You are on page 1of 32

HAYALETLER SONATI

STRINDBERG

KLER

Yal Adam : Hummel, bir irket yneticisi. renci : Arkenholtz. St Kz : Bir hayalet. Beki'nin Kars. Beki. Siyahl Hanm : Beki'nin kars ile l Adam'n kz. Kara Kadn da denebiliyor. Mumya : Albay'n kars. Albay. Kz : Albay'n, aslnda, Yal Adam'n kz. Soylu : Baron Skanskorg. Siyahl Hanm'n nianls. Johansson : Yal Adam'n ua Bengtsson : Albay'n ua. Nianl Kadn : Ak sal, yal bir kadn. Bir zamanlar Yal Adam'n nianlsdr. A Kadn. Hizmeti Kz. Dilenciler.

BRNC PERDE

(Dars, Zemin kat ndeki sokaa bakan, modern bir evin d yz. Zemin kat sada. Yuvarlak Oda'yla biter; stnde bayrak direkli bir balkon olan Birinci Kat. Yuvarlak Oda'nn pencereleri evin nne, sokaa alr. Evin kesi, arkaya doru uzanyor sanlan bir yan sokaa bakar. Oyunun banda, Yuvarlak Oda'nn kepenkleri iniktir. Kepenkler kalkt zaman, gen bir kadnn ba dallarla evrili, gne yla yan, beyaz bir mermer heykeli grnr. Yuvarlak Oda'nn solunda, penceresinin n mavi, beyaz, pembe smbl sakslaryla dolu Smbll Oda. Daha solda, arkada, gz alc, iki kanatl giri kaps; iki yannda, byk defne sakslar. Trabzanlar maun ve pirin, beyaz mermer basamaklar gsteren n kapnn kanatlar sonuna kadar aktr; solunda, dikiz aynas* olan bir baka zemin kat penceresi. Yuvarlak Oda'nn st kesindeki balkonun demirlerine, mavi ipek bir yorganla iki beyaz yastk; solundaki pencereye ise beyaz yatak araflar serilmitir.** Evin nnde, n planda, yeil bir sra. Sanda, ime suyu akan bir sokak emesi. Solunda, ta bir ilan stunu. Perde ald zaman, evrede bulunan kiliselerin anlar almaktadr; bir pazar sabahdr.) (Siyahl Hanm merdivenlerde kprdamadan durur. Beki'nin Kars kapnn nn siler, kaplarn tokmaklarn parlatr, defneleri sular. Yal Adam ilan stununun yannda, tekerlekli koltuunda gazete okumaktadr. Sa sakak beyazdr; gzlk kullanr. St Kz elinde st iesi dolu bir sepet, keyi dnp girer. stnde yas giysisi, beyaz apka; ayanda kara oraplar, kahverengi pabular vardr. apkasn karr, emenin stne asar, alnnn terini siler, ellerini ykar, suyu ayna gibi kullanp salarn dzeltir. Bir gemi dd iitilir. O anki susku, yaknda bulunan bir kilisedeki orgun derinden gelen sesiyle bozulur. Bir an sonra, her ey susup, St Kz tuvaletini bitirdii sra, renci soldan girer. Uykusuz bir gece geirmitir, traszdr. Dosdoru emeye gider. Konumadan nce bir an duralar.) RENC : Alabilir miyim u tas? (St Kz tas kendine doru eker.) Bitmedi mi iiniz daha? (St Kz rkerek bakar.) YALI ADAM (kendi kendine): Kiminle konuuyor bu olan? Ortada hi kimseyi grmyorum ben. Akln karm olmasn? (brlerini byk bir aknlkla izlemeye koyulur.) RENC : Ne bakp duruyorsunuz yle? ok mu kt halim? E, ne yapaym, hi uyuyamadm bu gece. Siz yoksa felekten bir gece mi aldm sanyorsunuz?... (St Kz kprdamadan durur.) tim sanyorsunuzdur, yle deil mi? Azm iki kokuyor mu peki? (St Kz kprdamadan durur.) Biliyorum, tra olmadm. Hadi kzm, su versenize bana, bunu hak ettim nk. (Duralar.) Peki, anlalan her eyi anlatmam gerekiyor. Btn gece

yara sarp, yarallara baktm. u grdnz ev, bu gece kt srada ben ordaydm. rendiniz ite. (St Kz tas alkalar, doldurup verir.) Sa olun. (Kprdamadan duran St Kz'a yavaa seslenir.) Bir iyilik etmek ister misiniz bana? (Duralar.) Olay u, siz de gryorsunuzdur ya, gzlerim mikrop kapt. Ellerim hep cesetlere, yaralara dedii iin, gzlerime yaklatrmak tehlikeli olur. Mendilimi alsanz da, olduka temizdir, u serin suya banp gzlerimi ykasanz? Bunu yapar msnz bana? yi yrekli o Samiriye'liyi oynar msnz? (St Kz duralar, ama syleneni yapar.) Sa olun, yavrum. (renci para torbasn karr, tekiyse kar koyar.) Balayn aptallm, uyku sersemiyim de... (St Kz yok olur.) YALI ADAM (renci'ye) : Sze kartm iin zr dilerim; dn geceki kaza sahnesinde bulunduunu iittim de, tam da gazetede onu okuyordum imdi. RENC : km m gazetede hemen? YALI ADAM : Btn olup bitenler, resmin bile km. Bir eye yanyorlar yalnz, gen rencinin adn renememiler. RENC : Yok canm. (Gazeteye bir gz atar.) Evet, bu benim, yo hayr, hibir zaman. YALI ADAM : Kimdi o demin konutuun? RENC : Grmediniz mi? (Duralar.) YALI ADAM : Adn sorsam bir kusur etmi olmam ya. RENC : Ne fark eder? nl olmak hi ilgilendirmez beni. Her vgnn altnda yatan bir yergi de vardr. nsanlar yerme sanat bylesine derinlemitir ite... Hem hibir dl beklemiyorum ben.. YALI ADAM : Durumunuz iyi o halde? RENC: Yo, kesinlikle deil, tam kart, yoksulum ok. YALI ADAM : Biliyor musun, sanki sesini daha nce iitmi gibiyim. Baz szckleri tpk senin gibi syleyen bir arkadam vard genliimde. Onun gibi konuma biimi olan birine rastlamadm daha. Bir o, bir de sen. Tccar Bay Arkenholtz'la bir yaknln olmasn? RENC : Babamd. YALI ADAM : Ne tuhaf u yazg denen ey. Ben seni daha ocukken grmtm, ok ac koullar iinde. RENC: Evet biliyorum, tam iflas borusu ald bir zamanda dnyaya gelmiim.

YALI ADAM : Hah ite. RENC : Adnz neydi sizin? YALI ADAM : Hummel. RENC : Siz o musunuz yoksa?...Anmsyorum da... YALI ADAM : Aile iinde admn getiini sk sk duyar mydnz? RENC : Evet. YALI ADAM : Azck tiksintiyle sz edilirdi herhalde? (renci susar.) Eh, tahmin ederim bunu. Baban benim iflas ettirdiimi sana sylemilerdir sanrm. Aptalca hesaplar yznden iflas eden insanlar, aptal yerine koyamadklar insanlar yznden iflas ettiklerine inanrlar. (Duralar.) Gerek u ama. Baban, o srada biriktirdiim btn paray, on yedi bin kronumu dolandrmt. RENC: Tuhaf ey dorusu, ayn hikyenin birbirinden byle iki ayr ekilde anlatlmas. YALI ADAM : Anlattklarmn doru olmadna inanmyorsundur her halde? RENC : Hangi birine inanaym? Babam da yalan sylemezdi. YALI ADAM : Oras yle, babalar yalan sylemez hi. Ama, ben de bir babaym, demek ki... RENC : Ne demek istiyorsunuz yani? YALI ADAM : Baban ykma uratmaktan ben kurtardm. Ama o, grd iyiliin altnda kalm olmaktan doan korkun bir kinle dedi bunu. Kendi ailesine benden kt sz edilmesini retti. RENC : Belki de yaptnz o yardm kmseyerek yzne vurup, kendisini o hale siz getirdiniz. YALI ADAM : Her trl yardm kmseyicidir, baym. RENC : Ne istiyorsunuz benden? YALI ADAM : Para istediim yok. Kck bir hizmette bulun yeter, her eyi demi olursun. Gryorsun sakatm. Kimi bunun benim kabahatim olduunu sylyor, kimi de kabahati annemle babama yklyor. Bense, btn uurumlaryla, kabahati yaamn kendisine yklemeyi daha doru buluyorum. Neden dersen, insan tuzan birinden kurtulsa, tepetaklak bir bakasna dyor. Neyse, benim ne merdiven kacak, ne de bir kap zili alacak halim var. te bunun iin bana yardm etmeni istiyorum.

RENC : Ne gibi bir yardmda bulunabilirim size? YALI ADAM : nce koltuumu u yana it de, urdaki oyun ilanlarn okuyabileyim. Ne oynuyor bu akam renmek istiyorum. RENC (tekerlekli koltuu iterek) : Yok mu size bakan biri? YALI ADAM : Var ama, bir i iin gitti, nerdeyse dner. Tp m okuyorsun? RENC : Hayr, dilbilimi; ama, ne yapacam hi bilmiyorum. YALI ADAM : Demek yle. Matematiin iyi mi? RENC: Eh, olduka. YALI ADAM : Gzel. Belki bir ie girmek istersin? RENC: sterim ya. YALI ADAM : ok iyi. (Oyun ilanlarn inceler) Valkyrie oynuyor matinede. Demek, Albay'la kz da orda olacak. Hep altnc srann en sonunda oturduuna gre, ben de seni onun yanna oturturum. Ltfen, git imdi telefon kulbesine, altnc sradan seksen ikinci koltuk iin bir bilet ayrt. RENC: Operaya m gideceim yoksa? YALI ADAM : Evet. Dediimi yap, ilerin yoluna girecek. Seni mutlu, zengin, onurlu biri olarak grmek istiyorum. Dn gece kahraman bir kurtarc gibi ortaya kn, sana hemen n kazandracaktr. Adn bir ie yarayacak hi olmazsa. RENC (telefon kulbesine giderek) : Ne tuhaf bir serven? YALI ADAM ; Kumarbaz msn? RENC: Ne yazk, evet. YALI ADAM : Talihin yaver gidecek. Hadi imdi, telefon et! (renci gider. Yal Adam gazete okur. Siyahl Hanm kaldrma geer, Bekinin Kars ile konuur. Yal Adam kulak verir; oysa, izleyiciler hibir ey duymaz. renci dner.) RENC: Oldu. YALI ADAM : u evi gryor musun? RENC: Tabii, ka kez durup durup bakmmdr. Dn pencerelerine gne vurduu sra nnden geiyordum da, ierde kim bilir ne gzellikler, ne incelikler vardr diye dler kurdum kendi kendime. Dedim ki yanmdakine:

"u st katta yaamay dnsene bir kez; gen ve gzel bir karn; iki cici yavru; ylda da yirmi bin kron gelir." YALI ADAM : Demek byle eyler syledin. Bunlar dedin demek. Gzel, ok gzel! Ben de bu evden ok holanrm. RENC: Siz hep kafanzda ev mi dnrsnz? YALI ADAM : Hmm, evet. Ama, sylediin anlamda deil. RENC: Tanyor musunuz burda oturanlar? YALI ADAM : Tek tek. Zaten, ben yata bir insan herkesi tanr; onlarn ana babalarn, byk ana babalarn da. Ne de olsa, insann onlarla u ya da bu ekilde bir ilikisi oluyor. Tam seksenindeyim imdi. Ama kimse beni, aslnda kim olduumu bilmez, insanlarn alnyazlaryla ilgilenirim ben. (Yuvarlak Oda'nn kepenkleri kalkar. Albay sivil giysileriyle grnr. Pencerenin dndaki s leine bakar, yeniden odaya dner, mermer heykelin nnde durur.) Bak ite, operada yannda oturacan Albay bu. RENC : Albay o mu? Hibir ey anlamadm desem yeri, bir peri masal sanki. YALI ADAM : Baym, benim btn hayatm bir peri masal kitabna benzer. Masallar baka baka da olsa, onlar birbirine balayan ilmik tektir. Ama asl konu, kendini hep yineleyip durur. RENC: Kim o mermer heykel? YALI ADAM : O mu? Kars tabii. RENC: Bu kadar harika bir insan myd? YALI ADAM : Eh... yle. RENC: Anlatsanza! YALI ADAM : insanlar yarglayamayz, delikanl. Ben imdi kalkar da Albay kendisini dvd iin onu terkettiini, ama sonra yeniden ona dnp ikinci kez onunla evlendiini, imdi de ierde bir mumya gibi oturup kendi heykeline taptn syleyecek olursam, hi kukusuz, deli sanrsn beni. RENC: Anlayamadm. YALI ADAM : Anlayacan da hi sanmyorum. Ha, bak, bir de smbll penceremiz vardr; burda Albay'n kz yaar. Kendisi dolamaya kt ama, nerdeyse gelir. RENC : Peki, bekiyle konuan kara kadn kim?

YALI ADAM : Eveet, bu biraz karktr ite; u beyaz araflar grdn yerdeki l Adam'la ilgili bir eydir bu. RENC: Niin kark oluyor ki? Kim o adam? YALI ADAM : Senin benim gibi bir insand; ama asl gze arpan yan, caka satyd. Eer, pazar gn domu bir ocuk olaydn, yarya ekili konsolosluk bayrana bakmak iin onun kapdan kn grrdn o an. Senin anlayacan, konsolostu. elenkli talardan, aslanlardan, tyl apkalardan, renkli kurdelelerden holanrd. RENC : Pazar gn domu bir ocuk mu dediniz? Bana bir pazar gn doduumu sylemilerdi. YALI ADAM : Yok canm, sahi mi? oktan anlamalydm bunu. Gzlerinin renginden okudum, bakalarnn gremediini gryorsun. Hi fark ettin mi? RENC: Bakalarnn ne grdn bilmiyorum ama, zaman zaman... Of, insan byle eylerden sz etmez ki! YALI ADAM : Emindim zaten. Bana edebilirsin, byle eylerden anlarm nk. RENC: Diyelim, dn gece... Daha sonra o evin kt, u karanlk, darack sokaa bir ey ekti beni. O yne gittim ve daha nce hi grmediim o evin nnde durdum. Sonra, duvarda bir atlak iliti gzme... tahtalarn atrdadn duydum... Kotum hemen, duvarn altnda kalmak zere olan bir ocuu ektim kardm. Bir dakika sonra ev kt. Kurtulmasna kurtulmutum, ama ocuk kollarmn arasnda yoktu, bense tuttuumu sanyordum. YALI ADAM : Tamam, tam dndm gibi ite. Sylesene, daha demin u emenin yannda, niye yle hareketler yapyordun? Niye konuuyordun kendi kendine? RENC: Konutuum St Kz grmediniz mi yoksa? YALI ADAM (rperir.) St Kz m? RENC: Tabii ya, bana tas uzatan kz. YALI ADAM : Sahi mi? Demek buydu olay. Neyse, grm bu kadar, ama yapabileceim eyler de var. (Nianl Kadn dikiz aynal pencerenin yanna oturur.) Bak u pencerede duran yal kadna, gryor musun? Bir zamanlar nianlmd, altm yl nce. Yirmi yandaydm. Yo, heyecanlanma, tanmaz beni. Her gn birbirimizi grrz, yine de hi etkilemez beni, oysa bir zamanlar, birbirimizi sonuna dein seveceimize ant imitik, sonuna dein!

RENC: Ne aptalmsnz o gnler. Biz, sevgilimiz olan kzlarla hi byle konumayz. YALI ADAM : Balayn bizi, delikanl, daha iyisini bilmiyorduk. Ama, u yal kadnn da bir zamanlar gen ve gzel olduunu dnebiliyor musunuz? RENC: Pek gstermiyor. Ama, baklarnda yine de bir ekicilik var. Gzlerini gremiyorum. (Bekinin Kars, kesilmi am dal* dolu bir sepetle dar kar.) YALI ADAM : Oo, bekinin kars! Kara Kadn, bunun l Adam'dan olan kzdr ite. Onun iin kocasn beki yaptlar ya. Bu Kara Kadn'la evlenmek isteyen biri var, byk umutlar besleyen bir soylu. Boanma davas peinde imdi; anlarsn ite, karsndan. Kadn ondan kurtulmak iin, ta bir konak armaan ediyor ona. Bu asalak soylu, l Adam'n damad; yatak takmlar balkonda havalandrlyor, gryorsun ya, ite onun. ok kark eyler, senin anlayacan. RENC : Korkun kark. YALI ADAM : Kark ya. ok basit grnse bile, ii d kark. RENC: l Adam kimdi peki? YALI ADAM : Daha demin sormutun bunu, ben de yantlamtm. Eer satclarn getii u kede durup bakacak olsaydn, yardmda bulunduu bir ok yoksulu grrdn; iine geldii zamanlarda tabii. RENC: yiliksever bir adamm demek. YALI ADAM : Eh, arasra. RENC: Her zaman deil mi yani? YALI ADAM : Yok canm, insanlar byledir ite. imdi, u koltuu gne alan bir yere itsen ok dm, insan hareket edemeyince kan donuyor. Yaknda leceim, biliyorum, ama, lmeden nce yapacak birka iim var. Bak tut u elimi, nasl yorum. RENC (Yal Adam'n elini tutar) : Evet, inanlmaz bir biimde. (Elini geri ekmek iin bo yere abalar.) YALI ADAM : Brakma beni. Artk, yorgun ve yalnzm, ama biliyorsun byle deildim imdiye kadar. Arkamda korkun uzun bir yaam var, korkun uzun. nsanlar mutsuz kldm, onlar da beni; birbirini gtrr, ama, lmeden nce seni mutlu grmek istiyorum. kimizin de alnyazs birbirine bal.

RENC: Brakn elimi. Btn gcm kesiyorsunuz. Kanm donduruyorsunuz. Benden istediiniz ne? YALI ADAM (rencinin elini brakr) : Sabrl ol, greceksin. te, gen hanm geliyor. (zleyiciler Kz daha gremedikleri halde, onlar Kz'n yaklan izlerler.) RENC: Albay'n kz m? YALI ADAM : Onun kz? Evet. Byle harika bir ey grdn m? RENC: O ierde duran mermer heykele benziyor. YALI ADAM : Biliyorsun, annesi. RENC: Hakknz var. Doutan bu denli dii bir kadn hi grmemitim. Ne mutlu onunla evlenene! YALI ADAM : Sen gryorsun bunu, baka kimse onun gzelliinin farknda deil. O halde, bir alnyazs bu. (stnde ngiliz ata binme giysileri, Kz girer. Kimsenin gzne arpmadan, Bekinin Kars'na birka sz sylemek iin, kapya doru ar ar gider; sonra, eve girer. renci, gzn eliyle kapatr.) YALI ADAM : Alyor musun? RENC: Umutsuz bir ey karsnda, ylgnlktan baka elden ne gelir. YALI ADAM : stediimi gerekletirecek bir destek bulabilsem kendime, yalnz kaplar deil, kalpleri de aabilirim. Bana bir hizmet yap, sonra gl olacaksn. RENC: Bir alveri mi bu? Yoksa size ruhumu mu satacam? YALI ADAM : Hibir eyini satacak deilsin. Bak dinle, ben btn yaamm boyunca sadece aldm. imdi ise vermenin, vermenin zlemini ekiyorum. Kimse almyor ama. Zenginim, ok zenginim, yaam elimden skp alan 'iyi shhatte olsunlar'dan baka hibir mirasm yok. Olum ol. Ben daha yayorken, al mirasm. Yaamn keyfini kar, ben de seni gzleyim, hi deilse uzaktan. RENC : Ne yapmam gerekiyor? YALI ADAM : nce Valkyrie'ye git. RENC : O tamam. Daha baka?

YALI ADAM : Bu gece orda olmalsn, o Yuvarlak Oda'da. RENC : Ben oraya nasl girerim? YALI ADAM : Valkyrie yoluyla. RENC : Niye beni kendinize ara olarak setiniz? Beni tanyor muydunuz daha nceden? YALI ADAM : Pek tabii. Uzun zamandr gzm sendeydi. Sen imdi yukar balkona bak. Hizmeti kz, Konsolos iin bayra yarya ekiyor. imdi de yatak takmlarn tersine eviriyor. Gryor musun ordaki mavi yorgan? ki kii altna girip rtnsn diye yaplmt, ama bir kiiyi rtyor artk. (Giysilerini deitirmi olan Kz pencerede grnr; smblleri sular.) te benim yavrum. Bak, bir bak u kza! ieklerle konuuyor. Kendisi de tpk o mavi smble benziyor, ne dersin? Hep sular onlar, hem de arnm suyla; ieklerse, bu suyu renge ve gzel kokulara dntrr. te, Albay geliyor, elinde de gazete. ken evle ilgili yazy gsteriyor, imdi de senin resmini. Kz ilgisiz deil. Senin yiitliklerini okuyor... Hava kapyor galiba. Eer yamura evirirse, iim i, umarm Johansson dner hemen (Hava bulutlanp kararr. Dikiz aynas nnde oturan Nianl Kadn penceresini kapar.) te, nianlm kapyor penceresini. Yetmi dokuz yanda. Yaamnda kulland tek ayna, u dikiz aynasdr ite. Nedenine gelince, ona bakt zaman, kendisini deil, darsn grr, hem iki yandan. Ama, dardan biri onu grrm aklna bile getirmez bunu. Neyse, ho bir yal hanm ite. (O anda, kefene sarl l Adam, kapda grnr.) RENC: Aman Tanrm ne gryorum! YALI ADAM : Ne gryorsun? RENC: Grmyor musunuz? l Adam, urda, kapnn eiinde. YALI ADAM : Ben hibir ey grmyorum. Ama, bekliyordum bunu. Anlatsana! RENC: Sokaa doru ilerliyor. (Duralar.) Ban evirip yukarya, bayraa bakyor. YALI ADAM : Ne demitim ben sana? Hi kukun olmasn, gelen elenkleri tek tek sayacak, kartvizitlerin stne bakacaktr. Unutmu olan varsa vay haline. RENC: Keyi dnyor. YALI ADAM : Arka kapda bekleen yoksul saysn saymaya gitmitir. Yoksullar sse benzer, senin anlayacan. "Herkesin duacsdr onlar." Neyse, benim duam alamaz o adam. Aramzda kalsn, byk bir alakt.

RENC: Ama iyiliksever. YALI ADAM : Hep kafasnda o kendi byk cenaze trenini dnen, iyiliksever bir alak. Kendi sonunun geldiini anlad zaman, elli bin kron dolandrd devletten. Kzysa, baka bir kadnn kocasyla ilikide, vasiyetnameyi bekliyor. Btn konutuklarmz duyabilir bu alak adam, ama, duyarsa duysun. Hah, Johansson geliyor ite! (Johansson girer.) Hesap ver bakalm! (Johansson konumaya balar, ama izleyiciler duymazlar.) Evde yokmu, ha? Eein birisin sen. Peki, telgraf ne oldu? Hibir ey mi? Ee, devam et.... Bu akam altda m? Bu iyi ite. zel say m dedin? Btn knyesiyle, Arkenholtz, renci, doumu ...ana babas... ok iyi. Nerdeyse yamur yaacak... O ey iin ne dedi? Demek yle. Yapmayacak m? Yapmas gerekir. Hah, soylu geliyor. Johansson, u kenin arkasna it beni, yoksullar ne diyor bir dinleyeyim. Arkenholtz, sen burda bekle beni. Tamam m? (Johansson'a Hadi, abuk ol. (Johansson tekerlekli koltuu kenin arkasna doru iter. renci smbllerin topran eeleyen Kz'a bakp durur. stnde yas giysileriyle Soylu Adam girer, eikte bir aa, bir yukar dolaan Siyahl Hanm'la konuur.) SOYLU : Bu konuda ne yapabiliriz baka? Beklemek gerekiyor. SYAHLI HANIM : Ben bekleyemem. SOYLU : Bekleyemez misin? Taraya git o zaman. SYAHLI HANIM : Onu yapmak istemiyorum. SOYLU : uraya gel, yoksa konutuklarmz iitilecek. (lan stununa doru gidip, konumalarn bakalarnca iitilmeyecek biimde srdrrler. Johansson dner.) JOHANSSON (renci'ye) : Beyefendi, br eyi unutmamanz istiyor, baym. RENC (duralar): Buraya bakn... sylesenize hele... efendinizin kim olduunu? JOHANSSON : Nasl anlataym, birok ey, her eydi bir zamanlar. RENC : Akll adam mdr? JOHANSSON : Akllnn ne demek olduuna bal. Btn yaam boyunca, pazar gn domu bir ocuk aradn syler, belki de doru deildir. RENC: Ne istiyor? Her eyi elde etmek isteyen biri, deil mi?

JOHANSSON : stedii ey, gl olmak. O tekerlekli koltuunda, sabahtan akama kadar, sanki Tanr Thor gibi dolap duruyor. Evleri gzden geiriyor, ykp, yeni sokaklar ayor, alanlar kuruyor... Evlerin iine girdii de oluyor, pencerelerden szyor. nsanlarn alnyazsyla oynuyor, dmanlarn ldryor, hi balamyor. Dnebilir misiniz, baym? Bu iars sakat adam, Don Juan'n biriydi bir zamanlar, kadnlar hep kendi elinden kard halde. RENC: Nerden karyorsunuz bunu? JOHANSSON : Bakn, kadnlardan bkt m, brakrd, onlar ayrlsn, yle kurnazdr. Gelgelelim, neye benziyor imdi, insan pazarnda dolanan bir at hrsz. nsanlar her trl yoldan almay bilir. Beni, yasalarn elinden yazl olarak ald. Aslnda, bir hata yapmtm, hmm, evet, bunu da bilen tek kii oydu. Beni hapse attraca yerde, tuttu kle yapt. Klelik ediyorum imdi, boaz tokluuna, hi gzel bir ey deil tabii. RENC: Bu evde yapmay tasarlad ey ne yleyse? JOHANSSON : Ondan sz etmeyeceim. Olduka kark bir i. RENC : Btn bunlardan kendimi syrsam iyi olur herhalde. (Kz pencereden bileziini drr.) JOHANSSON : Bakn! Kk hanm bileziini drd pencereden.(renci yavaa gider, bilezii yerden alr, kendisine souk bir biimde teekkr eden Kz'a verir, Johansson'un yanna dner.) Demek, bu ilerden syrlmay dnyorsunuz. Hi de sandnz kadar kolay ey deil bu, sizi kendi ana drm bir kez. Ayrca, u yeryznde hibir eyden korkusu yoktur onun, yo, bir eyden, daha dorusu, birisinden... RENC : Hi sylemeyin. Ben biliyorum galiba. JOHANSSON : Nasl bilebilirsiniz? RENC: Tahmin ediyorum. Kk bir st kz, deil mi? Ondan korkuyor JOHANSSON : Ne zaman bir st arabas grse, ban te yana evirir. Ayrca, uykusunda sayklar. Anlalan, bir zamanlar Hamburg'daym... RENC : Bu adama gven olur mu dersiniz? JOHANSSON : iniz derse, gvenebilirsiniz. RENC : Ne yapyor o kenin ardnda? JOHANSSON : Yoksullara kulak veriyor. ki ift laf ediyor, talar bir bir yerinden oynatyor, ev knceye kadar; tabii, benzetmeli konuuyorum.

Kltrl bir adam olduumu anlamsnzdr. Bir zamanlar kitapydm... Hl gitmeyi dnyor musunuz? RENC: yilikten anlamaz biri olmak istemem. Bir zamanlar babam kurtarmt, karlnda kk bir hizmet bekliyor benden. JOHANSSON :Ne hizmeti? RENC : Valkyrie'ye gitmemi. JOHANSSON : Bu benim dmda bir i. Ama o hep yeni ooyunlar peindedir. O polisle konumasna bir gz atn. Hep katdr polislere. Kullanr onlar, kendi karlarna bulatrr, azlarndan laf alabilmek iin uydurma szlerle oyalayp durur. Bakn grn, daha akam olmadan o Yuvarlak Oda'da karlayacaklardr onu. RENC : Ne aryor orda? Albay'la ilikisi ne? JOHANSSON : Ne olduunu kestirebiliyorum, ama tam deil. Oraya girdiinizde kendiniz anlarsnz. RENC : Hibir zaman olamayacam orda. JOHANSSON : Bu size bal. Valkyrie'ye gidin. RENC : Tek yol bu mu? JOHANSSON : O yle dediyse yle. Bakn bir una, sava arabasnda duruuna bakn, nasl da bir zafer havas iinde, dilencilere ektiriyor arabasn. Onlar da bu ektiklerine karlk, yalnzca kuru t alyorlardr, onun cenaze treninde neler yapacaklarn. (Yal Adam bir dilencinin ittii, brlerinin de pei sra geldikleri tekerlekli koltuunda ayaa kalkm olarak orta yerde grnr.) YALI ADAM : Selam dnk kazada kendi yaamn gze alarak, birok insan kurtaran soylu gence, Arkenholtz'a kere sa ol! (Dilenciler apkalarn karrlar, ama sa ol ekmezler. Pencerede duran Kz mendilini sallar. Albay Yuvarlak Oda'nn penceresinden izler. Yal Kadn penceresine kar. Balkonda duran Hizmeti Kz bayra yukar kadar eker.)Alklayn, vatandalar. Evet, bugn bir Pazar gn. Ben bir pazar gn domadm ama, bende ileriyi grme, yaralar sarma gc vardr. Bir zamanlar, boulan birini yeniden yaama kavuturmutum. Hamburg'dayken, tpk byle bir pazar gn... (Yalnz renci ile Yal Adam tarafndan grlen St Kz girer. Boulan biri gibi kollarn havaya kaldrr, gzlerini Yal Adam'a diker. Yal Adam koltuuna ker, yz rknt iinde akl kalr.) Johansson! abuk gtr beni burdan!... Arkenholtz unutma Valkyrie'yi!

RENC: Nedir btn bunlar? JOHANSSON : Greceiz. Greceiz.

KNC PERDE

(Yuvarlak Oda. Arkada bir ini soba; yanlarnda bir ayna, bir sarkal saat, byk kollu bir amdan. Sobann sanda yeil, maun deli bir salonun giri kaps. Solunda, tpk duvardaki ktla kapl bir dolaba alan kap. Palmiye glgesindeki heykelin nnde, heykeli gizlemesi iin bir paravana. Solda bir kap, Kz'n oturmu kitap okumakta olduu Smbll Oda'ya alr. Yeil Oda'da yaz yazmakta olan Albay'n ise srt grnr. Albay'n ua Bengtsson salondan ieri girer, srtnda uak giysileri. Garson giysileriyle, Johansson onu izlemektedir.) BENGTSSON : Johansson, ben paltolar alrken, sen de ay verirsin. Daha nce yaptn m hi? JOHANSSON : Dorusu, gndzleri bir sava arabasn itip duruyorum, biliyorsun ama geceleri, bu gibi arlarda garsonluk yaparm. Bu evde olmay hep dlemiimdir. Tuhaf insanlar burda yaayanlar, yle deil mi? BENGTSSON : Eh, pek olaan kii saylmazlar. JOHANSSON : Mzikli toplant gibi bir ey mi olacak? BENGTSSON : Her zamanki gibi bir hayaletler yemei, biz yle deriz. ay iip, hibir laf etmezler, ya da hep Albay konuur. Biskvilerini krarlar, hepsi de ayn anda. Tavan arasndaki fareler gibi ses kar. JOHANSSON : Niye hayaletler yemei diyorsunuz? BENGTSSON: Hayaletlere benziyorlar. Tam yirmi yldr byle sryor bu. Hep ayn eyleri syleyen, ya da ak etmekten ekinip azn amayan, hep ayn insanlar. JOHANSSON : Evin bir hanm yok mu? BENGTSSON : Yoo, var, ama deli. Gz a gelmedii iin bir dolabn iinde oturur. (Kt kapl dolab gsterir.) Orda. JOHANSSON : Orda m? BENGTSSON : Ne yapalm, pek olaan kii saylmadklarn sylemitim sana.

JOHANSSON : Peki, nasl biri? BENGTSSON : Mumyaya benziyor. Bir gz atmak ister misin? (Dolabn kapsn aar.) te burda. (Albay'n karsnn soluk, mumyaya benzeyen hali grnr.) JOHANSSON: Aman Tanrm! MUMYA (mrldanr): Ne ayorsun kapy? Sana kapal tut demedim mi? BENGTSSON (tatl dille): A a a a. Cici kz ol bakalm, sana sonra gzel eyler vereceim. Cici Polly. MUMYA (papaan gibi) : Cici Polly. Sen misin orda, Jacob? Krrrr. BENGTSSON : Kendini papaan sanr, belki de hakl. (Mumya'ya) Polly, slk alsana bize! (Mumya slk alar.) JOHANSSON : Pes dorusu, yaammda ok ey grdm ama, bu geti hepsini. BENGTSSON : Gryor musun, bir ev eskiyince nasl balklayor, insanlar da yle, uzun zaman bir arada oturup, birbirlerine ac ektirdike, sonunda deliriyorlar? Evin hanm, sussana sen, Polly! urdaki mumya ite, krk yldr burda yaar, ayn koca, ayn eya, ayn tandk kiiler, ayn dostlar. (Dolabn kapsn kapar.) Bu evde olup bitenler, eh, bu benim dmda kalan bir ey. u heykele bak, onun genlii. JOHANSSON : Hey Tanrm! O mumya bu mu? BENGTSSON : Bu ya. insann alayaca geliyor. Nedense, kendi kafasnda kurduu ey midir nedir, sanki papaan gibi olmas gerekiyor, o konuma biimi, sakat ya da hasta insana dayanamay. Hasta olduu iin, kendi kzn bile grmeye dayanamyor. JOHANSSON : Hasta m kk hanm? BENGTSSON : Bilmiyor muydun? JOHANSSON : Yo. Ya Albay, o kim? BENGTSSON : Grrsn. JOHANSSON (heykele bakarak}: Ne korkun ey unu akldan geirmek... Ka yanda imdi? BENGTSSON : Kimse bilmiyor. Dediklerine baklrsa, otuz beindeyken on dokuzunda gzkrm. yle olduuna Albay' da inandrm, hem bu evde.

Duvarn yanndaki o Japon paravanas ne iin, biliyor musun? lm perdesi diyorlar ona. Biri lecei zaman, nne geriyorlar; tpk hastanelerde olduu gibi. JOHANSSON : Ne korkun bir ev! renci ocuk da, sanki cennetmi gibi, ieri girmeye can atp duruyordu. BENGTSSON : Ne rencisi? Ha, bildim. Bu akam buraya gelecek olan. Albay'la kk hanm, her naslsa operada rastlamlar ona. Hmm. imdi de soru sorma sras bende. Senin o efendin kim, u tekerlekli koltuktaki? JOHANSSON : Ee, o ey... O da gelecek mi yoksa? BENGTSSON: arl deil. JOHANSSON : Gerekiyorsa, arlmadan da gelir. (Yal Adam stnde frak, banda silindir apka, koltuk denekleriyle salonda grnr. leriye doru szlr, kulak verir.) BENGTSSON : Yal eytann biri, yle deil mi? JOHANSSON : Sapna kadar. BENGTSSON : Huysuz bir bunaa benziyor. JOHANSSON : Kilitli kaplardan getiine baklrsa, ayrca, ylann biri. (Yal Adam ilerler, Johansson'u kulandan yakalar.) YALI ADAM : Boboaz! Ayan denk al: (Bengtsson'a) Burada olduumu syle Albay'a. BENGTSSON : Evet ama, konuklar bekliyoruz. YALI ADAM : Biliyorum. Geliim hi beklenmiyordu herhalde, ama, beklediklerinizin gelii kadar iyi bir geli bu. BENGTSSON: Anlyorum. Kimin adn vereceim? Bay Hummel mi? YALI ADAM : Tam stne bastn. (Bengtsson salondan kar, kapsn arkadan kapad Yeilli Oda'ya geer.) k dar! (Johansson duralar.) k dar! (Johansson kar; Yal Adam oday inceler, heykelin nnde byk bir aknlkla durur.) Amelia! Bu o, o! MUMYA (dolabn iinden): Cic-ci Polly. (Yal Adam irkilir.) YALI ADAM : Bu da ne? Yoksa bir papaan m var bu odada? Ama ben grmyorum.

MUMYA : Orda msn, Jacob? YALI ADAM : Bu ev perili. MUMYA: Jacob! YALI ADAM : Korktum. Demek bu tr gizler saklyorlar bu evde. (Srt dolaba dnk, duvardaki bir resme bakar.) te o, o! (Mumya, Yal Adam'n arkasndan ortaya kar;fran ucundan eker.) MUMYA : Krrr!.. Krrr! YALI ADAM (birdenbire silkinerek) : Aman Tanrm, kim o? MUMYA (doal bir sesle): Jacob mu? YALI ADAM : Evet, adm Jacob. MUMYA (cokuyla): Benimki de Amelia. YALI ADAM : Yo, hayr, yo... Aman Tanrm! MUMYA : te, bu hale geldim. Yaa (Heykeli gsterir.) O haldeydim. Yaam insann gzn ayor, yle deil mi? Dolabn iinde yayorum imdi, kimseyi gremeyeyim, kimse de beni grmesin diye... Ama, Jacob, ne aryorsun sen burda? YALI ADAM : ocuum. ocuumuzu. MUMYA : te orda. YALI ADAM : Nerde? MUMYA: Orda. Smbll Oda'da. YALI ADAM (Kz'a bakar) : Evet, o. (Duralar.) Babasndan, Albay'dan ne haber, kocandan yani? MUMYA : Kzgn bir gnmde her eyi anlattm ona. YALI ADAM : Eee...? MUMYA : nanmad. "Btn kadnlar kocalarn ldrmek istedikleri zaman byle derler," dedi, o kadar. Ama korkun bir sutu ne de olsa. Btn yaamn sfra indirdi, kendi soyununkini de. Arasra aile gemiine bakarm da, sonra kendi kendime: "te," derim, "hizmeti kzlar gibi, elinde uydurma bir doum kad, dolanp duruyorsun, insan bu durumda kimsesizler yurduna yollarlar."

YALI ADAM : ou insan yapyor bunu. Yanlmyorsam, senin doum tarihin de yanl yazlmt. MUMYA : Annem yle yazdrtmt. Su bende deil. kimizin iledii o suta da payn by senindi. YALI ADAM : Hayr. Nianlm elimden almakla, kocan neden oldu bu sua. Cezasn vermedike kimseyi balamayan biri olarak domuum ben. Benim iin kesin bir grevdi bu, hl da yledir. MUMYA : Ne bulacan umuyorsun bu evde? stediin ey ne? eriye nasl girdin? Kendi kzmla ilgili bir ey mi? Ona dokunacak olursan bu senin lmn olur. YALI ADAM : Kendisi iin iyi eyler dnyorum. MUMYA : O zaman babasna kyma. YALI ADAM : Yo. MUMYA : O halde leceksin. Hem bu odada, o paravanann arkasnda. YALI ADAM : Olabilir. Ama, ben bir eyi parmama doladm m, brakmam. MUMYA : O renciyle evlendirmek istiyorsun onu. Niye? Hibir eyi yok, hibir ey de deil. YALI ADAM : Zengin olacak, benim araclmla. MUMYA : Bu akam buraya arl msn sen? YALI ADAM : Hayr, ama bu hayaletler yemeine arlmay aklma koydum. MUMYA : Biliyor musun kim geliyor? YALI ADAM : Tam bilmiyorum. MUMYA : Baron. Yukarda oturan adam, kaynbabas bugn leden sonra gmld hani. YALI ADAM : u beki karsnn kzyla evlenebilmek iin boanmaya uraan adam... Bir zamanlar senin sevgilin. MUMYA : Bir baka konuk da, senin eski nianln, kocamn ifal ettii kadn. YALI ADAM : Sekin bir topluluk. MUMYA : Ah Tanrm, bir lebilsek, bir lebilsek!

YALI ADAM : Niye bir arada oturup duruyorsunuz yleyse? MUMYA : Gnahlar, gizler, sular, bizi birbirimize balyor. Ka kez bu balardan kopardk kendimizi, kendi yolumuza gittik, yine de bir araya srkleniyoruz hep. YALI ADAM : Sanrm, Albay geliyor. MUMYA : O halde Adele'in yanna gidiyorum ben. (Duralar.) Jacob, ne yap biliyor musun, kyma ona. (Duralar, Smbll Oda'ya geer sonra, gzden yiter.) (Albay, elinde bir mektup, souk, saknakl bir biimde girer.) ALBAY : Oturun, ltfen. (Yal Adam yavaa oturur. Duralar. Albay, Yal Adam'a bakar.) Bu mektubu siz mi yazdnz, baym? YALI ADAM : Ben yazdm. ALBAY : Adnz Hummel mi? YALI ADAM : Evet. (Duralar.) ALBAY : Anladma gre, btn denmemi bonolarm getirmisiniz. Burdan elinize dtm sonucuna varabiliyorum ancak. stediiniz ey ne? YALI ADAM : demede bulunmanz istiyorum, u ya da bu biimde. ALBAY: Hangi biimde? YALI ADAM : ok basit. Para laf etmeyelim, evinizde bana konuk olarak katlann yeter. ALBAY : Eer bu kadar kk bir ey sizi doyuracaksa... YALI ADAM : Sa olun. ALBAY : Baka? YALI ADAM : Bengtsson'a yol verin. ALBAY : Bunu yapmam iin neden ne? Benim sadk uam, bir mr boyunca yanmdan hi ayrlmad, hem sadk hizmetlerinden dolay bir de ulusal madalyas vardr, niin yapaym byle bir ey? YALI ADAM : Onu siz yle gryorsunuz, tam nitelik dolu biri olarak. Grnd gibi biri deildir o. ALBAY : Kim yle ki?

YALI ADAM (irkilir): Doru. Ama Bengtsson gitmeli. ALBAY : Yoksa oturduum evi siz mi yneteceksiniz? YALI ADAM : Evet. Burda her ey benim nk: eyalar, perdeler, yemek takmlar, rtler... daha ok ey. ALBAY : ok szyle ne demek istiyorsunuz? YALI ADAM : Her eyi. Buradaki her ey benim. Benim hepsi. ALBAY: Peki, sizin olsun, ama aile armamla onurlu adm, onlar bana kalr. YALI ADAM : Yo, onlar da kalmaz. (Duralar.) Soylu biri deilsiniz siz. ALBAY : Bunu nasl syleyebilirsiniz! YALI ADAM (bir belge karr) :.Arma Gazetesi'nde kan u yazy okursanz eer greceksiniz, adn kullandnz aile yzyldan bu yana snm bulunuyor. ALBAY : Bu tr sylentiler iittim ama, bu ad bana babamdan kalmtr. (Gazeteyi okur.) Doru. Hakknz var. Soylu deilim. O halde mhrl yzm karmam gerekiyor. Doru, size ait bu yzk. (Yz verir.) Oldu ite. YALI ADAM (yz cebine koyar): Srdryoruz imdi. Siz Albay da deilsiniz. ALBAY: Deil miyim? YALI ADAM: Hayr. Bir zamanlar Amerikan Gnll Kuvvetleri'nde geici Albay rtbeniz vard, ama Kba savayla Ordu'nun yeniden dzenleniinden sonra, bu gibi rtbeler kaldrld. ALBAY : Bu doru mu? YALI ADAM (cebini gstererek) : Okumak ister misiniz? ALBAY : Hayr, hi gerek yok. Kimsiniz siz ve oturup beni bu biimde aa sermeye ne hakknz var? YALI ADAM : Anlarsnz. Ama, sizi aa serme ii srecek olursa... kim olduunuzu biliyor musunuz? ALBAY : Bunu nasl sylersiniz? YALI ADAM : u takma salarnz karp, aynaya bakn bir. Ama dilerinizi de karn ayn zamanda ve bynz kesin. Bengtsson da gelip metal

korsenizi zsn. smi cismi olmayan, asalan biri kendini o zaman tanr belki. Mutfak kakn biri... (Albay masann stndeki ngraa uzanr, ama Hummel nler.) Dokunmayn o ngraa, Bengtsson'u armaya kalkmayn. Eer kalkacak olursanz, onu tutuklatrm. (Duralar.) arllar gelmeye balar nerdeyse. Kendinizi tutun da eski rollerimizi oynamay azck daha srdrelim. ALBAY : Kimsiniz siz? Sesinizle gzlerinizi tanyor gibiyim. YALI ADAM : Hi uramayn. Sesinizi kesip, ne deniyorsa onu yapn. (renci girer, Albay'n nnde eilir.) RENC: Naslsnz, efendim? ALBAY : Evime ho geldin, delikanl. O byk kme srasndaki yiit davrannzdan sonra, adnz herkesin aznda. Sizi evimde grmek benim iin bir onur. RENC: Benim gsterisiz bir gemiim var, efendim... Ama sizin o yksek adnz, doutan soylu oluunuz... ALBAY: Tantrabilir miyim? Bay Arkenholtz, Bay Hummel. ierde hanmlarla birlikte oturmak isterdiniz belki, Bay Arkenholtz. Bay Hummel'le konumamz bitirme-miz gerekiyor da. (renci'yi ierde utanga bir biimde Kz'la bir arada grlecei Smbll Oda'ya gtrr.) Harika bir delikanl, mziksever biri, ezgiler sylyor, iir yazyor. Bir de bir soylu kan tasayd, bizimle ayn hamur-dan olayd, kar koymazdm herhalde.... YALI ADAM : Neye? ALBAY : Kzmla... YALI ADAM : Kznzla m! Sras gelmiken soraym, btn mrn niin orda geiriyor? ALBAY : Dar kmad zamanlar, Smbll Oda'da oturmakta direniyor. Kendi zellii. Hah, Bayan Beatrice von Holsteinkrona geliyor ite. Tam kendi soyuna, konumuna yarar anlamda zengin, byleyici bir kadn, kilisenin direi. YALI ADAM (kendi kendine) : Nianlm. (Azck deli grnml Nianl Kadn ieri girer.) ALBAY : Bayan Holsteinkrona, Bay Hummel. (Nianl Kadn eilir, bir yere geip oturur. Soylu girer, oturur, stnde yas giysileri vardr, giz dolu bir grnm iindedir.) Baron Skanskorg...

YALI ADAM (yanda, ayaa kalkmadan) : Mcevher hrsz anlalan bu. (Albay'a) Mumyay da arsanz toplant tam olacak. ALBAY (Smbll Oda'nn kapsndan) : Polly! MUMYA (girer): Krrr!... ALBAY : Genler de gelsin mi? YALI ADAM : Hayr, gelmesinler. Onlara kymak yok. (Hepsi ember biiminde oturur.) ALBAY : ay getirsinler mi? YALI ADAM : Ne gerei var? Kimse ay istemiyor. Bir de onunla oyalanmayalm! ALBAY : Konualm m o halde? YALI ADAM : Ne konualm? Havalar nasl hepimiz biliyoruz. Birbirimize salmz da soracak deiliz, onu da ok iyi biliyoruz. Bence susalm, hi olmad insan kafasndan birtakm eyler geirir, gemii anmsar. Suskunlukta hibir ey gizlenmez, ama szckler her eyi gizleyebilir. Geen gn gazetede, bir airetin kendi gizini tekinden saklayabilmesi iin, vahiler arasnda farkl diller trediini okuduydum. Yani, her dil bir gizlidil, anahtarn bulan, dnyadaki btn dillerden anlayabilir. Ama bu, anahtar olmadan da gizlerin aa karlabileceine engel oluturmaz bu, hele ortada bir babaln kantlanmas olay varsa. Mahkemede kantlar baka trldr. stnde anlamaya varlan bireyi kantlamak iin iki yalanc tank yeter, ama benim kafamdaki aklamalar iin kimse tankla yana-maz. Doa insanlara bir alakgnlllk duyusu alamtr, saklanmas gereken eyleri saklamalar iin, ama hi istemeden birtakm olaylarn iine karveriyoruz ite, sonra, bir rastlant sonucu, en gizli kalm bir ey aa kveriyor, yalancnn maskesi dyor, alak kim anlalyor... (Duralar. Hepsi suskunluk iinde bakrlar.) Bu suskunluk da neyin nesi? (Uzun bir suskunluk.) te, diyelim, u saygdeer evde, gzelliin, zenginliin, kltrn bir arada olduu bu evde... (Uzun bir suskunluk.) imdi burda oturan herkes birbirini tanyor, yle deil mi? Bunu sizlere sylemenin gerei yok. (Smbll Oda'y gsterir.) O ierdeki, benim kzm. Benim, onu da biliyorsunuz. O kz her nedense, yaama isteini yitirdi. Burdaki her trl su, hile ve dzmecelikle dolu hava onu eritip bitiriyor, gerek bu. Srf bu yzden, yapt soylu ilerin aydnlndan, scaklndan yararlanaca bir arkada olsun istiyorum. (Uzun bir suskunluk.) Benim bu evde olma nedenim bu: Isrganlar toplamak, sular ortaya sermek, hesap grmek, bylece, bu genler de, onlara armaanm olan bu evde, yaama yeniden balayabilsinler. (Uzun bir suskunluk.) imdi zaman ve sras geldike, her

birinizin odadan kmasna izin vereceim. Oturan olursa, onu tutuklattracam. (Uzun bir suskunluk.) itiyor musunuz saatin akrebini, ldrc tik-taklar? itiyor musunuz ne diyor? "Vakit geldi, vakit geldi, vakit geldi" diyor. Birka dakikaya kadar vurduunda, sizlerin de vaktiniz dolmu olacak. te o zaman gidebilirsiniz, daha nce deil. Saat vurmadan nce, kollarn size doru kaldryor. Dinleyin! Uyaryor sizi! "Saat vurabilir" diyor. Ben de vurabilirim. (Koltuk deneklerinden biriyle masaya vurur.) itiyor musunuz? (Suskunluk. Mumya saate doru gider, durdurur; sonra olaan, arbal bir sesle konuur.) MUMYA : Ben zamann yolunu kesebilirim ama. Gemii silip, yaplanlar yok edebilirim. Ama rvetle, adam korkutmakla deil; ac ekmekle, pimanlk duymakla. (Yal Adam'a doru gider.) Bizler dk insanlarz, biliyoruz bunu. Herkes gibi, bizler de birok hata yaptk, gnah iledik. Grndmz gibi deiliz, nk ilediimiz gnahlardan ireniyoruz, bu yzden, grndmzden daha iyi insanlarz. Ama, Jacob Hummel sen, uydurma adnla bizi yarglamaya kalktn zaman, bizim gibi gnah dolu insanlardan daha kt olduunu sen kendin ortaya koyuyorsun. nk grndn gibi deilsin sen. nsan ruhu alan bir hrszsn. Bir zamanlar uydurma szler vererek beni aldn. Bugn gmlen Konsolos'u sen ldrdn, onu borlarla bodun, grenci'yi aldn, babasna hi yoktan su atarak, onu kendine baladn, oysa be kuru borcu yoktu sana o adamn. (Ayaa kalkp konumaya alan Yal Adam sandalyesine ker, Mumya konumasn srdrdke ezilip bzlr.) Senin kara bir leke var yaamnda, ne olduunu tam bilemiyorum ama, Bengtsson biliyordur. (Masann stndeki ngra alar.) YALI ADAM : Hayr, Bengtsson gelmesin, gelmesin o. MUMYA : Demek o biliyor. (ngra bir kez daha alar. rknt iinde irkilen Yal Adam'dan baka kimsenin gremedii St Kz aralkta gzkr; Bengtsson odaya girdii sra, yok olur.) Bengtsson, tanyor musun sen bu adam? BENGTSSON : Evet, tanyorum, o da beni tanr. Sizin de bildiiniz gibi, yaamn ini klar vardr. Bir zamanlar onun yannda almtm, o da benim yanmda altyd. Tam iki yl bulaklk yapt benim mutfamda. Saat te dar kaca iin, yemek saat ikide hazr edilirdi, evdekiler de bu kaba adamn sonradan stlm artklarn yemek zorunda kalrd. orbay iip bitirirdi, a suyla oaltrd sonra. Srf iskeletimiz ksn diye, iliimizi emerek, bir vampir gibi otururdu orda. A iin hrsz dediim zaman, hepimizi ieri attryordu nerdeyse. Sonra bu adam, bir baka ad altnda, Hamburg'da grdm. Bir tefeciydi o srada, bir kan emici yani. Ordayken, renilmesinden korktuu bir suu grd iin, gen bir kz bomak zere buzlarn stne srklemekle sulanyordu...

(Mumya elini Yal Adam'n yznde gezdirir.) MUMYA : Busun sen ite. imdi bonolarla vasiyetnameyi kar ver. (Johansson aralkta grnr, artk klelikten kurtulacan anlad iin, sahneyi byk bir ilgiyle izle-mektedir. Yal Adam bir tomar kt karr, masann stne atar. Mumya gider, srtn okar.) Papaan. Orda msn sen, Jacob? YALI ADAM (papaan gibi) : Jacob burda. Cici Polly. Kim! MUMYA : Saat vurabilir mi artk? YALI ADAM (gdaklayan bir sesle): Saat vurabilir. (Guguklu saat taklidi yaparak.) Gu-guk, gu-guk, gu-guk... (Mumya dolabn kapsn aar.) MUMYA: Saat vurdu. Kalk imdi, islediimiz suun pimanln ekmekle tam yirmi yl harcadm u dolaba gir. Bir ip asl orda. Konsolos'u boduun, sana iyilik eden insan da bomay tasarladn o ip gibi, rahata kullanabilirsin onu... Hadi! (Yal Adam dolabn iine girer. Mumya kapsn kapatr.) Bengtsson! Paravanay ek, lm paravanasn. (Bengtsson paravanay dolabn nne yerletirir.) Oldu. Tanr ruhunu kurtarsn. HEPS: Amin. (Uzun bir suskunluk.) (Kz'la renci, Smbll Oda'da grnrler. Kz'n elinde, bir preld ald, sonra da renci'nin ezgisine elik ettii bir harp vardr) RENC: Gnei grdm. Gizli eyi tuttum sandm. Ne ekerse, onu bimeli insanlar; kutsanan kii, iyi iler yapan kiidir. fkeyle yaptn iler, hallolmaz ktlkle. Sevgi dolu iyilikle yattr skntya boduun kiiyi, ite bu saracaktr yaralar. Korkusu yoktur nk, ktlk etmeyenin. Susuzluk tatldr.

NC PERDE

(Smbll Oda. Odadan edinilen genel izlenim, oraya yabanc, doulu bir havadr. Her yanda, her renkte smbller vardr, birka sakslarda, birka da kkleri suyun iinde grlen cam vazolarda. ini sobann stnde byk bir Buda heykeli; kucanda, kk bymeye yz tutmu bir arpack soan [Allium ascalonicum], salkmlar beyaz, yldz biimi ieklerdir. Sada, ak duran bir kap, Albay'la Mumya'nn hi kprdamadan ve konumadan oturduklar Yuvarlak Oda'ya alr. lm paravanasnn bir ucu grnmektedir. Solda,amarhaneyle mutfaa alan kap. renci ile Kz [Adele] masa bandadrlar; renci ayakta, Kz ise harpyla oturmaktadr.) KIZ : imdi ieklerim iin bir ark syle. RENC: Gnlnzde yatan iek bu mu? KIZ : Yalnz, ama yalnzca bu. Siz de smbl sever misiniz? RENC: En ok bu iei severim. Soanndan kp uzayan, dz, ince el dememi biimini, suda duruunu, bembeyaz kklerini renksiz svnn iinde sallandrn. Renklerini seviyorum sonra; susuzluk kadar saf kar beyaz, bal sars, genlik dolu pembe, olgun krmz, ama en gzeli mavisidir; nemli mavi, derin bakl, inan dolu. Hepsini seviyorum, altndan, inciden ok. Ta ocukluumdan beri sevdim bu iekleri, bende olmayan btn iyilikler onlarda var diye taptm onlara... yine de... KIZ: Devam edin. RENC: Sevgime karlk alamadm, nk bu gzel goncalar benden tiksiniyor. KIZ : Ne demek istiyorsunuz? RENC: Eriyen karlarn stn yalayp geen, erken bahar esintileri kadar gl, saf kokular, btn duygularm allak bullak ediyor, sar ediyor kulaklarm, gzlerimi kr ediyor, uuruma atyor, beni yreimi yakp, bam atelere daldran aulu oklarla delik deik ediyor. Biliyor musunuz, bu iein yksn? KIZ: Anlatsanza! RENC: lk nce anlam. Soan, suda yatan ya da topraa gml yeryz. Sonra, dnyann ekseni gibi dmdz ykselen sap, ucunda da alt keli, yldzlardan iekler.

KIZ : Dnya, stnde, yldzlar. Ah, harika! Nerden rendiniz bunu? Nasl bulup kardnz? RENC: Dneyim... Gzlerinizden. te byle, anlyorsunuz ya, evrenin bir imgesi bu. Zaten, Buda yeryz soann bunun iin elinde tutuyor. Soann dar, yukar doru uzayarak, gkyzne dntn grdke, Buda'nn gzleri byyor. u zavall yeryz, gkyz olacak. Buda'nn bekleyiinin nedeni bu. KIZ : Anlyorum imdi. Bir kar tanesi de smbl gibi alt keli deil midir? RENC: Hakknz var. Yldzlar, gkyznden yaan kar taneleri olmal. KIZ : Bir kar damlas da kardan byme bir kar yldz. RENC: Ama gkyznde en byk, en gzel yldz, altn kzl Sirius'tur; altn, kzl prltl ular, alt beyaz n ile bir nergistir o. KIZ : Am bir arpack soan grdnz m hi? RENC: Gerekten grdm. Bir top gibi aar goncalar, beyaz yldzlarla bezenmi, kutsal bir kre gibidir. KIZ : Ah, ne harika! Kimin dncesiydi btn bunlar? RENC: Sizin. KIZ: Sizin. RENC: Bizim, ikimiz yaam verdik ona. Biz evliyiz. KIZ: Daha deil. RENC: Yapacak baka ne kald? KIZ : Beklemek, snavdan gemek, dayanmak. RENC: Peki. Snavdan geirin beni. (Duralar) Syleyin, niye annenizle babanz tek sz etmeden, yle suskun oturuyorlar orda? KIZ : Birbirlerine syleyecekleri sz yok da ondan, hem birinin sylediine br inanmaz da ondan. Babam yle aklyor bunu: Biri brne laf yutturamadktan sonra, konumann ne yarar var? RENC: Ne korkun bir ey bunu iitmek! KIZ : A kadn geliyor. Bir bakn, nasl iri ve iman. (izleyiciler daha gremezlerse de, onlar A Kadn' gzlerler.) RENC: Ne istiyor?

KIZ : Akam yemeini soracaktr bana. Annem hasta olduu iin ev ilerini benim grmem gerekiyor. RENC: Mutfakla iimiz ne? KIZ : Yemek yemek zorundayz. Bakn bir u a kadna. Grmeye dayanamyorum. RENC: Kim bu canavar kadn? KIZ : Vampir Hummel ailesinden. Yiyip bitiriyor bizi. RENC : Niye kovmuyorsunuz? KIZ : Gitmez ki. Baedemiyoruz. lediimiz gnahlar iin tutuyoruz yanmzda. Grmyor musunuz, nasl eriyip gidiyoruz. RENC: Yeterince yemiyor musunuz yoksa? KIZ : Yo, hayr. Ka tabak yiyoruz ama, btn gcmz gidiyor. A kadn etteki besini kaynatp alyor. Kendisi kemiin iliini yerken, bize suyuyla posas kalyor. Ne zaman bir kzartma olsa, zn kaynatp alr, etin salasyla suyunu ier. Neye dokunsa, o ey canlln yitirir. Sanki gzleriyle emiyormu gibidir. Kahve iti mi, bize telvesi kalr. arap ier, ieyi suyla doldurur. RENC: Sepetleyiverin. KIZ: Yapamayz ki. RENC: Niye? KIZ : Bilmiyorum niye. Gitmez. Kimse baedemiyor onunla. Btn gcmz elimizden ald. RENC: Kovalaym m? KIZ: Hayr. Kalsn. te geldi. Akam yemei ne olacak, bana onu soracaktr. Ben de anlatacam. O da kar kp, yine kendi bildiini okuyacak. RENC: Brakn o halde kendi kendine buyruk versin. KIZ: Yapmaz ki. RENC: Ne acayip ev! Bylenmi. KIZ : Evet. Dnd gidiyor ama, seni grd iin. AI KADIN (kapdan): Hayr ite, onun iin deil. (Btn dilerini gcrdatarak gsterir.)

RENC: k dar! AI KADIN : Ne zaman canm isterse. (Duralar.) imdi istiyor. (Yok olur.) KIZ : Sinirlenmeyin. Dayanmasn renin. Bu evde snavdan gememiz gereken eylerden biri de bu a kadn. Biliyor musun, bir de arkasndan temizlik yapmamz gereken bir hizmetimiz vardr. RENC: Ben oldum artk. Cor in aethere. Mzik! KIZ: Bekleyin. RENC: Mzik! KIZ: Dayann. Bu odaya snav odas denir. Gzel grnr ama, kusurlar oktur. RENC: Sahi mi? Neyse, bu eyler de grlmeli. Buras ok gzel ama souk azck. Soba niye yanmyor? KIZ : Duman yapyor da. RENC: Temizletmiyor musunuz bacay? KIZ : Yarar yok. Gryor musunuz, urdaki yaz masasn? RENC: Az bulunur gzel bir masa. KIZ : Sallanr ama. Bacann altna ben her gn bir mantar koyarm, hizmeti kz da her temizlik yaptnda onu ordan kaldrr, sonra benim yeniden bir mantar bulmam gerekir. Kalemlik her sabah mrekkebe bulanm durur, hokka da. Her sabah o kzn arkasndan onlar benim temizlemem gerekir. Bu bir bir daha ikidir. (Duralar.) Aklnza gelebilecek en pis i nedir? RENC: Kirlileri saymak. f! KIZ : ff! Onu da yapmam gerekiyor. RENC: Daha baka? KIZ : Geceyars uyanmak, hizmeti kz ak brakt iin, vurup duran pencere kanadn kapatmak. RENC: Daha baka? KIZ : Merdiven koyup, hizmetinin kopard soba telini balamak. RENC: Daha baka? KIZ: Arkasndan temizlik yapmak, arkasndan toz almak, sadece odunlar iine

atp brakt sobay yakmak. Soba kapana bakmak, bardaklar silmek, masay yeniden kurmak, ieleri amak, odalar havalandrld m diye bakmak, yataklar yeni batan dzeltmek, tortudan yeermi srahiyi ovmak, evde hep eksik olan kibrit ve sabun alp koymak, lambalar islenmesin, biri geldiinde snmesin diye fitilleri dzeltip iine gaz doldurmak... RENC: Mzik KIZ : Durun. nce i gelir. Yaamn pisliklerini atma ii. RENC: yi ama zenginsiniz, iki de hizmetiniz var. KIZ : de olsa bir yarar yok. Yaamak zor i, yoruluyorum arasra. (Duralar.) Bir de evde bir ocuk odas olduunu dnn. RENC: Sevinlerin en by. KIZ : En de pahals. Yaam deer mi bunca yorgunlua? RENC: Emeklerinize karlk beklediiniz dle bal. Sizinle evlenebilmek iin hibir eyden kanmazdm. KIZ : Byle sylemeyin. Hibir zaman sizin olamam ben. RENC: Niye? KIZ : Sormamanz gerekir. (Duralar.) RENC: Pencereden bileziinizi drdnz... KIZ : Bileklerim ylesine inceldi nk. (Duralar. A Kadn elinde bir Japon iesiyle gzkr.) Orda ite, beni de, hepimizi de yiyip bitiren insan. RENC: Ne o elindeki? KIZ : iesinin stnde akrebe benzer yazlar olan, renklendirici bir madde. Suyu orbaya eviren, sala yerine geen bir eit sos. Kabak orbas yapar onunla, bir de yalanc et suyu orbas. RENC (A Kadn'a) : k dar! AI KADIN : Siz bizim zmz alyorsunuz, biz de sizinkini. Kann alp suyunu size brakyoruz, boyalsn hem de... boyalsn. Gidiyorum ite, ama canm istedi mi kalrm. (kar.) RENC: Bengtsson'a niin bir madalya vermiler? KIZ : Yksek becerilerinden dolay. RENC : Hibir kusuru yok mu?

KIZ : Var, hem de ok byk kusurlar. Ama bu yzden madalya vermezler insana. (Glrler.) RENC: Birok gizleriniz var bu evde? KIZ : Btn br evlerde olduu gibi. Brakn, bizim gizlerimiz bizimle kalsn. RENC : Akszll sevmez misiniz? KIZ : Severim, akl erevesi iinde olursa. RENC: Bir an geliyor, aklmdan geen btn eyleri sylemek iin yanp tutuuyorum. Ama bilirim, insan btn btne akszl olduu zaman, dnya birbirine girer. (Duralar.) Bir cenaze trenindeydim geen gn... kilisede. ok sayg dolu ve gzeldi. KIZ : Bay Hummel'inki mi? RENC : Evet, szde benim koruyucum olan o adamn cenazesi. Tabutun banda, dkn insanlarn eski bir dostu yer alyordu. Tren asasn o tayordu; Papazn arbal hareketleriyle dokunakl szleri derinden etkiledi beni. Aladm. Hepimiz aladk. Sonra bir tavernaya gittik. Orda, asay tayan adamn, len adamn oluna ak olduunu rendim... (Kz anlamaya alarak bakar.) Bir de, o len adamn olunun hayranndan bor para aldn. (Duralar.) Papaz, ertesi gn kilisenin parasn szdrmaktan tutuklanm. Ho bir hikye. KIZ : Oo!.. (Duralar.) RENC : imdi sizinle ilgili neler dnyorum, biliyor musunuz? KIZ : Sylemeyin, lrm yoksa. RENC : Sylemeliyim, yoksa ben lrm. KIZ : Ancak tmarhanede syler insan her dndn. RENC: Tamam ite. Babamn sonu da tmarhanede oldu. KIZ: Hasta myd? RENC : Yo, iyiydi, ama deliydi. Yani, her gnk koullarn bir gn dna kt. Herkes gibi, onun da tandk bir evresi vard, ksaca, arkada derdi onlara. Tabii ou insan gibi, onlar da rm kiilerdi, ama, babamn bir evresi de olmas gerekiyordu, her eyi tek bana gtremezdi. Neyse siz de bilirsiniz ya, gnlk yaamda, hi kimse, bakalar iin ne dndn onlarn yzne sylemez, o da sylemezdi. Onlarn ne dolandrc olduklarn ok iyi bilirdi, alaklklarna tank olmutu, ama zeki, iyi eitim grm biri olduu iin, hep incelikli davranrd onlara. Bir gn byk bir toplant

dzenledi. Gece olmu, gnlk almalarndan, dilini tutmaktan, ayrca, konuklarla sama sapan konumaktan yorgun dmt... (Kz korkar.) Sofradayken herkes, bir an iin susturdu ortal, kadehini havaya kaldrd, balad konumaya, ipin ucunu da kard, orda bulunanlarn iyzn tek tek aa seren korkun bir sylev ekti, btn evirdikleri dolaplar bir bir sayp dkt. Sonra da bitkin, yerine oturdu, hepsinin cehenneme kadar yolu olduunu syledi. KIZ: Oh! RENC: Ben ordaydm. Sonrasn hibir zaman unutamam. Annemle babam birbirine girdi, misafirler kapya koutu...babam da ld tmarhaneye kaldrld. (Duralar.) Su ok uzun zamanda phtlar, bu da bu evde byle. Phtlaan bir ey var burda. Yine de, sizin buraya giriinizi ilk grdm zaman, bu evin cennetin ta kendisi olduunu dnmtm. O pazar gn, ierisini gzleyip durdum. Albay olmayan bir Albay grdm. Kendini sonunda asmak zorunda kalan, hrsz bir koruyucu iyilikseverim vard. Ne bir yal kz, ne de bir mumya olan bir mumya grdm, ayrca, gen kzlk nerde? Gzellikler nerde kald? Ya doada, ya kafamda, ya da cici giysiler iinde. Onur, inan nerde? Peri masallarnda, ya da ocuk dlerinde. Sz verilen bir eyin yerine gelii nerde? Yalnzca dlerimde. Sizin iekleriniz zehirledi beni, ben de bu zehiri gerisin geri size akttm. Sizden iir, ezgi, mzik dolu evimde karm olmanz istedim. O a kadn geldi... Sursum Corda! u altn harptan k ve grkem samaya aln bir kez daha. aln, yalvaryorum size, diz kp yalvaryorum. (Duralar.) O halde, ben kendim yaparm. (Harp alr, ama tellerinden ses kmaz.) Dilsiz ve sar. Bylesine zehirli olabilecei dnlen iekler, en gzel iekler de olsa, en zehirlisidirler. Lanet btn yaradln stnde, yaamn kendi stnde. Niye istemiyorsunuz evlenmeyi benimle? nk ta iinizdeki yaamn kayna hasta... mutfaktaki o vampirin beni emmeye baladn nerdeyse duyuyorum. Bir Lamia o, ocuk kan emen biri, bundan hi kukum yok. Zaten ocuklarn dl tohumlar mutfak kelerinde atlr, eer yatak odalarnda daha ncesi o i yaplmamsa. Gzleri kr eden zehirler vardr, bir de gzleri aan. Ben, anlalan, bu ikincisiyle domuum, nk irkine gzel, iyiye kt diyemiyorum. Elimden gelmiyor. Hz. sa cehenneme ayak bast. Szde kutsal bir initi bu, bu tmarhaneye, bu zindana, bu l kemii dolu mahzene, u yeryzne. nsanlar zgrle kavuturmak istedii zaman da o deliler ldrd O'nu, ama Haydut'u salverdiler. Haydutlar hep sevilir zaten. Yazk! Yazklar olsun hepimize! Dnyann Kurtarc's, kurtar bizi! Yok oluyoruz. (Kz gcn yitirmitir, lmek zere olduu anlalr. ngra alar. Bengtsson girer.) KIZ : Paravanay getir. abuk ol, lyorum. (Bengtsson siyah paravanayla dner, aar, Kz'n nne yerletirir.)

RENC : zgrle kavuturucu geliyor. Ho geldin, o soluk ve ince kii. Uyu, ey sen sevgili, senin olmayan suun acsn eken, susuz, alnyazs yazlm yaratk. Dler kurmadan uyu, bir dahaki uyannda... seni yakmayacak bir gnele, tertemiz bir evin iinde ol, yannda lekesiz dostlar ve kusursuz bir ak. Yeryznden fkracak bir gkyzn oturup bekleyen, sen ey bilge ve incelikli Buda, getiimiz snavda bize dayanma gc ve katksz bir istem ver, bu umutlarmz suya dmesin. (Harpn telleri ar ar ses vermeye balar, oday beyaz bir k doldurur.) Gnei grdm. Gizli eyi tuttum sandm. Ne ekerse, onu bimeli insanlar; kutsanan kii, iyi iler yapan kiidir. fkeyle yaptn iler, hallolmaz ktlkle. Sevgi dolu iyilikle yattr skntya boduun kiiyi, ite bu saracaktr yaralar, Korkusu yoktur nk, ktlk etmeyenin. Susuzluk tatldr. (Paravanann arkasndan clz bir inleme gelir.) Sen, ey zavall ocuk, bu yanlsama, su, ac ekme ve lm dnyasnn, bu sonsuz deiim, ylgnlk ve ac dnyasnn ocuu, Gkyz lkesinin Tanrs yaptn yolculukta sana acsn. (Oda yiter. Uzaktan, Bklin'in "ller Adas" resmi grnr, odaya yumuak, tatl, hzn dolu ezgiler dolar.)

PERDE

You might also like