You are on page 1of 4

ŞUBAT 2015

Türkiye futbolu: 1923-1952


Mehmet Yüce, Türkiye futbol tarihini özgün kaynaklara inerek kaleme aldığı
çalışmasının ikinci cildinde, 1923-1952 dönemini ele alıyor: Cumhuriyetin
ilanından, profesyonelliğin resmen başlayışına kadar.

İstanbul’un büyük üçlüsüne ve İstanbul turnuvalarına takılmıyor sadece


kitap, yalnız Ankara ve İzmir’e de bakmakla kalmıyor, Türkiye’nin bütün taşra
kentlerindeki futbol meşgalesine de mutlaka göz atıyor.

FUTBOL TARİHİMİZİN KADİM DEVRELERİ


• OSMANLI MELEKLERİ
TÜRKİYE FUTBOL TARİHİ - BİRİNCİ CİLT
Futbol Kitapları, 397 sayfa

FUTBOL TARİHİMİZİN KLASİK DEVRELERİ:


1923 -1952
• İDMANCI RUHLAR
TÜRKİYE FUTBOL TARİHİ - İKİNCİ CİLT
Futbol Kitapları, 512 sayfa

YENİ

www.iletisim.com.tr iletisim@iletisim.com.tr vimeo.com/iletisim facebook.com/iletisimbirikim twitter.com/iletisimyayin


TOPLUMSAL TAR‹H 254 ŞUBAT 2015
Ayasofya: Kimlik, Hafıza ve
Mekân Üzerine Bin Beş Yüz
Yıllık Bir Tartışma
dosya editörleri: çiğdem kafescioğlu-nevra necipoğlu

Ayasofya İstanbul tarihinin, Bizans ğulluğu ve değişkenliği karşısında nelen seslerin yüksekçe çıktığı gü-
ve Osmanlı tarihinin, bölge tarihinin Ayasofya’yı tek bir anlamda, imge- nümüz ortamının en yakın arka pla-
belki en kuvvetli simgesi. Bir hafıza sini tek bir tarihte dondurmak müm- nında tarihi araçsallaştıran bir siyasi
mekânı; neredeyse bin beş yüz yıla kün değil. Oysaki Ayasofya’nın kimli- irade ve Türkiye’nin yakın tarihinde
yayılan uzun tarihi boyunca fiziksel ğine, işlevine ve kurumsal aidiyetine baskın olmuş muhafazakâr bir tarih
varlığı ve imgesi bir arada ve ayrı dair günümüz konjonktüründe za- tahayyülü yer almakta. Diğer yandan
ayrı birer karşılaşma ve müzakere man zaman yeniden alevlenen tar- binanın uzun dönemli tarihinden im- Ayasofya ve
Atmeydanı,
zemini ve rekabet alanı olan bir eser. tışmalar, ibadete açılması yönündeki geler ve onu etkileyen tarihi süreç- Freshfield
Aynı zamanda tarihsel ve kültürel talep ve gösteriler çoğunlukla özcü lerin çeşitli vecheleri bazen aşikâr, Albümü,
hafıza ile siyaset arasındaki karma- pozisyonlara göre seçilmiş bilgi ve bazen nispeten saklı biçimlerde gü- 1574 civarı,
Cambridge,
şık alışveriş ve iç içeliğin kuvvetle anlatı kümeleri ve sıklıkla sığ klişeler nümüzün tartışmalarını şekillendir- Trinity College
görünür kılındığı bir mekân. Uzun üzerinden yürütülmekte. Ayasofya’yı meye devam ediyor. Library, Ms.
0.17.2, fol. 20.
dönemli tarihini zabt etmek, tutarlı- dinler ve medeniyetler arası bir ça-
lığı ve bütünlüğü olan bir anlatıda bir tışmanın ve rekabetin simgesi olarak Bu dosyayı oluşturan akademik ça- G. Necipoğlu, Sinan
Çağı: Osmanlı
araya getirmek neredeyse imkânsız. anlamlandıran, tekil bir tarih, tekil lışmalar ve kaynak metinler, 6. yüz- İmparatorluğunda
Mimari Kültür
Dolayısıyla, hafızanın ve tarihin ço- bir kimlik içerisine hapsetmeye yö- yıldan 20. yüzyıla kadar, bin dört yüz (Istanbul, 2013)

41
Melchior Lorichs
panoramasında
Ayasofya ve
Istanbul,
1559-1562.
Leiden
AYASOFYA DOSYASI

Üniversitesi
Kütüphanesi
Cod. 1758, levha
6’dan detay.
Leiden
Üniversite
Kütüphanesi’nin
izni ile.

yılı aşan bir süreden, Ayasofya’nın fi- Ayasofya üzerine süren tartışmayı hiplenilmesini tarihsel olarak tahlil
ziki dokusuna, tarihine, anlatılarına, tekilleştirici ve dışlayıcı zeminden, edebilmek gerekiyor. Modern öncesi
ona atfedilen anlamlardaki ve yapı- binanın ve imgesinin daha çok Bi- dönemde bu karşıtlıklar kültürlerin
sındaki, bezeme programlarındaki ve zanslı mı yoksa daha çok Osmanlı mı, öznel tarihleri kadar, Ortadoğu’nun
çevresindeki dönüşüm ve yeniliklere Hıristiyan mı Müslüman mı olduğu- ve Doğu Akdeniz’in ortak dini, siyasi
dair, bazıları birbiriyle şaşırtıcı de- na, aslında kimin “hakkı” olduğuna ve estetik kodları ile dünya hüküm-
recede uyumlu ve sürekli, bazıları dair dualist, çatışmacı çerçeveden darlığına, hükümdarlığın ilahi teyi-
olabildiğince ayrı ve tezatlı resimler çıkartıp, bu anıtın ve onu çevreleyen dine dair paylaşılan tahayyüllerle
sunuyor. Bu resimlerin hiçbiri nihai, metin ve anlatıların, fiziki dokusu- şekilleniyor. Ayasofya’nın 19. ve 20.
gerçek, mutlak değil, çünkü yarıma- nun, işlevlerinin, ona ait tarihlerin yüzyıllarda değişen anlam ve işlev-
danın doğu ucunda kubbeli şekliyle muazzam çokkatmanlılığını, karma- lerini, dolayısıyla geçmişe dair bazı
yükseldiği anı takip eden yüzyıllar şıklığını, iç içe geçmişliğini ne derece izlekleri devralarak ama değişerek
boyunca, bu anıtın asla tek bir res- bildiğimizi, nasıl anladığımızı, nasıl devam eden müzakereyi de, bir yan-
mi ve tek bir anlamı olmadı. Öte anlamlandırdığımızı sormamız isa- dan modern dünyanın tarih, anıt ve
yandan bu esere dair tüm bilgiyi ve betli olacaktır. Bu amaçla, burada miras anlayışları ve siyasetleri çer-
anlatıları bir araya getirmek de bizi Bizans’tan başlayıp erken İslam’dan çevesinde, bir yandan da bu eseri
Ayasofya’nın gerçek ve nihai imgesi- 20. yüzyıla kadar uzanan süreç içe- miras addeden aktörlerin öznellikle-
ne ve anlamına ulaştırmayacak. Fa- risinde binanın dokusunda ve tem- ri çerçevesinde değerlendirebilmek
kat bu imgeleri bir arada düşünmek, silindeki devamlılıkları, değişim ve gerekiyor.
onun tarihine eşzamanlı/senkronik dönüşümleri gözler önüne seren ma-
ve uzun dönemli/diyakronik boyut- kalelere ve kaynak alıntılarına yer Hayrettin Yücesoy’un erken İslam
larıyla yaklaşmak için bir başlangıç verdik. dünyasının fetih tasavvurlarında Bi-
olabilir. zans ve Konstantinopolis üzerine ve
Karşılaşma ve rekabet, sahiplenme Gülru Necipoğlu’nun Osmanlı dönemi
Ayasofya’yı Ortadoğu’nun ve Doğu arzusu ve bu eseri fiziki ve simgesel Ayasofya’sı üzerine odaklanan maka-
Akdeniz’in uzun dönemli tarihi için- boyutlarda temellük etmenin pek leleri, fetihlerin yol açtığı kültürler
de fiziki, kültürel, dini, siyasi bir çok şekli Ayasofya’nın neredeyse arası karşılaşmalarda, sahip olmanın
özne olarak belgelemek, anlamak ve bin beş yüz yıllık tarihinin, dokusu- meşrulaştırdığı müdahalelerden ziya-
anlamlandırmak kuşkusuz başlı başı- nun ve efsanelerinin içsel parçaları. de, bölgenin kültürel geçmişiyle ku-
na büyük bir iş. Diğer yandan böyle Diğer yandan bu dosyada yer alan rulan diyalogların belirleyici olduğu-
bir yaklaşım uzun dönemli bir tarih yazılar ve kaynak metinler sahiplen- na, bu tutumların ideolojik ve siyasi
perspektifini Ayasofya’nın bugünü me, anlamlandırma, yeniden tanım- dönüşümlere koşut olarak değişmesi-
üzerine süren tartışmanın bir par- lama süreçlerinin tarihselliğinin ve ne dikkat çekiyor. Kostantiniyye’nin
çası kılmanın, bu anıtın Türkiye’nin karmaşıklığının altını kalınca çiziyor. fethi konusundaki meşhur hadisin
bugünkü konjonktüründe önümüze Hıristiyanlık-İslam, Arap-Bizans, Os- tarihi arka planı, siyasetin hafıza ile
sürdüğü soruları (En basit halleriyle: manlı-Bizans, Türkiye-Yunanistan, ilişkisi konusunda ipuçları sunuyor.
İbadete açılmalı mı? Nasıl bir müze Türkiye-Batı ikili hatları üzerinde Yücesoy, hilafetin bir imparatorluk
42 olmalı?) cevaplamaya başlamanın da sürer görünen çatışma ve rekabeti, modeline göre yeniden kurgulanması
bir yolu. bu bağlamda kültür ürünlerinin sa- bağlamında, Necipoğlu, İstanbul’un
TOPLUMSAL TAR‹H 254 ŞUBAT 2015
Osmanlılarca fethi bağlamında, bu İslamlaştırılan Ayasofya’nın Osman- tartışmalı parçaları. 19. ve 20. yüz-
hadisin Emevilerin Konstantinopolis’i lılarca anlamlandırılmasının merkezi yıllar, Ayasofya’nın ortak ve aynı
fethetme amaçlarının ağırlık kazandı- unsurları olduğunu hatırlatıyor. zamanda çatışmacı bir zeminde evri-
ğı bir dönemde dolaşıma girdiğine len dini ve siyasi simgeselliğine, yine
dikkat çekiyor. Ayasofya’nın Osmanlı Kaynakları geniş zamanlı ve mekânlı ortak ve aynı zamanda çatışmacı bir
dönemindeki tarihini, binanın tarih- dini ve siyasi fikir ve pratiklerde zeminde formüle edilen tarihi anıt ve
leri ve efsanelerinin yanı sıra fiziki bulunan ortak duyarlılıkların altını sonrasında müze kimliklerinin ek-
dokusunun geçirdiği dönüşümler ve çizerken, Ayasofya’nın dallı budaklı lemlendiği dönem. Edhem Eldem, ya-
sahne olduğu müdahalelerin uzun bir karşı tarih öznesi olduğunu da pının modern dönemde dünyalaşma
dönemli bir tahlilini sunan Gülru hatırlamak, Osmanlı siyasasının mer- ve millileşme süreçleri çerçevesinde
Necipoğlu’nun makalesinde Osmanlı kezileşme sürecinde II. Mehmed’in geçirdiği kurumsal dönüşümlerin,
hanedanının, idaresinin ve İstanbul- bu yöndeki girişimlerini eleştirmek edindiği kimlikler ve anlamların izini
luların ona verdiği anlamların, kul- üzere kaleme alınan “yeni” Ayasofya sürdüğü makalesinde, kilise-caminin
lanım biçimlerinin zaman içinde ne efsanelerini en azından zikretmek 1790’lar ile 1930’lar arasındaki mü-
derece çarpıcı farklılıklar gösterdiğini gerekiyor. II. Mehmed’in ölümünden zeleşme sürecini “tabii abideleşme”
takip etmek mümkün. sonra yazılarak anonim Tevârîh-i kavramı üzerinden ayrıntılı biçim-

Ayasofya’ya dair resimlerin hiçbiri nihai, gerçek, mutlak değil, çünkü yarımadanın
doğu ucunda kubbeli şekliyle yükseldiği anı takip eden yüzyıllar boyunca, bu anıtın
asla tek bir resmi ve anlamı olmadı. Bu esere dair tüm bilgiyi ve anlatıları bir araya
getirmek de bizi Ayasofya’nın gerçek ve nihai imgesine ve anlamına ulaştırmayacak.
Fakat bu imgeleri bir arada düşünmek, onun tarihine eşzamanlı/senkronik ve uzun
dönemli/diyakronik boyutlarıyla yaklaşmak için bir başlangıç olabilir.

Estetik değerlendirme ve algıdaki Al-i Osman metinlerinin bir bölümü de anlatıyor. Zeynep Ahunbay ise
ortaklıklar ve ayrılıklar da bu bü- olarak dolaşıma giren “Tarih-i Kos- bu “modern” kimliklerden birinin,
yük resmin parçası. Buket Kitapçı tantiniyye” anlatılarının ilk derinlikli Ayasofya’nın bir dünya mirası anı-
Bayrı’nın makalesi Bizans dönemin- tahlilini, vakitsiz kaybettiğimiz tarih- tı olarak tanımlanışının kültürel ve
de Ayasofya’nın insanlar üzerinde çi Stefanos Yerasimos’a borçluyuz.1 kurumsal altyapısını sunuyor. Ahun-
bıraktığı etkiyi görme, işitme, koku Ayasofya, saraylarını hemen yakını- bay, tarihin ve dini-kültürel kimlik
alma ve dokunma duyularına hi- na kurup onun kuvvetli dini ve siyasi tartışmalarının ötesinde bir başka
tap eden unsurlar bağlamında ele çağrışımlarına paydaş olan Bizans ve noktaya, son on yıl zarfında kitle
alıyor. Bayrı’nın örneklerini sun- Osmanlı hükümdarlarının ve mer- turizmindeki dönüşümden payını
duğu Ayasofya’nın dokusuna dair kezileşme ve imparatorluk karşıtı alan İstanbul’da Ayasofya’ya her gün
Bizans döneminden tasvirler ile bir söylem geliştirirken onun farklı binlerce ziyaretçi girmesinin binanın
Tâcîzãde Cafer Çelebi’nin (ve baş- tarihlerini yazan muhaliflerin ötesin- dokusunda oluşturabileceği hasara
ka pek çok Osmanlı yazar ve şai- de, birçoğu kaybolmuş, bazen küçük da dikkat çekiyor.
rinin) Ayasofya’nın gökkubbesini, ipuçları bırakmış başka anlatıların
İstanbul’u çevreleyen denizin dal- ve tarihlerin de öznesi. Bu dosyada- Dosya yazarlarına, Gülru Necip-
galarını andıran mermerlerini, paha ki kaynak metin ve resimlerde izleri oğlu’nun makalesini Türkçe’ye çevi-
biçilmez somaki sütun ve levhalarını bulunan, nadir de olsa Ayasofya’nın ren Ayşegül Damla Gürkan’a, Bizans
anlatım biçimlerindeki paralellikler, tarihlerine nakşolmuş kadınların, in- kaynaklarının çevirilerini yapan Bu-
bu anıtın estetik değerlerinin Bizans şaatında çalışan işçilerin, dokusunun ket Kitapçı Bayrı’ya, Aleksandr Kons-
ve Osmanlı kimliklerinin ötesinde kaybolan katmanlarına dair metin tantinidi ve Ahmet Refik’in yazılarını
benzer tarzlarda da anlaşıldığına parçacıklarının ya da binayı 1480’ler- paylaşan Melike Sümertaş ve Yavuz
işaret ediyor. Farsça yazdığı Heşt Be- de kubbesinin üzerinde bir haç ve Sezer’e içten teşekkürlerimizi sunu-
hişt adlı tarihini 16. yüzyıl başlarında minaresinin üzerinde bir hilalle res- yoruz.
II. Bayezid’e sunan İdris-i Bitlisi’nin meden haritacının da üzerinde dü-
çeviriler ve metinler arası diyaloglar- şünmeye değer.2 dipnotlar
1 Stefanos Yerasimos, Kostantiniye ve Ayasofya
la beslenen Ayasofya anlatısı, payla- Efsaneleri (İstanbul: İletişim, 1993).
şılan siyasi ve dini söylemler kadar, Ayasofya’nın modern zamanlardaki 2 Bu detay Gülru Necipoğlu’nun bu dosyadaki 43
makalesinin ilk resminde görülebilir.
ortak görsel ve estetik değerlerin de tarihi ve bugünü bu uzun sürecin en

You might also like