You are on page 1of 110

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde

yoga
k,
k
i
*
F

t
ı m
i
-3 * ı
Dr. Lakshminarain Sharma
TMÿÜnYacr
Yaygın Hastalıkların Tedavisinde

yoga

Dr. Lakshminarain Sharma

Türkçesi
Nur Yener

OKYANUS
İÇİNDEKİLER

I- Sağlık İçin Naturopatı


Aşın İlaç Kullanımı 9
.13
Önemli Bir Bakış Açısı
2- Bedenimiz Bir Mi nare 15
Birinci Kat 17
Boğaz Rahatsızlıkları 18
19
Bademcikler
Küçük Dil 21
Ağızda 22
Yaralar

--
Diş Hastalıktan .26
Yüz Hastalıktan .27
Boğaz Hastalıktan .29
Beyin 34
Saçlar . .35
Göz Hastalıktan 35
3- İkinci Kat 36
Akciğer Hastalıktan 39
Astım 41
Kalp Krizi 48
Yüksek Tansiyon 53
4- Üçüncü Kat .57
Sindınm Bozukluktan 65
İshal .66
Dizanteri . . 71
Şeker Hastalığı .72
Sanlık 73
Isilik-Aletji . . . . 74
Güneş Çarpması .78
5- Kol ve Bacak Hastalıkları .79
6- Kadın Hastalıklan 83
7- İki Önemli Sağlık Tartı
şması 89
Pişmemiş Ç,g Besinler 93
Sanjivani Bitkisi Arayışı 93
102
Yoga Asanalan
Ek 108
Sözlük 1 17
120
Bu Kitabın Amacı

Diğer kitaplarım gibi, bu kitap da sağlıklı kalmanıza yardım


etmeyi amaçlıyor. Aynı zamanda, ilaçlara gereksiz miktarda para
i harcamak ve doktorların arkasından koşmak zahmetine girmek
zorunda kalmamanız için yaygın hastalıkların evde tedavisi hak¬
kında ilmi bilgiler de vermek istiyorum.
Öteki çalışmalarımla kıyaslandığında bu kitabım farklı. Sağdu¬
yu sistemi dışında belli bir sistem izlemedim. Yoga asanalannı
özellikle vurguladım ve beslenme ve genel sağlık hakkında kural
ve talimatları da ekledim. Bu kitabın özel bir yönü de faydalı ilaç¬
lan ve etkili ev reçetelerini dahil etmiş olmamdır. Bu kitabı yazar¬
I ken hastalarımı tedavi ederkenki tavır içindeydim. Ben bir natu-
ropat olduğum için, önceliğin naturopati sistemi altında uygula¬
nan deneylere verildiği açıktır
Ben söylentilerle veya yeterince incelemeden dergilerde bası¬
lan yazılarla yayılan reçetelerin verdiği çok endişeliyim
Bu yüzden yazdıklanm konusunda çok temkinliyim. Bu kitapta
açıklanan reçeteler ve ev ilaçlan bilimseldir ve bunları kullanma¬
nın kimseye zarar verme olasılığı olmadığından eminim.

Dr Lakshminarain Sharma
1
Sağlık için
Naturopati

Tedavi nedir? Tedavi bir hastanın hastalığından kurtul


ve onu sağlıklı kılmaya yardım eden tüm yöntemleri içerir. Teda¬
viye doğru besinleri yemek, sağlıklı yaşama alışkanlıkları, hasta
bakımı ve ilaç verme hep dahildir.
Modern çağın eğilimi hasta olunduğu anda hemen ilaçlara
başvurmaktır. Bu sadece hastalar için değil, doktorlar, hekimler
ve vaid'ler için de geçerlidir. Tedavinin diğer yönlerine pek az
dikkat gösterilir. Bu noktayı açıklamak için, bir arkadaşımın evin¬
de misafirken olan bir olayı anlatmadan edemeyeceğim. Bir gün,
arkadaşım pazara gitmek için evden çıkarken eşi eline istedikleri¬
ni yazdığı bir liste tutuşturdu. Liste on paka ünlü bir marka ağ-
n kesiciden, mide ekşimesi için bir şişe haptan ve bir kutu müs¬
hilden oluşuyordu.
"Bu ilaçları neden ve niye bu kadar çok alıyorsunuz?" diye sor-
dum arkadaşıma.
"Ne yapabiliriz ki?" diye çaresizliğini ifade etti. "Eşim her gün
başağrısı için bir veya iki tane hap almalı, aksi halde hiçbir şey
yapamıyor Benim de sürekli mide ağrım var Mide ekşimesi için
bu hapları aldığım zaman kendimi daha iyi hissediyorum."
Açıktır kı günümüzde insanlar gittikçe ilaçlara alışıyor, oysa

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •9


sağlıklı olmak için ilaca ihtiyaç yoktur. Gerekli olan sağlıklı yaşa¬
mak ve doğru besinleri almaktır.
Zıt tedavi ilaçlarının tüketimi, hemen sonuç veriyor gibi gö¬
ründükleri için gittikçe artıyor Çok az insan sadece radyo, tele¬
vizyon, gazete ve dergiler aracılığıyla yaygın olarak reklamı ya¬
pılan ilaçların değil, aynı zamanda bazı durumlarda doktorların
önerdiği ilaçların da kendilerine verdiği zararın farkındadır.
4 Ocak 1977’de Hint Bilim Kongresi Bhubaneshwar'da bir se¬
miner verdi. Kalküta Ulusal Tıp Fakültesinden Dr. M.R.Das
Gupta modern ilaçların tehlikeleri nedeniyle tıp mesleğinin bir
felaket haline geldiğini söyledi Dr. Gupta değişik ilaçların reak¬
siyonlarını ve kötü etkilerini ortaya koydu. Ona göre, hap şeklin¬
de tüketilen ilaçların çoğu genellikle kusmaya ve mide kanaması¬
na yol açan yan etkiler doğuruyordu. Aspirinin aşırı kullanımı mi¬
denin ani kasılmaları nedeniyle kanama durumlarını arttırmıştır.
Okuyucuların hiçbir ağrı kesici hapın aspirinsiz üretilmediğini
bilmeleri gerekir.
Tetracycline dişlere zarar verir. Mide ekşimesine iyi gelen
haplar kabızlığa ve ishale neden olur Bedene etki eden tüm ilaç¬
lar karaciğerden geçmek zorunda olduğundan beden bu ilaçların
kötü etkilerinden kaçamaz. Bu ilaçların arasında en bilinenleri
•Phenaectin, Paracetamol, A.P.C., kükürtlü ilaçlar, kinin, suni K
vitamini ve Tetracycline'dir.
Aslında, pek çok ilaç kalp hastalıklarının sorumluşudur. Ma¬
alesef, bu ilaçların sayısı artmaktadır. Digiteline ve Pronesty! re¬
aksiyon gösterdikçe kalp rahatsızlıklarına neden olurlar.
Bu tür ilaçların bu yan etkileri bazen kalp krizlerine bile yol
açabiliyor Örneğin yüksek tansiyonu düşüren ilaçlar burnu tıkar.
Dizanteri için salık verilen Amitryn kalbi zayıflatır.
Bazı doğum kontrol haplarının kullanımının neden olduğu pek
çok kalp krizi ve yüksek tansiyon vakaları görülmüştür
Doktorlar şimdi Penisilin in yan etkilerinden korkuyorlar Yu-

10 •Yayılın HasUılıkL Tedavisinde YCKiA


kanda verilen örnekler, Dr. Das Gupta'nın sayısız ilacın geniş
çaplı kötü etkilerini gösteren yazısından bir örnektir sadece O
bazı ilaçların kansere neden olabileceğini bile belirtiyor.
Esasında, Dr Das Gupta modern ilaçların kötü etkilerini belir¬
leyen ve bunlara dikkat çeken ilk kişi değildir. Daha başka pek
çok medya kanalı da bunu yapmıştır.
Dünya Sağlık Örgütünün dergisi olan "Dünya Sağlığı'nın Ni¬
san 1974 tarihli İlaç Özel sayısı ilaçların kötü etkileri hakkında
uyanlarla doludur. İlaç Değerlendirme ve Gözleme Bölümünden
Dr.B.W. Royal şöyle yazar:
"Bugün piyasada binlerce ilaç var. Bunlann uykusuzluk, kusma
ve ciddi sarılık türleri gibi çeşitli kötü etkileri vardır. Bunlar kan¬
da düzensizliklere neden olabilir ve hatta ölüme sebebiyet vere¬
bilir. Rahimdeki bir çocuk bile etkilenebilir."
1973 yılının sonlarında Dünya Sağlık Örgütü bazı modem
ilaçların kötü etkileri hakkında 75.000 şikayet almıştı Bu şikayet¬
ler altı binin üstünde yaygın kullanılan ilaçla ilgiliydi. Günümüze
dek daha binlerce şikayet alındığı kesindir.
Ingiliz 'Times" gazetesine göre, diş etleri kanayan bir kadın
vardı. Sağlıklı bir kadındı. Kendisine bir antibiyotik olan Cho-
rophemicol'u salık veren bir doktora gitti Altı hafta sonra öksür¬
meye başladı. Doktor ona aynı ilacı verdi Bunun sonucunda yü¬
zünde sivilceler çıktı, yüzü kızardı ve yüzünde kıllar çıkmaya baş¬
ladı. Yüzünü her gün traş etmesi gerekiyordu, kasları da erkekle-
rinkine benzemeye başlamıştı. Doktoruna karşı dava açtı. Mah¬
kemenin kararı böylesine küçük bir hastalık için bu denli güçlü
bir ilacın salık verilmemesi gerektiğiydi. Doktorun kadına
3 440.046 dolar ödemesi istendi!
Sorulması gereken soru bunun kimin hatası olduğudur. Dokto-
run mu, yoksa ilaç şirketinin mi? Bunun yanıtı kolay değildir.
İlaç üretimi tüm dünyada çok büyük bir endüstri haline geldi

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOG/\ •1 1


Bu sektöre milyonlarca ve trilyonlarca para yatırıldı. Bu endüstri
aynı zamanda organize bir topluluktur Kendi laboratuvarları,
kendi kimyagerleri ve analistleri vardır. Bunların ana amacı ağrıyı
hemen (ya da en kısa sürede) dindirecek ilaçlar hazırlamaktır.
Bunların reaksiyonlarının ve yan etkilerinin ne kadar ciddi oldu¬
ğu önemli gibi görünmüyor.
Halkla ilişkiler bölümleri çok organizedir. Radyo, televizyon,
gazeteler, dergiler ve büyük ilan panelleri yoluyla reklam yapar¬
lar. Her şirket doktorlara eğitimli temsilciler gönderir.
II. Dünya savaşından önce bir hasta doktora gittiği zaman
doktor hastayı dikkatle incelerdi. İyice düşündükten sonra bir ka¬
rışım salık verirdi ve hastaya yiyeceklerini ve yaşama alışkanlıkla¬
rını içeren ayrıntılı talimatlar verilirdi.
Fakat bugün durum değişti. W H O. dan (Dünya Sağlık Örgü¬
tü) Dr. Lloyd Christopher ve İngiltere'deki Dundee Üniversite -
si'nden Prof. James Crooksün sözleriyle: “Günümüzde iyi bir dok¬
torun ya da uzmanın genellikle ilaçlar ve etkileri alanındaki geliş¬
meleri inceleyecek zamanı yoktur. Pek çok üretici şirketin temsil -
çileri ve acentalan doktorun yeni ilaçlar hakkındaki yegane bilgi
kaynağıdır. Bu temsilciler sadece ilaçlan satma çabasındadır. İlaç¬
larının kötü etkilerini hiç belirtmezler. Esasında, doktoru etkile¬
mek için akıcı bir İngilizce konuşur, iyi ambalajlanmış tanıtım
ürünlerini masalanna bırakır ve onlara bedava numuneler verirler.
Etkilenmiş olan doktor, sanki böylelikle görevini yerine getiriyor -
muş gibi, bu yeni ilaçlan salık verir. Hastanın geçmişine ve semp-
tomlann derinine inme gereği duymaz. Dikkatle düşünüp taşın¬
dıktan sonra bir reçete yazmak gerçekten geçmişte kaldı artık."
Gerçekte, ilaç endüstrisi tüm dünyada doktorların kalplerini
ve beyinlerini satın alıyor gibi görünüyor.
Bu çerçevede, iki liraya mal olan bir hapın 25-30 liraya satıldı¬
ğını belirtmek ilginçtir Maliyet, acentaların komisyonları ve di¬
ğer masraflar tüketiciden alınır

12 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


AŞIRI İLAÇ KULLANIMI
ilaç kullanımı artıyor ve bu bir sorun haline geldi.
W H O nun yaptığı gayrı resmi bir ankete göre, reçetelerin sayı¬
sı korkunç sayılara ulaşarak her gün artıyor Daha gelişmiş ülke¬
ler daha çok ilaç tüketiyor Bunun tanıtımın yanısıra başka neden¬
leri de var
Bu jet çağında, sıradan insan başağrısından, karnı ağrısından
ya da ateşten mümkün olduğunca çabuk kurtulmayı istiyor. Bu¬
nun sonucunda, "sihirli" bir hapa başvuruyor. Artık bir doktora
danışmanın bile gerekli olduğunu düşünmüyor. Ya reklamveren-
lerin ona sattığı ya da bir arkadaşının önerdiği bir ilacı ısmarlıyor.
Başkalarının hastalıkları için ilaç önerme ya da salık verme alış¬
kanlığı günümüzde uluslararası bir hobidir. Sadece hastalığınızı
söylemeniz yeter, sonucu garanti tedavilerin, kocakarı ilaçlan nın
ve kişisel reçetelerin akınına uğrarsınız. İlaçla kendini tedavi za¬
manla tehlikeli bir alışkanlık olabilir. W.H.O. dergisinin editörü,
insanlann sadece aşırı ilaçla tedavinin tehlikeleri konusunda uya¬
rılmakla kalmayıp, aynı zamanda kendini gereksiz yere ilaçla te¬
davi etme konusunda da uyanlması gerektiğini yazıyordu.
Günümüzde ağrı kesici ilaçlar, müshiller, bağırsak çözücüler
ve mide ekşimesi haplan bakkallardan, süpermarketlerden ve hat¬
ta bazen restoranlardan bile alınabiliyor. İnsanlar ateşleri olduğu
zaman bir doktora görünmeden Chloromycetin gibi kapsülleri
bile tüketiyorlar. Pek çok insan hiç tereddüt etmeden sakinleşti¬
rici ve uyku haplan alıyor. Doktorlar bu tür kendini tedavi vaka-
lanyla her gün karşılaşıyorlar. Gazeteler de kendini tedavi sonu¬
cundaki kaza raporlannı basıyorlar.
Pek çok modem ilaç grubu vardır. Örneğin, kükürtlü ilaçlar,
antibiyotikler, kemoterapi ilaçları, kortizonlar, sakinleştiriciler,
v s. Bu ilaçlann hepsi belli bir sınırın ötesinde çok tehlikeli olabi¬
lir; bu nedenle, paketlerinde her zaman bir doktor reçetesiyle sa¬
tılması gerektiği ibaresi olur İçindeki ufak risalede bu ilaçlann
kötü etkileri hakkında uyan vardır Bu ilaçlann bir doktor reçete¬
si olmadan kullanılması hakkında açık biriıyan yazılıdır.

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA *13


İlaçla kendi kendini tedavinin ne kadar tehlikeli olduğu derin
bir şekilde düşünülmesi gereken bir konudur. Bir hobi olarak ilaç
salık verme gibi çılgınca bir alışkanlığı olan insanların özellikle
dikkatli olması gerekir. Bir tanıdığımın bu kötü alışkanlığı var. Bi¬
ri hapşırsa bile hemen ilaç salık vermeye başlar! Modern ilaçlara
çok tutkundur ve bu nedenle de hiç istisnasız en son çıkan ve et¬
kisi hızlı olan ilaçları salık verir. Hatta bazen ilaçları kendi satın
alıp, kullanılacağına dair de söz alır. Her zaman çantasında bir
kutu ilaç taşır ve sürekli ağzına hap atar.' Bu tür insanlar hem ken¬
dileri hem de başkaları için gerçekten tehlikelidirler.
Doktorun salık verdiği ilaçların yanlış olduğunu ve onların sa¬
lık verdiklerinin doğru olduğunu söyleyenler de vardır. Bu tür in¬
sanlar daha da tehlikelidir.
Ne var ki, modern ilaçlara duyulan talebin ve bunların tüketi¬
minin sürekli yükseldiği açık ve kesindir. Eğer bu konuya yakın¬
dan bakarsak, bu artan tüketimin nedeni temelde modem ilaçla¬
rın kendisidir. Bu ilaçlar tedavi etmezler. Sadece hastalığın
belirtilerini bastırırlar. Belirtiler kaybolur ve bedenin canlılığı ge¬
ri gelir. Bastırılmış hastalığın zehirleri bedende kalır. Bir süre
sonra, bu zehirler öksürük, karaciğer sorunları, gaz ve diğer sin¬
dirim rahatsızlıkları, böbrek sorunları, cilt sorunları, yüksek tan¬
siyon ve damarların ve arterlerin sertleşip daralması gibi hastalık¬
lara neden olabilir.
Hasta o zaman tekrar ilaç almaya başlar. Modern ilaçlan kul¬
lananlar zaman geçtikçe bunlara daha çok bağlanırlar, ta ki bu bir
kısır döngü haline gelene dek. Candhi pek doğru olarak, bir eve
bir ilaç şişesi girdiği zaman hep orada kaldığını söylemiştir.
Dr.Kumar Swamy bu ifadeyi onaylıyor: "Hastaları tedavi et¬
mek için onlara güçlü ilaçlar verme eğilimi artıyor Bunun kötü
etkisi şudur ki, bir tedavi olarak tüketilen bir ilaç yeni bir hastalı¬
ğın nedeni olabilir."

14 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


ÖNEMLİ BİR BAKIŞ AÇISI
Tanınmış bir şirketten bir bisiklet aldım Dükkan sahibi bisik¬
letin yanında bir de broşür verdi Broşür alıcı için belli
öneriler
içeriyordu.
Eğer bisikletinizin uzun süre size iyi hizmet vermesini istiyor¬
sanız, her gün on dakika ona özen gösterin."
Bisikletin nasıl yağlanacağını, temizleneceğini, nasıl dikkatli
kullanılacağını, yağmurdan ve güneşten nasıl korunacağını da açık¬
lıyordu. Şüphesiz bu talimatları izleyen biri bisikletini iyi şartlarda
koruyabilir ve ömrünü uzatabilir. Bu sadece bisiklet için değil, tüm
makineler için geçerlidir. Bedenimiz bir makineye, hatta olağanüs¬
tü bir makineye benzer. Bu "makineyi" uzun bir süre iyi durumda
tutmak için izlenmesi gereken bazı öneriler, bazı temel kurallar
vardır. Eğer her gün bedenimize on-onbeş dakika özen gösterirsek
uzun ve sağlıklı bir hayatımız olabilir.
Gerçekte, bizi hasta eden kendi dikkatsizliğimizde. Günü¬
müzde Homoepati, Zıt Tedavi Yöntemi, Ayurveda, Naturopati,
Bio-kimya, Yunan Sistemi gibi pek çok tıbbi sisteme sahibiz.
Tüm bunların farklı esas ve prensipleri vardır. Örneğin, zıt teda¬
vi uygulayanlar tüm hastalıkların nedeninin mikroplar olduğuna
inanırlar. Ayurveda uygulayanlar her tedavinin temelinin balgam,
safra ve hava olduğuna inanırlar. Homoepati uygulayanlar zehri
zehirin yardımıyla yok etmeye inanırlar. Biyo-kimya uygulayan¬
lar insan bedeninde oniki tuz olduğuna, bunlardan birinin eksik¬
liği ya da artmasının hastalığa neden olduğuna inanırlar.
Fakat tüm bu sistemlerin arasında naturopati prensibi cn basit
ve mantıksal olanıdır. Bu bedende faydasız ya da atık madde top¬
lamanın hastalığa neden olduğuna inanır. Bu sistem bir hastalı¬
ğın başlangıcının bu aşın zehrin bedende toplandığını ve sistemi
bol suyla temizleme zamanının geldiğini, yoksa bedenin hasta
olacağını gösterdiğini savunur Değişik banyo türleri, beslenme
ve oruçlarda ılımlılık doğaya bu beden temizleme sürecinde yar-
dim eder

Yaygın Hastalıkların TtdavısınAt YOGA •İS


Fakat bu günlerde insanlar sadece ilaçlardan yoruldukları za¬
man naturopati'nin yardımını alıyorlar. Eğer sadece doğal bir ya¬
şam sürüp sağlıklı olmak için temel kuralları izleseydik asla hasta
düşmezdik.
Önceki kitaplarımda önlemenin tedaviden daha iyi olduğu ol¬
gusunu vurguladım. Bazı insanlar bu kuralları izleyip sağlıklı kalı¬
yor. Fakat çeşitli nedenlerle pek çok insan bunları pratik olarak
izlemekte başarısız oluyor ve sık sık şu ya da bu hastalıkla tema¬
sa geçiyorlar. Ve sonra tedavi ihtiyacı duyuyorlar.
Tedavi teknik bir iştir Tıpkı bir makineyi onarması için tamir¬
ciye götürdüğümüz gibi, bedenin de onarılmaya ihtiyacı vardır.
Fakat tedavi sürecini kolay ve etkili kılan evrensel kurallar vardır.
Anında tedavi sadece şiddetli bir safhada olan bir hastalık ya
da bedene birden saldıran hastalıklar için gereklidir, örneğin,
yüksek ateş gibi. Ateş durumunda, tedavideki ilk adım oruç ol¬
malıdır. Dizanteri, ishal, büyük çıbanlar, şiddetli öksürük, kusma
ya da karında şiddetli ağrt durumlarında da kişi yemeyi kesmeli-
dir. Bedendeki zehirlerin temizlenip dışarı atılması için bol su
için. Mideyi temizleyin. Bir litre ılık su ile bir küçük limon suyu¬
nu karıştırıp lavman yapın. Yatakta dinlenin.
Bu basit tedbirlerle bir hastalığın etkileri en aza indirgenir. Ba¬
zen basit bir tedavi hastayı iyileştirebilir de. O zaman ilaç alın¬
masına gerek kalmaz

16 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


2

Bedenimiz: Bir Minare

Bedenimiz bacak denilen iki sütun üstünde duran üç katlı bir


minareye benzer. Kolaylık olması açısından, yukardan başlayıp
başa birinci kat, göğüse ikinci kat ve karına üçüncü kat diyeceğiz.

Oı - Birinci Kat

2.

İkinci Kat

Üçüncü Kat

BACAKLAR

Şekil 1

Yaygın Hastalıkların Tedamsındc YOGA •17


BİRİNCİ KAT
Bu sadece başı değil, aynı zamanda omuzların üstündeki böl¬
geyi de -boğaz, yüz, gözler, burun, kulaklar ve beyin- kapsar. Bu
bölgeleri hastalıktan uzak tutmak için üç yogasan (yoga asanası)
önemlidir: 1. Sinhasan, 2. Sarvangasan ve 3 Matsyasan.

Sinhasan
Yöntem: Bu asana otururken veya ayakta dururken uygula¬
nabilir. Bu asanadan tam olarak yararlanmak için Uddiyana
Bandhasan'ı da eklemek tavsiye edilebilir. Tıpkı namazda
otururkenki gibi dizlerinizi kırarak oturun, ellerinizi dizleri¬
nize koyun, kollarınızı düz tutun, bedeninizi belinizden ha¬
fif öne doğru eğin, fakat omurganızı dik tutun. Sırtınızı
kamburlaştırmayın.
Üç-dört kez derin soluk alın, sonra nefesinizi tümüyle
boşaltın. Karnınızı içeri çekin, ağzınızı mümkün olduğunca
çok açın ve dilinizi dışarı çıkarın, gözlerinizi sonuna kadar
açın ve dümdüz ileri bakın -tıpkı dilini uzatan bir kaplan gi¬
bi. (Bkz.Şekil 2)

ktr,

Tt 17ÿ1

Şekil 1 Şekil 2a

18 •Yaygın Hastalıktan a Tedavisinde YOGA


y

Uddiyana Bandha

Bu asanada nefes vererek ciğerleri boşaltma ve karnı içeri


çekme edimleri Uddiyana Bandha'dır. Bu pozisyonda kala¬
bildiğiniz sürece, yani ciğerlerinizi boşalttıktan sonra nefe¬
sinizi rahatça tutabildiğiniz sürece kalın. Asananın sonunda
ağzınızı kapatın, nefes alın ve tüm kaslarınızı gevşetin. Bir
kaç saniye dinlendikten sonra tekrarlayın. Bu asanayı iki ya
da üç kez tekrarlamak yeterlidir. Başlangıçta, sadece bir kaç
saniye nefes almamayı başarabileceksiniz, fakat bu süre ya¬
vaş yavaş artacaktır.

Bu Asana İçin Ayakta Durma Pozisyonu


Tek fark bacaklarınızı dizlerden hafifçe kırmanızdır
(Bkz.Şekil 2a). Gerisi aynıdır. Her iki yöntemi de
uygulayabilirsiniz.

Uddiyana Bandha’nm Başka Bir Yararı


Uddiyana Bandha mide ve bağırsağı güçlendirerek sağlık ka¬
zandırdığı için Sinhasan a dahil edilmiştir. Bazı boğaz rahat¬
sızlıkları mide ve bağırsak rahatsızlıkları nedeniyle başlar.

BOĞAZ RAHATSIZLIKLARI
Genellikle çoğu insan hava değişikliklerinde boğaz enfeksiyo¬
nuna yakalanır. Soğuk algınlığı, öksürük, boğazda tahriş ve grip
buna dahildir. Bu durumda boğaz zan şişer ve bunun sonucunda
boğaz kızarır. Şişkinlik, eğer buna soğuk algınlığı da eşlik ediyor¬
sa, burun zanna yayılarak hapşırmaya ve burun akıntısına neden
olur. Bu çok küçük bir hastalık da olsa kişiyi çok halsiz düşürür
Bazıları bunu uzun bir süre çekerken, bazıları da her eczanede bu¬
lunabilen çeşitli ilaçları almadan üç-dört günde eski hallerine dö¬
nebilirler Evde hazırlanan bir kaç ilaç da vardır Sağlıklı olmak
için bu ilaçlar alınarak bu rahatsızlık bastırılmamalıdır. Deneyin

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •19


ve doğayı anlayın. Doğa boğazınızdan ve burnunuzdan su ve bal¬
gam atarak bedeninizi arıtmanızı istiyor. Bu nedenle, sadece do¬
ğanın işini kolaylaştırıp sizi rahatlatacak tedaviler kabul edilmeli¬
dir
Medyada boğaz rahatsızlıkları için pek çok ilacın reklamı ya
pılır. Bunların kullanımı sadece hastalık belirtilerini bastırır, bu da
sonradan baş ağrısı ya da kuru öksürük gibi başka rahatsızlıklara
neden olabilir. Genellikle ilaçlarla bastırılan bir hastalık hemen
sonra daha büyük bir güçle tekrar ortaya çıkar. Sonra insanlar
bunları bastırmak için daha çok ilaca başvurur. Ben sık sık soğuk
algınlığı ve gribin eşliğinde boğaz ağrısı çektiklerinden şikayet
eden insanlarla karşılaşıyorum. Bunun temel nedeni ilaç tüketme
alışkanlığıdır.
Bu şartlar altında asla ilaç almayın. Bunun yerine tüm boğaz ra¬
hatsızlıkları için düzenli Sinhasan uygulamak çok faydalıdır. Sin-
hasan uygulayanlar hiçbir zaman boğaz rahatsızlığı çekmezler.
Boğaz kaslan kuvvetlenir ve kan akışı hastalıklı bölgeye ulaşınca
hastalık tedavi edilmeye başlar. Sinhasan uygularken ağırlığın ve
tahrişin azaldığını göreceksiniz. Balgam koyulaşır ve çok geçme¬
den tümüyle kaybolur ve boğazın iç kısmındaki gerginlik azalma¬
ya başlar.
Sinhasan sabahlan mide boşken uygulanmalıdır. Eğer gerek¬
liyse, günde bir kereden fazla uygulanabilir. Eğer gün boyunca
Sinhasan tekrarlanırsa Uddiyana Bandha'nın uygulanmasına ge¬
rek yoktur.

UNUTMAYIN
Uddiyana Bandha'yı sadece yemekten dört saat sonra Sinhasan
uygulaması yaparken dahil edin Uddiyana Bandha akşamları
Sinhasan'tn yanısıra sadece dışkı yapıldıktan sonra ve mide boş
olduğu zaman uygulanabilir.
Sinhasan (Uddiyana Bandha olmadan) yemekten bir saat son¬
ra uygulanabilir

20 •Yayğm Haftalıkların Tedavisinde YOGA


Eger Sinhasan tekrarlanıyorsa anlatıldığı gibi oturma veya
ayakta durma pozisyonunun alınması gerekli değildir Yürürken,
uzanırken ya da öylece otururken de uygulanabilir Bir defasında
Delhi'de bir avukat boğazı ağrıyarak uyandı. Konuşmakta da zor
luk çekiyordu O gün mahkemede bir savunması vardı Endişeliy¬
di. Bir hap aldı, fakat etkisi olmadı. Yogasan'lara aşinaydı. On da¬
kikada bir Sinhasan uygulaması yaptı. Aralarda ılık su içiyordu.
Yanm saat sonra kendini daha iyi hissetti ve dava için hazırlıkla¬
ra başladı. Dosyalan kanştırırken Sinhasanı tekrarlamayı unut¬
madı Herhangi bırşey yemekten kaçındı. Naturopati'de buna
önem verilir. Mahkemeye gittiğinde boğazı geçmiş, sesi yerine
gelmişti ve davasını uygun bir şekilde savunabildi.
Bir ay boyunca boğaz ağnsı çekmiş olan genç bir komşum var
Sesi de boğazı kadar etkilenmişti. Çeşitli ilaçlan denedikten son¬
ra bana geldi. Ona Sinhasan'ı önerdim. İki gün içinde tümüyle
iyileşmişti.

Bademcikler:
Bademcikler boğaz hastalıklanna dahildir. Normalde kiraz bü¬
yüklüğünde iki tanedir ve boğazın sağ ve sol yanlarında bulunur.
Bademcikler boğaz rahatsızlıktan nedeniyle büyür. Bazen kro¬
nik bir hastalık haline gelir. Genellikle, çocuklar bu sorunu yetiş¬
kinlerden daha sık yaşar. Çoğunlukla doktorlar ameliyatla ba¬
demciklerin alınmasını önerirler. Fakat bunlann alınması ameliyat
edilen kişinin boğaz hastalıklanndan kurtulmasını sağlamaz
Naturopati sisteminde bademciklere ve diğer boğaz hastalık¬
larına öncelikle sindirim düzensizliklerinin neden olduğu düşü¬
nülür. Önce kişinin sindirim sistemi düzeltilmedikçe bu hastalık¬
lardan kurtulmak mümkün değildir. Sindirim sistemini düzeltme¬
ye yönelik önerilere bu bölümde daha sonra yer verilecek. Sinha¬
san bademcik rahatsızlıkları için çok faydalıdır

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •21


Küçük Dil
Damak sık sık şişer Damağın ucunda küçük dil olarak bilinen
küçük kuyruk şeklinde bir oluşum vardır Damak şiştiği zaman,
küçük dil de şişer. Bu nedenle suyu, besini yutmak ve hatta tükür¬
mek bile zorlaşır. Sinhasan temel prensip aynı kaldığı için bu ra¬
hatsızlığı hemen geçirir. Ağzın gerilmesiyle ağzın içindeki kaslar
da gerilir, kan akışı oranı yükselir ve şişkinlik kanın sürekli ve hız¬
lı temizleme devinimi nedeniyle inmeye başlar. Tüm küçük bo¬
ğaz rahatsızlıkları için Sinhasan uygulayın, bu her zaman faydalı
ve kaçınılmaz suretle şifa vericidir Ama şu sözde hızlı etkili "si¬
hirli" ilaçları kullanmayın.

İkincil Tedavi
Naturopati'de boğaz rahatsızlıklarını iyileştirdiği kanıtlanmış
pek çok evde yapılan ilaç vardır. Sinhasan'ı uygularken aynı za¬
manda aşağıdaki tedavi de takip edilmelidir

Gargaralar -Sıcak ve Soğuk


Sabah erkenden içine bir tutam tuz eklenmiş bir bardak ılık su
hazırlayın. Toprak bir çanaktan da bir bardak soğuk su alın. Bu
suya tuz eklemeyin. Ilık suyla iki kez, soğuk suyla da bir kez gar¬
gara yapın. Bunu on-yirmi kez tekrarlayın. Her zaman ılık suyla
başlayın ve soğuk suyla bitirin.Bu boğaz rahatsızlıklarına çok fay¬
dalıdır.

Pansuman -Sıcak ve Soğuk


Bir metre uzunluğunda ve beş santim genişliğinde pamuklu bir
kumaş alın, sıcak suya batırın, suyu sıkın, pansuman için bezi bo¬
ğazın dış kısmına koyun Bunu iki-üç kez tekrarlayın. Aynı ölçü¬
de bir kumaş parçası daha bulundurun yanınızda Bunu çok soğuk
suya batırın, suyu sıkın ve boğazın etrafına sarın Üstüne yün bir

22 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


eşarp sarın Bir saat böyle sanlı tutun. Böyle sarmak kesinlikle şiş¬
kinliğin, boğaz ağnsının, bademciklerin, küçük dil şişmesinin, so¬
ğuk algınlığının, öksürük ve gribin tedavisine yardım eder. Bu
sarma uygulaması her zaman yapılabilir, fakat akşam yatmadan
hemen önce yapılması çok faydalıdır Bu durumda, eğer bu sargı
bütün gece tutulursa bunun zaran olmaz. Bu yirmidört saat için¬
de iki-üç kez tekrarianılabilir.

Beslenme ve Kısıtlamalar:
Boğaz rahatsızlıklan esnasında, diğer rahatsızlıklarda olduğu
gibi, diyet kısıtlamalarına dikkat edilmesi zorunludur. Eğer rahat¬
sızlık ateşe neden olduysa kişi bir ya da iki gün oruç tutmalıdır.
Oruç tutulurken biraz ılık su içilmelidir Her sabah ve her akşam
ılık suya dört çay kaşığı bal karıştırın. Ekşi yiyeceklerden kaçınıl¬
malıdır. Diğer sağlık rehberlerimde her sabah küçük bir limon su¬
yunun katıldığı bir bardak su içilmesini önerdim. Belli şartlarda,
dört kaşık balın bu limonlu suya karıştırılmasını bile önerdim Ne
var ki bu durumda, limon suyu ile su içmekten, ekşi turşu, kesil¬
miş süt (curd) ve baharat yemekten kaçınılmalıdır, zira bunlar şiş¬
kinliği arttırırlar.
Muz, papaya, tatlı elma gibi tüm tatlı meyvalar faydalıdır. Tat¬
lı portakal da faydalıdır, ama ekşi portakaldan kaçınılmalıdır. Bo¬
ğazda şişkinlik bir tür kuruluğa neden olabilir Portakal ve diğer
posalı meyvalar nemi arttırır. Bu balgamın atılmasına yardım
eder. Bazı insanlar serinletici bir etkisi olduğu için bu meyvaları
yemekten korkarlar. Fakat bu korku temelsizdir. Kışın meyva su¬
yu içmeden önce meyva suyu bardağını bir süre sıcak suyla dolu
bir kaba koyun Bu serinletici etkinin geçmesine yardım eder Bir
boğaz rahatsızlığı sırasında karpuz yemekten özellikle kaçınılma¬
lıdır. Bunun aşın derecede serinletici bir etkisi vardır Kavun tav¬
siye edilir. Ekşi yiyeceklerin yanısıra,karbonat, ayran, şerbet gi¬
bi soğuk içeceklerden de kaçınılmalıdır Buzlu su da içilmemeli¬
dir Buzdolabı ndakı su da aynı ölçüde zararlıdır.

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •23


Havuç, domates, turp, yeşil soğan v s, genellikle çiğ yenilir Bu
çok faydalıdır. Fakat bir soğukalgınlığı ve öksürük sırasında, do¬
mates mayhoş ve turbun serinletici bir etkisi olduğu için çiğ do¬
mates ve turp yenmemelidir. Fakat çiğ havuç çok faydalıdır. Ger¬
çek şu ki, eğer günde bir adet çiğ havuç yense, boğaz rahatsızlığı
çekilmez. Çiğ havuç A vitamini yönünden zengindir ve hastalığa
direnç geliştirmeye yardımcı olur İspanak, çemenotu, kazayağı
(bathua) ve Amaranth yaprakları (cholai) gibi pişmiş yapraklı seb¬
zeler de çok faydalıdır. Turp yaprakları da pişirilebilir.

Bazı Yaygın Ev İlaçları


Her bölge ve eyaletin soğuk algınlığı ve öksürük için kendi ev
ilaçlan vardır.
Sıcak jalebi veya sıcak gulab jamun faydalıdır. Saflaştınlmış te¬
reyağı (ghee)* ile pişirilmiş helva faydalıdır. Süt tozundan yapıl¬
mış herhangi bir tatlı, eğer yatmadan önce yenilirse, faydalıdır.
Bunun ardından su içmekten kaçının. Tereyağlı tost ve çay boğaz
tahrişlerinin ve soğukalgınlığının azalmasına yardım eder. Yat¬
madan önce sıcak havuç helvası yiyin, fakat sonra su içmeyin.
200 gr suya 25 gr buğday kabuğu kanştırın ve sıvının hacmi ya¬
rıya düşene dek kaynatın. Bir kaşık şeker ilave edin. Eğer yatma¬
ya gitmeden önce sıcak içilirse soğuk algınlığı ve öksürüğün geç¬
mesine faydası olur.

Tüm bu ev ilaçları tek bir prensibe dayanır -boğaz ısıtılmalı ve


"yağlanmalıdır''. Bu boğazdaki şişkinliğin ve kuruluğun geçmesi¬
ne yardım eder. Bu ev ilaçlarının faydası budur. Aynı prensip
kavrulmuş gram (Hindistan'a özgü bir çeşit nohut- çev.) için de
uygulanabilir.
Yukarıda bahsedilen tüm bu ev ilaçları bilimsel olarak uygun¬
dur ve güvenle kullanılabilirler. Eğer ateş yoksa yemek yenilebi¬
lir. Ghee ve süt de içilebilir Pirinç yemeye alışık olmayanlar, so-
*Ghee: Hindistan'da manda sütü yağını entıp kaynatarak yapılan sade yağ

24 - Yaydın Hastalıklar,* TcJavhhJt YOGA


ğukalgınlığı ve öksürük esnasında pirinçten kaçınmalıdırlar. Eğer
kişi normalde yediğinden daha az yerse durum daha düzelir.

Çay
Çay geniş ölçüde tüketilir ve pek çok insan çayın bir çok rahat-
sızlığa faydalı olduğunu düşünür Bir soğukalgınlığı ve öksürük es¬
nasında çay içmenin faydalı olduğu iddia edilir. Bu doğru değildir
Eğer sabah ve akşam bir fincan çay içilirse zararı olmaz. Fakat gün¬
de yirmi-yirmibeş fincan çay içenler sık sık boğaz rahatsızlıkları çe¬
kerler. Bunun nedeni çay nedeniyle boğazın çoğunlukla sıcak kal¬
ması ve bunun sonucunda soğuğa dayanma gücünü kaybetmesidir.
Soğuk içeceklerin, ayran, şerbet v.s.nin tüketimi de boğaz ağrısına
neden olur. Bir boğaz rahatsızlığı esnasında sadece hiç çay içme¬
yenler veya az çay içenler çaydan fayda sağlayabilirler. Çayı on
yaprak fesleğenle içmek daha faydalıdır.

Betel* -Yaprağı
Betel yaprağı bizim ülkemizde çok gözdedir ve bunları misafi-

BİR UYARI
Boğaz rahatsızlıklarını hızla geçirmek için çeşit çeşit pastil¬
ler satılır. Baş ağrıları için de pek çok hap reklamı yapılır. Bu
reklamlar pek çok insanı cezbeder ve yanlış yönlendirir Bu¬
nun sonucunda, satışlar yükselir. Fakat tüm baş ağrısı hapla¬
rı ağnyı kısa bir süre azaltan aspirin içermektedirler. Üretici
firmaların bu ilaçların soğuk algınlığını ya da öksürüğü geçir¬
diği iddiası doğnı değildir. Bu haplar hastalığı sadece bastı¬
rabilir ve hastalık daha sonra- başka bir şekil alabilir. Bu hap¬
lar asla alınmamalıdır. Bu bölümde verilen ev ilaçları bunlar¬
dan çok daha iyidir ve hiç zararlı yan etkileri yoktur

* Betel: Doğu Hindistan da yerlilerin çiğnediği fındığa benzer bir yemiş

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •25


re ikram etmek eski bir gelenektir. Bu tıbbi açıdan çok yararlı bir
yapraktır. Soğuk algınlığı ve öksürük için hazırlanan ilaçların bü¬
yük çoğunluğu betel yaprağı suyu içerir İki kaşık ılık betel yap¬
rağı suyuyla bir kaşık bal karışımı çok faydalıdır
Betel yaprağıyla küçük limon karışımı boğazı hemen rahatlatır
ve boğazdaki tahriş hafifler Hint helvası otu (Katha) şişkinliğin
azalmasına yardım ederek betelin etkisini ikiye katlar. Ses kısıl¬
masının iyileşmesine de yardım eder.

AĞIZDA YARALAR
Ağızdaki yaralar bazı yönlerden boğaz rahatsızlıklarına çok
benzeseler de farklı bir kategoriye aittirler ve tedavileri de olduk¬
ça farklıdır. Ağızdaki yaraların nedeni mide rahatsızlıkları, özel¬
likle bağırsaklarda ısı ve asit oluşturan kabızlıktır. Bu ısı yukarı
çıktıkça ağızda yaralar oluşmaya başlar. Şiddetlendikleri zaman
bunlar bazen o kadar acı verir ki yemek ya da konuşmak zorlaşır.
Sinhasan bu tarz yaraları iyileştirmese de bu asana eğer Uddi-
yana Bandha ile birlikte uygulanırsa bu sorunu önlemeye yardım
eder. Uddiyana Bandha yaralan iyileştirmeye yardımcı olur ve
bunlann yeniden oluşmasını da önler. Bu asana sindirim sistemi¬
ne de yardım eder. Bağırsaklar sağlıklı kalır ve bu yaraların esas
nedeni olan kabızlığı önler.
Zıt tedavi yönteminde normalde bu tarz yaralar ve çıbanlar
için B vitaminleri kompleksi ve C vitamini salık verilir. Zıt teda¬
vi yöntemi uygulayanlar çıbanlara bu vitaminlerin eksikliğinin
yol açtığına inanırlar. Çoğu doktor mide rahatsızlığım tedavi et
meyi düşünmezler. Vitamin haplarının ve iğnelerin pek az etki¬
sinin olmasının nedeni budur. Hafif bir iyileşme olsa da tedavi sü¬
rekli değildir. Bir kaç gün sonra çıbanlar yeniden ortaya çıkabilir.

İkincil Tedavi
İlık suya limon suyu katın ve yara olması durumunda lavman

26 •Yaytjtn Hastalıkların Tedavisinde YOGA


I

yapın Lavman yapma yöntemi ekte verilmiştir. Lavman


bağırsakları temizleyip yaralar azalırken, günde üç kez soğuk
suyla karıştılmış bir limon suyu ve dört kaşık bal içilmelidir. Eğer
beden C vitamini ihtiyacındaysa limon bunu doğal olarak ve ye¬
terli ölçüde sağlar. Limon aynı zamanda karından asiti ve ısıyı
uzaklaştırmaya da yardımcı olur. Limon ve bal bağırsakları nem¬
lendirir ve kabızlığın sona ermesine yardım eder. Karnın üstüne
bir çamur bandajı koymak da çok faydalıdır. Bandajın yemekler¬
den üç saat sonra uygulanması gerekir. Eğer bandaj günde iki kez
uygulanırsa yaralar çok çabuk iyileşir. Bir çamur bandajı uygula¬
ma yöntemi de ekte verilmiştir.

Bazı Yaygın Ev ilaçları


Şap suyuyla veya dut yapraklarıyla kaynatılmış suyla gargara
yapmak çok etkilidir.
Daha pek çok ev ilacı vardır, ancak bunlar bu sorunun nedeni¬
ni ortadan kaldırmazlar.

Beslenme
Ekşi hiçbir şey yemeyin ve biber ve baharattan kaçının. Zaten
ağızda çıban yara olduğu zaman baharatlı yiyecekler yemek ço¬
ğunlukla mümkün olmaz. Bazen tuzlu yiyecek yemek bile müm¬
kün değildir. Yumurta ve et de zararlıdır, basit ve hafif yiyecek¬
ler yenmelidir. Süt, yayık ayranı, kesilmiş süt ve ghee alınabilir.
Hemen tüm meyvalar yenilebilir Yazın dut ve karpuz çok fayda
lıdır. Dut suyu bile içilebilir.

DİŞ HASTALIKLARI
Günümüzde diş hastalıkları artıyor Kanayan dişetleri, ağız
kokusu, ağrı ve piyore* için yeni ilaç katkılı diş macunu ve tozu

‘Piyore Dış etinden irin akması

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA «-27


reklamlarıyla karşılaşıyoruz. Gerçek şu ki diş hastalıklarına hiçbir
diş macunu ya da toz faydalı değildir. Bu hastalıklar bu "tedavile¬
re" rağmen kalırlar. Diş hastalıkları için belli bir asana da yoktur.
Dişler sadece, ana işlevleri olan çiğneme ve ezme yoluyla eg¬
zersiz yapabilirler Bu çerçevede ilk nokta besinleri doğru dürüst
çiğnemektir, böylece çabuk sindirilirler ve sindirim sorunlarından
kaçınılır.
Bu dişleri çalıştırır da. Dişler için daha iyi bir egzersiz Hint
tespihağacının (neem) lifli dalını çiğnemektir. Bu dal bir fırça ha¬
line gelene dek çiğnenirken dişler bu çiğneme hareketinden fay¬
dalanır ve tespihağacının suyu da mikropları öldürür. Akasya (ke-
ekar) ağacının dalları da aynı niteliklere sahiptir. Bunun dışında
bu dal boğaz rahatsızlıkları için de yararlıdır.
Dişlerin esas yapısı kalsiyuma dayanır. Süt ve kesilmiş süt kal¬
siyum yönünden zengindir. Fakat kalsiyum beden için ancak D
vitamini alındığı zaman yararlıdır. D vitamininin en iyi kaynağı
balık yağıdır. Fakat ülkemizde güneş kıtlığı yoktur. Bedeni yağla¬
yıp güneşin altında oturmalıdır. Normalde Hintliler D vitamini
eksikliği çekmezler. Limon, portakal, guava* ve helile ağacı mey-
vası (amla) C vitamini yönünden zengindir. Diş etleri özellikle C

Okuyuculara faydalı olabilecek çok basit, etkili vc ucuz bir reçete:


Soda
Kalsiyum Karbonat
Tuz
Bunları karıştırıp temiz bir şişede muhafaza edin Hint tespihağacı-
nı ya da akasya dalını bir fırça haline gelene dek çiğneyin ve sonra
bu tozla dişlerinizi fırçalamak için kullanın Bu sadece dişleri temiz¬
lemekle kalmaz, aynı zamanda sağlıklı dişler için gerekli olan kalsi¬
yum, tuz, C ve D vitaminleri açısından da yararlıdır.

*Guava Amerika'nın sıcak yerlerinde yetişen guava ağacının armut şeklindeki meyvası

28 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


vitaminine ihtiyaç duyar ve bu vitamin aynı zamanda bedeni has¬
talıklara direnecek kadar güçlü kılmak için gereklidir.
Dişetleri kanayanlar, şişenler ve soğuk su içerken dişetleri ağ¬
rıyanlar C vitamini yönünden zengin meyvalar yemelidirler. Li¬
mon, portakal ve guava mevsim meyvalandır. Fakat şimdi limon
biraz daha pahalı olmakla birlikte bütün mevsimlerde bulunuyor
Helile ağacının meyvasının (amla) kuru tozu her mevsim buluna-
bilir. Bir bardak suya ya da süte bu tozdan bir kaşık atıp içmek iyi
gelir.

YÜZ HASTALIKLARI
Yüzden bahsederken yanaklarla ilgileniyorum. Normalde ya¬
naklar sivilce, kuruluk, kırışık v s. dışında hastalanmaz Sivilceler
ise daha çok gençlerde olur.
Sivilcelerin nedenlerine girmeyeceğiz, zira bu konuda pek çok
teori var. Fakat bazı gerçeklere değinelim.
Sivilceler buluğ çağıyla bağlantılıdır. Hemen her genç sivilce
çıkartır.
Sindirim sisteminin yanlış işlemesi ve kabızlık sivilceleri arttırır.
Yeşil sebze ve meyvalar sivilceleri azaltır.
Bol reklamı yapılan kremler, merhemler ve diğer ilaçlar sivil¬
celeri geçirmez.
Islak çamur kalıplarının yantsıra diyet yapmak sivilcelerin geç¬
mesine yardım eder. Bu çamur kalıpları yatmadan önce yanakla¬
rın üstüne bağlanmalıdır.
İki kaşık Helile ağacı tozu bir bardak su ya da süt ile birlikte
içildiğinde sivilcelerin geçmesine yardım eder
Kışın günde 250 gr çiğ havuç yemek cildin güzel ve yeterince
yağlı kalmasına yardım eder Bir bardak suya katılan bir limon su¬
yu da sivilceleri azaltır Bu tedbirlerin yanısıra, Sinhasan uygula¬
ması da yararlıdır

Yaygın HmtahUann Tedavisinde YOGA •29


Şekil. 3c

Başlangıçta, bu asana sadece yarım ya da bir dakika uy¬


gulanmalıdır. Sadece burundan nefes alın ve zamanı hesap¬
layın, sayabilirsiniz. Bu asana 5-10 dakika uygulanabilir. Sü¬
re aşamalı olarak uzatılmalıdır. İlk iki pozisyon sadece yeni
başlayanlar içindir ve sonradan çıkartılabilir.

32 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Matsyasan

Yöntem: Matsyasan hemen Sarvangasan'm ardından uy¬


gulanır. Bir yaygı ya da bir battaniye serin ve bacaklarınızı
uzatarak üstüne oturun. Sağ bacağınızı kırın ve topuğunuzu
sol kalça ekleminin üstüne koyun ve sol bacağınızı kırıp to¬
puğunuzu sağ kalça ekleminin üstüne koyun Bu Padmasan
ya da ayak kilididir. Bu pozisyonda sırtüstü yatın. Bacaklar
yerden kalkmamalıdır. Ellerinizi ve dirseklerinizi yere daya¬
yın.
Şimdi gövdenizi ve başınızı kaldırın. Sırtınızı iyice kavis-
lendirerek ve boynunuzu iyice arkaya iterek başınızın tepe¬
sini yere koyun. Sonra ayak parmaklarınızı tutun Bu Mats-
yasan'dır Eğer Sarvangasan'm yanısıra uygulanırsa, sadece
iki-üç dakika uygulanmalıdır.

Şekil. 4

Başlangıçta ayak kilidini ya da Padmasan'ı yapamamanız


mümkündür. Bu durumda, bunun yerine sadece bacakları
dizlerden kırabilirsiniz
Faydaları: Bu asana boyundaki tutulmayı ve krampları
geçirir ve bedenin birinci katındaki yaygın hastalıklar bu
asanalan uygulayanlar için nadiren sorun olur

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA * 33


Sinhasan yaparken yüze kan akışı artar ve bu da cildi sağlıklı
kılar Bu asananın sonucu olarak yanaklar yuvarlaklaşır ve cilt par¬
lar. Sinhasan ve Uddiyana Bandha uygulaması yüzü sağlıklı ve
parlak kılar.

BOĞAZ HASTALIKLARI
Soğuk almışsanız veya öksürüyorsanız Sarvangasan ve Mats-
yasan'dan kaçının ve sadece Sinhasan uygulayın

Bademcikler
Bademcikleri şişenler Sarvangasan ve Matsyasan uygulamalı¬
dırlar Rıınlar bademciklerin normale dönmesine yardım eder.
Oniki yaşın üstündeki çocuklar da bunları uygulayabilir. Küçük
dilin şişmesi durumunda Sinhasan'ın yamsıra her iki asana da uy¬
gulanmalıdır.
Bunların hiçbiri ağızda yara veya çıban olması durumunda uy¬
gulanmamalıdır. Gerçi eğer çıbanlar yeni çıkıyorsa bu üç asanayı
uygulamak faydalıdır. Bu yöntemle, diğer tedavilerin yamsıra, çı¬
banların yeniden ortaya çıkması önlenebilir.

Diş ve Dişeti Hastalıkları


Bu iki tür hastalıklar için Sinhasan faydalı değildir, Sarvanga¬
san ve Matsyasan ise çok yararlıdır Hastalıklı bölgeler sağlık ka¬
zanır, çünkü Sarvangasan kan dolaşımını arttırır. Toplanan zehir¬
ler idrar ve terlemeyle dışan atılır.

YÜZ HASTALIKLARI
Sarvangasan tiroid bezlerinin kanla beslenmesine yardım etti¬
ği için, yüzkasları ve cilt güçlenir Sivilceler ve gözlerin altında¬
ki morluklar geçer Eğer beslenmeye dikkat edilir ve bu üç asana

34 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


ÖZEL BJR FAYDA
Sarvangasan ve Matsyasan uygulaması nedeniyle tiroıd ve
paratiroid bezleri bol kanla beslenir ve iyi çalışır Sağlıklı ti-
roid bezleri dolaşım, terleme ve bedenin tinsel organlar ve
idrar sistemlerinin sağlıklı işlemesine delalet eder. Bu neden¬
le bu asanalar yaşlılığın tahribatını engeller ve sizi genç tu¬
tar. Çoğu egzersiz sisteminde, hızlı hareket edilmesi yoluy-
la kanın daha hızlı dolaşması sağlanır. Ne var ki bu asanalar
fazla bir hareket olmaksızın kan dolaşımının düzelmesinin
çarpıcı bir örneğidirler.

düzenli olarak uygulanırsa yüz parlak ve güzel olur.

BEYİN
Sarvangasan tüm sistemin canlanmasına yardım eder ve kon¬
santrasyon gücünü arttırır. Beyin kolay yorulmaz. Fakat besleyici
gıdalar çok önemlidir.

SAÇLAR
Asanalar beyne ve cilde giden kan dolaşımını arttırdığı için
saçların uzamasına yardım eder, kuruluğu azaltır ve saçları yumu¬
şak ve parlak yapar. Chee, süt ve kesilmiş sülün dışında çiğ seb¬
zeler ve mevsim meyvaları yemelisiniz. Bunlar güzel ve sağlıklı
saçlar için gerekli olan tuzlar, vitaminler ve mineraller yönünden
zengindir.

BUYARI
Yüksek tansiyon, sürekli başağnsı ya da sürekli kulak rahatsızlık¬
ları çekiyorsanız bu iki asanayı uygulamayın

Yayçjın HastüLldann TedavnmJe YOGA •35


GÖZ HASTALIKLARI
Yüzlerce göz hastalığı vardır. Bunların çoğu glokom ve kata¬
rak gibi kroniktir. Bu kronik hastalıklar genç yaşta yavaş yavaş
başlayabilir ve eğer tedavi etkili değilse, ileri yaşlarda görüş kay¬
bına yol açabilir.
Hemen herkesin maruz kaldığı yaygın bir rahatsızlık şiş gözler¬
dir İlk belirti gözlerdeki bir şişkinliktir. Gözkapakları kızarır ve
tahriş olur. Gün ışığında gözleri açmak zorlaşırken, karanlık ve se¬
rinlik gözleri sakinleştirir. Daha sonraları, irin gibi bir madde top¬
lanmaya ve gözlerden akmaya başlar. Bu irin nedeniyle gözkapak-
ları birbirine yapışmaya başlar.
Pek çok evde yapılacak ilaç öne sürülür, fakat bunların bilim¬
sel veya hatla etkili olup olmadığı şüphelidir.
Çok çeşitli merhem ve göz damlası eczanelerden bulunabilir
Fakat bunlar genellikle çok pahalıdır ve hastalığı iyileştirmeleri
uzun zaman alır. Hatta bazen etkili bile olmazlar.
Yılın her zamanı bir göz hastalığına yakalanılabilir, fakat Ni¬
san, Mayıs ve Haziran özellikle kötüdür. Aşağıda verilen bilinen
ev ilaçlan ucuzdur, uygulaması kolaydır, etkili ve bilimseldir.

Bazı Yaygın Ev İlaçları


Tespihağacı veya yeşil neem yapraklannı suda kaynatın, sıcak
suyun içine pamuklu bir bez sokun ve gözlere pansuman yapın
Eğer bu günde iki kez tekrarlanırsa gözler 2-3 gün içinde iyileşir.
Eğer bu rahatlama sağlamazsa, gözler sıcaklık yüzünden şişmiştir.
Bu durumda, neem suyu soğukken pansuman yapın Bir çamur
kalıbı yapın ve yatmadan önce bunu gözlerin üstüne bağlayın. 2-
3 gün içinde gözler normale döner.

İkincil Tedavi
Bu göz hastalığından büyük ölçüde kabızlık sorumludur. Li-

36 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


mon suyuyla ılık suyu karıştırın ve bununla lavman yapın Eğer
bağırsak temizlenirse çabuk iyileşilir.

BESLENME
Şiş gözlere zararlı olduğu için pirinç, turşu, baharat, biber ve
lor peyniri yenmemelıdir.

Kronik Hastalıklar
Tüm kronik hastalıklar görme gücünü olumsuz etkiler. Aşağı¬
daki yöntemler bu bozukluğu kontrol altında tutmaya ve görme
gücünü eski hale getirmeye yardım eder.

Asana Egzersizi
Sinhasan ve Sarvangasan özellikle yararlıdır. Sinhasan duru¬
munda gözlerin de açık tutulması gerektiği için göz kasları egzer¬
siz yapar. Sarvangasan yoluyla gözlere bol miktarda temiz kan
ulaşarak göz kasları sağlık kazanır.

Göz Banyosu
Banyo yaparken gözlerimiz sadece dıştan yıkanır. İç kısımları
yıkanmadan kalır. Eğer gözler her gün banyo yaparsa sağlıklı ve
normal kalırlar Bir ırmağa ya da havuza daldığımızda suyun al¬
tında gözlerimizi açıp kapatırız Bu bir göz banyosudur. Aşağıda¬
ki yöntem ırmak ya da havuz olmaması durumunda uygulanabi¬
lir.
Göz Banyosu Yöntemi: Bir kova ya da geniş ağızlı bir kap
alın Ağzına kadar suyla doldurun. (Kışın ılık, yazın soğuk su kul¬
lanın). Yüzünüzü kaba sokun ve gözlerinizi açıp kapatın ve sağa
sola hareket ettirin
Yüzünüz sudayken burnunuzun suda olması da doğaldır Bu

Yaygı* hLıstahklann Tedan YOGA •37


nedenle nefes alıp mümkün olduğunca nefesinizi tutmalısınız.
Nefes vermek için yüzünüzü sudan çıkartın. Bunu bir kaç saniye
aralarla üç kez tekrarlayın Bunu sabah banyonuzu almadan ön¬
ce yapmanız önerilir. Bu göz banyosu gözleri temiz tutar ve pek
çok göz hastalığından korur ve görme hastalıklarının iyileşmesi
ne yardım eder. Soğuk algınlığınız varsa bu egzersizi yapmama¬
lısınız. Başlangıçta beyinde bir sertlik duyumsanabilir, fakat bir
süre sonra bu rahatsızlık duygusu geçer

ilaç Olarak Bal


Bal gözlere konulduğunda çok faydalıdır. Eğer görme gücünü¬
zün zayıfladığını hissederseniz her sabah ve akşam gözlerinize
bal uygulayın. Bozukluk kesinlikle engellenecek ve görme gücü¬
nüz yavaş yavaş eski haline dönecektir. Bir kaç kişi sadece bal
kullanarak gözlük kullanmaya son verdiler. Bilimsel açıdan, bal
gözkapaklanna ve kaslarına güç veren çiçek nektarlarıdır. Gözle¬
rin baldan doğrudan besin aldığı söylenebilir. Başlangıçta, bal
gözleri acıtır ve gözler sulanmaya başlar. Fakat gözler temizlen¬
dikçe daha az acır. Glokom ve katarak çeken insanlar bir kaç ay
düzenli bal kullanmalı ve sonucu görmelidirler.
Saf bal bulmanın çok zor olduğu belirtilmelidir. Ticari ballar
çoğunlukla jaggery* veya şekerden yapılan bir tür şerbettir. Bu
nedenle, gözler için bal alırken dikkatli olmak gerekir.

‘JaKKery Hurma suyundan yapılan hır tür koyu şeker

38 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


3
ikinci Kat

İkinci kat iki önemli bölümü olan göğüsten oluşur


1 Akciğerler -sağ ve sol akciğerler,

2. Kalp -tüm bedende kan dolaşımını sağlar.

''/yyçz

C'
/

Şekil. 5

Bedenimizdeki iki akciğer çok önemli bir işlevi yerine getirir-


Akciğerler aracılığıyla canlı kalmanın ilk gereği olan oksijeni
alırız. Gece ve gündüz yırmidört saat hiç aralıksız nefes alıp verı-

Ytytm HasuUJ.rrn .....


Trj .A YOGA •J»
riz. Akciğerlerin önemi, doğduğumuz andan öldüğümüz ana ka¬
dar bir saniye bile ara vermeden sürekli işlev görmesinden anlaşı¬
labilir. Bkz. Şekil 5a.

m
m
ti

Şekil.5a

Akciğerler beden hücrelerine doğrudan oksijen taşımazlar, fa¬


kat arınmak için ciğerlere gelen kanla içeri alınan hava arasında
oksijenle karbondiyoksit değişimine neden olurlar. Nefes verince
kullanılan "kirli" hava, yani karbondiyoksit ciğerlerden dışarı atı¬
lır ve nefes alınca ciğerlere oksijen alarak kanla temasa geçiririz.
Akciğer duvarları havayı çekip dışarı atan sayısız küçük delikle
doludur Bu arıtma sürecinde bedendeki kanın yaklaşık dörtte bi¬
ri her an ciğerlerde bulunur. Akciğerler ve kalp bedenin en önem¬
li ve nazik bölgeleridir. Belki doğanın bunları göğsümüzü oluştu¬
ran kafes benzeri kaburgaların içine güvenle yerleştirmesinin ne¬
deni budur.
Aşağıdaki yoga asanaları faydalıdır:
1 . Bhujangasan
2. Shalabhasan
3.Nabhiasan
4 Dhanurasan

40 •Yaygın HaslalıkUnn T'iavısı.* YOGA


f

Şekil. 5b

AKCİĞER HASTALIKLARI
Pek çok akciğer hastalığı vardır, başlıcalan öksürük, astım, ak¬
ciğer veremi, zature ve göğüs zan iltihabıdır. Bunlar doğrudan
akciğerlerle ilişkilidir. Yogasana uygulayanlar akciğer hastalıkla-
nna daha dayanıklı olurlar. Bunun sonucunda, bu hastalara nadi¬
ren maruz kalırlar Sigara, içki ve çok fazla çay içmek gibi kötü
alışkanlıklar bu hastalıklardan sorumludur.
Bazı hastalar bana öksürük, balgam v s. şikayetiyle ve tedavi
olma arzusuyla geliyorlar. Fakat geçmişleri sigara ve çay içme
alışkanlıklan olduğunu gösteriyor. Başlangıçta sigara ve çay içme¬
ye son vermeleri isteniyor. İrade gücü güçlü olanlar alışkanlıkla¬
rını kontrol edebiliyorlar ve hastalıkları hiç ilaçsız şaşırtıcı bir şe¬
kilde iyileşmeye başlıyor. Ne yazıkki çok çay içenler kaçınılmaz
şekilde sigara ve alkole de düşkün oluyorlar ve bu üç aptal bir ara¬
da tünüyor. Böyle bir insan, eğer akciğer hastalıklarına yakalan-
dıysa bu sağlıksız alışkanlıklarını değiştirmelidir. Alışkanlıklarını
kontrol edemeyenler yaşamlarının sonraki aşamalarında astım ya
da verem hastalığına yakalanabilirler

Yayfm Haftalıktan* TeJanvmJr YOGA •41


Bhujangasan

Bhujangasan kobra anlamına gelen Sanskritçe bir sözcüktür.


Bu asana uygulandığı zaman başını kaldırmış bir kobra gö¬
rüntüsü verir. Yukarı kalkan gövde, boyun ve baş bu yılanı
simgeler.
Yöntem: (1) Başınızı bir yaygı ya da battaniyenin üstüne ko¬
yun, kollarınızı yanlarda tutun, bedeninizi gevşetin Kasları¬
nızı sıkmayın. Ellerinizi kaldırın ve omuzlarınızın altına ko¬
yun. Yavaşça nefes alın ve nefesinizi tutun.

Şekil.6

(2) Çok yavaş bir şekilde başınızı kaldırmaya başlayın ve ge¬


riye doğru eğin. Omurganızı da eğin. Bedeninizi birden kal¬
dırmayın. Yavaş yavaş kaldırın, öyle ki basınç boyun, sırt ve
bel bölgelerinden son olarak aşağıya kuyruk sokumu bölge¬
sine doğru inerken omurların teker teker eğildiğini hissede¬
nlesiniz. Bedeninizin karından ayak parmaklarına kadar

Şekil. 6a

42 Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


yere değmesine izin verin. Nefes verirken bu hareketi çok
yavaş bir şekilde tersine tekrarlayın ve alnınız yeniden yere
değinceye kadar gövdenizi alçaltın. Nefesinizi tümüyle ve¬
rin. Bu hareketi tekrarlamadan önce bir kaç dakika ara verin.
Bu asana beş-altı kez tekrarlanabilir, fakat yeni başlayanlar
bunu her seferinde birkaç saniye olmak üzere sadece iki kez
yapmalılar.

Bir kez zatüre, verem veya öksürük ve ateşli hastalıklara yaka¬


lanınca yoga yapma bahsi kapanır Bu şartlar altında tedavi ol¬
dukça farklıdır. Ancak sigara, alkol veya aşın çay içmeyenler ve
sık sık ateşi çıkmayanlar ve sadece öksürüğü ve balgamı olanlar
yoga uygulayabilir ve bundan fayda sağlamayı umabilir. Bu insan¬
lar asanalara başlamadan önce bir hafta boyunca sabahlan erken
yürüyüş yapmalıdırlar. Güneş doğmadan önce ve sabah yıkandık¬
tan sonra yürüyüşe çıkılmalıdır Daha sonra temiz bir yer bulup
bacaktan kavuşturarak dik oturun. Yavaşça burnunuzdan nefes
alın, nefesi bir kaç saniye tutun ve sonra burnunuzdan verin. Ka¬
rın kaslannı içeri çekip tutun. Başlangıçta bu nefes alma-verme
egzersizini 5 dakika uygulayın, sonra bu süreyi yavaş yavaş on
dakikaya çıkartın. Bu kolay bir Pranayama egzersizidir. Özel Pra-
nayama egzersizleri biraz daha zor ve karmaşıktır. Burada bunla¬
rın ayrıntılanna inmeye gerek yok. Bu derin soluma herhangi bir
iyi ilaç kadar faydalıdır Kan annır, akciğerler çalışır ve güçlenir
ve hastalık yavaş yavaş kaybolur. Daha önce bahsedildiği gibi,
Bhujangasan ve Shalabhasan uygulamaları bir hafta sabah yürü¬
yüşü yaptıktan sonra başlamalıdır

İkincil Tedavi
Sarma ve sararak pansuman Göğsünüzü saracak kadar büyük
pamuklu bir bez ya da havlu alın Bunu sıcak suyla dolu bir kova-

Yaygm hLnUlıkLtrm TedammJe YOGA •43


Shalabhasan

Shalabhasan çekirge demektir. Bu asana uygulandığı zaman


kuyruğu kalkmış bir çekirge görüntüsü verir Bu asana alt ka¬
rın bölgesi, kasıklar, kalçalar ve kolların gelişmesine ve güç¬
lenmesine yardım eder.
Yöntem: tik Pozisyon Kollarınızı avuçlarınız yere bakacak
şekilde yanlara uzatarak çenenizi yere dayayın.
ikinci Pozisyon Elinizle yeri itin ve bir bacağınızı yavaş yavaş
mümkün olduğunca yukarı kaldırın. Dizinizi düz tutun. On
saniye hareketsiz kalın. Bacağınızı çok yavaşça yere indirin
ve diğer bacağınızı da aynı şekilde on saniye kaldırın.

Şekil. 7

Üçüncü Pozisyon Nefes alın ve nefesi tutun. Yeri iyice itin ve


her iki bacağınızı da kaldırın (başlangıçta 2 santim). Çene
yerde, dizler düz kalacak, nefes tutulacak. Beş saniye bu po¬
zisyonda hareketsiz kalın Bacaklarınızı çok yavaş yere indi¬
rin ve aynı anda nefes verin Bir kaç dakika dinlenin. Nefes
alın ve asanayı tekrarlayın

44 •Yaygın Hastalıkların TeJatnsınJt YOGA


Şekil. 7a

Şekil 7b

ya sokun. Giysilerinizi çıkartın, sıktığınız bezi alın, göğsünüze


sarın ve oturun ya da uzanın. Havlu soğuduğu zaman tekrar sıcak
suya koyun, sıkın ve yeniden sarın. Bunu bir kez daha tekrarlayın.
İnce pamuklu bir kumaşı yanınızda hazır edin. Bunu çok soğuk
suya batırın, sıkın ve göğsünüze sarın. Üstüne küçük bir şal sarın
ve çengelli iğneyle tutturun. Bunu bir saat üstünüzde tuttuktan
sonra giyinin. Bu yemeklerden bir saat önce ya da iki saat sonra¬
sı dışında günde ıkı kez tekrarlanabilir

Etki
Bu tedavi akciğer gözeneklerinin genişlemesine ve balgamın
rahatça çıkmasına yardım eder Yazın pansuman soğuk suyla da
yapılabilir, fakat soğuk bandajın üstünç yün bir şal sarılmalıdır

Yaygın HasUhUarm TeJavtuuJe YOGA •45


Sargıyı bir saat üstünüzde tutun. Bu kronik veya diğer tür öksü¬
rükler için faydalıdır. Astımlılar için de çok faydalıdır, Eğer astım
krizi olmadığı günlerde ve her gün yapılırsa krizler hafifler ve
seyrekleşir. Bu tedavi kriz sırasında da yapılabilir, fakat dikkatli
olunmalıdır. Bundan ne ölçüde fayda sağlanacağı hastanın huyu¬
na bağlıdır. Önce sıcak pansumanı deneyin. Rahatsız olursanız
soğuk pansumana geçin.

Sıcak Ayak-Banyosu
Bir kova ya da geniş ağızlı bir kap alın. Ağzına kadar sıcak uy-
la doldurun. Bir tabureye oturun ve iki bacağınızı da suya sokun.
Tüm bedeninizi ve kovayı kapatacak şekilde üstünüze bir batta¬
niye ya da kalın bir kumaş sarın.

Ayak banyoları 15-30 dakika sürebilir.

Etki
Bacaklarınızı sıcak suya sokunca sıcaklık tüm bedene yayılır.
Sıcaklık akciğerlere ulaştığında balgam akmaya ve rahatça çıkma¬
ya başlar. Eğer kaburgalar soğuk hava nedeniyle ağrıyorsa, bu
banyonun sonucunda ağrı azalır. Biraz ateşiniz olsa da ayak ban¬
yosu yapabilirsiniz. Beden terledikçe ateş düşer. Hazırda sıcak su
bulundurarak, soğuyan suyu boşaltıp yerine sıcak su ekleyin. Sıcak
ayak banyosu her gün, tercihen geceleri yarım saat yapılabilir
Beden terlemeye başlayınca ayak banyosu sona ermeli ve tün.
beden temiz bir havluyla kurulanmalıdır. Eğer banyo akşamlan
alınıyorsa, bedeninizi kuruladıktan hemen sonra yatmanız tavsi¬
ye edilir. Bu derin uyku uyumanızı sağlar. Eğer banyo gündüz
alınmışsa en azından bir saat dışarı çıkmayın.

46 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


UYARI
Ayak banyosu sırasında, eğer bir ağırlık ya da sersemlik his¬
sedersiniz, başınızın üstüne soğuk suya sokulmuş kalın bir
bez parçası koyun. Eğer yardımı olmuyorsa ayak banyosu
yapmayın. Ayak banyosu sırasında rahatsızlık hissedenler bu
banyoyu yapmamalıdırlar. Fakat okuyucular bundan ayak
banyosunun tehlikeli olduğunu çıkartmamalıdır. Mide rahat¬
sızlıktan durumunda çoğunlukla ağırlık ve sersemlik hissedi¬
lir. Bu durumda, bağırsağı temizlemek için lavman yapılma¬
lıdır. Yazın sıcak ayak banyosu yapmaya gerek yoktur.

Bazı Yaygın Ev İlaçları


Aşağıda verilen ev ilaçlan güvenilir, bilimsel, çok ucuz ve be¬
nimsenmesi kolaydır.
(1) Yanm kaşık zencefil suyuyla, yanm kaşık fesleğen yaprağı
suyunu, bir kaşık betel-yaprağı suyunu ve dört kaşık balı
karıştmn. Bu kanşımı ısıttıktan sonra günde iki kez için.
Çocuklar için bu miktann yansı ya da dörtte biri tavsiye
edilir. Bu öksürük, soğuk algınlığı, balgam ve ateş için çok
faydalıdır. Astım için de alınabilir.
(2) Keten tohumu tohumlannı alın, temizleyin ve bir tavada
kavurun, öğütün ve cam bir kavanozda saklayın, iki tutam
keten tohumu tozunu bal ile kanştınn ve günde üç kez bu-
nu yalayın. Çocuklar için bu miktann yansı tavsiye edilir.
Bu kuru öksürük, boğaz tahrişi ve boğaz ağrısı kadar astım
öksürüğü için de faydalıdır.
(3) Ilık suya (150cc) dört kaşık bal ekleyin. Yavaşça yudumla¬
yın. Kuru öksürük, ateş ve astım öksürüğü için çok faydalı¬
dır Bu günde üç kez alınabilir Çocuklar için bu miktarın
yansı tavsiye edilir

Yÿfm jfaıan» T. VOGA-47


(4) Sütün kalın kaymağını alın, ısıtın, glükoz veya akide şekeri
(mishri) ekleyin Gece yatmadan önce bunu yiyin Bir kaç
gün içinde kuru öksürüğün geçmesine yardım eder.

Ayurveda Yog-Sitopaladi Tozu


Bu toz, tüm malzemesi piyasada rahatça bulunabileceği için
evde kolayca hazırlanabilir.
Yog: Bir ölçü tarçın, iki ölçü uzun biber (pippali), dört ölçü
yeşil kakule tohumu, sekiz ölçü vanshlochan (bir
bambu oyuğunda oluşan beyaz toprağımsı salgı),
onaltı ölçü mishri. Bunları çok ince rendeleyin ve ka¬
lın bir bezin üstüne yayın. Cam bir kavanozda muha¬
faza edin.
Dozaj: Bir yetişkin için balla karışmış iki üç tutam. Çocuk¬
lar için bunun yansı ya da dörtte biri. Günde üç kez alınma¬
lıdır (sabah, öğleden sonra ve akşamlan).
Eğer öksürük kuru ve balgam katı ise her doza 1 rati ( 1 ra-
ti'nin ağırlığı 8 pirinç tanesine eşittir) amonyak tuzu (Nos-
hadar) ekleyin. Bu katı balgam ve astım hastaları için çok
faydalıdır.

ASTIM
Astım çok inatçı bir hastalıktır. Astımın ancak canla çıktığına
dair bir deyiş vardır. Krizlerin sonucunda akciğerlerin gözenekle¬
ri küçülür, kaslar sertleşir ve hasta nefes almakta zorluk çeker ve
normalin üstünde balgam oluşur Sürekli öksürük biraz balgam
söker ve hasta kendini bir şekilde rahatlamış hisseder

48 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


ÖKSÜRÜK İÇİN GÜÇ VERİCİ BİR YOG
10 bademi ıslatın ve kabuklarını soyun, 10 kuru üzümü (mu-
nakka) yıkayın ve çekirdeklerini ayırın. Bir tane pippali, ye¬
şil kakulenin toprak tohumlarını (bir tutam) alın. Bütün bun¬
ları biraz suyla öğütün. Buna bir kaşık bal karıştırın ve her sa¬
bah alın.

Etki
Bu karışım mideyi ve boğazı nemlendirir ve öksürüğe neden
olan kuruluğu alır. Hareketi kolaylaştırır Açlığı arttırır. İyi
bir iştah açıcıdır Badem ve munakkalar aynı zamanda güç
vericidir. Bu kış, yaz ve yağmurlu mevsimlerde alınabilir. As¬
tım ve sık öksürük nöbetlerinden şikayetçi olanlar bundan
faydalanırlar. Çocuklara bunun yansı ya da çeyreği ölçüsün¬
de verin.

Astım krizinin ne belli bir zamanı vardır, ne de belli bir süre¬


si Dakikalar, saatler ve hatta günler boyunca sürebilir. Hasta kriz
ve sonrasında kendini çok zayıf hisseder, fakat bir süre sonra nor-
male döner. Bazılan özel bir atmosfer gibi belli şartlarda kriz ge¬
çirirler. Toz, sıcaklık, soğukluk veya belli bir tür yiyecek hastalı¬
ğı şiddetlendirebilır.Buna bir koku bile neden olabilir. Çoğun¬
lukla onbeş yaş civannda bu hastalığa yakalanılır. Bu hastalık er¬
kekler arasında daha yaygındır. Kadınlar bu krize daha az maruz-
durlar Çoğunlukla bu hastalık kalıtımsaldır

Tedavi
Bu hastalık için şimdiye dek etkili bir ilaç bulunamamıştır İlaç¬
lar, özellikle zıt tedavi yöntemindeki ilaçlar sadece hastalığı bas

'İsyÿ HmtAMrm Tm YOGA-*»


tırır Ayurveda ilaçlarının çoğu da aynıdır Bu ilaçların içinden en
çok hangisinin daha etkili olduğuna henüz karar verilmemiştir.
Bu çok bireye özgü bir hastalık olduğu için, farklı hastalar bu
ilaçlara farklı tepki gösterirler. Fizyolojistlerin bu hastalığın nede¬
nine dair yaptıkları araştırma çeşitli prensiplere dayanır. Okuyu¬
cunun karmaşık ayrıntıya gereksinimi yoktur, fakat ben bunun te¬
mel nedenini, yani bağırsakları vurgulamak istiyorum. Bu tür has¬
taların geçmişi çoğunlukla uzun bir süre sindirim bozukluğu çek¬
tiklerini ortaya koyuyor. Bazı hastalar kabız olduklarında kriz ge¬
çiriyorlar. Kriz sırasında bazılarının karnı gazla şişiyor. Bu neden¬
le, astım tedavisi krizi durdurmaya yönelik olmamalı, daha ziyade
bağırsağı temizleyerek sindirim sistemini iyileştirmeye çalışılma¬
lıdır. Özel tedavilerden bahsetmeden önce, okuyucunun dikkati¬
ni bir hastanın kendi tedavisinin farkında ve bilincinde olması ge¬
rektiği olgusuna çekmek istiyorum. Bunun çok yararlı olduğu gö¬
rülmüştür Hasta aynı zamanda beslenmesine de dikkat etmelidir.

Sindirimi İyileştirme
Sabah yıkanmadan önce yazları bir bardak soğuk suya, kışları
ise ılık suya dört kaşık bal ve bir limon suyu katıp için. Yıkandık¬
tan sonra ekte yöntemi anlatıldığışekilde bir yarım banyo alın.
Yarım banyodan sonra şu asanaları yapın:
(1) Tanasan, (2)Paschimottanasan veya Padhastasan, (3) Pa-
wanmuktasan, (4) Bhujangasan, (5) Shalabhasan, (6) Sarvanga-
san, (7) Matsyasan (Sinhasan uygulayanlar Sinhasan da yapabilir¬
ler) ve (8) Savaşan.
Bazı nedenlerle, eğer asana yapamayacak durumdaysanız ya¬
rım banyodan sonra bir kilometrelik bir yürüyüş yapabilirsiniz.

Lavman
Lavman bağırsakları temiz tutmanın bir yolu olarak gerekli ol¬
duğundan bedenin belden aşağısına uygulanan yarım banyo alır-

50 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


ken bir iki kez yapılmalıdır. Lavmanın yapılacağı gün kahvaltı et¬
meyin. Lavman yanm banyo ve asanalardan veya sabah yürüyü¬
şünden bir saat sonra yapılmalıdır. Yapmadan hemen önce bir
havlu alıp sıcak suya sokun. Bu havluyla kann bölgesine pansuman
yapmak bağırsak duvarlarına yapışan dışkının atılmasına yardım
eder ve bağırsaklar iyice temizlenir. Lavman yapma yöntemi ekte
verilmiştir.

Çamur Bandajı
Akşam yemeğini erken yiyin. Üç saat sonra yatmaya gitmeden
önce çamur bandajını uygulayın (yöntemi ekte verilmiştir). Bunu
her gün tekrarlayın.

ASTIM HASTALARI İÇlN BESLENME


Yiyecekler açısından bir hastanın en iyi yardımcısının ken¬
disi olduğunu vurgulamak isterim. Hastaya uygun olmayan
herşeyden kaçınılmalıdır. Bu hastalığın kökü karında yattığı
için, sindirim sistemine ekstra dikkat gösterilmelidir. Hasta
midesini zorlamaktan kaçınmalıdır. Burada verilen beslenme
yöntemini izleyin.

Bağırsaklarınız harekete geçmeden önce bir bardak su ya da


limon-bal karışımı su için. Bu akciğerler ve bağırsaktaki dış¬
kının hareketi için faydalıdır. Bu sindirimi düzeltmeye doğ¬
ru atılan önemli bir adımdır.

Sabahları çay içmeye son verilmelidir, çünkü bu sindirim


sistemini bozar. Çay içme alışkanlığını değiştirenler soğuk
su içmemelidirler. Sıcak suyla güne başlamalıdırlar.

Yw HaitaUUün, TcJsm«njr YÜCA •51


Kahvaltı- Eğer hasta çok zayıf değilse, kahvaltıyı atlamalı¬
dır, böylece sindirim sistemi dinlenebilir. Fakat eğer hasta
zayıfsa ya da kendini çok aç hissediyorsa kahvaltı edebilir
Astım hastalarına zararlı olduğu için ekmek, bisküi ve tatlı¬
lardan kaçının. Sağduyunuzu ve anlayışınızı kullanın. Eğer
mevsim meyvaları hasta için uygunsa yenilebilir. En iyisi su¬
da pişmiş yulaf unu lapasıdır. Biraz süt de ilave edilebilir, fa¬
kat sindirimi zor olduğu için asla kahvaltıda sade süt içme¬
yin.

Öğle Yemeği: Bu öğün bölgeden bölgeye değişir. Her gün


pirinç yemeyenler pirinç yemekten kaçınmalıdırlar. Gaz
yaptığı ve mideye ağır geldiği için mercimekten (dal) kaçı¬
nın,- sakız kabağı, su kabağı (toraı), şalgam, havuç, domates,
ıspanak, çemenotu yapraklan ve kazayağı (bathua) bol bol
yenmelidir. Eğer hasta şişmansa ghee'den kaçınmalıdır. Lor
peyniri süt eğer hastanın öksürüğünü ve balgamını şiddet-
lendirmiyorsa yenilebilir.
Akşam Yemeği: Öğle yemeği gibi olmalıdır. Geç yiyip he¬
men ardından uyumak faydalı değildir. Akşam yemeğinin,
özellikle çamur bandajı uygulanıyorsa, yatmadan üç saat ön¬
ce yenmesi tavsiye edilir.

Kriz Sırasında İlaç Kullanımı


Astım krizinin hasta için çok zor olduğunu söylemeye gerek
yok. Fakat belli bir tedaviye başlandığı zaman krizlerin sayısının
ve süresinin azalacağı umulabilir. Kriz şiddetli değilse, hasta ilaç¬
lardan kaçınmalıdır. 'Hastalar bunun yerine burada açıklanan te¬
daviyi uygulamalıdırlar. İlaç ancak tedavi başarısız olduğu zaman

52 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


alınmalıdır. Ben hastaların ilaç kullanımından kaçınmalarını şid¬
detle tavsiye ediyorum, çünkü bir kez hastalık kronikleştiği za¬
man tileştirilmesi çok daha zorlaşır. Bu nedenle ilaçlar sadece
son çare olarak kullanılmalıdır.

Güvenilir İlaçlar
Uzun süre "Chitrakoot kı kheer" astım hastalarının gözde ila¬
cıydı. Her yıl Ekim ayında dolunayda, bir din adamı veya bir ku¬
rum, içinde astıma faydalı olan özel bir ilaç bulunan özel bir khe¬
er (süt ve pirinç muhallebisi) hazırlar. Sonradan uzun bir süre
hastalar kriz geçirmediği için, bu kheer'in astımı iyileştirdiğine
dair bir efsane vardır. Fakat ilacın etkisi geçtikçe hasta yeniden
kriz geçirmeye başlar. Bazıları bundan hiç yararlanmaz. Bu khe¬
er'in yanısıra başka yaygın yog'Iar da vardır. Fakat bunların iyileş¬
tirdiği iddiası yanlıştır çünkü bu reçeteler hastalığın temel nede¬
nini yok etmemektedirler.

KALP KRİZİ
Kalp göğüsteki ikinci önemli organdır. Kalbin işlevi bedende
kanın dolaşımını sağlamaktır. Kalp böyle büyük bir sorumluluğu
yerine getirdiği için bedenin kralı olarak bilinir. Pek çok kalp has¬
talığı vardır, fakat kalp krizleri göreceli olarak daha ciddidir. Ge¬
çen yüzyılda insanlar bu hastalığa aşina değillerdi, çoğu doktor
da bunun hakkında birşey bilmiyordu. Kalp krizlerinin yaygınlaş¬
masından büyük ölçüde sanayileşme ve sosyo-ekonomik gelişme
sorumludur Kalp krizleri bugün öldürücü hastalıklar listesinde
ikinci sıradadır.

Nedenleri
Kalp krizlerinin nedeni çoktur, fakat temel olgu kalbin normal
işlevinin kesintiye uğramasıdır, bunun sonucunda çeşitli kalp has-

Yaygın Hastabldann TeJavîunJe YOGA •53


talıkları ortaya çıkar. Ben sadece kalp krizleri hakkında yazıyo-
rum, çiinkü bu hastalık günümüzde çok yaygın. Bunun yanısıra,
kalp krizleri için önerilen önlemler kişiyi diğer kalp hastalıkların¬
dan da korur.
Bir kalp krizi kalp kası enfaktüsü ile anjin pectoris'in bir bileşi¬
midir. Kalp bedene kan sağlar, fakat işlevini yerine getirmesi için
de kana ihtiyacı vardır. Bu işlev kalbi besleyen atar damarlarla ye¬
rine getirilir. Bu atar damarlardaki belli bir tür rahatsızlık normal
kan tedarikinin kesilmesine neden olur Kalp gerekli kan mikta¬
rını alamadığı zaman normal işlevini göremez. Kalbi besleyen
atar damarlardaki en büyük bozukluk daralmaları ve sertleşmele¬
ridir. Bu sağlıksız alışkanlıkların doğrudan sonucudur. Bu şartlar
altında, atar damarlarda yağ toplanmaya başlar. Yağ kolesterol
denilen bir madde içerir. Kolesterolün artmasına dengesiz bes¬
lenme neden olabilir ve damar tıkanıklığının ortaya çıkmasıyla
ilişkili olabilir. Daha sonra bu hastanın kalp krizi geçirmesine yol
açabilir.
Atar damarlar aynı zamanda kalpteki kas dokularına da kan
sağlar. Eğer damarlar tıkanır ya da sertleşirse, kalp kaçınılmaz ola¬
rak zarar görür. Kan tedariki azaldıkça, oksijen de azalır, çünkü
kan okijen taşıma aracıdır. Bu durumda kısa bir süre göğüste ağrı
oluşur. Buna anjin pectoris denir. Kan tedariki daha uzun bir sü¬
re kesildiğinde buna kalp kası enfarktüsü ya da kalp krizi denir.

Tedavi
Kalp krizi sırasında yogasan uygulamak ya da ev ilaçlan almak
söz konusu değildir. Dinlenme kesinlikle gereklidir ve hasta ço¬
ğunlukla kendisine uzmanlann bakacağı bir hastaneye kaldırılır.
Yapılması gereken budur. Anjin pectoris ya da kalp kası enfarktü¬
sü geçiren tüm hastalar bu ilk krizde ölmezler. Yoga çalışmaya
başlayan, diyetleri sıkı sıkıya izleyen ve önerilen önlemleri alan
hastalar nadiren ikinci bir kriz geçirirler ve tam ve normal bir ha¬
yat sürebilirler

54 •Yaygm Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Spor Hekimliği
Spor hekimliği Avrupa ülkelerinde gelişen ve yaygınlık kaza¬
nan yeni bir sistemdir Tedavi bittikten ve yeniden hastalanma¬
mak için alınacak önlemler izlendikten sonra, bu sistem devreye
girer. Bu çeşitli egzersizleri, oyunları, cimnastikleri, yavaş koşuyu
ve arazi yürüyüşlerini içerir. Bu program bedeni hareket ettirir
Bu programın tedavi, nekahat dönemi ve sağlığı korumak için da¬
ha doğal ve mucize ilaçlara kıyasla güvenli, ucuz, kolay ve etkili
olduğu görülmüştür. Bu bize yeni bir görüş açısı sağladı ve gele¬
neksel tedavi şeklini değiştirdi. Dr. Albert S. Heiman bu değişim
hakkında yazarken şöyle diyor: "Pek çok şüpheyi dağıttığı için
ben spor hekimliğinden çok etkilendim. Ne cerrahi ne de tıp bi¬
limi bu şüpheleri dağıtamadı.”
Spor hekimliğinin bir sonucu olarak tıp dünyasında yer alan
değişimleri gösteren iki örnek vereceğim. Sadece bir kuşak önce
bir fıtık hastası ameliyattan sonra dört hafta hastanede tutuldu
Eğer daha önce eve gönderilseydi bunun aşırılık olduğu düşünü¬
lürdü. Bugün hasta 2-3 gün sonra eve gönderilmezse bunun aşı¬
rılık olduğu düşünülüyor.
Bir anne ilk çocuğunun doğumundan sonra on gün doğum ko¬
ğuşunda kalmalıydı. Şimdi iki gün sonra ayrılıyorlar. Bu sistem şu
temel prensibe dayanıyor: kalp sağlıklı ve doğal kalmalıdır.
Bunun için harekete ihtiyacı vardır. Hasta yatakta yatmayı sür¬
dürdükçe beden sistemi tembelleşir ve bedenin kimyasal etki ve
tepkileri doğru işlev görmeyi keser. Normal sağlıklı bir yaşam
için hareket kesinlikle gereklidir.
Günümüzde tıp bilimi kalp krizi geçiren birinin en azından 6
hafta yatak istirahati almasını bekliyor. Fakat spor hekimliği gö¬
ğüsteki ağrı geçer geçmez biraz harekete izin veriyor. Bu bağ¬
lamda, bacakların hareketinin çok önemli olduğu düşünülüyor.
Spor hekimliği kısa bir yürüyüşün en iyi egzersiz olduğunu düşü¬
nüyor. Kanın tam bir dolaşım yapıp kalbe geri dönmesini tavsi¬
ye ediyor Bu kişinin en azından 350 metre yürümesiyle müm-

Yayam HmULtUrm Tt root -55


kündür. Kanın akışında sorun yoktur, fakat kanın beden dokula¬
rında dolaşması için kesinlikle yardıma ihtiyaç vardır. Kalp has¬
taları için bisiklete binmek de iyi bir egzersizdir. Yere yatıp ba¬
cakları bisiklete biner gibi çevirmek de mümkündür. Yogasa-
na'lar kalp hastalarının kan dolaşımlarını sağlıklı ve normal bir
durumda tutmalarına yardım eder. Günümüzde kalp uzmanlan
bile asanalan tavsiye ediyorlar.

Kalp Hastaları İçin Diyet


Kalp krizleri yiyeceklerle yakından bağlantılıdır. Zengin, yük¬
sek kalorili besinler yiyenler ( özellikle ghee ve süt) ve çok fizik¬
sel hareket yapmayanlar sonunda kalp rahatsızlığı çekebilirler.
Zengin besinlere alışık olan ve fiziksel hareket yapmayanlar ağır-
laşıp şişmanladıkça kalbin çalışma yükü artar. Normalden daha
ağır olanlar, hiç kalp krizi geçirmemiş olsalar da, hemen yedikle¬
rini azaltmaya başlamalıdırlar. İki yöntem vardır, biri fiziksel ça¬
lışma yapmak, diğeri ise yeme alışkanlıklannı düzeltmek. Pata¬
tes, beyaz şeker, pirinç ve mercimek yemeyi kesin. Kızarmış yi¬
yecekler yemeyin ve et ve balıktan kaçının. Alkol, sigara ve aşırı
çay tüketmek kalp hastalıklarını davet eder. Alkol sizi acıktırır ve
aşırı yemeye başlarsınız. Sigaradaki zehirli bir madde olan niko¬
tin kalbi olumsuz etkiler. Aşırı çay ve kahve kalbi gereksiz yere
uyarır ve yorar. Doktorlar kalp hastalarını bunlardan kaçınmaları
için uyarır.

Faydalı Besinler
Araştırmalar çiğ soğanın, kesilmiş sütün, yayık ayranının çok
faydalı olduğunu göstermiştir. Bunların yanısıra, tüm mevsim
meyvaları ve salatalık, havuç, domates, turp, soğan ve az kayna¬
tılmış pancar kökü gibi çiğ sebzeler de faydalıdır. Bunlar bol yen¬
melidir. Lavaş ekmeğinden uzak durun ve çiğ sebzelerin miktarı¬
nı arttırın. Bu kilo vermeye yardım eder Eğer mümkünse, lavaş
ekmeği yaparken buğday ununu elemeyin

56 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Egzersiz Programı
Kalp krizi geçirdikten sonra hasta aşağıdaki kurallara göre eg¬
zersiz yapmalıdır:
I. Başlangıçta yoga asanalan yapmayın, ilk 8-10 gün için kısa
bir yürüyüş (1-2 kilometre) tavsiye edilir.
2. 10 gün sonra uzanarak bisiklet çevirme hareketi yapın ve
Tanasan uygulayın

YÜKSEK TANSİYON
Gelişen çağımızın başka bir armağanı da yüksek tansiyondur.
Bu hastalığı çeken insanlann sayısı gelişmiş ve daha zengin ülke¬
lerde daha fazladır. Yirmi yetişkinden birinde yüksek tansiyon
vardır. Amerika'da 25 milyondan çok insan yüksek tansiyon has¬
tasıdır. Bu hastaların en büyük oranı Avustralya'dadır. En çok ha¬
yat alan hastalık yüksek tansiyondur. Modern tıp bu hastalık için
kesin veya tatminkar bir neden gösterememiştir. Elbette çok araş¬
tırma yapıldı, pek çok yazı yazıldı ve bir çok teori ortaya atıldı.
Fakat naturopati bu hastalığın sorumlusunun kötü alışkanlıklar ve
beslenme olduğuna inanıyor.

Tansiyon Nedir?
Atar damarlardaki kan basınç altında tutulur. Bu basınç kalp
çarpmasıyla kan ileriye doğm itildikçe yükselir ve sonra kan iler¬
ledikçe düşer. Bu nedenle tansiyon hem maksimum hem de mi-
numum kan basıncının bir ölçümüdür. Kalp döngüsünün iki saf¬
hasından birine kalp kasılması denilir. Bu safhada karıncıklar atar
damarlara kan göndermek için kasılır. Kalbin dinlendiği zaman
olan ikinci safhaya kalp gevşemesi denir. Kalp gevşemesi sırasın¬
da çok az basınç vardır. Tansiyon ölçülürken hem kalp kasılma¬
sı hem de kalp gevşemesi basınçtan ölçülmelidir. Genç bir insa¬
nın normal kalp kasılma değeri 120 ve kalp gevşeme değeri ise
80 dir Bu farklı insanlarda ufak değişiklikler gösterebilir. Fiziksel

Yayim HntalMarm T,la YOGA •57


Tanasan

Yöntem: Bu asana otururken veya ayakta dururken uygula¬


nabilir, fakat yatarken yapmak daha kolaydır. Bir yaygının
üstüne yatın, kollarınızı yanlarınıza uzatın. Ayak parmakları
arasında biraz mesafe bırakın.

Şekil. 8

Şekil. 8a

Solumanız normal hale gelene dek onbeş saniye bu pozis¬


yonda kalın. Bacaklarınızı ve ayak parmaklarınızı birleştirin,
ayak parmaklarınızı biraz öne itin. Parmaklarınızı kenetleye¬
rek her iki elinizi karnınızın üstüne koyun. Nefes alın ve ne¬
fesinizi tutarken ellerinizi kaldırın, kollarınızı gererek arka¬
ya başınızın üstüne uzatın ve yere koyun Bedeninizi gerin.
Yavaşça nefes verin ve aynı zamanda kenetlenmiş ellerinizi
öne getirin ve tekrar karnınızın üstüne koyun. Ellerinizi baş¬
langıçtaki pozisyona getirip yanlara koyun ve bedeninizi
gevşetin. Nefesinizin normale dönmesine izin verin Bu
asanayı iki kez tekrarlayın Bkz. Şekil 8 ve 8a.

58 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Bisiklet Çevirme
Bu yalancı bisiklet çevirme olarak bilinir.
Yöntem: Tanasan'ın sonunda, sırt üstü yatmayı sürdürün
Bacaklarınızı bisiklet çeviriyor gibi devindirin. Bu egzersiz
hızlı yapılmalıdır. Başlangıçta beş dakika yapın, sonra 30 da¬
kikaya kadar uzatabilirsiniz. Bu egzersiz günde iki kez yapıl¬
malıdır.

A/"

Şekil. «

ve zihinsel durumlara bağlı olarak farklı koşullarda da değişiklik


gösterebilirler. Zihinsel gerilim sırasında daha yükselir. Normal¬
de yaşlandıkça yükselmeye başlar. Şişmanlık nedeniyle de yükse¬
lir. Heyecan, ağır çalışma, endişe, korku ve öfke de tansiyonu et¬
kiler Bu modem ilaçların hiçbiri yüksek tansiyonu iyileşti reme:
Kan damarlarının esnekliği bir kez kaybolunca hiçbir ilaç bunla¬
rı esnek hale getiremez. Çok zengin yiyecekler ve az egzersiz bu
esnekliğin kaybolmasına neden olur. Bu hastalık ancak bu esnek¬
lik gen kazanılınca iyileşir Asanalar buna kesinlikle yardım eder.
Kan damarlarına esneklik kazandırır

Ymypm HouUUn. YOGA •»


t •

Paschimottanasan

Bir yaygının ya da halının üstüne sırtüstü yatın. Bacaklarını¬


zı ve uyluklarınızı yerde düz tutun ve bedeninizi gerin. Ne¬
fes alın. Yavaşça başınızı kaldırın ve oturma pozisyonuna
geçin. Şimdi nefes verin ve ayak parmaklarınızı tutacak ve
başınızı dizlerinizin arasına gömecek kadar öne eğilin 5 sa¬
niye bu şekilde kalın. Yavaşça bedeninizi kaldırın ve sırtüs¬
tü yatma pozisyonuna geri dönün. Nefes alın. Bu asanayı 3-
4 kez tekrarlayın.

Şekil. 10

Şekil. 10a

60 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


) Savaşan

"Sav" ölü beden demektir Bu asana uygulandığı zaman ölü


bir beden görüntüsü verir. Bu kapanış duruşudur ve diğer
asanalar uygulandıktan sonra uygulanmalıdır.

Şekil. 1 1

Yöntem: Yumuşak bir battaniye yayın ve sırtüstü yatıp elle¬


rinizi yanlannızda tutun. Topuklan birleştirip ayak parmak-
lannı ayırarak bacaklan düz tutun. Bedeninizin kaslarını
gevşetin. Yavaş ve ritmik bir şekilde soluyun. Başınızı bir ya¬
na eğip hiç gerginliğinizin olmadığını hayal edip gevşeyin.
Bir gevşeme dalgasının ayaklarınızdan bileklerinize, bacak¬
larınıza, uyluklarınıza, kalçalarınıza, sırtınıza, karnınıza,
göğsünüze, kollarınıza, omuzlarınıza çıktığını ve başınıza
(ve beyninize) ulaştığını hayal edin Beyninizdeki tüm dü¬
şünceleri atın, hiçbir şey düşünmeyin, gözlerinizi kapatın ve
yapabildiğiniz kadar ölü gibi bu pozisyonda kalın

Yayjm Ta -
YOGA 61
Bu duruş sadece kalp hastalan için değil, zihinsel ve fiziksel
sağlık içirı de faydalıdır. Hoş ve canlandırıcı bir duygu ve¬
rir. Bir pili yeniden şarj etmek gibidir. Burnunuzdan yavaşça
nefes alıp verin. Soluduğunuzu hissetmemeniz gerekiyor
Solurken ses çıkartmayın. Bu asanayı uygularken atmosferde
saklı olan enerjiyi alırsınız Bu duruşta mükemmel bir huzur,
rahatlık ve gevşeme deneyimlersiniz. Bu aynı zamanda has¬
talıklara karşı direncinizi de arttmr. Yukarıda bahsedilen
asanaları şu sırayla uygulayın:
Tanasan- yalancı bisiklet çevirme- Bhujangasan- Shalabha-
san- Paschimottanasan- Sarvangasan- Matsyasan- Savaşan
Eğer zamanınız varsa bu asanalann yanısıra sabah yürüyüş¬
lerinizi sürdürün. Eğer bunu yorucu bulursanız, bunları ardı¬
şık sırayla uygulayabilirsiniz. Gün içinde bisiklet kullanan¬
ların yalancı bisiklet çevirme egzersizi yapmasına gerek
yoktur.

Yüksek Tansiyonun Belirlileri


Bu hastalığın yaygın belirtileri başağnsı, baş dönmesi ve göz
tansiyonudur. Uzun vadede, gözler kör olabilir veya hatta kana¬
yabilir de. Beyinde bir kan damarının patlaması ölüme bile neden
olabilir. Hastalar çok çabuk yorulur, bazılan sık sık terler, kalp
atışı hızlanır ve bazıları başlannın içinde bir boşluk hissederler
Bu sessiz bir katildir, genellikle başka belirtileri yoktur Ancak ki¬
şi check up olmak için doktora giderse teşhis edilebilir.

Kasılma Gevşeme
180 mm 1 10 mm Yüksek
210 mm 120 mm Anormal yüksek
230 mm 1 30 mm Ciddi
230'dan yüksek 1 30'dan yüksek Tehlikeli

62 •Yaygın Hastalıkbnn Tedavisinde YOGA


Tedavi
Yüksek tansiyon hastalarına yoga asanalannı tavsiye etmeden
önce bazı temel sağlık düzenlemelerine dikkatinizi çekmek iste¬
rim

Beslenme
Sindirimleri güç olduğu ve sadece bedenin şişmanlamasını
sağladıkları için kızartma yemeyin. Bunun sonucunda yüksek tan¬
siyon kronikleşebilir. Hafif yiyeceklerin yanısıra, çiğ sebze ve
meyvalar hastalara faydalıdır.

İlaçla Tedavi
Hiçbir ilaç bu hastalığı temelli iyileştiremez, bu nedenle ilaç
kullanmak faydasızdır. Fakat helile ağacı meyvası (amla) çok fay¬
dalıdır. Bunda kan damarlannı yeniden esnekleştirecek maddeler
vardır. Taze amla Ocak, Şubat ve Mart'ta bulunabilir ve çeşitli şe¬
killerde kullanılabilir.
I Amla'lan delin ve suyunu çıkartın. Bir kaşık zencefil suyu,
iki kaşık bal ve 4 kaşık amla suyunu karıştırın. Bu karışımı
günde bir kez için.
2 2 amla ile 10 gram zencefili rendeleyin. Biraz şeker karıştı¬
rın ve bunu her sabah yiyin. Zencefil enerji verir ve anıla¬
nın serinletici etkisini dengeler. Yılın geri kalanında kuru¬
tulmuş amlalar kullanılabilir.
Yazın geceleyin bir fincan suya 10 gram amla koyun. Sabah¬
leyin amlayı ezin ve bir muslin beziyle ya da süzgeçle süzün. Bu¬
na iki kaşık bal karıştırın ve için. Muson zamanında bir bardak sı¬
cak süte bir kaşık kuru amla katın ve geceleyin için Kuru amla
bazıları için uygun değildir Onlar amla murabbayı tercih edebi¬
lirler Fakat şekerleme (murabba) olarak daha az faydalı olduğu
için günde iki taneden fazla yemeyin
Asana Uygulaması
Yüksek tansiyonu olanlar zararlı olabileceği için zor asanalar
uygulamamalıdırlar. Tanasan ve Savaşan ile başlayın. Bir hafta
sonra, buna yalancı bisiklet çevirmeyi ekleyin. Savaşan her za¬
man her asana çalışmasının sonunda uygulanmalıdır. Savaşan be¬
deni gevşetir ve yüksek tansiyonu olanlar için çok faydalıdır. Üç
hafta sonra üç dakika Tanasan ve 5 dakika yalancı bisiklet çevir-
mesi yapmaya başlayın Pavan Muktasan, Paschimottanasan, Bhu-
jangasan, Shalabhasan ve Savaşan da uygulanmaya başlanmalıdır.
Bu asanalan gücünüze göre çalışın. Dördüncü haftada yukarıdaki
asanalara Sarvangasan ve Matsyasan'ı da ilave edin. Sarvanga-
san'ın süresini yavaş yavaş arttırın.
Çay, kahve ve alkol almayı tümden kesin. Sigara içmek ve tü¬
tün çiğnemek de yüksek tansiyonu arttırır.

64 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


4
Üçüncü Kat

Bedenimizin üçüncü katı (karın) birinci ve ikinci katlara kıyas¬


la daha karmaşıktır. Bunun nedeni diğerlerinden daha Fazla organ
içermesidir: mide, dalak, 7 metre uzunluğunda bağırsaklar, böb¬
rekler ve sidik torbası. Dişi üreme bezleri, rahim ve erkek sperm
bölgesi de bu kattadır.

KARACİĞER

MİDE

PANKREAS

KALIN BAĞIRS/

Şekil. 12

Y*y*m Hmi+kUn. TeJLmrumJr YOGA •65


SİNDİRİM BOZUKLUKLARI İÇİN
YOGA ASANALARI
Sayısız sindirim bozukluğu vardır, fakat çoğu sindirim bozuk
luğuna kabızlık neden olduğu için bu en önemli rahatsızlıktır.
Karaciğer büyümesi ve buna bağlı hastalıklar da kabızlığı n sonu
cudur
Bundan önce açıklanan tüm asanalar kabızlığa iyi gelse de en
etkilisi Pavan Muktasan’dır. Asanalan aşağıdaki sırada uygulayın:
I . Tanasan
2. Pavan Muktasan
3. Paschimottanasan
4. Sarpasan
5. Shalabhasan
6. Sinhasan ve Uddiyana Bandha
7. Matsyasan
8. Sarvangasan
9. Savaşan

Bazı Yaygın Ev tluçları:


1 . Koyu yayık ayranına tuz ve kimyon tohumlan (zeera) ekle¬
yin. Bu karaciğer büyümesi, karaciğerin genel işlevi ve ha¬
zımsızlık için faydalıdır. (Eğer koyu yayık ayranı çok fazla
gaza neden olursa bundan kaçının.)
2. Yemek zamanından 10-15 dakika önce bir kaç dilim tuzlan¬
mış zencefil yiyin. Bu iştah ve sindirim durumunuzu düzel¬
tir ve aynı zamanda karında gaz oluşumunu azaltır.

3 Bir bardak suya bir gTam Sulemani tuzu ekleyin ve yemekler¬


den sonra için Bu karaciğer rahatsızlıklarını iyileştirir ve sin¬
dirim sistemine yararlıdır Gazın azalmasına da yardım eder

66 •Yaydın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Pavan Muktasan

Yöntem: Bir yaygının üstüne yatın. Nefes verin ve nefesinizi


tutun. Sol bacağınızı kaldırın, kırın ve karnınıza doğru kal¬
dırın. Dizinizi çenenize değdirin, bacağınızı göğsünüze yas¬
layın ve bacağı karında ve göğüste basınç oluşacak şekilde
aşağı bastırın.

Şekil. 13

Başınızı kaldırın ve çenenizi dizinizin üstüne koyun. Nefesi¬


nizi tutabildiğiniz sürece bu pozisyonda kalın. Sonra yavaş¬
ça soluyun ve bacağınızı düzeltin. Başınızı tekrar yere ko¬
yun. Bunu sağ bacakla tekrarlayın.

Şekil. 1 3a

Aynı hareketi Şekil 13a'da gösterildiği gibi her iki bacağı¬


nızla yineleyin. Bunu üç kez tekrarlayın.
Etkisi: Karına basınç verilip kaldırıldığı için bu asanada ka¬
raciğer, idrar kesesi, dalak, bağırsaklar ve mide iyi çalışmış
olur

Yıyf" HmUİUan. TcJ. YOGA •67


Bu asananrn uygulanması sırasında büyümüş bir karaciğer
normale dönmeye başlar ve işlevi düzelir. Bu kabızlıktan
kurtulmaya, iştahın düzelmesine, gaz çıkartmaya ve gazı
azaltmaya yardım eder

Yoga Mudra

Bir battaniyeye oturun. Sağ ayağı sol uyluğun üstüne, sol ba¬
cağı sağ uyluğun üstüne koyarak lotus (Padmasan) duruşu
alın. Yavaşça öne eğilin ve almmzla yere dokunun. Ellerinizi
arkanıza götürüp sağ elinizle sol bileğinizi tutun. Öne eğilir¬
ken yavaşça nefes verin. 10 saniye bu pozisyonda kalın. Son¬
ra ilk oturma pozisyonunuza geçip yavaşça nefes alın.
Mudra'yı üç kez tekrarlayın.

Şekil. 1 4

68 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Şekil. 1 4a

Bir kaç gün çalıştıktan sonra Mudra'yı her iki ayağınızı to¬
puklar kasıklara değecek şekilde leğen kemiğine doğra çeke
rek daha iyi hale getirin. Açılan değiştirmek bağırsaklara ba¬
sınç uygular.

Etki: Normalde bağırsaklann içindeki dışkı doğal bir şekilde


hareket eder Ne var ki kabızlık durumunda bu hareket du¬
rur ve dışkı bağırsaklarda kalır. Yoga Mudra bu hareketin
yeniden başlamasına yardım eder.

Sık sık kabız olanlar idrarlarını yaptıktan hemen sonra bir


bardak su içmeli ve Yoga Mudra uygulamalıdırlar Bu kann-
daki iç organ rahatsızlıklannı geçirir. Çay alışkanlığı olan¬
lar bağırsak hareketi için bir bardak sıcak su içmelidir Çok
su içmek ve yürüyüş yapmak da kabızlığa iyi gelir

Ymyfm ÜMİIU. TJmh, YOGA •69


4. Bir tutam karbonatla bir tutam öğütülmüş omum tohumunu
(ajwain) karıştırın. Bu karın ağrısını, hazımsızlığı ve obur¬
luktan kaynaklanan şişmanlığı iyileştirir
5. Kışın, aç karna şeker kamışı emin. Bu bedeni güçlendirir,
karaciğer rahatsızlıklarını geçirir ve idrar atılımını arttırır.

Doğal Tedavi: Çamur Bandajı


Yemekten sonra 1, 2 veya 3 saat çamur bandajı uygulanması
karaciğer rahatsızlıkları, kabızlık, iştah kaybı, gaz ve mide ekşi¬
mesi gibi çeşitli sindirim hastalıklarının iyileşmesine yardım eder
Bu bandajın yöntemi ekte verilmiştir.

Sindirim Rahatsızlıkları İçin Sıvı Diyet


Tercihen bir limon suyu ve bir kaşık balla karıştırılmış bir bar¬
dak su içmek çok faydalıdır. Bağırsaklar, dışkıyı kurutan ve bağır¬
sak hareketlerini zorlaştıran kabızlık nedeniyle kurur. Su, limon
ve bal bağırsakları yağlar ve kabızlık azalır.
Kabızlık aynı zamanda ekşimeye de neden olur. Bunun başlıca
belirtileri göğüste bir yanma duygusu ve ağızda ekşi bir sıvının top¬
lanmasıdır. Limon ve balla karışık su içmek bu rahatsızlığı geçirir.
Çoğu insan kahvaltıda çay, ekmek, peksimet, bisküi, tuzlu ve
kızarmış çerezler ve tatlı yer. Bunlar hazımsızlık çekenler için çok
zararlıdır. Beyaz undan yapılmış kızarmış yiyecekler karaciğer
için çok zararlıdır ve sindirim rahatsızlıklarının artmasına neden
olur. Erken öğle yemeği yiyenler kahvaltı yapmaktan kaçınmalı¬
dır. Filizlenmiş siyah fasulye (kala channa) yiyebilirler. Yemeğin
geri kalanı önceki konuda kalp hastalarına tavsiye edilen gibi ol¬
malıdır Yeşil yapraklı sebzeler, mevsime uygun çiğ sebzeler ve
meyvalar yemeklere dahil edilmelidir Elenmemiş buğdaydan ya¬
pılmış lavaşlar kabızlık çekenler için çok faydalıdır. Buğday kabu¬
ğu serttir ve dışkının dışarı atılmasına yardım eder

70 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


İSHAL
İshal yazın yaygın görülür ve buna karındaki ısınma neden
olur. Bu durumda Yogasan'lann hiç faydası yoktur. Eğer Yoga san
uyguluyorsanız, bu hareketlilik kesilene dek bunlara son verin
Aşağıdaki ev ilaçlan ishale faydalıdır:

1 . Suya limon suyu ve tuz ekleyip azar azar yudumlayın.


2. Kesilmiş süte yanm çay kaşığı Lavan Bhaskar Chooran ek¬
leyin. Bunu günde üç kez için.
3 I litre temiz, soğuk su alın ve içine bir limon sıkın. Lavman
yapın. Bu çok faydalıdır
4. Karına iki ya da üç kez çamur bandajı uygulamak çok ya¬
rarlıdır
5. 4 veya 5 tane olgun incir çiçeği (Anjeer ke phool) alın ve
rendeleyin. Buna kesilmiş süt, tuz, kavrulmuş kimyon tohu¬
mu ve kavrulmuş şeytantersi otu ekleyin. İncir çiçekleri sa
dece yazın bulunabilir. Bunu günde bir kez yiyin.
6. Kuru nar çekirdeklerini temizleyin. Biraz suyla öğütün. Bu¬
na bir kaç nane yaprağı ve tuz ilave edin. Bunları iyice ezin.
Günde 5-6 kez bir kaşığın 1/8'ini yiyin. Yazın ishalin iyileş¬
tirilmesi için bu çok faydalıdır.

Beslenme
Bir gün oruç tutulması tavsiye edilir. Gün boyunca limon suyu
için. Eğer oruç tutmanız mümkün değilse, portakal veya tatlı li¬
mon (mausambi) suyu içebilirsiniz. Hindistan'a özgü bir çeşit ye¬
şil fasülye olan gram ve pirinçle (khichari) veya haşlanmış pirinç
ve kesilmiş sütle hazırlanmış sulu yulaf lapası da yiyebiliriniz
Muz da faydalıdır.

Ytyÿ HmtMimm Tılıı ı ı İr YOGA •71


DİZANTERİ
Dizanteri genellikle birdenbire ishalle ve alt karın bölgesin¬
de kramplarla başlar. İshal dışkısı çoğunlukla kan ve balgamsı
bir sıvıyla karışıktır. Bu da ishal gibi ciddi bir hastalıktır Bu du¬
rumda da asanaların faydası yoktur ve tamamen iyileşene dek
asanalar yapılmamalıdır.

Bazı Yaygın Ev İlaçları


1. Olgun bir fil elmasının etli kısmını kesilmiş sütle karıştırın
ve bunu günde 2 veya 3 kez yiyin.
2. 20 gram anason alın ve bir saat bir fincan suyun içinde bek¬
letin. Anasonu ezin ve bir muslin bezinin içinde sıkın. 2 in¬
cir yiyin ve anason suyunu için Bunu günde 2 veya 3 kez
yapmalısınız. Anason suyu her seferinde taze hazırlanma-
lıdır. Eğer incir bulunmuyorsa, sadece kendi başına çok fay¬
dalı olan anason suyunu içebilirsiniz.
3. 25 gram anason alın ve kavurun Buna 25 gram kavrulma¬
mış anason ve 25 gram kuru zencefil ekleyin. Tüm malze¬
meyi öğütün ve 75 gram işlenmemiş şekerle kanştınn. Bu¬
nu cam bir kavanozda koruyun. Her gün bunun 10 gramı¬
nı bir bardak suyla tüketin. Bu dizanteriye çok iyi gelir.
4. Çamur bandajları da çok faydalıdır.
5. 1 limon suyu ve 8 kaşık balla karıştırılmış 1 litre ılık suyla
lavman yapın.
6. 10-20 gram lsabgol (tıbbi bir bitki) kabuğu kesilmiş sütle
karıştırılıp günde 2-3 kez alınmalıdır. Bu çok faydalı ve
yaygın bir ev ilacıdır.

Beslenme
Bir gün oruç tutmak çok yararlıdır İshal için verilen besin kı¬
sıtlamaları dizanteri için de geçerlidir İshal hastaları yeşil sebze

72 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


ler yememelidir. Eğer durum kronikleşmişse suyla ve işlenmemiş
şekerle karışmış ve sıkılmış fil elması içmek faydalıdır

ŞEKER HASTALIĞI
Şeker hastalığı pankreasın salgıladığı bir hormonun (insülin)
yetersiz olması nedeniyle oluşan fazla idrar üretimidir. Modern
tıp bu hastalığı hastaya uygun bir hormon vererek kontrol eder.
Yetersiz insülin kan şekeri seviyesini yükseltir Bol üretilebilen id¬
rar glükoz içerir. Bunun sonucunda hasta zayıflar ve kendini çok
aç ve susuz hisseder
Ayurveda veya zıt tedavi yönteminde şeker hastalarını "iyileş¬
tirebilecek'’ bir ilaç yoktur. Burada verilen yogasan'lann aynı sı¬
rayla uygulanması yoluyla bu hastalık tümüyle iyileştirilebilir ve
insülin tekrar normal haline dönmeye başlar.

Yogasan Sırası
Tanasan- Sarpasan- Shalabhasan- Pavan Muktasan- Dhanura-
san- Paschimottanasan- Sarvangasan- Matsyasan- Uddiyana
Bandha -(Sinhasan uygulanmasına gerek yoktur)- Savaşan.

Beslenme
Şeker hastalarına karbonhidrat ve şekerin kısıtlandığı özel bir
diyet tavsiye edilir, çünkü hasta kan şekeri yükselmeden büyük
miktarda karbonhidratı sindiremez Şeker hastası ghee, yağ ve pi¬
rinçten kaçınmalıdır. En zararlısı beyaz şekerdir. Olgun fil elma¬
sı ve diğer tatlı meyvalar faydalıdır Günde iki limon suyuyla ka¬
rıştırılmış iki bardak su içilmelidir.

Vo*. HmJM-m YOGA •73


Bazı Yaygın Ev İlaçları
Aşağıda bazı faydalı ev ilaçlan ve yog'lar verilmiştir:
1 Bir kaç asmakabağı (karela) yaprağı alın ve bunları 1 0 gram
karabiberle karıştırın. Öğütün ve her sabah aç karnına için.
2. 7 kara erik (jamun) yaprağı, 7 fil elması yaprağı, 14 fesle¬
ğen (tulsi) yaprağı ve 20 tane çekilmemiş biber alın Bunla¬
rı çok az suyla öğütün ve hamur haline getirin. Küçük kiraz
büyüklüğünde toplar yapın ve gölgede kurutun. Temiz ku¬
ru bir kasede muhafaza edin. Bir sabah bir de akşam bir ta¬
ne yiyin.
3. Yarım fincan suya bir çaykaşığı çemenotu tohumu koyun.
Tohumları sabahleyin ezin. Kalın bir bezin içinde sıkın ve
aç karnına için.
Çeşitli bölgelerde başka ev ilaçları da yaygındır. Fakat bunla¬
rın yardımıyla iyileşmeyi beklememek gerekir. Bunlar iyi gelir, fa¬
kat hastalığı yok etmez. Tedavi sırasında sık sık idrar tahlili yap¬
tırmak faydalıdır Bir doktorun gözetiminde olmak da gerekir.
Eğer mümkünse, iyi bir naturopat ile temasta kalın, lnsülin iğne¬
sinin başarısız bir deney olduğu ortaya çıkmıştır. Şimdi bir kısım
deneyimli ve dürüst doktor insüline karşıdır. Bu çerçevede yiye¬
cekler çok önemlidir. Çiğ sebze ve meyvalar çok yararlıdır.

SARILIK
Sarılık bilirubin’in (safradaki kırmızımsı bir boya maddesi) bi¬
rikmesi nedeniyle deri ve dokulardaki rengin sarıya dönmesidir.
Bunun üç grup nedeni vardır. Karaciğer hastalığı, safra kanalları¬
nın tıkanması ve kırmızı kan yuvarlarının bozulması. İdrar ve te¬
rin (belirli bir şekilde) rengi sarılaşır Terlemenin bir sonucu ola¬
rak iç çamaşırlar da sarılaşır Beden zayıflar, iştah azalır ve hasta
kabız olur
Modern tıbbın sarılığı tedavi etmek için etkili bir ilacı yoktur
Bu (su yoluyla) bulaşıcı bir hastalıktır Bu hastalığı iyileştirmek

74 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Dhanurasan

Bu asana uygulandığında bir yay görüntüsü verir. Dhanur


yay anlamına gelir. Gerilmiş kollar ve bacaklar bir yayın te¬
lini simgeler, beden ve uyluklar yayı simgeler.
Yöntem: Bir battaniyenin üstüne yüzüstü yatın. Kaslarınızı
gevşetin Dizlerinizi kırarak sağ elinizle sağ bileğinizi, sol
elinizle de sol bileğinizi sıkıca tutun. Bacaklarınızı elleriniz¬
le kuvvetle çekerek, bedenin tüm ağırlığı karna verilecek ve
omurga bir yay şeklinde geriye doğru eğilecek şekilde başı¬
nızı, bedeninizi ve dizlerinizi kaldırın. Bu pozisyonu bir kaç
saniye koruyup bedeninizi gevşetin. Zayıf bir insan bile bu
asanayı kolayca uygulayabilir.
Bu asanayı uygulamak için bedeni aniden hareket ettirmek
gerekir. Kımıldamadan durun. Asla bedeninizi şiddetle çek¬
meyin. Bu asana bileklerin tutulmasının da eklendiği Bhujan-
gasan ve Shalabhasan'ın bir bileşimidir.

Şekil. I 5

Yayjn. HÿUİMmrn Te YOGA •75


Şekil. 1 5a

Shalabhasan, Dhanurasan ve Bhujangasan bir asanalar dizisi


oluştururlar. Dhanurasan 3-4 kez tekrarlanmalıdır.
Etkisi: Shalabhasan ve Bhujangasan'ın tüm faydası Dhanura-
san dan kaynaklanır. Sırt kaslarına iyi bir masaj etkisi olur,
kabızlığın geçmesine yardım eder, mide-bağırsak hastalıkla¬
rını iyileştirir, sindirimi kolaylaştırır, iştahı arttırır, karındaki
organlarda kan toplanmasını azaltır ve insülin salgılanması¬
na yardımcı olur.
Dhanurasan zor bir asanadır ve pek çok insan bunu kolay
yapamaz. Özellikle şişmanlara bunu uygulamak zor gelir
Onlar bunun yerine Nabhiasanj uygulayabilirler.

için verilen ilaçlar faydalı olmaktan çok zararlıdır. Bu ilaçlar güç¬


lü reaksiyonları nedeniyle hastalığı şiddetlendirir. Sarılık duru¬
munda sakinleştirici etkisi olan ilaçlar kullanılması tavsiye edilir
Bir uzman bana naturopati'nin sarılığı daha hızlı iyileştirebilece¬
ğini itiraf etti.
Bu hastalığın en iyi tedavisi doğru beslenme ve sağlık alışkanlık-
larıdır

76 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Nabhiasan

Şekil. 1 6

Karın üstü yatın. Bir kaç saniye içinde solumanızı normale


döndürün. Her iki kolunuzu başınızın önüne uzatın ve ba¬
caklarınızı birleştirin. Nefes alın ve nefesinizi tutun. Tüm
bedeninizi gerin ve aynı anda kollarınızı, başınızı, göğsünü¬
zü ve bacaklarınızı kaldırın.
Sadece karın bölgesinin yerle temas edeceği bir duruma gel¬
melisiniz. Kollarınızı, bacaklarınızı ve göğsünüzü mümkün
olduğunca kaldırın. Aldığınız nefesi mümkün olduğu kadar
tutun ve bu pozisyonu koruyun. Nefes verin ve bedeninizin
kaldırdığınız kısımlarını yere indirin. Bir süre dinlenin. Bu
asanayı üç kez tekrarlayın.
Etkisi: Bu asananın etkisi Dhanurasan'ınkiyle aynıdır.

Besinlerle Tedain
Eğer kriz şiddetliyse 3-7 gün oruç tutmak daha iyidir. Oruç sı¬
rasında, meyva suyu, etli meyvalar ve çiğ sebzeler yenilebilir.
Çok su için Safrayla ilgili kan hastalıkları meyva ve sebze yeni¬
lirse iyileşir. Çok su içerek idrar artar, bu da safranın, gereksiz ısı¬
nın ve diğer zehirli maddelerin bedenden atılmasına yardım eder.

Gücünüze bağlı olarak mümkün olduğu kadar uzun süre oruç

Yayım HrtaUbrm TaLtcnmJt YOGA •T!


tutun Sonra haşlanmış sebzeler ve elenmemiş beyaz undan yapıl¬
mış lavaşlar yemeye başlayın Ghee, patates, bamya ve patlıcan
yemekten kaçının. Sakız kabağı (ghia), sukabağı (tinda) gibi ye¬
şil sebzeler ve ıspanak, kazayağı (bathua), turp ve şalgam gibi di¬
ğer yeşil yapraklı sebzeleri yemek çok faydalıdır.

Diğer Faydalı Besinler


Bütün meyvalar ve meyva suları, özellikle şekerkamışı suyu
çok yararlıdır. Süt ve yayık ayranı da faydalıdır, fakat inek sütün¬
den kaçının. Tüm kızarmış yiyecekler, ghee ve yağ zararlıdır ve
bunlardan kaçınılmalıdır.

Tedavi
Öğütülmüş 20 gram triphala'yı (üç tür helile ağacı meyvası)
cam veya taş bir kasedeki 150 gram suya atın. Triphala’yı sabah¬
leyin ezin ve süzün. Buna 10 gram bal karıştırıp için. Çok soğuk
havalarda bu tedaviden kaçının.

Faydalı Yoga Asanaları


Eğer kriz şiddetliyse sadece Tanasan uygulayın. Karaciğerin ge-
rilmemesi tavsiye edilir. Çimenlerde çıplak ayak yürümek faydalı
dır. Durum iyileştiği zaman aşağıdaki sırada şu asanaları uygulayın:
Tanasan- Yalancı bisiklet çevirme- Pavan Muktasan- Paschi-
mottanasan- Sarpasan- Shalabhasan- Savaşan.

İSİLİK VEYA ALERJİ


Bu karaciğerle bağlantılı bir hastalıktır Karaciğer rahatsızlığı
nedeniyle bedende oluşan ısının bir sonucu olarak deride kırmızı
renkli isilikler çıkar. Ciddi bir hastalık olmasına rağmen uzun sür¬
mez. Fakat eğer ihmal edilirse kronikleşebilir.

78 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Hasta şiddetli kaşınma nedeniyle rahatsız olur ve buna karşı
pek çok yaygın ev ilacı vardır. Örneğin, 5 adet tane kara biber
çiğneyip ardından birçaykaşığı ghee katılmış bir fincan süt içile¬
bilir,- beden kırmızı çamurla sıvanıp battaniyeye sarılır. Fakat
bunların bilimsel temeli yoktur ve anında veya uzun süreli bir et¬
kisi olmaz. Modern tıbbın sunacağı pek çok anti alerjik hap var¬
dır. Bugünlerde hastalığı kontrol edebilen, fakat bedene çok za¬
rar veren kortizonlar kullanılıyor. Bu tür ilaçlardan sakının. Bu
hastalık için en kolay, en zararsız ve etkili tedavi oruçtur. Günde
2-3 kez limon suyu ve balla karışık su için. Orucun ikinci günü
karnınıza çamur bandajı uygulayın. Ilık su ve limon suyuyla lav¬
man yapın. 3,4 veya 5 gün oruç tutulabilir. Eğer bir hafta hiç buğ¬
day ya da yemek yenilmezse hastalık tümüyle iyileşir. Eğer has¬
talık bu tedaviye rağmen devam ederse günde iki kez iki tutam
karbonat ile karışık soğuk su için. Bu hastalık sırasında safra ora¬
nı yükselir ve karbonat bunu azaltmaya yardım eder.
Bu hastalık tedavi olunca ilk gün etli meyvalar, ikinci gün ise
haşlanmış sebzeler ve meyvalar yiyin. Lavaş (elenmemiş buğday
unundan yapılmış) ve yeşil yapraklı sebzeler yenilebilir. Eğer be¬
lirtiler yeniden ortaya çıkarsa bir hafta boyunca kalça banyosu
yapmak çok faydalıdır. Bir hafta kalça banyosu alınabilir. Psiko¬
loglar korku, kaygı, üzüntü ve kederin bu hastalığa neden olduğu
düşüncesindedirler. Bu durumda bedeni tedavi ederken bir psiko¬
loga da danışmak iyi olabilir.

GÜNEŞ ÇARPMASI
Yazın sıcak rüzgarlar eserken pek çok insan hastalanır. Bir ne¬
şesizlik, yorgunluk, ateş ve hatta bayılma hali görülebilir. Hasta¬
lık duygusuna sıcak rüzgarlar değil, güneşin güçlü ışınları neden
olur. Sıcak rüzgarlar sadece güneş ışınlan en güçlü haldeyken
eser. Kömür madeni gibi sıcak yerlerde de aynı etkiler ortaya çı¬
kar Güneş çarpma olasılığı nemli bölgelerde fazladır Her yıl
pek çok insanı güneş çarpar Bazıları bundan ölebilirler de Çift-

Yaygın Hastalıkların Ttiansinde YOGA •79


çiler açık havada çalıştıkları için köylerde daha çok güneş çarp¬
ması vakası görülür. Güçlü güneş ışığı beyni etkiler.
Aşırı sıcağa maruz kalmak hemen kalp atışını yükseltir ve ter¬
lemeye yol açar. İsının yükselmesiyle terdeki tuz içeriği artar.
Terleme sistemindeki dolaşım bozukluğu nedeniyle arızalar orta¬
ya çıkabilir Terlemenin durması yaklaşan bir inmeyi ya da ciğer¬
lere hava gitmediğine işaret edebilir.

Tedavi
Tedavi ısıyı düşürmeyi hedefler. Hastayı serin, gölgeli bir ye¬
re yerleştirin ve giysilerini çıkartın. Bedenine su serptikten sonra
onu yelpazeleyerek serinletin.
Modern tıp hastayı soğuk suya sokmayı ya da buz torbası kul¬
lanmayı önerir. Biz buzlu suda lavman yapmayı öneriyoruz. Rek¬
tum ısısını hızla 39°C'nin altına düşürmeyin. Dolaşımı sürdürmek
için el ve ayaklara masaj yapın. Yatıştırıcılar zararlıdır.

UYARI
Güneş çarpmasına maruz kalan hastalar hemen tekrar sıcağa
çıkmaktan kaçınmalıdırlar Uzun bir süre yüksek ısıya karşı
aşırı duyarlı olabilirler. Hasta sıcağa çıkmaktan kaçınmalı
veya eğer çıkması gerekiyorsa bir şapka ya da şal kullanma¬
lıdır. Çıkmadan önce bol su için Hastanın kabız olmadığın¬
dan emin olun, zira karnın temiz olmaması halinde tekrar
güneş çarpması büyük olasılıktır.

80 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Bazı Şüpheler ve Açıklamalar
Pek çok insan eğer ceplerinde bir kuru soğan taşırlarsa güneş
çarpmasından sakınacaklarına inanırlar. Bu bilimsel bir olgu de¬
ğildir. Sıcaklığın cepteki bir soğanla bağlantısı yoktur Yine in¬
sanlar kavrulmuş yeşil mangolar ve kavrulmuş ve öğütülmüş kim¬
yon tohumlan, tuz ve şekerle yapılan Panna içeceğinin faydalı ol¬
duğunu düşünürler. Bu da bilimsel değildir. Bu tür reçetelere gü-
venilmemelidir.

Yÿnm HnUn TA»—* YOGA «I


-
5
Kol ve Bacak Hastalıkları

Kollar ve bacaklar bedenin belli hastalıklara maruz olan dışarı


uzayan bölümleridir. En yaygın hastalık romatizmadır.Mafsal il¬
tihabı romatizması tüm sisteme tesir eden kaynağı kesin olmayan
kronik bir iltihap hastalığıdır. Bu sadece eklemlerle değil, bede¬
nin pek çok dokusuyla, özellikle lenf bezleri, gözler, göğüs zan,
akciğerler, dış kalp zarı, böbrekler, bağ dokuları ve kas gelişmesi
ile ilgilidir.
Bu hastalığın iki biçimi vardır- şiddetli ve kronik. Şiddetli du¬
rumlarda ağn, iltihap ve ateş görülür. Bu şartlar altında hasta Yo¬
ga asanalan uygulamamalıdır. Asanalar sadece kronik durumlarda
faydalıdır Hastalık ilaçlarla bastınldığı zaman kronikleşir. Kro¬
nik durumda, iltihap ya da ateş yoktur, sadece eklemlerde ağrı
görülür.
Okuyucu bu hastalığın temel nedeninin yaşantısında daha ön¬
ce görülen sindirim bozuklukları olduğunu öğrenince şaşıracak¬
tır. Bazı hastaların geçmişi bir kabızlık ya da bağırsaklardaki ağ¬
rının ilaçlarla kontrol altına alındığını gösteriyor İlaçlar kabızlığı
geçirir, fakat bağırsaklardaki zehirli dışkı kalır. Toplanan zehir
ağrıya ve eklemlerin iltihaplanmasına neden olur

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •83


Garudasan

Garudasan kol ve bacak eklemlerinin çalışması için çok fay¬


dalıdır.
Yöntem: Dik durun, sağ bacağınızı hafifçe kırın Sol bacağı¬
nızı ağaca tırmanan bir sürüngen gibi sağ bacağınıza dola¬
yın.

Şekil 17

84 •Yayÿııı Hastalıkların TtJavissnJe YOGA


Bedeninizin üt kısmını hafifçe öne eğin ve sol kolunuzu sağ
kolunuza dolayın. Kollar dolandıktan sonra avuçlarınız bir¬
birine değmelidir Bu asana bir bacak üstünde dururken uy¬
gulanır. Yeni başlayanlara bu duruş zor gelebilir Bu durum¬
da bir duvara yaslamlabilir. Asana mükemmel hale geldikten
sonra duvara yaslanmaya gerek yoktur Bu duruşu mümkün
olduğu kadar koruyun. Rahat bir şekilde soluyun ve gevşe¬
miş kalın. Asanayı bitirin ve bunu sağ bacağınızı sol bacağı¬
nıza dolayarak tekrarlayın Kollan da değiştirin. Bunu 4 kez
tekrarlayın.

Etkisi: Garııdasan eklemleri hareket ettirir. Bu ağrıya neden


olan zehirli maddelerin dışan akmasına ve eklem kaslannın
hareket etmesine yardım eder. Bu ağrıyı azaltır. Sadece Ga-
tudasan uygulamanın hastalığı geçirmeyeceğini unutmayın
Asanalann yanısıra sindirimi düzelten diğer tedavileri de uy¬
gulayın.

Beslenme
Yiyecekler besleyici, lezzetli ve kişisel ihtiyaçlara uygun olma¬
lıdır. Yiyecek seçiminde hislerinize ve sağduyunuza güvenin. Vi¬
tamin yönünden zengin ve yeterli protein içeren bir beslenme
tavsiye edilir. Eğer demir eksikliği veya kansızlık varsa demir tuz¬
ları kullanılabilir Soğuk içeceklerden, turp, kesilmiş süt, yayık
ayranı, pirinç ve bazı mercimeklerden kaçının. Bedeninize uygun
olmayan hiçbir şey yemeyin. Ilık suyla karışık limon suyu çok
faydalıdır, çünkü bazen eklemlerdeki ağrılara bağırsaklardaki asi-
dite neden olur. Limon vitamin yönünden zengindir ve kabızlı¬
ğın geçmesine, bedenin canlanmasına yardım eder Aşırı ağrı du¬
rumunda pansuman yapılabilir

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •85


Badh Padmasan

Yöntem: Yere oturun ve sağ bacağınızı öne uzatın. Her iki


elinizle sağ ayağınızı tutun ve bacağı dizden bükerek aya¬
ğınızı sol uyluğunuzun üstüne koyun. Aynı şekilde, sol ba¬
cağınızı büküp sağ uyluğunuzun üstüne koyun. Bedeninizi
dik tutun ve ellerinizi birbirinin üstüne koyarak topuklarını¬
zın arasına koyun. Normal soluyun. Bu Padmasan'dır Şimdi
kollarınızı geriye götürün, çarprazlayın, sağ elinizle sol aya¬
ğın parmaklarını ve sol elle sağ ayağın parmaklarını tutun
Bu pozisyonu mümkün olduğu kadar uzun süre koruyun. Sü¬
reyi yavaş yavaş arttırın. Normal nefes alıp vermeyi unutma¬
yın.

Şekil. 17

Badh Padmasan'ın eklemler üstünde sağlıklı bir etkisi vardır


Eklemlerdeki ağrılar azalır, sindirim sistemi düzelir, kabızlık ge-

86 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


çer, iştah artar, bağırsaklardan beyaz tutkala benzer madde salgı¬
sı kesilir. Kronik mafsal iltihabı romatizması olanlar asanaları şu
sırayla uygulamalıdırlar:
Tanasan- Garudasan- Badh Padmasan- Sarpasan- Shalabha-
san- Dhanurasan veya Nabhiasan- Pavan Muktasan- Paschimot-
tanasan- Sarvangasan- Matsyasan- Yoga Mudra- Savaşan.

Yrrf- HnbUkn- TcJUÿJr YOGA •87


6

Kadın Hastalıkları

Önceki bölümlerde anlatılan bütün hastalıklar kadınlar ve er


kekler için ortaktır. Kadın ve erkekte aynı olmayan tek organ üre
me organlarıdır. Bu nedenle bu organların hastalıkları rahmi, yu
murtalıklan ve üreme organlarını etkileyen kadın hastalıkları ola
rak anılır. Bu hastalıkların listesi çok uzundur Modern tıp bili
bu hastalıklar hakkında yüzlerce cilt yazdı ve yeni ilaçlar ve teda¬
viler araştırıldı, deneyleri yapıldı ve sunuldu.
Modern tıp biliminin en büyük hatası öncelikle tüm enerjisini
sağlıklı bir beden yerine hastalıklı bir beden üstüne araştırma ve
inceleme yapmaya harcamasıdır. Belki sağlıklı beden hakkında
yazmanın gerekli olmadığı düşünülüyordu. İkinci olarak, modem
tıp biliminin bir çok hastalığın belirli bir yerle sınırlanmış sorun¬
lar olduğunu düşünmesidir, oysa belli bir hastalığın nedeni genel
fiziksel zayıflık veya hasta bir kaç organ olabilir. Bedenin bütün¬
selliğini kavramak çok önemlidir. Örneğin, rahim ya da yumurta¬
lıkların iltihaplanmasına kabızlık ve bağırsaklarda dışkının top¬
lanması neden olur. Kabızlığa egzersiz eksikliği ve sağlıksız ye¬
me alışkanlıkları neden olur. İlk mantıklı adım kabızlığı geçirmek
olmalıdır. İltihaplı rahim dışkı onu etkilemeyi kesince otomatik
olarak kendi kendine iyileşir. Fakat eğer iltihabı geçirmek için
ilaç alınırsa istenilen sonucu vermeyebilir. İltihaplanma belli bir
derecede azalsa bile ilaç kesildiği zaman yeniden ortaya çıkar.

Yaygın Hastalıkların Trdavıundr YOGA •89


Ben yıllarca rahim rahatsızlıkları çeken, modern ilaç ve iğneler¬
den bıkan ve hala iyileşmemiş olan çok sayıda kadın tanıyorum.
Bunun nedeni bedenin bütünselliğini kavrayamamış olmaktır
Yoga asanaları ile tedavi özellikle kadın hastalıkları için çok fay¬
dalıdır. Rahim ve yumurtalık iltihaplanmalannın yanısıra, rahmin
alınması, rahmin zayıflığı ve beyaz akıntı da sindirim rahatsızlık¬
ları, kötü yeme alışkanlıkları ve genel zayıflığın neden olduğu
hastalıklardan bazılarıdır.
Genel olarak ergenlik çağındaki kızlar aybaşı düzensizlikleri
çekerler Üreme organlarının gelişmesi ve oluşmaları aybaşı dü¬
zensizliklerine neden olur. Nedeni ne olursa olsun, bezler, yu¬
murtalıklar ve aybaşı döngüsüne katılımda bulunan diğer kaslar
sertleşir. Yoga uygulaması bu kas ve bezlere baskı yapar, kan do¬
laşımı daha iyi hale gelir ve içeri saf kan pompalanır, ki bu da za¬
yıf ve hasta organlara güç verir.
Sindirim rahatsızlıkları için verilen asanalar kadın hastalıkları
için de faydalıdır. Aşağıda verilen sırayla uygulanan asanalar uzun
süre modern ilaçlar alan ve hala iyileşmemiş olan kadınlar için
çok yararlıdır. İlk 15 gün sıra şöyle olmalıdır:
Tanasan Garudasan Badh Padmasan Pavan Muktasan Savaşan.

UYARI
Hamilelik esnasında Yoga asanaları uygulamayın. Hamilelik
sırasında uygulanabilecek olan belli asanalar vardır, fakat
bunlar doktor gözetiminde yapılmalıdır
Hamilelik sırasında en zararsız, kolay ve etkili egzersiz bir
sabah yürüyüşüdür Bu da asanalarla aynı etkiye sahiptir.
Doğum kolaylaşır. Asanalara doğumdan 6 hafta sonra başla¬
nabilir

90 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Bunlara 15 gün sonra şunları da ekleyin:
Paschimottanasan- Sarpasan- Shalabhasan- Dhanurasan- Nab-
hiasan- Sarvangasan.
Bunların hepsini bir anda dahil etmeye gerek yoktur. Yavaş
yavaş ekleyin. Bu kişinin kuvvetine bağlıdır. Sağduyunuzu kulla¬
nın.

Bölgesel Tedavi
Karnın alt kısmında bulunan bölgelere, kasıklar ve rahme pan¬
suman yapmak kronik vakalar için faydalıdır. Kalın bir havluyu
sıcak suyla ısıtın, sıkın ve pansuman yapın. Pansumandan sonra
karnın etrafına soğuk suyla ıslatılmış (ve sonra sıkılmış) bir bez
bağlayın. Bunun üstüne de yün bir şal veya eşarp bağlayın. Yazın
sıcak pansumanı azaltıp yerine çamur bandajıyla soğuk pansuman
yapın.
Eğer bu tedavi her gün yapılamıyorsa, en azından haftada üç
kez yapın. Bu ağrıyı, iltihabı ve kabızlığı geçirir ve aybaşı ağrıla¬
rını .azaltır.

Beslenme
Kan kaybının neden olduğu kansızlık çeken kadınlar için mev¬
sim meyvalan, çiğ sebzeler, ghee, süt, kesilmiş süt ve elenmemiş
buğday unundan yapılmış lavaşlar çok faydalıdır. Aşın aybaşı ve
mide-bağırsak kanaması kan kaybının nedenleridir. Normalde
B 1 2 vitamini ve demir ilaçlan tavsiye edilir. Fakat bunlar daimi
bir sonuç vermezler Çiğ sebzeler ve mevsim meyvalan gerekli
demir ve vitaminleri sağlarlar ve kan kaybı otomatik olarak telafi
edilir. Hastanın gücü kısa sürede yerine gelir.

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •91


7
İki Önemli Sağlık
Tartışması

PİŞMEMİŞ ÇİĞ BESİNLER


Önceki yazılarımda pişmemiş çiğ besinlerin önemini belirt-
tim. Fakat bu ayrıntılı bir irdeleme gerektiren bir konudur. Ben
kendi kişisel görüş açımı söylüyorum. Çok sayıda doktor çiğ be¬
sinleri tavsiye ediyor. Tahran'lı Ashar Virtar Hobnneshiah bu
konuda bir kitap yazdı ve teorisinin geniş kitlelere yayılmasını
sağladı. Bunun sonucunda binlerce hasta bu yöntemle tedavi ol¬
du. Bu kitabın yazan öğütlediklerini uygulayan ve İran'da yaşayan
kıdemli bir memurdu ve kitabı Hindu diline çevrildi. O dünyada¬
ki her hastalığın temel nedeninin pişmiş yiyecekler ve üstüne üst
lük zehirli ilaç tüketimi olduğuna inanıyor. Zıt tedavi yöntemi,
Yunan sistemi, Homeopati veya Ayurveda yöntemi olsun, her¬
hangi bir sistem tarafından verilen hiçbir ilacın insan tüketimine
uygun olduğunu düşünmüyor. O özellikle modern zıt tedavi usu¬
lünün ilaçlarına karşı, çünkü bunlar yapay ve doğal olmayan kim¬
yasallarla üretiliyor ve insan bedeni üstünde iyi bir etkide bulun¬
muyor. Bunları "ölümcül zehirler" diye adlandırıyor. Tıpkı natu-
ropatlar gibi, o da mikrop prensibine karşıdır. Çiğ besinler insan
bedeninin ihtiyaç duyduğu tüm gıdaları içerir. Yiyeceği ateşte pi¬
şirmek tüm besleyici maddeleri öldürür. Pişmiş besinler beden
için çöp gibidir Beslemezler ve beden hastalığın kurbanı olur

Yaygın Haftalıkların Tedavisinde YOGA •93


Doktorlar bu temel olguyu anlayamıyorlar. Hastanın midesine
zehirli ilaçlar ve pişmiş besinler sokuşturuyor ve bedeni hastalık
için bir kavşak noktası haline dönüştürüyorlar
İnsan bedeni milyarlarca, trilyonlarca hücreden, dokudan ve
kastan oluşmuştur. Pişmemiş yiyeceklerin canlı besinleri bedeni
sağlıklı kılar ve ona hastalığa direnç gösterme gücü verir Pişmiş
yiyecekler sadece bedeni hastalıklı kılar.
O hastalığın gizemlerine ve tanımlarına ışık tutarken, bedenin
farklı bölgelerinin tam beslenemediği zaman acıkacağını yazıyor¬
du. Pek çok hastalığın belirtisi bu aç bölgelerin bir çağrısından
başka birşey değildir. O zaman gerekli olan çiğ besinler yoluyla
aç bölgelere gerekli gıdayı sağlamaktır. Fakat insanlar hiç şüphe¬
siz cahilliklerinden bunu yapmıyorlar. Doktor ve hastası, önce¬
likle hastalığın esas nedeni olan zehirli ilaçları ve pişmiş besinle-
ri alma hatalarını tekrarlıyorlar
Konserve besinlere ve şu sözde sağlık veren içecek ve tonikle¬
re gelince, tüm bunların aldatma, büyük bir hata ve hileden baş¬
ka birşey olmadığını öne sürüyor.
Bunların besleyici olduğu iddiası yanlıştır, bunlara karışmış olan
proteinler, vitaminler ve diğer mineraller doğal değildir. İnsanlığı
hastalandırmak pahasına yapılmış daha büyük bir şaka olamaz.
Hastalıklar ve mikroplar üstüne yapılan araştırmalara mil¬
yonlar harcanıyor. Daha sonra bu mikropları öldürecek ilaçla¬
rı keşfetmek için devasa laboratuvarlar kurmaya daha çok mıl-
yon harcanıyor. Fakat sonuç ne? Yeni ilaçlar keşfedilir, üretilir
ve tüketilirken dünyada hastalıklar yayılmayı ve çoğalmayı sür¬
dürüyor.
Modern tıp ilaçların bazı hastalıkları yendiğini ve insanların
şimdi öncekinden daha uzun yaşadığını iddia ediyor. Gerçek şu
ki hastalığa karşı doğal direnç azalırken, hastalıklar zehirli sente-
tik ilaçlarla bastırılıyor. Sonuç olarak, zaman geçtikçe hastalık
kronikleşiyor. Kalp krizi, yüksek tansiyon, astım, egzema, gaz
oluşumu, mafsal iltihabı ve felç gibi hastalıklar çeken hastaların

94 •Yay0IH Hastalıkların Tedavisinde YOGA


sayısı artıyor. Bedenleri daha önce kullandıkları ilaçların zehiriy-
le dolu olduğu için hiçbir ilaç onların iyileşmesine yardım ede¬
mez. Pişmiş besinler bu zehiri hef gün arttırırlar
Ashar Virtar dengeli bir beslenmeye tüm meyvalan, pişmemiş
çiğ sebzeleri ve filizlenmiş tahılları, kuru meyvaları, kuruyemiş ve
balı dahil ediyor. Süte izin verilmiyor. Ateşte pişen hiçbir besine
izin verilmiyor. Sağlıklı bir yaşam sürmek isteyenler hemen piş-
miş besin yemeyi kesmelidirler.
Bu beslenme tarzında karşılaşılabilecek zorluklar hakkında
şöyle yazıyor, "Pişmemiş çiğ diyete başladıktan kısa bir süre son-
ra bir hastalığın bazı belirtilerinin yeniden ortaya çıkması müm¬
kündür Fakat endişe edilmemeli ve çiğ besin yemeye devam edil¬
melidir. Beden yavaş yavaş değişen beslenme tarzına alışır. Asla
başka bir tedavi görmeyin. Gayet teşvik edici olacak olan sonuç¬
ları bekleyin.”
O bunun kanser de dahil olmak üzere her hastalığı tümüyle
iyileştirebilecek tek yöntem olduğunu iddia ediyor. Bu beslenme
tarzını izleyenler hiç hastalığa yakalanmaz, sağlıklı kalır ve uzun
süre yaşarlar Bu aynı zamanda ekonomiktir ve pişirme zahmeti
de yoktur. Bu beslenme alışkanlıkları çocukluktan itibaren öğre¬
tilmelidir. Çocuklara pişmiş besin vermek onların elinden sağlık¬
lı yaşamı almaktır.

Pişmemiş Besin Prensibi


Pişmemiş yiyeceklerin çok besleyici olduğuna dair hiç şüphe
yoktur. Bu yöntemin hastalıkların iyileşmesine yardım ettiğine
dair bol kanıt vardır. Bu yöntem yoluyla hastalıklardan kurtulan
binlerce insan bunun etkinliğini onaylayacaktır.
Modern ilaçların insan bedeni için zehirleyici olduğu tezi ge-
çerlidir Bu ilaçlar yeni hastalıklar doğurur ve muhtemelen eski
hastalıkları canlandırırlar Naturopatlar bu sisteme katılırlar Tek
fark bu sistem her tür tedaviye karşıyken, naturopati nin düzenli

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA •95


yemekten, sudan ve çamur bandajından yardım almasıdır Bu sis¬
tem çiğ pişmemiş besinlerin tüm hastalıkların tedavisinde ana
anahtar olduğuna inanıyor.
Bu sistemde karşı çıktığım tek şey katı olmasıdır. Kapalı bir zi¬
hinle herhangi bir prensibin ardından koşmak bilimsel değildir.
Hiçbir uzman herhangi bir başarısının tam ya da değişmez oldu¬
ğuna inanmaz. Yeni araştırmalar her zaman başka bir yol göste¬
rir. Eski inançların ve prensiplerin değiştirilmesi ya da atılması
gerekir. Pişmemiş, yani çiğ besinlerin tüketimine karşı bazı tartış¬
malar vardır. Neden insanoğlu besinleri ateşte pişirmeye başladı?
Pişirme bilgisini nerede ve ne zaman kazandı?
Bir hikaye eski insanların ormanda yaşarken esas olarak et ye¬
diğidir. Bir gün ormanın yandığını söylüyorlar. Ertesi sabah in¬
sanlar yangında kızaran kuşlar buldular. Açlıklarını bastırmak için
kuşlan yemek zorunda kaldılar Herkes kızarmış etten hoşlandı
ve daha kolay ve çabuk sindirildiğini gördü. Sonra insan ateşi icat
etti. İnsanoğlunun besinleri kızartıp pişirmeye başlamasının hika¬
yesi böyle olsun olmasın, binlerce yıl boyunca insanın sindirim
sisteminin pişmiş besinlere alıştığı olgusu kalıyor geriye
Pişmiş besinlerin hastalığın temel nedeni olduğu artık yüzde-
yüz doğru değildir, zira insanın sindirim sistemi pişmiş besinlere
alışmıştır. Normal pişmiş besinler yiyen ve çok uzun süreler bo¬
yunca hatalıga yakalanmayan binlerce insan vardır. Onların baş¬
ka sağlık düzencelerini izliyor olmaları gerekir.
Yüzyıl ya da dana çok yaşayanların hepsi pişmiş besinlere alı¬
şıktılar. Uzun yaşamalarının bir sırrı olması gerekir.
Ateşte pişen besinler kolayca sindirilebilirken, pişmemiş besin¬
lerin, özellikle filizlenmiş tahılların sindirimi zordur. Filizlenmiş
tahıllar bağırsaklarda bütün olarak bulunabilir. Bunun nedeni ye¬
tersiz ya da tam olmayan sindirim olsa da bunlar sindirilmemiştir.

Ne tür pişmemiş besinin ne miktarda yenilmesi gerektiğine ka¬


rar vermek zordur.
Bugün içinde yaşadığımız tür bir toplum pişmemiş besin ye-

96 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


mek isteyenler için pek kolay değildir. Günümüz dünyasında çiğ
besin yemek, bir vejetaryenin en az vejetaryen olmayan bir ülke¬
de yemek araması kadar sorun yaratır Eğer kişi çığ, pişmemiş be¬
sinlere alışıksa ve eğer birinin misafiriyse hem o hem de ev sahi¬
bi zorluk yaşarlar. Pişmemiş besin yiyenler çoğunlukla arkadaşla¬
rıyla oturup birlikte yeme zevkinden mahrumdurlar.
Bu pratik zorlukların yanısıra, sağlık riskleri olabilen başka so-
runlann çıkması olasılığı da vardır
Kitaplarımı okuyan bir okuyucu bana şöyle yazmış, "Son sekiz
yıldır sinirsel bozukluk çeken bir hastayım. 12 Haziran 1976'dan
bu yana pişmemiş besin yemeye başladım. Diyetim filizlenmiş ta¬
hıl, sebze, mevsim meyvaları vc bal içeriyordu. 5 ay içinde tü¬
müyle iyileştim. Son 1 1 aydır pişmemiş besinlerle yaşıyorum. Fa¬
kat çok zayıfladım. Etrafta dolaşmak bile bana zor geliyor. Teda¬
vim için bir rehber olarak kullandığım kitaba göre, bu zayıflık bir
temizlenme süreci. Temizlenme sona erince güç otomatik olarak
geri dönüyor. Siz bu teoriye katılıyor musunuz? Bana yön göste¬
rilmesine ihtiyacım var. İran'a iki mektup yazdım. Bana bazı tanı¬
tım broşürü ve fotoğraflar gönderdiler. Hayalkırıklığı yaşadım ve
ne yapmam gerektiğine karar veremiyorum Bana yol gösterebilir
misiniz? Bana yardım ederseniz minnettar kalırım .”
Sorun temizlenme sorunu değildi. Pişmemiş besinlerden hiç
karbonhidrat ve yağ alamıyordu. Bu iki madde bedenimize ener¬
ji ve güç verir. Bu nedenle, yediği çiğ besinler dengeli bir beslen¬
me oluşturmuyordu,- bu tarz beslenmeye aşağıdakiler de dahil ol¬
malıdır.
1. Proteinler: Proteinler bedenin temel taşıdır Tıpkı bir ma-
kinanın kullanıldığı zaman yıpranması gibi, bedenimiz de
yıpranır ve sadece besinlerden sağlanan proteinlerle onarı¬
labilir. Vejetaryenler için filizlenmiş mercimek, kuru mey-
valar ve kuruyemişler şeklinde üç protein vardır.Süt, yu¬
murta ve ette çok protein vardır.Ne var ki pişmemiş çiğ be¬
sin yiyenler için tüm bunlar yasaktır

Yaw HaOabUan. TaUnnir YOGA •97


1. Mineral Tuzları: Bedenin gelişmesi ve onarılması için mi¬
neraller ikinci en önemli unsurlardır Beden hepsi de besin¬
lerden sağlanması gereken yirmi mineral içerir. Bedenin
1/25 i farklı minerallerden oluşur. Kemik oluşumu için mi¬
nerallere ihtiyaç vardır Proteinler gibi mineraller de yük¬
sek biyolojik değerde koruyucu besinlerdir ve besinler yo¬
luyla takviye edilmeleri gerekir. Tüm besinlerde şu ya da bu
mineral bulunur. Fakat çiğ sebze ve meyvalar mineral yö¬
nünden en zenginleridir. Bu minerallerin eksik olması raşi¬
tizm, kas hastalığı, aşırı-sinirlilik, diş çürümesi ve geciken
pıhtılaşma nedeniyle aşırı kanamaya neden olabilir. İyot
eksikliği guatr ve tiroid bezlerinin büyümesine yol açabilir.
3. Karbonhidratlar: Karbonhidratlar bedenin ana enerji kay¬
nağıdır Aşırı tüketildiği zaman yağa dönüşür ve bedende
depolanır. Besinlerde bulunan karbonhidratlar nişasta ve
çeşitli şekerler içerir. Nişasta beyaz unda, pirinç, Hint irmi¬
ği ve nişastalı besinlerde bulunur. Şeker balda, şekerde ve
ham şekerde v.s. bulunur.
Bu karbonhidratların sadece bir işlevi vardır -bir enerji kay¬
nağı vazifesi görmek. Ağır fiziksel çalışma yapanlann daha
çok karbonhidrata ihtiyacı vardır. Daha az fiziksel çalışma
yapanlann daha az karbonhidrata ihtiyacı vardır.
4. Yağlar: Yağlar da karbonhidratların yamsıra enerji kaynağı
işlevi görür ve bedende derinin altında ve bir ölçüye kadar
mel yağ asitlerim sağlarlar.
yağda.çözülen A, D, t ve K vitaminleri için bir taşıyıö ış-
yor. Proteinler, karbonhidratlar, yağlar ve minerallerden baş-
ka pek çok besinde az miktarda başka maddeler de bulunur ve
s Vitaminler: Günümüzde vitaminler hakkında çok şey soylenı-
min denir Şimdiye dek birkaç vitamin izole edilmiştir, fakat
insanlar için en önemlileri A vitamini ve karoten, D vitamini,
bunlar yeterli gelişme ve sağlık için gereklidir. DUIlIdld vild-
min denir Şimdiye dek bir kaç vitamin izole edilmiştir, fakat
.... i r'v

98 •Yaygın Hastalıkların Tedaoaindr YOGA


B ve B2 vitamini, C vitamini, Bl2 vitamini ve folik asittir.
Bu vitaminlerin sürekli olarak büyük ölçüde eksik olması gıda
eksikliğinden kaynaklanan hastalıklar diye adlandırılan bazı has¬
talıklara yol açar. Örneğin C vitamini eksikliği iskorbüt hastalığı¬
na neden olur. Bu hastalığın belirtileri zayıflık ve sinirlilik, deri al¬
tında kanama, eklemlerde ağn, diş etlerinin şişmesi ve kanaması
ve kansızlıktır. Kemiklerin zayıflamasına da neden olabilir, ki bu
da daha sonra kolayca kırılmalarına yol açar Tüm vitaminlerin en
iyi kaynağı çiğ sebze ve meyvalardır. Pişmemiş çiğ besinlerde bu
vitaminler bol bulunur. Pek çok vitaminin pişme, kızartma ve ka¬
vurma sırasında yokolduğu geniş ölçüde bilinen bir olgudur.
Şimdi bahsettiğimiz okuyucu mektubuna gelelim. Okuyucu
1 1 ay boyunca pişmemiş çiğ besinlerle yaşayarak hastalığını yen¬
di. Fakat çok zayıfladı. Beslenmesinin dengeli olmadığından za¬
ten bahsetmiştim. Pişmemiş besinlerden yeterli karbonhidrat ve
yağ almıyordu. Temel yağ ve karbonhidrat kaynaklarına bu sis¬
temde izin verilmiyor.
Bu sistemin çok katı olduğundan da bahsettim Eğer genç oku¬
yucum beslenmesinde yeterli değişimler yapsaydı enerjisini ve
gücünü koruyabilirdi. Yine tekrarlıyorum, prensibi, bilimsel gö¬
rüş açısını anlayın, sonra bir tedavi yolu izleyin. Okuyucu
beslenmesine süt, kesilmiş süt ve hurma suyu şekerini dahil etme¬
liydi. Bu besinlerin başka hastalıklara yol açabileceğini düşünmek
hatalıdır.
Dengeli beslenme prensibi pişmiş ve pişmemiş besinlere eşit
ölçüde uygulanır. Dengeli beslenmenin anlamı bütün bu beş
maddenin besinlerde gerekli miktarlarda bulunması demektir.
Her insan kendi içinde ayrı bir bireysel varlıktır. Besin ihtiyacı
yaşa, boya, ağırlığa, cinsiyete, her insanın fiziksel faaliyetine ve
yaptığı işin doğasına bağlıdır Diyet uzmanlan değişik yaşam
tarzlan için ayrıntılı tablolar hazırlamışlardır.
Besinler hakkında çok şey yazıldı. Fakat sıradan bir insanın her
gün yediği besinleri ölçmesi mümkün müdür?

YmypmHÿLkUnmTe yOGvt-99
mak için karışık bir besin diyeti uygundur. Nasıl bir beslenme
tablosu yapılmalıdır? Bu tümüyle kişinin damak zevkine, yaşam
tarzına, sosyal ve ekonomik durumuna bağlıdır. Beslenme tablo¬
su seçimi her ülke ve çağ için farklılık gösterir.

Pişmemiş, Pişmiş, Karışık Besinler


Kuzey Hindistan'da paratha ve puri'ler öğütülmüş kırık siyah
bir tür fasulyeyle (urad dal) doldurulur. Pazarda satılan samosa lar
pişmemiş bezelye ve karnıbahar ile doldurulur. Fakat bunlar kı¬
zartıldığı için besleyici değerleri önemli ölçüde azalır.
Çiğ turp, havuç, sakız kabağını rendeleyip veya çemenotu
yaprakları veya ıspanağı doğrayıp lavaş veya paratha’ların içine
doldurmak çok faydalıdır. Lavaşlar fazla pişirilmemelidir. Doldu¬
rulmuş sebzelerin besleyici değerleri bozulmadan kalır, sebzeler
yumuşar ve yemesi kolaylaşır. Bu tür kanşık pişmiş-pişmemiş be¬
sinler çok lezzetlidir, besleyicidir ve sindirimi kolaydır.

SANJİVANI BİTKİSİ ARAYIŞI


Ramayana destanının çok bilinen bir bölümü Rama ile Ravana
arasındaki savaştır. Meghnad Lakşmana'ya bir Shakti Baan atar.
Bunun sonucunda Lakşmana bayılır. Bu alelade bir bilinçsizlik du¬
rumu değildir. Lanka'dan çağrılan bir vaid Lakşmana'nın ancak
Sanjivani bitkisiyle canlanabileceğim söyler. Bu bitki sadece
Gandhi-Madan Dağında bulunur. Hanuman büyük çabalardan
sonra Lakşmana'yı yeniden canlandıran Sanjivani bitkisini bulup
getirir. O zamandan itibaren Sanjivani bitkisi tüm hastalıkların
tedavisinin bir sembolü olarak düşünülür. Kimse bunun nerede
yetiştiğini ve gerçekten varolup olmadığını bilmiyor. Fakat dok¬
torlar tüm hastalıkları iyileştirebilen ve insanoğlunun sağlığını
geliştiren bir ot veya bir bitki arıyorlar

102 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Buğday Otu
Yakın geçmişte buğday otu ve suyu hakkında çok şey söylen¬
di. Pek çok dergi bunun nasıl kullanılacağına dair yazılar yayınla¬
dı Bu bitki çok ünlü oldu ve Sanjivani bitkisiyle kıyaslandı. Pek
çok kamu kuruluşu ve bazı cömert insanlar bu konuda bilgi ve¬
ren broşürler bastılar ve bedava dağıttılar. Bu yayınlar ve broşür¬
lerde çok sınırlı bilgi verildi. İnsanların kafasında büyük bir şüp¬
he kaldı Emekli Yarbay Satanandji'nin dergisi Iron Federation'da
verdiği bilgiler ayrıntılı ve tamdır. İşte bazı alıntılar.
Bu alandaki araştırma Amerikalı bir doktor olan Anne Wigmo-
re tarafından yapılmıştır. Dr.Wigmore Amrit Tutya Gehun ki Ghas
adında bir kitap yazdı. Wigmore teorik olarak insanın bin yaşına
kadar sağlıklı bir yaşam sürebileceğine inanıyor.
İncil e göre, yeryüzü 103 kimyasal maddeden oluşuyor ve ot
tüm bu kimyasallan içeren tek maddedir. Ot hayvanlar için özel
bir besindir ve insan da özel bir hayvandır.

4700 ot üstünde yıllarca süren araştırmalardan sonra buğday


otunun tüm otlann kralı olduğu ispatlanmıştır. Bu otun suyu aza¬
mi sayıda besleyici madde içerir. Bu ot iyileşmesi mümkün olma¬
yan binlerce hastaya uygulanmıştır.
Ot uzmanı Dr.Yarp Thomas 1962 yılında şöyle yazdı, "Ot
klorofil içerir Bu en zengin besleyici maddedir." Dr.Thomas 50
yıldan uzun süredir otlar üstüne araştırma yapıyor.
Dr.Wigmore doktorların iyileştirmekten vazgeçtiği hastaları
sadece her gün 3 bardak buğday otu suyu vererek iyileştirdi.
Beslenmeleri haşlanmış sebze ve meyvalardan oluşuyordu.
İyileşen bazı hastalar şunlardır:
1 Beli tümüyle eğilmiş olan yaşlı bir adam iyileşti.
2 Dizleri ve bilekleri iltihaplanmış ve gaz rahatsızlığı olan bir
hasta 3 hafta içinde iyileşti
3. Yetmiş yaşında bir kadının bağırsaklarında çıbanlar vardı
Bedenindeki çıbanlar irinliydi. Bir ay içinde iyileşti
4. Suriye'deki bir din adamı sesini kaybetti. Yıllarca çeşitli
hastalıklar çekti ve zayıfladı. Buğday otundan o kadar fay¬
dalandı ki yeniden genç bir adam gibi görevini yerine ge¬
tirmeye başladı.
5 Bir cüzzam hastası bile 3 bardak taze buğday otu suyu içti
ve bir yıl sonra iyileşti.
6. Gırtlak kanserine yakalanan 65 yaşındaki bir hasta 14 yıl
boyunca en azından yüz enstitü ve doktordan tedavi gördü.
Dr Wigmore günde dört kez her iki saatte bir büyük bir
bardak buğday otu suyu vermeye başladı. 5 gün içinde irin¬
den gelen kötü koku kesildi. Buğday otuyla pansuman ya¬
pıldı. 2 hafta içinde irin akıntısı kesildi. Onbeş gün içinde
sesini geri kazandı ve boğazındaki yaralar iyileşti ve delik¬
ler kapandı. 2 ay içinde tümüyle iyileşti. Yüzüne plastik
ameliyat yapıldı ve tekrar güzel ve sağlıklı bir hale geldi
7. Başka bir kanser hastası bu tedaviyle 6 ay içinde iyileşti
8. Bu tedaviyle iyileştikten sonra en azından 10,000 hasta
Dr.Wigmore'a yazdı.
Pek çok böbrek ve şeker hastalan iyileştirildi. Saç kaybı ve saç-
lann erken beyazlaşması bile durduruldu. Buğday otuyla pansu¬
man yapmak başağnsını, kabızlığı, çıbanları, basuru ve yanıkları
geçirmeye yardım eder. Bu yöntemle alkolikler de tedavi edildi.
Bu tedavi için bir doktora ihtiyacınız yok. Buğday otunu evde
yetiştirip kendinizi tedaviedebilirsiniz. Bu sizi 3 hafta içinde can-
landıracak, gençleştirecek ve sağlıklı kılacaktır.

Buğday Otunun Yetiştirilmesi


1 . Bir kaç tane 20 cm. derinliğinde, 50 cm. genişliğinde ve 75
cm.uzunluğunda kutu alın. Bunlan gübre ve toprakla doldurun.
2 Buğdayı (kimyevi gübreye maruz olmamalıdır) geceleyin

104 •Yaytfın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


suya yatırın ve sabahleyin buğdayı kutulara serpin- Üstüne
bir buçuk santim toprak yayın.
3 Buğday çıkana kadar kutuları iyice sulayın. Tohumlar filiz¬
lendikten sonra su miktarını azaltın. Filizlendikten yedi gün
sonra buğday otu yenmeye hazır olur.
4. Ot oniki-onyedi santim uzunluğuna gelince kesin, yıkayın
ve sonra öğütün ve suyunu çıkartın.Buna öğütülmüş nane
yaprağı ve bal da ilave edebilirsiniz. Buğday otu suyuna as¬
la tuz, meyva suyu, sebze suyu veya limon eklemeyin. Bun¬
lar ayrı tüketilmelidir.
5. Buğday otu her mevsim yetiştirilebilir. Kutular gölgeye ko¬
nulmalıdır Bitkiler doğrudan güneş ışığı almamalıdır
6. Otu kestikten sonra kökleri kutudan atın. Onun yerine ye¬
ni buğday ekin.

7. Haşlanmış sebze ve meyva yemek yararlıdır. Keçi ya da


inek sütü içmek ve arada oruç tutmak da faydalıdır.
8. Bazı insanlar kusmaya başlar ve ishal olur. Panik yapmaya
gerek yoktur. Kusma ve ishal kesilecektir.
9. Doğranmış buğday otu sebzelerin üstüne serpilebilir veya
kişniş yaprakları gibi buğday unundan yapılan lavaşlara ek¬
lenebilir.

BUĞDAY OTU SUYU HAKKINDA


ÖZEL UYARILAR
Buğday otu suyu çıkarıldıktan sonra 3 saat içinde tüketil¬
melidir. Eğer uzun süre saklanırsa etkisi kaybolur Suyu
hemen içmeyin, yavaşça yudumlayın. Miktar: Sağlıklı
durumda, her seferinde 1/2 ila 3/4 fincan için. Eğer hastalık
durumu varsa her seferinde 200-250 gram alınmalıdır. (Iron
Federation'ın Editörü Shri Satanand'ın izniyle)

Yityıfın H.nUİıklann Tedavisinde YOGA •105


Doğal Bir Şüphe
Her hastalık buğday otu suyuyla iyileştirilebilir mi? Pek çok
insan bu soruyu soruyor Bu bütün hastalıkları iyileştirebilir, fakat
bütün hastaların iyileşebileceği kesin değildir. Bu tümüyle hasta¬
nın canlılığına bağlıdır. Ottaki klorofilin hastaya güç ve canlılık
verdiği şüphesizdir. Fakat bu ateşin ancak bir kıvılcım ve yakıt ol¬
duğu zaman yanabileceği kadar doğrudur. Kıvılcım olmadan ne
kadar kömür ya da odununuz olursa olsun ateş yakamazsınız.
Aynı şekilde, bedene faydalı olan buğday otu suyunu sindire¬
cek gücünüz yoksa, hastayı iyileştirme gibi bir mesele de olmaz.
Naturopati'nin diğer yöntemleri de canlılık ve güç gerektirir.
Canlılığı düşük olan hastalar yarar sağlayamaz.

Tedaviye Tepki
Buğday otu suyu laboratuvarlarda suni kimyasallarla hazırlan¬
madığı için kötü etkisi ya da yan etkisi olması söz konusu değil¬
dir. Bu insan bedeniyle çok iyi uyum sağlayan doğal maddeler
içerir. Yukarıda bahsedilen kusma ve ishal sadece temizlenme sü¬
recinin bir kısmıdır Kusma ve ishal sadece bedenin zehri dışarı
atmasına yardım eder. Bu herkese olmasa da tedaviyi hızlandırır.

SAĞLIKLI OLMA SÜRECİ


Bu bölümde bahsedildiği gibi, sağlıklı bir bedenin ilk gereği
proteinlerdir. Buğday otu suyu içenlerin et yemesi ya da süt içme¬
si gerekmez. Buğday otunda gerekli miktarda protein bulunur. Bu
ot sadece protein yönünden değil, mineral ve vitaminler yönün¬
den de zengindir İçerdiği maddelerden biri olan klorofile "yeşil
kan" da denilir. Dr.Wigmore eğer kişi her gün bir kaşık buğday
otu yerse tüm beslenme ihtiyacının karşılanmış olacağını öne sü¬
rüyor.
Sağlıklı olmak için buğday om ve suyu çok faydalıdır Tüm
hastalıkları iyileştirirken en iyi toniği de sağlar

106 •Yaydın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Buğday otu her gün tüketilirse kişinin tüm hastalıklarının iyi¬
leşebileceğine şüphe yoktur. Kişi sağlıklı ve mutlu bir hayat süre¬
bilir. Bazdan tüm bunları zahmetli ve zor buluyor. Fakat olağa¬
nüstü kazanç için olağanüstü emek verilmelidir.

Ymyfm H*st*UJanm TfJaenmJe Y(XıA •107


YOGA ASANALARI

AT

SINHASAN
Sayfa t 8

.v,

7y

UDDIYANA BANDHA
Sayfa <9

108 •Yiiyıfnı Hastalıkların TeJtirisinJe YOCiA


B D
C

SARVANGASAN
Sayfa 30-31-32

MATSYASAN
Sayfa 33

YsV*m HasUİAUm. TedamunJt YOGA •109


A

BHUJANGASAN
Sayfa 42

SHALABHASAN
Sayfa 44-45

1 10 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Ill- VrXÎA T“,!“*T'İ “U*H*I*,**H “*»A

09
NVSVNVJ_LOVMlHDSVd

as vfCvş
NVSVNVX

SİT0 9
SAVASAN
Sayfa 6 i

PAVAN MUKTASAN
Sayfa 67

112» Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


A

YOGA MUDRA
Sayfa 68-69

Yayfı* HasUhkLimt Ttdaoisiwlt YOGA -113


A

DHANURASAN
Sayfa 75-76

NABHIASAN
Sayfa 77

114» Yayfin Hastalıkların Tedavisinde YOGA

I
/

GARUDASAN
Sayfa 94

Ymyfm HmtMimm TdmlmJi YOGA »115


BADH PADMASAN
Sayfa 86

116* Yaygın HasUılıkLırın Tedavisinde YOGA


Ek

KALÇA-BANYOSU
Naturopati sistemindeki suyla tedavinin babası Louikuhe çe¬
şitli banyolar keşfetti. Onun sisteminde kalça banyosu etkili ve
özel bir banyodur. İsimden de anlaşılacağı gibi, bu banyo karın
ve kalçalarla ilgilidir. Bu banyo özel bir tür küvetin içinde alınır.
Bu bilinen yuvarlak bir küvet değildir. Küvetin bir kısmında sırt
dayayacak yer vardır. Bu tür küvetler kolayca bulunabilir.
Küvete su doldurun. Küvetin içine oturduğunuz zaman su kar¬
nınızı biraz aşacak kadar su doldurun. Soyunun ve küvetin içine
oturun. Bacaklar küvetin dışında olmalıdır. Bacaklarınızı bir tabu¬
reye koyun ve sırtınıza bir yastık dayayın. Küçük yumuşak bir
havlu ya da muslinden bir bez alın. Bunu kamınızın üstüne koyun
ve önce sağdan sola, sonra soldan sağa doğru ovalamaya başlayın.
Bunu 3-4 kez tekrarlayın. Göbek deliğinin çevresindeki bölgeyi
ovalayın Başlangıçta 10 dakika banyo yapın, sonra yavaş yavaş
bunu 30 dakikaya çıkartın. Kalça banyosundan sonra küvetten çı¬
kın, kurulanın ve ince giysiler giyin.

Not: Astım hastalan sıcak su kullanmalıdır Kapalı bir odada ban¬


yo almalıdır

Y.jfm tUulMan. Telimi YOGA >117


ÇAMUR BANDAJI
Çamur naturopati'de temel bir tedavi unsurudur Natura-
pati'nin öncüleri olan Peder Nipe ve Adolf Joost çamurun etkisi¬
ni ve kullanımım vurgulamışlardır İçinde büyük miktarda toprak
bulunan bedenimizin bundan yararlanması doğaldır. Bunun ya¬
nında çamur her yerde bulunabilir. Toprağın hastalığın neden ol¬
duğu ısıyı ve zehirleri dışarı çekme gücü vardır
Irmak ve akarsuların yanındaki toprak çok yararlıdır. Fakat
eğer bu mümkün değilse temiz bir yerden çamur alın. Asla çiftlik¬
lerden veya insanların dışkıladığı yerlerden toprak almayın Ça¬
mur almadan önce en az bir metre kazın. Çamuru sulandırmadan
önce otları, çöpleri, taşlan atıp temizleyin. Yetirli su karıştırın ve
kalın bir hamur haline getirin. Gözlere konulacak çamurun daha
az suya ihtiyacı vardır.

Karın İçin Çamur Bandajı


Karnınızı saracak kadar büyük bir bezin üstüne çamuru yayın.
Çamur hamurunun kalınlığı bir buçuk santim olmalıdır. Eğer ban¬
dajın düşmesinden korkulursa bunun üstüne başka bir bandaj
bağlayın. Bu bandaj en az bir saat karında kalmalıdır. Eğer gece
uygulanırsa tüm gece karnınızda bırakın.

LAVMAN
Lavmanın amacı karnı temizlemektir. Çeşitli lavman kapları
vardır. Fakat en iyisi emayedir.
Lavman yapmak kolaydır. Çeşitli büyüklükte kaplar vardır. En
uygunu bir buçuk litrelik olanlarıdır. Dış tarafında 5 cm uzunlu¬
ğunda bir tüp vardır, bu tüpe de plastik ya da kauçuktan yapılmış
başka bir tüp bağlıdır Tüpün ucunda su akıtmak için bir meme
vardır Bu memenin ön kısmına lavman hortumu monte edilmiş¬
tir Rektuma sokulacak olan bu hortumdur

118» Yaycjın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Yöntem. Düz veya sol taralınıza yatın Lavman kabı yataktan
bir metre yukarıda olmalıdır. Yeni başlayanlar iki litreden fazla
su kullanmamalıdır.
Eğer kabızsanız ılık su kullanın. Bir limon suyu dışında suya
birşey eklemeyin. Hortumu sokmadan önce suyun engellenme¬
mesi için memeyi açarak biraz su akıtın. Kolay girmesi için hor¬
tumun ucuna biraz yağ veya vazelin sürün. Hortum ucu kullanıl¬
madan önce ve sonra iyice temizlenmelidir.
Su dışkının akmasının tamamlanması için bedenin içinde
mümkün olduğunca uzun süre kalmalıdır Suyu içerde tutmayı
öğrenmek biraz zaman alır. Bir kaç kez yatağın içinde dönün.
Karnınıza yavaşça vurun. Ancak iyice basınç altında tutulduktan
sonra bağırsaklarınızı boşaltın.
Lavmandan sonraki bağırsak hareketleri önce beyazımsı bir sı¬
vıyla başlar, bunu kirli bir sıvı, pislik ve son olarak da katı dışkı
izler.
Asla bağırsakların boşalması için basınç uygulamayın.
Tuvalette 20-30 dakika oturulması tavsiye edilir. Bazen karında
biraz sıvı kaldığı hissedilir. Kaygılanmayın. Bir süre sonra bu ken¬
di kendine çıkar.
Lavmandan en iyi şekilde faydalanmak için uygulamadan 15
dakika önce yarım litre su için.
Lavmanın hemen arkasından banyo alınabilir. Fakat yemekten
hemen sonra lavman yapmayın.

Vayÿııt HasMİıkürın TrAnmmık YOGA •I 19


Sözlük
Türkçe
Akasya
Hindu Dili
Keekar
Badem Badam
Şap suyu
Phitkari ka pani
Horozibiği yaprağı Cholai
Anason Saunf
Şeytantersi Hing
Ayurveda İlacı, an
Lavan Bhaskar Chooran
Fesleğen yaprağı Tulsi
Tembul yaprağı Paan
Acı sukabağı Karela
Siyah fasulye Kala channa
Kara biber Kali mirch
Siyah erik Jamun
Siyah tuz kala namak
Yayık ayranı Lassi
Kalsiyum Karbonat Chuna
Karaman Kimyonu tohumu Shahzeera
Kakule (büyük) Badi elaichi
Kakule (küçük) Chhoti elaichi
Mahun cevizi Kaju
Hint helvası otu Katha
Tarçın Dalchini
Karanfil Lavang
Hindistan cevizi Narial
Mısır Makka
Kimyon tohumu zeera
Kesilmiş süt (yoğurt) Dahi
Çemenotu tohumu Methe
Çemenotu yaprağı Methi
İncir çiçeği Coolar/Anjeer ke phool
Un Maida
Zencefil Adrak
Sivri su kabağı Parwal

1 20 •Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA


Yuvarlak sukabağı Tında
Üzüm (kuru) Munakkas
Yeşil (asülye Moong dal
Cuava meyvası Amrud
Bal Shehad, madhu
Limon Nımboo
Keten tohumu Alsı
Uzun biber Pippali
Tespıhağacı yaprağı Neem ke patte
Tespih ağacı Neem ka paed
Bezelye Ghia
nane yaprağı Pudina ke patte
Dut yaprağı Shatoot ke patte
Kavun Kharbooza
Muslin Mulmul
Helıle ağacı meyvası Amla
Helile meyvası konservesi Amla murabba
Yerfıstığı Moongphalli
Biber tanesi Sabut kalı mirch
Kazayağı Bathua
Şamfıstığı Pista
Kuru üzüm Kihmısh
Pirinç kabuğu Isabgol
Pirinç süt muhallebisi Kheer
Hint irmiği Sagoodana
Amonyak tuzu Noshadar
Karbonat Soda
Ispanak Palak
Şeker kamışı suyu Ganne ka ras
Akide şekeri Mishri
Ham şeker Shakkar
Şalgam Shalgum
Ceviz Ak h rote
Karpuz Tarbooz
Buğday otu Gehun ghas
Buğday kabuğu Gehun ka chhilka bhussı
Beyaz şeker Cheen
Fılelması Bael

Yaygın Hastalıkların Tedavisinde YOGA »121

You might also like