You are on page 1of 3

İCRA VE İFLÂS HUKUKU DERSİ

PRATİK ÇALIŞMA (26.12.2022)

OLAY I

Eskişehir’deki bir konfeksiyon atölyesinde belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan (A),


işveren (İ)’ye karşı, üç aylık ücret alacağının ödenmediği iddiasıyla, 12.09.2022
tarihinde, genel haciz yoluyla takip başlatmıştır. Takip talebi üzerine icra müdürü
tarafından düzenlenen ödeme emri, 16.09.2022 tarihinde usulüne uygun bir şekilde
tebliğ edilmiştir.

1) (İ), takibe konu olan alacağın zorunlu arabuluculuk hükümlerine tabi olduğunu ve
arabulucuya başvurulmadan takip başlatılamayacağını düşünmektedir. (İ)’nin bu
düşüncesi isabetli midir? Gerekçelendirerek açıklayınız.

2) (İ)’nin 21.09.2022 tarihinde borca itiraz ettiğini ve bu itirazın 26.09.2022 tarihinde


(A)’ya tebliğ edildiğini varsayalım. İtirazı hükümden düşürüp takibe devam etmek
isteyen (A)’nın başvurabileceği yollar nelerdir? Bu yollara hangi süre içerisinde
başvurulması gerekir?

3) Daha önce itirazın kesin kaldırılması talebi icra mahkemesi tarafından reddedilen
(A), bundan sonra itirazın iptali davası açabilir mi?

4) İtirazın iptali davası neticesinde tazminata hükmedilebilmesinin koşullarını her


bir taraf için ayrı ayrı değerlendiriniz.

5) İtirazın iptali davasını kaybeden (İ), bu davada verilen hüküm kesinleştikten sonra
borçlu olmadığının tespitine yönelik yeni bir dava açabilir mi?
OLAY II

Yurt dışından ithal ettiği akıllı ev aletlerini internet üzerinden satan Batuhan, yeni
bir depo kiralayıp stoklarını arttırarak işlerini büyütmek maksadıyla eniştesi
Emre’den 60 bin Türk lirası ödünç almıştır. 25 Kasım 2021 tarihli adi yazılı
sözleşmeye göre Batuhan, borcunu aylık olarak üç eşit taksit hâlinde ödeyecektir.
İşleri umduğu gibi gitmediği için ilk taksiti gecikmeli olarak yatıran Batuhan, kalan iki
taksiti ise hiç ödememiştir. Bundan dolayı Emre, bakiye borç için 10 Mart 2022
tarihinde genel haciz yoluyla takip başlatmıştır. Düzenlenen ödeme emri 15 Mart
günü Batuhan’a tebliğ edilmiş ve süresinde itiraz edilmediği için takip 22 Mart’ta
kesinleşmiştir.

1) Babası Vural’ın vefatı üzerine tek mirasçı olan Batuhan’a bir arsa kalmıştır. Ancak
çok fazla borcu bulunan Batuhan, haczedilebileceği çekincesiyle arsayı adına tescil
ettirmekten kaçınmaktadır. Olaya konu takipte, tapu sicilinde hâlâ Vural adına
kayıtlı olan arsanın haczedilmesi mümkün müdür? Bu durumda Emre’ye nasıl bir yol
izlemesini tavsiye edersiniz?

2) Haciz talebi üzerine, Batuhan’ın kiracısı olduğu depoya gidilmiş ve toplam değeri
100 bin Türk lirasını bulan çok sayıda taşınır mal haczedilmiştir. 28 Mart tarihinde
borçlunun yokluğunda gerçekleşen hacizden bir hafta sonra 103 davetiyesi
Batuhan’a tebliğ edilmiştir. Davetiyenin tebliği üzerine icra dairesine gidip haciz
tutanağını incelemeyen Batuhan, söz konusu işleme karşı hangi gerekçeyle, hangi
süre içinde, nasıl karşı koyabilir?

3) İnternet üzerinden aldığı Air Fryer’ın arızalanması dolayısıyla evinde ufak çaplı bir
yangın çıkan Ayşe, satıcı Batuhan’a karşı 1 Ocak 2022 tarihinde tazminat davası
açmıştır. Dava Ayşe lehine sonuçlanmış ve karar 1 Ekim tarihinde kesinleşmiştir.
İlama bağlı alacağı dolayısıyla 5 Ekim’de bir takip başlatan Ayşe, Emre’nin 28 Mart’ta
koydurduğu hacze iştirak edebilir mi? Hacze iştirakin şartları ve sonuçlarıyla birlikte
açıklayınız.

4) Gülsüm’üm, kendi deposunu su basması nedeniyle buradaki eşyaları geçici olarak


Batuhan’ın deposuna taşıdığını ve bunların da Batuhan’a ait sanılarak haczedildiğini
varsayalım. Hacizden iki ay sonra haberdar olan Gülsüm’e hangi yola başvurmasını
tavsiye edersiniz? Gerekçelendirerek açıklayınız.

5) Batuhan, Ayşe’ye olan borcunu ödemiştir. Emre’ye olan borcunu ise elindeki malları satarak
taksitler hâlinde ödeyebileceğine inanmaktadır. Batuhan’ın bu isteği nasıl gerçekleşebilir? Çeşitli
ihtimalleri değerlendirerek açıklayınız.

You might also like