You are on page 1of 7

Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

Mahyanın son ustası şehzadeden Matisse’e uzanan


hüzünlü öykü

Habertürk

Minareler arasında ışıldayan mahyalar eskiden kandillerle yapılırdı ve bu işin son


üstadı, Sultan Abdülâziz’in oğlu bestekâr Seyfeddin Efendi idi. Şehzadenin ve
ailesinin hayatları felâketlerle geçti. Seyfeddin Efendi sürgünde yaşadığı Fransa’da
1927’de maddî sıkıntılar içerisinde vefat etti, çocukları da binbir dertle yaşadılar ve
dünyanın en önemli ressamlarından olan Henri Matisse’e modellik yapan
torunlarından Nermin Sultan, hayata 1998’de Fransa’da bir hastahanenin yoksullar
koğuşunda veda etti!

Şehzade Seyfeddin Efendi (sağda), ağabeyi Halife Abdülmecid Efendi ile Nice’te,
1925’te sürgünde.

Her ramazanda yahut önemli günlerde camilerin minareleri arasına gerilen tellerin üzerindeki
lambalar vasıtasıyla yazılan yazılara “mahya” deriz...

Bugün elektrikli ampullerle yapılan mahyalar geçmişte binbir zahmetle hazırlanır ve bu iş için
kandiller kullanılırdı. Minareler ve yazılar arasındaki mesafenin hassas şekilde hesaplanmasından
sonra kandiller tellerin üzerine itinayla yerleştirilir, şerefelere çıkan mahyacılar telleri gererler ve her
bir kandil, iftar saati geldiğinde şerefelerden uzatılan meş’alelerle tek tek yakılırdı. Yağı biten
kandilin doldurulup fitilinin yenilenmesi de başka bir zahmetti.

1/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

PİYANOSU HACZEDİLDİ

Bu işin böylesine çaba gerektirdiği günlerde, İstanbul’daki büyük camilere kurulan mahyaların son
ustası bir padişah çocuğu, Sultan Abdülâziz’in oğlu ve son Halife Abdülmecid Efendi’nin
kardeşi olan Şehzade Mehmed Seyfeddin Efendi idi.

Bir imparatorluk prensinin minarelerin arasını inceden inceye ölçüp teller üzerine kandiller dizmesi
ve hayli kilolu olmasına rağmen şerefelere çıkıp telleri germesi, gerilen tellerin üzerindeki kandilleri
yağ ile doldurup yakması pek alışılmış bir iş değildi ama mahyacılık Seyfeddin Efendi’nin hobisi
idi ve imparatorluğun son senelerinde İstanbul’da ondan daha maharetli bir başka mahyacı yoktu.

Seyfeddin Efendi, babasının saltanatı sırasında, 1874’te İstanbul’da doğdu. Sultan Abdülâziz
tahttan indirildiği sırada iki yaşındaydı ve küçük şehzadeyi Dolmabahçe Sarayı’ndan Beşiktaş’taki
Feriye Sarayı’na naklettiler. Gençlik senelerinde Bağlarbaşı’nda bir köşk satın aldı ve 1924 Mart’ında
Osmanlı ailesinin bütün mensuplarıyla beraber sürgüne gönderilmesine kadar bu köşkte oturdu ama
İstanbul’daki hayatı hep malî sıkıntılar içersinde geçti, hattâ borçları yüzünden bir gün köşkteki
piyanosuna kadar herşeyi haczedildi.

52 YAŞINDA KALP KRİZİNDEN

Şehzade, mahyadaki ustalığının yanında bir başka özelliğiyle daha fazla tanınmıştı: Bestekârlığı ile...
Seksene yakın eser besteleyen Seyfeddin Efendi’nin bugün sadece Hüzzam ve Bayati
makamlarındaki peşrevleri ile birkaç ilâhisi biliniyor ve bu eserler Türk Müziği’nin en güzel ve en
seçkin parçalarından kabul ediliyorlar.

Seyfeddin Efendi hayata sürgünden üç sene sonra, 1927 Mart’ında Güney Fransa’nın Nice kentinde
henüz 52 yaşında iken bir kalp krizi neticesinde veda etti ama ailesinin kaderi de gayet hüzünlü
oldu...

2/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

17. yüzyılda İstanbul’a gelmiş bir Avrupalı gezginin mahya çizimi.

İSMİ ÜÇ DEFA DEĞİŞTİ

Çocuklarından biri, Şehzade Mehmed Abdülâziz Efendi de babası gibi musikiye merak saldı,
bestekâr oldu fakat Fransa’da sürgündeki hayatını bambaşka bir işle kazandı: Ucunda metal, ağaç ve
bazen de kurutulmuş limon gibi bir meyvenin asılı olduğu bir sarkacı vücudun üzerinde dolaştırıp
gelen titreşimlerle hangi organda ne gibi bir rahatsızlık bulunduğunu teşhise yarayan “radyestezi”
ile...

Ama, Seyfeddin Efendi’nin bir başka torununun, oğullarından Şehzade Şevket Efendi’nin kızı
Nermin Sultan ise daha büyük hüzünlerle dolu bir hayat yaşadı...

27 Ocak 1923’te İstanbul’da, Üsküdar’daki bir köşkte doğmuştu, annesi Adile Hanımsultan da
Abdülhamid’in kızı Naime Sultan’ın çocuğu idi ve o da hanedana mensuptu...

Nermin Sultan’a doğumundan hemen sonra verilen isim “Hamide” idi ve talih küçük sultandan
aslında dünyaya geldiği andan itibaren yüz çevirmişti. 1924 Mart’ında, hanedanla beraber henüz bir
yaşındayken Türkiye’den çıkartıldı, dört-beş yaşlarına geldiğinde de kemiklerinin yavaş yavaş eridiği
farkedildi. Ailede Abdülhamid’in adını yani “Hamid” yahut “Hamide” isimlerini taşıyan
çocukların başlarına her zaman bir iş gelmiş olduğu daha yeni farkedildiği için “Hamide” yi hemen
“Nermin”e çevirdiler. Ama bu isim değişikliği şifa getirmeyecek, sonraki senelerde ismi iki defa
daha değişecek, “Şefkat” ve “Nezahat” olacaktı.

3/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

Seyfeddin Efendi’nin Hicaz makamındaki bir şarkısının kendi elyazısı ile notası.

BİR ÜLKEDEN ÖTEKİNE...

Çocukluğu ve genç kızlığı anneannesi Naime Sultan’la beraber Güney Fransa’da, Nice’te geçti. O
senelerde devrin büyük ressamı Matisse de Nice’e gelmiş, Cimiez semtinde şimdi “Matisse
Müzesi” olan malikâneye yerleşip Naime Sultan’ın ailesiyle komşu olmuştu. Genç prensesin
yüzünün güzelliği ressamı hayran bıraktı, Nermin Sultan’ı binbir ricayla tablosunu yapmaya ikna
edebildi ve ressamın en meşhur eserlerinden olan “Sultan” yahut “Odalık” isimli tablo işte böyle
doğdu. Nermin Sultan, Matisse’e verdiği pozu aynı günlerde bir fotoğrafla belgeleyecek, sanat
tarihçileri tablonun estetik yorumunu bu fotoğrafla yapacaklardı.

Nermin Sultan ve anneannesi, İkinci Dünya Savaşı’nın patlamasından önce Arnavutluk’a gittiler.
Tiran’da dert ve hastalık dolu günlerde nişanlandı ama mutluluğu sadece birkaç ay devam etti:
Anneannesi birdenbire öldü, derken Enver Hoca’ya bağlı komünist birlikler nişanlısını gözlerinin
önünde kurşuna dizdiler. Bir İngiliz gemisiyle güç-belâ Mısır’a sığındı, babası Şevket Efendi ile
yaşamaya başladı. Bu defa Mısır’da Nasır ihtilâli yaşandı ve aileye yeniden sürgün yolları açıldı.
Artık babası Fransa’da, zorlukla yürüyebilen Nermin Sultan ise Cezayir’deydi. Tam altı lisanı
anadili gibi konuşurdu, Birleşmiş Milletler’de iş bulmuş, göçmenlere sosyal danışmanlık yapmaya
başlamıştı ama Cezayir Savaşı o defteri de kapattı, Fransa’ya gitti, Marsilya’nın kuzeyindeki Bagnols-
Sur-Ceze kasabasında yine babasıyla yaşamaya başladı.

4/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

Henri Matisse’in “Sultan” tablosu.

FAKİR AYLIĞI BAĞLANDI

Dostları ona “Nezi” derlerdi... Hiçbir memleketin vatandaşı değildi, Fransa’da siyasî mülteci olarak
yaşıyordu ve Fransız Hükümeti’nin verdiği vatansızlara mahsus kimlik belgesinde isminin hemen
yanında “Osmanlı İmparatorluk Prensesi” yazılıydı...

Talih, Nermin Sultan’ı artık tamamen terketmişti. Babası Şevket Efendi 1973’te garip bir şekilde,
hırsızlık süsü verilmiş bir hadisede can verdi; kemikleri vücudunu taşıyamaz hale gelen Nermin
Sultan ise tamamen yatağa mahkûm oldu. Son 25 yılını yatakta ve gözlerini de yavaş yavaş kaybeder
bir halde geçirdi. 75 sene boyunca siyasî mülteci idi ve hiçbir yerden geliri yoktu ve Sultan
Abdülaziz ile Sultan Abdülhamid’in torununun tedavi masraflarını üslenen Fransız hükümeti,
Nermin Sultan’a ufak bir fakir aylığı bağladı...

5/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

Henri Matisse.

Üsküdar’da 1923 Mart’ında başlayan çile, 7 Kasım 1998’de Bagnols-sur-Ceze’deki devlet


hastahanesinin “muhtaçlar koğuşunda” noktalandı ve Nermin Sultan’ın cenazesini vefalı iki
dostu, son senelerinde başından ayrılmayan Fransız doktor ile karısı kaldırdılar.

Ve hem bestekâr, hem mahya üstâdı olan Şehzade Seyfeddin Efendi’den ressam Henri Matisse’e
uzanan kader zincirinin sol halkası: Matisse’in model olarak Nermin Sultan’ı kullandığı ve
seneler boyunca elden ele dolaşan meşhur tablo, 2015 Şubat’ında Londra’nın meşhur müzayede
şirketi Sotheby’s’in müzayedesinde 15 milyon 800 bin pounda, yani bugünün kuru ile 73 milyon
liraya müşteri buldu!

6/7 1.09.2023 19:18


Mahyanın son ustası şehzadeden Mat�sse’e uzanan hüzünlü öykü https://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakc�/1510464-mahyan...

Şehzade Seyfeddin Efendi’nin torunu Nermin Sultan, Matisse’e modellik yaptığı


günlerde.

7/7 1.09.2023 19:18

You might also like