You are on page 1of 20

EŞYA HUKUKU

1.HAFTA

Eşya hukuku, eşyanın hukukudur. Eşya olmayan şeyler, eşya hukuku kapsamında değildir.

EŞYA NEDİR: Bir şeye eşya sıfatına sokmak için aşağıdaki şu unsurlar olması gerekir.

1.HUKUKİ ANLAMDA BİREYSEL HAKİMİYET SAĞLANMALI: .alınıp satılabilen


birşey olacak.

örn: AY- GÜNEŞ bunlar üzerinde hakimiyet sağlanamadığı için eşya sayılmaz.

2.SINIRLANDIRILABİLİR BİRŞEY OLMALIDIR: Fiziken elde tutulmalı yada kabın


içersine yerleştirilebilir olmalıdır.

örn: ATMOSFER- HAVA - OKSİJEN sınırlandırıl madığı için sayılmaz.

fakat oksijen bir tüp içine hapsedilme sonucu oluşan oksijen tüpü, eşya hukuku kapsamında eşya
sayılır.

3.EKONOMİK BİR DEĞER TAŞIMALIDIR: Bir pirinç tanesi eşya sayılmazken, 1 kilo
pirinç eşya sayılır. Üzerinde yazı yazan pirinç tanesi eşya sayılmaktdır.

4.CİSMANİ BİR VARLIĞI VAR OLMALIDIR: Fiziken elle tutulabilern şeyler eşyadır.

örn: Şarkı bestesi eşya değildir, fakat bir kağıt üzerine bu eserin sözlerinin yazılması onu eşya
kapsamına sokar.

NOT: Elektirik ve doğal gaz cismani varlığı yoktur. Eşya değildir, taşınır hükümlerine tabidir.

5.ŞAHIS DIŞI OLMALIDIR: (İNSAN OLRGANI EŞYA DEĞİLDİR): Saç eşya değilken
kesilen saç eşyadır. (ceset eşya değildir). İnsan vucudunda ayrılmaz parça haline gelmişse bunlar
eşya sayılmaz.

örn:kalp pili- platin eşya değildir.

İnsan vucudundan ayrılıp takılabilen, ayrıldığda bir zarar meydana getirmeyen şeyler eşyadır.

örn: peruk- takma diş- protez bacak

NOT: HAYVANLAR EŞYA DEĞİLDİR. HUKUKİ İŞLEMLERE KONU OLMASI İÇİN


EŞYA HÜKÜMLERİNE TABİDİR.

NOT: Kan, sperm dışarıda belli bir süre saklanacaksa eşyadır. Doğrudan kullanılıyorsa eşya
değildir.
EŞYA TÜRLETİ:

1- TAŞINIR - TAŞINMAZ: Bir yerden bir yere, kendine zarar verilmeden taşına bilen eşya
taşınır eşyadır. Taşınamayan eşya taşınmaz eşyadır.

NOT: Gemi taşınır eşyadır. Fakat gemi siciline kayıtlı olan gemiler, icra iflas ve ticaret
kanununca taşınmaz eşya sayılmıştır.

2. MİSLİ EŞYA- GAYRİ MİSLİ EŞYA: Dünya üzerinde sadce tek olan eşya gayri misli
eşyadır. Yerine aynı cins eşya koyulabilen şey, misli eşyadır.

örn: X manava giderek 1 kilo elma ister. ( hangi eşya olduğu belirtilmemiş o yüzden misli. )

Soruda misli mi, gari misli mi diye sorulduğunda objektif ve subjektif tanımları at.

örn: Benim elimdeki telefon derken mislidir. Çünkü, subjetkif ve objektif tanımları attığımızda
geriye sadece telefo kalıyor o yüzden mislidir.

3.TÜKETİME TABİ OLAN- TÜKETİME TABİ OLMAYAN EŞYA: Kullanarak


yararlanılıyorsa tüketime tabi olan eşyadır. Tüketilerek kullanılmıyorsa tabi olmayan eşyadır.

NOT: Başkasına devir amacında bulundurulan herşey tüketilebilen eşyadır.

örn: Galeride bulunan araba- kitapçıda bulunan kitap

4. BÖLÜNEBİLEN - BÖLÜNEMEYEN EŞYA: Bir eşya ona önemli zarar vermeden ve


fiziki zarara uğramadan bölünebiliyorsa bölünebilen eşya, eğer bölünemiyorsa bölünemeyen
eşyadır.

5. ÖZEL HUKUKA TABİ OLAN - ÖZEL HUKUKA TABİ OLMAYAN EŞYA: Eşya kamu
hukukuna mı yoksa özel hukuka mı tabi onun ayrımını yap.

6.BASİT-BİRLEŞİK EŞYA VE EŞYABİRLİĞİ: Hariçten bir şey katılmaksızın tek başına


mevcut olan yekpare eşyalar '' basit eşya'' ( Tabak, kağıt, vs. ); Birden çok
bağımsız ve basit eşyanın birleşmesiyle meydana gelen eşyalara '' birleşik eşya '' ( Kitap, radyo,
ampul vs. )

2.HAFTA

EŞYA BİRLİĞİ: Birden fazla eşyanın bir araya gelmesidir. Fakat alelade eşyaların, bir araya
gelip oluşturduğu topluluk değil, ortak amaç üzerine birleşen topluluktur.Alt- üst ilişkisi
bulunmayacaktır.

örn: televizyon ve kumandası (eşya birliği dğildir.)

örn: pul koleksiyonu- bir çift ayakkabı aslında her biri tek başına bir eşya sayılsada, bir araya
gelerek ortak bir amaç güdmektedir. Bu nedenle eşya birliğine örnektir.

NOT: 1 kilo pirinç eşya birliğine örnek sayılmaz. Çünkü pirinç tanesi eşya değildir.

NOT: Ampulün içindeki tel ve cam ayrıldıgında bağımsızlığını kaybettiği için eşya birliği
sayılmıyor.

ASIL ŞEY VE EKLENTİ: Arasında ast ve üst bulunan şeylere denir.

örn: televizyon ve kumandası- ayakkabı ve bağcığı

NOT: Ortak amaç için bir araya gelseler dahi aralarında alt üst ilişkisi varsa asıl şey ve
eklentidir.

NOT: Bir kilo pirinç ve 1 torba deniz kumu, bir miktar eşya olarak değerlendirilir.

--------------------

Haklar, mutlak haklar ve nispi haklar olmak üzere 2 ayrılır. Mutlak haklar ( Ayni, Fikri, Kişilik
ve Velayet hakları ) Nispi haklar (şahsi hak olarak adlandırılır) (alacak hakkıdır)

FİKRİ HAKLAR: Fikir ve sanat eseri üzerindeki haklara denir.

KİŞİLİK HAKLARI: Kişiliğin üzerindeki haklara denir.

VELAYE HAKLARI: Aile hukuku

----------------------

AYNİ HAKLAR: Eşya üzerinde mutlak mutlak haktır. Hekese karşı ileri sürülebilen ve herkes
tarafından ihlal edilebilen haklardır.

Ayni hak = eşya üzerinde mülkiyet + eşya üzerinde sınırlı hak

sınırlı ayni hak= irtifak, rehin, taşınmaz yükü

AYNİ HAKLARA HAKİM OLAN İLKELER:

1.BELİRLİLİK İLKESİ: Ayni hakkın konusu ancak belli birşeyolabilir. Bütünleyici parça
meselesinde dikkat edilmeli.

örn: bir arabanın motoru bir başkasına, diğer aksamlar bir başkasına aittir ( belirlilik ilkesi ile
açıklanır)

örn: bir hayvanın başının birisine, gövdesinin başkasına ait olması (belirlilik ilkesi ile açıklanır.

** burada dikkat edilecek şey bütünleyici parçaya dikkat edilecek. Yani arabanın tekeri
başkasına, diğer aksamların başkasına ait olamayacağı için, belirlilik ilkesine ters ve bu ilke ile
açıklanır.

** bütünleyici parça asıl şeyden ayrıldığında, artık eşya özelliğini kaybeder.

Bütünleyici parça üzerinde malik olunurmu?

örn: arazinin üzerindeki ev. (Arazi başkasına, ev başkasına ait olamaz) (bütünleyici parça, asıl
parçadan ayrılıp bağımsızlığını kazanmadıkça mülkiyet söz konusu değildir.)

** Bir şeyin bütünleyici parçası eşya değildir. Bağımsızlığını kazandığı an eşya sayılır.

örn: Bir arazi asıl şeydir. Arazi üzerindeki ev bütünleyici parçadır. Evimi satıyorum değil,
Arazisini satıyor. ( bu durumun istisnası; Kat mülkiyetidir. Kat mülkiyeti arazi değil Daire
satılıyor.)

2. KAMUYA AÇIKLIK İLKESİ: (ALENİYET İLKESİ) : Kamuya açıklık ilkesi taşınırlarda


zilliyetlik, taşınmazlarda tescil sağlar.

3. GÜVENİN (İNANCIN) KORUNMASI İLKESİ: Tapu tescilinde yazılı metine güvenerek,


yapılacak olan işlemler Hakkın korunmasıdır. Tapu siciline güvenerek mülkiyetin kazananın
hakkı korunur.

4. SINIRLI SAYI VE TİPE BAĞLILIK İLKESİ: Ayni haklarda yapılan sözleşmeler, sınırlı
sayıda ve tipe bağlıdır. Borçlar hukuku kadar geniş sözleşme şekilleri yoktur.

5. HAK DÜŞÜRÜCÜ VE ZAMAN AŞIMI YOKTUR: Nispi haklarda zaman aşımı varken,
Mutlak (ayni) haklarda zaman aşımı yoktur.

örn: 20 yıl oturduğun evin mülkiyeti zaman aşımına uğramaz.

ZİLLİYETLİK

**Zilliyet, Mülkiyetlik değildir. Sadece bir hukuki durumdur. Bu durum taşınırlar için Mülkiyet
karinesidir.

**Zilliyet bir hak değildir.

** Zilliyet hem taşınırlarda hemde taşınmazlarda söz konusudur. Yani taşınırlarda bir telefona
zilliyet olabileceğimiz gibi taşınmazlarda bir arsaya'da zilliyet olabiliriz. Fakat dediğimiz gibi
taşınırlarda sadece mülkiyet karinesidir. Taşınmazlarda Tescil ile zilliyet olunur.

ZİLLİYETLİĞİN TANIMI: Kişinin iradesi ile kurduğu fiili hakimiyet. Burada iki unsura
dikkat edilecek İRADE-FİİLİ HAKİMİYET. Zilliyetlikte manevi unsur irade, maddi unsur fiili
hakimiyettir.

örn: bir kişini cebine ondan habersiz uyuşturucu konulması. ( burada irade yoktur )
*** Birşeyin suç teşkil etmesi için o şeyin zilliyedi olup olmadığına bakılır. uyuşturucu örneği
gibi.

** fiziki irade, iradenin olması gerekir. Dolayısı ile Akıl hastaları zilliyet olamaz ( akıl
hastalarından alın eşya konu bakımından aslen kazanma hük. tabidir.)

**** İradenin bir kez doğması yeterli, devam için gerekli değildir. (dolabın üzerine para koyduk
ve unuttuk, burada irade parayı koymak ile başlamıştır unutması vs önemli değildir)

******** Unutmak, çalınmak, kaybetmek zilliyetlik hük. bakımndan arasında fark vardır.(
unutmak: zilliyetlik devam olunur. Fakat çalınması, kaybedilmesi durumunda zilliyetlik son
bulur.)

** Hayvanlar üzerinde zilliyetliik mümkündür.

******** Fiili hakimiyet her zaman fiziki hakimiyet olmaya bilir ( balıkçının balık tutması için
denize atmış olduğu ağ , burada balığın takıldığı an zilliyetliği kazanmış olur.)

******Aynı anda bir eşya üzerinde birden fazla kişi zilliyetlik kurabilir. ( A evini B'ye kiralar. A
asli zilliyet, B feri zilliyettir.). Eşyaya zilliyet olan kişiler o eşyaya saldırı durumun da dava
hakları vardır.

****ZİLLİYETLİĞİN TÜRLERİ (SORU GELEBİLİR)

Zilliyetlik türleri birden çok kişide farklı türleri olduğu gibi bir kişide bile birden fazla tür
zilliyetlik türü olabilir.

1. HAKLI ZİLLİYET - HAKSIZ ZİLLİYET : Bir kişi iradesiyle ve fiili hakimiyetinde


bulunduruyor ve hukuken geçerli bir nedene dayandırıyorsa malik haklı zilliyettir. Burada
önemli olan şey üzerinde hukuken geçerli bir nedene dayandırmasıdır. Haksız zilliyet ise fiili
hakimiyetinde şey hukuken geçerli bir seseni yoktur.

örn: Kiracı haklı zilliyet- Hırsız Haksız zilliyet

2.MALİK SIFATIYLA ZİLLİYET- BAŞKA SIFATLA ZİLLİYET: Bir kişi malik olduğu
iddiası varsa malik sıfatıyla zilliyet. ( hırsız malik sıfatı ile zilliyettir.) Mülkiyet dışında başka
iddiası varsa başkası için zilliyettir. ( Ben burada kiracıyım)

3. YALIN ZİLLİYET- DERECELİ ZİLLİYET: Eşya üzerinde tek bir zilliyetlik varsa yalın
zilliyet. Ayı anda birden fazla zilliyet varsa dereceli zilliyettir (kiraya verme, ödünç verme, rehin
verme dereceli zilliyetliğe örnektir.

Dereceli zilliyetlikte 2 unsur vardır. Bunlar asli ve Feri zilliyet.

örn: bir kira sözleşmesinde ev sahibi asli kiracı feri zilliyettir.


NOT: Feri zilliyet aşağıya doğru genişliyebilir.

örn: X evini Y'e kiralar. Y kiraladığı evi daha sonra Z'e kiralar. ( X asli zilliyetliğini korurken,
Y' nin sonran yaptığı kira sözleşmesi ile feri zilliyetliği genişleterek hem Y hemde Z feri zilliyet
olur.

*** feri zilliyet, asli zilliyetin zilliyetliğini reddedebilir. B durumda asli zilliyetin zilliyetliği
ortadan kalkar.

örn: Ben kalemimi X verdim. (burada ben asli, X feri zilliyet) X daha sonra bu benim kalemim
dedi.( benim zilliyetliğim ortadan kalkar, X feri zilliyetken asli zilliyet olur)

*** Paylı mülkiyet ve elbirliği zilliyetlikte yalın zilliyetlik vardır. Bu durumda bir çok kişi
olsada dereceli değil yalın zilliyetlik vardır

4. DOLAYLI ZİLLİYET- DOLAYSIZ ZİLLİYET: Şeye hali hazırda fiilen ve fiziken onda
bulduran kişi dolaysız zilliyettir. Dolaylı zilliyet başkası aracılığıyla zilliyrt olan kişidir.

örn: Ben evimi X kiraladım. (ben dolaylı zilliyedim.)

X: Dolaysız zilliyet (çünkü o esnada evi fiilen ve fiziken kullanan kişidir.)

5. TEK BAŞINA ZİLLİYET- BİRLİKTE ZİLLİYET: Bir şeye paylı malik yada elbirliğiyle
malikseniz birlikte zilliyetsizniz. Tek başına zilliyet şey üzerinde tek bir kişinin zilliyetliği
vardır.

örn: Evim var kiraya verdim ( Her ikisi kendi başlarına tek zilliyettir.)

örn X'den 3 arkadaş ev kiraladık ( 3 arkadaş birlikte zilliyettir.)

3.HAFTA

6. BAŞKASI İÇİN ZİLLİYET- KENDİSİ İÇİN ZİLLİYET: Kendisi için zilliyet, ayni ve
şahsi hak sebebiyle zilliyet olan kişidir. Kendisi için zilliyette malik sıfatı ile zilliyet dersek
yanlış olur.( kiracı kedisi için zilliyettir, ama malik değildir.). Başkası için zilliyet, ayni ve şahsi
hak sebepleri dışında olan zilliyetlik türüdür.(taşımacı-temsilci-komisyoncu). Başkası için
zilliyet emin sıfatıyla zilliyettir.

NOT: Tüzel kişiler zilliyet olabilir ve tüzel kişiler kendisi için zilliyettir. Tüzel kişi temsilcileri,
başkası için zilliyettir.

7. ZİLLİYET YARDIMCISI: Zilliyet yardımcısı zilliyet değildir. Bu nedenle zilliyetliğe


dayanan savunma hakkı ve dava hakları yoktur. Emin sıfatıyla zilliyet değildirler. (Fabrikadaki
çalışan işçi, Evdeki hizmetçi, Evdeki aşçı)

NOT: İşçiye verilen elbiseler, o elbiselerin zilliyedliğini kazanmış oluyor. (dereceli zilliyet)
ZİLLİYETLİĞİN KAZANILMASI (BANKO SORU GELECEK)

1. MİRAS YOLUYLA KAZANMA: Miras yolu ile kazanmada fiili hakimiyet ve irade
aranmaz.

Örn: Akıl hastası A ya babasından miras kalır. ( irade aranmadığı için A zilliyetliği kazanmış
olur.)

2.ASLEN KAZANMA: Başka birinin iradesi ve rızası aranmaksızın sırf kendi rızası ile kanama
durumudur.

örn: X'in telefonunu Y çalmıştır. (Y burda aslen kazanmış olur, X rızası olsun olmasın)

örn: X kiracı iken sonradan ben malikim derse yani Feri zilliyet asli zilliyeti reddeder ise aslen
kazanma söz konusudur.

örn: Denizde tutulan balık

örn: A' ayırt etmen gücüne sahip olmayan B den telefon satın alır. A aslen kazanmış olur.

NOT: İrade sakatlığı hallerinde sözleşmenin iptali durumunda aslen kazanma olur.

****Aslen kazanma, Haksız zilliyet olduğu gibi haklı zilliyetlerde de söz konusudur.

3.DEVREN KAZANMA- TESİSEN KAZANMA: Var olan zilliyetliği iradesi ve rızasıyla


başka bir kişinin zilliyetlik kazanmasıdır. Devren kazanmada zilliyetlik tamamen başkasına
devredilirken, tesisen kazanmada zilliyet, zilliyetliğin tamamını değil bir kısmını devrediyor.

NOT: Devren kazanma genelde Bağışlama söz.,Trampa, satış şeklindedir.

NOT: Tesisen kazanma genelde Kiraya verme, Rehin, Saklama, Ödünç şeklindedir.

***örn: X evini B' ye kiralamıştır. B 2 ay kira verip 3 ay ben maliğim demiştir.

burada B 2 ay boyunca tesisen 2 aydan sonra aslen zilliyetliği kazanmıştır.

örn: Hüseyin Ekşi bisikletini, m kiralar 2 ay sonra aliye satar. ali bisikleti devren zilliyetliğini
kazanmış olur

***Devrren kiralık derken Feri zilliyetliğini devren devrediyor.

***Devren satılık derken Asli zilliyetliğini dvren devrediyor.

ZİLLİYETLİĞİN DEVİR TÜRLERİ

Zilliyetliğin devri teslimli ve teslimsiz olarak ikiye ayrılır. Zilliyetliğin devri sadece taşınırlarda
söz konusudur. Taşınmazlarda zilliyetliğin devri tescille olur.
1. TESLİMSİZ DEVİR.

A) EŞYANIN TESLİMİ: Fiilin devredilecek şeyi devir zamanında teslim etmesidir.

örn: Cep telefonumu sana satıyorum. Sattı bitti

B) EŞYAYI TEMSİL EDEN ARACIN TESLİMİ: Devire konu olan eşyayı, temsili olan şeyi
teslimi ile olur.

örn: Arabayı satarken Ruhsat ve anahtarın teslimi.

C)TEMSİLCİYLE TESLİM: Bir şeyin temsilciye teslim edilmesiyle olur. Temsilciye yapılan
teslim, teslim olunan yapılmış sayılır.

D) ZİLLİYETLİK SÖZLEŞMESİ: Şeyin yeni maliki olan zilliyede bırakılması

örn: Bahçedeki ot yığınağını sana sattım ( ister bugün ister yarın teslim al, sözleşerek teslim)

****TESLİMSİZ DEVİR.

A)ZİLLİYETLİĞİN HAVALESİ: 3.bir kişinin dolaysız feri zilyetliğinde olan bir şeyin dolaylı
asli zilyetliğinin bir irade açıklamasıyla yeni zilyede devredilmesidir.

örn:A'ya arabamı kiraladım, araba A'nın elindeyken C'ye sattım ve A'dan almasını teslim al
dedim.

NOT: Feri zilliyet zilliyetliğini başka bir kişiye devredebilir.

örn: A, B ye evini kiralar daha sora B evi C kiralar.

B)KISA ELDEN TESLİM: (SENDEYDİ SENDE KALSIN):Bir şeyin, o ana kadar ayni yada
şahsi hakka dayanarak feri zilyedi olan kişinin zilyetlik türünün değişmesidir.

örn:Kişinin kiracı olduğu evi satın alması gibi.


C) HÜKMEN TESLİM: Malı dvreden kişinin özel bir hukuki ilişki kullanarak, malı elinde
bulundurmasıdır.
örn: yeni palton aldım, paçaları yapılması için orada bıraktım.
örn: Hüseyin Ekşi evini Sertaça satar, Hüseyin bu evde 2 ay kalacağın söyler.
D) Emtiayı Temsil Eden Senetlerin Devri: Bir taşıyıcı yada umumi mağazaya bırakılmış
emtiayı temsil eden kıymetli evrakın teslimi, emtianın teslimi gibi sonuç doğurur. Senedi elinde
bulunduran malın zilyedi sayılır, malı depolayan iyi niyetli kişi malı senedi elinde bulunduran
3.kişiye teslim ederse, bir sorumluluğu doğmaz.
Dip Not: Zilliyrt olmayan bir kişi, zilliyetmiş gibi davranarak o şeyi birisine dvredemez
örn: Telefonu çalınan A, zilliyetliğinde bulunmadığı telefonu Z satamaz. çünkü borcu ifa
edemez.
NOT: Zilliyetliği sanradan kaybedenler zilliyetliğini devredemez.

ZİLLİYETLİĞİN KORUNMASI
Zilliyet yardımcıları haricinde zilliyet olan taraflar savunma ve dava haklarını kullanarak
zilliyetliğini koruyabilir. Yani zilliyetliğin korunmasını zilliyet olan kişiler açabiliyor.
ZİLLİYETLİĞİN KUVVET KULLANMA İMKANI (SAVUNMA HAKKI): Zilliyet olan
bir kişi bu hakkı kullanır. ( zilliyet yar. bu hakkı kullanamaz.)( Meşru müdafa ile
karıştırılmamalı.) Malı çalınan kişi zilliyetliği ortadana kalktığı için savunma hakkı yoktur.
NOT: tamamlanmamış hırsızlık suçudan dolayı kişi zilliyetliğini kaybetmez.
NOT: Zilliyetlik hem taşınırlarda, hem taşınmazlarda mümkündür.

ZİLLİYRTLİĞE İLİŞKİN DAVALAR


4. HAFTA
ZİLLİYETLİĞİN GASPI DURUMUNDA İADE DAVASI: Her türlü zilliyet bu davayı
açabilir. Burada 2 husus vardır. birincisi hali hazırda malı elinde bulunduran kişi vemalı gasp
edilen kişi. Gasp eden kişi ölürse muhrislerine karşı açılabilir. 3. kişilere karşı açılmaz yani gasp
edilen şey, bağışlanmış yada pazar yerinde satılmışsa malı elinde bulunduruna karşı açılamaz.
NOT: saldırının meni+ tazminat davası aynı anda yada ikisi ayrı ayrı açılabilir. İade davası+
tazminat aynı anda yada farklı zamanlarda açılabilir.
NOT: Saldırının meni ve iade davasında kusur ve zarar aranmaz. Ama tazminat davasında
bunların ikiside aranır.
NOT: Dolaylı zilliyet açacağı iade davası konu olan şeyi, dolaysız ziliyede iade etmesini talep
eder.
NOT: Zilliyetin iadesi davasını her zilliyet açabilir, taşınır ve istihkak davası hakka dayalı bir
dava olduğundan hakka dayanan taraflarca açılır.
NOT: Zilliyetliğin iadesi davalarında hakim üstün hak iddialarını dikkate almaz. Fakat iddiasını
derhal ispat edebiliyorsa hakim usul ekonomisi gereğince hakim nunu dikkate alarak karar veriri.
ZİLLİYETLİĞE SALDIRININ MENİ DAVASI: Saldırının meni davasında üstün hak hiçbir
zaman dinlenmez. Paylı mülkiyet ve elbirliği zilliyette ister ortaklardan biri isterse hepsi açabilir.

ZİLLİYETLİĞİN İDARİ YOLLA KORUNMASI:


** İlçelerde kaymakam, illerde Vali karar verir.
** saldırıyı öğrendiği tar. itibaren 60 gün her halukarda 1 yıl.
**15 gün içinde karar verilir. İnfaz memuruna tebliğinden itibaren5 gün içinde yerine getirilir.
** valinin ve kaymakamın verdiği karar kesindir. Ama idare mah.hak aranabilir.
**sadece taşınmazlar için söz konusudur.
** Aynı olay için daha önceden dava açılmışsa, o konu hakkında idari yollara başvurulmaz.
**Bir kez yapılan tecavuz, aynı kişi tarafından tekrarlanırsa suç teşkil eder.
ZİLLİYETLİK DAVALARINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE: Fiili veya faili öğrenmeden
ihtibaren 2 ay içinde hakdüşürücü süre başlar. Her halükarda 1 yıl

Taşınır davasına bakmadan önce genel bilgi:


** Taşınır ile ilgili konuda hak iddia eden taraf, ister taşınır davası ister istihkak davası açabilir.
Taşınmazlarda sadece istihkak davası açılır.
** Hırsız konu bakımından zilliyetliğine dayanarak taşınır davası açabilir. Ama mülkiyete dayalı
hak olan istihkak davası açamaz. ( Normalde kötü niyetliler taşınır davası açılamaz.)
******Zilliyetliğin iadesi davası kuru bir zilliyetliğe dayanır. Yani zilliyetliği ispat et bitti.(sulh
hukuk basit yargılama). Taşınır davası ne kadar da zilliyetlik ile ilgiliysede bu dava hak davası
olarak zilliyetliğin hakkına dayanır.(asliye hukuk normal yargılama) Taşınır davası zilliyetliğe
bağlı hak karinesine dayanır, zilliyetliğin iadesi zilliyetliğe dayanır (hak iddiası yok).

TAŞINIR DAVASI:
Taşınırı çalınan, kaybolan zilliyet o mal elind bulunduran herkese karşı açılır.( 5 yıl içinde
elinden çalındığı andan itibaren başlar.)
örn: A nın telefonunun çalan B bu telefonu D satmıştır. ( Zilliyetliğin iadesi davası 3. kişilere
açılamayacağı için, A Taşınır davası açmak zorundadır.)

TAŞINIR DAVASI AÇMA KOŞULLARI


**Zilliyetliğin iradesi dışı sona ermişse
**Davacının zilliyetliğini kötü niyetle kazanmamış olması gerekir. (hırsızlar taşınır davası
açamaz kötü niyetlidir.)
******Şimdiki zilliyedin üstün hak karinesinin çürütülmesi gerekir.

TAŞINIR DAVASI AÇILAMAYACAĞI DURUMLAR


**Başka biri zaman aşımı malı kazanmışsa, malın mülkiyetini kazanan bu kişiye karşı dava
açılamaz.
** iyi niyetli Emin sıfatıyla zilliyedin kişilere ayni hak ile kazandığı hakları korunur.
örn: A pantolunu terziye yaptırmak için verir. Terzi pantolonu B satar. (A Bye dava açamaz A
terziye tazminat davası açabilir.)
**Emin sıfatıyla olmasa dahi iyi niyetli kişi para ve hamiline yazılı senet kazanmışsa bu hak
korunur.
örn: Anın cebinden para çalan C, D'nin dükkanına giderek alış veriş yapması
***Açık arttırmaa, pazar ve benzeri durumlardan kazanılan ayni hak, kişinin karşı tarafa
bedelinin ödenmesi durumunda dava açılır.
NOT: Taşınır davasında 5 yıllık zaman aşım süresi vardır. Bu zaman aşımı süresi iyi niyetlilere
karşı kullanılır. Kötü niyetlilere süre yok her zaman açılabilir.
NOT: Zilliyetliğin iadesi davası zilliyetliğe dayanır, Taşanır davası zilliyetliğe dayanan hak
karinesine, istihkak davası mülkiyete dyanır.

İSTİHKAK DAVASI:
Malik olan kişinin, haksız olarak ellerinde bulunduran kişiye karşı açtığı davadır. İstihkak
davasında zaman aşımı süre yoktur. Fakat 3. kişi şeyi zaman aşımı ile kazanmış ise ona karşı
dava açılmaz

5.Hafta

TAPU SİCİLİ:

Taşınmazların kaydının tutulduğu ve üzerindeki hakların tutulduğu yere

tapu sicili denir. tapu sicili alenidir. ilgilisi her belgeden fotokopi talep

edebilir.
Tapu sicili tapu sicili müdürlüklerinde tutulur.

Tapu sicilinin içinde bir


sürü kayıt vardır. (tapu
kaydı
kat mülkiyeti kütüğü
kaydı yevmiye defteri vs.)

Devlet yetkili organlarıyla bizim taşınmazımızın sınırlarını geometrik olarak belirler ve


buna bir tapulama yapar devlet ilk önce sınırlarımızı resmi olarak geometrik olarak
belirler buna KADASTRO denir.

Örneğin; bir taşınmaz iki ilçede de sınırı varsa ikisine de ayrı ayrı kayıt ettirilir ancak
ilgili işlemler yüz ölçümü fazla olan ilçenin tapu siciline ilişkin olarak yapılır.

KADASTRO GEÇMEYEN YERLERDE TAPU SİCİLİ YOKTUR.


Buralarda da başka siciller vardır.
Türkiye’nin %98 inden fazlasının kadastrosu yapılmıştır ve tapulama işlemi gerçekleşmiştir.

Kadastro planına 10 yıl boyunca


itiraz mümkündür. Kadastro
mahkemelerinde dava görülür.

Kadastrosu yapılan yerlerde tapu


sicili tutulur. Tapu sicili tapu
müdürlüklerinde tutulan bir sicildir.

Tapu sicili bir tanedir fakat içerisinde küçük küçük kayıtlar siciller vardır bunlara ANA
SİCİLLER VE YARDIMCI SİCİLLER diyoruz.

ANA SİCİLLER

1) Tapu kütüğü ( tapu kaydı)

Tapumuzun tutulduğu yerdir.


Tapu kaydına bakıldığında
tapumuzun niteliği ada pafta parseli
sahibinin ismi vs yazar. özel
mülkiyete tabi bütün taşınmazlar bu
kütüğe kaydedilir,taşınmaz üzerindeki
haklar(ayni) bu kütüktedir.

2)Kat mülkiyeti kütüğü

Kat mülkiyeti kanunu vardır bu kanuna tabi bölümlerin kaydının

tutulduğu yerdir. bir arsa üzerindeki 100 dairelik sitede bir daire

bizim diyelim
arsanın tamamı tapu kütüğündedir tek tek daireler ise kat mülkiyeti kütüğüne kaydedilir. Kat
mülkiyetine tabi bağımsız bölümlere ilişkin işlemler kat mülkiyeti kütüğünde yapılır ( tapu
kütüğünde değil !!)

3) Tamamlayıcı siciller

- yevmiye defteri
Bir tapu siciline gittik tapuda işlem yapıcaz taşınmaz alıcaz ya da rehin kurcaz vs bu
işlem hemen olmaz ertesi güne vs sarkabilir bunun önüne geçmek için kanun koyucu
yevmiye defteri düzenlemiştir

başvuru yaptığımız an başvuru tarih ve saati derhal bu deftere yazılır çünkü tapuda yaptığımız
işlemler tescil ile varlık kazanır fakat tescilin hüküm ve sonuçları yevmiye defterinin kayıt
tarihidir.

ayni hak tescil ile doğar fakat mülkiyet hakkına yevmiye defterine kayıt olduğu an sahip oluruz

- resmi belgeler

tapu kütüğüne yapılan kaydın sebebinin gösterilmesi demektir.


örneğin bir satış işleminde a kişisi b kişisine malı satıp devretti tescil b nin üzerine oldu
tescili sağlayan sözleşme satış sözleşmesidir.
resmi belge satış sözleşmesidir.
tescili sağlayan belgeler resmi belgelerdir. (satış sözleşmesi, vekaletname, veraset
ilamı, bir mahkeme kararı)

bir dava olduğunda bu resmi belgeler mutlaka istenir.

- planlar

Plan, kadastro planıdır.

Örneğin; komşumuz sen benim tapulu alanıma 10 metre girmişsin dedi. Bu uyuşmazlığı
yalnızca tapu sicilinde planımıza göre çözümleyebilir. Hatta belediyeden bir memur talep edip
o memurun tapu sicilindeki plan dahilinde sorunu çözmesini sağlayabiliriz.

YARDIMCI SİCİLLER

 Aziller sicili(vekaletten azil):


Tapu sicil müdürlüğüne bildirilmesi gerekilen bir işlemdir. Örneğin; bir kişiye vekalet
verdik ancak işlem gerçekleşmeden önce kişiye onu azlettiğimizi bildirdik. Bu adımdan sonra
mutlaka tapu sicil müdürlüğüne de bunu bildirmemiz gerekmektedir.

 Düzeltmeler sicili:
Tapu sicilinde yapılan yanlışlıklar düzeltilir ve düzeltme sebepleri de gösterilir.

 Kamu orta malları sicili:


meralar, yaylaklar, kışlak, otlak. panayır yeri, harman yeri vs.
Bu mallar tahsislidir. Örneğin; bir köye bir yaylak tahsis edildiyse diğer köylerden
kişiler tarafından kullanılamaz.
İşte bu malların hangi köye yahut yere tahsis edildiğini gösteren sicile kamu orta malları
sicili denir.

 Tapu envanter defteri:

 İdari sınırlar kayıt defteri:


Bir köyün ya da idari sınırlarla ilgili kararların
tutulduğu defterlerdir. Tapu sicilinin bulunduğu
yerlerde tutulan sicillerdir.
Kadastronun geçmediği yerlerde ise tutulan kayıtlar zabıt defteri, kat mülkiyeti zabıt
defteri, ipotek kayıt defteri, fihrist defteri ve diğer defterler(yevmiye defteri ve aziller sicili).
Zabıt defteri, tapu kütüğüne eş değerdir. Taşınmaz ve taşınmaza bağlı hakların
gösterildiği defter. Zabıt(kayıt) defterlerinin tutulduğu yerlerde ipotekler ayrı bir
deftere (ipotek kayıt defteri) tutulur. Fihrist defteri, mal sahipleri siciline eş
değerdir.

 Mal sahipleri sicili:


Tapu sicil müdürlüklerinde bulunanlar tapu sicil müdürlüğüne bağlı
taşınmazlardır. Tapu sicil müdürlüklerinde, mal sahipleri isimleri alfabetik olarak
defterlerde tutulur. Bu kişinin ismi soyismi, ikametgah adresi, bu kişiye ait diğer
taşınmazların kayıtları tutulur.
Örneğin; haciz işleminde bir kişinin üzerindeki taşınmazları görmek mal sahipleri
sicili yardımcı olmaktadır.

TAPU SİCİLİNE HAKİM OLAN İLKELER

 Taşınmaza sayfa açılma ilkesi:


Buna ayni sistem denir. Türkiye'deki taşınmazların kaydını tutalım dedik. Herbir taşınmaza
bir sayfa açılır ve taşınmaza ilişkin işlemlerin tamamı bir sayfada yapılır. Taşınmazın baz
alındığı sistemdir.

 TESCİL: Bir taşınmaz üzerindeki ayni hakkın oluşması, ayni hakkın değişmesi ve ayni
hakkın sona ermesi tescile bağlıdır.
Bir taşınmaz üzerinde mülkiyet, rehin, taşınmaz yükü, irtifaklar olacaksa tescil olmalıdır.
Taşınmaz üzerinde tescil olmadıkça ayni hak varlık kazanamaz. Buna menfi(olumsuz) durum
denir.
Örneğin; a kişisi b kişisine taşınmazını devrederse bir kişi için biten ayni hak diğer kişi için
başlar.
A kişisi b kişisi lehine taşınmazda ipotek sağlarsa??
tescil yoksa ayni hak yoktur.
Taşınmazlar üzerinde tescil ayni hakkın kazanılması için kurucu unsurdur. Buna ayni
hakların tescille kazanımı denir. İstisnaları vardır(miras). Mirasta ölüm gerçekleştiği an mülkiyet
geçer, tescile gerek yok.
Tescilsiz mülkiyet kazanılan haller; 1)miras, 2)cebri icra yoluyla satış, 3)mahkeme kararı. Cebri
icra yoluyla satışta ihale anında taşınmazın mülkiyeti size geçer. Tabii daha sonra yine tescil
yapılmalı. Fakat bu tescil ayni hakkı kuran tescil değil açıklayıcı- bildirici tescildir. Ayni hakkı
kuran ihaledir.
a33 daireniz yerine b33 daireniz satıldı bu durumda hata, hile ikrah sebebiyle itiraz
edebilirsiniz mahkeme kararı verildiğinde de tescilin kurucu unsur olma ilkesinin
3.istisnasıdır.

 AÇIKLIK (aleniyet):
tapu sicili bütün vatandaşlara açıktır. kanun koyucu diyor ki ilgisini inanılır kılan
herkese kayıtların gösterilmesini ve hatta fotokopisini alma hakkına sahiptir.
Yargıtay hatta tez yazmak isteyenlerin bile ilgisi olduğunu
kabul etmiştir. Sırf meraktan geldim bakmak istiyorum
diyemezsiniz.
Kimse tapu kaydındaki bir kaydı bilmediğini söyleyemez.
Somut delil şartı bulunmamaktadır.

4)SEBEBE BAĞLILIK(İLLİLİK): bir şeyin mülkiyetinin veya sınırlı ayni hakkın karşı tarafa
geçmesi için iki işlem lazım: borçlandırıcı işlem ve tasarruf işlemi. Borçlandırıcı
işlem genellikle satış bağışlama trampa sözleşmesidir. Burada mülkiyeti karşı tarafa geçirmek
için borçlanılır. Mülkiyeti devretme işlemi ise tasarruf işlemi gerekir. Tasarruf işlemi taşınırlarda
zilyetliğin devri, taşınmazlarda ise tescildir. Borçlandırıcı işlem için sizin malik olmanıza gerek
yokken tasarruf işlemi için malik olmanız gereklidir. Yani satabilirsiniz ama
devredemezsiniz. Hukukta bir sonucun sebebi genelde borçlandırıcı
işlemdir. Sebep yokluğundan (borçlandırıcı işlem) geçersiz olduğu için sonuç da geçersizdir.
gerçekte ayni hak sahibi olmayan kişi tescilde malik gözüküyorsa "yolsuz tescil" sahibidir.

Örneğin; a kişisi b kişisine a blok 50 numara yerine b blok 50 numaralı daireyi satıp devretti. Bu
tescil yolsuz mudur? Yolsuz tescil yoktur. Hata, hile ve ikrah hakkınız varsa sözleşmeyi 1 yıl
içinde iptal hakkınız vardır. Fakat 1 yıl içinde iptal etmezseniz işlem geçerli hale gelir.
Yolsuz tescil, geçerli bir sebebe dayanmayan tescildir. Bunun sebebi illilik prensibidir. Yani
sebep geçersizse sonuç geçersizdir. Görünürde ayni hak sahibi olarak görünen ancak gerçekte
ayni hak sahibi olmayan yolsuz tescildir. Bu durumlarda yolsuz tescilin düzeltilmesi davası
açılabilir. Bu dava bir tespit davasıdır. örneğin; siz ayırt etme gücüne sahip 17 yaşındaki bir
kişisiniz(sınırlı ehliyetsiz) babanızdan size bir arsa kaldı. siz b kişisine arsanızı sattınız ve
devrettiniz. burada yapılan işlem vasimizin izin vermesi gerekmektedir. eğer izin vermezse
burada işlem en başından itibaren geçersiz olmaktadır. Bir kişi tescilde malik olmasına rağmen
gerçekte malik değildir.

Yolsuz tescil 3 şekilde olabilir


-Yanlışlıkla tescil
-Yanlışlıkla tescili silme
-Yanlışlıkla tescili değiştirme

Yolsuz tescilin zararları


1) kişi başkasına tapuyu devredebilir (tmk 1023) geri alamayız 3. kişinin ayni hak kazanımı
korunur. tapuya güven ilkesi.
2)kişi iyiniyetliyse davasız aralıksız 10 yıl boyunca iyiniyetli bir şekilde taşınmazı zilyetliğinde
bulundurursa yolsuz tescil yollu hale gelir. kişi mülkiyeti zamanaşımı ile kazanır. ve daha geri
alamayız.

5)Tapuya güven ilkesi

kanun koyucu diyor ki tapuyu devlet resmi organlarıyla birçok işlemle tutuyor düzenliyor. o
halde sen tapuya güveneceksin tapuda var olan şeylerin varlığına inanacaksın olmaya şeylere ise
inanmayacaksın.
Tapuda var olan bilginin varlığına, olmayan bilginin de yokluğuna güvenmek gerekmektedir. Bu
da müspet(olumlu) durumudur.
TMK 1023-Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak
kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.
Mülkiyet de bir ayni haktır.

TMK 1023 yararlanmanın şartları:

1) sadece 3. kişinin kazanımı korunur.(mirasçılar 3. kişi değildir.)


2) kazanım sadece ve sadece ayni haklar(mükiyet ve sınırlı ayni haklar) içindir ( şahsi haklar
için değildir. örn kira, önalım hakkı şahsi haklardır)
3) Kazanım iyiniyetli olmalıdır. Tescil esnasında iyi niyetli olmak yeterlidir. Sonrasında
durumu öğrenmesi sonucu değiştirmez.
4) İşlem sadece tapuya güvenle yapılmış olmalıdır başka bir şeye güvenerek yapılan tesciller
korunmaz.

29.03.2021
6.Ders
Yolsuz tescildeki riskler:
1)Kişinin iyiniyetli 3.kişiye malı satması
2)Olağan zamanaşımıyla mülkiyetin kazanılması

Tapuya güven ilkesinin şartları:


1)Kazanım sadece 3.kişiler içindir. Mirasçılar 3.kişi değildir. Yolsuz tescil sahibinin mirasçısı
3.kişi değildir.
2)Kazanım sadece ayni haklar için geçerlidir.
3)Yalnızca tapu siciline güvenerek işlem yapanların hakkı korunur. Sahte nüfus cüzdanı veya
vekaletnameye güvenilerek yapılan işlemler bu korumaya dahil değildir. (Taşınmaz A adına, B
kişi sahte nüfus cüzdanı veya sahte vekaletnameyle C’yi tapuya götürdüğünde C, tapuya değil
sahte nüfus cüzdanına yahut sahne vekaletnameye güveniyor.)
4)Kazanımın işlem sırasında iyiniyetli olmalıdır. İşlem sonrasında iyiniyetli olmamak sonucu
değiştirmez.

Tapuya güvenin istisnaları:


-Kamu malları tapuya güvenle kazanılamaz.
-Çift tapuda (bir taşınmaza iki ayrı kayıt açılıyor, bir taşınmaz iki farklı yer ve kişi adına açılmış)
,bunlardan biri yolsuz olabilir, biri gerçek olabilir, her ikisi de yolsuz olabilir; tapuya güven
ilkesinden kazanım durumu olmaz. (527 numaralı parsel A’nın ve yolsuz tescille B üzerine de
kaydedilmiş, B’ye güvenen kişinin ayni hakkı korunmaz.)

Devletin tapu sicilinin hukuka aykırı tutulmasından kaynaklı kusursuz sorumluluğu


-Bir kayıt tutulmamışsa veya yanlış tutulduğundan vatandaş zarar gördüyse vatandaş devlete
veya hazineye dava açabilir. Vatandaş doğrudan memura dava açamaz.
-Zarar sicilin hukuka aykırı tutulmasından dolayı olmalıdır.
-Memur ve devletin müteselsil sorumluluğu değildir.
-Bu bir tazminat davasıdır. Bu tazminat memura rücu edebilir. Memurun devlete karşı
sorumluluğu kusur sorumluluğudur. Bazı durumlarda devletle birlikte noterde müteselsil sorumlu
olabilir.
-Asli hukuk mahkemesinde bu dava görülür.

Tapuda yapılan işlemler:


1)Kayıt: Her taşınmaza tapuda bir sayfa açılır. Taşınmazlar sadece arazi değildir, taşınmaz
üzerindeki bağımsız ve sürekli haklar (irtifaklar) ve kat mülkiyetine tabii bağımsız bölümler de
taşınmaz sayıldığından onlar için de sayfa açılır ve kayıt yapılır.
2)Tescil: Bir ayni hakkın doğması, değişiklik veya sona ermesi tescile bağlıdır. Ayni hak tescille
doğar ancak yevmiye defterine kayıtla hüküm doğurur. Taşınmazlarda bir ayni hakkın doğması
için tasarruf ve borçlandırıcı işlemi gerekir. Taşınırlarda tasarruf zilyetliğin devri taşınmazlarda
ise tescildir. Tek taraflı bir tasarruf işlemidir.
Tescilin şartları:
1)Geçerli sebep (geçerli bir borçlandırıcı işlem)
2)Yazılı tescil talebi(tek taraflı hukuki işlem) (A, halihazırdaki ayni hak sahibi isteyecek tescil
talebini) (vekaletname veya temsil yoluyla yapılabilir)
Noterde işlemler düzenleme(baştan sona noter yazdı) ya da imza onayıyla(sen yazdın, noter
onayladı) yapılır.
3)Tasarruf yetkisi (malik olmak)
-Borçlandırıcı işlem için tasarruf yetkisi gerekmez: Bir şeyi satmak, rehin sözleşmesi yapmak
için o şeyin maliki yahut o şey üzerinde ayni hakka sahip olmak gerekmez.
Tasarruf yetkisini nasıl ispatlarsınız/Malik olduğunuzu nasıl ispatlarsınız/Tapudaki hakka malik
olduğunuzu nasıl ispatlarsınız? Nüfus cüzdanıyla
Tescil talebi yevmiye defterine kaydedildikten sonra geri alınamaz.
Tescil talebi şarta bağlanamaz. Borçlandırıcı işlemler; satış sözleşmesi, bağışlama, trampa şarta
bağlanabilir.
Terkin: Tescilin ortadan kalkmasına denir. Tescilden ayni hakkın silinerek tamamen ortadan
kaldırılmasıdır. İki tür terkin vardır: Ayni hak sahibinin hakkın tamamen sona ermesi amacıyla
terk etmesi (mülkiyet hakkından feragat)
-Bankaya 100.000 TL için ipotek gösterdik. Borcumu ödedim. Malik olarak rehin hakkımı
sildirebilir miyim? Hak sahibi sildirebilir. Burada hak sahibi borçlu değil bankadır. Banka rehin
fekki yapabilir.
-İntifa ve oturma haklarına irtifaklar denir. Hak sahibi öldüğünde hak sona erer. İrtifa ve oturma
hakları bazen tapuya taşınmaz olarak kaydedilebilir. Rehinle benzer mantıktadır. Hak sahibi
öldüğünde, taşınmaz sahibi hak sahibinin öldüğünü ispatlayarak bu hakkı terkin ettirebilir.
Tescilde bir hakkı başkasına satıp devrediyorsunuz ya da başkasına hak üzerinde ipotek
veriyorsunuz. Tescilde hakkın tamamen bitmesi söz konusu değildir. Terkinde ise hak tamamen
ortadan kalkar.
3)Şerh: Taşınmaz üzerindeki ayni haklar alenidir. Kişisel haklar genelde sözleşmeden doğan
haklardır. Genelde nispilik ilkesi geçerlidir. Ayni haklar(irtifaklar, taşınmaz yükü, rehin) tescil
edilir, kişisel haklar şerh edilir.
-Sınırlı sayıdaki şeyler şerh edilebilir. Kanunda açıkça düzenlenmiş şeyler şerh edilebilir.
-3 tür şerh vardır: Kişisel hakların şerhi, tasarruf yetkisini kısıtlayan veya yasaklayan şerh, geçici
tescil şerhi
Neler şerh edilebilir?
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi (noterde yapılır)
Satış vaadi sözleşmesi(şerh edilmemişse bu sözleşmeden kaynaklanan kişisel hak 3.kişiye karşı
ileri sürülemez) (resmi yazılı şekle tabiidir)
Kira sözleşmesi (şekle tabii değildir, şerh anlaşması ve taşınmaz sahibinin talebi gerekir.)
Alım, önalım, geri alım sözleşmesi (alım ve geri alım sözleşmeleri resmi şekle tabiidir, önalım
sözleşmeleri ise yazılı şekle tabiidir)
Rehinli alacakların boş dereceye ilerleme sözleşmesi
Paylı taşınmazdan yararlanma, kullanma ve yönetime ilişkin alınan kararlar
İdamei şüyu (paylı mülkiyetin devamına dair sözleşme)
Yasal önalım hakkından feragat sözleşmesi
Bağışlayana dönme koşullu bağışlama sözleşmesi şerhe izin verilen kişisel haklardır. 3.kişilere
karşı ileri sürülebilirler.
Şerh şartları:
1)Şerh anlaşması
2)Taşınmaz malikinin yazılı şerh talebi
Şerhin geçerlilik şekli şerh edilecek sözleşmenin geçerlilik şekline tabiidir. Taşınmaz satış vaadi
sözleşmesinin geçerlilik şekli resmi yazılı şekildir ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesi şerhinin
geçerlilik şekli de resmi yazılı şekildir.
Taşınmaz satış vaadi veya arsa payı inşaat sözleşmesinde şerh anlaşması aranmaz. Taraflar
istediğinde yazılı şerh talebinde bulunabilir.
Şerh ne zaman sona erer?
-Süresi varsa süre sonunda kendiliğinden sona erer. (Alım, önalım ve geri alım hakkında şerh
süresi 10 yıldır, satış vaadinde 5 yıldır)
-Şahsi hak sona ermişse şerh de sona erer.

Tasarruf yetkisini kısıtlayan şerhler


1)Haciz, iflas kararı ve konkordato durumunda konulan şerh
2)Aile konutu şerhi (ikametgah ve evlilik cüzdanı yeterli)
3)Çekişmeli hakkın korunmasına ilişkin mahkeme kararıyla şerh (tescile zorlama davasında
mümkündür.
4)Art mirasçı atanması şerhi (arabam A’nın olsun, 5 yıl kullanıp B’ye versin. Art mirasçı A, satıp
devretmesin diye art mirasçı şerhi konulur.)
Geçici tescilin (muvakat) şerhi: 2 durumda söz konusudur. 1)Ayni hak iddiasıyla dava açılmışsa
(sicilin düzeltilmesi davası)
-Tasarruf yetkisini sınırlayan veya yasaklayan şerhler, tescile zorlama davası
Kişisel Hakların Şerhi Pratiği:
A kişisi, B kişisine geri alım hakkı verdi. Bu hakkı şerh ettik. (((Artık şahsi hakkımız eşyaya
bağlı bir borç haline geldi (taşınmaz kimin eline geçerse geçsin ona karşı ileri sürebiliriz.), geri
almadan tanınan hakları sildirebiliriz.))) A kişisi C lehine geçit irtifakı tanıdı. A, B malı daha geri
almamışken bu irtifakı tanıdı ve aynı zamanda E’ye malı sattı ve devretti. B geri alım hakkını
kullanmak istediğinde E’ye karşı kullanacak.
4)Beyanlar: Eklentiler taşınmazın beyanlar hanesine yazılır. Beyanlar kısmına bilgiler yazılır.
Bu bilgiler açıklayıcı niteliğe sahiptir. Vatandaşın bu bilgileri görmesi ve bu bilgiler ışığında
taşınmaza değer biçmesi gerekir. Örneğin; taşınmaz malikinin vesayet altına alındığı, sitelerin
yönetim planı vb beyanlara yazılır.

You might also like