You are on page 1of 21

GAZALNN ELETRLER FELSEFEY BTRD M?

Hasan AYIK*
ZET
Bu makalede, Gazalinin Tehaftl Felasife adl eserindeki eletirilerin dini savunmak amacyla ortaya konulmu kelami deliller deil, felsefi temeli olan epistemolojik/ mantki deerlendirmeler olarak ele alnacaktr. Ayrca bu eletirilerin btn felsefi dnceyi deil sadece meai felsefeyi hedef ald, sz konusu felsefeyi de sadece felsefi dnce olduu iin deil felsefi dnceye zorunlu- dorular kisvesi giydirildii iin eletirildiini sylyoruz. Sonuta Gazalinin
eletirilerinin btn olarak felsefi dnceyi bitirmedii aksine onu zorunlu
deil mmkn dnceler kategorisine sokarak nn atn sylyoruz.
Anahtar kelimeler: Ontoloji, epistemoloji, imkan, burhan, zorunlu doru.
ABSTRACT
Has Gazali's Critics of Finish The Philosophy?
In this article, Gazali's critics that put in place in his work Tehaft'l Felasife
not the purpose of that critics is to defend the religion that in the form of
argumant of kelm, but that critics have epistemological basis for a
philosophical / logical as evaluation will be handled. Moreover, this critics is
not all philosophical thinking that only the target meai philosophy, the
philosophy is not just a philosophical idea in the guise of a philosophical
contemplative forced-right has been criticized for saying we are wearing. As a
result taht Gazalis critics of the philosophical ideas dont finish philosophical
idea unlike the he put this ideas into categories of imkan because of that case
open front the philosophical idea.
Key words: Critics, epistemology, philosophical idea, argumant, meai
philosophy

Giri
Bilindii gibi Gazali (1058- 1111), filozoflarn grlerinin tutarszln ortaya koymak iin Tehaftl Felasife adl eserini
yazm, bu eserin giriinde, felsefe ile birlikte zikredilen matematik ve mantk gibi ilimlerin slam dncesinde de olduunu syleyerek kabul etmi; Aristo metafiziini ve onunla i ie olan Aristo fiziini kabul etmeyerek eletirmitir. Gazalinin Tehaftl
Felasife adl eserindeki eletirilerden hareketle, onun felsefi dncenin nn kestii eklindeki yarg gnmze kadar yaygn
bir kanaat halinde varln srdrmtr.

Do Dr., Rize niversitesi lahiyat Fakltesi, Felsefe Tarihi Anabilim Dal,


hayik25@hotmail.com

38

Hasan AYIK

Halbuki, Gazalinin kitaplar okunduka onun felsefeyi bitirdiine dair kanaatimiz iyice zayflamakta, onun byle bir ithamla
neden kar karya kald sorusu aklmza gelmektedir.
Gazalinin yapt eletirilerin benzerleri, Descartes (15961650), Blaise Pascal (1623- 1662), Pierre Bayle (1647/ 1706),
David Hume (1711- 1776) ve mmanuel Kant (1724- 1801) gibi
dnrler tarafndan da yaplm, onlarn bu eletirileri felsefenin nn aan dnceler olarak kabul edilmitir. Hatta Gazalinin tabiat kanunlarna ynelik eletirilerin ayns Hume tarafndan yaplnca Kant dogmatik uykusundan uyandrm; akla
ynelik eletirileri Kant tarafndan yaplnca felsefede Kopernik
devrimi olarak isimlendirilmitir.
Buna ramen Gazalinin filozoflara ynelik eletirileri, sz konusu eletiriler kadar itibar grmemi, aksine felsefi dnce
nne konulmu dini engeller olarak deerlendirilmitir.
Bu makalede Gazalinin eletirilerinin yaps hedefi ve sonular asndan, felsefi dnceyi ortadan kaldrmaya ynelik eletiriler olup olmadn deerlendirmeye alacaz.
Gazalinin Eletirilerinin Ontolojik Temeli
Bilindii gibi her filozof, dncelerini belli bir ontolojik ve
epistemolojik temele dayandrmakta ve fikri yapsn bu temelden
hareketle oluturmaktadr. rnein, bilginin kayna olarak saf
akl kabul eden ve bu akl anlayna uygun bir ekilde
Monadolojisini oluturan Leibniz, btn dnce rgsn bu
temel zerine kurmutur. Buna karlk Kant, D. Humeun dogmatik uykusundan uyandrmasyla, aklla birlikte deneyi de temele alm ve sadece saf akl temele alan dogmatik metafizikle
sadece deneyi temele alan Empirizmi, Bir Bycnn Hayalleri
adl kitabyla eletirmitir.1 Bu eletiriler, Kantn dnce yapsnn temelini oluturunca, sistemini de sadece akl ya da deneye
deil, akl- deney ikilemi zerine kurmutur.
Bu balamda Gazalinin eletirilerinin de biri ontolojik dieri
epistemolojik olmak zere iki felsefi temel zerinde konumlandn syleyebiliriz. Bunlardan birincisi olan ontolojik temelde Gazali, filozoflarn zorunlu varlk anlayn eletirerek kendi mmkn varlk anlayn kurarken, epistemolojik temel de ise tmel-

Ernst Cassirer, Kantn Yaam ve retileri, ev: Doan zlem, Ege niversitesi Basmevi, zmir
1988, s. 50- 79.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

39

zorunlu doru bilgi anlayn eletirerek mmkn doru anlayn oluturmutur.


Gazali, dnce sisteminin her iki temelini de kendi bana,
bamsz bir ekilde deil, slam felsefesi gelenei ierisinde,
Farabi ve bn-i Sinann varlk ve bilgi anlaylarn eletirip gelitirerek atmtr.
rnein, Farabi ve bn-i Sinann temsil ettii meai felsefe,
belli oranda Aristotelesin varlk anlayna dayanmaktadr. Ancak, denilebilir ki, onlarn dnce sistemlerini Aristotelesten
ayran nokta, varlk- mahiyet ayrmyla balamaktadr. Aristoteles varlk anlaynda, hocas Platonnun idealar nazariyesini geersiz klmak iin varlk- mahiyet ayrmn ortadan kaldrarak,
mahiyetle varl ayniletirmi2, Farabi ve bn-i Sina ise varln
mahiyeti meydana getiren bir cz olmadn syleyerek, Platon
ve Aristodan ayrlm ve farkl bir ayrma ulamlardr.3 Varlkmahiyet ayrm, biri mahiyeti varlndan ayr olan (mufark) dieri mahiyeti varlyla zde olan olmak zere iki varlk ortaya
karmtr.4 Mahiyeti varl ile zde olan varlklar zorunlu, mahiyeti varlndan ayr olan varlklar mmkn varlklar olduundan dolay varlk, mmkn ve zorunlu olmak zere ikiye ayrlmaktadr. bn-i Sina mmkn- zorunlu ayrmnda zorunluyu temele koyarak mmkn onun glgesinde deerlendirmitir.
nk onun sisteminde mmkn vacibe, g Mutlak Varla
baldr.5 Bu anlamda, Farabi ve bn-i Sinann ontolojisinde birinci cevher olan tzn ayn zamanda zorunlu varlk olduunu
da syleyebiliriz. rnein bn-i Sinaya gre, (mantk ilminde) her
eyin onunla kaim olduu bir mahiyeti vardr ki, bu mahiyet o
eyin hakikati ve zatdr.6 Her ne kadar, varlk mahiyet ayrmyla
mmkn varlkta varlk mahiyetten ayrlmsa da mmkn varln mahiyetini oluturan zler, onun hem kvamn oluturmakta hem de hakikatini ifade etmektedir ki, bu durum varlk- mahiyet zdeliini tekrar akla getirmektedir.

Aristoteles, Metafizik, ev: Ahnet Arslan, Sosyal Yaynlar, stanbul 1996, s. 325; Hseyin Atay, Farabi
ve bn-i Sinaya Gre Yaratma, AF Yaynlar, Ankara 1974, s. 15.
3 Atay, age, s. 15.
4 Atay, Age, s. 22.
5 Hayrani Altunta, bn-i Sina Metafizii, AF Yaynlari, Ankara 1985, s. 103.
6 Farabi, Kitabu Kategorias, Darul Merk, Beyrut 1986, s. 91; bn-i Sina, Kitabu- ifa- Manta Giri, ev: mer Trker, Litera Yaynclk, stanbul 2006, s. 22.
2

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

40

Hasan AYIK

Gazalinin dnce sistemi, mantk anlamnda deil ama metafizik anlamda Farabi ve bn-i Sinadan ayrlmaktadr. Farabi ve
bn-i Sina varl vacip ve mmkn olarak ayrp, mmkn vacibe balamlarken7 Gazali, mmkn dorudan metafizik temel olarak alm ve sisteminin temeline imkan modalitesini
koymutur.8
rnein Farabi ve bn-i Sina iin varln on kategorisinden
birincisi olan cevher kategorisi kendi bana kaim ontolojik bir
unsur olarak grnmektedir.9 Buna karlk Gazali, cevheri varln z olarak grrken, bunu ontolojik deil epistemolojik anlamda (mevcut fil ezhan) kullanmakta, onu varln yakini bilgisinin konumland mahal olarak germektedir. nk Gazali,
cevheri deien, yok olan bir esas olarak kabul etmekte, onu
nesnelerin deimez bir z gibi deil, grnlerden ibaret olan
arazlara indirilebilen bir unsur olarak grmektedir.10 Gazali,
mmkn varl oluturan suret ve heyulann terkibinin de iki
varln bir araya getirilmesi anlamnda tabii deil, akli bir terkiple olduunu sylemektedir.11
Aristoteleste kendi bana kaim olan birinci cevherler, ztlar
kabul etmezlerken, Gazali de ztlar kabul etmektedirler. Gazalide cevherler, deiimin sebebi deil kayna olduundan dolay
metafiziin deil fiziin konusudurlar.12 Bu anlamda cevher, varln oluunun temel prensibi deil, varln izahnda nemine
binaen kullanlan bir unsur durumundadr.13
Bilindii gibi, mantkla onun ieriini oluturan metafiziin
birbirinden ayrlmasnn en nemli ke talarndan biri olan akli, mantki ve tabii tmel ayrm hem Farabi, hem de bn-i Si-

Hseyin Atay, bn-i Sinada Varlk Nazariyesi, Geliim Matbaas, Ankara 1983, s. 141. Ayrca bkz:
lhan Kutluer, bn Sn Ontolojisinde Zorunlu Varlk, z Yaynclk, stanbul 2002.s. 9091.
8 S. Hayri Bolay, Aristo Metafizii ile Gazali Metafiziinin Karlatrlmas, MEB Yaynlar, stanbul
1993, s. 276- 279.
9 Farabi, Kitabu Kategorias, s. 91; bn Sn, if, Meklt, s. 91.
10 Bolay, age, s. 129.
11 Gazali, Miyarl-ulm, thk. Sleymen Dnya, Darl Marif, Msr 1961, s. 305, 306; Gazali,
Mekasidl Felasife, ev: Alpaslan Akgen, s. 164; S. Hayri Bolay, Metafizii ile Gazali Metafiziinin Karlatrlmas, s. 133.
12 Gazali, Mekasidl Felasife, s. 135, 136; Gazali, el- ktisat fil tikat,Darl Ktbil lmiyye, Beyrut
1983, s. 28; Gazali, Maksadl Esna f Esmaillahil Hsna, s. 95; S. Hayri Bolay, age, s. 251.
13 Bolay, age, s. 251.
7

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

41

nada bulunmaktadr.14 Bu ayrma gre, tmeller akl, mantk ve


tabi olmak zere e ayrlmaktadr. Akl tmel, hayvan kavram
gibi niteleyen ve nitelenenden oluan, akl dnda varl olmayan tmeldir.15 Mantk tmelse maddesine bal olmakszn tmel kelimeden anlalandr. Tabi tmel ise mantk tmelin aksine doada var olan, ancak fertleriyle birlikte dnlebilen tmeldir.16 Bu tmelden ikisi, yani akl ve mantk tmel maddesinden ayr bir ekilde dnlebilen tmeller olarak tamamen
formeldirler.
Bu ayrm tmellerin ontolojik temeli ile epistemolojik temelini
birbirinden ayrmaktadr. Tmeller, ontolojik temelde fiziki varl
oluturan heyula ve suret, epistemolojik anlamda ise zihindeki
kavram mmkn klan unsurlardr. Bu nedenle Farabinin dedii gibi, tabii tmellere bir fiziki olarak bakarsak, bunlar cisimleri oluturan heyula ve suretten olumakta ve belli bir fiziki varla sahip olmaktadrlar. Ancak bunlara mantk gzyle bakarsak bunlar sadece zihinde olan varlklardr.17 Bu anlamda akli ve
mantki tmeller, zihindeki kavram ve bunlarn dildeki ifadesi
olan konu ve yklemdirler. Sonuta heyula ve suretten oluan
tabii tmel bir eit d gereklik iken akli ve mantki tmel zihne
ait greli eylerdir. Farabi ve bn-i Sina suret ve heyulay metafizik anlamda da kullanmlarken, Gazali bu kavramlara tamamen
epistemolojik anlamda kullanmaktadr. Ayrca Gazali epistemolojisi, ontolojik planda imkan modalitesine dayand iin suret ve
heyulann birleimi ile ortaya kan cevher de zorunlunun deil,
mmkn varln glgesinde kalmaktadr.
Bu adan bakldnda, Gazalinin varln temeline koyduu
imkan modalitesi, Farabi ve bn-i Sinann kabul ettii imkan
modalitesinden olduka farkldr. nk Farabi ve bn-i Sinada
imkan, mahiyetten ayr olarak da varl olan bir eydir. Yani
mmkn varlklar, mahiyetleri varlklarndan ayr olan varlklar
iken, mmkn modalitesi, mahiyetten ayr olarak da var olmaktadr.18 Bu anlamda Farabi, imkan teriminin varlk gibi zihinde

Farabi, Mesail-i Mteferrika, A...F Ktphanesi, No: 8372, s. 9; bn Sn, if, Meklt, s. 65; Ahmet Neker, Mustalaht cmiil-ulm, Mektebet Lbnan, Beyrut, 1997, s. 750.
15 bn Sn, if, Meklt, s. 65; Ahmet Neker, Mustalaht cmiil-ulm, s. 750.
16 Ahmet Neker, age, s. 750.
17 Farab, Rislet mesilil-mteferrika, s. 9.
18 Hseyin Atay, bn-i Sinada Varlk Nazariyesi, s. 132.
14

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

42

apak bir ekilde var olan bir kavram olduunu sylemektedir.19


Buna karlk Gazali, imkan modalitesinin kendisinin de mmkn olduunu belirtmektedir. rnein Gazali der ki, filozoflarn
szn ettii imkan, akln takdir ve hkmne dayanr. Halbuki
filozoflar, bir eyin var olmasnn mmkn oluunun o eyin varlndan nce olduunu sylemektedirler. Gazali ise imkann
kendi bana var olmadn, izafi bir sfat olduunu ve kendisine
izafe edilecek bir maddeye muhta olduunu sylemektedir.20
Gazali sadece imkan deil, zorunluluk ve imtina modalitelerinin
de akln hkmnden ibret olduunu ve zihnin dnda varlklarnn olmadn sylemektedir. Hatta bu fikrini desteklemek iin
filozoflarn da tmellerin d dnyada varlklarnn olmadn
kabul ettiklerini de hatrlatmaktadr.21
Gazali, sisteminin temeline koyduu imkan modalitesini hem
ontolojik hem de epistemolojik alana yayarak meai filozoflardan ayrlmaktadr. Meai filozoflar, zorunlu mmkn ayrmnda
zorunluyu ne kararak, hem varln hem de bilginin zorunlu
olmasn ngrmler, Gazali ise zorunluyu paranteze alarak imkan temel koymu, bylece mmkn varln bilgisinin de mmkn olacan sylemitir. rnein Gazali, filozoflarn, varln
illeti olmayan bir varla dayanmasnn zorunlu olduu eklindeki dncelerine kar karken yle demektedir: Filozoflar akli
takdirle varlklarn illeti olmayan bir illetinin olmas gerektiini,
yoksa illetler zincirinin sonsuza kadar uzanacan sylemektedirler. Onlarn, illetlerin sonsuza doru bir dizi halinde devam
edip gitmesinin muhal olduu fikri, bizzat filozoflara gre de doru deildir. nk bunun doruluu ya mantki bir zorunlulukla
ya da baka bir eyle sabit olmas gerekmektedir. Bunun, yani
illetlerin sonsuza kadar gitmesinin imkansz oluunun mantki
zorunlulukla olduunu sylemek mmkn deildir. nk filozoflarn kabul ettii baz felsefi sistemler, balangc olmayan
olaylarn varln caiz grmlerdir. rnein filozoflara gre,
ruhlar yok olmaz devaml olarak sonsuza kadar uzayp giderler.
Sonu olmayan varlklar caiz grldnde, bu varlklarn birinin
dierine illet olmas ve sonuncunun malul olmayan bir malul-

19

Farabi, Dava Kalbiyye, Haydarabat 1349, s. 4.


Gazali, Tehaftl Felasife, Darul Merk, Beyrut 1990, s. 74, 75.
21 Gazali, age, s. 78.
20

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

43

den ibaret olup, balangcn da illeti olmayan bir illette son bulmas uzak bir ihtimal olmamaktadr.22
Gazali, filozoflarn zorunlu doru olarak kabul ettikleri bilginin, aslnda ontolojik temeli olan bir zorunluluktan ziyade zihni
bir kabule dayandn sylemektedir. Zihni kabule dayanan bir
meselenin de ontolojik temelli bir mantki zorunluluk olduunu
sylemek ve ona ontolojik stat kazandrmak ise bir eit atlamadr. nk filozoflar, ruhlar konusunda sonsuza kadar gidii
kabul ederlerken, varln illetinin bir yerde son bulmasn gerekli
grmektedirler. Gazali bu konuda bir tutarlln olmadn
Dehrilerin alem anlay ile ortaya koymaktadr. rnein
Dehriler, alemin olduu gibi kadim olduuna inanmlar, yapcsnn bulunduunu kabul etmemilerdir. Gazali kendi dncesi
asndan yanl olsa da Dehrileri bu konuda tutarl bulmakta ve
yle devam etmektedir: Dehrilerin bu durumuna karlk filozoflar, hem alemin kadim olduunu kabul etmiler hem de yapcsnn da bulunduunu sylemilerdir. Bu nedenle filozoflarn bu
konudaki grleri temelden elikilidir.23
yle grnyor ki, filozoflar tutarszla dren, mmkn
alemde zorunlu eyler varsaymalar, akli/ zihni grelilikleri zorunlu dorular olarak kabul etmeleridir. Bu nedenle Gazali, bilginin hem ontolojik hem de epistemolojik temelinin imkan olduunu ortaya koyarak bu elikiden uzak durmaya almaktadr.
Gazalinin Eletirilerinin Epistemolojik Temeli
Bilindii gibi epistemoloji, bilginin kaynan, doruluunu ve
snrlarn soruturmaktadr. Gazali, Tehaftl Felasife adl eserindeki eletirilerde filozoflarn zorunlu doru dedikleri bilgiyi, bu
temelde sorgulamaktadr. Bu balamda Gazalinin filozoflar eletirirken ncelikli amac onlarn delillerinin ierik asndan doru
olup olmadklarn ortaya koymaktr. Bu da mantk ilmi erevesinde nermelerin konusuna uygunluu sorunudur ki, bunun
sonucunda nermeler ya konusuna uygun yakini nermeler ya
da uygun olmayan zan, taklit veya cehl-i mrekkep cinsinden
nermeler olmaktadr.
Bu anlamda Gazalinin, meai filozoflara kar ortaya koyduu eletiriler, onlarn evrenle veya ilahiyatla ilgili aklamalar-

22
23

Gazali, age, s. 111, 112.


Gazali, age, s. 110.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

44

na deil kullandklar delilerin bozukluuna ve bu delilleri haksz


bir biimde, genel- zorunlu- doru olarak kabul etmelerine yneliktir. Nitekim o, Aristocu filozoflarn kabul ettiini syledii
alemin kdemi meselesine kar karken, onlarn kullandklar
delile giydirdikleri genel- zorunlu- doru niteliine kar karak
yle demektedir: Kadim bir iradenin yoktan var etmesine kar
karak bunun muhal olduunu sylemeniz akli bir zorunluluk
mudur, yoksa nazari bir bilgi midir? Yani (mantktaki tanma gre syleyecek olursak), siz bu yargya bedihi olarak, hibir delile
ihtiya duymadan m kabul ediyorsunuz; yoksa nazari olarak bir
orta terim aracl ile karm yaparak m kabul ediyorsunuz?
Eer nazari olarak ve bir orta terimle ulayorsanz, buna nasl
ulatnz, (yani yaptnz kyasn unsurlarn) ortaya koymanz
gerekmektedir. Eer bunu akli zorunluluk olarak, yani bedihi bir
ekilde, herhangi bir orta terime ihtiya duymadan bildiinizi
sylyorsanz, (btn paradan byktr nermesinde olduu
gibi) size kar kanlarda dahil herkesin bu hkm peinen kabul etmesi gerekir. Halbuki bu alemin kadim bir irade tarafndan
yaratldn savunarak size kar kanlar, saylamayacak kadar
oktur. O halde alemin kadim bir irade tarafndan yaratlmasnn muhal olduu hkmne mantk kurallarna uygun bir
burhani delil bulmanz gerekmektedir. nk sizin delil diye ortaya koyduklarnz, insanlarn iradesine dayal temsil ve soyutlamadan (tenzih- uzaklatrma) baka bir ey deildir.24
Buna gre, filozoflarn alemin kdemi ile ilgili delillerinin tutarszl, bu konudaki delillerinin temsil ve tebihe dayand
halde burhani delil olarak sunmalarndan dolaydr. Halbuki
burhani delil, akl iin kesin dorular olan yakini nermelerden
oluturulurken temsil, aralarndaki benzerlikten dolay iki eyden bir hakkndaki hkm dierine de vererek oluturulan
nermelerden kurulmaktadr. Yakini nermeler, ya bir orta terim
araclyla ya da akln hibir delile ihtiya duymadan dorudan
kabul edebilecei zorunlu dorulardr. Temsili oluturan nermelerde ise iliki bir delile deil benzerlie dayanmaktadr. Adna
vehmi hkmler de denilen bu nermeler, vehmin idrak edemedii tmelleri idrak edebildii tikellere (cziyata) kyaslayarak ortaya kard sonulardr. Halbuki, temsilin nclleri olan bu

24

Gazali, age, s. 52, 53.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

45

nermeler, sonucu kesin olarak ispatlamaya yetmemekte, dolaysyla sonu kesin deil zanni olmaktadr.
Burhani delili oluturan yakini nermeleri birbirine balayan
orta terim ayn zamanda sonucun tmel nedenini de ortaya
koymaktadr. Temsilde ise byle bir tmel neden yoktur. ki ncl arasndaki iliki, nedeni ortaya koyan bir orta terimle deil,
benzerlikle kurulmaktadr. Gazali, filozoflarn alemin kdemi
hakkndaki delillerinin, kadim irade ile beer iradesi arasndaki benzerlik ilikisinden tretilen bir delil olduunu sylemekte; byle bir delilin burhani delil olarak sunulmasna kar kmaktadr. nk burhani delilde iki nerme arasnda ilikiyi kuran orta terim, sonucun yklemi olan byk terimle konusu olan
kk terim arasndaki ilikiyi zdelik ilkesine dayanarak kurmaktadr. Temsilde ise sonucun konusu ile yklemi arasndaki
iliki benzerlikten esasna gre kurulmaktadr. Benzerlik ise benzeenlerin zyle deil tekil bir durumuyla ilgilidir.
Gazali, filozoflarn Allah ile alem arasndaki ncelik sonralk
meselesini izah ederken ortaya koyduklar delillerin de akli zorunluluk deil muhayyilemizin kabul ettii muhayyilat trnden
nermeler olduunu sylemekte ve bu durumu yle izah etmektedir: Filozoflara gre, Allah vard, alem yoktu dersek yanl
olur. Alem Allahtan sonradr, Allah alemden ncedir diyen
kimse, ncelikle zaman bakmndan deil zat bakmndan ncelii kast etmek zorundadr. nk Allahn alemden ncelii zaman bakmndan olursa her ikisinin de ya hadis ya da kadim olmas gerekir. Gazali bu durumun, akli zorunluluk deil de muhayyile rn bir kabul olduunu yle aklamaktadr: Allah
vard alem yoktu ifadesinden anlalan ey, bir zatn varl dierinin yokluudur. Gemile ilgili olarak bir ey iin var dieri iin
yok demek ve bu iki terimin arasn ayrmak bizim kabul ettiimiz bir durumdur. yle ki, biz alemin gelecekte yok olacan ve
daha sonra yeniden var olacan var sayarsak, birinci durumda
olduu gibi, Allah vard alem yoktu diyebiliriz. Gazali der ki,
buradaki ncelik sonralk bize ait greli bir nispettir. nk bir
gn, gelecek de aynen gemi olabilir ve ona da gemi denilebilir. nsanlarn varlklara gemi ve gelecek gibi durumlar nispet etmeleri, vehmin bir ncelik kabul etmeden balangcn varln anlamaktan aciz kalmasndan dolaydr. Gazali, insanlarn
bu durumu anlamaktan aciz kaldklarn u rnekle pekitirmektedir: Zihin, alemin tesinde dolu ya da bo bir mekan varsayabiDinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

46

lir. Ama ona alemin yzeyinin stnde bir st, onun tesinde
bir boyut yoktur, denildiinde, tpk alemin varlndan nce kesinlemi bir varlk olan ncelik yoktur dedii gibi, bunu da kabul etmez.25
Gazali, bu tip metafizik kabullerin vehmin rn olduunu
ayn anda hem doru hem de yanl olabileceklerini u ekilde
aklamaktadr: rnein alemin stnde bir boluk olduunu
kabul etsek vehim bu konuda da yanlacaktr. nk bu tip faraziyeler, sonu gelmez kabullerdir. Yanlan vehim iin yle denilebilir: Boluk kendiliinden anlalmaz, sonralk ise aralarnda
mesafe olan (ap birbirinden uzaklaan) cisimler iin geerlidir.
Eer cisim sonlu ise ondan sonra gelen sonralk da sonlu olur.
yleyse boluk ve doluluk (sonu gelmez kabuller zincirinden
olutuu iin) anlalmaz. Bu nedenle alemin tesinde bolukta
dolulukta bulunmaz, denildiinde vehim bunu da kabule yanamaz. Sonuta vehim, ancak kendisi zerinde bir st bulunmayan
nihai st kabuln uygun (caiz) grerek bu faraziyeyi kabul edebilecektir.26 Gazali der ki, filozoflarn devir ve teselsle dmemek iin kabul ettikleri bu durum akli zorunluluk deil, hayalen
ve vehim sayesinde uygun grlm ve zerinde uzlalm bir
durumdur. nk vehim, sonradan oluan bir eyin ancak baka bir eyden sonra olacana veya havann bolukla birlikte olabileceine almtr. Bu nedenle ncesi olmayan bir sonradan
olann kabulne yanamamaktadr. te yanln (galatn) nedeni
de budur.27
Gazali, ontolojide varln kendini ortaya koyu tarz/ kipimodu (mantkta nermelerin kiplii) olarak bilinen mmkn,
mmteni ve zorunluluun da birer akli kabul olduunu sylemekte ve bu durumu yle aklamaktadr: mkan, zorunluluk ve
imtina gibi eye gelince imtina kendisiyle nitelenecei bir konuyu gerektiren niteliktir ki, bu iki zddn bir konuda birlemesi
demektir. rnein bir yer beyaz iken ayn zamanda siyah olmas
mmtenidir. yleyse itminann olabilmesi iin bu nitelikle nitelenen konunun olmas gerekmektedir. nk imtina, kendi bana
kaim bir ey deil, kendisiyle nitelenebilecei bir konu ile kaim

25

Gazali, age, s. 66, 67.


Gazali, age, s. 67.
27 Gazali, age, s. 70.
26

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

47

olan bir niteliktir. Zorunluluk (vacip) de aynen mmteni gibi, bir


niteliktir ve niteleyebilecei zorunlu varln varl ile kaimdir. 28
Gazali, tmel kavramlarn saf akli kavramlar olarak tikellerden soyutlandn ve ancak izafe edildikleri tekiller sayesinde var
olabileceklerini syleyerek, onlarn tek bana birer kabul olduunu, onlarla ilgili saf yarglarn da ayn anda doru ve yanl
olabileceini sylemektedir. nk insanlarn nesnelerle ilgili
hkmleri gzlemlere dayanmaktadr. Gzlemlerse kesin deil
yaklak dorular verebilmektedir. rnein, filozoflar gksel cisimlerin olu ve bozulua tabi olmadklarn sylemekte ve
Galinusun, binlerce yldr devam eden gzlemler gnein miktarnn ancak bu kadar olduunu gstermektedir szn aktarmaktadrlar. Bu balamda filozoflar, gnele ilgili olarak gne
bozulursa mutlaka onda zayflama durumu ortaya kar ekline
bir artl nerme de ortaya koymakta ve gne bozulmadna
gre onda zayflama da olmadn sylemektedirler. Gazali der
ki, gne bozulursa eklindeki mukaddem ve onda zayflama
olur eklindeki taliden oluan bu bitiik artl nermeden iddia
edilen sonu kmaz. nk gne bozulursa art, gnein
bozulmayaca kabulne balanmaktadr ki, bir eyin en olgun
halde bile aniden bozulmas mmkndr. Ayrca gnein bozulmasnn ancak zayflamayla olaca kabul edilse bile gnete zayflamann olamayaca eklindeki bilgi nerden gelmektedir?
Eer bu gzlemlerden elde edilmise, gzlemler zerine ittifak
etmek muhaldir. nk gzlemler bize yaklak sonular verirler. Ayrca dnyadan 170 kat veya daha fazla byk olduu sylenen gneten, bir da kadar bir ey eksilse bunu duyular alglayamazlar. Gazali der ki, beklide gnete bir zayflama vardr ve
bir da kadar zayflama olmutur; ancak duyularla bu kavranamamtr. nk gzlem ilmi (menazir), bu durumu yaklak olarak bilmektedir. Gazaliye gre, filozoflarn akl tarafndan kabul
edilmeyecek daha birok delilleri var; ancak onlar tek tek vermeye gerek yoktur.29
Gazali bu eletirisinde, tmellerin varlnn tekillere bal olduun sylemekte, onlarla ilgili yarglarn da ayn anda doru ve
yanl olabileceini belirtmekte ve sz konusu yarglarn kesin
dorular deil, zanni yarglar olduunu ortaya koymaktadr. Ga28
29

Gazali, age, s. 77.


Gazali, age, s. 82, 83.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

48

zalinin burada eletiri konusu yapt gnein bozulmas meselesinde meai filozoflarn dayand deliller, Aristocu bilim anlay erevesinde, dorudan duyu verilerine ve grne dayand30 iin ounlukla yanl sonular vermektedir. Nitekim Rnesans dneminde Aristotelesin evren anlayn eletirenler, ounlukla onun dorudan duyusal grne dayanan dncelerini hedef almlardr. rnein G. Bruno, evrenin bir btn olduunu, Aristoda olduu gibi, alt- st ayrmnn olmadn, btn
bunlarn gzlemcinin duru noktasna gre deitiini sylemektedir.31
Gazali, burada filozoflarn kulland delilin dayand artl
nermeyi de eletirmekte ve mantk ilmi asndan sz konusu
nermenin yapsn tahlil etmektedir. rnein, artl nermede
art olan mukaddemle artn sonucu olan tali arasndaki iliki
gerek bir nedene bal olursa bu tip artl nermeye hakikiye
denilir ki, bu nermede mukaddem ve tali birbirini gerekten gerektirdiinden dolay, dorudan karm denilen dndrme de
olabilir. Yani mukaddem tali yerine konulabilir. Ancak sz konusu nermenin iki unsuru arasndaki ba, gerek bir nedene deil
de tesadfe balysa bu tip nermeye ittifakiye denilir ki, bunun dndrmesiyle ortaya kan sonu da tesadfe bal olur.
Gazali, Galenin gk cisimlerini olu ve bozulua tabi olmadklar
grnden hareketle gnein de bozulmayacan sylemesi ve
bunu bir gzleme dayanarak delillendirmesini mantk ilmi asndan yeterli bulmamaktadr. nk mantk kurallar, bitiik
artl nermenin mukaddem ile talisini birbirine balayan nedenin genel kabule ya da eksik gzlemlere deil, yamur yaarsa
sokalar slanr nermesinde olduu gibi, gerek bir neden bal
olmas istemektedir.
Gazali, filozoflarn gk cisimlerinin olu bozulua tabi olmadklarna ve onlarn nefislerinin bu alemde ortaya kan btn
tekilleri bildiine dair delillerinin de benzer ekilde yetersiz olduunu sylemektedir. Filozoflar, gk cisimlerinin nefislerinin insan
nefsinde olduu gibi, ehvet, gazap, kini kskanlk, alk ve ac
gibi niteliklerden uzak olduunu bu nedenle onlarn btn tekilleri bilebildiklerini sylemektedirler. Gazalinin itiraz udur: Siz
gk cisimlerinin nefislerini megul eden hibir ey olmadn ne30
31

Macit Gkberk, Felsefe Tarihi, Remzi Kitabevi, stanbul 1980, s. 217.


Gkberk, age, s. 230.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

49

reden bildiniz? Ayrca gk cisimleriyle ilgili dier bir kabul olan


onlarn ibadetinin Evvele duyduklar arzu ve itiyak olduu
eklindeki kabul de dikkate alarak Gazali der ki, bu arzu ve itiyak onlarn nefislerini tekilleri bilmekten alkoymaz m? Gazali
bu sorular ocuk rnei ile aklamaktadr. Akl sahibi olan insanlarn bakanlk gibi nemli ileri vardr ki, ocuklar iin bunlar dnmek mmkn deildir. ocuklar bu gibi eyleri megul
olmadklar gibi, bunlar birer engel de deildir. Bu rnekte olduu gibi bizim nefislerimizi megul ettii halde feleklerin nefislerini
megul etmeyen bir takm farkl istek ve arzularn olmadn nerden biliyorsunuz?32
Dikkat edilirse burada Gazalinin kar kt ey, dorudan
bir gzlem ya da deney olmad halde srf grnene (insana) kyasla grnmeyenler (felekler) hakknda hkm vermenin yanl
olaca meselesidir. nk bilinen olarak temele konulan insan
nefsinin dahi her yata farkl istek ve megaleleri vardr. Bu farklar da dikkate alamdan genel bir istek ve arzu kabul ile insan
nefsinde olan durumlar feleklerin nefislerine aktarmak kyas kurallarna uyar m? Kyas kurallar, iki ey arasnda kyas yapabilmek iin onlarn bir orta terimde birlemelerini gerekli grmektedir. Bu orta terim nefis ise insann nefsi ile felein nefsinin ayn
istek ve arzularla dolu olduunu nereden biliyoruz?
Bu noktada Gazalinin metafizie deil, metafiziin nermelerinin doruluk deerine kar ktn syleyebiliriz. nk bunlar, onun tespitiyle syleyecek olursak, vehmiyat ve muhayyilat
ya da mehurat cinsinden nermelerdir. Vehmiyat gerekte olmayan bir eyi varm gibi kabul ederek verilen hkmler,
muhayyilat hayal gcne dayal hkmler, mehurat ise ya ounluk ya a belli bir ksm insanlar tarafndan doru kabul edilen durumlar zerine verilen hkmlerdir. Bunlarn hibiri de
kesin doru sonular vermemektedir. Gazalinin metafizik yarglar konusunda ortaya koyduu bu tavr daha sonra bata Kant
olmak zere birok filozof tarafndan da paylalacaktr.
Gazali, dnemindeki filozoflarn kabul ettii doa bilimlerine
de ayn ekilde, kullanlan delillerin doruluk deeri asndan
kar kmaktadr. rnein o, filozoflarn gk cisimlerinin dairesel
hareketleri ile Allaha ibadette bulunan ve canl cisimler olduu
eklindeki dncelerinin mmkn olduunu, sz konusu var32

Gazali, age, s. 188.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

50

lklar hakknda bu ekilde de dnlebileceini kabul etmekte


ancak bunlarn hallerini akli bir delille kesin olarak bilinemeyeceini sylemektedir. Gazali der ki, bu grler inkar mmkn
olmayan hususlardr. Ancak filozoflarn delil olarak ortaya koyduklar ey zandan teye bir ey ifade etmedii gibi kesinlik asla
ifade etmemektedir. rnein filozoflar, hareketin ya zorunlu ya
tabii ya da iradi hareket edebileceini sylemektedirler. Gazali,
tan yukar frlatldndaki hareketine benzer ekilde zorunlu
hareket iin hareket ettiren bir irade ya da zorunlu harekete neden olan baka bir cisim gerekmektedir. Gazaliye gre, gk cisimlerinin zorunlu hareketini aracsz olarak salayann Allah
olduunu kabul etmek mmkn deildir. nk gk cisimleri
sadece Allahn yarat cisimler olduklarndan dolay hareket etmi olsalard btn cisimler hareket ederdi. Ya da bu cisimleri
dierlerinden ayran zel bir nitelik olmas gerekirdi ki, bu da
irade ya da tabiattr. Bu iradenin Allahn iradesi olduunu kabul
etmek mmkn deildir. nk Allahn iradesi btn cisimler
iin ayndr. Neden Allah dierlerini deil de sadece gk cisimlerini hareket ettirmi olsun? 33
Gazali, gk cisimlerinin kendi tabiatlarndan kaynaklanan bir
nitelikten dolay hareket ettiklerini de kabul etmemektedir. nk Gazaliye gre, tabiat tek bana asla hareketin nedeni deildir. Hareketin nedeni, bir mekandan kap baka bir mekan
aramaktr. Cismin ierisinde bulunan mekan, ona uygun ise sz
konusu mekandan ayrlp hareket etmez. rnein su zerindeki
ii hava dolu bir tulum, suyun dibine doru hareket etmez. Suya
daldrld zaman bile suyun yzeyine doru hareket eder. nk kendisine/ tabiatna uygun mekan arar ve bulur. Ancak uygun olmayan bir mekana nakledildiinde uygun olana doru kaar. Bunun rnei, hava ile dolu olan bir eyin suyun yzeyine
kmasdr.34
Gazali derki, gk cisimlerinin dairesel hareketinin bu ekilde
tabii olmas da mmkn deildir. nk dairesel hareket eden
cisim, kendisinden kat mekana yeniden dner. Gazali, filozoflarn ierisine dtkleri bu durumun, gk cisimlerine baka cisimlerden ayr zellikler vermelerinden kaynaklandn belirterek
yle demektedir: Dier cisimlerden fark olmayan gk cisimleri
33Gazali,
34

age, s. 174.
Gazali, age, s. 175.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

51

neden bakalarndan farkl niteliklere sahip olsun? nk ta


gibi gkteki cisimler de hareketlerinin uurunda deildir. Ayrca
cisim tek olduu gibi dairesel harekette tektir. Cisimlerdeki hareket, bir yeri arzu etmek ya da bir yerden kamak deildir.35
Burada Gazalinin kar kt hareket, Aristocu fizikte kabul
edilen zorunlu ve semeli hareketle gk cisimleri iin sz konusu olan dairesel hareketlerdir ki, bu cisimler hem canl hem de
hareketlerinin uurunda olan cisimler olarak dierlerinden farkldr. Nitekim cisimlerde olduu kabul edilen bu farkllk nedeniyle Aristoteles evreni ayalt ve ayst evren olarak ikiye ayr,
ayalt evrenin kanunlar ile ayst evrenin kanunlarnn farkl
olduu sylemitir. Gazali, hem hareketin hem de cisimlerin tek
yapda olduunu, bu nedenle btn cisimlerin ayn ekilde hareket ettiini, hareketin de Aristocu anlamda, cismin bir yerden
ka ya da bir yere varmak istemesi sonucu olmadn, ayrca
btn cisimlerin de ta gibi yaptklarnn uurunda olmadklarn
sylemektedir. Gazalinin Aristo fiziine ve onun dayand evren
anlayna getirdii bu eletirileri, ondan yzyllar sonra Batda,
Rnesans dnemi dnrlerinde grmek mmkndr. rnein,
bata skolastik dnemin kutsad Aristocu evren anlayndan
rnesansn evren anlayna geii salayan Nicolaus Cusanus,
Paracelsu ve Telesius gibi dnrler olmak zere Bruno,
Kopernik, Galile, Kepler, Tycho Brahe gibi dnrler de kar
kmlardr.
Gazali, filozoflarn, gk cisimlerinin nefislerinin bu alemde ortaya kan tikel olaylar bildiklerini sylemelerine kar karken
insan bilgisinin snrlarna dikkat ekmektedir. Gazali derki, biz
gelecekte olacak eyleri, sebeplerini bilmediimizden dolay bilemiyoruz. Eer sz konusu olaylarn btn nedenlerini bilseydik
sonularn da bilirdik. rnein biz, atein pamua deeceini
bilseydik pamuun yanacan da bilirdik. Bir kiinin yiyeceini
bilirsek doyacan da biliriz. Ne var ki, biz nedenlerin tmn
deil, bir ksmn bilebiliriz. Bu nedenle sebeplerin sonularna
ilikin olarak bildiimiz ey tahmindir. Eer nedenlerin ounu
ve nemli olanlarn bilecek olsak sonularn olmas konusunda
ak bir zannmz olabilir. Nedenlerin tmn bilirsek sonularn

35Gazali,

age, s. 175, 176.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

52

Hasan AYIK

tmn biliriz. Ne var ki, nedenlerin tmn bilmek insan gcn aan bir durumdur.36
Gazali burada, filozoflarn snrl bilgileriyle metafizik konularda kesin hkmler vermelerini, akln idrak alan dna kmak olarak deerlendirmekte ve bir anlamda akla snr izmektedir. nk ona gre, metafizik konular akln deil inancn konusudur.37 Gazalinin bu gibi konularda akl deil de inanc tercih
etmesini, bazlar akl karsnda dini tercih etmek olarak yorumlamakta ve bununla akln nnn kesildiini sylemektedirler. Halbuki ayn ekilde Kant, ncelikle insan aklnn Tanrsal
akln bir paras olarak tasarlanamayacan sylemekte ve Tanrsal akl da diyebileceimiz, intellectus finitus ile insan akl da
diyebileceimiz intellectus infinitusu birbirinden ayrmaktadr.
Ona gre, ikisi arasndaki fark, salt kapsam bakmndan bir fark
deil, yapsal bir farktr (tabii ikincisinin hi olmazsa mmkn
olduunu varsayarsak). nk entelektel bir gr trne sahip
olmas gereken Tanrya karlk, insann sahip olduu gr cinsi
duyusaldr. Bunun anlam, insana grde verilen eyin salt okluk olduudur. Ona, bu okluk dnda, hibir balant grde
verilemez. Dolaysyla onun eyler arasndaki nedensel balanty
tam olarak grmesi beklenemez.38
Gazalinin zorunlu nedensellik konusuna kar knn da,
onun evrendeki nedensellik ilkesini iptal ederek, evde braklan
ocuun kpee, kln miske, tan altna dnmesi gibi absrt
olaylara imkan verdii sylenmektedir. Gazali buna karlk Allahn muhale mrit olmad eklindeki ilkeyi ortaya koyarak
muhali yle izah etmektedir: Muhal, bir eyi olumsuzlamakla
birlikte ispat etmek veya btn olumsuzlayarak parasn ispat
etmek gibi bir durumdur.39 Allahn muhal olan dilemesi, zorunlu yanl (absrt) dilemesi anlamna gelir ki, bu Allah iin sz
konusu olamaz. nk zorunlu yanl, denizlerin yokluunu ispat etikten sonra balklarn varln ispat etmek gibidir.
Bu anlamda Gazali, evredeki nedensellii zorunlu deil
mmkn nedensellik olarak kabul etmekte, evrendeki olaylar

36

Gazali, age, s. 184.


Gazali, age, s. 185.
38 Ernst Casirer, Kantn Yaam ve retileri, ev: Doan zlem, Ege niversitesi Basmevi, zmir
1988, s. 243- 244; Gkberk, a.g.e.s.355
39 Gazali, age, s. 203.
37

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

53

tamamen nedensiz ve rastgele olaylar btn olarak kabul etmemektedir. Nitekim o, bu durumu, zamannda kullanlan bir
saat rneinde, evrenin de bu saat gibi ilediini syleyerek yle
aklamaktadr: Saatin aletlerinden kacak olan hareketin ll
olmas iin aletlerin bir plan dhilinde olmas gerekmektedir. Neden ortaya ktnda gerekleen belirlenmi (takdir olunmu)
olaylar da olmaktadr. Btn bunlar belli bir l ierisinde olmakta, her eye belli bir l koyan Allahn dilei ekilde gereklemektedir. Evrendeki byk ktleler halindeki gkler, gezegenler, yldzlar, yerkre, deniz, hava da saati oluturan aletlere
benzemektedir.40
Gazali, saat gibi ileyen gkyzndeki dev cisimlerin hareketlerinin yeryzndeki deiikliklere neden olmasnn rnei yle
anlatmaktadr: Gne hareket ederek douya ulatnda bylece
yeryz aydnlanmakta ve insanlarn grmeleri mmkn olmaktadr. Bundan sonra onlar ilerini yapmak iin yeryznde yaylabilmektedirler. Gne batya ulatnda insanlarn bunlar
(gndzn yaptklarn) yapmalar mmkn olmaz ve evlerine
dnerler. Gne gkyznn ortasna ulatnda onun nlar
dnyaya dik olarak vurmakta, bylece hava snarak, scaklk
artmakta; meyveler olgunlamaktadr. Gne gkyznn ortasndan uzaklatnda k gelmekte ve souklar artmaktadr. Gne k aylarndaki konumu ile yaz aylarndaki konumu ortasna
geldiinde havalar lklamakta ve bahar gelmektedir. Bylece
yeryznde bitkiler bitmekte ve yeillikler ortaya kmaktadr.41
Gazali der ki, bu mevsimlerin her birinin birbirinden farkl
olmas belli bir l erevesinde belirlenmitir. nk mevsimler gnein ve ayn hareketlerinden kaynaklanmaktadr. Nitekim
Allah, gne ve ay ince bir hesapla (hareket etmekte)dir, diye
buyurmaktadr.42 Yani onlarn hareketleri belli bir hesaplama
erevesinde gereklemektedir. te bu bir belirleme (takdir- determinasyon) ilemidir. Allahn evrene tmel nedenleri konumlamas ise bu konuda verilen hkm, kazadr. Gz ap kapama gibi ksa bir an iinde gerekleen ise ilk planlama, tedbirdir. Bu ilerde Allah, yerli yerinde kararlar veren (adil) hakemdir. Evrende meydana gelen, iyi kt, faydal zararl ne varsa
Gazl, el-Maksadul-esn fi erhi meanil-esmaillahil-hsn, nr.: Bessam Apbduvahheb el-Cb, elCeffan vel-Cb lit-tba ven-ner, Limassol 1987, s.94.
41 Age, s.95.
42 Rahman Suresi, 55/5.
40

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Hasan AYIK

54

yce Allahn dilemesi (meieti) dnda deil bilakis Onun iradesi


dhilindedir. te bu iradeden dolay Allah hadiselerin sebeplerini
dzenlemitir. Bu sebeple onlar yaratt43 szyle kastedilen
budur.44
Gazali bu rneklere ramen Allaha ait ilerin geleneksel rneklerle anlalmasnn zor olduunu belirtmektedir. Ancak o
derki, verdiimiz bu rneklerin amac, dikkat ekmek ve uyarmaktr. Bu nedenle muhatabn, asl hedef olan uyary alp, verilen rnei brakarak, bu konuda ve tebih ve temsilden saknmas gerektiini sylemektedir.45
Gazali bu son uyarsyla ncelikle evrende geerli olan nedenselliin arkasndaki gce iaret etmek amacndadr. nk bu
kusursuz yapy uursuz bir ilke zerine bina etmek akln da kabul etmekte zorlanaca bir durumdur. Gazalinin aklamalarn
srasyla izlersek, nce evrenin belli bir nedensellik zinciri iersinde, mekanik bir yap olarak saat gibi ilediini syleyebiliriz.
Bu yapnn ileyiinin saat rnei ile aklanmas, unsurlarnn
cansz olarak kabul edilmesi, hareketlerinin uursuz olduunun
vurgulanmas evrenin dev bir makine gibi iledii fikrini akla getirmektedir. Sz konusu yapnn ileyi tarzndaki ince hesaplar,
evrenin dilinin matematik olduu fikrini de dourmaktadr. Gazalinin evreni bir makine olarak kabul eden Descartesten ve evrenin dilinin matematik olduunu syleyen Kanttan fark, bu
yapnn arkasndaki gcn Allah olduunu sylemesidir. Belki
bir ok filozof iin kadir-i mutlak bir otoritenin dinamik iradesiyle
ileyen bir evrende her eyin her an deiebilir. Evrendeki bu deiim nedeniyle akln bilisel gc zayflayabilir ve nihayet ortada
akl tarafndan kavranabilecek, ilkeleriyle ileyen bir kozmos deil kaos kalabilir. Gazali bu sorulara, Tehaftl Felasife adl eserinde Allahn muhale (kaosa) mrit olmad eklindeki dncesiyle kar koyarken, Allahn sfatlarnn akland Maksadul-esn fi erhi meanil-esmaillahil-hsn, adl eserinde
de, Onun mutlak iradesi yannda dier isimlerini de aklayarak
zmnen yle cevap vermektedir: Allahn sadece dilediini yapan
mutlak irade sahibi bir otorite olmas, insanlarda olduu gibi diledii anda evrenin ilkelerini iptal ederek kaos karabilen mutlak

43

Hud Suresi, 11/ 119.


Gazali, age, S, 95.
45 Gazali, ay.
44

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

55

bir otorite olmas namlna gelmemektedir. nk Allah, sadece


mutlak irade sahibi deil, ayn zamanda evrendeki her eyi layk
olduu yere koyan adil, her eyi bir hesap, plan ve program
zere yaratan hakim, btn varla merhamet eden rahim sfatlarna da sahip olan bir ilahtr. Bu nedenle Onun mutlak iradesini, tek bana ve beer dnyasndaki benzerleriyle deil dier
isim ve sfatlaryla birlikte dnmek gerekmektedir.
Kanaatimizce Gazalinin zorunlu nedensellik konusunda filozoflara getirdii eletirileri, sadece dini kayglarla ortaya konulmu eletiriler kategorisinde deerlendirmek olduka eksik bir
deerlendirme olacaktr. nk Gazali, bandan beri kendi dncesini imkan modalitesi zerine kurmu, elde ettii dorular
da mmkn dorular olarak deerlendirmitir. rnein, bn-i
Rd ile Gazaliyi filozof olmalar bakmndan karlatran
Mubahat Kyel yle demektedir: Eer imdiye kadar yaam
olsalard, Gazali endeterminizmi ve ihtimaliyat mantn kolaylkla benimser, bn-i Rd ise Laplacen stn zeka misalini tasvip ederek mutlak determinizmin tarafn tutard. bn-i Rd savunduu zorunlu determinizm iin Gazalinin istedii akli delil
yerine bir ayetle cevap vererek filozof deil bir din adam olduunu ortaya koymutur. Durumu, bir din adam olduu sylenen
Gazali felsefi planda, bir filozof olduu sylenen bni Rd dini
planda incelemektedir.46
SONU
Sonu olarak diyebiliriz ki Gazaliinin eletirileri, belli bir ontolojik temel zerine kurulmu mantk ilmi erevesinde yaplan
epistemolojik soruturmalardr. Sz konusu eletirilerde Gazali,
btn bir felsefi dnceyi deil, dnemindeki meai filozoflar
eletirmi, onlarn kullandklar delilleri genel-zorunlu-doru
deliller olarak nitelemelerine kar karak bunun epistemolojik
hesabn sormutur. nk Gazali, akla ya da akln ortaya koyduu felsefi dncelere deil, akl iin mmkn modellerden
biri47 olan meai felsefeye ait dncelerin, genel- zorunludorular olarak sunulmasna kardr.
Bunun yannda Gazalinin metafizie de tamamen kar ktn syleyemeyiz. nk o, metafizie deil metafiziin evrenle
Mbahat Kyel, Tehafit Bakmndan Felsefe Din Mnasebetleri, TTK Basmevi, Ankara 1956, s.
81.
47 Kyel, age, s. 39.
46

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

56

Hasan AYIK

ilgili aklamalarnn hayal ve vehme dayand halde zorunludoru olarak kabul edilmesine kar kmtr.
Gazalinin meai felsefeye ynelik bu eletirilerine benzer
dncler, ondan drt yz yl sonra Rnesans dnrlerinden
G. Bruno tarafndan sylenince devrim niteliinde bir deiim
olarak kabul edilmi ve Kilise tarafndan, Romada diri diri yaklmtr. Ayrca Gazalinin eletirilerine baktmzda, onlarn sadece bir anlaya kar k deil, hem o anlayn kulland delillerin mantk ilmi bakmndan deerlendirilmesi, hem de akli
zorunluluk denilen ve burhani delil ad verilen delillerin yetersizliinin ortaya konulmas abas olduunu grebiliriz. Denilebilir
ki Gazalinin bu eletirileri, bir ynyle saf akla dayanan felsefenin, dier bir ynyle saf akln nermelerinin eletirisidir. Bu durum, ayn zamanda saf akln gcnn ve snrlarnn belirlenmesi meselesidir. Gazalinin 11. Yzylda yapt bu eletiriyi D.
Hume ve Kant 18. Yzylda yapabilmi bu sayede Kant dogmatik
uykusundan uyararak akln konusu, snrlarn belirleyebilmitir.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

Gazalinin Eletirileri Felsefeyi Bitirdi mi?

57

KAYNAKA
Altunta, Hayrani bn-i Sina Metafizii, AF Yaynlari, Ankara 1985.
Aristoteles, Metafizik, ev: Ahnet Arslan, Sosyal Yaynlar, stanbul 1996.
Atay, Hseyin bn-i Sinada Varlk Nazariyesi, Geliim Matbaas, Ankara 1983.
Atay, Hseyin Farabi ve bn-i Sinaya Gre Yaratma, AF Yaynlar, Ankara
1974.
Bolay, S. Hayri Aristo Metafizii ile Gazali Metafiziinin Karlatrlmas, MEB
Yaynlar, stanbul 1993.
Casirer, Ernst Kantn Yaam ve retileri, ev: Doan zlem, Ege niversitesi
Basmevi, zmir 1988.
Farabi, Mesail-i mteferrika, A...F Ktphanesi, No: 8372.
Farabi, Kitabu Kategorias, Darul Merk, Beyrut 1986.
Farabi, Dava Kalbiyye, Haydarabat 1349.
Gazali, Tehaftl Felasife, Darul Merk, Beyrut 1990.
Gazali, el- ktisat fil tikat,Darl Ktbil lmiyye, Beyrut 1983.
Gazali, Miyarl-Ulm, thk. Sleymen Dnya, Darl Marif, Msr 1961.
Gazl, el-Maksadul-esn fi erhi meanil-esmaillahil-hsn, nr.: Bessam
Apbduvahheb el-Cb, el-Ceffan vel-Cb lit-tba ven-ner, Limassol
1987.
Gkberk, Macit Felsefe Tarihi, Remzi Kitabevi, stanbul 1980.
bn-i Sina, Kitabu- ifa- Manta Giri, ev: mer Trker, Litera Yaynclk,
stanbul 2006.
Kutluer, lhan bn Sn Ontolojisinde Zorunlu Varlk, z Yaynclk, stanbul
2002.
Kyel, Mbahat Tehafit Bakmndan Felsefe Din Mnasebetleri, TTK Basmevi, Ankara 1956.
Neker, Ahmet Mustalaht cmiil-ulm, Mektebet Lbnan, Beyrut, 1997.

Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, IX (2009), say: 2

You might also like