Professional Documents
Culture Documents
Ben yaş olarak 14-18 yaş grubunu seçtim. Ve anlatacağım konuyu sıvı çözeltiler ve
çözünürlük olarak belirledim.
2) Klasik koşullanma
Hatırlanması gereken en önemli şey, klasik koşullanmanın gönüllü davranışı değil, otomatik
ve refleks tepkileri kapsadığıdır. Bu ne anlama geliyor? Klasik koşullanma kipinden meydana
getirilebilecek tepkiler, eğitilmekte olan organizma tarafından doğal olarak verilen tepkilere
dayanırlar. Aynı zamanda sağlamayı umduğunuz tepkinin, bilinçli farkındalık seviyesinin
altında meydana gelmesi gerektiği anlamına geliyor. Örneğin; tükürük salgısı, mide bulantısı,
kalp atışının hızlanması veya yavaşlaması, gözbebeğinin genişlemesi veya daralması veya
hatta daha dönüşlü bir motor tepki (örneğin acı veren bir uyarıcıdan geri çekilme gibi). Diğer
bir deyişle, bu tepki türleri istemeden yapılır.
Edimsel koşullanma
Ben dersimi anlatırken konu zor ve anlaşılması zor olduğu için öğrencilerime çözdükleri
doğru sorularda onlara ödül olarak sticker , oyuncak gibi şeyler verirdim ya da soruyu doğru
çözene imzamı atardım ve 10 imza alanın ders içi performansına 100 verirdim. Ya da konu
zor olduğu için dersimi ilgiyle dinleyip not almaları halinde tenefüste onlara tahtadan müzik
dinlemeleri için izin verirdim. Böylece müzik dinledikleri için mutlu olurlar ve dersimi
müzikle bağdaştırabilirler. Bu durumda müzik koşulsuz uyarıcı, mutlu olmak koşulsuz yanıt,
ders nötr uyarıcı oluyor
3)Gestalt kuramı diyince aklımıza algı geliyor. Önce algılayacağız ki öğrenilmiş bir davranışa
dönüşebilsin. Beynimizin bir şeyi algılarken hangi ilkelere başvurduğunu ortaya
çıkarmıştır.Ve bunlar algı yasalarına dönüşmüştür.Gestalt kuramı’na göre bellekte iz bırakan
algılar hatırlanır ,tekrarlanan yaşantılar daha kolay ve uzun süre hatırlanır, bir problemi
çözerken kullanılan bir ilke başka bir problemi çözerken de kullanılabilir.
Bu durumda ben öğrencilerime anlatacağım herhangi bir konudaki bir bilgiyi yeri her
geldiğinde onlara hatırlatırım ya da ilgili formülü onlara sürekli hatırlatırım ki akıllarında
daha uzun süreli kalsın. Onlara bolca hayattan örnek veririm ki belleklerinde iz bıraksın ve
hatırlamayı kolaylaştırsın.
4) Bu dönemi Freud genital dönem diye adlandırmış ve bu dönemin amacı ergenin ana
babasına olan bağımlılığından koparak aile dışındaki karşıt cinsten kişilerle olgun ilişkiler
kurabilmeyi öğrenmesine yöneliktir. Erikson da bu dönemi kimlik kargaşası diye adlandırmış
ve uygun kişilerin örnek alınması bu süreci kolaylaştırmaktadır diye söylemiş. Ben
öğrencilerime sınıf içinde ve sınıf dışında örnek olmaya çalışırdım ve onları anlamaya çalışan
bir arkadaş gibi onlara yaklaşırdım. Çünkü bu dönemde özellikle çocuklar birilerine ilgi duyar
ya da örnek alırlar. Öncelikle kişiliğimle onlara örnek olmaya çalışırdım. Sigara ya da alkol
gibi şeylerden uzak tutmaya çalışırdım. Aileleriyle konuşamadıkları şeyleri istedikleri taktirde
bana anlatmalarını isterdim ki bu da ancak tam bir güvenle olur. Bu yüzden onlara arkadaşça
davranıp hem onların güvenini kazanırdım hem de onlara yetişkin bir insan gibi örnek
olurdum.
KAYNAKÇA
http://www.gencistikbal.com/klasik-kosullanma-ve-edimsel-kosullanma
Beyza SAĞLAM
101120012
KİMYA ÖĞRETMENLİĞİ