You are on page 1of 17

TEHLÝKELÝ OYUN

Çiftlikteki bütün hayvanlar çalýþýyordu.


Akkuzu ve arkadaþlarý ise bahçede koþuyor-
du. Bir müddet sonra koþmaktan sýkýlan Ka-
rabenek, arkadaþlarýna bir teklifte bulundu:

1
– Ben koþmaktan çok sýkýldým, deðiþik
bir oyun oynamak istiyorum, dedi.
Akkuzu:
– Hangi oyunu oynayalým? “Çukur kaz-
ma yarýþmasý yapalým.” dersen bizi hep ye-
nersin, diye cevap verdi.

2
– Hayýr, çukur kazma yarýþmasý yapma-
yalým. Hem sizi yensem de daha sonra çok
aðrýyor ayaklarým, dedi Karabenek.
– Peki, o zaman ne yapalým, deyince
Akkuzu, Karabenek þöyle dedi:
– Ben diyorum ki kemik saklama yarýþ-

3
masý yapalým. Ben bir kemik saklayayým,
sonra hep beraber arayalým.
Bu teklif Akkuzu'nun hoþuna gitmedi.
– Sen, sakladýðýn kemiði mi arayacaksýn?
Bu nasýl yarýþma ki sonunda hep sen kazana-
caksýn.
4
– O zaman herkes sýrasýyla kemiði sakla-
sýn. Kemiði en çok bulan da oyunu kazansýn.
Altay söze karýþtý bu kez:
– Kemik saklayacaðýz, ama kemiðimiz yok.

5
Karabenek:
– Mutfaktan alýrýz, orada kemik çok.
diye cevap verdi ona.
Akkuzu bu teklife itiraz etti:

6
– Mutfaktaki kemikler alýnmaz. Onlar
bizim deðil, dedi.
Karabenek ise Akkuzu'yu dinlemeyerek:
– Ben mutfaða gidiyorum. Siz de oyna-
yacaksanýz benimle, haydi gelin, dedi.

7
Arkadaþlarý, Karabenek'e ne zaman mut-
faða gideceðini sordular. O da, "Þimdi gidiyo-
rum." deyince onun peþine koyuldular. Yolda
Akkuzu, Karabenek'e sordu:
– Mutfaða nasýl gireceksin? Seni görenler
olursa onlara ne diyeceksin?
O ise kendinden çok emindi:

8
– Benim girdiðimi kimse görmez. Bir sü-
rü kemikten birini aldýðým da bilinmez, diye
cevap verdi. Akkuzu bu kez:
– Baþkasýna ait þeyler habersiz alýnýr mý,
diye sordu.

9
– Böyle heyecanlý iþlerden geri kalýnýr mý,
diye cevapladý Karabenek.
Akkuzu, Karabenek'i uyardý arkadaþça.
10
O ise aldýrmayýp içeri süzüldü yavaþça. Son-
ra içeriden "Yetiþin!" diye baðýrdý. Arkadaþ-
larýný yardým için yanýna çaðýrdý. Karabenek
piþen kemiklerden alacaktý. Sonra da arka-
daþlarýyla oyuna dalacaktý.

11
Yanmasýyla birden çekeyim derken aya-
ðýný. Devirmiþti yan taraftaki yemeðin yaðý-
ný. Yað dolu tencere birden üzerine devrildi.
Karabenek olduðu yere yüzükoyun serildi.

12
Arkadaþlarý kaldýrdýlar yað içindeki kö-
peði. Derken kapýdan göründü aþçýnýn gö-
beði. Hemen dýþarý kaçtýlar beraberce. Mut-
faðý býraktýlar yað içinde.

13
Akkuzu, dýþarýda Karabenek’e:
– Biz hiç mutfakta olmamalýydýk. Kemik
yerine baþka bir þeyle oynamalýydýk, dedi.
Karabenek ise bir süre konuþamadý kor-
kusundan. Kendisi de tiksinmiþ üzerindeki
yað kokusundan. Yemek tenceresinin üstüne

14
düþüp yanacaðýndan korkmuþtu. Piþman ol-
duðunu söylemekten baþka çaresi yoktu.
– Heyecan olsun diye mutfaða girdim,
diyebildi sadece. Dýþarýda baþka oyun oyna-
maya karar verdiler kardeþçe.

15
Arkadaþlarý, Karabenek’in yanan ayaðýna
hemen ilâç getirdi. Herkes, baþkasýnýn malý-
nýn izinsiz alýnmamasý gerektiðini öðrendi.

16

You might also like