Professional Documents
Culture Documents
KiTABI
mı
Penguin
ALF.O: Ranaom
House
ASTRONOMİ KİTABI
1 . Basım: 201 8
ISBN 978-605-171 -555-1
Sertifika No 10905
Kitabın tüm yayın hakları Alfa Basım Yayım Dağıtım Ltd. Şti. 'ne aittir. Tanıtım amacıyla, kaynak göstermek şartıyla
yapılacak kısa alıntılar dışında, yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbıi elektronik veya mekanik araçla çoğaltılamaz.
Eser sahiplerinin manevi ve mali hakları saklıdır.
TOM JACKSON
açıklamakla geçirdi ve Ay, Güneş sistemi ve Beytlehem
yıldızı üzerine kitapların yanı sıra 200'den fazla makale
yayımladı. Avrupa Uzay Ajansının Halley Kuyrukluyıldızını
araştıran uzay aracı GIOTTO ve Smart 1 uydusunda Tom Jackson, İ ngiltere Bristol'de yaşayan bir bilim
eş-araştırmacıydı. David çok sayıda uzay ve astronomi yazarıdır. Balıktan dine kadar uzanan her türlü konuda
komitesinde görev aldı ve hem Royal Astronomical yaklaşık 1 50 kitap yazmış ve çok sayıda kitaba da katkıda
Society'nin (Kraliyet Astronomi Derneği) hem British bulunmuştur. Tom çoğu bilim ve teknolojiyle ilgili olmak
Astronomical Association'ın (Britanya Astronomi Birliği) üzere çocuklara ve yetişkinlere yönelik kitaplar yazıyor.
başkan yardımcılığını yapmıştır. Brian May ve Patrick Moore ile birlikte yaptıkları da dahil,
birçok astronomi kitabında çalışmıştır.
6
İÇİNDEKİLER
10 GİRİŞ 26 Hareket Etmeyen
Yıldızlar Tekdüze Batıya
Doğru Gider
MİTTEN BİLİME
Dünya'nın Dönüşü
TELESKOP
Ay' la İlgili Teoriler Leke
Venüs ' ün Geçişi
DEVRİMİ
24 Göksel Şeyler Teorisine
Yararlı Her Şey 65 Satürn'ün Etrafında Yeni
Bilgiyi Pekiştirme
1 550-1 750 Uydular
Satrün Halkalarını
Gözlemlemek
44 Yeni ve Sıra Dışı Bir
Yıldız Fark Ettim 66 Kütleçekim
,\
Tycho Modeli Gezegenlerin Devinimini
Açıklar
48 Mira Ceti Değişken Bir Kütleçekim Teorisi
Yıldızdır
Yeni Bir Yıldız Türü 74 Kuyrukluyıldızın 1758
� Yılında Geri Geleceğini
50 Gezegenin En Doğru Yolu Söylemeye Cesaret
Bir Elipstir Ediyorum
Eliptik Yörüngeler Halley Kuyrukluyıldızı
;@@���
..
Haritası � _<�
ATOMLAR,
Element Fabrikalarıdır
182 Yıldızlarda Enerji Kaynağı Nükleosentez
Nükleer Füzyondur
YILDIZLAR VE Enerji Üretimi 200 Yıldız Oluşumu Alanları
GALAKSİLER
Yoğun Molekül Bulutları
184 Gezegenlerin Ötesinde Bir
EVREN'DE YENİ
Vardır
Kuiper Kuşağı
PENCERELER
146 Uzay v e Zaman ile
Kütleçekimin Maddeden
Ayrı Bir Varoluşu Yoktur
Görelilik Teorisi
1 950-1 975
154 Göreliliğin Kesin Bir 206 Güneş Sisteminin Etrafını
Çözümü Kara Delikleri Geniş Bir Bulut Sarar
Ongörür Oort Bulutu
Uzayzamanda Eğriler
207 Kuyrukluyıldızlar Kirli
156 Sarmal Bulutsular Yıldız Kartoplarıdır
Sistemleridir Kuyrukluyıldızların Bileşimi
Sarmal Galaksiler
208 Yıldızlara Giden Yol
162 Yıldızlar Hidrojen ve Açıktır
Helyumla Doludur Sputnik ' in Fırlatılması
Yıldız Bileşimi
210 Yıldızlararası İletişim
164 Galaksimiz Dönüyor Arayışı
Samanyolu'nun Şekli Radyo Teleskopları
9
222 Patlamalı
Yaratılışımızdan Kalan
ZAFERİ 312 Güneş Sisteminin Şiddetli
Doğuşu
Bir Fısıltı Okyanusu 1 975-ŞiMDi Nice Modeli
Büyük Patlama Arayışı
314 Güneş Sisteminin
260 Büyük Bir Dev Gezegen Tuhaflığına Yakından
228 Dünya-Dışı Zeka Arayışı, Turu Bakalım
Kendimizi Aramaktır Güneş Sistemini Araştırmak Plüton'u İncelemek
Diğer Gezegenlerde Yaşam
268 Evren'in Çok Büyük 318 Mars'ta Bir Laboratuvar
236 Yeni Bir Yıldız Türü Olmalı Bölümü Kayıptır Mars'ı Araştırmak
Kuasarlar ve Pulsarlar Kara madde
326 Gökyüzündeki En Büyük Göz
240 Galaksiler Zamanla 272 Negatif Bası�çlar İtici Uzayın Daha İlerisine Bakmak
Değişir Kütleçekim Uretir
Yıldız Evrimini Anlamak Kozmik Şişme 328 Uzayzamanda Dalgacıklar
Kütleçekim Dalgaları
242 Ay'a Gitmeyi Uygun 274 Galaksiler Kabarcığa
Buluyoruz Benzer Yapılar Üzerinde
Uzay Yarışı Gibi Görünüyorlar
Kızıla Kayma Araştırmaları
332 REHBER
250 Gezegenler Bir Toz ve
276 Yıldızlar İçten Başlayıp
340 SÖZLÜK
Gaz Diskinden Oluştu
Bulutsu Varsayımı
Dışa Doğru Oluşur
Dev Molekül Bulutlarının İçi
344 DİZİN
252 Güneş Nötrinoları, Ancak
280 Zamanda Kırışıklıklar
352 TEŞEKKÜR
Çok Büyük Bir Dedektörle CMB'yi Gözlemlemek
Görülebilir
Homestake Deneyi 286 Kuİper Kuşağı Gerçektir
Neptün' ün Otesini Araştırmak
254 Göremediğimiz Bir Yıldız
Kara Delikleri Keşfetmek 288 Pek Çok Yıldızın
Yörüngesinde Gezegenler
255 Kara Delikler Işınım Yayar Döner
Hawking Işınımı Öte-Gezegenler
1 2 GİRİŞ
arih boyunca astronominin biri, hiç anlamadığımız bir şeydir: kültürel bir kaynak olduğunu göste
''
Zamanın kafa karıştırıcı kozmik so gecede, Samanyolu'nun gökyüzün
ruları, her zaman onları yanıtlaya de muhteşem bir yay çizdiği berrak
cak büyük düşüncelere ilham ver bir gökyüzünü ilk kez görünce heye
miştir. Binlerce yıl boyunca meraklı canlanmaz. Atalarımız, başları üze
ve yaratıcı zihinleri harekete geçir rindeki büyük gök kubbede düzen
miş ve felsefede, matematikte, tek ve anlam ararken, merak ile huşu
nolojide ve gözlem tekniklerinde çı nun bir karışımıyla hareket ettiler. Felsefe bu büyük kitapta,
ğır açıcı ilerlemelere yol açmıştır. Gökyüzünün gizemi ve ihtişamı, gözlerimizin önünde sürekli
Tam yeni bir atılım kütleçekim dal tinsel ve ilahi olanla açıklandı. Ama
açık duran Evren' de yazılıdır.
''
galarını açıklayacak gibi olurken, aynı zamanda tekrarlayan döngüle
Galileo Galilei
başka bir keşif yeni bir muammayı rin düzenliliği ve öngörülebilirliği,
ortaya atıyor. Teleskoplarla ve çeşitli akan zamanı işaretlemek gibi ya
türden dedektörlerle gördüğümüz şamsal pratik yararlar da sağladı.
şekliyle Evren'in bilinen bileşenle Arkeoloji, tarihöncesi zamanda
riyle ilgili bütün öğrendiklerimize bile, astronomik fenomenlerin Dün
rağmen, en büyük keşiflerimizden ya'nın her tarafında toplumlar için
GİRİŞ 13
••
kullanan astroloji ile astrolojinin da da bir tur atması için geçen zaman
yandığı astronomi arasında çok az ve Ay'ın bir aylık evreleri. Dün
ayrım vardı. Saf meraktan çok astro ya'nın, Güneş'in ve Ay'ın uzayda
lojinin ihtiyaçları, gökyüzünün göz bileşik devinimi, denizciler ve deniz
lemlenmesine gerekçe oldu. Ne var kıyısında yaşayan topluluklar için
ki, 17. yüzyılın ortasından itibaren çok önemli olan okyanus gelgitleri Bir keşif yaptığınızda keşfi
bilimsel bir faaliyet olarak astrono nin zamanını ve büyüklüğünü de tanıyacak hayal gücüne
sahip olmalısınız.
''
mi, geleneksel astrolojiden ayrıldı. belirler.
Bugün astronomlar, bilimsel kanıt Astronomi navigasyonda da eşit Clyde Tombaugh
lara dayanmadığı için astrolojiyi ölçüde önemli bir rol oynadı; yıldız
reddederler ama paha biçilmez ta lar, denizde her yerden görülebilen
rihsel kayıtlar bıraktıkları için geç (bulutlar izin verdikçe) referans nok
mişin astrologlarına minnettar ol tası işlevi görüyordu. 1675'te Britan
maları için haklı nedenleri de vardır. ya kralı II. Charles, Londra'ya yakın
14 GiRİŞ
uzaydan çektiği "Mavi Mermer" ve Evrensel bir laboratuvar 2015'te, uzayzamanın dokusunda
"Earthrise" gibi simgesel görüntü Astronomiyle uğraşmanın çok iki kara deliğin kaynaşmasıyla mey
lerden daha güçlü bir biçimde gös önemli bir nedeni daha vardır. Ev dana gelen dalgacıkların, kütleçe
teren hiçbir şey yoktur. Bu fotoğraf ren; maddenin, zamanın ve uzayın kim dalgalarının ilk kez saptanma
lar, Dünya'nın uzayda kendi halinde temel doğasının araştırıldığı büyük sıyla birlikte Einstein'ın teorisi bir
sürüklenen küçük bir gezegen oldu bir laboratuvardır. Akla sığmayacak kez daha doğrulandı.
ğunu bize hatırlatıyor. Dünya yüze kadar büyük zaman, mesafe ve bü
yinin sakinleri olarak, atmosferin ve yüklük ölçekleri, çok aşırı yoğunluk, Gözlem yapma zamanı
Dünya'nın manyetik alanının sağla basınç ve ısı, Dünya' da kolayca can Bilim insanlarının düşünceleri sına
dığı koruma bize güvende olduğu landırabileceğimiz koşulların çok mak ve yeni fenomenler aramak için
muzu hissettirebilir; ama enerji ötesindedir. Dünya'ya bağlı bir de kullandıkları ana yöntemlerden biri,
yüklü parçacıkların ve ışınımın tah neyde bir kara deliğin öngörülen deneyler tasarlamak ve bu deneyleri
rip ettiği sert bir uzay çevresinin in özelliklerini sınamak ya da bir yıldız kontrollü laboratuvar koşullarında
safına kalmış durumdayız ve kaya patladığında olanları izlemek ola gerçekleştirmektir. Ne var ki, robot
larla çarpışma tehlikesiyle karşı kar naksızdır. larla deney yapılacak kadar yakın
şıyayız. Bu çevreyi ne kadar çok ta Astronomik gözlemler, Albert olan Güneş Sistemi hariç, astro
nırsak, potansiyel tehditlerle başa Einstein'ın genel görelilik teorisinin nomlar çok büyük ölçüde, Dünya'ya
çıkmak için o kadar iyi donanımlı öngörülerini görkemli bir biçimde ulaşan temel parçacıkları ve ışınımı
oluruz. doğruladı. Einstein'ın teorisi, kendi toplama pasif rolüne razı olmak zo
sinin de işaret ettiği gibi, New rundadırlar. Astronomların temel
••
ton'un kütleçekim teorisinin yeter becerisi, neyin, nasıl ve ne zaman
siz kaldığı noktada Merkür'ün yö gözlemleneceğiyle ilgili bilinçli ter
rüngesindeki görünür anormallikle cih yapmaktır. Örneğin, teleskobik
ri açıklıyordu. 1 919 'da Arthur Ed veri toplama ve analizi yoluyla, ga
dington bir tam Güneş tutulmasın laksilerin dönüşü ölçülebildi. Bu da,
dan yararlanıp, ışık Güneş' in kütle hiç umulmadık bir biçimde, görün
Evren' in sonsuzluğunun çekim alanından geçtiğinde, tıpkı mez "kara madde"nin var olması ge
ne kadar harika ve şaşırtıcı göreliliğin öngördüğü gibi, yıldız rektiğini keşfetmeye yol açtı. Bu şe
ışığı yollarının düz bir çizgiden na kilde, astronominin temel fiziğe kat
bir düzeni var.
''
sıl saptığını gözlemledi. Sonra kısı çok büyük olmuştur.
Christiaan Huygens
1979'da, gözlem hattı boyunca bir
galaksinin varlığı nedeniyle bir kua Astronominin kapsamı
sarın görüntüsünün iki katına çıktı 19. yüzyıla kadar astronomlar gök
ğı görülünce bir kütleçekimsel kırıl cisimlerinin yalnızca konumlarını
manın ilk örneği saptandı; yine gö ve hareketlerini gösterebiliyorlardı.
reliliğin öngördüğü gibi. En son Bu durum, Fransız filozof Auguste
Comte'un 1842 'de, gezegenlerin ya "uzay bilimi." Bu, 20. yüzyılın orta !anmakta gecikmediler. Astronomi,
da yıldızların bileşimini belirleme sında "uzay çağı"nın yerleşmesiyle "büyük bilim"in somut örneği ve bü
nin hiçbir zaman olanaklı olmayaca filizlenen pratik uygulamaların ve yük ölçekli işbirliğidir.
ğını ifade etmesine yol açtı. Yirmi teknolojinin bileşimidir. Evren' deki yerimizi anlamak,
yıl kadar sonra, yeni tayf analizi tek kendimizi anlamamızın özüdür: ya
nikleri, yıldızların ve gezegenlerin Bilimin işbirliği şamı destekleyen bir gezegen ola
fiziksel doğasını araştırma olanağı Güneş Sisteminin dünyalarını araş rak Dünya'nın oluşumu; Güneş Sis
nı sağlamaya başladı. Bu yeni alanı tıracak her uzay teleskobu ve her temini oluşturan kimyasal yapı taş
geleneksel astronomiden ayırt et görev, uzay biliminden yararlanır; larının yaratılması ve bir bütün ola
mek için yeni bir sözcük icat edildi: bu yüzden onu bazen, astronomiden rak Evren'in kökeni. Astronomi, bu
astrofizik. ayırmak zordur. Bu, diğer alanlarda, büyük düşüncelerle başa çıkmanın
Astrofizik, 20. yüzyılda Evren'in özellikle teknoloji ve matematik ala aracıdır.•
incelenmesinde birçok uzmanlık ala nındaki gelişmelerin, astronomiyi
nından yalnızca biri oldu. Astrokim ileri itmede ne kadar önemli olduğu
ya ve astrobiyoloji, daha yakın zama nun yalnızca bir örneğidir. Astro
nın uzmanlık alanlarıdır. Bunlar, bir nomlar, birkaç teknolojik ilerlemeyi
bütün olarak Evren'in kökenini ve belirtmek gerekirse, teleskoplardan,
evrimini araştıran kozmolojinin ve fotoğraftan, ışınımı saptamanın
astronominin özellikle Güneş Siste yeni yollarından, dijital hesaplama
mindeki cisimlerin hareketiyle ilgile ve veri işlem yöntemlerinden yarar-
nen gök mekaniğinin parçalarını
••
oluştururlar. "Gezegen bilimi" terimi,
Dünya da dahil gezegen araştırmala
rının her yanını kapsar. Güneş fiziği
de önemli bir disiplindir.
••
tırmanın bu kadar çok dalı ortaya
çıkınca, "astronomi" sözcüğünün Percival Lowell
anlamı da evrime uğrayıp, Evren
araştırmalarının tamamını kapsa
yan kolektif bir ad oldu. Bununla bir
likte, yakından bağlantılı bir konu,
astronomi başlığı altına girmez:
••
MO ..-ı MS
1 8 GİRİŞ
i
MÖ Y. 550 Mö350 MÖ Y. 200
MÖ Y. 530 MÖ Y. 220 MS Y. 1 50
odern astronominin üze kadar astronominin temelini oluş daha sonra Hıristiyan teolojiyle bü
Aristoteles'in inançları
tünleştirildi.
Geometrik düzen
Mezopotamya'da Babilliler, karma Aristoteles Platon'un öğrencisiy Matematiksel olarak Yunan astrono
şık aritmetik kullanarak göksel di ve ikisi de, doğal Dünya'nın "ka misinin çoğu geometriye, özellikle
tahminlerde bulunma konusunda os"a karşıt olarak "kozmos" olduğu en kusursuz şekil sayılan daireler
oldukça becerikli olmalarına rağ na inanan Pisagor ve takipçilerinin içinde devinime dayanmaktaydı.
men, astronomileri mitolojiye da düşüncesinden etkilendi. Yani onla Gezegenlerin konumlarını öngör
yanmaktaydı ve meşguliyetleri, ke ra göre doğal Dünya, anlaşılmaz mek için, dairesel devinimlerin bir
hanette bulunmakla ilgiliydi . Onla değil rasyonel bir biçimde düzenli leştiği ayrıntılı geometrik şemalar
ra göre gökyüzü, insanların rasyo dir. yaratıldı. MS 150'de İskenderiye'de
nel soruşturma kapsamının dışın Aristoteles göksel dünyaların, çalışan Yunan kökenli-Mısırlı astro
da, tanrılara ait bir 8.lemdi. insanın deneyim dünyasından farklı nom Ptolemaios, Yunan astronomi
Yunanlar ise aksine, gökyüzün olarak, değişmez ve kusursuz olduk sinin nihai külliyatını bir araya top
de gözlemlediklerini açıklamaya larını söyledi ve "sağduyu"yla tutarlı ladı. Ne var ki, MS 500'e gelindiğin
çalıştılar. Miletoslu Thales (MÖ Y. düşünceler öne sürdü. Bu, diğer şey de astronomiye Yunan yaklaşımı,
624-Y. 546), doğada mantıksal mu lerin yanı sıra, Dünya'nın durağan hızını kaybetmişti. Aslında Ptole
hakemeyle açığa çıkarılabilen de ve Evren'in merkezi olduğu anlamı maios'tan sonra neredeyse 1400 yıl
ğişmez ilkeler bulunduğunu düşü na geliyordu. Aristoteles'in felsefesi boyunca, bu gelenekte astronomiyle
nen filozofların ilki sayılır. İki yüz tutarsızlıklar içermesine rağmen, ilgili anlamlı hiçbir yeni düşünce or
yıl sonra Aristoteles'in öne sürdü bilim için en kabul edilebilir düşün taya çıkmadı. Çin'de, Hindistan'da
ğü teorik düşünceler, 16. yüzyıla ce çerçevesi olarak benimsendi ve ve İslam dünyasında büyük kültür-
MİTTEN BİLİME 1 9
Aryabhatiya'da Hint
astronom Aryabhata, İtalyan bilgin Cremonah
Dünya döndüğü için Gerard, Ptolemaios'un Moğol hükümdarı Uluğ
yıldızların gökyüzünde Almagest'i de dahil, Arapça Bey, Almagest 'te bulunan
hareket ettiğini öne metinleri Latinceye çevirerek yıldız konumlarının
sürer. Avrupa'nın hizmetine sunar. çoğunu düzeltir.
1
MS 499 Y.
i1 1 80 j
1437
J
Arap bilgin İbnü'l
Heysem,
ı
Çinli astronom Guo
Shoujing, Güneş yılının
Nicolaus Copernicus'un
Güneş-merkezli bir
Ptolemaios'un Evren süresini doğru bir Evren'in ana hatlarını
modelini biçimde ölçer. çizen kitabı De
karmaşıklığından ötürü revolutionibus orbium
eleştiren bir eser çıkarır. coelestium'u yayımlanır.
ler, Avrupa'da astronominin çok az nüs'ten daha parlak olmasına rağ Ptolemaios'un geometrik kurguları,
ilerleme kaydettiği yüzyıllarda kendi men, Avrupa'da ona ilişkin hiçbir ilk Yunan filozofların amacını ger
geleneklerini bağımsız olarak geliş kayıt yoktur. çekleştiremedi: temelde yatan basit
tirdiler. Çinli, Arap ve Japon astro ilkeleri bularak doğayı açıklama
nomlar ünlü Yengeç Bulutsusunu Öğrenmenin yaygınlaşması amacı. Copernicus, Güneş-merkezli
meydana getiren Boğa Takımyıldı Sonunda Yunan bilimi dolambaçlı bir yöntemin çok daha basit bir sis
zında 1054 süpernova kaydetti. Ve- bir yoldan Avrupa'ya geri döndü. tem üretebileceğini sezgisel olarak
MS 740'tan itibaren Bağdat, İslam biliyordu ama sonunda dairesel de
''
dünyası için büyük bir öğrenim vinimi terk etmek istememesi, ger
merkezi oldu. Ptolemaios'un külliya çek bir başarıyı engelledi. Yine de,
tı Arapçaya çevrildi ve Arapça baş astronomik düşüncenin temelinde
lığıyla, Almagest olarak tanındı. 12 . fiziksel gerçeklik olması gerektiğine
yüzyılda Arapça birçok metin Latin ilişkin mesajı çok önemli bir anda
Astronomun görevi, dikkatli ve
ceye çevrildi ve böylece, Müslüman ortaya çıktı ve teleskobik devrime
uzman incelemeyle göksel bilginlerin yazılarının yanı sıra, zemin hazırladı. •
devinimlerin tarihini Yunan filozofların mirası da Batı Av
hazırlamaktır.
''
rupa'ya ulaştı.
Nicolaus Copernicus 15. yüzyılın ortasında matbaa
nın icadı, kitaplara erişimi kolaylaş
tırdı. 1473 'te doğan Nicolaus Coper
nicus, ömrü boyunca kitap topladı;
topladıkları arasında Ptolemaios'un
eserleri de vardı. Copernicus'a göre
20
DUNYANIN
••
HAREKET ETMEDİGİ
BELLİDİR
YER-MERKEZLİ MODEL
Y ''
unan adası Samoslu bir ast
KISACA ronom ve matematikçi olan
Aristarkhos, Evren'in mer
A STRONOM
kezinde Dünya'nın değil Güneş'in
Aristarkhos (Mö 310-230)
bulunduğunu ve Dünya'nın Gü
ÖNCE neş' in etrafında döndüğünü öne
Aristarkhos, Kopernikçi
Mö 430Kratonlu Philolaos, sürdüğü bilinen ilk kişidir.
Aristarkhos'un bu konudaki dü
varsayımın gerçek mucidiydi.
Evren' in merkezinde büyük bir
şüncesinden, başka bir Yunan ma Sir Thomas Heath
''
ateş olduğunu, Güneş'in,
Matematikçi ve bilim insanı
Ay'ın, Dünya'nın, beş tematikçinin, Arkhimedes' in bir ki
gezegenin ve yıldızların onun tabında söz edilir; Kum Cetveli'nde
etrafında döndüğünü öne Aristarkhos'un "sabit yıldızlar ve
sürer. Güneş hareketsiz kalır" ve "Dünya
Güneş' in etrafında döner" diye bir
Mö 350 Aristoteles, Dünya'nın
varsayım formüle ettiğini belirtir.
Evren'in merkezinde olduğunu
ve diğer her şeyin onun
Modaya uymayan düşünce Aristarkhos, yıldızların daha
etrafında döndüğünü açıklar. Aristarkhos, en az bir astronomu - önce hayal edilenden çok daha uzak
SONRA MÖ ikinci yüzyılda yaşayan Seleu olduklarına da inanıyordu. Güneş'in
MS 150 Ptolemaios, Dünya keialı Selevkos- Güneş-merkezli ve Ay'ın uzaklıklarını ve Dünya'ya
merkezli (yer merkezli) bir Evren görüşünün doğruluğuna göre büyüklüklerini hesapladı. Ay' la
Evren modeli tarif eden ikna etti; ama onun dışında, dü ilgili hesapları makul ölçüde doğ
Almagest'i yayınlar. şünceleri fazla kabul görmemiş gibi ruydu ama Güneş'in uzaklığını,
görünüyor. Ptolemaios'un zama esas olarak bir ölçümündeki yanlış
1453 Nicolaus Copernicus, nında, MS 150 civarında, egemen lıktan ötürü eksik hesapladı. •
Güneş-merkezli bir Evren görüş hala yer-merkezliydi (Dün
önerir. ya-merkezli) ve 15. yüzyılda, Nico
1838 Alman astronom laus Copernicus Güneş-merkezli
Friedrich Bessel paralaks bakış açısını canlandırana kadar
olarak bilinen bir yöntem öyle kaldı.
kullanarak bir yıldızın
uzaklığını doğru ölçen ilk kişi Aynca bakınız: Yer merkezli model 20 Bilgiyi pekiştirme 24-25
• •
EKİNOKSLAR
ZAMANLA
HAREKET
DEGİŞKEN YILDIZLAR
EDER
������
''
yalpalamayı Dünya'nın ulaştığı gökküredeki konumlardır.
ekseninin bir devinimi olarak Ekinoksların yalpalaması, bu iki
açıklar. noktanın yıldız konumlarına göre
kademeli sürüklenmesine işaret
1687 Isaac Newton eder.
yalpalamanın kütleçekimin bir Hipparkhos bu yalpalamayı,
Çalışkan ve büyük bir
sonucu olduğunu kanıtlar. gerçek olduğuna ve Dünya'nın et
hakikat aşığı.
rafında döndüğüne inandığı gök
''
1718 Edmond Halley, gök
Ptolemaios
kürede referans noktaları ile kürenin hareketinde bir "sendele
Hipparkhos'u tarif ediyor
yıldızlar arasındaki göreli me"ye bağlar. Şimdi sendelemenin,
devinimden ayrı olarak, Dünya'nın dönüş ekseninin yöneli
yıldızların birbirlerine göre minde olduğu, Güneş'in ve Ay'ın
kademeli bir devinime sahip kütleçekim etkisinden kaynaklan
olduklarını keşfeder. Bunun dığı biliniyor. •
nedeni, farklı yönlerde ve farklı
hızlarda hareket ediyor Ayrıca bakınız: Kütleçekim teorisi 66-73 • Halley kuyrukluyıldızı 74-77
olmalarıdır.
M iTTEN BİLiME 23
""
AYIN PARLAKLIGINI,
ÇÜNEŞİN IŞINIMI
URETIR
AYLA İLGİLİ TEORİLER
Ç
''
i n imparatoru An-ti'nin sa
KISACA rayında baş astrolog olan
Zhang Heng, becerikli bir
ASTRONOM
matematikçi ve dikkatli bir gözlem
Zhang Heng (Ms 78-139)
ciydi. 2500 "parlak ışıltılı" yıldız ka
ÖNCE talogladı ve 11.520 "çok küçük" yıl Güneş ateş gibidir ; Ay su
Mö 140 Hipparkhos tutulmaları dız olduğunu hesapladı.
gibidir. Ateş ışık verir,
öngörmenin yollarını keşfeder. Aynı zamanda seçkin bir şair
su ışığı yansıtır.
''
olan Zhang astronomik düşüncele
Mö 1. yüzyıl Jing Fang, Ay'ın rini mecazla ve teşbihle ifade etti. ZhangHeng
ışığının Güneş'in yansıyan Ling Xian ya da Evren'in Ruhsal Ya
ışığı olduğunu ifade eden pısı adlı incelemesinde Dünya'yı
"ışıma etkisi" teorisini öne kozmosun merkezine yerleştirdi ve
sürer. "gök bir tavuk yumurtasına benzer
ve bir tatar yayı güllesi kadar yuvar
SONRA
laktır; Dünya yumurta sarısıdır,
MS 150 Ptolemaios, gök
merkezde tek başına duruyor" dedi. şamadığı bir Ay tutulmasını da tarif
cisimlerinin konumlarını
etti. Benzer şekilde başka gezegen
hesaplama cetvellerini hazırlar.
Şekli var ama ışığı yok lerin de tutulma yaşadığını fark etti.
11. yüzyıl Shen Kuo'nun Zhang, Ay'ın kendine ait ışığı olma Başka bir Çinli astronom, Shen
Dream Pool Essays kitabı, gök dığı, "su gibi" Güneş' i yansıttığı so Kuo 11. yüzyılda Zhang'ın çalışmala
cisimlerinin düz değil, top gibi nucuna vardı. Bu konuda, yüzyıl rını ilerletti. Shen, Ay'ın büyümesi
yuvarlık olduklarını açıklar. önce "Ay ve gezegenler Yin' dir; şe nin ve küçülmesinin, Ay ve Güneş'in
killeri vardır ama ışıkları yoktur" di küresel olduğunu kanıtladığını gös
1543 Nicolaus Copernicus'un
yen yurttaşı Jing Fang'ın teorilerini terdi. •
On the Revolutions of the
benimsedi. Zhang, "Güneş'e bakan
Celestial Spheres kitabı, tarafın tamamen aydınlık ve Gü
Güneş-merkezli bir sistemi neş'ten uzak olan tarafın karanlık"
tarif eder. olduğunu gördü. Dünya araya gir
1609 Johannes Kepler, serbest diği için Güneş'in ışığının Ay'a ula-
yüzen cisimler olarak
gezegenlerin hareketlerini Aynca bakınız: Copernicus modeli 32-39 • Eliptik yörüngeler 50-55
açıklar, elipsleri tarif eder.
24
••
GOKSEL ŞEYLER
TEORİSİNE YARARLI
HER ŞEY
BİLGİYİ PEKİŞTİRME
KISACA
ASTRONOM
Ptolemaios (Ms 85-165)
ÖNCE
MÖ 12. yüzyıl Babilliler,
yıldızları takımyıldızlar
şeklinde düzenler.
MÖ 350 Aristoteles yıldızların
yerlerinde sabit olduklarını ve
Dünya'nın durağan olduğunu
iddia eder.
Mö 135 Hipparkhos, 850'den
fazla yıldız konumunu ve
parlaklığını içeren bir katalog
çıkarır.
Y
unan kökenli-Mısırlı astro Bu 17. yüzyıl yıldız haritasında
SONRA
nom Ptolemaios, bilinen en Ptolemaios'un tasarladığı
MS 964 İranlı astronom
büyük eseri Almagest'te, takımyıldızlar kullanılıyor. Takımyıldız
es-Sufi, Ptolemaios'un yıldız başına yıldız sayısı ikiden
kataloğunu günceller. kendi zamanının bütün astronomik
(Küçükköpek) 42'ye (Kova) kadar
bilgisinin bir özetini çıkardı. Kendi değişiyor.
1252 İspanya, Toledo' da
ne ait radikal yeni düşünceler üret
Alfonso Cetvelleri yayımlanır.
mek yerine, daha önceki bilgiyi, özel
Bunlar, Ptolemaios'un
teorilerine dayanarak likle Almagest'teki pek çok hesapla Ptolemaios'un Güneş Sistemi
Güneş' in, Ay'ın ve manın temelini oluşturan yıldız ka nin merkezinde durağan bir Dünya
gezegenlerin konumlarını taloğunun sahibi Yunan astronom vardır ve gökyüzü günlük olarak
listeler. Hipparkhos'un eserlerini pekiştirdi onun etrafında döner. Modeli verile
ve onların üzerinde yükseldi. Ptole re uygun hale getirmek ve gezegen
1543 Copernicus, kozmosun
maios, gezegenlerin gelecekteki ko lerin konumlarının hesaplanmasın
merkezinde Dünya değil de
numlarını hesaplamak için gerekli da kullanmak için karışık eklemeler
Güneş olursa, gezegenlerin
hareketlerini öngörmenin çok matematiği de ayrıntılandırdı. Siste yapmak gerekiyordu; yine de 16.
daha kolay olduğunu gösterir. mi, astrologlar tarafından kuşaklar yüzyılda Copemicus kozmosun
boyunca kullanılacaktı. merkezine Güneş'i yerleştirinceye
MİTTEN BİLİME 25
Aynca bakınız: Yer merkezli model 20 Değişken yıldızlar 22
• • Copernicus
modeli 32-39 • Tycho modeli 44-47 Eliptik yörüngeler 50-55
•
Önemli eserleri
Y. MS 150 Coğrafya
Y. Ms.150 Almagest
Ptolemaios taş kaidenin Y. MS. 150 Tetrabiblos
tasarımını Almagest'te tarif eder.
0° ile 90° arasındaki açıları ölçen
bir aletti -kuadrant.
26
HAREKET ETMEYEN ••
YILDIZLAR TEKDUZE
BATIYA DOGRU GİDER
DÜNYA'NIN DÖNÜŞÜ
''
Ö 4. yüzyıldan 16. yüzyıla
KISACA
ASTRONOM
M kadar Batı dünyasında,
Dünya'nın durağan ve
Evren'in merkezinde olduğu görüşü
Aryabhata (Ms 476-550)
egemendi. Dünya'nın dönüyor olabi
ÖNCE leceğine ilişkin öneriler, Dünya'nın Aryabhata gezegenlerin
Mö 350 Platon'un öğrencisi yüzeyinde bulunan nesnelerin gerçek konumlarını ve
Herakleides Pontikos, uzaya uçuşmasına neden olacağı uzaklıklarını daha doğru
Dünya'nın günde bir kez kendi gerekçesiyle önemsenmedi. Ne var belirleyen döngüsel Hint
ekseni etrafında döndüğünü ki, Hindistan' da Aryabhata adlı bir astronomisinin babasıydı.
astronom, geceleyin gökyüzünde
''
öne sürer. Daha yetkin sayılan Helaine Selin
Aristoteles'le çeliştiği için, bu yıldızların hareketinin, uzak bir kü Astronomi tarihçisi
rede yıldızların Dünya'nın etrafında
düşünce yaygınlaşmaz.
dönmesinden değil, bizzat Dün
Mö 4. yüzyıl Aristoteles, ya'nın dönmesinden kaynaklandığı
Dünya'nın uzayda durağan na inanıyordu.
olduğunu açıklar.
Yanıltıcı bir hareket
SONRA kitap, Arap astronomisini büyük öl
Aryabhata'ya göre yıldızlar dura
Ms 950 İranlı astronom ğandı ve görünürde batıya doğru çüde etkiledi.
es-Siczi, Dünya'nın döndüğü hareketleri bir yanılsamaydı. Dönen Aryabhata, diğer başarıların
düşüncesini destekler. Dünya fikri, 17. yüzyıl ortasına kadar yanı sıra, yıldız gününün uzunluğu
1543 Nicolaus Copernicus -Nicolaus Copernicus'un bu düşün nu (Dünya'nın yıldızlara göre tam
Dünya'nın, Güneş-merkezli ceyi onaylamasından bir yüzyıl son bir dönüş yaptığı süre) yüksek bir
Evren modelinin bir parçası rasına kadar- fazla kabul görmedi. doğruluk derecesiyle hesapladı ve
olarak döndüğünü açıklar. Aryabhata'nın başarıları önemliydi. astronomik cetveller hazırlamanın
Aryabhatiya kitabı 6. yüzyılda en özgün ve doğru yollarını geliştirdi. •
1851 Leon Foucault'nun önemli astronomi eseriydi. Özünde
sarkacının Paris'teki ilk astronominin ve ilgili matematiğin
gösterimi, Dünya'nın temellerine ilişkin bir özet olan
döndüğünün ilk bilimsel
kanıtını sunar. Aynca bakınız: Yer merkezli model 20 • Copernicus modeli 32-39 •
•• •• ••
GECE GOKYUZUNDE
KÜÇÜK B İ R BULUT
GALAKSİLERİ EŞLEME
Ç İ N İ Ç İ N YEN İ
B İ R TAKV İ M
GÜNEŞ YILI
G
eleneksel Çin takvimi, hesaplamaları, Batı'dan ilerideydi:
KISA Güneş ve Ay çevrimlerinin 50 yıl sonra Julius Caeasar aynı pe
karmaşık bir karışımıdır; riyodu kullanıp, Roma İmparatorlu
ASTRONOM
Güneş-kaynaklı mevsimlere karşılık ğu'nun Julius (Jülyen) sistemini ya
Guo Shoujing (1231-1314)
gelen 12 ya da 13 kameri ay vardır. rattı.
ÖNCE İlk kez MÖ 1. yüzyılda, Han Hane Moğol önderi Kubilay Han
Mö 100 Han Hanedanından danı döneminde resmileştirilmişti 1276 ' da Çin'in çok büyük bölümü
İmparator Wu, Güneş yılını ve 365,25 günlük (365 gün 6 saat) nü fethettiği sırada, ilk takvimin bir
temel alan Çin takvimini kabul bir Güneş yılı kullanıyordu. Çin'in çeşidi, Daming takvimi, kullanılı
eder. yordu ama çok eskiydi ve düzeltil
mesi gerekiyordu. Kubilay Han,
MÖ 46 Julius Caesar, 365 gün Shoushi ("iyi düzenli") takvimi ola
6 saatlik bir yıl kullanan Roma rak bilinen yeni, daha doğru bir
takvimini düzeltir ve her dört takvimle otoritesini kabul ettirme
yılda bir artık bir gün ekler. ye karar verdi. Bu takvimi yaratma
görevi, Kubilay'ın Çinli baş astro
SONRA
nom Guo Shoujing'e verildi.
1437 Timurlu hükümdarı
astronom Uluğ Bey, 50 metrelik Yılı ölçmek
bir Güneş saati mili kullanarak Guo'nun işi, Güneş yılının süresini
Güneş yılını 365 gün, 5 saat, ölçmekti ve bunun için, bir gün Be
49 dakika 15 saniye olarak ijing (Pekin) olarak anılacak yeni
ölçer. imparatorluk başkenti Hanbalık'ta
1582 Papa Gregorius, 365,25 ("Han'ın Kenti") bir gözlemevi
günlük bir yıl kullanarak - kurdu. Gözlemevi, o sırada Dün
Guo'nun Shoushi takvimiyle ya' daki en büyük gözlemevi olabilir.
Matematikçi Wang Chun'la bir
aynı yıl- eski Julius takvimini
likte çalışan Guo, yıl boyunca Gü
düzelten Gregoryen takvimi
neş 'in devinimini izleyen bir dizi
benimser.
gözlem yapmaya başladı.
Eğitimli bir mühendis olan Guo
İkisi Çin' i dolaşıp 26 gözlemevi
Shoujing, gök cisimlerinin konumlarını
modellemek için kullanılan bir alet olan daha kurdu. 1279'da bir ayın 29,
çemberli kürenin suyla çalışan bir 530593 gün ve gerçek Güneş yılı
versiyonunu icat etti. nın 365, 2524 gün (365 gün, 5 saat,
MİTTEN BİLİME 29
Aynca bakınız: Değişken yıldızlar 2 2 • Gelişmiş aletler 30-31 • Zu Chongzhi (Rehber) 334
Dayanıklı takvim
Büyük bir teknolojik yenilikçi olan
Guo, birçok yeni gözlem aygıtı icat
etti ve Kubilay Han yönetiminde
Çin'e gelmeye başlayan İran dona
nımını güçlendirdi. En önemlisi,
daha önceki İran tasarımından beş
kat daha uzun olan ve ölçü işaretli
yatay bir çubuğu bulunan 13,3
metre yüksekliğinde dev bir Güneş
saati mili inşa etti. Bu aygıt,
Guo'nun Güneş'in açısını daha
doğru ölçmesine olanak sağladı. yerel ya da eski takvim olarak bili
Shoushi takvimi, o sırada dünya nen geleneksel takvim Çin kültü
daki en doğru takvim olarak görül ründe hala bir rol oynar ve düğünler,
dü. Başarısının bir tanığı olarak, aile kutlamaları ve resmi tatiller için
363 yıl boyunca kullanılmaya en uğurlu tarihleri b elirler. •
Guo Shoujing Guo Shoujing, Çin'in kuzeyinde , bir kanal inşa etmekle görevlen
Moğolların bölge üzerindeki dene dirildi. 1 2 90 'larda, o sırada
timlerini pekiştirmekte olduğu yıl Han'ın baş bilim ve mühendislik
larda yoksul bir ailede dünyaya danışmanı olan Guo, Hanbalık'ı,
geldi. 14 yaşında oldukça ileri bir Yangtze ve diğer büyük ırmakla
su saati yapan dahi çocuk Guo, de rı birbirine bağlayan eski Büyük
desinden matematik, astronomi ve Kanal sistemiyle birleştirdi. Guo,
hidrolik öğrendi. İmparatorun baş astronomik çalışmalarını sürdür
mimarı Liu Bingzhong'un yanında menin yanı sıra, bütün Çin'de
çalışan bir mühendis oldu. 1 2 5 0 'le benzer sulama ve kanal projeleri
rin sonunda Kubilay Han tahtı ele nin denetimini de üstlendi; teo
geçirdi ve şimdi Beijing olarak bili rik ve teknolojik yenilikleri,
nen yeni başkent Hanbalık'ı inşa öldükten sonra yüzyıllar boyun
etmek için, Sarı Irmak'a yakın ca Çin toplumunu etkilemeye de
Dadu kasabasının etrafındaki böl vam etti.
geyi tercih etti. Guo, yeni kente
dağlardan kaynak suyu getirecek
30
PTOLEMAİOS'UN
KATALOGUNDAKİ BÜTÜN
YILDIZLARI YENİDEN
GÖZLEMLEDİK
GELİŞMİŞ ALETLER
''
Dinler dağılır, krallıklar
parçalanır ama bilim
eserleri bütün çağlarda
varlığını sürdürür.
Uluğ Bey
••
SO N UNDA
•• •
'
•
EVREN' iN •
YERLE TIRECEGiz
COPERNICUS MODELİ
1 5.
34 COPERNICUS MODELİ
••
yüzyıl Avrupasında pek çok
KISACA kişiye göre, Dünya'nın koz
mostaki yeriyle ilgili sorular 2.
ASTRONOM
yüzyılda, Aristoteles' in öne sürdüğü
Nicolaus Copernicus
düşüncelerde düzeltmeler yapan
(1473-1543)
Yunan kökenli-Mısırlı matematikçi Hiçbir keşif ve kanı, insan
ÖNCE Ptolemaios tarafından yanıtlanmıştı.
ruhunu Copernicus'un
Mö v. 350 Aristoteles Evren'in Bu düşünceler Dünya'yı kozmosun
öğretisinden daha fazla
merkezine Dünya'yı yerleştirir. merkezine yerleştirmekteydi ve Kili
etkilememiş olabilir.
''
senirı resmi onay mührünü de taşı
Mö v. 270 Aristarkhos, yordu. Arıcak, bu inanca ilk gerçek Johann von Goethe
yıldızların çok uzakta olduğu meydan okuma, Kilisenin içinde bir
Güneş-merkezli bir Evren şahsiyetten, Polonyalı rahip Nicolaus
önerir. Copernicus'tan geldi.
MS v. 150 Ptolemaios
Almagest'i yayımlar. Durağan bir Dünya
ArisLoteles ' in ve Ptolemaios'un tarif
SONRA ettiği Evren versiyonuna göre görünen o ki, Kitabı Mukaddes de
1576 İngiliz astronom Thomas Dünya, Evren'in merkezinde dura Güneş'in hareket ettiğini, Dün
Digges Copemicus sistemini ğan bir noktaydı; diğer her şey onun ya'nın etmediğini söylüyordu; bu
düzeltmeyi, dış kenarını atıp etrafında dönüyordu ve yıldızlar, yüzden, bu görüşle çelişen herkes,
yerine yıldızlarla dolu sınırsız Dünya'nın etrafında hızla dönen sapkınlıkla suçlanabilirdi.
bir uzay koymayı önerir. büyük, görünmez , uzak bir kürede
sabitti. Güneş, Ay ve gezegenler de Dırdırcı kuşkular
1605 Johannes Kepler farklı hızlarda Dünya' nın etrafında Dünya-merkezli ya da Güneş-mer
yörüngelerin eliptik olduğunu dönüyordu. kezli Evren modeli, hiçbir zaman
keşfeder. Bu Evren düşüncesi sağduyuyu herkesi ikna etmemişti; aslında 1 800
1610 Galileo Galilei Venüs'ün doğrular görünmekteydi. Her şey yıldan fazla bir süre boyunca bu ko
evrelerini ve Jüpiter' in aylarını den önce dışarıda durup gökyüzüne nuyla ilgili kuşkular zaman zaman
keşfeder, Güneş merkezli bakmak yetiyordu; Dünya' nın bir yüzeye çıkmıştı. En ciddi kuşkular,
yerde durduğu, diğer her şeyin do gezegenlerin hareketlerini ve görü
görüşü güçlendirir.
ğudan doğup, gökyüzünden geçe nümlerini öngörmekle ilgiliydi. Aris
rek batıdan battığı apaçıktı. Dahası, toteles' in Dünya-merkezli Evren
versiyonuna göre gezegenler -diğer Ptolemaios, her bir gezegenin ilmek denilen küçük bir daire içinde
bütün gök cisimleri gibi- Dünya'nın hareket ettiğini önererek Aristoteles'in yer-merkezli modelindeki bazı
etrafında her biri kendi sabit hızıyla anormallikleri halletmeye çalıştı. Her ilmek, taşıyıcı çember (deferent)
denilen bir küreye yerleşiktir. Her gezegenin taşıyıcı çemberi, Dünya'nın
dönen görünmez eş-merkezli kürele
uzaydaki konumundan biraz kaymış bir noktanın etrafında dönüyordu. Bu
re yerleşikti. Ama bu doğru olsaydı, nokta da, denge noktası (ekuant) denilen başka bir noktanın etrafında
her gezegenirı gökyüzünde sabit bir dönüyordu. Her gezegenin kendi denge noktası vardı.
hızla ve değişmez bir parlaklıkla ha
reket etmesi gerekirdi ve gözlemle İlmeğin
merkezi
nen bu değildi.
Ptolemaios'un sabitleri
En bariz anomali, hem de Babilliler
hem Çinliler tarafından dikkatle göz
lemlenen Mars 'tı. Bazen hızlanıp
bazen yavaşlıyor gibi görünüyordu.
Mars ' ın hareketleri, sabit yıldızların
hızlı dönen dış küresinin hareketle
riyle karşılaştırıldığında, genellikle
belirli bir yönde hareket ediyordu
ama arada bir ters yöne gidiyordu;
"geri devinim" olarak tarif edilen
tuhaf bir davranış. Ayrıca bir yılın Denge noktası
seyri içinde parlaklığı da büyük öl (ekuant)
çüde değişmekteydi. Diğer geze
genlerde de benzer ama daha az
dramatik düzensizlikler gözlenmek
teydi. Ptolemaios bu sorunları hallet
mek için, özgün Aristotelesçi
yer-merkezli modeli değiştirdi. Göz
den geçirilip düzeltilmiş modelinde
gezegenler eşmerkezli kürelerin
kendilerine değil, eşmerkezli kürele dı. Bu çemberlere "ilmek" dedi. Bun !erden birine göre Dünya kendi ek
rin bağlı olduğu çemberlere bağlan- lar, gezegenlerin etrafında döndüğü seni etrafında dönüyordu ve bu
alt-yörüngelerdi; bu alt-yörüngelerin
••
durum, gök cisimlerinin günlük ha
merkezi dönüş noktaları Güneş ' in reketlerinirı büyük bir bölümünün
etrafında bulunuyordu. Ptolemaios 'a nedenini açıklıyordu. Dönen bir
göre bu düzeltmeler, gözlemlenen Dünya kavramı ilk önce MÖ 350 ci
anomalileri açıklamaya yetiyor ve varında Yunan astronom, Heraklei
gözlem verilerine uyuyordu. Bunun des Pontikos tarafından ve daha
Gezegenler birçok ve oldukça la birlikte, modeli çok karmaşıklaştı; sonra Arap ve Hint astronomlarca
önemli yolla, Dünya'nın çünkü öngörüyü gözleme uygun tuL öne sürülmüştü. Yer-merkezliliği
devingenliğine tanıklık eder. mak için daha fazla ilmek eklemek
''
destekleyenler bu düşünceyi saç
Nicolaus Copernicus gerekiyordu . malık sayıp reddetti; dönen bir Dün
ya'nın, Dünya yüzeyindeki nesnele
Alternatif görüşler rin uçuşmasına neden olacak şekil
MÖ 4. yüzyıldan itibaren çok sayıda de büyük rüzgarlar yaratacağına
astronom, yer-merkezli modeli çürü inanıyorlardı. İlk kez MÖ 250 civa
ten teoriler öne sürmüştü. Bu teori- rında Samoslu Aristarkhos'un öner-
36 COPERNICUS MODELİ
diği başka bir düşünceye göreyse, munda bir değişiklik gözlemlemek ki, 1 545'te Avrupa'da, Polonyalı bil
Dünya Güneş ' in etrafında dönebilir olanaklı olurdu. Böyle bir değişiklik gin Nicolaus Copernicus 'un De re
di. Bu düşünce, yerleşik Aristoteles hiç gözlemlenmedi; bu nedenle, volutionibus orbium coelestium
çi görüşe aykırıdır; bununla beraber, Dünya'nın hareket etmediğini iddia (Gök Kürelerin Devinimleri Üzerine)
yer-merkezliliği destekleyenler yüz ediyorlardı. adlı bir kitabında oldukça inandırıcı
yıllar boyunca bu görüşü elemek Kendisine karşı çıkmak için çok bir itiraz bulunduğuna ilişkin söy
için, bilimsel olarak geçerliymiş gibi az gözlemsel kanıt bulunan söz ko lentiler dolaşmaya başladı.
görünen bir neden göstermiştir; "yıl nusu felsefi geleneğin ve onu des
dız paralaksının olmaması. " Onlara tekleyen teolojik argümanların Kopernikçi devrim
göre, eğer Dünya Güneş' in etrafında yer-merkezli Evren görüşüne yüzyıl Eser son derece kapsamlıydı ve yıl
dönseydi, yıldızların göreli konu- lar boyunca itiraz edilmedi. Ne var larca süren astronomik gözlemlere
dayanarak, Evren'in nasıl çalıştığına
ilişkin yeni, ayrıntılı, matematiksel
ve geometrik bir model öneriyordu.
Copernicus'un teorisi, birkaç temel
önermeye dayanmaktaydı. Birincisi,
Dünya günlük olarak kendi ekseni
etrafında dönüyor ve bu dönüş, yıl
dızların, Güneş ' in ve gezegenlerin
gökyüzündeki günlük hareketlerinin
çoğunu açıklıyordu
Copernicus, binlerce yıldızın her 24
saatte Dünya'nın etrafında hızla
dönmesinin hiç de olanaksız olma
dığını; yıldızların uzak, dış kürelerin
de sabit ve hareketsiz olduklarını;
görünürdeki hareketlerirıin aslında
Dünya 'nın dönüşünün neden oldu-
öne sürdü. •
Yerleşik "sabit" • •
Zarif çözüm
Copernicus'un teorisinin bu iki
yıld1zların
bulunduğu dış
uzay
� • •
• • • •
''
neş 'ten daha önce inanılandan çok Copernicus, ayrıca, Dünya'nın
daha uzaktaydı. Şöyle diyordu Ay küresinin merkezinde olduğunu
"Dünya ile Güneş arasındaki uzak da öne sürdü. Copernicus , Ay'ın
lık, Dünya 'nın ve Güneş 'in yıldızla yer-merkezli modelde olduğu gibi ,
ra uzaklığının önemsiz bir küsuratı Dünya'nın etrafında döndüğünü sa
dır. " Daha önceki astronomlar yıl Şimdi söylediklerim karışık vundu. Güneş-merkezli modelinde ,
dızların uzak olduğunu biliyorlardı Dünya Güneş ' in etrafında dönerken,
olabilir ama yeri gelince daha
ama çok azı , ne kadar uzak olabile Ay Dünya 'yla birlikte hareket et
ceklerine dair fikir yürütebildi ve netleştirilecektir. mekteydi. Bu sistemde Ay, öncelikle
''
Aristarkhos gibi kuşkulananlar da, Nicolaus Copemicus Güneş'in etrafında dönmeyen tek
herkesi inandırmayı başaramamış gök cismiydi.
tı . Herhalde Copernicus bile yıldız Copernicus ' un eseri geniş çapta
ların tam olarak ne kadar çok uzak okunmasına rağmen, temel düşün
olduklarını hiçbir zaman idrak ede celerinin, genel halk kitlesi bir
memişti; şimdi en yakın yıldızların yana, pek çok astronom tarafından
Güneş'ten 260. 000 kat daha uzak kabul edilmesi yüzyıldan fazla
oldukları biliniyor. Ama bu iddia, ğinden kaynaklandığını öne sür zaman aldı. Güçlüklerden biri, Pto
yıldız paralaksının içerimlerinden müştü . Şimdi , alternatif bir açıkla lemaios sisteminin birçok sorunu
ötürü son derece önemliydi. Yüzyıl ma vardı Paralaks yok değildi ama nu çözmesine rağmen, onun mode
lar boyunca, yer-merkezliliği savu yıldızlar çok uzak oldukları için, za linin de daha sonraki astronomlarca
nanlar, paralaksın olmamasını Dün manın aletleriyle ölçülemeyecek düzeltilmesi gereken kusurlar içer
ya'nın hareket etmiyor olabilece- kadar küçüktü. mesiydi. Bu kusurların birçoğu, fel-
Güneş
Dünya
Dünya'nm
Mars'ın
yörüngesi
MİTTEN BİLİME 39
sefi nedenlerle Copernicus ' u n da nom Tycho Brahe ' nin çalışmalarıy Mars 'ın görünürdeki geri devinimi
gök cisimlerinin bütün hareketleri la, göksel küreler düşüncesi serbest her 26 ayda bir gerçekleşir ve 72 gün
sürer. Yörüngesi, Dünya'nınkinden
nin görünmez kürelere yerleşik nes yörüngeler lehine terk edildi.
biraz farklı bir düzlemdedir ve bu da,
nelerle gerçekleştiği ve bu hareket
görünür ilmeğe katkıda bulunur.
lerin kusursuz çember olması ge Kilise yasakladı
rektiği inancına yapışıp kalmasın De Re volu tionibus, başlangıçta bazı
dan kaynaklanmaktaydı . Bu inan ç , Protestanlar sapkın diye kınamasına tından kesin bir biçimde kanıtlandı.
Copernicus ' u Ptolemaios'un bazı rağmen, Roma Katolik Kilisesinden Dünya' nın döndüğüne ilişkin kanıt
ilmeklerini kendi modelinde koru çok az direnişle karşılaştı. Ne var ki, da, 1 851 ' de Foucault' nun sarkacıyla
maya mecbur etti. Daha sonra Jo 1 6 1 6 ' da Katolik Kilise Coperni geldi . •
hannes Kepler ' in çalışmaları, daire cus'un kitabını mahkum etti ve 200
sel yörüngeler düşüncesinin yerine yıldan fazla bir süre boyunca okun
eliptik yörüngeler düşüncesini ge ması yasaklandı. Kilisenin kararı, o
çirip, Copernicus 'un modelinde sırada astronom Galileo Galilei ile
kalan kusurların çok büyük bölü girdiği tartışmayla örtüştü. Galileo,
münü ortadan kaldırdı. Ancak Kopernikçi teorinin ateşli bir savu
1 5 80'lerde ve Danimarkalı astro- nucusuydu ve 1 6 1 0 ' da Güneş-mer
kezli görüşü güçlü bir biçimde des
tekleyen keşifler yapmıştı. Galileo ile
tartışma, Kilise yetkililerinin De Re
i
1 576
1
1 608 1 619
1 600 1 61 0 1 639
1
İtalyan rahip Giordano Bruno,
Dünya'nın ve Güneş'in
t
33 kat büyüten bir
teleskop kullanan
t
İngiliz astronom
Jeremiah Horrocks,
Evren'de merkezi ya da özel Galileo Galilei, Venüs'ün Güneş'in
olmadığını ifade ettikten sonra Jüpiterin etrafında önünden geçişini
sapkın diye diri diri yakılır. dönen dört uydu gözlemler.
keşfeder.
animarkalı Tycho Brahe, te yüzeyini ve Samanyolu' nun yıldız ama niçin öyle hareket ettikleri soru
••
kaydetme işi, asistanı Johannes Kep
Görüntüyü büyütme ler' e geçti; Copernicus'un argüman
Gök cisimleri dünyası, Tycho ları, Dünya'nın Güneş'in etrafında
1 601 'de öldüğü sırada astronomlar döndüğüne Kepler' i ikna etmişti. Ty
için hala uzak ve ulaşılmaz görünü cho'nun verileriyle silahlanan Kepler
yordu . Ne var ki, 1 608 civarında te matematik yeteneğini ve sezgisini Daha ilerisini gördümse,
leskobun icadı, uzak Evren'i aniden kullanarak, gezegen yörüngelerinin devlerin omuzları üzerinde
yakınlaştırdı. Teleskobun göze göre dairesel değil, eliptik olduğunu keş durduğum içindir.
''
iki önemli avantajı vardır: Daha fazla fetti. 1 6 1 9 ' a gelindiğinde, gezegenle Isaac Newton
ışık toplama gücü ve daha ince ay rin nasıl hareket ettiğinin geometrisi
rıntıyı ayrıştırabilme. Ana mercek ni açıklayan gezegen deviniminin üç
ya da ayna ne kadar büyük olursa, yasasını formüle etmişti.
her iki bakımdan da teleskop o kadar Kepler gezegenlerin nasıl hare
iyi olur. Galileo'nun Ay' ın engebeli ket ettikleri sorununu çözmüştü
TELESKOP DEVRİMİ 43
1
1 659 1 676
i
1 705
l
Giovanni Domenico
l
Isaac Newton evrensel
l
James Bradley yıldız
Cassini, Satürn kütleçekim yasasını sapıncı denilen bir
halklarında bir aralık açıkladığı Principia'yı etkiyi göstererek
saptar ve katı yayımlar. Dünya'nın
olmadıkları sonucuna döndüğünü kanıtlar.
varır.
genleri ittiğini düşündü ama bunu çok uzun yapmalarına yardımcı ol pıncını büyük ölçüde azaltan iki par
açıklayacak bilimsel araçları yoktu . sada, basit merceklerle renk sapın çalı mercekler tasarladı. Optikçi
cından muaf görüntü elde etmeyi John Dollond bu icadı kullanıp , çok
Evrensel kütleçekim olanaksız buluyorlardı. Örneğin, Gi gelişmiş mercekli teleskoplar yaptı.
Gezegenlerin hareketlerinden so ovanni Domenico Cassini 1 670'lerde Kolay bulunabilir yüksek kaliteli te
rumlu kuvveti, Einstein'a kadar Satürn 'ü gözlemlemek için tüpsüz, leskoplarla birlikte, pratik astronomi
meydan okunmayan bir teoriyle uzun "hava" teleskopları kullandı. dönüşüme uğradı. •
açıklamak Isaac Newton 'a düştü. 1 668'de Newton renk sorunu ol
Newton gök cisimlerinin birbirlerini mayan aynalı teleskobun ilk çalışan
çektikleri sonucuna vardı ve iki versiyonunu tasarladı ve yaptı.
cisim arasındaki çekim kuvvetinin Newton 'un tasarımı aynalı teleskop
aralarındaki uzaklığın karesi oranın lar 1 8 . yüzyılda, İngiliz mucit John
da azalmasının Kepler yasalarını Hadley parlak yansıtıcı metalden
doğruladığını matematiksel olarak büyük kavisli aynalar yapma yön
gösterdi. temlerini geliştirdikten sonra, yay
gın bir biçimde kullanıldı. Oxford
İyileşen teleskoplar profesörü ve daha sonra Kraliyet
Newton nesnelerin nasıl hareket et Astronomu James Bradley, aynalı
tiğini matematiksel olarak açıklayıp teleskoptan etkilenen ve bir tane
astronomlara yeni bir teorik çerçeve edinen ilk astronomdu.
yaratmanın yanı sıra, pratik konular Mercek yapımında da gelişmeler
da da dehasını çalıştırdı. İlk teles vardı. 1 8 . yüzyılın başlarında İngiliz
kopçular, her ne kadar teleskopları mucit Chester Moore Hali, renk sa-
44
KISACA
YENI VE
• ASTRONOM
Tycho Brahe (1546-1601)
ÖNCE
S�RA DiŞi
1503 O zamana kadar en
doğru yıldız konumlan,
Nuremberg' de Bernhard
Walther tarafından kaydedilir.
BiR YILDIZ
1543 Copernicus Güneş
merkezli bir Evren düşüncesini
tanıtıp, gezegen konumlarını
öngörme olanağını geliştirir.
Ama bu öngörüler hala
FARK ETTiM
• hatalıdır.
SONRA
1610 Galileo'nun teleskobu
kullanması, sonunda çıplak
Dikkatli ölçümler, tutarlı Güneş Sistemi Dünya' dan göründüğü şekliyle gece
gökyüzünü modellemek için kullanılan
modellerinin anahtarıdır.
bu halkalı küre gibi ince aletler
tasarladı ve yaptı.
olduklarını ifade etmişti. 1 572 ' de gözle yalnızca sekiz süper nova göz denetledi. Bu, kendi türünde ilk
Tycho 26 yaşındayken gökyüzünde lemi kayded ilmiştir. Bu olay, o sıra araştırma enstitülerinden biriydi.
yeni bir parlak yıldız görüldü. Cas da kullanılan yıldız kataloglarının Tycho, Hven'deki gözlemevinde
siopeia (Koltuk) takımyıldızındaydı öykünün tamamını anlatmadığını yıldızların konumunu dikkatli bir bi
ve 18 ay boyunca görünür kaldık gösterdi. Daha fazla kesinliğe ihti çimde ölçtü ve yaklaşık 1 , 6 metre
tan sonra kayboldu . Egemen Aris yaç vardı ve Tycho buna öncülük çapında ahşap bir küre üzerindeki
totelesçi dogmadan etkilenen pek edecekti. pirinç levhalara kaydetti . 1 595'e ge
çok gözlemci, bunun atmosferde lindiğinde küresine yaklaşık 1000
yüksekte ama Ay 'ın aşağısında bir Hassas aletler yıldız kaydedilmişti. Küre, bir kutup
cisim olduğunu varsaydı. Ty Tycho bu görevi yerine getirmek ekseninde dönebiliyordu ve verili bir
cho 'nun yeni cisme ilişkin yaptığı için, gökyüzünde bir gezegenin ko zamanda ufkun üzerinde konumla
dikkatli ölçümler, yakındaki yıldız numunu yaklaşık 0 , 5 yay-dakika (± nan yıldızlar, ufkun altında olanlar
lara göre hareket etmediğine onu 1/120°) doğrulukla ölçebilen bir gü dan ayırt edilebilsin diye yatay bir
inandırdı ve atmosferik bir feno venilir aletler (kuadrant ve sekstant halka kullanılıyordu. Tycho yolcu
men değil, gerçek bir yıldız olduğu ile çemberli küreler) koleksiyonu luklarında küreyi yanında taşırdı;
sonucuna vardı. Daha sonra yıldı kurma işine koyuldu. Kendisi şah 1728'de Kopenhag'da bir yangında
zın bir süpernova olduğu keşfedildi sen 20 yıllık bir dönem boyunca ge yok oldu.
ve bu yıldız patlamasının kalıntıla zegen konumlarını ölçtü ve bu Tycho'nun 1577 ' de Büyük Kuy
rı, hala gökyüzünde Cassiopeia B amaçla 1576 'da bugünkü Danimar rukluyıldızı gözlemlemesi değişen
olarak görülebilir. Yeni bir yıldızın ka ile İsveç arasındaki Oresund Bo kozmosun bir başka kanıtıydı. Aris
gözlemlenmesi, son derece ender ğazında bulunan küçük Hven ada toteles kuyrukluyıldızların atmosfe
bir olaydı. Şimdiye kadar çıplak sında büyük bir kompleksin inşasını rik fenomen olduklarını iddia etmiş-
46 TYCHO MODELİ
t i v e 1 6 . yüzyılda hala buna genel bu durum, kuyrukluyıldızın çok büyük astronom Ptolemaios geze
likle inanılıyordu. Tycho kuyruklu daha uzakta olduğunu gösteriyordu. genlerin gerçek, katı, ether, saydam
yıldızın konumuna ilişkin Hven'de Tycho'nun kuyrukluyıldızın gök kristal kürelere gömülü olduklarına
aldığı ölçümleri, Bohemyalı astro yüzünde katettiği yola ilişkin aylar ve bu kürelerin dönüşünün geze
nom Thaddaeus Hagecius'un aynı ca yaptığı gözlemler de, onu kuyruk genleri gökyüzünde hareket ettirdi
sırada Prag'da aldığı ölçümlerle kar luyıldızın Güneş Sisteminde yol al ğine inanmıştı. Ne var ki, Tycho
şılaştırdı. Her iki durumda da kuy dığına inandırdı. Bu da, geçen 1500 kuyrukluyıldızın engelsiz hareket
rukluyıldız aşağı yukarı aynı yerde yıl boyunca inanılan başka bir teori ediyormuş gibi göründüğünü göz
gözlemlenmişti ama Ay öyle değildi; yi altüst etti. Yunan kökenli-Mısırlı lemledi ve kürelerin var olmayabile
ceği sonucuna vardı. Bu nedenle,
gezegenlerin uzayda desteksiz ha
reket ettiklerini öne sürdü; o zaman
lar için cüretkar bir kavrayış.
Paralaks yok
Tycho, Copernicus'un Evren'in mer
kezinde Dünya'nın değil Güneş'in
bulunduğuna ilişkin önermesiyle de
çok ilgilendi. Copernicus haklıysa,
Dünya Güneş'in etrafındaki yıllık
yörüngesinde döndükçe çevre yıl
dızların bir taraftan diğerine salla
nıyor gibi görünmeleri gerekirdi -
paralaks olarak bilinen bir fenomen.
Tycho çok araştırdı ama herhangi
bir yıldız paralaksı bulamadı. İki
olası sonuç vardı. Birincisi: Yıldızlar
çok uzaktı, yani konumlarındaki de
ğişiklik Tycho'nun o günün aletle
riyle ölçemeyeceği kadar küçüktü.
(Şimdi, en yakın yıldızın paralaksı
nın bile, Tycho'nun gözlemlerindeki
kabul edilen doğrudan yaklaşık 100
kat daha küçük olduğu biliniyor.)
İkinci olasılık şuydu: Copernicus
yanılıyordu ve Dünya hareket etmi
yordu. Tycho bu sonuca vardı.
Tycho modeli
Tycho bu sonuca ulaşırken, kendi
dolaysız deneyimine güvendi. Dün
ya'nın döndüğünü hissetmedi. As
lında gözlemlediği hiçbir şey, onu
gezegenin döndüğüne inandırmadı.
Dünya durağan gibi görünüyordu ve
· · ***
** ' * YENİ BİR YILDIZ TÜRÜ
• •
ELİPTİK YÖRÜNGELER
52 ELİPTİK YÖRÜNGELER
KISACA
ASTRONOM
Johannes Kepler (1571-1630)
ÖNCE
Mö 530-400 Platon'un ve
Pisagor'un eserleri, matematik
kullanılarak kozmosun
açıklanabileceğine Kepler' i
inandırır.
1543 Copernicus'un Güneş
merkezli kozmosu,
astronomların Güneş Sistemini
görselleştirmelerine yardım eder
ama yine de, bir gezegen
yörüngesinin gerçek şekli
hakkında bir işaret vermez.
1600 Tycho Brahe, kendi
gezegen gözlemlerinin
güvenirliği konusunda Kepler'i
ikna eder.
SONRA
1687 Isaac Newton, kütleçekim
kuvvetinin ters kare yasasının,
gezegenlerin Kepler' in
1 7. yüzyıldan önce bütün ast
ronomlar aynı zamanda ast
Kepler'in en verimli yılları, Prag'da
Kutsal Roma İ mparatoru II. Rudolf'un
yasalarına neden uyduğunu (h 1576-1612) himayesi altıda olduğu
rologdu. Alman astronom Jo
açıkladığını kavrar. yıllardı. Rudolf astrolojiye ve simyaya
hannes Kepler de dahil, birçok ast-
1716 Edmond Halley Venüs'ün özellikle meraklıydı.
ronom için yıldız falına bakmak, ana
geçişiyle ilgili gözlemleri gelir ve nüfuz kaynağıydı. Gezegen
kullanarak, Kepler' in
lerin gökyüzünde nerede olduklarını merkezinin de daha büyük bir çem
gezegenlerin Güneş'e olan
uzaklığına ilişkin oranlarını bilmek önemliydi; ama gezegenlerin berin etrafında hareket etmesi gere
mutlak değerlere çevirir. sonraki birkaç on yıl nerede olacak kiyordu. Bu dairesel hızların her
larını öngörme yeteneği, astrolojik zaman sabit oldukları varsayıldı.
''
haritalar çıkarmak bakımından Kepler Kopernikçi sistemi destekle
daha önemliydi. di ama ürettiği gezegen cetvelleri,
Astrologlar öngörüde bulunmak hala kolayca bir i k i gün sapabiliyor
için, gezegenlerin, merkezi bir cis du. Gezegenler, Güneş ve Ay gökyü
min etrafında özgül yollar üzerinde zünde her zaman, tutulma dairesi
Kepler, teori ile gözlem hareket ettiklerini varsayıyorlardı. olarak bilinen belli bir kuşakta görü
16. yüzyılda Copernicus'tan önce nüyorlardı; ama bireysel gezegenle
arasında ortalama bir
pek çok kişi, bu merkezi cismin rin Güneş'in etrafındaki gerçek yol
uyuşmadan hiçbir zaman Dünya olduğunu düşünüyordu. Co ları hala bir sırdı; onları hareket etti
memnun kalmadı. Teori tam pernicus, merkezi cismin Güneş ol ren mekanizma da öyleydi.
olarak uymalıydı, aksi takdirde duğu varsayılırsa gezegenleri ön
görme matematiğinin ne kadar Yolları bulmak
''
yeni olasılıklar denenmeliydi.
basit olabileceğini gösterdi. Bunun Danimarkalı astronom Tycho Brahe
Fred Hoyle
la birlikte, Copernicus yörüngelerin öngörü cetvellerini iyileştirmek için,
dairesel olduklarını varsaydı ve tu 20 yıldan fazla bir süreyi gezegenle
tarlı bir öngörüde bulunmak için ri gözlemleyerek geçirdi. Sonra
sisteminde, gezegenler küçük bir uzayda her gezegene, gözlem verile
çemberin etrafında, bu çemberin rine uyacak bir yol tayin etmeye ça-
TELESKOP DEVRİMİ 53
Aynca bakınız: Copernicus modeli 32-39 • Tycho modeli 44-47 •
_/
uzun yazılarla birlikte yayımlandı.
n
Kitabı çıkarması 20 yılını almıştı. •
''
Kepler Tanrı'nın Dünya'yı
mükemmel sayılar ilkesine
uygun yarattığına, bu yüzden
gezegen deviniminin gerçek
ve keşfedilebilir nedeninin
matematiksel uyum olduğuna
inanıyordu
William Dampier
Bilim tarihçisi
''
!aşık 70 yıl sonra Isaac Newton'un
düşünceleriyle birlikte geldi.
•
ZLERIMIZ,
•• • •
BiZE JUPITER'IN
ETRAFINDA DONEN
••
••
•• •
GALILEO'NUN TELESKOBU
58 GALILEO'NUN TELESKOBU
G ''
alileo Galilei 'nin teleskobu
KISACA etkin kullanması, astrono
minin tarihinde bir dönüm
A STRONOM
noktasının işaretiydi. Fotoğrafın ta
Galileo Galilei (1564-1642)
nıtılması, kozmik radyo dalgalarının
ÖNCE keşfi ve elektronik bilgisayarın icadı Samanyolu, salkımlar halinde
1543 Nicolaus Copernicus gibi başka dönüm noktaları da oldu birleşen sayısız yıldızın
Güneş-merkezli bir kozmos ama teleskobun icadı, astronominin oluşturduğu bir kitleden başka
ilerlemesi bakımından temel önem
''
teorisi önerir ama Dünya bir şey değildir.
hareket etmiyor gibi deydi. Galileo Galilei
göründüğü için kanıta ihtiyaç
Çıplak gözün sınırlan
vardır.
Galileo'dan önce, gökyüzünü göz
1608 Felemenk gözlükçü ilk lemlemenin tek yolu çıplak gözdü.
teleskopları geliştirir. Çıplak göz iki bakımdan sınırlıdır:
Ayrıntıyı kaydedemez ve yalnızca
SONRA
yeterince parlak nesneleri saptaya
1656 Felemenk bilim insanı bilir. edilebilir ama birbirinden ayrı dağ
Christiaan Huygens, daha Dolunaya bakıldığı zaman, Ay' ın lar ve onların gölgeleri fark edilemez.
ayrıntılı ve daha solgun çapı Dünya yüzeyinde 1 /2°'lik bir Galileo' nun İtalya'sında kırsal
nesneleri saptayabilen daha açıya karşılık gelir. Yani Ay' ın iki alanda, ay ışığının olmadığı, bulut
büyük teleskoplar yapar. karşıt yanından uzanan iki çizgi, suz bir gecede gökyüzüne bakıldı
1668 Isaac Newton ilk aynalı 1/2°'lik bir açı yaparak güzle bulu ğında, ufkun üstünde 2500 yıldız
şur. Ne var ki, çıplak göz ancak bir görülebilirdi. Samanyolu -yandan
teleskobu, kromatik sapınç (s.
birinden yaklaşık 1 /60°'den fazla görülen Güneş Sistemi diski- çıplak
60) bozulmasından daha az
uzak olan ayrı nesneleri fark edebilir. göze saman saçılmış bir yol gibi gö
etkilenen bir alet üretir.
Gözün çözünürlüğü budur ve fark rünür. Yalnızca bir teleskop, Saman
1733 İlk kristal camlı edebildiği ayrıntı düzeyini belirler. yolu 'nun bireysel yıldızlardan oluşu
akromatik mercek yapılır. Bu, Çıplak gözle dolunaya bakıldığında, yormuş gibi görünmesine sağlar;
mercekli teleskopların Ay' ın çapı, dijital bir fotoğraftaki bir teleskop ne kadar büyükse, o kadar
potansiyel görüntü kalitesini birinden ayrı piksellere benzeyen 30 çok yıldız görülür. Yeni teleskabunu
büyük ölçüde iyileştirir. resim öğesine ayrılır. Koyu ay deniz gökyüzüne çeviren Galileo, gökyü
leri ve daha aydınlık tepeleri ayırt zündeki bu yıldız kuşağının gerçek
1 resim öğesi
TELESKOP DEVRİMİ 59
Aynca bakınız: Copernicus modeli 32-39 • Tycho modeli 44-47 • E liptik yörüngeler 50-55 • Ba rna rd (Rehber) 337
•• ••
olduğunu sandı ama çok geçme
den, yeni cisimlerin Jüpiterin etra
fında döndüklerini anladı. O sırada
Galileo, Venedik'e yakın Padua
Üniversitesinde 45 yaşında bir ma
Azizim Kepler, teleskopla tematik profesörüydü. Teleskopla
yaptığı gözlemlerini yayımladığın Galileo'nun belki de ilk kez
bakmayı mütemadiyen
da şunları yazdı: "Jüpiter küçük bir gökyüzünü fiilen olduğu gibi
reddeden okumuşlara
dürbünden kendini gösterdi. Ken izleme deneyimi vardı.
ne dersiniz? dime üstün bir alet hazırlamış oldu
'' ''
1 Bernard Cohen
Galileo Galilei ğum için , onun yanında üç küçük
-küçük ama çok parlak- yıldızın
konumlandığını gördüm (diğer
aletlerin zayıflığından ötürü daha
önce olmamış bir şey) . Sabit yıldız
olduklarına inanmama rağmen,
tam olarak düz bir hat boyunca sı
madığı için, Galileo kendisi mercek ralanmış ve tutulma dairesine para Galileo şunu anladı: Tıpkı Ay' ın
leri kesip parlatarak istediği mercek lel gibi göründükleri için ilgimi çek her ay Dünya'nın etrafında dönmesi
leri elde etti. O sırada dünyanın cam tiler . . gibi, Jüpiter' in yörüngesinde de ,
imalatı merkezi olan kuzey İtalya' da Güneş'in etrafında dönerken onunla
yaşamak, epeyce işine yaradı. So Tekrarlanan gözlemler birlikte kalan dört uydu vardı. Daha
nunda 33 kat büyüten yeni bir teles Galileo'nun beklenmedik keşfi, onu uzak uyduların yörüngeyi tamamla
kop geliştirdi ve Jüpiter uydularını büyüledi. Gecelerce Jüpiter ' i göz ması, yakın olanlardan daha uzun
bu gelişmiş aletle keşfetti. lemleyince, yeni yıldızların Jüpi zaman alıyordu. İçeriden dışarıya
ter'in ötesinde, uzak göklerde olma doğru bir yörüngeyi tamamlama za
"Üç küçük yıldız" dığı anlaşıldı. Bu yıldızlar, gökyü manı sırasıyla 1 ,77, 3 , 55, 7 , 1 5 ve
Galileo, Jüpiter gezegeninin uydu zünde yolunda giderken Jüpiter' e 1 6,69 gündür. Jüpiter uydu sistemi,
larını 7 Ocak 1 6 1 0 gecesi keşfetti . eşlik etmenin yanı sıra, onun etra Güneş'in gezegen sisteminin küçük
İlk önce uzak yıldızlara bakmakta fında da dönüyorlardı. bir modeline benziyordu . Bu, Coper
nicus öncesi dönemde sanıldığı
gibi, kozmostaki her şeyin Dün
Tek Yeşil ışık, kırmızı
ile mavinin ya'nın etrafında dönmediğinin kanı
arasındadır. tıydı. Bu dört uydunun gözlemlen
Kırmızı ışık en az
kırılır. mesi, Güneş-merkezli kozmos teori
sine bir destekti.
Galileo keşfini çabucak, 1 O Mart
1 61 0 ' da Siderius Nuncius ( Yıldızla
rın Habercisi) kitabında yayımladı.
Galileo yükselme umuduyla kitabı
nı, daha sonra Toscana Büyük Dükü
olan eski öğrencisi II. Cosimo de'
Medici'ye ithaf etti. Dört Medici
kardeşin onuruna, uydulara Medici
Yıldızları adını verdi. Bu siyasal dü
Mavi ışık en çok şüncelilik, ona Pisa Üniversitesinde
kırılır.
Medicilerin Baş Matematikçisi ve
Filozofu makamını kazandırdı. Ne
Mercekli teleskoplar, kromatik sapınç olarak
bilinen bir sorun yaşar. Işığın farklı dalga boyları biraz var ki, bu isim tutmadı.
farklı odaklara gelir; bu yüzden son görüntü, bir renk Başlangıçta birçok kişi kuşkulan
halesiyle çevrili olur. dı; uyduların teleskop merceklerin-
TELESKOP DEVRİMİ 61
Galileo'nun teleskobunun, göz merceği olarak içbükey bir
merceği vardı. Çok uzak bir gök cismine bakıldığı zaman, iki
mercek arasındaki uzaklık, objektif merceğin odak uzunluğu
ile göz merceğinin odak uzunluğunun farkına eşit olurdu.
Yıldızdan
gelen
paralel - - - -
ışık
ışınları
Objektif
İçbükey g �z
mercegı
7 Mercekli teleskoplar
mercek
İlk mercekli teleskopların iki
türü vardı: Galilei teleskobu ve
Objektif mercek odak uzunluğu
1 6 1 1 'de Johannes Kepler'in
geliştirdiği Kepler teleskobu
Kısa süre sonra geliştirilen Kepler'in teleskobunun, göz merceği (bkz. solda). Her ikisinin de ön
olarak dışbükey bir merceği vardı. Teleskobun uzunluğu, obj ektif merceğin
tarafında objektif denilen,
\
odak uzunluğu ile göz merceğinin odak uzunluğunun toplamına eşitti.
uzun odaklı, geniş çaplı bir
- - - - - -
Aletin büyütme gücü,
- -
-
objektif merceğin odak
- -
- -
- -
- -
- -
___..... - -
uzunluğunun göz merceğinin
odak uzunluğuna bölümüne
göz eşitti. Daha yassı bir dışbükey
Objektif mercek odak uzunluğu merceği
objektif mercek kromatik
sapıncı (bkz. karşı sayfa)
ğını doğruladılar. bu adlar hala kullanılmaktadır. Şimdi 60-120 santimetre olan objektif
merceklere ihtiyaç vardı.
toplu halde Galilei uyduları olarak
1 8 8 8 'de California'da,
Tartışmalı öncelik bilinirler.
Hamilton Dağında kurulan
1 6 1 4'te Alman astronom Simon Ma
büyük James Lick
rius, Jüpiterirı uydularını açıkladığı Jüpiter saati
Teleskobunun (yukarıda)
ve onları Galileo'dan önce keşfetti Galileo, Jüpiter uydularının değişen
merceği 90 santimetre, odak
ğini iddia ettiği Mundus Iovialis' i konularını günden güne dikkatli bir uzunluğu 17, 3 7 metreydi.
yayımladı. Galileo daha sonra Mari- biçimde inceledi. Gezegenler gibi
62 GALILEO'NUN TELESKOBU
onların konumlarının da, önceden ABD Donanma Gözlemevinde 66 ma vardı. Yer-merkezli (Dünya-mer
hesaplanabileceği sonucuna vardı. santimetrelik yeni bir mercekli te kezli) düşünce gezegenin eşsizliğini
Galileo , bu hesaplamanın doğru ya leskop kullanarak Mars'ın iki uydu vurgulamaktaydı; gün-merkezli (Gü
pılabilmesi durumunda, sistemin sunu, Phobos ve Deimos, keşfedin neş-merkezli) öneri ise, Dünya' yı ge
evrensel bir saat gibi çalışacağını ve ce, bu öngörünün doğru olduğu ka zegen ailesinin yalnızca bir üyesi
denizde boylam ölçme sorununu çö nıtlandı. yapmaktaydı. Dünya'nın kozmosta
zebileceğini gördü. Boylamı sapta ayrıcalıklı bir yer işgal etmediği var
mak, zamanı söyleme yeteneğini Copemicus'a destek sayımı, şimdi Copernicus ilkesi ola
gerektirir ve Galileo'nun dönemin Galileo'nun zamanında, Dünya'nın rak bilinmektedir.
de, bir gemide çalışacak saatler kozmosun merkezirıde durağan ol İş artık bir teorinin doğru diğeri
yoktu . Jüpiter, Dünya'ya, Güneş' ten duğunu öne süren eski Kitabı Mu nin yanlış olduğunu kanıtlayacak
en az dört kat uzak olduğu için, Jü kaddes teorisine inananlar ıle Dün gözlemler bulmaya kalmıştı. Jüpite
piter sistemi Dünya'nın her tarafın ya'nın Güneş ' in yörüngesinde oldu rin etrafında uyduların keşfedilmesi,
da aynı görünür; dolayısıyla bir "Jü ğunu söyleyen Copernicus'un görü Güneş-merkezli bir sisteme büyük
piter saati, " her yerde çalışırdı. Boy şü arasında hala hararetli bir tartış- destekti. Her şeyin Dünya etrafında
lam sorunu , İngiliz saatçi John Har
''
dönmediği açıktı ama hi'ı.la yanıtlan
rison 'ın 1 740 civarında doğru krono mamış sorular vardı. Güneş-merkez
metreleri tanıtmasıyla birlikte çözül li sistem doğruysa, Dünya hareket
dü . Bu, Jüpiter 'in uydularının yörün ediyor olmalıdır. Dünya her yıl Gü
geleri daha ayrıntılı ortaya çıkarıl neş'in etrafında dolaşmak zorunday
madan önceydi. Kitabı Mukaddes gökyüzüne sa, 30 km/sn'lik bir yörünge hızı ol
Gahleo' nun Jüpiter ' in etrafında (cennete) gitmenin yolunu malıydı. Galileo'nun zamanında
dört uyduyu keşfetmesinin, ilginç gösterir, gökyüzünün gittiği Dünya'nın Güneş'e uzaklığı tam ola
''
bir sonucu daha oldu. Jonathan rak bilinmiyordu ama Dünya'nın
yolu değil.
Swift 1 726'da Gülliver'in Gezileri' ni hızlı hareket etmesini gerektirecek
yayımlayınca, Laputa üzerine bö
Galileo Galilei kadar uzak olduğu açıktı ve insanlar
lümde, Dünya'nın bir ve Jüpiter ' in bu hareketi idrak edemezler. Ayrıca
dört uydusu olduğuna göre Mars ' ın yörünge devinimi, yıldızların her yıl
da iki uydusu olacağını öngördü. yıldız paralaksı denilen bir fenomen
1 877'de Asaph Hali, Washington' da le (s. 1 02) bir taraftan diğerine salını-
TELESKOP DEVRiMİ 63
Galilei uyduları, Jüpiter'e en yakın uydusuydu. Daha sonra, fotoğraflar
olandan başlamak üzere, soldan sağa: titizlikle incelenerek uydular bulun
Io, Europa, Ganymede ve Callisto. muştur. Jüpiter' in bilinen uyduları
Ganymede, Merkür gezegeninden
nın sayısı, 1 950'lerın ortasında 1 2'ye
büyüktür.
çıkmıştı ve şimdiyse, 67'ye ulaşmış
tır. Gelecekte daha küçük uydular
Bu sorunlara rağmen Galileo, bulgu bulunabilir. •
larının, Kuşkuya yer bırakmayacak
şekilde Copernicus 'u haklı çıkardı
ğını düşündü. Keşifleri arasında Ve
nüs'ün evreleri (gezegen Güneş ' in
yörüngesindeyse açıklanabilen) ve
Güneş'in kendi etrafında döndüğü
(güneş lekelerinin hareketi bunu
gösteriyordu) gerçegı de vardı.
1 61 9'da Galileo'nun Copernicus 'u
hırçınca savunması, onu, 1 6 1 6 ' da
Güneş-merkezciliğin sapkınlık oldu
ğunu ilan eden Kiliseyle çatışma
içine çekmişti. 1 633'te Engizisyo
nun huzuruna çıktı. Kitapları yasak
yor gibi görünmesini sağlamalıydı. landı ve ömrünün son on yılını ev
Bu fenomen de o sıralar henüz göz hapsinde geçirdi.
lemlenmemişti. Galileo ve çağdaşla
rı, Samanyolu'ndaki yıldızlar arasın Yeni uydular
daki tipik uzaklığın, Dünya ile Güneş 283 yıl boyunca Jüpiterin bilinen
arasındaki uzaklıktan 500.000 kat dört uydusu vardı. Beşinci uydu
büyük olduğundan ve bu nedenle, Amalthea, California'da Lick Gözle
yıldız paralaksının ölçülemeyecek mevinde 91 santimetrelik mercekli
kadar küçük olduğundan kuşkulan bir teleskop kullanan Amerikalı ast
madılar Ancak 1 9. yüzyılın ortasında ronom E. E. Bernard tarafından
büyük ölçüde gelişmiş aletler, bu sa 1 892' de keşfedildi. Doğrudan göz
lınımı saptamayı olanaklı kıldı. lemle keşfedilen son Güneş Sistemi
Galileo Galilei Galileo Galilei 15 Şubat 1 564'te döndüğünü keşfetti. Üretken bir
İtalya'da Pisa'da doğdu. 1589'da yazardı ve bulgularını geniş bir
Pisa Üniversitesinde Matematik alıcı kitlesine ulaştırdı.
Kürsüsüne atandı; 1 590'da Padua
Üniversitesine geçti. Galileo, Önemli Eserleri
Avrupa'da şimdi Bilimsel Devrim
olarak bilinen entelektüel ilerleme 1610 The Starry Messenger
sürecinde çok önemli rol oynayan 1632 Dialogue Concerning the
bir astronom, fizikçi, matematikçi, Two Chief World Systems
filozof ve mühendisti. 1638 The Discourses and
Mercekli teleskobu gökyüzüne Mathematical Demonstrations
çeviren ilk kişiydi. 1609-10'da Relating to Two New Sciences
Jüpiter gezegeninin dört
uydusunun olduğunu, Venüs'ün
evrelerden geçtiğini, Ay'ın dağlık
olduğunu ve Güneş'in yaklaşık
olarak ayda bir kez kendi etrafında
64
1, GÜNEŞ'İN ORTASINDA
.,,, KUSURSUZ BİR
DAİRESEL LEKE
VENÜS'ÜN GEÇİŞİ
KISACA
1 639'da 20 yaşında Jeremiah
Horrocks adlı İngiliz bir astro
nom, Johannes Kepler'in ha
ASTRONOM
zırladığı cetvellerde yanlışlar bul
Jeremiah Horrocks
duktan sonra Güneş'in yüzeyinden
(1618-1641)
Venüs' ün bir geçişini öngördü. Geçi
ÖNCE şe yalnızca dört hafta vardı; bu yüz
MS v. 150 Ptolemaios, Dünya den Horrocks, iş arkadaşı William
Güneş uzaklığını, Dünya'nın Crabtree'ye mektup yazıp, gözlem
yarıçapının 1210 katı -8 milyon yapmasını istedi. 4 Aralık 1639'da
kilometre kadar- olarak Horrocks ve Crabtree, Güneş'in bir
görüntüsünü teleskoptan bir düzle
hesaplar.
me odaklayan Güneş teleskoplarını Venüs'ün 2012'deki en son geçişi (Güneş
1619 Kepler'in üçüncü yasası, birbirinden bağımsız olarak kurdu. diskinin sağ üst köşesinde küçük bir nokta),
NASA'nın Solar Dynamics Observatory
gezegen yörüngelerinin Bir Venüs geçişine tanık olan ilk (Güneş Dinamikleri Gözlemevi) tarafından
büyüklük oranlarım verir ama insan oldular. yakalandı.
kesin değerler bilinmez. Venüs Güneş diskinden geçerken,
Horrocks gezegenin büyüklüğünü ve rak, Merkür'ün Venüs'le aynı açıya
1631 Fransız astronom Pierre
uzaklığını ölçmeye çalıştı. Dünya' da karşılık geldiğini hesapladı. Bütün
Gassendi, Merkür'ün Güneş
76 yay-saniyelik bir açıya (76/3600°) gezegenlerin Güneş'te aynı açıya
diskinden geçişini gözlemler;
karşılık geldiğini ya da bu açıyı tara karşılık geldiklerini tahmin etti ve
tarihte kaydedilen ilk gezegen dığını fark etti; bu, Kepler'in tahmin Dünya'nın Güneş'e uzaklığını, 95
geçişi. ettiği değerden küçüktü. Kepler'in milyon kilometre olarak hesapladı.
SONRA üçüncü yasasından bilinen gezegen Horrocks'un tahmininin, şimdi
1716 Edmond Halley, Venüs uzaklığı oranlarım kullanan Horrocks, yanlış olduğu biliniyor. Dünya, Gü
geçişinin doğru bir süre Venüs diskinin Güneş'ten göründüğü neş'te 17,8 yay-saniyeye karşılık gelir
şekliyle yaklaşık 28 yay-saniyelik bir ve bu da 1 50 milyon kilometre eder.
ölçümünün doğru bir Dünya
açıya karşılık geldiğini hesapladı. Yine de, Güneş Sisteminin büyüklü
Güneş uzaklığını
Horrocks, 1631'de gerçekleşen bir ğü konusunda makul ölçüde doğru
verebileceğini öne sürer.
Merkür geçişinin verilerini kullana- bir düşünceye sahip ilk kişiydi. •
2012 En son Venüs geçişi
gerçekleşir. Sonraki iki geçiş Ayrıca bakınız: Eliptik yörüngeler 50-55 • Halley kuy r ukluy ıld ızı 74-77
2117 ve 2 1 25'te olacak
TELESKOP DEVRİMİ 65
•• ••
SATURN'UN .
ETRAFINDA YENi
UYDULAR
SATRÜN HALKALARINI GÖZLEMLEMEK
Uranüs'ün ve Neptün'ün
yanından geçti. Çok s ayıda Ayrıca bakınız: Galileo'nun teleskobu 56-63 • Ay'ın kökeni 186-87 •
Huygens (Rehber) 3 3 5
uydu keşfedildi.
•• •
• • • •
KÜTLEÇEKİM TEORİSİ
68 KÜTLEÇEKİM TEORİSİ
K ''
ütleçekim, iki kütle arasın
KISACA daki çekim kuvvetine veri
len addır. Bütün nesneleri
ASTRONOM
Dünya'ya çeken, onlara ağırlık ka
Isaac Newton (1642-1726) Şahsen ben, büyük hakikat
zandıran bu kuvvettir. Nesneleri
ÖNCE aşağıya, Dünya'nın merkezine okyanusu önümde
1609 Johannes Kepler, Mars'ın doğru çeker. Eğer nesne Dünya' dan keşfedilmemiş duruyorken,
eliptik bir yörüngesi olduğunu çok daha küçük bir kütle olan Ay' da kumsalda oynayan bir
gösterir. olsaydı, kuvvet altı kat daha az olur çocuktan başka bir şey
''
ve o nesnenin ağırlığı, Dünya'daki değilim.
SONRA ağırlığının altıda biri olurdu. İngiliz
Isaac Newton
1798 Henry Cavendish, ilk kez fizikçi, astronom ve matematikçi
kütleçekim sabitini ölçer. Isaac Newton, kütleçekimin bütün
nesneleri etkileyen evrensel bir kuv
1846 Fransız matematikçi
vet olduğunu ve gezegenlerin hare
Urbain Le Verrier, Newton'un
ketlerini açıkladığını kavrayan ilk
yasalarını kullanıp, Neptün kişiydi. rünge için geçen zamanın karesi,
gezegeninin konumunu gezegen ile Güneş arasındaki orta
hesaplar. Yörüngeleri açıklamak lama uzaklığın üçüncü kuvvetine
1915 Albert E i nstein genel Gezegen yörüngelerinin şekli, New eşitti. Örneğin, Dünya Güneş'in et
göreliliği tanıtır ve kütleçekim ton'un zamanında, Johannes Kep rafını bir yılda dönerken, Jüpiter' in
kuvvetini uzayzaman eğrisinin ler' in tanıttığı gezegen deviniminin Güneş'e uzaklığı Dünya'nın uzaklı
üç yasası temelinde zaten biliniyor ğının 5,2 katıdır. 5,2'nin üçüncü
bir fonksiyonu olarak açıklar.
du. Kepler' in birinci yasasına göre, kuvveti 140'a eşittir ve 140 'ın kare
2014 Kütleçekim sabiti, bu yörüngeler elipsti ve elipslerin bir kökü, bir Jüpiter yılının doğru raka
atomların davranışı incelenerek odağında Güneş bulunmaktaydı. mını verir: 1 1 ,86 Dünya yılı.
ölçülür. En son rakam, 66719 x İkinci yasaya göre, gezegenler Gü Bununla birlikte, Kepler gezegen
10-11 m3 kg-1 s-2 olarak neş'e yakınken yörüngelerinde daha yörüngelerinin şekillerini ve hızları
verilmektedir. Bu rakam, Herıry hızlı, uzakken daha yavaş hareket nı doğru keşfetmiş olmasına rağ
Cavendish'in hesapladığı ediyorlardı. Üçüncü yasa ise, bir yö men, gezegenlerin neden öyle hare
değerden yaklaşık yüzde 1 rüngeyi tamamlamak için geçen ket ettiklerini bilmiyordu. 1609'da
küçüktür. zaman ile Güneş'ten uzaklık arasın yayımladığı kitabı Astronomia No
daki ilişkiyi tarif etmekteydi : Bir yö- va ' da Mars'ın, arabalı bir melek ta-
Isaac Newton Isaac Newton 25 Aralık 1642 'de fiziğini biçimlendirdi. Kitabı
Lincolnshire'da, Woolsthrope'de Mukaddes kronolojisine ve
bir çiftlikte doğdu. Grantham'daki simyaya çok zaman harcadı.
okuldan sonra Trinity College Newton çeşitli zamanlarda
Cambridge'e gitti; orada öğretim Royal Society'nin Başkanı,
üyesi olup, fizik ve astronomi Kraliyet Darphanesinin Müdürü,
dersleri verdi. Principia kitabı, Cambridge Üniversitesinin
kütleçekimin ve gök mekaniğinin parlamento temsilcisi oldu.
ilkelerini ortaya koyar. 1727'de öldü.
Newton aynalı teleskobu icat
etti; optik, prizmalar ve beyaz ışık Önemli eserleri
tayfı üzerine tezler yazdı;
kalkülüsün kurucularından biriydi; 1671 Method of Fluxions
cisimlerin soğumasını araştırdı. 1687 Philosphiae Naturalis
Dünya'nın şeklinin neden basık Principia Mathematica
olduğunu ve ekinoksun neden 1704 Optics
hareket ettiğini açıkladı; ses hızı
TELESKOP DEVRİMİ 69
Aynca bakınız: Eliptik yörüngeler 50-55 • Halley kuyrukluyıldızı 74-77 • Neptün' ün keşfi 106-07 • Görelilik teorisi 146-53 •
Lagrange ( Rehber) 336
Newton'un içgörüsü
Newton'dan önce, İngiliz Robert
Hooke ve İtalyan Giovanni Alfonso
Borelli de dahil, birçok bilim insanı,
Güneş ile bireysel gezegenler ara
sında bir çekim kuvveti olduğunu
öne sürdü. Uzaklıkla birlikte kuvve
tin azaldığını da ifade ettiler.
9 Aralık 1679'da Hooke, New
ton'a mektup yazıp, kuvvetin uzaklı
ğın karesiyle ters orantılı olabilece Büyük Kuyrukluyıldız (görünmeyecek kadar Güneş'e yak
ğini söyledi. Ne var ki, Hooke bu Newton utangaç, içine kapanık bir laşan) ve tekrar uzaklaşan aynı kuy
düşünceyi yayımlamadı ve önerme kişiydi ve buluşunu yayımlamak is rukluyıldızın görülmüş olabileceği
yi tam olarak tanıtlayacak matema temedi. İki şey onu yapmaya zorladı. ni öne sürdü.
tik becerilerine sahip değildi. New İlki, 1680' in Büyük Kuyrukluyıldızı, Halley kuyrukluyıldız yörüngele
ton ise, aksine, çekim kuvvetinin ikincisi astronom Edmond Hal rinin gizemli biçiminden büyülendi
ters kare yasasının eliptik bir geze ley' di. ve arkadaşı Newton'la sorunu tar
gen yörüngesiyle sonuçlanacağını 1680 ' in Büyük Kuyrukluyıldızı tışmak üzere Cambridge'e gitti.
kanıtlayabildi. 17. yüzyılın en parlak kuyrukluyıldı Kuvveti ivmeyle ilişkilendiren yasa
Newton , Güneş ile gezegenler zıydı -o kadar parlak ki, kısa bir sını ve kuvvetin gücünün uzaklığın
arasındaki çekim kuvveti (F) kesin süre gündüz de görülebildi. İki kuy karesiyle ters orantılı değiştiği ısra
olarak aralarındaki uzaklığın (r) ka rukluyıldız görüldü: Biri Kasım ve rını kullanan Newton, iç Güneş Sis
resiyle ters orantılı olarak değişiyor Aralık 1680'de Güneş'e yaklaşıyor teminden geçerken kuyrukluyıldı
sa, bunun gezegen yörüngelerini ve du; diğeri, 1680 Aralık sonu ile 1681 zın yörüngesinin parametrelerini
Kepler'in üç yasasına neden uyduk Martı arasında Güneş'ten uzaklaşı hesapladı. Bu atılım Halley'in o
larını eksiksiz açıkladığını matema yordu. O zamanki bütün kuyruklu kadar çok ilgisini çekti ki, daha
tiği kullanarak tanıtladı. Bu mate yıldızlar gibi, bunun yörüngesi de sonra 24 kuyrukluyıldızın daha yö
matiksel olarak şöyle yazılır: Fo<.1/r2. bir sırdı ve iki görüntü, başlangıçta rüngesini hesapladı ve bir kuyruklu
Yani nesneler arasındaki uzaklığın geniş kesimlerce aynı nesne olarak yıldızın (Halley Kuyrukluyıldızı) her
iki katına çıkması, çekim kuvveti kabul edilmedi. Astronom John 76 yılda bir Güneş'e geri döndüğünü
gücunu başlangıçtaki kuvvetin Flamsteed, Güneş Sisteminin dış kanıtladı. Belki de daha önemlisi,
dörtte biri oranında azaltır. kenarından gelen, Güneş'e dönen Halley, Newton'un çalışmalarından
70 KÜTLEÇEKİM TEORİSİ
o kadar etkilendi ki, onu bulgularını
yayımlamaya güçlü bir biçimde teş Gezegenlerin eliptik yörüngeleri, nesneler arasındaki
vik etti. Bu teşvik, 5 Temmuz uzaklığın karesi oranında azalan bir çekim
1687'de Latince yayımlanan ve kuvvetiyle açıklanır.
Newton'un devinim yasalarını, küt
leçekim teorisini, Kepler' in üç yasa
sının kanıtlarını ve bir kuyrukluyıl
dızın yörüngesini hesaplamak için Kütleçekim
gezegenlerin Bu kuvvet
kullandığı yöntemi açıkladığı kitabı evrenseldir ve bütün
Philosophiae Naturalis Principia devinimi açıklar ama
uzaklıklarda kütlesi
Mathematica ile sonuçlandı. onlan neyin harekete olan bütün cisimler
Kitabında Newton yasasının ev geçirdiğini için geçerlidir.
rensel olduğunu vurguladı -kütleçe açıklamaz.
kim Evren' deki her şeyi uzaklığa al
dırmadan etkiler. Annesinin yaşadı
ğı Woolsthrope meyve bahçesinde ya'nın etrafında dönüşünü, Jüpiter' in bir biçimde ölçmek oldukça zordur.
elmanın başına nasıl düştüğünü, Güneş' in etrafında dönüşünü, hatta Newton'un teorisinin ilk laboratu
denizlerdeki gelgitleri, Ay'ın Dün- bir kuyrukluyıldızın eliptik yörünge var testini, Newton'un ölümünden
sini açıklıyordu. Bahçede elmayı dü 71 yıl sonra 1798 'de, İngiliz aristok
şüren fizik yasasının, Güneş Siste rat bilim insanı Henry Cavendish
mini şekillendiren ve yıldızlar ile gerçekleştirildi. Jeofizikçi John Mic
uzak galaksiler arasında etkili oldu hell 'in önerdiği bir deney sistemini
ğu daha sonra keşfedilecek yasayla kopyaladı ve 5,1 ve 30 santimetre
aynıdır. Newton'un kütleçekim yasa çapında iki kurşun top arasındaki
sının etkili olduğunu gösteren kanıt kütleçekim kuvvetini başarıyla
lar her yerdeydi. Yalnızca gezegenle ölçtü (bkz s 71) O günden sonra bir
İki cismin kütlesi rin nerede olduklarını açıklamakla çok kişi deneyi arıtmaya ve tekrarla
(m1 ve m2) kalmıyor, gelecekte nerede olacakla maya çalıştı. Bu, G'nin doğruluğun
rını öngörmeyi de olanaklı kılıyordu. da yavaş bir iyileşmeye yol açtı. Bir
kısım bilim insanı, G'nin zamanla
Kütleçekim sabiti
Orantılılık sabiti değiştiğini öne sürdü. Ne var ki,
(G)
Newton'un kütleçekim yasasına yakın zamanda yapılan 1a süperno
�----
göre, kütleçekim kuvvetinin büyük va analizi, son dokuz milyar yılda
lüğü, iki cismin birbiriyle çarpılıp G'nin 10 milyarda birden daha az
Gm1m2 aralarındaki uzaklığın (r) karesine değiştiğini gösterdi. Uzak süperno-
••
F= bölünen kütleleriyle (m1 ve m2) oran
(
r' tılıdır (bkz solda) Kütleleri her
zaman birbirine çeker ve aralarında
doğru bir çizgi boyunca etkili olur.
Cisimler Söz konusu nesne, Dünya gibi küre
arasındaki sel olarak simetrikse, o zaman kütle
çekim kuvveti Doğa ve Doğanın yasaları
çekim nesnenin merkezinde bir
(F) karanlıkta gizliydi: Tanrı
noktadan geliyormuş gibi ele alına
bilir. Kuvveti hesaplamak için nihai "Newton olsun! " dedi ve her
Cisimler arasındaki
şey aydınlandı.
••
uzaklık M bir değere ihtiyaç vardır -orantılılık
sabiti, kuvvetin gücünü veren bir Alexander Pope
sayıdır: kütleçekim sabiti (G).
Newton'un evrensel kütleçekim
yasası, üretilen kuvvetin iki nesneni G'yi ölçmek
kütlesine ve aralarındaki uzaklığın Kütleçekim zayıf bir kuvvettir ve bu
karesine nasıl bağlı olduğunu gösterir. yüzden, kütleçekim sabitini doğru
TELESKOP DEVRİMİ 71
r
� Büyük top ' Küçük top
Tel bükülür
Henry Cavendish bir burma terazi kullanarak kütleçekim sabitini ölçtü. İ ki büyük top
(M) yere sabitlenirken, iki küçük top (m) da bir telden sarkıtılan ağaç bir kolun iki ucuna
bağlandı. Küçük topların büyük toplara uyguladığı kütleçekim (F) terazinin hafif
dönmesine, teli bükmesine neden oldu. Kütleçekim kuvveti, telin kuvvet momentine
(bükülme kuvveti) eşit olunca, dönme durdu. Verili bir açı için kuvvet momentini bilmek,
kütleçekim kuvvetini ölçmeyi olanaklı kıldı.
vadan gelen ışık, dokuz milyar yıl genler ve uyduları birbirlerini kütle her gezegenin, ondan hemen sonra
önce yola çıkmıştı; bu durum, bilim çekimle etkilediler ve müzik notala Güneş'e daha yakın olan gezegen
insanlarının, uzak geçmişte olduğu rının rezonansına benzer biçimde, den yüzde 73 daha geniş bir yörün
şekliyle fizik yasalarını incelemele rezonansa girerler. Jüpiter' in üç uy gesi vardır. Ama burada zor bir ma
rine olanak verir. dusuna bakarsak, Ganymede geze tematik problemi, Newton'un uğ
genin etrafında bir tur atarken, raştığı bir problem ortaya çıkar.
Anlam arayışı Europa iki tur, Io dört tur atar. Büyük kütleli bir cismin kütleçekim
Kendi zamanının birçok bilim insa Zaman içinde, kütleçekimsel olarak etkisi altında küçük kütleli bir cis
nı gibi Newton da koyu dindardı, bu rezonansa kilitlendiler. min hareketi anlaşılabilir ve öngö
gözlemlerinin ve yasalarının arka rülebilir. Ama üç cisim işin içine
sında dinsel bir anlam aradı. Güneş Üç cisim problemi karışınca, matematik problemi son
Sistemi, rastgele bir gezegen kolek Bir bütün olarak Güneş Sistemi, Jü derece zorlaşır.
siyonu olarak görülmüyordu ve özgül piter' in uydularına benzer oranda Ay-Dünya-Güneş, üç cisim sis
yörüngelerin büyüklüğünün, özel bir rezonansa girdi. Ortalama olarak teminin bir örneğidir. Newton bu
anlamı olduğu düşünülüyordu. Ör sistemi düşündü ama matematiksel
neğin Kepler, "kürelerin müziği" zorluklar aşılamadı ve uzak gelecek
kavramıyla anlam aramıştı. İlk önce te Ay'ın nerede olacağına ilişkin
Pisagor'un ve Ptolemaios'un öne insan bilgisi, h8.la çok sınırlıdır. Hal
sürdüğü düşüncelere dayanan Kep ley kuyrukluyıldızının yörüngesin
ler, her gezegenin kendi yörüngesin deki değişiklikler, Güneş' in kütleçe
deki hızıyla orantılı bir frekansa kimine ek olarak gezegenlerinde
sahip işitilmez bir müzik notasın kütleçekim alanlarının etkisi oldu
dan sorumlu olduğunu öne sürdü. ğunu gösteren başka bir işarettir.
Bir gezegen ne kadar yavaş hareket Yakın zamanda, Güneş' in, Jüpi-
ederse, çıkardığı nota o kadar dü
şüktür. Komşu gezegenlerin ürettiği
notalar arasındaki farkın, majör üçlü
gibi müzik aralıkları olduğu ortaya
Uzak süpernovalar, bugün,
çıktı.
milyarlarca yıl önceki halleriyle
Kepler 'in düşüncesinin arkasın
görülürler. Yapılarının analizi,
da bilimsel bir meziyet vardır. kütleçekim yasasının, bugün olduğu
Güneş Sistemi yaklaşık 4,6 milyar gibi o zaman da aynı G değeriyle
yaşındadır. Ömrü süresince, geze- çalıştığını gösterir.
72 KÜTLEÇEKİM TEORİSİ
ter'in, Satürn'ün ve diğer gezegen ren'i şekillendiren bir formül buldu. kütlesinin yaklaşık onda biridir ve
lerin kuyrukluyıldız üzerindeki bir Evren'in neden göründüğü gibi ol çapı da Dünya'nın yaklaşık yarısı
leşik kütleçekim etkisinden ötürü duğunu anlamanın anahtarı, kütle dır. Bu rakamları Newton'un kütle
yörüngeler sırasıyla 76,0, 76,1, 76,3, çekimin eylemidir. Örneğin, geze çekim formülüne yerleştirirsek,
76,9, 77,4, 76,1, 76 ,5, 77,1, 77,8 ve 79,1 genlerin küre şeklinde olmasından Mars'ın yüzeyinde bir ağırlığın
olarak alınmıştır. kütleçekim sorumludur. Eğer bir Dünya yüzeyindekinin üçte birin
cismin yeterli kütlesi varsa, uygula den biraz fazla olduğu ortaya çıkar;
Gezegenleri şekillendirme dığı kütleçekim kuvveti, cismin Olympus Mons'un büyüklüğünün
Newton bilimsel çalışmalarında malzemesinin gücünü aşar ve bir nedeni de budur.
dinsel anlam ararken, kütleçekim küre şeklinde içine çekilir. Mars'ın Kütleçekim hayvanların büyük
teorisinin arkasında hiçbir şey bula ve Jüpiter'in yörüngelerinin arasın lüğünü sınırlayarak Dünya üzerin
madı. Gezegenleri harekete geçiren daki asteroidtler gibi astronomik deki yaşamı da şekillendirir. En
Tanrı'nın elini keşfetmedi ama Ev- kaya cisimlerinin çapı 380 kilomet büyük kara hayvanları, ağırlıkları 40
••
reden (Hughes-Cole limiti) küçükse, tonu bulan dinozorlardı. Hayvanla
şekilleri düzensiz olur. rın en büyüğü balinalar, suyun ağır
Bir gezegende gerçekleşebilen lıklarını desteklediği okyanuslarda
küreden sapmaların büyüklüğün bulunur. Gelgitlerden de kütleçekim
den de kütleçekim sorumludur. sorumludur; Dünya'nın Güneş'e ve
Kütleçekimin söz konusu Dünya'da, yüksekliği 8,8 kilometre Ay'a yakın olan tarafında su Gü
özelliklerine neyin neden olan Everest Dağından daha yüksek neş'e ve Ay'a doğru kabardığı, Ay'ın
olduğuna dair hiçbir olgusal dağ yoktur; çünkü daha yüksek bir ve Güneş'in kütleçekimnin daha
karşılık bulamadım ve buna dağın kütleçekim ağırlığı altta zayıf olduğu diğer tarafta su çekildi
yatan kaya mantonun gücünü aşar ği için gelgit meydana gelir. Güneş
ilişkin herhangi bir varsayım
ve batardı. Daha düşük kütleli geze ile Ay aynı hizaya geldiğinde yük-
''
öne sürmüyorum. genlerde nesnelerin ağırlığı daha
lsaac Newton düşüktür; bu yüzden dağlar daha
Büyük eseri Principia' da Newton,
büyük olabilir. Örneğin Mars'taki
doğru gözlemler yaparak ve bu
en yüksek dağ Olympus Mons'un gözlemleri Dünya'nın devinimine izin
yüksekliği, Everest'in neredeyse üç verecek şekilde düzelterek Büyük
katıdır. Mars'ın kütlesi, Dünya'nın Kuyrukluyıldızın parabolik yolunu çizdi.
- -
- ---- -- -
-·-· . .
-
-----
- --
(fr-J.iJ Ccı'"•t•
Mıır..
TELESKOP DEVRiMİ 73
''
Newton, yüksek bir dağdan yatay ateşlenen bir top düşünce
deneyiyle kaçış hızını gösterdi. O yükseklikte yörünge hızından daha
düşük hızlarda top mermisi yere düşer (A ve B). Tam yörünge hızında
olursa, dairesel bir yörüngeye girer (C). Yörünge hızından yüksek ama
kaçış hızından düşük hızlarda, eliptik bir yörüngeye girer (D). Yalnızca
kaçış hızında uzaya fırlar.
Kuyrukluyıldızların devinimi
aşırı düzenlidir ve
gezegenlerin devinimiyle aynı
yasalara uyar.
''
lsaac Newton , '
,
, A , ,
, , ' '
, I B \ \
I ' \ \
' I \ \
sek bir bahar gelgiti olur; birbirine ' ' ' \
dik açılarda olduklarında küçük gel '
' 1
git olur.
1 ' 1 '
Kaçış hızı \ I 1
Kütleçekim insan hareketini köklü
\ ' 1
bir biçimde etkiler. Bir kişinin atla
yabileceği yükseklik, yer düzeyin \ \ I I
deki kütleçekim alanınca belirlenir. \ ' , I
Newton, kütleçekim gücünün at ' ,
\ ' , '
mosferin ötesinde kolay yolculuğu
\ ' "' I
etkileyeceğini anladı. Dünya'nın ... ,.
kütleçekiminden kaçış için, saatte ' - - -
I
40. 270 km hızla yol almak gerekir. ' c ,
Ay ve Mars gibi daha az kütleli ci ' ,
simlerden uzaklaşmak daha kolay ' ,
' "'
dır. Problemi tersine çevirirsek, bu ' "'
kurtulma hızı aynı zamanda yeni bir
- D -
- - - - -
asteroid ya da kuyrukluyıldızın
Dünya yüzeyine çarptığında sahip
olabileceği minimum hızdır ve Güneş'e yakın ya da büyük bir kara
bunun sonucunda ortaya çıkan kra deliğin civarında olduğu gibi, kütle
terin büyüklüğünü etkiler. çekimnin çok güçlü olduğu yerlerde
Bugün kütleçekimin, 1 915'te Al ya da aşırı kesinlik gerektiren du
bert Einstein'ın önerdiği genel göre rumlarda genel göreliliğe başvur
lilik teorisiyle en doğru biçimde maya gerek vardır. Hızlanan büyük
açıklandığı savunulur. Bu teori küt cisimler uzayzamanda dalgalar ya
leçekimi bir kuvvet olarak değil, ratabilir ve bu dalgalar ışık hızında
içindeki kütlenin eşitsiz dağılımın yayılır. Bu kütleçekim dalgaların
dan ötürü uzayzaman eğriliğinin bir dan birinin saptandığı, ilk kez Şubat
sonucu olarak açıklar. Bununla bir 2016'da duyuruldu (s. 326-29). •
likte, Newton'un kütleçekim kuvve
ti kavramı, pek çok durumda mü
kemmel bir yakınlaşmadır. Ancak
74
KISACA
KUYRUKLUYILDIZIN
ASTRONOM
Edmond Halley (1656-1742)
ÖNCE
GELECEG İ N İ
eder.
1 57 7 Tycho Brahe, gözlemlediği
bir kuyrukluyıldızın Dünya
••
SOYLEMEYE
atmosferinin çok dışında olması
gerektiğini hesaplar.
SONRA
1758 Halley' in öngördüğü
CESARET EDİYORUM
kuyrukluyıldız tam zamanında,
son görüldüğünden 76 yıl sonra
yeniden görünür.
Edmond Halley
Edmond Halley 1656'da
Londra'da doğdu. 1676'da
Güney Atlantik'te St. Helena
Adasına gitti; orada güney
yarımkürenin yıldızlarının
haritasını çıkardı ve
döndükten sonra bir katalog
ile yıldız haritaları yayımladı.
gözlem verilerini inceleyen Dani Halley kuyrukluyıldızı 1606'da 1687'de lsaac Newton'ı,
göründü ve Bayeaux Duvar Halısında, kuyrukluyıldız yörüngelerinin
markalı astronom 'fycho Brahe, kuy
korku içinde gökyüzünü işaret eden nasıl hesaplanacağına ilişkin
rukluyıldızın Ay' dan en az dört kat ayrıntılar da içeren Principia'yı
Anglosaksonlarla birlikte gösterilir.
daha uzakta olması gerektiğini he yayımlamaya ikna etmeye
Görünmesi, bazılarınca İ ngiltere'nin
sapladı ve bu hesap, kuyrukluyıldız düşüşünün habercisi sayıldı. yardımcı oldu.
ları kendi Evren modeline uydurma Halley 1720'de Kraliyet
sına olanak verdi. Onları gezegen Astronomu olarak atandı ve
lerle aynı uzay bölgesinde serbest 1742'de ölene kadar
hareket edebilen nesneler olarak !anan Newton, 1680'de görülen kuy Greenwich'te Kraliyet
Gözlemevinde kaldı. Halley
gördü. Ama Brahe'nin zamanında rukluyıldızı çözümledi ve gelecekte
esasında bir astronom olarak
ve sonraki yıllarda üzerinde anlaşıl alacağı yolu öngördü. Kuyrukluyıl hatırlanmasına rağmen, birçok
mayan şey, kuyrukluyıldızların dızların (gezegenler gibi), bir oda alanda önemli çalışmalar
uzayda çizdiği yolların şekliydi. Bra ğında Güneş olmak üzere elips şek yaptı. Dünya'nın manyetik
he'nin eski öğrencisi Johannes Kep linde yörüngelere sahip oldukları alanındaki değişimler üzerine
ler, düz çizgide yol aldıklarına inanı sonucuna vardı. Ne var ki, bu elips incelemeler yayınladı; bir
yordu. Polonyalı astronom Johannes ler o kadar esnemişti ki, parabol de dalgıç çanı icat etti ve denedi;
yaşam sigortası primlerini
Hevelius. 1664 tarihli bir kuyruklu nilen açık uçlu bir eğriye yaklaşabi
hesaplama yöntemleri
yıldızın Güneş'in etrafında kavisli lirdi. Newton haklı olsaydı, bir kuy
geliştirdi; eşi görülmemiş
bir yörüngede yol aldığını öne sürdü. rukluyıldız iç Güneş Sistemini ziya doğrulukta okyanus haritaları
ret edip, Güneş' in etrafını dolaştık üretti.
Newton kuyrukluyıldızlarla tan sonra ya bir daha asla geri dön
uğraşır mez (yörüngesi parabolse) ya da Önemli eserleri
1680' den itibaren, o yıl özellikle par binlerce yıl geri dönmezdi (yörünge
lak bir kuyrukluyıldızın görünme si bir parabol değil, son derece es 1679 Catalogus Stellarum
Australium
siyle harekete geçen büyük İngiliz nemiş bir elipsse).
1705 Astronomiae cometicae
bilim insanı Isaac Newton, evrensel 1684'te Newton, gezegenlerin ve synopsis
kütleçekim teorisini geliştirirken kuyrukluyıldız gibi diğer gök cisim 1716 An Account of Several
kuyrukluyıldız yörüngelerini de in lerinin devinimine hangi kuvvetin Nebulae
celemeye başladı. Yeni teorisini kul- neden olabileceğini tartışmak iste-
76 HALLEY KUYRUKLUYILDIZI
''
yen Edmond Halley adlı genç bir ta Tarihsel kayıtlar
nıdığı misafir etti. Newton, şaşkın Halley, yeni teorisini daha fazla kuy
ziyaretçisine konuyla kendisinin de rukluyıldız yörüngesini incelemeye
ilgilendiğini ve sorunu çözdüğünü uygulayabileceğini Newton'a öner
(yanıt, kütleçekimdi) ama bulguları di. Ne var ki, Newton'un kafası
nı henüz yayımlamadığını anlattı. başka konulara yönelmişti ve Sıra dışı bilginleriyle ünlü bir
Bu buluşma, Newton'un kütleçekim 1690'ların başından itibaren Halley, çağda bile, Halley olağanüstü
ve devinim yasaları üzerine büyük kendi ayrıntılı incelemesine devam derinliği ve genişliği olan bir
kitabı Philosophiae Naturalis Princi etti. 10 yıllık bir dönemde 24 kuy kişi olarak öne çıkar.
pia Mathematica'yı Halley'in düzen rukluyıldızın yörüngesini inceledi -
J Donald Fernie
lemesine ve yayınını finanse etme bazılarını kendisi gözlemlemişti,
''
Toronto Üniversitesinde
sine yol açtı. bazılarının verilerini tarihsel kayıt Astronomi Profesörü
lardan almıştı. Bazı kuyrukluyıldız
lar Newton'un öne sürdüğü gibi pa
rabol (açık uçlu eğriler) yollar izler
ken, bazılarının eliptik yörüngeler
izlemesinden kuşkulandı; yani İç
Güneş Sisteminden geçiyor olabilir
lerdi ve dolayısıyla, bir kişinin öm kendisinin gördüğü, diğer ikisi
ründe birden fazla kez Dünya' dan 1607 ' de Kepler' in ve 1531'de Petrus
görülebilirdi Apianus'un gözlemlediği- bariz öl
Araştırmaları sırasında Halley çüde benzer yörüngeleri varmış gibi
tuhaf bir şey fark etmişti. Genel ola görünüyordu. Bunların, kapalı, elip
rak her kuyrukluyıldızın yörüngesi tik bir yörüngede dolaşan aynı kuy
nin, yıldızlara göre yönü gibi, onu rukluyıldızın, her 75 ila 76 yılda bir
Yörüngelerindeki küçük diğer kuyrukluyıldızların yörüngele gerçekleşen yeniden görünmeleri
farklar, Jüpiter ve rinden açıkça ayırt eden birkaç ka olmasından kuşkulandı. 1705'te
Satürn'ün rakteristiği vardı. Ne var ki, incele Halley, Astronomiae cometicae sy
kütleçekimiyle diği üç kuyrukluyıldız -biri 1682'de nopsis (Kuyrukluyıldız Astronomisi-
açıklanabilir.
Bu yüzden üç D
kuyrukluyıldız, her 75-76
yılda bir yeniden görünen
aynı kuyrukluyıldızdır.
''
süne göre, kuyrukluyıldız ya 1758'in nü gösterdi. 1886'da bir uzay aracı
sonunda ya da 1759'un başında tek kuyrukluyıldıza yaklaştı, çekirdeği
rar görünecekti. nin (katı kısmı) ve kuyruğunun ya
pısına ilişkin veriler sundu. Çıplak
Halley'in haklı olduğu Kuyrukluyıldızların Ay-altı gözle görülebilen ve bir insan öm
kanıtlanır ründe iki kez görünen tek bilinen
buharlardan başka bir şey
Halley' in öngörüsüne ilgi bütün Av kısa-periyotlu kuyrukluyıldızdır
olmadığını öne süren
rupa'ya yayıldı. Kuyrukluyıldızın ön (200 yıldan az bir yörüngesi olan
görülen dönüş yılı yaklaştıkça, üç Aristoteles' in kanısı bugüne kuyrukluyıldız). •
Fransız matematikçi -Alexis Claira kadar egemen olduğu için,
ut, Jaseph Lalande ve Nicole-Reine astronominin bu en yüce
Lepaute- birkaç zahmetli ayı, kuy kısmı tamamen ihmal
''
rukluyıldızın ne zaman görüneceği edilmiştir.
ni ve ilk kez nerede gece gökyüzün Edmond Halley
de görüleceğini hesaplamakla ge
çirdi. 1757 ' den itibaren amatör ve
profesyonel astronomlar kuyruklu
yıldızın dönüşünü kollamaya başla-
78
BU KEŞİFLER, YÜZYILIN
EN PARLAK VE EN
YARARLI KEŞİFLERİDİR
YILDIZ SAPINCI
KISACA
1 720' lerde, Oxfordlu astronom
James Bradley, yıldızların gö
rünmesine neden olur. Sapma açıları
küçüktür: yıldızın yönüne dik Dün
rünür konumlarındaki deği ya'nın hızının ışık hızına bölünmesi
ASTRONOM
şiklikleri izleyerek Dünya 'nın dön kadar, yani en fazla 20 yay-saniye.
James Bradley (1693-1762)
düğüne ilişkin kanıtlar ararken, bir Dünya saniyede yaklaşık 30 kilomet
ÖNCE başka kanıt sunan fenomen buldu - re hızla hareket eder ama Güneş' in
17. yüzyıl Güneş-merkezli bir yıldız sapıncı. Işık sapması nesnele etrafında dönerken hem hızı, hem
kozmosun genel kabulü, rin, hareket eden bir gözlemciye (bu de yönü değişir. Sonuç olarak, bir
astronomları yıldız paralaksını durumda uzayda hareket eden yıldızın gözlemlenen konumu, ger
-Dünya'nın hareketinin neden Dünya) doğru sapıyormuş gibi gö- çek konumunun etrafında küçük bir
olduğu görünür yıldız elipsi izler. Bradley bunu, Gamına
hareketi- araştırmaya yöneltir. Draconis yıldızında gözlemledi -
1676 Danimarkalı astronom Dünya ' nın döndüğünün ilk çürütü
Ole Reımer, Jüpiter uydularına lemez kanıtı.
ilişkin gözlemleri kullanarak Yıldızların konumunda nütasyon
ışığın hızını hesaplar. Yıldız sapıncına I (üğrüm) denilen periyodik bir deği
I
Dünya'nın hareketi I şiklik daha keşfetti. Sapınç gibi bu
1748 İsviçreli matematikçi neden olur. I
etki de küçüktür. Dünya'nın dönüş
Leonhard Euler, nütasyonun Dünya'nın I ekseni, uzaydaki yönelimini kade
(üğrüm) fiziksel nedeninin ana hızındaki I
meli olarak değiştirir. En büyük de
hatlarını çizer. değişiklikler, I
yıldızların I
ğişiklik yalpalamadır ve tam bir dön
SONRA konumundaki günün tamamlanması, 26.000 yılı
1820 Alman optikçi Joseph değişikliklerle alır. Nütasyon, yalpalamada 1 8 ,6 yıl
von Fraunhofer, yıldız saptanabilir. döngülü küçük bir sendelemedir.
paralaksını incelemek için yeni Hem yalpalamaya hem de nütasyo
tip bir helyometre (Güneş'in na, Ay, Dünya ve Güneş arasındaki
çapını ölçmek için bir düzenek) kütle-çekimsel etkileşimler neden
yapar. Dünya olur. Bradley keşfini, 20 yıllık göz
1838 Friedrich Bessel, Kuğu lemlerden sonra 1 748'de açıkladı. •
Dünya 'nın hareketi
61 (61-Cygni) yıldızının
paralaksını ölçer. Dünya'ya
Güneş'ten 600.000 kat daha Aynca bakınız: Değişken yıldızlar 22 • Yıldız paralaksı 102 • Romer (Rehber) 3 3 5
uzak olduğunu bulur.
TELESKOP DEVRİMİ 79
GU N EY
••
GÖKYÜZÜNÜN BİR
KATALOGU
GÜNEY YILDIZLARI HARİTASI
''
ransız astronom ve matema
KISACA
ASTRONOM
Nicolas-Louis de Lacaille
F tikçi Nicolas-Louis Lacaille,
gezegenleri farklı yerlerden
gözlemledikten sonra uzaklıklarını
(1713-1762) ölçmek için trigonometriyi kullanma
düşüncesi vardı. Hesaplamalarına Lacaille, güney yarımküredeki
ÖNCE olası en uzun dayanağı sağlamak
Mö 150 Ptolemaios, Akdeniz yıldız astronomisinin
için Lacaille'ın Paris'te ve Ümit Bur
enlemlerinde görülebilen 48 temelini attı.
nunda eşzamanlı gözlemlere ihtiya
''
takımyıldızı listeler. Sir David Gill
cı vardı. Bu amaçla, 1750'de Güney
1597 Hollanda Doğu Afrika'ya gitti ve Cape Town'da bir
Hindistan Şirketinin gözlemevi kurdu. Orada yalnızca
kurucularından Petrus
gezegenleri gözlemlemekle yetin
Plancius, kaşif Keyser ve de
medi, 10.000 güney yıldızının ko
Houtman'ın bulgularını
kullanıp, kendi gök kürelerine numlarını da ölçtü. Sonuçları öldük
12 yeni güney takımyıldızı ten sonra, 1763'te Coelum Australe
ekler. Stelliferum'da yayımlandı. Bunların !arını tanımladı. Güney Afrika' dan
astronomiye bıraktı en büyük miras ayrılmadan önce Dünya'nın şeklini
v. 1690 Polonyalı astronom
olduğu anlaşıldı. daha iyi anlamak amacıyla büyük
Johannes Hevelius'un kitabı
Prodomos Astronomiae, hala bir araştırma projesi de yürüttü.
kullanılan yedi yeni Güney yıldızları Lacaille doğru ölçümlerin değe
takımyıldızı adlandırır. Lacaille'ın incelediği gökyüzü bölü rini takdir eden gayretli ve becerikli
mü Avrupa' da görülemeyecek kadar bir gözlemciydi Olağanüstü bir ye
SONRA güneydedir ve gözlemlediği yıldız tenek ve enerji sergileyip, en güney
1801 Johann Bode'nin 20
ların hangi takımyıldızlarına ait ol deki gökyüzünün ayrıntılı bir şekil
yıldız haritasından oluşan
duğu belirlenmişti. Lacaille katalo de incelenmesine öncülük etti. •
koleksiyonu Uranographia,
çıplak göze görünen yıldızlara ğundaki yıldızları adlandırmak için,
ilişkin tamama yakın ilk bugün h8.la kabul edilen ve kullanı
rehberdir. lan 14 yeni takımyıldız tanıttı ve var
olan güney takımyıldızlarının sınır-
1910 Okul müdürü Arthur
Norton, yüzyıl boyunca
popüler olan kendi yıldız Ayrıca bakınız: Bilgiyi pekiştirme 24-25 • Güney yarımküre 100-01
atlasını çıkarır.
82 GİRİŞ
1
1 771
ı
1 783
ı
1 794
1
William Herschel
Uranüs'ü keşfettiğinde
l
Pierre-Simon
Laplace, Güneş
l
Giuseppe Piazzi,
asteroid kuşağındaki
ilkin yeni bir kuyrukluyıldız Sisteminin dönen bir en büyük asteroid
bulduğunu sanar. gaz kütlesinden olan Ceres'i
oluştuğunu öne sürer. keşfeder.
••
dı. Bu iki keşif arasında, Güneş Sis yaklaşımının bir sonucuydu; zaman
teminde çok sayıda başka cisim bu içinde gezegenirı hareketini bu sa
lundu ve Güneş Sisteminin daha yede saptayabildi. Herschel çift ve
önce hayal edilenden çok daha fazla çoklu yıldızları da inceledi, bulutsu
sayıda ve çeşitlilikte nesne barındır ları ve yıldız kümelerini katalogladı
dığı görüldü. ve Samanyolu' nun yapısını haritala
Doğanın bütün etkileri,
maya çalıştı. Beklenmedik olana az sayıda değişmez yasanın
Gözlem yeteneği karşı her zaman uyanık olan Hersc matematiksel sonuçlarından
Briton William Herschel, birçok kişi hel, 1 800'de Güneş ' in tayfını ince ibarettir.
''
tarafından, bütün zamanların en lerken tesadüfen kızılaltı ışınımı Pierre-Simon Laplace
büyük optik astronomu sayılır. Çağ keşfetti. Daha iyi teleskoplar, gökyü
daşlarından daha iyi teleskoplar zünün daha ayrıntılı incelenmesine
yaptı ve görünürde sınırsız bir kuv yol açtı. William'ın oğlu John Hersc
vet ve coşkuya sahip takıntılı bir hel, babasının astronomi merakını
gözlemciydi. Ayrıca kendi aile üye- miras aldı ve Güney Afrika' da beş
URANÜS'TEN NEPTÜN'E 83
1
1 809
i
1838
i
1 846
l
John Herschel, babasının
kuzey gökyüzü incelemesini
l
Lord Rosse, şimdi Girdap
Galaksisi denilen M51
l
ABD'li astronom
Benjamin Apthorp
tamamlamak için, güney bulutsusunun bir çizimini Gould, Astronomical
gökyüzüne ilişkin kapsamlı yapıp, sarmal yapısını Journal'ı kurarak ABD
bir inceleme başlatır. gösterir. astronomisine destek olur.
bazı bulutsuların (şimdi galaksi ol Bu arada Alınan Ernst Chladni, da Fransız Pierre-Simon Laplace
duklarını biliyoruz) sarmal bir yapısı Dünya'ya ulaşan meteoritlerin, gök mekaniği üzerine anıtsal bir
olduğunu keşfetti. uzaydan gelen kaya ve metal parça eser üretti.
ları oldukları doğru sonucuna var Çok geçmeden Uranüs'ün öngö
Daha fazla gezegen mıştı. Açıkçası, Güneş Sistemi rülen yolunu izlemediği anlaşıldı. Bi
Herschel' in Uranüs'ü keşfi, Güneş büyük bir cisim çeşitliliği içermek linmeyen bir gezegenin çekiminden
Sisteminde Mars ile Jüpiter' in yö teydi. kuşkulanıldı. Laplace'ın eserini
rüngeleri arasında bulunan geniş temel alan yurttaşı Urbain Le Ver
aralığa ilgiyi arttırdı. Diğer geze Matematiğin gücü rier, keşfedilmemiş gezegenin olası
genlerin düzenli mesafesi, o aralık Uranüs 'ün şans eseri keşfedilmesi konumunu öngörme sorununu ele
ta bilinmeyen bir gezegen bulun nin aksine, Neptün' ün keşfi, mate aldı. Neptün, Le Verrier' in olduğunu
duğunu gösteriyordu. Bu aralığın matiğin gücünün bir kanıtıydı. düşündüğü yerin yakınında bulun
tek bir büyük gezegen tarafından Astronomlar daha iyi teleskoplarla du. İlk kez astronomların artık Güneş
değil, William Herschel' in "astero çalışırken, matematikçiler New Sistemimin gerçek boyutu konusun
idler" dediği sayısız küçük gezegen ton ' un kütleçekim teorisini, Güneş da bir fikri vardı. •
tarafından işgal edildiği anlaşıldı. Sisteminin büyük cisimleri arasın
İtalyan Giuseppe Piazzi, 1 801 'de da kütleçekim kuvvetinin karma
yeni bir yıldız kataloğu için gözlem şık etkileşimine uygulamanın pra
yaparken ilk asteroidi, Ceres 'i, keş tik güçlükleriyle boğuşuyorlardı.
fetti. İzleyen altı yılda üç tane daha 1 801 ' de Alman matematikçi Cari
saptandı. Bir sonraki, 1 845'e kadar Friedrich Gauss'un hesaplamaları
bulunmadı; ondan sonra keşif hızı Ceres ' in yerini değiştirmeye ola
arttı. nak verirken, 1 799 ile 1 825 arasın-
84
KISACA
Uranüs gözlemlendi ama gezegen olarak tanınmadı.
ASTRONOM
William Herschel (1738-1822)
ÖNCE
1660'lar Isaac Newton ve
diğerleri aynalı teleskopları Birkaç gün arayla gözlemler hareket ettiğini, yani bir
geliştirir. kuyrukluyıldız olabileceğini gösterir.
1690 John Flamsteed
Uranüs'ü gözlemler ama onun
bir yıldız olduğuna inanır.
1774 Fransız astronom Charles
Messier, Herschel'in kendi Hesaplamalar yörüngesinin neredeyse daire olduğunu,
araştırmasını başlatmasına dolayısıyla bir gezegen olması gerektiğini gösterir.
esin kaynağı olan astronomik
araştırmasını yayımlar.
SONRA
1846 Uranüs'ün yörüngesinde Yörüngesindeki düzensizlikler Güneş Sisteminde sekizinci
açıklanmayan değişimler, bir gezegenin olabileceğine işaret eder.
Fransız matematikçi Urbain Le
Verrier'in sekizinci bir
gezegenin -Neptün- varlığını
ve konumunu öngörmesine yol edinci gezegen Uranüs çıp monier tarafından da birçok kez göz
açtı.
1930 ABD'li astronom Cylde Y lak gözle görülür ve eski
Yunan Hipparkhos'un MÖ
1 28'de Uranüs' ü gözlemlediğine
lemlendi. Ne var ki, gözlemcilerden
hiçbiri, onun bir gezegen olduğunu
hesaplamadı.
Tombaugh dokuzuncu
gezegen Plüton'u keşfeder. inanılır. 1 7 . yüzyılda teleskopların William Herschel Uranüs ' ü 1 3
Küçük, buzlu dünyalar kuşağı gelişmesi, daha fazla görüşe yol açtı; Mart 1 781 ' de bir çoklu yıldız sistemi
Kuiper' in en parlak üyesi cüce İngiliz astronom John Flamsteed' in ararken gözlemledi. Dört gece sonra
bir gezegen olarak yeniden 1 690'da gördüğü, 34-Tauri, bir yıldız bir daha saptadı ve bu ikinci sapta
sınıflandırılmıştır. olarak kaydedildi. 1 750 ile 1769 ara mada, etrafındaki yıldızlara göre ko
sında Fransız astronom Pierre Le- numunun değiştiğini fark etti. Kul-
URANÜS'TEN N EPTÜN'E 85
Aynca bakınız: Değişken yıldızlar 22 • Kütleçekim teorisi 66-73 • Neptün'ün keşfi 106-07
''
Johan Lexell ve Alman Johann Elert düzensizlikler. Bu durum, Urbain Le
Bode, birbirinden bağımsız olarak Verrier'in 1846'da Neptün'ü keşfet
Herschel'in cisminin yörüngesini mesine yol açtı. •
hesapladı ve bunun, kabaca Sa
"Auriga ile Gemini arasındaki türn'ün iki katı uzaklıkta, yörüngesi
çeyrekte bulunan küçük daireye yakın bir gezegen olduğun
sonucuna vardı.
yıldızla ve H. Geminorum'la
karşılaştırdım ve ikisinden de
Gezegene ad verme
çok daha büyük Herschel' in keşfi Kral III. George ta
''
olduğunu gördüm. rafından takdir edildi ve onu "Kralın
William Herschel Astronomu" olarak atadı. Maskely
ne, Herschel'den yeni gezegene ad
vermesini istedi ve o da, hamisinin
onuruna Georgium Sidus (Geor
ge'un Yıldızı) adını tercih etti. Nep
tün de dahil, başka adlar da öneril
!andığı teleskobun gücünü artırırsa, di; Bode de Uranüs adını öne sürdü.
yeni cismin büyüklüğünün sabit yıl Onun önerisi, 1 850'de İngiltere'nin
dızlardan daha fazla arttığını da fark Greenwich Gözlemevi Georgium
etti. Bu iki gözlem, onun bir yıldız Sidus adını terk edince, evrensel
olmadığına işaret etmekteydi ve leşti.
keşfini Kraliyet Enstitüsüne sundu Daha sonraki astronomların Ura
ğunda, yeni bir kuyrukluyıldız bul nüs 'ün yörüngesine ilişkin yaptıkları
duğunu duyurdu. Kraliyet astrono ayrıntılı incelemeler, gözlemlenen
mu Nevi! Maskelyne Herschel'in yörüngesi ile Newton'un yasalarına
Herschel 2,1 metrelik bir mercekli
keşfine baktı ve yeni cismin, bir göre öngörülen yörünge arasında tu-
teleskop kullanarak Uranüs'ü
kuyrukluyıldız kadar bir gezegen ol tarsızlıklar olduğunu gösterdi -daha gözlemledi. Daha sonra 50 yıl boyunca
masının da olanaklı olduğuna karar uzakta, sekizinci bir gezegenin küt Dünya'nın en büyük teleskobu olan 12
verdi. İsveç kökenli Rus Anders leçekim etkisiyle açıklanabilecek metrelik bir teleskop yapacaktı.
Y
ıldızları görünür parlaklık ıt".: Parlak yıldız
KISACA larına -yani, Dünya'dan
gözlemlendiği şekliyle par
ASTRONOM
laklıklarına- göre ilk sınıflandıranlar, A
John Goodricke (1764-1786)
eski Yunan astronomlardı. 18. yüz Sönük yıldız
ÖNCE yılda Britanyalı amatör astronom
Mö 130 Hipparkhos yıldızların
görünür parlaklığı için,
John Goodricke, astronom komşusu
Edward Pigott değiştiği bilinen yıl �----..:...
Ptolemaios'un Almagest'te dızların bir listesini verdikten sonra,
popülerleştirdiği bir kadir görünür parlaklıkta meydana gelen Bir örten çift sisteminde her iki
ölçeği belirler. değişikliklere ilgisi artmaya başla yıldız görünür olduğunda maksimum
dı. Gözlemleri sırasında daha fazla parlaklık gerçekleşir (A); sönük yıldız
1596 David Fabricius, Mira parlak yıldızı örttüğünde minimum
Ceti yıldızının düzenli değişen yıldız keşfetti.
parlaklık gerçekleşir (B).
periyodik aralıklarla 1782'de Goodricke, Perseus ta
parlaklığının değiştiğini kımyıldızında parlak bir yıldız olan
keşfeder. Algol' ün parlaklığındaki değişimi parlaklığının düzenli bir periyodla
gözlemledi. Algol 'ün aslında birbiri değiştiğini de keşfetti. Şimdi Delta
SONRA nin etrafında dönen, biri diğerinden Sefe'nin, yıldızın kedisi değiştiği
1912 Henrietta Swan Leavitt, daha parlak iki yıldız olduğunu öne için parlaklığı değişen yıldızlardan
bazı değişken yıldızların sürerek, bu parlaklık değişikliği için biri olduğu biliniyor. Bu tür yıldızla
periyodunun mutlak (gerçek) bir neden öneren ilk kişiydi. İki yıl ra Sefeit değişkenler deniliyor ve
parlaklıklarıyla ilişkili dızdan daha sönük olanı daha bunlar diğer galaksilere olan uzaklı
olduğunu keşfeder. ğı ölçmenin anahtarıdırlar.
parlak olanın önünden geçtiğinde,
1913 Ejnar Hertzsprung bu tutulma gözlemcinin saptadığı par Goodricke bulgularını 1783'te
parlaklık değişikliğini laklığı azaltıyordu. Bugün buna, Kraliyet Enstitüsüne sundu. Kısa
sınıflandırıp, galaksilere örten çift sistemi deniliyor (Şimdi, süre sonra, 21 yaşında zatürreden
uzaklığı hesaplamak için Sefeit Algol'ün üç yıldızlı bir sistem oldu öldü . •
değişkenlerinin "standart ğu biliniyor).
mum" olarak kullanılmasını Goodricke, Cepheus takımyıldı
olanaklı kıldı. zında yer alan Delta Sefe yıldızının
1929 Edwin Hubble bir
galaksinin hızı ile uzaklığı Ayrıca bakınız: Yeni bir yıldız türü 48-49 • Evren'i ölçmek 130-37 •
Samanyolu'nun ötesi 172-77
arasındaki bağı tanımlar.
URANÜS'TEN NEPTÜN'E 87
BİZİM SAMANYOLUMUZ
BİR KONUTTUR,
BULU TSULA RSA
KENTLERDİR
MESSIER NESNELERİ
SONRA
1845 Lord Rosse, bazı
bulutsuların sarmal bir yapıya
sahip olduğunu gözlemler.
1864 William Huggins 70
bulutsunun tayfını inceler ve
bunların üçte birinin gaz
bulutu, geri kalanların yıldız
kütleleri olduğunu bulgular.
1917 Vesto Slipher sarmal
bulutsuları uzak galaksiler Aynca bakınız: Halley kuyrukluyıldızı 74-77 • Güney yıldızları haritası 79 •
Bulutsuları incelemek 104-05 • Bulutsuların öznitelikleri 114-15 • Sarmal galaksiler
olarak tanımlar.
1 56-61
88
GOKYUZUNUN
•• •• •• ••
YAPISI ÜZERİNE
SAMANYOLU
KISACA
ASTRONOM
William Herschel (1738-1822)
ÖNCE
1725 İngiliz astronom John
Flamsteed'in 3000 yıldızlık
kataloğu yayımlanır; 1729'da
da yıldız atlası çıkar.
1750 Thomas Wright, Güneş
Sisteminin bir yıldızlar
diskinin parçası olduğunu öne
sürer.
G
1784 Charles Messier son
bulutsu kataloğunu çıkarır. ökyüzünde çıplak gözle gö Dünya'dan Samanyolu, bireysel
rülen en görkemli özellik yıldızları çıplak gözle görülemeyen bir
SONRA lerden biri, Samanyolu ışık kuşağı gibi görünür. Kuşak.
galaksinin içeriden görülen disk
1833 John Herschel babasının denilen yoğun ışık kuşağıdır. Mil
şeklindeki yapısıdır.
çalışmalarını sürdürüp, güney yarlarca yıldızdan gelen bu ışık, ışık
yarımkürede yapılan kirliliğinden ötürü bugün birçok kişi
gözlemleri de kapsayan tarafından görülmez ama sokak ay için ışık kuşağı gibi göründüklerini
sistematik bir gökyüzü haritası dınlatmasından önce herkesin gör öne süren yurttaşı Thomas Wri
yayımlar. düğü bir görüntüydü. ght'ın çalışmalarına dayandı.
1780 '1erde Britanyalı astronom Samanyolu Dünya'nın etrafını
1845 Lord Rosse, bazı William Herschel, yıldızları gözlem sarıyor gibi görünüyordu ve bu yüz
bulutsuların sarmal bir yapıya leyerek Samanyolu'nun şeklini ve den Herschel, galaksinin disk şek
sahip olduklarını gözlemler. Güneş'in onun içindeki konumunu linde olduğu sonucuna vardı. Farklı
1864 William Huggins belirlemeye çalıştı. Bu çabasında kadirde (parlaklık) çok sayıda yıldız
emisyon tayfını kullanarak, Herschel, 1750 'de yıldızlar rastgele gözlemledi ve bunların, Samanyolu
bazı bulutsuların yıldız kümesi dağınık olmadıkları, Dünya'nın et kuşağı içinde her yöne eşit dağıl
olduklarını belirler. rafında, kütleçekimle bir arada tutu dıklarını keşfetti. Bu durum, onu bir
lan geniş bir halka oluşturdukları yıldızın parlaklığının Dünya' dan
URANÜS'TEN NEPTÜN'E 89
Aynca bakınız: Meisser nesneleri 87 • Güney yarımküre 100-01 • Bulutsuların öznitelikleri 114-15 • Sarmal galaksiler
156-61 • Samanyolu'nun şekli 164-65
''
Işığı Dünya'ya ulaşması iki
milyon yıl alan yıldızları
gözlemledim.
''
William Herschel
Yeni bulutsular
Herschel bir galaksinin şeklini araş
tırırken kendisini yıldızları incele
mekle sınırlamadı. Bulutsuları, Gece gökyüzünden geçen Güneş Sistemi,
gökyüzündeki puslu ışık yamalarını yoğun bir yıldız yıldızlardan oluşan bir
da gözlemledi. Herschel bir astro kuşağı vardır. diskin içindedir.
nom olmanın yanı sıra becerikli bir
teleskop-imalatçısıydı da ve açıklık
ları 126 ve 47 santimetre olan iki
büyük, güçlü teleskop kullandı.
1782'den itibaren bu aletleri kulla
narak "gökyüzünün derinliklerinde"
Farklı parlaklıkta
sistematik gözlemler yapıp, yıldız yıldızlar bu kuşak içinde
olmayan nesneler aradı. Bunları bu eşit dağılmıştır.
lutsu ya da yıldız kümeleri olarak
listeledi ve 1786'da 1000 yeni nes
nenin ayrıntılarını yayınladı;
90
KAYALAR
UZAYDA N DUŞUYOR
•• ••
ASTEROİDLER VE METEORİTLER
KISACA
1 8 . yüzyılda, şimdi meteorit
denilen şeylerin gerçek kay
lesi olan bir nesneyi inceledi. Enge
beli bir yüzeyi vardı, oyuklarla do
nağı ve doğası bilinmiyordu. luydu ve bulunduğu arazinin
ASTRONOM
Gezegenler arası uzayın boş olduğu kayalarına hiç benzemiyordu. Eridi
Ernst Chladni (1756-1827)
düşünülüyordu ve gökyüzünden ği de çok açıktı.
ÖNCE düşen yanıcı kaya ve demir topakla
1718 Isaac Newton, rın, ya Dünya'daki volkanların yu Uzaydan düşme
gezegenlerin arasında hiçbir karıya fırlatmasından ya da atmos Chladni, ne şimşeğin ne de bir
şey var olamaz önerisinde ferdeki tozlardan kaynaklandığına, orman yangınının bir anakayayı
bulunur. belki şimşeğin neden olduğunu ina (gevşek çökellerin altında yatan
nılıyordu. yekpare kaya) eritmeye yetecek
1771 Güney İngiltere' de Bu düşünce, gezegenlerin ve kadar ısı üretemeyeceğini biliyordu.
Sussex'in üzerinde görkemli kuyrukluyıldızların düzenli yörün Yine de incelediği kaya, bir demir
bir ateş topunun geçtiği gelerinde engelsiz hareket etmeleri kütlesi haline gelmişti. Bu demirin
kaydedilir ve kuzey Fransa' da için "göğün tüm maddeden boşaltıl ancak uzaydan gelmiş olabileceği
da görülür. masının zorunlu" olduğunu yazan sonucuna vardı. Atmosferden ge
SONRA Isaac Newton'a dayandırılabilir. çerken erimişti.
1790'ların başında Ernst Chladni Chladni bulgularını 1794'te, var
1798 Britanyalı kimyacı
adlı Alman bir fizikçi, tarihsel kayıt dığı s onuç lar ı ortaya koyduğu bir
Edward Howard ve Fransız
ları inceleyerek bu " düşen taşlar"ın kitapta yayımladı; ona göre, demir
mineralog Jacques-Louis de
sırrını çözmeye kalkıştı. İncelediği
Bournon, İtalya' da, İngiltere' de
taşlardan biri 1768'de Fransa'ya
ve Hindistan' da düşen
düşmüş ve orada kimyasal analize
meteoritlerden kalan taş ve
tabi tutulmuştu. Sonuçlar, şimşek
demir parçalarını analiz eder.
çakmış ve havaya fırlamış bir topak
Taşlarda benzer oranlarda kumtaşından oluştuğunu gösteri
nikel buluyorlar; bu da, yordu. Chladni daha sonra, 1772'de
aralarında bir bağa işaret eder. bulunan ve 700 kilodan fazla bir küt-
1801 Giuseppe Piazzi asteroid
kuşağındaki en büyük nesne Bu demir-nikel meteorit Kuzey Kutbu
olan ve şimdi bir cüce gezegen buz örtüsünde bulundu. Meteoridin
olarak sınıflandırılan Ceres'i tuhaf şekli, atmosfere girerken yüksek bir
keşfeder. ısıda dönmesinden ve yuvarlanmasından
kaynaklanmaktadır.
Aynca bakınız: Kütleçekim teorisi 66-73 • Ceres'in keşfi 94-99 •
Kraterleri araştırma 2 1 2
Ernst Cbladni
Ernst Chladni Saksonya'da
Kayalar atmosferden Kayalar, aşırı ısınmanın akademisyen bir ailede
düşerken erimiş. sonuçlarını gösteriyor. dünyaya geldi. Chladni'nin
babası oğlunun bilimle
ilgilenmesine onay vermedi,
hukuk ve felsefe okumasında
ısrar etti. 1782'de Leipzig
Kayalar uzaydan düşer. Üniversitesinden bu dallarda
diploma aldı. Ne var ki, o yıl
babası ölünce fiziğe döndü.
Chladni fizik bilgisini ilk
ya da taş kütleleri gökten düşüyor; Güneş Sistemi parçaları önce akustikte kullandı ve
atmosferdeki sürtünme ısınmaları Chladni'nin çalışmaları sayesinde bununla ünlendi. Sert
na neden olur ve görünür ateş topla bilim insanları kayan yıldızların, yüzeylerin nasıl titreştiğini
uzaydan gelip atmosferden geçer tanımladı ve gözlemleri,
rı ("kayan yıldızlar") meydana gelir;
ken kızaracak noktaya kadar ısınan keman tasarımlarında
bu kütleler Dünya'nın atmosferinde
kullanıldı. Daha sora
değil, onun çok ötesinde meydana kaya ya da metal topağı olduklarını
meteoritler üzerindeki
gelir; bir araya gelip gezegen oluştu biliyorlar. Akkorlaşmaya neden olan
çalışmaları, o zamanın bilim
ramayan cisimlerin parçalarıdır. nesneye, meteor denilir. Dünya'ya
insanlarından fazla ilgi
Chladni 'nin vardığı sonuçlar kadar gelip yere düşenlere meteorit görmedi ve Jean-Baptiste
doğruydu ama o sırada dalga geçil ya da göktaşı denilir. Meteoritler Jü Biot'nun popüler yazıları
piter ile Mars arasındaki asteroid olmasaydı, karanlığa gömülüp
di -düşen bazı kayalar kanıyı değiş
kuşağında meydana gelebilir, kaybolabilirdi; Biot'nun
tirmesine yardım edene kadar. Bun
Mars'tan ya da Ay'dan fırlamış kaya bulguları Chladni'nin
lardan ilki, Chladni'nin kitabı
da olabilirler. Birçok meteorit, aste görüşlerini destekliyordu.
yayınlandıktan iki ay sonra gerçek
roidkuşağında büyük cisim oluştu
leşti; İtalya'da, Siena'nın kenar ma
ramayan malzeme olduğu sanılan
hallelerine büyük bir taş yağmuru ve gökkumu denilen küçük parça Önemli eserleri
yağdı. Yapılan analizler, Dünya'da cıklar içerir. Bunlar, Güneş Siste
bulunan taşlardan çok farklı olduk mindeki en eski malzemelerdendir 1794 On the Origin of the
larını gösterdi. Sonra 1 803 'te, Nor ve ilk bileşimleri konusunda bilim Iran Masses Found by
mandiya'da l'Agile civarındaki tar Pallas and Others Similar
insanlarına çok şey anlatabilirler. •
lalara yaklaşık 3.000 taş düştü. to it, and on Some Associated
Natural Phenomena
Fransız fizikçi Jean-Baptiste Biot
1819 Igneous Meteors and the
bunları inceledi. Yakınlarda bir
Substances that have Fallen
yerde meydana gelmiş olamayacak from them
ları sonucuna vardı.
92
GOKYUZUNUN
•• •• •• ••
MEKAN İ ZMASI
KÜTLEÇEKİM TEDİRGİNLİGİ
KISACA
İlahi müdahale yoksa, bu
ASTRONOM Gökyüzünün tedirginlikler gezegenlerin
Pierre-Simon Laplace mekanizmasında yörüngelerini
(1749-1827) tedirginlikler vardır. istikrarsızlaştıracak gibi
görünür.
ÖNCE
1609 Johannes Kepler,
gezegenlerin eliptik
yörüngelerde hareket
ettiklerini belirler. Ama tedirginlikler zaman içinde sürekli kendini düzeltir.
1687 Isaac Newton evrensel
kütleçekim yasasını ve
Kepler'in gezegen devinimi
yasalarının matematiksel bir
türevini içeren Principia
Mathematica'yı yayımlar. Kendini düzeltmeyi, bizzat tedirginliğe yol açan
kütleçekim kuvveti yapar.
1734 İsveçli filozof Emanuel
Swedenborg, Güneş
1
Sisteminin oluşumuna ilişkin
bulutsu teorisinin ana hatlarını
8. yüzyılın sonuna gelindiğin istikrarsızlaştıracak ek bir kuvvetin
çizer.
de Güneş Sisteminin yapısı neden olduğu bir yörünge rahatsız
SONRA iyi biliniyordu. Gezegenler lığıydı. Sonuç olarak Newton,
1831 Mary Somerville, Güneş ' in etrafında eliptik yörünge Güneş Sistemini istikrarlı bir du
Laplace'ın Mechanique lerde dönüyor, kütleçekim onları yer rumda tutmak için arada bir Tan
celeste sini İngilizceye çevirir.
' lerinde tutuyordu. Isaac Newton'un rı' nın eline gerek olduğu sonucuna
1889 Fransız matematikçi yasaları, bu Güneş Sistemi modeline vardı.
Hemi Poincare, Güneş matematiksel bir temel sağladı; ama
Sisteminin istikrarlı olduğunu hala sorunlar vardı. Newton 'un ken Yörünge rezonansı
kanıtlamanın olanaksız disi de düşüncelerini gözlemlerle sı Ne var ki, Fransız matematikçi Pier
olduğunu gösterip, kaos nadı; ama gezegen yörüngelerinde re-Simon Laplace, ilahi müdahale
teorisinin temellerini atar. "tedirginlikler" fark etti. Bununla fikrini reddetti. 1784'te, süregelen
kastettiği, düzeltilmezse yörüngeleri ve "büyük Jüpiter-Satürn eşitsizli-
URANÜS'TEN NEPTÜN'E 93
Aynca bakınız: Eliptik yörüngeler 50-55 • Galileo'nun teleskobu 56-63 Kütleçekim teorisi 66-73 •
•
• •
CERES'İN KEŞFİ
96 CERES'İN KEŞFİ
Y
üzyıllarca, bilinen "dolaşan
KISACA yıldız" ya da geceleyin gök
Gezegenlerin yörüngeleri, yüzünde izi sürülen
A STRONOM matematiksel bir formüle gezegen sayısı beşti. Güneş ve Ay'la
Giuseppe Piazzi (1746-1826) uyar gibi görünüyorlar. birlikte, Dünya'dan görülebilen
ÖNCE büyük gök cisimlerirıin sayısı yediye
1596 Johannes Kepler, Güneş çıkıyordu -mistik anlam yüklü bir
Sisteminde gözlemlenmemiş sayı. Sonra 1 781 'de William Hersc
gezegenler olduğunu öne sürer. hel, Satürn' ün yörüngesinin
ötesinde Uranüs'ü fark etti ve astro
1766 Johann Titius, Mars ile Formül, Mars ile Jüpiter
nomları yedi sayısını yeniden
Jüpiter arasındaki aralığın bir arasındaki aralıkta
düşünmeye zorladı. Ne var ki, yeni
gezegen içerdiğini öngörür. yörüngede dolaşan bir
cisim olması gerektiğini gezegenin yörüngesi, Güneş Siste
1781 William Herschel' in öngörür. minin güncellenen planı içine
Uranüs'ü keşfi, Johann yerleştirilince, başka bir sayı bilme
Bode'nin önerdiği yörünge cesini açığa vurdu.
örüntüsünü doğrular.
Bir aralık bulmak
1794 Ernst Chladni,
Aralıkta görülen bir cisim, 1766'da Johann Titius adlı Alman
meteoritlerin eskiden bir astronom, gezegenlerin yörünge
Ceres, bir gezegen
yörüngede olan kayalar olamayacak kadar küçüktür uzaklıkları arasında matematiksel
olduklarını öne sürer. ama bir kuyrukluyıldız bir bağ keşfetti. Diğer bütün yörün
yörüngesine de sahip geleri ölçmek için Satürn'ün
SONRA
değildir. yörüngesini 100'e bölüp bir birim
1906 Jüpiterin yörüngesinde
Truvalı asteroidler bulunur. yarattı. Merkür 'ün yörüngesi, Gü
neş 'ten 4 birim uzaktı ve diğer her
1920 Jüpiter ile Neptün gezegenin konumu , 3'ün bir katıyla
arasında Hidalgo, ilk "Kentaur" ya da O, 3, 6, 1 2 , 24, 48 ve 96 sayı
asteroid (yörüngesi istikrarsız Ceres küçük bir gezegen dizisiyle ilişkiliydi. Böylece Merkür
bir asteroid) bulunur. ya da asteroidtir -uzayın Güneş'ten 4+0 birim, Venüs 4+3,
bu bölgesinde
2006 Ceres, cüce gezegen Dünya 4+6 ve Mars 4+12 birim
binlercesinden biri.
olarak sınıflandırılır. uzakta bulunuyordu. Jüpiter 4+48
ve Satürn 4+96 ' daydı. Dizide 4+24=
''
Mars'tan sonra 4+24=28'in
alanı gelir ama şimdiye kadar
orada hiçbir gezegen
görülmedi. Peki, Mimar Tanrı
o yeri boş bırakmalı mıydı?
''
Asla.
Johann Titius
''
28 Bode birimi aralığında kaydedi
len asteroid sayısı 5 .000 ' i aşmış
durumdadır. Olbers ve Herschel, as
teroidlerin, astronomik bir felaketle
ezilmeden önce aralıkta yörüngede
Üçüncü gece kuşkum dönen bir gezegenirı kalıntıları olma
olasılığını tartıştı. Bugün, yakındaki
kesinleşti; sabit bir yıldız Jüpiterin kütleçekirninin bozucu et
olmadığına emin oldum. kisinin, ilk elde asteroidlerin birleşip
Dördüncü geceye kadar bir gezegen oluşturmalarını engelle
bekledim ve önceki günlerle diği düşünülmektedir -ilkel Güneş
aynı oranda hareket ettiğini Sisteminde başka yerde benzer
görünce tatmin oldum disklerin yaptığı gibi.
''
Bilinen asteroidlerin yaklaşık
Giuseppe Piazzi Uzay aracı Dawn 2011-12'de Vesta
yüzde 80 ' inin, diğer asteroidlerin asteroidini ziyaret etti. Yörüngesi
toplam kütleçekiminin etkisi altında Ceres'in yörüngesinin içindedir ve
oldukları için, istikrarsız yörüngeleri Dünya' dan görülen en parlak
vardır. Gelecekti yıkıcı çarpışmaları asteroidtir.
öngörmek ve önlemek umuduyla,
Dünya'ya özellikle yaklaşan 13.000
kadar asteroid -Dünya'ya Yakın As tün'ün de Truvalıları vardır;
-Vesta ve Pallas ' ın genişliği 500 ki teroidler (DYA)- izlenmektedir. Dünya' nın ilk Truvalısı 201 1 'de keş
lometreden biraz fazlaydı, Juno ise fedildi.
bunun yarısıydı. Truvalılar 2006'da Uluslararası Astronomi
Gezegenlerle aynı yörüngelerde do Birliği Ceres'e cüce gezegen statü
Asteroid kuşağı laşan, ev sahiplerinden uzak, sü verdi -asteroid kuşağındaki tek
Gök Polisi keşfettiği cisimlere küçük kütleçekirn bakımından istikrarlı cüce gezegen. Aynı zamanda Plüton
gezegenler dedi ama William Hersc "sallantı noktalarında" toplanan ve da cüce gezegen olarak sınıflandırıl
hel başka bir ad tercih etti -yıldıza Truvalılar olarak bilinen asteroidler dı. Ne Neptün 'ün ne de Plüton'un
benzer anlamına gelen asteroid. vardır. Bunların büyük çoğunluğu yörüngeleri Bode yasasının öngörü
Herschel'in muhakemesine göre, bu Jüpiter sistemindedir ve orada iki lerine uyar. Bode yasası, Ceres'irı
küçük nesnelerin gerçek gezegen küme oluştururlar: "Truva Kampı" ve keşfedilmesirıde etkili olmasına rağ
lerden farklı olarak ayırt edilebilir "Yunan Kampı." Mars ' ın ve Nep- men, Güneş Sisteminin oluşumunun
''
özellikleri yoktu ya da en azından o kilidini açacak bir anahtar değil,
günün teleskoplarıyla fark edilebilir matematiksel bir çakışma olarak gö
bir özellikleri yoktu; bu yüzden hare rülmektedir. •
ket etmeselerdi, yıldız ışığından
ayırt edilemeyeceklerdi. 20 yıl önce
bulduğu gezegeni adlandırmada ba
şarısız olan Herschel, kurnazca "bu Ayırt edilemeyecek kadar
cisimlerin doğasında, bir başka ola küçük yıldızlara benziyorlar.
ğanüstü değişimin ortaya çıkması Bundan, yıldızlara benzer
durumunda, isimlerini değiştirme görüntülerinden ötürü, bunlara
özgürlüğü"nün kendisine verilmesi
asteroid diyorum.
''
ni istedi.
Daha iyi ifade eden bir şey olma William Herschel
dı ve Gök Polisi 1 8 1 5'te dağıldıktan
sora, asteroid keşifleri devam etti.
1 868'de sayıları 1 00'e, 1 985'de
3.000'e ulaştı. Dijital fotoğrafın ve
görüntü analizinin gelişiyle birlikte,
1 00
BUYUN
•• ••
GÖKYÜZÜNÜN BİR
HARİTASI
GÜNEY YARIMKÜRE
KISACA
1 786 ile 1 802 arasında William
Herschel, gece gökyüzünde
ritasını çıkarmak için oğlunun göz
lemleri, güney yarımkürede bir
1000'den fazla yeni nesneyi yerde yapılmalıydı.
ASTRONOM
listeleyen kataloglar yayımladı. Herschel o sırada Britanya İmpa
John Herschel (1792-1871)
1822'de ölümünden sonra William' ın ratorluğunun bir parçası olan Güney
ÖNCE oğlu John onun çalışmalarını devam Afrika'ya karar verdi. 1 883'te karısı
1784 Charles Meisser bilinen ettirdi ama kapsamını ve iddiasını nı ve genç ailesini, bir asistanı ve
80 bulutsunun listesini genişletip , gece gökyüzünün tam babasının odak uzunluğu 6 metre
yayımlar. bir haritasını çıkarmaya soyundu. olan teleskobunu yanına alarak
William'ın gözlemlerirıin tümü oraya taşındı. Kuzey gökyüzü ince
SONRA güney İngiltere'de yapılmıştı ve do lenirken de bu teleskop kullanılmış
1887 Cartes du Ciel'in, bütün layısıyla gök ekvatorunun yaklaşık tır ve Herschel, güney yarımkürede
gökyüzünün fotografik 33° altındaki nesnelerle sınırlıydı. toplanan bilgi ile kuzey yarımkürede
haritasını çıkarma projesi, Gökyüzünün geri kalan kısmının ha- üretilmiş olan karşılaştırılabilir olma
Paris Gözlemevi müdürü sını sağlamak için bu teleskobu
Amedee Mouchez tarafından seçti. Aile, Masa Dağının eteğinde,
başlatılır
. dağın zirvesinde genellikle toplanan
bulutlardan sakınacak kadar uzak
1918 Gökyüzünün çok büyük
bir eve yerleşti ve Herschel, sonraki
bölümünü kapsayan Henry dört yılı araştırmayı tamamlamakla
Draper Kataloğu, Harward geçirdi.
College Gözlemevi tarafından
yayımlanır. Güney gökleri
1948-58 California'da Magellan bulutları, Samanyolu 'na
Palamar Gözlemevi, yaklaşık yakın iki cüce galaksidir ve yalnızca
2000 fotografik plakadan güney yarımkürede görülür. Çıplak
oluşan verilerle birlikte büyük gözle görülebilirler ama Herschel'in
gökyüzü haritasını tamamlar. teleskoplu incelemeleri, astronomla
rın kullanımına ilk ayrıntılı gözlemle-
1989-93 Yapay uydu
Hipparcos, 2,5 milyondan fazla
Samanyolu'nun çekirdeği en berrak
yıldızın kataloglanmasına güney yarımkürede görülür. Karanlık
olanak veren veriler toplar. bölgeler, yıldızlararası tozun yıldız
ışığını engellediği yerlerdir.
URANÜS'TEN N EPTÜN'E 1 01
Aynca bakınız: Messier nesneleri 87 • Samanyolu 88-89 •
Bulutsuları incelemek 104-05
John Herschel
John Herschel 1816'da ünlü bir
Güney Afrika'dan gözlemler de eklenirse, matematikçi olarak Cambridge
tam bir ölçüm yapılmış olur. Üniversitesinden ayrıldı.
Babası William'la birlikte
çalıştı ve William'ın 1822'de
ölümünden sonra onun
çalışmalarını devam ettirdi.
Herschel Kraliyet Astronomi
Enstitüsünün kurucularından
biri oldu ve üç dönem
başkanlığını yaptı. 1826 'da
evlendi ve 12 çocuğu oldu.
Herschel astronomi dışında
birçok alana daha ilgi duydu.
ri sundu. Bu galaksilerde 1 000'den kuzey yarımkürede yalnızca gecele Herschel Güney Afrika'dayken,
fazla yıldızın, yıldız kümesinin ve rin kısa olduğu yaz aylarında ufuk karısıyla birlikte bir botanik
resim dosyası hazırladı.
bulutsunun bir listesini hazırladı. çizgisinde alçakta görülebilir Güney
Fotoğrafçılığına da önemli
Herschel, Samanyolu içindeki yarımküredeyse, daha parlak çekir
katkılarda bulundu, renk
yıldızların dağılımına ilişkin de dik dek gökyüzünde yüksekte ve yılın
çoğaltma deneyleri yaptı;
katli gözlemler yaptı. Samanyolu karanlık aylarında görülebilir; bu da meteoroloji, teleskop ve diğer
içinde Güneş Sisteminin yönelimi gözlemleri daha kolay ve daha ayrın konularda makaleler
sayesinde, şimdi galaksinin çekir tılı yapmaktadır. yayımladı.
deği olarak bilinen en parlak kısmı, Herschel'in çabalarının sonucu
''
olan The General Catalogue of Nebu Önemli eserleri
Jae and Clusters of Stars, toplam
5000'den fazla nesne listeledi. Eksik 1831 A Preliminary
siz bir yıldız kataloğu olması amaç Discourse on the Study
landığı için, kendisinin ve babasının of Natural Philosophy
gözlemlediği bütün nesneleri ve 1847 Results of Astronomical
Yıldızlar, Evren' in sınır Charles Messier gibi başkalarının Observations Made at the
taşlarıdır. Cape of Good Hope
''
keşfettiği nesnelerirı çoğunu içer
1864 General Catalogue of
John Herschel mekteydi. •
Nebulae and Clusters of Stars
1874 General Catalogue
of 1 0, 300 Multiple and
Double Stars
1 02
•• •• ••
GORUNURDE •
YILDIZLARIN BiR
HAREKETİ
YILDIZ PARALAKSI
'
MÖ 220 Aristarkhos, hiçbir ken daha uzak yıldızlara göre ko ' /
paralaks görülemediği için numlarını değiştiriyormuş gibi gö ' /
,
yakındaki yıldızlarını uzaklığını ölç Aralıkta
Haziranda , '
1600 'fycho Brahe, kısmen menin olanaklı olabileceği düşünce Dünya'nın , ' Dünya'nın
yıldız paralaksını si, eski Yunanistan'a kadar geri
G Ü NEŞ LEKELERİ
DÖNG Ü LER HALİNDE
•• •• ••
GORUNUR
GÜNEŞ'İN YÜZEYİ
G
üneş lekeleri Güneş 'in yü düşündü. Volkanı bulmadı ama 1 1
KISACA zeyinde, manyetik alanları yıllık döngüler halinde değişen çok
ASTRONOM nın neden olduğu daha sayıda Güneş lekesi keşfetti.
Samuel Heinrich Schwabe soğuk bölgelerdir. Güneş lekelerine İsviçreli astronom Rudolf Wolf,
(1789-1875) ilişkin ilk yazılı gözlemler Çin' de, Schwabe'nin gözlemlerini ve Gali
MÖ 800 civarına dayanır; ama ancak leo'ya kadar geri giden başka göz
ÖNCE 1 801 'de Britanyalı astronom William lemleri inceledi ve döngüleri, 1 755-
Mö 800 Çinli ve Koreli Herschel Dünya iklimindeki değişik 66 için 1 ' den başlamak üzere nu
astrologlar, olayları öngörmeye maralandırdı. Sonunda her döngü
likler ile Güneş lekeleri arasında
yardımcı olmaları için Güneş
bağlantı kurdu. de, Güneş lekeleri sayısının düşük
lekelerini kaydeder.
Alman astronom Samuel Schwa olduğu uzun dönemler bulunduğu
1128 İngiliz vakanüvis be 1 826'da Güneş lekelerini gözlem nu gördü. Herschel örüntüyü fark
Worcesterli John, Güneş lemeye başladı. Güneş'e Mer etmemişti; çünkü şimdi Dalton Mi
lekelerini çizer. kür'den daha yakın bir yörüngede nimumu denilen, Güneş lekelerinin
1801 William Herschel Güneş olduğu sanılan ve geçici olarak Vol düşük olduğu zamanda gözlem ya
lekelerinin Dünya'nın iklimi kan denilen yeni bir gezegeni arıyor pıyordu. •
üzerindeki etkileri nedeniyle du. Böyle bir gezegeni doğrudan
Güneş lekesi sayısı ile buğday gözlemlemek çok zordu ama Schwa Güneş lekeleri birkaç günden birkaç
fiyatı arasında bir bağ kurar. be, Güneş ' in önünde hareket eden aya kadar sürebilir. En büyüğü Jüpiter
SONRA koyu bir leke olarak görebileceğini kadar olabilir.
1845 Fransız fizikçiler
Hippolyte Fizeau ve Leon
Poucault, Güneş lekelerini
fotoğraflar.
1852 İrlandalı astronom
Edward Sabine, Dünya'daki
manyetik fırtınaların sayısının
Güneş lekelerinin sayısıyla
bağıntılı olduğunu tanıtlar.
1908 ABD'li astronom George
Ellery Hale, Güneş lekelerine
manyetik alanların neden Aynca bakınız: Uranüs'ü gözlemlemek 84-85 • Güneş lekelerinin öznitelikleri 1 2 9
• Carrington (Rehber) 3 3 6
oluğunu keşfeder.
1 04 "Tj'-
•
- --- -
SARMAL BİR
�·::.=;; - - ı - - -
DÜZENL�M� BİÇİMİ
FARK EDiLDi
BULUTSULARI İNCELEMEK
KISACA
Çıplak göz için bulutsular, gaz ya da yıldız içerebilen
ASTRONOM puslu ışık yamalarıdır.
Lord Rosse (1800-1867)
ÖNCE
1784 Charles Messier Daha büyük
görülebilen bulutsuların bir teleskoplar, sarmal bir
kataloğunu yayımlar. düzenleme biçimini
açığa çıkarır.
1785 Willıam Herschel bulutsu
1
katalogları yayımlar ve
birçoğunun şekil ve büyüklük
bakımından Samanyolu'na 840'larda William Parsons 1 845'e gelindiğinde Rosse, 1 ,8 metre
(Lord Rosse) adlı Britanyalı çapında bir ayna dökmeyi başarmış
benzediğini tahmin eder.
bir aristokrat, servetinin bir tı. Aynayı İrlanda 'da Parsonstown'a
1833 John Herschel, güney kısmını dünyanın en büyük aynalı yakın Birr Şatosundaki teleskobuna
yarımküreden nesneleri teleskobunu yapmak için harcama taktı ve Parsonstown Leviathan 'ı
inceleyerek babasının ya karar verdi. Rosse, John Hersc olarak anıldı. 1 91 7 ' de ABD ' de, C ali
kataloglarını genişletir. hel'in 1 9 . yüzyılın başında listelediği fornia' daki Wilson Dağında 2,5 met
bulutsulardan bazılarını, özellikle relik yansıtıcı yapılana kadar Dün
1864 William Huggins bazı yıldız kümesi gibi görünmeyen bu ya'nın en büyük aynalı teleskobu
bulutsuların, yıldız topluluğu lutsuları yeniden incelemeye merak olarak kaldı.
değil ışık saçan gaz bulutları sardı. Orta İrlanda'nın, kapalı ya da
olduklarını keşfeder. Rosse bu bulutsuları yeniden rüzgarlı hava koşulları çoğu kez gö
gözlemlemek için, Herschel'in kul rüşü engellediği için, bir teleskop
SONRA landığından daha büyük ve daha iyi inşa etmek için ideal bir yer olmadı
1917 Vesto Slipher, sarmal bir teleskop yapmaya ihtiyacı vardı. ğı anlaşıldı. Teleskobun hareketi de
galaksilerin "evren adası" Yıllarca 0,9 metrelik bir ayna dökme sınırlıydı, yani gökyüzünün yalnızca
oldukları ve Samanyolu'nun nin yollarını aradı . O sırada aynalar, küçük bir alanı incelenebiliyordu.
bizim içeriden gördüğümüz yansıtaç denilen bakır ile kalayın Yine de, hava açıkken Rosse, bu de
böyle bir galaksi olduğu alaşımı bir metalden yapılıyordu - vasa aleti kullanıp gözlem yapabildi
sonucuna varır. soğuyunca çatlamaya yatkın gevrek ve ilk kez bazı bulutsuların sarmal
bir malzeme. Bu zorluğa rağmen doğasını kaydedebildi -şimdi bunla-
URANÜS'TEN NEPTÜN'E 1 05
Aynca bakınız: Meisser nesneleri 87 • Samanyolu 88-89 • Güney yarımküre
100-01 • Bulutsuların öznitelikleri 114-15 • Sarmal galaksiler 156-61
''
ra sarmal galaksiler deniliyor. Ros
se' ın tanımladığı bu sarmalların ilki,
daha sonra Girdap galaksisi olarak
bilinen M51 'di. Bugün, gözlemlen
miş tüm galaksilerin yaklaşık dörtte
üçü sarmal galaksidir. Bununla bir Şimdi bulutsuları tanımamızı
likte, bunların eninde sonunda elip sağlayan ışık, yıllar önce
tik galaksilere dönüşecekleri düşü bulutsuların yüzeyinden
nülmektedir. Daha yaşlı yıldızlardan
ayrılmış ışık . . . çok eskiden
oluşan eliptik galaksiler daha sönük
tür ve saptanması daha zordur ama tamamlanmış süreçlerin Lord Rosse
astronomlar, olasılıkla Evren' deki en hayaletleri olmalı.
''
yaygın galaksi tipi olduklarına inanı William Parsons 1800'de
Edgar Ailen Poe Yorkshire'da doğdu ve 1841'de
yorlar.
babasının ölümünden sonra
Rosse Üçüncü Kontu oldu.
Bulutsu varsayımı Dublin'de ki Trinity College'de
1 9 . yüzyılın ortasında astronomlar, ve Oxford Üniversitesinde
bulutsuların gazdan mı yoksa yıldız eğitim gördü ve üniversiteyi
lardan mı oluştuğunu tartıştı. matematik birincisi olarak
1 846'da Rosse, Orion bulutsusunda gerçek olmasına rağmen, yıldızların bitirdi. 1836'da evlendi ama 13
çok sayıda yıldız buldu; bu yüzden varlığı gazın yokluğu anlamına gel çocuğundan yalnızca dördü
bir süre gazlı bulutsular düşüncesi miyordu. Bazı bulutsuların gazlı do hayatta kaldı. Lord Rosse'ın
reddedildi. Bununla birlikte, yıldızlar ğası, 1 864'te William Higgins spekt mülkleri İrlanda'daydı ve
roskopik analizi kullanana kadar ta teleskoplarını da oraya kurdu.
nıtlanamadı. • 1845'te, bulutsularla ilgili
bulgularını açıkladıktan sonra,
İ rlanda, Parsonstown'da Leviathan
bulutsuların gaz olduğuna
Teleskobunun, 16,5 metre uzunluğunda
inanan John Herschel, Rosse'ı
bir borunun içinde 3 ton ağırlığında bir
eleştirdi. İkisi birbirini kusurlu
aynası vardı.
alet kullanmakla suçladı. Ne
var ki, sonunda ikisi de,
bulutsuların gazdan mı yoksa
yıldızlardan mı oluştuğu
sorununu kesin bir biçimde
çözecek yeterli bilimsel kanıt
göstermeyi başaramadı.
Önemli eserleri
KONUMUNA İŞARET
ETTiGiNİZ GEZEGEN
• •
FiiLEN YARDIR
illiam Herschel'in Görünmeyeni aramak
KISACA
ASTRONOM W 1 781 'de Uranüs 'ü keşfin
den sonraki aylarda ast
ronomlar yörüngesinde düzensizlik
Fransız Urbain Le Verrier keşfedil
memiş bir gezegenin yerini varsa
yarak ve Uranüs üzerindeki etkisini
Urbain Le Verrier
(1811-1877) ler ya da tedirginlikler buldu. Yörün ortaya çıkarmak için Newton'un
gelerdeki pek çok tedirginliğe, diğer kütleçekim yasasını kullanarak Ura
ÖNCE nüs'ün tedirginlikleri sorununu çöz
büyük cisimlerin kütleçekim etkileri
Mart 1781 William Herschel meye çalıştı. Bu öngörü Uranüs
Uranüs'ü keşfeder. neden olur; ama Uranüs 'ün duru
gözlemleriyle karşılaştırıldı ve geze
munda, gözlemlenen devinime
Ağustos 1781 Fin-İsveçli genin hareketlerine göre konum dü
neden olabilecek bilinen bir geze
astronom Anders Lexell zeltildi . Bu süreç birçok kez tekrar
gen yoktu . Bu durum, bazı astro landıktan sonra Le Verrier, bilinme
Uranüs'ün yörüngesinde
düzensizlikler bulur ve bunun, nomların, Uranüs' ün ötesinde yö yen bir gezegenin olası konumunu
keşfedilmemiş gezegenlerden rüngede dönen bir gezegenin olma saptadı. Düşüncelerini 1 846'da
kaynaklandığını öne sürer. sı gerektiğini öne sürmelerine neden Academie des Sciences 'e (Bilimler
oldu. Akademisi) sundu ve öngörülerini,
1799-1825 Pierre-Simon
Laplace tedirginlikleri
matematiksel olarak açıklar.
1821 Fransız astronom Alexis
Bouvard, Uranüs'ün gelecekteki
konumlarına ilişkin öngörüler
yayınlar. Sonraki gözlemler
öngörülerinden sapar.
Uranüs'ün öngörülen
SONRA yörüngesine ilişkin
1846 Briton William Lassell, hesaplamalar, Güneş'in,
Neptün'ün keşfinden 17 gün Jüpiterin ve Satürn'ün
Güneş
sonra en büyük uydusu kütleçekim etkilerini Uranüs
Triton'u keşfeder. hesaba katıyordu. Ne var ki,
gözlemlenen yörünge,
1915 Albert Einstein göreliliği
kullanarak Merkür'ün
Güneş'ten daha uzak büyük Kütleçekirn __.,/' Jüpiter
bir cismin çekimine işaret
yörüngesindeki tedirginlikleri edecek şekilde sapmalar
açıklar. gösteriyordu.
URANÜS'TEN N EPTÜN'E 1 07
Aynca bakınız: Samanyolu 88-89 Kütleçekim tedirginlikleri 92-93 •
•
Uranüs'ün
yörüngesinde, bilinen
Uranüs'ün ötesinde başka
herhangi bir cisimle Urbain Le Verrier
bir gezegen olabilir.
açıklanamayan
tedirginlikler vardır. Urbain Le Verrier Paris'e yakın
Ecole Polytechnique'te okudu.
Mezun olduktan sonra ilk önce
kimyaya ilgi duydu, sonra
astronomiye yöneldi.
Neptün, matematikle Newton'un yasaları, bu Astronomik çalışmaları gök
öngörülen yere çok gezegenin aranacağı yeri mekaniğine -Güneş
yakın keşfedildi. gösterir. Sistemindeki cisimlerin
hareketlerini matematiği
kullanarak açıklama
odaklandı. Le Verrier Paris
Gözlemevinde bir iş buldu,
Berlin Gözlemevinde Johann Gal bir sonuca ulaştı ama sonuçları, ömrünün çoğunu orada geçirdi
le'ye de (1812-1 910) gönderdi. Gaile yeni gezegeni gözlemledikten ve 1 854'ten itibaren de
Le Verrier' in mektubu 23 Eylül sonra yayımlandı. Keşfi kimin yaptı müdürlüğünü yaptı. Ne var ki,
1846 sabahı Galle'nirı eline geçti ve ğına ilişkin bir tartışma çıktı ama yönetim tarzı beğenilmedi ve
gezegeni arama izni aldı. Asistanı 1870'te değiştirildi. 1873'te
Adams, Le Verrier'in hakkı olduğu
boğulduktan sonra tekrar
Heirırich D' Arrest'le birlikte çalışa nu her zaman kabul etti.
müdür oldu ve 1877'de ölene
rak, aynı akşam öngörülen konumun Neptün'ü gözlemleyen ilk kişi
kadar görevde kaldı.
içinde bilinmeyen bir nesne belirledi. Gaile değildi. Neptün'ün yörüngesi
Le Verrier meslek
Sonraki geceler yapılan gözlemler, belirlendikten sonra, eski kayıtları di yaşamının ilk yıllarını Pierre
nesnenin ardalandaki yıldızlara karşı dikleyip, Galileo ve John Herschel de Simon Laplace'ın Güneş
hareket ettiğirıi ve gerçekten de bir dahil, başkalarının daha önce bir ge Sisteminin istikrarı üzerine
gezegen -daha sonra Le Verrier'irı zegen olduğunu fark etmeden Nep çalışmalarını geliştirmekle
önerisiyle Neptün adı verilen bir ge tün'ü gözlemlemiş olduğunu bulmak geçirdi. Ardından, periyodik
zegen- olduğunu gösterdi. Gaile olanaklı oldu. Daha sonra Le Verrier, kuyrukluyıldızları inceledikten
daha sonra keşfin sahibirıirı Le Ver benzer bir teknik kullanıp Merkür'ün sonra, dikkatini Uranüs'ün
rier olduğunu teslim etti. yörüngesini analiz etti ve yörünge yörüngesi bilmecesine çevirdi.
sindeki tedirgirıliklerirı Newton me
Bağımsız keşif kaniğiyle açıklanamayacağını gördü.
Le Verrier bilinmeyen gezegenin ko Bunun, Güneş'e daha yakın, geçici Önemli eserleri
numu hesaplarken, aynı sırada Bri olarak Volkan adı verilen başka bir
1846 Recherches sur les
tanyalı astronom John Couch gezegenirı etkisirıden kaynaklanabi
Mouvements de la Planete
Adams da ( 1 8 1 9-92) Uranüs 'ün yö leceğirıi öne sürdü. Eirısteirı kendi
Herschel (Research on
rüngesindeki tedirgirıliklerin nede genel görelilik teorisini kullanarak te the Movements of the
nine bakıyordu. Tamamen bağımsız dirginlikleri açıklayınca, bu spekülas Planet Herschel)
bir biçimde Le Verrier' inkine benzer yon son buldu. •
1 1 0 GİRİŞ
Alman Gustav
Kirchhoff ve Robert İtalyan rahip Angelo
Bunsen tayf Secchi, yıldızları Amerikalı öncü astronomi
çizgilerinin tayflarına göre fotoğrafçısı Henry Draper,
arkasındaki fiziği sınıflandırmak için bir Orion bulutsusunun ilk
araştırır. proje başlatır. fotoğrafını çeker.
i
1854
i
1 863 1 880
rken 19. yüzyılda astronomi, tayf ayrıntılı incelendiğinde, çok sa lirli bir tür tayfın arkasındaki fiziği
••
araştırmanın bir yoluydu. Daha önce
kin artan bir farkındalık vardı. Ne bilinmeyen bir elementin, helyumun
var ki, bu uzak nesneler hakkında - keşfine bile yol açtı.
örneğin kimyasal bileşimleri ve ısı Astronominin bu yeni dalı, Bri
ları- bilgi edinmenin fazla olanağı tanyalı astronom William Huggins
yok gibi görünüyordu. Bu sırların ve gözlem kaydetmenin bir yolu ola
kilidini açan anahtar, spektroskopi Bize göre bu uzak Dünya' ların rak fotoğrafçılığa öncülük eden karı
kullanarak ışık analizi yapmaktı. varlığının tek kanıtı ışıktır. sı Margaret tarafından coşkuyla be
nimsendi. Kendilerini yıldızlarla sı
''
James Clerk Maxwell
Yıldız ışığını çözmek nırlamadılar, bulutsuların tayflarını
Parlayan bir nesne bir dizi dalga bo da incelediler.
yunda ışık saçar; bunu, en uzun 19. yüzyılın sonuna gelindiğinde,
dalga boyundan (kırmızı) en kısa yıldızların doğasını tam olarak anla
dalga boyuna (mor) kadar uzanan mak için, yıldızların tayfını sistema
bir renk kuşağı olarak algılarız. Bir tik olarak kaydetmek ve farklı tipler
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 1 1
1
1 890
i
1 896
i
1 907
J
Alman fizikçi Wilhelm
Röntgen katot ışınlı
l
Max Planck enerjinin
ancak ayrı "kuantum"
Avusturyalı fizikçi
Victor Hess, şimdi
tüplerle deney yaparken, büyüklükler halinde var kozmik ışın denilen
X-ışınlarını keşfeder. olabileceğini öne sürerek güçlü ışınların uzaydan
kuantum mekaniğinin geldiğini gösterir.
temellerini atar.
halinde sınıflandırmak zorunlu gibi ğını fark etti. Ejnar Hertzsprung ve yetizma teorisini yayımladı. X-ışın
görünüyordu. Henry Norris Russell, birbirinden ları 1895'te, radyoaktivite 1896'da
bağımsız olarak bunu sürdürdü ve keşfedildi. 1900'de Alman fizikçi
Yıldız sınıflandırması sonunda, aynı renkten yıldızların Max Planck, elektromanyetik enerji
Bu büyük işi Harvard College Gözle dev ya da cüce olabildiklerinin keş nin "kuanta" denilen tikel büyüklük
mevi üstlendi; Gözlemevi müdürü fedilmesine ve bilinen ilk beyaz te "paketler" halinde geldiğini var
Edward Pickering, titizlik gerektiren cüce yıldızın tanımlanmasına yol sayarak kuantum fiziğine zemin
işi yapmak için kadınlardan oluşan açtı. hazırladı. Bu keşifler, gökyüzüne
büyük bir ekip çalıştırdı. Annie bakmanın yeni yollarını sağlayacak
Jump Cannon, bugün de kullanılan Yıldızların fiziği ve yıldızların içinde gerçekleşen sü
ve bir ısı dizisine dayanan yıldız sı 50 yıllık bir sürede ileri astronomi reçlere ışık tutacaktı. Fizik ve astro
nıflandırma sistemi tasarladı. Can odak noktasını değiştirmişti. 20. nomi bu noktadan sonra birbirinden
non, 500.000 kadar yıldız tayfını yüzyılın başında fizik -madde, kuv ayrılamayacaktı. •
şahsen sınıflandırdı. Yıldız kataloğu vet ve enerjinin ve bunların birbiriy
yalnızca yıldızların konumlarını le ilişkisinin incelenmesi- Güneş'e
değil, kadirleri (görünür parlaklık) ve yıldızlara da uygulanabiliyordu
ve tayfları hakkında kesin bilgi de ve astronominin yönünü güçlü bir
içeriyordu. Bu bilgi, astronomlar şekilde etkileyecekti. Temel fizikte
yeni verileri analiz ettikçe, hızla anlamlı gelişmeler astronomiyi etki
ürün verdi. Cannon'un Harvard' da ledi. Örneğin, Briton James Clerk
ki meslektaşı Antonia Maury, basit Maxwell 1873 'te ışık gibi elektro
ısı dizisinin her yıldız tipi içindeki manyetik ışımayı dalga özellikleri
ince varyasyonları hesaba katmadı- bakımından açıklayan elektroman-
112
�\ \ /;, G Ü NEŞ
� � ATMOSFERİNDE
SODYUM BULUNACAK
GÜNEŞ'İN TAYFI
KISACA
1 814'te, optik aletler yapan Jo
seph von Fraunhofer adlı bir
yayacağını ve bu nedenle sürekli bir
tayf üreteceğini öne sürdü. Ne var
Alman, spektroskobu (bkz. s. ki, ışık, Güneş'in atmosferi gibi
ASTRONOM
113 'teki şekil} icat etti. Bu alet Gü daha soğuk, düşük yoğunluklu bir
Gustav Kirchhoff neş'in ya da herhangi bir yıldızın gazdan geçerse, ışığın bir kısmı, ısı
(1824-1887) tayfını göstermeyi ve yüksek bir tılınca elementin ışık yaydığı aynı
hassasiyetle ölçmeyi olanaklı kıldı. dalga boylarında bir element (örne
ÖNCE
Fraunhofer, Güneş' in tayfından ğin sodyum) tarafından soğurulabi
1802 İngiliz kimyacı William geçen ve her biri kesin bir dalga bo lirdi. Işığın soğurulması tayfta,
Hyde Wollaston günışığını dar yunda (renk) yerleşik 500'den fazla şimdi soğurma çizgileri olarak bili
bir yarıktan ve prizmadan koyu çizgi bulunduğunu fark etti. nen aralıklara neden olur. •
geçirerek Güneş' in tayfının bir Bunlar, Fraunhofer çizgileri olarak
görüntüsünü yarattıktan anıldı.
sonra, tayfta yedi koyu çizgi 1850'lere gelindiğinde Alman
bilim insanları Gustav Kirchhoff ve
''
fark eder.
Robert Bunsen, farklı kimyasal ele
1814 Spektroskobun Alman mentler bir alevde ısıtılırsa, o ele
mucidi Joseph von Fraunhofer mente özgü, varlığına işaret eden
Güneş' in tayfında aynı bir parmak izi işlevi gören, bir ya da
koyulukta 574 çizgi keşfeder. daha fazla dalga boyunda ışık yay
dıklarını keşfetmişti. Kirchhoff, bazı Güneş'in ve sabit yıldızların
Bunları ayrıntılı bir biçimde
elementlerin saldığı ışığın dalga kimyasal bileşimini
haritalandırır.
boylarının, Fraunhofer çizgilerinden
belirlemenin yolu açıktır.
bazılarının dalga boylarına denk ol
''
SONRA Robert Bunsen
1912 Danimarkalı fizikçi Niels duğunu fark etti. Özellikle 589,0 ve
589,6 nanometre dalga boylarında
Bohr, farklı enerji düzeyleri
sodyum emisyonları, iki Fraunhofer
arasında gidip gelen elektron çizgisine tamı tamına denkti. Kir
hareketlerinin, tikel dalga chhoff, Güneş gibi sıcak, yoğun bir
boylarında ışınımın gazın bütün dalga boylarında ışık
salınmasına ya da
soğurulmasına neden olduğu Aynca bakınız: Yıldız ışığını analiz etmek 1 1 3 • Yıldızların karakteristikleri
122-27 • Yıldız sınıflandırmasını arıtma 138-39 • Yıldız bileşimi 162-63
bir atom modeli tanıtır.
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 1 3
YILDIZLAR ••
TAYFLARINA GORE
GRUPLANDIRILABİLİR
YILDIZ IŞIGINI ANALİZ ETMEK
IŞILDAYAN BUYUK
•• ••
GAZ KÜTLELERİ
BULUTSULARIN ÖZNİTELİKLERİ
KISACA
1 860 'larda William Huggins
adlı Britanyalı astronom,
yın derinliklerine, bulutsulara, uzun
süredir astronomları hayrete düşü
ASTRONOM spektroskop kullanıp yıldızla ren puslu ışık yamalarına yöneltti.
William Huggins (1824- rın ve bulutsuların bileşimini ince Spektroskobu kullanıp, bu yamaları
1910) leyerek önemli keşifler yaptı. Bir te iki farklı tipe ayırdı.
leskoba takılan cam bir prizma olan
ÖNCE bu alet, beyaz ışığı onu oluşturan Bulutsuların tayfları
1786 William Herschel bir ışık dalga boylarına ayırıp bir renk Huggins, Andromeda bulutsusu
bulutsu listesi yayımlar. yelpazesi üretir. Gustav Kirchhoff ve gibi bulutsuların, Güneş'in ve diğer
1850'ler Gustav Kirchhoff ve Robert Bunsen, Güneş'in tayfında yıldızlarınkine benzer bir ışık tayfı
Robert Bunsen, sıcak gazların gerçekleşen koyu soğurma çizgileri na -koyu soğurma çizgileri olan
kendi ışık tayflarında parlak ni inceleyerek Güneş'in kimyasal geniş bir renk bandı- sahip oldukla
emisyon çizgileri ürettiğini, bileşimini zaten fark etmişti. Bu çiz rını gözlemlemişti. Bunun nedeni -
soğuk gazların ise aynı dalga gilere, belli kesin dalga boylarında Huggins öldükten sonra, 1920'lere
boyunu soğurup tayfta koyu ışınım soğuran farklı kimyasal ele kadar keşfedilmedi- bu tür bulutsu
çizgiler ürettiğini anlar. mentlerin atomları neden olur. Hug ların gerçekte yıldızlardan ve galak
gins, astronom karısı Margaret'in silerden oluşmasıydı. Gözlemlediği
SONRA cesaretlendirmesiyle, dikkatini uza- ikinci tip bulutsu tamamen farklıy-
1892 Margaret Higgins,
Kraliyet Astronomi
Enstitüsünün onur üyesi
yapılır. Spektroskop astronomların
Bazı bulutsuların,
bir bulutsunun ışık
1913 Danimarkalı Niels Bohr yıldızlarınkine benzer
tayfını ölçmelerine
atomları, elektronlarla çevirili tayfları olduğu görülür.
olanak verir.
bir çekirdek olarak tasvir eder.
Tayf çizgileri, elektronlar enerji
düzeyleri arasında hareket
edince meydana gelir.
1927 Amerikalı Ira Bowen,
"nebulium"un neden olduğu iki Bazılarının, tek bir dalga
çizginin, iki elektron kaybeden boyunda enerji yayan
oksijen atomları tarafından tayfları vardır.
meydana getirildiğini anlar.
_
_______
_
__
_ TROF İ Z İGİN YÜKS ELİŞİ 1 1 5
A_S_
Ayrıca bakınız: Uranüs' ü gözlemlemek 84-85 • Messier nesneleri 87 •
Güneş'in tay fı 112
William Huggins 30
yaşındayken ailenin kumaşçılık
işletmesini sattıktan sonra,
Güney Londra'da Tulse Hill'de
özel bir gözlemevini yönetti.
Yeni servetini kullanıp, 20
santimetrelik güçlü bir
mercekli teleskop satın aldı.
1 875'te, 51 yaşında olan
Huggins, 27 yaşında olan
İrlandalı astronomi hayranı
Margaret Lindsey'le evlendi;
kansı onu tayflannı kaydetmek
için fotoğrafı benimsemeye
teşvik etti ve sonraki
araştırmalannda aktif bir
dı. Işık tayfı, tek dalga boylu emis Huggins gezegensel bir bulutsunun ortağı, birçok makalenin
yon çizgilerinden oluşmaktaydı - (Kedi Gözü bulutsusu) tayfını analiz eş-yazarı oldu. Huggins,
ederek, yıldızlardan değil gazlardan astronomik nesneleri
enerji tek renk olarak yayılıyordu;
oluştuğunu doğrulayan ilk kişiydi. kaydetmek için fotoğrafı
soğurma çizgileri yoktu.
kullanmanın öncüsüydü. Tayf
Huggins bu ikinci tür bulutsula çizgilerindeki Doppler
rın sıcak, düşük yoğunluklu gaz lium denilen yeni bir elementin kaymasını kullanarak
bulutu olduklarını anladı. Bu gazın meydana getirdiğini öne sürdü . yıldızların ışınsal hızını
bir kısmı, yeni yıldız oluşturma sü Huggins bu spektroskobik göz inceleme tekniğini de
recinde olabilirdi; gezegensel bu lemlerden, incelediği bütün gök ci geliştirdi.
lutsu gibi diğer gaz bulutları, geliş simlerinin, Dünya'yla tamı tamına üncü bir astronomik
spektroskop uzmanı olan
mekte olan yıldızlardan atılmış ola aynı elementlerden oluştuğu sonu
Huggins, 1 900'den 1 905'e
bilirdi. cuna vardı. Ne var ki, nebuliumun
kadar Kraliyet Enstitüsünün
Huggins' in 1864'te Ejderha ta sırrı o öldükten sonraya kadar çözül başkanlığını yaptı. 1 9 10'da 86
kımyıldızında bulunan Kedi Gözü medi. 1927 'de, iki kat iyonlaşmış yaşında Tulse Hill'deki evinde
gezegensel bulutsusuna ilişkin yap oksijen -elektronlarını yitirmiş ve öldü.
tığı gözlemler, sıcak hidrojen gazı çift pozitif yüklü oksiıen atomları
nın ürettiği tek soğurma çizgili bir olduğu anlaşıldı. • Önemli eserleri
tayf açığa çıkardı. Bununla birlikte,
1870 Spectrum analysis
bulutsu, bilinen herhangi bir kimya
in its application to the
sal elemente karşılık gelmeyen iki heavenly bodies
güçlü yeşil çizgide enerji de yayıyor 1909 Scientific Papers
du. Bazı astronomlar, bunları, nebu-
116
GÜNEŞ'İN SARI
PÜSKÜRMESİ DÜNYA'DAKİ
ALEVDEN FARKLIDIR
GÜNEŞ'İN EMİSYONLARI
yıldızların yakıtını hidrojenin tarafından üretildiğini varsaydı. o zamana kadar bilinmeyen, Gü
helyuma dönüşmesinden O yılın ekiminde İngiliz astro neş'in Yunanca karşılığı helios söz
aldığını ifade eder. nom Joseph Norman Lockyer, doğ cüğünden esinlenerek helyum adını
rudan kromosferi gözlemlemek için verdiği bir elementten geliyordu.
1925 Cecilia Payne
bir spektroskop geliştirdi. Kromosfe Birkaç yıl helyumun yalnızca Gü
Gaposchin, yıldızların büyük
rin tuhaf ışığını da fark etti ve onun neş'te var olduğu düşünüldü ama
ölçüde hidrojen ve helyum
elementlerinden oluştuğunu da sodyum tarafından üretildiğini 1895'te İskoç kimyacı William Ram
gösterir. varsaydı; ama kimyacı Edward say, radyoaktif uranyum mineralin
Frankland 'a danıştıktan sonra fikri den bir örnek yalıtmayı başardı. •
1946 ABD'li kozmolog Ralph ni değiştirdi -ışık sodyumdan değil,
Alpher, Evren' deki helyumun
çok büyük bölümünün Büyük
Patlamadan sonraki ilk birkaç Aynca bakınız: Güneş'in tayfı 112 • Yıldızların içinde nükleer füzyon 166-67 .
Ilkel atom 196-97
dakikada oluştuğunu hesaplar.
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 1 7
KISACA
1 9. yüzyılın ortasına gelindi
ğinde bilim insanları, buz ör
alanları "deniz" ve daha açık alanla
rı "kıta" olarak tanımladı. Ayrıca
tüsü, benzer gün uzunluğu Mars'ın ekvator bölgelerinde bir bi
ASTRONOM
ve mevsimler yaşadığı anlamına rini kesen uzun, koyu, düz çizgiler
Giovanni Schiaparelli
gelen eksen eğikliği gibi, Dünya'yla ya da çubuklardan oluşan bir ağı da
(1835-1910)
belli benzerlikleri olduğu görülen resmetti. Life on Mars (Mars'ta
ÖNCE Mars'ta yaşam olasılığıyla ilgili gi Yaşam) kitabında Schiaparelli, yağ
1858 Angelo Secchi, Mars'la derek daha fazla spekülasyon yapı mur yağmadığı için bu kanalların,
yorlardı. Ne var ki, Mars'ta yağmur yaşamın var olmasına olanak sağla
1877 1890
bağlantılı olarak ilk kez canali
(kanallar) sözcüğ ünü k ullanır. yağmadığı da görülmüştü. mak üzere gezegenin kuru yüzeyine
ile arasında İtalyan su taşıma mekanizması olabileceği
SONRA astronom Giovanni Schiaparelli, ni öne sürdü.
1897 İtalyan astronom Mars yüzeyinin bir haritasını çıkar İzleyen yıllarda, Amerikalı astro
Vincenzo Cerulli, Mars mak için bir dizi ayrıntılı gözlem nom Percival Lowell de dahil, çok
kanallarının yalnızca bir optik gerçekleştirdi. Schiaparelli, koyu sayıda ünlü bilim insanı bu koyu
yanılsama olduğunu farz eder. çizgilerin, Mars'taki akıllı varlıklar
1906 Amerikalı astronom ca inşa edilen sulama kanalları ol
duğunu tahmin etti. Ne var ki,
1909'a
Percival Lowell 'in kitabı Mars
and Its Canals, Mars'ta akıllı başkaları baktığında kanal göremi
varlıklarca inşa edilmiş yapay yordu ve gelindiğinde yük
kanallar olabileceği sek çözünürlüklü teleskoplarla
düşüncesini öne sürer. yapılan gözlemler, Mars kanalları
nın var olmadığını doğruladı. •
1909 Fransa' da Pic du Midi
gözlemevinde yeni Baillaud
kubbesinden çekilen Mars
fotoğrafları, Mars kanalları
Schiaparelli'nin 1888 tarihli Mars
teorisini gözden düşürür.
atlası karayı, denizleri ve bir düz kanal
1960'lar NASA'nın Mars'ın ağı gösterir. Burada güney kutbu
yanından geçen uzay aracı yukarıda gösteriliyor.
Mariner, kanallara ilişkin
hiçbir görüntü yakalayamaz ya Aynca bakınız: Satürn'ün halkalarını gözlemlemek 65 • Güneş ışığını analiz
etmek 113 • Diğer gezegenlerde yaşam 228-35
da herhangi bir kanıt bulamaz.
118
YILDIZLARI
FOTOGRAFLAMAK
'-'
ASTRONOMİ FOTOGRAFÇILIGI
KISACA
Çok doğru yıldız
ASTRONOM Yıldızları fotoğraflamak
haritaları yapmak için
David Gill (1843-1914) uzun ışıklama süreleri
yıldızların fotoğrafları
gerektirir.
ÖNCE kullanılabilir.
1840 Amerikalı John Draper
20 dakikalık bir ışıklama
kullanarak Ay'ın ilk fotoğrafını
çeker.
Ne var ki, Dünya'nın
1880 John Draper' in oğlu
dönüşü görüntüleri
Henry, Oiron bulutsusunun 51 Doğru haritalar yıldızların
bulanıklaştırır. Kamerayı
dakikalık görüntüsünü alır. Bir farklı hızlarda ve farklı
hareket ettirmek için
kuyrukluyıldızın kuyruğunun yönlerde hareket
hassas bir izleme
ettiklerini açığa çıkarır.
ilk geniş açılı fotoğrafını da mekanizmasına ihtiyaç
çeker. vardır.
SONRA
1930 ABD'li astronom Clyde
Tombaugh fotoğraf
plakalarında hareket eden bir
1 saac Newton'un kütleçekim
teorisi, Bilimsel Devrimin (s.
sında, h8.la babasının arka bahçe
sinde çalışan amatör bir astronom
nesne saptayarak Plüton'u 42-43) birçok ilerlemesi gibi, ken, 30 santimetrelik aynalı telesko
keşfeder. Evren 'in bir saat gibi çalıştığı irıan bu için bir kaydırma ayağı yaptı ve
cına dayanmaktaydı. 1 880'lerde, İs onu kullanıp, Ay'ın daha önce görül
1970'ler Yük-bağlaşımlı aygıt,
koçya 'da Aberdeenli saat ustası memiş netlikte fotoğrafını çekti. Fo
fotoğraf plakalarının ve filmin
David Gill, hassas saat yapma me toğraflar Gill'e Kraliyet Astronomi
yerine dijital fotoğrafları
kanizmasını astronomi teleskopları Enstütüsüne üyelik ve 1 872'de
geçirir. na uyguladı -ve işin garibi, bütün Aberdeen'de Dunecht Gözlemevin
1998 Sloan Digital Sky Survey yıldızların saat gibi uyum halinde de profesyonel astronom olarak ilk
(Sloan Dijital Gökyüzü hareket etmediklerini göstermenin işini kazandırdı.
Araştırması), bir 3D galaksi bir yolunu sundu . Gill, teleskobun Dünya'nın dönü
haritası yapmaya başlar. Gill astronomi fotoğrafçılığı ala şüyle neredeyse kusursuz uyum
nında bir öncüydü. 1 860'ların orta- içinde hareket edebilmesi için, saat
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 1 9
Ayrıca bakınız: Tycho modeli 44-47 • Güney yıldızları haritası 79 • Messier nesneleri 87 • Uzay teleskopları 188-95 •
Gökyüzünün dijital manzarası 296 • Roberts (Rehber) 336 • Kapteyn (Rehber) 337 • Barnard (Rehber) 337
HASSAS BİR
OLÇ UM U
•• •• ••
!0���!l
dward C. Pickering, çok büyük miktarda verinin işlen
KISACA
ASTRONOM
E 1 877'den 1 906'ya kadar Har
vard College Gözlemevinin
müdürüyken, hassas yıldız astrono
mesini Pickering' in güvendiği ma
tematiksel kapasiteye sahip kadın
lardan oluşan bir ekip- yardımıyla
Edward C. Pickering
(1846-1919) misinin temellerini attı. Ekibi, Ev yaptı.
ren'in ölçeğini anlamada yeni bir Harvard Gözlemevinde, daha az
ÖNCE çığır açan yıldız incelemeleri ger aydınlanmış olan o günlerde "Picke
1863 Angelo Secchi, yıldızları çekleştirdi. Pickering bir yıldızın ko ring ' in Haremi" olarak bilinen
tayfa göre sınıflandırmayı numunu, kadirini ve tayf tipini sıra 80'den fazla bilgisayar çalıştı. Bunla
geliştirir. layarı bir katalog yaratmak için, ast rın ilki, Pickering'in hizmetçisi Willi
ronomi fotoğrafçılığında en son tek amina Fleming'di. Pickering gözle
1872 Amerikalı amatör
nikleri spektroskobuyla (ışığı dalga mevinin yönetimini üstlenince "ye
astronom Henry Draper,
boylarına ayırma) ve fotometriyle tersiz" bulduğu erkek asistanını
Vega'nın tayf çizgilerini
(yıldızların kadirini ölçme) birleştir kovdu ve onun yerine Fleming'i aldı.
fotoğraflar.
di. Bunu Harvard "bilgisayarları"nın Antonia Maury, Henrietta Swan Le
1882 David Gill güney -kataloğu yaratmak için gerekli olan avitt ve Annie Jump Cannon, bilgi
gökyüzünü fotoğraf kullanarak sayarlar arasında bulunan diğer ünlü
''
incelemeye başlar. isimlerdi.
SONRA
Renk ve parlaklık
1901 Annie Jump Cannon,
Pickering'in yıldız kataloğuna birey
Pickering ile birlikte, yıldız
sel katkıları iki katmanlıydı. 1 882 'de
sınıflandırmanın temelini
1880'lerde ve 1890'larda yıldızların ışığını büyük bir prizma
oluşturan Harvard
Harvard dışında kadınların darı geçirip fotoğraf plakalarına ak
Sınıflandırma Şemasını
astronomiyle uğraşma şansı tararak çok sayıda yıldız tayfını eş
yaratır.
zamanlı fotoğraflama yöntemini ge
yoktu. Orada bile işler zordu.
1912 Henrietta Swan Leavitt, liştirdi. 1 886'da bir yıldızın görünür
Sefeit değişkenlerin William Wilson Morgan
kadrini ölçmek için bir aygıt, bir
''
periyodlarını uzaklıklarıyla ABD'li astronom
kama fotometre tasarladı. Daha
ilişkilendirir. önce kadirler, psikometriyle -bir yıl
1929 Edwin Hubble, Sefeit dızın parlaklığını başka bir yıldızın
değişkenleri kullanarak yakın parlaklığıyla karşılaştırmanın aracı
galaksilere uzaklığı ölçer. olarak çıplak gözü kullanmak- kay
dedilmişti. Kama fotometre daha
������
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 121
Aynca bakınız: Güneş' in tayfı 112 • Yıldızların karakteristikleri 122-27 •
Yıldız tayflarını sınıflandırma 128 • Evren'i ölçmek 130-37
''
nesneldi; gözlemci hedef yıldıza,
kabul edilmiş bir parlaklığa sahip
birkaç yıldızdan biriyle birlikte bakar
ve bilinen kaynağın önüne kalsit bir
kama sokup, iki kaynak aynı parlak
lığa sahip gibi görünene kadar kad Tanrı'nın matematikçi olup
rini kademeli olarak azaltır. olmadığını bilmiyorum ama
1 886 'da, tayf fotoğrafçılığının ön
matematik, Tanrı'nın Evren' i
cüsü Herıry Draper'in dul karısı
dokuduğu tezgahtır.
''
Mary Draper, kocası adına Picke
ring' in çalışmalarına maddi destek Edward C. Pickering Edward C. Pickering
vermeyi kabul etti. 1890'da ilk Dra
per Catalogue of Stellar Spectra Edward C. Pickering 20.
yüzyılın başında Amerikan
(Draper Yıldız Tayfları Kataloğu) ya
astronomisinin egemen
yımlandı. Sonra Pickering güney
şahsiyetiydi. Bugünkü
gökyüzünü incelemek ve bütün gök
astrofiziğin ve kozmolojinin
yüzünün ilk fotoğraflı haritasını çı gelişmesinde ilk adımların
karmak için Peru'da, Arequipa'da 1 91 8 ' de yayımlanan ve bütün gök çoğu, Harvard College
bir gözlemevi açtı. yüzünde 225.300 yıldızın tayf sınıf Gözlemevinde onun
Pickerirıg'in verileri, Harvard bil landırmasını içeren Henry Draper çalıştırdığı insanlar tarafından
gisayarlarının çalışmasıyla birlikte, Catalogue'un temelini oluşturdu. • atıldı. Kadınların eğitimine ve
araştırmadaki rollerine ilişkin
tutumundan ötürü ilerici
Harvard bilgisayarlarının çoğu
olarak bilinen Pickering, yine
astronomi eğitimi görmüştü ama kadın
de, ekibi üzerinde katı bir
olarak, akademik görevlerden
dışlanmışlardı. Maaşları, vasıfsız otorite kurdu. Birçok kez,
işçilerin maaşı gibiydi. hemfikir olmadığı ama daha
sonra haklı oldukları
kanıtlanan araştırmacıları işi
bırakmaya mecbur etti; yıldız
tayfları üzerine çalışması
Pickering tarafından
önemsenmeyen Atonia Maury
bunun bir örneğidir.
Pickering bütün meslek
yaşamını akademide geçirdi
ama aynı zamanda bir doğa
insanıydı ve Appalachian Dağ
Kulübünün kurucu üyesiydi.
Kulüp, yaban yaşamı koruma
hareketinde öncü bir ses oldu.
Önemli eserleri
1886 An Investigation in
Stellar Photography
1890 Draper Catalogue of
Stellar Spectra
1918 Henry Draper Catalogue
••
TAYFLARINA GORE
SINIFLANDIRMAK. ..
YA LARINI VE
•• •• •• • •
BUYUKLUKLERINI
""
A IGA VURUR
YILDIZLARIN KARAKTERİSTİKLERİ
1 24 YILDIZLARIN KARAKTERİSTİKLERİ
''
merikalı astronom Annie
KISACA
ASTRONOM
Annie Jump Cannon
A Jump Cannon, 20. yüzyılın
başında yıldız tayfları ko
nusunda önde gelen otoriteydi. Can
(1863-1941) non 1941 ' de öldüğünde, "dünyanın
en dikkate değer kadın astronomu" Her cisim, kendine ait belirli
ÖNCE
1860 Gustav Kirchhoff, yıldız olarak nitelendi. Büyük katkısı, dalga boyunda titreşimler
ışığındaki elementleri bugün hfila kullanılan yıldız tayfları gönderir; bunlar, kendi şarkısını
tanımlamak için nı sınıflandırma sisteminin temelini
''
söylemeye benzetilebilir.
spektroskobinin yaratmaktı.
kullanılabileceğini gösterir. Annie Jump Cannon
Cannon, Harvard College Gözle
1863 Angelo Secchi, tayflarını mevinde "Harvard Bilgisayarları"
kullanarak yıldızları ekibinin, müdür Edward C Picke
sınıflandırır. ring'in yeni bir yıldız kataloğu hazır
1868 Jules Janssen ve Joseph lamaya yardım etmeleri için çalıştır
Norman Lockyer, Güneş dığı kadın grubunun bir üyesi olarak
tayfında helyumu keşfeder. çalıştı. Astronomi fotoğrafçısı Henry değiştirdi. 1924'e gelindiğinde, ka
1886 Edward Pickering bir Draper' in dul karısının mali deste talog 225.000 yıldız içermekteydi.
fotometre kullanarak Henry ğiyle 1 880'lerde başlanan katalog,
Drapek Kataloğunu olabildiğince çok yıldızın tayfını İlk yaklaşımlar
hazırlamaya başlar.
almak da dahil, gökyüzünde belli bir İlk önce Pickering' in ilk kadın bilgi
SONRA kadirden daha parlak her yıldızla il sayarı Wiliamina Fleming, Secc
1910 Hertzsprung-Russell gili veri toplamak için yeni teknikler hi' nin sınıflarını A'dan N 'ye kadar (I
diyagramı, farklı yıldız kullandı. 1 860'larda Angelo Secchi hariç) harflerle etiketlediği 13 bölü
büyüklüklerini açığa vurur.
yıldızları tayflarına göre sınıflandır me ayırıp, O, P ve O harflerini de ek
1914 ABD'li astronom Walter mak için geçici bir sistem hazırla leyerek daha ayrıntılı bir sınıflandır
Adams, bir beyaz cüce mıştı. Pickering' in ekibi bu sistemi ma sistemi yaratma girişiminde bu
kaydeder.
lundu. Çalışmanın bir sonraki evre
1925 Cecilia Payne sinde, bütün Dünya' daki gözlemev
Gaposchkin, yıldızların Tayflarına ve ısılarına göre
kategorileştirilen yedi ana yıldız sınıfı,
lerinden alınan daha iyi verilerle ça
neredeyse tamamen
O en sıcağı ve M en soğuğu olmak lışan Antonia Maury, ayrıntılarda
hidrojenden ve helyumdan
oluştuğunu bulgular. üzere soldan sağa: O, B, A, F, G, K ve daha fazla çeşitlilik fark etti. Roma
M. rakamlarıyla gösterilen, her biri üç
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 25
Aynca bakınız: Güneş' in tayfı 1 1 2 • Yıldız ışığını analiz etmek 1 1 3 • Güneş' in emisyonları 116 • Yıldız kataloğu 1 20-21 •
Soğurma çizgilerini analiz etmek 1 28 • Yıldız sınıflandırmasını arıtmak 1 38-39 • Yıldız bileşimi 162-63
''
yaz" yapmaktadır. Yine B-tipi cüce Cüce yıldızlar soğurken, tayflarında
ler enderdir; ana sekans yıldızların ki hidrojenin yoğunluğu azalır. Me
yüzde O, 1 'inden azını oluştururlar. tallerden ötürü daha fazla soğurma
Meydana geldiklerinde, olasılıkla çizgisi de sergilerler. (Bir astronom
Güneş 'ten 1 5 kat daha cüsselidirler. için helyumdan ağır olan her şey
B-tipi yıldızların tayflarında iyonlaş metaldir.) Bunun nedeni, bileşimle
Prizma, gök cisimlerinin mamış helyum ve daha fazla hidro rinin daha sıcak yıldızlarınkinden
doğasını bir miktar bize jen kanıtı vardır. B-tipi yıldızlar yal farklı olması değil, yüzeye yakın
gösterdi ve fotoğraf plakası da, nızca kısa bir süre yaşadıkları için gazın daha soğuk olmasıdır. Daha
moleküler bulutlarda ya da yıldız-o sıcak yıldızlarda atomlar, soğurma
gökyüzünün durumunun kalıcı
luşumu bölgelerinde bulunurlar; çizgileri yaratamayacak kadar çok
bir kaydını oluşturdu.
''
çünkü oluştukları yerden çok uzağa iyonlaşmıştır. F-tipi yıldızların yüzey
Williamina Fleming gitmek için zamanları yoktur. sıcaklığı, 6000 ile 7500 K arasında
Güneş 'in yaklaşık iki katı büyük dır. San-beyaz cüce denilen bu yıl
lüğünde olan ana sekans A-tipi yıl dızlar ana sekansın yüzde 3 ' ünü
dızların yüzey sıcaklığı 7500 ile oluştururlar ve Güneş 'ten biraz bü
1 0.000 K arasındadır. Tayflarında yüktürler. Bu yıldızların tayfları orta
güçlü hidrojen çizgileri vardır ve yoğunlukta hidrojen çizgileri ile
������
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 127
demir ve kalsiyumu güçlendiren çiz Sarı, turuncu ve kırmızı cücelerin
giler içerir. çoğunluğunun , gezegen sistemine
sahip olduğuna inanılıyor.
Güneş'in sınıfı
Güneş ' in bir üyesi olduğu G-tipi sarı Geniş sınıflandırma
cüceler, ana sekansın yüzde B ' ini Yıldız tayfı sınıfları, artık daha fazla
oluşturur. Yüzey sıcaklıkları 5200 ile yıldız tipini kapsamaktadır. W-sınıfı
6000 K arasındadır ve tayflarında nın, ölmekte olan üstdev yıldız ol
zayıf hidrojen çizgileri, daha belirgin dukları sanılmaktadır. C-sınıfı ya da
metal çizgileri vardır. K-tipi cüceler karbon yıldızlar, gerileyen kırmızı
turuncudur ve ana sekansın yüzde devlerdir. L, Y ve T-sınıfları, en soğuk
1 2 'sini oluştururlar. Yüzey sıcaklıkla kırmızı cücelerden, yıldız olarak sı
rı 3700 ile 5200 K arasındadır ve çok nıflandırılacak kadar büyük ya da
zayıf hidrojen soğurma çizgileri, sıcak olmayan kahverengi cücelere Annie Jump Cannon
manganez, demir ve silikon dahil kadar uzanan soğuk nesnelerdir.
güçlü metalik çizgileri vardır. M-tipi Son olarak, beyaz cüceler D-sınıfı Delaware'de doğan Annie
yıldızlar, kırmızı cücelerdir. Bunlar yıldızlardır. Bunlar, artık füzyonla Jump Cannon eyalet
senatörünün kızıydı ve annesi
en yaygın ana sekans yıldızlarıdır, yanmayan ve giderek soğuyan kır
onu astronomiyle tanıştırdı.
toplamın yüzde 76 'sını oluştururlar mızı dev yıldızların sıcak çekirdekle
Yalnızca kadınların gittiği bir
ama hiçbir kırmızı cüce çıplak gözle ridir. Sonunda solup siyah cücelere
üniversite olan Wellesley
görülmez . Yüzey sıcaklıkları 2400- dönüşürler ama bunun gerçekleş
College'de fizik ve astronomi
3700 K'dır ve tayflarında, oksit bile mesinin bir katrilyon yıl alacağı he
okudu. 1 884'te mezun olan
şiklerin soğurma bantları vardır. saplanmaktadır. •
Cannon evine dönüp sonraki
on yıl boyunca ailesinin
Bir beyaz cüce, Helix gezegensel yanında kaldı. 1894'te annesi
bulutsusunun kalbinde oturuyor. Yakıtı ölünce Wellesley'de ders
bittiğinde, Güneş de bir beyaz cüce vermeye başladı ve iki yıl
olacaktır. sonra Edward C. Pickering'in
Harvard Bilgisayarlarına
katıldı.
Cannon sağırdı ve bu
nedenle sosyalleşmede çektiği
güçlükler, bilimsel çalışmalara
gömülmesine yol açtı. Bütün
meslek yaşamı boyunca
Harvard'da kaldı ve 44 yılda
350.000 yıldızı sınıflandırdığı
söylenir. Cinsiyetinden ötürü
meslek yaşamında birçok
sınırlamayla karşılaşan
Cannon, sonunda 1938 'de
Harvard fakültesi üyeliğine
atandı. 1925'te Oxford
Üniversitesi tarafından fahri
doktorluk unvanıyla
ödüllendirilen ilk kadın oldu.
Önemli eserleri
YILDIZ YARDIR
SOGURMA ÇİZGİLERİNİ ANALİZ ETMEK
KISACA
1 9. yüzyılın sonu ve 20. yüzyı
lın başlarında Edward Picke
ring ve yardımcıları, kapsamlı
ASTRONOM
çalışmalar yürütüp yıldız tayflarını
Ejnar Hertzsprung
sınıflandırdı. Bir yıldızdan gelen ve
(1873-1967)
diğer birçok şeyin yanı sıra, koyu so
ÖNCE ğurma çizgileri de içeren ışık dalga l;uııı ,
1866 Angelo Secchi, tayf boylarını katalogladılar. Soğurma çiz
karakteristiklerine göre ilk gileri, yıldızın atmosferinde bu dalga • •
�-11Il1]; 1 1 LJı '
yıldız sınıflandırmasını yaratır. boylarını soğuran belirli elementlerin
varlığına işaret ederler.
1880'ler Harvard College Pickering'in yardımcılarından
Gözlemevinde Edward biri, Antonia Maury, yıldız tayflarında Tipik bir kırmızı devin, Güneş'in
Pickering ve Williamina soğurma çizgilerinin genişlik farkları yaklaşık 50 katı, tipik bir kırmızı cücenin
Fleming, daha ayrıntılı bir nı hesaba katan kendi sınıflandırma 150 katı büyük bir çapı vardır. Bununla
birlikte, bir kırmızı devin kütlesi bir kırmızı
sınıflandırma sistemi kurdu. sistemini geliştirdi. "C" olarak işaret
cücenin kütlesinin yalnızca 8-10 katıdır.
lediği bazı tayfların keskirı, dar çizgi
1890'lar Antonia Maury yıldız
leri olduğunu fark etti. Maury'nirı sis
tayflarını sınıflandırma
temini kullanan Danimarkalı astro sek ışıltılı, yüksek-kütleli ve görece
konusunda, tayf çizgilerinin
nom Ejnar Hertzsprung, "c-tipi" tayfı ender yıldız olduklarını fark etti -
genişlik ve keskinlik farklarını
olan yıldızların, diğerlerinden çok bugün bunlara, büyüklüklerirıe bağlı
da hesaba katan kendi
daha ışıltılı olduğunu gördü. olarak kırmızı devler ya da kırmızı
sistemini geliştirir. üstdevler deniliyor. "C-tipi" olmayan
SONRA Parlak ve soluk kırmızı, yıldızlar M-sınıfı yıldızların geriye kalan ço
1913 Henry Norris Russell, Maury'nin "c-tipi" olarak tanımladığı ğunluğu, bugün kırmızı cüceler ola
Hertzsprung' inkine benzer, yıldızların, aynı kategorideki diğer rak bilinen düşük-kütleli, donuk yıl
tayf sınıfına karşı yıldızların yıldızlardan kökten farklı olduklarını dızlardır. Benzer bir iki ana tür ayrı
mutlak kadrini (asli parlaklık) Hertzsprung ortaya çıkardı. Örneğirı mı, K-sınıfı (turuncu) yıldızlar içirı de
haritalandıran bir diyagram M-sınıfı kategorisinde ya da kırmı geçerlidir. •
yaratır. Bu, daha sonra zı-renkli yıldızlarda, "c-tiplerin" yük-
Hertzsprung-Russell diyagramı
Ayrıca bakınız: Güneş'in tayfı 112 • Yıldız ış ığın ı analiz etmek 1 1 3 •
olarak anılmaya başladı. Yıldız kataloğu 120-21 • Yıldızların karakteristikleri 122-27 •
GÜNEŞ LEKELERİ • •
MANYETIKTIR
GÜNEŞ LEKELERİNİN ÖZNİTELİKLERİ
'
EVREN'İ ÖLÇMEK
1 32 EVREN'İ ÖLÇMEK
A ''
stronomlar için en önemli
KISACA ve çoğu kez en zor ölçüm
ASTRONOM lerden biri, son derece
Henrietta Swan Leavitt uzak nesnelerin -Ay, Güneş ve İç
(1868-1921) Güneş Sisteminin diğer gezegenle
ri dışında pek çok gök nesnesini de Bu (Sefeit) değişkenler ile
ÖNCE kapsayan nesnelerin- uzaklığını periyotlarının uzunluğu
1609 Alman papaz David
ölçmek olmuştur. Uzak yıldızlardan arasında dikkate değer bir
Fabricius, periyodik olarak
ve galaksilerden gelen ışıkta hiçbir ilişki fark edilecektir.
değişen Mira yıldızını
''
şey, o ışığın uzayda ne kadar yol
keşfeder. Henrietta Swan Leavitt
alıp Dünya'ya ulaştığına dair hiçbir
1638 Felemenk astronom doğrudan işaret vermez.
Johannes Holwarda, Mira'nın
Birkaç yüzyıl boyunca bilim in
11 aylık düzenli bir döngüyle
sanları, paralaks denilen bir yön
parlaklık değişimini gözlemler.
temle görece yakın yıldızlara uzak
1784 John Goodricke, Delta lığı ölçmenin olanaklı olduğunu an
Sefe' de -Sefeit değişkenin ladı. Bu yöntem, daha uzak yıldızlar 60 kadar yıldızın uzaklığı ölçülmüş
prototipik örneği- periyodik bir arka planı ile yakın yıldızların konu tü. Dahası, paralaks yöntemi yalnız
değişim keşfeter. ca yakın yıldızlar için kullanılabili
munu iki perspektiften -genellikle
1838 Friedrich Bessel paralaks Dünya 'nın Güneş ' in etrafındaki yö yordu. Bir yıllık bir sürede daha
yöntemini kullanarak 61 Cygni rüngesinde altı ay arayla uzaydaki uzak yıldızlar için perspektif farkı,
yıldızına uzaklığı ölçer. konumu- karşılaştırmaya dayanır. doğru belirlenemeyecek kadar kü
SONRA Daha önce birçok kişi denemiş (ve çüktü. Bu nedenle uzayda daha
1916 Arthur Eddington, başarısız) olmasına rağmen, bu uzak mesafeleri ölçmek için yeni
Sefeitlerin neden titreştiğini yöntemi kullanarak bir yıldızın yöntemlere ihtiyaç vardı.
araştırır. uzaklığını doğru ölçen ilk astronom Parlaklığı ölçmek
1924 Edwin Hubble, 1 838'de Friedrich Bessel ' di. Ne var 1890'larda ve 1 900 ' lerin başında
Andromeda bulutsusunda bir ki , giderek güçlenen teleskoplarla Massachusetts 'teki Harvard Colle
Sefeite ilişkin gözlemleri bile, yıldız uzaklıklarını paralaksla ge Gözlemevi, dünyanın önde gelen
kullanarak, uzaklığını ölçmenin zor olduğu anlaşıldı ve
astronomik araştırma enstitülerin
hesaplar. 1 900 yılına gelindiğinde, yalnızca
den biriydi Gözlemevi, müdürü
:r
· :·�... ·i'
· Samanyolu'nun dışında galaksi olduğu lümünü (1 777'nin 47'si) temsil eden
•
•
•
.• • !•
bilinen Macellan Bulutlarındadır. Büyük ve Leavitt' in dikkatini özellikle
•. .
Macellan Bulutu yaklaşık 160.000 ışık
: .� .
:
çeken tür, Sefeit değişken denilen
. ·.
t.· �� � :=-: yılı, Küçük Macellan Bulutu yaklaşık
.
.
200.000 ışık yılı uzaktadır. Her ikisi, tipte yıldızlardı. Leavitt bunlara
. .. . . . .. ·:�
Büyük . Samanyolu'nu da kapsayan Yerel Grup "küme değişkenleri" dedi -Sefeit
. !;...
Macellan .
...
galaksi kümesinin üyesidir . değişken terimine daha sonra ge
1
Bulutu
: �];., � Küçük Macellan Bulutu
. çildi. Bunlar, bir günden 1 20 güne
kadar değişebilen bir periyotla
(döngü uzunluğu} parlaklıkları dü
Edward C. Pickering'in gözetimi esas olarak yıldızların parlaklığını
zenli olarak değişen yıldızlardır. Se
altında, çok sayıda erkek çalıştırıp ölçmeyi gerektiriyordu ama Lea
feit değişkenleri fark etmek nispe
bir donanım inşa etti ve gece gök vitt'in işinin özel bir yanı da, par
ten kolaydır; çünkü en parlak değiş-
yüzünün fotoğraflarını çekti; Dün laklığı dalgalı yıldızları -değişken
••
ya' nın her tarafında teleskoplardan yıldızlar olarak bilinen- saptamaktı.
alınan fotoğraf plakalarını incele Bunun için, gökyüzünün aynı bölü
mek, parlaklıklarını ölçmek ve pla münün farklı tarihlerde alınmış fo
kalara ilişkin değerlendirmeleri te toğraf plakalarını karşılaştıracaktı .
melinde hesaplamalar yapmak için Arada bir, farklı tarihlerde daha par
birçok kadın çalıştırdı. Bu kadınla lak olan, dolayısıyla değişken oldu Miss Leavitt' in en çarpıcı
rın Gözlemevinde teorik çalışma ğu anlaşılan bir yıldız bulacaktı. başarılarından biri, Macellan
yapma şansları fazla değildi ama Küme değişkenler Bulutlarında 1777 değişken
Williamina Fleming, Henrietta Küçük Macellan Bulutu (KMB) ve yıldızın keşfidir.
Swan Leavitt, Antonia Maury ve Büyük Macellan Bulutu (BMB) için Solon I. Bailey
''
Annie Jump Cannon gibi birkaçı, deki yıldızların fotoğraf plakalarını Leavitt'in meslektaşı
''
E n soğuk durum
Maksimuma ve minimuma
karşılık gelen iki nokta
dizisinden her birinin arasında
Bir titreşim periyodu
düz bir çizgi kolayca çekilip,
değişkenlerin parlaklığı ile
periyotları arasında basit bir
ilişkinin var olduğu
''
gösterilebilir.
Henrietta Swan Leavitt ZAMAN
Bir Sefeit değişken, titreşen değişken denilen bir yıldız sınıfına aittir.
Bu yıldızlar düzenli bir döngü halinde genişler ve büzülür, aynı zamanda
parlaklıkları da düzenli olarak değişir. En büzülmüş evrelerine ulaştıktan
hemen sonra en sıcak ve en parlak durumda olurlar. Yıldızın zamana
karşı aydınlatma gücüne (ışık çıktısı), yıldızın ışık eğrisi denilir.
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 35
Güneş ' e benzer bir uzaklıkta oldu
ğu varsayılan bir yıldız kümesinin
ortalama hareketini hesaplamayı
gerektiren ve istatistiksel paralaks
denilen karmaşık bir yöntem kulla
narak, Samanyolu galaksisindeki
bir avuç Sefeit değişkene uzaklığı
belirlemeye koyuldu.
Yıldızların uzaklığını elde ettik
ten sonra, yakındaki Sefeit değiş
kenlerden her birinin asli parlaklığı
Görünür kadir, bir Mutlak gönel kadir, Optik aydınlatma nı ortaya çıkarmak için izlenebile
yıldızın Dünya' dan bir yıldızın belirlenmiş gücü, bir yıldızın kendi cek en kısa yoldu. Hertzsprung bu
görünen parlaklığıdır. bir uzaklıktan görülen yüzeyinden ışık enerjisi
değerleri kullanıp , KMB ' ye uzaklığı
parlaklığıdır ve bir yayma oranıdır ve
yıldızın gerçek ya da asli mutlak görsel kadirle ve Leavitt' in KMB' deki Sefeitlerin
parlaklığını gösterir. yakından ilişkilidir. den her birinin asli parlaklığını he
saplamasına olanak sağlayan bir
ölçek ayarladı.
Bu ayarlamalardan sonra
Hertzsprung, yalnızca iki veriden -
Bir Sefeit değişkenin periyodunun laklık) karşılaştırarak, Sefeit değiş periyodu ve görünür kadiri- hare
logaritması, yıldızın ölçülmüş orta kene uzaklığı hesaplamak olanaklı ketle herhangi bir Sefeit değişkene
lama parlaklığıyla doğrusal olarak olacaktı. Bu şekilde, bir ya da daha uzaklığı belirlemek için bir sistem
(yani doğrudan) ilişkilidir. fazla Sefeit değişken yıldız barındı kurabildi.
ran bir nesneye uzaklığı belirlemek
Leavitt'in çalışmalarını Daha ileri uygulamalar
de olanaklı olacaktı.
geliştirmek Hertzsprung' un çalışmalarıyla dü
Ne var ki, çözülmesi gereken bir
Leavitt bütün içerimleri hemen zeltilen Leavitt' in bulgularının, Ev
sorun vardı: Leavitt önemli peri
kavramamış olabilir; ama Evren' de ren ' in ölçeğini anlamaya yardımcı
yot-aydınlatma gücü ilişkisini sap
ki uzaklıkları, paralaks ölçümlerin olması bakımından daha önemli so
tamış olmasına rağmen, bunun
sınırlarının çok ötesinde ölçmek nuçlara yol açması çok sürmedi.
başlangıçta vaat etiği şey, uzak
için son derece değerli bir alet keş 1 9 1 4 'ten 1 9 1 8 ' e kadar Amerikalı
nesnelerin uzaklığını KMB ' ye uzak
fetmişti. Sefeit değişkenler, ilk
''
lığa göre ölçme sistemiydi. Bunun
"standart mum" -bilinen bir aydın
nedeni, Leavitt' in KMB ' ye uzaklık
latma gücü olan, bu yüzden uzayda
hakkında doğru bilgiye, aslında
çok büyük uzaklıkları ölçmenin
herhangi bir Sefeit değişkenin asli
aleti olarak kullanılabilen gök nes
parlaklığıyla ilgili doğru verilere
neleri sınıfı- olacaktı. Bu tür durumlarda olağan
sahip olmamasıdır.
Leavitt' in keşfinin anlamını ilk fiyatımız saati yirmi beş sent
takdir edenlerden biri de, Danimar Değişkenleri ayarlamak olmasına rağmen, işinizin
kalı astronom Ejnar Hertzsprung ' du. Leavitt' in bulgularını, yalnızca gö
kalitesini göz önüne alarak
Leavitt'in keşfettiği periyot-aydın reli uzaklıkları değil, mutlak uzak
saatine otuz sent ödemek
latma gücü ilişkisi nedeniyle lıkları da belirlemek için kullanılabi
••
isterim.
Hertzsprung, Sefeit bir değişkenin len bir sisteme dönüştürmek için,
Edward C. Pickering
periyodunu ölçerek, aydınlatma gü bir şekilde ayarlama yapmak gere
cünü ve asli parlaklığını belirleme kiyordu. Bunu yapmak için de, bir
nin olanaklı olacağını anladı. Sonra kaç Sefeit değişkenin uzaklığını ve
asli parlaklığı görünür kadiriyle asli parlaklığını doğru ölçmek gere
(Dünya' dan ölçülmüş ortalama par- kiyordu. Bu yüzden Hertzsprung,
1 36 EVREN'İ ÖLÇMEK
••
Leavitt, geride büyük bir
astronomik keşif
''
mirası bıraktı.
Solon 1. Bailey
''
değişimdir. genişlemeye başlar. yıldızın daha da
genişlemesine neden olur.
t!:
Hubble'ın Leavitt'e teşekkürü
esirgemesi, Leavitt' in çığır
açan keşfine rağmen, hem ..·
meslektaşlarınca hem de
kamuoyunca başarısının göz
ardı edilmesinin bir örneğidir.
Pangratios Papacosta c D E
''
Bilim tarihçisi Devam eden genişlemeyle Basınç ile kütleçekim yine Yıldız büzüldükçe, basınç
birlikte basınç kuvvetleri ve dengededir ama kuvvetleri, içe doğru çeken
daha az ölçüde olmak üzere eylemsizlik, yıldızın daha kütleçekimini aşana kadar
kütleçekim azalır. Sonunda fazla büzülmesine neden artar. Yıldız büzülmeyi
kütleçekim basınç olur. bırakıp tekrar genişlemeye
kuvvetlerinden gelen basıncı başlar, yeni bir titreşim
aşar ve yıldız genişlemeyi döngüsünü başlatır.
bırakıp büzülmeye başlar.
1 38
YILDIZLAR DEV
YA DA CÜCEDİR
YILDIZ SINIFLANDIRMASINI ARITMAK
KISACA
1 912 civarında Amerikalı
Henry Russell yıldızların mut
Pek çok yıldız
arasında mavi yıldızlar, lak kadirlerini (ya da gerçek
ASTRONOM
turuncu/kırmızı yıldızlardan parlaklıkları) renkleriyle ya da tayf
Henry Norris Russell
daha parlak olan sarı sınıflarıyla karşılaştırmaya başladı.
(1877-1957)
yıldızlardan daha parlaktır. Erken 20. yüzyılın başlarından önce,
ÖNCE Bunlar cüce yıldızlardır. farklı yıldız tiplerinin genel bir şema
1901 Harvard College da nasıl ilişkilenebileceğini hiç
Gözlemevinde çalışan Annie kimse ortaya çıkarmamıştı ama renk
gibi özellikler bakımından farklı ol
Jump Cannon, O, B, A. F, G, K
dukları uzun süredir kabul edilmek
ve M yıldız tayfı sınıflarını
teydi. Bazı yıldızlar saf beyaz ışıkla
tanıtır (yıldızların yüzey
parlarken, bazılarının farklı renkleri
sıcaklığı temelinde). vardır: Bazılarının kırmızımsı ya da
1905 Yıldız tayfı analizlerini mavimsi tonları vardır, Güneş ise sa
temel alan Ejnar Hertzsprung, rıdır. 1 900'de Alman fizikçi Max
bazı tayf sınıflarında temelden Planck, sıcak nesnelerin verdiği ışı
farklı iki tür yıldız ğın dalga boylarının karışımının ve
dolayısıyla renklerinin ısılarına göre
bulunduğunu, birinin çok daha
nasıl değiştiğini açıklayan hassas
fazla ışıltılı olduğunu açıklar.
matematiği ortaya çıkardı. Yıldız
SONRA Yıldızlar, aydınlatma renkleri yüzey sıcaklığıyla ilişkilidir
1914 Walter Adams beyaz gücünü ve sıcaklığı -kırmızı yıldızlar en soğuk yüzeyle
gösteren bir diyagrama re , mavi yıldızlar en sıcak yüzeylere
cüce yıldızları -beyaz-sıcak geçirildiğinde iki ayrı
ama görece soluk- keşfeder. sahiptir. 1 9 1 0 civarına gelindiğinde,
gruba ayrılır.
yıldızların renkleriyle ve yüzey sı
1933 Danimarkalı astronom caklıklarıyla ilişkili tayf sınıflarına
Bengt Strömgren, tayf sığdıkları düşünülüyordu.
sınıflarına karşı yıldızların Yıldızlar parlaklıkları bakımından
mutlak kadirlerine ilişkin bir da açıkça farklıdır. Eskiden beri yıl
çizimi adlandırmak için dızlar parlaklık sınıflarına ayrılmıştır.
"Hertzsprung-Russell Bu sınıflandırma gelişip, yıldızları
diyagramı" terimini tanıtır. Dünya'dan ne kadar parlak görün
düklerine göre sıralayan görünür
ASTROFİZİGİN YÜKSELİŞİ 1 39
Aynca bakınız: Güneş ışığını analiz etmek 113 • Yıldızların karakteristikleri 122-27 • Soğurma çizgilerini analiz etmek 128 •
Evren'i ölçmek 130-37 • Beyaz cüceleri keşfetmek 141 • Yıldız bileşimi 162-63
�
kadir ölçeğine dönüştü. Ne var ki, Hertzsprung
bir yıldızın mutlak parlaklığını bil Russell diyagramı,
Üst devler yıldızların mutlak
mek için, Dünya' dan uzaklığı bakı -1 o
kadre ve tayf sınıfına
mından ölçeğin düzeltilmesi gerek
tiği anlaşıldı: Bir yıldız ne kadar -5 , göre dağılımını
gösteriyor. Diyagram,
uzaksa, o kadar sönük görünecektir. ız:
=
�. yıldızların nasıl evrim
ı::�
1 9 . yüzyılın ortasından itibaren, bazı geçirdiğine ilişkin
: o teoriler geliştirmenin
yıldızların makul ölçüde kesin uzak
:ııı::
lıkları hesaplanmaya başlandı ve bu temelini oluşturdu.
../
cı:
NÜFUZ EDİCİ
IŞINIM UZAYDAN
GELİYOR
KOZMİK IŞINLAR
KISACA
2 O . yüzyılın ilk on yılında Ame
rikalı astronom Walter Adams,
ancak şu olabilirdi: Küçük olmasına
(yaklaşık olarak Dünya büyüklüğün
tayflarındaki tikel dalga boy de) rağmen, yoğunluğu çok fazla ol
ASTRONOM
larının göreli yoğunluğundan yıldız malı -Güneş'inkinin yaklaşık 25.000
Walter Adams (1876-1956)
ların mutlak kadrini hesaplamanın katı. 40 Eridani B, keşfedilen ilk
ÖNCE bir yöntemini geliştirdi. Califor beyaz cüce yıldızdı. Daha sonra
1783 William Herschel 40 nia'da Wilson Dağı Gözlemevindeki beyaz cücelerin, ana sekans yıldızla
Eridani (Irmak) B ve C 'yi ilk ekip üyelerinden biri olan Adams, rın nükleer füzyon yakıtı bitince ge
keşfeder. çok donuk ama aynı zamanda çok ride kalan sıcak yıldız çekirdeği ol
1910 Williamina Fleming, sıcak gibi görünen gizemli bir yıldız dukları gösterildi. •
Henry Norris Russell'ın 40 barındıran üçlü yıldız sistemi 40 Eri
dani'yi araştırmak için bu yöntemi
''
Eridani B'nin tayfıyla ilgili bir
sorusunu yanıtlar ve bir Tip A kullandı.
yıldızı olduğunu doğrular.
Beyaz cüce
SONRA Üç yıldızın en parlağı olan 40 Eridani
1926 Britanyalı astronom (Irmak) A'nın yörüngesinde, çok
Ralph Fowler, beyaz daha sönük bir çift yıldız, 40 Eridani Karşınıza çıkan her şeyden
cücelerdeki aşırı yoğun B ve C dönüyordu 40 Eridani B ve C 3000 kat daha yoğun bu
malzemenin doğasını kadar sönük yıldızların M tayf sını
açıklamak için kuantum malzemenin bir tonu, kibrit
fında olmaları, yani yıldız ışıklarının
fiziğinde yeni düşüncelere kutusuna koyabileceğiniz
kırmızı olması, göreli bir soğukluğu
başvurur.
göstermesi bekleniyordu. 40 Eridani
küçük bir külçe olurdu.
1931 Subrahmanyan C bu profile uyuyordu ama 40 Erida Arthur Eddington
''
Beyaz cüceleri tarif ederken
Chandrasekhar, beyaz ni B en beyaz ve en sıcak yıldız tip
cücelerin Güneş' in kütlesinin lerinden biriydi. Adams 1 914'te ve
1 ,4 katından fazla kütleli rileri yayımlayınca, astronomlar bir
olamayacağını hesaplar. bilmeceyle karşı karşıya kaldı: Bu
1934 Walter Baade ve Fritz sıcaklıkta bir yıldız , enerjisini bir
Zwicky, beyaz cüce yerden almak zorundaydı. Yanıt
olamayacak kadar kütleli olan
yıldızların nötron yıldızlarını Ayrıca bakınız: : Uranüs'ü gözlemlemek 84-85 • Yıldız sınıflandırmasını arıtmak
138-39 • Yıldızların yaşam döngüleri 178 • Enerji üretimi 182-83
oluşturduklarını öne sürer.
1 44 GiRiŞ
Bir Güneş tutulmasını
Albert Einstein, gözlemleyen Arthur
kütleçekimini bir Eddington, yıldızlardan Edwin Hubble, bulutsuların
uzayzaman eğriliği gelen ışığın, tıpkı göreliliğin uzaklığı ile kızıla kayması
olarak açıklayan genel öngördüğü gibi, Güneş'in arasında bir ilişki görüp, sarmal
görelilik teorisini kütleçekimiyle bulutsuların galaksi
yayımlar. büküldüğünü gösterir. olduğunu gösterir.
i
1916
i
1 91 9
i
1 924
• •
O
!çek bakımından büyük sıçramalar kaydetti. Bu gelişmele elementten parçacık ateşleyerek
farklılık göstermelerine rin temelinde Einstein ' ın genel gö nitrojen atomlarını oksijene dönüş
rağmen, atomlar, yıldızlar relilik teorisi vardı; bu teoride kütle türebildi. Nükleer süreçlerin yeni
ve galaksiler bir özniteliği paylaşır ve enerji kavramları, birleşik bir elementler üretebildiğine ve akıl .
lar: Her biri kendi büyüklük alanında uzay ve zaman dokusu içinde birbi almaz miktarda enerji salabildiğine
Evren'in temel bir yapı birimidir. rinden ayrılamaz . ilişkin artık bol miktarda kanıt
Galaksiler Evren' de en büyük ölçek va rdı . H8.la kuşkulananlar için Ed
te madde dağılımını tanımlar; yıldız Bir yıldızın içine bakmak dington, Cambridge Üniversitesin
lar, o galaksilerin tanımlayıcı bileşe 1 9 1 6 ile 1 925 arasında Briton Art de gerçekleştirilen deneyleri düşü
nidir (galaksiler bol miktarda gaz, hur Eddington, Güneş gibi sıradan nüp, "Cavendish Laboratuvarında
toz ve gizemli kara madde de barın yıldızların fiziksel doğası üzerinde olanaklı olan, Güneş'te çok zor ol
dırabilmelerine rağmen); atomlar, çalıştı. Enerjinin merkezi bir kay mayabilir" dedi.
yıldızların sıcak gazını meydana ge naktan yüzeye çıktığı ve oradan da ABD 'de çalışan Britanyalı astro
tiren madde birimleridir (soğuk yıl uzaya ışıdığı sıcak bir gaz küresi nom Cecilia Payne-Gaposchkin
dızlarda basit moleküllerle birlikte) . nin ayrıntılı bir fiziksel tasvirini to 1 925'te yıldızların ezici ölçüde hid
Galaksileri kent olarak düşünürsek, parladı. Eddington, yıldızların rojen atomlarından oluştuğu sonu
yıldızlar kent içindeki tek tek binala atom-altı süreçlerden -şimdi bizim cuna varınca, astronomlar "sıra
ra benzer ve atomlar da tuğlalardır. nükleer enerji dediğimiz şey- yakıt dan" yıldızların gerçek doğası ko
20. yüzyılın ilk yarısında 30 yıllık aldığına astronomları inandırmak nusunda gerçek bir kavrayışa so
bir dönemde astronomi, Evren' deki için de çok şey yaptı. nunda ulaştı .
madde hiyerarşisinin nasıl düzen 1 91 9 ' da Yeni Zelandalı fizikçi Ne var ki, bütün yıldızlar pek de
lendiğini anlama konusunda büyük Ernest Rutherford, radyoaktif bir sıradan değildir. Ö rneğin beyaz cü-
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 45
Arizona'da Lowell
Gözlemevinde Clyde Georges Lemaitre
Tombaugh, başlangıçta Evren' in küçük bir Amerikalı astrofizikçi
dokuzuncu gezegen olarak "atom"dan başladığını Lyman Spitzer Jr,
sınıflandırılan Plüton'u öne süren bir makale uzaya teleskop
keşfeder. yayımlar. yerleştirmeyi önerir.
i
1 930
i
1931
i
1 946
l
Subrahmanyan
Chandrasekhar, bir yıldızın
l
Kendisinin yaptığı bir
anteni kullanan Amerikalı
Fred Hoyle,
yıldızlarda
çöküp bir nötron yıldızına radyo mühendisi Kari elementlerin nasıl
ya da kara deliğe dönüşme Jansky, uzaydan gelen meydana geldiğini
koşullarını hesaplar. radyo dalgalarını gösterir
keşfeder.
celer olağanüstü derecede yoğun duklarına inanmayı zor buldu. 40 yıl tiklerinden çok daha büyük ve daha
dur. 1 93 0 ' larda, bir yıldızın nasıl bu kadar sonra ilk nötron yıldızları ve karmaşık olduğunu anlamıştı. •
kadar yoğun olabildiğini açıklamak kara delik adayları tanımlandı.
için yeni kuantum fiziğinin aletleri
kullanıldı. 1 ,46 Güneş kütlelerinin, Galaksiler Evren'i
••
bir beyaz cüce oluşturmanın üst sı Bu arada, Evren'in doğası kavrayışı
nırı olduğu anlaşıldı; ama daha küt hızla değişiyordu. 1 91 7 'de Ameri
leli yıldızların çöküp çok daha kalı Vesto Slipher, birçok sözde "bu
yoğun bir nötron yıldızına, hatta bir lutsu"nun bizim Samanyolu ' na
kara deliğe dönüşmesini durdura benzer ve hızlı devinim halinde ga
cak bir şey yoktu. laksi olduğunu kabul etti. 10 yıl Biri bilirsek, ikiyi de
kadar sonra, Belçikalı rahip Geor bileceğimizi düşünürdük, zira
Kara delikler gerçek ges LemaS:tre, genişleyen bir Ev bir ve bir ikidir. "Ve" hakkında
olabilir ren' in Einstein' ın görelilik teorisiy
daha fazla şey öğrenmemiz
Walter Baade ve Fritz Zwicky, bir sü le uyumlu olduğunu anladı. Ameri
pernova patlamasının merkez kalın kalı Edwin Hubble, bir galaksi ne gerektiğini görüyoruz.
''
tısının bir nötron yıldızı olacağını kadar uzaksa bizden o kadar hızlı Arthur Eddington
tahmin etti ve Hindistanlı Subrah uzaklaştığını keşfetti ve LemaS:tre,
manyan Chandrasekhar ' ın ve diğer Evren'in, havaifişeğe benzer küçük
lerinin çalışmalarıyla birlikte, teorik bir "ilkel atom"un patlamasıyla baş
kara delikler kavramı doğdu ama ladığını öne sürdü. Beş-on yıl için
birçok astronom, gerçekten var ol- de astronomlar, Evren'in hayal et-
•
KUTLE EKiMiN
MADDEDEN AYRI
•
GÖRELİLİK TEORİSİ
148 GÖRELİLİK TEORİSİ
!bert Einstein' ın genel gö Görelilik teorisi, Isaac Newton'un Işığın hızını ölçmek kolay bir iş
''
19. yüzyılın sonunda birçok kişi, le ilişkili keşif vardı: özel görelilik ve
fizikçilerin Evren'in yasalarını tam E=mc2 denklemiyle (s. 1 50) özetle
olarak ortaya çıkardığına inanıyor nen kütle ve enerji eşdeğerliği.
du. Artık yalnızca daha hassas öl
çümlere ihtiyaç vardı. Ne var ki, Ö zel görelilik
Einstein daha çocukken bile, fiziğin Einstein düşüncelerini geliştirmek Altı yaşında birine
bittiğine inanmadı. 1 6 yaşındayken için düşünce deneylerinden yarar açıklayamazsanız, kendiniz
kendine bir soru sordu: "Bir ışık de landı; bu deneylerin en göze çarpa
''
anlayamamışsınızdır.
metinin üzerinde otursaydım ne gö nı, biri hızlı trende diğeri peronda Albert Einstein
rürdüm?" Newtoncu bağlamda genç duran iki kişiyi içeriyordu. Bir ver
Albert, ışık hızında yol alıyor olurdu. siyonda, trenin içindeki Bob, tam
Önden gelen ışık, gözlerine ışığın iki üstünde tavanda bulunan bir ayna
katı hızla ulaşırdı. Geriye baktığın ya bir fener tutar. Işığın aynaya
da, hiçbir şey görmezdi. Arkadan gidip gelme zamanını ölçer. Aynı
gelen ışık, ışık hızında yol alıyor olsa zamanda tren, ışık hızına yakın bir aldığı için, daha çok zaman geçmiş
bile, asla yetişemezdi. hızla perondan geçiyor. Duran göz olmalıdır.
lemci Pat, ışık demetinin aynaya Einsteirı' ın buna getirdiği açıkla
Annus mirabilis gidip dönüşünü perondan görüyor ma, özel göreliliğirı temeli haline
Einstein'nın ilk işi, İsviçre' de ama ışık demetinin yol aldığı zaman gelen muazzam bir imgelem sıçra
Bern'de patent memuru olarak çalış içinde, tren hareket etmiştir -yani ması oldu. Hız, zaman birimi başına
maktı. Orada özel araştırmalarına ışık demeti düz yukarı ya da aşağı mesafe birimi ölçüsüdür. Bu nedenle,
ayıracak bol zaman buldu . Bu birey doğru yol almak yerine, diyagonal ışık hızının sabitliği, zamanın akışı
sel çalışmanın ürünü, Annus Mira yol alır. Perondaki Pat için, ışık de içinde bir değişkenlikten kaynaklan
bilis (mucize yılı) 1 905'te sunduğu meti daha fazla yol almıştır; bu yüz malıdır. Uzayda daha hızlı yol aldıkla
dört metindi. Bu metinlerde birbiriy- den, ışık her zaman aynı hızda yol rı gözlemlenen nesneler, zamanda
i-
Peronda Pat ışık
demetinin diyagonal
yol aldığını gözlemler.
Hala aynı c hızıyla yol
alıyor; bu yüzden, ışık
daha uzun yol gittiği
için, daha fazla zaman l
geçmiş olmalıdır.
1 50 GÖRELİLİK TEORİSİ
Bir nesnenin hızı (v) ışık hızına yaklaştıkça, o nesne durağan bir Tren düşünce deneyine döner
gözlemci tarafından görüldüğünde hareket yönünde giderek daha fazla sek, şimdi iki gözlemci birbirlerine
ezilir. Bu salt bir yanılsama değildir. Gözlemcinin referans çerçevesinde tenis topu atıyorlar. Toplar çarpışır
nesnenin şekli gerçekten değişir.
ve her birine geri seker (hem Bob
• • •
hem de Pat çok iyi nişan alır) Her iki
gözlemci aynı referans çerçevesi
içinde olsaydı, topların tarif edilen
devinimi gerçekleşirdi; çünkü topla
< . rın kütlesi aynıydı ve aynı kuvvetle
-' ..,.� '
atılmıştı. Ama bu deneyde toplar
farklı referans çerçevesi içindedir -
biri durağandır, diğeri ışık hızına
__.
yakın hareket ediyor. Pat, zaman ge
v=O v=0.3c 1 • v=0.9c
nişlemesinden ötürü Bob'un topu
nun kendisininkinden daha yavaş
daha yavaş hareket ediyorlar. İstas eden bir nesneler kümesi- içinde hareket ettiğini görecekti; yine de
yondaki saat ile trendeki saat, göz değişmeden kalır. toplar çarpıştığında, her ikisi de sa
lemlendikleri referans çerçevesine hiplerine göre döner. Ancak Bob'un
bağlı olarak, farklı hızlarda tik taklar. Enerji kütledir tenis topu, Pat'ınkinden daha ağırsa
Hareket halindeki trende Bob saati Einstein'nın yavaş yavaş bir araya ya da daha fazla kütle içeriyorsa, bu
nin normal ilerlediğini görür; ama pe getirip, 191 5'te tek bir genel görelilik olabilir.
rondaki gözlemci Pat'a göre, trenin teorisine dönüştürdüğü bu zaman Bu nedenle, özel göreliliğe göre,
saati çok yavaş hareket ediyor. genişlemesinirı (dilasyon), kapsamlı madde hareket ettiği zaman daha
Hızlı trendeki yolcular zamanın sonuçları vardır. İlk atılım, E'nirı kütleli olur. Bu kütle artışları, günde
yavaşlamasını fark etmezler. Zama (enerji), ışık hızının (c) karesirıin küt lik, insan ölçeğinde ölçülebilir ama
nı ölçme mekanizmaları -bir sarka leyle (m) çarpımına eşit olduğunu kayda değmezdir. Ne var ki, nesne
cın sallanması, kuvars kristalinin ifade eden E=mc2' nirı keşfiydi. c2 çok ler çok hızlı hareket ettiklerinde be
titreşimi ya da bir atomun davranışı büyük bir sayıdır -yaklaşık 90 milyon lirgin bir etkileri vardır. Örneğin,
gibi- Evrensel yasalara uyan fiziksel milyar- bu yüzden küçük bir kütle, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC)
fenomenlerdir. Ö zel göreliliğe göre büyük miktarda enerji içerir. Kütlenirı parçacık hızlandırıcılarının hızlan
yasalar, referans çerçevesi -hareket serbest enerjiye dönüştüğü bir nükle dırdığı protonlar, ışık hızına çok
halinde tren ya da birlikte hareket er patlamada, bu açıkça görülür. yakın hareket eder -yüzde 99,999'u.
'' ''
Einstein'ın en mutlu
düşüncesi
Her şey sabit bir hızla hareket edi
yorsa, bunu resmetmek çok kolay
Her ışık ışını, bu ışının dır. Newton'un birinci devinim ya
hareketsiz bir cisim ya da sasına göre, bir kuvvet bir nesneye Görelilik teorisi, muhteşem bir
devinim halinde bir cisim etki edip ivme kazandırmadıkça (hı sanat eserinden başka bir şey
zını ya da yönünü değiştirmedikçe) , olarak görülemez.
tarafından yayılmış olup
''
o nesne devinimini sürdürür. Einste Ernest Rutherford
olmamasından bağımsız
in ivmenin etkilerini teorisine dahil Yeni ZeHandalı fizikçi
olarak, belirli, sabit bir hızla edince, "en mutlu düşünce" dediği
" hareketsiz" koordinat bir içgörüye yol açtı: Bir nesnenin
''
sisteminde hareket eder. ivme kazanmasının nedenini ayırt
Albert Einstein etmek olanaksızdı -kütleçekimden
ötürü de olabilir, başka bir kuvvet de
olabilir. Her ikisinin etkisi aynıydı ve
Evren' in geri kalan kısmının refe
rans çerçevesinin etrafında dolaşma uzayzamanda hareket eder. Bir
şekliyle tarif edilebilirdi. nesne uzayzamanda hareket etti
Ek enerji bu hıza fazla bir şey yap Einstein devinimi, kütle, enerji ğinde zaman boyutu genişler, uzay
maz ama kütleyi artırır. Tam güç ha ve zaman arasındaki bağlar bakı boyutları daralır. İstasyonda Pat'ın
linde, LHC 'deki protonlar, durağan mından tarif etmişti. Genel bir teori bakış açısından hızlı trenin uzunlu
olduklarından yaklaşık 7.500 kat için uzayı da eklemesi gerekiyordu. ğu kısalır, çok ezik ve güdük gibi gö
daha fazla kütlelidirler. Bir nesnenin uzaydaki yolunu, za rünür. Ama Bob için her şey normal
mandaki yolunu irdelemeden anla dir; trende ölçtüğü her şey, tren dur
Hız sının mak olanaklı değildi. Sonuç şuydu duğu zamanla aynı uzunlukla ola
Hız ile kütle arasındaki ilişkiyle bir Kütle, gündelik uzay kavramanın alı caktır. Bunun nedeni, cetvel gibi
likte görelilik, bir temel ilkeyi daha şılmış üç boyutuna karşıt olarak ölçü aletlerinin, uzayla birlikte kü
aydınlatır: Işık hızı, uzayda devini dört-boyutlu bir geometrisi olan çülmüş olmasıdır.
min üst sınırıdır. Kütleli bir nesnenin
-nükleer bir parçacık, uzay gemisi,
gezegen ya da yıldız- ışık hızında
yol alması olanaksızdır. Işık hızına Kütleçekim İvme Asansörün içindeki
bir kişi, asansörü
yaklaştıkça kütlesi neredeyse son aşağıdan iten bir
suzlaşır, zaman neredeyse duracak kuvvet tarafından
kadar yavaşlar ve onu ışık hızına yukarıya doğru
hızlandırılıp
itmek sonsuz miktarda bir enerji alır.
hızlandırılmadıklarını
Einstein teorisini genelleştirmek - ya da asansörün
için, enerji ve devinimle ilgili düşün - altındaki bir kütlenin
celerini kütleçekimle ilişkilendirdi. - kütleçekimle aşağıya
doğru çekilip
Uzayda bir nesne alınır ve bütün re
çekilmediklerini
ferans noktaları kaldırılırsa, o nesne söyleyemez. Her
nin hareket ettiğini söylemek ola şekilde, zemin onları
naklı değildir. Öyle olduğunu kanıt iterken de ve bir
yükseklikten düşen
lamak için yapılabilecek hiçbir test
nesneler hızlanarak
yoktur. Bu nedenle, herhangi bir yere düşerken de bir
nesnenin bakış açısından ya da refe ağırlık duygusu
rans çerçevesinden, Evren 'in geri hissederler. Bu,
Einstein'ın "en mutlu
kalan kısmı onun etrafında döner
düşünce"si olarak tarif
ken, o hareketsiz durur. Alttaki kütle aşağı Kuvvet ettiği eşdeğerlik
çeker yukarı iter ilkesidir.
�
1 52 GÖRELiLiK TEORİSİ
t
Eğrilen uzayzaman Asansör
Einstein' ın evreninde kütle, bir kuv
vet olarak değil, uzayzaman geo
metrisinde kütlenin varlığının neden
olduğu eğriliklerin sonucu olarak ele • • •
n 1 1
alınır. Gezegen gibi büyük bir kütle
uzayı büker; bu nedenle, yakındaki �
uzayda düz bir çizgide hareket eden
meteor gibi küçük bir nesne, geze · ·
gene doğru bükülecektir. Meteor
seyrini değiştirmemiştir -hala uzay
da aynı çizgide hareket ediyor; sa Sıfır devinim Sabit hız İvme
dece, gezegen o çizgiyi büküp bir
eğriye dönüştürmüştür. Asansörün dışında duran fenerli bir gözlemci asansörün içine bir ışık
Uzayzamandaki eğrilikler, lastik demeti tutar. Işık demetinin yolları, asansörün içinden gözlemlendiği
şekliyle gösteriliyor. Asansör ivme kazanırsa, ışık demeti aşağı doğru
bir levhanın şeklini bozup çukurluk
eğrilecek. Işık, benzer biçimde bir kütleçekim kaynağına doğru eğrilir.
lar ya da "kütleçekim kuyuları" oluş
turan toplarla görselleştirilebilir.
Büyük bir "gezegen" top bir kuyu içinde geçişi mavi yıldızınkine göre si) bu yol düz bir çizgidir ama uzay
meydana getirir ve daha küçük bir yavaştır. Yani kırmızı yıldız bir "şim zaman geometrisinde bir jeodezik
"meteor" kuyuya yuvarlanır. Yörün di"yi geçmişte mavi yıldızla paylaşır. eğri olabilir. Bu yüzden, Güneş ' in
gesine, hızına ve kütlesine bağlı ola Kırmızı yıldız doğrudan mavi yıldıza kenarına çok yakın parlayan yıldız
rak meteor gezegenle çarpışabilir ya doğru yol alırsa, "şimdi"si mavi yıl ışığı, yıldızın kütlesinin yarattığı eğ
da kuyunun diğer tarafına düşüp dızın geleceğine doğru açı yapar. riliğin içine girer ve bükülen bir yol
kurtulabilir. Yörünge dosdoğruysa, Sonuç olarak, bir referans çerçeve izler. Eddington, Güneş parıltısı ol
meteor gezegenin etrafında bir yö sinden eşzamanlı gözlemlenen olay mayınca açığa çıkan yıldızları fotoğ
rüngede döner. lar, farklı zamanlarda gerçekleşiyor rafladı. Bu görüntüler, yıldızların gö
Maddenin yarattığı eğrilikler za gibi görünebilir. rünür konumunun uzayın eğrilmesi
manı da büker. İki uzak nesne -söz nedeniyle gerçekten kaydığını gös
gelimi, bir kırmızı yıldız ile bir mavi Göreliliğin kanıtı terdi -şimdi kütleçekimsel kırılma
yıldız- birbirlerine göre hareket et Einstein ' ın fiziği başlangıçta, bilim olarak bilinen bir etki. Einstein' ın
miyorlar. Uzayın farklı noktalarında topluluğunun büyük bölümü tarafın haklı olduğu kanıtlandı.
dırlar ama zaman bakımından aynı dan şaşkınlıkla karşılandı. Ne var ki, Einstein' ın genel görelilik teorisi,
noktada, aynı "şimdinin" içindedir 1 91 9 'da İngiliz astronom Arthur Ed astronomların, görünür Evren'in en
ler. Ne var ki, kırmızı yıldız direkt dington, Evren ' i açıklamanın bu ucundan bir kara deliğin olay ufkuna
mavi yıldızdan uzaklaşırsa, zaman yeni yolunun gerçekten doğru oldu kadar her yerde gözlemlediklerini
''
ğunu tanıtladı. Bir tam Güneş tutul
masını gözlemlemek ve özellikle Gü
neş'e yakın yıldızların ardalanına
bakmak için Atlantik adası Princi
pe'ye gitti. Yıldızlardan çıkan ışık,
jeodezi olarak bilinen en dolaysız
yoldan Dünya'ya gelir. Öklit geomet
Her şey olabildiğince
risinde (Newton fiziğinin geometri- basitleştirilmeli. Ama daha
basit değil.
''
Albert Einstein
Görelilik, Merkür gezegeninin
yörüngesinde, ilk kez 1859 ' da fark
edilen ve Newton fiziğinin
açıklayamadığı tedirginlikler
bilmecesini çözdü.
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 53
''
anlamlandırmalarına olanak verir. İkizler paradoksu
Bugün göreliliğin zaman genişleme
" İkizler paradoksu" olarak
si, GPS teknolojisinde hesaba katılır
bilinen bir sonuç, yeni doğan
ve göreliliğin öngördüğü uzayın dal
ikizler kullanılarak açıklanır.
ga-benzeri kasılmaları, yakın za
İkizlerden biri Dünya'da
Zaman bir yanılsamadır.
''
manda LIGO deneyinde keşfedildi. kalırken, diğeri bir roketle 4
Kara enerji gizemine olası yanıt ara Albert Einstein ışık yılı uzakta bir yıldıza
yışında da görelilik düşünceleri kul yolculuğa çıkar. Roketin
lanılıyor. • ortalama hızı 0,8c'dir, yani
Dünya'da kalan ikizin 10.
doğum gününde 8 ışık yıllık
yolculuğundan döner. Oysa
roketteki saate göre, diğer
ikizin 6. doğum günüdür. Saat
hareket eden bir zaman
çerçevesi içindedir, bu yüzden
daha yavaş ilerlemiştir.
Görelilik, roketteki ikizin de
kendisini hareketsiz saymaya
hakkı olduğunda ısrar eder; bu
da bir paradoksa yol açar gibi
görünüyor -onun bakış açısına
göre, Dünya'daki ikiz hareket
ediyordu. Paradoks şöyle
Gerçek Gözlemlenen
çözülür: Yalnızca roketteki ikiz
ivme kazanır, dolayısıyla hem
giderken hem de yön
değiştirip geri dönerken
zaman genişlemesine uğrar.
Dünya'daki ikiz, tek referans
çerçevesinde kalırken,
roketteki ikiz iki referans
çerçevesinde olmuştur -biri
giderken, diğeri gelirken. Bu
yüzden ikizlerin durumu
simetrik değildir ve evde kalan
ikiz, gerçekten de kardeşinden
dört yaş büyüktür.
İkizler paradoksu,
bilimkurguda popüler bir tema
olmuştur. Maymunlar
Gezegeni filminde astronotlar
Dünya'ya dönünce, binlerce yıl
geçtiğini ve gezegenin artık
maymunlar tarafından
yönetildiğini görürler.
Interstellar (Yıldızlararası)
filminde, her karakter için
geçen zamanın göreliliğe göre
doğru olduğundan emin olmak
Kütle, ilk kez Arthur Eddinton'ın 1919'da gözlemlediği, kütleçekimsel için fizikçi danışmanlar
kırılma denilen bir etkiye neden olan bir kütleçekim kuyusu yaratır. Bir çalıştırılır.
yıldızın gözlemlenen konumu, yıldızdan gelen ışığın Güneş' i geçerken eğri
bir yol izlemesine neden olan Güneş' in kütleçekimin etkisiyle değişir.
1 54
GÖRELİLİÖİN KESİN
BİR. ÇÖZQIY.IÜ �Al!A
DELiKLERi ONGORUR
UZAYZAMANDA EGRİLER
KISACA
ASTRONOM
Kari Schwarzschild
(1873-1916)
ÖNCE
1799 Pierre-Simon Laplace
"corps obscures" yani " kara
cisimler" dediği kara deliklerle
ilgili bir teori geliştirir.
1915 Albert Einstein'm genel
görelilik teorisi, kütleçekim
kuvvetine, uzay ve zaman
eğrilmesinin neden olduğunu Kara delikler bir olay ufkuyla, ötesinde hiçbir
gösterir. şeyin gözlemlenemediği bir sınırla çevrilidir.
SONRA
1
1931 Subrahmanyan
Chandrasekhar, nötron yıldızı
ya da kara delik haline gelen 91 6 'da Alınan matematikçi göstermekti. Bu çözüm, Güneş ve
yıldız çekirdeklerinin kütlesini Kari Schwarzschild. Albert Dünya gibi nesnelerirı kütleçekimin,
hesaplar. Einstein' ın bile yapamadığı uzayzamanı görehlik teorilerirıe
bir şeyi becerdi -genel görehliğin uygun olarak nasıl eğdiğini gösterdi.
1979 Stephen Hawking, kara alan denklemlerine, kesin yanıtlar Bir kuşak sonra, Schwarzschild'ın
deliklerin kuantum verebilen bir çözüm getirdi. Einste matematiği, en karanlık nesneye,
dalgalanmalarının bir sonucu in 'ın alan denklemleri, uzayı ve za kara deliğe ışık tutmak içirı kullanıldı.
olarak gerçekten ışınım manı (ya da uzayzamanı) kütleçekim
yaydıklarını öne sürer. eylemiyle ilişkilendiren karmaşık bir Kaçış yok
1998 Andrea Ghez, formüller kümesidir. Schwarzsc Kara delikler yüzyıl önce öngörülme
Samanyolu'nun merkezinde hild 'm, Schwarzschild çözümü ola lerirıe rağmen, göreliliğirı ilk günle
süper-kütleli bir kara deliğin rak bilinen başarısı. denklemleri rirıde saf teorik nesnelerdi. Fransız
oturduğunu gösterir. çözüp, kütlenirı varlığında uzayza astronom Pierre-Sirnon Laplace corps
manın tam olarak nasıl eğrildiğini obscures' leri, eş deyişle kütleçekirn-
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 55
Ayrıca bakınız: Kütleçekimsel tedirginlikler 92-93 • Görelil ik teorisi 146-153
Yıldızların yaşam döngüleri 178 Hawking ışınımı 255 Samanyolu'nun kalbi 297
• •
!erinden kaçmak için gerekli hız ışık olduğu için olay ufku deniliyor. Kara
hızını aşacak kadar yoğun nesneleri delikten dışarıya hiçbir şey çıkmaz
teorileştirmişti. Modem kara delik ta -hiçbir kütle, hiçbir ışık, içinde ne
nımı da buna benzer: Uzayda kütle olduğuna ilişkin hiçbir bilgi yoktur.
çekiminden hiçbir şeyin, ışığın bile Schwarzschild çözümü, astro
kaçamadığı nesneler. nomların mevcut kara deliklerin küt
lelerini hesaplamalarına olanak
Olay ufku verir; ama kesin bir sonuç olanaksız
Schwarzschild çözümü, verili bir dır, çünkü kara delikler döner ve
kütle için bir kara deliğin büyüklü elektrik yükü taşır ve matematik bu
ğünü hesaplamak üzere kullanılabi faktörleri hesaba katmaz. Güneş bir Kari Schwarzschild
lir. Bir kara delik yaratmak için kütle, kara delik olsaydı, olay ufku merkez
Schwarzschild çözümünün öngör den 3 kilometre ötede olurdu. Dünya Karı Schwarzschild'ın
matematik yetenekleri daha
düğünden daha küçük yarıçaplı bir kütlesinde bir kara deliğin yarıçapı 9
çocukken belliydi. 16 yaşına
hacme sıkışmalıdır. Yarıçapı, milimetre olurdu. Ne var ki, bu kadar
geldiğinde, çift yörüngelerin
Schwarzschild yarıçapından daha küçük cisimlerden kara delikler
mekaniğiyle ilgili ilk bilimsel
küçük olacak kadar yoğun bir nesne, meydana getirmek olanaksızdır; makalesini yayımlamıştı ve 28
uzayzamanı o kadar eğer ki, onun kara deliklerin, en az üç Güneş küt yaşında, Aşağı Saksonya'da
kütleçekimine direnmek olanaksız lesi büyüklüğünde yıldızların çök Göttingen Üniversitesi'nde
dır -bir kara delik yaratır. Schwarzs mesiyle oluştuğu sanılmaktadır. • profesör oldu.
child yarıçapına yaklaşan her kütle Schwarzschild çağın en
nin ya da ışığın kara deliğin içine önemli bilimlerine katkılarda
çekilmesi kaçınılmazdır. Uzayda, bir bulundu: radyoaktivite, atom
kara deliğin etrafını Schwarzschild teorisi ve spektroskobi.
yarıçapı mesafesinde saran nokta 1914'te, I. Dünya Savaşı'nda
lar, "olay ufkunu" oluşturur; ötesin savaşmak üzere askere yazıldı
deki olayları gözlemlemek olanaksız ama yine de matematiğe
ayıracak zaman buldu. 1915'in
sonunda Albert Einstein'a ilk
hesaplamalarından bazıları
gönderip şunu söyledi:
" Gördüğünüz gibi savaş, ağır
top ateşine rağmen her şeyden
uzaklaşıp, sizin
düşüncelerinizin dünyasında
Eğrilen uzayzaman bu yürüyüşe çıkmama izin
verecek kadar bana kibar
davrandı." Ertesi yıl
Schwarzschild kendi adını
Schwarzschild taşıyan çözümü sundu. Rusya
yarıçapı cephesindeyken otoimmün bir
hastalığa yakalandı ve Mayıs
Teoriye göre olay ufkunun
ötesinde, kara deliğin merkezinde bir 1916'da öldü.
teklik -kütleçekim ve yoğunluğu
sonsuz bir nokta- vardır. Ne var ki, Önemli eserleri
bir olay ufkunun ötesinden bilgi
edinmek olanaksızdır. Bu şemada, 1916 On the Gravitational
görselleştirmeye yardım etmek için Field ofa Mass Point after
uzayın üç boyutundan biri Einstein's Theory
kaldırılmıştır.
-- .
• • •
1 TEMLERIDIR
SARMAL GALAKSİLER
1 58 SARMAL GALAKSiLER
1
''
780' lerde ve 1 790'larda Bri
KISACA tanyalı astronom William Her
schel çok sayıda bulutsuyu
ASTRONOM
katalogladı ve bunların bir kısmının
Vesto Slipher (1875-1969)
büyüklük ve doğaları bakımından
Samanyolu'yla kıyaslanabilir olduk Bana öyle geliyor ki, bu keşifle
ÖNCE
1842 Avusturyalı fizikçi larını tahmirı etti. Çıkarımlarında birlikte, büyük soru,
Christian Doppler, Doppler Herschel, Alman filozof Immanuel sarmalların Samanyolu
etkisini -gözlemciye göre Kant' ın bir önerisini izliyordu: Bulut sistemine ait olup olmadıkları
hareket eden bir nesneden sular büyük yıldız diskleri -Saman sorusu, büyük bir kesinlikle
gelen dalgaların algılanan yolu 'ndan bağımsız ve çok büyük yanıtlanır: Değiller.
mesafelerle ondan ayrı "ada Ev
''
frekansında bir değişim Ejnar Hertzspnıng
ren'ler"- olabilir. 1 9 . yüzyılda geliş
önerir . Vesto Sliper'e bir mektupta
miş teleskoplar kullanan Britanyalı
1868 William Huggins, astronom Lord Rosse, bazı bulutsu
Doppler etkisini kullanarak ların bir sarmal şeklinde düzenlen
Dünya'dan uzaklaşan bir miş "kolları" olduğunu keşfederken,
yıldızın hızını belirler. yurttaşı William Huggins de birçok
bulutsunun yıldızlardan oluşan bir
SONRA
kümeden ibaret olduğunu buldu. bu yeri çok az bulutlu yüksek rakı
1929 Edwin Hubble sarmal
Bununla birlikte, 20. yüzyılın başın mından (2. 100 metrenin üzerinde)
galaksilerin uzaklaşma hızı ile
da Indianalı genç bilim insanı Vesto ve her gece iyi bir görüntüyü garan
uzaklıkları arasında bir bağ Slipher incelemeye başlayana kadar, tilemek için kent ışıklarına uzaklı
bulgular. bulutsular hakkında, yıldız içerebi ğından ötürü tercih etmişti.
1998 Saul Perlmutter ve leceği gerçeği dışında fazla bir şey Lowell'in girişimiyle, ilk kez bir göz
meslektaşları, Evren'in bilinmiyordu . lemevi bilinçli olarak en iyi gözlem
genişlemesinin son 5 milyar için uzak, yüksek bir yere inşa edil
yıldır ivme kazanmakta Lowell Gözlemevi mişti.
olduğunu keşfeder. 1 901 ' den itibaren Slipher, Arizo Lowell, Slipher' ı başlangıçta kısa
na'da, Flagstaff' taki Lowell Gözle süreliğine işe aldı ama o, bütün
mevinde çalıştı. Gözlemevi, Ameri meslek yaşamı boyunca orada kaldı.
kalı astronom Percival Lowell tara Gösterişsiz yeni eleman meşaleyi
fından 1 894'te kurulmuştu. Lowell gösterişli işverenirıe bırakmaya razı
olunca, Lowell ile Slipher birlikte iyi
çalıştı. Slipher yetenekli bir mate
matikçiydi ve pratik mekanik bece
rileri vardı; yeni spektrografik dona
nımın kurulmasında bu becerilerini
kulandı. Spektrografide -gök nesne
lerinden gelen ışığı, ışığı oluşturan
dalga boylarına ayırma, o dalga boy
larını ölçme ve analiz etmede- ileri
teknikler geliştirme işine koyuldu (s.
1 1 3)
300
400 500 600 700
DALGA BOYU ( n m ) saplamaları, bulutsunun saniyede
Bu galaksi Dünya'ya doğru hareket ediyor. kilometre hızla yaklaştığını gös
Yaklaşan galaksilerin tayflarındaki emisyon
Ondan gelen ışık dalgaları Dünya' da biraz terdi. Daha önce astronomik cisim
çizgileri daha kısa, mavi dalga boylarına
kısalmış ya da daha yüksek bir frekansta
saptanır.
doğru kayar: Bu, bir "maviye kayma"dır. ler için Doppler kaymaları ölçülmüş
tü ama bu büyüklükte kaymalar gö
rülmemişti. Slipher şunu iddia etti:
d ıl ıI ••ı Hl ı-+I "Şimdilik başka bir yorumumuz
yoktur. Andromeda bulutsusunun
400 500 600 700 Güneş Sistemine yaklaşmakta oldu
DALGA BOYU (nm) ğu sonucuna varabiliriz . "
Bu galaksi Dünya' dan uzaklaşıyor. Ondan Uzaklaşan galaksilerin tayflarındaki emisyon
gelen ışık dalgaları Dünya'da biraz uzamış çizgileri daha uzun, kırmızı dalga boylarına
ya da daha düşük bir frekansta saptanır. doğru kayar: Bu, bir "kızıla kayma" dır.
1 60 SARMAL GALAKSİLER
Slipher'in 1100 km/s hızla
uzaklaştığını saptadığı NGC 4565
galaksisi, Dünya' dan bakıldığında
görülen ince şeklinden ötürü İğne
galaksisi olarak da bilinir.
''
gelen iki Amerikalı astronom karşıt tı. Bu yüzden Slipher' ın 1 9 1 2- 1 925
tutumları savundu -Harlow Shapley, yıllarında yaptığı çalışmalar, bugün
sarmal bulutsuların Samanyolu'nun 20. yüzyılın en büyük astronomik
bir parçası olduğunu, Heber D. Cur keşfi sayılan gelişmede can alıcı bir
tis ise Samanyolu' nun çok ötesinde rol oynadı, genişleyen bir Evren'e
olduklarını savundu. Tartışmanın
Vakaların büyük
dayalı kozmoloji teorilerirıe ve galak
sonunda ikisi de fikrini değiştirmedi çoğunluğunda bulutsu silerin devinimlerine ilişkin daha
ama duruma vakıf olan birçok kişi, uzaklaşıyor; en büyük hızlar ileri araştırmalara zemin hazırladı.
sarmalların Samanyolu' nun dışında pozitiftir. Bu pozitif hızların Andromeda galaksisine gelince,
olması gerektiği sonucunu çıkarı çarpıcı üstünlüğü bizden ya yaklaşık 4 milyar yıl içinde Saman
yordu. da Samanyolu'ndan genel bir yolu'yla çarpışması beklenmektedir
ve ikisinin birlikte yeni bir eliptik
''
kaçışı gösteriyor.
Slipher'in mirası galaksi oluşturmaları olasıdır. •
Vesto Slipher
Astronomi topluluğunda birçok kişi
nirı coşkulu tepkisine rağmen, bazı
ları Slipher'in bulgularını sorgula
mayı sürdürdü. On yıldan fazla bir
süre boyunca, başkaları da Slip
her'in düşüncelerine inanmaya ve
içerimlerini anlamaya başlayana ğı galaksilerin kızıla kayma ölçümle
kadar, sarmal bulutsuların Doppler rini kullanıp, galaksilerin kızıla kay
kaymalarını araştıran tek kişi oydu. maları ile uzaklıkları arasında bir
1 924'te Amerikalı astronom ilişki buldu.
Edwin Hubble'ın yeni bir metni, sar 1 920'lerin sonuna gelindiğinde
mal bulutsuların doğasıyla ilgili tar Hubble bu sonucu kullanıp, Evren'in
tışmalara son noktayı koydu. Hubb genişlemekte olduğunu doğrulamış-
le, Andromeda bulutsusu da arala
rında olmak üzere bazı bulutsularda
Sefeit değişkenler denilen bir yıldız
sınıfı gözlemlemişti. Yaptığı gözlem
lerin bir sonucu olarak Hubble, And
romeda "bulutsusunun" ve ona ben
zer diğer bulutsuların Samanyo
lu'nun parçası olamayacak kadar
uzak olduklarını, dolayısıyla Saman
yolu' nun dışında galaksi olmaları
gerektiğini ilan edebildi. Slipher' in
1 91 Tye dayanan kuşkularının haklı
olduğu kanıtlanmıştı. Hubble ' ın
metni kaleme aldığı sırada Slipher
39 sarmal bulutsunun ışınsal hızları
nı hesaplamıştı ve çoğunluğu, yük
sek uzaklaşma hızları sergilemek
teydi -saniyede 1 1 25 kilometre
kadar. Hubble, Slipher'in Samanyo
lu' nun dışında olduklarını kanıtladı-
YILDIZLAR
HİDROJEN VE
HELYUMLA DOLUDUR
YILDIZ BİLEŞİMİ
KISACA
1 �
9 3 ' te astronomların ortak
. .
goruşu. şuydu: Güneş'in ve
lia Payne'nın Massachusetts 'teki
Harvard College Gözlemevine (HCG)
ASTRONOM diğer yıldızların Dünya 'ya gelmesiyle birlikte bu yerleşik görüş
Cecilia Payne-Gaposchkin benzer bir kimyasal bileşimleri var- altüst olacaktı.
(1900-1979) dır. Bu irıanç, yıldız tayflarında, yıl
dız atmosferlerindeki kimyasal ele Yıldız tayflan
ÖNCE
mentlerin ışığı soğurmasımn neden Payne, HCG'nin yıldız tayfları fotoğ
1850'ler Gustav Kirchhoff,
olduğu koyu çizgilerin (Fraunhofer raf koleksiyonunu analiz etmeye ko
Güneş' in tayfındaki koyu
çizgileri) analizine dayanmaktaydı. yuldu. Yıldız tayfları ile sıcaklıkları
çizgilerin, elementlerin ışığı
soğurmasından Tayflar oksijen ve hidrojen, magnez arasındaki ilişkiyi netleştirmek isti
kaynaklandığını gösterir. yum, sodyum ve demir gibi Dün yordu. Ayrıca, soğurma çizgilerinin
ya'da yaygın olan elementlerin kar örüntüsü farklı yıldız sınıflarının tayf
1901 Annie Jump Cannon,
şılığı olan güçlü çizgiler içermektey ları arasında değişiyor gibi göründü
yıldızları tayflarındaki koyu
di; bu nedenle, Dünya'nın ve yıldız ğü için, bu yıldız sınıflarında kimya
çizgilerin gücüne göre
sınıflandırır. ların az çok aynı oranlarda benzer sal bileşim bakımından hangi farkla
kimyasal elementlerden meydana rın olabileceğini de görmek istiyordu.
1920 Hindistanlı fizikçi geldiği varsayılmaktaydı. O yıl Bri 1 901 ' den itibaren HCG' deki ast
Maghnad Saha, bir yıldızda tanyalı yüksek lisans öğrencisi Ceci- ronomlar yıldızları yedi ana tayf ti
ısının, basıncın ve
''
pinden oluşan bir sekans şeklinde
iyonlaşmanın nasıl ilişkili
sınıflandırmış ve sekansın, yıldızla
olduğunu kanıtlar.
rın yüzey sıcaklığıyla ilişkili olduğu
SONRA na inanmışlardı. Ne var ki, doktora
1928-29 Albrecht Unsöld ve tezinde Payne , Hint fizikçi Meghnad
William McCrea, birbirinden
Saha'nın 1 920'de formüle ettiği bir
bağımsız olarak, Güneş'in Yaşlı bilim insanının ödülü,
denklemi uyguladı. Denklem, bir yıl
atmosferinde bulunan muğlak bir taslağın usta işi bir
hidrojenin diğer elementlerin dızın tayfını atmosferindeki ele
manzara haline geldiğini mentlerin iyonlaşmasıyla (elektriksel
bir milyon katı olduğunu
görmüş olma duygusudur.
''
bulgular. yük ayrılması) ve yüzey sıcaklığının
Cecilia Payne-Gaposchkin iyonlaşmasıyla ilişkilendiriyordu.
1933 Danimarkalı astrofizikçi
Payne, yıldızların tayf sınıfları ile
Bengt Strömgren, yıldızların
yalnızca atmosferlerinde değil, yüzey sıcaklıkları arasında bir bağ
her yanıyla esasında hidrojen olduğunu tanıtladı. Yıldız tayfları
olduklarım gösterir. arasındaki soğurma çizgileri çeşitli
liğinin, kimyasal elementlerin bollu-
�������������������������
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 63
----
� -'- ���
''
ğunun farklı olmasından değil, farklı
ısılarda değişen iyonlaşma miktarla
rından kaynaklandığını da gösterdi.
Payne, yıldız tayflarında soğur
ma çizgilerinin yoğunluğunun kim
yasal elementlere ilişkin ancak ham Olgularınızdan eminseniz,
tahminler verebileceğini, bu yüzden tutumunuzu
''
farklı elementlerin atomlarının iyon savunmalısınız.
laşma durumları gibi başka faktörle Cecilia Payne-Gaposchkin
rin de hesaba katılması gerektiğini
biliyordu. Atom fiziği bilgisini kulla Cecilia Payne
narak, birçok farklı yıldızın tayfların Gaposchkin
da bulunan 1 8 elementin oranlarını
belirledi. Helyumun ve hidrojenirı Cecilia Payne 1900'de
İngiltere'de, Wendover'da
Dünya' dakinden çok daha bol oldu
doğdu. 19 yaşında
ğunu, yıldızlardaki maddenin nere Payne'in keşifleri devrimciydi.
Cambridge'de, Newnham
deyse tamamını oluşturduğunu Birincisi, pek çok yıldızın kimyasal
College'de bir burs kazandı ve
buldu. açıdan benzer olduklarını saptadı.
orada botanik, fizik ve kimya
İkincisi, bir yıldızın tayfından yola
okudu. Arthur Eddington'ın
Astronomlann tepkisi çıkarak sıcaklığını belirlemeyi gös bir dersine katıldıktan sonra,
1 925'te Payne' in tezi, değerlendir terdi. Üçüncüsü, hidrojenin ve hel astronomiye geçti. 1923'te,
mesi için astronom Henry Russell'a yumun Evren' de egemen elementler Harvard College
gönderildi. Russell, Payne 'in vardığı olduklarını gösterdi -Büyük Patlama Gözlemevinde yeni bir
sonuçların "açıkça olanaksız" oldu teorisine doğru kilit bir adım. • lisansüstü derse katılmak
ğunu ilan etti ve bulduğu hidrojen üzere ABD'ye gitti. İki yıl
ve helyum düzeylerinin "gerçek ol içinde kendi devrimci doktora
madığını" söyleyen bir ifade ekle tezi Stellar Atmospheres'i
mesi için Payne' e baskı yaptı. Ne çıkardı. Araştırmalarının çoğu
değişken yıldızlara ve
var ki, dört yıl sonra Russell, Pay
novalara (patlayan beyaz
ne'in haklı olduğunu kabul etti.
cüceler) odaklandı. Bu
çalışma, Samanyolu'nun
Hidrojen ile helyum, yapısını ve gezegen evriminin
bütün galaksinin yollarını açıklamaya yardımcı
atomlardan oluşan oldu. 1931'de ABD vatandaşı
maddesinin (doğası oldu ve 1934'te Rus astronom
anlaşılmayan Sergey Gaposchkin'le evlendi.
kara madde hariç) 1956'da Harvard
yüzde 98'ini Üniversitesi'nde astronomi
oluşturur. profesörü, Harvard'da ilk
kadın profesör yapıldı. 1 979'da
öldü.
GALAKSİMİZ
DONUYOR
•• ••
SAMANYOLU'NUN ŞEKLİ
KISACA
ASTRONOM
Bertil Lindblad (1895-1965)
ÖNCE
1904 Jacobus C. Kapteyn,
yıldızların karşıt yönde hareket
eden iki akıntıya nasıl
bölünebildiğini gösterir.
1917 Vesto Slipher, sarmal
bulutsuların herhangi bir
yıldızdan daha hızlı hareket
ettiğini gösterir.
1920 Harlow Shapley,
galaksinin merkezinin Yay
burcunda olduğunu öngörür,
50.000 ışık yılı uzakta olduğunu
hesaplar (şimdi 26.100 ışık yılı
olduğu biliniyor).
SONRA
1927 Jan Oort, galaksinin
1 920 'lerde iki karşıt Evren gö
rüşü vardı. Bazı astronomlar,
Güneş Sistemi, Samanyolu'nun
merkezinin yörüngesinde saniyede 230
döndüğünü doğrular ve bütün Evren 'in Samanyolu 'n kilometre hızla dönüyor. Yıldızlar
yıldızlardan oluşan büyük bir merkeze yaklaştıkça, yörüngede daha
dan ibaret olduğunu düşünüyordu.
yıldız kümesinin merkezinde hızlı döner.
Bazıları, gözlemlenen sarmal bulut
bir şişlik oluşturduğunu öne
suların Samanyolu'nun kenarında
sürer.
bulut kütleleri değil, çok uzakta manyolu ' nun Evren'in tamamını
1929 Edwin Hubble, diğer kendi başına galaksi olduklarını öne oluşturduğuna inanan Amerikalı
galaksilerin Samanyolu'nun
sürmekteydi. Harlow Shapley' di. Shapley, gözlem
çok ötesinde olduğunu
gösterir. 1 926'da İsveçli astronom Bertil lenen çok sayıda küresel yıldız kü
Lindblad Samanyolu 'nun olası şekli meleri kullanılarak galaksinin kena
1979 Vera Rubin galaksi ni irdeledi ve dönen bir sarmal biçi rının haritasının çıkarılabileceğini
dönüşünü kullanarak,
mini aldığı sonucuna vardı. Lindb ve merkezinin Yay burcunda oldu
galaksilerin görünmez kara
madde içerdiğini gösterir. lad, diğer iki astronomun çalışmala ğunu öne sürmekteydi İkincisi, yıl
rını alıp geliştirdi. Bunların ilki, Sa- dız akıntısı dediği bir fenomen tarif
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 65
Aynca bakını z: Sarmal galaksiler 156-61 • Samanyolu'nun ötesi 172-77 • Oort bulutu 206 • Kara madde 268-71
"'ADDE�İN Y�VAŞ
iMHA SURECi
YILDIZLARDA NÜKLEER FÜZYON
KISACA
Güneş, büyük ölçüde
1 920 'lerde Britanyalı astro
nom Arthur Eddington, yıl
ASTRONOM hidrojen gazından dızların içinde etkili olan sü
Arthur Eddington oluşur. reçleri açıklayan ilk kişiydi. Yıldız-
(1882-1944) ların enerji kaynağının nükleer füz
yon olduğu düşüncesini savunu
ÖNCE yordu.
1890'lar Briton Lord Kelvin ve
Alman Hermann von İ stikrarlı bir Güneş
Helmholz, Güneş' in enerjisini Dünya'dan Güneş ' e bakıldığında
büzülerek elde ettiğini öne Güneş' in merkezi sıcak ve
fiilen görülebilen, sıcaklığı yaklaşık
sürer. yoğundur.
5500 °C olan 500 kilometrelik gazlı
1896 Fizikçi Hemi Becquerel üst tabakadır. Güneş dengede gibi
radyoaktiviteyi keşfeder. görünüyor, yani astronomların göz
lem yaptığı yüzyıllar boyunca (Gü
1906 Karl Schwarzschild,
neş ' in yaşamında çok küçük bir
enerjinin ışınımla bir yıldızda
zaman) aynı büyüklükte görünmüş
yolculuk yapabildiğini gösterir.
Koşullar nükleer ve aynı aydınlatma gücünü sergile
SONRA füzyona, kütlenin miştir. Eddington, içeriye doğru
1931 Robert Atkinson, E= mc2 denklemine uygun çeken kütleçekim kuvvetinin yal
protonların birleşip enerji olarak yavaşça enerjiye nızca gazın dışarıya doğru genişle
salma ve yeni elementler dönüşme sürecine me eğilimiyle değil, yıldızdan boşa
yapma sürecini ortaya koyar. uygundur. lan ışınımın ürettiği basınçla da
1938 Alman fizikçi Carı von dengelendiğini anladı.
Weizsacker, protonların, Eddington, bütün yıldızların de
yıldızlarda karbon-nitrojen vasa sıcak gaz topları olduğunu
oksijen (KNO) döngüsüyle inandırıcı bir biçimde gösterebildi.
birleşip helyuma Kütleleri farklı ısı saçan yıldızların,
dönüşebildiğini keşfeder. Yddızlar yalatlarmı , sıcaklığın ve yoğunluğun çok yük
1939 Hans Bethe, proton maddenin 'JllV8f sek olduğu merkezlerindeki gazın,
proton zinciri ve KNO döngüsü bir imha ll8recbuleD daha soğuk ve daha az yoğun gazla
aynı fizik yasalarına uymaları duru
süreçlerinin nasıl işlediğini abr.
ayrıntılandırır. munda nasıl görüneceklerini he
sapladı. Elde ettiği yanıtlar, hem
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 67
Ayrıca bakınız: Görelilik teorisi 146-153 • Yıldız bileşimi 162-63 • Enerji üretimi 182-83 • Nükleosentez 198-99
Bütün gazlar aynı yasalara uydukları şıp biraz daha az kütleli bir helyum
için, Güneş'in yalnızca yüzeyinin değil atomuna dönüşme sürecinin, Gü
tamamının gaz olduğunu varsaymak, neş 'ten gelen verilere uyduğunu
merkezdeki sıcaklığın ve basıncın
gösterdi. Bu süreç çok yavaştır ve
hesaplanmasına olanak verir.
milyarlarca yıl Güneş ' e yakıt sağla
yacak enerjiyi üretir. Bu da, Ev
yoğunlukla yaklaşık 1 6 . 000.000 °C ren' in bileşiminin zamanla değişti
olduğunu hesapladı. ğini gösteren element dönüşümü
Güneş ' in merkezinde ne oldu nün bir kanıtıydı. •
ğunu anlamak için Eddington' ın,
Einstein' ın E=mc2 denklemine (s.
1 49-50) ihtiyacı vardı. Bu denklem,
enerjinin, ışık hızının karesinin küt
''
leyle çarpımına eşit olduğunu ifade
dev hem de cüce yıldız gözlemleri eder. Kütlenin enerjiye nasıl dönü
ne uyuyordu. şebildiğini gösterdiği için, Güneş
enerjisinin kaynağının sırrını aça
Gaz yasaları ve görelilik cak anahtardı. Güneş ' in merkezin
Bir gazın basıncı, hacmi ve sıcaklı deki koşullar, nükleer reaksiyonla
ğı arasındaki ilişkileri yöneten fizik rın gerçekleşip kütlenin yok olması Çok uzak olmayan bir
yasaları, çok iyi biliniyordu. Hepsi na ve böylece Einstein' ın denkle gelecekte, yıldız kadar basit
nin molekülleri aralıklı olduğu için, minin öngördüğü enerjinin üretil bir şeyi anlayabileceğimizi
gazlar benzer biçimde davranır -ör mesine yetecek kadar sıcak ve yo
ummak, sağlıklı bir yargıdır.
neğin Boyle yasasına ( İrlandalı kim ğundu.
''
yacı Robert Boyle'un formüle ettiği) Başlangıçta fizikçiler, elektron
Arthur Eddington
göre, sabit bir ısıda verili bir gaz ların ya da hidrojen atomlarının,
kütlesinin basıncının ve hacminin Einstein' ın denklemine giren kütle
çarpımı sabittir. Eddington bu ya olabileceğini öne sürdüler. 1 931 ' de
saları kullanıp, Güneş'in merkezin Gallerli astrofizikçi Robert Atkin
deki sıcaklığın, suyun 1 50 katı bir son, dört hidrojen atomunun kayna-
Arthur Eddington Arthur Eddington Hıristiyan Güneş'le test etmek için Batı
topluluğuna üye bir ailede Afrika'da Principe Adasına gitti.
dünyaya geldi ve Manchester ve Zeki bir astronom ve
Cambridge Üniversitelerinde matematikçiydi; en zor fizik
matematik ve fizik eğitimi aldı. düşüncelerini basit ve zarif bir
1905'te Greenwich Kraliyet dille iletebiliyordu. Bu durum
Gözlemevine girdi ama birkaç yıl kitaplarını, özellikle görelilik ve
sonra, Cambridge'de Trinity kuantum mekaniğiyle ilgili
College'e dönüp 1913'te profesör açıklamalarını son derce
ve 1 914'te Cambridge Üniversitesi popülerleştirdi.
Gözlemevinin müdürü oldu.
Ömrünün geri kalan kısmını orada Önemli eserleri
geçirdi.
1 9 1 9 Eddington bir tam Güneş 1923 The Mathematical Theory
tutulmasını gözlemlemek ve of Relativity
Einstein'ın yıldız ışığının 1926 The Internal Constitution
bükülmesiyle ilgili öngörüsünü of the Stars
1 68
KISACA
DU N U
•• •• ASTRONOM
Georges Lemaitre
(1894-1966)
ÖNCE
1915 Albert Einstein, değişik
OLMAYAN
olası Evren'leri tanımlayan
denklemleri içeren genel
görelilik teorisini yayınlar.
1922 Alexander Friedman
Einstein'ın denklemlerine.
BİR GÜN
Evren'in genişliyor. daralıyor
ya da durağan olabildiğini
gösteren çözümler bulur.
SONRA
1929 Edwin Hubble uzak
galaksilerin, uzaklıklarıyla
EVREN'İN DOGUŞU orantılı bir hızla Dünya' dan
uzaklaştıklarını gözlemler.
1949 Fred Hayle, Lemaitre'in
teorisi için "Büyük Patlama"
terimini ortaya atar.
Georges Lemaitre
Georges Lemaitre 1 894'te
Belçika'da, Charleroi'de doğdu.
I. Dünya Savaşındaki üstün
hizmetlerinden sonra, 1920'de
inşaat mühendisliği alanında
doktora derecesiyle
İlkel atom
Lema1tre'in muhakemesine göre,
eğer Evren genişliyorsa ve zamanda
geriye doğru gidilirse, çok eskiden
Geriye doğru gidildiğinde, uzak geçmişte, galaksiler küçük, Evren 'deki tüm cisimler birbirine
yoğun bir bölgede birbirine daha yakın olmalılar. çok yakın olmuş olmalı. 1 93 1 'de Ev
ren'in başlangıçta, bütün maddesini
ve enerjisini içeren, son derece
yoğun tek bir parçacık -kendi ifade
siyle , Güneş'ten yaklaşık 30 kat
büyük bir "ilkel atom"- olduğunu
öne sürdü. Bu atom, "dünü olmayan
bir günde" bir patlamayla dağılıp
uzaya ve zamana yol açtı. Lemaitre,
Evren ' in başlangıcını bir havaifişek
duğunu kabul etti. Ne var ki, Fried uzaklaştırdığını öneren bir makale patlaması olarak tarif etti; galaksile
mann iki yıl sonra öldüğü için, bu yayımmladı . Bizden daha uzak olan ri, patlamanın merkezinde dışarıya
onun son katkısı oldu. 1 924'te Edwin galaksilerin, daha yakın olanlardan saçılan közlere benzetti.
Hubble, birçok bulutsunun Saman daha hızlı uzaklaştıklarının buluna Öneri başlangıçta kuşkuyla kar
yolu dışında galaksi olduklarını gös cağını da öngördü. şılandı. Einstein da öneriye kuşkuy
terdi. Evren aniden epey büyümüştü. Lema1tre'in makalesi pek bilin la baktı ama tamamen göz ardı da
meyen bir Belçika dergisinde ya etmedi. Ocak 1 933 'de Lema'itre ve
Genişleyen Evren
••
yımlandı ve sonuç olarak, varsayımı
1 920'lerin sonunda Lema'itre, büyük o sırada fazla dikkat çekemedi. Bu
ölçekli Evren düzeniyle ilgili tartış nunla birlikte, bulgularını Einstein 'a
maya girdi. Amerika Birleşik Devlet da iletip, genişleyen bir Evren'e ola
leri 'ndeki kurumlarda çalışmıştı; nak veren alan denklemlerine buldu
Vesto Slipher 'ın uzaklaşan galaksi ğu çözümü anlattı. Einstein, Le
lerle ilgili çalışmalarından ve Hubb ma'itre 'i Friedmann'ın çalışmalarıyla Uzayın yarıçapı sıfırda başladı
le' ın galaksi uzaklıklarına ilişkin öl tanıştırdı ama Lema'itre' in düşünce ve genişlemenin ilk evreleri, ilk
çümlerinden haberdardı. Yetkin bir siyle ilgili ikircikte kaldı. Einstein ' ın atomun kütlesince belirlenen
matematikçi olarak, Einstein' ın alan şöyle dediği söylenir: "Hesaplamala
hızlı bir genişlemeden ibaretti.
''
denklemlerini de incelemiş ve ge rınız doğru ama fizik kavrayışınız
nişleyen bir Evren' e olanak veren berbat. " Ne var ki, Britanyalı astro Georges Lemaitre
denklemlere olası bir çözüm bul nom Arthur Eddington, Lema'itre' in
muştu. 1 927'de bu parçaları bir 1 927 makalesi üzerine uzun bir
araya toplayan Lema'itre, bütün Ev yorum yayımlayıp, "parlak bir
ren'in genişlemekte olduğunu ve çözüm" olarak niteledi.
galaksileri birbirinden ve Dünya'dan 1929'da Hubble, bir galaksinin
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSiLER 1 71
''
Einstein, bir dizi seminer için birlik re-tarzı bir Evren'in aşırı sıcak ilk
te California'ya gitti. Einstein (artık birkaç saniyesinde neler olmuş ola
ihtiyaç kalmadığı için kozmolojik sa bileceğinirı ayrıntılarını ortaya çı
biti genel görelilik teorisinden çıkar kardı. Yaptıkları çalışma, evrime uğ
mıştı) o sırada Lemaitre'in teorisini rayıp bugün gözlemlenene dönüşen Büyük Patlama ile
kabul etti ve "şimdiye kadar dinledi ilk sıcak Evren 'in teorik olarak ola
Hıristiyanlığın hiçlikten
ğim en güzel ve en doyurucu yaratı naklı olduğunu gösterdi. Britanyalı
yaratılış fikri arasında bir
lış açıklaması" dedi. astronom Fred Hoyle, 1 949'da bir
''
Lemaitre'in modeli, Olbers para radyo söyleşisinde, Lemaitre ve Ga paralellik vardır.
doksu sorununa da bir çözüm getiri mow'un geliştirdiği Evren modeli George Smoot
yordu. Modelinde Evren'in sonlu bir için "Büyük Patlama" terimini uy
yaşı vardır ve ışığın hızı da sonlu ol durdu. Lemaitre 'in varsayımının
duğu için, Dünya'dan görünür uza artık bir adı vardı.
yın verili hacmi içinde yalnızca Lemaitre'in Evren'irı ilk büyüklü
sonlu sayıda yıldız gözlemlenebilir. ğüyle ilgili düşüncesi, şimdi doğru
Bu hacim içindeki yıldız yoğunluğu, bulunmuyor. Bugün kozmologlar, te
Dünya' dan herhangi bir görüş hattı killik denilen sonsuz yoğunlukta son
nın bir yıldıza ulaşması olanaklı ol derece küçük bir noktadan başladı
mayacak kadar düşüktür. ğına inanıyorlar. •
Düşünceyi anıma
Küçük bin noktaya sıkışan Evren
aşırı sıcak olurdu. 1 940'larda Rus kö
kenli Amerikalı fizikçi George
Gamow ve meslektaşları, Lemait-
Galaksiler ilk
Evren' i oluşturur
Lemaitre'in
ilkel atomu
Evren genişledikçe,
galaksiler giderek daha
fazla birbirinden
uzaklaşır.
•• ••
••
• •
SAMANYOLU'NUN ÖTESİ
1 74 SAMANYOLU'NUN ÖTESİ
1
••
920 'lerin başında Amerikalı
KISACA astronom Edwin Hubble, Ev
ASTRONOM ren'in gerçek büyüklüğüne
Edwin Hubble (1889-1953) ilişkin kanıtları sundu. Califor
nia'da, Pasadena ' ya yakın Wilson
ÖNCE Gözlemler, Evren' in giderek
Dağı Gözlemevinde çalışan Hubble,
1907 Henrietta Swan Leavitt, o sırada yeni kurulan ve Dünya'nın artan bir oranda genişlemekte
Sefeit yıldızların periyodu ile
en büyük teleskobu olan 2 , 5 metre olduğunu gösteriyor. Sonsuza
aydınlatma gücü arasındaki
lik Hooker Teleskobunu kullanıp , kadar genişleyecek, daha boş
bağı gösterir.
astronomide şiddetlenen en büyük
''
ve daha karanlık olacak
1917 Vesto Slipher, 25 galaktik tartışmayı çözdü . Yaptığı gözlem
kızıla kaymanın bir tablosunu Stephen Hawking
ler, yalnızca Evren'in daha önce sa
yayımlar. nılandan çok çok daha büyük oldu
1924 Hubble, Andromeda ğunu değil, aynı zamanda genişle
galaksisinin Samanyolu'nun mekte olduğunu da gösterecekti.
epeyce dışında olduğunu
gösterir. Büyük Tartışmayı çözmek
1927 Georges Lemaitre, O sırada, sarmal bulutsuların Sa hızlı döneceği sonucunu çıkarıyor
Evren'in genişliyor manyolu ' nun ötesinde galaksi mi du (bu raporların yanlış olduğu
olabileceğini öne sürer. yoksa özel bir bulutsu türü mü ol daha sonra gösterildi). Her bulutsu
SONRA dukları sorusu, bir "Büyük Tartış nun Samanyolu ' nun çok ötesinde
1998 Süpemova Kozmoloji ma" konusuydu. 1 920'de sorunu olduğu düşüncesini destekleyen
Projesi ve Yüksek-Z Süpernova halletmek için Washington 'da Heber D. Curtis , Shapley 'e karşıydı.
Araştırma Ekibi, kozmos Smithsonian Müzesinde bir toplan Curtis, pek çok sarmal bulutsudan
genişlemesinin ivme tı yapıldı. Princeton astronomu gelen ışığın elektromanyetik tayfın
kazandığını kanıtlar. Harlow Shapley "küçük Evren"den kırmızı tarafına kaydığını, Dün
2001 Hubble Uzay Projesi, yanaydı; Samanyolu ' nun bütün Ev ya ' dan çok hızlı -Samanyolu içinde
Hubble Sabitini (H0) yüzde 10 ren 'i kapsadığını savunuyordu . tutulamayacak kadar hızlı- uzak
oranında ölçer. Shapley, sarmal bulutsuların dön laştıklarını gösteren Vesto Slip
düğüne ilişkin raporları kanıt olarak her ' ın keşfini kanıt olarak sundu.
2015 Planck Uzay Gözlemevi,
Evren'in yaşını 13,799 milyar yıl gösteriyor, bundan hareketle küçük Hubble, sarmal bulutsuların
olarak belirler. olmaları gerektiğini, aksi takdirde uzaklıkları ile hızları arasında bir
dış bölgelerin ışık hızından daha ilişki olup olmadığını görmeye kal-
Edwin Hubble 1889'da Missouri'de doğan Edwin araştırma alanını ihlal ettiğinde
Hubble gençliğinde yetenekli bir çok öfkelenirdi. Bu nedenle, ünlü
sporcuydu, Chicago Üneversitesi yasasını formüle etmek için kul
nin basketbol takımının kaptanıy lanılan 46 kızıla kaymanın
dı. Fen bilimleri diplomasıyla me 41'inin onun tarafından değil,
zun olduktan sonra Oxford Üniver Vesto Slipher tarafından ölçüldü
sitesinde hukuk okudu. İngilte ğünü açıklamaması, Hubble'ın
re'den şapkalı dönen ve bir aristok bir ayıbıdır. Hubble son yıllarını
rat gibi davranan Hubble, Harlow astronomi alanında bir Nobel
Shapley tarafından "saçma bir bi Ödülü verilmesi için kampanya
çimde beyhude ve süslü" olarak ni yürütmekle geçirdi. 1 9 53'te öldü.
telendi.
Kendi tanıtımını yapma yetene Önemli eserleri
ğine rağmen, Hubble ihtiyatlı bir
bilim insanıydı. Kendisini bir göz 1929 A relationship between dis
lemci olarak niteliyordu ve yeterli tance and radial velocity among
kanıtlara sahip oluncaya kadar extra-galactic nebulae
yargısını belli etmezdi. Birisi onun
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 75
Aynca bakınız: Evren'i ölçmek 130-37 • Görelilik teorisi 146-53 • Sarmal galaksiler 156-61 • Evren' in doğuşu 168-71 •
Uzay teleskopları 188-95 • Curdis (Rehber) 337 • Arp (Rehber) 339
Burada Hubble, Wilson Dağında ten bir ilişki varsa, bu kızıla kayma
Hooker Teleskobunun merceğinden ların, en uzak ve en soluk galaksile
bakıyor. Galaksi uzaklıklarını ve rin uzaklıklarını hesaplamayı ola
Evren' in genişleme değerini burada
naklı kılan kozmik bir ölçü ve bir
ölçtü.
bütün olarak Evren ' in büyüklüğü
konusunda tahmini bir rakam işlevi
Bulutsular alanında göreceğini anladı. Bu arada, Wilson
Hubble, Samanyolu' nun ötesindeki Dağında asistan astronom olan Mil
galaksilerin uzaklıklarını ölçme ton Humason, Slipher ' ın kızıla kay
programını kararlılıkla sürdürdü. malarını kontrol etti ve uzak galak
Ne var ki, daha ötede, soluk ve silerden yeni tayflar topladı. Zorlu
puslu galaksilerde bireysel Sefeit ve yorucu bir işti; Hubble ' la birlik
değişken ortaya çıkarmak olanak te , California' da Wilson Dağında
sızlaştı. "Standart cetvel" varsayımı tüp teleskobun tepesindeki göz
gibi dolaylı yöntemlere başvurmak lemci kafesinde soğuk geceler ge
zorunda kaldı: Benzer bir tipin çirdi.
bütün galaksilerinin aynı büyüklük Hubble'ın çığır açan makalesi
te oldukları düşüncesi, bir galaksi "Galaksi-dışı bulutsularda ışınsal
nin görünür büyüklüğünü ölçüp hız ile uzaklık arasında bir ilişki, "
umulan "gerçek" büyüklüğüyle kar 1 929 'da Proceedings of the Natio
şılaştırarak o galaksiye uzaklığı tah nal Academy of Science adlı bir
min etmesine olanak vermekteydi. dergide yayımlandı . Makalede, ya
Hubble, Slipher'ın ölçümleri saye kından uzağa 46 galaksiyi kızıla
kıştı. Stratejisi, bulutsuların içinde sinde, pek çok sarmal bulutsudan kaymalarına göre gösteren bir
Sefeit değişken yıldızlar -aydınlat gelen ışığın kızıla kaydığını zaten düz-çizgi grafiği vardı. Hatırı sayılır
ma güçleri öngörülebilir şekilde de biliyordu. Ayrıca daha soluk sar bir dağılma olmasına rağmen,
ğişen yıldızlar- aramak ve Dün malların , uzayda daha hızlı hareket Hubble düz bir çizgiyi çoğunluğa
ya' dan uzaklıklarını ölçmekti. Bu ettiklerini gösteren daha yüksek kı - uydurabildi. Grafik, Samanyolu 'nu
çalışma, 1 923 kışında Hubble'a ilk zıla kayma değerleri vardı. Hubble, ihlal eden en yakın galaksiler And
büyük keşfini kazandırdı. bir galaksinin Dünya'dan uzaklığı romeda ve Triangulum hariç, diğer
En yakın ve en net bulutsuların ile uzaklaşma hızı arasında gerçek- bütün galaksiler uzaklaşıyordu. Da-
fotoğraf plakalarıyla işe başlayan
Hubble, incelediği ilk plakaların bi
rinde bir Sefeit değişken saptadı.
Görece yakın bulutsular için hesap
ladığı uzaklıklar o kadar büyüktü ki , Uzak galaksilerin
Büyük Tartışmayı anında sona erdi: tümü bizden
NGC 6822, 700.000 ışık yılı, M33 ve uzaklaşıyor.
M31 ise 850. 000 ışık yılı uzaktaydı.
Evren ' in , Samanyolu'nun ötesine
uzandığı açıktı. Tıpkı Curtis ' in sa
vunduğu gibi, sarmal bulutsular
"ada Evren" ya da Hubble'ın ifade
siyle "galaksi-dışı bulutsu"ydu Za
manla "sarmal bulutsular" terimi
kullanılmaz oldu ve şimdi basitçe
galaksi deniliyor.
1 76 SAMANYOLUNUN ÖTESİ
••
hası, uzaklaştıkça hareketleri hızla in'ın bir teorisiyle çeliştiği. Einste
nıyordu. in, kütleçekiminin sonunda Ev
ren ' in kendi ağırlığı altında çökme
Bir yoruma doğru sine neden olacağını gördü; bu yüz
Evren'in içinde Dünya ' nın perspek den, bunun gerçekleşmesini önle
tifinden bütün galaksilerin uçarak Beş duyuyla donatılan insan mek için genel göreliliğin alan
kaçtığı görülüyorsa, potansiyel denklemlerinde kozmolojik sabit
etrafındaki Evren'i araştırıyor
açıklamalar şöyle olur: (a) Dünya denilen bir değer -bir tür negatif
Evren ' in merkezindedir ya da (b)
ve bu maceraya "Bilim" diyor. basınç- kullandı . Hubble ' ın keşfin
''
Evren tek bir noktada başladı ve bir Edwin Hubble den sonra bu düşünceyi bıraktı.
bütün olarak genişliyor. Einstein ve diğerleri, gözlemle
Nesnellik -bilimde bir tür temel nen hızların, galaksilerin uzaklaşma
yasa- şunu gerektirir: Dünya ' nın hızının neden olduğu Doppler etki
eşsiz bir konum işgal ettiğini var leri olduğunu varsaydılar; ama mu
saymak için hiçbir neden yoktur. halif sesler de vardı. İsviçreli astro
Uzak bulutsulardan gelen ışık, Ev nom Fritz Zwicky, kızıla kaymanın
ren ' in durağan olmadığını gösterdi. çülü hızlar ile uzaklık arasında basit Dünya' ya ulaşan "yorgun ışık"tan -
Birçok astronom, bu durumun Ev bir bağ ve bununla birlikte, bilim protonların aradaki maddeyle etki
ren ' in genişlemesinden kaynaklan topluluğunun ihtiyaç duyduğu leşiminin neden olduğu- kaynakla
dığı sonucuna çabucak ulaştı ama inandırıcı kanıtı sunmaktaydı. Ga nabileceğini öne sürdü. Hubble, kı
Hubble, hiçbir zaman bunu açıkça laksilerin kızıla kaymasının Dün zıla kaymaların gösterdiği hızların
ifade etmedi. ya ' dan uzaklıklarıyla orantılı oldu gerçek olduğuna inanmayı zor
Aslında Vesto Slipher, Hubble ğunu söyleyen "Hubble yasası" ne buldu ve bunları yalnızca uzaklık
gözlemlerini yapmadan dört yıl redeyse oybirliğiyle kabul edildi. işareti olarak kullanmaktan mutluy
önce , 1 9 1 9 ' da eğilimi göstermişti du . Aslında, Hubble ' ın gözlemledi
ve Georges Lema1tre 1 927 ' de, Ev Einstein'ın gafı ği galaksi hızları, bizzat uzayzama
ren ' in "ilkel bir atomdan" genişledi Everenin genişliyor olabileceğinin nın genişlemesinden kaynaklanır.
ğini öne sürmüştü . Ne var ki, Hubb ortaya çıkması, bütün dünyada
le ' ın vardığı sonuç, kızıla kayma-öl- haber oldu -özellikle Albert Einste- K-faktörü
Hubble uzayzamanın ne kadar hızlı
genişlediğini bir grafikle -"K-faktö
Burada Evren'in galaksileri, şişen bir balonun üzerindeki noktalar olarak
hayal ediliyor (görselleştirmek için, boyutlar uzayın üç boyutundan balonun rü" dediği- gösterdi. Düşüm, mate
yüzeyinin iki boyutuna indirilmiştir). Balonun çapı iki katına çıkınca, matiksel olarak şimdi Hubble Sabiti
noktaların arasındaki uzaklık da iki katına çıkar. Bir nokta (H0) olarak bilinen bir değerle açık
diğer noktadan ne kadar çok uzaklaşırsa, o kadar ------�
çok ve dolayısıyla o kadar hızlı hareket eder.
lanır. Bu önemli sayı, gözlemlenebi
C, A'dan 2 santimetre uzaklaşmıştır ama B, lir Evren'in yalnızca büyüklüğünü
A'dan yalnızca 1 santimetre değil, yaşını da belirler. Hubble Sa
uzaklaşmıştır. C
biti astronomların geriye doğru
gidip, Büyük Patlama sırasında Ev
ren' in yarıçapının sıfır olduğu anı
hesaplamalarına olarak verdi.
İlk H0 tahmini, bir parsek (bir
parsek yaklaşık olarak 3 ,26 milyon
ışık yılıdır) başına saniyede 500 ki
lometreydi. Bu, sorun yaratmaktay
dı; çünkü Evren ' in yaşı için 2 mil
yar yıl, Dünya 'nın kabul edilen yaşı
nın yarısından az bir rakam ver
mekteydi. Tutarsızlığın, Hubble ' ın
Galaksiler arasındaki uzaklık ölçümlerindeki sistematik
uzayzaman genişler hatalardan kaynaklandığı anlaşıldı.
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 77
Bir galaksideki en parlak yıldızı - verdi. Bu rakam, 201 5 ' te Planck Avrupa Uzay Ajansının (ESA)
hatta bizzat galaksinin aydınlatma Uzay Gözlemevinden alınan veriler Planck Gözlemevi 2009 ile 2013
gücünü- alıp, Sefeit bir değişken le 1 3 ,799 milyar yıl olarak düzeltildi arasında çalıştı. Hubble Sabiti de dahil,
birçok kozmolojik parametrenin
yıldız olduğunu varsayma yönte (öyle ya da böyle 21 milyon yıllık bir
ölçülmesine yardımcı olan veriler
minden ötürü birçok ölçüm yedi kat hata). Ne var ki, Hubble yasasında üretti.
bir sapma gösteriyordu . Hubble'ın en dramatik düzeltme 1 998'de, ast
şansına, veri kümesi boyunca yan ronomlar Evren'in genişlemesinin
lışlar oldukça tutarlıydı ve bu kara enerji olarak bilinen gizemli ve
durum, yanlışlara rağmen eğilimi meçhul bir failden ötürü ivme ka
ortaya koymasına olanak verdi. zandığını keşfedince geldi; bu
keşif, Einstein ' ın gafı denilen koz
Hubble Anahtarı Projesi molojik sabite (s. 298-303) ilginin
1 970 ' lerde başlanıp 1 990'da fırlatı yeniden canlanmasına yol açtı. •
lana kadar Hubble Uzay Teleskobu
nu geliştirme kararının arkasında,
kozmosun genişleme hızını hesap
lamak vardı. NASA, teleskobun
Hubble Sabitini yüzde 1 0 dahilinde
belirleyen "Anahtar Projeleri"nden
birini yaptı. Sonuç olarak, alet yıl
larca Sefeit ışık eğrilerini ölçtü.
2001 'de açıklanan son sonuç, Ev
ren' in yaşını 1 3 ,7 milyar yıl olarak
1 78
BEYAZ CÜCELER İ N
MAKS İ MUM B İ R
KÜTLES İ YARDIR
YILDIZLARIN YAŞAM DÖNGÜLERİ
KISACA
1 930 'da, Hindistanlı genç öğ
renci Subrahmanyan Chand
deklerinden ve serbest elektronlar
dan oluşan "yoz" maddeden meyda
rasekhar, Güneş 'ten biraz na geldikleri biliniyordu. Elektron
ASTRONOMLAR
daha büyük bir külteyle yaşamı yozlaşma basıncı olarak bilinen bir
Subrahmanyan
sona eren bir yıldızın, kendi kütlte fenomen, beyaz cücelerin çökmesi
Chandrasekhar (1910-1995)
çekimine karşı koyamadığını he ni önlüyordu. Yani, elektrolar birbir
ÖNCE sapladı. Bu, yıldızların, özellikle de lerine çok yakın olunca hareketleri
1914 Walter Adams, beyaz cüce denilen sönük, çok sıcak sınırlanıp, bir dış basınç yaratmak
alışılmadık ölçüde soluk bir yıldızların yaşam döngülerini anla taydı.
beyaz yıldız olan 40 Eridani manın anahtarıydı. Beyaz cücelerin
(Irmak) B 'nin tayfını çok yoğun oldukları ve atom çekir- Chandrasekhar sının
••
ayrıntılandırır. Chandrasekhar, elektron yozlaşma
basıncının bir beyaz cücenin çök
1922 Hollandalı astronom
mesini, ancak beyaz cücenin kütlesi
Willem Luyten, düşük-kütleli için bir üst sınıra kadar önleyebile
beyaz yıldız kalıntıları için ceğini ve bu sınırın, Güneş'in kütle
"beyaz cüce" terimini uydurur. sinin yaklaşık 1 ,44 katı olduğunu or
Doğanın kara delikleri,
1925 Avusturyalı fizikçi taya çıkardı. Bugün, yaşamının so
Evren' de bulunan en kusursuz
Wolfgang Pauli, iki elektronun nunda bir dev yıldızın çekirdeğinin,
makroskobik nesnelerdir: eğer kütlesi Chandrasekhar sınırının
aynı kuantum durumunda
bulunamayacağını ifade eden
Yapılarındaki biricik öğeler, altındaysa çöküp bir beyaz cüceye
Pauli Dışarlama İlkesini bizi zaman ve uzay dönüşeceği ama kütlesi sınırı aşar
formüle eder. Bu, elektron kavramlarımızdır. . sa, daha yoğun bir nesneye -bir nöt
''
yozlaşma basıncının Subrabmanyan ron yıldızı ya da bir kara delik- dö
tanınmasına yol açar. Chandrasekhar nüşeceği biliniyor. O sırada nötron
yıldızları ve kara delikler hfila salt
SONRA teori düzeyinde oldukları için, bu iç
1937 Fritz Zwicky, tip 1a görü o zamanın bilim insanlarınca
süpernovayı, Chandrasekhar fazla önemsenmedi.•
sınırını aşan bir beyaz cücenin
patlaması olarak niteler.
1972 Astronomlar, ilk kara Ayrıca bakınız: Beyaz cüceleri keşfetmek 141 • Yıldızlarda nükleer füzyon 166-67
Süpernovalar 180-81
delik adayını bulur.
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 79
RADYO
EVRENi
•
RADYO-ASTRONOMİ
KISACA
1 930'ların Amerika'sında Beli
Telefon Laboratuvarlarında
çalışan telefon mühendisi
ASTRONOM
Kari Jansky (1905-1950) Kari Jansky'ye, uzun dalga radyo ses
iletimine karışabilecek parazitin
ÖNCE doğal kaynaklarını gösterme görevi
1887 Alman fizikçi Heinrich veridi. Araştırmalarını yürütmek
Hertz, radyo dalgalarının için Jansky, genişliği 30 ve yüksekli
varlığını tanıtlar. ği 6 metre olan yöneltmeli bir radyo
1901 İtalyan mucit Guglielmo anteni yaptı. Mekanizma, eski bir Jansky, el yapımı anteniyle birlikte.
Model T Ford arabanın enkazından 1933'de çalışmalarıyla ilgili bir makale
Marconi Atlantik' in karşısına
yayınladı ama hemen ardından, Bel!
bir radyo sinyali gönderir, alınan dört tekerlek üzerinde dönü
Laboratuvarları tarafından başka bir işle
farkında olmadan dalgaları yordu. Meslektaşları düzeneğe görevlendirildi ve daha fazla astronomik
iyonosfere sektirir. "Jansky' nin atlıkarıncası" dedi; çalışma yürütmedi.
çünkü genç mühendis, atmosferde
SONRA
ki radyo dalgalarının kaynaklarını gününü izleyerek (yıldızlara göre)
1937 Amerikalı amatör
belirlemek için anteni sistematik hareket ediyordu; Jansky, radyo dal
astronom Grote Reber,
gökyüzünün ilk radyo olarak döndürecekti. galarının Samanyolu'nun kalbinde,
incelemesini yapar. Yay takımyıldızından geldiğini anla
Radyo-astronomi dı: Radyo dalgaları, tıpkı görünür bir
1965 James Peebles, Evrensel Jansky radyo dalgalarının pek çok ışık gibi uzaydan "parıldıyordu. "
ardalan mikrodalga radyo kaynağını yaklaşan fırtınalarla eşleş Gazeteler, "dünya-dışı radyo"
dalgalarının Büyük tirdi ama kaynağı saptanmadan nun keşfini haber yaptı ve çok geç
Patlamanın son kalıntısı kalan ısrarlı bir hışırtı vardı. Bu para meden astronomlar Jansky' nin aleti
olduğunu öne sürer. zitin yoğunluğu, günde bir kez yük ni -aslında ilk radyo teleskobunu
1967 Antony Hewish ve selip düşüyordu ; Jansky başlangıç kopya etmeye başladı. Bu, Evren' e
Jocelyn Bell Bumell, ta, Güneş 'ten gelen radyo dalgaları yeni bir açıdan -ışığından değil,
tekrarlayan bir yıldız radyo nı saptadığını sandı. Ne var ki, radyo radyo yayımından- bakma olanağını
sinyali, ilk pulsarı saptar. dalgalarının "en parlak" noktası gök açtı . •
1998 Yay A* 'nın, yüzünde Güneş gününü değil, yıldız
Samanyolu'nun merkezinde
süper-kütleli bir kara delik Ayrıca bakınız: Büyük Patlama arayışı 222-27 Kuasarlar ve pulsarlar 236-39
• •
BİR NÖTRON
YILDIZINA
�ATLAMALI
SUPERNOVALAR
GEÇİŞ
Ö 1 85'te Çinli astronom nia'da Caltech'te iki astronom , Wal
KISACA
ASTRONOMLAR
M lar "misafir yıldız" dedik
leri bir fenomen kaydetti
ler. Yıldız , Dünya'ya en yakın yıldız
ter Baade ve Fritz Zwicky, bazı no
vaların diğerlerinden çok daha fazla
enerji saldığını hesapladı. Örneğin
Walter Baade (1893-1960)
sistemi olan Alfa Centauri yönünde 1885'te görülen bir nova, S Andro
Fritz Zwicky (1898-1974)
görünmüştü ve sekiz ay parladıktan medae, Güneş' in 10 milyon yıllık
ÖNCE sonra sönmüştü . Bu, olasılıkla ilk enerji çıktısının eşdeğerini bir defa
1914 Amerikalı astronom kaydedilen süpernovadır. da salmıştı. Baade ve Zwicky, bu
Walter Adams, şimdi sıradan Yüzyıllar içinde gizemli yeni yıl inanılmaz olaylara " süpernova"
novalarla ilişkili olduğu bilinen dızlar birkaç kez göründü. 1 572'de dedi.
beyaz cüce yıldızları ilk kez Danimarkalı astronom Tycho Brahe,
tarif eder. bunlardan birine "yeni" anlamına Çekirdek çöküşü
gelen nova adını verdi. Teleskopla 1 934'te Baade ve Zwicky bir süper
1931 Subrahmanyan rın gelişmesiyle birlikte, novalar novanın, yakıtı bittikten sonra kendi
Chandrasekhar, bir beyaz daha yakından inceleme konusu kütleçekim altında çöken büyük bir
cücenin sahip olabileceği en oldu ve kısa süreliğine büyük bir yo yıldızın çekirdeği olduğunu öne
büyük kütleyi hesaplar. ğunlukla aydınlanan soluk yıldız ol sürdü. Çöküş o kadar güçlüydü ki,
dukları anlaşıldı. 1 930'larda Califor- maddesini imha edip, Einstein'ın
SONRA
1967 Antony Hewish ve
Jocelyn Beli Burnell, hızlı
dönen nötron yıldızı olduğu Soluk yıldızlar kısa Bazı novalar
anlaşılan pulsarları keşfeder. dönemler için daha diğerlerinden çok
parlak olup novaları daha fazla enerji
1999 Tip la süpernovalardan oluşturabilirler. salar.
gelen ışıkla ilgili yapılan bir
inceleme, Evren'in
genişlemesinin, kara enerji
olarak bilinen meçhul bir
nicelikten ötürü ivme Çöken yıldızın çekirdeği
Bu süpernovalardan
kazandığını gösterir. ezilip, yalnızca nötron
bazıları, kendi maddesini
içeren malzemeden oluşan
imha eden bir yıldızın
bir nötron yıldızına
dönüşür.
çöküşüyle oluşur.
������
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 181
Aynca bakınız: T'ycho modeli 44-47 • Kuasarlar ve pulsarlar 236-39 •
Kara madde 268-71 • Kara enerji 298-303
Fritz Zwicky
Bulgaristan'da İsviçreli bir
baba ile Çek bir annenin
çocuğu olarak dünyaya gelen
Fritz Zwicky 1925'te,
Caltech'te, önde gelen
parçacık fizikçisi Robert
Millikan'la birlikte çalışmak
üzere Amerika Birleşik
Devletleri'ne göç etti. 1931'de
Los Angeles'a yakın Wilson
Dağı Gözlemevinde,
Avrupa'dan yeni gelen Alman
E=mc2 denklemine (s . 1 49) göre çok Büyük Macellan Bulutunda bir astronom Walter Baade ile
büyük miktarda enerji salıyordu. süpernovanın, Chandra X-ışını Uzay
birlikte çalışmaya başladı. Bu
Geriye kalan bir nötron yıldızıydı - Gözlemevi tarafından çekilmiş fotoğrafı.
ortaklık süpernovaların ve
Patlamaya kütleli bir yıldızın çökmesi
bir atom çekirdeğindeki parçacıklar nötron yıldızların keşfine yol
neden olmuş.
gibi ama daha büyük bir ölçekte bir açtı; ama Zwicky'nin bu
araya gelmiş nötronlardan oluşan dönemdeki çalışmaları başka
bir cisim. Bir nötron yıldız yalnızca bir büyük keşifte de etkili
alanı bulunan bir tür nötron yıldızı
oldu. Zwicky, kütleçekim
1 1 kilometre kadardır; ama çok atfedilmektedir.
etkilerinin gösterdiği şekliyle
büyük bir yoğunluğu ve kütleçekim Çöken yıldızlarla ilgili h8.la bir galaksilerin kütlesinin,
kuvveti vardır. Nötronlar, atom çe çok sır vardır. Yalnızca 1 .4 Güneş gözlemle ölçülebilen
kirdeğinde olduğundan daha yakın kütlesi olan Chandrasekhar sınırı maddeden çok daha büyük
olabilirler ; yani bir çay kaşığı nötron nın (s 1 78) üstündeki yıldızlar sü olduğunu hesapladı. Kayıp
yıldızının ağırlığı 1 O milyon ton olur. pernova olup nötron yıldızları oluş malzemeye, dunkle Materie
Yıldızın kurtulma hızı (kendi kütle turacaktır. 3 Güneş kütlesinin üs adını verdi - şimdi daha çok
çekiminden kurtulmak için gerekli kara madde olarak biliniyor.
tünde bir yıldız daha da ileri gidip
Swicky teorik çalışmaları
hız), ışık hızının yaklaşık yarısıdır. bir kara delik olur; ama nötron mad
dışında, jet motorların
desinin bozulup kuark parçacıkları geliştirilmesinde de çalıştı ve
İlk tespit na -nötronları ve protonları oluştu - 50'den fazla buluşunun
Nötron yıldızı kavramı, 1 967'de pul ran parçacıklar- dönüştüğü bir a r a patentini aldı.
sarlar keşfedilene kadar salt farazi evre olabilir. Kuark yıldızlar h8.la fa
olarak kaldı. Pulsarların hızlı dönen razidir ama arayış devam ediyor. • Önemli eserleri
nötron yıldızı oldukları kanıtlandı.
1934 On Supernovae
1 979'da güçlü bir gama ışını patla
(with Walter Baade)
ması saptandı. Bu, o günden beri
1957 Morphological
bir "magnetar"a -Dünya'nınkinden Astronomy
milyarlarca kat büyük bir manyetik
1 82
YILDIZLARDA ENERJİ � ..
KAYNAGI NUKLEER
••
FUZYONDUR
ENERJİ ÜRETİMİ
SONRA
1946 Ralph Alpher ve George
Gamow, helyum çekirdekleri Yüksek kütleli yıldızlar,
ile diğer bazı çekirdeklerin Hidrojen çekirdeklerinin
katalizör olarak karbon ve
füzyona uğrayıp helyumu
Büyük Patlama sırasında nasıl nitrojen varken hidrojeni
oluşturması kütleyi
sentezlenmiş olabileceklerini helyuma dönüştüren CNO
enerjiye dönüştürür.
açıklar. döngüsünden yakıt alır.
Helyum-3
çekirdeği
Hans Bethe
Helyum-4
çekirdeği Hans Bethe 1906'da, o sırada
Alman İmparatorluğu'nun bir
parçası olan Strasbourg'da
Proton Nötron doğdu. Çok erken yaşta,
Proton-proton zinciri
yüksek bir matematik
protonları birleştirip helyum-4 O Pozitron • Nötrino
atomlarını oluştururken, gama yeteneği sergiledi. 1928'de
ışınları olarak enerji salar. ' Gama ışını Füzyon fizik alanında doktorasını
tamamladı. Nazi rejiminin
yükselişiyle birlikte Bethe
bir miktar kütle kaybı olduğunu öne nilen reaksiyon dizisini, Güneş önce Britanya'ya, sonra
sürdüler. Eddington bunun, Gü kadar büyük yıldızlarda enerji üreti ABD'ye göçtü. 11. Dünya
neş'in milyarlarca yıl ışık saçmasına minin ana kaynağı olarak gördü. Savaşı sırasında, ilk atom
olanak verebileceğini düşündü. (fisyon) bombasını yapmaya
1 929'da Robert Atkinson ve Fritz CNO döngüsü uğraşan Los Alamos Bilim
Houtermans , atomların değil daha Bir yıldızın çekirdek sıcaklığı, yıldı Laboratuvarında üç yıl çalıştı.
çok ışık çekirdeklerinin füzyonunun zın büyüklüğü arttıkça yavaş yük Savaştan sonra Bethe,
hidrojen (füzyon) bombasının
yıldızlarda nasıl enerji yaratabildiği seldiği halde, ürettiği enerji miktarı
geliştirilmesinde önemli bir rol
ni hesapladı ama reaksiyonlar bilin daha hızlı artar. Proton-proton zinci
oynadı. Daha sonra nükleer
miyordu. ri bunu açıklayamadı; bu yüzden
denemelere ve silahlanma
Bethe, daha ağır atom çekirdeklerini yarışına karşı kampanya
Proton-proton zinciri gerektiren reaksiyonları araştırdı. yürüttü. Bethe astrofizik ve
1 938'de Bethe, Washington'da yıl Hidrojen ve helyumdan sonra, yük nükleer fizik çalışmalarının
dızlarda enerjinin nasıl üretildiğini sek kütleli yıldızlarda kayda değer yanı sıra, kuantum
tartışmak için düzenlenen bir fizik miktarda bulunan en ağır element elektrodinamiği (KED) de
konferansına katıldı. Konferans sıra karbondu; bu yüzden Bethe, karbon dahil, fiziğin diğer alanlarına
sında, yıldızlardaki hidrojen bolluğu çekirdeklerinin protonlarla olası re da önemli katkılarda bulundu.
göz önüne alındığında, enerji üreti aksiyonlarına baktı. CNO (Kar 2005'te 98 yaşında ölene
minde en olası ilk adımın, iki hidro bon-Nitrojen-Oksijen) döngüsü de kadar bütün bu alanlarda
jen çekirdeğinin -tek protondur nilen bir reaksiyon döngüsü buldu; çalışmaya devam etti.
birleşip bir döteryum (ağır hidrojen) bu döngü sırasında hidrojen çekir
atomu çekirdeği oluşturması oldu dekleri, daha ağır elementler varken Önemli eserleri
ğunu anladı. Bethe, bu reaksiyonun kaynaşıp helyumu oluşturur. Bet
1936-37 Nuclear Physics
enerji ürettiğini biliyordu. Sonra, iki he'nin bulguları, diğer fizikçilerce
(Robert Bacher ve Stanley
reaksiyon adımının daha bir hel hemen kabul edildi. •
Livingston'la birlikte).
yum-4 (en yaygın helyum biçimi) 1939 Energy Production
çekirdeğini nasıl üretebildiğini orta in Stars
ya koydu. Proton-proton zinciri de-
1 84
GEZEGENLERİN ÖTESİNDE
BİR KUYRU KLUYI LDIZ
D EPOSU YARDIR
KUIPER KUŞAGI
KISACA
1 943'te İrlandalı astronom
Kenneth Edgeworth, Nep
için Neptün'ün ötesinde bir kuyruk
luyıldız çekirdeği kuşağına ihtiyaç
ASTRONOM tün'ün ve Plüton 'un ötesinde, olduğunu anladı. Bölgenin birkaç
Kenneth Edgeworth Güneş Sisteminin şafağında oluşan saat arayla fotoğrafları çekildi ve
(1880-1 972) ama birleşip bir gezegen oluştura nesnelerin hareket edip etmedikleri
mayacak kadar küçük ve geniş ara ni anlamak için incelendi; yıldızlar
ÖNCE
lıklı olan buzlu cisimlerin oluşturdu- dan daha yakın oldukları görüldü.
1781 ve 1846 Uranüs'ün ve ğu disk bulunduğunu öne sürdü . Bu Şimdi Kuiper Kuşağında 1 000'den
Neptün'ün keşfi, Güneş cisimler bazen İ ç Güneş Sistemine fazla nesne bulunmuştur. Büyük ço
Sisteminin dış kenarının girip, kuyrukluyıldız olarak görünü ğunluğu 1 00 kilometreden büyük
nerede olduğu tartışmasına yol
yorlardı. Bu düşüncesini ABD ' de tür; daha küçükleri, saptanamaya
açar.
çok okunmayan Journal of the Bri cak kadar sönüktür. •
1930 Plüton keşfedilir. tish Astronomical Association der
Astronomlar Frederick C .
••
gisinde yayınladı.
Leonard v e Armin O.
Leuschner, orada benzer Kuiper Kuşağı
cisimlerin bulunabileceğini 1 95 1 ' de, daha itibarlı Astrophysical
öne sürer. Journal'de, Hollanda kökenli Ameri
SONRA kalı astronom Gerard Kuiper, böyle
1977 Charles Kowal, Satürn' ün bir diskin bir zamanlar var olduğunu Kuyrukluyıldızlar,
ötesinde buzlu bir küçük ama Plüton'un kütleçekimin etkisiy başlangıçtan beri neyse öyle
gezegen, Chiron'u keşfeder. le çoktan dağıldığını öne sürdü . kaldılar -birbirine yapışmayan
1992 David Jewitt ve Jane Buna Kuiper Kuşağı denildi ama
astronomik çakıl yığınları.
''
Luu, bir Neptün Ö tesi Nesne şimdi bazı astronomlar "Ed
(NÖN -Neptün'ünkinden daha geworth-Kuiper Kuşağı" ifadesini Kenneth Edgeworth
büyük bir mesafede yörüngede kullanıyor.
dönen bir nesne) keşfeder. Sonra 1 980 ' de Uruguaylı astro
nom Julio Fernandez , İç Güneş Siste
2005 Plüton'a benzer
minde görülen kısa dönemli kuyruk
büyüklükte bir NÖ N olan Eris
luyıldızların sayısını tedarik etmek
ile Haumea ve Makemake
NÖN'lerinin keşfedilmesi,
Plüton'un cüce gezegen Ayrıca bakınız: Oort bulutu 206 Neptün'ün ötesini araştırmak 286-87
•
BAZI GALAKSİLERİN
MERKEZİNDE AKTİF
••
BOLGELER YARDIR
ÇEKİRDEKLER VE IŞINIM
KISACA
1 940 ile 1 942 arasında Ameri
kalı astronom Carı Seyfert,
A STRONOM yoğun, özellikle parlak, çoğu
Cari Seyfert (1911-1960) kez mavi renkli merkezleri bulunan
çok sayıda sarmal galaksiyi incele
ÖNCE di. Araştırmaları, bu galaksilerin
1908 Edward Fath ve Vesto tayflarında farklı emisyon çizgileri
Slipher, NGC 1068 bulunduğunu ortaya çıkardı. Daha
bulutsusunun (şimdi tipik bir sonra Seyfert galaksileri olarak bili
Seyfert galaksisi olarak nen bu tip galaksileri tarif eden bir
tanınmaktadır) tayfında
makale yayımladı. Bu galaksiler,
gariplikler gözlemler.
geniş bir dalga boyları yelpazesin NGC 1068 (M 77) galaksisi, arketip
1936 Edwin Hubble de , en güçlü biçimde kızılaltı bölge Seyfert galaksisidir. İyonlaşmış gaz
galaksilerin şekillerini de , çoğu kez görünür ışık, radyo dal girdaplarıyla çevrili, yoğun parlak, aktif
sınıflandırır. bir merkezi vardır.
gaları, morötesi ışınım, X-ışınları ve
SONRA gama ışınları da içeren büyük mik
1951 Gökyüzündeki en güçlü tarda ışınım üreten çekirdekli sar ler. AGÇ 'lerin, merkezlerinde kıvrıla
radyo dalgası kaynaklarından mal galaksilerdi. rak büyük kara deliklere dönüşen
biri olan Kuğu (Cygnus) A, ilk maddeden güç aldıkları düşünül
radyo-galaksi olarak tanımlanır. Şiddetli merkezler mektedir. Birçok AGÇ ışınım yay
Seyfert galaksileri, aktif galaksi de manın yanı sıra, merkezi kara delik
1963 Hollandalı astronom
Maarten Schmidt, aslında uzak, nilen bir galaksi sınıfının bir çeşidi lerinin etrafından uzaya güçlü par
çok parlak bir radyo dalgaları dir. Aktif galaktik çekirdekler çacıklar da püskürtür. Bazıları, radyo
kaynağı olan yıldız-görünümlü (AGÇ ' ler) denilen, içinde olağanüs dalgaları yayan malzeme loplarıyla
bir nesne için yıldızımsı radyo tü miktarda şiddetli faaliyet gerçek ilişkilidir -bu "radyo lopları"nı barın
kaynağı (daha sonra "kuasar") leşen merkez bölgeleri vardır. Bir dıran aktif galaksilere radyo-galaksi
terimini uydurur. AGÇ tipi de kuasarlardır. Bunlar çok ler denilir. •
uzaktadırlar ve o kadar çok enerji
1967 Amerikalı astrofizikçi
üretirler ki, içinde barındıkları galak
Benjamin Markarian, çoğu
sileri gölgede bırakırlar; görülemez-
Seyfert galaksisi olmak üzere,
güçlü morötesi emisyonlu
galaksilerin bir listesini Aynca bakınız: Sarmal galaksiler 156-61 • Samanyolu'nun ötesi 172-77 •
Kuasarlar ve kara delikler 2 18-21
yayımlamaya başlar.
1 86
J
eologlar Dünya'nın milyarlar den Dünya'ya çok daha yakın oldu
KISACA ca yıllık varoluşunun öyküsü ğunu ve yavaş yavaş uzaklaştığını
nü 20. yüzyılın başında ana söyledi. Ay' ın yılda yaklaşık 3 , 5 san
ASTRONOM
hatlarıyla ortaya çıkarmıştı. Ama timetre uzaklaştığını gösteren öl
Reginald Daly (1871-1957)
Ay'ın kökeni spekülasyona açık çümler, bunu doğrulamaktaydı.
ÖNCE kaldı. 1 940'lara kadar pek çok astro
1913 Britanyalı jeolog Arthur nom, doğa bilimci Charles 'ın oğlu
Holmes, Dünya'nın en az 1 , 5 George Darwin'in öne sürdüğü bir
Astronomlar, HD 172555 yıldızının
milyar yaşında olduğunu öne teoriye bağlı kaldı. 1 898 ' de Darwin,
yörüngesinde dönen iki küçük
süren ilk modern jeolojik sıcak ve hızlı dönen bir Dünya'nın
gezegenin birkaç bin yıl önce
zaman ölçeğini çıkarır. fırlattığı erimiş kaya, yörüngede çarpıştığını buldu. Olasılıkla Dünya'yı
dönen bir uyduyla kaynaşınca Ay' ın da içine alan benzer bir çarpışma Ay'ı
SONRA oluştuğunu öne sürdü. Ay' ın eski- oluşturdu.
1969-72 Apollo misyonları,
Dünya' da analiz edilmek üzere
Ay'dan kaya getirir.
1975 Ay kayalarının
analizinden sora ABD'li
astronom William Hartmann
ve diğerleri yeni kanıtlamak
için devasa çarpma teorisine
döner.
2011 Norveç kökenli Amerikalı
gezegen-bilimci Erik Asphaug
ve İsviçreli astrofizikçi Martin
Jutzi, Ay'ın küçük bir yoldaş
ayla birlikte oluştuğunu ve
daha sora ikisinin çarpıştığını
öne sürer.
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 87
Aynca bakınız: Ceres' in keşfi 94-99 • Kuyrukluyıldızların bileşimi 207 • Kraterleri araştırmak 212 •
''
Ay kayalan ile Ay, Dünya' nın
Dilnya'mn magmasını yörüngeye
mantosundaki sokan devasa bir
malzeme birbirine çarpışmada oluşmuş
uyar. olabilir. Esasında her "kesin" bilim,
spekülatiftir ve öyle olmalıdır.
Bilimin araştırma aleti de
Bilgisayar modellemesine göre 4,3 milyar yıl önce daha ender biçimde cesaretle ve
küçük bir gezegen Dünya'ya çarptı ve muhakemeyle kullanılan
çarpışma Ay'ı yarattı. hayalgücünün düzene
''
sokulmasıdır.
Reginald Daly
1 940 'larda Amerikalı kimyacı !aştıktan sonra Dünya'nın yüzeyin
Harold Urey'in savunduğu alternatif den alınan maddeden oluşan Ay'a
teori, "yakalama" modeliydi; buna işaret ediyor.
göre Ay, Güneş Sisteminde başka
yerde oluştu ve Dünya' nın kütleçe Büyük Sıçrama
kiminin denetimine girdi. Ne var ki, Geçen on yılda olası çarpmaların bil türdü. Theia'nın çok büyük bölümü
Ay Dünya'ya göre o kadar büyüktür gisayar modellemesi, Büyük Sıçra Dünya'yla kaynaştı (Dünya'nın aşırı
ki, pek çok kişi böyle bir olayı olası ma denilen bir olaya işaret etmekte büyük bir metal çekirdeğinin olma
görmedi. dir. Bu senaryoda Mars büyüklüğün sının nedenirıi açıklıyor) ve "sıçra
1 946'da Kanadalı jeolog Reginald de bir gezegen (Yunan mitolojisinde ma," çoğu gezegenin kayalık dış
Daly, üçüncü bir düşünce sundu. Ay Ay' ın annesinin adından hareketle bölgesinden magmayı yörüngeye
ile Dünya' nın aynı malzemeden Theia adı verilen) 4,3 milyar yıl önce savurdu. Bu malzeme Ay' ı oluştur
oluştuğu konusunda Darwin'le hem -Dünya'nın oluşumundan yaklaşık du. Büyük Sıçrama düşüncesi şim
fikir olurken, itici gücün yörüngeye 200 milyon yıl sonra- Dünya'ya dilik daha çok bir varsayım olmasına
malzeme fırlatan başka bir cisim ile çarptı. Çarpışma her iki cismi de rağmen, hfila Ay'ın kökeni konusun
Dünya arasında bir çarpışma olduğu kaynayan magma toplarına dönüş- da en iyi tahmirıdir. •
varsayımında bulundu.
Reginald Daly rinin kökeni konusunda önde ge
Eşleşen kaya len ses olmasına yol açtı. 1920'le
Daly'nin düşüncesi, Ay kayalarının Jeolog Reginald Daly'nin kıtala rin başında Daly, Dünya'dan fır
analizi mineral içeriğinin Dünya'nın rın kayması, levha tektoniği ve layıp Ay'ı oluşturan malzemenin,
mantosundakine (kabuk ile çekirdek kayaç döngüsü teorilerine katkı Dünya'nın kabuğunun dinamik
arasındaki tabaka) çok yakın oldu larının, Güneş Sisteminde Dünya karakterinin temel nedeni oldu
ğunu gösterdiği 1 970'lere kadar ile diğer kayaç cisimler arasında ğunu öne sürdü. Çarpma teorisi,
fazla önemsenmedi. Her ikisinde de ki benzerlikleri ve farklılıkları an Daly'nin çalışmalarına sonradan
lamada paha biçilmez olduğu ka eklendi, Harvard Üniversitesi je
yüksek miktarda silikat, az miktarda
nıtlandı. oloji bölümünün başkanı olarak
metal vardır. Ay başka yerde oluş
Daly'nin jeolog olarak yete emekli olduktan sonra geldi.
muş olsaydı, kayaları Dünya' nınkin
nekleri Kanada'nın güney sınırı
den çok farklı olurdu. Dünya'yla aynı nı, Pasifik kıyısından Kayalık Önemli eserleri
erimiş ham malzemeden oluşmuş Dağlarına, oradan Büyük Ovala
olsaydı, Dünya'nın mini bir versiyo ra kadar inceleyince anlaşıldı. Bu 1946 Origin of the Moon and
nu olması ve daha büyük bir metalik araştırma sırasında topladığı its Topography
çekirdeği bulunması beklenirdi. Ne kaya örnekleri, farklı kayaç tiple-
var ki, kaya kanıtlar, gezegen katı -
U AN
TELESKOPLARLA
BİRLİKTE ÖNEMLİ
• •
UZAY TELESKOPLARI
190 UZAY TELESKOPLARI
1
''
946 ' da, ilk uydu Sputnik 1
KISACA Dünya'nın yörüngesine fırla
tılmadan tam 1 1 yıl önce, 32
ASTRONOM
Lyman Spitzer Jr. yaşında astrofizikçi Lyman Strong
Spitzer Jr, günün birinde Dünya' nın
(1914-1997) Atmosferin yukarısında
yüzeyinde değil, yörüngede çalışa
ÖNCE cak güçlü bir teleskop tasavvur etti. yapılan gözlemler astronomiyi
1935 Kari Jensky radyo Mat atmosferin ve ışık kirliliğinin diğer bilim alanlarından daha
dalgaları üreten gök yukarısında bu uzay teleskobu Ev fazla devrimcileştirebilir. Yeni
nesnelerini açığa çıkarıp, ren 'i net ve eşsiz bir biçimde göre bir keşif macerasında hiç
görünür ışığın ötesinde cekti. Spitzer'in rüyası 40 yıldan kimse nelerin bulunacağını
Evren'e bakmanın yeni fazla bir süre sonra gerçekleşecekti
''
önceden söyleyemez .
yollarını sunar. ama sabrı ve azmi sonunda karşılığı
Lyman Spitzer Jr.
1970 NASA yörüngede dönen nı görecekti.
X-ışını gözlemevi Uhuru'yu
fırlatır. Işıktan fazlası
Kari Jansky'nin 1 935'te dünya-dışı
1978 Gerçek zamanda çalışan radyo dalgalarını keşfi, Evren'i göz
ilk teleskop Uluslararası lemlemenin görünür ışık dışında
Morötesi Kaşif (International başka yolları da olduğunu açığa çı kez, radarlarda kullanılan mikrodal
Ultraviolet Explorer) fırlatılır. kardı. 1 939'da II. Dünya Savaşının ga bandında. Radyo kullanarak yeni
SONRA çıkması, bu yeni ve heyecan verici nesneleri keşfetmek olanaklıysa, o
1990 Hubble Uzay Teleskobu alanda araştırmaları kesintiye uğrat zaman kızılaltı , morötesi (UV) ve X-ı
fırlatılır. tı. Radyo-astronomide ilk adımları şınları gibi diğer elektromanyetik
atmak, Illinois'li amatör astronom ışıma biçimleri de gözlem aleti ola
2003 Kızılaltı Spitzer Uzay
Grote Reber'e kaldı . 1 937'de Reber, rak kullanılabilirdi.
Teleskobu fırlatılır.
kendi arka bahçesinde yaptığı Ne var ki, bir sorun vardı. Görü
2009 Kepler Teleskobu Güneş ev-yapımı anteni kullanarak radyo nür ışık için geçirgen olan Dünya
Sistemi dışındaki gezegenleri Evren'ine ilişkin ilk incelemelerini atmosferi, bu tür ışımaların birçoğu
aramaya gönderilir. yapmıştı. Kısa süre sonra, savaş sı için geçirimsizdir. Dalgalar hava
2018 Kızılaltı James Webb rasında araştırmacılar meteorların moleküllerince soğurulur, tekrar
Uzay Teleskobu fırlatılacak. ve Güneş lekelerinin kendi radyo uzaya yansıtılır ya da anlamsız bir
dalgalarını ürettiklerini buldular -bu biçimde her yöne saçılır. Sonuç ola-
Lyman Spitzer Jr Lyman Spitzer Jr. 1914'te Ohio'da, ile birlikte Spitzer, Thor Dağına,
Toledo'da doğdu. Princeton'dan Kanada Kutup Bölgesinde 1675
Henry Norris Russel gözetiminde metrelik bir zirveye tırmanan ilk
astrofizik alanında doktora yaptı. kişi oldu. 1977'de bir uzay
II. Dünya Savaşından sonra teleskobu için yürüttüğü
astrofizik bölümünün başkanı oldu kampanya sonuç verdi ve
ve uzay teleskoplarına adadığı 50 Hubble Uzay Teleskobuna mali
yılı başladı. kaynak sağlandı. 1 990'da rüyası
Bir plazma uzmanı olan Spitzer gerçekleşecek kadar uzun
1 950'te stellaratoru icat etti. Bu yaşadı.
aygıt, manyetik bir alanda sıcak
plazma içeriyordu ve bugün de Önemli eserleri
devam eden füzyon gücü arayışını
başlattı. 1965'te Spitzer uzay 1946 Astronom ical Advantages
gözlemevlerini geliştirmek üzere of an Extra-terrestrial
NASA'ya girdi ama o yıl, tamamen Observatory
bambaşka bir alanda zafer
kazandı. Arkadaşı Donald Morton
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 91
Aynca bakınız: Samanyolu'nun ötesi 172-77 • Radyo-astronomi 179 • Uzak yıldızları incelemek 304-05 •
Kütleçekim dalgaları 328-31
0,1 nm 1 nm 1 0n m 1 00 n m 1 µ m 1 0p m 1 0 0 p m 1 m m 1 cm 1 0cm 1m 1 0m 1 00 m 1 km
DALGA BOYU
rak, dünyadan gözlemlerle pek çok neden olmaktadır. Büyütme arttıkça oluşturmasına neden olan yoğunluk
görünmez ışınım türüyle ilgili bilgi kırpışma daha belirginleşir, bir teles ve ısı farklılıklarının bir etkisi vardır.
toplamak neredeyse olanaksızdır. kobun göz merceğinde nesnelerin Yıldız ışığı bir hava cebinden farklı
Spitzer' in 1 946'da yayımladığı titrek ve puslu ya da fotoğraflarda yoğunlukta başka bir cebe geçerken,
Astronomical Advantages of an Ext dağınık ışık lekeleri olarak görünme hafif kırılır, bazı dalga boyları diğerle
ra-terrestrial Observatory (Dün lerine neden olur. rinden daha fazla bükülür. Sonuç ola
ya-dışı Bir Gözlemevinin Astrono Kırpışmanın bilimsel adı ışık tit rak, kozmostan geçip Dünya'ya
mik Avantajlan) başlıklı makalesi, reşimidir (sintilasyon). Işık atmosfer gelen ölü düz ışık demeti, havada
görülmeyen ışımayı saptama soru de türbülanslı hava tabakalarından sürekli değişen zikzaklı bir yol izle
nuna dikkat çekmekteydi. Çözümü, geçince oluşur. Türbülansın kendisi meye başlar. Bu ışık demetine odak
uzaya bir teleskop koymaktı. Ama nin ışık üzerinde bir etkisi yoktur lanan teleskop ya da çıplak göz, ışı
Spitzer böyle bir önerinin önündeki ama havanın karışmasına ve girdap ğın bir kısmı bu görüş hattının içirıe
engelleri de vurguladı: birincisi,
uzay yolculuğu icat etmenin tekno
lojik zorluğu ve ikincisi, yerden
uzaktan kumandayla uzayda çalışa
bilen bir alet tasarlama zorluğu. Elektromanyetik ışımanın
birçok türü atmosferden
Kırpış kırpış küçük yıldız geçemez.
Spitzer'in makalesinin geri kalanı,
yüzyıllardır astronomları yıldıran bir
sorunu çözmeye odaklıydı -gökyü
zünün kendisi. Dünya' dan bakılınca
yıldızlar, kırpışır gibi görünürler. Bu
etkiye, ışığın ileri geri kayması, par
laklığın yükselip düşmesi neden
olur. Bu, yıldız ışığının özniteliği de
ğildir; Dünya'nın kalın atmosferi
1 92 UZAY TELESKOPLARI
''
ve dışına yöneldiği için, parlaklıkta inene kadar beklerdi. Örneğin kuv
bir dalgalanma görür. vetli rüzgarlar türbülansı giderip ku
Kırpışmanın keskin astronomik sursuza yakın görüş koşulları yaratır.
görüntü almanın üzerindeki etkisine 1 940'ların sonunda astronomlar,
"görüş" denilir. zaman içinde filme alınan binlerce
Atmosfer çok durgun ve görüş kare arasında, gökyüzünü billur ber Yıldızlara ve yıldızlararası
iyi olduğu zaman , uzak bir yıldızın raklığında yakalayan "şans eseri gö maddeyi ilişkin bilgimiz,
teleskoptaki görüntüsü , küçük bir rüntü" bulma umuduyla gökyüzünü öncelikle, bize ulaşan
sabit disktir. Görüş kötü olduğunda, filme alan sinema kameraları kullan elektromanyetik ışınıma
görüntü bozulup karışık bir noktalar maya başladılar. Bir çözüm de, daha
''
dayanmalıdır.
kümesine dönüşür. Belirli bir süre yükseklere çıkmaktı. Bugün yeryü
Lyman Spitzer Jr.
boyunca alınan bir görüntü, yayılıp zündeki en etkili gözlemevlerinin
geniş bir diske dönüşür. Sonuç, tümü, bulut örtüsünün en az ve yu
odaklanmamış bir teleskopa benzer. karıdaki havanın genellikle sakin ol
duğu yüksek, kurak dağların tepele
Görüşü iyileştirme rine kuruludur.
Gözlem koşulları, atmosferle birlikte 1 990 'larda güçlü bilgisayarların
sürekli değişir. 1 990'lardan önce gelmesiyle birlikte, yere-mahkum sistemleri ince ayarlı aynalar ve
gözlemciler, bozulmalar minimuma astronomlar astronomik görüş so başka optik aygıtlar kullanır; ama
runlarını düzeltmek için uyarlamalı aynı zamanda görüntülerden atmos
optik (UO) kullanmaya başladılar. ferik "gürültü"yü süzüp çıkarmak
Tıpkı bozulmuş bir görüntüyü bozul için büyük ölçüde bilgisayarlara da
Uyarlamalı optik, referans noktası
madan önceki özgün görüntüye yanır. Bununla birlikte, UO'nurı ge
olarak net bir yıldızı gerektirir. Bunları
bulmak zor olduğu için, bir sodyum benzetmek için çarpık bir aynanın tirdiği dramatik iyileşmelere rağ
lazeri yüksek atmosferdeki tozu kullanılması gibi, UO da gelen ışık men, yörüngede, görülebilir ışık da
aydınlatarak bir "yıldız" yaratır. taki çarpıklıkları ölçüp düzeltir. UO dahil tayfın çoklu dalga boylarında
gözlem yapabilen büyük bir teles
kop, astronominin nihai hedefiydi.
Spitzer uzayda
HUT, Lyman Spitzer Jr. ' ın mirası
olan dört büyük gözlemevinin en ün
lüsüdür. 1 991 ile 2000 arasında
Compton Gama Işını Gözlemevi
gama ışını patlamalarına, görülebilir
Evren ' in kenarında gerçekleşen
ABD'li astronot Andrew Feustel,
nadan giren ışığın doğru odaklan 2009'da bir bakım misyonunda
enerji olaylarına baktı. Chandra X-ı
ması içirı Hubble' ın aletlerinin elektrikli bir alet kullanıp Hubble Uzay şını Gözlemevi 1 999'da fırlatildı ve
önüne özenle tasarlanmış aynalar Teleskobunu onarıyor. kara delikler, bebek Güneş sistemle-
eklemekti. 1 993'te can alıcı bir
''
bakım misyonu sırasında bu ayna
lardan iki takım yerine konuldu. Ku
sursuz çalıştılar. HUT sonunda çalış şimdiye kadar 1 ,2 milyon gözlem
tırıldı ve sonuçlar şaşırtıcıydı. yaptı. Saatte 27.000 kilometre hızla
1 993 ' ten sonra astronotlar, so yol almasına rağmen, uzayda bir ko
nuncusu 2009'da olmak üzere dört numu 0,007 yay-saniyelik bir doğru Doğa düşünceli davranıp bize,
kez daha HUT'un bakımını yaptı. lukla belirleyebiliyor -bu, 300 metre neredeyse bütün dalga
Mekikler 201 1 'de emekliye ayrıldı; den 25 kuruşluk madeni parayı vur boylarında ışıyan enerjinin,
ondan sonra HUT'a bakım yapmak maya benzer. 0,05 yay-saniye bir genellikle ihmal edilebilir
olanaklı olmadı. Bununla birlikte son nesneyi ayrıştırabiliyor. NASA soğurmayla çok uzak
bakımda önemli güncellemeler ek bunu, ABD ' de Maryland'te durup,
mesafeleri doğrusal hatlar
lendi; yani HUT 2040' a kadar kulla Tokyo'da iki ateşböceğini görmeye
boyunca katettiği bir evren
nımda kalabilir. benzetti. Dünya'nın her tarafından
''
astronomlar, ilgilendikleri nesneleri sunmuştur.
Ultra derin, ultra berrak görmek için HUT'un zamanında yer Lyman Spitzer Jr.
HUT kuşkulu bir başlangıç yapması ayırtmaya başladılar. Gördüğü her
na rağmen, bütün beklentileri aştı. şeyin yer aldığı arşiv -toplam 1 00 te
Teleskop , Dünya'nın etrafında 5 mil rabayt- herkese açık bir web site
yar kilometrelik yolculuğu sırasında sinde görülebilir.
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 95
2004'te alınan Ultra Derin Alan
görüntüsü değişik şekillerde, renklerde
ve yaşlarda mücevher benzeri binlerce
galaksiyi açığa çıkarıyor. Kırmızı
galaksiler en uzak olanlardır.
ATOM ÇEKİRD�KLERİ
MEYDANA GETiRMEK
BİR SAATTEN AZ BİR
ZAMAN
İLKEL ATOM
ALIR
KISACA
Büyük Patlama teorisi doğruysa, Evren' in ilk birkaç
ASTRONOMLAR dakikasında sıcaklıklar aşırı derecede yüksekti.
George Gamow (1904-1968)
Ralph Alpher (1921-2007)
ÖNCE
1939 Hans Bethe, yıldızlarda
hidrojenden helyum yapmanın
iki yolunu açıklar. Kısa bir zaman aralığında, protonların ve nötronların birleşip
atom çekirdeğini oluşturmaları için koşullar uygundu.
SONRA
1957 Fred Hoyle ve
meslektaşları, yıldızlarda
kimyasal elementlerin diğer
elementlerden
sentezlenebildiği sekiz işlemi
ortaya koyar.
1964 Alman-ABD'li fizikçi
Arno Penzias ve ABD'li
astronom Robert Wilson, 1 931 'de Georges Lemaitre Ev çılgınca temel parçacıklardan -o sı
kozmik mikrodalga ardalan ren'in aşırı yoğun "ilkel bir atom"un rada büyük ölçüde protonları, nöt
ışımayı keşfeder. patlamasından meydana geldiğini ronları ve elektronları kapsadığı dü
ve o zamandan beri genişlemekte şünülen- ibaretti. Sıcaklık, bu par
1970'ler Büyük Patlama
olduğunu öne sürdü -şimdi Büyük çacıkların çok kısa dönemler hariç
nükleosenteziyle hesaplandığı
Patlama teorisi olarak biliniyor. Ne birleşmesini önleyecek kadar yük
şekliyle atom tabanlı
var ki, 1 940 'ların ortasında, teorinin sekti. Ne var ki, Evren var olduktan
maddenin (protonlardan ve
nötronlardan oluşan) inanırlığını sürdürmesi için hala ek birkaç saniye sonra genişledi ve pro
kütlesinin, Evren'in kanıtlara ihtiyacı vardı. tonlar ile nötronlar, güçlü nükleer
gözlemlenen kütlesinden çok Ukraynalı fizikçi George Gamow, kuvvet denilen bir etkileşimle bir
daha az olduğu bulunur. Bu Lemaitre'in önerdiği şekliyle Ev arada kalacak, böylece bir dizi atom
bilmece, kara maddenin varlığı ren'irı başlangıcındaki koşulları dü çekirdeği yaratacak kadar soğudu.
öne sürülerek büyük ölçüde şünmeye başladı. O koşulların hayal Gamow, protonlardan ve nötronlar
çözülür. edilemeyecek kadar sıcak olacağını dan ilk birkaç "tohum" çekirdek bir
hemen anladı. O koşullarda madde, araya geldikten sonra, peş peşe nöt-
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 1 97
Ayrıca bakınız: Evren' in doğuşu 168-71 • Enerji üretimi 182-83 • Nükleosentez 198-99
�
Doğru öngörüler
Fred Hoyle gibi bilim insanlarının
çalışmalarıyla, karbon gibi daha
ağır elementlerin yıldızlarda ve sü
pernova patlamalarında yaratıldığı
sonunda kabul edildi. Yine de Alp
her-Gamow teorisi, hidrojenin ve
helyumun göreli bolluğunu doğru
Evren'in ilk dakikalarında protonlardan ve bir biçimde açıklayarak, Evren' irı bir
nötronlardan atom çekirdeği oluştu. Nötronların çok büyük
Proton Büyük Patlamayla başladığını öne
bölümü helyum-4 çekirdeğini boyladı. Az miktarda
helyum-3 ve döteryum (bir hidrojen izotopu) ile çok küçük süren teoriye hatırı sayılır bir destek
miktarda lityum-7 de meydana geldi. Hidrojenin başka bir
Nötron verdi. 1 964'te keşfedilen kozmik bir
izotopu -trityum- oluştu ve helyum-3'e bozundu. Enerji, ' Gama ışını ardalan ışımasının (s. 222-27) varlı
gama ışını biçiminde salındı. ğını da doğru bir biçimde öngördü •
YILDIZLAR KİMYASAL
ELEME NT
FABRİKALARIDIR
NÜKLEOSENTEZ
şabildiğine ilişkin hiçbir öneri sun !erin yapımı daha sorunlu olurdu;
mamıştı: Yıldızların çekirdekleri, bu çünkü bu enerji tüketen bir süreçti,
tür elementlerin nükleer füzyon sü oysa demirden daha hafif elementle
reçleriyle oluşmasına yetecek kadar rin yaratılması enerji salımı yapardı.
sıcak sayılmıyordu. Ne var ki, Hoyle
yeterince büyük bir yıldızın çekir Daha ileri gelişmeler
dek sıcaklığını gerekli miktarda yük Ne var ki, Hoyle'un yıldızlarda ele
seltecek süreçler olabileceğirıi dü ment oluşum şemasında bir kusur
şündü. vardı. Üç helyum çekirdeğinin füz
1 946 ' da Hoyle, sıcaklığın milyar yona uğrayıp karbon meydana getir
larca dereceye çıktığı devasa yıldız diği ve üçlü alfa süreci olarak bilinen Fred Hoyle
çekirdeklerinde, nükleer termal temel adım, çok yavaş gibi görünü
Fred Hoyle 191 5'te
denge denilen koşullarda ağır ele yordu. Hoyle, bunun daha yüksek
İngiltere'de, Yorkshire'da
mentlerin meydana gelebildiğini bir hızda gerçekleşmesine olanak
doğdu. 1933'ten itibaren
gösterdi. Böyle bir yıldız sonunda bir tanıyan bir mekanizma olması ge Cambridge Üniversitesine
süpernova olarak patlayıp, ağır ele rektiğini ısrarla belirtti ve 1 953'te devam etti, matematik
mentlerini püskürtürdü. Hoyle karbonun bunu açıklayan bir öznite diploması aldı. il. Dünya
1 954'te, hidrojen yakıtını tüketen liği keşfedildi. Savaşında Britanya Donanma
kütleli bir yıldız patlamadan önce, Hoyle yıldızlarda daha fazla ele Bakanlığında radar sistemleri
çekirdeğinin nasıl büzülüp ısındığı mentin oluşmasına yol açan diğer üzerine çalıştı. 1957'de Hoyle,
nı ve helyum atomlarının füzyona California'da Hale
süreçleri de araştırdı. Bu süreçler
Gözlemevlerinin kadrosuna
uğrayıp karbon yaratmaya başladı den bazıları , dev bir yıldızın ömrü
katıldı ve ertesi yıl Cambridge
ğını açıkladı. Bu Evren' in sonunda nün sonunda (s. 1 80-8 1 ) bir süper Üniversitesinde astrofizik
karbon atomları füzyona uğrayıp nova patlamasının şiddetinde ger profesörü oldu. Yıldızlarda
daha ağır, daha istikrarlı elementler çekleşebilirdi. Bu yüzden Hoyle'un elementlerin kökeni üzerine
yaratırdı. Bu süreç, en istikrarlı atom çalışmaları yalnızca kimyasal ele çalışmaları dışında, Hoyle
çekirdeğine sahip olan demire kadar mentlerin nereden geldiğini değil, Durağan Hal teorisinin
birçok elementin yaratılmasını açık Evren ' e nasıl dağıldıklarını da açık savunucusu olarak da ünlüdür.
layabilirdi. Demirden ağır çekirdek- lamaktaydı. • Bu teorinin iddiasına göre,
Evren genişledikçe, sürekli
yeni madde yaratıldığı için
Hoyle yüksek ortalama yoğunluğu sabit
kütleli yıldızlarda, kalır. İşin garip yanı, Hoyle
Füzyona uğrayıp
helyum olan
kütle bakımından popüler bir radyo söyleşisi
karbondan demire sırasında "Büyük Patlama"
hidrojen
kadar uzanan birçok
ifadesini rakip teori için
Füzyona elementin, yıldızın
uğrayıp çekirdeğinin uydurdu. 1960'lardan itibaren
karbon olan etrafındaki Durağan Hal teorisi gözden
helyum katmanlarda aynı düştü. Ömrünün sonuna
zamanda gerçekleşen doğru, Dünya'ya yaşam
Füzyona füzyon getirdiğine inandığı
uğrayıp reaksiyonlarıyla nasıl
kuyrukluyıldızlarda organik
neon olan yaratılabildiğini
karbon gösterdi. Yıldız moleküllerin varlığıyla
yaşlandıkça ilgilendi.
katmanların sayısı
artardı. Bu diyagram, Önemli eserleri
ve magnezyum yaşlanan bir kırmızı
olan neon süper-devde
1946 The Synthesis of the
katmanları element
Füzyona uğrayıp oluşturan
Elements from Hydrogen
silikon, kükürt ve reaksiyonlarla birlikte 1950 The Nature of the Universe
diğer elementlere gösteriyor.
dönüşen oksijen
200
YILDIZ OLUŞUMU
ALANLARI
YOGUN MOLEKÜL BULUTLARI
art Bok sıra dışı bir gözlem Edith Reilly ile birlikte, bu cisimlerin
KISACA
ASTRONOM B astronomuydu.
mediklerini inceleyerek
Kariyerini,
görebildiklerini değil, göre
yaptı.
kendi kütleçekimlerinin altında
çökme sürecinde olan yoğun gaz ve
toz bulutları olduklarını ve içeride
Bart Bok (1906-1983)
1 940'larda Bok yıldız oluşumunun yeni bir yıldız oluşmakta olduğunu
ÖNCE kanıtlarını bulmak için parlak bulut öne sürdü. Silika zerrelerinden, buz
1927 Amerikalı astronom suları gözlemlerken, tamamen ka dan ve donmuş gazlardan oluşan
Edward Barnard, 350 gizemli ranlık olan küçük bölgeler fark etti. toz, çevredeki yıldızların ışığını en
karanlık bulutsuyu kataloglar. Etrafları yıldızlarla çevriliydi ama gelleyecek kadar yoğundu. Sonuç
1941 Lyman Spitzer Jr, uzayda boş delik gibi görünüyorlar olarak, buluttan dışarıya hiçbir ışık
yıldızların yıldızlararası dı. 1 947'de Bok, ABD'li astronom çıkmadığı gibi, bulutun ötesindeki
maddeden oluştuğunu öne yıldızlardan (Dünya 'nın perspekti
sürer. finden) gelen ışık da içeri giremiyor
du. Bok ile Reilly bu bulutları, bir
SONRA gün içinden yeni bir parlak yıldızın
1980'ler Herbig-Haro çıkacağı tırtıl kozasına benzetti.
Nesneleri, yıldız oluşumu
bölgelerinde çok genç Karanlık bulutsular
yıldızların saldığı plazma Yoğun bulutlar " B ok kürecikleri"
fışkırmaları olarak tanımlanır.
olarak anıldı. Görülebilir ışıkta, ar
1993 Yüksek frekanslı radyo dalanında yıldızlar bulunan bir silu
astronomları, Bok et gibi görünüyorlardı; yayık dış ke
küreciklerinde ön-yıldızlar narlarından çok az ışık geçiyordu
gözlemler. ve yıllarca, ayrıntılı gözlemlemek
2010 Spitzer Uzay Teleskobu, zor oldu. Böylece, Bok'un ve Reil
32 Bok küreciğinin iç tarafının ly' nin önerisi on yıllarca varsayım
kızılaltı görüntülerini alır. olarak kaldı. Ne var ki, 1 990'larda,
Görüntüler 26 küreciğin sıcak Bok' un ölümünden birkaç yıl sonra,
çekirdeklerini gösterir ve üçte kızılaltı ve radyo astronomi toz bu
ikisinde çok sayıda yıldız lutunun içini görüp , ısı alanlarını
Hubble Uzay Teleskobundan çekilen
oluştuğunu, bunlardan her bir fotoğrafta. Karina bulutsularındaki
ortaya çıkarabildi. Bu alanlar,
birinin farklı bir oluşun Tırtıl Bok küreciği görülüyor. Yoğun toz Bok'un varsayımının doğru olduğu
evresinde olduğunu gösterir. ve gaz perdelerinin arkasında yıldızlar nu gösterdi -içeride gerçekten de
oluşuyor. yıldızlar oluşuyordu.
������
ATOMLAR, YILDIZLAR VE GALAKSİLER 201
Aynca bakınız: Uzay teleskopları 188-95 • Dev moleküler bulutların içi 276-79 •
Ambartsumian (Rehber) 338
••
bırakıp pozitif yüklü iyonlar yaratın Avustralya'da Canberra'da bir
ca- oluşur. gözlemevi kurmaya davet
edilmeden önce 30 yıl
Soğuk bulut Harvard'da çalıştı. 1966'da
Bok kürecikleri, Güneş ' in kütlesi ABD'ye dönüp, güneybatı
nin yaklaşık 50 katı ağırlığındadır. gözlemevlerini yönettiler.
Büyük ölçüde moleküler hidrojen Yıllarca Samanyolu Priscilla 1 975'te öldü. Bart,
(H2) içerirler ama yaklaşık yüzde 1 ' i galaksisinin gece 1983 'te ölene kadar
bekçiliğini yaptım. çalışmalarını sürdürdü.
''
tozdur. Toz , çoklu moleküllerden
oluşan parçacıklar içerir ve oldukça Bart Bok
Önemli eserleri
yoğundur. Tozun karartıcı etkisi,
küreciğe ısı girişini engeller ve içe
1941 The Milky Way (Priscilla
rideki sıcaklık, Evren' de ölçülmüş Fairfield Bok ile birlikte).
en düşük sıcaklıklar arasındadır -
yaklaşık 1 0 Kelvin . Soğuk gazın dış
204 GİRİŞ
Hollandalı astronom Jan
Oort, Güneş Sisteminin ABD Kongresinde yaptığı
kenarında Güneş'in bir konuşmada Başkan Hollandalı astronom
yörüngesinde dönen bir John F. Kennedy, on Maarten Schmidt, 1960'ta
kuyrukluyıldız yılın sonunda Ay'a bir radyo astronomlarının
bulutunun insan gönderme niyetini keşfettiği kuasarların uzak
bulunacağını öne sürer. açıklar. galaksi olduklarını tanıtlar.
i
1 950
i
1 961
i
1 963
Guiseppe Cocconi ve
Philip Morrison,
t
Sovyet astronom Josif
Shklovsky Universe, Life,
t
ABD'li astronomlar Arno
Penzias ve Robert
elektromanyetik tayfta Intelligence kitabında, Wilson Büyük Patlamanın
uzaylılardan gelen Dünya-dışı yaşamlara kanıtını, kozmik
mesajları aramak için bir ilişkin tahminlerde bulunur. mikrodalga ardalan
yer önerir. ışımasını keşfeder.
Britanyalı matematikçi
Roger Penrose kara Sovyet astrofizikçi Victor
deliklerin kalbindeki İ lk başarılı yörünge gözlemevi Safronov, Güneş Sisteminin
uzayzaman OA0-2, NASA tarafından oluşumuna ilişkin bulutsu
''tekilliklerini'' fırlatılır. Morötesi varsayımının arkasındaki
açıklar. teleskoplarla donatılır. matematiği ortaya çıkarır.
i
1 964
i
1968
i
1 969
l
Cambridge Üniversitesinde
araştırma öğrencisi Jocelyn
l
Apollo 11, Neil
Armstrong Ay'a ayak
l
NASA, yörüngeye
oturtulacak ilk
Beli kendi etrafından hızla basınca Başkan X-ışını teleskobu
dönen bir nötron yıldızından, bir Kennedy'nin projesini olan Uhuru
pulsardan gelen radyo tamamlar. gözlemevini fırlatır.
sinyalini saptar.
1960'larda radyo astronomları ramlar altında bir dizi uydu fırlatıldı. Uhuru adı verildi) ve OA0-3 (500.
yeni kuasar ve pulsar fenomenlerini Bunların arasında, X-ışını astrono doğum gününden ötürü Copernicus
keşfetti. Bu "yıldızsı radyo kaynakla misi için 1 970 SAS-1 (fırlatıldığı yer adı verildi) de vardı. Yörüngeden kı
rı"nın -ya da kısaca kuasarlar- uzak olan Kenya'nın onuruna Swahili di zılaltı astronomiye ulaşmak, telesko
galaksi olduklarını, merkezlerinde linde özgürlük anlamına gelen bu çok soğuk tutmak gerektiği için
••
bol miktarda enerji üreten büyük bir daha uzan zaman aldı ama kızılaltı
kara delik bulunduğunu biliyoruz. gökyüzüne ilişkin ilk incelemeler
Pulsarlar, yüksek hızla kendi etrafın yerden yapıldı.
da dönen nötron yıldızlarıdır -tuhaf Şimdi elektromanyetik tayfın
sıkışık madde topları. Keşfedilmele bütün bölümleri araştırmaya açıktır
ri, on yıllar önce yapılan teorik öngö ve nötrino olarak bilinen uçucu par
Evren'in karşı yakasında,
rüleri doğruladı. çacıklar bile avlanmaya açıktır.
oldukça önemsiz Dünya
Güneş Sistemindeki diğer dünyalar,
Bütün pencereler sonuna gezegenine sinyal göndermeye gelecekteki misyonların hedefi ol
kadar açık karar veren küçük yeşil muştu. Otuz yıl içinde yeni teknoloji,
1 970'lerin başına gelindiğinde ilk insanların var olma olasılığı astronomların Evren' e bakışını dö
''
yörüngeli gözlemevleri çalışıyor, çok düşüktür. nüştürmüştü. •
gökyüzünde morötesi, X- ve gama Jocelyn Beli Burnell
ışını araştırıyordu. Küçük Astronomi
Uyduları (Small Astronomy Satelli
tes -SAS) ve Yörüngeli Astronomik
Gözlemevleri (Orbiting Astronomi
cal Observatires -OAO) gibi prog-
206
GÜNEŞ S İ STEM İ N İ N
E!RAFINI GENİŞ
BiR BULUT SARAR
OORT BULUTU
KISACA
1 950'de . Estonyalı astrofizikçi
,
Ernst Opik 'in önerdiği bir te
dızlar, Güneş Sistemi oluştuğundan
beri yörüngelerinde dolaşmış olamaz
ASTRONOM oriyi canlandıran Hollandalı lar. Oort, İç Güneş Sistemine geçen
Jan Oort (1900-1992) astronom Jan Oort, Güneş Sisteminin uzun periyotlu kuyrukluyıldızların,
kenarında bir kuyrukluyıldız deposu Güneş'in etrafında yörüngede dönen
ÖNCE
bulunduğunu savundu. O sırada iki bütün kuyrukluyıldızların küçük bir
1705 Edmond Halley, bir ana kuyruklu yıldız sınıfının iç Güneş alt-kümesi olduğunu öne sürdü. Dün
kuyrukluyıldızın geri
Sistemini -dört kayaç gezegeni içe ya' dan görülen kuyrukluyıldızlar,
dönüşünü doğru bir şekilde
öngörür. ren bölge- ziyaret ettiği biliniyordu. uzak kuyrukluyıldız deposundan, ola
Kısa periyotlu kuyrukluyıldızlar 200 sılıkla oradan geçen bir yıldız tarafın
1932 Estonyalı astronom Ernst yıldan kısa aralıklarla ziyaret eder ve dan itilmiş ve Güneş'e doğru düşerek,
Öpik, uzun periyotlu
gezegenlerin bulunduğu düzlemde uzun, eliptik yörüngeler almıştır.
kuyrukluyıldızların Güneş
yörüngede dönerler. Uzun periyotlu
Sisteminin kenarında
yörüngeli bir buluttan geldiğini kuyrukluyıldızlar 200 yıldan uzun Küresel bulut
öne sürer. aralıklara ziyarette bulunur ve Güneş Çok sayıda uzun periyotlu kuyruklu
Sistemi düzlemine her açıdan ve her yıldızın yörüngelerini ve Güneş'ten
1943 Kenneth Edgeworth
yönden yörüngede dönerler. Her iki uzaklaştığı en uzak mesafeyi incele
Güneş Sisteminin Neptün'ün
yörüngesinin ötesinde, bazıları sınıfın kökeni de tahmin konusudur. yen Oort, uzun periyotlu yıldızlar de
kuyrukluyıldız haline gelen çok posunun kabuğa benzer, Güneş'ten
sayıda küçük cisim tarafından Uzun periyotlu 7,5-30 trilyon kilometrelik bir maksi
işgal edildiğini öne sürer. kuyrukluyıldızlar muma kadar uzanan küre biçiminde
Oort'un düşüncesi, uzun-periyotlu bir bölge olduğu sonucuna vardı. Mil
1950 Fred Whipple,
kuyrukluyıldızların bir buz ve kuyrukluyıldızların kökeni sorununa yarlarca ya da trilyonlarca kuyruklu
kayaç malzeme yığını bir çözüm sunuyordu. İç Güneş Siste yıldız içerdiği düşünülen bu bölge,
olduğunu öne sürer. mini periyodik olarak ziyaret eden bir şimdi Oort bulutu olarak bilinmekte
kuyrukluyıldız sonunda Güneş'le ya dir. Bununla birlikte, kısa periyotlu
SONRA
da bir gezegenle çarpışacak ya da bir kuyrukluyıldızların olasılıkla Güneş'e
1992 David Jewitt ve Jane
Luu, Plüton tışında ilk Kuiper gezegenin yanından geçerken yörün çok daha yakın diske benzer bir böl
kuşağı nesnesini keşfeder. gesi bozulduktan sonra Güneş Siste geden, Kuiper kuşağından geldikleri
minden atılacaktı. Yani; kuyrukluyıl- belirlenmiştir. •
2014 Rosetta uzay aracının
iniş takımı Philae, 67P/
Churyumov-Gerasimenko Aynca bakınız: Halley kuyrukluyıldızı 74-77 • Kuiper kuşağı 184 •
Kuyrukluyıldızların bileşimi 207 • Neptün' ün ötesini araştırmak 286-87
kuyrukluyıldızına iner.
EVREN'DE YENİ PENCERELER 207
KUYRUKLUYILDIZLAR
KİRLİ KARTOPLARIDIR
KUYRUKLUYILDIZLARIN BİLEŞİMİ
YILDIZLARA GİDEN
YOL AÇIKTIR
SPUTNİK'İN FIRLATILMASI
KISACA
ASTRONOM
Sergei Korolev (1907-1966)
ÖNCE
1955 ABD, Uluslararası
Jeofizik Yılı için bir uydu
fırlatmayı planladığını
duyurur.
1955-57 ABD'nin işe aldığı
eski Nazi roket-bilimci
Wernher von Braun, bir uyduyu
yörüngeye taşıyabilen
Jüpiter-C roketini fırlatır.
SONRA
1957 Sputnik-2'ye binen köpek
ünya'nın ilk yapay uydusu Tasarımını Korolev'in yaptığı Vostok
D
Laika, uzaya giden ilk büyük
Sputnik l 'in 1 957'de fırla 1 , 12 Nisan 1961'de Yuri Gagarin'i
hayvan olur.
Baikanur Uzay Üssünden fırlattı. Gagarin
tılmasıyla birlikte , Sovyet
1958 Juno 1 , ilk ABD uydusu uçuş sırasında "yukarıda herhangi bir
ler Birliği, süper güçlerin Uzay Yarı
Explorer l'i fırlatır. Tanrı görmüyorum" dedi.
şında ilk turu kazandı. Çok önemli
1961 Yuri Gagarin, Vostok l 'le bu başarıya, bir kişinin itici gücüyle
Dünya'nın yörüngesine oturur. ve dehasıyla ulaşıldı: sert ve prag Korolev uçak tasarımcısı olarak
matik "Baş Tasarımcı" Sergei Koro yetişmişti ama gerçek yeteneği,
1963 Valentina Tereşkova lev, çok gizli uzay programının beyni aşırı siyasal baskı altında büyük ve
uzaya çıkan ilk kadın ve ilk olan bilim insanı. 1 991 'de Sovyetler karmaşık projeleri stratejik olarak
sivil olur. Birliği çökene kadar, Batıda Korolev planlama alanındaydı. 1957 ' e gelin
1965 Voshod 2, uzaya iki kişi hakkında çok az şey biliniyordu. diğinde, 1 953'te dünyanın ilk kıtala
taşıyan ilk araç olur; Alexei Sovyetler, Amerikalıların öldürebile rarası balistik füzesinin fırlatılmasıy
Leonov ilk uzay yürüyüşünü ceğinden korktukları için, onu yal la birlikte hanesine önemli bir "ilk"i
yapar. nızca "Baş Tasarımcı" olarak tanıt zaten yazdırmıştı. Olağanüstü başa
mıştı. rılı bir meslek yaşamı süresince, her
EVREN' DE YENİ PENCERELER 209
Aynca bakınız: Uzay Yarışı 242-49 • Güneş Sistemini araştırmak 260-67 •
Mars'ı araştırmak 3 18-25
''
Sovyetler 1 961 ' de ilk insanı
uzaya gönderince, öğleden önce
saat 4:30'da telefonla uyandırılan
NASA'nm basın sözcüsü, "Hepimiz
uykudayız" dedi. Ertesi günün man
şeti şöyleydi: "Sovyetler uzaya irısan
Bir gün gelecek, insan
gönderiyor Sözcü, ABD'nin uyudu
taşıyan bir uzay aracı ğunu söylüyor. " Algılanan teknolojik
Dünya' dan ayrılıp uzak uçurum, ABD uzay programını ateş
gezegenlere -uzak dünyalara ledi ve Apollo misyonlarıyla sonuç
landı. Sergei Korolev
gidecek.
1 966'da Korolev'in ani ölümüyle
''
Sergei Korolev birlikte, Sovyetlerin galibiyet serisi 1 906'da doğan Sergei Pavloviç
son buldu. Uzay programları, büyük, Korolev uçak tasarımı öncüsü
Andrei Topolev'in gözetiminde
karmaşık bir girişimi bir arada tutan
okudu ve 1930'ların ortasında
manyetik kişiliği kaybetmiş, siyase
Rusya'nın Jet fırlatma
te ve bürokrasiye bulaşmıştı. Acaba
Araştırma Enstitüsünde
dümende Korolev olsaydı, Ay'a ilk
başmühendis oldu. Ne var ki,
insanı Sovyetler Birliği gönderebilir
1938'de Stalin'in başlattığı
miydi? Ama ABD inisiyatifi ele aldı tasfiye sürecinin kurbanı oldu.
seferinde ABD'yi şaşırtan birkaç ilke ve Temmuz 1 969' da bu amaca ulaş Meslektaşlarınca ihbar edilen
daha imza atacaktı. (Sovyet uzay tı. • Korolev işkence gördü ve Doğu
ajansı kendi planlarını gizli tutarken, Sibirya'da çalışma kampına
ABD planlarının basın toplantılarıyla gönderildi; orada bir altın
duyurulması da bu konuda yardımcı madeninde çalıştı ve iskorbüt
olmuştu.) 1 957'de Korolev bir köpe hastalığına yakalandı.
ği, Laika'yı uzaya fırlatıp, 1 96 1 'de ilk 1944'te serbest bırakıldı ve
erkeğirı ve 1 963'te ilk kadının uzaya gizli Bilimsel Araştırma
çıkmasının yolunu hazırladı. Bunu, Enstitüsü No. 88 'in
iki yıl sonra ilk iki kişilik tayfa ve ilk başkanlığına atandı. Korolev,
uzay yürüyüşü izledi. Sputnik 1 -o sırada
Amerikalıların
Uzay Yanşı fırlatabileceğinden daha ağır
Ne var ki, Amerikan kamuoyu üze bir yapay uydu- düşüncesiyle
rinde en büyük etkiyi, 4 Ekim siyasal destek kazandı. İriyarı
1 957'de Sputnik 1 'in fırlatılması olan Korolev'in asabi bir
yaptı. Rusya, ABD medyasında sü mizacı vardı ve küfürbazlığa
yatkındı. Ama dev gibi
rekli geri bir ülke olarak karikatürleş
cüssesine ve sınırsız enerjisine
tirilmekteydi ama Sputrıik'irı fırlatıl
rağmen, göründüğünden daha
ması, Sovyetlerin teknolojik üstünlü
zayıftı. Korolev çalışma
ğünün inkar edilemez kanıtıydı ve
kampında bir kalp krizi
çok geçmeden Soğuk Savaş parano
geçirmişti. Boynunu
yasını körükledi. Yörüngede dönen
döndüremiyordu ve çenesi o
"kırmızı ay" Amerikan kentleri üze kadar kötü kırılmıştı ki,
rine nükleer bomba yağma olasılığı Sputnik 1 , radyo, pil ve bir termometre gülerken acı çekiyordu.
nı yükseltti ve bunun yarattığı kor içeren görece basit bir araçtı. ABD 1966'da rutin bir bağırsak
kular, ABD Başkanı Eisenhower' m üzerindeki psikolojik etkisi ise çok ameliyatı sırasında öldü.
siyasal rakiplerince kullanıldı. büyüktü.
210
YILDIZLARARASI
İLETİŞİM ARAYIŞI
RADYO TELESKOPLARI
ylül 1 959'da bilim dergisi Sputnik 1 'i izlemek için tam zama
KISACA
ASTRONOMLAR
E Na ture kısa ama çok etkili
bir makale yayımladı: Giu
seppe Cocconi ve Philip Morri
nında- tamamlanması, yeni olanaklar
doğurmuştu. Böyle bir teleskop güçlü
bir vericiyle donatılsa, yıldızlararası
Giuseppe Cocconi (1914-2008)
son 'ın yazdığı Searching far Inters mesafelerde, uygun teknolojiye ulaş
Philip Morrison (1915-2005)
tellar Comm unica tions. Bu, tama mayı başarmış herhangi bir uygarlık
ÖNCE men yeni bir bilimsel çalışma alanı la iletişim kurabilirdi. Cocconi ve
1924 Mars'lıların olası açtı -Dünya-dışı yaşamın doğası ve Morrison' ın makalesinin öne sürdü
mesajlarını almak için "Ulusal akıllı varlıkların var olma olasılığı ğüne göre, uzak bir yıldızın yörünge
Radyo Sessizliği Günü" ilan üzerine spekülasyon. Bilim tarihin sinde dönen bir gezegende gelişmiş
edilir. de ilk kez uzaylı avı, ciddi bir öneri toplumlar şu arıda temas kurmaya
olarak ifade edilmişti. çalışıyor olabilir. Mikrodalga tayfta
1951 ABD'li fizikçiler Harold İngiltere'de sirıyal aramayı, akıllı yaşam aramaya
1 957'de Jodrell
Ewen ve E . M . Purcell, 21 Bank'ta 76 metrelik Mk 1 radyo teles başlamak içirı olası frekanslar, hatta
santimetre hidrojen ışınımını kobunun --dünyanın ilk yapay uydusu potansiyel yerler saptamayı önerdiler.
saptar.
SONRA
1961 Frank Drake, Güneş
Sisteminin ötesinde akıllı Evren' de başka akıllı yaşam varsa,
uygarlıklar bulunma olasılığını iletişim kurmaya çalışıyor olabilirler.
hesaplamak için Drake
Denklemini formüle eder.
1977 Ohio Üniversetisinde Radyo bandında
Jerry Ehman, ardalan gürültü hidrojen atomlarının Yeni radyo teleskopları,
düzeyinin 30 katı keskin bir yaydığı 21 santimetre radyo tayfında mesaj
sinyal yakalar. Bu "Vay be! dalga boyu bütün aramayı olanaklı kılıyor.
sinyali" bir daha hiç Evren' de aynıdır.
saptanmadı.
1999 SETI@Home ağı,
milyonlarca gönüllü masaüstü
bilgisayarın bileşik gücünü
kullanır.
EVREN'DE YENİ PENCERELER 211
Ayrıca bakınız: Diğer gezegenlerde yaşam 228-35 • Ö te-gezegenler 288-95
D E G I Ş E N F R EK A N S
·if��'lf_,� ' -ı
METEOR İ TLER
ÇARPMA SIRASINDA
BUHARLAŞAB İ Lİ R
KRATERLERİ ARAŞTIRMAK
�������--.
''
açıklamasını üretir. lamadı. Shoemaker 1960'a kadar
hiçbir kanıt bulamadı. Krater, daha
SONRA
önce yalnızca nükleer bomba dene
1980 Amerikalı fizikçi Luis me alanlarında görülen şoklanmış
Alvarez, Kretase ve Tersiyer silika içerir. Bu mineraller, volkanik
dönemler arasında dünya kuvvetler tarafından doğal yolla
çapında şoklanmış Ay'a gidip çekicimle meydana getirilmiş olamaz: Yalnız
(bastırılmış) bir kuvars vuramamak, yaşamda en ca saatte 60.000 kilometre hızla yol
tabakasının, dinozorların büyük düş kırıklığım alan bir meteoridin enerıisi bunu ya
soyunun tükenmesine yol açan olmuştur. pabilirdi. Bu enerji meteoridi buhar
''
büyük bir çarpmaya işaret Eugene Shoemaker laştırmıştı; kayıp olmasının nedeni
ettiğini öne sürer. buydu. Shoemaker büyük meteorit
lerin Dünya'ya çarptığının ilk kanıt
1994 Shoemaker-Levy
larını sunmuş, Dünya-dışı nesneleri
kuyrukluyıldızı Jüpiter'e çarpar araştırmak için yeni olanaklar sağ
ve gezegene doğru yol alırken lamıştı . •
Galileo uzay aracı tarafından
gözlemlenir. Ayrıca bakınız: Asteroidler ve meteoritler 90-91 • Ceres'in keşfi 94-99 •
Kuyrukluyıldızların bileşimi 207
EVREN'DE YENİ PENCERELER 213
1
••
960'ta Amerikalı fizikçi Ro
KISACA bert Leighton kendisinin yap
tığı bir kamerayla gözlemler
ASTRONOM
yaptı ve kendi ifadesiyle Güneş'in
Robert Leighton (1919-1997)
"bir çan gibi çınladığını" keşfetti.
ÖNCE Robert Noyes ve George Simons'la Leighton, araştırmacı kafa
1954 Kanadalı astronom Harry birlikte çalışan Leighton, Doppler yapısıyla, doğada görülen her
Hemley Plaskett Güneş' in kaymalı Güneş kameraları kullana tuhaf etkiyi açıklamaya
salınım etkisini gözlemler. rak Güneş yüzeyinin tedirginlikleri çalışırdı.
ni elde etti. Bu kameralar, dış taba Gerry Neugebauer
SONRA kası Dünya'ya yaklaştıkça ya da
''
Robert Leighton'ın
1970 Amerikalı fizikçi Roger uzaklaştıkça Güneş ' in soğurma .meslektaşı ve fizikçi
Öte-gezegenler 288-95
214
KISACA
VERİLER, GÜNEŞ
ASTRONOM
Riccardo Giacconi (1931-)
ÖNCE
KAYNAKLARDAN GELEN
keşfeder.
1949 Güneş' in X-ışınları, ilk
kez sondaj roketleriyle saptanır.
AÇIKLANABİLİR keşfedilir.
1966 Virgo kümesinde, M87
galaksi kümesinde X-ışınları
KOZMİK IŞIMA saptanır.
1970 İlk özel X-ışını misyonu
Uhuru fırlatılır.
1979 Einstein Gözlemevi
Jüpiter' den gelen X-ışınlarını
saptar.
1999 Chandra X-ışını
Gözlemevi fırlatılır.
''
Güneş'in ilk X-ışını fotoğrafları, bir
Aerobee Hi'den çekildi. İki yıl sonra
ilk kozmik X-ışını kaynağı saptandı.
''
Riccardo Giacconi astrofizikçi Riccardo Giacconi, eki
binin X-ışını deneyine mali kaynak
sağlaması için NASA'ya başvurdu Riccardo Giacconi
ve başvurusu kabul edildi. 1 960'ta
ekibin ilk roketi başarısız oldu ama 1931'de İtalya'da Cenova'da
1 961 'de yeni, iyileştirilmiş bir roket doğan Riccardo Giacconi,
fırlatılmaya hazırdı. Bu alet, o tarihe lisede matematik ve fizik
lan yumuşak, canlı hücrelere çarpın kadar uçan aletlerden yüz kat daha öğretmeni olan annesiyle
ca hasara ve mutasyona neden ola hassastı. Geniş bir görüş alanı kulla- birlikte Milano'da yaşadı.
bilir. nan ekip , gökyüzünde başka X-ışını Annesi, genç Riccardo'ya
Güneş 'in X-ışınlarından ilk işaret kaynakları gözlemlemeyi umuyordu. geometri aşkı aşıladı. Giacconi
1 940'ların sonunda, ABD Donanma Başarı bir yıl sonra geldi: Roket ka ilk diplomasını Milano
Araştırma Laboratuvarının (NRL) merasını önce Ay'a doğrulttu, sonra Üniversitesinden aldı.
Dünya'nın üst atmosferini inceleme Ay'dan uzaklaştırdı. Kameranın gör Fulbright Bursuyla Indiana
programı sırasında geldi. ABD'lı dükleri, ekip için tam bir sürpriz Üniversitesine ve ardından
roket bilimcisi Herbert Friedman'ın oldu. Alet X-ışını "ardalanı" -her Princeton'a astrofizik okumaya
başında bulunduğu bir ekip, X-ışını yönden gelen dağınık bir sinyal- ve gitti.
dedektörleriyle -esasında değiştiril galaksinin merkezi yönünde güçlü 1959'da Giacconi,
miş Geiger sayaçları- donatılmış bir ışıma doruğu saptadı. Cambridge'de küçük bir firma
Alman V-2 roketlerini uzaya gönder Güneş ' e benzer yıldızlar görünür olan American Science and
di. Bu deneyler, Güneş'ten gelen ışık frekanslarında, X-ışını olarak Engineering'e girdi. AS&E ,
X-ışınlarının ilk tartışmasız kanıtla yaptıklarından bir milyon kat daha nükleer silahlardan saçılan
rını sağladı. 1 960'ta araştırmacılar fazla foton yayar. X-ışını sinyalleri elektronları ve gama ışınlarını
X-ışınlarını saptamak için Aerobee nin kaynağıysa, aksine, ışıktan bin ölçmek için görüntüleme
sondaj roketlerini kullanıyorlardı ve kat daha fazla X-ışını saçmaktaydı. cihazları yapmaktaydı.
Giacconi, X-ışını astronomisi
için aletler geliştirmekle
görevlendirildi. X-ışını
X-ışını astronomisi için,
Kozmik X-ışını ışıması, astronomisinde pek çok
uzay-tabanlı
Dünya 'nın atmosferi atılımın merkezinde o vardı ve
teleskoplara ihtiyaç
tarafından soğurulur. 2002'de astrofiziğe
vardır.
katkılarından ötürü Nobel
Fizik Ödülüyle ödüllendirildi.
2016'da 80'li yaşlarında,
Chandra Deep Field-South
Balonların ve roketlerin projesi için baş araştırmacı
Yüksek enerjili ışımada,
üzerindeki dedektörler olarak hala çalışıyordu.
yeni bir Evren
bütün gökyüzünden
görünümü ortaya çıkar.
gelen X-ışınlarını saptar.
21 6 KOZMİK IŞIMA
Chandra X-ışını Gözlemevi, 1999'da içinde ekip, X-ışını yayan bir dizi ilk uydu olan Uhuru, 1 970'te fırlatıl
NASA tarafından fırlatıldı. Başlangıçta farklı gök tuhaflığı saptadı. Bunların dı. Üç yılı X-ışırılarının haritasını çı
beş yıl çalışması planlandı ama arasında süpernova kalıntıları, ikili karmakla geçirdi. Tum gökyüzünü
2016'da hala kullanımdaydı.
yıldızlar ve kara delikler de vardı . kapsayan bu araştırma, Andromeda
Bugün, 1 00.000'den fazla X-ışını galaksisinin merkezinde tuhaf bir
Bu kaynak, gökyüzünde küçük, zar kaynağı biliniyor. nesne de dahil olmak üzere, 300 kay
zor görülebilir bir nokta olmasına nağın yerini saptadı ve Cyg X-1 ' i
rağmen, Güneş 'ten bin kat daha Chandra'ya doğru potansiyel bir kara delik olarak işa
fazla X-ışını saçıyordu. Dahası, kay 1 960'ların ortasına gelindiğinde retledi. Uhuru, galaksi kümelerinde
nağın içinde belirli fiziksel süreçler aletler giderek daha fazla hassaslaşı ki aralıkların güçlü X-ışını kaynağı
gerçekleşiyordu ve bunlar, laboratu yordu. Giacconi'nin keşfinden yal olduklarını da buldu. Boş gibi görü
varda hiç görülmemişti . Haftalarca nızca beş yıl sonra dedektörler, Sco nen bu bölgeler aslında, milyonlarca
süren analizlerden sonra ekip, X-1 'den bin kat daha zayıf X-ışınla Kelvin derecede düşük yoğunluklu
bunun yeni bir yıldız sınıfı nesnesi rını kaydedebiliyordu. Giacconi'nin bir gazla doludur. Bu "kümeler-arası
olması gerektiği sonucuna vardı. 1 963'te önerdiği ve yalnızca X-ışını ortam, " ince bir şekilde yayılmış ol
astronomisi için özel olarak yapılan masına rağmen, kümedeki bütün
Kaynak arayışı galaksilerin kütlelerinden daha fazla
Güneş Sisteminde yoğun ışımayı kütle içerir.
açıklayacak bir aday yoktu. En olası 1 977'de NASA Yüksek Enerjili
kaynak, içinde bulunduğu takımyıl Astronomi Gözlemevi (HEAO) prog
dızdan ötürü Scorpius X-1 (Sco X-1 ) ramını başlattı. Daha sonra adı de
olarak adlandırıldı. NRL' de Herb ğiştirilip Einstein Gözlemevi yapılan
Friedman, AS&E aletinden daha HEA0-2 çok hassas dedektörlerle
geniş bir alana ve daha iyi çözünür donatıldı ve X-ışını astronomisini
lüğe sahip bir dedektör kullanarak kökten değiştirdi. Bu teleskop, kay
bu sonucu doğruladı. Şimdi Sco naşık kuvars aynalarıyla, Giacco
X-1 'in bir çift yıldız sistemi olduğu ni 'nin 1 961 keşif roketinden bir mil
biliniyor ve gökyüzündeki en parlak, yon kat daha hassastı. Einstein Göz
en ısrarlı X-ışını kaynağıdır. Uzaya lemevi, yıldızlardan ve galaksiler
fırlatılan daha fazla araç, galaksinin den, hatta Jüpiter' deki gezegen
Birçok teleskoptan gözlemler birleştirilerek
hem içinde hem de dışında X-ışını Güneş' in aktif bölgeleri ortaya çıkarılır. ışıklarından yayılan X-ışınlarını göz
kaynaklarıyla dolu bir gökyüzünü or Yüksek enerjili X-ışınları mavi, düşük enerjili lemledi. X-ışını ardalanını daha
taya çıkardı. Kısa bir zaman aralığı X-ışınları yeşil renkli gösteriliyor. fazla araştırmak isteyen Giacconi,
EVREN'DE YENİ PENCERELER 217
''
hızlarda X-ışını dalga boylarına dış katmanlarının bir dizi renkli ışık
(0,01 -10 nanometre ya da bir metre yaymalarına neden olur.
nin milyarda biri) -on milyonlarca Bazı galaksilerin, bütün dalga
derecelik sıcaklığa eşdeğer- sahip boylarında parlak olan emisyonlar
olan fotonlar yayarak enerjilerini bı la, galaksinin içindeki milyarlarca
rakırlar. Bir dizi fenomende aynı me yıldızın tamamından daha fazla
Evren her yerde patlıyor.
kanizma çalışır: Örneğin, Güneş 'ten parlayan merkezleri vardır. Böyle
''
Riccardo Giacconi daha kütleli aktif yıldızlar güçlü bir "aktif galaktik çekirdek"in mer
Güneş rüzgarları ve önemli miktarda kezinin, süper-kütleli bir kara delik
X-ışını üretir. Kütlenin bir yıldızdan içerdiği varsayılır. Galaksi kümele
onun eşine aktarıldığı "X-ışınlı ikili rinin -Evren'deki en büyük yapılar
yıldız" sistemleri de yoğun ışınım merkezlerine doğru düşen malzeme
üretir. de X-ışınlarıyla parlar ve diğer ışık
frekanslarında görülmez. Chandra,
yine gelişmiş bir teleskop önerdi. Kara delikleri görmek X-ışını ardalanının iki "derin alan"
Öneri, 1 999'da, yörüngede dolaşan Yıldızlar ömürlerinin sonunda patla görüntüsünü çekti -gökyüzünün
Büyük Gözlemevlerinin üçüncüsü, dıkları zaman, süpernovadan yayı kuzey ve güney yarımkürelerinin 23
Chandra X-ışını Gözlemevi oldu. lan patlama dalgaları yıldızlararası ve 1 1 günlük ışıklamayla elde edi
Chandra şimdiye kadar yapılmış en ortamı sıkıştırıp, gazın X-ışını sal len görüntüleri. Geleceğin X-ışını
güçlü X-ışını teleskobudur, ilk de masına neden olur. Süpernovanın aletleri bilim insanlarının kara de
dektörlerden on milyarlarca kat daha artıkları içirıde kalan kütleli yıldız bir liklerin nasıl dağıldığını görmeleri
hassastır. Olağanüstü performansı nötron yıldızı ya da kara delik olarak ne yardımcı olabilir. •
bütün beklentileri aştı ve görev sü yaşamını sürdürür. Bir kara deliğin
resi, beş yıldan on beş yıla çıkarıldı. içirıe emildikçe parçalara ayrılan
Bununla birlikte, 201 6 itibariyle gö malzemenin yarattığı türbülans da
revini sürdürüyor. Chandra' nın öne X-ışını üretecektir. Dışarıya pompa
çıkan teknikleri arasında, süper-küt lanan ışınım, süpernova kalıntısının
leli bir kara delikten gelen ses dalga
larını saptamak da vardır. X-ışını
verileri, Hubble Uzay Teleskobun
dan optik gözlemlerle ve Spitzer
Uzay Teleskobundan kızılaltı veriler
le birleşince, kozmosun müthiş gö
rüntüleri ortaya çıktı.
X-ışınlan dünyası
X-ışını astronomisi, uzayda en yük
sek enerjili nesneleri gözlemler: çar
pışan galaksileri, kara delikleri, nöt
ron yıldızlarını ve süpernovaları. Bu
etkinliğin arkasındaki enerji kayna
ğı, kütleçekimdir. Madde kütleli bir
malzeme yoğunluğuna doğru düşer
se, parçacıklar çarpışır ve birikir. Bu
ÖNCE
1935 Karı Jansky ilk radyo
DAHA PARLAK
teleskobunu geliştirir.
1937 Radyo mühendisi Grote
Reber gökyüzünün ilk radyo
• araştırmasını yapar.
BENZİYOR SONRA
1967 Radyo Astronomi
Grubundan Jocelyn Bel!
KUASARLAR VE KARA DELİKLER Burnell ilk pulsarları saptar.
1972 Bir kara deliğin ilk
fiziksel adayı, Cygnus X-1
sisteminde tanımlanır.
1998 Andrea Ghez
Samanyolu'nun merkezinde
Güneş'ten dört milyon kat
daha kütleli bir kara delik
saptar.
2 , 5 milyar ışık yılı uzaktaydı; yani asar denilen şey), kısa süre önce bu girişim ölçeri kullanarak bir araştır
akıl almaz ölçüde parlaktı. Mutlak lunan 3C 48 ' di. ma başlattı. Bu, zayıf radyo kaynak
kadiri -26,7'ydi (rakam ne kadar dü larını çözmede daha iyiydi ve ilk iki
şükse, nesne o kadar parlaktır) . Sch Radyo astronominin kuasarın keşfedilmesine yol açtı.
midt'in merceğirıdeki nesne, Gü iyileşmesi Her iki nesneden gelen ışık, o sı
neş'ten (kadiri +4,83) 4 trilyon kat Radyo astronomi 1 930'larda, Kari rada Cambridgeli araştırmacıların
daha parlaktı -Samanyolu'nun top Jansky'nin kozmik radyo kaynakları kullandığı optik teleskoplara görün
lamından daha parlak. nı tesadüfen keşfetmesiyle başla müyordu. Bununla birlikte, akı yo
Schmidt cisme yıldızımsı radyo mıştı. Radyo teleskopları kullanan ğunluğuna ilişkirı ölçümleri, onlara
kaynağı adını verdi -daha sonra kı araştırmalar, II. Dünya Savaşıyla ke bu radyo kaynaklarının çok kompakt
saca kuasar denildi. Schmidt'ten sintiye uğradı ve radar teknolojisi olduklarını söylüyordu.
önce bu nesne 3C 273 olarak bilini nin gelişmesinden bir bakıma yarar 1 962'de 3C 273, birkaç kez Ay ta
yordu 3C, 3. Cambridge Radyo Dal landı ama 1 950'ye kadar ciddi an rafından gizlendi ya da örtüldü. Ast
gaları Kataloğuna (Radyo Astronomi lamda başlamadı. İlk araştırmalar, ilk ronomlar, ay diskinin arkasında
''
Grubunun çıkardığı) işaret ediyordu radyo alıcılarının kullandığı düşük
ve o araştırmada yeri saptanan 273. 81 , 5 Mhz (megahertz -saniyede mil
nesne olduğu için 273'tü. 3C 273, yon döngü) frekansıyla sınırlıydı. Bu
1 959'da saptanmıştı; ama tanımla frekansta, düşük akı yoğunluklu sin
nan ilk kuasar (ya da daha sonra ku- yallerin yerini belirlemek zordu. (Akı
yoğunluğu bir sinyalin gücünün öl
Kuasarlara ilişkin
çüsüdür ve hertz başına metrekare
de vatla ölçülür, jansky birimi [Jy] bilgi 50 yılda çok fazla
olarak basitleştirilir.) gelişmedi. Yalnızca bir nokta
1 955'te Cambridge Üniversite kaynağı görüyorsunuz;
sinde Radyo Astronomisi Grubu, yapısını görmüyorsunuz.
1 59 MHz'te sinyal toplayan bir radyo Yakalamak zordur.
''
Maarten Schmidt
2023'te konuşurken
200l'de Hubble Uzay Teleskobu, o
zamana kadar görülen en uzak ve
ışıltılı kuasarlardan birinin anlık
görüntüsünü yakaladı (daire içinde).
Büyük Patlamadan bir milyar yıl
sonrasına tarihleniyor.
220 KUASARLAR VE KARA DELİKLER
Bir sanatçının izlenimi, kuasar 3C
279'in olası yapısını gösteriyor. Bir
malzeme diski, kütlesi Güneş'in bir milyar
katı olan bir kara deliğin etrafında
dönüyor.
Küçük patlamalar
Şu anda, beyaz deliğe benzer bir şey
radyo kaynağının yeniden görünme Beyaz delikler? olarak kabul edilen tek olay Büyük
sini beklerken, kaynağın çok kesin Bu şeylerin aslında ne olduklarına Patlamanın kendisidir ve bazı teo
bir yerini elde edebildiler. Maarten ilişkin tartışma başladı. Bir öneriye risyenler, kara deliklere giren malze
Schmidt bu ölçümleri kullanarak, o göre, kuasarlarda görülen muazzam menin başka bir Evren'de "küçük
sırada dünyanın en büyük optik te kızıla kaymalar uzayın genişlemesi patlama" olayları olarak yeniden or
leskobu olan Hale Teleskobuyla kay nin sonucu değil, ışığın büyük bir taya çıkabileceğini öne sürer. Yine
nağın içine bir göz attı. 3C 273'ün, kütleçekim kuyusundan çıkmaya de, kara deliklere ilişkin bilgi arttık
henüz bilinmeyen en parlak nesne çalışmasının sonucuydu. Böyle bir ça, kuasarlarla ilgili beyaz delik açık
olacağını anladı. Bulgularını Mart kuyu, kütleçekim alanı bir kara deli laması unutulup gitti.
1 963'te Nature dergisinde yayınladı ğinkine yakın olan tam anlamıyla
ve bu yazının bulunduğu aynı sayı devasa bir yıldız tarafından yaratılır
''
da, diğer iki astronomun, Jesse Gre dı. Ne var ki, hesaplamalar böyle bir
enstein ve Thomas Matthews'un, yıldızın istikrarlı olamayacağını gös
3C 48'in kızıla kaymasıyla ilgili veri termekteydi.
leri de vardı; bu veriler, nesnenin Başka bir öneriye göreyse, kua
ışık hızının üçte birininhızla uzak sar bir beyaz deliğin ağzıydı. Beyaz
laşmakta olduğunu -o zamana kadar delik, kara deliğin tersiydi. Bu dü Kırpış kırpış yıldızımsı.
keşfedilen en hızlı hareket eden şünce 1 964'te önerildi ve beyaz de Uzaktan en büyük bilmece.
nesne- göstermekteydi. likler, ha.Ja tamamen farazidir. Bugün Ne kadar farklı diğerlerinden.
1 970'lerin başına gelindiğinde bir teori olarak önemsenmiyor ama Daha parlak bir milyar
yüzlerce kuasar tanımlanmıştı. Bir 1 960'larda ve 1 970'lerde kara delik
Güneş'ten. Kırpış kırpış
çoğu 3C 48 ve 3C 273 ' ten bile daha ler de gözlenmemiş fenomenlerdi;
yıldızımsı. Ne olduğunu
uzaktı; bugün, bulunan kuasarların bu nedenle beyaz delikler kavramı
''
çok büyük bölümü yaklaşık 1 2 mil daha fazla ağırlık taşımaktaydı. merak ediyorum.
yar ışık yılı uzaktadır. Ayrıca kuasar Beyaz delik düşüncesi, Einstein' ın George Gamow
lar, ilk gözlemlerin gösterdiğinden alan denklemlerinin karmaşık bir yo
daha parlaktır; aydınlatma güçleri, rumuna dayanır ve gelecekte var
Samanyolu 'nun 1 00 katı kadardır. olan bir kara deliğin, geçmişte var
olan bir kara delikle ilişkili olacağını
EVREN'DE YENİ PENCERELER 221
Hubble Teleskobu, eliptik galaksi
Süper-kütleli kara delik NGC 4261'in aktif galaksi çekirdeğinin
Kuasarlar kendi enerjilerini üretmek bu görüntüsünü çekti. Toz diski 800
ışık yılı genişliğindedir.
için nükleer füzyonu -yıldızlara
enerji sağlayan süreç- kullanamaya
cak kadar ışıklı ve enerjiktir. Bunun
la birlikte , kara deliklerle ilgili teorik Pek çok kuasar eski nesnedir ve
çalışmalar, bir olay ufkunun etrafın Dünya, Evren gençken gerçekleşen
da birikim diski olarak bilinen bir etkinliklerini görüyor. Diğer aktif ga
malzeme bölgesinin oluşacağını laksilerden farklı olarak bir kuasarın
gösterdi. Bu malzeme durmadan çekirdeğinin parlaklığı, etrafındaki
kara deliğin içine çekildikçe, mil galaksinin çoğunu ayırt etmeyi zor
yonlarca dereceye kadar ısınırdı. laştırır. Genç galaksilerin her zaman
Kütlesi Güneş 'ten milyarlarca kat de davranan bir galaksinin, aktif bir aktif çekirdeklere sahip oldukları ve
daha büyük süper-kütleli bir kara çekirdeği olduğu söylenir ve öyle gö kara deliğin yutacağı malzeme kal
delik, kuasarlarda gözlemlenen çık rünüyor ki, kuasarlar, aktif denilen mayınca, bugünkü Samanyolu gibi,
tıya denk bir birikim diski üretirdi. bu galaksilerin yalnızca bir tezahü daha sakin yer haline geldikleri dü
Birikim diski teorisi, bazı kuasar rüdür. şünülmektedir. Bununla birlikte, bir
lardan karşıt yönde infilak eden ve Aktif bir galaksi, göreli ışımalar galaksinin başka bir galaksiyle kay
göreli ışımalar (relativistic jets) ola (relatiristic jets) Dünya'nın görüş naştığı galaksi çarpışmaları, çekir
rak bilinen plazma demetleriyle de hattına açı yaptığında bir kuasar deği tekrar aktifleştirebilir. 4 milyar
örtüşmekteydi. Bunlara, manyetik olarak saptanır. Bu nedenle, nesne, yılda Andromeda ile çarpışma yo
bir alan yaratan, maddeyi ve ışınımı esas olarak radyo emisyonlarından lunda olan Samanyolu'nun bir gün
iki akıntıya odaklayan kara deliğin saptanır. Işımalar Dünya'nın görüş kaçınılmaz olarak kuasar olması ola
spini neden olur. Her akıntıda, aşırı hattına dikse, hiçbir zaman gere sıdır. •
ısınan plazma ışık hızına yakın bir cekten saptanamazlar; onun yerine
hızla infilak eder. Dünya bir radyo galaksisi -yüksek
Bugünkü kuasarlar bilgisi sesli bir radyo kaynağını boşaltan
1 980'lerde kristalleşmeye başladı. galaksi- görür. Göreli ışımalar doğ
Kabul edilen görüşe göre, bir kuasar ruca Dünya'ya yönelikse, bir nesne
bir galaksinin kalbinde, yıldız malze de blazar olarak bilinen aktif çekir
mesi tüketen süper-kütleli bir kara değin kusursuz bir görünümü elde
deliktir -ya da belki de iki. Bu şekil- edilir.
FI S ILTI OKYANU S U
•• ••
E ''
vren'in "ilk ışığı"nın keşfi,
KISACA tüm zamanların en temel
bulgularından biridir. Dün
ASTRONOM
ya'ya ulaşan bütün fotonların (ışık
Robert H. Dicke (1916-1997)
parçacıkları) tam yüzde 99,9'u bu
James Peebles ( 1 9 3 5-) kozmik mikrodalga ardalanla (CMB) Yetersiz bir aygıtla üstünkörü
ÖNCE ilişkilendirilir. 13 milyar yıldan fazla bir deney yapmanın hiçbir
bir süredir yol almaktadır, Evren' in yararı yoktur.
''
1927 Georges Lema'itre "ilkel
şafağına yakın bir zamandan gelip Robert H. Dicke
atom varsayımını önerir.
bize ulaşıyor. CMB , Evren'in sıcaklı
1948 Ralph Alpher ve Robert ğı yaklaşık 4000 K iken yayılan ter
Herman, Büyük Patlamadan mal ışımadır.
kalan ışınımın şimdi 5 K 'lık bir CMB öngörüsü mal edilen bilim
sıcaklığı olacağını öngörür. insanı, fizikçi George Gamow'dur (s.
1 96-97) Genişleyen bir Evren, eski
1957 Sovyet astronom Tigran den küçük bir hacmin içine sıkıştığı 1 960'ların başında onlardan bağım
Shmaonov 4+/-3 K ' lık bir bir noktayı ima eder. Gamow, bunun sız olarak CMB'yi öngördü. Dicke,
"radyoemisyon ardalanı" rapor da sıcak bir başlangıç ima ettiğini kendi ekibinden onu bulmalarını is
eder ama bu bulguyu Büyük gördü ve böyle bir sıcak "Büyük Pat tedi. David Wilkinson ve Peter Rol!
Patlamaya bağlamaz. lama"nın gökyüzünde imzasını bıra CMB ' yi saptamak için bir makine
kacağını anladı. 1 948'de doktora öğ yaparken, James Peebles de "teoriyi
SONRA
rencisi Ralph Alpher ve Robert Her düşünecek" ti.
1992 COBE sonuçları, kara man bu "ateş topu ışınımı"nın ayrın
cisim eğrisini ve CMB tılarını ortaya çıkardı. 1 3 milyar yılda Büyük Patlamanın
anizotropisini (küçük Evren 'in genişlemesiyle soğuyan yankıları
varyasyonlar) doğrular. ışımanın, bugün 3 K ' de bir nesne - Gamow, zayıf CMB sinyalinin, diğer
mutlak sıfırın biraz üstünde- yaymış astronomik nesnelerden sel gibi
2010 WMAP, CMB'de 0,00002
gibi, radyo frekansı ışıması biçimini akıp gelen radyo dalgalarından ayırt
K'lık küçük sıcaklık
alması gerektiği sonucunu çıkardı edilemeyeceğini varsaymıştı ama
varyasyonlarını ölçer. lar. Anlaşılan Alpher' in ve Her Alpher ve Herman, ayırt edici iki
2013 Planck ekibi, CMB'nin man'ın çalışmalarından habersiz özelliğinin olacağını gösterdi. Gök
ayrıntılı bir haritasını çıkarır. olan ve Princeton Üniversitesi "Rad yüzünde her yönden gelecekti ve
Lab"de çalışan Robert H. Dicke, enerji eğrisi, kara cisim denilen, ter-
Teorik bir "kara cisim" ona çarpan ışınımın tümünü soğurur, sonra
burada gösterildiği gibi sıcaklığına bağlı olarak farklı dalga boylarında
farklı yoğunluklarda ışınım (tayf ışınırlığı olarak ölçülür) yayar.
GÖRÜNÜR
14
12
Robert H Dicke
10
>C:I
:::i Bob Dicke 1916'da Missouri'de,
cıı:::
8 St. Louis'de doğdu ama NY
:z
""
Rochester'de büyüdü. Genç
yaşta bilime merak salan
ı.ı..
>- 6 Dicke, mühendislik diploması
<
.... aldıktan sonra fizik alanına
geçti. 1939'da Princeton'dan
4 mezun olduktan sonra, il.
Dünya Savaşı sırasında
MIT'nin Işınım
2 Laboratuvarında çalışıp,
mikrodalga radarı geliştirdi.
o Savaştan sonra karısı Anne'yle
birlikte Princeton'a döndü ve
o 0,5 1 1 ,5 2 2,5 3 ömürlerinin sonuna kadar
DALGA BOYU (µm) orada kaldılar. Dicke'nin
araştırmaları başlangıçta
ışınıma odaklıydı ve teorik
mik dengeye çok yakın bir nesne fında mikrodalga dalga boylarıyla
olarak ideal bir lazerin ürettiği
şeklinde olacaktı. doludur. Tayfın karanlık bir bölü
tutarlı ışınım emisyonunu
Alpher ve Herman burada durup, münden başlamak mantıklı görünü
açıklayan yeni bir kuantum
o günün radyo teleskoplarının böyle yordu. 1 964 baharında Wilkinson ve teorisi formüle etti. Işınıma
sine sakirı bir tıslamayı yakalayama Roll 3 santimetre bandına bakmaya ilgisi, James Peebles'le birlikte
yacağı uyarısında bulundu . Ama başladı ama arayışları sonuçsuz çalışmasına ve CMB 'nin
Dicke tersini düşündü. II. Dünya Sa kaldı. varlığını öngörmesine yol açtı.
vaşı sırasında, radar sistemleri üze 1960'lara gelindiğinde
rine çalışırken, bir makine yapmıştı: Holmdel Horn Dicke'nin ilgi alanı kütleçekim
mikrodalga sinyal toplayıp gücünü Holmdel Horn -Beli Laboratuvarla teorilerine kadar genişlemişti.
ölçen Dicke radyometresi. Dicke, rı'nın uydu iletişimi için kurduğu Genel göreliliği daha kuvvetli
"gürültüyü" süzmek için bir anahtar dev radyo anteni- Princeton Üniver test etmek için yüksek
ekledi. Bu düzenek, uzay teleskopla sitesine arabayla bir saatten az bir hassasiyetli deneyler geliştirdi
rında ve uydularda bugün de kulla mesafededir. 1 964'te iki radyo astro ve alternatif bir kütleçekim
teorisi üretti. Yaratıcı bir
nılmaktadır. Bir sonraki önemli evre, nomu tarafından, Samanyolu ' nun
deneyci ve verimli bir mucit
ışınımın aranacağı uygun bir bant etrafında soğuk bir gaz halesi sapta
olan Dicke'nin, lazerlerden
genişliği seçmekti; çünkü çok sayı maya çalışan Robert Wilson ve Arno
çamaşır kurutma makinelerine
da şey radyo dalgası üretmektedir. Penzias tarafından kullanılıyordu. kadar uzanan 50'den fazla
Örneğin gökyüzü, hidrojen atomları Penzias ile Wilson 7 santimetre ara icadı vardı.
nın yaydığı 21 santimetrenin etra- lığına bakıyorlardı ama ölçümlerini
226 BÜYÜK PATLAMA ARAYIŞI
'' ''
malzeme" birikintisini (kuş pisliği)
kazıyıp attılar.
Şaşkına dönen Penzias, bir mes
lektaşıyla ilişkiye geçti ve o da, onu
Princeton'da James Peebles ' e yön
Bilim, ardışık bir dizi lendirdi. Peebles ' ı arayan Dicke, Beli En iyi fizik teorilerimizin
yaklaştırmadır. Laboratuvarlarındaki bilim insanla tümü eksiktir.
'' ''
James Peebles rının neyi bulduğunu hemen anladı. James Peebles
Telefonu kapatıp, çalışma arkadaşla
rına "Evet, çocuklar, geç kaldık"
dedi.
James Peebles Phillip James Edwin Peebles kara enerji teorilerine de önemli
1935'te Kanada'da, Winnipeg'de katkılarda bulundu. Tipik bir
doğdu. Manitoba Üniversitesinden alçakgönüllülükle, kendisine ait
mezun olduktan sonra, kedisini soğuk kara madde modelinin
"benden çok daha fazlasını bilen analizi kolay olduğu için popüler
insanlarla çevrili" bulduğu olduğunu ifade ediyor. Şu anda
Princeton Universitesinde doktora Princeton'da Albert Einstein
yaptı. Robert H. Dicke'in bilim profesörüdür.
gözetiminde çalışan Peebles,
önceden yapılmış alanlan Önemli eserleri
tekrarladığını anladı. CMB'nin
erken Evren üzerindeki kısıtlarına 1971 Physical Cosmology
-özellikle Büyük Patlamada atom 1980 Large Scale Structure
çekirdeklerinin yaratılmasına ve of the Universe
küçük sıcaklık farklarının Evren'de 1993 Principles of Physical
yapı oluşum modellerini nasıl Cosmology
etkilediğine- odaklanmaya
başladı. Peebles kara madde ve
••
'
C ''
opernicus ilkesi, Dünya' nın
KISACA özel olmadığı -sıradan bir
galaksinin önemsiz bir bö
ASTRONOM
lümünde orta büyüklükte bir yıldızın
Cari Sagan (1934-1996)
yörüngesinde dönen ortalama bir
ÖNCE gezegenden başka bir şey olmadığı Çok sayıda dünya mı var,
1865 Alman fizikçi Hermann varsayımını ifade eder. Dünya eşsiz yoksa tek bir dünya mı?
Eberhard Richter, gezegenlere değilse , diğer gezegenlerin de yaşa Doğanın incelemesinde en
kuyrukluyıldızlarca taşınan mı barındıramayacağını düşünmek soylu ve yüce sorulardan
basit yaşam tohumları için fazla neden yoktur. Evren'deki biri budur.
yıldızların sayısı -1 023 düzeyinde
''
ekilebileceğini öne sürer. Albertus Magnus
göz önüne alındığında, yaşamın var 13. yüzyıl bilgini
SONRA lığı istatistiksel bir kesinlik olabilir.
1973 Brandan Carter antropik Yüzyıllarca, Amerikalı Cari Sagan
ilkenin erken bir versiyonunu gibi birçok düşünür, bu olasılığı
ortaya atar; bu ilkeye göre, araştırdı.
Evren zorunlu olarak belli bir
tarzdadır; yoksa, burada insan Dünya yalnız mı?
olmazdı. 1 6 . yüzyılda İtalyan rahip Giordino Amerikalı astronom Percival Lowell,
Bruno, yıldızların Güneş olduğunu, Mars 'ta yapay "kanalların" haritası
1977 Dünya' dan görüntü ve her birinin kendi Güneş sistemine nı çıkardığını iddia etti; Isveçli kim
ses taşıyan Voyager 1 ve 2 sahip olabildiğini öne sürdü. Yaşam, yacı Svante Arrhenius da 1 9 1 8 'de
uzaya fırlatılır. bu diğer dünyaları da şenlendirebi Venüs'ün yoğun bulutlarının, ya
2009-2016 NASA'nın uzay lirdi. Evren'in sonsuz olduğuna ina şamla dolu yemyeşil bir yüzeyi gizle
teleskobu Kepler, 2571 gezegen nan Bruno, merkezinin olmayabile diğini hayal etti. Bugün, bulutların
sistemi içinde 3443 öte ceğini de ısrarla belirtti. Bu ve diğer asidik ve Venüs'ün yüzey sıcaklığı
sapkın inançlarından ötürü Bruno, nın da 462 °C olduğu biliniyor. Ne
gezegen keşfeder.
Roma Engizisyonu tarafından yargı var ki, bunlar milyarlarca potansiyel
2015 Kepler, başka bir yıldızın landı ve 1 600'de kazıkta yakıldı. gezegenden yalnızca ikisidir.
yaşanabilir bölgesinde Dünya Tarih boyunca çeşitli astronom Evren' in büyüklüğü ve yasaları
büyüklüğünde ilk gezegeni lar, Güneş Sisteminin diğer geze nın görünür evrenselliği, başka yer
keşfeder. genlerinde yaşamın kanıtlarını gör lerde mikrobik yaşamın olası görün
düğünü iddia etmiştir. 1 890'larda mesini sağlıyor. Aslında, yaşam
Carl Sagan Carı Sagan 20. yüzyılın en çok kuşkuyla baktığı eksobiyoloji
tanınan bilim insanlarından (Dünya-dışı yaşam biyolojisi)
biridir. Cosmos belgesel alanında öncü araştırmalar
dizisindeki sesinin derin, tatlı tonu yürüttü. 1985'te, daha sonra bir
hemen tanınır. Sagan, New filme dönüştürülen bilim kitabı
York'un Yahudi işçilerin yaşadığı Contact'ı yazdı. Cornell
bölgesinde büyüdü ve çocukken, Üniversitesi profesörü Sagan,
ateşli bir bilimkurgu okuruydu. öngörülü, olumlu ve hümanist
Yetenekli bir öğrenciydi; 1951 'de bakışıyla, yeni bir astronom
tam burslu olarak Chicago kuşağına ilham verdi.
Üniversitesine gitti. 1960'ta
Venüs'ün yüksek yüzey Önemli eserleri
sıcaklığının sera etkisinden
kaynaklandığını göstererek 1966 Intelligent Life in the
doktora derecesi aldı. Sagan Universe (Iosif Shklovsky ile
gezegen biliminde ve ana akım birlikte)
astronomide birçok kişinin 1983 Cosmos
EVREN'DE YENİ PENCERELER 231
Aynca bakınız: Radyo teleskopları 210-11 • Uzay Yarışı 242-49 • Güneş Sistemini araştırmak 260-67 •
Öte-gezegenler 288-95 • Shklovsky (Rehber) 338 • Carter (Rehber) 339 • Tarter (Rehber) 339
''
lan aramak için bir bant genişliği uğraşan az sayıda insandan biri ola
önerdi. Bir yıl sonra, ABD ' de, West rak Lilly, gezegen atmosferleri konu
Virginia' da , Ulusal Radyo Astronomi sunda uzman genç astronom Carı
Gözlemevinde Frank Drake, bu me Sagan'ın da yer aldığı grubun önem
sajları aramaya koyuldu. Drake, li bir parçasıydı. Dünya-dışı yaşam arayışı,
yazar L. Frank Baum'un hayali üz Tarikatın 1 96 1 ' deki ilk toplantısı hem başarının hem de
Ülkesinin -"egzotik varlıkların ulaş na Drake, galaksideki uzaylı uygar
başarısızlığın bütün
ması ve yaşaması zor" bir yer- krali lıklarının sayısına ilişkin bir formülle
standartlara göre başarı
çesinin adını verdiği Ozma Projesini geldi. N= R. X fP X n. X f1 X f1 X fc X L.
kurdu. Kısa bir süre çok gizli askeri Toplam sayıya (N) , Dünya-dışı akıllı olacağı ender durumlardan
''
telsiz bozma donanımıyla heyecanlı varlıkların gelişmesi ve keşfedilmesi biridir.
ve gürültülü bir karşılaşmadan için gerekli faktörlerin çarpımıyla Carl Sagan
sonra, Drake ve ekibi sessizlikle kar ulaşıldı. Yıldızların akıllı yaşam for
şılaştı. 50 yıldan fazla zaman geçme muna uygunluk oranına (R.); bu yıl
sine rağmen bu, sessizlik henüz bo dızların, yörüngesinde gezegen
zulmadı. dönen kısmına (fp) ; yaşamı destekle
yebilen verili bir gezegen sistemin
Yunus Tarikatı deki gezegen sayısına (n.); bu geze (L) bağlıdır
Drake, Dünya-dışı zeka arayışının genlerin, yaşamın fiilen ortaya çıktı Bu koşullarla birlikte, teorik ola
(SETI) temellerini ve protokollerini ğı kısmına (f1); akıllı yaşam üretme rak her birine bağlayıcı sınırlar ko
belirlemek için farklı bir bilim insan ye devam eden yaşam taşıyan geze nulabilirdi. Ne var ki, 1 961 ' de bir
ları grubu kurdu. Grup, şaka yollu, genlerin oranına (fıl; var olduklarının teki bile kesin olarak bilinmiyordu.
yunuslarla konuşma biliminin öncü saptanabilir işaretlerini veren tekno Toplantıya katılanlar şu sonuca
sü nörolog John Lilly'nin çalışmala lojiyi geliştiren uygarlıkların oranına vardı: N yaklaşık olarak L'ye eşitti ve
rına göndermeyle , kendine Yunus (tel ve son olarak, bu tür uygarlıkla galakside 1 000 ila 100 milyon potan
Tarikatı dedi. Türler-arası iletişimle rın varlıklarını sürdürme zamanına siyel uygarlık var olabilirdi. Drake
denklemindeki bazı değişkenlerin
Hidrojen atomu � Pioneer levhası,
değeri aradan geçen yıllarda daral
tılmasına rağmen, N ' ye ilişkin mo
Samanyolu içinde
Şişede mesaj
Güneş 'in
galaksideki
1 966'da Sagan, ilk kapsamlı geze
konumu gen bilimi ve eksobiyoloji tartışması
olan In telligent Life in the Universe
(Evren 'de Akıllı Yaşam) kitabının
eş-yazarlığını yaptı. Kitap , Sovyet
astronom ve astrofizikçi Josif Shklo
vsky'nin 1 962'de yayınladığı erken
bir basımın genişletilmiş ve gözden
geçirilmiş bir versiyonuydu . Olduk
ça spekülatif olmasına rağmen,
bilim insanları arasında tartışmayı
ateşledi. NASA'nın, şimdi "SETI Ki
tabı Mukaddesi" denilen etkili belge
Galaksi Proıect Cyclops raporuna ilham
merkezi
verdi.
1 971 Sagan, Pioneer uzay aracıy
o o
''
küresel kümesiydi.
Arecibo mesajı resim-yazı yeri
ne, 1 679 ikili rakamdan oluşan,
yoğun dizilmiş matematiksel kod bi
çimini aldı ( 1 679, iki asal sayının, 73
ve 23 , çarpımı olduğu için seçildi) .
Gezgin olarak başladık ve hala Sayısal mesaj 1 ila 1 O sayılarını ve
gezginiz. Kozmik okyanusun gönderenin kimliğiyle ilgili bilgi -
kıyılarında yeterince DNA ayrıntıları, bir insanın genel
şekli ve boyutları, Dünya gezegenin aracı Viking gibi, gezegenlere doku
oyalandık. Sonunda yıldızlara
konumu- içermekteydi. nan uzay araçları yaşam işaretlerini
yelken açmaya hazırız.
''
1 960'lardan itibaren Güneş Siste test etme deneyleri gerçekleştirdi
Cari Sagan mine gönderilen robot kaşiflere eşlik ler. Bu tarihe kadar, Jüpiter' in uydu
eden umutlardan biri de, Güneş Sis su Europa' nın donmuş yüzeyinin
teminin içinde, yalnızca tek-hücreli altında olduğu düşünülen derin ok
organizma da olsa Dünya-dışı yaşa yanus gibi, Güneş Sisteminin araş
mın bir işaretini ortaya çıkarma olası tırılmamış bazı köşeleri yaşam adayı
lığıydı. NASA'nın Mars ' a inen uzay olarak kalmasına rağmen, ne geçmi-
234 DİGER GEZEGENLERDE YAŞAM
Carı Sagan Viking 1 iniş aracının bir
modelinin yanında duruyor. İ niş aracı
1976'dan 1982 'ye kadar Mars'ın
yüzeyinden sinyal gönderdi. Aletleri
yaşam izine rastlamadı.
''
meyi amaçlıyor ama ileri uygarlıklar yoktur Ziyaret, evet. Yerleşme,
la ilişki kurmanın riskleri ve ödülleri henüz değil. Hoşumuza gitse de
tartışılana kadar, herhangi bir mesaj gitmese de, şimdilik tezgahımızı
iletmeme güvencesi veriyor. kuracağımız yer Dün ya' dır."
''
NASA
236
KISACA
• •
YENi BiR
ASTRONOMLAR
Antony Hewish (1924-)
Jocelyn Bell Burnell (1943-)
ÖNCE
•• •• i932 İngiliz fizikçi James
YILDIZ TURU
Chadwick nötronu keşfeder.
1934 Walter Baade ve Fritz
Zwicky, süpernova olarak
patlayan yıldızların, arkada
sıkışık nötronlardan oluşan
OLMALI
çökmüş kalıntı bıraktığını öne
sürer; bu kalıntılara nötron
yıldızı adını verirler.
SONRA
Kuasar arayışı
1 960'ların ortasına gelindiğinde bir
çok radyo astronomu yeni kuasar
arıyordu. Cambridge Üniversitesin
de bir radyo astronomi araştırma
EVREN'DE YENİ PENCERELER 237
Aynca bakınız: Radyo astronomi 179 Süpemovalar 180-81 Kuasarlar v e kara delikler 218-21
• • •
''
başka bir "serseri" buldu. Başka bir nı yayımladı. Radyo sinyallerinden
atımlı sinyalden kaynaklandığını, bu her birinin bir nötron yıldızından
kez biraz daha hızlı, her 1 ,2 saniyede geldiğini kabul etti ama yıldızın
bir attığını keşfetti. Atımların doğal kendi etrafında hızlı döndüğünü öne
b i r açıklamasının olması gerektiğin sürdü. Buna benzer bir yıl d ızın göz
,
den artık emindi -farklı yerlerde iki lemlenen sinyal örüntüsünü açıkla
Benim Eureka anım gecenin uzaylı kümesi aynı zamanda ve yacak atımlı ışınım yayması gerek
körü, sabahın ilk saatleriydi. aşağı yukarı aynı frekansta Dün mezdi. Onun yerine, bir deniz fene
Ama grafiklerden sonuçlar ya'ya sinyal gönderemezdi. rinden çıkan ışık demeti gibi daire
dökülünce . . . bunun ne kadar Ocak 1 968'e gelindiğinde Hewish ler şeklinde etrafı tarayan bir demet
ve Beli toplam dört atarlı kaynak bul halinde kararlı bir radyo sinyali ya
önemli olduğunu -gerçekten
muştu; bunlara "pulsar" demeye yabilirdi. Pulsarın ışın demeti (ya da
neye konduğunuzu- hemen karar verdiler. İlk kaynağı açıklayan iki demetinden biri) Dünya' ya doğ
anlıyorsunuz ve bu harikadırl bir makale yazıp, nötron yıldızı deni rultulduğu zaman, Bell'in çıktılarda
''
.Jocelyn Beli Burnell len süper-yoğun çökmüş teorik bir fark ettiği türden kısa atım olarak
yıldız tipinin atımlı emisyonlarından kendini gösteren bir sinyal saptanır
kaynaklanabileceğini öne sürdüler. dı. Işın demeti Dünya'yı geçip gitti
Bu tip nesneler daha önce 1 934'te ğinde, demet tekrar uğrayana kadar
öngörülmüştü ama bu zamana kadar sinyal duruyordu. Aşırı hızlı dönüşü
saptanmamıştı. ima eden atım oranı konusunda
EVREN'DE YENİ PENCERELER 239
meydan okunan Gold, nötron yıldız değinirı kütleçekimsel çöküşünden
larının oluşma şeklinden -süperno kaynaklanabilen nesnelerdir.
va patlamalarında yıldız çekirdekle 1 974'te Hewish ve Martin Ryle
rinin çöküşüyle oluşmalarından Nobel Ödülünü paylaştı "Ryle göz
ötürü, bu şekilde davranmalarının lemlerinden ve icatlarından ötürü,
beklenebileceğini açıkladı. Hewish pulsarların keşfindeki belir
leyici rolünden ötürü. " Jocelyn Beli
Varsayımı doğrulamak Burnell' e ise, çalışması sırasında öğ
Başlangıçta Gold'un açıklamaları, renci olduğu için ödüle ortak olama
astronomi topluluğunca iyi karşılan yacağı söylendi. Kararı nezaketle
madı. Bununla birlikte, Yengeç bu kabul etti. •
lutsusunda bir pulsar, iyi bilinen bir
süpernova kalıntısı keşfedilince,
yaygın kabul gördü. Sonraki yıllarda
daha fazla pulsar bulundu. Şimdi
hızlı dönen, kuzey ve güney kutup Jocelyn Bell 1943 'te Kuzey
İrlanda'da, Belfast'ta doğdu.
larından elektromanyetik ışınım
1965'te Glaskow
yayan, yoğun elektromanyetik alan
Üniversitesinden fizik
ları bulunan nötron yıldızı oldukları
diploması aldıktan sonra,
biliniyor. Bu ışın demetleri her
doktorasını yaptığı Cambridge
zaman değil ama çoğu kez radyo Üniversitesine geçti. Orada
dalgalarıdır; bazen de, başka ışınım kuasar saptamak için bir radyo
biçimleridir, bazı durumlarda görü teleskobu inşa eden ekibe
nür ışıktır. Pulsarların keşfinin yarat katıldı. 1968'de Bell,
tığı heyecanın bir nedeni de, başka Southampton Üniversitesinde
bir teorik fenomenin -kara delikle araştırma görevlisi oldu ve
rin- saptanma ve kanıtlanma olasılı evlenince soyadım değiştirip
ğını artırmasıdır. Nötron yıldızları Bell Burnell yaptı. Daha
gibi kara delikler de, bir süpernova sonraki kariyerinde,
patlamasından sonra bir yıldız çekir- Londra'da, Edinburgh'da ve
1991 'den 2001'e kadar fizik
profesörlüğü yaptığı Açık
Işınım demetleri yapan bir nötron yıldızı, kendi etrafında dönerken, ışınım Üniversitede astronomi ve
demetlerinden biri ya da ikisi uzayı tararken tekrarlı olarak Dünya fizikle bağlantılı görevler
doğrultusunda olursa bir pulsar olarak saptanabilir. O zaman pulsar, çok
üstlendi. 2008 'den 2010'a
düzenli bir dizi sinyal "vuruşu" olarak saptanır.
kadar Fizik Enstitüsü'nün
)
�}
Başkanlığını yaptı. Bell
Dönen nötron Dünya'yla Dünya'yla hizalanmayan ış Burnell, 1989'da Kraliyet
tllzalanan ışın "--
� deme
demeti � Astronomi Derneğinin
Herschel Madalyası da dahil,
mesleki katkılarından ötürü
birçok ödül aldı. 2016'da
Oxford Üniversitesinde konuk
astrofizik profesörüydü.
Önemli eserleri
� t ___k_a_p_a__l•____________a•�-·�k-------------k-a_p_a_ıı--1•�
1968 Observation of a Rapidly
Pulsating Radio Source
(Antony Hewish ve
.... diğerleriyle birlikte).
ZAMAN
240
GALAKSİLER
UZAY YARIŞI
244 UZAY YARIŞI
1
••
960 ' ların başında ABD , "Uzay
KISACA Yarışında" Sovyetler Birli
ği ' nin gerisindeydi. Sovyetler
KURUM
1 957'de ilk uyduyu fırlatmıştı ve 1 6
NASA - Apollo (1961-1972) Nisan 1 96 1 ' d e de Yuri Gagarin
ÖNCE uzaya çıkan ilk insan olmuştu . Buna Bu ulusun, on yıl sona
1957 Sovyetler Birliği ilk uydu yanıt olarak 1 961 ' de ABD Başkanı ermeden, Ay'a insan
John Kennedy, on yıl bitmeden
Sputnik l'i fırlatarak ABD'yi gönderme ve güven içinde
Ay' a insan indirmeyi açıkça taah
şaşırtır. Dünya'ya geri getirme
hüt etti. Proje özenle seçilmişti -
1961 Kozmonot Yuri Gagarin Ay' a ayak basmak, her iki ülkenin hedefine ulaşmaya kendini
adayacağına inanıyorum.
''
uzaya giden ve Dünya'nın yeteneklerinin o kadar ötesindeydi
yörüngesinde dönen ilk kişi ki, Sovyetlerin başlangıçtaki öncü John F. Kennedy
olur. lüğü önemsiz görünebilirdi.
O sırada, özellikle işin tehlikeleri
SONRA ve teknik karmaşıklıkları göz önüne
1975 İlk ABD-SSCB ortak uzay alındığında, Ay' a ayak basmanın
projesi, Uzay Yarışını resmen bilimsel değeri konusunda birçok
sona erdirir. çekinceye rağmen, ABD uzay prog
ramının odağında insanlı uzay yapımı ile nükleer bomba geliştiren
1994-1998 ABD ve Rus uzay
uçuşu vardı. NASA yöneticileri, ye Manhattan Projesinin, Apollo prog
ajansları, Mekik-Mir terli mali kaynakla, 1 967'de Ay' a bir ramının masraflarıyla ve gayretiyle
programlarında beceri ve insan indirebileceklerini düşündü boy ölçüştüğünü iddia etti.
uzmanlık paylaşır. ler. NASA yöneticisi James E .
2008 Hint uzay aracı Webb, her ihtimale karşı iki yıl daha Ay'a hangi yolla?
eklenmesini önerdi. Kennedy' nin tarihsel açıklaması sı
Chandrayaan-1, Ay'ın
1 961 ' den 1 967'ye kadar altı yıl rasında ABD, 1 5 dakikalık insanlı
yüzeyinde yaygın donmuş su
içinde, donanımın planlanması, ta uzay uçuşuyla övünüyordu. Oradan
kanıtları bulur. sarlanması ve yapılı özel sanayi, Ay ' a gitmek için birçok teknolojik
2015 Çin gezgini Yutu, Ay' da araştırma enstitüleri ve üniversite engelin aşılması gerekiyordu. İlk
yeni tip bir bazalt da dahil, ler tarafından üstlenilmesine rağ engel Ay' a ulaşmanın yöntemiydi.
farklı kaya tabakaları keşfeder. men, NASA işgücünü üçe katladı. Masada, görev mimarileri olarak bi
NASA, yalnızca Panama Kanalının linen üç seçenek vardı. Doğrudan
Teknolojik engeller
20 Şubat 1 962'de John Glenn,
1 958 ' den 1 963'e kadar süren
ABD ' nin ilk uzay uçuşu programı
Merkür Projesinin bir parçası ola
rak, Friendship 7 ' nin içinde Dün
ya'nın etrafında üç tur dönerek
Dünya'nın yörüngesinde dönen ilk
Amerikalı oldu. Bunu üç başarılı
Merkür uçuşu izledi ama alçak
yükselme (DA) profili ya da " her şe yoluna koyacaktı. Ay'da, bir komu Dünya yörüngesindeki operasyon
kilde , " mürettebatı Dünya'ya geri ta modülü, eve dönüş yakıtıyla bir lar ile Ay' a ayak basma arasında
getirmek için yeterli yakıt yüküyle likte yörüngede kalacaktı; iki evreli büyük bir fark vardı. Tamamen yeni
birlikte çok evreli muazzam bir hafif bir Ay' a iniş aracı yüzeye gön bir fırlatma araçları filosuna ihtiyaç
roket gerektirmekteydi. Başlangıç derilecekti. Bu hızlı ve görece ucuz vardı. Tek bir astronot taşıyan Mer
ta tercih edilen yaklaşım buydu. seçeneğin, bir terslik durumunda kür uzay aracından farklı olarak
Bununla birlikte, en pahalı yakla mürettebatı uzayda bırakma riski Apollo görevlerinin üç kişilik bir
şımdı ve 1 96 9 ' dan önce böylesine vardı. Epeyce tartışmadan ve lobi mürettebata ihtiyacı vardı. Ayrıca
ucube bir roket yapmanın gerçek faaliyetinden sonra, NASA'nın daha güvenilir bir güç kaynağına
leşebilirliğiyle ilgili kuşkular yük Mars hal! Uzay Uçuşu Merkezi mü- ve uzayda daha fazla deneyime ih-
seldi.
Dünya yörüngesinde randevu
(EOR) profilinde, uzayda Ay' a doğru
bir roket gemi inşa edilecek ve yö
rüngeye yerleştirilmiş modüllere Ay'a bir görev uçuşu,
kenetlenecekti. Şeyleri uzaya çıkar Uzay Yarışında Sovyetler
Sovyetlerin
mak, Dünya' dan uzaklaşan her gö öndeyken , ABD onları karşılayamayacağı büyük
revin en fazla enerji tüketen kısmı - yakalamak ister. bir yatırım gerektirir.
dır, ama çok sayıda roket fırlatmak
tek bir uzay gemisi ihtiyacını orta
dan kaldıracaktı. En güvenli seçe
nek buydu ama çok yavaştı.
Gerçek ağırlık tasarrufu , Ay yö
rüngesinde randevu (LOR) profiliyle
geldi. Burada daha küçük bir roket,
üç parçalı bir uzay gemisini Ay' ın
246 UZAY YARIŞI
''
Satürn V roketi, Apollo programı için
geliştirildi. Üretimine, Boeing, Crysler,
Lockheed ve Douglas da dahil, çok
sayıda özel şirket katıldı.
''
Gene Kranz et" lakabı takıldı. Neyse ki, son üç
Ranger daha başarılı oldu.
1 966 ile 1 967 arasında beş Lunar
Orbiter uydusu Ay' ın etrafında yö
rüngeye oturtuldu . Yüzeyin yüzde
99'unun haritasını çıkardılar ve
Apollo 'nun ineceği potansiyel yer
tiyaç vardı. Güç sağlamak için dün lerin tanımlanmasına yardımcı ol
yanın ilk yakıt hücreleri yapıldı. dular. NASA'nın yedi Surveyor uzay
NASA'nın ikinci insanlı uzay aracı da Ay toprağına yumuşak ini
uçuşu programı Gemini Projesi şin olabilirliğini gösterdi.
uzay uçuşlarına dayanıklılık, yörün
ge manevraları ve uzay yürüyüşü Bir kumar ve bir felaket
becerileri kazandırdı. Bilim insanla 1 1 0 , 5 metreyle Satürn V -Apollo
rının Ay' ın yüzeyiyle ilgili daha astronotlarını Dünya 'nın atmosfe
fazla şey bilmeleri de gerekiyordu. rinde taşıyan ağır yük kaldırıcı
Kalın bir toz tabakası bir uzay aracı hala o zamana kadar yapılmış en test rejimine öncülük etti. Von Bra
nı yutabilir, kalkmasını önleyebilir, uzun , en ağır ve en güçlü roketti. un ' un tercih ettiği ihtiyatlı aşa
iticileri tıkayabilir ya da elektronik "İnsan sınıfı" roketin (insan müret ma-aşama yaklaşımı yerine, Muel
aletlerin bozulmasına neden olabi tebat taşıyacağının belgesi) özellik ler, Apollo-Satürn sistemlerini bir
lirdi. le sorunlu olduğu anlaşıldı. Devasa likte test ettirdi.
Apollo ' ya paralel insansız bilgi motorlar, roketin parçalanmasına NASA mühendisleri kusursuzluk
toplama misyonları monte edildi neden olabilecek titreşimler yaratı peşinde koşarken yeni bir mühen
ama Ay' a gönderilen ilk robot kaşif yordu. Projenin geciktiğini bilen dislik kavramı geliştirdiler : yedekle
dalgası tam anlamıyla bir başarısız NASA'nın insanlı uzay uçuşundan me kavramı. Genel güvenirliği artır
lık oldu. Altı Ranger iniş aracı fırla sorumlu müdür yardımcısı George mak için kilit ya da hassas bileşenler
tılırken başarısız oldu, Ay' ı ıskaladı Mueller, cüretkar bir "topyekun" çift yapıldı. Merkür ve Gemini proje
leri mühendislere, öngörülmeyen
riskleri beklemeyi öğretmişti. Mon
tajı tamamlanmış bir Apollo'nun 5,6
milyon parçası ve 1 , 5 milyon siste
mi, alt-sistemi ve düzeneği vardı.
Yüzde 99,9 güvenilirlikle bile, mü
hendisler 5600 kusur bekleyebiliyor
du. Yine de, 1 7 insanlı ve 1 5 insansız
''
uçuşuyla Satürn iticiler yüzde 1 00 Mürettebat aynı zamanda Van
güvenilirlik göstermişti. Kısmen ba Ailen ışınım kuşaklarını geçen ilk
şarılı iki test uçuşuyla yetinen Muel insanlardı. Bu yüklü parçacık böl
ler, bir sonraki fırlatmanın astronot gesi Dünya' dan 24,000 kilometreye
taşıyacağını ilan etti. kadar çıkar ve başlangıçta, insanın
1 967'ye kadar ilerleme çok hızlı Arabasını Güneş'e süren uzay yolculuğu önünde ciddi bir
olmasına rağmen, pürüzsüz olmuş engel olduğu düşünülüyordu. Bu
Apollo, önerilen programın
tu . Sonra bir felaket geldi. Bir fırlat yolculuk, bir akciğer röntgenine
büyük ölçeğine uygundu. eşdeğer bir ışınım dozajıyla sonuç
''
ma provası sırasında bir elektrik
kısa devresi, Apollo 1 mürettebatını Abe Silverstein landı.
Komuta Modülünde yakıp kül eden Sonunda program son adıma -
bir yangın başlattı. Saf oksijen bu bizzat Ay'ın kendisine gerçek adım
lunan basınçlı bir atmosferde yan atmaya- hazır hale geldi. 21 Tem
gının yoğunluğu ve zehirli dumanı muz 1 969'da dünya çapında tahmi
Virgil "Gus" Grissom, Ed White ve ni 500 milyon izleyici, Neil Armst
Roger Chaffee ' yi beş dakikadan az rong'un Ay Modülünü Ay' ın yüzeyi
bir sürede öldürdü. Bu trajediden 1 968 Noel Arifesinde Frank Bar ne indirmesini ve modülden çıkıp
sonra beş Apollo misyonu insansız ınan, James Lovell ve Bili Anders Ay' a ayak basmasını izlemeye kilit
test edildi. Yapılan değişiklikler so Ay ' ın diğer tarafına geçti ve Ay yü lendi. B u , yaklaşık on yıllık ortak bir
nucunda, yeni bir gaz çıkış kapa zeyinin arkasından yükselen Dün çabanın ürünüydü ve Uzay Yarışına
ğıyla, kokpitte 60-40 oksijen-nitro ya' nın şaşırtıcı görüntüsüne tanık fiilen son verdi.
jen karışımıyla ve yanmaz elektrik oldu. İlk kez insanlar kendi yuvaları
tesisatıyla daha güvenli bir uzay nı uzaydan görebiliyordu -büyük
aracı ortaya çıktı. boşlukta kaybolmuş çarpıcı ölçüde
1968'de Apollo 8 Ay yörüngesinden
mavi bir dünya. Anders ' in ifadesiy
naklen yayın yapıyor. Astronot Bili
Dünya'nın uzaydaki yeri le: "Bu kadar yolu Ay' ı araştırmak Anders'in uzay aracından çektiği
Apollo 8, Dünya' nın yörüngesinden için geldik ve en önemlisi, Dünya'yı görüntüler arasında, iz bırakan
ayrılan ilk insanlı uzay aracıydı. keşfettik. " Dünya'nın doğuşu da vardı.
248 UZAY YARIŞI
Neil Armstrong Ay'ın yüzeyinde
Buzz Aldrin'in bu ünlü fotoğrafını
çekti. Ay modülünün yanında duran
Armstrong'un yansıması, Aldrin'in
başlık siperliğinde görülebilir.
Apollo'nun mirası
1 9 Aralık 1 972'de, Apollo 1 7 kapsü
lü Dünya atmosferine girerken,
Güney Pasifik üzerinde duyulan ses
patlaması Apollo programının sona
erdiğini söylüyordu. Ay ' da toplam
1 2 insan yürümüştü. O sırada,
Mars ' a rutin uçuşların kısa sürede
gerçekleşeceği sanılmaktaydı; ama
aradan gecen 40 yılda bilimsel ön
Apollo 1 1 ' den sonra Ay' a altı ne işaret eden sismik titreşimler celikler değişti, politikacılar mali
görev uçuşu daha yapıldı; bunların saptadı. Diğer deneyler, Ay' ın küt yetlerden endişe etti ve Dünya yö
arasında, 1 970'te oksijen tankı pat leçekimini ve manyetik alanlarını, rüngesinin ötesine insanlı uzay yol
layınca aya iniş aracı iptal edilen ve yüzeyinden ısı akışını, Ay atmosfe culuğuna cesaret edilmedi.
felaketin eşiğinden dönen Apollo rinin bileşimini ve basıncını ölçtü. Birçok kişiye göre, insanlı Ay
1 3 de vardı. Mürettebat, dünya ça Apollo sayesinde bilim insanları, misyonlarını sona erdirme kararı,
pında televizyon izleyicilerinin Ay kayaçlarının analizinden, Ay'ın hayalgücü ve önderlik yoksunlu
önünde oynanan gerçek yaşamdan bir zamanlar Dünya'nın parçası ol ğundan ötürü bir fırsatın heba edil-
bir dramla, arızalı uzay aracıyla sağ duğuna ilişkin (s. 1 86-87) zorlayıcı
salim Dünya'ya döndü. kanıtlar elde ettiler. Dünya gibi Ay' ın
da iç katmanları vardı ve erken tari
''
Ay hakkında bilgi edinmek hinin bir noktasında erimiş olması
Apollo ' dan önce , Dünya'mn tek çok olasıydı. Bununla birlikte, Dün
doğal uydusunun fiziksel doğası ya ' dan farklı olarak Ay'ın sıvı suyu
hakkında bilinenlerin çoğu tahmin- yoktur. Hareket eden j eolojik levha
di ama siyasal hedeflere ulaşılma ları olmadığı için, yüzeyi sürekli de
sıyla birlikte, yabancı bir dünyayı ğişmez ; bu yüzden en genç Ay kaya Houston. Burası Sükunet
Üssü. Kartal indi.
''
ilk elden öğrenme fırsatı doğdu. ları, Dünya'nın en yaşlı kayalarıyla
Altı iniş misyonunun her biri, bir aynı yaştadır. Bununla birlikte Ay Neil Armstrong
bilimsel alet takımı taşıdı -Apollo jeolojik olarak tamamen eylemsiz
Lunar Surface Experiments Packa değildir ve arada bir saatlerce süren
ge (ASLEP -Ay Yüzeyi Deneyleri Ay depremleri olur.
Paketi) Apollo 'nun aletleri Ay' ın iç Apollo 1 1 deneyi hala aktiftir ve
yapısını test edip, bir "ay depremi"- 1 969'dan beri veri göndermektedir.
EVREN'DE YENİ PENCERELER 249
CSM/
...� LM'nın
•
ı.C"\. bırbırınden
ayrılması
•
"--- LM ile
kenetlenmeye
yönlendirilen CSM
mesiydi. Ne var ki, Apollo progra Apollo ' nun gerçek mirası, uzayda
mına yol açan keskin Soğuk Savaş kırılgan bir yaşam vahası olarak
rekabetinin sona ermesi, NASA Dünya düşüncesidir. "Mavi Mer
için, Skylab, Mir ve Uluslararası mer" ve "Dünya'nın doğuşu" (s.
Uzay İstasyonuyla yeni bir uluslara 247) gibi yörüngeden çekilen fotoğ
rası işbirliği çağının habercisiydi. raflar, yegane bir varlık olarak
Ay' daki son insan Gene Ceman, Dünya gezegenine ilişkin artan bir
Apollo misyonlarının gerçek önemi farkındalığı ve özenli kahyalığa olan
ni insanoğlunun takdir etmesinin ihtiyacı besledi. •
1 00 yıl daha sürebileceğini ifade
etti. Bunun bir sonucu, ABD ' yi
daha akılı yapmış olabilir -Ameri
kan üniversitelerinde doktora ya
panların sayısı, 1 960 ' larda özellikle
fizik alanında üç kat arttı.
Apollo sözleşmeleri bilgisayar
ve yarı-iletkenler gibi yeni doğan
sanayileri de besledi. California
merkezli Fairchild Semiconduc
tors'un birçok çalışanı daha sonra,
teknoloji devi Intel dahil, yeni şir
ketler kurdu. Bu firmaların üslendi
ği Santa Clara bölgesi, bugünün
Silikon Vadisi oldu. Ama herhalde
GEZEGE N LER
BİR TOZ VE GAZ
2��s�1�!!,N OLUŞTU
Y
üzyıllarca astronomlar, Gü nunu, 1 79 6 ' da Fransız Pierre-Si
KISACA neş ' in ve gezegenlerin mon Laplace öne sürdü.
nasıl oluştuğunu açıkla 1 960'ların sonunda Viktor Safro
ASTRONOM
mak için çeşitli modeller önerdi. 1 8 nov Moskova'da bir bulutsuda geze
Viktor Safronov (1917-1999)
v e 1 9 . yüzyılda bulutsu varsayımı genlerin nasıl oluşabileceği üzerine
ÖNCE öne çıktı. Bu varsayıma göre çalışıyordu. 1 969'da önemli bir ma
1755 Alman filozof Immanuel Güneş Sistemi, çöken ve dönmeye kale yazdı; 1 972'de İngilizce bir versi
Kant, Güneş Sisteminin çöken başlayan dev bir toz ve gaz bulu - yonu yayımlanıncaya kadar, Sovyet
büyük bir gaz bulutundan tundan ortaya çıktı. Malzemenin ler Birliği dışında kimsenirı bu maka
oluştuğunu savunur. büyük bölümü merkeze çöküp Gü leden haberi olmadı. Safronov'un,
neş ' i oluşturdu ; gerisi düzleşip , bugün Güneş bulutsusu diski modeli
1796 Pierre-Simon Laplace,
kendi etrafında dönen bir malzeme (SNDM) olarak bilinen teorisi. özünde
Kant'ınkine benzer bir Güneş
diskine dönüştü ve ondan da geze bulutsu varsayımının değiştirilmiş,
Sistemi oluşumu modeli
genler ve daha küçük nesneler matematiksel olarak daha tam işlen
geliştirir.
oluştu. Bu varsayımın bir versiyo- miş bir versiyonuydu.
1905 Amerikalı jeolog Thomas
C hrowder Chamberlin,
gezegenlerin "gezegencikler"
İlk Güneş 'in yörüngesinde Bu çarpışmalarda yavaş
dediği parçacıklardan
dönen malzeme diskinde hareket eden bazı
geliştiğini öne sürer.
parçacıklar arada bir parçacıklar birbirine
SONRA çarpışırdı. yapışıp daha büyük
1980'ler Beta Pictoris gibi parçacıklar oluşturdu.
görünürde genç birçok yıldızın,
soğuk toz diskleriyle çevrili
olduğu görülür.
Zaman içinde daha büyük gezegencikler oluştu.
1983 Kızılaltı Astronomi Bunlar kümelenip, gezegenlerin ortaya çıkmasına
Uydusu fırlatılır. Birçok yol açan birkaç büyük cisme dönüştü.
yıldızın, yörüngesinde dönen
daha soğuk malzeme diskleri
varsa açıklanabilen aşırı bir
kızılaltı ışınıma sahip
olduğunu gözlemler.
EVREN'DE YENİ PENCERELER 251
Aynca bakınız: Kütleçekim tedirginliği 92-93 • Kuiper kuşağı 184 • Oort bulutu 206 •
Dev molekül bulutlarının içinde 276-79
Safronov'un modelinde
Viktor Safronov toz ve gaz diski içinde oluştuğu gezegenler, yeni oluşan Güneş'in
düşüncesini modellemek üzerine etrafında dönen bir malzeme diski
Viktor Sergeeviç Safronov çalıştı. Bugün, alternatif teoriler içinde birbirine yapışan toz ve buz
1917 'de Moskova yakınlarında de var olmasına rağmen, parçacıklarından oluştu.
Velikiye Luki'de doğdu ve Safronov'un gezegen oluşumuna
1941 'de Moskova Devlet ilişkin gezegencik varsayımı
Üniversitesi Mekanik ve yaygın kabul görmektedir.
Matematik Bölümünden mezun 1991'de Sovyetler Birliği'nin
oldu. 1948'de doktora diploması yıkılışından sonra düşüncelerini
aldı. Safronov meslek yaşamının Batıda açıklama olanağı buldu.
önemli bir bölümünü,
Moskova'da Bilimler Önemli eserleri 1 Büyük bir gaz ve toz bulutu toplanmaya ve
yavaş yavaş dönmeye başlar.
Akademisinin bir parçası olan
Schmidt Yer Fiziği Enstitüsünde 1972 Evolution of the
çalışarak geçirdi. Orada bir süre Protoplanetary Cloud and
birlikte çalıştığı karısı Eugenia Formation of the Earth
Ruskol'la tanıştı. 1950'lerden
1990'lara kadar, gezegenlerin bir
2 Bulut yassılaşıp dönen bir diske dönüşür;
daha yoğun, daha sıcak olan diskin merkezi
1 940 'lara kadar astronomlar, bu bazı parçacıkların çarpışmasının
Güneş' i oluşturur.
lutsu varsayımının "açısal momen böyle bir sistem üzerindeki etkisini
tum sorunu" olarak bilinen büyük bir hesaplayınca geldi. Parçacıkların
kusur barındırdığını düşündüler. çarpışma hızlarını ortaya çıkardı.
•
Yaptıkları hesaba göre, Güneş Siste Yüksek hızlarda yol alan parçacıklar
mi büzülen, dönen bir buluttan oluş birbirine tokuşup seker. Ama daha
muş olsaydı, Güneş ' in gerçekte ol yavaş hareket eden parçacıklar bir 3 Güneş ışınımı, İç Güneş Sistemini ısıtır.
duğundan daha hızlı dönmesi gere birine yapışıp, daha büyük parça
kirdi. 20. yüzyılın ilk yarısında, çok cıklar oluşturur. Parçacıklar büyü
sayıda alternatif varsayım bulutsu dükçe, her parçacığın kütleçekim,
varsayımıyla yarıştı. Bir varsayıma parçacıkların bütünleşip, gezegen
göre gezegenler, geçen bir yıldızın cik denilen daha büyün nesnelerin
Güneş 'ten kopardığı malzemeden oluşmasına neden olur.
oluşmuş olabilirdi; başka birine göre Daha büyük nesneler daha büyük 4 Demir ve silikat toz bakımından zengin
Güneş yoğun bir yıldızlararası bulu - kütle çeker ve en büyük gezegencik gezegencikler oluşmaya başlar.
tun içinden geçti, gaza ve toza bü ler, kütleçekim menzillerinin içinde
rünmüş olarak çıktı, gezegenler bu kalan her şeyi toplayana kadar
toz ve gazdan oluştu. Sonunda, bu büyür. Birkaç milyon yıl sonra, geze
alternatifleri reddetmek için sağlam gen boyutunda yalnızca birkaç
nedenler ortaya çıktı. cisim kalır.
1 980'lere gelindiğinde, SNDM
5 Güneş Sistemi oluşur.
Safronov'un teorisi gelişir konusunda geniş bir görüş birliği
Yılmayan Safronov, Laplace ' ın vardı. Bir araştırmacı, açısal mo
önerdiği malzeme diskinde geze mentum sorununun, ilk diskteki toz avuç gezegen oluşturabildiğini gös
genlerin nasıl oluşmuş olabileceği tanelerinin merkezde dönüşü yavaş terdi. Yakın zamanda, görünürde
ni ayrıntılı bir biçimde inceledi. Bu latmasıyla çözülebildiğini öne sürdü. genç yıldızların etrafını saran soğuk
disk, hepsi ilk Güneş ' in etrafında Bazıları, Safronov'un düşüncelerini toz disklerinin gözlemlenmesi de
dönen toz tanelerinden, buz parça bilgisayar modellerine aktarıp , ilk SNDM'yi desteklemektedir. •
cıklarından ve gaz moleküllerinden Güneş'in yörüngesinde dönen par
oluşmuştu. Safronov' un atılımı, çacıklar sisteminin gerçekten de bir
252
GÜNEŞ NÖTRİNOLARI,
ANCAK ÇOK BÜYÜK BİR
DEDEKTÖRLE GÖRÜLEBİLİR
HOMESTAKE DENEYİ
ÖNCE
1930 Avusturyalı fizikçi
Wolfgang Pauli, nötrinoların
Nötrinolar diğer
varlığını öne sürer. Etkileşimde saptama parçacıklarla çok az
1939 Hans Bethe, yıldızların oranının çok düşük etkileşir ama radyoaktif
enerji edinmelerini sağlayan olması olasıdır. bozunma biçiminde
etkileşebilir.
iki ana sürecin ana hatlarını
çizer.
1956 Amerikalı fizikçiler Clyde
Cowan ve Frederick Reines
nötrinonun karşı-parçacığı,
karşı-nötrinonun varlığını
2
doğrular.
SONRA O. yüzyılın ilk yarısında bilim Amerikalı kimyacı Ray Davis, Gü
1989 Japonya' da Masatoşi insanları, Güneş'in hidrojeni neş'in enerji yüklü nötrinolar üretti
Koşiba'nın örgütlediği eritip helyuma dönüştürerek ğini birkaçını saptayarak gösterdi.
Kamiokande II deneyi, enerji üretme sürecini ortaya çıkar Ne var ki, bu amaca ulaşırken büyük
Güneş' in bir nötrino kaynağı dı. Güneş 'in merkezinde, tek proton bir sorunla karşılaştı. Varlıklarının
olduğunu kesin bir biçimde olan dört hidrojen çekirdeği bir hel kesin olmaması dışında , bilim in
kanıtlar ve Davis'in anormal yum çekirdeğirıe, iki pozitron (an sanları nötrinoların sıfır elektrik
ölçüde düşük saptama oranını ti-elektron da denilir) ve nötrino de yüklü ve küçük kütleli (eğer varsa)
doğrular. nilen hayalet benzeri iki küçük par olduklarını, diğer parçacıklarla çok
çacığa dönüşür. Üretilen nötrinola nadir etkileştiklerini düşünüyorlardı.
rın. Güneş'ten kolayca kaçtıkları Bilim insanlarına göre, eğer Güneş
düşünülürdü. hidrojen eritiyorsa, her saniye Dünya
Bu teori 1 950'lerde kabul edilme yüzeyinin her santimetrekaresinden
sine rağmen, kanıtlanmadı. 1 955'te milyarlarca nötrino geçer ama ancak
EVREN'DE YENİ PENCERELER 253
Aynca bakınız: Kozmik ışınlar 140 • Enerji üretimi 182-83 •
Kütleçekim dalgaları 328-31
''
ca üçte biri saptandı. Öngörülen
nötrino etkileşimlerinin sayısı ile
saptananların tutarsızlığı, "güneş
nötrino sorunu" olarak anıldı.
1 989' daki çalışmasını geliştiren
"Nötrino fiziği, büyük ölçüde, Masatoşi Koşiba, 1 999'da, Japon
hiçlik gözlemleyerek çok şey ya'nın büyük Süper-Kamiokande
öğrenme sanatıdır. nötrino dedektöründe tutarsızlığın
nedenini keşfetti. Nötrinoların,
''
Haim Harari
İsrailli fizikçi uzayda yol alırken üç farklı tip -
elektron nötrino, müon nötrino ve Ray Davis
tau nötrino- arasında gidip geldikle
ri fark edildi. Davis' in deneyi yalnız Raymond Davis 19 14'te
ca elektron nötrinoları saptamıştı. • Washington DC 'de doğdu.
1943'te Yale Üniversitesinde
fiziksel kimya dalında doktora
derecesi aldı. Davis, IL Dünya
yüz milyarda biri atomlu maddeyle
Savaşının son yıllarını Utah'ta,
etkileşebilirdi.
kimyasal silah denemelerinin
Davis nötrinoların, beta bozunu sonuçlarını gözlemleyerek
mu denilen bir radyoaktif bozunum geçirdi. 1946'dan itibaren
tipine bulaşmalarıyla saptanabile Ohio'da bir laboratuvarda
ceklerini düşündü. Teoride enerji çalışıp, radyoaktif kimyasal
yüklü bir nötrino, bir atom çekirde elementler üzerine
ğindeki bir nötronu bir protona çevi araştırmalar yaptı . 1948 'de,
rebilmeliydi. Deneylerinde Davis, Long Island'da nükleer gücün
çok ender durumlarda, klor-içeren barışçı kullanımını bulmaya
bir madde tankından geçen bir nöt adanan Brookhaven Ulusal
rinonun kararlı bir klor atomunun Laboratuvarına girdi. Melek
çekirdeğiyle etkileşip , argon-87 de yaşamının geri kalan kısmını
nötrinoları inceleyerek geçirdi.
nilen kararsız bir argon izotopunun
Davis 1 984'te Brookhaven'den
çekirdeğini ürettiğini buldu.
emekli oldu ama 1990'ların
sonunda son verilene kadar
Homestake deneyi Homestake deneyiyle
1 964'te, Davis, Homestake denilen ilgilenmeye devam etti.
bir deneyle, klor-içeren büyük bir Davis karısı Anna ile
kimyasal tankını dedektör olarak Brookhaven Laboratuvarında
kullanan bir deneye başladı. Da tanıştı ve beş çocukları oldu.
vis ' in bir tanıdığı, astrofizikçi John 2002'de astrofiziğe öncü
Bahcall, Güneş'in üreteceği farklı katkılarından ötürü Nobel
enerjili nötrinoların sayısını ve bun Ödülünü Masatoşi Koşiba'yla
dan hareketle, tankta argon-37'nin paylaştı. 2006'da New York'ta,
üretilme oranını hesapladı. Davis, Blue Point'te 91 yaşında öldü.
üretilen argon-37 atomlarının fiili sa
Önemli eserleri
yısını saymaya başladı.
Davis 'in deneyi Güneş' in nötrino
Davis'in nötrino dedektörü, kozmik 1964 Solar Neutrinos II,
ürettiğini kesin bir biçimde göster ışınlardan (başka bir olası nötrino Experimental
mesine rağmen, Bahcall' ın öngördü kaynağı) korumak için yeraltına
ğü argon-37 atomu sayısının yalnız- yerleştirildi.
254
GÖREMEDİÖİMİZ
•
BiR YILDIZ
KARA DELİKLERİ KEŞFETMEK
KARA DELiKLER
IŞINIM YAYAR
HAWKING IŞINIMI
1
1977
1
1 980
i
1 990
stronomide pek çok büyük ESO'nun Şili tercihi, astronomların kaydetme bakımından fotoğraftan
''
aletler sundu ve keşif sürati, nefes ke nomi merkezi de, 1 967' de Büyük
sici bir oranda artırdı. Son kırk yılda Hawaii Adasında Mauna Kea volka
özellikle mikro-elektronik ve bilgisa nının doruğunda kuruldu. Bu yer
yar kapasitesi yeni olanaklar açtı. şimde 13 teleskopa ev sahipliği yap
maktadır.
Teleskoplar ve dedektörler 1 970'lerin başına kadar her astro
Büyük bir birleşik teorinin
Avrupa Güney Gözlemevi'nin (ESO nomik görüntüleme, geleneksel fo
-European Southern Observatory) toğrafçılık araçlarıyla gerçekleştirilir parçası olan kesin bir kuantum
1 989'da Şili' de And Dağlarında açtı di. Sonra 1 970'lerin ortasında, bir gö kütleçekim teorisine
ğı Yeni Teknoloji Teleskobu (NTT - rüntüyü elektronik olarak kaydetme ihtiyacımız olacak
ana kayıp parça budur.
''
New Technology Telescope), daha nin tamamen yeni bir yolu pratik bir
sonra standart donanım haline gelen gerçeklik haline geldi. Bu, yük-bağla Kip Thorne
devrimci yenilikleri sahip bir teles şık aygıttı (CCD). CCD'ler, üzerine
kop örneğidir. Ana ve ikincil aynala ışık fotonları tutulduğunda elektrik
rı esnektir ama uygulayıcı denilen yükü üreten ışığa duyarlı pikselli
bilgisayar-kontrollü bir destek ağıyla elektronik devlerdir. Kısık ışığı algıla
tam uygun durumda tutulur. ma ve bir nesnenin parlaklığını doğru
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 259
İ sviçreli astronomlar
Didier Oueloz ve NASA'nın uzay aracı New
Michel Mayor, Horizons 11 yıllık bir
NASA'nın Curiosity
Güneş'e benzer bir yolculuktan sonra, Plüton'a en
yıldızın yörüngesinde aracı Mars'a iner ve yakın noktaya ulaşıp, buzlu
dönen ilk öte yüzeyini araştırmaya yüzeyinin ayrıntılarını ortaya
gezegeni keşfeder. başlar. çıkarır.
i
1 995
1'
201 2
i
201 5
l
Kozmik genişlemenin ivme
kazandığı anlaşılır; gizemli bir
l
Avrupa Güney
Gözlemevi, dev bir radyo
Ligo Scientific
Collaboration, kütleçekim
"kara enerji"nin varlığı öne teleskobu olan Atacama dalgalarının saptandığını
sürülür. Büyük Milimetre Dizisi'ni duyurur; Einstein'ın genel
Şili'de açar. görelilik teorisi doğrulanır.
İşlem gücü evrime uğramış olabileceğini mo ride bir boşluk olduğunu gösterdi.
Hızlı, güvenilir bilgisayarlar ve mu delleme olanağı verir. 201 6'da kütleçekim dalgalarının
azzam bir veri saklama kapasitesi, Uzay araştırması artık Güneş saptanmasıysa, Einstein' ın 1 00 yıl
yalnızca teleskopların ve aletlerinin Sisteminirı kenarına kadar gitmiştir önceki öngörüsünü doğruladı. Bu
yapımı bakımından değil, topladık ve gezegen sisteminin bir düzeyde arada, 1 995'te ilk ve o zamandan
ları astronomik verilerin anlamlandı araştırılmamış hiçbir bölgesi yoktur. beri birılerce Güneş Sistemi dışında
rılması bakımında da kilit önemde New Horizons misyonu 201 5'te Plü gezegenirı keşfi, uzayda yaşam ara
oldu. Tek başına büyük bir proje, ton'un yanından geçti ve Kuiper ku yışını canlandırdı. Önümüzdeki 20
Sloan Dijital Gökyüzü Araştırması, şağında yol alıyor; 1 977'de fırlatılan yılın nereye götüreceğini tahrnirı
2000 yılında başladığından beri 500 Voyager uzay aracı, yıldızlararası etmek bile olanaksızdır. •
milyon gök nesnesiyle ilgili bilgi top uzaydan veri gönderiyor. İnternetin
ladı. Bu veri tabanı kullanılıp , galak gelişiyle birlikte misyonlar gerçek
silerin Evren' e nasıl dağıldığını gös zamanlı izlenebilmektedir; örneğirı
teren, en büyük yapılarını ortaya çı Hubble Uzay Teleskobundan ya da
karan üç boyutlu bir harita yaratıldı. Mars'taki Curiosity aracından gelen
Bilgisayarlar teorisyenler için de en son görüntülere anında erişil
vazgeçilmezdir. Büyük işlem gücü, mektedir.
fizik yasalarına dayanan simülas
yonlar yaratarak, Evren'in nasıl ça Dönüm noktası keşifler
lıştığı konusunda gözlemlerin anlat Son yirmi yılda anlayışımızı etkile
tıklarını anlamayı olanaklı kılar. Ör yen keşiflerden üçü öne çıkar.
neğin bilgisayarlar, bilim insanlarına 1 998'de Evren'in genişlemesinin
Güneş Sisteminin nasıl oluşmuş ve hızlandığının anlaşılması, temel teo-
•• •• •
KISACA
KURUM
NASA Voyager misyonu
-
(1977-)
ÖNCE
1962 Mariner 2 ilk gezegen
yolculuğunda Venüs'ün
yanından geçer.
1965 Mariner 4, Mars'ı ziyaret
eden ilk araç olur.
1970 Venera 7, Venüs'e ilk
yumuşak inişi gerçekleştirir.
1973 Pioneer 10, Jüpiter'e
giderken asteroid kuşağını
geçen ilk uzay aracı olur.
1976 Viking 1, Mars'ın
yüzeyinden resim gönderir.
SONRA
1995 Galileo uzay aracı
Jüpiter'in yörüngesine girer.
1997 Sojourner, Mars'a inen ilk
araç olur.
2005 Cassini, Titan'ın
yüzeyine dokunan Huygens
sondasını bırakır.
2015 New Horizons, Plüton'a
ve Charon'a ilk yakın uçuşu
gerçekleştirir.
''
Her 176 yılda bir gelen bir
fırsattı ve biz buna hazırlandık.
Bundan, bugüne kadar en
büyük gezegen araştırması
misyonu çıktı.
''
Charles Kohlhase
264 GÜNEŞ SİSTEMİNİ ARAŞTIRMAK
Jüpiter'in uydusu Europa'nın
Voyager 2 tarafından çekilen fotoğrafı.
Kırık olan ve uydunun içinden gelen
malzemeyle dolu kalın bir buz örtüsüyle
kaplıdır.
••
Sonraki on yılın ikinci yarısı,
ilginç çoklu gezegen
olanaklarıyla doludur. Dış
Güneş Sisteminin bütün
gezegenlerinin yakından
gözlemlenmesini olanaklı
kılacak 1978 "büyük turu"
''
özellikle ilginçtir.
Gary Flandro
266 GÜNEŞ SİSTEMİNİ ARAŞTIRMAK
Voyager 2, Neptün'ün buz uydusu
Triton'un bu görüntüsünü gönderdi.
Uzay aracı yanından geçerken yalnızca
güney buz örtüsü görünüyordu. Çok
yansıtıcı olan örtü, donmuş nitrojen ve
metandan oluşuyor.
''
yakın noktaya varacaktır. Çok
büyük olasılıkla, akıllı bir yaşam ta
rafından bulunmayacaklar ama
altın plaklar, iki gezegenler-arası
uzay aracı yolculuğa çıkarılırken ta
şınan umudun simgeleridir. • Uzay aracı, yıldızlararası
uzayda uzay yolculuğu yapan
ileri uygarlıklar varsa
karşılaşılacak ve plak çalacak
Ama bu "şişenin" kozmik
"okyanusa" fırlatılması, bu
gezegendeki yaşam hakkında
çok umutlu bir şey
söylemektedir.
''
Voyager uzay aracının taşıdığı altın Carl Sagan
plaklarda bir müzik seçkisi, 55 farklı
dilde selamlama ve insan, hayvan ve
bitki görüntüleri vardı.
/
mik rüzgarı ölçecekler. madde) karışınca .
2025'te iki uzay aracının güç türbülanslı hale geldiği
kaynağı tükenecek ve ebediyen
yere yaklaşmış, Güneş � Güneş
zarfı (heliosheath) rüzgan
sessizliğe gömülecekler ama görev bölgesine giriyordu.
leri tamamlanmamış olabilir. Cari
Dünya'
2016'da,
Sagan başkanlığında bir komite, yıldızlararası
altın kaplama bir plağın (analog ortamın güneş
rüzgarlarını
• • • • •
...
. 11111111•
111
yivlerinin okunması, dijital bir for
durdurduğu •
matın okunmasından daha kolay
gündurgun
dır) içeriğini seçti. İçinde dünya
(heliopause) bölgeye
dan selamlar, D ü nya 'nı n sesleri ve yaklaşıyorlardı.
görüntüleri, hatta insan beyni dal
gaları vardı. Plak, insanoğlundan .
uzaylı bir uygarlığa gönderilen bir � Voyager 2 �.._.ç.��
'f.
kartvizittir. Voyager'lar herhangi $,O
bir yıldız sistemine gitmiyor; Voya
ger 1 , 40. 000 yıl yol alıp bir yıldızın
1 ,6 ışık yılı uzağından geçince, en
268
KISACA
ASTRONOM
EVREN'İN ÇOK
• • •• •• •• ••
Vera Rubin (1928-)
ÖNCE
1925 Bertil Lindblad,
Samanyolu'nun olası şeklini
BUYUK BOLUMU
hesaplar.
1932 Jan Oort, Samanyolu
galaksisinin dönüş hızının
varsayılan kütleye denk
KAYIPTIR
olmadığını fark eder.
1933 Fritz Zwicky, Evren'in
çoğunluğunun görünmez, kara
SONRA
1999 Kara enerjinin Evren' in
genişlemesini hızlandırdığı
keşfedilir.
2016 LIGO deneyi, kara
maddenin Evren' deki
dağılımının haritasını
çıkarmak için yeni bir yöntem
sunan kütleçekim dalgalarını
saptar.
''
Galaksilerin dönüşünü incelemeyi,
özellikle galaksilerin dış bölgelerinin
aykırı davranışına bakmayı tercih
etti.
''
öğreniyoruz .
suydu: Dış bölgeleri çok hızlı dönü
Vera Rubin
yordu. Bu tuhaflık yeni değildi ama
daha önce büyük ölçüde önemsen
memişti.
Bertil Lindblad ve diğerlerinin
Samanyolu'nun -dolayısıyla diğer
birçok galaksinin- merkezi bir nokta
Rubin sayesinde halk, Evren'in çok etrafında dönen yıldız diskleri oldu Bu kütle görünmez
büyük bölümünün kayıp göründü ğunu gösterdiği 1 920'lerden beri, kara maddeden gelir
ğünü öğrendi. galaksilerin, diğer birçok sistem -Evren' de olağan maddeden
1 960'lar ve 1 970'ler boyunca ast gibi, yörüngeli sistemler olduğu var altı kat fazla karanlık
ronomi bilimine büyük ölçekli proje sayılmaktaydı. Güneş Sisteminde , madde vardır.
ler egemendi; araştırmacılar, kara yakın nesneler yörüngede uzak nes
delik, pulsar ya da kuasar gibi egzo nelerden daha hızlı döner; bu yüz
tik nesneleri aramak için, çoğu kez den Merkür, Neptün'den çok daha
dünyanın uzak bölgelerinde büyük hızlı hareket ediyor. Bunun nedeni,
aletler kullanıyorlardı. Rubin ise, ak Newton'dan sonra, kütleçekimin
sine, Washington' daki evinde kalıp uzaklığın karesi oranında azalması
dört çocuğunu büyütmesine olanak dır. Gezegenlerin hızları Güneş'ten
verecek bir araştırma alanı arıyordu . uzaklıklarına göre grafiği çizildiğin-
••
d e , veriler aşağıya doğru düzgün bir ise şuydu: "Kara madde, " görünen
"dönme eğrisi" oluşturur. Dolayısıy malzemeden 400 kat daha boldu -
la, galaksi merkezine farklı uzaklık büyük bir abartı. Yani bulguları,
larda bulunan yıldızların yörünge ölçüm hataları olarak önemsenmedi.
hızlarının grafiği benzer bir eğri 1 939'da Amerikalı Horace Babcock
üretmeliydi da, Andromeda' nın dönüşünde ay Hiçbir gözlem sorunu, daha
fazla veriyle çözülmez .
''
1 932'de Hollarıdalı astronom Jan kırılıklar gördü ve galaksi çekirde
Oort, galaksinin, burgaçlı bir yıldız ğinde, kayıp maddeden çıkan ışığın Vera Rubin
sarmalından oluşan tek bir yörünge soğurulduğu bir mekanizma bulun-
sistemi olduğuna, güneşin yörünge duğunu öne sürdü.
dönüşünü 225 milyon yılda tamamla
dığına ilişkirı gözlemsel kanıtlar Galaksi dönüş eğrisi
sunan ilk kişi oldu. Ne var ki, Oort he 20 yıldan fazla bir süre sonra Rubin,
saplarım yaparken şunu fark etti: Ga galaksi dönüşü sorununa geri
laksinin devirıimi, galaksinirı kütlesi döndü . Babcock gibi o da, Samanyo
nin, görünür yıldızların toplam külte lu'nun en yakın komşusu Androme için bir dönüş eğrisi çizmeye yete
sinin iki katı olduğunu göstermek da galaksisinin dönüşüne odaklan cek kadar veri elde etti. Galaksi eğri
teydi. Gizli bir kütle kaynağı olması mayı tercih etti. Washington Carne sinin hız verileri, Güneş Sisteminin
gerektiği sonucuna vardı. Bir yıl gie Enstitüsünde meslektaşı Kent eğrisi gibi aşağı doğru inmek yeri
sonra, İsviçre kökenli Amerikalı Fritz Ford'la birlikte çalışıp, galaksinin ne, uzaklıkla görece aynı hizada
Zwicky, Coma kümesindeki galaksi dış bölgesindeki nesnelerin hızlarını kaldı. Yani, Andromeda' nın dış böl
lerirı göreli devinimirıi inceliyordu. O ölçtü. Nesnelerin kızıla kaymasını ve geleri merkeze yakın alanlarla aynı
da, galaksi devinirninirı, görülebilen maviye kaymasını saptamalarına, hızda hareket ediyordu. Galaksinin
kütlenirı oradaki tek malzeme olma Dünya'dan uzaklaşma ve yaklaşma kütlesi, teleskop kullarıılarak göz
dığını gösterdiğirıi fark etti. Kayıp göreli hızlarını hesaplamalarına ola lemlenebilenle sınırlı olsaydı, And
malzemeye dunkle Materie yani nak veren hassas bir spektrograf romeda'nın dış bölgeleri kaçış hızın
"kara madde" adım verdi. kullanarak bunu yaptılar. dan daha hızlı hareket eder ve kopup
Oort'un ilk ölçümleri doğru değil Birkaç yıllık yavaş ama dikkatli uzaya savrulurdu . Ne var ki, galaksi
�I } ��:
di; Zwicky'nin ilk değerlendirmesi çalışmadan sonra Rubin, galaksi nin toplam kütlesi tarafından yerin
de tutuluyorlardı. Rubin, dış bölgele
ri yörüngede tutmak için gerekli
1 50 toplam galaksi kütlesinin, görünen
Gözlem
�
lemdeki
I I hata aralığı
kütleden yaklaşık yedi kat daha fazla
olduğunu hesapladı. Bugün madde
:iE nin kara maddeye oranının 1 :6 civa
:.::
ı.ı.ı 1 00 r ın da olduğu düşünülüyor.
CI Gözlemlenen dönüş eğrisi
ı.ı.ı
>
z
Kara madde nedir?
Gözlemlenen dönüş
c:ı:
en
...
/'" eğrisi
Rubin' in galaksi dönüş eğrisi, kara
N 50 ... ...
... ... ... maddenin var olduğunun görsel ka
:z:
1 - - - . nıtıydı. Daha fazla karııt birikirken,
ne olabileceğine ilişkin sır yerinde
durdu. Kara madde doğrudan göz
lemlenemez; yalnızca etkileri sapta
nabilir ve saptanabilen etkiler de,
o 10 20 30 40 50 60 kütleçekimden kaynaklanır. Elektro
M E R KE Z D E N UZAKLIK (x 1 00 IŞIK Y I L I ) manyetik kuvvetle etkileşmez ; yani
ısı, ışık ya da başka bir ışınım soğur
Kara madde olmasa galaksilerin dış bölgelerindeki nesnelerin hızı, gözlemlenen maz ve yaymaz . Kara madde tama
değerlerden daha yavaş olurdu. Burada, gözlemlenen dönüş eğrisi, yalnızca men görünmez olabilir.
görünür maddeden beklenen eğriyle karşılaştırılıyor.
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 271
Kara madde, Evren' in, kabarcık
benzeri bir çoklu-evrende, ayrı uzaysal
boyutlarda birbirinin yanında var olan
birçok Evren' den biri olduğunun kanıtı
olabilir.
Olası kaynaklar
Kara madde sorununun en basit çö
zümü, en yalın çözümdür. Gözlemle
nemeyecek kadar kara maddeden
oluşan ultra-yoğun cisimler içerir.
Astronomlar bunlara MACHO (Mas
sive Compact Halo Object -Kütleli
Kompakt Hale Nesne) dedi. MA
CHO' lar, kara delik, nötron yıldızı,
beyaz ve kahverengi cüce gibi nes
neleri kapsar. Galaksi halesini, bir
galaksinin parlayan ana diskinin et parçacık grubunu oluşturur ve sü yüzde 68' inin ne madde ne de kara
rafına saran karanlık ve dağınık bir per-simetri, bu grupların, su maddeden oluştuğu daha ziyade,
bölgeyi işgal ederler -görülmelerinin per-parçacıkların" ya da s-parçacık kara enerji olduğu keşfedildi. Kara
zor olmasının nedeni budur. MA ların eylemleri sayesinde etkileştik madde yüzde 27' dir; görünür madde
CHO 'lar oradadır ama şimdiki he lerini öne sürer. Kara madde ise yalnızca yüzde 5'tir. •
saplara göre, kara maddenin yalnız WIMP'ler, Evren 'in erken dönemin
ca küçük bir bölümünü oluştururlar. de eşlerinden kaçan s-parçacıklar ya
Alternatif bir düşünce de, WIMP'tir da hep orada olan nesneler olabilir.
(Weakly Interacting Massive Partic Son olarak kara madde, bu Ev
le -Zayıf Etkileşen Kütleli Parçacık) . ren'den farklı bir uzaysal boyutta var
Bu kavram, büyük ölçüde, parçacık olan başka bir ya da belki birçok Ev
fiziğinde süper-simetri denilen bir ren'in gözlemlenebilir etkisi olabilir.
düşünceye dayanır. Yeni bir enerji Maddeleri çok yakın, birkaç santi
ve olağan madde açıklaması önerir. metre ötede olabilir ama her bir Ev
Enerji ve madde, iki ayrı atomaltı ren' den yayılan ışınım kendi uzay
zamanına hapsolduğu için, bir
''
Evren başka bir Evren' i asla göre
mez. Bununla birlikte, gizli Ev
ren'lerdeki maddenin kütleçekim
etkileri , uzayzaman eğrilmesiyle bu
E vren' e sızar.
Şimdilik bunlara DUNNOS (Bir
Kara maddeyi açıklamak, astro
nomide en büyük ödüllerden biri Yerlerde Yansıtıcı Olmayan
olarak duruyor. Bununla birlikte, Saptanamayan Bilinmeyen
1 999'da , belki daha da şaşırtıcı bir Karanlık Nesneler) da
fenomen ortaya çıktı. Evren 'in diyebiliriz.
''
Bill Bryson
Uzun zaman önce, iki kütleli galaksi
kümesinin çarpışmasıyla oluşan büyük
bir kara madde halkası, bu Hubble Uzay
Teleskobu görüntüsünün etrafında açık
mavi renkte görülüyor.
272
*
NEGATİF BASINÇLAR
İTİCİ K Ü TLEÇEKİM
Ü RETİR
KOZMİK ŞİŞME
KISACA
1 970'lerde kozmologlar, Büyük
Patlama teorisinin ortaya attı
bulunamadı; bu da Evren'in bekle
nenden daha hızlı soğuduğunu gös
ğı çeşitli bilmecelerle boğu terir.
ASTRONOM
Alan Guth (1947-) şuyorlardı. Bunları çözmeye çalışan İkinci sorun uzayın şaşırtıcı ölçü
Alan Guth, erken Evren 'de, kuan de "düz" olmasından, yani "normal"
ÖNCE tum teorisinin öngördüğü etkilerin Öklit geometrisine uygun genişle
1927 Georges Lema'itre, neden olduğu hızlı bir şişme evresi mesinden kaynaklanmaktaydı (bkz.
Evren'in tek bir ilkel atomdan öne sürdü. karşı sayfadaki şekil). Ancak erken
doğduğunu öne sürer. Buna Evren' in yoğunluğu belli bir hassas
daha sonra Büyük Patlama Bilmeceler rakama denkse, düz bir Evren do
teorisi adı verilir. Büyük Patlama teorisinin sorunla ğardı. Şu ya da bu yönde hafif bir
1947 George Gamow ve Ralph rından biri, Evren' in kuvvetlerinin değişiklik, eğri Evren'lerle sonuçla
Alpher, erken Evren' de Büyük Patlamadan sonra bir anda nırdı.
hidrojen ve helyum nasıl ortaya çıktığım açıklayan Son konu, ufuk sorunuydu . Göz
elementlerinin nasıl Büyük Birleşik Teoriden (BET) kay lemlenebilir Evren'in kenarından
oluştuğunu açıklar. naklanmaktaydı. BET, o sırada yük gelen ışık, Evren'in yaşı boyunca yol
sek sıcaklığın, manyetik monopol alıp Dünya'ya ulaşmıştır. Işığın hızı
1964 Kozmik mikrodalga
(tek manyetik kutuplu parçacıklar) sabit olduğu için, bilim insanları,
ardalanı ışımasının, Büyük
gibi tuhaf özellikler yaratacağını ön Evren 'in karşı kenarına ışık saçacak
Patlamanın bir kalıntısı olduğu
keşfedilir. görmekteydi. Ne var ki, hiçbir şey zamanı bulamadığım biliyorlar. Bu
SONRA
1999 Kara enerjinin, Evren'in
genişlemesini hızlandırmakta Büyük Patlamadan sonra
Büyük Patlama teorisi,
olduğu anlaşılır. Evren'in ilk evresi,
şimdiki Evren' de
şişme denilen hızlı bir
2014 BICEP2, şişmenin görülmeyen özellikleri
genişleme dönemi olmuş
kanıtını bulma iddialarını geri öngörüyor.
olabilir.
çeker.
2016 LIGO kütleçekim
dalgalarını saptar,
uzayzamanın yapısını
Şişme, Evren'in birçok özelliğini açıklar
gözlemlemenin yeni bir
ama doğru olduğunun bir kanıtı yoktur.
yolunu sunar.
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 273
Aynca bakınız: Evren'in doğuşu 168-71 • İlkel atom 196-97 •
Büyük Patlama arayışı 222-27 • Kütleçekim dalgaları 328-31
''
mekti. Büyük Patlamadan sonra ilk sorunuyla karşılaştı ve 1981'de
1 0-35 saniyede uzayın büyüklüğü ünlü teorisini yayımladı. Şimdi
1 00 kez ikiye katlanıp, atomaltı bir MIT'de profesördür, kozmik
parçacığın büyüklüğünün milyarda şişme kanıtlarının aranmasına
birinden bir mermerin büyüklüğüne yardım ediyor.
geçti. Yani en başında kenarlar karı
Kozmolojideki son gelişmeler,
şıp tek biçimli olacak kadar yakındı; Evren' in hiçbir çaba Önemli eserleri
ufuk sorunu böyl e çözüldü . Şişme gerektirmeden oluşmuş
olabileceğini söylüyor. 1997 The Inflationary
''
sırasında uzay, ışık hızından daha
hızlı genişledi. (Işık hızı, yalnızca Universe: The Ouest tor a
Alan Gutb
uzayda bir hız sınırıdır.) Şişme, Ev New Theory of Cosmic Origins
ren ' i hızla soğuttu, böylece BBT so 2002 Inflation and the New Era
runu çözüldü ve bugün görünen tek of High-Precision Cosmology
biçimliliğe kilitlendi. Son olarak Ev
ren'in yoğunluğu düz bir Evren için
274
GALAKSİLER KABARCIGA
BENZER YAPILAR
ÜZERİNDE GİBİ
•• •• ••
GORUNUYORLAR
KIZILA KAYMA ARAŞTIRMALARI
KISACA
1 920'lerden itibaren uzak ga
laksilerin kızıla kaymasının
Evren 'in doğasına ilişkin değerli
ipuçları verdi.
incelenmesi, uzayın ölçeğini Kızıla kayma araştırması geniş
ASTRONOMLAR
Margaret Geller (1947-) ve Evren'in her yönde nasıl genişle- açılı bir teleskop kullanıp , genellikle
John Huchra (1948-2010) mekte olduğunu ortaya çıkardı. Bir milyonlarca ışık yılı uzaktaki galak
ışık kaynağı gözlemciden uzaklaşın sileri hedef seçer. Astronomlar her
ÖNCE ca kızıla kayma gerçekleşir (s. 1 59). galaksiden gelen ışığı, ölçüt dalga
1842 Christian Doppler, göreli 1 980'lerde, Harvard-Smithsonian boylarıyla karşılaştırıp, kızıla kayma
devinim nedeniyle dalga
Astrofizik Merkezinde (CfA) çalışan yı ve dolayısıyla ışığın katettiği me
boylarının nasıl
Amerikalı astronomlar Margaret safeyi belirler; böylece birçok galak
değişebildiğini açıklar.
Geller ve John Huchra'nın yaptığı sinin konumunu haritalandırma ola
1912 Vesto Slipher, kızıla kayma araştırmaları, Evren' in nağı bulur. Huchra ilk kızıla kayma
galaksilerin Doppler etkisiyle daha net bir resmini verip, galaksile araştırmasına 1 977' de başladı ve
kızıla kaydığını keşfeder. rin uzayın büyük boşlukları etrafın araştırma 1 982'de tamamlandığın
1929 Edwin Hubble kızıla da kümelendiklerini gösterdi. Geller da, 2200 galaksinin haritasını çıkar
kaymayı kullanarak, uzak ve Huchra'nın çalışmaları, çok erken mıştı.
galaksilerin yakın olanlardan
daha hızlı uzaklaştıklarını
gösterir.
Margaret Geller Margaret Geller 1975'te Princeton
tarafından bir doktorayla
1980 Alan Guth, kozmik şişme ödüllendirildi ve çeşitli görevler
denilen hızlı bir genişlemenin üstlendikten sonra, 1983 'te
Evren'i şekillendirdiğini öne Harvard-Smithsonian Astrofizik
sürer. Merkezine girdi. Orada John
Huchra ile birlikte çalışıp, kızıla
SONRA
kayma araştırmasının sonuçlarını
1998 Sloan Dijital Gökyüzü analiz etti. Ardından Geller ikinci
Araştırması, çoğu yüzlerce
kızıla kayma araştırmasını (CfA2)
ışık yılı uzunluğunda ipliksi
yönetti. Halka açık konuşmalar
yapılar, galaksi yapraklar ve
yaptı ve Evren'le ilgili birçok film
duvarlar bulgular.
çekti; izleyenleri, gözlemlenen
1999 Bir süpernovaya ilişkin Evren'in büyük ölçekli nesneleri
kızıla kayma araştırması, etrafında grafik bir yolculuğa
Evren'in genişlemesinin çıkaran Where the Ga laxies Are
hızlandığını ortaya çıkarır. filmi bunlardan biridir.
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 275
Ayrıca bakınız: Sarmal galaksiler 156-61 • Samanyolu'nun ötesi 172-77 • Kozmik şişme 272-73 •
Gökyüzünün dijital bir görünümü 296
Galaksi duvarlan
1 985'te Geller CfA2 Kızıla Kayma
Araştırmasına başladı; 1 5.000 galak
sinin haritasının çıkarılması 10 yıl
sürdü. Araştırması, süper-kümelerin
bir kabarcığın örtü tabakası gibi
geniş boşlukların etrafını saran du-
YILDIZLAR İÇTEN
ASTRONOM
Frank Shu (1943-)
ÖNCE
1947 Bart Bok karanlık
BAŞLAYIP DIŞA
bulutsuları gözlemler ve yıldız
oluşum alanları olduklarını öne
sürer.
SONRA
DEV MOLEKÜL BULUTLARININ İÇİ 2003 K ızılaltı gözlemevi olan
Spitzer Uzay Teleskobu
fırlatılır. Yıldız fidanlıklarının
en iyi manzarasını üretiyor.
Yıldızlararası uzayda
Yıldızlar, süper-sıcak Ortaya yakın malzeme
hidrojen gazı
yoğun hidrojen önce büzüldü, sonra dış
bulutlardan oluşmuş
toplarıdır. bölgeleri kendine çekti.
olmalı.
278 DEV MOLEKÜL BULUTLARININ İÇİ
Frank Shu'nun içten dışa modeli, dev şeyin etkisi, bir DMB içinde türbü oluşturur. Bu, ön-yıldızdır. Ön-yıldız
molekül bulutundan bir yıldızın lans yaratır. Ne var ki, oldukça karı lar hızlı bir süreçle oluşmaz, oluşma
oluşmasının dört evresini açıklar.
şık manyetik alanlar bulutun için ları milyonlarca yıl ve büyüyüp tam
. ·· . den geçer ve türbülansın bulutu par bir yıldıza dönüşmeleri milyonlarca
:..:;-;#1;
: : ·.: : .
. . .... · ·ı ·.·. . .. . çalamasını önler. Manyetizma, bulu yıl daha alır. Ön-yıldız, sistemin dö
• ·:
.
••
tun kendi kütleçekim altında çök nüşüyle oluşan bir malzeme diskiyle
.
t
. . .·;.
•
•
. :.·:: . . ... .
içeriye dalgalar halinde malzeme
. : .· . ... :.? : . · · :··.:�
. ·.
.. . .:: . . .
.· . · .
Milyonlarca yıl içinde gazlardaki zın kütlesi ve daha yayık diski büyür
· :·
.
manyetik basınç ve türbülans dağı ve kütleçekim de artar. Artan kütle
lıp, yavaş dönen "bulut çekirdekle çekim durmadan daha uzaktan mal
1 Manyetik kuvvetler ve türbülans
sakinleşince, DMB içinde çekirdekler oluşur. ri"nin oluştuğu sakin bölgeler yara zeme içeri çeker; "içten dışa çöküş"
tır. Daha yakından incelendiğinde olarak sürecin tarifi böyledir.
DMB tek biçimli değildir ama Bok
kürecikleri olarak bilinen daha Yıldız kütle toplar
yoğun malzeme topaklarından ya da Ön-yıldız yoğunlaştıkça ısınır ama
parçalarından oluşur. Her küreciğin , ha.Ia çekirdeğindeki hidrojeni erite
çok sayıda bulut çekirdeği içerdiği rek enerji üretemeyecek kadar
. .
sanılıyor. küçük ve soğuktur. Yüzeyine konan
Shu'nun modeli, çekirdeğin tek yeni malzemenin kuvveti de, ön-yıl
bir izotermal (sıcaklığı eşit) küre ya dızın yaydığı ısıyı artırır. Bu evrede,
da ona çok yakın bir şey haline gel görünmesini zorlaştıran soluk kızı
diğini varsayar. Yani, gaz topunu bir laltı ve mikrodalga ışınım dışarıya
araya çeken kütleçekim, hareket verir. Ne var ki, sonunda ön-yıldız
eden gazın ve manyetik kuvvetlerin füzyonun başlaması için yeterli küt
2 Bir ön-yıldız, etraftaki bulutsu diskle
dışa doğru basıncıyla dengelenir. leyi toplar ama başlangıçta yalnızca
birlikte bir bulut çekirdeğinin merkezini Böyle bir durum uzun süre devam hidrojenirı ağır bir izotopu olan dö
oluşturur, içten dışa çöker. edemez ve çekirdekte büzücü kütle teryum yanmaya başlar. "Yetişkin"
çekim kuvveti, dışa doğru basınca yıldızdan farklı olarak bir ön-yıldız ,
karşı gelir. bir konveksiyon süreciyle ısı salar.
Bulut çekirdeğinin iç bölgesi bü Bir tenceredeki sıcak suyun kayna
zülüp, merkezde yoğun bir gaz topu yınca dönmesiyle aynı şekilde, çe-
kirdekten ısı yüzeye çıkar. Yıldızın Son ateşleme Bebek bir yıldız, neredeyse simetrik
dönüşü ve konveksiyon her kutup Yıldız oluşumunun son evresi, hızlı iki yoğun gaz jetinin ortasında
tan dışarı iten, toz ve gaz zarfında dönen ASÖ yıldızının büzülmesidir. oturuyor. CARMA-7 olarak bilinen
yıldız, Dünya' dan yaklaşık 1 .400 ışık
dar bir delik açan güçlü bir manye Kırmızı, turuncu ve sarı cüceler (M,
yılı uzaktadır.
tik alan yaratır. Büyüyen ön-yıldızın K, G ve F tipi yıldızlar) 2 Güneş küt
ısısı ve bir plazma rüzgarı, bu kutup lesinden küçük ASÖ yıldızlarından
sal j etlerle yıldızdan uzağa yönlendi oluşur. Yetişkin biçimlerinden daha
rilir. Shu modelinin açıkladığı bu fazla geniş ve daha az yoğundurlar kütlesi arasında yıldızlar) füzyona
özellikler, gözlemlerle doğrulandı. ve sık sık yüksek enerjili X-ışını pat ulaşmak için farklı bir yol izler ve
lamalarıyla noktalı geniş yüzey alan ender mavi cüceleri (A ve B tipi yıl
Bir yıldız olmak, neredeyse larından dışarıya ışık verdikleri içirı dızlar) oluşturur.
Güneş kütleli bir yıldız, yaklaşık 1 0 çok daha parlak görünürler. Bu ener ASÖ yıldızlar, yıldız oluşumunun
milyon yılı bir ön-yıldız olarak geçi ji nükleer füzyonun değil, kütleçe net görülen en ilk evresidir. Spitzer
rir. Kütlesi arttıkça kutupsal j etlerin kimsel büzülmenin ürünüdür. ASÖ ve Hubble gibi kızılaltı uzay teles
açısı genişler, daha fazla gaz bulutu yıldızının hidrojen yakmaya başla kopları, soluk ön-yıldız görüntüleri
iter. Sonunda ön-yıldızın yıldız rüz masına yetecek kadar büzülmesi sundu ama büyük ölçüde, karanlık
garı, yıldızın bütün yüzeyinde çıkar yaklaşık 1 00 milyon yıl alır ve o za toz bulutlarıyla örtülüdür. NASA'nın
ve gaz bulutunu tamamen dağıtır. mana kadar ilk kütlesinin yarısı ila yeni kızılaltı James Webb Uzay Te
Bu noktada genç yıldız nesnesi ilk dörtte üçünü kaybetmiş olur. Daha leskobu o tozun içini görecek kadar
kez ortaya çıkar. Dev yıldızlar (8 büyük ASÖ yıldızları (2 ile 8 Güneş hassas tasarlandı; bu yüzden, çok
Güneş kütlesinden büyük) bu nok geçmeden bir yıldızın doğum anı
tada hidrojen yakmaya başlamış ve belki gözlemlenebilir •
kısa, parlak bir ömür geçirmeye
mahkum tam yıldız haline gelmiş
tir. Ne var ki, daha küçük yıldızlar
-8 Güneş kütlesinden küçük- tam
bir füzyon süreci başlatmamıştır ve
ana-sekans-öncesi yıldız (ASÖ) ola
rak bilinirler.
Bir ASÖ yıldızın, hala etrafında
dönen bir malzeme diski vardır.
Bunun bir kısmı, yıldız rüzgarıyla
daha geniş DMB ' nun içine dağıtıla
caktır. Geriye kalanın, özellikle
Boğa takımyıldızında genç yıldız HL
küçük yıldızların etrafında, dev gaz
Tauri'nin etrafını saran bir ön-gezegen
gezegenler ve belki daha sonra ka diski. Karanlık bölgelerin, yeni oluşmakta
yalık gezegenler oluşturmaları ola olan gezegenlerin olası konumlarını
sıdır. temsil ettiği sanılmaktadır.
CMB'Yİ GÖZLEMLEMEK
n " l'i 111 ' 1"
Jm ıı
l1• " ' � TI 11 111
. 1 1
ÖNCE
1964 Kozmik mikrodalga
ardalan -Büyük Patlamanın bir
yansıması- keşfedilir.
K
hiçlik boşlukları etrafında Background Explorer (COBE Kozmik
ya da CMB , 1 964'te keşfe
kümelediklerini gösterir. Mikrodalga Ardalan Kaşifi) uzayda dört
dildi. Büyük Patlamanın ar
yıl geçirip CMB'le ilgili bilgi topladı
SONRA dında kalan parıltıdır ve bilim insan Her altı ayda bir gök küreyi tamamen
2001 Wilkinson Mikrodalga larının 1 3 , 8 milyar yıl önce Evren ' in taradı.
A nistropy Probe, CMB var olmasını sağlayan olayı gözlem
leyebilecekleri kadar yakındır. Ev
haritasını arıtmak için fırlatılır.
ren' de gözlemlenen yapıları CMB 'de CMB Büyük Patlamadan yakla
2015 Planck gözlemevi C M B'yi fark edilen özelliklerle ilişkilendir şık 380.000 yıl sonra, ilk atomlar
inceleyip, Evren'in yaşını 13, mek, kozmologlar için kilit bir görev oluştuğu sırada (s 1 96-97) salınan
813 milyar yıl +/- 38 milyon yıl olarak durmaktadır. bir ışınım ışıltısıdır. Genişleyen
olarak düzeltir. Evren, kararlı hidrojen ve helyum
Kınşık zaman iyonlarının (pozitif yüklü çekirdek
••
İlk büyük atılım, NASA'nın 1 989'da ler) oluşmasına yetecek kadar soğu
fırlatılan uydusundan, COBE olarak muştu ve biraz daha soğuduktan
bilinen Kozmik Mikrodalga Ardalan sonra iyonlar elektronları toplayıp
Kaşifinden geldi. COBE ' de George nötr atomlar yapmaya başladı. Uzay
Smoot, John Mather ve Mike Hau dan serbest elektronların alınması
ser'in tasarladığı ve yönettiği de fotonların (ışınım parçacıkları) salın
Uzayzamanı her zaman uzayın dektörler, görünür Evren' de, Smo masına yol açtı.
gerçek tözü olarak; galaksileri ot'un "zamanda kırışıklıklar" olarak Bu fotonlar şimdi CMB olarak gö
ve yıldızları da okyanusun tarif ettiği en eski yapıları bulabildi. rülebiliyor. CMB istisnasız bütün
Başka türlü tek-biçimli olan uzayda gökyüzünden gelir. Kızıla kaymıştır
üzerindeki köpük gibi
bu kırışıklıklar eskiden, yıldızları ve (dalga boyları uzamıştır) ve ilk ışını
düşünürüm.
''
galaksileri oluşturacak malzemeyi mın dalga boyları nanometreyle (bir
George Smoot içeren yoğun bölgelerdi. Bugün Ev metrenin milyarda biri) ölçüldüğü
ren' de görülen büyük duvarlara ve halde, şimdi birkaç milimetrelik
büyük ölçekli galaksi süper-kümele dalga boyları vardır. Önemli CMB
rine karşılık gelirler ve Amerikalı gözlemlerinden biri 1 970'lerde yapıl
Alan Guth 'un önerdiği şişen erken dı ve Büyük Patlamanın bir yansı
Evren modeline ağırlık katar. ması olduğu konusunda hiçbir
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 283
Aynca bakınız: Evren' i n doğuşu 168-71 • Büyük Patlama arayışı 222-27 • Kozmik şişme 272-73 •
Kızıla kayma araştırmaları 274-75 • Tegmark (Rehber) 339
Kara cisimler
Kara cisimler gerçekte yoktur -yapı
lamazlar ve Evren' de gözlemlenen
hiçbir nesne, kara cisimlerin teoride CMB 'nin dalga boyu, CMB pürüzsüz ve
yaptıklarını yapmaz. Bununla birlik CMB salındığında tek-biçimli değildir,
te, CMB, şimdiye kadar bulunan en Evren'in ne kadar sıcak küçük sıcaklık
yakın dengidir. olduğunu gösterir. dalgalanmaları içerir.
Bir kara cisim, kendisine çarpan
her ışınımı soğurur. Hiçbir şey yan
sımaz. Ne var ki, soğurulan ışınım
nesnenin termal enerjisini artırır ve
bu, ışınım olarak salınır. 1 900'de ku
antum fiziğinin kurucusu Alman
Max Planck, bir kara cismin saldığı
ışınım tayfının tamamen sıcaklığa
bağlı olduğunu gösterdi.
Sıcaklıkla birlikte değişen ışını
mın gündelik bir örneğinde, demir
bir çubuk ilk ısıtıldığında kırmızı ama yıldızlar ve diğer astronomik Bugün CMB 'ın sıcaklığı 2,7 K' dır.
parlar. Daha fazla ısıtılınca turuncu nesneler bir kara cisme çok daha Bu sıcaklıkta termal tayf görünür
olur ve sonunda "mavi sıcak" parlar. denktir; bu nedenle emisyonlarının ışık içermez; uzayın insana siyah
Demirciler, demirin rengine bakarak rengi ya da dalga boyları teorik bir görünmesinin nedeni budur. Bu
kabaca sıcaklığına karar vermeyi kara cismin termal tayfıyla karşılaş nunla birlikte zaman içinde Evren
öğrenirler. Metal, teorik anlamda bir tırılıp, görece kesin bir sıcaklık veri genişledikçe tayf kızıla kaçmıştır
kara maddeye çok yakın değildir lebilir. (gerilip uzamıştır) . CMB ' ın salındığı
''
anın dış değerini hesaplamak, yak evresindeydi. COBE ' nin yapımına
laşık 3000 K 'lık bir ilk sıcaklık verir. 1 981 ' de başlandı. Başlangıçta ku-
Bu sıcaklıkta ışınımın rengi turun tupsal yörüngeye girmesi (yörünge
cudur; bu nedenle CMB , uzayın her sinin her iki kutuptan geçmesi) ta
noktasında parlayan bir turuncu ışık sarlandı. Ne var ki, 1 986 Challenger
ışıltısı olarak başladı. felaketi mekik filosunun uçuşlarını COBE bütün zamanların
durdurdu ve COBE ekibi, başka bir değilse bile yüzyılın en büyük
Pürüzsüz sinyal fırlatma sistemi aramak zorunda keşfini yaptı.
''
İlk CMB gözlemleri, izotropik oldu kaldı. 1 989'da uydu, bir Delta roketi Stephen Hawking
ğunu, yani tayfının her yerde aynı kullanılarak fırlatıldı ve Güneş-eşle
olduğunu göstermekteydi. Kozmolo meli yer-merkezli bir yörüngeye yer
jide yoğunluk, enerji ve sıcaklık te leştirildi -günün aynı zamanında
rimleri, erken Evren tartışıldığında Dünya' da her yerin üzerinde geç
bir bakıma eşanlamlıdır. Bu nedenle , mesini sağlayacak bir yörüngeye.
CMB ' nın izotropik doğası, o ilk gün Bu, bir kutupsal yörünge kadar iyi
lerde uzayın tek-biçimli bir enerji çalıştı; çünkü COBE 'nin yüzünü ser'in yönettiği Dağınık Kızılaltı Ar
yayılımı ya da yoğunluğu olduğunu Dünya'dan çevirip gök kürenin ta dalan Deneyi, ancak ısı ışınımlarıyla
göstermekteydi. Ne var ki, bu, geliş mamını dilim dilim taramasına ola (kızılaltı) görülebilecek kadar eski ve
tirilen Büyük Patlama teorilerine uy nak vermekteydi. uzak olan galaksiler buldu.
muyordu; bu teorilere göre madde Uzay aracı, koni şeklinde bir kal COBE 'nin aletleri, bugüne kadar
nin ve enerjinin genç Evren'de ya kanla Güneş' in ısısından ve ışığın en doğru CMB haritasını yarattı. Bu,
yılmaması, yer yer yoğunlaşması dan korunan ve 650 litre sıvı hel basit bir araştırma işi değildi. Smoot
gerekiyordu. Bu yoğun alanlar ya da yumla 2 K ' ya kadar soğutulan (uzay ve Mather temel anizotropilerle -
anizotoriler, yıldızların ve galaksile dan daha soğuk) üç alet taşımaktay yani, CMB oluştuğu sırada var olan
rin oluştuğu yerlerdi. Anizotropi dı. George Smoot, CMB'nin kesin yoğunluk farklarıyla- ilgileniyordu.
bulup bulamayacağını görmek ve dalga boylarının haritasını çıkaran Bunları bulmak için, COBE ile Ev
CMB ' nin bakıldığı yere bağlı olarak Diferansiyel Mikrodalga Radyomet ren'in kenarı arasında bulunan en
hafif de olsa değişip değişmediğini reyi (DMR) kullanırken; John Mather gellerin neden olduğu ikincil dalga
anlamak için COB E , uzaya CMB 'ye de, CMB tayfıyla ilgili veri toplayan lanmaları süzmeleri gerekiyordu.
daha yakından bakmaya gönderildi. FIRAS'tan (Uzak-Kızılaltı Mutlak Toz bulutları ve kütleçekim etkileri,
Spektrofotometre) sorumluydu. Bu Dünya'ya yaptığı uzun yolculukta
COBE'nin görevi iki deney, anizotropi arıyordu. CO ışınımı bozmuştu. Üç aletten alınan
CMB ' yi uzaydan inceleme görevi, BE ' deki üçüncü dedektörün biraz veriler kullanılarak, bu ikincil anizot
1 970'lerin ortasından beri planlama farklı bir hedefi vardı. Mike Hau - ropiler saptanıp düzeltildi.
Küçük dalgalanmalar
Uzayda 1 0 ay geçirdikten sonra CO
BE'nin helyumu bitti; iki kızılaltı de
dektörün işlevi sınırlandı ama DMR
1 993 'e kadar çalışmaya devam etti.
1 992'e gelindiğinde COBE ekibinin
analizi, aradıklarını göstermişti.
CMB ve dolayısıyla erken Evren,
tek-biçimli bir enerji damlası değil
di. Aksine küçük ama anlamlı dalga-
-
-� _
- :-:---=�_:--:--
_...,__;-= - _:: - - �-
- - - - --"·'"-� - -
COBE'nin CMB görüntülemesi, tüm WMAP'ın CMB haritası aynı panelde Planck'ın çözünürlüğü, WMAP'ınkinden
gökyüzü haritasının 10 kare-derecelik daha fazla ayrıntı gösterip, COBE'nin 2 , 5 kat fazladır, bir derecenin 1/12'si kadar
bir panelinde hafif varyasyonlar saptayamadığı daha küçük ölçekli küçük özellikleri gösterir. Bu, bugüne
gösterir. özellikleri açığa çıkarır. kadarki en ayrıntılı CMB haritasıdır.
286
GERÇEKTiR
NEPTÜN'ÜN ÖTESİNİ ARAŞTIRMAK
1
kuyrukluyıldızların buzlu
doğasını "kirli kartopu" olarak
tanımlar. 950'de Hollandalı astronom neth Edgeworth, kuyrukluyıldız de
SONRA Jan Oort, potansiyel kuyruk posunun Neptün 'ün ötesinde bir
2003 Kuiper kuşağının dış luyıldızlardan oluşan küresel kuşak olduğunu tahmin etti. Ama
kenarının ötesinde, yörüngesi bir kabuğun yarım ışık yılı uzaktan Hollandalı-Amerikalı astronom Ge
Güneş'ten 76 AU-1000 AU Güneş Sistemini çevrelediğini öne rard Kuiper, 1 951 ' de, böyle bir kuşak
uzak olan Sedna keşfedilir. sürdü. Oort bulutu denilen bu kabuk, bir zamanlar var olmasına rağmen,
2005 Kuiper kuşağının Güneş'in yörüngesinde dönmeleri dış gezegenlerin kütleçekimyle sa
ötesindeki dişte Eris görülür. binlerce yıl alan uzun-periyotlu kuy çılmış olacağını savundu. Bu, bir bil
rukluyıldızların kaynağıydı. Ama her meceydi ve çok uzak olan kuyruklu
2008 İki Kuiper Kuşağı
birkaç yüzyılda bir Güneş 'in yörün yıldız çekirdekleri, en iyi teleskoplar
Nesnesi, Eris, Plüton ve
Ceres'le birlikte cüce gezegen gesinde dönen kısa-periyotlu kuy için bile çok soluktu.
olarak sınıflandırılır. rukluyıldızlar daha yakın olmalıydı. 1 980'lerde, hassas yeni CCD
1 943 'te İrlandalı bilim insanı Ken- (yük-bağlaşık aygıt) dedektörler kul-
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 287
Aynca bakınız: Kuiper kuşağı 1 8 4 • Oort bulutu 206 • Plüton'u incelemek 314-17
' R N E iNDE
••
••
OJE-GEZEGENLER
. l
"ff
'I
ı
290 0TE-GEZEGENLER
- ••
995'te İsviçreli iki astronom,
KISACA Marsilya'ya yakın Observato
ASTRONOMLAR ire de Haute-Provence'de
Michel Mayor (1942 ) araştırma yapan Michel Mayor ve
Didier Oueloz (1966-) Didier Oueloz, Pegasus takımyıldı 2000 yıldan fazla bir süre
zında 60 ışık yılı uzakta Güneş ' e
ÖNCE boyunca insanlar, yaşanabilir
benzer 51 Pegasi yıldızının yörünge
1952 ABD' li bilim insanı Otta başka dünyalar bulmayı
sinde dönen bir gezgen buldu . Bu,
''
Struve, öte-gezegenler bulmak düşledi.
gerçek bir öte-gezegenirı -Güneş
için ışınsal hız yöntemini Michel Mayor
Sisteminin ötesinde gezegen- ilk
önerir.
doğrulanmış gözlemiydi. Bir ana se
1992 Bu türden ilk gezegen kans yıldızının yörüngesinde dönü
bulunur; ana sekans yıldızı yordu ve bu nedenle, Güneş Siste
olmayan bir pulsarm mini yaratanla aynı süreçle oluştuğu
yörüngesinde dönüyor.
varsayıldı.
SONRA Mayor ve Oueloz yeni gezegene
2004 Öte-gezegenleri 51 Pegasi b adını verdi ama gayri 51 Pegasi b'nin keşfi, astronom
görüntüleyebilecek James resmi olarak eski Yunan mitolojisi ları Dünya'nın Evren'de ayrıcalıklı
Webb Uzay Teleskobunun nin kanatlı atı Pegasus 'a binen kah bir yer işgal ettiği fikrinden vazgeç
yapımına başlanır. ramandan ötürü Bellerophon olarak meye zorlayan bir süreçte son kilo
2005 Nice modeli, Güneş bilinir. Bu gezegenin keşfedilmesi, metre taşıydı.
Sisteminin evrimi için dev daha fazla öte-gezegen bulmak için
gezegenleri Güneş'e daha büyük bir seferberlik başlattı. Copemicus ilkesi
yakın yerleştiren yeni bir 1 995'ten beri, birçoğu çoklu yıldız 1 950'lerde Anglo-Avusturyalı astro
düşünce önerir. sistemlerinde olmak üzere birkaç nom Hermann Bondi, insanlara ken
2014 European Extremely bin öte-gezegen bulundu. Şimdi ast dileri hakkında düşünmeleri içirı,
Large Teleskobunun yapımına ronomlar, galaksideki her yıldızın et Copernicus ilkesi dediği yeni bir yol
başlanır. rafında ortalama bir gezegen bulun tarif etmişti . Bondi'ye göre insanoğ
duğunu tahmin ediyorlar; ama bu, lu kendisini artık Evren için merkezi
2015 Turuncu bir cücenin
çok tutucu bir rakam olabilir. Bazı önemde eşsiz bir fenomen olarak gö
etrafında Dünya büyüklüğünde
kayaç bir öte-gezegen olan yıldızların hiç gezegeni yoktur ama remezdi. Aksine, insanlar, varoluşla
Kepler 442-b keşfedilir. pek çoğunun, Güneş gibi, birçok ge rının Evren bağlamında önemsiz ol
zegeni vardır. duğunu anlamalılar.
Görülmeyen
Bu ilke, ismini, Dünya'yı Güneş
_;:...--- Yıldız bir konumdan
Sisteminin merkezinden alıp Gü diğerine sendeler
neş'in etrafında dönen birçok geze
genden biri yaparak insanoğlunun
kendine bakışını değiştiren Nicolaus
Copernicus'tan alır. 20. yüzyılın so
nuna gelindiğinde peş peşe keşifler,
Güneş Sistemini Evren'in merkezirı
den çıkarıp, 200 milyar yıldız daha
barındıran bir galaksinin kenarında
sakin bir kanat haline getirmişti. Ga
laksi de özel değildi; yüzlerce milyon
ışık yılı boyunca uzanan ipliksi yapı
lar halinde düzenlenmiş en az 100
milyar galaksiden biriydi. Yine de
Dünya gezegeni ve Güneş Sistemi Jüpiter gibi büyük bir gezegen kendi yıldızının
yörüngesinde döndüğü zaman, yıldıza bir kütleçekim
hala çok özel sayılıyordu -çünkü, ya
kuvveti uygular. Hem yıldız hem gezegen, ortak bir
şamı destekleyebilir gezegenler bir çekim merkezinin etrafında döner. Yıldızın
yana, diğer yıldızların gezegenleri ol yörüngesinde "sendeleme", gezegenin saptanmasına
duğunu gösteren hiçbir kanıt yoktu. olanak verir.
••
de tutan da budur. Bununla birlikte (Yüksek Doğruluklu Işınsal-hız Ge
gezegenin kütleçekiminin de yıldız zegen Arayıcı) denetlemeye başladı.
üzerinde küçük bir etkisi vardı; ge Sendeleme yöntemi çok yavaştı; bu
zegen yıldızın etrafında dönerken, yüzden öte-gezegen saptamanın
yıldızın ileri geri sendelemesine yeni teknikleri geliştirildi.
neden olur. Etki küçüktür: Jüpiter, Bizimkine benzer güneş En başarılı yöntem, bir yıldızın
Güneş 'in hızını 1 1 yıllık bir dönem sistemleri görmeye daha parlaklığında dönemsel değişiklikler
fazla yaklaşıyoruz.
''
de yaklaşık 7,4 km/s değiştirir; Dün arayan geçiş yöntemiydi . Bu deği
ya'nın etkisiyse, yalnızca yılda 0 , 1 6 Didier Queloz şiklikler çok küçüktü ve bir gezegen
km/s. yıldızı geçtiğinde, yıldız ile gözlemci
1 952'de ABD'li astronom Otto arasından geçip çok hafif kararma
Struve, böyle bir yıldız sendelemesi sına neden olunca gerçekleşiyordu.
nin, bir yıldızın tayfında küçük dal Geçiş yöntemiyle öte-gezegen ara
galanmalar olarak saptanabileceğini mak için en iyi yer uzaydaydı; bu
292 ÖTE-GEZEGENLER
yüzden 2009'da, adını gezegen yö Yüksek -----.
kazanım anteni
rüngelerini ilk açıklayan kişiden (s
50-55) alan Kepler gözlemevi, bu işi
yapması için fırlatıldı.
••
verir ama bir öte-gezegenin büyüklü zaman yakıcı güneş yüzeyine, diğer
ğünün ve özelliklerinin incelenmesi yüzü her zaman diğer tarafa bakar.
hfila ilk evresindedir. Bir gezegenden Çok sayıda sıcak Jüpiter bulundu.
yansıyan ışık, yörüngesinde döndü Bunlar, gaz gezegenlerin buharlaş
ğü yıldızdan 1 O milyar kat daha sö madan bir yıldıza nasıl bu kadar
nüktür. Astronomlar 201 8'de James 4-gün [yörünge] periyotlu bir yakın var olabildiklerini anlamaya
Webb Uzay Teleskobunun ve 2024'te gezegen bulmayı çalışan bilim insanlarını şaşırttı.
Avrupa Aşırı Büyük Teleskobunun beklemiyorduk. Kimse bunu Bazı öte-gezegenler Jüpiter' den dü
bu ışığı doğrudan görüntülemesini
''
beklemiyordu. zinelerce kat daha kütlelidir ve "sü
ve öte-gezegenlerin kimyasını analiz Michel Mayor per-Jüpiter olarak bilinirler. Bu sü
etmesini bekliyorlar. O zamana kadar per-Jüpiter gezegenler, anlaşılan,
çok az veriyi -gezegenin yaklaşık kütleleri arttıkça büyümüyorlar. Ör
kütlesi, yarıçapı, yörünge uzaklığı ve neğin, Corot-3b, Jüpiter'in 22 katı
yıldızın sıcaklığı- kullanarak tahmin kadar ağır ama gazlı içeriğini bir
de bulunmak zorundadırlar. Bu veri arada tutan kütleçekimi nedeniyle
ler, gezegenin olasılıkla neden mey aşağı yukarı aynı büyüklükte bir sü
dana gelmiş olabileceğini anlatır ve piter'inkine benzer bir kütlesi ve per-Jüpiter'dir. Astronomlar Co
yüzey koşullarının nasıl olabileceğini büyük ölçüde gazdan oluştuklarını rot-3b' nin yoğunluğunun altının,
ilişkin tahminde bulunmalarına ola gösteren bir büyüklükleri vardır. 51 hatta Dünya'daki en yoğun element
nak verir. Pegasi b'nin kütlesi Jüpiter' in yarısı olan osmiyumun yoğunluğundan
kadardır ama biraz daha iridir. Bu fazla olduğunu hesapladılar.
Sıcak ve süper Jüpiterler gaz devi, dört günde bir Güneş ' e
Şimdiye kadar keşfedilen öte-geze benzer yıldızının yörüngesinde
genler, Güneş'in gezegen sistemi döner. Yani, kendi yıldızına, Mer Burada bir sanatçının yorumuyla
gösterilen "süper-Jüpiter Kappa
nin oluşturduğu nezih aile portresi kür'ün Güneş' e olan yakınlığından
Andromedae b'nin, Jüpiter'in 13 katı
ne bir yığın acayip dünya ekledi. daha yakındır. Böyle bir yakınlık, bir kütlesi vardır. Kırmızımsı bir rengi
Örneğin 51 Pegasi b, çok sayıda gelgite bağlı olarak yıldıza kilitli ol vardır ve kahverengi cüce olarak
"sıcak Jüpiter' in ilkiydi. Bunların Jü- duğu anlamına gelir -bir yüzü her yeniden sınıflandırılabilir.
294 ÖTE-GEZEGENLER
••
Canlı gezegenler bon-bazlı kimyasallar gerektireceği
Dünya 'nın Güneş Sistemi, en büyü ni varsayıyorlar. Canlı gezegenler,
ğü Dünya olmak üzere karasal geze yüzeyi zararlı kozmik ışınlardan ko
genlere (kayaç yüzeyli gezegenler) ruyacak ve geceleri gezegenin ısısı
sahiptir. Şimdiye kadar öte-gezegen nın bir kısmını koruyan bir battaniye
Kayaç gezegenli kırmızı arayışları çok sayıda karasal geze gibi işlev görecek bir atmosfere de
cüceler, Evren' de yaygın gen bulma mücadelesi verdi; çünkü ihtiyaç duyardı.
olabilir. bunlar genellikle küçüktür ve geze Bir yıldızın etrafında gezegenle
gen dedektörlerinin hassasiyetinin rin sıvı suya, karbon kimyasına ve
Phil Muirhead
ötesindedirler. İlk doğrulanmış kara bir atmosfere sahip olmasına izin
''
Baston Üniversitesi
Astronomi Profesörü sal öte-gezegen Kepler-1 0b ' ydi; küt veren bölge, o yildızın yaşanabilir
lesi Dünya ' nın üç katıdır ve yıldızına bölgesi olarak bilinir; buna "Goldilo
o kadar yakındır ki, yörünge dönü cks bölgesi" de denilir -masaldaki
şünü bir Dünya gününde tamamlar Yavru Ayının lapası gibi, "ne çok
ve demiri eritecek bir yüzey sıcaklı sıcak, ne de çok soğuk. " Yaşanabilir
ğı vardır. Burada yaşam hiç olası gö bölgelerin büyüklüğü ve yeri, ev sa
rünmüyor ama daha konuksever ola hibi yıldızın etkinliğine bağlıdır. Ör
Kahverengi cüceler ve bilecek kayaç gezegen avı devam neğin Dünya K-tipi bir yıldızın, Gü
serseriler etmektedir. neş'ten epeyce daha soğuk olan bir
Bir süper-Jüpiter 60 Jüpiter kütlesi Astrobiyologlar -uzayda yaşam turuncu cücenin (Güneş G-tipi yıl
ne ulaştığı zaman, artık bir gezegen arayan bilim insanları- her yaşamın dızdır ya da sarı cücedir) yörünge
değil, bir kahverengi cüce sayılır. ihtiyaç duyduğu belirli koşullara sinde dönseydi, aynı miktarda sı
Kahverengi cüce, özünde başarısız odaklanır. Bakilacak olası yerleri se caklık alması için şimdiki uzaklığı
olmuş bir yıldızdır -nükleer füzyonla çerken, uzaylı yaşam formlarının, nın yaklaşık üçte biri mesafede dön
yanamayacak kadar küçük bir gaz Dünya' da olduğu gibi sıvı su ve kar- mesi gerekirdi.
topudur. Kahverengi cüce ve yildızı,
bir gezegen sistemi olarak değil, bir
çift yıldız sistemi olarak görülür.
Bazı süper-Jüpiterler ve küçük kah
verengi cüceler yıldızlarından
kopup, serbest dolaşan serseri geze
gen haline gelmiştir. MOA-20 1 1 -
BLG-262 adlı birinin, bir uydusu ol
duğu düşünülüyor ve bir öte-uyduy
la birlikte bulunan ilk öte-gezegen
olabilir.
Başka bir gezegen sınıfına da
Süper-Dünyalar denilir. Bunların
kütlesi Dünya' nın 10 katıdır ama
Neptün gibi bir buz devinden daha
azdır. Süper-Dünyalar kayaç değil,
gaz ve buzdan oluşmuştur ; bunların
alternatif adları, mini-Neptünler ya
da gaz cücelerdir.
Yaşanabilir bölgenin (yeşil) büyüklüğü yıldızın büyüklüğüne bağlıdır. Kırmızı bölge çok sıcaktır, mavi
bölgeyse çok soğuktur. Yaşanabilir bölge soğuk yıldızlara, sıcak yıldızlara olduğunda daha yakındır. Bir
gezegenin büyüklüğü, yörüngesinin şekli ve gece ile gündüz arasındaki dönüş hızı da yaşanabilirliğini etkiler.
Tanımlanan binlerce öte-gezege her adım giderek daha az olası hale bölgesinde Dünya'ya benzer bir ge
nin yalnızca küçük bir oranı, kendi geldiği gibi, insanoğlununkine denk zegeni vardır; bu, 1 1 milyar olası
yıldızının Dünya' dakine benzer uzay uygarlıkları da daha az yaygın Dünya demektir. Turuncu ve kırmızı
yaşam koşullarına -sıvı sulu kayaç olacaktır. Bununla birlikte, yalnızca cüce gibi diğer yıldız tipleri de ekle
yüzey- sahip yaşanabilir bölgelerin Güneş gibi G-tipi yıldızlar sayılırsa, nirse, sayı 40 milyara çıkar. Uygar
de dönmeye adaydır. Tipik olarak galakside 50 milyar kadar vardır. lıkların gelişme olasılığı milyarda bir
Dünya' dan büyüktürler ve çok azı Burıların yüzde 22'sinin yaşanabilir olsa bile, büyük olasılıkla insanoğlu
nın Dünya gibi olma ihtimali vardır.
••
yalnız değildir. •
Dünya'ya benzer gezegenler bulu
nursa ve bulunduğu zaman, astrobi
yologlar yaşamın işaretleri olarak,
fotosentez yapan yaşam formlarının
ürettiği yüksek oksijen düzeylerinin
Çalışmaya devam eder ve
varlığı gibi atmosfer kimyasına ba
kacaktır. Dünya' da cansız malzeme coşkumuzu sürdürürsek diğer
den yaşamın nasıl geliştiği hata bir gezegenlerde yaşam sorunu
çözülecektir.
''
sırdır ama Dünya'ya benzer geze
genlerin incelenmesi o sürece ışık Didier Oueloz
tutabilir. Yaşam bulunsa bile, pek
çok dünya-dışı doğa tarihinin mik
ro-organizmaların ötesine geçme
miş olması olasıdır. Daha karmaşık
yaşam formlarının gelişimi yönünde
296
EN İDDİALI EVREN
HARİTASI
GÖKYÜZÜNÜN DİJİTAL BİR GÖRÜNÜMÜ
&ALAlllMIIIN
MERKEZİNDE DEVASA
BİR KARA DELİK YARDIR
SAMANYOLU'NUN KALBİ
KISACA
1 935'te Karı Jansky, Samanyo
lu ' nun merkezinde Yay A (Sa
1 980 ' de Hawaii'deki Keck Gözleme
vi, galaksi merkezine yakın yörün
gittarius A [Sgr A]) adı verilen gede dönen yıldızların hızını ölçme
ASTRONOM
bir radyo dalgaları kaynağı buldu. ye başladı. Bu veriler, Yay A* içinde
Andrea Ghez (1965-)
Kozmik tozun ışık teleskoplarından ki görünmez nesnenin kütlesini he
ÖNCE gizlediği radyo dalgaları, birçok kay saplamayı olanaklı kıldı. Ghez ' in
1971 İngiliz astronomlar naktan yayılmaktaydı. 1 974'te radyo ekibi, Yay A* 'ya en yakın yıldızların
Martin Rees ve Donald teleskopları, Yay A* (Sagittarius A* ışık hızının dörtte biri hızla döndük
Lynden-Bell, Yay A'dan yayılan [Sgr A* ] ) adı verilen en yoğun kay lerini buldu. Böyle bir hız çok büyük
radyo dalgalarının bir kara nağı saptadı. Küçüktü ve yoğun X-ı bir kütleçekimi varlığını göstermek
delik tarafından üretildiğini şını üretmekteydi; galaksinin kal teydi: Güneş 'ten 4 milyon kat ağır
bindeki maddenin devasa bir kara bir kara delik; galaksi gençken yıl
öne sürer.
delik tarafından parçalanmakta ol dızları ve diğer kara delikleri yutmuş
SONRA duğunu, bu süreçte X-ışını yaydığı olmalı. •
2004 Yay A*'nın etrafındaki nı gösteriyordu. Ne var ki, UCLA'da
yörüngede küçük bir kara delik astronom Andrea Ghez kızılaltı ışık
Bir X-ışını parlaması, Samanyolu'nun
keşfedilir. kullanarak tozun içinden yıldızları kalbindeki kara delikten fışkırır. Bu
gözlemleme yöntemini kullanana keşif, bütün galaksilerin merkezinde
2013 Chandra X-ışını kadar, bu bir varsayım olarak kaldı. kara delik olabileceğini gösterir.
Gözlemevi, Yay A*' dan rekor
kıran bir X-ışını ışıması görür;
olasılıkla kara deliğe giren bir
asteroid neden olmuştur.
KARA ENERJİ
300 KARA ENERJİ
B ••
üyük Patlama teorisini kal
KISACA binde basit bir düşünce
vardır: Evren çok küçük
ASTRONOMLAR
başladı ve sonra genişledi. 1 99 8 ' de
Saul Perlmutter (1959-)
iki bilim ekibi, Evren ' in genişleme
Brian Schmidt (1967-)
sinin kendi başına hızlandığını keş Gerçekte her yerdedir.
Adam Riess (1969-)
fetti. Bu keşif, astronomların doğru Galaksilerin arasındadır. Bu
ÖNCE dan saptayabildikleri şeyin, Ev
odadadır. Uzayın olduğu her
1917 Albert Einstein, Evren'i ren' deki toplam kütlenin ve enerji
yerde, boş uzayda, bu kara
statik tutmak için alan nin yalnızca yüzde 5 'ini oluşturdu
ğunu ortaya çıkardı. Görünmez enerjinin bir kısmından
hesaplamalarına kozmolojik bir
kaçınamadığınıza inanıyoruz.
''
sabit ekler. kara madde de yüzde 24 'ünü oluş
turuyordu ; geri kalan ise, basitçe Adam Riess
1927 Georges Lemaitre kara enerji olarak bilinen gizemli bir
Evren' in statik değil dinamik fenomendir. 201 1 ' de üç Amerikalı,
olabileceğini öne sürer. Saul Perlmutter, Brian Schmidt ve
Adam Riess, bu keşiften ötürü
1928 Edwin Hubble kozmik
Nobel Fizik Ödülünü kazandı.
genişlemenin kanıtlarını bulur.
1948 Fred Hoyle, Hermann Genişleyen uzay mıyorlar; aynı anda her yerden
Bondi ve Thomas Gold, Georges Lemaitre 'in makalesinin uzaklaşıp genişliyor.
genişleyen Evren'e ilişkin Büyük Patlama varsayımını öne
durağan hal teorisini önerir. sürdüğü yılın ertesinde, Edwin Daha iyi resim
Hubble, galaksilerin Dünya ' dan Sonraki gözlemler genişleyen Ev
SONRA
uzaklaştığını -ve daha uzak olan ren ' in tarihini anlatmaya yardımcı
2013 Kara enerji Araştırması
ların daha hızlı uzaklaştığını- gös oldu. 1 964'te , Büyük Patlamadan
Evren'in haritasını ç ıkarmaya
terecek genişleyen Evren' in kanıt kalan soğuk bir parıltı olan kozmik
başlar. larını buldu. Bunlar uzayda birbi mikrodalga ardalanın (CMB) keşfi,
2016 Hubble Uzay Teleskobu, rinden uzaklaşan basit nesneler Evren ' in yaklaşık 1 3 ,8 milyar yıldır
kozmik hızlanmanın değildi; uzayın kendisi büyüyor ve genişlemekte olduğunu gösterdi.
başlangıçta ölçülenden yüzde kendisiyle birlikte maddeyi de ha O günden beri Evren ' in büyük öl
9 daha hızlı olduğunu gösterir. reket ettiriyordu. Galaksiler yalnız çekli yapısına ilişkin araştırmalar,
ca Dünya' dan uzaklaşmakla kal- büyük boşlukların etrafında mil-
••
yarlarca galaksinin kümelendiğini Projesinin başında, Lawrence Ber
ortaya çıkardı (s. 296). Bu yapı, keley Ulusal Laboratuvarında Saul
CMB ' de , gözlemlenebilir madde Perlmutter vardı; Avustralya Ulusal
nin -yıldızlar ve galaksiler- boş Üniversitesi ' nde konuşlanan Brian
uzayın aykırı bölgelerinde nasıl or Schmidt ise , Yüksek-Z Süpernova
taya çıktığını gösteren küçük dal Araştırma Ekibinin başındaydı. Kara enerjinin ne
gacıklara karşılık gelir. Bununla Uzay Teleskobu Bilimi Enstitüsün olduğuna şaşırıyorsanız,
birlikte, Evren ' in geleceği belli de den Adam Riess, ikinci projenin
''
yalnız değilsiniz .
ğildi. Sonsuza kadar genişleyecek başyazarıydı. Proje liderleri birleş Saul Perlmutter
miydi yoksa bir gün kendi kütleçe meyi düşündü ama nasıl yol alına
kiminin ağırlığı altında çökecek cağı konusunda farklı düşünceleri
miydi, bilinmiyordu. vardı; bu yüzden sağlıklı bir çekiş
meyi tercih ettiler.
Yavaşlayan Evren Her iki proje de, 1 989 ile 1 995
20. yüzyıl boyunca kozmologlar, ge arasında Şili ' de yürütülen Calan/
nişleme hızının yavaşladığını var Soloda Süpernova Araştırmasının mum, parlaklığı bilinen bir nesne
saydı. Başlangıçta hızlı bir genişle yaptığı bir keşfi kullanıyordu . Araş dir ve dolayısıyla görünür kadri
meden sonra, kütleçekim yavaşlat tırma, tip 1a süpernovaların uzayda (Dünya' dan görülen parlaklık) onun
maya başlayacaktı. İki ana olasılık uzaklıkları ölçmek için kullanabilen ne kadar uzak olduğunu gösterir.
var gibi görünüyordu. Eğer Evren nesne ya da standart mum olarak Tip 1a süpernova, yakıtı biten
yeterince ağırsa, kütleçekim geniş kullanılabildiğini buldu. Standart büyük yıldızlar patlayınca oluşan
lemeyi yavaşlatıp durduracak ve bir
tür tersine Büyük Patlamayla, deh
şet verici bir Büyük Çöküşle mad
deyi tekrar geri çekmeye başlaya
caktı . İkinci olasılıkta, Evren geniş
lemeyi durduramayacak kadar ha
fifti; bu nedenle giderek yavaşla
makla birlikte sonsuza kadar geniş
lemeye devam edecekti. Bu süreç,
ısıl-dengeyle sonuçlanacaktı; bu
durumda Evren'in maddesi parça
lanıp, sonsuz ölçüde saçılacak ve
her türlü etkileşimi bırakacaktı. Ev
ren'in genişlemesinin yavaşlaması
na ilişkin bir ölçüm, Evren'in hangi
olası geleceğe doğru gittiğini astro
nomlara anlatacaktı.
1 990'ların ortasında iki prog
ram, Evren'in genişleme hızını ölç
mekteydi. Süpernova Kozmoloji
standart bir süpemovadan biraz Uzaklık ve devinim Bir bilgisayar simülasyonu, tip la
farklıdır. Tip la süpernova, iki yıldı Her iki araştırma da, tip l a süper süpernovasında patlayan bir beyaz
zın birbirinin yörüngesinde döndü novalar bulmak için Şili' de Cerro cüce yıldızı gösteriyor. Yıldızın içinde
bir alev balonu oluşur (solda), yüzeye
ğü bir çift yıldız sisteminde oluşur. Tololo Inter-Amerikan Gözlemevini
çıkar (ortada) ve yıldızı sarar (sağda).
İki yıldızdan biri dev yıldız, diğeri kullandı. Plan, yalnızca süpernova
beyaz cücedir. Beyaz cücenin küt ların konumlarını saptamak değildi.
leçekimi, dev yıldızdan yıldız mal Her patlamanın kızıla kaymayı (tay hızına işaret etmekteydi. Ekipler,
zemesi çeker. Beyaz cüce büyüyüp fın uğradığı uzamayı) veren tayfını genişlemenin hangi oranda değişti
1 ,38 güneş kütlesi oluncaya kadar, almak için Hawaii' deki Keck Teles ğini ölçmeyi amaçlıyordu. Daha
yüzeyinde malzeme birikir. O nok kobunu kullandılar. uzak nesnelerin işaret ettiği şekliy
tada basınç ve sıcaklık öyle olur ki, Her yıldızın parlaklığı ya da le genişleme oranının yavaşlaması
kaçak bir nükleer füzyon patlaması kadri, uzaklığı -çoğu kez milyarlar bekleniyordu . Yavaşlamayı tam ola
yıldızı tutuşturup, Güneş'ten mil ca ışık yılı- verirken, kızıla kayması rak ne kadar hızlı yaptığı, Evren'in
yarlarca kat daha parlak bir nesne Dünya ' ya göre hızına, Evren'in ge " ağır" mı yoksa "hafif" mi olduğunu
yaratır. nişlemesinin neden olduğu göreli gösterecekti Ne var ki, ekipler 5
milyar ışık yılının ötesine bakınca
(yani beş milyar yıl geçmişe bakı
2 0 1 3'te kara enerji Araştırması, yorlardı), tam tersinin gerçekleşti
Kara enerji Araştırması
Evren'in genişlemesinin ayrıntılı ğini gördü -Evren'in genişlemesi
bir haritasını çıkarmak için beş yavaşlamıyor, hızlanıyordu
yıllık bir proje başlattı. Proje,
Şili'de Cerro Tololo İnter-Amerikan Kara enerji
Gözlemevindeki kara enerji
Bu sonucun önce bir hata olduğu
Kamerasını (solda) kullanıyor.
Kamera, dünyanın en geniş görüş
sanıldı ama peş peşe yapılan kont
alanlarından birine sahiptir. Proje, roller, öyle olmadığını gösterdi -iki
tip la süpernovalar aramanın yanı ekip de aynı şeyi buldu. 1 998'de
sıra, baryon akustik titreşimlerini Perlmutter ve Schmidt bulgularını
de arıyor. Bunlar, normal madde kamuoyuyla paylaştı. Sonuçlar
dağılımında yaklaşık 490 milyon bilim dünyasını sarstı. Einstein ' ın
y�l aralıklarla gerçekleşen düzenli
genel görelilik için alan denklemle
dalgacıklardır; kozmik genişlemeyi
göstermek için " standart cetvel" rini kullanan Adam Riess, sonuçla
olarak kullanılabilir. rın Evren ' e negatif bir kütle veriyor
gibi göründüğünü bulmuştu. Başka
bir deyişle, anlaşılan, bir tür kar-
TEKNOLOJİNiN ZAFERİ 303
••
şı-çekim kuvveti maddeyi bir tarafa kozmolojik sabit için sıfır olmayan
çekiyordu. Bu enerji kaynağına, bir değeri temsil eden bir enerji bi
tam bir sır olduğu için, kara enerji çimi.
adı verildi. Genişleme her zaman hızlanmı
201 6 ' da yeni gözlemler kullanı yordu. Kütleçekimi ve diğer kuv
lıp, Evren'in genişleme hızı için Bu keşif, Evren' i söküp vetlerin maddeyi birbirine doğru
daha doğru ve biraz daha hızlı bir ayıran meçhul bir enerji çektiği ve kara enerjiden daha
rakam hesaplandı. Kara enerji Ev biçiminin var olduğuna güçlü olduğu bir zaman vardı. Ne
ren' i itip ayırmaya devam ederse inanmamıza yol açtı.
''
var ki, Evren yeterince büyük ve
(yapmıyor olabilir, kimse aslını bil Brian Schmidt boş olunca, kara enerjinin etkileri
miyor), galaksileri birbirinden ayı hakim olmuş gibi görünüyor. Belki
rıp yayacak; öyle ki, sonunda Dün gelecekte farklı bir kuvvet egemen
ya' dan (kendisi de artık var olmaya olur ya da kara enerji büyümeye
cak) görünmeyecek kadar uzaklaş devam edebilir. Bir öneriye göre ,
mış olurlar. Nihayetinde, Samanyo Büyük Yırtılma o kadar güçlü olur
lu içindeki yıldızları gökyüzü kara ki, kara enerji bizzat uzayzamanı
rana kadar dağıtabilir. Güneş Sis de ayarlanır. Bu değerin sıfır olduğu yırtıp, bir tekillik yaratacaktır -bir
temindeki Güneş ve gezegenler varsayıldı. Ne var ki, kuantum teo sonraki Büyük Patlama. •
dağılacak ve sonunda atomlardaki risine göre bir boşluk bile, bir Plan
parçacıklar saçılıp, Büyük Yırtılma ck zamanı (1 Q·43 saniye, olası en
denilen bir ısıl-denge biçimiyle so küçük zaman miktarı) boyunca var
nuçlanacaktır. olan ve ardından tekrar kaybolan
"sanal" parçacıklar içerir. Kara
Einstein'ın hatasını enerji bu düşünceye uygun olabilir
canlandırmak -bu sanal parçacıklardan doğan,
Kara enerj i , Evren' in kozmologların uzayı çekip birbirinden ayıran ve
düşündüğü kadar homojen olmadı
ğına ve görülen açık hızlanmanın,
diğer yerlerdekinden daha az Dört olası gelecek
madde bulunan bir bölgenin için
de olmasından kaynaklandığına
işaret edebilir. Einstein' ın kü tleçe
kim teorisinin en büyük ölçeklerde
yanlış olduğunu gösteriyor da ola
bilir. Diğer yanda kara enerj i , Eins
tein' ın 1 91 7 ' de yarattığı ve kozmo
lojik sabit denilen matematiksel bir
Evren'in Yoğunluk kritik Yoğunluk kritik Gözlemler,
aygıtla açıklanabilir. Einstein ortalama yoğunluğa değerin Evren' in
bunu, kütleçekimi dengeleyecek yoğunluğu belli eşitse, Evren'in altındaysa, Evren genişlemesinin
ve Evren' i statik, değişmeyen bir bir kritik değerin geometrisi düz açık olacak ve gizemli "kara
yer yapacak bir değer olarak kul üzerindeyse, olacak ve Evren sonsuza kadar enerji" nedeniyle
landı. Ne var ki, Lema1tre Einste kapalı olacak ve gelecekte de var genişleyecek, hızlandığını
Büyük Çöküşle olmaya devam sonunda bir gösteriyor.
in ' ın denklemlerini kullanıp, Ev
son bulacaktır. edecek, ne ısıl-dengeyle son Ölçülen
ren ' in ancak dinamik -genişliyor
Kritik değerin, genişleyecek ne bulacak. yoğunluk, kritik
ya da büzülüyor- olabileceğini metreküp başına de daralacaktır. yoğunluğa çok
gösterince, Einstein, sabiti teorile beş protona yakındır ama
rinden çıkardı ve bir hata olduğu eşdeğer olduğu kara enerji
nu söyledi. hesaplanır. genişlemeyi
Einstein' ın kozmolojik sabitinin hızlandırıyor.
değeri, bir boşlukta -boş uzayda
içerilen enerjiye denk olacak şekil-
304
KISACA
ÖNEMLİ GELİŞME
James Webb Uzay
Teleskobu (2002-)
ÖNCE
1935 Kari Jansky, Evren'i
incelemek için ışık dışında
ışınımın da kullanılabileceğini
gösterir.
1946 Lyman Spitzer Jr,
atmosferik girişimlerden
sakınmak için uzaya teleskop
yerleştirmeyi önerir.
1998 Sloan Dijital Gökyüzü
Araştırması, galaksilerin üç
boyutlu haritasını çıkarmaya
J
başlar.
ames Webb Uzay Teleskobu Bir sanatçının uzayda JWUT
SONRA (JWUT) uzaydaki en güçlü izlenimi, teleskobun altında açılan
2003 Kızılaltı bir gözlemevi astronomi aleti olacak, Hubb güneş kalkanını gösteriyor. Berilyum
olan Spitzer Uzay Teleskobu ayna, optimal yansıma için altınla
le Uzay Teleskobundan bile daha
fırlatılır. kaplıdır.
uzağı görebilecek şekilde tasarlan
2014 Avrupa Aşırı Büyük dı. Adını 2002'de NASA' nın Apollo
Teleskobu projesi onaylanır; programından sorumlu müdürün
ana aynasının çapı 39 den alan JWUT, 6 , 5 metre genişli uzun sürdü, birçok teknik engelle
metredir. ğinde altın kaplama bir aynayla do karşılaşıldı. 201 8 ' de fırlatıldığında,
natılan kızılaltı bir teleskoptur Bu L2 (Lagrange noktası 2) etrafında,
2016 LIGO, JWUT'dan daha
ayna, 1 3 , 5 milyar ışık yılı uzağı -Ev Güneş' ten uzak, Dünya ' nın yörün
uzağa bakmanın olası bir
aracını gösteren kütleçekirn ren ' in ilk yıldızlarının oluştuğu za gesinin 1 , 5 milyon kilometre ötesin
dalgalarının keşfedildiğini manı- görmesini olanaklı kılacaktır. de bir yerde sıkı bir yörüngeye otu
duyurur. 1 995'te Hubble ' ın ardılı olarak racak. L2, uzayda Güneş ' in ve Dün
tasarlanan JWUT ' in tamamlanması ya'nın kütleçekiminin birlikte çalı-
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 305
Ayrıca bakınız: Radyo astronomi 179 • Uzay teleskopları 188-95 • Gökyüzünün dijital bir görünümü 2 9 6 •
Kütleçekim dalgaları 328-31 • Lagrange (Rehber) 336
şıp, Güneş ' in etrafında yörüngede rini izleyen katmanlar tarafından bu ultra-hassas gözün, üç ana
dönen bir nesneyi Dünya'yla aynı yanlara saçılır; böylece teleskopa amacı daha vardır. Galaksilerin mil
oranda çektiği, yörünge dönüşünü hiçbir şey ulaşmaz . yarlarca yıl içinde nasıl oluştukları
bir yılda yapmasını sağladığı yer nı araştıracak, yıldızların ve geze
dir. Yani, JWUT büyük ölçüde Dün ilk ışık genlerin doğuşunu inceleyecek ve
ya' nın gölgesinde olacak; bu durum Oluşacak ilk yıldızlardan gelen ışık Güneş Sistemi dışındaki gezegen
Güneş 'ten gelen ısı kirliliğini önle dalgaları, genişleyen Evren'de pa lerle ilgili veri sunacaktır. NASA,
yecek ve teleskobun derin uzayda rıldarken uzamıştır, görünür ışıktan teleskobun en az 1 O yıl çalışacağını
çok soluk kızılaltı kaynakları sapta kızılaltı ışığa dönüşmüştür; bu yüz umuyor. •
masını olanaklı kılacaktır. NASA, den, JWUT' un öncelikli gözlem he
teleskobun Ay' daki bir yabanarısı defidir. Kızılaltı gökyüzü üzerindeki
nın ısısını saptayabildiğini iddia
ediyor.
Isı arayıcı
JWUT' un geniş ana aynası, Hubb
le' ın alanının yedi katıdır ve ayna,
perdahlı cam yerine, maksimum
yansıtma için berilyumdan yapıl
mış 1 8 altıgen birim içerir. 25 m2
ayna düz fırlatılamayacak kadar bü
yüktür; bu yüzden yörünge otur
duktan sonra açılacak şekilde ta
sarlanmıştır.
Teleskobun dedektörleri, en
uzak yıldızların soluk ısı imzalarını
toplamak için, her zaman son dere
ce soğuk olmalıdır -hiçbir zaman
-223 °C ' den fazla olmamalı. Bunun
için JWUT' un , tenis kortu büyüklü
ğünde bir ısı kalkanı vardır. Yine bu
kalkan da, fırlatma için katlıdır. Işı
JWUT tam olarak L2 noktasında olmayacak ama halka bir yörüngede o
ğın ve ısının çok büyük bölümünü noktanın etrafında dönecek Lagrange noktaları, iki büyük cismin yörüngesinde
yansıtan beş kat parlak plastikten küçük bir nesnenin, o iki büyük cisme göre kararlı bir konumu koruyabildiği
yapılmıştır. Üst kata sızan ısı, birbi- konumlardır. Dünya'nın ve Güneş'in yörünge düzleminde beş L noktası vardır.
•• • •
KUYRUKLUYILDIZA
• •
KUYRUKLUYILDIZLARI ANLAMAK -
308 KUYRUKLUYILDIZLARI ANLAMAK
- ••
uyrukluyıldızları incelemek
KISACA
ÖNEMLİ GELİŞME
K le astronomlar, erken Güneş
Sistemiyle, Dünya 'nın olu
şumuyla, hatta yaşamın kökeniyle
ESA Rosetta (2004)
ilgili sorulara yeni ışık tutmayı umu
ÖNCE yorlar. Giotto, Avrupa'da gezegen
1986 ESA'nın Giotto'sunun Dünya, yüzeyinde bir sıvı su ok bilimi topluluğunu tutuşturdu.
başını çektiği sekiz uzay yanusu bulunduğu bilinen tek geze
''
Gerbard Scbwebm
aracından oluşan Halley gendir. Bu suyun kökeni, Dünya bili Giotto Projesi bilim insanı
Filosu, Halley minin kalıcı sırlarından biridir. Önde
kuyrukluyıldızına ilişkin gelen bir teoriye göre, sıcak genç
gözlemler yapar. gezegen terleyip kayalarındaki suyu
dışarı çıkardı, atmosfere su buharı
2005 Deep İmpact misyonu,
saldı. Gezegen yeterince soğuyun
yüzeyinde bir krater yaratmak
ca, bu buhar yoğunlaştı ve okyanus
ve altındakileri analiz etmek
ları dolduran şiddetli yağmur olarak !andırdı. Yaşamın kökeniyle ilgili bir
için Temple 1
yağdı. Başka bir teoriye göre, suyun teoriye göre, aminoasit ve nükleik
kuyrukluyıldızına bir sondaj
en azından bir kısmı uzaydan geldi, asit gibi, yaşam için zorunlu karma
aracı ateşler.
özellikle varoluşunun ilk 500 milyon şık kimyasal yapı taşları uzaydan
2006 Stardust misyonu, Wild 2 yılında dünyaya yağan ve çarpma Dünya'ya geldi Belki bu organik bi
kuyrukluyıldızının üzerine buharlaşan yüz binlerce leşikleri de kuyrukluyıldızlar Dün
kuyruğundan kuyrukluyıldız buzlu kuyruklu yıldızla geldi. ya'ya getirdi. Bunu anlamanın tek
tozu toplayıp Dünya'ya döner. 1 986 ' da E SA'nın Giotto'sunun yolu, bir kuyruklu yıldıza uzay aracı
başını çektiği bir uzay aracı filosu gönderip yüzeyine indirmekti.
SONRA Halley kuyrukluyıldızının yanından 2004'te ESA'nın öncülüğünde Ro
2015 New Horizons Plüton"un geçerken, bir kuyrukluyıldızın çekir setta görev aracı, bunu yapmak
yanından geçer ve Kuiper değine ilk kez yakından baktı. Hal üzere 1 O yıllık bir yolculuğa çıkarıldı.
kuşağını araştırmaya başlar. ley karşılaşması, kuyrukluyıldızların
2016 NASA'nın uzay aracı büyük ölçüde organik toz ve kaya Yeni hedef
OSIRIS-REx, 101955 Bennu topaklarıyla karışık su buzundan Rosetta' nın niyet edilen hedefi 67P/
asteroidinden örnek alıp oluştuğunun kesin kanıtını sağladı. Churyumov Kuyrukluyıldızıydı -kı
dönme misyonuyla fırlatılır. Bu, Dünya' nın okyanuslarının bura saca Gerasimenko ya da 67P.
dan geldiğini öne süren teoriyi can- 1 959'da bu kuyrukluyıldız, Jüpiter' in
kütleçekimine kapılmış, altı yıllık
Kuyrukluyıldızlar,
gezegenlerin
oluşumundan arta
kalanlardır.
••
ısınmaya başlayınca salınan gazları
ve tozu incelemek için çeşitli spekt CONSERT'ten alacaktı. Philae
roskoplar ve mikrodalga radarlar güneş panelleriyle ve şarj edilebilir
vardı. Araçtaki en önemli aletlerden pillerle donatılmıştı; kuyrukluyıldı
biri, içinde ne olduğunu anlamak zın yüzeyinde çalışıp kimyasını ana
için kuyrukluyıldızdan bir radyo dal liz edecek şekilde tasarlanmıştı.
Yalnızca bir kez konmadık gaları demeti geçiren CONCERT'ti Rosetta ve Philae adları, eski
belki de iki kez konduk (Comet Nucleus Sounding Experi Mısır eserlerine işaret etmekteydi.
Stephan Ulamec
''
ment by Radiowave Transmission - Rosetta Taşının üç dilde bir kitabesi
Philae iniş müdürü Radyo Dalgası İletimiyle Kuyruklu vardır: Hiyeroglif, Demotik Mısır ya
yıldız Çekirdeğini Sondaj Deneyi). zısı ve eski Yunanca. 1 9 . yüzyılın
CONSERT, iniş aracı Philae' nin yar başlarında, bilim insanlarının hiye
dımıyla çalışacaktı. Philae yüzeye roglif yazı sistemini çözmelerini,
inince, Rosetta diğer tarafta yörün böylece birçok eski Mısır metninin
gedeyken gönderilen sinyalleri anlamını ortaya çıkarmalarını ola-
31 O KUYRUKLUYILDIZLARI ANLAMAK
''
ve çok geçmeden büyük bir hızla
67P'ye yaklaşmaktaydı. Derin uzaya
yolculuk için Rosetta'mn güç kayna
ğı enerji tasarrufu amacıyla kapatıl
mıştı ama tekrar açıldı ve planlandı
Kuyrukluyıldızın yüzeyindeyiz!
ğı gibi Ağustos 201 4 ' te kuyrukluyıl
Yaptıklarımız, daha önce hiç
dıza yaklaşırken Dünya'yla temas
kurdu. Rosetta'yı kontrol edenler, yapılmadı. Oradan aldığımız
Rosetta 'ya uzayda zikzak yaptırmak veriler eşsizdir
ve hızını 775m/s 'den 7 , 9 m/s'ye dü Matt Taylor
''
şürmek için bir dizi itici roket yak Rosetta Projesinde çalışan
bilim insanı
maya başladı. 1 O Eylülde uzay aracı
67P'nin yörüngesine girip, hedef
dünyaya ilk bakışı attı.
Güneş'e yaklaşmak
Bu aksiliğe rağmen, Philae'nin şime başlayıp, daha fazla CONSERT bulunan sudakinden çok daha fazla
vahim inişi bir başarı sayıldı. Kuy taramasına olanak verdi. Ne var ki, dır -Dünya' nın suyunun Dünya-dışı
rukluyıldız Güneş ' e yaklaştıkça Phi Temmuzun başında tekrar sessizli kaynaklı olduğu düşüncesine karşı
lae'nin gölgeli yerinin daha güneşli ğe gömüldü. Neyse ki, 2 Eylül bir kanıt. Bu görev, çok sayıda kar
olacağı umuluyor. Kuyrukluyıldız 201 6 ' da kuyrukluyıldıza 2,7 kilomet bon-bazlı bileşik buldu ama veriler
Ağustos 201 5'te günberisine ya da re yaklaşan OSIRIS kamerası tarafın de yalnızca bir aminoasit (proteirıle
Güneş' e en yakın noktasına ulaşa dan saptandı. Philae' nin kesin iniş rin yapı taşı) bulundu ve nükleik
caktı. Yaklaşırken 67P ısınmaya baş yerini bilmek, bilim insanlarının, bir asitlere (DNA bileşenleri) hiç rast
ladı ve yüzeyi patlayıp toz ve plazma yıl önce gönderdiği bilgiyi bağlamı lanmadı.
fışkırttı. Rosetta, kuyrukluyıldızın na oturtmasına olanak veriyor. Rosetta'nın sonuçları astronom
üzerinde alçaktan uçabileceği ve 67P kuyrukluyıldızı Ağustos ların kuyrukluyıldızları ve 67P'nin
67P 'nin etrafını oluşturan püskülün 201 5'te günberiyi geçtikten sonra, tipik bir cisim olup olmadığını daha
ya da malzeme bulutunun yoğun Rosetta'nın kullanabileceği Güneş iyi anlamalarına olanak sağlayacak
bölgelerinden geçebileceği karma enerjisi hızla azaldı. Eylül 201 6 ' da tır. Kuiper kuşağından keşiflerle bir
şık bir yörünge yoluna sokuldu. Bu Rosetta' ya kuyrukluyıldıza yavaşça likte bunun, Güneş ' in oluşturduğu
yolda daha da ileri gidip, kuyruklu yaklaşması emredildi. 30 Eylülde şekliyle Güneş Sisteminin neden
yıldızın Güneş Sisteminin daha kontrollü bir zorunlu iniş yapıp, oluştuğunu açığa çıkarması umulu
sıcak bölgesine girerken nasıl değiş çarpma anına kadar veri göndererek yor. •
tiğine ilişkin daha tam bir resim görevini bitirdi.
sundu .
201 5 Haziranının ortasında Phi Uzay suyu
lae uyanmaya yetecek kadar Güneş 67P'nin suyunda bulunan döteryum
ışığı aldı ve Rosetta'yla aralıklı ileti- ("ağır hidrojen " ) miktarı, Dünya' da
31 2
GÜNEŞ SİSTEMİNİN
ŞİDDETLİ DOGUŞU
NiCE MODELİ
KISACA
2 1 . yüzyılın başında Güneş
Sisteminin birçok nesne türü
sinden oluşan uzak bir küre, bütün
bu cisimlerin etrafını sarıyordu.
ASTRONOMLAR içerdiği biliniyordu. Geze Bir ilkel-güneş toz ve gaz bulu
Rodney Gomes (1954-) genlere ve asteroid kuşağına ek ola tundan böyle bir sistemin nasıl ge
Hal Levison (1959-) rak, dev gezegenler arasında yer liştiğini açıklamak zordu. Güneş Sis
Alessandro Morbidelli (1966-) alan ve kentaur denilen kuyrukluyıl temi dışındaki sistemlerden elde
Kleomenis Tsiganis (1974-) dız-benzeri cisimler, birçok gezege edilen kanıtlar, dev gezegenlerin
nin yörüngesini paylaşan Truvalı kendi yıldızlarını daha önce sanılan
ÖNCE asteroidler vardı ve dış Kuiper kuşa dan çok daha yakın olduklarını gös
1943 Kenneth Edgeworth, ğı yeni keşfedilmişti. Oort bulutu terdi. Dolayısıyla, Dünya'nın Güneş
Plüton"un Dış Güneş
denilen ve kuyrukluyıldız malzeme- Sisteminin dev gezegenlerinin Gü
Sistemindeki birçok nesneden
neş ' e daha yakın oluşmuş olmaları
yalnızca biri olduğunu öne
en azından mümkündü.
sürer.
Güneş Sistemi hepsi
1950 Jan Oort, uzun periyotlu Güneş ' in yörüngesinde Gezegen göçü
kuyrukluyıldızların Güneş dönen çeşitli türden 2005'te Fransa' da, Nice'te dört ast
Sisteminin etrafını saran uzak nesnelerle doludur. ronom bilgisayar simülasyonları kul
bir buluttan geldiğini öne sürer. lanarak, Güneş Sisteminın evrimini
açıklayan bir teori geliştirdi . Bu
1951 Gerard Kuiper, Güneş
teori, Nice modeli olarak bilinir.
Sisteminin erken evrelerinde
Plüton'un ötesinde bir kuyruklu Güneş Sisteminin üç dış gezegeni
Bu nesnelerin düzeni, en Satürn, Uranüs ve Neptün 'ün bir za
yıldız kuşağı olduğunu öne
dıştaki gezegenler Satürn, manlar Güneş 'e şimdi olduğundan
sürer.
Uranüs ve Neptün Güneş'ten daha yakın olduklarını öne sürdüler.
1993 Amerikalı gezegen bilimci göç edince oluştu. Jüpiter şimdiki 5 , 5 astronomik bi
Renu Malhotra, Güneş rimden (AU) biraz daha uzaktaydı
Sisteminde gezegen göçü ama Neptün daha yakında, 1 7
olduğunu öne sürer. AU'daydı (şimdi 30 AU'da dönüyor) .
1998 Kuiper kuşağının var Neptün'ün yörüngesinden, gezege
olduğu doğrulanır. En dıştaki gezegenler nimsi denilen daha küçük nesnele
büyük bir malzeme rin oluşturduğu geniş bir disk 35
SONRA
diskini süpürüp, bugün AU'ya u yayılmaktaydı. Dev geze
2015 New Horizons uzay aracı görülen sistemi bıraktı. genler bu gezegenimsileri içeri çekti
Kuiper kuşağına ulaşır.
ve bunun karşılğında Satürn, Ura-
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 313
Aynca bakınız: Ceres'in keşfi 94-99 • Kuiper kuşağı 184 • Oort bulutu 206 • Kraterleri araştırmak 212 •
Neptün' ün ötesini araştırmak 286-87
''
Rodney Gomes Kuiper kuşağı nesnesinin (KKN)
devinimini anlamak için Nice
Brezilyalı bilim insanı Rodney modelinin hazırlanmasında
Gomes, 2005'te öne çıkan Nice kullanılanlara benzer teknikler
modeli dörtlüsünün üyesidir. uyguladı. 2 0 1 2 'de genel kabul
Dörtlünün diğer üyeleri gören Güneş Sistemi görüşünü
Nice modeli, gezegenlerin
Amerikalı Hal Levison, İtalyan bir kez daha sarstı. Gomes, nasıl oluştuğu ve bu şiddetli
Alessandro Morbidelli ve Yunan Neptün büyüklüğünde bir olaylarda nasıl hareket ettikleri
Kleomenis Tsiganis'tir. gezegenin (Dünya'dan dört kat konusunda topluluğun algısını
1980'lerden itibaren Rio de daha ağır) Dünya'dan 225 milyar
değiştirdi.
''
Janeiro'da Brezilya'nın ulusal kilometre uzakta (1500 AU'da)
gözlemevinde çalışan Gomes, yörüngede döndüğünü ve bu
Hal Levison
Güneş Sisteminin kütleçekimsel gizemli gezegenin KKN'lerinin
modellenmesinde önde gelen bir yörüngesini bozduğunu öne
uzmandır ve sıra dışı yörüngeler sürüyor. Şimdi bu "X
izliyor gibi görünen birçok Gezegeni"nin yeri araştırılıyor.
nüs ve Neptün Güneş'ten yavaş Gezegenimsi diskinin çoğu, 40 zegen Sedna ve Eris de bunların
yavaş açılmaya başladı. Jüpiter 'in AU'de Neptün yörüngesine bağlı arasındadır.
güçlü kütleçekimiyle karşılaşan ge Kuiper kuşağı oldu. Bazı gezege Nice modeli, Güneş Sistemirıin
zegenimsiler Güneş Sisteminin ke nimsiler gezegenler tarafından ya birçok başlangıç senaryosu için iyi
narına kovuldular ve orada Oort bu kalanıp uydu haline geldi; bazıları çalışır. Hatta senaryoların birirıde
lutunu oluşturdular; bu durum Jüpi Truvalılar olarak kararlı yörüngeleri Uranüs en dış gezegendir ve 3 , 5 mil
ter' in içeriye kaymasına neden oldu doldurdu ve bazıları da, asteroid yar yıl önce Neptün'le yer değiştirir. •
(şimdiki yörünge uzaklığı 5,2 kuşağına girmiş olabilir. Gezege
AU'dur). nimsiler daha uzağa da saçıldı;
2003 ve 2005 ' te keşfedilen cüce ge-
Rezonant yörünge
Sonunda Satürn, Jüpiter 'le 1 :2 rezo
nant yörüngeye kaydı; yani Satürn,
Jüpiter ' in her iki yörünge turuna
karşı bir yörünge turu yapıyordu. Bu
rezonant yörüngenin kütleçekim et
kileri Satürn'ü, daha sonra Uranüs
ve Neptün' ü dış merkezli yörüngele
re (daha uzatılmış elipsler) attı. Buz
devler geriye kalan gezegenimsi
diskini süpürdü, çoğunu saçıp, 4
milyar yıl önce gerçekleşen, Geç
Ağır Bombardıman olarak bilinen
şeyi yarattı. On binlerce meteorit dış
diskten kopup, iç gezegenlerin üze
rine yağdı.
GÜ N EŞ SİSTEMİ N İ N
KISACA
ASTRONOM
Alan Stern (1957-)
ÖNCE
TUHAFLIGI NA
1930 Clyde Tombaugh,
""" dokuzuncu gezegen olarak
adlandırılan Plüton'u keşfeder.
YAKI N DAN
1992 Plüton'un, Neptün'ün
ötesinde Güneş'in etrafında
dönen Kuiper Kuşağı
Nesnelerinden biri olduğu
anlaşılır.
BAKALIM
2005 Neptün'ün yörüngesinin
ötesinde Plüton büyüklüğünde
başka bir nesne bulunur. Eris
ad ı verilir.
SONRA
PLÜTON'U İNCELEMEK
2006 Plüton, Eris ve başka
birkaç nesne cüce gezegen
olarak yeniden sınıflandırılır.
2016 Kuiper Kuşağı
Nesnelerinin yörüngelerinin
yamukluğu, çok daha ileride,
Güneş' in etrafındaki dönüşünü
1 5.000 yılda tamamlayan
Neptün büyüklüğünde bir
gezegen bulunduğunu
gösterir. Şimdi bu nesne
aranıyor.
O
cak 2006 ' da NASA'nın
New Horizons uzay aracı
Cape Canaveral'den Plüton
gezegenine ve ötesine bir yolculuğa
çıktı. O an , New Horizons' ın baş
araştırmacısı Alan Stern'in azminin
tanığıydı.
Gezegen indirimi
O sırada, Plüton'un fiilen neye ben
zediğini kimse bilmiyordu. Küçüktü
ve çok uzakta, Kuiper kuşağının iç
kasnağının üzerindeydi ve kuvvetli
Hubble Uzay Teleskobu bile onu pik
selli bir ışık topu ve karanlık yamalar
olarak gösterebiliyordu. 1990'larda
NASA'nın bütçesi kısılınca, Plüton' u
yakından araştırma planları kesinti
ye uğradı. 2000 'e gelindiğinde plan-
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 31 5
Aynca bakınız: Oort bulutu 206 • Kuyrukluyıldızların bileşimi 207 •
Güneş Sistemini araştırmak 260-67 • Neptün' ün ötesini araştırmak 286-87
''
cisimleri yörüngesinden temizleye
meyecek kadar zayıftı. Merkür' den
Neptün' e kadar gezegenler bunu
yapacak kadar büyüktür ama aste
roid kuşağının cisimleri bariz bir bi
Nasıl ki bir Şivava hala bir çimde değildir -Plüton da değildi.
köpekse, bu buzlu cüceler de Düzensiz kaya ve buz topakları
olmak yerine küresel olmaya yete
''
hala gezegen cisimlerdir.
Alan Stern cek kadar kütleliydiler. Bu yüzden
UAB yeni bir nesne sınıfı yarattı:
cüce gezegenler. Plüton'a, Erise ve Alan Stern
birçok büyük Kuiper Kuşağı Nesne
sine, asteroid kuşağının en büyük 1 9 57 'de Louisiana'da, New
Jersey'de doğan Sol Alan
cismi Ceresle birlikte, (KKN) cüce
Stern'in Plüton'a merakı
gezegen statüsü verildi. Bu nesnele
1989'da, Voyager programında
lar rafa kaldırılmıştı ama Stern, rin pek çoğu için, bu yeni sınıflan
çalışırken başladı. Oradayken
ABD'li astronom Clyde Tombau dırma Güneş Sistemi hiyerarşisinde Stern, Neptün'ü ve uydusu
gh'un 1 930'da keşfettiği en küçük, bir terfiydi ama Plüton için öyle de Tritonu geçerken Voyager
en uzak gezegen Plüton'a bir görev ğildi. Plüton New Horizons fırlatıl 2'nin son karşılaşmasına tanık
aracı göndermeyi ısrarla savundu. madan önce gezegen olarak açıklan oldu. Triton bir buz topu gibi
2003'te Stern' in New Horizons mış olsaydı, görev uçuşu gerçekleş görünüyordu ve Stern ile diğer
önerisine yeşil ışık yakıldı ve 2006 ' da meyebilirdi. bilim insanlarının hayal ettiği
uzay aracı Plüton'a dokuz yıllık uçu Plüton'a çok benziyordu.
şuna başladı. Uçuş tam zamanında Uzun yolculuk (Tritonun, Neptün tarafından
gerçekleşti. Ağustos 2006'da Plü Plüton'un yörüngesi, Güneş'in etra yakalanmış bir Kuiper Kuşağı
ton'un yörüngesinin ötesinde olası fında 248 yıllık dönüşünün bir kıs Nesnesi olduğu düşünülür.)
bir onuncu gezegenin keşfiyle hare mında Güneş'e Neptün'den daha 1990'larda Stern, Uzay
kete geçen Uluslararası Astronomi yakın olmasına rağmen, New Hori Mekiği yükü uzmanı (teknik
uzman) olarak yetişti ama
Birliği (UAB), yeni keşfin gündeme zons uzay araştırmaları tarihinde en
uzaya uçma fırsatı bulamadı.
getirdiği konuları tartışmak üzere uzun yolculuğa çıktı -Dünya' dan 30
Onun yerine Plüton'u, Kuiper
Prag'da toplandı. İlk sorun, gezegen AU ya da 4,4 milyar kilometre.
kuşağını ve Oort bulutunu
olup olmadığıydı. UAB , Eris adı veri Bunun için uzay aracı o zamana ka incelemeye döndü. New
lecek yeni cismin bir gezegen olma darki en büyük hızla fırlatıldı, 58. 536 Horizons misyonunun baş
dığını kabul etti. Kütleçekim, diğer km/s'lik bir kurtulma hızıyla hava- araştırmacısı olmanın dışında
Stern, uzay araştırmaları için
yeni aletler ve astronotları
yörüngeye oturtmanın daha
ucuz yollarını geliştirmekle
ilgileniyor.
Önemli eserleri
Hedefe ulaşıldı
New Horizons Ocak 201 5 ' te hedefi
ne yaklaşmaya başladı. Yaptığı ilk
işlerden biri, Plüton'un büyüklüğü
ne ilişkin doğru bir ölçüm yapmaktı.
Bu, her zaman çözülmesi zor bir
sorun olmuştu. İlk keşfedildiğinde,
Plüton'un Dünya ' nın yedi katı bü
yüklükte olduğu tahmin edildi.
SWAP 1 978 ' e gelindiğinde, Plüton 'un Dün
ya'nın uydusundan küçük olduğu
açıktı. Ne var ki, Charon (Yunan mi
tolojisinde ölülerin kayıkçısı) adın
landı. Fırlatmadan bir yıl sonra, uzay miş olurdu. da, Plüton 'un üçte bir büyüklüğün
aracı Jüpiter' e ulaştı. Jüpiter siste New Horizons yedi alet taşımak de iri bir uydusu da vardı ve iki
minde bazı gözlemler de yapan New taydı. Birlikte çalışacak şekilde yapı cisim, ikili bir sistem gibi birbirinin
Horizons, Jüpiter ' in kütleçekimini lan ve 1950'lerin ABD durum kome etrafında dönüyordu. Fırlatma sıra-
••
kullanarak yüzde 20'lik bir hız deste disi The Honeymooners'daki karak
ği kazandı. Bu, Plüton 'a uçuş zama terlerin adı verilen iki görüntüleme
nını 12 yıldan 9,5 yıla indirdi. spektrometresi vardı. Ralph, Plü
ton'un yüzeyinin haritasını çıkar
Araçtaki aletler mak için kullanılan görünür ve kızı
New Horizons ' un başarısı için Jü laltı ışık spektrometreydi; Alice ise, Eskiden Plüton uyumsuzdu.
piter' den gidiş yolunun kesinliği morötesi ışığa duyarlıydı ve Plü
Şimdi Dünya'nın uyumsuz
çok önemliydi. Biraz sapsa, Plü ton'un ince atmosferini incelemekle
ton ' u tamamen kaçırırdı. Ana göz görevliydi. REX (Radyo bilimi Dene
olduğu anlaşılıyor. Güneş
lem aralığı yaklaşık 12 saatti; ondan yi), Plüton 'un ve uydularının sıcaklı Sistemindeki pek çok gezegen,
sonra New Horizons Plüton ' u geri ğını ölçecekti; teleskobik bir kamere karasal gezegenlere değil
de bırakacaktı. Plüton' dan radyo olan LORRI (Uzun Menzili Keşif Gö Plüton'a benziyor.
''
sinyallerinin Dünya'ya ulaşması 4 , 5 rüntüleyici), Plüton sisteminin en
Alan Stern
saat alır, yanıt göndermek d e aynı yüksek çözünürlüklü resimlerini üre
zamanı alır. Bu nedenle, küçük bir tecekti; SWAP (Plüton'un Etrafında
seyir düzeltmesi yapmak bile dokuz Güneş Rüzgarı), adının da gösterdi
saat sürer ve bu zaman diliminde ği gibi, Plüton' un Güneş rüzgarıyla
esas görev süresi de neredeyse bit- etkileşimini gözlemleyecekti; PEPS-
TEKNOLOJİNİN ZAFERİ 31 7
sında planlamacılar iki küçük uydu doruklara saplanır. Bu kadar soğuk New Horizons'tan alınan bu görüntü,
yu, Nix ve Hydra'yı da hesaba kattı ve küçük bir cisimde bu kadar Plüton'un büyük buz düzlüklerin
ama 2012'de, New Horizons epey büyük özelliklerin nasıl oluştuğu, güneydoğu kısmına zum yapar; burada
düzlükler, engebeli , karanlık tepelerle
yol almışken, görevi kesintiye uğrat New Horizons misyonunun sırların
sınırdır.
ma potansiyeli olan iki uydu daha dan biridir. Ayrıca, krater benzeri
bulundu -Kerberos ve Styx. yapılar da olası buz volkanları olarak
tanımlandı. lunmayan geniş bir yüzen buz kütle
Plüton'u ölçmek sinden, Sputnik Planitia' dan oluşur;
Sonunda bu endişeler yersiz oldu ve Önemli noktalan bu da, Dünya'daki buzullar gibi yeni
LORRI, bütün bu cisimlerin ölçüsü adlandırmak yüzey şekilleri oluşturmakta olan
nü alabildi. Plüton'un genişliği 2379 Plüton'un yüzey şekillerine, NA genç bir yer özelliği olduğunu göste
kilometredir; yani Eris 'ten daha bü SA'nın bilim insanlarınca gayri riyor.
yüktür (Eris daha ağır olmasına rağ resmi adlar verildi. Cthulhu Regio, Plüton' u geçen uzay aracı, diğer
men). 14 Temmuz 201 5'te New Hori güney yarımkürede balinaya benzer KKN'leriyle karşılaşma yolundadır.
zons, Plüton'un 1 2 .472 kilometre üs geniş ve karanlık bir bölgedir Diğer Nükleer güç kaynağı 2030 civarına
tünde uçtu -en yakın yaklaşması. bölgelere geçmişteki görevlerin ad kadar sürecek ve bu görev, birçok
Aletleri, Dünya 'ya iletilecek çok ları verildi: Voyager, Venera ve Pio keşif daha yapacak •
miktarda veri topluyordu. Plüton 'un neer. İki büyük sıradağ açıkça gö
yakın plan görüntüsü, soluk buz rüntülendi: Everest Dağının doruğu
ovalardan ve karanlık tepelerden na ulaşan ilk dağcıların adı verildi
oluşan bir dünya olduğunu gösterdi. Norgay Montes ve Hillary Montes.
Buz büyük ölçüde donmuş nitrojen Bununla birlikte, New Horizons' un
dir; bu da Plüton'u çok parlak bir çıkardığı kısmi Plüton haritasının
nesne yapmaktadır. Tepeler de buz merkezi yüzey şekli, kalp şeklinde
dur (katran benzeri hidrokarbonlarla bir düzlük olan Tombaugh Re
karışık olmasına rağmen) . Buz, ova gio' dur. Bu alanın yarısı, çatlaklarla
lardan 3 kilometre kadar yükselen ve oluklarla dolu ama hiç krater bu-
BİR LABORATUVAR
MARS'I ARAŞTIRMAK
• •
*
* *
320 MARS'I ARAŞTIRMAK
''
ğustos 201 2 'de, daha çok
KISACA
KURUM
A Curiosity olarak bilinen
Mars Bilim Laboratuvarı
Taşıtı Mars 'a indi. 900 kilogram
NASA Mars araştırması
-
ağırlığında olan ve Mars yüzeyinde
Mars'ın yanından geçildi,
ÖNCE hala dolaşan bu tekerlekli taşıt, kızıl
gezegenin doğal tarihini anlamayı yörüngesinde dönüldü,
1970 Sovyetlerin Lunokhod 1'i,
amaçlayan jeolojik deneyleri yap şiddetle çarpıldı, radarla
Ay'a inince başka bir cisim
üzerinde kullanılan ilk taşıt mak üzere donatılmış seyyar bir la incelendi ve roket atıldı;
olur. boratuvardır. Mars 'a ulaşan en son üzerinde zıplandı, yuvarlanıldı,
robot kaşiftir ve öteki dünyaları kürendi, delindi, fırınlandı,
1971 Ay Taşıtı, NASA'nın araştırmaya gönderilen uzun bir ta hatta patlatıldı. Peşi gelecek
Apollo 15 misyonu sırısında ilk şıtlar silsilesinde en büyük ve en
Mars'a ayak basılıyor.
''
kez Ay' da sürülür. ileri olanıdır.
Buzz Aldrin
1977 NASA'nın Sojourner'ı,
Mars'a ulaşan ilk taşıttır. Gezginler
Uzayda taşıtların potansiyeli, Apollo
SONRA 1 5 ' in dört tekerlekli bir Ay Taşıtını
2014 Opportunity, bir taşıtın Ay'a taşıdığı 1 971 'den beri belliydi
dünya dışı bir cisimde mesafe Bu çevik iki kişilik araba, son üç
rekorunu kırar. Apollo misyonunun ay araştırmaları dan 7 , 6 kilometre uzaklaştılar. Ay
kapsamını genişletti. Örneğin, Taşıtı ya da Ay buggy'si, kayaç top
2020 NASA Mars 2020 taşıtı ,
1 969'daki ilk Ay'a iniş sırasında lamak için kullanıldı. Altı Apollo
Curiosity'nin yerini almak
Neil Armstrong ve Buzz Aldrin misyonu Dünya'ya 381 kilogram ka
üzere fırlatılacak.
Ay' da yalnızca iki buçuk saat yürü yayla döndü.
2020/21 ExoMars taşıtı, dü ve ay modülünden en fazla 60 Bu kayaların analizi, Ay' ın tari
Avrupa Uzay Ajansı metre uzaklaştılar. Ama 1 972'de son hiyle ilgili çok şey açığa çıkardı. En
tarafından, kil içeren kayaçlarla Apollo Ay misyonunda, Apollo 1 7 , eskisi 4,6 milyar yaşındaydı ve kim
dolu bir çöküntü olan Oxia iki kişilik mürettebat -Eugene Cer yasal bileşimleri, Dünya'daki kayaç
Planum' da kullanılacak. nan ve Harrison Schmidt- dışarıda larla ortak bir atayı açıkça gösteri
22 saatten fazla zaman geçirdi. Ta yordu Testler herhangi bir organik
şıtlarıyla toplam 36 kilometre yol bileşiğin varlığını kanıtlamadı; bu
yaptılar ; her sürüşte , uzay aracın- durum, Ay' ın her zaman kuru ve ya
şamsız bir dünya olduğunu göster
mektedir.
Lunokhod 1
1 960'ların başında başlayan Sovyet
ay programı, Ay' ı araştırmak için in
sansız araçları kullanmaktaydı. Üç
Sovyet Luna sondası toplam 326
gram kayaçla döndü. Sonra Kasım
1 970 'te Sovyet iniş aracı Luna 1 7 ,
Yağmur Denizi denilen geniş bir ay
düzlüğüne ulaştı (Ay'ın birçok böl-
Mars yürüyüşçüsü
Lunokhod 1 Ay' ı araştırırken, Sov
gesine, eskiden Dünya' da etkiledik Geceleri, makinenin içinde radyo yet uzay programı daha da büyük
leri düşünülen hava koşullarının adı aktif polonyum kaynağı , makineyi bir ödül peşindeydi: Mars 'ta bir
verildi) . Luna 1 7 , uzaktan kumanda çalışır durumda tutan ısıtıcı işlevi taşıt. Aralık 1 971 'de Mars 2 ve Mars
lı taşıt Lunokhod 1 ' i taşıdı (Lu görmekteydi. Taşıt, nereye gideceği 3 kod adlı iki Sovyet uzay aracı, kızıl
nokhod, "ayda yürüyen" demektir) ve ne zaman deney yapacağı konu gezegene inmek üzere modül gön
Bu, dünya dışında hareket eden ilk sunda Dünya' daki kontrolörlerden derdi. Mars 2 parçalandı ama Mars
tekerlekli taşıttı; ilk Apollo taşıtın emir alıyordu. Bir insan daha iyisini 3 başarılı bir iniş yaptı -Mars'a ilk
dan yaklaşık sekiz ay önce. Arkasın yapabilirdi ama taşıtlar uzayda ay iniş. Ne var ki, olasılıkla yoğun bir
daki kavrayış basitti: Ay kayaçlarını larca kalabilir ve Dünya'dan yiyecek toz fırtınasının yarattığı hasar nede
Dünya' ya göndermek yerine, taşıt ve su istemezdi. niyle, yalnızca 1 4,5 saniye sonra ile
orada analiz yapacaktı. Lunokhod 1 üç ay çalışacak şe tişim kesildi. Bilim insanları Mars
kilde tasarlandı ama neredeyse 1 1 3 ' ün kargosuna -Prop-M, kayak
''
Uzaktan kumandalı kaşif şeklinde iki ayak üstünde yürüye
Lunokhod taşıtı 2,5 metre uzunlu cek şekilde tasarlanan 4,5 kilogram
ğundaydı ve motorlu bir küvete ben ağırlığında küçük bir taşıta- ne ol
ziyordu. Tekerlekler, engebeli Ay duğunu hiçbir zaman anlayamadı.
arazisinde çekiş gücünü korumak 15 metrelik bir göbek bağından
Zamanla Mars'ı yaşanabilir
için birbirinden bağımsız çalışıyor enerji alıyordu ve yüzeydeyken,
du. Lunokhod, Ay'ın TV görüntüleri kılıp Dünya'ya Mars toprağında ölçüm yapacak şe
ni gönderen iki kamerayla donatıl benzetebilirsiniz . . . kilde tasarlanmıştı. Prop-M'nin gö
mıştı. Kayaların kimyasal bileşimini Bu yüzden tadilat gerektiren revini yerirıe getirmiş olması olası
analiz etmek çin bir X-ışını spektro bir gezegendir. değildir ama Dünya' dan girdi alma
''
metresi kullanıldı ve yoğunluğunu Elon Musk dan çalışmaya programlanmıştı. Ay
ölçmek için Ay toprağına penetro Kanadalı uzay girişiıncisi ile Dünya arasında bir radyo sinya
metre denilen bir aygıt sokuldu. lin yolculuğu 2 saniyeden az sürer
Lunokhod, taşıtın tepesinde açı ama Mars'tan ya da Mars'a bir sirı
lan güneş panellerini kullanarak yalin gelmesi, gezegenin Dün
gündüz şarj olan pillerle çalışıyordu . ya' dan uzaklığına bağlı olarak 3 ila
322 MARS'I ARAŞTIRMAK
••
21 dakika alır. Bir Mars taşıtının ba Mars ' ın zayıf gümşığında ne kadar
şarılı bir kaşif olması için, kendi ba enerji üretilebildiğini görmekti.
şına çalışması gerekiyordu Taşıtın faaliyetleri, NASA'nın
California'daki Jet Propulsion Labo
Aşağı atlama ratory' den (JPL) yönetildi ve JPL,
1976'da NASA'mn Viking iniş aracı, Zarif düz bir yere indik Güzel, Mars taşıtları geliştirmede öncü
Mars' ın ilk resimlerini gönderdi. Bu gerçekten güzel. ajans olarak kaldı. Mars 'la iletişim
başarıdan sonra daha çok taşıt plan
''
Adam Steltzner de kaçınılmaz olan zaman gecikme
landı ama bu projelerin büyük çoğun İniş mühendisi, Curiosity leriyle birlikte, bir taşıtı gerçek za
luğu sonuçlanmadı; basının "Mars manda yürütmek olanaklı olmama
Laneti" dediği şeye boyun eğdi. sıdır; bu yüzden bir yolculuğun her
NASA sonunda 1 997 Mars Path ayağı programlanmalıdır. Bunu ger
finder misyonuyla bir başarı elde çekleştirmek için, iniş aracı üzerin
etti. O yılın temmuzunda Pathfinder deki kameralar kullanılıp, Sojour
uzay aracı Mars atmosferine girdi. ner'ın etrafındaki yüzeyin sanal bir
Önce bir ısı kalkanını sürtünmesiy yaprakları" dışa doğru açıldı ve 1 1 modeli yaratıldı. İnsan kontrolörler,
le, sonra büyük bir paraşütle yavaş kilogramlık taşıt ortaya çıktı. taşıtın yolunun haritasını çıkarma
layan uzay aracı koruyucu dış kalka Gelişim sırasında taşıta MFEX dan önce alam her açıdan üç boyut
nının attı ve içindeki iniş aracı, 20 denildi -Microrover Flight Experi lu olarak görebiliyordu .
metrelik bir iple aşağı indirildi. Yü ment'in kısaltılmışı. Ne var ki, ka
zeye yaklaşınca, iniş aracının etra muoyu Sojourner olarak tamdı; bu Spirit ve Opportunity
fında büyük koruyucu hava yastık ad "seyyah" anlamına geliyordu ve Büyüklük ve güç bakımından sınır
ları şişti ve iniş hızım yavaşlatmak 1 9 . yüzyılda ABD 'li kölelik karşıtı ve lılıklarına rağmen Sojourner' ın mis
için, ipi tutan uzay aracındaki ya hak savunucusu aktivist Sojourner yonu büyük bir başarıydı ve NASA,
vaşlatma roketleri ateşlendi. Sonra Truth' la bağlantısından ötürü tercih iki Mars Exploration Rovers'la
ip kesildi ve iniş aracı, Mars yüze edilmişti. (MER) kararlılığını sürdürdü. Hazi
yinde yuvarlanıp bir yerde durana ran 2003 'te Spirit adı verilen MER A
kadar sekti. Neyse ki, hava yastıkla Mars'ta gezinti ve Opportunity adlı MER B fırlatıl
rının havası inince, iniş aracı doğru Sojourner, Mars ' ın yüzeyinde tur maya hazırdı. Lunokhod taşıtıyla
durumdaydı. Dört yüzlü iniş aracı atan ilk taşıttı. Bununla birlikte, Pat aşağı yukarı aynı büyüklükteydiler
nın üs taraftaki üç yüzü ya da "taç- hfinder misyonu gelecekte daha ve yaklaşık 1 80 kilogram daha hafif
büyük taşıtlara güç sağlayacak yeni tiler. Ertesi yıl yolculuğun sonuna
teknoloji ve iniş sistemi için bir test gelindiğinde ikisi de Mars çöllerin
ti. Küçük taşıt 83 günlük görevi sü de, tepelerinde ve düzlüklerinde do
resince yalnızca 1 00 metre yürüdü laşıyor, yüzey şekillerini fotoğraflı-
••
ve iniş aracından 1 2 metre öteye
gidebildi. Şimdi Cari Sagan Anısına
İstasyon adı verilen iniş aracı, taşıt
tan Dünya 'ya veri aktarımı için kul
lanıldı. Taşıtın enerjisinin büyük bö
lümü , tepesindeki güneş panellerin Mars'ta bulunma nedeniniz ne
den gelmekteydi. Misyonun hedef olursa olsun, orada olmanızdan
lerinden biri, bu panellerin aşırı sı
memnunum. Keşke ben de
caklığa ne kadar dayanacağını ve
sizinle olsaydım.
''
Carl Sagan
Gelecekteki kaşiflere bir mesajda
bir mikroskop ve kayaların içinden tı -hepsi otomatik pilotla gerçekleş Mars'ta, Curiosity'nin fotoğrafladığı
örnek almak için bir aşındırma aleti tirilecekti (Dünya'dan uzaktan ku "Kimberley" oluşumunda katmanlar, bir
de vardı. mandayla değil) Bu, "yedi dakikalık su akışına işaret ediyor. Uzakta,
2012'de ABD'li jeolog Robert P.
Bununla birlikte, Ağustos korku" anı yarattı: Dünya' daki mü
Sharp'ın adı verilen Sharp Dağı
201 2 ' de gezegene ulaşacak bir son hendisler, Curiosity 'nin Mars at görülüyor.
raki taşıt Curiosity, yalnızca jeolojiyi mosferine girdiğini bildiren bir sin
incelemekle kalmayan, biyolojik yal geldiğinde, taşıtın zaten yedi
izler, Mars ' ın bir zamanlar yaşam dakikadır yerde -çalışır durumda ya
barındırıp barındırmadığını göste da parçalanmış- olacağını biliyor Güvenli iniş
recek organik maddeler de arayan lardı. Curiosity'nin iniş aracı üst atmos
''
aletler taşımaktaydı. Bunların ara ferden geçerken, ısı kalkanı sıcak
sında, kimyasallarını açığa çıkar tan korlaştı; roketler, iniş hızını Gale
mak için zemin kaya örneklerini bu Kraterine, büyük bir meteorit çarp
harlaştıran SAM (Mars'ta Örnek masının neden olduğu eski bir kra
Analizi) cihazı da vardı. Taşıt ayrı tere ulaşmaya ayarladı. Bir paraşüt
ca, gezegenin gelecekte insanların uzay aracını saatte 320 kilometreye
koloni kurmaları için güvenli olup Yedi dakikalık korku, yedi kadar yavaşlattı ama bu da, bir irıiş
olmayacağını görmek için ışınım için çok hızlıydı. Merkezdeki 6000
dakikalık zafere dönüştü.
düzeylerini izledi. metrelik dağdan sakınarak kraterin
John Grunsfeld
''
Daha önceki taşıtlardan epeyce düz bir bölgesine inişini yavaşlat
NASA yöneticisi
büyük olan Curiosity, alışılmadık bir maya devam etti. Araç yüzeye 20
yolla Mars 'a gönderildi. Misyonun metreye kadar yaklaştı ve sonra ha
iniş evresinde radyo gecikmesi vada durmak zorunda kaldı; çok al
(Dünya' dan uzaklığın neden oldu çaktan gitmek, aletleri bozabilecek
ğu) 14 dakikaydı ve atmosferden bir toz bulutu yaratacaktı. Sonunda
yüzeye yolculuk yedi dakika alacak- taşıt, gök vinci denilen ve roketle
çalışan bir hava yastıklı platformla ve karbon gibi yaşamın temel öğele
yüzeye indirildi. Daha sonra, olası rinden birçoğunu buldu. •
bir çarpma, gelecek araştırmaya
zarar vermesin diye, gök vinci ayrı
lıp alanın uzağına atılmalıydı .
İnişi atlatan Curiosity, güvenli
bir biçimde yerine ulaştığını Dün
ya'ya sinyalle bildirdi. Curiosity'nin
güç kaynağının en az 14 yıl dayan
ması beklenmektedir ve başlangıç
taki iki yıllık görev süresi süresiz
olarak uzatıldı. Şimdiye kadar, ışı
nım düzeylerini ölçüp, insanların
Mars' ta hayatta kalmalarının ola ExoMars
naklı olabileceğini açığa çıkardı;
geçmişte suyun, hatta yaşamın var 2020'de Avrupa Uzay Ajansı,
Rus uzay ajansı Roscosmos ile
lığını gösteren eski bir nehir yatağı
birlikte, ilk Mars taşıtını,
keşfetti; nitrojen, oksijen, hidrojen
ExoMars'ı (Mars'ta
Eksobiyoloji), ertesi yıl Mars'a
indirmek amacıyla fırlatacak.
Güneş enerjisiyle çalışan taşıt,
uzayda yaşamın işaretlerini
Lunokhod 1 aramanın yanı sıra, yeraltı
1 970-71 suyu bulmak için Mars
Ay: 10,5 km
kayalarının derinliklerine
bakacak bir yer radarı da
Apollo 17 Rover taşıyacak. ExoMars taşıtı
Aralık 1972 Dünya'yla iletişimi, 2016'da
Ay: 35,74 km fırlatılan ExoMars Trace Gas
Orbiter uydusu aracılığıyla
Lunokhod 2 kuracak. Bu sistem veri
Ocak-Haziran 1 973 aktarımını günde iki kezle
Ay: 39 km sınırlayacak. Taşıt kendi
kendini sürecek şekilde
tasarlanmıştır; kontrol yazılımı
Sojourner
Temmuz-Eylül 1997 arazinin sanal bir modelini
Mars: 0,1 km kuracak ve buna göre hareket
edecektir. Taşıt yazılımına,
İngiltere'de Stevenage'da,
Curiosity
2011-şimdi
Mars yüzeyinin Mars Yard
Mars: 13,1 km denilen yüzeyinin bir
maketinde nasıl yol alacağı
öğretildi (üstte).
Spirit ExoMars taşıtının Mars'ın
2004-2010
Mars: 7,7 km
yüzeyinde en az yedi ay
çalışması ve 4 km yol alması
beklenmektedir. Daha sonra
Opportunity yerinde kalıp iniş yerinin
2004-şimdi etrafındaki alanı inceleyecek
Mars: 42,8 km
robot bir platformla yüzeye
bırakılacak.
M ESAFE, KM o 10 20 30 40
326
, .. GOKYUZUNDEKI
•• •• •• •
EN BUYUK GOZ
•• •• ••
•
I UZAYIN DAHA İLERİSİNE BAKMAK
•
/
Dev ayna E-ELT uzay teleskoplarından !eri öncekinden çok daha ayrıntılı
E-ELT'nin, bir futbol sahasının yarı daha dar bir tayf bandını toplar ama bir biçimde görebilecek •
büyüklüğünde bir kubbenin içine bunu çok daha büyük ölçekte yapa
konulan sıra dışı beş-aynalı bir tasa bilir. Sonuç olarak öte-gezegenleri,
rımı vardır. Görünür (ve kızılaltına ön-gezegen disklerini (kimyalarıyla
yakın) ışığı toplayan ana ayna (M1 ) , birlikte), kara delikleri ve ilk galaksi-
1 ,45 metre genişliğinde 798 altıgen
parçadan oluşmuştur. Hep birlikte,
İkinci
bir uçtan diğer uca 39,3 metre olan ayna (M2)
bir ayna oluşturacaklar. Hubble ' ın
ana aynası ise, yalnızca 2,4 metre
genişliğindedir ; E-ELT'nin ikinci
aynası (M2) bile, 4,2 metreyle ondan
daha büyüktür. Beşinci
ayna
M1 ' in şekli, sıcaklık değişiklikle
(M5)
rinin ve teleskop farklı konumlara
geçerken kütleçekim etkilerinin
neden olduğu bozulmaları yok ede
cek şekilde ayarlanabilir. M2,
M1 ' den gelen ışığı dördüncü ayna
daki (M4) bir delikten üçüncü ayna
ya (M3) yönlendirir. Işık oradan tek
rar M4'e, görüntünün atmosferik
bulanıklaşmasını büyük ölçüde
Birinci
azaltan uyarlamalı optik aynaya ayna
yansır. M4, gökyüzüne bir lazer (M1)
ateşlenerek yaratılan yapay bir "yıl
dız"ın pırıltısını izler. M4, altına yer
leştirilen 8000 pistonu kullanarak
saniyede 1 000 kez şekil değiştirebi
lir. Başka bir ifadeyle, bu şaşırtıcı
aynanın 798 parçası, herhangi bir
atmosferik bozulmayı dengelemek
için gerçek zamanda eğilip büküle E-ELT'nin karmaşık ayna düzeninin kalbinde, ana aynanın devasa çukur
bilir. Son olarak M5 görüntüyü ka tabakası yer alır. Var olan en büyük optik teleskopların 13 katından fazla ışık
meraya yönlendirir. toplayacak ve altı adet lazer güdümlü yıldız birimle desteklenecek.
328
KISACA
UZAY
KURUM
LIGO (2016)
ÖNCE
1687 Isaac Newton,
kütleçekimi kütleler arasında
ZAMANDA
bir kuvvet olarak gören
Evrensel çekim yasasını
formüle eder.
1915 Albert Einstein
kütleçekim kütlenin
DALGACIKLAR
uzayzamanı bükmesi olarak
açıklayan genel görelilik
teorisini sunar, kütleçekim
dalgalarının varlığının
öngörür.
KÜTLEÇEKİM DALGALARI 1960 Amerikalı fizikçi Joseph
Weber kütleçekim dalgalarını
ölçmeye girişir.
1984 Rai Weiss ve Kip Thorne
LIGO'yu kurar.
SONRA
2034 eLISA'nın, aralarına lazer
ateşlenen Güneş-merkezli
yörüngelerde bulunan üç uzay
aracını kullanarak kütleçekim
dalgaları araması planlanır.
şan iki kara deliğin yarattığı tsuna bir ortam gerektirmez. Işık (ve her büyük bir kütleye doğru "düşüyor"
minin kütleçekimsel eşdeğerini or elektromanyetik ışınım türü) elekt gibi görünen küçük bir kütledir.
taya çıkarmıştı. romanyetik bir alanın salınımıdır: Bütün kütleler hareket halinde
Kütleçekim dalgalarının keşfinin, Başka bir ifadeyle, ışık bütün uzaya dir -gezegenler, yıldızlar, hatta ga
Evren'i gözlemlemenin yeni bir yo yayılan bir alanda bir tedirginliktir. laksiler- ve hareket ederken, arkala
lunu sunacağı umuluyor. Astronom Kütleçekim dalgaları, Evren' e ya rında bir kütleçekirnsel tedirginlikler
lar ışık ya da başka elektromanyetik yılan kütleçekim alanında tedirgin silsilesi bırakırlar. Kütleçekim dalga
ışınım kullanmak yerine, içeriğinin likler olarak anlaşılabilir. Einstein, ları ses dalgalarına benzer bir biçim
kütleçekimsel etkileriyle Evren'in uzayı kendi etraflarında büken nes de, içinde yol aldıkları ortamı büke
haritasını çıkarmayı umuyorlar. nelerin kütlesinin bu tedirginlikleri rek yayılır. Ses dalgalarında bu
Büyük Patlamadan 380. 000 yıl son nasıl yarattığını açıkladı. "Kütleçeki ortam, salınacak şekilde meydana
rasına kadar erken Evren'in opak min çekişi" olarak anlaşılan şey, bü getirilen moleküllerden oluşur; küt
plazması da dahil, birçok yolla ışı külmüş uzayın bir bölgesiyle karşıla leçekimdeyse, ortam uzayzamandır,
nım karardığı halde, kütleçekim dal şınca devinimini değiştirip daha bizzat Evren' in dokusudur. Einstein
gaları her şeyden geçer. Yani kütle
çekimsel astronomi, zamanın tam
başlangıcını, Büyük Patlamadan
sonraki bir saniyenin trilyonda birin Görelilik, kütleçekimin uzayzamanın kütle tarafından
ci anını görebilirdi. bükülmesi olduğunu açığa çıkarır.
Dalga davranışlan
LIGO, Laser lnterferometer Gravita
tional-Wave Observatory'nin (Lazer
İnterferometre Kütleçekimsel-Dalga
Hareket eden nesneler uzayzamanda dalgacıklar
Gözlemevi) kısaltılmışıdır. Bizzat
ya da kütleçekim dalgaları yaratır.
uzaydaki genişlemeleri ve büzülme
leri ölçme aletlerinden oluşur. Bu
kolay bir iş değildir. Bir cetvel bunu
yapamaz; çünkü uzay boyut bakı
mından değişince, cetvel de değişir,
dolayısıyla gözlemci hiçbir değişikli Kütleçekim dalgaları, Kütleçekim dalgaları
ği ölçemez. LIGO, uzay ne yaparsa uzayzamanın genişlemesi astronomların, uzayın
ve daralması ölçülerek daha ilerisine
yapsın sabit kalan ölçütü, ışık hızını,
saptanabilir. bakmalarına izin verir.
kullanmayı başardı. Işık bir dalga
gibi davranır ama içinde yol alacağı
330 KÜTLEÇEKİM DALGALARI
kütleçekim hızının ışık hızıyla aynı Kütleçekim dalgaları olmadan, LIGO'nun ışık dalgaları, yeniden
olacağını ve uzayzamandaki dalga birleşince birbirini siler. Kütleçekim dalgaları bir tüpü uzatırken
cıkların her yönde dışa doğru hare diğerini büzer; böylece dalgalar artık kusursuz hizalı olmaz ve bir
sinyal üretilir.
ket edeceğini öngördü. Bu dalgacık
ların yoğunluğu uzaklıkla birlikte
Normal Kütleçekimsel
hızla azalır (uzaklığın karesi oranın
durum dalga tespiti
da) ; bu nedenle , uzayda çok uzakta
bilinen bir nesneden gelen farklı bir
kütleçekim dalgasını saptamak, çok
'\N -c
güçlü bir dalga kaynağını ve çok
hassas bir alet gerektirirdi.
''
meydan okumalarından biridir.
olan 11 'de bir yörüngeye gidiyor.
Orada uzay aracı, eLISA (gelişmiş
Lazer İnterferometre Uzay Anteni)
na'dan Washington'a gitmesi için denilen iddialı bir deneyde kullan
geçen zaman) LIGO 2002 'den mak umuduyla, lazer interferometri
201 0 ' a kadar herhangi bir başarı aletlerini uzayda test edecekti. Ge
göstermeden çalıştı; sonra güçlen çici olarak 2034'e planlanan eLISA,
Kütleçekim dalgaları bize kara
dirilmiş hassasiyetle, 201 5'te yeni Güneş 'in etrafında nirengi oluşturan deliklerin doğru haritalarını -
den çalışmaya başladı. üç uzay aracı kullanacak. Uzay araç onların uzayzaman
larının arasına lazerler ateşlenip, 3 haritalarını- getirecektir.
''
Çarpışan kara delikler milyon kilometre uzunluğunda, küt Kip Thorne
1 4 Eylül 201 5'te, Greenwich saatiyle leçekim dalgalarına LIGO' dan bir
9 : 50:45'te , bir milyar ışık yılı uzakta kaç kat daha duyarlı bir lazer pisti
iki kara delik çarpıştı ve uzayın do oluşturulacak.
kusunda büyük bükülmelerin önünü Kütleçekim dalgalarının keşfinin,
açtı. Aslında bu olay bir milyar yıl astronomların Evren görüşünü dö-
Demet bölücü
Lazer
334
REHBER
stronomi gibi geniş bir araştırma alanında önemli her bilim
Güneş 'ten çıkan ışığın Dünya'ya 8 patlama- gözlemleyen ilk kişi oldu.
JOSEPH-LOUIS dakika 12 saniyede ulaştığını Patlamadan sonra dünya çapında
başlamadan birkaç yıl önce, (kızlık soyadı Scott Dili), Greenwich fotoğrafçılığı 1 1 8-1 9
akciğer zarı iltihabından öldü. Kraliyet Gözlemevirıde birlikte
Ölümünden sonra karısının onun Güneş'i inceledi. Güneş lekelerirıe
adına kurduğu vakıf, Edward C . ilişkin araştırmaları, lekelerirı sayısı HEBER D. CURTIS
Pickering v e kadınlardan oluşan ile Dünya'nın iklimi arasında bir 1 872-1 942
ekibinin gerçekleştirdiği büyük bir bağıntı ortaya çıkardı. Bu, 1645 ile
fotoğraflı yıldız araştırması olan 171 5 arasında Güneş' in etkinliğinde Amerikalı profesör Heber Dust
Henry Draper Kataloğuna mali bir azalma dönemi keşfetmelerirıe Curtis 1 900'de, California'da Lick
destek sağladı. yol açtı -Avrupa'da ortalamadan Gözlemevi için gönüllü gözlemci
Ayrıca bakınız: Yıldız kataloğu düşük sıcaklıklarla örtüşen bu olunca astronomiye kaydı. 1 902'de
1 20-21 • Yıldızların karakteristikleri döneme şimdi Maunder Minimumu astronomi alanında doktora
1 22-27 deniliyor. Cemiyetlerde kadın yasağı yaptıktan soma Curtis, Lick
1 9 1 6'da kaldırılınca, Annie Maunder Gözlemeviyle uzun bir birliktelik
1 916'da kendi gaz teorisini olduğuna inanılan bir gezegeni radyo dalgalarını keşfettiğirıi
geliştirirken, gaz atomlarının zaman sistematik olarak aramaya başladı. işittikten sonra, arka bahçesinde
içinde bir gezegenin atmosferinden Bunun için, gözlemevi müdürü Vesto kendi radyo teleskobunu kurdu.
kademe kademe nasıl Slipher, ev yapımı bir teleskop Sonraki birkaç yılda Reber, dünyada
kaçabildiklerini açıkladı. İlerleyen kullanarak yaptığı Jüpiter ve Mars gökyüzünün ilk radyo araştırmasını
zamanda Jeans zamanını yazmaya çizimlerinden etkilendiği genç yürüten ve bulgularını astronomi ve
adadı ve aralarında Through Space amatör astronom Clyde Tornbaugh'u mühendislik dergilerinde
and Time ve The Stars in TheiI işe aldı. Tornbaugh 10 ay fotoğrafları yayımlayan tek radyo astronomuydu.
Courses de bulunan dokuz popüler inceledikten sonra, 18 Şubat 1930'da, Reber'in işi, II. Dünya Savaşı
kitabıyla ünlendi. "Büyük bir Neptün'ün ötesinde Güneş'in bittikten sonra radyo astronomisinin
makineden çok büyük bir yörüngesinde dönen bir nesne gelişimine temel oluşturmaktı. Daha
düşünceye yakın" olarak tarif ettiği keşfetti. Roma yeraltı tanrısının adı berrak atmosfer koşullarında daha
Evren'i anlamada hem zihni hem de verilen Plüton başlangıçta dokuzuncu ileri radyo araştırmaları yürütmek
maddeyi merkezi önemde gören gezegen olarak sınıflandırıldı ama
için 1 954'te Tasmanya'ya taşındı ve
idealist bir felsefe geliştirdi. daha sonra cüce gezegen statüsüne
ömrünün sonuna kadar orada kaldı.
Aynca bakınız: Dev molekül indirildi. Bu keşiften sonra Tornbaugh
Aynca bakınız: Radyo astronomi
bulutlarının içinde 276-79 bir diploma aldı ve profesyonel
1 79
astronom olarak yaşamını sürdürdü.
Aynca bakınız: Sarmal galaksiler
ERNST ÖPİK 1 56-61 Plüton'u incelemek 314-17
•
IOSIF SHKLOVSKY
1 893-1 985 1 91 6-1 985
Estonyalı astrofizikçi Ernst Öpik VICTOR 1 962'de Sovyet astrofizikçi Iosif
doktora derecesini, Estonya'da
1 921 ' den 1 944'e kadar çalıştığı
AMBARTSUMIAN Shklovsky dünya-dışı yaşam
CLYDE TOMBAUGH
1 906-1 997 GROTE REBER MARTIN RYLE
1 91 1-2002 1 9 1 8-1 984
1 920'lerin sonunda Arizona'daki
Lowell Gözlemevi, Uranüs'ün 1 937'de Amerikalı radyo mühendisi Birçok öncü radyo astronom gibi
yörüngesinde tedirginliklere neden Grote Reber, Kari Jansky'nin galaktik Briton Martin Ryle de meslek
REHBER 339
yaşamına, II. Dünya Savaşı sırasında eğriliğiyle ilgili karmaşık yaşamın gelişmesirıi destekleyebilen
radar teknolojisi geliştirerek başladı. matematiğin çoğunu halletti. Güneş benzeri yıldızlar içirı çok dar
Daha soma, Carnbridge'de Stephen Hawking'le işbirliği içirıde, sınırlar içirıde olmalıdır. Carter
Cavendish Radyo Astronomi bir kara deliğirı içindeki maddenirı 1 986'dan beri Paris-Meudon
Grubuna katıldı; orada Antony bir tekilliğe nasıl çöktüğünü Gözlemevinde araştırma müdürüdür.
Hewish ve Jocelyn Bell Burnell'in gösterdi. Daha yakın zamanda Kara deliklerirı özniteliklerirıirı
yanında çalışıp, radyo astronomide Pemose, bir Evren'in ısıl denge anlaşılmasına da katkılarda bulundu.
yeni teknikler geliştirdi ve çok durumunun (son durum) başka bir Aynca bakınız: Diğer
sayıda radyo kaynağı kataloğu Evren'irı Büyük Patlamasının gezegenlerde yaşam 228-35 •
çıkardılar. Savaş deneyiminden koşullarını ürettiği döngüsel bir Hawkirıg ışınımı 255
derirı etkilenen Ryle, son yıllarını kozmoloji teorisi önerdi. Pemose,
bilimin barışçı kullanımını Evren' in fiziğini açıkladığı ve JILL TARTER
desteklemeye adadı; nükleer bilirıcirı kökenirıe ilişkin yeni
1 944-
silahların ve gücün tehlikeleri açıklamalar öne sürdüğü bir dizi
konusunda uyarılarda bulundu ve popüler bilim kitabı da çıkardı. California'da SETI Araştırma
alternatif enerji arayışlarını savundu. Aynca bakınız: Uzayzamanda Merkezirıirı müdürü olarak Jill Tarter,
Aynca bakınız: Radyo astronomi eğriler 1 54-55 • Hawking ışınımı 255 201 2'de emekli olmadan önce 30
179 • Kuasarlar ve pulsarlar 236-39 yıldan fazla bir süre boyunca dünya
SHIV S. KUMAR dışı yaşam arayışında önde gelen bir
SOZLU K
Ana sekans Bkz. cüce yıldız. bunların birçoğunun galaksi olduğu Ekinoks Yılda iki kez Güneş ' in bir
biliniyor. gezegenin ekvatoruna dik geldiği
Asteroid Bağımsız olarak Güneş ' in durum; bu sırada bütün gezegende
yörüngesinde dönen küçük bir Burçlar kuşağı Gök kürenin gece ile gündüz kabaca eşit süreli
cisim. Asteroidler Güneş Sisteminin etrafında, tutulma çemberinin her olur.
her tarafında bulunur; en büyük tarafında 9° uzanan, Güneş ' in, Ay' ın
yoğunluk, Mars ' ın ve Jüpiter' in ve gezegenlerin içirıde geçiyor gibi Elektromanyetik ışınım
yörüngeleri arasındaki asteroid göründüğü kuşak Burçlar kuşağı, Salınımlı elektrik ve manyetik
kuşağındadır. Çapları birkaç "burçlara" karşılık gelen tedirginlikler biçiminde uzayda
metreden 1 000 kilometreye kadar takımyıldızlardan geçer. enerji taşıyan dalgalar.
değişir. Elektromanyetik tayf kısa, yüksek
Büyük Patlama Evren'irı geçmişte enerjili gama ışınlarından uzun,
Astronomik birim (AU) Dünya belirli bir zamanda sıcak, yoğun bir düşük-enerjili radyo dalgalarına
ile Güneş arasındaki ortalama ilk durumdan başlamasına neden kadar uzanır ve görünür tayfları da
uzaklığa eşit mesafe. 1 AU = olduğu düşünülen olay. kapsar.
149.598 .000 km.
Cüce gezegen Bir yıldızın Elektron Negatif yüklü atomaltı
Atomaltı parçacık Atomdan daha yörüngesinde, küresel bir şekil parçacık. Bir atomda elektron
küçük olan parçacık türlerinden oluşturacak kadar büyük ama bulutu, merkezi, pozitif yüklü bir
biri. Bunlar elektronları, nötrinoları yörünge yolunu diğer çekirdeğin etrafında döner.
ve kuarkları kapsar. malzemelerden temizlememiş olan
nesne. Güneş Sistemindeki Fraunhofer çizgileri Güneş 'in
Aynalı teleskop Kavisli bir aynaya örnekleri Plüton ve Ceres'tir. tayfında bulunan, ilk kez 1 9 .
ışık yansıtarak görüntü oluşturan yüzyılda Alman Joseph van
teleskop. Cüce yıldız Ana sekans yıldızı da Fraunhofer tarafından tanımlanan
denilir; hidrojeni helyuma karanlık soğurma çizgileri.
Beyaz cüce Kütleçekimiyle dönüştürerek parlayan yıldız.
Dünya 'nınkine yakın bir yarıçapa Yıldızların yaklaşık yüzde 90'ı cüce Galaksi Kütleçekimle bir arada
kadar büzülen, aydınlatma gücü yıldızdır. tutulan yıldızlardan, gaz ve toz
düşük ama yüzey sıcaklığı yüksek bulutlarından oluşan büyük
yıldız. Çemberli küre Gök küreyi topluluk.
modelleyen bir alet. Merkezinde
Birikim Küçük parçacıkların ya da Dünya ya da Güneş vardır; onun Galileo uydusu Jüpiter' in ilk kez
cisimlerin çarpışarak ve bir araya etrafında gök enlem ve boylam 1 6 1 0 ' da Galileo tarafından
gelerek daha büyük cisimler çizgilerini temsil eden halkalardan keşfedilen en büyük dört
oluşturma süreci. oluşan bir çerçeve vardır. uydusundan biri.
Bok kürecikleri İçinde yeni Dalga boyu Bir dalgada birbirini Geçiş Bir gök cisminin daha büyük
yıldızlar oluşan küçük, karanlık, izleyen tepeler ya da çukurlar bir cismin önünden geçmesi.
soğuk gaz ve toz bulutları. arasındaki mesafe .
Genel görelilik teorisi
Bulutsu Yıldızlararası uzayda bir Doppler etkisi Işınım frekansında, Kütleçekimi kütlenin varlığıyla bir
gaz ve toz bulutu. 20. yüzyıldan ışınım kaynağına göre devinim uzayzaman eğrilmesi olarak
önce, gökyüzünde dağınık her halinde olan bir gözlemcinin tanımlayan teori. 1 9 1 6 'da Albert
nesne bulutsu olarak bilinirdi; şimdi deneyimlediği değişim. Einstein 'ın formüle ettiği teorinin,
SÖZLÜK 341
kütleçekim dalgaları gibi birçok Güneş-merkezli Merkezinde Kara cisim Üzerine düşen bütün
öngörüsü deneysel olarak Güneş varmış gibi ele alınan bir ışınımı soğuran, hiçbir şey
doğrulanmıştır. sistem ya da yörünge. yansıtmayan teorik, ideal bir cisim.
Bir kara cisim, sıcaklığına bağlı
Gezegen Güneş gibi bir yıldızın Günöte Güneş'irı etrafındaki olarak belirli bir dalga boyunda bir
yörüngesinde dönen, küre şeklini eliptik yörüngesinde bir gezegenin, doruklu ışınım tayfı yayar.
alacak kadar büyük ve çevresini asteroidin ya da kuyrukluyıldızın
daha küçük nesnelerden temizlemiş Güneş 'ten en uzak olduğu nokta. Kara delik Hiçbir kütle ya da
ışık çıkarmayan cisim. ışınım kütleçekimden
Harvard Tayf Sınıflandırması kaçamayacak kadar yoğun olan bir
Gezegenimsi Kayadan ya da İlk kez 1 9 . yüzyılın sonlarında kütlenin etrafını saran uzayzaman
buzdan küçük bir cisim. Harvard Gözlemevi tarafından bölgesi.
Gezegenler, birikme süreciyle yıldızları tayflarının görünüşüne
birleşen gezegenimsilerden oluştu. göre sınıflandırmak için tasarlanan Kara enerji İtici bir kuvvet
bir şema. uygulayan, Evren'in
Gök küre Dünya' nın etrafını saran genişlemesinin hızlanmasına
hayali küre. Yıldızların ve diğer gök Hertzsprung-Russell neden olan, fazla bilinmeyen bir
cisimlerinin konumları, bu küreye diyagramı Yıldızların aydınlatma enerji biçimi.
bağlı oldukları düşünülürse, güçlerine ve yüzey sıcaklıklarına
küredeki yerlerine göre göre yerleştirildiği bir saçılım Kara madde Kütleçekiminin
tanımlanabilir. diyagramı. etkisi dışında hiçbir şeklide başka
bir maddeyle etkileşmeyen ya da
Görelilik Albert Einstein'ın uzayın Hubble yasası Kızıla kaymalar ile ışınım yaymayan bir madde.
ve zamanın doğasını açıklamak için galaksilerin uzaklığı arasında, Evren' deki bütün kütlenin yüzde
geliştirdiği teoriler. Ayrıca bkz. galaksilerin uzaklıklarıyla orantılı bir 85'ini oluşturur.
genel görelilik teorisi. hızla uzaklaştıklarını gösteren
gözlemlenmiş ilişki. İlişkiyi ölçen Kepler'in gezegen devinimi
Görünür kadir Bir yıldızın sayıya Hubble sabiti (H0) denilir. yasaları Gezegenlerin Güneş ' in
Dünya' dan görülen parlaklığının etrafında yörüngede dönme hızlarını
ölçüsü. Nesne ne kadar soluksa, Işık yılı (Iy) Işığın bir yılda ve şekillerirıi açıklamak içirı
görünür kadrinin değeri o kadar katettiği mesafe olan uzaklık birimi; Joharmes Kepler'irı bulduğu üç yasa.
yüksektir. Çıplak gözle görülen en 9.460 milyar kilometreye eşittir.
soluk yıldızlar 6 kadirliktir. Kırmızı cüce Soğuk, kırmızı,
Işınsal hız Bir yıldızın ya da başka aydınlatma gücü düşük bir yıldız.
Günberi Bir gezegenin, asteroidin bir cismin hızının, gözlemciye
ya da kuyrukluyıldızın Güneş'in doğrudan yaklaşan ya da Kırmızı dev Büyük, aydınlatma
etrafındaki eliptik yörüngesinde gözlemciden doğrudan uzaklaşan gücü yüksek bir yıldız. Bir ana
Güneş'e en yakın olduğu nokta. görüş hattı boyunca bileşeni. sekans yıldızı, ömrünün sonuna
doğru bir kırmızı dev olur.
Güneş lekesi Güneş'in yüzeyinde, İyonlaşma Bir atomun ya da
çevresinden daha soğuk olduğu molekülün elektron kazanıp ya da Kızıla kayma Bir ışık ya da başka
için koyu görünen bir bölge. Güneş kaybedip pozitif ya da negatif bir bir ışınım tayfında, ışık kaynağı
lekeleri, yoğun manyetik alan yük kazanma süreci. Sonuçta ortaya gözlemciden uzaklaştığında
bölgelerinde bulunur. çıkan yüklü parçacıklara iyon gerçekleşen daha uzun dalga
denilir. boylarına kayma.
Güneş rüzgarı Güneş'ten çıkıp
Güneş Sistemine akan, hızlı hareket Kahverengi cüce Kendi Kozmik ışın Elektronlar ve
eden yüklü parçacık akıntısı. Büyük çekirdeğinde nükleer füzyonu protonlar gibi, uzayda ışık hızına
ölçüde elektronlardan ve sürdürmeye yetecek kütlesi yakın yol alan yüksek enerjili
protonlardan oluşur. olmayan yıldıza benzer gaz topu. parçacıklar.
342 SÖZLÜK
Kozmik mikrodalga ardalan Kütleçekim dalgası Kütlenin Nötron Sıfır elektrik yüklü üç
(CMB) Her yönden saptanabilir ivmesiyle yaratılan , ışık hızında kuarktan oluşan atomaltı parçacık
soluk mikrodalga ışınım. CMB hareket eden uzay bükülmesi.
Evren'deki en eski ışınımdır, Evren Nükleer füzyon Atom
380.000 yaşındayken salınmıştır. Maviye kayma Bir ışığın ya da çekirdeklerinin birleşip daha ağır
Varlığı Büyük Patlama teorisiyle başka bir ışınımın tayfında, ışık çekirdekler oluşturarak enerji
öngörüldü ve ilk kez 1 964'te kaynağı gözlemciye doğru hareket saldığı süreç. Güneş gibi yıldızların
saptandı. edince gerçekleşen daha kısa dalga içinde bu süreç, hidrojen
boylarına kayma. atomlarının kaynaşıp helyum
Kozmolojik sabit Albert oluşturmasını gerektirir.
Einstein ' ın genel görelilik Mercekli teleskop Işığı yakınsak
denklemlerine eklediği, Evren ' in merceklerden geçirerek görüntü Olay ufku Bir kara deliğin
genişlemesini hızlandıran kara oluşturan teleskop etrafında, ötesinde hiçbir kütlenin
enerjiye karşılık gelebilen bir ya da ışığın kütleçekiminden
terim. Messier nesnesi İlk kez 1 781 'de kurtulamadığı sınır. Bu noktada
Charles Messier'in katalogladığı kara deliğin kaçış hızı ışık hızına
Kuadrant 90°'ye kadar açıları bulutsulardan biri. eşittir.
ölçmek için kullanılan bir alet. Eski
astronomlar, bir yıldızın gök Meteorit Uzaydan düşen ve Dünya Oort bulutu Oart-Öpik bulutu
küredeki konumunu ölçmek için yüzeyine tek parça ya da parçalar olarak da bilinir. Güneş Sisteminin
kuadrant kullanırdı. halinde ulaşan kaya ya da metal kenarında gezegenimsiler ve
topağı kuyrukluyıldızlar barındıran küresel
Kuark Temel bir atomaltı bölge. Uzun periyotlu
parçacık. Nötronlar ve protonlar üç Mutlak kadir Bir yıldızın asli kuyrukluyıldızların kaynağıdır.
kuarktan oluşur. parlaklığının ölçüsü. Bir yıldızın 1 0
parsek uzaktan görünür kadri olarak Ön-yıldız Oluşumunun ilk
Kuasar Aktif bir galaksi çekirdeği tanımlanır. evresinde, çökmekte olan, madde
olduğuna inanılan kompakt ama biriktiren ama içinde henüz
güçlü bir ışınım yayan yıldızsı Nova Haftalar ya da aylar süren bir nükleer füzyon başlamayan bir
radyo kaynağı . dönemde aniden birlerce kat daha buluttan oluşan yıldız .
parlak olduktan sonra ilk
Kuiper kuşağı Neptün ' ün parlaklığına dönen yıldız. Öte-gezegen Güneş dışında
ötesinde çok sayıda başka bir yıldızın yörüngesinde
kuyrukluyıldızın Güneş ' in NÖN Neptün Ötesi Nesnenin dönen gezegen.
yörüngesinde döndüğü uzay kısaltılmışı. Neptün' den daha
bölgesi. Kısa periyotlu büyük bir ortalama uzaklıkta (30 Özdevinim Bir yıldızın gök
kuyrukluyıldızların kaynağıdır. AU) Güneş ' in yörüngesinde dönen küredeki konumunu değiştirme
küçük gezegenler (cüce gezegen, oranı. Bu değişime, yıldızın diğer
Kurtulma (Kaçış) hızı Bir esteroid ya da kuyrukluyıldız). yıldızların devinimine göre
nesnenin gezegen gibi daha büyük devinimi neden olur.
bir nesnenin kütleçekiminden Nötrino Işık hızına yakın yol alan,
kaçmak için ihtiyaç duyduğu çok düşük kütleli ve sıfır elektrik Paralaks Bir gözlemcinin farklı bir
minimum yol alma hızı . yüklü atomaltı parçacık yere hareketi nedeniyle bir
nesnenin konumunda görünen
Kuyrukluyıldız Güneş ' in Nötron yıldızı Neredeyse kayma.
etrafında dönen küçük, buzlu tamamen sıkışık nötronlardan
cisim. Bir kuyrukluyıldız Güneş ' e oluşan çok yoğun, kompakt yıldız . Proton Üç kuarktan oluşan, pozitif
yaklaşınca, çekirdeğinden gaz ve Nötron yıldızları, yüksek kütleli bir yüklü atomaltı parçacık Hidrojen
toz buharlaşıp bir püskül ve bir ya yıldızın çekirdeği bir süpernova elementinin çekirdeği tek bir
da daha fazla kuyruk oluşturur. patlamasıyla çökünce oluşur. proton içerir.
SÖZLÜK343
Pulsar Hızlı dönen bir nötron Durağan Hal teorisi Maddenin Uzayzaman Üç uzay boyutu ile bir
yıldızı. Pulsarlar, Dünya' da hızlı, durmadan yaratıldığını öne süren zaman boyutundan oluşan dört
düzenli radyo dalgaları atımlarıyla bir teori. Teori, bir "Büyük boyutlu bileşim. Görelilik teorisine
saptanır. Patlama"ya ihtiyaç duymadan göre, uzay ile zaman ayrı kendilikler
Evren'in genişlemesini açıklama olarak var olmazlar. Eşsürem
Radyo astronomi İlk kez girişimiydi. (continuum) olarak birbirleriyle
1 930'larda uzaydan geldiği yakından ilişkilidirler.
keşfedilen uzun radyo dalga Şişme Büyük Patlamadan sonraki
boyunda ışınım araştıran anlarda Evren 'in uğradığı Yalpalama Dönen bir cismin
astronomi dalı. düşünülen kısa süreli hızlı dönüş ekseninin yönünde, komşu
genişleme dönemi. cisirrılerin kütleçekim etkisirıin
Sarmal galaksi Bir sarmal kol neden olduğu değişme.
örüntüsüyle, merkezi bir göbeğin Takımyıldız Gökkürede, çıplak
ya da çubuğun etrafında yassı bir gözle görülen yıldızların Yer-merkezli merkezinde Dünya
yıldız diski şeklini alan galaksi. tanımlanabilir bir örüntüsünü varmış gibi ele alınan bir sistem ya
içeren ve ad verilen 88 bölgeden da yörünge.
Schwarzschild yarıçapı Bir kara biri.
deliğin merkezinden olay ufkuna Yıldız günü Dünya'nın ardalan
olan uzaklık. Tayf Elektromanyetik ışınımın yıldızlara göre ölçülen dönüş
dalga boyları sırası. Tam tayf, dalga periyoduna karşılık gelen gün.
Sefeit değişken Parlaklığı boyları bir atomdan daha kısa olan
düzenli aralıklarla artan ve azalan gama ışınlarından, dalga boyu Yıldız paralaksı Bkz. paralaks.
atarlı yıldız . Parıldaması ne kadar metrelerce uzun olabilen radyo
fazlaysa, değişme periyodu o kadar dalgalarına kadar uzanır. Yıldız sapıncı Bir yıldızın,
uzundur. gözlemcinin yıldızın yönüne dik bir
Tedirginlik Bir cismin yönde hareketinin neden olduğu
SETi Search for Extra-Terrestrial yörüngesinde, yörüngede dönen görünür devinimi.
Intelligence'ın (Dünya-dışı Zeka diğer cisirrılerin kütleçekim
Arayışı) kısaltılmışı. etkisinin neden olduğu değişim. Yıldız Nükleer füzyonla enerji
Uranüs gezegeninin yörüngesirıde üreten sıcak gazdan oluşan ışıltılı
Seyfert galaksisi Parlak, gözlemlenen tedirginlikler cisim.
kompakt çekirdekli sarmal bir Neptün' ün keşfine yol açtı.
galaksi. Yozlaşma basıncı Çökmüş yıldız
Tekillik Bilinen fizik yasalarının gibi yoğunlaşmış bir gaz topunun
Spektroskopi Nesnelerin geçersiz gibi göründüğü sonsuz içinde, kütleli iki parçacığın aynı
tayflarının incelenmesi. Bir yıldızın yoğunlukta bir nokta. Bir kara kuantum durumunda var
tayfı, yıldızın birçok fiziksel özelliği deliğin merkezinde bir tekillik olamayacağı ilkesi nedeniyle
hakkında bilgi içerir. bulunduğu varsayılır. uygulanan dışa doğru basınç.
Standart mum Sefeit değişken Tutulma dairesi Gök kürede Yörünge Bir cismin daha kütleli
yıldız gibi aydınlatma gücü bilinen Güneş' in geçtiği görünür yol. başka bir cismirı etrafında dönerken
bir gök cismi. Bunlar, Dünya 'nın yörünge düzlemine izlediği yol.
astronomların yıldız paralaksıyla eşdeğerdir.
ölçülemeyecek kadar büyük olan Zaman genişlemesi Birbirleriyle
uzaklıkları ölçmelerine olanak verir. Tutulma Bir gök cismi ile gözlemci ilişkili ya da farklı kütleçekirn
ya da yansıttığı ışığın kaynağı alanlarında hareket eden iki cismin
Süpernova Bir yıldızın, Güneş'ten arasından geçen başka bir cismin farklı bir zaman akışı yaşamaları
milyarlarca kat daha parlak ışığı engellemesi. fenomeni.
olabilen bir patlamaya neden olan Uydu Büyük bir cismin
çöküşünün sonucu. yörüngesinde dönen küçük cisim.
344
DİZİ N
Koyu renk sayılar ana başlıkları asteroid kuşağı 82, 90, 91 , 97, 3 1 2 Becquerel, Hemi 1 1 1 , 140, 1 66
gösterir. asteroidler 6 5 , 72, 8 2 , 83, 90-9 1 , 96, 99, Beli Bumell, Jocelyn 1 79 , 1 80, 205, 218,
308 236-9
Astan, Francis 1 82 Bessel, Friedrich 21 , 78, 83, 102, 132
astrobiyoloji 1 5 Bethe, Hans 1 66, 182-3 , 1 96, 1 98, 252
A
astrofizik 1 5, 108-41 beyaz cüceler 49, 1 1 1 , 1 24, 1 26 , 1 27, 138,
astrokimya 1 5 141 , 145, 1 78, 1 80, 302
astroloji 1 3 , 25, 52 beyaz delikler 220-21
astronomi BICEP2 272, 273
Adams, Fred 277 amacı 14 kapsamı 1 5 bilgisayar teknolojisi 259
Adams, John Couch 1 07 gözlemler 14-1 5 bilimkurgu 55
Adams, Walter 1 24, 1 38, 141 , 1 78, 1 80 kökeni 1 2-13 Bilimsel Devrim 39, 63, 1 1 8
aktif galaksi çekirdekleri 185 astronomi fotoğrafçılığı 1 18-19, 120 Biot, Jean-Baptiste 91
aktif galaksiler 1 85, 221 Atacama Büyük Milimetre Dizisi 259, birikim diski 221
Albertus Magnus 230 326-7 Bode, Johann Elert 79, 85, 96, 97, 98, 99
Aldrin, Buzz 248, 320 Atkinson, Robert 166, 1 67 , 1 82, 1 83 , 1 98 Bohr, Niels 1 12 , 1 1 4
Alfa Erboğa 1 02, 1 80 atom saati 1 3 Bok kürecikleri 200-201 , 276, 278
Alfonso Cetvelleri 24 atom teorisi 1 1 2 , 1 14 Bok, Bart 200-201 , 276
Alfonso, Giovanni 69 atomlar 144, 1 45 Bolton, Tom 254
Almagest (Ptolemaios) 1 8 , 1 9 , 21 , 24, 25, Avrupa Aşırı Büyük Teleskobu (E-ELT) Bondi, Hermann 290, 300
27, 30, 34, 86 290, 293, 296, 304, 326-7 Borman, Frank 247
Alpher, Ralph 1 16 , 1 82 , 196-7, 198, Avrupa Güney Gözlemevi (ESO) 258, Boumon, Jacques-Louis de 90
224-5, 226, 272 259, 326-7 Bouvard, Alexis 1 06
Alvarez, Luis 212 Ay Bowen, Ira 1 14
Amalthea 63 bileşimi 244, 246, 248, 320-21 Boyle Yasası 1 67
Ambartsumian, Victor 338 çıplak gözle görülen 58 Boyle, Robert 1 67
ana sekans yıldızları bkz. cüce yıldızlar evreleri 1 3 Bradley, James 39, 43, 78
ana-sekans-öncesi yıldız (AS Ö ) 279 hareketi 3 8 Brahe, Tycho 20, 30, 3 1 , 36, 39, 42, 43,
Anaksagoras 231 ilgili teoriler 23 44-7 , 48, 52-4, 74-5, 1 02, 1 80
Anaksimandros, Miletoslu 18, 334 inişler 204, 205, 209, 244-9, 320, 325 Braun, Wernher von 208, 245
Anders, Bill 247 kökeni 186-7 Bruno, Giordano 42, 230
Anderson, Car! 140 tutulmalar 20 Bryson, Bili 271
Andromeda galaksisi/bulutsusu 27, 87, Ay Taşıtı 320, 325 bulutsu varsayımı 205, 250-51
1 1 0 , 1 32 , 136, 1 37, 1 59-60, 1 6 1 , 174, Ay tutulmaları 20 bulutsular 82, 83, 87, 88, 89, 1 0 1 , 104-5,
216, 221 , 270 145, 1 58 , 1 59-60
Apianus, Petrus 76, 77 tayfı 1 14-1 5, 1 16
B
Apollo 14, 1 86, 205, 244-9, 320, 325 Bunsen, Robert 1 10, 1 1 2 , 1 13 , 1 14
Aquinas, Thomas 20 burçlar 1 3 , 52
Arecibo mesajı 233, 234 Bumey, Venetia 316
Aristarkhos, Samoslu 1 8, 2 1 , 34, 36, 38, Büyük Birleşik Teori (BBT) 272, 273
1 02 Baade, Walter 1 37, 140, 141 , 145, Büyük Çöküş 301 , 303
Aristoteles 1 8 , 20, 21 , 24, 26, 34, 35, 180-8 1 , 236 Büyük Hadron Çarpıştırıcı (BHÇ) 1 51
44-5, 46, 48, 74, 77 Babcock, Horace 270 Büyük Kuyrukluyıldız 45, 46, 69-70, 1 1 9
arkeoloji 1 2 Babilliler 1 3 , 1 8 , 24, 25 Büyük Macellan Bulutu 27, 1 00-1 01 , 1 33 ,
Arkhimedes 21 Backer, Donald 236 1 34, 1 8 1
Armstrong, Neil 205, 248, 320 Bağdat 1 9 Büyük Patlama 1 16, 148, 1 6 3 , 1 6 8 , 1 7 1 ,
Arp, Halton 339 Bahcall, John 253 177, 1 79, 1 82, 1 96, 1 97 , 1 98, 1 99,
Arrhenius 230 Bailey, Solon I 1 36 220, 222-7, 272, 273, 277, 282-3, 284,
Aryabhata 19, 26 Bamard, Edward 63, 200, 337 300, 329
Asphaug, Erik 1 86 Barringer, Daniel 212 Büyük Sıçrama 1 87
DİZİN 345
Büyük Tartışma 1 44, 1 6 1 , 1 74-5 Curiosity 259, 320, 324-5 Tycho modeli 47
Büyük Uzay Teleskobu 1 92-3 Curtis, Heber D 1 6 1 , 1 74, 1 75, 337 uzaydan gelen riskler 14
Büyük Yırtılma 303 cüce galaksiler 1 00-101 yaşam 73, 231 , 235, 294
C-Ç
cüce gezegenler 84, 90, 96, 99, 1 84, 287, yaşı 1 86
3 1 3 , 314, 3 1 5 yer merkezli model 1 8 , 20, 24, 26, 34--6,
cüce yıldızlar 1 26, 1 38, 1 39, 1 80 47, 62
Cygni X-1 214, 218, 254 Dünya-dışı taşıtlar 320-25
çemberli küreler 45 Dünya-dışı zeka 12, 204, 2 1 0-1 1 ,
çift yıldızlar 49, 86, 1 10, 214, 216, 217, 228-35, 238, 267, 294, 295, 325
Caesar, Julius 28 294, 302 Dünya'ya Yakın Asteroidler (DYA) 99
Callisto 62, 63 çoklu Evren 271
Carırıon, Annie Jump 1 1 1 , 1 1 3, 1 20,
E
124-7, 133, 1 38, 162
D
Cape Gözlemevi (Güney Afrika) 79, 1 1 9
Carrington, Richard 336
Carte du Ciel projesi 100, 1 1 9
Carter, Brandan 230, 339 Eddington, Arthur 14, 1 16, 1 32, 1 41 , 1 44,
Cassini Bölümü 65 D' Arrest, Heinrich 1 07 145, 148, 1 52-3, 166-7, 1 70, 1 82-3
Cassini, Giovanni Domenico 43, 65 Dalton Minimumu 1 03 Edgeworth, Kenneth 1 84, 206, 286, 312
Cassiopeia 45 Daly, Regınald 186-7 Ehman, Jerry 210, 234
Cassiopeia B 45 Dampier, William 55 Einstein Gözlemevi 214, 216
Cavendish, Henry 68, 70-71 Darwin, Charles 231 Einstein, Albert 150, 1 70, 171, 329-30
Cellarius, Andreas 36 Darwin, George 1 86, 1 87 genel görelilik teorisi 14, 68, 73, 1 06,
Ceres 82, 83, 90, 94-9, 3 1 5 Davis, Ray 252-3 1 07, 144, 148-53, 1 54, 1 67, 168, 169,
Cernan, Eugene 249, 320 Deep Impact misyonu 308 1 8 1 , 182, 220, 259, 268, 303, 328
Cerulli, Vincenzo 1 17 değişken yıldızlar 48-9, 86, 1 02, 1 10, 133 kozmolojik sabit 1 76, 1 77, 300, 303
Chadwick, James 236 Delambre, Jean Baptiste Joseph 83, 93, ekinokslar 22, 25
Chaffee, Roger 247 336 el-Battani 334
Chamberlin, Thomas Chrowder 250 Delta Sefe 48, 86, 1 32 elektromanyetik ışınım 1 90--9 1 , 239
Chandra X-ışını Gözlemevi 1 95, 214, demir 1 99 elektromanyetik tayfa 204, 205
216-17, 237, 297, 301 Demokritos 27 elektromanyetizma 1 1 1 , 1 48
Chandrasekhar, Subrahmanyan 1 4 1 , 145, Dev Macellan Teleskobu 326 elektron yozlaşma basıncı 1 78
1 54, 178, 1 80, 1 81 dev molekül bulutları (DMB) 276-9 elektronlar 282
Charles. Kral !!. 1 3 dev yıldızlar 1 38, 1 39, 241 , 279, 302 elementler 144, 145, 1 62, 1 63 , 166, 1 98-9
Charon 262, 317 dış merkezlilik 54 eLISA 328, 331
Chiron 1 84 Dicke, Robert H 224-7 eliptik galaksiler 1 05, 1 6 1 , 241
Chladni, Ernst 82, 83, 90-91 , 96 Digges, Thomas 34 eliptik yörüngeler 39, 50-55, 68-9, 75,
Clairaut, Alexis 77 disk galaksiler 240 76, 92
CMB bkz. kozmik mikrodalga ardalan Dolland, John 43 Encke, Johann 74
COBE (Kozmik Ardalan Gezgini) 224, Doppler etkisi 1 58, 1 59-6 1 , 1 76, 238, 274 Eratosthenes 1 8 , 334
227, 282, 284-5 Doppler spektrokopi 291 Erts 184, 286, 287, 3 1 3, 314, 315, 3 1 7
Cocconi, Giuseppe 204, 2 10-1 1 , 231 Doppler, Christian 1 58, 1 59, 274 ESA 1 77, 1 95, 2 1 7 , 227, 285, 308- 1 1
Cohen, I . Bernard 60 Drake, Frank 2 1 0 , 231-2, 233 es-Siczi
Cama kümesi 270 Draper Catalogue of Stellar Spectra 1 1 1 , es-Sufi, Abdurrahman 24, 27, 30, 87
Compton Gama Işını Gözlemevi 1 95 1 2 1 , 124 eşdeğerlik ilkesi 1 51
Comte, Auguste 1 5 Draper, Henry 1 00, 1 10, 1 1 8 , 1 20, 121 , Eudoksos 20
Copernicus ilkesi 62, 230, 235, 290-9 1 , 124, 336-7 Euler, Leonhard 78
292 Draper, John 1 1 8 Europa 62, 71 , 234, 264
Copernicus, Nicolaus 1 9 , 21 , 22, 23, 24, Draper, Mary 1 2 1 Evren
26, 30, 32-9, 44, 46-7, 52, 58, 62-3, Dünya çoklu 271
291 atmosferi 20, 140, 1 90-91 geleceği 300, 301 , 303
Corot-3b 294 bileşimi of 1 87 genişlemesi 1 37, 1 58, 1 68, 169, 170,
Cowan, Clyde 252 dönüş ekseni 22, 35, 78 1 71 , 172-7, 1 80, 1 99, 224, 240, 241 ,
Crabtree, William 64 dönüşü 1 3 , 26, 35, 36, 37, 39 258, 259, 268, 274, 282, 284, 296,
Cremonalı Gerard 1 9 Güneş'ten uzaklığı 64 298-303
cubewanolar 287 kütleçekim 72-3, 1 87 haritası 296
346 DİZİN
F
Ganymede 62, 63, 71 , 265 Gush, Herb 226-7
Gassendi, Pierre 64 Guth, Alan 258, 272-3, 274, 282
Gaultier de la Vatelle, Joseph 61 gündönümü 25
Gauss, Cari Friedrich 83, 98 Güneş
Fahri de Peiresc, Nicolas-Claude 61 gaz cüceler 294 emisyonları 1 16
Fabricius, David 48-9, 86, 1 32 gaz yasaları 1 67 gezegen göçü 312-13
Fahri sekstantı 31 gece gökyüzü 1 2 , 58, 100-101 Güneş-merkezli model 1 8, 19, 21 ,
FAST (Beş Yüz Metre Çapında Küresel gelgitler 1 3 , 73 32-9 , 55, 62-3 , 291
Teleskop) 234 Geller, Margaret 274-5 kütleçekim alanı 14
Fath, Edward 1 85 genel görelilik teorisi 14, 68, 73, 106, 1 07, nükleer füzyon 252
Fermi Uzay Teleskobu 140 144, 146-53, 1 54, 1 61 , 167, 1 68, 1 69, oluşumu 250
Fermi, Enrico 231 181 , 1 82 , 220, 259, 268, 303, 328 salınımlar 213
Fernandez, Julio 1 84 geometri 1 8 tayfı 1 12 , 1 1 4, 116
Fernie, J. Donald 76 gezegen bilimi 1 5 yapısı 1 1 0, 1 66-7
Fisher, Richard 240 gezegen devinimi 1 8 , 32-9, 42-3, 44-7, Güneş fiziği 1 5
Fizeau, Hippolyte 103 52-5, 92 Güneş lekeleri 49, 103, 1 90
Flamsteed, John 1 3 , 69, 84, 88 gezegen göçü 312-13 öznitelikleri 129
Flandra, Gary 262, 265 gezegence bulutsular 1 1 5 Güneş Sistemi
Fleming, Williamina 1 1 3, 1 20, 1 24, 125, gezegenimsiler 313 araştırılması 260-67
126, 1 28, 1 33, 141 gezegenler büyüklüğü 64, 83, 1 84
Foote, Albert E . 212 araştırılması 260-67 Kepler'in modeli 54-5
Ford, Kent 270 Güneş-dışı 195, 259, 288-95, 305 kütleçekim kuvvetleri 71-2, 83, 85, 92,
fotoğraf 58, 99, 1 1 0, 1 18-19, 1 20-21 , 192 oluşumu 250-5 1 , 279 106
fotonlar 217, 282 şekli 72 Nice modeli 3 12-13
Foucault, Leon 26, 39, 103 yaşanabilirliği 294-5 oluşumu 82, 92, 93, 99, 204, 205,
Fowler, Ralph 141 gezegenler-arası kırpışını (IPS) 237 250-51 , 259, 290, 312-13
Frankland, Edward 1 1 6 gezegenler-arası uzay 43, 90, 267 Ptolemaios modeli 24
Fraunhofer çizgileri 1 1 2 , 1 62 Ghez, Andrea 1 54, 218, 297 Samanyolu'nda 89, 101 , 1 64
Fraunhofer, Joseph von 78, 1 1 2 , 1 1 3 Giacconi, Riccardo 214-17 yapısı 96-7, 99
Friedman, Herbert 2 1 5 , 216 Gilbert, Grove 212 Güneş tutulmaları 14, 1 16, 144
Friedmann, Alexander 168, 169-70 Gilbert, William 1 29 Güneş yılı 28-9
Gill, Sir David 79, 1 18-19, 1 20 Güneş-merkezli model 1 8 , 1 9 , 21 , 32-9,
Giotto uzay aracı 207, 308 55, 62-3 , 291
G
Girdap galaksisi 27, 83, 1 05 güney yarımküre 79, 83, 100-101 , 1 19
Glenn, John 245
Goethe, Johann von 34
H
Gold, Thomas 238-9, 300
Gagarin, Yuri 204, 208, 244 Goldilocks bölgesi 294-5
galaksi "duvarları" 274, 275, 282, 296 Gomes, Rodney 312-13
galaksi kümeleri 214, 274-5, 282, 296, Goodricke, John 48, 86, 1 32
301 Gould, Benjamin Apthorp 83 Hadley, John 43
galaksiler gök ekvatoru 22 Hagecius, Thaddaeus 46
bulutsu olarak 89, 1 1 5, 1 36, 145, gökküre 22, 25 Hale Teleskobu 129, 218, 220
1 58-61 , 1 70 Gök Polisi 97-9 Hale, George Ellery 1 03 , 129
çarpışmaları 1 6 1 , 217, 221 , 271 gökkumu 91 Hail, Asaph 62
dönüşleri 1 5, 269-71 görünür kadir 1 35, 1 36, 138 Halley kuyrukluyıldızı 43, 70, 74-7, 207,
DİZİN 347
K
120, 1 25-6 Hubble, Edwin 27, 86, 102, 120, 1 32,
Haumea 1 84, 287 1 36-7, 144, 1 58 , 1 6 1 , 164, 1 68, 170,
Hauser, Mike 282, 284 174-7, 1 85, 1 93, 240, 274, 296, 300
Hawking ışınımı 254, 255 Huchra, John 274-5
Hawking, Stephen 148, 1 54, 1 74, 254, Huggins, Margaret 1 10, 1 14, 1 1 5 , 1 1 6 kaçış hızı 73, 1 8 1
255, 284 Huggins, William 87, 88, 104, 105, 1 10, kahverengi cüceler 1 27, 258, 293, 294
Heath, Sir Thomas 21 1 14-1 5, 1 16, 1 58 Kant, lmmanuel 1 58 , 161 , 250
Helix gezegence bulutsusu 1 27 Hulse, Russell 236 kaos teorisi 92
Helrnholz, Herman von 1 66 Humason, Milton 175 Kappa Andromedae b 293
helyosismoloji 2 1 3 Huygens, Christiaan 14, 43, 58, 65, 335 Kapteyn, Jacobus 1 1 9, 1 64-5, 337
helyum 1 10, 1 16, 1 24, 1 2 5 , 1 26 , 1 62-3, kara cimsimler 283-4
166, 1 67, 1 82-3, 196 , 1 97, 1 98, 226, kara cüceler 127
•
252, 272, 282 kara delikler 14, 82, 145, 148, 1 53 , 1 54-5,
Henderson, Thomas 102
Herakleides Pontikos 20, 26, 35
Herbig-Harp Nesneleri 200
1-1 178, 179, 1 81 , 205, 214, 216, 217,
2 1 8-2 1 , 239, 269
çarpışması 329, 331
Herman, Robert 1 97, 224-5, 226 Iapetus 65 keşfi 254
Herschel, Caroline 82, 85 Io 43, 62, 71 , 265, 266 ışınım emisyonları 255
Herschel, John 82, 83, 88, 100-101, 104, ışık 12, 15, 83, 1 10, 1 12 , 144, 148, 149-51 , Samanyolu'nun merkezinde 1 54, 297
105, 1 07 152-3 , 272-3, 329-30 süper-kütleli 1 54, 179, 217, 221, 297
Herschel, William 82, 83, 84-5, 88-9, 96, ışınım 1 1 2 , 140, 1 90-91 , 282-3, 304 kara enerji 12, 1 48, 177, 1 80, 259, 271 ,
98, 99, 100, 1 03 , 104, 106, 1 14, 141 , ışınsal hız 1 1 5, 1 60, 175-6, 290, 291 , 292 272, 296, 298-303
1 58 İbnü'l-Heysem 19, 335 Kara enerji Araştırması 300, 302
Hertz, Heinrich 1 79 içten dışa modeli 277, 278 kara madde 12, 15, 1 64, 1 65, 196, 240,
Hertzsprung-Russell diyagramı 124, 1 25, ikiz paradoksu 153 258, 268-71
1 28, 1 38, 139 ilkel atom 1 70-7 1 , 196-7, 224, 272 karbon 1 99
Hertzsprung, Ejnar 86, 1 1 1 , 128, 1 28, ilmekler 35, 39 karbon-nitrojen-oksijen (KNO) döngüsü
1 3 5-6, 1 38, 1 39, 1 58 iyornlaşma 140, 1 62, 1 63 1 66, 183
Hess, Victor 1 1 1 , 140 karşı-nötrino 252
Hevelius, Elisabetha 335 kayan yıldızlar 20, 91
J
Hevelius, Johannes 75, 79, 335 Keck Gözlemevi (Hawaii) 292, 297, 302
Hewish, Antony 1 79, 1 80, 236-9 Keenan, Philip 126
Hıristiyan kilise Kellman, Edith 126
ve yer merkezli model 1 8 , 34 Kelvin, Lord 1 66
ve Güneş merkezli model 39, 63 James Webb Uzay Teleskobu (JWUT) Kennedy, John F 204, 244
Hidalgo 96 1 90, 1 95, 276, 279, 290, 293, 296, Kepler 1 Ob 294
hidrojen 1 1 3 , 1 1 5, 1 16, 1 24, 1 25, 1 26, 127, 304-5, 326 Kepler 442-b 290
1 29, 144, 1 62-3, 1 66 , 1 67, 1 82-3, Jansky, Karl 145, 179, 1 90, 218, 219, 297, Kepler Teleskobu/Gözlemevi 190, 1 95,
1 96, 1 97, 1 98, 201 , 226, 252, 272, 282 304 230, 292, 293
Hipparkhos 22, 23, 24, 30, 47, 86 Janssen, Jules 1 1 6, 1 24 Kepler, Johannes 48, 49, 53, 7 1 , 96, 1 68-9
Hipparkhos uydusu 1 00 Janssen, Sacharias 59 eliptik yörüngeler 23, 34, 39, 42, 47,
Holrndel Horn 225-6 Jeans, James 337 52-5, 92
Holrnes, Arthur 1 86 jeodezi 1 52-3 gezegen devinimi yasaları 44, 64, 68-9
Holwarda, Johannes 1 32 Jewitt, David 1 84, 206, 286-7 kuyrukluyıldızlar 75, 76-7
Homestake deneyi 252-3 Jing Fang 23 teleskop 61
Hooke, Robert 69 Jodrell Bank (BK) 210, 2 1 1 Kerr, Roy 255
348 DİZİN
Keti Gözü bulutsusu 1 1 5 92-3, 106, 1 1 8 , 148, 1 5 1 , 1 52, 268, MACHO (Kütleli Kompakt Hale Nesne)
kırmızı cüceler 1 27, 279 269, 328 271
kırmızı devler 49, 1 26 , 127, 1 28, 1 82 kütleçekimsel kırılma 14, 1 53 madde 14, 1 48, 1 96, 271
kızıla kayma 1 02, 144, 1 59, 1 60, 174, 175, Makemake 1 84, 287
1 76, 220, 270, 274-5, 282, 284, 302 Malhotra, Renu 312
L
Kızılaltı Astronomi Uydusu 250 Marconi, Guglielmo 1 79
kızılaltı teleskoplar 304-5 Mariner uzay aracı 1 17, 204
Kirch, Gottfried 207 Marius, Siman 61-2
Kirchhoff, Gustav 1 10, 1 12 , 1 1 3 , 1 14, 1 1 6, Markarian, Benjamin 185
1 24, 1 62 Lacaille, Nicolas-Louis de 77, 79, 87 Mars
Kohlhase, Charles 263 , 264, 266 Lagrange, Joseph-Louis 336 araştırılamsı 262, 3 1 8-25
Korolev, Sergei 208-9 Laika 208, 209 geri devinim 35, 37, 38, 53
Koshiba, Masatoshi 252, 253 Lalande, Joseph 77 kütleçekim 72
Kowal, Charles 1 84 Laniakea Süper-kümesi 275 uyduları 62, 65
kozmik ışıma (ışınım) 214-17 Laplace, Pierre-Simon 82, 83, 92-3 , 106, üzerinde yaşam 230, 234, 325
kozmik ışınlar 1 1 1 , 140, 1 98, 254 107, 1 54, 1 55, 250, 251 yüzeyi 1 17, 259
kozmik mikrodalga ardalan (CMB) 1 79 , Lassell, William 106 Maskelyne, Nevil 85
1 95, 1 96, 1 97, 204, 224-7, 272, lazer interferometri 330 Mather, John 282-5
280-85, 300-301 Le Verrier, Urbain 68, 83, 84, 85, 106-7 Matthews, Thomas 220
kozmik radyo dalgaları 58, 219 Leavitt, Henrietta Swan 48, 86, 102, 1 1 1 , Maunder, Edward ve Annie 1 29, 337
kozmik rüzgar 267 120, 132-7, 1 74 Maury, Antonia 1 1 1 , 1 20, 1 24-5, 1 28, 1 33
kozmik şeşme 272-3, 274, 282 Leighton, Robert 129, 213 mavi cüceler 279
kozmoloji 1 5 Lemaitre, Georges 145, 148, 168-71 , 1 74, mavi süper-devler 1 26
kozmolojik sabit 1 76, 177, 300, 303 176, 196, 224, 272, 300 maviye kayma 1 59, 1 60, 270
Kraliyet Gözlemevi (Greenwich) 1 3 , 85 Lemonier, Pierre 84 Maxwell, James Clerk 65, 1 10, 1 1 1 , 1 48
Kranz, Gene 244 Leonard, Frederick C 184 Mayor, Michel 259, 290-95
kraterler 2 1 2 Leonov, Alexei 208 McClean, Frank 1 1 9
kromatik sapınç 58 Lepaute, Nicole-Reine 77 mercekler 43, 58, 59-60
kromosfer 1 1 6 Leuschner, Armin O 184 Merkür yörüngesi 1 06, 107, 1 52, 269
kuadrantlar 25, 45 Levison, Hal 3 12-13 geçişi 64
kuantum fiziği 1 1 1 , 141 , 145, 283 Lexell, Anders Johan 85, 1 06 Messier nesneleri 87
kuantum mekaniği 1 1 1 , 144, 1 50 LIGO (Lazer İnterferometre Kütleçekimsel Messier, Charles 82, 84, 87, 88, 100, 101 ,
kuantum teorisi 1 98, 225, 255, 258, 272, Dalga Gözlemevi) 148, 1 53, 259, 268, 104
303 272, 297, 304, 326, 328-3 1 meteoritler 83, 90-91 , 96, 212, 3 1 3
kuark 1 8 1 Lick Gözlemevi (California) 6 1 , 63 meteorlar 1 90
kuasarlar 14, 1 85, 204, 205, 2 1 8-2 1 , Lin, Chia-Chiao 276, 277 Metius, Jacob 59
236-9, 269, 296 Lindblad, Bertil 164-5, 268, 269 Mezopotamya 1 2-13, 1 8
Kubilay Han 28, 29 Lipperhey, Hans 42, 59 Michell, John 7 0 , 8 2 , 254, 335
Kuiper kuşağı 84, 184, 206, 259, 286-7, Lizano, Susana 277 Millikan, Robert 1 40
308, 31 1 , 312, 3 1 3 Lockyer, Joseph Narman 1 1 0, 1 1 3 , 116, Milner, Yuri 235
Kuiper Kuşağı Nesneleri 286, 287, 314, 124 mini-Neptün'ler 294
315 Lovell, James 247 Mira Ceti 48-9, 86, 132
Kuiper, Gerard 1 84, 287, 3 1 2 Lowell Gözlemevi 1 58, 160 mitoloji 18
Kumar, Shiv S . 258, 339 Lowell, Percival 1 5, 1 17, 1 58, 1 59, 230 MKK sistemi 1 26
kuyrukluyıldızlar 46, 69-70, 72, 73, 1 1 0, Lunokhod 1 ve 2 320-21 , 323, 325 Montanari, Geminiano 48
1 84, 206, 287, 312 Luu, Jane 1 84, 206, 286-7 Moore-Hall, Chester 43
bileşimi 207, 286, 308 Luyten, Willem 178 Morbidelli, Alessandro 3 12-13
Halley 74-7 Lynden-Bell, Donald 297 Morgan, William Wilson 1 20, 1 26
üzerine iniş 306- 1 1 Morrison, Philip 204, 2 1 0-1 1 , 231
Küçük Astronomi Uyduları 205 Mouchez, Amedee 100
M
Küçük Macellan Bulutu 100-1 01 , 133, Mueller, George 246, 247
1 34, 1 35 Muirhead, Phil 294
küresel kümeler 1 36, 1 37, 1 64-5 Murdin, Paul 254
kütleçekim dalgaları 1 2 , 14, 73, 1 48, 259, Musk, Elon 321
268, 272, 297, 326, 328-31 Macellan bulutları 27, 1 00-1 01 , 133, 1 34, mutlak kadir 135, 1 39, 141
kütleçekim teorisi 14, 43, 55, 66-73, 75, 1 35, 181 Müslüman bilginler 1 9 , 27, 30-31
DİZİN 349
N
paradoksu 97, 99, 169, 171 uyduları 317
Olympus Mons (Mars) 72 Poe, Edgar Ailen 105
Oort bulutu 204, 206, 286, 312 Poincare, Hemi 92
Oort, Jan 74, 1 64, 1 65, 204, 206, 268, 270, Pope, Alexander 70
NASA 286, 312 pozitronlar 140
James Webb Uzay Teleskobu 279, Opportunity taşıtı 320, 323-4, 325 protonlar 1 5 1 , 1 66, 183, 1 96-7
304-5 optik aydınlatma gücü 135 Ptolemaios 18, 1 9 , 2 1 , 22, 23, 24-5, 27,
Mars araştırması 1 1 7, 234, 259, Orion bulutsusu 1 1 0 30, 31, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 46, 47,
320-25 ortaçağ 26-31 64, 71 , 79, 86, 87
New Horizons 259. 314-17 ön-galaksiler 241 pulsarlar 1 8 1 , 205, 236-9, 269
gözlemleri 64, 97, 177, 1 90, 1 92, 1 94, ön-yıldızlar 276-9 Purcell, E. M. 210
195, 205, 216, 227, 230, 282, 285, 308 Öpik, Ernst 1 82 , 206, 338 Pythagoras 1 8 , 52, 71
Project Cyclops Raporu 232, 237 öte-gezegenler 230, 259, 288-95, 305,
Uzay yarışı 244-9 327
Q
Voyager misyonu 258, 262-7
Neptün
p
araştırılması 263, 264, 266-7
gezegen göçü 312-13
keşfi 82, 83, 84, 85, 106-7, 1 84 Oueloz, Didier 259, 290-95
ötesinin araştırılması 286-7
uyduları 1 06 Palermo Çemberi 97, 98
R
yörüngesi 269 Palitzsch, Johann 77
Neptün Ötesi Nesne (NÖN) 1 84 Palamar Gözlemevi (California) 100, 175,
Neugebauer, Gerry 213 218
New Horizons uzay aracı 259, 262, 308, Papacosta, Pangratios 1 37
312, 314-17 Parsonstown Leviathanı 104-5 radyo astronomi 179, 1 90, 204-5, 218-21
Newton, Isaac 68, 90 Pathfinder uzay aracı 322 radyo dalgaları 145, 179, 1 85, 1 90. 218,
aynalı teleskop 58, 84, 326 Pauli Dışlama İlkesi 178 237, 239
Evren üzerine 1 69 Pauli, Wolfgang 178, 252 radyo galaksiler 185
devinim yasaları 70, 76, 148, 151 Payne-Gaposchin, Cecilia 1 1 6 , 1 24, 144, radyoaktif bozunum 1 1 1 , 252, 253
kuyrukluyıldızlar 75-7 162-3 radyoaktivite 1 1 1 , 140, 1 66
kütleçekim yasası 14, 22, 43, 52, 55, Peebles, James 179, 224-7 Ramsay, William 1 16
66-73, 75, 92, 106, 1 18, 148, 268, Penrose, Roger 205, 255, 339 Reber, Grote 179, 190, 218, 338
269, 328 Penzias, Arno 1 96 , 204, 226 Rees, Martin 297
Philosophiae Naturalis Principia Perlmutter, Saul 1 58, 296, 300-303 Reilly, Edith 200
Mathematica 20, 68, 70, 76, 92 Perrin, Jean Baptiste 1 82 Reines, Frederick 252
NGC 4565 1 60 Philae iniş aracı 309-1 1 Rhea 65
Norton, Arthur 79 Philolaos, Kratonlu 21 Richter, Herrnarın Eberhard 230
novalar 1 80 Piazzi, Giuseppe 82, 83, 90, 96-9 Riess, Adam 296, 300-303
Noyes, Robert 213 Pic du Midi Gözlemevi (Fransa) 1 17 Roberts, Isaac 1 1 0, 336
nötrinolar 252-3 Pickering, Edward C 120-2 1 , 124, 1 25, robot 14, 204, 233, 263, 320-25
nötron yıldızları 1 4 1 , 145, 1 54, 178, 128, 1 33 , 135 Roll, Peter 224, 225
180-81 , 205, 217, 236, 237, 238-9 Pigott, Edward 48, 86 Reımer, Ole 78, 148, 335
nötronlar 180, 1 8 1 , 1 96-7, 236 Pioneer uzay aracı 232, 233, 234 Rosetta uzay aracı 206, 207, 308-1 1
nükleer füzyon 1 44, 166-7, 182-3, 1 99, Plancius, Petrus 79 Rosse, Lord William Parsons 27, 83, 87,
252, 278-9, 302 Planck Uzay Gözlemevi 174, 177, 282, 88, 104-5, 1 58
nükleosentez 1 96 , 198-9 285 Röntgen, Wilhelrn 1 1 1 , 214
Planck, Max 1 1 1 , 1 38, 283 RS Puppis 1 36
o-ö
Plaskett, Harry Hemley 213 Rubin, Vera 164, 240, 258, 268-71
Platon 18, 20, 52 Rudolf Cetvelleri 55
plutino'lar 287 Russell, Henry Norris 1 1 1 , 1 25, 128,
Plüton 312 1 38-9, 141 , 163
araştırılması 259, 262, 263, 264, 308, Rutherford, Emest 144, 1 51
odak uzunluğu 61 3 14-17 Ryle, Martin 239, 338-9
olay ufku 1 53, 1 54, 1 55, 255 keşfi 84, 1 1 8, 145, 1 84, 286, 314, 315
350 DİZİN
s-ş
Slipher, Vesto 27, 87, 1 04, 1 44, 1 45, Tarter, Jill 339
1 58-6 1 , 1 64, 1 70, 1 74, 1 75, 176, 1 85, tayf çizgileri 1 1 O
274 Taylar, Joseph 236
Sloan Dijital Gökyüzü Araştırması (SDSS) Taylar, Matt 3 1 0
1 1 8 , 259, 274, 296, 304 tedirginlik 1 06-7, 1 52 , 330
Sabine, Edward 1 03 Smoot, George 171 , 282-5 Tegmark, Max 339
Safronov, Victor 205, 250-51 soğurma çizgileri 1 25-7, 128, 1 63 tekil izotermal model 277, 278
Sagan, Carl 230-35, 267, 322 SOHO 213 tekillikler 1 55, 1 7 1 . 205, 255, 303
Saha, Meghnad 162 Sojourner taşıtı 320, 325 teknoloji 1 5, 258-9
sahte boşluk 273 solucan deliği 220 Teleskoplar
Samanyolu 1 2 , 27, 58, 82, 88-9, 101 , 104, Somerville, Mary 92, 93 aynalı 43, 58, 84, 85, 1 04-5
1 37, 221 , 275, 276 Son Ağır Bombardıman 3 1 3 en büyük 326-7
büyüklüğü 1 36 spektrohelyograf 1 29 Galileo 44, 55, 56-63
sarmal bulutsular 1 58-61 spektroskopi 1 1 0 , 1 1 2 , 1 1 3 , 1 14-1 5, 1 1 6, ilk 42-3
süpür-kütleli kara delik 1 54, 297 120, 124 iyileşmeler 82, 258
şekli 164-5 , 268, 269-70 Spirit taşıtı 323, 324, 325 mercekli 43 , 58, 60, 6 1
Sandage, Edwin 240 Spitzer Uzay Teleskobu 1 90, 1 95, 200, morötesi 205
sarı cüceler 1 27, 279, 295 217, 276, 279, 304 radyo 179, 2 1 0-1 1 , 234
sarı-beyaz cüceler 1 26-7 Spitzer, Lyman Jr. 145, 190-95, 200, 304, uzay 1 45, 188-95, 304-5
sarmal bulutsular 27, 144, 1 56-6 1 , 1 64, 326 X-ışını 205
174-5 Sputnik 1 204, 208-9, 244 Tereshkova, Valentina 208
sarmal galaksiler 83, 89, 104, 105, 1 44, standart mum 1 34, 301-2 Thales, Miletoslu 18
1 56-61 , 1 74-5, 1 85, 240, 276 Stardust misyonu 308 Thome, Kip 254, 258, 328, 330, 331
Satürn araştırılması 263, 264, 266 Steltzner, Adam 322 Tırtıl Bok küreciği 200
kütleçekimi 93 gezegen göçü Stern, Alan 3 14-17 Timokharis 22
312-13 halkaları 43, 65, 265 Strömgren, Bengt 138, 1 62 Tinsley, Beatrice 240-41
Schiaparelli, Giovanni 117 Struve, Friedrich Georg Wilhelm 102 Titan 65, 262, 264, 266
Schmidt, Brian 296, 300-303 Struve, Otto 290, 291 Titius, Johann 96-7
Schmidt, Maarten 185, 204, 218-21, 236, 296 Su Tombaugh, Clyde 1 3 , 84, 1 1 8, 145, 286,
Schmitt, Harrison 320 Dünya 308, 309, 31 1 314, 315, 338
Schrödinger, Erwin 144 Europa 266 Triton 1 06, 266, 267
Schröter, Johann 97, 98 Goldilocks bölesi 294-5 Truvalılar 96, 99
Schwabe, Samuel Heinrich 103, 129 kalıntılar 216, 217, 237 Tsiganis, Kleomenis 3 1 2-13
Schwarzschild, Karı 148, 1 54-5, 1 66 , 255 kuyrukluyıldızlar 207, 308, 309, 3 1 1 Tully, Brent 240
Schwehm, Gerhard 308 Mars 1 17, 324, 325 turuncu cüceler 1 27, 279, 295
Secchi, Angelo 1 10, 1 13, 1 17, 120, 124, 128 patlamaları 87, 140, 145, 1 97, 1 98, 1 99, tutulma dairesi 22, 52
Sedna 286, 287, 3 1 3 239 tutulmalar 23 Ay 20 Güneş 14, 1 1 6, 1 44
Sefeit değişkenler 86, 1 1 1 , 1 20, 1 32-7, süpernova 45, 71 , 1 74, 1 78, 180-81 , 217, Tycho modeli 44-7
1 6 1 , 174, 175, 1 77 274, 301-2
sekstantlar 31 , 45 Supernova Kozmoloji Projesi 1 74
u
Selevkos 21 süper-devler 1 27, 139
Selin, Helaine 26 süper-Dünya'lar 294
serbest yörüngeler 39 süper-Jüpiter'ler 293-4
SETI 210, 21 1 , 232, 234-5 süper-kümeler 275, 282, 296
Seyfert galaksileri 1 85 süper-simetri 271 Uhuru X-ışını Gözlemevi 1 90, 205, 214,
Seyfert, Cari 185 Swedenborg, Emanuel 92 216, 254
Shapley, Harlow 1 36, 161 , 1 64, 1 74 Swift, Jonathan 62 Ulamec, Stephan 309
Shen Kuo 23 şişme 258, 272-3 Ulrich, Roger 213
Shklovsky, Josif 204, 232, 338 Uluğ Bey 1 9 , 28, 30-31
Shmaonov, Tigran 224 Uluslararası Morötesi Kaşif 1 90
T
Shoemaker-Levy kuyrukluyıdızı 212 Unsöld, Albrecht 162
Shoemaker, Eugene 212 Uranüs
Shoushi takvimi 28, 29 araştırılması 264, 266-7
Shu, Frank 258, 276-9 gezegen göçü 312-1 3
sıcak Jüpiter'ler 293 takımyıldızlar 24, 25, 79 keşfi 82, 83, 84-5, 96, 97, 1 06, 1 84
Simons, George 213 takvimler 28-9 Urey, Hamid 1 87
DİZİN 351
uyarlamalı optik (UO) 192 Zhang Heng 23
XY
uzay araştırması 259 Zu Chongzhi 334
uzay bilimi 1 5 Zwicky, Fritz 140, 1 4 1 , 145, 1 76, 1 78,
uzay istasyonları 249 180-8 1 , 236, 268, 270
Uzay Mekiği 1 93
Uzay Yarışı 204, 208-9, 242-9 X-ışınları 1 1 1 , 2 14-17, 254
uzayzaman 14, 68, 73, 148, 1 52, 1 54-5, Yay A 1 79, 297
1 68, 171 , 176-7, 328, 329-30, 331 Yengeç bulutsusu 19, 140, 237, 239
Yeni Teknoloji Teleskop 258
yer-merkezli model 18, 20, 24, 26, 34-6,
v
62
Yerel Grup 1 33, 275
Yerkes Gözlemevi (Wisconsin) 126
yıldız kümeleri 82, 89, 1 01 , 1 36
Venüs yıldız paralaksı 36, 38, 46, 47, 63, 78, 83,
araştırılası 262 102, 132
evreleri 34, 63 Yıldız
geçişi 42, 64 alt-sistemler 165
üzerinde yaşam 230 bileşimi 1 16, 1 24, 144-5, 162-3, 1 66-7
Viking iniş araçları 322 devinimi 47
Voyager uzay aracı 230, 234, 235, 258, fotoğrafı 1 18-19
259, 262-7 güney gökyüzü 79, 83, 1 00-1 0 1 , 1 19
kataloglama 120-21
konumu 22, 24, 25, 31, 36, 44-5
w
nükleer füzyon 144, 166-7, 182-3,
1 99, 278-9, 302
oluşumu 200-201 , 258, 276-9, 283
parlaklık 48-9, 86, 1 32-3, 1 38-9
Walther, Bemhard 44 sınıflandırma 1 1 1 , 1 1 3, 1 20, 122-7,
Wang Chun 28-9 128, 138-9
Webb, James E 244 tayfı 1 1 0, 1 1 1 , 1 13, 1 20, 1 24, 1 28,
Weber, Joseph 328 162-3
Webster, Louise 254 uzaklığı 38, 1 32-7
Weiss, Rai 328, 330 yaşam döngüsü 178, 241
Weizsacker, Cari 166 yörüngesinde gezegenler 288-95
Wheeler, John 255 yıldız rüzgarı 278, 279
Whipple, Fred 206, 207, 286 yıldız sapıncı 43, 78
White, Ed 247 yıldızlararası iletişim 210-1 1
WIMP (Zayıf Etkileşen Kütleli Parçacık) yoğunluk dalgası teorisi 276, 277, 278
271 York, Donald 296
Wilkinson, David 224, 225 yörünge rezonansı 92-3
Wilson Dağı Gözlemevi (Califomia) 1 29, Yörüngeli Astronomik Gözlemevleri
137, 141 , 1 74, 1 75 1 92-3, 205
Wilson, Robert 196, 204, 226 Yu Xi 22
WMAP (Wilkinson Microwave Yunanlar, eski 1 8-19, 20-22, 24-5
Anisotropy Probe) 224, 227, 282, 285 yük bağlaşık aygıtlar (CCD) 258-9
Wolf, Rudolf 103 Yüksek-Z Süpemova Araştırma Ekibi 174
Wollaston, William Hyde 112, 1 1 3
Wright, Thomas 88
z
Wu, Emperor 28
Wulf, Theodor 140
TEŞEKKUR
••
Dorling Kindersley, yayına hazırlık yardımlarından http://ereativeeommons.org/lieenses/by/4.0/(tr, Science Photo Library (tr). 234 NASA (tr).
ötürü Allıe Collins, Sam Kennedy ve Kate bl). 107 Science Photo Library: Raya! 234-235 NASA: Colby Gutierrez-Kraybill/
Taylor'a, düzelti için Alexandra Beeden'a, dizin Astronomieal Soeiety (tr). 115 NASA (ti); https://ereativeeommons.org/lieenses/by/2.0/ (b).
için Helen Peters'e teşekkür eder. Wellcome lmages: http://ereativeeommons. 235 NASA (tr). 237 NASA (br). 239 Getty
org/lieenses/by/4.0/ (tr). 116 Dreamstime.com: 241 NASA:
Images: Daily Herald Arehive (tr)
Aarstudio (er). 117 Wikipedia (be). 119 Getty ESA/Z. Levay/STSel (br). 244 NASA (bl). 245
NASA: NASA Arehive (ti). 246 NASA (tr, bl)
FOTOGRAFLAR Images: Gallo Images (te) Wikipedia: J E
Mayall (bl). 121
Observatory (tr, bl)
Harvard College
124-125 Science Photo
247 NASA (b) 248 NASA (ti). 249 NASA (br).
253 Brookhaven National Laboratory (tr).
Library: Christian Darl<in (b). 127 Library of 254 NASA: CXC/M.Weiss (br) 262 NASA (tr).
Yayınevi fotoğraflarının kullanılmasına izin
Congress, Washington, D.C. (tr). NASA (bl). 263 NASA (bl). 264 NASA (tr). 265 Science
verdikleri için aşağıdakilere teşekkür eder:
129 135 Dreamstime.com:
NASA: SDO (be). Photo Library: NASA/Detlev van Ravenswaay
136 NASA: ESA/Hubble
Kirsty Pargeter (ti). (br). 266 NASA (ti) 267 NASA (ti). 271 NASA:
(Anahtar: a-yukarı; b-aşağı; c-orta; f-uzak; 1-sol;
Herıtage Team (tr) 139 Wikipedia (bl) ESA/HST (bl). Science Photo Library: Detlev
(lr). 273 Getty lmages: Mike
r-sağ; t-üst)
140 NASA: ESA/J. Hester/A. Loll (be). 150 varı Ravenswaay
Wikipedia (bl) 152 NASA: Johns Hopkins Pont (tr). 274 Massimo Ramella (be). 275
24 Wikipedia (be). 25 Wikipedia (tr). 27 ESO:
University Applıed Physies Laboratory/Camegie Science Photo Library: Prof. Vineent leke (br).
Dave Jones/http://ereativeeommons.org/Lleenses/
Institution of Washington (bl). 155 277 NASA: ESA/Hubble Heritage Team (tr). 279
28
Alamy Stock
by/3.0/ (bl). Dreamstime.com: Yang Zhang
158 ALMA Observatory: ESO/NAOJ/NRAO (be).
29
Photo: Mary Evans Pıeture Lıbrary (tr).
(be) Alamy Stock Photo: JTB Medıa
Alamy Stock Photo: Brian Green (bl) 160 ESO: A. Plunkett/http://ereativeeommons.org/
Creation, ine. (bl). 31
(ti). 282 NASA:
Dreamstime.com:
Lowell Observatory Archives (bl). NASA lıeenses/by/3.0/ (t). COBE Seienee
Eranicle (br). 34 Dreamstime.com: Nieku (bl).
161 Team (tr). 283 Michael Hoefner: http://
36 Getty Images: Bettmann (bl). 39 Tunc
NASA: ESA/Z. Levay/R. van der Marel/
STScl/T. Hallas and A. Mellınger (br). 163 ereativeeommons.org/lieenses/by/3.0/ (bl). 284
Tezel (t). 45 Alamy Stock Photo: Herıtage
Alamy Stock Photo: PF-(bygonel) (tr). 164 NASA (bl) 285 NASA (tr). 287 Getty lmages:
Image Partnership Ltd (tr) 46 Alamy Stock
Wikipedia: Niek Risinger (er). 165 ESA (bl). Bettrnann (bl). Science Photo Library: John R.
Photo: Heritage lmage Partnership Ltd (bl). 47
167 Library of Congress, Washington, D.C. Foster (tr) 290 Alamy Stock Photo: EPA
Wellcome Images: http://ereativeeommons.
(bl) NASA: SDO (ti). 1!l9 Getty Images: European Pressphoto Ageney b.v. (bl). 291
49
293
org/lieenses/by/4.0/ (bl). NASA: M. Karovska/
Bettmann (tr). 174 Getty Images: New York Dreamstime.com: Photoblueiee (tr).
CXC/M.Weiss (ti). 52 Getty Images: Bettmann
Times Co. (bl). 175 Getty Images: Margaret NASA Goddard Space Flight Center: S.
(tr). 53 Wellcome Images: http://
Bourke-White (ti). 177 ESA: D. Dueros (t). 179 Wiessinger (b).294 NASA: Kepler Mission/Dana
296
ereativeeommons.org/lieenses/by/4.0/ (tr).
NRAO: AUI/NSF/http://ereativeeommons.org/ Berry (be); Kepler Mission/Dana Berry (br).
55 Getty Images: Print Colleetor (tr). 59
lieenses/by/3.0/ (er). 181 Getty Images: NASA: ESA/E. Hallman (er) 297 NASA: CXC/
Stanford/l Zhuravleva et al. (br). 301 NASA (br).
Dreamstime.com: Brian Kushner (br). Getty
(ti). 183 Getty Images:
61
Bettmann (tr). NASA
Images: UniversallmagesGroup (ti).
Ralph Morse (tr). 185 NASA: ESA/A. van der 302 Science Photo Library: Fermi National
Dreamstime.com: Joseph Mereier (tr). 62-63
Hoeven (er) 186 NASA (br). 190 Aeeelerator Laboratory/US Department of
63
Princeton
NASA: DLR (t). Dreamstime.com: Nieku
Plasma Physics Laboratory: (bl). 192 ESO: Energy (bl); Lawrence Berkeley National
64 65
303 Dreamstime.com:
(bl) NASA: SDO/AIA (er) NASA: ESA/E.
Y . Beletsky/http://ereativeeommons.org/licenses/ Laboratory (t).
68 Wellcome Images: http://
Karkosehka (br).
by/3.0/ (bl). 193 ESA (br). NASA (ti) 194 Dmitriy Karelin (br). 304 ESA/Hubble: C.
ereativeeommons.org/lıeenses/by/4.0/ (bl). 69
NASA
195 NASA (tr) 199 Getty lmages: Express
(ti). Carreau (er ) . 308 NASA: UMD (bl). 309 ESA: C.
200 NASA: ESA/N. Smith/ Carreau/ATG Medialab (ti). 310 Science Photo
Science Photo Library: Seienee Souree (tr).
Newspapcrs (tr).
70 Dreamstime.com: Zaclurs (bl). 71
STSel/AURA (be). 201 Getty lmages: Jerry Library: ESA/Rosetta/NAVCAM (ti). 311 ESA:
NASA:
CXC/U.Texas/S. Park et al/ROSAT (be). 72 Rice
Cooke (tr). 207 ESA (br) 208 Getty Images: Rosetta/MPS for OSIRIS Team/UPD/LAM/IAA/
(tr). 313 Science
Digital Scholarship Archive: http://
Keystone-Franee (er). 209 Getty lmages: SSO/INTA/UPM/DASP/IDA
ereativeeommons.org/lieenses/by/3.0/ (bl).
Detlev van Ravenswaay (be). Wikipedia (tr). 315
Photo Library: Chris Butler (br).
75
Southwest Research lnstitute (tr). 316
Dreamstime.com: Georgios Kollidas (tr).
211 Dreamstime.com: Mark Williamson (tr).
Wikipedia (ti). 77 NASA: W Liller (tr). 85
215 Getty lmages: Handout (tr). 216 NASA: NASA: Johns Hopkins University Applied
Dreamstime.com: Georgios Kollidas (bl).
CXC/NGST (t); GSFC/JAXA (be). 217 ESA: Physies Laboratory/Southwest Researeh Institute
87 Adam Evans: http://
(ti). 317
Wikipedia (er).
XMM-Newton/Gunther Hasinger, Nieo NASA: JHUAPL/SwRI (ti); JHUAPL/
88
320 NASA (bl). 321 Getty Images:
ereativeeommons.org/lieenses/by/2.0/ (b).
Cappelluti, and the XMM-COSMOS eollaboration SwRI (tr).
90
(ti). 322 Science Photo Library: NASA
Dreamstime.com: Dennis Van De Water (e).
(br). 219 NASA: ESA/M. Meehtley, R. Windhorst, Sovfoto
Science Photo Library: Edward Kinsman (br).
Arizona State University (bl). 220 ESO: M. (bl) 323 NASA (tr). 324 NASA: MSSS (t). 325
91 Getty Images: UniversallmagesGroup (tr).
Kommesser/http://ereativeeommons.org/ Airbus Defence and Space (tr). 327 ESO:
93 Wellcome Images: http://ereativeeommons.
lıeenses/by/3.0/ (ti). 221 California lnstitute http://ereativeeommons.org/lieenses/by/3.0/ (br);
org/lieenses/by/4.0/ (bl). 96 Wellcome Images:
of Technology (bl). NASA: L. Ferrarese (Johns L. Ca!çada/http://ereativeeommons.org/lieenses/
http://ereativeeommons.org/lıeenses/by/4.0/ (bl).
Hopkins University) (te) 225 Science Photo by/3.0/ (ti) 329 NASA (ti) 331 Laser
97 NASA: UCLA/MPS/DLR/IDA99 (tr). 98 Getty
Library: Emilio Segre Visual Arehives/Ameriean Interferometer Gravitational Wave
Images: Seienee & Soeiety Pieture Library (bl).
lnstitute of Physies (tr). 226 Getty lmages: Ted Observatory (LIGO) (ti).
99 NASA: UCAL/MPS/DLR/IDA (be). 100
Thai (bl). 227 Science Photo Library: Carlos
Dreamstime.com: Dennıs Van De Water (be).
Clarivan (tr); Emilio Segre Visual Arehives/
101 Wellcome Images: http://
Ameriean lnstitute of Physies (bl). 230 Getty Diğer bütün görseller ©Dorlıng Kindersley. Daha
ereativecommons.org/lieenses/by/4.0/ (tr).
Images: Bettmann (bl). 231 NASA: Don Davıs (ti). fazla bilgi için bkz. www.dkimages.eom
103 NASA: SDO (br). 105
232 233
Wellcome Images:
NASA AMES Research Centre (bl)