sebebi maddi olarak
gösterdiklerinden materyalist olarak alınmıştır.

değerlendirilebilir.
SİSTEMATİK
DOĞA FELSEFESİ İNSAN FELSEFESİ ROMA FELSEFESİ
FELSEFE

THALES SOFİSTLER PLATON STOA FELSEFESİ

ANAKSİMANDROS PROTAGORAS ARİSTO EPİKTETOS

HERAKLEİTOS GORGİAS ÇİÇERO

PARMENİDES SOKRATES SEPTİK FELSEFE

PYTHAGORAS PYRRHON

EMPEDOKLES TİMON

ANAKSAGORAS EPİKÜROS

DEMOKRİTOS
İLKÇAĞ

DOĞA FELSEFESİ
Felsefi Düşüncenin Başlangıcı
DOĞA FELSEFESİ

ARKHE PROBLEMİ
İLK NEDEN DÜŞÜNCESİ
ARKHE
İlk neden

Ana unsur

Madde-i ula

Töz

Hayat ilkesi
Köken
Değişmenin temelindeki
değişmeyen şey.
Thales MÖ 625 – 545 MİLET

Thales ’ten önce varlık mitoslarla (dini efsanelerle) anlatılıyordu.

Varlığı ilk kez doğal güçlerle açıklamıştır.

İlk filozof olarak kabul edilmektedir.

Mısır’da geometri öğrenmiş ve Thales teoremini bulmuştur.

MÖ 585 yılındaki güneş tutulmasını önceden hesaplamıştır.

Varlığın ilk nedenine «SU» demiştir.

Her şey sudan türer ve yine ona döner. Su canlıdır ve canlılar yaratma gücüne
sahiptir.
Su tüm varlıklarda farklı biçimlerde vardır.
Düz bir tepsi olan dünya su üzerinde, sonsuz okyanusta yüzer.
Anaksimandros MÖ 610 – 547 MİLET

Thales’in öğrencisidir. Öğretilerini kaleme almış ilk filozoftur.


Her şey kaynağını birbirinde bulur ve
Çalışmalarından günümüze tek bir cümle ulaşmıştır. birbirinde yok olur, zorunlulukla. Her
şey birbiriyle adil kılınır ve gayri
Sonsuzluk kavramını ilk işleyen filozoftur. adilliği birbiriyle dengeler, zamanın
düzenine uygun olarak.
Doğayı somut değil soyut bir temele dayandırmıştır.

Dünyanın silindir şeklinde olduğunu ve boşlukta durduğunu savunmuştur.

Varlığın ilk nedenine «APEİRON» demiştir.

Arkhe duyularla algılanamayan sınırsız ve sonsuz olan apeirondur. Apeiron


belirsiz bir şeydir çünkü belirli olsaydı mutlaka bir zıttı olmalıydı oysa
başlangıçta olanın zıttı olmamalı.
Apeirondan çıkan her şey günün birinde yine ona dönecektir.
Anaksimenes MÖ 545 – 480 MİLET

İlk olarak ruh kavramını ortaya atmıştır.

Doğadaki canlı cansız ayrımını ilk kez o yapmıştır.

Ayın ışığını güneşten aldığını söylemiş ve ay tutulmasının doğru açıklamasını ilk olarak o yapmıştır.

Depremin nedeninin yeryüzünün kendisi olduğunu söylemiştir.

Varlığın ilk nedenine «HAVA» demiştir.

Hava hayatın ve düşüncenin kaynağıdır. Hava evrenin ruhudur.


Ruh nasıl insan bedenini ayakta tutuyorsa havada dünyayı ve evreni o şekilde ayakta tutmaktadır.
Tüm varlıklar havanın sıkışması ya da seyrelmesiyle oluşurlar.
ÇIKMIŞ SORU - ÖSYM A) Gözlem ve deneylerden yararlanma

B) Doğadaki varlık ve olaylara anlam verme


İnsanoğlu önceleri, doğada olup bitenlerin kendinden daha güçlü olduğuna C) Olup bitenleri birden çok nedene bağlama
inandığı bazı varlıklardan kaynaklandığını düşünmüş, bu varlıkların yardımını
D) Doğada olup bitenleri doğal güçlerle
sağlamak için büyüye başvurmuştur. Daha sonra doğada olup bitenlerin kaynağı açıklama
olarak Thales suyu, Anaksimenes havayı, Herakleitos ateşi göstermiştir.
E) Düşünmede sonuçtan çok sürece önem
verme
Buna göre, doğada olup bitenleri açıklamak isteyen Thales, Anaksimenes ve
Herakleitos 'un yaklaşımını öncekilerden ayıran temel fark aşağıdakilerden
hangisidir?

Öncelerinde doğada olup bitenler doğaüstü


güçlerle açıklanırken, filozoflarımız doğada
olup bitenleri su, hava, ateş gibi doğal
güçlerle açıklamışlar.

CEVAP D
ÇIKMIŞ SORU - ÖSYM
A) Akılcı gerekçelere ve olgulara dayalı
eleştiriye
Thales’e göre evrendeki her şey tek bir ana maddeden türemiştir. Anaximenes
B) Deneysel yöntemle yapılan araştırmalara
ve Anaximandros, Thales’in bu görüşünü paylaşmakla birlikte, ana maddenin
C) Bilgiye değer veren toplum düzeni
konusunda onunkinden çok farklı görüşler ortaya atmışlardır. Burada asıl önemli
arayışlarına
olan, Anaximenes ve Anaximandros’un Thales’in savını herhangi bir otoriteye
D) Devlet otoritesine karşı çıkan görüşlere
ters düştüğü gerekçesiyle reddetmek yerine, mantık ve deneyimlere aykırı
E) Meslektaşlar arasında dayanışmaya
olduğunu göstererek çürütmeye çalışmalarıdır. Bu tavır o dönem için çok
yenidir. Çünkü o güne kadar evrenle ilgili her şey doğaüstü güçlere bağlanarak
inanç konusu kabul edilmiş ve hiçbir zaman tartışılmamıştır.

Bu parçaya göre Anaximenes ve Anaximandros aşağıdakilerden Her iki düşünürde Thales’in düşüncelerine
hangisine öncülük etmiştir? akılcı gerekçeler ileri sürerek eleştirmişlerdir.

CEVAP A
Empedokles MÖ 494 – 434 SİCİLYA

Element kavramını ilk o ortaya atmıştır.

Düşüncelerini şiir şeklinde ifade etmiştir.

Birden çok arkhe olduğunu savunmuştur.

Varlığın ilk nedenine «HAVA, SU, TOPRAK, ATEŞ» demiştir.

Varoluş bu dört elementin karışması, yok oluş ise bu karışımın dağılmasıyla olur. Bu birleşip dağılma
olayını sağlayan sevgi ve nefrettir.
Demokritos MÖ 460 – 370 TRAKYA

Mekanist bir doğa görüşünün temellerini atmıştır.

Mekanizm; evreni nedensellik zinciriyle, zorunlulukla açıklamaktır.

Materyalist (maddeci) bir filozoftur.

Ahlak konusuyla yoğun olarak ilgilenmiştir.

Varlığın ilk nedenine «ATOM» demiştir.

Evrende rastlantı yoktur, kesin bir zorunluluk hakimdir.


Atomlar esir denen boşluk üzerinde süzülürler.
Evren sadece atomların çarpışmaları ve birbirleri üzerindeki basınçlarıyla oluşmuştur.
Ruh, atomlardan oluşmuştur, madde cinsindendir.
DOĞA FELSEFESİ

DEĞİŞİM PROBLEMİ
EVRENİN DÜZENİ
Herakleitos MÖ 535 – 475 İZMİR

«Karşıtların Birliği» ve evrendeki «Değişim» düşünceleri ünlüdür.


LOGOS
Doğadaki zıtlıkların değişimi diyalektik biçimde gerçekleşir. Zıtlıkların savaşı Söz, Düşünce, Akıl
Değişimin yasası Logos’tur.
Değişmenin kendisine
göre gerçekleştiği yasa
Logos tüm değişim içinde değişmeden kalan tek şeydir. Logos ve ateş birdir.

Varlığın ilk nedenine «ATEŞ» demiştir.

Tüm evren ateşten meydana gelmiştir ve sonunda tekrar bu ateşe dönerek tekrar doğaya
dönüşecektir. Ateş sürekli değişen bir unsurdur. Evrende de sürekli ve sonsuz bir değişim vardır.
Hiçbir şey sabit değildir; «Aynı ırmakta iki kere yıkanılmaz.»
Parmenides MÖ 515 – 460 ELEA

«Varlık vardır, yokluk yoktur.»

Gerçeklik sürekli ve değişmez, yaratılmış ve yok edilemezdir.

Evrende görünen çokluk duygularımızın yanılmasıdır.

Evren hakkında bilgilerimizin sebebi akıldır.

Varlığın ilk nedenine «BİR OLAN» demiştir.

Doğada boşluk yoktur. Tüm evren varlık ile doludur. Düşünce ile varlık bir bütündür. Bir şey
hem var hem yok olamaz. Varlık yokluktan çıkmaz, yoklukta varlığa gelemez. Bu nedenle
değişim söz konusu bile olamaz.
Lao Tzu MÖ 6. yy ÇİN

Düşünce tarihi boyunca yeryüzüne gelmiş düşünürler arasında en etkililerinden biridir. Taoizm

Dünya var olanla var olmayandan meydana gelmiştir.

Var olmayanların isimlendirilmesiyle var olanlar oluşmuştur.

Bu süreç sonsuz bir kaynaktan beslenir.

Bu kaynak Tao'dur. Varlığın ilk nedenine «TAO» demiştir.

İnsanlar yerin yasasına uyar. Yer göğün yasasına uyar. Gök Tao’nun yasasına uyar.
Tao adı bilinemeyecek olandır. Tao bir tür bilgelik yoludur; bilinemeyenin bilinmesi. Tao’yu
bilebilmek için kendini ona vermek gerekir.
THAL
ES ANAKSİMANDROS
ANAKSİMENES
HAVA
SU APEİRON

PARMENİDES DEMOKRİTOS
ARKH
BİR OLAN ATOM
E

HERAKLEİTOS EMPEDOKLES
ATEŞ TOPRAK - SU - HAVA
ATEŞ
ETKİNLİKLER

# http://ogmmateryal.eba.gov.tr/panel/upload/et # http://ogmmateryal.eba.gov.tr/panel/upload/et
kilesimli/kitap/felsefe/11/unite1/icerik/FE11S kilesimli/kitap/felsefe/11/unite1/icerik/FE11S
19/index.html 18/index.html

# http
://ogmmateryal.eba.gov.tr/panel/upload/etkiles
imli/kitap/felsefe/11/unite1/icerik/FE11S20/in
dex.html
İLKÇAĞ

DÖNEMİN DİĞER
ÖNEMLİ FİLOZOFLARI
Pisagor MÖ 570 – 495 Sicilya

Filozof, matematikçi ve Pisagorculuk olarak bilinen akımın kurucusudur.

Pisagor ve öğrencileri her şeyin matematikle ilgili olduğuna, sayıların nihâî gerçek olduğuna, matematik aracılığıyla her şeyin
tahmin edilebileceğine ve ölçülebileceğine inanmışlardır.

Kendisini filozof yani bilgeliğin dostu olarak adlandıran ilk kişiydi.

Gizli bir dinsel topluluk kurmuştur. Kurduğu bu topluluk ile Pisagor, aynı zamanda siyasî bir rol de üstlenmiştir.

Pisagor’a göre, tüm felsefe ve dinlerde hakikatin (verite) dağınık ışınları yer almaktaysa da, bu
ışınların merkezi ezoterik doktrindi. Ayrıca hakikate ulaşmada öncelikle “sezgi” gerekliydi, gözlem
ve muhakeme yeterli değildi.
Ksenofanes MÖ 570 – 480 İZMİR

Gezgin bir filozoftur.

İnsan biçimindeki çok tanrıcılığa karşı çıkmıştır. Tek tanrıcılık düşüncesini savunmuştur.

Uygarlığın ve kültürün zamanla ve insan çabalarıyla yavaş yavaş geliştiğini düşünmektedir.

Dünyanın düz havakürenin yarımküre şeklinde olduğunu, her gün yeni bir güneşin doğduğunu düşünür.

Tanrının, yerinde durarak, dünyayı düşünmekle kımıldattığı şeklindeki öğretisi, Aristoteles


tarafından ele alınmak ve tamamlanmak suretiyle yüzyıllar boyunca hüküm sürmüştür.
Konfüçyüs MÖ 551 – 479 ÇİN

Çin geleneklerini derleyip yeni kuşaklara aktarmıştır.

Temel görüşü erdemli insan ve uyum içinde yaşayan toplum olmuştur. Bu ideale ulaşabilmek için ise, erdemli insanı tanımlamak
ve onun ortaya çıkmasına yardımcı olmak gerekiyordu.

Öğretisinde öteki dünya, tanrı, ruhlar, doğaüstü varlıklar ve benzeri kavramlara ve olgular yer bulmaz.

Öğretisinde kesin bir hiyerarşi söz konusudur. İnsan ilişkilerinde birbirine uyum gösterme silsilesi şöyledir:

Yöneten: Yer ve Göğü izlemeli > Vatandaş: Yönetene uymalı > Genç: Yaşlıya uymalı > Kadın: Kocasına uymalı > Çocuklar: Ana-babaya uymalı

Öğretisinde dört temel kavram vardır; 1. Anaya ve babaya saygı


2. İnsancıllık / merhametlilik
3. Adalet
4. Törenler

You might also like