Professional Documents
Culture Documents
com 73
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
NÜKLEOTİD METABOLİZMASI
• Ribonükleozid ve deoksiribonükleozid fosfatlar (nükleotidler) bütün hücreler için “mutlaka gerekli (esansiyel)”
olan maddelerdir.
• Bunlar olmadan ne DNA ne de RNA sentezlenebilir. Bunun sonucunda da proteinler sentezlenemez ve hücreler
prolifere olamazlar.
• Ayrıca bazı karbonhidratların, lipidlerin ve proteinlerin sentezinde de nükleotidler aktifleştirilmiş ara bileşiklerin
taşıyıcıları olarak görev yaparlar (UDP-glukoz, CDP-diaçilgliserol v.b.).
• Koenzim A, FAD, NAD+ ve NADP+ gibi bazı esansiyel koenzimlerin yapısal bileşenleridir.
• Bunlara ek olarak, hücre içinde nükleotidler enerji taşıyıcısıdırlar. ATP (adenin nükleotid) tüm hücreler için ortak
basit enerji bileşiğidir.
Bir de ara metabolizmadaki metabolik yolların çoğunda anahtar görevi olan enzimleri aktive veya inhibe ederek
düzenleyici rol oynarlar. Bu kaynak drtus.com’da yayınlanmaktadır.
Nükleotid Yapısı
Nükleotidlerin yapısında bir azotlu baz, bir monosakkarid (pentoz) ve bir, iki veya üç tane fosfat grubu
bulunur. Azot içeren bazlar; ikiye ayrılabilir: Pürinler ve pirimidinler.
Nükleozidler
Bir bazla pentoz birleşince bir “nükleozid” meydana gelir. A, G, C, T ve U ribonükleozidlerine sırasıyla;
adenozin, guanozin, sitidin, timidin ve üridin denir. Eğer şeker birimi ribozsa, bir “ribonükleozid”, eğer bu
şeker 2-deoksiriboz’sa bir “deoksiribonükleozid” meydana gelir.
DrTus.com 74
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Nükleotidler
Nükleotidler, nükleozidlerin mono, di veya trifosfat esterlerdir. Eğer pentozun 5’ karbonuna bu fosfat grubu
eklenmişse nükleotid monofosfat (ör: AMP veya CMP) iki fosfat grubu eklenmişse nükleozid difosfat (ör: ADP) veya
üç fosfat grubu eklenmişse de nükleozid trifosfat (ör: ATP)’lar meydana gelir. (Not: Bu fosfat grupları nükleotid ve
nükleik asitlerin negatif yüklerini sağlarlar).
NÜKLEOSİD
BAZ NÜKLEOTİD (BAZ+ŞEKER FOSFAT)
(BAZ+ŞEKER)
Pürin
Adenin Adenosin AMP veya adenilik asit
Deoksiadenozin dAMP (deoksiadenozin monofosfat)
Guanin Guanosin GMP
Deoksiguanozin dGMP
Hipoksantin (hücrede serbest
İnosin IMP
formda bulunur)
Deoksiinozin dIMP
Ksantin (hücrede serbest formda
Ksantosin XMP
bulunur)
Pirimidin
Sitozin Sitidin CMP
Deoksisitidin dCMP
Serbest nükleotitler:
1. Adenozin türevleri: ATP, ADP, AMP, SAM, cAMP, PAPS
2. Guanozin türevleri: GTP, GDP, GMP, cGMP
3. Hipoksantin türevleri: XMP
4. Urasil türevleri: UTP, UDP, UMP; glikoprotein ve proteogliken sentezinde yer alır
5. Sitozin türevleri: CTP ve CDP; fosfogliserat sentezinde ve sfingozin sentezinde yer alır.
De novo sentez:
İnsanda de novo pürin nüklrotid sentezinin başlangıç noktası riboz fosfatlardır.
De novo sentez özellikle karaciğer ve plasentada aktiftir. Nonhepatik dokularda ise daha çok karaciğer
kaynaklı pürinler kullanılır
Pürin ve pirimidin nükleotidlerin riboz fosfat kısmı PRPP’dan sağlanır. PRPP nükleotid sentezindeki anahtar
bileşiktir. PRPP pürin ve pirimidinlerin hem de novo sentezinde hem de salvage yollarda kullanılır. PRPP
riboz fosfattan ATP varlığında sentezlenir. Bu kaynak drtus.com’da yayınlanmaktadır.
İnsanda iki adet fosforibozil transferaz enzimi vardır. Adenin fosforibozil transferaz (APRT) adeninden
AMP oluşumunu katalizler. Hipoksantin-guanin fosforibozil transferaz (HGPRT), hipoksantin ve
guaninden sırası ile IMP ve GMP oluşumunu katalizler.
Salvage yollarda AMP veya GMP, IMP sentezi için 2 adet yüksek enerjili fosfat bağı kullanılırken,
de novo sentezde her biri için 6 yüksek enerjili fosfat bağı kullanılmaktadır.
Pürin biyosentezinin regülasyonu:
1. PRPP sentetaz enzimi yüksek pürin nükleotid düzeyleriyle inhibe olur. Bu enzim pürin düzeyleri fazla
olduğu zaman bile tamamen inhibe edilemez çünkü PRPP pirimidin ve histidin sentezi içinde
gereklidir.
2. Pürin nükleotid sentezinin birleştirici basamağı olan glutamin-PRPP amidotransferaz basamağı (PRPP’I
fosforibozilamine çevirir), pürin nükleotidlerce inhibe edilir.
3. IMP’den AMP oluşumu AMP artışı ile, IMP’den GMP oluşumuda GMP artışı ile inhibe edilir.
4. GTP’nin AMP sentezinin substratı olması, ATP’nin de GMP sentezinin substratı olması adenin ve guanin
ribonükleotid sentezini dengeleyen diğer bir faktördür.
PRPP’ın artmış düzeyleri de novo pürin biyosentezini aktive eder. örneğin HGPRT eksikliği olan
hastalarda fibroblastlar yüksek düzeyde pürin nükleotid sentezi gösterirler.
DrTus.com 79
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Riboz 5-P + IM
Ө Ө Ө Ө
⊕
PRPP XMP
AS
Ө ⊕
AMP GMP
5-
ADP GDP
ATP GTP
IM
AMP GMP
ADP GDP
ATP GTP
Ribonükleotid
redüktaz
Ribonükleotid 2’-
difosfat deoksiribonükleotid
İndirgenmiş Oksitlenmiş
tioredoksin tioredoksin
NADP NADPH+H
DrTus.com 80
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Diet pürinleri:
• Dietle alınan pürinler temel olarak salvage yollarda kullanılmaz. Genelde ürik asite çevrilerek
atılırlar.
• Diet nükleik asitleri genellikle nükleoproteinler şeklinde yer alır. İnce barsak kökenli polinükleotidazlar
sayesinde nükleik asitler ve proteinler olacak şekilde parçalanır.
• Serbest nükleik asitler, pankreatik nükleazlar (ribonükleaz ve deoksiribonükleazlar) ve fosfodiesteraz yardımı
ile nükleotidlere polimerize olur.
• Nükleotidlerde enterosit kökenli nükleotidazlar ve fosfatazlar yardımı ile nükleoidlere dönüşürler.
• Nükleozidlerde enterosit kökenli nükleozidazlar yardımı ile pürin ve pirimidin bazlarına çevrilirler.
• Nükleozidler absorbe edilebilir veya serbest bazlarına parçalanabilirler. Serbest bazlarda ksantin oksidazla ürik
asite çevrilebilir. Nükleozid fosforilaz ve ksantin oksidaz ib’larda oldukça aktiftir. Ürik asit ib’larda
absorbe edilip idrarla atılabilir veya kolonda daha ileri yıkıma uğrayabilir.
Sekonder gut: Lösemi, kronik nefrit veya polisitemi gibi hastalıklara sekonder olarak gelişir. Bu tip hiperürisemi
genellikle pürin nükletid turnover hızı artışına bağlıdır. Adölesan ve çocukta seyrekde olsa görülen gut bu
tiptir.
Hiperürisemi nedenleri:
1. PRPP fazla üretimi:
2. ATP tüketiminin, sentezinden çok daha hızlı olduğu durumlarda veya ATP sentez
bozukluklarında dokularda yüksek oranda ADP ve AMP birikir. Bu metabolitlerinde
daha ileri yıkımı ile ürik asit artışı izlenir.
• Yani hiperürisemi hücresel enerji krizinin bir göstergesi olarak da kullanılabilir. Ethanol toksisitesi ATP’nin AMP
yıkımını artırarak hiperürisemiye neden olur. Tüm bu durumlar ksantin oksidaz aracılığı ile ürik asit üretiminde
artışa neden olurlar. Buna bağlı olarakda hücrede süperoksit ve hidrojen peroksit radikali oluşumuda
artmaktadır.
3. Hiperürisemi aynı zamanda adult respiratuar distres sendromu gibi hipoksik
koşullarda
4. Glukoz-6-fosfataz eksikliğinde: Glukoz-6-fosfataz eksikliği olan hastlar infant dönemden itibaren
hiperürisemi gösterirler ve bazılarında ileriki dönemlerde gut gelişir. Hiperürisemi artmış ürik asit üretimine ve
azalmış atılımına bağlıdır. Hastalarda hipoglisemiye bağlı olarak laktik asit düzeyleri artar. Artan laktik asitte
tübüler sekresyonu azaltarak ürik asitin renal klirensini azaltmaktadır. Glukoz-6-fosfataz eksikliğinde ürik asit
artımı artmış ATP turnoverına ve pürin nükleotidlerin artmış de novo sentezine bağlıdır (HMY’na giriş artar,
riboz-5-fosfatlar artar ve de novo pürin nükleotid sentezi artar). Benzer mekanizmalar İV fruktoz
uygulanmasına bağlı görülen gut içinde geçerlidir.
5. Şiddetli hemorajik şok gibi akut hastalıklarda da oluşur.
Atılım bozuklukları: Üratın renal atılımı kompleks bir süreçtir ve glomerüler filtrasyon, tübüler
reabsorbsiyon ve tübüler sekresyonu içerir. İdrarda izlenen ürat genelde tübüler sekresyonla atılan
ürattır.Organik asidlerin fazla üretimide ürik asitin yüksekliğine yol açar. Laktat, asetoasetat ve β-OH bütirat ürik
asitin böbrek tübüllerinden sekresyonu için yarışırlar. Laktik asidemi glukoz-6-fosfataz eksikliğinde ve alkol
toksisitesinde oluşur. Ketonemi ve ketonüride tedavi edilmemiş DM, açlık ve glukoz-6-fosfataz
eksikliğinde ve diğer bazı nedenlere bağlı olarak oluşmaktadır. Bu kaynak drtus.com’da yayınlanmaktadır.
6.
Tedavi:
Kolşisin: Mikrotübülleri depolimerize eder. Ağrının giderilmesinde ve atakların azaltılmasında etkilidir.
Allopurinol: Hipoksantin analoğudur. Ksantin oksidazı inhibe eder veb ksantin ve ürik asit oluşumunu azaltır.
Allopürinol aynı zamanda HGPRT ile allopurinol ribonükleotide çevrilir. Allopurinol ribonükleotid PRPP-
amidotransferazı inhibe eder ve PRPP oluşumuda azalır.
DrTus.com 83
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Probenesid ve sülfinpirazon: Bu ilaçlar ürik asit atılımını artırırlar. Hiperürisemi regülasyonunda, tofüslerin
oluşumunun engellenmesinde ve oluşmuş tofüslerin rezolüsyonunda önemlidirler.
Gut hastaları aynı zamanda sakatat gibi yüksek pürinli yiyeceklerden kaçınmalı, sınırlı alkol almalı ve enerji
dengelerini çok iyi korumalıdırlar.
• HGPRT enzimini olmaması nedeni ile ürik asit üretiminde artış ve santral sinir sistemi anomalileri ile giden bir
hastalıktır. Hastalarda mental retardasyon, spastisite, koreatetoz ve self-mutilasyon (kendi kendine zarar verme)
izlenir.
• HGPRT’ın kısmi eksikliğinde hiperürisemi daha hafif olmak şartı ile olur fakat nörolojik belirtiler
bulunmaz. Nörolojik ve davranış problemleri Lesch-Nyhan sendromuna aittir. Her iki tip enzim
eksikliğide X’e bağlı olarak kalıtılır.
• HGPRT yokluğuna bağlı olarak hastalarda hücre içinde PRPP birikimi olur. Artmış PRPP düzeyleri de novo pürin
nükleotid sentezini uyarır ve ürik asit üretimi artar.
• Tanı eritrositlerde enzim eksikliği gösterilerek konulur.
Glukojen
Hipoksantin IMP
AMP-S
Guanin GM
AM
(3)
Hipoksantin
Allopürinolle
inhibe edilir
Ksantin
(4)
İdrar ürik asit Ürik
• Hastalarda allopurinol hiperürisemi kontrolü için kulanılır. Santral sinir sistemi problemleri için bilinen ve
uygulanan herhangi bir tedavi yoktur.
DrTus.com 85
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Pirimidin nükleotidleri, pürin nükleotidleri ile beraber DNA ve RNA sentezi için gerekldir. Aynı zamand ara
metabolizmayada katılırlar. Örneğin pirimidin nükleotidler glikojen ve fosfolipid sentezine katılmaktadır. Sentezleri
de novo veya salvege yollarla olabilir.
Pirimidin halkasının bileşenleri karbomoil fosfat ve aspartattır. Pirimidin sentezi üre sentezinde olduğu
gibi karbomoil fosfat oluşumu ile başlar. Üre ve pirimidin sentezi farkları şöyle özetlenebilir:
1. Pirimidin sentezinde kullanılan karbomoil fosfatın sentezi sitozolde karbomoil fosfat sentaz II enzimi
ile yapılmaktadır. Üre sentezindeki karbomoil fosfat mitokondride karbomoil fosfat sentaz I ile
sentezlenir.
2. Üre sentezinde nitrojen vericisi NH4+’ken, pirimidin sentezinde glutamindir.
3. Pirimidin sentezinde kullanılan sitozolik CPSII enzimi NAG’dan etkilenmez.
Reaksiyonlar sonucunda oluşan uridylat (UMP) major pirimidin nükleotiddir. CTP’de UTP’den
sentezlenir.
Salvage yollar:
Pirimidinle salvage yollarla diyetten veya endojen kaynaklardan sentezlenebilirler. Pirimidinler önce nükleosid
fosforilazla nükleosidlere dönerler daha sonra fosforilaz kinazlarla nükleotidleri oluştururlar.
Primetamin: Özellikle malarya benzeri protozoal enfeksiyonlara etkilidir. İnsanda etkisi sınırlı ikne baktriyel
enfeksiyonlara etkili değildir.
Vidarabin: (Adenin arabinozid) Pürin biyosentezini değil DNA sentezini engeller. Antilösemik ajan olarak
geliştirilmiştir fakat herpes virus enfeksiyonları içinde kullanışlıdır.
Hidroksiüre: Ribonükleosid difosfatın, deoksiribonükleosid difosfata dönüşümünü inhibe eder. DNA
replikasyonu bloke olur.
6-merkaptopürin (6-MP): Anti tümoral ilaçtır. Tümör hücrelerinde 6-merkaptopürin ribonükleozid 5’-
monofosfat birikir. Bu molekülde PRPP amidotransferazı inhibe eder. Aynı zamanda IMP’den AMP ve GMP
oluşumunu engeller. 6-merkaptopürin ksantin oksidazla 6-tioürikaside çevrilir. Bu nedenle 6-merkaptopürinin
etkisini artırmak amacı ile allopurinol kullanılır.
5-fluorourasil (Fura): Urasilin analoğudur. 5-fluorourasil aktif molekül değildir. Hücresel enzimlerle aktif
moleküller olan 5-fluoro-2’-deoksiüridin-5’-monofosfat (FdUMP) ve 5-fluoroüridin 5’-trifosfat (FTUP) haline çevrilir.
FUTP fonksiyonel mRNA oluşumunu ve 45S rRNA matürasyonunu engeller. FdUMP timidilat sentezı inhibe eder.
DrTus.com 88
İlk ve tek tus portalı
BİYOKİMYA
Sitozin arabinozid (araC): Hücrede sitozinarabinozid 5’-trifosfata (araCTP) çevrilerek etki eder. AraCTP DNA
polmerazla etkileşir ve araCMP DNA’ya girer. Bu DNA zincirinin gelişimini inhibe eder. Antilösemik ilaçtır.